You are on page 1of 24

TEMEL KAVRAMLAR

• Teknoloji ve Çocuk
İÇİNDEKİLER

• Çocukların Kullandığı
Teknolojik Araçlar TEKNOLOJİ VE ÇOCUK
• Çocukların Teknoloji Tüketim Doç. Dr. Rabia
Alışkanlıkları
• Teknoloji Kullanımında Meryem YILMAZ
Ebeveyn Kontrolü
• Teknolojinin Çocuklar
Üzerindeki Olumlu ve
Olumsuz Etkileri
• Çocuğa Yönelik Teknolojik
İhmal ve İstismar

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;


• Çocukların sıklıkla kullandıkları
HEDEFLER

teknolojik araçları öğrenecek,


• Çocukların son yıllardaki teknoloji
kullanım alışkanlıklarını bilecek,
• Teknoloji kullanımında
ebeveynlere düşen
sorumlulukları kavrayacak,
• Teknolojinin çocuklar üzerindeki
olumlu ve olumsuz etkilerini
açıklayacak,
ÜNİTE

1
• Çocuğa yönelik teknolojik ihmal
ve istismarın nasıl oluştuğunu
öğrenebileceksiniz.

© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Temel Kavramlar

Televizyon

Bilgisayar/Tablet
Bilgisayar
Çocukların
Kullandığı Akıllı Telefon
Teknolojik Araçlar

İnternet
Çocukların
Teknoloji Tüketim
Alışkanlıkları Dijital Oyun

Teknoloji
TEKNOLOJİ VE Kullanımında
ÇOCUK Ebeveyn Kontrolü

Teknolojinin
Çocuklar
Üzerindeki Olumlu
ve Olumsuz Etkileri

Çocuğa Yönelik
Teknolojik İhmal ve
İstismar

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2


Temel Kavramlar

GİRİŞ
“Küçük çocuklarımız için teknoloji mutlaka zehirli veya tabu değildir
ama onu çocuklarımızın gelişim ihtiyaçlarına uygun biçimlerde
kullanmadığımızda tehlikeyle flört ediyoruz demektir.”
Goodwin (2018)
Teknoloji kavramı “insanın maddi çevresini denetlemek ve değiştirmek
amacıyla geliştirdiği araç gereçlerle bunlara ilişkin bilgilerin tümü” ve “Bir sanayi
dalı ile ilgili yapım yöntemlerini, kullanılan araç, gereç ve aletleri, bunların kullanım
biçimlerini kapsayan uygulama bilgisi, uygulayım bilimi” olarak Türk Dil
Kurumu’nca tanımlanmaktadır (TDK, 2022). Teknoloji, insanoğlunun sürekli olarak
bilgi ve becerilerinin yenilenmesiyle oluşan bilgi birikimidir (Cengiz Saltuk, 2020).
Medya kavramı, iletişim ortamı ve araçları olarak tanımlanmaktadır (TDK,
2022). Haber alma ve aktarma ihtiyacıyla ortaya çıkan medyanın en sık kullanılan
türü ise yeni medyadır. Yeni medyanın; iletişim süreçlerinde ön plana çıkan
etkileşim, mesajların kişiselleştirilip belirli kullanıcılara iletilebilmesi anlamına
gelen kitlesizleştirme ve istenilen zamanda mesaj gönderme ve alma olanağı veren
eşzamansızlık olmak üzere üç temel özelliği bulunmaktadır (Kasımoğlu, 2022).
Çoklu ortam olarak da adlandırılan yeni medya; metin, grafik, ses ve canlandırma
ögelerini birleştirerek sunan ortamdır (Dilmen, 2007).
Medya; kitleleri yönlendirme, bilgiye erişimde kolaylık sunma, farklı
kültürlerin birbirleriyle etkileşime girmelerini sağlama, olumlu davranışları
pekiştirme gibi toplum üzerinde etkiler sağlarken; ahlaki bozulma, şiddet, cinsel
Kitle iletişim istismar ve kültürel özelliklerin kaybedilmesi gibi olumsuz etkiler de
teknolojilerini de oluşturabilmektedir (Sarıdoğan, 2020). Kitle iletişim teknolojilerini de kapsayan
kapsayan televizyon,
televizyon, radyo, internet, cep telefonları ile dergiler ve gazeteler medyada ön
radyo, internet cep
telefonları ile dergiler plana çıkan araçlardır. Bunların arasında televizyon ve internet, medyanın
ve gazeteler medyada kullandığı en güçlü teknolojiler olarak görülmektedir. Televizyon ve internet çok
ön plana çıkan küçük yaşlardaki çocukların bile sıklıkla kullandıkları, zamanlarının çoğunu
araçlardır. geçirdikleri teknolojilerdir. Dolayısıyla çocuk kültürünü şekillendirmede, onların
duygularını, düşüncelerini etkilemede önemli bir güçtür (Karaboğa, 2018). Bu güç
karşısında olumsuz durumlarla karşılaşmamak için bireylerin medyadan iletilen
mesajları değerlendirme becerisini geliştirmeleri gerekmektedir. Bu noktada
medya okuryazarlığı kavramı ortaya çıkmaktadır (Sarıdoğan, 2020). Farklı
türlerdeki mesajlara ulaşabilme, bunları analiz edebilme ve iletebilme yeteneği
olarak tanımlanan medya okuryazarlığı (Aufderheide, 1993), çocuklarda ve
ebeveynlerde bilinçli bir şekilde medyayı kullanabilmeleri için oldukça önemlidir.
Kuşak kavramı “Yaklaşık olarak aynı yıllarda doğmuş, aynı çağın şartlarını,
dolayısıyla birbirine benzer sıkıntıları, kaderleri paylaşmış, benzer ödevlerle
yükümlü olmuş kişilerin topluluğu” olarak tanımlanmaktadır (TDK, 2022). Kuşaklar
sessiz kuşak (1925-1945), Baby Boomers kuşağı (1946-1964), X kuşağı (1965-
1980), Y kuşağı (1981-1999) ve Z kuşağı (2000 ve Sonrası) olarak
sınıflandırılmaktadır (Adıgüzel, Batur ve Ekşili, 2014; Arslan ve Nur, 2018). Z kuşağı
teknolojik gelişmelerin altın çağının yaşandığı bir dönemde doğduğundan, bu

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3


Temel Kavramlar

kuşaktaki kişilerin sosyal, kültürel, ekonomik ve ideolojik açıdan algıları da


farklılaşmaktadır (Sarıdoğan, 2020). Bu kuşak; teknolojik gelişmelere adapte olma
yeteneği en yüksek, hayal güçleri geniş ve merak duyguları oldukça fazla olan bir
Kuşaklar sessiz kuşak, nesilden oluşmakta, bu nesildeki çocuklar milenyum çocuğu (Howe ve Strauss,
Baby Boomers kuşağı, X 2000) veya internet jenerasyonu (Tapscott ve Barry, 2008) olarak da
kuşağı, Y kuşağı ve Z adlandırılabilmektedirler. Prensky (2001), teknolojinin içine doğan çocukları
kuşağı olarak “dijital yerliler”, teknolojiyle sonradan tanışan ebeveynleri ise “dijital göçmenler”
sınıflandırılmaktadır. olarak isimlendirmiştir. Günümüzde çocukların dünyası dijital teknolojilerle
çevrilmiş olduğundan oldukça küçük yaşlardan itibaren teknoloji ve internetle
tanışmaktadırlar (Akbaş ve Dursun, 2020). Bebeklik dönemlerinde bile televizyon,
cep telefonu, tablet gibi araçları kendileri açabilmektedirler (Sarıdoğan, 2020). Bu
özelliklere sahip çocukların teknoloji kullanma alışkanlıkları, diğer kuşaklara göre
oldukça farklılaşmaktadır. Dolayısıyla ebeveynler de çocuklarını dijital
teknolojilerle ortaya çıkan risklerden korumak adına bu dijital dünyaya ayak
uydurmak zorunda kalmaktadırlar (Akbaş ve Dursun, 2020). Tüm bu hususlar
dikkate alınarak bu ünite kapsamında öncelikle çocukların sıklıkla kullandıkları
teknolojik araçlar, çocukların teknoloji tüketim alışkanlıkları, teknoloji
kullanımında ebeveyn kontrolü, teknolojinin çocuklar üzerindeki olumlu ve
olumsuz etkileri ve çocuğa yönelik teknolojik ihmal ve istismar hakkında bilgiler
sunulmuştur.

TEKNOLOJİ VE ÇOCUK
Çocukların Kullandığı Teknolojik Araçlar
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte kullanılan teknolojik araçların da çeşitleri
artmaktadır. Çocukların sıklıkla kullandıkları araçların başında televizyon,
bilgisayar/tablet bilgisayar, akıllı telefon ve dijital oyunlar gelmektedir (Bostancı,
2020).
Televizyon: Çocukların en fazla kullandıkları ve etkileşime girdikleri
teknolojik araçtır (Çakar, 2019). Televizyonun pek çok çocuğun hayatında önemli
bir yeri bulunmaktadır. Çocuklar televizyonu eğlendikleri için izlemekte ve bu araç
sayesinde dünyayı tanımaya ve anlamaya çalışmaktadırlar (Öztürk ve Karayağız,
2007). Aileler tarafından da eğlence, iletişim ve haber alma amacıyla sıklıkla
kullanılan televizyonlar, en yaygın kullanılan araçlardır. Doğru içeriklerle ve bilinçli
bir şekilde kullanıldığı zaman fayda sağlayan televizyon, bilinçsiz kullanım
durumunda çocuklar açısından olumsuz durumlara neden olabilmektedir.
Televizyonların özellikle çocukların algıları, tepkileri ve anlama kapasiteleri
üzerinde etkin bir rolü bulunmaktadır (Bostancı, 2020). Öte yandan televizyon
izlemenin fiziksel, bilişsel ve psikososyal açıdan pek çok etkisi de bulunmaktadır.
Örneğin uzun süre boyunca televizyon izleyen çocuklarda fiziksel açıdan yeme
alışkanlıklarının bozulması, fiziksel olarak hareketlerin azalması, obezitenin
artması gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır. Bilişsel açıdan dikkat eksikliği, sosyal
ortama uyum göstermede zorluklar, okula adaptasyonda problemler
görülebilmektedir. Psikososyal açıdan ise madde kullanımına eğilim, şiddete
yönelik duyarsızlaşma, agresif tavırlarda artış gibi sorunlar görülebilmektedir. Tüm

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4


Temel Kavramlar

bu hususlar göz önüne alındığında, çocukluk dönemimde televizyon izleme


alışkanlığının kontrol altına alınması, bilinçli bir ebeveynin rolü önem arz
etmektedir (Öztürk ve Karayağız, 2007).
Bilgisayar/Tablet Bilgisayar: Televizyondan sonra en sık kullanılan araç
olarak bilgisayarlar ve tablet bilgisayarlar karşımıza çıkmaktadır. Bu araçlar
çocukların günlük yaşamlarını etkilemekte ve hayatlarının her alanında eğlence,
alışveriş, eğitim ve iletişim gibi farklı amaçlarla çocuklar tarafından
kullanılmaktadırlar (Çakar, 2019). Ancak bu teknolojik araçların da aşırı kullanımı
olumsuz etkilere neden olabilmektedir. Bilgisayarın başında uzun süre geçiren
kişilerin sosyal ilişkilerinde sorunlar yaşadıkları, yalnız bir yaşam sürdürdükleri, yüz
yüze olarak diğer kişilerle ilişki kurmakta zorlandıkları, bu nedenlerle de sosyal
hayattan soyutlandıkları bilinmektedir. Ayrıca araştırmalarda özgüvenlerinde
azalma olduğu, kaygı düzeylerinin arttığı ve saldırgan davranışlar gösterdikleri de
ifade edilmektedir. Özellikle ailesinde ilgi görmeyen, güvenli ve sağlıklı bir
iletişimin olmadığı aile ortamlarında bulunan çocuklar için bilgisayar ve tabletler
bir kaçış noktası olarak görülmekte, böyle bir ortamda yer alan çocukların
teknolojinin getirdiği olumsuz etkilere daha fazla maruz kaldıkları
vurgulanmaktadır (Kelleci, 2008).
Akıllı Telefonlar: Akıllı telefonların yaygınlaşmasıyla her yaş grubundan birey
bu teknolojik aracı etkin bir şekilde kullanmaktadır. Hayatımızın vazgeçilmez bir
teknolojisi olan akıllı telefonlar, bebekler tarafından bile kolaylıkla açılıp
Bilgisayarların, kapanabilmekte, çeşitli işlevleri kullanılabilmektedir. Çocukların sıklıkla
tabletlerin ve akıllı kullandıkları akıllı telefonlar, iletişim ve bilgiye erişim açısından avantaja sahipken,
telefonların aşırı ve kontrolsüz kullanımda olumsuz sonuçlara yol açabilmektedirler (Bostancı,
yaygınlaşmasıyla 2020). Akıllı telefonlar son yıllarda gençler arasında en sık kullanılan araçlardandır.
hayatımızın her alanını İletişim ve sosyalleşme açısından hayatımızda önemli bir rolü bulunmaktadır. Öyle
kaplayan internet, ki, yüz yüze bir araya gelinen ortamlarda bile bireyler karşılıklı iletişim kurmak
çocuklar için de
yerine kendi akıllı telefonlarıyla ilgilenmeyi tercih etmektedirler. Aile içi
vazgeçilmez bir
teknoloji olmuştur. ortamlarda da her bireyin kendine ait bir akıllı telefonunun olması ve bu
telefonlarla vakit geçirmeleri, aile içi iletişim kopukluklarına neden olabilmektedir.
Hatta o kadar hayatın bir parçası haline gelmiştir ki, akıllı telefonlar herhangi bir
yerde unutulduğunda ve kişinin yanında olmadığında yüksek kaygı veya korku
yaşanmaktadır (Urfa, 2020).
İnternet: Bilgisayarların, tabletlerin ve akıllı telefonların yaygınlaşmasıyla
hayatımızın her alanını kaplayan internet, çocuklar için de vazgeçilmez bir
teknoloji olmuştur. Günümüzde internet ile çocuklar kendi oyun dünyalarını
yaratabilmekte, bilgiye hızlı bir şekilde ulaşabilmekte ve bilgi paylaşımı
yapabilmektedirler. Ayrıca sosyal ve bilişsel açıdan gelişmelerine de olumlu
katkılar sağlayabilmektedir. İnternet doğru ve bilinçli bir şekilde çocuklar
tarafından kullanılmadığında ise çocukların şiddet içerikli oyunlara veya videolara
maruz kalabildikleri, şiddeti bir çözüm yolu olarak görebildikleri, empati kurma ve
saygı gösterme gibi davranışlarında azalma olabildiği bilinmektedir. Aşırı kullanım
sonucunda da internet bağımlılığı davranışı ortaya çıkabilmektedir. Nitekim

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5


Temel Kavramlar

internet bağımlılığının bir davranışsal bozukluk olarak değerlendirilebileceği


düşünülmektedir (Urfa, 2020).
Dijital Oyunlar: Teknolojinin etkisiyle birlikte çocukların oyun oynama
alışkanlıkları da dijitale doğru yönelmektedir. Dijital ortamlarda oyun sayısının ve
çeşidinin artmasıyla çocukların dijital oyunlara olan ilgileri de artmaktadır. Öyle ki,
çocuklar için dijital oyunlar günlük yaşamlarının vazgeçilmez bir parçası haline
gelmiştir (Bostancı, 2020). Dijital oyunlar arasında çocukların gelişimlerini
destekleyen faydalı oyunlar bulunurken, şiddet içerikli ve bağımlılığa neden olan
oyunlar da yer almaktadır. Oyunların çocuklar için sağladığı faydalar ele
alındığında, çocukların hayal kurma becerilerini geliştirdiği, el-göz koordinasyonu
sağlamalarına katkı sağladığı, problem çözme, karar verme ve neden-sonuç ilişkisi
kurma becerilerini desteklediği görülmektedir. Kontrolsüz ve aşırı bir şekilde oyun
oynamanın çocuklar için sağladığı zararlar ele alındığında ise, çocuklarda sinirlilik
hali, sosyalleşeme, yalnızlık hissi, şiddeti normal görme veya şiddete eğilim, hatta
depresyon hali görülebilmektedir. Bunlara ek olarak gözde, iskelet sisteminde
veya insan vücudunda pek çok sağlık problemi ortaya çıkabilmektedir. Uyku
problemleri yaşama ve buna bağlı olarak fiziksel ve psikolojik açıdan sorunlar
yaşama durumları da sıklıkla görülmektedir (Dağ, Yayan ve Yayan, 2022).
Bunlara ek olarak elektronik yardımcı öğrenme araçları, akıllı oyuncaklar,
dijital fotoğraf makinaları, taşınabilir medya araçları ve elektronik kitap
okuyucuları da çocukların kullandığı teknolojik araçlar arasında yer almaktadır.
Ancak her ne kadar çocukların kullanabileceği çeşitli sayıda teknolojik araç bulunsa
da son yıllarda tüm bu teknolojik araçların özellikleri akıllı telefonlarda bir araya
gelmektedir (Ogelman, Güngör, Sarıkaya ve Körükçü, 2020).

Çocukların Teknoloji Tüketim Alışkanlıkları


Türkiye’de hane halkının bilişim teknolojilerini kullanma durumlarına ait
güncel TÜİK araştırmaları, İnternete erişim imkânı olan hane oranının %92
olduğunu, bazı bölgelerde bu oranın %97’ye kadar çıktığını göstermektedir (Bknz.
Görsel 1.1). Ayrıca İnternet kullanan bireylerin oranının %82,6 olduğu ve bu
bireylerin %80,5'inin interneti düzenli kullandığı belirtilmektedir.

Türkiye’de İnternete
erişim imkânı olan hane
oranı %92 iken bazı
bölgelerde bu oran
%97’ye kadar
çıkmaktadır.

Görsel 1.1. İnternet Erişim İmkânı Olan Haneler ve Bireylerde İnternet Kullanımı (TÜİK,
2022a)
6-15 yaş grubundaki çocuklarla yapılan güncel araştırmalar (TUİK, 2022b);
çocukların İnternet kullanım oranının %82,7 olduğunu, düzenli İnternet kullanan

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6


Temel Kavramlar

çocukların oranının arttığını göstermektedir. Düzenli İnternet kullanan çocukların,


haftalık ortalama 12 saat 25 dakika ders içinde ve 6 saat 59 dakika ders dışında
İnternet kullandıkları belirtilmektedir. Araştırmada ayrıca çocukların İnternet
kullanım amaçları arasında %86,2 ile çevrimiçi derse katılmanın ilk sırada yer
aldığı, ödev veya öğrenme amacıyla İnternete başvurma, oyun oynama veya oyun
indirme, paylaşım sitelerinden video izleme, sesli veya görüntülü arama yapma
gibi amaçlarla İnterneti sıklıkla kullandıkları ifade edilmektedir (Bknz. Görsel 1.2).

Çevrimiçi derse katılma 86,2


Ödev veya öğrenme amacıyla İnternete başvurma 83,6
Oyun oynama veya oyun indirme 66,1
Paylaşım sitelerinden video izleme 61,0
Türkiye’de çocukların
İnternet üzerinden sesli veya görüntülü arama yapma 55,5
%31,3'ü sosyal medya Mesajlaşma 55,1
kullanmakta ve günün Müzik dinleme veya müzik indirme 51,1
yaklaşık 3 saatini sosyal Sosyal medya 31,3
medyada Sağlıkla ilgili bilgi arama 20,9
geçirmektedirler. İnternet üzerinden TV izleme 19,7
Oluşturulan içerikleri paylaşmak üzere bir web sitesine yükleme 19,4
Mal veya hizmetler hakkında bilgi arama 18,5
E-posta gönderme/alma 16,5
Çevrimiçi haber sitelerini/gazeteleri/haber dergilerini okuma 15,6
Ücretli video izleme 10,3
İnternet üzerinden alışveriş yapma 9,1
0 10 20 30 40 50 60 70 80 90 100

Görsel 1.2. Düzenli İnternet Kullanan Çocukların Kullanım Amaçları (TÜİK, 2022b)
Düzenli İnternet kullanan çocukların %31,3'ünün sosyal medya kullandıkları
ve günde yaklaşık 3 saatlerini sosyal medyada geçirdikleri, düzenli olarak cep
telefonu/akıllı telefon ve bilgisayar kullandıkları, bilgisayar türlerinden ise en fazla
tabletleri tercih ettikleri görülmektedir (Bknz. Görsel 1.3).

Görsel 1.3. Yaş Grubuna Göre Çocukların Bilişim Teknolojisi Kullanımı (%) (TÜİK, 2022b)

TÜİK araştırması bilgisayar, akıllı telefon, TV, akıllı saat ve oyun konsolu gibi
teknoloji ürünlerinden en az birinin sadece kendi kullanımında olduğunu beyan
eden çocukların oranının arttığını ortaya çıkarmıştır (Bknz. Görsel 1.4).

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7


Temel Kavramlar

74,2
En az bir bilişim teknolojisi 59,2
66,6
Bilgisayar (masaüstü, 47,1
45,5
dizüstü veya tablet) 46,3
Cep telefonu/ 55,5
22,8
Akıllı telefon 39
15,2
TV/Akıllı saat 13,4
14,3
4,1
Akıllı saat 3,7
3,9
4,3
Oyun konsolu 2,8
3,6

0 10 20 30 40 50 60 70 80

11-15 6-10 6-15

Görsel 1.4. Yaş Grubuna Göre Sadece Kendi Kullanımına Ait Bilişim Teknolojileri Ürünü
Olan Çocukların Oranı (%) (TÜİK, 2022b)
Son olarak dijital oyun oynayan erkek çocuk oranının kız çocuk oranından
daha fazla olduğu, oyun oynama süresinin erkek çocuklarda daha fazla olduğu, en
fazla savaş, macera/aksiyon oyunlarının oynandığı, ebeveynlerin çocuklarının çok
fazla dijital oyun oynadığını düşündükleri güncel TÜİK araştırmalarıyla ortaya
çıkarılmıştır (TÜİK, 2022b). Daha fazla istatistiki bilgiye örnekte yer alan web
adreslerinden ulaşılabilir.

•https://data.tuik.gov.tr/Bulten/Index?p=Hanehalki-Bilisim-
Örnek

Teknolojileri-(BT)-Kullanim-Arastirmasi-2021-37437
•https://data.tuik.gov.tr/Bulten/Index?p=Cocuklarda-Bilisim-
Teknolojileri-Kullanim-Arastirmasi-2021-41132

Bir araştırmada (Durmuş ve Ayten, 2021) çocukların en fazla televizyon


karşısında vakit geçirdikleri ve teknolojik araçları zamanlarının çoğunda
kullandıkları belirtilmektedir. Çocukların videoları en çok akıllı telefonlardan
Ebeveynlerin teknolojik izlediği, sıklıkla yemek yesinler diye video izlemeye başladıkları vurgulanmaktadır.
araçları kullanma Ayrıca bazı çocukların sosyal medya hesaplarının olduğu ve bu hesapların
alışkanları, çocukların ebeveynleri tarafından yönetildiği de görülmektedir. Çocukların teknolojik araç
bu araçları kullanma kullanımları sınırlandırıldığında ise sıklıkla ağladıkları ifade edilmektedir. Yapılan
durumlarını doğrudan bu araştırmanın sonuçları 0-60 aylık çocukların teknolojik araçları kullanımlarının
etkilemektedir.
önemli düzeyde olduğunu göstermektedir. Yapılan bir başka araştırmada
çocukların ve ailelerinin teknoloji ile birlikte ortaya çıkan tehlike potansiyelinin
farkında olmadıkları, medyanın kullanımı hakkında bir eğitim almadıklarını, pek
çok çocuğun tablet, televizyon ve akıllı telefon kullanırken istenmeyen durumlarla

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8


Temel Kavramlar

karşılaştıklarını belirtilmektedir (Çetintaş ve Turan, 2018). Tüm bu sonuçlar dijital


vatandaşlık algısının erken yaşlarda kazandırılmasının önemini göstermektedir.
Teknolojiyi ve interneti bu kadar aktif kullanan çocuklar için İnternet ağında
karşılaşabilecekleri çeşitli riskler de ortaya çıkmaktadır (Akbaş ve Dursun, 2020).
Bu noktada ebeveynlere oldukça fazla sorumluluk düşmektedir.

Teknoloji Kullanımında Ebeveyn Kontrolü


Dijital teknolojilerin içine doğan çocuklara etkili bir şekilde ebeveynlik
yapmak, onlara rol model olmak ve çağın gerekliliklerine ayak uydurmak için
ebeveynler mevcut rollerini dönüştürmek durumunda kalmaktadırlar. Ebeveynler
çocukları için bir rol model olduğundan, kendi teknoloji kullanım alışkanlıklarını
gözden geçirmek, çocuklarının teknolojik araçları kullanımlarını takip edebilmeleri
için teknoloji okuryazarlık düzeylerini yüksek tutmak ve belirli yeterliliklere sahip
olmak durumundadırlar.
Ebeveynlerin teknolojik araçları kullanma alışkanları, çocukların bu araçları
kullanma durumlarını doğrudan etkilemektedir (Durmuş ve Ayten, 2021).
Ebeveynlerin, bu araçların aşırı kullanımı sonucu olumsuz durumlarla karşı karşıya
Ebeveynler, çocuklarına kalabilecek çocuklarına iyi birer rehber olabilmeleri ve teknolojinin doğru kullanım
teknolojik araçları şekillerini çocuklarına aktarabilmeleri gerekmektedir (Akbaş ve Dursun, 2020;
kullanmaları için imkân Kuzu, 2008; Yaman, Dönmez, Kabakçı Yurdakul ve Odabaşı, 2016). Bu noktada
sunmalı ancak gizlilik ve dijital ebeveynlik kavramı ortaya çıkmaktadır. Dijital ebeveyn; “dijital çağın
güvenliklerini gereksinimlerine göre hareket eden, temel düzeyde dijital araçlara hâkim, uçsuz
gözetmelidirler.
bucaksız bir ortam olan dijital ortamlardaki olanakların farkında olan ve çocuğunu
bu ortamlardaki risklere karşı koruyabilen, kişi haklarına gerçek hayatta saygı
duyulması gerektiği gibi sanal ortamda da aynı şekilde davranılması gerektiğini
çocuğuna aşılayan ve teknolojik gelişmelere kendini kapatmayan bireydir”
şeklinde tanımlanmaktadır (Kabakçı Yurdakul Dönmez, Yaman ve Odabaşı, 2013).
Tanımdan da anlaşılacağı üzere ebeveynlerin sadece yeni teknolojik araçları
çocukların kullanımına sunmaları dijital ebeveynlik için yeterli değildir.
Ebeveynlerin, bu teknolojilere hâkim olmaları, fırsatların ve risklerin bilincinde
olmaları ve risklere karşı çocuklarını koruyabilmeleri gereklidir.
Ebeveynlerin teknoloji kullanma alışkanlıklarının yanı sıra içerikler hakkında
bilgi sahibi olmaları da önemlidir. Ebeveynler, dijital dünyada yer alan unsurlardan
hangilerinin çocukların gelişimlerine olumlu katkı sağlayacağı, hangilerinden zarar
görebilecekleri hakkında bilinçli olmalıdırlar (Cengiz Saltuk, 2020; Sarıdoğan,
2020). Ebeveynler ilk önce kendileri teknolojik cihazları yararlı ve dengeli bir
şekilde kullanmalı, daha sonra çocuklarını zararlı içerikler konusunda uyarmalı ve
yararlı içeriklere yönlendirmelidirler (Karaman ve Ayhan, 2021). Teknolojik
araçların kullanımını tamamen yasaklama durumu, çocukların bu araçları gizli bir
şekilde kullanmalarını teşvik edeceğinden, doğru bir yöntem değildir. Bunun
yerine, çocukları iyi bir şekilde yönlendirilerek uygun bir ortamda teknolojik
araçların kullanım sürelerinin takip edilmesi önerilmektedir (Oğuz ve Kutluca,
2020). Aksi halde çocukların internet ortamında olumsuz içeriklerle karşılaşmaları
kaçınılmaz olacaktır (Sarıdoğan, 2020).

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9


Temel Kavramlar

Tüm bu hususlar dikkate alınarak ebeveynlerin dikkat etmeleri gereken


unsurlar şu şekilde sıralanabilir (Akbaş ve Dursun, 2020; Aksoy, 2020; Ateş ve
Durmuşoğlu Saltalı, 2019; Durmuş ve Övür, 2021; Karaman ve Ayhan, 2021; Kol,
2017; Özyürek, 2018; Sarıdoğan, 2020):

• Çocuklarına dijital ortamda etik davranışlar sergilemeleri gerektiğini


açıklamalıdırlar. Ayrıca dijital ortamlarda karşılaşabilecekleri olumsuz
durumlarda haklarını hukuki yollardan arayabileceklerini belirtmelidirler.
• Çocuklarına ait paylaşımlara dikkat etmelidirler.
• Çocukları ile dijital ortamlardan iletişim kurabilmeli, onların kullandıkları
araçların kullanımlarını temel düzeyde bilmelidirler.
• Çocuklarına teknolojik araçları kullanmaları için imkân sunmalı ancak
gizlilik ve güvenliklerini gözetmelidirler.
• Oluşabilecek fiziksel ve ruhsal sağlık sorunlarına karşı çocuklarını ve
kendilerini korumalıdırlar.
• Üç yaşına kadar çocuklarının teknolojik aletlerle etkileşimlerine izin
vermemelidirler.
• Çocuklarının bağımlılık derecesinde teknolojik araç kullanmalarına izin
vermemeli ve kendileri de sınırlamalara uymalıdırlar.
• Çocuklarına herhangi bir konudaki ilk deneyimleri yakın çevresinde
kazandırmalı, daha sonra teknoloji ile desteklemeli, teknolojiyi ödül olarak
çocuklara sunmamalıdırlar.
• Çocuklarına daha fazla vakit ayırmalı, onların gelişim dönemlerine uygun
oyunlar oynamalı ve etkinlikler yapmalıdırlar.
• Uykudan önceki 1 saatlik süre içinde teknolojik cihazların kullanımını
engellemelidirler.

Teknolojinin Çocuklar Üzerindeki Olumlu ve Olumsuz Etkileri


Teknoloji uygun ortamlarda ve içeriklerle sunulduğunda; eğlenceli bir
Teknoloji uygun öğrenme deneyimi sağlayabilmekte, yaratıcılığı geliştirebilmekte, çocukların
ortamlarda ve kazanma ve kaybetme duygularını deneyimlemelerine imkân sunabilmektedir. Bu
içeriklerle özelliklerinden dolayı ebeveynler tarafından özellikle eğitsel oyunlar sıklıkla tercih
sunulduğunda; edilmektedir (Akbaş ve Dursun, 2020).
eğlenceli bir öğrenme
deneyimi Teknolojinin olumlu yönlerini ele aldığımızda, teknoloji çocuklar için iletişim
sağlayabilmekte, ve sosyal aktivite imkânı sunar (Çakar, 2019) ve zihinsel gelişimlerine olumlu
çocukların kazanma ve yönde katkı sağlar (Gündoğdu vd. 2016). Teknolojik araçlar sayesinde çocuklar
kaybetme duygularını aynı anda birden fazla etkinliği yürütebilmekte, keşfederek öğrenebilmekte,
deneyimlemelerine böylece ilgi ve dikkatlerini daha uzun süre tutabilmektedirler (Sarıdoğan, 2020).
imkân sunabilmektedir.
Çocukların problem çözme, eleştirel düşünme, yaratıcılık gibi becerilerinin
gelişmesini sağlayan teknoloji, bu özelliğiyle çocukların bilişsel gelişimlerine katkı
sağlamakta ve öğrenme süreçlerini desteklemektedir (Gündoğan, 2014;
Sarıdoğan, 2020). Ayrıca teknolojinin birden fazla çoklu ortam öğesini bünyesinde
barındırması özelliği sayesinde, çocukların soyut kavramları somutlaştırarak
öğrenmesine olanak sağlamaktadır (Işıkoğlu Erdoğan, 2014). Bunların yanı sıra
çocuklar için özel olarak tasarlanan televizyon programları veya videoların

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10


Temel Kavramlar

çocukların çevrelerini keşfetmelerini, görme imkânı olmayan yerleri/şeyleri


görebilmelerini sağlama, dil, kavram gelişimlerini destekleme gibi olumlu katkıları
da bulunmaktadır (Singer ve Singer, 2012; Wartella ve Lauricella, 2014).
Teknolojinin ebeveyn kontrolünde, uygun ortam ve içeriklerle kullanımıyla
sağlayabileceği olumlu katkılar şu şekilde özetlenebilir:
• Çocuklara her an her yerden iletişim imkânı sunar.
• Dijital ortamlarda çocukların sosyalleşmesini sağlar.
• Öğrenme süreçlerini destekler, keşfederek ve eğlenerek öğrenme
deneyimi sağlar.
• İçerdiği çoklu ortam nesneleriyle çocukların dikkatini çekerek, uzun süre
ilgilerini aktif tutar.
• Problem çözme, yaratıcılık, eleştirel düşünme gibi becerilerinin gelişimine
katkı sağlar.
• Soyut kavramları somutlaştırarak kalıcı bir şekilde öğrenmelerini sağlar.
• Gerçek hayatta göremeyecekleri nesneleri/olayları görmelerini, tehlikeli
durum oluşturabilecek süreçleri gözlemlemelerini sağlar.
• Dil gelişimlerini destekler.
Teknolojinin çocuklar üzerinde yarattığı olumsuz durumlar ele alındığında,
davranış bozuklukları, akademik başarıda düşme, sosyalleşmede olumsuz etkiler,
bağımlılık, dikkat eksikliği, uyku, görme ve yeme bozuklukları, radyasyona maruz
Dijital ortamlarda kalma, öfke ve kaygı sorunları ile şiddete eğilimin artması gibi durumlarla
kalitesiz ve uygunsuz karşılaşılabilmektedir (Akbaş ve Dursun, 2020). Ayrıca teknolojik araçlarla geçirilen
içeriklere maruz
süre arttıkça çocuklar hareketsiz kalmakta, duruş bozukluğu, baş ve boyun ağrıları,
kalmaları, çocukların
bilişsel işlevlerini iskelet ve kas sistemlerinde problemler ortaya çıkabilmektedir (Sarıdoğan, 2020,
olumsuz bir şekilde Şahin vd., 2015). Teknolojiyle beraber popüler olan ve çocukların sıklıkla
etkilemektedir. kullandıkları oyunlarda şiddet içeren unsurlarla karşılaşılmaktadır. Şiddet içeren
oyunlar, çocuğa şiddetin bir çözüm yolu olduğunu ve hedefe ulaşmak için her türlü
yolun kullanılması gerektiği mesajını vermektedir (Mustafaoğlu, Zirek, Yasacı ve
Özdinçler, 2018). Dijital ortamlarda kalitesiz ve uygunsuz içeriklere maruz
kalmaları, çocukların bilişsel işlevlerini olumsuz bir şekilde etkilemektedir
(Nathanson, Sharp, Aladé, Rasmussen ve Christy, 2013). Bunlara ek olarak,
çocuklar medya aracılığıyla izledikleri kurguları gerçekte uygulamak
isteyebilmekte, gördükleri tehlikeli hareketleri denemeye çalışmaktadırlar
(Reinhard, Olson ve Kahlenberg, 2017). Bu durum çocukların yaralanmalarına,
bazen de hayati tehlikelere yol açabilmektedir (Sarıdoğan, 2020).
İnternet ortamında ve dijital teknolojilerle uzun süre geçirmenin okul öncesi
çocuklarda oluşturabileceği riskler/olumsuz etkiler şöyle özetlenebilir
(Mustafaoğlu, Zirek, Yasacı ve Özdinçler, 2018; Sayan, 2016; Sarıdoğan, 2020;):

• Çocuklarda içe kapanıklık ve asosyalliğe neden olabilir.


• Göz sağlığını olumsuz etkileyebilir.
• Duruş bozukluklarına neden olabilir.
• Bağımlılık yaratabilir, çocuk teknolojik araca ulaşamadığında bağımlılık
kaynaklı istenmeyen davranışlar sergileyebilir.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11


Temel Kavramlar

• Şiddete eğilimi artırabilir.


• Çocuğun çevresi ile “temassızlığına” yol açabilir.
• Ebeveynlerle çocukları arasında disiplin problemleri oluşabilir.
• Çocukların bilişsel ve zihinsel gelişimlerini olumsuz etkileyebilir.
• Dikkat sürelerinin kısalmasına ve dikkatlerinin çabuk dağılmasına neden
olabilir.
• Kilo artışı ve obeziteye sebep olabilir.
• Uyku bozukluklarına neden olabilir.
Goodwin (2018) teknoloji kullanımı ile ilgili yaygın efsanelerin olduğunu ve
gerçeklerin efsanelerden farklı olduğunu vurgulamıştır. Efsanelerden birinin
“Ekran başında geçirilen zamanın güvenli süreleri vardır.” olduğunu belirtmiş,
gerçekte olan durum “Ekran başında geçirilebilecek günlük zamanı belirleyen
ekran zamanı tavsiyeleri vardır. 0-2 yaş için sıfır ekran zamanı, 2-5 yaş için günde 1
saat, 5-12 yaş için günde 1-2 saat olarak tavsiye edilmektedir” şeklinde ifade
edilmiştir. Bir diğer efsaneyi ise “Teknoloji dikkat eksikliği bozukluğu veya dikkat
eksikliği hiperaktivite bozukluğuna neden olmaktadır.” olarak ifade etmiş ama
aslında buna yönelik kesin sonucu gösteren bilimsel bir araştırmanın olmadığını
belirtmiştir. Bu gibi efsaneler ve asıl gerçek durumların bilincinde olarak hareket
edilmesi önemlidir. Her ne kadar teknolojinin olumsuz etkileri fazla olsa da olumlu
etkilerinin de olduğu unutulmamalı, bu bilinçle hareket edilmelidir.

Çocuğa Yönelik Teknolojik İhmal ve İstismar


Teknolojinin kullanımının çok küçük yaş gruplarına kadar yaygınlaşması ve
internetin hayatımızın bir parçası haline gelmesi, günlük hayatlarımıza sağladığı
İstismar durumlarının
olumlu etkilerinin yanında olumsuz durumları da beraberinde getirmektedir.
internet ortamlarında
oluşmasıyla “çevrimiçi Dijital teknolojilerin olumsuz durumları bünyesinde barındırması nedeniyle bir
çocuk istismarı” araştırmada yedi yaş öncesi bu dijital teknolojilere maruz kalan çocuklar için toksik
kavramı ortaya çocukluk ifadesi kullanılmıştır (Karaman ve Ayhan, 2021). Özellikle çocuklar
çıkmıştır. açısından bakıldığında, ihmal ve istismar durumlarının ortaya çıktığı
görülmektedir. İstismar durumlarının internet ortamlarında oluşmasıyla “çevrimiçi
çocuk istismarı” kavramı ortaya çıkmıştır (Çalışkan, 2019). Bu bağlamda çocukların
dijital ortamlarda yaşayabilecekleri istismar ve ihmal durumları şu şekilde
özetlenebilir (Karaboğa, 2018; Karaman ve Ayhan, 2021; Mustafaoğlu ve Yasacı,
2018):

• İnternet ortamında çocuklar cinsel istismarla karşılaşabilmektedirler.


• Sahte hesaplarla kandırılabilirler.
• Elektronik cihazları kötü niyetli kişilerce ele geçirilebilir, konumları takip
edilebilir, cihazlarında yer alan resim ve videolar başka ortamlarda
paylaşılabilir.
• “Sharenting” olarak adlandırılan ebeveynler tarafından çocuklara ait video
ve fotoğrafların sosyal medyada paylaşılması, çocukların kişisel bilgilerinin
çalınmasına ve onların ruhsal sorunlar yaşamalarına neden olabilmektedir.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12


Temel Kavramlar

• Dijital medya aracılığıyla sunulan içeriklerdeki görüntüler çok hızlı


olduğundan, çocukların düşünme becerileri zayıflayabilmekte, dikkat ve
odaklanma süreleri azalabilmektedir.
Bilgisayar oyunları • Televizyon gibi tek taraflı iletişimin olduğu dijital teknolojilerde karşılıklı
eğlence olarak etkileşim olmadığından çocukların dil gelişimleri olumsuz etkilenebilir.
sunularak içerisinde yer • Dijital ortamlarda yayılan içeriklerle çocukların zihinlerine şiddet, cinsellik
alan şiddet unsurları ve tüketim konusunda mesajlar aktarılmaktadır. Zihinleri bu tür bilgilerle
masumlaştırılmaktadır.
dolan çocukların zihinsel gelişimleri olumsuz etkilenebilmektedir.
• Şiddet unsurlarını sıklıkla içerisinde barındıran çizgi filmler çocuklar
tarafından izlendiğinde, çocukların şiddete karşı duyarlılıkları
azalabilmekte, empati becerileri zayıflayabilmekte ve daha agresif
olmalarına neden olabilmektedir.
• Bilgisayar oyunlarının eğlence olarak sunulup şiddetin masumlaştırılması
bir diğer unsurdur. Çocuklar tarafından sıklıkla kullanılan bu tür oyunlarla,
çocukların gerçeği algılama şekilleri ve şiddete bakış açıları olumsuz yönde
etkilenebilmektedir.
Teknolojinin hayatımızın içine girmesi ve bundan kaynaklı olarak istismar
durumlarının internet ortamına taşınmasının bir sonucu olarak siber zorbalık
kavramı da ön plana çıkmıştır. Siber zorbalık; korkutmak, küçük düşürmek,
dışlamak, düşmanlık etmek veya zarar vermek amacıyla dijital teknolojiler
aracılığıyla mesaj ya da görüntü gönderilmesini kapsamaktadır (Aksaray, 2011;
Uludaşdemir ve Küçük, 2021). Siber zorbalık kasıtlı olarak yapılmakta ve psikolojik
şiddet barındırmaktadır. Dijital ortamlarda zarar veren kişiye siber zorba, zorbalığa
maruz kalan kişiye ise kurban denilmektedir. Bilinçsiz ve kontrol bir şekilde dijital
teknolojileri kullanan çocuklar, bu ortamlarda siber zorbalıkla karşı karşıya
kalabilmektedirler. Örneğin Amerika’da bir kız çocuğuyla yazışan kötü niyetli bir
kişi, kız hakkında bilgileri topladıktan sonra onu küçük düşürmeye yönelik
eylemlerde bulunmuş; bunun sonucunda kız çocuğu intihar girişiminde
bulunmuştur. Siber zorbalığa maruz kalan çocukların pek çok olumsuz durumla
karşılaştığı da bilinmektedir (Aksaray, 2011). Siber zorbalığın kurbanlar üzerinde
neden olduğu bazı etkiler aşağıda belirtilmiştir (Aksaray, 2011; Meral ve Çağlar,
2021; Uludaşdemir ve Küçük, 2021).
• Korku
• Kaygı
• Kendini suçlama
• Akademik başarıda düşüş
• Okuldan kaçma
• Depresyon
• Madde kullanımı
• Suç işleme oranında artış
• Saldırganlık
• Stres
• Uyku problemleri
• Sosyal anksiyete

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13


Temel Kavramlar

• Düşük benlik saygısı


• Hayal kırıklığı
• Vücut ağrıları
• İntihar eğilimi
• Sosyal medya hesaplarını aniden kapatma
Siber zorbalığa maruz kalan çocuklarda yukarıda belirtilen davranışlar
görülebilirken, siber zorba olarak bu davranışı gösteren çocuklarda da farklı etkiler
ortaya çıkabilmektedir. Bu sonuçlardan bazıları aşağıda sıralanmıştır (Uludaşdemir
ve Küçük, 2021).
• Dijital araçların ekranlarını gizleme
• Dijital ortamlardaki eylemleriyle ilgili konuşmakta kaçınma
• Çevrimiçi olmadığı süreler boyunca gergin davranışlarda bulunma
• Kendine ait olmayan birden fazla hesap açma
• Sosyal çevresinde popüler olamama konusunda kaygılı olma
• Çevresindeki akranlarına karşı duyarsız davranışlar sergileme
• Aileden uzaklaşma
• Şiddet eğilimi gösterme
• Dijital teknolojileri gece boyunca kullanma
Çocuklar siber • Teknoloji kullanma becerilerinin çok iyi olduğunu düşünme
zorbalıkla
Siber zorbalık yukarıda belirtilen pek çok olumsuz duruma neden olmasına
karşılaştıklarında
ebeveynlerine veya rağmen, çocukların böyle bir durumla karşılaştıklarında ebeveynlerine veya
öğretmenlerine öğretmenlerine yaşadıklarını anlatmaktan çekindikleri bilinmektedir (Aksaray,
yaşadıklarını 2011). Ayrıca siber zorbalığın oluşmasına neden olan ebeveynlerle ilgili bazı
anlatmaktan özellikler de bulunmaktadır. Bunlardan bazıları aşağıdaki şekilde sıralanabilir
çekinmektedirler. (Uludaşdemir ve Küçük, 2021):

• Ebeveynlerin eğitim seviyeleri


• Ebeveynlerin otoriter tutumları
• Ebeveyn ve çocuk arasındaki iletişim zayıflığı
• Ebeveynin siber zorbalık hakkında yeteri kadar bilgisinin olmaması
• Ebeveynlerin çocuklarını dijital ortamlarda takip edememeleri
• Ebeveynin güvenli internet ve bilinçli teknoloji konusunda çocuğunu
bilgilendirememesi
• Ebeveynlerin teknoloji kullanma becerilerinin çocukları tarafından yetersiz
görülmesi
Ebeveynleri ilgili olan çocukların siber zorbalıkla daha az karşılaştıkları veya
karşılaşsalar bile etkilerinin daha az olduğu da ifade edilmektedir. Bu noktada
ebeveynlere önemli roller düşmekte, siber zorbalık ve dijital teknolojilerin getirdiği
riskler hakkında bilinçli olmaları gerekmektedir (Aksaray, 2011; Uludaşdemir ve
Küçük, 2021).

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14


Temel Kavramlar

• Teknolojinin yararlarını ve zararlarını bir tablo haline

Bireysel Etkinlik
getirerek sıralayınız.
• Sizce teknolojinin çocuklar üzerindeki olumlu etkileri mi
olumsuz etkileri mi daha fazladır? Cevaplarınızı bir tablo
oluşturarak tartışınız.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15


Temel Kavramlar

•Günümüzde çocukların dünyası dijital teknolojilerle çevrilmiş olduğundan


oldukça küçük yaşlardan itibaren teknoloji ve internetle tanışmaktadırlar.
Bebeklik dönemlerinde bile televizyon, cep telefonu, tablet gibi araçları
kendileri açabilmektedirler. Bu özelliklere sahip çocukların teknoloji
Özet kullanma alışkanlıkları, diğer kuşaklara göre oldukça farklılaşmaktadır.
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte kullanılan teknolojik araçların da çeşitleri
artmaktadır. Çocukların sıklıkla kullandıkları araçların başında televizyon,
bilgisayar/tablet bilgisayar, akıllı telefon ve dijital oyunlar gelmektedir.
•Araştırmalarda çocukların en fazla televizyon karşısında vakit geçirdikleri ve
teknolojik araçları zamanlarının çoğunda kullandıkları belirtilmektedir.
Çocukların videoları en çok akıllı telefonlardan izlediği, sıklıkla yemek
yesinler diye video izlemeye başladıkları vurgulanmaktadır. Ayrıca bazı
çocukların sosyal medya hesaplarının olduğu ve bu hesapların ebeveynleri
tarafından yönetildiği de görülmektedir. Çocukların teknolojik araçları
kullanımları sınırlandırıldığında ise çocukların sıklıkla ağladıkları ifade
edilmektedir.
• Dijital teknolojilerin içine doğan çocuklara etkili bir şekilde ebeveynlik
yapmak, onlara rol model olmak ve çağın gerekliliklerine ayak uydurmak
için ebeveynler mevcut rollerini dönüştürmek durumunda kalmaktadırlar.
Ebeveynler çocukları için bir rol model olduğundan, kendi teknoloji kullanım
alışkanlıklarını gözden geçirmek, çocuklarının teknolojik araçları
kullanımlarını takip edebilmeleri için teknoloji okuryazarlık düzeylerini
yüksek tutmak ve belirli yeterliliklere sahip olmak durumundadırlar. Bu
noktada ebeveynlere pek çok görev düşmektedir.
•Teknoloji uygun ortamlarda ve içeriklerle sunulduğunda; eğlenceli bir
öğrenme deneyimi sağlayabilmekte, yaratıcılığı geliştirebilmekte, çocukların
kazanma ve kaybetme duygularını deneyimlemelerine imkân
sunabilmektedir. Bu özelliklerinden dolayı ebeveynler tarafından özellikle
eğitsel oyunlar sıklıkla tercih edilmektedir. Teknolojinin olumlu yönlerini ele
aldığımızda, çocuklar için iletişim ve sosyal aktivite imkânı sunar ve zihinsel
gelişimlerine olumlu yönde katkı sağlar. Teknolojik araçlar sayesinde
çocuklar aynı anda birden fazla etkinliği yürütebilmekte, keşfederek
öğrenebilmekte, böylece ilgi ve dikkatlerini daha uzun süre
tutabilmektedirler. Çocukların problem çözme, eleştirel düşünme, yaratıcılık
gibi becerilerinin gelişmesini sağlayan teknoloji, bu özelliğiyle çocukların
bilişsel gelişimlerine katkı sağlamakta ve öğrenme süreçlerini
desteklemektedir.
•Teknolojinin özellikle çocuklar üzerinde yarattığı olumsuz durumlar ele
alındığında, davranış bozuklukları, akademik başarıda düşme,
sosyalleşmede olumsuz etkiler, bağımlılık, dikkat eksikliği, uyku, görme ve
yeme bozuklukları, radyasyona maruz kalma, öfke ve kaygı sorunları ile
şiddete eğilimin artması gibi durumlarla karşılaşılabilmektedir. Ayrıca
teknolojik araçlarla geçirilen süre arttıkça çocuklar hareketsiz kalmakta,
duruş bozukluğu, baş ve boyun ağrıları, iskelet ve kas sisteminde problemler
ortaya çıkabilmektedir.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16


Temel Kavramlar

• Çocuklar açısından teknoloji kullanımına bakıldığında, ihmal ve istismar


durumlarının ortaya çıktığı görülmektedir. İstismar durumlarının internet
ortamlarında oluşmasıyla “çevrimiçi çocuk istismarı” kavramı ortaya
çıkmıştır. Bu bağlamda çocukların dijital ortamlarda yaşayabilecekleri
Özet (devamı) istismar ve ihmal durumları şu şekilde özetlenebilir:
• İnternet ortamında çocuklar cinsel istismarla karşılaşabilmektedirler.
• Sahte hesaplarla kandırılabilirler.
• Elektronik cihazları kötü niyetli kişilerce ele geçirilebilir, konumları takip
edilebilir, cihazlarında yer alan resim ve videolar başka ortamlarda
paylaşılabilir.
• Ebeveynler tarafından çocuklara ait video ve fotoğrafların sosyal
medyada paylaşılması, çocukların kişisel bilgilerinin çalınmasına ve
onların ruhsal sorunlar yaşamalarına neden olabilmektedir.
• Dijital medya aracılığıyla sunulan içeriklerdeki görüntüler çok hızlı
olduğundan, çocukların düşünme becerileri zayıflayabilmekte, dikkat ve
odaklanma süreleri azalabilmektedir.
• Televizyon gibi tek taraflı iletişimin olduğu dijital teknolojilerde karşılıklı
etkileşim olmadığından çocukların dil gelişimleri olumsuz etkilenebilir.
• Dijital ortamlarda yayılan içeriklerle çocukların zihinlerine şiddet,
cinsellik ve tüketim konusunda mesajlar aktarılmaktadır. Zihinleri bu tür
bilgilerle dolan çocukların zihinsel gelişimleri olumsuz yönde
etkilenebilmektedir.
• Şiddet unsurlarını sıklıkla içerisinde barındıran çizgi filmler çocuklar
tarafından izlendiğinde, çocukların şiddete karşı duyarlılıkları
azalabilmekte, empati becerileri zayıflayabilmekte ve daha agresif
olmalarına neden olabilmektedir.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17


Temel Kavramlar

DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi teknoloji kavramının tanımının içinde geçen
kelimelerden değildir?
a) Maddi çevreyi denetlemek
b) Araç, gereç, alet
c) Uygulama bilgisi
d) Kablosuz ağ
e) Uygulayım bilimi

2. Aşağıdakilerden hangisi medyanın toplum üzerinde sağladığı olumlu


etkilerden değildir?
a) Toplumları yönlendirir
b) Kültürel özellikleri kaybeder
c) Bilgiye erişimde kolaylık sunar
d) Farklı kültürlerin birbirleriyle etkileşime girmelerini sağlar
e) Olumlu davranışları pekiştirir

3. Farklı türlerdeki mesajlara ulaşabilme, bunları analiz edebilme ve


iletebilme yeteneği olarak tanımlanan kavram aşağıdakilerden hangisidir?
a) Medya okuryazarlığı
b) Dijital yerliler
c) Dijital göçmenler
d) Teknoloji
e) Çoklu ortam

4. “Televizyondan sonra en sık kullanılan araç olarak …………. ve ……………


karşımıza çıkmaktadır.”
Yukarıdaki ifadede boş bırakılan yerlere gelebilecek en uygun kelimeler
aşağıdakilerden hangisidir?
a) Bilgisayarlar-Tablet Bilgisayarlar
b) Akıllı telefonlar-Dijital oyunlar
c) Tablet bilgisayarlar-Radyo
d) Akıllı telefonlar-İnternet
e) İnternet-Bilgisayarlar

5. Aşağıdakilerden hangisi teknolojinin okul öncesi çocuklarda


oluşturabileceği risklerden değildir?
a) Duruş bozukluklarına neden olabilir
b) Göz sağlığını olumsuz etkileyebilir
c) Çocukların sosyal olmasına neden olabilir
d) Disiplin problemleri oluşabilir
e) Uyku bozukluklarına neden olabilir

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18


Temel Kavramlar

6. “Dijital çağın gereksinimlerine göre hareket eden, temel düzeyde dijital


araçlara hâkim, uçsuz bucaksız bir ortam olan dijital ortamlardaki
olanakların farkında olan ve çocuğunu bu ortamlardaki risklere karşı
koruyabilen, kişi haklarına gerçek hayatta saygı duyulması gerektiği gibi
sanal ortamda da aynı şekilde davranılması gerektiğini çocuğuna aşılayan
ve teknolojik gelişmelere kendini kapatmayan birey” olarak tanımlanan
kavram aşağıdakilerden hangisidir?
a) Medya okuryazarlığı
b) Dijital yerliler
c) İnternet jenerasyonu
d) Dijital ebeveynlik
e) Milenyum çocuğu

7. I. Çocuklara her an her yerden iletişim imkânı sunar.


II. Dijital ortamlarda çocukların sosyalleşmesini sağlar.
III. Öğrenme süreçlerini destekler, keşfederek ve eğlenerek öğrenme
deneyimi sağlar.
Yukarıda belirtilen ifadelerden hangisi/hangileri teknolojinin olumlu
etkilerindendir?
a) Yalnız I
b) I ve II
c) I ve III
d) II ve III
e) I, II ve III

8. Ebeveynler tarafından çocuklara ait video ve fotoğrafların sosyal medyada


paylaşılması olarak tanımlanan kavram aşağıdakilerden hangisidir?
a) Çevrimiçi çocuk istismarı
b) Sharenting
c) Dijital yerliler
d) İnternet jenerasyonu
e) Dijital ebeveynlik

9. Teknolojik araçların kullanımının tamamen yasaklanmasının çocuklarda


oluşturacağı etkiye yönelik aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur?
a) Bu araçları gizli bir şekilde kullanmalarını teşvik eder
b) Çocuklar bu durumdan etkilenmez
c) Yeme bozukluklarına yol açar
d) Düzenli çalışma alışkanlığı kazanırlar
e) Göz sağlıkları bozulur

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19


Temel Kavramlar

10. Aşağıdakilerden hangisi Türkiye’deki çocukların İnternet kullanım


amaçlarından biri değildir?
a) Çevrimiçi derse katılma
b) Web sitesi geliştirme
c) Oyun oynama veya oyun indirme
d) Paylaşım sitelerinden video izleme
e) Sesli veya görüntülü arama yapma

Cevap Anahtarı
1.d, 2.b, 3.a, 4.a, 5.c, 6.d, 7.e, 8.b, 9.a, 10.b

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20


Temel Kavramlar

YARARLANILAN KAYNAKLAR
Adıgüzel, O., Batur, H, Z. & Ekşili, N. (2014). Kuşakların değişen yüzü ve Y kuşağı ile
ortaya çıkan yeni çalışma tarzı: Mobil yakalılar. Süleyman Demirel
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 1(19), 165-182.
Akbaş, Ö. Z., & Dursun, C. (2020). Teknolojinin aileye etkisi: değişen ailenin dijital
ebeveyn ve çocukları. Turkish Studies-Social, 15(4), 2245-2265.
Aksaray, P. D. S. (2011). Siber Zorbalık. Journal of the Cukurova University Institute
of Social Sciences, 20(2), 405-432.
Aksoy, S. (2020). Akıllı cihazların ebeveynler tarafından çocuk bakımında bir bakıcı
olarak kullanılması: nitel bir araştırma. Avrasya Sosyal ve Ekonomi
Araştırmaları Dergisi, 7 (11), 231-243.
Arslan, B. & Nur, E. (2018). Teknolojinin yeni çocuğu: k kuşağı. Avrasya
Uluslararası Araştırmalar Dergisi, 6 (15), 229-347. DOI:
10.33692/avrasyad.510042
Ateş, M. & Durmuşoğlu Saltalı, N. (2019). KKTC’de yaşayan 5-6 yaş çocukların
tablet ve cep telefonu kullanımına ilişkin ebeveyn görüşlerinin incelenmesi.
Gazi Eğitim Bilimleri Dergisi, 5 (1), 62-90.
Aufderheide, P. (1993). Media Literacy. A Report of the National Leadership
Conference on Media Literacy. Aspen Institute, Communications and Society
Program, Massachusetts Avenue, NW, Washington.
Bostancı, A. (2020). Teknolojik araçların 10-12 yaş çocuklar üzerindeki etkilerine
yönelik ebeveyn tutum ve davranışlarının belirlenmesi:(Konya ili örneği).
KTO Karatay Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayınlanmamış Yüksek
Lisans Tezi, Konya.
Cengiz Saltuk, M. (2020). Okul öncesi çocuklarda teknoloji kullanımına ilişkin
ebeveyn tutum ve davranışlarının araştırılması. İstanbul Aydın Üniversitesi
Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Çakar, M. T. (2019). Okul öncesi dönem çocuklarının ebeveynlerinin teknoloji
kullanımlarının çocukların teknoloji kullanımı üzerine etkisi. İstanbul Okan
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi,
İstanbul.
Çalışkan, M. (2019). Toplum ve suç araştırmalarında sınırları aşan bir sorun
“çevrimiçi çocuk istismarı”. Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi,
(61), 122-131.
Çetintaş¸, H. B., & Turan, Z. (2018). Through the eyes of early childhood students:
Television, tablet computers, internet and smartphones. Central European
Journal of Communication, 11(1), 56–70. doi. 10.19195/1899-
5101.11.1(20).4

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21


Temel Kavramlar

Dağ, Y. S., Yayan, Y. Ö., & Yayan, E. H. (2022). Çocukların Bilgisayar Oyun
Bağımlılıkları: Kronotip Uyku. Journal of Turkish Sleep Medicine, 9, 73-78.
Dilmen, N. (2007). Yeni medya kavramı çerçevesinde internet günlükleri-bloglar ve
gazeteciliğe yansımaları. Marmara İletişim Dergisi, 12 (12), 113-122.
Durmuş, K. & Övür, A. (2021). Medya etkileri bağlamında okul öncesi dönem
çocuklarının yeni medya kullanımının analizi. Yeni Medya Elektronik Dergisi,
5 (2), 136-155.
Durmuş, K., & Ayten, Ö. (2021). Medya etkileri bağlamında okul öncesi dönem
çocuklarının yeni medya kullanımının analizi. Yeni Medya Elektronik Dergisi,
5(2), 136-155.
Goodwin, K. (2018). Dijital Dünyada Çocuk Büyütmek: Teknolojiyi Doğru
Kullanmanın Yolları. Aganta Kitap.
Gündoğan, A. (2015). Okul öncesi dönemde bilgisayar destekli eğitim projeleri.
Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, 34 (3), 437-449. DOI:
10.17152/gefad.45761
Gündoğdu, Z. vd. (2016). Media use by preschool-aged children. Kocaeli
Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 2 (2), 6-10. DOI:
10.30934/kusbed.358563
Howe, N., & Strauss, W. (2000). Millennials rising: The next great generation.
Vintage.
Işıkoğlu Erdogan, N., Johnson, J. E., Dong, P. I., & Qiu, Z. (2019). Do parents prefer
digital play? Examination of parental preferences and beliefs in four
nations. Early Childhood Education Journal, 47(2), 131-142.
Kabakçı Yurdakul, I., Dönmez, O., Yaman, F., & Odabaşı H. (2013). Dijital
ebeveynlik ve değişen roller. Gaziantep University Journal of Social Sciences,
12(4): 883-896.
Karaboğa, M. T. (2018). Medya çağında çocuk ve çocuk kültürü: şiddet ve tüketim
kültürünün yansımaları. Uluslararası Çocuk Edebiyatı ve Eğitim Araştırmaları
Dergisi (ÇEDAR), 2(2), 1-17.
Karaman, H., & Ayhan, H. (2021). Çocuğa yönelik teknolojik ihmal ve istismar.
Online Journal of Technology Addiction and Cyberbullying, 8(1), 43-59.
Kasımoğlu, S. (2022). Yeni medyada etik ihlaller: İzmir depremi örneği. Yakın Doğu
Üniversitesi, Uluslararası Sosyal Bilimler ve Sanat Araştırmaları Dergisi, 1(1),
128-141.
Kelleci, M. (2008). İnternet, cep telefonu, bilgisayar oyunlarının çocuk ve gençlerin
ruh sağlığına etkileri. TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 7(3), 253-256.
Kol, S. (2018). Erken çocuklukta teknoloji kullanımı. Pegem Atıf İndeksi, 1-128.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22


Temel Kavramlar

Kuzu, A. (2008). Öğretim teknolojisi ve ilgili kavramlar. E. F. Odabaşı (Ed.) Öğretim


teknolojileri ve materyal tasarımı (s.1-22) içinde. Eskişehir: Açık Öğretim
Fakültesi Yayınları.
Meral, B., & Çağlar, S. (2021). Siber Zorbalık: Çocuklarda Zorbalığın Yeni Dönemi
ve Hemşirelik Yaklaşımları. Dokuz Eylül Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi
Elektronik Dergisi, 14(3), 261-267.
Mustafaoğlu R. & Yasacı Z. (2018). Dijital oyun oynamanın çocukların ruhsal ve
fiziksel sağlığı üzerine olumsuz etkileri. Bağımlılık Dergisi, 19(3), 51-58.
Mustafaoğlu, R., Zirek, E., Yasacı, Z., & Özdinçler, A. R. (2018). Dijital teknoloji
kullanımının çocukların gelişimi ve sağlığı üzerine olumsuz etkileri. Addicta:
The Turkish Journal on Addictions, 5(2), 1-21.
Nathanson, A. I., Sharp, M. L., Aladé, F., Rasmussen, E. E., & Christy, K. (2013). The
relation between television exposure and theory of mind among
preschoolers. Journal of Communication, 63(6), 1088–1108.
Ogelman, H. G., Güngör, H., Sarıkaya, H. E., & Körükçü, Ö. (2020). Çocukların
Gözünden Evdeki Teknolojik Araçlar. Avrasya Uluslararası Araştırmalar
Dergisi, 8(23), 175-201.
Oğuz, B. N., & Kutluca, A. Y. (2020). Okul öncesi dönemde çocukları olan
ebeveynlerin teknoloji kullanımına yönelik görüşlerinin
incelenmesi. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 39(2),
252-268.
Öztürk, C., & Karayağız, G. (2007). Çocuk ve televizyon. Anadolu Hemşirelik ve
Sağlık Bilimleri Dergisi, 10(2), 81-85.
Özyürek, A. (2018). Okul öncesi çocukların bilgisayar teknolojileri kullanımının
annelerin görüşlerine göre incelenmesi. Çocuk ve Gelişim Dergisi, 2(2), 1-12.
DOI: 10.36731/cg.467662
Prensky, M. (2001). Digital natives, digital immigrants part 1. On the Horizon, 9(5),
1-6.
Reinhard, C. D., Olson, C. J. & Kahlenberg S. G. (2017). Heroes, heroines, and
everything in between challenging gender and sexuality stereotypes in
children’s entertainment media. Reinhard, C. D. ve Olson, C. J. (Ed,).
Introduction: Looking past stereotypes of gender identity and sexuality in
children’s media. İçinde. (s. 1-19). London: Lexington Books.
Sarıdoğan, S. (2020). Okul öncesi dönem çocuklarının teknoloji ve medya kullanım
düzeylerinin incelenmesi. İnönü Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü,
Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Malatya.
Sayan, H. (2016). Okul Öncesi Eğitimde Teknoloji Kullanımı. 21. Yüzyılda Eğitim ve
Toplum Eğitim Bilimleri ve Sosyal Araştırmalar Dergisi, 5(13), 67-83.
Singer, D. G. & Singer, J. L. (2012). Handbook of children and the media. California:
SAGE Publication.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23


Temel Kavramlar

Şahin, M. C., Taş, I., Gürgah Oğul, İ., Çilingir, E., & Keleş, O. (2015). Tablet
bilgisayarların okul öncesi eğitimde destek materyali olarak kullanılmasının
incelenmesi. Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 15(2),
335-348.
Tapscott, D. & Barry, B. (2008). Grown up digital: How the net generation is
changing your world. New York: McGraw-Hill.
TDK, Türk Dil Kurumu (2022). 5 Haziran 2022 tarihinde https://sozluk.gov.tr/
adresinden erişildi.
TÜİK, Türkiye İstatistik Kurumu (2022a). TÜİK Hanehalkı Bilişim Teknolojileri (BT)
Kullanım Araştırması. 05.08.2022 tarihinde
https://data.tuik.gov.tr/Bulten/Index?p=Hanehalki-Bilisim-Teknolojileri-
(BT)-Kullanim-Arastirmasi-2021-37437 adresinden erişildi.
TÜİK, Türkiye İstatistik Kurumu (2022b). Çocuklarda Bilişim Teknolojileri Kullanım
Araştırması. 05.08.2022 tarihinde https://data.tuik.gov.tr/Bult
İen/Index?p=Cocuklarda-Bilisim-Teknolojileri-Kullanim-Arastirmasi-2021-
41132 adresinden erişildi.
Uludasdemir, D., & Küçük, S. (2021). Siber Zorbalığın Önlenmesinde Önemli Bir
Kavram: Dijital Ebeveynlik ve Pediatri Hemşireliği. Türkiye Sağlık Bilimleri ve
Araştırmaları Dergisi, 4(3), 54-70.
Urfa, D. T. (2020). Okul öncesi dönem çocuklarının gelişim düzeyleri üzerinde akıllı
telefon/tablet kullanım alışkanlıklarının ve buna yönelik anne baba
tutumlarının rolü. İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi, Sosyal Bilimler
Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Wartella, E. & Lauricella, A. R. (2014). Media and the well-being of children and
adolescents. Jordan, E. B. ve Romer, D. (Ed), Early learning, academic
achievement, and children’s digital media use. İçinde. (s. 173-187). New
York: Oxford University Press.
Yaman, F., Dönmez, O., Kabakçı Yurdakul, I., & Odabaşı, F. (2016). Dijital Dünyanın
Ailesi İnternetik Aile. Eğitim Teknolojileri Okumaları. (Ed. Aytekin İşman,
Hatice Ferhan Odabaşı, Buket Akkoyunlu). TOCET The Turkish Online
Journal of Educational Technology.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24

You might also like