You are on page 1of 146

KİMYASAL RİSK

ETMENLERİ
İçerik
 İşyerlerinde çalışanların sağlığını olumsuz etkileyen
kimyasal risk etmenleri
 Ulusal ve uluslararası standartlarda müsaade edilen
değerler
 Malzeme Güvenlik Bilgi Formları (MSDS)
 Kimyasalların taşınması, depolanması ve kontrolü
 Kimyasalların etiketlenmesi ve sınıflandırılması
 Kanserojen, mutajen ve toksik maddeler
 Parlayıcı, patlayıcı, tehlikeli ve zararlı kimyasal
maddeler
 Asbest ve diğer lifli kimyasal maddeler
 İlgili mevzuat
Kimyasallar herkesin yaşamının bir parçasıdır
Sanayi  Dünyada bilinen 5 ila 7 milyon
Ürünleri farklı türde kimyasal
bulunmaktadır.
 Her yıl Dünyada,
tarımda kullanılan kimyasal
Kozmetik maddeler,
gıda katkı maddeleri,
Tekstil ilaçlar,
enerji üretiminde kullanılan
yakıtlar,
kimyasal tüketim maddeleri, vb.
Boya dahil en az 400 milyon ton
Sanayi kimyasal madde üretilmektedir.
Bu kimyasal maddelerden
 5.000 – 10.000 ticari
Oyuncak kimyasal madde türü
TEHLİKELİ,
Temizlik
Ürünleri
 150 – 200 çeşidi de
KANSEROJEN olduğu
Tarım İlaçları Gıda bilinmektedir.
İlaç Sanayi
 Her yıl 1200 YENİ
kimyasal madde
üretilmekte.
Kimyasal tehlikeler,
günümüzde işçilerin
sağlığı için en ciddi
risktir.
SAĞLIĞ
A
Akut/Kronik
zarar veya hasar
Tehlikel
verebilen
i
kimyasa kimyasallardır.
l nedir?
GÜVENLİĞ
ÇEVREYE
E
Tehlikeli kimyasallar Avrupa Birliği
mevzuatında yer aldığı şekliyle üç ana
başlık altında incelenebilir.
Ani,
tekrarlanan
veya uzun Fiziko-kimyasal
süreli özellikleri nedeniyle ÇEVREYE
maruziyet FİZİKSEL VE zarar verme
sonucunda KİMYASAL zarar riski olanlar
SAĞLIĞA verme riski olanlar
zarar verme
riski olanlar
A) Ani, tekrarlanan veya uzun süreli maruziyet
sonucunda sağlığa zarar verme riski olanlar;
Çok toksik
Toksik
Zararlı,
Aşındırıcı,
Tahriş edici,
Alerjik ,
Kanserojen,
Mutajen,
Üreme için toksik maddeler.
B) Fiziko-kimyasal özellikleri nedeniyle fiziksel
ve kimyasal zarar verme riski olanlar;

Çok kolay Çok


Patlayıcı Oksitleyici Parlayıcı
parlayıcı parlayıcı
C) Çevreye zarar verme riski olanlar

Canlı
organizmalar
için zehirli ve
zararlı olan,

Biyolojik Çevrede yok


anlamda olmayıp
birikim kimyasal
yaratan artıklar olarak
maddelerdir. kalıcı olan,
Kimyasal Etkenler nelerdir?
• TAHRİŞ
Asitler, tozlar, üst
EDİCİLER
solunum yollarına etki
yapan
Kanser,
akciğer
• ANESTETİK VE hastalıkları,
Boğucu gazlar, olefin NARKOTİKLER
hidrokarbonlar, alifatik cilt hastalıkları
alkoller gibi
vb. meslek
halojenli • SİSTEMATİK
hastalıklarına
hidrokarbonlar, benzol,
fenol, sinir sistemi
ZEHİRLER neden olur.”
zehirleri, toksik metaller
gibi
1-Fiziksel ve
kimyasal
özellikleri

2-Maruz kalma
şekli ve süresi
KİMYASALLARIN
ZARARLARINI BELİRLEYEN
ETMENLER
3. Maruz kalan
kişinin özellikleri

4-Çevresel
özellikler (Fiziksel
ortam)
1-Fiziksel ve kimyasal özellikleri:

Aynı elementlerden meydana gelip kimyasal


sembolleri aynı olsa bile AROMATİK
(halkalı yapı) ve ALİFATİK (düz zincirli)
hidrokarbonların etkileri farklıdır.

Aynı zincir yapısına sahip olmakla


beraber bir maddenin POLİMERİ ve
MONOMERİ farklı etkiler gösterir
Bir iyonun organik maddenin kaçıncı atomuna bağlandığına göre de
o kimyasalın etkisi değişebilir.

Kimyasalın saflığı ve uygulandığı


formülasyon şekli toksisiteyi
etkiler.

DDT(dikloro difenol trikloroethan)


• saf halde iken insanların derisinden hemen hemen hiç absorbe olmazken, gazyağı
içinde cilde uygulandığında absorbe olarak toksik etkisini gösterir
2-Maruz kalma şekli ve süresi :

Maddenin organizmaya
◦ giriş yolu,
◦ maruz kalma sıklığı ve
◦ maruz kalma süresi
kimyasalların toksisitesini etkiler.
Bir kimyasal maddenin belli bir
dozunun verilmesiyle deney
hayvanlarının buna verdiği tepkiler,
o kimyasal maddenin insanlara olan
zehirleyici etkisini tahmin etmeyi
sağlayabilir.

Bireylerin kimyasal bir maddenin


belirli bir dozuna aynı şekilde tepki
vermeyebilirler.
Bir kişiye göre ölümcül olabilen
bir doz diğeri için ölümcül
olmayabilir.
LD50 Öldürücü Doz
(lethal dose)

Bir defada alınan ve 14


günlük gözlem sonucu
deney hayvanlarının
%50sinin ölmesine
neden olan ve vücut
ağırlığının kg’ı başına
verilen dozdur.
LC50 Öldürücü
Konsantrasyon

Zehirleyici kimyasalın
hava veya su içerisindeki
konsantrasyonudur ki bu,
deney hayvanlarının 4
saat içinde %50sinin
ölmesine neden olan
dozdur.
LİMİT DEĞERLER
EŞİK SINIR DEĞERLERİ
Limit Değerler
KİMYASALLAR İÇİN İŞYERİ
ORTAM HAVASINDA
BULUNMASINA İZİN
VERİLEN,

BÜTÜN İŞÇİLER İÇİN

UZUN SÜRELİ TEKRAR


EDEN MARUZİYETLER
SONUCUNDA

TERS ETKİ
GÖSTERMEDİĞİNE
İNANILAN DEĞERLERDİR.
DÜNYADA YAYGIN OLARAK
KULLANILAN
EŞİK SINIR DEĞERLERİ

ABD’de Oluşturulan Sınır Değerler ACGIH


(The American Conference of Govermental
Indastrial Hyginists) değerleri 3 kategoride
tanımlanmaktadır:
1- TLV-TWA
(Eşik sınır değer -zaman ağırlıklı ortalama /
Threshold Limit Value -Time Wieghed Avarage)

TWA
Bir işçinin her hangi
bir yan tesir
olmaksızın 8 saat/gün
40 saat/hafta maruz
kaldığı ORTALAMA
konsantrasyondur.
2- TLV-STEL
(Eşik sınır değer- Kısa süreli maruziyet sınırı
Thereshold limit value-Short term exposure limit)

STE
L Bir işçinin herhangi bir yan tesir
olmaksızın 15 dakikalık sürede kimyasala
maksimum maruz kalmasıdır.
Maruziyetler 15 dakikadan uzun
olmamalı ve bir günde 4 defadan fazla
tekrarlanmamalıdır.
Ardı ardına gelen maruziyetler arasındaki
süre en az 60 dakika olmalıdır.
3- TLV- Ceiling
(Eşik sınır değer- Tavan değer
Thereshold limit value / Ceiling

C Bir iş gününün
herhangi bir
kısmında
aşılmaması
gereken
konsantrasyon.
Türkiye'de Uygulanan sınır Değer
(ESD) Eşik Sınır Değer
Bu değerin çalışma süresi içinde bazı zamanlarda
aşılması akut tehlike oluşturmaz.
Burada önemli olan konu, ortalama değerin ESD
düzeyini aşmamasıdır.
Örneğin 8 saatlik bir iş günü veya 40 saatlik bir
çalışma haftası boyunca değişik zamanlarda
yapılan ölçümlerde bazen öngörülen sınır değeri
aşan değerler bulunabilir.
Ancak, ölçümlerin ORTALAMA değeri belirlenen
sınır değerin altında olmalıdır.
Günlük uygulamalarda daha çok ESD
MAK (Müsade edilen Azami Konsantrasyon)
MAC (Maximum Allowable Concentration)
 İşyeri ortamında hiçbir zaman
ulaşılmaması veya aşılmaması gereken bir
düzey anlamına gelir.
 MAK değeri olarak belirlenen bu kritik
düzeyin aşılması durumunda akut olarak
toksik belirtilerin ortaya çıkacağı
öngörülmektedir.
 Bu nedenle MAK değerin akut toksik
belirtilere yol açan maddeler için kullanılması
daha uygun olmaktadır.
3. Maruz kalan kişinin özellikleri:
Yaş
Yeni doğmuş çocuklarda bazı enzimler
henüz oluşmamıştır.
Henüz oluşmayan enzimlerden dolayı
kimyasalların toksik etkisi artar.

İleri yaşlarda da bağırsak faaliyetleri ve


absorbsiyon yavaşladığından ağız
yoluyla alınan maddelerin etkisi
gecikebilir.
Beslenme:

Yetersiz beslenme, bazı besinler


kimyasalın etkisini artırabilir veya
azaltabilir.

Yağ dokuda biriken bazı kimyasallarda


yağlı beslenme sonucu vücutta daha
fazla tutulurlar.

Ayrıca kişinin alkol kullanma alışkanlığı,


uyuşturucu alışkanlığı veya bu tür ilaç kullanıp
kullanmadığı da kimyasalların etkisini artırır .
Cinsiyet, Hamilelik,
Genetik Faktörler

Bazı bireylerde doğuştan nedenlerle bazı


enzim sistemlerinde eksiklik veya daha
yüksek aktivite söz konusudur.
Bu nedenle aynı maddeye farklı cevaplar
verilir.

Ayrıca cinsiyet, hamilelik gibi etmenlerde


kimyasalın vereceği zararları önemli ölçüde
etkiler.
Cinsiyet, Hamilelik,
Genetik Faktörler

Hamilelik sırasında maruziyet


doğum anormalliklerine,
sakat doğumlara neden
olabilir,

emzirme sırasında maruziyet sonucu


vücuda alınan kimyasallar sütten
emzirilen bebeğe geçebilir,

üreme organlarını hedef alan kimyasallar


üreme fonksiyonlarında bozukluk yapabilir.
4-Çevresel özellikler (Fiziksel ortam)
◦ Ortamın sıcaklığı,
◦ basıncı,
◦ radyasyon gibi çevresel faktörler,
◦ vücudun sıcaklığı vb etmenler toksisiteyi çeşitli
şekillerde etkileyebilir.
◦ Çevredeki kimyasal kirleticiler de toksisite
üzerine (baca gazları, endüstriyel atıklar vs.)
toksisiteyi artırıcı etki yaparlar.
KİMYASALLARIN VÜCUDA
GİRİŞ YOLLARI
SOLUNUMLA

KİMYASALLAR DERİ VE
VÜCUDA 3 GÖZLERDEN
ŞEKİLDE ABSORBE
GİRERLER EDİLEREK

SİNDİRİMLE
1. SOLUNUM YOLU
Kimyasallar işyeri havasında aşağıdaki
şekillerde dağılmış olabilir ve solunabilir.

toz sis duman gaz buhar

Örnek: Solvent buharı, toz, kaynak gazı


Maske Seçerken dikkat edilecek
hususlar:
1. TEHLİKELERİ TANIMLAMAK:
TOZLAR VE SİSLER:
 Burun, boğaz ve üst solunum
yollarının tahrişine neden olabilir.
 İnce partiküller akciğerlere nüfuz ve doku
hasarına neden olabilir.
 Solunum güçlüğü, astım, silikozis ve
asbestosis’e sebep olabilirler.
GAZLAR VE BUHARLAR:

 Bir kez inhale edildiğinde , kan dolaşımı


ile absorbe edilebilir ve karaciğer, böbrek ve
beyinde onarılmaz hasara neden olabilir.
 Kaynak / metal dumanı:
(Alüminyum, Kadmiyum,Krom,Bakır,Demir,
Mangan, Kurşun, Molibden.
 Çok küçük parçacıklar akciğer hastalıklarına
sebep olabilirler.
 Örneğin: Metal Fume Fever (Ateşli metal
dumanı hastalığı gibi).
2. Risk seviyesini değerlendirmek
Mesleki maruz kalma sınırı belirlenir.
3. Uygun Solunum Koruyucu Donanımı seçilir:
 yüz büyüklüğü,şekli ,yüz özellikleri (yüz kılları gibi)
 çalışma hızı ve çalışma ortamı
 kullanım zamanını
 Görünürlük
 İletişim
 Hareketlilik
 terleme ve ısıdan bunalma
 Diğer Kişisel Koruyucu Ekipmanlarla uyumluluk (gözlük, kafa koruma).

4. Solunum cihazı kullanımı ve bakımı


konusunda kullanıcıları eğitmek.
NO2
2. DERİ VE GÖZLERDEN
ABSORBSİYON YOLU:

Deri yolu ile absorblanma genellikle


sıvı haldeki kimyasalları için geçerli ise de,
tozlar da eğer ter ile ıslatılırsa deriden
emilebilir.
Kimyasal maddeler deride
veya gözlerde (sıçrama
veya buhar şeklinde) direkt
tahrişe neden olabilecekleri
gibi(örnek: NaOH, HCl, hiçbir etki uyandırmadan
H2SO4 ), emilerek kana geçip, çeşitli
organlarda hasara yol açabilir.
Örneğin;
Toluen, seyreltik soda vb. maddeler
tarafından derinin koruyucu dış tabakası
zarar görebilir .
Benzen, anilin, fenol gibi kimyasallar,
solventler, yağ çözen özellikleri nedeniyle
derinin koruyucu etkisini azaltırlar,
deriden rahatlıkla emilerek kana
karışırlar.
Ayrıca gözler de sıçrama veya buhar şeklinde
bulunan maddeleri absorbe ederler.
3. SİNDİRİM YOLU
Solunan havada bulunan tozların yutulması,
kimyasal bulaşmış ellerin temizlenmeden
yemek yenilmesi,
sigara içilmesi veya
yanlışlıkla yutma yoluyla,
gaz, toz, buhar, duman, sıvı veya
katı maddeler vücuda sindirim yoluyla
da girebilir.
Kaynak ya da taşlama yaparken ortama
yayılan metal tozlarının yutulması
HEDEF ORGANLAR
Kimyasalların zehir etkisi
gösterebilmesi için

Kimyasalın yeterli miktarının etki


yerine (hedef organa) ulaşması
Belirli süre etki ettiği yerde
bulunması (burada kalma süresi)

Vücuttan atılma hızı


Kimyasallar vücuda girdikleri zaman

Lokal
Sistemik

etkilere sebep olabilirler


Kimyasalların toksik etkileri, tüm
organlarda aynı değildir.

Genellikle 1-2 organı etkilerler.

KİMYASALLARIN TOKSİK
ETKİLERİNİ GÖSTERDİKLERİ
BU ORGANLAR HEDEF
ORGAN OLARAK
TANIMLANIR.
KİMYASALLAR TARAFINDAN EN
FAZLA HEDEF ALINAN
ORGANLAR:
DERİ,
merkezi sinir sistemi,
kan dolaşım sistemi,
karaciğer,
böbrek,
akciğer,
kas ve
kemik iliği.
Bazı kimyasalların
yoğunlaştığı organ ile toksik
etkisini gösterdiği organ farklı
olabilir.

Ancak toksik etkilerini


Örneğin klorlu hidrokarbon kanda gösterirler. Bu
yapısındaki DDT, aldrin, nedenle vücuttaki yağ oranı
dieldrin, lindan gibi fazla olan kişilerde daha
insektisitler lipitte çözünen yüksek konsantrasyonda
maddeler olduğundan doğal biriken bu maddeler enerji
olarak yağ dokusunda ihtiyacı halinde yağın
birikirler. kullanılması sırasında kana
geçerek toksik etkileri
ortaya çıkar.
SAĞLIK İÇİN TEHLİKELİ KİMYASALLARIN
SINIFLANDIRILMASI
1-Toksik (Çok toksik, toksik, zararlı) maddeler

◦ solunduğunda,
◦ deri yoluyla alındığında veya
◦ yutulduğunda
◦ vücudun çeşitli organlarında birikerek meslek
hastalıklarına sebep olabilen kimyasallardır.
Aşındırıcılar (Korozif) ve Tahriş ediciler:

Canlı doku ile temasında, dokunun


tahribatına neden olabilecek maddelerdir.
Deriye, göze, solunum ve sindirim sistemine
temas ettikleri anda zararlı etkileri görünür.
Asitlerden en yaygın olanları
 hidroklorik asit,
 sülfirik asit,
 nitrik asit,
 kromik asit,
 asetik asit ve
 hidroflorik asit,
• Bazlardan en yaygın olanları ise
• amonyum hidroksit,
• potasyum hidroksit ve
• sodyum hidroksit (kostik soda) olarak bilinir.
Asit ve Bazlardan kaynaklanan
kimyasal yanıklarda:

Hemen etkilenen bölgedeki giysiler çıkarılır


ve etkilenen alan su ile en az 10 dakika (ağrı
dinene kadar) yıkanır.
Kronik tahriş ediciler geniş bir gruptur;
yaygın mesleki örnekleri:

◦ zayıf asitler ve alkaliler (fosforik asit,


amonyak)
◦ sabunlar,
◦ deterjanlar,
◦ organik çözücüler,
◦ çözünebilir yağlar,
◦ seyreltici ve oksitleyici maddeler.
Kimyasal yanıklara neden olanlar
Dokuya kısa süreli temas ettiklerinde yanık
meydana getiren kimyasallardır.
Genellikle tek bir temas yeterlidir.
Karbon disülfür (CS2),
petrol damıtma ürünleri (benzin, kerosen),
kömür katran çözücüleri (ksilol, toluol, benzen),
klorlu hidrokarbonlar (metilen klorit (boya ve
cila soyucu ve yağ giderici), trikloretilen, freon-
CHCIF2 (temas ettiği metalleri paslandırmaz),
alkoller(metilalkol, etilalkol) vb kimyasal
yanıklara neden olabilen kimyasallara örnektir.
Duyarlılaştırıcılar
Solunduğunda, deri yoluyla alındığında aşırı
derecede hassasiyet meydana getirme
özelliği olan ve daha fazla maruz kalınması
durumunda karakteristik olumsuz etkilerin
ortaya çıkmasına neden olabilen
maddelerdir.
Krom tuzları ( deri boyama)
Kromatlar,
epoksi reçineler (yapıştırıcı) ve reçinelerin
sertleştiricileri,
akrilik reçineler (Kalıplanmış yapı malzemeleri,
optik gereçler, mücevherat, yapıştırıcılar,
kaplama malzemeleri ve dokuma elyafı gibi
çeşitli bileşiklerin hammaddesi),
formaldehid,
sert keresteler ve bitkiler (krizantem gibi)
yaygın mesleki örneklerdir.
Renk değişimi ve lekelere neden olanlar
Kronik maruziyet sonucu deride renk
değişimi oluşturabilen maddelerdir .
Ağır metallerden (gümüş(koyu mavi- gri),
cıva, arsenik gibi) kaynaklanan kronik
zehirlenme deride renk değişimi
oluşturabilir.
Kanserojen Madde
Kanser vücuttaki hücrelerin yeteri derecede
farklılaşmaya uğramaksızın kontrolsüz ve
hızlı bir şekilde bölünmesi ile ortaya çıkan bir
hastalıktır.
Solunduğunda, ağız ve/veya deri yoluyla
alındığında kanser oluşumuna neden olan
veya kanser oluşumunu hızlandırabilen
maddeler kanserojen maddeler denir.
Genellikle kanserojen bir kimyasala
maruz kaldıktan sonra kanser (tümör)
oluşumu için bir süre geçmesi gerekir.
Örneğin; bu süre radyasyonun oluşturduğu
lösemi için 4-6, asbestin oluşturduğu
akciğer zarı kanseri için 30-40 yıldır.
◦ Grup 1: İnsanda kanserojen olduğu bilinen
maddeler.
◦ Grup 2: İnsanda kanserojen olduğuna dair
yeterli kanıt olan maddeler.
◦ Grup 3: Kanser yapma olasılığı bulunan ancak
yeterli kanıt olmayanlar
sigara dumanı,

böcek ilaçları,

Kanserojen maddeler içerisinde asbest,

ağır metaller
(kurşun, cıva,
kadmiyum),

benzen

nitrozaminler
Kanserojenler
*Arsenik bileşikleri
*Akrilonitril
* Asbest
*Kadmiyum bileşikleri
*Benzen
* Karbon tetraklorür
*Benzidin
*Kloroform
*Beta-naftalinamin
* Etilenoksit
*Kromoksit
* Nikel tozu
*Krom tozu
*0-Toluidin
*Kurşun arsenat
*Vinil Klorür
*Sodyum arsenat
Mutajen Madde
Solunduğunda, ağız ve/veya deri yoluyla
alındığında
KALITIMSAL GENETİK HASARLARA yol
açabilen veya bu etkinin oluşumunu
hızlandırabilen maddelere MUTAJEN
maddelerdir.

 Grup 1 insanda mutajen olduğu bilinen,


 Grup 2 insanda mutajen olduğu kabul edilen,
 Grup 3 insanda mutajen olduğu hakkında olasılık bulunan
ancak yeterli kanıt bulunmayan üç grupta ele alınmaktadır
Mutajen Örnekleri
Arsenik
İyonlaştırıcı Radyasyon
Etidyum Bromür (moleküler biyoloji)
Alkilleştirici etmenler

( Dimetil Sülfat: Yüzey aktif ajanlar ve tekstil


yumuşatıcılarının yapımında ,eterlerde
boyalarda kullanılır. Ayrıca N-, O- ve S- esaslı
ürünlerde alkilasyon reaksiyonları için ara
ürünlerde (ilaç, tarım, böcek zehiri, boyada )
kullanılır).
güneş ışınları (Özellikle
güneşteki patlamalar esnasında
dünyaya gelen ışınlar)

yapay ışınlar ve radyoaktif


maddeler (uv, x, gama ve beta
ışınları gibi)

kimyasal maddeler

hava kirliliğini oluşturan gazlar


böcek öldürücü, ot öldürücü ilâçlar

kutulanmış gıda ve içeceklerdeki


koruyucular

temizlikte kullanılan bazı ilâçlar

radyoaktif maddeler ve elektrik santralleri,

mobil telefon baz istasyonları her türlü


elektrikli cihaz tarafından oluşturulan
elektro-manyetik alanlar
Üreme için Toksik Madde
Solunduğunda, ağız yoluyla alındığında, deriye
nüfuz ettiğinde
ERKEK VE KADINLARIN ÜREME FONKSİYON
VE KAPASİTELERİNİ AZALTAN
(VE/VEYA) DOĞACAK ÇOCUĞU
ETKİLEYECEK,
KALITIMSAL OLMAYAN
olumsuz etkileri meydana getiren veya olumsuz
etkilerin oluşumunu hızlandıran maddelerdir.
TERATOJEN MADDELER
OSHA 3 maddeyi TERATOJEN olarak
tanımlamıştır:
KANSEROJEN VE MUTAJEN MADDELERLE
ÇALIŞMALARDA SAĞLIK VE GÜVENLİK
ÖNLEMLERİ HAKKINDA YÖNETMELİK
İşverenin Görev ve Sorumluluğu
Risk Değerlendirmesi
Madde 5 – Kanserojen ve mutajen maddelere maruziyet
riski bulunan işlerde çalışanların, bu maddelere maruziyet
şekli, maruziyet miktarı ve maruziyet süresi belirlenerek
risk değerlendirmesi yapılacak ve alınması gerekli sağlık
ve güvenlik önlemleri belirlenecektir.
RİSK DEĞERLENDİRMESİ yapılırken çalışma
şartları, maruziyet şekli ve derecesi dikkate alınarak,
risk değerlendirmesinin geçerli olduğu süre ile hangi
aralıklarla yenileneceği belirlenecek ve her durumda
EN AZ BEŞ YILDA BİR DEFA yenilenecektir.
Madde 9 – Çalışanların yüksek düzeyde maruziyetine
neden olabilecek beklenmedik bir olay veya kaza
halinde:
a) İşveren, çalışanlara durum hakkında derhal bilgi
verecektir.
b) Yüksek düzeydeki maruziyet nedeni ortadan kalkıp,
durum normale dönünceye kadar ;
1) Etkilenmiş alana, sadece onarım ve diğer zorunlu işleri
yapacak kişilerin girmesine izin verilecektir.
2) Etkilenmiş alana girecek kişilerin koruyucu giyim eşyası
ve solunum cihazı kullanmaları sağlanacaktır. Her bir işçi
etkilenmiş alanda mümkün olduğunca kısa süreli
çalıştırılacak ve bu durum süreklilik arz etmeyecektir.
3) Koruyucu araç ve gereci bulunmayan işçilerin
etkilenmiş alanda çalışmasına izin verilmeyecektir.
Madde 12 –İşveren kanserojen ve mutajen maddelerle
kirlenme olasılığı bulunan işlerde aşağıdaki önlemleri
alacaktır:
a) Kanserojen ve mutajen maddelerle kirlenme olasılığı
bulunan yerlerde çalışanların sigara içmeleri, yemeleri ve
içmeleri önlenecektir.
b) Çalışanlara, işe özel koruyucu giyim eşyası verilecek ve
kendi elbiseleri ile koruyucu giyim eşyalarının ayrı
yerlerde saklanması için iki ayrı elbise dolabı verilecektir.
c) Çalışanlara uygun ve yeterli yıkanma yeri, tuvalet ve
temizlik malzemesi sağlanacaktır.
d) Koruyucu araç ve gereçler özel yerlerde ve uygun
şartlarda saklanacaktır. Bu araçlar kullanılmadan önce ve
her kullanımdan sonra kontrol edilecek ve
temizlenecektir. Arızalı olanlar tamir edilecek veya
değiştirilecektir.
Madde 13 – İşveren, işçilerin ve/veya temsilcilerinin
yeterli ve uygun eğitim almalarını sağlayacak,
işçilere özellikle aşağıdaki konularda gerekli bilgi ve
talimatı verecektir:
a) Sağlığı etkileyebilecek riskler ile sigara içmenin
getireceği ek riskler,
b) Maruziyeti önlenmek için alınması gerekli
önlemler,
c) Hijyen kuralları,
d) Koruyucu malzeme ve giyim eşyalarının
kullanılması,
e) Kazaların önlenmesi ve kaza halinde kurtarma
çalışmaları da dahil yapılması gereken işler,
MADDE 14: İşveren, işçilerin özellikle aşağıda
belirtilen konularda bilgi almalarını sağlayacaktır.
C) İşveren, risk değerlendirmesine göre, çalışanların
sağlığı ve güvenliği yönünden riskli olan işlerde
çalışanların güncellenmiş listesini ve bunların
maruziyet durumlarını belirten kayıtları tutar.
d) Yukarıda (c) bendinde belirtilen liste ve kayıtları;
işyeri hekimi, işyerinde sağlık ve güvenlikten
sorumlu kişiler ve/veya yetkili merciler inceleme
hakkına sahiptirler.
e) Her işçi kendisi ile ilgili kişisel bilgileri alma
hakkına sahiptir.
f) İşçiler ve/veya temsilcileri bilgilerin tümünü isimsiz
olarak alma hakkına sahiptir.
Madde 16: çeşitli hükümler
d) Çalışanların sağlık gözetimi ile ilgili kişisel sağlık
kayıt sistemi bulunacaktır. İşyeri hekimi her çalışan
için, alınması gerekli koruyucu önlemler konusunda
önerilerde bulunacaktır.
F) Çalışanın kendisi veya işveren, sağlık gözetimi
sonuçlarının yeniden değerlendirilmesini isteyebilir.
Çalışanlar, kendilerine ait sağlık gözetimi
sonuçlarına ait bilgileri alma hakkına sahiptir.
h) Kanserojen veya mutajen maddelere maruziyet
sonucu ortaya çıkan meslek hastalıkları Bakanlığa
bildirilecektir.
Kayıtların Saklanması
Madde 17 – Bu Yönetmeliğin 14 üncü
maddesinin (c) bendinde ve 16 ncı
maddesinin (d) bendinde belirtilen kayıtlar
maruziyetin sona ermesinden sonra EN
AZ 40 YIL SÜRE ile saklanacaktır.
İşyerinde faaliyetin sona ermesi halinde
işveren bu kayıtları Bakanlığa vermek
zorundadır.
EK - II
İşçilerin sağlık gözetiminde dikkat edilmesi gereken hususlar :
1. Kanserojen veya mutajen maddelere maruz kalanların sağlık
durumunu izlemekle görevli hekim ve diğer sağlık görevlileri,
maruziyet koşullarını bilecektir.
2. İşçilerin sağlık durumunun izlenmesi, iş hekimliği prensip ve
uygulamalarına göre yapılacaktır. Sağlık durumunun izlenmesi
aşağıdaki hususları içerecektir.
a) İşçilerin mesleki ve tıbbi öz geçmişleri ile ilgili kayıtların
tutulması.
b) İşçilerle kişisel görüşmeler yapılması.
c) Mümkün olduğu hallerde biyolojik kontroller yapılması, erken
teşhis ve tedavinin sağlanması.
d) Sağlık gözetimi yapılan her bir işçide, iş hekimliğindeki en son
tıbbi bilgilere göre gelişmiş testler uygulanması.
TEHLİKELİ KİMYASALLAR
YÖNETMELİĞİ
Madde 2 - Bu yönetmelik,

a) Tehlikeli kimyasalların tespiti, sınıflandırılması, etiketlenmesi ve ambalajlanmasına


ilişkin usul ve esasları,

b) Tehlikeli kimyasalların üretimi, depolanması, taşınması faaliyetlerine ilişkin esasları,

c) Tehlikeli kimyasallar ve tehlikeli eşyanın kullanımı ve piyasaya arzına ilişkin esasları,

d) Kimyasalların ithalat ve ihracatına ilişkin usul ve esasları,

e) Tehlikeli kimyasallar ve tehlikeli eşya ile iştigal olunmasına ilişkin hükümleri,

f) Kimyasallar ile tehlikeli eşyanın piyasa gözetimi ve denetimine ilişkin hükümleri,

g) Güvenlik Bilgi Formlarının hazırlanmasına ve dağıtımına ilişkin usul ve esasları,


kapsar.
Ancak,

a) Son ürün konumunda kullanıcıya ulaşan,


1- İnsan sağlığı ve veteriner amaçlı kullanılan tıbbi müstahzarlar,
2- Kozmetikler,
3- Atık madde ve karışımları ile tehlikeli eşya atıkları,
4- Gıdalar,
5- Hayvan yemleri,
6- Pestisitler,
7- Radyoaktif maddeler ve radyoaktif madde içeren müstahzarlar ile eşya,
8- Patlayıcılık ve piroteknik etki elde etmek amacı ile piyasaya arz edilen
patlayıcılar ile harp levazımatı ve infilak malzemeleri,
b) Taşımacılığa ilişkin sınıflandırma, etiketleme ve ambalajlama kuralları,
bu yönetmeliğin kapsamı dışındadır."
KİMYASALLARIN GÜVENLİK RİSKLERİ

Güvenlik açısından tehlikeli kimyasallar


aşağıdaki gibi sıralanabilir.
Yanıcı,
Parlayıcı,
Patlayıcı,
Oksitleyici.
Oksidan kimyasallar
Yapılarında oksijen bağı bulundururlar ve ısı
veya sürtünme ile bu oksijeni açığa çıkarırlar.

Açığa çıkan bu oksijen diğer kimyasallarla


birleşebilir veya başlamış bir yangını
genişletebilir.

Bu tür kimyasallar en ufak bir kirlilik karşısında


da bozunmaya uğrayabilirler. Başlangıçta yavaş
olan bu reaksiyon zamanla hızlanır.

Bu maddeler bozunma sonucu toksik ve


aşındırıcı gazlar da açığa çıkarabilirler
Oksidan maddelere örnekler;.
Peroksitler,
Oksitler,
Permanganatlar,
Kloratlar,
Perkloratlar,
Persülfatlar,
Organik ve inorganik nitritler,
İyodatlar,
Bromatlar
En riskli grup:Organik peroksitler
ÇARPMA VE
SÜRTÜNME
İLE DE
KİMYASAL
BOZUNMAYA
UĞRARLAR.

KESİNLİKLE
ALERJİK YANICI
REAKSİYONLARI MADDELERL
HIZLANDIRIRLAR E BİR ARADA
VE GÖZLERE BULUNDURU
ZARAR VERİRLER. LMAMALARI
GEREKİR.

TOKSİKTİRLE
R,
Kriyojenik sıvılar
Kriyojenik sıvılar çok düşük sıcaklıkta
sıvı olarak bulundurulan sıvılaştırılmış
gazlardır.

Kriyojenik sıvıların kaynama noktaları


-150°C’nin altındadır.

Bütün kriyojenik sıvılar normal


sıcaklık ve basınçta gaz halindedirler.

Bu gazları sıvılaştırmak için önce oda


sıcaklığının altına soğutmak sonra
basınç uygulamak gerekir.
Çok soğukturlar.
Çok az sıvı çok büyük miktarda gaza dönüşür.
Gazları ve buharları da çok soğuktur havada
yoğunlaşarak sis oluştururlar.

Kriyojenik sıvılara örnekler;


◦ Sıvı azot,
◦ Sıvı helyum,
◦ Katı karbondioksit (kuru buz),
◦ Sıvı oksijen
◦ Sıvı argon.
SANAYİDE KULLANILAN TÜPLERİN
RENKLERİ
İŞYERİNDE KULLANILAN MADDE TÜRLERİ
1- Katı Maddeler

Katı maddelerde en büyük tehlike, bazı iş


süreçlerinin bunları daha tehlikeli biçime
dönüştürmesidir.
Örneğin, doğranmakta olan kereste talaşa dönüşe
bilir ve solunum yoluyla vücudumuza girebilir.
Kaynak çubukları dumana ve gazlara dönüşebilir.
Normal olarak güvenli olan poliüretan köpük,
yandığında öldürücü gazlar çıkartabilir
Tozlar Organik ve inorganik
maddelerin
◦ Toz,  doldurulma ve
◦ kömür, boşaltılmaları,
 taşınmaları,
◦ hububat,  delinmeleri,
◦ ağaçlar,  taşa tutulmaları,
◦ minareler,  çarpılmaları,
 püskürtülmeleri,
◦ metaller,  öğütülmeleri,
◦ cevherler ve  patlamaları ve
◦ maden ocaklarından  dağıtılmaları ile meydana
gelen ve hava içerisinde
çıkarılan taşlar gibi dağılma/yayılma özelliği
gösteren
0,5 – 150 mikron
büyüklükte olan katı
parçacıklardı.
• Sağlık için 60 mikronun
altındakilerd
risk ir.
oluşturanlar
• Sağlık için en 1-5
zararlı mikro
olanları n

Bunlar akciğerlerdeki alveollere kadar


ulaşarak, kimyasal yapılarına göre etki
ederler.
TOZLAR

Organik Anorganik Fibrojenik


Tozlar Tozlar Tozlar
a) Bitkisel kökenli
a)Metalik tozlar
tozlar (pamuk tozu,
(demir, bakır, çinko Bazı maddelerin lifli
tahta tozu, un tozu,
tozu vb.) yapıları vardır.
saman tozu v.s.)
Bu maddeler
ufalandığında tozları da
bu Fibrojenik (lifli) yapıyı
b)Metalik olmayan muhafaza ederler.
b)Hayvansal tozlar
tozlar (kükürt,
(tüy, saç v.s.) Silis (Kuvars),
kömür tozu)
Silikatlar (asbest, talk,
mika).
c) Kimyasal
c) Sentetik
bileşiklerin tozları
bileşenlerin tozları
(çinko oksit,
(DDT, trinitro toluen
manganez oksit
v.s.)
gibi).
Asbest

Çeşitli mineral silikatların jeolojik yapı süreci


içinde, yüksek basınç ve sıcaklık altında
oluşturduğu kristalize bir grup minerale
verilen isimdir.

Kimyasal yapısı çeşitlerine göre değişik


olmakla birlikte genel olarak, Si0 2, MgO,
A1203, Fe2Q3, FeO, CaO-Cr203, ve H2O'dan
meydana gelmektedir.
Asbestin Özellikleri

 Isıya dayanıklıdır (Ergime noktası demire eşdeğer),


 Esnek, yüksek gerilme direncine sahip (Çelik telden
daha mukavim),
 Isı ve elektrik iletkenliği çok düşük,
 Çeşitli kimyasallara karşı dayanıklı,
 Mikroorganizmalara karşı dayanıklı,
 Sürtünme ve aşınmaya karşı dayanıklı,
 Çeşitli maddelerle kolay karışır, kolay şekillenir,
 Yeryüzünde tüm bu özellikleri bir arada bulunduran
tabii ya da suni başka bir materyal yoktur.
Çeşitleri;
SERPANTİN GRUBU
 Magnezyum silikat ihtiva eder.
 Kıvrımlı demete benzer ipliksi yapıdadır.
 Doğal olarak sarımtırak yeşilimsi renkte, işlenince gri beyaz lif
oluşturur.
 EN ÇOK KULLANILAN VE EN AZ RİSKLİ olan asbest türüdür.

AMPHİBOL GRUBU;
 Düz ipliksi yapıdadır.
 Bulundurduğu metal okside göre renk alır.
 Kırılgandır, aside dayanaklıdır
 mukavemeti düşüktür.

Dört ana grubu vardır.


 Krokidolit (Mavi); Sodyum demir silikat,
 Amozit (Kahverengi); Demir, magnezyum silikat,
 Tremolit; Kalsiyum magnezyum silikat,
 Aktinolit; Kalsiyum, magnezyum, demir silikat.
Amfibol türü asbest lifleri;
 çıkarılamaz,
 üretilemez,
 herhangi bir ürün üretiminde ve üretim
dışında herhangi bir amaçla
kullanılamaz,
 satış ve kullanım amacıyla piyasaya arz
edilemez.
Amfibol Grubu asbest liflerini ihtiva eden
ürünler kullanım amacıyla piyasaya arz
edilemez ve kullanılamaz.
Amfibol grubu asbest lifi ihtiva eden
topraklar ile serpantin grubu asbest lifi ihtiva
eden topraklar çıkarılamaz, satış ve kullanım
amacıyla piyasaya arz edilemez,
özellikle;
a) Badana ve sıva , çatı ve zemin toprağı
şeklinde taban ve çatı örtüsü,
b) Yol, pekmez, çanak,çömlek yapımında katkı
malzemesi,
c) Çocuk pudrası, olarak kullanılamaz.
1. Asbest içeren bütün ürünler veya paketler aşağıda
tanımlanan etiketleme kurallarına uymalıdır.

a) Etiket en az 5 cm. yüksekliğinde 2,5 cm. genişliğinde


olmalıdır.
b) Etiket iki bölümden oluşmalıdır.
- Üst kısımda (h1 = % 40 H ) siyah zemin üzerine beyaz
olarak yazılmış “ a “ harfi bulunmalıdır.
- Alt kısımda ( h2 = % 60 H) kırmızı zemin üzerine siyah
veya beyaz olarak büyük harflerle “DİKKAT ASBEST
İÇERİR” ve küçük harflerle “asbest tozunun solunması
sağlık için tehlikelidir ve “güvenlik tavsiyelerini inceleyiniz
cümleleri açık bir şekilde bulunmalıdır.
c) Eğer ürün krosidolit minerali içeriyorsa büyük harflerle
yazılan “DİKKAT ASBEST İÇERİR” cümlesi ”
KROSİDOLİT İÇERİR - MAVİ ASBEST “ şeklinde
Dünyada 3000'den fazla değişik kullanım alanı
bulanmaktadır.

Ülkemizde de yılda yaklaşık 30.000 ton civarında


toz asbest ithal edilerek kullanılmaktadır.
Asbestli çimento (%84),
Yer döşemesi (%0,5),
Sürtünme elemanları (%12),
Conta,
Salmastra (%2,2),
Tekstil olmak üzere çeşitli sektörlerde
kullanılmaktadır.
Etkileri
Asbestin lifli yapısı solunumdan sonra
AKCİĞERLERDE, ALVEOLLERDE takılıp
kalmasını sağlamakta,
kimyasal etkilere ve mikro organizmalara
dayanıklı olma özelliği ise, vücudun savunma
sistemi tarafından elimine edilmesini imkansız
hale getirmektedir.
Böylece akciğerleri yerleşen asbest lifleri hiçbir
şekilde dışarıya atılamayarak, zamanla kanserli
hücrelere dönüşecek olan yapılar
oluşturmaktadır.
Asbestten etkilenme ve etkilenme sonrası
hastalığın gelişimi, etkilenmenin dozajı,
süresi ve etkilenen bünyenin yapısı ile özel
yaşantısındaki alışkanlıklar da önemlidir.

SOLUNUM yolu ile alındığında bu kadar


tehlikeli olabilen asbestin SİNDİRİM yolu
ile alındığında risk oluşturduğuna dair
herhangi bir bulgura rastlanmamıştır.
Talk Mg3Si4O10(OH)2
 Magnezyum silikat kayalarının veya metamorfoz
dolamitlerin değişmesi ile meydana gelen tabi bir
hidrosilikattır.
 Açık yeşil, beyaz ve grimsi renkte yaprağımsı ve
pullu yapıdadır.
 Asit ve bazlara mukavimdir.

Kullanıldığı yerler; Boyalarda pigment olarak,


seramikte, katran kağıdında çatı kaplamalarda,
kozmetik ve eczacılıkta, kağıtta, kurşun kalemde,
elektrik cihazlarında kullanılır. Dolgu maddesi olarak
kauçuk, insektisit, sabun, plastik ve deri
endüstrilerinde kullanılır.
Vücuda Etkisi
Solunum yolu ile vücuda girer.
Tozlarının 10 yıl gibi uzun süreler
solunması ile talkozis meydana gelebilir.
Daha çok elyaf halindeki tozları talkozise
sebep olur.
Nefes darlığı ve iş göremezliğe sebep
olur.
- Kanserojen tozlar
Radyum , Asbest, arsenik ve bileşikleri,
bu çeşit tozlardır.

Bu tozların kanser oluşturmasında kişinin


beslenme alışkanlığı, yaşama şekli,
çevresel etkiler kanserin oluşmasında
önemli olan etkenlerdir.
-Radyoaktif Tozlar
Uranyum, toryum, zirkonyum ve seryum
gibi radyoaktif maddelerin bileşiklerinin
oluşturduğu tozlardır.

Bunların yaymış olduğu iyonize ışınlar


insan vücudundaki dokularda hasara ve
bazı ur oluşumlarına sebep olurlar.
-Alerjik Tozlar
Alerjik tozların etkileri kişilere göre
değişiktir. Özellikle duyarlı bünyelerde
çeşitli alerjik reaksiyonlara yol açan
tozlardır.
Çeşitli çiçek tozları bünyelerde bahar
alerjisi tabir edilen etkilere sebep olur.
Bunun dışında, özellikle kapalı rutubetli ve
sıcak ortamlardaki bakterileri tahıl tozları,
sentetik maddeler, ateş, astım, dermatitler,
kızarmalar ve benzeri alerjilere yol açarlar.
-İnert Tozlar
Kömür, demir tozları, baryum ve
magnezyum bileşiklerinin tozları, kireçtaşı,
mermer, alçı tozları bu tip tozlardır.
Bu tozlar vücutta birikirler ancak herhangi
bir, fibrojenik ve toksik etkileri olmaz.
Vücudun savunma mekanizmasının
temizleme gücünü aşmadıkça problem
oluşturmazlar.
2.Sıvı Maddeler
Asitler ve çözücüler gibi tehlikeli maddelerin
çoğu normal ısıda sıvı haldedir.
Sıvı kimyasalların çoğu solunabilen ve
kimyasal maddenin türüne bağlı olarak çok
toksik olabilen buharlar çıkartır.
Sıvı kimyasallar deri yoluyla absorbe olabilir.
Bazı sıvı kimyasallar deride ani tahribata neden
olabilir.

Diğer bazı sıvılar deriden geçerek doğrudan


doğruya kana karışabilir ve vücudun çeşitli
bölgelerine ulaşarak buralarda tahribata yol
açabilir.

Soluma, deri tahribatı ve göz tahribatı ihtimalini


bertaraf etmek yada azaltmak için sıvı
kimyasallarla çalışırken etkili kontrol önlemleri
uygulanmalıdır.
Buharlar
Buharlar havada asılı kalan çok küçük sıvı
parçacıklardır. Sıvı kimyasalların çoğu oda
sıcaklığında buharlaşır, yani buhar olarak
havada kalır.

Bazı kimyasal maddelerin buharları


gözlerimizi ve derimizi tahriş edebilir. Bazı
toksik buharları solumak sağlık üzerinde
çeşitli ciddi sorunlar yaratabilir.
Buharlar parlayıcı ya da patlayıcı olabilir.
Yangından ya da patlamadan kaçınmak için
buharlaşan kimyasalları kıvılcımlardan,
ateşleme kaynaklarından ya da bağdaşmayan
kimyasal madde kaynaklarından uzak
tutmak önemlidir.
İşçilerin sıvı, katı ya da diğer biçimlerdeki
kimyasal maddelerden çıkan buharlara
maruz kalmasını önleyecek kontrol
önlemleri uygulanmalıdır.
Gazlar
Basit Boğucu Gazlar;
Normal şartlarda kimyasal olarak boğucu
değildirler.
Fakat ortamda çok yoğun bulunmaları durumunda
havadaki oksijenin yerini alarak oksijenin daha az
solunmasına sebep olduklarından, oksijen
yetersizliği sebebi ile boğulmalara sebep olabilirler.
Bazıları, özellikle petrol türevi olanlar hafif
narkotiktir.
Karbondioksit, metan, etan, propan, hidrojen vb.
yaygın olarak kullanılan basit boğuculardır.
Etkilenme olduğu takdirde hasta açık
havaya çıkarılır, oksijen verilir, suni
solunum yaptırılır.
Kimyasal Etkili Boğucu Gazlar

Kimyasal özellikler sebebi ile solunum ve


dolaşımı engelleyerek etkili olan gazlardır.

Karbon monoksit, hidrojensülfür, hidrojen


siyanür bu tip gazlardır.
Tahriş Edici Gazlar
Asidik özellikleri ve suda çözünürlükleri
sebebiyle, solunum sistemleri üzerinde tahriş
edici etki gösterirler.
Özellikle üst solunum yollan ve akciğerlere
ulaşan bu tür buharlar, derinin ve dokuların
nemi ile asidik çözelti oluşturarak temas
ettikleri dokuları tahriş ederler.
Amonyak, kükürt dioksit, fosgen, klor, azot
oksitleri ve asit buharları bu gruba girerler.
Sistemik Etki Gösteren
Zehirli Gaz ve Buharlar
Vücudun belirli sistemleri üzerinde toksik
etki yapan gaz ve buharlardır.
Akciğer zarları üzerine tesir eder veya
doğrudan dolaşıma girerler.
Böbrek ve karaciğerler üzerinde, bazıları da
kemik iliği üzerinde etkirler.
Karbontetra klorür ve nitroparafinler böbrek
ve karaciğerlerde, benzen buharları kemik
iliği üzerinde, kurşun buharları kan sistemi
üzerinde etkilidir.
Narkotik (Uyuşturucu) Buharlar
Genellikle sistematik etki göstermezler.
Maruziyet halinde uyuşukluk ve uyku hali
verirler.
Dikkatin dağılmasına sebep olduğundan kaza
riskini arttırır.
Devamlı maruzuyet halinde narkotik maddenin
cinsine göre bağımlılık yapabilir.
Genellikle yağlı yüzeylerin temizlenmesinde
kullanılan benzin, toluen, triklor etilen v.b. bu
gruba girerler.

You might also like