Professional Documents
Culture Documents
Y E Ş İ L İ Ş / Y E Ş İ L Y A Ş A M
Serhan Süzer:
“Solar Termal Tam Varyap Meridian
Türkiye’ye Göre” Yeşil Binada Öncü
Gülcan Nitsch:
Karanlık Devrimi Yolda
Sakin, Yeşil
ve Kararlı
Interbrand’ın
En Yeşil Markaları
Doğaya Fiyat
Biçilebilir mi?
Barry Commoner’ın Ardından
Biçilmeli mi?
ISSN 977-1309-44100-9
23
9 771309 441009
BAŞLARKEN
Barış Doğru
baris@ekoiq.com
İÇİNDEKİLER
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Zeynep Dicleli dergi@ekoiq.com
Genel Yayın Yönetmeni
Barış Doğru baris@ekoiq.com
Art Direktör
Özlem Sarar D. ozlem@ekoiq.com
24 Işık Kirliliğine Karşı
Editör
Karanlık Devrimi Yolda
Balkan Talu balkan@ekoiq.com Henüz tam olarak farkına varmasak da, yapay
Özgür Çakır ozgur@ekoiq.com aydınlatma kaynaklı ışık kirliliği, insan sağlığı-
Danışma Kurulu
nı ve ekosistemi tahminimizden daha çok olum-
Ural Aküzüm - TEDMER ve Arı Hareketi Başkanı suz etkiliyor. Kirlilikle mücadele için kurulan
Coşkun Aral - İZ TV Genel Koordinatörü Uluslararası Karanlık Gökyüzü Hareketi (Dark-
Banu Aydoğan - Koç Bilgi Grubu Kurumsal İletişim Direktörü, Sky Movement) ise sürdürülebilir bir yaşam
Koç Holding Çevre Koordinasyon Kurulu Üyesi, Yeşil Bilgi için durumu sürekli takip ediyor.
Platformu Yöneticisi
Dr. Erhan Baş - Bilim İlaç A.Ş. Genel Müdürü
F. Fatma Çelenk - Soyak Holding Kurumsal İletişim 30 Sakin, Yeşil ve Kararlı
Koordinatörü Almanya merkezli bir STK olan Yeşil Çember, Almanya’daki Türkiye kö-
Behçet Envarlı - Türkiye Bilişim Vakfı Genel Sekreteri kenlileri çevre sorunlarına karşı harekete geçirmeyi hedefliyor. Bu proje-
Sibel Sezer Eralp – REC, Bölgesel Çevre Merkezi Türkiye
Direktörü nin merkezindeki isim olan Gülcan Nitsch, Sabancı Vakfı tarafından Fark
Çağla Balcı Eriş - Demirer Holding Karbon Geliştirme Müdürü Yaratanlar’dan biri olarak kabul ediliyor, Almanya Cumhurbaşkanı onunla
Engin Güvenç - İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma iletişim kuruyor.
Derneği Genel Sekreteri
Prof. Dr. M. Pınar Mengüç - Özyeğin Üniversitesi, Enerji,
Çevre ve Ekonomi Merkezi Direktörü 36 Yeşil Bahar’a Kaç Kaldı?
Ergem Şenyuva - Climate Project Türkiye Temsilcisi Sürdürülebilirlik Akademisi tarafından
Cavit Vardarlılar - MESS Entegre Geri Kazanım ve Enerji, düzenlenen Yeşil İş - Green Business
Çevre Projesi Genel Müdürü Konferansı, dördüncü senesini doldur-
Necla Zarakol - Zarakol İletişim Yönetim Kurulu Başkanı
du. Aralarında sürdürülebilirliğin dünya
Reklam Koordinatörü çapında en önemli isimlerinin de yer aldı-
Semra Akyüz semra@bzdyayincilik.com ğı 100’den fazla konuk, 18-19 Ekim’de,
Reklam Müdürü İstanbul Swissotel’de, dünyanın gelece-
Levent Ertan levent@bzdyayincilik.com ği için iş dünyasının ve tüketicilerin ne-
Redaksiyon ler yapması gerektiğini konuştu.
Şöhret Baltaş
Katkıda Bulunanlar
Fırat Demir, Eren Dönmez, Özgür Güvenç, Emrah Kurum
42 Sealed Air Yeşil Diplomasını Aldı
ABD merkezli Sealed Air Diversey şirketi, bu yılın Eylül ayında Doğal Ha-
Üretim Sorumlusu yatı Koruma Derneği (WWF) tarafından verilen “Yeşil Ofis” diplomasını
Ahmet Muhtar Sökücü almaya hak kazandı. Sealed Air Diversey, Türkiye’de bu sertifikayı alma
Abonelik hak kazanan üçüncü kuruluş oldu ama nasıl?
Neslihan Öztürk
Tel: (90) 216 – 412 72 13 Faks: (90) 216 – 521 10 64
Yayın Adresi:
45 Doğaya Fiyat Biçilebilir mi, Biçilmeli mi?
İngiltere’nin saygın çevre gazetecilerinden George Monbiot’nun The Gu-
BZD Yayın ve İletişim Hizmetleri San. ve Tic. Ltd. Şti.
Muhittin Üstündağ Caddesi, No: 61, ardian gazetesinde 6 Ağustos’ta yayınlanan yazısı önemli bir tartışmanın
Koşuyolu - Kadıköy 34718, İstanbul fitilini ateşledi: “Doğaya Fiyat Biçilebilir mi?” Yanıt, gedikli bir çevre ey-
Tel: (90) 216 – 412 72 13 Faks: (90) 216 – 521 10 64 lemcisi, yazar ve sürdürülebilirlik uzmanı Tony Juniper’dan geldi: “Evet
Basım Yeri: Tor Ofset San. Tic. Ltd. Şti. biçilebilir, hatta biçilmelidir”.
Hadımköy Yolu Akçaburgaz Mah. 4. Bölge 9. Cad. 116. Sokak
No: 2 Esenyurt - İSTANBUL
Tel: (90) 212 - 886 34 74 pbx
58 Varyap Meridian Yeşil Binada Öncü Oldu
LEED kriterlerine uygun olarak gerçekleştirilen, Türkiye’nin ilk büyük
Dağıtım: Dünya Süper Dağıtım Tic. ve San. A.Ş. ekolojik karma inşaat projesi olan Varyap Meridian projesinde sona yak-
Tel: 216 681 19 67-68 Fax: 0216 680 39 73
laşıldı. Projenin Sürdürülebilir Yapılar ve Koordinasyon Sorumlusu Çağla
Ayda bir yayınlanır. Yerel Süreli Yayın Eker, “Varyap Meridian’ın ardından 100’den fazla projede yeşil bina kriteri
ISSN 1309-441-6 uygulandığını görüyoruz. Demek ki bizim açtığımız yol başkalarına da ce-
www.ekoiq.com saret ve vizyon getirdi” diyor.
92 Japonya’dan Portekiz’e Aynı Gök
Altında Farklı Manzaralar
Ogawa Haritsu’nun haikusundan Tevfik Fikret’in şiirine,
Levi-Strauss’un yapısalcı antropolojisinden 19. Yüzyıl
82 Alman romantiklerine ve modern felsefesinin önemli
isimlerinden Derrida’ya, doğanın ve temsiliyetin, farklı
coğrafyalar ve farklı yüzyıllardaki doğru bir yolculuk siz-
62 “Solar Termal Tam Türkiye’ye Göre” leri bekliyor.
CSP (Concentrated Solar Power), güneş enerjisi sektö-
rünün yeni ama oldukça umut vaat eden alanlarından 96 Biyoüretim Geleceğin
biri. Bu konuda Türkiye’den çıkan bir firma, Hittite Solar Teknolojisi Olabilir
Energy, teknolojiye hız kazandıracak özgün patentleriy- Görünen o ki, genelde selüloz ve kâğıdın hammaddesi
le, sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada da atılım yap- olmakla anılan biyokütle, önümüzdeki dönemde sente-
maya hazırlanıyor. tik kimyasalların yerini alacak ürünler için de önemli bir
kaynak olacak. UPM şimdiden BioVerno adlı bir biyodi-
68 “Sorunları, Planlı ve Sürdürülebilir zel yakıtı piyasaya sürdü bile…
Bir İşletme Çözebilir”
Türkiye çimento sektörünün önemli markalarından TRA- 100 Güneş Arabalarına Ziyaret
ÇİM Çimento Genel Müdürü İrfan Yorulmaz, “Üretim Ekim ayında güneşli bir Pazar günü, Hittite Solar Energy
sürecinde farklılıklar yaratarak sürdürülebilirliğe katkı Genel Müdürü Serhan Süzer’in organizasyonuyla, bir
sağlıyoruz. Bunların başında da proses uygulamalarımız grup olarak İTÜ Güneş Enerjisi Ekibi’ni ziyaret ettik ve
geliyor” diyor. çalışmalarını yerinde gördük.
Beşiktaş’ta
milyar euro’ya kadar ek yatırım birinci olan Fikret Yorgancıoğlu
gerekiyor. Raporda, “alınabilecek (Denizli) 3000 TL, ikinci olan Metin
yüzlerce teknik güncelleme önlemi
Deniz Temizliği
Ekinci (İstanbul) 2000 TL, üçüncü olan
tespit edildiği için, neredeyse tüm Özkan Olcay (Bitlis) ise 1000 TL para
nükleer santralların iyileştirilmesi ödülü kazandı.
gerekir” deniliyor. Raporda Deniz temizliği büyük kentler için
yenileme çalışmalarının 2015’e önemli bir sorun. Rutin temizliklerin
kadar tamamlanması da isteniyor. dışında zaman zaman deniz içindeki
Araştırma sonuçlarına göre 10 büyük atık parçaları için de etkinlikler
reaktörde sismik araçlar henüz düzenleniyor. Beşiktaş Belediyesi
kurulu değil. 50 reaktördeki sismik geçtiğimiz günlerde bunlardan birine
araçların ise yenilenmesi gerekiyor. imza attı. Belediye ve Dentur Avrasya
Ayrıca bir kaza sırasında ana kontrol işbirliğiyle gerçekleşen deniz temizleme
odasına girilememesi halinde etkinliği kapsamında, Beşiktaş Motor
kullanılacak acil durum merkezleri İskelesi ve çevresinden 16 adet büyük
sadece dört ülkede bulunuyor. araç lastiği çıkarıldı. Lastikler etkinliğe
Öte yandan raporda santralların katılan Lastik Sanayicileri Derneği
kapatılmasına yönelik bir talep yer (LASDER) tarafından geri dönüşüme
almıyor. gönderilecek.
Litvanya Nükleere
‘Hayır’ Dedi; Sıra
Bulgaristan’da…
Litvanyalılar geçen ay ülkede yeni
nükleer santralların geleceğine ilişkin
düzenlenen referandum için sandık
Elektrikli Araba ile başına gitti. Referandum sonucunda
halkın yüzde 64’ü yeni bir nükleer
Dünya Turu santrala hayır derken, yüzde 34’lük
Fransız iki mühendis, yüzde bir oran da destek verdi. Referandum
100 elektrikli bir otomobille sonuçlarından çıkan “hayır”ın, Kuraklık ve Sanat
dünyanın çevresini dolaştı. Estonya, Letonya ve Japon Hitachi Beşiktaş Belediyesi Ortaköy Sanat
Elektrikli otomobillerin günlük şirketinin de ortak olduğu nükleer Galerisi, kuraklığın toplum üzerinde
hayatta hiç sıkıntı yaşanmadan enerji santralları projesini sekteye yarattığı kalıcı etkilere dikkat çeken
kullanılabileceğini dosta uğratacağı tahmin ediliyor. Öte yandan resimlerden oluşan, “Kuruma” adlı
düşmana göstermeyi amaçlayan Bulgaristan’da da Tuna yakınına uluslararası bir enstalasyon sergisine
mühendisler, 17 ülkeyi gezerek kurulacak Belene ev sahipliği yapıyor. Göçebe Bağımsız
25 bin kilometre yol kat etti. nükleer Sanatçı İnisiyatifi ve Beşiktaş
Strasbourg’dan yola çıkan santralı için Belediyesi’nin işbirliğiyle gerçekleşen
mühendislerin yolculukları 8 ay yıl sonuna sergi, 13 Kasım’a kadar açık olacak.
sürdü. İki kafadar hiçbir mekanik kadar Sergide 28 sanatçının 28 ayrı eseri
sıkıntı yaşamadıkları yolculukları referandum yer alıyor. Sergiyi pazar günleri hariç
boyunca otomobilin aküsü 250 yapılması her gün, 11:00-19:00 saatleri arasında
kez dolduruldu. bekleniyor. ziyaret edilebilirsiniz.
Binler Hayvanlar
İçin Yürüdü
İstanbul son yıllarda dünyada GDO Araştırması
yapılan en büyük havyan hakkı
eylemine sahne oldu. Eyleme AB’den Onay Almadı
katılan binlerce kişi, kamuoyunda
bir süredir tartışma konusu olan Fransa’da yapılan ve çok ses getiren kanser ve GDO’lu
5199 Sayılı Hayvanları Koruma mısır arasında bağlantı kuran araştırma, Avrupa Gıda
Kanunu’nda değişiklik yapan Güvenliği Otoritesi’nden (EFSA) onay alamadı. Ön
yasa tasarısını protesto etti. incelemenin ardından EFSA’dan yapılan açıklamada,
Tünel’den Taksim’e kadar yürüyen araştırmanın ‘dizayn, raporlama ve analizinin yetersiz
kalabalık, daha sonra meydanda bulunduğu’ gerekçesiyle sonuçların bilimsel olarak kabul
yapılan basın açıklamasına katıldı. edilemeyeceği kaydedildi. Caen Üniversitesi’nden Gilles-
Açıklamada, yeni yasa tasarısı, Eric Seralini’nin ekibi, Monsanto üretimi Roundup
sokak hayvanlarının itlafına ilacına toleransı artırılmış NK603 tipi mısırla beslenen, ya
neden olacağı, evde beslenecek da ABD’de tüketilmesine izin verilen seviyede Roundup
hayvan sayısını sınırlandıracağı, içeren su verilen farelerde tümör oluştuğunu, bu farelerin
tehlikeli türlere de barınaklara normal beslenen farelerden daha erken öldüğü sonucuna
teslim zorunluluğu getireceği ulaşmıştı.
gerekçesiyle eleştirildi.
Atık Yönetimi
Firmaları
ABD’den Çin Güneşine Darbe
ABD Ticaret Bakanlığı tarafından
Dernekleşiyor Çin orijinli güneş enerjisi sistemleri
Türkiye’nin önde gelen üreticilerine karşı açılan soruşturmada
atık yönetimi firmaları bir beklenen oldu. Soruşturma sonucu
süredir dernekleşme çabası alınan kararla, Çin hükümetinin
içinde. Sektörü geliştirmek güneş pilleri alanında yerli firmalara
ve sürdürülebilirlik ilkeleri uluslararası ticaret kurallarını ihlal
kapsamında atık yönetimi edecek şekilde destek sağladığı ve
uygulamalarını yaygınlaştırmayı haksız rekabet yarattığı gerekçesiyle,
amaçlayan dernekleşme Çinli firmalara yüzde 18,32 ila yüzde Bakanlıktan, kararın Çin’de imal edilmiş
çalışmalarının son çalıştayına 249,96 oranında ek gümrük vergisi güneş pillerini içeren güneş panellerini
İzaydaş, İstaç, Recydia, Petkim, getirildi. Verilen karar neticesinde de etkileyecek şekilde genişletilmesini
Anel Doğa, Chimirec Avrasya, güneş panelleri için en düşük ek istedikleri duyuruldu. Brightbill, aksi
Remondis ve MSG Enerji gümrük vergisi yüzde 18.32’lik oran ile takdirde, Çin’de üretilen komponentlerin
firmaları kurucu üye olarak Trina Solar’a uygulanacak. Aralarında başka bir yerde birleştirilerek yasanın
katıldı. Oluşum için firmalar Canadian Solar ve Yingli Solar’ın bypass edilebileceği endişesi taşıdıklarını
İzaydaş’ın liderliğini onaylayarak bulunduğu 59 firmanın panellerine belirtiyor.
bu ay resmi kuruluş için getirilen ek vergi oranı ise yüzde 25,96 Ancak aynı haberde karara muhalif
başvuruda bulunma kararı aldı. olacak. olanların da görüşleri verildi. Sözkonusu
Konuyla ilgili New York Times’ta uygulamanın ABD’de güneş elektriğini
çıkan haberde, soruşturmanın açılması daha pahalı hale getirmekten başka bir
Çevreci Çocuklara için şikâyette bulunan Amerikalı işe yaramayacağını iddia eden gruplar,
grubun Avukatı Timothy Brightbill’in, kararı protesto ediyor.
İndirim
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın
başlatacağı uygulamayla
“çevreci çocuk” kartı verilecek
Zorlu’ya
öğrenciler, alışverişlerini
indirimli yapacak. Çevre
Rapor Ödülü
Yönetimi Genel Müdürü Mehmet Zorlu Enerji 2011 Yılı Faaliyet Raporu,
Baş, okullarda öğrencilerin pazarlama ve iletişim uygulamaları
oluşturduğu çevre kollarına alanında dünyanın en önemli
üye çocuklara yönelik yeni ödüllerinden bir olan MerComm Galaxy
bir program başlatacaklarını Ödülleri’nin “Enerji” kategorisinde
açıkladı. Program kapsamında “Altın Ödül” aldı. Yenilenebilir enerji
çevreye katkıda bulunan Boğaza Takılanları alanında yurtiçinde ve yurtdışında
öğrencilere verlecek kartlara
puanlar yüklenecek. Öğrenciler, Temizlediler projeler yürüten Zorlu Enerji’nin
faaliyet raporunda,
getirdikleri pil ve kızartma yağı Sosyal sorumluluk projeleriyle dikkat şirketin sürdürülebilir
gibi atık maddeler karşılığında çeken Selva Gıda, İstanbul Boğazı’nın ve çevreye duyarlı
kartlarına yüklenecek temizliğine katkı sağlamak için iş yaklaşımını öne
puanlarla, mağazalardan daha geliştirilen, Boğazımıza Takılanlar çıkaran bir tasarım
ucuz alışveriş yapma imkânı adlı bir projeye destek oluyor. Proje kullanıldı. Rapor,
kazanırken, otobüs biletlerini kapsamında geçtiğimiz günlerde Selva şirketin çevre
de ekstra indirimli alabilecek. Gıda Genel Müdürü Mehmet Karakuş duyarlılığını, tüm
Yaklaşık 40 bin çocuğu ve Selva Pazarlama departmanı, Carat paydaşlarını kapsayan
kapsayacak uygulama, öncelikle Medya çalışanlarından oluşan Deniz şeffaf bir iletişim
İstanbul, Ankara ve İzmir gibi Temizleme Ekibi ile beraber İstanbul tarzıyla ve yenilikçi
büyük şehirlerden birinde Boğazı’na çıkıp deniz yüzeyinde bir vizyonla vermesiyle
başlatılacak. biriken atıkları topladı. dikkat çekiyor.
Gıda Güvenliğimiz
Şekerden Pil; seçilen 1520 ilköğretim öğrencisi
santralistanbul’da düzenlenen
Risk Altında Pes Doğrusu! atölyelere katılarak alternatif enerji ile
tanışma fırsatı buldu. Haliç bölgesindeki
16 Ekim Dünya Gıda Günü Şeker belki sağlığımız için çok zararlı
çocuklara müze ziyareti ve uygulamalı
olarak kutlandı ancak gıda ama Japon bilim insanları, şekeri
eğitim konusunda olanak yaratmayı
sorunu büyümeye devam kullanarak lityum iyon pillerden yüzde
amaçlayan proje, Ekim 2011’de başladı
ediyor. Hükümetler, STK’lar ve 20 daha fazla enerji depolayabilen
ve bir yıl sürdü. “Çocuklarla Alternatif
iş dünyası için risk analizleri bir pil geliştirdi. Çalışma hakkında
Enerji” temalı atölyelere katılan,
geliştiren önemli şirketlerden bilgi veren Tokyo Üniversitesi’nden
7-12 yaş arası 1520 çocuk; oyunlar,
biri olan Maplecroft’un 2013 yılı akademisyenler, şekerin esas
aktiviteler ve çalışma kâğıtları ile yapılan
için hazırladığı gıda güvenliği maddesi olan karbonun, lityum iyon
interaktif bir eğitimin ardından kendi
risk haritası da bunun en iyi pillerin yerini alabilecek alternatif
rüzgâr türbinlerini ürettiler ve buradan
kanıtı. 197 ülkeyi kapsayan bir enerji depolama kaynağı olarak
elektrik elde ettiler.
araştırmaya göre, aralarında kullanılabileceğine dikkat çektiler.
Türkiye’nin de bulunduğu çoğu Araştırmada şekeri çok yüksek
ülke orta seviyede gıda riskiyle derecelerde ısıtarak sert karbon üreten
yüz yüze. Bir süredir iç savaşın bilim insanları bu karbonu da sodyum
devam ettiği Suriye ve bir diğer iyon pil yapımında kullandı. Araştırma
komşumuz İran ise yüksek riskli sonucunda pillerin kapasitesinde
ülkeler arasında yer alıyor. yüzde 20 artış sağlandı. Şu an için seri
Haritada Afganistan, Etiyopya ve üretime geçilmese bile, özelikle artan
Kongo gibi ülkeler yüksek risk cep telefonu talebi ve lityum pillerin
grubuna girerken, ABD, Kanada çevreye verdiği zarar düşünüldüğünde
ve Avrupa ülkelerinin tamamına önümüzdeki beş yıl içinde yerini şeker
yakınının düşük risk grubunda kullanılarak üretilen sodyum iyon
oldukları da görülüyor. pillere bırakması bekleniyor.
Denizcilik
Emisyonlarına Takip Caretta ve İnsan
Avrupa Komisyonu, deniz Doğal Hayatı Koruma Derneği WWF-
taşımacılığının çevre üzerindeki Türkiye’nin, denizlerin korunması
olumsuz etkisini azaltmaya yönelik ve azalan türlere dikkat çekmek için
olarak, 2013 başında bu alandan düzenlediği Denizlerin Umudu adlı fotoğraf
kaynaklanan emisyonları takip yarışmasında ödüller sahiplerini buldu.
edecek bir sistem getirmeyi WWF-Türkiye Deniz Koruma Alanı Yönetim
planladığını açıkladı. Komisyon’dan Planı Projesini yürüten ve Şubat ayında
yapılan açıklamada, “Yakıt hayatını kaybeden deniz biyoloğu ve dalış
tüketiminden kaynaklanan eğitmeni Umut Tural adına düzenlenen
emisyonlar için basit, güçlü ve yarışmaya, 312 fotoğraf başvurdu. 14
küresel düzeyde uygulanabilecek fotoğrafın finale kaldığı yarışmada birinciliği
bir takip, raporlama ve doğrulama “Caretta Caretta ve Homo Sapiens”
mekanizması oluşturulacağı” çalışmasıyla Eren Baştanoğlu kazandı.
belirtildi. Açıklamada, bunun Yarışmada “Caretta Caretta” çalışmasıyla
seragazı emisyonlarını azaltmaya Emre Çevikel ikinci, “Lotus” çalışmasıyla “Caretta Caretta ve Homo Sapiens”
yönelik daha fazla adım için gerekli Serdar Süer üçüncü oldu.
bir başlangıç noktası olduğu
kaydedildi. Bu adımlar arasında
potansiyel olarak denizcilikten İklim Takımları 5. Sürdürülebilir
kaynaklanan emisyonlara yönelik
bir ticaret sistemi ve denizcilikte Kuracaklar Yaşam Film Festivali
kullanılan yakıtlara getirilecek ek Habitat için Yönetişim Derneği 2008’den bu yana, “yaşamı çoğaltacak”
vergiler de yer alıyor. Uluslararası Genç Liderler projeleri kolektif olarak hayata
Akademisi’nin (UGLA) 29-30 Eylül geçirmeyi amaçlayan Sürdürülebilir
2012’de düzenlediği İKLİM TAKIMLARI Yaşam Kolektifi tarafından düzenlenen
eğitim programı EKOIQ’dan Bilge Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali’nin
Dicleli ve Barış Doğru ile TEMA Vakfı beşincisi 29 Kasım-2 Aralık 2012
Proje Koordinatörü Hikmet Öztürk’ün tarihleri arasında İstanbul’da
destekleriyle İstanbul’da gerçekleştirildi. gerçekleştirilecek. 29 -30 Kasım’da
Türkiye’nin değişik kentlerinden 22 Beyoğlu’nda İtalyan Kültür Merkezi’nde;
genç liderin katıldığı çalışmanın ana 1-2 Aralıkta ise, Karaköy’de Salt
temaları, “Habitat Nedir?”, “Bütüncül Galata’da gerçekleştirilecek Festival,
“Temiz Üretim için Ekolojik Yaklaşım”, “Küresel İklim bu yıl da doğa dostlarını umuda davet
Düğmeye Basma Zamanı” Değişikliği”, “Türkiye’nin Ekolojik/ eden, güçlerini keşfetmelerini sağlamayı
Biyolojik Zenginliği” idi. Eğitim amaçlayan birbirinden ilginç ve çarpıcı
İstanbul Teknik Üniversitesi
çalışmasına katılan gençler, kendi filmlerle buluşturacak.
Endüstriyel Kirlenme Kontrolü
yerellerindeki önemli çevre sorunlarını Festivalin dikkat çeken bir diğer
Sempozyumu’nun on üçüncüsü
ve çevre dostu aktörleri belirleme, bir özelliğinin de renkli etkinlikler, müzik
17-19 Ekim tarihleri arasında
e-iletişim grubu oluşturma, çalışmalarını gösterileri ve tartışmaları olacağı
gerçekleştirildi. Bu yılki konusu
bir blog aracılığıyla duyurma ve düşünülüyor.
“Temiz üretim için düğmeye
birlikte İKLİM TAKIMLARI oluşturma Festivalin, geçen yıllarda olduğu gibi,
basma zamanı” olarak belirlenen
kararı aldılar. EKOIQ olarak, biz de bu yıl da çiftçilerden iş insanlarına,
sempozyumda temiz üretim,
tüm desteklerimizin onlarla olduğunu öğrencileriyle gelmiş öğretmenlerden
tehlikeli atık yönetimi, arıtma
duyuruyoruz. akademisyenlere, çocuğunun
teknolojileri, hava kirlenmesi
ve kontrolü, çamur yönetimi, geleceğinden endişeli annelerden doğa
atık azaltma ve geri kazanım aktivistlerine ve tüm çevre dostlarına
uygulamaları konularında oturumlar kadar her kesimden insanı bir araya
gerçekleşti. Sempozyum 19 Ekim’de getirmesi bekliyor.
yapılan teknik gezi ile son buldu. www.surdurulebiliryasam.org
Cem Özdemir:
“Demokrasilerde
Husum Wind Energy 2012
Rüzgâr enerjisi konusunda dünyanın
Nükleerin Geleceği Yok” en önemli fuarlardan biri olarak
Alman Yeşiller Partisi Eş Başkanı ve kabul edilen Husum Wind Energy
Mercator-İPM Kıdemli Araştırmacısı Cem 2012 etkinliği, Almanya’nın
Özdemir, Sabancı Üniversitesi İstanbul Husum kentinde 18-22 Eylül 2012
Politikalar Merkezi (İPM) evsahipliğinde tarihleri arasında rekor bir katılımla
düzenlenen Birinci Mercator-İPM gerçekleştirildi. 58 bin m2 alanda,
Konuşmaları kapsamında bir konferans 1171 firma ve 36 bin ziyaretçi ile
vermek üzere, 17 Ekim’de İstanbul’daydı. gerçekleşen etkinlikte uluslararası
Cezayir Lokantası’nda düzenlenen rüzgâr sanayi oldukça güçlü, emin
etkinlikte, “Yeşile Doğru: Türkiye’de ve inovatif bir performans sergiledi.
Sürdürülebilir Ekonomik Büyüme İçin Yeni oluşan pazarların görücüye de fuarlar kapsamında organize
Fırsatlar” başlıklı konuşmasında Cem çıktığı, yeni fırsatların gözlemlendiği edilen uluslararası ikili işbirliği
Özdemir, Almanya, dünya ve Türkiye’nin etkinlikte bir konuşma yapan Global görüşmeleri. Husum Wind Energy
geleceğiyle ilgili son derece önemli ve Rüzgâr Enerji Konseyi Başkanı 2012 çerçevesinde de AİA tarafından
çarpıcı gözlem ve saptamalarda bulundu. Dr. Klaus Rave, “Daha önce rüzgâr uluslararası ikili işbirliği görüşmeleri
Bugün Almanya’da ciddi bir politik aktör alanında faaliyet gösteren hiç bu organizasyonu düzenlendi.
haline gelen Yeşiller’in 40 yıl önce, nükleer kadar çok ülke olmamıştı; şu anda Türkiye’den Sabancı Üniversitesi
protestolarından doğduğunu 75 ülkede kurulum ve sistemler ekibi tarafından desteklenen
anlatan Özdemir, nükleer mevcut. Daha önce hiç bu kadar etkinliğe, 15 ülkeden (Çek
lobinin hâlâ güçlü olduğunu fazla bölge 1000 MW’lık kritik Cumhuriyeti, Danimarka, Finlandiya,
ama nükleerin, Fukuşima’dan değeri geçmemişti; şimdi 22 bölge Fransa, Almanya, Macaristan, İtalya,
sonra artık hiçbir şansının bu değerin üzerindedir. Fakat eğer Kore, Hollanda, Norveç, Polonya,
kalmadığını savundu. Alman pazar bu şekilde gelişmeye devam İspanya, Türkiye, İngiltere, Amerika)
politikacılarının nükleer edecekse, çerçeve koşulları şu anda 120 firma katılım gösterdi. AİA
konusundaki fikirlerini varolduğu gibi kalmalıdır” diyor. tarafından ücretsiz olarak organize
değiştirmeyi başardıklarını Her sene dönüşümlü olarak Husum edilen etkinlik esnasında firmalar
anlatan ve bunun artık ve Hannover Messe arasında birbirleriyle potansiyel işbirlikleri
ulusal bir konsensüs paylaşılan Uluslararası Rüzgar kurmak üzerine toplantılar
olduğunu belirten Cem Enerjisi Fuarı’nın yöneticileri, gerçekleştirdiler. Türk kurum ve
Özdemir, “Bugün asıl rotasyon kararının isabetini kuruluşları tarafından da oldukça
mücadele alanı kömür santralleridir” dedi. vurgularken, sektörün inovatif faydalı bulunan etkinlik birçok
Espriyle bu tartışmaların ve konunun yönünün Husum’da sergilendiğini, uluslararası işbirliğinin temelinin
hala gündemde olmasının kendisine 40 buna karşılık olarak uluslararası atıldığı bir platform olarak kullanıldı.
yıl öncesini hatırlattığını, dolayısıyla finansal anlaşmaların daha çok 2013 yılında gerek EWEA
kendini “gençlik” günlerinde hissettirdiğini Hannover’de gerçekleşeceğini (European Wind Energy Association)
söyleyen Cem Özdemir, “G. W. Bush, 40 tane belirtiyorlar. 2013 yılında Rusya’nın tarafından düzenlenecek olan
nükleer santral yapacağım dedi, bir tane partner ülke olacağı Hannover etkinliklerde, gerekse Hannover
bile yapamadı” dedi. Fukuşima’dan sonra Messe’de uluslarası işbirlikleri Messe çerçevesinde organize
nükleerin daha da pahalı hale geldiğini kurmak için çok çeşitli fırsatların edilecek olan uluslararası ikili ticari
söyleyen Özdemir, Türkiye siyasetçilerinin sunulacağı da gene Deutsche Messe ve teknolojik işbirliği görüşmelerine
de bunun farkına varması gerektiğini AG Bölüm Yöneticisi Bay Oliver katılmak ve uluslararası işbirlikleri
sözlerine ekledi. Konuşmasında, Yeşil Frese tarafından belirtiliyor. kurmak için AİA desteklerinden
Ekonominin nasıl istihdam yarattığından, Avrupa İşletmeler Ağı (AİA), faydalanmak için aşağıdaki iletişim
toplu taşımanın Almanya’da nasıl “cool” Bay Frese tarafından belirtilen bilgilerini kullanabilirsiniz.
hale geldiğine, akıllı şehir çalışmalarına işbirliği fırsatlarının oluşturulması
kadar bir dizi önemli konuya değinen konusunda hem ziyaretçilere Avrupa İşletmeler Ağı Sabancı
Cem Özdemir, “Geleceğin, desantralize hem de katılımcılara uygun çeşitli Üniversitesi, Beril Kırcı, bkirci@
ve yenilebilir enerjide olduğunun” altını kanallar oluşturmak üzerine sabanciuniv.edu
çizmeyi de ihmal etmedi. çalışıyor. Bu kanallardan bir tanesi Tel: 0216 483 98 71
Avrupa İşletmeler
Ağı’ndan İşbirliği
Fırsatları
Ortak Geliştirme için Partner faaliyetleri arasında plan tasarımı, tekstilleri, boya ve kozmetik
Aranıyor biyoiklimlendirme konsepti, termal alanındaki partnerler ile lisans
Rusya’da faaliyet gösteren analizler, prefabrik ve ahşap anlaşmaları isteniyor.
bir firma, 200 KW kapasiteye yapılar da bulunuyor. Firma, Referans Numarası: 12 FR 32j3
kadar çıkabilen, ısı ajanı yenilikçi ahşap yalıtım malzemesi 3QCG
olarak su kullanan bir katı tedarikçileri veya üreticileri
faz ısı akümülatörü tasarlıyor. ile teknik destek içeren ticari Yağmur Suyunu Yönetebilir
Kullanılan teknoloji, kentlerin anlaşmalar gerçekleştirmek istiyor. misiniz?
enerji harcamalarında 1,5 ile 2 Firma aynı zamanda bu yalıtım Enjeksiyon kalıplama üretimi
kat tasarruf sağlamak amacıyla malzemelerin kullanımına yönelik üzerine uzmanlaşmış Kore menşeli
gece elektriği kullanıyor. Yeni teknik işbirliğine de açık. bir KOBİ, yağmur suyu yönetimi
teknolojiyle güvenlik de artarken, Referans Numarası: 12 FR 37M3 konusunda çözümler sunan bir
hem tüm enerji sisteminin hem 3Q5S partner arıyor. İlgili çözümün
de bireysel güç istasyonlarının yeraltı su kaynaklarını korumaya
performansını artırıyor. Firma, Su Teknolojilerine Web tabanlı yönelik ve günlük hayat içinde
ortak geliştirmeler için de Çözümler kullanılabiliyor olması talep
partnerler arıyor. Referans Bir Sırbistan firması, atık ediliyor. İlgili teknoloji, şehir
Numarası:12 RU 86FG 3QC5 su arıtımı ve su temini içinde sel oluşumunu engellemeli,
teknolojileri, bunların seçimi su arıtımı için harcanacak
Elektronik Vites Kutusu ve değerlendirilmesi için web olan enerjiyi azaltmalı. Firma,
Verimliliği Artırıyor tabanlı bir teknoloji öneriyor. İlgili halihazırda pazara sunulmuş
İngiltere’de bir firma, rüzgâr teknoloji, teknolojik değerlendirme bir sistem ile ilgilenmekte olup
enerjisi, otomotiv ve denizcilik ve tercih etme aşamalarında ortaklık çeşitleri tartışmaya açık.
alanlarında kullanılabilen kara vermede yardımcı olacak Referans Numarası: 12 KR 9A9D
elektronik bir vites kutusu kurulumlar içeriyor. Firma, teknik 3QI4
geliştirdi. Patentlenmiş olan destekli ticari anlaşmalar veya
teknolojiyle, verimde de gözle ticari destekli teknik anlaşmalar Bu Malzemeyi Ortak Üretebiliriz
görülür bir artış sağlandı. Firma, imzalamak üzere partnerler arıyor. Ukraynalı bilim adamları
ortak geliştirme ve yatırım için Referans Numarası: 12 RB 1B1M elektromanyetik pusa karşı çevreci
partnerler ararken, lisanslama ve 3Q6O koruma sağlayan fonksiyonel bir
diğer ticari işbirliklerine de sıcak malzeme geliştirdi. Söz konusu
bakıyor. Nano Yalıtım Malzemesine Ortak malzeme aynı zamanda ısı ve ses
Referans Numarası: 12 GB 43O3 Olmak İster misiniz? yalıtımı görevi de yapıyor. Malzeme
3QES Bir Fransız laboratuvar, ısı yalıtımı hafif, toksik madde içermiyor.
için nano yapılı ve mezo-gözenek Kullanımı ve bertarafı tamamen
Yenilikçi Ahşap Yalıtım kökenli bir malzeme geliştirdi. ekolojik. Ortak üretim girişimi ve
Malzemeleri Aranıyor Malzeme, özgül yüzey alanı ve bu yeni malzemeyi farklı pazarlara
Sürdürülebilir yapı alanında düşük kütlesi sayesinde yalıtım, sunmak için ortaklar aranıyor.
faaliyet gösteren Fransız bir katalizör hatta boya ve kozmetik Referans Numarası: 12 UA RE05
KOBİ, yenilikçi ahşap tabanlı alanları da dahil olmak üzere bir 3Q5J
yalıtım malzemesi (çatı ve sürü uygulamada kullanılabiliyor. İletişim için: Beril Kırcı, bkirci@
duvar) arıyor. Fransız firmanın İnşaat, otomotiv, yalıtım sabanciuniv.edu
Özgür ÇAKIR
Barış DOĞRU
A
lmanya’daki Türkiye kökenli-
leri çevre sorunları ve İklim
Değişikliği konusunda bil-
gilendirmek ve tabii harekete geçir-
mek... İşte Gülcan Nitsch, kendisini
bu amaca yıllar önce adamış sessiz
kahramanlardan biri. Adı şimdi, en
Mehmet Werner
me ve onları aşmaya çalıştım” diyor Almanya’ya gelmiş, işçi olarak se- ki kadınlar çok daha fazla ilgili ve
Gülcan. 2007’deki ilk çevre günü et- nelerce çalışmış, sosyal hayata çok istekli”.
kinliğine, iki yıl önce kaybettiğimiz, zaman ayıramayan, 3-5 çocuklu, Aslında Yeşil Çember, çevre hare-
Buğday Hareketi’nin öncülerinden, eğitim seviyesi düşük insanlar, bi- ketlerinin devasa boyutlar aldığı,
sevgili Victor Ananias’ı davet etmiş- zim ulaştıklarımız” diye yanıtlıyor Yeşiller hareketinin parlamento ve
ler. “100 kişi gelmezse, başarmış sorumuzu Gülcan. “40 ila 60 yaş- yerel yönetimlerde sağlam bir yeri
sayılmayız” demiş Gülcan kendi larında insanlar. Ama tabii bir de olan Almanya gibi bir memlekette,
kendine ve 170 kişi gelmiş. onların çocukları var, benim jene- ne Alman çevre örgütlerinin, ne de
Bugün kaç kişinin hayatına deği- rasyonum. Bu jenerasyonda bilgi Türkiye kökenli başka organizas-
yorsunuz, diye sorduğumda, Gül- düzeyi daha yüksek, üniversite me- yonların erişemediği kişilere ulaşı-
can, “Artık ipin ucunu kaçırdık zunları var. Türkiye kökenli genç- yor gibi. Doğru mu? “Evet bizim
ama şu kadarını söyleyeyim, bizden lik dernekleri var; bu sayede onlara ilişkide olduğumuz insanlara kim-
sırf bilgi materyali isteyen, tüm da ulaşıyoruz” Tamam ama etkin- se ulaşamıyor, çünkü o insan iş-
Almanya’ya dağılmış 5 bin adres var liklerinize en çok hangi kesim ge- ten eve gidiyor. Belki dernekte bir
elimizde” diyor. liyor? “En çok, bilgi düzeyi düşük kahve içmeye gidiyordur. Biz onu
Peki, kimlere ulaşıyor Yeşil Çem- kişiler geliyor; hatta okuma-yazma orada yakalıyoruz ve ‘Boş zaman-
ber daha çok? “1960-70’lerde bilmeyen kişiler ama hiç kuşkusuz larında faydalı bir şey, toplum için
bir şey yapmak ister misin?’ diye
soruyoruz”.
Geçtiğimiz Haziran ayında Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda iki gün süren Çevre
Haftasında, Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, Federal Çevre Bakanı
Çember Çember İçinde
Peter Altmaier ve (sağda kenarda) Deutsche Bundesstiftung Umwelt (DBU)’in
Genel Sekreteri Fritz Brickwedde. İşte Yeşil Çember’in temel farkların-
dan biri bu. Kum havuzunda oyna-
mıyor, gerçek hayatın içinde, gerçek
insanlarla konuşuyor ve bu konuda
tamamen yenilikçi ve katılımcı yön-
temler geliştiriyor.
“Biz böyle sorunca, ‘insanlar tabii
ki isteriz’ diyorlar, çünkü aslında
insanlar hazır. Ama önemli olan,
onlar neredeyse oraya gitmek. Ba-
zen sokağa çıkıp röportaj yapıyo-
Peter Himsel
Christian Klant
lerinin görevi, seminerden sonra,
öğrendiklerini yaşadıkları yerde
insanlara aktarmak, çemberi geniş-
letmek. Çünkü ne ben, ne de diğer
arkadaşlarımız her yere yetişemez. Berlin Başkonsolosu Mustafa Pulat, Uygar Özesmi, Berlin Çevre Senatörü
Ama şimdi Almanya’da bir sürü yer- Michael Thielke, Gülcan Nitsch ve Yeşil Çember’den Gökçen Demirağlı, 6. Çevre
de Gülcanlar var. Dernek dernek Günü kutlamalarında…
geziyorlar. Sokağa çıkıp broşür da-
ğıtıyorlar. Pazarlarda plastik poşet- profesyonelce hareket etmek, hızlı yandan da muzipçe gülümsüyor:
ler kullanılmasın diye bez torbalar karar almak ve uygulamak istiyo- “Biz biliyorsun EKOIQ’ya aboneyiz
veriyorlar insanlara”. ruz. Derneklerin yapısı buna uygun ama Almanya’nın dört bir yanındaki
değil ama sosyal şirket bizim için 60’ı aşkın çevre gönüllümüze ulaş-
Yeşil Çember Artık Bağımsız ideal”. tırmak için fotokopilerini çekip her
Çok kısa bir süre önce Yeşil Çem- Gülcan’la sohbetimizde öğrendik- kentteki ofisimize gönderiyoruz”.
ber, BUND çatısı altından çıkmaya lerim beni hem sevindiriyor, hem Bak şu işe, bizim derginin kopyala-
karar vermiş ve artık kamuya fay- de geleceğe daha umutlu bakmamı rı Almanya’nın değişik kentlerinde
dalı, kâr amacı gütmeyen bir sosyal sağlıyor ama bir nokta daha var ki, çevre elçilerinin ellerinde dolaşıp
işletmeye dönüşmüş (ne yazık ki bi- göğsümüzü kabartıyor, çünkü biz duruyormuş. Tarifsiz bir keyif. Aynı
zim ticaret yasalarımızda hâlâ böyle hiç farkında olmadan, EKOIQ’nun Orhan Veli’nin dediği gibi, “İçimde
bir şirket kurmak mümkün değil). da Yeşil Çember’in çalışmalarında bir iş görmenin saadeti”. Yüzümde
Peki neden, bunca yıl sonra BUND bir tuzu olmuş. “EKOIQ çok güzel koca bir gülümsemeyle Gülcan’a
gibi güçlü bir örgütten ayrılıp, ken- bir dergi. Ben bunu mucize olarak bundan sonra dijital kopyaları yol-
di ayaklarının üzerinde durmak is- adlandırıyorum, çünkü bu derginin lama sözü veriyorum.
tediler? hazırlanmasından insanlara ulaş- Sevgili Gülcan Nitsch’den öğ-
“Bize çok büyük katkılar sağladılar tırılmasına, yaygınlaştırılmasına renecek çok şey var; eminim
ama bugün itibariyle bizi frenleme- kadar, ne gibi zorluklarla uğraştığı- Almanya’nın dört bir yanındaki
ye başladılar. BUND çatısı altında nızı, hangi yoğun süreçlerden geç- Türkiye kökenliler, iklim değişik-
olunca sınırlar belirlenmiş oluyor, tiğinizi çok iyi biliyorum. Diyorum liğinden çevre dostu ürünlere ve
çünkü ister istemez kendi politika- ki, Almanya’da öyleyse, Türkiye’de günlük hayatlarını nasıl değiştire-
larının ve çevre örgütlerinin ön pla- nasıldır acaba? Bu nedenle, ger- bileceklerine kadar çok şey öğreni-
na çıkmasını istiyorlar. Hâlbuki biz çekten topluma çok faydalı bir şey yorlar ondan. Ancak ben çok daha
tamamen farklı, göçmenlere yönelik yapıyorsunuz ve ben size çok te- temel bir şey öğrendim bu yeni ar-
çalışmalar yapıyoruz”. şekkür ediyorum. Ayrıca böyle bir kadaştan. Basit gibi gelen ama ne
Ama BUND’un ofislerini kullanma- derginin çıkması beni hem mutlu yazık ki Türkiye’deki çevre hare-
ya devam ediyorlar. “Bu işten onlar ediyor, hem de işimi kolaylaştırıyor. ketleri ve çalışmalarında hemen hiç
da memnun, onlara yeni üyeler ka- Çünkü ben bu derginin her sayısı- kullanılmayan bir şeyi: Bir hedef
zandırıyoruz. Zaten ben bu konu- nı okuduktan sonra bu alanda hem koymayı, bunun için her yöntemle
larda rekabete hiç inanmam. İşbir- kelime dağarcığım hem bilgim ge- insanlara gitmeyi ve tabii kolay yıl-
liği önemlidir” diyor Gülcan. “Ama nişliyor. Ben bu bilgileri insanlara mamayı. Sakin ama etkili bir güç
dernek olmak da istemedik, biz çok aktarıyorum” diyor Gülcan ve bir olmak, meğer nelere kadirmiş... m
bilirlik ve yeşil işin dünya çapındaki in Baghuis bu isimlerden biriydi. bu konuda değişimin nasıl yaşana-
önemli isimleri, akademisyenler, fi- Baghuis dünya çapındaki tüketimi bileceğine dair yaptığımız röpor-
kir önderleri STK temsilcileri, şirket ve büyümeyi hatırlatarak, şu an- taja, EKOIQ’nun Aralık sayısında
yöneticileri ve gazetecilerden olu- daki hızla devam edilmesi halinde yer vereceğiz. İlk gün planlanan
şan 100’e yakın konuşmacı, iki gün 40 yıl içinde ikiden fazla gezegene oturumlar dışında kısa bir süreliği-
boyunca sürdürülebilirliğin hemen daha ihtiyaç duyacağımıza dikkat ne de olsa kürsüye çıkan Confino,
her alanı hakkında 40’ın üzerinde çekti. “Sürdürülebilirlik raporları ABD’de geçtiğimiz yaz yaşanan
oturumda bir araya gelerek bilgileri- amaç değil, araçtır. Ayrıca rapor- kuraklığı hatırlattı. “Önümüzdeki
ni paylaştı. Oturumların ana odağın- lamayı sürdürülebilirlik stratejisi- yıllarda da pişman olmamak için şu
da ise gezegenin geldiği bu aşamada nin bir parçası olarak görmeliyiz” sıralar yapılacak şeyler çok önemli”
sürdürülebilir dünyaya dair kişisel diyen Baghuis, veritabanlarında diyen Confino, sürdürülebilirliğin
ve kurumsal sorumluluklar, iş dün- Türkiye’den 30 şirketin yer aldığını, henüz ne şirketler ne de tüketiciler
yasının inşası için ihtiyaç duyulan dünyada da 5 bin şirketin gönüllü tarafından henüz yeterince içselleş-
sonuç odaklı yaklaşımlar ve yeni iş olarak raporlama yaptığını söyledi. tirilmediğini söyledi.
fırsatları vardı. Paralel oturumlarda Baghuis, misyonlarının sürdürüle- Confino bu konuşmanın dışın-
ise karbon yönetimi, temiz enerji ve bilirlik raporunu standart haline da konferansın ikinci gününde
yönetimi, sürdürülebilir belediyeler getirmek olduğuna da sözlerine UNILEVER Türkiye’nin Gıdadan
ve yeşil binalar ile yeşil tesisler kul- ekledi ve sürdürülebilirlik raporları- Sorumlu Başkan Yardımcısı Mus-
varları bulunuyordu. nın, finansal raporlarla entegre hale tafa Seçkin’le Lipton’un Doğu Ka-
Konferansın açılış konuşmasını gelebileceğini savundu. radeniz bölgesinde hayata geçirdiği
Enerji ve Tabii Kaynaklar Baka- Sürdürülebilir Çay Tarımı projesi
nı Taner Yıldız yaptı. Ardından Değişimin Önemi üzerine röportaj yaptı. Çay bitki-
geçilen oturumların ilk gününde, Yeşil İş Konferansı’nın en renkli sinin ömrünün 100 yıl olduğunu,
sürdürülebilirlik alanında yaptıkla- siması ise, İngiltere’nin en saygın Türkiye’deki ekili çaylar 75 yaşına
rı çalışmalarla dünya çapında tanı- gazetelerinden the Guardian’ın geldiği için önlem alınması gerek-
nan isimler vardı. Sürdürülebilirlik Sürdürülebilir İş Başeditörü Jo tiğini kaydeden Seçkin, bölgede
raporlamasına standart oluşturan Confino oldu. Confino gazetecilik yaptıkları toprak analizleri ve çay
ve alanında tartışmasız bir biçimde kimliğinin yanı sıra dünya çapında yetiştiricilerine verdikleri eğitimle
en etkili uluslararası organizasyon bir tür “sürdürülebilirlik lideri” ola- tarımsal sürdürülebilirliği sağlama-
olan Global Reporting Initiative- rak da tanınıyor neredeyse. Kendi- ya çalıştıklarını söyledi.
GRI’ın İletişim Direktörü Marjole- siyle sürdürülebilirliğin geleceği ve Confino’nun ikinci röportajı ise
Sealed Air,
Yeşil Diplomasını Aldı
B
175 ülkede faaliyet gösteren ABD merkezli u ay bir diploma töreninden bahsedeceğiz size.
gıda koruma ve güvenliği, tesis hijyeni Gururla hatırlanacak cinsten. Ama bu kişisel de-
ğil, kurumsal bir diploma ve mezuniyet ancak
şirketi Sealed Air, 2012 yılının Mayıs daha da önemlisi havaya atılan kepler, yeşil...
ayında endüstriyel temizlik alanında Küresel olarak 8 milyar dolar değere sahip, 175 ülkede
tanınmış bir ABD markası olan Diversey’i 26.300 çalışanı olan Sealed Air-Diversey Türkiye’den ve
satın aldı. Eylül ayında ise Sealed Air- şimdiye kadar ülkemizde sadece üç kurumun almaya hak
kazandığı WWF Yeşil Ofis diplomasından bahsediyoruz.
Diversey’in Türkiye ofisi, Doğal Hayatı 2 Ekim 2012’deki mezuniyet töreninde, şirketin çok
Koruma Derneği (WWF) tarafından farklı birimlerinden coşkulu bir çalışan grubuyla karşı-
verilen Yeşil Ofis diplomasını almaya hak laşıyoruz. Tüm ekip yeşil şapkaları takmış, aylar süren
kazandı. Çalışanların coşkuyla katıldığı çabalarının sonucunu almayı bekliyor. Yeşil ofise giden
yolu oldukça renkli bir şekilde anlatan kısa filmin ar-
diploma töreninde, WWF Genel Müdürü dından Sealed Air Genel Müdürü Cem Yengül kürsü-
Tolga Baştak da hazır bulundu. Bizler ye geliyor. Bu anlamlı diploma için ter döken herkesin
de EKOIQ olarak Sealed Air Genel adları alkışlarla karşılanıyor. Ekibe diplomayı vermek
Müdürü Cem Yengül ve Tolga Baştak’ı ve desteklerini göstermek içinse, Doğal Hayatı Koruma
Derneği WWF Türkiye’nin Genel Müdürü Tolga Baştak
bir arada yakalamışken, özelde yeşil ofis da bizzat burada. Diploma, emeği geçenlerin eline geçti-
sertifikasyon süreçlerini ama genel olarak ğindeyse yeşil kepler havaya fırlıyor…
da Türkiye’de ve dünyada sürdürülebilir Eh, kolay değil tabii. Bir yıl içinde kâğıt tüketiminde yüz-
işlerin durumunu konuştuk. de 10 azaltma hedeflenirken sonunda yüzde 25’lik bir ta-
sarruf yapılmış. Atık yönetimi alanında ise geridönüşüm
oranı yüzde 80’den yüzde 100’e çıkarılmış durumda. Se-
aled Air-Diversey’in, bugüne kadar yeşil ofis programına
başvurmuş olan 21 şirket arasında şirketlerin bu tür sürdürülebilirlik deflere bakıldığında çok fazla ek
diploma alabilen üçüncü kuruluş ol- adımları için kenara ayırabildikleri yatırıma gerek yok. Aslında bütün
duğu da dikkate alınınca bu başarı- bir miktar her zaman vardır. Öte olay alışkanlıklarımızı değiştirmek.
nın değeri daha da artıyor. Diploma yandan küçük şirketlerin gözünde Yapmaya çalıştığımız şey bu. Bir de
törenin ardından Tolga Baştak’ın bu tür giderler her zaman büyür. insanlara normal mesaileri dışında
katıldığı sohbette Cem Yengül, bu Sohbetimizde bunu söylediğimiz ek bir yük getirmiş oluyoruz tabii”.
başarının temelini şöyle açıklıyor: zaman ilk itiraz eden de Tolga Baş- Yengül’ün bahsettiği ek yükün an-
“Türkiye’de, sermayesi yerli ya da tak oluyor: “Yeşil Ofis programına lamlarından biri de ofis çalışanları-
yabancı fark etmez, kurumsal çok dahil olmanın belli bir maliyeti var na uygulanan “Test edin: Ne kadar
şirket var ve özellikle yabancı fir- ama bunlar çok cüzi maliyetler. Bu- yeşilsiniz” başlıklı anket. Anket ilk
malar bu konuda çok disiplinliler. nunla ilgili icraatlar sonuçta kendi uygulandığında kurumdaki yeşil
Nerede operasyon yaparlarsa yap- içinde finanse ediliyor. Burada çalışan oranı yüzde 73,53’e çıkıyor.
sınlar, yerel otoritelerin koyduğu amaç tasarrufla beraber doğadan Çalışma sonunda bir yıl sonranın
kurallardan çok daha katı ve sıkı aldığımızı doğaya geri vermek. Bi- hedefi yüzde 80 olarak belirleniyor
uygulamalarla yol alıyorlar. Türkiye zim çalıştığımız kurumlar arasında ama yapılan son ankette bu hedef
son on yıl içinde büyük bir değişim zaten yeşil adımları atmaya başla- de aşılmış. Kapsamlı anketin sonuç-
yaşıyor. Hükümetin AB ile uyum ya- mış olanlar da var. Gene de bize larına göre, çalışanların yüzde 82’si
salarıyla ilgili çalışmaları işi belli bir geliyorlar çünkü bir kurum içinde artık yeşil tarafta.
nokta getiriyor. Yapılanlar elbette birinin yaptığından diğerinin habe-
yeterli değil. Devletin burada daha ri olmayabiliyor. O çalışma genele Fotoğraflama Etkili Olmuş!
çok yönlendirici olması gerekiyor. yayılamıyor. Böylesi uygulamaların Sealed Air-Diversey’in yeşil ekibi
Ama gene de özel sektördeki farkın- bu tür çabaları genele yaymak gibi doğrudan icraata yönelik çalışıyor.
dalık düzeyi artıyor.” bir işlevi de var.” Anketteki sorular daha çok şirket
Çevre dostu yatırımlar için çok da çalışanlarının neye ne kadar dikkat
Korkmayın, Çok Pahalı Değil fazla para gerekmediği fikrini Cem ettiklerini ölçüyor. Sorular arasında
Bu tür yeşil atılımlarda maliyet hep Yengül de paylaşıyor: her zaman yapılanlar da olabiliyor,
bir ikirciklenme sebebidir. Büyük “Bizim ortaya koyduğumuz he- zaman zaman yapılanlar da. Örne-
ğin çok sayıda insan cep telefonla- diye sormamıza kalmadan masadan
Sayılarla Sealed rının pilini doldurmayı bitirdikten
sonra şarj aletlerini prizden çıkar-
kahkahalar yükseliyor. Söz konu-
su fotoğrafların mail gruplarında
Air, Yeşil Ofis mıyor. Kabul etmek lazım ki bazen paylaşılması bile gerekmemiş; çoğu
Programı’nın Bir Yılı sorunun sorulması bile zihinde bir
şey uyandırıyor. Sealed Air’in yeşil
zaman o fotoğrafın çekilmesi bile
yeterli olmuş motivasyon için.
b 148 merkez bina çalışanı Yeşil Ofis takımı ise, nasıl daha yeşil oluruz WWF’nin Yeşil Ofis Programı’nın
Projesi’ne katıldı. sorusundan aldıkları ilhamla ha- 13 senelik bir geçmişi var. İlk olarak
b Her bölümden bir yetkili olacak rekete geçiyorlar. Çöpleri ayırmak 1999 yılında Finlandiya’da başlayan
şekilde 16 kişilik bir Yeşil Ekip kuruldu. için gereken özel konteynır ve program kapsamında tüm dünyada
b Yeşil Ekip, toplamda 19 saat süren 8 kumbaraları doğrudan çalışanların binden fazla kuruluşa Yeşil Ofis
toplantı gerçekleştirdi. ayağına götürmek gibi… Diploması verilmiş. “Türkiye’de ne-
b Kâğıt bardak tüketimini azaltmak için Yeşil takımla diğer çalışanlar ara- den diploma almış sadece üç şirket
600 adet kupa yaptırıldı. sında ne tür diyaloglar yaşandığını var?” dediğimizde ise Tolga Baştak
b Yeşil Ofis branding çalışmaları sorduğumuzda ise Cem Yengül tekrar uzun vadeli plan yapmayı
kapsamında; 979 adet sticker, 195 adet yüzünde muzip bir gülümsemeyle, sevmediğimizi hatırlatarak bu ko-
dön-kart ve 17 adet pano yaptırıldı. “Bazen alışkanlıkları değiştirmek nuda Kasım ayında bir hareketlen-
b Ofise 140 adet yeşil çöp kovası alındı.
için konuşmak yeterli olmuyor. Bu me beklediklerinin ve 2013’te daha
b Taşınabilir Pil Üreticileri ve
alışkanlıkları belgelemek de gereki- fazla diplomalı şirket görebileceği-
İthalatçıları Derneği (TAP) işbirliğiyle 4
yor” diyor. “Nasıl yani, yapılan yan- mizin müjdesini veriyor.
adet atık pil kutusu alındı.
b Gereksiz elektrik harcamasını
lışların fotoğraflarını mı çektiniz?” Sealed Air ekibi ise söz konusu
önlemek için, ofise 9 adet açma-kapama Yeşil Ofis uygulamalarını, aşmaları
butonu eklendi. 2 Ekim 2012’deki gereken bir çıta olarak düşünüyor.
b Çalışanları bilinçlendirmek için 17 kez Cem Yengül, kuruluşun faaliyet ala-
mezuniyet töreninde,
e-postayla bilgilendirme yapıldı. nı olan gıda güvenliği ve hijyeni de
şirketin çok farklı hatırlatarak, amaçlarının, insanların
b Çalışanlar ve müşteriler adına 200
adet ağaç dikildi. birimlerinden coşkulu daha iyi bir ortamda yaşamalarını,
b Çalışanlara ve müşterilere 800 adet bir çalışan grubuyla seyahat etmelerini, sağlık hizmeti
tohum dağıtıldı. karşılaşıyoruz. Tüm ekip almalarını, yemek yemelerini sağla-
b 1 sene boyunca kâğıt tüketimi 935 yeşil şapkaları takmış, aylar mak olduğunu vurguluyor. Ayrıca
paketten 700 pakete düşürüldü ve Sealed Air olarak, kendilerini takip
süren çabalarının sonucunu
bunun sonucunda 467.500 sayfa kâğıt eden rakipleri ve beraber çalıştıkları
tüketimi 350.000 sayfaya düştü. almayı bekliyor. firmalar için de bir örnek teşkil et-
b Merkez binadan çıkan 369 kg atık meye çalıştıklarını söylemekten de
geri dönüştürüldü ve atık yönetimi geri durmuyor.
alanında, geri dönüşüm oranı hedefi, Evet, güzel bir diploma törenine
yüzde 80’den bir yılın sonunda yüzde tanıklık ettik. Daha çok mezuna ih-
100’e çıkarıldı. tiyacımız olduğu ise apaçık bir ger-
çek. Bu arada Sealed Air’in, 2013
yılında karbon emisyonlarında ciddi
bir azaltım taahhüdü olduğunu ve
bu hedefe ulaşmak için ciddi yatı-
rımlar yapmaya hazırlandıklarını da
hatırlatalım. Demek ki, bir yandan
Yeşil Ofisin yeni mezunlarını takip
edeceğiz, diğer yandan da Sealed
Air gibi eski mezunların yeni başa-
rılarını izleyeceğiz. Eee, artık eğitim
okulla sınırlı değil; yaşam boyu eği-
tim, 21. yüzyılın temel felsefesi ve
bu sadece bireyler değil, kurumlar
için de geçerli… m
Doğaya Fiyat
Biçilebilir mi?
Biçilmeli mi?
İngiltere’nin saygın çevre gazetecilerinden George inkarcılarının ekmeğine yağ sürdüğünü iddia ediyordu.
Monbiot’nun The Guardian gazetesinde 6 Ağustos’ta Bu iki önemli makale, internetten yayın yapan Yeşil
yayınlanan yazısı önemli bir tartışmanın fitilini Gazete’te birer gün arayla, Buket Ulukut’un çevirisiyle
ateşledi: “Doğaya Fiyat Biçilebilir mi?” yayınlandı. Tartışma öyle kolay kapanacak gibi
Yanıt gelmekte gecikmedi; hem de gedikli bir çevre durmuyor; önümüzdeki dönemde de sık sık bu konu
eylemcisi, yazar ve sürdürülebilirlik uzmanı Tony gündeme gelecek gibi…
Juniper’dan. Yine The Guardian’da yayınlanan EKOIQ olarak şimdilik bu konudaki iki temel
makalenin başlığı “Doğaya Fiyat Biçilmeli!” idi. metni (Yeşil Gazete’nin izniyle) ve aldığımız farklı
Juniper, Monbiot ve benzer yaklaşımlara sahip görüşleri sunuyoruz ama bu tartışmayı devam
olanların argümanlarının, doğayı sonuna kadar ettirmenin anlamlı olacağını düşünüyor; bu konudaki
sömürmeye niyetli çevrelerin ve iklim görüşlerinizi ulaştırmanızı bekliyoruz…
Tony JUNIPER
Buket ULUKUT
S
on günlerde doğanın ve eko- Doğa diğer yatırımlar ile karşılaştı- yeterince ilgi çekemedi. Öte yandan
sistemin ekonomik değeri- rıldığında çok düşük bir geri dönüş yeni bakış açılarının eksikliği, gi-
nin hesaplanması yönünde değeri sunar. Eğer bizler tartışmayı derek artan ekonomik ve nüfussal
yapılan çalışmalar bazı çevrecilerin değerler bütününden tek bir değere büyüme de çok daha fazla zarara
olumsuz tepkisine neden oldu. Çev- indirgersek -aşktan hırsa, aç göz- neden olacak.
reciler gitgide artan bir “özelleştir- lülüğe- doğal dünyamızı ona zarar Yeni bir umut kaynağı giderek bü-
me” ve doğanın “metalaştırılması” veren güçlerin eline teslim etmiş yüyen şu farkındalıktan geliyor:
tehlikesine dikkat çekiyorlar. Aynı oluruz”. Doğa ekonomik büyüme için şart-
zamanda da toplumun doğanın esas Fakat resmi bu şekilde tek taraflı tır. Mesaj çok açık: Doğa olmadan
değerini takdir etmesi gerekliliğini, göstermek çok tehlikeli bir oyun. ekonomi bir hiçtir. Bu görüş her
doğanın doğa için var olduğunu, Yıllardır bu konuda kampanya yü- gün daha da önemli yerlere düşe-
vurguluyorlar. rüten kişiler “doğayı doğa için ko- rek ses getirmeye başladı. Yakında
“Doğaya değer biçmenin”, mülki- rumak” adına mücadele ediyorlar. yeni bir politika-geliştirme döne-
yetçiliğin artmasına ve halkın eko- Her ne kadar kayda değer gelişme- mine de öncülük edebilir. Bu yeni
sistemlerden yararlanma hakkına ler yaşanmış olsa da (örneğin dünya politikalardan bir tanesi de ekoloji
tüzel kişiler ve özel yatırımcılar çapında korunmaya alınan alanların ve ekonominin el ele olduğu yeni
tarafından el konulmasına sebep hızla artması, ki bu durum umarım bir anlayış. Burada önemli olan tek
olacağını öne sürüyorlar. “Doğal ekonomik değerlendirmelerin sonu- şey bu birbirine çok yabancı olan
sermaye” ile ilgili başlatılan yeni cu ne olursa olsun devam edecek) iki dünyayı bir araya getirebilecek
söylem bazı kişiler tarafından biyos- genel eğilim pek de cesaret verici köprüleri inşa edebilecek araçlara
ferin bozulmasına doğru atılan yeni değil. sahip olmamız. Ancak bu noktada
bir adım olarak görülüyor. George Korunmasız ormanların yok edilme- doğanın ekonomik değerinin hesap-
Monbiot bu haftaki yazısında bun- si, toprakların kaybedilmesi, yeraltı lanmasından bahsedebiliriz.
dan bahsediyor. Diyor ki: sularının yok olması, hayvanların ve Doğanın ekonomi için hayati önemi
“Doğayı yok etmek için harcanan bitkilerin soyunun tükenmesi, okya- olduğunu, doğanın da ölçülebilir ve
para çok nadiren onu korumak için nusların talan edilmesi hızla devam elle tutulabilir finansal bir değeri ol-
harcanan paraya karşılık gelecek. etti. Görünen o ki, ahlaki tartışma duğunu kavrayarak, bugüne kadar
“Doğanın Fiyatlanması
Neden Şimdi Tartışılıyor?”
Doğanın fiyatlanması tartışması için görüşlerine
başvurduğumuz İTÜ öğretim üyesi ve Yeşil Ekonomi
kitabının yazarlarından Yar. Doç. Dr. Ahmet Atıl Aşıcı,
yanıtlarıyla tartışmanın zamanlamasına da dikkat çekiyor.
Doğal kaynakları fiyatlandırmanın zorluklarını da vurgulayan
Aşıcı, “Doğayı korumak istiyorsak, ‘güçlü sürdürülebilirlik’
ilkesiyle hareket etmemiz gerekiyor” diyor.
S
erbest piyasalara dayalı dün- Yani düzeyi anlık arz ve talebe
ya iktisadi sistemi büyük bir göre belirlenen fiyat. En güzel ör-
krizde. Krizden çıkış için neği, anlık olarak değişen petrol
zenginlik yaratacak yeni mal ve hiz- ve altın fiyatlarıdır. Bir zamanlar
metlere, dolayısıyla yeni piyasalara SSCB’de olduğu gibi devlet tarafın-
ihtiyacı var. Ev ipoteklerini tekrar dan açıklanan fiyatların aksine ser-
tekrar alıp satıp trilyonlarca dolar best piyasalarda belirlenen “piyasa
kazandıktan sonra şişirdiği balon fiyatının” kıtlıkları gerçekçi olarak
patladığından dolayı bir süredir eski yansıttığına inanılır ki, bir ölçüde
kârlarını özleyen zenginlerin yeni doğrudur. Zira 1970’lerde petrol değilken doğa ve ekolojik döngüler
finansal enstrümanlara ihtiyaçları fiyatları rekorlar kırarken, serbest sözkonusu olduğunda piyasa oyun-
var. Bunun için doğaya saldırıyor- piyasa içinde hareket eden ABD’li cularının ne kadar bilgiye sahip ol-
lar. Amaçlarının Juniper’in yazısın- araba üreticileri, çelikten, petrolden dukları meçhuldür. Bırakın sıradan
da da belirttiği gibi doğayı koru- tasarruf eden arabalar geliştirirken, alıcıyı, bu işlere yıllarını vermiş doğa
mak olduğunu söylüyorlar; oysa SSCB hâlâ 100 km’de onlarca litre bilimcilerinin bile hâlen çözemedik-
Monbiot’un da dediği gibi bugün benzin yakan, tonlarca ağırlıktaki leri onca soru varken, her gün yeni
yaşadığımız krizin kökü piyasaların arabaları üretmeye devam ediyordu. türler, yeni döngüler bulunmaya de-
hayatın her alanına girmiş olması, Bu anlamda piyasa fiyatının, tekno- vam ediyorken, yani bugünkü sınır-
varolan düzenlemelerin her geçen loji ve üretim yöntemlerine yön ve- lı bilgimizle vereceğimiz kararların
gün aşındırılmış olmasıdır. ren olumlu bir katkısının olduğunu gelecekte ne tür sonuçlar doğura-
bir kenara not etmekte fayda var. bileceğini bilmemiz imkânsız. Nasıl
Doğanın fiyatlandırılmasında Piyasa fiyatının, toplumsal olarak GDO konusunda, “insan sağlığına
mevcut durum ne? refahı arttıracağı varsayımı -ki pi- zararlı olduğunu gösteren bir çalış-
Kimi seçilmiş doğal kaynakları fi- yasanın diğer alternatif sistemlere ma yok” demek, gelecekte bu yönde
yatlandırma işini Dünya Bankası ne kadar üstün olduğunun kanıtı bulgular bulunmayacağı anlamına
1990’lardan beri yapıyor. Fiyatlan- olarak kullanılan en temel argüman gelmiyorsa, bu tür karmaşık alanlar-
dırmanın ne kadar güç olduğu tar- budur- “tam bilgi” varsayımına da- da da ihtiyatlılık ilkesiyle hareket
tışmaları orada da çok eskiden beri yanır. Yani hem üretici hem satıcı etmek gerekir. “GDO’nun sağlığa
yapılmakta. İlgilenenler, Net Uyar- söz konusu mal ve hizmet hakkında zararlı olduğunu gösteren çalışma
lanmış Tasarruflar (Net Adjusted her türlü bilgiye vakıf olmalıdır ki, yok”, aynı Juniper’in yazısında be-
Savings ya da Genuine Savings) arz ve talep kararlarını doğru ola- lirttiği gibi, “fiyatlandırmazsak bu
yazınına bakabilirler. rak verebilsin. Araba söz konusu doğa yıkımı artarak devam edecek”
olduğunda alıcı ve satıcıların, tam demek, sonu belirsiz, geri dönüşü
Doğaya neden fiyat biçilemez? olmasa da ona yakın bilgiye sahip olmayan bir yola girmek demektir.
Bahsedilen fiyat piyasa fiyatıdır. olduklarını kabul etmek pek sorun İpotekli ev piyasası patladığında
Ö
ncelikle, dosya konusundaki güven telkin etmiyor. Dahası, Juni- bir değere –aşk ve seviden hırs ve
bazı kavramlar konusunda per, Danone gibi dünyanın en büyük açgözlülüğe indirgemek”ten ibaret.
tereddütlerim var; bunları şişe suyu devlerinden bir çokuluslu Ekonomik krize, nüfus fazlası, iklim
sizinle paylaşmak istedim. Birincisi, şirketin de “sürdürme” danışmanı. krizi, türlerin tükenişi ve su krizi…
doğaya fiyat biçme konusunda bir Monbiot’nun son yazısı yayımlanır Bu sırada çok uluslu dev şirketlerin
“tartışma” yürütülmekte olduğu- yayımlanmaz hemen ona saldıran- petrolü, kömürü, zifti, suyu, ender
nu sanmıyorum. Gazeteci, yazar ve lardan bir diğeri de Tim Worstall. elementleri, kıymetli madenleri ve
aktivist George Monbiot’nun yeryü- Telegraph gazetesindeki yazısın- başka herşeyi sökme, çıkartma ve
zündeki en temel değerlerin doğa ile da doğaya paha biçilmez demekle satıp savma girişimi üzerinde bu
birlikte çokuluslu şirketlerin olağa- asıl Monbiot’nun dünyayı yıkıma ekonomik sürdürülürlük palavraları-
nüstü kâr hırsına kurban edilmesi mahkûm ettiğini söylüyor. Juniper nı yalayıp yutacak halimiz kalmadığı
operasyonunu eleştiren yazılarından da Monbiot’yu böyle yazarak “çok ortada.
sonuncusuna karşı, tamamen bu şir- tehlikeli bir oyun oynamak”la suç- Şu sırada ABD’de sıradan vatandaş-
ketlerin kârlarını savunmak üzere luyor ve “pek şaşırdığını” ekliyordu. larla zift petrolcüleri arasında devam
kaleme alınmış, hiçbir şey söyleme- Bu muhteşem Yenikonuş örnekle- etmekte olan büyük “meydan muha-
yen, gizli/açık saldıran yazılar var rini eminim Orwell başını memnun rebesi” üzerine yazan Chris Hedges
elimizde. Buna da tartışma demek memnun sallayarak onaylardı. Gene diyor ki: “Bütün bunlar, sistemin
haksızlık olur doğrusu. Monbiot’nun künye: Worstall, yazar ve blogcu nihaî çöküşünden önce şirketlerin,
uyarılarını değil de asıl kişiliğini he- kimliğinin dışında, ender element kâr etmek için can havliyle giriştik-
def alanlardan Tony Juniper’in çev- skandium madeninin en büyük uz- leri son hamle.”
reci STK’cılığının yanında “sürdürü- manlarından diye geçiyor, ne demek- “Doğa’nın ekonomik değerinin he-
lebilirlik uzmanı/danışmanı” olduğu se bu. Bir de, yeryüzünde (ordu ve saplanması” (Juniper); “doğa’ya
belirtiliyor her yerde. polis hariç) herşeyin özelleştirilme- ekonomik değer konmasının
İkinci tereddüdüm tam da bu kav- sini, alınıp satılmasını savunan neo- mantığı”(Worstall). Pöf! İnsanın bur-
ram üzerinde: Dünyanın bütün ciddi liberal Adam Smith Enstitüsü’nün nuna ağır kokular geliyor.
kuruluşları ve bilimcileri istisnasız araştırmacılarından biri kendisi. Yazar, siyasi yorumcu ve aktivist
tüm raporlarında gezegen boyutun- “Kâinatın efendileri” dediği ticaret Paul Street hatırlattı geçenlerde:
da bir alarm ve çöküşü bildirirler- erbabından bucak bucak kaçılmasını 2009’da yapılan Kopenhag İklim
ken neyi “sürdürüyoruz” biz acaba? savunan ahlâkçı düşünür Smith de, Zirvesi’nde konferans salonunun
Kim, neyi, nasıl sürdürüyor? Künye başını sallar ve onaylardı. önünde sokakta yere oturmuş genç
okumasını bir atım öteye götürelim: Sonuçta, ortada bir tartışma yok, bir kızın elindeki pankartta, el yazı-
Juniper’in Skanska gibi, dev termik doğa koruması, sürdürme gibi kav- sıyla şu yazılıydı:
santraller yapan, petrol şirketlerine ramların zerresi yok bence. Görünen “ÖLÜ BİR GEZEGENDE EKONOMİ
hizmet veren devasa bir çokuluslu tek şey, Monbiot’nun da büyük bir YOKTUR!”
inşaat şirketine “sürdürülebilirlik isabet ve vicdanla yazdığı gibi, “tar- Bu doğruysa, biz neyi tartışıyoruz o
danışmanlığı” yaptığını görmek hiç tışmayı değerler bütününden tek zaman?
Kirliliği Neden
Üçüncü Dünyaya
İthal Etmeliyiz!?
Dönemin Harvard Üniversitesi Rektörü
Lawrence Summers’ın 1992’de Dünya
Bankası’nda görevdeyken bir iç
yazışmada ortaya çıkan argümanı
gelinebilecek en uç noktaya çarpıcı
bir örnektir. Bu yaklaşım, gelişmekte
olan ülkelere sanayi atıklarının para
karşılığı ihraç edilmesinin ekonomik
olarak daha akılcı olduğunu söyler.
Summers’ın hesapları üç temel
argüman üzerine kuruludur.
İlk argüman şunu söyler: “Sağlığa
zararlı çevre kirliliğinin maliyetinin
hesaplanması kirlilikle artan ölümler
nedeniyle kaybedilen yarara “Exxon Valdez davasında, Exxon suçlu bulundu, kendileri de
bağlı olduğundan, sağlığa zararlı kabul ettiler ama dediler ki “Suçluysak suçluyuz; bizi nasıl
endüstrilerin bir bölümünün düşük
gelirli ülkelerde konuşlandırılması olsa cezalandıramayacaksınız”. Mahkeme de bir profesörler
doğru olur.” İkinci argüman şöyledir: heyetini görevlendirdi. Exxon’a çok ağır bir fatura çıktı.
“Kirlilik maliyetlerinin doğrusal Bu teknik sonra yaygınlaştı”
olmayan biçimde artma olasılığı
yüksek olduğundan -ki ilk aşamalarda alınacak kararı apolitikleştiriyorsu- ler. Keşke bunun hesabı çevresel
kirliğin maliyetleri oldukça düşüktür- nuz. Hâlbuki insanların beklentisi boyuta gidebilse.
şimdilik daha az kirlenmiş Afrika tam tersi yönde. Orada tabii ki risk-
ülkeleri bu tür bir kirliliğe ev sahipliği lerin, maliyetin dağılımı konusunda Gitmiyor mu?
yapmayı kabul etmelidir”. Üçüncü
eleştiriler olabilir ama insanlar bir Özkaynak: Çok riskli bir alan. Çev-
olarak ise Summers şunu öne
yandan da diyor ki “bize sormadan re hareketinin bu konuda çok daha
sürer: “Estetik nedenler ve sağlık
böyle bir kararı nasıl alırsınız”. Yeşil güçlü argümanları var…
gerekçeleriyle temiz çevreye yönelik
istemin gelire duyarlılığının yüksek
ekonomi bu anlamda bir politizas- Adaman: Bu değerlemede kullanı-
olduğunu düşünürsek, genel refah yon değil tam tersi bir duruş sergili- lan birçok yöntem var. Bir tanesine
artışı için kirli endüstrilerin zengin yor. Mutlaka bir katkısı var ama her Contingent Valuation (Koşullu De-
ülkelerden uzaklaştırılması gerektiği alanı kapsayamaz. Bir de İstanbul ğerleme) deniyor. Bu teknik, 1989
sonucuna bir kez daha varırız”. Bu şu gibi çok fazla rantın döndüğü bir şe- yılındaki Exxon Valdez davasında
demektir: hirde herhangi bir kamusal alanı bu kullanıldı. Exxon suçlu bulundu,
Geliri daha yüksek kesimler daha şekilde korumanız çok güç. Üçüncü kendileri de kabul ettiler ama dedi-
temiz bir çevreye daha fazla istek Köprü projesinde olduğu gibi… ler ki “Suçluysak suçluyuz; bizi na-
duyar; dolayısıyla fakir insanların sıl olsa cezalandıramayacaksınız”.
daha kirli bir çevrede yaşaması Peki, bunun maliyeti hesaplanıp Mahkeme de bir profesörler heyeti-
fayda-maliyet açısından bakıldığında çok yüksek olduğu ortaya çıktığın- ni görevlendirdi. Exxon’a çok ağır
daha normaldir. Sonuçta burada, da bu caydırıcı bir güç olmaz mı? bir fatura çıktı. Bu teknik sonra yay-
çok basit bir fayda-maliyet analizi Özkaynak: Burada discount gınlaştı. Bu yöntem insanların çev-
üzerine kurulu, yerleşik iktisadın factor’u ne kadar yüksek tutarsanız reye verdiği değeri biraz gösteriyor.
bakış açısından doğru bir hesap söz tutun, maliyeti sıfıra yakın çıkar. Adaman: Kimler hangi demografik
konusudur. Neden şaşırıyoruz? Bütün bu problemleri ileride bir gruplar çevre için ne kadar para
teknoloj gelişktirir, hallederiz der- vermeye hazırlar? Bu araştırılabilir.
“Varyap Meridian,
Yeşil Binada Öncü Oldu”
LEED kriterlerine uygun olarak gerçekleştirilen, Türkiye’nin ilk büyük ekolojik karma inşaat
projesi olan Varyap Meridian’ın büyük bir kısmı tamamlandı. 2012 sonu itibariyle tamamen
bitirilecek olan Proje’nin Sürdürülebilir Yapılar ve Koordinasyon Sorumlusu Çağla Eker,
“Varyap Meridian’ın ardından 100’den fazla projede yeşil bina kriteri uygulandığını
görüyoruz. Demek ki bizim açtığımız yol başkalarına da cesaret ve vizyon getirdi” diyor.
Özgür GÜVENÇ
“Solar Termal,
CSP (Concentrated
Solar Power), güneş
enerjisi sektörünün
yeni ama oldukça
Barış DOĞRU
Volkan MERT
Çimento sektörü genel olarak, çev- bulunan silis, alüminyum, demir Çimentoda alternatif hammadde kul-
resel konularda daha çok olumsuz gibi elementlerse çimento üretimin- lanımından bahsediyorsunuz. Nedir
yanıyla bilinir. Peki, TRAÇİM Çi- de kullanılabilmektedir; biz de üreti- bu hammadde ve bunun sürdürülebi-
mento olarak siz üretim sürecinde mimizde bunlara yer verdik. lirliğe nasıl bir katkısı oluyor?
sürdürülebilirlik adına ne tür fark- Ayrıca atmosfere attığımız sıcak ha- Bu soruyu örneklerle şu şekilde
lar yarattınız? vayı değerlendirdik. Tüm fabrikanın açıklayabiliriz. Örneğin çimento
Planlı ve sürdürülebilir bir işletme ısınma ve kişisel kullanım amaçlı sektörü için en önemli bileşenlerden
bilinciyle hareket edildiğinde bu sıcak suyunu kurduğumuz bu sis- olan silis; Kil, Şist veya Marn gibi
tür sorunların yaşanmayacağına temden elde ediyoruz. Bu sayede doğal kaynaklardan temin edilebile-
inanıyoruz. TRAÇİM Çimento ola- söz konusu ihtiyaçlar için kömür, ceği gibi, aynı zamanda proses ürü-
rak üretim sürecinde farklılıklar fuel-oil gibi fosil yakıtlar kullanarak nü bu tür kaynaklardan da kısmen
yaratarak sürdürülebilirliğe katkı çalıştırılan kazanlara olan bağımlılı- temin edilebilir. Oksit ihtiyacımızın
sağlıyoruz. Bunların başında da ğı en aza indirdik. bir kısmını işte proses ürünü olan
proses uygulamalarımız geliyor. En- Fabrikamızda kurulu bulunan evsel bu tür kaynaklardan sağlıyoruz.
düstriyel ya da alternatif hammad- amaçlı su arıtma tesislerinden çıkan Bu sayede doğal kaynak kullanı-
deler diyebileceğimiz malzemeler; arıtılmış suları alıcı ortama vermek mını azaltarak doğanın korunma-
muhtelif sektörlerin proseslerinden yerine peyzaj amaçlı sulamada kul- sına katkıda bulunuyor ve gelecek
çıkan ve aynı zamanda alıcı ortama lanıyoruz. Bu işlemi yapabilmek için kuşakların gereksinimlerini tehli-
bırakılmaları halinde çevreye zarar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın keye atmadan üretim yapıyoruz.
verme potansiyeli olan malzemeler- ilgili birimlerinden ‘tarımsal amaçlı Kil (SiO2) ihtiyacımızın bir kısmı
dir. Oysa içeriklerinde oksit halinde sulama izni’ aldık. Aynı zamanda döküm sektörünün proseslerinden
arıtılmış olan bu sular, kış çıkan ‘Döküm Kumu’ ve atık su
aylarında prosesimizin belli arıtma tesislerinden çıkan ‘arıtma
noktalarında soğutma amaç- çamurları’ üzerinden; demir cevhe-
lı kullanılarak değerlendirili- ri (Fe2O3) ihtiyacımızın tamamına
yor. Bu sayede de fabrikanın yakınını demir-çelik prosesinin ısıl
herhangi bir atık su deşarjı- işlemlerinden çıkan ‘demir koku’
na ihtiyacı kalmıyor. ve gemi inşaat sektörünün raspala-
Interbrand’ın
En Yeşil
Markaları
Dünyanın en saygın danışmanlık
şirketlerinden Interbrand ve Deloitte’in
iki yıldır yayınladığı “En İyi Yeşil
Markalar Listesi”nin zirvesinde bu yıl
Toyota var. Zaten 50 markalık listedeki
sekiz araba markasından dört tanesinin
(Toyota, Volkswagen, Honda ve BMW)
ilk 10’a girmeyi başarması da dikkat
çekici noktalardan biri. Bu arada
Interbrand’ın markalara da bir uyarısı
var: “Lütfen çevresel performansınızla
görünürlüğünüz arasındaki boşlukları
doldurun”. Yani ya göründüğünüz gibi
olun, ya da olduğunuz gibi görünün.
Balkan TALU
G
eçtiğimiz Temmuz ayında saygın danışman-
lık kuruluşları Interbrand ve Deloitte “En İyi
Yeşil Markalar Listesi”ni yayınladı. Küresel
bazda 50 markanın yer aldığı listede ilk üçte To-
yota, Johnson&Johnson ve Honda görünüyor. In-
terbrand tarafından ilk kez 2011 yılında yayınlanan
raporun 2012 yılı versiyonunda, geçmişi 19. yüzyıla
kadar uzanan, İngiltere merkezli uluslararası de-
netim ve danışmanlık firması Deloitte’in da emeği
var. 1974 yılından beri marka danışmanlığı yapan
Interbrand ise, dünya çapında 40 ofisiyle dünyanın
en büyük marka danışmanlık şirketlerinden biri ola-
rak kabul ediliyor.
En Yeşil Gıda Markası Hangisi? 2012 “En İyi Yeşil Markalar Listesi”ne
2012 yılının “En İyi Yeşil Markalar genel anlamda baktığımızda en çok oto-
Listesi”nde Danone (9), Ford (15), Star- motiv ve teknolojik ürünler sektörünün
bucks (36) ve UPS (43), yıl içinde en hızlı ön plana çıktığını görüyoruz. Toyota’nın
yükseliş kaydeden markalar arasında sayı- yeşil marka konusunda lokomotifi sa-
lıyor. Danone’nin bu hızlı yükselişinin ar- yılan hibrid Prius modeli, bu yıl Kuzey
dındaki en büyük faktörse, Carbon Trust Amerika’daki üretim tesislerinde “sıfır
kuruluşuyla beraber oluşturdukları Ya- atık “hedefine de ulaşmayı başarmış. Di-
şam Fonu (Livelihoods Fund) olmuş gibi ğer otomotiv markaları da yine yakıt ve
görünüyor. Bu program ile Danone, kuru- enerji verimliliği, zehirli gaz azaltımı gibi
muna ait karbon ve su ayakizini sürekli konulardaki atılımları sayesinde “En İyi
ölçümlemeye başlamış durumda. Yine bu Yeşil Markalar Listesi”ne girmiş görünü-
raporlama faaliyeti sayesinde Danone, yor. Bu arada 50 markalık listedeki sekiz
çevresel etkilerine anında müdahale ede- araba markasından dört tanesinin (Toyo-
rek geliştirdiği politikalarla, listenin en ta, Volkswagen, Honda ve BMW) ilk 10’a
yeşil gıda şirketi olmayı başarmış. girmeyi başarması da dikkat çekici nokta-
lardan biri.
Danone’nin Interbrand
listesindeki hızlı yükselişinin Kurumsal Vatandaşlık İçin
ardındaki en büyük faktör, Yeşil Anahtar
Carbon Trust kuruluşuyla Şimdi gelelim “En İyi Yeşil Marka-
beraber oluşturdukları Yaşam lar Listesi”ne, onun yaratıcısı olan
Fonu (Livelihoods Fund) olmuş. Interbrand’e ve tabii bu ikilinin güveni-
Aşağıdaki fotoğrafta, Fon lirliğine… Aynı bireyler gibi, kurumların
kapsamında, Endonezya’da da, içinden doğdukları topluma karşı hak-
gerçekleştirilen mangrove ları ve sorumlulukları olduğunu anlatan
ormanları rehabilitasyonu “Kurumsal Vatandaşlık”ı (Corporate Citi-
görülüyor. zenship) on yıldır kendisine motto edinen
Hem Mobil
Hem Sürdürülebilir
zihniyetle hareket etmeleri gerek- yürüyen kulübün, sürdürülebilirlik da şirketin bu tür bir rapor hazır-
tiğinin önemine değiniyor ve “Çalı- kapsamında faaliyetlerinin arttığın- ladığını öğrenince hayal kırıklığına
şanlar evlerinde ya da mesela tatile dan bahsediyor; “Gönüllülük arttığı uğramış. Roche’un bunlardan biri
çıktıklarında da ‘ben ne katıyorum’ için daha çok insan kulüp faaliyet- olmasıyla övünmediğini kaydeden
diye düşünmeye başladıkları gün, lerine katılmaya başladı. Sürdürüle- Taşpolatoğlu, “Keşke 500 tane böy-
o zaman hedefimize ulaşacağımızı bilirlik raporumuzu paydaşlarımıza le rapor olsa, içinde biz de olsak.
düşünüyorum. Bu bakış açısıyla, duyurmaya karar verdik. Gönüllü- Gurur duyacak bir şey olarak bak-
şirkette gönüllülük eğitimlerine de ler, inanılmaz sahiplenmişler çalış- mıyorum buna. Çok daha fazla fir-
başladık. Çalışanlarımızın yüzde maları ve gurur duyarak, böyle bir manın bu konuyu ciddiye almasını
20’sinden fazlası gönüllük eğitimi şirkette olmanın keyfini yaşayarak sağlamak lazım diye düşünüyorum.
aldı” diyor. başkalarına aktarıyorlar”. Çok iddialı olabilir ama misyonları-
Roche Türkiye bununla da yetinme- Kurumsal sorumluluk raporu ha- mızdan biri de, başkalarına örnek
miş. Şirket içinde bir de çevre ku- zırlanmadan önce Türkiye’de buna olarak sürdürülebilirlik konusunda
lübü kurmuşlar. Taşpolatoğlu, daha benzer kaç örnek olduğunu da me- bir şeyler yapmalarını sağlamak”
önce birkaç kişinin kişisel çabasıyla rak eden Taşpolatoğlu, çok az sayı- diyor. m
Ekolojinin
Sistem Dilini
Öğrenebilir miyiz ?
Katılımcılar kimlerdi?
Ayşen: Programı lise öğrencile-
ri için hazırladık. Projeyi ilk defa
yaptığımız için kurumsal bir okulla
çalışmak istedik. Böylece, gelen öğ- Ayşen Eren, “Sürdürülebilir Yaşam Oyunları adı altında
rencilerin düzeyleri birbirine yakın geliştirdiğim, ilkesi ‘yaparak, deneyimleyerek öğren’ olan, grup
olacaktı ve okul ile sürekli ilişki ku-
dinamiklerini kullanan, oyun ve egzersizlerden oluşan eğitim
rabilecektik. Darüşşafaka Lisesi ile
çalıştık. Okulun Projeler Koordina- programlarını beş yıldır uyguluyorum” diyor.
törü Meltem Alibeyoğlu’nun Çevre
Bilimleri Enstitüsü’nde doktora
yapıyor olması büyük şans oldu.
Müfredat programlarına bakıp ma-
tematik, coğrafya, kimya derslerin-
deki ön bilgilerini tespit ettik. Anket
düzenleyerek, bildikleri ve önemse-
dikleri çevre sorunlarını öğrendik,
programı bunlar üzerine inşa ettik.
Eğitim sonrası katılımcıları gözlem-
leme imkânımız oluyor. Projeye ka-
tılan öğretmenlerden geribildirim temini çevre problemlerinin model- “Sistem Tarihi ve Felsefesi” dersiyle
alabiliyoruz. lenmesinde kullanmaktadır. Maltepe başladık. Ardından, farklı bir bakış
Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden açısıyla parçaları tek tek öğretmek-
Proje ekibini bize anlatabilir mi- Hasret Nuhoğlu, Türkiye’de akade- tense onları bütün ile önceden ta-
siniz? mik anlamda eğitimde sistem dina- nıştırmak istedik ve katılımcılara
Zerrin: Bence projenin en önemli miği uygulamasını ilk yapan kişidir. projenin son ürünü olacak sistem
özelliklerinden biri birçok disip- Projenin dinamikliğini sağlayan modelleri hakkında bilgi verdik.
linden bilim insanı, yüksek lisans genç arkadaşlarımızı da unutma- Karmaşık bir fotosentez modeli ile
ve doktora öğrencisini bir araya mamız gerekiyor; Endüstri Mühen- bu işin aslında ne kadar da detaylı
getirmesiydi. Projemizin eğitmen disliği Bölümü’nden Nida Önsel, ve zorlu bir çalışma gerektirdiğini
kadrosunun ortak noktası, herkesin Can Sücüllü, Oylum Şeker ve Gi- çocuklara hissettirdik. Çünkü biraz
Prof. Dr. Yaman Barlas’ın öğrenci- zem Bacaksızlar, Çevre Bilimleri kafa karışıklığının onları daha çok
si olması. Kendisi Boğaziçi Üniversi- Enstitüsü’nden Serkan Kaptan. Da- düşünmeye iteceğini biliyorduk.
tesi Endüstri Mühendisliği öğretim rüşşafaka Okullarını temsilen Mel- Ardından, onların katılımıyla bazı
üyesi ve Türkiye’de sistem dinamiği tem Alibeyoğlu da ekibimizdeydi. nedensellik oyunları oynadık. Bu
alanında akla gelen ilk isim. Çevre oyunlardaki temalar ise ülkemiz-
Bilimleri Enstitüsü öğretim üyele- Programın içeriği hakkında bize deki güncel çevre sorunlar idi;
rinden Doç. Dr. Ali Kerem Saysel; kısa bir bilgi verebilir misiniz? HES’ler, Kelebekler Vadisi’ndeki
çalışmalarında sistem dinamiği yön- Zerrin: Projeye Yaman Hoca’nın azalan kelebek nüfusu, Uluabat Gö-
Turizme
Sürdürülebilirlik
Dopingi Türkiye 2023 yılına kadar turizm
sektöründe dünyada ilk beşe girmeyi
hedefliyor. Ancak TÜSİAD’ın
“Sürdürülebilir Turizm” adlı son
raporu, Türkiye’nin işinin hiç de kolay
olmadığını gözler önüne seriyor. Alternatif
turizm türlerine yönelimin stratejik bir
devlet politikası haline getirilmesini
öneren raporda, yenilenebilir enerjinin
desteklenmesinden doğal kaynakların
kullanımına kadar Türkiye’nin sektördeki
eksiklikleri sıralanıyor.
T
urizm, geçen yüzyılın ortala- sürdürülebilirlik anlayışını hayata
rından itibaren en fazla büyü- geçirmekle mükellef durumda.
yen birkaç sektörden biri. Hal Akdeniz havzasında kilit bir ko-
böyle olunca, sektörün dünya çapın- numda bulunan Türkiye için de du-
da son 10 yıl içinde yüzde 25 büyü- rum farklı değil. Hele bir de önüne
düğüne ya da dünya gayri safi hası- 2023 yılında “dünyada en büyük ilk
lasının ve istihdamının yüzde 10’una beş turizm ülkesi” arasına girmek
yakın bir bölümünü kapladığına da gibi bir hedef koyan Türkiye’nin
şaşırmamak gerekiyor. Üstelik bütün işini şansa bırakması neredeyse
bu gelişmeyle beraber, turizmin çeşit- imkânsız. Ayrıca bundan 20 yıl
leri ve dünya çapında daha yaygın bir önce, gelişmekte olan ülkelerin yap-
alana yayılışı da artıyor. Ama yine de tığı gibi, nüfus artışı, doğal kaynak-
veriler, özellikle Akdeniz çanağında lara bağımlılık ve finansman sorunu
kalan ülkelerdeki turizmin hâlâ başa gibi bahaneleri üretmek de, artık
güreştiğini gösteriyor. Türkiye için geçersiz argümanlar.
Tabii bütün bu büyüme süreci be- Türkiye de bu konuda bir yol almak
raberinde her sektörde olduğu gibi istiyor ve dünya liginde başa oyna-
küresel ölçekte, ekolojik yapı ve mak istiyorsa bunun için gerekli kri-
dengeyi bozan sonuçları da bera- TÜSİAD’in “Sürdürülebilir terleri yeniden düzenleyerek hayata
berinde getiriyor. Örneğin sadece Turizm” adlı raporunda, geçirmek durumunda.
Akdeniz çanağından bahsedersek, sektörün durumu, çevre Geçtiğimiz Haziran ayında TÜSİAD’ın
gidişatın böyle devam etmesi halin- Turizm Çalışma Grubu’nun düzenle-
hakkındaki farkındalık eksikliği
de bölgenin önümüzdeki yüzyılın diği çalıştayla konu ve Türkiye’nin
sonunda tamamen kirleneceği ön- ve sürdürülebilirlik kriterlerinin çözmesi gereken sorunlar bütün
görülüyor. Dolayısıyla tek tek bü- standart hale getirilmemesi gibi yakıcılığıyla bir kez daha gözler
tün ülkeler, turizmde bütünsel bir başlıklar ön plana çıkıyor. önüne serilmiş oldu aslında. TÜSİ-
Standardizasyon ve Sertifikalar
Turizm sektöründeki büyüme ister
istemez ulaşım ve taşımacılığa da
yansıyor. Dünya ölçeğinde tüm se-
ragazı salımlarının yüzde 5’inden
sorumlu olan turizm sektöründe
ulaşım kaynaklı emisyonları da hafi-
fe almamak lazım. TÜSİAD’ın rapo-
runa göre, bu hızda bir büyümeyle
sektörün ürettiği seragazı salımı,
2035 yılına kadar yüzde 130 daha
artacak. Türkiye’de ise bu konuda
farkındalık neredeyse yok denecek
kadar düşük düzeyde. Bu nedenle
raporda, büyüme oranı da dikkate TÜSİAD’dan Öneriler
alındığında, özellikle taşımacılık
b Asgari sürdürülebilirlik standartları
firmalarının sürdürülebilirlik ko-
ve sürdürülebilirlik temel performans
nusunda kapsamlı bir şekilde bil-
göstergeleri belirlenmeli ve
gilendirilmesi gerektiğine dikkat
geliştirilmeli, eylem planları hazırlanmalı
çekiliyor.
ve yatırım/işletme belgeleri bu kriterlere
Rapor ayrıca küçük ya da büyük, göre verilmeli.
turizm tesislerinin atıklarının da b Kamu, akademi, STK ve özel sektör
Türkiye çapında henüz çözüme ka- tarafından sürdürülebilir kentler için
vuşturulmamış sorunların başında doğru göstergeler belirlenmeli ve
olduğuna değiniyor. Türkiye için sürdürülebilir kent markası yaratmak
sıvı ve katı atık konusunda yönetme- için gerekli hedefler konulmalı.
liklerin ve düzenlemelerin tamam- b Turizm sektöründe istihdam
lanması ve denetimlerin bir an önce politikaları iyileştirilerek kayıt dışılık
gerçekleşmesi çok önemli. Kaldı ki başta olmak üzere mevsimsellikten
yine rapora göre Türkiye, çevresel kaynaklı sorunlar asgariye indirilmeli.
sürdürülebilirlik, güvenlik ve hijyen b Turizm konseylerinin oluşturulması
gibi kriterlerin yer aldığı Seyahat ve için gerekli yasa sonuçlandırılmalı.
Turizm Çerçeve Endeksi’nde kendi- b Altyapı hizmet birliklerinin sayısı
sine ancak 66. sırada yer bulabiliyor. kalayamamak gibi bir sorun çıkıyor. artırılarak sürdürülebilirlik ilkeleri
Halbuki bir yandan yönetmeliklerin Bu da fiyatlara yansıyor. Raporda, doğrultusunda faaliyet gösterilmeli.
acilen devreye girmesi, bir yandan mecburen aşağıya çekilen fiyatlar b Turizm ve Otel İşletmeciliği
da tesis yönetiminde sürdürülebilir- nedeniyle, hizmet kalitesi ile talep bölümlerindeki müfredat yenilenerek
lik standardizasyonunun sağlanması edilen ücret arasında uyuşmazlık sürdürülebilirlik odaklı dersler ve eğitim
ve çevreyle ilgili sertifikasyon alımla- çıktığına da dikkat çekiliyor. verilmeli.
TÜSİAD raporunda ayrıca, Türki- b Çevre teknolojileri
rının özendirilmesi gerekiyor.
yeli turizm firmalarının sürdürüle- araştırılmalı, uygulanmalı ve
Raporda öne çıkan bir başka madde
yaygınlaştırılmalı.
de Türkiye’ye gelen ziyaretçi profili bilirlik açısından marka yatırımları-
b Ulaşım altyapısı güçlendirilmeli,
ile mevcut ürün ve hizmet kalitesi na da yeterince önem vermediğine
çeşitlendirilmeli ve sürdürülebilir
arasındaki farklılık. TÜSİAD’ın ra- değiniliyor. Özellikle uluslararası
kılınmalı.
poruna göre, Türkiye’ye gelen tu- alanda rekabette ön plana çıkmak
b İşletmeler sertifikalı ve eğitimli
ristlerin yüzde 68’i orta gelirli iken, için “sürdürülebilir marka” haline personel istihdamı için özendirilmeli,
Türkiye’deki yatak kapasitesinin gelmek artık bu işin olmazsa ol- ,sürdürülebilir turizm eğitimlerinin
yüzde 30’a yakını beş yıldızlı tesis- mazlarından. Dolayısıyla raporda düzenli olarak verilmesi sağlanmalı ve
lerden oluşuyor. Yatırımcılar üst firmaların uluslararası sürdürülebi- denetlenmeli.
gelir grubuna yönelik tesis düzen- lir turizm standart ve ilkelerini bir b Mevsimselliğin etkisini azaltmak için
lemesi yaptıklarında, ortaya hedef an önce benimseyerek birer marka alternatif turizm planlaması yapılmalı.
gruptan yeterince ziyaretçi sayısı ya- haline gelmeleri önemseniyor. m
KASIM
Kapitalizm 2.0 15-16
Farklı Manzaralar
yol açmış, “öpmek” fiilinin yerinde
aslında daha kaba bir fiilin olduğu-
nu ve çevirinin “edebileştirildiğini”
iddia edenler olmuştu (Virgilius’un
pastoral şiirleri için de benzer şey-
Ogawa Haritsu’nun haikusundan Tevfik Fikret’in ler söylenmez mi?). Japonca bil-
şiirine, Levi-Strauss’un yapısalcı antropolojisinden mediğimden bahsi geçen dizelerin
19. Yüzyıl Alman Romantiklerine ve modern nasıl çevrilmesi gerektiğiyle ilgili
herhangi bir yorum yapamam ama
felsefenin önemli isimlerinden Derrida’ya, doğanın ve doğa-insan ilişkisinin toplumlar
temsiliyetinin, farklı coğrafyalar ve farklı yüzyıllardaki gelişip, doğadan koptukça “edebi-
yolculuğuna çıkmaya hazır mısınız? Heyzen Ateş son leştirildiğini” söyleyebilirim. “Her
sözü ise, Yale’den Mark William Roche’a veriyor: canlının etrafında bir atmosferi
vardır, onu sarmalayan” diyen
“Doğayla iletişim kurmamızı sağladığı için edebiyata Goethe, bu edebileştirme eğilimi-
ihtiyacımız var; çünkü kestik dilini doğanın”… nin en güzel örneklerini üreten
yazarlardan. Ya 1781’de Goethe’yi
ziyaret ettikten sonra yazdığı “Die
Heyzen ATEŞ
Natur” makalesinde “Natur!... Wir
“Neden Yarasalardan
Kurtulmuyorsunuz?”
Kişinin doğadan kopması veya do-
ğanın içinde var olmaya çalışma-
sıyla bağlantılı olarak insan-doğa
ilişkisinde iki temel yaklaşımın
ortaya çıktığını görüyoruz. Bu iki
yaklaşım arasındaki fark, Derrida-
Rousseau arasındaki fark kadar
Portekiz’deki Coimbra
keskin. İnsanlar, ya vahşi hayvan- Üniversitesi’nin
ları ve bitkileri evlerinden uzak kütüphanesini ziyaret
tutmayı seçiyor ya da bu bitki ve eden Umberto Eco,
hayvanlarla bir arada var olmayı tavandaki yarasaların
deniyor. İlk yaklaşım çöl şehirler
ve sınırları kesin hatlarla belirlen- kitaplara zarar verebilecek
miş vahşi tabiat alanları oluşturu- olan kurtları ve diğer
yor; ikincisiyse ancak yarı-doğal böcekleri yediğini,
diyebileceğimiz -yine o tanımı kafa bu yüzden 400 yıldır
karıştıran doğa kelimesi işte!- eko-
korunduklarını anlatıyor.
sistemler. Ne yazık ki birincisi o
kadar yaygın ki ikincisiyle her
karşılaştığımızda biraz daha şaşı- sordum. Yarasalar kitaplara zarar fından yayınlanan “21. Yüzyılda
rıyoruz. Ama bunun sonucunda verebilecek olan kurtları ve diğer Edebiyata Neden İhtiyacımız
çok ilginç edebiyat eserleri ortaya böcekleri yermiş. Dört yüz yıldır ki- Var” kitabında dillendirdiği tartış-
çıkabiliyor. Akla ilk gelen Umber- tapları o yarasalar koruyormuş...” manın anabaşlığı, sorudan da çıka-
to Eco’nun Portekiz’deki Coimb- Ve 21. yüzyıl… Daha onda birini rabileceğiniz üzere edebiyatın bir
ra Üniversitesi’nin kütüphanesini tamamladığımız bir yüzyılın ede- işlevinin olup olmadığı. “Doğayla
ziyaret edişini anlattığı hikâye: biyat anlayışını kesin hatlarıyla be- iletişim kurmamızı sağladığı için
“Masalara bilardo masalarının lirlemek, doğaya nasıl bakıldığı ve edebiyata ihtiyacımız var” diye ya-
örtülerini andıran yeşil havlular bakılacağıyla ilgili dilbilimsel teori- nıtlıyor bu soruyu Roche ve “çün-
serilmişti. Nedenini sordum. Mo- ler üretmek imkânsız. Ama 2004’e kü kestik dilini doğa’nın” diye
bilyaları yarasaların boklarından doğru duymaya başladığımız, başta bitiriyor sözlerini. Dile gelen ama
korumak için olduğunu söylediler. Yale olmak üzere çeşitli üniversite- sırlarını açıklamayan doğa’dan dil-
İçeride yarasalar vardı! Tavan on- lerden dilbilimcilerin savundukları sizine… İki yüzyıl farkla, iki farklı
larla doluydu. Gündüzleri uyuyor bir iddiaya değinmek gerekiyor bu coğrafyada üretilen iki apayrı ta-
geceleri pisliyorlardı. ‘Neden yara- yazıyı bitirmeden. Mark William nım. Göç eden ama bir adım ileri
salardan kurtulmuyorsunuz?’ diye Roche’un, Yale Üniversitesi tara- gidemeyen dilbilimsel ekoloji… m
Biyoüretim
Geleceğin Teknolojisi Olabilir!
Tuovi SİMİLÄ Viljak, Patrik LİNDSTRÖM
Mauno Miettinen
Güneş enerjisiyle çalışan arabalar, dünyanın dört bir yanında, özellikle üniversite
kulüplerinin yoğun olarak faaliyet gösterdikleri bir alan. İstanbul Teknik Üniversitesi
de İTÜ Güneş Enerjisi Ekibi olarak bu konuda uzun yılardır çalışıyor. İTÜ’nün
değişik bölümlerinden öğrencilerin oluşturduğu İTÜ Güneş Enerjisi Ekibi, her yıl
Avustralya’da düzenlenen ve dünyanın bu alandaki en önemli yarışması olan World
Solar Challenge’e hazırlanıyor.
Ekim ayında güneşli bir Pazar günü, Hittite Solar Energy Genel Müdürü Serhan
Süzer’in organizasyonuyla, bir grup olarak İTÜ Güneş Enerjisi Ekibi’ni ziyaret ettik
ve çalışmalarını yerinde inceledik. Serhan Süzer’in bu keyifli geziyle ilgili, http://
serhansuzer.com isimli bloğunda yayınladığı yazısını EKOIQ okurlarıyla paylaşıyor ve
İTÜ ekibinin sponsorluk desteğine ihtiyacı olduğunu da buradan tekrar duyuruyoruz.
“Maslak Kampüsü’nün
Ayazağa kapısından umut
depolayarak ayrıldık.
Hepimizin güneş enerjisi
sektöründe daha yapacak
çok işimiz var!”
miş ve sürdürülebilirlikle ilgilenen ki biz bu test sürüşünü yaptığımız Serhan (çocuğa dönerek): Sen de
herkesin takip ettiği EKOIQ dergi- sırada İTÜ Amerikan Futbol Takımı büyü, üniversite çağına gel ve mü-
sinin Genel Yayın Yönetmeni Ba- antrenman yapıyordu (evet yanlış hendislik oku, bu Güneş Enerjisi
rış Doğru, güneş enerjisi sektörün- duymadınız. Son yıllarda Türk üni- Ekibi’nin bir parçası ol ve bu tip
de en büyük network’ü oluşturmuş, versitelerinde iyice popülerlik ka- arabaları yap.
sektörün en eskilerinden, nam-ı zanmış Amerikan futbolu), diğer ta- Anne: Bunu İTÜ’lü gençler mi tasar-
değer Solar Baba, Ateş Uğurel ve rafta İTÜ’nün ilköğretim okulundan lıyor?
iRES şirketindeki ortağı Ufuk Ke- çıkan öğrenciler ve velileri. Bu en- Serhan: Evet. Gördüğünüz gibi
ser, benimle birçok etkinliğe katıl- teresan ortamda otoparkta ilk test Türkiye’den çok parlak gençler çı-
mış olan, bana göre Türkiye’nin en sürüşünü yine gönüllü olarak ben kıyor. Sizin oğlunuz da bunlardan
iyi belgeselcilerinden, aynı zamanda yaptım. Sonrasında grubumuzdaki biri olabilir.
da gazeteci Serkan Koç ve iletişim birçok kişi bu denemeye katıldı. Biz- Anne: İnşallah. Hayırlısıyla.
direktörümüz İpek Uralcan katıl- ler için daha rahat olması açısından Serhan: Güzel bir gün dilerim, her
dı. Bizleri İTÜ Ayazağa kapısında arabanın üst kısmını (fotovoltaik zaman bekleriz (tabii her zamanki
İTÜ Güneş Arabası Ekibi Kaptanı hücrelerin olduğu dış kabuğu olma- gibi ekibi sahiplendiğim ve kendimi
Berker Beyazıt karşıladı. Bizi İTÜ dan) açık bir şekilde kullandık. bir anda Güneş Enerjisi Ekibinin
Maslak Kampüsünde kalabalık bir Kanada’da okuduğum yıllarda bir bir parçası olarak gördüğüm için
ekip olarak karşıladılar. Hepsi birbi- ara go-kart’a merak salmıştım. Ar- ağzımdan bu şekilde sözcükler dö-
rinden parlak İTÜ öğrencileri bize kadaşlarla iki haftada bir toplanıp külüverdi).
kendi alanlarında sunum yaptılar. go-kart yarışı yapmaya giderdik. Bu Anne: Sizlere de.
Gençler bize sonra demo program- aracı kullanmak da esasında pren- Sonuç olarak oldukça keyifli bir
larını tanıttılar. Açıkçası hiçbir za- sip olarak go-kart kullanmaya ben- test sürüşü seansından sonra son
man araba yarışı oyunlarıyla aram ziyordu. Gaz sağ ayak, fren sol ayak- bir kez bu anı ölümsüzleştirmek
iyi olmamıştır. Demolarını gönüllü la yapılıyor. Aynı düzenek. Oldukça için arabanın başında resim çektir-
olarak ben denedim ve pek başarılı sessiz olan ARIBA 5 saatte 80 km’e dik ve günü sonlandırdık.
olduğum söylenemez (gerçi arka- hıza kadar çıkıyor. İyi niyet temennilerinden sonra
daşlara da ilettim, programın hız Diğer test sürüşleri yapılırken ya- İTÜ’den ayrıldık. Grupta olanların
hissiyatında bir problem var). Bir- nımıza İTÜ’nün ilköğretim okulun- ortak düşüncesi, gençlerin heyeca-
kaç denemeden sonra durumu ka- dan 8-9 yaşlarında bir çocuk ve an- nı ve pozitif enerjilerinin hepimizi
bullenip gerçek sürüşe geçtik. nesi geldi. Aramızda şu şekilde bir olumlu etkilediğiydi. Tabii gele-
Sonrasında bizlere sunum yaptıkla- diyalog geçti: cekle ilgili iyimser olmamız için
rı Maslak Kampüsü’nde kendilerine Anne: Bu nedir acaba? bir sebep daha doğmuştu. Maslak
ayrılan bölümden otoparkın olduğu Serhan: Solar elektrikli araç. Şu Kampüsü’nün Ayazağa kapısından
bölüme geçtik. Otoparkın olduğu anda test sürüşü yapıyoruz. umut depolayarak ayrıldık. Hepimi-
bölüm gerçekten enteresan bir yer- Çocuk: Anne, bu araba mı? zin güneş enerjisi sektöründe daha
di. Bir tarafında İTÜ’nün stadı vardı Anne: Evet çocuğum, araba. yapacak çok işimiz var! m
Üç Senenin Muhasebesi
2050’de
sürdürülebilirlik
kriterlerini
yakalayan
projeksiyonlarımızı
ortaya koymamız
için yaklaşık on
senemiz var. Peki,
biz buna ne kadar
hazırız?
Sürdürülebilirlik Akademisi, dört gesi, 2020’ye kadarki süreçte bir Konferansı’nda Guardian sürdürü-
senedir yeşil iş gündemini belirleyen farkındalık dönemi yaşanacağını, lebilirlik editörü Jo Confino da söy-
kurumlardan biri haline geldi. Yeşil 2030-2050 arası dönemde de icraa- ledi bunu. Yeni bir dil oluşuyor ama
İş Konferansı bu yıl dördüncü sene- ta geçileceğini söylüyordu. medyanın da artık bağımsızlığını
sini doldurdu. Burada Sürdürülebi- İşte zurnanın zırtlamaya başladığı ilan etmesi gerekiyor. Burada ide-
lirlik Akademisi ekibini alkışlamak nokta da burası. 2020’ye kadar biz- olojik bir analizden bahsetmiyoruz.
gerekiyor tabii. Sonuçta EKOIQ da lerin de bütün projeksiyonlarımızı Sadece olanı vermekten bahsediyo-
üçüncü senesini tamamlamaya yak- tamamlamış olmamız gerekiyor. O ruz. Tabii mesela, Wikileaks’in ku-
laşırken Yeşil İş Konferansı, “Bizim zaman gelin hızlıca bir beyin fırtına- rucusu Julian Assange gibi isimler
ülkemizde de bir şeyler oluyor gali- sı yapalım. Madem yeşil binalarda bunun bedelini ödediler, ödüyorlar.
ba” duygusunu yaşatmayı başarıyor milli sertifikasyonu da konuşuyo- Bense Assange’ın bir konuşmasında
bizlere. ruz, mesela TOKİ’nin Türkiye’nin ettiği bir cümleyi hatırlıyorum şu
Bende bu duygunun oluşmasını herhangi bir bölgesine yönelik bir an: “İnsanlar bana işimi ne kadar iyi
Rio+20’nin Türkiye yansımaları otu- yeşil sertifikalı toplu konut projesi yaptığımı söyledikçe, diğerlerinin
rumunda konuşan Prof. Dr. Melsa var mı? Güneş ve rüzgâr gibi kay- aslında hiçbir şey yapmadıklarını
Ararat sağladı. Sabancı Üniversitesi naklara üvey evlat muamelesi yap- tekrar hatırlıyorum”.
öğretim üyesi olan Ararat şunu söy- maktan ne zaman vazgeçeceğiz? Rio+20’nin, iklim müzakerelerinin
lüyordu: “Sürdürülebilirliği nihayet Bu arada bizzat güneş ve rüzgâra bizim yaygın medyada ne kadar az
anladık. Son on yılda farkındalık yatırım yapan yatırımcılar bu kay- yer aldığını bilerek şunu söylüyo-
düzeyi arttı. Bırakınız yapsınlar dö- nakların ileride özerkleşeceği fik- rum: Artık bizlerin de, “aman kim-
nemi artık bitti.” rine (Jeremy Rifkin’in deyimiyle senin ayağına basmayayım, aman
Bizim Türkiye’yi takip etmeye baş- enerji internetine) hazırlar mı? kimse bana dokunmasın, başıma iş
ladığımız şu son üç, dört senede Bunlar hakkında uygun cevapları almayayım” dediğimiz o uzaklarda-
ülkemizde de yeşil iş yapan girişim- bulmak için çok da fazla vaktimiz ki plazalardan çıkmamızın zamanı
ci sayısı giderek arttı. Bu noktada yok. geldi. Çünkü sadece on senemiz
Vizyon 2050 metnini hatırlamakta Burada esas görev yine bize, med- var. Ve bu senelerde aslında esas
tekrar fayda var. Vizyon 2050 bel- yaya düşüyor aslında. Yeşil İş sınavı da biz veriyor olacağız.
Ümit ŞAHİN
Richard Louv tarafından kaleme alınan “Doğada- Japon bilim adamı Masanobu Fukuoka,
ki Son Çocuk”, dünyada yeni bir trend halini alan 1947 yılında geleneksel bilim dünyasını
doğaya dönüş hareketini başlatan eserlerden biri terk etti ve kendini doğal tarıma adadı.
olarak kabul ediliyor. Kitabın en büyük özelliği, ço- Bu yolda Ekin Sapı Devrimi felsefesini
cukların ve gençlerin doğadan kopmasıyla kademe- geliştirdi. Bu felsefeye göre, toprak sü-
li olarak obezite ve dikkat bozukluğu gibi rahatsız- rülmüyor, budama yapılmıyor, yabani
lıkların artması arasındaki ilişkiyi örneklerle gözler hiçbir ot ayıklanmıyor. Hiçbir makine,
önüne sermesi. Doğadaki çocuğu soyu tehlikede suni gübre ve tarım ilacı kullanılmıyor.
olan bir tür olarak gören Louv, Buna rağmen alınan mahsul konvan-
aynı zamanda gezegenimizin siyonel çiftçilerinkiyle rahatlıkla boy
sağlığı ile çocukların sağlığı ölçüşebiliyor, hatta daha verimli sonuç-
arasında kuvvetli bir bağ ol- lar bile elde ediliyor. Fukuoka’nın Ekin Sapı
duğunu da vurguluyor. Belki Devrimi kitabının devamı olarak kabul edilebilecek ikinci
de bu yüzden ABD merkezli eseri olan “Doğal Tarımın Yolu”, bütün bunların nasıl başa-
doğa koruma örgütü Natio- rılabildiğiyle ilgili detaylı bilgiler içeriyor. Günümüzün Lao
nal Audobon Society Başkanı Tzu’su olarak adlandırılan Fukuoka şöyle diyor: “Yeryüzüy-
John Flicker’ın da vurguladığı le barışmanın yolu beton, metal ve plastik esaretindeki kentli
gibi, “Doğadaki Son Çocuk”, yaşam tarzının değiştirilmesinden geçer. Bu, doğayla olduğu
çocukların sağlıklı ve doğal kadar kendimizle de barışık olacağımız yoldur”. Ekin sapı
bir ortamda büyümeleri gerek- devrimi sayesinde doğayla ve kendiyle epey barışık bir hayat
tiği kaygısını paylaşan bir ilgi süren Fukuoka’nın 95 yaşına kadar uzun ve verimli bir ha-
grubunu bir araya getirmeyi yat sürdüğüne de hatırlatalım. Belki bizim de örnek almamız
başardı. gereken bazı şeyler vardır, ne dersiniz?