Professional Documents
Culture Documents
LEYUERBİL
MEKTIJP AŞKLARI
EDİTÖR
RÜKEN KIZILER
GÖRSEL YÖNETMEN
BİROL BAYRAM
DÜZELTİ
ASUYALKUT
1. BASI�: 1988
TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI'NDA
V. BASIM: ŞUBAT 2.014, İSTANBUL
BASKI
YAYLACIK MATBAACILIK
LİTROS YOLU FATİH SANAYİ SİTESİ NO: 12Jı97-:ı.03
TOPKAPI İSTANBUL
(0212) 612 58 60
Sertifika No: 11931
mektup aşkları
Leyla Erbil
TÜRKiYE $BANKASI
Kültür Yayınları
"Son olarak, iyi k endin e ni n dünya-gidişine
' '
7
layacağımı anlamıştın , yüzme b i lmiyordum .
O gün d e aynı ko rkuyu duymuştum .
Akşamı iple çekiyorum , s e s ını duymak
için sana telefon edeceğim , yoksa duramam .
Dün gece İ smet'leydim , orada yedim ( i ç
medim) , ard ından otel e b ırakt ı beni . Sa
bah daireye İ smet'le birlikte gittim , onun
tanıdığı bir iki arkadaş ı varmış , şube mü
dürü olan yarbay seyahatteymiş , durumum
ona bağlı, yardımc ı s ı b inba ş ı geç kaldı
ğım için bir şey söylemedi , sonuçta bir iki
öğüt le atlatacağım sanırım . Şimd i l ik hiç
bir iş im yok , bütün gün oturuyo rum . Ş im
di İ smet'in yazıhanes indeydim , yalnızım ve
telefonu bekliyorum .
Çok kötü bir şey oldu Jalem , gene aynı
kabus çöktü iç ime . Şehir l e raras ı hatlarda
ar ıza varmış. oysa sabahtan be r i bu anı
bekl iyo rdum ; bu sana benim şan s ım hakkın
da bir fikir ve r s in , berbat oldum , bu ak
şam içeceğim .
Evlat , canım ne olur hemen yanıt ver
mektuplarıma , seninle öyle doluyum ki hiç
bir şey düşünemez oldum . Tatl ım benim , ne
den bir resmini esirgedin benden . Evlat ev
lat evlat .
Ahmet
Anka ra P a l a s Ot e l i
İ zmi r .
8
S evg i l i J al e ci ğ i m,
Trende yazmaya başl ad ı m bile sana. Şu anda yedi k u rt
adam sarm ı ş çevrem i . N e yaz ı yo rsunuz d iyo r l ar. Öykücü
yüm ben, bir öyk üye baş l ad ı m, d i y o r u m . l< itap l ar ı m ı n
ad ı n ı so ruyo r l ar, henüz yay ı m l atmad ı m, söz l eşme yap
maya g i d iyo rum, diyorum. H ı ı ı, h ı ı ı, ad ı ne kitabı n ı z ı n d i
yo r l ar, " G e n ç J a l e ' n i n Ö l ü m ü " , d iyo r um !
O ğ l an l ardan bi ri fena değ i l; boy bos yeri n de, ço k hoş
mavi, aval g ö z l e ri var, ama k ı l ı k kıyafet köpe k l e re zi yafet!
" Zarfa bakma maz rufa bak " , hey g i d i T ü rkçeci hey ! Pa
saklı bed e n i n u r i le yoğ r u l m u ş m u d u r d e rs i n !
Yan ı md a otu ran teyze yaygarayı basmadan ç ı kay ı m
şuradan bi raz. N e yapal ı m, E rg i n d e başı n ı n çaresine bak
s ı n, ben Ankara'ya varmadan k i mbili r kaç kızı kafese koy
muştu r ya! B udala, ken d i s i ne i nand ı ğ ı m ı san ıyor. Başken
te varı r varmaz i l k işim ona aşk ı n g ö zyaş l a r ı mektubu n u
yazmak o l sun! O n u n ye rini ş u avala do l d u rtabi l i rim!
J al eciğ im, bu n l ar voleybo l maç ı n a g i d iyormuş. H e r bi
riy le ayrı ayrı i l g i lend im! Ad resler a l d ı m, telefonlar verd im,
ben i m k i tabi i yan l ı ş n u mara; daha i l k g ü nden i stemem
ağabey i m i n bu rnundan geti rmek; adamcağ ı z k ı rk y ı l da
b i r kardeş i n i çağ ı rm ı ş tati l l e re; kar ı cı ğından ayrıl masa
anımsamaz d ı ben i ya, anacı ğ ı n ı on y ı l d ı r aray ı p sormad ı
ğ ı g i bi. İş yok oğ l an l arda; aval göz, Van G ogh'u v e O rhan
Ve l i 'yi seve rmiş, " İ stanbu l ' u D i n l iyorum G öz l erim l<apa
l ı "yı göz l e ri kapalı okuduğu i ç i n soğ u d u m sal aktan .
9
B u mektubu o kuyunca gene zıvanadan ç ı ktığ ı m ı a n l a
yaca k s ı n . N e yapayım, e l i mde değ i l, k i m i zaman ö y l e b i r
coşuyo rum k i , dar gel iyor b a n a dü nya, f ı rl atsam m ı diyo
rum kendi m i treni n cam ı ndan ! D ı şarıyı da sorma, tırtı l tır
tı l deniz k ı y ı l a rı , "önde zeytin ağaçları, a rkası nda ya r".
H ay A l l a h ! N eden b i r i nsan l a b i r saat o l ma k yetiyor ba
na? Tın tın, mübare k l e r tın tın, b i r de övünüyo r l a r ! N eden
övü n ü r şu i nsan l a r b i l m em k i . Ben de k i m i a rıyorum aca
ba aşı k o l ma k i ç i n, herhalde b i z i m a radık l a r ı m ı z ç ı kma
m ı ştı r anası n ı n k a r n ı ndan henüz! B e k l esek de yapsak m ı
zina kendi doğ u rd u kla r ı m ı z l a Adem babam ı z g i b i ! B i r sü
rü koyun doğu rmuş, b i r sü rü de koyun doğuracak i nsan ı n
i l k icadı analarla, posbıyı k l ı hanende babalar başkente doğ
r u i le r l iyo rlar!.. Ş un lardan b i r i n i n doğu rduğu erke k l e ev
len i l i r mi a l lahaşk ı na sen söyle. Düşün bak, b i rine aşık o lu
yorsun, "ebeveyn" böy l e ç ı kıy o r ! Zava l l ı Atatürk, he r
tren boşa l ış ında b i r kez daha ö l üyordu r; han i sizin k ı l ı k dev
rimi n i z, han i sizin gözlerin izdek i her Türk on düşmana be
del d i r p ı rı ltısı, diye! Ta ri hten on a l ı rd ı m hep d e !
Dostçuğum düşünüyo rum da, annemden s o n ra bana
en yakın i nsan sensin, annem de yaşına g ö re ne kadar b i z
den b i ri değ i l m i ? Tab i i b i z i m rak i k konte s Fe rhunde'yi
unutma; k i m b i l i r Ankara l ı la ra nas ı l b i r romanti k sosyete
oynuyo rdu r !
Ka r ş ı mda k i koyun a n a ç o k k ötü bak maya başla d ı .
M ektub u kesip azıcık han ı m han ı m c ı k di l l eşeyi m o n u n l a;
oğu l cuğu da beni m g ibi b i r aşifteye kurban g iderse diye ödü
patlamak üzere; güzel A l l a h ırn, neden ben i de b u n l a r g i
b i y a d a o n l a rı d a ben i m g i bi yaratmad ı n d a rahat ı m ı ka
ç ı rd ı n şu dünyada ! Reha'yl a nas ı l g id iy o r büyük a ş k ı n ı z?
Sacide
10
Jalem ,
Tat l ım benim . seni öyles ine arıyorwn
ki , İzmir'de miyim yoksa çölde mi? Çevrem
de dolaşan insanları gö rmüyor , kentin gü
rültüsünü iş itmiyorum , hiçbir o l ay ilgi
lendirmiyor ben i s enden başka . Dün gece
mutluluğumdan ağladım mektubunu aldığım
an . Ha la aynı odadayım : penc e r e s i d enize
baksaydı ne olacaktı sanki ; ben senden baş
kas ını gö rmüyorum ki bakt ığım yerde . Za
ten yalnız kalmak daha iyi geliyor bana .
Bir yıl nas ı l kal ırım bir yerde havsalam
almıyor . Sen Ke rim ' e söyle , lütfen bir yo
lunu bulup beni İ stanbul ' a ald ırmayı de
nesin .
Beni ş imdi Bornova ' ya verdiler , orada
ki at surat l ı müteahhitle cebe l l e şeyim
d iye . Yarbayla t e ş e r rüf ettik : ş irin bir
pinpon . bağırıp çağırmak şöyl e dur sun .
"Hadi yavrwn sen hemen vazifene baş la , " de
di ve bütün bir hafta boş oturttu beni .
Yarbay klasik Osmanl ı tipiymi ş . "Eli pa
ket l i git , " dediler ama b en aldırmadım , o
da iyi davranıyor . Aklım fikrim İ stanbul ' a
tüyebilmek : belki biraz daha ahbap olur
sak bu pinponla ileride b i r şeyler yapa
b i l i r im .
11
Daha çok yalnız baş ımayım , seni düşün
mekten beynim duracak sanki; bir iki kez
İ smet'le yemek yedik . Bir ke re s inde " Şark
Kahve s i "nde yedik , oradakinin taklidi bir
yer; dalıp dal ıp durdum , hep seni arıyor
dum karşımda . İ smet , "Burada o l sun ister
s in , değil mi , " dedi , laf mı yani neler ve
rirdim bir bilse . İ şte aşık olamayacak bir
tip , artık haş a r ı l ıklarını bı rakmış ; öm
ründe b i r kere b i l e konuşmadığı bir kız
la evlenecek , mutluluktan uçuyor .
Jalem , mümkün olduğunca içmiyor um , için
ce hep ağlıyorum . İ laçlarımı unutmuştum
canım , iyi ki anımsattın bana . Burada bir
piyano bulsam b elki bi raz daha kolay ge
çerdi günlerim .
Jalem , okulda Reha ' ya rastlar san lütfen
ç ıkma onunla ne olur ! S eni ö l e s iye ö z l e
d im , ö l e s iye s evd im zaten . S ık s ık yaz ne
olur! Beni b iraz ol sun düşündüğünü yaza
maz mıs ın? Evlat evlat evlat .
Ahme t
12
Dostum,
Be n i çok sevi n d i re n mekt u b u n u dün a ldım, paza r g ü n
leri a ldığım mektu pla r beni çok sevi ndiriyor. Kemal'i gön
derdiğim perşembe gününden beri çok mutsuzdum. Kemal'in
burada kaldığı on gün bilsen ne kadar oyalanmış eğlenmiş
tim, şimdi eskisinden daha çok sıkılıyorum. Dışarda güneş
li bir hava va r a m a ben yerimden kıpırdamak bile istemi
yoru m . Ah dostum. bilsen mektu pların nasıl mesut ediyor
beni, mektupla r ve haya l lerimden başka bir şey yok haya
tımda. Evet g ittikçe genişleyen ve genişled iği n ispette be
ni sıkan bir g rubum var. H epsi dost görün üyor; heyhay! ne
kad a r da uzak l a r be n d e n . İyi ki Sacide bu rada; g e rç i
onu da yirmi g ü n d ü r görm üyoru m. Telefonda konuştuğum
da salı g ü n ü geleceğini söylemişti. Berm utat orta larda yok,
kim bilir hangi çılgın lık peşindel Ağabeyine gelince, merak edi
lecek biri değ il ama ba na çok l ütufka r. Geçen g ü n telefon
da, "be n i çok görmek isted i ğ i n i" söyled i. Ama yorg u n ka l
bim ceva p veremeyeceğ i m h i s leri a rtık din lemek d a h i is
tem iyor. Zaten Sacide'nin, ağa beyiyle a ramda bir şeyler
olur diye ödü kopuyor, karşılaşma m ızı hep engelliyor.
Şimdi radyoda Sc h u bert'in Dördüncü Senfoni'si çalı
yor. Evde yalnızım ve devam ediyorum. Jaleciğim, sevgili dos
tum, ben i Kema l'i ihmal etmekle suçla ma. O seni a let edi
yor; sen in merha metin beni değiştirsin diye ya pıyor a ma,
ben evde on g ü n hasta yata rken ba na yazmaya vakti ol
m uyor derken çaya g itmeye vakti ol uyor. Senin Zeki'ye ge
l i nce, ne d iyeyim, o kadar uzaktayım k i ve onu h iç ta nımı-
13
yoru m . Ya l nız h e r i n sa n ı n g üzel ta rafı va rdır, za m a n la
a n laşı l ı r. Hatırlar mısın sen Kema l'i de i l k gördüğünde
saçma ve m a n a sız bu l m u ştun a m a bug ü n öyle bu l m u
yors u n . . . Tetki k et, ha kikaten te miz bir sevg i ise, i n sa n ı
mesut eden bir ta rafı bul u n a bi l i r. Un utma k i bazen tem iz
bir sevg iyi bile bulamıyoruz. Ah dostum, öyle g üzel ke
m a n sesleri d uyuyoru m ki şu a nda, keşke sen de bu rada
olsaydın.
D ü n biraz ben i sıka n bir şey old u; gerçi a n latamayaca
ğım ama, bir yerde arkadaşlarla topla n mıştık, bir a ra pen
cereye ya klaştım . Öyle bir ma nza rayla ka rşılaştım ki a n
latm a ma i m ka n yok. Aynı şekilde sayısız ağaçla r, üzerle
rinde h iç ya pra k yok! Upuz u n , si psivri, birbirlerine yakın ve
heps i n i n orta sında batma kta ola n g ü neşi n ışıkları! O ka
dar boş, o kadar sessizdi ki, kendimi bütün o ağaçların a ra
sında k i m sesiz r u h u m u n ızdırabı i le ya paya l nız ka l mış
sandım! O kadar boş ve sessizdi ki ağla maya başladım! Her
kes şaşmış, ba na ba kıyord u . istersen sen de ba na deli de
a m a sa nıyorum sen ben i a n l a rsın .
iki g ü n ewel a n neme b i r mektup yaza ra k dönmek iste
d iğ i m i söyled i m, ceva bı nı mera k l a bek l iyoru m . B u rada
m üth iş bir grip sa lgını var. Abla m ve bütü n ev ha l kı yat
tı, bir ben, bir de Ü m it aya kta idik. Hasta ba kmakta n öl
d ü k. Ba ba n evde yokken oraya gelebilsem ne iyi o l u r; an
nen be n i sever, birl ikte g üzelce gezeriz. Kema l bir mektu
bunda Nejat'ın senden çok hoşla ndığı n ı söyl üyord u; birlik
te çaya gideriz.
Ba na, üzül me, d iyors u n . Fa kat ne yapayım, ızdırabı
çok seviyoru m . Saadeti n kıymeti n i a n laya bi ld iğ i m i ç i n .
Hayatta h e r ze1,1ki tatmak isterim, her maceraya atılmak
isteri m, her şeyi öğrenmek ka prisi o kadar ga lebe ça lar ki,
inatçılığımı bile u n uturu m . Sen benden daha da i natçı ve
g u ru rl usun, b u n u n için macera la ra katılmak istem iyorsun;
14
tatbike ça lış, bazen çok g üzel şeyle r keşfedebilirsin. As
l ı nda dostu m bizi kimse a n laya mıyor: heyhay dostum hiç
kimse !
B i r de şu yen i ta n ıştığın Ahmet'i mera k ediyorum.
Mektu plarında h e rkesten çok o yer tutmaya başladı. Ya
Reha?
Ceva pları n ı her an bekliyoru m . Uzu n ve sık sı k yaz ba
na dostu m .
Senin Ferhunde
NOT:
Bu raya g e l i rken a n nene M a n i di Fata bırakmıştım,
işi bittiyse gönderir misin? Abla m ı n eski bir m u a re
e l bisesi var, onu boz u p ke ndime etek ya pacağım.
15
Dostçuğum, b u rada b i z i m arad ı ğ ı mız, b i z i m kafada i nsan
lardan her i k i cinsli güruh i ç i nde de ancak b i rkaç tane var.
G e r i si b o k . Ded i kodu, ded i kodu. B u mem l e ket ç o k p i s
J a l e, çek i p g itmek i stiy o r u m b u radan. B u rada S e l i m ad
lı b i r çoc u k l a tan ı ştım. B i r de onun a rkadaşı N evzat v a r,
i ki s i de bu radan kaçmayı planlıyo r l a r, ben i de k ı ş k ı rtıyo r
l a r. S e l i m'den sana son ra çok söz edece ğ i m . S ev i ş iyoruz,
çok başka b i r i nsan. N e çabuk deme, b i l i rsin ben duramam.
G eçen gün S e l i m bana, İ strati ' n i n Dünya ve İnsanlara
Dair ad lı, maka l e l e rinin top l an d ı ğ ı b i r kitap verd i . "1921
senesi başl a rında ' N i s H astanes i ' n i n doktorları ndan b i ri in
tihar eden serseri G he ra s i m İ strat i 'y i ö l ümden ku rtar
m a k l a, beşeriyete b i r 'ö l mez' hedi ye ettiğ i n i herha lde b i l
m i y o rdu" d iye baş l ayan b i r k i tap. Ç o k g ü ze l . İ nanmazsın
ben i ağ l attı . S e l i m' i sever g i b i o l uyo rum dostum . İ l k de
fa bu kadar derin ve değ i ş i k duyg u l a r h issettim bu çocu
ğa. O n u n l a b i r likte opera l a ra giderek, meyha n e l e ri d o l a
şara k hayatın tad ı n ı ç ı karıyoruz. B i r ö z ü rü var, çok k ı s
kanç. S ü rek l i beni i z l iyo r, so r u l a r soruyor. B e l k i de bu yüz
den bu aşka k ı yacağım; ya da onu n l a b i r l i kte ben de ka
çaca ğ ı m bu baş belası meml eketten.
Dostum bana resmi n i göndersene. Yen i çektirmedinse bi
l e en son o l a n l a rdan gönder. S e n i ço k ö z l e d i m ve yan ı mda
da geti rmem i ştim foto ğ rafı n ı ; S e lim seni tan ımak i stiyo r.
Senin Sacide
16
Sevg i l i dost,
Saçağın üstündeki kuş yuvasına bakarken balkondan düş
tüm. Bacaklarım ve sol kolu m tutmuyor heyhay! inşallah okul
açılana kadar geçer Ja leciğ im: içimden bir ses bu kara şe
hirden kurtulamayacağı m ı fısıldıyor. Bütün şanssızlıklar
neden ben i bulur bilmem. Zaten şanslı olsaydı m babam öy
le erkenden ölmez, a n ne m tek başına bu hayat mücadele
sine atılmak mecburiyetinde kalmazdı. Annem, a blamın do
ğ u m u ndan sonra dönmemi istiyordu ama şimdi, Şehnaz'a
faydamdan çok zaranm oluyor. Ümit ikimize de koşuyor şim
di zava l lıcık.
işte, dön üşte yapmayı d üşündüğ ü m üz her şey aksadı,
bütü n o masum pla n la r: Boğaz kıyısında gezintiler, piknik
ler, sinema la r ve de çayla r . . . Heyhay! Dostu m J a leciğ im,
bize böyle uzaktan bir ya ba ncı gibi baktığımda öyle içime do
kun uyoruz ki, gözyaşlarımı zor tutuyoru m! Düşü nsene bu
kada r iyi, temiz ve yüksek ru hlu kızla r ola lım da yok yere ız
dıra pla dolu olsun hayatı mız. Ve hele şimdi ben i m şu ha lim,
s ızlaya n kolum, k ı m ı ldata madığım bacaklarım ve bütü n
bunla r sevd i ğ i m şehirden ve insa n la rdan kilometrelerce
uzakta, kara bir hasrette oluyor. Hele şu akşa m saatleri
bastırdığ ı nda Jaleciğ im:
17
Ak�a m yemeğinden sonra deva m etmek üzere dostum,
pek bir halsizim.
Ablam yemekte ba na tesel l i veriyor, in�a llah kızı olur
mu� ve in�allah benim kadar g üzel huylu ve yüzlü olurm u�.
Talihimi ise ağzına hiç a l m ıyor. Bense g üzel olmakta nsa
�a nslı olmayı tercih ederd i m ! Bilmem d ikkat ettin mi dos
tum, birçok g üzel ol maya n kızın ne iyi evlilikler ya p ı p me
sut old u kla rı n ı; hatta kendi kendilerine bile ne�eli ve me
sut olabildiklerini. Çevrene d i kkat et göreceksin, tetkik
et. Sevgiler dostu m .
Ahmet'i bıra ktın mı? Reha iyi m i?
Ferhunde
18
Ja lem ,
Ben s enin gibi va zmayı bilemiyorum , ka
famın iç indekiler� kağıda dökmek i s t edi
ğimde paL·maklarımın uc undan eriyip akıyor
lar . Bilsen : seni nasıl sevdiğimi yazabil
sem şaş ardın , anlatamıyorum ki .
Beni böyle yapt ılar işte Jalem ! Suç a i
lemd e ! Çocukluğumu anımsıyo rum: tek baş ı
ma geçen çocukluğumu ; Rum dadım , kö ş e s in
d en kalkmayan yaş l ı ninem . E n ç ok anneme
bağlıydım , ona sonsuz bir sevgim vardı , tek
va r l ığımdı o , onsuz yaşamı düşünemezdim
b i l e . Hiç a rkadaş ım yoktu , annem ve kar
d e ş l e r im , d ö rt kardeşt ik . Kendi kend ime
oyunlar icat eder , r e s imle r yapardım , pi
yanonun başına oturup tek parmakla kafa ş i
ş irirdim . Arkadaş ım neden yoktu? Sokak
çocuklarıydı onlar çünkü ! Annem sokağa
ç ıkmama hiç izin vermezdi . Maçka ' daki evi
miz in penc e r e s inden sokakta neşeyle oyna
yan ç ocukları gıpta ile seyrede rdim , on
lar gibi özgür ve edeps i z olmayı ne kadar
iste rdim b i l s en . Hiç konuşmazdım , konuşa
cak kimsem yoktu d a ondan , kard e ş l e r imin
a r a s ına b i l e ka r ı ş amaz d ım , ç ekini rdim .
Bana , " d i l s iz meee " d iye ad takmışlardı .
19
Annem kimi vakit beni konukluğa götürür
dü , d i z inin d ibinden ayr ılmaya ko rka rdım .
Hiç konuşmazdım , konuşmayı bilemezdim .
Benim için olay yoktu . Neşey i , sevinmeyi ,
gülmeyi bilmezdim ben . Babamın yüzünü sey
rek görürdüm . Onun geleceği gün evde ateş
l i b i r haz ı r l ık başlardı , heyecandan öle
c ek gib i olurdum , dadım beni süsler püs
ler . yanına götürürdü babamın , elini öpe r
d im . O da yanağımı okşardı benim , hiçbi r
zaman öpmezdi babam çocuklar ını : yanağımı
okşama s ı müthiş bir ilt ifatt ı ! O sevinç
l e taşkınl ıklarım o lur , neşelenmek i steği
doğardı i ç imde , ola ki b i r ş ımarıklık ya
pardım . o vakit babamdan yed iğim bir to
kat ya da i ş ittiğim bir azarla donup ka
l ırdım . Yanında ağlamazdım kimsenin , gider
yatağıma kapanır s e s s izce ağlardım . Anne
min akıl edip de beni avutmaya gelişine ka
dar . Babamın annemle yapt ığı tartışmaları
da yatağımdan d inl e r d im , ne konuştukla r ı
n ı anlamazdım , ama o gergin havayı dehşet
le sezer , babama çok içerlerdim ; çocuk ka
fama kar ş ın onlar odalarına çekilene , ses
kes ilene kadar uyuyamaz . kimi vakit de ya
tağımda ağlayarak sabahlardım. Düşünmeye o
vakitlerden başladım , ama konuşmayı bile
mem , öğretmed iler bana .
Bunları neden anlatıyorum sana . bu ap
talca şeyl e r i , beni o lduğum gibi tanıma
nı , her ş ey imle anlamanı i s t iyorum . Oldu
ğumdan başka türlü görünmek istemem sana .
20
Senin aradıkla rınla benim aradıklarım ay
nı ş eyler , buna eminim ; onun için senin
le yaşamımızı bir l e ş t i r i rs ek mut lu olaca
ğımıza inanıyorum Jalern . Geriye kalan tor
tulard ı r. d e ğe ri yok.
Kafamın içinde neler vardı , neler anlat
mak istiyo rdum , nel e r anlattım ! İ zninle
bir s igara yakayım Jalem .
Evet , mektubunu on kez okudum . S en i s
tediğin kadar inkar et , dünyadan ve insan
la rdan çok ş ey bekliyorsun . Bu düzen biz
istedik diye değişmez ki sevgili kızım , öy
le olsa ne kolay o lurdu dev r iml e r ! . . Bir
de , "karakte r sahibi olmak" . " ideal in
san" . "mut lak içtenl ik " .gibi deyimle r di
linden düşmüyor . İnan ki bu ins anlar yok
yeryüzünde . Sonra dünya biz istesek de is
teme sek de değişiyor , sen e ş i t l ikç i bir
topluma doğru değişt iğine inanıyorsun ama
ben pek öyl e göremiyo rum! Evet doğru , in
sanlar değişiyo r . üç gün önce bırakt ığın
insanın yerinde başka bir insan buluyo r
sun , ama istediğimiz yöne doğru mu bu de
ğişme? Başka yöne doğru mu? Dün anlams ız
bir tablo gibi seyrettiğim ağaçlar , bulut
lar bugün heyecan veriyor , dün Allaha ina
nan bugün isyan ediyor veya s anata tapan
adam Allaha dönüyor: bugün yaşamın anla
mı dediğin şey yar ın bir taş parças ından
daha anlamsız olab i l iyor . Bu kadar ince
bekleyişler gerekir mi acaba?
Sevgili çocuk , bu yolculuk da nereden
çıkt ı böyle? Ben senin sesini işitmeden na -
21
s ıl duracağım onca vakit . Sakın beni unut
ma , döner dönmez ara , olur mu kaka bebek ,
sen dönene kadar yaş amayacağım hiç . hep
içeceğim işte !
Saçmal ıyorum değil mi? Ben şimdi bir şey
bil iyorum Jalem. o da senin yokluğunu ölü
müne yaşamakta olduğum , b i l inç s izce , bir
kör gibi her an senin varlığını havada , su
da , yerd e , gökte koklamakta olduğum . sen
s iz yaşamayacağımı b i l iyorum ben .
Ahmet
22
Ja leciğim,
En iştemin doktor a rkada;;la rından biri ben i istiyor
m u ş, ama ya<q farkı dolayısıyla cesa ret ede m iyormuş.
Eniştem, Ferh u nde'n i n bir ağzı nı a ra, bizim de on üç yaş
fa rkı m ız va r ama m utl uyuz diyorm u;;! Gön l ü m bir başka
sında, isteklerimse o kadar uza klarda ki, ne diyebilirim bu
ta n ı madığ ı m adama. Ablam, acele etme dedi, daha seni
ne isteyen ler çıka r! Heyhay! Bazen i n sa n ı en ya kınındaki
ler bile a n laya m ıyor! Beni a n layacak ve sevecek ola n o
insanı bula mada n sıradan bir kız g i b i nasıl evlenebilirim?
Ah J a lem, iyi ki sen va rsın. sana her şeyim i açabiliyo
rum , beni a n lamak çok mu zor aca ba? Bizler şa ir ru hlu in
sanlar olara k doğ m uşuz dostu m, bu yüzden bu kad a r ız
d ı rap çekiyoruz. Evlenmek ve b u raya bu h a ra beye çakılıp
ka l m a k; yeşil bile b u rada iç kapaya n çirkin bir ren k ol
muş. Ben ki yeşili severim; bilirsin tek taşım züm rüttür, ama
b u ra n ı n yeş i l i bile soğ u k. Sanki sa h raya ta ş atmışla r, iş
te bu şehir. Benim orada şimdi sara rmaya yüz tutmuş yap
rakla r ı m ı çok a rıyoru m. Orada n geçmeni, benim için ba k
manı çok isterim. Ya den iz? Ben l iği m i n ne;;esi, daya nılmaz
mavi l i k, ru h u m u n sol u k ti rşe h ü z n ü den iz, den izi a nlat
ba na Jale; Bogaz'ı, o buğulu mor tepeleri! .. Ba na sık sık yaz
ne olur. Orada ola n her şey ben i m için m ü h imdir. Şimdi bil
sen her şey ve her yer hatta herkes bin kere daha g üzel
kıymetlerle gözü mde tütüyor. Burada ise,
23
O eski hücreye benzer ki ömrümün kederi
Çekilmiş ufk-i teselliye karşı perdeleri . . .
24
Jale han ı m,
Dün gece birlikte volta att ı ğ ı n ı z beyle ahenginizi boz
mamak için yan ı n ı za gelmedim. Bug ü n öğlenden sonra,
15.00 s ı raları nda say ı n annenizden müsaade alarak ya
hut almayarak benimle birlikte Trieste'yi gezmek istemez mi
siniz? Bu limanı benden iyi kimse bilemez! Size bu sözleri
sabah güvertede burun buruna geldiğimiz halde güzel göz
lerinizi benden kaç ı rd ığ ı n ız için söylemek fı rsatını bulama
dım. Cevabı kitabı n arasına koyarsanız memnun olurum. Bil
diğiniz gibi kamara m ı n kapısı hep aralı kt ı r.
Siz saat 15.00 s ı ralarında rıht ı m civarı nda olursanız
ben sizi görürüm. Allah, sizi iyi görebilmem için binlerce
göz ihsan etti bu seferde bana; sadece rıhtımda değil, dün
yanın neresinde olursanız olun, siz istedikten sonra ben si
zi mutlaka bulurum.
İhsan
25
Jale hanım,
Hayır, ben sizinle dost, arkadaş falan değilim. Bir kadı n
la bir erkeği n arkadaş olmas ı n ı ve öyle devam edecekleri
ni düşünmek bile istemem. O dedikleri haremağaları için doğ
ru olsa gerek. Sizin ne diye dostunuz olacakmışım anlama
dım. Benim bir sürü erkek arkadaşım, meslek arkadaşım, ho
vardal ı k arkadaşım, meyhane arkadaş ım, astlarım üstlerim,
akrabalarım var. Hayatımda birçok da kad ı n oldu. D ü n kah
vede görüştüğümüz gibi; yirmi altı yaşında dört yı ldır deniz
lerde dolaşan bekar bir adam ım. Fakat itiraf ederim şimdi
ye kadar sizin gibi bir kızla karşı laşmad ım ve sizi çok baş
ka hislerle seyrettim, dinledim ve hayran kaldım. Bu duygu
mun, hayranl ı ğ ı m ı n içinde dostluk da olabilir ama cinsiyeti
bell i bir dostluktur bu.
Eğer size şimdiye kadar tan ımad ığ ı n ı z erkekler sizin
arkadaş ı n ı z olduklar ı n ı söylüyorlarsa, sadece sizi kaçı rma
mak için uyduruyorlar bunu. Dün bana biraz da övünerek bah
settiğiniz arkadaş l ı klar ı n ı z ı dinlerken içimden biraz g ü l üm
süyordum size, ama kendi düşünüşümü açı kça ortaya dök
mek isterim.
Sizinle tan ıştık ve sizi çok beğendim, beğenmekten de da
ha değişik bir şey. Allah ı n kotardığı bir rastlantı! Buna baz ı
ları, "kader" der. bazılar ı , dün bizi birlikte gören ikinci kaptan
gibi, "Kızı kafese koydun," der, bazıları da, "Bunda ne var?"
der. Şu var ki yazgılar, rastlantılar derken kendimin kafese gi
rip girmediği münakaşaya değer.
26
İnsanlar çok çeşit çeşittir. Yaşayan her kafa için bir fikir ol
duğu söylenir. Ben her insan gibi yalan söylesem de yalan
dan nefret eden biriyim. O nedenle size karşı kardeşçe bir
dostluk duyduğumu iddia edemem. Ancak yanımda bulundu
ğunuz sürece birkaç saat derin bir zevk duydum. Gemiye ge
lirken ve sizden ayrıldığım andan itibaren de duyduğum ga
rip azabı izaha dahi kalkışmak istemem. Seyahatin biteceği,
er geç ayrılacağımız düşüncesiyle harap bir vaziyette uyudum.
Gece yarısı annenizle birlikte mışıl mışıl uyuduğunuz kama
ranın kapısı önünden birkaç kere geçtim, bir seferinde da
yanamayarak tokmağı hafifçe oynattım. Bilmem uyandınız ve
ben olduğumu anladınız mı? Bundan böyle rüyalarınız ka
pı tokmağının kıpırtısıyla bölünürse bilin ki o benim! Sizi ar
kadaşça değil aşkla sevmeye hazır bir adam! Yolculuk sona
ermeden sizinle daha sık karşılaşmak ve konuşmak isterdim.
istediğiniz an kamarama uğrarsanız, size hem sevdiğinizi
söylediğiniz ve dün birlikte içtiğimiz Calvados'tan ikram eder,
hem de yarım kalmış sohbete devam ederek birbirimizi da
ha iyi tanırız. İnşallah beni kadın erkek arkadaşlığına inan
mayan biri olarak kaba bulmadınız?
Mektubun edası garip oldu. Size bambaşka yazmayı
isterdim. Harikulade bir kız olduğunuzu, çok cana yakın ol
duğunuzu, sizi gördüğüm anda içimde kopan fırtınaları iti
raf etmeyi çok isterdim. Bunu dün de istedim, fakat siz bel
ki bilerek, belki de bilmeyerek sözümü ağzıma tıkadınız. Or
tada aslında sadece bir bahane olan, Trieste hakkında coğ
rafi malumatlar kaldı.
Hiç olmazsa bana o söylediğiniz Peride Celal hanımın Yaz
Sonu kitabını vermek üzere kamarama uğrayacağınızı ve gö
rüşeceğimizi umut ediyorum.
İhsan
27
Jale hanım,
Mektubunuzla beni o kadar üzdünüz ki ne yapacağımı şa
ş ı rd ı m . Bütün bunlar o patavats ı z ı n , "İ hsan bey, galiba Ja
le han ım sizi arı yor," diye bağ ırmas ı ndan doğduğu için de
o kıza, zavallı n ı n belki de hiç günahı yokken düşman oldum.
Onunla aramda hiçbir şey yokken, sadece nezaketen konuş
malar ı m ı za dayanarak bana öyle seslenmişken nasıl da
sizi teşhir ettiğimi düşü nebi ldi niz? Ona hiçbir şey anlatma
dım, bu olası değil Jale hanım. Sizi kamaran ıza girerken gör
düm. Konuştuk. O s ı rada o da ileriden döndü ve bizi gördü.
Elbette yapt ı ğ ı terbiyesizce bir şey ve ben onu görünce
selam bile vermiyorum artık.
Sizinle konuşamadığım için sizden bir mektup rica etmiş
tim; bu mektup sizi göremediğim zamanlar bana manen bir
destek olacakt ı , onu okurken sizinle konuşuyormuş gibi
olacaktım. Sizi görüp, konuşuncaya kadar dakikaları sayı
yorum Jale hanım. Bir gülümsemeniz, bir sevecen bakı ş ı
n ı z bana her şeyi u nutturuyor, s i z i n b u düşünceleri niz asla
akl ı ma gelmez ve rica ediyorum, eğer sizi kaybedeceksem
o kızla birlikte size geleceğim ve yüzleşeceğiz. Başka na
s ı l ikna edebilirim sizi , bana yaz ı n lütfen , o kadar üzgü
nüm ki bilemezsiniz.
Ekseriya gündüzleri konuşamadığımız halde, kulağı m ki
rişte ve dimağ ı m sizinle meşgul olarak her gece saat 12'ye
kadar kamaramda sizi bekliyoru m. Sizi bir kerecik görmek,
yan ı n ı zda birazcık kalmak bile bana yetiyor. O cümlemi de
28
geri al ıyorum, sizi kıskanmaya hakkım yok ama bu elimde
olmayan bir şeydi.
Beni tanı mamanız, bana olan güvensizliğiniz beni öldü
rüyor. Nurten hanımla yüzleşmek istiyorum ve buna müsa
adenizi rica ederim, bana hemen bildirin .
İhsan
29
Jalem tat l ı evladım benim , iyi ki döndün
yaramaz kız . bir daha sakın habers iz , mek
tupsuz , telefonsuz bırakma beni. S en ora
larda eğl enirken ben neler çektim b i l iyor
musun? . Dün hava fenaydı , içim kasvetliy
.
30
me zaaflarıma kaka bebek , sen de benim ka
dar seversin inşal lah da anlarsın bir gün .
Mektubunda hep alay etmi ş s in beniml e
ama o l sun , sen yaz da istersen hepsi alay
o l s un . "Hiçb i r imizin a i l e s i konuşmamız
için bebek öğretmen l e r i tutmadı ! " d iyor
sun . Canımc ığım , ben de konuşmayı bil iyo
rum ama yeterli değil demek istiyorum , ya
ni yazarken daha iyi anlatab i l iyorum ama
o bile yeterli değil sana olan sevgimi an
latmaya . Ben a s ı l kar ş ı kar ş ıya , yüz yü
ze olduğumuzda daha iyiyim sanıyorum . O va
kit insan yüzüyle , kaş ları ve göz l e r iyle ,
dudakl arı ve boynuyla , alnıyla b i l e konu
şup duygularını aktarab i l i r .
Jaleciğim , seni öyle özledim ki , bak ben
bir şey düşündüm : cuma r t e s i saat ya rımda
buradan b i r uçak var , ll'de ç ıkarsam ye
tişirim , pazartesi zaten Bornova ' dayım . Bu
değil, gelecek cuma r t e s i aya rlayab i l i r im
bunu . Sen de bana ayır bütün gününü , o gün
i ş in de yok okulda , seni nas ıl bulucağı
mı , nerede bulaşacağımız ı bana yaz e mi
canım?
Jalem , çok iyimserim bugün , içim iç ime
s ığmıyor , odamdaki fa re b i l e s empatik gö
rünüyor bana , arada b i r fütursuzca dola
ş ıyor karşımda ama gece çıkıp burnumu yer
s e ka r ışmam , s en d e burunsuz "di l s i z me
ee"yi hiç sevme z s in .
Ahmet
31
Ca n ı m J a leciğim,
Biliyorum ba na bir hayli dargınsın, fa kat emin ol elim
de olsa her za man yaza rı m . Tesel l iyi sana yazma kta bu
l uyorum biliyors u n . Kema l'e bile n e za m a n d ı r bir satır
yazm a d ı m . Deva m lı ateşim çı kıyor ve yatma k zorunda
kalıyoru m. Yatarken derin düşünme fırsatı buluyoru m.
Hayatı ma bir değ işiklik vermek istiyorum a m a bilmem
ya pa bilecek m iyim? Aslında ya rd ı m ına ihtiyacım var sev
gili dostum . Verdiğin havadisler bana memnu niyet veriyor.
Ihsan ile olan durum, senin de ona ka�ı boş olmadığını gös
teriyor. Kema l sa na Nejat'ı ta n ıştırdığında onun biraz
garip bir insa n olduğ u n u, ru hen çok zor olduğunu ve a ra
nızdakinin sürmeyeceğ ini söylem işti ba na. O n u n için so
n uca şaşırmad ı m . Jale, bir ba kıma haklısın, bu nca işe
yara maz insan ı nereden bulduğumla a lay ediyorsun. Hak
l ısın. Fa kat ben insanlarla meşgul olunursa onları değiş
tirebiliriz diye düşünürüm. Nejat beni çok sever, ben de onu.
Çok okur, müzik sever, velhasıl konuşu lacak bir insand ı r.
Ama seninle bir şeyler ters gitmiş olabilir. Bana sorarsan
mesele ortada; birkaç hayranınız birden olmasından bu du
rum: ne dersin? Ama hiçbiri de esaslı değ il d iyorsun. Ge
ne de Nejat sana meşhur "de�er"i getirecek. Artık def
teri a l ma k için nezaket göste rirsin ca n ı m !
Gaz.ap Üzümleri ni okudum, sana d a tavsiye ederim. Ak
'
32
Bir tahassürle dem-be-dem dönerek
Eylemek cebhe-i hayata nazar
Bu azimette bir fecaat var!..
33
l.aten hep öyle değil miydim? Ca nım macera istese, ama is
temiyor. Bu a rada Sacide de ben i çok üzd ü . Bir gece onla
rı küçük karde;;i Oğuz ve ağabeyiyle yemeğe çağırdık. Ablam
lar yoktu. Ümit'le ben yemekler hazırlad ık. Gelgelelim birkaç
kadeh ;;ara pta n son ra Sacide ben i bir kena ra çekti ve ağa
beyini ba;;ta n çıkarmaya ka l ka rsa m o da Üm it'e ka nca ta
kacağını söyledi. Ağzım açık ka ldı Jale! Dü;;ün on bir ya;;ın
daki çocuğa sulanmayla tehdit ediyor ben i . Sa n ki ağa beyi
ne ben kuyruk sallıyoru m! Artı k ona, ben i mle tanı;;tığında n
beri adamın her g ü n bana telefon açtığını söylemek isteme
dim. O g ü n, çok kızdım ve dedim ki: "Böyle bir ;;ey ya psa m sırf
sen tehdit ettiğin için yaparım, hem de senin ruhun duymaz.
Ama sana ka r;;ı bir aksülamelle ha reket etmek de benim gu
ruruma dok u n u r. Ç ü n kü ben ;;erefl i bir insa nım." O g ü nden
beri hiç aramıyor beni. Bilirsin ben kolay kızma m ve sabırlı
yımdır, ama solcuyu m diye böbürlenen bir i nsa ndan bu söz
leri duymak öyle dokundu ki; ona ;;imdi be nim de ;;a;;tığım
bu ceva bı vermek zoru nda kaldığım için kendimden hicap edi
yorum. Böyle bir ;;eyi nasıl söyleyebildi bana? Bence dostu m,
Sacide'nin ne solculukla ne yazarlıkla ilgisi var. Şa ir olma yo
l u nda da değil, o n u n yol u çok ayrı, bizim m üsa maha mız ve
sevgimize dayanarak bizimle bir biçimde oyun oynuyor. Kim
bil i r ha kiki duyg uları nedir ve arka m ızda n neler söylemekte
dir. Hayır bu konuya kapa n mak istemiyorum. Heyhay! İnsan
lar o kadar kaypak ki, böyleleri ben i derinden yaralayınca yok
sa M'n in o sessiz ve temiz ilk sevg isine dönsem mi diyoru m.
Onunki kada rını bile bulmak belki de mümkün olmayacak! As
lında yarın M çaya çağırmı;;tı beni. Ah bilmem ki layık old u
ğ u m uz saadete eri;;ecek miyiz b i r g ü n , yoksa h e p kazık m ı
yemek nasibim iz. Yaz ba na sık sık ne olur Ja lem. S a n a d a
kimi soracağımı ;;a;;ırıyorum. Reha? Ihsan? Zeki? Ahmet? Lis
teye ba;;ka ları eklendi mi?
Senin Ferhunde
34
KENDİME O KADAR ACIYORUM Kİ. ÇÜNKÜ SENİN BAKIŞIN
DA BİR İNSAN OLARAK TANITILDIGIMA ÜZÜLÜYORUM. TA
NITILMAK BAŞKADIR, GERÇEK BAMBAŞKA. EVET SEVDİM
SANDIM, İNSAN GİBİYİM SANDIM. SANA BURADA KENDİM
İÇİN DEGİLİM DESEM İNANIR MISIN? TOPRAK BİR İLİGİN
ÇÖMLEGİDİR; KENDİ İÇİNDE UYUMLUDUR. SANA GÜLERDİM.
İNCE RUHLU GÜZEL DIŞVARLIK, NEDEN HİÇ KİMSEYİ SEV
MİYOR DERDİM. ŞİMDİ İSE HER GÜN DOSTLUK, SEVDA,
SONSUZLUK, YANİ DÜŞÜNCELERLE SENİ KENDİMDEN ÜSTÜN
BULUYORUM. İNSAN SEVMELİDİR. AMA NEYİ SEVMELİDİR?
KİMİ SEVMELİDİR? NASIL SEVMELİDİR? BUNLARI SAKIN
RUHSAL BUNALIMLAR SANMA. BİLİNÇLİYİM. İÇ DİYE BİR ŞEY
VAR. KURTARILMAYI BEKLEYEN İÇLER, KURTARILMAYI BEK
LEYEN DIŞLAR! HERKES, BÜTÜN EVREN BEKLİYOR! BİZİ.
BİLİCİ DEGİLİM.
HATTA DÜŞÜNDÜM DE, SENİNLE BİR GÜN KARARLAŞTI
RALIM, İNSAN OLMADIGIMIZI İLAN ETMENİN, "KENDİNDE
İNSAN" OLMADIGIMIZIN BİR KUTLAMA GÜNÜ, KIRMIZI
LARDAN BİR KIRMIZI. HER ŞEY söz'LE Mİ BAŞLADI, SEV'LE
Mİ, NUR'LA MI JALE? İŞTE ÖLÜ İNSANLAR OLDUGUMUZU KA
BULLENMENİN GÜNÜ BİR KIYIYA GİDERİZ. DENİZ KIYISINA.
KUMSALA, DENİZ YARATIKLARININ UFALANMASINDAN OLUŞ
MUŞ ANTİK KUM. ORASI BİZİM, İLERİDE HER NASILSA BİR
GÜN BİRBİRİMİZİ YİTİRİRSEK, NE DE OLSA YİTİRECEGİZ
ÖLEREK, ARTIK DÜŞÜNCE, SEVDA TOPRAK OLUR, MESKENİ
MİZ OLSUN; ANIMSADIGIMIZ ZAMAN, YALNIZ DAHİ OLSAK
GİDELİM ORAYA, DÜNYADAKİ ANILARA, DOSTLUGA, SONSU-
35
ZA BAKMAK, BİR DAHA ONLARI CANLANDIRMAK ADINA
KOŞALIM, HER YIL O GÜN O SAAT VARSAK BULUŞALIM,
YOKSAK TEK TEK.
DENİZİ İKİMİZ DE SEVERİZ, NE DERSİN? YILLAR YILLAR
SONRA DA YAGMUR YAGSA, GÜNDELİK KAFALARDAN ARINA
RAK KİM ÖNCE ÖLMÜŞSE KALAN ONU ANSIN. O KUTSAL
YERDE ORASI BİR TAPINAKTIR ARTIK, GEÇMİŞİ DE DÜŞÜN
MEK İÇİN DAHA RAHAT BİR VÜSAT BULABİLİRİZ ALNIN AK
LIGI GİBİ, ALIN KEMİGİNE YAPIŞIK OLAN KUTSAL ET! ÇÜN
KÜ KİMİ DURUMLAR İNSANI DÜŞÜNMEKTEN DE ALIKOYU
YOR, ÖRNEGİN EVLERİMİZ. BİRİ YATAN BİRİ KALKAN ANNE
VE BABALAR. ŞİMDİ BİR İCAT ÇIKARDILAR, ANNEM BABAMIN
BİR SECCADE BOYU GERİSİNDE NAMAZA DURUYOR! BUNA
GÜLÜMSEYECEKSİN!
BULUŞMAK İÇİN DAHA GÜZEL YERLER DE DÜŞÜNE BİLİ
RİZ. ÇAMLIK GAZİNOSU KÜÇÜKYALI'DA. HANİ DALLARINI
DENİZE DOGRU AHTAPOTÇA UZATMIŞTIR , YAKALAMAK ÜZE
RE GÜNEŞİ, BÜYÜKADA DA VAR; GİDERDİK, REHA KARŞILAR
DI BİZİ, MEZ GAZİNOSU YA DA AYAZMA, o ıssız, YEŞİLLİK
DOLU KUYTUSU ARNAVUTKöY'üN, CENNET BAHÇESİ? ..
DOGANIN KÖKLERİ DE VAR, YOKLUGUN BİLİNÇSEL BÜ
TÜNLÜGÜ.
SENİN ZEKİ
36
Jaleciğim yazın, yazın ellerimin arasında; ruhunu tutuyorum
san k i , bunca zamandan sonra tam beni unuttun ya da da
rıldın derken. Aklımın ermediği, hatırlamadığım bir sürü de
dikodu yüzünden boşu boşuna evhamlar etmişsin dostçuğum.
Tevekke l i i çten bi r sıkıntı duyuyordum ve yazamıyordum sa
na. Senin de ne kadar sıkı ld ı ğ ı nı anl ıyorum ş i m d i .
Dostum, bizim aramızı açmak istiyorlar. B u ! Başka hiç
b i r şey değ i l . E rg i n buda lası kend i s i n i reddedi nce m i a k
l ı na g e l m i ş sen i n i ç i n ö y l e şeyler anlattığım . Kendi s i ne so r
baka l ım, hayatta en çok değer verd i ğ i m, en dü rüst a rka
daş ı m ı n sen o l duğunu kaç kere d i n l e d i benden. Yal an ca
nım ! Ferhunde'nin anlatt ı k l a rı da seni etk i lemiş anlaşılan.
Ne a n l attı ğ ı n ı b i l miyorum ama dansa g i tti ğ i m i z i, eğ len
d i ğ i m i z i ima ettiğ ine g ö re demek ki sana bir sü rü saçma
l ı k yazmış. N e i se, b i z i m dost l uğumuzun a rasına h i ç k i m
s e g i remez, b e n sana h e r şeyi h e r zaman söylem i ş i m d i r ve
senden asla g i z l im o l mamıştır. N eden yalan söyleyey i m k i
Jale? Ben ancak ben i an lamayacak ya d a ayıp layacak
insan lara yalan söylerim. Sen ben i h i ç b i r zaman ayıp lama
d ı n k i ! B ana i nand ı ğ ı na em i n i m, ama b i r şüphe dalgası
nın bile a ramıza g i rmesine müsaade etmeye l i m dostum ne
o l u r. Sen ben i m b i ri c i k dostumsun, sen in katıksız, sağ l am
dostl uğ un, riyadan uzak ayd ı n l ık g ö z l e rin, ben i m l e daya
nışman ve bu rahatlık . . . Başka k i m i n l e bun l a rı duyab i l i
r i m can ı m ? G ün l erd i r i ç i m sıkı ldı, Ja l e neden m e ktup
yazmadı d iye rahatım kaçtı . B i z i m dost l uğumuzun derin
ussal b i r anlamı var, bu kad ı n erkek bağ l ı l ı ğ ı g i b i hiç de-
37
ğ i l . B unu ö y l e z ı rtl a r, p ü s ü r l e r, h ı rt l a r h i ç bozamaz. S e n i
sev iyo rum can ı m dostum, u l a n o kuyan d a a ş k b i l mem
nesi zanneder ! Aman ne umu rum !
G eçen mektubumda da bahsettiğ i m g i b i b u rada süksem
m üth iş. Y ü z ve fizikçe çok değ i şti m . Ağabey i m l e iyi a n l a
ş ı yo ruz. M edeni b i r adam, ben i m l e b i r l i kte karı c ı ğ ı n ı n
kendisini a l datt ı ğ ı n ı v e başkasına kaçtı ğ ı n ı unuttu b i l e ! B i r
a ra o n u n l a v e ço k zen g i n uzak b i r a k rabam ı z l a İ stan
bu l 'a gel eceğ i z, mutl aka sana yaz a r ı m, b u l uşuruz can ı m .
G el i rken el ime sıkıştı rd ı ğın kita p l a r ı n i kisi n i de o kudum
dostum, bana sorarsan H onore de Ba lzac sam i m i değ i l; ne
den l e ri n e g e l i nce sa na uzun uzun a n l at ı r ı m . B en i m dene
yim l erim başka tü r l ü can ı m !
Aile Çemberi'ne g e l i nce, b e l k i de ya l n ı z v e küskü n b i r
saatimde o kuduğum i ç i n duygularım çok değ işik. Adeta b i r
g i rdaba yakalandım v e kendi m i bi r lab i rentin ortasında bul
dum. Zaten b e l k i de ben asl ı nda tam te rs i n i g ö ste rmeme
karşın ço k i radesi z ve zay ı f ı m ve i le rde de bundan ço k za
ra r edeb i l i ri m . Döniz H e rpen ' i n ı zd ı ra p do l u hayatı bana
o kada r cazi p g ö ründü ki, b i r a ra ağabey i m bana ne o l d u
d iye e n d i ş e l e n e re k, b e n i zo r l a gece l o ka l l e re götürdü.
H atta b i r seferi nde Ferhunde'yl e karş ı l aştı k. Yan ı nda o tip
s i z sevg i l i s i v a rd ı .
K i m i vakit bambaşka b i ri o l uy o r u m . H e r an başka b i r
yaşam düşün üyo rum. Bana en ço k mutl u l u k ve ren i kab u l
etmemek apta l l ı k o l u r tab i i . İ şte bunun hang i s i o l du ğ u n u
b i l em iyorum. İ şte gene romanti kl eşti m!
B u rada E rg i n'den son ra yeni bir aşı ğ ı m o ldu. Yaş l ı ca b i r
bey ama ç o k zen g i n d i . B ütü n çı l g ı n l ı k l a rı yap ı p sepetl edim
m o ruğu ! G a l iba ben i m kada r çabuk değ i şen ve sürek l i e l
d e edemed i ğ i şey l e r i n peşi nde koşan, her an b i rb i ri n i n z ı d
dı o l an ve sonunda kendi n i tan ıyamaz o l an b i r insan dü nya
da mevcut değ i l d i r. Bu neden böy le dostum b i l m iyorum.
38
İ stan b u l 'u ço k özled i m . B u kentte i nsan l a r d ö k ü l üyor
dostum, İ sti k l a l Cadde s i ' nden şöy l e b i r geçi ve rseyd i m
ş i mdi; A l i pek'te nefis b i r bo rdo kadife g ö rmüştüm; Daryo,
Zara, S i l v i a, N ec m i R ı za, Ko l l aro . B e n i m i ç i n gezi n o ra
l a rda, vitri n l ere bak, ben de yakında ge leceğ im bi ricik sev
g i l i dostum.
G ö z l e r i nden öperi m .
Sacide
39
Bu gece mektubunu aldıktan sonra içmem ge
rek ama önce yazıyorum . Zaten aske r l ik mu
sibeti kafi asap bozuyor , sense uzaktasın ,
bari böyle üzmesen beni . "Ben bir şeye ka
rar vermiş değilim , kendi kendini kışkırt
ma , ben s eni bir dos t , arkadaş olarak gö
rüyorum , " diyorsun . Sana dünyayı göremeye
cek kadar bağl andım , sense nas ıl bu kadar
kat ı olabiliyor sun? Ne biçim s evgi bu se
nirıkisi? Sevgi ve inanç birlikte yürür , in
san sevdiğine inanır; körü kö rüne inanır
yahut inanmadığını hiç sevmez , sende bu me
kanizma nas ıl başka türlü işliyor böyle ?
S eni s eviyorum v e h e r s evenin hakkı
olan s evilmek ihtiyacıyla kıvranıyo rum ,
s ense sürekli enge l l e r koyuy o r sun araya ,
sanki beni sevmek bir zül o luyo r sana !
Bence , z o r l a sevmemeye ç a l ı ş ıy o r s un be
ni . Bir kadın bu kadar sevi l di mi mut l a
ka seve r ; s en de b eni seveceks in ama s e
veceksin !
Şu anda uçak biletim elimde ağl ıyorum ,
ge lmemi neden i s t iyo r s un öyl ey s e, b i r
"dostu" görmek için mi? Düşünüyorum da , iki
ö z l emli a ş ık gibi kucaklaşacak yerde an
lams ız duygularla mı duracaks ın kar ş ımda?
40
S enin ö z gü r lüğüne falan ka rıştığım yok ,
sana güvenim sonsuz . Reha ' yla da görüşe
b i l i r s in Zeki ' ye d e gidebilirsin . bütün
dünyayı da sevebilirsin , bir tek beni sev
me ! Ah nas ıl yaşayacağım ben?
Beni üzmekten zevk mi al ıyo r sun yoksa?
Belki de! . . Öyleyse unutalım he r şeyi . Or
han' la S evim nas ıl l a r ? Çömlek boyuyor mu
sun sıkıldıkça , ş iir yazıyor musun? Her gün
mektebe uğruyor musun gene?
Jalem, seni bütün günahl a r ınla o lduğun
gibi seviyorum , elbette istediğini seçmek
te özgürsün; ama beni seçme z s en ben ağla
rım kaka bebek !
Di l siz Meee
41
Ja le; sevg i l i Jale! Yega ne dostu m, sevg ilim, dostum, dos
tu m !
Mesud u m, evet, seviyo rum, çok mesud u m , bütü n ço
c u k l u k hayalle rim izde özlem i n i çektiğ imiz o aşkla ka rşılaş
tı m ! İ n a n m ayaca ks ı n a m a haya lleri m i n erkeğ i n i buld u m ! . .
A h ; h a tıra defte rime s o n u nda d ü n a kşa m ne yazd ı m
ba k: "Al l a h ı m sa na ç o k ş ü k ü r, ben i mesut ettiğ i n i ç i n
sa na i na nacağ ı m a rtı k." Ah! G ü l m e sa kın Jaleciğ i m , Al
la ha se n i n de ka rş ı na seveceğ i n biri n i çıkarması için d u a
etti m . H eyeca n b i r tufa n g i b i bütü n ru h u m u n etrafında
dön üyor, son ra o hafiflem i ş rüzg a r olan ru h u olduğu yer
den kaldırarak a rş-ı alaya doğru sürükl üyor. Bekir! Düşün
d ü kçe evet aynen böyle bir tufa n; n efe s i m i kese n, zih n i
mi a l la k bulla k edip. saadetten ayaklarımı yerden kesip be
n i u ç u ra n bir tufa n bu a ş k denen şey. D u r biraz! Bekleyi p
kend i m e gelemezsem h içbir şey yaza mayacağım dos
tu m. d u r! ..
Her g ü n telefon ediyor, g ü nde üç defa, beş defa. Bir se
sini duyayım ded i m, d iyor. Telefon ettiği m u ha llebici demiş
ki, oğl u m sen b u kızı bir a n evvel al da telefon parasından
ku rtul! .. Ah evet seziyordu m ama sa na bile yazmadım, çün
kü o kadar ta l i h sizim ki ne de olsa bu da ol maz diyord u m .
Kema l'in bir a rkadaşı. a rada sırada uğ ruyor, beni evden alı
yor, birlikte yü rüyord u k. Çi rkin bir yüzü n a ltında, a ltından
bir ka l p Jalem! H a sta l ığım uza m ıştı; her a kşam hafif bir
ateşim çıkıyordu; g ü ndüzleri m i pineklemekle geçiriyord u m ;
b u şehre a l ışmak i m kansızdı; h e r şey, h e r şey beni bedbaht
42
ediyordu! Oysa ;;imdi!.. Şimdi ben i bir seven ve anlaya n va r
dostu m ! ! ! Bu ne demek bilemezsin. Ne ate;;im ç ı kıyor, ne
içim sı kılıyor!?! Ah ka rde;; i m i bile, Ü m it'i bile seviyor o. O,
herkesi seviyor; her ;;eye kıymet veriyor! insa n sevg isine
i n a n ma mayı kendime o kada r telkin etmişken işte beni bi
le elde etti. Abla m da seviyor onu. Alla h ı m ne kadar iyi, g ü
zel (evet g üzel), a kı l l ı, büyü k bir insan o!
Kemal a rtık ba na h iç yaz mamaya ba şla m ı ştı. Ama
şaşırm ıyordum, böyle olacağ ı n ı biliyord u m . Jalem üzül
düğümü sa nma. Evet ;;üphesiz ki Kemal'i kaybetmek iste
mezdi m a ma bir ya nda n da öyle iyi bil iyord u m ki o n u n be
n i unutacağ ı n ı . Bir kere çok kısa bir zama nda pek çok
sevd iği ve birçok fed a ka rl ı kl a rı esirg e m ed iğ i bir başka
genç kızı u n utarak beni sevmişti. Ben i de o kadar kısa bir
za ma nda unutma sı norma ldi. İkincisi ben Selanikli değilim;
a ilesi n i n ben i a l ması çok ş ü pheliydi (bir mücrimmişim gi
bi). Ü çüncüsü ben i m annemin de onu iste mezliğ ini ortaya
koya rsak işin içinden çıkma k zorlaşıyordu. Öyle asil bir ru
hu var ki Bekir'in, Kemal hakkında en ufak bir imada bile bu
lun muyor. Belki de Bekir olmasayd ı Kemal'den ayrılmak be
n i muzdarip edebi lecekti . . .
Sa n ki birbiri miz için doğ muşuz; o da son ba h a rı ve yü
rü meyi seviyor, o da solcu, söylememe l üzum yok benden
çok ileri ve dolayısıyla okumayı seviyor! Operaya gidiyoruz,
münazaralarda konuşuyor; onu d i n lerken bin kat daha
çok sevdim, dinleyen lere öyle hakim ve sem patik ki; çayla
ra da gidiyoruz, o da dansı çok seviyor! Bu yıl avukat
olacak, askere g idecek ve stajdan son ra evleneceğ iz. Ne
kadar mesut ve ne kadar heyeca n l ıyı m . Çok yorgun olmam
gerektiğ i n i biliyorum a ma yorulm uyorum! Bir tek endişem
var: ya hastalanırsam; o hasta la nırsa; ya ben ölürsem; sa
adeti bu kadar yak ı n ı mda tefrik etm işken ya ona bir şey
olursa; ya hastalığım ciddi ise! Heyhay! Dostum!
43
Bizi raptey/eyen bu hissiyat
Daha kaç hafta berdevam olacak?
Bu muhabbet, bu iptila, bu hayat
Yine ewelkiler gibi solacak ...
mı?
44
Jale, sevgili ben'im,
istanbul'daki konuşmalarımızdan, beni çok havai biri
olarak tanıdığın anlaşılıyor. Gemideki o seferde, seni henüz
tanımadan evvelki hayatımla seni tanıdıktan sonraki o ka
dar değişik ki bazen ben bile kendimi tanıyamıyorum. Hak
lısın, "kadınlardan, kızlardan başımı kaşıyacak halim yok
tu". Artık o günlerle beni yargılama güzelim. Ben sana aşı
ğım. O günler milattan önceydi. Sana ve belki garibine gi
decek ama seninle birlikte Allahıma döndüm. Annem hafi
zedir Jalem ve ben küçükken bana da Kur'an-ı Kerim'i öğ
retmiştir. Fakat ben okulda ve gençlik yıllarımda onu bir
kenara koyup hayata dalmışımdır. İşte seninle birlikte yeni
den imana geldim! Gülme bana sevgilim, beni yavaş yavaş
tanıyacaksın ve tanıdıkça bin kez daha çok seveceksin; bu
na ben de inanıyorum, sen de inan.
Gemideyken o havailiklerime bakarak sana o ilk verdiğim
mektubu geri vermiş ve "Pek cüretkarsınız," demiştin. Evet
görüyorsun senin onayını aldıktan sonra yapamayacağım
şey yoktur. Seni bütün mevcudiyetinle, bütün ruhunla, vü
cudunla ve her şeyinle sevdiğimi anladın artık.
Jale'ye hayat arkadaşlığımı teklif etsem ve o da kabul et
se acaba onu mesut edebilir miyim diye iki gece sabahla
ra kadar düşündüm ve kararımı verdim.
Bu kararımın her şeyden daha ciddi olduğunu sana şe
refimle temin etsem ve Allahın bana bahşettiği bütün imkan
ları kullanarak vücudumdaki ve kafamdaki bütün enerjiyi se
nin uğruna sarf edeceğime gene Allahın huzurunda yemin
45
etsem yetmez mi? Yetmezse sen söyle, ne istersen yapa
cağım. Önümde sadece bir senelik askerliğim var. Şimdilik
aramızda bir söz anlaşması yaptık sayalım. istanbul'daki for
maliteleri bana bırak. Hemen cevabını yaz. Sana düşünmek
için 48 saatlik süre veriyorum.
Senin İhsanın
46
Bana annenden babandan bahsetme Jale. Elbette onların
rı zasıyla gerdeğe girmek isterim. Allah indinde de doğru olan
budur. Ama bana mani olmaya kalkmasınlar. Kimseyi din
lemem, Allahtan başka kimseyi dinlemem, o da bizden ra
z ı ; bizi birbirimize layık gördü, denk gördü. Ne tahkikatı ya
pacaklarmış; yapsınlar. Ama bahane çıkarması nlar.
Ben askerliğimi yapar yapmaz evleneceğiz . Dört yıldır bi
riktirdiğim para bize ayrı bir ev açmaya yeter. Kimseye
muhtaç değiliz . Ben derim ki bizden kimseye söz açma. Aş
kımı zın arasına müşterek sokma. Kıskanmasınlar bizi, gö
ze gelmeyelim. Doğrusunu istersen arkadaşın Sacide'yi
de ağabeyini de hiç gözüm tutmadı ama bir defada insan
lar anlaşılmaz ; onun için bir şey demiyorum. Şunu bil ki sa
na orada söylediklerim doğruydu. Bana, "Jale hakkında bir
şey konuşmak istiyorum sizinle," dedi, dans ederken. Ben
de ayr ı ca konuşacak bir günüm kalmad ı ğını, ertesi gün yo
la çıkacağımızı söyledim ve şimdi söyle dedim ama o mırın
kırın etti. Masada senin yanında yeniden sorduğumu duy
dun, o vakit de, yanlış anlad ınız, ben öyle bir şey istemedim
diye numara yaptı. Valla, evet güzel ve çok zeki ama ben ne
demek istediğini, neden öyle yaptığ ını anlamadım. Senin
hakkında senden gizli ne söyletirim ki ben adama. Belki de
aramı z ı açmak isterdi. Bilemem, günahını almayayım ama
ben sağır da değilim yalancı da; benden randevu istedi.
Sevgilim bu son seferim, dönüşte artık askere gideceğim
ve yuvamızı açacağız. Mutlu musun? Bu karar hayırlı bir ka
rar, inan bana. İşi uzatmakta hiçbir yarar yoktu, belki de şer
47
vardı. Aşk ı m ı zı korumak için de hemen evlenmemiz iyi de
ğil mi, yarım benim! Neden mektubunda hiç bahsetmiyorsun
evlilikten? Bense bütün satırların gelecek hayatı mızla dolu
olacağını sanıyordum. Fakülte arkadaşlar ın, sinemalar, ti
yatrolar, sergiler, bunlar ın arasında beni çok mu az düşünü
yorsun yoksa? Ah kendime hakim olmalıyım yoksa bir da
kika bile duramam senden uzak. Sevgili canım, benim ya
rım, sarılıyorum sana; kimse, kimse, Allahtan başka kimse
ayıramaz bizi. Aşkım, aşkım, aşkım.
Senin İhsanm
48
YAŞAMIMDA TEK DOST BİLDİGİM .JALE
NE KADAR MUTLU OLDUGUMU ANLATAMIYORUM
HAKLI BİR MUTLULU K OLAMAZ
BİLİNCİNE YABANCILAŞMIŞ BİLİNCİN MUTLULUGUNU
SAVUNMAK
YAKIŞMAZ BANA
SIG OLAN BİREYSEL BİR YETİNME İÇGÜDÜSÜ
RUH ANCAK ÜRETI'İGİYLE DOYUYOR
SON YAZDIKLARIMI GÖSTERMEDİM SANA CUMA GÜNÜ
TEK YANLI DÜŞÜNCEDEN TİKSİNDİGİMİ UNUTMA
BİR PARÇAMIN BEGENDİGİNE
ÖTEKİ K I LIÇTAN KESKİN
YAŞAMIN TOZUNA KARIYOR ONLARI
TÖZ
ÜRETME TEKTİR
GÜNEŞ TEKTİR
BİZ TEKİZ
YARGILADIGINI GÖRMEK İSTEMEM
YARGI İKİYÜZLÜLÜKTÜR
ÖVÜNMEDİR
GERİYE KALAN NE
GECE KUŞLARININ HAVAYA SÜRTÜNMESİNDEN ÇIKAN SES
SEN VE BEN
GÜZEL OLAN NE
YÜRÜYÜŞ MÜ
GÖZLER Mİ
SAÇLARIN DAG INIKLIGI MI
49
BİR ŞEY VAR
SENDE HİÇBİR ŞEYİN YANITI YOK
BAŞTAN BAŞA BİR ARAYIŞSIN SEN
DÜŞÜNCE
DÜŞÜNCE SONSUZLUKTUR
UZUN BİR YÜRÜYÜŞ
RUH ÖLÜYOR
BUHZ
MADDE YOK
CEVHER YİNE CANLANIR
KÖPEGİ GÜLDÜRMEKTEN
ZAVALLI DENİZ İÇİ YARATIKLARINA KIVRIK İGNELERLE
HİLE YAPMAKTAN
TOPRAGA BELİRSİZ MÜHÜRLER VURMAKTAN
ECEL B U RUNDAY KEN
ÇOBANA KAHVE İKRAM ETMEK
AYAGIN BİRİ UÇURU M DA SALLANIRKEN
SEN O KÖŞEDEKİ MASADA YAPAYALNIZ
OMUZLARINI BACAKLARINI SALLAYARAK DÖNÜP DURAN
BİRBİRİNE BAKARAK
AGIZLARINI OYNATAN İNSANLARIN
DOLDURDUGU BİR PİSTİN TEPESİNDEKİ
PENCERENİN KIYISINDA
KAPKARA BİR GECENİN
YIRTICI TIRNAKLARINI GEÇİRDİGİ
BULUTLU
LOŞ
ZEYTUNİ
MOR GİBİ PAL ŞAFAKTA
AKAN DENİZE OLTASINI TUTAN
İHTİYARA ACIYAN
SONSUZ YÜRÜYÜŞÜN
ZOR OLAN RASTLANTIDIR
50
KÖTÜ KALD I R I M TAŞLARINDA SEKEREK
BANA GELEN
BİR MAGRİFİN
ARTAKALMIŞ SİLİK KOKUSUNUN ÖRTTÜGÜ
O ASI L SEN
KUCAKLADIGIM
MAVİ BİR IŞIK SÜZÜLDÜ DUVARDAN
GÖLGELERİMİZİ BOYAD I
İKİŞER TANE
BİRER TANEMİZİ YATIRDIK YATAGA
ONLAR DALGIN YATSINLAR ÖYLE
KOMADA
BİZ SARILI YORUZ BİRBİRİMİZE
SONS U ZL U KTAN GELEN İKİ HU ZME GİBİ
O YANITSIZ BÜYÜK ARAYIŞI
BİLE BİLE
MUTLU LUK OLAMAYACAGINI BİLE BİLE
SAR I LIYORUZ SENİNLE
NE KADAR MUTLU OLDUG UMU ANLATAMIYORUM
ÖTEKİLER YATAKTA DARGIN
SEVGİLİM.
ZEKİ
51
J a leciğ i m, so n u nda sana g e l eb i l eceğ i m i yaz ıyo r u m . Ayı n
29' u n da b u radan h a reket edeceğ i z . 29, 3 0 , 3 1 gecesi
oradayız. B i z doğru B risto l 'e i n iyoruz. M utlaka bir şey yap,
evden i z i n a l , h i ç o l mazsa b i r gece b i r l i kte o l a l ı m . Otel den
hemen ara ben i . Sana b i n l erce k i tap d o l usu havad i s var.
B e n i tan ıyamayaca k s ı n, çok değ i şti m ve kara r ı m ı ver
dim, asla burada ka lmayacağ ım. İ n g i l i zce ders al maya baş
l a d ı m . H erhalde Ameri ka'ya g i deceğ i m . A h sen de g e l e
b i l se n . B u m e m l e ket esi r ediyor i nsan l a r ı n ı ve ben b i r
e s i r o l mayacağ ı m .
Lütfen a rt ı k E rg i n ' i n l af ı n ı etme. D e l i m i si n, ne g ö rüş
mesi? Ben ona selam b i le vermem; sana böyle pis pis de
d i ko d u l a r yapan b i r i nsan l a ben b i r masaya oturmam bi le.
Şu on beş gün i ç inde yaşay ı ş ı m bambaşka oldu gene.
S ana b i r a ra te l efon ettim ama b u l am a d ı m , bütün b u n la
rı a n l atacakt ı m . B u rada S e l i m ' l e olan b i rl i ktel i ğ i m d ı ş ı n
da kend i m i e ğ l encen i n kucağ ı n a att ı m . İ l k iş, zen g i n o l du
ğ u n u daha ö n c e yazd ı ğ ı m ağabey i m i n o a rkadaş ı ndan ay
rı l m a k o l su n d iye, b i r g ü n l ü ğ ü ne b u ra l a ra g e l m i ş o l a n
G a l atasaray l ı Abdül rezzak i l e sev işti m . B i r hafta o rtadan
yok o l du k . Ağabeyime b i r not b ı ra karak sen i n bu raya b i r
a k rabana g e l d i ğ i n i ama b i rden hasta l a nd ı ğ ı n ı, b i r i n i n be
n i ge l i p çağ ı rd ı ğ ı n ı , te lefonsu z o l a n o evde kal acağ ı m ı ve
sa k ı n beni merak etmemesi n i tem b i h etti m . O na g ö re,
g e l d i ğ i m i zde bu ya l a n ı sa k ı n o rtaya ç ı ka rma. H oş o da b i r
şey l e r ça k ı yo r ama b i l mez l i ğe g e l i y o r.
52
A b d ü l rezzak'tan son ra, Far u k Fen l i, a rd ı ndan Turgut
C e n k ve N usret B ahad ı r i le yaşad ım. Ağabey i m i n b i r a ra
b i r kad ı n ı n evine göçmes i n i fı rsat b i l erek bu kez üç ayrı
adam l a bütün bar, pavyon, g a z i n o ne varsa dol aştım . Ç o k
p is, k i r l i zev k l e r tattım. Ama boşuna d eğ i l d i , ş i m d i g e l e
ceğ i m i g a ranti etm i ş du rumday ı m .
Anneme ve kardeşime b ı ra kacak p a ram o l du, kendi m
d e Ameri ka l ı b i r mühen di s l e ev leneceğ i m v e o raya g i de
ceğ i m . O kuyaca ğ ı m ve yazacağ ı m dostum. S e l i m' i seviyo
rum ama o n u n l a o l amam. D aha önce bahsett i ğ i m şu İta l
y a mese l e s i n i izah edeyim. H ak i katen h a n i sana bahsetti
ğ i m ev sah i b i n i n ş i lebiyle ertesi sabah kaçacakken, hare
ket i n b i r g ü n l ü k geci kmesi bütün durumu değ i şt i rd i . B e
n i m ç a b u k k a ra r değişti rd i ğ i m i b i l i rs i n . M esele bu.
B u rada bir gün senin İhsan'a rastladım. Lüks b i r l okan
taya çağ ı rd ı beni, g i tti k, votka içtik ve seni konuştuk .
G e l i nce h e r şeyi daha etraf l ı ca konuşmak üzere sen i A l la
ha değ i l de sana ısma r l a r ı m can ı m dostum, sabı rs ız l ı k l a
kucak l ıyo r u m . M utlaka b i rl i kte o l ma m ı z ı sağla.
Senin Sacide
53
Sevgilim, 24.00 vardiyasındayım. Senden beri vardiyalar iç
sıkıcı değil artık. Rotam sensin sevgilim, ufkumun keşişleme
si, karayeli sensin, kokolyası sensin yavrum. Sen sirenimsin.
Bazen gönderde bayrağım olup salınıyorsun nazlı, bazen de
çırpınıp duruyorsun kıpkızıl. O acayip fikirlerine bile alış
maya başladım. Çocuksun ama çocuksun ! Seninle o fikirle
ri münakaşa edecek zamanımız olmadı henüz sevgilim,
söylediklerini anımsıyorum zaman zaman. Dünyanın en tat
lı kızılı sen olmalısın. Ben ki nefret ederim o fikirlerden, al
d ırmıyorum senden dinlerken. Jalem biz birbirimizi seviyo
ruz ya, aşkımız önüme çıkarmak istediğin engelleri siler sü
pürür; "Kaygılanıyorum," deme, senle ben varız, senle ben;
biz varız gerisi fasarya, gerisi safra yavrum safra, atıveririz
tekneden uçar gideriz birlikte.
Sen beni düşün, bizi düşün hep. Uykunun içinde de dışın
da da bizi düşün. Sana her dakika vardiyada uykuda, uyanık
ken hep aşkımı gönderiyorum, alıyorsun değil mi? Evimizi dü
şün. İçinde seni kollarıma alıp sıkacağımı, canını acıtacağı
mı, seveceğimi, bugüne kadar hiç mi hiç tatmadığın hazla
rı düşün. Utanma gene, bana alış güzelim, aramızda ayıp
yok, "açık saçık" yok, aşk var. Sana bugüne kadar aşk ola
rak öğretilenlerin hepsi yalan, bizimkinin yanında müsvedde
bile değil. Gerçek aşkı kimseden duymadın, kimseden öğren
medin. Tertemiz geliyorsun bana. Yaşamadıklarını sana öğ
retmemi istiyorsun. Gerçek aşkı ben de kimseye karşı duy
madım bugüne kadar. Onu bana ilkin Allahım, sonra sen il
ham ediyorsunuz, benim aşkım kimselerinkine benzemeye-
54
cek. Öyle ki Allah sana bensiz yaşayamayacağ ı n ı , bensiz
bomboş, zapzavall ı olunacağını idrak ettirecek, nasıl ki ba
na da sensiz bir dünyada yaşayamayacağımı tefrik ettirdi!
Evet bir Mecnun'um ben ama Leylama kavuşamadığım
dan değil, kavuştuğum için Mecnun'um. Kavuşmamak yok bi
zim kitabımızda sevgilim, aşkımız kavuşmaktan doğdu, ka
vuşmakla yaşayacak. Bana doyamayacaksın, sana doyama
yacağım, birbirimizin koynunda boğulacağız ama yok olma
yacağ ız Jalem; birbirimizin denizinde boğulacağız ama indi
ğimiz o denizin dibinde, o bambaşka dünyada ölmeden sar
maş dolaş yaşayacağız. Allah bize ebedi hayatı sundu biliyor
musun? Ölümsüzüz biz! Seni sarıyorum denizkızım benim,
bayrağım benim, poyrazım, martım, Kutupyıldızım, ne kadar
mesut edeceksin bizi Allah ı m !
Senin İhsanm
55
G üzelim ben i m , meleğim,
Allaha her an hamdediyoru m; bilhassa yatmadan önce,
zalim ve cahil kulları arası ndan biri n i , beni seçip seni nasip
ettiğine bin şükür; sen de et. Ben günahkarı mağfiretine la
y ı k görüp, duaları mı kabul eden, seni bana beni sana sev
diren Allahıma bin şükür! Sen de et ! Benim her azamı sa
pasağlam sana, seni n her azanı sapasağlam bana vaat
eden yüce Rabbime bin şükür! Sen de et! Sedefli baldırla
rını, yay bacaklarını, ebruli kalçalarını, katmerli laleni, ortan
ca karnını, kasımpatı göğüslerini, afacan ellerini, yosunlu kol
tukaltları n ı , ibrişim sağanakl ı saçları n ı , kadife dökü mlü te
nini, göklerden, sulardan ve yerlerden çağı ldayan gözlerini
yaratan ve o habersiz ru huna beni sokan Allahıma bin şü
kür! Sen de et !
Onların değeri bana ayan oldu Jalem, yarı ben'im; onla
r ı n hakkını vereceği m ve senden başkası n ı bana, benden
başkasını sana haram bileceğim. Aşkımızı ikimiz için de ben
koruyacağ ı m . Benim sert göğsümün, esmer dudakları m ı n ,
gece mavisi derimin, hoyrat ellerimin ve gazaplı erkekliğimin
sahibi güzeller güzeli ben ' i m ! Bu dünyada birbirimizden
ölesiye zevkler alacağımızı, tohumumdan hazla çocuklar do
ğuracağ ı n ı , onları birbirimizi sevdiğimiz kadar seveceğimi
zi, birbirimize ikiyüzlülük etmeyip ortak koşmayacağımızı
müjdeleyen Allahı ma bin şükür! Sen de et!
Ya senin şu yeryüzünde olduğunu bilmeden yaşasaydım
ve senin yerine koyup bir başka kadı nla birleşse ve sana iha
net etse idim? Ya sen, beni tanı madan bir başka erkekle bir-
56
leşsen ve bana ihanet etmiş olsaydın? Dördümüzü de dün
yada iken çılgın alevli bir cehennem azabından kurtaran Al
lahıma bin şükür! Sen de et! De ki, bilinmeyeni bilen, görül
meyeni gören Rabbime ant olsun ki onun ilminin dışında hiç
bir şey vaki değildir. De benim güzel ben'im !
Dün gece yarısı uykumdan uyanıp, seni kamaramda ilk
öptüğüm o günü hatırlad ı m . Karşı koymalarını savıp seni
adeta zorla öptüm; gerçi sen de beni istiyordun ve o gün iki
miz de birbirimizin kaderi olduğumuzu anladık: sen benden,
ben senden kopamadık. Ama gece yarısı kararı mı verdim.
Nikahlanıp vuslat yatağımıza girmeden önce bir daha el sür
meyeceğim sana ki Allah ı m , nasibine hürmet ettiğim Rab
bime saygısızlık etmediğime, onun kanununa baş eğdiğime
şahit olsun ve benden mağfiretini esirgemesin. Hayır Jalem,
aşkımızı zamanı ndan önce bölmeyeceğim, hiçbir iğvaya
kapılmayacak ve erken zevkin bencilliğiyle onu harcamaya
cağım. Zira senin de benim de bundan böyle başka birini dü
şünmek, hele sevmek elimizden gelmez; öyle bir şeyi kafa
nın ucundan bile geçirirsen Allaha karşı yalan uyduruyorsun
demektir, iblise uydun, O'nu inkar ettin demektir ki gelecek
hayat ı n ne yapsan boştur, bensizlik seni yakıp kül edecek
tir ve Allahı n gazabı yavaş yavaş her gününe birikecek,
seni yakacaktır. Çünkü Allah i nkarcıların şefaatçısı olamaz
Jaleem, yarı ben'im ! . .
H ay ı r senden gelecek bir i hanetten korkmuyorum ama
şeytana uymak da biz kullarına vergi değil midir? Zaman za
man öyle garip bir korku yüreğimi dağlar ki yatağımdan fır
layıp başucumdaki Kur'an-ı Kerim'e sarıl ı r, yüreğimi yatış
tırana kadar okur, okur, okuru m .
A h Jalem, gemide seni tanıyana kadar neredeydim?
Taa son günlere kadar nasıl görmedik birbirimizi ; neredey
se görüşmeden tanışmadan dönüp gidecektin. İlkin gemide
ki öteki yolculardan biri olarak bakmıştım sana. Hatta anne-
57
ni atlatıp Trieste'de o ufak kahvede buluştuğumuzda bile ka
fam karmakarışıkt ı . Bin şükür sonunda, onca konuşmalar,
tartışmalar, kavgalar, darılmalar, mektuplaşmalar ve so
nunda birbirimizin olduk; en has duyguları mızla, d ü nyan ı n
e n inanılmaz mutluluğuyla dolu b i r hayatı yaşayacak, b i r tek
olacağ ız. Çift değil, biz bir tek olacağız sevgilim. Allah bu bir
leşmeyi istedi , onu kutsad ı ! O kadar mutlu olacağ ız ki yarı
ben'im; Allah bizi öldürmeyecek ; O'nu anlad ı ğ ı m ı z ve em
rini doğru l u kla yerine getirdiği miz için bizi takdis edecek
ve ölümsüz kılacak. Kıyamete dek dillerden düşmeyecek ef
sanemiz.
Beni ne kadar çok seviyorsun değil mi Jalem! Tıpkı be
nim seni sevdiğim gibi ! . . Bu gerçeği bana yazmaktan çeki n
me. Her mektubunda bana beni sevdiğini yaz, her görüşün
de bunu söyle; dilin aşkımız ve sevgimizle dolsun ki Allah biz
den her an memnun kalsın. Ben her an içimden ve dışım
dan seni sevdiğimi söyleyerek, senin adı nla Allahı ma zikre
diyoru m ; sen de öyle yap.
İhsan
58
Sevgili ben'im,
Gene Trieste'ye yaklaşıyoruz. Kalbim delice çırp ı n ı yor.
Burası benim Kabem oldu Jalem. Gemi yanaştıktan sonra
çıkıp orayı ziyaret edeceği m . Ne olur hakkımda öyle şeyler
düşünme yavrum; ben öyle değiştim ki senin iki ay önce ta
n ı d ı ğ ı n adam ben değilim şimdi. O sözlerin hem beni sev
diğini gösteriyor ve zevkle ürpertiyor beni, hem de aşkı mı
za şüphe düşecek diye ödüm kopuyor. Evet dediğin gibi, her
an bir sürü kızla ve kadı nla iç içeyim, elimde bütü n fı rsatlar
mevcut ama ben senin Mecnunun değil miyim Jalem?
Ben, ç ı r ı lçıplak bir derya Kleopatra'yla yalnız kalsam
bile gözüm senden başkasını görür mü? .. Senden başka
sına gözlerim kör, ellerim taş, dudaklarım buzdur. Haram ba
na başka kadı nlar Jalem , benim samimiyetime i nan, yalan
söylemiyorum , ben sana olduğu kadar Allaha da sözlü
yüm, artık ikinizi ayı rm ıyorum ki . Beni tanı küçük karıcı
ğım, sen bensin; ben kendime de kıyarım sana ihanet eder
sem. Allah bize bizden başkası n ı göstermesin sevgil i m ,
ben h e r saniye nasıl seni düşünüyorsam s e n d e her sani
ye beni düşün, bizi, tek parça olan bizi düşün. Seni önce Al
laha, sonra bize emanet ediyorum .
Şimdi kaptan köşküne çıkmam ve gemiyi hazırlamam ge
rek ve bu limandan senden gelecek olan mektubu alacağım;
içim içime sıgmıyor sevgilim.
Senin İhsanın
59
Gene yalnız l ık baş ladı işte . Ankara Palas
Ot e l i ' nin 2 8 numaral ı odasında fareli ç i
lemi dolduruyorum . Halbuki daha bu sabah
e l in e l ime , d i z in dizime değiyordu . Kar
ş ımda benimle alay etmek için bile olsa cı
vıl c ıvıl gülüyordun . Çok zalimsin Jalem ,
" Sen hep uzakta kal da mektup yaz . yan ya
na gel ince ağzın hiç aç ılmıyor , ge rçekten
d i l s iz olduğunu sanıyorum bazen ! " dedin
bana , beni kırdığının farkına bile varmı
yorsun değil mi , kaka bebek !
Ama b i l iy o r musun ne d e rsen d e , bu s e
fer seni görüşüm rahatlattı beni : senin de
beni b iraz ol sun beğendiğine inanıyorum ,
hatta evlenmeyi düşünsen gene beni s eç e
cegını sanıyorum . Bırak hayır demeyi . bı
r ak yalan da olsa öyl e düşüneyim biraz ne
olur !
Jalem , bana he r geçen gün b i r ay gibi
gel iyor , ne olacak ş imdi? Ben sana boş bir
kağıt al ıp d o l duracağım . s en bana boş
bir kağıt alıp dolduracaks ın , geçmez böy
l e gün l e r geçme z , neden böyle o l s un yani
neden? Bari bir p iyanom olsayd ı , baş ından
kalkmaz d ım hiç . Nota y e r ine mektup kağ ı
d ı ko r , hem çalar hem de mektup yazardım
sana .
60
Jalem sen çok iyi . çok dürüst bir insan
s ın . sevilmek senin hakkın , seni tanıdığım
için öyle mutluyum ki , dünyada iyi rastlan
tılar da oluyor kimi vakit . İnşallah sen de
beni tanıdıkça seveceksin . Ş imdi gidip bu
mektubu postaya vereyim , sabahtan beri öz
led im seni evlat evlat evlat .
Ahmet
61
Jalem, sevg i l i m , neredesi n ?
Trieste'deyiz, mektubun yok, deli oldum. Sen i telefonla
arad ı m ama çıkaramad ı m . Nas ı l olur? Yarın gene arayaca
ğ ı m . Bi lmem nas ı l bir ters l i k oldu da mektup kaybold u?
Marsilya'da alırım belki ikisini de. Sevgilim mektupları n ı n de
ğeri nin sonsuz olduğu nu söylemem gerekir mi? Onları n
her ikimizin de ızd ı rap veya sevinçle dolu tatlı ve acı gün
lerimizin geride kalan yegane izleri olduğunu unutma.
Allah ı m ı n bana sab ı r vermesine dua ediyorum; bir g ü n ,
b i r hafta değil b i r saat nas ı l dayanacağ ı m bilemiyoru m !
Sevgilim hasta değilsin değil m i ? Sana b u satırları yazarken
kalbimden gelen gözyaşları mı zorlukla zapt ediyorum. Ben
aşkın, ızd ı rabın ne olduğunu da seni tan ıdıktan sonra anla
d ı m sevgilim. Allahın seni bana bağışlaması için bütün ge
ce ve gündüzlerimde mektubunu alana kadar dua edeceğim.
İhsanın
62
Senden gene böyle bir a laylı mektup a lacağ ı m ı biliyord u m
Jale. A m a olsun, ben dostuma ruhumu bütün çı plaklığ ıy
la anlattım . Gene de anlatacağ ım. Saadetim i de bahtsız
lığımı da sizlerle paylaşmak isterim, başka kimsem va r m ı?
Seni a n l ıyorum, bir gün sen de böyle itimat edebileceğ in bir
insana rastlayınca beni an layaca ksın. Mektubunda, "Ka h
rolası Tü rkçeci, Haşim ve Cenap'la bütü n kızla rın canına oku
du. A n laşıldı senden bir kom ü n ist çıkmayacak. Aşk maşk
d iye hep ya n çiziyors u n (engelm iş g i bi), ama olsun h iç ol
mazsa d ü rüst bir dost ka l ıyorsun ya !" demişsi n .
B u satırları b i r başkası yazsa bir daha yüzüne bakmaz
d ım, a ma se n i n ne kada r m ü spet bir maksatla kon u ştu
ğunu biliyorum. Gene de dostum bu satı rla rı n altında bir
kend i n i beğ e n m i ş l i k yatm ıyor mu? Ba na haksız l ı k etmiş
sin. Nazım'ı ben de sen i n kadar severim a ma bu Haşim ve
Cena p'ı sevmeme de engel değ il. Ruhum onlarla çok a n la
şıyor ne yapayım. Sonra hatırlarsa n, Hayali Sosyalizm //
mi Sosyalizmi sana veren ben i m . Kema l'de n a l ı p "def
ter"i de sa na ben vermed im m iyd i? Bil men lazı m, icabın
da bir ada letsizliğe ka rşı ben de on l a rı n ya n ı nda saf tu
ta rım. Bun ları ne çabuk u n uttun Ja leciğ im'? Hafıza -i be
şer n isya n ile dolu sah ide n . Ama sana gene de darı l ma
yacağım dostum, o kadar seviyor ve sevil iyorum ki kızg ı n
l ı k, kırg ı n lık h iç m i h iç ba rı n m ıyor içimde. Ya l n ız i n kar ede
meyeceğim bir şey var, eğer ka ba h atse: ben i m ru hum,
hatta senin de ruhun, bizlerin ruh u , şimdi a lay ettiğ in o ha
ya l lerle, o h ü z ü n l ü his siyata ra m olara k yetişti. Dok u -
63
z u ncu s ı n ıfta Ölmüş Bir Kadının Evrakı Metrukesi'n i oku
duğumuzda ağlamaktan gözlerimizin nasıl şiştiğini hatır
l ıyor m u sun'? Keri me Nad i r'i, Server Bedi'yi, Güzide Sab
ri'yi a n nelerim izden g izli g izli geceleri nasıl okud u k. Onları
şimdi bir ç ı rpıda silebi l i r miyiz içim izden'? H iç m i tesiri nde,
n ü fuzunda ka l mad ı k'? Ah dostum, ben i m ruh ve duygu
hayatı m ı, yara l ı gön l ü m ü Serveti F ü nuncula r sa rıyorsa ve
ben onlarda ken d i m i, i nsa n ruhunun çile leri n i buluyorsam ,
n a s ı l kendime iha n et edercesine in kara sapa r, Haşi m'i
sevmed i ğ i m i söyleyebi l i rim'?
Hem herkes sen i n g i bi d ü ş ü nebilir m i? Sen i n gibi ola bi
l i r m i'? Sen sağ lıklısın, ha reketl isin, ca n l ısın. Ben i m g i bi iki
de birde ateşin yükselip hayatta n elini ayağı n ı çekmen icap
etm iyor. Zafiyet olmasayd ı m bile aynen senin g ibi düşü
nemezdim. Sen sevgili dostum adeta duyg ularını saklıyor,
aklını duyguların önüne ağdan bir duvar g ibi geriyorsun, sen
sanki gururunu duygula rın ı n ö n ü ne bir dağ gibi yığ ıyorsun,
sen sa n ki üzü l memek için sevm iyorsun yahut da içinden
sevd iğ i n h a lde göstermiyorsun. Bence Ta h i r'e ya ptığ ı n
buydu. Nejat'a ya ptığın buydu, şimdi lhsa n'a ya pmakta ol
duğunun ayn ı şey olmamasını dilerim. Ka rşındaki erkekte
sadece sen olasın istiyorsun, ya o sen i bırakırsa korkusun
dan sen onu ufacık bir emarede bırakıveriyorsun. O yüzden
adın "Ka l psiz J a le"ye çıktı değ i l m i'? Bun ları sen inle binler
ce defa kon uşmuştuk biliyorsun, sen de inkar etmemiştin.
Yok dostu m ben sen i çok iyi tan ıyorum ve ya n ı l m ıyoru m;
sen i n m üthiş bir gururun var! S ı n ıfta da aciz, zava l l ı k ız
larda n ya na çıkman o gururun değ i l m iydi? Ya n lış a n lama,
kötü bir gurur değ i l bu; daha çok insa n l ı k gururuyla oynan
masına engel ol maya kalkan himaye edici bir gurur! Bu duy
g u bende de aynen mevcut zaten, bu sebeple seninle o ka
dar a n l a ş m ıyor muyuz'? Sacide'yi de tutma m ızın, savun
m a m ızın nedeni sessizliği, yoksull uğu, öteki kızla rca d ış-
64
lan ması değil m iyd i? Evet belki de sen in solcu l u ğ u n u n
özü, cevheri burada dostu m !.. Hep söylersin ya, kimse
kimseden daha temiz değildir diye!.. Fikrimce; sen her ne
kadar içinden Haşimci isen de, onu sa klıyor ve belki de Ce
nap'ı olsun, Haşim'i olsun, insa n ı n zayıf, Zlciz ya n larını di
le getirdikleri için daha çok Nazım'a kayıyorsun! Çünkü dos
tum insanları n zayıf m a h l u klar oluşu seni üzüyor, guru ru
n u rencide ediyor. O n u n için ba na yazdığın a layla rda bile
beni yüceltmek isteyen maksadının gizli olduğunu biliyorum.
Ah sevg ili dostu m, bir gün acaba kend i m iz ve insanlar
için kurd uğ u m u z haya ller, layık görd üğ ü m üz saadetler
"
vuku bulaca k m ı? Aşık olmak başka insa n la r için besledi-
ğim iyi duyguları, has temennileri öldürdü san ma. Ama aşk
ızdıra pları m ı çok hafifletti ve etrafa daha soğ u kkanlı bak
m a m ı sağladı. O açıdan senin de aşık olduğunu, m utlu ol
d u ğ u n u görmeyi ne kadar istiyoru m bilemezsin. Şu a nda
bu korkunç şehirde bu lunmak bile bana fazla koymuyor. Be
kir'le oldu kta n sonra galiba daha kötü ııa rtlarda da me
sut olabi lirim. Beni öyle doldu ruyor ve her a n öyle çok
şey veriyor ki, a nlatmam mümkün değil. Ve aramızdaki cis
m a n i bir a ş k da sayıl maz. Gerçi öpüşüyoruz, sarıl ıyoruz,
el ele kırla rda dola şı p d uruyoruz, a ma sevg imiz sa nki se
mavi bir şey; bir ışık g i bi şeffaf ve berrak. H ayır, gene
a lay ediyors u n biliyoru m, öpüşü nce çok zevk a l ıyoru m,
şimdiye kadar olanla rd a n çok farklı, mera k etme büsbü
tün cisman iyetten uzağ ız demek i stem iyoru m . Bilakis
dostum, onun öpüşleri beni zevkten kıvrandırıyor. Ama da
ha ileri gitmiyoruz. Hele Kema l'le m ukayese edersek. Şim
di a n l ıyorum ki Kema l ile ben iki kutup kadar zıttık. Ben ne
kadar hayalperest ve romantiksem, o, o kadar maddeci ve
ne bileyim realistti. Hatı rlıyorum da, Caddebostan'da is
kelede bir a kgam el ele mehtabı seyrederken bana yeni im
zalanan Atla ntik Paktı'ndan söz açmıştı. Olacak şey m iy-
65
di allahaşkına? Neyse dostu m, beni ihmal etme, sık sık yaz.
Bekir seni çok merak ediyor, senden o kadar bahsettim ki
görüşü nce sen d e onu seveceksin, hatta benden çok an
laşacağını ta hmin ediyorum kafaca. Ve eminim onu görün
ce ya nlış bir i ş yapmadığ ı m ı a n layaca ksın Ja leciğ i m .
N e o l u r dostum, şu mektub u m u okuyunca hemen yırt
at, sizinkiler görmesin, sonra benimle görüştü rmezler.
Hasretle ö perim ca nım dost.
Senin ferhunde
66
Gene yok!
Yok, yokluk, yoksun!
Telefonda da yoksun.
Seni üzen ben miyim?
Benden vaz m ı geçtin?
Düşü nemem düşünemem, iftira!
Hasta m ı s ı n Jale?
Akşam alacakaranlıkta beni çağ ı rd ı n ! Allahım bize yar
dım et.
Alacakaranl ı k, su, kanatlar, kuşlar. Ben ortas ı nda öyle
ayakta, gözlerim dikili suya . . .
Su, s u ayaklarıma doğru yürüyor, akıyor akıyor, sana
doğru, yaşad ı ğ ı n şehrin kıyısına.
Dualar
Adak
Yarın, inanıl maz bir bekleyiş.
Mektup, terk edilmiş çocuk, ama bu sadece bir bekleyiş
unutma, dolu bir bekleyiş, bir rüya: bir arenaya giriyorum, de
nizci üniformasıyla, boğayla göz göze.
Yok yok yok.
Allah ı n hükmüne döneceğ i m ,
bensiz yaşayacak mı
Jale, ya yarı n da yoksan? Deli ririm. Ama biliyorum sevi
yoruz biz.
İhsanın
67
Jalem . eğlen bakal ım eğlen insanlarla !
Bana ne ilan - ı aşk var , ne de evlenme tek
lif eden . Neden bu kadar çok insan var çev
rende sanki? Sürekl i yanı s ıra dolaşmala
r ının suçunu -gene d e söyle r im- sende bu
luyorum . İ stemeden , bilmeden umut veriyo r
sun onlara . E rkekle r i t anımıyorsun bir
d e; öyle arkadaş l ık falan anlamaz onlar .
Bana bakma sen , benim mes lek arkadaşlarım ,
müz ikseve r arkada ş la r ım , ahbaplarım kızl ı
e rkekl i o lmuştur . am a hiçbirine ilan - ı
aşk etmemiş imd i r . S eni eleşt irdiğimi san
ma , sen o lduğun gibi kabulümsün Jal e . Bu
durumu ben senin insanlara olan aşırı düş
künlüğünden ya da insanl ığından , insanl ık
zaafından biliyorum . Ancak o hocan işi azı
tacağa benz iyor , b iraz dikkatl i o l derim .
Tabi i gene d e he r şeyi s en kendi bildiğin
gibi yap . benimkisi b i r takılma .
Pazartesi binbaşı beni çağırtmış , harıl
harıl aramış bul amamışlar . Bu sabah gittim .
" Seni aradım bulamad ım , " dedi . Ben d e yü
züne hayretle baktım ve "Nasıl olur . bura -
daydım , " dedim . Yuttu . Şu askerlerin kafa
biçimi yok mu , hepsi birbirinin eşidir , ba
bam da içlerinde olduğu halde biliyorum , bu
68
üniformayı giyenin ne düşüncede bir adam
olduğunu ezbere söyl erim sana .
Bugün bir pansiyon baktım , beğenmedim ,
sessiz sedasız bir yer , ama sobası yok . Bir
arkadaş bir simsar tanıştırd ı , ona söyle
dim , piyanolu pansiyon arayacak , bulunabi
lirmi ş . Dün gece İ smet' in dayısı ile ta
nıştık . yemek yedik evlerind e , hoş ve ra
hat insanlar . Çeşit çeşit otlardan , zey
tinyağl ı bir yemek vard ı , harikaydı !
Sesini duyunca öyle rahatlıyorum ki Ja
l em , şimdi odadaki e şyala r ı bile s a r ı l ı p
öpmek gel iyor içimden . Her g e c e yatmadan
bütün bana yazdığın mektupları ç ıkarıp
okuyo rum , ö püp kokluyo rum , ç ok deliyim
değil mi , ne yapayım seviyorum işte sevi
yoruuum ! Sen de beni sev , kaka bebek iyi
şeyle r yaz bana . evlat evlat evlat !
Dil si z Meee
69
Jalem,
Bugün bu radan bir telgraf çektim sana geliyorum diye.
Hay ı r dayanamayacağı m . Senden hiçbi r haber alma
dan yaşayamam. Süvariye söyledim, yarı n gemiyi terk edi
yorum. Bağ ı rd ı çağ ı rd ı . Bu durum belki geleceğimi, mesle
ki hayatımı da tehlikeye sokuyor, ama vız gelir. Bu kadar sus
mandan belli ki çok önemli bir şey var. H ay ı r, beni unuttu
ğunu asla düşünmüyorum sevgilim. Biz birbirimizden ayrı
lamayız. Ancak ölüm, yani Allah ayırır bizi. O halde ben ge
leceğim ve gözümle görmeden, seninle konuşmadan hiçbir
şey düşünmeyeceğim, sadece sadece dua ediyorum sev
gilim ikimiz adına. İkimiz adına, Allahı m ı n adına, dünyanı n
adına dualar ediyorum. Ç ünkü biz ayrı l ı rsak n e sen n e ben
mutlu oluruz; dünya bu mutsuzluğun acısıyla ağlar ve insan
lar onun ecrini öder. Bizi, bizim aşkı mızı inkar eden, Allahı
i n kar ediyor demektir. Kötülüktür bu. Allah hak ve batıl için
der ki : "İnkar eden; doğruyu inkar eden beni eder, onlar kö
pük gibidir, uçup gider, doğru olan yerde kalır. Hesapları kö
tü olanın varacakları yer cehennemdir ve ne kötü konaktır."
Rabbim seni bana bağ ışlas ı n .
Senin İhsanın
70
YARI N D İ Ş LERİMİ ÇEKECEKLER
TARİHİN BU KADAR GAD DAR O LU ŞUNA
BAŞ KALDIRIYORUM
SON O LARAK
REHA'YLA SEN GELMİŞTİNİZ
SEVİŞEN İ Kİ KOCA ÖRÜMCEK
GÖLGESİ YAPIŞTI DUVARA
CAMDA ÖGLE SONRASI TURUNCU
TARİHİN Bİ LİNCİ O LMADIGI İÇİN
BEKLEMESİ KOLAYDIR
BİZ NEDEN B U BOKTAN TOPLUMU
ÇÖKERTEM EDİK
NE SABIRLI BİR BEKLEYİŞ
SENCE GERÇEKTEN KALKACAK M I
KİLİ SELER
HAVRALAR
TILSIM LAR
CAMİLER
MU SKALAR
HAKLI TOPLUM KURULDUKTAN SO NRA
TAPINMALAR
NEDEN GELMEDİN
İNSAN İNSANI KAN DI RMAYACAK MI GERÇEKTEN
ANNEM İKİ GÜNDÜR BAŞUCUMDA
BOŞUNA
YARIN BÜTÜN DİŞLERİMİ ÇEKECEKLER
ELMALARI YİYORUM BUGÜN
71
YAN DUVARA BAKARAK
NE ZOR BEKLEY İ Ş
SUSMAMIZIN GÖLGELERİ
NE GÜZEL YÜZERDİ
ORADA
ALLAH AŞK TARİH
SENİN YANINA
ALDATAN
TARİH BİLİNCİ
ACI ÇEKİŞİ
ACI ÇEKMEDEN SEYREDEN
DONMUŞ VE MÜTHİŞ BİR BEKLEYİŞTİR
DUYGUSUZ BİLİNÇ
ARKA PENCEREDEN GELEBİLİRDİN
ANNEMİN ÇiTi ÇIKMAZ
HAKLI TOPLUM . . .
ZEKİ
72
S O G U K ÇOK
l\ UZ G İ B İ
BEŞ G Ü N D Ü R
TELEFON f İ Ş İ Ç E K İ LM İ Ş
N E DEN
REI I A' DA N M EKTU P G E L D İ
S E N D E N l l İÇ S Ö Z ETM İYOR
fİŞ Ç E K İ LM İ Ş
VAR O LM A TEH Lİ KES İ n u
K EN D İ N D E KARŞIT LA R
K E L ŞAR K I C I Y ! VERM İ ŞT İ N B A N A
B E N İ S İ LMEYE ll AZ I R M i S i N
B E N D E l lA Z IR I M
DEB DEBE B U
ÇO K S O G U K
7.l
İ Ç İ N D EN
JAMES DEAN Ç I KTI
MAVİ B İ R I Ş I K LA TARADI B İ Z İ
MAHYAYA
YAZ I LD I
K Ü LTÜRÜM ÜZÜ ARIYORUZ
BEN B I RAKTIM U C U N U
SEN BAG IRIYO R D U N
S i K i TUT B IRAKMA B I RAKMA
ÇAR ŞAMBA GÜNÜ Ç O K YAŞLAN D I M
D EHŞETLE G Ö R D Ü M
M İ NARED EN D Ü Ş Ü Ş Ü N Ü
B E N D E ATTI M KEND İ M İ D Ü Ş M E D İ M A M A
CHAGALL
ZEKİ
74
Jale han ı m,
Zorla yazıyorum. Artık yabancı kalmayı yazgı bilen bir in
san oldum, benden korkmayın. Ne ben hovarda Rubiro
sa'yım ne de siz Zsa Zsa Gabor'sunuz! Zaten ne kadar ser
sem ve dağ ı n ı k bir dimağa sahibim ki size ne yazacağ ımı
da bil miyorum.
Evine uğrad ı ğ ı mda annenin bana b ı raktı ğ ı n ı söylediği
mektubun önü mde açık duruyor. Onu yüz kere okudum
ama hala bir şey anlamış değil i m . Hakl ı l ı k haksızlık tartış
masına da girecek değilim. Zorla aşk olmaz Jale han ım, bu
nu bilirim ben, sizden de artık hiçbir şey istemiyorum . Ancak
bu yazdıkların ı n benden ne kadar uzak olduğunu söylemek
zorundayım. Sevincim, umudum, çok kısa ömürlü oldu. Se
nin sevg i ne layık olmak içi n kendi kendime verdiğim sözle
re gülüyorum biraz. Düş parçalanması değil, gerçeğin i nkar
edi lmes i !
Eğer s i z d e Jale han ım, bugünkü şu en namusluları bi
le az çok kaşarlanmış kızlardan biri olsayd ı n ı z bütün bun
ları yazmaya hiç gerek görmezdim. Biten bitmiş, olan olmuş,
ama biliyorsunuz, hakkınızda hiçbir soruşturmaya gerek
görmeyecek kadar da tanıyorum sizi . Onun için, bilmem ki
min meyhanesinde bi lmem kimlerle içmene, tıbbiyeden ,
huku ktan , mühendisli kten it kopuklarla danslara, çaylara
gitmene rağmen, sen gene de benim bildiğim Jalemsin ,
beni sevdiğini kulağıma fısı ldayan kız!
Seni bana göstermediler Jale, biliyorum içerideydin ama
saklandı n ! Ankara'ya gitti dediler, okulu bı raktı dediler. Za-
75
ten bozuk olan hissiyatım ve kırılan onurumla seni bir daha
arayacak değilim Jale. Ama hala seviyoruz birbiri mizi !
Seni benden soğuttular Jale, sen d e etki altında kaldı n .
Sağlam söz verdikten sonra Allah ı n ahd ı n ı bozanlar v e Al
lahın birleştirilmesini emrettiğini ayıranlar iflah etmez. Etme
yecekler ve sağ kal ı rsak birbirimizi tekrar göreceğiz, ne ka
dar bedbaht olacağ ımızı konuşmayı Alla h ı m nasip edecek
bize biliyoru m . Çünkü sen ne kadar "Çocukça ve uygun ol
mayan bir kapılma idi" desen de, senin de beni delice sev
diğini biliyorum Jale? Bir başkası n ı asla böyle sevemeyecek
sin biliyoru m !
Yavaş yavaş belki zamanla kalbimden çı kacaksı n . Her
şeye rağmen bir gün seni bana sorarlarsa, tan ıdığım en gü
zel, en nefis, en temiz bir kız olduğ unu, ona lay ı k birini ta
n ı madığ ı m ı söyleyeceği me yemin ederim. Belki bir bakıma
ben de sana lay ı k değilim ama Jalem bu beni sevmene en
gel olmadı. Biz birbirimize aşık olarak ayrılıyoruz Jale !
Görüyorsun resmi bir şekilde başladığım mektubu res
mi bir şekilde bitiremeyecek kadar acizim , bunun da kusu
runa bakma. Aklımdan artık iki yabancı olduğumuzu çıkar
madan yazmaya gayret ediyorum .
Sana bunları bana dönesin diye gizli b i r ümide kapılarak
da yazabil i rdim. Çünkü i nanı lmaz bir ayrı l ı k bu, ama hay ı r ;
b u kadar k ı r ı l d ı ktan sonra bu k ı rg ı nl ı ğ ı içimde taşıyarak
tekrar eskisi gibi olu namayacağ ı n ı ben de biliyoru m. Sade
ce çok kısa bir zamanda ama bin seneyi dolduracak bir yo
ğun aşkla sevdik biz. O en uzun kısal ıktaki zaman içinde ya
şanan ve şimdi bir düş gibi gelen bahtsız maceranın sonun
da beni, o ayrıldığımız fikirlerin müstesna, tam manasıyla ka
zandığını bilmeni ve bundan gelecekte de bir an için kuşku
ya düşmemeni istiyorum. Benim aşkım riyas ızdı Jale. İşin
tuhafı, sen ne dersen de seninkinin de riyasızlığına bütün kal
bimle i nan ıyorum ben !
76
O ayrıldığımız fikirlerine gelince. Bizim ayrılmamıza on
lar da sebep değil ki Jale! O fikirleri kabul etmem kendi va
tanımı, kanımı, kendi benliğimi inkar etmek demek olurdu ve
sen de benden böyle bir yalana sığınmamı hiçbir zaman bek
leyemezdin! Beklemedin de! Nasıl senin şiirlerini anlamadı
ğ ı m ı ve beğenemediğimi söylerken yalansızsam, o konuda
da yalans ızd ı m . Ve zamanla aşkımızın önünde şiirin de si
yasetin de yanıp kül olacağ ı na, geriye sadece sevişmemi
zin, başka hiçbir şeyi aratmayan o birlikteliğimizin kalacağı
na inanmamış mıydık Jalem? Öyleyse telefonda bana fark
lı dünya görüşlerimizi öne sürerken samimi olamazdın de
ğil mi?
Jale, Kore'de komünist Çinlilerin, içinde Türkler de olan
binlerce insanı nasıl işkenceyle öldürdüklerini bilerek komü
nizme amenna demek mümkün müydü? İnsanları uçları
sivriltilmiş bambu sopalarla delik deşik ederek, yakarak,
elleri bağlı Birleşmiş Milletler askerlerine arkadan saldırarak,
canlı talim askeri durumuna getirerek öldürmeyi nasıl kabul
lenebiliriz? Sen bana, "Onların taa Kore'de işi ne? Buraya
Çinli ya da Birleşmiş Milletler gelse aynı şeyi sen onlara yap
maz mıyd ın?" derken belki hakl ı yd ı n , belki de değildin !
Dünyan ı n adaletli bir biçimde idare edilmesine kadar aşk ı
m ı z ı bekletmek mi gerekecekti? Siyaset bin kere değişebi
lir biz yaşarken; bakarsın yarın bu iki düşman dost olur, o za
man bize yazı k olmaz mı Jalem? Biz birbirimizi severek ay
rılıyoruz Jale m !
Şimdilik kazandığım paraları, yuva için biriktirdiklerimi Be
yoğlu'nda yemekle meşgul olacağı m Jale. Senin gibi birine
rastlayana kadar da evlenmeyeceğim. Allahın dilemesi dı
şında ben kendi kendime bir fayda ve zarar verecek durum
da değilim. Görülmeyeni bileydim ona mani olurdum, bize
de kötülük gelmezdi. Belki bir kem göze, bir uğursuz aya
ğa yem olduk ama, Allah bizim göremediklerimizi elbette gör-
77
mekte, bilemediklerimizi bilmektedir ve her hususta takdir
onundur, amenna ve saddakna!
H içbir kimse size benim kadar mutluluk dileyemez Jale
han ı m . Size Allahtan, gönlünüzde yatanı buldurmas ı n ı ben
de sahiden diliyorum. Mektubunuzda açı kl ad ı ğ ı n ı z gibi ay
nen: arkadaş ı n ız "Kemal beyin dava namusuna, Ahmet be
yin şefkatli duygularına, Zeki beyin sanatkar ruhuna, İh
san beyin fiziğine, güzelliğine ve bir kadına sahip çı kma i ra
desine sahip" hayat arkadaş ı n ı z ı , Allahı n size nasip etme
sine canı gönülden duacı olduğuma inan ı n.
Biz, o olmayan adam yüzünden birbirimizi seve seve ay
rıl ıyoruz Jale han ı m !
İhsan
78
Jaleciğim, sevgili dost, neyin var? Ne oldu? Bana da rgın de
ğ ilsin değil m i, öyleyse ne? Neden bana sırrını faş etmiyor
sun'?.. itimadını m ı sarstım yoksa'? Son mektubunda iki sa
tırla İhsan'dan ayrıldığını yazmıştın, hiç tafsilat vermiyor
sun, neden? .. Bıra k seni teselli edeyim, kırg ı n gönüllerimi
zin müşterek ızdıra bını teren nüm edelim J aleciğim. açılır
sın inan ba na . . .
Bu arada Sacide son olarak oraya gidip döndükten son
ra a n lattığına göre birlikte çaya gitm işsiniz. lhsan'ı ona
ta n ı ştırm ışın. o da ağa beyini sana ta n ı ştırmış. Ağa beyi
sana hayra n o l m uş! (Na sılsa seni sa k ı n m a m ı ş kıymetli
ağa beyciğinden!) Onun dediğine göre, İhsan gerici ve kur
nazm ış. Sabahattin Ali için "casus" d iyormuş. üstelik
de o şoförün S. A li'yi öldürmesine, "iyi etmiş," demiş.
Seni ona hiç layık bulmamış. fa kat dostum; Sacide, bu de
dikleri doğru bile olsa içinden başka hesapları olan çok kıs
kanç bir kız oldu, inşa llah o n u n sözlerinin etkisiyle bıra k
m a m ışsındır lhsan'ı'? Çünkü sen en çok ondan hoşlan ıyor,
ona güven d uyuyordun. Fa kat herha lde öyle büyük bir
gaf ya pmış o l m a l ı. seni öylesine incitmiş olmalı ki onu
böyle bir daha sözünü etmeyecek şekilde terk ediyorsun.
Zira dostu m sen sevgililerinden ayrılsan da onla rla dost
l u k etmeye deva m edersin. Bunu K.ema l'den de biliyoru m .
Haydi b u olayı sana da açıklayayım k i a ra m ızda hiçbir sır,
h içbir leke ka l ma s ı n .
K.emal'in sana aşık olduğunu v e beni b u yüzden ihmal et
tiğinin fa rkındaydım. Fakat bun u n ne ehemmiyeti va r; se-
79
ni ta n ıyorum ve onu a rkada ş l ı k s ı n ı rlarında d u rd u rdu
ğ u ndan eminim. Ayrıca sa na daha önce a n lattığım Sela
n i kl i l i k meseleleri fa lan var. Da ha da önemlisi dostum
on u n buseleri, onun sevdası bana göre değildi. Bunu da sa
na bütü n ka lbimle açık olara k a n latıyorum ve e m i n ol dos
tum hayatımda i l k kez bir i n sa n a bu hissiyat ı m ı ifşa et
mekteyim.
Kemal'in beni ilk öpü ş ü nden hemen sonra, hatta henüz
onun kol larında i ken ba na söyled iği söz ne id i bi l iyor m u
s u n : "ibne Amerika!" M u h a m met Rıza Pehlevi'ye s u i kastı
onlar d üzen lem işi Heyhay! Neye uğrad ı ğ ı m ı şaş ı rd ı m a ma
bel li etmeden bu d u r u m sa n ki bence de çok norma l m iş gi
bi yaka la na n ada m ı n kom ü n ist pa rtisinden old u ğ u n u söy
leyecek old u m. Ba na, hiçbir şeyden a n la madığ ı m ı, o ada
m ı n beş a ltı a d ı m mesafeden Şa h'a k u rş u n sıkıp da nasıl
öld ü remediğini h iç d ü ş ü n mediğimi, nasıl olup da kurşunun
dörd ü n ü n boşa gidip birinin Şah'ın ü stdudağını hafifçe sı
yıra bileceğini, ikisinin ise Şah'ın sadece şa pkasını sıyıra
bileceğini, gene de Şah'ın d i pd iri olarak, mendiliyle sözde
yaralanan dudağını ö rtü p ara basına g ittiğ ini soru p aza
ra başladı. Bu yüzden Tudeh partisini ka pattı kla rını, sol
cu avı na ç ı ktıkları n ı , bir hayli i nsa n ı tevkif ed i p olayda
Rus pa rmağı var d iye n a s ı l propaganda yaptıkları n ı fa lan
heyeca n la s ı ra ladığı nda, on u n la bir daha h içbir aşk heye
ca n ı duya mayacağ ı m ı h i ssetm iş; o, her okuduğ u m uza
i n a n d ığ ı m ızı, bu kafa la r yüzü nden de ihti lalin geç kaldığı
nı söyleyerek beni azarlamaya devam ettiğinde ise, içim sız
laya rak ondan ne ya pıp ya pıp ayrı l maya ka rar verm işti m
dostu m ! S u stum ve g a m dolu adım larla iskeleye, va p u ra
doğru yü rü meye başlad ı m . Ya ptığı gafı a n la m a m ı ş ve ba
na neyim old uğ u n u sorm a m ı ştı bile! Taa ki, ada va p u ru
uza kta n görü ndü, neden h iç kon uşmadığ ı m ı sord u . Ben de
sadece başıma bir ağrı girdiğini söyled i m . O za man, "Dik-
KO
kat et, o g üzel başa ağrı mağrı girmesin, ona ben neler so
kacağı m," d iye güldü. Ben de g ü ld ü m , acıyla: bu ilk öpüş
memizdil Daha sonra böyle ol masa bile hep bu n u hatırlı
yordum ve e n ateşli buseleri bile bu in kisar-ı hayalimin üs
tünde buzda n ma nta rlar g i bi yüzüyordu. Ja leciğim, evet
Kema l çok kü ltü rl ü, sem patik ve istikba l i pa rlak bir çocuk
a ma heyhay! Dostum heyhayl Ası l demek isted iğ i m sa kın
onun sa na olan temayü l ü n ü n ben i muzdari p ettiğ i n i sa n
m a . Hele Bekir'i ta n ıd ı kta n sonra Ja lem, Kema l'den ayrı l
ma kta ne kadar isa betl i olduğumu bir defa daha a n lad ı m .
Neyse sen i gene kendi meseleleri m le meşgul etmek ni
yetinde değ i l i m . Bu defa sen i üzen ve mutsuz eden şeyin
ben i de edeceğ i n i bilmeni ve ben i yen iden bir dost olara k
hatı rla manı rica ed iyorum: aşk ızd ı ra b ı n ı n n e olduğunu iyi
bilirim ve eğer bu g ü n lerinde senin derdine orta k ola maz
sa m dostluğ um uzun ne kıymeti kal ı r?
Bak sana, geçen sene tatilde gene böyle ablama gel
d iğimde ba n a gönderdiğin bir mektubu hatırlatacağ ım:
"Aşkın ne old uğunu, ne olmadığ ı n ı hala a n layabilmiş deği
lim Ferh u ndeciğ i m . Ba n a g üzel, a kıllı, zeki old uğumu söy
leyen lere bazen içimden, 'Eee peki sa n a ne!' d iyorum, ba
zen de kendi kendime soruyorum: g üzel olsa m bile (onla
ra öyle gelsem bile gerçekten) benden daha g üzel ola n la
ka rşılaştıkları nda ne olaca k? Benden daha zekisini, daha
d ü rü stü n ü ( sa n ki asıl a radıkları d ü rüstl ü k mü? O da ay
rı ya), daha üstü n ü n ü diyelim, buldukla rında ben i bir kena
ra iteceklerse bunun a d ı na neden sevg i d iyeceğ im ve ben
de onlara (ya da muhayyel O'na) ben de seni seviyorum di
yeceğ im. Bu ne kadar ucuz, ne kadar sırada n bir olgu. Ya
hut da d iye l i m ki be nden ü stün ola n ı buldukları ha lde, iç
leri onu çektiğ i ha lde, kendileri n i tut u p ( a h lak adına, vic
d a n adına her neyse) ben i m le ka lacak o lurla rsa da ne
kada r büy ü k bir zül o l u r ben i m içi n ! Böyle bir a lışverişi
81
nasıl kabul leniri m ben'? Ben mutlak ola nı, ka lıcı ve s ü rekli
olanı isteyebilirim a nca k ama m utlak olan d iye bir şey va r
m ı dostu m'?''
Demek oluyor ki sen, İhsan'da da böyle geçici bir heves
olarak mevcut olduğun u sezd in ve o yüzden bıra ktın onu!
Çünkü Ja leciğim mektubun un a lt satı rla rında da şöyle an
latıyorsun: "Şaşıraca ksın belki a ma dostum, ben i g itg ide
kend ine inandıra ra k ona bağ lanma m ı sağlayan bir tek I h
sa n oldu. Bana b i r g ü n şöyle söyled i: 'Ben Allaha inanırım.
Alla h ı n ka rşı ma ölene kadar sevebi leceğ i m ve ben i de öle
ne kad a r sevebi lecek bir kad ı n ç ı ka rmasına çok dua lar
etm işimdir. Sen o kadı ns ı n ! Benim kad ı n ı m sın, be n i m ya
rımsın! Sen de beni seviyorsun ve benden başkasın ı da se
vemezsin. Senden başka bir kad ı n la yatağa g i rsem, ona
da, sa na da, kendi m e de g ü na h işlemiş olurum . . .' Şu ko
mediye bak, nereden biliyor bütü n bunla rı. Sadece bir sez
gi onunki a ma işin g a ribi söyledikleri beni o kadar etkiliyor
ki, gerçekten gövdemle, hatta asıl bütün varlığı m la ondan
başkasını istemez oluyorum. Oysa siyasi d üşüncelerini, din
darlığını ne kadar komik bulduğ u m u ta h min edersin." Da
ha sonra ise, "Belki de aşk budur'?" d iyorsun, "Gerçi yüzü
ne karşı hep a lay ederek savunuyorum bu sözleri a ma bu
Othello böyle inat etmeyi s ü rd ü r ü rse ne kada r daya n ı rı m
b i l m iyorum . Zaten gerçekten de esmerliği, boyu bosu, kıs
ka nçlığı ile de gerçek bir Othel lo. E line kitap a l madığ ı n ı bil
mesem, Sha kespeare'in etkisiyle kendine ya kıştırd ığ ı ro
l ü oynuyor d iyebi liri m . işin hoş tarafı her ne kadar ben i m
entelektüel sol çevreme onu tanıştırmaya utanıyorsa m da
kendimde g iz l i bir Desdemona keşfetm i ş bulunuyorum!
Bu ya Sha kespeare'in büyü klüğünden ya da ben i m zayıf
l ı ğ ı mdan doğuyor dostum, ne dersin'? Kafamdan sileme
d iğ i m kayg ı l a r ol masa h içbir engel ta n ı madan kend i m i
ona sunuvereceğim. Ama sanki onun da fa rkında: gözle-
82
rini üstümde dola ştırarak, Allahın h uzurunda n i kah l a n ı p
karısı olacağ ı m ı söylüyor, acelesi yokmuş, evet deyip o n a
koşa n a kada r beklermi ş, o n d a n ö n c e elini b i l e sürmez
m iş bana, ne de başkasının elini sürdürürmüş! Eh, aşk bu
dur d iyorum ya, ama eğer buysa neden içi mden hafife a l ı
yor ve alay ediyorum kendimle onu sevdiğim için? insa n ger
çekten aşık olursa meydanlara çıkı p agığı m diye bağırma
l ı d iyen de ben i m."
Haydi Ja leciğ im, açıl ba na. Bu yazd ıklarından son ra
hala neyi saklıyorsun? Bugüne kadar birbirimizden hiçbir şey
sakla madı k. Bir insa n ı solcu değ il, ya hut da Allaha ina n ı
yor d iye küçümseyemezsi n; ileride onun fi kirlerini değigtir
mesine yard ı mcı olabi l i rsin pekala. Öyleyse n e? Sana Be
kir'le olan agkım ve benc i l l iğ i mden dert yoldaglığı yapa
madığım için ben i affet. Bir sezgi ızdırap içinde olduğunu ve
bana ihtiyacın olduğunu söylüyor. Yoksa her geyi ben m i uy
d u ruyoru m? Öyle olma s ı n ı ne kadar isterim ! Haydi ca nım
Jaleciğim, sen i seven dostun u merakta bırakma a rtı k.
Ferhunde
83
Jale ,
Bornova ' da inşaatta yazıyorum sana . Kuy
tu bir köşede , bir taş parças ının üzer i
n e oturdum, çantamsa masa görevini görü
yor . Hava nas ı l güzel bir b i l sen . Sen ol
saydın ş imdi Bornova ' nın arnavutkaldırım
l ı eğri büğrü yollarında gez e rd ik . Bura
nın kendine has bir karakte r i var . Yollar
o kadar dar ki , iki arabanın yan yana geç
mes i olanaks ız , filmle rde gö rülen 1 6 ' nc ı
yüzyıl sitelerine benziyor . Çinl i l e r inki
gibi iki t eker l ek l i at arabaları var . Bir
d e s ık s ık d evel e r e rastlanıyor . Çocuklar
d ı ş ında insan minsan yok s okaklarda . He r
şeye kar ş ın hoş ş i r in bir havası va r bu
ranın , kasvetli bir yer değil . Seninle b i r
l ikte o lduktan sonra pekala yaşanır bura
da . Jalem , ne güzel bir yaşam olurdu ; şu
rada bahç e l i bir ev tutardık ; küçük bir
atölyes i olurdu , kil lerl e , çanak çöml ek
l e r l e uğraş ırdık . s en ş iir yazardın , ben
p iyano çalardım , ne kadar mutlu olurduk bir
düşün !
Alay kumandanı nedense bugünlerde bana
çok ilt ifat ediyor . "Ahmetç iğim . " d iye
konuşmaya başladı bugün , aske r l ik bitince
84
seni buralara aldıralım , diyor . Şu ünifo r
mal ılara hiç kanım kaynama z b i l i r s in ya ,
inad ına da onlar beni pek seve r .
Bundan sonra mektuplarıma b i r de saat
yazmam gerekecek , buraya kadar sabah yaz
mıştım , ş imdi saat gece 1 1 . 00 , ben ote l
de yatağımdayım ve karş ımda göz lerini d ik
miş , bana kıp ırdamadan bakan fare ! Borno
va dönüşü İ smet ' in yaz ıhanes ine uğrad ım ,
oradan da otele geldim , baktım mektubun
yok , ç ok kötü oldum , d erken İ smet ' in an
nes i gel ip beni evle r ine yemeğe götürdü .
Sonra da biz İ smet ' le ç ıktık , Şark Kahve
s i' nde oturduk biraz .
Bu mektubu yarın sabah postaya verece
ğim , akşama eline geçer , s en de bana he
men yaz t at l ım .
85
S ev g i l i dostum, bu sana yazd ı ğ ı m mektu p l a r ı n d ö rd ü n cü
sü e l uyo r. Öyle h i s l e r l e d o l uyum ve ke l i m e l e r de ö y l e d a r
anla m l ı k i ! İ stanbul'da g örüşemed i k . Ama sana yaz d ı k la
rıma cevap v e rmed i ğ i ne b a ka rak, gene k i m b i l i r h a n g i
menh u s i n sa n ı n dedikodusuyla b a n a d a rı l d ı ğ ı n ı d üşünme
ye baş l ad ı m . S ana beni nas ı l a n l atacağ ı m ı b i l em iy o r u m .
B una i htiyaç var, ç ü n k ü ben i yan l ı ş an l atan çok şey b u l u
nabi l i r. B i l m iyorum. M utaassı p, geri kafa l ı ebleh lerden o l
mad ı ğ ı na g ö re sen i benden adeta kaçı ran ned i r? B e l k i ben
de yan l ı ş l a r yap ıyo rum ama dostum bazı şeyleri yapmam
i ç i n gene bazı şey lere, ö z g ü r l ü k g i b i , dost l u k ve aşk g i b i
şeyl e re n e kadar ş iddetle m uhtaç o l muş o la b i l eceğ i m i an
l ayamaz m ı s ı n ?
B öylece, küçülmeye, riyakarlaşmaya neler pahasına, ne
l e r u m uduyla katl a n d ı ğ ı m ı kab u l edemez m i s i n ? D ostu m
sen yanımda o lsayd ı n bu p i s l i k l e r i n çoğuna be l k i de b u l aş
mazd ı m . B e l ki de bende karakter zaafı den i len şeyden var.
H er şeyi sana anlattım. Canım dost, hayatım, her şeyim, b i z
ayn ı dert l e r i n yan ı nda değ i l m iy i z ? Kardeş i m ben i m .
H ayat ı m ı , annem i , babamı, ağabey i m i , her şey i m i , n e
kadar tal ihsi z l i klerle d o l u olduğumu b i l iyorsun, b i r tek sa
na a n l attı m bun l a r ı . S en benden ken d i n i çek i nce ben ken
d i m i h i çb i r i şe yaramaz, terk ed i l m i ş b i r çocuk g i b i h i sse
d iyo r ve çok kötü o l uyorum. Sel im'se bütün hayatımı en açı k
b i ç i m i y l e kav rayam ıyo r. O n u çok sev i yo rum. Fakat o l
maz. Ben Ameri ka l ı sevg i l im l e de evlenmekten vazgeçtim.
Annemden o kadar ayrı lamam dostum. B i l iyorsun o ben i m
86
her şeyim. Ve o kadın için her şeye değer. O en büyük adam
ların koynunda yatacakken, her şeyi tepen ve b ize bakmak
i ç i n asker çamaş ı r l a r ı d i ken, g i z l i ce h i zmetç i l i ğe g iden o
kad ı n ! O n u n a l n ı nd a, g ö z l e r i nde iyi l i ğ i a l t ı n harflerle ya
z ı l ı d ı r, onu b ı ra kamam ben. Ve her ne yapıyo rsam, yan l ı ş
veya doğ r u, o n u n i ç i n yaptı ğ ı ma em i n o l .
B a n a e n y a k ı n zamanda i k i satı r d a o l sa yazmazsan
mahvo l acağ ı m ı sa n ıyo rum dostum . Ne o l u r beni a n l a .
Sacide
87
Teccal, H ikmet-i hüda ogluma yazdıgın mektubu açmamı nasip eHi.
Münafık fikirlerini isyan ile okudum. Her işte bir hayır vardır, belki de
Zeki'nin ku rtu luşudur; mektupları a l d ı kça odala rdan çıkmazlan ır,
ha yatar ha yatar, müdahalelerine insafsızca devam etmemen kadar
sana verecegim nasihatler de var. Tecca l, biz dini bütün kimseleriz,
Zeki'nin tedavisi senin o m enfiyet aşılayan moskofçu agzınlan yazı
lan temennilerle olmaz, senin avların, lavların onun başını büsbütün
yemektedir. Bu ne biçim aşk, ne biçim aşk mektuplarıdır böyle. Tec
calsın sen, zahir; gel yan ım ıza otur dedik gelmedin, öyleyse çekse
ne elini, bize bıraksana oglumu.
Senin icin de d ı ş ı n da kirlenmiş teccal; insandaki iç istisnasız te
mizdir, bir kirlenirse sebebi dıştadır. İç gibi dış da temiz olursa yan
lış adım atılmaz, maksadı alimiz cenneti bu dünyada da, o dünyada
da var etmektir, dinsizlik de bir dindir aslında, ama sizinkisi dinsiz bir
dindir. Ey gafil, mesele sadece Zeki'de degildir, mesele İslam devle
ti davasıdır, yazdıgınız kadar bedbahtsanız ki mutlaka öylesiniz, de
laletinizi; rezalet faciasıyla çektiginiz kahırla şeni fiillerinizin kazan
dıgı ilahi bir cezayı bile görmemektesiniz.
88
ti9iniz endekli dondaklı, intrikalı mintrakalı, yalancı dolancı manev
ralarınıza alet etmeyin bizi. İlahi hükümleri inkôrda hôlô Nemrut ka
dar niçin inat ve ısra r ediyorsun uz?
Bilgin tasla91, dôhi müsveddesi, teccal, daha kimleri peşinizce
uçuruma sürüklemek maharetini göreceksiniz? Akıl ve ruh hastalıkla
rının en a9ırı sizlere isabet etmiş, sunu iyi bilin ki:
İ LAH İ H İ KMETBİLİ N M EZ D İ R
İLAH İ H İ K M ETBİLİ N M E Z D İ R
İLAHİH İ KM ETBİLİ N M E Z D İ R
89
Teccal, siz galiba Müslüman Türk devletinin hôkimiyeti altında ol
dugunuzu unuttunuz, ecnebi devlet hôkimiyeti hayal ed iyorsun uz.
Aciz kalemimizle cevap veriyoruz ki, isLAMiYET DAVASı MUTlAKA MUZAFFER
OlACAKTıR, bu kehanet degil bir gerçektir. Sen sevd in, o sevdi, ama gü·
nahınız neydi ki Allah sizleri huzura ve bir yuvaya kavuşturmadı, ken
di elin izle kendi saadetinizi teptirdi, bundaki hi kmete ne buyru lur
acaba teccal?
Bütün bunlara ragmen, hakkınızda yine de iyi temennilerde bulun
mak, begenmediginiz İslamiyet d i ni emretmektedir. Zeki'yi bize bı·
rak, Allah isterse bir dakikada iyileştirir onu, senin mektuplarınla git·
gide daha kötü olmakta.
Bizim yazımız dogrudan dogruya selamünaleyküm kör kadı ka
bilinden cahilanedir, bunu itiraf ediyoruz, çünkü kişi, noksanını bil
mek kadar arif olamaz. Açma kutuyu, söyletme kötüyü.
NOT:
90
Jal em ;
Dün gece ikiye kadar uyku tutmadı , aca
ba niye yazmadı d iye düşünüp durdum . Şim
di saat 1 5 . sabah erkenden hava kuvvetle
r ine çağrı l d ım : büyük salonun tavanını
söktürüp yeniden yaptırmam gerekiyormuş .
Canım çok s ıkıld ı . Hep şu ustalar ve iş
ç i l e r yüzünden .
Bu ayrılık bir bitse Jal e , Kerim ' e s o
ruyor musun tayin işini? Neyse ki Kadr i
beylere ( İsmet' in dayısı) s ık sık gidip p i
yano ç a l ıyorum , b u beni çok rahatlat ıyo r .
Onlar da al ıştılar bana , gitmediğim gün t e
lefon edip . piyanonu özl edik , diyorlar .
Bir de oradan telefon edebilsem sana . dün
yalar benim olacak . ama utanıyorum a r t ık .
Handan hanım da çalıyor biraz ama onun
kadar yeteneksiz piyanist de olamaz ! Ta
b i i ona çok iyi çal ıyor sunuz diyorum . Ja
lem , Chopin 1 3 no ' lu Noktürn ' ü seviyorum
demiştin ya . senin iç in onu s enden bana .
ardından Scarlatt i 1 no ' lu Sonat ' ı b enden
sana çalmadan edemiyorum. Bir gün seni de
l i gibi s evd iğimi anlayacak mıs ın acaba?
91
Sen ne yap ıyo r sun , neden nel e r yapt ığı
nı yazmıyorsun bana? Seni çok çok özledim .
gö z l e r ini , saçlarını , burnunu , e l le rini ,
sesini özledim , yarın alır mıyım acaba mek
tup senden?
93
i şte böyle bura la rda dostu m . Heyhay, böyle "di l - riş" böy
le "ga m-dide" mektu plar m ı yazacaktım sana?..
Bekir, ba na del ice aşık o l a n ve ben i m delice aşı k old u
ğum Bekir ben i bi rden terk etti ca n ı m . E rtesi gece yata
ğa d üştü m , h e r gece ateş i m ç ı ktı. Hala bazı gece ler
ateşle n d iğ i m i fa rk ed iyor, a ma a blama söyle m iyoru m .
Her şeye ra ğ men şimdi iyiyim. Ya l n ız işte b u ralarda ka l
dım dostum. Orayı, mavi gökyüzü nü, den izi, sen i, evi m i öy
le özled i m ki b i l e mezsi n . Bu ya l n ız l ı k; bu ya l n ız l ı k ruh u
imha ediyor dostum. Düne kadar beni neden bıraktığı n ı a n
l a m a m ı ş v e deva b u l maz bir hasta l ığa ya ka l a n m ış olabi
leceği korkusuyla bü sbütü n kedere boğulmuştum. D ü n se
Handan'ın bir a rkada şı geldi ve Beki r'le Sacide'ye kol ko
la gezerken sık sık rastladığ ı n ı ama üzül memem için ben
d e n bu hakikati sakladı kları n ı söyledi. inan mazsı n Ja le, h iç
şaşırmadı m ve bir ba kıma rahatladım. Evet Sacide ve Be
kir! Son za ma n la rda Sacide öyle değişiyordu ki, öyle h ız
l ı bir değişme idi ki a n la makta n aciz ka l ıyord u m . Adeta
günbegün , saatbesaat başka laşa n bir varlık o l m u ştu.
Telefonda sesi n i bile ta n ıya maz o l muştu m. B i l iyoru m
sen şimdi gene insa n l ı k onuru adına onu koru mak isteye
ceks i n ama ya pma, bütü n yazaca klarım doğru i n a n .
B i r mavi Kad i lla k, direksiyonda yaş l ı v e çirkin b i r herif,
ortada ağabey, yanda Sacide, arka koltukta ağzı kula kla
rında küçü k ka rdeş Oğuz! Görsen g ü l mekten gözlerin ya
şarırdı, biz de Bekir'le her rastlayışta g ü l üyorduk. Ta bii ben
üçüm üzden de ba hsetm işti m Bekir'e, vaktiyle s ı n ıfı n sol
cuları olduğumuzu, şiir yazd ığım ızı, koyun kızlardan olma
dığım ızı, özel likle Sacide' n i n m üthiş zeki old uğunu fa lan
biliyordu. Neyse bir zaman şehirde böyle göründü ler. Bir za
man son ra mavi Kad i l l a k lacivert bir Pontiak oldu; oturuş
gene ayn ı, bu sefer şoför yerinde şişman, pembe bir adam;
ve son olara k bir vişne rengi Mersedes'te rastlad ı m onla-
94
ra , gene aynı tertip, sadece şoför mahallinde daha bir eli
yüzü düzgün gençten bir adam ! Tabii bu a rada solcular öy
le giyinmez diye benim pembe muare çay elbise m i bile ten
kit eden dostu m uz bir ş ı k bir ş ı k a klın a l maz. Sanki on al
tı değil, otuz a ltılık bir şen d u l. Son za manlarda bana sık
s ı k telefon ediyor ve dansa çağı rıyord u beni, istersen a r
kadaşını da getir diyordu. Sonunda bir gece biz Bekir'le dans
ederken aynı kulübe geldiler, ya nlarında bu d efa köylü g ibi
bir adam, g üya a kraba ları imiş! Neredeyse zorla -ne kadar
ısrarcı ve inatçı olduğ u n u bilirsin- bizi masa larına aldılar
ve ağa beyi hemen mal bul muş Mağribi g ibi dansa kaldırd ı
beni, Bekir de Sacide'yi. Hepsi b u oldu. İ ki gün sonra ran
devu m uz va rd ı Bekir'le a ma b i r daha h i ç görmedi m .
Ve heyhay! Dostum, şimdi h e r şeyi a n l ıyoru m:
95
Şu a rada dostum, ben i bir hayl i d ü ş ü n d ü ren bir fikri
ne ceva p vereyim. Bu şa irleri mektepte okutmaları n ı n ne
d e n i n i n edebiyat ta ri h i n i öğretmek olduğunu, oysa daha
o vakit bile tarih olan adam ları, ya n i geçm işi, bug ü n ü n duy
gusu ola ra k a l ı p sevmenin çağ ı m ıza uza k d ü şeceğ i n i söy
lemişti n . Ya n ı ldığ ı n ı bug ü n lerde daha iyi a n lad ı m dostum;
işte bu ben i m başıma gelenler onla rı n modası n ı n ya da ta
rihinin geçmediğinin ispatı. Dünyad a n aşk kalkmadıkça, bu
şa irler de yaşayaca kla r Jale. Bence Cen a p. yuka rıdaki
m ısrala rıyla bug ü n e ışık tutuyor. Değişen n e ki? Hayatı
m ız m ı? i nsa n la rı m ız m ı? H e rkes böyleyken , Kemal, Bekir,
Sacide bile böyleyken, sözü mona en solcu ve i lerici olan
lar böyleyken kim değişmiş olabilir? Bir tek sen m i , ben mi?
Öte ki kızla rı fa lan saym ıyorum bile dostum, ya n ı l ıyorsun,
bir düşün tetkik et . . .
Eğer Beki r'le ben kadar a n laşa n, bi rbiri ne bağ l ı bir çift
bile, böyle kıskanç bir tah rike, bir danslık bir iğvaya ka n m ış
sa AŞK asla yoktur! işte bize ya n l ış öğreti len budur, ben i
ya l nızlığın cehennemiyle baş başa bıra kan d üşü ncem bu Ja
leciğ i m . Bu bir onulmaz yara, bir zehirli korku, nasıl a n lat
sa m bilmem, be n i yaşa maya iten te m i z bir duygunun,
sevme duygusunun, bir ca n l ı l ığ ı n katled i l işi, g üzel bir şe
ye bi lere k k ıyı lışı, gadd a r l ı k.
Medeni, kültürlü bir erkeğin cinsi cazibe önünde böylesi
ne oyuncak oluşuna da ne yazık! O zaman medeniyete ne lü
zum vardı; bırakılsaydı da herkes herkesle can ı çektiği gibi
çi�leşseydi ve ben de isteklerimi hayvan i bir şekilde gidere
rek böyle aşağılanmasaydım! .. Ah tekrardan içine atı ldığım
itimatsızl ığın o kapkara uçurumu, şüphenin zifiri hakim iye
ti, bu dü nyaya sevilmek ve sevmek ihtiyacıyla sa l ıverilen
ben; neden bu ya lan haya l. yıllardır kapla mıştı rüyalarımı? Na
s ı l oldu da bir kad ı n la bir erkek a rasında temiz ve ebedi bir
aşkın mevcut olduğ u na inandık biz? Neden ve nası l inandı-
rıldık dostum'? Peki ama, eğer aşk yoksa, ben i m içimde kü
çücü k bir kızkenden beri var olan o duygu neydi'? Onlar bile
AŞK'ın va r olduğunu ispata yetmez mi? Ben i m, sen in ve bü
tün kadı n la rı n a rzuladığı, beklediği şeyin, AŞK'ın va r olmadı
ğını değil, var olduğunu ispat etm iyor mu o duygular'? Yok
sa sadece bize, kadınlığa mahsus bir duygu mudur aşk'?
Ja le, sevg i l i kıymetli dostum, ne d üşü neceğ i m i bile
mez h a ldeyim. Suç bende m i, bunca ta l i h sizliği çeken bir
kusurum mu va r'? Yoksa bu durum hepimizin, bütün kadın
lığın mı kaderi'? Ortada karşılıksız kalmaya mahkum bir his
siyat m ı var. biz böyle onlar öyle mi doğmuş, erkek en sev
d iğ i kad ı ndan bile bir yeni ten zevki uğruna -bize ayı platı
lan o haz uğruna- kolayca vazgeçebilir mi'? Şu ha lde erke
ğin bilmediği ve h iç bilemeyeceği bir farklı duyguyu, AŞ�\ ka
d ı n tek ba şına mı yaşayı p g itmekte'?
Şu halde kadınlık onuru, bir başkasının erkeğini ba şta n
çıka rmayı hemcinsine, dolayısıyla kend isine karşı ya pılan
bir düşmanlık olara k addetmem e l i m i'? Yoksa kad ı n . kar
şısındaki cinste var olmayan o duyguyu varsaya rak, aşık
o l ma kel i m e s i n i n cazibesine ka p ı l ıyor ve bu kör veh m i n
a rayışı içinde oyuncak m ı oluyor'? Yoksa kad ı n, daha ön
ceden kend isine ya pılan bir h a ka retin h ı ncıyla bilere k, is
teyerek mi erkeği s ü rü k l üyor peşinden'? Ve acaba ben de
bu h ı nçla sevişen bir çi�i ayırmayı, erkeği peş i m sıra s ü
rüklemeyi isteyecek miyim'? Asla! B u son derece zelillik olur
du, asla! Peki a ma kad ı n o kör veh m i n a ldatmaca sıyla m ı
geç i recek hayatı nı taa m a h şere d e k ve bütün b i r kad ı n l ı k
kaderi bu veh m i n ölü g ü l lerden ya p ı l m ı ş g i z l i çelengiyle m i
g ö m ü lmekte meza rına sessizce? O sırlarla bezenmiş mu
kadderat çeleng iyle'?..
Acaba her şeye rağmen suç başta n çıkaran kadının mı'?
Erkek tek başına, sevgil isiz, kadı nsız kimseyi a ldatamaya
cağına göre suç gerçekten de Hawa'n ın mı? Yan i hemcins-
97
lerine karşı erkekle işbirliği yapan kad ının ka ncıklığından m ı
doğuyor i h a n etin aslı'? Fa kat dostum erkeksiz bir hayat
yaşa n maya değmeyeceğ ine göre bu körkuyunun d ibi nere
dedir'?
Sevgili dost, bilmem ki yazışmad ığımız zama n la rda sen
de değ i ştin m i'? Kafa n ı şişiriyor muyum'? Yoksa hala dost
muyuz'? Sana güvenebi lir miyim'? Başucumda hala üçü
müzün fotoğrafı duruyor. Hayır her şeye rağmen ka ldı rma
d ı m o fotoğ rafı başucumda n . Aklıma bizim evde birbiri mi
ze ayna tuta ra k ora la rı m ızın nasıl olduğuna ba ktığ ı m ız
geliyor, ne kadar toymuşuz . . . Kahkahala rla gülüyoru m ilk
kez, günler son ra ilk kez gülüyoru m . . . Hayır Sacide'ye kız
mama lıyım; onurumla oynadılar a ma asıl üzüntüm o değil
dediğim g ibi, benim üzüntüm: bütün insa n l ığın, evet kadı
nın ve erkeğin aşk varmışça sına ka ndırılara k büyüyüşleri.
Belki erkek bile masumdur diyorum kend ime: o da kendisi
n i ta n ı m ıyordur; arıyordur var sa ndığı ebedi aşkı ve a ncak
böyle bir vefasızlık yaptığ ı nda a n l ıyordur öyle bir duyguya
sa hip olarak yaratılmadığ ını; bu yeni durumu -kendisini- öğ
rendiğinde ise belki de h a kikati, ka rşısındaki kad ı n ı üzme
mek için sa kl ıyordur, kad ı n ı n beklediği aşkı duyuyormuş
g ibi yapıyordur'?.. Hatta içinden, "Ben bu kad ı n la böyle ol
dum ama. bir başka kadına aşık olabilirim; asıl kadınımı bul
sa m sonsuza dek bağ la n ı r iha net etmeyebil i rim," diyordu r!
Böylece ne aşka hasret doğmuş bekleyen ve her aşk sözü
ne inanan kad ı n ı . ne de onu a ldatmaya yatkın erkeği suç
luyorum. A ma hastayım, bitkinim, acıklıyım; kendimi ayrı
ca en sevdiğim iki insa n ı kaybetmenin verdiği o tuhaf boş
lukta ölünceye kadar sonsuz bir derinliğe bakmaya mahkOm
muşum gibi hissediyoru m! Şimdi biraz dinleneceğ i m Jale
ciğ im, daha son ra devam ederim . . .
Murat uyudu, bilsen ne güzel bir va rlık. Şimdi onun bom
boş olduğunu düşünüyorum. içi h içbir şeyle dolma mış. H iç-
98
bir kötü l üğü ve iyiliği bilmeyen boş bir yavru. Oysa ileride ne
ler öğrenecek, neler görecek. işte ona da bizler, etrafı nda
ki herkes öğ retmeyecek mi aşkı? Ne yazık masum Muratçık,
yirmi yıl son ra bir Ferhunde'nin de bahtını o küstürecek. Ama
ben ona bakarak d i n le n iyorum. Bütün d ü nyayı, pisl ikleri
unutuyorum onu seyrederken ve bilmem inanır mısın ama sa
dece ona bakarken süku netle ileride olacak olan ben i bekle
yen her şeye baş eğ iyorum, içimden hiçbir pişmanlık geçmek
sizin kaderimin beni bekiediğini ve olacak olan lara şikayet et
meden katla nabileceğimi seziyorum. Hatta ablama hak ve
riyorum, Allahın bana iyilik yaptığına, beni koruduğuna, bu ola
yı erkenden bana tattırarak beni olgunlaştırd ığına ina n ı r gi
biyim. Çünkü Bekir, Sacide olmasayd ı ben i bug ü n değil ama
ileride, belki evlendikten son ra aldatacaktı ve daha çok kı
rılacaktım. Sacide bir bakıma iyilik etti bana. Hatta belki de
bilhassa Bekir'e bağlanma m ı n değ meyeceğ ini, onun bana la
yık olmadığını göstermek istedi. . . Ah saçmalıyorum galiba . . .
Da ns ederlerken bütün vücudunu yas la mıştı Bekir'e, gözle
rini h iç kırpmadan, adeta büyülenmiş gibi bakıyorlardı birbir
lerine. Biz hiç öyle bakışmamıştık! .. Hangi erkek öyle g üzel,
kendini hesapsızca ka rşısındakine sunmaya hazırmış gibi ya
pa n bir genç kızı reddedebil ir! Gibi ya pa n d iyorum evet,
çü nkü Sacide'nin onca erkek a rkadaştan son ra Bekir gibi ol
dukça sönük bir ada ma bir a nda tutu lacağına hiç inanamı
yorum . . . Heyhayl Ja leciğim, a rtık, IOgatı mda n aşk söz ü n ü
siliyorum . . . Aşk d a Allah gibi, ikisi d e yok, ikisi de Alla hsız . . .
Tü rkçeci n i n bize ezberlettiğ i Ba udela i re'i hatırlıyor mu
sun?
99
Ve ruhumdan geçer upuzun tabutlar,
Sessiz, ağır ağır, ümit ağ/amada;
Merhametsiz korku mütehakkim, çakar
Siyah bayrağını eğilen kafama.
Senin Ferhunde
1 00
YAŞAMI M DA TEK DOST B İ LD İ G İ M JALE
S EV İ NC İ M D E N GÖZYA Ş LARIMI TUTAMAD I G I M I B İ LM ENİ
İSTİYORUM
AYLAR S O N RA Ç I KTIM İŞTE O DA M DAYIM
YAZI MASAMIN BAŞ I N DA İ LK M EKTU B U SANA YAZIYORUM
O SALI GÜNÜ ATEŞLİ TARTIŞMALARDAN S O N RA
M Ü H ÜRLENEN
DOSTLU G U N G EÇ İ C İ O LMAMASI İÇİ N H E R YIL BİR YERDE
BU LUŞALI M
( H E R ŞEY GEÇİCİ D İ R DOSTLUK HAZDIR VE GEÇİCİ D İ R,
YİTİ RECEK O LDUGUMUZU B İ LEREK B U LUŞALIM)
YERİN İ S E N S ÖYLE
SANA YAZARKEN M UTLU BİR D İ N G İ N Lİ K LE
KIVRANDIRIYOR
BENİ ÖLÜM
ÖLENE DEK YAZA B İ LİRİM SANA ARTI K
SOYLU B İ R B İ LİNCE ERMELİYİM
BUNU KO NU ŞACAGIZ S E N İ N LE
SANA GEÇEN Y I L YAZ D I G I M O Ş İ İ Rİ D E G Ö N D ERİYORU M
BEN O N U ARTIK H İ Ç BEGENMİYORUM
E S K İ M İ Ş BU LUYORUM
S EN B İ R ANI İ STİYORS UN ÖYLEYSE
B U GÜ NE D EG İ N İ N SANLARI TANI D I G I M I SANM I ŞTIM
GEÇ DE O LSA A N LA D I M Kİ N E FRET E D İ LECEK YARATI K LA R
BÜTÜN İ D EA LLERİ Y I K I L M I Ş
RUHEN Ö LM Ü ŞTÜRLER DAR B ELERİ A LTINDA
1 01
BAŞKA İ N SA N LARIN YAR G I LARI NDAN DEVLET GÜCÜNE
BAGLI O LARAK
AŞK KALB İ M İ N İ STEM İ N İ N A K I L VE MANT I G I M I N
TAHTINA K U R U LMUŞ B İ R
NERON' DAN BAŞKA B İ R Ş EY D E G İ LDİ
SOYSUZ BUYURGAN
ACİZ KAFA
KALDIRIP ATAMADIM VE ACI LAR İ Ç İ N D E KIVRAN DIM
D O STLUKSA GEÇİCİ O LSA DA
HER Y I L, ŞU SAATl'E VE Ş U R DA B U LUŞAB İ LİRİZ
YER İ N İ SEN SÖYLE
O K U LLAR B İ R TIMARHANE EV B İ R CEHENNEM D İ R
SOKA K LAR GEÇERKEN YA R I LI P KAPANANKA P I LAR
İ STEM NE KADAR GÜÇLÜ B İ R KRALSA DA KENDİ
EREK LER İ N İ
ORTADAN KALDIRA N BAŞKA B İ R KRAL DAHA VA R D I
DİRİM
YÜZEYS E L PARLA K LI G I N K I LINC IN DAN T İ K S İ N E N
YAŞAM I N I G E R Ç E K TEH L İ KELERLE YI KMALI
K İ M SEDEN B İ R ŞEY B EKLEMEDEN
KEN D İ N D E TA N R I LAŞMAN I N ÇİLESl
TAN R I O LMAKTIR
EN SORUNLU E N TALİH S İ Z O LAN
BÜTÜN KU LLAR I NA BAG I M LI
VE O N LARIN VE KEN D İ N D E N BAG I M S I Z O LAN
SOYLU B İ LİNÇTİR TAN RI
BİR G Ü N B ENİ YAN LIŞ YOLDA GÖRÜRSEN
UZAKLAŞMA B EN D EN
BANA D E Kİ
AZİZ DO STUM ZEKİ
KENDİNE GEL
D Ü Ş M Ü Ş B İ R KRAL
YİTM İ Ş YI K I L M I Ş I
102
H İ Ç B İ R VAKİT
YENİDEN E LE GEÇİREMEZ
DOSTLu(;u Muzu
SOYSUZLAŞTIRMADAN İ NTİ HAR ET
BEN ZATEN
1-I İ Ç B İ R VAKİT ELE G EÇ İ R İ LE M EZ O LAN
O ŞEY İ N
( N E O LDUGUNU B İ LM İYORU M )
B İ R KOKET G İ B İ DAN S EDEN Ö LÜ M LE
KARŞI KARŞIYA OLDU(;UNU
SÖYLEMEK İ STİYORDUM SANA
ZEKİ
1 03
S EVGİ LİM
İŞTE GELDİN
A PA K PA RMAKLARIN
GECEN İN A HANOZUN DAN
A LTIN TELLERE D O KU N DU KÇA
K İ L S E S S İ Z L İ G İ KAPLAR O DAYI
Ç I G L I K Ç I G LI GA
G E L D İ N İ Ş TE
KAN D IR A B İ L İ R İ M ARTI K D E D İ N
ÇÜNKÜ S EVİYORUM SENİ
AŞK
TUTK UNUN YAŞ LI K I YAMETİ
BENİ DE S I NA
İ ŞTE GELDİN
KAÇMAK İ STE D İ G İ M KUYTUDA
BOYNU M DA GÖZYAŞ LA R I N
KURUMAZ IRMAKLARI
KAPLANDAN GECELERİN
H İ Ç B İ RŞEYİM R EN D E D İ N
H İ Ç B İ RŞEYİM
SENİ SEVM EN İ N D I Ş I N DA
AŞK
K Ö PÜ KTEN LAVTASI U M UTSUZLUGUN
MASUM BİR ÖLÜMSÜN KARŞ I M DA
SENİN ZEKİ
1 04
l'S:
jAl.E, llU Ş İ i R M İ Y D İ ISTED İ <'i i N ?
KÖTÜYMÜŞ, " D İ VAN llOZMAS I "
A D I A LTINDA YAZ D I Kl.AR I M D I H U N LA R, SANA LAYIK DE<'i İ L . . .
1 05
Bu gece nöbetç iyim . Koluma kırmızı bir şe
r it , belime kocaman bir tabanca takıp kış
layı bana bıraktılar , yemek yemek için bi
le d ı ş a r ı ç ıkamıyorum , üste l ik istemeye
istemeye b i r sürü emi r l e r vermem gereki
yor , bana göre değil bu askerlik işleri . . .
Mektubunda , "Her sefer fa rel i , mezar
gibi odandan söz ediyorsun ama ne vakit te
lefon etsem yoksun ! " d iyor sun . Ah tatlım
benim , beni otelde bulamadığında çapkınlık
yaptığıma yo racaksan dünyanın en çapkın
adamı o lmam ge rekeb i l i r . Ama Jalem , şaka
dan da olsa azıcık kıskandın beni diye öy
le sevinçl iyim ki ; az da olsa ilgileniyo r
sun d emekt i r benimle , ama kıskanç l ığı sa
kın ayr ılmak için bahane tutmayas ın Ja le ,
ölürüm ben . Yavrum benim , aramızdan güven
s izliği kal d ırıp atalım ne olur . Ka r ş ın
da gerçekten sana aşık ve senden başka hiç
bir şey düşünemeyen biri var : sen benim en
kut sal ş ey im s in ş imd i , b i r başka kad ına
e l imi sürmek değil , bakmak bile iç imden
gelmez . O anlams ız isteklerim de sanki ö l
d ü Jalem , orada konuştuğumuz g i b i bedenim
artık beni rahat s ız etmez oldu . Sana şe
refimle temin ederim ki telefonla a rand ı -
1 06
ğımı otelden söy l emediler bana , yoksa bir
dakika durmaz , s i z l e r i uyandıracağıma al
d ı rmaz arardım seni sevgilim . . . Dün gece
telef on edec eğini bil sem zaten ölürdüm de
çıkmazdım otelden ; aç biilaç , uykusuz bek
lerdim . Ancak çok yalnızım Jalem , ç ok za
man odamda yapayalnız ağlıyorum ama sana
yazmak i stemiyo rum bunla r ı . S en bana , e s
ki yaşayı ş ımın haklar ını verdiğini söylü
yorsun ama ben onları kul lanamam artık ,
kullanmıyorum , ben senden başkasıyla yaşa
yamam artık , bunu anla , inan bana . S enin
için yaşıyorum ben , yoksa ne anlamı var ya
şamın . Seni ilk gö rdüğüm gün sevdim zaten ,
ondan sonra bir daha aklımdan çıkmadın . Ama
seninle konuştuktan sonra büsbütün ilgimi
çekt in . Kerimle r l e o gec e gittiğimiz Be
lediye Pavyonu ' nda bir iki cümleyle senin
de ben,den olduğunu anladım . O akşam yata
ğımda hayalin gözümün önünden gitmedi .
Umutsuz bir mutluluk s ıcakl ığı vardı içim
d e . Bir a y kadar göremed im seni , Ker im ' e
s öylemeye utandım ama birçok ker ele r ça
l ı ş t ı ğın yerin , evinin önünden geçip dur
dum belki rastlarım sana d iye . Sonra Dağ
c ılık Kulübü ' nde rastlaştık , sonra ben
iş inin kapıs ında b irkaç kez rastlar oldum
sana . Sonra Ker iml e r l e yemek ve Kervansa
ray , sonra Lambo , sonra Ayşegül Sarıca ' nın
konseri ve hep pazar sabahı konserleri ; da
ha s onrasını biz kura l ım Jalem . Biz inan
ki mutlu oluruz seninle , anlaş ıyo ruz biz .
1 07
Aramızda ıy ı ş ey l e r var , sadece " dö rt
dö rtlük" insan l a r ın uğraştığı ş ey l e r l e
uğraşmama l ıyız biz . Bu " dört dö rtlük " de
yimini de çok sevdim , ilk senden duyduğum
dan herhalde , " suskun" da öyle , onu da ilk
senden işittim ; açık bir anlamı da yok bun
ların , . fildikos gibi bir şeyler ! Şimd i bu
rada o l s aydın o minik e l l e rini avuç ları
mın i ç ine al saydım , e l l e r im buz gibi Ja
lem , odada soba yok , alıştım da üşümüyo
rum . Saat 8 . 5 , kışlada ses seda kes i ldi ,
o kada r yalnızım ki burada adeta ıç ım ür
pe r iyor . duvar saat inin tik takları bey
nimin iç inde vuruyor gibi .
Şimdi İ smet ' e telefon edeceğim . gelip bu
mektubu postaya ve r s in , erlere güveruniyo
rum . beceremezler . Akşama da seni telefon
la arayacağım , s e s ini işitirsem gene bir
iki gün rahatlarım canım .
Bence Orhan ' la Sevim b i rb i r l e r ini çok
seviyorlar , sürekli d ırdırları ondan doğu
yor , korkma ayr ılmaz onlar . Arkada ş l a r ın
benim hakkımda neler düşünüyor lar me rak
ed iyorum ama söylemiyor sun hiç .
Jale senin işten sonra evine dönüş le r i
n i d e çok merak ediyorum . Otomobile biner
sen hep tanıdık şoförlerle git olur mu , c i
c i bebek ! Ablan benim iç in n e d iyo r ? An
nene b i r şey söylemiş m i acaba?
Hava kuvvetlerinin pavyon inşaatına bu
hafta hiç uğramamıştım . Bizim binbaş ı gön
dermek istem iyor çünkü , ş imdi paşaya söy -
108
l emişl e r . Bugün emi r subayı beni çağırd ı ,
istediğim zaman oraya gidecekmiş im , bir de
j ip tahs is etmiş l e r . Dedim ya kalp kalbe
kar ş ı değil d iye . burada herkes çok sevi
yor beni . b i r de s en s evsen .
1 09
SEVG İ Lİ M
TAN R I
İN SAN I N
R İ YAS I D I R
ZEKİ
1 ıo
Neden dert l i oluyorum senden mektup a lma
yınca , neden hep yalnız kalmak i s t iyo rum?
Dün bütün gün ve gece bomboş b i r odanın
iç indeydim , inan ki s ıkılmadım . Bu sabah
hava kuvvet l e r ine gitmem ge rekt i pavyon
inşaat ı i ç in . Bir sürü hatalı işler yap
mışlar , hep şu i ş ç i l e r yüzünden ; öğleden
sonra gene gittim çalıştım , akşam otele uğ
radım gene mektup yok . Evine telefon et
mek ist iyorum ama annene babana ka r ş ı s e
n i zor duruma sokarım d iye edemiyorum , ne
olacak bizim halimiz böyle Jale? Neden bir
l ikte deği l i z ?
Şimd i saat 1 2 , ben gene otelde yalnızım ,
yatağımdayım . Maz gal la ve fareyle bakı şıp
duruyoruz . Bu akşam da İ smet ' in dayıs ının
evine gitt ik . Hani şu piyanoları var de
diğim eve . Bir sürü kalabal ık vard ı , oyun
oynuyo rlardı , poker mi bakara mı bakmadım
bile . Bereket piyano ayrı odada , rahat r a
hat b i r iki saat çald ım . Piyano çalmak çok
iyi geldi bana . İ smet ve yenges inden baş
ka d inleyen de yoktu zaten . Zaten hep s e
nin iç in çaldım , yanımdaymışın d a d inl i
yormuşun gibi geldi bana ; bir ara dönüp ka
d ının yüzüne bakınca ş a ş ı rd ım : Handan ha -
111
nım ( İsmet ' in yengesi) , "Ne oldu Ahmet bey ,
b i r ş ey mi va r? " ded i . Ah Jalem , Rahmani
nov ' un sol minö r b i r pre lüdü var , ç ok
müthiş b i r parça , Jalem nas ı l yap sam da
dinletsem s ana , onu her akşam iç imden se
nin için çal ıyorum zaten . Sen daha b enim
piyanomu da dinlemedim , beğenecek mis in
acaba? Merak ediyor musun benim nas ıl çal
d ığımı? S ıkılmadan d inleyecek mis in beni
ilerde? Müz iği çok , pek çok s eviyorum Ja
le , yaşamımın tek anlamı oydu her vakit ,
ama inan bana , senin için bırak dersen onu
da b ı rakır ım , öyle ö l e s iye seviyorum s e
n i anla .
Ahmet
1 12
Jaleciğ i m , çok sevg i l i dost.
B i l i rsin Allaha i n a n m a m a ma hak yeri n i bulur, d iye bir
söz vardır, galiba a rada bir hak yeri n i buluyor sa h iden. Bu
sa ba h oda mda M u rat'a bir h ı rka örüyordum, a blamsa
alıf?verif?e çıkm ıf?tı, ka pı ça l ı n d ı kim geldi dersin'? Sacide!
Daha doğrusu Sacide olduğunu anlad ığım frapa n bir ka
d ı n . Ağ laya ra k boyn u ma sarıldı ve af d i led i. Konuf?mak is
ted i ğ i n i, abla m ı n duyma ması n ı söyledi, doğ ru oda ma g i r
dik. Doğ rusu bir a n için depref?en hıncım la içi mden pek se
vi n d i m a ma yüzüne ba kınca bu sevi nçten uta nd ım. Yüzü
gözü f?if?mif?ti Jaleciğim, san ki dövülmüş gibi ve pasta l pas
ta l boya la rla morlu kları ka pa maya ça lıf?m ıf?tı. inan ba na
yüzüne ve gözüne ba kmadan konuf?maya çalıf?t ı m . Bu
karf?ı kargıya gelişin acayip duyg u la rını sa na a nlata ma m .
Nefret, evet sa klamaya cağım senden, nefret, kin, acı
mak, uta n m a k, korkmak ve kaçmakta n m üteve l l it bir g i r
daba tutulmuf?tum sa nki. Ne kadar hayır desem de demek
ki içimden ona çok kırılmıg ve kız m ı f? ı m . . . Neyse dostum,
if?e Be kir'le ba f?lad ı . Onu ya n l ıf? a n ladığ ı m ı, bu if?te kendi
sinin hiç kabahati olmadığını, Bekir'in hep ısrarla yolunu kes
tiğini, hem onu hem kend isini öldü rmekle tehdit ettiği n i an
lattıktan sonra, o sana layık biri değildi, dedi. Güya üç ke
re buluf?muf?la r muhal lebicide. Onda n son ra atlatm ıf? onu,
bir daha görmemig h iç! Aradan neredeyse bir sene geçti
ğ i n i, a rtı k ehem m iyeti ka l madığ ı n ı, öyle bir erkekle hayatı
m ı birlef?tirmekten beni kurtardığı için kendisine f?ükran bor
cum olduğunu anlattım, ama bundan son ra a rtık ara m ız-
1 13
da hiçbir dostluğun mevzu ba h is olamayacağını da ekledim.
F ı rlayıp elleri me sa rıldı ve öyle bir h ıçkı rmaya ba r;; l adı ki içe
riden Murat da uya nara k ağla maya ba r;; l ad ı . Murat'ı a l ı p
geldim, o ağlar, çocuk ağla r, ta m bir vaveyla a rasında r;;o
ku atlattım derken, Jaleciğ im meğerse maksadı af dilemek
d a h i değ i l m ir;; ! Kula klarına inana mayaca ksı n a ma dostu
muz dört aylı k hamile i m ir;; ve h içbir doktor kü rtaja yana r;;
madığından e n i r;;temden ya rd ı m istemeye g e l m i r;; ! Be n i
öyle a ptallar;; m ır;; görünce iyice açıldı. Asıl babasının kim ol
duğ u n u bilmediğini ve bu yalancı asıl ba basının, bu nları bı
ra kmasından son ra neler çektikleri n i, a n nesinin komr;; u la
rın tavuk kümesinden ekmek artıkları çalarak karınla rını do
yurduğunu, söylediklerinin doğru olduğunu ve hayatta bir
tek senin bildiğini, ya lan söylemediğini temin etti. Sa nki on
da n, bundan sonra doğruluk bekleyen var! Neyse r;; i mdi de
ağabeyi bir kadı n ı n per;; i ne takılarak gitmir;;; Sacide de o za
va l l ı kad ına, a nasına ba kmak için söylemeye uta ndığı bir
ta k ı m pis ir;; l ere g i rm ir;; , po l i s per;; i ndeymir;; fa la n ! .. Ben
suspus oldum büsbütü n, ne diyebi lirdim, bir yabancıy dı a r
tık o; hakikati m i ifade ed iyor, roman m ı yazıyordu? Doğ
rusu böyle bir roman okusa m ne kadar kötü, uyduruk bir
r;; ey derd i m . Ama o a n m üteredd ittim , çünkü hayat, dos
tum, insa n ı bu kada r kısa bir za manda bu kada r değ ir;;t i r
mi r;; ola mazd ı . Fakat ehem miyeti haiz ola n r;;ey Sacide'n i n
rol yapıp yapmaması değildi r;;i mdi, r;;i mdi dostum b u insan
dan bir an ewel kurtulmak, kapımı kapatmak ve Murat'ı öp
mek istiyordu m . Ona da abla m ı n biraz son ra gelebileceği
ni ve g iderse yüz yüze gel mezlerse daha iyi olacağ ını a n
lattım . Bu m e m lekette kendisini senden v e benden ba r;;
ka kimsenin anlamad ığ ı n ı, zaten g ideceğ i n i söyled i ve çan
tasına sa rı l ı p bir pasaport çıka rdı. rx'te çalır;;a n Tom'la ev
lenip g idece k m ir;; , bu ir;;ten kurtulur kurtul maz! lr;; i Ameri
ka'da hazı rmır;; , namusuyla ça l ır;; ı p a n nesin i de ya n ı n a al-
1 14
dıracakmış. Bir an için her şeye inandım, hasretinin namus
lu bir hayat oluşunun beni çok memnun ettiğini ve elimden
gelen her ya rd ı m ı yapaca ğ ı m ı söyled i m . Eniştem beni kır
maz, ya rın m uayeneha nesine git, ded im. O a n öyle bir se
vindi ki zava llı. H eyhay; sevin mesine deminki gözyaşların
da n da ha çok acıd ım.
Sen ne diyorsun bu işe Jaleciğim? Bu kız kendini affet
tirmek ya da bam ba ş ka sinsi bir ma ksatla yeniden a rka
daşlık mı kurma k istiyor ben i m le yoksa sa m i m i mi id i bi
lemiyorum. Elim ayağım heyecandan birbirine dolaşıyor a ma
ru h u mda a rtık ona karşı garezden kinden eser kalmadı.
Dünyada böyle bir şey olduğunu biri bana söylese inanmaz
d ı m , oysa bu d ra m burn u m u n d ibinde ben i de içine a la ra k
oynandı! Heyhay!
Ablam gelince ona her şeyi açıklayacağ ı m ve enişteme
o n u n a racı l ı k etmesini söyleyeceğ i m , zira d üş ü n d ü kçe
olayı en iştem e a n latmakta n h ica p edeceği m i a n l ıyoru m .
Ne o l u r dostum, b u kez geciktirmeden hemen cevap yaz
bana, sen inle konuşmaya öyle ihtiyacım var ki bilemezsin.
Sevg i ve hasretle kucakları m .
Senin Ferhunde
1 15
SEVG İ Lİ M
İ N SAN
TAN R I N I N
RİYAS I D I R
ZEKİ
1 16
J a l e dostçuğum,
B ay l an 'da k a rş ı l aştı ğ ı m ı zda, o n ca i n sa n ı n a rası nda
sana derd i m i a n l atamad ı m . S e l i m b u rada. Kaçmak üze
re g e l m i ş, sen i n l e tan ı ştı rmak i stiyo rum. B i r a ra b i ze,
eve u ğ ra. Laf o l sun diye, m utlaka bekl iyorum, demed i m o
g ü n . Ay rı ca dostçuğ um, sana çok çok i htiyac ı m var. E t k i
l e r i n g e re k bana. Gene şaş k ı n du rumday ı m . Pe rşembe
günü Beyaz ıt'a fakü lteye g e l d i m, sen i b u l amad ım. O radan
s i z i n M a rm a ra Loka l i ' ne g e l d im; yukarıdan aşağ ıya sen i
a ra d ı m , b i r b u ç u k saat de aşağ ı da l o k a l de otu r u p bekle
dim. G e l me d i n . Oysa b i r an ö nce g ö rüşmem i z gerek.
M e ktu bu a l ı r a l maz hemen b i ze u ğ ra. S e l i m de mera k
la seni bekl iyo r. Onu öyle seviyo rum ki sadece b i r erkek o la
ra k değ i l , ası l b i r dost o l a ra k tap ıyo rum ona. E n k ı sa za
manda be k l iyorum.
B ü tü n sev g i dost l u k sana.
Senin Sacide
NOT:
D i lerim, o d u rmadan
düşman sayıklayan, saça k l ı
kontesin ded i kodu l a rına kan ı p
kaçmıyorsundur benden?
1 17
Sevgil i biricik Jal e ,
Telefonda neden o kadar şaş ırd ın , neden
isteksiz konuştun o kadar? S e s inde hiçb ir
sevinç olmadı neden? Bu kadar mı uzak bu
luyorsun beni kendinden , yahut daha büyük ,
daha kıymetl i şeyler mi bekl iyo rsun yaşam
dan ve e rkekten? Bir an iç in benim kadar
o lmasa da beni sevdiğin sanrıs ına kap ıl ı
yorum , b irkaç gün sürüyor bu , bir d e ba
kıyorum uçup gitmiş o gerçek , yerine b i r
mektubunun alayc ı , küçümseyen b i r sat ı r ı
kalmış : "Ben senden beni s evmeni , aşık ol
manı istemedim ki ; hele ' şuursuzca ' s ev
meni hiç , b i l inç b ize verilmiş en kutsal
şeydir , sevginle beni kendine borçlu kıl
mak mı ist iyorsun? "
Ah Jale , belki de b enim aşkım senin
iç in çok yeni ve gururun . seviyorum . de
meye engel oluyor . Oysa gurur sevilene kar
ş ı kend i l iğinden kırıl ır . Aşk b i l inç ta
nımaz Jalem ! Bak bana da anla sevmeyi ; gö
zü görmeden sevmektir aşk . hiçbir sınır ta
nımadan kö r kör kendini bırakmaktır , t es
l im olmakt ır kar ş ı s ındakine , hesap kitap
yoktur aşkta . Del i divane olmaktır aşk ! Bak
nas ıl sürekl i seni düşünüyo rum , mektupl a
rını bekliyorum deliler gibi , sana a it her
1 18
şey bana heyecan veriyor , mutluluk veri
yor . Ama s even ins an için s evildiğini
iş itmek de büyük . çok büyük bir hazdır ;
sense , "Artık sana tel efon etmeyeceğim , "
diyo rsun . Neden? Suçum ne benim? Beni öl
dürmek mi istiyorsun? Başıma ağrılar sap
lanıyor , mideme kramplar giriyor , sabahla
ra kadar uyumuyor , terliyor ve bazen de ku
suyorum .
Bu dert beni öldürecek . Buradan anlata
cağım hiçbi r ş ey yok işte . İ smet bu ay
içinde nişanlanıyo r , heyecan iç inde , ak
l ım e rmiyor ona , ben daha kız ı görmedim ;
İ smet ' in benden ayr ımı , kızı gördü o ka
dar ! Kimi vakit onun gibi olmak daha mı
iyi acaba d iye so ruyorum kendime . Ona so
rarsam , benim seni sevdiğim kadar seviyor
muş kız ı , "Belki d e fazla ! " deme z mi ba
na geçen gün!
Dün gene pavyon inşaatındaydım . Saat
l l ' e kadar çalıştım o rada . Bugün de bütün
gün o radaydım . Ustalara anlatmak ne kadar
da zor , yan l ı ş yapıyorlar , tavan çökebi
lir , kızıyorum , bağırıyorum , söktürüyorum ;
şu tavan kabus oldu ç ıktı karşıma gene .
Böyle yapmaz sam da y ılbaş ına yetişmes ine
olanak yok . Bağınnaktan sesim kısıldı inan
ki . Yılbaş ına gelmemi istemiyo r musun ya
ni , bana tel efon et ne olur , ben de bu ak
şam edeceğim , s e s ini duyamaz sam ölürüm .
Ahmet
119
J a le dostu m,
Sacide h a kkındaki fi ki rleri n e iştira k edemeyeceğ i m .
B a n a o kada r za rar veren dejenere ve a h lak düşkü n ü b i r
insa n la hala dostlu k etmeye ne sinirlerim n e za ma n ı m mü
sa it. O n u sevg iyle tedavi etmek ben i m h a rcım değ i l, zira
o sevgiyi de dostluğu da bir pula satar! Zaten on u n la m üş
terek h içbir mesele m iz ka l madı. Ben i (hatta bizi) her za
m a n m enfaatleri için aradı ve istismar etti. Ona yaptığım
son ya rd ı m ı n ceva bı n ı biliy orsun, eniştem hatı r için kendi
n i teh likeye atıp kü rtaj yaptı d iye kötü kişi olduk! Eniştem
kend isine aşık olmuş da, tecavüze ka lkmış da! Son una ka
da r ondan şa ntaj la para sızd ırdı, ablamla eniştem in a ra
s ı n ı açtı, beni rezil etti. Hayı r dostum ben i m dost l u k a n
layışım burada biter. O sana ya lan söylüyor! inandırıyor se
n i, zaten o herkesi inandı rıyor kendine; entrika ları korkunç
bir iblis bu kız; bir "şeyta n - ı la in".
Sen i n le a ra m ı açmak isted iğ i n i n de fa rkı ndayı m fakat
b u n a m üsaade etmeyel i m dostu m . Zaten etmemişsin,
bu o n u kimbilir n e kada r kızdı rıyord u r.
Hayır, aynı şehirdeyiz diye on unla bir a rada dostlukla ya
şa mak mecbu riyetinde değilim. Yüzsüz, hala telefon edip,
"Özür dilerim, gelebilir miy im dostçuğum'?'' diyor. Tuttuğu şe
yi ki rletmeden yaşaya mıyor. Bir sapık o bence, kusu ra bak
ma; ben evliya değilim Jaleciğim ve senin tabirinle, "on u n ü ni
versiteleri"nden bir hayat ve sanat öğrencisi olarak yarar
la nmak niyetinde de değilim. Hayır, ölene kadar şiir yaz-
120
mam onun yüzünü görmemek için! Va rsın insandan, zordan
kaçmak, kolaya kaçmak olsun yaptığ ı m ı n adı. Ailemizi rezil
etti; zava l l ı eniştem, masum ve tem iz olduğuna kimseyi
inandıra madı, itiba rı sarsıldı, burada ded ikoduları hala sü
rüyor. İyilik yap kemlik bul demişler, meğer ne doğruymuş. Her
şeyi i n kar ediyor şi mdi; ya n lış a n laşılmış, ded ikodu ya pm ış
lar. Kim yapmış dedikoduyu o yapmad ıysa, biz m i? Gor
ki'nin namuslu ün iversitelerinden ya rarlan mayı anladım ama
bun u nkilerden musibetten başka ne öğreneceğiz'? Sen o ka
dar güçlüysen dostum, elinden geliyorsa m üsa maha içinde
m ü nasebetlerini sürd ü r; şa ir olan sen sin; bir g ü n belki onun
roma nını da yaza rsın, a ma ben o pislikle başa çıkamam
Jaleciğim. Zaten seni ta nırım, inadın veyahut da gururun yü
zü nden yenilmemek için kesmezsin dostluğunu onda n. Ney
se artık o kadar önemli de değil, nam uslu bir hayat kurmak
üzere Amerika'ya gidiyormuş ya! Solcuya da bak! Na muslu
hayatını Ameri ka'da kurabilecek a nca k! Biz, bu cem iyet onu
hiç anlamıyormuşuz, iftira ediyormuşuz, sonunda bu raya dö
n ü p intika mını a laca kmış! Hasta o Ja leciğ im, hasta o! Biz
onu kurtarmak, yaza r ya pmak istedik, o bizi kendi gibi sa pık
olmaya zorluyor. Zaten öyle bir hayattan başka ne çıkabi
lir ki? Evet çıkabilir, ama bu o insan değil. Onun garezi bizim
onun yolundan değil, doğru yoldan gitmemizden doğuyor, inan
böyle. İstersen da r kafalı de bana, istersen korkak de ama
bu şahsı bir daha anmayalım. Sana çok müteşekkirim ki onun
söyled ikleri n i n tesirinde ka l madın ve dostluğum uza leke dü
şü rmed ik. Çü nkü Ja leciğ im onun hasta l ığ ı n ı n adı nedir bile
m iyorum (belki de ilk defa d ü nyada vuku bula n bir "Sacide
kompleksi"dir, kendisini seven ve ya rdım edenlere kapkara bir
nefret) ama o kadar kudretli bir h ı nç, öyle ölesiye bir inat ki
insa n lara pes ettiriyor. Dostum, Sacide konusunu burada
kesinli kle kapıyoruz. Onu her hatırlayışta ateşim çıkıyor ha
tırlatayı m.
121
Jaleciğim Vüs'at O. Bener adlı bir yaza r var duydun mu?
Onunla ta nıştık, o kadar hoş h i kayeleri var ki! Sen benden
iyi ta kipçisin, belki de bil iyorsun, bi l m iyorsa n oosr derg isi
ni al oku, çok değ işik. Ben bu sıra l a rda Proust'a dada n
d ı m . M üthiş biri! İşin garibi bizim Ah met Hamdi Ta n pı n a r
ve Abd ü lh a k Şinasi H i sar g i bi yaza rları m ız o n u n tes i ri
a ltı nda ka l m ışlar adeta. Tıpkı Abd ü l h a k H a m it Ta rhan'ın
Shakespeare'in etkisinde kaldığı g i bi.
Keşke dil bilseyd im de bu yaza rları kendi dil inden oku
sayd ı m, o vakit bizimkileri okumaya da l üzum ka l mayacak
tı! Ancak ben şimdi şöyle d ü ş ü n üyorum. Bütün bu meşhur
muha rrirlerim izden da ha ewel da h a iyi s i n i yaza n ya ba n
cılar olduğu halde bizi mkiler neden bu kadar meşhur ve kıy
metli ol uyorla r? Ba na sora rsa n bu g i bi benzeyişler eseri n
ruhuna da, yazara da leke d ü ş ü rü r. Ç ü n k ü be n bir başka
s ı n ı n tesiriyle yaz ı l m ı ş bir kita bı okumakta nsa, orij i n a l
o l a n ı tercih ederi m . Muha rri r i n sa n ı a n lattığ ına göre ec
nebi insa n ı da a n latsa ben onunla bir m ü ştereki paylaşa
bil irim, ç ü n kü ben de i n sa n ı m ve a n laya b i l i ri m . Zaten bü
yük muharririn eseri bence her memlekette a n laşıla bilir; is
ter Türk iye'de, i ster Arabistan'da, ister Çi n'de olsu n .
Ah dostum, kita pla r d a ol masa ben ne ya pa rd ı m ! Bü
tün gecelerimde onlar va r şimdi. O n la r ben i m dostum ve
her şeyim. Bir de sen varsın, sevg i l i Ja leciğim. Kita pları ben
anlıyorum ama sen de beni a n l ıyorsun, ben de seni dostum.
En sa m i m i sevg ilerimle, hasretle kuca klarım.
Senin Ferhunde
1 22
SEVG İ Lİ M
R İ YA
İNSANIN
TANRI S I D I R
ZEKİ
123
Biricik sevgili ve vefa ka r dostu m Jaleciğim,
Bir ta rafta n sı navla rın, bir taraftan edebiyat ve şiir
lerin, bir taraftan matineler, dostlar, aşıklar! Bu arada ha
la ba na za man ayırma l ütufka rlığında bu l u n m a n ben i öy
le m ütehassis ediyor ki dostum bilemezsin. Hayır sana si
tem etmiyorum ve lhsan'dan da söz açmayacağım. İnsan
ların öyle sırları vardır ki kendileriyle birlikte toprağa girer,
ben bu na en çok h ü rmet edeceklerden biriyim dostu m. Za
ten hang i m iz hakikatleri sonu n a kadar kon uşabiliyoruz?
Kendimizi ne yare ne ağyare teslim ederiz. Heyhay! Dost
çuğum, heyhay! Ja leciğim bundan geri ben seni n iki g ü n
de b i r başını ağ rıtmayacağ ı m sevgili dostum; naçiz haya
tımda değişiklikler varl
Sonunda kara r verdim, S u n u h i beyle evleniyoru m ! F ik
ri m i ya nlış bu lacağından eminim a ma acele etme ve müs
terih ol, bu ka ra rı alana kadar çok ölçtüm biçtim. Evet bel
ki tahayyül ettiği m istikbale ta m manasıyla kavuşa m ıyo
rum a ma heyhay! Her şeyin beni bu kadere, bu kara ra doğ
ru çekip getirmesinde de bir h ikmet varl Daha ewe! yaz
dığım gibi, Sunuhi son derece efendi, yumuşa k, sessiz, na
zik bir insan. Benim yaralı gönlüm a ncak onun gibi olgun bi
ri nin nazik elle rinde tedavi ola bilirdi. Şöyle düşündüm ka
ra r verirken dostu m: ne idüğü belirsiz genç, tecrübesiz bir
erkekle bir hayhuy içinde sefalet çekeceğime, nazım ı çeke
cek ve beni öyle ba nal bir biçimde a ldatmayacak kad irbi
lir bir erkekle evlenir ra hat ederim . Ha ksız m ıyım? Aşk
evliliği ya pma uğruna başıma gelen leri biliyorsun.
124
S u n u h i belki g üzel sayı l maz fa kat çok kibar bir insan;
biraz alnı açık ama bu ona filozofça bir hava veriyor, be
yaz tenli, zayıfça ve kısa boylu sayılır, fa kat sıhhatli bir ya
pısı var; her sa bah kü ltü rfizik yapıyorm uş, vaktiyle de or
du ta kı m ı nda futbol oyn a rm ış. Genel kü ltürü de fevka la
de. En çok sevd iği şairse Haşim! Ayrıca bütün diva n ede
biyatı n ı ezbere bil iyor! O n u nla bu konuda çok a n laşıyoruz.
Anlaşamadığımız tek şey bıyı kla rı; bu n u n la birl i kte kesme
sinde ısra r etm iyorum, zira dudağındaki a me l iyat yeri
bel li ol uyor, fa kat a nca k evlendikten sonra onu ikna ede
ceğime inanıyorum, çünkü bu badem bıyık boşu boşuna ona
garip bir ifade veriyor. Burada ve lsta nbu l'da birer katı var,
bir s ü re sonra l sta nbul'a yerleşiriz d iyor. Öyle a ş ı k ki, ba
na adeta ta pıyor, onun şımarık bir çocuğ u gibiyim. Ah dos
tum, tekrar bir a rada olacağız. ne güzel değ i l mi? E m i n ol
ben şimdi eskisi gibi mülahaza etmiyorum hayatı; öteki kız
ları da özledim. Şemsa'yla arada sırada mektuplaşıyoruz:
hatta bir sefer bu raya geldiğinde bana da uğ radı, dert
leştik, eski g ü nleri yad ettik. Ayda bir kere bizim s ı n ıfta
kiler gün yapıyor, buluşuyorlarmış. Ülkü bir fabrikatörle ev
lenmiş, a ltı nda Studebaker, sırtında m i n k, a l m ı ş başını gi
d iyorm uş; Servet'in iki kızı o l m u ş ve çok mesutm uş. Bili
yorsun içim izde en erken evlenen oyd u ve biz çok şaşırm ı ş
tık değ i l mi'? Cihan bir ba n kada çal ışıyorm uş. Aysel çok ya
kışıklı bir a ktörle n işa n l a n m ış. Bak sa na ora n ı n havadis
leri n i buradan veriyorum görüyor m u s u n'? Evet Ja leciğ i m ,
herkese ve h e r yere o kadar hasret ka ldım k i bel ki S u n u
h i'yle evlenmemin bir sebebi d e oraya gitme kararı oldu. Sıh
hati m de çok iyi, üç dört kilo a ld ı m , çok seyrek olara k yo
ru lu nca hafif bir ateşim çı kıyor a ma S u n u h i önemsiz diyor.
Zate n artık doktorum ya n ı mda olaca k, en iştem onu dok
tor olarak da, a rkadaş olara k da çok ta kd ir ediyor. On a l
tı ya ş da çok büyük fark değ il Jaleciğ i m . Ablam da ben i m
1 2.�
çok mesut olacağıma i n a n ıyor. Annem ewela, g ü l gibi kı
zımı evlen mi;; bo;;anmı;; adama vermem dediyse de on u bi
l i rsin, her ;;eye bir kere kar;;ı gelmeden dura maz. Ayrı lma
sı S u n u hi'n in kaba hati değil m i;; ki; kad ı n daha a ltı ay ol
madan kaç ıp eski sevg i l isiyle evlen m i;;!
Sevg i l i dostu m, sa kın ba na fikri m i değ i;;tirtecek ;;ey
ler yazma. Artık ka ra rım kesin, kimse bu nda n ben i cayd ı
ra maz. Bi rkaç aya kad a r evleneceğ i m .
Sevg i ve hasreti n le kuca klarım dostu m, zama n ı n oldu
ğ u nda iki satır da olsa mektu b u n u bekl iyoru m .
Senin Ferhunde
1 26
Dostçuğum, sen i mutlaka gö rmem l a z ı m . G itmek üzereyim
ve gene baş ı m dertte.
C u m a g ü n ü saat 1 3 . 0 0 'te, ku l übe, M i m a r l a r l<u l ü
b ü ' n e g e l veya te l efon et, gel emeyeceğ i n i b i l d i r. N u mara
s ı n ı b i l m iyorum, kata l ogda b u l u rsun. S e l i m de gelecek. Öz
lem l e .
Sacide
127
Jalern . sevinçten boğulacağım neredeyse ,
aferin Ke rim ' e ! Dernek ki bu azap bitecek !
Ankara da o l s a . üniforma lardan kurtulac a
ğıma seviniyo rum . sivil ola rak aske r l ik
yarım asker liktir . Üstelik Anka ra ' da ta
nıdığım birçok arkadaş var . Ayrıca bir sü
re İ s tanbul ' da kalmak , seni görmek o lana
ğı . . . Her ş ey çok güzel gidiyor . Gerçi bu
r a s ı da iyiydi . He le son gün l e rde Kadri
beyl e r bana yakınl ık gösteriyor . derdimi
hafifletiyo r l a rd ı . hatta Kadri bey as
kerlikten s onra o rada kalmamı sağlaya
cakt ı ve çok iyi ş a r t l a r la iş bulacakt ı
bana . Biliyor sun bu adam mason ve çok nü
fuz lu . Ama neme lazım çok da iyi , kibar
insanlar . Ne olsa adal ıla r , başka bir uy
gar l ıktan gelme l e r .
Neyse güzelim , artık bu hafta sonu gel
meme gerek kalmadı . gece gündüz inşaat
( pavyon) için çalışıyorwn , yılbaşına kadar
devir teslimini yapıp kaçarım . Ayın 2 8 ' in
d e d e İ srnet ' in nişanı va r , gerçi dün ken
disine söyledim seni çok özlediğimi ve du
ramayacağımı biliyor ve bana darılmadı .
hakl ısın git dedi . ama şimdi artık bir haf
ta on gün daha dayanırım . Ankara ' ya gid i -
1 28
şime çok sevinmemiş gibisin , ama oradan İs
tanbul ' a nakil işini ç ok d aha kolay bec e
ririm . Her şeyi bırak , üniformadan kurtul
dtllil Jalem; o elbiseleri çıkarınca beni da
ha çok seveceksin gibi gel iyor bana .
Jalern ben bir kabahat yaptım biliyor mu
sun? Bıyık bıraktım , hiç de yakışmadı , ama
bir gör de istemezsen hemen keserim olur nn.ı?
Sen nas ıl s ın? Neler b eni unutturuyor
s ana böy l e ? Tiyatroya gittin mi Reha ' yl a ?
Beni çeki ştirmedin değil m i ? Hiç beni dü
şünüyor musun? Düşün ve sev beni kaka be
bek , senin yakınına geleceğim diye sevinç
t en ölebilirim ben , ya s en , yazsana bana !
Ahme t
1 29
Jalem ,
Cüzdanımı kaybettim , param ve senin fo
toğrafın gitt i , ötekilere a c ımıyorum . Ah
s en beni d e l i ett in , kafam yerinde değil ,
mantığım hiç işlemiyor . Her gören neyin
var , hasta mısın , d iye so ruyor . Beni mek
tupsuz , telefonsuz bırakt ın . ne kadar za
l ims in . Öyl eyse açıkça söyl e , seni sevmi
yo rum ve ist emiyo rum , hayat ımdan e l ini
çek , de bana . Beni s evmek neden bu kadar
zor geldi sana , benim ötekilerden ne ay
rımım var? Ben de bir insanım işte Zeki gi
bi , Reha gibi , onlardan sana daha bağlı bir
insanım .
Oradayken bir gün bana a l ı ş t ığını söy
lemiştin , hatta bazı taraflar11Tidan hoşlan
d ığını söylemi ş t in . Ben , beni ben olduğum
i ç in sevmeni isterim ; şuursuz seve s in is
t e r im bil iyorsun . Şuur oldukça t e reddüt
vardır , işte sende de bu var . Bil iyorum şu
ursuz sevmek sözüme kar ş ı s ın ama nedir t e
reddüdün söylemiyorsun?
Daha fazla konuşturma beni bu akşam . Bir
türlü güven veremedim sana . Allah benim b e
lamı ver s in , gidip d e l i r inceye kadar içe
ceğim . cüzdans ı z . paras ız , s ens iz_
Ahme t
1 30
SEVG İ L İ M
RİYA
TAN R I N I N
İ N SAN I D I R
ZEKİ
131
Canım benim ,
Fotoğrafını karşıma koydum , baka baka
yazıyorum . Beni azarlayan o mektubu yazan
elle rini s eveyim . Ne yapayım Jalem , ben
böyle deli oldum işte . Cüzdanın önemi yok
tu ama senin fotoğrafın olmadan yaşayamaz
d ım , inan ki geçip gitmeyi kurmuştum bu
radan , telefonlaşmasaydık , beni aramasay
d ın gidecektim , nereye olursa ol sun , bel
ki de öldürürdüm kendimi . . .
Kızma bana , istesem d e vazgeçemem s en
d en artık , vaz ge çebilecek o l s aydım ç ok
daha önce çekerdim elimi s enden . Ben şim
diye kadar kimseye evlenme teklif etmemiş
tim , s eni gördüğümün haftas ına istedim
senden evliliği . Hakk ında hiçbir tereddü
düm yok . Biz bir arada çok mut lu olabile
cek bir çiftiz . Bıraka l ım bu gerginlikle
ri , bu s ö z leri artık . Ka r ş ı ka rş ıya gel
diğimizde bol bol konuşacağız . Senin de
diğine göre , "Kaş göz süzeceğiz gene ! "
Kerim ' in dediği doğru , kanunen beni bu
rada daha faz la tutmaya hakları yoktu ama ,
pavyon inş aatı için birkaç gün daha kal
mamı çok rica ettile r , hakları da var : iş
acele olduğu için daha yapılacak şeylerin
1 32
b i r kısmı yalnız benim kafamda tasarlan
mış durumda , onları kağıda geçi r iyorum ,
ş imd i , b itmek üzere . Senin yer ine b i rkaç
gün daha resmini öpeceğim , sevgil im benim !
Dilsiz Meee
1 33
Jale, teessüf ederim sana! Bunu senden beklemezdim. Ben
de acınaca k bir h a l mi var? Kimse n i n merha meti ne ve a k
l ı na i htiyacım yok ben i m . Ka ra rı m ı isteyerek a l d ı m , kendi
me acımı!'_? fa lan değilim, kimseyi de kendime acındırmadım,
ya n ı l ıyorsu n . Ne c ü retle b u n la rı yaza b i l iyors u n şaştım
doğrusu. Ba na, "O Su n u h i H itleriyle evlenerek etin i satmı!'_?
olaca ksın, Sacide'den ne fa rkın va r?'' d iyorsun! Gözlerime
ina n a m ıyorum; b u n la r ne biçim sözler böyle! Beni, dostu
nu bu kadar küçük görüyord u n da şimdi mi ba klayı ağz ı n
d a n çıka rıyorsun? Ya sen, kendine baksana biraz; daha bir
kaç ay ewel, "En ya k ı n dostlarım bile en yüce d uyg u la rı
m ı sa pık yoru m l a rla baya ğ ı la ştı rıyorlar, i n s a n la rı n dö
nekliğinden bıktım!" g ibi şekva l a rla sayfa la r dold u ra n sen
değil m iyd in? Ben sana o za ma n bu halin haysiyetsizl i ktir,
kendine acıma m ı dem iştim; yoksa orta k derd i mizin bu ol
d u ğ u n u a n lata ra k tese l l i m i verm işti m sana? Ne d iyeyi m
bilmem ki, sa nki ba na bir şamar indirmek için şimdi bir ba
h a n e b u l m u ş s u n? Heyhay dostu m !
H e l e şu satırlarına ba k: "Dü nyada neler olduğuna göz
leri n i ka pıyorsun, en ufa k bir sa rsıntıda pılıyı pı rtıyı topla
yıp herifi n biri n i n kucağ ına atla maya hazırsı n. Neden def
teri çıkarıp oku m uyorsu n (en azı nda n). kita pları ve sol bil
g ileri böyle sa lya s ü m ü k ağlamak için m i ed i n iyoruz? Şika
yet etmekle bir şey halledemezsi n, ka l k gel bu raya, bir i!'_?e
gir, burada birçok yeni dost ta nıdım, hepsi de yardımcı ola
bilir sa na, o adamla mesut fa lan olamazsın kend ini ka nd ı r
ma! Haydi dostum, beni dinle, yüzünü yıka ve sokağa çık, asıl
1 34
ağlanması gereken, ya rd ı m edil mesi gereken insan kar
def;ilerimiz orada!"
Sevsinler, Jale seni sevsinler e mi! San ki gizli kom ünist
pa rtisine üye ald ı la r sen i de ben i m haberim yok! Biliyo
rum Kema l'e bu a rz u n u izhar etmif)iin, ama maalesef sen i
a ralarına almakta n i mtina etmişler! Benden bütün bunla
rı sa klam ıştı n ü stel i k. Evet, dobra l ı k deyip d u ruyorsun, a l
sa na dobra l ı k, ba ka l ı m hoşuna g idecek m i?
Zaten tena kuzla rla dolusun Jale. Bir mektu bu nda da,
"insa n la r eşit şa rtla rda birbirleri ne ka rşı ya rd ı mda bu l u
nam ıyorla rsa b u bir düşmanlık duygusuna dön ü şebilir," de
m işti n . Yard ı ma ka rş ı l ı k vere meye n re ncide ola bil irmiş!
H izmetç i leri n ha n ı m efend i l e re d ü ş m a n lığı gibi! En iyisi
kendimizi düşküne ya rdım edecek kada r yü ksek görmemek
miş! O ha lde o söylediğin ta n ı madığım adamlar bana iş bu
lara k be nden korksu n la r kız ı m ! Ya hut da Sacide ba na
ya ptı kları nda çok haklı! Sen in de başına gelecekler var!
Bu yü ksek fikirlerle etrafa hoca lık taslayacağına biraz
sen de kendi hakkında söylenenlere kulak kabartsan iyi eder
sin. Sana olan sevgimden dolayı söylemediğim o kadar çok
ded i kod u n u duyuyorum ki a n latsa m desta n l a ra sığmaz,
sen i n se uyku l a r ı n kaça r! Sadece ş u n u söyleyeyim: İ h
sa n'ın metresiym i ş i n !
Hayı r, sa na darı l m ıyoru m g e n e d e . A m a bu mektu
bu n l a açtı ğ ı n h icra n ya ra s ı n ı h iç u n u tmayaca ğ ı m . Bu
ş i m d iye kada r yed i ğ i m kaz ı kların heps i nden daha a ğ ı r
geldi ba na. B e n h içbir zaman acınacak b i r i n sa n olmadım
ve olmayacağ ı m da Ja le! Sa kın bir da ha ben i m sa m i m iye
t i m i ve ha ssa siyeti m i istis m a r ederek ke n d i n e pay çı
karma! Heyhay! Ki ne heyhay!
Ferhunde
135
TEKTANR IVAR D I RODAÖ LÜM D Ü R
TEKTANRIVAR D I RO DA Ö LÜ M D ÜR
TEKTANRIVA R D I RO DA Ö LÜ M D Ü R
TEKTANRIVARDIRO DA Ö LÜM D Ü R
TEKTANRIVA R D I RO DA Ö LÜ M D Ü R
TEKTA NRIVA R D I RO DA Ö LÜ M D Ü R
TEKTANRIVA R D IRODA Ö LÜ M D Ü R
ZEKİ
1 36
Jalem ,
Sevgi l im , b i r tanec iğim , ayr ılmak ne
kadar zor o ldu bileme z s in . Sabah 7 ' de zi
firi ka ran l ıktı , dert l i dert l i kalkt ım ,
dert l i dert l i uçtum ve dert l i de rtl i gel
d im Ankara ' ya . Sakallarımı kesmeye vakit
bulamadan öylece ç ıktım Samim beyin yanı
na , "Ne bu sakal böyl e? " dedi ama kızma
dı bana , halden anl ıyo r , iy i adamdır , da
yağı hak etmiştim oysaki . "Hesap ve rınene
ge rek yok , ben sana b i r kere kızdım , b i r
daha kızmam artık , " dedi . Kızma hikayes i
n i anlatmıştım sanırım sana .
Bir gün bir teknik konu üze r ine konuş
mak iç in bir sürü müdür toplanacakt ı , Sa
mim bey özellikle gelmemi istemişti ama ben
unuttum gitmeyi . Oysaki p r o j e hakkında
aç ıklamalar yapacak olan bendim , o gün hiç
iş yapmadan dağılmış lard ı . Ert e s i gün Sa
mim bey beni b i r temiz haş l amıştı .
Gelelim asıl konumuza güze l im , şu kanu
ni forma l iteler var ya , bu i ş l e r i paray
la yapan adamlar vardır : benim askerlik iş
lerimi de b i r i yapt ıyd ı , o lmazsa gene ona
yaptırırız . Biz böyle gelin güvey oluyo
ruz ama ya seni bana verınezlerse . Sen , "Ba -
137
yıla bayıla veri r le r . " ded in ama benim
iç imde hep b i r korku var !
Bu sefer "Turan Palas "ta kal ıyorum . An
kara ' da i lk yatt ığım otel oydu , herifç i
l e r de unutmamış lardı beni .
Jalem , bana iyi iyi , büyük mektuplar yaz
olur mu? Artık kırma beni , yuvamın tat l ı
gülü , inan k i beni seçtiğine p i şman olma
yacaksın , mutlu edeceğim s eni .
Dairede küçük b i r oda buldum , o rada tek
başıma çalışıyorum , ara sıra r e s imle r ini
ç ıka rıp bakıyorum ; hep yalnız kalmak i s
t iyo rum , kimse gelme s in i s t iyorum odama ,
s eninle baş başa kal ıp s eni düşünmek i s
t iyo rum bütün gün . B i r tanem tatlım . ca
nım benim . evladım .
Ahmet:
1 38
TANIUYI Ö LE R E KÖ L D Ü RE B İ Lİ RS İ N
TAN R I Y I Ö I.EREKÖ L D Ü REB İ I. İ RS İ N
TA N R I Y I Ö LEREKÖ I.D Ü R E B İ Lİ RS İ N
TA N R I Y I Ö LEREKÖ L D Ü RE B İ Lİ R S İ N
TAN R IYIÖ I.ER E K Ö L D Ü RE B İ Lİ RS İ N
TAN R I Y ! Ö I.ER EKÖ L D Ü R E B İ I. İ RS İ N
TAN R I Y I Ö LEREKÖ L D Ü RE B İ L İ R S İ N
ZEKİ
1 )9
D ostum,
O h, k u rtu l dum, so nunda r u h u mu ve maddesel varl ı ğ ı
m ı k u rta rd ı m ! B i r g ü n b i r k i tap yazarak hayat ı m ı a n l ata
cağ ı m; sevd i k l e r i m i , dost l a r ı m ı , düşman l a r ı m ı . Annem i n,
O ğ u z' u n, S e l i m ' i n, A l i ' n i n ve sen i n ad ı n ı z ı a l t ı n harfl e r l e
işleyeceğ im. O i kiyüzl ü, u ğ u rsuz ü l keden kurtu l duğuma i na
nam ıyorum bazen. B u raya g e l d i ğ i m i n i l k g ü n l eri uykudan
k o rkuy l a uya n ı p h a l a o rada m ı y ı m, yo ksa g e l d i m m i d iye
ken d i m i ç i md i k l i y o rd u m .
A l i bey, ben i m ge leceğ i m i değ i şti rdi, k u rta rd ı b e n i pa
rasıyla. Pa rası z h iç b i r şey o l ma z d o stum: son du rumum
da o i mdada yeti şmeseyd i ne o l u rd u m d ü ş ü nsene ! N a s ı l
haksız yere bela o lmuşlard ı başıma! O para vermeseyd i bu
raya g e l i p o kuyabi l i r m iydim? Ah, bütü n kapı l arı para açı
yo r : para p a ra y i ne para ! B e n i m daha ö n ce b i r i kti rd i k le
r i m ev taş ı m a, eşya a l ma, yerl eşme derken n e redeyse su
yunu çekm işti. O h, şimdi içim rahat. S en A l i i ç i n, " l(öy
l ü nü n , çarı k l ı n ı n b i ri , " ded i n ama o bi l d i ğ i n g i b i değ i l d i r.
Ö y l e i n ce r u h l u, zek i d i r ki tah m i n b i l e edemezs i n, ayrıca
da tan ı d ı ğ ı m kentl i bey l e rden çok daha meden i d i r. Pa ra
s ı n ı n karşı l ı ğ ı n ı a l mak d ü ş ü ncesi o n u n i ç i n b i r z ü l d ü r. A l i
ben i b i r g ü n b i l e n e isti ntak etti n e de peş i m i kova ladı; ça
ğ ı rd ı m g e l d i , i stemed i m so rmad ı . H o şg ö rü l ü, r i n t b i r
adam . S a n ı rım b i z doğ uyu v e o ra l ı l a r ı pek tan ı mam ı ş ı z .
Acaba İ ng i ltere yeri ne l<a rs'a, A rdahan'a m ı gitseyd im eği
tim g ö rmeye !
1 40
S e l im'den mektup a l ı yo r u m . S i z de g ö rüşüyo rmuşsu
nuz. İ şte o n u n d u r u m u o l d u kça berbat. E sasl ı b i r h ü k üm
g iyd i recek l e r san ı rı m ona. Kaçması da suya düştüğüne gö
re ne o l acak b i l mem. D ı şa r ı ç ı ka b i l seyd i, A l i 'ye söy l e
miştim, ona da yard ıma haz ı rd ı . O rada bi le, " N e emri o l u r
sa ben i bulsun," ded i, ama S e l i m bunu işitince bana da ona
da küfrü bast ı . N e de o l sa genç so l c u !
S e l im' le, son gecem izde ka rşı l ı k l ı g ünah ç ı ka rd ı k. B ü
tü n ya l a n l a r ı m ı , o n u nas ı l defa l a rca a l dattı ğ ı m ı b i r b i r say
d ı m ona. A rkadaşı N evzat' l a yatt ı ğ ı m ı b i l e, k u l a k l a rı na
inanamad ı ! B i r a ra ka l ktı tepindi, dünyada h i ç b i r kutsal de
ğer ka lmad ı ğ ı n ı fa lan sayı p dö kmeye başlad ı, ama sonun
da sa k i n l eşti; bu söy l e d i k l e r i m gerçek o l duğuna g ö re, yan
l ı ş başka bir yerde o l ma l ı düşü ncesine vararak uzun, d i dak
tik konuşma l a r yaptı, yüzüme bak ı nca, onun da boşuna l ı ğ ı
n ı sezdi ve i ki m i z b i rden b i r g ü l me krizine tutu l duk, han i se
n i n l e Atatü rk'ün ö l üm gününde tutu l m uştu k da Cazibe ha
n ı m b i rer i hta r verm işti ka rneye! İ şte öy le bir şey d i .
O, bana geçm i ş i n i a n l attı , baz ı i ti raf l a rda b u l u n d u
ama, öyle yoksun b i r geçmiş k i , hemen hemen h i ç yaşama
m ı ş zava l l ı; haya l et g i b i d o laşm ı ş du rmuş; ş i i r i, g i z l i ö r
g ütü m ö rg ütü saymazsan tab i i . B e n i ta n ı d ı ktan s o n ra
f l ö rt b i l e etmem i ş b i l iyo r m u s u n ? B e n aş ı k o l dum mu a r
tı k başkas ı n ı gözüm gö rmez o l u r, ded i . D oğ rusu pek mah
cup etti ben i ! Bu mahcub iyetten doğan bir borç l a be l k i de
en güzel sev i şmemiz o akşam o l d u . O n u n l a bu ndan böyle
kan ka rdeş l i ğ i m i z i i l an etti k. En dü rü st, en me rt, en a k ı l
s ı z i n san o l a rak benim aşk ta ri h ime kaydettim o n u ve bu
d ü nya l a r i y i s i i n san ı sana emanet ediyorum can ı m, sen i n
a n a ç dost l u ğ u n i y i ede r o n u .
S ev i şmek, yatm ak üze r i n e u z u n u z u n d ü ş ü n d ü m J a le
ciğim, asl ı nda sevişmek ned i r k i ? İ nsan ı n sevgi arayışı, sev
g i a l ı şve r i ş i değ i l m i d i r? Ya l n ı z l ı k A l l aha verg i o l du ğ u n a
141
g ö re b i r başkası na muhtaçl ı ğ ı m ı z ı n sonucu değ i l m id i r? B u
güzel v e tab i i o l ay ı nas ı l da d ü nya n ı n en teh l i ke l i , e n sa
k ı nca l ı işi h a l i ne geti rm i ş l e r değ i l mi? En ha k l ı i ste k l e r i
uyga r l ı k nas ı l da s u ç l u d u r u m a d ü şü rüyo r, saptı r ı p d u r u
y o r aşk ı ! U yga r l ı ğ ı n g i rmed i ğ i ü l ke l e re ö y l e i m reniyo
r u m k i , b i r yol unu bu lsam h i ç düşü nmeden en i l ke l ka b i
l en i n a rasına katı l ı r, yaşay ı p g i deri m .
Asl ı nda erke k l eri sağduyudan yoksun, b i zden çok zayıf,
duygusa l ya ratı k l a r o l a ra k g ö rüyo r u m . B ence o l ay ş u :
ü z e r i m izde k u r d u k l a r ı buyu rga n l ı k ( k i bu o n l a rı n h a m g ü
cüne dayan ıyor) yüzü nden ken d i m i z i korumak üzere ya l an,
hep yalan söy l em i ş i z o n l a ra. B i z i m zekam ı z ı g e l i şti ren bu
ya l a n l a r o n l a rı b i z i m apta l l a r ı m ı z d u r u m una sokmuş. İ n
san ı n kend i n i ko r u ma i çg ü d ü sü m üth iş b i r güç veri r yaşa
m ı na, ö rneğ i n Yah u d i l e r i n zekas ı n ı n üstü n l ü ğü de b u rada
yatar. O n l a r da vatansı z l ı ğ ı n geti rd i ğ i ez i l m i ş l i k l e o radan
o raya kova la n d ı k l a r ı ndan savaşma ve korunma zekası ge
l i şti rd i le r. Düşün bak J a l e, bizim kasları m ı z erkeklerden da
ha g ü ç l ü o l sayd ı egemen l i k k i m i n o l u rd u ? D ayağ ı g ö recek
o l sa l a r, bi r gün içi nde ses l e r i n i kesip otu ru rl a r J a l e c i ğ i m .
B i r l i kte o l duğum adam l a r ı n ç o ğ u şu bu bahaney l e dayağa
geçive ri r l e rd i . E ğ e r benden daha s ı k ı yum r u k yiyece k l e r i
n i b i l se le rd i , yapa rlar m ıyd ı ? Asla değ i l m i ?
İ şte, t h i s i s t h e questio n m y dea r f r i e n d ! V e ben sosya
l i zme falan artık i nanmıyo rsam bunun sebebi de budur. Çün
k ü bu g üçsüz a d a l e l e ri m i z d ü nya d u rd u kça böy le kal aca
ğ ı ndan hiçbi r şey deği şmeyecekti r. H aksı z l ı k doğuştan dos
tum : kuvvetli ve zayıf karşı karşıya b ı rakı l m ı ş bir kere. Sos
ya l i zm sadece erkekl ere gel meyeceği ne, kad ı n ve e rkek
top l u m u na g i receğine g ö re hani eşitl i k? E rkek bizi dövme
se bi le, sonunda s ı k ı ş ı rsa dövebi leceğ i n i bi len b i ri o, işte so
run bu kadar basit. Ya ratı l ı ştan eşit o l mayan b i r d u r u m var
o rtada; yasa l a r, a h l ak, anane neyi değ i şti reb i l i r k i !
1 42
A n cak i ş i n enteresan yan ı , ta r i h boyunca e rkeği zeka
m ı z l a oya l ay ı p , i d a re etme d uyumuz öyles i ne gel i şm i ş k i ,
h e r kad ı n zekasıyla, teva rüs etti ğ i ku rnaz l ı k la rla i çten
içe du rmadan yenm i ş e rkeğ i . N e var ki asl ı nda yend i ğ i şe
ye yen i l m i ş g i b i g ö rü n e rek yaşad ı ğ ı i k iyü z l ü l üğ ü de haz
medemeyen kad ı n, m utsu z l u ğ u n pençe s i n e düşmüş d u
rumdad ı r. B e n ce, m utl u çiftler g ö rmey i ş i m i z i n neden i b u
d u r. M utluymu ş ro l ü yapan kad ı n , e rkekten çoktu r d ü nya
m ı zda; ç ü n k ü erke k l e r ge rçekten m u t l u o l d u k l a r ı n a kan
d ı rı l m ı ş olabi l i rler. B en ev l i b i r çift gördüğümde, acaba ko
ca kar ı s ı n ı kaç y ı l son ra, kad ı n kocas ı n ı kaç y ı l son ra a l
datacak d i ye bakarım, b i raz daya n ı y o r l a rsa a ra l a r ı na g i
re r, i k i saatte adamı a l ı r ı m . Ş i md iye kadar beni ya lancı ç ı
karan b i r ko caya rastl amad ı m .
Sen şimdi bana madem öyleydi de neden du rmadan önü
ne g e l e n l e . . . d iyeceks i n ? İ şte bunu ben de tam o l arak
b i l m iyo rum dostum ama, e rkeksiz ka l d ı ğ ı m da boğu l u r
g i bi o l uyo rum. Ya l n ı z kalamıyorum ben: üzerimde b i r er
keğ i n i ste k l i g ö z l eri o l madan g ü n sü rmek ö l üm g i b i g e l i
yo r bana. H e r sabah çarp ı nt ı y l a uyan ı r sora r ı m kend i me:
bugün ben i seven, i steyen var m ıyd ı ? Yo ksa hemen f ı r l a
y ı p b i ri n i b u l ma l ı y ı m d ı r; de l i rmemek, kötü l ü k yapmamak
i ç i n tek yo l um sev i şmekti r. İ nsan l a r beni sevmiyo rsa, d ı ş
l a m ı ş l a rsa ben i, kafamda b i n l e rce kötü l ü k p l a n ı o l uşuve
r i r; i nt i kama haz ı r be k l e rim; en caz i p g iysi l e r i m i kuşa n ı r
do l aşı rım sokaklarda. Yüzlerce adam takı l ı r a rd ı ma, e n gü
ze l i n i , en yum uşağ ı n ı , en zekisi n i , en ayd ı n ı n ı , en zeng i n i
n i seçmeye ça l ı ş ı r ı m, ben i a n l amaya ve sevmeye e n uyg u n
o l an ı n ı . N as ı l b i r i n san o l d u ğ u m u bana a n l attı ran, ya l a n
söy l ememe neden o l an erke k l e rden de nefret ede r i m çün
k ü . l<e n d i n i ve bütün yasa k l a r ı y l a bir d ü nyay ı karş ı ma di
ken i nsan l a rdan i ntikam a l madan d u ramam. A l i 'yi ve Se
l im ' i sevmen i n de nede n i b u d u r; o n l a r ben i o l duğum g i b i
143
kabul etti ler . . . N e var ki dostum uzun s ü re b i r i nsan l a be
raber de o lamam; çünkü bi r apta l l ığ ı n ı ya ka la rım; ne ka
dar g ö rmek istemesem de b i r zayıf tarafın ı b u l urum ve b i r
s ı k ı ntı kap l a r i ç i m i . H emen o n u başımdan sav ı p kaçmak
i ste r i m, bu kez de başıma bela o l maya başl a r l a r ! Bazen
i nt i h a r etmeyi d ü şü n ü rüm. Ama benden k u rtu l d u ğ u n a se
v i necek b i r d ü nyayı, benden ti ksinen i n san l a r ı sev i n d i re
ceğ i m i d ü ş ü n ü n ce d e r h a l g ü c ü m ü top l a r, yen i den daha
da acı ması z o l a ra k d a l a r ı m i n san l a r ı n a ra l a r ı n a ! . .
Ş aştı ğ ı m şey l e rden b i ri d e J a leci ğ i m, b i z i m i n sa n l a r ı
m ı zda n eden b i r nebze o l su n ö zg ü r l ü k i steğ i n i n b u l un
may ı ş ı ! . . l< i mse ben den, ne ben i m a d ı ma, ne de kendi
adına özg ü r l ü k ta l e b i nde b u l unmadı ş i m d iye dek, A l i ha
riç. S e l i m b i le, "Sen özg ü r l ü k del isi o l muşsun, bu istek de
j enere etm i ş sen i , ben zaten sen i uzun sü re ya n ı mda tuta
mazd ı m , " ded i . B ence e rkeğ i n kendi i ç i n b i le özg ü r b ı ra
k ı lma ta l e b i nde b u l unmay ı ş ı b i z e en aşı k o l du ğ u a n da bi
l e bu h a k k ı g i zl i ce ken d i ne tan ı masında yata r ! ..
İ şte, ben i çok i y i tan ıd ı ğ ı n ı söyleyen sana, b i lmed i ğ i n
yan l a r ı m ı n b i r d ö kü m ü dostu m ! K i msen i n ben i o l du ğ u m
dan başka tü r l ü ( hatta d a h a iyi) tan ı ması na dayanam ıyo
rum art ı k, eskidendi o n l a r ! Yan i; san d ı ğ ı n g i b i S e l i m'e ya
da A l i beye o l an aşkı mdan ı zd ı rap fa l a n çekti ğim yok, on
l a ra m üteşe k k i r i m o kada r . . .
İ şte bu rada k i msen i n i k iyüz l ü, mera k l ı D o ğ u l u g ö z le
rini üzerime d i kemeyeceği, gözetlen meyeceğim bu ü l kede
yaşıyorum a rtı k ! İ sted i ğ i m g i b i o kuyacağ ım, öğreneceğ i m
ve yazacağ ı m . C an ı m ı n i ste d i ğ i g i b i gezecek, i sted i ğ i m l e
i nsan g i bi sev i şeceğ i m; uta n d ı rı l madan, ay ı p l anmadan.
Yen i den doğmuş g i biyim J a l e c i ğ i m , o h be, d ü nya va r m ı ş,
va l l a d ü nya varm ı ş be !
B u rada sükse m i n ye ri nde o l du ğ u n u tah m i n eders i n !
B e n i g ö ren İ ng i l i z, A meri ka l ı yahut da İ sveç l i o l duğumu
1 44
san ıyo r. Türk dey i nce, meyus o l uyo r l a r, yak ı ştı ra m ıyorl a r
bana T ü rk o l ma m ı , ben d e ş u d i l i b i r iy ice ö ğ reneyim, bak
nası l k u rtarı r ı m on l a r ı bu ü z ü ntüden .
Oda a rkadaş ı m değ i şti; Çekosl ovakya l ı b i r köy l ü k ı z ı
ş i m d i k i , üstü başı dökü l üyordu tab i i . O n a hemen pembe sa
ten e l b isemi hediye ettim, yan ı mda k ı l ı ks ı z k i ş i l e r gezd i r
meyi h i ç sevmem; o rosp u n u n b i l e b i r sti l i o l ma l ı şekerim;
bu, köy l ü ama çok zeki, i ş i n i b i l iyor, Lon d ra'yı avcunun içi
gibi ö ğ renm i ş bi rkaç haftada; n e rede işadam l a r ı , n e rede
d i p l omatlar do l aş ı r, zen g i n çoc u k l a rı hangi dansi ngde eğ
l en i r ondan so r. Bu a kşam o n u n g r u b u y l a d o laşacağ ı z .
Ö z l e m l e r.
Senin Sacide
145
Jalem , mektubunu ş imdi aldım , seninle kar
ş ı kar ş ıya o lmayı çok isterdim . Beni an
lamış olduğunu ve bana öyle " evet " ded i
ğini sanıyo rdum . Oysa gene ter eddüt l e re
düşmüşsün . Ama neden? Sen bana , benim s ev
gime inanıyo rsun ama b i r anda bilmed iğim
bir nedenle her şey değişiyor kafanda , san
ki bir şeytan akl ını ç e l ip beni saf dışı
koyuyor . Yüz yüzeyken işte bu olmuyo r , hep
benim uzağımdayken şüpheler beliriyor sen
de . Beni yalan söyleyeb ilen bir insan mı
kabul ediyorsun yoksa? Yok yok , bunu dü
şünemem b i l e .
Mektubun ç ok ağır geld i bana Jale , te
lefonda da , "O kadar acele evlenmeye ne ge
rek var , " derken anlamıştım bir şeyler dü
şündüğünü . Bazen söylediklerini böyle s o
ğukkanl ı l ıkla kar ş ılayab il d iğim için ken
d i karakt e r imi kutluyorum . Bence çocukça
senin şüphelerin : seni değiştirmeyi sinsi
c e p lanladığım falan yok : nas ı l yapılab i
l ir ki böyle b i r şey? S enden sakladığım
hiçbir şey yok Jalem , sordun anlattım , ak
l ıma geldi söyledim , daha ne yapayım? Ben
s eni sadece b i ç imin i ç in sevme d im : düşü
nüş l e r inde , davranış ve heyecanlarında ,
146
hatta zaafl a r ında kendimi buldum da öyle
sevdim . Sakın şimdi de , sen beni değil ben
de kendini seviyorsun , deme bana ! Bırak za
man geçs in b iraz daha , beni anlayacaksın
ne de o l s a . Ama günün b i r inde , " Ben sen i
sevmiyorum Ahmet , yanılmışım ! " dersen ben
ne o lurum düşündün mü hiç? Sana bu mektu
bu s oğukka nlı ve mantıklı o l a rak yazmak
i ç in çok d irenç gösterdim . Çok üzüntülü
yüm , en büyük üzüntüm de beni yanl ış ta
nımanın verdiği azap , beni s evmek için ha
la kendi kendine d irenir gibi b i r hal gö
rüyorum sende , bu da beni yık ıyor Jal e .
Peki Jal e , evlenmeyi s enin istediğin
zamana b ı raka l ım . Erken o lmas ında ısrar
ettim , çünkü böyle o lması daha iyiydi , biz
birbi r imiz in insanıyız , yalnız geçen gün
lere üzüleceğiz b i r gün mut l aka . Ama sa
kın b i r gün bana hayı r deme ! Dersen . . O.
Ahmet
1 47
Geçmiyor , geçmiyor , sens iz günler değil
saatler bile geçmiyor . Dün daireden ç ıkın
ca doğru otele koştum , mektubun gene yok
tu . Çok fena oluyo rum senden haber alama
yınca , şaşkına dönüyorum . Öyle bir bedbin
lik çöküyor ki üstüme . Hemen postaneye git
t im : uçak postas ı sabah dağıt ımına yet i
şememiş . Yanımda aradılar ama bulamadılar .
Eli boş . sisler içinde yürür gib i yürüdüm ,
kafamda sen , içimde sen vardın , adını y i
neleyip duruyordum yol larda , sürekl i du
daklarımı kıpırdatarak . Bir lokantaya gir
dim . lokmalar geçmedi boğazımdan ; bir çor
ba içip ç ıktım oradan da . Öy le bir ya lnız
l ık ki bu , mutlak bir boşluk içindeyim san
ki . bağırsam kendi sesimi duyarnayacakrnış ım
gibi geldi , birden sokakta olduğumu anım
sadım . İ n sanlar ç evremde yürüyo r l a rd ı .
tümünün de kafalarında b in türlü dert , b in
türlü heyecan , sessiz ve kendi hall e r in
de . Ağlamakl ı durumumu nas ıl avutacaktım
b i l emedim . B i r l iğe git t im ; mil let masa
başlarına yığılmış kağıt oynuyo rdu harıl
har ı l . Ama onlar avunmak i ç in deği l , va
kit öldürmek iç in oynuyorlardı sadece .
Biraz seyrettim , sonra da gülünç geldi ta -
148
vırla r ı , o rada da duramadım , yeniden ote
le dönüp odama kapandım .
Bir önceki mektubunda ne kadar iyiydin .
Ka lplerimiz in b i r l ikte çarptığını duydum
s anki , mutluluktan uçtum okurken . Beni
sevmek seni ürkütme s in Jalem , aradığın
insan benim . Bundan bir emin olabilsen . Se
nin bende aradıklarını bulamayacağını ,
beni s evemeyeceğini akl ımdan b i r an bile
geç irip şüphe lensem , s ana hayatımı bağlar
mıydım Jale? Belki çabuk kırılan , duyar
l ı b i r insanım ama mantığımı hiç feda et
medim bugüne kadar . Bana biraz inanıp gü
ven , zara r l ı ç ıkma z s ın : ben de s enin ka
dar dürüst b i r adamım .
Önümüzdeki cumartesi gelmek istiyorum .
Samim bey halden anl ıyo r nas ı l olsa . Se
ninle olmak , s eni görmek . b i r tek bu , ya
şama bağlayan beni . Şu koca haftayı nas ı l
geç ireceğimi düşünüyorum , ö z l emle r l e ku
cakla r ım seni b i r tanec iğim .
1 49
Jalem ,
Gene düştüm Ankara ' ya ; ö z l emi , yalnız
l ığı yaşamaya başladım bile . Havaalanından
sana telefon edecekt im ama kıyamadım se
ni uyand ırmaya , babandan da çekind im , am
ma da a r s ız he r if deme s in . Babanı sevd im
Jalem , annen de umduğumdan daha iyi dav
randı bana . İnşallah bizimkileri de sen s e
ve r s in . Haftaya gelecekler size .
Anka ra tat s ız Jalem , s en s i z he r yer
tats ı z ama burada ayağımı yere basar bas
maz bir hüzün çöktü iç ime . İ smet ' in öne
ris ini (Kadr i beyin) düşündün mü? Onların
yeni inşaatında b i r kat b i z e ayırabilme
l e r i iyi b i r şans . Bir de gerçekten adam
l a çalışmak iyi olacak i l e r l emek iç in .
Ko rkma , ma s on falan o lmayacağım , s eni
.
dinlerim . Zaten açıkça bir öner ide bulun
mamıştı Kad r i bey , sadece İ smet ağz ımı
aramıştı . İ zmir daha güze l bir kent Jalem
ama sen seç yer i , nereye iste r sen oraya
yer l e ş iriz .
Samim bey de Ankara ' ya yerleşmemi z i is
tiyor . Beni çok seviyor ; a s l ında başkala
rına bağırır çağı r ı r , önümde kaç günlük
hesap yığı lmış duruyo r , hiç s e s etmiyor
bana .
150
Aşk ne müthiş b i r şey . sensiz su içmek
b i l e zor gel iyor bana . hep b i r l ikte geç i
receğimiz günlerin hevesiyle ayakta duru
yorum . b i r l ikte yemek yiyeceğimizi . bana
çay kaynatacağını . masa kuracağını . kapı
da karş ılayıp öpeceğini beni , düşlüyo rum .
Canım sevg i l im . beni s evebi l diğin kadar
sev , b enden ko rkma , bir insan b enim seni
sevd iğimden çok s evilemez . Bir tanem , se
nin yerine resmini öpüyorum . Sevim , Orhan ,
Çetin . Reha nas ı l la r ?
151
J a l e,
Ay l a r so n ra l ütfedip g ö n d e rd i ğ i n mektubuna bi r cevap
yazmak i ste ri m :
1 ) N e zama ndan beri T ü rk kesi l d i n b i l m iyo r u m ! B e
n i m a n ı msad ı ğ ı m sen, benden ç o k ya k ı n ı rs ı n T ü rk l e rden !
D ü zenden, i n sa n l a rdan, top l um s a l k o n u m u n dan ve h e r
şeyi nden T ü rk i ye ' n i n . . . O h a l de ben i m İ n g i l i zce ö ğ re n i p
kend i m i İ ng i l i z g i b i satmam neden sana b u kadar d o k u n
muş an l amad ı m ! Ben o şe ki l de, "as l ı m ı i n ka r e d i p yaban
c ı l a ra d uy d u ğ u m a şağ ı l ı k d uygusunu i l a n " etm iy o r u m
dostum, yan l ı ş ı n var; b e n h i çb i r z a m a n kend i m i b i r Türk
duyumsamamıştım ki! Ben hep yanl ış l ı k l a, geri kalm ı ş, vah
şi i n sa n l a r ı n a rasına düşmüş b i r modern i n sand ı m, onun
için d i l l e ri n i ö ğ re n i nce a ra d a k i tek ayrım, nüfus kağ ı
d ı m daki T ü rk v e İ s l a m kayd ı o l acak; sen mera k etme da
ha ş i m d i den kağ ı d ı mda yazan T ü rk l üğe rağmen a n l aşt ı m
o n l a rl a, ara l a r ı na a l d ı l a r beni, hatta o n l a rdan daha b i l e
i l e r i de kal ı yo rum ben. Tan ı ştı ğ ı m her k i ş i y l e öyle sa rmaş
d o l aş o l d u k, öyle uyum sağ l ad ı k k i ben b i l e o rayı, doğdu
ğum yeri u n uttum; san k i bu k ü l t ü r l e yoğ r u l muşum, san k i
bu rada doğup burada büyümüşüm. O rada sizler, annem b i r
kaç kişi o lmasa i nan ki h i ç hatı rl amayacağım o ü l keyi ! B a
na kötü l ü kten başka b i r şey öğ retmedi vata n ı m . Sadece ay
n ı d i l i kon uştuğ u m i ç i n baz ı i n san l a r l a m i l l et ha l i ne g e l
m e m i de as l a kab u l edemem. Etti remed i l e r ! N e de m i l l e
ti soyu p soğana çev i ren ada m l a r ı n bana z o r l a kabu l ettir
d i k le ri verg i yüzünden b i r m i l l et hal i ne gelebi l i ri m ! Bu dü-
152
şünce, özg ü r l ü k o l sa, tartı ş ı l ab i l i r en az ı ndan değ i l m i Ja
l e h a n ı m ? B en i stemed i ğ i m bir d u ruma z o r l a so k u l uyo r
sam, bunun demo k rasi ya da cumhu r i yet n e resi n de söy l e r
m i s i n ? l< i m i n h a k k ı v a r b i r i nsan ı n, hem istemed i ğ i b i r o r
tama doğması n ı sağ l ay ı p hem de o o rtam ı değ i şti rmesi n e
enge l o l maya? l< i m i n h a k k ı v a r b i r i nsan ı , z i h n iyetiy l e ta
ban ta bana z ı t b i r to p l u m l a g ı k ı ç ı kmadan b i r a rada ya
şamak z o runda b ı rakmaya? Ben d i ndar deği l i m, ai lem ba
na ve rmed i d i n e ğ i t i m i , o k u l da vermedi; C u mhu riyet ço
cuğuyuz b i z, Atatü rk çocuğuyuz. O h a l de nası l o l up da ba
şı bağ l ı a n ne l e ri o l an, l<u ra n o kuyan, cami l e re g i den,
o r u ç l a r tutan i n sa n l a r l a o rta k yaşaya b i l e l im?
Bence tarihi yan l ış yapmışlar. Atalarım boşuna kan dök
m ü ş . H e r h a l d e ö l mek i ç i n bay ı l m ı y o r l a rd ı ve herha l de
to ru n l a r ı n ı , ben i, bu h a l de g ö rmek istemez l e rd i . E s i r a l ı n
m ı ş . . . Peki soruml usu o lmad ı ğ ı m o tar i h beni şimdi d e hap
se m i atsı n, t ı ma rha neye m i ? E m i n i m vaktiy l e b e n i m g i
b i , ata la r ı m ı n a rasında da ka rşı g ö rü ş l ü insa n l a r vardı v e
emi n i m onları d a d i n lemed i zorbalar, o zorba lar k i i şte bu
günü b i ze haz ı r l ad ı la r ve gene o n l a r k i ya r ı n ı da haz ı rl ı
yo r l a r . . .
Evet tamam, sana g ö re geçm i ş i değ i şti remeyeceğ i z ve
gelecek adına mücadele edeceğ i z ! Bana g ö re değ i l dostum,
gel eceğ i n den em i n o l mad ı ğ ı m b i r eşit l i k d ü z e n i a d ı n a b i r
hayat veri rsem, ben d e vata n ı kan l a r ı y l a s u l ay ı p g i den za
val l ı ata l a rımdan b i ri o l maktan ku rtu lamam ! Değ i l m i ? Be
n i m b i r tane hayatım var ve onu top rak s u l aya n l a rdan de
ğ i l de, sulanmış top rağ ı n keyfi n i süren lerden b i ri o l a rak ge
ç i rmek i ste r i m . Bu yüzden o radan kaçtım, bu nede n l e b i r
s ü rü k u d u rm u ş a d i adam ı n ağ z ı n ı n k o k u s u n u çekti m !
Benden başka b i r şey i stemeye utanması g e re k i r b u m i l
letin ya da devletin ya da vatanın, neyse. A l i bey denen hay
van sefa sürerken ben i m s ü rü nmem neden icap ed iyord u
1 53
söy l e r m i s i n ? E vet iyi b i r i nsan o la b i l i r ama iyi l i k başka,
b u iş başka. Ayrıca onun iyi l iğ i de buz g i b i b i z i m dede le
rin bedavaya ölüp g itmesinden yaratı lmamış mı? Yoksa şu
aç ve sefi l Tü rkiye'n i n b i r adam ı , nas ı l o l u p da benim
anama bakabi l i r ve bana İ sv i ç re bankasına p a ra l a r koya
bi l i rd i ? l<endi ad ı na koyd u k l a r ı k i m b i l i r kaç a i l eyi ku rta
racak m i kta rdad ı r? Ben o hayvana da b u n l a r ı n karşı l ı ğ ı
n ı öded im say ıyorum ken d i m i , h i ç d e h a k k ı m o l mayan
b i r pa rayı a l m ıyo r u m . D ede l e r i m i z ödem iş çoktan .
J a l e c i ğ im, yan l ı ş a n l ama, m ü cad e l eden tamam ı y l a
caym ış değ i l im. Seninle aram ı zdaki ayr ı m : sen b u işin uzun
vadede siyasa l çal ışma l a r l a gerçe k l eşti r i l eceğ ine inan ı p o
zamana kada r bek l emem i z g e rekti ğ i n i öneriyorsun, ben
se hem ken d i yaşam ı m ı iyi, i nsan i b i r b i ç imde s ü rd ü rme
yi ve o a rada inan ıyo rsam siyasi mücade l eye yard ı m etme
yi i stiyo rum.
2) D iyo rsun ki, i nsan ı yapt ı ğ ı i ş tay i n eder; sen a rt ı k
bambaşka b i ri o l makta s ı n ve o lacaks ı n ve a y r ı b i r i nsan
o l a ra k ka rşıda b u l unacaks ı n .
B en değ i şmem ! B e n nerede ne i ş tuta rsam tutayı m
ben değ işmem, çünkü i ç i mdeki o k i n h i çbi r zaman sönmez.
Annem i n, ka rdeş i m i n ve ben i m çekti k l e r i m i a s l a u n ut
mam. Ve ben b u ra l a ra g e l d i mse b i r gün o raya sayg ı n b i
ri o l up dönüp hesap d a soracağ ı m . B i ze yap ı l a n l a r ı i nsan
l a ra ödeteceğ im.
Ş u n u bi l , ben sen i n, içi nde kin ve garezi barı n d ı rmama
l ı s ı n d iye ev l iya l ı k tas lamana da şaş ıyo r u m . Dev r i m i ya
pan l a r ı n, k i n s i z o l arak sevg i y l e ve dostl u k düşünce l e riyle
i n san ö l d ü rd ü k l e r i n i hiç sanmam !
Ben i nsan l a r ı n b i r b i r i n i sevd i k l e r i ne fa l a n da i na n
mam ! K i mse k i mseyi sevme m i şti r ! S evmez d e ! Ç ı ka r i l iş
k i l e ri var d ü nyada J a l e . Bazen de gene b i r ç ı ka r o l a n se
v i lme ve kabul edi lmen i n geti rd i ği b i rl i ktel i k l e r va r. Ben
1 54
S e l i m' i ben i a n l ad ı ğ ı ve sevd i ğ i i ç i n sevd i m; A l i ' y i iyi l iğ i
i ç i n, seni ben i a n l ad ı ğ ı n i ç i n . . . Ç ı karım b u n l a rd ı r işte, ya
n i k a rş ı l ı k s ı z değ i l d i r h i ç b i r şey dostu m . Fedaka r l ı ğ a
i nanmam ben; k i mse b a n a a l t ı na yatmadan para verme
di, al b u n u annene bak, demed i tamam m ı ?
3 ) V ücut sata rak l ü ks yaşama n ı n i nsan ı a l ça l ta cağ ı
n ı ve b i l i n ç l i b i r so l cu n u n . . . B un u sen i n le çok tartı ştı k J a
l e, b i r d a h a da tartışmayacağ ı m . B e n v ü c u t satma i ş i n i n
karşı l ı k l ı o l d u ğ u n u, e rkeğ i n d e ke n d i n i satt ı ğ ı n ı söyl üyo
r u m . Ken d i s i n i sevmed i ğ i m i b i l e b i l e b i r erkek bana para
ödüyo rsa bu o n u n a d ı n a b i n kere daha a l ça l t ı c ı b i r şey de
ğ i l m i d i r? Ç ü n kü ben pa ram o l mad ı ğ ı i ç i n satı yorum be
den i m i !
Ç o k iyi bi l d i ğ i m b i r şey v a r dostum, b u cem iyet beni,
b i z i yapaya l n ı z b ı raktı . Ta r l abaş ı ' nda otu ru rken en çok ki
min yard ı m ı n ı g ö rd ü k bi l iyo r m u s u n , Rum komşu n u n .
M adam Kalyopi k ı ş ı n h e r akşam bize u ğ ra r, evine g i d i p
ı s ı n ma m ı z ı sağ l a rd ı . O ğ u z ' u n e l leri soğu ktan kanard ı hep
kış g e l i n c e ! J a l e c i ğ i m, i n san l a r vars ı n bana sayg ı duyma
sın, ben de o n l a ra duym uyo r u m . O n l a r daha riyakar: hem
ye rleşmiş h ı rs ı z l ı k l a rla rahata e riyo r l a r, hem itibar g ö rü
yo r l a r v e iyi l i k hava risi ro l ü n d e l e r. Öte y a n d a n b ü t ü n Av
rupa, " G ayeye e r i şmek i ç i n her vasıta meşr u d u r, " d iyen
M a kyave l ' i i k i n c i b i r İ sa g i b i ben im sem i ş . . . Ben de o n l a
r ı n a h l a k ıy l a y ü kse l i p sayg ı n l ı k gö receğ i m !
S a n a bi raz da b u rada k i hayatımdan söz edey i m . Ken
ya l ı sevg i l i m i b ı raktım ama gene a rkadaş ı z, b i r l i kte o l u
y o r u z . O a rada b i r M a l ezya l ı, b i r Yen i G i n e l i, b i r N o rveç
li ve i k i İ ng i l iz le b i rl i kte o l dum. Şu s ı ra b i r d i p lomatın evi
n i n iç deko rasyo n u nda yard ı m c ı i çm i ma r o l a rak ça l ışıyo
rum ve y ü k l üce b i r pa ra a l a cağ ı m !
Ş i mdi l i k b u kada r, sen de yaz. Ahmet'e acıyorum diyor
sun, al lahaşkına kendine sevg i l i mi b u l d u n yoksa d i lenci mi?
1 55
A n lattı k l a r ı n h i ç hoşuma g itmedi . B i l i rs i n öy le salya sü
mük e rkekten h i ç hazzetmem, o adam o l sa o l sa hasta
r u h l u, manyağ ı n b i r i d i r, ben öy l e l e r i n i çok g ö rdüm; bi l i
rim; bence defet g i ts i n; baş ı n a b e l a o l ma s ı n so n ra ka rış
mam ! Sen Reha'y l a değ i l miyd i n ?
S evg i v e hasretl e r can ı m .
Sa cide
156
Sevgilim .
Sana bu mektubu sabah yazmaya baş ladım .
Kahvaltı etmek için büyük pastaneye git
miştim , orada . Sonra birl iğe git t im . s a
na telefon d a ederim diye ama birliğin bor
cu varmı ş , t e lefona kil it vurdurmu ş l a r
idare ol sun d iye ! Anla ne müthiş b i r ida
r e heyeti var . Duvarda özel olarak Bedr i
Rahmi ' ye yapt ırılmış rengarenk perd e l e r
var , çok güzel o lmuş . ç ok o rij inal . Akşam
yemeğini burada yedim , arkadaş larla oyun
oynayal ım dedik , oturduk masa başına , b i r
iki saatt e 60 l i ra kaybettim , hiç d e şan
s ım yok . Gece Büyük Tiyat ro ' ya Tanrılar ve
İnsanlar ' a gittik Atilla d iye bir arkadaş
l a , fena değild i .
Yar ın biraz mob ilyac ılara bakacağım .
Tabii seçmeye s ı ra geldi mi sen seçecek
s in . Jale her an s eni düşünüyorum ama ar
t ık uykuda bile sen var s ın kafamda . inan
mayacaks ın . nasıl olur d e r s in ama o luyo r .
Uyuyorum ve uyuduğumu b i l iyor ve s eni dü
şündüğümü de bilerek uyuyorum , ç ok tuhaf
b i r ş ey bu .
157
Hafta sonu gene görüşürüz . artık Samim
bey alışt ı . kend i l iğinden soruyo r bu haf
ta gidiş yok mu diye? Tabii ona İstanbul ' a
nakil için uğraştığımı söylemiyorum . Baka
l ım o lacak mı ?
Bir tanem beni habersiz bırakma , "Tele
fon ettik ya ! " deme , kaka bebek !
Di lsiz Meee
158
Sevgilim goruyorsun her şey kend i l iğinden
ha l l oluyor , ko rktuğun gibi olmadı . Annem
ler de İstanbul ' a nakil için uğraşıyorlar ,
onlar da yaş l andı artik ve aynı yerde o l
mayı isterler ama sen ka rarını ver gene .
Dün ve bugün Ereğl i ' nin kaz ıklarını he
sapladım . 1 8 metre boyunca 60 tane kaz ık !
Onları toprağa çakacaklar , ne kadar da ma
nasız şeylerle uğra ş ıyorum görüyorsun ya .
çalışmak istememekte belki de haklıyım .
Seni düşünüyorum sadece ; bir iki kez Sa
mim bey o durumda yakaladı b eni , "Ne dü
şünüyorsun dalıp dalıp ? " dedi , yanıt ye
rine gülümsedim . O da kafasını sallaya sal
laya gitt i .
Ya senin tatlı kafanın iç inden neler ge
ç iyor acaba? Gene öyle özledim ki seni ,
sanki görüşmeyel i yıllar olmuş . Güzelim
benim , güz e l s in çok , ama öyle b i ld iğimiz
gibi ayna güzeli de değilsin , başka bir gü
z e l l ik var sende .
Ah Jalem , sen hala " beni sevd iğini zan
nediyorsun " , bense seni del iler gibi sev
diğime eminim , işte aradaki fark bu . Ney
se bunlar boş laflar . iş olacağına va rır .
1 5�
Dün beni otelde arayıp bulmadığın vakit
ben Kız ı l ay postanes inde seni telefonla
aradım , annen ç ıkıp evde yok dedi , ofis
te olduğunu bilseyd im oraya ederdim . Hem
iş , hem okul çakışmıyor mu , zor olmuyor mu
sevgilim? Sakın kendini yorma olur mu? Ev
l enince bak s eni nasıl dinlendireceğim .
Ah hiç o lmazsa bir piyanom olsaydı şu
rada , ama nerede oturacağımı bilmeden b i r
atılımda bulunmuyo rum . İnşal lah yakında
kendi evimize alırız piyanoyu değil mi gü
z e l im? Özlemler sana evlat evlat evlat .
Ahmet -Ahmet
1 60
Sevgi l im .
Dün tel efonda kararlaşt ırdığımız gibi
hemen İ smet ' i aradım ve Kadri beyin öne
r is ini kabul ett iğimiz i söyledim . On - on
beş güne varmaz hal l o lu r diyo r İ smet . Bi
l iyorsun adam çok nüfuz lu ; inanıyorum ,
ded iği ç ıkar yakında . Çocuklar gib i sevi
niyorum Jalem . Çok iyi oldu , seveceksin İ z
mir ' i ; evimiz in yeri de çok güzel , deniz
de görüyor . Çok mutlu olacağız Jalem , çok
mutlu olacağız , bir aks ilik olma s ın d iye
ödüm kopuyo r , nazara inanmam ama neredey
se mavi boncuk tak diyeceğim sana , ama d ö
versin beni .
Bugün hava çok sıkınt ılı a s l ında . Sabah
lapa lapa kar yağıyordu , saat l l ' e kadar
yataktan ç ıkmadım .
O uzunca mektubunu da dün akşam ald ım ,
hem sevdim , hem de kızdım sana . Kırk yıl
da b i r beni sevdiğini düşündüğün b i r ge
ce , mektubunun iki sayfası Zeki ' ye ayrıl
mış . Böyle bir gecede bari kimse girmesey
di aramıza Jalem . Ne ise kar ş ı kar ş ıya
geldiğimizde sana duygularımı . o konuda
düşüncelerimi daha iyi anlatabilirim her
hal d e .
161
Neden Ahmet - Ahmet d iye imza attığımı
s o ruyor sun . D i l s i z Meee ' yi i s t emed iğin ·
1 62
şadığımı anl adım ve s enden uzakta olduğum
her an öyle boş . öyle anlams ız buluyorum
ki kendimi b i l eme z s in , bunu asla anlaya
maz s ın !
Biric ik Jalem , bu hafta değil önümüzde
kine gel i r im gene . Eşyalarllilızı anlaşılan
İ zmi r ' den alacağız . Senin get i r e c e ğ ini
söylediğin şeyleri de bir nakliye ambarıy
la götürtürüz .
Beni özledin mi b i r a z ? Öp beni canım .
Ahmet
1 63
D ostçuğum,
G eçen g ü n metroda kime rast l ad ı m ders i n , hani b i z i m
G ü rbüz Ayşe v a r d ı , l i se s o n s ı n ı fta b i z i m s ı n ı fa g e l m i şti,
han i okul ç ı k ı ş ı bir gün dond u rmac ıya g i re l i m dem i şti k de,
biz ayakta değ i l oturarak dondu rma yeriz, d iye g itmiş, hor
l a m ı ştı b i z i ! B i r i n ce l m i ş, b i r g ü ze l l eş m i ş ki sorma, tan ı
yamadım ben, o tan ı d ı ben i . Ko l unda b i r tıfı l İ n g i l i z o ğ l an,
n i şan l ı m n i şa n l ı m d iye s ı rıtıp d u ruyo r sı çan ! Vakti m o l sa
gösteri rd i m ben ona o n i şa n l ı y ı da, sa l o n da otu ra ra k don
d u rma yemeyi de ama şu s ı ra M a rko g i rd i yaşam ı ma,
vaktim yok. İ l l e de g ö rüşmek i stedi G ü rbüz, yan l ı ş telefon
numarası verd i m, aman ben bu acuze l e rden kaçmad ı m m ı
b u ra l a ra, ne i ş i m var. B i r d e nas ı l g e l d i ğ i m i sordu, "B u rs
la," dedim, ya lan da değ i l hani, ha devlet bu rsu, ha A l i be
y i n b u rsu ne fa r k eder?
M a rko, b i r İ ta lyan m i m a r, d ö rt d i l b i l iyor ve b u l a ş ı k
ç ı l ı k e d i y o r. B u rada bütün wa itress'l e r ü n i versite mezu
nu. Yaza ben de çal ı şa cağ ı m gene, İ n g i l i z cem çok i l e r l e
d i , i y i a rkadaş l a r ı m var, bütün g ü n ü m ü n iversite, k ütüp
hane ve union'da, bu ü ç b i nada geçiyor. Union, ö ğ re n c i
l e ri n rahat k o l tu k l a r, spo r sa l o n l a r ı , l o kanta l a r o l a n ye r
l e ri deme k .
J a leci ğ i m keşke sen de b u rada o l san ne kadar eğ l en i r
d i k; b u radaki yaşam ı n b i z i m k i n den üstü n l üğ ü n ü g ö rmeni
ço k i sterdim. S ana Evelyn Waug h'un Decline and Fall'u n u
göndermişt i m . Ş i md i ben S omerset M augham ' ı n The Ra
zor's Edge 'i n i o kuyo r u m . B u n u da g ö n deri rim daha son-
1 64
ra. M a rko da çok seviyor okumayı. Ş i i r yazıyor musun? Re
ha'dan h i ç s ö z etm i y o rsun, n as ı l s ı n ı z ?
B i razdan M a rko'yla buluşacağım, şimd i l i k bu kadar. B i
l iyor m u s u n , b e n bas k ı n ı n n e o lduğunu bu raya g e l d i kten
s o n ra daha iyi kavrad ı m ve o rada k i i nsan l a rı bağ ı ş l a r o l
d u m . O kadar zava l l ı l a r k i , b i r b i l se l e r !
Ş u romanti k Ahmet d i l i nden düşmüyor gene; sen de b i r
hoşsun yani, onca vakit a k ı l cı l ı k, gerçekç i l i k derken roman
t i k Ahmet de ney i n nes i ? " Be n i en çok a n l ayan, seven, en
çok mektup yazan, bana en sad ı k kalacak o lan" da n e de
mek? Reha'y l a fak ü l tede her g ü n b u r u n b u r u nası n ı z, na
s ı l mektup yaz s ı n adam !
Annen gene g u s ü l aptesi nas ı l al ı n ı r d i ye d i n dersi ve
riyo r mu san a ! H a ha ha hay ! S evg i l er.
Sacide
1 65
Delim benim , bir kerecik seni ölesiye sev
diğimi söylemeyi unutsam , s evgimden şüphe
ediyo rsun . Acabalar , s o rular kurcalıyor
kafan ı . Buna iç in i ç in s eviniyorum , b iraz
olsun beni seviyor d iye ama , bir yandan da
sana hiç güven ver emed iğimi düşünüp ö l e
s im gel iyor üzüntüden .
Sen hep yanımda o lmal ısın b enim . Saç ı
nı omuzlarını okşayıp iyi ş ey l e r söyleme
l iyim sana . zaten içimden de bunlar gel i
yor . S enin dertlerine , s ıkınt ılar ına ortak
o lurum hep Jalem , ben de insanlar için s e
ninle aynı ş ey l e r i düşünüyorum , ancak b en
b i l iyorsun biraz daha umut suz . karamsar
bir insanım sana göre . Daha doğrusu ben mü
tevekkil bir insanım Jalem .
Sana Pertev ' in konserinden bahsedeyim
b iraz .
İlk parça Tchaikovsky ' den Romeo ve Ju
l iet uve rtürü idi . Pertev çok sakin ida
re etti , ancak orkestrada çok bocalama var
dı ve sonuç iyi olmadı . İkinci parça Lalo
Viyolonsel Konçertosu . s o l i s t Feyha Ta
lay ' d ı . Oldukça iyi çaldılar . Üçüncüsü
Tchaikovsky Altıncı Senfoni . bana sorarsan
çok güzeldi . Pertev hep ezbere idare et -
166
t i ve gerek orkestrayı , gerek d inleyi c i
l e r i daha esere girerken denet imine aldı .
Konser bittiği vakit salonda hiç kimse ye
r inden kıpırdayamadı , uzun uzun alkış lan
d ı . Pertev ' i kutlamaya gittim , gene o bil
d i ğin seviml i çocuk durumuna girmiş . s an
ki sahnedeki adam o değild i . Seni sordu ve
selam söyled i .
Jalem , senin rahatsızlığın beni çok üzü
yor , önem vermiyorsun ama ya ciddi bir şey
s e ? B i r doktora git mutlaka . Ben d e hiç iyi
değil im , boğaz ım ağrıyor ş imdi de , gece
l e r i de uyuyamıyorum hiç . Senin hastal ı
ğının romatizma olduğunu kim söyled i , ne
b i ç im romat izma bu yaşta? Yanl ış teşhis
koymasınlar?
B i l iyor musun Jale , s eni b iraz daha az
sevsem , kainata isyan eder , askerl i ğe de
topluma da basar kalayı , alır başımı gi
derdim ya da ölür giderdim .
Ahmet
NOT :
1 67
Canım Jalem ,
Dün güçbela yetişt:inı t rene . Şu işler bir
bitse de git - ge l lerden , e z iyetlerden kur
tulsak sevgil im . Seni kollarımın arasından
hiç ayırmayacağım , s en de beni s eveceksin ,
çok çok seveceks in .
Haydarpaşa ' dan sana telefon edecekt im
ama vapur geç vardı , lodos yüzünden hep .
Daha yola ç ıkmadan özledim seni . İlk kez
doğru dürüst dün akşam öptün beni , canım
Jalem benim , sen ne kadar da utangaçsın öy
le b i r tanem . Jal em be , sen çok ama , çok
çok tat l ı s ın .
Gece uyuyamadım t r ende , ya d i ş im ya ba
ş ım hep b i r tarafım ağrıdı durdu , sonra
tren de rötar yaptı , iki saat geç geldi An
kara ' ya . Hep dün geceyi , seni düşünerek ge
ç i r d im zamanı .
Samim beyin s e s i ç ıkmadı tab ii , zaten
gidene kadar öğleyi bulmuş tum . Baktım ki
İsmet bekliyor beni . İ zmir ' i övdü durdu ba
na , o raya yerleşec eğimize çok seviniyor .
Akşam ç ıkınca Samim beyl e t e r z iye git
t ik . Benim damatl ıkları burada d ikt i r e c e
ğim , karar verdim sonunda . Sana bahsett i
ğ:inı Orhan ' a . Ankara ' nın en iyi terzis i . Sa -
168
mim beyin de ahbabı . Adamda çok güzel ku
maşlar var . Sanki p iyasanın en güze l ku
maşlarını s eçmiş toplamış . Benim b i r ta
nes ine gözüm takıldı , ondan sonra başka
l a r ını beğenemedim , meğe r s e her ifin en
pahal ı kumaş ıymış o . Samim bey d e çok be
ğend i , sonunda ısmarladım , inşallah sen de
beğeneceks in sevgilim , adamakıl l ı kazık .
Gri - blö , koyu , düz etkil i b i r kumaş . ayın
3 0 ' unda t e s l im ediyo r . 800 l ira isted i ,
güçbela 7 5 0 l i raya razı ett ik .
Oradan ç ıkınca birl iğe uğradım İ smet ' i
bulmak i ç in , b i r l ikte Hac ı Ömer ' e gittik ,
yemek yedik , azıcık da içtik , çok azıcık .
Oradan bir sinemaya gitt ik , saçma sapan bir
film vard ı , yarıs ında ç ıkt ım , doğru pos
taneye geldim seni aramak i ç in t e lefonla ,
bir taraftan da yaz ıyorum işte sana bek
l e rken . İ smet s inemada kaldı .
Hayatım seni çok çok özledim ş imd iden ,
dün akşam kaçta yattın , yemek yedin mi? Sa
hi sen yemekl erini çok ihmal ediyorsun , bir
sandviçle olur mu , bak Jalem , eğer beni b i
raz ol sun seviyorsan yemek yemeden n e oku
la git , ne d e çalış , s enin i ç in çok yor
gunluk olur , bak belki de o hastalık bes
lenme bozukluğundan buldu seni , romatizma
mıydı , e r item nuvo muydu neydi ad ı?
Jalem , telefonun sürekl i meşgul çıkıyo r
muş , kiminle konuşuyor sun b u kadar? Zeki
de yok ki artık , e skiden onunla konuşur
dun uzun uzun .
1 69
Ş imdi s eninle konuştum . canım benim .
tat l ı s e s l i evl adım , bir tanem , seni çok
çok çok öpe r im .
Ahmet
1 70
Jalern hasta gibiyim , ölmüş de yeniden d i
r i lmiş gibiyim . Art ık üzerinde durmayal ım
olanların . Senin b i r kriz geç irdiğini dü
şünüyorum , yoksa nas ıl öyle yanlış yere
suçlayıp beni . "Bu iş bitti , " d iyeb il i r
din öyl e ? Dondum kal d ım . Senin her iste
d iğini yapan biri değil miyim ben , ah be
ni değerl end irernedin hala , oysa mason ol
ma dedin olmadım . bıyığını ke s dedin kes
tim ve inan severek yapt ım bunl ar ı ; benim
üzerimde hak iddia etmeni ben i s t iyorwn ,
insanın birbirine karışması sevgiden doğar
çünkü . Ama orta yerde hiçbir ciddi şey yok
ken küçük bir şüphe üzerine , nas ı l akl ı
na geleb i l i r Jalern? S eni bu kadar s eve r
ken nasıl aklına gelebi l i r ?
Jalem , s eni özled im , seni seviyorwn de
rnek saçma gel iyor artık . bu özlem ve sev
gi değil , çok daha büyük ve başka bir şey .
S eni düşünmeden yaşadığımı anl amıyo rum
Jalern , sorunum bu . seni düşünmed iğim za
manlar ölüyüm ben . Sen ise hala beni sev
meye korkuyorsun !
Senel ik iznimi resmen kullanabilmem çok
zormuş , z i ra kıtarna yazmaları ge rekirmiş .
Samim bey umum müdürle hal letmeye çalışa -
171
cak iş i , o lmazsa gene kend i s i idare eder
b i rkaç gün için .
Ah Jalem , öyle perişanım ki ağlamaktan
gözlerim ş işmiş , Samim bey , "Bugün git din
len , yarın gel ir s in , " dedi , ben d e otel e
döndüm . B i r daha böyle bir şey yaşamak is
temem hiç Jale . ölürüm daha iyi .
Ben kendimden b i r nebze şüphelensem sa
na söylerim Jalem , göz l e r ime yemin ederim
ki söylerim . Beni öyle sardın ki müzikten
de sanattan da , anadan babadan da , kendim
den de değe r l i s in artık . Bu sevgim ben ya
şad ıkça artar azalmaz ve sen s en oldukça
ve yaşadıkça ve ben yaşadıkça göreceksin
Jalem ; bunu akl ına koy . . . At illa ' nın ka
rısına bakmak aklımın ucundan bile geçmez ,
pastanede çok samimi b i r b i ç imde ( ! ) gö
rene söyle , onu söyleyen düşmanl ık o l sun
d iye kıskançl ığından s öy l emiş . Kafandaki
şüphe l e r i s il at , ayağımı b i l e basmam
At illaların evine : arkadaşmış . iyi çocuk
muş ne yapayım , olmaz o l sun .
Ah biz birb ir imize kavuş sak , her şey gü
z e l o lacak b i l iyorum , çünkü sen beni ya
kından tanıyacaks ın . Öz leml e r sevgi l im .
Ahmet
172
Bu akşam ya fitil gibi oluncaya kadar iç
meliyim ya da kanat takıp senin yanına gel
mel iyim . Hep yanında olmal ıyım , ellerini
tutma l ı , saçını okşama l ı , öpmel iyim seni ,
iyi edene kadar seni ayrılmamal ıyım yanın
dan . Samim beye söyledim , yıllık iznimi al
dırsa da aldırmasa da ben gidiyorum dedim .
O da çok üzüldü hastal ığına , neymiş o ,
" e r item nuvo "yu kimse pek b ilmiyor , duyul
mamış bir hastalık . Sevgilim sen alışık de
ğilsin hastal ığa , yatakta sıkıl ırsın , üzü
lürsün d iye deli oluyorum , ağlamakl ı do
laşıyorwn hep . Beraber olsaydık o kadar zor
o lmazdı : baş ından ayrılmazdım , s eni oyun
olsun diye sevmedim , koparılmaz bir bağ var
seninle aramda , ölüm ayırır beni senden an
cak , ölüm . Kapanıp hüngür hüngür ağl ıyo
rum yatağıma , beni korkmadan s ev , arad ı
ğın insan benim , benden kuşkulara düşme :
Al lahım neden benim olduğumdan farklı ol
duğumu düşünmekte bu kadar ısrar ede r s in
b ilmem ki?
Ah ben b i l iyordum , onca iş . okul , yaz
mak çizmek b i r de arkadaşların , toplant ı
lar , kaygılar , dedikodular , s eni zayıf
düşürdü bütün bunlar canım , bir de Zeki ta -
1 73
bii , kabul ediyorum ona da haklı olarak çok
üzüldün .
Seni , ben geleceğim ve iyi edeceğim , son
ra da evlenip gideceğiz İ zmir ' e . Çok iyi
olacaksın , mutlu olacaks ın , seveceksin be
ni Jalem hiç korkma , göreceks in benim ne
kadar içten b i r adam olduğumu . Seni koklu
yor ve ş ifalar diliyorum canım , benim mag
r i f kokulu , tat l ıların tatl ısı sevgi l im .
Ahmet
1 74
Jalem , hayat ım , bir tanem !
Telefonlarda sinirli konuşuyorsun biraz
ama ol sun , şu dert atladı ya , kolay değil
günlerce yatakta kaldın .
Seni öyl e seviyo rum ki inan iş güç her
ş eye boşve rdim , o uğu rsuz tavanın çökme
s i haberi tuz biber ekti ! Hep o i ş ç i l e r
yüzünden ! . . Samim beyin ima larına da a l
d ı rmaz oldum , kafam sadece seninle dolu .
Ancak bu ara İ stanbul ' a gelmem de uzad ı :
artık S amim beyden b i r şey i s teyemem :
yıl l ık i z in d e bitt i , ş imd i Kad r i beyden
g e l e c ek a r t ık hab e r . İ smet . dayıs ının
Bonn ' dan dönmes ini bekl iyor , gel i r gelmez
hallolur diyor . Öte yandan şu kütük yüzün
den yıldırım nikahı da at a rabasına dön
dü . Önümde s ensiz geç ecek gün l e r öyle
ko rkunç gel iyor ki bana , dayanamam gib i
gel iyor .
Sen iyileş tin i ş e baş ladın ya , gene
unuttun beni değil mi kaka bebek? Pa rdon ,
kaka bebek demem d e yasaktı ! İ z in ver sen
d e ve rme s en de Reha ' yı . Çetin ' i , seni gö
ren herkesi kıskanıyorum işte . Ben sana bu
d enl i ö z l emle doluyken , yalnız s eni düş ü
nüp senin için yaşarken onlar seni görü -
1 75
yor , s eninle konuşuyor l a r . Ah şu batas ı
c a aske r l ik o lmasa aç kalacağımı b i l s em
d iz inin d ib inden ayrı lmazd ım , sen beni
yaşatmaya yet e r s in Jalem . "Hastayken . ev
deyken daha çok s evd iğimi sanıyo rdum s e
ni , " d iyorsun . N e kadar a c ı veriyor bana
şu s ö z l e rin b i l s en , a s l a böyle k ı r ı c ı
ş e y l e r yazmazdın .
Yar ın Zeki ' nin mezarına gideceks in . Git
sevgil im , ama eğer onu anımsarken beni dü
şünmezsen , beni küçüms e r s en ben ö lmel iyim
Jale ! Bunlar söylediğin gibi bambaşka sev
giler değil mi? Ama eğer ben kiş ilik ba
kımından anlams ız gel iyorsam sana onu da
söyler miydin bana Jalem? Söyle olur mu?
Hayır hayır söyleme , hiç söyleme , ne de ol
sa artık ben s ensiz yaşayamam .
Ahmet
1 76
Dostçuğum,
H i çbi r şey b e n i şu eve ge l i nce b u l d uğum mektu b u n
kadar m u t l u edemez d i . S ı k ı nt ı l a rı n yüzünden de o l sa be
ni a n ı msay ı p yazmana teşe k k ü r l e r. M ektubun sev i nd i rd i
ama içeri ği de şaşı rttı dostum. N e oldu sana, o kadar umut
suz, yeş i l s i z b i r mektup ki ! G ü n ü n bi rinde bana ne yapa
cağ ı n ı so rman ı a k l ıma b i l e geti remezd i m . G e rçekten de o
mem l eket sen i b i l e bu d u ruma geti rdiyse ken d i me b i n kez
afe r i n çek iyo rum ç ı k ı p gel d i ğ i m i ç i n .
D ostum, h a l a o k u l dönüşü bi rkaç k i şiyi b u l u p içerek
geceyi kurtarma ktan söz ediyorsun, yahu bir çuva l d ı z bo
yu yo l g i demed in m i hala, ben bir şey l e r yaptığ ı n ı , yazd ı ğ ı
n ı falan san ı yo rdum, hay bu k ö r o l as ı top lum, anam ı z ı be
ceren şu düzen ! B i l iyorum orada hep yapmak isten i lenin öz
lemi çek i l i r, düşü k u r u l u r, bu rada, Batı'da ise yap ı l ı r. B iz
burada b i r daki ka b i l e boş değ i l iz, her an b i r yerde, b i r top
l antıda, b i r tartışmadayız, o rtak b i r rapor yazıyoruz, ben i m
e l i mde b i r essay var ş i md i; İ ng i l i zcem çok iyi a rt ı k . B i raz
s o n ra ç ı k ı p M a rko'y l a b u l uşacağ ı m Fran s ı z k u l ü b ü n de.
Onun tek boş saati bu, cuma g ü n l e ri 1 8 . 0 0 'den sonra, o ra
da satranç oynuyo r. S i nema l a r, tiyatrol a r . . . O rada en son
Çayhane d iye b i r şeye g itm i ştim. S on o l arak radyodan d i n
lediğim müzik de "ten nenni tenenen" gibi bi r z ı r ı l tıyd ı . Ş im
di Oylan Thomas' ı n Under Milk Wood'u n u o kuyo rum.
Va l l a Jale devri m c i n i n de hası b u radan ç ı ka r, sanatç ı
n ı n d a ! O radan h i çb i r şey b e k l e m e v e madem k i bana de
ğer ve r i p soruyorsun, sana söy leyeceğ i m şeyi yap.
1 77
B ri t i sh Counc i l'e g i t, İ n g i l te re'ye, L o n d ra'ya g i d i p İn
g i l i zcemi i le rletmek i stiyo rum de. B ri t i sh Counci l 'e bağ
l ı o k u l l a rdan bi r i nden acceptance yo l l ası n l a r. B u n l a r pa
ral ı o ku l l a r o lduğu için nas ı l o l sa yo l larla r. Onunla bakan
l ığ a başvu r u r, i şte ben i kab u l etti l e r, ye rim haz ı r ders i n .
B i zde kal ı rsın, başka a rkada ş l a r l a da k a l a b i l i rs i n , b i r s ü
re ye r so runu o l ma z me rak etme. H emen i ş b u l u ru z sana,
hem ça l ı ş ı r, hem i sted i ğ i n i o k u rsun. B u ded i k l e r i m i mut
l aka yap, ev l enmeye boşver J al e, ne vak i t o lsa koca bu l u r
sun ! Yaza ben de ça l ı şacağ ı m, bu yaz s ı nav a l mayacağ ı m
çünkü.
J al e, n e kadar ka ramsars ı n; o du rumu b e n de ç o k sey
rek de o l sa yaşa m ıştım. G ene de M a rko g e l med i ğ i gece
ler o yal n ı z l ı ğ ı , o den i z tutması g i b i çepeçevre sarı l m ı ş l ı
ğ ı, k ı s k ı v ra k kapkara bağlanm ı ş o l mayı d uyuyo rum ve
sana hak veriyorum. Ama b u rada g ü n d ü z ço k g ü ze l baş
l ıyor, hareket l i , koşuşmak, konuşmak ve kaynaşmak. N ey
di o a n l a m s ı z B eyaz ı t çevresi, o it sü rüsü ü n i versite l i le r,
e l ifi g ö rse mertek sanan da kend i n i b i r şey sanan l a r !
Ayak tarafı ndan ta k l i t edi l e n B atı . Tak l i t, tak l i t tak l i t
tepeden t ı rnağa, d o l u d i zg i n tak l i t.
S ana söy leyecek başka b i r sözüm yok, hemen g i tme l i
y i m . H iç düşünme, babana m ı yalva r ı rs ı n, para m ı ç a l a r
s ı n, a l t ı n b i l ez i k l e r i n i m i bozdu r u rsun, yo ksa ben i m g i b i
b i r b u rs m u bu l u rsu n ! N e yaparsan yap g e l bu raya sevg i
l i dostum, kaybedecek ney i n v a r? H i ç düşünme.
Senin Sacide
1 78
Jal em , canım , canımcığım benim ! . .
Hep yanımdas ın . s eni kollarımın aras ı
na alıyorum , öpüyorum , kokluyorum , okşuyo
rum sank i . Öyl e s ine mutluyum ki . . . Bugün
eve gidip dengi çözdüm , kutuların i ç inde
ki kırılacak ş eyl e r i ç ıkardım . Sana ait
şeyl e r i zevkle , heyecanla öpe koklaya is
t if ettim .
Dün karyolaya s omya almaya git t im , 140
cm . genişl iğinde hazı r somya yok , çok ara
d ım bulamadım , 1 30 cm . eninde var . İ smet ' le
İ zmir kazan biz kepçe dolaştık , sonunda bi
r ine ısmarladık , yarın hemen verecek , bu
arada su küpünü buldum aldım , canım senin
istediğin gibi oldu sanırım , temiz bir şey .
Perde l e r in raylarını da aldım , 1 6 m . tut
tu heps i . Bugün takacaktım onları ama ç i
v i almayı unutmuşum . bugün d e paza rd ı .
S en perde l e r i d ikiyor musun acaba? On
ları bir an önce d ikip postalarsan çok iyi
olur , ev camlı kö şk gibi oldu , ne yapsam
görünüyorumdur herhalde dışarıdan . Kad r i
beyler eks ik olmasınlar çağırıyorlar beni .
Dün ve bugün akşam yemeğinde onlardaydım .
Yar ın somyayı a l ı r s am evde yatacağım
ilk kez . O geniş yatakta yanımda sen o l -
179
madan nas ı l uyuyacağım b ilmem , s en yanım
da ol da yalnız elin e l ime değsin o da ye
ter ! Jalem inan ki doğru bu yazdığım : sa
na karşı ille de seks duygularıyla dolu bir
vahş i değil im , i ç inde o da var ama , senin
var l ığının bütünü beni deli eden . Ben şim
d iye kadar hiçbir kad ına duymadım bunla
r ı , bambaşka mutlak bir sevgi bu : öles i
ye değişmeyecek bir duygu .
Bu iki gece Kervanpalas d iye b ir otel
de kalıyorum . Eşyaların heps ini eve b ırak
t ım , nikah günü bel l i olur olmaz yaz ba
na canım . Tat l ı evladım benim , s eni öpü
yor . öpüyo r , öpüyorum .
Ahmet
1 80
Minicik , b i r i c ik , canımcık ,
B i l iyor musun ö z l emim arttıkça yazmaya
kar ş ı inad ım çoğal ıyor bu s ı ralarda , yaz
mak z ıddıma gidiyor ; çünkü sözle r , sözcük
l e r yetmiyor sana olan s evgimi anlatmaya .
Yeni bir tür aşk , b i r sevgi b i ç imi bende
ki b i l iyorum ; bugüne dek kimsenin böyle
duyguları o lmamıştır . Ben bu duygularla
çarpıştığım i ç in bir süredi r yazamadım
sana , ya sen? Sen de hemen yazmayıver iyo r
sun . Öyle b i r hava var k i sende biraz ara
ya zaman girse ya da b i r neden ç ıkıp gö
rüşemes ek hemen vazgeçeceksin benden ! Ne
d i r bu? Beni s evmeden evleneceğini düşün
müyorum bile , ama nedir? İ çinde kalmış bir
şüphe var senin , bana bir türlü veremiyor
sun kendini bütününle . Neredeyse nikahımız
olacak , hala karar s ız b i r hal in var . Eş
yaların burada , evimiz düzeldi , sana ki
tap l ık da ısmar ladım , s en her an bıraka
b i l i rs in beni ! Bilmem evham mı e d iyorum ,
çok mu üstüne düşerek s ıkıyo rum s eni?
İ ç imi okuyab ilsen , ölene dek kulum kö
lem olurdun aslında ama az kaldı sevgilim ,
b i liyorum her ş ey b itecek yakında mutlu
olacağız biz .
181
Telefonun işte , öldüm ben , ö ldüm . Ama
o l sun git . git sevgilim , başka l a r ıyla ,
Reha ' yla dolaş git ! Ben ö l s em de git !
Hangi menhus duygu dedirtiyor bunla r ı ba
na bilmiyorum , sana o kadar güvendiğim hal
de istemiyorum gitmeni , t iyat rosu batsın o
Frans ı z l a r ın . Sana telefonda s öylemedim
ama asıl duygula r ım bunlar işte , beni hoş
gör . ayıplama basitleş iyorum diye . Sade
bir şey gö rüyor gözüm : sen ! İnsan sevin
ce duygularına egemen o l amıyor . S eni is
t iyorum egoistçe . yalnız beni düşünmeni ,
benden başka hiçbi r ş ey düşünmemeni ist i
yorum , benim i ç in her şeyi yapabilesin is
t iyorum , her şeyi yıkabi l e s in ist iyo rum .
İşte a s ı l duygula r ım . isteklerim bunlar
senden ama söyleyemiyorum : çünkü ben de sa
na bunla r ı duyuyorum !
Bana kızma , beni bağışla , bir s inir nö
beti bu , s eni s ınırsız ve kara bir aşkla
sevmemin sonucu herhalde .
Ahmet
182
Sevgil im , b en b i r aptal oldum . Tat l ı b i r
aptal , n e çevremi görüyorum , ne konuşulan
ları iş itiyorum . Kad r i bey i ikide bir .
" İ ş ittiniz mi Alunet bey? " diye sorarken bu
luyo rum kar ş ımda . Hiçbir ş ey anl adığım
yok , gözümü duvara dikip seni düşünüyorum .
Öyl e mükerrnne l s in ki bütün benl iğimi sar
d ın benim , hiçbir şey ilgilend irmiyor be
ni Jalem . Ta r if s iz , şuursuz seviyorum se
ni , sensiz yaşamak z orunda kal sam öldürü
rüm kendimi .
Dün gece ilk kez evde kal d ım , yastıkla
r ını öptüm , yorganını kucakladım d e l i l e r
gib i . hayatım benim , g e l saray ım seni ,
ömürce ayr ı lmas ın dudaklarımız .
Mum ı ş ı ğında oturdum dün gece . e l ekt r i
ği açmaya gelmediler p i s her ifle r . Somya
y ı aldım , küçük yatak odas ına yaptım ya
tağı , senin perde l e r ini de taktım . O in
ce halıyı da yatağın önüne serdim . Şilte
çok küçük kaldı bu somyanın üzerinde , öte
ki bundan ne kadar genişti acaba?
Sen ne yapt ın canımcığım , beni öz ledin
mi hiç? Ah şu i ş l e r b i r bitse de s ens iz
l ikten kurtul sam şu hayatta . Çal ı şmayı
nikah olana kadar sürdüreceksin anlaşılan .
1 83
Ben yanındayken de d inlenmed in doğru dü
rüst , ablan ç ok iyi b i r insan . yardım
ediyor sana . Ayaklarında ağrı var mı ge
ne ? Canım ne olur çok yorma kendini .
Jalem , sen ne kadar tat l ı s ın , hiç far
kında mıs ın bunun? Ben s ensiz ç ı l d ı r ı r ım .
Mektubun da daha gelmedi , atmayı mı unut
tun yoksa? Bu akşam telefon edeceğim sa
na . Ne kadar gayret göstersem duramıyorum
artık s e s ini duymadan , canım benim , "ka
ra aşk" dedikl eri bu gal iba .
Sen hala bana eleştiriler yap baka l ım :
"Hem sevmek şuursuz olur , kör kör seve r
sin diyorsun hem de , beni sev d iyorsun . İn
sanın sevmek elinde değilse nasıl sever kör
kör ? Çelişki değil mi bunlar ? " İnsan is
terse sever ve körü körüne sever , şuursuz
ca s ever . Ama b i liyorum artık s en de be
ni s eviyor sun , beni öpmenden anl ıyo rum
sevd iğini : s eni öptüğümü düşünürken bile
başım dönüyor zevkten , Jalem inan . Sen de
beni öp , senin de başın dönsün zevkten , ca
nım sevgil im .
Ahme"t
1 84
Sen benim hayatımsın ; s eni kıskanıyorsam
e l imde değild i , suç mu bu Jalem? Ben b i r
d e l i oldum , e sen rüz gardan , doğan güneş
ten . aydan kıskanıyorum seni . İnan ki böy
le b i r insan değildim ben . Senin sevgin
çıldırtıyor , deli d ivane ediyor beni , öl
mek istiyorum a s l ında ! Senin yüzünden ö l
mek istiyorum ! Anla beni artık . Bir de üs
tüme üstüme var ıyorsun inat ederces ine .
Evet . evet s en hakl ı s ın ama gönül fe rman
dinlemiyor işte . Seni kı skandığım ıçın
benden uzaklaşacak mıs ın ş imdi ? Ben ölü
rüm , gerçekten ölürüm görürsün . Beni s öy
lediğin gibi seviyorsan bu kadar çabuk de
ğişir mi bu sevgi? Ama sen böy l e s in işte !
Biraz hata yapsam hemen b ırakacaksın be
ni değil mi? ! İ le r ide de böyle olacak bu
değil mi? İnan s enin kiş i l i ğine . ö z gürlü
ğüne ka r ş ı b i r tavır değildi o . Ah ben ne
yapacağım seninl e ? Yok yok , s en böyle bir
insan olamazsın . iftira ediyorsun kendine ,
beni böylece bırakamaz s ın . Yazd ıklarında
milyonda b i r gerçek payı va rsa hemen söy
le bana ay rılalım ş imdiden yahut da söy
leme . söyleme ; sens iz yaşayamam nas ıl ol
sa ben ! Öldürürüm kendimi ! Ben gel iyo rum
185
Jalem ! Nikaht ı , boktu püsürdü , uzadıkça
uzad ı : biz i b irbi r imizden ayırmak ist iyor
he rkes . Ben gel ir im , kar ş ı kar ş ıya görü
şürüz konuşuruz , istemezsen giderim , gider
ö l dürürüm kend imi . Kadr i beyi de , evi de ,
i ş i d e bırakıp ge leceğim yarın sabah .
Ahmet
186
Bize ne oldu - sen nas ıl gittin - bazen bir masal sanı
yorum hayatı - yaşadıklarımı - yaşadık larımızı ve ben
nas ı l seyrettim sustum - nikôhına bile geldim - çe vre
mizde dost dost dediklerin - dediklerimiz - bir nasıl hal
lerdi bunlar böyle - bir başkası gibi yaşadım yanında -
bir s üre s uspus oldum - kendi kendimi kötü/edim Me
lômiler gibi - en kötü benim demeye getirdim - en kir
/i - şu kızı en sevmeyen en oyunbaz olan aman efendim
Ahmet bey s iz mi istiyorsunuz evlenmeyi hay hay buy
run alın Çetin bey siz ne kadar ôlicenapsınız böyle Ja
le hanımın en yakın dostu - Ahmet beyi itekleyip du
ran - Ôff bir oyundur gitti avluda. ne nikôh ne n ikôh.
bir de üstüne üstlük Çiçek Pasajı 'na gidip içtik - dost
ların sözümona - nikôh - Çiçek Pasajı ve İzmir treni
ne ugurlanma - bana ne oldu - kafamı taşlara falan mı
vursam ne yapsam sana mı k ızsam dövsem mi seni
gelip her şey tepetaklak. Neler söylüyorsun sen. Çetin
ketum degildir olamaz da ketum olan bendim orda.
üzülme diye sakladım hep - ama şimdi üzülmeni mi is
tiyorum. hayır ama pisi pisine yanıltmayayım seni - ki
liseyi de biliyorum - denize atladıgın şubat gecesini de
.
- Çetin in evine gittigini de - gece s ızm ışfıgının için
de benim adımı sayıklayarak seviştigini - ketum olan
bendim - karş ıma geçip sana hamilik taslamasın - di
lini uzatmasın - kopartırım onu - ama ne olursa olsun
s enin mutlufugunu dile yen s enin güvenini kazanmış
dostun buydu - benim şu kiş isellik acılarını çektigim gi-
111 7
bi k imse çekmedi - sen abartma san ırdın - belki gös
teriş sanırdın - en falsosuz ben vardım senin yan ında
- ben vardım da ne oldu sanki - k ıskan ı yorum sandın
ş üphes iz - ne kıskanmas ı be - geldiği gün askerliğinin
bitmediğini biliyordum - onun eline bu fırsat geçsey
di dünyanın öbür tarafına sürdürürdü beni - o kabar
malar - o cart curt/ar - ordudan korkmamış da benden
mi korkacakmış - askerlik ş ubes inde asker elbis eleri
giydirince donup kaldığını unuttu - adeta felç geldi üs
tüne. pos tallarını ben bağladım - ben gittim şubeden şu
beye - uğrak yerine - ardan istasyona - jandarmala
rı evinde - meyhanede ben beklettim - arka yollardan
belimize kadar kara gömülerek tee Kadıköy'den sa
bah karanlıkları Göztepe'ye gizli gizli beraber gittik gel
dik - beraber yattık - beraber üşüdük Şad(n in o bil
diğin kulübes inde - iki s igara bir mumla - methederek
yerdiğini. yererek kendine celp etmek istediğini - ke
limesindeki manayı sezerim be - hani sana küfretti- yer
lan söylemişti. çünkü Zeki için - alta düşeceğini hisse
dince yavuz hırsız m isali - k ızdığından m ı - hayır - se
ni kendi kendine düşürmek için - Lambo'da o gün de ay
nı şekilde küfretti - sanı yor ki herkes uyuyor - işin bu
ras ına gelince benim için de hava hoştu Jale - ne ya
payım - yalnız boru boru ötmes inler - ötsünler de ya
hut benden uzak - dünyanın hiçbir yerinde o Lamba gü
nü yaşanmaz Jale - gülerler. kovalarlar. tük ürürler bu
hale yahu - on k i ş i - on yıl beraber yaşa s ın - on yıl
lık tecrübeyle bu on kişi. on kişinin ardından on oyun et
meye kalksın - romancı muhayyilesinde bile rastlanmaz
- şöyle bir hatırıma getiriyorum o günü - biz senle kar
ş ı/ıklı oturmuş konuşuyoruz - kiş iler bir içeri giriyor -
bir dışarı çıkıyorlar - bir içeri giriyorlar - sen Ahmet'e
e vlenmekten vazgeçtiğini söyleyip bana gelmişin - Ah-
188
met Lambo 'nun kapıs ının dı şına sokağa oturmuş ve
ağlarmı ş - bizim haberimiz yok - bunlar onun kulağı
na bir şey fıs ı ldıyor - bunun kulağına bir şey fıs ıldı yor
gene çıkı yorlar - sonra ik işerli çık ıyorlar - sonra üçer
li çıkı yorlar - biz senle saf saf konuşup gülüyoruz bir
şey anlamadan - oysaki bizim k aderimizi tayin etmek
teler - Ahmet. ne yaparsanız yapın ben Ja/e's iz ölürüm
diye yalvarıyor - düşmanlarının eline düşmüş - öteki
ler bize (en yak ın dostlarına) karşı aslan kesiliyorlar -
dışarda bir pozlar verip kendilerine bir taktikler kurup
- Bir örümcek ağı yla çevriliydik o akşam - ikimiz or
tadayız ya dostuz - arkadaşız ya en çok - al sana - şu
na ağbi diyorum - berikine saygı gös teriyorum s en de
biliyorsun - işaretlere - imôlara - fiskos/ara - terti
batlara ne lüzum var - dram o ynuyoruz sanki - bir ha
fiyelik bir hafiyelik - bir hırsız polis oyunu - Sultan Ha
m it espris i hôlô - hôlô arı esprisi. ağzı yla bal döker ge
risi yle sokar - sen gittin Solmaz geldi Lambo'ya gene
aynı şey - bir oğlan var sevgilis ini getirmiş aynı şey -
bilmem hangi hanımın e vinde şişe atmışlar birbirlerine
yine aynı şey - Zeki ile sen gelmişin bir gün gene ay
nı şey - şuuraltlarını bir aç bak - aynı bas it mekaniz
ma - tekdüze bir yaşamı değiştirme içgüdüsü - elleri
ne düştü ya bir konu - onu berbat edesiye oynayacak
lar - b ir şeyi s e vememenin. bir şeye kendini vereme
menin - kendi kendine yetememenin verdiği kiş ilik ar
lığı - kimi bunu iyilik adıyla - k imi kahramanlık diye -
k im i kendini gös termek için bir fırsat sayarak - yani
içinde kalmış. bir türlü yaşama geçiremediği görüşleri.
istekleri. felsefeleri var ya - ama yeri değilmiş. mekô
nı değilmiş - fırsat bu fırsat - bir de ağızlarından ör
gürlük. k iş iye saygı . k i ş ilik. birey lôfı ek s ik olmaz -
ayol ilk önce kendi yaşamınıza sokun bu erdemleri - va/-
1 89
/ahi Jale önemli bir sorun bu (aydın k iş iliğin mahiyeti
çıkıyor ortaya) - iki kişi birbirini seviyor diye bütün ru
hi fonks i yonlar seferber ediliyor - bütün maddi mane
vi k uvvetler ortaya dökülüyor - sanat manat. ilim m i
lim. uygarlık muygarlık da neymiş - sebil - işe yarar
sa tut yaramazsa at gitsin - bütün teheyyüci m ihanik
- iki k i ş i birbirine sempati duymuş diye - aralarından
arkadaşlarından iki k iş i - insan bunu görmez be - gör
se memnun olur - iş değil bunlar be - olayı kendi le
hine çevirmek - altta kalanın canı çıksın - ben Ahmet'i
bile daha bir anlayışla karşılıyorum - o aramıza yeni gir
di - içerde ne oluyor bilmiyor - sonradan öğrendim -
Jale dışarı çıks ın. yüzümü görsün o bana döner diyor
muş - yüzüyle büyülüyor mu seni ne - istediği kadar
para vereyim Lamba .ya meyhaneyi kapasın da Jale dı
şarı çıksın - koca adam ağlıyor ve herk e s i bu işe se
ferber ediyor ya. olsun - ötekiler de bize kumpas ku
ruyorlar seve seve - sanki ölüm çanları çaldı - eminim
Ahmet'i sevdiğine inansalardı bu defa onu gırtlaklarlar
dı - hem de benim gibi değil oracıkta - Lambo'nun ka
p ı s ı n ı n dibinde oturduğu yerde - aynen ecinn iler -
kendi kendin i k ı şkırtan - ama ne oldu - ah çık ınca ar
dan. sen. ben giderim demeyecektin. arabaya atlamaya
caktın - bırakırlar mı arda - çevik kuvvet be - ah sen
k endine güvenmeyecek ve beni tutacaktın sonuna ka
dar - anlamı yorum n için ittin beni. sen onlarla baş e
debilir miydin - işte gördün heps ini acıdın macıdın bil
mem - o anda neden yani benim iyi n iyetimi anlama
dın mı - ben sana bunu defalarca ispat etmedim mi -
heyecanlısın dur desen dururum yahu - yı llarca kendi
mi disiplin içinde büyüttüm ben - al/ah al/ah - şimdi şu
racıkta sapıtıp Kuran okumaya başlayacağım va/la - ilk
kez adam gibi düş ünüyorum bugün - b ir kabus bir ka-
1 90
ranlık içindeydim - kendi kendime düşmüştüm - n iha
yet vıyk vıyk bütün oyunlar çıktı ortaya - ne diyors un
yahu düşüne düş üne mankafa olacaktım - sana yazıp
yazıp da göndermediğim mektupları görseydin anlardın
sen de - pardon sen hiçbir şey istemiyorsun "defter" var
bende ama onu da mı göndermeyelim yani - ne oluyor
sana kendi başına kararlar mı verdin - başkaları söz mü
aldılar ağzından - kısacas ı öldük mü. yaş ı yor muyuz -
bir anlatı ver - ne halt edersen et ben senle dünya bir
ahire t arkadaş lığımı bozmam - ben seninle muhayyel.
özlemler kardeşliğimi de unutmam - b ir sık ıntı duysam
o da buna s ı k ı lırdı derim. bir s e vinç duysam o da buna
neşelenirdi derim - hoplamak zıplamak gelir içimden o
da buna hoplardı derim - şunu o da gizlerdi şunu o da
şak diye ortaya koyardı derim - hani bir şey ortada sa
bitleşir. besbelli durur, son s ı nırları anlaş ılır - artık ka
çıp gitme isteği gelir ya insana - bunlar unutulmaz şey
lerdir Jaleciğim - ayrılmaz bütün/erdir içimizde - ya
şamımın her ônında şurda s usardık derim. ş urda konu
şur - şurda ayrılırdık - Sen, sen ne yapıyorsun yahu Ja
le uyan - sayıklıyor mus un. s usarak mı eza edeceks in
kendine - Yoksa şu gôvur İzmir'de kendine surlarla hen
deklerle çevrili bir kale mi yapmaktasın! - Aman bunu
yapma sakın - benim ne ordum var. ne topum tüfeğim
- düz ovada keklik gibi vuruluveririm s onra - senle her
şeyi konuşabilirdik sevgilim. - hatta o anlardak i halimi
z i bile - her şeyi de yazamaz mı yız sanki? - Bir de bir
şeyin sona dek kopma ezgisi var insan yüreğinde - yok
artık düşün - yok artık - ne uçak gürültüleri. ne hüzün
lü bir ses - ne yollarda portakal soyup s im i t yemeler
- ne kahveler kantinler - gece yarıs ının mor ış ıkları -
caddede yürürken b irb irimizi çekerdik - yalnız e llerin
için bile ölebilirdim - seni götürecek otobüsü tutasım
191
gelirdi - bir sonrası otobüs derim yalnız - aksi aks iyim
dir senin önünde - o binlerce yaşantı o binlerce k üçük
ş e y - daha dün bunlar be - durup bakmalar - merak
lanma/ar - sevmeler - okşamalar - gitmeler gelmeler
- imzalar kôğıtlar. eğri bulanık yüzler - Dünyanın acı
sı işte bu diyeceks in - dogru ama böyle komplolara dü
şerek olmamalı ydı - bu musiki kalmalıydı insanın için
de - hem bunu kaç k i ş i bilir Jale - kaç kişi yaşadı bu
n u böyle - bazı bazı çocukça n eşelenirdin - yaşamayı
9üzelleştirelim derdin - yaşamayı yükseltelim - anlam
larımızdan koyalım - o an geldi mi artık bambaşkayız
dır - s usma böyle - hiç olmazsa bu acıyı içine kapama
- ay artık şakır şakır kalkıp göbek atacağım ha - ay bu
dünya çok hoş doğrusu - anlatsan ş ikôyet. öğüt olur bir
dır dır - anlatmasan kalbin merakla sorumlulukla ezi
yetle dolar - Boyuna plak dinliyorum - hep aynı pla
ğı - hani bir meraka düş de sen de bul dinle - belk i bir
ş e yler daha anlars ı n benden - her ş e y b itmedi Jale -
sana gönderecektim bunları ama başımda parçalars ın
diye - bir aydır yeş i l tespihim bir de onlar - sonunda
papaz olmaya karar vereceğim galiba - Dominik söy
lemişti bunu bir - beni manastıra çekilmek paklayacak
m ı ş - bir de Fransızca ş iir var sana yazamadan edeme
yeceğim.
Reha
il viendra
comme un Saint 6eorges
de diamant et d'eau noir
il viendra
au petitjour
c'J la fraicheur du petitjour ..
1 92
fes yeux ne verronf plus
fes orages de lumiere
qui le ciel posera sur le
socle de grenade
fu ne senfiras plus
la lance brise du prinfemps
percer au pefifjour
en fapofanf fes vifres
1 93
Jale.
Binlerce kendi kendine konuşmalar - yazık yazık -
iki gün içinde bıçak gibi kesilmez - sen istediğin kadar
kesildi de - kol bacak değil bu - binlerce duygu - bin
lerce sözün - bakmanın - eğilmenin kalkmanın içinde bir
birimize uzatıp aldığımız - iplikçiler - kendi irademiz
le. istemezliğimizle kesilse bu türlüsü olmaz - bir anlaş
mazlık bir sevims izlik manôs ızlık olmadı ki karş ı lıklı
geçtiğimiz bir an - hep ayrı kaldığımızda doldurdular se
ni - doldurdular da doldurdular - sen ki benim yanım
da bir şeyden çekinmedin - söylemekten hareket etmek
ten. en içini açmaktan - s usmaktan konuşmaktan - ve
ba m ikrobu gibiymiş im sanki - bu susuşun nedeni ken
di öz isteyiş inden değil işte - k imsenin yanında benim
yanımda olduğun kadar yaşamla. dünyayla. politikayla.
edebiyatla. insanlarla senlibenli olamazsın - bunu sen de
biliyorsun - düşündüğün gibi söylerdin - düşündüğün gi
bi yapardın - kuşkusuz - sak/ısız - gizlisiz - niye bırak
mamı istiyorsun sanki - daha güvendiğin. daha samimi.
daha ateşli - daha hoyrat. daha saygılı kişiler mi var et
rafında sanki - içim kan ağlıyor be - birbirimize yakın
olduğumuz için - en yakın olduğumuz için birbirimize acr
/ar veriyoruz - peki karşılaşınca bir yerde buz gibi ka
lacağımızı mı sanıyorsun - sopsoğuk - yapyabancı - sen
ki bana başından sonuna kadar iyi davrandın - herkes
ten ayrı davrandın - bunlarda sen yanılmış mıydın - piş
man m ı s ın yan i ş imdi - ne gibi kandırmalar yaptım da
1 94
değiştin - değişmedin işte değişmedin - böyle yaparken
benim layık olduğuma inanarak yapıyordun - sen bir işi
uluorta yapmazsın - bana masal okuma - ne demek o
- "senin kadar belki daha çok seven de var beni. bir se
çim yapmalıyım ama adil olmalı. kimi seçsem ötekine hak
sızlık oluyor. bari en acizini seçeyim dedim" - maval oku
ma bana sen bu değilsin ki - bir cümleyle bambaşka ol
dun - ben de inandım mı sana - niye bırakayım seni Ja
le. niye bırakayım seni - bende senin devamın var - be
nim de sende devamım var - şu olacak bu olacak - olay
lar patırtılar - sonunda oturup başımızı döveceğiz - pos
tacı gelir kapı ya. parçalarım bütün evi - koşa koşa çı
karım odama - zarfın üstüne bakmadan açarım - fakül
teden biri not ister - Ankara'dan bir mektup - Çetin'in
"reis"/i bir mektubu - reis meis yok artık be - insan ya
şamasının bir no�tasına gelince ayağının altında sağlam
bir toprak arar - sürmez bu delikanlılık ebediyen - ebe
diyen sürmez bu matrak - bu alaylı hayat - ne kadar
uzar - uzatabilecek/erin varsa kendi kendine uzat - ben
kendi acımın üstüne eğilmişim - bu acı ne diyor bana bir
bak - biranın içine katılmış votka gibi - kana dağıldık
ça biraz daha sarhoş biraz daha yapayalnızsın - bir mer
mer hark - bütün insanlar geçerler - tatlı bir akşamüs
tü - insanlar şen şatır - biraz mahzunluk ve telaş - bir
geçmiş güz mevsiminin romanı gibi şu yaşantı - hani yaz
sonudur - adalarda göç başlamıştır - akşamlar erken
iner - Kına/ı 'nın üstünde kopkoyu kırmızı bir günbatımı
- bir belirsiz hüzne kapılmışız bir kere - eğleyemeyiz
kendimizi - ne yapsak ne etsek - eh gidiyorlar der ih
tiyar içkici başlarından biri - aşklarımız - dostlukları
mız - hülyalar - düşler - biz kendimiz asıl kendimiziz gi
den - canım Jaleciğim benim - biricik dünyada tek sev
gilim - arkadaşım - kardeş im - duy da yaşa der içim-
195
de bir plak süresiz - yok artık işte derim - şunu iyice
kafana koy yalnızsın - bir garip yolcusun yine - bavu
lunda birkaç kitap birkaç da çamaşır - birkaç da yazı kcr
lemi - benim bir son vapurum var - her şey biter ona
yetişme/iyim - benim bir son vapurum var - ama ben
sana nas ıl allahaısmarladık derim yahu - ben seni yal
nız bırakamam - eza duyarım - koluma gir - hadi de
rim son vapura yetişelim - biraz gayret - şu düdük ça
lındı mı - şu pervane döndü mü - biz karş ılıklı - ister
yanıma sokul - ister sus - konuşmayalım - ama bilelim
bir son vapura yetiştik birlikte - evli kalamazsın - ne
yapmak istiyorsun - söyle - konuş - danış bana - baş
kalarına danış ırsın da bana n iye susarsın - düşündüler
mi hayatın sana uyup uymayacağını - acımanın merha
met etmenin modas ı çoktan geçmiş - şefkatin - şefkat
başka bir şey - ne sevgiye benzer ne salt acımaya -
şöyle bir bulut. bir sis gibi sarar adamın içini - ince bir
tal bir flüt sesi - bir bakıştır - bir şeyler dilemenin bir
eğilişidir - bir susuş bir dinleyiştir - bir gizli alemin renk
renk resimleridir tutar içini - yeşiller maviler - hepi
niz mutlu ofun hepiniz mutlu olun diye bağıran bir şey
tanminaresidir - bir adamın çivilenirken tebessüm et
mesi - bir kadının kemanı yla kendini denize atması -
parmakları barut kokan. dağlarda bir karış sakalı yla
gezenin yalnızlığıdır şefkat - acımak bir kişiyi dilenci bir
kişiyi egoist kılar - sevgi birini nankör ötekini hazin ya
par - ama şefkat boy boyluk - eş itlik - özgürlüktür -
güneşe doğru uzanmış/ık - şu yaz böceğinin ötüşünü dır
yuyor musun - yahu biz deli miyiz hala duruyoruz - be
nim acımda sevgimde sen - senin acında sevginde ben
- şefkat işte bu - bir iç titreyiş bir razı oluş - hayata
en yakın duygu değil mi - başka kimde buldum - buldun
- elifi görseler mertek sanırlar - duygululuk Arap fil-
1 96
mi olur ellerinde - kuvvetlilik hödüklük - arkadan tak
tırıcılık - her şeyi unutturucu olur - öyle olacak Ahmet
- ondan da kahroluyorum - mahvolursun sen - yapma
- seni şuna buna bırakamam - senin için varlığımı mu-
bah sayıyorum - gözümü kırpsam hüngür hüngür ağla
yacağını biliyorum - hadi bir ayağa kalk - bir diren -
neden Hasan'a yazdın bana yazmadın - ona akıllar da
nıştın - ağzına ne gelmişse bana söyleyene - yabancı
mı saydın beni birden - ama bilmiyor musun mutluluğu
mun ne olduğunu - böyle yanıtsız günler - kendi ken
dimi yıkıp bitireceğimi - yaşayamıyorum işin kötüsü -
nah şuracığımda üç adım ötemde işte - kadın güzelliği.
neşe. kalabalık - dere gibi akıyor - gayzla susmuş du
ruyorum - idefiks dedin - ne idefiksi canım - kendime
karş ı sonsuz bir gayz var içimde - paramparça etsem
kendimi kanmayacağım - gözyaşlarımıza bile sahip ola-
madık - başkasına ve başka hesaplara göre akıp gitmek
teyiz - seni dünyalar kadar yakın bulurum kendime - iş
te bu derim benim yaşadıkça duyacağım duygu - ş im
di heyecanlı - biraz sonra dargınımsı - ötede içine ka
panmış pus içinde - şurda neşe coşku tutmuş içini aycr
ğa kaldırıyor ortalığı - burda var der burda yok der -
unut der - sever mi acaba - sevmez mi - değişti mi -
değişmedi de kendini başka bir yöne atmaya çaba ya
pıyor - ama bitmez ki hiçbir şey - senin hayatını düşü
nüp kahroluyorum - en basiti - şu kız ş imdi şu öğlen sr
cağında Karşıyaka'daki apartmanın bir dairesinde tek bcr
şına ne yapar be diyorum - beni çağırıyordur diyorum
- arıyordur - ben yanında olmalıyım - patlıyordur can
sıkıntısından o adamla - canım sevgilim sen ayırma
beni kendinden - ne dersen de - adam görmüyorum et
rafında seni sevebilecek - senin için ölebilecek - bazen
ayaklarına kapanabilecek - bazen hoyratlık edecek - ba-
1 97
zen kardeş gibi - hazin se vdalı - bazen kendi duygula
rının esprisini yapabilecek - sadakatsiz görünürken
ölünceye kadar vefalı - en uygunsuz kişiler - zoraki uy
gun yapıp kendilerini birbirleriyle aralannr açmazken -
biz tabii olarak uygunuz da - zoraki uygunsuz yapıyo
ruz - al/ah al/ah sendeki bu duygu senden degil senin yö
renden - ama neden - şurda uzanmış ayaklarını şu de
mire dayamış uyusan - düşünsen - s igara içsen - ben
yerde yazılar yazsam - kitaplar okusan - yazsan - az
mı mutlu olurdun - ah şu memleketin dı şında olsak se
ni sırtımda taş ırdım ayaklarını da cebime sokardım - za
fer abides inin dibinde - şarap içsek kamamber peyniri
yesek - Champs- tlysees caddesini bilmem ne yaparak
geçsek - iki taraflı bankın bir yanına sen bir yanma ben
yatıp mışıl mışıl uyusak - senin o öcü arkadaşların 9;
bi çok kişiler gördüm ben - güzelim Par-is '; İ stanbuf'un
bir ban sanarak yaşıyorlardı - ve tabii bardaki hayat
tan başka bir hayat yaşayamadılar - ne türlü düşünür
sen o olursun - bir kısmı da güneşte kalmış hamambö
cekleri gibiydi - yapılacak dubara/an - jestleri - kişi
lik numaralan üzer/erinden sıyrılıp alınınca cascavlak kal
dılar orta yerde - bokoglu boklar - bütün hırsım. acım
- bak zangır zangır titriyorum ya şurda - senin bu tür
lü degil o türlü bir yaşama uygun oldugunu yüzde bin beş
yüz bilmemden - güvenmemden - bak aylar ne hızlı ge
çiyor görüyorsun - evleneli bugün kırk üç gün oluyor -
yaz artık - bırak - sabır de bana Jalecigim sabır de -
şöyle şöyle yapacagız de - bak bu yaz gerçekten gebe
bir yaz olacak - kalırsan batars ın - acılara dayanamaz
sın - ben bilmiyor muyum seni - ne kadar serbest ta
vırlı olsan da - içindeki mahfiyeti sökemedigini - deli
ce hareketlerinin sebebinin içini kerpetenleyen baskıla
rın tepkisi oldugunu - biz psikoloji okuduk - tartışıp dur
1 98
madık mı bunları seninle - perşembeleri iniyorum fakül
teye kantin agzına kadar dolu oluyor ögleleri - sanki hiç
bir şey degişmedi - kalk gel - karneni de sen imzalat
elinle - içim senin için şiirle. resimle. romansla. başarı
lar/� dolu - terse çevirme onları ne olur - bu dügüm
bende kalacaksa ne olursa olsun diyorum - Solmaz se
ni sorup duruyor - Hasan da her gün kantine geliyor -
pek hoşnut son olaylardan - nihayet sahnede ona da rol
verdiler - ama mütevazı çocuk neme lôzım - birinci ikin
ci rolleri istemez - o edebi manevi çöpçü degil mi - ha
ni olaylar başlar biter - ortalıkta şu bu artık kalır ya -
işte o da onları toplayıp paye sahibi oluyor - şu satır
far bitiyor ya - ben de yapayalnızlık içine dogru gömü
lüyorum - oysaki ne kadar yakışacaktık birbirimize - kı
na yaksınlar - şimdi saman çöpleri gibi binlerce anı uçu
şarak içimde - bana yaz - yazmazsan - ne denli olur
sa olsun yaz - yazmazsan ölürüm - için için tüter gide
rim - ne Ahmet'e benzerim ne /V\ehmet'e - ne olduk
larının - nasıl sevdiklerinin farkında bile olmayanlara hiç
benzemem - idefiks onlar için söz konusu - bana yaz -
bir hafta içinde yazacagım de - imzanı at gönder - an
nem oraya kardeşime gelecek - müthiş istiyorum bunu
- bir saat seni görebilsem - bir saat konuşabilsek - (her
di bana istiyorsan gel desene ) - diyeceksin deg;/ mi -
bak yaz bana ha - bildigin gibi deg;/im - deli olacagım
vallahi - hadi umutsuzluklarını - bezginliklerini - usan
tılarını bırak - Hasan 'ın tekmes iyle baş layıp senin sus
kunfugunla bitmesin - Handef'e bayılı yorum - G-luck 'a
da - Cavalleria rusticana 'ya da - göreceksin her şey
düzelecek - sana dinletecegim bunları da - kimse incin
meden düzelecek her şey üzülme - ulan Ahmet kendi
ni böyle bir seven bulsaydı senin gözünün yaşına bakar
mı ydı sanki - ah daha neler yazmak istiyorum sana bil-
1 99
sen - ama ne yapayım sonu yok - humma gibi bir şey
bu - büyü mü yaptılar sana be kız - esrar mı içirdiler
- bu kararı verdin - hem de bana dan ışmadan - ben o
Ahmet'i iyi tanırım - bunlar ilk fırsatta - ellerine ge
çen ilk fırsatta - tekmeyi indirirler adama - o da tam
bizim karş ımızda biri - bize kızgın - sevgi degil Jalecı
gim - onun duyguları bambaşka - söylemek istiyorum
ş imdi - inan - elde etmek derdi onun - bizim aramız
dan birini bölüp almak - sevgiyi tanımıyor o - tanıma
dan da ölüp gidecek - seni elde ederek bir şeyleri ye
necek sözümona güveni çogalacak kendine - inan mut
lu olamayacaksın onunla - Jalecigim kendine kıyma ne
olur - vız gelir her şey - ellerinin çizgisi ellerimin çiz
gisine tıpatıp uyan sevgilim - ben bu yolun sonuna
vardım - uçurum mu ne mi - ya paramparça olurum -
ya da serinlige denize düşerim - yaz - varım de - ge
lebilirsin de - allahaı smarladık sevgilim - bu ne beyhu
delik böyle.
Reha
NOT:
"Defter"; postalı yorum
eyvallah ..
200
Sevg i l i J a l e,
H e rha l de kuyruğu g i ri p sana kutl ama te l g rafı çekme
m i beklemem i şs i nd i r ! Şu mektubu b i l e yazmaya e l i m var
m ıyor. H em evlen m i ş i n, hem de Ahmet' le ev lenm i şi n ! Val
l a, A l l a h mutl u etsi n, b i r yastı kta kocayas ı n ı z ama yan l ı ş
yapt ı n g i b i gel iyo r bana. N eden Reha'y l a ev l enmed i n b i r
tü rl ü anl amad ı m? A n l ayam ıyo rum da ! N eyse, b i r d e o kuy
r u k l u soyad ı n ı , i mzana çakm ı ş ı n . U lan sen sadece J a l e d i
y e atardın imzaları n ı . O n ları seve rdim ben, nene gerek ge
ne ö y l e at bana, b a k i k a l a n şu ku bbede !
O ku n a n k i ta p l a rdan, ça l ı nan mü z i k l e rden, piyano l a r
dan ve her şeyden söz açıyo rsun; aman can ı m beni m i kan
d ı rıyo rsun ne mutl uymuşsun maşa l lah ! M ut l u l uğ u n anah
ta rın ı bulduysan bana da haber ver. B unca yıl bana da kon
tese de a k ı l la r verdi kten son ra bu kadar k o l ay ı na kaçaca
ğ ı n ı b i l eydi k ! Ş i i r de, kitap da, adam l a r da hepsi de geçi
yor J a l ec i ğ i m sendeki bu tel aş, bu güdüm, bu i nand ı rı cı ol
ma hevesi ne? B i r adama rastlad ı n da bütün ge rçeğ i o mu
bozdu yan i ? Sen kendi ken d i ne ne yapt ı n ? N esin? Ona bak
dostu m. Ben M a rko'yu sepetled i m, b i r İ s koçya l ı y l a b i r l i k
tey i m ş i m d i .
Peka l a J a l ec i ğ i m, böy l e i sted i n, böy l e yap t ı n, g e n e de
iyi d i l e k l eri m i yo l l uy o r u m . E ş i n Ahmet'e se l am ve teb rik
lerimi söyle, seni koyun l aştı rması n da mutlu o l mandan vaz
geçt i k . N eden ded i ğ i m i d i n lemed i n g e l med i n bu raya san
k i . l< i m b i l i r bel k i de seviyo rsu n d u r, a ş ı ks ı nd ı r adama.
H atta tek neden b u d u r, başka ne o l abi l i r k i ?
201
G ö z lerinden öper sonsuz mutl u l u k la r ( ! ) d i lerim.
< B aşkasına veri r tal k ı n ı , kendi yutar sa l k ı m ı ! )
Senin Sacide
PS :
202
Yazık gölgen hiçbir zaman bu suya degmeyecek yanım
da arlık - üstüme tenteler çarpıyor pır pır - zavallı de
recik bu garip bırakılmışlıgıyla anılarına karışır - bir gün
sen de bu dünya üzerinde yapayalnız kalırsan, sen de bı
rakılırsan içinde usul usul bir mırıltı duyars ın - bu özür
dileyerek bıraktıgın derecigin - suyun - seni avutmak
için başucuna geliş idir - dünyada güzellik bir tane de
gil ki Jale - yalnızlık - kuvvets izlik - özlem - ölüm ke
deri - aynı zamanda insanın - en güçlü - en verimli -
en kutsal bir yeridir de - insan insan olmaya bunun için
layık olur - ben seni severim - Türk iye 'de en sevdigim
derim - ama sana bu minval üzerine başka söyleyecek
sözüm yok - arlık senin bilmen - yazman gerek - sev
digini ya da sevmedigini - orda biter - ıcıgını cıcıgını
- bin kere baştan başlayarak düşün - sevmedigini çıkart
ortaya - en azından - hiç olmazsa vatan kurtulsun - gi
deyim kendi suyuma - hiç olmazsa giderken bir poz ta
kınmadan giderim - bu mektubu yazmak bile agırıma gi
diyor - sen söyledigin - yaz bana dedigin için yazıyorum
- bir babayigitlik gösterisine düşmemek için (seviyorum
ama herkesi seviyorum - beni en çok sevdigini sandı
gım ve en muhtaç olanı seçmek istiyorum - en nahif ola
nı. bana en sadık kalacak olanı - beni anlars ın sen -)
- şu zihin kadrolarına bak - kimse seni böyle sevemez
ya - senin sevgin sebil mi ki - Ahmet'i seviyorsun - sev
miyorsun - yahut seviyorsun da daha fazla sevmeye la
yık olmas ını istediginden mızmızlık ediyorsun - her ne
203
hal ise yaz - etkiler altında - bir oraya bir buraya ba
karak degil - çıkar at aklından başkalarını kaç kere söy
leyeyim sana - harap olacaksın sonra - benimle olman
dan vazgeçtim - sen kendinle de olamayacak sın sonra
- çocukken bir oyun vardı - şöyle bir ezgi vardı içinde
- ambara vurdum bir tekme bir tekme - ambar açıldı
açıldı - cevahirler saçıldı saçıldı - vurunca tekmeyi saç
cevahiri - hiç ilgisi yok ama - var - şu mısralar geli
verir akla - güvercin sürüsü gibi savrulan fecri - sen
artık savrulma - birdenbire bir cami avlusunda aklını kcr
çırıyorsun - koşup duruyorsun sanki güvercin/er dört bir
yanın - balıkta da olur - curum derler - büyük balık
lar - küçük balıkları sıkıştırır - su yüzü birden - yüz bin
lerce balıkla yemyeş im keser - kepçeyle elle toplars ın
- denizin üstü - o kez de - yine binlerce martıyla do
lar - her yanın martı keser - saçın - başın - omuzun
sandalın - martı martı martıdır - uzaktan bir sis gibi
dir - bulut gibidir - kaska kürek - millet hücum eder
bu s is in içine girmeye. giren bu martı duvarının ardın
da kaybolur - sandalın içinde - deli dolu anlamsız man
lamsız bagırır - kah kah güler - hoplar durur insan -
curum geçti de kendine - karanlık balçıklı bataklıgı
görmüyor musun - o koyu kolektif çamuru - hayatı
inandıklarını sevmiyor musun - ister misin şu çerçeve
nin şu üç beş entipüften kadını olmak - sahte mızmız kcr
dını - bunlara birlikte gülerdik hani - seni kendi kendi
ne karşı kuşkuya düşürsünler ister misin - harcasınlar
- ne buldun o adamda yaz da inanayım bari - seni kuş
ku/arınla - yalnızlıgınla baş başa bırakmaktan başka ne
verdi sana - duvarınla - ölümü öp şimdiden kulagıma üf
lenen/eri sorma - ben can ımı ıs ırdım - özgürlügümü -
rahatımı - açıklıgımı verdim buna dayanmak için - ba
zen yüzüne bakarken - gece ışıklarında St. Germain'de
204
afiş dağıtan kızların yüzüne bak.ar gibi olurdum - aynı
özgürlük. isteği - açıklık aynı dünyayı kucaklamak. arzu
su - aynı hassasiyet - hani nerede şimdi - seni bu ka
dar çabuk nasıl da değiştirdi bu insan Jale - kapadı -
suspus etti ama sen bilirsin - insanın bir de iç kimliği
vardır sen bilirsin - gir o sisin delinmez perdesine is
tersen - ş imdi şu gerçek.s izliğine nas ıl olur da gerçek
diyorsun - ama sen bilirsin yine - şunun şurasında bcr
şımı k.aldırıveriyorum - deniz pırıl pırıl - rüzgarı gitmiş
- maviliği kalmış bir - yanımda yöremde kağıttan Türk
bayraklı çocuklar oyun oynuyorlar - ben geçen bir kı
şı düşünüyorum - eylül ayında basma bir entariyle gel
miştin - sıcaktı sonbahar - Şadi motorla Meandros'a gö
türdüydü yüzmüştük. - snagrit tutmuştu o gün Şadi -
üzerinde mavi bir mayo vardı - düş müydün gerçek miy
din dilim tutulmuştu - şurdan çık. ıversen - ıpıslak saç
/arınla - sonra bir kere daha geldin - havalar serinle
mişti bej kabanın/aydın çok üşüyordun - Orman'a gitmiş
içmiştik. - ortalık.ta Ahmet mahmet yoktu daha - ş u
adam önümden geçse - ve deselerdi - işte b u adamla
Jale evlenecek. - katılırdım gülmek.ten - hele deseler
di bir de alıp İzmir'e götürecek. - va/la yerlere yatar te
pinirdim - seni de tutar bir güzel döverdim - neler olu
yor dünyada bak - demek ben hayaller içinde yaşarmı
şım - sen de öyle - balayında seni böyle gevezelikler
le meşgul ettiğim için özür dilerim - ne bitmez balayıy
mış - şu adam da kaplan resimli gömlek giyerek - bir
iş yaptığını sanır - enayi - göğüs şişirip - güneş gör
lüğü takacağına git sen de evlen be - Kemal bir orta
kahve yap diye bağırıyor kahveciye - gelelim haberle
re - Şadi sak.alını kesti - bizlerden uzak yapamaz Ja
le birkaç ay sonra katıla katıla gülerek gelir diyor - Ha
san pürsıhhat ortalarda dolaşıyor - senin uzaklaşman-
205
dan bir memnun bir memnun - sanki seni canavarların
elinden kurtardı - Ferit'le Çetin Solmaz yüzünden
Lambo'da bir hafif hır/aştılarsa da Müsyü Lambo işe el
koyarak yatıştırdı herkesi - Sacit Heybeli'de bir iş
buldu karısı gebe - Alev tebriklerini sunarken iyi mut
luluklar diledi - ben otelde cumartesi günleri çalışma
ya başladım - Çetin'in gizlice evlendiği ve bir çocuğu ol
duğu - çocuğun ne kız ne oğlan olmadığı öğrenildiyse de
sonradan bunun benim uydurmam olduğu anlaşıldı -
mademki bir yol böyle - orda - onunla yaşamayı kabul
lendin - biçtin diktin 9iydin o kıyafeti kendine - her şe
yin geçici olduğunu düşünmek en güzel iyimserlik benim
için - kala kala insanda 9üzelliğin anısı kalır - baktın ki
güzellik de yok - yalancıktan uydurma yapıverirsin
olur biter - bak şurda kalabalık toplanmış- bağırış çer
ğınş ayı oynatıyorlar - ben bildiğin gibiyim - bu yazı na
sıl geçireceğim henüz karar vermedim - her şeyi kışa
bırakmak - keyfimce bir yaz yaşamak var - yıllarca bir
yazı - işsiz güçsüz - dertsiz yaşamadım - otellerde üç
yıl - askerlik - bilmem ne - bir daha bu yaşı - sağlığı
- diriliği - esenliği nerede bulurum diyorum - bir yan
dan da başımı alıp gideyim gene diyorum - ev bark. otum
ocağım mı var - aman canım dünyanın sonu uzun - en
iyis i iç votkanı otur aşağı - seyret karşını - Yapı Kre
di Bankası - Suraski kumaşları - Doğu Bank - Bali ço
rapları - şimdi - bu mektubu şu zarfa koyacağım - son
ra - zarf - kapanacak - atıldı mı - kutudan - içeri -
haydi - dur hele bir sigara daha içeyim - bir tadına der
ha varayım şu gölgeli tentenin - şu denizin - şu ikindi
nin - bir de tarih düşelim haziranın ikisi diyelim - göz
lerinden sahiden ama sahiden gözlerinden öperim -
Reha
206
Jale.
Gerçek artist doğruyu söyler - doğruyu söyler ki el
verir yaşamamıza - bir güvercin kondu boş su şişesinin
üstüne - insanlar öldürülerek sevilir unutma - (La Na
usee) dünkü gün ne yaptım bilsen - hadi be dersin - am
maa yaptım - Zek(nin mezarına gittim - tuttum gittim
işte - biliyorum ya bamtelin - bir dek kurdum gönlüm
ce - onunla benziyorduk birbirimize - seni sevmekte -
o öldü - yaşıyorum ben - gelirdiniz - sen süet ceketirr
le - süzülmüş yeşil ela gözlerini gizli gizli severek kcr
çırırdın benden - gizli gizli çizerek şu yüreğimi - evet
öyle olurdu - gelirdiniz sessizce - hangimizi sevdiğini
şaşırırdın - konuşmadan - mumya gibi dururdun yanın
da onun - yüzüne bakardın - o bir şey konuşmazdı -
içinden hep seni sevdiğini söylerdi kendi kendine - ba
lıkları gösterirdim s ize - ikiniz de sevdiğimdiniz - açık
kalpli bir delikanlı - ben - elini tutmak isterdim - tut
mazdım onun yanında - bırakırdım isterse o tutsun - yo
sunlar gösterirdim - bu taşa bakın derdim - balıklar gös
terirdim - bir taş alırdım k umdan ıslak bir taş - s ımsı
kı avcumun içinde - s ımsıkı bir acı - bu taştan korkma
yın derdim - ne olur kuşkulanmayın benden - herkes i
ve hepimizi severdim - ağla be - ağlamayı öğren - ye
tişmediyse bir daha otur ağla - ta ki ağlamayı belli et
meyinceye kadar yoksun et kendini dünyadan şundan
bundan - ben neyim - ne yaptım - ne olacağım diye sor
kendine - sor sor sor - vazgeç şu akıl aramalardan -
207
herkes kendi gerçeğini söyler - kendi gerçeğinin man
tığını - bırak şu dostlukları. alaturkacılığı - çok canım
yandı şu açık kalplilikten daha da yanacak - adam sen
de - dağlar gibi adamlar devriliyorken sağda solda -
dağlar gibi insanları yok yerine telef ediyorlarken -
dostluklar - sevdalar - aşklar kibrit çöpleri gibi gidi gi
diveriyormuş - gitsin ne yapayım - insan hayattan
kes ildiğini sandığı zamanda bile - garip bir yazgı - ha
yata bağlanan iplikçiler var elinde - adi can korkusu de
ğil - kırık bir testiye vuran ışık gibi - ayrımına varı l
madan - gelip geçen bir kırlangıç seli üstünden - hani
derken gölgesi kalır - ha bir de şu var beni bağlayan ha
yata - ailem ettim kal/em ettim eve bir pikap aldım -
sabah operalarla kalkıyoruz - akşam operalarla yatı yo
ruz - koca beşinci senfoniden bir plak var - olsun - yir
mi beş defa çalıyoruz - ezbere biliyor komşunun çocuk
ları bile - Rachmaninov bir çatlak plak - orta yerinden
- koyup dinliyoruz - sonra maaile çok güzel çok güzel
diyoruz - yahu şuracıkta millet ha babam yüzüyor - Şa
di sandalı getirmeye gitti biz de yüzeceğiz - bir adam
buzlu badem getirdi koydu masaya gitti - çıt/ata çıt/a
ta yiyeyim bari - geceler bir başka türlü - onu da an
latayım kısmetse bir gün - olacak iş değil va/la - gece
yarısı kırlangıçlar şakır şakır ötüyor - hep böyle mi olur
du - sabah oldu diye kalkınıveriyor insan - ne gezer sa
bah - hadi bu sefer - tahtaboşta oturuyorum - ş imdi
sana ateşböceklerinden bahsetsem - bu martaval ola
cak - ama şu çiçek kokusu sahi - göğün yıldızlan da sa
hi - hey gözünü sevdiğimin dünyası - hey bir garipçe
gidiş - ne olurdu o da bir gün uyuyakalsaydı da resmi
ni yapsaydım - seninkini ne yaptın atmadın değil mi -
atamazsın bilirim - o senin çocukluğundur atamazs ın -
yedi sekiz yaşlarındaydın - bir vapura bindirilip terk
208
edilmiş atılmış bir çocuk - tek başına - bütün korku ve
cesaretinle - o çocuk kafanda - rüzgarlar - yağmurlar
- kıpkızıl lodos dalgaları - sonra kampana çalar - sen
kimse ye ben yalnızım diyemezsin - yanında peyda olan
yetmişlik .bir kadın esrar çeker - o günün hüznü ne yap
san ne etsen sinmiş bir yerlerine yüzünün - onu da ben
bilirim işte - uyurken büsbütün belirginleşen - ince bir
nehir gibi akan hüzün - ama sen ille de ben güçlüyüm
demek istersin - ben ağlamam - yenilmem - ne yapar
/arsa yapsınlar bozulmam - bir kayalıksın sen - gelen
senin omzuna yaslansın ağlasın - sen ağlamazsın - ağ
la be - ağla - mutsuzsun biliyorum - saklanma - yar
maman ondan - biliyorum yalan yazamazsın bana sen -
Reha
NOT:
Tam dört yıl önce - yine
aynı postaneden sana bir mektup
atmıştım - baslık olarak acaba
Sevgili Jale desem mi demesem mi
diye bir türlü karar verememiş tim.
209
Jaleciğim - mektubuna bin kez teşekkür ederim - şu işe
bak - şu dünyaya - beni çağırmayacaksın diye - ölebi
lirdim iki gün öncesine kadar - dün ise her şey değiş
ti - anlatacağım - sen de sevineceksin - insanlı dünya
güzel be - nereye gidersen git - etrafında insanlar bul
mak güzel - denizler ortasında bir kalsan da - yüce da�
fara çıksan da - bir insanın öldürdüğünü ötekisi dirilte
biliyor - ne garip bir denklik bu - bir türkü tutturuyor
sun - yüce dağın ululugunda bir esenlik türküsü - ör
lem türküsü - yine konuşuyor duyuların alttan alta -
usuldan usula galiba hala seviyorum diyorsun - şöyle -
anıların dibinde uzakça bir gün arıyorsun - silik - çır
.
pınıyor yürek başını bir vakte dayamış Arjantin şarkı
sıyla bir - yalnızlık hayvana vergi zaten - yeni bir tat
- dilek - yetmemez/ik bulmak - yeni bir bilgelik - ağ
rılı da olsa kervana katılınır - sahidir sevisiz yaşama
ya yaşamak denmez - ama salt sevda da bir azaltma
dır yaşamı - yaşamın ötesinde berisinde boşluklar aç
maktır - diyeceğim dostum - yazdığın gibi seni anlama
ya başladım - anladım bile - insanın aşık olduğu en çok
sevdiğiyle evlenmesi sakıncalı diyorsun - eh - öyle o/
sun bakalım - demek ki yaratıcılığını geliştirecek -
verimli kılacak seni Ahmet bey - eh hoş gelmiş sefalar
getirmiş öyleyse - seni asla harcamayacakmış - bütün
özgürlüklerini tanıyacakmış - yazmana - gezmene toz
mana - sevmene sevi/mene yardımcı olacakmış - oh ne
ala zaten elin pırlantasından bana ne Jaleciğim - o pır
2 10
fanta beni kendine yakıştıramamışsa - bende gerekli
özellikleri - yeter bulamamışsa (- seni kastetmiyorum
inan genel bir bakış benimk isi - ) ona ne haset ne de aşk
duymamamızdan - daha doğru - daha doğal ne olabilir
- yaşamın akışına paralel - gerçeğin ak köpükleriyle git
mek - hatta bunu açıklamak bile caiz değil - hop şara
lop diye her şeyi tiyatrosuz - cavcavsız - süssüz püs
süz - geçiştirmek - nasıl olsa gelecek olan bir unutkan
lık dalgasında - alayişsiz - eritip yitirmek - zaten ol
du bile - dil ucunda bir tuzluluk - olur o kadar - son
ra midye kabuğu sedefinde - yüce bir sabah - yüce bir
dinginlik - barış - yuvarlanan taş yosun tutmaz - han
gi sudur yaşamın akışı kadar insanı arıtan - bu karşı
dak ini önemsiz/emek - gelgeçlik de değildir - ama ger
çeği - gerçekte olanı suçlamadan - kabullenerek yaşa
mak - senin için yaşamak yazmak da benim için ne - iyi
iyi - her şey yerine denk düştü bir hesapça - hey gö
zünü sevdiğimin dünyası - kendini ödetir adama - ken
dini kendine ödeten yaşam imparatorluğu - senin ayrı
lığın senin içinden geldikten sonra Jaleciğim - bana ne
- ağlıyordun - beni gönderme diyordun - yüreğim şah
rem şahrem oluyordu - ama sen istedikten sonra ş im
di bütün kara tombul tırtıllarla dolu - düşünceleri - kor
kuları savurup rüzgôrlara - poyrazlara - yırtık bulut
lara taktıktan sonra - kalbimizin içine diktiğimiz acı
mumları söndürdükten sonra - yaşasın yaşasın diye
bağırmak kalmaz mı geriye - böylece ben değil - gele
meyeceğim İzmir'e - ama Solmaz gelecek - hem seni
çok özlediğinden hem de nikôh davetiyemizi getireceğirr
den - senin ayrılığın sevincin - özgürlüğünü - getirme
si - neşe basamaklarını getirmesi - beni de - delice se
vindirdi - aylardır neden yazmamıştın bunu - ben de
ölüp ölüp diriliyordum meraktan - bir de çıkan dediko-
21 1
dulardan - aman - artık dostunu düşmanını iyi seç - se
nin o kötü yola sapmasın diye elinden geleni yaptıgın kır
cagızın dediklerini sakın işitme - hasta olursun ha - bes
le kargayı oysun gözünü - pis agızlar - okşayıcı elini ve
rirs in çamura çekerler adamı - her kapına dayanana da
yüregini açma - hatta kapını bile açma - sıkı lırsan sı
kıl - otuz yaş işte madem - bak senin her vakit yanın
da - her vak it dostun olduğumu - sakın unutma - şe
bekeni de Solmaz'la gönder yaptıralım - bu ay sonu ge
lir oraya - çekinme ha - başka bir düşünce çıkarırsan
çok k ızarım - gelince gözlerinin içine bakarım - elleri
ne bakarım temiz mi diye ha - güzel arkadaşım benim
gözlerinden öperim - Ahmet beye s elôm ederim -
mutluluklar dilerim - her zaman yaz - konuşalım e mi
- gelebilirsen gel - bir e v tuttuk - bizde kalırsın - de
ğişen bir şey yok hôlô en yakın arkadaşız biz - sakın ha
- sevgiler - k ucak dolusu - sevgiler.
Reha
212
Sevgili Sacide,
Şu anda yuvamın İzmir Körfezi'ni ayaklar altına seren
balkonlu, geniş salonunda, üzerinde büyü k yapıtlarımı ka
leme alacağım yazı masama kurulmuş durumdayım. Ah
met'le evliliğimiz umduğumdan da iyi gidiyor. Bana olan aş
kı günbegün derinleşip çoğalmakta. Aylardır kah yatakta,
kah koltukta, yerlerde ya da banyoda çiftleşip duruyoruz.
Bir dediğimi iki etmiyor. Ben de onun düşlerini gerçek çıkar
mak için elimden geleni esirgemiyorum. Şimdi bir de elden
düşme kuyrukl u bir piyano satın aldık. Gerçi tam kuyruk
bizim salona pek sığmadı; kuyruğun bittiği yerden başlıyor
ben i m yazı masam, geriye de iki koltukluk yer kalıyor ca
mın önünde ama olsun.
Her akşam aşkımızın sembolü olan Chopin 13 no '/u
N oktürn'ü, Rach maninov Prelüd'ü ve Scarlatti 1 no 'lu
Sonat'ı çalmadan yatmıyoruz. O çok mutlu, ben de öyle
olmam gerektiğin i b iliyorum; istediğim her şeyi yapabili
rim, sonuna dek özgürüm aslında. Ancak pek sokak ve in
san yüzü gördüğümüz de yok. Ahmet birbirimize yettiği
m izi söyl üyor. Çok çok bir lokantaya, bir sinemaya gidi
liyor. Zaten Ahmet, açık havayı h iç sevmediğini, doğanın
başını ağrıttığını, tatil günlerindeki gezilerin de hırsızlık ve
kazalar dolayısıyla tehlikeli olduğunu ve tatil günleri gezen
lerin sıradan adi halk olduğuna inandığını söyleyerek ben
den sakladığı tek sırrını ya da en zayıf yanını bir akşam iti
ra f ettikten sonra İzmir' de yapacak başka bir şey de olma
dığından, kendimizi tümüyle sanatımıza v e birbirimize
213
vermek zorunda kaldık. Yak ındığı mı sanma; tersine onca
vakit asıl sevdiğimin İhsan ya da Reha olduğunu sanarak
eşime h aksızlık ettiğimin cezası olsun diye büsbütün sevi
yor, şımartıp duruyordum on u. O mutlu oldukça bana dü
şüyor, o bana düştükçe ben coşuyordum . . .
Derken geçen h a fta bir gün, Ah met'in adına bir paket
getirdi postacı; on un yerine, eşi, diye i mza layıp aldım.
Orasını burasını elleyip yoklarken dayanamadım açtım pa
keti. İçinden Ahmet'in el yazısıyla bir tomar mektup çık
tı. Aşk mektupları ! Bana yazdıklarının tıpkısının aynısı ama
bana değil Handan hanıma yazılmışlar! İsmet'in yengesi
Handan! Yanlış mı okuyorum diye kaç kez bakmak zorun
da kaldım: aynı nıtku, aynı gözyaşları, istekler, özlemler,
korkular, sitemler, tehditler, aynı aşk ! Ağzım açık kaldı; dö
nüp dönüp okudum inanamayarak kendi gözlerime. Ka
dından, kocasından ( Kadri beyden) ayrılıp kendisiyle ev
lenmesini istiyor, o da yaşamını zindan eden ben i , en kı
sa zamanda sepetleyecekmiş! D ünyada kendisini seven
ve anlayan, müziğini takdir eden tek kadının Handan ha
nım olduğunu, kavuşamazlarsa kendini öldüreceğini, za
ten yemek yemediğini, doktorunun salık verdiği nin tersi
ne içki içip sarhoş olduğunu, Ankara'nın kendisine mezar
olacağını, aşklarının sembolü olan 13 no '/u Noktürn'ü her
fırsatta gizli gözyaşlarıyla çaldığını anlatıp duruyor.
Mektuplar Ankara'dan postalanmış, ancak ilk tanıştık
larında İzmi r'de hanımın evinde sevişmeye başlamışlar.
Kadının ondan büyük olmasına da (on yaş kadar farkları
var), neyi değiştirir, seni beni m k ızım gibi görüyorum ben,
bir daha bu farkı i leri sü rersen ilaçla rım ı almam gider bo
ğulasıya içerim diyor. Bu ilaç sorunu da şu Sacideciğim, be
ni görüp de yıldırım aşkıyla vurulmasıyla yemekten iç
mekten kesilmiş, ağlamaklı olmuştu. Bir a ra geceleri uyu
yamıyor, saba h la ra kadar ter içinde eriyip gidiyordu. Ben
214
onu b i r a rkadaş doktora gönderd im, adam trankilizan
verdi ve içkiyi kes dediyd i!
Sana benden nasıl söz açtığını d a yazayım . Bunu yaza
bi lmek için epeyi k afayı çektim; doğrusunu istersen işi
alaya dökmeme karşın ayık k a fayla pek dayanamıyorum
karşılaştıklarıma. Onu h iç sevmed im diyor mektu bunda,
h atta diyebilirim ki gördüğüm günden heri nefret duydum
ona. A l ayc ı , kendini büyük gören, insan beğenmeyen,
ukala hir kızdı; kend isinden de ark adaşlarından da nefret
etti m, ama bir zay ı f anımda, içkiliyken bir kez, " Seni se
viyorum , " dem i ş bulundum; bu yalan böylece sürüp git
ti; oysa a rtık sadece acıyorum ona; o güçlü yen i lmez kişi
liği nin nasıl da kolayca ağa düştüğünü seyrediyorum şim
dilik, senden olumlu bir yanıt alır almaz konuştuğumuz gi
bi yoluna koyacağım işleri, zaten iki kez mektup yazma
sam o da keser ilişkiyi diyor! Bana en k ötü, en ağır gele
ni ise evlendikten sonra İzmir'de zarfsız o larak elden ve
rilmiş olan birkaç tanesi. Onlarda benimle sevişirken ne ka
d a r iğrendiğini yazıyor, yatmak zorunda ka ldığım a kşam
lar (çok seyrekmiş bunlar!) on un üzerindeyken seni düşü
nü yorum, yoksa koll arımın arasında hir y ılan tuttuğumu
b i lerek yaşamama imkan yok, sevgi l im ne olur bu dertten
beni kurtar, bana yardım et, büyük aşkımız gün ışığına çık
sın diyor. Daha da beteri, ben henüz İstanbul' dan buraya gel
meden evi yerleştirdiği sırada, müstak bel gelin yatağımda
sevişmiş olmaları ! Sen i nle o yatakta seviştikten sonra ona
büsbütün düşman kesild i m dayanamıyorum, demez m i !
Son mektubunda ise beni mle yatamadığını, odasını ayır
d ığını, eğer bir şeyler yapama zsa ken d i n i öld üreceğini
yazmış.
İşte dostum başıma gelen son bela hu. Ne diyeceksin me
rakla bekliyorum, benim aklım durmuş gibi, işlemiyor. O an,
mektupları okuduğum an, bir valize ötemi berimi tıkıştırdım
215
yola çıktım, ama hemen döndüm; nereye, kime gidiyorum
k i ? Bütün eşyalarım, k itapl a rım, giysilerim, ta baklarım,
yarağımı yorganımı bu adama m ı bırakacağım ? Baba evime
ne yüzle döneceğim, ölsem gitm e m ! Cebimde yüz liram
yok (piyano borcu ödüyoruz), işimi de bırakmışı m ! . . Ne ya
pacağımı bilemeden mektupla rı güzelce za rfa yerleştirip
paketi bağladım, kafa m bin lerce k u rtuluş yolu ararken bir
yandan da giderek coşan bir öfkeyle tiril tiril titremeye baş
ladım ve içeri kocamın aşk yatağına seri ldim. Kendi kendi
me telkin yapıyorum ; cezasız bırakıp kaçacak mısın o sefil
varlığı, hu dadı arayan küçük burj uva piçini rahat etsin di
ye bırakıp kaçacak mısı n ? Jale'sin sen ! Kendine gel, kosko
ca bir devrimcisin (nereden devrimci olduğum belli değil ama
bana öyle geliyor) ! Yazarsın sen ! Koskoca bir şair (nereden
şair olduğum da belli değil ama olmayı istiyoru m ) ! Kim olu
yor o, bir zibidi m ühendisin iki dudağının arasından çıkan
sözle yerlere mi yıkı lacaksı n ? Ezip geçecek m i sen i ? Onun
sevgisine mi kaldın ? Onun bu pis kirletici sevgisi m i kıymet
li ola n ? Burada kal, kalk giyin, iyice düşün mücadele et, der
sini ver ona, sakın kaçıp gitme . . .
Doğruldum, sakin leştim, makyaj yaptım, giyi nip kuşan
dım ama neye baksam ağlamaklı oluyoru m ; perdeye ba
k ıyorum, nası l da birlikte seçm iştik bu ren k leri, neden
kandırdı ben i, diyorum; masaya bakıyorum, neden, senin
sevdiğin olacak, diye beni alıp alıp götü rdü ma rangozla
ra, diyorum; terli k lere bakıyorum, lambalara, iğnelere ip
liklere bakıyorum, neden ? Neden ? Nede n ? Ağlayıp d u ru
yorum ! Piyanoya bakıyorum acıyorum valla, piyanoya
acıyoru m, inan mazsın !
" Defte r " i i mdada çağırarak bakıyorum piyanoya; sa
nayi devrimi geç i rmemiş bir ü l kede şu a let ki mlerin eline
düşüyor kadere bak sen, diyoru m , sümüklü, özentili, ya
van, sülük herif, hatır için di n ledik durduk senin tangırrı-
216
l arını, aslında sen on u çalamad ığın için sürünüyorsun
böyle etek aralarında, başaramadığın yerler için, " Güzel
çaldın, " dememi istiyordun, " Bir Rubinstein'sın sen , " de
memi istiyordun, onu demediğim için kinlendin bana ! Bu
alet işte böyle çarpar seni, işte böyle; layık olmadığın şey
lere gıpta ettiğinde o şey çarpar insanı, nasıl ki toplumu da
çarpar h a k etmeden geldiği yer, h içbir zaman acısını, be
delini ödemeden sahip olamazsın iyi şeylere, çilesini çek
meden, erişemeyeceğin b ir yerin rolüyle, taklidiyle avuta
mazsın kendini, zavallı! Zavallılığın içinde çırpınıp gider
sin böyle, bana iyi piyanist deyin zorlanmasını, tuşlara dö
ver gibi vurmasını a n ımsayarak, delirecek gibi oluyo
rum . . .
Nikah dairesinden çıkarken, annesinin, "Jale kızım, iyi
bak ona, aslında çok iyi çocuktur!" deyişini anımsadım bir
den. Bu kadının benden istediğinin ne olduğunu çıkardım
sonunda; hastaydı Ahmet, biliyordu anası ve hasta teslim
ediyordu bana! O gün ne diyeceğimi şaşırmış, " Peki efen
dim," demiştim sadece, düşünmeden. Tanrım, her şey ne
denli saçmaydı Sacide; bütünüyle karşısında olduğum bir
duruma, bu evliliğe nasıl da kör gibi atılmıştım ben ? On
ca yıl başkalarında eleştirdiğim bir yaşama, ama bu başka
diye nasıl d a inandırmıştım kendimi? Nasıl kandırabil
m işti beni bu boş sülük? Onca görkem l i müzik notasının
yerleştiği, konakladığı, girip çıktığı beyinde o düşünceler na
s ı l barınabilmişti?
İnsanların yaşamında attığı bir yanlış adımla ölene dek
ezikliğinden k urtulamayacağı, kendisini öyle saptayacağı,
kendi varlığı yerine kendisine yabancı o varlığı kabul etti
ği (ettirildiği); o varlık yüzünden artık hep yenilmişliğin iz
lerini taşıyarak yaşamanın zorunluluk olduğunu sandığı za
manlar vardır. Bir çeşit insansal buyurganlığın kurbanı
mıydım ben şimd i ? İnsansal buyruğa; o yasaya boyun m u
217
eğecekti m ? Bir insan beni aşağılarsa ben onu bin kez çok
aşağılamalıyım, aşağılayacaktım.
Ne ya ptım b i l i yor musun ? İ l k iş akort anahtarını alıp
orasıyla burasıyla oynayarak piyanonun akordunu dü
şürdüm ! Bu adamı piya nodan, piyanoyu da bu adamdan
kurtarmak gerek iyordu. Ardından Reha'nın mektupları
n ı açtım okudum; onunla birbirimizi iyi ta nıyorduk biz,
şimdi yaşamımda olmadığı kadar kendime saygım ve gü
ven im yerine gelm işti; a rtık geceyi, Ahmet'in eve gelme
sini bekliyordum, tıpkı bir Hı ristiyan şövalyesi gibi!
Geldi, " Kaka bebek, sen beni neden öpmüyorsun ? " de-
di. Sırıttım. Paketi sordu, " Bilmem," dedim. Şöyle bir göz
attı ve hemen yara k odasına koştu sakladı onu, ardından
banyoya girdi uzunca kaldı, çıktığında epey sakinleşmiş
ti. "Ne paketiymiş o ? " dedim, eski projeler, dedi.
Piyanosuna oturdu, " Ne olmuş buna ? " dedi, " B i l
mem" dedim. Anahtarı alıp uğraşmaya başladı, paniğe ka
pılmıştı ama, burnunun ucu ve göz kıyıları k ızarmıştı, söy
leniyordu: "Şu dünyada bir piyanom var on un da akordu
bozulmuş, sevgi l i m sana bu akşam nasıl çalacağım prelü
dü ? . . " "Aaa, çocuk gibisin ! " dedim, "Ne var bunda Ah
met; ben yok muyum ? " Güldü, yatıştı biraz, "Ne bileyim
ben, sinirlerim bozuk da biraz ! . . " Yatınca kucaklamak
istedi gene beni; çok yorgun olduğumu, galiba gene roma
tizmalarımın depreştiğini söyleyerek önledim sevişmeyi. Bir
ara ellerime sarıldı; " Seni mesut edemiyor muyum yoksa ? "
Ağlıyordu; riyakarlığı karşısında tıkanacak gibiydim, ama
tuttum kendimi: onun gibi kaytak, çapraşık ol diyordum
kend ime; insanlık onurunu yerle bir et onun; tıpkı sana
yaptığı gibi; kandır onu; sevgisiz, boş, aşağı layıcı o l !
Böylece birkaç gün geçti. Mektupları yatak odasında bir
dolabın içinde saklamış; saklamış bile denilemez, belki
de özellikle orada yarı görünür bir biçimde bırakmış ( k i
mi vakit her şeyi planlı olara k h azırlamış olduğunu düşü-
218
nüyordum); gidip gelip okuyor ve kin imi biliyordum. Bu
arada, İsmet h iç uğramadı bize, Handan hanım arada bir
gü ndüz vakti ( Ahmet evde yokken) uğrardı bana, ayaküs
tü hoşbeş ederdi (dört numarada oturuyorlar), o da kapı
mı tıklatmadı .
Handan hanımlar görünmüyor Ahmet ? Hastaymış di
ye duydum! Ya İsmet nerelerde? O da bir iş için Ankara'ya
gitmiş!
Sonunda dün gece koptu kıyamet. "Senden ayrılmak is
tiyorum Ahmet," dedim. Pantomim başladı: ne o, ta bii!
Başkasını peylemişim değil mi? Zaten biliyormuş onu sev
mediğimi, bir gün onu terk edeceğimi biliyormuş zaten ! . .
Uzatma artık bu oyunu, h e r şeyi biliyorum, Handan h a
n ım ı falan! .. Yerlerde yuvarlanıp tepinmeye başladı koca
adam (koca adam, lafın gelişi, kendisi sinirli yapılı, kemik
li, kurudur), boş bulunmuş bir hata yapmış, her erkek ya
parmış bunu, yapmayan erkek yokmuş k i ! Bana bu kadar
aşıkmış da ben onu inim i n im i nletmişim, arkadaşlarım
la Reha'yla, Şadi'yle, Orhan'la, Sevim'le, hep alay edermi
şiz onunla, o da benden intikam almış işte. "Oh ya, oh ya! "
diyor arada bir, " Handan da k i m oluyor," diyor ardından,
" altına yatmadığı adam kalmadı." Kendisi n i baştan çıka
ran zaten o orospu olmuş! İlk geceden takmış kancayı,
Gilels bile sizin gibi duygulu çalamıyor demiş buna; sizi gör
düğümden beri kocamla yatamaz oldum demiş, yeğeninin
oğlu olmuş da, ona Ahmet adını koydurmuş. Jale'ye dö
nersen intihar ederim, diyormuş, bu da onu oyalamak
için öyle şeyler yazmak zorunda kalmışmış . . . " Benimle yat
maktan iğrendiğini de mi o söyletti sana be adam? " dedim.
Sırf onu memnun etmek için söylenmiş bir y alanmış, ka
rıyı karıya kötülemezsen yatmazmış k i adamla! Her erkek
karısını kötülermiş ki tavlasın karşısındakini, bunda ne var
mış yani ?
219
" Aman Alla h ! " dedim, " Ama artık ben iğreniyorum
senden; gerçekten, seni hiç sevmemiş olduğumu anladım bir
den ! Seni nasıl başımdan savacağımı bilememiştim, bir ya
lan söyledim sana sürdü gitti işte, kurtulamadım, şimdi ar
tık ödeştik ! " Birden bir avuç hap yutuvermeler (oysa iki di
azemmiş), ölmemi istiyorsun değil mi diye boğazıma sarıl
malar, midem midem diye kendini yere atmalar . . . "Soyta
rılığı bırak," diyorum soğukkanlılıkla, "Sen benimle evlene
cek adam değildin zaten bir kazaydı bu, öyle kabul et, sen
basit bir adamsın, sana 'Kaka bebeğim benim!' diyecek ka
dınlarla mutlu olacak birisin sen! Kendine mürebbiye arıyor
sun, kafasız, onuncu sınıf bir piyanistsin aslında, yaşamımı
senin vehimlerini nota halinde dinleyerek harcayamam ! "
Üstüme abanıp, gırtlağımı sıkıyor, bir tekme atıyorum
ben de, "Tuk-tukları m ! Ahh h ! Tuk-tuk ları m ! " diye hay
kırıyor avaz avaz, ayağa kaldırıyor dünyayı, şi rret karılar
gibi çıkıyor sesi . . .
Bağırış çağı rışlarım ıza kapı çalınıyor, Kadri bey gözü
küyor! Adam dili tutulmuş bize bakıyor oradan, anlaşılan
karısından da, hiçbir şeyden de haberi yok. Mason loca
sına salık verdiği adamın " tuk-tuklarım" diye feryat edi
şini işitmiş mutlaka. Onu görür görmez, Ahmet bir değiş
sin Sacide! Bir değişsin ! Aa aa aaaa ! Ne tuk-tuk ne başka
bir şey. " Özür dilerim, Jale'nin sinirleri bozuk da, tartış
tık biraz . . . " Bir soğukkanlı, bir kibar anlatılamaz. Ben ama,
koyveriyorum kend imi artık, " Ayrılmak istiyorum K adri
bey ! Ayrılmak istiyorum ! Ne olu r ? " diye h üngür h üngür
ağlayıp yıkı lıyorum yere . . . Kolonyalarla ovuyor bilekleri
mi K a d r i bey, " Üz ü l me y i n k ızım, a m a n ü z ü l m e y i n
evladım," diyor, bir yandan d a Ahmet, " A h sevgilim! Çok
yorgunsun sen," diye ağlayıp duruyor. Kendime gelince çı
kıp gidiyor Kadri bey, ardından Ahmet başlıyor: " Gördün
mü işte, rezil olduk senin yüzünden işte, senin yüzünden,
220
aman sakın Kadri bey duymasın, ne olurdu sanki bıraksay-
dın da birkaç kere daha s . . . . . . m şu karıyı ! Sanki incilerin
mi dökülürdü ? .. Sevgilim dur sana bir doktor çağırayım!
Ah seni gidi kaka bebek ! " d iyor ve bir tekme daha yiyor
benden. "Ne istersen yaparım, ne istersen yaparım, ne
olur gitme, beni bırakma ne olur, ne olur beni sev," diye
ağlıyor, vurarak kafasını piyanonun bacağına tak tak tak !
K u la klarımı tıkıyorum, " Ne olmuş bir k a rı s . . . . . . k sanki
dünya m ı yıkıldı; senin yüzünden yaptım onu da; boş bı
raktın beni, ilgilenmedin benimle, piyanomu da sevme
din . . . " Saatler geçiyor böyle, kulaklarım uğulduyor sesiy
le: " Ne olur Kadri bey duymasın mahvolurum, bütün er
kekler yapar, herkesin kocası neler yapıyor, senin yüzün
den, oh olsun işte! Oh ya! oh ya! Beğenmez misin ben i ! . . "
Ellerim, kollarım, bütün organlarım titriyor. Konyak içi
yorum, sigara içiyorum ve düşünüyorum, ne yapmalıyı m ?
Yak l aşıyor gene, "Affet b e n i un utalım geçenleri, böyle
olaylardan sonra eşler daha çok bağlanırmış birbirlerine,
hadi gel artık içme hasta olursun, i kimiz de h a rap olduk,
perişan olduk, çok yorgunuz gidip yatalım sevgilim, uyu
yalım artık," diyor. Kulaklarıma inanamıyorum, bütün der
dim eşyalarımı kurtarmak buradan, kitaplarımı, giysileri
mi, çeyizimi yani. " O lgun ol biraz," diyorum, " benim
suçum değil ki, yemini ben bozmadım, ayrılırsak k ıyamet
kopmaz k i ! " Yerlere çalıyor kendini, iki kere yattığı bir şır
fıntı yüzünden nasıl k ıyılırm ış bu aşka? Bu "AŞ K ! " diyor
Sacideciğim, AŞK!
Nedir asıl sorun diye düşünüyorum. Asıl sorun? Asıl so
run ? Asıl sorun tek başına ayakta durabilmekte, y alnızlı
ğı öğrenebilmekte mi? Asıl sorun sevgisiz yaşayabilmekte
m i ? Sevgisiz kalıp direnmeyi, sevgisiz kalıp gene de boyun
eğmemeyi, dilenmemeyi öğrenmekte m i ? Asıl öğrenmemiz
gereken şey sevgisiz bir yaşam düzeni m i ?
221
Sacideciğim, gitmekle ne iyi ettin. Haklı olan senmiş
sin ! Ben romantik, yanlış kitaplarla, kötü yaşam örnekle
riyle aldatılmış, yaşamanın anlamını kavramaktan yoksun,
kibirlinin biriymişim. İnsan tek başına yaşamı karşılamak
zorunda, bense ille de bir sevgiliyle e l ele verip değiştirecek
tim dünyayı ! Ne ham hayal, ne zırvalık.
Ancak k i m i vakit Ahmet'in durumunun sıradan değil
özel bir durum olduğunu da düşünüyorum. Onun gibi ai
le terbiyesi a lm ış, temiz pak, değerli mobilyalardan, cins
porselenlerden anlayan, uydurma halıları evine sokmayan,
tuvalet tahtasına işemeyen, resimden, m üzikten, sanattan
anlayan her aydın ( ! ) adamın sevgi, aşk, ahlak anlayışının
hep böyle olabileceğini de sanmıyorum. Bir bakıma yerli
bir Mefisto'yu a ndırıyor Ahmet, bir duygu sapığım, bir
utanmazı, onursuz bir bilinci andırıyor ya da "şuursuz" bir
diş bilemeyi !
Biliyorum, hala dilim varmıyor sevgi yoktur demeye, aşk
yoktur demeye. Bir sevgiden, bir aşktan geriye kalan bir ko
va irindir demeye dilim varmıyor hala. İnsanlar kötüdür
çıkarsaması gaddarca geliyor hala. Çünkü sevgiyi de tat
tık biz; sevgili insanlar gördük. Vardılar. Zeki vardı, yok
muydu ? Reha var, bizim kontes Ferhunde! Annem! İnsan
lık uğruna kendini ateşe atan, k adın l ı erkekli devrim us;
tala rı ! (Onları da nedense bir yatakta alt alta üst üste se
vişirken getiremem hiç gözümün önüne ! )
Aslında bir aşka, olup bittikten sonra, en sonundan
baktığımda, geride aşk adıyla anılacak bir şey bulamıyo
rum; belki hoş bir duygucuk, k ısa bir süre yaşanmış ama
mutlaka sona ermiştir; geriye kalan buruk bir tebessüm, acı
lı bir anı, yitmiş bir aşk vehmi, görünmez olmuş! Oysa baş
larken ne kadar inandırıcıdır her şey. İki insanın, bir örgü
gibi, tülden, hafif bir dantel gibi sarınmışlıkları vardır aş
kı. Etin ete, ısının ısıya geçişi; yitirdiği yarısını arayan in-
222
sanoğlu n un bulduğunu sandığı parçasına rastladığında
geçirdiği bir baygın lıktır aşk. Sonu olmasa, sonu gelmese
vardır, evet vardır. Bir düşünce olarak, nakşedilmiş bir bil
gi o l a rak genlerimize, vardır; yoktur demeye d i l i m izin
varmadığı; kıyamadığımız için yok olmasına, elbirliğiyle
yalandan var ettiğimiz bir sözcük, olmasını hep istediğimiz
ve i steyeceğimiz bir umuttur aşk, bu umudu çalmaya ki
m i n gücü yeter y a rın ın insanından ?
Sacideciğim, Ahmet' le evlenmeyip, ayrılsaydım ondan,
ne Handan hanımı bilecektim ne de karşıma geçip, "Oh ya,
oh yaa ! " diye çığrışacağım. Çocu k l a rıma, torunlarıma
bir efsane gibi anlatacaktım on unla olan büyük aşkımızı !
Mektuplarını okuyacaktım onlara; işte bakın beni m zama
nımın aşkı böyleydi, aşk budur çocuklarım diyecektim, ba
kın aşk vardı eskiden (onların zamanında kimbilir ne bi
çim bir aşk olacaktı çün k ü ? ) , bakın bakın, işte şunun
mektupları, işte bunun mektupları! Oysa aslında bu ne ka
dar da yanlış bir bilgi aktarması olacaktı? Bilmem ki, bel
ki de sadece mektuplarda k almaya m ahkum bir aşk var
dır; mektup aşkları!
Canım dostum, bana hemen yazarsın değil mi, mektu
bunu a lana kadar gitmeyeceği m. Ona merhamet duyma
mak için ( bi li rsin berbat bir yanım vardır, merh a metle
her türlü saçmalığı işleyebilirim) her gün açıp, Handan ha
nımın mektuplarını okuyorum, garezim tazeleniyor, onla
rı orada öylece unutup gitmesi bile mahvediyor beni; hiç
değilse çıkarıp mertçe gösterse, böyle bir halt ettim dese ve
yırtsa gözüm ü n önünde. Onu b i le akıl etmiyor hebenne
ka! Zaten bir süredir iyice dilsizleşti; ne demek istediğini
bütün üyle vücuduyla, tavırlar a larak ifade etmeye başla
dı: örneğin elinin tersiyle olmayan gözyaşlarını siler gibi ya
pıyor sık sık y a da elleriyle yüzünü örtüp piyanonun no
ta tahtasın a dayıyor başını. Yüzü donmuş gibi; ne üzün-
223
tü, ne telaş, ne en ufak bir heyecan izi; ruhunu teslim etmiş
de gene de canlı kalm ış, dolaşmakta sanki. Gözlerini ya
kal ıyorum kimi vakit beni izlerken; kurnazlık sisine bürün
müş korku neftileri .
Ama bildiğim bir şey varsa Sacideciğim, a ramızda iti
barlı bir biçimde dolaşan şu kibar genç, günümüzün mo
dern delilerinden biri düpedüz, bay " dilsiz meee " !
Senin .fale
224
Sacideciğim,
On beşinci gün hala buradayım. Mektu bun da gecik
ti, belki de yoldadır. Nasılsın? Dilerim adres değiştirmiş ol
mayasın, kimi vakit İstanbul'a dönmektense yüzgörümle
rimi, takılarımı falan satıp, sen in dediğin gibi yapıp ora
lara gelsem diyorum ama, o denli cesur değilim, ne olaca
ğımı bi lemeden yola çıkamam.
Bu arada kimi değişiklik ler oldu. Reha'yı çağırmıştım
buraya, ancak son mektu bundan öğrendiğime göre Sol
maz'la n işanlanmış, evlenmek üzereler! M utlu luk dileyen
bir mektup yazı p yakında bir süre kon ukları olacağımı da
müjdeledim.
Başka bir şey daha oldu. B i r gün İsmet'i çağırdım, ko
nuştuk, her şeyi biliyormuş, yengesinden öğrenmiş. Kadın
dert yanmış ona, bir zayı f anda kapıldım, Jale'yi görünce
çok üzüldüm, beni çeşitl i yalanlarla kandırdı diyormuş. Za
ten Kadri beyle araları soğu kmuş, dayısının şekeri, kalbi
olduğundan karısına gereken ilgiyi de gösteremezmiş. İs
met, yengesini ayıplam ıyor ve ilk kez başına böyle bir
olay geldi, onun da tansiyonu falan çıktı, çok pişman,
diyor.
Her neyse, ben bir halt ettim, o gün İsmet'i ayarttı m !
O n u karşımda görür görmez kafamda şimşek gibi çaktı in
tikam planım. Zaval lı çok da iyi bir insan; nişanlısını se
viyormuş ama ziyan yok diyor, daha evlenmemişler ya! Za
ten beni gördüğü günden beri hayran l ı k duymuş. İlk gün
üstümde şu varmış, şu gün böyle demişim, şu akşam şöy-
225
le bakmışım . . . Zaten bilirsin erkekler iki şeye hiç dayana
mazlar, bir kendilerine sığınmış bir kadına, bir de kendi
lerine hayran olan bir kadına! Ben birinci rol i.i oynad ım.
Görür görmez başımı yakasına dayayıp ağla maya başla
dım. Her şey i bild iğin i , A h met'e çok içerlediğini söyleye
rek teskine uğraştı ben i , ben de büsbütün gömüldüm göğ
süne, kolay oldu. Günlerin üzerimde b i rikti rdiği o lanet
li katılıktan öpüşleriyle sıyrılıverdim. En zoruma giden olay,
donumu çıkarmaktır. O işi, beni piyanonun k a rşısındaki
koltuğa oturtarak İsmet gördü. Zaten bundan böyle unut
mayı bırak, kend ini değiştir, kendin le birlikte devrimci
ahlakı da değiştir, alış don çıkarmaya kızım, öyle şeyler sök
mez burada, kendi kendine ayrıca l ı k l a r ya ratm ış bir sürü
yoksun insancıkla yaşamak zorundasın, bir ülkede devrim
olmadan onun ahlak ını bulmak gülünç bir savd ı r, sen do
nunu ç ı ka rmaya bak; belk i de sana hep gerekecek bu, di
yerek b i r iyice yend im hicabımı ! Ardından sık sık kendi
mi İsmet'in sağl ı k l ı , iriyarı, esmer, açık havayı, denizi se
ven ve İhsa n'ı andıra n kollarının a rasında bulur oldum.
Onun tarzına b ı raktım kendimi, a k ışına uydum, sevd im !
Birkaç gündü r aşığım ona! D uygularım tuhaf; hem şükran,
hem şehvet dolu. Ahmer'le doğruluk yeminleri içtiğimiz ev
lilik yatağımızda, bana i hanet edene ihanetle yan ıt vermek
başka türlü bir zevk, bir doyum sağlıyor. İsmer'se şöyle avu
tuyor ben i: "Ne de olsa ayrılacaksın, onun için i h anet er
miş sayılmazsın; ka rısı bile sayı lmazsın artık, sen karısı ol
mayınca ben de, arkadaşıma i h anet ermiş sayılma m ! "
Hala a h la k kura lları içindeyiz ya, bu sı rada ileride evlene
ceği k ıza ihanet edip ermediğini hiç kurca lamıyoruz; o.
sayılmıyor!
Va lizim hazı r, İsmet gitmeme yardım edecek, bunun için
fırsat koll uyorum şimdilik. Ancak bir şey daha var. İs
met'le sevişmek, bir bakıma Ahmet'le ödeşmemi sağlad ı ,
226
az da olsa h ıncımı bastırd ım. Öte yandan, onun da zaval
l ı zavallı yanı başımda bekleyip durması, piyanosuna otu
ramaz olması ( akordu hep bozuluyor çünk ü ! ) , yemek ye
memesi ve gerçekten eriyip d urması gene o marazi acıma
duygumu körükledi. M uza ffer bir kadın gibi (oysa onu,
dünyanın bütün erkekleriyle de a l datsam, ilk a ldatışın
ondan geldiğin i , beni ihanete zorlayanın o olduğun u hiç
unutmayacağımdan, yenik olanın ben olduğumu, ölene ka
dar da bu ezikliğin içimden çıkmayacağını biliyorum) ko
nuşmaya başladım Ahmet'le. Bir sevindi ki görme, acırsın
ite! Ellerime s a rıldı, ben de ses çıkarmad ım, giderek ona
unutamayacağı aşk geceleri yaşatmaya başladım. Ne de ol
sa ayrılacağım; ona öyle doyumlar tattırmalıyım ki bir baş
ka kadında asla bulamasın, daha çok acılar çeksin, peri
şan olsun, ölene kadar unutmasın ben i ! Eskiden Ahmet'le
sevişirken sık sık gözümün önüne, Reha'yı, İhsan'ı getirir
d i m , oysa şimdi sadece A hmet için sevişiyorum; onun
duyarlıklarını körük leyerek dalıyorum aşka, h azdan bo
ğuluyoruz birlikte. Yitirmeyi, hatta öldürmeyi istediğin er
keği acıya boğmak için, orada canlandırıp, dirimin doru
ğuna ulaştırmak için uğraşıyorsun! Bu çelişki, aşkın ten
sel olanına bağlanıyor sadece ama, ola ki diyorum, aşk, sa
dece etle kanla, sinirle örülü bir doyumdur, gerisini kaldır
maz! Gövdenin, dilin, kokunun, dokunmanın, işitmenin ve
görmen in içinde eriyen bu çelişki bana tatmadığım heye
canları, hazları, tiksintileri veriyor. Dövüşerek, söverek, yer
lerde yuvarlanarak sevdiriyorum kendimi ona; çoğun oda
nın en geniş, en boş parçası olan piyanonun altına yuvar
lanmış olara k buluyoruz kend i m izi, piyanonun alt tahta
sını seyrederken ona binlerce bersözün , sü it ve barkarolün,
baladın, sonatın ve noktii rn ü n, milyonlarca notanın sesi
n i getirecek bir çalgı ritmiyle eşlik ederek adıyorum nefre
timi. Yerler izmaritlerle, boş şişeler, kuru peynir, ekmek par-
227
ça l a rıyla dol uyor. Gitmeyeceksin, değ i l m i , d iye soruyor,
gideceğim , d iyorum, bu gizeml i sözcük yetiyor ona, yen i
den atı lıyor üstü me, gidemeyeceksin d i yor, asla kaçama
yacaksın benden yağma yok, boşaınayacağım sen i, ölene
dek ayrılamayacaksın benden, ölene d e k !
Şu mektupların elime geçtiği günden bu yana, h e r an bir
duyguyu ağır, kokuşmuş bir yoğu n l uk l a , kapkara katı b i r
d u m a n ı sol u rcasına solumaktayım Sacideceğim; bu gü
neş l i salonun orta yerinde kalk ması gereken bir cenaze var
ya da h ızla şişen giderek hiitiin odayı, evi k a p l a m a kta
o l a n koca bir p ı h t ı !
Sevgi l i dost, vaktiyle o i ç i n d e depreştiğin p i s d u r u m l a
r ı bana anlatırken, seni ayıplamamaya çalışır, sana bel l i et
mezd i m ama, bütün çabama ka rşııı sen i içimden iğrenç bir
varlık olara k görmeye bir türlü engel ola mazdım! Hatta bu
üstü n l ü k d uygusunu ba n a tattırdığın için seni özel o l a ra k
h o ş gör ü r o l m uştu m ! İtiraf etm e l i v e senden özür d i leme
liyim ki, giderek çirkefe bulanmandan bile kendime bir yü
celme payı çı karıyordum. D üş ünsene, sen yaşamın b ü t ü n
adi suçlarına katılırken, b e n h e m yanı b a ş ı n d a seyredi
yord u m seni, k açm ıyordum sen den , h em de k i mse n i n et
k i leyemeyeceği soy l u l u k la r l a dona n m ış eşsiz b i ri olma
n ın tadın ı ç ı k a rıyordum ! Ancak ded ikod u m u yaptığın,
ben i de k en d i n g i bi biri o l a ra k göstermeyi başa rdığın du
r u m l a rda terk ed iveriyordum sen i ! O v a k i t de gel iyor,
yalvarıp yaka rıyor, acındı rıyordun kend i n i ; pis kibrim ye
n iden güçlenince bağışlıyordum sen i ! Sanırım ik imiz de far
k ındayd ı k bu oyunun; ben sana verdiğim on urun, sen ha
na verdiğin b ü y ü k l ü k du ygusunun !
Şimdi ise yaşa m ın bana hazırlamış olduğu bu oyunda,
bakıyorum da senden ne ayrımım kaldı ki ? Birkaç parça eş
yamı k urta rmak, ben i m daya n ı k l ılığım ve gücüm yanında
pire kadar değeri olmayan zavallı bir adamdan öç almak uğ-
228
nına yerlerde sürünür olmuşum. Bu azgın kine, hu doymak
bilmez böbü rlen meye son vermeliyim. Üste l i k Ah met'in
dışlanmal a rdan, aşağılanmalardan güç alan gizli bir sapkın
yanı olduğunu da bil iyord u m !
Yarın Ahmet gittikten sonra çağı rırım İsmet'i . Hadi gi
diyoruz deri m , İstan bul'a bir otele ineriz, b i rkaç gün sürer
vedalaşmamız; iş ararım . . . bulurum . . . bulmam, Reha'ya gi
derim, başkaları da var. . . o kada r zor değil yaşam . . . olsa
da . . . ağla rım . . . ağlamam . . . Ne diyordu Reha . . . yoksun et
kendini şu dünyadan . . . ağlamayı öğren . . . yetmediyse bir da
ha otur ağla . . . ta ki ağlamayı bel l i etmeyinceye kadar. . .
yoksun e t kendini d ü nyadan . . . şundan hundan . . . hen ne
yim . . . ne yaptım . . . ne olacağım d iye sor. . . vazgeç şu a k ı l
aramala rdan . . . herkes kendi gerçeğini söyler. . . bırak ş u
dostl ukları . . . a laturkacılığı . . . i nsan hayattan kesil diğini
san dığı zamanda bile . . . yaşama bağlanan i pl i kler var e l i n
de . . . kırık bir testiye vuran . . . gelip geçen . . . kırlangıç seli . . .
gölgesi k a l ı r üstünde . . .
Sevg i l i Reha ne kadar d a temiz sanıyor hen i !
İsta n h u l 'dan yazarım sana yen i a d resimi dostum .
Senin Jale
1 98 7 Haziran
1 988 Ocak
İstanbul
229
"Leyia Erbil 'de ağırlıklr ofarak çarpan.tek b i r şey vardır: Başkaldırıdır
bu! Başkald ırı her şeydir onda; Bir bakıma 'bunun için yazıyor' ·
"Erbil 'in çeşitli kişilerin birbirlerine yazd ıkları özel yaşam . itiraflarıyla·
dolu mektuplardan oluşan bu romanı (yazarın başka birçok romanınd<?
olduğu gibi) estetik ya da erotizm ile etiğin çatışmasına bize bir
aralıktan baktırırken, aynı zamanda bu çatışmanın kaynağını
soru nsallaştırmaktad ır. Çatışma, kabaca bakıldı kta, kuşkusuz
romandaki olayın kurgusuna aittir; fakat kurguyu da aşmakta, biz i
bu romanın d oğrulukla ilişkis i üzerinde d üşünmeye çağı rmaktad ı r.
Edebiyat ya da roman doğruyu !')öyler m i, söyleyebi l i r mi, özel l i klEl
bu roman Mektup Aşkları ise?
( . . . ) M ekt u p lar ne varacağı yere varmıştır ne de varmam ıştır. ya da
varmayacaktı r; mektuplar yoldadır ve okuyanı çarpmaktadır, Tek
doğru, mekt u pların yolda ve elden ele geçmekte olduğudur,"
Önay Sözer
•
.
.
L.,,458L
w. -• ..
;::-