You are on page 1of 2

Pek Ali Büyük Üstad,

KONU:
BİR KADOŞ ŞÖVALYESİNE ‘KELAM’ IN SIRRI NE İFADE EDER.

Terim olarak teoloji (ilahiyat) iki farklı kelime olan; Teos (allah) ve Logos
(Kelam) kelimelerinin birleşmesinden oluşan bir kavramdır. Tanrı ve Tanrı sözü
üzerinde, çalışma anlamına gelmektedir.
O zaman ilahiyatı terim olarak, ALLAH’ ı ve onun var olan hakikatini, vahyinin
çalışması olarak tanımlayabiliriz. İlahiyat aslında; Allah’ ın biz insanlara kendini
açıkladığı ifşa ettiği gerçeklerin üzerinde, yapılan bir çalışmadır. Bu tanımda
esas şudur ki ancak ve ancak Allah’ ın kendi ifşasının sayesinde biz insanlar, O’
nun hakkındaki gerçeklere ulaşabilmekteyiz. İnsanın önünde Allahı idrak
noktasında öylesine büyük bir bilgi boşluğu vardır ki, kendi kişisel çabaları
sayesinde bunu kavrayamaz ve bu boşluğu da kapatamaz. Bu sebeple Allah bu
boşluk için kendini ifşa, vahiy ederek bir köprü kurmuştur. Tanrı bize kendi
açıklamalarını yapmasaydı, bizim onun hakkında bilgi sahibi olmamız mümkün
olmayacaktı.

Kelam anlayışının bir bilgi dalı olarak gelişmesi, yayılması, genellikle üç


kesime ayrılır.
İlkin islam inançlarını kur’an’ la, hadislerle bildirilen bütün din ilkelerini
savunmayı, batıl inançlara karşı çıkmayı vazife edinen “Ehli Sünnet” kolu. Bu
kolun kurucusu, düşüncelerini “Fıkh’ ı Ekber” (Büyük Tüze) adlı yapıtında
ortaya koyan Ebu Hanife’ dir. (Mutezile akımı)
İkinci dönemde, gene Ehl’ i Sünnet geleneğine bağlı aydınlardan Apdullah Bin
Sad-al Kullab’ n Mu’tezile, inançlarına karşı çıkışı ile başlamıştır. Gerektikçe
mantıktan felsefeden yararlanan islam düşünürleri kelamda “Tevhid” diye
nitelenen Tanrının birliği inancını konu edinirler. Bunların felsefeden
yararlanmalarına karşılık felsefeye karşı çıktıkları, kelam anlayışının kaynağı
sayılan Mu’tezile ile çatıştıkları, kiminin önce Mu’tezile akımını benimsemişken,
sonradan ondan ayrıldıkları görülür.
Üçüncü dönem, Gazzali ile başladı. Genellikle Kelam ve felsefeyi birleştirme
yolunu tuttular.

Kelam kavramının, İslamiyetin gelişi sonrasında, Anadolu’ da kitlesel bir


din felsefesine dönüşmesinde, İranlı Hurufilerin etkisi olmuştur. İran
topraklarında barınamayarak kaçan hurifiler, Hacı Bektaşi Veli tarikatına
sığınmışlar ve Bektaşi inançlarına da oldukça katkıda bulunmuşlardır. Hurufilere
göre; Tanrı gizli bir hazinedir. Varlığı ve özü sesten oluşur. Tanrı kendi siluetini
insanın yüzünde göstermiştir. İnsanı, Tanrıdan ayıran ise kelam yani sözdür.

1
Tanrıya, tanrının ölümsüzlüğüne ulaşmasının tek yolunun, onu ancak
gerçek anlamda sevmekle mümkün olacağını söyleyen Platoncu görüş Anadolu’
da, devletin islam anlayışından farklı olarak, yeniden kimlik kazanmıştır.
TASAVVUF.
Bu yeni din felsefesi sevgi üzerine kurulmuştur. Tasavvuf inancının özü, yoktan
var olma değil, tanrıdan oluşmadır.

İnsan ve Tanrı birlik içindedir. İslam, tanrının yüceliğini ulaşılmaz kılar ve


insanın tanrı tarafından yoktan yaratılmasını, dolayısıyla Tanrının ululuğunu ön
plana çıkarır.
Tasavvufta ise, Tanrı insan ile birlik içindedir. Yaratılış yoktan var olma değil,
tanrının insan vucudunda görünüşüdür. Dolayısıyla ölüm yoktur, sürekli bir
varoluş vardır. İnsanın suç olan eylemlerinden dolayı yargılanması, aynı
zamanda insan olan tanrının kendi kendini yargılamasıdır. Tanrı göğün yedi
katında değil, bilinen, görünen ve konuşan bir varlıktır. Tanrı dünyayı kendi
varlığından ayrı olarak yaratmış olamaz. Tanrı evrende özdeştir.

İşte Kadoş şövalyesi, Allah ve insan sevgisiyle, herşeyden önce


kendisiyle barışık olarak, içindeki kaosu düzene çevirip, yaşam ahengini sağlar,
bilahare, aynı uyumu çevresinde oluşturmak üzere mücadeleye girişir. Kadoş
şövalyesi; bilhassa hakikatin araştırılmasında her türlü baskı ve engeli
reddeder. Evrensel ve Ebedi olanın askeridir.

Güney BELENDİR
21 Şubat 2011
Azim Areopajı

Faydanılan Kaynaklar:

1. Tanrı İmgesi – Murat Hakan Yıldırım


2. Bektaşilik, Mevlevilik, Masonluk – Nevzat Odyakmaz
3. Kabal – Erhan Başyurt
4. Kelam Atomculuğu ve Kaynağı Sorunu – M. Şemsettin Günaltay / İrfan Bayın
5. İbn’ i Rüştün Kelam Eleştirisi – Doç. Dr. Ahmet Erkal
6. EKRS Olgunlaşma – Tamer Ayan
7. Kuran
8. İncil
9. Tevret
10. Mevlananın Tasavvufi Görüşleri – Osman Nuri Küçük

You might also like