You are on page 1of 20

COĞRAFYA

PERFORMANSI
KONU : İnsanın Doğa Üzerindeki Etkisi
ÖĞRENCİLER:
.Azra Güneş no:9524
.Nazlı Gül Bacin no:9542
.Efekan Alkan no:9470
ÖĞRETMEN: Çiğdem Genç Keleş
Çevrenin değişime uğraması ve şekillenmeye başlaması
insan çağında başlamıştır.
İnsanın dünyaya gelmesi ve üremesi ile onun hayatını
destekleyen faaliyetler neticesinde çevre üzerinde
olumsuz etkileri olmuştur.

İnsanın yaşamasına uygun koşulların olduğu Holosen’ de


tarım gelişmiş köyler ve şehirler büyümüştür. İnsanlığın
ilk çağında insan kaynaklı tahribat çok yüksek değildir.
Ancak zamanla daha tüketme dürtüsü çevreyi
tahrip ilişkisini doğurmuştur.

İnsan faaliyetleri ve çevresel değişimler


birbirine sıkıca bağlı olduğu için, insanın
çevre üzerindeki eylem ve davranışları çevre
sorunlarının kaynağını teşkil etmiştir.
İnsanların gerçekleştirdiği aşırı üretim ve tüketim
dünyanın ekolojik dengesini bozmaktadır. Bu durumun
ortaya çıkmasında fosil yakıtların ve yapay gübrenin
çok kullanılması, ormanların yok edilmesi, çarpık
kentleşme, sera etkisi oluşturan gazların yoğun
salınımı , sanayileşme-kentleşme ile oluşan çevre
kirliliği gibi insan kaynaklı faktörler etkili olmaktadır.
İnsanın doğa üzerine olan aşırı müdahalesi doğal süreçlerin taşıma-
temizleme hız ve kapasitesi aşılmakta böylece temelde dünyanın
kendini yenilememesi ekseninde bir çok sorun ortaya çıkmaktadır.

Bu ve benzeri sonucunda dünyanın doğal işleyişi bozulmakta ve çevre


tahribatı ortaya çıkmaktadır.
Doğada gözlemlediğimiz olumsuz değişim
yalnızca basit bir çevre kirliliği olmayıp,
litosferden atmosfere kadar dünyanın
işleyişinde, düzeninde ve dengesinde geri
dönülemez tahribata yol açan bir çevresel
sorun niteliğindedir.
Çevre sorunlarının etkileri ve boyutları göz önüne
alındığında teknolojideki gelişmeler, hızlı nüfus
artışı ve insanoğlunun manevi,ahlaki değerlerden
uzaklaşması çevre ile olan ilişkisinde problemlerin
ortaya çıkmasına neden olmuştur.
Günümüze yaklaştıkça tarihte hiç olmadığı kadar hızlanan söz
konusu değişimin ana faktörü insandır.
Akıl yürütme, geçmişte yaşadıklarını bugüne aktarma, bilgi
üretme ve doğayı olumlu veya olumsuz yönde değiştirme
özelliklerinden ve daha birçok özelliğinden dolayı diğer
canlılardan ayrılan insan,başlı başına bir değer ifade etmektedir.

Bulunduğu çevreyi kendi yararı doğrultusunda değiştiren insanın,


özellikle sanayi devrimi sonrasında doğa üzerindeki etkisi oldukça
artmış ve birçok sorunu ortaya çıkarmıştır.
Her yıl atmosfere 207 milyar ton CO2 atılmaktadır.
Buna karşılık, dünyanın yıllık CO2 çekme kapasitesi
204 milyar tondur. Sonuçta her yıl 3 milyar ton CO2
atmosferde birikmektedir.Böylece taşıma kapasitesi
aşılmaktadır.
Buna ilave olarak ormansızlaştırma ve benzeri
eylemlerle, dünyanın kendini temizle kapasitesi
azaltılmaktadır.

Günümüzde ormanların
atmosfere atılan CO2’yi
bağlama kapasitesinin,
orman katliamlarından
önceki kapasitesine ulaşabilmesi için, yani
kaybedilen ağaçların geri kazanabilmesi için; kişi
başına 5000 ağaç dikilmesi gerekmektedir.
Yine doğada seyrek olarak bulunan ve çevirimi çok
yavaş olan bazı maddeler, doğadan elde edilerek
yoğunlaştırılmakta ve çeşitli amaç ve şekillerde
kullanıldıktan sonra insan yerleşimleri etrafına atık
olarak bırakılmaktadır.

Bunların başında cıva, kurşun, kadmiyum gibi ağır


metaller ve radyoaktif maddeler gerekmektedir. Bu
maddelerin çevrimi dolayısı ile de temizlemesi çok
yavaş olduğundan, atıkları çevrede birikim; yan kirlilik
oluşturmaktadır.
Bunların da ötesinde doğada bulunmayan dolayısı ile
de çevrimi olmayan ya da çok yavaş olan yapay
maddelerin kimyasal yollarla üretilmesi,
kullanılması ve atık olarak doğaya verilmesi
sonucunda, bu maddeler bırakılan bölgede sürekli
birikmektedir.
İnsan Faaliyetlerinin Doğal Ortam ile
Etkileşimine Örnekler
•Köprüler ve viyadüklerin yapılması.
•Sulama kanallarının yapılması.
•Maden ocaklarının işletilmesi.
•Ormancılık faaliyetleri için ağaç kesilmesi.
•Sanayi faaliyetleri için fabrikaların yapılması.
•Deniz ve okyanuslara kanalların yapılması.
•Deniz kıyılarına setlerin yapılması.
•Tarım ve turizm etkinlikleri.
•Termik santrallerle enerji üretilmesi.
•Kentleşmenin arttığı yerlerde toplu konutların
yapılması.
•Denizlerin doldurularak hava alanlarının inşa
edilmesi.
•Büyük okyanus ile Atlas okyanusunu birbirine bağlayan
Panama kanalının yapılması.

•Mısırda Nil nehrinin taşkınlarından korunmak için


Asvan barajının yapılması.

•Ordu – Giresun’da deniz doldurularak havalimanı


yapılması.
• Deniz kabarmalarının etkili olduğu Hollanda’da kıyı setlerinin
yapılması.

• Sanayileşme faaliyetleri ile küresel ısınmanın artması.

• İstanbul trafiğini rahatlatmak için Avrasya tünelinin yapılması.


• Fırat nehri üzerinde elektrik üretmek, sulama suyu temini için
Türkiye’nin en büyük baraj gölü(Atatürk barajı) yapılmıştır.

• Ulaşımı kolaylaştırmak için köprü ve tünellerin yapılması.


Kaynakça :
İstanbul Üniversitesi Sosyal bilimler
enstitüsü Coğrafya Anabilim Dalı Yüksek
Lisans Tezi
Ntv.com
Arkeofili.com
ErhanAnadol.com
İhud.org
Haberton.com
Youtube

You might also like