You are on page 1of 2

9.

Senfoni

Beethoven 17 Aralık 1770 yılında Almanya’nın Bonn şehrinde doğmuştur. Yaşamı


boyunca sıkıntı çekmiştir. Küçükken sert piyano eğitimleri görmüştür. 1779 yılında bestecilik
dersleri de almıştır. Hocasının yardımıyla 1783 yılında ilk bestesini yayınlamıştır.
Beethoven'ın bu muazzam yeteneği başpiskopos Maximilian Friedrich tarafından fark
edilerek maddi ve manevi yönden desteklenir.

Bu sıralarda aydınlanma çağı ve masonluk baş gösterir. Bu olaylar Beethoven’ı


derinden etkiler. Beethoven Mozart ile çalışmak umuduyla Viyanaya gider ancak annesi
hastalanıp vefat edince Bonn’ a geri döner. Belli bir müddet Bonn da kalır ve sonra Viyana’ya
geri döner ve Joseph Haydn ile çalışmaya başlar. Haydn Beethoven in yeteneğini farkeder ve
ona destek olur. İlk başta piyanist olarak duyuldu. Daha sonra besteciliği ön plana geçti.

Beethoven sağlık problemleri yaşamaya başladı. 1801 de işitme problemleri çekmeye


başladı. 1817 de komple sağır oldu. Fakat bu onun besteciliğini etkilemedi ve eser üretmeye
devam etti. 9. Senfoni de sağırken yazdığı eserlerdendir.

9. Senfoni, Beethoven'ın 9. Senfonisi ilk defa 1824 yılında Viyana'da Karntnerthor-


Theather'da seslendirildi. Senfoninin sonu koro ile birlikte Schiller'in "Neşeye Övgü"sü ile
sonlanır. Bu sonlanma, "Neşeye Övgü"yü çok ünlü bir hale getirmiştir. Senfoni,
Kral Friedrich Wilhelm'e ithaf edilmiştir. Ayrıca Dokuzuncu Senfoni, insan sesinin
kullanıldığı ilk senfonidir ve eser süresinden dolayı uzun süren senfoniler arasında yer alır.

Eser de Friedrich Schiller'in 1785 yılında kaleme aldığı ‘An die Freude' adlı şiirine
dayanmaktadır. Bu şiirde farklı insan ırklarının kardeş olmaları ve uyumlu ve huzur içerisinde
yaşamalarını gerektiğini anlatan sözler vardı. Beethoven da hemen hemen bu düşünceleri
savunuyordu. Bu yüzden senfonisinin son bölümüne bu sözleri koro vokali ile eklemeye karar
verdi.

Ben bu karıarı verdiğini öğrenince eserin aslında barış ve uyumu doğanın güzelliği ve
dünyada ki tüm güzel duygulara hitaben yazıldığını düşünüyorum.Senfoni 2 yılda
yazılmıştır.4 bölümden oluşur.
İlk bölümde sanki Viyanaya gideceği esnada olan aydınlanma çağını anlatıyor gibi. İlk
başta bulanık ve biraz karamsar bir havayla giriş yapıyor. Burada biraz kendi problemlerinde
ziyade insanlığın çektiği problemleri ele almış gibi ve daha sonrasında gelen bir aydınlık
onları bu derttenve tasadan kurtarmış gibi ve sonra mutluluk neşe ve huzur geliyor. İlk
bölümde bu temanın işlendiğini düşünüyorum. Aynı zamanda doğanın güzelliğinden de
bahsediyor. Aydınlanmadan sonra herşey daha güzelleşiyor ve en sonunda herşey yolunda ve
bu şekilde devam edecek gibi bir tema hissediyorum.

İkinci bölümde daha kararlı bir tema hissettim sanki doğanın kat kuralları varmış.
Daha çok gerçeklerden bahsediyor gibi. Doğanın fiziğini anlatıyormuş gibi.

Üçüncü bölüm biraz daha romantik bir hava içeriyor. Dünyada ki başka bir güzellik
olan aşkı anlatıyor bana göre.

Dördüncü bölümde neşe anlatılıyor. İlk üç bölümün ana temalarıyla örülü üç geçiş yapılıyor.
Önce neşeyi hazırlayan coşkulu bir müzik, sonrasında baritonun şu sözleri duyuruluyor:
“Dostlar, olmaz bu seslerle! Bırakın bizi, neşeyle ve daha güzel seslerle seslenelim size!”
Bu davetle, aniden türlü çalgılar ve insan sesiyle güçlendirilmiş son kısım başlar. Ziller ve
vurma çalgıların eşliğinde, koro ve solistler Schiller’in “Neşeye Övgü” şiirinin ölümsüz mısralarını
seslendiriyorlar.

Eser barış, neşe ve dünyayı anlatıyor.Son bölümü ‘’Neşeye Övgü’’ neşeyi anlattığı ve
Friedrich Schiller’in anlamlı sözlerini içerdiği için Avrupa Birliği Marşı olmuştur.

Beethoven'in 9. Senfonisi'nin son bölümünden uyarlanan Avrupa Marşı, 1972 yılında


Avrupa Konseyi tarafından kabul edilmiştir. Bu yüzyılın en önemli şeflerinden biri olan
Herbert von Karajan, Avrupa Konseyi'nin ricasını kırmayarak, solo piyano, nefesli çalgılar ve
senfoni orkestraları için üç adet enstrümental düzenleme yazmıştır.

1903005
Şerifcan AYVAZ

You might also like