İngilizce yemek tarifi verirken İngilizce mutfak eşyalarını bilmek gerek.

Tarif
verirken kullandığımız belli başlı ifadeler ve kelimeler var. Bunları bildiğimiz
zaman anlatamayacağımız ya da anlayamayacağımız bir İngilizce yemek
tarifi olmaz herhalde : )

İngilizce yemek tariflerini daha iyi anlayabilmeniz ve anlatmanız için bu

yazımızda sizlere mutfak eşyalarının İngilizcesini aktarmak istedik. Mutfak
eşyalarının İngilizcesini yazdık ve örnek cümlelerle nasıl kullanıldığını
gösterdik. Hazırsanız yemek tarifinde yer alan mutfak eşyalarının
İngilizcesine birlikte bakalım!

İngilizce Yemek Tarifinde Yer Alan Mutfak

Eşyaları
saute pan: sote tavası

e.g Put them into the saute pan. → Onları sote tavasına koyun.

skillet: kızartma tavası

e.g. Heat half a cup of oil in a deep cast-iron skillet. → Derin bir demir
döküm kızartma tavasında yarım su bardağı sıvı yağı kızdırın.
wok: derin tava

e.g. Heat some oil in a wok, then add the vegetables and stir-fry for two
minutes. → Derin tavada biraz yağ ısıtın, ardından sebzeleri ekleyin ve iki
dakika karıştırarak kızartın.
stockpot: kazan

e.g. Put the veggies into the large stockpot. → Sebzeleri

büyük kazana koyun.
saucepan: tencere

e.g. Put a lid on the saucepan. → Tencereye bir kapak koyun.

handle: sap, kulp

e.g. I can’t pick the kettle up – the handle‘s too hot. → Su ısıtıcısını

kaldıramıyorum – kulp çok sıcak.
lid: kapak

e.g. Can you get the lid off this jar? → Bu kavanozun kapağını açabilir

misin?
spout: lüle
e.g. The spout is chipped so it doesn’t pour very well. → Lüle kırılmış, bu
yüzden çok iyi dökülmüyor.
kettle: ketıl

e.g. She made herself a sandwich while she waited for the kettle to boil.
→ Ketılın kaynamasını beklerken kendine bir sandviç yaptı.
baking pan: fırın tepsisi

e.g. Macaroons are often baked on edible rice paper placed on a baking
tray. → Badem kurabiyeleri genellikle bir fırın tepsisine yerleştirilmiş
yenilebilir pirinç kağıdında pişirilir.
can opener: konserve açacağı

e.g. Can openers are very practical items. → Konserve açacakları çok pratik

ürünlerdir.
colander: kevgir

e.g. After four minutes, pour the pasta into a colander to drain. → Dört
dakika sonra makarnayı süzmek için bir kevgire dökün.
İngilizce Mutfak Eşyaları
cutting board: kesme tahtası

e.g. Chefs place an onion on a cutting board and chop it with a few rapid
cuts of a sharp knife. → Şefler bir soğanı kesme tahtasına koyar ve keskin
bir bıçağın birkaç hızlı kesimiyle doğrar.
frying pan: kızartma tavası

e.g. Heat the butter in a heavy-based frying pan. → Kalın tabanlı

bir kızartma tavasında yağı ısıtın.
grater: rende

e.g. Cooks Notes: use a cheese grater to grate the vegetables. → Aşçı

Notları: Sebzeleri rendelemek için peynir rendesi kullanın.
knife: bıçak

e.g. Be careful with that knife or you’ll cut yourself! → O bıçağa dikkat et

yoksa kendini keseceksin!
ladle: kepçe

e.g. She poured the soup into bowls with a ladle. → Çorbayı
bir kepçeyle kaselere koydu.
masher: patates ezici

e.g. Mash with a potato masher till all is smooth. → Her şey pürüzsüz olana
kadar patates ezici ile ezin.
muffin tray: kek kalıbı

e.g. Add in the bacon and onion, then pour the mix into the muffin tray. →
Pastırma ve soğanı ekleyin, ardından karışımı kek kalıbına dökün.
oven mitt: fırın tutacağı

e.g. Use an oven mitt and be careful, as the caramel will be very hot. →
Karamel çok sıcak olacağından bir fırın tutacağı kullanın ve dikkatli olun.
paring knife: küçük bıçak

e.g. My mother uses a paring knife to cut onions. → Annem soğan kesmek
için küçük bıçak kullanır.
peeler: soyacak

e.g. Use the potato peeler to peel these potatoes. → Bu patatesleri soymak

için patates soyacağı kullanın.
Mutfak eşyalarının İngilizcesi
pizza cutter: pizza kesici

e.g. Chop onions finely with a pizza cutter. → Soğanları pizza kesici ile ince
ince doğrayın.
pot: tencere

e.g. Fill a large pot with salted water and bring it to the boil. → Büyük
bir tencereye tuzlu su doldurun ve kaynatın.
rolling pin: oklava, merdane

e.g. Use a rolling pin to flatten the dough. → Hamuru düzleştirmek için
bir oklava kullanın.
teapot: çaydanlık

e.g. She refilled the teapot with boiling water. → Çaydanlığı kaynar suyla

yeniden doldurdu.
tongs: maşa

e.g.  Use tongs instead of a fork. → Çatal yerine maşa kullanın.

whisk: çırpıcı

e.g. Using a whisk, blend the ingredients thoroughly. →

Bir çırpıcı kullanarak malzemeleri iyice karıştırın.
aluminum foil: alüminyum folyo

e.g. Cover with aluminum foil to keep warm. → Sıcak tutmak

için alüminyum folyo ile kaplayın.
plastic wrap: streç film

e.g. Cover in plastic wrap and refrigerate for 1 hour. → Streç filmle örtün ve

1 saat dondurun.
cookie cutter: kurabiye kalıbı

e.g. Divide the dough into small pieces with a round cookie cutter. →
Yuvarlak bir kurabiye kalıbıyla hamuru küçük parçalara ayırın.
refrigerator: buzdolabı

e.g. Store fruit juice in the refrigerator. → Meyve

suyunu buzdolabında saklayın.
stove: ocak

e.g. She got some eggs out and heated a pan on the stove. → Biraz
yumurta çıkardı ve ocakta bir tavayı ısıttı.
microwave oven: mikrodalga fırın
e.g. Put the fish in the microwave oven and it’ll only take five minutes. →
Balığı mikrodalga fırına koyun, sadece beş dakika sürecektir.
mixer: mikser

e.g. Whip the cream by hand or with an electric mixer. → Kremayı elle veya
elektrikli mikser ile çırpın.
can: kutu konserve

e.g. You’ll need a can of tuna for this recipe. → Bu tarif için bir kutu ton
balığı konservesine ihtiyacınız olacak.
jar: kavanoz

e.g. Can you get the lid off this jar? → Bu kavanozun kapağını açabilir
misin?
jug: sürahi

e.g. She spilled a jug of water. → Bir sürahi su döktü.

İngilizce mutfak eşyalarına resimli örnek