See discussions, stats, and author profiles for this publication at: https://www.researchgate.

net/publication/339460938

CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER I

Book · February 2020

CITATIONS READS

0 840

1 author:

Pinar Okur
Leiden University
404 PUBLICATIONS 9 CITATIONS

SEE PROFILE

All content following this page was uploaded by Pinar Okur on 24 February 2020.

The user has requested enhancement of the downloaded file.

 CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER I
PRATİK ÇALIŞMA 1
1 - 5237 sayılı TCK’nın “İnfaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokmak” başlıklı 297.
maddesinin (Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen) 2. fıkrası aşağıdaki şekildeydi:
“Birinci fıkrada sayılanların dışında kalıp da yetkili makamlar tarafından infaz
kurumuna veya tutukevine sokulması yasaklanmış bulunan eşyayı, bu yasağı bilerek,
infaz kurumuna veya tutukevine sokan veya bulunduran ya da kullanan kişi, altı aydan
iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”
Bu hükmü, kanunilik ilkesi bakımından değerlendiriniz.

2- 17 yaşındaki A, 7 Haziran 2005 tarihinde misafir olarak bulunduğu akrabası B’nin evinde
geceleyin hırsızlık yapar.
30 Eylül 2005 tarihinde yapılan yargılamada, A’nın işlemiş olduğu suç bakımından ceza
sorumluluğunun nasıl belirlenmesi gerektiğini aşağıdaki hükümler çerçevesinde açıklayınız.
Not: TCK, m. 31, f. 3’ün 29 Haziran 2005 tarihli ve 5377 sayılı Kanunla
değiştirilmeden önceki hali:
“Fiili işlediği sırada onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olan
kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde
ondört yıldan yirmi yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde dokuz yıldan
oniki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Diğer cezaların yarısı indirilir ve bu
hâlde her fiil için verilecek hapis cezası sekiz yıldan fazla olamaz.”
TCK, m. 31, f. 3’ün 29 Haziran 2005 tarihli ve 5377 sayılı Kanunla değiştirilmiş hâli:
“Fiili işlediği sırada onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olan
kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde
onsekiz yıldan yirmidört yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde oniki
yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Diğer cezaların üçte biri indirilir
ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezası oniki yıldan fazla olamaz.”

3- İhaleye fesat karıştırma suçunu işleyen A, TCK’nın 235. maddesi hükümlerine istinaden 5
yıl hapis cezasına mahkûm olur ve bu cezası 5.3.2013 tarihi itibariyle kesinleşir. Bu arada,
TCK’nın 235. maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları 11.4.2013 tarihli ve 6459 sayılı Kanunla
değiştirilmiştir. Maddenin değişiklikten önceki metninde, söz konusu suçun temel şekliyle
ilgili ceza, beş yıldan oniki yıla kadar hapis cezası iken, değişikle bu cezanın alt sınırı üç, üst
sınırı ise yedi yıl olarak belirlenmiştir. Ayrıca, değişiklikten önceki metne göre söz konusu
suçun temel şeklinin oluşabilmesi için, ilgili kamu kurum veya kuruluşu bakımından bir zarar
meydana gelmesi gerekmemekte idi. Zararın meydana gelmesi bu suç bakımından daha ağır
cezayı gerektiren nitelikli unsur olarak belirlenmişti (değişiklikten önceki üçüncü fıkra). Buna
karşılık, değişik üçüncü fıkra hükmü düzenlemesi dikkate alındığında, ilgili kamu kurum veya
kuruluşu bakımından bir zarar meydana gelmesi söz konusu suçun temel şekli bakımından bir
unsur mahiyetini kazanmıştır.

Değişikliğin, A’nın durumuna etkisini ve bunun kapsamını değerlendiriniz.

4- A Şahsı, 15.01.2003 tarihinde işlediği suçtan dolayı 20.01.2004 tarihinde mahkûm olur ve
cezasının infazı devam ettiği sırada 01.06.2005 tarihinde 5237 sayılı yeni Türk Ceza Kanunu
yürürlüğe girer. 5237 sayılı TCK’nın ceza kanunlarının zaman bakımından uygulanmasına
ilişkin öngördüğü sistem çerçevesinde olayı değerlendiriniz.

5- A, kendisine olan borcunu uzun süredir ödemeyen B’yi görüşme bahanesi ile çağırır.
Buluşma noktasına gelen B, C’nin de yardımıyla A tarafından zorla bir araca bindirilir ve bir
bağ evine götürülür. B, polisin sıkı takibi sonucunda dört gün sonra kurtarılır.

Fiilin suçun kanuni tarifinde gösterdiği özellikten hareketle olaydaki, suçu nitelendirerek, bu
suçu teşebbüs, suçun işlendiği zaman, iştirak ve zamanaşımı yönünden değerlendiriniz.

6- Trafikte aracıyla seyir halinde olan A, fasılalı yanan kırmızı ışıkta aracın hızını kesmeden
yoluna devam ederken karşıdan geçmekte olan yaya B’yi fark eder, ancak duramayarak
çarpar. A, B’yi hastaneye götürür. Ameliyata alınan B, ameliyat sırasında hekimin yanlış
tıbbi müdahalede bulunması sonucu hayatını kaybeder.

B’nin ölümü dolayısıyla kimlerin ceza hukuku sorumluluğunun bulunduğunu tartışınız.

7- Kuyumcu K, çeşitli bankalardan çektiği kredi borçlarını ödemekte zorlanan B’ye 1000
gram altını üç ay sonra 1100 gram olarak geri ödenmek üzere borç olarak verir. İhbar üzerine
olaydan haberdar olan … Cumhuriyet Başsavcılığı K hakkında TCK’nın 241. maddesinde
düzenlenen tefecilik suçunu işlemekten dolayı kamu davası açar.

BİLGİ: TCK’nın “Tefecilik” başlığını taşıyan 241. maddesi “(1) Kazanç elde etmek amacıyla
başkasına ödünç para veren kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli
para cezası ile cezalandırılır.” şeklindedir.

TCK’nın 241. maddesinin para dışında altın gibi diğer misli şeylerin ödünç olarak verilmesi
halinde uygulanıp uygulanamayacağını tartışınız.
 8- Aşağıdaki ifadelerden hangisi veya hangileri doğrudur? Doğru olan şıkkı veya şıkları
işaretleyiniz.

a) TCK’nın öngördüğü sistemde kast ve taksir, kusurluluk şekillerini oluşturmaktadır.

b) Her suç hem kasten hem de taksirle işlenebilir.

c) Maksat veya saik, unsur olarak yer verildiği hallerde bir suç tipinin kastın dışında kalan
diğer sübjektif unsurlarını oluşturmaktadır.

d) İşlenen fiil ile suçun kanuni tarifindeki maddi unsurların gerçekleştirileceğinin kesin olarak
bilindiği hallerde, doğrudan kasttan söz edilir.

e) Bir fiil ile bir suçun kasten, bir başka suçun taksirle işlenmesi mümkündür.

f) Şahsi cezasızlık halleri, kastın kapsamı dışında kalırlar ve kusur yargısının da konusunu
oluşturmazlar.

View publication stats