You are on page 1of 23

Merhabalar,

Lisans eğitimim sırasında kişisel olarak veya diğer


ekiplerle birlikte hazırlamış olduğum ödev, sunum, makale,
proje vb. belgeleri, çalışmalarınızda yardımcı olması için
herkese açık olarak yayınlıyorum. İlgili dokümanları birebir
kullanmak yerine, onları anlamaya çalışarak, referans
olarak kullanmanızı rica ederim.

Tüm aday ve mezun meslektaşlarıma faydalı olması


dileğiyle…

SERDAR MERT
T.C.
SAKARYA ÜNİVERSİTESİ
FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
MAKİNA MÜHENDİSLİĞİ

Konu
ÇOKLU DAMITMA VE KÜTLE BİLANÇOLARI

Ders
MKM552 – İLERİ PROSES TEKNİĞİ

Dersi Veren Öğretim Üyesi


Doç. Dr. Mustafa ÖZDEMİR

Hazırlayan
Y135002115
Serdar MERT

SAKARYA 2013
2

İÇERİK SAYFA NO

1. DAMITMA ______________________________________________________ 3
1.1. Tarihi ___________________________________________________________ 3
1.2. Damıtma Nedir? ___________________________________________________ 3
1.3. Damıtma Çeşitleri __________________________________________________ 5
1.3.1. Aralıklı damıtma kulesi ______________________________________ 5
1.3.2. Sürekli damıtma kulesi ______________________________________ 5

2. DAMITMA KULELERİNİN TEMEL BİLEŞENLERİ, ÇALIŞMA İLKELERİ


VE TASARIMLAR _________________________________________________ 6
2.1. Temel Bileşenler ___________________________________________________ 6
2.2. Damıtma Kulesinin Çalışması ________________________________________ 6
2.3. Kule İç Parçaları ___________________________________________________ 7
2.3.1. Tabla ve plakalar ___________________________________________ 7
2.3.2. Tablalarda sıvı ve buhar akışı _________________________________ 9
2.4. Yeni Damıtma Kulesi Tasarımları ____________________________________ 10

3. K DEĞERİ, BAĞIL UÇUCULUK VE MOLEKÜLSEL ORAN


DİYAGRAMLARI _________________________________________________ 12
3.1. K Değeri ________________________________________________________ 12
3.2. Bağıl Uçuculuk ___________________________________________________ 12
3.2.1. İdeal sistemler ____________________________________________ 12
3.3. Molekülsel Oran Diyagramları _______________________________________ 13
3.3.1. Azeotropi ________________________________________________ 14

4. MCCABE-THIELE YÖNTEMİ İLE DAMITMA _____________________ 15


4.1. İşletme Değişkenlerinin Belirlenmesi _________________________________ 15
4.2. Minimum Reflux Oranının Belirlenmesi _______________________________ 16
4.2.1. Denge hattı _______________________________________________ 16
4.2.2. Köşegen hattı _________________________________________ 16
4.2.3. Besleme hattı ( hattı) ______________________________________ 16
4.2.4. Üst çalışma hattı __________________________________________ 17
4.2.5. Alt çalışma hattı ___________________________________________ 19
4.3. Gerçek Reflux Oranının Belirlenmesi _________________________________ 20
4.4. Minimum Tabla Sayısının Belirlenmesi ________________________________ 21
4.5. Gerçek Tabla Sayısının Belirlenmesi __________________________________ 21

5. KAYNAKLAR __________________________________________________ 22
3

1. DAMITMA

1.1. Tarihi

Damıtma, yıllardır yaygın olarak uygulanan bir ayırma işlemidir.


 İlk uygulamalarında, alkolik içeceklerde basit buharlaştırma ve yoğuşturma işlemleri
için kullanıldı.
 İlk dikey sürekli damıtma kulesi 1813'te Fransa'da Cellier-Blumenthal tarafından
geliştirildi.
 Balon başlıklı tablanın ilk tasarımı 1820'de İngiltere'de Perrier tarafından tanıtıldı.
 İlk Sieve tablalı kule 1830'da Coffey tarafından yapıldı.
 Damıtmanın temelleri hakkında ilk kitap ise "La Rectification de l'alcohol" ile Ernest
Sorel tarafından 1893'te yayımlandı.

20. yüzyılın ilk çeyreğinde, damıtma uygulamaları, içeceklerin alkol miktarlarını arttırmaktan
kimya endüstrisinde temel ayırma tekniğine doğru yayıldı. Damıtma, ham petrolün çeşitli
ürünlere ayrılmasında etkili bir yöntem olunca bu yayılım, kimyasal prosesler ağırlıklı olmak
üzere daha da hızlandı.

1.2. Damıtma Nedir?

İki veya daha fazla bileşen içeren bir karışımın ısıtılıp,


buhar ve sıvı faz oluşturarak daha uçucu bileşence zengin
karışımların elde edilmesini sağlayan ayırma işlemidir.
Damıtma işlemi sırasında, buhar faz daha uçucu olan A
bileşeni tarafından zenginleşirken, sıvı faz ise kaynama
sıcaklığı daha yüksek olan B bileşenince zenginleşir.
Fakat, aynı maddeden saflıkta bir buhar faz elde
edilemez.

Genel olarak damıtma bir sıvı karışımı bileşenlerine ayırmak için en ucuz ve en iyi yöntemdir.
Fakat aşağıdaki durumlarda damıtma iyi bir yöntem görülmez:
 Bileşenler arasındaki uçuculuk farkı küçük ise,
 Yüksek kaynama sıcaklığındaki bileşenin küçük bir miktarının elde edilmesi için, tüm
besleme karışımının buharlaştırılması gerekli ise,
 Bileşen vakum şartları altında bile ısıl olarak kararsız ise,
 Karışım oldukça korozif ve kirletici ise.

Damıtma, kimyasal maddelerin karışımlarının ayrılması için kimya endüstrisinde en yaygın


kullanılan prosestir. Tablo 1.1'de verildiği gibi bazı sektörlerde 'e kadar çıkan ve
ortalama olarak enerji kullanımının 'ünü oluşturan enerji yoğun bir prosestir.
4

Tablo 1.1. İngiltere kimya endüstrisinde enerji kullanımı [5]


Her sektördeki enerji kullanımı
İşlem Plastik ve Ortalama
İlaç Boya İnorganik Organik Diğer
Kauçuk Toplam
Proses ısıtma 36 40 42 52 25 38 40
Buharlaştırma 0 1 3 7 3 3 4
Damıtma 15 4 20 2 23 5 13
Kurutma 3 14 16 17 4 14 10
Alan ısıtma 23 3 5 1 1 9 4
Fan ve
2 2 3 3 1 2 2
vantilatör
Motor 1 3 2 4 1 2 2
Soğutma 6 3 2 2 8 2 5
Sıkıştırma 6 4 3 3 16 18 10
Karıştırma 6 5 2 1 1 2 2
Pompalama 2 3 2 7 7 4 6
Kırma, Öğütme 0 18 0 1 0 1 2
Toplam 100 100 100 100 100 100 100

Şekil 1.1. Laboratuvarda yapılan basit damıtma işlemi

Damıtmanın üretim sektöründe aşağıda belirtilen özellikleri vardır:


 Damıtma, en yaygın ayırma tekniğidir.
 Damıtmada, hem soğutma hem de ısıtma gereksinimi nedeniyle büyük miktarda enerji
tüketilir.
 Damıtma, tesis işletme maliyetlerinin %50'den fazlasını oluşturabilir.
Mevcut tesislerin işletme maliyetlerini azaltmanın en iyi yolu ise, proses iyileştirme ve
kontrol ile verimi ve bu sayede üretimi arttırmaktır.
5

Şekil 1.2. Endüstri tipi damıtma kuleleri

1.3. Damıtma Çeşitleri

1. Çalışma şekline göre sürekli veya aralıklı


2. Besleme akımına göre ikili sistem veya çoklu sistem
3. Alınan ürün akımının sayısına göre tek akım veya çok akım
4. Ayırma işleminde ek besleme akımı kullanılıp kullanılmamasına göre azeotropik-
ekstraktif-tuz katkılı
5. Kule iç yapısına göre raflı kolon-dolgulu kolon

1.3.1. Aralıklı damıtma kulesi

Bu işlemde kuleye besleme aralıklı olarak sağlanır. Yani, kule damıtılacak madde ile
doldurulur ve sonra damıtma işlemi uygulanır. İşlem tamamlandığında bir sonraki damıtılacak
madde kuleye verilir. Kirletici içeren, tortu oluşturan karışımlar için uygulanır.

1.3.2. Sürekli damıtma kulesi

Sürekli kule, sürekli bir besleme ile çalışır. Kulede veya proses parçalarında herhangi bir
sorun olmadığı sürece işlem devam eder. Bu kuleler, büyük miktarlarda maddeyi damıtmada
uygundur ve en yaygın olanıdır.
6

2. DAMITMA KULELERİNİN TEMEL BİLEŞENLERİ, ÇALIŞMA İLKELERİ VE


TASARIMLAR

2.1. Temel Bileşenler

Damıtma kuleleri, her biri ya ısı geçişi yapmak ya da kütle geçişini arttırmak için kullanılan
birkaç bileşenden oluşur. Tipik bir damıtma kulesi,
 Sıvı bileşenlerin ayrışmasının gerçekleştiği dikey bir tank
 Bileşenlerin ayrışmasını arttırmak için kullanılan tabla/plaka veya paket gibi kule iç
parçaları
 Damıtma prosesi için gereken buharlaşmayı sağlamak için kazan
 Kuleden ayrılan buharı soğutmak ve yoğuşturmak için kondenser
 Sıvının kuleye geri verilebilmesi için (reflux) kule üstünden ayrılan yoğuşmuş buharı
tutmak için reflux drum
elemanlarından oluşur. Dikey tank, kondenser ve kazanla birlikte kule iç parçalarını içerir ve
bir damıtma kulesini oluşturur. Tek beslemeli, iki ürün akışlı tipik bir damıtma kulesi Şekil
2.1'de verilmiştir.

Kondenser Soğutma
suyu

Reflux Drum

Reflux Damıtma
Zenginleşme Ürünü
(Rectification)
Bölgesi

Besleme KULE

Fakirleşme
(Stripping)
Bölgesi

Isıtıcı
Kazan
Akışkan

Alt
ürün
Şekil 2.1. Damıtma kulesi

2.2. Damıtma Kulesinin Çalışması

İşlenecek sıvı karışıma besleme denir ve bu karışım, kulenin orta kısmı yakınında besleme
tablası olarak bilinen bir tablaya verilir. Besleme tablası, kuleyi bir üst bölgeye (zenginleşme
bölgesi) ve bir alt bölgeye (fakirleşme bölgesi) böler. Karışım kuleden aşağı doğru akar ve
7

alttaki kazanda toplanır. Burada sıvının bir kısmı buharlaştırılır. Buharlaştırmayı sağlamak
için kazana ısı verilir. Isı giriş kaynağı, birçok kimya tesisinde buhar olmakla birlikte herhangi
bir akışkan da olabilir. Rafinerilerde, ısıtıcı kaynak diğer kulelerin çıkış akımları olabilir.
Kazanda oluşan buhar kule altından tekrar sisteme verilir. Kazandan alınan kalan sıvıya ise alt
ürün denir.

Buhar kule boyunca yukarı doğru hareket eder ve kule üstünden çıkarak soğutulmak üzere
kondensere girer. Yoğuşan sıvı, reflux drum denen bekletme tankında depolanır. Bu sıvının
bir kısmı kulenin üstünden geri verilir. Buna reflux denir. Drumdan kuleye verilen sıvı
miktarının ürün miktarına oranına reflux oranı denir. Sistemden alınan kalan yoğuşmuş sıvıya
damıtma ürünü veya üst ürün denir.

Damıtmanın temel işlemi, bir karışımın buhar ve sıvı fazına ayrıldığı, ayrılan bileşenlerin
istenen saflıkta alındığı bir sistem oluşturmaktır. Tek bir damıtma ile yeterli saflıkta bileşen
elde edilemediği için çoklu damıtma işlemleri uygulanır. Bu nedenle damıtma, birbirini
izleyen çoklu buhar-sıvı kademeleri olan damıtma kulelerinde gerçekleştirilir.

2.3. Kule İç Parçaları

2.3.1. Tabla ve plakalar

Birçok tipte tabla tasarımı vardır. En çok kullanılanları,


 Bubble cap – Balon başlıklı tablalar (Buhar sabit aralıktan geçer)
 Valve – Valf tablalar (Buhar delikli başlığı kaldırır ve geçer)
 Sieve – Elek tablalardır. (Buhar plakadaki deliklerden geçer)

Şekil 2.2. Balon başlıklı tabla


8

Şekil 2.3. Valf tabla

Şekil 2.4. Sieve tabla

Tablo 2.1. Tabla çeşitlerinin karşılaştırılması [3]


Sıra Özellik Sieve Valve Bubble Cap
1. Kapasite Yüksek Yüksek Orta-Yüksek
2. Verim Yüksek Yüksek Orta-Yüksek
3. Devrilme %50 %25~30 %10
4. Karıştırma Orta Orta Yüksek
Basınç
5. Orta Orta Yüksek
Düşümü
6. Maliyet Düşük
7. Bakım Kolay Kolay-Ota Oldukça Zor
8. Kirlenme Düşük Düşük-Orta Yüksek
9. Korozyon Düşük Düşük-Orta Yüksek
Patentli fakat
10. Tasarım Bilgisi Bilinen Bilinen
kolay bulunan
Temel Genellikle turndown Turndown Düşük sıvı akışı ve
11.
Uygulama önemli olmadığında gerektiğinde sızıntı en az olduğunda
9

2.3.2. Tablalarda sıvı ve buhar akışı

Her tablanın yanında sıvının geçişini sağlamak için bir geçit bulunur. Sıvı, bu geçitten
yerçekimi etkisi ile bir tabladan alttaki bir tablaya düşer. Tabla üzerindeki bir çıkıntı, tablada
her zaman bir miktar sıvı olmasını sağlar. Burada balon başlıklar (balon başlık kullanılırsa)
sıvıyla kaplanır. Daha uçucu olan madde ise buhar şeklinde kuleden yukarı gider ve her
tabladaki açıklıklar yoluyla sıvıdan geçmeye zorlanır.

Sıcak buhar, tabla üzerindeki sıvı içinden geçerken sıvıya ısı verir. Bu nedenle buharın bir
kısmı tabladaki sıvıya eklenerek yoğuşur. Buharın yoğuştuğu sıvı, daha az uçucu diğer
bileşence daha zengindir. Ayrıca, buhardan sıvıya ısı girişi nedeniyle, tabla üzerindeki sıvı
daha fazla buhar üreterek kaynar. Kulede sonraki tablaya hareket eden bu buhar daha uçucu
bileşence zengindir. Sıvı ve buhar arasındaki bu sürekli temas, kuledeki her tablada
gerçekleşir ve düşük kaynama sıcaklıklı bileşen ile yüksek kaynama sıcaklıklı bileşen
arasında ayrılmayı sağlar.

Şekil 2.5. Tablalarda sıvı ve buhar akışı

Şekil 2.6. Paket tipi kule iç parçaları


10

2.4. Yeni Damıtma Kulesi Tasarımları

Geleneksel damıtmada her kulenin kendi kazanı ve kondenseri vardır. Kazana verilen ısı,
kondenserde ayrıca kullanılmadan atılır. Bu ısıyı değerlendirmenin birçok yolu vardır.
Damıtma kulesine verimlilik getiren iki tasarım, ısı pompası ve split kule çalışmasıdır.

Bir ısı pompası sistemi kule üstünden alınan buharın sıcaklığını arttırabilir ve böylece bu
buhar aynı kulenin kazanında kullanılabilir. Buharın yeniden sıkıştırılması ile çalışan sistem
Şekil 2.7'de gösterilmiştir. Isı pompası önemli miktarda enerji tasarrufu sağlarken tek
sınırlayıcı durum ekonomik uygulanabilirliktir.

Split damıtma kulesinin temel ilkesi ise verilen enerjinin tekrarlı kullanımı yoluyla
termodinamik verimi arttırmaktır. Bir örneği Şekil 2.8'de gösterilmiştir. Seri adet kule eşit
besleme debilerine göre paralel olarak çalıştırılır. Fakat, her biri azalan farklı basınçlardadır.
Tüm ısı, ilk kuleye verilir ve kulenin üstünden alınan buhar sonraki kuleyi ısıtarak
yoğuşturulur ve proses bu şekilde devam eder.

Kompresör
Reflux

Soğutma
Besleme KULE

Kazan
ve
Kondenser

Alt
Ürün
ürün
Şekil 2.7. Isı pompalı damıtma
11

Kule 3
Reboilere
Reflux Reflux
Kule 3 Reboilerden Ürün N
Reflux

Besleme
KULE 1 KULE 2 KULE N
P1 P2 PN

Buhar

Alt Alt Alt


Ürün 1 Ürün N-1
Ürün 1 Ürün 2 Ürün N

Şekil 2.8. Split kule damıtma

Şekil 2.9. Endüstride split kule damıtma


12

3. K DEĞERİ, BAĞIL UÇUCULUK VE MOLEKÜLSEL ORAN DİYAGRAMLARI

3.1. K Değeri

K değeri, i bileşeninin buharlaşma eğiliminin ölçüsüdür.

(3.1)
K değeri yüksekse, bileşen buharda yoğunlaşmaya yönelir; düşükse sıvıda yoğunlaşmaya
yönelir. K değeri 1 ise, bileşen buhar ve sıvı arasında eşit olarak ayrılacaktır. K değeri
sıcaklık, basınç ve bileşimin bir fonksiyonudur.

3.2. Bağıl Uçuculuk

i ve j bileşenlerinin bağıl uçuculuğu,

(3.2)

şeklinde tanımlanır.

Damıtma, bileşenleri bağıl uçuculuklarına göre ayırma tekniğidir. Bağıl uçuculuk, ayırma
kolaylığının bir ölçüsüdür. Denklem 3.2'ye göre bağıl uçuculuk, bileşenlerin buharlaşma
eğilimlerinin oranıdır. Bağıl uçuculuk yüksek ise, bir bileşenin buharlaşma eğilimi diğerinden
daha büyüktür (daha uçucudur). Bu nedenle bir bileşeni diğerinden buharlaştırarak ayırmak
kolay olacaktır. Diğer taraftan, bir bileşenin buharlaşma eğilimi diğeri kadar yüksek
olduğunda, bağıl uçuculuk 1'e yaklaşır ve bileşenleri damıtma ile birbirinden ayırmak
zorlaşacaktır. Bağıl uçuculuk 1 olduğunda ise, her bileşen diğeri kadar uçucudur ve artık
damıtma ile ayrılamazlar.

Bağıl uçuculuk, daha çok uçucu bileşenin daha az uçucu bileşene K değeri oranı olarak kabul
edilir. Bu nedenle bağıl uçuculuk her zaman 1'e eşit veya 1'den büyüktür.

3.2.1. İdeal sistemler

İdeal bir sistem, buharı ideal gaz yasasına; sıvısı Rault yasasına uyan sistemdir. Buna göre
ideal bir gaz karışımı Dalton yasasına uyar ve,
(3.3)
şeklindedir. İdeal bir çözelti ise Rault yasasına göre,
(3.4)
ifade edilir. Bu ifadeler denklem 3.1'de yazılırsa,

(3.5)
bulunur. Burada,
: A bileşeni kısmi basıncı
13

: Toplam basınç
: A bileşeninin sıcaklığındaki doyma basıncıdır.

3.3. Molekülsel Oran Diyagramları

İkili bir sistem için Denklem 3.1 ve 3.2 aşağıdaki şekilde verilebilir:

(3.6)
Burada,
: A bileşeninin buhar fazındaki mol oranı
: B bileşeninin buhar fazındaki mol oranı
: A bileşeninin sıvı fazındaki mol oranı
: B bileşeninin sıvı fazındaki mol oranı
: A bileşeninin K değeri
: B bileşeninin K değeri
: A bileşeninin B bileşenine göre bağıl uçuculuğudur.

Denklem 3.6, buhardaki Daha Uçucu Bileşenin (MVC: More Volatile Component),
sıvıdaki mol oranı ve bağıl uçuculuğun fonksiyonu olduğunu ifade eder. Bu ilişki Şekil
3.1'de çizilmiştir. Bu çizime diyagramı denir. ve eksenleri, sırasıyla sıvı ve
buhardaki MVC'nin yoğunluğunu gösterir. köşegeni , buhar ve sıvı bileşimlerinin
aynı olduğu noktaları gösterir. Burada ayrıca bağıl uçuculuk, basınç olarak da düşünülebilir.
Basınç yükseldikçe maddenin buharlaşma eğilimi azalır. Bu nedenle artan basınç, azalan bağıl
uçuculukla aynı etkiyi gösterir.

Uçuculuk yüksek olduğunda saflaştırma da yüksektir. Örneğin bağıl uçuculuk iken


MVC mol oranı içeren sıvı karışım MVC mol oranı içeren buharla
dengededir (Bu oluşan buhar toplanır ve yoğuşturulursa, MVC mol oranının 'den 'e
arttırıldığı bir karışım elde edilir). Bu nedenle sıvı karışımı saf bileşenlerine ayırmak sadece
birkaç adımda sağlanır. Fakat, bağıl uçuculuk iken MVC mol oranı
içeren sıvı karışım MVC mol oranı içeren buharla dengededir. Bu nedenle sıvı
karışımı saf bileşenlerine ayırmak çok sayıda damıtma adımı ile sağlanır.
14

– Buhardaki mol oranı

– Sıvıdaki mol oranı


Şekil 3.1. Bağıl uçuculuğun buhardaki MVC yoğunluğu üzerindeki etkisi

3.3.1. Azeotropi

Karışımdaki bileşenler güçlü fiziksel ve kimyasal etkileşimler gösteriyorsa, faz diyagramları


Şekil 3.1'den farklı olur ve genellikle Şekil 3.2'de gösterilen gibidir. Bu tip sistemlerde denge
hattının köşegen ile kesiştiği, buhar ve sıvı mol oranlarının aynı olduğu kritik bir karışım
oranı noktası vardır. Bu buhar ve sıvı mol oranına ulaşıldığında, bileşenler o basınçta
birbirinden ayrılamaz. Bu tip karışımlara azeotrop denir.
– Buhardaki mol oranı

– Buhardaki mol oranı

Etanol – Su Karışımı Aseton – Kloroform Karışımı

– Sıvıdaki mol oranı – Sıvıdaki mol


oranı
Şekil 3.2. İkili sistemler için azeotropi noktası
15

4. MCCABE-THIELE YÖNTEMİ İLE DAMITMA

4.1. İşletme Değişkenlerinin Belirlenmesi

Damıtma kulesi bir besleme akımı ve iki ürün akımı içerir. Besleme akımındaki daha hafif
(daha uçucu) madde A, diğeri B olarak tanımlansın. A maddesinin mol oranı besleme
akımında , kule üzerinden alınan ürün buharında , kondenserden çıkan ürün sıvısında ,
kule altından alınan alt ürün sıvısında ise olsun.

Besleme debisi ve bileşimi , damıtma ve alt ürünlerin debileri ve saflıkları


ve besleme kalitesinin bilindiği kabul edilsin.

Şekil 4.1. Kütlesel dengeleri gösteren damıtma kulesi

Üst (Damıtma) ve alt ürünlerin bileşimlerini gösteren kütle ve bileşen dengesi denklemleri ile,
Kütle dengesi
(4.1)
A maddesi için bileşen dengesi

(4.2)
elde edilir. Burada,
: Besleme debisi
: Damıtma (ürün) debisi
: Alt ürün debisi
: Besleme içindeki A maddesi debisi
16

: Damıtılmış üründeki içindeki A maddesi debisi


: Alt ürün içindeki A maddesi debisi
: Besleme içindeki A maddesi mol oranı
: Damıtılmış üründeki A maddesi mol oranı
: Alt ürün içindeki A maddesi mol oranıdır.

4.2. Minimum Reflux Oranının Belirlenmesi

McCabe-Thiele yöntemi için aşağıdaki kabuller yapılır:


 Sabit mol akışı: Buhar ve sıvının debileri kulenin her kesitinde yaklaşık sabittir.
 Isı etkileri ihmal edilebilir: Kuleye giren ve kuleden çıkan istenmeyen ısı geçişleri
ihmal edilir.
 Yoğuşan her mol buhar için o kadar mol sıvı buharlaşır.
 Tabladan ayrılan sıvı ve buhar, tablaya giren sıvı ve buhar ile dengededir.

4.2.1. Denge hattı

Denklem 3.6 ile sıvı buhar diyagramı çizilir.


Bu ifade ile (denge hattı) sabit basınçta dengedeki sıvı ve buharın bileşenleri tanımlanır.

4.2.2. Köşegen hattı

için köşegeni çizilir.

4.2.3. Besleme hattı ( hattı)

köşegeni üzerinde A maddesinin besleme mol oranına karşılık gelen yer belirlenir. Bu
noktadan başlayarak eğimi ile bir doğru çizilir. Burada besleme kalitesidir.
Besleme hattı aşağıdaki denklem ile doğrudan çizilebilir:
(4.3)
Denklem 4.3, besleme noktasındaki kütle dengesi ifadeleri ile elde edilir.

Şekil 4.2. Besleme girişi üzeri ve altı arasındaki ilişki


17

Şekil 4.2'ye göre,


Kütle dengesi

Üst çalışma ve alt çalışma hat denklemlerinin bir noktasında kesişmeleri durumunda
Denklem 4.7 ve 4.9 aşağıdaki gibi yazılabilir:

Elde edilen iki ifade için alttaki denklemden üstteki çıkarılarak,

Kütle dengesi ifadeleri ve Denklem 4.2 bu denklemde yazılarak,

elde edilir.

Besleme durumuna bağlı olarak besleme hatlarının farklı eğimleri olacaktır. Örneğin besleme:
Aşırı soğutulmuş sıvı ise ,
Doymuş sıvı ise ,
Sıvı-buhar karışımı ise
Doymuş buhar ise
Kızgın buhar ise
şeklindedir.

değeri ise aşağıdaki ifadeden hesaplanır:

(4.4)
Burada,
: Beslemenin doymuş buhar entalpisi
: Beslemenin giriş şartlarındaki entalpisi
: Beslemenin doymuş sıvı entalpisidir.

4.2.4. Üst çalışma hattı

Zenginleşme bölgesi için çalışma hattı çizilir. Damıtılmış ürün saflığı köşegeni üzerinde
belirlenir. Bu belirlenen nokta, denge hattı ve besleme hattı kesişimine uzatılır. Oluşan bu
18

eğriye ise üst çalışma hattı eğrisi denir (Şekil 4.5). Bu hattın eğimi şeklindedir.
Üst çalışma hattı aşağıdaki denklem ile çizilebilir:
(4.5)
Bu hattın uzantısının değeri değerine eşittir. Aşağıdaki denklem ise minimum
reflux değerini belirlemek için kullanılabilir:
(4.6)
Denklem 4.5 ifadesi besleme üzerindeki zenginleşme bölgesi için kütle ve bileşen dengesi
ifadeleri ile elde edilir.

Şekil 4.3. Zenginleşme bölgesi için kütle dengesi ve üst çalışma hattı

Şekil 4.3'e göre,


Kütle dengesi

A bileşeni için kütle dengesi


(4.7)

elde edilir.
19

4.2.5. Alt çalışma hattı

Fakirleşme bölgesi için çalışma hattı çizilir. Alt ürün saflığı köşegeni üzerinde belirlenir.
Bu belirlenen nokta, üst çalışma hattı ve besleme hattı kesişimine uzatılır. Oluşan bu eğriye
ise alt çalışma hattı eğrisi denir. Bu hattın eğimi şeklindedir. Alt çalışma hattı
aşağıdaki denklem iler çizilebilir:
(4.8)
Denklem 4.8 ifadesi besleme altındaki fakirleşme bölgesi için kütle ve bileşen dengesi
ifadeleri ile elde edilir.

Şekil 4.4. Fakirleşme bölgesi için kütle dengesi ve alt çalışma hattı

Şekil 4.4'e göre,


Kütle dengesi

A bileşeni için kütle dengesi


(4.9)

elde edilir.
20

Denge
– Buhardaki mol oranı Hattı

Üst
Çalışma
Hattı

Besleme
Hattı

Alt
Çalışma
Hattı

– Sıvıdaki mol oranı


Şekil 4.5. Minimum reflux oranı için sıvı buhar diyagramı denge hatları

4.3. Gerçek Reflux Oranının Belirlenmesi

Reflux oranı artarken tabla sayısı ve bu nedenle kule yatırım maliyeti azalır. Fakat, bu oranın
artması kule içindeki buhar debisini de
arttıracak ve kondenser kazan gibi
işletme giderlerini arttıracaktır. Birçok
kule, minimum işletme maliyeti
Kademe Sayısı

bölgesinde kalmak için minimum reflux


oranının katı arasında çalışacak
şekilde tasarlanmıştır. Buna göre gerçek
reflux oranı:
(4.10)
Reflux için sınır şartlar, sonsuz reflux
oranı için minimum teorik kademe sayısı
ve minimum reflux oranı için sonsuz Minimum
teorik kademe sayısıdır. Bu durum Şekil
4.6'da gösterilmiştir. Minimum
Reflux
Oranı
Şekil 4.6. Reflux oranı ve kademe sayısı arasındaki ilişki
21

Damıtma kulelerinin enerji tüketimini kontrol eden ana değişken reflux oranıdır. Diğer
değişkenler (ürün özellikleri, besleme konumu, çalışma basıncı) reflux oranını azaltmak için
ayarlanır. Kule ürün çıkışı istenenden biraz daha saf olacak şekilde ayarlanır. Böylece normal
işletme şartları sırasında oluşacak düşük saflıktaki ürünler en aza indirgenir. Fakat enerji
kullanımının artması nedeniyle masraflı bir iştir.

Doğru besleme konumundan besleme yapılmalıdır. Besleme, tabladaki bileşimin besleme


bileşimine eşitlendiği noktadan kuleye yapılır. Başka bir noktadan besleme yapılırsa verim
azalır. Çoğu kule çok sayıda besleme noktasıyla tasarlanır. Böylece gerektiğinde besleme
noktası kolayca değiştirilebilir.

4.4. Minimum Tabla Sayısının Belirlenmesi

Gerçek reflux değerine göre üst ve alt çalışma hatları tekrar çizilir. Yeni üst çalışma hattı için
Denklem 4.5'te yerine yazılarak çizim yapılır. Yeni alt çalışma hattı, besleme ve
yeni üst çalışma hattı ile kesiştirilerek belirlenir.

Damıtılmış ürün oranından


başlayarak denge hattına 1
doğru yatay bir doğru
çizilir. Bu hat ilk tablayı 2
gösterir. Son noktadan üst
– Buhardaki mol oranı

çalışma hattına kadar 3


dikey doğru çizilir. Sıvı
bileşimi, alt ürün oranına
eşit olana kadar yatay ve
4
dikey doğru çizimleri
tekrarlanır. Toplam adım
sayısı, teorik tabla sayısını
gösterir. Örneğin Şekil
4.7'de teorik tabla sayısı 5
bulunur.

Şekil 4.7. Gerçek reflux


oranı için sıvı buhar
diyagramı denge eğrisi
– Sıvıdaki mol oranı
4.5. Gerçek Tabla Sayısının Belirlenmesi

Gerçek tabla sayısı değeri, teorik tabla sayısının tabla verimine bölümü ile belirlenir. Tabla
verimlerinin tipik değerleri aralığındadır [7]. Bu değerler, sıvı-buhar debileri ve
kullanılan tabla tipine bağlıdır. Buna göre gerçek tabla sayısı,
(4.11)
ile belirlenir.
22

5. KAYNAKLAR

[1] Distillation, http://lorien.ncl.ac.uk/ming/distil/distil0.htm

[2] Damıtma, http://tr.wikipedia.org/wiki/Damitma

[3] Distillation Column Tray Selection & Sizing – 1, www.seperationtechnology.com

[4] KISTER, H., Z., Distillation Design, McGraw Hill, 1992.

[5] Ullman's Chemical Engineering and Plant Design, Energy Management in Chemical
Industry, Wiley, 2005.

[6] GEANKOPLIS, C., J., Transport Processes and Unit Operations, Prentice-Hall, 3rd
Edition, 1993.

[7] LINNINGER, A., Distillation – Senior Design CHE 396.

You might also like