You are on page 1of 366

Tekstil Malzeme Bilgisi

Bu kitabın, basım, yayım ve sa ş hakları Atatürk Üniversitesi’ne ai r. Bireysel öğrenme


yaklaşımıyla hazırlanan bu kitabın bütün hakları saklıdır. Atatürk Üniversitesi’nin izni
alınmaksızın kitabın tamamı veya bir kısmı mekanik, elektronik, fotokopi, manye k kayıt veya
başka şekillerde çoğal lamaz, basılamaz ve dağı lamaz.

Copyright ©2020

The copyrights, publica ons and sales rights of this book belong to Atatürk University. All rights
reserved of this book prepared with an individual learning approach. No part of this book may
be reproduced, printed, or distributed in any form or by any means, techanical, electronic,
photocopying, magne c recording, or otherwise, without the permission of Atatürk University.

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ
AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ

Tekstil Malzeme Bilgisi

ISBN: 978-625-7931-58-8

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ YAYINI

ERZURUM
1. Tekstil Lifleri 4
Dr. Öğr. Üyesi FAZLIHAN YILMAZ

2. İplik 28
Prof. Dr. Valida PASHAYEVA

3. Dokuma Yüzeyler 55
Prof. Dr. Valida PASHAYEVA

4. Örme Yüzeyler 86
Dr. Öğr. Üyesi VİLDAN BAĞCI

5. Ön Terbiye ve Bitim İşlemleri 109


Dr. Öğr. Üyesi FAZLIHAN YILMAZ

6. Boya ve Baskı İşlemleri 132


Dr. Öğr. Üyesi FAZLIHAN YILMAZ

7. Renk 153
Doç. Dr. SEMRA GÜR ÜSTÜNER

8. Geleneksel Kumaşlar 181


Prof. Dr. HATİCE FERİHA AKPINARLI

9. Deri, Kürk ve Suni Deri 205


Doç. Dr. Meruyert KAYGUSUZ

10. Kalıp Hazırlama Malzemeleri 233


Prof. Dr. NEŞE YAŞAR ÇEĞİNDİR

11. Birleştirme ve Tutturma Malzemeleri 260


Prof. Dr. NAZİM PAŞAYEV

12. Destekleme Malzemeleri 284


Prof. Dr. NEŞE YAŞAR ÇEĞİNDİR

13. Süsleme Malzemeleri 316


Dr. Öğr. Üyesi NURCAN KUTLU

14. Moda Tasarımında Malzeme Seçimi 343


Prof. Dr. NAZİM PAŞAYEV

Editör

Prof. Dr. BANU HATİCE GÜRCÜM


TEKSTİL LİFLERİ

• Tekstil Lifleri
• Tekstil Liflerinin Sınıflandırılması
İÇİNDEKİLER

TEKSTİL MALZEME
BİLGİSİ
Dr. Öğretim Üyesi
Fazlıhan YILMAZ

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;


• Bir lifin tekstil ürünü üretiminde
HEDEFLER

kullanılabilmesi için hangi


özelliklere sahip olması gerektiğini
belirtebilecek,
• Tekstil liflerini sınıflandırabilecek,
• Genel olarak tekstil sektöründe
kullanılan önemli lif cinslerini ifade
edebilecek,
• Tekstil liflerinin önemli özelliklerini
açıklayabileceksiniz.

ÜNİTE

1
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Tekstil Lifleri

Pamuk
Kapok
Keten
Kenevir
Doğal
Jüt
Lifler
Bitkisel Bambu
Lifler
Rami
Sisal
Koko

Yün
Tiftik
TEKSTİL LİFLERİNİN SINIFLANDIRILMASI

Kaşmir
Moher

Hayvansal Angora
Lifler
Alpaka
Doğal İpek

Doğal Cam Lifi


Anorganik
Lifler
Viskoz İpeği

Rejenere Asetat İpeği


Lifler Ardil
Alginat
Polipropilen
Polietilen
Akrilik
Sentetik
Modakrilik
Lifler
Poliamid
Yapay
Lifler Polyester
Elastan

5
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
Tekstil Lifleri

GİRİŞ
Tekstil ürünleri gündelik hayatta en sık karşılaşılan malzemelerdir. Tekstil
malzemeleri, hazır giyim sektöründe (giysi, çanta, ayakkabı, vb.); özellikli ürünler
gerektiren spor alanında (kayak giysileri, tenis giysileri, vb.); ev tekstil sektöründe
(perde, halı, döşemelik kumaş, vb.); medikal ürünlerde (tıbbi malzemeler, hidrofil
pamuk, sargı bezi, vb.); teknik tekstiller gibi (baraj zemin örtüleri, inşaat yalıtım
malzemeleri, taşıma kayışları, vb.) pek çok alanda kullanılan malzemelerdir.
Tekstil malzemelerinin ham maddesi liflerdir. Bazı kaynaklarda lifler yerine
elyaf kelimesinin de kullanıldığını görmek mümkündür. Elyaf, eski dilden
günümüze kadar gelen ve Bitkisel Elyaf, Sentetik Elyaf, vs. gibi tekil yazımla ama
Lifler, tekstil çoğul anlamla kullanılan bir terim olarak varlığını sürdürmektedir. Öyleyse, elyaf
malzemelerinin ham çoğul eki almadan tekil hâliyle kullanılmalıdır.
maddesidir.
Tekstil alanında kullanılacak malzemelerin belirli özellikleri sağlaması
gerekmektedir. Bu özelliklerin başında ise liflerin birbiri üzerinde tutunabilmesi,
bükülebilmeleri, kopma mukavemetine sahip olmaları, elastiki özellik
gösterebilmeleri ve boyanabilmeleri gelmektedir. Liflerin en önemli ve vazgeçilmez
özelliklerinden biri ise eninin boylarına göre ihmal edilebilir derecede küçük
olmasıdır.
Kumaş üretim aşamasına geçmeden önce liflerin eğrilmesi ve iplik formuna
getirilmesi gerekmektedir. Liflerden iplik oluşturulduktan sonra artık kumaş
üretim aşamasına geçilebilmektedir. Kumaşlar, kullanılacağı amaca ve yere göre
dokuma, örme ve dokusuz yüzey olarak üç farklı üretim yöntemine göre
üretilmektedir. Daha önce de belirttiğimiz gibi tekstil ürünlerinin ham maddesi
olan liflerin kalitesi, kumaşın kalitesi üzerindeki en önemli parametrelerden biridir.
Özellikle günümüzde kumaş üreticileri kumaşlarının kalitesinden söz ederken
kullandıkları lif cinsine vurgu yaparlar.
Bu ünitede, bir ham maddenin lif olarak değerlendirilebilmesi için sahip
olması gereken özellikler, liflerin sınıflandırılması, tekstil sektöründe yaygın bir
şekilde kullanılan lif cinsleri, bu lif cinslerinin sahip olduğu özellikler ve ayrıca
liflerin işlem şartlarına dayanıklılığı gibi çeşitli özellikleri üzerinde durulacaktır.

TEKSTİL LİFLERİ
Lif genel anlamıyla tekstil ürünlerinin en küçük yapı taşı ve ham maddesidir.
Tekstil lifleri, tekstil sanayinin temel ham maddelerini oluşturan, uzunluğu eninden
çok daha fazla olan, yumuşak yapıda, kırılmadan kıvrılabilen, katlanabilen,
eğrilebilen, çekmeye karşı koyan ve kopmaya mukavemet gösteren elastiki
maddelerdir.
Lif denilen ham maddelerden kumaş oluşturabilmek için mutlaka bu liflerin
iplik formuna dönüştürülmesi ve bu yüzden de liflerin eğrilmesi gerekmektedir.
Daha sonra bu ipliklerden dokuma ve örme kumaşlar oluşturulabilir. Ancak
dokusuz yüzey (non-woven) oluşturmak için iplik oluşumuna gerek
duyulmamakta, bu üretim tekniğinde liflerin çeşitli şekillerde birbirine bağlanması

6
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Tekstil Lifleri

sağlanmaktadır. Dokusuz yüzey üretiminin geleneksel biçimi olarak keçe


üretiminde yün liflerinin ısı, su ve hareket ile birbirlerine kenetlenmesi örnek
olarak verilebilir. Burada herhangi bir ön iplik ya da iplik oluşumu işlemine gerek
duyulmamaktadır. Ancak dokusuz yüzey üretimi dışındaki örme ve dokuma
işlemlerinin esası liflerin iplik formuna getirilmesinden sonra başlamaktadır.
Tekstil liflerinin ticari değeri sahip olduğu bazı özelliklere bağlıdır. Bu
özellikler arasında, incelik, uzunluk, esneklik, gerilme mukavemeti, boyanabilme
yeteneği, kopma mukavemeti gösterilebilir. Bir tekstil ürününün kullanılacağı yere
göre o tekstil ürününden beklenen başlıca özellikler vardır. Bu yüzden tekstil
ürününün kullanılacağı amaca göre bu ürünü oluşturmak için bu amaca uygun
tekstil lifinin seçilmesi önem taşımaktadır. Örneğin, bir perde üretiminde ışığa ve
Tekstil liflerinin temel ısıya dayanaklı bir lif cinsinin kullanılması büyük önem arz etmektedir. Eğer bu tip
özellikleri arasında
bir lif cinsi kullanılmazsa üretilen tekstil ürününün kendinden beklenen
incelik, uzunluk,
dayanıklılığı göstermesi mümkün olmayacaktır. Bunun için tekstil liflerinin
esneklik, mukavemet ve
boyanabilme yeteneği özelliklerini bilmek, kullanılacağı yeri belirlemede büyük önem arz etmektedir.
gösterilebilir.

• Bir itfaiyeci kıyafeti üretiminde ateşe dayanıklı lif


Örnek

kullanılması önemlidir.

•Siz de tekstil liflerinin kullanım alanları ile ilgili örnekler veriniz.


Etkinlik
Bireysel

İncelik tekstil liflerinin enine kesitinin büyüklüğüdür. Liflerin enine kesitleri


genel olarak yuvarlak veya yuvarlağa yakındır. İncelik, liflerin en önemli temel
özellikleri arasında gösterilmektedir çünkü lifler ne kadar ince olursa o kadar ince
iplik üretmek mümkün olmaktadır. Yani incelik faktörü iplik numarasını direkt
olarak etkilemektedir. Lif inceliği mikrometre (µm) cinsinden ölçülür.
Uzunluk özelliği de tekstil lifleri açısından vazgeçilmez özelliklerden bir
tanesidir. Bir lifin tekstil lifi olarak adlandırılabilmesi için belirli bir uzunluğa sahip
olması gerekmektedir. Eğer gerekli ve yeterli uzunluğa sahip olamayan lifler iplik
yapımında kullanılırsa bu işlem adımı tamamlandığında iplik üretiminin
Liflerin inceliği başarısızlıkla sonuçlanmasına neden olacaktır. Tekstil sanayinde kullanılabilmesi
mikrometre cinsinden için liflerin uzunluğunun en az 5mm olması gerekmektedir.
ölçülür.
Tekstil lifleri uzunlukları açısından ikiye ayrılmaktadır. Bunlardan biri ştapel,
bir diğeri ise filamenttir. Kesikli liflere ştapel denirken kesiksiz liflere ise filament
denilmektedir. Doğada bulunan bitkisel, hayvansal tüm lifler ştapel formundadır.
Kesikli elyaf türlerine pamuk ve yün örneğini verebiliriz. Ancak doğal hayvansal
lifler arasında ipek lifinin uzunluğu diğer doğal liflere göre çok uzundur. Bu
nedenle doğal lifler arasında bir tek ipek lifi filament olarak kabul edilir. Kimyasal

7
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Tekstil Lifleri

işlemler sonucu elde edilen tüm yapay lifler ise teorik olarak sonsuz uzunlukta
üretilebilirler. Bu nedenle filament liflere örnek olarak bütün yapay lifler
verilebilir.
Tekstil liflerinin üretim aşamalarında zarar görmemesi için belirli bir
mukavemete sahip olması gerekmektedir. Liflerde mukavemet tanımının genel
anlamı, bir life uygulanan kuvvete karşı o lifin gösterdiği direnç olarak
tanımlanabilir. Bu özellikte tekstil liflerinin olmazsa olmaz özellikleri arasında
gösterilebilir. İplik üretim aşamasında çekim işlemlerindeki uygulanacak gerilimin
ayarlanabilmesi için kullanılan lif cinsinin mukavemetinin kesinlikle bilinmesi
gerekmektedir.
Liflerin üretimi sırasında bazı etkilere karşı dayanıklı olması beklenmektedir.
Bu durum liflerin tekstil ürünleri hâline getirilmesinden sonra kullanım sırasında
da beklenmektedir. Tekstil liflerinden oluşan iplik, kumaş ve giysilerin dayanımları,
bu ürünlerin üretiminde kullanılan liflerin mukavemeti ile doğrudan alakalıdır.
Liflerin mukavemeti (dayanımı) kuru veya yaş olmalarına göre
değişebilmektedir. Genellikle doğal bitkisel liflerin yaş mukavemetleri, kuru
hâllerine göre daha fazladır. Ancak diğer tekstil liflerinde genel olarak bu durum
kuru hâldeki mukavemet değerlerinin daha yüksek olduğu yönündedir. Bir lifin
kopma anında göstermiş olduğu değerin gr-kuvvet olarak ifadesi, o lifin mutlak
mukavemetidir.
Bir maddenin parlak olarak adlandırılabilmesi için üzerine düşen ışığı
tamamen yansıtması gerekmektedir. Bunun için yüzeyin mümkün olduğunca
düzgün olması gerekmektedir. Bu bağlamda, liflerde parlaklıktan bahsedebilmek
Bir maddenin parlak için yüzeyinin önemli ölçüde düzgün olması gerekmektedir. Üzerlerine düşen ışığı
olarak dağınık bir şekilde yansıtan lifler az parlak ve mat olarak nitelendirilirken yine
nitelendirilebilmesi için gelen ışığı düzgün olarak yansıtan lifler ise parlak lif olarak adlandırılmaktadır.
üzerine düşen ışığın Genel olarak pamuk ve yün gelen ışığı dağınık şekilde yansıttıkları için az parlak
tamamına yakınını
olarak nitelendirilirler. Ancak merserize pamuk, keten ve ipek üzerine düşen ışığı
yansıtması
gerekmektedir. doğrusal olarak yansıttıkları için parlak olarak algılanırlar.
Yüzey yapısı düzgün olan liflerden üretilmiş tekstil ürünleri eğer farklı yüzey
pürüzlülüğü oluşturacak işlem görmemişse genel olarak parlak ürün olarak
adlandırılmaktadır. Genellikle parlak ürünler tüketicilerin ilgisini daha çok
çektiğinden dolayı bu özellik önemli bir pazarlama faktörüdür.
Liflere iki ucundan kuvvet uygulandığında ilk başta liflerde belli bir miktar
uzama meydana gelir. Liflerdeki bu uzama miktarı uygulanan kuvvetin süresine
bağlı olmak kaydı ile değişir. Ancak kuvvetin uygulanmasına devam edilmesi ve
kopmaya sebep olacak büyüklükte bir kuvvet uygulanması hâlinde liflerde
Suyu seven liflere kopmalar meydana gelmektedir.
hidrofil lifler denilirken
sevmeyen liflere ise Nem, tanım olarak havada bulunan su buharının adıdır. Tekstil liflerinin
hidrofobik lifler kullanım açısından önemli özelliklerinden biri de nem çekme özellikleridir.
denilmektedir. Özellikle tekstilde uygulanan yaş işlemler sırasında bu özellik oldukça fazla avantaj
sağlamaktadır. Absorbe edilen nem miktarı lif cinsine göre değişir. Suyu yapılarına

8
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Tekstil Lifleri

kolayca alabilen liflere hidrofil yani suyu seven lif denilmektedir. Ancak suyu
bünyelerine az miktarda alan veya hiç almayan lifler ise hidrofobik lif olarak
adlandırılmaktadır. Genel itibarıyla doğal kökenli lifler hidrofil yapıdayken yapay
lifler ise hidrofobik yapıdadırlar.

Örnek • Özellikle tıbbi alanlarda hidrofil pamuk kullanılmaktadır.

Liflerin nem alma özellikleri yapılarında bulunan kristalin ve amorf bölge ile
de alakalıdır. Lifin yapısında bulunan polimer zincirlerinin bazı yerlerde düzenli
bazı yerlerde ise düzensiz yerleştiği bilinmektedir. Polimer zincirlerinin düzenli bir
Bitkisel lifler, bitkilerin şekilde yerleştiği bölgelere “kristalin alan” adı verilirken düzensiz yerleştiği
tohumlarından, bölgelere ise “amorf alan” denilir. Lifin yapısında kristalin alan çok olduğunda
gövdelerinden, nemin içeriye geçişi zorlaşacağından dolayı nem çekme özelliği düşük olacaktır.
yapraklarından ve Ancak amorf alan oranı fazla olan liflerde nemin lif içerisine nüfuz etmesi kolay
meyvelerinden elde olacağından dolayı nem çekme özelliği de fazla olacaktır.
edilirler.
Her tekstil lifinin ısıya karşı farklı dayanım değeri vardır. Bir life ısı
verildiğinde ilk başta yapısında fiziksel değişmeler meydana gelmektedir ancak bu
ısının miktarı ve süresi arttırıldığında artık yapısında kimyasal değişimlerden de söz
edilebilir. Bu olay sonucunda da liflerde yanma meydana gelmektedir. Lifler belirli
bir sıcaklık derecesine ulaştıklarında yanarlar. Bu sıcaklık derecesine de yanma
noktası adı verilir.
Sentetik yapıda olan lifler belirli sıcaklık değerlerine ulaştıklarında yumuşar
ve erirler. Ancak selüloz ve protein esaslı liflerde bu durum biraz daha farklıdır. Bu
lif tipleri yüksek sıcaklıkta sararmaya başlarlar ve daha sonrasında yanarlar. Bir
lifin sararması o lifin parçalanmaya başlaması anlamına gelmektedir. Özellikle
itfaiyeci giysilerinin üretiminde ısıya karşı dayanımı yüksek olan lif çeşitlerinin
kullanılması gerekmektedir.
Işık bilindiği gibi bir enerji türüdür. Tekstil lifleri de organik yapıda
olduklarından dolayı uzun süre ışığa maruz kaldıklarında yapılarında değişimler
meydana gelmektedir. Genellikle ışığın etkisi, lifin mukavemet kaybına neden
olmasına tetikler. Bu yüzden de liflerin dayanımlarında azalmalar görülmektedir.
Tekstil lifleri organik
Liflerin cinsine bağlı olarak ışıktan farklı oranlarda etkilenmeleri söz konusudur.
yapıda olduklarından
dolayı uzun süre ışığa Ayrıca ışığın etkisi ile boyanmış olan liflerin renklerinde de değişimler meydana
maruz kaldıklarında gelmektedir ve bu da tüketiciler tarafından arzu edilmeyen bir durumdur.
yapılarında değişiklikler Liflerin sürtünmeleri sırasında statik elektriklenmesi özellikle iplik
meydana gelir.
oluşturulması aşamasında istenmeyen bir durumdur. Statik elektriklenme dokuma
ve diğer mekanik işlemlerde de istenmeyen bir durum olarak karşımıza
çıkmaktadır. Ayrıca bu liflerden üretilen ürünlerde de arzu edilmeyen sonucalar
meydana gelmektedir.

9
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Tekstil Lifleri

TEKSTİL LİFLERİNİN SINIFLANDIRILMASI


Tekstil liflerini pek çok şekillerde sınıflandırmak mümkündür. Ancak en
genel bilinen ve kabul edilen sınıflandırma, elde edildiği kaynağa göre
sınıflandırmaktır. Tekstil liflerinin bu derste işleyeceğimiz ana sınıflandırma şekli
lifin elde edildiği kaynak esas alınarak olmaktadır. Tablo 1.1’de tekstil liflerinin
sınıflandırılması gösterilmiştir.
Bu sınıflandırmada iki ana başlık öne çıkmaktadır. Bunlar; Doğal Lifler ve
Yapay Lifler. Doğal Lifler, Bitkisel, Hayvansal ve Anorganik (mineral) olmak üzere
üç alt başlıkta; Yapay Lifler ise Rejenere ve Sentetik Lifler olarak iki alt başlıkta
incelenmektedir. Rejenere Lifler doğadan elde edilen bir malzemenin kimyasal
işlemlerle değiştirilerek lif elde edilmesini (kayın ağacı linteri - viskon gibi),
Sentetik Lifler ise petrol kökenli kimyasal maddelerden elde edilen lifleri ifade
etmektedir.
Tablo 1.1. Liflerin Elde Edildiği Kaynağa Göre Sınıflandırılması

Tekstil Lifleri
Doğal Lifler Yapay Lifler
Bitkisel Lifler Hayvansal Anorganik Rejenere Lifler Sentetik Lifler
Lifler Lifler
Pamuk Yün Cam Lifi Viskoz İpeği Polipropilen
Kapok Tiftik Asetat İpeği Polietilen
Keten Kaşmir Ardil Akrilik
Kenevir Moher Alginat Modakrilik
Jüt Angora Poliamid
Bambu Alpaka Polyester
Rami Doğal İpek Elastan
Sisal
Koko

Doğal Lifler
Doğal lifler isminden de anlaşılacağı gibi doğadan elde edilen ve tekstil
endüstrisinde kullanılabilen liflerdir. Bu sınıf içerisinde Bitkisel, Hayvansal ve
Anorganik lifler bulunmaktadır.
Bitkisel lifler, bitkilerin çeşitli kısımlarından elde edilen liflerdir. Bu lifler
yapılarında yüksek miktarda selüloz içerdiklerinden dolayı bunlar selülozik elyaf
olarak da adlandırılırlar. Bu lifler bitkilerden elde edildiği bölgeye göre tohumdan,
gövdeden, yapraktan ve meyveden elde edilen lifler olarak sınıflandırılırlar.
Bitkilerin tohum (çekirdek) kapsülü içinde yer alan liflere tohum lifleri denir.
Tohum lifleri bitkilerin tohumlarından işlenerek elde edilmektedir. Bazı
kaynaklarda bu lif sınıfı Çekirdek lifleri olarak da geçmektedir. Bu sınıf içerisindeki
en önemli lifler pamuk ve kapoktur.
Gövde lifleri adından da anlaşılacağı gibi bitkilerin gövdesinden elde edilen
liflerdir. Bazı kaynaklarda bu lif sınıfı Sak lifleri, Sap lifleri olarak da geçmektedir.
Keten, kenevir, jüt, bambu ve rami bu sınıf içerisinde yer alır.

10
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Tekstil Lifleri

Bitkilerin yapraklarından elde edilen lifler ise yaprak lifleri grubu içinde yer
almaktadır. Genel tekstil kullanımı olan yaprak lifleri arasında sisal ve abaca
sayılabilir. Bu sınıf içerisinde en fazla sisal lifi üretilmektedir.
Meyve liflerine örnek verilecek lif koko’dur. Bu lif ise hindistan cevizi
meyvesinden elde edilmektedir.
Hayvansal lifler, adından da anlaşılacağı gibi hayvanlardan elde edilen
liflerdir. Bu sınıftaki lifler kıl kökenli ve salgı kökenli olmak üzere iki alt başlığa
ayrılırlar. Bu lifler hayvansal kaynaklı olduklarından dolayı isimlerine Protein lifleri
de denilmektedir. Kıl kökenli lifler sınıfında koyundan elde edilen yün başta
gelmektedir. Bu sınıfta ayrıca tiftik, kaşmir, moher, alpaka, angora lifleri de yer
almaktadır.
Salgı kökenli liflerin en önemlisi ipek böceğinden elde edilen doğal ipektir.
Bu lifler tekstil endüstrisinde lüks lif olarak da adlandırılmaktadır.
Hayvansal lifler kısmında genel olarak tekstil sektöründe en çok kullanılan
Hayvansal liflerin
içerisinde ayrıca lama, liflere örnek verilmiştir. Bu liflerin dışında ayrıca lama, kunduz, su samuru,
kunduz, su samuru, guanako ve kaşgora lifleri de bulunmaktadır.
guanako ve kaşgora
Doğada anorganik olarak bulunan lifli yapıdaki bileşikler doğal anorganik
lifleri de bulunmaktadır.
lifler sınıfında yer almaktadırlar. Bu lifler genel olarak izolasyon işlemlerinde
kullanılmaktadır.

Pamuk
Pamuk, keten ve yün ile birlikte tekstilde kullanılan en eski liflerdendir.
Ayrıca pamuk lifi günümüzde de dünyada en çok kullanılan lifler arasında yer
almaktadır. Bu liflerin kalitesi yetiştirildiği bölgeye göre farklılık göstermektedir.
Pamuk bitkisi genel olarak Antartika dışında nerdeyse dünyanın her yerinde
yetişmektedir. Fakat pamuk bitkisi daha çok nemli ve sıcak iklimi sevmektedir. Çin,
Hindistan, Amerika, Türkiye, Özbekistan, Pakistan, Mısır, Meksika ve Brezilya
önemli pamuk yetiştiricisi ülkeler arasında gösterilmektedir. Ülkemizdeki üretim
Çukurova, Ege, Güneydoğu Anadolu ve Antalya olmak üzere başlıca dört
bölgededir. Ayrıca Iğdır Ovası, Trakya ve Orta Anadolu’da az miktarda da olsa
üretim yapılmaktadır.
Pamuk tarlada kütlü hâlinde toplanmaktadır. Daha sonra toplanan bu
kütlüden çırçırlama işlemi ile liflerin çiğitlerinden ayrılması sağlanmaktadır. En son
işlem olarak ise elde edilen lifler balyalanır ve satışa hazır hâle gelir.

11
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Tekstil Lifleri

Görsel 1.1.(solda) Pamuk Lifi Görsel 1.2. (sağda) Kapok Lifleri


(Gürcüm, 2013, 199)
Pamuk tek yıllık bir bitkidir. Pamuk bitkisinin çiğit adı verilen çekirdeği ya da
tohumları üzerinde 10.000 ile 20.000 arasında pamuk lifi bulunmaktadır. Çiğit
üzerindeki lifler 1-2mm den başlayarak o türün azami uzunluğuna kadar çeşitli
Çiğit adı verilen pamuk uzunluklarda olabilir. Pamuk lifleri piyasada lif uzunluklarına göre kalite
tohumları üzerinde değerlendirmesine tabi tutulurlar. O nedenle uzunluk pamuk lifi için önemli bir
10.000 ile 20.000
parametredir. İncelik de pamuk lifi için uzunluktan sonra aranan en önemli
arasında lif bulunur.
özelliktir. Çiğit üzerinde lif oluşmaya başladığı ilk anda inceliği belli olur. Genel
olarak uzun lifler ince, kısa lifler de kalın olur.
Lifin çeperinin gelişmesi olarak ifade edilebilen olgunluk derecesi, lifin
içerisindeki selüloz miktarı ile de ilgilidir. Pamuk liflerinin yapısının büyük bir
oranını selüloz oluşturur. Pamuk bitkisinin yetiştirilme koşulları da lifin olgunluk
değerine etki eder. Olgunlaşmamış pamuğa ölü pamuk da denir. Lifin olgunluk
derecesine göre lif enine kesiti tam daireye ya da elipse benzeyebilir. Genel olarak
olgun pamuk liflerinin enine kesitleri fasulye veya böbrek şeklindedir.
Olgunlaşmamış liflerin görselleri ise kıvrılmış çubuk şeklinde olmaktadır.
Pamuk liflerinin rengi iklim ve yetişme şartlarına göre değişmektedir. Ancak
genel olarak renk kremimsi beyazdır (Görsel 1.1.). Pamuk lifleri parlak lifler
sınıfında yer almaktadır. Ticari nem oranları en fazla %8,5’tir. Pamuklar, yün ve
ipeğe göre daha az nem çekmektedirler. Lifin uzama miktarı ortalama %7-8’dir.
Yani kopmadan bu noktaya kadar uzayabilmektedirler.
Pamuk lifleri alevden kolay etkilenirler ve alevin süresi ve şiddeti artarsa
yanarlar. Yandıklarında yanık kâğıt kokusu ve beyaz-gri kül bırakırlar. Pamuklu
ürünlerin ütülenme işlemleri yüksek sıcaklıkta yapılabilir. Çünkü 240 oC’ye
çıkıldığında pamukta sararma meydana gelmektedir. Pamuk lifleri çok iyi nem
çekme özelliğinden dolayı, cilde yakın giysilerde pamuk lifinin kullanılması
uygundur (Görsel 1.1).

Kapok
Kapok, palmiye yapraklı ve iri gövdeli olan kapok ağacının tohum
tüylerinden elde edilen tek hücreli bir selüloz lifidir (Görsel 1.2). Amerika’nın tropik
bölgelerinde, Asya’da Java, Endonezya, Hindistan ve Afrika’da yetiştirilir. Kapok
liflerinin uzunluğu 1-3,5 cm’dir. Kapok lifleri içi liflerle dolu meyveler olarak ergin
ağaçların dallarında bulunur. Toplanması tohumun kuruyup yere düşmesinden

12
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Tekstil Lifleri

önce elle yapılır. Kapok lifleri genel olarak hafiftir ve bu yüzden de dolgu
malzemesi olarak, yatak ve yastık yapımında kullanılmaktadır. Ayrıca kapok lifleri
bilinen en iyi ses tutucu liflerdendir. Nem çekme özelliği olmadığından dolayı can
yeleği üretimin de de kullanılmaktadır.

Keten
Keten bitkisi tohumu ve lifi için yetiştirilen bir bitki türüdür. Keten
kumaşların kullanımı oldukça eski tarihlere dayanmaktadır. Dünyada üretiminde
(%70) Rusya en başta gelmektedir. Rusya’yı %20 ile Polonya izlemektedir. Tek yıllık
Keten lifleri bitkinin bir bitki olan ketenin ekimi sonbaharda ve ilkbaharda yapılır. Temmuz ve ağustos
sap ve gövdesinden aylarında bitki yeşilliğini kaybedip yapraklarını döker ve bundan sonra hasadı
elde edilir. yapılır. Boyu en az 60 cm olan keten bitkisinden tekstil sektöründe kullanılabilecek
lifler elde edilir.
Keten lifleri bitkinin sap ve gövdesinden elde edilir. Kalın bitki saplarında
odunsu hücreler fazladır ve bu yüzden lif oranı düşer. İnce bitki saplarında ise lif
miktarı daha fazladır.
Keten lifinin dezavantajı arasında buruşma özelliği gösterilmektedir. Bu lifler
ağırlıklarının %8 ile 10’u arasında su emerler. Keten liflerinin tabii bir parlaklığı
vardır. Ayrıca bu lifler tekstil sektöründe serin tutan lif olarak tanınır. Bu lifler de
pamukta olduğu gibi hızlı alev alır ve yandıklarında ise yanık kâğıt kokusu
bırakırlar. Keten az aşınır ve bu liflerin elastikiyeti düşüktür. Görsel 1.3.te ise
ağartılmış keten kumaş görülmektedir.

Görsel 1.3. (solda) Ağartılmış Keten Kumaş Görsel 1.4. (sağda) Kenevir Lifi (Gürcüm,
2013, 238)

Kenevir
Kenevir, lifi ve tohumu için yetiştirilen bir bitkidir. Bu bitkinin bir diğer adı da
kendirdir. Kenevir liflerinin uzunluğu 40-45 mm arasında değişmektedir. Bu lifler
de bitkisel lif sınıfında olduğu için yapısının büyük bir kısmını selüloz oluşturur.
Kenevir lifleri parlak sarı ve esmer renklidir (Görsel1.4.). Genel olarak sicim, halat,
çadır bezi, çuval ve halı çözgü ipliği olarak kullanılmaktadır.

13
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Tekstil Lifleri

Görsel 1.5. (solda) Jüt bitkisi, jüt hasadı ve jüt lifi (Url.1)
Görsel 1.6. (sağda) Jüt lifinden üretilen kumaş

Jüt
Jüt, pamuktan sonra dünyada en fazla üretilen bitkisel liflerdendir. Jüt
bitkisi, tropik iklimde yetişmektedir ve anavatanı Hindistan’dır. Bir yıllık bitki olan
jütün gövdesinde lif hücreleri demetler hâlinde bulunur. Jüt bitkisinden elde
edilen liflerin uzunluğu 18-25 cm arasında değişmektedir. Jüt lifleri ilk elde
edildiklerinde açık sarı renkte olurlar, zaman geçtikçe ise açık kahverengine
Jüt, pamuktan sonra dönerler (Görsel 1.5 ve 1.6.). Bu liflerin nem çekme özellikleri %12 ile
dünyada en fazla sınırlandırılmıştır. Jüt genel olarak, çuval, örtü kumaşları ve ip yapımında
üretilen bitkisel liftir. kullanılmaktadır.

Görsel 1.7. Bambu bitkisi, Bambu lifinden üretilen kumaş

Bambu
Bambu lifleri, tropik bölgelerden yetişen bambu bitkisinden elde
edilmektedir (Görsel 1.7) . Bu lifler, bitkinin yapısında dağınık şekilde
bulunmaktadır. Bambu liflerinden üretilmiş tekstil mamulleri, yeterli ve gerekli
Bambu lifleri konfor özelliklerine, yumuşak bir tutuma, yüksek yıkama ve renk haslığına, anti-
kullanılarak üretilmiş statik özelliğe sahiptirler.
kumaşlar parlak,
Bambu lifleri kullanılarak üretilmiş olan kumaşlar parlak, yumuşak tuşeli ve
yumuşak tuşeli ve
elastiktir. elastiktir. Bu lifler, vücudun daha rahat nefes almasını sağlarlar ve ayrıca serinlik
hissi de verirler.

14
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Tekstil Lifleri

Görsel 1.8. Rami bitkisi, Rami lifi, Rami lifinden üretilen kumaş

Rami
Lif hücreleri, bitki gövdesinin kabuk kısmının altında yer almaktadır. Görsel
1.8.de rami bitkisi görülmektedir. Mikroskop altında incelendiğinde enine kesitleri
pamuğa benzemektedir. Rami liflerinin uzunluğu ortalama 15 cm civarındadır.
Rami lifleri az da olsa giyim endüstrisinde, ama genellikle döşemelikler, halat
yapımında ve endüstriyel tekstiller alanında kullanılmaktadır.

Sisal
Afrika, Endonezya ve Brezilya’da yetiştirilen sisal bitkisi, ancak 7-8
yaşına ulaştığında lif üretiminde kullanılabilir. Sağlamlığı ve tuzlu suya karşı
dayanımı çok fazladır. Bu yüzden gemi halatı yapımında kullanılmaktadır.
Görsel 1.9.da Sisal lifleri görülmektedir.

Görsel 1.9. Sisal Lifi (Gürcüm, 2013, 260) Görsel 1.10. Hindistan Cevizi

Koko
Hindistan cevizi meyvesinin üstünü örten tabakadan elde edilir. Hindistan,
Pakistan ve Seylan’da yetiştirilir. Koko lifleri iplik hâline getirildikten sonra çuval,
paspas ve fırça yapımında kullanılır. Görsel 1.10.da Hindistan cevizi meyvesi
görülmektedir.

Yün
Genel olarak yün lifleri hayvansal lifler arasında en çok üretilen lif
türlerinden biridir. Ancak dünya genelinde hayvansal lif üretiminin yeri azdır. Yün
lifinin ana maddesi keratindir ve bu madde bir protein maddesidir. Yün lifleri
oldukça fazla kıvrımlı, ince, bükülebilir ve uzun liflerdir. Farklı yörelerden

15
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Tekstil Lifleri

yetiştirilen koyunlardan elde edilen yün lifinde kalite farklılıkları gözlenir. Bu kalite
farklılıkları koyun cinsine bağlı olarak da değişebilir. Görsel 1.11.de kırkım yoluyla
elde edilmiş yün lifleri görülmektedir.
Yün lifleri en fazla nem çeken liflerdendir. Kendi ağırlıklarının yarısı kadar
nem çekebilirler. Bu bakımdan ticari nem oranları %16-18 olarak sınırlandırılmıştır.
Yün liflerinin yoğunluğu ise 1,30 gr/m3 tür. Yün liflerinde uzunluk ise 3 cm’den 30
cm’ye kadar olabilir.
Yün lifleri yaylanma yeteneğine sahiptir. Bu sayede lif üzerine uygulanan
basınç kalktığında tekrar eski hâline dönebilmektedir. Yün liflerinde, kaba lifler
sert olduklarından dolayı dokumacılıkta ince lifler kullanılmaktadır. Ayrıca yün
lifleri keçeleşme özelliğine sahiptirler. Bu özelliğin geriye döndürülmesi mümkün
değildir. Yün lifleri yapılarından dolayı izolasyon sağlarlar ve çok iyi ısıtırlar. Bu
liflerin alevleri kısa sürede söner ve diğer liflere göre aleve dayanıklıdırlar.
Yandıklarında ise yanık saç kokusu ve kömürümsü kül bırakırlar.

Görsel 1.11. Kırkım Yoluyla Elde Edilmiş Yün Lifleri

Yün lifleri, koyunların derilerinin üzerinde kalan kılların kökünden ayrılması


ile elde edilir. Koyun çeşitlerinden dört farklı şekilde yün elde edilmektedir.
Bunlar;
Yün lifleri 4 farklı Kırkım yünü: Koyunların ilkbahar ve sonbahar aylarında kırkılmaları sonucu
şekilde elde edilir. elde edilir.
Bunlar; Kırkım yünü,
tabak yünü, ölü hayvan Tabak yünü: Koyunların kesimlerinden sonra derisi üzerinden elde edilen
yünü ve paçavra liflerdir.
yünüdür.
Ölü hayvan yünü: Ölmüş olan hayvanın derisinden tabak yününün elde
edildiği şekilde tedarik edilen yündür.
Paçavra yünü: Eskimiş olan yünlü malzemelerden mekanik veya kimyasal
yollarla elde edilen yün çeşididir.

Tiftik
Tiftik lifleri Ankara keçisinden elde edilmektedir. Bu lifler genel olarak uzun,
parlak ve yumuşaktır (Görsel 1.12.). Fiziksel ve kimyasal yapısı yün lifine
benzemektedir. Yapısında bulunan pul tabakası geniş ve incedir. Örtü hücreleri ise
kalkık şekilde değildir. Bu yüzden de yün liflerinden daha parlaktır. Bu lifler yün

16
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Tekstil Lifleri

lifleri ile karışım yapılarak kullanılabileceği gibi ayrıca tek başlarına da kadın erkek
giysileri, örme trikolar ve battaniye yapımında kullanılmaktadır.

Tiftik lifi Ankara


keçisinden elde
edilmektedir.

Görsel 1.12. Tiftik Lifleri Görsel 1.13. Angora Lifleri

Kaşmir
Kaşmir lifi, Orta Asya bölgesinde Tibet ve Keşmir’de yetişen bir keçi türü olan
keşmir keçisinden elde edilir. Bu liflerin fiziksel yapıları merinos yünlerine çok
benzemektedir. Kaşmir lifleri genel olarak şal atkı ve kadın giysileri üretiminde
kullanılmaktadır.

Moher
Moherin kökeni Afrika’da yetiştirilen Angora keçilerinden gelmektedir. Son
zamanlarda moherin en büyük üreticisi konumunda ABD bulunmaktadır. Moher
lifleri, koyun yününden daha mukavemetli ve daha ipeksi görünüşlüdür. Boyanma
yeteneği ve statik elektriklenme özellikleri yüksektir. Angora keçilerini yetiştirmek
zor olduğundan dolayı lifleri de bu yüzden pahalıdır.

Angora
Tavşan tüylerinin en kalitelisi Ankara tavşanı türünden elde edilmektedir ve
elde edilen lifin ismi ise angora’dır. Bu lifler tavşandan tarama, yolma ve kırkma
yolu ile elde edilmektedir. Bu liflerin yumuşak yapıları ve ısı geçirgenliğinin az
olması nedeniyle ticari değerleri yüksektir. Genel olarak yün lifleri ile karışım
sağlanarak örgü kumaş yapımında kullanılmaktadır.
Angora lifleri, yumuşak, hafif ve kullanımı konforludur. Bu sayede hafif örme
kumaşlarda ve bebek giysilerinde kullanılabilir. Bu lifler pastel renklere
boyanabilir. Görsel 1.13.te angora lifleri görülmektedir.

Alpaka
Alpaka lifleri, deve türü bir hayvan olan alpakadan elde edilen liflerdir.
Kırkım yoluyla elde edilen bu lifler görünüş olarak tiftik yünlerine benzemektedir.
Bu lifler beyaz, kahverengi ve siyah renkte olabilirler. Genellikle kazak ve elbiselik
kumaş yapımında kullanılmaktadır. Görsel 1.14.te Alpaka görülmektedir.

17
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Tekstil Lifleri

Görsel 1.14. Alpaka (Gürcüm, 2013, 279)

İpek
İpek lifleri, ipek böceklerinden elde edilen protein kökenli salgı lifidir. İpek
lifi bir filament (kesiksiz elyaf) şeklinde olan tek organik liftir. İpek böceği ipeği,
fibroin yapısında hayvansal bir liftir. İpek böceğinin salgılaması sonucu
oluşmaktadır. Bu nedenle salgı lifi sınıfında yer almaktadır. Görsel 1.15.te ipek
İpek lifi filament hâlde böceği görülmektedir.
olan tek organik liftir.
İpek bütün doğal lifler içerisinde en ince olan liftir. Bir kozada yaklaşık olarak
2500 m uzunluğunda lif bulunur. İpek lifleri ışığa karşı çok hassastırlar. Bu lifler
kaygan olduğundan dolayı sürtünme ve aşınmaya karşı dayanıklıdırlar. İpek lifleri
çok yüksek mukavemet özelliğine sahiptir. Ancak ışık, ısı ve tere karşı hassastır.
İpek lifinin kesiti üçgendir. Bu yüzden de ışığı iyi yansıttığından dolayı parlak bir
liftir. Standart şartlarda %11 oranında nem içerir. Yoğunluğu ise 1,34 g/m3 tür.
Yapısında kristalin bölge oranı fazladır. Protein esaslı olduğundan dolayı
yandığında, yanık saç kokusu verir ve kömürümsü kül bırakır.
İpek lifleri konfeksiyon sektöründe lüks lif olarak tanınmaktadır. Bu lifler
bayan giysilerinin üretiminde kullanılmış ve her zaman asaletin sembolü olmuştur.
Erkek giysilerinde ise mendil ve kravat yapımında kullanılmaktadır.

Görsel 1.15. İpek Böceği (Gürcüm, 2013, 274)

18
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Tekstil Lifleri

Cam lifi
Cam lifleri 1930’dan beri bilinmektedir. Cam lifleri kuvvetli olmalarına karşın
esnek olmadıkları için tekstilde kullanımları çok uygun değildir. Ancak günümüzde
genellikle yangın tehlikelerinin olduğu yerlerde kullanılmaktadırlar. Özellikle
yalıtım sektörü, yangına dayanıklı kumaşlar ve plastik malzeme takviye materyali
olarak kullanılmaktadır. Görsel 1.16.da cam lifleri görülmektedir.

Görsel 1.16. Cam Lifi (Gürcüm, 2013, 298)

Yapay lifler
Yapay liflerin bir diğer adı da sentetik liflerdir. Bu lifler de sentez yoluyla
Yapay lifler de doğal elde edilen polimerlerden üretilir. Bu lifler doğal liflerde olduğu gibi tekstil
liflerde olduğu gibi ürünlerinin üretiminde kullanılmaktadır. Bu sınıfta bulunan liflerin yapısındaki
tekstil ürünlerinin polimerler doğada yoktur. Bunlar basit monomerlerden sentetik olarak elde
üretilmesinde
edilirler.
kullanılmaktadır.
Yapay lif elde edilmesinin özü, lif oluşturma özelliğine sahip polimer
maddeyi ya belli bir çözücüde çözerek ya da erime noktasının üzerindeki sıcaklığa
ulaşmış uygun akışkanlıktaki eriyiği düzelerden (ince delikler) geçirmeye
dayanmaktadır. Daha sonrasında düzelerden ince ışınlar şeklinde akan polimer
maddenin belirli yöntemlerle katılaşması sağlanır ve lif elde edilmiş olur. Düzelerin
üzerinde üretim şekline göre değişen küçük delikcikler bulunmaktadır. Düzelerde
delikler genellikle daire şeklindedir. Ancak farklı amaçlar için lifler üretilecekse
deliklerin şekilleri farklı olabilir.
Bazı doğal polimerlerin bir takım işlem adımlarıyla lif hâline getirilmesiyle
oluşan liflere, Rejenere Lifler denilmektedir. Bu liflerin polimerleri doğada
bulunmaktadır ve bu yüzden lif hâline getirilirken kimyasal yapılarında bir
değişiklik olmaz. Fiziksel yapıları değişikliğe uğrar. Rejenere selüloz lifleri (viskoz
Bazı doğal polimerlerin ipeği), selüloz esterleri (asetat ipeği), rejenere protein lifleri (azlon), alginat, bakır
birtakım işlem
ipeği, ardil ve kauçuk lifi bu sınıf içerisinde yer almaktadır.
adımlarıyla lif hâline
getirilmesiyle oluşan Rejenere lifler, ham maddesi doğal olduğu hâlde, doğada lif hâlinde
liflere, Rejenere Lifler bulunmayan, birtakım fabrikasyon işlemlerle lif biçiminde üretilmektedirler.
denilmektedir.
Sentetik Lifler sınıfında poliolefin lifleri, polivinil lifleri, poliamid lifleri,
poliester lifleri ve poliüretan lifleri yer almaktadır. Bu lifler, sentez yoluyla elde
edilen polimerlerden üretilir. Sentetik liflerin yapısını oluşturan polimerler doğada

19
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Tekstil Lifleri

bulunmaz, basit yapıdaki monomerlerden sentetik olarak elde edilir. Sentetik lif
üretimi sentez yoluyla yani polimerizasyon işlemiyle gerçekleştirilir. Bütün sentetik
lifler arasında ilk üretilen lif olan Poliamid liflerinin diğer bir adı ise nylon’dur.
Sentetik liflerin ortak özellikleri arasında incelik vardır. İncelik özelliği lif
üretimi sırasında uygulanan çekim kuvvetlerine ve düze deliklerinin çapına
bağlıdır. Uzunlukları ise kullanım yerine bağlı olarak kesikli hâlde ya da filament
(kesiksiz) hâlde üretilebilir.

Görsel 1.17. Viskoz lifinin yapım aşamaları (Url 2)


Viskoz ipeği
Viskoz ipeği üretiminde daha çok pamuk linterleri veya ladin ağacından elde
edilmiş olan odun hamuru kullanılmaktadır (Görsel 1.17). Viskoz ipeği, üretim
esnasında kullanılan düze başlığına bağlı olarak farklı inceliklerde üretilebilir. Bu lif
filament hâlinde elde edildiğinde ipeğe çok benzemektedir ve çok fazla parlaktır.
Yakıldığında ise yanık kâğıt kokusu açığa çıkmaktadır.

Asetat İpeği
Asetat lifleri ağaç küspesinden veya pamuk linterleri kullanılarak elde
edilirler. Bu liflerin en yaygın olarak kullanıldığı alan ise sigara filtreleridir. Stapel
veya filament olarak kuru eğirme yöntemleri ile üretilebilirler. Asetat lifleri
sıcaklıktan etkilendikleri için kuru temizlemeye uygundurlar. Genel olarak lüks
görünümlü ve yumuşak tuşelidirler. Mükemmel düzeyde emicilik ve yumuşaklığa
sahiptirler. Düşük nem emilimi ve hızlı kuruma özelliğine sahiptirler. Genel olarak
ağırlıklarının %6’sı kadar nem çekebilirler.

Ardil
Yer fıstığından elde edilen liflerin ismine ardil lifi denilmektedir. Bu lifler, yer
fıstığından elde edilmesine rağmen yapısal ve görünüş olarak yüne
benzemektedir. Genellikle yün lifleri ile karıştırılarak kullanılmaktadır. Ardil lifleri,
süeter, gömlek, halı, iç giyim, battaniye ve keçe yapımında kullanılmaktadır.

Alginat
Alginat lifi deniz yosunları kullanılarak elde edilen bir lif türüdür. Alginat
liflerinin yara iyileştirici özelliği olduğundan dolayı tıbbi tekstillerde de kullanım
alanı bulmaktadır. Ayrıca aleve dayanıklı özelliğinden dolayı tiyatro perdesi ve
çocuk ürünlerinin yapımında kullanılmaktadır. Bunların yanı sıra bu lifler çorap ve
dantel yapımında da kullanım alanı bulmaktadırlar.

20
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Tekstil Lifleri

Görsel 1.18. Polipropilen lif


Polipropilen
Polipropilen lifi en hafif liftir ve suda bile yüzebilir. Bu liflerin genel olarak
mukavemetleri iyidir. Polipropilen lifleriyle elde edilen tekstil ürünlerinin,
Polipropilen lifi en hafif ütüleme, yıkama ve kurutma işlemleri düşük ısıda yapılmalıdır. Bu lifler genel
liftir ve suda bile olarak, iç giyim, astar, kot, çorap, halı, mobilya ve yatak kumaşı üretiminde
yüzebilir.
kullanılmaktadır (Görsel 1.18).

Polietilen
Polietilen ilk kez etilen gazının polimerleştirilmesi ile 1939 yılında elde
edilmiştir. Bu lifler yüksek sıcaklığa karşı hassastırlar ve yıkama işleminde yüksek
sıcaklıklardan kaçınılmalıdır. Elektrik iletkenliği olmadığından dolayı elektrik
izolatörü olarak kullanılırlar. Otomotiv sektöründe, sinek telleri yapımında ve balık
ağı gibi dokumalarda kullanılırlar.

Akrilik
Akrilik liflerinin kesiti fasulye veya dairesel şekillidir. Bu lifler doğal ipekten
ince üretilebileceği gibi ayrıca kalın bir şekilde de üretilebilirler. Akrilik lifleri,
yumuşak, hafif, ince ve pamuk benzeridir. Genel olarak nem çekme yeteneği
%2’nin altındadır. Bu lifler çekmeye ve kırışmaya karşı dayanıklıdırlar. Genel olarak
yuvarlak örgülü giysiler, çocuk giysileri, ev tekstili, çorap ve spor giysileri
üretiminde kullanılmaktadır.

Modakrilik
Modifiye edilmiş akrilik lifleri olarak bilinmektedir. Bu lifler genel olarak
kolay bir şekilde boyanmaktadırlar. Modakrilik lifleri boyanma özellikleri açısından
anyonik lifler ve katyonik lifler olmak üzere ikiye ayrılırlar. Bu liflerin nem alma
kabiliyeti %1,5 ile 3,5 arasında değişmektedir. Modakrilik liflerinin aşınma
dayanımları ise orta derecededir.

Poliamid lifleri yapısal Poliamid


olarak yün liflerine
Poliamid lifleri yapısal olarak yün liflerine benzer özellikler göstermektedir.
benzer özellikler
Bütün sentetik lifler arasında en iyi nem çekme özelliğine sahiptirler. Hafif bir elyaf
göstermektedir.
olması, düzgün eğrilebilmesi ve yüksek mukavemete sahip olmasından dolayı triko
ve jarse gibi örme kumaşlarda ve çorap sektöründe kullanım alanı bulmaktadır.

21
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Tekstil Lifleri

Poliamid liflerinin yapısı yüne benzediğinden dolayı, yünü boyayan


boyarmaddelerle boyanabilirler. Uzun süre ışığa maruz kaldıklarında poliamid
lifleri zarar görürler. Poliamid liflerinin yoğunlukları 1,14 g/m3 tür ve genel olarak
%3,5-5 oranında nem içerirler.

Polyester
Poliester elyaf endüstrisinin önemli lifleri arasında bulunmaktadır ve en
geniş kullanım alanı olan sentetik liftir. Polyester lifleri eriyikten lif çekme
yöntemine göre üretilmektedir. Polyester liflerinin yoğunluğu 1,39 g/m3 tür. Bu
liflerin ışığa karşı dayanımı genel olarak iyidir. Polyester lifleri hidrofob yapıdadır
ve standart şartlarda %0,4 nem içerirler. Bu liflerin en büyük dezavantajı ise
boncuklanma sorununa neden olmalarıdır.
Poliester lifleri çekmeye ve aşınmaya karşı dirençlidirler. Yıkama sonrasında
çabuk kurular ve kırışmaya karşı direnç gösterirler.

Elastan (Spandeks,Likra)
Elastan (Elastomer) liflerin molekül yapısında bulunan elastik kısımlar yay
görevi görmektedirler ve böylece life esneme özelliği kazandırırlar.
Genel olarak likranın mukavemeti diğer liflere göre düşüktür. Ancak esneme
yeteneği bu özelliği kapatmaktadır.
Elastan lifler hafiftir ve yırtılmadan yaklaşık %500 oranında genişleyebilir. Bu
lifler aşınmaya karşı kauçuktan daha dayanıklıdırlar. Genel olarak mayo, çorap,
spor giysileri, tıbbi bantlar ve nakış ipliği üretiminde kullanılırlar.

22
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Tekstil Lifleri

•TEKSTİL LİFLERİ
•Lif genel anlamıyla teksti ürünlerinin en küçük yapı taşı ve hammaddesidir.
Tekstil lifleri, belirli inceliği, uzunluğu, kopma mukavemeti, elastiki yapısı,
çekmeye karşı koyabilme özelliği, eğrilebilme ve boyanabilme özelliğine
sahip olan tekstil hammaddesidir.
•Tekstil liflerinin elde edildiği kaynağa göre sınıflandırılması yapılmaktadır.
Özet
Bu sınıflandırmada iki ana başlık öne çıkmaktadır. Bunlar; Doğal Lifler ve
Yapay Lifler. Bu ana başlıklar altında yine elde edildiği kaynak göz önüne
alındığında alt başlıklar hâlinde sınıflandırmalar yapılmaktadır.
•Tekstil liflerinin ticari değeri özellikle sahip olduğu bazı özelliklere bağlıdır.
Bu özellikler arasında, incelik, uzunluk, esneklik, gerilme mukavemeti,
boyanabilme yeteneği, kopma mukavemeti gösterilebilir. Bir tekstil
ürününün kullanılacağı yere göre o tekstil ürününden beklenen başlıca
özellikler vardır. Bu yüzden tekstil ürününün kullanılacağı amaca göre bu
ürünü oluşturmak için bu amaca uygun tekstil lifinin seçilmesi önem
taşımaktadır.
•TEKSTİL LİFLERİNİN SINIFLANDIRILMASI
•Tekstil liflerinin ana sınıflandırılma şekli elde edildiği kaynağa bağlıdır. Yani
lifler hangi kaynaklardan elde ediliyorsa o sınıf içinde yer alırlar. Tekstil
lifleri daha önce de bahsedildiği gibi doğal ve yapay lifler olmak üzere iki
farklı ana sınıfta yer alırlar. Doğal lifler sınıfında; Bitkisel lifler, hayvansal
lifler ve doğal anorganik lifler bulunurken, Yapay lifler sınıfında ise;
Rejenere lifler ve sentetik lifler yer alırlar.
•Doğal Lifler
•Bitkisel lifler
•Bitkisel lifler, bitkilerin çeşitli aksamlarından elde edilen liflerdir. Bu lifler
yapılarında yüksek miktarda selüloz içerdiklerinden dolayı bunlar “selülozik
elyaf” olarak da adlandırılırlar. Bu lifler bitkilerden elde edildiği bölgeye
göre de birbirlerinden ayrılırlar.
•Tohum lifleri
•Bitkilerin tohum (çekirdek) kapsülü içinde yer alan liflere tohum lifleri
denilmektedir. Tohum lifleri bitkilerin tohumlarından işlenerek elde
edilmektedir. Bu sınıf içerisindeki en önemli lifler pamuk ve kapoktur.
•Gövde lifleri
•Bitkisel lifler sınıflandırılmasında yer alanlar arasında gövde lifleri de
bulunmaktadır. Bu sınıftaki lifler adından da anlaşılacağı gibi bitkilerin
gövdesinden elde edilen liflerdir. Keten, kenevir, jüt ve rami bu sınıf
içerisinde yer alır.
•Yaprak lifleri
•Bitkilerin yapraklarından elde edilen lifler bu grup içerinde yer almaktadır.
Bu sınıf içerisinde en fazla sisal lifi üretilmektedir.
•Meyve lifleri
•Meyve liflerine örnek verilecek lif koko’dur. Hindistan cevizi meyvesinin
üstünü örten tabakadan elde edilir.
•Hayvansal lifler
•Hayvansal lifler adından da anlaşılacağı gibi hayvanlardan elde edilen
liflerdir. Bu sınıftaki lifler kıl kökenli ve salgı kökenli olmak üzere iki alt
başlığa ayrılırlar. Kıl kökenli lifler sınıfında koyundan elde edilen yün başta
gelmektedir. Bu sınıfta ayrıca, tiftik, kaşmir, moher, alpaka, angora lifleri yer
almaktadır.

23
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Tekstil Lifleri

•Salgı kökenli lifler


•İpek

Özet (devamı) •İpek lifleri, ipek böceklerinden elde edilen protein kökenli salgı lifidir. İpek
lifi bir filament (kesiksiz elyaf) şeklinde olan tek organik liftir.
•Yapay lifler
•Yapay liflerin bir diğer adı da sentetik liflerdir. Bu lifler de sentez yoluyla
elde edilen polimerlerden üretilir. Bu lifler doğal liflerde olduğu gibi tekstil
ürünlerinin üretiminde kullanılmaktadır. Bu sınıfta bulunan liflerin
yapısındaki polimerler doğada yoktur. Bunlar basit monomerlerden sentetik
olarak elde edilirler. Yapay lifler, rejenere lifler ve sentetik lifler olmak üzere
iki alt başlığa ayrılırlar.
•Rejenere lifler
•Bazı doğal polimerlerin bir takım işlem adımlarıyla lif hâline getirilmesiyle
oluşan liflere rejenere lifler denilmektedir. Rejenere selüloz lifleri, selüloz
esterleri, rejenere protein lifleri, alginat ve kauçuk lifi bu sınıf içerisinde yer
almaktadır.
•Sentetik lifler
•Bu lif sınıfında poliolefin lifleri, polivinil lifleri, poliamid lifleri, poliester lifleri
ve poliüretan lifleri yer almaktadır. Bu lifler, sentez yoluyla elde edilen
polimerlerden üretilir. Sentetik liflerin yapısını oluşturan polimerler doğada
bulunmaz basit yapıdaki monomerlerden sentetik olarak elde edilir.

24
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
Tekstil Lifleri

DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi tekstil ürünlerinin ham maddesi olarak
bilinmektedir?
a) Kumaş
b) İplik
c) Lif
d) Halat
e) Dokusuz yüzey

2. Tekstil lifleri hangi iki başlık altında sınıflandırılır?


a) Doğal lifler-Dokusuz lifler
b) Doğal lifler-Yapay lifler
c) Yapay lifler-Yapma lifler
d) Yapay lifler-Örme lifler
e) Yapay lifler-Dokusuz lifler

3. Lif inceliğinin ölçüm birimi nedir?


a) Metre
b) Kilogram
c) Joule
d) Mikrometre
e) Kilometre

4. Tekstil lifleri uzunlukları açısından kaça ayrılmaktadır?


a) 1
b) 2
c) 3
d) 4
e) 5

5. Kesiksiz üretilen liflerin bir diğer adı nedir?


a) Filament
b) Stapel
c) Kamgarn
d) Straygarn
e) Çağanoz

25
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22
Tekstil Lifleri

6. Liflerin yapısında bulunan polimer zincirlerinin düzenli bir şekilde yerleştiği


bölgelere ne isim verilmektedir?
a) Amorf alan
b) Dokulu alan
c) Dokusuz alan
d) Örme alan
e) Kristalin alan

7. Çırçırlama işlemi aşağıdakilerden hangisi için yapılmaktadır?


a) Yün
b) Poliamid
c) Pamuk
d) Poliester
e) Keten

8. Olgun pamukların enine kesitleri hangi şekilde gözlemlenmektedir?


a) Nohut
b) Elma
c) Fasulye
d) Bulgur
e) Pirinç

9. Yün lifleri hangi sınıfta yer almaktadır?


a) Bitkisel lifler
b) Sentetik lifler
c) Hayvansal lifler
d) Anorganik lifler
e) Yapay lifler

10. Aşağıdakilerden hangisi sentetik lifler sınıfında yer almaz?


a) Keten
b) Poliester
c) Poliamid
d) Poliolefin
e) Polivinil

Cevap Anahtarı
1.c, 2.b, 3.d, 4.b, 5.a, 6.e, 7.c, 8.c, 9.c, 10.a

26
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23
Tekstil Lifleri

YARARLANILAN KAYNAKLAR
Başer, İ. (2002). Elyaf bilgisi. İstanbul: Marmara Üniversitesi, Döner Sermaye
İşletmesi, Teknik Eğitim Fakültesi Matbaaası, Yayın No: 687.
Gürcüm, B.H. (2013). Tekstil malzeme bilgisi. İzmir: Kerasus Kitap.
Karahan, N., Mangut, M. (2017). Yapay lifler. Bursa: Ekin Basın Yayın Dağıtım.
Mangut, M., Karahan, N. (2008). Tekstil lifleri. Bursa: Ekin Basın Yayın Dağıtım.
Seventekin, N. (2015). Kimyasal lifler. İzmir: Ege Üniversitesi Tekstil ve Konfeksiyon
Araştırma-Uygulama Merkezi Yayını.
Url1-
<https://www.researchgate.net/publication/276919503_Modification_of_J
ute_Fibers_by_Radiation-
Induced_Graft_Copolymerization_and_Their_Applications> Erişim tarihi:
22.08.2020
Url2-<https://www.sateri.com/how-viscose-is-made/> Erişim tarihi: 22.08.2020

27
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24
İPLİK

• İplik Özellikleri TEKSTİL


• İplik Çeşitleri MALZEME BİLGİSİ
İÇİNDEKİLER

• İplik Eğirme Sistemleri


Prof. Dr.
Valide PAŞAYEVA

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;


• Bilimsel açıdan ipliği
tanımlayabilecek,
HEDEFLER

• İpliklerin özelliklerini
açıklayabilecek,
• İplik çeşitlerini seçebilecek,
• İplik eğirme sistemlerini
açıklayabilecek,
• Farklı sistemlerde üretilen
ipliklerin özelliklerini ifade
edebilecek,
• Eğirme sistemlerinde uygulanan
işlemleri açıklayabileceksiniz. ÜNİTE

2
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
İplik

İplik Numarası

Büküm

İplik Mukavemeti ve
İPLİK ÖZELLİKLERİ
Elastikliği

İplik Düzgünlüğü

Renk Haslığı
İPLİK

Ham Maddelerine Göre İplik


Çeşitleri
İPLİK ÇEŞİTLERİ

Yapılarına Göre İplik Çeşitleri

Pamuk (Kısa Ştapel) İplikçiliği

İPLİK EĞİRME SİSTEMLERİ

Yün (Uzun Ştapel) İplikçiliği

29
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
İplik

GİRİŞ
Tekstil ürünlerinin büyük çoğunluğunun yapımında doğrudan kısa (ştapel)
liflerin kullanılması mümkün değildir. Bunun nedeni kısa liflerin bu yapıları
oluşturmak için gereken kalınlık, sağlamlık, uzunluk vb. özelliklere sahip
olmamasıdır. Bu liflerin tekstil ürünlerinin yapımında kullanılabilmesi için onların
gereken özellikleri taşıyan daha uygun bir yapı hâline getirilmesi gerekir ki bu
yapıya iplik denir.
Özellikle dokuma ve örme kumaşların üretiminde iplik, temel yapı
malzemesidir. Kumaşın yapı, kullanım ve bakım özellikleri büyük ölçüde onun
üretiminde kullanılan ipliğin özelliklerine; giysilerin özellikleri ise kumaşın
özelliklerine bağlı olduğundan iplik özellikleri, giysi özelliklerini de önemli
derecede etkilemektedir. Bu nedenle tekstil ve moda tasarımında iplik bilgisi
önem arz etmektedir.
Dikiş, nakış işlemlerinde kullanılmak üzere ip, sicim, kordon vb. olarak
dokuma için atkı, çözgü ve hav ipliği olarak ya da örme için örgü ipi ve efekt ipi
olarak kullanılmak üzere üretilen ipliklerin özellikleri de değişmektedir. Bu nedenle
Dokuma ve örme kullanım alanına göre çeşitli liflerden oluşan ve çeşitli yapı, kalınlık, görünüm,
kumaşlar gibi önemli büküm, sağlamlık, elastiklik, düzgünlük, vb. özelliklere sahip iplikler üretilmesi için
tekstil mamullerinin uygulanan işlemler de farklılık arz etmektedir. İplik üretim teknolojisinde genel
temel yapı malzemesi olarak farklı işlemleri kapsayan ve farklı makinalar kullanan pamuk (kısa ştapel)
ipliktir. iplik üretimi, yün (uzun ştapel) iplik üretimi, filament iplik üretimi vb. gibi farklı
iplikçilik sistemleri geliştirilmiştir.
Bu ünitede ipliklerin temel özellikleri (kalınlık, büküm, mukavemet,
düzgünlük vs.), çeşitli yapıya sahip iplikler ve onların yapı özellikleri ile Kısa Ştapel
İplikçiliğine örnek olarak Pamuk İplikçiliği ve uzun Ştapel İplikçiliğine örnek olarak
da Yün İplikçiliği sistemlerinde yapılan temel işlemler açıklanacaktır.

İPLİK ÖZELLİKLERİ
İplik, tekstil mamullerinin yapımı için kullanılan esnek, küçük çapa ve önemli
derecede büyük uzunluğa sahip, yeterince sağlam, uzunluğu yönünde birleştirilmiş
ştapel liflerden veya filamentlerden oluşan tekstil ürünüdür. Kısa ve düzensiz lif
topluluğundan liflerin düzleştirilmesi, paralelleştirilmesi ve birleştirilmesiyle iplik
elde etme işlemleri eğirme olarak adlandırılır.
İpliklerin kullanım alanlarını ve kullanım sırasındaki davranışlarını belirleyen
bir sıra özellikleri vardır. Bunlardan en önemlileri iplik kalınlığı, ipliğin bükümü,
mukavemeti, elastikliği ve iplik düzgünlüğüdür.

İplik Numarası
Belli bir amaçla kullanılacak bir dokuma veya örme kumaş tasarlanırken
onun kalınlığı ve ağırlığı önemli derecede bu ürünün üretimi için seçilen ipliğin
kalınlığına bağlıdır. Ayrıca, ipliğin kalınlığı kumaşın hava ve su geçirgenliği, ısı
iletkenliği gibi kullanım açısından önemli özelliklerini de etkilemektedir. Bu

30
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
İplik

nedenle iplik kalınlığının bilinmesi önemlidir. İplik kesit çapı ve buna bağlı olarak
kesit yüzey alanı iplik uzunluğu boyunca sabit değildir. Bu iki değerin değişken
olması nedeniyle iplik kalınlığının belirlenmesinde iplik kesit çapı veya kesit yüzey
alanı kullanılmaz. Bunun yerine ipliğin uzunluğuna ve kütlesine bağlı olarak
belirlenen ve iplik numarası olarak bilinen kavram kullanılmaktadır.
İplik kalınlığını ifade etmek için kullanılan ve Metrik Numaralama Sistemi
olarak bilinen numaralama sisteminde ipliğin kütle birimine karşılık gelen
uzunluğu dikkate alınır. Bu sistemde ipliğin kalınlığını 1 gram ipliğin metre olarak
uzunluğu ifade eder ve bu sayı ipliğin Metrik Numarası olarak adlandırılır.
𝑙𝑙 1 m
Nm =
𝑚𝑚 1 g

Burada (Nm), ipliğin metrik numarasını, (m) ipliğin gram cinsinden kütlesini
1 gram ipliğin metre ve (l) ise ipliğin metre cinsinden uzunluğudur. İpliğin ince oldukça 1 g kütle
olarak uzunluğu ipliğin
birimindeki uzunluğu daha fazla olacağından Metrik numarası daha yüksek
metrik numarası olarak
olacaktır.
adlandırılır.

• 1 gram ağırlığındaki ipliğin uzunluğu 40 metre olarak ölçülmüş ise bu


Örnek

ipliğin metrik numarası 40 olacaktır.

Uluslararası pratikte Metrik Numaralama Sistemi’nin dışında Fransız


Numaralama Sistemi, İngiliz Numaralama Sistemi ve Uluslararası sistem (SI) de
kullanılmaktadır. Bu sistemler hakkında bilgi ve bu sistemler arasında numara
dönüşüm formülleri için EK 2.1’e bakınız.

Büküm
Kısa liflerden iplik üretirken çeşitli işlemler sonucu düzleştirilmiş,
paralelleştirilmiş ve ipliği oluşturmak için ürünün tüm kesitlerinde gerekli sayıda
yerleştirilmiş lifleri birleştirerek bir arada tutmak için ya yapıştırma ya da bükme
yöntemi kullanılmaktadır. Tarihi çok da eski olmayan yapıştırma yönteminin çok az
kullanılmasına karşın, bin yıllardan beri kullanılagelen bükme yöntemi iplik
üretiminde çok yaygındır.

Görsel 2.1. (solda) Lif demetine büküm verilmesi


Görsel 2.2. (sağda) İplikte büküm yönü

31
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
İplik

İpliğe büküm vermek için eğirme işlemi sırasında onu oluşturan lif
demetinin bir ucu sıkıştırılmış olduğu hâlde diğer ucu iplik ekseni etrafında her
hangi bir yönde (sağa veya sola) döndürülür (Görsel 2.1). İpliğin büküm sırasında
döndürüldüğü yöne bağlı olarak Z veya S büküm olarak adlandırılır. Döndürme sağ
Büküm sayısı ipliğin 1 yöndeyse, liflerin oryantasyonu Z harfinin orta kısmı ile (sağ büküm), diğer hâlde
metre uzunluğuna ise S harfinin orta kısmı ile (sol büküm) benzerdir (Görsel 2.2). Bu nedenle büküm
düşen bükümlerin yönü Z ve S harfleri ile gösterilir. Kısa lif iplikçiliğinde çoğu zaman Z büküm
sayısını gösterir. kullanılır ama bunun aksi de olabilir.
İpliğin bükümünü sayısal olarak ifade etmek için büküm sayısı kavramı
kullanılmaktadır. Büküm sayısı ipliğin 1 metre uzunluğuna düşen dönüş (tur)
sayısını gösterir. Farklı iplikler için bu sayı çok farklı olup 80 - 3200 tur/m
(büküm/m) olabilir.

• İpliğin büküm yönü ve sayısı aşağıdaki örnekte olduğu gibi gösterilir:


Örnek

Nm 25 Z 400. Açıklaması: Nm 25 kalınlığında sağ bükümlü ve metrede


büküm sayısı 400 olan tek iplik.

Büküm sayısı yalnız kalınlığı aynı olan ipliklerin bükümünü kıyaslamaya


imkân verir. Farklı kalınlığa sahip ipliklerin büküm derecesini karşılaştırmak için
büküm katsayısı (veya büküm sabiti) kullanılmaktadır. Büküm katsayısı arttıkça,
ipliğin büküm derecesi, mukavemeti ve sertliği artar. Büküm katsayısı numaraya,
lif uzunluğuna, lif inceliğine ve ipliğin kullanım amacına bağlı olarak değişir ve
deneylerle saptanan bir değerdir. İplik numarası Nm yükseldikçe büküm katsayısı
artar; lif uzunluğu ve lif inceliği arttıkça büküm katsayısı azalır. Büküm katsayısı
hakkında daha fazla bilgi için EK 2.1’e bakınız.

• Orta uzunlukta kesikli liflerden yapılan pamuk atkı ipliği için büküm
katsayısı 3,0 - 3,5 arasında; çözgü ipliği için ise 3,8 -4,5 arasında
Örnek

olması uygun kabul edilir.

Ham maddesine ve kullanım alanına bağlı olarak farklı ipliklere üretim


sırasında farklı büküm miktarı uygulanmaktadır. Örneğin, örmede kullanılacak
ipliğin dokumada kullanılacak ipliğe göre daha yumuşak ve hacimli olması istendiği
ve yüksek mukavemete dokumadaki kadar ihtiyaç olmadığı için bu iplikler daha
düşük bükümle üretilir. Dokumada kullanılacak atkı ipliğine ise çözgü ipliğine göre
daha az büküm verilir. İpliğin bükümü az oldukça daha beyaz veya parlak görünür.
Büküm miktarı azaldıkça üretim artar. İpliğin büküm derecesi onun çapını,
yumuşak veya sert oluşunu, dayanıklılığını, geçirgenliğini vs. özelliklerini
etkilemektedir. İplik bükümünün ipliğin mukavemetine etkisi hakkında bilgi için EK
2.1’e bakınız.

32
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
İplik

İplik büküm dereceleri bükümsüz, hafif bükümlü, normal bükümlü, sıkı


bükümlü ve çok sıkı bükümlü olarak ifade edilir. Metrede büküm sayısı 200’e kadar
olan iplikler hafif bükümlü; 200-600 arasında olan iplikler normal bükümlü
ipliklerdir. Normal büküm en fazla uygulanan büküm derecesidir. Metrede büküm
İpliğin büküm derecesi sayısı 600-1200 arasında olan iplikler sıkı bükümlü, 1300 ve üstü olan iplikler ise
onun çapını, yumuşak çok sıkı bükümlü iplikler olarak kabul edilmektedir. Çok sıkı bükümlü iplikler krep,
veya sert oluşunu, fresko, vual gibi özel kumaşların dokunmasında kullanılırlar. Krep iplikler çok sıkı
geçirgenlik vs. bükümle üretildiğinden bu büküme krep büküm de denir.
özelliklerini etkiler. Ayrıca, tekstil endüstrisinde genellikle yumuşak büküm (veya açık büküm)
ve sert büküm (yüksek büküm) ifadeleri de kullanılmaktadır. Metrede büküm
sayısı 80-460 tur arasında olan iplikler (Ki bu değerler esas itibarıyla düşük bir
büküm değeri olarak kabul edilir.) daha yumuşak, esnek ve hacimli olduğu için bu
bükümler yumuşak veya açık büküm olarak adlandırılır. Örgü için yün ipliklerin,
filament ipliklerin (20-40 büküm/m) bükümü yumuşak bükümdür. Metrede
büküm sayısı 750-1200 tur olan iplikler yüksek bükümlü iplikler olarak adlandırılır
ve bu ipliklerin yüzeyi daha düzgün ve sert, mukavemeti daha yüksek olur.

İplik Mukavemeti ve Elastikliği


İpliğin en önemli özelliklerinden biri olan iplik mukavemeti, ipliğe uygulanan
germe kuvvetine karşı onun gösterdiği dirençtir. İplik mukavemeti ipliğin ham
maddesine, kalınlığına, bükümüne bağlıdır ve belli bir amaç için iplik seçiminde en
önemli faktörlerden biridir. Mukavemetin yüksek olması iplikten üretilen
mamulün kalite ve estetiğini iyileştirir, işlem sırasında iplik kopuşlarını azaltır,
maliyeti düşürür ve verimliliği yükseltir.
İpliğin mukavemeti onu
koparmak için gereken Elastiklik ise ipliğin üzerindeki germe kuvveti ortadan kalktığı anda onun
germe kuvveti ve ipliğin orijinal boyutuna geri dönme yeteneğidir. Özellikle dikiş ipliğinin elastikliği dikişin
kopma anındaki mukavemetini ve görünüm kalitesini önemli derecede etkiler.
uzaması ile belirlenir.
İpliğin mukavemeti sayısal olarak onu koparmak için gerekli olan germe
kuvveti ile belirlenir ve bu değer kopma mukavemeti adlandırılır. Kopma
mukavemeti tex veya denye başına gram olarak ölçülür (g/tex veya g/den).
Germe kuvveti uygulanan iplik anında değil, gerilim altında bir miktar
uzadıktan sonra kopar. İpliğin elastiklik ve mukavemeti yüksek oldukça kopma
anına kadar ki uzaması da yüksek olur. İpliğin kopma anına kadar ki uzamasının
onun ilk uzunluğuna göre yüzdeyle ifadesine kopma uzaması denir.

İplik Düzgünlüğü
İpliğin bütün uzunluğu boyunca aynı numara, çap, büküm, mukavemet vs.
özelliklere sahip olması, yani tüm özelliklerine göre üniform olması gerekse de
pratikte ipliğin farklı kesitlerinde özellikleri farklı değerlere sahip olur. Başka
değimle, iplik uzunluğu boyunca üniform, düzgün değil ve onun bu karakteri iplik
düzgünsüzlüğü ile ifade edilir. Örneğin, kalınlığın iplik uzunluğu boyunca aynı
olmaması iplikte kalınlık düzgünsüzlüğü oluşturur. Aynı şekilde büküm
düzgünsüzlüğü, mukavemet düzgünsüzlüğü vs. düzgünsüzlük göstergelerinden söz
edilebilir. Düzgünlük kaliteyi etkileyen en önemli faktörlerdendir ve ipliğin

33
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
İplik

düzgünlüğünün düşük olması görünümünü, mukavemetini, kalitesini olumsuz


etkiler. Düzgünlüğü ölçmek için farklı yöntemler kullanılmaktadır ki bunlardan en
yaygın olanı Uster cihazı ile düzgünlük kontrolüdür.

Renk Haslığı
İpliklerin renkleri onu oluşturan liflerin rengine bağlıdır. Fakat istendiği
takdirde boyama işlemi ile ipliklere arzu edilen renk özellikleri kazandırılır. Boyama
ile renklendirilmiş iplikler renkle bağlı bir sıra taleplere cevap vermelidir. Boyanmış
İpliğin aldığı son
rengi koruma özelliği ipliklerin kullanım sırasında çeşitli etkilere (yıkama, sürtünme, terleme, güneş ışığı
renk haslığı ile ifade vs.) karşı gösterdiği direnç renk haslığı testleri ile belirlenmektedir. Renk haslığı,
edilir. ipliğin aldığı son rengi korumasıdır. İpliklerin kullanım sırasında rengini koruması
önemlidir. Bu nedenle ipliklerin özel cihazlarda Uluslararası Standartlarla (ISO)
belirlenen koşullarda farklı etkiler sonucu solmaları test edilerek gereken haslık
derecesine sahip olup olmamaları belirlenir. Renk haslığı değerleri klorlu suyla
temas, terleme, yıkama, kuru temizleme, ışığa maruz kalma, ıslak ve kuru ütüleme
vs. durumlar için ölçülebilir.

İPLİK ÇEŞİTLERİ
Ham Maddelerine Göre İplik Çeşitleri
İpliğin üretiminde kullanılan ham maddenin özellikleri ipliğin özelliklerinde
en büyük etkendir ve bir ipliğin üretim teknolojisi ve kullanım alanı onun ham
maddesine bağlıdır. Bu nedenle ipliklerin sınıflandırılmasında ham madde önemli
bir kriterdir. İplik içeriğinde bulunan lifler tek cins olabildiği gibi karışım da olabilir.
Tek cins liflerden oluşan ipliklere pamuk iplikler, yün iplikler, keten iplikler, ipek
iplikler, polyester iplikler, viskon iplikler vs. örnek olabilir.
Karışım iplikler lif bazında veya iplik bazında üretilebilir. Lif bazında karışım
iplik üretiminde farklı lif çeşitleri (çoğu zaman iki fakat fazla da olabilir) çeşitli
aşamalarda karıştırılarak karışım iplik üretilir. İplik bazında karışım iplik üretiminde
ise farklı ham maddeden üretilmiş iplikler birlikte bükülerek kombine iplik
oluşturulur. İpliklerde karışım, iplikten üretilen mamullerin estetik, kullanım ve
bakım özelliklerinin iyileştirilmesi, maliyetin düşürülmesi amacıyla
kullanılmaktadır.
Tablo 2.1. İpliklerin Yapısına Göre Sınıflandırılması

İplik
Tek kat iplik Bükümlü katlı iplik
Eğirilmiş Multifilament Monofilament Basit Basit bükümlü Bileşik
iplik iplik iplik bükümlü multifilament bükümlü
eğirilmiş iplik iplik
iplik
Düz bükümlü Düz bükümlü Düz Düz bükümlü iplik Bükümlü Katlı
iplik iplik bükümlü İplik
iplik
Fantazi Yapıştırmalı Fantazi Fantazi Tek kat ve
bükümlü iplik bükümlü bükümlü bükümlü katlı
iplik iplik iplik iplik
Nüveli iplik Tekstüre iplik Nüveli iplik Nüveli iplik
Hacimli iplik Bükümsüz iplik Tekstüre iplik

34
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
İplik

Yapılarına Göre İplik Çeşitleri


Tek kat ve bükümlü iplikler
İplikler yapısına göre İplikler yapılarına göre tek kat (birincil) ve bükümlü katlı (ikincil) iplik olarak
tek kat (birincil) ve iki gruba ayrılmaktadır. İpliklerin yapısına göre sınıflandırılması Tablo 2.1’de
bükümlü katlı (ikincil) verilmiştir.
iplikler olmakla iki tipe
Tek kat iplik (Basit iplik) temel iplik ouşturma işlemleri (eğirme, lif çekme,
ayrılmaktadır.
bükme) sonucu elde edilen ipliklerdir ve eğirilmiş, multifilament ve monofilament
olmak üzere üç gruba ayrılmaktadır. Kısa ve düzensiz lif topluluğundan eğirme
işlemi ile elde edilen iplikler eğirilmiş iplikler (Görsel 2.3.a) olarak sınıflandırılır.
Uygun kalınlığa sahip tek filament liften oluşan ipliğe ise monofilament iplik denir.
Monofilament iplikler bükümsüz olup pürüzsüz, kaygan yüzeye sahip, sağlam,
düzgün ve düşük maliyetli ancak esnekliği az olan ipliklerdir. İpek lifi de filament lif
olmasına rağmen çok ince olduğu için monofilament iplik olarak kullanılamaz. İki
ve daha çok sayıda filament lifin birleştirilmesiyle elde edilen ipliklere
multifilament iplik (Görsel 2.3.b) denir. Multifilament ipliklerde liflerin bir arada
tutulması için düşük büküm verilebildiği gibi yapıştırma yöntemi de kullanılabilir.
Multifilamentler bükümsüz de hazırlanabilir. Monofilament ipliklere göre daha
yumuşak oluşları bükümlü üretilmiş tek kat multifilament ipliklerin hazır giyim
üretiminde yüksek mukavemet gerektiren dikişlerde dikiş ipliği olarak
kullanımlarını olanaklı kılar.

Temel teknoloji işlemler


sonucu oluşan ipliklere
tek katlı, onların
bükülmesiyle elde
edilen ipliklere bükümlü
iplikler denir. a b
Görsel 2.3. Eğirilmiş (a) ve Multifilament İpliklerin (b) Mikroskop Altında Görünümü

Bükümlü katlı iplikler tek kat ipliklerin bir arada bükülmesiyle elde edilir. Bu
iplikler bükümlü iplikler, basit bükümlü iplikler veya katlı iplikler olarak da
adlandırılmaktadır. Tek kat ipliklere ya Z, ya da S yönünde eğirme bükümü
uygulanır. Belli bir yönde eğirme bükümüne sahip olan iki veya daha fazla tek kat
iplik bir işlemle birleştirilip yeni bir büküme tabi tutularak bükümlü katlı iplikler
elde edilir (Görsel 2.4). Katlı iplik bükümünde SZ, ZS, SS veya ZZ büküm (birinci
sembol tek kat ipliğin, ikinci sembol katlı ipliğin büküm yönüdür) uygulanabilir.
Örnek

• Üç adet S bükümlü iplik birlikte Z yönünde bükülmüşse o zaman


bükümlü katlı ipliğin bükümü SZ olarak gösterilir.

35
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
İplik

Bileşik bükümlü iplik


Bükümlü katlı iplikler tek kat ipliklerin bükülerek birleştirilmesiyle
oluşturulduğu gibi katlı ipliklerin veya tek kat ve katlı ipliklerin birlikte bükülerek
birleştirilmesiyle de elde edilebilir. Bu hâlde elde edilen ipliğe bileşik bükümlü iplik
veya kablo iplik denir. Bileşik bükümlü iplik elde etmek için önce tek kat iplikler
belli bir eğirme bükümü ile üretilir (örneğin, Z), bu iplikler gereken sayıda (2, 3
veya daha fazla) ya eğirme bükümleri ile aynı yönde (Z) ya da ona ters yönde (S)
bükülerek basit bükümlü iplik elde edilir. Daha sonra elde edilmiş basit bükümlü
iplikler gereken sayıda (ipliğin kullanım amacına vs. bağlı olarak) birleştirilerek
gereken yönde (örneğin, Z) bükülmekle bileşik bükümlü iplik veya kablo iplik elde
Katlı ipliklerin veya tek
edilir (Görsel 2.5). Bu işleme çoklu katlama veya kablolama da denir. Bu ipliğin
kat ve katlı ipliklerin
birlikte bükülerek bükümü üç sembolle gösterilir. Yukarıda verilmiş örnek için bu kombinasyon ZSZ
birleştirilmesiyle elde şeklinde olabilir (tek kat ipliklerin eğirme bükümü Z, basit bükümlü ipliğin bükümü
edilen ipliğe bileşik S ve bileşik bükümlü ipliğin bükümü Z).
bükümlü iplik denir.

Görsel 2.4. (solda)Bükümlü Katlı İpek ve Yün İplikler Görsel 2.5. (sağda) Bileşik Bükümlü
Kord İplik
Bükümlü katlı ipliklerin numarası onu oluşturan tek ipliklerin numarasına ve
katlanan iplik sayısına dayanarak gösterilir ve hesaplanır. Örneğin, Nm 24 Z 600/ 3 S
400. Bu gösterimden 3 adet aynı yapıda Nm 24 ve büküm sayısı Z yönde 600 olan
tek kat ipliklerin S yönde 400 bükümle birleştirildiği anlaşılır. O hâlde bükümlü
ipliğin numarası Nm 8 olacaktır (24/3). İngiliz sisteminde de gösterim aynı
şekildedir: Ne 20 S 700/ 2 Z 460. Bu hâlde katlı ipliğin numarası Ne 10 olur (20/2).
Aynı yapıda katlı ipliklerden oluşan bileşik bükümlü ipliklerin numarası böyle
gösterilir: Nm 24 S 400/ 3 Z 200/ 2 S 100. Burada 3 – ilk katlamadaki tek ipliklerin
sayısı, 2 ise ikinci katlamadaki basit bükümlü ipliklerin sayısıdır. İpliğin numarası 4
Bükümlü ipliklerin olur (24/3/2=4).
numarasının
gösteriminde onu
oluşturan tek kat
ipliklerin numarası ve •Siz de bükümlü ipliklerin numarasının gösterimi ve
Bireysel
Etkinlik

birlikte bükülen iplik hesaplanmasına yönelik birkaç örnek oluşturunuz.


sayısı gösterilir.

Diğer iplik çeşitleri


Hem tek katlı hem de bükümlü katlı iplikler düz bükümlü olduğu gibi fantazi
bükümlü ve nüveli (veya ilikli, kaplanmış) iplik şeklinde de üretilebilirler.

Düz bükümlü iplikler

36
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
İplik

Düz bükümlü iplikler bütün uzunlukları boyunca aynı yapıya sahipler ve


pratikte kullanılan ipliklerin büyük çoğunluğu bu şekilde üretilir.

Fantazi bükümlü iplikler


Fantazi bükümlü iplikler kumaşlarda çeşitli doku ve renk efektleri
oluşturmak için kullanılan, uzunlukları boyunca değişik aralıklarla çeşitli efektlere
(düğümler, halkalar, kalınlaşmış kısımlar, ilmekler vs. gibi) sahip ipliklerdir.
Yapılarına göre tek katlı, efekt katlı bükümlü ve örme fantazi iplikler olmakla
ayrılırlar. Kıvrımlı, bukleli, şenil, nopeli, balıklı, halkalı, boncuklu, müslin, ilmekli,
Tekstil sanayisi geniş frize, renkli düğümlü, iki renkli ilmekli vs. çeşitleri vardır (Görsel 2.6). Bu iplikler
çeşitte farklı yapı
hem de renk efektleri ile (muline, jaspe, melanj vs. gibi) üretilmekle büyük
özellikleri gösteren
fantazi ve ilikli iplikler çeşitliliğe sahiptirler (Görsel 2.7).
üretmektedir.

Görsel 2.6. Fantazi İplik Çeşitlerinden Örnekler: Buklet İplik, Frize İplik, Şenil İplik

Görsel 2.7. Renk Efektli Fantazi İplik Örnekleri: Muline, Renk Efektli Buklet, Melanj İplik

Nüveli veya ilikli (kaplanmış) iplikler


Nüveli veya ilikli (kaplanmış) iplikte merkezde yerleşen sentetik ve ya metal
çekirdeğin yüzeyi bükümle ona sıkıca birleştirilen liflerle veya iplikle kaplanır
(Görsel 2.8). Bu ipliklere, çekirdeği multifilament polyester iplik ve kaplaması
pamuk veya kesikli polyester lifleri olan dikiş iplikleri örnek olabilir ki giyim
üretiminde iyi özelliklerinden dolayı sıkça kullanılmaktadır. İlikli iplikler
sağlamlıklarından dolayı ayakkabı ve deri ürünlerin dikiminde de kullanılmaktalar.
İlikli veya nüveli iplikler de çeşitli yapılarda ve çeşitli ham maddelerle
üretilmektedir.

Görsel 2.8. (solda) Nüveli veya İlikli İplikler Görsel 2.9. (sağda) Teksture Edilmiş İplikler

Tekstüre edilmiş iplikler


Kimyasal liflerden üretilmiş ipliklerin dokuma ve örme öncesinde
özelliklerini iyileştirmek amacıyla onlara tekstüre işlemi uygulanabilir. Çeşitli

37
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
İplik

yöntemlerle uygulanan bu işlemde sentetik liflerin termoplastik özelliklerinden


yararlanılarak düz filamentlere sabit kıvrımlar, ilmekler, lüleler vs. kazandırılarak
ipliğin daha elastik, hacimli, iyi tutumlu olması, örtme özelliklerinin ve nem
çekmesinin daha yüksek olması sağlanır. Böyle ipliklere tekstüre edilmiş iplikler
Teksture edilmiş iplikler
denir (Görsel 2.9). Bu ipliklerin kullanıldığı kumaşların tutumu, kalınlığı, esnekliği,
yüksek hacim,
görünüm ve kullanım özellikleri iyileşir.
elastikiyet, yumuşak
tutum vs. özellikler Hacimli iplikler
sergileyerek hacimli ve
elastik iplikler olarak da Kimyasal liflerden üretilmiş ipliklerin büyük ölçüde hacimli görünmelerini
kullanılmaktadır. sağlamak amacıyla onlara bazı fiziksel ve kimyasal işlemler uygulanır ve elde edilen
ipliklere hacimli veya yüksek hacimli iplikler denir (Görsel 2.10). Hacimli iplikler,
sıcak ve nem ortamda farklı değerde kısalma özelliğine sahip kesikli liflerin bir
iplikte işlenmesi sonucu oluşturulabildiği gibi filament liflerden üretilmiş ipliklerin
teksture edilmesi sonucu da elde edilebilir. Hacimli iplikten yapılan kumaşların
tutumu, elastikliği ve görünümü iyi olmakla beraber daha sıcak tutar ve doku
yoğunluğu ise daha düşük olur.

Görsel 2. 10. Tekstüre Edilmiş Hacimli Polyester İplik

Elastik iplikler
Günümüzde giysilerin kullanım özelliklerini iyileştirmek için kumaşlarda belli
oranda kullanılan elastik iplikler (streç iplik) de yaygınlık kazanmıştır. En yaygın
olarak kullanılan çeşidi likradır. Bu ipliklerin en önemli özelliği herhangi bir
kuvvetle çekildiklerinde büyük oranda uzamaları ve bu kuvvet etkisini
kaybettiğinde önceki uzunluklarına geri dönmeleridir. Bu ipliklerden yapılan
kumaşlar elastik olur ve onlardan yapılan giysiler vücuda basınç yapmadan onu
sarar ve şeklini alırlar (korse ve yüzme giysileri gibi).

Metalik iplikler
Giysilik ve ev tekstilleri için kumaş yapımının yanı sıra teknik amaçlarla da
kullanılan metalik iplikler tekli ve çok bileşenli olmakla ikiye ayrılırlar. Günümüzde
alüminyum, demir, çelik, bronz ve platinden ince tel şeklinde çekilerek tekli veya
çeşitli kimyasal liflerle kaplanmış şekilde çok bileşenli iplik olarak kullanılmaktadır.
Bu ipliklerle üretilen kumaşlar özellikle kadın giyiminin ve ev tekstillerinin
Kesikli (ştapel) liflerden yapımında kullanılırlar. Normal ipliklere metalik şerit sarılmasıyla elde edilen sim
eğirilmiş iplik üretmek
iplikler en fazla bilinen ve en yaygın kullanılan metal ipliklerdir.
için uygulanan işlemler
ve bu işlemlerin yerine
getirildiği makinalar
İPLİK EĞİRME SİSTEMLERİ
birlikte eğirme sistemi İplikler, kesikli (ştapel) liflerden eğirilmiş iplikler ve filament liflerden
adlandırılır. oluşturulmuş filament iplikler olmakla ikiye ayrılır.
Kesikli (ştapel) liflerden eğirilmiş iplik üretmek için uygulanan işlemler ve bu

38
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
İplik

işlemlerin yerine getirildiği makinalar birlikte eğirme sistemi adlandırılır. İpliği


oluşturacak kesikli (ştapel) liflerin uzunluğuna ve inceliğine, üretilecek ipliğin
kalitesine bağlı olarak farklı eğirme sistemleri kullanılmaktadır.
Kesikli (ştapel) liflerden iplik üretimi genel olarak iki iplikçilik sistemi ile
gerçekleştirilir:

• Pamuk (kısa ştapel) iplikçiliği,


• Yün (uzun ştapel) iplikçiliği.
Bu sistemler sadece pamuk ve yün liflerinden değil, pamuk ve yünle aynı
uzunlukta olan diğer liflerden iplik üretimi sistemleridir.

Pamuk (Kısa Ştapel) İplikçiliği


Pamuk iplikçiliği günümüzde en yaygın sistem olup pamuk ve pamuk tipi (lif
uzunluğu, inceliği vs. özellikleri açısından pamuk liflerine benzer) kimyasal liflerden
iplik üretimi için kullanılmaktadır. İplik üretiminde kullanılan pamuk liflerinin
uzunluğu ve inceliğine, uygulanan işlemlere bağlı olarak pamuk iplikçiliğinde iki
farklı kalitede iplik üretimi yapılmaktadır: daha uzun ve ince liflerden yapılan daha
kaliteli, ince ve düzgün yapılı penye ipliği ve orta uzunluklu, nispeten kalın liflerden
yapılan daha düşük kaliteli karde ipliği. Uygun olarak pamuk iplikçiliğinde penye
iplikçiliği ve karde iplikçiliği olarak iki farklı sistem uygulanmaktadır.

Penye ve karde iplikçiliği


Yüksek kaliteli pamuk Bu iplikleri üretmek için temel eğirme sistemleri olan ring eğirme ve open-
iplik (penye) üretiminde end (rotor) eğirme sistemleri kullanılmaktadır. Pamuk iplikçiliğinde uygulanan
harman hallaç, tarak, işlem aşamalarının sırası ve sayısı kullanılan liflerin tipine (uzunluk, kalınlık vs.) ve
ön çekim, şerit üretilecek ipliğin kalitesine bağlıdır.
birleştirme, tarama,
çekim, fitil ve ring Pamuk iplikçiliğinde aşağıdaki işlemler gerçekleştirilir: harman hallaç,
eğirme işlemleri taraklama, şerit birleştirme (dublaj), tarama, çekim (cer), fitil ve eğirme. İşlenen
uygulanır. liflerin ve üretilen ipliğin özelliklerine bağlı olarak bu işlemlerden bazıları iptal
edilebilir veya tekrarlanabilir. Görsel 2.11’de penye iplikçiliğinin işlem aşamaları
sonunda elde edilen ürünlerin resimleri verilmiştir.

Görsel 2. 11. Penye İplikçiliğinde Aşamalara Göre Ürünler. Soldan sağa: Lif Topakları, Tarak
Şeridi, Tarama Şeridi, Çekim Şeridi, Fitil, İplik

Pamuk iplikçiliğinde yapılan işlemler kısaca açıklanmıştır.


Harman hallaç işleminde preslenmiş balyalardan harman hallaç hattına
verilen lifler açılır, karıştırılır ve yabancı maddelerden kısmen arındırılır, ya vatka
hâlinde, ya da topaklar şeklinde taraklamaya sevk edilir. Harman hallaç hattında
(Görsel 2.12) materyali bir biri ardınca işleyen makinaların çengelli, çivili, iğneli,

39
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
İplik

dişli garnitüre sahip açma donanımları lifli materyalin nihayette mümkün


olduğunca yüksek derecede açılmasını ve temizlenmesini, aynı zamanda da
karıştırılmasını sağlamaktadır.

Görsel 2. 12. Trützschler Kompakt Harman Hallaç Hattı (Trützschler Spinning, Harman
Hallaç)

Taraklama işlemini gerçekleştiren tarak makinasında lif tutamları tek liflere


ayırılır. Bu işlemle lif tutamlarında kalmış yabancı maddelerden ve tozdan arınma,
çok kısa liflerin uzaklaştırılması, liflerin karışması ve kısmi oryantasyonu sağlanır.
Ayrıca harman hallaç hattında hava ile yapılan işlemler sırasında liflerde oluşan
düğümlerin (neps) de yaklaşık %60’lık bir kısmı açıldığından iplikte nepsin azalması
da sağlanmaktadır. Taraklama işlemi, üzerinde bir birine ters yönde yerleştirilmiş
diş setleri veya küçük tel kancaları bulunan yüzeyler arasında gerçekleşir. Tarak
makinasında önce tülbent, sonra ise tülbentin bir huniden geçirilmesi ile şerit
Çekim işleminde lifler (kalınlığı 4-7 ktex) oluşturularak kovaya istiflenir (Görsel 2.13). Karde iplik
paralelleşir, karışır, üretiminde bu şerit çekim (cer) işlemine, penye iplikçiliğinde ise penye işlemine
şeritlerdeki hazırlık olan ön çekim (cer) işlemine gider.
düzgünsüzlük
iyileştirilir, materyalde
bulunan tozun %80’e
kadarı temizlenir.

Görsel 2. 13. (solda) Rieter Tarak Makinası C 75 (Rieter.com)

Görsel 2. 14. (sağda) Rieter Çekim (Cer) Makinası RSB-D 50 (Rieter.com)

Ön Çekim (cer). Tarak makinasından gelen materyal hem lif düzeni hem de
ürün şekli açısından tarama makinasında işlenmeye uygun olmadığı için bu işleme
hazırlanması gerekir. Taramaya hazırlık aşamasında ön çekim (cer) ve şerit
birleştirme makinaları kullanılır. Çekim (cer) işleminde 6-8 adet tarak şeridi
birleştirilerek çekim tertibatında aynı oranda çekime tabi tutulur ve çıkışta
yeniden şerit oluşturularak kovaya yerleştirilir (Görsel 2.14). Bu işlemle şeridi
oluşturan lifler paralelleşir, iyice karışır, şeritlerdeki kısa, orta ve özellikle uzun
periyotlu düzgünsüzlük iyileştirilir, materyalde bulunan tozun %80’e kadarı
temizlenir. Çekim makinası penye işlemine hazırlığın ilk pasajı sayılır. Burada
oluşturulan çekim şeridi İkinci pasaj olan şerit birleştirme makinasına verilir.

40
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
İplik

Şerit birleştirme makinasında 28’e kadar şerit birlikte çekim düzeneğine


beslenir. Burada 2 kata kadar çekimle gevşek yapıda bir tülbent elde edilir ve bir
vatka kasnağına sarılarak vatka formuna getirilir (Görsel 2.15). Vatkalar otomatik
şekilde tarama makinasına sevk edilir. Şerit birleştirme işleminin amacı taramaya
verilecek ürünün kesitinde yüksek derecede düzgünlük elde etmek ve tarama
makinasına beslenecek forma getirmekle materyali taramaya hazırlamaktır.
Tarama (penye) işlemi (hazırlık işlemleri de dâhil) sadece penye iplik
üretiminde uygulanan bir işlemdir. Bu işlem sırasında makinaya beslenen vatkada
bulunan liflerin taranması sonucu liflerin düzleşmesi, paralelleşmesi ve kısa liflerin
uzaklaştırılması (%25 civarında lif uzaklaştırılır) gerçekleştirilir. Elde edilen düzgün
tülbent bir huniden geçirilerek şerit şekli alır ve şerit tablasının üzerinde
ilerleyerek makinanın diğer kafalarından çıkan şeritlerle birlikte (6-8 adet) çekim
tertibatına beslenirler (Görsel 2.16). Çekim tertibatında uygulanan 9-16 civarında
çekim sonucu elde edilen ince tülbent yeniden bir huniden geçirilerek kalınlığı 3-6
ktex olan tarama şeridi oluşturulur ve kovaya yerleştirilir. Liflerin bu makinada
işlenmesi ipliğin kalitesini büyük oranda yükseltir. Kısa lifler bu makinada
işlenmeye pek uygun değildir.

Tarama işleminde
lifler düzleştirilir,
paralelleştirilir ve kısa
lifler %12 -25 oranında Görsel 2. 15. (solda) Trützschler Şerit Birleştirme Makinası TSL 12’de Vatka Sarımı
uzaklaştırılır. (Trützschler Spinning, Combing)
Görsel 2. 16. (sağda) Trützschler Penye Makinası TCO 12 (Trützschler Spinning, Combing)

Çekim (cer). Penye işleminden sonra 1 pasaj çekim (cer) işlemi uygulanır.
Çekim (cer) makinası kısa periyotlu regüle tertibatı ile donatılmalıdır ki şeridin
düzgünsüzlüğünü iyileştirmek mümkün olsun. Çekim makinasında genelde 6-8
şerit birleştirilerek (dublaj) çekim tertibatından geçer ve burada da aynı oranda
çekim uygulandığı için şeridin kalınlığında pek fark oluşmaz. Fakat şeridin
düzgünsüzlüğü iyileşir, lifler paralelleşir, daha iyi karışması sağlanır ve üründe
bulunan toz çok büyük ölçüde giderilir. İşlem sonucu elde edilen aynı kalınlıkta
şerit kovaya istiflenir (Görsel 2.14) ve ring eğirme sisteminde fitil işlemine, karde
iplikçilikte kullanılan open-end eğirme sisteminde ise eğirme makinasına sevk
edilir.
Fitil. Şeritten iplik elde etmek için onun 300-500 kat inceltilmesi gerekir ki
günümüz ring eğirme makinalarının çekim tertibatlarında bu işlemi kaliteli bir
şekilde bir operasyonla yerine getirmek mümkün değil. Bu nedenle fitil işlemi
uygulanır ve bu işlemde şerit 5-20 kat inceltilir ve ona 25-70 tur/m aralığında ön
büküm verilerek elde edilen fitil uygun bobine sarılır (Görsel 2.17). Çekme işlemi

41
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
İplik

çekim tertibatı, bükme ve sarılma işlemi ise iğ-kelebek mekanizması ile


gerçekleştirilir. Elde edilen fitil bobinleri ring eğirme makinasına sevk edilir. Open-
end eğirmede (karde iplikçilik) bu işlem yoktur.
Eğirme işleminde fitil veya şerit (open-end eğirmede) üretilen iplik
numarasına ulaşana dek inceltilir, ipliğe mukavemet kazandırmak için bükülür ve
sonraki işlemler, depolama veya taşıma için uygun şekilde sarılır. Ring eğirme
makinasında iplik kopslara sarılır (Görsel 2.18). Open –end eğirme makinasında ise
iplik sarma mekanizması ile büyük bobinlere (2-6 kg) sarılır. İplik kalitesi açısından
ring ipliği ile karşılaştırılabilir olması bu sistemin piyasada kalıcı olmasını
sağlamıştır. Buna rağmen daha uzun ve ince liflerden kaliteli penye iplik
Eğirme işleminde fitil üretiminde ring eğirmenin daha uygun olduğu saptanmıştır. Open-end eğirme ise
veya şerit inceltilir, genelde karde iplik üretiminde kullanılmaktadır.
bükülerek ipliğe
dönüşür ve iplik uygun
şekilde taşıyıcıya sarılır.

Görsel 2. 17. (solda) Fitil Makinası P 168-3 (Studopedia)


Görsel 2. 18. (sağda) Rieter Ring Eğirme Makinası G-32 (Teksarge)

Penye iplikçiliğinde üretilen iplikler 30-120 Ne olarak üretilir ve yerli


pamuklardan Ege pamuk çeşitleri ile Ne 60’ye kadar ipliklerde iyi kalite sağlanır.
Penye iplikler karde ipliğe (6-30 Ne üretilir) göre daha ince, daha düzgün yapılı,
daha sağlam (%10-15 civarında), daha pürüzsüz, daha az bükümlü, daha parlak
ipliklerdir. Bu ipliklerle üretilen kumaşların da kalitesi daha yüksek, görünümü
daha iyidir.

Yün (Uzun Ştapel) İplikçiliği


Kesikli uzun ştapelli liflerden iplik elde etmek için uygun olan bu sistem
doğal liflerden yün ve onunla aynı uzunlukta kesilerek ştapel hâline getirilen yapay
Tarama işleminde kısa lifler için kullanılan bir iplikçilik sistemidir. Fakat bu sistemde işlenen lifler de kendi
lifler, materyalde kalmış içinde farklılık gösterdiği için işlenen liflerin uzunluk ve inceliğine, kullanılan
bitkisel artıklar ve diğer makina parkına ve istenen iplik kalitesine bağlı olarak kamgarn, yarı kamgarn ve
yabancı maddeler, ştrayhgarn gibi üç ayrı iplikçilik sistemi uygulanmaktadır.
nepsler uzaklaştırılır,
lifler düzleştirilir ve Kamgarn iplikçiliği
paralelleştirilir. Bu sistem uzun, ince, kaliteli yün lifleri ve benzeri yapay liflerden kaliteli,
düzgün yüzeyli ve ince iplik eğirmeye uygundur. Pamuk iplikçiliğinde penye sistemi

42
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
İplik

ile benzerlik gösterse de kullanılan makinalar farklıdır. Yün (uzun ştapel)


iplikçiliğinde yapılan işlemler hakkında aşağıda kısa bilgi verilmiştir.
Tefrik (ayırma). Hayvandan kırkıldıktan sonra tulup hâlindeki yün balyalar
şeklinde preslenerek fabrikalara gönderilir. Fabrikada balyalar açılarak bir gün
bekletildikten sonra tefrik (ayırma) işlemi yapılır. Bu işlem sırasında el ve göz
yardımıyla liflerin uzunluğu, mukavemeti, inceliği, rengi, kirliliği vs. göz önünde
bulundurularak tuluplar parçalara ayırılır ve farklı parçalar parti şeklinde toplanır,
başka değimle lifler kalitesine göre gruplandırılır. Bu işlemler sadece yün liflerine
ait olup yapay lifler için yapılmaz.
Açma. Tuluptan elde edilen lif demetleri makinada açmaya tabi tutularak
yıkamaya hazırlanır.
Yıkama. Yün lifleri mekanik yabancı maddelerin (pıtrak, çöp vs.) yanı sıra,
yağ, ter ve idrar gibi ancak yıkama ile uzaklaştırılabilecek kirliliğe sahip olduğundan
yıkama işlemi yapılmaktadır. Teknelerde yapılan yıkamadan sonra lifler kurutulup
işleneceği sisteme göre yağlanır veya kurutularak dinlendirilir.
Harmanlama. Üretilmek istenen ipliğin özelliklerine bağlı olarak farklı lifler
karıştırılarak bir yün harmanı hazırlanır ki bu işleme harmanlama denir. Harmanda
liflerin homojen dağılımının sağlanması çok önemlidir. Harmanlama sırasında
liflerden oluşturulan her bir katın üzerine belirli oranda yağ ve sudan hazırlanan
karışım püskürtülerek yağlama yapılır ve liflerin elastikliği ve sonraki işlemlerde
zarar görmemesi sağlanır. Bundan sonra hallaç makinasında lif topakları bir miktar
açılarak karışım daha homojen hâle gelir ve sonraki taraklama işlemine hazırlanmış
olur.
Taraklama. Bu işlemde yıkama ve ön açmada uzaklaştırılamayan bitkisel
artıklar uzaklaştırılır, lifler mümkün olduğu kadar paralel hâle getirilir ve kısa lifler
tarak altı olarak ayrılır. Makinanın çıkışında lif tülbendi şerit hâline getirilerek
sıradaki işleme gider.
Çekim (cer). Şeritleri taramaya hazırlamak amacıyla çekim işlemi uygulanır
(Görsel 2.19). Çekim (cer) işleminde 6-8 adet şerit birleştirilip çekim işlemine tabi
tutularak inceltilir ve yeniden şerit oluşturulur. Bu sırada lifler düzleştirilir, daha
paralel hâle gelir ve uzun periyotlu düzgünsüzlük bir miktar azalır. Liflerin
durumuna bağlı olarak 2-4 pasaj çekim yapılır.
Tarama. Bu işlemde kısa lifler, materyalde kalmış bitkisel artıklar ve diğer
yabancı maddeler, nepsler uzaklaştırılır, lifler düzleştirilir ve paralelleştirilir.
Tarama işlemi kamgarn iplikçiliğinin en önemli işlemidir ve malzemenin durumuna
göre bir veya daha fazla pasajda yapılabilir. Ştrayhgarn iplikçilikte bu işlem
yapılmaz.
Lisaj. Tarama işlemine kadar veya ondan sonra lisaj işlemi yapılabilir fakat
zorunlu değildir. Beyazlatmadan ve boyamadan çıkan liflere lizöz yıkaması mutlaka
yapılır. Bu işlemde şeritler yıkama teknelerindeki silindirlerden geçerek (Görsel
2.20) çıkışta bir dizi silindirlerle kurutulur, lifler düzleşir ve statik elektriklenmeden

43
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
İplik

kurtulur. Gerekirse materyale teknelerde antistatik veya yağlayıcı maddeler de


verilebilir.

Görsel 2.19. (solda) Çekim (Cer) İşlemi (Spinner-ru)

Görsel 2.20. (sağda) Boyanmış Şeritlere Lisaj Uygulaması (Art-textil.ru)

Taramadan sonra yeniden çekim işlemi yapılarak bir daha liflerin karışması,
paralelleşmesi ve şeritlerin düzgünsüzlüğünün azalması sağlanır.
Fitil (ön eğirme). Bu işlemde lif şeridi inceltilerek fitil (ön iplik) şeklini alır.
Yalancı ovalama yapılarak fitile bir miktar mukavemet kazandırılır ve bu sayede
kopması önlenmiş olur.
Kamgarn iplikçiliğinde Eğirme. Pamuk iplikçiliğinde de olduğu gibi bu işlemde fitil çekim ve
üretilen iplikler büküme tabi tutularak ipliğe dönüştürülür ve gereken şekilde sarılır. Yün iplik
pürüzsüz, düzgün yapılı,
eğirmede ring, kelebekli, şapkalı eğirme sistemleri kullanılmaktadır.
parlak görünümlü, sıkı
bükümlü, ince, sert ve Tarama işleminin uygulanmasından ve ince ve uzun liflerin kullanılmasından
sağlam ipliklerdir. dolayı kamgarn iplikçiliğinde üretilen iplikler pürüzsüz, düzgün yapılı, parlak
görünümlü, sıkı bükümlü, ince, sert ve sağlam ipliklerdir. Genel olarak bu ipliklerle
yapılan kumaşlar iyi görünümlü, dokusu belirgin, ütüyü iyi koruyan, yalıtım özelliği
düşük olan kumaşlar olup daha pahalı kumaşlar kategorisine girer.

Yarı kamgarn iplikçiliği


Yarı kamgarn iplik kamgarn ve ştrayhgarn iplikler arasında bir kaliteye
sahiptir. Bu kalitede iplik üretmek için tarama hariç kamgarn iplikçiliğindeki
işlemlerin sırasıyla yapılması gereklidir. Tarama işlemi yapılmadığı için elde edilen
iplik de kamgarn ipliği kadar pürüzsüz, düzgün yapılı, parlak ve ince olmaz.

Ştrayhgarn iplikçiliği
Bu sistemde daha kısa (uzunluğu 55 mm’e kadar), kaba yün lifleri ile
beraber kamgarn ve ştrayhgarn iplikçiliğinden tarak altı olarak çıkan lifler, başka
atık lifler de kullanılır. Ştrayhgarn İplik üretimi için aşağıda açıklanan işlemler
sırasıyla yapılır.
Karıştırma. Ştrayhgarn iplikçiliğinde karışımın hazırlanması, karışım için
liflerin seçimi çok önemlidir. Lifler kalınlığına, uzunluk ve rengine göre seçilerek
açılır, temizlenir, karbonize işlemi yapılır (pıtrak gibi bitki artıklarından arındırmak

44
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
İplik

için), yağlanır ve karıştırılır. Bundan sonra lifler birkaç saat dinlendirilir. Bu


karışımda lifler topaklar bazında karışmış olur. Materyalin lif bazında karıştırılması
tarama makinasında gerçekleştirilir.
Taraklama. Topaklar hâlinde olan lifler taraklama işleminde tek liflere kadar
ayırılır, karıştırılır, belli bir derecede yönlendirilir. Makinanın son bölümünde elde
Ştrayhgarn ipliklerden edilen tülbent enine yönde bölünerek gereken genişlikte şeritler oluşturulur ve
üretilen kumaşlar tüylü
ovma yöntemi ile bunlardan fitiller (ön iplik) elde edilerek ön iplik bobinine
ve yumuşaktır, dokusu
sarılırlar (Görsel 2.21).
belirgin değil.
Şardonlama (fırçalama) Eğirme. Bu işlemde fitile gereken çekim verilerek istenen iplik numarasına
ve dinkleme işlemlerine kadar inceltilir, bükülerek sağlamlaştırılır ve elde edilen iplik uygun taşıyıcıya
uygundurlar.
sarılır.
Bu sistemde üretilen ipliğin en önemli özellikleri iplikten kenara çıkan lif
uçlarından dolayı yüzeyinin tüylü oluşu, yumuşaklığı, büküm derecesinin düşük
olması, liflerin ipliğin uzunluğu boyunca oryantasyonunun iyi olmaması, hacimliliği
ve elastikliğinin yüksek olmasıdır (Görsel 2.22). Kullanılan lifler çok farklı özellikler
taşıdığından ve kısa liflerin oranı çok fazla olduğundan kalın, mukavemet ve diğer
özelliklerine göre düzgünlüğü düşük olan iplik üretilir.

Görsel 2.21. (solda) Fitillerin Bobinlere Sarılması (Indiamart.com)

Görsel 2.22. (sağda) Ştrayhgarn (solda) ve Kamgarn (sağda) İpliklerin Yapısı


(Slideshare.net)

Ştrayhgarn ipliklerden üretilen kumaşlar tüylü ve yumuşaktır, dokusu


belirgin değildir. Genellikle Şevyot, Flanel, Çuha, Marengo, Şetland gibi tekstil
yüzeylerinin üretilmesinde kullanılırlar. Şardonlama (fırçalama) ve dinkleme
işlemlerine uygundurlar. Yapılarından dolayı ısı yalıtım özellikleri iyi olduğu için
sıcak tutarlar. Ütü tutma özellikleri iyi değildir.

45
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
İplik

•İPLİK
•İplik, tekstil mamullerinin yapımı için kullanılan esnek, küçük çapa ve büyük
uzunluğa sahip, sağlam, ştapel liflerden veya filamentlerden oluşan tekstil
ürünüdür. Dokuma ve örme kumaşların temel yapı malzemesidir.
•İPLİK ÖZELLİKLERİ
•İplik Numarası
Özet
•Sayısal olarak iplik kalınlığını ifade eder.
•Büküm
•İplik üretirken lifleri birleştirerek bir arada tutmak için yaygın olarak bükme
yöntemi kullanılır. Büküm sağ veya sol olmakla iki farklı yönde verilebilir.
• Büküm sayısı
•İpliğin 1 metre uzunluğuna düşen dönüş sayısıdır.
•İplik Mukavemeti ve Elastikliği
•İplik mukavemeti, ipliğe uygulanan germe kuvvetine karşı onun gösterdiği
dirençtir. Elastiklik, ipliğin üzerindeki germe kuvveti ortadan kalktığı anda
onun orijinal boyutuna geri dönme yeteneğidir.
•İplik Düzgünlüğü
•İpliğin uzunluğu boyunca aynı özelliklere sahip olmasıdır.
•İPLİK ÇEŞİTLERİ
•Ham Maddelerine Göre İplik Çeşitleri
•İplik içeriğinde bulunan lifler tek cins (pamuk, yün vs.) veya karışım olabilir.
•Yapılarına Göre İplik Çeşitleri
•Tek kat ve bükümlü iplikler
•Eğirme, lif çekme, bükme gibi temel teknoloji işlemler sonucu elde edilen
iplikler tek kat iplikler, onların bir arada bükülmesiyle elde edilen iplikler
bükümlü katlı ipliklerdir.
•Katlı ipliklerin bükülerek birleştirilmesiyle elde edilen ipliklere bileşik
bükümlü iplikler, işleme ise çoklu katlama denir.
•Bükümlü katlı ipliklerin numarası onu oluşturan tek ipliklerin numarasına ve
katlanan iplik sayısına dayanarak gösterilir ve hesaplanır.
•Diğer iplik çeşitleri
•Tek kat ve bükümlü ipliklerin bir sıra çeşitleri vardır: düz bükümlü iplikler,
fantazi bükümlü iplikler, nüveli veya ilikli (kaplanmış) iplikler, tekstüre
edilmiş iplikler, hacimli iplikler, elastik iplikler, metalik iplikler.
•İPLİK EĞİRME SİSTEMLERİ
•Kesikli (ştapel) liflerden eğirilmiş iplik üretmek için uygulanan işlemler ve bu
işlemlerin yerine getirildiği makinalar birlikte eğirme sistemi adlandırılır.
Kesikli liflerin uzunluğuna ve inceliğine, üretilecek ipliğin kalitesine bağlı
olarak iki iplikçilik sistemi kullanılır:
•Pamuk (kısa ştapel) iplikçiliği,
•Yün (uzun ştapel) iplikçiliği.
•Pamuk (Kısa Ştapel) İplikçiliği
•Kullanılan pamuk liflerinin uzunluğu ve inceliğine, uygulanan işlemlere bağlı
olarak iki farklı kalitede iplik üretimi yapılmaktadır: penye ve karde ipliği.

46
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
İplik

•Penye ve karde iplikçiliği


•Bu iplikleri üretmek için temel eğirme sistemleri olan ring eğirme ve open-
end (rotor) eğirme sistemleri kullanılmaktadır. Pamuk iplikçiliğinde yapılan
işlemler:
•Harman hallaç: Balyalardan verilen lifler açılır, karıştırılır ve yabancı
Özet (devamı)
maddelerden kısmen arındırılır, topaklar şeklinde taraklamaya sevk edilir.
•Taraklama: lif tutamları tek liflere ayırılır, temizlenir, çok kısa liflerin
uzaklaştırılması, liflerin karışması, kısmi oryantasyonu ve nepsin azalması
sağlanır, şerit oluşturulur. Karde iplikçiliğinde bu şerit çekim, penye
iplikçiliğinde ise ön çekim işlemine gider.
•Ön çekim (cer): 6-8 adet şerit birleştirilerek çekilir, çıkışta şerit oluşturulur.
Bu işlemle lifler paralelleşir, karışır, şeritlerdeki düzgünsüzlük iyileştirilir, toz
temizlenir.
•Şerit birleştirme: 16-28 adet ön çekim şeridi birlikte 2 kat kadar çekilerek
vatka formuna getirilir.
•Tarama (penye) işlemi sadece penye iplikçiliğinde uygulanır, tek tarama
şeridi oluşturulur. Lifler düzleştirilir,paralelleştirilir, kısa lifler uzaklaştırılır.
•Çekim (cer). Penye işleminden sonra 1 pasaj çekim (cer) işlemi uygulanır.
Elde edilen şerit ring eğirme sisteminde fitil işlemine, open-end eğirme
sisteminde ise eğirme makinasına gider.
•Fitil. Şerit inceltilir ve ona az miktarda ön büküm verilerek elde edilen fitil
sarılır.
•Eğirme işleminde fitil veya şerit (open-end eğirmede) üretilen iplik
numarasına ulaşanadek inceltilir, bükülür ve oluşan iplik uygun şekilde
sarılır.
•Yün (Uzun Ştapel) İplikçiliği
•Bu sistem yün ve onunla aynı uzunluktaki yapay lifler için kullanılır. Kamgarn,
yarı kamgarn ve ştrayhgarn iplikçilik sistemleri uygulanmaktadır.
•Kamgarn iplikçiliği
•Uzun, ince, kaliteli yün lifleri ve benzeri yapay liflerden kaliteli, düzgün
yüzeyli ve ince iplik eğirmeye uygundur. Yapılan işlemler:
•Tefrik (ayırma). lifler özelliklerine göre gruplanır.
•Açma. Lif demetleri açılarak yıkamaya hazırlanır.
•Yıkama. Yağ, ter ve idrar gibi kirlerin giderilmesi için yıkanan lifler kurutulup
yağlanır.
•Harmanlama. Farklı lifler karıştırılarak yün harmanı hazırlanır ve yağlama
yapılır. Hallaç makinasında karışım daha homojen hâle getirilir.
•Taraklama. Bitkisel artıklar uzaklaştırılır, lifler paralelleştirilir ve kısa lifler
ayrılır. Şerit elde edilir.
•Çekim (cer). 2-4 pasaj çekim yapılır.
•Tarama. Kısa lifler, bitkisel artıklar ve nepsler uzaklaştırılır, lifler düzleştirilir
ve paralelleştirilir.
•Lisaj. Tarama işlemine kadar veya ondan sonra yapılabilir. Şeritler yıkanarak
kurutulur, lifler düzleşir.
•Çekim. Taramadan sonra çekim işlemi yapılır.
•Fitil. Lif şeridi inceltilerek fitil şeklini alır, yalancı ovalama ile fitile bir miktar
mukavemet kazandırılır.

47
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
İplik

•Eğirmede fitil çekilerek inceltilir, bükülerek ipliğe dönüştürülür ve sarılır.


•Kamgarn iplikler pürüzsüz, düzgün yapılı, parlak, sıkı bükümlü, ince, sert ve
sağlam ipliklerdir.
•Yarı kamgarn iplikçiliği
Özet (devamı)
•Yarı kamgarn iplik kamgarn ve ştrayhgarn iplikler arasında bir kaliteye
sahiptir. Üretmek için tarama hariç kamgarn iplikçiliğindeki işlemler yapılır.
•Ştrayhgarn iplikçiliği
•Bu sistemde daha kısa, kaba yün lifleri ve atık lifler kullanılır. İplik yumuşak,
büküm derecesi ve düzgünlüğü düşük, hacimli, elastik ve yüzeyi tüylüdür.
•Lifler açılır, temizlenir, karbonize işlemi yapılır, yağlanır ve topaklar bazında
karıştırılır.
•Taraklamada lifler ayırılır, karıştırılır, bir miktar yönlendirilir. Tülbent
bölünerek fitiller (ön iplik) elde edilir ve ön iplik bobinine sarılırlar.
•Eğirmede fitil inceltilir, bükülerek oluşan iplik sarılır.

48
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
İplik

DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi bir iplik numaralama sistemi değildir?
a) Metrik numaralama sistemi
b) Fransız numaralama sistemi
c) Alman numaralama sistemi
d) İngiliz numaralama sistemi
e) Uluslararası numaralama sistemi

2. Aşağıdakilerden hangisi metrik numara hesaplama formülüdür?


a) Nm = 1000/l
b) Nm = m/l
c) Nm = 9 x m
d) Nm = l/m
e) Nm = l/1000

3. Aşağıdakilerden hangisi sağ bükümlü ipliği ifade eder?


a) Nm 30 S 400
b) Nm 30 D 400
c) Nm 40 Z 500
d) Nm 40 L 500
e) Nm 20 R 300

4. Aşağıdakilerden hangisi taraklamada gerçekleşen işlemlerden değildir?


a) Liflerin karışması
b) Çok kısa liflerin uzaklaştırılması
c) Yabancı maddelerin uzaklaştırılması
d) Liflere büküm verilmesi
e) Şerit oluşturulması

5. Aşağıdakilerden hangisi kopma mukavemetinin ölçü birimidir?


a) m/g
b) km/tex
c) tex/g
d) g/tex
e) cN/Nm

6. Aşağıdakilerden hangisi tek iplik olamaz?


a) Eğirilmiş iplik
b) Basit bükümlü multifilament iplik
c) Monofilament iplik
d) Eğirilmiş nüveli iplik
e) Multifilament teksture iplik

49
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22
İplik

7. Aşağıdakilerden hangisi çekim (cer) işleminde gerçekleşmez?


a) Fitil oluşturulması
b) Şeritlerin birleştirilmesi
c) Düzgünsüzlüğün azalması
d) Liflerin paralelleşmesi
e) Liflerin karışması

8. Aşağıdakilerden hangisi ştrayhgarn iplikçiliğinde uygulanan bir işlem


değildir?
a) Tarama
b) Taraklama
c) Karıştırma
d) Eğirme
e) Yağlama

9. Aşağıdakilerden hangisi renk efektli fantazi ipliktir?


a) Frize
b) Halkalı
c) Jaspe
d) Müslin
e) Şenil

10. Aşağıdakilerden hangisi bir pamuk eğirme sistemi değildir?


a) Penye iplikçilik
b) Kamgarn iplikçilik
c) Karde iplikçilik
d) Rİng eğirme
e) Open-end eğirme

Cevap Anahtarı
1.c, 2.d, 3.c, 4.d, 5.d, 6.b, 7.a, 8.a, 9.c, 10.b

50
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23
İplik

YARARLANILAN KAYNAKLAR
Yakartepe, M., Yakartepe, Z. (1995). Tekstil Teknolojisi, Elyaf’tan- Kumaş’a. Cilt 1 –
5. İstanbul: Tekstil ve Konfeksiyon Araştırma Merkezi Yayınları.
Sukharev, M. İ. (1981). Materialovedenie (2. izdanie). Moskva: Legkaya İndustriya.
Peter R. Lord (2003). Handbook of Yarn Production. Cambridge: Woodhead
Publishing Limited in association with The Textile Institute.
Kukin, G. N., Solovyov, A. N. (1985). Tekstilnoe materialovedenie (2. izdanie).
Moskva: Legprombıtizdat.
Art-textil.ru. Troitskaya Kamvolnaya Fabrika. 17 Ağustos 2020 tarihinde
https://art-textil.ru/dlya-nachinayushhih/kamvolnaya-sherst-chto-eto-
opisanie-i-svojstva.html adresinden erişildi.
Indiamart.com. Woolen System Carding Machine. 17 Ağustos 2020 tarihinde
https://www.indiamart.com/proddetail/woolen-system-carding-machine-
1601310791.html adresinden erişildi.
Rieter.com. Yüksek performanslı tarak makinası C 75. 27 Temmuz 2020 tarihinde
https://www.rieter.com/fileadmin/user_upload/products/documents/syste
ms/fiber-preparation/rieter-c75-card-brochure-93162-tr.pdf adresinden
erişildi.
Rieter.com. RSB-D 50 Regüleli Cer Makinası ve SB-D 50 Cer Makinası. 27 Temmuz
2020 tarihinde https://www.rieter.com/fileadmin/user_upload/products/
documents/systems/spinning-preparation/rieter-draw-frame-rsbd50-
brochure-3008-v2-86082-tr.pdf adresinden erişildi.
Slideshare.net. Spinning of Worsted Yarn. 17 Ağustos 2020 tarihinde
https://www. slideshare.net/ChaitanyaChaudhary/spinning-of-worsted-
yarn adresinden erişildi.
Spinner-ru. Troitskaya Kamvolnaya Fabrika. 17 Ağustos 2020 tarihinde https://
spinner-ru.livejournal.com/48878.html adresinden erişildi.
Studopedia. Opisanie tehnologicheskogo protsessa. 27 Temmuz 2020 tarihinde
https://studopedia.su/12_43226_opisanie-tehnologicheskogo- protsessa.html
adresinden erişildi.
Teksarge. Kısaca Pamuk İpliği Üretimi. 27 Temmuz 2020 tarihinde
http://www.teksarge.com/2019/07/04/ kisaca-pamuk-ipligi-uretimi/
adresinden erişildi.
Trützschler Spinning, Harman Hallaç. 2 Harman hallaç teknolojisi. 27 Temmuz
2020 tarihinde https://docplayer.biz.tr/3852386-2-harman-hallac-
teknolojisi. Html #show _full_text adresinden erişildi.
Trützschler Spinning, Combing. Combing Ürünleri ve Teknolojileri. Penye Dairesi.
27 Temmuz 2020 tarihinde https://www.truetzschler-spinning.de/

51
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24
İplik

pdfviewer/?file=fileadmin/mydocs/temp/myDocs-c-tr-300207183.pdf
adresinden erişildi.

52
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 25
İplik

EK 2.1
İplik Özellikleri
İplik Numaralama Sistemleri
Fransız numaralama sistemi
En eski sistemlerden biridir ve geçmişte uzunluk birimi dirsek (1 Fr. Dirseği =
1,188 m) ve kütle birimi denye (1 denye = 1,27 g) olarak kullanılmıştır. 1900 yılında
uzunluğu metre ve kütleyi gram olarak ifade etmeğe karar verildi ve Fransızların
ipek için geliştirdiği özel ölçü birimi – ipek titeri de yeni sisteme uygunlaştırıldı. Bu
sisteme göre uzunluğu 450 m ve kütlesi 0,05 g olan ipek çilesi standart ipek titeri –
denye titeri olarak kabul edildi. Başka değimle, 9000 m uzunluğunda ipek ipliğin
kütlesi 1 g olmalıdır ve bu birim de denye olarak adlandırılır. Günümüzde de ince
iplikler için kullanılan denye, 9000 m uzunluğunda ipliğin gramla kütlesidir:
1g
Td = = 1 denye
9000 m

İngiliz numaralama sistemi


Bu sistemde ipliğin numarası Ne, 1 libre (pound) kütlesi olan ipliğin yarda ile
uzunluğudur:
L 1 yarda
Ne = (1 yarda = 91,44 cm, 1 lb = 453,59 g)
M 1 lb

İngiliz numaralama sistemi genelde pamuk iplikler için kullanılmaktadır.


Uluslararası Sistem (SI)
Uluslararası Ölçü Birimleri Sisteminde (SI) iplik kalınlığı, ipliğin doğrusal
yoğunluğu, yani 1000 m uzunluğunda ipliğin gramla ifade edilen kütlesi ile
belirlenmekte ve ölçü birimi de tex (teks) olarak adlandırılmaktadır:
m 1g 1g
T= = = 1 tex
l 1000 m 1 km

Burada T – ipliğin Uluslararası Ölçü Birimleri Sisteminde tex olarak inceliği, m –


ipliğin g olarak kütlesi ve l ise ipliğin km olarak uzunluğudur. 1 km ipliğin kütlesi
büyük oldukça iplik daha kalındır, başka deyimle, tex’le ifade edilen numara
yüksek oldukça iplik daha kalındır.
SI sisteminde daha kalın ürünler için ktex (kiloteks) ve daha ince ürünler için
mtex (militeks) birimleri kullanılmaktadır:
1 kg
1 ktex = ;
1 km
1 mg
1 mtex =
1 km

Numaralama sistemleri arasında dönüşüm formülleri


Birçok hallerde farklı numaralama sistemleri arasında dönüşüm yapma
ihtiyacı bulunur. Tablo 1’de farklı iplik numaralama sistemleri arasında dönüşüm
yapmak için gereken formüller verilmiştir.

53
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 26
İplik

Tablo 1. İplik Numaralama Sistemleri Arasında Dönüşüm Formülleri

Sistem tex den Nm Ne


tex - den/9 1000/Nm 590,54/Ne

den tex ∙ 9 - 9000/ Nm 5314,9/Ne

Nm 1000/tex 9000/den - 1,6934 ∙ Ne

Ne 590,54/tex 5314,9/9 0,5905 ∙ Nm -

Büküm
Büküm katsayısı
Farklı kalınlığa sahip ipliklerin büküm derecesini karşılaştırmak için büküm
katsayısı (veya büküm sabiti) kullanılmaktadır:
1
T/m = ∙ 𝛼𝛼tex veya 𝛼𝛼tex = T/m ∙ √tex
√tex

Burada T/m – büküm sayısı tur/metre, tex – tex sisteminde iplik kalınlığı, 𝛼𝛼tex – tex
sisteminde büküm katsayısıdır.
İngiliz numaralama sistemine göre ise:
T
T = 𝛼𝛼e ∙ √Ne veya 𝛼𝛼e =
√Ne

Burada T – büküm sayısı tur/ inç, Ne – İngiliz sistemine göre iplik numarası, 𝛼𝛼e –
İngiliz sisteminde büküm katsayısıdır. 𝛼𝛼e ile 𝛼𝛼tex arasında dönüşüm yapmak için
aşağıdaki formül kullanılır:
𝛼𝛼tex = 𝛼𝛼e ∙ 957,5

Bükümün iplik mukavemetine etkisi


Ştapel liflerden iplik eğirilmesi sırasında büküm uygulanırken liflerin belli bir
oranda gerilmesiyle iplik eksenine doğru basınç artar ve bu da lifler arasında
kayma sürtünmesinin artmasına neden olur. Bunun sonucunda iplik yapısında
güçlü kohezyon sağlanır ve ipliğin mukavemeti artar. Fakat bu artış sonsuz
olmayıp belli bir büküm derecesinden sonra azalma ortaya çıkar ki bunun da
nedeni liflerde oluşan yüksek gerilme ve basınçtır. Basınç öyle bir seviyeye gelir ki
daha az sayıda lif bir biri üzerinden kayabilir ve birçok lif ise kırılır. Sonuçta belli bir
büküm aralığında zirve yapan mukavemet azalmaya başlar ki bu bölgeye kritik
büküm bölgesi denir. Bu maksimum büküm bölgesi liflerin ham maddesine
bağlıdır. Genelde iplikler bu bölgenin altındaki seviyelerde bükülmektedir. Yalnız
bazı özel ipliklere bu seviyenin üstündeki değerlerde büküm verilir. Bükümün
gerektiğinden yüksek olması son ürünün tuşesinin sert olmasına neden olduğu gibi
verimliliği de düşürmektedir.

54
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 27
DOKUMA YÜZEYLER

• Dokuma Kumaşların Özellikleri TEKSTİL


• Dokuma Kumaşların Yapısı
MALZEME BİLGİSİ
İÇİNDEKİLER

• Dokuma Kumaş Çeşitleri


• Dokuma Kumaşların Üretimi Prof. Dr.
Valide PAŞAYEVA

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;


• Kumaşların yapısal, mekanik,
HEDEFLER

duyusal, fiziksel, görünüm ve


kimyasal özelliklerini açıklayabilecek,
• Dokuma kumaş yapısını belirleyen
faktörleri açıklayabilecek,
• Temel dokuma örgülerini
tanıyabilecek,
• Dokuma hazırlık işlemlerini ve
dokuma kumaş üretim sürecini
açıklayabilecek,
• Bilinen kumaş cinslerini
ÜNİTE

3
tanımlayabileceksiniz.

© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Dokuma Yüzeyler

Kumaşların
Yapısal Özellikleri

Kumaşların Mekanik
Özellikleri

Kumaşların Duyusal
DOKUMA Özellikleri
KUMAŞLARIN
ÖZELLİKLERİ Kumaşların
Fiziksel Özellikleri

Kumaşların Görünüm
Özellikleri

Kumaşların Kimyasal
Özellikleri

İplik Yapısı
DOKUMA YÜZEYLER

Dokuma Örgüsü
DOKUMA
KUMAŞLARIN YAPISI
Dokuma Sıklığı ve Örtü
Faktörü

Yüzey Dokusu

Pamuklu Kumaşlar

Yünlü Kumaşlar
DOKUMA KUMAŞ
ÇEŞİTLERİ
Keten Kumaşlar

İpek, Viskon ve Rayondan


Yapılmış Kumaşlar

Dokuma Makinasında
DOKUMA Örgü Oluşumu
KUMAŞLARIN
ÜRETİMİ Dokuma Hazırlık İşlemleri

56
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
Dokuma Yüzeyler

GİRİŞ
Tekstil ürünlerinin örneğin kumaşların kalınlıkları, en ve boyları ile
kıyaslandığında çok küçük olduğundan iki boyutlu olarak kabul edilir ve yüzey
olarak nitelendirilirler. Tekstil yüzeyler, yapımlarında kullanılan malzemenin lif
(keçe, dokumasız kumaşlar) veya iplik (dokuma yüzeyler, örme yüzeyler, tafting
vs.) olması açısından ikiye ayrılırlar. Temel yapı malzemesi iplik olan ve birden
Birden fazla iplik
fazla iplik sisteminin aynı düzlemde kesişerek birbirlerinin altından ve üstünden
sisteminin aynı
düzlemde kesişerek geçerek bağlantı yapması ile elde edilen yüzeylere dokuma yüzeyler, bu işleme ise
birbirlerinin altından ve dokuma işlemi denir. Şüphesiz çevremizde iplikten yapılan ve dokuma tekniği ile
üstünden geçerek oluşturulan halı, kilim, cicim, zili vb. geleneksel teknikli bazı dokuma yüzeyler de
bağlantı yapmakla bulunmaktadır. Ancak bu ünitede hazır giyim sektöründe kullanılan tekstil
oluşturdukları yüzeylerden biri olan Dokuma Yüzeyler ele alınacağı için geleneksel teknikli, el
yüzeylere dokuma dokuması yüzeyler bu ünitenin kapsamına alınmamıştır.
yüzeyler denir.
Günümüzde hazır giyim sektörü incelendiğinde örme kumaşların ve farklı
yöntemlerle oluşturulan dokumasız (non-woven) kumaşların özellikleri yönünden
dokuma kumaşlarla pek rekabet edemedikleri ve dokuma kumaş üretiminin diğer
kumaş çeşitlerine göre daha yaygın olduğu görülmektedir. Dokuma kumaşların
sağlamlığı, inceliği ve çok geniş tasarım olanaklarına sahip olmaları daha yaygın
üretilmelerinin ve daha geniş kullanım alanı bulmalarının önemli sebeplerindendir.
Yapımlarında kullanılan ipliklerin ham maddesi ve özelliklerinden dolayı
dokuma kumaşlar gerek üretimi, gerekse hazır giyim kullanımı sırasında farklı
özellikler gösterir. Ham maddenin çeşidine bağlı olarak dokuma kumaşlar
pamuklu, yünlü, keten ve ipekli kumaşlar olarak sınıflandırılır. Ayrıca, dokuma
kumaşların oluşumu sırasında iplik gruplarının birbirleri ile çeşitli düzende bağlantı
yapmasını ifade eden örgüler de kumaşların bazı özelliklerini etkilemektedir.
Bu ünitede hazır giyim ve moda sektöründe en yaygın kullanılan tekstil
yüzeyi olan dokuma kumaşların genel özellikleri açıklanacak, yapısı ve üretimi
hakkında bilgiler verilecektir. Ham maddesine göre farklı dokuma kumaşların
özelikleri açıklanacak, oluşumunda kullanılan temel örgüler incelenerek bu
örgülerin kumaşa kazandırdığı özelliklere değinilecektir.

DOKUMA KUMAŞLARIN ÖZELLİKLERİ


Tekstil liflerinin düzgün bir yüzey ve sabit bir kalınlığa sahip ince, sağlam ve
esnek bir doku oluşturmak suretiyle bir araya getirilmesinden elde edilen yapıya
kumaş denir. Bir kumaşın temel nitelikleri düzgün yüzey, incelik, sağlamlık ve
esnekliktir ve kumaşın yapısına bağlı olarak bu temel nitelikler çok büyük değişim
gösterir. En eski yüzey oluşturma tekniği olarak kabul edilen dokuma tekniği ile
farklı amaçlara uygun, çeşitli yapılarda dokuma kumaşlar üretilmektedir.
İki veya daha fazla grup ipliğin birbirleri ile kesişerek belli bir düzen
doğrultusunda bağlantı yapmaları ile oluşan ve belirli özelliklere sahip tekstil
yüzeyine dokuma kumaş denir. Dokuma kumaş birbirine dik açı ile yerleşmiş en az
iki iplik sistemi ile dokuma tezgâhı veya dokuma makinasında dokunması işlemiyle

57
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Dokuma Yüzeyler

üretilir. Bu iki sistem iplikten kumaşın boyuna yönde, başka değişle kenarlarına
paralel yönde bulunanlar çözgü, enine yönde bulunanlar ise atkı olarak adlandırılır
(Görsel 3.1).

Görsel 3.1. En Basit Dokumanın Şematik Görünümü, Atkı ve Çözgü İplikleri ve Örgü Raporu

Çözgü ve atkı iplikleri kumaş oluşturmak için birbirlerinin altından veya


üstünden rastgele değil, belli bir düzenle geçerek bağlantı yaparlar ve bu bağlantı
düzenine dokuma örgüsü denir. Her bir farklı bağlantı düzeni farklı bir dokuma
örgüsü demektir. Bağlantı noktalarında çözgü ipliği atkının üstünde yer alırsa buna
Çözgü ve atkı iplikleri çözgü örtmesi, aksi durumda ise atkı örtmesi denir. Dokuma örgüsünün enine ve
birbirlerinin altından
boyuna yönde aynı biçimde tekrar eden en küçük birimine örgü raporu adı verilir.
veya üstünden belli bir
düzenle geçerek Dokumayı oluşturan her örgü raporu belirli sayıda çözgü ve atkıdan oluşmaktadır
bağlantı yaparlar. Bu (Görsel 3.1). Her örgünün çözgü raporu (Rç) ve atkı raporu (Ra) belirlenir. Dokuma
düzene dokuma örgüsü örgülerinde Rç = Ra , Rç> Ra veya Rç< Ra olabilir.
denir.
Dokuma kumaşların yapımında kullanılan lif ve ipliğin özellikleri, kumaşın
üretim teknolojisine bağlı olarak ortaya konan yapı özellikleri ve dokuma kumaşa
uygulanan bitim, boyama ve terbiye işlemleri, kumaşların temel niteliklerinin yanı
sıra çeşitli koşullardaki davranışlarını ve yüzey görünümlerini belirlemektedir.
Kumaşların genel özelliklerini kısaca gözden geçirelim.

Kumaşların Yapısal Özellikleri


Kumaşın yapısal özelliklerini kalınlığı, eni, boyu, örgüsü, ağırlığı (gramajı)
kumaşı oluşturan ipliklerin kalınlıkları, kumaştaki yoğunluk ve sıklıkları olarak ifade
etmek mümkündür.
Kumaş kalınlığı önemli bir parametre olup kumaşın kullanım alanını belirler.
Kumaşın dökümlülük, sertlik, hava geçirgenliği, sürtünme dayanımı, ısı yalıtımı gibi
bir sıra kullanım özellikleri onun kalınlığına bağlıdır. Kalınlık arttıkça, kumaşın
sağlamlığı, sürtünme dayanımı ve ısı yalıtımı yükselir. Kumaş kalınlığı hem de giyim
üretiminin bir sıra teknoloji parametrelerini etkiler. Kumaşın kalınlığı, onun
kullanım amacına ve örgüsüne göre seçilen ipliklerin kalınlığı ve kumaştaki sıklıkları
ile bağlıdır. Dokuma örgüsü de kumaş kalınlığını etkiler. Kumaşa uygulanan terbiye
işlemleri sonucu onun kalınlığı artar veya azalabilir.
Kumaş kalınlığının yerine yaygın olarak birim kumaş alanının g olarak
kütlesini ifade eden yüzeysel yoğunluk (gramaj, g/m2) kullanılır. Kumaşın
hacimsel

58
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Dokuma Yüzeyler

yoğunluğu da onun yapısal özelliklerine ait olup 1cm3 kumaşın g cinsinden


kütlesi ile ifade edilir (g/cm3).
Kumaş eni kumaşın iki kenarı arasındaki mesafe olup dokunduğu makinanın
enine bağlıdır. Kumaş boyu ve eni, kumaştan herhangi bir ürün üretiminde kumaş
masrafını belirleyen önemli parametrelerdir. Mümkün olduğunca büyük boy ve en
dikim tesislerinde tercih edilmektedir.
Kumaşın mekanik
özellikleri, çeşitli Kumaşların Mekanik Özellikleri
kuvvetlerin etkisine
karşı kumaşın tepkisini Kumaşın mekanik özelliklerini, kopma dayanımı ve uzaması, sürtünme
ifade eden özelliklerdir. dayanımı, eğilme dayanımı, yırtılma dayanımı, patlama dayanımı, esneklik,
buruşmazlık, ütü tutma özelliği vb. gibi olarak ifade etmek mümkündür.
Kumaşın sağlamlığı, yapımında kullanılan liflerin sağlamlığına, ipliklerin ve
kumaşın yapısına, bitim ve terbiye işlemlerinin türüne bağlıdır. Daha kalın, yüksek
bükümlü ve katlı ipliklerden üretilmiş kumaşlar daha sağlamdır. Kumaşın sıklığı
yükseldikçe ve dokuma örgüsünde bağlantı sayısı arttıkça, dokuma kumaş daha
sağlam olur. Kumaşa uygulanan merserizasyon, apreleme, dinkleme gibi işlemler
de kumaş sağlamlığını artırıcı etki eder.
Kumaşın kopma dayanımı, çekme kuvvetine karşı gösterdiği direnç olup
kopma anında uygulanan kuvvet ile ifade edilir. Kumaşın kopma uzaması ise
uygulanan çekme kuvveti anındaki uzama yüzdesi ile belirlenir. Esneklik, belirli bir
kuvvetin etkisi altında kumaşın formunu değiştirip kuvvet kalktığı anda eski
formuna dönme yeteneğidir. Kumaşın yırtılma dayanımı kumaş düzlemine dik
doğrultuda birbirine zıt yönlerde çekilmeye karşı kumaşın gösterdiği dirençtir.
Hem uzama hem esneklik hem de yırtılma dayanımı kumaş yapısı ve iplik
özellikleri, lif özellikleri ile yakından ilgilidir. Kumaşın eğilme dayanımı kumaş
düzlemine dik doğrultuda yönelmiş belirli bir kuvvetin etkisine karşı kumaşın
gösterdiği dirençtir.
Kumaşın kat yeri oluşturmaya karşı direnci buruşmazlık ile ifade edilirken
bunun tam tersi, ütü ile oluşturulmuş kat yerini ters yönde açan etkilere karşı
direnci ütü tutma özelliği ile ifade edilir. Bu özellikler hem liflerin kimyasal yapısı
ve eğilme rijitlikleri hem de örgü, iplik cinsi, çapı, sıklık, terbiye işlemleri gibi birçok
etkenin birlikte belirlediği performans özellikleridir. Ütü tutma özelliği çok yüksek
olan kumaşlardan üretilen ürünlerin daha çabuk bozulduğu da bir gerçektir çünkü
kat yerlerinde sürtünme daha yoğun olur.
Aşınma, kumaşı etkileyen çok sayıda mekanik, kimyasal, fiziksel ve biyolojik
etkenlerle oluşur. Mekanik etkilere çekme, sürtme, sıkma, eğme ve bükme
kuvvetleri aittir. Fiziksel ve kimyasal etkilere ışık, atmosfer, sıcaklık, nem, ter,
yıkamada deterjan, kimyasal temizlemede çeşitli kimyasal maddelerin etkisi vs.
aittir. Biyoloji etkiler ise çürüme, güvelenme vs. gibi etkilerdir. Bu etkilerin birlikte,
ayrı ayrılıkta veya bazılarının birlikte kumaşı etkilemesi sonucu aşınma ortaya
çıkar. Fakat bunların içinde en önemli yere sürtünmeden aşınma sahiptir ve
ürünün bozulmasına en fazla katkıda bulunur.
Kumaşın dayanıklılığı her şeyden önce onu oluşturan lif ve ipliklerin kumaş

59
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Dokuma Yüzeyler

içindeki bağlantısının sağlamlığına bağlıdır. Liflerin kumaş içinde tutunma


sağlamlığı yüksek oldukça kumaş daha dayanıklı olacaktır. Bu da liflerin uzunluğu,
ipliğin lineer yoğunluğu ve bükümü, kumaşın sıklığı, dokuma örgüsü ve apre
işleminin yapılıp yapılmaması ile belirlenir.

Kumaşların Duyusal Özellikleri


Kumaşa elle dokunduğumuz zaman algıladığımız özellikleri olarak
tanımlanan duyusal özellikler, yumuşaklık, sertlik, tutum (tuşe) ve dökümlülüktür.
Yumuşaklık, kumaşın formunu kolay değişebilme, sertlik ise formun
değişmesine mukavemet gösterme yeteneğidir. Her iki özellik liflerin cinsi ve
kalitesine, iplik bükümüne, örgüdeki bağlantıların sıklığına ve terbiye işlemlerine
bağlıdır. Dökümlülük, kumaşın kendi ağırlığı altında eğilerek simetrik dökülen
yuvarlak kıvrımlar oluşturabilme özelliğidir. Kumaş ne kadar yumuşak ve gramajı
ne kadar büyükse dökümlülüğü de yüksek olacaktır. Bu özellikler kumaşın uzama,
esneklik, eğilme dayanımı, sürtünme gibi mekanik özelliklerinden kaynaklansa da
çok sayıda faktörün birlikte etkisiyle oluşan karmaşık özellikler olup elle dokunmak
veya gözle incelemek suretiyle değerlendirilebilen öznel özelliklerdir.

Kumaşların Fiziksel Özellikleri


Kumaşların fiziksel özellikleri, nem çekme, hava ve su geçirgenliği, suya
dayanıklılık, ıslanma, ısı iletkenliği, buhar geçirgenliği ve elektriksel özelliklerini
kapsamaktadır. Bu özellikler kumaşın ve ondan üretilen giysinin hijyenik
özelliklerini belirler. Kumaşların çeşitli hijyenik taleplere cevap vermesi beklenir.
Kışlık üst giysilik kumaştan ısı yalıtımı, suya dayanıklı ve hava geçirgenliğinin düşük
olması istenirken iç giysilik kumaştan nem çekmesi, hava geçirgenliğinin yüksek
Nem çekme, hava ve su
olması ve iyi ıslanma özelliği istenir.
geçirgenliği, suya
dayanıklılık, ıslanma, ısı Nem çekme özelliği ortamın nem ve sıcaklığına bağlı olarak kumaştaki nem
iletkenliği, buhar miktarının değişebilme özelliğidir. Kumaşın nem çekme ve nem tahliyesinin hızı
geçirgenliği ve
onu oluşturan liflerin aynı özelliği ile beraber kumaş yapısına da bağlıdır. Kumaş sık
elektriksel özellikleri
kumaşların fiziksel ve kalın oldukça nemi emme ve verme hızı daha düşük olacak ve vücutla giysi
özellikleri olarak ifade arasındaki hava katmanının nem ve sıcaklık göstergeleri daha sabit olacaktır.
edilir. Kumaşın ıslanma veya dokusuna çektiği suyu saklama ve bu suyu kurutma
yolu ile uzaklaştırmasıyla bağlı özellikleri kumaşın örgüsü ve kumaş dokusunun
yoğunluğu ile ilişkilidir. Kumaşın suya dayanıklılığı ise onun suyu bünyesine almaya
karşı gösterdiği dirençtir ve kumaşın yapısı ile terbiye işlemlerine bağlıdır. Sık
kumaşlar, dinklenmiş kumaşlar, suya dayanıklılık için özel maddelerle işlenmiş
kumaşlar suya daha dayanıklıdırlar.
Hava geçirgenliği ve su geçirgenliği kumaşın havayı ve suyu dokusundan
bırakma özelliği olup giyside iyi hijyen koşulları sağlar. Her iki özellik kumaşın
kalınlığına bağlı olmasına rağmen hava geçirgenliği kumaşın dokusunda
boşlukların miktarı ve dağılımına bağlıdır. İnce, sıklığı az ve aprelenmemiş
kumaşların bu özelliği daha iyidir. Su geçirgenliği ise kumaşın yüzey yapısına ve
yine de terbiye işlemlerine bağlıdır.

60
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Dokuma Yüzeyler

Buhar geçirgenliği kumaşın su buharını bünyesinden bırakma özelliğidir ve


giysinin insan vücudu için daha iyi koşullar oluşturmasını sağlamaktadır. Kumaş
kalın ve sık oldukça bu özellik düşük olacaktır.
Sıcak tutma olarak da bilinen ısı iletkenliği kumaşın ısıyı bırakmama özelliği
olup öncelikle kumaş kalınlığı ve kumaş içeriğindeki liflerin ısıl özelliklerine
bağlıdır. Fakat kumaş dokusundaki boşluklarda bulunan durgun havanın ısıyı daha
az iletmesi sebebiyle hem de kumaş örgüsü ve kumaşın doku özellikleri ile bağlıdır.
Kumaşların elektriksel özellikleri yalıtkanlık ve statik elektriklenme açısından
önemli olup kumaşın lif içeriği ile bağlıdır. Statik elektriklenme giysi konforunu
kötü yönde etkilemekle beraber kumaşın daha çabuk kir tutmasına neden olur.

Kumaşların Görünüm Özellikleri


Kumaşların görünüm özellikleri de diğer özellikleri kadar önemlidir. Dokuma
örgüsü, kumaşın yüzeyine tekstür veya yüzey dokusu denilen bir görünüm verir.
Değişik örgülerin sağladığı yüzey dokuları birbirinden farklıdır. Farklı yüzey
dokuları ışığı farklı yönlerde ve değişik miktarlarda yansıtarak farklı görünüm etkisi
oluştururlar.

Dokuma örgüsü Kumaş yüzeyinde lif uçuntularının oluşturduğu hav yapısı veya bazı
kumaşın yüzeyine kumaşların (kadife, havlu vs.) yüzeyindeki ilmek veya hav yapısı da kumaş
tekstür veya yüzey yüzeyinde özel bir doku etkisi yaratır.
dokusu denilen bir
görünüm verir. Değişik Kumaşın rengi ve üzerindeki renklerin orantıları da kumaş görünümünü
örgülerin sağladığı etkiler. Kumaşın rengi onun ışığı yansıtmak veya emmek kabiliyetine bağlıdır.
yüzey dokuları Kumaş, üzerine düşen ışığın hepsini yansıtırsa beyaz renkte, hepsini emerse siyah
birbirinden farklıdır. renkte, hepsini yansıtır fakat tam hacimde yansıtmazsa gri renkte algılanır.
Yüzeyine gelen ışığın bazı dalga uzunluklarını emerek diğerlerini yansıttığında,
yansıyan ışığın dalga uzunluklarına uygun renkte algılanır.
Kumaşın rengini oluşturan tüm renklerin orantıları da rengin genel
algılanmasında önem taşır. Aynı deseni farklı renkte zeminlerde ve farklı renklerde
yaparak kumaşa canlı, mutluluk yansıtan bir görünüm veya tam tersi, bedbinlik
yansıtan bir görünüm verilebilir.

Kumaşların Kimyasal Özellikleri


Kumaşın kimyasal maddelere ve etkilere karşı dayanıklılığı, yanma ve
boyanma özellikleri onun kimyasal özellikleri olup önemli ölçüde yapımında
kullanılan liflerin kimyasal özelliklerine bağlıdır.

DOKUMA KUMAŞLARIN YAPISI


Kumaş yapısı kavramı kumaşı oluşturan çözgü ve atkı ipliklerinin karşılıklı
yerleşimini ve aralarındaki ilişkileri ifade eder. Kumaş yapısının en önemli
faktörleri iplik yapısı, dokuma örgüsü, dokuma sıklığı, örtü faktörü ve kumaşın
yüzey dokusudur. Kumaş yapısını belirleyen faktörlerin toplamı kumaşın önemli
özelliklerini belirler.

61
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Dokuma Yüzeyler

İplik Yapısı
İpliği oluşturan liflerin çeşidine ve iplik üretim sistemine bağlı olarak iplikler
farklı yapıya sahip olabilirler: ştraygarn, kamgarn, karde ve penye iplikler gibi.
İplikler tek kat, bükümlü katlı, fantazi vb. olabilirler. Farklı yapıya sahip ipliklerden
üretilen kumaşların yapıları farklıdır.
Farklı büküm miktarı uygulanmış veya farklı yönde büküm verilmiş
ipliklerden üretilen kumaşların da yapısı farklı olur. Örneğin, ipek ipliklerle yapılan
krepdöşin gibi kumaşlarda atkıda iki adet sağ bükümlü iplikle iki adet sol bükümlü
iplik sıra ile kullanılarak kumaş yüzeyinde belirgin kumlu görünüm elde edilir.
Çözgü ve atkıda farklı büküm derecesine sahip iplikler kullanılarak da farklı
kumaş yapısı elde edilebilir. Örneğin, krep-saten kumaş yapımında çözgüde düşük
bükümlü, atkıda ise krep bükümlü iplik kullanarak kumaşın yüzünde çözgülerin
oluşturduğu pürüzsüz yüzey, tersinde ise atkıların oluşturduğu kumlu yüzey elde
edilir.

Dokuma Örgüsü
Kumaş yapısının en önemli faktörlerinden biri dokuma örgüsüdür. Çözgü ve
atkı iplikleri birbirleri ile örgü raporunun belirlediği düzenle bağlantı yaparak o
örgü için karakteristik olan yapıya, görünüme ve özelliklere sahip kumaş
oluştururlar. Dokuma örgüleri üç gruba ayrılır:
Bir çözgü ve bir atkı
• Basit örgüler (ana örgüler)
sistemiyle elde edilen
basit örgüler üç temel • Kuvvetlendirilmiş örgüler
bağlantı düzenine • Özel örgüler
dayanır: bezayağı, dimi Bir çözgü ve bir atkı sistemiyle elde edilen basit örgüler üç temel bağlantı
ve saten örgüler. düzenine dayanır: bezayağı örgü, dimi örgü, saten örgü. Temel bağlantılara
dayanarak geliştirilmiş çok sayıda örgü çeşidi vardır ki bunları da türetilmiş örgüler,
krep ve fantazi örgüler ve birleştirilmiş örgüler olarak gruplandırırlar. Aşağıda tüm
örgülerin temelinde dayanan basit örgüler ve onların özellikleri, bu örgülerle
yapılan kumaşların önemli özellikleri verilmiştir.

Bezayağı örgüsü
Bezayağı örgüsü, çözgü ipliğinin kumaş boyunca atkı ipliklerinin bir
üstünden, bir altından geçmesi, bir sonraki çözgünün de bunun tam tersi hareket
yapması ile oluşan en basit bağlantı düzenidir (Görsel 3.2). Örgünün raporunda 2
çözgü ve 2 atkı olup en küçük raporlu örgüdür.
Bezayağı örgülü kumaşlar çözgü ve atkı ipliklerinin sıkı bağlantı
oluşturmaları nedeniyle aynı iplikten ve aynı sıklıkta yapılmış diğer örgülü
kumaşlara göre daha sıkı yapılı, sağlam olup esnekliği daha az, ince ve hacimsiz
kumaşlardır. Her bağlantı noktası köşelerinde diğer bağlantı noktaları ile temas
ettiği ve çözgü ve atkı iplikleri yüzme yapmadığı (yani birden fazla ipliğin üstünden
veya altından bağlantı yapmadan geçmediği) için dayanıklı kumaşlardır. Bu
kumaşların her iki yüzü aynı görüntüye sahiptir. Elbise, gömlek, nevresim, astar vs.

62
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Dokuma Yüzeyler

yapımında tercih edilirler. Üretilen kumaşların büyük çoğunluğu bu örgü ile


üretilmektedir.

Görsel 3.2. Bezayağı örgüsü

Dimi örgüsü
Dimi örgüleri kumaş yüzeyinde aşağıdan yukarıya veya yukarıdan aşağıya
doğru verev yönde çizgiler veya yollar oluşturan örgülerdir (Görsel 3.3). Bu eğimli
çizgilere dimi yolu veya dimi diyagonali denir. Bu çizgilerin oluşma nedeni her bir
çözgü ipliğinin kendisinden önceki çözgüye göre bir adım kayarak bağlantı
Dimi örgüleri kumaş
yapmasıdır.
yüzeyinde aşağıdan
yukarıya veya yukarıdan
aşağıya doğru verev
yönde çizgiler veya
yollar oluşturan
örgülerdir.

Görsel 3.3. Dimi Örgüsü

Dimi örgüsünün oluşması için en az 3 çözgü ve 3 atkı ipliğinin bulunması


gerekir. O zaman en küçük dimi raporu 3 çözgü ve 3 atkıdan oluşur. Ana örgülerde
çözgü ve atkı raporu her zaman eşittir: Rç = Ra . Görsel 3.3’te verilmiş üç iplikten
oluşan dimi örgüsünde her çözgü ipliği iki atkının üstünden ve bir atkının altından
geçmiştir (bunun tersi de olabilir). Oluşan dimi yolu aşağı soldan yukarı sağa doğru
belirmiştir ve dimi yolu bu şekilde olan dimilere sağ yollu (Z) dimi örgüsü denir.
Dimi yolu yukarı soldan aşağı sağa doğru yönelirse bu tip dimi yoluna sahip
örgülere sol yollu (S) dimi örgüsü denir.
Dokuma örgüleri, o sıradan da dimi örgüsü genelde bir formül ile gösterilir.
Formül kesir ifadesine benzer olup kesir çizgisinin üst kısmında çözgü ipliğinin kaç
atkının üstünden geçtiği, yani çözgü örtmesi sayısı, alt kısmında ise kaç atkının
altından geçtiği, yani atkı örtmesi sayısı gösterilir. Formülün başında dokuma
örgüsünün adını gösteren D harfi, sonunda ise dimi yolunun yönünü gösteren Z
2
veya S harfi yer alır. Örneğin, şekilde verilmiş dimi örgüsünün formülü D Z
1
olarak ifade edilir.

63
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Dokuma Yüzeyler

Dimi örgüsü ile oluşan kumaşın yüzü ve tersi genellikle farklı görünümde
olup birbirinin tersidir. Dimi örgüsünde oluşan dimi yolu Görsel 3.3’teki gibi tek
veya birden fazla sayıda olabilir. Dimi yolu tek olduğunda bu örgüye tek yollu dimi,
birden fazla sayıda olduğunda ise çok yollu dimi denir.
Dimi örgüsünde bezayağı örgüden farklı olarak her bağlantı noktası sadece
iki köşesinde diğer bağlantı noktaları ile temas eder. Bu nedenle bezayağıya göre
daha yüksek sıklığa sahip, daha ağır ve dayanıklı kumaş elde etmek imkânı
bulunur. Fakat aynı iplikten aynı sıklıkta yapılmış bezayağı kumaşa göre daha az
dayanıklı, daha yumuşak, esnek ve dökümlü bir kumaş elde edilir. Pamuklu ve
yünlü kumaş dokumacılığında sıkça kullanılan bir örgü olup kadın ve erkek elbiselik
kumaşların, gömleklik, battaniyelik, denim vs. kumaşların dokunmasında tercih
edilir.

Saten örgüsü
Saten örgüler, her ipliğin örgü raporu içinde diğer iplik siteminin iplikleri ile
sadece bir bağlantı yaparak tüm diğer ipliklerin üstünden veya altından bağlantı
yapmadan geçtiği (atlama veya yüzme yaptığı) örgülerdir (Görsel 3.4).

Saten örgüleri her


ipliğin diğer iplik
siteminin iplikleri ile bir
bağlantı yaparak diğer
ipliklerin üstünden veya
altından bağlantı
yapmadan geçtiği
örgülerdir.
Görsel 3.4. Saten Örgüsü

Bu örgünün oluşması için en az 5 çözgü ve 5 atkı ipliği gerekir: Rç = 5, Ra = 5.


Pratikte en çok kullanılan saten örgüler 5’li (yani 5 iplikten oluşan) ve 8’li saten
örgüleridir. Bu örgülerde rapor içinde her bir çözgü ve her bir atkı ipliği sadece bir
bağlantı yapar. Bu nedenle kumaşın yüzünde ya çözgü ya da atkı iplikleri hâkim
olur. Kumaş yüzünde atkı iplikleri çoğunluktaysa böyle satene atkı sateni, aksi
durumda çözgü sateni denir. Atkı satenine bazen atlas da denir.
Saten örgüde ipliklerin uzun atlamalar yapması düzgün bir yüzey yapısı
oluşmasına ve bu yüzeyin üzerine düşen ışığı iyi derecede yansıtması sonucu
kumaşın parlak görünmesine neden olur. Saten kumaşların yüzü ve tersi farklı
görüntüye sahiptir ve bir tarafı parlak, diğer tarafı ise mattır.
Diğer örgülerden farklı olarak saten örgüde hiçir bağlantı noktası diğer
bağlantı noktaları ile temas etmez ve uzun atlamalarla birlikte bu durum da saten
örgülü kumaşların diğerlerine oranla daha az dayanıklı olmasına neden olur. Aynı
nedenler bu kumaşların daha yumuşak ve dökümlü olmasını sağlamaktadır. Uzun
atlamalar kumaşta iplik kaymalarına ve kumaşın çabuk aşınmasına neden olmakla
beraber birim alanına daha fazla iplik sığdırılmasına olanak verdiğinden daha ağır
gramajlı kumaşların yapımına imkân verir. Fakat raporu 8’den fazla olan saten

64
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Dokuma Yüzeyler

örgüleri iplik atlamalarının çok uzun olması ve negatif etkilerin daha fazla ortaya
çıkması nedeniyle fazla rağbet görmemektedir.

Dokuma Sıklığı ve Örtü Faktörü


Birim uzunluktaki iplik sayısına dokuma sıklığı denir. Uzunluk birimi olarak
genelde cm veya inch (inç) kullanıldığından sıklık birimi tel/cm veya tel/ inch
olarak gösterilir. Dokuma sıklığı çözgü ve atkı sıklığı olarak verilir.

Birim uzunluktaki iplik


sayısına dokuma sıklığı
Örnek

denir. Dokuma sıklığı • Dokuma sıklığının 30 x 25 olarak gösterilmesi, çözgü sıklığının 30


tel/cm, atkı sıklığının ise 25 tel/cm olduğu anlamına gelmektedir.
çözgü ve atkı sıklığı
olarak verilir.

Birçok kumaşta çözgü sıklığı atkı sıklığına göre daha fazla olsa da bunun tersi
veya her ikisi eşit de olabilir. Dokuma sıklığı n = 1/s olarak hesaplanabilir.
Burada s – kumaşın her hangi iplik sisteminde (çözgü veya atkı) iki komşu ipliğin
merkezleri arasında santimetre(cm) cinsinden mesafedir (Görsel 3.5). Bir kumaşın
çözgü sıklığı 20 tel/cm olsa çözgü iplikleri arasında mesafe s = 1/20 cm olacaktır.

Görsel 3.5. Kumaşın Kesitinde İpliklerin Görünümü.

Farklı kumaşların sıklığı çok farklı olabilir ve üretilme amaçlarına,


kullanıldıkları yere göre 5 – 130 tel/cm gibi geniş bir aralıkta değişebilir. Fakat
kumaşların büyük çoğunluğunda çözgü sıklığı 10 – 50 tel/cm aralığındadır.
Aynı sıklığa sahip iki kumaştan daha ince ipliklerle yapılmış olan daha seyrek
dokulu, kalın ipliklerle yapılmış olanı ise daha sıkı dokulu olacaktır. Bir kumaşın
sıklığını gösteren değer onun yüzeyinin ipliklerle hangi oranda örtülmüş olduğunu
ifade etmez. Bunun için örtü faktörü olarak adlandırılan başka bir gösterge
Kumaşı oluşturan kullanılır. Kumaşı oluşturan ipliklerin kumaş yüzeyini kaplama oranına örtü
ipliklerin kumaş faktörü denir. Örtü faktörü (çözgü veya atkı iplikleri için) c = d x n olarak
yüzeyini kaplama hesaplanabilir. Burada d - ipliğin çapı, s – iki ipliğin merkezleri arasında mesafedir
oranına örtü faktörü (Görsel 3.5). Bir kumaş için çözgü ipliklerinin örtü faktörü c = 0,70 olsa çözgü
denir. ipliklerinin kumaş yüzeyini %70 kapsadığı anlaşılır. Aynı sıklığa sahip iki kumaştan
daha ince ipliklerle yapılmış olanın örtü faktörü de daha küçük olacaktır.

Yüzey Dokusu
Kumaşın yüzey dokusu sadece onun dış görünümü açısından değil hem de
özellikleri açısından önemlidir. Kumaşların büyük çoğunluğunun yüzeyi pürüzsüz
olup görünümü dokuma örgüsü, sıklık ve kullanılan ipliğe bağlıdır. Bu tip
kumaşlara çarşaflık, elbiselik, astarlık vs. kumaşlar örnek olabilir. Bunlardan
bazılarının yüzü ve tersi aynı görünüme sahiptir: Kumaş aynı kalınlıkta çözgü ve
atkı ipliklerinden bezayağı örgüsü ile dokunmuşsa yüzey dokusu düzgün

65
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Dokuma Yüzeyler

görünümlü; kalın atkı ile bezayağı örgüsü kullanılmışsa enine yollu görünümlü;
dimi örgüsü ile dokunmuşsa verev yollu olacaktır.
Pürüzsüz yüzeyli kumaşlarda farklı ipliklerin bir arada kullanılması ile çok
farklı yüzey dokuları elde edilebilir. Örneğin, kalın ve ince, fantazi bükümlü, krep
Kumaşın yüzey dokusu bükümlü, farklı termal özellikli iplikler kullanarak farklı yüzey dokulu kumaşlar
onun dış görünümü ile
üretilir. Kumaşa uygulanan terbiye işlemleri de kumaşın yüzey dokusunu önemli
beraber dayanıklılığını
ve sıcak tutma özelliğini ölçüde belirler. Kumaşın yüzey dokusu onun dış görünümü ile beraber
de etkilemektedir. dayanıklılığını ve sıcak tutma özelliğini de etkilemektedir.

DOKUMA KUMAŞ ÇEŞİTLERİ


Dokuma kumaşlar farklı kriterlere göre sınıflandırılırlar. Bu kriterlerin en
önemlilerinden biri kumaşın yapımında kullanılan ipliklerin ham maddesidir. Bu
kritere göre dokuma kumaşlar pamuklu, yünlü, keten ve ipekli kumaşlar olarak
sınıflandırılırlar.

Pamuklu Kumaşlar
Pamuklu kumaşlar pamuk veya pamukla kimyasal liflerin karışımından
üretilen kumaşlar olup yapısına, tasarımına ve kullanım amaçlarına göre çok
çeşitlidir. %100 pamuk ipliklerle üretildiği gibi karışım şeklinde de üretilir.
Çarşaflık, elbiselik, ceketlik, pantolonluk, eteklik, montluk, astarlık, yazlık ve
tropikal elbiselik, trençkotluk, perdelik, döşemelik, gömleklik, örtülük, ambalajlık
vs. gibi çok fazla kullanım alanı için çeşitli özelliklerde üretilmektedir. Yapımında
genelde bezayağı örgüsü kullanılsa da dimi, panama, rips, saten örgüleri de
kullanılır. Pamuklu kumaşlar ham, ağartılmış, merserize edilmiş, düz boyanmış,
Pamuklu kumaşlar baskı ile renklendirilmiş, melanj, havlı, ilmeli, aprelenmiş vs. olabilirler.
pamuk veya pamukla
Pamuklu kumaşların çok değerli özelliklere sahip olması onların yaygın
kimyasal liflerin
karışımından üretilen olarak kullanılmasında en büyük etkendir. Bu özelliklere yüksek mukavemet,
kumaşlar olup yapısına, çekilme ve eğilmeye karşı dayanıklılık, higroskopiklik, yıkanma ve ütülenmeye
tasarımına ve kullanım dayanıklılık, iyi geçirgenlik özellikleri (hava, su, buhar) vs. aittir. Giyim üretiminde
amaçlarına göre çok kolay serilme ve kesilme, ipliklerinin dökülmemesi, dikim kolaylığı, dikim sırasında
çeşitlidir. ipliklerin dağılmaması gibi özellikleri işlenme kolaylığı ve yüksek kalite sağlar.
Daha fazla bilgi ve kumaş örnekleri için Ek 3.1’e bakın.

Yünlü Kumaşlar
Yünlü kumaşlar %100 yün ipliklerle, yün ile pamuk, viskoz ve tekstüre
ipliklerle veya yün iplikler ve yün lifleri ile kimyasal liflerin karışımından oluşan
ipliklerle üretilen kumaşlardır. Yün lifleri ile karışımda pamuk, polyester, viskon,
naylon lifleri kullanılır. İçeriğinde %10 civarında kimyasal lifler bulunan yünlü
kumaşlar da saf yün sayılır. Yarı yünlü (karışım) kumaşlarda iki, üç ve daha fazla
değişik lif bulunabilir.
Yünlü kumaşlar değerli, güzel görünüşlü, sağlam kumaşlar olup düz
boyanmış, baskı ile renklendirilmiş, çok renkli dokunmuş, melanj vs. şekillerde

66
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Dokuma Yüzeyler

üretilirler. Yünlü kumaşlar kamgarn ve ştrayhgarn ipliklerden dokunan kamgarn ve


ştrayhgarn kumaşlar olarak ikiye ayrılırlar.

Kamgarn kumaşlar
Kamgarn kumaşlar hafif, sağlam, düzgün ve pürüzsüz yüzeyli, belirgin
dokulu, biraz sert, iyi hijyenik özelliklere sahip, elastik, iyi drapelenen değerli
kumaşlardır. Çoğu zaman bükümlü katlı, bazen de tek kat kamgarn yün veya
karışık ipliklerle bezayağı, dimi, panama ve krep örgülerle dokunur.
Kamgarn kumaşların dikimi çok dikkat gerektiriyor çünkü pürüzsüz
yüzeyinden dolayı tüm dikim hataları belirgin şekilde görünür. Konfeksiyon
üretiminin kesim aşamasında kolay serilir, kolay kesilir ve kaymaz. Yüksek sıklığa
Yünlü kumaşlar daha sahip kumaşlarda iplik dökümü fazladır. Elbiselik, döpiyeslik, smokinlik, eteklik,
ince, kaliteli ipliklerden pantolonluk, pardesülük, mantoluk, şal ve örtülük olarak kullanılır.
üretilen kamgarn ve Daha fazla bilgi ve kumaş örnekleri için Ek 3.1’e bakın.
daha kalın, tüylü
ipliklerden üretilen Ştrayhgarn kumaşlar
ştrayhgarn kumaşlar
Ştrayhgarn kumaşlar daha kalın, ağır, tüylü yüzeyinden dolayı dokusunu
olarak ikiye ayrılır.
göstermeyen, iyi ısı yalıtımı olan elastik ve yumuşak kumaşlardır. Bu kumaşlar da
saf yün ve karışım olarak üretilirler. Yünlü kumaşların mukavemetini, sürtünmeye
karşı dayanıklılığını, form tutma kabiliyetini yükseltmek, buruşmasını azaltmak için
bunlara sentetik liflerin ilave edilmesi yaygın bir şekilde uygulanmaktadır. Fakat
bunun sonucu olarak kumaşların drapelenme kabiliyetinde, higroskopikliği ve sıcak
tutma özelliğinde düşüş görülüyor. Dokumada bezayağı, dimi, ender olarak saten
vs. örgüler kullanılır.
Ştrayhgarn kumaşların yüzeyi çoğu zaman dinkleme ve şardonlama işlemleri
uygulanarak havlandırılır. Bazı kumaşlar boydan ve enden çektirme uygulanarak
keçeleştirilir. Bu işlemler sonucu ştrayhgarn kumaşların dokusu tüy tabakasının
altında kalarak saklanır. Genellikle bayan elbiseleri, erkekler ve bayanlar için takım
elbiseler, palto, ceket, döpiyes, manto, şapka ve başörtüleri üretiminde
kullanılırlar.
Daha fazla bilgi ve kumaş örnekleri için Ek 3.1’e bakın.

Keten Kumaşlar
Keten kumaşlar %100 keten, ketenle pamuk iplikler ve ketenle kimyasal
iplikler kullanılarak üretilen sağlam, esnekliği az, sert, yüzeyi pürüzsüz ve parlak,
üstün higroskopik özelliklere ve düşük sıcak tutma özelliğine sahip kumaşlardır. İç
giysi ve ev tekstilleri, gömlek, elbise, yazlık ceket ve palto, etek ve pantolon vs.
üretiminde ve teknik amaçlarla kullanılırlar. Ham, ağartılmış, düz boyanmış, baskı
ile renklendirilmiş ve bazen de çok renkli dokunmuş olarak üretilirler.
Yapımında kullanılan iplikler en fazla 56 Nm olup genelde aynı kalınlıkta
çözgü ve atkı ipliklerinden dokunur. Çoğunlukla bezayağı örgüsü ile dokunsalar da
bazen türetilmiş örgülerle de dokunurlar. Çok buruşması en büyük eksikliğidir.

67
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Dokuma Yüzeyler

Polyester lifleri ile karışım yaparak bu eksikliğin giderilmesi sağlanır. Bu amaçla


özel bitim işlemi de yapılabilir.
Daha fazla bilgi ve kumaş örnekleri için Ek 3.1’e bakın.

İpek, Viskon ve Rayondan Yapılmış Kumaşlar


İpek kumaşlar yapıldıkları malzemeye, dokuma örgüsüne, sıklığına, kullanım
alanına, terbiye işlemlerinin karakterine göre çok geniş bir yelpazeye
sahipler. Bu kumaşlar doğal ipekten yapıldığı gibi kimyasal multifilament iplikler,
ipekten ve kimyasal liflerden eğirilmiş ipliklerle de yapılabilirler. Tüm ipekli
kumaşların %98’i kimyasal lifler kullanılarak üretilir. Geniş kullanım alanına sahip
olup çeşitli elbise, bluz, gömlek, yazlık pardesü ve palto üretiminde, kostüm ve
paltolar için astarlık olarak kullanılır.
Yapımlarında tek kat, bükümlü katlı, fantazi, metalik, teksture iplikler
kullanılır. Bezayağı, dimi, saten, türetilmiş, krep ve fantazi, özel örgüler
İpekli kumaşlar
kullanılarak dokunurlar. Ağartılmış, düz boyanmış, baskı ile renklendirilmiş,
yapıldıkları malzemeye,
melanj, çok renkli dokunmuş, gofrajlı, çekmeyen, su itici vs. özelliklere sahip olarak
dokuma örgüsüne,
çeşitli şekillerde üretilir. Çok hafif – gramajı 15-30 g/m2 olan - naylon, krep-şifon
sıklığına, kullanım
gibi ince çeşitleri vardır. Yüzey dokusu pürüzsüz ve havlı olan çeşitleri bulunur.
alanına, terbiye
işlemlerinin karakterine Doğal ipekten üretilen kumaşlar güzel görünümü, yumuşaklığı, hoş
göre çok geniş bir parlaklığı, sağlamlığı, hafifliği, elastikliği ve yüksek hijyenik özellikleri ile seçilir. Bu
yelpazeye sahipler. kumaşların yapımında doğal ipekten üretilen çeşitli iplikler kullanılır. İpek
kumaşların konfeksiyon üretiminde işlenmesi inceliği, kayganlığı, elastikliği gibi
nedenlerden dolayı zordur.
Daha fazla bilgi ve kumaş örnekleri için Ek 3.1’e bakın.

• Daha fazla pamuklu, yünlü, keten ve ipekli kumaş çeşidinin


Bireysel
Etkinlik

adı ve özelliklerini öğrenmek için araştırma yapın.

DOKUMA KUMAŞLARIN ÜRETİMİ


Dokuma kumaşlar dokuma tezgâhı veya dokuma makinasında husule gelir.

Dokuma Makinasında Örgü Oluşumu


Dokuma makinasında kumaş oluşturmak için kumaştaki çözgü sayısına
uygun miktarda çözgü ipliği belirli bir uzunlukta levent denilen bir silindire (1)
sarılmış olarak makinaya yüklenir (Görsel 3.6) ve iplikler (2) leventten açılarak tek
tek dokuma sırasında onların kopuşlarını kontrol edecek lamel denilen küçük
levhaların (3) gözlerinden geçirilerek ileri yönlendirilir.
Makinada kumaş dokusu, çözgü ipliklerinin iki gruba ayrılarak bir grubun (4)
yukarı, diğerinin (5) ise aşağı hareketi sırasında atkı ipliğinin (6) bunlar arasında
oluşan ve ağızlık denen boşluktan geçmesi sonucu oluşur. Bu ilk harekette tüm tek

68
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Dokuma Yüzeyler

numaralı çözgülerin (4) yukarıya kalktığını, çift numaralıların (5) ise aşağıya
indiğini, bir sonraki harekette ise bunun tam tersi olduğunu düşünsek en basit
dokuma örgüsü olan bezayağı örgüsü oluşacaktır. Sonraki tüm hareketler bu iki
hareketin tekrarı olacaktır.

Dokuma işleminin
temel hareketleri ağızlık
açma, atkı atma ve atkı
sıkıştırma, yardımcı
hareketleri ise çözgü
salma ve kumaş
sarmadır.

Görsel 3.6. Dokuma Makinasında Kumaş Oluşumu Şeması

Çözgü ipliklerinin dokuma makinasında kumaş düzlemine göre grup hâlinde


aşağı-yukarı hareketini sağlamak için her bir ipliği taşıyacak bir gücü teli (7) ve
dokuma örgüsüne göre aynı şekilde hareket edecek tüm çözgüleri taşıyan gücü
tellerinin üzerinde yerleştiği çerçeveler (8, 9) bulunmaktadır. Çerçevelerin yukarı
ve aşağı hareketi sırasında onların üzerinde bulunan gücü telleri ve bu tellerin
ortasındaki gözcükten (10) geçen çözgü iplikleri de yukarı veya aşağı hareket
ederler. Çözgü ipliklerinin birbirlerine paralel ve sabit bir sıklıkta dokunabilmesi ve
kumaş eninin sabit tutulabilmesi için çözgü iplikleri çerçevelerden sonra yerleşen
tarağın (11) dişleri arasından da geçerler. Tarağın başka bir görevi ise ağızlığa
atılmış atkının (6) kumaş başlangıcına (12) sıkıştırılmasıdır. Yeni oluşmuş kumaş
elemanı çekilerek makinanın ön tarafında bulunan kumaş silindirine (13) sarılır ve
yeni bir kumaş elemanının oluşturulması için gereken uzunlukta çözgü iplikleri
çözgü levendinin dönüşü ile açılarak ileri verilir.

Dokuma işleminin temel ve yardımcı hareketleri


Gözden geçirdiğimiz dokuma makinasında kumaş oluşum işleminin birkaç
temel ve yardımcı hareketten oluştuğunu söyleyebiliriz. Dokuma makinasında
kumaş oluşumunu sağlayan temel hareketler:

• Çözgü ipliklerinin gruplar hâlinde çerçevelerle yukarı ve aşağı hareket


ederek atkı ipliğinin atılması için boşluk oluşturması (ağızlık açma),
• Oluşan boşluktan atkı ipliğinin çözgülere dik açı oluşturacak yönde
geçirilmesi (atkı atma),
• Ağızlıktan geçirilmiş atkı ipliğinin kumaş başlangıcına sıkıştırılmasıdır (atkı
sıkıştırma).
Bu temel işlemelerden sonra kumaşın yeni elemanının oluşturulabilmesi
için dokuma bölgesinin yeni kumaş oluşturma için hazır hâle getirilmesi gerekir.
Bunun için oluşmuş kumaş elemanı ileri çekilerek kumaş silindirine sarılmalı ve

69
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Dokuma Yüzeyler

çözgü iplikleri de aynı oranda açılarak ileri verilmelidir. Bunlar dokuma işleminin
yardımcı hareketleridir:
• Çözgünün yeni porsiyonunun leventten açılarak ileri verilmesi (çözgü
salma),
• Kumaşın çekilerek kumaş silindirine sarılması (kumaş sarma).
Dokuma makinasında kumaş oluşumunun sürekli olması için bu işlemler
sürekli tekrarlanır.

Dokuma makinasında ağızlık açma işlemi ve mekanizmaları


Makinada ikiden fazla çerçeve kullanarak daha fazla sayıda çözgü hareketi
Ağızlık açma ve farklı ağızlık seçenekleri elde etmek, başka deyimle, farklı dokuma örgüleri
mekanizmasının tipine oluşturmak mümkündür. Elde edilmesi istenen örgüye uygun olarak çözgü
göre dokuma ipliklerinin gücü çerçevelerinden belirli bir düzende geçirilmesi işlemine
makinaları armürlü ve taharlama, bu düzene ise tahar denir.
jakarlı dokuma
Dokuma makinasında kullanılan gücü çerçevelerinin sayısı dokuma
makinalarına ayrılır.
örgüsünün raporunda bulunan farklı çözgü hareketlerinin sayısı ile belirlenir. Fakat
makinada çerçevelerin azami bir sayısı vardır ve bu sayının üstünde çerçeve
kullanılması konstrüktif olarak mümkün değil. O zaman sağlanabilecek değişik
çözgü hareketi sayısı da mahduttur. Bir makinanın sağlayabildiği değişik çözgü
hareketleri sayısına makinanın desen kapasitesi denir. Makinanın desen kapasitesi
onun ağızlık açma mekanizmasının yapısına göre değişmektedir.
Yukarıda anlatılan sistem çerçeveli ağızlık oluşturmadır ve bu tip ağızlık
oluşumunda çözgü ipliklerinin hareketi gruplar hâlinde çerçevelerle kontrol edilir.
Bu ağızlık oluşturma şekli kamlı ve armürlü ağızlık açma mekanizmaları ile
sağlanır. Kamlı mekanizma 12-14, armürlü mekanizma ise 32 çerçeveye hareket
sağlayabilir. Başka deyimle, sağlayabildiği maksimum değişik çözgü hareketi sayısı
32’dir. Bu nedenle bu makinalarda çok sayıda farklı çözgü hareketi gerektiren
karmaşık ve büyük desenlerin dokunması olanaksızdır.
Jakarlı ağızlık açma mekanizması olarak bilinen bir diğer mekanizma çözgü
ipliklerinin hareketini gruplar hâlinde değil, tek tek kontrol etmeğe imkân verir ve
sağlayabildiği değişik çözgü hareketi sayısı, yani desen kapasitesi 12000’dir. Bu
dokuma makinaları çok büyük raporlu ve karmaşık dokuma örgülerini
gerçekleştirmeğe olanak sağlar.
Ek 3.2, Görsel 1 ve 2’de armürlü ve jakarlı dokuma makinalarının
görüntüleri verilmiştir.

Dokuma Hazırlık İşlemleri


Çözgü ve atkı ipliklerinin dokuma makinasında birbirleri ile dokuma örgüleri
doğrultusunda bağlantı yaparak kumaşı oluşturmaları için bu iplikler makinaya
belli bir şekilde beslenmelidir.
Kumaşı oluşturacak çözgü ipliklerinin tamamı dokuma makinasına çözgü
levendi adlandırılan ve iki tarafında dairesel destekleri bulunan bir silindirden (EK

70
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Dokuma Yüzeyler

3.2, Görsel 3) aynı oranda beslenir. Dokuma işleminden önce çözgü ipliklerinin
istenen sıklık, sayı, uzunluk ve gerginlikte levende sarılması gerekir.
Atkı iplikleri ise makinaya dokuma makinasının tipine bağlı olarak masura
veya bobine sarılmış şekilde beslenir ve dokuma sırasında sağılarak kumaş oluşum
bölgesine verilirler. Masura veya bobinde iplik tükendiğinde onun yerine yenisi
koyularak işleme devam edilir.
İplikhaneden çıkan atkı ve çözgü ipliklerinin dokuma makinasına beslenmek
için hazır hâle getirilmesini kapsayan işlemlere dokuma hazırlık işlemleri denir.

Çözgü ipliklerinin dokumaya hazırlanması


Çözgü ipliklerinin dokumaya hazırlanması birkaç işlemi kapsar. Bunlar:
İplikhaneden çıkan atkı ipliklerin istenen boyut ve özelliklerde bobinlere sarılması, çözgünün hazırlanması,
ve çözgü ipliklerinin çözgü ipliklerinin haşıllanması, tahar veya düğümleme işlemleridir.
dokuma makinasına Bobinleme, ipliklerin gereken boyut ve özelliklere sahip bobinlere sarılması
beslenmek için işlemi olup bobin dairesinde gerçekleştirilir (EK 3.2, Görsel 4). İplikler dokumada
hazır hâle getirilmesini kullanılabilecek bobinlere sarılmakla beraber ipliklerde bulunan kalın ve ince
kapsayan işlemlere kısımlar, nepsler, kaba düğüm vb. hatalar ayıklanır. Open-end eğirme iplikleri
dokuma hazırlık
iplikhaneden bobine sarılmış olarak çıkar ve eğer yeterli kalitede olursa bu işleme
işlemleri denir.
ihtiyaç duyulmaz.
Çözgü sarma (çözme), dokuma makinasında kumaş oluşumunun
gerçekleştirilebilmesi için bobine sarılmış ipliklerin birbirlerine paralel şekilde ve
eşit gerginlikle dokunacak kumaştaki çözgü sıklığına ve sayısına uygun olarak
çözgü levendine sarılması işlemidir. Eğer çözgü iplikleri tek renk değilse o zaman
çözgü sarma, çözgü renk raporu da dikkate alınarak yapılacaktır. Çözgü sarma
işlemi iki yöntemle yapılabilir: düz (seri) ve konik (bölümlü) çözgü sarma.
Düz (seri) çözgü sarma - ipliklerin (çözgü tellerinin) bobinlerden önce düşük
sıklık ve uzun metrajlarda kısmi leventlere sarılması, daha sonra kumaştaki iplik
sayısı ve sıklığını verecek sayıda kısmi levendin birleştirilerek çözgü ipliklerinin
birlikte ve eşit gerginlikle dokuma levendine sarılması işlemidir (EK 3.2, Görsel 5).
Dokuma levendine sarma haşıl makinasında gerçekleştirilir.
Konik (bölümlü) çözgü sarma – ipliklerin önce bölümler hâlinde dokuma
levendinde olması gereken sıklık ve uzunlukta konik bir tambura sarılması ve sonra
bütün bölümlerin birlikte eşit gerginlikle dokuma levendine aktarılması işlemidir
(EK 3.3, Görsel 6).
Haşıllama, çözgü ipliklerinin mukavemetini artırmak ve dokuma sırasında
sürtünmesini azaltmak amacıyla haşıllama (haşıl) işlemi uygulanır. Bu işlemde
çözgüler değişik kimyasal maddelerin suda çözünüp belirli bir viskoziteye
getirilmesi ile elde edilen sıvıdan geçirilir (EK 3.2, Görsel 7, 8). Bunun sonucu
olarak ipliklerin sürtünmesi azalır, iplik mukavemeti yükselir. Haşıl makinasının
çıkışında çözgü iplikleri dokuma makinasına yüklenecek dokuma levendine
sarılırlar.
Taharlama, çözgü tellerinin dokuma makinasındaki gücülerin gözlerinden
geçiş düzenine tahar denir. Tahar işleminde çözgü iplikleri tek tek onların
kopuşlarını kontrol edecek lamellerin gözlerinden (lamel taharı), tahar raporu ve

71
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Dokuma Yüzeyler

tahar planı doğrultusunda sırasıyla onların grup hâlinde hareketlerini sağlayacak


çerçevelerin üzerindeki gücü tellerinin gözlerinden (gücü taharı) ve kumaşta çözgü
sıklığını belirleyecek tarağın dişleri arasından (tarak taharı) geçirilirler (EK 3.2,
Görsel 9). Dokuma makinasına yüklenecek olan yeni çözgü, makina üzerindeki
bitmiş olan çözgü ile aynı ise tahar değil, düğümleme (iş bağ) işlemi uygulanır (EK
3.2, Görsel 10). Bu işlemde makina üzerindeki bitmiş olan çözgünün uçları dolu
leventteki yeni çözgünün karşılık gelen uçları ile düğümlenir.
Bu işlemler bittiğinde çözgü iplikleri dokuma makinasında dokuma işlemine
hazır hâle gelmiş olur.
Atkı ipliklerinin
dokumaya hazırlanması Atkı ipliklerinin dokumaya hazırlanması
onların uygun biçimli Atkı ipliklerinin dokuma makinasına bobin şeklinde beslenmesi gerekirse ve
iplik taşıyıcılara iplik open-end eğirme makinasında üretilmişse dokumaya hazır sayılır. Ring
sarılmasından ibarettir.
eğirme makinasında üretilmişse o zaman kopslardaki ipliğin bobinleme işlemiyle
(EK 3.2, Görsel 4) bobinlere sarılması gerekir. Atkı ipliğinin dokuma makinasına
masurada beslenmesi gerektiğinde ise ipliğin eğirme makinasında sarıldığı
bobinlerden veya kopslardan açılarak masuralara sarılması gerekir (EK 3.2, Görsel
11). Kops, masura ve bobinlerin görüntüsü EK 3.2, Görsel 12’de verilmiştir.

72
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Dokuma Yüzeyler

•DOKUMA YÜZEYLER
•Birden fazla iplik sisteminin aynı düzlemde kesişerek birbirlerinin altından ve
üstünden geçerek bağlantı yapmakla oluşturdukları yüzeylere dokuma
yüzeyler denir.
•DOKUMA KUMAŞLARIN ÖZELLİKLERİ
•İki veya daha fazla grup ipliğin birbirleri ile kesişerek belli bir düzen
Özet
doğrultusunda bağlantı yapmaları ile oluşan tekstil yüzeyine dokuma kumaş
denir. Kumaşın boyuna yönde bulunan iplikler çözgü, enine yönde
bulunanlar atkı adlandırılır. Çözgü ve atkı ipliklerinin birbirlerinin altından
veya üstünden geçerek bağlantı yaptığı düzene dokuma örgüsü denir.
Dokuma örgüsünün enine ve boyuna yönde aynı biçimde tekrar eden en
küçük birimi örgü raporudur.
•Kumaşların Yapısal Özellikleri
•Kumaşın kalınlığı, eni, boyu, örgüsü, ağırlığı kumaşı oluşturan ipliklerin
kalınlıkları, kumaştaki yoğunluk ve sıklıkları onun yapısal özellikleridir
•Kumaşların Mekanik Özellikleri
•Çeşitli kuvvetlerin etkisine karşı tepkisini ifade eden özellikleridir. Bunlara
kumaşın kopma dayanımı ve uzaması, esnekliği, yırtılma ve eğilme dayanımı,
buruşmazlık ve ütü tutma özelliği aittir.
•Kumaşların Duyusal Özellikleri
•Kumaşa elle dokunduğumuz zaman algıladığımız özellikleri duyusal
özelliklerdir ve bunlara yumuşaklık, sertlik, tutum, dökümlülük aittir.
•Kumaşların Fiziksel Özellikleri
•Kumaşların fiziksel özelliklerine nem çekme, hava ve su geçirgenliği, suya
dayanıklılık, ıslanma, ısı iletkenliği, buhar geçirgenliği ve elektriksel özellikleri
aittir.
•Kumaşların Görünüm Özellikleri
•Dokuma örgüsü kumaşın yüzeyine tekstür veya yüzey dokusu denilen
görünüm verir. Değişik örgülerin sağladığı yüzey dokuları birbirinden
farklıdır.
•Kumaşların Kimyasal Özellikleri
•Kumaşın kimyasal maddelere ve etkilere karşı dayanıklılığı, yanma ve
boyanma özellikleri onun kimyasal özellikleridir.
•DOKUMA KUMAŞLARIN YAPISI
•İplik Yapısı
•Farklı yapıya sahip ipliklerden üretilen kumaşların yapıları farklıdır.
•Dokuma Örgüsü
•Dokuma örgüleri üç gruba ayrılır:
•Basit örgüler
•Kuvvetlendirilmiş örgüler
•Özel örgüler
•Bir çözgü ve bir atkı sistemiyle elde edilen basit örgüler üç temel bağlantı
düzenine dayanır: bezayağı örgüsü, dimi örgüsü, saten örgüsü.
•Bezayağı örgüsü
•Bezayağı örgüsü, çözgü ipliğinin kumaş boyunca atkı ipliklerinin bir
üstünden, bir altından geçmesi, bir sonraki çözgünün de bunun tam tersi
hareket yapması ile oluşan bağlantı düzenidir. Örgünün raporu R = 2.

73
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Dokuma Yüzeyler

•Dimi örgüsü
•Dimi örgüleri kumaş yüzeyinde aşağıdan yukarıya veya yukarıdan aşağıya
doğru verev yönde çizgiler veya yollar oluşturan örgülerdir. Bu çizgilere dimi
yolu denir.
•En küçük dimi raporu 3 çözgü ve 3 atkıdan oluşur.
Özet (devamı)
•Saten örgüsü
•Saten örgüleri her ipliğin örgü raporu içinde diğer iplik siteminin iplikleri ile
sadece bir bağlantı yaptığı örgülerdir.
•En küçük raporu: Rç = 5, Ra = 5.
•Dokuma Sıklığı ve Örtü Faktörü
•Birim uzunluktaki iplik sayısına dokuma sıklığı denir. Birimi tel/cm veya tel/
inch’tir Çözgü ve atkı sıklığı olarak verilir.
•Kumaşı oluşturan ipliklerin yüzeyi kaplama oranına örtü faktörü denir.
•Yüzey Dokusu
•Kumaşların büyük çoğunluğunun yüzeyi pürüzsüz olup görünümü dokuma
örgüsü, sıklık ve kullanılan ipliğe bağlıdır.
•DOKUMA KUMAŞ ÇEŞİTLERİ
•Kullanılan ipliklerin hammaddesine göre dokuma kumaşlar pamuklu, yünlü,
keten ve ipekli kumaşlara ayrılır.
•Pamuklu Kumaşlar
•Pamuk veya pamukla kimyasal liflerin karışımından üretilir.
•Yapısına, tasarımına ve kullanım amaçlarına göre çok çeşitlidir.
•Yünlü kumaşlar
•Yünlü kumaşlar %100 yün ve karışım ipliklerle üretilir.
•Kamgarn ve ştrayhgarn olarak ikiye ayrılırlar.
•Kamgarn kumaşlar
•Hafif, düzgün ve pürüzsüz yüzeyli, belirgin dokulu, bir az sert, iyi hijyenik
özelliklere sahip, elastik, iyi drapelenen değerli kumaşlardır.
•Ştrayhgarn kumaşlar
•Ştrayhgarn kumaşlar daha kalın, ağır, tüylü yüzeyinden dolayı dokusunu
göstermeyen, iyi ısı yalıtımı olan elastik ve yumuşak kumaşlardır. Saf yün ve
karışım olarak üretilirler.
•Keten Kumaşlar
•Keten kumaşlar sağlam, esnekliği az, sert, yüzeyi pürüzsüz ve parlak, üstün
higroskopik özelliklere ve düşük sıcak tutma özelliğine sahipler.
•İpek, Viskon ve Rayondan Yapılmış Kumaşlar
•Doğal ipekten ve kimyasal ipliklerle yapılırlar. Doğal ipekten üretilen
kumaşlar güzel görünümü, yumuşaklığı, hoş parlaklığı, sağlamlığı, hafifliği,
elastikliği ve yüksek hijyenik özellikleri ile seçilir.
•DOKUMA KUMAŞLARIN ÜRETİMİ
• Dokuma kumaşlar dokuma tezgahı veya dokuma makinasında husule gelir.

74
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Dokuma Yüzeyler

•Dokuma Makinasında Örgü Oluşumu


•Kumaş oluşturmak için çözgü iplikleri leventten açılarak lamel gözlerinden,
gücülerden, tarağın dişleri arasından geçirilir. Kumaş dokusu, çözgü
ipliklerinin iki gruba ayrılarak bir grubun yukarı, diğerinin aşağı hareketi
Özet (devamı)sırasında atkı ipliğinin bunlar arasında oluşan ağızlıktan geçmesi sonucu
oluşur.
•Yeni oluşmuş kumaş elemanı tarakla kumaş başlangıcına sıkıştırılır ve
çekilerek kumaş silindirine sarılır.
•Dokuma işleminin temel ve yardımcı hareketleri
•Temel hareketler ağızlık açma, atkı atma ve atkı sıkıştırma, yardımcı
hareketler çözgü salma ve kumaş sarmadır.
•Dokuma makinasında ağızlık açma işlemi ve mekanizmaları
•Anlatılan sistem çerçeveli ağızlık oluşturmadır ve kamlı ve armürlü ağızlık
açma mekanizmaları ile sağlanır.
•Jakarlı ağızlık açma mekanizması çözgü hareketini tek tek kontrol etmeğe
imkan verir. Ağızlık açma mekanizmasının tipine bağlı olarak dokuma
makinaları armürlü ve jakarlı olabilir.
•Dokuma Hazırlık İşlemleri
•İplikhaneden çıkan atkı ve çözgü ipliklerinin dokuma makinasına beslenmek
için hazır hâle getirilmesini kapsayan işlemlere dokuma hazırlık işlemleri
denir.
•Çözgü ipliklerinin dokumaya hazırlanması
•Çözgü ipliklerinin dokumaya hazırlanması ipliklerin istenen boyut ve
özelliklerde bobinlere sarılması, çözgünün hazırlanması, çözgü ipliklerinin
haşıllanması, tahar veya düğümleme işlemlerini kapsar.
•Atkı ipliklerinin dokumaya hazırlanması
•Atkı iplikleri kopstaysa ipliğin bobinlere veya masuralara sarılması gerekir.

75
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
Dokuma Yüzeyler

DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi temel kumaş özelliklerinden biri değildir?
a) Düzgün bir yüzey
b) Sabit kalınlık
c) Sert bir tutum
d) Sağlamlık
e) Esneklik

2. Aşağıdakilerden hangisi bir dokuma hazırlık işlemi değildir?


a) Taharlama
b) Çözgü sarma
c) Bobinleme
d) Taraklama
e) Haşıllama

3. Aşağıdakilerden hangisi bezayağı örgüsünün özellikleri arasında yer


almaz?
a) Em küçük örgü raporu R = 2
b) Her bir bağlantı noktası dört köşesinde diğer bağlantı noktaları ile
temas eder.
c) Sıkı yapılı kumaş oluşturur.
d) Her iki yüzü aynı görüntüye sahiptir.
e) Çok esnek bir yapı oluşturur.

4. Aşağıdakilerden hangisi dokuma sıklığı hesaplama formülüdür?


a) n = 1000/s
b) n = 1/s
c) n = s/1000
d) n = 1000 x d
e) n = s/d

5. Aşağıdakilerden hangisi bir pamuklu kumaş özelliği değildir?


a) Kesim sırasında ipliklerin dökülmesi
b) İyi su geçirgenliği
c) Yüksek mukavemet
d) Kolay kesilme
e) Yüksek eğilme dayanımı

76
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22
Dokuma Yüzeyler

6. Aşağıdakilerden hangisi dokuma işleminde temel hareketlerden biridir?


a) Paralelleştirme
b) Birleştirme
c) Çekme
d) Atkı atma
e) Çözgü salma

7. Aşağıdakilerden hangisi armürlü dokuma makinasında olabilecek çerçeve


sayısıdır?
a) 50
b) 49
c) 55
d) 52
e) 32

8. Aşağıdakilerden hangisi dokuma kumaşların subjektif özelliklerinden biri


değildir?
a) Dökümlülük
b) Sertlik
c) Gözeneklilik
d) Yumuşaklık
e) Tutum

9. Aşağıdakilerden hangisi kumaş yapı faktörlerinden biridir?


a) Sürtünme dayanımı
b) Dökümlülük
c) Yumuşaklık
d) Su geçirgenliği
e) Dokuma örgüsü

10. Aşağıdakilerden hangisi çözgü sarma işleminde dikkate alınacak


faktörlerden biri değildir?
a) Çözgü ipliklerinin rengi
b) Çözgü ipliklerinin gerginliği
c) Çözgü ipliklerinin sayısı
d) Çözgü ipliklerinin yumuşaklığı
e) Çözgü ipliklerinin sıklığı

Cevap Anahtarı
1.c, 2.d, 3.e, 4.b, 5.a, 6.d, 7.e, 8.c, 9.e, 10.d

77
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23
Dokuma Yüzeyler

YARARLANILAN KAYNAKLAR
Eren, R. (2009). Dokuma hazırlık Teknolojisi. Bursa: MKM Yayıncılık.
Başer, G. (2004). Dokuma Tekniği ve Sanatı. Cilt 1 (2. Basım). İzmir: Punto
Yayıncılık Ltd. Şti.
Bajenov, V. İ. (1982). Materialı dlya şveynıkh izdeliy (3-ye İzdanie). Moskva:
Legkaya i pişevaya promışlennost.
Peter R. Lord, Mohamed, M. H. (2003). Weaving: Conversion of Yarn to Fabric (2.
Edition). Durham: Merrow Publishing Co. Ltd.
Notatex.com. Notatex Textile Machinery. Electronic Jacquards Machine. 07
Ağustos 2020 tarihinde https://www.notatex.com/jacquard-machine.html
Adresinden erişildi.
Dornier.com. Dornier Weaving P2. 07 Ağustos 2020 tarihinde https://www.
lindauerdornier.com/media/filer_public/1c/09/1c099670-8958-4c67-842e-
76f50eec5e28/1947382_weaving_p2_2sprachig_gb_cn.pdf adresinden
erişildi.
Textile Course. Online textile learning platform. 07 Ağustos 2020 tarihinde
https://textilecourse.blogspot.com/2018/02/auto-cone-winding-
machine.html adresinden erişildi.
Ermak Makina.com. Ürünler / HFGA158 Seri Çözgü Makinası. 07 Ağustos 2020
tarihinde https://ermak-makina.com/hfga158-seri-cozgu-makinasi/
adresinden erişildi.
Comsatspain.com. Sectional Warper Uni-31. 07 Ağustos 2020 tarihinde
http://www.comsatspain.com/en/urdidor-directo-uni-31/ adresinden erişildi.
T-Techjapan.co.jp. TTS10S Spun Sizing Machine. 07 Ağustos 2020 tarihinde
http://www.t-techjapan.co.jp/en/products/TTS10S.html adresinden erişildi.
Textile Flowchart. Process Flow Chart of Sizing for Warp Yarn Preparation
https://www.textileflowchart.com/2015/03/process-flow-chart-of-sizing-for-
warp.html adresinden erişildi.
Booksite.ru. Utochno Peremotochnyi Avtomat. 07 Ağustos 2020 tarihinde
https://www.booksite.ru/fulltext/1/001/008/pictures/001/292117793.jpg
adresinden erişildi.

78
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24
Dokuma Yüzeyler

EK 3.1
Dokuma Kumaş Çeşitleri
Pamuklu Kumaşlar
Pamuklu kumaşların yapımında genelde bezayağı örgüsü kullanılsa da 2/1,
1/2, 3/1, 4/1 dimi, kırık ve balıksırtı dimi, 4/4 panama, 2/1 rips (bezayağı
türevleri), 5’li ve 8’li saten örgüleri de kullanılır. 70-300 cm gibi geniş aralıkta ene
sahip kumaşlar üretilir.
Çözgü olarak 6–80 Ne tek kat ve 12/2–90/2 Ne bükümlü iplikler, atkı olarak
8–100 Ne tek kat ve 20/2–100/2 bükümlü iplikler kullanılarak gramajı 80–250
g/m2 olan kumaşların yanı sıra gramajı 340–610 g/m2 olan blucin, branda bezi gibi
ağır kumaşlar da üretilir. Üretilen pamuklu kumaşlarda çözgü sıklığı 8–100 tel/cm,
atkı sıklığı 8–140 tel/cm aralığındadır. Bu rakamlardan da görüldüğü gibi pamuklu
kumaşlar çok geniş bir yelpazede üretilir. Batist, madapolam, muslin, gabardin,
diril, poplin, mitkal, pike, patiska, şantuk, otoman, organze, mermerşahi, denim,
opal, pazen, kaput bezi, kanvas, pamuklu jorjet, gaz bezi, etamin, divitin,
diyagonal, vs. pamuklu kumaşlardan bazılarının isimleridir. Görsel 1’de pamuklu
kumaş örnekleri verilmiştir.

Görsel 1. Pamuklu Kumaş Örnekleri. Sırasıyla: Divitin, Damask, Fisto, Organza

Yünlü Kumaşlar
Kamgarn kumaşlar
Kamgarn kumaşlar bezayağı, 2/1, 1/2, 2/2 dimi, 2/2 panama dimisi, balıksırtı
dimi ve krep örgülerle dokunur. Çözgüde 24/2–75/2 Nm, atkıda 16–36 Nm tek kat
ve 32/2–74/2 Nm bükümlü katlı iplikler kullanılarak 70–150 cm eni ve çözgü sıklığı
10-46, atkı sıklığı 14–47 tel/cm, gramajı 170–335 g/m2 olan standart kamgarn
kumaşlar dokunur. Kaşmir, fresko, gabardin, filafil, krep, lastikotin, serj, tartan ve
flanel kamgarn kumaşlardan bazılarının isimleridir. Görsel 2’de kamgarn kumaş
örnekleri verilmiştir.

Görsel 2. Kamgarn Kumaş Örnekleri. Sırasıyla: Alpaka, Filafil, Serj, Tartan

79
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 25
Dokuma Yüzeyler

Ştrayhgarn kumaşlar
Daha ince ipliklerle yapılan ştrayhgarn kumaşlar genelde tek kat 12-16 Nm,
bazen de bükümlü katlı ştrayhgarn ipliklerle yapılarak elbiselik, paltoluk ve
kostümlük olarak kullanılırlar. Bazılarında ştrayhgarn yerine çift kat kamgarn
iplikler de kullanılabilir. Bu tip kumaşların gramajı nispeten az olup 240-275 g/m2
olabilir. Daha kalın 4-12 Nm tek kat ştrayhgarn ipliklerin kullanıldığı kalın ve kaba
ştrayhgarn kumaşlar daha ağır olup gramajı 250-1000 g/m2 olabilir. Kumaşta çözgü
sıklığı 7-22, atkı sıklığı 10-22 tel/cm aralığındadır. Dokumada bezayağı, 2/2 dimi,
kırık dimi, ender olarak saten vs. örgüler kullanılır.
Ştrayhgarn kumaşlara battaniye, çuha, kaşe, melton, şayak, şevyot, tüvid,
velür, bleyzer, flanel gibi kumaşlar örnek olabilir. Görsel 3’te ştrayhgarn kumaş
örnekleri verilmiştir.

Görsel 3. Ştrayhgarn Kumaş Örnekleri. Sırasıyla: Kaşe, Şevyot, Tüvid, Melton

Keten Kumaşlar
Esnek olmamasından ve sertliğinden dolayı keten kumaşlar konfeksiyon
üretiminde kolay serilir, ancak yüzeyi pürüzsüz olduğundan kesim sırasında kumaş
katları kayabilir. Sert olduğu için zor kesilir. Dikim sırasında zorluk çıkarmaz. Görsel
4’te keten kumaş örnekleri gösterilmiştir.

Görsel 4. Keten Kumaş Örnekleri. Sırasıyla: Perdelik, Dekoratif, Elbiselik, Çarşaflık

İpek, Viskon ve Polyesterden Yapılmış Kumaşlar


Atkı ve çözgü olarak ipek ipliklerin kullanıldığı, parlak görünümü ve
kayganlığı için genellikle saten örgünün tercih edildiği kumaşlar ipekli kumaşlar
olarak tanımlanır. Bu kumaşlar parlak görünümü, ince, hafif yapısı ve mükemmel
tuşesi ileen kaliteli dokuma üretimlerinden biridir. Ancak ipek iplikle kumaş
üretimi maliyet açısından oldukça yüksek olduğu ve buna bağlı olarak hazır
giyimde bu kumaşlara olan talep az olduğu için, atkı ya da çözgü ipliklerinde
sentetik (polyester gibi) veya rejenere ipliklerin (viskon rayonu gibi) kullanılması
kumaşın maliyetini aşağı çekmek amacıyla tercih edilmektedir. Kimyasal ipliklerle

80
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 26
Dokuma Yüzeyler

üretilen ipekli kumaş benzeri sentetik kumaşlar daha kalın, ağır, sert, çok parlak
veya mat olurlar. İyi drapelenme özellikleri olduğu için bayan elbiselerinde, yüksek
sürtünme dayanımları olduğu için desıklıkla astarlık olarak kullanılırlar. Genellikle
kalınlığı (numarası) 22,2-6,6 tex olan tek kat veya bükümlü katlı viskoz, asetat ve
triasetat ipliklerle dokunurlar. Bu ipliklerle sentetik ipliklerin beraber kullanıldığı
ipekli kumaşlar giderek daha yaygın üretilmektedir. İyi özellikleri ile beraber
birtakım olumsuz özellikleri vardır: nemli halde sağlamlıklarını önemli ölçüde
kaybederler, buruşurlar, kolay deforme olurlar, kesiklerde iplik dökülmesi fazladır.
Konfeksiyon üretimi sırasında kesim ve dikim işlemlerinde statik elektriklenmeden
kaynaklanan zorluklar ortaya koyarlar. Bu özelliklerde olan kumaşların en bilinen
örnekleri arasında jorjet, krepdöşin, atlas, emprime, maroken, muslin, şifon, tafta,
ponjedir. Görsel 5’te ipekli kumaş örnekleri verilmiştir.

Görsel 5. İpekli Kumaş Örnekleri. Sırasıyla: Muslin, Şantuk, Tafta, Rayon Krep

81
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 27
Dokuma Yüzeyler

EK 3.2
DOKUMA KUMAŞLARIN ÜRETİMİ
Dokuma Makinasında Örgü Oluşumu

Görsel 1. Dornier Dokuma Makinası P2 (Dornier.com)

Görsel 2. Notatex Jakarlı Dokuma Makinası NT 12288 (Notatex .com)

Görsel 3. Dokuma Makinasında Çözgü Levendi.

82
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 28
Dokuma Yüzeyler

Şekiil 4. Otomatik Bobin Makinası (Textile Course)

Görsel 5. Düz (Seri) Çözgü Makinası HFGA 158 (Ermak Makina.com)

Görsel 6. Konik (Bölümlü) Çözgü Makinası UNI 31 (Comsatspain.com)

83
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 29
Dokuma Yüzeyler

Görsel 7.Haşıllama Makinası TTS10S (T-Techjapan.co.jp)

Görsel 8. Çözgülerin Haşıl Sıvısından Geçmesi (Textile Flowchart)

Görsel 9. Taharlama İşlemi

84
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 30
Dokuma Yüzeyler

Görsel 10. Düğümleme İşlemi

Görsel 11. Bobinden Masuraya Sarma Makinasının Şeması (Booksite.ru)

Görsel 12. Çeşitli iplik Bobinleri

85
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 31
ÖRME YÜZEYLER

• Örmenin Tanımı ve
Sınıflandırılması
İÇİNDEKİLER

• İlmek Yapıları
• Temel İğne Hareketleri TEKSTİL MALZEME
• Örme Yüzey Görünümleri ve
Örgüleri BİLGİSİ
• Örme Yüzey Genel Özellikleri Dr. Öğr. Üyesi Vildan
• Örme Yüzeylerin Kullanım
Alanları BAĞCI

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;


• Örmenin tanımı yapabilecek ve örme
HEDEFLER

yüzeyleri sınıflandırılabilecek,
• Örme yüzey yapısını belirleyen ilmek
çeşitlerini ve temel iğne hareketlerini
açıklayabilecek,
• Örme yüzeylerin örgülerini ve genel
özelliklerini ifade edebilecek,
• Örme yüzeylerin kullanım alanlarını
açıklayabileceksiniz.
ÜNİTE

4
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Örme Yüzeyler

Atkılı örme
Örmenin Tanımı ve
Sınıflandırılması Çözgülü örme

Atkılı örme ilmek yapısı

İmek Yapıları Çözgülü örme ilmek yapısı

Askı iğne hareketi

Atlama iğne hareketi

Temel İğne Hareketleri Aktarma/transfer iğne hareketi

İlmek düşürme iğne hareketi

Plaka Kaydırma iğne hareketi


ÖRME YÜZEYLER

RL yüzey
Örme Yüzey
Görünümleri ve RR yüzey
Örgüleri
LL yüzey

Süprem yüzeylerin genel


özellikleri
Örme Yüzey Genel
Özellikleri Ribana yüzeylerin genel
özellikleriı

İnterlok yüzeylerin genel


özellikleri

Haraşo yüzeylerin genel


özellikleri

Atkılı (tek iplikli) düz örme yüzeylerin


kullanım alanları
Örme Yüzeylerin
Kullanım Alanları
Atkılı yuvarlak örme yüzeylerin
kullanım alanları

Çözgülü (çok iplikli) örme yüzeylerin


kullanım alanları

87
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
Örme Yüzeyler

GİRİŞ
Başlangıçta basit el aletleri tığ, şiş, mekik vb. üretilen örme yüzeyler; tekstil
sanayinin gelişimi ve değişimi ile makineler aracılığıyla örülmeye başlanmıştır.
Örme makinelerin çeşitli renk ve desen seçenekleri, kullanım kolaylığı, hız vb.
özellikleri açısından her mevsimde kullanılabilen kadın, erkek, çocuk ve her yaş
gurubuna yönelik iç giyim, dış giyim, üst giyimin yanı sıra ev tekstili ve teknik
tekstil örme ürünlerinin kullanımı giderek artmıştır.
Tekstil sanayi önemli bir kolu durumundaki örme sektörü, modanın etkisi
ve örme ürünlere olan talebe dayalı olarak hızlı gelişimi devam etmektedir.
Örme tekstil yüzeyleri ipliğin en hızlı şekilde kumaş yapısına dönüştürüldüğü
örme sistemi ile oluşturulmaktadır. Örme makineleri ile üretilmiş örme yüzeyler
diğer tekstil yüzeylerine oranla daha esnek, elastik, dolgun ve yumuşak yüzeyli
ürünlerdir.
Atkılı (tek iplikli) (düz ve yuvarlak) ve çözgülü (çok iplikli) (trikot, rachel,
kroşet vd.) örme makinelerinde üretilen örme kumaşlar olarak sınıflandırılan örme
yüzeyler; düz örme makinelerinde makine eni genişliğinde ve yuvarlak (dairesel)
örme makinelerinde helezon biçiminde tüp şeklinde örülür. Çözgülü örme
yüzeyler ise kullanılan iğne sayısı kadar ipliğin boyuna yönde bağlantı
oluşturmasıyla elde edilmektedir.
Örme yüzey çeşitleri oluşturuldukları makine özelliklerine ve inceliğine göre
şekillenmektedir. Makine inceliği 1 İnce’deki iğne sayısına göre belirlenir. 1 inch
2,54 cm (25,4 mm) dir. Plaka üzerinde 1 inch üzerine gelen iğne sayısı makine
inceliğini yani numarasını gösterir. Makine incelikleri “fein” ya da “gauge” olarak
isimlendirilir. Yuvarlak örme makinelerinde “E” harfi ile düz ve çözgülü
makinelerde ise “G” harfi ile gösterilir. Makine numarası (inceliği) na uygun
malzeme seçimi ürün verimi ve kalitesine etki eden önemli bir faktördür.
Bu ünitede örmenin tanımı, ilmek yapısı, oluşumu, askı, atlama, aktarma,
ilmek düşürme ve yatak kaydırma iğne hareketleri açıklanarak temel örme
yüzeylerinden RL, RR ve LL örme yüzeyleri ele alınacaktır. Bu örme yüzeylerden
süprem, ribana, interlok, haroşa örgüler detaylı bir şekilde açıklanacaktır. Ayrıca
atkılı (düz, yuvarlak) ve çözgülü örme yüzeylerin genel özellikleri aktarılarak
kullanım alanları hakkında bilgiler verilecektir.

ÖRMENİN TANIMI VE SINIFLANDIRILMASI


Örme; yatay yönde hareket eden tek bir ipliğin veya çözgü şeklinde dikey
Örme tekstil yüzeyleri
ipliğin en hızlı şekilde olarak birden çok ipliklerin makinede bulunan iğne ve yardımcı parçalar ile ilmek
kumaş yapısına oluşturması ve bu ilmeklerin birbirleriyle yan yana ve üst üste bağlantılar
dönüştürülen örme sağlayarak bir tekstil yüzeyi oluşturma işlemidir. Örme yüzey oluşturmada ana
sistemi ile malzeme ipliktir.
oluşturulmaktadır.
Kullanılacak ürüne ve tercihe göre malzeme çeşitlilik göstermektedir. Örme
yüzeyler üretimde kullanılan iplik sayılarına göre başlıca iki gruba ayrılır:

88
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Örme Yüzeyler

• Atkılı (tek iplikli) örme;


o Düz örme
o Yuvarlak örme ve
• Çözgülü (çok iplikli) örme;
o Rachel çözgülü örme makineleri,
o Trikot çözgülü örme makineleri,
o Kroşet (aksesuar) tipi çözgülü örme makineleri,
o Diğer çözgülü örme makineleri.

Atkılı örme sistemi tek Atkılı Örme


iplikli yatay ve yönde
ilmek bağlantıları İlmeklerin tek iplik besleme sistemi ile yan yana yatay yönde bağlantı
yapılarak oluşturulan yaparak yüzey oluşturma tekniğidir.
örme yüzey tekniğidir.
Düz ve yuvarlak örme olarak iki grupta incelenebilir. Düz örme üretiminde
iğneler sabit, iplik ve sistemler hareketlidir.
Yuvarlak örme sisteminde ise iplik sabit, iğneler hareketlidir. Esnek kumaşlar
üretilmektedir. Atkılı örmede ilmekler bir önceki ilmek sırasının üzerine
oluşturulduğu için ilmek kaçması veya kopması durumunda sıra ile sökülmektedir.

Çözgülü Örme
Dokumadaki çözgüye benzeyen iplik besleme sistemi nedeniyle çözgülü
örme veya dikey iplik beslemeli örme makineleri olarak adlandırılan bu sistemde,
makinede bulunan iğne sayısı kadar her bir iğneye dikey olarak gelen ayrı ipliğin,
iğne etrafında dolaşarak oluşturduğu örme yüzeyidir.

Çözgülü örme sistemi İlmekler her zaman boyuna yönde bağlantı yapmaktadır. Çözgülü örme
çok iplikli ve dikey yüzey sökülmeyen ve dayanıklı bir yapıda olup geniş ende kumaş üretimi
yönde ilmek bağlantıları yapılabilmektedir. İğneler toplu şekilde hareket ettikleri için en hızlı kumaş
yapılarak oluşturulan üretilen sistem olup dokuma kumaşlar kadar stabil, atkılı örme kumaşlar kadar
örme yüzey tekniğidir. esnek kumaş yapıları elde edilebilir.

İLMEK YAPILARI
Atkılı Örme İlmek Yapısı
İlmek, atkılı örme yüzeylerin oluşmasını sağlayan en küçük ve temel birimdir.
Örgü yüzeyinde ters U şeklinde halkalardan meydana gelen ilmek, örme ipliğinin
ve iğnelerinin ortak hareketleriyle oluşturulur. Genellikle ilmeğin boyu eninden
fazla olacak şekilde bir oran bulunmaktadır. İlmek, görüntüsünden dolayı fiyonk
olarak da adlandırılmaktadır.
İlmek baş, gövde ve ayak olarak üç bölüme ayrılır. Şekil 10.1’de ilmek
bölümleri, bağlantı noktaları ve sembolik çizim yer almaktadır.

89
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Örme Yüzeyler

Görsel 4.1. İlmek, bağlantı noktaları şema ve sembolik çizim

İlmeklerin birbiriyle bağlantısı ayak ve baş kısımlarının kesişme noktalarının


üst veya altta olması ile sağlanmaktadır. İlmek bağlantısı oluşması için ilmeğin baş
ve ayak kısımlarının iç ve dış yüzeyinden dört yerden bağlantı yapması gerekir.
Atkılı örme sisteminde her ilmek iki üst (ilmek başı) iki alt (ilmek ayağı) bağlantı
noktasına sahiptir.
Örgü eni genişliğinde yan yana dizilmiş ilmekler ilmek sırası, örgü boyu
doğrultusunda üst üste gelen ilmekler ilmek çubuğu (may-kolon) olarak
adlandırılır. Şema çizimleri Görsel 4.2’de verilmiştir.
Atkılı örme sisteminde
her ilmek iki üst iki alt
olmak üzere dört
yerden bağlantı yapar.

Görsel 4.2. İlmek sırası ve ilmek çubuğu (may-kolon) şema çizimi (may-kolon)

Çözgülü Örme İlmek Yapısı


Çözgülü örmede açık ilmek bir kısmı açık daire ile kapalı ilmek ise tam daire
ile sembolize edilir (Görsel 4.3)

Görsel 4.3. Açık ve kapalı ilmek notasyonu (MEGEP, 2011)

Atkılı sistemlere göre daha sert, sıkı ve farklı bir yapıda olan çözgülü örme
ilmekleri görünüm açısından ilmek bağlantı ve gidiş yönü noktalarına uygun açık
veya kapalı ilmek olarak adlandırılır. İlmekler her zaman boyuna yönde bağlantı
yapar. Açık ve kapalı ilmek şema ve görünümü Görsel 4.3 ve Görsel 4.4’te
verilmiştir.

90
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Örme Yüzeyler

•Siz de atkılı ve çözgülü örme arasındaki farklı özellikleri tespit

Etkinlik
Bireysel
ediniz.

Görsel 4.3. Açık ilmek şema ve görünümü (MEGEP, 2011)

Görsel 4.4. Kapalı ilmek şema ve görünümü (MEGEP, 2011)

TEMEL İĞNE HAREKETLERİ


Atkılı örmede desen oluşumu iğne hareketlerine bağlıdır. Temelde iki farklı
hareket ile oluşturan askı ve atlamanın farklı şekillerde kullanılmasıyla örgü
Temel iğne hareketleri,
yüzeyinde farklı motifler ve dokular elde edilebilmektedir.
askı, atlamadır.
Aktarma, ilmek Bu ünitede askı ve atlama iğne hareketi dışında aktarma/transfer, ilmek
düşürme, kaydırma düşürme, plaka kaydırma hareketleri de değinilecektir. Burada verilen iğne
diğer iğne
hareketlerinin tek veya birkaçının birlikte kullanımıyla pek çok desen elde
hareketleridir.
edilebilir. Bu nedenle ünitede temel hareketlere yer verilecektir.

Askı İğne Hareketi


Örgü sırasında askı olacak iğnenin normal ilmek oluşumu için gerekli
yüksekliğe çıkarılmadan ipliğin iğneye gelmesine uygun bir konuma getirilmesi ile
askı oluşur (Görsel 4. 5). Böylece iğne kancasındaki eski ilmek ve askı olacak yeni
iplik bir sonraki ilmek oluşumu için istenilen sayıda (en fazla 4 askı) bekletilerek
örülmeden örgü içinde kaldıktan sonra hep birlikte örülerek desen oluşturulur
(Görsel 4.6).

91
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Örme Yüzeyler

Makine, desen ve iplik özelliklerine göre değişiklik gösterse de genellikle


aynı iğne üzerinde iğnenin zorlanmaması için üst üste 4 askı ilmek yapılması
önerilmektedir.
Askı ilmekleri örme yüzeyinin uzunluk ve boyuna esnekliğini azaltırken enine
esnekliğini yükseltmektedir. Görsel 4.6’de askı iğne hareketi ile oluşturulan selanik
örme yüzey verilmiştir.

Görsel 4.5. Askı ilmek oluşum, şema (Spencer 1989) ve sembolik çizim

Görsel 4.6. Askılı örme ve tam selanik örme yüzey


Örnek

•Tam ve yarım selanik örgü türleri askı iğne hareketi ile oluşturulan
örme yüzeydir.

Atlama İğne Hareketi


Tek veya çift plakalı makinelerde örgü sırasında atlama yapılacak iğne veya
iğnelerin örmeye katılmaması sonucunda iğneye iplik beslenememesi durumunda
oluşmaktadır. Böylece diğer iğneler ilmek oluşturmaya devam eder atlama yapılan
iğne/iğneler üzerinde sadece bir önce sıradaki ilmekler kalır (Görsel 4.7).
Atlama ilmeklerde üst
üste en çok 4 sıra, yan Atlama yapılan yerde iplik, atlama sırası ve sayısı kadar enine yatay olarak
yana ise 6 ilmek çubuğu örgüde örülmeden bulunur. Makine özelliklerine ve iplik türüne göre değişiklik
yapılması uygundur. gösterse de aynı iğne üzerinde genellikle uzamış ilmeklerdeki ipliklerin kopmaması
için üst üste en fazla 4 atlama yapılması önerilmektedir. Enine yönde atlama sayısı
en fazla yan yana 6 ilmek uygun olur (Görsel 4. 8).
Örgü yüzeyinde örülmeden oluşan atlama ilmekleri örme yüzeyin enine
stabilitesini artırarak esnekliğini azaltmaktadır.

92
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Örme Yüzeyler

Görsel 4.7. Atlama ilmek oluşum, şema (Spencer 1989) ve sembolik çizim

Görsel 4.7. Atlama yüzey görünüm

Aktarma/Transfer İğne Hareketi


Örme işlemi sırasında aktarılacak iğnede bulunan ilmeğin iğnenin sağ, sol
veya karşı plakada bulunan diğer bir iğneye aktarılmasıdır.
Transfer sırasında aktarılan iğne örgüye devam etmeyeceği için o ilmek
çubuğu ortadan kalkar ve örgüde daralma meydana gelir. Özel transfer iğneleri ve
kam mekanizması bulunan makinelerde yapılabilen transfer örgü desenlendirme
ve şekillendirme amacıyla yaygın olarak kullanılmaktadır.
Bunun dışında aktarma işlemi, desenlendirme amaçlı yapılan delik (ajur)
örgüde kullanıldığında aktarma yapılan iğnenin tekrar örgüye dâhil olması
Aktarma (transfer) gerekmektedir (Görsel 4.8).
işlemi özel transfer
Tek plakada yan yana bulunan iğnelerin birbiriyle yer değiştirmesi ile saç
iğneleri ve kam
mekanizmaları ile örgüsü, çift plakada ilmeklerin yandaki iğnelere aktarılmasıyla aktarılan iğnenin
desenlendirme ve tekrar ilmek almasını sağlayarak yürütme örgü desenleri oluşturulmaktadır (Görsel
şekillendirme amacıyla 4.9).
yapılmaktadır.

Görsel 4.8. Ajur aktarma şema (Candan, 2000) ve yüzey görünümü

93
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Örme Yüzeyler

Görsel 4.9. Saç örgü aktarma şema (Candan, 2000) saç, yürütme yüzey görünümü

İlmek Düşürme İğne Hareketi


Örme işlemi sırasında seçilen iğnelerdeki ilmeklerin düşürülmesi ile örme
yüzeyinde delik ve kaçık oluşması sağlanarak farklı desenler oluşturulmaktadır.
Düşürülen ilmeklerin belli oranda sökülmesiyle yanındaki ilmekler genişleyerek
büyümektedir.

Plaka Kaydırma İğne Hareketi


Düz örme makinelerinde kullanılan plaka kaydırma yönteminde, çift plakada
ilmekleri olan iğnelerin arka plaka (yatak) kısmını her sırada sağ veya sol yönde
belli iğne aralığı kadar kaydırılmasıyla oluşur.
İğne plakasının sağa sola kaydırılması ile boyuna eğimli elde edilen desen
Görsel 4.10’da gösterilmektedir.

Görsel 4.10 Kaydırma yüzey görünümü

ÖRME YÜZEY GÖRÜNÜMLERİ VE ÖRGÜLERİ


Temel örme yüzey görünümleri ilmek bağlantılarının görünüşüne (R ve L
ilmek) göre adlandırılır ve sınıflandırılırlar.
İlmekler örme kumaşın ön ve arka yüzeyinde farklı veya aynı görünümdedir.
İlmekler birbirinin içinden geçtiğinde yeni ilmeğin ayak kısımları eski ilmeğin
üstünde kalıyorsa buna (sağ ilmek – R Rechts), altında kalıyorsa (sol ilmek – L
İlmekler temel olarak R Links) adı verilir.
(sağ-düz) ve L (sol-ters)
R ilmekli örme yüzeyinde ilmeğin gövde kısımlarının üstte kalması nedeniyle
ilmek görünümündedir.
boyuna ( V ) şeklinde görüntü vardır. Örme yüzeyin ön yüzünde görülen sağ ilmek,
arka yüzdeki sol ilmektir. Örme yüzeyde R ilmek yapısının hâkim olduğu yüze (düz
örgü) L ilmek yapısının hâkim olduğu yüze ise (ters örgü) denir. Görsel 4.11’de
R/sağ ilmek teknik çizim ve şeması yer almaktadır.

94
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Örme Yüzeyler

Görsel 4.11. R/sağ ilmek teknik çizim ve şema görüntüsü (MEGEP, 2011)

Görsel 4.12’ de L ilmekli örme yüzeyinde ise; ilmeğin baş ve ayak


kısımlarının üstte kalmasından dolayı enine dalgalı çizgi görünümü vardır.

Görsel 4.12. L/sol ilmek teknik çizim ve şema görüntüsü (MEGEP, 2011)

Örme yüzey görünümleri başlıca üç grupta toplanır:


• RL örgü yüzeyi (süprem)
• RR örgü yüzeyi (lastik- ribana, interlok)
• LL örgü yüzeyi (haraşo)

RL Yüzey
Tek katlı örme yüzeyler olarak tanınan tek plakada üretilmiş örmelerdir.
Örme yüzey
görünümleri Bu yüzeyler tek plaka atkılı düz örme makineleri ve tek plaka yuvarlak örme
RL örgü yüzeyi makinelerinde üretilmektedir. Bu nedenle ön yüzey R ilmek, arka yüzey L ilmek
RR örgü yüzeyi yapısına sahiptir. Örgü yüzey şeması Görsel 4.13‘te gösterildiği gibidir.
LL örgü yüzeyi olarak
başlıca üç grupta RL örgü çabuk üretildiği ve esnek yapısı özelliği ile tercih edilen örme
toplanır. yüzeyidir.

R R R R L L L L
RL yüzey süprem örgü;
Görsel 4.13. RL örgü yüzeyi şeması (Yitmen, 2019)
atkılı örme (tek plaka)
düz ve yuvarlak formda Süprem örgü
üretilir. Ön ve arka
yüzey görünümleri Süprem kumaşlar bir tarafı düz diğer tarafı ters görünüm olan RL ilmek
farklıdır. yapısı ile ince veya kalın iplikler ile örülmektedir.

95
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Örme Yüzeyler

Süprem örgü; atkılı örme olarak tek plaka düz ve yuvarlak örme
makinelerinde üretilir. Çoğunlukla sadece ilmeklerden oluşan örgü yüzeyi askı,
atlama iğne hareketleri ve renkli iplikler kullanılarak farklı desen çeşitleri
geliştirilebilir. Malzemelerde likra katılarak veya jakar tekniği ile üretimi
yapılabilen süprem kumaşların ürün yelpazesi genişlemiştir. Bu nedenle bu
ünitede temel örme yüzeylere değinilecektir. Süprem örgü şeması Görsel 4.14’te
örme ön-arka yüzey görünümü Görsel 4.15’te verilmiştir.

Görsel 4.14. Süprem örgü şeması (Candan, 2000)

Görsel 4.15. Süprem ön-arka yüzey görünümü

RR Yüzey
Çift plakada üretilen çift katlı örme yüzeylerdir. Örmenin ön ve arka yüzü
aynı görünümdedir.
R/R yüzeylerde ilmek mayı bir sıra R ilmek, bir sıra L ilmek olarak oluşur. L
ilmek sıraları R ilmek sıralarının sıkışması ile örgü yüzeyinde görünmez ancak el ile
iki yana gererek açıldığında görülür (Görsel 4.16).
Atkılı çift plaka düz örme makinelerinde ribana (lastik) ve yuvarlak çift plaka
örme makinelerinde (ribana) ve interlok örgü yüzeyi oluştururlar.

R L R L L R L R
Görsel 4.16. RR örgü yüzeyi şeması (MEGEP, 2011)

96
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Örme Yüzeyler

Ribana örgü
Ribana örgü, RR örme yüzeyine sahiptir. Çift plakalı atkılı düz, yuvarlak ve
çözgülü örme makinelerinde üretilen çift katlı örgülerdir.
Örme ön ve arka yüzey görüntüsü aynı olup ilmek yapısı nedeniyle esnek bir
yapıya sahiptir (Görsel 4.17). İğne konumları çapraz şekilde yerleşik düzendedir.
RR yüzey Ribana örgü; Örme sırasında iplik ön ve arka plaka iğnelerini sırasıyla birlikte örmektedir. Örgü
atkılı (çift plaka) düz ve notasyonu (Görsel 4.18) verilmiştir.
yuvarlak, çözgülü
makinelerde üretilir. Ön
ve arka yüzey
görünümleri aynıdır.

Görsel 4.17. Ribana, Lastik (1X1 ) yüzey Görsel 4.18 Ribana örgü notasyonu
Örnek

•Lastik örgü olarak da bilinen ribana örgüler iç ve dış giyim ürünlerin


yaka, kol ağzı ve etek ucu kısımlarında veya giysinin tamamında
kullanılmaktadır.

İnterlok (Interlock) örgü


Silindir ve kapak iğnelerinin birbirlerine dik ve karşılıklı bir şekilde
yerleştirilen çift plakalı yuvarlak örme makinelerinde elde edilen çift yüzlü ve çift
katlı örme yüzey çeşididir.
İnterlok örmeler enine yönde gerdirildiğinde ön ve arka yüzünde sadece
R/sağ (düz) ilmekler görülür. İnterlok örgünün raporu iki sırada oluşmaktadır.
Birinci sırada sadece kısa ayaklı iğneler ilmek yaparken uzun ayaklı iğneler devre
dışı kalır, ikinci sırada ise uzun ayaklı iğneler ilmek yaparken kısa iğneler devre dışı
kalır. Makinenin çelik sistemi de bu örgüye göre ayarlanması gerekir. Rapor, şema
RR yüzey interlok örgü;
ve notasyon Görsel 4.19’de gösterilmektedir. İnterlok örgü üretiminde makine hızı
çift plakalı yuvarlak
örme makinelerle çift diğer örgü türlerine göre yarı yarıya düşüş göstermektedir.
katlı üretilir. İki yüzü
aynı görünümlüdür.

97
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Örme Yüzeyler

Örnek Görsel 4.19. İnterlok örgü raporu, şema ve notasyonu (URL 1)

•İnterlok örgünün enine yönde esneklikleri Ribana (1X1) örgülerden


daha azdır ve örgü yüzeyinin ribana örgüye göre daha düzgün
olmasıyla ayırt edilir.

LL Yüzey
Ön yüzü sol ilmek ( L ) arka yüzü sol ilmek ( L ) olup örme kumaşın iki yüzü de
aynı görünümdedir. Bu yüzeyler düz ve yuvarlak çift plaka örme makinelerinde iki
ucu kancalı dilli iğnelerle tek katlı olarak üretilir.
LL yüzeyler enine tüm bir sıra L (ters) ilmek, ikinci tüm bir sıra R ( düz) ilmek
olarak oluşur. R ilmek sıraları L ilmek sıralarının sıkışması ile yüzeyde görünmez
ancak el ile boyuna yönde açıldığında görülür (Görsel 4.20).

Görsel 4.20. LL ilmek şeması (MEGEP, 2011)

Haraşo örgü
Haraşo örgü türü LL yüzey örgü türüdür (Görsel 4.21). Kumaşın her iki yüzü
düz (süprem) örme kumaşın arka tarafı yani tersindeki L (sol-ters) ilmek
görünümündedir. Süprem kumaşlara göre daha kalındır ve boyuna yönde
esnektirler.
Haraşo örgü; iki plakada
karşılıklı aktarma ile Haroşa örme yüzeyler, tek bir örgü mayı boyunca içinde hem düz hem de
oluşturulan tek katlı ters ilmeklerin olduğu tek katlı örmelerdir. Boyuna elle gerildiğinde yüz ilmekler
L (sol-ters) görünümlü görünmektedir.
örme yüzeydir.
Önde ve arkada karşılıklı düz yerleştirilen iki plaka arasında iki tarafı kancalı
iğnelerin arasında yapılan ilmek aktarımı ile oluşturulan örgüdür. Ön yataktaki düz
ilmek oluşumu tamamlandıktan sonra arka yatağa aktarılan düz ilmekler burada

98
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Örme Yüzeyler

ters ilmek olarak örülürler işleme plakalar arasında aktarma yapılarak devam
edilir.

Görsel 4.21. Haraşo yüzey görünümü


Örnek

•Yumuşak ve kenarları kıvrılmayan haraşo örgü; atkı, bere, şal ya da


bebek battaniyesi ürünlerinde tercih edilen örme yüzeydir.

ÖRME YÜZEY GENEL ÖZELLİKLERİ


Süprem Örme Yüzeylerin Genel Özellikleri
• Ön ve arka yüz görünümü farklıdır.
• Açık en ya da tüp şeklinde üretilebilir,
• Diğer örme kumaşlara göre daha geniş ende kumaş elde edilebilir,
• Hem boyuna hem de enine esnemesine rağmen diğer kumaşlardan daha
az esner,
• Örgü raporu tek plaka, 1 iğne ve 1 iplik hareketinden meydana
gelmektedir,
• Kumaş için kullanılan iplik tek plaka üzerinde oluştuğu için en azdır,
• Boyutsal stabilitesi azdır, esnediğinde şekli bozulabilir,
• Diğer tek iplikli örme kumaşlara göre esnekliğinin az olması nedeni ile
vücut hareketlerine karşı uyumu düşüktür,
• Yanlardan kumaşın arka yüzüne doğru, üst ve alttan da örgünün ön
yüzüne doğru kıvrılma vardır,
• Desenlendirme diğer örgülere göre düşüktür,
• İpliğin kopması durumunda bozulan ilmekler, ilmeklerin kaçmasına neden
olur,
• İnce, hafif açık yapı ile ağır yapılar arasında çeşitlilik gösterirler,
• Esneme özelliğinden dolayı kesim ve dikim işlemi problemlidir,
• Kısmen iç giyim ve yaygın olarak yazlık dış giyim sektöründe kullanım alanı
Süprem örgülerde diğer vardır,
örgü türlerine göre
• Kırışıklıkları kolay düzelmesi ütü ihtiyacını gerektirmez.
desenlendirme azdır.

99
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Örme Yüzeyler

Ribana Örme Yüzeylerin Genel Özellikleri


• L (ters) ve R (yüz) ilmekleri eşit sayıda iken kumaşın ön ve arka yüzü aynı
görüntüde olup çift yüzlü örme yüzeydir,
• Çift plakalı atkılı (düz, yuvarlak) ve çözgülü örme makinelerinde üretilen
çift katlı örme yüzeydir,
• Örgü raporu çift plakada, en az 2 iğne ve 1 iplik hareketinden meydana
gelmektedir,
• Çift plakada oluşan örgü raporu nedeniyle, süprem örgülere göre
harcanan iplik miktarı daha fazladır,
• Yüksek elastikiyet ve geri dönme özelliği vardır,
• Enine yönde esneme özelliği boyuna yönde esneme özelliğine göre yüksek
olup, enine yönde esnemesi düz örgülerden daha fazladır,
• Ribana örme yüzey yüksek esneme özelliğinden dolayı vücudu sararak
rahatsızlık vermez,
• Örme yüzeyin her iki tarafındaki ilmek sayıları eşit olduğunda kenarlarda
kıvrılma olmadığı için düz durma özelliği vardır, ancak son ilmekten dönme
yapabilir ve ilmek kaçabilir,
• Aynı malzemeler kullanıldığında, ribana örme süprem örmeye göre daha
kalındır,
• Üst giyim ürünlerde düz ya da biçimlendirilerek örülebilir,
• Farklı türden kumaşlarla birlikte bir bölümde kullanılabilir,
• RR Ribana örmeler hacimli olmalarından dolayı nem alma/emme özelliği
iyidir,
• Çift yatakta çift katlı örme oldukları için RL Süprem örgülere göre daha ağır
kumaşlar elde edilebilir,
• Enine yöndeki elastik olmaları nedeniyle dairesel formları düzgündür,
• İki örgü tabakası arasında hava tutma özelliği sayesinde vücudu sıcak
tutmaktadır,
• Lastik örgüler iç ve dış giyimde esnek yapıda olması istenen kol, yaka, bel
kısımlarında tercih edilmektedir.

İnterlok Örme Yüzeylerin Genel Özellikleri


• Ön ve arka yüzde aynı ilmek yapısına R/sağ (düz) sahip olan interlok örme
yüzeyler çift katlı ve çift yüzlüdür,
• Desen ve yüzey tasarımı bakımından sınırlıdır,
• Her iki yüzü düzgün, dengeli ve homojendir,
• Dikey yönde esnekliği yatay yöne göre daha yüksektir,
Ribana (lastik) örgüler
• Boyutsal stabilitesi ve şeklini koruma özelliği yüksektir,
daha çok giysilerin
• Tek iplikli örme kumaşlardan daha ağır gramajlıdır.
yaka, kol, bel
kısımlarına tercih edilir • İçerisinde hortum şeklinde bir boşluk oluşturarak ısı iletimini
ve interlok örmeye göre düşürmektedir,
daha esnek bir • Uygun ham madde kullanıldığında çok iyi nem tutma özelliğine sahiptir.
yapıdadır.

100
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Örme Yüzeyler

Haraşo Örme Yüzeylerin Genel Özellikleri


• Haraşo örme yüzey LL yüzeylidir.
• Dengeli düzgün yapılı yüzey oldukları için kenarları kıvrılmaz,
• Enine esneklikleri süprem örme ile aynı, boyuna esneklikleri süprem
örmenin yaklaşık iki katıdır,
• İlk ve son ilmek sıralarından iplik çekildiğinde örgü sökülebilir,
• Kumaşta meydana gelen ilmek kaçığı örgüde may boyunca yukarı ve aşağı
her iki yönde ilerler.

•Sizde süprem, ribana, interlok ve haraşo örme yüzeylerin ortak ve


Etkinlik
Bireysel

farklı özellikleri tespit ediniz.

ÖRME YÜZEYLERİN KULLANIM ALANLARI


Atkılı (Tek İplikli) Düz Örme Yüzeylerin Kullanım Alanları
Çoğunlukla atkılı düz örme makinelerinde her mevsim ve her yaş grubuna
hitap eden iç ve dış giyim ürünlerinden kazak, hırka, yelek, bluz, spor kıyafeti vb.
ürünleri üretilmektedir. Bunların yanı sıra farklı kumaşlarla birlikte kol ağzı, yaka,
bant, etek ucu vb. giysinin bir parçası veya aksesuarı üretimi de yaygındır. Kadın,
erkek, çocuk giysi ürünleri dışında ev tekstili ürünleri ve teknik tekstil ürünleri de
düz örme makineler ile üretilmektedir.

Atkılı ve çözgülü örme Atkılı Yuvarlak Örme Yüzeylerin Kullanım Alanları


yüzeyler giyim, ev
tekstili, teknik tekstiller Atkılı yuvarlak örmede; kumaşlar ev tekstili ürünleri, yatak ve masa örtüleri,
vb. alanlarda geniş mefruşat, endüstriyel kumaşlar vb. kadın ve erkek dış giyimi, iç giyim, bebek
kullanım alanına giyimi, spor giyim, banyo ve plaj giysileri, eldiven, havlu, pelüş dokular, kadife,
sahiptir. taklit kürk, giysi bölümlerinden yaka, kol, manşet üretilmektedir.
Yuvarlak örme makinelerinde en çok iç giyim, yazlık-kışlık spor giyim, sportif
faaliyet giysileri (eşofman, forma vb.) ve deniz giysileri için kullanılan kumaşlar
üretilir. Yuvarlak örme; çorap sanayide kullanılan makinedir. Özellikle ince külotlu
ve külotsuz bayan çoraplarının üretimi yuvarlak çorap örme makinelerinde
yapılmaktadır.

Çözgülü (Çok İplikli) Örme Yüzeylerin Kullanım Alanları


Çözgülü örme kumaşlar genel olarak giyim, ev tekstili ve endüstriyel alanda
geniş kullanım alanı olan yüzeylerdir. Çözgülü örme yüzeyler giysilik olarak bayan
iç giyim, mayo kumaşları, spor giysiler, takım elbiselikler, boyun atkısı, astarlık
kumaşlar, havlu ve pelüş olarak üretilirler.

101
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Örme Yüzeyler

Ev tekstil ürünleri içinde tül perdelikler, masa örtüleri, döşemelik kumaşlar,


pelüş, dantel, havlu kumaşlar, toz bezleri, yatak çarşafları, kilim ve şemsiyelik
kumaş olarak üretilirler.
Teknik tekstillerde, sağlık sektörü olarak tıbbi malzeme yapımında,
otomotivde, uçak yalıtımında, balık ağı, tarımda sera örtüsü ve çuvallarda, yapı,
inşaat, jeotekstil, filitrasyon ve arıtma, koruyucu giysiler, spor tekstilleri, ayakkabı,
çanta vb. ürünler yapılmaktadır.

102
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Örme Yüzeyler

•ÖRME YÜZEYLER
•Tekstil sanayi önemli kolu durumundaki örme sektörü, modanın etkisi ve
örmeye olan talebe dayalı hızla gelişerek değişmektedir. Örme tekstil
yüzeyleri ipliğin en hızlı yüzey oluşturulduğu sistemdir. Örme yüzeyler diğer
tekstil yüzeylere oranla daha esnek, elastik, dolgun ve yumuşak yüzeyli
ürünlerdir.
Özet
•ÖRMENİN TANIMI VE SINIFLANDIRILMASI
•Örme; yatay yönde hareket eden tek bir ipliğin veya çözgü şeklinde dikey
olarak birden çok ipliklerin makinede bulunan iğne ve yardımcı parçalar ile
ilmek oluşturmasıdır. Atkılı ve çözgülü örme olarak ikiye ayrılır.
•Atkılı Örme
•İlmeklerin tek iplik sistemi ile yatay yönde bağlantı yaparak yüzey
oluşturulur. Düz örmede iğneler sabit, iplik ve sistemler hareketli, yuvarlak
örmede iplik sabit, iğneler hareketlidir.
•Çözgülü Örme
•Makinede bulunan iğne sayısı kadar her bir iğneye dikey olarak gelen ipliğin,
iğne etrafında boyuna yönde bağlantı yaparak oluşturduğu çok iplikli örme
yüzeyidir.
•İLMEK YAPILARI
•Atkılı Örme İlmek Yapısı
•İlmek, atkılı örme kumaşların oluşmasını sağlayan temel birimdir, baş,
gövde, ayak olarak üç bölümdür. Her ilmek iki üst iki alt dört yerden
bağlantılıdır.
•Çözgülü Örme İlmek Yapısı
•Çözgülü örmede açık ve kapalı ilmek vardır. İlmekler her zaman boyuna
yönde bağlantı yapar.
•TEMEL İĞNE HAREKETLERİ
•Atkılı örmede desen iğne hareketlerine bağlıdır. Askı ve atlamanın yanı sıra
aktarma/transfer, ilmek düşürme, plaka kaydırma hareketleri de vardır.
•Askı İğne Hareketi
•Örgüde askı olacak iğnenin normal ilmek için gerekli yüksekliğe çıkarılmadan
ipliğin iğneye gelmesine uygun bir konuma getirilmesi ile oluşur.
•Atlama İğne Hareketi
•Tek veya çift plakalı makinelerde örgüde atlama yapılacak iğnelerin
örülmeden beklemesi ile oluşmaktadır.
•Aktarma/Transfer İğne Hareketi
•Aktarılacak ilmeğin sağ, sol veya karşı plakada bulunan diğer iğneye
aktarmaktır. Desenledirme ve şekillendirmede kullanılır.
•İlmek Düşürme İğne Hareketi
•Örmede seçilen iğnelerdeki ilmeklerin düşürülerek örmede delik ve kaçık
oluşması sağlanarak farklı desenler oluşturulmaktadır.
•Plaka Kaydırma İğne Hareketi
•Çift plakada ilmekleri olan iğnelerin arka plakasının (yatak) her sırada sağ
veya sol yönde belli iğne aralığı kadar kaydırılmasıdır.
•ÖRME YÜZEY GÖRÜNÜMLERİ VE ÖRGÜLERİ
•Temel örme yüzey görünümleri ilmek bağlantılarının görünüşüne (R ve L
ilmek) göre adlandırılır ve sınıflandırılırlar. Örme yüzeyde R ilmek yapısı
hâkimse yüz (düz örgü) L ilmek yapısı hâkimse (ters örgü) denir.
•Örme yüzey görünümleri başlıca üç grupta toplanır.
•RL örgü yüzeyi
•RR örgü yüzeyi
•LL örgü yüzeyi

103
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Örme Yüzeyler

•RL Yüzey
•Bu yüzeyler tek plaka atkılı düz ve tek plaka yuvarlak örme makinelerinde
üretilmektedir. Ön yüzey R, arka L ilmek yapısına sahiptir.
•Süprem örgü
•Süprem kumaşlar RL ilmek yapısında bir tarafı düz diğeri ters görünümdedir.
Özet(devamı)
•RR Yüzey
•Çift plakada üretilen çift katlı örmelerdir. Kumaşın ön ve arka yüzü aynıdır.
•Ribana örgü
•Ribana örgü, RR örmedir. Çift plakalı atkılı düz, yuvarlak ve çözgülü örme
makinelerinde üretilen çift katlı örgülerdir.
•İnterlok örgü
•Silindir ve kapak iğnelerinin birbirlerine dik, karşılıklı şekilde yerleştirilen çift
plakalı yuvarlak örme makinelerinde, çift yüzlü, çift katlı örmelerdir.
•LL Yüzey
•Ön yüzü ve arka yüzü L ilmek olup örmenin iki yüzü aynı görünümdedir. Düz
ve yuvarlak çift plaka örme makinelerinde iki ucu kancalı dilli iğnelerle tek
katlı olarak üretilir.
•Haraşo örgü
•Haroşa örme yüzeyler, may boyunca hem düz hem de ters ilmeklerin olduğu
tek katlı örmelerdir.
•ÖRME YÜZEY GENEL ÖZELLİKLERİ
•Süprem Örme Yüzeylerin Genel Özellikleri
•Ön ve arka yüz görünümü farklıdır,
•Açık en ya da tüp şeklinde üretilebilir,
•Kenarları kıvrılır,
•En ve boydan esnemesi azdır,
•Desenlendirme düşüktür,
•May boyunca sökülebilir,
•Ribana Örme Yüzeylerin Genel Özellikleri
•L ve R ilmekleri eşit sayıda iken kumaşın ön ve arka yüzü aynı görüntüde
olup çift yüzlü örme yüzeydir,
•Çift plakada oluşması nedeniyle, süprem kumaşlardan fazla iplik harcanır.
•Yüksek elastikiyet ve geri dönme özelliği vardır,
•Lastik örgüler iç ve dış giyimde esnek olması istenen kol, yaka, bel
kısımlarında tercih edilmektedir,
•May boyunca kolay sökülür.
•İnterlok Örme Yüzeylerin Genel Özellikleri
•Ön ve arka yüzde R (düz) ilmeğe sahip olan interlok örme çift katlı, çift
yüzlüdür,
•Desen ve yüzey tasarımı sınırlıdır,
•Her iki yüzü düzgün, dengeli, homojendir.
•Haraşo Örme Yüzeylerin Genel Özellikleri
•Haraşo örme yüzey LL yüzeylidir,
•Dengeli, düzgün yapılı kumaş olduklarından kenarları kıvrılmaz,
•Enine esneklikleri süprem kumaşla aynı, boyuna yaklaşık iki katıdır,
•İlk ve son ilmek sıralarından iplik çekildiğinde örgü sökülebilir.

104
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Örme Yüzeyler

•ÖRME YÜZEYLERİN KULLANIM ALANLARI


•Atkılı Düz Örme Yüzeylerin Kullanım Alanları
•Kadın, erkek, çocuk giysi ürünleri dışında ev tekstili ve teknik tekstil

Özet(devamı) ürünleri de düz örme makineler ile üretilmektedir.


•Atkılı Yuvarlak Örme Yüzeylerin Kullanım Alanları
•Atkılı yuvarlak örmede; ev tekstili ürünleri, yatak ve masa örtüleri,
mefruşat, endüstriyel kumaşlar vb., kadın ve erkek dış giyimi, iç giyim,
bebek giyimi, spor giyim, banyo ve plaj giysileri, eldiven, havlu, pelüş
dokular, kadife, taklit kürk, giysi bölümlerinden yaka, kol, manşet olarak
üretilmektedir.
•Çözgülü (Çok İplikli) Örme Yüzeylerin Kullanım Alanları
•Çözgülü örme kumaşlar genel olarak giyim, ev tekstili ve endüstriyel
alanda geniş kullanım alanı olan yüzeylerdir.

105
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Örme Yüzeyler

DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerin hangisinde çok iplikli örme yapan örme makinesidir?
a) Düz örme makinesi
b) Yuvarlak örme makinesi
c) Çorap örme makinesi
d) Atkılı örme makinesi
e) Rachel örme makinesi

2. Atkılı örme ilmek yapısı hakkında hangi ifade yer almaz?


a) İlmek çubuğu may olarak adlandırılır.
b) İlmekler boyuna yönde bağlantı yapar.
c) İlmek üç kısımdan oluşur.
d) İlmeğe fiyonk olarak adlandırılır.
e) İlmeğin boyu eninden fazladır.

3. İpliğin örgüde örülmeden yatay olarak bulunduğu iğne hareketi


aşağıdakilerin hangisinde verilmiştir?
a) Askı
b) Aktarma
c) Kaydırma
d) Atlama
e) Yürütme

4. Aşağıdakileri hangisinde iğne hareketleri ve örgü yüzeyleri doğru


sıralamayla verilmiştir?
a) Transfer-Ajur- Yürütme- Selanik
b) Askı-Selanik-Saç-Haraşo
c) Aktarma- Saç- Ajur-Yürütme
d) Atlama- Haraşo-Saç-Selanik
e) Plaka kaydırma- Saç- Yürütme-Selanik

5. İlmeklerin boyuna yönde bağlantı yaptığı örme türü aşağıdakilerden


hangisidir?
a) Aktarmalı örme
b) Kaydırmalı örme
c) Düz örme
d) Atkılı örme
e) Çözgülü örme

106
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
Örme Yüzeyler

6. Aşağıdakilerin hangisinde desenlendirme ve şekillendirme amacıyla


uygulanan iğne hareketi yer alır?
a) Aktarma
b) Atlama
c) Askı
d) Plaka kaydırma
e) İlmek düşürme

7. Örme işlemi sırasında seçilen ilmeklerin düşürülerek oluşturulduğu iğne


hareketi hangisidir?
a) Atlama
b) Aktarma
c) Plaka kaydırma
d) İlmek düşürme
e) Askı

8. Ribana örgü türü hangi örme yüzeye sahiptir?


a) LL örme yüzey
b) RL örme yüzey
c) RR örme yüzey
d) Sadece L örme yüzey
e) Sadece R örme yüzey

9. Açık en veya tüp şekline üretilebilen özellikteki örme yüzey hangisidir?


a) Ribana
b) Süprem
c) İnterlok
d) Haraşo
e) Lastik

10. Kullanım alanlarında çeşitli ürün yelpazesine sahip örme yüzey


aşağıdakilerden hangisinde yer alır?
a) Çözgülü örme yüzeyler
b) Atkılı örme yüzeyle
c) Tek plaka düz örme yüzeyler
d) Çift plaka düz örme yüzeyler
e) Yuvarlak örme yüzeyler

Cevap Anahtarı
1.e, 2.b, 3.d, 4.c, 5.e, 6.a, 7.d, 8.c, 9.b, 10.a

107
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22
Örme Yüzeyler

YARARLANILAN KAYNAKLAR
Baçan, V. (2010). Endüstriyel örme giyim ürünlerin teknolojik özelliklerin
belirlenmesi, Ankara Üniversitesi Fen Bilim Enstitüsü, Yayınlanmamış
Doktora Tezi. Ankara
Candan, C. (2000). Düz örme teknolojisi, İstanbul: MC Basım Ltd.
MEGEP (2011). Bireysel öğrenme materyalleri. 02 Ağustos 2020 tarihinde
http://www.megep.meb.gov.tr/mte_program_modul/moduller_pdf/Temel
Örme.pdf adresinden erişildi.
Spencer, D. (1989). Knitting technology, a comprehensive handbook and practical
guide. (3rded.). Woodhead Publishing Limited, 357p., Cambridge.
Taylor, M. A. (1999). Tekstil teknolojisi. (Çeviri: A, Demir ve M, Günay), İstanbul.
Wilson, J. (2001). Handbook of textile design. Cambridge: Woodhead Publishing
Limited.
Yitmen, N. (2019). Örme makinelerinde aksesuar üretimi. İstanbul Arel Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.

108
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23
ÖN TERBİYE VE BİTİM
İŞLEMLERİ

• Tekstilde Uygulanan Ön Terbiye


İÇİNDEKİLER

İşlemleri
• Tekstilde Uygulanan Genel Bitim
İşlemleri TEKSTİL MALZEME
BİLGİSİ
Dr. Öğretim Üyesi
Fazlıhan YILMAZ

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;


• Tekstilde uygulanan ön terbiye
işlemlerinin önemi açıklayabilecek,
HEDEFLER

• Hangi ön terbiye işlemlerinin


uygulandığını belirtebilecek,
• Tekstilde genel bitim işlemlerinin
önemi hakkında açıklama
yapabilecek,
• Tekstilde uygulanan genel bitim
işlemlerinin neler olduğunu ifade
edebilecek,
• Kimyasal ve mekanik genel bitim
işlemleri hakkında açıklama
yapabileceksiniz. ÜNİTE

5
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

Fırça-Makas
İşlemi

Yakma İşlemi
Haşıl Sökme
Ön Terbiye İşlemleri İşlemi
Hidrofilleştirm
e İşlemi

Ağartma İşlemi
Merserizasyon
İşlemi
Karbonizasyon
İşlemi
ÖN TERBİYE VE GENEL BİTİM İŞLEMLERİ

Fiksaj İşlemi
Krablama
İşlemi
Dinkleme
İşlemi

Tutum Kazandırma
İşlemi

Su İticilik İşlemi

Buruşmazlık İşlemi

Kimyasal Bitim İşlemleri


Güç Tutuşurluk
İşlemi

Keçeleşmezlik
İşlemi

Antibakteriyellik
İşlemi

Genel Bitim
İşlemleri Şardon İşlemi

Sanfor İşlemi

Zımpara İşlemi

Mekanik Bitim İşlemleri


Kalandır İşlemi

Pres İşlemi

Dekatür İşlemi

110
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

GİRİŞ
Günümüzde bütün sektörlerde olduğu gibi tekstil endüstrisinde de
tüketiciler açısından oldukça fazla düzeyde beklentiler vardır. Özellikle
kullandıkları tekstil ürünlerinden belli ve başlı konfor özellikleri beklemektedirler.
Bunun yanı sıra kullandıkları tekstil mamulünün kalitesinin yüksek olması da bu
durum içerisinde gösterilmektedir. İşte burada da tekstilde uygulanan ön terbiye
ve bitim işlemlerinin önemi karşımıza çıkmaktadır.
Tekstil ürünlerinin son hâlini alabilmeleri için bazı terbiye işlemleri
görmeleri gerekmektedir. Bu terbiye işlemleri ise tekstil ham materyalinin satışa
sunulacağı ana kadar olan bütün işlemleri kapsamaktadır. Tekstil terbiye işlemleri
basit olarak 3 başlıkta incelenmektedir. Bunlar; Ön terbiye, renklendirme ve bitim
işlemleridir. Ön terbiye işlemleri denildiğinde, tekstil ürününü bir sonraki adım için
hazır hâle getirmeye yarayan bütün işlemlerden bahsedilebilir. Örneğin, basit bir
yıkama işlemi bile yerine göre ön terbiye işlemi sayılmaktadır. Günümüzde çevre
dostu yaklaşımlardan dolayı bu ön terbiye işlemlerinde mümkün olduğunca çevre
dostu ürünlerin seçilmesi ve yine mümkün olduğunca az madde kullanılarak bu
işlemin tamamlanması istenmektedir.
Genel bitim işlemleri (apre) de tekstil terbiye işlemleri içerisinde yer
almaktadır. Bu işlem de tüketicinin arzu ettiği özellikleri tekstil mamulüne katma
esasına dayanmaktadır veya var olan özelliklerin geliştirilmesini sağlamaktadır.
Bitim işlemleri genellikle ağartma, boya ve baskı işlemleri sonrasında tekstil
Bitim işlemleri tekstil
mamullerine uygulanan ürününe uygulanır. Adından da anlaşılacağı gibi tekstil mamullerine uygulanan en
en son işlemler son işlemlerdendir. Yine bu işlemlerde de çevre dostu tekstil uygulamaları göz
arasında yer alır. önüne alınmalıdır.
Bu ünitede, tekstilde uygulanan ön terbiye işlemleri ve bu ön terbiye
işlemlerinin önemi, genel bitim işlemlerinin sınıflandırılması, genel bitim işlemleri
ve bu bitim işlemlerinin tekstil ürünlerine kazandırdığı özellikler üzerinde
durulacaktır.

TEKSTİLDE UYGULANAN ÖN TERBİYE İŞLEMLERİ


Ön terbiye işlemleri tekstil terbiye işlemlerinin ilk adımını oluşturur ve daha
sonra yapılacak olan terbiye işlemleri için bir ön hazırlık işlemidir. Tekstil mamulü
üzerindeki yabancı maddelerin uzaklaştırılması için yapılmaktadır.
Genel olarak ön terbiye işlemlerinin boya, baskı ve bitim işleminden önce
yapılması istenir. Çünkü bu işlemin asıl amacı ürünü bir sonraki terbiye işlemine
hazırlamaktır. Ön terbiye işlemi yardımıyla kumaşın yapısında bulunan haşıl ve
katkı maddeleri, kirler, liflerin kendi doğasından gelen istenmeyen maddelerin
uzaklaştırılması sağlanır. Genel olarak yapıda bulunan maddelerin uzaklaştırılması
sağlandığı için ön terbiye işlemi görmüş tekstil mamulünde ağırlık kaybı
yaşanmaktadır.
Ön terbiye işlemlerinin mutlaka bilgi ve beceri sahibi kişiler tarafından
yapılması gerekmektedir. Çünkü bu işlemlerden sonraki basamakta yapılacak diğer

111
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

işlemlerin geri dönüşü yoktur. Eğer tekstil mamulü gerekli ve yeteri kadar ön
terbiye işlemi görmezse bir sonraki adımda uygulanacak işlemlerde istenilmeyen
durumlarla karşılaşılması kaçınılmazdır ve daha önce de belirtildiği gibi bu
Tekstil ürünlerinin bir durumların geri dönüşü yoktur. Eğer istenilen şekilde ön terbiye görmemiş tekstil
sonraki adımda ürünü ile bir sonraki aşama gerçekleştirilirse 2. kalite olarak nitelendirilen ürün
göreceği işlemlerde elde edilir ve bu ürün tüketici tarafından tercih edilmemektedir.
istenilen etkiyi
kazanması için ön Bahsi geçen olaylar incelendiğinde, tekstil terbiyesinde uygulanan ön
terbiye işlemlerinin terbiye işlemlerinin önemi açıkça anlaşılmaktadır. Yani mamulün bir sonraki
düzgün yapılması göreceği işlemlerde istenilen düzeyde etki elde edilmesi için ön terbiye
gerekmektedir. işlemlerinin mutlaka etkili bir şekilde yapılması gerekmektedir.

Fırça-Makas İşlemi
Fırça-makas işlemleri terbiye işletmesine gelen çoğu kumaşa uygulanan ilk
işlemdir. Fırçalama işlemindeki asıl amaç, kumaşı iki yüzünden fırçalayarak kumaş
yüzeyindeki uçuntu, toz ve istenmeyen maddelerin uzaklaştırılmasıdır.
Fırça ve makas işlemleri aynı makinede yapılmaktadır. Makas işlemi de
kumaş yüzeyindeki lif ve iplik uçlarını kesmeyi sağlamaktadır. Bu kesme işlemi ya
kumaş yüzeyindeki hav ipliklerinin tamamını ya da belirli uzunluktaki bir kısmına
kesmeye dayanmaktadır. Ön terbiye işlemi olarak makaslamadaki ana amaç
tüylerin tamamen yok edilmesidir.

Yakma İşlemi
Yakma işleminin ana mantığı kumaş ve iplik yüzeyinde bulunan lif uçları ve
tüycükleri yakarak kumaştan uzaklaştırmaktır. Bu işlem, kumaş kızgın metal
yüzeyle temas ettirilerek veya gaz bekleriyle direkt olarak kısa sürelerde temas
sağlanarak yapılır. Makaslama işlemine göre çok daha etkili ve hızlıdır. Elektrikli,
levhalı ve gazlı yakma makinaları bulunmaktadır. Ancak bunlar arasında en çok
tercih edilen gazlı yakma makinalarıdır.
Yakma işlemi uygulanırken elyaf tipi çok önemlidir. Çünkü elyafın ısıya
dayanımını bilmek gerekmektedir. Ona göre yakma işlemi uygulanması gerekir.
Aksi hâlde mamulde istenmeyen etkiler gözlenmektedir. Pamuklu kumaşlar için
yakma işlemi kuvvetli yapılabilir. Ancak yünlü kumaşlar hassas oldukları için yakma
işlemi yerine daha çok makaslama işlemi uygulanmaktadır. Pamuk yüksek
temparatürlere dayanıklı olduğundan dolayı bek alevinin kumaşa dik pozisyonda
olduğu durumda yakma işlemi yapılabilir. Sentetik liflerde ise yakma işlemi biraz
risklidir. Bu yüzden makaslama işlemi daha yaygındır. Ancak bu işlem ile birlikte
sentetik kumaşlarda pillinglenme (boncuklanma) azalmaktadır. Bir daha
bahsetmek gerekirse sentetik ürünler için bu işlem yapılırken oldukça dikkat
edilmesi gerekmektedir.
Yakma işlemi uygulanmış kumaşta daha parlak bir yüzey elde edilmekte ve
renklendirmede sorun yaratan lif ve iplik uçları kumaş yüzeyinden yakılarak
temizlenmektedir (Görsel 5.1. ve 5.2.). Yakma işlemi görmüş kumaşlar daha parlak
olduklarından dolayı tüketiciler tarafından ilgi görmektedir.

112
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

Görsel 5.1. Yakma İşlemi Öncesi Görsel 5.2. Yakma İşlemi Sonrası

Haşıl sökme işlemi


Haşıllama işlemi çözgü ipliklerine yapılan bir işlemdir. Bu işlemdeki ana
amaç, dokuma makinalarında iplik kopuşlarını engellemektir. Yani bu işlem ile
birlikte çeşitli mekanik zorlamalarla birlikte karşı karşıya kalan liflerin birbirine
daha iyi yapışarak daha sağlam bir yapı oluşturmalarını ve kayganlıklarının
artmasına yardımcı olarak dokuma performanslarının iyileşmesini sağlanmaktadır.
Haşıllama işleminin ana Haşıl maddeleri, yüksek molekül zincirine sahip, film oluşturabilen ve
amacı dokuma işlemleri yapıştırıcı özellikleri olan maddelerdir. Doğal kökenli olan haşıl maddeleri arasında
sırasında iplik
nişasta ve nişasta türevleri gösterilebilir.
kopuşlarını
engellemektir. Dokuma işleminde çalışma verimi için çok önemli olan bu haşıl maddeleri,
terbiye işlemleri için önemli derecede engel oluşturmaktadır. Bunun için dokuma
işleminden sonra bu maddelerin kumaştan uzaklaştırılması gerekmektedir. Bu
uzaklaştırma işlemine ise haşıl sökme denilmektedir. Haşıl sökme işleminin iyi bir
şekilde yapılması gerekmektedir. Çünkü haşıl maddeleri çözgü ipliklerinde olduğu
için eğer iyi şekilde kumaştan uzaklaştırılmazsa kumaş yapısında homojenlik
sağlanamaz ve bu yüzden daha sonra yapılacak terbiye işlemlerinde istenilen
sonuçlar elde edilemez.
Haşıl maddeleri genel olarak suda çözünenler ve suda çözünmeyenler olarak
ikiye ayrılmaktadır. Genellikle sentetik haşıl maddelerinin büyük bir kısmı etkili bir
yıkama işlemi ile kumaştan uzaklaştırılabilir. Ancak nişasta ise suda çözünmeyen
haşıl maddesidir. Haşıl sökme işlemi en zor olan madde nişastadır. Nişasta için en
yaygın kullanılan haşıl sökme maddesi enzimlerdir. Amilaz enzimi nişastanın uzun
moleküler zincirini parçalama özelliğine sahiptir. Bu yüzden nişasta haşılı amilaz
enzimi ile çözülmektedir. Görsel 5.3. te haşılı sökülmüş pamuklu kumaş
görülmektedir.

Görsel 5.3. Haşılı Sökülmüş Pamuklu Kumaş

113
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

Hidrofilleştirme (Bazik İşlem) İşlemi


Adı üstünde tekstil mamulüne hidrofil bir yapı kazandırmayı amaçlayan
işlemdir. Özellikle selülozik yapıda (pamuk vb.) bulunan tekstil ürünlerine
uygulanmaktadır. Bu işlem, kaynar ortamda pamuk ile işleme sokulan bazların
etkisi ile pamuk lifi üzerinde bulunan ve su iticilik özelliği sağlayan maddelerin
(yağ, mum, pektin, hemiselüloz, protein, vb.) uzaklaştırılmasını sağlamaktadır. Bu
maddeler liflere yumuşak bir yapı kazandırmalarına rağmen, hidrofob
özelliklerinden dolayı terbiye işlemlerinde çözelti alımını güçleştirmektedir. Yani
daha sonrasında yapılacak olan boya, baskı ve kimyasal bitim işlemleri için
istenmeyen bu maddelerin uzaklaştırılması gerekmektedir.
Hidrofilleştirme işleminde çoğunlukla baz olarak sodyumdidroksit (NaOH) ve
bunun yanında bazen soda (Na2CO3) da kullanılabilir. Hidrofilleştirme işlemi için
sabun veya deterjan ilavesi de yarar göstermektedir. Bazik işlemden sonra en
önemli işlem adımlarından biri de kaynar yıkama işlemidir. Böylece çözülmüş olan
maddeler kumaş yüzeyine çökmeden direkt olarak kaynar su ile dışarı atılması
Ön terbiye işlemlerinde
sağlanır. Bazik işlem sonunda yaklaşık olarak kumaşta %5 ile %10 arasında ağırlık
genel olarak kumaşta
kaybı meydana gelmektedir. Ancak hidrofil yapı kazanan pamuk lifleri tüketiciler
ağırlık kaybı meydana
gelmektedir. tarafından tercih edilmektedir. Görsel 5.5.te bazik işlem görmüş pamuk lifleri
görülmektedir.

Görsel 5.4. Hidrofilleştirme İşlemi Öncesi Görsel 5.5. Hidrofilleştirme İşlemi Sonrası

Ağartma İşlemi
Ağartma oksidasyon işlemi vasıtasıyla kumaş üzerindeki renkli maddelerin
yok edilmesidir. Yani tekstil mamullerinin ham renginin giderilerek beyazlatılması
işlemidir. Ağartma işleminin bir diğer ismi ise kasar işlemidir. Boya ve baskı işlemi
yapılacak kumaşlarda daha parlak bir renk elde edilmek isteniyorsa ağartma işlemi
yapılmalıdır. Ağartma işlemi ile kumaş üzerindeki doğal sarımtırak kahverengi
pigmentler bozuşturularak kumaştan uzaklaştırılırlar.
Ağartma maddesi olarak genelde yükseltgen maddeler kullanılmaktadır. Bu
yükseltgen maddeler, sodyumhipoklorit (NaOCl), sodyumklorit (NaClO2),
hidrojenperoksit (H2O2) dir. Sodyumhipoklorit ve sodyumklorit çevre dostu
olmadıkları için günümüzde çok fazla tercih edilmemektedir. Çevre dostu ağartma
işlemlerinde, son zamanlarda yükseltgen özelliğe sahip olan ozon gazı ile ağartma
çalışmaları da yapılmaktadır.

114
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

Ağartma işlemi sonucunda beklenenler arasında şunlar gösterilebilir:


• İyi bir beyazlık derecesi,
• Elde edilen beyazlığın kalıcı etkisi,
• Kumaşın iyi bir emme yeteneği kazanması,
• Liflerin mümkün olduğunca az zarar görmesi,
• Prosesin ekonomik olması.
Görsel 5.6.da ham pamuklu kumaş görülürken Görsel 5.7.de ağartılmış
pamuklu kumaş görülmektedir.

Görsel 5.6. Ham Pamuklu Kumaş Görsel 5.7. Ağartılmış Pamuklu Kumaş

Hidrojenperoksit İle Ağartma İşlemi


Hidrojenperoksit tekstilde en yaygın kullanılan ağartma maddesidir. Tüm
liflerin %85’ten fazlası bu madde ile ağartılır. Çalışma yöntemlerinin çeşitliliği ve
çevre dostu olmasından dolayı günümüzde bu maddenin önemi artmıştır.
Hidrojenperoksit ağartmasında kullanılan kimyasalların fiyatları
sodyumhipokloritten fazla olmasına rağmen sağladığı avantajlardan dolayı tercih
edilmektedir. Hidrojenperoksit ağartmasıyla çok iyi ve kullanım sırasında
değişmeyen bir beyazlık derecesi elde edilmektedir.
Hidrojenperotsit ağartması yapılırken ağartma çözeltisinde Fe, Mn ve Cu
gibi metal iyonları ve bunların oksitlerinin bulunmamasına dikkat edilmelidir.
Çünkü eğer bu maddeler çözeltide bulunursa kumaş üzerinde istenmeyen
durumların meydana gelmesi kaçınılmazdır. Hidrojenperoksit kullanılarak yapılan
ağartma işlemi sırasında makina elemanlarında korozyon meydana
gelmemektedir. Ayrıca hidrojenperoksit ağartmasının dezavantajı yok denecek
kadar azdır.

•Hidrojenperoksit ağartmasında eğer yukarıdaki bahsedilen metal


Örnek

iyonları bulunursa kumaşta delikler meydana gelebilir.

Optik Ağartma İşlemi


Optik ağartıcılar tekstil materyallerine verilerek ultraviyole ışınlarının
görünür ışığa dönüşmesini sağlarlar ve böylece görünür spektrum alanındaki

115
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

yansımayı arttırırlar. İşte bu işlem ile normal görünür bölgedeki yansımakta olan
ışık ışınlarının artmış olması bize o kumaşı daha beyaz olarak göstermektedir. Ön
terbiye işlemlerinde asıl ağartma işleminden sonra veya bitim işlemleri sırasında
optik ağartıcılar kumaşa verilebilirler. Bu işlem için kullanılan kimyasal maddeler
sarı veya mavi nüanstaki boyar maddelerdir.

Merserizasyon İşlemi
Gerçek anlamda merserizasyoın işlemi yalnızca pamuklu tekstil mamullerine
yapılan ve pamuk terbiye işlemlerinin en önemlilerinden biridir. Merserizasyon
işleminin ana mantığı, derişik bazik ortamda pamuklu tekstil mamulünün şişirilme
ve gerdirilme işlemidir. Yani bu işlem pamuklu mamulü kuvvetli bir bazın derişik
çözeltisi yardımıyla işleme sokmak ve bu işlem sırasında mamule gerilim
uygulamaya dayanmaktadır. Kuvvetli baz olarak ise genellikle sodyumhidroksit
Merserizasyon
(%20-26’lık NaOH) kullanılmaktadır.
işleminin ana mantığı,
derişik bazik ortamda Normal pamuk liflerinde uzunlamasına kesit tirbüşonvaridir ve pamuk lifleri
pamuklu tekstil böbrek şeklinde bir enine kesite sahiptirler. Merserizasyon işlemi sonrasında
mamulünün şişirilme ve pamuk liflerinde şişme meydana gelir ve uzunlamasına kesit silindirik, enlemesine
gerdirilme işlemidir.
olan kesit de daire şekline yaklaşmaktadır. Merserizasyon işlemi sonrasında kumaş
aşağıda sıralanmış özellikler meydana gelmektedir:
• Yıkamaya dayanıklı bir parlaklık efekti
• Mukavemet artması
• Boyar madde absorblama yeteneğinin artması
• Kumaşta fiziksel sıklık artması
• İpliğin veya kumaşın boyunda kısalma (çekme)
• Suyu absorlama yeteneğinde artma
Merserizasyon işlemi, haşılı sökülmemiş ham beze, haşıl sökme işleminden
sonra, hidrofilleştirme işleminden sonra, ağartma ve boyama işleminden sonra
yapılabilir. Görsel 5.9.da merserizasyon işlemi görmüş pamuklu kumaş
görülmektedir. Bu kumaş daha parlak olduğundan dolayı tüketicilerin ilgisini
çekmektedir.

Görsel 5.8. Pamuklu Kumaş


Görsel 5.9. Merserizasyon İşlemi Görmüş
Pamuklu Kumaş

116
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

Karbonizasyon İşlemi
Kirli yün liflerinde ağırlıklarının %5-40’ı kadar pıtrak, diken, ot, yem artıkları
gibi bitkisel atıklar bulunmaktadır. Bu artıkların bir kısmı yıkama işlemi sonucunda
uzaklaştırılabilmektedir. Pıtrak ve diken gibi liflere iyi tutunmuş maddeler yıkama
ve hatta mekanik etkilerle bile uzaklaştırılamamaktadır. İşte bu liflerden
Yün liflerinden uzaklaştırılamayan maddeler karbonizasyon işlemi ile yok edilebilir (Görsel 5.10.).
uzaklaştırılması zor olan
pıtrak ve diken gibi Karbonizasyon işlemi kimyasal bir işlemdir. Bu işlem yıkanmış yüne veya
maddeler yünlü kumaşlara uygulanabilir. Karbonizasyon işleminin esası, tekstil mamulünün
karbonizasyon işlemi ile inorganik asitlerle veya sıcakta asidik özellik gösteren tuzlarla yüksek
yok edilir. temperatürde işlem görmesine dayanır. Bu işlem ile bitkisel atıklar, asidin etkisi ile
karbon ve su oluşturacak şekilde pirolize uğrarken yün liflerinin yapısında önemli
derecede bir değişiklik meydana gelmemektedir.

Görsel 5.10. Karbonizasyon İşlemi Görmüş Yün Lifleri

Fiksaj İşlemi
Fiksaj işlemi, tekstil mamullerine sıcak su, nem veya kuru sıcak hava
sayesinde, şekilsel stabilite kazandırılması işlemidir. Yani tekstil ürününe belli bir
istek doğrultusunda verilen şeklin mümkün olduğunca stabil, yani kalıcı hâle
Fiksaj işlemi genel getirilmesi işlemidir. Genel olarak yünlü mamullerde ve sentetik elyafa uygulanır.
olarak yünlü mamullere
Yünlü kumaşlara uygulanan fiksaj işleminin asıl amacı en başta yünlü
ve sentetik elyafa
kumaştaki iç gerilimlerin giderilmesidir. Yünlü kumaşa fiksaj işlemi uygulanarak
uygulanır.
şekil verilmek isteniyorsa ilk başta yünün plastikleştirilmesi gerekmektedir. Yapıda
bulunan bağların koparılmasında çeşitli faktörler vardır. Bunlar: Nem (su), sıcaklık,
kimyasal maddeler ve basınçtır.

Krablama İşlemi
Krablama işlemini özü, yünlü kumaşların düzgün durumdayken sıcak su ile
işleme sokulmaları ve soğutulmalarına dayanmaktadır. Bu şekilde işlem görmüş bir
kumaşta; daha sonra uygulanacak olan yaş işlemler sırasında kumaş daha az çeker
duruma geçmektedir. Kumaşta daha öncesinde var olan kırışıklık izleri giderilebilir.
Daha sonrasında uygulanan yaş işlemlerde keçeleşme tehlikesi azalır. Kumaşın
yüzey düzgünlüğünde ve parlaklığında artma meydana gelir. Kumaşın tutumunda
olumlu gelişmeler meydana gelmektedir.

117
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

Dinkleme İşlemi
Dinkleme işleminin bir diğer adı da keçeleştirmedir. Bu işlem ile yünlü
mamullerinin istenerek, düzenli ve kontrollü olarak keçeleştirilmesi yapılmaktadır.
Yani yün liflerinin keçeleşme özelliğinden faydalanılarak kumaşın tutum ve
görünümünün değiştirilmesidir.
Dinkleme işlemi sonucunda yünlü kumaşlar sadece az veya çok
keçeleşmezler aynı zamanda dokuma ile mümkün olmayan derecede sıkışırlar.
Dinkleme işlemiyle birlikte kumaş dayanım değerlerinde de artma meydana
gelmektedir. Ayrıca dinklenmiş kumaşların rüzgâr veya diğer dış etkilere karşı
koruma özelliği de artmış olur. Dinkleme işlemi yapıldığı ortam göz önüne
alındığında 3’e ayrılmaktadır. Bunlar: Bazik dinkleme ,asidik dinkleme ve nötr
dinklemedir. Görsel 5.12’de dinkleme işlemi görmüş yün lifleri görülmektedir.

Görsel 5.11. (solda) Dinklenmemiş Yün Görsel 5.12. (sağda) Dinkleme İşlemi
Lifleri Görmüş Yün Lifleri

TEKSTİLDE UYGULANAN GENEL BİTİM İŞLEMLERİ


Bitim işlemleri adından da anlaşılacağı gibi tekstil terbiye işlemlerinde
ağartma, boya ve baskı işlemleri sonrasında yapılan işlemlerin tümünü
kapsamaktadır. Bitim işlemlerinin bir diğer adı ise apredir. Tekstilde uygulanan
Bitim işlemlerinin diğer bitim işlemlerinin amaçları aşağıda sunulmuştur:
adı apredir.
• Tekstil ürününün tutumunu ve görünümünü değiştirmek ve geliştirmektir.
• Tekstil mamulüne yeni kullanım özellikleri kazandırmak veya var olan
özellikleri geliştirmektir.
• Konfeksiyon işlemi için çalışma kolaylığı sağlamaktır.
Bitimde asıl ağırlığı oluşturan işlemler, tekstil ürünlerine fonsiyonel özellikler
kazandırmak ve bu özellikleri geliştirmektir. Diğer terbiye işlemlerinden farklı
olarak bitim işlemlerinden beklenen ana özellik, tekstil ürünlerinin satışa ve
tüketicinin beğenisine hazır hâle getirmektir. Bitim işlemleri sayesinde yerine göre
tekstil mamulüne çok fazla oranda değer artışı kazandırmak mümkündür.

118
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

Genel bitim işlemleri mekanik yolla veya kimyasal maddeler yardımıyla


yapılmaktadır. Mekanik yöntemlerle yapılan bitim işlemleri çevre dostu ve çevre
koruyucu yöntemlerdir. Kimyasal yöntemlerle yapılan bitim işlemlerinde emdirme,
çektirme, püskürtme veya kaplama yöntemleri kullanılabilmektedir.

• Siz de tekstil sektöründe yapılan çevre dostu işlemlere örnekler


Etkinlik
Bireysel

veriniz.

Daha öncede belirtiğimiz gibi bitim işlemleri kimyasal veya mekanik


yöntemlerle yapılabilir. Aşağıda bu iki farklı yöntemle yapılan bazı önemli bitim
işlemlerinden bahsedilecektir:
Kimyasal yöntemler Mekanik yöntemler
* Tutum kazandırma * Şardon
Bitim işlemleri kimyasal * Su iticilik * Sanfor
veya mekanik
* Buruşmazlık * Zımpara
yöntemlerle yapılabilir.
* Güç tutuşurluk * Kalandır
* Keçeleşmezlik * Pres
* Antibakteriyellik * Dekatür

Kimyasal Bitim İşlemleri


Tutum Kazandırma İşlemi
Tüketici bir ürüne yönelirken ilk başta rengi ve modeli ile ürün onu kendine
çeker, daha sonrasında ise tüketicide ürüne dokunma isteği oluşur. İşte bu yüzden
ürünün tutumu satış politikası açısından çok önemlidir. Ön terbiye sırasında
kaybettiği bazı özellikleri kumaşa yeniden kazandırarak tutum özelliklerini
iyileştirmek için bu işlem yapılmaktadır.

•Piyasada satılan havlular satışa sunulmadan önce yumuşatma


Örnek

işlemine tabii tutulurlar.

Bütün bitim işleri az veya çok oranda tutum özelliklerini etkilemektedir.


Ancak özel olarak yapılan bu işlem sayesinde mamullere istenilen tutum özellikleri
kazandırılmaktadır. Kimyasal maddeler yardımıyla yapılan tutum kazandırma
reçetesinde bulunabilecek maddeler aşağıdaki gibi sıralanmıştır:
• Sertlik sağlayıcı maddeler
• Yumuşatıcı maddeler

119
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

• Ağırlaştırma ve dolgu maddeleri


• Higroskopik, antiseptik maddeler
• Koku güzelleştirici maddeler
• Optik ağartıcılar
Yukarıdaki maddelerin hepsi kullanım yerine göre önemlidir. Ancak
yumuşatıcı maddelerin tekstil sektöründe önemli bir yeri vardır. Tekstil
ürünlerinde yumuşak tutum bugün için en çok istenilen özelliklerin başında
gelmektedir. Son zamanlarda kumaşlardan beklenen süper yumuşak tutum aynı
zamanda tüketici tarafından moda eğilimi olarak da karşımıza çıkmaktadır.

Su İticilik Bitim İşlemi


Su iticilik işleminin esası kumaş yüzeyinde suyu sevmeyen bir film
tabakasının oluşturulmasına dayanmaktadır. Bu işlem için kullanılan kimyasal
maddeler yardımıyla kumaşın üst yüzey gerilimi suya karşı yükselmiş olur.
Doğal lifler geneli itibarıyla suyu seven tekstil materyalleridir. Hele ki ön
terbiye işlemlerinde yağı alınmış yün ve yağ, mum ve pektinden uzaklaştırılmış
Su iticilik kimyasal pamuk, suyu daha fazla sever bir yapı kazanmıştır. Su iticilik etkisiyle kazandırılmak
maddeleri ile kumaşın
istenen özellik ham pamuktaki gibi su itici özelliğe sahip bir etkidir (Görsel 5.13.).
üst yüzey gerilimi suya
karşı arttırılmış olur. Su iticilik işleminde kullanılan kimyasallarla sadece kumaş yüzeyinde suyu
sevmeyen ince bir zar oluşturulduğu için kumaşın iç yapısı ve gözenek yapısı bu
durumdan olumsuz yönde etkilenmez. Su iticilik işleminde kullanılan kimyasal
maddeler, parafin ve mum emülsiyonları, reçine oluşturan maddeler ve organik
silisyum bileşikleridir.

Görsel 5.13. Su İticilik Bitim İşlemi Görmüş Kumaş ve Üzerinde Su Damlası

Buruşmazlık Bitim İşlemi


Selüloz esaslı tekstil ürünleri genel itibarıyla kırışmaya müsaittir. Eğer bu
ürünler moda açısından kırışık kullanılmayacaksa doğasından gelen bu özelliğin
mümkün olduğunca değiştirilmesi gerekmektedir. Bilindiği üzere selülozik yapıdaki
lifler arasında pamuk, keten ve viskon yer almaktadır. Bunların gerek tek
kullanımları, gerekse farklı liflerle karışımlarının kullanılması sırasında buruşmazlık
işlemi görmeleri önemli avantajlar sağlamaktadır.

120
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

Buruşma olayının esası bir buruşturma kuvvetinin etkisi altında lif içinde yer
değiştiren ve yeni bir konum kazanan lif elementlerinin bulundukları konumda
yeni yan bağlar oluşturarak yeni durumlarını benimsemeleri ile olmaktadır. Eğer
Buruşmazlık işlemi için buruşma işlemi böyle meydana geliyorsa buruşmazlığın temel mekanizması da
kullanılan kimyasal bunun tam tersi olmalıdır. Yani buruşmazlık işlemi ile lif elementlerinin hareketliliği
maddeler arasında, kısıtlanmalı ya da bu lif elementleri hareket etseler bile yeni konumlarında yan
reçine oluşturan
bağlar oluşturmaları engellenmelidir. Buruşmazlık işlemi için kullanılan kimyasal
buruşmazlık maddeleri
ve reaktan bileşikler maddeler arasında, reçine oluşturan buruşmazlık maddeleri ve reaktan bileşikler
gösterilebilir. gösterilebilir. Buruşmazlık bitim işleminin sağladığı başlıca özellikler arasında;
işlemin etki dercesine göre kumaşta daha az buruşma, yıkamada boyut stabilitesi
kazanma ve deformasyonlarda azalma, yıkama sonucunda daha erken kuruma,
kolay ütülenme ve kalıcı plise etkileri, kumaşlarda boncuklanma (pillinglenme)
eğilimi azalması gösterilmektedir. Görsel 5.14.te buruşmazlık bitim işlemi görmüş
olan keten kumaşların buruşma açıları ölçülmektedir.

Görsel 5.14. Buruşmazlık Bitim İşlemi Görmüş Gömleklik Kumaş (Url.1)

Güç tutuşurluk bitim işlemi


Güç tutuşurluk işlemi, kimyasal bitim işlemleri arasında önemli bir yere
sahiptir. Güç tutuşurluk kimyasal maddeleri kullanılarak elde edilmek istenilen ana
etki, tekstil ürünlerinin tutuşması için gerekli olan enerjiyi mümkün olduğunca
yükseltmek ve yanma durumunda açığa çıkan enerjiyi azaltmaktır. Bu kimyasal
maddelerin seçiminde ise ısıyı absorlayıcı madde kullanmak, halojen bileşiklerini
alev zehiri olarak kullanmak, liflerin yanma mekanizmasını değiştirmeyi sağlayan
özelliklerde madde kullanımına dikkat etmek gerekmektedir.
Askerî giysiler, her türlü perdelik ve döşemelik kumaşlar, halılar, itfaiyeci ve
pilot giysilerinin güç tutuşurluk bitim işlemi görmesinde fayda vardır. Ancak güç
tutuşurluk bitim işlemi görmüş tekstil mamullerinin tuşesi değişmektedir. Bu da
istenilmeyen bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır.

•İtfaiyeci giysileri incelnediğinde, sert bir tutumla


Örnek

karşılaşılmaktadır.

121
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

Keçeleşmezlik bitim işlemi


Keçeleşmezlik bitim işlemi yünlü kumaşlara uygulanan kimyasal bir bitim
işlemidir. Yünlü mamullerin keçeleşmesini nedeni liflerde bulunan pul tabakasıdır.
Yünlü mamullerin
Yünlü kumaşların keçeleşmesini önlemek için yün liflerinde keçeleşmeye neden
keçeleşmesinin nedeni
liflerde bulunan pul olan özellikleri bilmek ve bu özellikleri ortadan kaldırmak gerekmektedir. Buna
tabakasıdır. göre;
• Yünün yüzeyinde bulunan pul tabakasının uzaklaştırılması veya bu
tabakanın etkisiz hâle getirilmesi,
• Yün liflerinin esneme-büzüşebilme ve daha sonrasında yine eski
durumlarına dönebilme yetenekleri zayıflatılarak,
• Yünlü iplikleri oluşturan liflerin hareket yetenekleri kısıtlanarak
keçeleşmez hâle getirilebilir.
Keçeleşmezlik yöntemleri başlıca 4 grupta sınıflandırılmaktadır. Bunlar:
Yükseltgeme yöntemleri, katma (polimer oluşturma) yöntemleri, fiziksel
yöntemler ve kombine yöntemlerdir.
Keçeleşmezlik işlemiyle genelde kimyasal (asit yardımıyla) madde yardımıyla
yün liflerinde bulunan pul tabakası yok edilir. Ayrıca pulların üzerine yapay reçine
çözeltisi nüfuz ettirilerek örtücü bir tabaka ile kaplanır. Bu yapay reçine yün lifinin
yüzeyi üzerinde polimerizasyon işlemi ile pulları kaplayan bir tabaka hâline gelir.
Keçeleşmezlik işlemi yapılırken işlem anında yünün keratin tabakasının zarar
görmemesini sağlamak, kumaşın tutumunun olumsuz yönde etkilenmemesi ve
yünün fizyolojik değerlerinde düşüşe neden olmaması gerekmektedir.
Keçeleşmezlik işlemi sayesinde yünlü kumaşın, sürtünme ve kopmaya karşı
dayanımı artar. Bunun yanı sıra yünün boyanabilirlik özelliği artarken
boncuklanma oluşumu azalır.

Antibakteriyellik bitim işlemi


Günümüzde teknolojinin ilerlemesiyle birlikte özellikle insanların ulaşım ağı
imkânı da gelişmiştir. Bu durumun getirdiği birçok avantajın yanında, aynı
zamanda bu olay istenmeyen durumlara da neden olmaktadır. İstenmeyen
durumların başında ise günümüzde de karşılaştığımız gibi dünyanın bir uçundaki
mikropların dünyanın diğer bir ucuna taşınmasıdır. Bunun için günümüzde
antibakteriyellik bitim işlemleri görmüş tekstil mamulleri tüketiciler tarafından
talep edilmektedir.

•Özellikle ebeveynler bebekleri için antibakteriyel ürünleri


Örnek

tercih etmektedir.

Özellikle doğal yapıdaki tekstil ürünleri, mikropların yaşaması için uygun


nem, sıcaklık ve besi yeri oluşturmaktadırlar. Bu mikroplar tekstil mamulleri

122
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

üzerinde istenilmeyen etkiler oluşturmaktadır. Bu etkiler arasında, kötü koku,


mukavemet kaybı, renk değişikliği gösterilebilir.
Antibakteriyellik bitim işleminin esası, mikroorganizmaların tekstil
Doğal yapıdaki tekstil ürünlerine yerleşmesini engellemek ya da bu mikroorganizmaların tekstil
ürünleri,
ürünlerine bulaşsa bile burada üremesini önlemeye dayanmaktadır.
mikroorganizmaların
Antibakteriyellik bitim işlemlerinde günümüzde genellikle gümüşlü bileşikler
yaşaması için uygun
nem, sıcaklık ve besi kullanılırken son zamanlarda bitkisel ürünlerle birlikte tekstil mamullerine
yeri oluştururlar. antibakteriyel özellik kazandırılması üzerine çalışmalar yapılmaktadır.

•Bitkisel ürünlerle tekstil mamullerine antibakteriyel özellik


Örnek

kazandırılması için yapılan çalışmalar arasında en çok


kullanılan bitkisel kaynaklar olarak nar kabuğu ve soğan
kabuğu gösterilebilir.

Görsel 5.15’te tekstilde uygulanan antibakteriyel bitim işleminin yapımı


gösterilmektedir.

Görsel 5.15. Antibakteriyel Bitim İşlemi Uygulaması

Mekanik Bitim İşlemleri


Şardonlama işlemi
Şardonlama işleminde özellikle kumaştaki atkı ipliklerinin lif uçları şardon
kancaları ile kumaş yüzeyine çıkarılmaktadır. Böylece kumaş, tüylü ve yumuşak bir
yapı kazanmaktadır. Yani kısaca kumaş yüzeyini mekanik etkilerle tüylendirme
işlemine şardonlama denilmektedir. Bu işlem ile lifler ipliklerin içerisinden
şardonlama elemanları ile (diken ve kancalar) dışarı çekilir. Kumaş yüzeyinde
oluşan havlı tabaka yardımı ile birlikte kumaşta hacim artışı olmakta ve ısı kaybı
engellenmektedir.
Bir kumaşın şardonlama öncesi gördüğü işlemler o kumaşın
şardonlanmasında etkilidir. Örneğin, kumaş daha öncesinde fiksaj, pres ve kalandır
gibi işlemlerden geçmiş ise şardonlama işlemi zorlaşmaktadır. Şardonlama işlemi,
yün, sentetik, selüloz ve bunlarım karışımları ile dokuma ve örme kumaşlara
uygulanabilen bir işlemdir. Şardonlama işleminin başlıca amaçları: Kumaşa
yumuşak bir tutum kazandırmak, kumaşa havlı (tüylü)bir görünüm kazandırmak,

123
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

kumaşın ısı absorblamasını sağlamak ve modaya uygun özel görünümlü kumaş


elde etmektir.
Piyasadaki şardonlu kumaşlar arasında, flanel kumaşlar, beaver kumaşlar,
pelüş ve velur gösterilebilir. Özellikle şardonlama işlemi battaniye yapımında
kullanılmaktadır. Görsel 5.16’da şardonlama işlemi görmüş battaniye
görülmektedir.

Görsesl 5.16. Şardonlama İşlemi Görmüş Battaniye


Sanfor işlemi
Sanfor kumaşlara çekmezlik kazandıran mekanik bir bitim işlemidir. Bu
mekanik çekmezlik etkisinin kumaşa kazandırılması için sanfor makinaları
kullanılır. Sanfor makinasının çekmezlik sağlama prensibi, makinadaki kumaşa atkı
yönünde istenilen en ayarı verilirken asıl amaç kumaşın çözgü yönünde
çektirilmesidir. Sanfor makinasında kumaşın cinsine ve yapısına göre %15-17
arasında çektirmek mümkündür. Kumaşa çekmezlik kazandırılması için kumaşın
belirli ölçülerde boydan çektirilir ve eni ayarlanır. Bu yeni en ve boy sabitlenerek
işlemin kalıcı olması sağlanır. Bu işlem neticesinde kumaş iç gerilimlerden kurtulur
ve çekmezlik kazanır.
Sanfor makinasının önemli kısımları arasında, giriş çekme silindiri,
nemlendirme ve buharlama kamarası, ısıtma ve nem dengeleme silindiri, en ayar
gergefi, lastik bandlı çektirme ünitesi, keçeli kalandır ve keçe bulunmaktadır.

Zımpara işlemi
Mekanik bitim işlemleri arasında yer alan zımpara işleminin bir diğer adı da
süetlemedir. Zımpara işlemi sonunda kumaş yumuşak bir tutum ve yapay deri
görünümü kazanmaktadır. Bu işlem ile kumaşa şardon işleminden daha az olmak
üzere hafif tüylendirme efekti sağlanmaktadır. Zımpara işlemi genel olarak
Zımpara işleminin bir
diğer adı da pamuklu kumaşlara yapılır. Zımpara işlemi çevre dostu bir işlemdir.
süetlemedir. Zımpara işlemi ile kumaşlara moda olan yumuşak, dolgun ve akıcı bir tutum
kazandırılır. Zımparalama işleminin başlıca amaçları arasında aşağıdakiler
gösterilebilir:
• Kumaşın yüzey kısmına değişik bir görünüm kazandırmak
• Kumaş yüzeyinde kaygan ve yumuşak bir tutum elde etmek
• Dokuma ve örme kumaş yapısını bozmadan yüzeyde kısa havlı bir yapı
elde etmek
• Giyim için konfor özelliklerini iyileştirmek

124
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

• Pillinglemeyi azaltmak ve şardon işlemi için ön hazırlık yapmak


• Yüzeyi bir madde ile kaplanacak olan kumaş için daha iyi tutunma özelliği
kazandırmak için zımpara işlemi yapılır.
Zımpara işlemi yakın zamanlara kadar kuru kumaşa yapılan bir işlemdi.
Ancak son zamanlarda yaş kumaşa da uygulanmaktadır. Görsel 5.17’de zımpara
işlemi görmüş kumaş görülmektedir.

Görsel 5.17. Zımpara İşlemi Görmüş Kumaş

Kalandır işlemi
Mekanik bitim işlemleri arasında olan kalandırlama işleminin basit tanımı,
kumaşın basınçlı iki silindir arasından geçirilerek yüzeyinin düzgün hâle
getirilmesidir. Kalandırlama işlemi sentetik, selüloz ve bunların karışımı olan
kumaşlara uygulanan bir işlemdir. Kalandır işleminin bir başka tanımı ise kumaşın
Yünlü kumaşların buhar altında veya belli bir ısıda başınçlı silindirler arasından geçirilerek ütüleme
düzgünleştirilme işlemi ve parlatma işlemidir. Yünlü kumaşların düzgünleştirilme işlemi kalandır ile
kalandır ile yapılamaz. yapılamaz.
Kalındırlama işlemi, sıcak kalındırlama ve soğuk kalandırlama olmak üzere
iki şekilde yapılmaktadır. Eğer yüksek sıcaklıklarda kalandırlama işlemi yapılacaksa
kâğıt ve pamuk kaplı silindirler kullanılır. Kalandırlama işlemi sonucunda kumaşın
doğru yüzü parlaklık kazanır. Bu yüzden kalandır işlemi genellikle gömleklik
kumaşlara uygulanır.

Pres işlemi
Tekstil ürünlerine terbiye dairesini terk etmeden önce genellikle bir yüzey
düzgünleştirme işlemi uygulanır. Bu işleme ise presleme işlemi denir. Bu işlem
sonucunda kumaş daha kapalı bir yapı kazanır, parlaklığı artar ve tutumu değişir.
Parlaklığın artmasının ana sebebi ise pres işlemiyle kumaş yüzeyinin
düzgünleşmesi ve üzerine düşen ışığın doğrusal veya doğrusala yakın olarak
yansımasıdır.
Bu yüzey düzgünleşme işlemi mamullere basınç ve sıcaklık etkisi ile
sağlanmaktadır. Yün ve yün karışımı kumaşların yüzey düzgünleştirilmesi kalandır
ile yapılamaz. Bunun için özel üretilen presler kullanılır. Bunlar, mulden pres ve
elektrikli presdir.

125
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

Dekatür işlemi
Dekatür işlemi, yünlü kumaşların daha önce kazanmış olduğu özelliklerin
fikse edilmesidir. Yani bir fiksaj işlemidir. Yünlü kumsaşların en son gördüğü
Dekatür, yünlü işlemlerden biridir. Kuru dekatür ve yaş dekatür olmak üzere iki çeşidi vardır.
kumaşlara uygulanan Dekatür işleminin ana amacı kumaşı dikime hazır hâle getirmektir.
bir fiksaj işlemidir.

126
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

•TEKSTİLDE UYGULANAN ÖN TERBİYE İŞLEMLERİ


•Ön terbiye işlemleri tekstil terbiye işlemlerinin ilk adımını oluşturur ve daha
sonra yapılacak olan terbiye işlemleri için bir ön hazırlık işlemidir. Tekstil
mamulü üzerindeki yabancı maddelerin uzaklaştırılması için yapılmaktadır.
•Fırça-Makas
•Fırça-makas işlemleri terbiye işletmesine gelen çoğu kumaşa uygulanan ilk
Özet
işlemdir. Fırçalama işlemindeki asıl amaç, kumaşı iki yüzünden fırçalayarak
kumaş yüzeyindeki uçuntu, toz ve istenmeyen maddelerin
uzaklaştırılmasıdır.
•Yakma işlemi
•Yakma işleminin ana mantığı kumaş ve iplik yüzeyinde bulunan lif uçları ve
tüycükleri yakarak kumaştan uzaklaştırmaktır.
•Haşıl sökme
•Haşıllama işlemi çözgü ipliklerine yapılan bir işlemdir. Bu işlemdeki ana
amaç, dokuma makinalarında iplik kopuşlarını engellemektir. Dokuma
işleminde sonra bu maddelerin kumaştan uzaklaştırılması gerekmektedir.
•Hidrofilleştirme (Bazik işlem)
•Adı üstünde tekstil mamulüne hidrofil bir yapı kazandırmayı amaçlayan
işlemdir. Özellikle selülozik yapıda (pamuk vb.) bulunan tekstil ürünlerine
uygulanmaktadır.
•Ağartma işlemi
•Ağartma oksidasyon işlemi vasıtasıyla kumaş üzerindeki renkli maddelerin
yok edilmesidir. Yani tekstil mamullerinin ham renginin giderilerek
beyazlatılması işlemidir. Ağartma işleminin bir diğer ismi ise kasar işlemidir.
•Merserizasyon işlemi
•Gerçek anlamda merserizasyoın işlemi yalnızca pamuklu tekstil mamullerine
yapılan ve pamuk terbiye işlemlerinin en önemlilerinden biridir.
Merserizasyon işleminin ana mantığı, derişik bazik ortamda pamuklu tekstil
mamulünün şişirilme ve gerdirilme işlemidir.
•Karbonizasyon işlemi
•Kirli yün liflerinde, pıtrak ve diken gibi liflere iyi tutunmuş maddeler yıkama
ve hatta mekanik etkilerle bile uzaklaştırılamamaktadır. İşte bu liflerden
uzaklaştırılamayan maddeler karbonizasyon işlemi ile yok edilebilir.
•Fiksaj işlemi
•Fiksaj işlemi, tekstil mamullerine sıcak su, nem veya kuru sıcak hava
sayesinde şekilsel stabilite kazandırılması işlemidir.
•Krablama işlemi
•Krablama işlemini özü, yünlü kumaşların düzgün durumdayken sıcak su ile
işleme sokulmaları ve soğutulmalarına dayanmaktadır.
•Dinkleme işlemi
•Dinkleme işleminin bir diğer adı da keçeleştirmedir. Bu işlem ile yünlü
mamullerinin istenerek düzenli ve kontrollü olarak keçeleştirilmesi
yapılmaktadır.
•TEKSTİLDE UYGULANAN GENEL BİTİM İŞLEMLERİ
•Bitim işlemleri adından da anlaşılacağı gibi tekstil terbiye işlemlerinde
ağartma, boya ve baskı işlemleri sonrasında yapılan işlemlerin tümünü
kapsamaktadır. Bitim işlemlerinin bir diğer adı ise apredir. Bitim işlemleri
sayesinde yerine göre tekstil mamulüne çok fazla oranda değer artışı
kazandırmak mümkündür.
• Genel bitim işlemleri mekanik yolla veya kimyasal maddeler yardımıyla
yapılmaktadır.

127
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

•Kimyasal Bitim İşlemleri


•Tutum kazandırma işlemi
•Ön terbiye sırasında kaybettiği bazı özellikleri kumaşa yeniden kazandırarak
tutum özelliklerini iyileştirmek için bu işlem yapılmaktadır.
•Su iticilik bitim işlemi
Özet (devamı)
•Su iticilik işleminin esası kumaş yüzeyinde suyu sevmeyen bir film tabakasının
oluşturulmasına dayanmaktadır.
•Buruşmazlık bitim işlemi
•Selüloz esaslı tekstil ürünleri genel itibarıyla kırışmaya müsaittir. Eğer bu
ürünler moda açısından kırışık kullanılmayacaksa doğasından gelen bu
özelliğin mümkün olduğunca değiştirilmesi gerekmektedir.
•Güç tutuşurluk bitim işlemi
•Güç tutuşurluk kimyasal maddeleri kullanılarak elde edilmek istenilen ana
etki tekstil ürünlerinin tutuşması için gerekli olan enerjiyi mümkün
olduğunca yükseltmek ve yanma durumunda açığa çıkan enerjiyi azaltmaktır.
•Keçeleşmezlik bitim işlemi
•Keçeleşmezlik bitim işlemi yünlü kumaşlara uygulanan kimyasal bir bitim
işlemidir.
• Antibakteriyellik bitim işlemi
•Antibakteriyellik bitim işleminin esası, mikroorganizmaların tekstil ürünlerine
yerleşmesini engellemek ya da bu mikroorganizmaların tekstil ürünlerine
bulaşsa bile burada üremesini önlemeye dayanmaktadır.
•Mekanik Bitim İşlemleri
•Şardonlama işlemi
•Kısaca kumaş yüzeyini mekanik etkilerle tüylendirme işlemine şardonlama
denilmektedir.
•Sanfor
•Sanfor kumaşlara çekmezlik kazandıran mekanik bir bitim işlemidir.
• Kalandır işlemi
•Mekanik bitim işlemleri arasında olan kalandırlama işleminin basit tanımı,
kumaşın basınçlı iki silindir arasından geçirilerek yüzeyinin düzgün hâle
getirilmesidir.
•Pres işlemi
•Tekstil ürünlerine terbiye dairesini terk etmeden önce genellikle bir yüzey
düzgünleştirme işlemi uygulanır. Bu işleme ise presleme işlemi denir.
•Dekatür işlemi
•Dekatür işlemi yünlü kumaşların daha önce kazanmış olduğu özelliklerin fikse
edilmesidir.

128
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Tekstilde uygulanan bitim işlemlerinin diğer adı nedir?
a) Apre
b) Kasar
c) Ağartma
d) Merserizasyon
e) Yakma

2. Kumaş yüzeyindeki lif ve iplik uçlarını kesmeyi sağlayan işlemin adı nedir?
a) Merserizasyon
b) Güç tutuşurluk
c) Haşıl sökme
d) Makas
e) Hidrofilleştirme

3. Nişasta hasılı hangi enzim ile çözülmektedir?


a) Katalaz
b) Amilaz
c) Lipaz
d) Proteaz
e) Pektinaz

4. Tekstil mamulü üzerindeki renkli maddelerin yok eldilmesini sağlayan


işlem aşağıdakilerden hangisidir?
a) Bazik işlem
b) Hidrofilleştirme
c) Haşıl sökme
d) Yakma işlemi
e) Ağartma işlemi

5. Merserizasyon işlemi hangi liflerden üretilmiş tekstil mamullerine


yapılmaktadır?
a) Yün
b) Pamuk
c) Sentetik
d) Anorganik
e) Yapay

129
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

6. Dinkleme işleminin bir diğer adı nedir?


a) Parlatma
b) Hidrofilleştirme
c) Keçeleştirme
d) Biyo-parlatma
e) Yakma

7. Aşağıdakilerden hangisi tekstilde uygulanan bitim işlemlerinden biri


değildir?
a) Güç tutuşurluk
b) Antibakteriyellik
c) Su iticilik
d) Yağ iticilik
e) Merserizasyon

8. Keçeleşmezlik bitim işlemi hangi liflerden üretilmiş olan kumaşlara


uygulanır?
a) Yün
b) Pamuk
c) Jüt
d) Kapok
e) Keten

9. Tekstil mamullerine mikroorganizmaların oluşturacağı kötü etkilerden


korumak için hangi bitim işlemi uygulanır?
a) Keçeleşmezlik
b) Hidrofilleştirme
c) Antibakteriyellik
d) Güç tutuşurluk
e) Su iticilik

10. Aşağıdakilerden hangisi kumaşlara çekmezlik kazandırın mekanik bitim


işlemidir?
a) Şardonlama
b) Zımpara
c) Kalandır
d) Sanfor
e) Pres

Cevap Anahtarı
1.a, 2.d, 3.b, 4.e, 5.b, 6.c, 7.e, 8.a, 9.c, 10.d

130
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22
Ön Terbiye ve Genel Bitim İşlemleri

YARARLANILAN KAYNAKLAR
Aniş, P. (2005). Tekstil ön terbiyesi (2. Baskı). Bursa: Aktüel Yayınları - Alfa
Akademi Basım Yayım Dağıtım Ltd.Şti.
Çoban, S. (1999). Genel tekstil terbiyesi ve bitim işlemleri (1. Baskı). İzmir: Ege
Üniversitesi Tekstil ve Konfeksiyon Araştırma – Uygulama Merkezi Yayını.
Gürcüm, B.H. (2013). Tekstil malzeme bilgisi. İzmir: Kerasus Kitap.
Sarıışık, M. (2001). Tekstil terbiye işlemlerinde enzimler. İzmir: Dokuz Eylül
Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Yayınları.
Tarakçıoğlu, I. (1983). Tekstil terbiyesi ve makinaları cilt: II protein (yumurta akı)
liflerinin terbiyesi. Bursa: Uludağ Üniversitesi Basımevi.
Url.1-
<https://www.begenve.al/altinyildizclassics/1830596155531063741_58304
7285> Erişim 22.08.2020

131
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23
BOYA VE BASKI İŞLEMLERİ

• Tekstil Boyamacılığı
İÇİNDEKİLER

• Tekstil Baskıcılığı

TEKSTİL MALZEME
BİLGİSİ
Dr. Öğretim Üyesi
Fazlıhan YILMAZ

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;


• Tekstil boyamacılığı terimlerini
açıklayabilecek,
HEDEFLER

• Farklı lif kaynaklarının


boyanmasında kullanılan boyar
madde cinslerini ifade edebilecek,
• Tekstil baskıcılığı terimlerini
açıklayabilecek,
• Farklı lif kaynaklarının baskısında
kullanılan maddelerin özelliklerini
tanımlayabilecek,
• Lif karışımlarının boyama ve baskı
işlemlerini belirtebileceksiniz.

ÜNİTE

© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
6
Boya Ve Baskı İşlemleri

Tekstil Boyamacılığı

Selüloz Liflerinin
Boyanması

Protein Liflerinin
boyanması
BOYA VE BASKI İŞLEMLERİ

Sentetik Liflerin
Boyanması

Lif Karışımlarının
Boyanması

Baskı Yöntemleri

Baskı Makineleri

Özel Baskı Efektleri

Testil Baskıcılığı

133
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
Boya Ve Baskı İşlemleri

GİRİŞ
Günümüzde her yerde insanlar renkli cisimlerin etkileyiciliğine
kapılmaktadır. Endüstri alanında kullanılan boyar maddeler de doğada görülen
renklerden etkilenilerek üretilmiştir. Renk ürünlerin cazibesinin ana merkezinde
yer almaktadır. Tekstil pazarında da renk, ürünün tercih edilme sebebinin ilk
sıralarında gelmektedir. Bir tekstil mamulünün albenisini arttırmak için
renklendirme işlemi yapılır. Tüketicilerin bir mağazaya girdiklerinde ürünlere
yönelmelerinin ana sebeplerinden biri de renk faktörüdür. Bu yüzden tekstil
sektöründe boyamacılığın ve baskıcılığın çok önemli bir yeri vardır. Boyama işlemi
lif, iplik ve kumaş formundaki ürünlere yapılabilirken baskıcılık işlemi ise genellikle
kumaşa yapılmaktadır. Bu yüzden baskıcılığa bölgesel renklendirme işlemi de
denilmektedir.
Tekstil boyamacılığında ve baskıcılığında kullanılan maddelerin seçimi tekstil
mamulünde kullanılan lif cinsine göre yapılmaktadır. Örneğin; selüloz esaslı liflerin
boyanması için direkt boyar maddeler kullanılabilirken protein esaslı liflerin
boyanmasında ise metal kompleks boyar maddeler kullanılmaktadır. Bunlara ek
olarak sentetik liflerin boyanmasında da dispers boyar maddeler
kullanılabilmektedir. Burada da görülmektedir ki tekstil boyamacılığında lif cinsinin
önemli bir yeri vardır. Lif karışımlarının boyanması işleminde de genellikle karışımı
oluşturan lif cinslerinin her ikisini boyayan boyar maddelerin seçimi yapılmaktadır.
Baskıcılık işlemi genelde kumaşın her tarafına değil, belirli bir bölgesine
yapılmaktadır. Bunun için ise tekstil boyamacılığında kullanılan yöntemlerden
farklı yöntemlere ve farklı makinalara ihtiyaç duyulmaktadır.
Bu ünitede tekstil boyamacılığında farklı lif tiplerinin boyanması ve basılması
işleminde kullanılan boyar madde tipleri ve yöntemleri incelenecektir.

TEKSTİL BOYAMACILIĞI
Tekstilde renklendirme işlemindeki asıl amaç mamulün tüketici tarafından
çekici hâle getirilmesidir. Çünkü tüketici ilk başta tekstil ürününe yönelirken onun
rengi ve deseni ilgisini çekmektedir. Bu yüzden yapılan renklendirme işleminin ana
amacı ürünün çekiciliğinin arttırılmasıdır. Bunun için ise tekstil ürünleri boyama ve
bölgesel renklendirme (baskı) işlemleri ile renklendirilirler.
Bir yerde renkten bahsedebilmek için ışığa ihtiyaç duyulmaktadır. Işığın tarifi
ise belirli dalga boyu ve frekanstaki elektromanyetik dalgalardır. İnsan gözü bütün
elektromanyetik dalgaları renk olarak göremez. Sadece 400-800 nm dalga
Bir yerde renkten boyundakileri algılayabilmektedir. Bir cisim üzerine düşen bütün ışınları yansıtırsa
bahsedebilmek için beyaz, bu ışınların hepsini absorblarsa siyah görünür. Bazılarını yansıtıp bazılarını
ışığa ihtiyaç da absorblarsa farklı renklerde görünürler. İnsanlar ise cisimleri yansıtılan ışığın
duyulmaktadır.
dalga boyuna denk gelen renkte görmektedirler. Tablo 6.1’de absorlanan renkler
ve görünen renklerin dalga boyları verilmiştir.

134
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Boya Ve Baskı İşlemleri

Tablo 6.1. Dalga boyuna göre absorbe olan ve görünen renkler

Dalga Boyu Absorblanan Görünen Renk


(nm) Renk
400-430 Mor Sarı-yeşil
430-485 Mavi Sarı
485-570 Yeşil Mor
570-585 Sarı Mavi
585-610 Turuncu Yeşil-mavi
610-700 Kırmızı Mavi-yeşil

Tekstilde boyama işlemlerini etkileyen faktörlerin sayısı çok fazladır. Bu


faktörler:
• Tekstil lifinin cinsi
• Boyar madde kaynağının cinsi
• Yardımcı kimyasal kullanımı
• Boyama yöntemi
• Boyama sıcaklığı
• Boyama süresidir.

•Yüksek sıcaklıkta yapılması gereken boyama işlemi eğer düşük


Örnek

sıcaklıkta yapılırsa istenilen sonuçlar elde edilemez.

Tekstilde kullanılan boyar maddeleri boyadıkları lif cinslerine göre


sınıflandırmak mümkünken ayrıca suda çözünme durumlarına göre gruplandırmak
da mümkündür. Suda çözünen boyar maddeler arasında, direkt, reaktif, asit, bazik,
Direkt, reaktif, asit, krom boyar maddeleri bulunurken suda çözünmeyenler arasında, küp, kükürt,
bazik, krom boyar pigment boyar maddeleri bulunmaktadır. Naftol ve oksidasyon boyar maddeleri
maddeleri suda ise suda kısmen çözülmektedir.
çözünmektedir.
Selüloz Liflerinin Boyanması
Selüloz lifleri asitlere karşı hassa olup alkaliye karşı stabildir. Bu nedenle
selülozik liflerin boyanmasında genellikle alkali ya da nötral ortamlarda
çalışılmaktadır. Selüloz liflerinin boyanmasında %62 ile reaktif boyar maddeler
birinci sırada yer almaktadır. Selülozik mamullerin boyanmasından önce yapılacak
bir ağartma işlemi sayesinde canlı renklerin elde edilmesi mümkündür. Ayrıca
merserizasyon ve bazik işlem görmüş selülozik liflerde boyar madde alımı da
artmaktadır. Şimdi, selüloz esaslı lif cinsinin en önemlisi olan pamuğun boyanma
işlemleri incelenecektir.

135
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Boya Ve Baskı İşlemleri

Pamuk lifinin boyanması


Boyama işleminde, pamuk liflerinin önceden görmüş oldukları ön terbiye
işlemlerinin büyük önemi vardır. Çünkü iyi bir ön terbiye görmüş pamuk lifi
boyama işlemi sırasında kolay ıslanmakta ve böylece boyar madde alımı iyi
Boyama işleminde, derecede olmaktadır. Pamuk liflerinin boyanmasında, direkt boyar maddeler,
pamuk liflerinin indosol boyar maddeler, naftol boyar maddeler, küp boyar maddeler, indigo boyar
önceden görmüş maddeleri, kükürt boyar maddeleri, pigment boyar maddeleri ve reaktif boyar
oldukları ön terbiye maddeler kullanılmaktadır.
işlemlerinin büyük
önemi vardır. Direkt boyar maddeler
Direkt boyar maddeler suda çözünür boyar maddeler grubunda yer
almaktadır. Bu boyar maddeler çoğunlukla azo grubu boyar maddeleridir. Direkt
boyar maddelerin liflere karşı afiniteleri (istekleri) vardır. Herhangi bir maddeye
ihtiyaç duymadan kolayca liflere bağlanabildikleri için bu boyar maddelerin ismi
direkt boyar maddelerdir. Bu boyar maddelerle pamuk ve rejenere selüloz
elyaflarının boyama işlemleri kolay ve ucuz bir şekilde yapılabilir.
Direkt boyar maddeler boyama banyosu içerisinde ilk başta liflere
yaklaşmakta ve difüzyon ile liflerin amorf bölgelerinden içeriye girmektedirler. Son
olarak kimyasal bağlar (H-köprüleri, Van der Waals (kohezyon) kevvetleri, Diphol
çekim kuvvetleri) yardımıyla liflere bağlanmaktadırlar. Bu boyar maddelerle
yapılan boyama işlemlerinde çektirme ve emdirme (pad-batch, pad-jig, pad steam
gibi) yöntemleri kullanılabilmektedir. Bu boyar maddelerin avantajları arasında,
boyama işlemi sonrasında uzun yıkama işlemi olmaması, hatalı boyama
işlemlerinin düzeltilebilmesi, boyama işleminin kolay olması, atık su yükünün
düşük olması ve boyama flottesinin tekrar kullanılabilmesi gösterilebilir.
Sakıncaları arasında ise yaş haslıklarının düşük olması vardır.

Reaktif boyar maddeler


Pamuklu mamüllerin boyanmasında en çok kullanılan boyar madde
grubudur. Reaktif boyar maddeler selülozik liflere kovalent bağla sağlam bir
şekilde bağlandıklarından dolayı yaş haslıkları iyi olan boyama sonucuna
ulaşılmaktadır. Bu boyar maddelerin selüloz esaslı liflerin ve karışımlarının
boyanmasında en önemli boyar madde olmasının sebebi, geniş renk paletine sahip
olmaları, çok sayıda boyama yöntemine uygunluk göstermeleri ve yüksek yaş
haslıkları sayesindedir. Selüloz esaslı liflerin yarıdan fazlası bu boyar madde ile
boyanmaktadır ve ileriki zamanlarda bu boyar maddenin öneminin daha da
artacağı düşünülmektedir.

Reaktif boyar Reaktif boyar maddelerle yapılan boyama işlemleri kısa sürmesine rağmen
maddelerin en önemli boyama sonrasında yapılan yıkama işlemleri oldukça uzun sürmektedir. Eğer bu
dezavantajı boyama son yıkama işlemi etkisiz yapılırsa yaş haslıkları açısından sorunlar meydana
sonrasında yapılan gelmektedir. Reaktif boyar maddelerin avantaj ve dezavantajları aşağıda
yıkama adımının uzun sıralanmıştır.
olmasıdır.

136
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Boya Ve Baskı İşlemleri

Avantaj Dezavantaj
• Canlı ve parlak renk tonu • Düşük boyar madde verimi
• Çok iyi yaş haslık • Yıkama işleminin fazlalığı
• Geniş renk paleti • Yüksek atık su yükü
• Basit boyama yöntemi • Kırmızı renklerde sınırlı ışık
• Küp boyamaya göre uygun haslığı
fiyat

Reaktif boyar maddeler hem boyamacılıkta hem de baskıcılıkta en çok


kullanılan boyar maddelerdir. Bu boyar madde grubu ile yapılan boyama
işlemlerinde hem çektirme hem de emdirme yöntemi kullanılabilmektedir.

Küp boyar maddeler


Küp boyaların bir diğer adı indantren boyar maddelerdir ve bu boyar
maddeler suda çözünmezler. Boyama işlemleri sırasında bu boyar maddeler
indirgenerek suda çözünür hâle gelirler ve boyama işlemi tamamlandıktan sonra
oksidasyon işlemi ile tekrar boyar madde suda çözünmez yapıya dönüştürülür.
Boyar madde suda çözünmez yapıya dönüştüğü için yaş haslıkları oldukça iyidir.
Bazı küp boyar maddeleri suda çözülmüş formda ve hava oksidasyonuna
dayanacak tarzda üretilirler. Bunlara küpleykoester boyar maddeleri adı verilir.

İndigo boyar maddeleri


İndigo boyar maddeleri ilk bilinen küp boyar maddesidir. İndigo boyar
maddesi denim kumaşların boyanmasında kullanılmaktadır. Bu boya Indigofera
Tinctoria L. bitkisinden üretilmiştir. Günümüzde bu boyar maddenin üretimi
sentetik olarak yapılmaktadır. Bu boyar madde grubu genellikle selüloz esaslı
liflerin boyanmasında ve baskı işlemlerinde kullanılır. Genel olarak denim
kumaşların çözgü ipliklerinin boyanmasında kullanım alanı bulmuşlardır (Görsel
6.1.).

Görsel 6.1. İndigo Boyar maddesi İle Boyanmış Denim Kumaşlar

137
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Boya Ve Baskı İşlemleri

•Çözgü ipliklerinin indigo boyarmadeleri yardımıyla boyanması,

Örnek
denim kumaşlar için özel aşındırma efektlerinin elde edilmesi için
önem sağlar.

Kükürt boyar maddeleri


Bu boyar madde grubu da küp boyar maddelerde olduğu gibi suda
çözünmeyen yapıya sahiptirler. Bu boyar madde grubu önce indirgenerek suda
çözünür hâle getirilmektedir. İndirgeme işlemlerinde genellikle zırnık
(sodyumsülfür, Na2S) adında kimyasal bir madde kullanılmaktadır. İndirgeme
işlemi yapılıp boyama işlemi tamamlandıktan sonra oksidatif yıkama işlemi ile
Kükürt boyar maddeleri birlikte boyar maddenin tekrardan suda çözünmez hâle geçirilmesi sağlanmış olur.
suda çözünmezler. Kükürt boyar maddelerinin fiyatları ucuzdur. Bu boyar maddelerle elde edilen
renkler donuk olduğundan dolayı, bu boyar maddeler işçi elbisesi ve dikiş ipliği gibi
özellikle kahverengi, siyah, mavi ve haki gibi renklerde boyama işleminde
kullanılır.
Kükürt boyar maddelerinin genellikle yıkama ve ışık haslıkları iyidir. Ancak
klor haslıkları düşük ve bu boyar madde ile elde edilen renkler donuktur. Ayrıca
kükürt boyar maddelerinin renk paleti zayıftır.

Pigment boyar maddeleri


Pigment boyar maddelerinin liflere afinitesi yoktur ve bu boyar maddeler
suda çözünmezler. Bu boyar maddeler kumaşa binder adı verilen bir bağlayıcı
yardımıyla bağlanırlar. Bu yüzden boyama işlemlerinde lif cinsinin bir önemi
yoktur. Yani istenilmesi durumunda herhangi bir lif cinsinden üretilmiş olan tekstil
mamulü bu boyar madde grubu ile boyanabilmektedir. Bu boyar madde grubunun
Pigment boyar
liflere afinitesi olmadığı için boyama işlemleri emdirme yöntemine göre
maddeleri liflere binder
adında bir bağlayıcı ile yapılmaktadır. Lif karışımlarının boyanması işleminde de kullanılmaktadır.
bağlandığından dolayı Bu boyar madde ile yapılan boyama işlemleri ekonomiktir. Haslık değerleri
boyama işlemlerinde lif
genel olarak iyidir. Bu boyar maddeler ile boyama ve bitim işlerinin bazıları (Su
cinsinin bir önemi
yoktur. iticilik, buruşmazlık gibi) tek adımda yapılabilir. Bu boyar madde koyu renklerde
kumaş tutumunda sertleşmelere neden olmaktadır. Ayrıca yine koyu renklerde
düşük sürtme haslıklarına sahiptirler. Bunun yanında sınırlı yıkama haslığına
sahiptirler. Bu boyar maddenin en önemli avantajları arasında boyama işlemi
sonrasında yıkama işlemine gerek duymaması gösterilebilir.

Protein Liflerinin Boyanması


Polipeptid makromeleküllerinden oluşan protein esaslı liflerden
bahsedildiğinde, ilk başta akla yün lifi gelmektedir. Diğer protein esaslı liflerin
boyanma işlemleri de aralarında bazı farklar olmasına rağmen yüne
benzemektedir. Selülozik liflerde boyar maddelerin liflere bağlanması absorbsiyon
yolu ile olurken protein esaslı liflerin yapısının iyonik olmasından dolayı bu
durumda elektrostatik çekim kuvvetleri önemli rol oynamaktadır. Genel olarak

138
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Boya Ve Baskı İşlemleri

yün boyamacılığı asidik ortamda yapılmaktadır. Yün lifleri asit boyar maddeleri,
krom boyar maddeleri, metal kompleks boyar maddeleri ve bazı reaktif boyar
maddeler ile boyanmaktadırlar. Yün boyamacılığının yarıdan fazlası elyaf ve tops
şeklinde yapılmaktadır.

Asit boyar maddeleri


Asit boyar maddeleri genel olarak direkt boyar maddelerle benzer yapısal
özellik gösterirler. Bu boyar maddeler yün elyafının düzgün ve parlak bir şekilde
boyanmasını sağlayan anyonik karakterdeki boyar maddelerdir. Asit boyar
maddeleri, direkt boyar maddelere benzediğinden dolayı düzgün boyama işlemi
Asit boyar maddeleri yapmak kolaydır. Bu boyar maddelerle yapılan boyama işleminde kuvvetli asidik
genel olarak direkt ortamdan, nötr ortama kadar değişen şartlarda boyama işlemi yapılabilmektedir.
boyar maddelerle
benzer yapısal özellik Asit boyar maddeleri genel olarak liflere zayıf bağlarla tutunurlar. Bunun
gösterirler için boyama sonrasındaki yıkama işleminde kumaştan kolay bir şekilde
uzaklaşırlar. Bu nedenden dolayı yaş haslıkları düşüktür. Işık haslıkları ise genel
olarak iyidir.

Krom boyar maddeleri


Bu boyar madde grubunda bulunan boyalar kromla kompleks yapabilen özel
seçilmiş asit boyar maddeleridir. Bu boyar maddelerle yün liflerinin boyanması
sonucunda en iyi ışık haslığı değerleri elde edilmektedir. Bu boyar maddeler
genellikle lacivert ve siyah gibi koyu tonların boyanmasında kullanılırlar. Bunun
ana sebebi ise yüksek haslık değerleriyle birlikte fiyatlarının ucuz oluşudur. Ancak
bu boyar maddelerin sağladıkları avantajların yanında dezavantajları da vardır. Bu
dezavantajlar arasında, uzun boyama süreleri, lif zararı oluşturması ve ekolojik
açıdan zararları gösterilebilir.

Metal kompleks boyar maddeleri (1:1 ve 1:2)


Bu boyar maddeler genel olarak üretim aşamaları sırasında metal iyonları ile
kompleks oluştururlar. 1:1 metal kompleks boyar maddeleri, 1 metal iyonuyla 1
boyar madde anyonunun kompleks oluşturması sonucu meydana gelmektedir. 1:2
metal kompleks boyar maddelerinde ise 1 metal iyonuyla 2 boyar madde
molekülü kompleks oluşturmaktadır.
Bu boyar madde grubu liflere hem elekrostatik çekim kuvvetleri ile hem de
metal iyonları üzerinden bağlanırlar. Bu yüzden de bu boyar madde grubuyla
yapılan boyamalar sonucunda genellikle yüksek yaş haslıklar elde edilir. Bu
boyama işleminde düzgünlük sağlanması zordur. Bu yüzden boyama işleminde
uygulanacak basamaklara dikkat edilmelidir. Yün lifleri 1:1 metal kompleks boyar
maddelerle boyanırken asidik ortamda çalışılabilir. Ancak 1:2 metal kompleks
Daha önce de boyar maddeleri kullanılarak yün lifleri boyanacaksa ya zayıf asidik ortamda
bahsedildiği gibi reaktif çalışılmalı ya da nötr ortam seçilmelidir.
boyar maddeler
genellikle selülozik Reaktif boyar maddeler
liflerin boyanmasında Daha önce de bahsedildiği gibi reaktif boyar maddeler genellikle selülozik
kullanılırlar.
liflerin boyanmasında kullanılmaktadır. Ancak son zamanlarda yün ve poliamid

139
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Boya Ve Baskı İşlemleri

lifleri için de kullanımının gittikçe arttığı söylenebilir. Reaktif boyar maddelerin


liflere kovalent bağlarla bağlanmaları bazik ortamda olmaktadır. Ancak yün gibi
protein esaslı liflerinin bazik ortamda zarar görmeleri söz konusudur. Bu yüzden
bazı seçilmiş reaktif boyar maddelerle hafif asidik ortamda yün liflerini boyamak
mümkündür.

Sentetik Liflerin Boyanması


Gerek tek başlarına gerekse karışım hâlinde en çok kullanılan sentetik lif
cinsleri, poliester ve poliamid olduğundan dolayı bu kısımda bu iki lifin boyanması
hakkında bilgiler verilecektir.

Poliester liflerinin boyanması


Poliester liflerinin istenilen düzeyde ve kolay bir şekilde boyanabilmesi için
uygun boyar madde kullanımı ve sıkı olan lif yapısının gevşetilmesi ile mümkün
olmaktadır. Böylece poliester liflerinin boyama işlemlerinde, küçük moleküllü boyar
maddelerin kullanılması, yüksek sıcaklıklarda çalışılması ve carrier adı verilen
Poliester liflerinin
boyanmasında hızlandırıcıların kullanılması gerekmektedir. Poliester liflerinin boyanmasında
genellikle dispersiyon genellikle dispersiyon boyar maddeleri kullanılmaktadır. Bu boyar maddelerin yanı
boyar maddeleri sıra bazı küp ve pigment boyar maddelerle de çalışılabilir.
kullanılmaktadır.
Dispers boyar maddeler genel olarak küçük molekül yapısına sahiptirler. Bu
boyar madde cinsi suda çözünmez ancak ince dispers şekilde dağılmaktadır.
Dispersiyon boyar maddelerinin liflerin içine girmeleri zordur. Böylece bu boyar
maddeler liflerin içine girdikten sonra da çıkmalarının zor olmasından dolayı yaş
haslıkları yüksektir. Dispers boyar maddelerle pes lifleri ya carrier yardımıyla
kaynama sıcaklığında boyanır ya da carriersız olarak HT şartlarda (100 oC’nin
üstünde, basınç altında) boyanabilir. HT şartlarda boyama işlemi çevre ve insan
sağlığı açısından tercih edilen bir boyama işlemidir.

Poliamid liflerinin boyanması


Poliamid lifleri, yün lifine kimyasal yapı olarak en fazla benzeyen liflerdir. Bu
yüzden de yünü boyayan boyar maddelerle ve dispersiyon boyar maddeleri ile
boyanmaktadırlar. Ayrıca yünü boyayan asit boyar maddeleri, krom boyar
maddeleri ve metal kompleks boyar maddelerle boyanabilmektedirler. Bunlara ek
olarak ise bazı seçilmiş reaktif boyar maddelerle ve ayrıcı açık renk boyamalar için
pigment boyar maddeleri de kullanılabilmektedir.

140
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Boya Ve Baskı İşlemleri

Tablo 6.2. Poliamid liflerinin boyanmasında kullanılan boyar madde kaynakları

Boyar madde Açık Ton Orta Ton Koyu Ton

Asit + + *
1:1 Metal Kompleks - + +
1:2 Metal Kompleks + + +
Reaktif + * -
Dispers + * -
+ iyi, * orta, - kullanılmaz

Lif Karışımlarının Boyanması


Lif karışımlarının boyanmasında boyar madde seçimi önemlidir. Boyar
maddeler açısından 3 durum söz konusudur. Bunlardan birincisi her iki lifin tek
boyar madde ile boyanması. Daha önce de bahsedildiği gibi pigment boyar
maddeler bütün liflerin boyanmasında kullanılabilir. Bunlardan başka bazı seçilmiş
direkt boyar maddeler pamuk ve yünü, bazı seçilmiş küp boyar maddeler ise
poliester ve selüloz karışımlarını boyayabilmektedir. Poliester ve asetat karışımları
ise dispersiyon boyar maddeleri ile boyanabilmektedir. Bazı lif karışımları ise özel
olarak üretilmiş boyar madde karışımları ile boyanmaktadırlar. Son olarak ise
karışımı oluşturan liflerin iki farklı boyar madde ile boyanması sağlanarak lif
karışımlarının boyama işlemleri gerçekleştirilebilir. Bu yöntemde esas olan, her iki
lifinde aynı renkte ve nüansta boyanmasını sağlayan boyar maddeler
kullanılmasıdır.

Doğal boyamacılık
Doğadan elde edilen maddelerin kullanılması ile boya yapımı çok eski
tarihlere dayanmaktadır. Sentetik boyaların keşfinden sonra doğal boyamacılık
önemini yitirmiş olsa da günümüzde çevre dostu tekstil uygulamaları kapsamında
yeniden popülarite kazanmaya başlamıştır. Özellikle bitkisel boyamacılık, doğal
Bitkisel boyar
maddeler, bitkilerin boyar maddeler arasında yaygın şekilde kullanılmaktadır. Bitkisel boyar maddeler,
kök, gövde, kabuk, bitkilerin kök, gövde, kabuk, yaprak, çiçek ve meyvelerinden elde edilmektedir.
yaprak, çiçek ve
Doğal boyamacılıkta boyama işlemleri sırasında mordan adında metal
meyvelerinden elde
tuzları kullanılmaktadır. Bu metal tuzları genel olarak doğal boyar maddenin liflere
edilmektedir.
daha iyi bağlanmasını sağlayarak haslık değerlerinde olumlu sonuçlar meydana
getirmektedir. Doğal boyar maddelerle birçok lif cinsi boyanabilmektedir. Ancak
bu boyar maddeler en çok yünlü kumaşların boyanmasında kullanılmaktadır.

•Eski yünlü kilimlerin boyanma işlemleri doğal boyar maddelerle


Örnek

gerçekleştirilmiştir.

141
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Boya Ve Baskı İşlemleri

Doğal boyamacılıkta kullanılan mordan maddeleri boyama işlemlerinde 3


farklı yöntem ile uygulanmaktadır. Bunlar: Önceden mordanlama, birlikte
mordanlama ve sonradan mordanlamadır. Mordan maddesi olarak ise genelde
potasyum alüminyum sülfat (şap) (KAlSO4.10H2O) kullanılmaktadır. Mordan
maddesi kullanılmadan da boyama işlemlerinin gerçekleştirilmesi mümkündür.
Görsel 6.2.de yeşil çay kullanılarak mordansız ve 3 farklı mordan maddesi
yardımıyla yünlü kumaşların renklendirilmesi gösterilmiştir.

Görsel 6.2. Yeşil Çay Kullanılarak Boyanmış Yünlü Kumaşlar

Tekstil Baskıcılığı
Tekstil baskıcılığı, tekstil ürünlerinin renklendirmesinin ikinci ana dalıdır.
Baskı işlemleri özet olarak bölgesel renklendirme demektir. Kumaş üzerinde
bölgesel desen eldesi ancak baskı işlemleri ile olmaktadır. Baskı işlemlerinde
boyamaya göre farklı yöntem ve makinalara ihtiyaç duyulmaktadır. Baskı
Tekstil baskıcılığı, tekstil
ürünlerinin işlemlerindeki asıl amaç bölgesel renklendirme olduğundan dolayı basılan boyanın
renklendirilmesinin basıldığı yerde kalması gerekmektedir. Bunun için boyar maddenin sulu çözeltisini
ikinci ana dalıdır. kullanmak tehlikelidir. Bu yüzden kıvamlaştırıcı maddelerle hazırlanmış, viskozitesi
yüksek baskı patı adında bir karışım içinde boyar madde kumaşa aktarılır. Bu
şekilde bir işlem ile boyar madde kumaş üzerinde keskin konturlara sahip olacak
şekilde kalabilir. Genel bir baskı işleminin esası aşağıdaki gibidir.
BASKI KURUTMA FİKSAJ YIKAMA KURUTMA
Tekstil baskıcılığında genel olarak pigment boyar maddeler, reaktif boyar
maddeler, küp boyar maddeleri, asit boyar maddeleri, metal kompleks boyar
maddeler ve dispers boyar maddeler tercih edilmektedir.
Tekstil baskıcılığında farklı baskı yöntemleri uygulanmaktadır. Bunlar:
Direkt, aşındırma, reserve ve transfer baskıdır. Günümüzde moda açısından ve
tüketici taleplerinden ötürü özel baskı tekniklerinden de yararlanılmaktadır.
Bunlar arasında ise devore baskı, flok baskı, batik baskı yaldız baskı, kabartma
baskı ve sedef baskı gösterilebilir.
Farklı lif gruplarının basılması için genelde farklı boyar maddeler
kullanılmaktadır. Bu boyar maddeler hakkında bilgiler Tablo 6.3’te verilmiştir.

142
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Boya Ve Baskı İşlemleri

Tablo 6.3. Farklı liflerin basılmasında kullanılan önemli boyar maddeler

Selüloz Protein Sentetik


(Pamuk, viskon (Yün, ipek) PA PES PAC
vb.)
Reaktif Asit Asit Dispers Bazik
Küp Metal kompleks Metal kompleks Dispers
Pigment Dispers

BASKI YÖNTEMLERİ
Direkt Baskı
Direkt baskı genel olarak ağartılmış, optik beyazlatma işlemi görmüş veya
açık renge boyalı kumaşlar üzerine yapılmaktadır. Bu baskı en çok kullanılan baskı
yöntemidir. Direkt baskı, genel baskı üretiminin yaklaşık % 70-80’ini
oluşturmaktadır.

Aşındırma Baskı
Aşındırma baskı işlemi, daha önce aşınabilme özelliği olan bir boyar madde
kullanılarak boyanmış olan kumaşa yapılmaktadır. Bu işlemde zemin rengi
bozuşturulması yapılmaktadır. Zemin renginin bozuşturulması indirgen
maddelerle, nötr veya alkali ortamda yapılmaktadır. Aşındırma baskı iki şekilde
yapılabilir. Bunlardan birincisi, kumaş üzerindeki zemin renginin tamamen
Renkli aşındırmaya küp aşındırılarak beyaz bir zemin elde edilmesine “beyaz aşındırma” denilmektedir.
boyar maddeleri Paskı patına eklenen beyaz pigmentler ve optik ağartıcılar yardımıyla beyaz
kullanılarak yapılan aşındırma efekti artırılmaya çalışılmaktadır. İkinci olarak ise baskı yapılan yerdeki
ronjan baskı örnek boyar madde aşındırılarak yerine yeni bir boyar madde ile başka renk
olarak verilebilir.
oluşturulursa buna da “renkli aşındırma” denilmektedir. Renkli aşındırmaya küp
boyar maddeleri kullanılarak yapılan ronjan baskı örnek olarak verilebilir.

Rezerve Baskı
Bu baskı işleminde basılan yüzeyi, önce içinde boyar madde bulunmayan
baskı patı ile basılır ve daha sonrasında kurutma işlemi uygulanır. Bu işlem
bittikten sonra kumaşa boyama işlemi gerçekleştirilir. Böylece baskı patının olduğu
yerlerde boyama işlemi gerçekleşmez ve bu bölgeler beyaz olarak kalır. Bu işleme
beyaz rezerve denilmektedir. Bu işlemden farklı olarak tekstil yüzeyine baskı patı
ile birlikte başka bir boyar madde de basılabilir. Daha sonrasında yapılan boyama
işleminde ise basılan yerler beyaz değil renkli olarak kalır. Bu işleme de renkli
rezerve denilmektedir. Yani rezerve baskı yönteminde, boyanmamış tekstil
mamulü boyamayı engelleyici maddelerle basılır ve bu işlemden sonra yapılacak
olan boyama işlemi sırasında desenin beyaz veya baskı patına karıştırılmış renkte
ortaya çıkması sağlanır.
Rezerve baskı, popüler bir baskı tipi değildir. Bu baskı genel olarak zemin
renginin aşınmadığı durumlarda kullanılmaktadır.

143
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Boya Ve Baskı İşlemleri

Transfer Baskı
Transfer baskı diğer baskı çeşitlerinden farklı bir çalışma tekniğiyle tekstil
mamulüne uygulanmaktadır. Bu yüzden transfer baskı hem baskı çeşidi hem de bir
baskı tekniğidir. Transfer baskı genel olarak sentetik liflere uygulanan bir indirekt
Transfer baskı genel baskı yöntemidir. Bu baskı işleminde genellikle dispersiyon boyar maddeleri
olarak sentetik liflere kullanılmaktadır. Transfer baskı yönteminde kumaşa basılacak olan desen ilk önce
uygulanan bir indirekt
kâğıda basılır. Daha sonrasında kağıt üzerindeki bu desen ısı ve basınç yardımıyla
baskı yöntemidir.
kumaşa aktarılır (Görsel 6.3.).
Transfer baskı işleminden sonra buharlama ve yıkama işleminin olmaması
en önemli avantajlarındandır. Bu nedenden dolayı son zamanlarda popülarite
kazanan çevre dostu yöntemler arasında gösterilmektedir. Transfer baskının diğer
avantajları arasında, baskı hazırlık süresinin kısa olması, modaya uyum sağlama
esnekliğinin fazla olması, klasik baskı teknikleriyle basılması mümkün olmayan
desenlerin eldesinin mümkün olması gösterilebilir. Sakıncaları arasında ise
genellikle sentetik kumaşlarda kullanılması ve diğer kumaş tiplerine çok uygun
olmaması söylenebilir.

Görsel 6.3. Transfer Baskı Örneği

Baskı Makineleri
Tekstil baskıcılığında çok çeşitli baskı makineleri vardır. Ancak bunlar
arasında uygulama alanı bulanlar aşağıda sunulmuştur:

• Rulo baskı
• Filmdruck baskı
Tekstil baskıcılığında • Rotasyon baskı
yaygın olarak kullanılan
Dünya genelinde yapılan baskı işlemlerinin %61’i rotasyon, %24’ü filmdruck,
baskı makineleri
arasında rulo baskı, %14 rulo baskı ve %1’i de el ile baskı yöntemiyle gerçekleştirilmektedir.
filmdruck baskı ve
Rulo baskı
rotasyon baskı
makineleri Rulo baskı en eski baskı tekniğidir ve bu baskı bir derin baskı yöntemidir.
gösterilmektedir. Yani kabartma (rölyef) baskının tam tersi olarak ifade edilir. Basılacak kısımlar
bakırdan silindirlere derinlemesine işlenerek (gravür) elde edilir. Bu baskı
tekniğinin önemi günümüzde git gide azalmıştır.

144
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Boya Ve Baskı İşlemleri

Bu baskı tekniğinde desenler bakır silindirlere gravür tekniğiyle


işlendiğinden dolayı hem zaman alıcı hem pahalı hem de el emeğinin fazla olduğu
bir baskı tekniğidir. Baskı işleminden önce desen silindirleri kromla kaplanarak
baskıya hazır hâle getirilir. Boya teknesinden desen silindirlerine beslenen boya,
rakle adında bir bıçak yardımıyla sıyrılır. Sıyrılma işleminden sonra sadece
derinleştirilmiş kısımda kalan boya, büyük bir basınç yardımıyla bastırılacağı
kumaşa geçer. Bu yöntemde de her bir renk için ayrı bir desen silindirine ihtiyaç
duyulmaktadır.

Filmdruck baskı
Filmdruck baskı tekniğinin bir diğer adı da şablon baskıdır. Bu baskı
tekniğinde rulo baskıdaki gibi uzun hazırlık süresi yoktur. Düz şablon baskı
tekniğinde elek ve gaze bezi adında özel dokunmuş ve farklı gözenek
büyüklüklerinde bezler çerçevelere gerdirilir ve bu sayede şablonlar oluşturulur.
Bu gerdirilmiş bezlerin kapalı ve açık kısımları basılmak istenen desene göre
ayarlanır ve açık olan kısımlardan kumaşa pat ve boyar madde baskısı
yapılmaktadır. Düz şablon baskısı için normal bir baskı masası hazırlanarak elle
veya yarı otomatik makinalarda basma işlemi gerçekleştirilebilir.
Filmdruck baskı makinaları ile çalışma prensibi ise şu şekildedir. Basılacak
olan kumaş ilk başta sonsuz blanket üzerine yapıştırılır. Bu blanket duraklamalı
olarak hareket etmektedir ve durduğu anda şablonlar kumaş üzerine iner ve bu
esnadaki rakleleme işlemi yardımıyla şablondaki baskı patı kumaşa aktarılır. Bu
işlemden sonra şablonlar yukarı kalkar ve kumaş blanketle beraber bir rapor boyu
ilerler. Bu işlem, bu şekilde tekrarlanarak devam eder. Blanketin geri dönüşü
gerçekleşirken bir yıkama düzeneği sayesinde çeşitli kalıntılardan temizlenir ve
kurutulur.
Şablon baskıcılığının en önemli elamanı gaze bezidir. Gaze bezi olarak
değişik sıklıklarda dokunmuş ipek, poliester ve poliamidden yapılmış bezler
kullanılmaktadır. İyi bir gaze bezinden beklenen özellikler ise şu şekildedir. Baskı
Şablon baskıcılığının en patındaki kimyasallara ve mekanik zorlamalara dayanıklı olmalıdır. Çerçeveye
önemli elemanı gaze gerdirilecek mukavemete sahip olması ve boya geçirgenliğinin iyi olması
bezidir. istenmektedir. Gaze bezinin yıkama sonrasında esneme, uzama ve şişme özellikleri
göstermemesi gerekir.

Rotasyon baskı
Rotasyon baskı makinasının bir diğer adı da silindirik şablon baskı
makinasıdır. Çünkü buradaki baskı şablonları silindir şeklindedir. Bu baskı tekniği,
düz şablon baskısının kesintisiz olarak çalışabilmesi için geliştirilmiştir. Düz şablon
baskı tekniğinin bazı dezavantajları bu yöntem sayesinde giderilmiştir. Bu teknik
sayesinde kesintisiz çalışma imkânına sahip olunmuştur. Ayrıca üretim hızı da
artmıştır. Rotasyon baskı işleminde daha canlı ve parlak renkler elde edilmektedir.
Fazla avantajından dolayı en yaygın kullanılan baskı makinesidir.
Rotasyon desen şablonlarının basacak kısımları boya geçiren deliklerden
oluşurken basmayacak kısımları ise lakla kapatılmış deliksiz nikel silindirlerdir.

145
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Boya Ve Baskı İşlemleri

Rotasyon baskı makinesi kumaş girişi düzeneği, baskı kısmı ve kurutma kısmı
olmak üzere 3 ana kısımdan oluşur. Basılacak olan kumaş baskı kısmına sevk
edilerek sonsuz blankete yapıştırılır. Blanket üzerine yapıştırılmış kumaş ile döner
ve silindirik şablonlar altında sürekli olarak hareket eder. Baskı boyası şablon
içinden rakleler yardımıyla şablonun açık bulunan yerlerinden kumaşa basılır
(Görsel 6.4.).
Rotasyon baskı makinesinin en önemli elemanlarından biri de rakleleme
sistemidir. Bu makinelerde değişik rakleleme düzenekleri kullanılmaktadır ancak
başlıca 3 sistem önem kazanmıştır. Bunlar:
Rotasyon baskı
• Esnek uçlu rakle
makinesinin en önemli
elemanlarından birisi • Silindirik rakle
rakleleme sistemidir. • Düzeli rakledir.

Görsel 6.4. Rotasyon Baskı Örneği

Özel Baskı Efektleri


Flok baskı
Flok baskı tekstil yüzeyine kısa liflerin yapıştırılmasıyla elde edilen tüylü
baskı çeşididir (Görsel 6.5.). Flok, tekstil liflerini kesmek, öğütmek veya koparmak
suretiyle elde edilen elyaftır. Bu işlem tüm kumaş yüzenine değil belirlenmiş
desene göre yapılan flok kaplamadır. Son kullanım için flok baskıda kullanılan
yapıştırıcının ve liflerin uygun olmasına dikkat edilmelidir. Flok baskının özellikleri,
yapıştırıcı, elyaf ve zemin kumaşın özellikleri toplamını içermektedir.

Görsel 6.5. (solda) Flok Baskı Örneği Görsel 6.6. (sağda) Batik Baskı Örneği

146
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Boya Ve Baskı İşlemleri

Batik baskı
Balmumunun rezerve maddesi olarak kullanıldığı baskı metodudur.
Balmumu veya parafinin kumaşın üzerine istenilen desene göre aktarılması ve bu
maddeleri eritmeyecek bir sıcaklıkta boyanması ile desen elde edilmesi
yöntemidir. Yani boyanması istenilmeyen bölgeler vaks, parafin veya balmumu ile
kaplanır. Boyama işleminden sonra parafin ve balmumu uzaklaştırma işlemi
yapılarak istenilen basma efekti elde edilir (Görsel 6.6.).

Devore baskı
Devore baskının bir diğer adı da yakma baskıdır. Genellikle lif
karışımlarından yapılmış kumaşlar üzerine uygulanır. Bu baskı yöntemi genellikle
giysilik, perdelik ve mobilyalık kumaşlar için yapılır. Devore baskı işlemlerinde
karışımı oluşturan liflerden bir tanesi kimyasal madde ve yüksek sıcaklık yardımıyla
Devore baskının bir bozuşturularak değişik efektler elde edilmektedir.
diğer adı da yakma
baskıdır. Kabartma baskı
Kabartma baskıda üç boyutlu kabartma efektleri elde etmek mümkündür.
Fiksaj sırasında kabaran özel baskı patı kullanılarak yapılan baskı türüdür.
Kabartma patının içinde kabarma efektini sağlayan çeşitli kimyasal maddeler
vardır. Kabartma baskı tüm baskı sitemlerinde ve özellikle filmdruck baskıda
uygulanabilir.

Görsel 6.7. Kabartma Baskı Örneği

Gofre baskı
Pamuklu kumaşlar üzerine alkali maddeler içeren baskı patı yardımıyla
yapılan baskı işlemi sonunda, pamuklu kumaşın basılan kısımlarında büzülme
efektlerinin elde edildiği baskı türüdür. Alkali olarak ise genelde sodyum hidroksit
(NaOH) kullanılır.

• Sizler de özel baskı efektlerine örnekler veriniz.


Etkinlik
Bireysel

147
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Boya Ve Baskı İşlemleri

•TEKSTİL BOYAMACILIĞI
•Tekstilde renklendirme işlemindeki asıl amaç mamulün tüketici tarafından
çekici hâle getirilmesidir. Çünkü tüketici ilk başta tekstil ürününe yönelirken
onun rengi ve deseni ilgisini çekmektedir. Bu yüzden yapılan renklendirme
işleminin ana amacı ürünün çekiciliğinin arttırılmasıdır. Bunun için ise tekstil
Özet
ürünleri boyama ve bölgesel renklendirme (baskı) işlemleri ile
renklendirilirler.
•Selüloz Liflerinin Boyanması
•Selüloz lifleri asitlere karşı hassa olup alkaliye karşı stabildir. Bu nedenle
selülozik liflerin boyanmasında genellikle alkali ya da nötral ortamlarda
çalışılmaktadır.
•Pamuk lifinin boyanması
•Pamuk liflerinin boyanmasında, direkt boyar maddeler, indosol boyar
maddeler, naftol boyar maddeler, küp boyar maddeler, indigo
boyarmaddeleri, kükürt boyarmaddeleri, pigment boyar maddeleri ve reaktif
boyar maddeler kullanılmaktadır.
•Direkt boyar maddeler
•Direkt boyar maddeler suda çözünür boyarmaddeler grubunda yer
almaktadır. Bu boyar maddeler çoğunlukla azo grubu boyarmaddeleridir.
•Reaktif boyar maddeler
•Pamuklu mamüllerin boyanmasında en çok kullanılan boyarmadde
grubudur. Reaktif boyar maddeler selülozik liflere kovalent bağla sağlam bir
şekilde bağlandıklarından dolayı yaş haslıkları iyi olan boyama sonucuna
ulaşılmaktadır.
•Küp boyar maddeler
•Küp boyaların bir diğer adı indantren boyar maddelerdir ve bu boyar
maddeler suda çözünmezler.
•İndigo boyar maddeleri
•İndigo boyar maddeleri ilk bilinen küp boyar maddesidir. İndigo boyar
maddesi denim kumaşların boyanmasında kullanılmaktadır.
•Kükürt boyar maddeleri
•Bu boyar madde grubu da küp boyar maddelerde olduğu gibi suda
çözünmeyen yapıya sahiptirler.
•Pigment boyar maddeleri
•Pigment boyar maddelerinin liflere afinitesi yoktur ve bu boyar maddeler
suda çözünmezler. Bu boyar maddeler kumaşa binder adı verilen bir bağlayıcı
yardımıyla bağlanırlar.
•Protein Liflerinin Boyanması
•Polipeptid makromeleküllerinden oluşan protein esaslı liflerden
bahsedildiğinde, ilk başta akla yün lifi gelmektedir. Diğer protein esaslı
liflerin boyanma işlemleri de aralarında bazı farklar olmasına rağmen yüne
benzemektedir.
•Asit boyarmaddeleri
•Asit boyar maddeleri genel olarak direkt boyar maddelerle benzer yapısal
özellik gösterirler. Bu boyar maddeler yün elyafının düzgün ve parlak bir
şekilde boyanmasını sağlayan anyonik karakterdeki boyar maddelerdir.
• Krom boyar maddeleri
•Bu boyar madde grubunda bulunan boyalar kromla kompleks yapabilen özel
seçilmiş asit boyar maddeleridir.

148
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Boya Ve Baskı İşlemleri

•Metal kompleks boyar maddeleri (1:1 ve 1:2)


•Bu boyar maddeler genel olarak üretim aşamaları sırasında metal iyonları ile
kompleks oluştururlar. 1:1 metal kompleks boyarmaddeleri, 1 metal iyonuyla
1 boyarmadde anyonunun kompleks oluşturması sonucu meydana
gelmektedir. 1:2 metal kompleks boyar maddelerinde ise 1 metal iyonuyla 2
boyarmadde molekülü kompleks oluşturmaktadır.
•Reaktif boyar maddeler
Özet (devamı)
•Daha önce de bahsedildiği gibi reaktif boyar maddeler genellikle selülozik
liflerin boyanmasında kullanılmaktadır. Ancak son zamanlarda yün ve
poliamid lifleri için de kullanımının gittikçe arttığı söylenebilir.
•Sentetik Liflerin Boyanması
•Gerek tek başlarına gerekse karışım halinde en çok kullanılan sentetik lif
cinsleri, poliester ve poliamid olduğundan dolayı bu kısımda bu iki lifin
boyanması hakkında bilgiler verilecektir.
•Poliester liflerinin boyanması
•Poliester liflerinin istenilen düzeyde ve kolay bir şekilde boyanabilmesi için
uygun boyar madde kullanımı ve sıkı olan lif yapısının gevşetilmesi ile
mümkün olmaktadır.
•Poliamid liflerinin boyanması
•Poliamid lifleri, yün lifine kimyasal yapı olarak en fazla benzeyen liflerdir. Bu
yüzden de yünü boyayan boyar maddelerle ve dispersiyon boyar maddeleri
ile boyanmaktadırlar.
•Doğal boyamacılık
•Özellikle bitkisel boyamacılık, doğal boyar maddeler arasında yaygın şekilde
kullanılmaktadır.
•TEKSTİL BASKICILIĞI
•Tekstil baskıcılığı, tekstil ürünlerinin renklendirmesinin ikinci ana dalıdır.
•Baskı Yöntemleri
•Direkt baskı
•Direkt baskı genel olarak ağartılmış, optik beyazlatma işlemi görmüş veya
açık renge boyalı kumaşlar üzerine yapılmaktadır.
•Aşındırma baskı
•Aşındırma baskı işlemi, daha önce aşınabilme özelliği olan bir boyar madde
kullanılarak boyanmış olan kumaşa yapılmaktadır.
•Rezerve baskı
•Bu baskı işleminde basılan yüzeyi, önce içinde boyar madde bulunmayan
baskı patı ile basılır ve daha sonrasında kurutma işlemi uygulanır. Bu işlem
bittikten sonra kumaşa boyama işlemi gerçekleştirilir.
•Transfer baskı
•Transfer baskı genel olarak sentetik liflere uygulanan bir indirekt baskı
yöntemidir.
•Baskı Makineleri
•Tekstil baskıcılığında çok çeşitli baskı makineleri vardır.
•Rulo baskı
•Rulo baskı en eski baskı tekniğidir ve bu baskı bir derin baskı yöntemidir.
•Filmdruck baskı
•Filmdruck baskı tekniğinin bir diğer adı da şablon baskıdır.
•Rotasyon baskı
•Rotasyon baskı makinasının bir diğer adı da silindirik şablon baskı
makinasıdır.

149
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Boya Ve Baskı İşlemleri

DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi tekstilde boyama işlemlerini etkileyen
faktörlerden biri değildir?
a) Tekstil lifinin cinsi
b) Boyar madde kaynağının cinsi
c) Boyama sıcaklığı
d) Boyama süresi
e) Etki faktörü

2. Aşağıdakilerden hangisi suda çözünen boyar maddelerden biri değildir?


a) Pigment
b) Direkt
c) Reaktif
d) Asit
e) Krom

3. Selüloz liflerinin boyanmasında en çok hangi boyar madde


kullanılmaktadır?
a) Pigment
b) Reaktif
c) Krom
d) Kükürt
e) Küp

4. Pigment boyar maddeleri liflere hangi bağlayıcı yardımıyla bağlanır?


a) Baz
b) Asit
c) Demir
d) Binder
e) Bakır

5. Protein liflerinin boyanmasında hangi boyar madde grubu kullanılmaz?


a) Asit
b) Metal kompleks
c) Bazik
d) Krom
e) Reaktif

150
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Boya Ve Baskı İşlemleri

6. Poliester liflerinin boyanmasında genellikle hangi boyar madde kullanılır?


a) Reaktif
b) Direkt
c) Asit
d) Metal kompleks
e) Dispersiyon

7. Aşağıdakilerden hangisi bir renkli aşındırma örneğidir?


a) Ronjan baskı
b) Devore baskı
c) Flok baskı
d) Yaldız baskı
e) Gofre baskı

8. Aşağıdakilerden hangisi genel olarak en çok kullanılan baskı makinesidir?


a) Gofre baskı
b) Rotasyon baskı
c) Batik baskı
d) Devore baskı
e) Kabartma baskı

9. Filmdruck baskı tekniğinin bir diğer adı nedir?


a) Rotasyon baskı
b) Direkt baskı
c) Şablon baskı
d) Kabartma baskı
e) Gofre baskı

10. Tekstil yüzeyine kısa liflerin yapıştırılmasıyla elde edilen tüylü baskı çeşidi
aşağıdakilerden hangisidir?
a) Batik baskı
b) Devore baskı
c) Kabartma baskı
d) Flok baskı
e) Gofre baskı

Cevap Anahtarı
1.e, 2.a, 3.b, 4.d, 5.c, 6.e, 7.a, 8.b, 9.c, 10.d

151
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Boya Ve Baskı İşlemleri

YARARLANILAN KAYNAKLAR
Anonim, (1991). Bitkilerden elde edilen boyalarla yün liflerinin boyanması. Ankara:
T.C. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı.
Başer, İ., İnanıcı, Y. (1990). Boyar madde kimyası. İstanbul: Marmara Üniversitesi,
Teknik Eğitim Fakültesi, Döner Sermaye İşletmesi Matbaası.
Çoban, S. (1999). Genel tekstil terbiyesi ve bitim işlemleri (1. Baskı). İzmir: Ege
Üniversitesi Tekstil ve Konfeksiyon Araştırma – Uygulama Merkezi Yayını.
Gürcüm, B.H. (2013). Tekstil malzeme bilgisi. İzmir: Kerasus Kitap.
Yurdakul, A., Atav, R. (2006). Boya-baskı esasları. İzmir: Ege Üniversitesi Tekstil ve
Konfeksiyon Araştırma – Uygulama Merkezi Yayını.

152
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
RENK

• Renk
• Tekstil ve Moda Tasarımda Renk
İÇİNDEKİLER

TEKSTİL MALZEME
BİLGİSİ
Doç. Dr. Semra GÜR
ÜSTÜNER

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;


• Renk ile ilgili kavramları kullanarak
HEDEFLER

rengi doğru ifade edebilecek,


• Rengin ışık ile nasıl oluştuğunu ve
boya ile nasıl elde edildiğini
açıklayabilecek,
• Tekstil tasarımında, rengin önemini
ve işlevini tanımlayabilecek,
• Tekstil üretim sürecinde olası renk
değişikliklerine dikkat edilmesi
gereken durumları belirtebilecek,
• Tasarımda rengin uyumlu kullanımını
ÜNİTE

7
değerlendirebileceksiniz.

© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Renk

Rengin Özellikleri
Türü

Tonu

Değeri

Doygunluğu
Toplama Sistemi
Renk Kuramları
Renk Kuramları Çıkarma Sistemi
ve Sistemleri Renk Sistemleri
Munsell Renk
Sistemi
Eş Zamanlı
RENK

Kontrast Pantone Renk


Görsel Algıda Sistemi
Ardıl Karşıtlık
Renk
Zamandaş
Renkte Anlam
Karşıtlık

Moda ve Renk

Tekstil ve Moda Tekstil Üretiminde


Tasarımında Renk Renk
Tasarımda Renk
İlişkileri

154
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
Renk

GİRİŞ
Tekstil; dokuma, örme ve dokunmamış tekstiller (nonwoven) olmak üzere
üç ana üretim yöntemi ile elde edilir. İnsan için öneminin ve gerekliliğinin dışında
otomotiv sanayinden jeotekstillere ev tekstilinden müzik enstrümanı parçasına
kadar geniş bir kullanım alanına sahiptir.
Tekstil tasarımı; dokuma ile örme, baskı ve giyim tasarımı ana başlıklarını
içeren üst bir kavramdır. Ayrıca ev tekstil tasarımı, iç giyim tasarımı ve çorap
tasarımı gibi alt başlıkları da içermektedir. Dokuma ve örmede yapı ve yüzey
birlikte ele alınarak tasarlama süreci yapılmaktadır. Baskı tasarımında ise kumaşın
yüzeyinin dekore edilmesi, süslenmesi ya da desenlendirilmesi söz konusudur.
Giyim tasarımı ise tekstil ürünlerinin insan bedenine göre biçimlendirilmesi ile
yapılan ve büyük bir endüstrisi olan hazır giyim ile kişiye özel tasarımı ifade eden
“haute couture”ü içermektedir.
Yaşamın tüm alanında var olan renk; tekstilin tasarlama ve üretim
sürecinden, tüketici tercihlerine kadar tüm aşamalarında etkin bir biçimde yer
almaktadır. Renksiz bir dünyanın düşünülemeyeceği gibi tekstilde de renk hayati
bir öneme sahiptir. Tekstil tasarımcısının rengi doğru ve etkili kullanabilmesi için
rengin elde ediliş yöntemlerini, psikolojik etkisini, tekstil malzemeleri ve üretim
yöntemleri ile görsel etkinin nasıl değişebileceğini öngörebilmesi gerekmektedir.
Tekstil üretim yöntemlerinin nerede ise tamamını değiştiren Endüstri Devrimi ile
tekstilde renk de değişmiştir. Bu dönemden itibaren renk anlayışı, öncelikle
teknolojik yeniliklerden daha sonra ise toplumsal ve kültürel olaylardan, ekonomik
ve sosyolojik durumlardan, sanat akımlarından ve diğer endüstriyel tasarım
ürünlerinden etkilenmiştir. Moda olgusu ile renk paletlerinin her sezon
yenilenmesi de tasarımcıların renk uyumlarını yakalamak için iyi bir renk bilgisine
ihtiyaç duymalarına sebep olmaktadır.
Renk, tekstil ve moda tasarımında üretimden tüketime kadar her aşamada
önemli olmakta ve tüketicinin ilk tepki verdiği unsur olarak moda tasarımında
ürünün en önemli özelliği olarak kabul edilmektedir. Bu ünitede rengin bilimsel
temelleri, rengi tanımlamak için kullanılan türü, tonu, değeri ve doygunluğu
terimlerinin ne anlama geldiği, Renk Kuramları ve Sistemleri, renk çemberi, sıcak
soğuk renkler, görsel algıda renk ve çeşitli kontrastlar, rengin anlamı ile tekstil ve
moda tasarımında rengin nasıl kullanıldığı açıklanacaktır.

RENK
Rengin var olabilmesi için öncelikle ışık gereklidir. Cisimleri görmemize ve
renkleri ayırt etmemize yarayan ışık, elektromanyetik dalgalardan oluşur. İnsan
Gün ışığı prizmadan gözünün algıladığı aralığa denk gelen elektromanyetik enerji olarak görünen ışık,
geçirildiğinde sırası ile 400 nanometre ile 700 nanometre arasında dalga boyundadır. Elektromanyetik
kırmızı, turuncu, sarı,
tayfta bu aralık, kızılötesi ile morötesi arasına denk gelir. Cam bir prizmadan
yeşil, mavi ve mor
renkler elde geçirilen beyaz ışık, bileşenleri olan diğer dalga boylarına ayrılır. Her dalga boyu
edilmektedir. farklı bir renk olarak algılanır. Gün ışığı prizmadan geçirildiğinde sırası ile kırmızı,
turuncu, sarı, yeşil, mavi ve mor renkler elde edilmektedir. Işığın doğal ya da yapay

155
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Renk

olması, ışığın kırılma açısı-yönü veya çarptığı yüzeyin dokusu gibi birçok etmen
rengi etkiler.
Işık, bir yüzey veya nesne ile karşılaşınca yansıma-yutulma ve geçme olayları
oluşur. Nesnelerin rengini, bu nesnelerin yansıttıkları ışığın rengine göre algılarız.
Kırmızı bir elma, prizma renk dizisinde 700 – 635 nanometre arasındaki dalga
boylarına sahip ışınları yansıtıyor, diğerlerini emiyor ise; göz, yansıyan bu ışınları
sinirler kanalı ile beyne ileterek elmanın rengini kırmızı olarak algılar. Doğal ışık
olan güneş ışığı, gün içerisinde, dünyanın çevresini saran atmosferdeki su
buharının dev bir prizma görevi yapması ile atmosfere değişen açılarla girer.
Güneş ışınlarının bir kısmı emilir bir kısmı da yansır, bu neden ile renklerde
Renkleri sadece görme
değişimler gözlenir.
duyumuz ile algılarız;
maviyi duyamaz, Tablo.1.1. Görünür Işığın Renkleri
koklayamaz, Renk Dalga Boyu Aralığı
dokunamaz ve Kırmızı ~ 700 – 635 nm
tadamayız. Turuncu ~ 635 – 590 nm
Sarı ~ 590 – 560 nm
Yeşil ~ 560 – 490 nm
Mavi ~ 490 – 450 nm
Mor ~ 450 – 400 nm

Renk hayatımızın her alanında var olan bir kavramdır ve etrafımızdaki dünya
renkler ile doludur. Ancak rengi sadece görme duyumuz ile algılarız; maviyi
duyamaz, koklayamaz, dokunamaz veya tadamayız. Sağlıklı bir göze sahip olan
insan, dünyaya geldiğinin birinci ayından itibaren renkleri algılamaya başlar fakat
bazıları göremez bazıları da çoğunluktan farklı görür. Rengin çeşitli fizyolojik
nedenler ile algılanamaması durumuna renk körlüğü denir ve bunun da çeşitleri
vardır.
Rengi tanımlamak için türü, tonu, değeri ve doygunluğu terimleri öne
çıkmaktadır.
Rengin türü (hue); bir rengin tayftaki ya da renk çemberindeki yerini belirtir,
değişik dalga boylarını tanımlar.
Ton; bir rengin, değer ve doygunluk açısından birbirinden ayrılan ancak
yakın ilişkileri görülen dereceleridir. Zaman zaman bir renkten diğerine geçiş için
kullanılsa da bir renk türünün açık ya da koyu olma derecesini gösterir (Görsel
7.1).

Görsel 7.1. Mor ve Sarı Rengin Tonları

Değer (value/lightness); renkler, siyah-beyaz olarak düşünüldüğünde


yansıttıkları ışığa göre belirli bir griye eşittirler ve bu onların ışık değerini ifade
eder. Görsel 7.1’deki renk skalasının ışık değeri Görsel 7.2’de yer almaktadır.

156
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Renk

Görsel 7.2. Görsel 7.1’deki Mor ve Sarı Renklerin Işık Değerleri

Doygunluk (doymuşluk/saturation, kroma/chroma); rengin görsel şiddetini


ve saf olma durumunu tanımlar. Işık tayfında, içinde başka hiçbir renk
bulunmayan; renk çemberinde ise içine beyaz ya da siyah ilave edilmemiş saf renk
en doygun renktir.
Örnek

•Mor rengin yansıttığı ışık değeri ile sarı rengin yansıttığı ışık değeri aynı
değildir. Morun ışık değeri daha koyu; sarının ise daha açıktır.
Bireysel Etkinlik

•Renkli bir fotoğrafa siyah-beyaz filtre uygulandığında renklerin ışık


değerleri elde edilir; renkli fotoğraflarınıza bu filtre ile bakınız.
•Farklı renkler ile Görsel 7.1 ve 7.2 arasındaki değişimi deneyerek
sonuçları gözlemleyiniz.
En doygun renk; ışık
tayfında, içinde başka
hiçbir renk Renk Kuramları ve Sistemleri
bulunmayan; renk
çemberinde ise içine Renk kuramları
beyaz ya da siyah ilave
edilmemiş saf renktir. Tarihsel süreçte birçok filozof, bilim insanı ve sanatçı, ışığı dolayısıyla rengi
çeşitli kuramlar ile açıklamaya çalışmış ve farklı görüşler ileri sürmüştür. 1665’te
matematikçi ve fizikçi Isaac Newton (1642-1727) ise ışığı prizmadan bir yüzeye
uzaktan yansıtarak ışığın renklenmediğini; prizmanın ışığı gökkuşağı renklerine
böldüğünü saptamıştır: Kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, indigo ve mor.
Newton’un renk teorisi ile ışığın kırılabilirliği ölçülmüş, renk olgusunun bilimsel
olarak açıklanabilmesi sağlanmıştır.
1810’da edebiyatçı, sanatçı ve doğa bilimci Johann Wolfgang von Goethe
(1749-1832), Newton’un ışık ve renk ile ilgili kuramına şiddetle karşı çıktığı
“Renklerin Teorisi”ni yayımlamıştır. Renge insan algısı açısından yaklaşmış, eş
zamanlı kontrastların incelenmesi, son imajla aydınlanmanın nesneler üzerindeki
etkisi ve renklerin duygusal durumlarını irdelemiştir. Günümüzde görme ile ilgili
beyin fonksiyonları ve algı sürecinde, Goethe’nin renk kuramının izleri vardır.

157
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Renk

Fizikçi Thomas Young (1773-1829), 1800’lerin başında, Newton’un güneş


ışığını üçgen prizmadan geçirerek tayf renklerine ayrıştırmasının tersini
gerçekleştirerek renkleri tek tek bir perdede üst üste düşürüp beyaz güneş ışığını
tekrar elde etmiştir. Yaptığı deneyler sonunda ise bu renkleri, hiçbir ışık ışının
birleştirilmesi ile oluşturulamayan ve birincil renkler olarak kabul edilen kırmızı,
mavi ve yeşil olarak üç ana renge indirgemiştir. Sonra da bunların her üçünün eşit
oranlarda birleşiminden tekrar beyazın, ikişer ikişer birleşimi ile de ikincil renkler
denilen turuncu, sarı ve mor olarak ara renklerin elde edileceğini kanıtlamıştır.
Sonuç olarak Young, Newton’un kuramının aksine tayfta yedi değil altı renk
olduğunu ispatlamıştır.
Renkler, ışık Kimyager Michel-Eugène Chevreul (1786-1889), 1824’te boya fabrikasında
demetlerinin üst üste
çalışmaya başlamıştır. Chevreul, tekstil fabrikasındaki boya deneyleri sırasında,
bindirilmesi ya da
boyaların birbirlerine dokuma renklerinin yeteri kadar etkili olmadığını saptamış ve bunun üzerine
karıştırılması ile elde yaptığı araştırmalar sonucunda problemin kimyasal olmadığını ama optik kaynaklı
edilmektedir. olduğunu keşfetmiştir. Bu keşfini; 1839’da, “Renkler Arası Uyum ve Kontrast”
isimli, optik ışık karışımlarının renkler üzerindeki etkisini açıkladığı bilimsel bir
çalışma ile yayımlamıştır. Chevreul, yan yana gelen renklerin birbirlerine yaptıkları
etki ile başka renkte göründüklerini fark etmiştir. Görsel 7.3 ve 7.4’te bu farklı
etkiler görülmektedir: Görsel 7.3’teki mavi renk üzerindeki kırmızı alan ile Görsel
7.4’teki kırmızı çizgiler, sanki farklı kırmızılar kullanıldığı yanılgısı yaratmaktadır.
Aynı durum görsellerdeki sarı alan ve sarı çizgiler için de geçerlidir. 1855 yılında
yayınlanan “Renk Diyagramı”nda Chevreul, ana pigment renkleri olan kırmızı, sarı
ve maviyi temel almış, zıt/tamamlayıcı renkler ve aralarındaki ilişkileri incelemiştir.

Görsel 7.3. Mavi-Kırmızı-Sarı İlişkisi Görsel 7.4. Mavi-Sarı-Kırmızı İlişkisi

Renk sistemleri
Renkler, ışık demetlerinin üst üste bindirilmesi ya da boyaların birbirlerine
karıştırılması ile elde edilmektedir. Renk sistemleri bu iki yöntem üzerine
kurulmuştur. Bu iki renk elde etme yöntemi aynı zamanda renk uzaylarını da ifade
eder. Toplama Yöntemi, RGB; Çıkarma Yöntemi ise CMYK renk uzayını karşılar.

Toplama yöntemi
Işık renkleri, boya Toplamsal renklerde üç ana ışık rengi vardır: Kırmızı, yeşil ve mavi. İkincil
renkleri olarak bilinen
renkler ise sarı, magenta ve cyan’dır. Toplamsal ana renkler karıştırıldığında beyaz
çıkarmalı renklerden
daha geniş, algılanabilir ışık elde edilir. Yeşil ve mavi ışık “cyan”ı, mavi ve kırmızı ışık “magenta”yı, kırmızı
bir spektruma sahiptir. ve yeşil ışık ise “sarı”yı oluşturur (Görsel 7.5). RBG (Red, Green, Blue) renk uzayını
ifade eden toplamsal renk sistemi; bilgisayar monitörlerinde, televizyonlarda, lazer

158
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Renk

gösterilerinde, dış mekân ve sahne ışıklandırılmasında kullanılmaktadır. Işık


renkleri, boya renkleri olarak bilinen çıkarmalı renklerden daha geniş ve
algılanabilir bir spektruma sahiptir.

Görsel 7.5. Toplama Yöntemi (Polat, 2012:170)

Çıkarma yöntemi
Çıkarma yönteminde, renkler pigment temellidir. Boya maddesi olan
pigmentler tarihte öncelikle doğal kaynaklar olan bitki ve hayvanlardan elde
Çıkarmalı karışım ile edilmişlerdir. Sentetik boyar maddenin bulunması ile birlikte renk kimyası
elde edilen renkler başlamıştır. Üç ana pigment rengi vardır: Sarı, magenta ve cyan. İkincil renkler ise
toplamalı karışım ile kırmızı, yeşil ve mavidir. Rengi olan her madde gibi pigmentler de kendi
elde edilen renklere
renklerindeki ışığı yansıtır ve öbür renklerdeki ışığı soğururlar. Renk elde etmek
göre daha koyudur.
için boyalar karıştırıldığında, yeni renkler çıkarmalı karışım ile oluşur. Çıkarma
yönteminde, farklı renklerde ışıkların karıştırılması ile elde edilen toplamalı
karışımın tersi gerçekleşir (Görsel 7.6). Çıkarmalı karışım ile elde edilen renkler
toplamalı karışım ile elde edilen renklere göre daha koyudur.

Görsel 7.6. Toplama Yöntemi (Polat, 2012:170)

Çıkarma yöntemi, CMYK renk uzayını ifade eder: Üç ana pigment renkleri,
magenta, sarı ve cyan eşit olarak karıştırıldığında, karışım bütün ışığı soğurur ve
siyaha yakın bir ışıksızlık meydana gelir. Çıkarımsal renk elde etme yöntemi ile
elde edilemeyen siyah, dört renkli basıma (matbaa ve renkli yazıcılar) ilave edilir.
CMYK (Cyan, Magenta, Yellow, Key (Black) ) sistemi ile yazıcılar dört renkten diğer
tüm renkleri üretebilirler.
Toplamsal renk sistemi ile çıkarmalı renk sistemi, bilgisayar ekranında
gördüğümüz rengin yazıcıdan toner ile basıldığında neden farklı göründüğünü
açıklamaktadır.

159
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Renk

Renk çemberi
Çıkarma yöntemi ile elde edilen renklerin sınıflandırılmasının en iyi örneği,
bugün hâlâ birçok sanat/tasarım kurumunda kullanılan Johannes Itten’ın (1888-
1967) renk çemberidir. 1919 yılında Almanya’da açılan dönemin öncü
sanat/tasarım okulu olan Bauhaus’ta aynı zamanda eğitmenlik yapan sanatçılar
Itten ve Paul Klee (1879-1940), renk konusunda önemli adımlar atmışlardır. Birincil
renkler olarak sarı, kırmızı ve maviden yola çıkarak 12 renkten oluşan bir renk
çemberi hazırlayan Itten’ın çalışması, sanatçı spekturumu olarak da
adlandırılmıştır (Görsel 7.7). Bilimsel olarak ışık tayfında olmadığı ispatlanan indigo
geçiş rengi, çemberde yer almamıştır.

Görsel 7.7. Renk Çemberi

Birincil renkler; sarı, mavi ve kırmızıdır.


İkincil renkler; birincil renklerin bileşimi ile meydana gelir. Turuncu, yeşil ve
Renk mor. Turuncu = Sarı+Kırmızı, Yeşil = Sarı+Mavi, Mor = Kırmızı+Mavi.
çemberinde/sanatçı Sıcak renkler; renk çemberinin kırmızı ile sarı arasındaki alanda yer alırlar.
spekturumunda; sarı,
Sıcak renk dalga boyları, uzun ve yüksek titreşimli olduklarından, gözdeki ağ
mavi ve kırmızı
birincil/ana renklerdir. tabakasına en önce çarpan renklerdir.
Soğuk renkler; sıcak renklere göre titreşimi daha az olan, kısa dalga boylu;
yeşil, mavi, mor ve maviye çalan renklerdir. Soğuk renkler, sıcak renklerden daha
sonra gözün ağ tabakasına düşerler. Bu neden ile daha geride ve daha durgun
etkidedirler.
Zıt/Kontrast/Tamamlayıcı/Komplementer renkler; herhangi iki renk, ışık
hâlinde üst üste bindirildiğinde beyazı; boya olarak karıştırıldığında birbirlerini yok
edip küllenmiş bir gri olarak tanımlanabilecek nötr griyi veriyor ise birbirlerinin
zıttıdır/tamamlayıcısıdır. Renk çemberindeki karşılıklı renkler, birbirlerinin zıttı
renkleridir ve bu renk çiftleri ayrıştırıldığında, bileşimde üç ana rengin de
bulunduğu görülür: Sarı X Mor (Mor = Mavi+Kırmızı), Mavi X Turuncu (Turuncu =
Kırmızı+Sarı, Kırmızı X Yeşil (Yeşil = Mavi+Sarı).

160
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Renk

Munsell renk sistemi


Sanatçı Albert Henry Munsell’ın (1858-1918) Amerikan Ulusal Standartları
Enstitüsü (ANSI) tarafından 1942 yılında kabul ettiği renk sistemi rengin üç özelliği
Munsell renk sistemi,
üzerine kurulmuştur: Hue (rengin türü), rengin ışık değeri (value/lightness) ve
rengin üç özelliği
doygunluğu (kroma). Böylelikle yüzlerce farklı renk ve ton tanımlanabilmiştir.
üzerine kurulmuştur;
hue (rengin türü), Munsell renk sisteminde üç faktörün yer değiştirmesi ile istenilen rengi
rengin ışık değeri tanımlamak kolaylaşır (Görsel 7.8).
(value/lightness) ve
doygunluğu (kroma).

Görsel 7.8. Munsel Renk Sistemi (Hanson, 2012:17)

Pantone renk sistemi


1963 yılında, Lawrence Herbert tarafından geliştirilen Pantone renk sistemi,
grafik sanatlarında yaşanan, doğru renk üretme ile ilgili sorunları çözmek ve
bireysel olarak farklı yorumlanan renklerin standartlaştırılması için oluşturulmuş
bir katalogdur (Görsel 7.9). Tekstilde en çok kullanılan ticari bir renk sistemi olan
Pantone, Munsell’in rengi ölçme kriterlerinden – rengin türü (hue), rengin ışık
değeri (value/lightness) ve doygunluğu (kroma) – ilham alınarak hazırlanmıştır.

Görsel 7.9. Pantone Katalogundan Görünüm

Görsel Algıda Renk


Göz retinasına çarpan rengin, sadece fizyolojik bir etkisi yoktur; renk algı ile
alakalıdır ve insandan insana değişebilir. Algıda geçmişin izleri ile karışan şimdiye
ait deneyimler, gelecekte algılanacakları da önceden koşullandırır. Renk diğer bir
renk ile anlam kazanır: Yan yana getirilen renkler birbirlerini etkiler, bu da görsel

161
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Renk

algıda değişikliğe neden olur. Ayrıca mekânlarda kullanılan farklı ışık sistemleri
nedeni ile aynı renk her mekânda farklı algılanabilir.
Koyu renkli bir alan üzerindeki açık renk bir leke, açık renkli bir alan
Birbirlerine aşırı yakın
üzerindeki koyu renkteki bir lekeden daha büyükmüş gibi görünür. Bu farklılık, açık
renk noktacıkları
uzaktan bakıldığında rengin dalga boyundan kaynaklanır. Daha geniş bir alana yayılmış gibi gözükür.
tek renkmiş gibi Ayrıca, açık rengin sinirleri uyarıcı özelliğinin de bu yanılsamaya yol açtığı
algılanır. bilinmektedir. Yan yana getirilen iki rengin tamamlayıcıları da algıya dâhil olur:
Mavi ve yeşil yan yana kullanıldıklarında; mavinin tamamlayıcı rengi turuncu ile
yeşilin tamamlayıcı rengi olan kırmızı da bu ilişki içine girer. Turuncu yeşili, kırmızı
ise maviyi etkiler. Birbirlerine aşırı yakın renk noktacıkları uzaktan bakıldığında tek
renkmiş gibi algılanır. Optik karışım da denilen yakın renk noktacıklarının uzaktan
tek renk gibi algılanması, sanatta Empresyonizm ve Pointilizm akımlarında
kullanılmıştır.
Örnek

•Mavi ve kırmızı noktacıklar hâlinde birbirine yakın sürülen renkler


uzaktan mor olarak görünür.

Eş zamanlı kontrast
İki farklı rengin yan yana geldiğinde, aralarındaki farkın daha belirgin bir hâle
gelmesidir. Turuncu kırmızı ile çerçevelenmiş ise daha kırmızı, sarı ile çerçevelenmiş
ise daha sarı algılanır (Görsel 7.10 ve 7.11). Zıt renklerin yan yana gelmesi en çarpıcı
etkiyi yaratır: sarı-mor, mavi-turuncu, yeşil-kırmızı ile birlikteyken en yüksek
Zıt renklerin yan yana
canlılıklarını gösterirler. Sıcak bir ton, soğuk bir ton ile eş zamanlı kontrast içinde
gelmesi en çarpıcı etkiyi
ise; sıcak ton daha sıcak, soğuk ton daha soğuk görünür.
yaratır.

Görsel 7.10. Kırmızı-Turuncu İlişkisi Görsel 7.11. Sarı-Turuncu İlişkisi

Ardıl Karşıtlık
Sürekli bir renge baktıktan sonra, gözümüzü beyaz bir yüzeye çevirdiğimizde,
o rengin karşıtı anlık olarak belirir. Sağlıklı bir gözün, tek renk ile yorulan
hücrelerinin yarattığı bir durumdur ardıl karşıtlık.

162
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Renk

Zamandaş karşıtlık
Beyaz bir yüzey üstündeki renkli bir parçanın, bir süre izlendikten sonra
çevresinde kendi karşıt renginin belirmesidir. Beyaz renkli bir yüzeyde bulunan
Algılamadaki kırmızının çevresinde, yeşilimsi; mavinin çevresinde turuncumsu; sarınınkinde ise
farklılıklara rağmen
morumsu gölgeler görülür.
rengin, görsel iletişim
kurmamızı sağlayan, Renkte Anlam
konuşmadan ve yazıdan
daha geçerli evrensel Algılamadaki farklılıklara rağmen rengin, görsel iletişim kurmamızı sağlayan,
bir dili vardır. konuşmadan ve yazıdan daha geçerli evrensel bir dili vardır. Renkler semboliktir.
Dünyanın herhangi bir yerinde kırmızı renkte işaret levhasını gören kişi, durması
gerektiğini ya da tehlike ile karşılaşabileceğini bilir.
Renklerin dalga boyları ile alakalı olan psikolojik etkilerinin yanı sıra insan
fizyolojisinde de değişimlere neden olduğu görülür. Fizyolojik etkiler; genelde
beyin dalgalarında, kalp atışında ve solunumda ortaya çıkar. Bu gibi etkiler en çok
kırmızı ve mavi renklerde görülmektedir. Kırmızı renkte, kalp atışı hızlanır ve
beyinde elektriklenme artar; mavide ise kaslar gevşer ve solunum düşer. Fiziksel
sıcaklığına bakılmaksızın kırmızı renkli odalarda sıcak, mavi renkli odalarda soğuk
hissederiz.
Renklerin fiziksel yapıları ve dalga boylarının farkları dolayısıyla değişik
coğrafya ve kültürlerde renklerde anlamsal farklılıklar görülür. Güney Amerika
Renklerin fiziksel ülkelerinden tropik bir iklime sahip olan Brezilya ile gün ışığının az olduğu Kuzey
yapıları ve dalga Avrupa ülkesi Finlandiya’da, aynı renk algısı ve kullanımı mümkün değildir. Geniş bir
boylarının farkları konu olan renkte anlam ile rengin psikolojik etkilerine, aşağıda kısaca değinilmeye
dolayısıyla değişik çalışılmıştır:
coğrafya ve kültürlerde
renklerde anlamsal Kırmızı; en uzun dalga boyuna sahip olan renktir, bu neden ile gözü diğer
farklılıklar görülür. renklerden daha fazla kendine çeker. Renklerin en şiddetlisi olduğu için tehlike ve
alarm işareti olarak kullanılır. Yapılan bir araştırmada; kırmızı araçların daha az kaza
yaptıkları ve hasara uğradıkları tespit edilmiştir, burada kırmızının görünürlük ve
fark edilirlik özelliğinin etkisinin önemi açıktır. İştah açıcı etkisi nedeni ile yemek
odalarında ve restoranlarda tercih edilir. Diğer bir özelliği de dikkat çekici ve uyarıcı
etki yaratan kırmızıya, uzun süre bakıldığında tedirginlik yaratmasıdır.
Sarı; en ışıklı, parlak, hareketli ve neşeli renktir. Fakat sarıya uzun süre
bakıldığında, sarının rahatsız edici etkisi ile renkteki ısrarlı ve saldırgan karakter
ortaya çıkar. Sıcak bir renk olan sarının, yeşile giden tonları soğuktur bu neden ile
hareketliliğin yanında sonbaharın da rengidir. Bu iki zıt etkiyi taşıyan sarıyı çalışma
odalarında kullanmamak gerekir.
Mavi bir müzik türüne
ismini vermiş tek Turuncu; sarı ve kırmızının bileşimi ile oluşur, bu iki rengin de hareketliliğini
renktir: “Blues” adını bu ve dinamizmini taşır. Fakat turuncu, kırmızı kadar rahatsız edici değildir. Neşeli, iç
renk ve onun açıcı bir renk olan turuncu, metabolizmayı hızlandırır ve canlılık verir.
çağrıştırdığı derin
anlamlardan alır. Mavi; soğuk, durgun, sessiz bir renktir. Bu özelliği ile yatıştırıcı ve koruyucu
bir etkiye sahiptir. Düşleri, hayalleri ve özgürlüğü sembolize eder: Alice Harikalar
Diyarında adlı masalda Alice, mavi ışıltılı bir aynadan geçerek düşler dünyasına

163
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Renk

ulaşır. Mavi bir müzik türüne ismini vermiş tek renktir. “Blues” adını bu renk ve
onun çağrıştırdığı derin anlamlardan alır.
Yeşil; mavi ve sarının bileşiminden oluşur, bu neden ile mavinin huzur
vericiliğini, sarının da canlılığını taşır. Bileşimde mavi oranı fazla olan yeşil, soğuk
bir etkiye sahipken; yeşilin içindeki sarı arttığında sıcaklaşır ve canlanır. Doğayı,
tazeliği, canlanmayı ve barışı yansıtan yeşilin, yorgun insanlar üzerinde dinlendirici
ve yatıştırıcı bir özelliği vardır. Kırmızının karşıtı olan yeşilin gösterge dilinde
yapma, harekete geçme anlamı vardır.
Örnek

•Kırmızı ışıkta durulur, yeşil ışıkta harekete geçilir; tüm endüstri


ürünlerinde yeşil açma tuşudur.

Mor; kırmızı ve mavinin bileşimiyle elde edilir. Ressam Wassily Kandinsky’e


(1866-1944) göre; hem fiziksel hem de ruhsal anlamda serinletilmiş bir kırmızı
olması nedeni ile kederli bir renktir. Psikologların ölüm ile ilişkilendirdikleri mor,
aristokratların rengidir ve günümüzde de bu sınıfı temsil eder: Zenginlik ve asaletin
simgesidir.

Beyaz ile boyanan Beyaz; tüm renklerin ışık bileşimiyle oluşur. Parlaklığı ile gözü çok çabuk
mekânların daha geniş rahatsız etse de saflığı, masumiyeti ve temizliği simgeler. Işığı yansıtan beyaz, yaz
ve ferah algılandığı gibi mevsiminde giyimde en çok tercih edilen renktir. Beyaz ile boyanan mekânların
giysilerde de bu daha geniş ve ferah algılandığı gibi giysilerde de bu özelliğinin ortaya çıkacağı
özelliğinin ortaya unutulmamalıdır. Temizliğin rengi olan beyaz, sağlık sektöründe en çok tercih
çıkacağı
edilen renktir.
unutulmamalıdır.
Siyah; tüm renkleri soğurup yutar, aslında bir renk değil renksizliktir. Işığı
emmesi ile kış mevsiminde giyimde en çok tercih edilen renktir. Ölümün, matemin
ve resmiyetin rengidir.
Gri; beyaz ve siyahın bileşimi ile oluşur, gözün en rahat algıladığı renktir. Gri;
beyaza yakın ise neşeli, siyaha yakın ise hüzünlüdür. Beyazın gözü yoran ışıltılı
parlak etkisi ile siyahın insana sıkıntı veren huzursuzluğu gride yoktur.

TEKSTİL VE MODA TASARIMINDA RENK


İnsan, içinde bulunduğu nesneler dünyasını daha yaşanabilir bir dünya
yaratmak için değiştirir. Hayal gücü ve duyguları ile işlevselliğin ön planda olduğu
bir süreç içerisinde, elindekini başka bir forma sokar. Tüm evren ve içinde
bulundurduğu ögeler birer tasarım nesnesidir. Batı dillerinde, tasarım kelimesinin
karşılığı olarak kullanılan dizayn (design) sözcüğü; “biçim vermek, temsil etmek”
anlamına gelmektedir. Tasarım, üretime ve tüketime bağlı sosyo-teknik sorunların
estetik yanını içeren ve estetik gerekleri, işlevsellik düşüncesine bağlayan
çözümlerin araştırılmasını hedef alan bir etkinliktir.

164
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Renk

Duygu ve düşüncelerimizi yansıtan renk, tasarımda birçok amaca hizmet


eder, kompozisyonda birliğin ve dengenin sağlanmasında en önemli unsurdur.
Renk, tasarıma iki boyutlu düzlemde uzamsal bir nitelik kazandırır. Renklerin önde
veya arkada olma durumu tasarımda ilgi yaratır; genellikle sıcak renkler öne
çıkarken soğuk renkler geriye doğru giderler.

Örnek

•Düz bir yüzey üzerinde kullanılan kırmızı nokta, yüzeyin önüne


geçerken, mavi nokta, bu yüzeyin içine giriyormuş izlenimini verir.

Tekstilin üretiminden tüketimine her aşamasında önemli olan renk ile ilgili
yapılan araştırmalar, tüketicinin ilk tepkisini renge verdiğini ortaya koymuştur.
Tekstilde renk tercihini etkileyen unsurları, aşağıdaki başlıklar ile sıralayabiliriz:

• Moda ve eğilimler
• Ekonomi
• Tasarımın nerede kullanılacağı, işlevi (ev tekstili, giysilik vb.)
Tekstilde renk tercihini • Mevsimler
etkileyen unsurların • Toplumsal yapı ve çevre
başında moda ve • Kişinin cinsiyeti, yaşı ve beden yapısı
eğilimler gelir.
• Diğer tasarım alanlarındaki hareketler ve sanat akımları
Örnek

•Ürünün nerede kullanılacağı renklerin de seçimini belirler: Plaj giysileri


ile gömleklik kumaş için seçilen renkler birbirinden çok farklıdır. Plaj
giyiminde canlı renkler yer alırken günlük giyimde genelde pastel
tonlar kullanılmakta, canlı renkler ise detaylarda tercih edilmektedir.

Tekstil tasarımında beden biçimi ile giysinin renkleri arasında görsel algıda
gözü yanıltacak ilişkiler bulunmaktadır. Rengin dışında giysi kalıplarının da bu
görüntüyü desteklediğini unutmamak gerekir.
Örnek

•Yaş gruplarına göre tasarlanan koleksiyonlarda da renk paletleri


değişmektedir; bebekler, çocuklar için kullanılan renkler ile gençler ve
yaşlılar için kullanılan renkler farklılık gösterir. Dilimize girmiş olan
bebek mavisi kullanımı bunun en büyük kanıtıdır.

165
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Renk

Rengin, değişik ışıklar altında farklı algılanması tekstil üretiminde de dikkat


edilmesi gereken önemli bir konudur. Bu neden ile üretim sırasında renk
kontrolleri ışık kabinlerinde yapılmaktadır. Tasarımcılar ile birlikte nihai tekstil
ürünü kullanıcılarının da farklı ışıklarda aynı kumaş renginin değişeceğini göz ardı
etmemeleri gerekmektedir.

Moda ve Renk
İnsan; dünyaya, çevreye uyum sağlamak ve yaşamını kolaylaştırmak için
aynı davranışları tekrarlama eğilimi gösterir. Ancak bir süre sonra bıkkınlık hissi ile
birlikte bir yenilenme isteği ortaya çıkar ve böyle bir yenilenme isteği, moda olarak
kendini gösterir. Sözcük olarak Latince “modus”tan gelen moda, tarz demektir.
Aynı renk değişik ışıklar Yaşam tarzını ifade eden geniş bir olgu olan moda, sadece estetik yenilenme ve
altında farklı algılanır. görünüş alanında ortaya çıkan bir değişim değildir. Moda; dildeki sözcüklere,
endüstri ürünlerine, spor aktivitelerine, giyime, saç rengine, tatil merkezlerine,
mekân tasarımlarına, mimari tasarımlara ve hatta yiyecek tercihlerine kadar
toplumda ortak bir hareketi/eğilimi yansıtır. İngilizce “trend” kelimesinin karşılığı
olan eğilim; bir şeyi sevmeye, istemeye veya yapmaya içten yönelme, meyildir.
Trendler; mega, makro, mikro ve alt trendler olmak üzere sınıflandırılabilir.
Makro ve mikro trendleri biçimlendiren 20-25 yılı kapsayan mega trendler, sonuç
olarak günlük modayı etkileyecek 1-3 yıl arası sürecek alt trendlere kadar yayılır.
Trendler içinde önemli bir yeri olan renk tahmini büyük bir sektördür ve yalnızca
giyimi değil ev mobilyalarından, otomotiv endüstrisine kadar geniş bir endüstriyel
üretim alanını etkilemektedir. Moda sektöründeki renk belirleyicilerinin çeşitli veri
toplama yöntemleri bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi endüstriyel ürünlerin
satışlarından elde ettikleri renkler ile ilgili bilgilerdir. Ayrıca insanların renklere
olan ilgisindeki değişiklikler hakkında sosyal ve kültürel bağlamda da tüm
dünyadan bilgi toplamaktadırlar. Trendleri belirlemek için; British Textile Colour
Group, ICA- International Colour Authority, Color Association of the United States
ve CMG-Color Marketing Group, Avrupa ve Amerika’da yılda iki kez
toplanmaktadır. Verilerin analizi ile moda olabilecek renkler belirlenir. Renk
paletleri/renk kombinasyonları, tekstil endüstrisine, gelecek sezonun desen
anlayışı ile birlikte kullanılacak kumaş tür ve kalitelerini de içeren temalar olarak
sunulur.
Trendler, tekstilde diğer endüstri dallarından daha çabuk ürüne yansır.
İlkbahar-yaz ve sonbahar-kış sezonluk ürünler ile her mevsim değişen renkler,
desenler ve giysi kalıpları ile tüketiciye yeni sezon ürünler sunarak arz-talep
Tekstilde renk dengesi yaratmak için oluşturulan eğilimleri ile moda, ekonomik döngünün
eğilimleri, ülkeden sonucudur. Ekonominin iyi olduğu dönemlerde parlak ve çok renkli tasarımlar
ülkeye toplumsal yapı tercih edilirken tersinde daha az sayıda ve koyu renk tasarımlar ile üretime devam
ve coğrafi koşullar
edilmektedir.
nedeni ile değişiklik
gösterir. Tekstilde renk eğilimleri, ülkeden ülkeye toplumsal yapı ve coğrafi koşullar
nedeni ile değişiklik gösterir. Bu farklılıklar aynı kıta içerisinde bile gözlenebilir:
Orta Avrupa ülkelerinde tercih edilen renkler ile İskandinav-Kuzey Avrupa
ülkelerinde tercih edilenler aynı değildir. Mevsimlerin renk tercihlerindeki rolü

166
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Renk

yadsınamaz. Vücut ısısını korumak için kışın güneş ışığını emen koyu renkler, yazın
da ışığı yansıtan beyaz renk tercih edilir. Moda olgusu renk tercihlerini etkilese de
renk paletinde yazın beyazın, ilkbaharda pastel renklerin, sonbaharda toprak
tonlarının, kışın da siyahın yer alması kaçınılmazdır. Renk döngüsünde; sıcak tonlu
renkler ile soğuk tonlu renkler arasında yedi yıllık, renkli paletler ile nötr renkler ve
griler arasında ise on beş-yirmi beş yıllık döngüler olduğu görülmektedir.

Tekstil Üretiminde Renk


Tekstil tasarımı; elyaf ve üretim teknikleri ile kullanım alanı, amacı, ekonomi
ve pazar ihtiyaçları göz önünde tutularak eğilimlere uygun üretilmiş endüstriyel bir
tasarım ürünüdür. Üretim süreçleri içerisinde, rengi etkileyen faktörler dört başlık
altında toplanmaktadır: Ham maddenin fiziksel yapısı, ipliğin yapısı, üretim yöntemi
ve terbiye işlemleri.

Ham maddenin fiziksel yapısı


Tekstilin ham maddesi olan lifler, doğal ve kimyasal lifler olmak üzere iki ana
başlıkta incelenir. Elyafta renk değişimine, fiziksel özelliği olan parlaklık etkendir.
Parlaklık, bir liften yansıyan ışığın miktarı olup lifin yüzeyi, boyuna görünüşü ve
enine kesiti ile yakından ilgilidir. Genel olarak kimyasal liflerin, doğal lifler içinde
de ipek lifinin parlaklığı oldukça yüksektir. En parlak elyaftan en mat olanına doğru
sıralama yapıldığında; parlak olarak elde edilen (kimyasal) rejenere selülozik elyaf,
poliamid, poliester vb. ipek, keten, pamuk ve yün yer alır.
Pulcuklu bir yapısı olan yünde parlaklık malzemenin türüne göre değişir:
Uzun elyafta renk parlaktır, kısa elyafta ise tok ve yumuşaktır. Pamuk elyafının
tüylü bir yüzeyi vardır ve doğal hâlinde bir miktar parlaklık vardır bu neden ile
Merserize pamukta, boyalı pamuklarda renk yumuşaklık kadar parlaklığından da kaybeder. Merserize
malzemenin daha pamukta, malzemenin daha pürüzsüz ve saydam olmasından dolayı renk daha
pürüzsüz ve saydam parlak görünür. Keten, kenevir ve jüt de rengin mat tonunu alır. İpek
olmasından dolayı renk filamentlerinin üçgen prizma benzeri yapısı, düzgün ve pürüzsüz yüzeyi ile rengi
daha parlak görünür.
olduğundan parlak gösterir.

İpliğin yapısı
Uzun ve ince yün liflerinin taranıp eğrilmesi ile elde edilen kamgarn iplikler
rengi daha parlak; kısa lif oranı yüksek, taranmamış yün liflerinden elde edilen
ştrayhgarn iplikler ise daha yumuşak gösterirler. İpliğin fiziksel yapısının renge
Aynı liften; yüksek
bükümlü iplikler, düşük etkilerinde; büküm sayısı, yönü, kat sayısı (tek kat, çift kat, çok kat) ve
bükümlü ipliklerden inceliği/numarası da önemli rol oynar. Aynı liften; yüksek bükümlü iplikler, düşük
daha koyu görünür. bükümlü ipliklerden daha koyu görünür.

Üretim yöntemi
Ham maddesi (elyafı), numarası, büküm yönü ve sayısı gibi fiziksel yapısı
aynı olan iplikler; farklı üretim yöntemlerinde (dokuma veya örme) hatta bir
üretim yönteminin değişik örgülerinde, renkte farklı sonuçlar/etkiler verirler.
Dokumada; atkı ve çözgü ipliklerinin birbirinin üzerinden geçtiği durumlarda,
kesişme noktalarının sıklığı kumaş yüzeyinin pürüzsüzlüğünü etkilediği kadar

167
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Renk

rengin parlaklığını da etkiler. Ayrıca elyafın parlaklığı da bu görünüme eklenebilir;


parametreleri sabit tutup diğerlerinde değişikliğe gidildiğinde renk değişimleri
ortaya çıkar.
Dokumada çözgü ve atkı ipliklerinin bağlantı noktaları – kesişme sayıları –
arttıkça renk matlaşır. En fazla bağlantı noktasına sahip olan bezayağı örgülerde
renk diğer örgülere göre daha mattır. Dimi örgülerinde bağlantı noktaları ne
bezayağındaki gibi fazla ne de satendeki gibi azdır. Bu neden ile dimide rengin
bezayağındaki gibi mat olmadığı görülür. En az bağlantı noktasına sahip saten
örgülerde renk, diğer örgülere göre oldukça parlaktır.
Diğer bir tekstil üretim yöntemi olan örmede, dokumadaki gibi üç ana örgü
bulunmaz; farklı sistemler ile yapı oluşturulur. İpliğin veriliş durumuna; makinenin
yapısına; iğne ve ipliğin devinimine bağlı olarak elde edilen yapılarda renk, ayrıca
ham maddeye ve ipliğin yapısal özelliklerine bağlı olarak çok faktörlü olarak
değişir.

Terbiye işlemleri
Terbiye işlemleri elyaftan ipliğe ve ham kumaşa kadar her aşamada
yapılabilir, üçe ayrılmaktadır: Ön (kasar) terbiye işlemleri, renklendirme (boyama
ve baskı) ve bitim (apre) işlemleri.
Ön terbiye işlemleri; kuru ve yaş işlemler olarak ikiye ayrılmaktadır. Kuru
işlemlerden yıkama yün elyafta oldukça gerekli olup affinitesini etkileyen bir
prosestir. Ön terbiye işlemlerinde pamuklu ve yünlü kumaşlar öne çıkar çünkü
pamuk ve yün elyafının kendine özgü renkleri vardır. Pamuklu kumaşlarda, yaş
işlemlerden bir proses olan ağartma, renkleri daha parlak hâle getirir. Daha sonra
uygulanacak olan merserizasyon işlemi ile pamuğun affinitesi arttırılmış olur.
Renklendirme; tekstilde boyama ve baskı olarak yapılmaktadır. Boyama;
ham madde ve kumaşa göre seçilen boyar maddenin bir boyama yöntemi ile
uygulanmasıdır. Boyama ve baskı yolu ile renklendirme işleminde kullanılan
organik veya inorganik moleküllere boyar madde denir. Boyar maddeler, doğal ve
sentetik boyar maddeler olmak üzere iki gruba ayrılırlar. Doğal boyar maddeler;
Boyama ve baskı yolu
bitki, hayvan parçaları ve mineralleri içerir. Sentetik boyar maddeler, bazı
ile renklendirme
işleminde kullanılan bileşenleri doğal olsa da kimyasal bir reaksiyon sonucu ile elde edilirler.
organik veya inorganik Günümüzde tekstil endüstrisinde, sentetik boyar maddeler kullanılmaktadır. Doğal
moleküllere boyar boyar maddeler ise kilim ve halı gibi el sanatlarında tercih edilmektedir.
madde denir.
Baskı; üretimi tamamlanmış kumaşın yüzeyini desenlendirme için yapılan
tasarımın, çeşitli yöntemler ile kumaş yüzeyine aktarılmasıdır. Baskıda renk
farklılığına kumaşın yapı oluşturma/konstrükiyon faktörlerine ek olarak baskı
yöntemleri ve boyar maddeler de eklenir. Tekstil endüstrisinde kullanılan baskı
yöntemlerinden film baskı, rotasyon baskı, rulo baskı, transfer baskı ve dijital baskı
teknolojileri renge etkileri açısından incelenmelidir.

168
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Renk

Örnek
•Boya pigmentleri ezilmediği için en yüksek renk canlılığı film baskı
yöntem ile elde edilir.

Bitim işlemleri; mekanik (kuru) ve kimyasal (yaş) işlemler olmak üzere ikiye
ayrılır. Tekstil ürünlerine en son yapılan uygulamalar ile renge de son dokunuşlar
yapılmış olur. Mekanik işlemlerden şardonlama, yünlü kumaşa uygulandığında,
renk daha yumuşak ve durgun görünür. Fakat havlar, bir yöne pürüzsüzce
yatırıldığında renk parlaklığı artar. Yünlü kumaşa uygulanan dinkleme ise kimyasal
yardımcılı mekanik bir bitim işlemidir. Belirli oranlarda uygulanabilen bu işlem ile
keçemsi bir görünüm elde edilir ve sonuçta renk donuklaşır. Ham kumaş ile bitim
işlemi görmüş kumaş arasında belirgin renk farkları görülmektedir. Tekstil
malzemesinin yüzeyinin temiz olması, rengin daha parlak olmasını sağlar. Yüzeyde
yapılan havlandırma ile renk yumuşaklaşır ve matlaşır, bununla birlikte yüzey lifleri
Tekstil ürünlerine en
son yapılan bitim bir yönde fırçalanırsa renk parlaklaşabilir. Gelişen teknoloji ile birçok yeni
işlemleri ile renge de malzeme tekstil endüstrisinde kullanılmaya başlanmıştır. Kimyasal bitim
son dokunuşlar yapılmış işlemlerinin kumaşa kazandırdıkları ile birlikte plastik ve parlak değerler
olur. yakalanabilmekte bu da rengi etkilemektedir.

Tasarımda Renk İlişkileri


Tasarımcı, yaratı sürecinde hedefine ulaşabilmek için; geçmişi özümsemeli,
günceli takip etmeli ve bunları yorumlayarak özgün anlatım biçimi ile geleceği
yakalayabilmelidir. Üreticinin taleplerini, hedef kitlenin beklentilerini, tasarımın
işlevselliğini, ekonomik verileri ve rekabet koşullarını da göz önünde bulundurması
gereken tasarımcının, yaratı sürecinde en büyük yardımcısı temel tasarım
araştırmaları, tekstil malzeme bilgisi ve renktir. Renk ve renklerin birbirleri ile
kurdukları ilişkileri çözümleyebilmek, tekstil tasarımcısı için olmaz ise olmaz bir
unsurdur. Tasarımcının renk seçimlerinde; hedef kitlenin cinsiyeti, yaşı, eğitim
seviyesi, yaşadığı bölgenin coğrafi konumu gibi faktörlerin dışında tasarımın
kullanım alanına dikkat etmesi gerekir. Global renk trendlerinde önerilen her renk
paleti, her kültür için uygulanabilir olmayabilir, ayrıca ev tekstili için uygun olan
Tasarımcının renk renkler gece giysileri için uygun bir palet sunmazlar.
seçimlerinde; hedef Tekstil tasarımının önemli bir dalı olan giyim tasarımında renk ise giyenin
kitlenin cinsiyeti, yaşı, ten rengine uygun olmalıdır. İnsanın cildinden sonra ikinci derisi olarak
eğitim seviyesi, yaşadığı
nitelendirilen giysisinin rengi, kişinin estetik beğenisinin haricinde sosyo-ekonomik
bölgenin coğrafi
konumu gibi faktörlerin ve kültürel durumu hakkında ipucu verecek kadar önemli bir göstergedir. Bedenini
dışında tasarımın olduğundan ince ya da kalın göstermek isteyen insanlar da renklerin optik
kullanım alanına dikkat etkilerinden yaralanabilirler.
etmesi gerekir.

169
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Renk

Örnek
•Sıcak renkler daha kilolu-kalın, soğuk renkler daha zayıf-ince
göstermekte; çok koyu ya da çok açık renkler ise vücut hatlarını çok
daha fazla belirginleştirmektedir.

Tasarlama sürecinde renk seçiminde; kullanılan renk miktarı, kullanılan


renklerin oranı ve kullanılan renklerin diğer renkler ile olan ilişkisi önemlidir.
Renkler arası uyum yakalanmaya çalışılırken desenin tek düze olmaması için farklı
ton-değer-doygunluklara sahip renkler birlikte kullanılmalıdır. Fazla sayıda rengin
kullanımı desende bütünlük oluşmasını engelleyebilir ya da bir rengin ağırlıklı yer
alması dengeyi bozabilir. Ayrıca tasarımda renk kullanımında biçimin de miktar
kadar önemli olduğu unutulmamalıdır. Biçimin büyük ya da küçük olması rengi
algılamamızı etkiler, sınırların şekli de tonu değiştirir; mavi bir daire aynı maviden
bir kare ile aynı şey değildir.

Renk ilişkileri
Tasarımda renkler birbirleri ile etkileşime geçer, uyumun elde edilmesi için
bu etkiyi kontrol edebilmek önemlidir. Renkler birbirlerini üç şekilde etkilerler: Bir
renk, diğerinin renkliliğini azaltır veya artırır ya da diğerinin renkliliğini başka bir
renk türüne çevirir. Sıcak bir renk ile kullanılan soğuk renk, sıcaklaşırken; soğuk bir
renk ile kullanılan sıcak renk soğur. Rengin yanına gelen başka renk ya da renkler
Bir renk, diğerinin ile farklılaştığı göz ardı edilmemelidir.
renkliliğini azaltır veya
artırır ya da diğerinin Johannes Itten’ın 1961 yılında yayınladığı “Renk Sanatı” adlı eseri; renk
renkliliğini başka bir kombinasyonları üzerine yaptığı araştırmaları ve renklerin aralarındaki ilişkileri
renk türüne çevirir. incelediği renk teorisini içermektedir. Itten, renk çemberi ile ‘uyumlu akorlar’ adını
verdiği birlikte kullanıma uygun olacak renk örnekleri verebilir dediği geometrik
formlar önermiştir. Bu geometrik formlar, 12 renkli sanatçı spektrumu ile anlam
kazanacak olan kareler, dikdörtgenler ve üçgenlerdir (Görsel 7.12 ve7. 13).

170
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Renk

Görsel 7.12. Itten’ın Uyumlu Renk Akorları Çemberinde Kare ve Dikdörtgen Formlar

Görsel 7.13. Itten’ın Uyumlu Renk Akorları Çemberinde Üçgen Formlar

Uyumlu renklerin; zıtlık içeren, karıştıkları zaman griyi oluşturan renkler


olduğunu belirten Itten’ın önermeleri ile canlı renk paletleri elde edilmektedir.
Renk çemberi içinde yer alan kare, dikdörtgen ve üçgenler, açıları bozulmadan
Itten’ın renk uyumu
önerileri, canlı ve döndürülebilir ve çeşitli renk skalaları yakalanabilir (Görsel 7.14).
dinamik renk paletleri Renk uyumları incelendiğinde; Itten’ın temelinde renklerin zıtlık ilişkisinin
sunmaktadır. yer aldığı önerilerinin canlı ve dinamik renk paletleri sunduğu görülmektedir.
Ayrıca yoğun bir desende 3 ya da 4 renkli bir palet yeterli olamayabilir. Bu neden
ile paletteki renklerin ara tonları da palete ilave edilebilir. Böylece desende
kullanılacak renk sayısının arttırılması ile canlı ve dinamik etkinin bir miktar
yumuşatılması mümkün olur.

171
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Renk

Görsel 7.14. Itten’ın Uyumlu Renk Akorları Çemberinden Renk Paletleri

Itten’ın temelinde zıtlıkların yer aldığı bu ilişkilerde ayrıca Goethe’nin zıt


renklerin birlikte kullanımında miktarların oranını belirlediği prensip de yer
almaktadır. Zıt renklerin birlikte kullanımı oldukça güçlü bir etki yaratır ve desende
göz alıcı bir optik yanılsama yaratıp yorucu olabilir. Bu neden ile zıt renklerin
birlikte kullanımında aşağıdaki oranlara dikkat edilmelidir (Görsel 7.15).

Zıt renklerin birlikte


kullanımı, güçlü bir etki
yaratır. Bu neden ile
belirli oranlarda
kullanılması
gerekmektedir. Görsel 7.15. Zıt Renklerin Birlikte Kullanım Oranları

Itten’ın renk uyumları için önerilerinin dışında da tasarımlarda; renk


çemberindeki yakın renkler, tek bir rengin tonları, sıcak-soğuk renkler ve
akromatik renkler kullanılarak uyumlu renk birliktelikleri elde edilebilir.
Yakın renklerin uyumu: Renk çemberinde birbirine yakın olan renkler ile
uyumlu kompozisyonlar yakalamak mümkündür. Görsel 7.16’daki iki farklı renk
paleti, renk çemberindeki yakın renklerden oluşmaktadır.

Görsel 7.16. Yakın Renklerin Uyumu Paletleri

Monokromatik renklerin (ton) uyumu: Desende seçilen bir rengin tonlarını


kullanmak, kompozisyonda bütünlük yakalamak için büyük bir avantajdır. Bu

172
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Renk

uyumda, desende kullanılacak renklerin açık-koyu değerine dikkat etmek


gerekmektedir (Görsel 7.17).

Monokromatik, tek bir


rengin tonlarını ifade
eder.

Görsel 7.17. Ton Uyumu ile Renklendirilmiş Desen

Sıcak-soğuk renklerin uyumu: Sıcak renkler ile birlikte kullanılan soğuk


renkler uyumlu renk paleti yaratır. Görsel 7.17’deki soğuk renkler ile birlikte
kullanılan sıcak renkler ile Görsel 7.18 oluşturulmuştur. İki farklı renklendirme ile
aynı desenin kullanım alanın değiştiğini söylemek mümkündür.

Görsel 7.17. Sıcak-Soğuk Renk Uyumu ile Renklendirilmiş Desen

Akromatik, renksizliği Akromatik uyum: Akromatik, renksiz demektir. Renkli bir desenin ışık değeri
ifade eder. ile de bu uyum yakalanabilir ya da siyahtan beyaza doğru geçiş renkleri ile
belirlenen renk paleti ile kompozisyon düzenlenebilir. Görsel 7.17’deki desenin ışık
değeri Görsel 7.18’dir ve desen akromatik uyum içindedir.

173
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
Renk

Görsel 7.18. Akromatik Uyumlu Desen

•Önerilen renk birliktelikleri ile desenlerinizde renk araştırmaları yapınız.


Bireysel Etkinlik

•Renk paletlerine renklerin bir ton koyu değeri ya da açık değerini ilave
ederek renk araştırmalarına devam ediniz.
•Doğadan, günlük yaşamdan enstantaneler ya da nesneler ile
oluşturacağınız kurgular ile fotoğraf çekiniz. Bu fotoğraflardaki renkleri
desenlerinizde kullanınız.

174
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22
Renk

•TEKSTİL TASARIMINDA RENK


•Işık ile var olan renk, insan tarafından sadece sağlıklı bir göz yapısı ile
algılanabilir. Renk; fiziksel olarak elektromanyetik ışıklar ile kimyasal olarak
pigmentler ile biyolojik olarak göz ve beyin ilişkisi ile psikolojik olarak da
rengin insan üzerindeki etkisi ile açıklanır. Işığın ve rengin nasıl oluştuğunu
Özet
açıklamaya çalışan bilim insanları ve sanatçılar sayesinde bugünkü renk
teorileri oluşmuştur.
•Tekstil üretiminde renk, Endüstri Devrimi sonrası gelişen teknolojiler ile
(elyafta merserizasyon işlemi, üretimde baskı teknikleri gibi) yeni
malzemelerin ortaya çıkması (sentetik boyarmaddeler ve sentetik elyaf gibi)
gibi faktörler ile değişmiştir. Ayrıca tüm uygulamalı sanatlar gibi tekstil de,
sanat akımları, sosyo-ekonomik koşullar ve kültürel olaylardan etkilenmiştir.
Tekstilde rengin kullanımını, moda olan ve talep edilen renkler, eğilimler
(trendler), ekonomik faktörler, güncel sanat akımları, içinde bulunulan
toplumsal yapı ve coğrafya, vb. dış etkenler belirler.
•Tekstil ürünü; üretim teknikleri, hedef kitlesi, işlevi göz önünde tutularak,
pazar ihtiyaçlarına göre tasarlanmış endüstriyel bir üründür. Elyaf ile
başlayan bu sürecin bir tekstil ürünü oluncaya kadar geçirdiği her aşamada
renk vardır. Tekstil tasarımcısının rengi doğru ve etkili kullanabilmesi için
renklerin birbirleri ile olan ilişkilerini, renklerin tekstil hammaddeleri
farklılaştıkça farklı algılanabileceğini ve üretim sürecinde teknolojiden
kaynaklanabilecek değişimleri bilmesi önemlidir. Yünlü bir kumaş ile
pamuklu bir kumaşın aynı Pantone numarasına göre boyanması bu iki
tekstilin aynı renkte olacağı anlamına gelmez. Aynı elyaftan ancak farklı
bükümlere sahip iplikler, aynı renge boyandıklarında da renk farklılıkları
oluşacaktır. Renk çeşitli ışıklar altında farklı algılanabilir bunun için üretim
sürecinde ışık kabini kullanılarak renk kontrolleri yapılmalıdır.
•Tekstil üretim yöntemlerinden dokumanın üç ana örgüsü olan bezayağı, dimi
ve saten örgüleri aynı renklere boyanmış aynı büküme sahip aynı incelikte
iplikler ile aynı sıkılıkta dokunduklarında renk farklılıkları ortaya çıkar.
Renklerin farklı algılanmasında, örgülere özgü farklı çözgü ve atkı bağlantı
noktalarının olması rol oynar. Dokunmuş ya da örülmüş tekstillerin
yüzeylerinin desenlendirilmesi için kullanılan baskı tekniklerinde ise
kullanılan boyarmadde ile tercih edilen teknikte boyarmaddenin kumaş
yüzeyinde ezilme oranı rengin canlılığını belirler.
•Tekstil, güncel moda eğilimlerinin en hızlı ürüne dönüştüğü ve ekonomik
olarak yüksek satış gücü olan bir sektördür. Değişime, yeniliğe ihtiyaç duyan
insan, moda olan renklerden bir tekstil ürünü alabilir. Giyim ve ev tekstilinde
güncel renk eğilimlerinin dışında mevsimsel renk paletlerinden de söz etmek
mümkündür: Koyu ve toprak tonlarının sonbahar-kış sezonu, açık ve canlı
renklerin ilkbahar-yaz sezonunda olması gibi.
•Tekstil tasarımcısı için renk, en önemli tasarım öğesidir. Renk; tekstil
üretiminin hemen hemen her aşamasında yer almaktadır, ayrıca tüketicinin
alma isteğini tetikleyen bir unsurdur. Tekstil tasarımcısı, her sezon yenilenen
renk paletleri ile uyumlu birliktelikler elde edebilmek için renklerin birbirleri
ile olan etkileşimlerini iyi bilmelidir. Renkler, birbirlerini üç şekilde
etkilemektedirler: Bir renk diğerinin renkliliğini azaltır-arttırır-başka bir renk
türüne çevirir. Renk trendlerinden güncel bir renk paleti ile çalışılırken
renklerin, desen içinde paletteki gibi durmayacağı unutulmamalıdır.
Renklerin birbirleri ile etkileşime geçmelerinin dışında desende yer alacak
biçimler, bu biçimlerin büyük ya da küçük olması, renklerin desende dağılım
oranları gibi faktörler de tasarımda önemli rol oynamaktadır.

175
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23
Renk

•Tekstil tasarımcısı renk bilgisinin dışında, tekstil malzeme bilgisi ve temel


tasarım yetkinliklerine sahip olarak özgün tasarımlara imza atabilir. Renk
uyumları için Johannes Itten’ın önerileri tasarımcılara canlı ve dinamik renk
paletlerini sunmaktadır. Güncel renk paletlerinde de bu dinamik etki
yakalanabileceği gibi paletteki renklerin ara tonlarının da palete ilave
Özet(devamı)
edilmesi ile etkinin yumuşatılması mümkündür. Renk uyumları için; renk
çemberindeki yakın renkler, monokromatik renkler, sıcak-soğuk renkler ya
da akromatik renkler kullanılabilir.

176
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24
Renk

DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Rengin ışık ile ilişkisini bilimsel olarak ilk açıklayan bilim insanı kimdir?
a) Albert Henry Munsell
b) Johann Wolfgang von Goethe
c) Thomas Young
d) Isaac Newton
e) Michel-Eugène Chevreul

2. Aşağıdaki renklerden hangi üçlü toplama renk sisteminde birincil


renklerdir?
a) Kırmızı-Sarı-Mavi
b) Kırmızı-Yeşil-Mavi
c) Sarı-Cyan-Yeşil
d) Sarı-Cyan-Magenta
e) Cyan-Yeşil-Magenta

3. Aşağıdaki renklerden hangi üçlü çıkarma renk sisteminde birincil


renklerdir?
a) Magenta-Sarı-Yeşil
b) Magenta-Yeşil-Mavi
c) Sarı-Magenta-Cyan
d) Cyan-Sarı-Kırmızı
e) Mavi-Yeşil-Sarı

4. Aşağıdaki renklerden hangi üçlü renk çemberi sisteminde birincil


renklerdir?
a) Kırmızı-Yeşil-Mavi
b) Yeşil-Mor-Turuncu
c) Turuncu-Sarı-Mavi
d) Mavi-Kırmızı-Yeşil
e) Sarı-Mavi- Kırmızı

5. Aşağıdaki kriterlerden hangisi Munsell’in Pantone renk sisteminde de


kullanılan rengi ölçme kriterleridir?
a) Rengin türü – rengin ışık değeri – rengin doygunluğu
b) Rengin algısı – rengin dalga boyu – rengin sıcaklığı
c) Rengin ışık değeri – rengin dalga boyu – rengin türü
d) Rengin sistemi – rengin türü – rengin algısı
e) Rengin parlaklığı – rengin zıtlığı – rengin uyumu

177
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 25
Renk

6. Turuncu kırmızı ile çerçevelenmiş ise daha kırmızı, sarı ile çerçevelenmiş
ise daha sarı algılanıyor ise aralarındaki ilişki nasıl adlandırılır?
a) Ardıl karşıtlık
b) Zamandaş karşıtlık
c) Renk kayması
d) Eş zamanlı kontrast
e) Renk birlikteliği

7. En uzun dalga boyuna sahip olan kırmızı rengin etkisi aşağıdakilerden


hangisi olamaz?
a) Hareketlilik
b) Dinginlik
c) Tehlike
d) Tedirginlik
e) Dikkat

8. Aşağıdakilerden hangisi trendlerin sınıflandırmasına girmez?


a) Mega trendler
b) Makro trendler
c) Mikro trendler
d) Mini trendler
e) Alt trendler

9. İpliğin fiziksel yapısının renge etkisinde, aşağıdakilerden hangisi yer almaz?


a) İpliğin yönü
b) İpliğin büküm sayısı
c) İpliğin mukavemeti
d) İpliğin kat sayısı
e) İpliğin inceliği

10. Monokromatik renklerin uyumunu aşağıdakilerden hangisi tanımlar?


a) Sadece tek bir rengin tonları kullanılır.
b) Sadece sıcak renkler kullanılır.
c) Sadece soğuk renkler kullanılır.
d) Sadece zıt renkler kullanılır.
e) Sadece renk çemberinde ardı sıra gelen renkler kullanılır.

Cevap Anahtarı
1.d, 2.b, 3.c, 4.e, 5.a, 6.d, 7.b, 8.e, 9.c, 10.a

178
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 26
Renk

YARARLANILAN KAYNAKLAR
Aniş, P. (1998). Tekstil ön terbiyesi. İstanbul: Alfa Basım.
Anmaç, E. (2004). Tekstilde kullanılan lifler. İzmir: Dokuz Eylül Yayınları.
Arnheim, R. (2009). Görsel Düşünme (çev.) Rahmi Öğdül. İstanbul: Metis Yayınları.
Barnard, M. (2002). Sanat, tasarım ve görsel kültür (çev.) Güliz Korkmaz. Ankara:
Ütopya Yayınevi.
Başer, G. (1971). Renk teorileri ve tekstil endüstrisinde rengin uygulanması.
Mensucat Meslek Dergisi. 8, 216-222.
Başer, İ. (1998). Tekstil teknolojisi. İstanbul: Marmara Üniversitesi Yayınları.
Denel, B. (1970). Tasarım üzerine bir deneme. İstanbul: Yükselen Matbaacılık
Limited Şirketi.
Er, B. (2013). Tekstilde renk kullanımı. Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü, Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi, Erzurum.
Erol, F. (2011). Trend öngörüsü ve moda dinamikleri. Mimar Sinan Güzel Sanatlar
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi,
İstanbul.
Goethe, J. W.V. (2013). Renk Öğretisi (çev.) İlknur Aka. İstanbul: Kırmızı Yayınları.
Gür Üstüner, S. (2014). Tekstil yüzey tasarımı yaratı sürecinde renk. Marmara
Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü, Yayımlanmış Sanatta Yeterlik Tezi,
İstanbul.
Itten, J. (1975). Design and form. (Resived Edition). London: Jhon Wiley&Sons,
Inc.and Thames and Hudson Ltd.
Hanson, A. R. (2012) “What Is Colour?”, Janet Best (Ed.), Colour Design içinde (s.3-
23), Hong Kong: Woodhead Publishing.
Holtzschue, L. (2009). Rengi anlamak (çev. Fuat Akdenizli). İzmir: Duvar Yayınları.
Jones, S. J. (2009) Moda tasarımı (çev.) Hüseyin Kılıç. İstanbul: Güncel Yayıncılık.
Kandinsky, W. (2001). Sanatta ruhsallık üzerine (çev.) Gülin Ekinci. İstanbul,
Altıkırkbeş Yayın.
Kantaroğlu, Z.D. (2006). Tekstil ve giysi ürünlerinde renk-işlev ilişkisi. Mimar Sinan
Güzel Sanatlar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmış Yüksek
Lisans Tezi, İstanbul.
Küçükerman, Ö. (1996). Endüstri tasarımı: endüstri için ürün tasarımında
yaratıcılık. İstanbul: Yapı-Endüstri Merkezi Yayınları.
Özen, F. (2019). Baskılı Ev Tekstillerinde Hedef Kitlenin Renk ve Tasarıma Etkisi.
Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü, Yayımlanmış Yüksek Lisans
Tezi, İstanbul.

179
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 27
Renk

Öztuna, H.Y. (2007). Görsel iletişimde temel tasarım. İstanbul: Grafik Tasarım
Dergisi Yayınları, 2007.
Parramón, J. M. (1992). Resimde renk ve uygulanışı (çev.) Erol Erduman İstanbul:
Remzi Kitabevi.
Polat, H. H. (2012). Renk teorisi ve temel yanılgılar. Selçuk Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü Dergisi. 28, 165-173.
Setchell, J. S. (2012). Colour description and communication. J. Best (Ed.), Colour
design içinde (s.219-253), Hong Kong: Woodhead Publishing.
Şenyapılı, Ö. (1994). Gözle algılanan sanatlarda renk (1). Antik Dekor; Antika,
Dekorasyon ve Sanat Dergisi. 27, 124-131.
Şenyapılı, Ö. (2011). Resimde izlenimcilik yılları ve izlenimci ressamlar. Ankara:
ODTÜ Yayıncılık.
Temizsoylu, N. (1987). Renk ve resimde kullanımı. İstanbul: Remzi Kitabevi.
Tokgöz, S. (2010). Giyim tasarımında renk algısı ve algıyı değiştiren faktörler.
Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü, Yayımlanmış Yüksek Lisans
Tezi, İstanbul.
Tunalı, İ. (2004). Tasarım felsefesine giriş (2. baskı). İstanbul: Yapı Yayın.
Uçar, T. F. (2004). Görsel iletişim ve grafik tasarım. İstanbul: İnkılâp Kitabevi.
Watson, W. (1946). Textile design and colour (5. baskı). Edition, Great Britain:
Longmans Green And Co.
Yılmaz, Ü. (1991). Renk psikolojisi. Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü,
Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Eskişehir.
Zenge, R., Kaya, İ. (2007). Renk algısının mekân üzerindeki etkileri. Mimarlıkta
Malzeme; Üç Aylık Mimarlık ve Yapı Malzemeleri Dergisi, 2(6), 26-31.

180
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 28
GELENEKSEL KUMAŞLAR

• Geleneksel Kumaşların
Tarihçesi
TEKSTİL MALZEME
İÇİNDEKİLER

• Geleneksel Kumaş Dokumada


Kullanılan Araç ve Gereçler
• Geleneksel Kumaş Çeşitleri ve
BİLGİSİ
Özellikleri
Prof.Dr. Hatice Feriha
AKPINARLI

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;


• Geleneksel kumaşların tarihsel özelliğini
HEDEFLER

açıklayabilecek,
• Geleneksel kumaşlarda kullanılan araç ve
gereçleri belirletebilecek,
• Geleneksel kumaş çeşitlerini ve
özelliklerini ifade edebilecek,
• Geleneksel kumaşların yörelerini
belirtebilecek,
• Geleneksel kumaşların moda
tasarımında kullanımını
irdeleyebileceksiniz.
ÜNİTE

8
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Geleneksel dokumaların
tarihçesi

Araçlar-dokuma tezgâhı
Kullanılan araçlar ve Yardımcı araçlar
gereçler
Gereçler

GELENEKSEL KUMAŞ BİLGİSİ


Kutnu kumaşlar

Gej-Şal Şepik dokuma

Ayancık keten bezi

Ehram dokuma

Ankara sofu

Eflani çember bezi

Yeşil Üzümlü dastar


dokuma

Şanlıurfa culha dokuma

Trabzon bezi(keşan,peştemal)
Geleneksel Kumaş
Manusa dokumaları
Çeşitleri ve Özellikleri
Beledi dokumaları

Buldan bezi

Göynük tokalı örtmeleri

Tamzara bezi
Kastamonu Selalmaz
dokumaları
Babadağ dokumaları

Beypazarı bürgü dokuma

Rize bezi

Nallıhan örtmeleri

182
Geleneksel Kumaşlar

GİRİŞ
Ulusların kültürlerindeki temel unsur elbette ki halk kültürüdür. Türk halk
kültürü, yüzyılların deneyimi ile süzülerek biçimlenmiş, kuşaktan kuşağa geçerek
bir değerler bütününü oluşturmuştur. Halk kültürünün en önemli unsurlarından
biri olan geleneksel dokumalar içinde yer alan kumaş dokumacılık sanatı üretildiği
yörenin özelliklerini yansıtmaktadır. Kumaş dokumacılığı sanatının
biçimlenmesinde ve gelişmesinde tarihi ve kültürel mirasın önemli bir rolü
bulunmaktadır. Anadolu’da dokuma yapan bireyler, temel gereksinimlerini
karşılamanın yanında, yer yaygıları, tarımsal malzemelerin elde edilmesinde ve
saklanmasında (çuval, heybe, torba, örtü) ve pek çok ihtiyacın giderilmesinde
kirkitli veya mekikli el dokumalarını yapmış ve hâlen bir çok yöremizde
yapmaktadırlar.
Mekikli dokumalar, kumaş veya bez dokumacılığı olarak bilinmektedir. Araç,
Kumaş (bez) dokumacılığı
gereç ve teknik özellikler açısından farklılıklar gösteren kumaş (bez)dokumacılığı
farklı bölgelerde teknik,
renk, motif-kompozisyon farklı bölgelerde teknik, renk, motif-kompozisyon özellikleri, kullanım alanlarına
özellikleri, kullanım göre yerel kültürü yansıtan özellikler göstermektedir. Bireylerin giyinme, örtünme,
alanlarına göre yerel örtme, süsleme vb. ihtiyaçlarını karşılamak için üretilmiş ve üretilmektedir. İpliğin
kültürü yansıtan özellikler elde edilmesi ile başlayan kumaş dokumacılığı en ilkel tezgâhtan günümüzdeki en
göstermektedir. kapsamlı tezgâhlara doğru bir gelişim göstermiştir.

Anadolu’nun hemen hemen her yöresinde bölgenin geçim kaynakları


doğrultusunda bulunan ham madde kullanılarak, dokuyucuların duygu düşünce
yaşam şartlarını yansıtan bezler (kumaşlar)yapılmıştır. Bu nedenle her yöremize ait
eşsiz güzellikte kumaş örnekleri bulunmaktadır. Kumaşlar; iplik hazırlanma kasar,
boyama, haşıllama, dokuma yapma ve tezgâhtan çıkarma (bitim işlemi) işlemlerini
içeren bir süreçle dokunmaktadır. Kumaş dokumacılığında yün, tiftik, pamuk,
keten, ipek ve sentetik iplikler kullanılır.Örnek olarak Doğu Anadolu’da yoğun
olarak yün ve tiftik iplikler, Karadeniz Bölgesi’nde ise keten ve pamuk
kullanılmıştır. Geleneksel kumaş dokumacılığı evlerde ve çarşıda küçük atölyelerde
çoğunlukla aile içinde öğretilerek kuşaktan kuşağa devam etmektedir. Çarşıda
yapılan dokumalarda çıraklıktan bireyler yetişmektedir.

Osmanlı İmparatorluğu Dönemi’nde saray yaşantısına geçip, göçebe


hayattan uzaklaşılmaya başlanınca yerleşik düzenin de getirdiği özelliklerden olsa
Osmanlı İmparatorluğu
gerek, kıyafetlerde ve dokumacılıkta farklılıklar olmuştur. Bu giysileri meydana
Dönemi'nde dokunmuş
olan kumaşların ülke, getiren kumaş sanatı, XV. yüzyılda Fatih Sultan Mehmet tesis ettiği esaslı bir
şehir, malzeme ve teşkilatla atılan temeller üzerinde gelişmiş ve XV-XVII. yüzyıllarda eşsiz bir düzeye
tekniklerine göre ulaşmıştır (Akpınarlı ve Başaran,2018:24). Osmanlı İmparatorluğu Dönemi’nde
isimlendirilmiştir. dokuma loncaları; dokudukları kumaşlara göre "kadifeci", "kemhacı", "futacı"' gibi
isimler almaktadır. Kumaşlardaki altın, gümüş tellerin israf edilmemesi için
"seraser"', "zerbaft" gibi kıymetli dokumalar saraya ait atölyelerde yapılmıştır. Bu
nedenle, dokumacılar toplumun zengin sınıfını oluşturmuştur. Osmanlı
İmparatorluğu Dönemi’nde dokunmuş olan kumaşlar ülke, şehir, malzeme ve
tekniklerine göre isimlendirilmiştir.

183
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Geleneksel Kumaşlar

Daha önce açıklandığı gibi geleneksel kumaş dokumacılığı çeşitli şekillerde


incelenmektedir:

• Dokunduğu ülkeye göre; Halep Kumaşı, Şam Kumaşı. ,


• Dokunduğu yer ve tekniğe göre; Bursa Kadifesi, Üsküdar Çatması,Ankara
Sofu, Bilecik Çatması.
• Dokunduğu yer ve kullanım yerine göre; Trabzon Kuşağı.
• Usta ya da bir başkasının adıyla adlandırılanlara göre; Selimiye,Mecidiye,
Ahmediye.
• Dokuma tekniğine göre; Tafta, Kutnu, Kadife, Atlas.
• Tekniğe ve malzemesine göre; Kutnu, Telli, Taraklı Atlas, Telli,Hatayi
• Renk sayısına göre; Serenk, Hefrenk
• Desene göre; Benekli, Deve Tabanı, Çınarlı Hatayi (Gürsu, 1988:21;
Akpınarlı, 1996:14-15; Akpınarlı ve Başaran, 2018 :23)

•Anadolu’da kadınlarımızın düz örtü şeklindeki dış giysilerini


incelediğimizde, Safranbolu örtmeleri, Nallıhan örtmeleri, Göynük
örtmeleri, Beypazarı bürgüleri, Karadeniz peştamal ve Keşanları,
Örnek

Şanlıurfa, Bayburt, Gümüşhane, Erzurum, Erzincan, Artvin ve Kars


ehramlarıdır. Bu örtülerin gün geçtikçe moda ve diğer değişimlerle
yerini dar kalıplı kesimli kıyafetlere bıraktığı görülmektedir .

Mekikli dokumalar grubunda yer alan kumaş dokumacılığı yaygın olarak


bezayağı törgüsünde, iki gücülü tezgâhlarda yapılmaktadır. Bazı yörelerimizde
dimi, atlas örgülerde yaygın yapılmıştır. Ancak özel kıyafetlerin (düğün, nişan,
bayram vb.) yapımında Bursa, İstanbul, Gaziantep, Diyarbakır, Antakya vb. illerde
dokunan yoğun desenli ve ipek iplikli kumaşlar tercih edilmiştir. Anadolu’da
Anadolu’da kumaş
dokumalar dokunduğu kumaş dokumalar dokunduğu yörenin adını almaktadır. Şanlıurfa Culhası,
yörenin adını almaktadır. Diyarbakır Puşusu, Erzurum ve Bayburt Ehramı, Rize bezi (Feretiko ), Kandıra bezi,
Buldan bezi, Göynük tokalı örtmesi, Ayancık keteni, Azdavay önlüğü, Yeşil üzümlü
dastarı, Kastamonu selalmazı, Ankara sofu, Harbiye ipeklisi, Şırnak şalşapiği,
Babadağ dokuması, Trabzon keşanı, Nallıhan örtmesi gibi.
Bu bölümde geleneksel kumaş dokumacılığı ile ilgili terimler, geleneksel
kumaş dokumacılığının tarihçesi, geleneksel dokuma işlemlerinde kullanılan araç,
gereç, teknik, yörelerdeki çeşitleri ve kullanım alanları açıklanacaktır.

GELENEKSEL KUMAŞLARIN TARİHÇESİ


Dokumacılık sanatının başlama tarihi ve yeri kesin olarak bilinmemektedir.
Yapılan kazılar sonucunda, Çin, Orta Asya ve Anadolu’da geliştiği elde edilen
bulgulardan anlaşılmaktadır. Türkler Anadolu’ya geldiklerinde yüzyıllar önce

184
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Geleneksel Kumaşlar

atalarının temelini atmış olduğu ve sonraki çeşitli medeniyetlerin zenginleştirdiği


bir dokumacılık bulmuşlardır (Yağan.1978, 52 ). MÖ 1425 yılında mısır mezarlarında
bulunan dokuma parçası ve MÖ 2778-2413 ince keten kumaşların dokunarak
Göktürk, Hun, Uygur mumya sargısı olarak kullanıldığı, Mezopotamya Bölgesi’nde yünlü dokumaların
gibi Türk toplulukları yapıldığı, Hindistan’da pamuklu dokumaların yapıldığı MÖ 3000 yılına ait en eski
göçebe çadır yaşamında dokuma örneklerinde biri Mohenjo –Doroda bulunduğu çeşitli kaynaklarda
dokumacılık geleneğini belirtilmiştir. Rivayetlara göre; MÖ 390 Acem hükümdarı Tahmurs’un el
en iyi şekilde tezgâhlarına tarak, örme gücü ve ağaçtan mekik yaptığı ve daha önce Şit
sürdürmüşlerdir. İpekli
Aleyhisselam’ın ağaçtan iğ yaparak yün eğirdiğini ve dört ağaç parçası kullanarak
dokumaları para yerine
ticarette dokuma tezgâhı yaptığı tesbit edilmiştir (Akpınarlı,1996:10).
kullanmışlardır. Göktürk, Hun, Uygur gibi Türk toplulukları göçebe çadır yaşamında
dokumacılık geleneğini en iyi şekilde sürdürmüşlerdir. İpekli dokumaları para yerine
ticarette kullanmışlardır (Akpınarlı,1996,11.).
Dokumacılığın büyük medeniyet merkezleri olan Mısır, Mezopotamya,
Hindistan, Çin, Orta Asya ve Anadolu’da geliştiği yapılan kazılar sonucunda elde
edilen bulgulardan anlaşılmaktadır. 1902’de Çatal Höyük’te yapılan kazılarda
Neolitik çağa ait (MÖ 6000) bezayağı örgüsü ile dokunmuş en eski kumaş parçaları
bulunmuştur. (Yağan.1978, 52; Akpınarlı,1996,12.)
Selçuklulara ait olduğu bilinen Sultan Alaaddin Keykubat için Sivas’ta
dokunan 13. yy.da yapılmış kumaş Lyon Tarihi Kumaşlar Müzesindedir.Selçuklu
kumaş dokumalarında sade motifler belirgin ve muntazamdır.
Osmanlı İmparatorluğu’nda kumaş sanatı imparatorluğun siyasi ve ekonomik
durumuna paralel olarak 16. ve 17. yüzyıllarda teknik ve sanat yönünden en
mükemmel çağını yaşamıştır.
En eski dokuma merkezi ve 16. yüzyılda İstanbul’da da saray atölyelerinde
dokumacılık gelişmiştir. Dokumacılar loncalara ayrılmış ve dokudukları kumaşlara
göre de kadifeci, kemhacı gibi hirefler oluşmuştur (Gürsu, 1988, 18-21).

GELENEKSEL KUMAŞLARDA KULLANILAN ARAÇ VE


GEREÇLER
Araç Özellikleri
Kumaş dokumacılığında en önemli araç dokuma tezgâhlarıdır. Kumaş
dokuma tezgâhlarına Anadoluda düzen veya culfalık ismi verilmektedir. Çukur ,
yüksek ve kamçılı tezgâhlar kullanılmaktadır.
Çukur tezgâh: Tamamen ağaçtan yapılmış olan çukur tezgâhlar iki adet gücü,
ayaklık, maber, mekik, selmin, tefe, tarak ve tezgâhı sağlam tesbite yarayan çatı
aksamından oluşur (Akpınarlı,1996:21). Çukur tezgâhlar 50-60 cm derinliğinde
çukur üzerine kurulmuştur. Gücülerin bağlı olduğu ayaklar çukurun içindedir.
Dokumacı çukurun kenarına oturarak dokumayı gerçekleştirir. Evlerin bir odasında
veya yaylalarda dışarıda kurulan çukur tezgâhlarda dokuyucu üşümemek için çukur
içine mangal konulur.

185
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Geleneksel Kumaşlar

Yüksek Tezgâh: Bu tezgâhların yerden yüksek kurulmasından başka, çukur


tezgâhlardan hiçbir farkı yoktur. Dokuyucu da çukurda oturmak yerine, tezgâhın
çatısına bağlı düz ve genişçe bir tahta üzerine oturarak çalışmaktadır. İki gücü ve iki
ayak bulunur. Bazı yörelerde gücü sayısı dört olanlar da mevcuttur. Tezgâhın çukur
Çukur tezgâhlar iki adet
ya da yüksek olması yöresel özelliğe kurulacak yerin durumuna göre değişmektedir
gücü, ayaklık, maber,
(Görsel 8.1).
mekik, selmin, tefe,
tarak ve tezgâhı sağlam
tesbite yarayan çatı
aksamından oluşur.

Görsel 8.1. Çukur tezgâh ve yüksek kamçılı tezgâhlar (Akpınarlı ,arşivi )

Kamçılı Tezgâh: Çukur ve yüksek tezgâhlardan en önemli farkı; mekiğin el ile


değil de kamçı aracılığı ile atılmasıdır. Bu sistem el tezgâhlarına büyük bir hız
kazandırmıştır. Gücülerinin çelik tel ve tarakların demir olması dışında diğer bir
özelliği de sökülüp takılabilir olması nedeniyle, kolayca bir yerden kaldırılıp başka
bir yere kurulabilmesidir. Birçok yörede kamçı sistemi çukur ve yüksek tezgâhlar da
bulunmaktadır (Şanlıurfa, Kahramanmaraş, Gaziantep vb. ). Bazı kamçılı
tezgâhlarda ise tel gücü yerine örgü gücüler ve demir tarak kullanılmaktadır.
Kumaş dokumacılığının yapılmasında yardımcı araç olarak çözgü çözme
araçları, mekik, masura vb. kullanılır.

Gereç Özellikleri
Geleneksel kumaş dokumacılığında en önemli gereç dokumayı oluşturan
ipliklerdir. İpliklerin boyanmasında çeşitli boyar maddeler ve haşıllanmasında ise
haşıl maddeleri (un, nişasta vb.) kullanılır. İplik özellikleri incelendiğinde; yörelerin
geçim kaynaklarına, tabiat şartlarına ve alışkanlıklarına bağlı olarak iplikler
değişmektedir. Hayvancılıkla uğraşan Doğu Anadolu, İç Anadolu, Güneydoğu
Anadolu’da tiftik ve yün elyafının yoğun olmasından dolayı yün ve tiftik
kullanılmıştır. Akdeniz Bölgesi’nde pamuk üretiminden pamuk ipliği, Karadeniz
Bölgesi’nde ise keten, kenevir üretiminden keten ve kenevir iplikleri ve Marmara,
Doğu Anadolu, İç Anadolu Bölgelerinde ipek böcekciliği üretiminden ipek iplik
yoğun kullanılmıştır. Eski kumaşlarda,elyafların tarak ile taranması ve kirman,teş,
(tevşi), iğ, çıkrıkla gibi araçlarla eğirme ve bükme işlemleri yapılarak elde edilen
iplikler kullanılmıştır. Kumaşlarda günümüze yaklaştıkça fabrikasyon yün, pamuk ,
ipek iplikler ve sentetik elyaflardan elde edilen polyester, akrilik vb. iplikler
kullanılmaktadır (Görsel 8.2).

186
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Geleneksel Kumaşlar

Görsel 8.2.Kirmanda iplik eğirme, pamuk ipliği bobinleri, ipek kozası ve ipek iplik

GELENEKSEL KUMAŞ ÇEŞİTLERİ VE ÖZELLİKLERİ


Anadolu’da her bölgenin kendine özgü, kumaş dokuma türleri
bulunmaktadır. Çeşitli kaynaklarda kumaş örnekleri ve isimleri açıklanmıştır.
Geleneksel kumaşların çeşitlerini şöyle açıklayabiliriz;
İstanbul Şile bezi, Şanlıurfa Culha dokumacılığı, Ankara Sofu, Beypazarı
Mengen poğ dokumaları,Yeşil üzümlü dastarları, Çankırı Kargı Bezi, Kastamonu
Saray ve büyük Çarşaflık ve Sarı Kıvrak Bezleri, Tosya Kuşakları, Sivas Gürün şalları, Çanakkale’nin
atölyelerde dokunan Pomak dokumaları, Ehram dokuması (Erzurum, Bayburt), Gej-Sal şepik, Trabzon’da
sevai, seraser, kadife, peştamal, Bergama’da çalıkoparan, Bursa kemhası ve ipekli dokumalar, Bilecik
kemha, selimiye, atlas,
dolaması, Beledi dokuması, Ödemiş ipekli dokumalar, Kandıra’nın bezi, Gaziantep’in
çatma vb. kumaşlar halk
tarafından kullanılan kutnusu, Aydın’da Alaca, Çubuklu, Çine’de çemberlik tülbent, Menemen dimisi,
ilkel tezgâhlardan daha Mersin Mezitli dokuması, Bitlis gej dokumaları, Diyarbakır puşi ipek dokumaları,
kapsamlı (gücü sayısı Gelibolu keten bezi, Ayancık keten bezi, Sinop Boyabat çemberi, Eflani çember bezi,
fazla ve jakar tertibatı Rize feretiko, Şanlıurfa culha dokuma, Manusa dokuma, Buldan bezi, Göynük tokalı
olan) tezgâhlarda örtmeleri, Gürün şalları, Babadağ dokuma, Beypazarı bürgü dokuma, Nallıhan
dokunmuştur.
örtmeleri, tamzarabezi, pomak dokumaları, Kastamonu Selalmaz, Eskişehir
Dağkuplu dokumaları gibi yerleşim birimlerinin adı ile bilinen dokumalar
bulunmaktadır.
Ayrıca saray ve büyük atölyelerde dokunan sevai, seraser, kadife, kemha,
selimiye, atlas, çatma vb. kumaşlar halk tarafından kullanılan ilkel tezgâhlardan
daha kapsamlı (gücü sayısı fazla ve jakar tertibatı olan ) tezgâhlarda dokunmuştur.
Çoğunlukla ipek iplik ve altın gümüş gibi değerli madensel iplikler kullanılmıştır.

Sevai Selimiye, Seraser

187
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Geleneksel Kumaşlar

Atlas Kemha saten üzerine işleme kumaş


Görsel 8.3. Osmanlı saray dokumaları
Bu bölümde Anadolu’da yaygın olarak dokunan geleneksel kumaşlardan
örnekler açıklanacaktır:

Kutnu Kumaşlar
13. yüzyıldan beri Hindistan, İran ve Türkiye’de tüketimi çok olan ipek-
pamuk karışımı bir grup kumaş çeşidine kutni ve alaca denir. Osmanlı
İmparatorluğu’nun başlıca tekstil merkezleri olan Şam, Halep, Bağdat, Bursa,
Gaziantep, İstanbul’da yoğun olarak kutnu kumaş dokunmuş ve ihraç edilmiştir.
Ayrıca Hindistan’dan kutnu kumaşlar ithal olmuştur. Kutnular; uzunlamasına renkli
şeritlerden oluşan atkısı pamuk çözgüsü ipek ,armürlü, kamçılı tezgâhlarda dokunan
kumaşlardır.Yüzeyinde genellikle saten veya çözgü yüzlü bağlamaların hâkim
olduğu çok renkli , kalem ismi verilen çizgiler ve bu çizgiler üzerindeki çiçek
motiflerden oluşan dokumalardır. Bazı kutnu çeşitlerinde çizgiler arasında
“dişeme” denilen ince ve renk tekrarı ile oluşan çizgiler yapılmıştır. Kutnular düz,
Kutnular; uzunlamasına çiçekli ve bağlama (ikat) olarak gruplandırılabilir. Kutnu dokumalar yüzey
renkli şeritlerden görüntülerine göre çeşitli isimler alırlar. Hindiye ve kemha denilen düz kutnular
oluşan atkısı pamuk saten örgü ile dokunmuştur. Çiçekli kutnulara; çiçekli, çiçekli kerasi, çiçekli kırmızılı
çözgüsü ipek ,armürlü, ful, mercan vb. isimler verilir. İnce kalın dokunan çizgilerde saten örgü dişeme ve
kamçılı tezgâhlarda
çiçeklerde rips örgü uygulanır. Bağlama kutnularda ise çözgü iplikleri ikat tekniği ile
dokunan kumaşlardır.
boyanarak desen yapılmış, saten örgü kullanılmıştır. Darıca, Sarı Taş, Zencirli
Bağlama, Sedefli bağlama vb. isimler almaktadır.

Görsel 8.4. Çiçekli mecidiye, hindiye, bağlama darıca ,kemha kutnu,düz mecidiye kutnu
kumaş çeşitleri

Gej - Şalşepik Dokumalar


Bitlis, Şırnak, Hakkari yörelerinde siyah, beyaz, gri, kahverengi ve açık
kahverenkli keçilerden elde edilen elyaflardan oluşan iplikle yapılan dokumalardır.
"Çal" denilen kullanılan çukur tezgâhlar 2 ayaklı ve 2 gücülüdür ( Yıdırım, Başaran,
2014: 118-120.) Bezayağı örgüsü ile yapılan dokuma bir veya iki renk tiftik iplikle
dokunur.Tiftiğin arasına farklı renkte boyalı kalın kıllar karıştırılarak yapılan kırçıllı
iplikler ise çözgüde kullanılar. Gej kumaşındaki çubuk şeklindeki boyuna çizgilerin

188
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Geleneksel Kumaşlar

renk ve sıra sayıları çözgü ipliğinin hazırlanması aşamasında ayarlanmaktadır.


Geçmişte Bitlis, Muş, Siirt, Şırnak, Hakkari-Şemdinli, Batman-Sason ve Van-
Bahçesaray’da üretilen gej dokuması bölgenin erkek giyiminde elbiselik kumaş
olarak kullanılmıştır Yörede bu dokumadan giyilen erkek kıyafetine “şal şapik”
denilmektedir (Sökmen,Ölmez, 2013, s.173-178) (Görsel 8.5).

Görsel 8. 5.Gej –şalşepik dokuma dokuma


Tiftiğin arasına farklı
renkte boyalı kalın Ayancık Keten Bezi
kıllar karıştırılarak
Sinop ilinin Ayancık ilçesi ve köylerinde kamçılı tezgâhlarda, atkı ve çözgü
yapılan kırçıllı iplikler
iplikleri keten ipliği veya atkı ipliği keten, çözgü ipliği pamuk dokumalardır. Dokuma
ise çözgüde kullanılar.
tekniği bezayağı örgüsüdür (Arlı, Söylemezoğlu ve Erdoğan, 1999, s. 16-18). Ayancık
keten bezi coğrafi işareti TPE 07.12.2017 tarihinde tescil edilmiştir.

Ehram Dokumacılığı
Ehram, kadınlar tarafından dış giyim olarak kullanılmıştır.Yün elyafı
temizleme ve tarama işlemlerinden sonra iğ, teşi veya tevşi ismi verilen araçla
bükülerek iplik hâline getirilerek ehram dokumada kullanılmıştır. Ehramların atkı ve
çözgülerde koyunun doğal rengi olan beyaz, bej, kahverengi yün ipliği , kenar suyu
(haşiye) çubuklar ve motiflerde ise ağartılmış pamuk iplikliği ile yapılmıştır.
Ehramların bezayağı örgüsü, motiflerin dokuma sırasında ağartılmış pamuk ipliği
veya renkli iplikle brokar tekniği ile desenlerin oluşturulmuştur. Renk açısından
Ehramların atkı ve beyaz, boz ve mor ehram vb. desenleme yönünden çiçekli ve düz ehramlar olarak
çözgülerde koyunun dokunmaktadır. (Akpınarlı Tozun,2007 ; Başaran,2014:157) (Görsel 8.6).
doğal rengi olan beyaz,
bej, kahverengi yün
ipliği , kenar suyu
(haşiye) çubuklar ve
motiflerde ise
ağartılmış pamuk
iplikliği ile yapılmıştır.

Görsel 8.6.Ehram dokumaları (Akpınarlı,Tozun 2007)

Ankara Sofu
Ankara sof kumaşları, ipeğimsi, yumuşak, uzun ve parlak tüylere sahip
Ankara tiftik keçisi elyafından yapılan ipliklerle dokunmuş, 16.yy’ın ticaretinde
önemli bir yer edinmiştir. 18. yüzyıla kadar Ankara keçisi elyafından yapılan soflar iç
ve dış piyasada pazarlanmıştır. Bezayağı ve dimi örgüler kullanılarak dokunmuş,
boyanmış ve hareleme işlemleri yapılmıştır. Hareleme işlemi sof kumaşlara
uygulanan önemli bir bitim işlemidir. “Harelemede söğüt yaprağı, asma yaprağı,

189
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Geleneksel Kumaşlar

gül yaprağı gibi istenilen yaprağın dalgası verilir.” (İmer, 1992, s. 13-23). Yanar ve
Akpınarlı tarafından yapılan incelemede; Ankara Etnoğrafya Müzesinde bulunan
beş sof dokuma örneğinin dokuma örgüsü bezayağı, panama, ikili ve üçlü çözgü
ripsi, atkısı tiftik olarak belirlenmiş, çözgüsü ise kumaşlar zarar vermemek için
belirlenememiştir (Yanar, Akpınarlı. 2016, s. 174). Günümüzde sof dokumacılığı
Hareleme işlemi sof yapılmamaktadır. Ancak bir çok kuruluş tarafından yeniden üretimi için projeler
kumaşlara uygulanan
yapılmaktadır (Görsel 8.7).
önemli bir bitim
işlemidir.

Görsel 8.7.Ankara sof kumaşı ((Yanar,Akpınarlı. 2016.)

Eflani Çember Bezi


Karabük ili Eflani ilçesinde Eflani çember bezi başörtüsü olarak
kullanılmaktadır. Çember bezinin tarihçesi çok eskilere dayanmaktadır.Geçmişte
her evde bir dokuma tezgâhı bulunurken günümüzde bu oran oldukça azalmıştır.
Düzen adı verilen iki gücülü, yüksek tezgâhta bezayağı tekniği ile dokunmaktadır.
Dokuma yüzeyinde görülen motifler farklı kalınlıktaki ilave atkı ipliklerinin çözgü
iplikleri ile bezayağı bağlantısı kurması suretiyle oluşturulmaktadır (Sarıoğlu, 1997,
s. 258-259). Zeminde ince pamuk ipliği, motif ve desenler ise kalın pamuk ipliği ile
kullanılmıştır. Bezler yaklaşık 50 cm ende, 100 cm boyda iki parça hâlinde
dokunmakta, uzun kenarlardan birbirlerine dikiş ile birleştirilerek kare şekil
verilmektedir. Karşılıklı kısa kenarlarındaki, beyaz konturlü ince bordo çizgi, top fitil
motif ve eşit aralıklarla tekrarlanan üç sıra beyaz şerit çemberlerin özelliğidir.
Karşılıklı iki kenarında küçük saçakları bulunan çember bezi yörede az sayıda da olsa
dokunmakta ve kullanılmaktadır ( Başaran ve Bakır, 2019) . Eflani çember bezi
Eflani çember bezi
coğrafi işareti coğrafi işareti 03/11/2015 tarihinden tescil edilmiştir. Günümüzde yörede dokunan
03/11/2015 tarihinden çemberler ise motif, kompozisyon ve üretim açısından farklılıklar sergilemekte ve
tescil edilmiştir. kullanım alanları masa örtüsü, sehpa örtüsü vb. şeklinde çeşitlenmektedir (Görsel
8.8).

Görsel 8.8.Baklava kesimi ve balık pullu motifli ve günümüzde yapılan eflani bezi (Başaran
ve Bakır,2019)

190
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Geleneksel Kumaşlar

Yeşil Üzümlü Dastar Dokumaları


Dastar dokumalarda düven denilen kamçılı ve iki gücülü tezgâh kullanıldığı
söylenmekle birlikte 2008 yılında Üzümlü’de yapılan alan çalışmasında kamçısız
tezgâhlara da rastlanmıştır. Tezgâhlar selmin, tefe, tarak, gücü (kücü ) ve ayaklardan
oluşmaktadır. Atkı ipliğinin sarıldığı kısım masura ve masuranın takıldığı mekik
bulunmaktadır. Mekik kamçı sistemi veya el ile açılan ağızlıktan atılarak dokuma
Dastar dokumalarda yapılmaktadır. Dastar dokumalarda atkı çözgü ve desen olmak üzere üç çeşit iplik
atkı, çözgü,desen olmak
kullanılır. Doğal renkte veya ağartılmış pamuk ipliği yoğun kullanılmakta, eski
üzere üç iplik kullanılır.
Doğal renkte veya örneklerde ise ipek iplikle dastarlar dokunmuştur. Üzümlü dastar dokumalarının
ağartılmış pamuk ipliği zemin örgüsü, atkı ve çözgü iplikleri birbirlerinin bir altında bir üstünden geçerek
kullanılmakta, eski yüzey oluşturan bezayağı örgüdür. Dastar dokumaların atkı ve çözgü iplikleri aynı
örneklerde ipek iplikle kalınlıkta olduğundan birbirine eşit görünümlü doku meydana gelir ancak iplik
dastarlar dokunmuştur. bükümü fazla olduğundan bu görünümde küçük açıklıklar oluşmaktadır. Desende
kullanılan dokuma tekniğine halk arasında nakış denilen “Brokar” tekniğidir. Brokar
tekniğinde, zemin ipliğinden kalın ilave atkı ipliğiyle yapılan motifler kumaş
yüzeyine belli düzende yerleştirilir. Desen İplikleri kalınlıkları, parlaklığı, elyaf
farklılıkları ile temel dokumadan farklıdır. (Akpınarlı ve Kuru,2014 ) Desenlere
yılanlı, çomak, elinden tutuma, sülük çıbıklı, kilim ve ulama isimleri verilmiştir
(Görsel 8.9).

Görsel 8.9. Yeşil Üzümlü çomak ,ulama ve sülük,çıbıklı desenli dastar dokumaları

Şanlıurfa Culha Dokumacılığı


Tamamen ağaçtan yapılmış olan yörede culfalık denilen çukur tezgâhlar,
dört adet gücü, mekik, uzatma tahtası, bağlaç, elgeç, ayak pedalı, üst denge
tahtası ve tarak kısımlarından oluşur. Şanlıurfa yöresinde, evlerde ve cülhacı
Şanlıurfa culha
dükkânlarında çukur tezgâh kullanılmaktadır. Dokuyucu ayaklarını çukurun içine
tezgahlarında culhacı
ustaları ehram, abalık koyar kendisi çukurun kenarına oturarak dokumasını yapar. Culha dokumacılığında
kumaş, yerli bez, geçmişte pamuk ,yün ve ipek iplik ,günümüzde ise pamuk ve floş iplik
yamşak, vala vb. kullanılmaktadır. Çözgü çözme,haşıllama,çözgülerin gücü ve taraktan geçirilmesi,
dokunmalar gücü ve tarağı tezgâha yerleştirme dokumayı yapma işlemleri izlenerek kumaşlar
yapmaktadır. dokunmaktadır.Bezayağı ve dimi örgüler kullanılarak renkli veya doğal pamuk
ipliği, ağartılmış pamuk ipliği ile düz, ekoseli ,çizgili ve karo desenli dokumalar
yapılmaktadır. Düz yapılan dokumalar üzerine makinada süzeni tekniğiyle yöreye
özgü desenler işlenmektedir.Yapılan dokumalara hışvalı , şakkalı, ahmediye, puşi,
direkli ve kuru hafız isimleri verilmektedir (Akpınarlı,1996:38-52 A) . Şanlıurfa
culha tezgâhlarında culhacı ustaları ehram, abalık kumaş, yerli bez, yamşak, vala
vb. dokumalar yapmaktadır. Şanlıurfada çok sayıda tezgâh evlerde ve çarşıda

191
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Geleneksel Kumaşlar

üretim yaparken günümüzde sadece Geleneksel El sanatları Merkezinde Mehmet


Karadaş Usta ve çocukları tarafından culha dokumacılığı sürdürülmektedir (Görsel
8.10).

Görsel 8.10. Direkli, Şakkalı, Hışvalı dokumalar ve culfalık tezgâh

Trabzon Bezi ( Keşan, Peştamal )


Peştamal; kadınların örtünme ve tabiat şartlarından korunmak ihtiyaçları ile
yapılan ilk dokumalardan biridir. Peştamal Trabzon yöresi kırsal kesim kadınlarının
entarinin eteğinin önüne bağlanan önlük, başörtüsü vb. örtülerdir. Esnaf
peştamali, hamam peştamali ve kadınların sokağa çıkarken örttükleri car
peştamaller yani giysilik peştamaller gibi çeşitli peştamal türleri bulunmaktadır.
Yöresel dokumalar içinde yer alan peştamal sadece örtünme amaçlı değil, zaman
içerisinde sosyal hayatın her alanında yer alan bir simge olmuştur (
Begiç.Öz.,2019). Peştamallerin çizgili desenli kadınların bele bağlanarak
kullandıkları giyim parçalarına “dolaylık veya dolay” peştamal ve büyük boyutlu
başörtüsü olarak kullandıkları ise baş peştamaldır. Baş peştamali de büyük
Peştamallerin çizgili
desenli kadınların bele peştamal ve makaslı yani keşan olarak ikiye ayrılmaktadır. Keşanlarda pamuk ipliği
bağlanarak kullandıkları kullanılır, ikat tekniği ile çözgü iplikleri boyanarak desenler yapılmaktadır. Keşanlar
giyim parçalarına siyah, bordo ve sarı renkli baş ve omuz örtüsü olarak kullanılır. Osmanlı
“dolaylık veya dolay” vilayetlerinde Trabzon bezi olarak da bilinen geçmişte kendir ipliklerinde
peştamal ve büyük kullanıldığı keşan dokumalar günümüzde pamuk ipliği ile dokunmaktadır. Mihrap
boyutlu başörtüsü olarak adı verilen desenler, keşan kumaşının iki yanında üç sıra hâlinde yer alır yapılır.
kullandıkları ise baş
Çarşıbaşı Keşanı coğrafi işareti 08/06/2004 tarihinde tescil edilmiştir (Görsel 8.11).
peştamaldır.

Görsel 8.11.Keşan Dokumalar (solda); Peştamal (sağda) (Akpınarlı arşivi ,2017 )

Manusa Dokumaları
Malatya’nın Arapgir ilçesinde dokunan manusa dokumaları pamuklu
sanayi kolu olarak iş temin etmesi yönünden bölgede önemli bir yere sahip
olmuştur. Yerel pazar içerisindeki varlığını 1950’lere kadar da sürdürmüş olan

192
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Geleneksel Kumaşlar

manusa dokumaları ekonomik ve sosyal gelişmeler nedeniyle gerilemiştir.


Günümüzde yeniden dokuma çalışmaları yapılmaktadır. Kumaşlar, kuyu ismi
verilen çukur tezgâhlar da bezayağı ve çözgü lanse tekniği ile dokunmuşlardır.
Desenli dokunan kumaşlara yörede kartonlu (jakarlı) manusa dokuma
Desenli dokunan
kumaşlara yörede denilmektedir çünkü tezgâhın üzerine eklenen ahşap desenlendirme (jakar)
kartonlu (jakarlı) tertibatı ile dokuma gerçekleştirilmektedir. Manusa dokumasında pamuk, ipek ve
manusa dokuma keten iplik ve kırmızı baskın renk olmasının yanında lacivert sarı, krem, beyaz,
denilmektedir. turuncu, yeşil, mavi gibi birçok renk de kullanılmıştır. Manusa dokumalar renkli
çözgü iplikleri ile çizgili desenli düz dokumalar ile motiflerin birbirini takip ederek,
deseni oluşturan kumaş çeşitleri de dokunmuştur. Kumaşlar, elbiselik, gömleklik,
iç giyim, peştamal, yorgan yüzü, döşek yüzü, yastık, çarşaf, minder yüzü, şalvarlık
ve kuşaklık olarak kullanılmıştır. (Akpınarlı, Gök, 2016 ; Ulaş ,2018 :29-55) (Görsel
8.12).

Görsel 8.12. Potikli ve top çiçek motifli manusa dokumaları ve tezgâh, mekik, cımbar (
Ulaş,2018: 61,70 )

Beledi Dokumaları
İzmir’in Tire ilçesinde yaklaşık 500 yıldan beri üretilmektedir. Jakarlı
Jakarlı dokumanın dokumanın atası sayılan beledi tezgâhında üretilen Tire beledi dokumaları
atası sayılan beledi geçmişte ipek ve pamukla üretilirken günümüzde orlon iplikle üretilmektedir.
tezgâhında üretilen Beledi dokumasını diğer dokumalardan ayıran en önemli özelliği çift taraflı
Tire beledi dokunmuş sağlam kumaşlardır (Derman ve Söylemezoğlu,2015;432) Giysilik,
dokumaları geçmişte perdelik, çarşaf yüzü olarak kullanılan dokumalar günümüzde çanta, dekoratif
ipek ve pamukla
amaçlı örtü, minder, yastık kılıfı, kravat olarak kullanılmaktadır (Önlü, 2010 , s. 51).
üretilirken
Başvuru no C2020/061 olan Tire beledi dokuması ile ilgili 28.02.2020 tarihinde
günümüzde orlon
i likl il k di coğrafi işaret başvurusu yapılmıştır (Görsel 8.13).

Buldan Bezi
Denizli ve çevresinde uzun süreden beri dokunmuş ve dokunmaktadır.
Motorlu ve çekme tezgâhlarda, çok bükümlü pamuk iplik kullanılarak bezayağı

193
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Geleneksel Kumaşlar

örgüsünde dokunmuştur. İşlemelerde ipek, floş, sim ve orlon kullanılmaktadır.


Tezgâhtan ham olarak çıkan beze yıkama işlemi yapılır. Sıcak sabunlu suda yıkanır,
enine çekerek kurutulur. Buruşuk yapısından bürümcük, bükülü bez veya sarı
kıvrak denilir. Vücuda yapışmaması, iyi bir ısı yalıtımı olması ve hava boşluğu
kalması nedeniyle, iç çamaşırı, yazlık dış giysi, ev tekstili ürünlerinde
kullanılmaktadır. Buldan bezi coğrafi işareti 27/01/2010 tarihinden tescil edilmiştir
(Görsel 8.14).
Buldan bezine buruşuk
yapısından bürümcük,
bükülü bez veya sarı
kıvrak denir.

Görsel 8.14. Sarı kıvrak buldan bezi (Uğurlu & Uğurlu, 2006, s. 279)

Göynük Tokalı Örtme


Göynük yöresine ait tokalı örtmeler düzen denilen iki gücülü tezgâhta
Kısa kenarlarında
bezayağı örgüsünde dokunmaktadır. Kıvrak denilen tek kat bükümlü pamuk ipliği
yörede toka denilen
kırmızı püsküller atkı ve çözgüde kullanılır. Çözgü ve atkı aralarına 2-3 katlı kalın beyaz ya da renkli,
bulunduğu için tokalı pamuk ya da sentetik iplikler kullanılır. Örtmelerin karşılıklı kısa kenarları ve baş
örtme olarak üstüne gelen kısmı desenlidir. Örtmeler iki parça hâlinde dokunur ve dikiş ile
adlandırılan örtüdür. birleştirilir. Kısa kenarlarında yörede toka denilen kırmızı püsküller bulunduğu için
tokalı örtme olarak adlandırılan örtüdür. Tokalar, 3-3,5 cm. boyunda az bükümlü
kırmızı orlon ipliğinden hazırlanarak bükümlü saçak ucuna bağlanır. Zemin
bezayağı dokuma örgüsünde dokunmaktadır. Örtmelerin kısa kenarlarında ve baş
deseni olarak adlandırılan bordürde motifler çeşitli renklerde kilim dokuma veya iç
kısımda ki desenler ise brokar tekniği ile yapılmıştır (Özbağı ve ark, 2010 )
Kilim örgülerde kilimin tersi ile düzü aynı iken küçük motiflerde çalışma
kolaylığı sağlamak için motif çevresindeki renklerde atlamalar yapıldığı için
dokumanın tersi ile yüzü farklıdır, Göynük tokalı örtmelerinin 15.05.2015
tarihinden coğrafi işareti tescil yapılmıştır (Görsel 8.15).

Düz dokumalarda çözgü


ve atkı ipliği aynı renk
kullanılır, bazı düz
dokumalar üzerinde ajur
yapılmaktadır. Desenleri
dokumalarda renkli
bezeme ipliği kullanılır. Görsel 8.15. Göynük tokalı örtme

194
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Geleneksel Kumaşlar

Kastamonu Selalmaz Dokumaları


Selalmaz; Kastamonu ilinin batısında, Bartın ve Eflani ilçesine komşu olan
15-20 köyü kapsayan bölgedir. Selalmaz Bölgesi’ndeki dokumalara yörede “düz
dokuma” denilmektedir. Dokumaların çözgü ve atkısında pamuk iplik kullanılarak
bezayağı örgüsü ile dokunmuştur. Düz dokumalarda çözgü ve atkı ipliği aynı renk
kullanılır, bazı düz dokumalar üzerinde ajur yapılmaktadır. Desenleri dokumalarda
renkli bezeme ipliği kullanılır. Geometrik, bitkisel vb. bezeme türüne göre iplik
kalınlığı değişmektedir. Çiçek motifleri kumaşın başlangıç ve bitimindeki iki dar
kenarına ve kenar desenleri arasına benek denilen serpme motifler
yerleştirilmiştir. Dokumalar 100 x 100 cm kare şeklinde ve kenarlarına saçak
bağlama tekniği yapılmıştır. (Özcan ve Başaran,2016) (Görsel 8.16).

Görsel 8.16. Zikzaklı ve Karanfil desenli selalmaz dokumaları ( Özcan ve Başaran, 2016)

Babadağ Dokumaları
Denizli ili Babadağ ilçesinde dokunan en eski pamuklu dokumadır. Armürlü
tezgâhlarda üretilen “oluklu” ya da “potlu” denilen Çözgü ve atkı iplikleri pamuk
olan çarşaflar yörenin en önemli dokumalarıdır. Dokumanın özelliği fitil çözgü
Armürlü tezgâhlarda ipliklerinin dokumaya katılmasıdır. Günümüzde sentetik ipliklerle dokumalar
üretilen “oluklu” ya da
yapılmaktadır. Çarşaflarda pamuk ve polyester, Kadife örtüler de ise çözgü pamuk
“potlu” denilen Çözgü
ve atkı ipliğinde viskoz kullanılmıştır. Dokuma örgüsü bezayağıdır (Ateşok, 2005, s.
ve atkı iplikleri pamuk
olan çarşaflar yörenin 77-102). Çarşaf, pike, sofra bezi ve ham bez kullanım alanıdır (Görsel 8.17).
en önemli
dokumalarıdır.

Görsel 8.17. Babadağ potlu çarşaf (Ateşok, 2005, s. 78)

Beypazarı İpek Bürgü Dokumaları


Ankara’nın Beypazarı ilçesinde dört gücülü kamçılı dört ayaklı tezgâhlarda
dokunmaktadır. Çözgüsünde doğal pamuk rengi, atkısında beyaz, sarı, pembe,
bordo ve yeşil renklerde floş iplik kullanılarak bezayağı ve ribs örgüler ile

195
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Geleneksel Kumaşlar

dokunmaktadır. Dokumanın kenarlarında çözgü ipliklerine bağlama örgü


yapılmaktadır. Geleneksel düğün giyiminin bir parçası olarak dokunan ve gelinin ev
dışında kullandığı 175-110 cm boyutlarında başörtüsüdür. Günümüzde masa
örtüsü, peştamal, bornoz olarak üretilmektedir (Görsel 8.18).

Çözgüsünde doğal
pamuk rengi, atkısında
beyaz, sarı, pembe,
bordo ve yeşil renklerde
floş iplik kullanılarak
bezayağı ve ribs örgüler
ile dokunmaktadır.

Görsel 8.18. Beypazarı İpek Bürgü dokuması (Özgün,2019)

Rize Bezi (Feretiko)


Rize’de yetiştirilen kendir bitkisinden elde edilen kendir pamuk ve ipek iplik
ile yapılan dokumalardır. Kamçılı el tezgâhlarında bezayağı ve ajur teknileri
kullanılarak dokunur. Rize bezindeki kendir ipliğinden dolayı ter emici ve çabuk
kuruma özelliği taşır bu nedenle iç gömleklik kumaş olarak kullanılmıştır. Çözgü
Rize’de yetiştirilen ipliği kendir, atkı ipliği pamuk veya ipek dokumalar masa örtüsü, çarşaf, havlu vb.
kendir bitkisinden elde yapılmıştır. Rize bezi coğrafi işareti 31/03/2015 tarihinden tescil edilmiştir (Görsel
edilen kendir pamuk ve 8.19).
ipek iplik ile yapılan
dokumalardır.
tezgahlarında bezayağı
ve ajur teknileri
kullanılarak dokunur.

Görsel 8. 19.Rize bezi tezgâhı ve dokuması ( Saatçıoğlu, 2012, s. 51-66)

Nallıhan Örtmesi
Ankara Nallıhan ilçesinde kadın başörtüsü dokumalardır. Düzen adı verilen
iki gücülü tezgâh da eski örneklerde pamuk-ipek ve günümüzde ise pamuk iplikle
dokunmuştur. Günlük kullanım için kıvrak dokunduğu gibi farklı kalınlıkta ipliklerle
tek renkli veya beyaz zemin üzerine kırmızı, lacivert renkli çizgilerle desenler
yapılmaktadır. (Ortaç, 2015, s. 973). Yörede kız kıvrağı denilen ters büküm iplik
sabunlanarak çözgüde kullanılır ve iki uzun kenarında kahverengi, hardal veya sarı
renkli eğirme koza ipeğinden sarı kıvrak denilen şeritler Nallıhan örtmesine
özgüdür. Örtmelerdeki motifler başın üstüne gelecek şekilde planlanır. Kısa
kenarlarında özel bağlama tekniği ile bağlanmış tokalar bulunmaktadır. Nallıhan
örtmesi coğrafi işareti 26.11.2015 tarihinden tescil edilmiştir (Görsel 8.20).

196
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Geleneksel Kumaşlar

Yörede kız kıvrağı


denilen ters büküm iplik
sabunlanarak çözgüde
kullanılır ve iki uzun Görsel 8. 20.Nallıhan Örtmesi , para ve hambarcık motifi (Ortaç, 2015, s. 974-977)
kenarında kahverengi,
hardal veya sarı renkli Tamzara Bezi
eğirme koza ipeğinden
sarı kıvrak denilen Şebinkarahisar’da dokumacılığının başlangıç tarihi kesin bilinmemekte, Şal
şeritler, Nallıhan denilen kumaş ile başlamıştır.Tamzara bezi dokuması ise Hacı Kasım Efendi’nin
örtmesine özgüdür. Tebriz kentinden Şarki-Karahisar’a göç ederken yanında bir dokuma tezgâhı
getirmiş yörede Tamzaralı bir kadınla evlenerek dokumayı ailesine
öğretmiştir.Yörede tamzara dokuması yayılarak tezgâh sayısı 1500’e çıkmıştır. İplik
bulmada zorluk yaşandığından dokuma azalmıştır. Tamzara bezinin yaşatabilmek
için 1936 yılında çok ortaklı bir kooperatif kurulmuş uzun süre işletilememiştir.
Tamzara bezi 2 çerçeveli kamçılı tezgâhlar ,pamuk iplikliği ve rips, bezayağı ve
panama örgüler kullanılarak elbezi, havlu ve peştamal vb. ürünler üretilmiştir.
(Arslan,Başaran ,2018) 1900-1970’li yıllar olmasına rağmen o dönemlere ait
örnekler günümüze ulaşmamıştır. Günümüze yakın örnekler bulunmakta ve
günümüzde halk eğitim merkezinde üretilerek yaşatılmaya çalışılmaktadır (Görsel
8.21).

Tamzara bezi 2 çerçeveli


kamçılı tezgâhlar ,pamuk
iplikliği ve rips,bezayağı
ve panama örgüler
kullanılarak elbezi, havlu
ve peştamal vb. ürünler
üretilmiştir.
Görsel 8.21. Tamzara bezi kumaş örnekleri (Arslan ve Başaran ,2018)

•Siz de çevrenizde bulunan ve geleneksel yaşantısını sürdüren yöreleri


Bireysel Etkinlik

ziyaret ederek bölgede bilinen kumaş, dokuma, örtü vs. çeşitlerinin


inceleyerek motif, renk ve kumaş özelliklerini tespit ediniz.
•Bu kumaşları moda tasarımında nasıl kullanabileceğinizi irdeleyiniz.

197
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Geleneksel Kumaşlar

•GELENEKSEL KUMAŞLARIN TARİHÇESİ


•Kumaş dokumacılığının tarihçesi insanoğlunun varoluşu ile başlamıştır.
Yapılan kazılarda MÖ dönemlere ait kumaş parçaları bulunmuştur. 16 ve
17. yüzyıllarda kumaş sanatı teknik ve sanat yönünden en görkemli dönemi
yaşamıştır.
•GELENEKSEL KUMAŞLARDA KULLANILAN ARAÇ VE GEREÇLER
•Araç Özellikleri
•Kumaş(bez ) dokumacılığının en önemli aracı tezgâhlardır. yörelere göre
düzen , kuyu, vb. isimler almış olsa da yapı olarak aynı özelliktedir. Bazı
yörelerde çukur bazılarında ise yüksek tezgâh kullanılır.
•Gereç Özellikleri
•Geleneksel kumaşlarda kullanılan iplikler yörelere göre farklılık
göstermektedir.Her yörede bulunan elyaflardan iplikler yapılmaktadır.
Yapılacak ürün özelliğine göre pamuk veya yün iplik yoğun kullanılmıştır.El
eğirmesi olarak hazırlanan iplikler günümüzde yerini fabrikasyon ipliklere
Özet

bırakmıştır.
•GELENEKSEL KUMAŞ ÇEŞİTLERİ VE ÖZELLİKLERİ
•Anadolu'daki il, ilçe ve köylerde yörenin özelliğine göre kumaşlar üretlmiş
ve yörenin ismini almıştır. Ankara sofu,Kastamonu Selalmaz dokuması,
Ayancık keten bezi , Nallıhan örtmesi vb.
•Ayrıca saray atölyelerinde değerli metal ipliklerin kullanıldığı kumaşlar
yapılmıştır. Kadife,kemha,sevai,seraser,selimiye kumaşları gibi.
•Kutnu kumaşlar uzunlamasına renkli şeritlerden oluşan atkısı pamuk ,
çözgüsü ipek armürlü kamçılı tezgâhlarda dokunan çok renkli
dokumalardır.
•Gej-şal şepik dokuma tiftik iplikle çukur tezgâhlarda Bitlis, Şirnak, Hakkari
illerinde dokunan erkek giysilerinde çok kullanılan bir kumaştır.
•Erzurum, Bayburt, Şanlıurfa illerinde kadın dış giyiminde kullanılan
ehramların atkı ve çözgü iplikleri yün iplikle ,kenar suları ve motifleri ise
ağartılmış veya renkli pamuk iplikle dokunmuştur.
•Ankara sofu , Ankara keçisinin elyafından yapılan iplikle bezayağı,dimi
örgüler kullanılarak dokunmuştur. Dokunduktan sonra hareleme işlemi
yapılmaktadır.
•Eflani çember benzleri, 50 cm eninde 100 cm boyunda dokunan
çemberleridir. Zemininde ince pamuk ipliği ile bezayağı örgü yapılmıştır.
Motiflerde ise ilave kalın pamuk ipliği ile atkı iplikleri ve çözgü iplikleri
arasından bezayağı örgü ile dokunmasıdır.
•Yeşil Üzümlü dastar dokumaları, atkı,çözgü, desen olmak üzer üç iplikle
dokunurlar . Zeminde doğal renk pamuk ipliği desende ise ağartılmış
zeminden daha kalın pamuk ipliği kullanılır. Motifler yılanlı, sülük ,çomak
vb. isimler alır.
• Şanlıurfa culha dokumaları yörede culfalık denilen çukur tezgâhlarda
culhacı ismi verilen dokumacılar tarafından yapılır. Düz ,kareli dokunan
culha bezleri üzerine makina ile yöresel motifler suzeni tekniği ile işlenir.

198
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Geleneksel Kumaşlar

•trabzon bezi (keşan, peştemal ) çizgili desenli kadınların bellerine

Özet (devamı)
bağlayarak kullandıklarına dolaylık veya dolay peştemal denir.büyük
boyutlu başörtüsü için yapılan dokumalara ise baş peştemal denir.
•manusa dokumaları, malatya ili arapkir yöresinde çukur tezgâhlarda
bezayağı ve çözgü lanse teknikleri ile dokunmaktadır.
•beledi dokumaları izmir ili tire ilçesinde jakarlı dokumanın atası olan beledi
tezgahlarda dokunan çift taraflı desenli dokumalardır.
•buldan bezi motorlu tezgâhlarda bükümlü ipliklerle dokunduğundan
buruşuk bir yapısı vardır. buruşuk yapısından dolayı bürümcük,bükülü bez
veya sarı kıvrak denilmektedir.
•göynük tokalı örtmeleri, bolu ili göynük ilçesinde tek katlı bükümlü iplikle
iki gücülü tezgahlarda beyayağı örgü ile dokunmaktadır. karşılıklı kısa
kenarları ve baş üzerine gelen kısmına renkli ipliklerle desenler yapılır . kısa
kenarlarında tokalı denen püsküller vardır.
•kastamonu selalmaz dokumaları selalmaz bölgesi'nde bezayağı örgü ile
yapılan düz ve desenli dokumalardır.
•babadağ dokumaları denizli ili babadağ yöresinde oluklu veya potlu denilen
pamuk iplikli çarşaf dokumalardır.
•beypazarı bürgüsü, ankara ili beypazarı ilçesinde dört gücülü tezgâhlarda
pamuk ve floş iplikle, beyayağı, ribs örgülerle yapılan dokumalardır.
•Rize bezi kendir,pamuk,ipek iplikle kamçılı tezgâhlarda, beyayağı ve ajur
teknikleri ile yapılan dokumalardır.
•Nallıhan örtmesi, Ankara ili Nallıhan ilçesinde kadın başörtüsü olarak
dokunur. Bükümlü iplik kullanılır. Kenar ve zeminideki desenler renkli
ipliklerle yapılır.
•Tamzara bezi, Şebinkarahisar'da yapılan çok eski bir dokumadır. İki gücülü
tezgâhlarda bezyayağı örgü ile yapılır . Günümüzde halk eğitim merkezinde
dokunarak yaşatılmaktadır.

199
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Geleneksel Kumaşlar

DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisinde geleneksel kumaş sanatının en önemli
unsurudur?
a) Çok renkli olmaları
b) Üretildikleri yörenin özelliğini yansıtmaları
c) Desenlerinin çok yoğun olması
d) Tezgâhlarının farklı özellikte olması
e) Kullanılan ipliklerin fabrikasyon üretilmiş iplik olması

2. Aşağıdakilerden hangisi Osmanlı Dönemi’nde sarayda dokunan


kumaşlardır?
a) Sevai, seraser,kadife
b) Kadife , zerbaft, Ankara sofu
c) Kadife, Nallıhan örtmesi,Babadağ dokuması
d) Sevai, kutnu, Ankara sofu
e) Zerbaft, kemha,tamzara bezi

3. Aşağıdakilerden hangisi kumaşların dokunduğu teknik ve malzemesine


göre almış oldukları isimlerdir?
a) Halep kumaşı ,Şam kumaşı
b) Kutnu, telli, taraklı atlas, telli hatayi
c) Serenk, hefrenk
d) Selimiye , mecidiye, ahmediye
e) Bursa kadifesi, Üsküdar çatması, Ankara sofu

4. Aşağıdaki işlemlerden hangi geleneksel kumaş dokumanın doğru


sürecidir?
a) İpliğin hazırlanması,haşıllama,kasar,boyama,dokuma yapma
b) İpliğin hazırlanması, boyama, haşıllama, kasar dokuma yapma
c) Haşıllama, İpliğin hazırlanması,kasar,boyama,dokuma yapma
d) İpliğin hazırlanması, kasar,boyama, haşıllama,dokuma yapma
e) İpliğin hazırlanması, boyama, haşıllama,kasar, dokuma yapma

5. MÖ 3000 yılına ait en eski dokuma örneği nerede bulunmuştur?


a) Mohenjo - Doro
b) Mezopotamya
c) Orta Asya
d) Anadolu
e) Lyon

200
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Geleneksel Kumaşlar

6. Acem Hükümdarı Tahmurs’un dokumacılığın temel aracı tezgâhlarda


yapmış olduğu gelişme hangileridir?
a) Tezgâh çatısını genişletmek
b) Gücü ve ayak sayısını arttırmak
c) Tarak, örme gücü ve ağaçtan mekik yapma
d) İğ ,öreke ve tarak yapmak
e) Gücü, iğ ve selmin yapmak

7. Aşağıdakilerden hangisi dokuyucunun açılmış olan çukur kenarına


oturarak yaptığı tezgâh türüdür?
a) Kamçılı tezgâh
b) Yüksek tezgâh
c) Armürlü tezgâh
d) Jakarlı tezgâh
e) Çukur tezgâh

8. Aşağıdakilerden hangisi geleneksel kumaşta kullanılacak ipliğin


eğirmesindeki araç değildir?
a) Gücü
b) Kirman
c) İğ
d) Teşi
e) Çıkrık

9. Aşağıdakilerden hangisi geleneksel kumaşlardan kutnu kumaşı


anlatmaktadır?
a) Bezayağı örgüsü ile iki renk tiftik iplikle dokunan erkek giyiminde
kullanılan kumaştır.
b) Atkı ve çözgü ipliklerinde koyun yününü doğal renkleri kullanılan
kumaştır.
c) Dolaylık ve dolay denilen kadınların bellerine sardıkları pamuk ipliği
ile dokunan kumaştır.
d) Uzunlamasına renkli şeritlerden oluşan atkısı pamuk çözgüsü ipek
armürlü ve kamçılı tezgâhlarda dokunan kumaştır.
e) Bükümlü iplikle dokunan ,buruşuk yapısından dolayı bükülü bez ya da
sarı kıvrak denilen kumaştır.

201
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
Geleneksel Kumaşlar

10. Jakarlı dokumaların atası sayılan beledi tezgâhlarında ipek ve pamuk


iplikle üretilen kumaşın adı ve üretildiği yer aşağıdakilerden hangisidir?
a) Sof kumaş – Ankara
b) Beledi kumaş - İzmir ili Tire ilçesi
c) Selalmaz dokumalar- Kastamonu
d) Beledi kumaş- Ankara ili Nallıhan ilçesi
e) Sof kumaş- İzmir ili Tire ilçesi

Cevap Anahtarı
1.b, 2.a, 3.b, 4.d, 5.a, 6.c, 7.e, 8.a, 9.d, 10.b

202
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22
Geleneksel Kumaşlar

YARARLANILAN KAYNAKLAR
Akpınarlı, H. F. (1996). Şanlıurfa Cülha Dokumacılığı. Şanlıurfa: Şanlıurfa İli Kültür
Eğitim Sanat ve Araştırma Vakfı Yayınları.
Akpınarlı, H.,Gök, E. Ç. (2016). Geleneksel Manusa Dokumaların Teknik, Motif
Analizi ve Yeniden Uygulanması. İdil Dergisi Cilt 5, Sayı 24, 1123-1144.
Akpınarlı, F.H., Başaran,F.N. (2018). Geleneksel Kumaşların Özellikleri ve Kullanım
Alanları: Çankırı Örneği. Multidisipliner Çalışmalar-4(Güzel Sanatlar)
Podgorica, Montenegro. 21-38.
Akpınarlı, F.; Tozun, H. ( 2007 ) “Bayburt Ehram (İhram)Dokumalarının Teknik ve
Motif Özellikleri”.I. Uluslararası Türk El Dokumaları Kongresi.Konya: Selçuk
Üniversitesi Selçuklu Araştırmaları Merkezi Başkanlığı. 2007: 18- 21.
Akpınarlı, F.,Kuru, S. (2014). Yeşil Üzümlü Dokumaları . Yeşil Üzümlü Fethiye,
Arlı, M., Söylemezoğlu, F., & Erdoğan, Z. (1999). Ayancık İlçesinde Keten El
Dokumacılığı. 2000'li Yıllarda Türkiye'de Geleneksel Türk El Sanatlarının
Sanatsal, Tasarımsal ve Ekonomik Boyutu Sempozyumu (s. 14-19). Ankara:
Kültür Bakanlığı Halk Kültürlerini Araştırma ve Geliştirme Genel Müdürlüğü
Yayınları.
Arslan, A., & Başaran, F. N. (2018). Giresun, Şebinkarahisar İlçesinin Kültürel
Mirası:Tamzara Bezi. TÜBA-KED, 177-196.
Ateşok, E. A. (2005). Babadağ Dokumacılığı ve İlçede Üretilen Düz Dokumaların
Bazı Özellikleri-Yüksek Lisans Tezi.
Başaran, F. N., Bakır,G. (2019). Eski Ve Yeni Örnekleriyle “Eflani Çember Bezi” X.
Uluslararası Türk Sanatı, Tarihi Ve Folkloru Kongresi /Sanat Etkinlikleri 255-
260
Başaran, F. N. (2018). Anadolu Geleneksel Bez Dokumacılığından Bazı Örnekler ve
Günümüzdeki Durumu Arış Halı, Dokuma Ve İşleme Sanatları Dergisi sayfa
sayı13 aralık, 15-26
Başaran, Fatma Nur. (2014). “Bayburt Yöresinde Geleneksel Ehram Dokumacılığı,
Üretim Teknikleri, Motif ve Kompozisyon Özellikleri”.Milli Folklor Dergisi.
Cilt 13, Yıl 26, Sayı 104, Ankara, s. 151-166.
Begiç, H. N., Öz, C.(2019). Trabzon ve Çevresinde Kullanılan Peştamal Dokumaları
ve Günümüz Tasarımlarında Uygulanması KSBD, Sonbahar 2019, Y. 11, C.
11, S. 21, s. 475-492
Derman, S.,Söylemezoğlu, F. (2015). Tire-Beledi Dokumaları. Mayıs 07, 2018
tarihinde Ayk Maddi Kültür 1.Cilt:
Gürsu, Nevber. (1988). Türk Dokumacılık Sanatı Çağlar Boyu Desenler, Redhouse
Yayınevi, İstanbul, s. 33,21.

203
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23
Geleneksel Kumaşlar

İmer, Z. (1992). Yayınlanmamış yüksek lisans tezi. Ankara Sofunun Dünü bve
Bugünü. Ankara: Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
Ortaç ,S.( 2015) Ankara İli Nallıhan İlçesi Örtme Dokumaları.
Önlü, N. (2010 ). Ege Bölgesi El Dokuma Kaynakları. Sanat Dergisi, 47-60.
Özbağı T. Ve diğerleri ( 2010) Göynük El Sanatları.Gazi Üniversitesi Türk El
Sanatları Merkezi Yayını
Özcan, N., Başaran, F. N. (2016). “Kastamonu Selalmaz Dokumaları”. Bezce 7.
UluslararaTekstil Konferansı “Anadolu’ya Dokunan Bezler”, 21 Mart 2016,
İstanbul, s:112-123.
Saatçıoğlu, K. (2012). Yüksek Lisans Tezi . Geleneksel Türk El Dokumalarından Rize
Bezi'nin(Feretiko) Süsleme Teknikleri İle Giysiye Uyarlanması. İstanbul :
Haliç Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
Sarıoğlu, H. (1997). Eflani Çember Dokumaları ve Bu Dokumaların Günümüz
Tasarım Anlayışı İle Değerlendirilmesine Yönelik Öneriler. Türkye'de El
Sanatları Geleneği ve Çağdaş Sanatlar İçindeki Yeri Sempozyumu (s. 256-
263). Ankara: Kültür Bakanlığı HAGEM Yayınları.
Sökmen, S., ve Ölmez, F. N. (2013). Bitlis’te Geleneksel Gej Dokumacılığı. Tarih
Kültür ve Sanat Araştırmaları Dergisi, 2(4), 173-186.
Ulaş,M.(2018) Arapgir Manusa Kumaş Dokumacılığı Yüksek Lisans tezi
Ankara:Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri enstitüsü
Yağan, Şahin Yüksel. (1978). Türk El Dokumacılığı, İstanbul.
Yanar, A., & Akpınarlı, F. (2016). Geleneksel Ankara Sof Dokumaları. Ankara
Araştırmaları Dergisi, 4(2), 170-179.
Yıldırım, Ş., Başaran, F.N. (2015). “Şırnak Yöresi Şal Şapik Dokumacılığı”, Akdeniz
Üniversitesi,III. Yöresel Ürünler Sempozyumu ve Kültür/Sanat Etkinlikleri,
(13-15 Kasım 2014). TRC Copy Center, s.114-124. Antalya.

204
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24
DERİ, KÜRK VE SUNİ DERİ

• Deri
• Giysilik Deriler TEKSTİL MALZEME
İÇİNDEKİLER

• Ayakkabılık Deriler BİLGİSİ


• Saraciyelik Deriler
• Kürklük Deriler Doç. Dr. Meruyert
• Suni Deriler KAYGUSUZ

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;


• Derinin genel özelliklerini
HEDEFLER

açıklayabilecek,
• Yapılacak ürün veya tasarım için
uygun deri türünü seçebilecek,
• Kullanım alanına göre giysilik,
ayakkabılık ve saraciyelik deri
türlerini tanımlayabilecek,
• Moda tasarımında kullanılan deri
çeşitlerini ve özelliklerini ifade
edebilecek,
• Kürklük deri çeşitlerini ve özelliklerini
ÜNİTE

9
açıklayabilecek,
• Suni deri çeşitlerini ve özelliklerini
ifade edebileceksiniz.

© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Deri, Suni Deri ve Kürk

Giysilik deriler

Deri Türleri Ayakkabılık deriler

Saraciyelik deriler

Büyükbaş hayvan derileri

Küçükbaş hayvan derileri

Köpek türündeki hayvan


derileri
DERİ, KÜRK VE SUNİ DERİ

Sansar ve gelincik
türündeki hayvan derileri
Kürklük Deri Türleri

Keseli hayvan derileri

Kemirgen hayvan derileri

Tavşan derileri

Diğer hayvan deriler

Polivinilklorit (PVC) bazlı


suni deriler

Poliüretan (PÜ) bazlı suni


Suni Deri Türleri
deriler

Sentetik süet

206
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
Deri, Suni Deri ve Kürk

GİRİŞ
Kaliteli ve sağlıklı ürünler üretebilmek için kullanılacak malzemelerin yapısı
ve özellikleri ile ürünlerin üretimini etkileyen faktörlerin iyi bilinmesi gerekir.
Üretimde kullanılacak malzeme, ürünlerin tasarımında dikkate alınması gereken
temel unsurlar arasında yer almaktadır. Buna ek olarak hedef kitlenin özelliği,
işlevi, günün modası, üretim şartları ve maliyeti gibi diğer etkenler de birbiriyle
bağlantılıdır (Sarıoğlu vd., 2011).
Doğanın bize sunduğu en şık ve en kullanışlı materyallerinden biri olan deri,
ham maddesi az bulunan pahalı bir malzemedir, bu nedenle dikkatle muamele
edilmelidir. Eski zamanlarda insanoğlu için basit şekillerde yapılan belki tek kıyafet
olmuşsa da günümüzde deri, moda unsurlarından biri olup giysiler, çantalar,
ayakkabılar, otomobil koltukları, mobilya ve moda aksesuarları gibi çeşitli eşyaların
yapımında kullanılmaktadır. Bu inanılmaz malzeme, doğal bir biyo kumaş
özelliğine sahip olup deriden yapılan ürünler, soğuktan, tozdan ve nemden
Deri, doğal ve sağlam koruduğu gibi aynı zamanda mükemmel bir şekilde hava geçirme “nefes alma”
yapısı, kolay işlenebilir- özelliğine de sahiptir.
liği, uzun kullanım
ömrü, moda tasarım ve Derinin günümüzde kolay işlenebilirliği, doğal ve sağlam yapısı, renk, doku,
endüstriyel tasarım form açısından geniş bir çeşitliliğe sahip olması ve uzun kullanım ömrü, moda
ürünlerinde tercih tasarım ve endüstriyel tasarım ürünlerinde tercih edilen bir malzeme olmasını
edilen bir malzemedir. sağlamıştır (Menteş Çolak ve Gürler Karaman, 2019). İmal edilecek ürün türüne
bağlı olarak uygun özellikleri taşıyan derilerin seçimi tasarımın başarısında önemli
rol oynar. Derinin kullanılacağı tasarımlarda, deri çeşitleri, derilerin yapısal
özellikleri ve kullanım performansları hakkında bilgi birikimine sahip olmak
tasarımcıya üstünlük ve başarı sağlayacaktır.
Dünyada insanların et ihtiyacını karşılamak için koyun, keçi, dana ve domuz
gibi hayvanların kesilmesi ve atık bir ürün olan derilerin giysi ve ayakkabı gibi
ürünlere dönüştürülmesi hem çevre hem de ülke ekonomilerine önemli katkılar
sağlamaktadır. Ülkemizde deri ve deri mamullerinin büyük bir bölümünü ayakkabı
sektörü oluşturmaktadır. Bunu sırasıyla saraciye, ham ve işlenmiş deri ürünleri ile
kürk üretimi takip etmektedir. Ülkemizdeki kürk üretimi daha çok kürk-süet deri
üretimini kapsamaktadır.
Deri ile birlikte kürk kullanımı insanlık tarihi kadar eskidir. Hatta kürk,
dokumacılığın icadından çok daha önce insanoğlunun giydiği ilk giysidir. Eski
zamanlarda soğuk hava koşullarından korunmak amacı ile kullanılan kürk, daha
sonra güç, ihtişam, zenginlik ve statünün göstergesi olmuş, ayrıca ticareti yapılmış
ve hatta vergi olarak da kullanılmıştır. Yakın geçmişte ise medya tarafından
sunulan, ünlü oyuncu, model ve tasarımcılar tarafından sık kullanılan modanın
vazgeçilmez bir unsuru hâline getirilmiştir. Fakat dünyadaki çevre ve hayvan
koruma bilincinin artması ve bazı hayvan kürklerinin imitasyonlarının üretimi
konusundaki teknolojik gelişmelerden dolayı kürk üretimi kısıtlanmış ve hatta bazı
ülkelerde üretimi durdurulmuştur. Ek olarak, leopar, vaşak gibi nesli tehlike altında
olan hayvan kürklerinin yerine onların imitasyonlarında koyun, kuzu, keçi gibi
hayvan kürkleri kullanılmaya başlamıştır. Benzer şekilde gerçek kürklerin yerine

207
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Deri, Suni Deri ve Kürk

petrol endüstrisinin yan ürünü olan polyester veya akrilik lifleri günümüzde
imitasyonlarda yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Bu nedenle tasarlanacak
ürünler için malzeme seçimi moda tasarımcısının çeşitli materyaller konusundaki
sahip olduğu bilgiye bağlı olacaktır. Moda tasarımcılarının doğru ve başarılı bir
ürün tasarlayabilmeleri için derinin özellikleri, kürklük derilerin doğal renk ve
Moda tasarımcıları, desenleri gibi bazı temel özellikleri ile ilgili doğru bilgiye sahip olmaları
başarılı bir ürün gerekmektedir. Bu nedenle bu ünitede deri ve derinin özellikleri, giysilik deri
tasarlayabilmek için çeşitleri, ayakkabılık deri çeşitleri, saraciyelik deri çeşitleri, kürklük deri çeşitleri ve
deri, suni deri ve suni deriler konusunda bilgiler sunulmaktadır.
kürklerin özellikleri ile
ilgili doğru bilgiye sahip DERİ
olmaları gerekmektedir.
Gerçek veya hakiki deri (genuine leather) kendine has doğal özelliklere
sahiptir. Deri, yumuşak, esnek, dayanıklı ve kolay deforme olmayan, yüzeyindeki
gözenekleri sayesinde hava ve su buharı geçirgenliği veya “nefes alma” özelliğine
sahip, her türlü ürün tasarımına elverişli bir materyaldir. Kullanıldığı ürüne asalet,
şıklık ve lüks bir görünüm verir. Bu özellikler deriyi suni deriden ayıran temel
özelliklerdir. Gerçek deri doğal bir malzeme olduğu için doğada çözünür/bozunur
ve bu açıdan da çevre dostudur.
Derinin avantajları aşağıdaki gibi sıralanabilir:

Deri, yüzeyindeki • Nefes alan dokusu sayesinde ayakları serin tutar; nem oluşmasını önler,
gözenekleri sayesinde • Dayanıklıdır, çabuk yırtılma ve kopma gibi riskler taşımaz,
hava ve su buharı • Hava geçirgenliği sayesinde ayakta koku ve bakteri oluşmasını önler,
geçirgenliği veya “nefes
• Esneyebilen yapısı ile deri ayakkabı modelleri, zaman içinde ayağın şeklini
alma” özelliğine sahip
bir materyaldir. alır,
• Doğal materyal olmasından dolayı insan sağlığına zararsızdır.
Hakiki deri, tüm doğal malzemelerin en eski ve en pahalılarından biridir.
Deri eşyalar her mevsim, erkek, kadın ve çocuklar için uygun tasarım ve renklerde
giysi, ayakkabı, çanta ve kemer gibi aksesuarlar olarak karşımıza çıkmaktadır.
Tasarımlarda derinin tercih edilmesi; teknolojinin gelişmesi ile derinin daha
iyi işlenmesi, modaya uygun kalite ve özelliklerde bulunması, insanların doğal
materyallere olan ilgisinin artması, derinin iç ve dış giyim eşyası olarak
kullanılması, deriye özgü moda ve estetiğin talep görmeye devam etmesi, deriye
albeni kazandıran ve farklı yüzey süslemesini sağlayan makine sanayinin
gelişmesinden (örneğin, dijital baskı) kaynaklanmaktadır.
Renk, doku, incelik ve ağırlık bakımından giysilerde kullanılabilme özelliği
kazanan deri; sürekli yeni arayışlar içerisinde olan moda giyim endüstrisinde özgün
tasarımların ortaya çıkmasında büyük rol oynamıştır. Derinin moda tasarımlarında
kullanılmaya devam etmesi ve gelişmesi için deri üreticileri çalışmalarını
sürdürmekte ve çok çeşitli örnekleri sunmaktadırlar (Kula, 2006).
Moda giyim endüstrisinde kullanılan malzemeler arasında deri, yapısal
özelliklerinden dolayı üretim süreci, kullanılan teknikler ve çeşitlendirilmesi
bakımından farklılık göstermektedir. Deri giysi tasarımlarını doğrudan etkileyen bu
özellikler, ilerleyen teknolojik gelişmelere bağlı olarak çok çeşitlilik ve kaliteyi

208
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Deri, Suni Deri ve Kürk

beraberinde getirmektedir. Deri, öncelikle elde edildiği hayvan çeşidine ve


uygulanan kimyasal işlemler sonucu sahip olduğu özelliklere göre çeşitlenmektedir.

•Elde edildiği hayvan çeşidine göre deriler: Büyükbaş havyan derileri


(dana, sığır, manda vb.), küçükbaş hayvan derileri (koyun, keçi, domuz
Örnek vb.), av hayvanları derileri (tilki, vizon, sansar, vb.) ve sürüngen ile
balık derileri olarak ayrılmaktadır.

Derinin Bölümleri
Deri; boyun, omuz, sırt, etek ve bacaklar gibi bölümlerden oluşmaktadır
(Görsel 9.1). Deri kalınlığı derinin farklı bölgelerinde değişiklik göstermektedir. Bu
durum derinin yırtılma mukavemeti, esneme ve uzama gibi özelliklerine de
yansımaktadır. Örneğin, sırt çizgi bölgesinde kopma mukavemeti sırt çizgisine
paralel yönde daha yüksektir. Esneklik ise sırt çizgisine dik yönde daha azdır,
Tasarımın ana kalıpları eteklere doğru daha fazladır. Ürün tasarımı ve üretiminde bu bölgelerin özellikleri
derinin sırt bölgesine de göz önünde bulundurulmalıdır. En dayanıklı ve sağlam deri yapısı sırt bölgesine
yerleştirilir ve ürünlerin
aittir. Bu nedenle ürünün ana kalıpları sırt bölgesine yerleştirilir ve ürünlerin ana
ana parçaları bu
bölgeden alınan parçaları bu bölgeden alınan derilerden üretilir. Etek kısımları daha gevşek bir
derilerden üretilir. yapıya sahiptir ve genellikle ürünlerin gözle görülmeyen iç kısımlarına ait parçalar
bu bölgelerden üretilir (Menteş Çolak ve Gürler Karaman, 2019).

Görsel 9.1. Derinin bölümleri

Derinin yüzey alanı yapısal özellikleri açısından kanat ve kropon olarak


adlandırılmaktadır. Kanat derinin yarısını ifade ederken kropon derinin sırt ve
sağrıyı içine alan homojen yapıdaki en değerli bölgesini ifade etmektedir(Görsel
9.2).

Görsel 9.2. Deri yüzey alanları

209
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Deri, Suni Deri ve Kürk

Deride Kullanılan Ölçü Birimleri


1981 yılında Avrupa Topluluğu kendi üye ülkeleri için metre sisteminin (cm²,
dm², m²) derinin yüzey hesaplanması için kullanılmasına karar verse de İngiltere ve
Amerika’da eski ölçü sistemlerine bağlı kalınmıştır. Bu şekilde uluslararası deri
1 inç = 2,54 cm piyasasında İngiliz ayak kare ölçüsü hâlen geçerlidir. Sürüngen ve balık derileri gibi
1 İngiliz ayak ölçüsü = lüks derilerde genişlik ve yüzey ölçüsü olarak inç kullanılmaktadır.
12 inç = 30,48 cm
1 İngiliz ayak = 9,29 dm² Buna göre deride kullanılan ölçüler aşağıdaki gibidir:
1 İngiliz ayak kare = 30,48 cm x 30,48 cm = 929 cm² veya 9,29 dm² dir.
9,29 dm² = 10,76 ayak karedir. Yani 9,29 dm² veya 929 cm² = 1 ayak karedir.
Uygulamalarda hesap kolaylığı için 1 ayak=10 dm² alınmaktadır.
Günümüzde ayak hesabı modern makinelerde yapılmaktadır. Alan ölçme,
optik algılayıcılarla ölçülüp mikro bilgisayar ünitesinde değerlendirilerek
yapılmaktadır(Toptaş, 1993).
Kullanım alanlarına göre deriler aşağıdaki gibi sınıflara ayrılır:

• Giysilik deriler
• Ayakkabılık deriler
• Saraciyelik deriler
• Döşemelik (mobilyalık) deriler
• Teknik deriler
Moda anlayışı ile en çok ürünlerin tasarlandığı ve bu ürünler için kullanılan
deri türleri giysilik, ayakkabılık ve saraciyelik sınıfında yer almasından kaynaklı söz
konusu deriler ile ilgili bilgiler detaylı bir şekilde verilmeye çalışılacaktır.

GİYSİLİK DERİLER
Giysilik deriler tamamen kromla tabaklanmış veya kombine tabaklanmış
koyun, keçi, dana ve domuz derilerinden ciltli ya da cildi zımparalı olarak elde
Giysilik deriler, koyun, edilen ince, yumuşak ve hoş tutumlu derilerdir. Giysilik olarak işlenen deriler
keçi, dana ve domuz hayvan türüne, tabaklama (sepileme) ve finisaj (son işlem) şekillerine göre
derilerinden ciltli ya da sınıflandırılır. Tabaklama, deri lifleri yani deri kolajenin bozunmalara,
cildi zımparalı olarak
mikroorganizmalara ve parçalanmalara karşı dayanıklılığını arttıran bir işlemdir.
elde edilen ince,
Finisaj işlemi deri işlem basamaklarında deriye nihai görünümü ve özellikleri
yumuşak ve hoş
tutumlu derilerdir. kazandırmak amacıyla yapılan son işlem basamağıdır.
1. Hayvan türüne göre: Giysilik deriler koyun, kuzu, keçi, dana, sığır, domuz ve av
hayvanlarından elde edilirler.
2. Tabaklama türüne göre: Giysilik olarak işlenecek deriler genellikle kromla
tabaklanır. Bunun dışında az da olsa sentetik, bitkisel ya da yağla tabaklama
yöntemleri de kullanılır.
3. Finisaj işlemine göre: Derilere cildinin düzgünlüğüne ve üzerinde taşıdığı
hatalara göre farklı finisaj işlemi uygulanır.

210
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Deri, Suni Deri ve Kürk

Giysilik ürünlerin üretiminde kullanılan deri çeşitleri üretim teknolojisine


bağlı olarak aşağıda verilmiştir. Derinin dış görünümünü veren üst tabakaya sırça
(cilt) denilmektedir.

Görsel 9.3. Napa deriden mont (Url.1) Görsel 9.4. Süet deriden ceket (Url.2)
Napa - Koyun-kuzu, keçi, dana-sığır vb. tüm deri türlerinden elde edilen ciltli
ve cilt yüzünden finisaj katı uygulanmış giysilik deri türüdür (Görsel 9.3).
Nubuk - Sırçası düzgün ve sıkı özellikteki derilerin cilt yüzünden hafif bir püf
zımpara ile zımparalanması ile elde edilen bir deri türüdür. Bu tür deriler kumaşa
yakın ve dokunulduğunda kadifemsi bir his bırakan yani hoş tutumlu olması
Derinin dış sebebiyle giysiliğe çok elverişlidir. Nubuk işlentisi sırasında cilt tümüyle alınmaz,
görünümünü veren üst
sadece ciltteki tepecikler zımparalanarak hav verilir.
tabakaya sırça (cilt)
denilmektedir. Süet - Ciltli olarak değerlendirilemeyen, cilt hatası fazla olan deriler süet
olarak değerlendirilirler. Süet farklı bir metot ile zımparalanarak tüylü bir doku
elde edilen ve dokunulduğunda iz bırakan deri çeşididir. Koyun derilerinden
yapılan süetlerin mukavemet değerleri düşük olmasından dolayı genellikle süet,
oğlak, keçi, dana veya sığır derilerinden elde edilmektedir. En kaliteli süet ise oğlak
derilerinden elde edilendir (Görsel 9.4).
Güderi - Çok yumuşak, hafif, esnek ve su emme özelliğine sahip derilerdir.
Bu deriler genellikle balık yağı ile tabaklanırlar ve bundan kaynaklı karakteristik
sarı renge sahiptirler. Güderiler ağırlığının %600’ü kadar su emme özelliğine
sahiptir. Güderi üretiminde genellikle ren geyiği, karaca, köpek, koyun, keçi ve
tavşan derileri kullanılmaktadır.

Görsel 9.5. Kürk-süet mont (Url.3) Görsel 9.6. Eldivenlik deri (Url.4)

Kürk-Süet - Derinin hem et yüzü hem de yünlü cilt yüzünün aynı anda işlem
görmesi ile elde edilmektedir. Burada et yüzü süet, yünlü cilt yüzü ise kürk olarak
nitelendirilir. Genellikle az yağlı yün koyunlarından elde edilen kürk-süetler daha

211
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Deri, Suni Deri ve Kürk

makbul olup birinci kalitede olarak kabul edilir. Kaba karışık lifli olan derilerden
elde edilenler ise; ikinci kalite olarak nitelendirilir (Görsel 9.5).
Eldivenlik Deriler - Bu deriler(glase) özel tabaklama çözeltisinde sırça yüzü
ile tabaklanmış ve kromla retenajlanmış (ikinci tabaklama) derilerdir. Ham deri
olarak oğlak ve kuzu postları kullanılır. Eldivenlik derilerin tutumu çok yumuşaktır
(Görsel 9.6).

•Siz de her bir giysilik deri türünden tasarlanan moda ürünleri ile
ilgili araştırma yaparak birer örnek oluşturunuz.
Bireysel
Etkinlik

Görsel 9.7. Timsah derisi (Url.5) Görsel 9.8. Yılan derisi (Url.6)

Sürüngen Hayvan Derileri – Sürüngenin türüne göre; timsah, kertenkele ve


yılan derileri olarak sınıflandırılmaktadır. Sürüngen derileri (egzotik deriler); her
çeşit çanta, valiz, kemer, ayakkabı, aksesuar ve küçük deri eşyaların yapımında
Deri, ayakkabının üst ve kullanılmaktadır. Kullanım alanlarının sınırlı olması ve ithal edilmelerinden dolayı
iç kısmında yüzlük ve
bu deriler pahalıdır (Görsel 9.7 ve 9.8).
astarlık olarak
ayakkabının altında ise AYAKKABILIK DERİLER
taban malzemesi olarak
kullanılmaktadır. Ayakkabı üretiminde kullanılan ham maddelerin başında deri gelmektedir
ve ayakkabı derisinin birçok farklı türü bulunmaktadır. Deri, ayakkabının üst ve iç
kısmında yüzlük ve astarlık olarak ayakkabının altında ise taban malzemesi olarak
kullanılmaktadır. Deri sağlamlığıyla ayakkabıda koruma ve rahatlık sağlamasının
yanı sıra ayak sıcaklığını düzenleyici bir etkiye de sahiptir. Ayrıca her derinin
kendine özgü dokusu ve zarif görünümü vardır. Ayakkabılık derinin bu olumlu
nitelikleri yansıtabilmesi için en iyi ham hayvan postlarının seçilmesi ve en iyi
işleme yönteminin belirlenmesi gerekmektedir. Ayakkabı üretiminde kullanılan
deri çeşitleri aşağıda verilmiştir.
Vidala - Krom tuzları ile tabaklanıp hafif dolgu verilen, sırça tarafından
finisaj görmüş, türlü renklerde, yumuşak tutumlu sığır, dana ve at derilerinden
elde edilen ayakkabı yüzlük deridir. Özellikle kışlık ayakkabılar ve askeri botlar
üretiminde vidala deriler kullanılmaktadır (Görsel 9.9).

212
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Deri, Suni Deri ve Kürk

Görsel 9.9. Vidala deriden askeri bot Görsel 9.10. Şevro deriden ayakkabı
(Url.7, 2020) (Url.8, 2020)

Zımparalı vidala - Cildi bozuk olan sığır ve dana derilerinin zımparalandıktan


sonra kuvvetli örtücü pigment boyalarla kaplanmasıyla elde edilen derilerdir.

Derinin dış Şevro - Krom ile tabaklanmış düzgün ciltli keçi derisinden yapılan ayakkabı
görünümünü veren üst yüzlük derilerdir. Eğer mamuller primitif derilerden olan daha kaba yapağılı
tabakaya sırça (cilt) deriden (cross-breed) yapıldıysa şevret denir (Görsel 9.10).
denilmektedir.

Görsel 9.11. Glase deri ayakkabılar Görsel 9.12. Rugan deri ayakkabılar
(Url.12) (Url.13)

Glase - Çok ince oğlak derisinden elde edilen, sırça tarafından finisaj görmüş
ve çeşitli renklerde boyanmış yumuşak tutumlu yüzlük derilerdir. Glaseden
özellikle zarif (özel günlerde giyilen) ayakkabılar yapılmaktadır (Görsel 9.11).
Rugan (Laklı deri) - Sığır, dana, keçi ve oğlak gibi derilerin doğal ve sentetik
her türlü tabaklayıcı madde ile tabaklanmasından sonra cildi sentetik veya farklı
özelliklerde laklar ile finisajı yapılmış, çok az esneyen, çok parlak görünüşlü deridir
(Görsel 9.12).

Görsel 9.13. Süet deri ayakkabılar (Url.9) Görsel 9.14. Nubuk deri ayakkabılar
(Url.10)

Süette bozuk ciltlerin Süet (ayakkabı yüzlük) - Sığır, dana veya keçi derilerinden elde edilen,
düzeltilmesi esas iken genelde krom tuzlarıyla tabaklanmış derilerdir. Cilt veya et yüzünden istenirse ince
nubukta çok kaliteli veya kaba zımpara ile zımparalanmış, yumuşak tüylü ve kadife tutumlu, boyası
cilde sahip deriler derinin içine iyice işlenmiş mamul deridir (Görsel 9.13). Süette bozuk ciltlerin
zımparalanır. düzeltilmesi esas iken nubukta çok kaliteli cilde sahip deriler zımparalanır.

213
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Deri, Suni Deri ve Kürk

Nubuk - Çok ince zımpara ile cilt tarafından zımparalanmış deridir. Özellikle
çok zarif ve pahalı ayakkabılarda kullanılır. Nubuk daha kısa tüylü ve daha toktur.
Süetten çok daha zarif ve gösterişlidir. Süetin lif uçları daha kalın iken nubuğun
daha incedir. Süette elle ovuşturulduğunda iz kalır, nubukta kalmaz (Görsel 9.14).
Napa - Ayakkabıcılıkta kullanılan napa daha diri ve tok işlenmektedir.
Gözenekleri glase deri kadar belirgin değildir.
Astarlık Deriler - Genelde küçükbaş hayvan derilerden, bazen sığır veya dana
yarma derilerinden yapılan, krom veya bitkisel tabaklanmış ayakkabı iç astarı
olarak kullanılan derilerdir. Taban astarı ayak sağlığı ve hijyeni için çok önemlidir.
Sağlıklı bir ayakkabı için taban astarının deriden olması çok önemlidir.

Görsel 9.15. Kösele deri ayakkabı (Url.11)

Kösele - Sığır ve manda derilerinin orta grupta olanlarından elde edilen


bitkisel tanenlerle tabaklanmış, sert, sıkı tutumlu ve doğal renkte derilerdir.
Genelde taban deri olarak ve aksesuar yapımında kullanılmaktadır (Görsel 9.15).

Görsel 9.16. Lame deri ayakkabılar Görsel 9.17. Dore deri ayakkabılar
(Url.14) (UrlL.15)

Lame ve Dore - Lame, metalik gümüş renge boyanmış mamul derilerdir.


Dore ise metalik sarı renge boyanmıştır. Her iki deri çeşidi de ağırlıklı fantezi
ayakkabılar için kullanılmaktadır (Görsel 9.16 ve 9.17).

SARACİYELİK DERİLER
Deri sanayinde; çanta, kemer, cüzdan ve çeşitli aksesuar üretiminde
kullanılan deriler genel olarak saraciyelik deriler olarak adlandırılmaktadır.
Saraciyelik deriler; moda, kullanıcı talepleri ve kullanım alanları göz önünde
bulundurularak; yumuşak tutumludan, daha sıkı ve sert karakterli derilere kadar
değişen nitelikte üretilebilirler. Ancak hemen hemen her tür saraciyelik deri
türünden beklenen en önemli özelliklerden biri form tutma kabiliyetidir (Menteş
Çolak ve Gürler Karaman, 2019).

214
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Deri, Suni Deri ve Kürk

Her tür saraciyelik deri


türünden beklenen en
önemli özelliklerden biri
form tutma
kabiliyetidir. Görsel 9.18. Kösele (Url.16)

Kösele - Sığır ve dana gibi büyükbaş hayvanlardan elde edilen, genellikle


bitkisel ya da bitkisel-krom ile birlikte tabaklanan, çok sert, kalın deri
türüdür(Görsel 9.18).

Görsel 9.19. Vaketa deri çanta (Url.17) Görsel 9.20. Vidala deri çanta (Url.18)
Vaketa - Orta ve hafif ağırlıktaki sığır ve dana derilerinin bitkisel tanenler ve
organik tabaklayıcıların tek başına veya birlikte kullanılarak tabaklanmasından
sonra yağlanması ve sırça tarafından perdahlanması (parlatılması) sonucu elde
edilen doğal renkte ya da boyanmış, yumuşak derilerdir. Bu deri türü daha çok
bavul ve el çantası yapımında kullanılmaktadır. Su ve lekelere karşı hassastır
(Görsel 9.19).
Vidala - Dana ya da sığır derilerinin krom tuzları ile tabaklanmasıyla elde
edilen kalın, suya dayanıklı ve sert deridir. Finisajlı, sağlam ve uzun ömürlü
derilerdir. Genellikle çanta, cüzdan ve ayakkabı üretiminde kullanılmaktadır
(Görsel 9.20).
Ayrıca egzotik deriler olarak adlandırılan yılan, timsah, kertenkele ve bazı
balıkların derileri saraciyelik ürünlerin üretiminde kullanılmaktadır.

•Ünlü tasarımcıların saraciyelik deri türlerinden tasarladığı ürünleri


Bireysel
Etkinlik

araştırıp bu tasarımları inceleyiniz.

Post terimi işlenmemiş,


salamura yapılmış kıllı-
yünlü ham deri için
KÜRKLÜK DERİLER
kullanılır. Post Post terimi işlenmemiş, salamura yapılmış kıllı-yünlü ham deri için kullanılır.
tabaklama, yağlama ve
Post tabaklama, yağlama ve mekanik işlemlerden sonra kürk adını alır. Kürkte kıl
mekanik işlemlerden
ve yün yapısı görünüş ve özellikleriyle birinci derecede önemli olduğu için, kürkün
sonra kürk adını alır.
deri kısmı genellikle taşıyıcı bir doku görevini yerine getirir. Kürkünden faydalanılan

215
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Deri, Suni Deri ve Kürk

hayvanlar genelde memeli hayvanlar sınıfındadır. Kürklük derileri incelerken elde


edildikleri hayvanlara göre sınıflandırmak gereklidir. Kürklük deriler; büyükbaş
hayvan derileri, küçükbaş hayvan derileri, av hayvanları derileri, köpek türündeki
hayvanların derileri, keseli hayvan derileri, kemirgen hayvan derileri, sansar ve
gelincik türündeki hayvan derileri, tavşan derileri ve diğer hayvan derileri olarak
tanımlanmaktadır.
Büyükbaş hayvanlardan at ve tay, buzağı ve dana gibi hayvanların
kürklerinden yararlanılmaktadır (Toptaş, 1993). Bu grupta yer alan gazel ve
antiloplar ile yabani karaca ve ren geyiği gibi hayvanların derileri de süs malzemesi
olarak şapka, ceket vs. yapımında kullanılmaktadır. Bunlardan at, tay ve dana
derilerinden dış giysi örnekleri aşağıdaki görsellerde sunulmuştur.
Kürk yapımında en yaygın kullanılan deri türü koyun veya kuzu derileridir.
Gelişimini tamamlamış koyunlardan elde edilen derilere koyun derisi veya postu,
ırk ve bölgelere göre doğumdan birkaç gün sonra ile bir yaş arasındaki kuzulardan
elde edilen derilere kuzu derisi denir. Bu derilerden karagül, kuzu ve oğlak
derilerinden dış giysi örnekleri aşağıdaki görsellerde sunulmuştur.
Giyim eşyası, dekoratif eşya veya başka maksatlarla kürkünden yararlanılan
farklı memeli türlerinin sayısı 200 kadardır. Yırtıcı hayvan arasında 90 kadar kürk
hayvanı vardır, bunlardan önemli olanları su samuru, sansar, vizon, yaban kedisi
ve tilki sayılabilir. Belirtilen kürkler moda akımlarına, çevre korumasına,
hayvanların mevcuduna ve yetiştirme koşullarına bağlı olarak kullanılmaktadır.
Köpek türünde hayvanlar grubuna kurt, ev köpeği, kojote, çakal ve tilkiler
girmektedir. Bunlar içinde gerek yabani gerekse kültür tilki derileri kürk üretimi
açısından büyük önem taşımaktadır. Yeryüzünde kutup bölgelerinde kutup tilkisi,
Kuzey Amerika’da kırmızı tilki, Orta Asya’da sarı tilki, Çin ve Japonya’da balık yiyen
tilki, çöllerde yaşayan çöl tilkisi gibi birçok tilki türleri vardır.
Keseli memeli hayvanlar genellikle Avustralya ve çevresindeki adalarda,
Kuzey ve Güney Amerika’da yaşamaktadır. Keseli hayvanlar ormanlar, çayırlar,
dağlık bölgeler ve çöller gibi farklı yaşam alanlarına uyum sağlaya bilme özelliğine
sahip olan hayvanlardır. Bazı keselilerin sabit bir kesesi varken bazılarında kese
sadece gebelik zamanında gelişir. Kanguru, opossum, vombat, koala, Tazmanya
canavarı keseli hayvan türlerinden bazılarıdır. Kürkü kullanılan keseli hayvanlara
örnek olarak kanguru ve opossum verilebilir. Bu kürkler hem natürel hem de
boyanarak kullanılmaktadır.
Memeli hayvan türlerinin yüzde kırklık bölümünü kemirgen hayvanlar
oluşturmaktadır. Kemirgen hayvanlar alt ve üst çenelerinde ikişer adet kesici dişe
Kemirgen hayvanlardan sahip olmalarından dolayı bu isimle adlandırılmaktadır. Kemirgenler, Antarktika
kürk üretimi için en hariç diğer tüm kıtalarda yaşamaktadır. Kemirgenler içerisinde kürklük deri üretimi
önemlileri: Nutria, için kullanılan en önemli türler: Nutria, Şinşilla, Kunduz, Sincap, Misk faresi,
Şinşilla, Kunduz, Sincap, Marmot, Burunduk ve Hamster faresidir. Bu hayvanların yetiştiriciliği yaygın olarak
Misk faresi, Marmot, yapılmaktadır ve dünya kürk ticaretinin yaklaşık % 85'ini kürk çiftliklerinden gelen
Burunduk ve Hamster
deriler oluşturmaktadır.
faresidir.

216
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Deri, Suni Deri ve Kürk

Sansar ve gelincik türündeki hayvanlar uzun ve zarif bir vücut yapısına


sahiptir. Bu hayvanlara çok geniş bir coğrafyada ve farklı yaşam alanlarında
rastlanabilmektedir. Sansarların rengi kahverengi olup boyun kısmı daha açık
renktedir. Gelinciklerin sırtları kahverengi, karın bölgeleri ise beyaza yakın açık
renktedir. Fakat gelinciklerin renkleri mevsime göre değişiklik gösterebilir ve kışın
renkleri beyaz olmaktadır. Gelincik türündeki kürk hayvanlarının en önemlisi
vizondur. Fakat vizon kadar önem taşımayan porsuk, gümüş porsuk, kokarca,
zobel veya zibelin de bu grupta yer almaktadır.
Tavşan tüm dünyada yaygın olarak bulunan bir hayvandır. Rengi, büyüklüğü,
yün yapısı çok çeşitli olan tavşan ırkları vardır. Ülkemizde en çok bilinen tür Ankara
tavşanıdır. Tekstil sanayinde Ankara tavşanından elde edilen uzun ve yumuşak
yüne “Angora” adı verilmektedir. Hafif, ince, izolasyon yeteneği çok iyi olan angora
yününden eldiven, şapka, kazak, kumaş, battaniye vb. ürünler üretilmektedir.
Kedigiller, Güney kutbunun dışında dünyanın her kıtasında bulunan
hayvanlardır. Aslan, kaplan, leopar, pars, çita, vaşak ve yaban kedileri bu grupta
yer almaktadır. Bu tür hayvanlar genelde zarif vücut yapısına, yumuşak kürklere,
dik ve sivri kulaklara, kavisli pençelere sahiptir. Kürklerinin rengi, uzunluğu ve
yoğunluğu çok çeşitlidir. Kürk deseni belirgin küçük noktalardan çizgilere, küçük
lekelerden büyük beneklere kadar değişiklik göstermektedir.
Ek olarak, diğer kürklük hayvanlardan fok balığı ve denizaslanı gibi denizde
yaşayan pek çok yabani hayvanın derisinden de yararlanılmaktadır.

Görsel 9.21. Tay Görsel 9.22. At kürkünden Görsel 9.23. Dana


kürkünden yapılmış kaban yapılmış manto (Url.20) kürkünden yapılmış ceket
(Url.19) (Url.21)
Tay derisi
Kürklük tay derisi üreten ülkelerin başında Rusya gelirken onu Çin ve Güney
Amerika izlemektedir. Avrupa ve Asya’da yetişen bazı genç tay cinsleri kürk için
değerlendirilmektedir. Tay derilerinin doğal kıl örtüsü ne kadar ince ise değeri de o
kadar fazla olmaktadır. Bu deriler parlak, yumuşak ve kısa tüylüdür (Sarı, 1999).
Homojen kahverenginde olanlar natürel olarak değerlendirilir (Görsel 9.21).

At derisi
At veya beygir derilerinin kalınlığı tıraşlama makinesi ile ayarlanır. Bu şekilde
hafif, büyük alanlı ve ince at derileri elde edilir. Bunlar kürklük giysi üretimi için

217
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Deri, Suni Deri ve Kürk

kullanılmaktadır. At derisi Rusya, Çin ve Güney Amerika’da üretilmektedir (Görsel


9.22).

Buzağı ve dana derisi


Buzağı ve dana derisi denildiğinde, süt ile beslenen erkek veya dişi genç
hayvanlar ile kıl örtüsü oluşmuş veya oluşmamış, ölü doğmuş buzağıların derisi
anlaşılmaktadır. Kürklük olarak kullanılacak derilerin ince, kısa kıllı ve mümkün
olduğu kadar muntazam ve iyi harelenmiş olması gerekmektedir (Sarı, 1999).
Buzağı derileri, tay derilerinin imitasyonu için uygun olan derilerdir (Görsel 9.23).

Karagül koyunu postları


Güneybatı Asya kökenli bir koyun cinsidir. Perisan olarak da adlandırılan
kürkler 3-5 günlük kuzu derilerinden üretilir. Karagül kuzu postları doğal olarak dört
ayrı renk grubuna ayrılmaktadır. Siyah renkte olduğunda Arabi, gri ve karışık gri
renkli olanlar Şirazi, kahverengi ve gri karışımı olanlara Guligas ve uçları açık renkli
altın kahverenginde olanlara Sur adı verilmektedir (Sarı, 1999). Kürkün
değerlendirilmesi buklelerin kapalı oluşuna, yumuşaklığına, parlaklığına ve derinin
hafifliğine göre yapılmaktadır (Görsel 9.24).

Kuzu postları
Bütün koyun cinslerinin kuzularını kapsar. Farklı cinslerde, değişik yün
kalitesinde olabilirler, boyları 25-75 cm arasında değişir. Hint kuzusunun derisi
beyaz, siyah veya kahverengi renklerdedir. Çin kuzusu ya da “Şangay-mufflos” ise
parlak beyaz renklidir. Bu deriler ağartıldıktan sonra değişik renklere boyana
bilmektedir. İtalyan ve İspanyol kuzusu kunduz imitasyonları için işlenmektedir
(Toptaş, 1993) (Görsel 9.25).

Oğlak derisi
Asya ve Avrupa oğlak cinsleri kürk olarak değerlendirilmektedir. Çin oğlağının
sık, yumuşak ve gri renkli dip yünleri mevcut olup üst kıllar siyah renktedir. Moğol
oğlağının kıl yapısı astragana benzer fakat ince ve açık buklelidir. Kıllar yumuşak ve
parlaktır, çoğunlukla beyaz veya sarımtırak beyazdır. İnce ve kaba kıllı Avrupa keçi
ve oğlakları kırkılarak imitasyon boyamalar için kullanılmaktadır (Görsel 9.26).

Görsel 9.24. Karagül Görsel 9.25. Kuzu Görsel 9.26. Oğlak


kürkünden yapılmış manto kürkünden yapılmış manto kürkünden yapılmış mont
(Url.22) (Url.23) (Url.24)

218
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Deri, Suni Deri ve Kürk

Gümüş tilki
En önemlisi siyah gümüşi tilkidir. Bu tilkilerden yabani gümüşi tilkiler, Kuzey
Doğu Sibirya, Alaska ve Kuzey Amerika’da bulunmaktadır. Siyahtan koyu mavi ve
griye kadar az veya çok beyaz uçlu renklere sahip kıl örtüsü vardır. Platini tilkiler ise
değişik gümüşi gri renklerde kıllara sahiptir (Görsel 9.27).

Polar tilki
Mavi ve beyaz olmak üzere iki renk varyetesi vardır. Mavi tilki bütün yıl mavi
veya mavimtırak renklerde kalırken beyaz tilki ise yazın gri-esmer, kışın beyaz
renkte kalmaktadır. Mavi tilkinin kürk piyasasındaki değeri yüksektir (Görsel 9.28).
Ülkemizde bulunan Kırmızı tilki
siyah renkte tilkiye
Anavatanı Türkiye olup Balkanlar’da, İskandinavya ve Asya’da yetişen tilkiler
“Kömürcü Tilkisi” denir,
diğer tilki türü ise açık genellikle kırmızı renkteki tilkilerdir. Ülkemizde bulunan siyah renkte tilkiye
sarı renktedir. “Kömürcü Tilkisi” denir, diğer tilki türü ise açık sarı renktedir. Tilki kürkü, yumuşak,
sık, esmerimtrak boz veya kül, uçları pas kırmızısı renklere sahiptir (Görsel 9.29).

Görsel 9.27. Gümüş tilki Görsel 9.28. Polar tilki Görsel 9.29. Kırmızı tilki
kürkünden yapılmış manto kürkünden yapılmış ceket kürkünden yapılmış kaban
(Url.25) (Url.26) (Url.27)

Sansar
Ağaç sansarı ve ev sansarı olmak üzere iki türü bulunmaktadır. İnce, sık ve
yumuşak dip yünler sarımsı kahveden gri kahverengiye kadar değişir, üst kıllar açık
sarıdan koyu kahverengiye kadar değişmektedir. Dip yünler kirli beyaz, üst kıllar
mavimsi griden mavimsi kızıl kahveye kadar değişir (Toptaş, 1993). Kürklerinin
fiyatları oldukça yüksektir ve kürk piyasasında aranan bir kürk türüdür. Kürkü
mantolarda, yaka, kol kapağı vs. gibi aksesuar olarak veya etol, ceket, kap
yapımında kullanılmaktadır (Görsel 9.30).

Vizon
Kürkü çok değerli olan gelincikler familyasından bir hayvandır. Avrupa ve
Amerika türü olmak üzere iki tip vizon vardır. 40-60 cm uzunluğunda kürke sahiptir
(Toptaş, 1993). İnce sık yapıda olan dip yünler kahverengi griden mavimsi griye, sık
ve yumuşak üst kıllar ise açık sarıdan kahverengi siyaha kadar değişmektedir.
Rengin koyuluğu oranında kürkü değer kazanır ve oldukça pahalı bir kürktür (Görsel
9.31).

219
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Deri, Suni Deri ve Kürk

Su samuru
Yayılış sahası çok geniş olan su samuru, Avustralya hariç hemen hemen
dünyanın her yerinde bulunmaktadır. Vücudu yassı ve yuvarlak, vücut uzunluğu 60-
150 cm arasında değişmektedir. Kürkü meydana getiren liflerden üst lifler sık ve
yatıktır. Bunlar bazen çok kısa olup uzunluğu alt liflere çok yakındır. Alt liflerin rengi
esmerimtrak gri ve uca koyu, üst liflerin ise koyu kahverengi ve parlaktır (Görsel
9.32).

Görsel 9.30. Sansar Görsel 9.31. Vizon Görsel 9.32. Su samuru


kürkünden yapılmış kaban kürkünden yapılmış manto kürkünden yapılmış kaban
(Url.28) (Url.29) (Url.30)

Opossum
Amerikan opossumu, ağaçların üzerinde yaşayan 40-60 cm uzunluğunda
keseli bir memelidir. Çok sık olmayan dip yünler beyazdır, uzun üst kıllar beyaz,
“Naturel” (tabii) deyimi
mavimsi gri veya siyahtır (Görsel 9.33). Bu kürkler genellikle natürel olarak
kürkün kıl ve yün
kısmına ağartma, kullanılmakta, bazen de ağartılarak sansar ve gümüş tilki imitasyonlarına
boyama ve şekil verici boyanmaktadır. Naturel” (tabii) deyimi kürkün kıl ve yün kısmına ağartma,
mekanik işlemler boyama ve şekil verici mekanik işlemler uygulanmamış halidir. Dip yünler sık
uygulanmamış hâlidir. yapılıdır, gri kahverenginden kızıl kahverengine kadar değişmektedir. Başak kıllar
ince yapılı, mavimsi griden kırmızımsı sarıya kadar değişen renklerdedir (Toptaş,
1993).

Kanguru
Büyük kanguruların derileri deri üretimi için kullanılmaktadır. 50-100 cm
uzunluğunda olan mavi ve kırmızı renkte genç kanguruların derileri kürk olarak
değerlendirilmektedir (Görsel 9.34). Dip yünler beyaz, mavimsi, üst kıllar
kırmızımsı sarıdır (Toptaş, 1993).

Görsel 9.33. Opossum kürkünden yapılmış Görsel 9.34. Kanguru kürkünden yapılmış
kaban (Url.31) ceket (Url.32)

220
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Deri, Suni Deri ve Kürk

Nutria
Atlantik’ten, Pasifik Okyanusu’na kadar bütün güney bölgelerde yabani
olarak yaşamaktadır ve en iyi kürklük deriler bunlardan elde edilmektedir. Vücut
uzunluğu 60 cm ve kuyruğu 30-35 cm arasındadır (Yazıcıoğlu, 1981). Kıl örtüsü koyu
kahve, aralarında gri ve kırmızı kahve renkli kıllardan oluşmaktadır. Kürkü meydana
getiren lifler sık, oldukça uzun ve yumuşaktır (Sarı, 1999). Nutria kürkü, pahalı
olmayan fakat en iyi kürklerden biri olarak kabul edilmektedir. Kendine has sınıfı,
kullanılma yeri ve fiyatı olan bir kürktür. Üst lifleri yolma metodu öğrenilince kürk
piyasasında aranmaya başlanmıştır. İyi kalite kürklerin, belirli renk, tekstür ve
parlaklığa sahip olması gerekmektedir (Görsel 9.35).

Şinşilla (Chinchilla)
Dünyada en kaliteli kürk elde edilen posta sahip olan, Güney Amerika
menşeli şinşillanın Türkiye’de üretimi 8–10 yıl önce başlamıştır. Şinşilla kürkü, kül –
sarımtırak veya gümüşi renktedir. Kıl uzunlukları 1,5 – 2,5 cm arasındadır. Kıllar
Günümüzde dünya kürk
piyasasında şinşilla post üzerinde dik açı oluşturacak şekilde dururlar. Post üzerindeki tüyler uzun
kürkü en pahalı kürk koruyucu, orta koruyucu ve alt – ince olmak üzere üç şekilde bulunur (MEGEP,
olarak bilinmektedir 2011). En kaliteli kürklerde yün uçları çelik mavisi gri, dipleri ise ince mavimsi gri
renktedir. Günümüzde dünya kürk piyasasında şinşilla kürkü en pahalı kürk olarak
bilinmektedir (Görsel 9.36).

Kunduz
Vücudu yüzmeye uyum sağlamış, su kıyılarında yaşayan bir kemirgendir.
Kürkleri çok değerli olup gri, kahverengi ve siyaha kadar değişen renklere sahiptir.
Kürkçülükte çok makbul olan kürkü genellikle kaba üst lifleri yolunarak kullanılır.
Dip yünler sık, çok yumuşak, ipek gibi parlak ve incedir (Toptaş, 1993). Üst lifler
seyrek, uzun, kalın ve diktir. Kunduz kürkleri boy, renk ve kürk örtüsünün kalitesine
göre sınıflandırılır. En iyi kürkler büyük, koyu renkli, hafif ve dolgun lif örtüsüne
sahip olanlardır (Görsel 9.37).

Sincap
Tüm dünyadaki ormanlık alanlarda yaşayan sincaplar yurdumuzda da
bulunmaktadır. Kemirgen memelilerden olan bu hayvan kedi ile orta boy bir fare
büyüklüğündedir. Uzun ve bol tüylü bir hayvandır (Yazıcıoğlu, 1981). Sibirya’da
yaşayan türü değerlidir. Rengi açık mavimsi griden kızıl kahverengine ve siyaha
kadar değişmektedir. Karın kısmı kısa kıllı olup sarı renklidir. Hafif ve dayanıklı bir
kürk elde edilmektedir (Görsel 9.38).

221
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Deri, Suni Deri ve Kürk

Görsel 9.35. Nutria Görsel 9.36. Şinşilla Görsel 9.37. Kunduz Görsel 9.38.
kürkünden yapılmış kürkünden yapılmış kürkünden yapılmış Sincap kürkünden
manto (Url.33) kaban (Url.34) kaban (Url.35) yapılmış kaban
(Url.36)

Tavşan
Tavşan kürkleri genellikle değerli kürklerin imitasyonunda kullanılır.
“İmitasyon” bir kürkün daha değerli kürk cinslerine boyama ve mekanik işlemler ile
“İmitasyon” bir kürkün benzetilmesine denir. Kıllar sık ve ince yapılıdır, derisi fazla dayanıklı değildir. Uzun
daha değerli kürk ve iyi yapılı üst kılları olan tavşan kürkleri samur ve vizon imitasyonu için boyanır
cinslerine boyama ve (Toptaş, 1993). İyi kaliteli deriler işlenmek, boyanmak gerektiğinde, kırkılmak
mekanik işlemler ile
suretiyle manto (Görsel 9.39 ve 9.40), etol, ceket, şapka yapımında ve elbiseler
benzetilmesine denir.
için aksesuar olarak kullanılır. Örneğin, bir manto için 30-40 adet tavşan derisi
kullanılmaktadır.

Görsel 9.39. Tavşan kürkünden yapılmış Görsel 9.40. Tavşan kürkünden yapılmış
kaban (Url.37) ceket (Url.38)

Yaban kedisi
Derisi 6-8 adet ince-yumuşak dip yün ve 1 uzun kalın kıl bir grup oluşturur,
kıllar fazla sık yapılı değildir ve hafif yatıktır. Kıllar derinin yaklaşık yarısına kadar
iner, gelişmiş kıl kasları bulunur. İnce kollajen lifleri özellikle yatay örgü teşkil
ederler ve lif dokusu arasında yağ dokusu bulunmaz. Derinin alt katlarında tavşan
derisinde olduğundan daha az gelişmiş kas tabakası bulunur (MEGEP, 2011).

Vaşak
Kediye benzeyen fakat ondan daha büyük olan bir hayvandır. Kanada,
İskandinavya, Kuzey Rusya, Macaristan, Bulgaristan, Romanya ve diğer Balkan
ülkeleri ile Batı Asya’ da yaşamaktadır. Kürkünün rengi genellikle gri veya sarımsı
kahverengi olmakla beraber coğrafi bölgelere ve mevsimlere göre değişiklik

222
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Deri, Suni Deri ve Kürk

göstermektedir. Kürkünün üzerinde kahverengi ve çok sayıda benekler bulunur.


Yanaklarının üzerinde, boyun kısmına uzanan koyu kahverengi enine çizgiler vardır.
Kışın rengi genellikle açık kırmızı, alt kısmı açık gri, kılları oldukça kalındır
(Yazıcıoğlu, 1981).

Görsel 9.41. (solda) Yaban kedisi Görsel 9.42. (sağda) Vaşak kürkünden
kürkünden yapılmış manto (Url.39) yapılmış manto (Url.40)

•Kreasyonlarında deri ürünlerine en çok yer veren ünlü Türk dizaynırlar


Bireysel
Etkinlik

ile ilgili araştırma yapınız.

SUNİ DERİLER
Sınırlı doğal kaynaklar ve yeni endüstriyel tekniklerin gelişmesi nedeniyle
günümüzde doğal deriye alternatif olarak suni veya sentetik deriler geliştirilmiştir.
Son dönemdeki teknolojik gelişmelere paralel olarak suni deri sektöründeki
gelişmeler doğal deriye yakın özellikler taşıyan ürünlerin geliştirilmesine neden
olmuştur. Bazı sentetik deri ürünlerinin dokusu, dış görünümü, yumuşaklığı,
hafifliği, hava alma veya geçirgenliği gibi özellikleri iyileştirilmiştir (Öztürk, 2012).
Sentetik deri, mobilya ve otomobil döşeme, saraciye, hazır giyim ve
Sentetik deri, mobilya
ve otomobil döşeme, ayakkabı gibi alanlarda derinin yerini alması için üretilen bir kumaştır. Sentetik
saraciye, hazır giyim ve kumaş çeşitleri arasında yer alan suni deriler, dokusuz (non-woven), bez, kuagüle
ayakkabı gibi alanlarda vb. zeminler üzerine polivinilklorit (PVC) ya da poliüretan (PÜ) kaplanması suretiyle
derinin yerini alması elde edilmektedir. Öncelikle, deri ve diğer pek çok kumaş türü ile kıyaslandığında
için üretilen bir düşük maliyetli ve son derece dayanıklı olmasıyla dikkat çeken suni deri kumaşlar
kumaştır.
günümüzde oldukça yaygın bir kullanım alanına sahiptir.
Suni deri imalatında PVC ve poliüretan (PU) olmak üzere iki farklı üretim
türü mevcuttur. PVC ham madde maliyeti, PU maliyetine göre daha düşük olduğu
için geniş kullanım ve uygulama alanı bulmaktadır. PVC, yapısı gereği sert bir
malzeme olup suni deri üretiminde esnekleştirilmesi için ilave kimyasallar
karıştırılmaktadır (Önalan 2003). PVC kaplama olan suni deriler aksesuar
yapımında mont ve kaban üretiminde sıklıkla kullanılmaktadır (Akçay, 2018).

223
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Deri, Suni Deri ve Kürk

Polimer teknolojileri alanında kaydedilen ilerlemeler neticesinde suni deri


üretiminde poliüretan (PÜ) da kullanılmaya başlanmıştır. PÜ kaplama teknolojisi
daha yeni bir teknoloji olduğundan bu yöntemle üretilen suni deri kumaşlar
gerçek deri görünümüne çok daha yakın bir görünümdedir. PU suni deriler,
PVC’lere göre daha sağlıklı ve çevreci olmaları, hava geçirgenlik, dokunma hissi,
Suni deri leke ve teknik özellikler ve görünüm yönünden gerçek deriye daha yakın özellikler
solmaya karşı dayanıklı,
taşıması sebebiyle tercih edilmektedir (Akçay, 2018).
az bakım gerektiren, bir
bez ve ılık suyla kolayca Suni deri, görünüşten ödün vermeden gerçek hakiki deriden çok daha uygun
temizlenen materyaldir. fiyatta bulunmaktadır. Suni deri leke ve solmaya karşı dayanıklı, az bakım
gerektiren, bir bez ve ılık suyla kolayca temizlenen materyaldir. Gerçek deriden
farklı olarak suni deri nem tutmaz ve sertleşmez. Suni deri, insan yapımı deri
olduğu için yapısı homojen olup tutarlı bir görünüme sahiptir. Çeşitli renk ve
tonlarda bulunur, kesilmesi ve dikilmesi daha kolaydır (Kaur et al., 2018).
Suni deri, "pleather", "Naugahyde", "faux deri", "leatherette", "patent deri"
ve “koskin” gibi birçok marka altında pazarlanmaktadır (Ujević et al., 2009;
www.wikipedia.org).
Sentetik Süet: Sentetik süet, pamuk, polyester veya naylon mikrofiberden
üretilmektedir. Gerçek süetin görünümünü ve hissini veren ancak çok daha
dayanıklı ve pratik bir materyaldir. Farklı özelliklerde bulunan süet kumaş çeşitleri
aşağıdaki gibidir:
Ultra Süet: Piyasaya sürülen ilk süet kumaşlardandır. 1970’li yıllarda
Japonya’da geliştirilmiştir. Kumaşın ana ham maddesi polyesterdir. Bu sebeple
makinede yıkanabilir ve kurutulabilir.
Alcantara Süet: Ultra süet kumaşa benzerdir. Japonya ve İtalya ortak girişimi
ile üretilmiştir. Yine makinede yıkanabilir ve kurutulabilir. Ultra süete göre daha
lüks bir görünüme sahiptir.
İpek Süet: İpek kumaşlara benzerlik göstermektedir. Makinede yıkanabilir.
Pamuk Süet: İpek süetin pamuk versiyonudur. Kimyasal işlemler uygulanan
bir kumaştır. Makinede yıkanabilir bu sebeple kullanışlı bir kumaştır
(www.izmirnehirkumascilik.com).

•Suni deri türlerinden yapılmış olan moda ürünlerine yönelik birkaç


Bireysel
Etkinlik

örnek oluşturunuz.

224
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Deri, Suni Deri ve Kürk

•DERİNİN ÖZELLİKLERİ
•Deri, kendine has özellikere sahip olan, doğal, yumuşak, esnek, dayanıklı ve
kolay deforme olmayan, yüzeyindeki gözenekleri sayesinde hava ve su
buharı geçirgenliği veya “nefes alma” özelliğine sahip, her türlü ürün tasarımı
için elverişli bir materyaldir. Kullanıldığı ürüne asalet, şıklık ve lüks bir
Özet
görünüm kazandırmaktadır.
•Derinin bölümleri
•Deri; boyun, omuz, sırt, etek ve bacaklar gibi bölümlerden oluşmaktadır. Deri
kalınlığı derinin farklı bölgelerinde değişiklik göstermektedir. Ürün tasarımı
ve üretiminde bu bölgelerin özellikleri de göz önünde bulundurulmalıdır.
•GİYSİLİK OLARAK KULLANILAN DERİ TÜRLERİ
•Giysilik deriler tamamen kromla tabaklanmış veya kombine tabaklanmış
koyun, keçi, dana ve domuz derilerinden ciltli ya da cildi zımparalı olarak
elde edilen ince, yumuşak ve hoş tutumlu derilerdir. Giysilik ürünlerin
üretiminde kullanılan deri çeşitleri üretim teknolojisine bağlı olarak şu
şekilde sınıflandırılmaktadır:
•Napa, Nubuk, Süet, Güderi, Kürk-Süet, Eldivenlik, Fantezi ve Sürüngen
hayvan derileridir.
•AYAKKABI ÜRETİMİNDE KULLANILAN DERİ TÜRLERİ
•Ayakkabı üretiminde kullanılan ham maddelerin başında deri gelmektedir ve
ayakkabı derisinin birçok farklı türü bulunmaktadır. Ayakkabı üretiminde
kullanılan deri çeşitleri aşağıdaki gibidir:
•Vidala, Zımparalı Vidala, Şevro, Glase, Su geçirmez deri, Süet, Nubuk,
Rugan, Napa, Astarlık deri, Kösele, Lame ve Dore.
•SARACİYELİK DERİ TÜRLERİ VE ÖZELLİKLERİ
•Deri sanayinde; çanta, kemer, cüzdan ve çeşitli aksesuar üretiminde
kullanılan deriler genel olarak saraciyelik deriler olarak adlandırılmaktadır.
•En önemli saraciyelik deri çeşitleri Kösele, Vaketa ve Vidala'dır.
•Ayrıca “egzotik deriler” olarak adlandırılan ve kendilerine özgü cilt desenleri
ile ilgi çeken yılan, timsah, kertenkele ve bazı balıkların derileri saraciyelik
ürünlerin üretiminde kullanılmaktadır. Bu ürünler lüks saraciyelik eşyalar
grubunda olup pahalıdırlar.
•KÜRKLÜK DERİLER
•Kürkünden faydalanılan hayvanlar memeli hayvanlar sınıfında yer
almaktadır. Büyük ve küçükbaş hayvanlardan at ve tay, buzağı ve dana, kuzu,
karagöl koyunu, oğlak ve keçi ve bazı av hayvanları kürklerinden yararlanılan
hayvan türleridir. Bazı kürklük hayvan derileri aşağıdaki gibi
dınıflandırılmaktadır:
•Tay derisi
•At derisi
•Buzağı ve dana derisi

225
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
Deri, Suni Deri ve Kürk

•Küçükbaş hayvan derileri


•Karagül koyunu postları
•Kuzu postları
•Oğlak derisi
•Av hayvanları derileri
Özet(devamı)
•Köpek türündeki hayvan derileri
•Bu gruba kurt, ev köpeği, kojote, çakal ve tilkiler girmektedir. Bunlar içinde
gerek yabani gerekse kültür tilki derileri (Gümüş, Polar, Mavi ve Kırmızı Tilki
) kürk üretimi açısından büyük önem taşımaktadır.
•Sansar ve gelincik türündeki hayvan derileri
•Bu grubun en önemli temsilcileri Sansar, Vizon ve Su samuru derilerinin
özellikleri ele alınmıştır.
•Keseli hayvan derileri
•Bu grupta opossum ve kanguru derileri incelenmiştir.
•Kemirgen hayvan derileri
•Kemirgen hayvanların sayısı oldukça fazladır. Bunların içinde kürklük deri için
kullanılan en önemli türler: Nutria, Şinşilla, Kunduz ve Sincaptır.
•Tavşan derileri
•Tavşan tüm dünyada yaygın olarak bulunan bir yaban av hayvanıdır. Tavşan
kürkleri genellikle değerli kürklerin imitasyonunda kullanılmaktadır.
•Diğer hayvan derileri
•Yaban kedisi ve vaşak derisi bu grup altında ele alınmıştır.
•SUNİ DERİ
•Doğal kaynaklarımızın sınırlı olması ve endüstriyel tekniklerin her geçen gün
gelişmeye devam etmesinden dolayı, günümüzde doğal deriye alternatif
olarak suni veya sentetik deriler geliştirilmiştir.
•Sentetik deri, mobilya veya otomobil döşeme, saraciye, hazır giyim ve
ayakkabı gibi alanlarda maliyeti yüksek derinin yerini alması için imal edilen
bir kumaş veya kaplamadır.
•Sentetik kumaş çeşitleri arasında yer alan suni deriler, dokusuz (non-woven),
bez, kuagüle vb. zeminler üzerine polivinilklorit (PVC) ya da poliüretan (PÜ)
kaplanması suretiyle elde edilmektedir.
•Suni deri, "pleather", "Naugahyde", "faux deri", "leatherette", "patent deri"
ve “koskin” gibi birçok marka altında pazarlanmaktadır.
•Bunun dışında farklı özelliklerde sentetik süet kumaş çeşitleri de
bulunmaktadır.

226
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22
Deri, Suni Deri ve Kürk

DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Derinin genel özellikleri ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi doğru
değildir?
a) Dayanıklı ve sağlamdır.
b) Kullanımı rahattır.
c) Geniş tasarım çeşitliliğine ve pazar payına sahiptir.
d) Nefes alabilme özelliğine sahip doğal bir yapısı vardır.
e) Sert ve esnemeyen bir dokuya sahiptir.

2. Eski zamanlardan günümüze kadar deri neden önemli bir materyal


olmuştur?
a) Pahalı olmasından
b) Zor bulunmasından
c) Doğal, sağlam yapısı ve işlenebilir olmasından
d) Suya karşı dayanıklı olmasından
e) Sert olmasından

3. Aşağıda verilenlerden hangisi giysilik ürünlerin üretiminde kullanılan deri


türünden değildir?
a) Napa
b) Nubuk
c) Süet
d) Kösele
e) Güderi

4. Aşağıda verilenlerden hangisi ayakkabı üretiminde kullanılan deri


türünden değildir?
a) Vidala
b) Rugan
c) Napa
d) Nubuk
e) Laminat

5. Saraciyelik deri türünden beklenen en önemli özellik aşağıdakilerden


hangisidir?
a) Hava geçirgenliği
b) Yanmazlık özelliği
c) Suya karşı dayanıklılığı
d) Form tutma kabiliyeti
e) Lekeye karşı dayanıklılığı

227
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23
Deri, Suni Deri ve Kürk

6. Aşağıda verilenlerden hangisi köpek türündeki hayvan derisi değildir?


a) Köpek
b) Tilki
c) Çakal
d) Kurt
e) Tavşan

7. Aşağıda verilen hangi hayvan derisi kemirgen kürklük deri türünden


değildir?
a) Opossum
b) Nutria
c) Şinşilla
d) Kunduz
e) Sincap

8. Aşağıda verilen hayvan türlerinden hangisi değerli kürklerin


imitasyonunda kullanılmaktadır?
a) Timsah derisi
b) Tavşan derisi
c) Kanguru derisi
d) Şinşilla derisi
e) Vaşak derisi

9. Aşağıda verilenlerden suni derilerden hangisi gerçek deriye daha yakın


özellikler taşımaktadır?
a) Poliüretan suni deri
b) PVC suni deri
c) Suni süet deri
d) Vegan deri
e) Koskin deri

10. Aşağıda verilen örneklerden hangisi suni süet deri türlerinden değildir?
a) Alcantara süet
b) Kürk-süet
c) Ultra süet
d) İpek süet
e) Pamuk süet

Cevap Anahtarı
1.e, 2.c, 3.d, 4.e, 5.d, 6.e, 7.a, 8.b, 9.a, 10.b

228
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24
Deri, Suni Deri ve Kürk

YARARLANILAN KAYNAKLAR
Akçay, S. (2018). Yeni Bir Suni Deri İmalat Makinesinde Üretim Parametrelerinin
Belirlenmesi ve Otomasyonunun İncelenmesi. Yayınlanmamış Yüksek Lisans
Tezi, Bursa Uludağ Üniversitesi, Bursa.
Kaur, S.,Walia, A., Birhman, D. (2018). FAUX leather exploration: A creative
approach. International Journal of Advance Research, Ideas and
Innovations in Technology, 4(3), 1747-1751.
Kula, M. (2006).Türk Moda Giyim Endüstrisinde Deri Tasarımların Gelişim ve
Değişim Parametreleri Üzerine Bir Araştırma, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel
Sanatlar Enstitüsü Tekstil Anasanat Dalı, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi,
İzmir, 106 s.
MEGEP. (2011). Kürklük Deriler. Kimya Teknolojisi Modülü, TC Milli Eğitim
Bakanlığı, Ankara. 8 Ağustos 2020 tarihinde
http://www.megep.meb.gov.tr/?page=moduller adresinden erişilmiştir.
Menteş Çolak, S., Gürler Karaman, D.(2019).2019. Saraciye Ürünlerinde Süsleme
Teknikleri. Mühendislik Alanında Araştırma ve Değerlendirmeler Kitabında,
Editörler: Başyiğit Kılıç, G.,Çifçi, A., Yılmaz, A. Ankara: Gece Akademi, 99-
116.
Önalan, F. (2003). Suni Deri ve Üretimi Sanayi Profili, T.C. Sanayi ve Ticaret
Bakanlığı Sanayi Araştırma ve Geliştirme Genel Müdürlüğü, Ankara.
Öztürk, E. (2012). Plazma Polimerizasyonu Yöntemi İle Bazı Tekstil Yüzeylerinin
Hidrofob Özelliklerinin İyileştirilmesi. İstanbul Teknik Üniversitesi, Fen
Bilimleri Enstitüsü, Yayımlanmamış Yüksek Lisans tezi, İstanbul.
Sarı, Ö. (1999). Kürk Teknolojisi. Kürklük deriler, genel özellikleri ve teknolojisi,
Yayımlanmamış ders notları, Ege Üniversitesi, Bornova, İzmir.
Sarıoğlu, H., Çağlayan, M., Yıldız, H. (2011). Kumaş Bilgisi ve Tasarımdaki Önemi.
Akdeniz Sanat, 4(7): 19-24.
Saurabh, S. J.,Anjana. (2018). Artificial Leather Alternative Textile Material for
Leather. Inter. J. Edu. Res. Technol. 6-54.
Toptaş, A. (1993).Deri Teknolojisi, İstanbul: Sade Ofset Matbaacılık.
Ujević, D.,Kovačević, S., Wadsworth, L. C., Schwarz, I., Šajatović. B. B.,(2009).
Analysis of Artıficial Leather With Textile Fabric on The Backside. Journal of
Textile and Apparel Technology and Management, 6(2), 1-9.
Yazıcıoğlu, T. (1981). Kürk Teknolojisi. İzmir: Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi
Yayınları.
İnternet kaynakları
https://tr.wikipedia.org/wiki/Astragan Erişim tarihi 08.08.2020
https://www.kumascihome.com/suni-deri-kumas Erişim tarihi 08.08.2020

229
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 25
Deri, Suni Deri ve Kürk

http://en.wikipedia.org/wiki/Artificial_leather Erişim tarihi 08.08.2020


https://izmirnehirkumascilik.com/suet-kumas-nasil-bir-kumastir/Erişim tarihi
08.08.2020
Görsellerde yararlanılan İnternet kaynakları
URL .1, https://turkish.alibaba.com/product-detail/p18e037bw-fashion-lamb-
nappa-brown-women-leather-jacket-high-quality-leather-jacket-lamb-
60796020064.html. 15 Ağustos 2020.
URL.2, https://www.fiyatgrafik.com/urun/escalier-hakiki-deri-ceket-kadin-gercek-
domuz-derisi-ince-fermuar-yumusak-suet-gercek-deri-kisa-motosiklet-
ceket-en-kaliteli.html. 15 Ağustos 2020.
URL.3, https://www.blacknoble.com/nichole-kadin-oversize-siyah-kiremit-kurklu-
deri-ceket. 15 Ağustos 2020.
URL.4, https://tr.aliexpress.com/item/4000070942643.html. 15 Ağustos 2020.
URL.5, https://www.bgleatherbags.com/crocodile-skin-texture/. 15 Ağustos 2020.
URL.6, https://www.artfire.com/ext/shop/product_view/. 15 Ağustos 2020.
URL.7, https://www.askermekani.com/gore-tex-asker-botu-pmu169. 16 Ağustos
2020.
URL.8, https://tr.dhgate.com/product/first-layer-goat-leather-mens-leather-
shoes/521711451.html. 16 Ağustos 2020.
URL.9, https://www.newchic.com/dress-shoes-3617/p-1464262.html. 15 Ağustos
2020.
URL.10, https://jiji.ng/surulere/shoes/30-off-polo-ralph-lauren-nubuck-leather-
men-loafer-shoes-yITJlZWxSmyebqD7xyQAAAUy.html. 15 Ağustos 2020.
URL.11, https://www.saillakers.com.tr/sail-lakers-hakiki-kosele-klasik-taba-renk-
erkek-ayakkabi-K. 15 Ağustos 2020.
URL.12, https://hewistreet.com/product/black-glazed-leather-open-toe-pumps/.
15 Ağustos 2020.
URL.13, https://www.nemesisshoes.com/indirim/88-adalyn-kadin-topuklu-
ayakkabi-mavi-rugan-deri.html. 16 Ağustos 2020.
URL.14, https://www.hotic.com.tr/p/hakiki-deri-lame-kadin-topuklu-sandalet-
162329. 16 Ağustos 2020.
URL.15,
https://oltrenisantasi.com/index.php?route=product/product&product_id=
490. 16 Ağustos 2020.
URL.16, https://urun.n11.com/omuz-cantasi/deri-canta-kosele-el-yapimi-deri-
canta-1-sinif-P247825072. 16 Ağustos 2020
URL.17, https://urun.n11.com/omuz-cantasi/vaketa-deri-el-yapimi-deri-canta-
bayan-P258344133. 16 Ağustos 2020

230
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 26
Deri, Suni Deri ve Kürk

URL.18, https://www.derimod.com.tr/kahverengi-kadin-capraz-deri-canta-
18wbd262418/. 16 Ağustos 2020
URL.19, https://shafa.ua/women/verhnyaya-odezhda/shuby/3722062-shuba-
meh-zherebenka-vorotnik-enot-_183. 16 Ağustos 2020
URL.20, https://www.worthpoint.com/worthopedia/1910-historical-horse-hair-
fur-sleigh-1928448483. 16 Ağustos 2020
URL.21, https://poshmark.com/listing/German-Calf-hair-leather-jacket-
5c44c7f1035cf175ee546530. 18 Ağustos 2020
Url.22, http://www.bizator.com/advert/m0114-2003307425-the-broadtail-the-
karakul-coats-of-astrakhan.html. 18 Ağustos 2020.
URL.23, https://www.kemaltanca.com.tr/bej-kemal-tanca-kadin-kuzu-kurk-mont-
deri-mont-616-3192-1/. 18 Ağustos 2020.
URL.24, https://krsk.au.ru/11083008/. 18 Ağustos 2020.
URL.25, https://www.totogroup.ru/products/14108932. 18 Ağustos 2020.
URL.26, https://besplatka.ua/obyavlenie/stilnaya-shuba-parka-finskii-pesec-
shuba-iz-pesca-8a1416. 18 Ağustos 2020.
URL.27, https://turkish.alibaba.com/product-detail/wholesale-fur-garment-from-
china-new-fashionable-ladies-real-fur-gilet-fur-waistcoat-natural-fox-fur-
vest-for-women-60373365165.html. 16 Ağustos 2020.
URL.28, https://rufurs.ru/shop/mehovaja-odezhda/korotkaja-shuba-iz-kunicy-ku-
213-kunica-naturalnaja.html. 16 Ağustos 2020.
URL.29, http://shubukupi.ru/kollektsiya-norkovykh-shub/norkovaya-shuba-a230
URL.30, http://wlooks.ru/shuba/iz-vydry/. 16 Ağustos 2020.
URL.31, https://oliverfurswholesale.com/shop/brand-new-dyed-opossum-fur-
coat-for-men/. 18 Ağustos 2020.
URL.32, https://www.ebth.com/items/8362969-kangaroo-fur-coat. 18 Ağustos
2020.
URL.33, https://modnaya.org/verhnyaya-odezhda/9417-shuby-iz-nutrii.html. 16
Ağustos 2020.
URL.34, https://elpidioloffredo.com/ru/shop/shinshilla/shuba-iz-shinshilly-
naturalnyj-cvet-dli-2/. 18 Ağustos 2020.
URL.35, http://www.minus30.ru/catalog/Bobr/shuba_iz_bobra_15/. 18 Ağustos
2020.
URL.36, https://belkatd.ru/product/zhaket-5/. 18 Ağustos 2020.
URL.37, http://bishkek.adiso.kg/zhenskaya-verhnyaya-odezhda/krolik-shuba-
korotkiy-koreyskaya-versiya-68242. 16 Ağustos 2020.
URL.38, https://www.pinterest.ru/pin/295900638010714247/. 16 Ağustos 2020.

231
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 27
Deri, Suni Deri ve Kürk

URL.39, http://shubyinfo.ru/meha/shuby-iz-dikoj-koshki. 16 Ağustos 2020.


URL.40, https://severina-fur.ru/shop/vse-shuby/shuby-iz-rysi/shuba-iz-meha-
rysi/. 16 Ağustos 2020.

232
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 28
KALIP HAZIRLAMA
MALZEMELERİ

• Malzeme ve Kalıp İlişkisi


• Elle Kalıp Hazırlama Malzemeleri TEKSTİL MALZEME
İÇİNDEKİLER

• Bilgisayarla Kalıp Hazırlama


Malzemeleri BİLGİSİ
Prof. Dr. Neşe Yaşar
ÇEĞİNDİR

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;


• Malzeme ile kalıp ilişkisini doğru ve
HEDEFLER

etkin şekilde ifade edebilecek,


• Elle ve bilgisayarla kalıp hazırlama
malzemelerini doğru olarak
tanımlayabilecek,
• Kalıp hazırlama türlerine göre
malzemeleri ayırt edebilecek,
• Malzemeleri nerede, nasıl ve ne
amaçla kullanacağınızı
açıklayabileceksiniz. ÜNİTE

10
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Form Oluşturma/Verme
Malzemeleri

Ölçüm-Çizim Malzemeleri

Malzeme ve Kalıp İlişkisi


İşaretleme-Kesme
Malzemeleri
Elle Kalıp Hazırlama
Malzemeleri
Birleştirme Malzemeleri
KALIP HAZIRLAMA MALZEMELERİ

Dolgu ve Destekleme
Malzemeleri

Stil Kütüphanesi

Bilgisayar

Kalıp Hazırlama Sistemi

Dijit Masası
Bilgisayarla Kalıp Hazırlama
Malzemeleri
Foto Dijit Panosu

Çizim Makinesi

Çizim Kâğıdı

234
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

GİRİŞ
Kalıp hazırlamada kullanılan malzemeler, gerek bireysel gerekse ticari
amaçlı kitlesel giysi üretim sürecinin gerçekleşmesine katkı sağlar. Kalıp
hazırlamada kullanılan malzemeler, giysi kalıbının oluşturulma şekline göre elle ya
da bilgisayarla olmak üzere farklılık göstermektedir.
Elle kalıp hazırlamada kullanılan malzemeler; form oluşturma, ölçüm-çizim,
işaretleme-kesme, birleştirme, dolgu ve destekleme malzemeleri ile stil
Araçlar, ürünün kütüphanesidir.
meydana gelmesinde Bilgisayarla kalıp hazırlamada kullanılan malzemeler ise bilgisayar, kalıp
kullanılan, eskiyebilen sistemi, dijit masası ve kursör, foto dijit panosu, kalıp çizme makinesi olarak
ancak tükenmeyen
sıralanabilir.
nesnelerdir.
Araçlar, ürünün meydana gelmesinde kullanılan, eskiyebilen ancak
tükenmeyen nesnelerdir. Gereçler ise ürünün meydana gelmesi için kullanılan ve
doğrudan tüketilen malzemelerdir.

•Manken, makas araç,


Örnek

•Kumaş ve çizgi sabunu gereçtir.

Form oluşturmada kullanılan malzemelerin başında; yüzey ve kumaşlar,


mankenler, kâğıtlar ve form vermeye yarayan ütüleme malzemeleri;
Ölçme-çizme malzemelerinin başında; mezürler, cetveller, sabun, çizgi taşı
ve çizim kalemleri;
İşaretleme-kesme malzemelerinin başında, stil şeritleri, sabunlar, uçan
kalemler, rulet, karbon kâğıdı, makaslar, kesme bıçakları gelmektedir.
Bunların dışında, içinde birçok değişik stillerdeki giysi tür ve çeşidine göre
kalıbı arşivleyen stil kütüphanesi de kalıp hazırlamada kullanılan
malzemelerdendir. Stil kütüphanesi, kalıp hazırlama sürecinde faydalanmak üzere
giysi türü, çeşidi ve stiline uygun olarak hazırlanmış temel kalıp formlarını
içermektedir. Farklı stillerden oluşan bu kalıpların, elle hazırlanan türleri fiziksel bir
Bir konu başlığında alanda saklanırken bilgisayarlı sistemle hazırlananlar sanal ortamdaki depolama
sınıflandırılan bir araç alanlarında muhafaza edilmektedir.
bir başka konuda da
Tasarım ve üretimin amacına uygun olarak her bir malzeme, araç ve gereç
kullanılabilir.
ayrı ayrı ya da birlikte kullanılabilmektedir. Bu ünitede, öncelikle kalıp hazırlama
sürecinde malzeme ve form ilişkisi açıklanacak, kalıp hazırlamada kullanılan başlıca
malzemeler tanımlanacak, malzemelerin ne amaçla kullanıldığına dikkat
çekilecektir. Ancak giysi üretimi birbirinin içine girift tekrarlı adımların olduğu bir
süreçtir. Aynı malzemeler, araç ve gereçler birden çok süreçte kullanılmaktadır.

235
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

Öğrenmenin kolaylaştırılması için, bir konu başlığında sınıflandırılan araçların, bir


başka konuda da kullanılabileceği unutulmamalıdır.

MALZEME VE KALIP (FORM) İLİŞKİSİ


Malzeme
Giysi üretim sürecinde ürünün oluşturulması için gerekli her türlü doğal,
yapay, karma veya somut maddeye “malzeme” denilmektedir. Malzeme, formu
oluşturan temel elemandır. Başka bir deyişle malzeme, giysi strüktürünün istenilen
nitelikte oluşumunda temel faktördür. Strüktür, giyside yer alan her bir kalıp
parçasının birleşiminden oluşan bütünü tanımlar. Daha açık bir ifade ile kuplar,
yakalar, cepler, robalar, volanlar, büzgüler vb. tüm tasarım parçaları strüktürü
oluşturur (Çeğindir,2018).

•1. Plastik balenler, tamamı tülden hazırlanacak bir gelinliğin, korse


formunda oturması arzu edilen üst bedeninin iç dikişlerindeki dik ve
Örnek

sert duruşu sağlayan malzemelerdir.


•2. Yün ve kıl telalar, bir erkek ceketinde üst bedenin formu için
gereken destekleyici malzemelerin başında gelmektedir.

Form ve Siluet
Giysi kalıbı hazırlamada kullanılan iki temel kavramdan biri form diğeri ise
şekil yani siluettir. Her ikisi de birbiriyle ilişkili ancak farklı kavramlardır.
Bir giysinin; eni, boyu ve derinliğini ifade üç boyutlu görünümü
“form/biçim”; herhangi bir açıdan iki boyutlu görünümü “şekil/siluet” olarak
tanımlanmaktadır (Çeğindir,2018).
Giysi üretiminde “form”, hem mankenler hem de giysinin üç boyutlu
Form üç boyutlu görünümü/kalıbı için kullanılmaktadır. Form, özellikle mulaj ya da Drapaj yöntemi
görüntü iken siluet iki ile doğrudan manken üzerinde hazırlanan kalıpları tanımlarken biçki sistemiyle
boyutlu görüntüdür. hazırlanan iki boyutlu kalıpların manken üzerinde uyum kontrolü için üç boyutlu
hâle getirilmiş olanları için de kullanılmaktadır.
Cansız prova mankenlerinin, İngilizcedeki karşılığı; “dress form” ya da “body
form” ve “manikin/mannequin” olarak geçer. Bu nedenlerden ötürü, form ifadesi
giysi üretiminde, konunun içeriğine göre anlam kazanır.

Form Oluşturmada Malzemenin Önemi


Bir tasarım fikri, malzemeyi kullanabilme potansiyeline ve malzemenin
performansına göre şekillenir. Tasarlama eylemi hem düşünsel hem fiziksel bir
süreçtir. Düşüncenin vücut bulduğu giysi üretim sürecinin ilk adımı kalıp
hazırlamaktır. Bunun için “malzeme-ürün-üretim ilişki yönetimine” ihtiyaç vardır.
Satış potansiyeli yüksek, sürdürülebilir, uzun yaşam döngüsüne sahip bir ürün için
malzemeyi kullanım becerisi, malzemenin teknik ve fiziksel özelliklerinin bilinmesi,

236
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

bu özelliklerin doğru, etkin ve verimli uygulanması, malzeme performansından en


üst düzeyde yararlanılması ile doğru orantılıdır.

Kullanılan her bir malzeme, giysi üretim sürecinin doğru, düzgün, etkin,
verimli ve sistematik olarak yürütülmesinde önemli rol oynar. Burada kolay
Doğru malzeme ve
anlaşılması açısından en fazla kullanılan adıma göre sınıflandırılan pek çok
doğru kalıp; giysi
malzeme, çoğu zaman sürecin birden çok adımında görev alır ve ortak araç
uyumunu ve giysi
kullanım performansını görevini üstlenir.
artırır.
ELLE KALIP HAZIRLAMA MALZEMELERİ
Görsel 10.1’de görüldüğü üzere elle kalıp hazırlama malzemeleri: Form
oluşturma/verme malzemeleri, ölçüm-çizim malzemeleri, işaretleme-kesme
malzemeleri, birleştirme malzemeleri, dolgu ve destekleme malzemeleri ve stil
kütüphanesidir.

Form Oluşturma/Verme
Malzemeleri
ELLE KALIP HAZIRLAMA MALZEMELERİ

Ölçüm-Çizim Malzemeleri

İşaretleme-Kesme Malzemeleri

Birleştirme Malzemeleri

Dolgu ve Destekleme
Malzemeleri

Stil Kütüphanesi

Görsel 10.1. Elle Kalıp Hazırlamada Kullanılan Malzemeler

Form Oluşturma/Verme Malzemeleri


Görsel 10.2’de görüldüğü üzere kalıp formu oluşturma malzemeleri;
mankenler, kâğıtlar, kumaşlar ve ütüleme malzemeleridir.

Form Verme Malzemeleri

Ütüleme
Mankenler Kâğıtlar Kumaşlar
Malzemeleri

Görsel 10. 2. Form Oluşturma/Verme Malzemeleri

237
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

Mankenler
Manken, kelime anlamı itibarıyla “model” demektir. Kalıp hazırlamada
kullanılan mankenler, üç ana başlıkta incelenebilir.

Görsel 10.3’te verildiği üzere bunlar sırasıyla; canlı, cansız ve sanal


mankenlerdir.

Kadın

Canlı mankenler Erkek

Manken, kelime anlamı Çocuk


Mankenler

itibarıyla “model”
demektir. Tam ölçekli
Cansız prova
mankenleri
Yarım ölçekli
Sanal mankenler

Görsel 10. 3. Türüne Göre Kalıp Hazırlamada Kullanılan Mankenler

Canlı mankenler
Cinsiyete göre kadın, erkek; gelişim evrelerine göre bebek, çocuk, ergen,
yetişkin ve yaşlı olarak farklılık gösteren insan/canlı modellerdir. Bu modeller,
belirli bir markanın ürününü konumlandırdığı hedef kitleye uygun kişi tipini temsil
edebildiği gibi ortalama standartlardaki bireyleri de tanımlayabilir. Hem bireysel
hem de kitlesel türde giysi üretiminde canlı manken formlarından faydalanılır.

Cansız mankenler
Bireysel ve kitlesel türde giysi üretiminde, tasarımdan sunuma kadarki tüm
aşamalarda kullanılan cansız mankenlerdir. Ünitenin giriş kısmında da açıklandığı
üzere cansız mankenler, prova mankeni ya da elbise formu olarak da
adlandırılmaktadır.

Cansız mankenler, Avrupa’da moda kavramının ortaya çıkması ve 17.


yüzyıldan itibaren giysi üretiminin bireyselden kitlelere doğru yaygınlaşmaya
başlamasıyla birlikte prova ihtiyacının karşılanmasında kullanılan temel araçlar
olmuştur. Bu araçlar, ahşap ve metalden ilkel düzeyde hazırlanmış, zamanla
ihtiyaca göre form ve malzeme açısından geliştirilmişlerdir. Bu türler, giysi
üretiminin tasarım, montaj, kontrol ve sunum aşamalarında hem amatör hem
profesyoneller tarafından en çok tercih edilen mankenlerdir. Cansız mankenler,
ölçeklerine, kullanılan malzemeye, form ve amaçlarına göre farklı isimler alan
mankenler şöyle sıralanabilir:

238
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

Tam Ölçekli /Gerçek Boyutlular


Kendi içinde 4 başlıkta toplanabilir. Bunlar:

Boyutu sabit prova mankenleri


İnsan vücudu boyutlarına tam ya da yakın oranda uygun olan 1/1 ölçülerde
hazırlanmış, ana malzemesi ahşap, plastik ve ya metal olan üzeri elyaf ve kumaşla
kaplı, prova yapmaya elverişli cansız mankenlerdir. Bu formların oran ve ölçüleri,
dolgu ve destek malzemesi ile belirli bir oranda ve ölçüdeki düzenlemeler
haricinde değiştirilemez, sabittirler.
Görsel 10.4’te görülen soldaki iki çocuk mankenine iğne batırılamaz iken
diğer iki mankene batırılabilmektedir. Sağdaki manken, 1/1 ölçü ve oranlarında
olup hamile kadın vücudu üzerinden alçı kalıpla elde edilmiş, üstü iğne
kullanılabilecek şekilde elyaf ve kumaşla kaplanmıştır.

Görsel 10.4. Boyutu Sabit Prova Mankenleri


Boyutu değiştirilebilen prova mankenleri
Sabit boyutlu mankenlerin aksine vücudun farklı bölümlerinin, elle ya da
bilgisayarla değiştirilebildiği mankenlerdir. Üzerlerindeki kaplama malzemesine ve
maliyetine bağlı olarak tasarım aşamasında kullanılabilirler. Bu mankenler,
standart dışı vücut özelliklerine göre ayarlanabilir, kontrol, ütüleme ve
sergilemede daha fazla tercih edilmektedir.

Bilgisayarlı vücut tarama sistemleriyle (BVTS) elde edilen gerçek


BVTS ile hazırlanan
mankenler dünya boyutlu prova mankenleri
üzerinde moda tasarımı Bilgisayarlı vücut tarama sistemleriyle toplanan insan vücudu ölçülerinin
alanında kullanılan en
ortalamalarına göre üretilmiş cansız mankenlerdir. Bunlar, hem boyut hem şekil
son teknolojiye sahip
cansız mankenlerdir. hem de form olarak gerçek insan vücudu kopyası oldukları için hedeflenen
tüketicinin/kullanıcının fiziksel özelliklerini taşır. Bu özellikleri, onları diğer cansız
mankenlerden ayırır ve daha çok tercih edilmelerini sağlar.
Görsel 10.5’te görüldüğü üzere, bu tür mankenlerin, ana malzemeleri;
ahşap, metal, plastik veya fiberglastır. Çökmeye dayanıklı formları, diğerlerine
oranla daha az bozulan yapıdaki dolgu ve kaplama özellikleri, iğne izi bırakmayan,
leke tutmaya ve kirlenmeye karşı terbiye edilmiş kumaşla kaplıdır.

239
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

Dünya üzerinde moda tasarımı alanında kullanılan en son teknolojiye sahip


cansız mankenlerdir. Sabit formlarda olup küçük düzenlemeler yapılabilir.

Görsel 10.5. BVTS ile Toplanan İnsan Vücudu Ölçülerinin Ortalamalarına Göre Üretilmiş
Cansız Manken
Bireysel Etkinlik

•Sizler de online arama motorları üzerinden elle kalıp hazırlamada kullanılan


prova mankenlerinin özellikleri ve nasıl kullanıldıkları konusunda araştırma
yapınız.
•Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=nWOXKdn-cb4

Pinokyo kol ve bacaklı mankenler


Vücut oranlarına tam ya da yakın oranda 1/1 ölçekli hazırlanmış, çoğunlukla
ahşap formlu, metal ayaklı malzemeden üretilen mankenlerdir. Bunlar, sadece
plastik ya da ahşaptan gövdesine iğne batırılabilen dolgu malzemesi ve kumaş ile
kaplı mankenlerdir. Vidalı ya da vidasız hareket ettirilebilir özellikleri gerçek formu
karşılamayan ahşap kol ve bacakları nedeniyle “Pinokyo” olarak adlandırılan bu
türler, provadan ziyade sergileme amaçlı kullanılan modellerdir.

Pinokyo mankenler,
provadan ziyade
sergileme amaçlı
kullanılırlar.

Görsel 10.6. 1/4 ve 1/1 ölçekli Pinokyo Kollu Sunum Mankeni (Rami Kadi 2019
Houte Couture Koleksiyonu, Beyrut)

240
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

Görsel 10.6’da Lübnan asıllı modacı Rami Kadi’nin 2019 yılı Houte Couture
Koleksiyonundan seçilmiş 1/4 ve 1/1 ölçekli Pinokyo kollu sergileme mankenleri
üzerindeki sunulan tasarım örnekleri verilmiştir.

Yarım ölçekli/Minyatür mankenler


Vücut oranlarına tam ya da yakın oranlarda olan 1/2, 1/3, 1/4 gibi belirli
ölçeklerde küçültülerek üretilmiş prova mankenleridir. Vücut oranlarına yakın
akademik seri olarak gruplandırılan, ana malzemesi ahşap, plastik, fiberglas, metal
vb. olmak şartıyla iğne batırılabilecek özellikteki gereçlerle kaplanmışlardır. Yarım
ölçekli mankenler, profesyonel ve amatör tasarımcıların, stüdyo eğitimi ve
denemeleri için idealdir. Dünyanın pek çok ülkesindeki moda tasarım eğitimi
veren kurumda yaygın olarak kullanılmaktadır. Görsel 10.7’de Amerikan Wolf
Formlar ve bu formlarla hazırlanmış numuneler görülmektedir.

Yarım ölçekli
mankenler, profesyonel
ve amatör
tasarımcıların, stüdyo
eğitimi ve denemeleri
için idealdir.

Görsel 10.7. 1/2 Ölçekli Wolf Formlar


Görsel 10.8’de ise vücut tarama sistemleriyle elde edilen verilere dayalı
olarak üretilen cansız mankenlerin de 1/2 ölçekli olanlarına örnek verilmiştir. Bu
mankenler, günümüzde en başarılı akademik seri olarak adlandırılan araçlardır.

Görsel 10.8. BVTS ile toplanan insan vücudu ölçülerinin ortalamalarına göre
Avatar, ölçü ve oranları üretilmiş 1/1 ve 1/2 ölçekli cansız mankenler
değiştirilebilen sanal
mankendir.
Sanal Mankenler1

1
Sanal mankenler, bilgisayarlı kalıp hazırlama sistemlerinin bir parçasıdır. Bu
nedenle artık bilgisayarla kalıp hazırlama malzemeleri bölümünde verilmeyecektir.

241
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

“Avatar” olarak da bilinen, bilgisayar ortamında insan vücudu taramalarıyla


elde edilen verilere göre veya ölçü girilerek oluşturulan, boyutları değiştirilebilen
mankenlerdir. Bunlar sayesinde, bilgisayar ortamında giysi kalıbı hazırlanabilir,
sanal giydirme programları yardımıyla üç boyutlu giysi uyum testleri
gerçekleştirilebilir.
Elde hazırlanan kalıplar, foto dijit ile bilgisayar ortamına geçirilerek sanal
mankenler yardımıyla prova edilebilirler.

Kâğıtlar
Görsel 10. 9’da görüldüğü üzere elle kalıp hazırlamada kullanılan kâğıtlar
şunlardır:

KÂĞITLAR

Noktalı
Parşömen Mulaj Pelur İşaretleme Kraft Karton
Kâğıdı

Görsel 10. 9. Elle Kalıp Hazırlamada Kullanılan Başlıca Kâğıt Türleri

Parşömen Kâğıdı
Çizim ve kopyalama için kullanılan yarı saydam, bir tarafı mat diğer tarafı
parlak kâğıttır. Genellikle 70 cm x 100 cm boyutundaki tabakalar hâlinde satılırlar
(Görsel 10.10).

Mulaj Kâğıdı
Çizim ve kopyalama için kullanılan parşömen kâğıdına oranla daha ince,
hafif ve mat kâğıttır. Genellikle 70 cm x 100 cm boyutundaki tabakalar hâlinde
pazarlanırlar (Görsel 10.10).

Parşömen mulajdan
daha kalın ve parlak
kâğıttır.

Görsel 10.10. Mulaj, Kraft ve Parşömen Kâğıdı

Noktalı işaretleme kâğıdı


Yüzeyi, 2.54 cm² (1 inç) ızgaralar şeklindeki noktalı çizgilerle kaplanmış
beyaz kâğıttır. Kalıp parçalarındaki boy, en ve verev iplik yönlerini kolayca
işaretlemek, çizebilmek; kareli, çizgili kumaşlarla kesilecek kalıplarda kumaşın
istenilen hatlarını, kalıba işaretleyebilmek için kullanılmaktadır.

242
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

Pelur kâğıdı
Çizim ve kopyalama için kullanılan parşömene oranla daha ince, hafif, renkli
ve saydam kâğıttır. Genellikle A4 boyutlarında satılmaktadır.

Karton
Elle kalıp hazırlama sürecinde, şablon için kullanılan kahve ve bej
renklerinde, dayanıklı ve kalınlığı 0,2 mm den 0,5 mm ye kadar değişen kalın ve
sert kâğıt türüdür.

Kraft
Şablon için kullanılan kahve ve bej renklerinde, dayanıklı ve kalın kâğıt
türüdür. 70 cm x 100 cm ölçülerinde tabakalar hâlinde pazarlanmaktadır (Görsel
10.10).

Kumaşlar
Görsel 10.11’de görüldüğü üzere başta Mulaj ve Drapaj olmak üzere elle
kalıp hazırlamada kullanılan başlıca kumaşlar şunlardır:

KUMAŞLAR

Amerikan Bezi Jarse Mermerşahi Tülbent

Görsel 10.11. Elle Kalıp Hazırlamada Kullanılan Başlıca Kumaş Türleri

Amerikan bezi
Mulaj ve Drapaj çalışmalarında kalıp hazırlamak, numune dikmek için
kullanılan çeşitli kalınlıklarda ve sıklıkta dokunmuş, 75 cm ile 120 cm arasında
Amerikan bezi, Drapaj değişen enlerde boya ve işlem görmemiş pamuklu bezdir. Drapaj yönteminde
yönteminde kullanılan kullanılan başlıca kalıp hazırlama malzemesidir (Görsel 10.12).
başlıca kalıp hazırlama
malzemesidir. Jarse
Drapeli modellerde kalıp çalışmak için kullanılan farklı enlerde dokunmuş
esneme özelliği yüksek ipek, yün ya da polyester kumaştır (Görsel 10.12).

Görsel 10.12. Jarse, Amerikan Bezi, Sünger ve Tül

243
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

Mermerşahi
Drapeli modellerde kalıp hazırlamak için kullanılan bez ayağı dokuma
tekniğiyle dokunan tülbentten daha kalın pamuklu kumaştır.

Tülbent
Drapeli modellerde kalıp hazırlamak için kullanılan bez ayağı dokuma
tekniğiyle dokunan mermerşahiden daha ince, hafif pamuklu kumaştır.

Bu kumaşların dışında çalışılacak tasarım ve modele göre farklı türlerde


kumaşlarda kullanılabilir.

Ütüleme Malzemeleri
Ütüleme malzemeleri, öncelikle giysi üretim ve kullanım aşamalarında,
yüzeylerin kırışıklığını giderme, yüzeye form verme, sabitleme, verilmiş formu
koruma amaçlarına hizmet eden malzeme, araç ve gereçlerdir. Ütüleme
malzemeleri; ütü, ütü masası, buhar kazanı, ütü bezi, kol, göğüs gibi giysinin farklı
bölümlerini ütülemede kullanılan özel araçlardır. Bu malzemeler, özellikle Mulaj ve
Drapaj yöntemiyle kalıp hazırlama sürecinde kullanılan kumaşların kırışıklığının
giderilmesi, form verme ve formun korunması adımlarında etkin olarak
kullanılmaktadır.

Ölçüm-Çizim Malzemeleri
Görsel 10.13’te görüleceği gibi elle kalıp hazırlamada kullanılan başlıca
ölçüm ve çizim malzemeleri şunlardır:

ÖLÇÜM-ÇİZİM ARAÇLARI

Mezür Cetveller Açıölçerler Şablonlar Pergel Kalemler Diğer Kırtasiye


Malzemeleri

Görsel 10.13. Elle Kalıp Hazırlamada Kullanılan Ölçüm ve Çizim Malzemeleri

Mezür/Mezura
Esnek plastik malzemeden yapılmış, üzerinde hem cm hem de inç türünde
sayılar bulunan başta vücut olmak üzere giysi üretim sürecinin nerede ise
Çok fonksiyonlu tamamında ölçüm için kullanılan araçtır (Görsel 10.14). Genişliği, 1 cm-2 cm,
cetveller, hem açı hem uzunluğu 100 cm ile 150 cm arasında değişkenlik göstermektedir. Mekanik olarak
düz hat ölçümü hem de kendinden sarılan ve bir askı yardımıyla boyuna asılabilen türleri de oldukça
çizim işlemlerinde kullanışlıdır.
kullanılırlar.
Cetveller
Ahşap, metal, şeffaf, kareli ya da renkli plastik malzemeden üretilen, düz,
eğri, geometrik şekillerde olmak üzere farklı amaçlara göre değişkenlik gösteren

244
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

türleri olan ölçüm ve çizim araçlarıdır. Görsel 10. 14’te verilen örnekler gibi
malzemesi ve kullanım amacına göre başlıca cetvel türleri şunlardır:

• Düz Cetveller: Ahşap, metal, şeffaf, kareli ya da renkli plastik malzemeden


üretilen çubuk şeklindeki ölçüm ve çizim araçlarıdır. Uzunlukları, 30 cm
den 150 cm ye kadar değişkenlik gösterir.
• Çok Fonksiyonlu Ayarlanabilir Cetveller: İki ya da daha fazla parçalı düz
cetvelin hareketli bir vidayla birbirine bağlandığı cetvellerdir. Bunlar, hem
açı hem düz hat ölçümü hem de çizim işlemlerinde kullanılırlar.
• Eğri Cetveller: Kol, yaka, kalça, ağ oyuntusu gibi kavisli hatları çizmek için
kullanılan eğri şekilli cetvellerdir (Görsel 10.14). Büyük boyutlu olanlarına
“Riga”, küçük boyutlu olanlarına “Pistole” adı verilmektedir. Bazılarının dış
kenarında bulunan cm ve inç cinsi sayılar, kavisli hatların ölçülmesini de
sağlar

Büyük boyutlu eğri


cetvellere “Riga”, küçük Görsel 10.14. Elle Kalıp Hazırlamada Kullanılan Ölçüm ve Çizim Malzeme Örnekleri
boyutlu olanlarına
“Pistole” adı Açıölçerler
verilmektedir.
Elle kalıp hazırlama işlemlerindeki açıların ölçümü ve çiziminde kullanılan
araçlardır. Dik açı ölçme ve çizmede kullanılan araç “gönye” olarak (Görsel 10.14),
0-180° arasındaki açıları ölçme ve çizmede kullanılan araç ise “iletki” olarak
tanımlanır. Uzun kenarlarında cm veya inç cinsinde sayılar bulunanları, açı
ölçmenin yanında çizim için cetvel işlevi de görürler.

•Orta Bulma Cetveli, elle kalıp hazırlama işlemlerinde, cep, roba, pili
Örnek

vb. kısımların ortalarının işaretlenmesinde kullanılan şeffaf plastik


cetveldir.
•T ve L cetveli, düz çizgi ile beraber, farklı açıları çizmeye yarayan çok
amaçlı cetvellerdir. Hem kalıp çıkarırıken hem de teknik çizimlerde
oldukça faydalıdır.

Şablonlar
Üstündeki oyulmuş harfler ve şekillerin kenarlarının takibiyle yüzeye
istenilen harf ya da biçimin kopyalanabildiği metal ya da plastik araçlardır.

245
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

• Yazı şablonu: Kalıpların üzerine yazı yazmak için kullanılan, üzerinde harf
ve sayıların olduğu metal, şeffaf veya renkli plastikten yapılmış araçtır.
• Şekil şablonu: Kalıpların üzerine şekil çizmek için kullanılan, üzerinde farklı
boyutta şekillerin olduğu metal, şeffaf veya renkli plastikten yapılmış
araçtır.
• Yazı ve Şekil Şablonu: Yazı ve şekillerin birlikte yer aldığı şablon türüdür.
Pergel
Bir ucuna kalem yerleştirilen iki parçanın hareketli bir vida ile
birbirine bağlandığı, yay ve çember çiziminde kullanılan diğer ismi yayçizer
olan ölçüm ve çizim aracıdır.

Kalemler
Elle kalıp hazırlama sürecinde çizim, yazım ve işaretleme işlemleri için
kullanılan, farklı çeşit, renk ve kalınlıkta uçları olan kurşun, tükenmez, uçan
ya da keçe uçlu kalemlerdir.

Diğer Kırtasiye Malzemeleri


Elle kalıp hazırlama sürecinde çizim ve yazım işlemleri için kullanılan
silgi, kalem tıraş, yapıştırıcı, ataç, raptiye, bantlar, vb. araç ve gereçlerdir ve
kalıp hazırlama işlemlerinin tüm süreçlerinde kullanılır.

İşaretleme-Kesme Malzemeleri
Görsel 10. 15’te verildiği üzere elle kalıp hazırlamada kullanılan
başlıca işaretleme-kesim malzemeleri şunlardır:

Biz Ağırlıklar
İŞARETLEME MALZEMELERİ

KESME MALZEMELERİ

Çıt Makası Kesme Bıçakları


Çizgi Taşı Kesim Masası
Çizgi Sabunu Makaslar
Işıklı masa
Kırtasiye malzemeleri İğneler
kalıp hazırlama İplikler
işlemlerinin tüm
Kalemler
sürecinde
kullanılmaktadır. Kalıp Delme Aleti
Mıknatıs
Rulet
Stil Bandı
Tebeşir Tozu

Görsel 10. 15. Elle Kalıp Hazırlamada Kullanılan İşaretleme-Kesme Malzemeleri

İşaretleme Malzemeleri şunlardır:

246
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

Biz
Elde kalıp hazırlama sürecinde karton kalıpların delinerek işaretlenmesi için
kullanılan tahta saplı, değişen kalınlık ve uzunluklarda sivri uçlu metal alettir.

Çıt makası
Görsel 10. 16’da görüldüğü üzere, şablon ve karton kalıpların dış
kenarlarında gerekli çıt işaretlerini koymaya yarayan çentik açıcı, penseye
benzeyen metal el aletidir.

Görsel 10.16. Çıt makası ve çizgi sabunu

Çizgi sabunu
Kumaş kalıpların kopyalanması ve işaretlenmesinde kullanılan silinince
çıkabilen şeffaf ya da renkli sabunlardır (Görsel 10.16).

Çizgi taşı
Lüleci çamuru, parafin gibi malzemelerden yapılmış, kumaş kalıpların
kopyalanması ve işaretlenmesinde kullanılan silinince çıkabilen çizgi gerecidir.
Parafinden hazırlananlara “terzi mumu” da denilmektedir.

Işıklı masa
Görsel 10.17’de bir örneği verilen, kalıp çizgilerinin kopyasını almak için
kullanılan ışıklı masadır.

İşaretleme ve kesme
malzemeleri diğer
işlemlerde de
kullanılmaktadır.

Görsel. 10.17. Işıklı Masa

247
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

İğneler
Giysi üretiminin her aşamasında, malzemeleri ya da parçaları birbirine
tutturma, birleştirme, işaretleme gibi birçok amacı karşılamaya yarayan ince,
uzun, ucu sivri metal araçlardır. Pirinç ya da çelikten yapılırlar.
Kullanım yerlerine göre;
• Elde dikiş iğnesi,
• Toplu iğne,
• Emniyet/çengelli iğne gibi farklı isimler alırlar.
Kalıp hazırlamada en çok kullanılan iğneler toplu iğnelerdir. Kaliteli iğneler,
kullanım amacına bağlı olarak farklı kalınlık ve uzunluklarda yapılırlar. Kumaşın
sıklığı, dayanıklılığı, hassasiyetine bağlı olarak iğnelerin uzunluğu, inceliği, uçlarının
yuvarlak ya da sivriliği değişiklik gösterirler. Yuvarlak ve yassı uçlu iğneler örme
yüzeylerde, ince uzun ve sivri uçlu iğneler dokusu yoğun kumaşlarda tercih
edilirler.
Çelik başlı ince uzun ve ucu sivri toplu iğneler, özellikle Drapajla kalıp
hazırlama aşamalarında Amerikan bezi, mermerşahi, tülbent ile çalışmalarda,
yuvarlak uçlu iğneler ise jarse gibi örme kumaşların biçimlendirilmesi, birbirine
tutturulması, sabitlenmesinde kullanılırlar.
İplikler
Numune kalıp hazırlamada kullanılan dikiş ve teyel iplikleridir. Genellikle
numunenin Amerikan bezi olması nedeniyle pamuklu iplikler daha fazla tercih
edilmektedir. Numunede kullanılan kumaş türü ve çeşidine göre kullanılan iplikler
de değişiklik gösterir.
Örnek

•Yuvarlak ve yassı uçlu iğneler örme yüzeylerde,


•İnce uzun ve sivri uçlu iğneler dokusu yoğun kumaşlarda tercih
edilirler.

Kalemler
Bir önceki konuda da verildiği üzere elle kalıp hazırlama sürecinde çizim,
yazım ve işaretleme işlemleri için kullanılan farklı renklerde ve çeşitlerde, farklı
kalınlıklardaki uçlarda kurşun, tükenmez, keçe uçlu ya da uçan kalemlerdir.
Kalemler, hemen hemen tüm alanlarda kullanılan ortak gereçlerdir. Alana özgü
olması nedeniyle burada yalnızca uçan kalem tanımlanacaktır.
Rulet, kumaş kalıpları
kopyalamak için Silinebilen/uçan kalem
kullanılmaktadır.
Kalıpların kopyalanması ve işaretlenmesinde kullanılan ısıyla uçabilen
silinince çıkabilen, ütülenince buharla veya buharsız ısıyla uçabilen renkli
kalemlerdir.

248
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

Kalıp delme aleti


Şablon ve kartonların asılması için gerekli delikleri açmaya yarayan delgeçe
benzeyen el aletidir.

Mıknatıs
Çekim gücü ile demir, nikel, kobalt gibi metalleri bir arada tutmaya yarayan
araçtır. İğneleri ve metal malzemeleri toplamak ve bir arada tutmak için kullanılır.

Rulet
Kumaş yoluyla çıkarılan kalıpları el ile kopyalamak için kullanılan plastik ya
da ahşap tutma kısmın ucunda hareket eden metal bir tekerleği olan küçük el
aletidir (Görsel 10.18).

Stil bandı
Manken üzerinde tasarım detaylarını, stil çizgi/hatlarını belirlemek için
kullanılan 0,3 mm genişliğindeki yapışkan olan/olmayan ince dar şeritlerdir (Görsel
10.18).

Tebeşir tozu
Kalıpların iç ve dış çizgilerinin kumaşa geçirilmesinde kullanılan açık pembe
tonlarındaki renkli toz/talk pudrasıdır.

Görsel 10.18. Rulet, Maket Bıçağı ve Stil Bandı

Kesme Malzemeleri
Ağırlık
Kalıp numunelerinin kesiminde, kumaşın kaymaması için kullanılan değişik
ebat ve ağırlıklardaki metal malzemelerdir.

Kesim masası
Kesim masası, kullanım amacına bağlı olarak boyutları ve malzemeleri
değişen, giysi üretim sürecinin tüm evrelerinde kullanılan masalardır. Kalıp
hazırlama sürecinde, kalıp hazırlama, işaretleme, kesim, birleştirme işlemlerine
yarayan malzemedir.

249
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

Örnek
•Maket bıçağı, giotin kalıp hazırlamada kullanılan kesim
bıçaklarındandır.

Kesme bıçakları
Kâğıt, kumaş, deri gibi yüzeyleri kesmeye yarayan, metalden yapılmış
tekerlekli ya da tekerleksiz ucu olan kesim bıçaklarıdır (Görsel 10.18).

Makaslar
İki çelik parçanın ortasından bir vidayla birbirine eklenmiş, karşılıklı bakan
yüzleri keskin, iki parmağın hareketiyle çalışan, malzeme kesmeye yarayan
araçlardır. Kullanım amacına göre en çok kullanılan makaslar: Kumaş makası, kâğıt
makası, nakış makası, çıt makası, sürfile makasıdır.

Birleştirme Malzemeleri
Kalıp hazırlama ve numune dikimi için kullanılan çeşitli boy ve kalınlıklardaki
iğneler ve iplikler, dikiş makinesi, ütü, ütü masası, yapışkan bantlar vb.
malzemelerdir. Bu konu bir sonraki ünitede detaylı olarak incelenecektir.

Vatka, astar, tela, elyaf, Dolgu ve Destekleme Malzemeleri


eva, tahta pamuk,
silikon pedler dolgu Dolgu ve destekleme malzemeleri kalıbın formunu ve giysinin görünümünü
malzemeleridir. etkiyen malzemelerdendir. Başlıca dolgu ve destekleme malzemeleri: Vatka, astar,
tela, elyaf, eva, tahta pamuk, silikon pedler vb. gereçlerdir. Bu konu ilerleyen
ünitelerde kapsamlı olarak işlenecektir.

Stil Kütüphanesi
Farklı moda stillerini temsil eden temel giysi kalıplarının şablonlarının yer
aldığı elle ya da bilgisayar ortamında hazırlanmış ajandaların, dosyaların toplandığı
fiziki veya sanal kütüphanelerdir. Bu kütüphane sayesinde daha önce denemeleri
yapılarak onaylanmış olan farklı stillerdeki giysi kalıplarının hızlıca kopyaları
alınabilir. Böylece, tasarım bakımından küçük ya da büyük değişikler içeren yeni
modellerin daha hızlı hazırlanması ve üretimi sağlanabilir.
Stil kütüphanesi, modelhanenin hafızası, akıl defteri gibidir. Modelist, stil
kütüphanesi içindeki değişik stillerde, farklı tür ve çeşitteki kalıp kopyalarından
faydalanarak yeni kalıp formları üretir. Elle hazırlanan stil kütüphanesi, kalıp
şablonları, şablonların asıldığı askılı dolap/dolaplardan oluşur. Her bir giysi
modeline ait tüm kalıp parçalarının asılması için “kalıp kancası” adı verilen ucu
çengel şeklindeki araçlar kullanılır.

250
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

Stil kütüphanesi hem elde hem de bilgisayarda hazırlanabilir. Aralarındaki


fark, birinin fiziki olarak diğerinin sanal olarak depolanmasıdır. Bu nedenle aynı
konuya bilgisayarla kalıp hazırlama malzemelerinin içinde yer verilmeyecektir.

Bireysel Etkinlik
•Sizlerde online arama motorları üzerinden giysi kalıbı hazırlamada
kullanılan malzemelerin başlıklarını yazarak daha detaylı bilgiye
ulaşabilirsiniz. Araçların görsellerini inceleyerek nasıl çalıştıklarını
öğrenebilirsiniz.

BİLGİSAYARLA KALIP HAZIRLAMA MALZEMELERİ


Bilgisayarla kalıp hazırlama malzemeleri; Bilgisayar, Kalıp Hazırlama Sistemi,
Dijit (Sayısallaştırma) Masası ve Kursör, Foto Dijit Panosu, Çizim Makinesi (Plotter)
olarak sıralanabilir (Gürcüm, 2007). İhtiyaca bağlı olarak bu malzemelere
eklemeler ya da çıkarmalar yapılabilir. Görsel 10.19’da verildiği üzere bilgisayarla
kalıp hazırlama malzemeleri şunlardır:

BİLGİSAYARLA KALIP HAZIRLAMA MALZEMELERİ

Kalıp Dijit Çizim


Foto Dijit Çizim
Bilgisayar Hazırlama Masası ve Kâğıdı
Panosu Makinesi
Sistemi Kursör

Görsel 10.19. Bilgisayarla Kalıp Hazırlama Malzemeleri

Bilgisayar
Bilgisayar, belleğine yüklenmiş yazılımın özelliklerine göre karmaşık
mantıksal ve aritmetiksel işlemleri kısa sürede yapabilen aygıttır. Bilgisayarın dış
donanımını oluşturan temel malzemeler: Kasa, klavye, fare, hoparlör ve
monitördür. Giyim endüstrisinde kullanılan bilgisayarlar, günlük yaşamda
kullanılanlara nazaran kalıp hazırlama sistemlerinin sunduğu çözümlere bağlı
Kalıp sistemleri pek çok
modülden oluşur. olarak işletim sistemi, çalışma hızı, bilgiyi depolama ve geriye çağırma kapasitesi
gibi iç donanım yönünden daha güçlü ve geniş seçenekli özelliklere sahiptirler.

Kalıp Hazırlama Sistemi


Farklı ülkelerdeki değişik markaların geliştirdiği yazılımlarla oluşturulmuş
bilgisayar ortamında çalışılan kalıp hazırlama sistemleridir. Sistemler, paket
programın seçenekli olarak sunulan içeriğine bağlı olarak pek çok modülden
oluşur. Bunlar, kalıp hazırlama, serileme, pastal, giysi simulasyonu vb. modüllerdir.

251
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

Örnek
•Lectra, Gerber, Assyst, Tukactech, Optitex, Gemini, Inventex,
Polypattern Türkiye'de kullanılan Bilgisayarlı Kalıp Hazırlama Sistemleri
olan markalardandır.

Türkiye’de hedef kitle, üretim türü, fiyat gibi değişkenlere bağlı olarak
değişen koşullarda kullanılan birçok kalıp sistemi mevcuttur.

Dijit Masası ve Kursör


Görsel.10.20’de görüleceği gibi, bir kursör (kalıpları işaretleyici el aleti) ile
hazır kalıpların bilgisayar ortamına aktarılmasına yarayan masadır. Yatay ya da
dikey şekillerde kullanılabilir.

Kursör, kalıpları
bilgisayara aktarmaya
yarayan işaretleme
aletidir.

Görsel.10.20. Dijit Masası ve Kursör

Foto Dijit Panosu


İki boyutlu kalıp ya da numunenin fotografını çekerek görüntüyü bilgisayara
aktarmaya yarayan, duvara monte edilmiş panodur.

Plotter (Çizim Makinası)


Görsel. 10.21’de örneği verilen, bilgisayarda hazırlanan pastal (kesim)
planının, büyük rulo hâlindeki kâğıda aktarılarak yazdırılmasını sağlayan makinadır.
Kâğıt genişliğine göre farklı boyutları bulunmaktadır.

Görsel.10.21. Plotter (Çizim Makinesi)

252
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

Çizim Kâğıdı
Görsel. 10.21’de görüleceği üzere, pastal planının Plotter ile çizimi için
kullanılan yapışkanlı ve yapışkansız seçenekleri olan özel kâğıttır.

253
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

•MALZEME ve KALIP (FORM) İLİŞKİSİ


•Malzeme
•Giysi üretim sürecinde ürünün oluşturulması için gerekli her türlü doğal,
yapay, karma veya somut maddeye “malzeme” denilmektedir. Malzeme,
Özet
formu oluşturan temel elemandır. Başka bir deyişle malzeme, giysi
strüktürünün istenilen nitelikte oluşumunda temel faktördür. Strüktür,
giyside yer alan her bir kalıp parçasının birleşiminden oluşan bütünü
tanımlar. Daha açık bir ifade ile kuplar, yakalar, cepler, robalar, volanlar,
büzgüler vb. tüm tasarım parçaları strüktürü oluşturur.
•Form ve Siluet
•Giysi kalıbı hazırlamada kullanılan iki temel kavramdan biri form diğeri ise
şekil yani siluettir. Her ikisi de birbiriyle ilişkili ancak farklı kavramlardır.
•Form üç boyutlu görüntü iken siluet iki boyutlu görüntüdür.
•Bir giysinin; eni, boyu ve derinliğini ifade üç boyutlu görünümü
“form/biçim”; herhangi bir açıdan iki boyutlu görünümü “şekil/siluet” olarak
tanımlanmaktadır. Giysi üretiminde “form”, hem mankenler hem de giysinin
üç boyutlu görünümü/kalıbı için kullanılmaktadır. Form, özellikle mulaj ya da
Drapaj yöntemi ile doğrudan manken üzerinde hazırlanan kalıpları
tanımlarken biçki sistemiyle hazırlanan iki boyutlu kalıpların manken
üzerinde uyum kontrolü için üç boyutlu hâle getirilmiş olanları için de
kullanılmaktadır.
•Cansız prova mankenlerinin, İngilizcedeki karşılığı; “dress form” ya da “body
form” ve “manikin/mannequin” olarak geçer. Bu nedenlerden ötürü, form
ifadesi giysi üretiminde, konunun içeriğine göre anlam kazanır.
•Form Oluşturmada Malzemenin Önemi
•Tasarlama eylemi hem düşünsel hem fiziksel bir süreçtir. Düşüncenin vücut
bulduğu giysi üretim sürecinin ilk adımı kalıp hazırlamaktır. Bunun için
“malzeme-ürün-üretim ilişki yönetimine” ihtiyaç vardır.
•BAŞLICA KALIP HAZIRLAMA MALZEMELERİ
•Elle Kalıp Hazırlama Malzemeleri
•Elle kalıp hazırlamada kullanılan başlıca malzemeler: Form oluşturma/verme
malzemeleri, ölçüm-çizim malzemeleri, işaretleme-kesme malzemeleri,
birleştirme malzemeleri, dolgu ve destekleme malzemeleri ve stil
kütüphanesidir.
•Form Oluşturma/Verme Malzemeleri
•Kalıp formu oluşturmada kullanılan malzemeler; mankenler, kâğıtlar,
kumaşlar ve ütüleme malzemeleridir.

254
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

•Mankenler
•Manken, kelime anlamı itibarıyla “model” demektir. Kalıp hazırlamada
kullanılan mankenler, üç ana başlıkta incelenebilir:
•Canlı Mankenler
Özet(Devamı)
•Cansız Mankenler
•Sanal Mankenler
•Kâğıtlar
•Parşömen Kâğıdı
•Mulaj Kâğıdı
•Noktalı İşaretleme Kâğıdı
•Pelur Kâğıdı
•Kraft
•Karton
•Kumaşlar
•Amerikan bezi
•Jarse
•Mermerşahi
•Tülbent
•Ütüleme Malzemeleri
•Ütüleme malzemeleri, öncelikle giysi üretim ve kullanım aşamalarında,
yüzeylerin kırışıklığını giderme, yüzeye form verme, sabitleme, verilmiş
formu koruma amaçlarına hizmet eden malzeme, araç ve gereçlerdir.
•Ölçüm-Çizim Malzemeleri
•Mezür/Mezura
•Cetveller
•Açıölçerler
•Şablonlar
•Pergel
•Kalemler
•Diğer Kırtasiye Malzemeleri
•İşaretleme-Kesme Malzemeleri
•İğneler
•Rulet
•Stil Bandı
•Çizgi Sabunu
•Çizgi Taşı
•Tebeşir Tozu
•Biz

255
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

•Çıt Makası
•Kalıp Delme Aleti
•Kalemler
•Silinebilen/Uçan kalem
Özet(Devamı)
•Mıknatıs
•Kesim Masası
•Makaslar
•Kesme Bıçakları
•Ağırlık
•Birleştirme Malzemeleri
•Kalıp hazırlama ve numune dikimi için kullanılan çeşitli boy ve kalınlıklardaki
iğneler ve iplikler, dikiş makinesi, ütü, ütü masası, yapışkan bantlar vb.
malzemelerdir.
•Dolgu ve Destekleme Malzemeleri
•Dolgu ve destekleme malzemeleri kalıbın formunu ve giysinin görünümünü
etkiyen malzemelerdendir. Başlıca dolgu ve destekleme malzemeleri: Vatka,
astar, tela, elyaf, eva, tahta pamuk, silikon pedler vb. gereçlerdir.
•Stil Kütüphanesi
•Farklı moda stillerini temsil eden temel giysi kalıplarının şablonlarının yer
aldığı elle ya da bilgisayar ortamında hazırlanmış ajandaların, dosyaların
toplandığı fiziki veya sanal kütüphanelerdir.
•Stil kütüphanesi, modelhanenin hafızası, akıl defteri gibidir. Modelist, stil
kütüphanesi içindeki değişik stillerde, farklı tür ve çeşitteki kalıp
kopyalarından faydalanarak yeni kalıp formları üretir. Elle hazırlanan stil
kütüphanesi, kalıp şablonları, şablonların asıldığı askılı dolap/dolaplardan
oluşur. Her bir giysi modeline ait tüm kalıp parçalarının asılması için “kalıp
kancası” adı verilen ucu çengel şeklindeki araçlar kullanılır.
•Stil kütüphanesi hem elde hem de bilgisayarda hazırlanabilir. Aralarındaki
fark, birinin fiziki olarak diğerinin sanal olarak depolanmasıdır.
•Bilgisayarla Kalıp Hazırlama Malzemeleri
•Bilgisayar
•Kalıp Hazırlama Sistemi
•Dijit Masası
•Foto Dijit Panosu
•Plotter (Çizim Makinası)
•Çizim Kâğıdı

256
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdaki özelliklerden hangisi Pinokyo mankenlerin özelliği değildir?
a) Gövdesine iğne batırılamaması
b) Bacaklarının hareketli olması
c) Kollarının hareketli olması
d) Kafa, kol ve bacakların hareketli olması
e) Kafa, kol ve bacaklarının çıkarılabilir olması

2. Aşağıdaki özelliklerden hangisi yarım ölçekli mankenlerin özelliklerinden


değildir?
a) Çıkarılan kalıp 1/1 ölçeğe büyültülebilir.
b) Büyüklere oranla daha az kumaş kullanılır.
c) Büyüklere oranla daha az detay gerektirir.
d) Büyüklere oranla daha az alan kaplar.
e) Büyüklere oranla daha hızlı sonuç görülebilir.

3. Aşağıdakilerden hangisi bilgisayarla kalıp hazırlamada kullanılan


mankenlerdir?
a) Ahşap mankenler
b) Sanal Mankenler
c) Metal Mankenler
d) Plastik Mankenler
e) Pinokyo mankenler

4. Aşağıda verilenlerden hangisi hem açı ölçüm hem de düz hatları çizim
aracıdır?
a) T cetveli
b) Pistole
c) Riga
d) Mezür
e) Biz

5. Aşağıdakilerden hangisi büyük eğri cetvelidir?


a) İletki
b) Pergel
c) Gönye
d) Riga
e) Pistole

257
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 25
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

6. Aşağıdakilerden hangisi küçük eğri cetveldir?


a) Riga
b) Pistole
c) İletki
d) Pergel
e) Gönye

7. Aşağıdakilerden hangisi sadece kalıbı kumaşa geçirmede kullanılan


araçtır?
a) Mezür
b) Cetvel
c) Rulet
d) Kalem
e) Gönye

8. Aşağıdakilerden hangisi yaylı hatları çizim aracıdır?


a) T cetveli
b) Mezür
c) L Cetveli
d) İletki
e) Pergel

9. Aşağıda verilenlerden hangisi manyetik çekim gücü ile çelik iğneleri bir
arada tutan aracın adıdır?
a) Pergel
b) Pistole
c) Riga
d) Mıknatıs
e) Mezür

10. Aşağıdakilerden hangisi kalıp hazırlamada kullanılan dolgu malzemesidir?


a) Elyaf
b) Şifon
c) Kürk
d) Tela
e) Tül

Cevap Anahtarı
1.e, 2.c, 3.b, 4.a, 5.d, 6.b,7.c, 8.e, 9.d, 10.a

258
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 26
Kalıp Hazırlama Malzemeleri

YARARLANILAN KAYNAKLAR
Çeğindir, N.Y. (2018). 100 Soruda Giysi Mimarisi. (2.Baskı). Ankara: Gazi Kitabevi.
Gürcüm, H.B. (2007). Bilgisayarlı Kalıp Tasarımı. (1.Baskı). Ankara: Gazi Kitabevi.

259
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 27
BİRLEŞTİRME VE TUTTURMA
MALZEMELERİ

• Birleştirme Malzemeleri TEKSTİL MALZEME


İÇİNDEKİLER

• Tutturma Malzemeleri
BİLGİSİ
Prof. Dr. Nazim
PAŞAYEV

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;


• Yardımcı malzemeler olarak
birleştirme malzemelerinin giysi
HEDEFLER

yapımındaki rolü ve önemini


belirtebilecek,
• Birleştirme malzemelerinin çeşitlerini
ve özelliklerini açıklayabilecek,
• Moda tasarımı için birleştirme
malzemeleri için seçim kriterleri ifade
edebilecek,
• Tutturma malzemelerinin çeşitlerini
ve özelliklerini açıklayabilecek,
• Giyim için optimal birleştirme ve
tutturma malzemelerini ÜNİTE
seçebileceksiniz.

11
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

Dikiş İplikleri

Birleştirme
Yapışkanlar
Malzemeleri
BİRLEŞTİRME VE TUTTURMA MALZEMELERİ

Perçinler

Düğme

Fermuar

Çıtçıt

Tutturma
Kanca
Malzemeleri

Kopça

Kanca ve Döngü Bantları

İp

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2


261
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

GİRİŞ
Giysi parçalarının birleştirme malzemelerinin yardımıyla birbirine
tutturulması giyim üretiminde olmazsa olmaz teknolojik işlemlerdendir.
Birleştirme malzemeleri çok eski dönemlerden bilinse de teknolojinin gelişmesi ile
bu malzemelerin çeşitleri önemli derecede zenginleşmiştir. Çeşit sayısının
durmadan artması her şeyden önce giysi üretiminde kullanılan malzeme
çeşitlerinin artmasından kaynaklanmaktadır. Kumaş, doğal ve yapay deri, kürk vs.
malzemelerin zengin çeşitleri kendi özelliklerine uygun özelliklere sahip
birleştirme malzemeleri talep etmektedir. Giyimin amacı, tasarımı, kullanım yeri
gibi faktörler de birleştirme malzemelerinin çeşit sayısının artmasına neden
olmaktadır. Bu malzemelerin tipleri ve çeşitleri birbirinden yapısına, görünümüne,
özelliklerine, maliyetine vs. göre seçilmektedir. Çeşit sayısının çokluğu ise söz
konusu malzemelerin seçilmesi gibi bir problemin doğmasına neden olmuştur.
Doğru bir seçim yapabilmek için sadece birleştirme malzemeleri, onların
yapısı, rengi, mekanik, fiziksel ve kimyasal özellikleri ile tanışmak yeterli değildir.
Seçilmiş olan malzemelerin uygulanması için gerekli donanım ve aletler hakkında,
bu malzemelerin yardımıyla birleştirecek parçalar ve bu parçaların özellikleri
hakkında da bilgilere sahip olmak gerekmektedir. Seçilmiş birleştirme
malzemelerinin söz konusu parçalara uygulanabilirliği, onların bir arada
kullanımının mümkün olup olmadığı gibi bilgilere de ihtiyaç vardır.
Giysi üretiminde birleştirme malzemeleri kadar bağlama malzemeleri de
önemlidir. Bu malzemeler giysileri açıp kapama fonksiyonları taşımak suretiyle
onların kullanımını kolaylaştırmakta, dış görünümünü iyileştirmekte ve form
bütünlüğünü temin etmektedir. Büyük çoğunluğu son 200 sene içerisinde
geliştirilmiş olsa da bağlama malzemeleri birleştirme malzemelerinden daha eski
bir tarihe sahiptir.
İlkel insanlar toplayıcı idiler ve geçim maddelerini doğadan hazır olarak
karşılıyorlardı. Toplayıcı insanlar genelde sıcak iklime sahip yerlerde yaşar,
“giysilerini” de genel olarak bitkilerin gövde ve yapraklarından yapar ve onları
hayvan dişleri, kemikleri, kuşların tüyleri, renkli taşlar ile süslerlerdi. Bitkilerin
gövde ve yapraklarını, otları vs. bir arada tutmak için ise bağlama malzemesine
ihtiyaç vardı ve bu malzeme yine aynı “ham maddelerden” yapılmış ipten başka bir
İlkel insanların şey değildi. Yapımı ne kadar kolay olsa da bu “giysiler” çok ilkeldi ve çabuk
kullandıkları ilk bozulurdu. En büyük eksikliği ise mevsimsel karakter taşımaları idi. Bu
birleştirme ve bağlama problemlerin giderilmesi gerekirdi ve zaman içinde toplayıcı insanlar otlardan,
malzemeleri çeşitli ağaç kabuklarından elde ettikleri liflerden örme yoluyla ilkel kumaşa benzer
usullerle yapılmış ipten malzemeler yapmayı öğrendiler. Daha sonralar, yani çağımızdan 10 bin sene önce
başka bir şey değildi. insanlar keten liflerinden kumaş dokumayı ve dokudukları kumaşlardan giysiler
yapmayı keşfettiler. Toplayıcılıktan tarıma geçilmesi ile insanlar kumaş dokumak
için yararlı olan keten, çetene, pamuk vs. bitkileri kültürel olarak yetiştirmeye
başladılar. Ancak bu kumaşlardan yapılan giysiler tek parça hâlindeydi ve bu
giysilerin hazırlanmasında birleştirme malzemelerine ihtiyaç yoktu. Dikişsiz giysiler
olarak adlanan bu giysiler sıcak iklimi olan her yerde: Hindistan’da, Akdeniz

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3


262
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

çevresindeki bölgelerde, Afrika’da kullanılırdı ve birçok yerlerde şimdi de


kullanılmaktadır. Dikişsiz giysilerde en önemli bağlama malzemesi ip olarak
kalmakta idi. Ancak broşlar, iğneler, çubuklar şeklinde yeni bağlama malzemeleri
icat edilmişti.
İlk birleştirme malzemeleri avcı insanın kendi vücudunu örtmek için hayvan
postundan ilkel bir giysi yapması ihtiyacından ortaya çıkmıştır. Birkaç küçük
hayvan postundan kendine uygun “giysi” yapabilmek için onları birleştirmeye
ihtiyaç vardı ve birleştirici malzeme olarak ilkel insan hayvan bağırsaklarından,
bitkilerin gövde ve kabuğundan, deriden kesilmiş şeritlerden yararlanmak
zorundaydı. Daha sonralar insanlar daha kullanışlı malzeme olan ipliği keşfettiler
ve böylece dikiş ipliklerine başlangıç verilmiş oldu.
Zaman içinde dikişsiz giysilerin kullanıldığı bölgelerde yaşayan insanlar bu
tip giysilerin hiç de ekonomik olmadığı, aşırı kumaş masrafı açısından çok pahalıya
mal olduğu kanaatine geldiler. Bunun karşılığında kumaşın küçük parçalara
ayrılarak sonradan birleştirilmesi yoluyla üretilen giysiler kumaş masrafı açısından
Hazır giyim üretiminde
daha ekonomik olmakla birlikte vücudu daha iyi kaplıyor ve kullanım açısından
kullanılan birleştirme
daha pratiktiler.
malzemeleri çok eski
dönemlerde insanların Birleştirme malzemeleri insanların hayatına ilk olarak dikiş ipliği şeklinde
pratik ve ekonomik girdi. O dönemlerden günümüze kadar birçok birleştirilme malzemesi icat edildi ve
ihtiyaçlarının ürünü uygulandı. Onların hiçbiri dikiş ipliği kadar başarılı olamasa da her birinin kendi
olarak ortaya çıkmıştır. yeri vardır. Bağlama malzemesi olarak hayatımıza giren ip de günümüze kadar
kullanılmaktadır. Ancak o da dikiş ipliği kadar sabit ömürlü olamadı: Bazen
pozisyonunu kemerlere, bazen de düğmelere kaptırdı.
Bu ünitede hazır giyimde kullanılan birleştirme malzemeleri, iplikle,
yapışkanla, kaynak usulü ve perçinle birleştirme yöntemleri açıklanacak, dikiş
ipliklerinin sınıflandırılması yapılacaktır. Dikiş ipliklerinin seçilmesi, dikiş
ipliklerinden beklenen birleştirilecek malzemeye, oluşturulacak dikişe bağlı ya da
dikiş makinesine de bağlı özellikler, yapışkan birleşmeler ve yapışkan
malzemelerden beklenen özellikler ve perçinler anlatılacaktır. Ünitenin tutturma
malzemeleri kısmında ise düğme, fermuar, çıtçıt gibi tutturma özelliği olan
malzemeler ve bu malzemelerin özellikleri açıklanacaktır.

Hazır giyimde ürün parçalarının birleştirilmesi


yöntemleri
birleştirme

birleştirme

birleştirme

birleştirme

birleştirme
Yapışkanla

Kombine
Kaynakla

Perçinle
İplikle

Görsel 11.1. Parçaların birleştirilmesi yöntemleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4


263
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

BİRLEŞTİRME MALZEMELERİ
Hazır giyimde birleştirme malzemeleri giysi parçalarını birbirine sabitleyerek
bir arada tutmak için kullanılmaktadır ve giysi üretiminde uygulanan birleştirme
yöntemlerine dayanarak geliştirilmiştir (Görsel 11.1).
İplikle birleştirme yöntemi iki veya birkaç malzemenin dikiş ilmeği olarak
adlandırılan, bir, iki veya birkaç iplik kullanarak oluşturulan berkitici ilmekle
birleştirilmesine dayanmaktadır. Peş peşe yapılan dikiş ilmekleri hattı dikiş hattını,
dikiş hattı ise birleştirilen malzemelerle birlikte dikişi oluşturur. Giysi parçalarının
Birleştirme
iplikle birleştirilmesi en üniversal birleştirme yöntemidir ve giysilerde bulunan
malzemeleri, giysi
parçalarının bütün parçaların birleştirilmesinde uygulanabilir. Adından da göründüğü gibi
birleştirilmesi iplikle birleştirme yönteminde kullanılan birleştirme malzemesi dikiş ipliğidir. Bu
yöntemlerine yöntem hem elle hem de makine ile uygulanabilmektedir.
dayanarak
Yapışkanla birleştirme yöntemi birleştirme malzemesi olarak yapışkan
geliştirilmiştir.
kullanımına dayanan bir yöntemdir. Bu yöntem iplikle birleştirme yöntemine
alternatif olarak geliştirilmiştir ve bir grup işlemlerde iplikle birleştirme yönteminin
yerine kullanılmak suretiyle daha iyi sonuçlar sergilemektedir.
Kaynak usulü ile birleştirme yöntemi termoplastik özelliğe sahip parçaların
belirli kısımlarının çeşitli yollarla ısıtılarak eritilmesine ve birbirine sıkıştırılarak
soğutulmasına dayanan bir yöntemdir. Bu yöntem iplik ve yapışkanla birleştirme
yöntemlerine alternatif olarak geliştirilmiştir ve temel avantajı bir birleştirme
malzemesine ihtiyacı olmamasındadır.
Perçinle birleştirme yöntemi birleştirme malzemesi olarak perçin kullanımına
dayanan bir yöntemdir. Perçin, birbirine kilitlenerek birleştirilecek parçaları bir
arada tutan metalik birleştirme malzemesidir. Hazır giyimde İlk defa 1873 yılında
denim kumaştan üretilen işçilik pantolonlarının ceplerinin köşelerinde
uygulanmıştır.
Kombine birleştirme yöntemleri genelde iplik ve yapışkan, iplik ve kaynak,
yapışkan ve perçin yöntemlerinin birleşimi şeklinde uygulanmaktadır.

Dikiş İplikleri
Dikiş iplikleri giysi parçalarını birleştirmek için kullanılan birleştirme
malzemesi olarak hem el hem de makine dikişlerinde uygulanır. Dikiş makinesinin
olmadığı dönemlerde giysi yapımında pamuk, keten ve ipek içerikli dikiş iplikleri
kullanılırdı. Dikiş makinesinin icadından sonra pamuklu dikiş iplikleri daha fazla
Giysi parçalarının iplikle üretilmeye başladı. 20. yüzyılın başlarında kullanılan dikiş iplikleri esasen pamuklu
birleştirilmesi en iplikler olduğu hâlde günümüzde sentetik içerikli dikiş iplikleri de yaygın kullanıma
üniversal birleştirme sahiptir. Ancak ister doğal isterse de yapay ipliklerin her birinin avantajları ve
yöntemidir. Bu dezavantajları da vardır.
yöntemde kullanılan
Sentetik ipliklerin doğal iplikler karşısında dezavantajı termoplastik
birleştirme malzemesi
olmalarındadır. Bu da onların yüksek hızlı dikiş makinelerinde kullanımını
dikiş ipliğidir.
kısıtlamaktadır. Bu özeliğin yanı sıra sentetik iplikler nispeten yüksek uzamaya

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5


264
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

sahipler, ısıl işlemler sonucu daha yüksek çekme verirler, elektriklenirler ve boya
alma kabiliyetleri de düşüktür. Ancak bu eksikliklerin giderilmesi için teknolojiler
geliştirilmektedir. Bütün bunlarla birlikte sentetik içerikli ipliklerin düşük maliyet
gibi çok önemli avantajı vardır. Yüksek kayganlık, parlak ve pürüzsüz yüzey, düşük
düzgünsüzlük, istenen parametrelerde üretilebilmesi de sentetik ipliklerin
avantajlarından sayılmaktadır.

Dikiş ipliklerinin sınıflandırılması


Günümüzde üretilen dikiş ipliklerinin çeşitleri yeterince çoktur. Bu çeşitlilik
bir sınıflandırma talep etmektedir. Dikiş iplikleri kullanım amacına, lif içeriğine,
yapısına, bükülmüş katların sayısına, büküm yönüne, terbiye işlemlerine,
kalınlığına göre sınıflandırılmaktadır (Tablo 11.1).

Tablo 11.1. Dikiş ipliklerinin sınıflandırılması


Sınıflar İplik çeşitleri
Giysi üretiminde kullanılan dikiş iplikleri, ayakkabı
üretiminde kullanılan dikiş iplikleri, nakış işleme
Kullanım amacına göre
iplikleri, çiteme iplikleri, köpüleme iplikleri, teknik
amaçlı dikiş iplikleri
Doğal (pamuklu, keten, ipek), sentetik (polyester,
Lif içeriğine göre poliamid) rejenere (viskon), kombine, metalik,
elastik, eğrilmiş hacimli yün dikiş iplikleri
Kesikli elyaf iplikler, çekirdekli (corespun) iplikler,
sonsuz elyaf iplikler, monofilament iplikler,
Yapısına göre
multifilament iplikler, tekstüre iplikler, özel yapılı
iplikler (trilobal, aerolen iplikler)
4, 6, 9 ve 12 katlı çift büküm pamuklu iplikler, 2
ve 3 katlı tek büküm sentetik iplikler, 3 katlı tek
büküm ipek dikiş iplikleri, 9, 12, 15 ve 18 katlı çift
Katlarının sayısına göre
büküm ipek ilik iplikleri, 2 ve 6 katlı tek büküm
ipek nakış iplikleri, 2…8 katlı tek büküm keten
iplikler
Son büküm yönüne göre Z bükümlü, S bükümlü
Sert veya yumuşak, parlak veya mat, beyaz veya
Boya ve terbiye işlemlerine göre
siyah, renkli
Kalınlığına göre Çeşitleri çoktur

Doğal dikiş ipliklerinden en çok kullanılmakta olan pamuklu ipliklerdir.


Pamuklu dikiş iplikleri beyaz, siyah, renkli ve ham şekilde üretilir. Sentetik liflerle
kombine varyantları da vardır. Terbiye yöntemine göre pamuklu ipliklerin sert ve
yumuşak, mat ve parlak, merserize edilmiş ve edilmemiş türleri vardır. Pamuklu
Dikiş iplikleri arasında dikiş ipliklerinin son bükümü genelde Z bükümdür. Ancak S bükümlü iplikler de
en çok kullanılan üretilmektedir. Sanayi için üretilen pamuklu iplikler kalınlık açısından çok çeşitlidir.
pamuklu ve polyester
ipliklerdir. Sentetik içerikli dikiş ipliklerinin çeşitleri daha çoktur. Bu iplikler kesikli ve
kesiksiz liflerden üretilmektedir.
Mono filament sentetik dikiş iplikleri, çekim yolu ile alınan tek filament dikiş
ipliğidir. Uzama ve elastiklik kabiliyeti filamentin çapına bağlıdır, sürtünmeye,
güneş ışınlarına ve septik etkilere karşı dayanıklıdır. Bu ipliklerin temel eksikliği
termoplastik olmalarıdır. Bu da söz konusu ipliklerin kullanıldığı ürünler için

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6


265
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

donanım parametrelerini dikkatle seçmeyi talep etmektedir. Mono ipliklerden


mamulün alt kesitinin işlenmesinde, süs dikişlerinde ve punto işlemlerinde
yararlanılır. Nispeten kalın iplikler döşemelik kumaşların dikilmesinde kullanılır.
2 veya 3 filamentten bükülmüş iplikler kompleks veya multifilament dikiş
iplikleri olarak adlanmak suretiyle süs dikişleri, birleştirici vs. dikişler için kullanılır.
Polyester içerikli kompleks dikiş iplikleri 2-3 kat, polyamid içerikli kompleks iplikler
ise 3 kat mono ipliğin bükülmesiyle oluşturulur.
Eğrilmiş dikiş iplikleri ştapel, yani kesikli liflerden eğrilir. Filamentlerin belirli
boyutlarda kesilerek eğrilmesinde amaç sentetik içerikli iplikleri yapı ve görünüm
açısından doğal liflerden üretilen ipliklere daha yakın bir şekle getirmektir.
Polyester içerikli ştapel liflerden 2-3 kat olarak tek bükümle oluşturulmuş dikiş
iplikleri pamuklu ipliklere göre bir sıra üstünlüklere sahiptir: Daha yüksek
mukavemet, atmosferin ve kimyasalların etkilerine karşı daha yüksek dayanım,
nemin etkisiyle daha düşük çekme bu üstünlüklerdendir. Polyamid içerikli liflerden
üretilmiş iplikler üçe katlanarak bükülür ve bu ipliklerden de sanayide yaygın
olarak yararlanılır. Eğrilmiş iplikler çok sağlam yapıya sahip oldukları için hazır
giyim ve ayakkabı üretiminde daha yaygı kullanılmaktadır.
Tekstüre edilmiş sentetik dikiş iplikleri, üzerinde oluşturulan dalgalar
sayesinde normal dikiş ipliklerine göre daha düşük sürtünme dayanımına sahiptir
ve mukavemetleri de düşüktür. Bu iplikler sentetik mono ipliklerin mekanik
usullerle işlenmesi sonucu elde edilir. Tekstüre iplikler onlara verilmiş kıvrımlar
sayesinde daha yüksek hacim kazanarak daha fazla uzayabilir. Neticede bu
ipliklerle gerçekleştirilen dikişler de yüksek uzama kabiliyetine sahiptir. Tekstüre
dikiş iplikleri genelde iki ipliğin bükülmesi yoluyla elde edilir. Süs dikişlerinde ve
elastikiyet talep eden dikişlerde kullanılır.
Çekirdekli dikiş iplikleri, gövdesi filamentten yapılan ipliğin üzerine
pamuktan veya kesikli sentetik elyaftan kaplama oluşturulması ile elde edilir.
Çekirdekli veya özlü olarak adlandırılan bu iplikler yüksek mukavemete sahip
olmakla birlikte, nemli işlemlerden sonra çekme oranı daha düşüktür, iğne
ısınmalarına karşı daha dayanıklıdır. Pamuk-polyester, polyester-polyester, viskoz-
polyester vs. tipleri vardır. Yüksek mukavemet talep eden dikişlerde kullanılır.
Nakış işleme iplikleri, çiteme ve örme iplikleri pamuk, ipek ve sentetik
liflerden üretilerek süsleme işlemlerinde ve giysilerin tamir ve onarım işlemlerinde
kullanılır.
Metalik dikiş iplikleri düz veya silindirik mono ve multi iplikler şeklinde
oluşturulan metal içerikli ipliklerdir. Dekoratif dikişlerde, nakış işlerinde, vs.
kullanılır.
Elastik dikiş iplikleri herhangi bir kuvvetle çekildiklerinde belli bir derecede
uzama ve uzamaya sebep olan kuvvet yok olduğunda ise tekrar eski hâline dönme
özelliğine sahip ipliklerdir. Değişik türlerde ipliklerle gevşek olarak kaplanan lastik
çekirdekli bu iplikler sağlam ve esnek yapıya sahipler.
Eğrilmiş hacimsel yünlü dikiş iplikleri yün ve kıvrımlı sentetik kesikli elyaf

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7


266
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

karışımlı katlı ipliklerin bükülmesiyle oluşan hacimli ipliklerdir. Gevşek dokunmuş,


açık örgülü kumaşlarda nakış yapmak için kullanılır.
Özel yapılı dikiş iplikleri genelde özel görünümlü süs işlemleri için
kullanılmaktadır.

Dikiş ipliklerinin seçilmesi


Hazır giyim ürünleri için dikiş ipliklerinin seçilmesi üç grup faktörü dikkate
alarak gerçekleştirilmektedir: birleştirilecek parçaların malzemesi ile bağlı
faktörler, oluşturulacak dikişle bağlı faktörler, kullanılacak makine ile ilgili
faktörler. Bu faktör gruplarını dikkate alarak dikiş ipliklerinin bazı koşulları
sağlaması gerekmektedir. Bu koşullar birleştirilecek malzemeye ya da
Dikiş ipliklerinin seçimi
oluşturulacak dikişse bağlı olduğu gibi, dikiş makinesine de bağlı olabilmektedir.
birleştirilecek parçaların
malzemesi, Birleştirilecek parçaların malzemesine bağlı faktörler
oluşturulacak dikiş ve Birleştirme malzemesi olarak dikiş ipliklerinin seçimi sırasında birleştirilecek
kullanılacak dikiş parçaların malzemesi ile bağlı faktörler önem arz etmektedir.
makinesini dikkate
Bu faktörlere aşağıdakiler ait edilebilir:
alarak gerçekleştirilir.
• Kumaş ipliklerinin lif içeriği,
• Kumaş ipliklerinin geometrik parametreleri,
• Kumaş sıklık ve yoğunluk parametreleri,
• Kumaş rengi ve renk haslıkları,
• Kumaşın mekanik parametreleri,
• Kumaşın fiziksel parametreleri,
Oluşturulacak dikişe bağlı faktörler
Birleştirme malzemesi olarak dikiş ipliklerinin seçimi sırasında oluşturulacak
dikiş tipi ile bağlı faktörler aşağıdakilerdir:

• Dikişin karakteri,
• Dikiş tipi,
• Dikişin maruz kalacağı gerginlik,
• Dikişin mekanik özellikleri.
Dikişin karakteri onun görünmesi veya görünmemesi, dış görünümü ile
belirlenir. Bu açıdan dikiş tipi de önem taşımaktadır. Dikiş tipi hem de dikişin
maruz kalacağı gerginlik ve kullanım sürecinde taşıyacağı yükle bağlıdır. Dikiş
iplikleri dikişlerin bu özelliklerini dikkate alarak seçilmelidir.

Dikiş makinesine bağlı faktörler


Birleştirme malzemesi olarak dikiş ipliklerinin seçimi sırasında makine ile
bağlı faktörler aşağıdakilerdir:

• İğne gözünün ebatları,


• İğne gövdesindeki kanalın derinliğinin iplik kalınlığına uygunluğu,
• İpliğin büküm yönü,
• Makinenin çalışma hızı,

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8


267
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

• Makinenin ilmek tipi.


Dikiş ipliklerinden beklenen özellikler
Dikiş iplikleri makine ile dikim sürecinde çeşitli etkilere maruz kalır. Çok
sayılı çekilme, eğilme ve düzlenmeler, darbeler, iğne gözünden, makinenin iplik
kılavuzlarından ve dikilen kumaşlardan geçerken ortaya çıkan sürtünmeler,
ipliklerin bu sürtünmelerden dolayı ısınması bu etkilerdendir. Dikiş iplikleri hazır
Dikiş ipliklerinin üretimi giyim ürünlerinin kullanımı sırasında da çeşitli deformasyonlara, sürtünmelere,
sırasında onların ısının, güneş ışınlarının, nemin, terin, kimyasal yıkama ve temizleme maddelerinin
gelecekte maruz vs. etkilerine maruz kalır. Hazır giyim ürünlerinin üretimi ve kullanımı sırasında
kalacakları etkiler göz dikiş ipliklerinin maruz kaldığı bu etkiler ipliklerin kısmen aşınmasına neden olur ve
önüne alınarak bir sıra dayanıklılığını azaltır.
talepleri karşılayabilmesi
Buna göre de dikiş ipliklerinin üretimi sırasında onların gelecekte maruz
temin edilir.
kalacakları etkiler göz önüne alınarak bir sıra talepleri karşılayabilmesi temin edilir.
Bu talepler her şeyden önce dikiş ipliklerinin makinenin iplik kılavuzlarından ve
iğneden rahat geçebilmesi için iplik yüzeyinin düz, kalınlığının ise her yerde aynı
olması, mukavemetinin yüksek olması, ısınmaya, nemin, terin ve kimyasalların
etkilerine karşı dayanıklı olması ile ilgilidir.
Hazır giyim üretiminde kullanılan iplikler genelde sağ yönlü, yani Z bükümlü
olur. Buna sebep sol yönlü, yani S bükümlü ipliklerin makinede ilmek oluşumu
sırasında bükümünün açılmasıdır. İpliğin iğneden geçmesi sırasında aldığı hareket
yönü ile onun bükümünün yönü aynı olmadığında ipliğin bükümü açılır. Bükümün
açılması ipliğin yapısını bozarak mukavemetini düşürür, iplikle iğne ve kumaş
arasındaki sürtünmeyi artırır. Buna göre de dikiş ipliklerinin büküldüğü iplikler S
Hazır giyim üretiminde bükümlü, bu ipliklerden oluşan nihai iplik ise Z bükümlü olur.
kullanılan iplikler
genelde Z bükümlü olur. Hazır giyimde kullanılan iplikler tek ve çift bükümlü olur. Tek bükümlü
Buna sebep S bükümlü iplikler 2 veya 2 kat olarak alınan ipliklerin bükülmesi ile üretilir. Çift büküm iplikler
ipliklerin makinede ise önce 2 veya 3 kat iplik bükülür, sonra bu iplikler 3 kat olarak bir daha bükülür
ilmek oluşumu sırasında (Görsel 11.2). Dikiş iplikleri daha çok 3 katlı çift bükümle elde edilir. Bu katların her
bükümünün fazla biri bükülmüş ipliktir, ancak sık bükülmüş değiller. Onların büküm adedi 110-130
açılmasıdır. arasındadır. Dikiş ipliğinin nihai bükümü ise yüksek büküm adedine sahiptir (180-
220). Çünkü ipliğin mukavemeti bu bükümle temin edilmektedir.
Dikiş ipliklerinin dengeli olması istenmektedir. Dengesiz ipliklerin bükümleri
iğnenin gözünde veya iplik kılavuzlarında toplanarak ipliğin kopmasına neden olur.
Görsel 11.3’te dengeli ve dengesiz iplik resimleri verilmiştir.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9


268
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

Görsel 11.2. Dikiş ipliği büküm şeması Görsel 11.3. İplik dengesi

Yüksek kaliteli dikişler oluşturmak için dikiş ipliklerinin dikilen kumaşın, dikiş
makinesinin ve dikişin özelliklerine uygun olarak seçilmesi gerekir. Bunun için dikiş
ipliklerinin birçok karakteristikleri dikkate alınmalıdır.
Dikiş ipliklerinin en önemli karakteristiklerinden biri iplik yüzeyinin
düzgünlüğüdür. Dikiş ipliklerinin yüzey düzgünlüğü onun kalınlığının bütün uzunluk
boyu aynı olmasını karakterize eder. Dikiş ipliği yüzeyinin düzgünsüzlüğü onun
makineden geçmesi sırasında ipliğin ve iğnenin ısınmasına, iplik kopmalarına ve
Dikim sırasında ipliğin iğne kırılmasına neden olur. Dikim sırasında ipliğin her noktasının iğne gözünden
her noktasının iğne en az 40 defa sağa-sola geçtiğini göz önünde bulunduracak olursak ipliklerin yüzey
gözünden en az 40 defa düzgünlüğünün önemi daha iyi anlaşılır.
sağa-sola geçmektedir.
Dikiş ipliklerinin eğilip-bükülme kabiliyeti de önem taşımaktadır. Bu, makine
dikişlerinin oluşturulması sırasında ipliğin iğnenin ucunda gereken ölçüde ilmek
oluşturabilmesini temin eder. Dikiş iplikleri eğilip bükülmelere karşı maksimum
dayanıklı olması gerekmektedir.
İpliklerin dikim için seçilmesi sırasında dikiş ipliklerinin ısıya dayanıklılığı da
göz önüne alınmalıdır. Yüksek hızlı makinelerde hızlı işlem sırasında
sürtünmelerden dolayı hem iğne hem de dikiş ipliği ısınmaya maruz kalır. Bu da
düşük erime sıcaklığına sahip dikiş ipliklerinin kolayca erimesine ve kopmasına
neden olur. Bundan dolayı hazır giyimde dikiş ipliği seçerken makinenin çalışma
parametreleri ile birlikte ipliğin bu parametrelere uygunluğuna da dikkat
edilmelidir.
Dikiş iplikleri yüksek esnekliğe sahip olmamalıdır. Yüksek elastikiyet
derecesine sahip iplikler dikiş işlemi sırasında çekilerek uzar, sonra normal duruma
dönerler. Bunun sonucu olarak dikişte iplik daim gergin hâlde kalır ve bu da dikişin
mukavemetinin düşmesine getirir. Eğer ipliğin elastikliği çok yüksek olursa bir
müddet sonra çekilerek uzamış ipliklerin deformasyonu geri dönüşecek ve dikişin
ölçüsü değişecektir. Elastik ipliklerin bu özelliğinden büzgülü dikişlerin
oluşturulmasında faydalanılır.
Dikiş ipliklerinin seçimi sırasında onların mukavemeti de dikkate alınır.
Mukavemeti düşük iplikler düşük hızlı makinelerde kullanılır ve bunlardan
kullanım sürecinde gerilmelere maruz kalmayacak ürünlerin dikilmesinde
yararlanılır. İki ve çok iplikli dikiş makinelerinde maliyeti düşürmek amacıyla yük
taşımayan ipliklerin mukavemeti yük taşıyan ipliklere göre daha düşük seçilebilir.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10


269
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

Dikiş ipliklerinin önemli özelliklerinden biri de ısının, nemin ve mekanik


kuvvetlerin etkileri altında uzaması ve birçok durumlarda bu etkilerin aradan
kalkmasından sonraki kısalmasıdır. Dikiş ipliklerinin uzaması kumaşın uzamasını
karşılayabilecek derecede olmalıdır. Aksi takdirde dikişlerin bozulması tehlikesi
ortaya çıkar. Dikiş ipliklerinin çekme derecesi de kumaşın çekme derecesine uygun
olmalıdır. Dikiş ipliklerinin çekme derecesi kumaşın çekme derecesinden fazla
olduğunda çekmeden sonra iplik dikişte gergin vaziyette kalır ve bu da dikişin
mukavemetinin düşmesine neden olur. Kumaşın çekme derecesi ipliğinkinden
fazla olduğunda ise dikişte bir gevşeklik oluşur ve bu da dikiş mukavemetini
düşürür.
Dikiş ipliklerinin aşınma derecesi de iplik seçiminde önem taşımaktadır.
İplik, birleştirdiği kumaştan daha hızlı aşınmamalıdır. Burada mümkün olan tüm
aşındırıcı şartlar, yani güneş ışınlarının, havanın, sıcaklığın, nemin, terin, yıkama
maddelerinin, kimyasal temizleyicilerin, buharın vs. etkileri dikkate alınmalıdır.
Dikiş ipliklerinin renk dayanımı da önemli şartlardandır ve ipliklerin
seçilmesi sırasında onların renginin güneş ışınlarının, havanın, nemin, terin
etkilerine, yıkamaya ve kimyasal temizlemeye karşı dayanımı dikkate alınır.
İpliklerin zaman içinde rengini kaybetmesi, mamulde kumaştan daha erken
solmamak üzere kullanım sürecinde mamulün estetik görünümü açısından önem
taşımaktadır.

Yapışkanlar
Giyim üretiminde yararlanılan birleştirme malzemelerinden biri de
yapışkanlardır. Yapışkan birleştirici gibi iki malzeme katmanı arasına yerleştirilerek
adezyon ve kohezyon sayesinde bir birleşme oluşturur ki buna yapışkan birleşmesi
denir.

Yapışkan birleşmelerinin kullanımı


Yapışkan birleşmelerinin kullanımı iplik birleşmeleri ile kıyasta daha ucuza
mal olmakla birlikte giysilere güzel dış görünümü sağlamaktadır. Yapışkan
birleşmeleri iplik birleşmelerine alternatif olarak geliştirilse de kullanım alanı iplik
birleşmelerine göre daha dardır.

Yapışkan birleşmeleri Hazır giyimde yapışkan birleşmeleri yaygın olarak giysi parçalarına veya
iplik birleşmelerine onların belirli kısımlarına ek özellikler kazandırmak veya form dayanımını temin
alternatif olarak etmek amacıyla, destek malzemelerini birleştirmek için, sus elemanlarını ve
geliştirilse de kullanım nişanları (simgeler, marka nişanları vs.) yapıştırmak için, deri hazır giyim
alanı iplik birleşmelerine
üretiminde iplik dikişlerine destek amacıyla uygulanmaktadır.
göre daha dardır.
İplik birleşmelerinin kullanımının uygun olmadığı durumlarda, örneğin
sızdırmaz birleşmeler talep edildiğinde veya birleştirilen malzemelerde iğne
deliklerinin oluşması istenmediğinde yapışkan birleşmelerinin kullanımı
alternatifsizdir.
Yapıştırma teknolojisinden hiç de her zaman yararlanmak mümkün değildir
ve bunun nedeni yapıştırılan malzemelerin bazı özellikleridir. Yapıştırma

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11


270
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

teknolojisinden aşağıdaki hâllerde yararlanılması mümkün değildir:

• Kumaş içeriğinde ısıya hassas liflerin oranı yeterince yüksek olduğunda,


• Kumaş boyası ısının etkisine karşı yeterince dayanıklı olmadığında,
• Kumaşın, ısının etkisiyle yüksek çekme oranı vermesi durumunda,
• Kumaşın bir veya her iki yüzünde sentetik kaplama olduğunda,
• Kumaşın içeriğinde metallik ipliklerin varlığı durumunda,
• Kumaşın yapıştırılacak yüzeyinde yapışkanın malzemeye nüfuz etmesini
zorlaştıran uzun havlar olduğunda.
Yapışkanlardan beklenen özellikler
Yüksek kaliteli yapışkan birleşmesi elde etmek için kullanılan yapışkanların
bazı özellikleri gerçeklemesi beklenmektedir:

• Yapışkan, birleşmeye gerektiğinden fazla sertlik, elastiklik ve mukavemet


vermemelidir.
• Yapışkan, yapıştırılan malzemelerin dış görünümünü bozmamalıdır
(malzemelerin yüzeyi düz ve kabarcıksız olmalıdır).
• Yapışkan, yapıştırmadan sonra malzemelerin yumuşaklığını bozmamalıdır.
• Yapışkan birleşmesinin oluşumu sırasında ve birleşme oluştuktan sonra
giyside istenmeyen kokular olmamalıdır.
• Büyük yüzeyler üzere yapıştırılmış malzemeler fizyolojik taleplere cevap
vermeli yani gereken hava, nem ve buhar geçirgenliğine sahip olmalıdır.
• Yapışkan, malzemelerin üzerine geçmemeli, onları kirletmemeli ve rengini
etkilememelidir.
• Yapışkan ve oluşturduğu birleşmeler yıkamaya, yıkama maddelerinin
etkisine, kimyasal temizlemeye dayanıklı olmalı, özellikleri -30...40°C
sıcaklık aralığında değişmemelidir.
• Yapışkan birleşmeleri kesime, dikime ve ütülenmeye yararlı olmalıdır.
• Yapışkan teknolojik ve ekonomik olmalı, üretime kolay uygulanabilmelidir.
• Üretimde yer alabilecek hataları aradan kaldırmak amacıyla yapışkanı
kolayca gidermek için her bir yapışkanın ucuz ve kolay kullanılabilen
çözücü maddesi olmalıdır.
Hazır giyimde kullanılan yapışkan maddeleri
Hazır giyim üretiminde giysi parçalarını yapıştırmak için genelde
termoplastik sentetik yapışkanlar kullanılır. Bunlardan en yaygın kullanılanları
polietilen, polyamid, polivinilklorür, polivinilasetat ve polyester yapışkanlarıdır.
Deri hazır giyimde kauçuk, poliüretan, polivinilklorür vs. doğal ve yapay
Hazır giyim üretiminde polimerlerin alkol, aseton, metil asetat vs. aktif çözücülerde çözeltileri
giysi parçalarını kullanılmaktadır.
yapıştırmak için genelde
Polietilen yapışkanları film, toz ve tekstil malzemeleri üzerine çekilmiş
termoplastik sentetik
yapışkanlar kullanılır. kaplama şeklinde kullanılır ve genelde kullanım sürecinde sık sık yıkanmalara
maruz kalacak ürünler için tavsiye edilir. Yüksek yoğunluklu polietilenin erime
sıcaklığı 125...135°C, yapışma sıcaklığı ise 160...190°C’dir. Düşük yoğunluklu
polietilenin erime sıcaklığı 105...115°C, yapışma sıcaklığı 130...160°C’dir. Çözücüsü

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12


271
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

toluendir.
Polyamid yapışkanları toz, ağ, tülbent ve tekstil malzemeleri üzerine
çekilmiş kaplama şeklinde kullanılır ve genelde üst giysiler kullanılır. Yünlü ve yarı
yünlü kumaşlarla daha iyi birleşme oluşturmaktadırlar. Erime sıcaklığı 110...130°C,
yapışma sıcaklığı ise 120...150°C’tir. Çözücüsü etil alkoldür. Diğer yapışkanlardan
farklı olarak suyun etkisi altında şişebilir ve hatta şişme sonucu birleşme kopabilir.
Geliştirilen formülleri yıkama ve kuru temizleme direnci gösterebilir.
Polivinilklorür yapışkanları film, toz, pasta ve tekstil malzemeleri üzerine
çekilmiş kaplama şeklinde kullanılır ve esasen kullanım sürecinde yıkanmalara
maruz kalacak ürünler için tavsiye edilir. Kimyasal temizlemeye dayanımı
düşüktür. Erime sıcaklığı 80...100°C’tir. Çözücüsü dibutilftalattır.
Polivinilasetat yapışkanları temiz ve şeffaf çözücülerde (etil asetat, tolüen,
alkol, aseton, trikloretilen) iyi çözülür. Sıvı polivinilasetat yapışkanları suda
dispersiyon şeklinde üretilmektedir. Böylede onlar sağlamlık için tehlikesizdir,
ucuza mal olur ve iyi yapışma sağlar. Aplikasyonlar vs. süs elementlerinin giysiye
yapıştırılmasında, erkek gömlekleri için yapışkanlı tela üretiminde kullanılır.
120°C’de erir, suda iyi çözülür.
Polyester (polietilen tereftalat) yapışkanları toz şeklinde kullanılır ve esasen
üst giysilerin parçalarını yapıştırmak için tavsiye edilir. Erime sıcaklığı 115...120°C,
yapışma sıcaklığı ise 120...150°C’tir. 60°C sıcaklıkta yıkanmaya ve kimyasal
temizlenmeye dayanımlıdır. Çözücüsü etilen glikoldür.
Hazır giyim üretiminde sıvı, pasta, film, toz, tel, ağ, lif, iplik şeklinde çeşitli
yapışkan malzemeleri yaygın olarak kullanılmaktadır.
Sıvı yapışkanlar, yapışkan pastaları, yapışkan çözeltileri yapışkan
maddesinden, çözücüden ve katkılardan oluşturulmaktadır. Çözücü, temel
maddeyi çözerek sıvı hâlde yapışkan malzemesi elde etmek içindir. Temel maddeyi
Hazır giyim üretiminde ve katkıları iyi çözmesi, pahalı olmaması, kolayca kaldırılabilmesi, düşük kaynama
sıvı, pasta, film, toz,
sıcaklığına sahip olması çözücüden beklenen teknik özelliklerdir.
tel, ağ, lif, iplik
şeklinde çeşitli yapışkan Katkılar yapışkan malzemesine çeşitli özellikler kazandırmak için kullanılır.
malzemeleri yaygın Onlara dolgunlaştırıcılar, plastikleştiriciler, katılaştırıcılar, hızlandırıcılar,
olarak kullanılmaktadır.
yavaşlatıcılar, antistatikler, antiseptikler, emulgatörler, deodorantlar,
renklendiriciler, beyazlatıcılar, matlaştırıcılar vs. aittir.
Yapışkan filmleri 0,05...0,2mm kalınlığında olmak üzere çekme, sürme vs.
usullerle üretilmektedir.
Yapışkan tozları, taneleri 0,06...2,0 ve 0,2...0,4mm olmak üzere kimyasal ve
mekanik usullerle üretilmektedir. Kimyasal usulle yapışkan tozu üretimi yapışkan
maddesinin çözücüde çözülmesine ve sonra çözücünün buharlaştırılmasına
dayanmaktadır. Mekanik usul ise yapışkan maddesinin değirmende
öğütülmesinden başka bir şey değildir. Kimyasal usulle üretilmiş yapışkan tozu
taneciklerin formu ve ebatları açısından daha kalitelidir.
Yapışkan teli çekme usulü ile üretilir. Eriyik polimerin deliklerden çekilerek

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13


272
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

alınan tellerinden karışık bir şekilde bant oluşturulur ve kalandıra verilir. Alınmış
bant silikon kâğıda sarılır ve piyasaya bu şekilde sunulur. Yapışkan tellerinden
oluşturulan tülbendin yüzey üzere yoğunluğu 20g/m2 kadar olur.
Yapışkan ağı üzeri gravürlü baskı silindiri ile termoplastik yapışkan
maddesinin silikon kâğıt üzerine basılması yoluyla oluşturulur. Bant şeklinde
oluşturulan yapışkan ağı sonra kalandırdan geçirilir ve bu zaman ağın telleri birbiri
ile temas noktalarında yapışır.
Yapışkan lifleri esasen polyamidlerden çekme usulü ile üretilmektedir.
Çekilmiş liflerden yapışkan ipliği üretilir.
Yapışkan kaplamalı malzemeler daha yaygın kullanıma sahiptir. Bu
malzemeler dokuma, örme veya dokusuz kumaşların çeşitli yapışkan maddeleri
(sıvı yapışkan, yapışkan pastası, yapışkan ağı ve yapışkan tozu) ile kaplanması
yoluyla üretilir. Malzemenin yapışkanla kaplanması usulüne göre yapışkanın
malzeme üzerinde dağılımı sürekli, kesikli ve noktasal olabilir.
Yapışkan malzemeleri kumaşlara ütüler, presler ve tela yapıştırma
makineleri ile uygulanır.

Yapışkan malzemelerinin seçilmesi


Konfeksiyon üretiminde yapışkan malzemelerinin seçilmesi çok sayıda
faktörleri dikkate alarak gerçekleştirilmektedir. Görsel 11.4’te bu faktörler
gruplara ayrılmış şekilde yer almaktadır.

Hazır giyim üretiminde Yapışkan birleşmesinin


Amaca bağlı faktörler
yapışkan oluşturulması amacı
Yapışkan malzemeleri seçimini

malzemelerinin
seçilmesi çok sayıda • Kumaşın elyaf özellikleri
etkileyen faktörler

faktörleri dikkate alarak Yapıştırılan malzemelerle Kumaşın iplik özellikleri


gerçekleştirilmektedir. bağlı faltörler Kumaşın yapısı, dokuma ve
terbiye özellikleri

Yapışkana ve Yapışkan Yapışkanın termik özellikleri


malzemesine bağlı Yapışkanın malzeme ile uyumu
faktörler Yapışkan malzemesi tipi

Sıcaklık
İmalat şartları ile bağlı
Mekanik baskı
faktörler
Presleme süresi

Görsel 11.4. Yapışkan malzemeleri seçimini etkileyen faktörler


Üst giysiler için yüzeyi orta derecede tüylü, orta derecede esnek yapıya ve
gözeneklere sahip orta ağırlıklı kumaşlar çok iyi yapışkan birleştirmeleri
oluşturmaktadır. İnce kumaşlar yapışkan birleşmelerinde kullanılmaz çünkü
yapışkan kumaşın bir yüzünden diğer yüzüne geçebilir. Yüzeyi düz ve parlak olan
sık dokunmuş kumaşlar zor yapışmaktadır. Uzun havlı kumaşlar da iyi birleşme
oluşturamaz çünkü yapışkan sadece havlar arasında kaldığından oluşan
birleşmenin mukavemeti düşük olur. Düşük higroskopikliğe sahip ve hidrofop

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14


273
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

malzemeler yapışkan birleşmeleri oluşturmaz veya zor oluşturur.


Yapışkanın maddesi, özellikleri, miktarı ve kullanım şekli yapışkan
birleşmesinin kalitesini etkilemektedir. Her şeyden önce yapışkanın ısıl özellikleri
yapıştırılacak malzemelere uygun olmalıdır. Yapışkan maddesi öyle seçilmelidir ki
erime sıcaklığı yapıştırılacak malzemenin erime sıcaklığının altında olsun. Diğer
taraftan unutmamak gerekir ki iki malzemeyi yapışkanla birleştirmek için
İki malzemeyi yapışkanın eriyik durumda bu malzemelerin her ikisini ıslatması gerekmektedir.
yapışkanla birleştirmek Aksi takdirde birleşme oluşmaz. Yapışkanın miktarı birleşmenin mukavemetini
için yapışkanın eriyik olumlu yönde, sertliğini, elastikiyetini, hava ve nem geçirgenliğini ise olumsuz
durumda bu yönde etkilemektedir. Yapışkanın kullanım şekli acısından yapışkan tozu daha iyi
malzemelerin her birleşmeler vermektedir. Yüzeyi geometrik olarak muntazam bir şekilde yapışkan
ikisini ıslatması
tozu ile örtülmüş malzemeler yapışkan kaplamalı malzemelerden daha iyi
gerekmektedir
birleşmeler oluşturur. Üzeri tabaka şeklinde yapışkanla kaplanmış malzemeler
yüksek mukavemete sahip birleşmeler oluştursa da bu birleşmelerin sertliği
yüksek, elastikiyeti, hava ve nem geçirgenliği düşük olur.

•"Yapışkanın ısıl özellikleri yapıştırılacak malzemelere uygun


olmalıdır." yargısını dikkate alarak bozulma sıcaklığı 130°C olan
Bireysel
Etkinlik

malzeme için yapışkanın erime sıcaklığının en çok ne kadar


olması gereklidir?

Perçinler
Perçinler (holnitenler) eskiden beri kullanılan birleştirme malzemesidir. Eski
Türkler ve Moğollar deriden hazırlanmış eyer, at başlığı gibi ürünlerde, savaş
kıyafetlerinde iplik dikişine destek ve süs amacıyla metal perçin kullanırlardı.
Perçinin kumaştan yapılan giysilerde kullanımı 1873 tarihinde Levi Strauss ve
Perçinin hazır giyimde
Jacob W. Davis tarafından denim pantolonlara uygulanarak patentleştirilmesi ile
kullanımı 1873 yılında
denim pantolonlarla başlamıştır. Perçinler günümüzde giyim, çanta, ayakkabı, kemer vs. üretiminde
başlamıştır. birleştirme malzemesi ve dekoratif eleman gibi yaygın olarak kullanılmaktadır.
Perçin iki parçadan oluşmaktadır: kapak ve kapağın içine girecek bacak
(Görsel 11.5). Bacak kapak içerisinde eğilerek veya genişletilerek sıkı bir şekilde
kapağa tutunur ve birleştirilen malzemeleri bir arada tutar. Bunun için özel pense
veya pres kullanılmaktadır. Son dönemlerde vidalı perçinler de üretilmektedir.

Görsel 11.5. Perçin modelleri

Perçinler farklı renklerde, form ve çapta, farklı yüksekliklerde olabilir. Bazen


özel süslemelerle, taşlar ve boncuklarla işlenir. Perçinler tek taraflı ve iki taraflı
olur. Tek taraflı perçinin ters tarafı yassı, iki taraflı perçinin her iki taraflı şapkalı

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15


274
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

olur.
Perçinlerin seçimi yalnız rengi, formu ve stiline bağlı olarak
yapılmamaktadır. Burada en önemli faktör perçinin bacağının birleştirilecek
malzemelerin toplam kalınlığına uygun olmasıdır. Bunu temin etmek için perçinler
bacak yükseklikleri farklı olarak üretilir. Perçin şapkasının çapı da önemli
faktörlerdendir. Birleştirilecek malzemelerin toplam kalınlığı ne kadar çok ise
şapkanın bir o kadar geniş olması istenmektedir.
Perçinlerin farklı bir türü kuşgözü halkaları olarak adlanmaktadır. Bu
halkalar farklı çapta ve kalınlıkta üretilmek suretiyle teknolojik deliklerin
berkitilmesi, hava sirkülasyonunun temin edilmesi, bazen de görüntü oluşturmak
amacıyla kullanılmaktadır (Görsel 11.6a).

Görsel 11.6. Birleştirme ve bağlama malzemeleri: a – kuşgözü perçin, b – kanca,


c- kopça, d – kanca ve döngü bantları

TUTTURMA MALZEMELERİ
Tutturma amacıyla kullanılan malzemeleri giysileri bağlamak, geçici olarak
sabitleyerek form bütünlüğünü temin etmek ve böylece kullanımını kolaylaştırmak
içindir. Farklı türleri olan düğme, fermuar, çıtçıt, kanca, kopça, kanca ve döngü
bandı bu malzemelerdendir. Zamanında ilk ve uzun süre tek bağlama malzemesi
olarak kullanılan ip, artık çoktan fonksiyonlarının bir kısmını kemerlere, bir kısmını
düğme ve diğer bağlama malzemelerine devretmiş olsa da yine çeşitli varyantlarda
kullanılmaktadır.

Düğme
Düğmeler en geniş yayılmış bağlama malzemelerindendir ve çeşit açısından
çok zengindirler. Onları belirli alametlerine göre gruplandırmak mümkündür.
Amacına göre düğmeler kapama düğmesi, destek düğmesi ve süs düğmesi
gruplarına ayrılır. Kapama düğmesi ilikle birlikte kapama fonksiyonu taşımaktadır.
Düğmeler en yaygın
bağlama malzemesi Destek düğmesi kalın kumaşlardan üretilmiş giysilerde kapama düğmesine giysinin
olup kapama, destek ve ters tarafında destek amacıyla eklenir ve aynı iplikle dikilir. Süs düğmesi veya
süs amacıyla yalancı düğme sadece görüntü oluşturmak içindir ve bunun dışında hiçbir
kullanılmaktadır. fonksiyonu yoktur (Görsel 11.7).

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16


275
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

Görsel 11.7. Amacına göre düğme tipleri

Dikim usulüne göre düğmeler ikiye ayrılmaktadır: delikli düğmeler ve ayaklı


düğmeler. Delikli düğmeler iki üç ve dört delikli olur. Dikilen düğmelerin tamamı
düğme otomatları veya yarı otomatları ile dikilmektedir. Düğmeler için ilikler ilik
makinelerinde açılmaktadır.
Dikilen düğmelerin yanı sıra çakma düğmeler de kullanılmaktadır. Bu
düğmeler giysiye özel presle monte edilir.
Düğmeler farklı renklerde ve yapılarda üretilir. Ham maddelerine göre
boynuz, kemik, metal, plastik, ahşap vs. olabilir. Dış görünümüne göre sade ve
formlu, rölyefli, desenli, bitim işlemine göre süslemesiz ve süslemeli olur.
Kaplamasız ve kaplamalı düğmeler, sedef ve inci düğmeler de üretilmektedir.
Görsel 11.8’de farklı düğme varyantları verilmiştir.

Görsel 11.8. Farklı düğme çeşitleri

Düğmelerin seçiminde dikkat edilecek en önemli hususlar aşağıdakilerdir:

• Düğmenin tasarım ve stili giysinin tasarım ve stiline uygun olmalıdır.


• Düğmenin yapısı ve ağırlığı kumaşa uygun seçilmelidir.
• Düğmenin ebatları giysiye uygun seçilmelidir.
• Düğmeler giysinin kullanım sürecinde maruz kalacağı ortam şartlarına,
yıkama, ütüleme ve temizleme şartlarına uygun olmalıdır.
• Düğmenin tasarımı, rengi ve boyu giysinin kullanım amaçlarına,
kullanıcının cins ve yaş özelliklerine uygun seçilmelidir.
• İlik tasarım ve boy açısından düğmeye uygun yapılmalıdır.

Fermuar
Fermuar, bağlama malzemeleri arasında düğmeden sonra en yaygın
kullanılan malzemedir. 1851 yılında ABD’de icat olunsa da günümüzdeki şekli
alması yaklaşık 100 yıl sürmüştür.

Genel anlamıyla fermuar iç kesitine karşılıkları boş kalacak şekilde metallik

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17


276
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

veya plastik “dişler” veya ince spiral halkalar yerleştirilmiş iki adet paralel tekstil
esaslı şeritten oluşmaktadır. Fermuar bantları sürgü olarak adlandırılan bir eleman
yardımıyla açılıp kapanır (Görsel 11.9).

Görsel 11.9. Fermuar ve tipleri

Fermuarın açılıp kapanması sürgünün hareket yönüne bağlıdır. Sürgünün


ileri hareketi zamanı sağ ve sol şerit dişleri fermuar sürgüsünün arkasından birlikte
çıkar ve kilitlenirler, sürgünün geriye hareketi sırasında ise ön tarafından ayrılarak
Fermuarın açılıp çıkarlar ve fermuar açılır. Görsel 11.9’da fermuarların farklı şekilleri verilmiştir.
kapanması sürgünün
hareket yönüne
bağlıdır.
•Dişlerin toplam genişliği 6mm teşkil ettiğinde fermuar numarası 6'dır,
Örnek

8mm teşkil ettiğinde ise 8'dir vs.

Sürgüler kilitli ve kilitsiz olmak suretiyle farklı şekillerde yapılır. Fermuarın


uzunluğu, şeritlerin genişliği ve dişlerin genişliği farklı olabilir. Kilitli hâlde dişlerin
milimetre ile toplam genişliği fermuar numarasını ifade etmektedir.
Fermuarın seçimi giysinin amacına, tasarım üslubuna, rengine, formuna,
ağırlığına ve kumaşına göre gerçekleştirilmektedir.

Çıtçıt
Çıtçıt bağlama malzemesi olarak 1885 yılında Fransa’da icat edilmiş,
giyimlerde kullanımı ise 1903’de başlamış ve günümüzdeki şeklini almıştır.
Birbiri içine basılarak girecek ve tutunacak şekilde yapılmış biri çıkıntılı diğeri
oyuk iki parçadan oluşan çıtçıtın birkaç varyantı geliştirilmiştir (Görsel 11.10).

Görsel 11.10. Çıtçıt ve varyantları

Giysiye tutturulma açısından çıtçıtlar ikiye ayrılır: dikilen çıtçıtlar (Görsel


11.7b) ve preslenerek kumaşa tutturulan çıtçıtlar (Görsel 11.10a,c,d vs.). Tutturma

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18


277
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

yöntemi kumaşın mekanik özelliklerine ve kalınlığına bağlı olarak seçilir.


Çıtçıtlar kapak şekline göre yuvarlak, elips şeklinde, formlu, süslü, sade
olabilir. Genelde sportif karakterli üst giysilerde kullanılır. Ancak gömleklerde de
kullanım varyantları vardır (Görsel 11.10c).
Yaylı çıtçıtlar daha yaygın kullanıma sahiptir (Görsel 11.10d). Bu, onların
daha uzun süre ve daha kaliteli hizmet vermesine bağlıdır. Manyetik çıtçıtlar da
geliştirilmiştir. Bu çıtçıtlar daha çok çanta, cüzdan gibi ürünlerde kullanılsa da
giysilerde, özellikle deri giysilerde kullanımı vardır (Görsel 11.10e). Kılıf çıtçıtı
denilen çıtçıt türü ise daha çok cüzdan gibi aksesuarlarda kullanılsa deri Hazır
giyimde görüntü oluşturmak için uygulanmaktadır (Görsel 11.10f).
Çıtçıtların seçimi giysinin tasarımı ve stilinin yanı sıra kumaşın kalınlığını ve
mekanik özelliklerini de dikkate alarak yapılmaktadır.

Kanca ve kopça
Birbiri içine geçen bir erkek bir dişi iki parçadan oluşan kanca ve kopça gibi
bağlama malzemeleri basit yapıya sahiptir ve genelde etek, pantolon gibi
ürünlerde kullanılmaktadır (Görsel 11.7b,c). Kancaların bayan elbiselerinde de
kullanımı vardır. Basit ve elde yapılabilir olmalarından dolayı çok eski
dönemlerden beri kullanılmaktalar.

Kanca ve döngü bantları


Giysilerde kullanılan bağlama malzemeleri arasında tarihine göre “en genç”
bağlama tipi olsa da geniş yayılmıştır (Görsel 11.7d). Hazır giyim, ayakkabı, deri
ürünler ve teknik ürünlerde çok kullanılan bu malzeme 1943 yılında İsviçreli
mühendis George de Mestral tarafından icat edilmiştir. Mucidin kendisi bu
malzemeyi “Velcro”, yani “kadife” olarak adlandırmıştır. Buna göre de söz konusu
malzemeye velcro bantları da denir.
Türkiye’de kanca ve döngü bantları olarak bilinen bu bağlama malzemesi iki
şeritten oluşmaktadır ki birinin üzerinde mikro kancalar, diğerinin üzerinde ise
mikro ilmekler oluşturulmuştur. Şeritler yüz yüze dokunduklarında kancalar
ilmeklere geçer ve şeritleri bir arada tutarlar. Son derece yaygın kullanıma sahip
olsalar da velcro bantlarının kullanım ömrü uzun değildir. Özellikle kancalar çabuk
yıpranırlar.
Velcro bağlama şeritleri farklı renklerde ve genişliklerde üretilmektedir. Bu
malzemenin çalışma prensibine dayanarak başka tekstil esaslı bağlama
malzemeleri de geliştirilmiştir.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19


278
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

•BİRLEŞTİRME MALZEMELERİ
•Hazır giyimde birleştirme malzemeleri giysi parçalarını birbirine sabitleyerek
bir arada tutmak için kullanılmaktadır ve giysi üretiminde uygulanan
birleştirme yöntemlerine dayanarak geliştirilmiştir.
•DİKİŞ İPLİKLERİ
•Dikiş iplikleri giysi parçalarını birleştirmek için kullanılan birleştirme
malzemesidir.
•Dikiş İpliklerinin Sınıflandırılması: Dikiş iplikleri kullanım amacına, lif
içeriğine, yapısına, bükülmüş katların sayısına, büküm yönüne, terbiye
işlemlerine, kalınlığına göre sınıflandırılmaktadır.
•Dikiş İpliklerinin Seçilmesi: Hazır giyim ürünleri için dikiş ipliklerinin
seçilmesi birleştirilecek parçaların malzemesi, oluşturulacak dikiş ve
kullanılacak makine ile ilgili faktörleri dikkate alarak gerçekleştirilmektedir.
•Birleştirilecek Parçaların Malzemesi ile Bağlı Faktörler: Bu faktörlere
birleştirilecek malzemenin ipliklerinin lif içeriği ve geometrik parametreleri,
Özet

kumaşın sıklık ve yoğunluk parametreleri, rengi ve renk haslıkları, mekanik


ve fiziksel parametreleri aittir.
•Oluşturulacak Dikişle Bağlı Faktörler: Bu faktörlere yapılacak dikişin
karakteri, tipi, maruz kalacağı gerginlik, ve dikişin mekanik özellikleri aittir.
•Dikiş Makinesi ile Bağlı Faktörler: Bu faktörlere iğne gözü ve iğne
üzerindeki iplik kanallarının ebatları, ipliğin büküm yönü, makinenin çalışma
hızı ve ilmek tipi aittir.
•Dikiş İpliklerinden Beklenen Özellikler:
•Dikiş iplikleri Hazır giyim ürünlerinin üretimi ve kullanımı sırasında birçok
etkilere maruz kalır ki bunlar ipliklerin kısmen aşınmasına neden olur ve
dayanıklılığını azaltır. Buna göre de dikiş ipliklerinin üretimi sırasında onların
gelecekte maruz kalacakları etkiler göz önüne alınarak bir sıra talepleri
karşılayabilmesi temin edilir.
•YAPIŞKANLAR
•Yapışkan birleştirici olarak iki malzeme katmanı arasına yerleştirilerek
adezyon ve kohezyon sayesinde bir birleşme oluşturur ki buna yapışkan
birleşmesi denir.
•Yapışkan Birleşmelerinin Kullanımı: Yapışkan birleşmelerinin kullanımı iplik
birleşmeleri ile kıyasta daha ucuza mal olmakla birlikte giysilere güzel dış
görünümü sağlamaktadır.
•Yapışkanlardan Beklenen Özellikler: Yüksek kaliteli yapışkan birleşmesi
elde etmek için kullanılan yapışkanlara ve yapışkan birleşmelerine bir sıra
talepler sunulmaktadır.
•Hazır Giyimde Kullanılan Yapışkan Maddeleri: Hazır giyim üretiminde giysi
parçalarını yapıştırmak için en yaygın kullanılan yapışkan maddeleri
polietilen, polyamid, polivinilklorür, polivinilasetat ve polyesterdir.
•Hazır Giyimde Kullanılan Yapışkan Malzemeleri: Hazır giyim üretiminde
sıvı, pasta, film, toz, tel, ağ, lif, iplik şeklinde çeşitli yapışkan malzemeleri
yaygın olarak kullanılmaktadır.
•Yapışkan Malzemelerinin Seçilmesi: Hazır giyim üretiminde yapışkan
malzemelerinin seçilmesi amaca bağlı, yapıştırılan malzemeye bağlı,
yapışkan malzemesine ve imalat şartlarına bağlı faktörleri dikkate alarak
gerçekleştirilir.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20


279
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

Özet (devamı) •PERÇİNLER


•Perçinler eskiden beri kullanılan birleştirme malzemesidir. İki parçadan
oluşmaktadır: kapak ve kapağın içine girecek bacak. Bacak kapak içerisinde
eğilerek veya genişletilerek sıkı bir şekilde kapağa tutunur ve birleştirilen
malzemeleri bir arada tutar.
•TUTTURMA MALZEMELERİ
•Bağlama veya tutturmalık malzemeleri giysileri bağlamak, geçici olarak
sabitlemek ve böylece kullanımını kolaylaştırmak içindir. Farklı türleri olan
düğme, fermuar, çıtçıt, kanca, kopça, kanca ve döngü bandı bu
malzemelerdendir.
•Düğme: Düğmeler kapama, destek ve süs amacıyla kullanılır.
•Fermuar: Genel anlamıyla fermuar iki paralel yerleştirilmiş tekstil şeritten
oluşmaktadır ki onların iç kesitine “dişler” veya ince spiral halkaları
berkitilmiştir. Fermuar bantları sürgü olarak adlandırılan bir eleman
yardımıyla açılıp kapanır.
•Çıtçıt: Birbiri içine basılarak girecek ve tutunacak şekilde yapılmış biri çıkıntılı
diğeri oyuk iki parçadan oluşan çıtçıtın farklı varyantları geliştirilmiştir.
•Kanca ve kopça: Kanca ve kopça gibi bağlama malzemeleri basit yapıya
sahiptir ve genelde etek, pantolon gibi ürünlerde kullanılmaktadır.
•Kanca ve döngü bantları: Bu bağlama malzemesi iki şeritten oluşmaktadır ki
birinin üzerinde mikro kancalar, diğerinin üzerinde ise mikro ilmekler
yerleştirilmiştir. Şeritler yüz yüze dokunduklarında kancalar ilmeklere geçer ve
şeritleri bir arada tutarlar.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21


280
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi birleştirme malzemesidir?
a) Düğme
b) Kumaş
c) Deri
d) İğne
e) Yapışkan

2. Aşağıdakilerden hangisi bağlama malzemesi değildir?


a) Düğme
b) Perçin
c) Çıtçıt
d) Kanca ve döngü bantları
e) Kopça

3. Aşağıdakilerden hangisi hazır giyimde kullanılan yapışkan maddelerinden


değildir?
a) Polyester
b) Polietilen
c) Polivinil alkol
d) Polivinil asetat
e) Polyamid

4. Aşağıdakilerden hangisih giyimde kullanılan birleştirme yöntemi değildir?


a) Kaynak
b) Perçin
c) Dikme
d) Tasarlama
e) Yapıştırma

5. Aşağıdakilerden hangisi en kadim bağlama malzemesidir?


a) Düğme
b) Kemer
c) Çıtçıt
d) Kanca
e) İp

6. Aşağıdakilerden hangisi en eski birleştirme malzemesidir?


a) İp
b) Yapışkan
c) Ağaç
d) Dikiş ipliği
e) Velcro bantları

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22


281
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

7. Aşağıdaki birleştirme yöntemlerinden hangisi birleştirme malzemesi


kullanmaz?
a) Kaynak
b) Çizgi üzere yapıştırma
c) Yüzey üzere yapıştırma
d) Dikiş
e) Perçin

8. Aşağıdaki malzemelerden hangisi yapışkan birleşmesi için uygun değildir?


a) Uzun havlı kumaşlar
b) Yünlü kumaşlar
c) Gömleklik kumaşlar
d) Paltoluk kumaşlar
e) Deri

9. Aşağıdakilerden hangisi yünlü kumaşlarda kullanılan yapışkan maddesidir?


a) Polietilen
b) Polyester
c) Polivinilasetat
d) Polyamid
e) Polipropilen

10. Aşağıdakilerden hangisi bir bağlama malzemesi değildir?


a) Dikiş ipliği
b) Çıtçıt
c) Kanca ve döngü bantları
d) Kopça
e) Fermuar

Cevap Anahtarı
1.e, 2.b, 3.c, 4.d, 5.e, 6.d, 7.a, 8.d, 9.d, 10.a

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23


282
Bilimsel Araştırmada Veri Toplama

YARARLANILAN KAYNAKLAR
Paşayev, N. (2013). Konfeksiyon Teknolojisi. Kayseri: Buta Medya Yayınları.
Paşayev, N. (2008). Genel Konfeksiyon Teknolojisi. İstanbul: Birsen Yayınevi.
Yakartepe, M., Yakartepe, Z. (1992). Tekstil ve konfeksiyon ansiklopedisi. İstanbul,
Tekstil Araştırma & Danışmanlık Merkezi.
Gerry, C. (2006). Introduction to clothing manufacture. Blackwell Publıshıng Ltd.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24


283
DESTEKLEME MALZEMELERİ

• Destekleme Malzemeleri TEKSTİL MALZEME


• Form Veren ve Formu Koruyan
BİLGİSİ
İÇİNDEKİLER

Destekleme Malzemeleri
• Hacim Veren Destekleme Prof. Dr. Neşe Yaşar
Malzemeleri
• Yardımcı Destekleme ÇEĞİNDİR
Malzemeleri

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;


• Destekleme malzemelerinin
görevlerini estetik, fiziksel ve
HEDEFLER

fizyolojik açılardan sıralayabilecek,


• Giysi destekleme malzemelerini
amaçlarına göre doğru ve tam
olarak tanımlayabilecek,
• Giysi türlerine ve çeşitlerine göre
malzemelerin, hangi amaç ve
hangi koşullarda nasıl
kullanıldığını örnekleriyle
açıklayabileceksiniz.
ÜNİTE

12
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Destekleme Malzemeleri

Estetik
DESTEKLEME
MALZEMELERİNİN Fiziksel
GÖREVLERİ
Fizyolojik

Ağırlık

Astar

Balen
FORM VEREN VE
FORMU KORUYAN
Eva
DESTEKLEME
MALZEMELERİ
Çamaşır Kolası
DESTEKLEME MALZEMELERİ

Tela

Ütüler

Elyaf

Gren

Kauçuk

HACİM VEREN Misina


DESTEKLEME
MALZEMELERİ Pedler

Sünger

Tahta Pamuk

Tül

Dekoratif
Kumaşlar

YARDIMCI Şeritler
DESTEKLEME
MALZEMELERİ Tutturma Araç ve
Gereçleri

Giysi Parçaları

285
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
Destekleme Malzemeleri

GİRİŞ
Moda tasarımı şemsiye bir kavram olmasına rağmen, çoğunlukla giysi
tasarımı ve üretimi sürecini referans almaktadır. Bu ünitede verilecek bilgiler de
aynı bakış açısıyla, giysi üretimi üzerinden anlatılacaktır.
Destekleme malzemeleri ve bu malzemelerin form oluşumundaki katkısının
anlatılacağı bölümde; destekleme kavramından kastedilen, giysinin estetik, fiziksel
ve fizyolojik açıdan istenen ve beklenen nitelikleri kazanmasını sağlamaktır. Bu
nitelikler, estetik açıdan kullanıcıda satın alma ve kullanma isteği yaratan
görünümü; fiziksel açıdan yer çekimine karşı koyan, hareket rahatlığı olan, vücuda
uygun giysiyi; fizyolojik açıdan ise konforlu ürünü ifade eder. Kaliteli ürün,
birbiriyle dönüşümlü olarak çalışan: malzeme, form, üretim teknolojisi ve meslek
sırlarının (know how) ustalıkla harmanlanmasından oluşur.
Bu ünitede, öncelikle, destekleme malzemelerinin estetik, fiziksel ve
fizyolojik açıdan görevleri sıralanacaktır. Sonra, yine üç temel başlık altında
destekleme malzemeleri tanıtılacak, her malzemenin görevi, nerelerde, hangi
amaçlarla ve nasıl kullanıldıkları örneklerle açıklanmaya çalışılacaktır.

DESTEKLEME MALZEMELERİ
Görsel 12.1’de özetlendiği üzere destekleme malzemelerinin görevleri
estetik, fiziksel ve fizyolojik olmak üzere üç başlıkta sıralanabilir.

Vücut simetrisini Giysinin yer çekimine Kumaşın


Fiziksel Açıdan

Fizyolojik Açıdan
Estetik açıdan

sağlamak, karşı koyma gücünü bakterilere karşı


Vücudun istenen artırmak, dayanıklılığını
biçimi almasına Giysinin fiziksel artırmak,
yardımcı olmak, fonksiyonlarını Giysinin iklim
Giysinin istenen güçlendirmek, şartlarına
biçimi kazanmasını Giyside kullanılan uyumunu
sağlamak, malzemeleri sağlamak,
Vücudun ve sabitlemek, Giysinin, soğuk,
giysinin dengeli pekiştirmek, sıcak, nem, ısı
görünmesini Giysinin şeffaflığını iletimi ya da
sağlamak, azaltmak, tutumu gibi
mahremiyetini termo-fizyolojik
Ürünün daha fonksiyonlarını
güzel ve kaliteli sağlamak,
artırmak.
görünmesini Ürünün üretim sürecini
desteklemek, kolaylaştırmak,
Ürünün üretim, Ürünün kullanım,
kullanım, saklama, temizleme ve saklama
temizleme sürecindeki
aşamalarında mukavemetini
formunu artırmak,
korumasına ve Ürün yaşam süresinin
muhafaza uzamasına destek
etmesine yardımcı olmak.
olmak.

Görsel 12.1. Giysi Destekleme Malzemelerinin Görevleri

286
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Destekleme Malzemeleri

Giysi destekleme malzemelerinin görevleri; istenen ve beklenen nitelikte


olmak koşuluyla,
Estetik açıdan;
• Vücut simetrisini sağlamak,
• Vücudun istenen biçimi almasına yardımcı olmak,
• Giysinin istenen biçimi kazanmasını sağlamak,
• Vücudun ve giysinin dengeli görünmesini sağlamak,
• Ürünün daha güzel ve kaliteli görünmesini desteklemek,
Giysi destekleme
malzemelerinin • Ürünün üretim, kullanım, saklama, temizleme aşamalarında formunu
görevleri; istenen ve korumasına ve muhafaza etmesine yardımcı olmaktır.
beklenen nitelikte Fiziksel Açıdan;
olmak koşuluyla, estetik • Giysinin yer çekimine karşı koyma gücünü artırmak,
görünüm, fiziksel uyum • Giysinin fiziksel fonksiyonlarını güçlendirmek,
ve fizyolojik konfor
• Giyside kullanılan malzemeleri sabitlemek, pekiştirmek,
sunmaktır.
• Giysinin şeffaflığını azaltmak, mahremiyetini sağlamak,
• Ürünün üretim sürecini hızlandırmak,
o Kumaşın rahat kesimini desteklemek,
o Kumaşın dikilebilirliğini, ütülenebilirliğini kolaylaştırmak,
o Kumaşın kendini bırakma gibi yüzeye bağlı olumsuz özelliklerini en aza
indirmek,
o Dikim sürecindeki statik elektriklenmeyi azaltmak,
o Dikişlerin mukavemetini artırmak,
o Boya, baskı vb. işlemleri kolaylaştırmak,
• Ürünün kullanım, temizleme ve saklama sürecindeki mukavemetini
artırmak,
o Yıkamaya karşı dayanıklılığı artırmak,
o Vücut hareketleriyle boyutsal değişime uğrayan giysinin eski boyutuna
geri dönmesine katkı sağlamak,
o Islak-kuru sürtünmeye karşı dayanıklılığı artırmak,
o Kumaşın buruşukluğunu azaltmak,
o Ürünün kullanım amacına göre giyilip çıkarılması esnasında kayganlığı
azaltmak veya artırmak,
o Kullanım sürecinde kopma, yırtılma, patlama, delinme, yanma, gerilme
vb. durumlara karşı ürün direncini artırmak,
o Giyme sırasındaki statik elektriklenmeyi azaltmak,
o Leke tutmama özelliği kazandırmak,
• Ürün yaşam süresinin uzamasına destek olmaktır.
Fizyolojik Açıdan;
• Kumaşın bakterilere karşı dayanıklılığını artırmak,
• Giysinin iklim şartlarına uyumunu sağlamak,
• Giysinin, soğuk, sıcak, nem, ısı iletimi ya da tutumu gibi termo-fizyolojik
fonksiyonlarını artırmaktır.

287
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Destekleme Malzemeleri

Destekleme malzemeleri, ilk amaçları göz önünde tutularak; form veren ve


formu koruyanlar; hacim verenler ve yardımcı malzemeler olarak ayrı başlıklarda
gruplanmıştır.
Giysiye form veren destekleme malzemelerinin başında; ağırlık, astar, Eva,
balen, çamaşır kolası, tela ve ütüler gelmektedir.
Giysiye hacim veren malzemeler; Elyaf, gren, kauçuk, misina, pedler, sünger,
tahta pamuk ve tül olarak sıralanabilir.

Ağırlık, abiye giysilerin Diğer yardımcı destekleme malzemeleri ise dekoratif kumaşlar, şeritler,
etek uçlarının dik ve tutturma araç ve gereçleri ile giysi parçalarıdır.
düzgün durmasını Giysiye istenen ve beklenen niteliklerin kazandırılmasında, birçok doğal ve
sağlayan destek
yapay malzeme kullanılmaktadır. Malzeme ile giysi birbirini bütünleyen temel
malzemesidir.
unsurlardır. Bu sebeple, destekleme malzemelerinin görevleri, hem giysi hem de
kumaşa yönelik verilmiştir. Ancak, kumaşı sabitleyen, güçlendiren malzemelerin
tekstil kimyası konusuna giren kısmına değinilmeden, yalnızca giysi formunu
destekleyen malzemelerden bahsedilecektir.

FORM VEREN VE FORMU KORUYAN DESTEKLEME


MALZEMELERİ
Ağırlık
Görsel 12.2’de örnekleri verilen giysilerin etek ucu payları içine yerleştirilen
farklı boyut ve şekillerdeki plastik ya da metal ağırlıklardır. Abiye giysilerin etek
uçlarının dik ve düzgün durmasını sağlayan destek malzemesidir.

Görsel 12.2. Farklı Büyüklüklerde Etek Ucuna Dikilen Ağırlık Örnekleri

Astar
Astar, giysi konforu yaratmak ve formu desteklemek için kullanılan yardımcı
kumaşlardır. Astar, giysinin türü, çeşidi, performansı, kalite özellikleri, tasarım ve
kullanım amacı, üretim şekli ve sürecine bağlı olarak ana kumaşın aynı ya da zıt
Astar, tela gibi giysi renginde seçilir. İpek, pamuk, viskon, polyester, naylon asetat, triasetat, rayon,
konforu yaratmak ve floş, strech veya bunların karışımından elde edilir. Görsel 12.3’te verilen
formu desteklemek için astarlamanın amaçlarına bağlı olarak astardan beklenen temel özellikler, istenen
kullanılan yardımcı
nitelikte ve kalitede giysi formunun ve konforunun oluşmasını sağlar.
malzemelerdir.

288
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Destekleme Malzemeleri

Görsel 12. 3. Astarlamanın Amaçları ve Astardan Beklenen Temel Nitelikler


Astarla giysi destekleme teknikleri
Astarla giysi destekleme teknikleri dört şekilde uygulanmaktadır. Bunlar;
Bütün bedeni astarlama, yarım bedeni astarlama, bölgesel astarlama ve portatif
astarlamadır. Görsel.12.4’te yarım ve tüm bedeni astarlanmış iki ceket verilmiştir.

Görsel 12.4. Yarım ve Tüm Bedeni Astarlanmış İki Ceket

Balen
Balen, kadın iç ve dış giyiminde, her iki cinsin korse gibi özel amaçlı
giysilerde dikiş payları veya kanalları içine sokulan demir veya plastikten yapılmış
şerit ya da çubuktur (Görsel 12.5). Şerit balenler, gelinlik gibi özel gün giysilerinde
hacimli, sert ve dik formların oluşturulmasında ve muhafazasında kullanılır.
Çubuk balenler, sütyen, büstiyer, özel gün giysileri, postür düzeltici korse
gibi özel amaçlı koruyucu giysilerde dik ve sert bir form yaratmaya ve bu formu
korumaya yarar.

Balen, kadın
giyiminde kullanılan
demir ve plastikten
yapılmış şerit ve
çubuklardır. Görsel 12.5. Şerit ve Çubuk Balen Örnekleri

289
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Destekleme Malzemeleri

Görsel 12. 6’da verilen balen kullanmanın amaçlarına bağlı olarak balenden
beklenen temel özellikler, istenen nitelikte ve kalitede giysi formu ile giysi
konforunun oluşmasını sağlar.

Görsel 12. 6. Balen Kullanmanın Amaçları ve Balenden Beklenen Özellikler

Eva
Etilen Vinil Asetat kelimelerinin baş harflerinin kısaltmasıdır, esneklik ve
dayanıklılık özelliği yüksek köpük malzemedir. Hem form hem destek malzemesi
olarak kullanılır (Görsel 12.7).

Görsel 12.7. Eva İle Hazırlanmış İç Büstiyerler

Çamaşır Kolası
Bitkisel, hayvansal ve kimyasal içeriklerden imal edilen suda eriyen toz ya da
sprey olarak pazarlanan sabitleme malzemesidir (Görsel 12.8).

Tela, yapışkanlı ya da
yapışkansız olarak iki
farklı şekilde
hazırlanan, ana kumaş Görsel 12.8. Suda Eriyen Jelatin (üst) ve İpek Kolası (alt)
ile astar arasına
Özellikle giysilerin yaka, manşet, etek ucu gibi kısımlarının net, sert ve
yerleştirilerek kullanılan
dokuma, örme veya formlu durmasını sağlar. Başka bir ifadeyle kolanın görevi, kumaşı sertleştirmek,
dokusuz kumaşlardır. giysinin yıpranmasını önlemek, ürün yaşam ömrünün uzamasını desteklemektir.
Geçmişte oldukça sık kullanılan toz kolanın günümüzde kullanımı azalmış, yerini
sprey şeklinde satılan hazır kolalar almıştır. Su içinde eritilen veya spreyle
kolalanan giysi parçaları, ütü ile kurutur. Böylece formun sertleşmesi sağlanır.

290
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Destekleme Malzemeleri

Tela
Yapışkanlı ya da yapışkansız olarak iki farklı şekilde hazırlanan, ana kumaş ile
astar arasına yerleştirilerek kullanılan dokuma, örme veya dokusuz kumaşlardır
(Görsel 12.9). Giysi destekleme malzemelerinin ilk sıralarında yer alır. Tela, giysiyi
oluşturan ana yüzeyin türü, çeşidi, performansı, kalite özellikleri, tasarım ve
kullanım amacı, üretim şekli ve sürecine bağlı olarak birbirine yakın
malzemelerden seçilir. Bazı telalar astar ve kumaş arasına yerleştirilirken bazıları
kumaşın birbirine yapışması için çift taraflı yapışkan görevi (Görsel 12.9. sol)
üstlenirler. Metre, tabaka ya da şerit şeklinde satışa sunulurlar.

Görsel 12.9. Çeşitli Tela Örnekleri

Görsel 12. 10’da verilen tela türleri, kullanım amaçlarına bağlı olarak
teladan beklenen temel özellikler, istenen nitelikte ve kalitede giysi formunun
oluşumu, sabitlenmesi, muhafazası ve konforunu sağlar.

Görsel 12.10. Tela Türleri, Telalamanın Amaçları ve Teladan Beklenen Özellikler

•Tüm cekete yapışkan tela kullanımı, bütün bedeni telalamaya,


•Sırt, göğüs, kol oyuntusu telası, yarım beden telalamaya,
Örnek

•Roba, korsaj, cep ağzı, etek cu şerit telası, bölgesel telalamaya


örnektir.

291
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Destekleme Malzemeleri

Telayla giysi destekleme teknikleri


Telayla giysi destekleme teknikleri üç başlıkta toplanabilir. Bunlar; Bütün
bedeni telalama, yarım bedeni telalama ve bölgesel telalamadır (Görsel 12.11).

Görsel 12.11. Farklı Şekillerdeki Beden Telalama Örnekleri

Ütüler
Ütüler, giysiyi oluşturan yüzey veya malzemeleri;

• Isı, basınç ve buhar verme yoluyla düzeltmek ve sabitlemek,


• Birbirine yapıştırma ve pekiştirme yoluyla güçlendirmek,
• İplik yönlerini ısı, basınç ve buhar yoluyla esneterek, yedirerek,
değiştirerek forma sokmak gibi farklı işlemlerin gerçekleştirilmesinde
kullanılırlar.

HACİM VEREN DESTEKLEME MALZEMELERİ


Temel amaçları manken hazırlama, giysiye hacim kazandırarak form verme,
formu destekleme ve formu koruma amaçlı kullanılan malzemelerdir.
Hacim veren destek malzemelerinden beklenen özellikler;

• Dayanıklılık,
• Yıkanabilirlik,
• Nem çekme ve hızlı kuruma,
• Basınç, ısı ve neme karşı formunu koruma,
• Uzun süreli kullanıma uygunluktur.

Elyaf
Elyaf, lifin çoğulu olup
esnek, birbirine Elyaf, “lif”in çoğulu olup esnek, birbirine yapışma özelliği yüksek lif
yapışma özelliği yüksek topluluğudur (Gürcüm,2005). Renkli veya renksiz; hayvansal, bitkisel, madensel ve
lif topluluğudur.
yapay olmak üzere birçok türü mevcuttur. Isı yalıtımı en yüksek elyaf sıralaması:
bitkisel, polyester, hayvansal ve madensel olarak sıralanmaktadır. Nem çekme

292
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Destekleme Malzemeleri

özelliği ise hayvansal ve bitkisel elyaflarda daha yüksektir. Günümüzde genellikle


maliyetinin düşük olması ve kolay erişim nedeniyle akrilik elyaflar sıkça tercih
edilmektedir. Ancak, kullanılacak giysi türü ve amacına bağlı olarak seçilecek
elyafta değişmektedir. Akrilik elyaf; silikon elyaf, boncuk elyaf ve metrelik vatka
elyaf olarak üç şekilde pazarlanmaktadır. Görsel 12.12’de adımlarla örnek
uygulaması verilen manken doldurma işlemlerinde ilk sırada tercih edilir.

Görsel 12.12. Elyafla Manken Kaplama

Gren
Gelinlik, nişan elbisesi gibi abiye giysilerin özellikle etek ucu kısımlarının
dik, düzgün ve hacimli durmasını sağlayan sabitleme ve form verme malzemesidir.
Çeşitli renklerde ve farklı seçeneklerde genişlikleri olan tül görünümündeki
sert dokumadır. Kumaş genişliğinde olanlarına piyasada “sineklik” adı
verilmektedir (Görsel 12.13).

Görsel 12.13. Kumaş (Sineklik) ve Şerit Gren

Kauçuk
Esneklik ve dayanıklılık özelliği yüksek doğal veya yapay içerikli dolgu ve
destek malzemesidir.

Misina
Misina, saydam özellikteki sentetik ipliktir. Kadın giyiminde gelinlik gibi özel
gün giysilerinin kol ucu, yaka ucu, etek ucu gibi kısımlarının volanlı formda ve dik
Misina, saydam durmasını sağlayan destek malzemesidir (Görsel 12.14). Giysi türü, kullanım yeri
özellikteki sentetik ve özelliğine göre değişkenlik gösteren kalınlıkları mevcuttur.
ipliktir.

293
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Destekleme Malzemeleri

Görsel 12.14. Misina

Pedler
Ped, giysinin omuz, göğüs, kol altı ve kalça kısımlarında kullanılan, elyaf,
pamuk, sünger, köpükten yapılan destek malzemesidir. Görsel 12.15’te verilen
görevlere bağlı olarak pedlerden beklenen temel özellikler, istenen nitelikte ve
kalitede giysi formu ve konforunun oluşmasını sağlar.

Görsel 12. 15. Pedlerin Görevleri ve Pedlerden Beklenen Temel Özellikler

Giysi türüne, çeşidine, kullanılacak bölümün boyutuna göre; küçük, orta,


büyük seçenekleri mevcuttur. Kullanım amacına göre farklı kalınlık ve şekil
seçenekleri bulunmaktadır. Hazır olarak pazarlananları, beyaz, siyah ve krem
rengindedir.

Vatka (Omuz Pedi)


Pamuk, keçe, köpük, sünger, vb. gereçlerden omuzlar için hazırlanan yarım
ay veya kaşık şeklindeki destek malzemesidir (Görsel 12.16). Öncelikle takım
elbiseler olmak üzere erkek ve kadın üst ve dış giyiminde, omuz hattını yükselterek
belirginleştirmek, giysi ve vücut siluetini değiştirmek, vücudu ve giysiyi dengede
tutmak gibi amaçlar için kullanılır. Hazırlanış şekline göre elde veya makinede
yapılır. Vatka boyutları, giysi ve vücut boyutlarına göre değişkenlik gösterir.
Kullanıldığı giysi türüne, omuz özelliğine, kol türüne göre dikdörtgen, yarım daire,
üçgen veya reglan kollar için kaşık şekillerinde hazırlanabilirler.

294
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Destekleme Malzemeleri

Pedler, giysinin omuz,


göğüs, kol altı, kalça Görsel 12. 16. Farklı Omuz Vatkası Örnekleri
kısımlarında kullanılan
destek malzemeleridir. Vatka Makinesi: Köpük ve sünger gibi sentetik malzemelerden elde edilen
vatkaların yapımında kullanılan makinedir. Teknolojik donanımına bağlı olarak
farklı özelliklerde vatka üretebilir.

Göğüs Kapı (Göğüs Pedi)


Pamuk, keçe, köpük, sünger, vb. gereçlerden göğsün dolgun ve dik ve net
görünümü için hazırlanan tam daire, yarım daire, koni veya kaşık şeklindeki dolgu
ve destek malzemesidir. Öncelikle sütyen, büstiyer olmak üzere (Görsel 12.17)
kadın iç ve dış giyiminde kullanılır.

Görsel 12. 17. Sütyen içi kapları

Kalça Yastığı (Kalça Pedi)


Kadın giyiminde vücudun alt kısmında kullanılmak üzere pamuk, keçe,
köpük, sünger, vb. gereçlerden hazırlanan yastığı andıran destek malzemesidir.
Öncelikle kadın giyiminde özel gün elbiselerinde, üst ve dış giysilerin kalça
hattının, belirgin ve hacimli görünümü için kullanılır. Yastık boyutları, giysi ve
vücut boyutlarına göre değişkenlik gösterir. Kullanıldığı giysi türüne, kalça
özelliğine, eteğin hacmine göre dikdörtgen, salam, tam veya yarım ay şekillerinde
hazırlanabilir.
Görsel 12.18’de soldaki görselde, farklı postür problemleri olan bireylere
yönelik vücut formu oluşturmak için kullanılan sırt, kalça ve karın destek pedleri;
sağdaki görselde ise medikal giysilerde kullanılan kalça pedlerinden örnekler
verilmiştir.

295
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Destekleme Malzemeleri

Görsel 12.18. Farklı Postür Problemleri İçin Vücut Formu Hazırlamada Kullanılan Pedler
(sol) ve Medikal Giysilerde Kullanılan Kalça Pedleri (sağ)

Görsel 12.19. Türlerine Göre Destek Pedlerinin Görevleri

Koltuk Altı Pedi (Ter Pedi)


Kadın ve erkek giyiminde koltuk altında kullanılmak üzere, pamuk, elyaf,
sünger, vb. gereçlerden hazırlanan tam daire, yarım daire, oval şekillerdeki destek
malzemesidir. Daire şeklindeki petler ortadan ya da işaretli hattan katlanarak kol
altına yerleştirilirler. Terleme ile oluşacak estetik, fiziksel ve fizyolojik
deformasyonları önlerler.
Yapışkanlı ve yapışkansız türleri mevcuttur. Yapışkansız ve yıkanabilen
türleri, askı şeklindeki biyelerinden sütyen askısına geçirilerek kullanılırlar. Tek
kullanımlık yapışkan yüzeyli olanların koruyucu kâğıdı kaldırılarak giysiye
yapıştırılırlar. Kullanılacak giysinin türü ve niteliğine, pedlerin özelliklerine göre
kalınlık ve boyutları farklılık gösterirler. Görsel 12. 19’da türlerine göre dört farklı
Koltuk altı pedleri, destek pedinin görevleri topluca verilmiştir.
terlemeyle oluşacak
deformasyonu önler. Destek pedlerinden beklenen özellikler şöyle sıralanabilir:

• Sağlamlık,
• Dayanıklılık,
• Yıkanabilirlik,

296
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Destekleme Malzemeleri

• Hızlı kuruma,
• Düşük seviyede boyutsal değişim (çekme, esneme, sarkma, çökme vb.),
• Kolay kullanılabilirlik.

•Siz de internet kaynaklarını kullanarak destekleme pedleri


hakkında daha fazla bilgi edinebilir ve görselleri inceleyebilirsiniz.
Bireysel
Etkinlik

Sünger
Esneklik ve su emme özelliği yüksek, doğal ya da yapay içerikli dolgu ve
destek malzemesidir.
Kauçuk, pamuk vatka, sünger, silikon ve boncuk elyaflar; ceket, kaban,
manto gibi dış üst giysilerde destek pedlerinin yapımında, manken hazırlamada;
Metrelik vatka silikonlar; dış giysi pedlerini kaplama, beden formunu
sabitleme, destekleme, hazırlanan mankenleri kaplama aşamalarında kullanılırlar.

Tahta Pamuk/Pamuk Vatka


Pamuk lifinden üretilen birbirine bağlanma özelliği yüksek elyaftır.

Tül
İpek, naylon veya polyester liflerinden üretilen ince ve hafif ağdır. Görsel
12.20’de özellikle kadın giyiminde özel gün giysilerinde ana malzeme, yardımcı ve
hacim veren destek malzemesi olarak kullanılan tül örnekleri verilmiştir.

Görsel 12.20. Tül Örnekleri

•Gelinlik bedenlerinde, dantel, gipür gibi süsleme gereçleri şeffaf tül üstüne
monte edilir.
•Abiye giysilerin kol, yaka gibi kısımlarında kullanılan renkli tüller, vücudu
Örnek

kapatarak mahremiyeti sağlar.


•Ten rengindeki tülden hazırlanan bedenler, omuz dikişi olmayan sırtı açık,
büstiyerli elbiselerin fizik açıdan daha rahat kullanılmasına destek olur.

297
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Destekleme Malzemeleri

YARDIMCI DESTEKLEME MALZEMELERİ


Dekoratif Kumaşlar
Dekoratif kumaşlar, estetik açıdan giysinin daha şık ve lüks görünmesine,
giysi mahremiyetine; fiziksel açıdan roba, korsaj, etek ucu, kol ucu, yaka kenarı
veya çevresi gibi giysi parçalarında formun oluşmasına, temiz ve düzgün
görünmesine, formun muhafaza edilmesine destek sağlamaktır. Destekleme
amaçlı kullanılan başlıca dekoratif kumaşlar bordür, dantel ve filedir.

Bordür
Kumaşın bir ya da iki kenarı boyunca oya gibi işlenmiş nakış, dantel vb.
Dekoratif kumaşlar, dekoratif süsleme dokularıdır.
hem estetik hem de
fiziki olarak giysi Dantel
destekleme
İplikleri düğümleme veya örme tekniğiyle oluşturulan farklı genişliklerdeki
malzemesidir.
dekoratif dokudur. Giysi üretiminde sabit ya da portatif olarak dantel; dikey,
yatay, verev, eğri hatların aralarında; Görsel 12.21‘de görüldüğü gibi bedenin
tümü, bir kısmı veya roba, yaka, cep, pat, manşet gibi giysinin bir bölümünde
kullanılır.

Görsel 12.21. Tüm Bedeni El işi Dantel Elbise (sol), File Astarlı Mont (sağ)
File
Tül gibi ipek, pamuk, naylon ve polyester liflerden üretilen tüle oranla daha
kalın ve dolgun ağdır. Görsel 12.21’de verildiği gibi erkek, kadın ve çocuk
giyiminde hem ana kumaşla beraber form vermek hem astarlamak için kullanılır.

Şeritler
Giysi üretiminin birçok aşamasında kullanılan dokuma veya örme şeritlerdir.
Şerilerin başlıca görevleri;

• Ceket, manto gibi giysilerde (yaka ucu, etek ucu, kol ucu, kol oyuntu
çevresi, yaka röver hattı) tela çevresini belirlemek ve ana kumaşa
sabitlemek,
• Giysi parçalarının açıktaki dikiş paylarını veya kenarlarını temizlemek,
• Giysi parçalarını sağlamlaştırmak,
• Etek, pantolon kemerlerinde iç astar olmak,
• Parçaların hacimli ve gösterişli görünmesini sağlamak,

298
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Destekleme Malzemeleri

• Tüm ya da bölgesel giysi parçaları süslemek,


• Formu muhafaza etmektir.
Şeritler, rulolar ya da metreler hâlinde değişik renklerde ve genişliklerde
satılmaktadırlar. Üretildikleri lifin türüne göre biye, ekstrafor, grogren kurdele,
kurdele ve lastik gibi farklı isimler alırlar. Aşağıda bunlardan birkaçına yer
verilmiştir:

Biye
Biye, giysilerde hem iç,
dış destekleme Elde hazırlanmış ve hazır olarak satılan farklı genişliklerdeki düz ya da verev
malzemesi olarak yöndeki kumaştan kesilmiş şerit/banttır. Görsel 12.22’de verilen örnekte
kullanılır. görüldüğü üzere, giysilerde hem iç hem dış payların destekleme malzemesi olarak
kullanılır.

Görsel 12.22. Elde Hazırlanmış ve Hazır Biyeler

Ekstrafor
Seyrek dokunmuş keten veya polyester iplikten üretilen, farklı genişlik ve
dokuma sıklığındaki şerittir (Görsel 12.23).

Grogren Kurdele
Atkısı pamuk, çözgüsü ipek olan farklı genişliklerdeki şerit/kurdeledir
(Görsel 12. 23). Ekstraforla ipek, keten, polyester kurdelelere oranla daha kalın
dokuludur.

Kurdele
Görsel 12. 23’te görüldüğü gibi ipek, keten, pamuk, polyester, metal iplikten
üretilen, farklı genişlik, renk ve dokuma sıklığındaki şerittir.

Grogren kurdele, atkısı


pamuk çözgüsü ipek
kurdeledir.
Görsel 12.23. Biye, kurdele ve lastik örnekleri
Lastik
Kauçuktan yapılan esneme kabiliyeti yüksek ipliklerle oluşturulmuş
dokumalardır. Giysilerde kumaşın toplanıp genişlemesini sağlayarak form

299
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Destekleme Malzemeleri

oluşturmak ve formu korumak için kullanılan destek malzemesidir. Görsel 12.23’te


verilen örneklerde görüldüğü üzere, kullanım yerine göre farklı renklerde, değişen
genişlik ve dokuma sıklığında üretilebilirler.

TUTTURMA ARAÇ VE GEREÇLERİ


Giysi parçalarının birbirine tutturulmasına yardımcı olan araç ve gereçlerdir.
Özellikle sık sık giyilen günlük giysilerde kullanılan bu araç ve gereçlerden beklenen
temel özellikler şunlardır:

• Dayanıklılık,
• Yıkanabilirlik,
• Isıya mukavemet,
• Rahat kullanılabilirlik,
• Renk haslığı,
• Erişilebilir fiyat,
• Kolay montaj.
Erkek ve kadın giyiminde sık kullanılan tutturma araç ve gereçleri şunlardır:

Agraf
Agraf, karşılıklı iki giysi parçasının birbirine tutturularak kapanmasını
sağlayan iki parçalı metal malzemedir. Bu parçalardan biri çengel diğeri ise
çengelin içinden geçtiği halkadır.

Görsel 12.24’te örnekleri görüldüğü üzere kullanılacak yere bağlı olarak


değişik boyutları mevcuttur. Genellikle sütyen, büstiyer, korse gibi kadın iç
giyimde birleştirme; elbise, bluz yakası, etek, pantolon kemeri gibi dış giyimde
kapatma işlevini görür. Bu sayede, giysinin formunun korunması ve
desteklenmesini sağlar.

Çıtçıt, iki ayrı


malzemeyi birbirine
tutturup açmaya
yarayan metal veya
plastik malzemedir.
Görsel 12.24. Agraf, Çıtçıt ve Klips Örnekleri

Çıtçıt
Görsel 12.24’te örnekleri verilen üzerine dikildikleri iki ayrı parçayı,
birbirinin üstüne gelecek şekilde birleştirmeye yarayan metal veya plastik
tutturma malzemeleridir. Dişi ve erkek denilen ve birbiri içine geçen iki parçadan
oluşan çıtçıtlar, kullanılacakları yere göre farklı boyutlarda, ağırlık ve kalınlıklarda
üretilirler. İki kumaşı birbirine tutturma ve birleştirmenin yanında kumaşın
mukavemetinin artmasını da sağlar.

300
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Destekleme Malzemeleri

Düğme
Kemik, sedef, plastik, metal, kumaş, iplik vb. ürünlerden elde ya da makine
yardımıyla farklı şekillerde hazırlanan iki parçanın isteğe bağlı olarak birbirine
tutturulmasına yarayan açma, kapama malzemesidir. Kullanım yeri, amacı ve
niteliğine göre boyutları, rengi, şekli, ayaklı ya da delikli olma seçeneği değişiklik
gösterir. Düğme, giyside açma-kapama görevinin yanı sıra parçaların birbirine
tutturulmasını ve birbirini desteklemesini sağlar.

Fermuar
Hareketli sürgünün, karşılıklı iki sıra dişin birbirine geçerek kapanıp açılması
sağlanan tekstil malzemesidir. Dikildiği yerin açılıp kapanmasını sağlayan fermuar
kimi zaman dekoratif amaçlı da kullanılır. Dokuma kurdele, plastik ya da metal
dişler ve elcikli sürgüden oluşur. Kullanılan giysi türü, kulanım amacına bağlı olarak
boyutları, kalınlığı, rengi, dişlerin ham maddesi, diş ebatları, yapısı ve diğer
özellikleri değişkenlik gösterir. Fermuarlar, monte edildiği giysi parçasının
dayanıklılığını artırır, giysi parçasının kullanım süresini uzatır.

Klips
Herhangi karşılıklı iki giysi parçanın birbirine tutturulmasını sağlayan,
plastik, kemik, metal, ahşap vb. malzemelerden yapılan tutturma
mekanizmalarıdır (Görsel 12.24). Giysi formunun desteklenmesi ve korunmasına
katkı sağlar.
Bu mekanizmalar temelde şu üç şekilde;

• Birbiri içine girip çıkan iki ucun, yaylı bir mandal sistemiyle sıkıştırıp
bırakılmasıyla,
• İki hareketli parçanın, (erkek) çıkıntılı olan tarafının, karşıdaki açık ya da
boş taraftan (dişi) geçirilip çıkarılmasıyla veya açılmasıyla,
• Karşılıklı yerleştirilen mıknatıslı düzeneğin birbirine yapışıp ayrılmasıyla
çalışmaktadır.

Kuşgözü
Nikel, sac veya pirinçten yapılan ortası delikli halka şeklindeki metal
malzemedir (Görsel 12.25). Kuşgözü, giysilerde süsleme ve destekleme amaçlı
kurdele, kordon, şerit vb. malzemelerin birbirine bağlanmasında kullanılır.
Kullanılan giysinin türü ve kalınlığına bağlı olarak değişik ebatları, kalınlıkları ve
Kuşgözü, sac veya renkleri bulunmaktadır.
pirinçten yapılan ortası Kuşgözü Delme Kalıpları ve Çakma Makinesi: Kuşgözü kalıpları, büyüklüğüne
delikli halka şeklindeki
göre kuşgözünün kumaşa gömülmesini sağlayan farklı ebatlardaki metal
metal malzemedir.
kalıplardır. Çakma makinesi, el basıncı uygulayarak kuşgözünün kumaşa
çakılmasını sağlayan el presidir.

301
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Destekleme Malzemeleri

Görsel 12. 25. Kuşgözü, Perçin ve Toka Örnekleri

Perçin (Rivet)
Bir çivi ve çivinin üstünü kapatan başlık olmak üzere iki parçadan oluşan
metal malzemedir(Görsel 12.25). Denim giysiler başta olmak üzere genellikle
günlük ve spor giysilerin cep kenarlarındaki dikiş başlangıç ve bitim noktalarının
sağlamlaştırılması, desteklenmesi ve süslenmesi için kullanılır.
Perçin Takma Makinesi: Perçin takmaya yarayan, pnömatik ve otomatik
preslerdir. Perçin Presi: Perçin takmaya yarayan el aletidir.

Toka
Genellikle kemer ya da kemer biçimindeki kumaş parçalarının birbirine
tutturulmasına yarayan malzemelerdir (Görsel 12.25). Ham maddesi metal,
plastik, kemik, kumaş ve benzerlerinden olabilir. Ortasında kemeri tutmaya
yarayan çengeli olan ya da olmayan türleri mevcuttur. Kullanılacak giysinin türüne,
kalınlığına, stiline göre farklı renklerde, boyutlarda hazırlanır. Kimi zaman giysi
parçalarını birbirine tutturmaya, kimi zaman alt ve üstte kalan parçalara destek
sağlamaya yardımcı olur.

Velkro Bant (Yapışkan Bant)


Biri havlı diğeri polyester kancalı ilmeklerden oluşan iki şeritten ya da
yüzeyden oluşan birleştirme malzemesidir (Görsel 12.26). Elle yapılan basınçla
birbirine bağlanan şeritler, çekme gücüyle birbirinden ayrılır. Öncelikli olarak
biyomedikal olmak üzere erkek, kadın ve çocuk giysilerde düğme, kopça ve
fermuarlara alternatif giysi tamamlayıcısıdır. Güçlü yapısı nedeniyle kullanıldığı
bölgenin daha güçlü olmasına destek sağlar. Rulo hâlinde pazarlanırlar. Leke
tutmama, hızlı kuruma gibi avantajları mevcuttur. Dokunmatik kancalı ilmekler,
kısa süreli kullanımlarda dayanıklılık ve sağlam tutunma özelliği konusunda
oldukça başarılı iken uzun süreli kullanımlarda ilmeklerde bozulmalar
oluşmaktadır. Ayrıca, kancalı ilmekli kısmın diğer yüzeye yapışık olmadığı
zamanlarda, giysinin herhangi bir bölümüne dokunması sonucu deformasyonlara
neden olması diğer bir dezavantajıdır.

302
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Destekleme Malzemeleri

Görsel 12.26. Velkro Bant (sol) ve Yüzey (sağ) Örnekleri

Tutturma Teyelleri
Teyel, elle ya da makine kullanılarak iplikle, iki veya daha fazla yüzeyi geçici
ya da kalıcı olarak birbirine tutturmayı sağlayan yapıdır.
Teyellemenin amaçları;
• İşaretlerin kumaşa geçirilmesi,
• Kumaşları geçici birleştirme ve sabitleme veya
• Kumaşa kalıcı form verme ve sabitleme,
• Süsleme olmak üzere temelde dört şekilde yapılır.
Genellikle el teyelleri, kişiye özel giysi üretiminde tercih edilir. Manto, ceket
Teyel, iplikle, iki veya
gibi hazır dış giysi üretiminde el yerine makinede yapılan teyeller kullanılır.
daha fazla yüzeyi geçici
ya da kalıcı olarak Görünüşlerine göre teyeller, yüzeyden görünenler ve görünmeyenler olarak iki
birbirine tutturmayı şekilde gruplanabilir. Burada verilen örnekler, giysi desteklemede en fazla
sağlayan yapıdır. kullanılanlardır. Bunların dışında birçok amaca hizmet eden onlarca teyel
mevcuttur.
Yüzden görünen tutturma teyelleri, tüm giysi çeşitlerinde işaretleme,
birleştirme ve tutturma amaçlı kullanılan teyellerdir. Bunlar;
Düz teyel: İki ya da daha fazla yüzeyi birleştirmek için kullanılan üst
görünüm alta göre daha uzun ve eşit aralıklı olarak yapılan teyeldir.
Bol teyel: Bir yüzdeki işaret veya çizgiyi diğer yüzeye geçirmek için kullanılan
bir düz bir geri dönüşümlü bol bırakılan halka şeklinde tekrarlı olarak yapılan
teyeldir.
İşaret teyeli: Dikey, yatay veya verev gibi herhangi bir hattı işaretlemede
kullanılan bir uzun bir kısa şekilde sıralı olarak yapılan teyeldir.
Yüzden görünmeyen tutturma teyelleri, ceket, manto gibi dış giysilere form
vermek, telayı kumaşa tutturma için yapılan teyellerdir. Bunlar:
Çırpma Teyeli: Yüzeylerin kendi kendine ya da bir başka yüzeyle birbirine
tutturulması için yapılan 0,2 mm boyundaki teyeldir. Ceket, manto gibi giysi
Verev teyel, çeşitlerinde özellikle telalama işlemlerinde kullanılır.
kıl veya yün telayı
kumaşa tutturmak ve Verev Teyel: Yüzeylerin kendi kendine ya da bir başka yüzeyle birbirine
form vermek için tutturulması için yapılan 0,5 cm ile 1 cm uzunluğundaki teyeldir. Bazı verev teyeller
kullanılan teyeldir. yüzden görünecek şekilde yapılabilir. Bunlar, sonradan sökülürler.

303
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Destekleme Malzemeleri

Z Teyeli: Kıl veya yün gibi yapışmayan telaları kumaşa tutturmak ve form
vermek için kullanılan 0,5 cm ile 1 cm uzunluğundaki Z şeklinde teyeldir.

•Erkek ceketlerinin yırtmaçlarına, omuz hatlarıa yapılan


teyeller,cep ağızlarına yapılan teyeller; geçen hazır giysilerde teyel

Örnek
yerine çekilen gevşek ve büyük ayarlı dikişlerürünün, üretimden
ilk kullanıcısına kadarki pazarlama sürecinde formunun korunması
içindir. Bu teyeller, kullanmadan önce nazikçe kesilerek sökülür.

Görsel 12. 27. Yüzden Görünen ve Görünmeyen Tutturma Teyelleri

Görsel 12.27’de kadın ceketinde tutturma teyelleri örnekleri verilmiştir.


Soldaki adımda, kumaşın tela ile geçici olarak düz ve verev teyellerle birleştirilmesi
görülmektedir. Sağdaki ilk adımda tela ile ana kumaş yüzden görülmeyecek şekilde
teyellenmiştir. Bu teyel, kalıcı niteliktedir ve sabitleme görevi görür.

Tutturma Dikişleri
Dikiş, iplik ya da ısı ile iki yüzeyin birbirine birleştirilmesini, tutturulmasını
sağlayan yapıdır. Birleştirme, iki yüzeyin bir araya getirilmesini tanımlarken
tutturma; birbirine iliştirmeyi, bağlamayı, ısrarlı şekilde işlemi sürdürmeyi ifade
eder. Birleştirmek ve tutturmanın yanı sıra dikiş, süsleme amaçlı da kullanılır. Bu
üç amacı birbirinden keskin bir şekilde ayırmak her zaman mümkün
olamamaktadır. Çünkü giysi üretimi, kimi birbirini takip eden kimi de birlikte atılan
adımlardan oluşan bir süreçle tamamlanmaktadır.
Yine de burada bahsedilen destekleme dikişlerinden kasıt, öncelikle giysi
parçalarının (montaj sürecindeki) bir araya getirilmesinde kullanılan dikişlerin
aksine, üç boyutlu görünümün oluşturulması ve o formun korunmasını sağlayacak
tutturma dikişleridir. İki parçayı bir araya getirme dışındaki tutturma dikişlerinin
kullanıldığı yerler şöyle sıralanabilir:
Form vermek ve formu korumak: Öncelikle esnemeye müsait kumaştan
hazırlanan giysilere form verilmesi, verilen formun sabitlenmesi, pekiştirilmesi ve
korunmasında,
Sağlamlaştırma ve pekiştirmek: Cep kenarı, yırtmaç başlangıcı, yaka, kol
çevresi gibi hatların kullanım sürecindeki zorlanma, gerilme, yırtılma gibi
durumlarda mukavemetinin artırılmasında,

304
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
Destekleme Malzemeleri

Parçaları birbirine tutturmak: Vatka, kemer gibi giysiye ek parçaların ana


bedene tutturulmasında kullanılır.
Uygulanış şekline göre elde veya makinede yapılan bu tür dikişlerde, bazen
kumaşın türü ve rengine göre aynı nitelik ve incelikte iplik seçilirken bazen de
farklı renk ve kalınlıklardaki ipliklerden faydalanılır.
Yüzden görünmeyen başlıca tutturma dikişleri şunlardır;
Makine ile düz dikiş: Ceketlerin ön ya da arka parçasının kol oyuntusu, yaka
oyuntusu dikiş hattının 1-2 mm dışından dikiş payında kalacak şekilde destek dikişi
çekilir. Giysinin yüzeyinden gözükmeyen bu dikiş oyuntuların esnememesi ve
formun korunmasını sağlar.
Gizli dikiş/Baskı dikişi: Elde veya eğri iğneli makinede, etek ve kol ucu
kısımlarını yüzden gözükmeyecek şekilde birleştiren makine dikişidir.
Yüzden görünen tutturma dikişleri şunlardır:
Çıma ve Gaze dikişi: Erkek ve kadın ceket yaka kenarlarına 1-1,5 mm den
Çıma ve gaze, en fazla
kullanım yeri olan çekilen dikişe çıma, 5-7 mm genişliğinde çekilen dikişe gaze denilmektedir. El ya
yüzeyden görünen da makine ile yapılan ve en fazla kullanım yeri olan bu dikişler, dekorasyonun yanı
dikişlerdir. sıra formun korunmasını ve dayanıklılığı amaçlar.
Punteriz dikişi, denim ve kanvas pantolon cepleri, kemer köprüleri, pat ve
patlet uçlarına, punteriz makinesiyle yapılan zikzak dikiştir. Ürünün kullanım
sürecindeki dayanıklılığını artırmaya, ürün sağlamlaştırmaya yönelik
uygulamalardır.
Punto dikişi, Görsel 12.28’de görüldüğü gibi ceket ve gömlek yakası, ön
ortası, kol ucu, yırtmaç ucu gibi kısımlarda 3-5 mm aralıklarında yapılan dekoratif
amaçlı dikişlerdir. Aynı zamanda giysinin formunun korunmasına ve dayanıklılığına
yardımcı olur.

Görsel 12.28. Punto Dikişli Ceket yakası ve kol ucu; Gömlek patı kenarı
Kapitone dikişi, kadın ve erkek üst giyimlerinde kullanılan çift katlı kumaş
arasına yerleştirilen kumaş, elyaf ya da sünger gibi “en az üç kat kumaşın”
birbirlerine tutturulması için kullanılan dekoratif özelliği de olan dikişlerdir.
Görsel 12.29’da örneği verilen bu tür dikişler, kumaşın daha hacimli, dayanıklı
ve güçlü olmasını, dolaylı olarak da giysi formunun güçlendirilmesini sağlar.

305
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22
Destekleme Malzemeleri

Görsel 12.29. Kapitone Dikişi İle Güçlendirilmiş İki Yüzü Kullanılabilen Ceket

Duble dikişi, istenen giysi formunu daha kolay ve rahat oluşturabilmesi için
el veya makineyle iki yüzeyi birbirine tutturmaya yarayan belirli aralıklarda çekilen
dikiş türüdür. Özel gün giysileri ya da dış giyimde sıkça kullanılan duble dikişi, ana
kumaşın kendisi ya da farklı bir yardımcı kumaşla (astar, tül, vb.) birbirine
tutturularak dokunun güçlendirilmesini sağlar. Dubleleme işleminde kumaş iki kat
iken kapitonede iki kumaş arasında hacmi sağlayan üçüncü bir malzeme
bulunmaktadır.
Overlok dikişi, kullanılacak ipliğin sertliği, kalınlığına bağlı olarak kumaşın
kenarlarının temizlenmesi görevinin yanında dikiş paylarının güçlenmesi ve dik
Dubleleme işleminde
durmasını da sağlar.
kumaş iki kat iken
kapitonede iki kumaş Düz Dikiş ve Özel Amaçlı Dikiş Makineleri, giysi türleri, üretim şekilleri,
arasında hacmi amaçları ve dikiş türlerine uygun olarak yüzeyleri birleştirmeye yarayan
sağlayan üçüncü bir makinelerdir. Onlarca çeşitteki dikişleri yapan elektrikle, el veya ayakla, basınçla
malzeme
çalışan türleri mevcuttur.
bulunmaktadır.

•Overlok makinesi, punteriz makinesi, kapitone makinesi, ısıyla


Örnek

yapıştırma makinesi özel amaçlı dikiş makinelerine örnektir.

GİYSİ PARÇALARI
Bir giysinin strüktürünü oluşturan temel parçaları, ön ve arkadır. Tasarım
detayı ve ihtiyaca göre bunlara kollar, yaka, cep, kemer, roba, korsaj vb. diğer
parçalarda katılır. Bahsedilen her parça, giysinin gerek estetik görünümü gerekse
fiziksel görünümü ile birleşerek strüktürünü oluşturur (Çeğindir,2018). Aşağıda
verilen ve sık kullanılan giysi parçaları, giysi oluşması ve korunması için yardımcı
malzemeler olarak görülebilir.
Aplike: Görsel 12. 30‘da verilen örnekteki gibi, giysinin ana kumaşı üzerine
yerleştirilerek tutturulan motiflerdir.
Apolet: Omuzlara dikilen ek parçalardır (Görsel 12.31). Hem siluetin hem de
giysi yapısını destekler.

306
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23
Destekleme Malzemeleri

Conta: Arka pantolonda bel ile kalça arasındaki yatay kesik parçadır. Tek
ya da çift kat olarak hazırlanabilir.
Fleş: Cep ve yırtmaç uçlarını sabitleme ve güçlendirmeye yarayan, kumaş,
deri, polyester kumaşlarla yapılan güçlendirme nesnesi veya dikişle yapılan
süslemedir.
Jüpon: Alt bedende elbise, etek gibi giysi çeşitlerinde kullanılan iç etektir.
Fiziki desteğin yanı sıra, mahremiyet sağlar.

Görsel 12.30. Eteği Aplikeli Giysi (Öğrenci Görsel 12.31. Apoletli Pardösü
Çalışması)

Klapa: Ceket, gömlek gibi giysi türlerinde omuz, yaka çevresi, ön ortası ve
etek ucunun bir bölümünü içine alan, orta hattına paralel olarak ön bedeninin
kopyalanmasıyla oluşturulan iç parçadır. Tela ile takviye edilerek giysi ortasının
hem temizlenmesi hem de düzgün ve net görünümünü sağlar.
Korsaj: Robanın aksine bel ile kalça hattı arasında kalan bölümde kullanılan
kesikli parçalardır. Tek ya da çift kat olarak hazırlanabilir. İhtiyaca bağlı olarak tela
ile sertleştirilerek formu daha net, güçlü ve dayanıklı hâle getirir.
Kup: Beden üzerinde oluşturulan dikey, yatay ve kavisli kesiktir. Giyside
estetik ve fiziki formun oluşmasında doğrudan etkilidir. Oturan formda hazırlanan
her kup, giysi formunun vücuda daha iyi uyum sağlamasına, net ve düzgün duruşa
destek verir (Görsel 12.32).

Görsel 12.32. Kup, Pens Görsel 12.33. Koltuk Altı Kuş


Uygulamalar (Öğrenci Çalışmaları) Çalışması

307
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24
Destekleme Malzemeleri

Kuş: Koltuk altına yerleştirilen kare, üçgen, eşkenar dikdörtgen şeklindeki


kumaş parçasıdır (Görsel 12.33). Giysiye hareket desteği sağlar.
Pat: Gömlek, bluz, pardösü, manto vb. giysilerin ön orta hattına paralel
olarak yaka ile etek ucu hattı arasındaki kısmın kopyalanmasıyla ya da orta
hattına yapılan ekleme ile hazırlanan parçadır.
Patlet: Pantolon ve etek gibi alt giysilerde, ön orta hattına paralel olarak
bel ile kalça hattı arasındaki kısmın kopyalanmasıyla hazırlanan, açıp kapama
işlevi gören iç parçadır (Görsel 12.35).

Kup, beden üzerinde


oluşturulan dikey,
yatay, kavisli
kesiklerdir.

Görsel 12.34. Kol Pervazı ve Bluz Patı Görsel 12.35. Etek Patleti

Pens: Giysinin hem vücuda uygun fiziksel biçimi alması hem de estetik
görünümünü sağlayan ok şeklindeki yapıdır.
Pervaz: Yaka, kol oyuntusu kısımları başta olmak üzere, kullanılacak yerin
kopyalanmasıyla elde edilen iç parçalardır. Dikişle birleştiği ana parça
kenarlarının temizlenmesini; tela ile takviye edilerek giysinin güçlendirilmesini ve
dayanıklılığını sağlar (Görsel 12.34).
Peş: Giysinin yan kısımlarına eklenen dikey üçgen kumaş parçasıdır.
Giysiye hareket desteği sağlar.
Pili: Değişen genişlikteki kumaşın birbiri üstüne getirilmesiyle oluşturulan
katlı kırma yapıdır. Kumaşın üst üste getirilmesi, forma daha güçlü bir yapı
kazandırır.
Roba: Görsel 12. 36’da görüldüğü gibi üst bedende sırt-omuz ve göğüs
hattı arasında kalan bölümde kullanılan kesikli parçalardır.

Görsel 12.36. Ön ve Arka Üst Bedeni Robalı Bluz

308
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 25
Destekleme Malzemeleri

Hem conta hem de roba, tek ya da çift kat olarak hazırlanabilir. İhtiyaca
bağlı olarak tela ile sertleştirilerek formun daha net, güçlü ve dayanıklı olmasını
sağlar.
Yama: Giysinin ana kumaşı üzerine aynı ya da farklı kumaştan yapılan
destek parçasıdır (Görsel 12.37).

Görsel 12.37. Dirsek Yaması


Bireysel Etkinlik

•Sizler de online arama motorları üzerinden giysi destekleme


malzemelerinin başlıklarını yazarak daha detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.
Araç ve gereçlerin görsellerini inceleyerek nerede ve nasıl
kullanıldıklarını öğrenebilirsiniz.

309
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 26
Destekleme Malzemeleri

•DESTEKLEME MALZEMELERİ
•Estetik, Fiziksel ve Fizyolojik olarak üç başlıkta toplanabilir.
•Estetik açıdan
•Vücut simetrisini sağlamak,
•Vücudun istenen biçimi almasına yardımcı olmak,
Özet
•Giysinin istenen biçimi kazanmasını sağlamak,
•Vücudun ve giysinin dengeli görünmesini sağlamak,
•Ürünün daha güzel ve kaliteli görünmesini desteklemek,
•Ürünün üretim, kullanım, saklama, temizleme aşamalarında formunu
korumasına ve muhafaza etmesine yardımcı olmak.
•Fiziksel Açıdan
•Giysinin yer çekimine karşı koyma gücünü artırmak,
•Giysinin fiziksel fonksiyonlarını güçlendirmek,
•Giyside kullanılan malzemeleri sabitlemek, pekiştirmek,
•Giysinin şeffaflığını azaltmak, mahremiyetini sağlamak,
•Ürünün üretim sürecini kolaylaştırmak,
•Ürünün kullanım, temizleme ve saklama sürecindeki mukavemetini
artırmak,
•Ürün yaşam süresinin uzamasına destek olmak.
•Fizyolojik Açıdan
•Kumaşın bakterilere karşı dayanıklılığını artırmak,
•Giysinin iklim şartlarına uyumunu sağlamak,
•Giysinin, soğuk, sıcak, nem, ısı iletimi ya da tutumu gibi termo-fizyolojik
fonksiyonlarını artırmak.
•FORM VEREN VE FORMU KORUYAN DESTEKLEME MALZEMELERİ
•Temel amaçları form vermek ve formu koruma olan malzemelerdir.
•Ağırlık
•Astar
•Astarla giysi destekleme teknikleri
•Astarla giysi destekleme teknikleri dört şekilde uygulanmaktadır. Bunlar;
•Bütün bedeni astarlama; yarım bedeni astarlama; bölgesel astarlama;
portatif astarlamadır.
•Balen
•EVA
•Çamaşır kolası
•Tela
•Telayla giysi destekleme teknikleri
•Bütün bedeni telalama, yarım bedeni telalama ve bölgesel telalamadır.
•Ütüler

310
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 27
Destekleme Malzemeleri

•HACİM VEREN DESTEKLEME MALZEMELERİ


•Temel amaçları manken hazırlama, giysiye hacim kazandırarak form verme,
formu destekleme ve formu korumak olan malzemelerdir.
•Elyaf
•Gren
•Kauçuk
Özet (Devamı)

•Misina
•Pedler
•Sünger
•Tahta Pamuk
•Tül
•YARDIMCI DESTEKLEME MALZEMELERİ
•DEKORATİF KUMAŞLAR
•Dekoratif kumaşların görevleri:
•Estetik açıdan giysinin daha şık ve lüks görünmesine, giysi mahremiyetine;
•Fiziksel açıdan roba, korsaj, etek ucu, kol ucu, yaka kenarı veya çevresi gibi
giysi parçalarında formun oluşmasına, temiz ve düzgün görünmesine,
formun muhafaza edilmesine destek sağlamaktır.
•Başlıca dekoratif kumaşlar şunlardır:
•Bordür
•Dantel
•File
•ŞERİTLER
•Giysi üretiminin birçok aşamasında kullanılan dokuma veya örme şeritlerdir.
Aşağıda şeritlerden birkaçına yer verilmiştir:
•Biye
•Ekstrafor
•Grogren Kurdele
•Kurdele
•Lastik
•TUTTURMA ARAÇ VE GEREÇLERİ
•Giysi parçalarının birbirine tutturulmasına yardımcı olan araç ve gereçlerdir.
Erkek ve kadın giyiminde sık kullanılan tutturma araç ve gereçleri şunlardır:
•Agraf
•Çıtçıt
•Düğme
•Fermuar
•Kuşgözü
•Klips
•Perçin (rivet)
•Toka
•Velkro Bant (Yapışkan Bant)

311
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 28
Destekleme Malzemeleri

•Tutturma Teyelleri
•Teyel, elle ya da makine kullanılarak iplikle, iki veya daha fazla yüzeyi geçici
ya da kalıcı olarak birbirine tutturmayı sağlayan yapıdır. Görünüşlerine göre
teyeller, yüzeyden görünenler ve görünmeyenler olarak iki şekilde
gruplanabilir.
•Yüzden görünen tutturma teyelleri, tüm giysi çeşitlerinde işaretleme,
Özet (Devamı)
birleştirme ve tutturma amaçlı kullanılan teyellerdir. Bunlar; düz teyel, bol
teyel, işaret teyelidir.
•Yüzden görünmeyen tutturma teyelleri, ceket, manto gibi dış giysilere form
vermek, telayı kumaşa tutturma için yapılan teyellerdir. Bunlar; çırpma
teyeli, verev teyeli ve z teyelidir.
•Tutturma Dikişleri
•Dikiş, iplik ya da ısı ile iki yüzeyin birbirine birleştirilmesini, tutturulmasını
sağlayan yapıdır. Dikiş, birleştirmek ve tutturmanın yanı sıra dikiş, süslemek
amaçlı da kullanılır.
•Yüzden görünmeyen başlıca tutturma dikişleri şunlardır;
•Makine ile düz dikiş
•Gizli dikiş/Baskı dikişi
•Yüzden görünen tutturma dikişleri şunlardır:
•Çıma ve Gaze dikişi
•Punteriz dikişi
•Punto dikişi
•Kapitone dikişi
•Duble dikişi
•Overlok dikişi
•GİYSİ PARÇALARI
•Aşağıda verilen ve sık kullanılan giysi parçaları yardımcı malzemeler olarak
görülebilir.
•Aplike
•Apolet
•Conta
•Fleş
•Jüpon
•Klapa
•Korsaj
•Kup
•Kuş
•Pat
•Patlet
•Pens
•Pervaz
•Peş
•Roba
•Yama

312
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 29
Destekleme Malzemeleri

DEĞERLENDİRME SORULARI
1. “Ürünün daha güzel, lüks ve kaliteli görünmesini sağlamak”
aşağıdakilerden hangisi açısından destekleme malzemelerinin görevidir?
a) Estetik görünüm
b) Fiziksel görünüm
c) Fizyolojik görünüm
d) Sosyolojik görünüm
e) Psikolojik görünüm

2. “Kumaşın dikilebilirliğini, ütülenebilirliğini kolaylaştırmak; kumaşın


esneme, kendini bırakma gibi yüzeye bağlı özelliklerini en aza indirmek;
dikişlerin mukavemetini artırmak” aşağıdakilerden hangisi açısından
destekleme malzemelerinin görevidir?
a) Estetik uyum
b) Fizyolojik uyum
c) Sosyolojik uyum
d) Fiziksel uyum
e) Psikolojik uyum

3. Aşağıdakilerden hangisi astarlamanın amacı değildir?


a) Giysiyi sıcak tutmak
b) Giysiyi daha dayanıklı hâle getirmek
c) Giysinin yıkanmasını kolaylaştırmak
d) Giysinin iç kısmının vücuda doğrudan temasını engellemek
e) Giysinin iç detaylarını kapatarak temiz ve kaliteli bir görünüm
sağlamak

4. Aşağıdakilerden hangisi balenin görevleri arasında değildir?


a) Giyside form oluşturmak
b) Formu desteklemek
c) Formu güçlendirmek
d) Formun muhafazasını sağlamak
e) Ürün kullanımını desteklemek

5. Aşağıdakilerden hangisi bitkisel içerikten imal edilen suda eriyen toz ya da


sprey olarak pazarlanan sabitleme malzemesinin adıdır?
a) Tel kola
b) Çamaşır kolası
c) Kıl kola
d) Pamuk kola
e) Visko kola

313
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 30
Destekleme Malzemeleri

6. Aşağıdakilerden hangisi telanın amaçları arasında değildir?


a) Giysinin yıkanmasını kolaylaştırmak
b) Kumaşın direncini artırmak
c) Kumasın dikilebilirliğini desteklemek
d) Giysi formunu güçlendirmek ve muhafaza etmek
e) Ürün yaşam ömrünü uzatmak

7. Aşağıdaki malzemelerin hangisi Eva’nın açılımıdır?


a) Elit Vinil Asetat
b) Etilen Vinil Asetat
c) Eriyik Vinil Asetat
d) Erimeyen Vinil Asetat
e) Eriyen Vinil Asatat

8. Aşağıdakilerden hangisi misinanın tanımıdır?


a) Saydam sentetik ipliktir.
b) Mat pamuk ipliğidir.
c) Saydam pamuk ipliğidir.
d) Mat yün ipliğidir.
e) Mat metal ipliğidir.

9. Aşağıdakilerden hangisi pamuk lifinden üretilen birbirine bağlanma özelliği


yüksek dolgu ve destek malzemesidir?
a) Pamuk tahta
b) Tahta vatka
c) Tahta pamuk
d) Vatka pamuk
e) Vatka tahta

10. Aşağıdakilerden hangisi giysi üretiminde kullanılan ped çeşitlerinden


değildir?
a) Omuz pedi
b) Göğüs pedi
c) Kalça pedi
d) Hijyen pedi
e) Koltuk altı pedi

Cevap Anahtarı
1.a, 2.d, 3.c, 4.e, 5.b, 6.a,7.b, 8.a, 9.c, 10.d

314
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 31
Destekleme Malzemeleri

YARARLANILAN KAYNAKLAR
Çeğindir, N.Y. (2018). 100 Soruda Giysi Mimarisi. (2.Baskı). Ankara: Gazi Kitabevi.
Gürcüm, B.H. (2005). Tekstil Malzeme Bilgisi. (1.Baskı). Ankara: Grafiker Yayınları.

315
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 32
SÜSLEME MALZEMELERİ

• Süsleme TEKSTİL MALZEME


• Süsleme Malzemeleri
BİLGİSİ
İÇİNDEKİLER

Dr.Öğr.Ü.
Nurcan KUTLU

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;


• Süslemenin tanımını ve tarihçesini
HEDEFLER

açıklayabilecek,
• Süsleme tekniklerini
açıklayabilecek
• Süsleme malzemeleri ve
özelliklerini ifade edebilecek,
• Süsleme tekniklerinde ve
malzemelerindeki yenilikçi
yaklaşımları açıklayabileceksiniz.

ÜNİTE

13
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Süsleme Malzemeleri

Dikiş Tekniği ile Yapılan Giysi


Süslemelerinde Kullanılan
Malzemeler
SÜSLEME MALZEMELERİ

İşleme Tekniği ile Yapılan


Giysi Süslemelerinde
Kullanılan Malzemeler

SÜSLEME
Örülerek Yapılan Giysi
Süslemeleri
SÜSLEME
MALZEMELERİ
Hazır Gereçlerle Yapılan
Süslemede Kullanılan
Malzemeler

Boya-Baskı Tekniği ile


Süslemede Kullanılan
Malzemeler

Karışık Teknik ile Yapılan Giysi


Süslemelerinde Kullanılan
Malzemeler (Giyilebilir Sanat)

317
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
Süsleme Malzemeleri

GİRİŞ
İnsanoğlunu önceleri dış etkilerden koruyup kuşatan giysiler, zaman içinde
işlevselliğin yanı sıra estetik beğenileri ile bedeni süsleyen bir olgu hâline
dönüşmüştür. Korunma-örtünme ihtiyacı; çevresel faktörler, toplumları oluşturan
iç dinamikler (din, ırk, dil, gelenek-görenek vb.), birey olma sürecindeki kişilik
yapıları, beğenileri, yaşama ve düşünme tarzlarındaki değişimlerin etkisiyle giysiyi
bedeni kuşatan ikinci bir ten olma ikilemi ile yüzleştirmektedir. İnsanoğlunun
giysileri süsleme geleneği geçmişten günümüze birçok faktörden etkilenerek
değişim gösterirken giysi formlarını estetik beğenisiyle donattığı dekoratif
unsurları da gelenekten geleceğe taşımaktadır.
Süsleme amaçlı dekoratif unsurlar; günlük hayattan alınan ögeler, coğrafi
konum ve tabiatın özelliğinden, diğer kültürler ile olan paylaşımlardan, inanç
sistemlerinden kaynaklanan sebeplerden çeşitlilikler göstermektedir. Giysiyi
oluşturan ana malzeme olan kumaş gerek dokuma esnasında gerekse
dokunduktan sonra giysiyi oluşturma aşamasında çeşitli süsleme unsurları ile
zenginleştirilmektedir. Bu süslemelerde farklı amaçlarla kullanılan motifler
bulunmaktadır. Bu motifler; bitkiler, hayvanlar, insanlar, geometrik ve soyut
unsurlar olarak sıralanabilir. Bu motifler farklı süsleme unsurları kullanılarak
giysilerin estetik boyutunu daha da zenginleştirmektedir.
İnsanların doğaya öykünme sürecinde kendisi ile birlikte gördüğünü kopya
etme arzusu ve onları yaratıcılığı ile bezeme ihtiyacı farklı süsleme fikirlerinin
zaman içinde sanata dönüştürmüştür. Zamanla çeşitli şartların zorlamasıyla
dokumacılık sanatı ve süsleme gelişmiş, her milletin refah düzeyine ve teknik
yeteneğine göre ilerlemiştir.
Antik Mısır’da kadın ve erkeklerin iklimden kaynaklı nedenlerle bedenlerini
çeşitli mineral ve tozlarla güzelleştirme, süsleme isteğinde olduğu gibi yaşadığı
çevre kadar bedenlerini de süsleme arzusu sürekli var olmuştur. Bu istek daima
sembolizmin etkisiyle betimleyici bir anlayışla gelişmiştir. Hint inanışına göre ayak,
eski zamanlardan beri Hindistan'da dinî ve sosyal öneme sahipti ve günlük hayatta
kullandıkları pek çok nesne üzerinde kutsal anlamlar içeren ayak izi temsili olarak
çeşitli desenlerle süslenerek kullanılmaktadır. Kısaca insanlık tarihi kadar eski olan
bedeni süsleme arzusu, gündelik yaşamda kullanılan her nesneye taşınmış ve
oluşturduğu dil çeşitli tekniklerle birleşerek geçmişten günümüze yaşamaya
devam etmiştir.
Maddi kültür ögelerinden giysi; bir milletin kültürünü, gelenek ve
göreneklerini, yaşam biçimlerini simgeleyen ve tanıtan en önemli unsurlardan
biridir. Giysilere estetik görünüm kazandıran süsleme arzusu ve toplumun estetik
beğenisiyle birleşen unsurlarla geçmişten günümüze kimliksel bir değişimi
nitelendirmektedir. Süsleme onu kullananlar için ifade etme, şekillendirme ve
hatta yeni bir gerçeklik yaratma gücüne sahiptir. Giysi ile birleşen süsleme
toplumun ve bireylerin sembolik temsili anlayışı ile gelenekselden moderne giysi
tarihi kadar eski bir tekniktir.

318
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Süsleme Malzemeleri

Bu ünitede süslemenin tanımı ve tarihçesi geniş bir perspektifte


terminolojik terimler ile birlikte açıklanacaktır. Bunu yanı sıra süsleme teknikleri ve
malzemeler özellikleri ile birlikte açılanacaktır. Son kısımda ise günümüzün ruhuna
uygun teknik ve malzemelerden bahsedilecektir.

SÜSLEME
Bediz, bezek ve bezemek kelimeleri Türkçede hayatın her alanında süslemek
kelimesini karşılamaktadır. Kişinin kendini süslemesi, giysilerini süslemesi, evini
süslemesi arasında bu kelimelerin kullanımı açısından bir fark görülmemektedir.
TDK Türkçe sözlükte süslemek işi; bezeme, donama, tezyin veya süsleri
Süsleme; bazı ilavelerle yerleştirme biçimi veya sanatı ve sanat eserlerinin yüzeyini süslemek için
bir şeyi daha güzel daha
kullanılan motif, oyma vb. anlamlarına gelmektedir.
çarpıcı bir hâle getirme
sanatı. Süsleme için diğer bir tanımlama ise; bazı ilavelerle bir şeyi daha güzel daha
çarpıcı bir hâle getirmek sanatıdır.
Süsleme; insan bedenini, gündelik yaşamında kullandığı maddi kültür
ögelerini kullanım amacı ile uyumlu çalışan ve daha estetik gösterme kaygısıyla
şekillenen bir anlayış olarak tanımlanabilir.
Felsefi anlamda süslenme; insan, yaratılmış varlıklara göre akıl ve özgür
düşünebilmesinin yanı sıra bazı yeteneklerle var olmamıştır. Bu nedenle her
zaman güzel olanı arama bedenini, bedenini kuşatan giysileri ve diğer maddi
eserlerini güzelleştirme üzerine sanatsal bir çaba sarf etmiştir.
17. yüzyılda Evliya Çelebi süsleme sanatını iki elin zanaatı olarak
adlandırmıştır. Süsleme ile ilgili tanımlamaların ışığında tarihsel kökenine bakacak
olursak süsleme ile ilgili bilgi ve belgelere ilkçağlardan itibaren duvar resimleriyle
başlayan betimlemeler, mozaikler, freskler, heykeller, günlük yaşamda kullanılan
eşyalar gibi maddi kültür ögelerinden tarihsel olarak giysiler hakkında ve giysiler
üzerindeki süslemeler hakkında bilgi edinmek mümkün olmaktadır.
Sümerlerin koyun postundan elde ettikleri deri elbiseleri ve etek olan
kaunakeleri vardı. Kaunakeler; simetrik olarak düzenlenmiş uçları yuvarlatılmış
yün veya keten kumaştan yapılmış kat kat püskül, saçak detaylı eteklerdir. Bu
eteklerin uçlarındaki saçak, püsküller sade bir giysiyi var olan imkânlarla
güzelleştirme eyleminin belki de en ilkel örneklerindendir. Babil egemenliği
sırasında bazı erkekler, öndeki diz üstünden arkaya doğru eğimli bir etek
giydiklerini gösteren kanıtlar, giysilerdeki püsküllü saçakların bu süre zarfında daha
gösterişli hâle geldiğini göstermektedir. Keşfedilen bu resim; kırmızı, gri, altın ve
beyaz renklerde katmanlı saçaklı bir etek giyen bir kralı göstermektedir. Bu püskül
ve saçaklar Sümer Uygarlığı’nın daha gelişmiş tekniği olarak düşünülmektedir.
MÖ 100-612 yılları Asur Uygarlığı’na ait kadın elbiselerinde işlemler tespit
edilmiştir. Tunikleri genellikle desenli veya işlemeli kumaştan yapılmış olduğu ve
başlarında uçları saçaklı bir eşarp sağ omzunu örtmekte olduğu görülmektedir.

319
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Süsleme Malzemeleri

Hitit Uygarlığı’nda MÖ 2000’de kadın elbiseleri ve elbise üstüne giyilen


tunikte altın, gümüş ve simli süslemeler yapıldığını anlatan bazı belgeler
bulunmuştur.
Urartu merkezlerinden Karmir- Blur’da (Teišebani URU) karbonlaşmış hâlde
elbise kalıntıları, bir tuniğe ait eteklik ile çok ince yün iplikler bulunmuştur. Yeni
Asur kralı II. Sargon’un (MÖ 721-705), Urartu kutsal kenti Miṣaṣir’e yapmış olduğu
ünlü 8. seferi ( MÖ 714) sonucu ele geçirdiği ganimetlere ait listelerde
yöneticilerin giydiği elbiseler için “kenarları dikiş yerleri örgülü, altın disk ve
rozetlerle bezemeli tanrı giysisi”nden bahsetmektedir.
Mısır’daki arkeolojik bulgulara rağmen dokuma tekniklerinde önemli
katkılarda bulunan diğer Akdeniz ülkeleri Grekler, Orta Doğu’da bulunan
krallıkların zengin yazılı kaynaklarında ilk çiçekli sanatsal dokumaların yapıldığı
görülmektedir. Babil ve Asurlulara ait duvar resimleri bu zengin giysileri
göstermektedir. 3. yüzyılın başında Mısır’da tapestry tekniğiyle süsleme giysilerde
ve diğer tekstil ürünlerinde çokça görülmeye başladığı bir dönemdir. Kopt
Tapestry sözcüğü
Fransızca kökenli olup kumaşlarının en büyük özelliği ise purpur olarak anılan ışıltılı dokuya sahip
Yunanca ‘Tapis’ ve olmasıdır. Kopt dokumaları kalın dış giysiler, dekoratif paneller, perde vb. iç mekân
Latince ‘Tapessium’ tekstil ürünlerinde kullanılmaktaydı. Mısırlılar beyazlatılmış keten kumaştan
olarak bilinen, dokuma yapılan tuniklerine pililer, drapeler ve kıvrımlarla süslenmekte ayrıca bu tuniklere
ve süsleme gibi iki nişasta ile kolalayarak üç boyutlu form vererek süslemekteydiler.
işlemin birleştiği
Roma İmparatorluğu Dönemi’nde tercih edilen toga picta, ilk kez halk
yapıdır.
törenlerinde galip generaller tarafından giyilen süslü işlemelerle kaplı bir tören
giysisiydi.
Çin saray kostümleri ipek kumaşlardan üzeri zengin bezemelerle
zenginleştirilmiş kumaşlardan yapılmakta, kumaş desenlerinde hayvan, çiçek ve
geometrik desenler işlem, baskı ve dokuma tekniği ile yapılmaktaydı.
Arkeolojik kazılar sonucunda bulunan eserlerin yanı sıra yazılı belgelerden
de Türklerin giysi kültürü ile ilgili verilere ulaşılabilmektedir. Göktürklerin yaşantısı
ve giysi kültürüne ilişkin bilgilere Çinli Budist gezgin Hüan-Dzang’ın gezi notları
kaynak teşkil etmektedir. Dzang, Göktürk Kağanı’nın çadırındaki eşya baştan başa
sırma kaplıydı, altınla işlenmişti, gözleri kör edecek gibi parıldıyordu. Türk
asilzadeleri yerlere serilmiş yaygılar üzerinde oturmuşlar, hepsinin sırtında altınla
işlenmiş ipekliler vardı diye bahsetmektedir.
Türklere ait en eski kaynaklara Altay dağlarını eteklerinde yer alan Pazırık’ta
Rus arkeolog S.I.Rudenko’nun 1924 yılında yaptığı kazılar sonucunda Hunlara ait
kurganları ulaşması ile sonuçlanmıştır. MÖ IV-III. yüzyıllara ait kurganlarda binlerce
Tiraz; ipek ve sırma ile yıldan beri bozulmamış insan, hayvan bedenleri; halı, kumaş, aplike örtüler ve
esvaba yapılan nakış, çeşitli eşyalar bulunmuştur. Bu kanıtlar Türklerin süsleme tekniklerinden aplikeyi
süs, esvapların yaka ve bildiklerini göstermektedir.
yen ağızlarına, önlerine
Türklere ait duvar resimleri, minyatürler zengin işlemeler ile bezenmiş
( eteklerine ) sırma vs.
ile işlenen ve ziynet, süs giysileri işaret etmektedir. Uygur duvar resimlerinde görülen soyluların
yerine kullanılan elbiselerindeki zengin işlemeler daha çok aplike tarzındadır. Bu işlemeler, daha çok
alametler. pamuklu kumaş üzerine yapılan aplikelerden oluşmaktadır.

320
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Süsleme Malzemeleri

•Uygur kültürü ve sanatındaki zenginliği duvar resimlerinde


görülmektedir. O dönemden kalan bazı kumaş parçaları işlemelere

Örnek
ait bilgiler sunmaktadır. Resimlerde Uygur soylularının
elbiselerinin işlemelerle zenginleştirildiği görülmektedir.

Selçuklu giyimi konusundaki bilgilere daha çok seramik ve minyatürlerden


ulaşılmaktadır. Giysilerde göze çarpan en önemli özellik kol, etek ucu ve yaka
kenarlarını süsleyen işlemeler olan “tiraz” dır. Tiraz, ipek ve sırma ile esvaba
yapılan nakış, süs, esvapların yaka ve yen ağızlarına, önlerine ( eteklerine ) sırma
vs. ile işlenen ve ziynet, süs yerine kullanılan alametlerdir ( Koçu, 1967).
Türk sanatının bir dalı olan işleme sanatının örnekleri Osmanlı Devri’nin 15-
16. yüzyıllarına ait örnekleridir. Bu örnekler Fatih’ten sonraki padişahların
giyimlerinin bohçalama geleneği ile günümüze ulaşmıştır. Bu örnekler genellikle
kaftanlar ve şalvarlardır.
Topkapı Sarayı Müzesi Padişah Giysileri Arşivi’nde, Osmanlı padişah kaftan
kumaşlarının desenlendirilmesindeki en önemli tekniklerden biri olan aplike
tekniğinin oturtma ve kakma oturtma olmak üzere iki şekilde kullanıldığına
rastlanmıştır.
Osmanlı Dönemi’nde imparatorluk sanatı biçimine dönüşen Türk işleme
sanatı geniş boyutlara ulaşmıştır. Saraydan en fakir eve kadar bütün toplum
kesimine yayılmıştır. Bu örneklerin üzerindeki işlemeler metal plaka ile aplike,
kordon tutturma, kordon yürütme (zerduz), dival işi (Maraş işi), renkli ipek iplik,
gümüş ve altın metal ipliklerle işlenmiştir. Kavuk örtüleri, mendil, uçkurlu don,
uçkur, çocuk giyimleri, yağlıklar, entariler daha çok keten, bürümcük ve Şile
bezinden yapılmıştır. Üzerleri renkli ipek iplik ve simli pesent, müşabak hesap işi
ve çeşitli ajurlar ile süslenmiştir. 16-17. yüzyıl işlemelerinde altın ve gümüş sim çok
kullanılmıştır.
Eldeki belge ve örneklere göre saraydaki kadın giyimleri çoğunlukla altın,
gümüş ve sırma ile dival işi işlenmiş bindallılardır. Bazılarının ise aralarına pul,
boncuk, büzgüler karıştırılmıştır. Ayrıca etek, yaka kol kenarlarının dantellerle
süslendiği görülmektedir. Teknikte yaşanan ilerlemeler ve Avrupa modasının etkisi
ile giysilerin süslemelerinde elde yapılan tekniklerin yanı sıra hazır malzemeler de
kullanılmaya başlanmıştır.
Günümüze kadar geçen bu süreçte Osmanlı saray giyiminin zengin ve
ihtişamlı devri sonrası halk giyim özellikleri de kendi içinde farklı bir bakış açısı
geliştirmiştir. Türk halk giyim süslemeleri yörelere göre değişiklik göstermektedir.
İpek, kadife, atlas, keten, bürümcük gibi kumaş üzerine; renkli ipek iplik,
sırma sim kullanılmasına rağmen köylü giyimlerinde genellikle el dokuması üzerine

321
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Süsleme Malzemeleri

yün ve pamuklu ipliklerle göz alıcı renkler kullanılarak süslemeler yaptıkları


görülmektedir.

•İğne oyasının Türk giyim süslemesinde ayrı bir yeri vardır.

Örnek
Yağlıkların, kadın, erkek, çocuk giyimlerinin etek yaka kenarları ve
mendillerin son derece güzel oyalarla süslendiği görülür.

İlk Çağ’dan günümüze süslemenin kısa tarihçesi uygarlıkların giysilerini farklı


teknik ve yöntem ve malzemelerle süsleseler de temelde güzel olanı arama
bedenini, bedenini kuşatan giysileri ve diğer maddi eserlerini güzelleştirme
çabasının her zaman var olacağını görülmektedir.

SÜSLEME MALZEMELERİ
Bu başlık altında daha önce bahsedilen süsleme tekniklerinde kullanılan
malzemeler ve özelliklerinden bahsedilecektir. Malzemeler işin özelliğine göre
gruplandırılarak anlatılacaktır. İşleme tekniği ve dikiş tekniği ile yapılan süslemede
birbirine yakın malzemeler kullanıldığında iki madde birlikte anlatılacaktır. Daha
sonra hazır gereçlerle yapılan süslemenin malzemeleri ve boya - baskı ile süsleme
tekniğinin malzemeleri anlatılacaktır.
Maddi kültürün önemli eserleri olan giysiler üzerine yapılan süslemelere
geleneksel anlamda dört önemli teknik göze çarpmaktadır. Bunlar:

• Dikiş tekniği İle yapılan giysi süslemelerinde kullanılan malzemeler


• İşleme tekniği İle yapılan giysi süslemelerinde kullanılan malzemeler
• Örülerek yapılan giysi süslemelerinde kullanılan malzemeler
• Hazır aksesuarlarla yapılan giysi süslemelerinde kullanılan malzemeler
• Boyama-Baskı ile yapılan giysi süslemelerinde kullanılan malzemeler
• Karışık teknik ile yapılan giysi süslemelerinde kullanılan malzemeler

Dikiş ve Tekniği ile Yapılan Giysi Süslemelerinde Kullanılan


Malzemeler
Temel işlev olan ve giysinin oluşturulmasındaki en önemli adım, dikiştir.
Dikiş tekniği kullanılarak giysilere form kazandırmanın yanı sıra süsleme unsuru
olarak da kullanılmaktadır. Giysinin bir bölümünde ya da tamamında
uygulanabilen işlemle giysiye üçüncü boyut yani derinlik kazandırılmakta ve
Pili; giyim veya giysinin estetik duruşunda süsleme ögesi olarak kullanılmaktadır.
herhangi bir eşyayı
süslemek ya da bolluk Dikiş tekniği ile yapılan giysi süsleme ögeleri; büzgüler, düz büzgü, kordon
vermek için yapılan veya fitil geçirerek oluşturulan büzgü, kumaştan iplik çekilerek yapılan büzgü, su
kumaş kıvrımı. büzgüleri, şematik büzgüler; bal gümeci büzgüsü ( Nidabey, balpeteği ) arasında
yer almaktadır. Bir diğer süsleme ögesi ise; pililer ( tek taraflı pili, pilikaşe, kanun

322
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Süsleme Malzemeleri

pili, ütü pilisi, nervür, akordeon pili ), biyeler, fırfır, farbela, volan, fiyonk olarak
sıralanmaktadır.

Görsel 13.1. Nervür. Görsel 13.2.Pili, pilikaşe ve büzgü

•Büzgü türlerinden olan şematik büzgüler şekillerine göre; dalga


Örnek

büzgü, balık sırtı büzgü, hasır büzgü, yuvarlak büzgü, sepet


büzgü, petek büzgü, yıldız büzgü, su yolu büzgü vb. olarak
isimlendirilirler. Şekilsel olarak geliştirilebilirler.

Dikiş tekniği ile yapılan süslemeler, giysiye derinlik kazandırmasının yanı sıra
giysiyi giyen kişinin rahat hareket etmesini de sağlamaktadır. Özellikle büzgü, pili,
fırfır, farbela, volan gibi unsurlar bunu sağlamaktadır.

İşleme Tekniği ile Yapılan Giysi Süslemelerinde Kullanılan


Malzemeler
İşleme ve nakış kavramları birbiri içinde kullanılmaktadır. Nakış, genellikle,
zemin olarak adlandırılan bir dokuma kumaş parçasının yüzeyine iğne ve iplik ile
dekorasyon uygulama sanatıdır.
Aplike; kapama, yama TDK Türkçe sözlükte nakış; şiş, tığ, iğne vb. araçlarla elde yapılan, örgü,
işi, istenilen kumaşın
nakış, oya gibi işlerin genel adı, el işi olarak tanımlanmaktadır. Yine aynı sözlükte
üzerine başka
kumaştan hazırlanmış işleme; genellikle kumaş üzerine renkli iplikler veya sırma ve sim kullanarak elle,
motifin tutturulması. makineyle yapılan işleme, el işi, ince iş, olarak tanımlanmaktadır. Görüldüğü üzere
işleme daha geniş bir teknik olarak malzeme düzeyini kapsamaktadır.
İşleme, kumaş yüzeyinde uygulanan çeşitli süsleme teknikleri içinde önemli
bir yere sahiptir. İğne veya tığ ile birçok farklı kumaş, hatta deri üzerine, çeşitli
ipliklerle yapılan bir süsleme sanatıdır. İşlemeler her türlü mekân ve giyside
kullanılmış önemli süsleme tekniklerinden biridir. İşleme tekniğinin giysi
süslemelerinde kullanılan iğnelerinden birkaçı birlikte de kullanılabilmektedir.
İşleme tekniği ile yapılan süslemelerde; çeşitli iplikler, sim, sırma, boncuk, pul,
payet gibi malzemeler kullanılmaktadır.
İşlemede teknik olarak uygulama türleri kumaşın yapısına ( ipliği sayılabilen
kumaşlar ) göre beş gruba ayrılmaktadır. Bunlar:

323
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Süsleme Malzemeleri

Dokumanın iplikleri üzerinden yürütülen iğneler olup kendi içinde ikiye


ayrılmaktadır: Serbest stil iğneler; gözeme, sarma, çin iğnesi, balıksırtı, Romanya
iğnesi, Girit iğnesi, Fransız iğnesi-tohum işi, zincir ve Bulonya iğnesi. İplik sayılarak
yapılan iğneler; hesap iğnesi, pesent, muşabak, mürver, ciğerdeldi, tel kırma.

Ciğerdeldi; dokumanın
iplikleri kesilerek ya da
dokumanın iplikleri
sayılarak yapılan kumaş
yüzeyinde oyma etkisi
veren bir süsleme
iğnesi.
Görsel 13.3. Fransız iğnesi- Görsel 13.4. Çin iğnesi. Görsel 13.5.Telkırma.
tohum işi.

Dokumanın iplikleri kapatılarak yapılan iğneler kendi içinde ikiye


ayrılmaktadır: Atma iğneleri; kordon işi, Romanya atması, Buhara atması,
Jakobyen atması ve dival işi. Kapama iğneleri; aplike, boncuk işi, pul işi ve metal
plaka kapama.

Görsel 13.6. Osmanlı Görsel 13.8. Pul, boncuk


Dönemi Kadın kaftanı-Dival Görsel 13.7. Kordon işi ( işi.
işi, 1850 ( Taylor, 1993). Ramazanoğlu, 1989).

Dokumanın iplikleri çekilerek yapılan iğneler kendi içinde ikiye


ayrılmaktadır: Tek yön iplik çekilerek yapılan iğneler; antika ve kesme ajur. Çift
yönde iplik çekilerek yapılan iğneler; Antep işi, Hardanger işi.

İşleme; genellikle
kumaş üzerine renkli
iplikler veya sırma ve
sim kullanarak elle,
makineyle yapılan
işleme, el işi, ince iş.

Görsel 13.9. Hardanger işi. Görsel 13.10. Antika ve kesme ajur.

324
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Süsleme Malzemeleri

Dokumanın iplikleri kesilerek yapılan iğneler kendi içinde ikiye


ayrılmaktadır: Kenar süsleme iğneleri; fisto nakışı. Kumaş süsleme iğneleri;
ciğerdeldi.

Görsel 13.11.Fisto nakışı


Görsel 13.12. Ciğerdeldi işi.

Dokumaların iplikleri bağlanarak yapılan iğneler kendi içinde ikiye


ayrılmaktadır: Bağlama iğneleri; yamama ve kumru gözü. Geçme iğneleri; bez
mozaiği.
Her iki süsleme tekniği için de en temel malzeme olan ipliktir. Dikiş tekniği
ile yapılan süslemelerde kullanılan dikiş ipliği ve işleme-nakış iplikleri ham
maddesi, bükümü, iplik numarası, renk kalitesi açısından önemlidir. Dikiş iplikleri
üç katlı bükülmüş iplikten yapılmaktadır. Yapıldığı ham maddesine göre dikiş ipliği
çeşitleri; pamuk dikiş ipliği, naylon dikiş ipliği, akrilik ( orlon ) dikiş ipliği, polyester
dikiş ipliğidir. Dikiş ipliğinin seçiminde; bükümü, aşınma dayanımı, mukavemeti,
renk haslığı, sürtünme dayanımı ve numarası dikkat edilmelidir. İpliğin belirleyicisi,
kumaş ve yapılacak işin özelliği, tekniği ve desen özelliğidir. İşleme-nakış iplikleri
türleri; pamuk, merserize ve ipek ipliklerin yanı sıra sentetik karışımlı ipliklerde
kullanılmaktadır. İplik kalınlığı tel sayısına göre değişmektedir. Özel etkiler
yaratılmak isteniyorsa yün veya parlak iplikler de işleme yapılabilir. İşleme-nakış
yaparken ayrıca sim, sırma, floş, ibrişim gibi özel efektli iplikler de kullanılmaktadır
(Görsel 13.13).

Görsel 13.13. Nakış ipliği türleri.

Sim; ipek veya renkli pamuk ipliğin üzerine madenî teller sarılarak yapılan
altın ve gümüş renkli metalik iplik.

325
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Süsleme Malzemeleri

Sırma; Altın yaldızlı veya yıldızsız ince gümüş tel.


Floş iplik; Selülozdan yapılan bükümsüz ve parlak iplik.
İbrişim: Bükümlü ince ipek iplik. Gram, çile veya masura ile satılan, iki katlı
sağlam iplik.

Görsel 13.14. İşleme ipliği türleri, Tapestry ve 3D sanatsal işler için içi metal üzeri lif kaplı
nakış ipliği.

Örülerek Yapılan Giysi Süslemeleri


El sanatları içinde ince ve kalın örgülerden oluşan örülerek yapılan
süslemeler, dokumanın keşfine yakın bir geçmişe sahiptir. Sepet örücülüğü, insan
yapımı ilk tekstil yüzeyi oluşturma işlemidir. Liflerin parmaklarla işlenmesi ya da
örülmesi, parmak dokumacılığını yaratmıştır. Dolayısıyla parmak dokumacılığı ya
da parmakla örme işlemi ilk tekstil tekniklerinden sayılmaktadır. Sepet örme
zanaatının insanlar tarafından en önce icat edildiği, zaman içinde gelişen
tekniklerin ve malzemelerin oluşturulmasına yol açtığı pek çok kaynakça
tarafından doğrulanmaktadır. Örgü işi el ile ya da herhangi bir araç ile
yapılabilmektedir. Örgü işleri; şiş, iğne, tığ, firkete, mekik vb. araçlar ile çeşitli
özellikteki ipliklerle yapılabilmektedir. Örülerek yapılan giysi süsleme çeşitleri;
iğne oyası, dantel (tentene), tığ oyaları, mekik ve firkete oyaları, şerit, kordon ve
makromeler, elde yapılan çeşitli düğmeler sayılabilir. Bu tür teknikler bazen
giysileri süslerken bazen de işlevsellik özelliği nedeniyle aksesuar olarak da
kullanılmaktadır.

Görsel 13.15. Firkete oyası.

Hazır Gereçlerle Yapılan Süslemede Kullanılan Malzemeleri


Teknolojinin günümüze kadar süren hızlı gelişimi ile birlikte seri üretime
geçiş, çalışma şartlarını ve ihtiyaçların karşılanma sürecini hızlandırmıştır. İstenilen
ürüne daha kısa zamanda ulaşılabilmekte fakat kullanılan materyal ve teknik,

326
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Süsleme Malzemeleri

geçmişin estetik beğenisi el emeği göz nur ile yapılan işlerin yerini tutmamaktadır.
El emeğinin yerini makine ile yapılan işler almaktadır. Günümüz hız çağında
bireylerin ihtiyaçlarına ve önceliklerine göre çeşitli hazır aksesuarlar üretilmekte
ve bunlar giysilerin süslenmesinde kullanılmaktadır. Geçmişte el ile yapılan bu
süsleme materyalleri artık makineler tarafından üretilmekte ve giysi üzerine de
yine makineler tarafından geçirilmektedir. Bu süsleme ögesi çeşitli formlarda
yalnız olarak kullanılmakta ya da dikiş tekniğinde kullanılan ögelerle birlikte
tasarlanmaktadır.
Hazır aksesuarları ikiye ayırmak doğru olmaktadır. Bunlar; doğal nesnelerle
yapılan süsleme ve endüstriyel üretim ile hazırlanan aksesuarlar ile yapılan
süslemelerdir. Doğadan alınan objeler üç grupta toplanmaktadır. Bitkisel objeler
arasında; akşamsefası, yayla bitkisi, ekin otu, çitlembik gibi tohumlar, iğde, badem
gibi çekirdekler, çam kozalağı, kuru karanfil, karanfil vb. çiçekler bulunmaktadır.
Hayvansal objeler arasında ise; çılkak, işçil gibi kara ve deniz yumuşakçalarının
kabukları, fildişi, kurt dişi, yılanbaşı, balık kuyruğu gibi kemik türleri, çeşitli kuşların
tüyleri sayılabilir. Madensel kökenli doğal objeler arasında; silisyum, akik gibi taş,
altın gibi maden türleri ve boncuk yer almaktadır.
Hazır aksesuarlar, seri üretim sonucunda atölye veya fabrika ortamında
hazırlanan süsleme unsurlarıdır. Bunlar arasında; sutaşı, kurdele, dantel, şerit,
kordon, harçlar, saçak, püskül, ponpon, metal aksesuarlar (çıngırak, çan, plakalar ),
pul, payet ve boncuk bulunmaktadır. Endüstriyel üretim ile hazırlanan aksesuarlar
arasında; sutaşı, kurdele, dantel, şerit, kordon, harçlar, püskül, metal aksesuarlar
sayılabilir. Bu grupta yer alan hazır malzemeler teknolojik imkânlar nedeniyle çok
çeşitlenmiş ve deneysel olarak biri ya da birkaçı birbirleriyle bir araya getirilip
kullanabilmektedir.
Teknolojinin günümüze kadar süren hızlı gelişimi ile birlikte seri üretime
geçiş, çalışma şartlarını ve ihtiyaçların karşılanma sürecini hızlandırmıştır. İstenilen
ürüne daha kısa zamanda ulaşılabilmekte fakat kullanılan materyal ve teknik
geçmişin estetik beğenisi el emeği göz nur ile yapılan işlerin yerini tutmamaktadır.
El emeğinin yerini makine ile yapılan işler almaktadır. Günümüz hız çağında
bireylerin ihtiyaçlarına ve önceliklerine göre çeşitli hazır aksesuarlar üretilmekte
ve bunlar giysilerin süslenmesinde kullanılmaktadır.
Hazır aksesuarları ikiye ayırmak doğru olmaktadır. Bunlar; doğal objeler,
elde yapılan malzemeler ve endüstriyel üretim ile hazırlanan aksesuarlardır.
Endüstriyel üretim ile hazırlanan aksesuarlar arasında; sutaşı, kurdele, dantel,
şerit, kordon, harçlar, püskül, metal aksesuarlar (çıngırak, çan, plakalar) sayılabilir.
Doğadan alınan objeler üç grupta toplanmaktadır. Bitkisel objeler arasında;
akşamsefası, yayla bitkisi, ekin otu, çitlembik gibi tohumlar, iğde, badem gibi
çekirdekler, çam kozalağı, kuru karanfil, karanfil vb. çiçekler bulunmaktadır.
Hayvansal objeler arasında ise; çılkak, işçil gibi kara ve deniz
yumuşakçalarının kabukları, fildişi, kurt dişi, yılanbaşı, balık kuyruğu gibi kemik
türleri, çeşitli kuşların tüyleri sayılabilir.

327
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Süsleme Malzemeleri

Madensel kökenli doğal objeler arasında; silisyum, akik gibi taş ve altın gibi
maden türleri ve boncuk yer almaktadır.
Diğer hazır aksesuarlar ile yapılan süsleme gereçleri seri üretim sonucunda
atölye veya fabrika ortamında hazırlanan süsleme unsurlarıdır. Bunlar arasında;
sutaşı, kurdele, dantel, şerit, kordon, harçlar, püskül, ponpon, metal aksesuarlar
(çıngırak, çan, plakalar ) bulunmaktadır. Sutaşılar, giysi süslemesinde kullanılan
çeşitli kalınlıklarda ve çeşitli şekillerde makine tezgâhlarında dokunan veya elle
örülmüş kaytan, şeritlerdir. Genelde çocuk giysilerinin süslenmesinde kullanılır ve
çeşitli işleme iğneleri ile birlikte kullanılmaktadır.
Sutaşı; giysi süslemesinde kullanılan çeşitli kalınlıklarda ve çeşitli şekillerde
makine tezgâhlarında dokunan veya elle örülmüş kaytan, şeritlerdir. Genelde
çocuk giysilerinin süslenmesinde kullanılır ve çeşitli işleme iğneleri ile birlikte
kullanılmaktadır (Görsel 13.16).

Görsel 13.16. Sutaşı örnekleri.

Kurdele; İtalyanca Cordella, kelimesinden gelmektedir. Giyim süslemede


veya bir şeyi bağlamada kullanılan kumaş şeritlerdir. Kurdeleler, dokuma biçimine
veya kullanılan ipliğin türüne göre düz kurdele, saten kurdele, kadife kurdele,
keten kurdele, sentetik kurdele isimlerini alırlar. Kurdeleler, değişik genişlikte
yapılmaktadır. Bağlama veya süsleme çeşidine göre seçim yapılır. Bağlama veya
çeşitli büzgü ve şekil verilerek uygulanır (Görsel 13.17).

Görsel 13.17. Saten ve organze kurdele.

328
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Süsleme Malzemeleri

Dantel; makine tezgâhlarında ya da elde dokunabilmektedir. Çeşitleri; düz


kenar danteli, düz ara danteli, güpür ara danteli, karo danteli, kopanaki danteli,
kumaş dantel ve sim danteldir (Görsel 13.8).

Görsel 13.18. Dantel, güpür.

Şerit; çeşitli iplik veya liflerden örülen veya dokunan, yassı, dar, uzun kumaş
parçasıdır. Bir çeşit ince ve dar kurdeledir. Şeritler dokuma ipliklerine göre çeşitli
isimler almaktadır. Bunlar; düz koton şerit, işlemeli şerit, simli şerit, lame şerit,
lase şerit, pul, boncuk ve taş kullanılmış şeritlerdir (Görsel 1.)

Görsel 13.19. Dokuma ve taşlı şerit.

Kordon ise; ince ve kalın formlarda çeşitli ipliklerle makine veya elle
bükülerek hazırlanmaktadır (Görsel 13.20).

Görsel 13.20. Sırma- kordon.

Harç; desenli, desensiz, simli ve iplik türlerine göre pul, boncuk ve taşlarla
süslü malzemedir (Görsel 13.21).

329
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Süsleme Malzemeleri

Görsel 13.21. Harç örnekleri.


Püskül; bir ucundan bazı şeylere süs olarak takılan iplik demetleridir.
Kumaşın türüne uygun iplik seçilir. Her türlü iplik kullanılabildiği gibi kumaşın atkı
ve çözgü iplikleri çekilerek de püskül yapılabilir. Püsküller iplik, Kumaş parçaları,
deri, tüy vb. malzemelerden yapılabilir (Görsel 13.22).

Görsel 13.22. Püskül örnekleri.

Ponpon; giysi ve diğer kullanım eşyalarında süsleme amaçlı yapılan yuvarlak


püskül. Doğal ceya, suni malzemelerden ya da karışık malzeme kullanılarak da
yapılabilir(Görsel 13.23).

Görsel 13.23. Ponpon örnekleri.

Geçmişte el ile yapılan bu süsleme materyalleri artık makineler tarafından


üretilmekte ve giysi üzerine de yine makineler tarafından geçirilmektedir. Bu
süsleme ögesi çeşitli formlarda yalnız olarak kullanılmakta ya da dikiş tekniğinde
kullanılan ögelerle birlikte tasarlanmaktadır.

Boya-Baskı Tekniği ile Süslemede Kullanılan Malzemeler


Kumaş yüzeyini renklendirilme ve desenlendirilmesi işlemine baskı adı
verilmektedir. Geleneksel olarak kumaş yüzeyine boyar maddeler ile desen
oluşturma teknikleri arasında kalıp baskıcılığı, kalem işi tekniği ve farklı kültürlerde

330
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Süsleme Malzemeleri

farklı isimlerle geçen rezerve boyama teknikleri, boyama-baskı teknikleridir.


Geleneksel boyama ve baskı tekniklerinde kullanılan malzemeler; kumaş, doğal
veya pigment boyalar, kimyasal boyalar, metalik boyalar, çivit, kasnak, tahta veya
metal kalıplar, fırça, parafin, bal mumu, el yapımı kâğıtlar, nakış telası, yapışkan,
kolalama malzemesidir. Bu malzemeler biri ya da birkaçı bir arada
kullanılabilmektedir (Görsel 13.24).

Görsel 13.24. Boya ve baskı malzemeleri.


Kumaş yüzeyinin boyar madde kullanılarak renk ve desen ile kaplanması
işlemine baskı adı verilmektedir. Geleneksel kumaş boyama ve baskı teknikleri;
metal ve ahşap kalıpla baskıcılık, kalem işi, bağlama batik ve mum batik olarak
tanımlanan rezerve boyama teknikleridir.
Boyama ile yapılan en önemli süsleme tekniği ağaç baskı ile yapılan ve
yazmalarda kullanılan yöntemdir. Desenler elle ağaç kalıplarla çizilip oyulduktan
sonra basılarak uygulanan bir kumaş desenleme tekniğidir. Bu sanatın
Hindistan’dan yayıldığını, Mısır kökenli olduğunu ya da Orta Asya’dan
kaynaklandığına yönelik tezler vardır. Çatalhöyük kazılarında ele geçen buluntular
arasında MÖ 2000 yılından kalma mühürlerin baskıyla yapılan yazmacılığın ilk
ipuçları olduğu düşünülmektedir. Tokat yöresi ile anılan ağaç baskı yazma ve diğer
ev eşyalarının süslenmesinde kullanılmaktadır. Yazmaların süslenmesinde
kullanılan bu yöntem, kumaş hâlindeyken veya giysi formuna dönüştürüldükten
Batik; katlama, sonra tasarım özelliğine göre kumaşa ve giysiye uygulanarak farklı bir boyut
sıkıştırma, dikme,
kazanmaktadır.
büzme veya desenin
üzerinin bir madde ile Diğer bir boyama –baskı tekniği kalem işidir. Kalem işi tekniği, biri kasnağa
kaplanması. gerilen kumaşın üzerine aktarılan desenin, konturlarının fırça ile çekilerek çizildiği
ve yine fırça ile boyanarak renklendirildiği tekniktir.
Batik; tekstil yüzeyinde elde edilmek istenen desen oluşturulmasında
katlama, sıkıştırma, dikme, büzme veya desenin üzerinin bir madde ile
kaplanmasıyla oluşturulmaktadır. Burada amaç yüzeyin bir madde ile kapatılarak
boya ile temasının engellenmesidir. Japonya’da “shibori”, Endonezya’da “plangi”,
Hindistan’da “bandhani” ve batı Afrika’da “adire” olarak bilinir (Görsel 13.24).

331
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Süsleme Malzemeleri

Shibori; Japonca
bağlamak,
düğümlemek,
sıkıştırmak anlamına
gelen rezerve boyama
Görsel 13.25. Shibori uygulamaları-arashi shibori ve itajime shibori .
tekniği. İngilizce “tie-
dye. Anadolu’da tekniğin kökeni hakkında farklı görüşler ileri sürülmekteyse de
en önemli merkezleri Hindistan, Endonezya, Çin, Japonya, Java ve Bali, Kamerun,
Nijerya, Mali, Peru, Meksika’dır. Anadolu’da kullanılan boya-baskı örneklerinden
Malatya iline ait Bervanik baskısıdır. Sık dokunmuş bez üzerine parafin, bal mumu
karışımı tahtadan yapılmış kalıplarla uygulanır ve istenilen renge gelene kadar çivit
ile boyanır, sonra da kapatma maddesi uzaklaştırılarak kullanıma hazır hâle
getirilirdi.

•Bervanik baskısı; Malatya ve çevresinde geleneksel kadın giyiminin


Örnek

parçası olarak kullanılan ve tanınan, önlük, işlik, peştamal, peşkir gibi


ürünlerde kullanılmaktadır.

Diğer geleneksel boyama türü ebru dur. Yoğunlaştırılmış su üzerine, suda


erimeyen boyaların serpilmesi yolu ile desenli kâğıt elde etme sanatına ebri ya da
ebru sanatı denmektedir. Geleneksel olarak kâğıt üzerine yapılırken günümüzde
sentetik boyaların kullanımının artmasıyla birlikte kumaş, seramik, ahşap, deri gibi
kâğıt dışındaki materyallere de uygulanarak daha geniş bir kitleye hitap etmeye
Ecoprint; bitki başlamıştır. Ebrunun giysi süsleme unsuru olarak kullanımında keten, pamuk, ipek,
yaprakları veya yün gibi doğal liflerden yapılan kumaşlar yanında, polyester, şifon ya da yapay ipek
çiçeklerin direkt olarak gibi sentetik gibi kumaşlar kullanılmaktadır.
kumaş ile teması
yoluyla desenlendirme Tüm bu geleneksel boyama ve baskı çeşitleri dışında endüstriyel olanaklarla
yöntemi. yapılan baskılarda bulunmaktadır. Bu baskı çeşitleri; direkt baskı, aşındırma baskı-
ronjan baskı, rezerve baskı, transfer baskı, rulo baskı, film-druck baskı, rotasyon
baskı, flok baskı, gofre-çektirme efektli baskı, yakma baskı, kimyasal aşındırma
baskı, kabartma baskı, yaldız baskı, metal baskı, sedef baskı, transparan baskı,
parlak ve saydam efektli baskı, varak baskı, yıldız baskıdır. Bunların dışında sonsuz
renk imkânı sağlayan dijital baskı da önemli bir baskı türüdür.

332
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Süsleme Malzemeleri

Son dönemde ecoprint kavramıyla deneysel bir baskı türü kullanılmaktadır.


Avustralyalı tekstil sanatçısı India Flint’in paskalya yumurtalarından ilham alarak
geliştirdiği bir tekniktir. India Flint, ecoprint tekniğini buharla elde edilen doğal
baskı tekniği olarak tanımladığı yönteminde bitkilerin pigmentlerinin ve şeklinin
kumaşın üzerine doğal yöntemlerle aktarılmasına dayanmaktadır.

Karışık Teknik ile Yapılan Giysi Süslemelerinde Kullanılan


Malzemeler (Giyilebilir Sanat)
Süsleme, giysi veya herhangi bir yüzeyin görsel tasarımıdır. Yüzey
tasarımında geleneksel yöntemler ile birlikte yenilikçi yöntemlerde deneysel
malzemeler birlikte kullanılmaktadır. Tekstil tasarımcılarının kumaş üzerinde
kullanması için pek çok yeni malzeme mevcuttur. Kullanılacak malzemeler
tasarımcının yaratıcı gücüne bağlı olmasının yanında teknik gücünün kuvvetli
olması da gerekmektedir. Tekstil üretim yöntemleri ile elde edilmiş ürünün
yüzeyinin dekore edilmesi olarak nitelendirilebilecek olan tekstil yüzey tasarımı,
desen ya da görsel doku oluşturmak için biçim ve renklerin geleneksel teknikler ile
manipülatif bir bileşimidir. Yüzey tasarımı ile tekstilin üretim yöntemlerinden
dokuma ve örmenin yapıyı oluşturacak olan örgü türü, iplik kalınlığı gibi
etmenlerine göre boyut, renk gibi değişimlerle kullanım alanına uygun hâle
getirilebilir. Kumaşın renklendirilmesi, desenlendirilmesi ve yapılandırılmasında
boyama, renklendirme, baskı, dikiş, süsleme, dokuma, örme, keçeleştirme ve
kâğıt yapımı gibi işlemlerin yaratıcı keşiflerini kapsamaktadır.
Serbest yüzey düzenleme çalışmasında elle dikiş ve işleme tekniklerini
yapılabildiği gibi makine de kullanılmaktadır. Yüzey üzerinde malzemeye ve
tekniğe bir nevi manipülasyon yapılmaktadır. Yüzey düzenlemesi iki boyutlu veya
üç boyutlu olarak yapılmaktadır. Kumaş yüzeyi sanatsal anlamda giysi formuna da
dönüştürülebilmektedir. Kumaş yüzeyinde renk bozulmaları ve yüzey
deformasyonları yaratılarak bu kısımların üzerine kurdele konulup zincir dikiş ve
düz dikişle kamufle edilerek düğüm işi ve boncuklar işleme yapılmıştır (Görsel
13.25).

Görsel 13.26. Manipüle edilmiş kumaş, makine nakışı, düğüm tekniği, boncuk
işleme ve basit nakış iğnesi ile yüzey düzenleme (Harding,2006).

Kumaş yüzeyinde bozulmalar ve çözülmelerle başlayan süreç farklı dikiş ve


işleme teknikleriyle devam etmektedir. Sanatçının yaratıcı gücü ile dokusal etkiler
yaratılmakta kumaş yüzeyi bambaşka manipülatif bir forma bürünmektedir. Yüzey
düzenlemesinde ana noktalar; dikiş ve işleme tekniklerini kullanma, yıkama,

333
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Süsleme Malzemeleri

boyama ve kumaşın yapısını bozma. Kumaş yüzeyine farklı kumaşlar ve hazır


harçlarla aplike yapılırken ayrıca makine dikiş ve basit işleme iğneleri kullanılarak
görsel bir form yaratılmıştır (Görsel 13.27).

Görsel 13.27. Manipüle edilmiş kumaş, makine dikişi, aplike edilmiş kumaş ve şeritler
(Harding,2006).
Giyilebilir sanat; bir Giysinin tamamen sanatsal kaygılardan yola çıkılarak ticari yönü veya
sanatçı tarafından üretilebilir olmasının önemli olmadığı bu alanda uzun yıllardır çalışmalar devam
üretilmiş tekstillerden
etmektedir. Türkçe terminolojide wearable art-giyilebilir sanat, artwear-sanatsal
oluşturulan yine bir
sanatçı tarafından giysiler gibi tanımlamalar yapılmaktadır. Sanatsal yaratım sürecine Wearable art,
yapılmış giysi. art couture, art to wear, artwear, artisonal wear gibi ifadeler giyilebilir sanat
kapsamının belirlenmesinde öne sürülen kavramlardan bazılarıdır.
Giyilebilir sanat kapsamında giysi tasarlayan sanatçılar, yaşamın ve doğanın
karşısında tepkilerini plastik sanatlar bağlamında izleyiciye aktarmaya
çalışmaktadırlar. Sanatçı için seri üretim, maddi kazanç ve pazar bulma ihtiyacı gibi
kaygıları yoktur. Geleneksel tekstil tekniklerine yeni ve çağın ruhuna uygun
yorumlamalar getirmektedirler. Shibori tekniğini kullanan sanatçı ipek kumaşı
boyayarak shiboriye hazırlamıştır. Giysi formu yelek seçilmiş, Japon samuraylarının
zırhları ise ilham kaynağı olmuştur. Kumaş çok sık adımlarla piliye benzer sürekli
bir yapıyla hacimli bir görünüm kazanmıştır (Görsel 13.28).

Görsel 13.28. Samurai Vest and Moire Vest, Ana Lisa HEDSTROM.( Leventon,2005).

Modern sanat anlayışı içinde kavramlarla giysi arasında bağ kurmaya çalışan
tasarımcının yeniden sanata dönerek estetik değerler kazandırdığı giysiyi giyen
kişinin yalnızca onu taşıyan olduğunu vurgulamaktır. Sanatsal giysilerin

334
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Süsleme Malzemeleri

fonksiyonel özelliği ikinci plandadır. Düşünceyi anlatım ve yorumlama biçimi


kendine özgü olan sanatsal giysiler aynı zamanda kültür birikimi gerektirmektedir.
Sadece sanatsal kaygılarla eserler oluşturulmaktadır.

Görsel 13.29. Safety-Pin Jacket, Mark Mahal (Leventon,2005).


Günümüzde giyilebilir sanat kapsamında birçok tekstil sanatçısı çağımızın
estetik anlayışı içinde kendilerini sanatsal bir dil ile ifade etmektedirler.
Sanatçıların tualinde birbirinden farklı türde kumaş, iplik, sutaşı, kurdele, dantel,
şerit, kordon, harçlar, püskül, ponpon, metal aksesuarlar kullanarak dikiş teknikleri
ve süsleme tekniklerini birlikte harmanlayıp sanatsal yüzeyler yaratmaktadırlar.

•Sanatsal yaratım sürecinde doğada bulunabilecek her türlü


organik malzeme, tasarlama eyleminde fikir verebileceği gibi
Örnek

malzeme olarak da kullanılabilir.

• Siz de yaşadığınız ile ait geleneksel bir süsleme tekniğini


Bireysel Etkinlik

araştırınız. Bu tekniği günümüz trendleriyle birleştirerek tekstil


yüzey düzenlemesinde veya bir giysi tasarımında ilham kaynağı
olarak değerlendiriniz.

335
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Süsleme Malzemeleri

•SÜSLEME
•Süsleme; insan bedenini, gündelik yaşamında kullandığı maddi kültür
ögelerini kullanım amacı ile uyumlu çalışan ve daha estetik gösterme
kaygısıyla şekillenen bir anlayış olarak tanımlanabilir.
• Süsleme ile ilgili tanımlamaların ışığında tarihsel kökenine bakacak olursak
süsleme ile ilgili bilgi ve belgelere ilkçağlardan itibaren duvar resimleriyle
Özet
başlayan betimlemeler, mozaikler, freskler, heykeller, günlük yaşamda
kullanılan eşyalar gibi maddi kültür ögelerinden tarihsel olarak giysiler
hakkında ve giysiler üzerindeki süslemeler hakkında bilgi edinmek mümkün
olmaktadır.
•Mezopotamya uygarlıklarında eteklerin saçak ve püsküllerle süslenmesi,
tuniklerin desenli ve işlemeli kumaşlardan yapılması İlk Çağ uygarlıklarının
giysilerini süslemeye önem verdiklerini göstermektedir.
•Mısır’daki arkeolojik bulgulara rağmen dokuma tekniklerinde önemli
katkılarda bulunan diğer Akdeniz ülkeleri Grekler, Orta Doğu’da bulunan
krallıkların zengin yazılı kaynaklarında ilk çiçekli sanatsal dokumaların
yapıldığı görülmektedir.
• Roma İmparatorluğu Dönemi'nde tercih edilen toga picta, ilk kez halk
törenlerinde galip generaller tarafından giyilen süslü işlemelerle kaplı bir
tören giysisiydi.
•Çin saray kostümleri ipek kumaşlardan üzeri zengin bezemelerle
süslenmekteydi.
•Türklere ait en eski kaynaklara Altay dağlarını eteklerinde yer alan Pazırık’ta
Rus arkeolog S.I.Rudenko’nun 1924 yılında yaptığı kazılar sonucunda Hunlara
ait kurganları ulaşması ile sonuçlanmıştır.Bu kanıtlar Türklerin süsleme
tekniklerinden aplikeyi bildiklerini göstermektedir.
•SÜSLEME MALZEMELERİ
•Maddi kültürün önemli eserleri olan giysiler üzerine yapılan süslemelere
geleneksel anlamda dört önemli teknik göze çarpmaktadır. Bunlar;
•Dikiş tekniği ile yapılan giysi süslemeleri
•İşleme tekniği İle yapılan giysi süslemeleri
•Örülerek yapılan giysi süslemeleri
•Hazır aksesuarlarla yapılan giysi süslemeleri
•Boyama-Baskı ile yapılan giysi süslemeleri
•Karışık teknik ile yapılan giysi süslemelerinde kullanılan
malzemeler(Giyilebilir Sanat)
•Dikiş Tekniği ile Yapılan Giysi Süslemelerinde Kullanılan Malzemeler
•Temel işlev olan ve giysinin oluşturulmasındaki en önemli adım dikiştir. Dikiş
tekniği kullanılarak giysilere form kazandırmanın yanı sıra süsleme unsuru
olarak da kullanılmaktadır. Giysinin bir bölümünde ya da tamamında
uygulanabilen işlemle giysiye üçüncü boyut yani derinlik kazandırılmakta ve
giysinin estetik duruşunda süsleme ögesi olarak kullanılmaktadır.

336
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
Süsleme Malzemeleri

•İşleme Tekniği ile Yapılan Giysi Süslemelerinde Kullanılan Malzemeler


•İşleme ve nakış kavramları birbiri içerisinde kullanılmaktadır. Nakış,
genellikle, zemin olarak adlandırılan bir dokuma kumaş parçasının yüzeyine
iğne ve iplik ile dekorasyon uygulama sanatıdır.
•İşlemede teknik olarak uygulama türleri kumaşın yapısına (ipliği sayılabilen
kumaşlar) göre beş gruba ayrılmaktadır. Bunlar;
Özet (devamı)
•Dokumanın iplikleri üzerinden yürütülen iğneler
• Dokumanın iplikleri kapatılarak yapılan iğneler
•Dokumanın iplikleri çekilerek yapılan iğneler
•Dokumanın iplikleri kesilerek yapılan iğneler
•Dokumanın iplikleri bağlanarak yapılan iğneler
•Her iki süsleme tekniği içinde en temel malzeme olan ipliktir.İşleme-nakış
iplikleri türleri; pamuk, merserize ve ipek ipliklerin yanı sıra sentetik karışımlı
iplikler de kullanılmaktadır.
•Örülerek Yapılan Giysi Süslemeleri
•El sanatları içinde ince ve kalın örgülerden oluşan örülerek yapılan
süslemeler dokumanın keşfine yakın bir geçmişe sahiptir. Örgü işi el ile ya da
herhangi bir araç ile yapılabilmektedir. Örgü işleri şiş, iğne, tığ, firkete, mekik
vb. araçlar ile çeşitli özellikteki iplikler ile yapılabilmektedir.
•Hazır Gereçlerle Yapılan Süslemede Kullanılan Malzemeleri
•Teknolojinin günümüze kadar süren hızlı gelişimi ile birlikte seri üretime
geçiş, çalışma şartlarını ve ihtiyaçların karşılanma sürecini hızlandırmıştır.
Kullanılan materyal ve teknik geçmişin estetik beğenisi el emeği göz nur ile
yapılan işlerin yerini tutmamaktadır.
•Hazır malzemeler geçmişin estetik beğenisi el emeği göz nur ile yapılan
işlerin yerini tutmamaktadır. Endüstriyel üretim ile hazırlanan aksesuarlar
arasında; sutaşı, kurdele, dantel, şerit, kordon, harçlar, püskül, metal
aksesuarlar sayılabilir.
•Boya-Baskı Tekniği ile Süslemede Kullanılan Malzemeler
•Kumaş yüzeyini renklendirilme ve desenlendirilmesi işlemine baskı adı
verilmektedir. Geleneksel olarak kumaş yüzeyine boyar maddeler ile desen
oluşturma teknikleri arasında kalıp baskıcılığı, kalem işi tekniği ve farklı
kültürlerde farklı isimlerle geçen rezerve boyama teknikleri boyama-baskı
teknikleridir.Kumaş yüzeyinin boyar madde kullanılarak renk ve desen ile
kaplanması işlemine baskı adı verilmektedir. Geleneksel kumaş boyama ve
baskı teknikleri; metal ve ahşap kalıpla baskıcılık, kalem işi, bağlama batik ve
mum batik olarak tanımlanan rezerve boyama teknikleridir.
•KARIŞIK TEKNİK İLE YAPILAN GİYSİ SÜSLEMELERİNDE KULLANILAN
MALZEMELER (GİYİLEBİLİR SANAT)
•Süsleme, giysi veya herhangi bir yüzeyin görsel tasarımıdır. Yüzey
tasarımında geleneksel yöntemler ile birlikte yenilikçi yöntemlerde deneysel
malzemeler birlikte kullanılmaktadır. Tekstil tasarımcılarının kumaş üzerinde
kullanması için pek çok yeni malzeme mevcuttur. Kullanılacak malzemeler
tasarımcının yaratıcı gücüne bağlı olmasının yanında teknik gücünün kuvvetli
olması da gerekmektedir.

337
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22
Süsleme Malzemeleri

DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi bazı ilavelerle bir şeyi daha güzel daha çarpıcı bir
hâle getirme sanatıdır?
a) Tapestry
b) Süsleme
c) Artwear
d) Drape
e) Toga

2. Aşağıdakilerden hangisi Fransızca kökenli olup Yunanca ‘Tapis’ ve Latince


‘Tapessium’ olarak bilinen, dokuma ve süsleme gibi iki işlemin birleştiği
yapıdır?
a) Kopt
b) Tapestry
c) Purpur
d) Bezayağı dokuma
e) Toga

3. Aşağıdakilerden hangisi ipek ve sırma ile esvaba yapılan nakış, süs,


esvapların yaka ve yen ağızlarına, önlerine ( eteklerine ) sırma vs. ile
işlenen ve ziynet, süs yerine kullanılan alametlerdir?
a) Tiraz
b) Drape
c) Süsleme
d) Varak
e) Kırma

4. Aşağıdakilerden hangisi genellikle kumaş üzerine renkli iplikler veya sırma


ve sim kullanarak elle, makineyle yapılan işleme, el işi, ince işidir?
a) Süsleme
b) Kırma
c) Büzgü
d) İşleme
e) Pilise

5. Aşağıdakilerden hangisi kapama, yama işi, istenilen kumaşın üzerine başka


kumaştan hazırlanmış motifin tutturulmasına verilen addır?
a) Büzgü
b) İşleme
c) Pilise
d) Kırma
e) Aplike

338
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23
Süsleme Malzemeleri

6. Aşağıdakilerden hangisi dokumanın iplikleri kesilerek ya da dokumanın


iplikleri sayılarak yapılan kumaş yüzeyinde oyma etkisi veren bir süsleme
iğnesidir?
a) Ciğerdeldi
b) Fisto nakışı
c) Hardanger işi
d) Jakobyen atması
e) Kumru gözü

7. Aşağıdakilerden hangisi giyim veya herhangi bir eşyayı süslemek ya da


bolluk vermek için yapılan kumaş kıvrımıdır?
a) Biye
b) Fırfır
c) Pili
d) Farbela
e) Fiyonk

8. Aşağıdakilerden hangisi katlama, sıkıştırma, dikme, büzme veya desenin


üzerinin bir madde ile kaplanmasıdır?
a) Kalem işi
b) Bervanik
c) Ebru
d) Batik
e) Ecoprint

9. Aşağıdakilerden hangisi Japonca bağlamak, düğümlemek, sıkıştırmak


anlamına gelen İngilizce “tie-dye” olan rezerve boyama tekniğidir?
a) Ebru
b) Ecoprint
c) Bervanik
d) Kalem işi
e) Shibori

10. Aşağıdakilerden hangisi hazır gereçlerle yapılan süslemede kullanılan


malzemelerden değildir?
a) Sutaşı
b) Ebru
c) Kurdele
d) Dantel
e) Harç

Cevap Anahtarı
1.b, 2.c, 3.a, 4.d, 5.e, 6.a, 7.c, 8.d, 9.e, 10.b

339
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24
Süsleme Malzemeleri

YARARLANILAN KAYNAKLAR
Anders, N.,C. (1967) Applique old and new. USA: Dover Publcation, Inc.
Baker, P., Tezcan, H., Wearden, J. (1996).Silks for the sultan’s, Ertuğ&Kocabıyık
(Borusan), İstanbul.
Barışta, H.,Ö. (1997).Türk işlemelerinden örnekler. Ankara: Gazi üniversitesi
mesleki yaygın eğitim faklütesi yayın no:2.
Barışta, H.,Ö., (1988).Türk el sanatları. Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı.
Bozacı, B. (2017). Doğanın Şarkısı: Ekolojik Baskı. Ankara: Zeynes Yayıncılık.
Crill, R., Wearden,J., ve Wilson, V. (2002) Dress in detail from around the world,
London.
Çeliksap, S. ( 1992). Giyside gerçeküstü arayışlar”, Yayınlanmamış yüksek lisans
tezi , mimar sinan üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü, İstanbul.
Diyarbekirli, N. (1972), Hun sanatı, İstanbul.
Eronç,P. (1984). Giyim süsleme teknikleri. Ankara: MEB Ders ktapları dizisi.
Göksel, N., Kutlu,N. (2016): Decorative elements In turkish garment culture from
past to future: Art of embroidery, Tekstil ve Mühendis, 23: 103.
Gürcüm, B.,H.(2013).Tekstil malzeme bilgisi. İzmir: Kerasus: Moda ve tekstil
kitaplığı:2.
Harding, V.,C. (2007) Stitch, dissolve, distort with machine Eebroidery.
Interweave.
Kaya, R. (1998).Türk yazmacılık sanatı. İstanbul.
Koç, F. (1999). Türk giyim kuşamında kullanılan süslemeler.
https://dergipark.org.tr/tr/pub/erdem/issue/44387/549203
Koçu, R. E. (1967), Türk Giyim Kuşam ve Süslenme Sözlüğü. Ankara.
Konuralp, İ.,Z.(2003). Urartu resim sanatında kadın giysileri “metal eserler
ışığında”, Yayınlanmamış yüksek lisans tezi, İstanbul üniversitesi, sosyal
bilimler enstitüsü.
Labarge, M.,S.(1999). Stitches in time: medieval embroidery in its social setting.
Florilegium 16.
Leventon, M. (2005). Artwear-Fashion and anti-fashion, UK:Thames&Hudson.
Neziroğlu, F. (2007). Sepet örme tekniği ve sanatsal yorumlar, Yayınlanmamış
yüksek lisans tezi, Deu, Güzel sanatlar enstitüsü.
ÖGEL, B. (1991). Türk kültür tarihine giriş, türklerde giyecek ve süslenme -
göktürklerden osmanlılara ), Cilt V, Ankara.
Özpulat, F. (1994). Kamu ve Özel Kuruluşlarla Orta Öğretimde, Üniversitelerde El
Sanatlarına Yaklaşım ve Sorunları Sempozyumu Bildirileri, Ankara.

340
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 25
Süsleme Malzemeleri

Pengergast, S., Pengergast, T. ( 2004). Fashion, costume, and culture-clothing,


headwear, body decorations, and footwear through the Ages. USA.
Sürür, A.(1967).Türk İşleme Sanatı. İstanbul.
Ramazanoğlu,G.(1989) Turkish embroidery, İstanbul: Van Nostrand Reinhold
Company.
Taylor,R. ( 1993 ) Ottoman embroidery. England.
Üstüner,S.,G.,( 2019). Tekstil yüzey tasarımında deneysellik. International journal
of interdisciplinary and intercultural art. Volume: 4, Issue: 8, September-
October. Cilt: 4, Sayı: 8.
Yıldırım, R., Özkan,S. (2019). Geleneksel baskı teknikleri ve yeni tasarımlarda
kullanımı. Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi. Sayı 35.
Yücel, E. (2000), İslam Öncesi Türk Sanatı, İstanbul.
TDK Türkçe Sözlük. https://sozluk.gov.tr/ adresinden 8 Ağustos tarihinde
erişilmiştir.

Görsel 13.1. Nervür. https://tekstilbilgi.net/nervur-ile-susleme.html.


Görsel 13.3. Fransız iğnesi-tohum işi.
https://www.etsy.com/au/listing/561634130/custom-embroidery-hoop
Görsel 13.4. Çin iğnesi.
https://tr.pinterest.com/pin/506232814350645470/?nic_v2=1a5iovwwH
Görsel 13.5.Telkırma.
https://in.pinterest.com/pin/722124121489669391/?nic_v2=1a5iovwwH
Görsel 13.8. Pul, boncuk işi. http://vika-kuzmenko.blogspot.com/2017/07/blog-
post.html?m=1
Görsel 13.9. Hardanger işi. https://www.etsy.com/listing/517196845/delicate-
doily-in-hardanger-
embroidery?ga_order=most_relevant&ga_search_type=all&ga_view_type=
gallery&ga_search_query=hardanger+embroidery&ref=sr_gallery-1-6
Görsel 13.10. Antika ve kesme ajur.
https://www.etsy.com/listing/827658997/linen-white-tablecloth-with-
hemstitch?ga_order=most_relevant&ga_search_type=all&ga_view_type=g
allery&ga_search_query=hemstitch&ref=sr_gallery-1-
34&organic_search_click=1
Görsel 13.11.Fisto nakışı. https://www.etsy.com/listing/505598350/ecru-natural-
floral-embroidered-
cotton?ga_order=most_relevant&ga_search_type=all&ga_view_type=galler
y&ga_search_query=eyelet+embroidery&ref=sr_gallery-2-
1&organic_search_click=1&cns=1

341
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 26
Süsleme Malzemeleri

Görsel 13.12. Ciğerdeldi işi. https://gramho.com/explore-


hashtag/ci%C4%9Ferdeldi
Görsel 13.13. Firkete oyası. https://igneoyasi.net/oya-cesitleri/
Görsel 13.13. Nakış ipliği türleri, https://www.dmc.com/us/thread-5000/
Görsel 13.14. İşleme ipliği türleri, Tapestry ve 3D sanatsal işler için içi metal üzeri
lif kaplı nakış ipliği. https://www.dmc.com/us/memory-threadetreg-27-
colors-available-9001253.html
Görsel 13.15. Firkete oyası. https://www.yenihobi.com/oya-modelleri/page/76/
Görsel 13.16. Sutaşı örnekleri. https://www.hayalperestboncuk.com.tr/simli-su-
tasi
Görsel 13.17. Saten ve organze kurdela, https://www.detayaksesuar.com/u/6mm-
organza-kurdele/59/
Görsel 13.18 Dantel, güpür. https://www.bozkurtaksesuar.com/dantel-gupur/
Görsel 13.19. Dokuma ve taşlı şerit. https://www.eymod.com/kategori/serit
Görsel 13.20. Sırma- kordon. http://www.armaret.com/urunler/sirmalar-
kordonlar/
Görsel 13.21. Harç örnekleri,
http://www.yoncatuhafiye.com.tr/alt_kategori.asp?id=119&adi=harc-
cesitleri-
Görsel 13.22. Püskül örnekleri, https://www.etsy.com/search?q=fringe
Görsel 13.23 Ponpon örnekleri,
https://www.etsy.com/search?q=pon+pom&_qc=pom+pom
Görsel 13.24. Boya ve baskı malzemeleri. https://www.etsy.com

342
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 27
MODA TASARIMINDA
MALZEME SEÇİMİ

• Hazır Giyim Üretiminde


Malzemelerin Teknik İsterleri
TEKSTİL MALZEME
İÇİNDEKİLER

• Hazır Giyim Üretiminde


Kullanılan Malzemeler BİLGİSİ
• Giysiler İçin Optimal Malzeme
Seçimi Prof. Dr. Nazim
PAŞAYEV

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;


• Giysi yapımında kullanılan
malzemelerin karşılaması gereken
HEDEFLER

teknik isterleri, çeşitleri ve


özelliklerini açıklayabilecek,
• Giyim için malzeme seçiminin teorik
temelleri, pratik yöntemleri ve
kriterlerini ifade edebilecek,
• Giyimin amacına, sınıfına,
fonksiyonel, estetik, ve diğer
özelliklerine göre hangi malzeme
tipinin ve çeşidinin daha uygun
olduğunu belirleyebilecek,
ÜNİTE

14
• Tasarladığınız bir giyim için gerekli
ölçütleri ve özellikleri sağlayan
malzemeler arasından optimal
malzeme setini seçebileceksiniz.

© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

Fonksiyonel talepler

Kullanım güvenirliği ile


bağlı talepler

Sağlık talepleri
HAZIR GİYİM ÜRETİMİNDE MALZEMELERİN

Tüketim Talepleri
Ergonomik talepler
TEKNİK İSTERLERİ

Estetik talepler

Ekolojik talepler

Teknolojik talepler

Teknik ve Ekonomik
Ekonomik talepler
Talepler

Standartlara bağlı
talepler

HAZIR GİYİM ÜRETİMİNDE KULLANILAN MALZEMELER

Beyaz ürünler,
Dokuma korseler, bluzlar
Doğal ve
ve örme ve gömlekler,
yapay liflerden Deriler,
kumaşlar, elbiseler ve
üretilmiş kürkler
dokusuz takım elbiseler,
malzemeler
yüzeyler paltolar için
malzemeler

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2


344
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

GİRİŞ
Giysi teknik bir ürün olsa da önemli derecede sanatla bağlıdır ve bu bağlılık
giyimin tasarımı sırasında oluşturulan görsel efektlerin gerçek giysiye yansıtılması
ile ortaya çıkmaktadır. Bu açıdan yaklaşıldığında tasarımcı, tasarladığı giyim
modelini gerçek bir sanat eseri olarak görmek için oluşturduğu efektlerin hangi
Çok katmanlı giyimde malzemelerle elde edileceğini de düşünmek zorundadır.
malzeme seti kendi
aralarında belirli Giysi son ürün olarak onu oluşturan malzemelerin üretimi, model ve
kurallar üzere kalıpların tasarımı, malzeme setinin seçilmesi ve giysinin dikimi süreçlerinden
birleştirilmiş ana, astar geçmektedir. Burada malzeme setinin seçilmesi diğer aşamalar kadar önem arz
ve ara materyallerin etmektedir. Giyim modelinin tasarlandığı gibi ürüne dönüştürülmesi, yani
tamamına denir. tasarlanan form, tuşe, döküm vb. efektlerin ortaya konması farklı yoğunluk,
kalınlık, sertlik, elastikiyet göstergelerine sahip, farklı yüzey bitim yöntemleri ile
işlenmiş malzemelerin kullanımıyla gerçekleştirilir. Bütünlükte giysilerin plastik
bileşimi ve dış formunun tektoniği büyük ölçüde bir malzeme setinin yapısal
özelliklerinin kombinasyonlarına bağlıdır. Buradan anlaşıldığı üzere moda
tasarımcısının giyside istediği efektleri elde edebilmesi için malzemelerin
özelliklerini dikkate alması, diğer bir değişle giyside kullanılacak malzemeleri
tasarlamış olduğu modele uygun şekilde seçmesi gerekmektedir.
Tasarlanmış giysi modelinin bitmiş ürüne dönüştürülmesinde ortaya konan
kalite seviyesi önemli konulardan biridir. Kalite seviyesi tüketici isteklerine göre
belirlense de bu seviyenin yakalanabilmesi önemli derecede tasarımla bağlıdır.
Araştırmalara göre bir ürünün kalitesini düşüren nedenlerin %80’i tasarım süreci
Giysi
formunun tektoniği ile ilgilidir. Tasarım sürecinde tüketici taleplerini bitmiş ürün üzerinde sağlamak
giysinin form, tasarım için doğru malzemelerin tasarım sürecine dâhil edilmesi gerekmektedir.
ve malzeme Unutulmamalıdır ki tüketici sadece ona sunulan malzemeyi değil, yerinde
özelliklerinin ilişkisine kullanılmış, giysinin karakterine ve yerine getirmesi gereken fonksiyonlara uygun,
denir. çağdaş renk konseptine ve ifade tarzına sahip modern malzemeler istemektedir.
Giysi için doğru malzeme seçimini gerçekleştirmek için giysi üretiminde
kullanılan bütün malzeme grupları ve onlardan karşılamaları beklenen talepler
hakkında bilgi sahibi olmak çok önemlidir.

HAZIR GİYİM ÜRETİMİNDE MALZEMELERİN


TEKNİK İSTERLERİ
Üretilen giysiler için malzemelerin doğru seçimi onlardan beklenen taleplere
bağlıdır. Bu talepler iki grupta toplanmıştır: tüketim talepleri ve teknik ve
ekonomik talepler. Bu talep gruplarının alt grupları bir önceki sayfada kavram
ağında verilmiştir (bkz. Kavram ağı). Tüketim taleplerinden en önemlisi giysilerin
kullanım tehlikesizliğidir. Giysiler için malzemeler kullanımda insan sağlığı için
tehlikesiz olmalıdır. Atıl duruma geldiklerinde bu malzemelerin çevre için tehlikesiz
olması istenmektedir ki bu da ekolojik tehlikesizliği belirlemektedir.
Malzemelere sunulan en önemli taleplerden biri de kullanılan malzemelerin
efektif olması, yani söz konusu malzeme veya malzemelerin kullanımı ile

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3


345
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

hedeflenen sonuçların minimum masraflarla elde edilebilmesidir. Bu talep


ekonomik taleplere aittir.
Giysiler genelde birkaç malzemeden oluşurlar ki dış görünümü belirleyen
malzeme temel malzeme, diğerleri ise yardımcı malzemelerdir. Bu malzemelerin
birlikte kullanılabilirliği onlara sunulan önemli taleplerden olup teknik talepler
grubuna aittir. Böyle ki bir arada kullanılamayan malzemelerin üretime
uygulanması sırasında kalite açısından birçok problemler yaşanabilir. Örneğin, bu
malzemeler nemli ısıl işlemler sırasında farklı oranlarda çekme veya deformasyon
özellikleri gösterebilirler.

• Klasik pantolon aşağıdaki malzemelerden üretilmiştir: üst


Bireysel
Etkinlik

kumaş, astar, kemer astarı, cep astarı, ağ astarı. Bu arada


temel ve yardımcı malzemeleri ayırınız.

Hazır giyim tasarımında ve üretiminde malzemelere sunulan taleplerin


Giysi sadece insan önemli bir kısmı giysilere sunulan ergonomik taleplere göre belirlenmektedir. Bu
vücudunu doğanın
talepler giysi ile insan bedeninin temasını dikkate alarak oluşturulur.
elverişsiz şartlarından
koruyan bir araç Giysi sadece insan vücudunu doğanın elverişsiz şartlarından koruyan bir
değildir. O hem de araç değildir. O hem de vücudu içine alan bir mikro iklim oluşturmaktadır. Bu
vücudu içine alan bir mikro iklimin en önemli karakteristiklerine sıcaklık, ortamın nispi nemliyi ve
mikro iklim
ortamdaki karbondioksit miktarı aittir. Bu karakteristikler giysilere sunulan temel
oluşturmaktadır.
sağlık taleplerinin esasını oluşturmaktadır.
Giyinmiş insanın vücudu üzerinde havanın optimal sıcaklığı onun fiziksel
faaliyetine bağlıdır. Statik vaziyette (insan faaliyetsiz olarak oturmuş vaziyette
bulunduğunda) bu sıcaklık 31-33⁰C, dinamik vaziyette ise (aktif olarak çalıştığında,
koştuğunda veya spor yaptığında) 34-35⁰C teşkil etmek suretiyle insan vücudu ile
çevre arasında yaranan ısı dengesi hesabına oluşur. Bu denge insan vücudunda
yaranan ısının miktarı ile vücuttan ayrılan ısının miktarı eşitlendiğinde yaranır.
Isının giysiden geçerek dışarı aktarılması ise ısı iletimi, konveksiyon ve radyasyon
(ışınım) yollarıyla gerçekleşir.
Giysi altında, daha doğrusu en alttaki giysi ile insan vücudu arasındaki hava
katının nispi nemliyi %35-60 teşkil etmektedir. Vücut fiziki faaliyet içinde
Birbirinin üzerine bulunduğunda organizmadaki su rezervi sayesinde oluşan fazla nem cilt aracılığıyla
giyilen giysilerin
buhar veya ter şeklinde dışarı atılıyor. İnsanın statik veya dinamik durumlarda
tamamı giysi paketini
giydiği giysilerle çevre arasında nem gradyanı oluştuğunda vücudun ayırdığı nem
oluşturmaktadır.
giysiye geçer ve sonra ise giysi tarafından buharlaşma yoluyla dışarı aktarılır. Giysi
paketi için malzemeler çevrenin şartlarına uygun olarak öyle seçilmelidir ki giysi
altında gereken nem oranı korunsun ve cilt aşırı nemli veya kuru kalmasın.
Çevre sıcaklığı yüksek olduğunda, aktif çalışma ortamında, hızlı yürüme veya
koşma sırasında, kalın giysiler giyildiğinde vücut aşırı derecede ısınıyor ve bunun
sonucu olarak vücuttaki nem ciltten yalnız buhar şeklinde değil, damla-sıvı

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4


346
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

şeklinde, yani ter olarak ayrılır. Vücut üzerinden bu nemin uzaklaştırılabilmesi için
giysiyi oluşturan malzemelerin higroskopik olması şarttır.
İnsan yalnız akciğerleriyle değil, cildi ile de teneffüs etmektedir. Cildimiz
sürekli oksijen alarak karbondioksit ayırmaktadır. Normal hayat faaliyetinin
sürdürülebilmesi için giysi altındaki hava katında karbondioksit miktarı %0,8
civarında olmalıdır.
Bütün bunlar giysilere sunulan hijyen talepleri ile birlikte giysilerin sağlık
fonksiyonunu belirlemektedir. Böylelikle sağlık açısından giysilerden temel
beklentimiz hayatın bütün durumlarında insan vücudu üzerinde normal sıcaklık,
nem ve cilt teneffüsü şartlarını sağlamak amacıyla vücutla çevre arasında ısı, nem
Giysiler için ve hava mübadelesini temin etmeleridir. Bu beklenti ise giysiler için hava ve buhar
malzemelere sunulan geçirgenliğinin, higroskopiklik, ısıl direnç vs. karakteristiklerin optimal
en önemli talepler göstergelerine sahip malzemelerin kullanımıyla karşılanabilir. Tablo 14.1’de esas
insan vücudu üzerinde
malzeme grupları için bu göstergelerin ortalama değerleri verilmiştir.
normal sıcaklık, nem ve
cilt teneffüsü şartları Tablo 14.1. Giysi Malzemelerine Sunulan Hijyenik Talepler
oluşturmak amacıyla Beyaz mamuller için Hafif giysiler için Takım elbiseler için
vücutla çevre arasında malzemeler malzemeler malzemeler
Malzemelerin Astar için Paltolar için
normal ısı, nem ve özellikleri malzemeler malzemeler
Kışlık Yazlık Kışlık Yazlık Kışlık Yazlık
hava mübadelesini
giysilerde giysilerde giysilerde giysilerde giysilerde giysilerde
temin etmeye
7-60 (rüzgâr
yöneliktir. Hava geçirgenliği,
50-100*
100’den az 100’den
330-370*
100’den 150’den az
100’den az hızına bağlı
[dm3s-1m-2] değil az değil az değil değil
olarak)
Buhar geçirgenliği, 56’dan az 50’den az 56’dan az 40’tan az 40’tan az 50’den az 40’tan az
52-56*
[gr∙m-2∙saat-1] değil değil değil değil değil değil değil
Nemlilik [%] (%65 7’den az 7’den az 7’den az 7’den az 7’den az 7’den az 13’ten az
7-13
nispi nemlilik değil değil değil değil değil değil değil
*Uygun olarak hidrofil ve hidrofob liflerden üretilmiş malzemeler için

Giysilerin ısı koruma fonksiyonları insan vücudunu hem sıcaktan hem de


soğuktan korumaya yöneliktir. Çevre sıcaklığı 25⁰C’nin üzerine çıktığında giysiler
insan vücudunu ısınmadan korumalıdır. Bu, vücut üzerinde oluşan ısıl enerjinin
sürekli dışarı atılması ve çevredeki ısının giysi altına geçmesinin engellenmesi
yoluyla gerçekleşir. Araştırmalar göstermiştir ki en az ısınma özelliğini keten
kumaşlar sergilemektedir. Keten ve yüksek sıklığa sahip pamuklu kumaşlar güneş
ışınlarını %6…8 oranında, ipek ve sentetik ştapel liflerden üretilmiş kumaşlar ise
%30…38 oranında geçirmektedirler.
Çevrenin düşük sıcaklıklarında giysiler insan vücudunu soğuktan korumalı,
daha doğrusu vücut ısısının dışarı aktarılmasını engellemelidir. Bu amaçla yüksek
Giysilerin fizyolojik ısı koruma özelliklerine sahip malzemelerden yararlanılır. Malzemelerin ısı koruma
taleplerimizle özellikleri malzeme gözeneklerinde ve liflerdeki duran havanın miktarıyla
belirlenen özellikleri belirlenir. Malzeme ne kadar kalın, hacimsel yoğunluğu ne kadar az, gözenekleri
malzemelerin ağırlığı,
ne kadar fazla ve kapalı olursa, ısı koruma özellikleri o kadar yüksek olur.
elastikiyeti,
dökümlülüğü, sertliği, İnsanın fizyolojik taleplerinin karşılanması açısından giysilerin ağırlığı da
buruşmazlığı gibi önemlidir. Giysi ağırlığının fazla olması insanın onu taşımak için ilave enerji sarf
karakteristiklerle etmesine, çabuk yorulmasına, hareket aktivitesinin düşmesine neden olur.
bağlıdır.
Özellikle çocuklar ve yaşlılar için giysi üretiminde bu faktör mutlaka dikkate

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5


347
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

alınmalıdır. Giysinin ağırlığı giysideki malzemelerin yüzey üzere yoğunluk


göstergelerine bağlıdır.
Giysi üretiminde kullanılan tekstil malzemelerinin yüzey üzere yoğunluğu 20-
750 gr/m2 aralığında değişmektedir. Farklı amaçlar için kullanılan tekstil
malzemelerinin yüzey üzere yoğunluk değerleri tablo 14.2’de verilmiştir.
Giysilerin fizyolojik gereksinimlerle belirlenen özellikleri malzemelerin
elastikiyeti, dökümlülüğü (drapelenmesi), sertliği, buruşması veya buruşmazlığı
gibi karakteristiklerle bağlıdır. Bu karakteristiklere normlar ile belirlenen talepler
sunulmaktadır.
Tablo 14.2. Giysiler İçin Malzemelerin Yüzey Üzere Yoğunluk Değerleri
Malzemeler Yüzey üzere yoğunluk, gr/m2

Korse mamulleri için kumaşlar 150-300


İç giysiler için kumaşlar Pamuklu 80-200
Keten 120-170
Gömlekler için kumaşlar Pamuklu 80-160
İpek 40-160
Karışık 110-160
Bluzlar ve bayan Pamuklu 60-200
elbiseleri için kumaşlar Keten 140-300
Yünlü 140-250
İpek 20-260
Astar 50-150
Takım elbiseler için Pamuklu 180-300
kumaşlar Keten 200-400
Yünlü 220-350
İpek 150-230
Astar 50-150
Ara astar 100-300
Paltolar için kumaşlar Yünlü 300-700

Pardösüler için kumaşlar 200-300

Örme kumaşlar İç giysiler ve hafif


giysiler için 30-250
Üst giysileri için 90-460

Tekstil malzemelerine sunulan en önemli teknik taleplerden biri nemli


işlemler sonucu doğrusal ölçülerin değişmesiyle, yani çekme ile bağlıdır. Bu,
istenmeyen bir olay olsa da kaçınılmazdır. Giysiler için model ve kalıp tasarımlarda
malzemelerin nemli ve ıslak işlemler sonucu çekme özelliklerinin birbirine yakın
değerlere sahip olması malzeme seçiminde en önemli taleplerdendir. Tekstil
malzemelerinin kullanım sırasında sürtünmeye ve boncuklanmaya (piling
oluşumuna) karşı dayanımı da malzemelerden beklenen teknik talepler
arasındadır.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6


348
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

HAZIR GİYİM ÜRETİMİNDE KULLANILAN MALZEMELER


Giysi yapımında kullanılan malzemeler giysi gruplarına göre sınıflara
ayrılmaktadır. Bu giysi gruplarına erkekler, kadınlar ve çocuklar için beyaz
mamuller olarak adlandırılan iç giysileri, bluz ve gömlekler, elbiseler, takım
elbiseler, paltolar aittir.
Giysi yapımında
Beyaz Mamuller ve Korse Mamulleri İçin Malzemeler
kullanılan malzemelerin
giysi gruplarına göre Beyaz mamuller veya iç giyimleri yalın bedene veya korse mamullerinin
sınıflara ayrılmaktadır. üzerine giyilen giysilerdir. Buraya erkek, bayan ve çocuklar için atletler, külotlar, iç
Bu gruplara erkekler,
gömlekler, yatak giyimleri, bayanlar için sütyenler ve diğer korse mamulleri aittir.
kadınlar ve çocuklar için
beyaz mamuller olarak İnsan bedeni ile temasta olmak suretiyle bedenin önemli kısmını örten iç
adlandırılan iç giysileri, giysileri cildin sıcaklığını ve nemliliğini düzenleyerek cildi kirlenmekten,
bluz ve gömlekler, soğumaktan ve kurumaktan koruyarak normal faaliyetini temin etmektedir.
elbiseler, takım
elbiseler, paltolar aittir. İç giysiler için malzemelerin en önemli özelliği ergonomikliğidir ki hijyenik
göstergeler ve konfor göstergeleri ile değerlendirilmektedir. İç giyim ve korse
mamulleri için malzemeler taşınma şartları dâhilinde hava geçirgenliğine sahip
olmalıdırlar. Bu malzemeler higroskopik ve su emici olmak suretiyle vücuttan ter
ayrılmasını engellememeli, ıslak hâlde cilde yapışarak rahatsızlık oluşturmamalıdır.
Malzeme tarafından emilen nem kolay bir şekilde etraf muhite aktarılabilmelidir.
Beyaz mamuller için malzemelere ait bazı göstergeler Tablo 14.1’de verilmiştir.
Beyaz mamullerin üretildiği malzemeler düşük elektriklenme kabiliyetine
sahip olmalıdırlar. Bu açıdan en iyi malzeme pamuklu örme kumaşlardır. Maksimal
elektriklenme %64 nispi nem ortamında ρ=1,12·108 Om·cm teşkil edebilir. Kışlık
mamuller ise düşük ısı iletim kabiliyeti sergilemelidir: λ=0,07 W·m-1·K-1.
Beyaz mamuller için malzemeler düşük yüzey üzere ağırlığa (Tablo 14.2) ve
kalınlığa (0,24-0,54 mm), yumuşak tuşe ve elastikiyete sahip olmalıdır. Bu
malzemeler kullanımda yüksek güvenirlik göstermeliler: Onlar için çok sayılı
yıkamalara dayanım (en az 70-80 defa), yüksek aşınma dayanımı (pamuklu
kumaşlar için en az 1000, ipekli kumaşlar için en az 500 devir) talep edilmektedir.
Söz konusu malzemelerin çekme oranları pamuklu kumaşlar için eriş üzere %2,
argaç üzere %3,5’ten az, keten kumaşlar için eriş üzere %3 ve argaç üzere %5,5’ten
Korse mamulleri için az, örme kumaşlar için lif içeriğine ve üretim yöntemine bağlı olarak %3-12 teşkil
kumaşlara ergonomik etmelidir.
taleplerin yanı sıra
onların fonksiyonlarına Korse mamulleri için kumaşlara ergonomik taleplerin yanı sıra onların
bağlı olarak elastikiyet, fonksiyonlarına bağlı olarak elastikiyet, arttırılmış form dayanımı ve yüksek
arttırılmış form mukavemet gibi özel talepler sunulmaktadır. Bu malzemelerden üretilmiş
dayanımı ve yüksek mamuller insan bedeninin düzgün şekil almasını temin etmeli ve bu zaman
mukavemet gibi özel hareket serbestliğini kısıtlamamalıdır. Korse kumaşlarının form dayanımı onların
talepler sunulmaktadır. sertliği (5000-130000 mkN·cm2) ve çekme direnci ile temin edilir. İplik dağılımı ise
3 mm’den fazla olmamalıdır.
Beyaz mamuller için pamuklu kumaşların beyazlık göstergeleri %85’in, keten

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7


349
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

kumaşlar için ise %82’nin altında olmamalıdır. Bu malzemelerin hijyenik özellikleri


yüksek olmalıdır ve burada pamuklu kumaşlar baz alınmaktadır.
Beyaz mamullerin üretildiği kumaşlara pamuklu, keten, ipekli kumaşlar, bu
liflerin kimyasal liflerle karışımından üretilmiş dokuma ve örme kumaşlar, dokusuz
yüzeyler aittir.

Beyaz mamullerin Pamuklu kumaşlar. Beyaz mamullerin üretildiği pamuklu kumaşlardan


üretildiği kumaşlara bezler, mitkaller (madapolam, muslin, patiska ve basma, daha ince giysiler için
pamuklu, keten, ipekli şifon ve mayya) örnek gösterilebilir. Mitkal, beyazlatılmamış kalın ipliklerden
kumaşlar, bu liflerin bezayağı örgüsü ile dokunan pamuklu kaba kumaş türüdür. Yüzey üzere yoğunluğu
kimyasal liflerle 100-115 gr/m2‘dir. Mitkalın beyazlatılması ve sert işleme tabi tutulması ile parlak
karışımından üretilmiş
yüzeyli ve sert madapolam, yumuşak işleme tabi tutulması ile yumuşak muslin
dokuma ve örme
kumaşlar, dokusuz elde edilir. Basma ise mitkala boya veya baskı uygulanarak üretilir. Bu kumaşlar
yüzeyler aittir. bezle kıyasta daha ince ve hafif kumaşlardır.
Kışlık iç giysiler için pazen ve flanel kullanılır. Flanel bezayağı örgülü, her iki
yüzeyi tüylü, yumuşak bir kumaş türüdür, pazen (divitin de denir) ise dimi
örgülüdür ve bir yüzü tüylüdür. Korse mamulleri için satenler ve jakarlı kumaşlar,
elastik kumaşlar kullanılır.
Keten kumaşlar. Beyaz mamuller üretiminde yüksek hijyenik özelliklere
sahip ince keten ve yarı keten kumaşlar kullanılmaktadır. Yüksek nem emme ve
vücudu serin tutma özelliğinden dolayı onlardan yazlık iç giyimleri üretilmektedir.
İpekli kumaşlar. Doğal ipekten üretilmiş kumaşlar, örneğin krepler, yalnız
yüksek hijyenik özellikleriyle değil hem de estetik özellikleriyle seçilmektedirler.
Ancak pahalı olduklarından dolayı onlardan genelde pahalı beyaz ürünler üretilir.
Bayanlar için beyaz mamuller üretiminde korse kumaşları, atlas, damasse vs.
kullanılır. Kimyasal karışımlı ipekli kumaşlar da beyaz mamuller üretiminde yaygın
olarak kullanılmaktadır.
Örme kumaşlar. Beyaz mamuller üretiminde örme kumaşlar dokuma
kumaşlara göre daha yaygın kullanıma sahiptir. Bu kumaşların beyaz mamuller
açısından kullanım özellikleri de dokuma kumaşlardan daha üstündür. Yüksek
hijyenik özelliklere sahip, yumuşak, elastik, aşınmaya dayanımlı, vücudu iyi
kavrayan bu kumaşlar ağartılmış, renk ve estetik göstergelerine göre en farklı
çeşitlerde üretilmektedir. Korse mamulleri için de yüksek kaliteli, ezilmeyen, kolay
yıkanan, hızlı kuruyan ve ütüleme talep etmeyen elastik kumaşlar üretilmektedir.
Beyaz mamuller için düşük hidrofob lif oranına sahip hidrofil malzemeler
daha çok kullanılmaktadır. Yüksek elektriklenme, yüksek sertlik, düşük nem emme
ve geçirgenlik kabiliyetlerinden, deride oluşturduğu rahatsızlık hislerinden dolayı
kimyasal liflerin beyaz mamuller için kumaşlarda oranı sınırlıdır.

Elbise, Bluz ve Gömlekler İçin Malzemeler


Elbiselik, bluz ve gömleklik kumaşların çeşitleri çok geniş olmak suretiyle

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8


350
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

hem günlük hem de özel tören kıyafetleri için kullanılmaktadır. Bu mamuller çok
katmanlı giyim paketinde ikinci olup iç giysilerin üzerine giyilmektedir.
Elbise, bluz ve gömlekler için malzemeler özel yaklaşımla, giyimin amacını,
mevsimini, onu taşıyacak insanın cins ve yaş özelliklerini, genel ve özel tüketici
Çok katmanlı giyim
paketi ile giyimde taleplerini dikkate alarak seçilir.
malzeme seti Bayan elbiseleri ve bluzlarda ayrı ayrı parçaların form dayanımını artırmak
kavramlarını için 110 gr/m2 gramajlı hafif ve ince telalar kullanılmaktadır. Erkek gömleklerinin
karıştırmamalı. Giyim
yaka ve manşetlerinde ise noktasal veya sürekli polietilen kaplamalı telalar
paketinde giyim
katmanları, malzeme kullanılmaktadır.
setinde ise giyimdeki Günlük kullanım ve ev içinde kullanım için öngörülen elbise ve gömlek
malzeme katmanları
ürünlerinin en önemli özelliği ergonomik olmasıdır ki giysinin konforunu belirleyen
hakkında
hijyenik göstergelerle, form dayanımı, güvenirlik ve estetiklik ile karakterize
konuşulmaktadır.
edilmektedir. Bu malzemeler iç giysilerden geçen ve ciltle temas alanlarında nemi
yutabilmek için nem geçirgenliği ve nem emme özelliklerine sahip olmalıdırlar. Bu
malzemelerin hava geçirgenliği kışlık giysiler için mevsime bağlı olarak 100-350
dm3m-2c-1 aralığında (Tablo 14.1), toplam ısıl direnci ise 0,11-0,20 m2·°C·Wt-1
civarlarında olmalıdır.
Yazlık giysiler için öngörülen malzemeler vücut üzerinde ve giysi altı hava
katında soğumayı temin ederek vücudu aşırı ısınmadan korumalıdırlar. Onlar
yüksek higroskopik özelliğe, buhar, nem ve hava geçirgenliğine, yüksek ısı iletim
Giysilerin konforu katsayısına sahip olmalılar (Tablo 14.1).
insanın maksimum
Elbise-gömlek grubuna ait giysilerin konforu insanın maksimum
memnuniyet doğuran
fizyolojik durumu ile memnuniyet doğuran fizyolojik durumu ile belirlenmektedir ve yalnız hijyen
belirlenmektedir. sayesinde değil hem de giysinin ağırlığı ile ifade olunmaktadır. Söz konusu
malzemelerin yüzey üzere ağırlığının yaklaşık değerleri Tablo 14.2’de verilmiştir.
Elbise-gömlek grubuna ait ürünler için malzeme seçerken mamulün ve
parçalarının ebatlarının, form ve çizgilerinin korunmasının temin olunması
açısından giysinin taşınması, çok sayıda yıkanması ve ütülenmesi, kimyasal
temizlenmesi sırasındaki çekme oranları önemlidir. Giysinin dış görünümünün
Günlük kıyafetler için korunması, oluşturulmuş formun uzun süre muhafaza edilmesi için ise sertlik,
malzeme seçiminde drapelenme, buruşmazlık gibi özellikler ön plana çıkmaktadır. Bu göstergeler tören
mukavemet kıyafetlerinin malzemeleri için daha önemlidir. Söz konusu giysiler için
göstergeleri, aşınmaya
malzemenin rengi, parlaklığı, şeffaflığı da önem arz etmektedir.
ve çok sayılı
deformasyonlara direnç Günlük kıyafetler için malzeme seçiminde mukavemet göstergeleri,
karakteristiklerinden aşınmaya ve çok sayılı deformasyonlara direnç karakteristiklerinden oluşan
oluşan güvenirlik güvenirlik taleplerine daha çok dikkat edilmektedir. Bu talepler tören kıyafetleri
taleplerine daha çok
için ikinci planda tutulur.
dikkat edilmektedir. Bu
talepler tören Elbise, bluz ve gömlekler için malzeme çeşitleri son derece zengin olmak
kıyafetleri için ikinci suretiyle dokuma, örme, dokusuz kumaşların yanı sıra, ince deri ve kürk gibi
planda tutulur. malzemeler de içermektedir. Kumaşlar arasında pamuk, ipek, yün ve keten içerikli
kumaşlar çoğunluk oluşturmaktadır.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9


351
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

Pamuklu kumaşlar. Bu kumaşlar genelde günlük elbiseler, yazlık takım


elbiseler, bluz ve gömlek üretiminde, ev için yazlık ve kışlık giysilerin yapımında
kullanılır.
Elbise-gömlek grubu giysilerinin üretiminde %100 pamuklu ve viskoz, asetat,
polyester karışımlı yarı pamuklu kumaşlardan yararlanılır. Bu kumaşların içeriğinde
pamuk liflerinin oranı %50’nin üzerinde olmaktadır. Pamuk içeriğe yüksek modüllü
liflerin karışımı malzemeye incelik ve yüksek mukavemetin yanı sıra ipeksi tuşe ve
yüksek elastikiyet kazandırmakta, polyester liflerinin karışımı ise malzemeye
aşınmaya karşı direnç ve buruşmazlık vermektedir. Ancak bu durumlarda
malzemelerin higroskopik özelliklerinin düşmesi ve sertliğinin yükselmesini de
dikkate almak gerekir.
Pamuklu elbiselik ve hafif takım elbiselik kumaşlara %10 oranında kaba ve
yarı kaba yün iplikleri ilave etmek suretiyle yüne benzer görüntü oluşturulur. Serin
havalarda kullanılacak elbise ve hafif takım elbiseler için malzemelerin yüzey üzere
yoğunluğu, kalınlığı ve sıklığı daha yüksek olmakla birlikte hava geçirgenliği ve
diğer geçirgenlik göstergeleri biraz daha düşük olur.
Keten kumaşlar. Bu kumaşlar yazlık elbise-gömlek grubu giysiler için
kullanılmaktadır. Onlar yüksek hijyenik göstergelerin yanı sıra yüksek dayanım
göstergeleri ile karakterize edilmektedir. Hava geçirgenliği 100 dm3s-1m-2, aşınma
dayanımı çeşide bağlı olarak 3000-5000 devir, sertlik 7000 kN·cm2 olmalıdır.
Bezayağı, reps vs. örgülerle dokunan keten kumaşlar yüksek buruşma ve nemli ısıl
işlemlerde yüksek çekme oranına sahipler. Farklı renklerde, genelde açık tonlarda
üretilen bu kumaşların çeşitleri pamuklu kumaşlara göre çok daha azdır.
İpekli kumaşlar. Bu kumaşlar elbise-gömlek grubu mamullerin üretiminde
yaygın olarak kullanılmaktadırlar. Söz konusu ürünler için ipekli kumaşlar güzel dış
görünüme sahip olmakla birlikte bu görünümü uzun süre korumalıdır. Bu
kumaşların çekme oranının, buruşmazlık ve hava geçirgenliğinin düşük olması,
renk haslıklarının çok yüksek olması istenmektedir. İpek kumaşlar bezayağı, dimi,
atlas vs. örgüler dokunur, en farklı usullerle renklendirilir. İpek kumaşlardan
günlük kıyafetler ve tören kıyafetleri üretilmektedir. Bu amaçla kreplerden, jakar
ve havlı kumaşlardan yararlanılmaktadır.
Doğal ipekli kumaşların klasik örnekleri kreplerdir: krep-deşin, krep-şifon,
krep-jorjet, krep-saten, krep-şifon, krep-maroken vs. türleri vardır. Bu kumaşlar
atkı ve çözgüde veya bunlardan birinde krep bükülmüş ipek ipliklerin
kullanılmasıyla dokunur ve ipekli kumaşların %70’ni oluştururlar.
Elbise-gömlek grubu
giysiler için yünlü ve Yünlü ve yarı yünlü kumaşlar. Bu kumaşlar bayan elbiselerinin üretiminde
yarı yünlü kumaşlar yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Yünlü ve yarı yünlü kumaşlardan erkekler ve
yüksek ısı koruma erkek çocuklar için gömlekler üretilmektedir.
özelliklerine sahip
olmakla birlikte az Bütün yünlü ve yarı yünlü kumaşlar yüksek ısı koruma özelliklerine sahip
buruşur veya hiç olmakla birlikte az buruşur veya hiç buruşmaz. Elbiselik yünlü kumaşların
buruşmaz. buruşmazlık katsayısı 0,3-0,6 aralığında, atkı ve çözgü üzere çekme oranı uygun
olarak %3,5 ve %2’nin altında, normal ortamda nemliliği %13 civarında (yarı

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10


352
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

yünlüler %7), aşınma dayanımı 2000-4000 devir aralığında olmalıdır.


Güzel dış görünüme, yüksek elastikliğe ve sürtünmeye karşı dayanıklılığa
sahip krepler, elbiselik kamgarn yünlü kumaşların geniş bir grubunu
oluşturmaktadır. Dimi örgüsü ile dokunan kaşmirlerin sürtünmeye karşı
dayanıklılığını artırmak amacıyla içeriğine %5 kadar polyamid lifleri karıştırılır.
Kaşmirler genelde bayanlar ve çocuklar için giysi üretiminde kullanılır.
İçeriğinin %23-60’ı yün olan ince kamgarn kumaşlar elbiselik kumaşların en
büyük grubunu oluşturmaktadır. Bunlar içeriğine akrilik, polyester, polyamid ve
viskon karıştırılmış yünlü ipliklerden üretilir. Bu kumaşlar güzel dış görünüme sahip
olmakla birlikte iyi form alır ve sürtünmeye karşı dayanıklıdır.
Elbiselik kamgarn kumaşların klasik bir türü olan İskoç kumaşları temiz ve
yarı yünlü olarak üretilmektedir. Bu kumaşların tasarımında klasik desenlerin yanı
sıra çağdaş desenler de yaygın bir şekilde uygulanılır.
Elbiselik yünlü kumaşların yaygın kullanıma sahip diğer bir grubunu
ştrayhgarn flaneller oluşturmaktadır. Dimi örgüsü ile üzeri tüycüklerle örtülü
olarak dokunan bu yumuşak kumaşlar bayanlar ve çocuklar için elbiseler, erkekler
için kışlık gömleklerin üretiminde kullanılır. Elbiselik ştrayhgarn kumaşlar temiz ve
yarı yünlü olarak üretilmektedir, yüzey üzere yoğunluğu 190-275 gr/m2’dir.
Örme kumaşlar. Elbise-gömlek grubu ürünler için farklı lif içeriğine, örgü ve
renklere sahip kumaşlar üretilmektedir. Bu kumaşlar yüksek hava geçirgenliği,
higroskopiklik, buruşmazlık, düşük sertlik ve gramajla karakterize edilirler.

Takım Elbiseler İçin Malzemeler


Takım elbise (veya kostüm); ceket, pantolon (veya etek) ve yelek gibi
eşyalardan oluşarak kadınlar, erkekler ve çocuklar için çeşitleri vardır. Genelde
takıma dâhil olan mamuller astarlı olur ve tela kullanımı ile yapılır. Takım elbise
veya kostüm giyim paketinde üçüncü katı oluşturmak suretiyle ikinci katı oluşturan
elbise-gömlek grubu mamullerin üzerine giyilir. Takım elbise mevsimsiz üst giysi
Kostüm çok katmanlı
giysiler takımıdır ve olarak yılın bütün dönemlerinde giyilmektedir.
takıma dâhil olan Kostüm çok katmanlı giysiler takımıdır ve takıma dâhil olan mamullerde aynı
mamullerde aynı gruba
gruba ait materyallere aynı talepler sunulmaktadır ki bu da takım elbiseler için
ait materyallere aynı
talepler sunulmaktadır kumaş seçiminin temel prensibidir. Bunların dışında takım elbiseler için
ki, bu da takım elbiseler malzemelere tüketici talepleri ve teknik-ekonomik talepler de sunulmaktadır.
için kumaş seçiminin Ancak bu talepler diferansiyel karakter taşımakla ürünün amacına, kullanım
temel prensibidir. mevsimine, tüketicilerin cins ve yaş özelliklerine göre değişmektedir.
Takım elbiseler için kumaşlara sunulan estetik talepler genelde esas talepler
olarak karşıya çıkmaktadır. Bu materyaller sanatsal özelliklerine ve renklerine göre
modanın taleplerine, yüzey yapısı ve tuşesine göre ise amacına uygun olmalıdır.
Yazlık kostümlerin malzemelerine sunulan talepler günlük kullanım için
öngörülen mevsimsiz kostümlerin malzemelerine sunulan taleplere göre daha sert
taleplerdir. Yazlık kostümler çoğu zaman astarsız tasarlandığı için üst kumaşın
içeriğinde hidrofil lifler çoğunluk teşkil etmelidir. Bu kumaşlar insan vücudu

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11


353
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

açısından yeterli ısı koruma özelliklerine, gereken hava ve buhar geçirgenliğine,


higroskopikliğe, yeterli ısıl dirence, çok yüksek renk haslıklarına sahip olmalıdır.
Takım elbiseler için temel veya üst kumaş olarak yünlü ve yarı yünlü,
pamuklu ve yarı pamuklu, ipek, keten ve kimyasal içerikli kumaşlar kullanılır.
Yünlü kumaşlar. Kostümlük yünlü kumaşlar kamgarn ve ştrayhgarn olarak iki
gruba ayrılmaktadırlar. Klasik temiz yünlü kamgarn kumaşlara düz koyu renkli
bostonlar, trikolar, tüvitler ve krepler, yarı yünlü kamgarn kumaşlara düz renkli
şeviyotlar, krepler, diyagonaller ve serjler örnek olabilir. Bunlar yüksek
dayanıklılığa sahiptir, iyi form tutar, buruşmaz ve fazla deformasyon yapmazlar.
Bükülmüş ipliklerden yüksek sıklıkta dokunan bu ağır kumaşlar düz, melanj, çizgili
veya kareli olarak üretilir. Bunların üretiminde genel olarak bezayağı, krep, saten,
dimi ve kombine örgüler kullanılır. Yünlü ve yarı yünlü kamgarn kumaşların yüzey
üzere yoğunluğu 180…350 gr/m2 teşkil emektedir.

Kostümlük yünlü ve Kostümlük yünlü kumaşların büyük bir grubunu yarı yünlü kamgarn
yarı yünlü kumaşlar kumaşlar oluşturmaktadır. Bu kumaşlar içeriğine genelde polyester, viskon,
kamgarn ve ştrayhgarn polyamid lifleri veya pamuk ilave edilmiş yünlü ipliklerden dokunur. Polyester
kumaşlara liflerinin ilave edilmiş olduğu yarı yünlü kumaşların buruşması, çekmesi,
ayrılmaktadır. higroskopikliği azalır, mukavemeti ve sürtünmeye karşı dayanıklılığı, sertliği
yükselir. Bunların üretiminde genel olarak bezayağı, krep, saten, dimi ve kombine
örgüler kullanılır.
Ştrayhgarn kostümlük kumaşlar temiz yünlü ve yarı yünlü olmakla birlikte
bezayağı veya dimi örgüleri ile yüzey üzere yoğunluğu 200-310 gr/m2 olarak
üretilir. Keçeye benzer yüzeye sahip olan bu kumaşlara tüvitler, düz boyanmış
şeviyotlar ve flaneller örnek olabilir.

• Erkekler için kışlık takım elbiseye hangi tip kumaş seçerdiniz:


Bireysel
Etkinlik

kamgarn mı ştrayhgarn mı? Nedenini anlatınız.

Pamuklu kumaşlar. Kostümlük pamuklu kumaşlar düz renkli, melanj, çizgiler


veya kareler şeklinde desenlerle dokunur, yazlık ve kışlık olur. Bu kumaşların
dokunmasında saten, dimi ve kombine örgülerden yararlanılır. Hafif kumaşların
yüzey üzere yoğunluğu 180-260 gr/m2, ağır kumaşlarınki ise 270-400 gr/m2 teşkil
etmektedir. Pamuklu takım elbiselik kumaşlar grubuna klasik çeşitlerden olan
diyagonal, reps, moleskin ve denim aittir.
Keten kumaşlar. Kostümlük keten kumaşlar büyük bir grup oluşturmaktadır.
Bu kumaşlar tek iplikten veya bükülmüş ipliklerden 150-290 gr/m2 gramajla
dokunur. Temiz keten kostümlük kumaşlar çok buruşur, yüksek çekmeye sahiptir
ve drapelenme kabiliyeti düşüktür. Bunlar genelde düz boyanmış, beyazlatılmış ve
yarı beyazlatılmış olarak atlas örgüsü ile üretilir.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12


354
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

İpekli kumaşlar. Kostümlük ipekli kumaşlar genelde polyester, poliakrilonitril


ve viskon karışımı ile 140-160 gr/m2 gramajla üretilmektedir.
Örme kumaşlar. Kostümlük örme kumaşlar temiz ve yarı yünlü olarak
üretilmektedir. Bu kumaşlar yüksek hijyenik özelliklere ve aşınma dayanımına,
farklı yüzey yapısı ve tuşeye sahipler.
Astar kumaşlar mamulün iç yüzeyini dekore etmek için kullanılmak suretiyle
kostümün insan figürü üzerine iyi oturmasını temin etmeli, sürtünmeye dayanımlı
olmalı, sürtünme ve tere karşı yüksek renk haslığına sahip olmalı, ağır olmamalı,
düz ve kaygan yüzeyli olup renk açısından üst kumaşa ve modaya uygunluk teşkil
etmeli ve hizmet süresi üst kumaşın hizmet süresine uygun olmalıdır.

• Törenler, kabuller ve tanıtımlar için citti karakterli erkek


Örnek

kostümleri düz koyu renkli kumaşlardan üretilir, astar ve tela gibi


malzemeler de üst kumaşa göre seçilir.

Telalar cekete dayanımlı form vermeli, ayrı ayrı parçaları deformasyona


uğramaktan korumalıdır. Buna göre de onlar esnek olmamalı, sert ve elastik
olmakla birlikte hem de hafif olmalıdırlar. Ceketlerin ön kısmının yüksek form
dayanımını temin etmek için birkaç tela katmanından oluşturulan karmaşık
yapılardan yararlanılır. Sert, yarı sert ve yumuşak yapıya sahip bu özel katman ara
astar olarak adlanır ve iplik, yapışkan ve kombine yöntemlerle üretilir.
Kostümler için seçilen malzemelerin tamamı aynı temizleme ve bakım
yöntemlerine sahip olmalıdırlar ki bu da söz konusu malzemelerin lif içeriğinin
doğru seçilmesine bağlıdır.
Natürel deri. Yumuşaklığı, dayanıklı ve bozulmaz yapısı, gözenekli yapısıyla
Çok katmanlı giysiler
hava ve nem sirkülasyonunu sağlaması, nemi emme ve dışarı verme, “nefes alma”
için seçilen
malzemelerin tamamı özelliklerine sahip olması, deformasyon özellikleri natürel derinin konfeksiyon
aynı temizleme ve üretiminde kullanımını mümkün kılmaktadır. Deriden hazırlanmış giysiler rüzgâr,
bakım yöntemlerine sıcaklık değişimleri vs. gibi çevresel etkilere karşı yüksek dayanımı ile seçilmektedir
sahip olmalıdırlar ki bu ve tekstil malzemelerinden hazırlanmış olan giysilere göre daha pahalıdır.
da söz konusu
malzemelerin lif İşlenme usulüne ve yüzey karakterine göre natürel deriler dört gruba
içeriğinin doğru ayrılarak düz, baskılı, kesilmiş ve havlı yüzeye sahip deriler olarak kullanılmaktadır.
seçilmesine bağlıdır. Kesme ve baskı desenleri küçük, büyük, simetrik, asimetrik vs. olabilir. Giysi
üretimi için genelde kalınlığı 0,6-1,2 mm teşkil eden, yumuşak, lekesiz ve düz
yüzeye sahip deriler kullanılır. Palto grubu ürünlerin, ceket, mont, şapka ve
eldivenlerin üretiminde krom yöntemiyle işlenmiş koyun, keçi, dana, domuz ve
yağlarla işlenmiş koyun, keçi ve geyik derilerinden yararlanılır. Bunlardan şevret,
kuzu napa, dana napa, şevro, süet, velurü örnek olarak göstermek mümkündür.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13


355
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

Paltolar İçin Malzemeler


Paltolar yüksek form dayanımına sahip çok katmanlı ısı koruyucu üst giysi
çeşididir. Palto grubu giysilere erkek, kadın ve çocuklar için kışlık ve yazlık,
mevsimî ve mevsimsiz paltolar, kabanlar vs. aittir. Giysi paketinin üst katını
oluşturan paltoların malzeme seti yapısına, özelliklerine ve fonksiyonlarına göre
Paltolar yüksek form farklı materyallerden oluşmaktadır.
dayanımına sahip çok
Palto grubuna ait giysiler için de malzeme seçiminde ön sıraya ergonomik
katmanlı ısı koruyucu
üst giysi çeşididir. Giysi göstergeler, özellikle giysinin ısı koruyucu özelliklerini temin eden hijyenik
paketinin üst katını göstergeler çıkmaktadır. Malzemenin dış görünümünün modanın yönüne
oluşturan paltoların uygunluğunu belirleyen estetik göstergeler grubu ve kullanım sırasında giysinin
malzeme seti yapısına, form ve görünüm açısından sabitliğini temin eden güvenirlik göstergeleri de önem
özelliklerine ve arz etmektedir.
fonksiyonlarına göre
farklı materyallerden Giysiyi taşıyacak insanın vücudunu aşırı soğumaktan korumak için gereken
oluşmaktadır. ısı koruma özellikleri giysi paketine dâhil olan malzemelerin ısıl direnci ve hava
geçirgenliği sayesinde elde edilir. Bu açıdan mevsimî paltolarda üst malzemenin
özellikleri ön plana çıksa da kışlık paltolarda ısı koruyucu ve rüzgârdan koruyucu
katmanlar daha etkilidir.
Paltoluk malzemelerin özelliklerinden nem geçirgenliği büyük önem
taşımaktadır. Böyle ki nem geçirgenliği düşük malzemeler sayesinde giyside
biriken nem malzemenin ısı geçirgenliğini artırır ve ısı kayıpları yükselir. Ancak
diğer taraftan çok yüksek nem geçirgenliği ve higroskopiklik atmosferden nemin
yoğun olarak emilmesini sağlayarak giysinin ısı koruma özelliklerinin düşmesine
neden olur. Bu durumda malzemenin aşırı higroskopikliğini düşürmek için lif
içeriğinde hidrofob liflerinin oranını artırmak yoluna gidilebilir.
Kışlık giysilerin karmaşık malzeme setine üst kumaştan başka form dayanımı
temin eden ara astar, ısı koruyucu ve rüzgârdan koruyucu katmanlar ve astar gibi
yardımcı malzemeler dâhildir ki onların kalınlığını, yapısını, hava ve nem
geçirgenliğini yöneterek yüksek ısı koruma özelliklerine sahip giysiler elde edilir.
Paltonun malzeme Mesela üst kumaşın hava geçirgenliğinin düşük olması rüzgârdan koruyucu
setinde ayrı ayrı katmanın kalınlığını düşürmeye veya ondan imtina etmeye imkân vermektedir.
malzeme katmanlarının Ayrı ayrı katmanların ısı koruma özellikleri farklı olduğu için onların yapısı, fiziksel
yapısı, fiziksel ve ve mekanik özellikleri de farklıdır ve bundan yaratıcı şekilde yararlanılması
mekanik özellikleri mümkündür. Buna göre de üst kumaşın ısı koruyucu özelliklerinin her zaman
farklıdır ve bundan
yüksek olması talep edilmemektedir. Birçok durumlarda bu kumaşların estetik
yaratıcı şekilde
yararlanarak yüksek ısı özellikleri ve kullanımda güvenirliği daha önemlidir. Paltoluk üst kumaşların yüzey
koruma özelliklerine üzere ağırlığı 250-700 gr/m2, kalınlığı 1,0-4,5 mm, hava geçirgenliği 7-40 dm3s-1m-2
sahip giysiler teşkil etmektedir.
tasarlanması
Yünlü kumaşlar. Paltolar için yünlü kumaşlar kamgarn ve ştrayhgarn olarak
mümkündür.
üretilmektedirler. Temiz ve yarı yünlü, ince, yarı ince ve kaba ştrayhgarn kumaşlar
daha çok kullanılmaktadır. Ancak yarı yünlü nitron ve polyester karışımlı paltoluk
kumaşlar da üretilir.
Paltoluk ince ştrayhgarn kumaşlar temiz yünlü ve yarı yünlü olarak çeşitli

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14


356
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

örgü tipleri ile üretilir, yüzey üzere yoğunluğu 320-650 gr/m2 aralığındadır. Düz
boyanır, çizgili ve kareli dokunur, melanj ve havlı olabilir. Bu kumaşlardan erkekler,
bayanlar ve çocuklar için kışlık ve mevsimlik paltolar üretilir. İnce ştrayhgarn
dıraplar kalın ve ağır (410-800 gr/m2), 1,5 veya 2 katlı kumaşlardır. Sade, kombine
ve karmaşık örgülerle dokunur. Bu kumaşlar yüksek dayanıklılığa ve ısı koruyucu
özelliğe sahiptir. Erkekler ve bayanlar için mevsimlik palto üretiminde kullanılır.
Kaba ştrayhgarn kumaşlar yüksek lineer yoğunluklu ipliklerden dokunarak
gevşek, kaba, az elastik, ütülenmesi ve form tutması zor kumaşlardır. Yüzey üzere
yoğunluğu 590-760 gr/m2 teşkil etmektedir.
Son zamanlarda hafif, yüzeysel yoğunluğu 270-330 gr/m2 olan paltoluk
kumaşlar daha çok üretilmektedir.
Paltoluk kumaşların klasik türlerine dırapları, paltoluk gabardinleri, kaşmir,
tüvit, koverkot ve meltonları örnek olarak gösterebiliriz.
İpekli ve pamuklu kumaşlar. Palto üretiminde ipekli ve pamuklu kumaşlar
genelde yazlık paltolar için kullanılmaktadır ki bunların tipik örneği kadifelerdir.
Kürkler. Kürklerin yüksek ısı koruma özellikleri onları paltolar için iyi bir
malzeme yapmaktadır. Bu materyallerin yüksek ısı koruma özellikleri tüy katının
tuttuğu hava katmanı ve kürkün deri kısmının düşük ısı geçirgenlik özelliğine
bağlıdır. Kürklerin hava geçirgenliği çoğu zaman 1 dm3s-1m-2 civarındadır.
Ara astarlar. Kışlık paltolarda üç tip ara astar kullanılmaktadır: form
koruyucu, ısı koruyucu ve rüzgârdan koruyucu ara astarlar. Form koruyucu ara
astar malzemeleri giysinin kullanım sürecinde form dayanımını temin etmelidir ve
onlara daha çok teknolojik talepler sunulmaktadır. Bu malzemeler kolay form
Kışlık paltolarda üç tip almalı, aldığı formu uzun süre tuta bilmeli, sert, elastik ve deformasyonlara karşı
ara astar dayanımlı olmalı, ağır ve esnek olmamalıdır. Form koruyucu malzemelere
kullanılmaktadır: form ergonomik talepler de sunulmaktadır. Onların higroskopik, belirli nem ve ısı
koruyucu, ısı koruyucu geçirgenlik özelliklerine ve ısıl dirence sahip olmaları istenmektedir. Isı koruyucu
ve rüzgârdan koruyucu
ve rüzgârdan koruyucu malzemelerin her şeyden önce ergonomik talepleri
ara astarlar.
karşılaması istenmektedir. Bu malzemelerin yeterli kalınlıkta, düşük hacimsel
yoğunlukta, gözenekli ve higroskopik olmaları istenmektedir.
Astarlar. Paltonun iç dekorunu tamamlayan astar malzemeleri renk
açısından üst malzemeye uygun, düz ve kaygan yapıda olup düşük kuru ve nemli
sürtünme katsayısına sahip olmalıdır.
Malzeme setine dâhil olan bütün malzemelerin bakım ve temizleme
yöntemlerinin aynı olması en önemli taleplerdendir.

Çocuk Giysileri İçin Malzemeler


Çocuk organizmasının fizyolojik özelliklerinden dolayı çocuklar için giysiler
bir sıra özelliklere sahip olmalılar ve bu özellikler söz konusu giysiler için malzeme
seçiminde dikkate alınmalıdır.
Çocuk organizması sürekli gelişme yaşamakta ve büyümektedir. Çocuk

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15


357
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

vücudu yetişkinlere göre daha ince ve zarif cilde sahiptir. Cildin inceliğinden ve
içinden akan kanın daha az olmasından dolayı çocuk vücudu daha hızlı
soğumaktadır. Neticede çocuk cildi, yetişkinlere göre organizmayı ortamın sıcaklık
dalgalanmalarından daha zayıf korur. Buna göre de soğuk kış dönemleri için çocuk
giysileri daha sıcak, yaz dönemleri için daha serin olmalıdır.
Çocuk cildi yetişkinlere
göre organizmayı Giysilerin çocukların yaşına ve beden ölçülerine uygun olması çok önemli
ortamın sıcaklık taleplerdendir. Ağır giysiler kas sistemi daha tam gelişmemiş olduğundan ve
dalgalanmalarından sürekli hareket hâlinde olduklarından dolayı çocukların çabuk yorulmasına sebep
daha zayıf korur. Buna olur. Çocuk giysilerinin ağırlığını düşürmek için hafifletilmiş rasyonel yapıya sahip
göre de soğuk kış kumaşlar kullanılması gerekmektedir.
dönemleri için çocuk
giysileri daha sıcak, yaz Hijyenik talepleri karşılamak için çocuk iç giysi kumaşlarının higroskopikliği
dönemleri için daha en az %7, hava geçirgenliği yazlık iç giysileri için en az 135 dm3s-1m-2, kışlık iç
serin olmalıdır. giysileri için en az 100 dm3s-1m-2, ısıl iletim katsayısı ise 0,069 Wt∙°C∙m-1 olmalıdır.
Çocuk giysileri için malzeme seçerken lif içeriğine dikkat edilmelidir.
Çocukların iç giysileri ve okul yaşına kadar çocukların elbise-gömlek grubu
giysilerinin malzemelerinde kimyasal lifler kullanılmamalıdır. Küçük okul yaşlı
çocukların giysileri için malzemelerde kimyasal liflerin oranı %20’den fazla
olmamalıdır. Araştırmalar göstermiştir ki bu yaşta çocukların elbise-gömlek grubu
giysileri için malzemelerin içeriğinde kimyasal lif oranı %30’a vardığında giysi
altındaki hava katının nem oranı aşırı derecede yükselmiş olur. Neticede çocuk
vücudu aşırı derecede soğumakla birlikte malzeme üzerindeki elektrostatik alanın
işareti ve gerginliği de sağlığa zarar verecek kadar yükselmiş olur.
Kışlık giysilerde dördüncü kat üst giysiler için kimyasal liflerin oranının
%50’den fazla olması da önerilmemektedir.
Çocuk giysilerinde malzeme setinin nem geçirgenliği giysi altındaki mikro
iklim katından nemin zamanında uzaklaştırılmasına olanak sağlamalıdır. Ancak
kışlık giysilerin kalınlığı nem geçirgenliğini sınırlamaktadır. Sonuç olarak uzun süre
kullanılan giyside biriken nem giysinin ısıl direncini düşürmektedir. Bunların
çocuklar için giysilerin tasarlanması sırasında dikkate alınması gerekmektedir.
Çocukların ince ve zarif cilde sahip olmasından dolayı çocuk giysileri için
yumuşak, higroskopik ve kolay yıkanabilen malzemeler seçilmesi tavsiye
edilmektedir.

GİYSİLER İÇİN OPTİMAL MALZEME SEÇİMİ


Giysi için malzeme seçimi 4 aşamada yerine getirilir.
Giysiler için malzeme 1. Aşamada giysinin genel karakteristiği oluşturulur, kullanım yeri, yapısal ve
seçiminin 1. teknik özellikleri, istismar şartları belirlenir.
aşamasında giysinin
genel karakteristiği, Giysinin genel karakteristiğinin oluşturulması kapsamında onun yapısal
2. aşamasında ise giysi özellikleri, dış görünümü, silueti, formu ve bedene yapışıklık derecesi, modanın
malzemeleri için taleplerine uygun olarak malzemenin renk ve desen varyantları, yüzey şekli
talepler oluşturulur. belirlenir. Bu zaman giysinin imalat açısından teknolojik özellikleri de dikkate

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16


358
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

alınmalıdır.
İstismar şartları giysinin amacına uygun şekilde belirlenir. Bu şartlar altında
giysinin hangi özelliklere sahip olmalı olduğu netleştirilir. Bu zaman amaca bağlı
olarak giysinin mekanik, fiziksel, sağlık ve ısı koruma gibi özellikleri ön plana
çıkarılır. Örneğin, çocuklar için giysilerde sağlıkla ilgili özellikler daha önemli
olduğu için bu giysilerin üretildiği malzemeler yüksek higroskopikliğe, hava ve
buhar geçirgenliğine sahip olmalı, yüzeyinde statik elektrik yükleri oluşmamalıdır.

• Çocuklar için giysilerde sağlıkla ilgili özellikler daha önemli


Örnek

olduğundan bu giysilerin üretildiği malzemeler yüksek


higroskopikliğe, hava ve buhar geçirgenliğine sahip olmalı,
yüzeyinde statik elektrik yükleri oluşmamalıdır.

2. Aşamada gerçekleştirilen çalışmalara dayanarak söz konusu giysi


malzemeleri için talepler oluşturulur ve bu talepleri karşılayacak malzemelerin
seçilmesi için özellikler tablosu belirlenir. Malzemelere sunulan talepleri birkaç
gruba ayırmak mümkündür.
Fonksiyonel taleplerin temelinde malzemenin giysinin amacına uygun
olması ve insanın hayat şartlarını temin edebilmesi durmaktadır. Ergonomik
talepler malzemenin yüzey üzere yoğunluğu, hava, buhar ve su geçirgenliği, ısıl
direnci, sertliği, elastikiyeti vs. gibi özellikleriyle bağlıdır. Örneğin yağmurluklar için
malzemeler; orta derecede yüzey üzere yoğunluk, maksimum su iticilik ve orta
derecede sertlik gibi fonksiyonel özelliklere sahip olmalıdır. Çocuk için giysi
üretiminde yararlanılacak malzemelerden ise minimum sertlik ve yüzey üzere
yoğunluk, maksimum hava ve buhar geçirgenliği, yüksek elastikiyet gibi
fonksiyonel özellikler istenmektedir vs.
Güvenirlik talepleri malzemelerin giysinin kullanım süresi boyunca dış
görümünü ve form bütünlüğünü korumasını temin etmek için oluşturulmaktadır.
Bu talepler malzemenin kopma mukavemeti, istismar sürecindeki çeşitli etkilere
(iklim şartlarına, yıkamaya, kimyasal temizlemeye vs.) karşı dayanımı, malzemenin
deformasyon özellikleriyle karakterize edilir. Ergonomik talepler giysilerin istismar
sürecinde malzemenin giysi konforu oluşturmasını temin etmektedir. Bu talepler
Giysiler için malzeme
sağlık grubu özelliklerle, geçirgenlik, elektriklenme, toplam ısıl direnç, sertlik,
seçiminin 3.
aşamasında malzeme drapelenme, yüzey üzere yoğunluk, sıklık vs. gibi özelliklerle ifade edilmektedir.
seçimi, Konstrüktiv-teknolojik talepler malzeme özelliklerinin giysinin konstrük-
4. aşamasında ise siyonuna ve imalat teknolojisine etkilerini dikkate almaya imkân vermekle teknik-
seçilmiş malzemelerin
ekonomik taleplere aittir. Bu talepleri ifade eden özelliklere malzemenin
özelliklerinin
tasarlanmış kalıplara ve deformasyon, form tutma, çekme özellikleri, kumaş ipliklerinin kayma ve dökülme
seçilmiş üretim özellikleri, malzemenin kalınlığı, sertliği, drapelenmesi, iğne ile delinmeğe ve
tekniklerine bıçakla kesilmeye karşı direnci, ısıl özellikleri vs. aittir.
yansıtılması
gerçekleştirilir. 3. Aşama. Bu aşamada daha önce belirlenmiş özelliklere dayanarak sunulan

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17


359
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

talepleri karşılayabilecek malzemelerin seçilmesi ve seçilmiş malzemelerin


testlerinin yapılması gerçekleştirilir.
Bir önceki aşamada oluşturulmuş talepleri karşılamak için dikkate alınacak
özelliklerin sayısal değerleri farklı kumaş türleri için testlerle belirlenir, malzeme
seçimi ise kataloglardan standartlar ve teknik şartnameler üzere belirlenmiş
normlara göre yapılır.
4. Aşama. Bu aşama seçilmiş malzemelerin özelliklerine göre kalıpların
tasarlanması şartlarının ve üretim sürecindeki teknolojik proseslerin rejimlerinin
belirlenmesi aşamasıdır.
Bu aşamada özelliklerin sayısal değerlerine göre giysi konstrüksiyonu
netleştirilir. Örneğin, malzemenin çekme özelliklerine göre kalıplara çekme payı,
malzemenin deformasyon özelliklerine göre elastikiyet payları, malzemenin
kalınlığına göre teknolojik işlem payları, kumaş ipliklerinin kayma ve dökülme
özelliklerine göre dikiş payları vs. belirlenir. Bu aşamada hem de teknolojik işlem
parametreleri belirlenmektedir. Örneğin, malzemenin kalınlığına ve sertliğine,
kesim makinesi bıçağıyla kesilmeye karşı direncine göre pastalda malzeme
katmanlarının maksimum sayısı, yine aynı parametrelere ve kesim aletinin
özelliklerine göre kesim yerleşim planlarında kalıplar arası kesim payları belirlenir.
Kumaş ipliklerinin kayma ve dökülme özelliklerine, numarasına, malzemenin iğne
ile delinmeye karşı direncine, malzemenin örgü tipine ve sıklığına göre dikiş
makinesinde ilmek adımı, parçaların kesitlerinin işlenmesi yöntemi, iğne ve dikiş
ipliği seçilir. Malzemenin ısıl özelliklerinin sayısal değerlerine göre nemli ısıl
işlemlerin tipi, donanımı ve donanımların çalışma parametreleri belirlenir vs.
Malzeme seçiminin bu metodiği giysiler ve diğer konfeksiyon ürünleri için
tüm malzemelerin düzgün bir şekilde seçilmesine olanak sağlamakta, bu ise kendi
sırasında tüketici taleplerini en iyi şekilde karşılayabilen yüksek kaliteli ürünler
üretmeye imkân vermektedir.
Giysi için malzeme seçimi sırasında çok önemli bir husus göz önünde
bulundurulmalıdır. Bu, aynı sonuca farklı yollar ve yaklaşımlarla ulaşmanın
mümkün olması varsayımıdır. Bu varsayım hem tasarım açısından hem de
teknolojik açıdan doğrulansa da çoğu zaman onların her ikisi bir arada gözden
geçirilmektedir. Bu durumda ortaya seçim imkânı çıkmış olur ki bu da malzeme
Giysiler için malzeme
seçimi sırasında dikkate seçiminin optimizasyonu açısından önemlidir.
alınmalı olan çok Optimal malzeme seçimini gerçekleştirebilmek için optimizasyon kriterine
önemli bir husus aynı ihtiyaç vardır. Çoğu zaman kriter sayısı bir değil, birkaç tane olur. Örneğin bizi
sonuca farklı yollar ve
ürünün dış görünümü ile birlikte üretim kalitesi, maliyeti, modaya uygunluğu,
yaklaşımlarla ulaşmanın
mümkün olması sağlık açısından özellikleri vs. ilgilendirebilir. Kriter sayısının artması optimizasyon
varsayımıdır. sürecini zorlaştırır. Bu zaman farklı yollara başvurulabilir. Genelleştirilmiş kriterler
kullanarak kriter sayısının indirgenmesi yoluna gidilmesi mümkün yollardan biridir.
Bir başka yol kriterlerin ağırlığına göre artan veya azalan sıraya dizilmesi olabilir.
Bu yöntemin uygulanması durumunda ağırlığı daha yüksek olan kriter ilk sırada
dikkate alınmalıdır. Mesela, eğer söz konusu ürün için üretim maliyeti görsellikten

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18


360
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

daha önemli ise ürünün üst kumaşın görsel özelliklerinden taviz verilmesi
gerekebilir.
Çok katmanlı giysilerde daha farklı yolların uygulanması da mümkündür.
Örneğin malzeme setindeki katmanlardan birinin bazı özelliklerinin diğer
katmanlarla telafi edilmesi mümkün olabilir.

• Erkekler için klasik üslupta tasarlanmış palto için optimal


Bireysel
Etkinlik

malzeme seçimini hangi kriterlere göre yapardınız? Bu


kriterleri nasıl sıraya dizeceğinizle ilgili fikir geliştiriniz.

Çok katmanlı giysilerin estetik özellikleri hem de temel malzemenin


görünümüne bağlı olduğu için onun seçimi özel yaklaşım talep etmektedir. Üst
kumaşla astar kumaş arasında kalan tela ve ara astar gibi malzemeler giysinin
kullanımı sırasında görünmediğinden teknik özellikleri estetiğine göre daha
önemlidir. Ancak dikkate alınmalı bir husus vardır. Çok pahalı üst kumaşa sahip
giysilerde maliyeti düşürmek için veya herhangi başka nedenle ucuzlu astar veya
yardımcı malzemeler kullanılmaz. Pahalı üst kumaşa sahip giysinin astarı ve diğer
yardımcı malzemeleri de onun fiyat sınıfına uygun seçilmelidir.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19


361
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

•HAZIR GİYİM ÜRETİMİNDE MALZEMELERİN TEKNİK İSTERLERİ


•Konfeksiyonda malzeme seçimi giysilere sunulan taleplere göre
gerçekleştirilmektedir. Bu talepler iki gruba ayrılmaktadır: tüketim talepleri
ve teknik-ekonomik talepler.
•Tüketim taleplerinden kullanım tehlikesizliği ve ekolojik tehlikesizlik
önemlidir.
•Malzeme seçiminde ekonomik ve teknik talepler de dikkate alınmalıdır.
•Hazır giyim üretiminde kumaşlara sunulan taleplerin önemli bir kısmı
giysilere sunulan ergonomik taleplere göre belirlenmektedir. Bu talepler giysi
ile insan bedeninin temasını dikkate alarak oluşturulur.
•HAZIR GİYİM ÜRETİMİNDE KULLANILAN MALZEMELER
•Beyaz mamuller ve korse mamulleri için malzemeler
Özet

•İnsan bedeni ile temasta olmak suretiyle bedenin önemli kısmını örten iç
giysileri cildin sıcaklığını ve nemliliğini düzenleyerek cildi kirlenmekten,
soğumaktan ve kurumaktan koruyarak normal faaliyetini temin etmektedir.
•Beyaz mamullerin üretildiği malzemeler düşük elektriklenme kabiliyetine,
düşük yüzey üzere ağırlığa ve kalınlığa, yumuşak tuşe ve elastikiyete sahip
olmalıdır. Bu malzemeler kullanımda yüksek güvenirlik göstermeliler: çok
sayılı yıkamalara ve aşınmalara karşı dayanım talep edilmektedir.
•Korse mamulleri için kumaşlara ergonomik taleplerin yanı sıra onların
fonksiyonlarına bağlı olarak elastikiyet, arttırılmış form dayanımı ve yüksek
mukavemet gibi özel talepler sunulmaktadır.
•Elbise, bluz ve gömlekler için malzemeler
•Elbiselik, bluz ve gömleklik kumaşların çeşitleri çok geniş olmak suretiyle
günlük ve özel tören kıyafetleri için kullanılmaktadır.
•Elbise, bluz ve gömlekler için malzemeler özel yaklaşımla, giyimin amacını,
mevsimini, onu taşıyacak insanın cins ve yaş özelliklerini, genel ve özel
tüketici taleplerini dikkate alarak seçilir.
•Elbise-gömlek grubu ürünlerinin en önemli özelliği ergonomik olmasıdır.
•Onlar yüksek higroskopik özelliğe, buhar, nem ve hava geçirgenliğine sahip
olmalılar.
•Elbise-gömlek grubuna ait ürünler için malzeme çekme oranları önemlidir.
•Takım elbiseler için malzemeler
•Takım elbise (veya kostüm); ceket, pantolon (veya etek) ve yelek gibi
eşyalardan oluşarak erkekler, kadınlar ve çocuklar için çeşitleri vardır.
Genelde takıma dâhil olan mamuller astarlı olur ve tela kullanımı ile yapılır.
• Kostüm çok katmanlı giysiler takımıdır ve takıma dâhil olan mamullerde aynı
gruba ait materyallere aynı talepler sunulmaktadır ki bu da takım elbiseler
için kumaş seçiminin temel prensibidir. Bunların dışında takım elbiseler için
malzemelere tüketici talepleri ve teknik-ekonomik talepler de
sunulmaktadır. Ancak bu talepler diferansiyel karakter taşımakla ürünün
amacına, kullanım mevsimine, tüketicilerin cins ve yaş özelliklerine göre
değişmektedir.
•Takım elbiseler için kumaşlara sunulan estetik talepler genelde esas talepler
olarak karşıya çıkmaktadır.
•Takım elbiseler için seçilen malzemelerin tamamı aynı temizleme ve bakım
yöntemlerine sahip olmalıdırlar ki bu da söz konusu malzemelerin lif
içeriğinin doğru seçilmesine bağlıdır.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20


362
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

•Paltolar için malzemeler

Özet (devamı) •Palto grubu giysiler için malzeme seçiminde ön sıraya ergonomik göstergeler,
özellikle giysinin ısı koruyucu özelliklerini temin eden hijyenik göstergeler
çıkmaktadır. Bu zaman estetik göstergeler grubu ve güvenirlik göstergeleri de
önem arz etmektedir.
•Kışlık giysilerin karmaşık malzeme setine üst kumaştan başka form dayanımı
temin eden ara astar, ısı koruyucu ve rüzgârdan koruyucu katmanlar ve astar
dâhildir ki onların kalınlığını, yapısını, hava ve nem geçirgenliğini yöneterek
yüksek ısı koruma özelliklerine sahip giysiler elde edilir.
•Malzeme setine dâhil olan bütün malzemelerin bakım ve temizleme
yöntemlerinin aynı olması en önemli taleplerdendir.
•Çocuk giysileri için malzemeler
•Çocuk organizmasının fizyolojik özelliklerinden dolayı çocuklar için giysiler bir
sıra özelliklere sahip olmalılar ki bu özellikler söz konusu giysiler için malzeme
seçiminde dikkate alınmalıdır.
•Çocuk cildinin inceliğinden ve içinden akan kanın daha az olmasından dolayı
çocuk vücudu daha hızlı soğumaktadır. Buna göre de soğuk kış dönemleri için
çocuk giysileri daha sıcak, yaz dönemleri için daha serin olmalıdır. Hijyenik
talepleri karşılamak için çocuk iç giysi kumaşlarının higroskopikliği, hava
geçirgenliği, ısıl parametreleri önem taşımaktadır.
•Çocuk giysileri için malzeme seçerken lif içeriğine dikkat edilmelidir.
•Çocukların ince ve zarif cilde sahip olmasından dolayı çocuk giysileri için
yumuşak, higroskopik ve kolay yıkanabilen malzemeler seçilmesi tavsiye
edilmektedir.
•GİYSİLER İÇİN OPTİMAL MALZEME SEÇİMİ
•Giysi için malzeme seçimi 4 aşamada yerine getirilir.
•1. Aşamada giysinin genel karakteristiği oluşturulur, kullanım yeri, yapısal ve
teknik özellikleri, istismar şartları belirlenir.
•2. Aşamada gerçekleştirilen çalışmalara dayanarak söz konusu giysi
malzemeleri için talepler oluşturulur ve bu talepleri karşılayacak
malzemelerin seçilmesi için özellikler tablosu belirlenir. Malzemelere sunulan
talepleri birkaç gruba ayırmak mümkündür.
•3. Aşamada daha önce belirlenmiş özelliklere dayanarak sunulan talepleri
karşılayabilecek malzemelerin seçilmesi ve seçilmiş malzemelerin testlerinin
yapılması gerçekleştirilir.
•4. Aşama seçilmiş malzemelerin özelliklerine göre kalıpların tasarlanması
şartlarının ve üretim sürecindeki teknolojik proseslerin rejimlerinin
belirlenmesi aşamasıdır.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21


363
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi tüketim taleplerine ait değildir?
a) Ergonomik talepler
b) Fonksiyonel talepler
c) Teknolojik Talepler
d) Kullanımda tehlikesizlik talepleri
e) Ekolojik talepler

2. Hangi malzemelerin ısı koruma özellikleri yüksek değildir ?


a) Kalın malzemelerin
b) İnce malzemelerin
c) Gözenekli malzemelerin
d) Hacimsel yoğunluğu düşük malzemelerin
e) Gözenekleri kapalı malzemelerin

3. Vücut üzerindeki ısının giysiden geçerek dışarı aktarılması hangi yollarla


gerçekleşmektedir?
a) Isı iletimi, konveksiyon ve radyasyon yollarıyla
b) Hava ve buhar geçirgenliği ile
c) Deformasyon yoluyla
d) Hareket ve dinlenme yollarıyla
e) Giysinin çıkarılması yoluyla

4. Aşağıdakilerden hangisi en düşük ısı koruma özelliğine sahiptir?


a) Yünlü kumaşlar
b) İpekli kumaşlar
c) Sentetik kumaşlar
d) Keten kumaşlar
e) Yarı yünlü kumaşlar

5. Aşağıdaki malzemelerden hangisi en düşük elektriklenme sergilemektedir?


a) Yünlü kumaşlar
b) Kürkler
c) Pamuklu kumaşlar
d) İpek kumaşlar
e) Sentetik liflerden üretilmiş kumaşlar

6. Aşağıdakilerden hangisi yünlü ve yarı yünlü elbiselik kumaşlara aittir?


a) Madapolam
b) Patiska
c) Krep-şifon
d) İskoç kumaşı
e) Kürkler

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22


364
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

7. Aşağıdakilerden hangisi ipekli kumaşların klasik örnekleridir?


a) Şeviyotlar
b) Kaşmirler
c) Basmalar
d) Bezler
e) Krepler

8. Aşağıdaki malzemelerden hangisi takım elbiselik ştrayhgarn kumaşlara


aittir?
a) Krepler
b) Flaneller
c) Gömleklik kumaşlar
d) Serjler
e) Bostonlar

9. Aşağıdakilerden hangisi paltoluk malzemelerin en önemli özelliğidir?


a) Estetik özellikler
b) Isı koruma
c) Hava geçirme
d) Nem tutma
e) Sıcaktan koruma

10. Çocuk iç giysilerinde sentetik liflerin oranı ne kadar olmalıdır?


a) En az %20
b) En çok %20
c) 0
d) En az %40
e) En çok %40

Cevap Anahtarı
1.c, 2.b, 3.a, 4.d, 5.c, 6.d, 7.e, 8.b, 9.b, 10.c

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23


365
Moda Tasarımında Malzeme Seçimi

YARARLANILAN KAYNAKLAR
Paşayev, N. (2013). Konfeksiyon Teknolojisi. Kayseri: Buta Medya Yayınları.
Paşayev, N. (2008). Genel Konfeksiyon Teknolojisi. İstanbul: Birsen Yayınevi.
Yakartepe, M., Yakartepe, Z. (1992). Tekstil ve konfeksiyon ansiklopedisi. İstanbul,
Tekstil Araştırma & Danışmanlık Merkezi.
Gerry, C. (2006). Introduction to clothing manufacture. Blackwell Publıshıng Ltd.

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24


366

You might also like