You are on page 1of 16

CMK 5.

HAFTA
23.03.21

8. ARAMA
a) GENEL OLARAK

 Arama, şüpheli veya sanığın yakalanması ya da suç delili olabilecek bir nesnenin ortaya çıkartılması
amacıyla; konut, kapalı alan (iş yeri veya diğer yerler), kişi üzeri veya eşya içinde yapılan araştırma
işlemidir.
 İDARİ/ÖNLEME ARAMASI
 PVSK MD. 9
 Bu düzenlemede aramanın yapılacağı süre konusunda bir sınırlamanın getirilmediği görülmektedir.
Bu konuda bir sınırlama getirilmelidir.
 Bu düzenlemede, geçilmesinde sakınca bulunan hallerde, Cumhuriyet savcısı yerine mülki amirin
yazılı emri istenmiştir. Bunun sebebi, Cumhuriyet savcısının adli (ceza soruşturmasında) görev
almasıdır.
 PVSK md. 9/1’de önleme araması için açıkça bir şüphe derecesine yer verilmemiştir. PVSK md 9/2’de
‘Arama talep yazısında, arama için makul sebeplerin oluştuğunun gerekçeleriyle birlikte gösterilmesi
gerekir’ ifadesine yer verilmiştir.
 PVSK md 9/1’de, geçilmesinde sakınca bulunan hallerde mülki amirin vereceği yazılı emirle
yapılacak arama emrinin sulh ceza hakiminin onayına sunulması aranmamıştır. Anayasaya uygunluk
sağlanması bakımından yirmi dört saat içinde sulh ceza haliminin onayına sunulma zorunlu
kılınmalıdır. Çünkü bu bir idari organdır, idari organın vereceği kararın bağımsız ve tarafsız bir organ
tarafından onaylanması, yapılan aramanın ve arama sonucu elde edilen bu bilgi ve belgelerin
kullanılmasının meşruiyetinin dayanağını teşkil edecektir.
 PVSK MD 9/3
 PVSK 9/4
 PVSK 4/A-6
 Önleme araması, hem kişinin temel hak ve özgürlüklerine müdahale oluşturması hem de bu arama
sonucu elde edilen delillerin ceza soruşturması ve kovuşturmasında kullanılabilecek olması
bakımından oldukça önemlidir.

ANAYASA
Madde 21 - Kimsenin konutuna dokunulamaz. Millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin
önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlâkın korunması veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin
korunması sebeplerinden biri veya birkaçına bağlı olarak usulüne göre verilmiş hâkim kararı
olmadıkça; yine bu sebeplere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kanunla yetkili
kılınmış merciin yazılı emri bulunmadıkça; kimsenin konutuna girilemez, arama yapılamaz ve
buradaki eşyaya el konulamaz. Yetkili merciin kararı yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına
sunulur. Hâkim, kararını el koymadan itibaren kırksekiz saat içinde açıklar; aksi halde, el koyma
kendiliğinden kalkar.

 Bize göre, PVSK md 9’da düzenlenen önleme aramasında mülki amirin yazılı arama emrinin yirmi
dört saat içinde görevli hakimin onayına sunulmasının düzenlenmemiş olması, AY md 21’e aykırıdır.
 Arama, gizli veya saklı bir şeyin ortaya çıkartılması için yapılır. Bu nedenle beş duyu organı ile
algılanabilen şeyler arama değildir. Bu kapsamda örneğin, çıplak göz veya dürbün ile görülebilen,
dinleme ile duyulabilen durumlar arama olmaz. Bir arabanın camından bakıldığında rahatça
görülebilen şeyler, arama kapsamında değerlendirilmemelidir.
 Kamuya açık işyerleri bakımından, AVM’ler, kıraathaneler, kafeler değerlendirilebilir.
 Araç içerisinde, eşyasında ve üstünde yapılacak aramalar, önleme araması kapsamındadır.
 ‘Suç delilleri’ ifadesi kullanılmış. Bizce bu ifade doğru değildir. ‘Suç delili’ ifadesini kullanabilmek
için bir soruşturmanın başlamış olması gerekir, ortada bir suçun oluşmuş olması gerekir. Bir şeyin suç
olup olmadığını ancak Cumhuriyet savcısının soruşturmasıyla adı konulabilir.

1
CMK 5. HAFTA
23.03.21

 Kolluğun durdurma yetkisi vardır. PVSK’daki açık hüküm uyarınca kolluğun kişileri durdurma,
kimlik sorgulama için durdurma yetkisi vardır. Bu bir arama değil kimlik sorgulamadır veya bir
şüphelinin kimliğini tespit etme amaçlıdır. Burada durdurma yetkisi tüm ülkeyi, kişileri kapsamayan,
kişi/kişilere yönelik olan bir yetkiden bahsetmek gerekir.
 ADLİ ARAMA
 Adli arama, suç işlendiği şüphesi üzerine şüphelinin yakalanması veya delillerin elde edilmesi için
yapılır. İdari arama ise suçun işlenmesini önleme amacıyla tehlike oluşturabilecek eşyanın ele
geçirilmesi amacıyla yapılır.
 Suçun hazırlık hareketleri aşamasında; önleyici/ idari arama, eş koyma, iletişimin denetlenmesi ve
teknik takip olmalıdır. Bu takip sonucu elde edilen deliller, Cumhuriyet savcılığına verilmelidir.
Suçun icra hareketine başlandıktan sonra adli arama, el koyma, iletişimin denetlenmesi ve teknik
takip başlatılmalıdır. Suçun hazırlık hareketleri aşamasında; idari arama, el koyma, iletişimin
denetlenmesi ve teknik takip yapılırken suçun icrasına geçilir ise kolluk tarafından idari arama, el
koyma, iletişimin denetlenmesi ve teknik takip sona erdirilmeli ve bu durum derhal Cumhuriyet
savcılığına bildirilmeli, Cumhuriyet savcılığı tarafından adli arama, el koyma, iletişimin denetlenmesi
ve teknik takip başlatılmalıdır.
 İnceleme konumuz adli aramadır.
b) ARAMANIN AMACI

 Aramanın amacı, şüpheli veya sanığın yakalanması veya delil olabilecek şeylerin elde edilmesidir.
c) ÖZEL ARAMA ŞEKİLLERİ

 CMK’da bazı maddelerde ayrı bir başlık altında düzenlenen kurumlar, aslında aramanın özel bir
şeklidir.
1) CMK md 134’te düzenlenen bilgisayarlarda, bilgisayar programlarında ve kütüklerinde arama,
kopyalama ve el koyma
2) 25832 sayılı Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği md 9/1’de düzenlenen olay yeri inceleme
3) CMK md 75’te düzenlenen şüpheli ve sanığın dış beden muayenesi, konuya yukarıda ilgili bölümde
değinilmiştir.
4) CMK md 130’da düzenlenen avukat bürolarında arama, el koyma ve postada el koyma
d) ARAMANIN HUKUKİ NİTELİĞİ

 Öğretide bir görüşe göre, arama delile ulaşmak için başvurulan bir delil araştırma aracıdır.
 Öğretide başka bir görüşe göre arama, tutuklama ve yakalama koruma tedbirlerine benzemekle
birlikte arama ile şüpheli ve sanığı yakalanması ve delil elde edilmesi de amaçlanmaktadır. Bu yönü
ile arama, diğer koruma tedbirlerinden ayrılmaktadır.
 Öğretide ağırlıklı görüşe göre, arama bir koruma tedbiridir. Çünkü kişi temel hak ve özgürlüklerine
müdahale edilmektedir.
 CMK’da arama, koruma tedbirleri içinde düzenlenmiştir.
 Bize göre aramanın koruma tedbiri ve delil elde etme aracı olmak üzere iki yönü vardır.
e) ARAMANIN UYGULANMA KOŞULLARI
(1) MAKUL ŞÜPHE
(a) ŞÜPHELİ VE SANIK BAKIMINDAN

Madde 116 – (1) Yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği hususunda makul şüphe
varsa; şüphelinin veya sanığın üstü, eşyası, konutu, işyeri veya ona ait diğer yerler aranabilir.

2
CMK 5. HAFTA
23.03.21

 Şüphe derecelerinin; basit, makul, yeterli ve kuvvetli şüphe olduğu dikkate alındığında arama için
makul şüphe aranmasının amaç-araç bakımından orantılı olduğu söylenebilir. CMK’da açıkça
şüpheler derecelendirilmemiştir.
 25832 sayılı Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği md 6/1’e göre makul şüphe; ‘hayatın akışına
göre somut olaylar karşısında genellikle duyulan şüphedir.’
 Öğretide salt bir ihbarın arama yapmak için makul şüphe açısından yeterli olmadığı, bazı somut
delillerle desteklenmesi gerektiği ifade edilmektedir.
 Makul şüphe arama kararı veren kişi veya makam tarafından mutlaka; akla, mantığa uygun, olayı
aydınlatıcı somut ve doyurucu gerekçeler ile gerekçelendirilmelidir.
 Makul şüphe, şüpheli veya sanıkla ilgili yapılacak aramalarda geçerlidir. Şüpheli veya sanığı bir yerde
bulmak için, o yerde olduğuna dair şüpheli veya sanığın yerleşim yerinde, konutunda, eşyasında,
aracında yapılacak aramalarda aranıp da bulunmak istenen delil veya delillerin orada olduğuna ilişkin
makul şüphe olarak anlaşılmalıdır.
(b) ÜÇÜNCÜ KİŞİLER BAKIMINDAN

Madde 117 – (2) Bu hâllerde aramanın yapılması, aranılan kişinin veya suçun delillerinin belirtilen
yerlerde bulunduğunun kabul edilebilmesine olanak sağlayan olayların varlığına bağlıdır.

 CMK md 117/2’de üçüncü kişilerle ilgili yapılacak aramada bir şüphe derecelendirilmesine yer
verilmemiştir. Bize göre, ceza yargılamasında şüpheli veya sanık ile üçüncü kişiler, yargılamanın
külfetine katlanma bakımından eşit olmamalıdır. Üçüncü kişiler hakkında arama için de en azından
makul şüphe gerekmelidir. Bize göre makul şüphenin de üstünde kuvvetli şüphe aranmalıydı.

Madde 117 – (3) Bu sınırlama, şüphelinin veya sanığın bulunduğu yerler ile, izlendiği sırada girdiği
yerler hakkında geçerli değildir.

 CMK md 117/3’teki ‘bu sınırlama’ ifadesi şu şekilde yorumlanabilir:


- Şüphelinin veya sanığın üçüncü kişiye ait bir yerde bulunduğu konusunda kesin bir bilgi varsa yani
sanığın üçüncü kişiye ait bir yerde bulunduğu konusunda kesin bilgi varsa yani şüphe hali yoksa
CMK md 119’a göre yetkili makamın arama kararı gerekir. Ancak CMK md 117/2’de yer alan
sınırlamaya gerek bulunmamaktadır. Arama kararına dayanılarak arama yapılabilir.
- Şüphelinin veya sanığın izlendiği sırada girdiği yerler bakımından CMK md 117/2’yi CMK md 90/2
ile birlikte değerlendirerek hem arama kararı hem de CMK md 117/2’deki sınırlama olmaksızın
şüpheli ve sanık, izlendiği sırada girdiği yere girerek yakalanabilir.
(2) ARAMA KARARI VE ARAMA EMRİNİ VERMEYE YETKİLİ KİŞİ
(a) ARAMA KARARI

Madde 119 – (1) Hâkim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet
savcısının, Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı hallerde ise kolluk amirinin yazılı emri ile kolluk
görevlileri arama yapabilirler. Ancak, konutta, işyerinde ve kamuya açık olmayan kapalı alanlarda
arama, hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının yazılı emri
ile yapılabilir. Kolluk amirinin yazılı emri ile yapılan arama sonuçları Cumhuriyet Başsavcılığına
derhal bildirilir.

3
CMK 5. HAFTA
23.03.21

 Arama yapılabilmesi için mutlaka arama kararı bulunmalıdır. Bu koşul CMK md 119/1’de
düzenlenmiştir.
(b) ARAMA KARARINI VERMEYE YETKİLİ KİŞİ

 Arama kararını vermeye yetkili kişi, soruşturma ve kovuşturma evresine göre değişmektedir.
(i) SORUŞTURMA EVRESİNDE ARAMA KARARINI VERMEYE YETKİLİ KİŞİ
 Kolluk amirinin arama emrinden sonra gelen ‘yazılı olarak’ ifadesi, Cumhuriyet savcısının arama
emrini de kapsamaktadır. CMK md 119/1’de ‘hakim’ kelimesine yer verilmiştir. Hakim kelimesi,
soruşturma aşamasında ‘sulh ceza hakimi’ olarak anlaşılmalıdır.
 CMK md 119/1’de geçen ‘gecikmesinde sakınca bulunan hallerden’ ne anlaşılmalıdır? Yargıtay CGK
bir kararında, gecikmede sakınca bulunduğundan söz edebilmek için de, ilgilinin hakime başvurup
karar aldıktan sonra tedbiri uygulamak istemesi halinde o tedbirin uygulanamaz duruma düşmesi ya
da uygulanması halinde dahi beklenen faydayı vermemesi söz konusu olmalıdır.
 Cmk md 119/1- ikinci cümle
 Cmk md 119/1- son
 Acele hallerde Cumhuriyet savcısına sözlü emir verme yetkisinin tanınması halinde bu emri aynı anda
kolluğa elektronik imza ile yazılı arama emrine dönüştüren bir teknolojik imkan getirilmelidir.
 Yönetmelik md 10/3
 Bize göre Cumhuriyet savcısının arama kararı veya kolluk amirinin arama emrinin sulh ceza
hakiminin onayına sunulmaması, AY md 20’ye uygun değildir.
 CMK’da aynı olay ve aynı kişi hakkında arama kararının sayısına ilişkin bir düzenleme
bulunmamaktadır. Bu durumda koşulları gerçekleştiği takdirde aynı olay ve aynı kişi hakkında birden
fazla arama kararı veya emri verilebilecektir. Ancak birden çok arama kararında ilk arama
kararından farklı gerekçeler mutlaka açık, makul ve doyurucu şekilde izah edilmelidir.
(ii) KOVUŞTURMA EVRESİNDE ARAMA KARARINI VERMEYE YETKİLİ KİŞİ
 CMK md 119/1’de açıkça düzenlenmemiştir.
 CMK md 119/1’e göre ‘hakim kararı üzerine’ arama yapılabilecektir.
 CMK md 119/1’de hakim kelimesi amaçsal yorum yapılarak soruşturma evresinde sulh ceza hakimi,
kovuşturma evresinde hakim veya mahkeme olarak anlaşılmalıdır.
 Usulüne uygun bir arama kararı olmadan elde edilen deliller, yasak delil kapsamındadır. Bu nednele
CMK md 217/2’ye göre kullanılamaz.
(c ) ARAMA KARARINA GEREK OLMAYAN DURUMLAR
(i) CMK’DA DÜZENLENEN DURUMLAR
 Suçüstü bir olaydan sonra kesintisiz olarak izlenen kişinin belirli bir yere girdiği görülürse bu yerlere
hakim, savcı veya kolluk emrinin arama kararı olmadan girilebilir.
 Suçüstü bir olaydan sonra kesintisiz olarak izlenen bir kişinin binaya girmesi üzerine bir an takipte
kesinti oluşur ve yakalanacak kişinin binadaki hangi daireye girdiği kesin olarak belirlenemezse artık
suçüstü halden dolayı yakalama değil arama söz konusu olacaktır.

4
CMK 5. HAFTA
23.03.21

(ii) 25832 SAYILI ADLİ VE ÖNLEME ARAMALARI YÖNETMELİĞİ MD 8’DE


DÜZENLENEN DURUMLAR

Karar alınmadan yapılacak arama


Madde 8 - Aşağıdaki hâllerde ayrıca bir arama emri ya da kararı aranmaz:
a) Hakkında tutuklama kararı veya yakalama emri veya zorla getirme kararı bulunan kişi ile
hakkında gıyabî tutuklama kararı verilen kaçak yakalandığında üstünde, yakalanması amacıyla
konutunda, işyerinde, yerleşim yerinde, bunların eklentilerinde ve aracında yapılacak aramada,
b) Hâkim kararı veya Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile veya kolluk tarafından doğrudan
yakalanan kişinin, kendisine, başkalarına veya yakalama işlemini yapan kolluk görevlilerine zarar
vermesini önlemek amacıyla yapılacak kaba üst aramasında,
c) Gözaltına alınan kişinin, nezarethaneye konmadan önce yapılan üst aramasında,
d) Herhangi bir sebeple hukuka uygun şekilde yakalandıktan sonra kolluk güçlerinin elinden
kaçmakta olan kişilerin veya işlenmekte olan veya henüz işlenmiş olan veya pek az önce işlendiğini
gösteren belirtilerin olduğu suçun failinin yakalanması amacıyla takibi sırasında girdikleri araç, bina
ve eklentilerinde yakalanması amacıyla yapılacak aramalarda,
e) 1) 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 17 nci maddesinin ikinci fıkrası kapsamında,
kaçak eşya, her türlü silâh, mühimmat, patlayıcı ve uyuşturucu maddelerin bulunduğu şüphe edilen
her türlü kap, ambalaj veya taşımaya yarayan diğer araçlarda hemen yapılan aramalarda, 2) 4926
sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 17 nci maddesinin altıncı fıkrası kapsamında gümrük
salonları ve gümrük kapılarında kaçak eşya sakladığından kuşkulanılan kişilerin gümrük kontrolü
amacıyla gümrük görevlilerince aranmasında;
3) 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 18 inci maddesinin ikinci fıkrası kapsamında,
27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanunu gereğince belirlenen kapı ve yollardan başka
yerlerden gümrük bölgesine girmek, çıkmak veya geçmek ve bu yerlerde rastlanacak kişi ve her nevi
taşıma araçlarının yetkili memurlar tarafından durdurulmasında ve bu kişilerin eşya, yük ve üzerleri
ile varsa taşıma araçlarının aranmasında,
f) 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 24 üncü maddesindeki kanunun hükmü ve âmirin emrini yerine
getirme, 25 inci maddesindeki meşru savunma ve zorunluluk hâli ve 26 ncı maddesindeki hakkın
kullanılması ve ilgilinin rızası ile diğer kanunların öngördüğü hukuka uygunluk sebepleri ve suçüstü
hâlinde yapılan aramalarda, toplum için veya kişiler bakımından hayatî tehlikeyi ortadan kaldırmak
amacıyla veya kapalı yerlerden gelen yardım çağrıları üzerine, konut, işyeri ve yerleşim yeri ile
eklentilerine girmek için.

(d) ARAMA YAPILACAK KİŞİLER

 CMK md 116’da şüpheli ve sanık hakkında yapılacak arama düzenlenmiş ve aramanın hem
soruşturma hem de kovuşturma evresinde yapılabileceği kabul edilmiştir.
 CMK md 117’de şüpheli ve sanık dışında kalan diğer hakkında yapılacak arama düzenlenmiştir.
 Üçüncü kişiler kapsamına; tüzel kişiler, resmi makam ve daireler, tanıklıktan çekinme hakkına sahip
kişiler girer. Bu anlamda tanıklıktan çekinme sahip kişiler arama bakımından çekinme hakkına sahip
değildirler.
 Yasama dokunulmazlığı kapsamında milletvekilleri AY md 83/1’e göre tutulamaz, sorguya çekilemez,
tutuklanamaz ve yargılanamaz. Ancak arama işlemi yasaklanmadığı için milletvekili hakkında CMK
md 116 ve 117’ye göre arama yapılabilecektir.
(c ) ARAMA YAPILACAK YERLER

Madde 116 – (1) Yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği hususunda makul şüphe
varsa; şüphelinin veya sanığın üstü, eşyası, konutu, işyeri veya ona ait diğer yerler aranabilir.

5
CMK 5. HAFTA
23.03.21

Madde 117 – (1) Şüphelinin veya sanığın yakalanabilmesi veya suç delillerinin elde edilebilmesi
amacıyla, diğer bir kişinin de üstü, eşyası, konutu, işyeri veya ona ait diğer yerler aranabilir.

 Şüpheli ve sanık ile diğer kişilerin; üstü, eşyası, konutu, iş yeri veya bu kişilere ait diğer yerler. Bu
kişilere ait olmayan diğer açık veya kapalı yerlerde de arama yapılabilir.
(i) ÜSTTE ARAMA
 Üstte arama, elbise üzerinde veya altında, cilt üzerinde, doğal vücut boşluklarında ve el ve göz ile
yapılıp gizli olan bir şeyin ortaya çıkartılması amacını taşıyan araştırma işlemidir.
 Öğretide bir görüşe göre dış beden muayenesi, üst arama hükümlerine tabidir.
(ii) EŞYADA ARAMA
 Eşyada arama, kişinin yanında bulundurduğu her türlü taşınabilir eşyada yapılan el veya göz ile
yapılan aramayı ifade eder. Eşyanın, aramanın yapıldığı kişinin mülkiyetinde olması zorunlu değildir,
zilyedinde de olabilir.
 Eşya, konut veya işyerinde ise konut veya işyerine ilişkin arama hükümleri uygulanmalıdır. Yani eşya
kapalı alanda ise kapalı alana yapılacak arama kuralları uygulanacaktır.
(iii) KONUTTA ARAMA
 Konut, bir kişinin özelini paylaşmak amacıyla geçici de olsa bulunduğu yerdir. Bu yer, taşınmaz veya
taşınır olabilir. Sürekli veya geçici amaçla bulunulabilir.
 CMK md 119/1’e göre konutta, iş yerinde veya kamuya açık olmayan kapalı alanlarda kolluk amiri
arama emri veremez. Bu kurala uyulmadan elde edilen deliller, CMK md 217/2’ye göre kullanılamaz.
(iv) İŞYERİNDE ARAMA
 İşin görüldüğü yer iş yeridir. Eğer iş yeri konut olarak kullanılmaktaysa konuta ilişkin hükümler
uygulanır.
 CMK md 119/1’de yer alan ‘…kamuya açık olmayan kapalı alanlar…’ ifadesi, konut ve iş yeri
dışında kalan bütün kapalı alanları ifade eder.
 Avukat büroları da iş yeridir. Ancak avukat bürolarında arama özel olarak CMK md 130’da
düzenlendiği için bu madde hükümleri uygulanacaktır.
 AVUKAT BÜROLARINDA ARAMA

Madde 130 – (1) Avukat büroları ancak mahkeme kararı ile ve kararda belirtilen olayla ilgili olarak
Cumhuriyet savcısının denetiminde aranabilir. Baro başkanı veya onu temsil eden bir avukat
aramada hazır bulundurulur.
(2) Arama sonucu elkonulmasına karar verilen şeyler bakımından bürosunda arama yapılan avukat,
baro başkanı veya onu temsil eden avukat, bunların avukat ile müvekkili arasındaki meslekî ilişkiye
ait olduğunu öne sürerek karşı koyduğunda, bu şey ayrı bir zarf veya paket içerisine konularak hazır
bulunanlarca mühürlenir ve bu konuda gerekli kararı vermesi, soruşturma evresinde sulh ceza
hâkiminden, kovuşturma evresinde hâkim veya mahkemeden istenir. Yetkili hâkim elkonulan şeyin
avukatla müvekkili arasındaki meslekî ilişkiye ait olduğunu saptadığında, elkonulan şey derhâl
avukata iade edilir ve yapılan işlemi belirten tutanaklar ortadan kaldırılır. Bu fıkrada öngörülen
kararlar, yirmidört saat içinde verilir.
(3) Postada elkoyma durumunda bürosunda arama yapılan avukat veya baro başkanı veya onu temsil
eden avukatın karşı koyması üzerine ikinci fıkrada belirtilen usuller uygulanır.

 Diğer iş yerlerindeki aramadan ayıran en önemli husus, arama kararını ancak mahkemenin
verebilecek olmasıdır. Diğer fark, aramanın Cumhuriyet savcısının denetiminde olması ve aramada
Baro başkanı veya onu temsil eden bir avukatın aramada hazır bulunma zorunluluğudur. CMK md.

6
CMK 5. HAFTA
23.03.21

130/1’de bürosu aranan avukatın hazır bulunma hakkından bahsedilmemiştir. Ancak aramada hazır
bulunma zorunluluğu olan avukat ile birlikte bürosu aranan avukat hazır bulunabilir.
 CMK md 163/1’deki düzenlemeye göre soruşturma evresinde sulh ceza hakimi avukat bürolarında
arama yapabilecek midir? Bize göre sulh ceza hakimine tanınan bu yetki istisnai bir yetkidir. Sulh
ceza hakimi bu istisnai yetkiyi kullanırken sulh ceza hakimi sıfatıyla değil Cumhuriyet savcısı sıfatıyla
hareket etmektedir. Bu nedenle CMK md 130/1’e göre sulh ceza hakimi avukat bürolarında arama
yapamayacaktır.
 CMK’da görev ile bağlantılı olan ve olmayan suçlar ayrımı yapılmadığı için CMK md 130/1, görev
ile bağlantılı olan ve olmayan bütün suçlar için uygulanabilir.
 Avukat için getirilen özel düzenleme sadece büro ile sınırlıdır. Bunun dışında kalan üst, eşya ve konut
ile diğer yerlerdeki aramada genel esas geçerlidir.
 Avukat bürolarının posta kutusu, avukat bürosu kapsamında değerlendirilmelidir.
 Avukat bürolarında yapılacak arama kurallarına uyulmadan yapılan arama sonucu elde edilen
deliller, CMK md 217/2’ye göre kullanılamaz.
(v) ARAÇTA ARAMA
 CMK’da açıkça araçta aramadan bahsedilmemiştir. Araçta aramada sorun CMK md 116 ve 117’de
açıkça araçtan bahsedilmediği için aracın eşya aramasına mı yoksa konut, konut veya diğer
yerlerdeki aramaya mı tabi olacağıdır.
 Araç kelimesi her türlü, kara, demir, deniz ve hava yolu taşıma araçları şeklinde anlaşılmalıdır. Araç,
konut veya iş yerinde ise konut veya iş yerine ilişkin hükümler uygulanacaktır. Ancak araç, konut ya
da iş yerinin kapalı bölümünde değil de bahçesinde ise araçta arama kuralları geçerli olmalıdır.
 Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği md 29’da araçlarda arama ayrı bir maddede düzenlenmiştir.
Bu düzenlemede, arama kararını vermeye yetkili makam veya merci belirtilmemiştir. Ancak
yönetmelikte araçlarda arama, önleme araması içinde düzenlenmiştir. Adli arama içinde
düzenlenmemiştir. Önleme araması için gecikmesinde sakınca bulunan hallerde mülki amirin arama
emri vermesi mümkün kılınmıştır.
 Bize göre araç, diğer yerler kapsamında değerlendirilmelidir. Bu nedenle araçlar içinde arama
konusunda kolluk amiri karar verememelidir. Araç aramasının usulü ve şekli ile ilgili konularda Adli
ve Önleme Aramaları Yönetmeliği ms 29’daki hükümler özüne uyduğu ölçüde kıyasen adli anlamda
araç araması için de uygulanabilir.
(vi) DİĞER YERLERDE ARAMA
 Diğer yerler; konut ve iş yeri dışında kalan ve konut ve iş yerinin bahçesi, bodrum, garaj, kömürlük,
kiler, depo gibi yerleri ifade eder.
 Müştemilat veya eklenti de konut sayıldığı için bodrum, garaj gibi yerler konut ile bağlantılı ise
konuta göre hüküm kurulacaktır.
 CMK md 118/2’deki diğer kapalı yerler kapsamına ikinci fıkradaki koşulların gerçekleşmesi halinde
genelev, kumar oynanan yerler, suçluların toplanma yerleri de girer.
(vii) ASKERİ MAHALLERDE ARAMA

Madde 119 – (5) Askerî mahallerde yapılacak arama, Cumhuriyet savcısının nezaretinde askerî
makamların katılımıyla adlî kolluk görevlileri tarafından yerine getirilir. Gecikmesinde sakınca
bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısının yazılı emriyle de askerî makamların katılımıyla adlî kolluk
görevlileri tarafından arama yapılabilir.

BİLGİSAYARLARDA, BİLGİSAYAR PROGRAMLARINDA VE KÜTÜKLERİNDE


(viii)
ARAMA
 CMK md 134, hem arama hem de el koyma işlemini birlikte ele almaktadır.

7
CMK 5. HAFTA
23.03.21

 CMK md 134/1’de ‘hakim’ kelimesine yer verilip ‘mahkeme’ kelimesine yer verilmemiş olması bir
eksikliktir. Kanun değişikliği yapılıncaya kadar amaçsal yorum yapılıp kovuşturma aşamasında
hakim ve mahkemenin de bu tedbire başvurabileceği ifade edilebilir.
(f) ARAMA YAPILACAK ZAMAN

Madde 118 – (1) Konutta, işyerinde veya diğer kapalı yerlerde gece vaktinde arama yapılamaz.
(2) Suçüstü veya gecikmesinde sakınca bulunan hâller ile yakalanmış veya gözaltına alınmış olup da
firar eden kişi veya tutuklu veya hükümlünün tekrar yakalanması amacıyla yapılan aramalarda,
birinci fıkra hükmü uygulanmaz.

 Kişinin yüzüne karşı tutuklama kararı verilmiş olup da kişi kaçarsa, CMK md 118/2 uygulanacaktır.
Bu kişi artık bu düzenleme bakımından tutuklu sayılmalıdır.

25832 sayılı Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği


Madde 4 - Gecikmesinde sakınca bulunan hâl: a) Adlî aramalar bakımından; derhâl işlem yapılmadığı
takdirde suçun iz, eser, emare ve delillerinin kaybolması veya şüphelinin kaçması veya kimliğinin
tespit edilememesi ihtimâlinin ortaya çıkması ve gerektiğinde hâkimden karar almak için vakit
bulunmaması hâlini, ifade eder.

 Bu konuda yapılması gereken; 1) Gecikmesinde sakınca bulunan hal’in karar veya emirde
gerekçelendirilmesi 2) Bu gerekçenin, özellikle Cumhuriyet savcısı veya kolluk tarafından verilen
emirlerde hakim tarafından denetlenmesidir.
 Gündüz başlayıp de gece de devam eden aramalar gündüz yapılan arama kapsamındadır.
 Resmi veya dini tatillerde de gece-gündüz koşuluna uymak koşuluyla arama yapılabilecektir.
(3) ARAMA KARAR VE EMRİNDE BULUNACAK HUSUSLARI

Madde 119 – (2) Arama karar veya emrinde; a) Aramanın nedenini oluşturan fiil, b) Aranılacak kişi,
aramanın yapılacağı konut veya diğer yerin adresi ya da eşya, c) Karar veya emrin geçerli olacağı
zaman süresi, Açıkça gösterilir.

 Uygulamada en önemli sorun, yazılı arama karar veya emrinin mutlaka aramadan önce verilmesinin
gerekip gerekmediği konusunda ortaya çıkmaktadır. Öğretide bir görüşe göre Anayasada bu konuda
sınırlayıcı bir hüküm bulunmamakla birlikte arama karar veya emrinin mutlaka aramadan önce
verilmesi gerekmektedir. Bu nedenle arama yapılmadan önce arama karar veya emri ilgili kişiye
gösterilmeli, aramadan sonra da bir sureti verilmelidir.

Madde 119 – (3) Arama tutanağına işlemi yapanların açık kimlikleri yazılır.

(4) ARAMADA HAZIR BULUNACAK VE/VEYA BULUNABİLECEK KİŞİLER

Madde 119 – (4) Cumhuriyet savcısı hazır olmaksızın konut, işyeri veya diğer kapalı yerlerde arama
yapabilmek için o yer ihtiyar heyetinden veya komşulardan iki kişi bulundurulur.
Madde 120 – (1) Aranacak yerlerin sahibi veya eşyanın zilyedi aramada hazır bulunabilir; kendisi
bulunmazsa temsilcisi veya ayırt etme gücüne sahip hısımlarından biri veya kendisiyle birlikte
oturmakta olan bir kişi veya komşusu hazır bulundurulur.

8
CMK 5. HAFTA
23.03.21

 CMK md 119/4 ve 120/1 emredici hüküm niteliğindedir.


 Burada iyi ayrı zorunluluk söz konusudur. İlk zorunluluk şekli Cumhuriyet savcısının yerine aramada
hazır bulunmasının zorunlu olmasıdır. İkinci zorunluluk şekli ise aranacak yerlerin sahibi veya
eşyanın zilyedi yerine aramada hazır bulunmasının zorunlu olmasıdır.
 CMK md 119/4’e göre Cumhuriyet savcısı aramada hazır bulunur ise o yer ihtiyar heyetinden veya
komşulardan iki kişinin hazır bulunmasına gerek yoktur.
 CMK md 120/1’e göre, aranacak yerlerin sahibi veya eşyanın zilyedi aramada bulunur ise aranacak
yerlerin sahibinin veya eşyanın zilyedinin temsilcisinin (yasal temsilci, avukat vb.) veya ayırt etme
gücüne sahip hısımlarından birinin veya kendisiyle birlikte oturmakta olan bir kişinin veya
komşusunun hazır bulunmasına gerek yoktur.
 Aramanın konusu, şüpheli, sanık ve suçun delili olabilecek eşyadır. Bu nedenle burada arama
yapılacak yerin sahibinden daha çok, arama yapılacak yeri kullanan şüpheli veya sanık esas
alınmalıdır.
 CMK md 119/4 ile 120/1 birlikte değerlendirildiğinde, CMK md 119/4’te işlendiği iddia edilen suçu
kamu adına takip eden iddia makamının aramada hazır bulunmasına önem verilmiştir. Bu durumda
verilen kararlar, kamunun hukuka olan güvenini sağlamlaştıracaktır. CMK md 120/1’de ise şüpheli
ve sanık esas alınmıştır. Bu kişilerin arama koruma tedbirinde, hakların korunması ve güvence altına
alınması sağlanmak istenmiştir.
 Yargıtay CGK’ye göre, ‘…sadece arama sırasında bulunması gereken kişilerin orada
bulundurulmaması suretiyle şekle aykırı hareket edildiğinden bahisle ‘‘hukuka aykırı olarak elde
edilmiş delil’’ sayılmaları ve mahkumiyet hükmüne dayanak teşkil edememeleri kabul edilemez.’
 Genel Kurulun bu kararında işaret edildiği üzere, sanığın arama yapılırken bazı hak ihlallerine neden
olduğu iddiasında bulunması durumunda, aramada hazır bulunması gerekenlerden birinin hazır
bulunup bulunmadığı değil, bu iddianın doğru olup olmadığı tespit edilerek sonuca göre işlem
yapılacaktır.
 Yargıtay’ın bu konuya dair diğer kararlarında bu delilin kanuna aykırı ama hukuka aykırı olmadığı
gerekçesiyle geçerli sayılmasına hükmetmiştir.

Madde 120 – (2) 117 nci maddenin birinci fıkrasında gösterilen hâllerde zilyet ve bulunmazsa yerine
çağrılacak kişiye, aramaya başlamadan önce aramanın amacı hakkında bilgi verilir.

 CMK md 120/2 aramadan önceki bilgi vermeyi, CMK md 121/1 aramadan sonra belge vermeyi
düzenlemektedir.

Madde 120 – (3) Kişinin avukatının aramada hazır bulunmasına engel olunamaz.

 Aramada avukatın hazır bulunması hem şüpheli ve sanık hem de üçüncü kişiler bakımından
geçerlidir.
 Şehirler arası yollarda polisin aracı durdurup yaptığı arama, eğer bu genel durdurmaysa (eğer arama
emri verilmiş ve bunun üzerine durdurulup arama yapılıyorsa), adli soruşturma başlamamışsa PVSK
uygulanacaktır. Eğer adli soruşturma başlamış ve kişiye özgü bir bilgi gitmişse (plaka, ismi vs) ve
kolluk burada bir arama yapıyorsa araçta arama hükümlerine başvurulabilir.
 Genel arama kararı verilemez, bize göre genel durdurma kararı da verilmemelidir. PVSK’da genel
durdurma düzenlemesi yoktur. Ancak genel durdurma uygulamada vardır, ancak durdurma kişi/kişiyi
bulmaya yönelik olmalıdır. Kimlik sorgulaması, kişisel verilerin paylaşılmasıdır, bu kanunda ve
konuda düzenlenmemiştir.

9
CMK 5. HAFTA
23.03.21

(5) ARAMA SONUNDA VERİLECEK BELGE

Madde 121 – (1) Aramanın sonunda hakkında arama işlemi uygulanan kimseye istemi üzerine
aramanın 116 ve 117 nci maddelere göre yapıldığını ve 116 ncı maddede gösterilen durumda
soruşturma veya kovuşturma konusu fiilin niteliğini belirten bir belge ve istemi üzerine elkonulan
veya koruma altına alınan eşyanın listesini içeren bir defter ve eğer şüpheyi haklı kılan bir şey elde
edilmemiş ise bunu belirten bir belge verilir. (2) Birinci fıkrada belirtilen belgelerde, hakkında arama
işlemi uygulanan kimsenin, elkonulan eşyanın mülkiyetine ilişkin görüş ve iddialarına da yer verilir.
(3) Koruma altına alınan veya elkonulan eşyanın tam bir defteri yapılır ve bu eşya resmî mühürle
mühürlenir veya bir işaret konulur.

 Bize göre, bu düzenlemede gerek şüpheli ve sanık gerekse üçüncü kişiler ile ilgili aramalarda ancak
bu kişilerin ‘istemi üzerine’ aramanın yapılma sebebi ve el konulan eşyanın bir listesi verilecektir.
Olması gereken, ‘istem olmadan’ re’sen bu bilgilerin verilmesidir.
 Listeye, ne arıyorduk ne bulduk, şunlar var şunlar yok olarak arama sonunda bu bilgiler yazılacaktır.
 Bu düzenleme, arama bittikten sonra el konulan eşyalarda ekleme-çıkarma, üzerinde sahtecilik yapma
tehlikesini önlemeyi amaçlamaktadır.
(6) BELGE VEYA KAĞITLARI İNCELEME YETKİSİ

Madde 122 – (1) Hakkında arama işlemi uygulanan kimsenin belge veya kâğıtlarını inceleme yetkisi,
Cumhuriyet savcısı ve hâkime aittir.
(2) Belge ve kâğıtların zilyedi veya temsilcisi kendi mührünü de koyabilir veya imzasını atabilir.
İleride mührün kaldırılmasına ve kâğıtların incelenmesine karar verildiğinde bu işlemin yapılmasında
hazır bulunmak üzere, zilyedi veya temsilcisi ya da müdafii veya vekili çağrılır; çağrıya
uyulmadığında gerekli işlem yapılır.
(3) İnceleme sonucu soruşturma veya kovuşturma konusu suça ilişkin olmadığı anlaşılan belge veya
kâğıtlar ilgilisine geri verilir.

 Kolluk, dışarıdan bakıldığında açıkça soruşturma ve kovuşturma ile ilgili olmadığı anlaşılan belge
veya kağıtlara el koymamalı, açıkça soruşturma ve kovuşturma ile ilgili olduğu anlaşılan veya bu
konuda şüpheli olan belge veya kağıtları incelemeden el koymalıdır.
 Bize göre, belge ve kağıtların zilyedi veya temsilcisinin kendisi veya yasal temsilcisi, eşi ve
hısımlarından birisi mutlaka mührünü veya imzasını koymalıdır.
 Geri verme işini, incelemeyi yapan makam veya kişi yapacaktır.
(7) ARAMADA TESADÜFEN ELDE EDİLEN DELİLLER

Madde 138 – (1) Arama veya elkoyma koruma tedbirlerinin uygulanması sırasında, yapılmakta olan
soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmayan ancak, diğer bir suçun işlendiği şüphesini
uyandırabilecek bir delil elde edilirse; bu delil muhafaza altına alınır ve durum Cumhuriyet
Savcılığına derhâl bildirilir.
25832 sayılı Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği
Madde 10 - Usulüne uygun yapılan aramada;
a) Yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmakla birlikte, karar veya yazılı emirde
konu edilmeyen,
b) Yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmayan ancak, diğer bir suçun işlendiği
şüphesini uyandırabilecek,

10
CMK 5. HAFTA
23.03.21

 Arama sırasında arama kararına konu suç ile ilgili olmayan başka bir suç ile ilgili delile ulaşıldığı
durumlarda, bu delile el koymak için ayrı bir el koyma kararı gerekmelidir. Çünkü bu el koyma yeni
bir el koymadır. Bu olay yeni bir olaydır.
 Arama hukuka aykırı ise, tesadüfen elde edilen deliller de hukuka aykırı olacaktır. Usulüne göre
verilmiş bir arama kararı bulunmamakta ise arama işlemi usulüne uygun bir şekilde yapılmış olsa bile
arama hukuka aykırıdır.
 Arama hukuka uygun ve başka bir suçun işlendiğine ilişkin delil elde edilmişse bu delil hangi suça
ilişkin olursa olsun kullanılabilecektir. Yine hangi kişiye ilişkin olursa olsun kullanılabilmelidir.
 Bize göre CMK md 138/1’de tesadüfen elde edilen delil, ceza soruşturmasını başlatmak için yeterli
görülmezse veya kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir ve bu karar kesinleşirse bu delilin ilgilisine
verilmesi düzenlenmemiştir. Bu bir eksikliktir.
(8) ARAMA VE DELİL YASAKLARI

 CMK’da arama ile ilgili düzenlemelere aykırı hareket edilerek elde edilen deliller, delilin elde
edilmesinde hukuka aykırılığı ifade eder. CMK md 217/2’ye göre hukuka aykırı şekilde elde edilen
deliller kullanılamayacaktır.
 Yargıtay CGK’ye göre, ‘Aramanın yapıldığı tarihteki kurallara göre arama ancak hakim kararı ile
mümkündür. Cumhuriyet savcıları ile kolluğun arama yetkisi istisnai olup bu yetkinin doğması için
gerekli ön koşul ise gecikmesinde sakınca umulan halin gerçekleşmesidir. Somut olayda, kolluk
tarafından bu koşul gerçekleşmediği halde hakim kararı alınmaksızın yapılan arama hukuka
aykırıdır.’
 Yargıtay CGK’ye göre, ‘Somut olayda 5271 sayılı CMK’nın 2/e, 161 ve 2559 sayılı PVSK’nun Ek 6.
Maddeleri uyarınca bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hali öğrenen kolluğun derhal Cumhuriyet
savcısına olay haber verip emri doğrultusunda soruşturma işlemlerine başlaması gerekmekte ilen
usulüne uygun adli arama emri veya kararı almadan delil elde etmek amacıyla olaydan 8 gün önce
verilmiş mevcut önleme araması kararı uyarınca yaptığı arama işlemi usulüne uygun verilmiş bir
arama kararı bulunmadığından açıkça hukuka aykırı olup bu arama sonucunda elde edilen delillerin
hükme esas alınması da mümkün değildir.’
 Önleme araması, suçun hazırlık hareketi aşamasında olan durumlarda yapılan aramadır. Eğer
hareket, hazırlık aşamasını aşmış ceza hukuku alanına/sahasına geçilmiş/kırmızı çizgi aşılmış ise bu
aşamada yapılacak arama, idari değil adli arama olmalıdır. Ceza hukukunun sınırlarına geçildiği
andan itibaren idari arama yapılırsa burada elde edilen deliller kullanılamamalıdır. Suçun icra
hareketlerine başlandığı durumlarda idari arama yapılamamalı adli arama yapılmalıdır. Önleyici
arama adli aramaya dönüştürülmediği müddetçe elde edilen deliller kullanılamamalıdır. Suçun icra
hareketlerine başlandığı andan itibaren önleyici arama sona erdirilmeli, arama adli aramaya
dönüştürülmelidir. Arama hakkında ifade edilen bu ölçüt, iletişimin denetlenmesi ve teknik takip için
de geçerli olmalıdır.
 Bize göre aramanın her aşamasının kamera kaydıyla kayıt altına alınması, her odaya ayrı ayrı aynı
anda olmadan sırayla girilmesi gerekir. Ancak odalarda aramayı gözlemleyebilecek kişiler varsa buna
gerek yoktur. Yalnız evde bir kişi varsa bir odada aramayı takip edebiliyor diğer odada takip
edemiyorsa burada şüpheye düşülebilir, bunu önlemek için arama yapılacak yerde bulunanların
huzurunda yapılmalı, kamera kayıtlarına alınmalı, odalar sırayla ve tek tek aranmalıdır.
 İlk kez gıyabında tutuklama kararı verilmiş olan kişinin gece yakalanması için arama yapılmasına
maddenin lafzı izin vermemektedir. Ama bu ayrıntı dikkate alınmaksızın arama yapılmaktadır.
 Konutta, kapalı mekanlarda gece arama yapılamaz. İstisnaları; suçüstü hali, yakalanmış olup da firar
etme, ve gecikmesinde sakınca bulunan hallerdir.

11
CMK 5. HAFTA
23.03.21

(9) TAZMİNAT

Madde 141 – (1) Suç soruşturması veya kovuşturması sırasında;


i) Hakkındaki arama kararı ölçüsüz bir şekilde gerçekleştirilen,

9. EL KOYMA
a) GENEL OLARAK

 El koyma, ceza muhakemesinde delil olabilecek veya müsadere edilebilecek ve bu nedenle muhakeme
süresince muhakeme makamlarının gözetimi altında bulunması gereken eşyanın maliki veya
zilyedinin tasarruf yetkisinin ortadan kaldırılarak muhakeme makamlarının gözetimine alınmasıdır.
 El koyma, malik veya zilyedinin rızası olmadan bir eşyanın zorla alınmasını ifade eder. Muhafaza
altına alma ise malik veya zilyedinin rızası ile bir eşyanın alınmasını ifade eder.

Madde 123 – (1) İspat aracı olarak yararlı görülen ya da eşya veya kazanç müsaderesinin konusunu
oluşturan malvarlığı değerleri, muhafaza altına alınır.
(2) Yanında bulunduran kişinin rızasıyla teslim etmediği bu tür eşyaya elkonulabilir.

 El koyma basit ve özel el koyma olarak ikiye ayrılır. Basit el koyma, özel el koyma dışında kalan
durumları ifade eder. Özel el koyma ise postada el koyma, taşınmaz, hak ve alacaklara el koyma ve
bilgisayarlara el koyma, şirket yönetimi için el koyma ve kaçaklar için el koymayı ifade eder.
 El koyma, aramanın bitişik aşamasıdır.
b) EL KOYMANIN HUKUKİ NİTELİĞİ

 El koyma, zorlama ve kişilerin mülkiyet hakkına müdahale özelliği taşıması nedeniyle koruma
tedbiridir. Ancak sistematik açıdan delile ulaşma başlığı içinde incelemekteyiz.
 Her el konulan delil olmayabilir. El konulan birden çok eşya veya belge içinde delil olanları bulmak
amaçlanmaktadır.
c) EL KOYMANIN AMACI

 El koymanın amacı birden çoktur:


1) Ceza muhakemesinin sağlıklı bir şekilde yürütülüp sağlıklı bir karar verilebilmesi için delil olabilecek
şeylerin muhakeme makamlarının elinin altında bulunmasını sağlamak
2) Ceza muhakemesi sonucunda verilen kararların kağıt üzerinde kalmasını önleyip icra edilebilirliğini
sağlamak için müsadere işlemlerini yapmak
 Bu iki amaçtan birinin ortadan kalkması halinde el konulan şey, sahibine geri verilir.
 El koyma işleminden önceki muhafaza altına alma, delil olabilecek araçların koruma altına
alınmasıdır. Muhafaza altına alınan eşyalar, delildirler. Muhafaza altına alma ve el koyma, ceza
soruşturması ve kovuşturması aşamasında uygulanır. Müsadere ise kesinleşmiş mahkumiyetten sonra
uygulanır. El koyma bir koruma tedbiri, müsadere bir güvenlik tedbiridir.
 El koyma, mülkiyet hakkı ile ilgilidir. Bu nedenle bu tedbir uygulanırken bu husus dikkate alınmalıdır.
Tedbirin hukuka uygun icra edilmemesi, mülkiyet hakkının ihlalini oluşturacaktır.
d) EL KOYMANIN KAPSAMI

Madde 123 – (1) İspat aracı olarak yararlı görülen ya da eşya veya kazanç müsaderesinin konusunu
oluşturan malvarlığı değerleri, muhafaza altına alınır.

12
CMK 5. HAFTA
23.03.21

 El koymanın kapsamına iki husus girmektedir: 1) Delil olabilecek eşya ve kazançlar 2) Müsadere
olunabilecek eşya ve kazançlar
e) EL KOYMANIN UYGULANMA KOŞULLARI
(1) BİR CEZA SORUŞTURMASI VE KOVUŞTURMASI BAŞLAMIŞ OLMALIDIR.

 CMK’da yer alan el koyma adli bir işlemdir. Bu nedenle bir ceza soruşturması ve kovuşturmasının
başlamış olması gerekir.
 CMK’da el koyma işlemi için bir suç veya ceza miktarı sınırlandırması yapılmamıştır. Bu nedenle,
koşulları gerçekleştiği takdirde her suç bakımından el koyma işlemi yapılabilir.
 CMK’da el koyma işlemi (genel el koyma) bakımından somut delile dayanan kuvvetli şüphe veya
şüphelinin başka türleri istenmemiştir.

(2) EL KONULACAK EŞYA VEYA KAZANÇ BİR KİŞİYE AİT OLMALI VEYA BİR KİŞİNİN
ZİLYEDİNDE OLMALIDIR

 CMK’da el konulacak eşyanın maliki veya zilyedinin kim olduğuna ilişkin bir açıklık
bulunmamaktadır.
 El koyma işlemi, şüpheli ve sanık ile diğer kişiler hakkında uygulanabilecektir.
(3) EL KOYMA KARAR VEYA EMRİNİ YETKİLİ KİŞİLER VERMELİDİR

Madde 127 – (1) Hâkim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet
savcısının, Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı hallerde ise kolluk amirinin yazılı emri ile kolluk
görevlileri, elkoyma işlemini gerçekleştirebilir.

 Bu düzenlemeye göre el koymaya karar veya emrini vermede hakim, Cumhuriyet savcısı ve kolluk
görevlileri yetkilidir.
 El koyma kararını soruşturma evresinde sulh ceza hakimi, kovuşturma evresinde mahkeme verecektir.
 Bize göre el koyma tedbirine kolluk amiri karar verememelidir.

Madde 127 – (3) Hâkim kararı olmaksızın yapılan elkoyma işlemi, yirmidört saat içinde görevli
hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını elkoymadan itibaren kırksekiz saat içinde açıklar; aksi
hâlde elkoyma kendiliğinden kalkar.

 Anayasada md 21’de hem arama hem de el koyma emrinin hakim onayına sunulacağı belirtilmiştir.
 Arama konusunda, arama karar veya emrinde nelerin bulunması gerektiği düzenlenmiştir. Çünkü
aramada neyin ve kimin aranacağı belirlidir. El koymada ise neye el konulacağı önceden genel
olarak bilinebilir ve fakat özel olarak bilinemez. Çünkü aramanın konusunu oluşturan delillere el
konulacaktır ve fakat bu deliller nelerdir bilinemez. Bu nedenle, el koyma karar veya emrinde
aramanın konusunu oluşturan delillere el konulması gerektiği belirtilmeli ve fakat delillerin neler
olduğu bilinemeyeceği için belirtilemeyecektir.
 CMK md 121/1’e bakıldığında el koymaya karar veya emrinin arama karar veya emri ile aynı anda,
aynı karar yazısında yer alacağı sonucu çıkmaktadır.
f) EL KOYMA KARAR VEYA EMRİNE KARŞI HUKUKİ DENETİM

Madde 127 – (4) Zilyedliğinde bulunan eşya veya diğer malvarlığı değerlerine elkonulan kimse,
hâkimden her zaman bu konuda bir karar verilmesini isteyebilir.

13
CMK 5. HAFTA
23.03.21

Madde 131 – (1) Şüpheliye, sanığa veya üçüncü kişilere ait elkonulmuş eşyanın, soruşturma ve
kovuşturma bakımından muhafazasına gerek kalmaması veya müsadereye tabi tutulmayacağının
anlaşılması halinde, re'sen veya istem üzerine geri verilmesine Cumhuriyet savcısı, hâkim veya
mahkeme tarafından karar verilir. İstemin reddi kararlarına itiraz edilebilir.

 CMK md 127/4’teki düzenlemede yer alan ‘bir karar verilmesini isteme’ hukuki çare niteliğindedir.
 CMK md 127/4, ilk defa el koyma halinde bu el koyma işlemine karşı hukuki bir çare yolu, CMK md
131’de ise el koymanın amacı ortadan kalkmış olmasına rağmen el konulan eşya veya belgenin
verilmesi isteminin reddine karşı itiraz kanun yolu öngörülmüştür.
g) EL KOYMA İŞLEMİNİN UYGULANMA SÜRESİ

 CMK’da el koyma işleminin ne zamana kadar süreceği düzenlenmemiştir.


 Eğer el koyma ile ulaşılmak istenen amaca ulaşılmışsa ve artık el koyma işleminin devamına gerek
duyulmuyorsa el konulan eşya veya kazanç ilgilisine geri verilmelidir. Bu nedenle, işin doğası gereği
bir süre sınırlaması yapılmamıştır. Doğal anlamda son süre yargılamanın sona ermesidir. Ya da en geç
hükmün kesinleşmesidir. Ancak el koymanın mülkiyet hakkına müdahale niteliği taşıması nedeniyle
koruma tedbirlerindeki orantılılık ilkesine göre hareket edilmesi zorunludur. Aksi durumda özel
hukuk bakımından haksız fiile dayalı olarak uğranılan zararlar istenebilecektir.
 Eğer muhafaza altına varsa kişi bunu kendi rızasıyla vermiştir, eğer el koyma varsa kişinin rızası
dışında alıkonulma vardır. Ancak hocamız bu ayrımın mutlak olmadığını söylüyor.
h) EL KOYMA İŞLEMİNİN İLGİLİSİNE BİLDİRİLMESİ

Madde 127 – (5) Elkoyma işlemi, suçtan zarar gören mağdura gecikmeksizin bildirilir.

 Öncelikle şüpheli veya sanığa bildirimin yapılması gerekir. Bu nedenle, bu düzenleme eksiktir. Olması
gereken, el koyma işleminden uyuşmazlığın taraflarına bildirimin yapılmasının esas alınmasıdır.
 Bize göre el konulan eşyanın muhafazası ve elden çıkartılmasına ilişkin kararın mağdura da
bildirilmesi gerekir.
ı) EL KONULAN EŞYANIN GERİ VERİLMESİ

Madde 131 – (1) Şüpheliye, sanığa veya üçüncü kişilere ait elkonulmuş eşyanın, soruşturma ve
kovuşturma bakımından muhafazasına gerek kalmaması veya müsadereye tabi tutulmayacağının
anlaşılması halinde, re'sen veya istem üzerine geri verilmesine Cumhuriyet savcısı, hâkim veya
mahkeme tarafından karar verilir. İstemin reddi kararlarına itiraz edilebilir.
(2) 128 inci madde hükümlerine göre elkonulan eşya veya diğer malvarlığı değerleri, suçtan zarar
gören mağdura ait olması ve bunlara delil olarak artık ihtiyaç bulunmaması halinde, sahibine iade
edilir.

 Bize göre el koyma işlemi eşya ve kazanç hakkında uygulanabileceğinden, CMK md 131/1’de sadece
‘eşya’ kelimesine yer verilmiş olması isabetli olmamıştır. Bu düzenlemede yer alan ‘itiraz’ kelimesi,
itiraz kanun yolu şeklinde anlaşılmalıdır.

14
CMK 5. HAFTA
23.03.21

i ) EL KONULAN EŞYANIN MUHAFAZASI VEYA ELDEN ÇIKARILMASI

Madde 132 – (1) Elkonulan eşya, zarara uğraması veya değerinde esaslı ölçüde kayıp meydana gelme
tehlikesinin varlığı halinde, hükmün kesinleşmesinden önce elden çıkarılabilir.
(2) Elden çıkarma kararı, soruşturma evresinde hâkim, kovuşturma evresinde mahkeme tarafından
verilir.
(3) Karar verilmeden önce eşyanın sahibi olan şüpheli, sanık veya ilgili diğer kişiler dinlenir; elden
çıkarma kararı, kendilerine bildirilir.
(4) Elkonulan eşyanın değerinin muhafazası ve zarar görmemesi için gerekli tedbirler alınır.
(5) Elkonulan eşya, soruşturma evresinde Cumhuriyet Başsavcılığı, kovuşturma evresinde mahkeme
tarafından, bakım ve gözetimiyle ilgili tedbirleri almak ve istendiğinde derhâl iade edilmek koşuluyla,
muhafaza edilmek üzere, şüpheliye, sanığa veya diğer bir kişiye teslim edilebilir. Bu bırakma, teminat
gösterilmesi koşuluna da bağlanabilir.
(6) Elkonulan eşya, delil olarak saklanmasına gerek kalmaması halinde, rayiç değerinin derhâl
ödenmesi karşılığında, ilgiliye teslim edilebilir. Bu durumda müsadere kararının konusunu, ödenen
rayiç değer oluşturur.

 Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısı da elden çıkarma kararı verebilmelidir.
 Elden çıkarma işlemi, eşyanın piyasa değerinin altında olursa şüpheli veya sanık, uğradığı zararların
tazminini özel hukuk davası ile isteyebilmelidir.
 CMK md 131/6’da, CMK md 131/1’de yer alan ‘eşyanın ilgilisine rayiç bedel karşılığında verileceği’
ifadesine yer verilmesinin sebebi, eşyanın ileride müsadere edilebilecek olmasıdır. İleride müsadere
söz konusu olur ve şüpheli veya sanık eşyayı geri vermezse, eşya karşılığında verilen rayiç bedel
müsadere edilecektir.
 CMK md 132/6’da ilgilisine teslim etme kararını kimin vereceği açık olmamakla birlikte sistematik
yorum yoluyla hakim veya mahkemenin verebileceği sonucuna varılacaktır.
 Somut olayda geri verme, muhafaza etme ve ya elden çıkarma işlemlerinden hangisi daha
avantajlıysa o uygulanmalıdır. El konulan eşyanın fotoğrafı çekilmeli vs daha sonra el konulan
eşyanın akıbeti belirlenmelidir.
j) İSTENEN EŞYAYI VERMEYENLER HAKKINDA YAPILACAK İŞLEM

Madde 124 – (1) 123 üncü maddede yazılı eşya veya diğer malvarlığı değerlerini yanında bulunduran
kişi, istem üzerine bu şeyi göstermek ve teslim etmekle yükümlüdür.
(2) Kaçınma hâlinde bu şeyin zilyedi hakkında 60 ıncı maddede yer alan disiplin hapsine ilişkin
hükümler uygulanır. Ancak, şüpheli veya sanık ya da tanıklıktan çekinebilecekler hakkında bu
hüküm uygulanmaz.

 Bize göre, CMK md 124/2’ye göre, şüpheli veya sanık ya da tanıklıktan çekinebilecekler hakkında
uygulanamayacak el koyma, hem delil amacıyla el konulacak eşya veya kazanç hem de müsadere
olunacak eşya veya kazanç hakkında geçerli olmalıdır.
k) EL KONULAMAYACAK MEKTUPLAR VE BELGELER

Madde 126 – (1) Şüpheli veya sanık ile 45 ve 46 ncı maddelere göre tanıklıktan çekinebilecek kimseler
arasındaki mektuplara ve belgelere; bu kimselerin nezdinde bulundukça elkonulamaz.

668 sayılı KHK


MADDE 3- (1) 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısım
Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar, 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı
Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar ve toplu işlenen suçlar bakımından, olağanüstü
halin devamı süresince; 15
ğ) Şüpheli veya sanık ile 5271 sayılı Kanunun 45 inci ve 46 ncı maddelerine göre tanıklıktan
çekinebilecek kimseler arasındaki mektup ve belgelere, bu kimselerin nezdinde bulunsa bile
elkonulabilir.
CMK 5. HAFTA
23.03.21

 CMK md 126’daki düzenleme, kişinin kendisi veya yakınları aleyhinde suçlayıcı beyanda bulunmaya
zorlanamayacağı ilkesinin (nemo tenetur) bir gereğidir. Bu yasağın amacı özel hayatın gizliliğinin
korunmasıdır.
 Mektup ve belge kelimesi geniş yorumlanmalıdır. CD, kaset, fotoğraf gibi eşyalar da bu kapsamda
değerlendirilmelidir.

Madde 154 – (1) Şüpheli veya sanık, vekâletname aranmaksızın müdafii ile her zaman ve
konuşulanları başkalarının duyamayacağı bir ortamda görüşebilir. Bu kişilerin müdafii ile
yazışmaları denetime tâbi tutulamaz.

 CMK md 154, el konulamayacak belgelere ilişkin özel bir hükümdür.


l) İÇERİĞİ DEVLET SIRRI NİTELİĞİNDEKİ BELGELERİN MAHKEMECE İNCELENMESİ

Madde 125 – (1) Bir suç olgusuna ilişkin bilgileri içeren belgeler, Devlet sırrı olarak mahkemeye karşı
gizli tutulamaz.
(2) Devlet sırrı niteliğindeki bilgileri içeren belgeler, ancak mahkeme hâkimi veya heyeti tarafından
incelenebilir. Bu belgelerde yer alan ve sadece yüklenen suçu açıklığa kavuşturabilecek nitelikte olan
bilgiler, hâkim veya mahkeme başkanı tarafından tutanağa kaydettirilir.
(3) Bu madde hükmü, hapis cezasının alt sınırı beş yıl veya daha fazla olan suçlarla ilgili olarak
uygulanır.

Madde 47 – (1) Bir suç olgusuna ilişkin bilgiler, Devlet sırrı olarak mahkemeye karşı gizli tutulamaz.
Açıklanması, Devletin dış ilişkilerine, milli savunmasına ve milli güvenliğine zarar verebilecek;
anayasal düzeni ve dış ilişkilerinde tehlike yaratabilecek nitelikteki bilgiler, Devlet sırrı sayılır.

 CMK, her türlü belgenin mahkemeye verilmesi gerektiğini, devlet sırrının ne olduğunu takdir
yetkisinin mahkemeye ait olduğunu kabul etmiştir.
 Bize göre, bu düzenleme ile ceza muhakemesinin amacı olan maddi gerçeğe ulaşma yolu, devlet sırrı
niteliği taşıyan suçlarda önemli ölçüde azaltılmıştır.
m) ASKERÎ MAHALLERDE YAPILACAK EL KOYMA İŞLEMİ

Madde 127 – (6) Askerî mahallerde yapılacak elkoyma işlemi, Cumhuriyet savcısının nezaretinde
askerî makamların katılımıyla adlî kolluk görevlileri tarafından yerine getirilir. Gecikmesinde sakınca
bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısının yazılı emriyle de askerî makamların katılımıyla adlî kolluk
görevlileri tarafından elkoyma işlemi yapılabilir.

SAĞLIKLA KALIN 😊

ZEHRA BETÜL DEMİR

16

You might also like