You are on page 1of 32

SİNAN AKLANOĞLU

İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ
4.SINIF
DERS : MAKEDONCA 2
Ö.Ğ.: SUNCHİCA TRİFUNOVSKA JANİK
ÖDEV ▪ ERGENEKON DESTANI
▪ ЕРГЕНЕКОН ЕП
▪ Göktürkler ‘in türeyişini anlatan bir Türk destanıdır.
ERGENEKON ▪ Genel olarak, düşman tarafından hile ile yenilgiye
DESTANI uğratılan Türklerin, Ergenekon Ovası'nda yeniden
türeyip tekrar eski yurtlarına dönerek düşmanlarıyla
çarpışmalarını anlatır.
▪ Станува збор за турска епопеја која раскажува за
ЕП ЗА спуштањето на Ѓоктурците.Генерално ја раскажува
приказната за Турците, кои биле поразени од
ЕРГЕНЕКОН непријателот со мамење, повторно појавување во
рамнината Ергенекон и враќање во старата татковина
и судир со нивните непријатели.
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
▪ Türk illerinde Türk oku ötmeyen, Türk kolu yetmeyen, Türk'e
boyun eğmeyen bir yer yoktu. Bu durum yabancı kavimleri
kıskandırıyordu. Yabancı kavimler birleştiler, Türklerin üzerine
ERGENEKON yürüdüler. Bunun üzerine Türkler çadırlarını, sürülerini bir
araya topladılar; çevresine hendek kazıp beklediler. Düşman
gelince vuruşma da başladı. On gün savaştılar.
DESTANI ▪ Sonuçta Türkler üstün geldi.
ЕРГЕНЕКОН ЕП
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
▪ Bu yenilgileri üzerine düşman kavimlerin hanları, beyleri av
yerinde toplanıp konuştular. Dediler ki: "Türkler'e hile
yapmazsak halimiz yaman olur!"

▪ Tan ağaranda, baskına uğramış gibi, … ağırlıklarını bırakıp


ERGENEKON kaçtılar. Türkler, "Bunların gücü tükendi, kaçıyorlar" deyip
artlarına düştüler. Düşman, Türkler'i görünce birden döndü.
DESTANI Vuruşma başladı. Türkler yenildi. Düşman, Türkler'i öldüre
ЕРГЕНЕКОН ЕП öldüre çadırlarına geldi. Çadırlarını, mallarını öyle bir
yağmaladılar ki tek kara kıl çadır bile kalmadı. Büyüklerin
hepsini kılıçtan geçirdiler, küçükleri tutsak ettiler.
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
▪ O çağda Türklerin başında ll Kağan vardı.…
▪ Kağan'ın da birçok oğlu vardı. Ancak, bu savaşta biri dışında
tüm çocukları öldü. Kayı (Kayan) adlı bu oğlunu o yıl
evlendirmişti. İl Kağan'ın bir de Tokuz Oğuz (Dokuz Oğuz) adlı
ERGENEKON bir yeğeni vardı; o da sağ kalmıştı. Kayı ile Tokuz Oğuz tutsak
olmuşlardı. On gün sonra ikisi de karılarını aldılar, atlarına
atlayarak kaçtılar. Türk yurduna döndüler.
DESTANI ▪ Burada düşmandan kaçıp gelen develer, atlar, öküzler, koyunlar
buldular. Oturup düşündüler: "Dört bir yan düşman dolu.
ЕРГЕНЕКОН ЕП Dağların içinde kişi yolu düşmez bir yer izleyip yurt tutalım,
oturalım.Sürülerini alıp dağa doğru göç ettiler.
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
▪ Geldikleri yoldan başka yolu olmayan bir yere vardılar. Bu tek
yol da öylesine sarp bir yoldu ki deve olsun, at olsun güçlükle
yürürdü; ayağını yanlış yere bassa, yuvarlanıp paramparça
olurdu. Türklerin vardıkları ülkede akarsular, kaynaklar, türlü
ERGENEKON bitkiler, yemişler, avlar vardı. Böyle bir yeri görünce, ulu
DESTANI Tanrı'ya şükrettiler. Kışın hayvanlarının etini yediler, yazın
sütünü içtiler. Derisini giydiler.
ЕРГЕНЕКОН ЕП ▪ Bu ülkeye "Ergenekon" dediler.
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
▪ Zaman geçti, çağlar aktı; Kayı ile Tokuz Oğuz'un birçok
çocukları oldu. Kayı'nın çok çocuğu oldu, Tokuz Oğuz'un daha
az oldu. Kayı'dan olma çocuklara Kayat dediler. Tokuz'dan
ERGENEKON olma çocukların bir bölümüne Tokuzlar dediler, bir bölümüne
de Türülken. Yıllar yılı bu iki yiğidin çocukları Ergenekon'da
kaldılar; çoğaldılar, çoğaldılar, çoğaldılar.
DESTANI ▪ Aradan dört yüz yıl geçti.
ЕРГЕНЕКОН ЕП
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
▪ Dört yüz yıl sonra kendileri ve süreleri o denli çoğaldı ki
Ergenekon'a sığamaz oldular. Çare bulmak için kurultay "
topladılar. Dediler ki: "Atalarımızdan işittik; Ergenekon dışında
ERGENEKON geniş ülkeler, güzel yurtla varmış. Bizim yurdumuz da eskiden
o yerlerde imiş. Dağların arasını araştırıp yol bulalım. Göçüp
DESTANI Ergenekon'dan çıkalım. Ergenekon dışında kim bize dost olursa
ЕРГЕНЕКОН ЕП biz de onunla dost olalım, kim bize düşman olursa bizde ona
düşman olalım ‘’.
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
▪ Türkler, kurultayın bu kararı üzerine, Ergenekon'dan çıkmak
için yol aradılar; bulamadılar. O zaman bir demirci dedi ki: "Bu
dağda bir demir madeni var. Yalın kat demire benzer. Demirini
eritsek, belki dağ bize geçit verir. Gidip demir madenini
ERGENEKON gördüler. Dağın geniş yerine bir kat odun, bir kat kömür
dizdiler. Dağın altını, üstünü, yanını, yönünü odun-kömürle
DESTANI doldurdular. Yetmiş deriden yetmiş büyük körük yapıp, yetmiş
ЕРГЕНЕКОН ЕП yere koydular. Odun kömürü ateşleyip körüklediler. Tanrı'nın
yardımıyla demir dağ kızdı, eridi, akıverdi. Bir yüklü deve
çıkacak denli yol oldu.
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
▪ Sonra gök yeleli bir Bozkurt çıktı orta nereden geldiği
bilinmeyen. Bozkurt geldi, Türk'ün önünde dikildi, durdu.
ERGENEKON Herkes anladı ki yolu o gösterecek. Bozkurt yürüdü; ardından
DESTANI da Türk milleti. Ve Türkler, Bozkurt'un önderliğinde, o kutsal
yılın, kutsal ayının, kutsal gününde Ergenekon'dan çıktılar.
ЕРГЕНЕКОН ЕП
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
▪ Türkler o günü, o saati iyi bellediler. Bu kutsal gün, Türklerin
bayramı oldu. Her yıl o gün büyük törenler yapılır. Bir parça
ERGENEKON demir ateşte kızdırılır. Bu demiri önce Türk kağanı kıskaçla
DESTANI tutup örse koyar, çekiçle döver. Sonra öteki Türk beyleri de
aynı işi yaparak bayramı kutlarlar.
ЕРГЕНЕКОН ЕП
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
▪ Ergenekon'dan çıktıklarında Türklerin kağanı, Kayı Han
soyundan gelen Börteçine (Bozkurt) idi. Börteçine bütün illere
elçiler gönderdi; Türklerin Ergenekon'dan çıktıklarını bildirdi.
ERGENEKON Ta ki, eskisi gibi, bütün iller Türklerin buyruğu altına girene
DESTANI kadar. Bunu kimi iyi karşıladı, Börteçine'yi kağan bildi; kimi iyi
karşılamadı, karşı çıktı. Karşı çıkanlarla savaşıldı ve Türkler
ЕРГЕНЕКОН ЕП hepsini yendiler. Türk Devleti'ni dört bir yana egemen kıldılar.
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП
ERGENEKON
DESTANI
ЕРГЕНЕКОН ЕП

You might also like