You are on page 1of 10

ONTOLOJİK DELİL

- Bu delil Tanrı’nın varlığını «Tanrı» kavramının


çözümlemesiyle ortaya koymayı amaçlar.
- Buna göre, Tanrı kavramı eğer çelişki içeren bir kavram
değilse, Tanrı’nın varlığını ortaya koymak için bu yeterlidir.
-Başka bir ifadeyle Tanrı’nın mümkün olması var olmasını
gerektirir.
-Tanrı kavramının içeriğini (mahiyetini, neliğini) kavradığımız
zaman, Tanrı’nın varlığını başka deneysel hiçbir veriye
başvurmaksızın salt a priori bir şekilde bilebiliriz.
Anselm
- Her ne kadar içerik olarak daha öncesinde var olduğu
kabul edilse de geleneksel olarak ontolojik kanıtın ilk
formülasyonu Saint Anselm’e izafe edilir. Ona göre;
- Tanrı, kendisinden daha büyük/mükemmel hiçbir
şeyin düşünülemediği varlıktır.
- Tanrı’yı inkar eden de Tanrı kavramının anlamını bu
şekilde kabul eder ve anlar.
- Fakat Tanrı kavramını bu şekilde anlayıp Tanrı yoktur
demek bir çelişki doğurmaktadır.
Anselm
• Çünkü; Tanrı yoktur diyen kişi «kendisinden daha mükemmeli
düşünülemeyen varlık»ın en azından zihinde var olduğunu
kabul edecektir.
• Fakat böyle bir varlığın sadece zihinde var olup gerçekte var
olmadığını düşünmek çelişki doğuracaktır.
• Çünkü hem zihinde hem zihin dışında var olan bir varlık,
sadece zihinde var olan bir varlıktan daha mükemmeldir.
• O halde «Tanrı yoktur» demek, «kendisinden daha
mükemmeli düşünülemeyen varlıktan daha mükemmel bir
varlık düşünülebilir» demekle aynı durumdadır ki bunun bir
çelişki içerdiği açıktır.
Anselm
• Anselm’le aynı dönemde yaşamış olan Gaunilo adlı bir düşünür Anselm’e
mükemmel ada örneğiyle itiraz etmiştir.
• Gaunilo, «kendisinden daha mükemmeli düşünülemeyen bir ada» fikrini ele
almış ve böyle bir ada fikrinin zihnimizde var olmasının gerçekte de böyle bir
ada olacağını hiçbir şekilde garanti edemeyeceğini söylemiştir.
• Ona göre, zihindeki bir varoluştan hareketle zihin dışı bir varoluş iddiasına
geçmenin haklı bir temeli yoktur.
• Gaunilo’ya cevap verenler, Gaunilo’nun adaya atfettiği mükemmellikle, Tanrı’ya
atfedilen mükemmellik arasındaki benzersizliğe dikkat çekmişlerdir.
• Bir adaya her zaman için birkaç ağaç daha dikilebilir ve daha mükemmel hale
getirilebilir. O halde «kendisinden daha mükemmeli düşünülemeyen ada» fikri
tutarsızdır.
• Öte yandan Tanrısal mükemmellik ise, bunun aksine, tamamlanmış bir
mükemmelliktir.
Descartes
• Bir üçgen düşündüğümüzde, üç açının iki dik
açıya eşit olduğu hususu, üçgenin mahiyetinin
ve tanımının bir gereğidir. Yine «dağ» fikrinin
olduğu yerde «vadi» fikri de kaçınılmazdır.
• İşte, Descartes’a göre Tanrı’nın mahiyeti ile
varlığı da birbirinden ayrı düşünülemez.
• Çünkü Tanrı mükemmel varlıktır ve var olmak
mükemmelliğin bir gereğidir.
Kant’ın İtirazları
• Bir şeyin zihin dışı dünyada varlığı, salt kavramsal bir
çözümlemeden hareketle ortaya konulamaz.
• Hiçbir analitik önerme varlıksal/olgusal içerikli olamaz.
• Varlık gerçek bir yüklem değildir.
• Üçgeni kabul edip, açılar arası ilişkileri kabul etmemek elbette
çelişki doğurur. Ama üçgeni tamamen reddedersek ortada çelişki
kalmaz.
• Yine, dağın varlığını kabul edip vadinin varlığını kabul etmemek
çelişki doğurur, fakat dağın varlığını reddedersek çelişki kalmaz.
• İşte bu şekilde, «Tanrı vardır» deyip Tanrı’nın herşeyi bildiğini
reddedersek bir çelişkiye düşmüş oluruz. Ama Tanrı’nın varlığını
bütünden reddedersek çelişki doğmaz.
Kantın İtirazlarının Değerlendirilmesi
• Ontolojik kanıtın geçersizliğini ortaya koymak için bir
önermenin, hem analitik hem de varlık ifade eden bir
önerme olamayacağı gösterilmelidir. Ancak bu net bir
şekilde ortaya konulamamıştır.
• Ör. «17 ile 20 arasında bir asal sayı vardır.» önermesi
hem analitiktir hem de varlıksaldır.
• Valığın gerçek bir yüklem olmadığı da doğru değildir.
Çünkü «Kaf dağı vardır» önermesiyle «Ağrı dağı
vardır» önermesi arasında belirgin bir anlam farkı
bulunmaktadır.
Malcolm

• ‘Varlık’ın mümkün varlıklar için gerçek bir yüklem olamayacağı hususu ile
‘zorunlu varlık’ın Tanrı için bir yüklem olamayacağı hususu birbirine
karıştırılmamalıdır. Birincisi doğru olsa bile ikincisi yanlıştır.
• Tanrı için olumsallık söz konusu değildir. Yani Tanrı varsa «yok iken var olmuş»
olamaz, zorunlu olarak vardır.
• Aynı şekilde, Tanrı yoksa, varlığı imkansız demektir, çünkü Tanrı’yı varlığa
getiren bir neden varsaymak Tanrı kavramıyla çelişir.
• O halde Tanrı’nın varlığının imkansız olduğu gösterilmedikçe, Tanrı’nın varlığının
zorunlu olduğu seçeneği söz konusudur.
• Tanrı’nın varlığın mümkün olduğunun gösterilmesi, O’nun varlığının zorunlu
olduğunu ortaya koymak için yeterlidir.
• Tanrı’nın varlığının imkansız olduğu ise gösterilebilmiş değildir. Yani Tanrı’nın
varlığı mümkündür, dolayısıyla da zorunludur.
Plantinga
• Bu delil «maksimum büyüklük» ve «maksimum
mükemmellik» kavramlarından hareket etmektedir.
• Maksimum büyüklüğün gerçekleştiği bir mümkün dünya
vardır.
• Bir varlığın maksimum büyüklüğe sahip olabilmesi için
bütün mümkün dünyalarda maksimum mükemmelliğe
sahip olması zorunludur.
• Bir varlığın her dünyada maksimum mükemmelliğe sahip
olabilmesi için onun her dünyada, her şeyi bilmek, her şeye
güç yetirebilmek gibi niteliklere sahip olması zorunludur.
Kaynaklar

• Peterson M. vdğ. (2003). Akıl ve İnanç: Din Felsefesine Giriş, (çev. Rahim Acar), İstanbul: Küre Yay.
• Reçber, M. S. (2016). «Tanrı’nın Varlığı’nın Delilleri», Din Felsefesi: El Kitabı, ed. Recep Kılıç ve
Mehmet Sait Reçber, Ankara: Grafiker Yayınları, ss. 123-154.
• Reçber, M. S. (2004). Tanrı’yı Bilmenin İmkânı ve Mahiyeti, Ankara: Kitâbiyât.
• Erdem, E. (2016). Varlıktan Tanrı’ya: İbn Sînâ’nın Metafizik Delili, Ankara: Endülüs Yay.
• Oppy, G. (2017). «Ontolojik Argüman» Din Felsefesi: Klasik ve Güncel Meseleler, Ed. Paul Copan ve
Chad Meister, Çev. Aydın Çavdar, İstanbul: Ayrıntı Yay. ss. 161-179.
• Taylan, N. (2015). Düşünce Tarihinde Tanrı Sorunu, İstanbul: Mahya Yay.
• Aydın, M. (2002). Din Felsefesi, İzmir: İlahiyat Fakültesi Vakfı Yayınları.
• Yaran, C. S. (2011). Bilgelik Peşinde: Din Felsefesi Yazıları, İstanbul: Ensar Neşriyat.
• Davies, Brian. (2011). Din Felsefesine Giriş, (çev. Fatih Taştan), İstanbul: Paradigma Yay.
• Evans, C. S. & Manis, R. Z. (2010). Din Felsefesi: İman Üzerine Rasyonel Düşünme, (çev. Ferhat
Akdemir), Ankara: Elis Yayınları.
• Descartes, R. (1998). Metafizik Düşünceler, çev. M. Karasan, İstanbul: MEB Yay.
• Anselm, S. (2013). «Klasik Ontolojik Argüman», Din Felsefesi: Seçme Metinler, ed. Michael Peterson
vdğ. İstanbul: Küre, ss. 231-233.
• Gaunilo. (2013). «Anselm’in Argümanının Eleştirisi», Din Felsefesi: Seçme Metinler, ed. Michael
Peterson vdğ. İstanbul: Küre, ss.233-236.
• Plantinga, A. (2013). «Ontolojik Argümanın Çağdaş Modal Çeşidi», Din Felsefesi: Seçme Metinler, ed.
Michael Peterson vdğ. İstanbul: Küre, ss. 236-249.

You might also like