You are on page 1of 7

Kürt Tarihi

Şeyh
MİLLET VE HALİFE YOLUNDA

Ubeydullahê
NehrÎ İsyanı-III
Sabri Ateş

Ş
eyh Ubeydullah İsyanı’nı ister milliyetçi
bir hareket ister sosyal ve dini baskıya karşı
bir ayaklanma olarak görelim şurası açık ki
bu hareket Kürt halkını ortak bir cephede
toplayamadı. Aşiretlerin merkezi devletlerle olan
ilişkileri, coğrafi konumları yani dağlı ya da ovalı
olmaları, birbirleriyle olan ilişkileri, liderlik çekiş-
meleri, tarihsel aidiyet duyguları (İran/Şah ya da
Osmanlı/Sultan’a karşı) ve tabi ki milli bir kimlik
idealinin oluşmasına elverecek şehirleşme, yayın
organları ve eğitimden yoksunluk da bunda önem-
li bir rol oynamıştır. Kürtlerin birleşmiş bir cephe
olup olmaması ya da bazı aşiretlerin şeyhe karşı
cephede yer alması ilerleyen İran ordusu için çok
anlam taşımamış ve isyanı bastırmasını bir yakıp
yıkma hareketine çeviren ordu Kürtler arasında bir
fark gözetmemiştir. Bu duruma gönderme yapan
İskender Quryans “Bir kural olarak İran hüküme-
ti ne gerekli soruşturmayı yapacak ne de insanları
adalet ve hukuka göre cezalandıracaktır. Suçlu ve
suçsuz aynı cezaya çarptırılacaktır...” demiş ve de-
diği de çıkmıştır.1
Şeyh Ubeydullah İsyanına dair yazanlar ge-
nellikle isyan sonrasında ne olduğuyla çok il-
gilenmemişlerdir. Halbuki Kaçar hükümeti ve
onunla işbirliği yapan Şahseven gibi kabileler is-
yanı Kürdistan’ın özellikle Sünni bölgelerinde
Tahran’ın hakimiyetini perçinlemek için bir fırsat

Şeyh Ubeydullah’ın
mührü.
ekim-kas m 2013 15
Kürt Tarihi

Şeyh Ubeydullahê Nehrî İsyanı tüm Kürtleri bir araya getirme hedefine
yaklaşamamış olsa bile Kürt milli uyanışının en önemli merhalelerinden
biridir. Beş yüz bin haneden oluşan Kürt halkının kendi devletine sahip
olması gerektiği anlayışı ve programıyla yola çıkan Şeyh Ubeydullah,
Kürt milli uyanışında özel, hatta kurucu bir yere sahiptir.

da Şii olmaya zorlanmıştır.2 Osmanlı Urumiye


Konsolosu’nun verdiği bilgilere göre Mergever’de
Şeyh Ubeydullah’ın bin beşyüze yakın insan öldürülmüş ve Maha-
mührü. bad çevresinde yirmi köyün sakinleri öldürülmüş,
gençler ve kadınlar esir olarak alınmışlardır.3
Yine İngiliz Konsolosu William Abbot’a göre
Urumiye’de Şiiliği kabul eden bir kaç köy dışın-
da beş bine yakın Kürt ailesi dağlara ve vadilere
sığınmış ve açlık ve soğuktan yok olma tehlike-
siyle karşı karşıya kalmışlardır.4 Bu zulümlerin
birebir tanığı İskender Quryans bu kuvvetlerin
Kürt adını yeryüzünden silmek istediğini ve yapı-
lan vahşetlerden kaçan halkın dağlara sığındığını
olarak kullanmış ve bunu insafsızca yapmışlar- ekler. İran kuvvetlerinden kaçan hanelerin sayısı-
dır. Hududa doğru ilerleyen İran kuvvetleri kış nı tam olarak tespit etmek nerdeyse imkansızdır.
ortasında Kürt köy ve kasabalarını yağmalayıp, Kaynaklar on beş bin haneyle dönemin nüfus yo-
yakıp yıkmış, sakinlerini göçe zorlamış ve bazı- ğunluğu göz önüne alınınca oldukça yüksek bir
ları Şii köylere karşı olmak üzere birçok vahşete sayı olan yüz bin hane arası bir rakam verirler. En
iyimser tahminle yüzlerce köy, mezra, ve nahiye-
imza atmışlardır. Bu makalenin sınırları içerisin-
nin insansızlaştırılması ve bir çoğunun da yakılıp
de detaylarına giremeyeceğimiz ve kaynaklarımı-
yıkılması demektir bu sayılar.
zın bahsettiği bazı vahşetleri şöyle sıralayabiliriz:
kafa kesme, insanları diri diri yakma, kol ve bacak Bu zulüm karşısında isyanın başarısızlığı üze-
kesme, tecavüz, kadın ve kızların zorla alıkonması rine Nehri’ye dönmüş olan Şeyh Ubeydullah, ta-
raftarları ve hududun Osmanlı tarafına geçmiş
ve bazı örneklerde hamile kadınların karınlarının
olan İran Kürdistan halkı yeni bir isyan hazır-
deşilip kendilerinin ve çocuklarının öldürülmesi.
lığına başlarlar. Doğaldır ki bu durum İstanbul,
Bunların yanında İskender Quryans’ın anlattığı-
Tahran ve St. Petersburg’u alarma geçirir. 2 Ocak
na göre mesela Mahabad, Oşnu, Saqqez, ve Sinne
Nasreddin Şah’ın 1881 tarihinde toplanan Osmanlı Bakanlar Ku-
mührü. bölgelerinde bir çok insan öldürülmüş, bir çoğu
rulu yapılan zulümlere ve Rusya’nın sınıra yığdığı
kuvvetlere dair kaygısını belirtip, sultana sada-
katine dair açıklamalarına bakılmaksızın şeyhin
bölgeden çıkarılmasını ister.5 Bundan yaklaşık
olarak 20 gün sonra tekrar bir araya gelen Bakan-
lar Kurulu şeyhin sultana sadakatini vurgulaması-
na ve zulüm altındaki Sünnilere yapılan baskıları
durdurmak için isyan ettiğini belirtmesine rağ-
men, asıl olarak iki taraf Kürtlerini kendi iradesi
altında birleştirip bağımsız bir devlet kurmak ni-
yetinde olduğunu ve bu yüzden de otuz kırk bin
silahlı adamı bir araya getirebilen şeyhin hudut-

16 ekim-kas m 2013
Kürt Tarihi

tan uzaklaştırılmasını ister. Böyle bir adım İran’ın


Rusya’ya yardım için başvurmasına da engel
olacaktır diye düşünülür.6 Yine Sadrazam Said
Paşa Sultan’a şeyhin bölgedeki Müslüman ve
Hıristiyanları birleştirerek tekrar isyan edeceğini
ve muhtariyet ilan edeceği bilgisini verir. İddiala-
rına delil olarak da şeyhin Erciş halkına yazdığı
ve Mart sonunda İran’a saldırmak için hazır olun
dediği mektupları gösterir.7
Bu tür kaygılardan kaynaklı olarak olsa ge-
rektir ki pan-İslamist olarak damgalanan II. Ab-
dülhamid rejimi İran’da Sünni halka karşı yapılan
baskıları durdurmaktan çok Şeyh’in yarattığı po-
tansiyel tehlikeyi, yani Kürt halkının bir liderlik
etrafında toplanma ve sınırları aşiret sınırlarının
ötesine geçen bir örgütlenme potansiyelini ber-
taraf etmeye yönelmiştir. Bu rejimin daha sonra
geliştirdiği Hamidiye Alayları gibi halkı yeniden
aşiret ağalarının liderliğine mahkum eden ve si-
yasi evrimde geriye götüren aşiretsel örgütlenme-
yi güçlendiren politikaları bundan ayrı düşünü-
lemez. Birleşmiş bir Kürt cephesi ve Ubeydullah
gibi karizmatik birinin liderliği hafife alınamazdı.
Bunun farkında olan İstanbul’un Tahran Büyü- İran zulmünün durdurulacağı konusunda garanti
kelçisi Fahri Bey “eğer çözülmezse Kürt mesele- vermezse tekrar İran’a karşı saldırıya geçeceğini
sinin Bulgar sorunundan daha önemli bir sorun” de ekler.8 Görüşmeler sürer ve İran ve Osman- Şeyhin Erciş
olacağını İstanbul’a yazıp tedbir alınmasını ister. lı bölgeye kuvvet yığarken şeyh de boş durmaz. halkına yazdığı
Buna ek olarak Tahran ve St. Petersburg sürek- Bitlis’ten, Musul ve İran’ın Gilan eyaletindeki mektup.
li olarak şeyhin bölgeden uzaklaştırılması için Sünnilere kadar her tarafa mektuplar yazıp halkı Başbakanlık Osmanlı
Arşivi, Y. PRK. EŞA,
İstanbul’a baskıda bulunurlar. İsyanın sona erme- yeniden başlatacağı isyana katılmaya çağırır.9 7/34.

sinden dört ay sonra bu koroya Londra ve Paris’te


Bu dönemde İran ve Rusya da şeyhin böl-
katılır.
geden uzaklaştırılması  için İstanbul’a baskıları-
Şeyh ve yurtlarından göçertilen halkın yeni- nı gittikçe arttırırlar. Anlaşılan zayıf ve silahsız
den isyan için hazırlıkları sürerken, İran’ın genel Kürt halkının bu güçlerle başa çıkamayacağı-
af çıkarması ve Osmanlı otoritelerinin şeyhle nın bilincinde olan Şeyh de daha yumuşak bir
yaptığı görüşmeler sonucu şeyh İstanbul’a git- tavır alır. Nihayet Şeyh’i ziyaret edip Sultan
me düşüncesine sıcak bakmaya başlar. Bunlardan Abdülhamid’in konuyla ilgili fermanını kendi-
yoğun kar altında yolu yüzlerce Kürt tarafından sine sunan Van’daki 4. Ordu Müşiri Nafiz Paşa,
açılan ve Şemdinan’a ulaşması sağlanan sultanın 19 Mayıs 1881 tarihinde İstanbul’a şeyhin sul-
yaveri Ahmed Ratıb Bey yurtlarını terk eden yüz tanın İstanbul’a gitme davetini kabul ettiğini ve
bin ailenin ellerinde kalan ne varsa satıp silah oğullarının iknasına çalışıldığını haber verir.10
almaya ve yeni bir isyana hazırlandıklarını ha- Yine Nafiz Paşa 10 Haziran’da hiç bir zorlukla
ber verir İstanbul’a. Yapılan görüşmelerde şeyh karşılaşılmadan ve kendisine gösterilen ihtiramla
esas olarak tekrar İran’ın Sünni halk üzerindeki Şeyh’in Şemdinan’dan Van’a ulaştığını haber verir.
baskılarına vurgu yapıp bunun isyan nedeni ol- Durumdan elçisi aracılığıyla haberdar edilen Na-
duğuna ve İstanbul’un bunu durdurmak için çaba sıreddin Şah isyanın bastırılmasında rol oynayan
sarf etmesi gerektiğine vurgu yapar. Eğer İstanbul Osmanlı paşalarının nişan ve taltifleri için kendi
sığınmacıların İran’a güvenlik içinde dönüşü ve dışişleri bakanlığına emir verir.11

ekim-kas m 2013 17
Kürt Tarihi

Babalarından kısa bir süre sonra Şeyhin oğulla-


rı da İstanbul’a gelir. İsyanın önemli liderlerinden
olan ve İran tarafında kalan Hemze Axa Men-
gur affa rağmen mücadeleyi bırakmaz ve yanında
kalan iki yüz kadar atlıyla bölgede hala harekat
halinde olan İran kuvvetlerine karşı gerilla tar-
zında mücadele etmeye devam eder. Bu mücadele
sürerken kendisi de Kürt, İran’ın en önemli bü-
rokratlarından olup, isyan bölgesine gönderilmiş
olan Emir Nizam Garrrusi Kur’an üzerine yemin
ederek ve araya aracılar sokarak Hemze Axa’yı
görüşmek için davet eder. Yanında on dört kişiyle
davete icabet eden Hemze Axa klasik bir kalleşlik
örneği olarak davet edildiği çadırda, Garrusi’nin
bir bahaneyle çadırdan ayrılmasıyla kurşun yağ-
muruna tutulur. Kesilen başı Urumiye’de bulunan
İran başkumandanına gönderilir. Bilindiği gibi bu
İranlı Kürt liderlerin görüşmek için davet edilip
katledildiği son görüşme olmayacaktır.

Şeyhin İstanbul’dan kaçışı


İran ordusunun devam eden zulümlerini ha-
berini alan Şeyh, büyük bir ihtimalle 1882 yı-
lının Temmuz sonları ya da Ağustos başlarında,
bir yıllık saray misafirliği/ev hapisliğinden kaçıp
tekrar bir isyan başlatmak için yola koyulur. Kaf-
kasya üzerinden, kaçışından haberdar olan Os-
manlı, Rus ve İran otoritelerine yakalanmadan
Hakkari’ye ulaşır. Samuel. G. Wilson’un Persian
Life and Customs isimli kitabında New York Eve-
ning Post gazetesinden aktardığına göre Ramazan
İran’ın isyana katılanlar için genel af çıkarması ayında çileye çekildiğini ilan eden şeyh böylece zi-
üzerine Osmanlı tarafına sığınan mültecilerin bir yaretçilerin gelişini de engellemiş ve gelenlere de
Hemze Axa kısmı İran’a dönerken, şeyh şaşaalı bir şekilde bir şeyhin çileye çekildiği söylenip döndürülmüşlerdir.
Mengur’un Şeyh bölük süvari ve top arabaları eşliğinde İstanbul’a Şeyhin çilede olduğundan kuşku duyulmasın diye
Ubeydullah’a Mukri
bölgesinin bazı
girer. Şeyh’in İstanbul’a varışına dair oldukça de- odasının kapısına bırakılan su ve ekmek de sadık
şehirlerini ele taylı haberlerden biri The New York Daily Tribune hizmetçisi tarafından halledilmiştir. Sultan’ın na-
geçirdikten sonra gazetesi muhabirinin 17 Ağustos 1881 tarihli bir mazlarda Şeyh’i görmeyip sorması ve sarayda ve-
yazdığı mektubun
raporudur. Kendisini sarayda kabul eden Sultan rilen bir davete şeyhin gelmemesi üzerine şüpheye
özeti.
II. Abdülhamid’in Şeyh’e büyük bir hürmet gös- düsen yetkililer harekete geçmişler ama o arada
terdiğini ifade eden muhabir, saray yakınında bü- şeyh çoktan sırra kadem basmıştır.13 Daha sonra
yükçe bir evin hizmetçileri ve arabalarıyla Şeyh’in sadık hizmetçisi sorgulanmış ama kaçışla ilgili
emrine verildiğini ve şeyhin konağına her gün bir bilgiye ulaşılamamıştır. Bir Osmanlı raporuna
saray mutfağından yemek gönderildiğini belirtir. göre Başkale’ye vardığında beş bin kişi tarafından
Muhabirin şeyhe atfettiği “Kürtler milli bir var- karşılanan şeyh tekrar isyan için çağrılar yapmaya
lık göstermek ve iç gelişimlerini sağlamak için ne başlamış ve bir çok aşiretten de kendisiyle beraber
yapmalıdırlar?” sorusu ne yazık ki hala güncelliği- olduklarına dair haberler almıştır.14 Nehri’ye gelen
ni korumaktadır.12 Sultan’ın yaveri Kamil Bey’le yapılan görüşmeler-

18 ekim-kas m 2013
Kürt Tarihi

de şeyh Sultan’a sadakatinin sorgulanamayacağını Şeyh Ubeydullah, İran tarafındaki aşiret


ve Musul’a yerleşmesi için izin verilmesini ister.
reislerinden birine yazdığı bir mektupta
Kaçışından iki ay sonra direkt olarak Sultan’a ya-
zan Şeyh yine sadakatini vurgulayıp 93 harbinde Osmanlı ve İran otoritelerinin Kürdistan’ı
çağrılarına kulak verip hiç bir karşılık bekleme- yok etmek konusunda birleştiklerini ve
den cepheye koşan kırk bin Kürt gönüllünün bu- Kürdistan’ın birleşmesinden başka çareleri
nun kanıtı olduğunu belirtir. Sultan’a İmam el- olmadığını vurgular.
Müslimin diye hitap eden şeyh mektubunu “El
dai, el-Qadiri, el-Nakşibendi, Ubeydullah” diye
imzalar ve İran düşmanlığına hedef olan ülkesi
halkını sırat-ı müstakimde tutmak ve sahip çık-
mak için Musul ya da Van’da oturmasına müsaade
edilmesini ister.
Şeyh esas olarak zaman kazanmak amacıyla
bu pazarlıkları yaparken, diğer yandan da taraf-
tarlarını harekete geçirmek için çalışır. Aynı za-
manda Osmanlı ve İran kuvvetleri de muhtemel
bir kalkışmayı önlemek üzere bölgede birikmeye
başlarlar. Osmanlı otoritelerinin eline geçen ve
şeyhin İran tarafındaki aşiret reislerinden birine
yazdığı bir mektupta Osmanlı ve İran otoriteleri-
nin Kürdistan’ı yok etmek konusunda birleştikle-
rini ve Kürdistan’ın birleşmesinden başka çareleri
olmadığını vurgular şeyh. Durumun ciddiyetinin
farkında olan İstanbul şifre bir telgrafla Kamil
Bey’e soruna barışçıl bir çözüm bulursa ödüllen-
dirileceği bildirir. Barışçıl çözümün gecikmesi,
İran ve Rusya baskısının artması dolayısıyla İs-
tanbul harekete geçer. Herki aşiretinin eski bir
kan davasını bahane ederek Şeyh’e sorunlar çıkar-
ması, Osmanlı kuvvetleriyle yaşanan küçük çaplı
çatışmalar ve istediği kuvvetleri toplayıp hareke-
te geçmesinin güçlüğünü idraki Şeyh’e çıkar yol Sonuç
bırakmaz. Gerdi aşireti ve az sayıdaki taraftar-
Şüphe yok ki Şeyh Ubeydullah ve onun adıyla
larının üzerine gönderilen kuvvetlere karşı ko-
anılan isyana katılanlar Osmanlı ve İran hakimi-
yamayacağını anlayan şeyh, ve ardından da oğlu
Abdulqadir Musul’a gitmeyi kabul ederler. Orda yetlerinin dışında bir coğrafi yapı ve onunla uyum-
kalmak istemelerine rağmen buna izin verilmez lu bir kimlik tasavvuruyla hareket etmekteydiler.
ve Mekke’ye sürülürler. Şeyh Mekke’de bir yıl Devletlu bir bakış açısıyla yazılmış ve çoğu Kürt-
sonra ebediyete intikal eder (1883). Bilindiği gibi leri evrimsel bir medeniyet çizgisinin alt başmak-
sürgünden dönen Seyyid Abdulqadir daha son- larında gören belgelere rağmen bu sonuca ulaşmak
ra Osmanlı Şuray-i Devlet Başkanlığına kadar araştırmacı tarihçilik için zor değildir. İsyan öncesi
yükselecek, İttihatçılarla işbirliği yaparak İran’ın İran, Osmanlı ve İngiliz belgeleri şeyhin bölgesel
Sünni Kürtlerini tekrar imparatorluğa katmaya bir lider olduğu ve çok hürmet gördüğü konusun-
çalışacak ve bunda başarısız olacaktır. Bilindiği da ve tekkesinin her gün yüzlerce kişi tarafından
gibi daha sonra Türkçü erken dönem cumhuriyet ziyaret edildiği konusunda hemfikirdirler. Mese-
tarafından Kürtçü olduğu gerekçesiyle idam edi- la İngiltere’nin Kürdistan Konsolosu (evet böyle
lecektir.15 bir konsolosluk bir süre var olmuştur) Trotter’un

ekim-kas m 2013 19
Kürt Tarihi

Martin van Bruinessen’in ifade ettiği gibi Cızira Botan, Baban gibi hanedanların
ortadan kaldırılması Kürtlerin politik örgütlenme açısından bir geri aşamaya
itilmesidir. Dini entelektüellerin toplumsal liderliği ele geçirmesi ise politik
evrimsel çizgide bir ileri aşamayı ifade eder. Unutulmamalıdır ki Baban, Botan,
Soran vb. yerel hanedanlar sınırlı coğrafyalara hitap edebilen organizasyonlardır.
Şeyh Ubeydullah’ın liderliği ise aşiret, yayla, şehir, köy, bölge sınırlarını aşan,
seküler millet anlayışında ileri ve modern bir aşamayı temsil eder.
aktardığına göre Van Valisi kendisine Şeyh’in on rağmen böyledir. Tıpkı Şeyh’in mensup olduğu ve
gün içerisinde on-on iki bin atlı toplayabileceğini bölgesel liderliğini yaptığı ve Kadiri-Nakşi tarikat
ve otoritesinin hudut bölgesinde sultandan daha örgütlenmesi gibi bu yeni millet anlayışı var olan
büyük olduğunu söylemiştir.16 coğrafi ve sosyal sınırları aşan bir karaktere sa-
İsyan Şeyh’in gücünün bunun da ötesinde ol- hiptir ve o yüzden de rahatlıkla İran ve Osmanlı
duğunu göstermiştir. Bab-ı Ali’nin Tanzimat’la Kürtlerini ayrı bir yönetim altında birleştirmeyi
beraber giriştiği ve yerel hanedanların sistem- bir program olarak önüne koyabilmiştir.
li bir şekilde yok edildiği merkezileşme siyaseti Bu program tam bağımsızlık yerine halifenin
sonucu meydana gelen iktidar boşluğunda Şeyh otoritesi altında muhtar ve coğrafi bütünlüğü olan
Ubeydullah gibi dini entelektüellerin toplumsal bir Kürdistandır. Amerikalı misyoner Dr. Coch-
liderliğe yerleşmesi aslında seküler bir millet an- ran ve İngiliz Konsolosu William Aboot’un an-
layışının da filizlenmeye başladığı bir süreci ifade lattığına göre Şeyh bu isteğe neden olarak Türkler
eder. Martin van Bruinessen’in ifade ettiği gibi ve Perslerin Kürtlere gereken önemi vermemele-
Cızira Botan, Baban gibi hanedanların ortadan rini ve ihtiyaçlarını anlamamalarını göstermek-
tedir. Şeyhin değişik kişilerle yaptığı konuşma-
kaldırılması Kürtlerin politik örgütlenme açısın-
lara bakılarak günümüz diliyle onu bir yurtsever
dan bir geri aşamaya itilmesidir. Dini entelektü-
olarak nitelemekte bir sakınca yoktur. Halkını ve
ellerin toplumsal liderliği ele geçirmesi ise poli-
memleketini seven ve onların aşağı görülmesine
tik evrimsel çizgide bir ileri aşamayı ifade eder.
tahammül göstermeyecek ve buna son verip hal-
Unutulmamalıdır ki Baban, Botan, Soran vb. ye-
kını ve memleketini düzene sokup diğer milletler
rel hanedanlar sınırlı coğrafyalara hitap edebilen
seviyesine ulaştırmak için elinden geleni ardına
organizasyonlardır. Şeyh Ubeydullah’ın liderliği
koymayacak bir kişiliktir karşımızdaki. Bu yüzden
ise aşiret, yayla, şehir, köy, bölge sınırlarını aşan,
de nihai amacını soran Abbot’a, Şeyh Kürdistan’ı
seküler millet anlayışında ileri ve modern bir aşa- yeniden organize etmek istiyorum diye yanıt
mayı temsil eder. Bu nokta isyanın liderinin kim- verir. İsyana katılan halkın da bu düzensizlik ve
liği ve Şii-Sünni ayrımının isyanda oynadığı role adaletsizlikten, yerel yöneticilerin zulümleri ve
giderek artan vergi ve vergi adı altında zorla para
toplamak istemelerinden ve özellikle de Kaçar
idarecilerinin Şiiliği yayma çabalarına bir direniş
olarak isyana katıldıklarını söylemekte bir sakın-
ca yoktur. Kürtler beş yüz bin hanelik büyük bir
ailedir ve artık kendilerine yapılan zulümlere da-
yanacak halleri kalmadığı için isyan etmişlerdir ve
bu nedenle “millet-i saire gibi muhtariyet-i idare”
istiyorlar diyen Şeyh’e önemli bir kısmının katıl-
ması o yüzden de anlaşılır olmaktadır. Esas ola-
rak isyan düşüncesine uzak olan küçük köylü ve
aşiret mensuplarının isyana katılmaları da ancak
Amerikalı misyoner
Dr. Cochran. bu sebeplerle açıklanabilir. 93 Harbi ve ardı sıra
bölgede artan dinsel ve mezhepsel tansiyon hare-

20 ekim-kas m 2013
Kürt Tarihi

ketin oluşmasında önemli bir rol büyük devletlerin yardımıyla Er-


oynamışsa da, Şii-Sünni tansi- meniler için bir ulus devlet ku-
yonunu tek sebep olarak öne rulacağı söylentisi de büyük Sürgünden dönen
çıkarmak doğru olmayacaktır. önem taşımıştır. Zaten is- Seyyid Abdulqadir
Bu yapıldığında isyana Os- yan öncesi dönemde Sultan daha sonra Osmanlı
Şuray-i Devlet
manlı Kürtlerinin katılımını Abdülhamid’e yazdığı bir Başkanlığına
açıklamak zorlaşır. Bu yüzden mektupta bu endişesinden kadar yükselecek,
olsa gerek, halkın niye isyana bahseder ve Müslümanların
İttihatçılarla
işbirliği yaparak
katıldığını İskender Quryans’a çoğunluk olduğu bir yerde böyle İran’ın Sünni
anlatan isyan sonrası günlerin Ma- bir oluşuma izin vermeyeceklerini Kürtlerini tekrar
habad valisi, bunu bir “cengi mezhebi imparatorluğa
belirtir. Bu noktadan bakıldığında Er- katmaya
ve milleti” olarak açıklar. Bu yüzdendir ki şeyhin
meni ulusal hareketinin Şeyh’in harekete geçme- çalışacaktır.
çağrısına iki taraf ahalisinin de bir kısmı cevap
sindeki rolü de yadsınamaz.
vermiş, ayrı bir mekan (Kürdistan) ve kimlik
(Kurdayeti) hayalini gerçekleştirmek için hare- Sonuç olarak vurgulamak gerekir ki isyan tüm
kete geçmiştir. Bu hayalin hareketlendirebildiği Kürtleri bir araya getirme hedefine yaklaşamamış
kitlelerin sınırlılığı isyanın başarısız olmasında olsa bile Kürt milli uyanışın en önemli merhalele-
önemli bir rol oynamıştır. rinden birisidir. Beş yüz bin haneden oluşan Kürt
halkının kendi devletine sahip olması gerektiği
Şüphe yok ki Şeyh tıpkı İstanbul ve Tahran
gibi çağın egemen gücü İngiltere’nin desteğini al- anlayış ve programıyla yola çıkan Şeyh Ubeydul-
maya çalışmış ama bu konuda herhangi bir başarı lah, Kürt milli uyanışında özel, hatta kurucu bir
gösterememiştir. Irkçı ve Kürtleri tarihsel bilinç- yere sahiptir. Bu yüzden birebir şahitlik yaptığı
ten yoksun görüp onların siyasi hareketlerini dış isyandan sonra Londra’ya gönderdiği yazışmalar-
parmakların kışkırtması olarak gören anlayışlar dan birinde İngiltere’nin Tebriz Konsolosu Wil-
için şeyhin bu arayışları dış mihrak tezine daya- liam G. Abbot “Avrupa’nın Kürt meselesi hak-
nak olarak gösterilir. Buna yanıt olarak Osman- kında en ufak bir bilgisi olduğundan şüpheliyim.
lı imparatorluğunda ve özellikle de İran’da aynı Fakat büyük ihtimalle bundan sonra Kürdistan’a
dönemlerde İngiliz etkisinin sınırsızlığı İngiliz ne olacağı sorusu sorulacaktır,” diyerek bu duru-
desteği olmasa ayakta kalamayacakları ve Şeyh’in ma vurgu yapar. Bu soruya henüz bir cevap bulu-
de aynı desteği almak istemesinin en doğal hak- namamış olsa da bu soruyu bundan tam yüz otuz
kı olduğu cevabı verilebilir. Şüphe yok ki Şeyhin üç yıl önce gündeme taşıyan Şeyh Ubeydullah’a
harekete geçmesinde Ermeni ulusal hareketi ve çok şey borçlu olduğumuz ortada.

DİPNOTLAR 7 BOA, Y. A. RES 10/3 Said Paşadan Saraya, al-Din, (Tehran: Donya-ye Danesh,
19 Şubat 1881. 1356/1978), vol. 6, 597.
1 İskender Qurians, Qiyam-e Sheikh 8 BOA, Y.PRK.MYD 1/85, Ahmed Ratib 12 The New York Daily Tribune, Saturday,
Obeidullah dar Ahd-e Shah Naser Bey’den [Rewanduz] Saraya, 8-12 Şubat September 10, 1881.
al-Din, (Tehran: Donya-ye Danesh, 96/20-24 Şubat, 1881.
1356/1978), 46. 13 İskender Qurians, Qiyam-e Sheikh
9 Bu mektupların bazıları için BOA Y.A.HUS Obeidullah dar Ahd-e Shah Naser
2 Quryans, Qiyame, 64 ve diğer sayfalarda 167/15, Nafiz Paşa’dan Osmanlı al-Din, (Tehran: Donya-ye Danesh,
bu vahşetleri anlatır. Savunma Bakanlığına, 21 Mart 1356/1978), 122.
3 Başbakanlık Osmanlı Arşivi Y.A.RES 10/3 97/02.04.1881. Aynı bilgi için BOA.Y.PRK.
Tebriz Konsolosundan Osmanlı Dahiliye 14 BOA, Y.PRK.UM 18/39, Ferik Musa
ASK 7/34, p.2. Erciş halkına mektubu
Nezaretine. Paşa’nın raporu, 1300.S.7 /18 Aralık,
için (Nafiz Paşa tarafından kısaltıldığı
Rapor Urumiye Konsolosunun mektbuna 1882.
şekliyle) BOA, YPRK.ASK 7/34, Osmanlı
dayanıyor. 18 Sefer 97-8 KS 96/20 Ocak Savunma Bakanlığına, 1 Mart 97/13 15 Şeyh Ubeydullah isyanı ile ilgili
1881. Benzer bir bilgi için bkz., Speer, Mart, 1881. Bitlis halkına mektubu için hazırladığımız kitapta bu konulara
Robert Elliot, Hakim Sahib, The Foreign BOA, Y.E.E 82/6, 8 R 1298-25.12.1296/09 da genişçe yer verilecektir. Osmanlı-
Doctor: A Biography of Joseph Plumb Mart, 1881. Mosul bölgesi aşiretlerine, Kürt kuvvetlerinin 1905-1912 arası
Cochran, M.D. of Persia, 98. BOA, Y.PRK A 3/6, Musul valisinden İran Kürtlerini imparatorluğa katma
4 Public Records Office, Londra FO 60/431, Başvekalete, 24 Subat 96 / 08 Mart, çabaları için bkz., Sabri Ateş, Ottoman-
Abbot to R. Thomson, December 30, 1811. Iranian Borderland: Making a
1880. 10 BOA, Y.PRK.ASK, 7/34, Nafiz Paşa’dan Boundary, 1843-1914 (Cambridge
5 BOA.Y.A.RES 9/23, 02 Ocak 1880. Osmanlı Savunma Bakanlığına, 19 Mayıs University Press, 2013) isimli çalışmamıza
6 BOA.Y.PRK.A 3/4, Osmanlı Meclis-i Vükela 97/31 May 1881. bakılabilinir.
tutanakları, 21 Safer 97-11 KS 96/23 Ocak 11 İskender Qurians, Qiyam-e Sheikh 16 PRO, FO 78/2911, Trotter to Sir A. H.
1881. Obeidullah dar Ahd-e Shah Naser Layard, Erzurum, 5 Eylül, 1879.

ekim-kas m 2013 21

You might also like