You are on page 1of 3

FEL102U-ETİK

Ünite 5: 20. Yüzyılda Etik

20. Yüzyılda Etik fenomenlerdir. Onların -duyusal a priori- bilgilerine


ulaşılabilir kılan bu nitelikleridir. Değerler “taşıyıcıları”
20. yüzyılın ikinci yarısı, etiğin araştırma alanını bakımından üç gruba ayrılabilirler:
genişlediği bir dönem olmuştur. Etiğin özgürlük, ödev,
etik bilgi, etik doğru, değerler, değerlendirme gibi 1) Kişi değerleri
geleneksel konu ve sorunlarının yanına, daha önce etikle 2) Vital değer(ler)
ilgili görülmeyen kimi yeni konular/sorunlar da 3) “Şey”lerin taşıdığı değer(ler)
eklenmiştir. Ötanazi, kürtaj, pornografi, savaş, şiddet, Birinci grupta iyi-kötü, sevgi- nefret gibi kişinin taşıyıcısı
kadın sorunları vb. sorunlar da etik boyutu ile ele olduğu değerlerdir. İkinci gruptaki değerler ise sağlıklı
alınmaya başlanmıştır. Bu olgular uygulamalı ya da pratik olma-hasta olma, bitkin-dinç olma, gürbüz-cılız olma gibi
etik kapsamı içerisinde değerlendirilmiştir. 20. yüzyılda temelini canlı varlık dünyasında bulan değer(ler)dir.
bunun yanı sıra etiğin temellerine, bilgisel sorunlarına
Üçüncü grubu oluşturan ise hoş, yararlı gibi değerlerle,
ilişkin tartışmalar da yaşanmıştır. Değerler etiği, etiğin
kültür değerleri, ekonomik ve estetik değer(ler)dir.
temelini oluşturan değerlerin varlık tarzlarına ve Değerler bulundukları basamağa göre “daha aşağı” ya da
bilinmelerine ilişkin bilgiler ortaya koyan bir yaklaşım “daha yüksek” değerlerdir. “Kişi değerleri” ve “kutsal
olarak ortaya çıkmıştır. Meta etik ise geleneksel etiğe değerler” yüksek değerlerdir. Bir değerin yükseklik
analitik eleştiriyi getirerek etiğin alanını daraltmıştır. derecesini gösteren özelliklerini Scheler şöyle belirler: Bir
Bilgiyi ortaya koymayı, doğrudan yanlıştan, adil olandan, değer,
yapılması gerekenden ya da ödevden söz etmeyi metafizik
kabul etmiş, etiği yalnızca çözümleme ve a) zaman üstü olması anlamında “devamlılığı”,
temellendirmeler yapan analitik (çözümlemeci) bir etik b) başka değerlere ayrışmaması anlamında
haline dönüştürmeye çalışmıştır. “bölünebilir olmaması”,
c) başka değerlere dayanmaması,
Değerler Etiği d) gerçekleştirilmesinin gerçekleştirene derin bir
“Değerler etiği” yaklaşımı, özellikle değerlerin ontolojik sevinç vermesi,
özelliği ve bilgisi üzerinde durur. Değerlerin kendi başına e) “mutlak” bir değer olmasına göre yüksek bir
var olduğunu, bilgilerine ulaşmanın da olanaklı olduğunu değer olmaktadır.
söyleyen görüşleri içerir.
Scheler’de, “en yüksek değer”, “mutlak anlamda iyi”dir.
Değerler etiği yaklaşımı özellikle Kant’ın etik görüşünü En yüksek değerden kastedilen, bu aktı gerçekleştiren
temel alır. Kant’ın eksik ya da sorunlu yanlarına işaret varlığın bilgi derecesine göre en yüksek olan değerdir. Bu
eder. Değerler etiği yaklaşımının arka planında yer alan sebeple bütün nihai değer fenomenleri gibi “iyi” ve “kötü”
önemli bir diğer görüş ise Fenomenoloji akımıdır. tanımlanamazlar, doğrudan doğruya yaşanırlar. “iyi” olan,
Fenomenolojik düşünce geleneğinden gelen Max Scheler yüksek ve pozitif değeri gerçekleştiren aktlardır
ve Nicolai Hartmann’ın etik ve değer görüşlerine (dolayısıyla eylemlerdir). “İyi” değerinin taşıyıcısı bu
bakıldığında, bunu açık bir biçimde görmek mümkündür. eylemlerdir. Ama bu aktlar (edimler) tüm diğer aktlar gibi
nesne haline getirilemezler. Kişi ancak bu aktları
Max Scheler’in Değer ve Etik Görüşü
gerçekleştirerek değerleri yaşama geçirir ve kendi
Kant’ın etikle ulaşmak istediği hedefe ulaşmak için, yaşantılarından hareketle onların bilgisini edinebilir.
Scheler’e göre ona yöneltilen formalizm eleştirisine
Nicolai Hartmann’ın Değer ve Etik Görüşü
karşılık verilmesi gerekir. Scheler, Kant’ın etik
yaklaşımında iki önemli hata yaptığını düşünür: İlk olarak N. Hartmann, Scheler’in Kant eleştirilerinin ve etik-değer
Kant, a prirori ile formal olanı karıştırmıştır. İkinci olarak görüşlerinin izinden giderek yeni bir yaklaşım ortaya
da a priori olanı rasyonel (ussal) olanla karıştırmıştır. koyar. Hartmann, Scheler’den farklı olarak değer(ler)
Scheler etiği, bir içerikli değerler etiği ve bir duyusal a sorununu ontolojik bakışla ele alır. Hartmann’a göre
priorizm geliştirerek, işte bu iki yanılgıyı düzeltmeye değerler alanı ideal varlık alanı içinde yer almaktadır.
girişmektedir. Değerleri bu dünyada bir kez yaşatan her eylem ya da
insan onların real dünyayla bağını kurmuş olur. Değerlerin
Kant, ahlaklılığı; duygularından, isteklerinden,
sesini duyan, onu gerçekleştirebilecek ya da onlara sırtını
arzularından, sevgi ve nefretinden arındırılmış bir akıl
dönebilecek olan tek varlık olan insandır.. İnsan, vicdan,
varlığına, onun kendi deyişiyle bir “X’e”
değer duygusu, gibi bilinç ve duygusal yaşantılarla ideal
dayandırmaktadır. Bu durum ise yaşamımızı belirleyen
varlıklar olan değerlerin dünyada (real varlık alanında)
ilkeler olarak değerler karşısında aklın kör kalmasına yol
gerçekleşmesini sağlar.
açmaktadır. Scheler bilgisel a priori yanında, duyguyla
ortaya çıkan apaçık, kesin bilme anlamına gelen bir Değerler, özlükler(özler)dir. Özlükler olarak değerler özne
“duyusal a priori”den söz eder. Değerlerin insandaki tarafından bilinmelerinden bağımsız olarak varlıklarını
taşıyıcıları duygulardır. Değerlerin nitelikleri, renk, ton sürdürürler. Başka bir deyişle, öznenin onları bilmesi
nitelikleri gibi ideal objelerdir. Onlar bilinmez, ulaşılamaz, onları var etmemektedir.
karanlık objeler değil, açık biçimde duyulabilen

1
FEL102U-ETİK
Ünite 5: 20. Yüzyılda Etik

Hartmann’ın değerle, değerlerin kişiyle ilişkisiyle, onları kurtulabilen etiktir. Etiği meta-etik olarak görenlere ya da
bilmesi ve yaşanmasıyla ilgili olarak karşımıza çıkardığı öyle olması gerektiğini düşünenlere göre; “meta-etik,
ana kavram “değer duygusu” ya da “değer bilinci”dir. dolaylı sonuçları dışında eyleme ilişkin olarak hiçbir
Kişiye değer sıradüzeninin “bilgisini” veren, değer ahlaki ilke ya da hedef önermez, tamamen felsefi
çeşitliliği ve değer çatışmaları karşısında yol gösteren, analizden oluşur. Meta-etik çözümleme ve temellendirme
seçim yapmasını sağlayan bu duygu ya da bilinçtir. Daha esasına dayanmaktadır.
yüksek değeri görmemizi sağlayan da odur. İnsanı değerli
Çözümleme
olarak gördüğü şeye yönelten, değersiz olarak gördüğü
şeydense uzaklaşmasını sağlayan da bu duygudur. Meta-etiğin birincil ve ana bilgisel etkinliği
çözümlemedir. Eğer etik bilgi ortaya koyamayacaksa, etik
İoanna Kuçuradi’nin Değer ve Etik Görüşü
bilgi mümkün değilse, etiğe kalan iş en başta kavramların
Kuçuradi, değerlerin bilinmesiyle ilgili “değer duygusu”, çözümlenmesidir. Etik terimlerin açıklığa kavuşturulması,
“değer bilinci” türünden özel bir bilme yolundan da söz anlamlarının ortaya konulması etik sorunların
etmemektedir. Ancak, değerlerin onları bilen, yaşayan, aydınlatılmasını sağlayacaktır. Meta-etiğin dört
eylemlerinde yaşatan kişiden bağımsız olarak varolduğu sorusundan üçü çözümlemeyle ilgilidir. Bu sorular;
konusunda Scheler ve Hartmann ile benzer düşüncelere
1) “Doğru”, “yanlış”, “iyi”, “kötü” gibi etik
sahiptir. Değerler insanın varlığa kattığı bir boyuttur,
terimlerin ya da kavramların anlamı ya da tanımı
insanla varolan şeylerdir. Kuçuradi ,ideal varlıklar
nedir? Bu tür terimleri ya da kavramları içeren
kavramını kullanmasa da değerlerin varlık tarzlarının
yargıların doğası, anlamı ya da işlevi nedir?
farklılığını öngörür. Onların diğer şeyler gibi
2) Bu tür terimlerin ahlaki anlamda kullanılışı, ahlaki
nesneleştirilip, kavramlaştırılabileceklerini söyler.
olmayan kullanılışından, ahlaki yargılar normatif
Kuçuradi, değerleri ele alınırken bilgi kuramsal bakışın da
yargılardan nasıl ayrılır? Ahlaki olmayanın zıddı
ontolojik bakışın da, yeterli olmadığını söyler. Değerler
olarak alındığında ahlakinin anlamı nedir?
ancak insan yaşamıyla bağlantı içinde, yani antropolojik
3) “Eylem”, “vicdan”, “irade”, “özgür irade”,
olarak ele alınırsa, değer sorunları anlaşılıp
“niyet”, “söz verme”, “özür dileme”, “güdü”,
aydınlatılabilir. Bu nedenle değerleri ele alırken
“sorumluluk”, “akıl”, gibi birbiriyle bağlantılı
antropolojik bakışın da gerekli olduğunu düşünür.
terimlerin ya da kavramların açıklaması ya da
Kuçuradi, değer sorunlarını değerlendirme sorunundan anlamı nedir?”
hareketle ele alır. Onu bu konu üzerinde durmaya götüren,
Temellendirme
yaşamda karşılaştığı değerlendirmeler, aynı şeyin farklı
kişilerce farklı şekilde değerlendirilmesi ve her kişinin Meta-etiğin dördüncü sorusu temellendirmeye ilişkin;
kendi değerlendirmesini tek doğru değerlendirme “Etik yargılar ve değer yargıları kanıtlanabilir mi ya da bu
saymasıdır. Buradan hareketle değer probleminin yargıların geçerli oldukları gösterilebilir mi? Evetse, nasıl
felsefede değerlendirme ve değerler problemi olarak ve ne şekilde? Ya da ahlaksal akıl yürütme ile değere
karşımıza çıktığını söyler. ilişkin akıl yürütmenin mantığı nedir?” sorusudur.
Bunun dışında, değer ve değerler kavramları üzerinde
Bu sorular, meta-etiğin standart sorulardır çünkü etik
durur. İkisinin temeldeki farkını, sonra da değerler
tartışmalar söz konusu olduğunda esas bilmek istediğimiz,
arasındaki farkları, yani tür olarak insanın başarıları olan -
bilgi, bilim, sanatlar, felsefe, teknik, kültürler-gibi değerler anlamdan çok, kabul ettiğimiz ahlak ve değer yargılarının
ile kişilerarası ilişkilerde ortaya çıkan sevgi, dürüstlük temellendirilip temellendirilemeyecekleri, temellendirile-
olma, bağlılık, saygı, adil olma gibi etik değerleri ve de biliyorlarsa, bunun hangi temele dayanarak yapıldığıdır.
açık düşünebilme, doğru bağlantılar kurabilme gibi kişisel
Uygulamalı Etik
değerleri ortaya koyar.
“Pratik etik” ya da “uygulamalı etik”, ölüm cezası,
Meta-Etik
işkence, kürtaj, ötanazi, genetik araştırmalar, işkence
Meta-etik ya da analitik etik, pozitivist ve analitik gibi günümüzün öne çıkan kimi önemli etik sorunlarını
geleneğin ,Mantıkçı Pozitivizmin, etikteki yansıması ya da ele alan bir yaklaşımdır.
etiğe uygulanmasıdır. Pozitivizmin ve bununla bağlantılı
olarak pozitif bilim düşüncesinin tek bilgi biçimi olarak Etikte Teori- Pratik Sorunu
görülmesi, bunun dışında her türlü bilginin “metafizik”
sayılmasının bir sonucu olarak gelişmiştir. Böylece, etiğin Höffe’nin, Aristoteles ve Moore’dan hareketle dile getirdiği
varlığını sürdürebilmesinin yolu olarak etikte analitik saptamalarda, etik, “pratiğin teorisi” olarak adlandırılan
yaklaşım ağırlık kazanmış; bunun sonucunda ise etik, bilgi alanında yer almaktadır. Bu durumun nedeni etiğin
önermeler ortaya koymak yerine, bir şey söylemeden hedeflediği şeyin ne olduğuna ilişkin sorunun soruluş
çözümleme ve temellendirme yapan bir bilgisel alana biçimidir. Daha açık bir deyişle “etik bilgiyi mi hedefler,
dönüşmüştür. Bu bağlamda, meta-etik, “metafizik olma”, eylemi mi?” sorusudur. Bu soru, ya biri ya öteki türünden
“anlamsız olma”, “aşkın olma” suçlamalarından bir yanıt bekleyen bir sorudur; gerçekte ise eylem ve bilgi

2
FEL102U-ETİK
Ünite 5: 20. Yüzyılda Etik

karşı karşıya konulabilecek şeyler değillerdir. Tam tersine İş(letme) Etiği


etik bilgi alanı söz konusu olunca bunlar birbirinden
Ticaretin, sanayinin ve hizmet sektörlerinin gelişmesi,
ayrılamayacak şeylerdir. Etik eyleme ilişkin bilgiler ortaya
kurumsal yapıların oluşması ve bu kurumların salt maddi
koymaya çalışır, onun hedefi budur. Bu bilginin hakkında
kazanç temelli faaliyet göstermeleri sonucu ortaya çıkan etik
olduğu şeyse, geniş anlamda eylemdir: insanın yapıp
sorunlar, bu alanlara etik açıdan bakan çalışmaları
etmeleri, bu yapıp etmelerin başlangıcını oluşturan
gerekli kılmıştır. İşletmelerde etik sorunların nasıl
değerlendirmeleri, bu değerlendirmelerin dayandığı
ortadan kaldırılacağını açıklamak pek mümkün
değerlerdir.
görünmemektedir. Ama bu amaca yönelik olarak diğer
İki Örnek: Genetik Müdahale ve Ölüm Cezası meslek ya da uğraş alanlarında olduğu gibi kimi işletme
etik kodları (ilke bütünleri) geliştirilmekte, bunlar işletme
Etiğin bir “theoria” etkinliği olduğu, pratikle doğrudan
çalışanlarına duyurularak, işyeri etik komiteleri kurularak
bağı olmadığı ya da somut etik sorunları ele almada
işletmenin etik değerlere sahip, bu değerleri gözeten bir işletme
yetersiz kalacağı sayıltısından yola çıkan “pratik etik”
olması sağlanmaya çalışılmaktadır.
savunucuları günümüzün kimi etik -ya da etik boyut da
taşıyan- sorunlarını konu edinmektedir. Bu soranlar kürtaj, Etik ve Meslek İlkeleri
kök hücre ve genetik araştırmaları, ötanazi gibi biyoetik
Bugün meslek sayısı kadar çok sayıda olan meslek
sorunları olabildiği gibi, hayvan hakları feminizm gibi
etiklerinin her birinin bir “etik” olduğu, felsefesinin en
sorunlara, hatta açlık ve yoksulluk sorunu gibi siyasal-
eski disiplinlerinden biri olan etiğin de, yeni adıyla “felsefi
ekonomik sorunlara kadar uzanabilmektedir.
etiğin” de, bu etiklerden birisi olduğu düşünülmektedir.
Genetik Müdahaler ve Etik Felsefenin bir alanı olarak etiğin sorunları, diğer kişilerle
ve kendimizle ilişkilerimizde verdiğimiz kararlarla ve
Günümüzde biyolojideki ve/veya tıptaki genetik (örneğin
yaptığımız eylemlerle ilgili olmalarına rağmen, yaşamda
kök hücre) araştırmalarının bugün ulaştığı düzey, bu
karşılaşılan etik sorunlardan farklı türden sorunlardır.
konuda teknolojinin daha fazla uygulanabilir, genlere tıbbi
Günlük yaşamdaki sorulan sorular, belirli bir kişinin belirli
olarak müdahale edilebilir olması, bu konuya ilişkin
bir durumu, eylemi, kişiyi vb. değerlendirmesiyle ve o
kaygıları, etik sorgulamayı da birlikte getirmiştir.
belirli durumda yapması gerekenle ilgili sorulardır. Buna
Ölüm Cezası karşılık meslek etiklerinde sorulan sorular, belirli bir
mesleği icra ederken -yani belirli tek durumlar karşısında-
Cinayet işleyenlerin, özellikle vahşice işlenen cinayetlerde
kişinin genel olarak ne yapması gerektiğine ilişkin
suçluların ölüm cezasıyla cezalandırılması gerektiği,
sorulardır. Etik ve hukuk normlarla ilgili sorunlardır. Bu
cinayet işleyerek bir insanın yaşamına son veren kişinin
nedenle meslek etikleri en başta kendi uğraşı alanlarına
yaşamına son verilebileceği düşüncesi oldukça yaygındır.
ilişkin normlar geliştirmeyi, bunları da söz konusu alanın
Bu bilinen en eski “adalet!” ilkesidir. Buna karşılık
etik kodları olarak saptamayı hedeflemektedirler. Ancak
cezalandırmayı intikam alma olarak görmeyenler, bu
tüm etik sorunlar normlara ilişkin ya da normlar
düşüncelere şiddetle karşı çıkmaktadırlar. Ölüm cezasına
geliştirerek çözülecek sorunlar değildir. Farklı alanda
karşı çıkılmasının ana nedenlerinden birisi budur
karşılaşılan etik sorunlar özünde kimi ortaklıklar taşır. Bu
Meslek Etikleri nedenle farklı alanlardaki etik sorunlarını ortaya koymak,
sorunun doğru çözüme kavuşmasını sağlayacak ilk
Günümüzde etiğe karşı olan ilginin artışı kimi mesleklerde
karşılaşılan etik sorunların artmasının ya da artan aşamadır.
sorunların farkına varılmasının bir sonucudur.
Tıp Etiği
Tıp etiği eski ve yaygın bir meslek etiğidir. Bunda tıbbın
ilgilendiği sorunların çok daha can yakıcı olmasının bir
payı olduğu gibi, tıpta teknoloji kullanımının da önemli
bir payı vardır. Tıp alanında kullanılan teknolojik cihazlar
ya da yöntemler ile insan bedenine yapılan müdahaleler,
yaşamı uzatmaya yarayan, ama insanca yaşama olanağını
azaltan tedavi yöntemleri, “her ne koşulda olursa olsun
daha uzun yaşatma” kuralına bağlılık, zaman zaman
itirazlarla karşılaşmış, bu tartışmalardan da tıp etiği
doğmuştur.

You might also like