You are on page 1of 67

 Meydan sazı:Meydan sazı telli çalgılar ailesinin

en büyüğüdür. Yanık bir sesi vardır. Gayet


sade çalınır. Tok ve mil iniltili bir ses verilir. Bu
saz Anadolu’da artık gözdeliğini yetirmiştir.
Üçerli, dört grup (on iki) teli vardır.
 Divan sazı:Divan sazı, meydan sazı
görünümünde, biraz küçük üçerli üç gurup teli
olan, olgun ve dokunaklı ses veren bir sazdır.
Bugün meydan sazının yerini almıştır.
 Bağlama:Uzun saplı, ikişerden üç gurup tellidir.
Eski bir Türk çalgısı olan, bugün Altay Türkleri
arasında yay’la çalınan çeşidi kullanılan
kopuz adlı sazdan türediği biliniyor. Kolca
kopuz denilen saz da kopuzun daha uzun
saplısı imiş. XV. yüzyıl dan itibaren Türkçe’den
bozulma adlarıyla batıda da uzun müddet
kullanılmış. Bağlamanın kendine has bir de ses
düzeni (akort’u) vardır ki, buna bağlama
düzeni denilir. Alt teli sesini la kabul orta tel
dört ses pes mi üst tel beş ses re seslerine akort
edilir.
 Tambur: Türk müziğinde yaygın olarak
kullanılan ve yalnız Türklerde görülen telli bir
çalgıdır.
 Sümerce "pantur"dan geldiği hakkında bilgiler
mevcuttur. Araplar, kelimenin "kuzunun
kuyruğu" anlamına gelen "dumba-i bara"dan
geldiğini söylerler.
 Çöğür: Belli bir sazın adı değil. Yurdun çeşitli
yerlerinde, çeşitli sazlara çöğür denildiği
görülmektedir. Güneyde (Adana, Mersin,
Gaziantep, Urfa, Diyarbakır) bozuk’a, on iki
telli aşık sazlarına çöğür deniliyor.
 Cura:Ailenin 50-70 cm. boyunda olanıdır.
Üzerinde 7-16 perde bulunur. Bağlama veya
bozuk düzenlerine akort edilebilir. Burdur
yöresinde bağlama düzeniyle akort edilmiş
curaların tezene yerine parmakla çaldığını
görürüz.
 Kabak kemane: Gövdesi kabak veya
hindistan cevizi, göğsü deri, iki veya üç telli
olan bir halk çalgısıdır. Güneydoğu konar-
göçerleri aynı saza rubbaba (Rebab) diyorlar.
 Kemençe: Orta ve doğu Karadeniz sahilinde
yaygın olan yaylı halk çalgısıdır. Üç veya dört
telli olur.
 Tar: Doğu Anadolu ve Azerbaycan’da
çalınan bir başka halk sazı da Tar’dır. Göğsü
diğer telli sazlarda olduğu gibi ahşap olmayıp
deriyle kaplıdır. İkişerden üç gurup teli vardır.
Bunlardan başka çalınan ezginin kalın ve
güçlü perdelerine akortlanan dem telleri
vardır.
 Kanun:“Kânun”eğik kenarı uzun bir yamuk
şeklindedir, bu şekilde yapılmasının amacı, tellerinin
boyunun ayarlanmasındandır. Akort yapmaya yarayan
burguların konduğu bu sol tarafa daha sonra mandallar
eklenmiştir. Genellikle yapımında Köknar veya
Ladin, Çınar(göğüs tahtası olarak), Ihlamur, Gürgen ve
Kayın v. b. ağaçlar kullanılır. Sağ tarafta ise teller eşik
denilen bir köprü üzerinden Geçer ve bu köprünün
altında rezonansı sağlayan deri bulunur, bu deriler de
oğlak veya balık derisi kullanılır.
 Kopuz:Çok eskiden beri Orta Asya'da «çalgı» anlamında
kullanılan “kopuz” terimi, günümüzde de Türkçe'nin
lehçelerinden birini konuşan çeşitli topluluklarda, komıs,
kobuz, kobız, kubuz, homıs gibi adlarla, birbirine benzeyen
veya benzemeyen çalgılar için kullanılmaktadır. Bu çalgı,
Orta, Batı ve Kuzey Asya’da yaşayan Türk boylarında
değişik biçimlerde halen yaşamını sürdürmektedir.
 Ud:Telli bir müzik aletidir. Sözcüğün aslı Arapça
sarısabır veya ödağacı anlamındaki el-oud
dan gelir. Tekne (gövde), göğüs (kapak), sap,
burguluk ve teller olmak üzere beş esas
elemandan meydana gelir.
 Lavta:Uda çok benzer. Farkları, gövdesinde
uda göre daha az dilim bulunması ve perdeli
olmasıdır. Utta perde yokken lavtada yirmi altı
tane perde aralığı bulunmaktadır.
 Çeng (Mugni):Divan şiirinde bir mazmun olan
ve sevgilinin cefasıyla beli bükülmüş âşığı
simgeler.
 Rebab (Rubbaba):Gövdesi kabak veya
hindistan cevizi, göğsü deri, iki veya üç telli
olan bir halk çalgısıdır. Güneydoğu konar-
göçerleri aynı saza rubbaba (Rebab) diyorlar.
 Zurna:Nefesli sazlarımızdan en yaygını
zurnadır. Kaba, orta ve cura olmak üzere üç
boy zurna vardır. Kaval, tek veya birbirine
geçen üç parçadan meydana gelen 60-70
cm. uzunluğunda bir nefesli halk çalgısıdır. Dilli
veya dilsiz olabilir. Düdük ise 25-30 em.
boyunda dilli veya dilsiz olabilen bir çalgıdır.
 Kaval:Çoban çalgısı olarak bilinen kaval,
yörede daha çok şimşir ağacından (nadiren
livori, incir ve erik ağacından), altta 1 ve üstte
7 delikli olarak imal edilir. Dilli kaval ve dilsiz
kaval olarak adlandırılan iki türü vardır. Dilli
kavalın ucunda ses üretimini sağlayan bir
düdük bulunur. Dilsiz kaval ise içi boş bir boru
olup çalan kişi nefes teknikleriyle istenen sesi
cıkarır.
 Düdük:özellikle kayısı ağacından yapılan
üflemeli bir çalgıdır. Kafkasya halk müziği
enstrumanıdır. Ezgiye duygu katmak ise başka
bir ustalıktır, neticede zor bir icrası olsa da
enstrümanlar arasında saygın yerini almaya
geç de olsa başlamıştır. Azerice ismi "Balaban"
olarak bilinen nefes aleti, dünyada duduk
adıyla tanınmaktadır.
 Çığırtma:Çığırtma, (çırıtma), Elazığ yöresinin
yakın zamana kadar yaygın bir sazı idi.
Kartalın kanat kemiğinden yapılan bu sazın
boyu 25 ile 26 cm. kadardır.
 Sipsi:15–25 cm uzunluğunda ince bir kamıştan
yapılır. Tek parça veya iki ayrı parça halinde
olabilir ama iki parçalı sipsiler daha yaygın ve
kullanışlıdır. Sesin çıkmasını sağlayan ağızlık
kısmına cukcuk, gövde kısmına da gödlek
denilmektedir. Çam dallarının filizlerinden, söğüt
dallarından, içi boş ot ve çavdarlardan ve
kartalın kanat kemiğinden yapılan sipsilere de
rastlanılmaktadır. Üstte 5, altta 1 olmak üzere
toplam 6 deliklidir.
 Tulum:Doğu Karadeniz’in dağlık bölgelerinde
çalınan bir çalgıdır. Delinmeden ve
bozulmadan çıkarılmış bir koç tulumunun
boyun kısmı tıkanır, kollardan birine bir ağızlık
diğerine de bir çifte (nefesli halk sazı) takılır.
Buradaki çiftenin tuluma göre özel bir yapısı
vardır.
 Mey:Doğu Anadolu illerimizin (Artvin, Erzurum,
Kars, Ağrı, Bayburt v.b.) karakteristik sazıdır.
Dilsiz düdüğe benzer. Bir gövde ve ağız
tarafına takılan ses çıkarıcı yassı kamış
ağızlıktan ibarettir. Sesi mat ve hafiftir. Bu
özelliği ile küçük ve kapalı yerlerde zurnanın
yerini alır.
 Ney:Kaşgarlı Mahmut, Divân-ı Lügati't-Türk adlı
Türk kültür ve dilini anlatan eserinde, Sagu
denilen, "Erler" için düzenlenen, ölüm, erdem
ve acıları anlatan tören'lerde kullanıldığını
aktarmıştır.
 Balaban: Hazer doğusu Türkmenleri,
Azerbaycan ve Türkistan Müslümanları
arasında yaygın olan bir başka saz da
Balaban, mey’den daha uzun olup ona göre
daha kaba seslidir.
 Davul: Vurmalı sazlarımızın başında gür sesiyle
davul gelir. Kaynağı Orta Asya olup Selçuk
Türkleriyle Anadolu’ya gelmiş, Osmanlılardan
da Avrupa’ya geçmiştir. Davulun ölçüleri
çeşitli yörelere göre değişiktir. 25- 30 cm.’den
75-80 cin, kadar değişir. Büyük davulların
tokmak ve çomak (Metçik) denilen araçlarla
çalınmasına karşılık, Kars yöresinde görülen
küçük davullar koltuk altına alınarak
parmaklarla çalınır.
 Tef:Yuvarlak bir tahta kasnağın bir veya iki
yanına deriden bir örtü geçirilerek yapılan ve
parmak vuruşlarıyla çalınan müzik aleti.
 Def:Parmak hareketiyle çalınan müzik aletidir.
Defin tarihi eskilere dayanmaktadır.
Mezopotamya ve diğer yerlerde yapılan
arkeoloji kazılarda, ellerinde def bulunan
figürlere raslanmaktadır.Genelde yuvarlak
olan deflerin köşeli olanları da mevcuttur.
 Kudüm: Tef’in daha geniş ve zilsizine
Anadolu’da kudüm denir ki, bu da dini
müziğimizde yeri olan daireden başka bir
çalgı değildir.
 Darbuka (Dümbelek): Anadolu’nun çeşitli
yörelerinde darbuka, deplike, dümbelek,
dümbek, küp diye adlandırılan bildiğimiz
çalgı, madeni veya toprak olabilir.
 Zilli maşa: Zilli maşa, iki, üç kollu bir maşa ve
uçlarına takılı zillerden ibarettir. Bir elle tutulup,
diğer elin baş parmağı ile diğer parmakları
arasına vurularak çalınır.

You might also like