Professional Documents
Culture Documents
HALÜK KAHAMAGAHALI
3 Aptullah Kuran, ayaklarııı her iki yiinde müsavi açıklıkta oluşu ve rnihrili önümle bir
kubbenin bulunuşu sebebi ile, Hunad Camiinin Sivas Ulu Ciimii ile Konya'daki Alaeddin Camii-
nin bir halitası olduğunu söylemektedir (iıle Devir Osmanlı Mimarisinde Cami, Ankara 196,1,
31. s. ve The llJosque in Early Olloman Archilecl"re, Chicago and London 1968, 148. s.).
Sivas Ulu Ciiınii (593 LLL 97) içinde açıklığı bulunmayan, buna mukabil, dışında avlusu olan
bir plan tipine salıibdir. Konya Aliieddin Camii ise iHivelerle büyümüş, organik olınayan bir plan
arzeder. Bununla beraber, onun da, gerek Konya Ulu Camii (SSO IIISS) ni teşkil eden doğu ka-
nadının, gerek bu kısma eklenen kubhcli bölümle batı kanadı (616-617/1219-1220) nın dışında
avlu bulunduğu gibi, içerde, hiç bir bölümünde, bir açıklık mevefıd değildir. Hunad Ciimiinde
ise, bu iki eiiıııiin tam aksine, dışarda avlu yoktur, fakat içerde bir açıklık bulunmaktadır. Bu
bakımdan Hunad Ciiıııii Sivas Ulu Ciimii ile Konya Aliieddin Camiinden tamamen ayrı bir pliin
tipini temsil eder. Diğer taraftan Hunad Ciimiinde mibrab önünde bulunan kubbe de, Aliieddiu
Ciimündeki knlıheden -eiimiin diğer elemanları ilc kompozisyonu ve dolayısı ile menşei Iıakımın-
dan- farklı bir karakter arzeder. Bilindiği üzere Hunad Ciiıııiindeki kubbeli kısım, Büyük Sel-
çuklu me,cid.i eum'alarmda esas mekanı teşkil eden ve bir eyvanla merkezi a"luya açılan kubbe-
li kısmın Anadolu'da istilıiile geçirmiş devamından ibarettir. Aliieddin Gmıiindeki Muhammed
bin Havlanu'<!-Dınuşki'nin eseri olan ve -doğrudan doğruya avlu)'a açılan bir eyvana Iıağlan-
mayarak- iiç kemerli bir girişle avludan teerid edilen kubhcli Insııu ise Uıııeyye Ciimiinden mül-
lıemdir.
IIliNAD MAC'lzblEsİ 201
Büliin bunlardan sarfınazar, Kayseri'de, H una d Camiiııe plan şellıas, hakımından örnek
leşkil etme durumtmda olan hir Ulu Ciimi (takriben II ,W) rneveuddur (Aptullah Kuran,
Thirteenıh and Fourteenıh Celllury illosqııcs iıı Turkey, Archadog)', .Tunc 1971' 24. C., 3. sayı,
251' s.). Bu mülahazalarla Apdullah Kuran'ın Hunad Camii 1,lfııııııın Sivas ulu Camii ile Konya
Alaeddin Camiinin ayrı husı1siyyeılerinin hirleşmesinden meydana geldiği yolundaki fikirlerine
iştirak edemiyorllz.
4 Mahmuı Akok "Orta Ileriıı mihrap üstünde, kemerleric /aşırımı köşeli kasııa/;!, bir kııb-
bcs; vardır" (a.m .. 9. s.) demekıe isc de, kendi rölüvesi de dahil, neşredilmiş kesitlerin (A. \'aLri-
el, o.e., 21 ve 30. şek.: M. Akok, o.m., 39. S., 33. pl.; A.1<uran, Thirtecnth aııd Foıırteenth Celllııry
}\fOS'l"CS ;n Turkey, 250-251. s.) ledkikinden de anlaşılaeağı iizere, kııhhcnin alımda kasnak yok-
tur.
5 Selçuklu camiIerinde kuLbe kavsi üzeriilde pencere meveud değildir. KubLeler lama.
men sağırdır. Pencereler ancak kasnakta hulunahilir.13inaenaleyh Hunacl Camiind" ınihrtıb iiniin-
deki kuhbenin pencerelerini orijinal kal"il etmeğe (A. Gahriel, o.e., 41. s. ve 21' 30. şek.; S.Ke-
mal Yetkin, Isliim l\limoris;, i 24,.s. ve Türk Mimari"i, n.s.) imkan göreıııiyoruz.
(, "Kuyud-i Kadime-i Vakfiyye Idaresin,le mahfıiz 1139 tarihli ilamda hademe.i vakf
"CLimi-i mczkiır ma'nıfır olub inhidamı ve nokı:fnn yok iken va~atında bir dn"ar bina idüp ve ze-
mini iizre sal la'Lir olnnur taş döşeyüL ye sakf ve dıvarlarım ye kemerlerini kireç ile sıvadulı ye
miieeddeden minare ye ınahfel hina idüL hir kuLbe-i gayr.i muklaziye peyda ilmekle sual "Iu-
nnb ihkak-ı hakk olunmak matliıbumuzdur." siıreıinde iddiaları üzerine Huvand IHıtiin :Vled-
rcsesi müderrisi ve evkafııim müleveHisi el-llac Elıiıbekr Efendi "Cami-i mezkur sathlJllII orlası
kadimden açık "luL eyyam-ı şitada şedid Liirudetden eda.i salatda usret "luL eyyam-ı sayfde
dnhi karlinıİ nıcfruş olan taşları fcnf! hulnıağın zeminin toprağını rüzgar cCırni.j şerifin içine sa-
vurub eda.i salıit içiin hazır olan müslimin müteezzi oluL ve cami-i mezkur mahfuz olmamağla
rnefruş olan döşemc1eri zayi "Imağın k,bel-i şer'den ba'de.l-keşf orlasmdan müee,ldeden dıvar
!ıma idüb ve zemin üzerine taş düşedüh miiceddeden minare ve mahfellıina ve sfıir tiimirlerini
leknlil eyledim" yolunda hademenin iddiasıııı red eyIenıiş ve "Kabl-el.la'ıııir işbu camiin bir
202
hir zamandan heri açık olan ortasına hir knbhe yaptırıldığı kayıtlıdır.
Diğer taraftan Ch. Texier'nin anlattıklarına ve planına göre? (7. şek.),
hu kısmın üzeri 1834 de açık idi. H. F. Tozer'in yazoıkları da hu duru-
mun 1879 da değişmediğini göstermektedir.8 Bn vesikalara gÖl'e, camiin
ortasındaki açıklığın üzerine 1726 yılında bir kuhbe yaptırılmış; hu kubbe
bilahire YJkılmı~; XIX. asrın sonunda oa bugünki kubbe yapılmış ol-
mak gerekir (4.res.). Xıı-xıv. asırlardan kalan oiğer hazı camiIerin
de orta sahnının ortasında bulunan bu mekanın üstünün aslında açık
olduğu kanaati yaygındn.9 Fakat iklimi sert bir bölgedeki bir camiin
ortasında, hem de bu ölçüde hir kısmın üzerinin tamamen açık bıra-
kılabileceği fikri bize ma'kul gelmemektedir. Nitekim Im durumun
doğurduğu mahzı1rlar yukarıda bahsettiğim.iz ibimda da mufass.alan
anlatılmaktadır. LO Işıklık '\Cya aydınlık tabir ettiğimiz bu açıklığın
üzeri, aslında, Anadolu'da hulunan aynı tipteki hütün camilel'oe bir
fenerIc örtülmüş olmalıdır. ıi ışıklığm altında ıla abdest alm.aya mahsus
/
kaplıSU mahalle içinde \'aki' \'e bir kapusu ';arşuya ınütefettih olma!!;la dahil-i eıuni tarik olub
rical.i nİsvan mürur ve ulıfır idüb kıışelcri kelh yatağı olduğundan ı;ayri ba'zı erazil. .. ilh."
siizleri)'le ta'mirfıt.ı mezkureye ihtiyae messittiği şühudun şehadetleriy!e beraber mezkur i1amn
ilaveten dere "lunmuştur (Halil Edhem, Ka)'seri)'}'e Şehri, İstanbul 1334, 63. S" 2. hilşiye vd.).
7 Ch. Texier, Deseripıiorı de [,Asie Mirıeııre, II, Paris 1849. Sıl ve 72. ~., LXXXVI. pl.
i 5 Maalesef hem Vakıflar Genel :llüdürlüğüniin. hem de E.ki Eserler ve :Iiüzeler Genel
Müdürlüğünün arşivlerinde bu taş kaplamayı gö.teren -"e haUa tamirle ilgili- herhaugi bir fo-
toğrafa rastlayamadık. Y.Mimar Dr. Yılma>. Ünge'nin ta'mir sırasmda çektiği ve bize lutfettiği
fotoğraflar dam örtüsü ve taş kaplarıHI ıııes'clesinin aydııılanınasıııda çok faydah olmuştur.
16 Tamirde tonozlarııı dış satılıları eteklerine kadar muka","es taş kaplama olarak yeni-
lenmiştir (3,5. res.). ;1-1. Akok ise, ta'mirden sonra neşrettiği rölövede damı taş kaplama kırma
çatı şeklinde göstermektedir (u.t:., 2'1. s., 2. 1'1.).
17 A. Gabriel, U.t:., ,ı5-'16 ye 49. s., 25. şek.; M. Akok, u.m., 7. s., 2. pl.
HU;-ıAD nL\:-;zuMF.Sİ 205
Bu kısmın üzeri aslında örtülü mü, yoksa açık mı idi? Örtülü idi ise,
bu örtü sonradan hangi sebeple kaldırılmıştır? Açık idi ise, niçin açık
bırakılmıştır? Türbenin vaz'iyyetindeki gayr-i tabiilik neden ileri gel-
mektedir? Medrese duvar) üzerinde, türbenin iki yanında bulunan yapı
bakıyyesi (5, 9. şek.) nedir?
Başlıcalarını saydığımız bu mes'elelerin halli, sıkı sıkıya, yekdiğeri
ile alakalıdır. Bunların herbiJ'i hakkında, mevcild durumu inceleyerek
ileri süreeeğimiz faraziyyelerin karşılıklı olarak birbirini desteklemesi
ve tamamlaması ile yukarıdaki sualleri cevabladırmaııın mümkün ola-
cağı kanaatindeyiz.
206 HALUK KARAMAGARALI
18 Ao Galıriel, Monumerıls .. o, 1, 41. So; So Kemal Yetkin, 1.,leim Mimari"i, 30 baskı, 124. s.
ve Tiirk ,\fimarisi, 730 So; Mo Akok, aomo, 100 So; 00 Aslanapa, Turkish Arı and Arclıilecı"rc, 113. s.
ve Türk Sarıalı, ll, 52. so
IIUNAD MANZUMESi 207
19 Avlunun açık kemerlerI e harlme bağlanması, şüphesiz, iklim şartları bakınundan malı-
zurludur. Buna rağmen Malatya Ulu Camii (A. Gabrid, Voyages Archeologiques dans la Turquie
Orien/ale, I, 268, 275. S., 197, 200. şek.; M. Oluş Ank, Mala/ya Ulu Camiinin Asıı Pliinı ve Tarihi
Hakkında, Vakıflar Dergisi, VIII, 141-145. s., 1-2. şek.), Kayseri'deki Hacı Kılıç Camii (Gönül
Öney, Kayseri Hac. Kılıç Ciimii ve Medresesi, BeIleten, XXX, 119. sayı, 378-379. s., ı. şek.)
gibi bazı binalarda harim geniş açıklıklarıo doğrudan doğruya avluya bağlanmaktadır. Kaldı
ki, Hunad Ciımiinde kemerlerin açık yapılması kaçımlmaz bir zaruret olmuştur. Çünkü, av-
lunun batısını kaptan duvar, yukarıda izah ettiğimiz üzere, camii ile beraber yapılmıştır. Eğer
avlu ile harim arasındaki kemerler dolu olsaydı, avlu dört taraftan Sab'1rve yüksek duvarlarla
çevrilmiş olurdu. Bu kısma batıdan bir kapı açılmanuş olması, burasının kuytu bir yer olması-
run arzu edilmeyişi ile izah edilebilir (6. notun son kısmına bakınız). Kemerlerin açık yapılması-
nın doğurduğu mahzurlar kendisini kuvvetIe hissettirmiş (bk: 6. not) ve zaman zaman bunun
için tedbirler alınmaya çalışılnuştır. A. Gabriel'in plarunda (Monumenls Turcs d'Ana/olie, I,
43. s., 20. şek.) görülen muhdes duvarlar Ch. Texier'nin plamnda (makalemizde 7. şek.) işaret
edilmediğine göre, bu seyyahın Kayseri'yi ziyaretinden sonra yapılmış olmalıdır.
208 HALUK KARAMAGAHALT
22 Ch. Texier, c,uııiin XIV. ,,,nn ortalarında, Hacı Bayram .•ıı arkadaşı ve bir tarikatın
kurucu", olan IIo\"elı acllı bir dervişin hatırasma yaptınldığını yazmaktadır (Descripıiorı de 1'-
Asie lvIirıeure, lI, 58. s.). Aynı kayda, hiraz farklı olarak, H.F.Tozer'de de tes,idiif etmekteyiz
(Turkish Armerıia and Easlem Asia 111irlOr,LIO ve i 12. s.). Tozcr, ayrıca, türhenin de, mahalll
olarak Hwant telftffUz edilen Hoveıı adlı dervişe ftid olduğunu belirtmiştir. Devrimizin san' at
tarihçileri, Hunad H,itun'un hüviyyetiııin kat'i olarak hiliniilesi karşısında, hu seyyUhların
nakilleriru üzerinde durmaya dalıi layık görmemişlerdir. Ancak, hiz hu rivftyel.de, asırlar bo-
yunca nesillerden nesiııere intik"li sırasında değişerek tanınınayacak h,ile gelmiş bir hakikatin
izlerinin me\"eud olduğunu diişünüyoruz. Medrese ve bilftlıire cftmi yapılırken muhftfaza edilmiş
bulunan gayr-i islftmi küçük yapının, ancak İslami bir lıüviyyet kazanmış, yftııi, manevi
mertebesi olan hir müslümanın türbesi hftline getirilnıiş olması dolayısı ilc muhafaza edilmiş
olahileceğinc yukarıda iş,iret etmiştik. Bu tiirhe yıkıldıktan ve yerine Hunad Hfttun'un türbesi
yapıldıktan sonra, zamanla, ilk türhede medfun bulunan dervişlc Huııad lftkahı arasında bir
bağ teessüs etmiş ve hakikat halıis mevzfıu ettiğimiz rivayete tahavvül etmiş olmalıdır. Erzu-
rum'daki Hfttiıruye Medresesi ile alakalı böyle hir riv"yeti de hir makalemizde talılil etmiştik
(Erzıırunı'daki Hallt"iye 1I1edrese.,inirı Tarihi ve Biirıi.i llakkırıda Jl1iiliihazalar, Selçuklu Araş-
tırmaları Dergisi, lll, 1971, 217-218. s.).
210 HALUK KARAMAGARALI
bina, İslamı hüviyetti ile, cami yapılırken de, planı bozmak bahasına,
yerinde bırakılmış ve bulunduğu saha açık kemcrlerIe harime bağlanan
bir avlu halinde caJnÜn planına idhal edilmiştir (3-4. şek.).
Avlu ile harım arasında kalan doğu-batı istikametindeki tonozun,
kuzey yanı desteksiz kaldığı için yıkıldığına ve yenilenirken de istika-
metinin değiştirildiğine yukarıda işaret etmiştik. Bu hadisenin ne za.
man vuku bulduğunu bilemiyoruz. Ancak, bu hadise ile Mah.peri
Hatun Türbesinin yapılışı arasında bir alakanın bulunduğunu düşü.
nüyoruz. Tonozun yıkı1lrken, gövdesi de, örtüsü de esasen zayıf olan
gayr-i İslami menşe'li küçük binayı da ağır hasara uğrattığı muhakkaktır.
Manzumenin tertibinden de anlaşılacağ! üzere, Mah-peri Hatun'un
türbesi için civarda yer bulmak güçtü. Bu avluda ise hasara uğramış,
belki de yıkılmış bir türbe bulunuyordu. Bu müsait zeminde, eski
türbedeki kabri de içine almak üzere, onun mahzen katı veya temelleri
üzerine yeni türbenin inşa edilmiş olm.ası bize çok makul görünmektedir.
Yeni türbenin zorlanarak medreseye bağlanması, hem siihanın m.i'mii-
rın serbestisini tahdid etmesi, hem de eski yapının hakıyyesinden
faydalanmak arzusu ile ızah edilebilir. Bu seheble serhest cehhelerden
birine taçkapı yapılamadığı için, bu taçkapıya çıkılacak merdivenlere
de ihtiyaç kalmamıştır. Bu durum, mi'miirı, buradaki ncv'i şahsına
mahsus mukarnaslı kaideyi yapmaya sevketmiştir. Mevzuumuzun
sınırlarını aşmamak için türbenin tafsilatına girmiyoruz.
Batıdaki taçkapının güney yanına eklenmiş olan minare 1139 11726
da yapılmışrtır.ı3 Daha önceleri ezan muhtemelen damdan okunuyor-
du. Dama, harimin doğu duvarının içinde bulunan hir merdivenle çı-
kılmaktadır.
CaJnÜn içi ve dışı çok sadedir. Tezyiniit mihrahla minher ve taç-
kapılarda toplanmıştır. Milirab değişik hir kompozisyon gösterir (15.
res.). İki düz bordür arasında yer alan hendesi bir ağ ile çerçevelenen
köşeli mihrah hücresinin içinde istiridye kabuğu hiçiminde dilimlerle
nihayetlenen ince-uzun üç küçük niş bulunmaktadır. Bu kısım kMi
yazıyı andıran hendesi geçmelerden müteşekkil hir şeride üstteki mu-
l.;..ul uL" t~ç.'j\ iJlk.Lll il~l J !..I):L\ LlJ:.I .i~ ilJ~": .J'.I (ı
~l~~"
~.. JJ'->":)' C:..:J \ .J: i -:z ..u i J
o...ıJJ ül~!I":"S:li 0'_..ı.ll)L;..ı.l\ilyi"", öJ.A>\)I d.1.W\il~lI ~U.\ (2
JJU; ~\ ibi
24 Zeki Oral, Anado/u'da Saıı'aı Değeri O/aıı Ahşap Miııber/er. Kilabelcr; ve Tarihçelcri,
Vakıflar Dergisi, V, 1962, 41-42. s.
25 Taçkapılann tezyİniltl hakkıııda lefermiıllı bilgi için bk: Seıııra Ögel, Aııado/ıı Selçuk.
lıı/arının Taş Tez)';ııaı" 33-35. s.
26 Halil Edhem, a.c., 64-65. s.
27 a.c., 65. ,.
212 RALl'K KAR.BfAGARALI
28 Aptııııa)ı Kurau "Cami ve medrese d/HarlaTlnm iltisak şekli camiin daha önce yapıldı-
.ı;ma işareı eder," demekte (Anadolu Medrese!eri, 72. s.), fakat bu iltisak ~eklinden ILLI hiikme nu-
"i vardığını iz,l!ı etmemektcdir. Kendi planları da dahil, biitün plıınlarda açıkca görüldüğü Ye
yukarıda i7.ah edil<iiği ü7.ere, iltisakı temin eden duvar medreseye "ittir. Bundan dolayı A. Ku-
ran~uı gariişiine katılmak imkanını bulanııyoruz.
nVXAD MANZUMESİ 21~
30 Erol Yurdakul, Sım B,dufl/ltlarn Göre Kayseri'deki l1,".a/ Hamam/., Selçuklu Araştır-
maları Dergisi, 11(1970),1971, 142. s. vd., 1, şek.; Yılmaz Ünge, Kayseri IIltand (M:ahperi
Halun) Kii/li.yesinin Hamam, t'e Yeni B"lun1l1' Çini Tez)"iflaı" Onasya, IV, 17. say', 1969, ll, s.
3\ Erol Yurdakul, a.I1I., ).1(, ve ıso. s., ı. şek.: Yılmaz Oııge, a.m., 3. not.
HU;\,AD )IANZl:MESİ 215
100
i lOO
...... ~
JOO
'0 20 tn
•D
Mor-ızÜIT'C'nın
Môh_pQrı
ıkincı
!löt~n'un
ya;-ır51 olar.
yo::ı:1rdlgl
mC'dr~sp
•r;:JL
""Oh_ P'Hı Hôı.jıı 'C ır'. yo;>ılon lurbQ
ıo 10m
-~ --- ...o :o
>. .' ,':
i
0:: :0:
.,
::
i
if
......
::::0 ..:.:.0.
"
.:O~:::::O ~:
"
:0'.' ..:0 .....'.: D :::....0:::::: O::: :::0
'. i ~ ,
..0.:.__
.::0-:-::..:0. '.:::0 ::',:.0
"
'~ :'
/K
10
.. IOm
,
. ,
~') : :
, ..
::.~~.'.','.'.ij .....'..0 :0"
'~:.'.'.'
'd.'
::'
:0 :0: '::.0
: .
•...'.
.".- 0 :D:.
._._.
-'
=
MQdr(,~Q vG' lurb('nı"ı yıır-n<:a ('v,';!:tQ '-lerı l ~ r(Jllır
...,.,
ii
:< X
'ru~.d(!S
es. :.ırroların:~c
~uvcr
yı:-;; ':"::n
•
5. ~ek. 1\1tıh-perİ Hattıll Camiiniıı türbc yapıldıktan ~Olınıki durulIlli
~
"
-''""
~
~
~
::ı
~
:~~
::;
-= "'"
:: ~
;;;
::'
;::
,; ~
..:>
U
;::
"
r.:ı
," ~:
'3
:ı::
~
'"
e-
L
<"
~
.;i
~
~
ııı:"'AU ~IA],;Z(;MESi
o Lo, - 20 in.
i
'
diyagrall1l.
J11'N.\D ~ıA:"Z(j}ıESi
"'--'
~-~Il
.=--=-=--=....:..:....:._._. __ . '----rr
• ~"-
----+-
nun
•
D
~(llll.um~:'.p
fY'(>~:
M~~ -
C')~
(;('"
:'.V,J
•. 1.1t>
1;"::J,IIJl
',""
'!
,=
'::
:ı:
',.
o_lU~cr~ ..... ,
~
.-~
,
.,
232 HALUK KARAMAGAHALI
~
'," -
"t •••.
lL. re,.. - Kay",,,i. Küliik Ciımiiııin damındaki toprak tabakası kaldırıldıktaıı sonra meydana
çıkan eski ton"zlar. (E. Yurdaknl).
9. res. - Külük C••miinde eski tonozlann aralarına yerleştirilmiş bulunan sallar. (E. Yurdakul).
234 HAL0K KARAMA~AllAU
10. res. - Hunad Camiinde kuzey-batıdaki avlııya açılan eski kemerlerin birinden kalan üzengi.
~
;;
~
>
t::
::::
>
~
N
C::'
::::
t'1
iJL
tl>
1 L res. - Türbe avlusunun batl'Indaki duvarda sonradan açılıruş 12. res. - Aynı pencerenin, kaplama kesilmek süretiyle açılan ~
<.;:;
olan haeet penceresinin içten görünüşü. dış tarafı ve ınuahhar dolgusu. v.
~
W
0\
-;..
~
t'"
C>
~
~
:.-:ıl
..;;:
:.-
;..
Ç';<
::.:
;..
13. res. - Medrese duvarındaki e,ki yapı bakıyye,iııin doğu 14. res. - Aynı yapı hakıyyesinin türbenin hatısında
tarafı. (O. Tuncer). kalan kısmı.
1l1!NAU MA:'IZıJMF.Sİ .'237
238 HALUK KARAMACARALI
.". ,
cc,
~~:.;
".
L~\
r"
.•...
fi
~ij
::
-
~ ~'
;; 5
= ~ "c
... :1
..:
-=.~
's.~~
'-
"'-
eS
242