Professional Documents
Culture Documents
SERDAR MERT
T.C.
SAKARYA ÜNİVERSİTESİ
FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
MAKİNA MÜHENDİSLİĞİ
Konu
ÇOKLU DAMITMA VE KÜTLE BİLANÇOLARI
Ders
MKM552 – İLERİ PROSES TEKNİĞİ
Hazırlayan
Y135002115
Serdar MERT
SAKARYA 2013
2
İÇERİK SAYFA NO
1. DAMITMA ______________________________________________________ 3
1.1. Tarihi ___________________________________________________________ 3
1.2. Damıtma Nedir? ___________________________________________________ 3
1.3. Damıtma Çeşitleri __________________________________________________ 5
1.3.1. Aralıklı damıtma kulesi ______________________________________ 5
1.3.2. Sürekli damıtma kulesi ______________________________________ 5
5. KAYNAKLAR __________________________________________________ 22
3
1. DAMITMA
1.1. Tarihi
20. yüzyılın ilk çeyreğinde, damıtma uygulamaları, içeceklerin alkol miktarlarını arttırmaktan
kimya endüstrisinde temel ayırma tekniğine doğru yayıldı. Damıtma, ham petrolün çeşitli
ürünlere ayrılmasında etkili bir yöntem olunca bu yayılım, kimyasal prosesler ağırlıklı olmak
üzere daha da hızlandı.
Genel olarak damıtma bir sıvı karışımı bileşenlerine ayırmak için en ucuz ve en iyi yöntemdir.
Fakat aşağıdaki durumlarda damıtma iyi bir yöntem görülmez:
Bileşenler arasındaki uçuculuk farkı küçük ise,
Yüksek kaynama sıcaklığındaki bileşenin küçük bir miktarının elde edilmesi için, tüm
besleme karışımının buharlaştırılması gerekli ise,
Bileşen vakum şartları altında bile ısıl olarak kararsız ise,
Karışım oldukça korozif ve kirletici ise.
Bu işlemde kuleye besleme aralıklı olarak sağlanır. Yani, kule damıtılacak madde ile
doldurulur ve sonra damıtma işlemi uygulanır. İşlem tamamlandığında bir sonraki damıtılacak
madde kuleye verilir. Kirletici içeren, tortu oluşturan karışımlar için uygulanır.
Sürekli kule, sürekli bir besleme ile çalışır. Kulede veya proses parçalarında herhangi bir
sorun olmadığı sürece işlem devam eder. Bu kuleler, büyük miktarlarda maddeyi damıtmada
uygundur ve en yaygın olanıdır.
6
Damıtma kuleleri, her biri ya ısı geçişi yapmak ya da kütle geçişini arttırmak için kullanılan
birkaç bileşenden oluşur. Tipik bir damıtma kulesi,
Sıvı bileşenlerin ayrışmasının gerçekleştiği dikey bir tank
Bileşenlerin ayrışmasını arttırmak için kullanılan tabla/plaka veya paket gibi kule iç
parçaları
Damıtma prosesi için gereken buharlaşmayı sağlamak için kazan
Kuleden ayrılan buharı soğutmak ve yoğuşturmak için kondenser
Sıvının kuleye geri verilebilmesi için (reflux) kule üstünden ayrılan yoğuşmuş buharı
tutmak için reflux drum
elemanlarından oluşur. Dikey tank, kondenser ve kazanla birlikte kule iç parçalarını içerir ve
bir damıtma kulesini oluşturur. Tek beslemeli, iki ürün akışlı tipik bir damıtma kulesi Şekil
2.1'de verilmiştir.
Kondenser Soğutma
suyu
Reflux Drum
Reflux Damıtma
Zenginleşme Ürünü
(Rectification)
Bölgesi
Besleme KULE
Fakirleşme
(Stripping)
Bölgesi
Isıtıcı
Kazan
Akışkan
Alt
ürün
Şekil 2.1. Damıtma kulesi
İşlenecek sıvı karışıma besleme denir ve bu karışım, kulenin orta kısmı yakınında besleme
tablası olarak bilinen bir tablaya verilir. Besleme tablası, kuleyi bir üst bölgeye (zenginleşme
bölgesi) ve bir alt bölgeye (fakirleşme bölgesi) böler. Karışım kuleden aşağı doğru akar ve
7
alttaki kazanda toplanır. Burada sıvının bir kısmı buharlaştırılır. Buharlaştırmayı sağlamak
için kazana ısı verilir. Isı giriş kaynağı, birçok kimya tesisinde buhar olmakla birlikte herhangi
bir akışkan da olabilir. Rafinerilerde, ısıtıcı kaynak diğer kulelerin çıkış akımları olabilir.
Kazanda oluşan buhar kule altından tekrar sisteme verilir. Kazandan alınan kalan sıvıya ise alt
ürün denir.
Buhar kule boyunca yukarı doğru hareket eder ve kule üstünden çıkarak soğutulmak üzere
kondensere girer. Yoğuşan sıvı, reflux drum denen bekletme tankında depolanır. Bu sıvının
bir kısmı kulenin üstünden geri verilir. Buna reflux denir. Drumdan kuleye verilen sıvı
miktarının ürün miktarına oranına reflux oranı denir. Sistemden alınan kalan yoğuşmuş sıvıya
damıtma ürünü veya üst ürün denir.
Damıtmanın temel işlemi, bir karışımın buhar ve sıvı fazına ayrıldığı, ayrılan bileşenlerin
istenen saflıkta alındığı bir sistem oluşturmaktır. Tek bir damıtma ile yeterli saflıkta bileşen
elde edilemediği için çoklu damıtma işlemleri uygulanır. Bu nedenle damıtma, birbirini
izleyen çoklu buhar-sıvı kademeleri olan damıtma kulelerinde gerçekleştirilir.
Her tablanın yanında sıvının geçişini sağlamak için bir geçit bulunur. Sıvı, bu geçitten
yerçekimi etkisi ile bir tabladan alttaki bir tablaya düşer. Tabla üzerindeki bir çıkıntı, tablada
her zaman bir miktar sıvı olmasını sağlar. Burada balon başlıklar (balon başlık kullanılırsa)
sıvıyla kaplanır. Daha uçucu olan madde ise buhar şeklinde kuleden yukarı gider ve her
tabladaki açıklıklar yoluyla sıvıdan geçmeye zorlanır.
Sıcak buhar, tabla üzerindeki sıvı içinden geçerken sıvıya ısı verir. Bu nedenle buharın bir
kısmı tabladaki sıvıya eklenerek yoğuşur. Buharın yoğuştuğu sıvı, daha az uçucu diğer
bileşence daha zengindir. Ayrıca, buhardan sıvıya ısı girişi nedeniyle, tabla üzerindeki sıvı
daha fazla buhar üreterek kaynar. Kulede sonraki tablaya hareket eden bu buhar daha uçucu
bileşence zengindir. Sıvı ve buhar arasındaki bu sürekli temas, kuledeki her tablada
gerçekleşir ve düşük kaynama sıcaklıklı bileşen ile yüksek kaynama sıcaklıklı bileşen
arasında ayrılmayı sağlar.
Geleneksel damıtmada her kulenin kendi kazanı ve kondenseri vardır. Kazana verilen ısı,
kondenserde ayrıca kullanılmadan atılır. Bu ısıyı değerlendirmenin birçok yolu vardır.
Damıtma kulesine verimlilik getiren iki tasarım, ısı pompası ve split kule çalışmasıdır.
Bir ısı pompası sistemi kule üstünden alınan buharın sıcaklığını arttırabilir ve böylece bu
buhar aynı kulenin kazanında kullanılabilir. Buharın yeniden sıkıştırılması ile çalışan sistem
Şekil 2.7'de gösterilmiştir. Isı pompası önemli miktarda enerji tasarrufu sağlarken tek
sınırlayıcı durum ekonomik uygulanabilirliktir.
Split damıtma kulesinin temel ilkesi ise verilen enerjinin tekrarlı kullanımı yoluyla
termodinamik verimi arttırmaktır. Bir örneği Şekil 2.8'de gösterilmiştir. Seri adet kule eşit
besleme debilerine göre paralel olarak çalıştırılır. Fakat, her biri azalan farklı basınçlardadır.
Tüm ısı, ilk kuleye verilir ve kulenin üstünden alınan buhar sonraki kuleyi ısıtarak
yoğuşturulur ve proses bu şekilde devam eder.
Kompresör
Reflux
Soğutma
Besleme KULE
Kazan
ve
Kondenser
Alt
Ürün
ürün
Şekil 2.7. Isı pompalı damıtma
11
Kule 3
Reboilere
Reflux Reflux
Kule 3 Reboilerden Ürün N
Reflux
Besleme
KULE 1 KULE 2 KULE N
P1 P2 PN
Buhar
3.1. K Değeri
(3.1)
K değeri yüksekse, bileşen buharda yoğunlaşmaya yönelir; düşükse sıvıda yoğunlaşmaya
yönelir. K değeri 1 ise, bileşen buhar ve sıvı arasında eşit olarak ayrılacaktır. K değeri
sıcaklık, basınç ve bileşimin bir fonksiyonudur.
(3.2)
şeklinde tanımlanır.
Damıtma, bileşenleri bağıl uçuculuklarına göre ayırma tekniğidir. Bağıl uçuculuk, ayırma
kolaylığının bir ölçüsüdür. Denklem 3.2'ye göre bağıl uçuculuk, bileşenlerin buharlaşma
eğilimlerinin oranıdır. Bağıl uçuculuk yüksek ise, bir bileşenin buharlaşma eğilimi diğerinden
daha büyüktür (daha uçucudur). Bu nedenle bir bileşeni diğerinden buharlaştırarak ayırmak
kolay olacaktır. Diğer taraftan, bir bileşenin buharlaşma eğilimi diğeri kadar yüksek
olduğunda, bağıl uçuculuk 1'e yaklaşır ve bileşenleri damıtma ile birbirinden ayırmak
zorlaşacaktır. Bağıl uçuculuk 1 olduğunda ise, her bileşen diğeri kadar uçucudur ve artık
damıtma ile ayrılamazlar.
Bağıl uçuculuk, daha çok uçucu bileşenin daha az uçucu bileşene K değeri oranı olarak kabul
edilir. Bu nedenle bağıl uçuculuk her zaman 1'e eşit veya 1'den büyüktür.
İdeal bir sistem, buharı ideal gaz yasasına; sıvısı Rault yasasına uyan sistemdir. Buna göre
ideal bir gaz karışımı Dalton yasasına uyar ve,
(3.3)
şeklindedir. İdeal bir çözelti ise Rault yasasına göre,
(3.4)
ifade edilir. Bu ifadeler denklem 3.1'de yazılırsa,
(3.5)
bulunur. Burada,
: A bileşeni kısmi basıncı
13
: Toplam basınç
: A bileşeninin sıcaklığındaki doyma basıncıdır.
İkili bir sistem için Denklem 3.1 ve 3.2 aşağıdaki şekilde verilebilir:
(3.6)
Burada,
: A bileşeninin buhar fazındaki mol oranı
: B bileşeninin buhar fazındaki mol oranı
: A bileşeninin sıvı fazındaki mol oranı
: B bileşeninin sıvı fazındaki mol oranı
: A bileşeninin K değeri
: B bileşeninin K değeri
: A bileşeninin B bileşenine göre bağıl uçuculuğudur.
Denklem 3.6, buhardaki Daha Uçucu Bileşenin (MVC: More Volatile Component),
sıvıdaki mol oranı ve bağıl uçuculuğun fonksiyonu olduğunu ifade eder. Bu ilişki Şekil
3.1'de çizilmiştir. Bu çizime diyagramı denir. ve eksenleri, sırasıyla sıvı ve
buhardaki MVC'nin yoğunluğunu gösterir. köşegeni , buhar ve sıvı bileşimlerinin
aynı olduğu noktaları gösterir. Burada ayrıca bağıl uçuculuk, basınç olarak da düşünülebilir.
Basınç yükseldikçe maddenin buharlaşma eğilimi azalır. Bu nedenle artan basınç, azalan bağıl
uçuculukla aynı etkiyi gösterir.
3.3.1. Azeotropi
Damıtma kulesi bir besleme akımı ve iki ürün akımı içerir. Besleme akımındaki daha hafif
(daha uçucu) madde A, diğeri B olarak tanımlansın. A maddesinin mol oranı besleme
akımında , kule üzerinden alınan ürün buharında , kondenserden çıkan ürün sıvısında ,
kule altından alınan alt ürün sıvısında ise olsun.
Üst (Damıtma) ve alt ürünlerin bileşimlerini gösteren kütle ve bileşen dengesi denklemleri ile,
Kütle dengesi
(4.1)
A maddesi için bileşen dengesi
(4.2)
elde edilir. Burada,
: Besleme debisi
: Damıtma (ürün) debisi
: Alt ürün debisi
: Besleme içindeki A maddesi debisi
16
köşegeni üzerinde A maddesinin besleme mol oranına karşılık gelen yer belirlenir. Bu
noktadan başlayarak eğimi ile bir doğru çizilir. Burada besleme kalitesidir.
Besleme hattı aşağıdaki denklem ile doğrudan çizilebilir:
(4.3)
Denklem 4.3, besleme noktasındaki kütle dengesi ifadeleri ile elde edilir.
Üst çalışma ve alt çalışma hat denklemlerinin bir noktasında kesişmeleri durumunda
Denklem 4.7 ve 4.9 aşağıdaki gibi yazılabilir:
elde edilir.
Besleme durumuna bağlı olarak besleme hatlarının farklı eğimleri olacaktır. Örneğin besleme:
Aşırı soğutulmuş sıvı ise ,
Doymuş sıvı ise ,
Sıvı-buhar karışımı ise
Doymuş buhar ise
Kızgın buhar ise
şeklindedir.
(4.4)
Burada,
: Beslemenin doymuş buhar entalpisi
: Beslemenin giriş şartlarındaki entalpisi
: Beslemenin doymuş sıvı entalpisidir.
Zenginleşme bölgesi için çalışma hattı çizilir. Damıtılmış ürün saflığı köşegeni üzerinde
belirlenir. Bu belirlenen nokta, denge hattı ve besleme hattı kesişimine uzatılır. Oluşan bu
18
eğriye ise üst çalışma hattı eğrisi denir (Şekil 4.5). Bu hattın eğimi şeklindedir.
Üst çalışma hattı aşağıdaki denklem ile çizilebilir:
(4.5)
Bu hattın uzantısının değeri değerine eşittir. Aşağıdaki denklem ise minimum
reflux değerini belirlemek için kullanılabilir:
(4.6)
Denklem 4.5 ifadesi besleme üzerindeki zenginleşme bölgesi için kütle ve bileşen dengesi
ifadeleri ile elde edilir.
Şekil 4.3. Zenginleşme bölgesi için kütle dengesi ve üst çalışma hattı
elde edilir.
19
Fakirleşme bölgesi için çalışma hattı çizilir. Alt ürün saflığı köşegeni üzerinde belirlenir.
Bu belirlenen nokta, üst çalışma hattı ve besleme hattı kesişimine uzatılır. Oluşan bu eğriye
ise alt çalışma hattı eğrisi denir. Bu hattın eğimi şeklindedir. Alt çalışma hattı
aşağıdaki denklem iler çizilebilir:
(4.8)
Denklem 4.8 ifadesi besleme altındaki fakirleşme bölgesi için kütle ve bileşen dengesi
ifadeleri ile elde edilir.
Şekil 4.4. Fakirleşme bölgesi için kütle dengesi ve alt çalışma hattı
elde edilir.
20
Denge
– Buhardaki mol oranı Hattı
Üst
Çalışma
Hattı
Besleme
Hattı
Alt
Çalışma
Hattı
Reflux oranı artarken tabla sayısı ve bu nedenle kule yatırım maliyeti azalır. Fakat, bu oranın
artması kule içindeki buhar debisini de
arttıracak ve kondenser kazan gibi
işletme giderlerini arttıracaktır. Birçok
kule, minimum işletme maliyeti
Kademe Sayısı
Damıtma kulelerinin enerji tüketimini kontrol eden ana değişken reflux oranıdır. Diğer
değişkenler (ürün özellikleri, besleme konumu, çalışma basıncı) reflux oranını azaltmak için
ayarlanır. Kule ürün çıkışı istenenden biraz daha saf olacak şekilde ayarlanır. Böylece normal
işletme şartları sırasında oluşacak düşük saflıktaki ürünler en aza indirgenir. Fakat enerji
kullanımının artması nedeniyle masraflı bir iştir.
Gerçek reflux değerine göre üst ve alt çalışma hatları tekrar çizilir. Yeni üst çalışma hattı için
Denklem 4.5'te yerine yazılarak çizim yapılır. Yeni alt çalışma hattı, besleme ve
yeni üst çalışma hattı ile kesiştirilerek belirlenir.
Gerçek tabla sayısı değeri, teorik tabla sayısının tabla verimine bölümü ile belirlenir. Tabla
verimlerinin tipik değerleri aralığındadır [7]. Bu değerler, sıvı-buhar debileri ve
kullanılan tabla tipine bağlıdır. Buna göre gerçek tabla sayısı,
(4.11)
ile belirlenir.
22
5. KAYNAKLAR
[5] Ullman's Chemical Engineering and Plant Design, Energy Management in Chemical
Industry, Wiley, 2005.
[6] GEANKOPLIS, C., J., Transport Processes and Unit Operations, Prentice-Hall, 3rd
Edition, 1993.