You are on page 1of 73

KMY 0508

ULUDAĞ BİLİM ve
ÜNİVERSİTESİ TEKNOLOJİ
FEN TARİHİ
– EDEBİYAT FAKÜLTESİ

RAKAMLAR, SAYILAR ve
HESAPLAMALAR
BURSA ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ
Fen – Edebiyat Fakültesi
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
RAKAMLAR ve SAYILAR ÇALIŞMA SORULARI
1. Kesirli sayıları ilk kullanan uygarlık hangisi olmuştur?
2. Eski Yunan uygarlığında sayıların kullanımına ilişkin
hangi gelişmeler ortaya çıkmıştır?
3. Sayısal çoklukları ifade etmek için rakam veya yazılı
sayı gösterimleri henüz bulunmamışken, insanlar bu amaçla hangi yöntem
veya yaklaşımı kullanmaktaydılar?
4. Sıfır’ın tarihi nedir? Nasıl bulunmuş ve kullanımı yayılmıştır?
5. On tabanına ve 20 tabanına dayalı sayı sistemleri hangi coğrafyalarda
ilk kez kullanılmaya başlanmıştır?
6. 20 tabanına göre 232 olarak yazılan sayının 10 tabanına göre eşdeğeri
kaçtır? Hesaplanışını gösteriniz.
7. Quipu nedir? Quipu ile Şimpu arasındaki fark nedir?
8. Gelosia çarpma yöntemine göre; 245 x 5862 işleminin yapılışını gösterin
ve işlem sonucunu bulunuz.
9. LXXVII ile V nin çarpımını yapınız.
10. Suan zi nedir?
11. Babylon çivi yazısı tekniği ile 87 sayısı nasıl yazılır?
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Sayıların çok çeşitli şeyleri ifade etmede yararlı olduğu çok önceden
biliniyordu. İnsanlar azlık veya çoklukları en yakın çevrelerindeki
şeylerle ifade etmeye çalışıyorlardı.
Örneğin insan BİR bireydi. BİR ağzı, BİR burnu, BİR vücudu ve BİR
başı vardı.
Aynı zamanda İKİ gözü, İKİ kulağı, İKİ kolu, İKİ ayağı bulunuyordu.
İki farklı cinsiyet vardı, İKİ birden farklıydı, ikilik (farklılık) içeriyordu.
Sıcak-soğuk, kuru-ıslak, aydınlık-karanlık hep iki farklı durumdu.
Anne, baba ve çocuk ÜÇ tü. Üç tane BİR, ÜÇ oluyordu.
Bir elde başparmak dışında DÖRT parmak vardı. Baş parmak BİR di
ve DÖRT ile BİR toplamı BEŞ oluyordu. İnsanın ayaklarında ve
elinde BEŞer parmak bulunuyordu.
Böylece aritmetiğin temelleri atıldı.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Bedensel organ ve eklemlerle sayıları


oluşturma bazı coğrafyalarda o kadar
ileri gitmişti ki, otuzu aşkın sayıları
göstermek mümkün olabiliyordu.
Örneğin Avustralya ile Papua Yeni Gine
arasındaki Torres Boğazı adalarında;
Ancak adadan adaya bu sayıların
yerleri değişebiliyordu.
Kaynak: Rakamların Evrensel Tarihi,
Cilt-1, Georges Ifrah)
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

SAYILARA DUYARLIK
Sayılara duyarlık, pek çok hayvan türünde de bulunmaktadır.
Yapılan gözlemler hayvanlarında, küçük çokluklar ve bunlardaki
sayısal değişimlerin farkında olduğunu göstermiştir.
Örneğin;kuşlar yuvalarındaki yumurtaların sayısını bilir,
dört yumurtasından ikisinin alınması halinde yuvayı terk
edebilirler.
Bir denemede, saka kuşunun tohum yığınları arasında çok
olanı fark edebildiği, üç taneyi iki taneye, beş taneyi üç
taneye, yedi taneyi beş taneye, on taneyi ise sekiz taneye
tercih ettiği belirlenmiştir.

Başka bir denemede, bir gözlem kulesine yuva


yapan karganın kuleye tırmanan insan
sayısının, beş oluncaya kadar takip edebildiği,
hepsi kuleden ayrılmadan yuvasına dönmediğini
gözlemlemiştir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

SAYILARA DUYARLIK
Eşek arılarının da sayıların farkında olduğu, her bir
petek hücresine türlerine göre 5, 12 veya 24 yavru tırtıl
koydukları, hatta daha iri olan erkek yavrulardan 5 tane
bırakırken, dişilerden 10 tane bıraktıkları gözlenmiştir.
Sanılanın aksine insanların sayısal çokluklara duyarlılığı çok yüksek
değil, ortalama insanın hemen farkında olduğu sayısal çokluk DÖRT
civarındadır.
Yaklaşık 14 aylık bebeklerle yapılan denemeler, 3 veya 4 gibi
parçalara duyarlılık olduğunu fark etmişlerdir. İnsanlar diğer
canlıların çoğundan daha yüksek bir sayısal duyarlılıkla
dünyaya gelmemiş olsalar da, saymayı ve sayısal hesap
yapmayı eğitimleri sırasında öğrenirler.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Çoklukları ifade etmek için el ve ayak parmaklarından sonra çeşitli


araçlardan ve sembollerden yararlanmayı öğrenen insanoğlu,
yazıdan çok önce sayma sayıları konusunda gelişti. Sayıların
ifadesinde ilk kullanılan gereçler, “Calculus” kelimesine de kaynak
oluşturdular. Latincede Calculus, çakıltaşı anlamına gelmektedir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Güçlü ve faydalı bir teknik olan aritmetik, nümoroloji ile birlikte


gelişti. Kalıcı çokluk ifadeleri için ilk olarak bir kemik veya tahta
parçası üzerine çentik atma gibi yöntemler kullanılmaya başlandı.
Ancak bunların toplanması vs zor oluyordu.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
KERTME UYGULAMASI
En az 35 – 40 bin yıllık geçmişi olan “Kertme” uygulaması önceleri hayvan
kemik ve boynuzları kullanılarak yapılırken, sonraları daha çok tahta veya ağaç
dalı ile gerçekleştirilen, tarihteki en eski mal, borç, alacak/verecek kayıt
sistemini oluşturmaktadır.
Fransa’da soyluların ahaliden topladıkları vergi de, tahtadan bir kertme üzerine
işaretleniyordu ve adına Taille yani kertme deniyordu.
19. YY başlarında İngiltere'de hâlâ vergi
ödemelerini belgelemek ya da para giriş-çıkış
13.YY İngiliz saymanlık kertmeleri.
kaydı için bir çok sayman tarafından kertikli
kara ağaçtan tahtalar kullanılıyor, bunlara
tallies adı veriliyordu. Londra, Collection Society of Antiquaries
Aynı çubuklar Fransa, Almanya, İsviçre ve bütün İskandinav ülkelerinde, halk
pazarlarında, fırıncılarda, su, süt teslimatlarında veresiye kaydı olarak 19. YY
başlarına kadar kullanıldılar. Veresiye alan ve verende birbirinin eşi olan kertikli
kayıtlar bulunur, günü dolduğunda alacak-verecek bu kertikli kayıtlara göre
gerçekleştirilirdi.
İngilizce uyuşmak anlamındaki tally sözcüğü aynı zamanda "kertik“ ve "kertikli
tahta parçası" anlamına gelmekte, bu sözden türetilen Tallyman sözcüğü ise,
tam olarak “veresiye satan satıcı" anlamına gelmektedir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

İnsan gözünün beş kertikten oluşan kümeleri daha kolay ayırt


ettiği fark edildiği için çoğunlukla beşli kertikli kümeler kullanılmışsa
da, Mayalarda yirmili kertik kümelerini kullanmıştır. Ancak en çok
kullanılan kümeler onlu olanlardı.
On tabanı benimsendikten sonra, sayıların birbirinden çıkartılması
veya toplanması daha kolay oldu. Belli sayıları bu tabanın katlarından
eksilterek ifade etme kolaylığı doğdu. Artık;
29 yerine 30 – 1
47 yerine 50 – 3 kullanılmaya başlandı.
Kertik kümeleri ile çubuk demetleri ve bir ip üzerine atılan düğümlerin
kullanımı paralel gelişmiştir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
Sayı Tabanları :
Farklı coğrafyalarda farklı sayı tabanları benimsenmiş olsa da, en yaygın kabul gören
ve farklı kültürlerde gelişen sayı tabanı “10” olmuştur. Bunların başlıcaları:
- Amurrular (Mezopotamya‘dan gelip M.Ö. 1900 lerde Babil krallığını kuran Samiler)
- İslâmın doğuşundan önce ve sonra Araplar;
- Asurlular (M.Ö. II. binin başından birinci binin ikinci yansının
- Berberiler (Kuzey Afrika yerli halklarından)
- Çinliler (başlangıçtan beri);
- Mısırlılar (başlangıçtan beri);
- Elâmlılar, Etrüskler, Yunanlılar
- İbraniler (Sürgünden önce ve sonra);
- Hititler
- Inkalar
- Hindistan'ın güneyinde ve kuzeyinde yaşayanlar, Malezyalılar
- İndüslüler,
- Likyalılar, Minoslular (M.Ö. II. bin boyunca Girit'te yaşadılar)
- Moğollar,
- Persler;
- Fenikeliler,
- Romenler,
-Tibetliler,
- Urartular olarak sıralanabilir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Sayıların ifadesinde Eski Mısır


örneğinde olduğu gibi öncelikle
yaşamdan bazı semboller kullanılmıştır.
Bu sembollerde belli bir sistematik
göze çarpmamaktadır.

Çinlilerin kullandıkları ve en eski sayı


sistemlerinden birisi olan sistemde,

pişmiş kaplar veya


yüzeyler üzerine kazınmış
çubuk şekillerinden
yararlanılırdı.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
Eski Mısırda bazı tapınak ve anıt duvarlarına kazınarak yazılmış sayısal
işlemler bulunmakta idi. Kullandıkları rakamlar hiyeroglif yazısı ile bazı bitki
ve hayvan figürlerinin karışımından oluşuyordu. Sayılar milyonu kapsıyordu.
Eski Mısırda Kullanılan Desimal Sayılar
1= çubuk
10 = topuk kemiği
100 = ip sarmalı

1.000 = lotus çiçeği

10.000 = işaret eden parmak

100.000 = iribaş

1.000.000 = şaşırmış adam


KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Antik Mısırda Sayılar


Kullanılan temel semboller yanyana kullanılarak daha büyük sayıları
yazmak mümkün oluyordu.

1= 10 = 100= 1000=
2= 20 = 200= 2000=

3= 30 = 300= 3000=

4= 40 = 400= 4000=

5= 50 = 500= 5000=
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Sayılar yazılırken, önce en büyük desimal basamağından başlanır,


sağdan sola ve/veya yukarıdan aşağıya doğru yazılırdı. Örneğin;
46 206 =

Bazı kitabe yazıtlarında bulunan sayılar şöyledir:

77 700 7000 760 000

= 456
=
= 265 721
Bu toplama işlemine karşılık gelmektedir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
Parmak sayıları, Antik Yunan, Roma, Ortaçağ Avrupası ve geç dönem
Asya toplumlarında kullanılmıştır. Sol el ile <100 ve sağ el ile >100 sayılar
açık ve kapalı parmaklarla ve tek el kullanılarak gösterilebilmekteydi.
Sol el
Sağ el
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

İlk Hesaplama Aracı: EL


İlk saymaca ve hesap aracı olarak EL, parmaklar ve eklemler kullanımı şaşırtıcı
değildir. Cicero'nun “tuos digitos novi” yani parmaklarla hesap yapma ustalığını
biliyorum tümcesi ve Filozof Seneca’nın günümüze ulaşan bir mektubunda;
"Cimrilik bana sayı saymayı ve parmaklarımı hırsımın hizmetine koşmayı öğretti“
tümceleri parmak hesabının Roma’da çok yaygın bir hesaplama tekniği
olduğunu gösterir.
Ancak el ve parmak hesabının Avrupa’da olduğu kadar,
eski Mezopotamya, Mısır, Çin, Hindistan, İslam ülkeleri,
Okyanusya, Afrika toplumları ve Kolomb öncesi
Amerika’da yaygın kullanımı olduğu anlaşılmaktadır.

Sayıların gösteriminde, farklı coğrafyalarda parmakların


kıvrık veya açık olması gibi gösterim farklılıkları
bulunmaktadır.

Meksika Diego Rivera’da bir duvar


resminde Pazar sahnesi, Azteklerde
parmak sayımını göstermektedir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
İlk Hesaplama Aracı: EL
Eklem ve boğumlar sayılarak tek bir elde 14 veya 15 sayısına
ulaşılırken saymaya genellikle serçe parmağın en dip
boğumundan başlanırdı.
Asya ve kuzey Afrika’da, İslam
coğrafyasında parmak-boğum
sayımı dinsel bir özellik de
kazanmıştır. Müslümanlar
geleneksel olarak "Allah'ın 99
eşsiz niteliğini“ saymak için ve namaz
sonunda söylenen ek övgüler için tespih
kullanmadan önce tek elde 15, iki elde 30 sayısına ulaşılmaktadır. Sonra sağ
elde sırasıyla serçe, yüzük ve orta parmağa dokunularak 33 sayısına
ulaşılıyordu. Bu işlem 3 kez tekrarlandığında 99 sayısı elde ediliyordu.
Halen bazı İslam öğretileri ve tarikatlarda özellikle kadınlara tespih kullanmak
yerine parmak hesabı kullanımı önerilmektedir. Örneğin Örneğin Ebu Davud
al Tirmidi'nin aktardığı rivayet; "Allah'ın elçisi bize (Medine kadınlarına):diyor
ki; Tasbih, tahlil ve takdis ediniz ve bu övgülerinizi parmaklarınızla
sayınız, çünkü hesabı verecek olan onlardır” cümlesi bunu doğrular.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
İlk Hesaplama Aracı: EL ile Parmak hesabı (calcul digital)
Beşten büyük sayıların kağıt-kalem olmadan çarpılması bilgi veya beceri ister.
Saint-Flour bölgesinden bir Auvergne köylüsünün anlatımıyla, beşten büyük
iki sayının elle çarpımı için yapılması gereken işlem oldukça basittir.
8 x9 işleminin yapılışını görelim:
Bir el 8, diğer el 9 için kullanılır. Her iki elde de temsil edilen sayının 5 ‘ten
büyük olan kadarı için birer parmak kıvrılıyor. Yani 8 sayısı için 3 parmak,
diğer elde 9 sayısı için 4 parmak kıvrılıyor.
Kıvrık parmak sayıları birbirleriyle toplanıp 10 katı alınıyor.
Bu işlemde 4+3 = 7  70

Açık parmakların gösterdiği sayı birbiri ile


çarpılıyor ve ilk sayıya ekleniyor. Bu işlem
için 2 x 1 = 2.
O halde sonuç 70 + 2 = 72
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
İlk Hesaplama Aracı: EL ile Parmak hesabı (calcul digital)
Aynı yöntemle 9 x 7 işlemini yapalım. Kıvrık
parmakların toplamı 6, 10 katı 60 dır. Açık
parmakların çarpımı 3, toplarsak 63 yapar.

7 x 8 İşleminde; Kıvrık parmakların toplam


sayısı 5, 10 katı 50 dir.
Açık parmakların birbiri ile çarpımı (2x3) 6
dır. Bu iki sayının toplamı 56 sayısını verir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Yapılan işlemin temel mantığını aynen 13 14


kullanarak 10 ile 15 arasındaki sayıları da
birbiri ile çarpmak mümkün olabilmektedir.
Örneğin 14 x 13 işlemini yaparken; her iki
elde de, 10 dan fazla olan sayı kadar
parmak kıvrılır. Kıvrılan parmakların toplamı
7 dir, 7 nin 10 katı 70 yapar.
Katlanmış parmakların sayısının birbiri ile
çarpımı 4 x 3 = 12 yapar. Bu iki sayının
toplamına 100 eklenerek sonuç bulunur.
70 + 12 + 100 = 182

12 x 13 İşleminde; Kıvrık parmakların toplam


sayısı 5, 10 katı 50 dir.
Kıvrık parmakların sayısının birbiri ile çarpımı
(2x3) 6 dır. Bu iki sayının toplamı 56 sayısını verir.
Bu sonuca 100 eklendiğinde 156 sonucunu
bulmuş oluruz.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

15 ile 20 arasındaki iki sayının çarpımını bulmak


için 15 x 15 = 225 in bilinmesi şartıyla aynı işlem
mantığı kullanılabilir.
Örnek olarak 18 x 16 işleminin yapılışını görelim.
Her iki elde 15 den büyük sayı kadar parmak
kapatılırsa, toplam 4 parmak kapatılmış olur,
4 x 15 = 60 dır.
Kapatılan parmakların sayısının birbiri ile çarpımı 3x1 = 3 olur. Bu iki sayının
toplamına 225 eklenirse; 60 + 3 + 225 = 288 sonucu bulunmuş olur.

Aynı mantıkla 20 ile 25 arasındaki sayıların çarpımı:


20[(x - 20) + (y - 20)] + (x - 20) x (y - 20) + 202 = xy dir.
Yani 23 x 21 işleminde 20 den büyük sayı kadar parmak
kapatılır,
4 x 20 = 80 dir. Kapatılan parmakların çarpımı 3x1 = 3 dür.
Bu iki sayının yoplamına 202= 400 eklenerek 483 bulunur.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
İlk Hesaplama Aracı: EL
Çin’de tek bir elde yüz bin, iki elde milyona varan sayıların temsilini kullanan
kişiler olduğu bilinmektedir. Bu gösterimde;
Eldeki parmakların her boğumun altındaki eklem üç
parçaya bölünüyor, sol bitişme yeri, orta bitişme
yeri, sağ bitişme yeri. Böylece her parmakta üçer
boğumdan 9 sayısını elde etmek mümkün.
Sağ elin serçe parmağı “1 ler”, yüzük parmağı “10
lar”, orta parmak “100 ler”, işaret parmağı “1000
ler”, baş parmak “10 000 ler”, sol elin baş parmağı
“yüzbinler”, işaret parmağı ise “ milyonlar
basamağını göstermektedir. 7 8 9
Sağ elin serçe parmağının en dip boğumundan 45 6

başlanarak sol – orta – sağ taraf için sırasıyla 1 – 123

2 – 3 sayıları, üst boğum 4 – 5 – 6 sayılarını …


gösterir.
Yüzük parmağının en dip boğumu ise sırasıyla 10
– 20 – 30 sayılarını gösterecektir…
Bu yolla 9 milyara kadar sayıyı 7 parmak ve
boğumlarında göstermek mümkün olabilmektedir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Hintli matematikçiler MÖ 4. YY dan itibaren rakamlarla ilgili dokuz


farklı sembol kullanmaya başlamıştı.
Bir sayıda boş olan hane değeri için önce bir nokta, sonra içi boş
bir yuvarlak kullanmaya başladılar. Bu işarete delik veya boşluk
anlamına gelen “sunya” deniyordu.
773 yılında Bağdat’a gelen Hintli Kankah, Halife’nin isteğiyle
yanında getirdiği “Siddhanta” isimli matematik kitabını çevirerek
Arapların bu alanda ilerlemelerinin önünü açmıştır.
Arapçada sıfr adını alan işaret, Latinceye “ceprinum”, İngilizceye
“zero”, Almancaya “ziffer”, Fransızcaya “zéro” olarak çevrilmiştir.
Pek çok Dünya dilinde Arapçadaki okunuşu kaynak oluşturmuştur.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
Sayı Tabanları :
Sayı tabanları; rakamların basamak değerlerinin kullanılması ile büyük
çoklukların, kısa ve anlaşılır şekilde ifade edilmesine olanak sağlar.
Bugün kullanmakta olduğumuz “10” tabanına gösterimde; örneğin 54 863
sayısını irdeleyecek olursak; bu sayı 5 tane 10 000 + 4 tane 1000 + 8 tane
100 + 6 tane 10 ve 3 tane 1 anlamına gelmektedir.
(54 863)10 = 5 x 104 + 4 x 103 + 8 x 102 + 6 x 101 + 3 x 100 dır.
“2” Tabanına yazılan 1002210 sayısı ise;
(1002210)2 = 1x26 + 0x25 + 0x24 + 2x23 + 2x22 + 1x21 + 0x20 =
(1002210)2 = 1x64 + 0x32 + 0x16 + 2x8 + 2x4 + 1x2 + 0x1 = (82)10
“16” sayı tabanına göre 2 5 11 sayısı;
(2 5 11)16 = 2x162 + 5x161 + 11x160 = 2 x 256 + 5 x 16 + 11 x 1 = (603)10

Sayı tabanı, sayıların kullanım kolaylığı açısından önemlidir. Sayı tabanı


büyüdükçe, büyük sayıların daha az sembol ve basamakla gösterimi mümkün
olabilirken,taban küçüldükçe kullanılması gereken basamak sayısı artar.
Örneğin;
(12288)10 = (300)16 = (1111111111000)2
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

ÇARPMA VE BÖLME
Eski Mısırda çarpma işlemi biraz zahmetli idi, her sayı ile çarpım
yapılmaz, çarpanların sonuçları toplanırdı. Örneğin 29 x 5 işlemi;
1 x 29 = 29 4 x 29 = 106 1+4 = 5 5 x 29 = 29 + 106= 135
Bölme işleminde de çarpma işlemindekine benzer bir mantık
kurulurdu. Örneğin 98 / 7 işlemi yapılırken, 98 sayısını bulmak için 7
nin kaç katı olduğu belirlenirdi.
x1=7
x 2 = 14
2 + 4 + 8 = 14
x 4 = 28
14 + 28 + 56 = 98
X 8 = 56
Sayıların cisimlerden "kurtarılması", insanlık tarihinin en büyük düşünsel
devrimlerinden biridir. Bu büyük düşünsel devrim, kendisinden sonraki
binlerce bilimsel keşif ve icadın hem çıkış noktalarında, hem de
uygulama alanlarında temel bir rol oynamıştır.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Eski Mısırda Kesir:


Antik Mısırda bazı kesir sayıları anlaşılıyor ve kullanılıyordu. Ancak
3/5 ve 4/9 gibi bazı kesirleri, sınırlı gösterim nedeniyle
kullanamıyorlardı. Kesirleri “1“ in kesri olarak gösteriyorlardı.
Hiyeroglifte yer verilen açık ağız şekli, üzerinde
yer aldığı sayıların kesrini ifade ediyordu.
Hiyeroglif yazıda 3/4 için de özel bir kullanım vardı.
Tüm diğer kesirler bu bilinen kesirlerin toplamı olarak
yazılıyordu. Örneğin 3/8 kesri = 1/4 + 1/8.
Mısırlılar, yiyecek ve diğer gereksinimleri eşitlik ilkesiyle
bölüşmek için bu kesir bilgisinden yararlanıyorlardı. Örneğin
3 somunun 5 kişiye bölüştürülmesi için 3/5 gibi. Bir bütünün kesrini
ilk gösteren uygarlık Mısırlılar oldu.
Mısırlıların hazırladığı papiruslarda yer alan ve kesirlerle ilgili 87
problemin altı tanesi günümüzde de çözülememiş durumdadır.
Oluşturdukları kesir tabloları ile pek çok paylaşım sistemi
geliştirdiler.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

İnkaların Sayı Sistemi


Yazıları olmayan Güney Amerika yerlileri
olan İnkalar, sayıları, önemli toplumsal
istatistik ve nüfus verilerini kodlamak için
üzerine belli bir düzene göre düğümler
atılmış ipler-ip sistemleri kullanmaktaydı.
Tarihsel olayları ve vergi kayıtlarını da
kodladıkları bu düğümlü ip sistemlerine quipu
adı veriliyordu.
16. YY başlarında İspanyollar Güney
Amerika’ya geldiklerinde, burada çok büyük
bir İnka uygarlığı ile karşılaştılar. Bu kalabalık
şehirlerde belli bir düzenle yaşıyan insanlar,
tekerlek, yazı gibi en temel gelişmelerden bile
habersizdiler.
İnkaların bazı konulardaki ilkelliklerine karşın,
geliştirdikleri düğümlü sicim sistemi sayesinde
pek çok sayısal bilgiyi kayıt altına aldıkları ve
arşivledikleri görülmüştü.
İnkaların Sayı Sistemi

Quipu kodlaması
DÜĞÜMLÜ İP (QUIPU) UYGULAMASI
Quipu denilen, hazırlanması kolay, taşınabilir, uzun süre bozulmadan korunan
bu düğümlü sicim sisteminde 60-70 cm lik bir sicim üzerine çeşitli renklerde
üzerinde düğüm öbekleri olan başka sicimler bağlanarak sayısal büyüklükler
kaydediliyordu. Kayıt sistemi 10 tabanına göreydi.
Askeri işler, vergiler, mahsül ve hasata değer biçme, avda öldürülen hayvan
kaydı, nüfus sayımı, doğum ve ölüm kayıtlan, İmparatorluğun koyduğu ve tahsil
ettiği vergiler, insan ve malzeme kaynaklanın dökümü, bütçe arşivleri hep quipu
kayıtları sayesinde tutulabiliyordu.

1 2 3 4 5 6 7 8 9
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
DÜĞÜMLÜ İP (QUIPU) UYGULAMASI
Quipu sisteminde sarkan sicimin alt ucundan başlayıp basamak kavramına
uygun olarak düğüm sayısı ile gösterilmektedir. Örneğin 3643 sayısı kaydı
şekildeki gibidir.

Soldaki İnka Quipu’su, Amerika Doğal


Tarih Müzesinde (New York) 3 3000
korunmaktadır.
E ipindeki 658 sayısı, A B C ve D 6 600
iplerindeki sayıların toplamına karşılık
gelmektedir.
4 40

3 3

Peru’luların Quipu
üzerinde 3643 kaydı
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
DÜĞÜMLÜ İP (QUIPU) UYGULAMASI

Sığırlar: Küçükbaş hayvanlar:


B1= 203 boğa; B2 = 350 inek A1 = 254 koyun; A2 = 36 kuzu
B3= 235 dana ve öküz A3 = 300 keçi; A4 = 40 oğlak
B4 = toplam 788 hayvan A5 = 244 toklu
A6 = toplam 874 hayvan

Quipu, basit, kolay taşınır ve kullanışlı olduğu için Peru, Bolivya ve Ekvator'da
uzun süre kullanımı sürdü. 19. YY da Peru’lu çobanlar güttükleri hayvanları, farklı
renkteki sicimlerle ve hayvan sayısını gösteren düğümlerle kayıt altında tutmaya
devam ediyorlardı.
Beyaz sicimlerden oluşan ilk demette, sırasıyla koyunlan, kuzuları, keçileri,
oğlakları ve tokluları, yeşil sicimlerde ise sırasıyla boğaları, sağmal inekleri,
danaları ve öküzleri gösterecek şekilde quipu taşıyorlardı.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
DÜĞÜMLÜ İP (QUIPU) UYGULAMASI

İnka imparatorluğunun her kentinde, her


yerleşiminde kipukamayok ya da
"düğüm bekçileri" denen, bir yandan
quipu hazırlarken, bir yanda da tutulan
kayıtları yorumlayarak yetkililere bilgi
veren krallık görevlileri bulunmaktaydı.
Her yıl bölgede toplanan ürünleri, nüfus
değişimlerini kaydederek kraliyete
bildirmekteydiler.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

SIMPU Bolivya ve Peru yerlilerince bugün de, atası quipu olan


“şimpu” çoklu sicim kaydı kullanılmaktadır. Bu kayıtlama
sisteminde “1 ler” basamağı düğümleri ilk sicim üzerinde iken,
“10 lar” basamağı iki sicimin ortak düğümlenmesi, “100 ler”
basamağı kaydı ilk üç sicimin ortak düğümü ile vd
 5000
gösterilmektedir. Sayısal büyüklükteki basamak sayısı
 400 arttıkça sicim öbeği sayısıda paralel biçimde artmaktadır.
Quipu’da tek bir sicim üzerinde tüm basamaklar için gerekli
 70 düğüm öbekleri kullanılırken, şimpu’da basamak sayısı kadar
sicim kullanımı gerekmektedir.
 7 Düğüm – sicim sistemi yalnız Güney Amerika yerlileri
tarafından kullanılmamıştır. Eski çağlarda çeşitli ülke ve
coğrafyalarda da benzer kayıt sistemlerine rastlanmaktadır.
Örneğin MS 2. YY da Roma yönetimindeki Filistin'de vergi
tahsildarı olan âşarcılar kayıt için birçok sicimin birleşmesi ile
oluşan büyük bir halat kullanıyorlardı.
Peru ve Bolivya’da
Araplarda, sözleşme ve makbuz gibi düğümlü sicim kullanımı
yerlilerin kullandığı
vardı, Arapçadaki “akd” sözcüğü hem düğüm, hem de
şimpu’da 5477
sözleşme anlamına gelmektedir.
Çin ve uzak doğuda da düğümlü sicim uygulamaları vardır.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Mayaların Sayı Sistemi


Mayaların sayı sistemleri yaklaşık 4. yüzyıla dayanır. Avrupa’nın
kabaca 1000 yıl önündedir. Maya sayı sisteminin tabanı 20 idi.
Bunun olası nedeni, ayakkabı giymeyen Mayaların tüm parmaklarını
hesaba katmalarından kaynaklanmasıdır.
Maya sayı sistemindeki temel karakterler • (nokta) ve — (çizgi) dir.
Nokta 1– 4 arasında sayıları, çizgi ise beşi temsil ediyordu. Bu
gösterim Japon sayı sistemini ve Amerikan ilkel kabilelerinkine
benzemekteydi.
Mayalar sayıları en küçük basamağı en altta olacak şekilde dikey
şekilde yazıyordu. Sayılarındaki ilk üç basamak, 20 sayısının
kuvvetlerini gösteriyordu.
1 = 200 20 = 201 400 = 202 8000 = 203 160.000 = 204
10 tabanlı sistemde bu üsler; 1, 10, 100, 1000 ve 10.000 ‘e karşılık
gelmektedir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Mayaların kullandığı bazı sayılar;

8.000 •••
400 • • •• •
20 • •• •• ••
1 ••• • • • ••••
20 40 445 508 953 30.414
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Örneğin 241.083 sayısını


Maya yazarken;
Basamak Sayı
Sayısı Değeri Değeri

• 1 kere 204 = 160.000 160.000

10 kere 203 = 8.000 80.000

• • 2 kere 202 = 400 800

••••
14 kere 201 = 20 280

••• 3 kere 200 = 1 3

241 083
İlk büyük matematikçiler Antik Yunan ve Roma civarında yaşarken
Mayaların sıfır sayısını ve işaretini kullanan ilk uygarlık olması ilginç.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Ne yazık ki, Mayaların bu sayı sisteminden geriye çok az kayıt


kalmıştır. Kayıtlar daha çok Maya Takvimi ile ilgilidir.
Mayaların kullandığı Güneş takviminde bir yıl 365 gün, her ay 20
gündü, 18 ay vardı. Kalan beş gün, kötü şans ve tehlikeli günlerdi.
Mayalar pek çok uygarlıktan çok daha önce 365 günlük güneş
takvimini hazırlamıştı.

20 aylık Maya Takvimi


KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Eski Yunanda Sayı Sistemi


Yunan sayı sistemi, alfabelerindeki sembollere temel almaktaydı.
Yunan alfabesi MÖ 900 yılındaki Finike uygarlığına dayanmaktadır.
Günümüze kalan tabletlerden Finikelilerin 600 kadar sembol
kullandığı anlaşılmaktadır. Yunanlılar bu sembollerden yararlanarak
22 sembol kullanmaya başladı. Bazı sembollerin ödünç alınmış
olmalasına karşın, seslerle harfler arasındaki ilk ilişkinin Yunan
alfabesinde kurulduğu kabul edilir.
Eski Yunan çağında, dönemin şartlarına uygun olarak taş tabletlere
kazılmaya elverişli semboller daha çok kullanılıyordu. Bu dönemde
kullanılan semboller;
= 500
= 849
= 100
= 10 Görüldüğü gibi yazılım soldan sağa doğrudur.

= 5
= 1
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Günümüzde sayıları yazarken kullandığımız rakamlar, eski Hind


sayı sisteminden başlayarak günümüze kadar değişe değişe
MÖ 11. YY kullanılan
gelmiş
Sanskrit sembollerdir.
karakterler

Boethius dönemi Roma


sayıları (MÖ 5. YY)

Arabistanın Batısında
Gubar Rakamları

Doğu Araplarda
kullanılan rakamlar

Maximus Planudes
dönemi Roma sayıları

Devanari sayıları

Caxton ‘un Dünyanın


Aynası eserinde(1480)
kullanılan rakamlar
Wagner’in 1488 deki
Aritmetik kitabından

Tonstall ‘un 1522 deki


De Arts Suppurtandi
eserinden
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Attik Yunan uygarlığında


sayıları göstermek amacıyla
kullanılan orijinal semboller
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Yunan alfabesinin orijinalinde 27 karakter bulunsa da, bunlardan üç


tanesi zamanla kullanımdan kalkmıştır, 24 karaktere düşmüştür. Bunların
her birine denk gelen birer sayı değeri bulunmaktadır.

 = 849
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Yunan sayı sisteminde sıfır yoktu. Bu 27 karakter ile 1000 ‘e kadar


olan sayılar yazılabiliyordu. Daha büyük sayılar için, karakterin sol
tarafında virgül (,) kullanımı başladı. Bu, sayının 10.000 katı
anlamına geliyordu. Örneğin , = 10 000 , = 20 000 gibi.
Daha sonraları attik sistemden esinlenerek 10 000 fazla anlamında
sol tarafta  karakteri kullanılmaya başlandı.  = 10.849 gibi
 nin üzerine yazılan sayının ise 10 000 katı alınacak anlamına
geliyordu. Örneğin;
 , , = 71.755.875
, = 7 (100) (70) ve 5 = 7175 x10.000 = 71.750.000
, = 5 (800) (70) ve 5 = = 5.875
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
Sümerlerde Sayısal Sembol Kullanımı
Yazıyı bulan arkaik Sümerler, yaş kil tabletler kullanarak sayısal semboller
de kullanmaya başlamıştır. Bunlar çoğunlukla hayvan-mahsül miktarı ile ilişkili
kayıtlardı. 60 tabanlı bir sayı sistemleri olduğu, ancak ilk 60 sayı için 10 tabanlı
teklarlanan isimlendirme kullanıldığı bilinmektedir.


KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Sümerlerde Sayısal Sembol Kullanımı


Bu sembolleri yapabilmek için iki
silindirik tahta çubuk (kalem)
kullanıyorlardı. Bir ucu sivri olan
1 10 60 600 3600 36000
çubukların küt olan arka uçları ile
yuvarlak dairesel oyuk şekiller yapılmaktaydı.
Küçük ve büyük kertik için kalemin küt ucu 45° açıyla ıslak kile
batırılıyordu. Ortasına ince kalemle oyuk yapılacak ise o delik
dik olarak bastırılarak yapılıyordu.

Önceleri yukarıdan aşağıya doğru yapılan kertikler,


sonraki dönemlerde sola yatık olarak yapılmaya
başlanmıştır.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Sümerlerde Sayısal Sembol Kullanımı


MÖ 3000 yıllarından kalma bir Sümer
tabletleri ve üzerindeki sembollerin açık
çizimleri
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Sümerlerde Bölme
Irak’ta Fara (Şuruppak) bölgesinde bulunan MÖ 2500
yıllarından kalma bir kil tablet en eski bölme işlemine ilişkin
kayıt olarak bilinmektedir.
Bir Danimarkalı bilim insanının çözümlediği bu tablette, 1
arpa ambarı (še-gur) tahılın (1 152 000 sĭla) 7 ye bölünmesi
ile elde edilen büyüklük (164 571) ve kalan “3” olarak
kayıtlanmıştır.

İşlemin olası algoritması, yani nasıl çözüldüğü tam olarak anlaşılamamış, ancak
calculi denilen sayma taşlarından (Sümerlerde kilden yapılmış konik, küresel
veya yassı şekillerden oluşmaktaydı) yararlanıldığı olasılığı üzerinde
durulmuştur.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Sümerlerde Bölme sembollerin büyüklükleri

4 x 36 000 + 5 x 3600 + 4 x 600 + 2 x 60 +


5 x 10 + 1 = 164 571
İşlemin nasıl yapıldığı anlaşılamamış 1 arpa ambarı
olsa da, günümüzden neredeyse 5000 164 571
7 sĭla
yıl önce bu kadar büyük sayılarla doğru
işlem yapılabilmiş olması da şaşırtıcıdır. E alan her adam
Tabletin çözümlemesi yandadır. Adamlar sĭla arpa kalan
3
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
Sümerlerde Sayısal Sembol Kullanımı
Yetkili; Yetkili;
"Kushim" "Nisa"
Resimdeki, Sümerlerden erken dönemden kalma kil
tabletteki kayıtlar çözümlendiğinde, bunun bir bira
üretim ambarındaki stok kaydı olduğu, hesabı yapan
kişinin Kushim ismini kullandığı, hesabı ve kaydı
kontrol eden yetkilinin isminin ise Nisa olduğu
anlaşılmıştır.
İlginç olan şu ki, muhasebe kaydını tutan Kushim,
resmi evrakta adı tespit edilen tarihteki ilk insan oldu.
Diğer ilginç nokta ise, yapılan hesaplamanın da yanlış olduğudur. Sağdaki toplam,
soldaki ögelerin toplamından farklıdır. Bu tablet aynı zamanda ilk hesap hatası olarak
da kayda geçmiştir.

Resim ve açıklamalar, Matt Parker tarafından


yazılan Pi’si Pi’sine Gelmiş Geçmiş En Büyük Hesap Hataları kitabından alıntılanmıştır.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Babil (Mezopotamya) Sayı Sistemi


Bilinen en eski sayı sistemi günümüzden yaklaşık 5000 yıl önce yaşamış
olan Babillilere aitti. MÖ 1600-1900 yıllarından kalma ve halen İngiltere’de
bir müzede saklanan tablette pisagor bağıntısını kapsayan ifadeler yer
almaktadır.
Babillerin bilinen en iyi matematikçileri olan Nabu - rimanni ve Kidinu MÖ
500 yıllarında yaşamıştır.
Babiller, kama şeklinde (cuneiform) bir yazı ve kayıt sistemi geliştirmiştir.
Kil tabletler henüz ıslakken yazı ve şekillerini yapar, daha sonra tabletleri
pişirirlerdi. Kullandıkları 60 tabanlı sayı sisteminin pek çok üstünlüğü söz
konusudur.
Örneğin 10 tabanı, yalnızca 2 ve 5’e tam sayılı bölünebilirken, 60 sayı
tabanı, 2 – 3 – 4 – 5 – 6 – 10 – 12 – 15 – 20 – 30 ‘a tam sayılı, pek çok
sayıya ise 1-2 desimal ile bölünebilmektedir.


Bir günü 24 eşit saate, her saati 60 dakikaya, her dakikayı da 60 saniyeye
bölüyorlardı. Bu sistem günümüze kadar gelmiştir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Babil sayı sisteminde 10 dan 60 ‘a kadar olan sayıların


küçük sayılar için ucu gösterimi için 1 ve 10 un
aşağıya bakan kama şekiller kombinasyonundan
kullanılırdı. Örneğin 4 = yararlanılırdı. Örneğin

10 sayısını sembolize etmek 47 =


için ucu sola bakan kamalar
kullanılırdı. 60 temel sayı idi ve ▼ ile
Örneğin 20 = gösterilirdi. Örneğin 64 =

Sıfırı gösteren bir sembol yoktu, ama işlevinden yararlanıyorlardı.


Sayının yanına bıraktıkları boşluk sıfır işlevini görüyordu. Örneğin;
60 = ▼ ‘ 120 = ▼▼ ‘
Büyük sayıları göstermek de mümkündür. Örneğin:
79883 = 5220062 =
22x602 +11x60 + 23 24x603+10x602+1x60+2
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Babylon Sayı Sistemi


KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Çarpım Tablosu
Eski Babil şehirlerinden Sus’da bulunan hesaplama tabletleri, bir
çeşit çarpım tabloların, nesiller boyu kopyalanarak çoğaltılmış ve
günlük hesaplamalarda yararlanılmış olduğu anlaşılmaktadır.
Örneğin sağdaki (ön ve arka yüzü), önce
1 den 20 kadar tüm sayıları, sonra da
30, 40, 50 ve 60 sayılarının 25 katlarını
doğru şekilde göstermektedir.
Bu hesaplama tabloları, hesaplamanın
makineleşmesinden önceki dönemde,
hatta hesap makinası kullanılmayan
eğitim sistemlerinde günümüze kadar
son derece yardımcı sistemler olmuştur.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Sayılarla işlemleri gösteren Babil kil tabletleri


KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Babil’lilerin büyük sayılarla ticari işlemleri kayıt altına almaları sırasında “0”
sayı ve sembolünün olmaması giderek daha büyük güçlüklere yol açmaya
başlamıştı. Öncelikle ilgili basamakta bir büyüklüğün olmaması durumunda
semboller arasında boşluk kullanılmaya başlandı.
Hiç anlamında bir sembol olmadığı için
kullanılan boşluk bazen unutuluyor,
sayıların anlamlı hale gelmesinde sorunlar
çıkabiliyordu.
MÖ 3. YY dan itibaren yan yana iki eğik
çivi (kamış) izi bu amaçla kullanılmaya
başlanmıştı.

Bu kullanım Maya ve Hint uygarlıklarından çok daha öncesine aittir.


KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Babillerden kalma bir kil tablet ise çok şaşırtıcıdır. Çözümlendiği zaman
anlaşılmıştır ki, Babilliler, Pisagor teoremini, Pisagor'un doğumundan bin
yıl önce bilmekteydi. Ne amaçla kullanıldığı anlaşılamayan tabletteki
sayıların sıra dışı dizilimi bunun bir trigonometrik tablo olduğunu, günümüz
bilgisiyle yarışır doğrulukta olduğunu ortaya koymuştur.
a2 + b2 = c2
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Pek çok araştırıcıya göre bugün kullanmakta olduğumuz 10 tabanlı


sayı sisteminin kökeni Eski Hint uygarlığına dayanmaktadır.
Dokuz rakam için ayrı semboller kullanımına gerek duyulması,
sıfırın kullanımı Hint kaynaklarında erken dönemde karşımıza
çıkmaktadır.
Hintli matematikçilerin önemli katkılarından birisi de, gelosia
çarpma sistemidir. Bu kelime İtalyanca orijinlidir. 12. YY da
icadından sonra Çin ve Araplar tarafından kullanılmaya başlanan,
14. ve 15. YY da İtalya’ya gelen bu sistem, Venedik’teki
pencerelerde bulunan ve gelosia denen
kafes yapılara benzetildiği için bu isimle
anılmaktadır.
Şimdi bu çarpma işleminin bir örneğini
birlikte yapalım.
1624 x 258 işleminin 418 992 olan
sonucunun nasıl bulunduğunu görelim.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

1624 x 258 = ?
1 6 2 4
8 8 6 2
8 4 1 3 2

5 0 0 0
5 3 1 2 9
2 2 4 8
2 1 9
4 1 8

SONUÇ: 418 992


KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
ROMEN SAYILARI
Eski Yunan uygarlığında MÖ 450 yıllarında rakamlar bilinmediği için, yazı
karakterlerinden ilk 9 harf 1-9 sayıları yerine kullanılmış, yazı karakteri olan
harflerden ayrılmaları için karakterlerin yanına “/” veya ‘ gibi işaretler
eklenmiştir.

Günümüze kadar çok az değişikliklerle gelen ve halen kullanılmakta olan


Romen Sayı sisteminde bazı Latin harflerinden yararlanılmıştır.
MS 130 yıllarında ilk kez kayıtlarda görülmeye başlanan Romen Rakam
Sistemi, ancak 16. YY başlarında geniş uygulama alanları bulmuştur.
Bu sayı sisteminde 5000 den küçük olan sayıları, aynı işaret yan yana en
çok dört kez kullanılarak göstermek mümkün olabilmekteydi.
Romen sayı sisteminde;
I V X L C D M
1 5 10 50 100 500 1000
Buna göre 3745 sayısı MMMDCCXXXXV olarak gösterilmekteydi.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
ROMEN SAYILARI
Aslında işaretlerin basamak değerleri olmadığı için bu sayıyı sıralı olmadan
CXXCXXMMIIVMD gibi yazmak da mümkün olsa da, genellikle soldan
sağa doğru azalan basamaklarla ile gösterilmesi benimsenmişti.
Bu sistemde toplama yapma işlemi iki basamakta gerçekleştirilir, önce
semboller toplanır, sonra kuralına uygun şekilde kısaltılmış gösterim sonuç
olarak verilirdi. Örneğin; Sağdan başlanarak kısaltma uygulanırsa;
2319 = MM CCC X V IIII IIIII = V, VV = X , CCCCC = D ve
+ 821 = D CCC XX I DD = M yazılarak;
3140 = MMD CCCCCC XXX V IIIII  MMM C XXXX

Çarpma işlemi biraz daha zahmetli idi. Örneğin;


28 XX V III XX V III x I = XX V III
x 12 X II XX V III x I = XX V III
336 + XX V III x X = CC L XXX
CCL XXXXXXX VV IIIIII  CCC XXX VI
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
ROMEN SAYILARI
Romen rakamlarıyla çıkarma ve bölme işlemleri daha zahmetli de olsa, Mısırlıların
geliştirdiği tekniğe benzer tekniklerle yapılabilmekteydi.
Sonrasında 4 sayısı için IIII yerine IV, 9 sayısı için VIIII yerine IX kullanımı
benimsendi ve yaygınlaştı.
Zamanla Dünya üzerindeki çeşitli kültürlerde konumsal değerli sayı sistemi gelişti,
bugün halen yaygın şekilde kullanılmakta olan konumsal değerli sayı sistemi için
temel bir eğitim gerekir.
ÇİN SAYMA ÇUBUKLARI (SUAN Zİ)
1973 yılında arkeologların Çin’deki bir kazı bölgesinde bulduğu tahta 3-14 cm
uzunluğundaki çubukların MS 2.YY dan itibaren sayma ve hesaplama
işlemlerinde kullanıldığı anlaşıldı. Çin ve Kore’deki sayı gösterimi, çubuklarla
işlem yapmaya elverişli idi.
6561 / 9 = 729

Karekök alma algoritması


KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Matematiksel işlemlerde kullanılan temel işaretler olan « + » ve « – »


1540 yılında Robert Recorde ’nin yazdığı «The Grounde of Artes»
kitabında ilk kez kullanıldı.
« x » işareti ilk kez William Oughtred tarafından 1631 yılında kullanılmış,
« ÷ » işaretinin kullanımı ise 1659 yılını bulmuştur.
Bir İskoç olan John Napier’in (1550-1617) logaritmayı bulması
(1615) büyük sayılarla işlem yapmayı çok kolaylaştırmıştır.
Örneğin 100 x 1000 işlemi yerine 102 x 103 = 105 şeklinde üs
terimlerinin basit bir toplanışına dönüşmektedir.

Napier’in hazırladığı
logaritma çizelgelerinden
birisi
Bütün sayma sayılarını logaritmik olarak ifade etmek
mümkündür. Örneğin 2345 sayısının logaritması 3,37,
263 sayısının logaritması 2,42 olduğundan;
2345 x 263 = 103,37 x 102,42 = 105,79 = 616 595 sonucu elde
edilebilmektedir. Bu sonuç 616 735 gerçek değerine oldukça
yakın bir sonuç vermektedir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ
ETALON Sistemlerinin Birleştirilmesi ve Onluk Sayı Sistemi :
Ticaretin hızla geliştiği yıllarda Avrupa'da pek çok farklı ölçüm dizgesi ve birim
sistemi kullanılmaktaydı. Aydınlanma yüzyılının sonunda Hint kökenli ama
Araplardan Avrupa’ya taşınmış olan 10 tabanına dayalı metrik dizge ortaya kondu.
17. YY ikinci yarısında Zaman ve uzunluk ölçülerini tekleştirmeyi amaçlayan
Royal Society of London uzunluk birimi olarak saniyeyi vuran bir sarkaçın
uzunluğundan yararlanmayı önerdi. Rahip Jean Picard (Yerin Ölçümü, 1671),
Hollandalı Christian Hygun (1673), sonra Fransız La Condamin, Ingiliz John Miller
ve Amerikalı Jefferson gibi zamanın önde gelen bilim insanları da bu öneriyi
desteklediler.
Ancak 1672 yılında Richer saniyeyi vuran sarkacın farklı coğrafyalarda farklı
uzunlukta olacağını, sürece etken olan yerçekimi ivmesinin sabit olmadığını
gösterince bu öneri rafa kalkmış oldu.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

ETALON Sistemlerinin Birleştirilmesi ve Onluk Sayı Sistemi :


1670 yılında Rahip Gabriel Mouton altmışlı meridyen dakikasını (deniz milinin
1/1000'i) uzunluk birimi olarak seçmeyi önerir. Ama yaklaşık 1,85 m olan bu
birim pratik kullanım için çok fazla büyüktür.
Fransa’da Bilimler Akademisinden gök mekaniği konusunda uzman Lagrange,
Laplace ve Monge'un, gemicilik ve Fizik konularında yetkin Borda'nın, kimya
için Lavoisier’in bulunduğu bir kurul görevlendirilir. Bu kurul 1791 yılında,
sarkaç yerine kutubu ekvatora birleştiren uzaklığı ölçerek, yer meridyeninin 1/4
‘ünün on milyonda birini yani 40 milyonda birini uzunluk ölçüsü olarak önerir
ve Yunanca etimolojiden kaynaklanarak bu uzunluğa metre adı verilir.
Metre’nin tam olarak ölçülmesi ve platin bir çubukla temsil edilerek korumaya
alınması gündeme gelir.
Ağustos 1793 de para değeri ve uzunluk, alan, hacim ve ağırlık ölçülerinin
onun katları şeklinde kullanılması için kararname çıkar. 1795 de temel birimler
ve alt / üst birimlerinin isimleri olarak desimetre, santimetre, milimetre; ar,
dekar, santiar; gram, desigram, kilogram gibi isimler benimsenir.
Kutup ile ekvator arasındaki uzaklık ilk kez Lenoir tarafından 5 129 070 Paris
toise (yaklaşık 2 m lik bir uzunluk ölçüsü) ölçülür. La Caille bu ölçümü 1799 da
tekrarlayarak 5 130 740 toise olarak düzeltir.
22 Haziran 1799 da saf platinden metre ile kilogramın ana örnekleri yapılır ve
Archives Nationales'e konur.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

ETALON Sistemlerinin Birleştirilmesi ve Onluk Sayı Sistemi


Archives Nationales
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

ETALON Sistemlerinin Birleştirilmesi ve Onluk Sayı Sistemi :


Ancak birkaç ay sonra metrenin tanımına düzeltme getirilmeye çalışılması
önemli bir sorun yaratır.
1876 da Fransa’da Uluslar arası Ağırlık ve Ölçüler kurulunca hazırlanan Pt-Ir bir
çubuk Fransa Sevr’de Breteuil pavyonuna yerleştirilir. Artık metre tanımı yer
meridyeninin uzunluğuna göre değil, bu çubuğun 0°C deki boyu ile
verilmektedir.
1950 yılında lazerin keşfi, ölçümlemelerde büyük bir kesinlikle kullanılmaya
başlanması sonucu, Kr-86 izotopunun yaptığı turuncu renkli ışımanın boşluktaki
dalga boyunun 1 650 763,73 katı olarak tanımlanır, bu tanım bir öncekinden
100 kat daha hassastır. Ancak burada bitmez…
20 Ekim 1983 de Ağırlıklar ve Ölçüler Konferansında, metrenin tanımı için ışığın
boşluktaki hızının 1/299 792 458 kesri ifadesi belirlenmiştir.
Saniye ise Sezyum-133 izotopunun en yakın uyarımına karşılık gelen ışıma
periyodunun 9 192 631 770 katı olarak tekrar tanımlanmıştır.
Aynı konferans öteki beş temel birim olan kilogram, amper, kelvin, kandela ve
mol tanımları da bugünkü uluslar arası SI normlarına uygun hale getirilmiştir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

Georges Ifrah tarafından hazırlanan “Rakamların Evrensel


Tarihi” isimli eser, bu alandaki en kapsamlı kitap olup,
TÜBİTAK tarafından 9 cilt halinde Türkçe çevirisi basılmış,
özel yayınevleri tarafından da 2 ciltlik Türkçe çevirileri
piyasaya sürülmüştür.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

ÖZEL ANLAM ATFEDİLEN BAZI SAYILAR:

13 sayısının uğursuzluğuna Batı toplumlarında yaygın olarak inanılır, hatta kuzey


Amerika’da binalar 13 katlı yapılmazlar, pek çok binada veya otelde 13 numaralı
oda/daire bulunmaz. Ancak bu uğursuzluğun kökeni tam olarak bilinmemektedir.
En çok kabul edilen neden, Hz. İsa’nın son akşam yemeği tablosundaki soldan
sağa 13. kişi olan Judas’ın İsa’ya ihanet eden kişi olmasıdır. Ayrıca dolunay
döngüsü ile ilgili yorumlar, eski Pers uygarlığından gelen bazı rivayetler de
bulunmaktadır.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

ÖZEL ANLAM ATFEDİLEN BAZI SAYILAR:


3 sayısı pek çok kültürde uğurlu, iyi olarak kabul edilir. Bu kabulün daha çok dini
kökenleri var. Örneğin İncil’de üç bütünlüğün simgesidir (Baba-Oğul ve Kutsal Ruh),
Taoizm’de üç temel erdem (tevazu-kanaatkarlık ve merhamet) var, Budizm’deki yol
gösterici kabul edilen “Üç Hazine” (yani Buda-Dharma va Sangha) Uzak Doğudada
üç sayısının uğurlu kabul edilmesinde etken olmuştur. İslamiyet açısından da üç
sayısı neredeyse kutsal kabul edilir. Örneğin Kuran ve ekmek üç kez öpülür.
Geleneksel inanışta evrenin ateş-su-toprak olmak üzere üç elementten oluştuğu
kabul edilmekteydi.

4 sayısı özellikle Çin’de uğursuz sayılır, insanlar dördüncü katta, dört numaralı
dairede oturmaktan, hatta içinde dört rakamı bulunan plakaları almaktan kaçınırlar.
Bunun temel nedeni “4” rakamının okunuşunun “si” oluşudur, bu kelime Mandarin
dilinde ÖLÜM kelimesinin okunuşuna çok benzemektedir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

ÖZEL ANLAM ATFEDİLEN BAZI SAYILAR:


7 sayısı pek çok kültürde uğurlu, iyi olarak kabul edilir. İncil’de 860 kez geçen bu
sayı 7 kat gökyüzü, Evrenin 7 günde oluşması gibi pek çok inanışta da yer
almaktadır. Yedi melek, yedi kilise, yedi mühür, kıyamet günü çalınacak boru sayısı
gibi örnekler çoğaltılabilir.
Yedi sayısı Japon kültüründeki yedi Şanslı Tanrı kabulü nedeniyle uğurlu sayılır.
Çinde ise yedi “qi” şeklinde okunur, bu okunuş nefes-koku anlamına geldiği gibi
yükseliş, yaşamın özü kelimesinin okunuşuna benzediği için uğurlu sayılır.

Folklorda da karşımıza çıkan bu sayı, krallığın her zaman yedinci oğulun yedinci
oğluna kalması ile feodal rejimlerde de önemli sayılmıştır.
Yedi kırmızı gül ise “aklımı başımdan alıyorsun” anlamına gelmektedir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

ÖZEL ANLAM ATFEDİLEN BAZI SAYILAR:


8 sayısı dördün iki katı olduğu halde Çin’de uğurlu sayılmaktadır. Bunun nedeni de
sayının okunuşu ile ilgili. Sekiz sayısı “ba” şeklinde okunuyor, bu okunuş tutma-
kavrama anlamına gelen kelimeye benzediği gibi “fa” şeklinde okunan refah
kelimesini de çağrıştırıyor.
Pekin Olimpiyatları açılış gösterisi 2008 yılında 8. ayın
8. gününde akşam saat 8.00 de başlamıştır.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

ÖZEL ANLAM ATFEDİLEN BAZI SAYILAR:


9 sayısı senfoni ve bestecilerle ilişkilendiriliyor.
Söylenceye göre bir besteci ençok 9 senfoni
yazabiliyor ve sonra ölüyor, şeklinde. Ludwig
van Beethoven ve belki birkaç besteci için
doğru olsa da, dokuzdan fazla senfonisi olan
besteciler de bilinmektedir.

26 sayısı Hindistan’da çok kötü bir şöhrete sahip. Çok ölümlü pek çok olay veya
felaket bu sayıya denk gelmiştir. Örneğin;
2004 yılında 10 000 den çok kişiinin ölümüne yol açan tsunami 26 aralık günü,
2001 yılında Gujarat bölgesindeki 13 000 den çok kişinin öldüğü 7,7 şiddetindeki
deprem 26 ocakta olmuştu.
26 kasım 2008 tarihinde başlayan terör saldırısı dört gün sürmüş ve 164 kişinin
ölümü ile sonuçlanmıştı.
Hindistanda yaşayan pek çok kişide, ayın 26. günleri için bir uğursuzluk inancı
oluşmuş durumda.
Ancak Tanrı anlamına gelen YAHWEH kelimesindeki İbrani harflerinin sayısal
değerlerinin toplamı olan bu sayı (Y+H+W+H = 10+5+6+5) Yahudi inancında
kutsal bir sayı olarak kabul edilir.
KMY 0508 BİLİM ve TEKNOLOJİ TARİHİ

ÖZEL ANLAM ATFEDİLEN BAZI SAYILAR:


39 sayısı Afganistan’da kaçınılan bir sayı, nedeni tam olarak bilinmese de, daire
numarası 39 olarak anlatılan bir kadın tüccarını çağrıştırdığı düşünülüyor. Fuhuş ile
özdeşleştirilen bu sayının yer aldığı plaka ve numaralardan kaçınmak için rüşvet
verildiği de bilinmektedir.
40 sayısı pek çok dinde kutsaldır. Hz. İsa çölde 40 gün aç kalmış, Hz. Musa
kavmiyle çölde 40 gün dolaşmıştır. Antik Yunanda hastalıklar bulaştıktan 40 gün
sonra belirginleşirdi. Buna dayanarak Latince 40 anlamına gelen QUARANTA
kelimesinden 40 günlü “Karantina” kelimesi çıkmıştır. Venedik’e mal taşıyan gemiler,
Veba bulaşısını önlemek amacıyla Lazaretto Vecchio adasında 40 gün bekletilirdi.
Bu adaya daha sonra kara veba adası denmiştir.
“Kırkı çıkmak” terimi ve yaklaşımı da buradan kaynaklanıyor olsa gerek…
666 sayısı ise çoğunlukla ŞEYTAN ve satanizm ile ilişkilendirilmektedir.

You might also like