You are on page 1of 31

ORTA ÇAĞ FELSEFESİ

Teolojik Düşünce Dönemi


Hristiyan Felsefesi
• Patristik dönem
• Skolastik dönem

İslam Felsefesi
ORTA ÇAĞ FELSEFESİNİ HAZIRLAYAN DÜŞÜNCE ORTAMI
Felsefenin

1. Roma İmparatorluğu
altın yılları
Platon

2. Sistem Filozofları
Kişisel ve
ahlaki Aristo Roma’nın

3. Yeni Arayışlar
konular çöküşüyle
gelen Dinin

4. İncil’in Mesajı
Epikür siyasal,
Paganizm öğretinin
toplumsal etkileri
sorunlar
Plotinos

Dini yanıt
Stoacılar
arayışları
İLK ÇAĞ VE ORTA ÇAĞ FELSEFELERİNİN FARKLARI
İLK ÇAĞ ANTİK FELSEFE ORTA ÇAĞ TEOLOJİK FELSEFE

▪ Temelinde Doğa ve İnsan var. ▪ Temelinde Tanrı vardır.

▪ Dinamik bir düşünce iklimi vardır. ARIYOR ▪ Durgun bir düşünce iklimi vardır. BULMUŞ

▪ Düşünce > Dışa dönük ▪ Düşünce > İçe dönük

▪ Yeni bir düşünce anlayışı oluşturmuştur. ▪ Antik felsefeden etkilenmiştir.

▪ Eleştirel düşünce ve araştırıcılık ağır basar. ▪ Kutsal metinlerin anlaşılması ağır basar.

Özgür düşünce Dogmatik düşünce

▪ Bilgi inancı mümkün kılar. ▪ İnanç bilgiyi mümkün kılar.


PLATON

YENİ
PLATONCULUK ARİSTO

ORTA ÇAĞ
FELSEFESİ

STOA
FELSEFESİ ETKİNLİK
EPİKÜR
1

ETKİNLİK
2
HRİSTİYAN FELSEFESİ
ORTA ÇAĞ HRİSTİYAN FELSEFESİ

PATRİSTİK DÖNEM SKOLASTİK DÖNEM

MS 2 – 8 MS 8 – 15
Kilise babaları Okullaşma
Hristiyan dinine yönelik Birçok öğrencinin dini eğitim
saldırılara karşı savunma alıp Hristiyanlığı yayma
tarzı düşünceler çabaları
Akılla dini açıklamak inancın Bologna ve Oxford
temel öğretisi haline Üniversiteleri bu geleneğin
gelmiştir. öncüleridir.
ORTA ÇAĞ HRİSTİYAN FELSEFESİ

• St. Augustinus • St. Anselmus

SKOLASTİK DÖNEM
PATRİSTİK DÖNEM

• Tertullianus • Aquinalı
• Clementius Thomas
• Origenes • Duns Scotus
• Boethius • Ockhamlı
William
HRİSTİYAN DÜŞÜNCESİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ
▪ İnanç merkezli görüşler ortaya çıkmıştır
▪ İnancın akılla temellendirmesi yapılmaya çalışılmıştır.

▪ Akıl ve inanç tartışmaları ortaya çıkmıştır.


▪ İnancın bilgiyi mümkün kıldığı düşüncesi egemendir.
▪ Antik yunan felsefesinden etkilenmiştir.
▪ Bilim dışlanmış, felsefe ve bilim merkezleri kapatılmıştır.
▪ Tanrı’nın varlığı kanıtlanmaya çalışılmıştır.
▪ Kutsal metinlerin doğruluğu merkeze alınmıştır.  Özgür ve eleştirel düşünce yoktur.

▪ Dini otoriteye karşı gelinmemesi gerektiği vurgulanmıştır.  Statiktir, durağandır.


Aşağıdakilerden
hangisi skolastik
felsefenin özelliği Etkinlik 1
değildir?
A. Konusunu dini dogmaların oluşturması

B. Kıyas yöntemini kullanması Etkinlik 2


C. Dogmaları akılla temellendirme çabası

D. Eleştirmeye önem vermesi

E. Hristiyanlık inançlarını savunma amacı Etkinlik 3


gütmesi

CEVAP D
HRİSTİYAN FELSEFESİNİN TEMEL PROBLEMLERİ

Tanrı’nın varlığı
Kötülük problemi
problemi

Ruhun ölümsüzlüğü
Tümeller problemi
problemi
Platonun temel Aristo’nun ilk
kavramları gerçek neden görüşüne
olarak ifade ettiği dayanır.
felsefesine
dayanır.

ONTOLOJİK KOZMOLOJİK
KANITLAMA KANITLAMA
O N T O LO J İ K K A N I T KO Z M O LO J İ K K A N I T

▪ Tanrı kavramından yola çıkarak Tanrı’yı ▪ Tanrı’nın varlığını evrenden hareketle


kanıtlama yoludur. kanıtlamaya çalışır.

1. Önerme : «Tanrı» ile «en yüksek yetkinliğe 1. Önerme: Evren sonradan olmadır.
sahip bir varlık» kastediyoruz.
2. Önerme: Her sonradan olanın bir var edene
2. Önerme : Varlık bir yetkinliktir. ihtiyacı vardır.

Sonuç: O Halde Tanrı vardır. Sonuç: O halde bu evrenin de bir var edeni
Sen Anselmus vardır ki, o da varlığı zorunlu olan Tanrı’dır.

▪ Düşüncede var olabilen gerçekte de vardır. ▪ Nedenselliği temel alır.


KÖTÜLÜK PROBLEMİ

▪ Evrende Tanrı’nın yarattığı bir düzenin varlığının kabulü, sorunsuz işleyen bir yapının
olmasını gerektirir.

▪ Bazı filozoflara göre Tanrı varsa evrendeki işleyişi bozacak «kötülük» kaynaklı hiçbir
durum yaşanmamalıdır.

▪ «Evrende kötülük varsa düzen yoktur, düzen yoksa Tanrı yoktur.»


KÖTÜLÜK PROBLEMİ

St. Augustinus Aquinalı Thomas

▪ Tanrı her zaman iyiyi emreder. ▪ Var olan her şey sadece var olması
sebebiyle iyidir.
▪ İnsana, iradesi aracılığıyla seçme özgürlüğü
vermiştir. ▪ Kötülük yoksunluktur.

▪ Kötülük irade zaafıdır. ▪ Kötülük varlık olarak yoktur.


RUHUN ÖLÜMSÜZLÜĞÜ PROBLEMİ

▪ Ruh ve beden konusunda düalist bir düşünce hakim;

• Ruh bedenden bağımsız ve bedenden önce yaratılmıştır.

• Maddi olmayan, elle tutulmayan ve gözle görülmeyen bir varlıktır.

• Tanrı tarafından insan bedenine koyulmuştur.

▪ İnsan, bedeni ile nesne, ruhu ile Tanrısal bir varlıktır.

▪ Maddi yönü olmayan ruh; değişmez, ölümsüzdür ve Tanrı’ya dönecektir.


TÜMELLER PROBLEMİ
İSLAM FELSEFESİ
İSLAM FELSEFESİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ
▪ Sadece Klasik felsefeden değil, Hint, İran, Yunan, Mısır, Arap ve Türk düşüncesinden
etkilenmiştir.
▪ Akıl, iman ve inanç tartışmaları temel konulardır.
▪ İslam felsefesinin temelinde; Kuran, Hadis, Kelam ve Tasavvuf gibi iç kaynaklar bulunur.
▪ İslam felsefesi hikmet ve en yüce hakikatlerin bilgisine ulaşmaya çalışır.

 İnsan iradesi ve özgürlüğü önemsenmiştir.

 Akla, bilime ve özgür düşünceye önem verilmiştir.

 Çeviri faaliyetleriyle Rönesans’ı ve batı düşüncesini

etkilemiştir.
İSLAM FELSEFESİNİN TEMEL PROBLEMLERİ

Tanrı’nın varlığı İrade özgürlüğü


problemi problemi

Toplumsal yaşama
Bilgi problemi
dönük problemler
E ş ’a r i Kindi

▪ Yaratıcının varlığını doğada gözlenen ▪ Hudus Delili.


değişikliklere dayanarak açıklar.
Evrende bulunan her nesne, sonlu bir zaman
İnsan doğumundan ölümüne dek farklı içinde hareket eder ve değişim gösterir.
biyolojik süreçlerle olgunlaşır.
Nesneler; hareket ve zamanla aynı anda var
Bu olgunlaşma insanın kendinden olur. Bunlardan herhangi biri diğerinden önce
kaynaklanamaz. İlk insanın var olma sebebi de gelmez.
kendisi olamaz.
Evren, hareketlilik ile yokluktan varlığa geçer.
İnsanı yaratan ve olgunlaşmasını sağlayan
maddi dünyadan uzak bir sebebin olması Her hareket başka sebeplerle açıklanabilir ama
gerekir. Bu da Allah’tır. hareket ve zamanın başlangıcı olan ve bunlara
dayanmayan bir ilk sebep olmalıdır; Allah.
İbn’i Sina İbn’i Rüşt

▪ Tanrı’nın varlığını ispatlamaya çalışan diğer ▪ İnayet Delili.


filozoflardan farklı olarak ilk önce varlığın Doğada her şey insan doğasına uygundur ve insan,
doğasını inceler. ihtiyaçlarını gidermek için bunları kullanır.

«Bir şeyin var olduğuna şüphe yoktur.» Bu uygunluk tesadüfen olmamıştır. Doğayı insan
doğasına uygun hale getiren etken ve yaratıcı bir sebep
olmalıdır.
- Varlığın bilgisi kesindir.
▪ İhtira Delili.
- Varlık içinde zorunlu bir eleman mevcuttur.
Her yaratılanın bir yaratıcısı vardır.
Modalite; 1. zorunlu 2. mümkün 3. imkansız Yaratma bitki ve hayvanlarda doğrudan görülebilir.

Evren de var olduğuna göre onun da bir yaratıcısı


olmalıdır.
İRADE ÖZGÜRLÜĞÜ PROBLEMİ

İnsan Eylemlerinden
S o r u m l u D e ğ i l d i r. İ n s a n E y l e m l e r i n d e n S o r u m l u d u r.

▪ CEBRİYYE ▪ İMAM MATURUDİ ▪ MU’TEZİLE

Davranışı yaratan Allah’tır. İnsan istediği için birden İnsan istediği için
fazla davranışı yaratan davranışlarını kendi
Davranışı tercih eden ve Allah’tır. oluşturur, davranışın
insana yaptıran Allah’tır. imkanını Allah yaratır.
Davranışlardan herhangi
İnsan özgür değildir; birini tercih eden ve yapan Davranışı tercih eden ve
mecburdur. insandır. yapan insandır.

İnsan özgürdür. İnsan özgürdür.


TOPLUMSAL YAŞAMA DÖNÜK PROBLEMLER

Farabi İbn’i Haldun

▪ İnsanlar ihtiyaçlarını gidermek ve mutlu ▪ Toplum insanların birbirine ihtiyaç duyma


olmak için düzen kurarlar. zemininde doğal olarak meydana gelmiştir.

▪ Kurulan düzende mutlu olabilmek için ▪ Güvenlik kaygılarıyla oluşan kabile rekabeti ve bir
adaletin sağlanması gerekir. Adaleti ancak kabilenin önderliğinde kurulan devlet.
devlet sağlar.
▪ Devlet; toplumu iç ve dış tehlikelerden korur ve
▪ İnsanlar ancak erdemli bir hayatla mutlu barışı sağlar.
olur. Erdemli hayat ahlaki olarak ideal bir ▪ Devleti yönetenler toplum yararını gözetmelidir.
devlette mümkündür. Zulüm devleti tehlikeye sokar.
▪ Devleti filozof kral yönetmelidir. ▪ Devletler canlı organizma gibidir; doğar, büyür,
ölürler. Biri diğerinin yerine geçer.
BİLGİ PROBLEMİ

Farabi Gazali

▪ İnsanın herhangi bir şeye yönelerek ▪ İnsan duyuları ve aklıyla bir takım bilgilere
kanaatte bulunması bilgi değildir. ulaşır ama kesin bilgiye ulaşamaz.
▪ Kanaat; bir şeyin düşünüldüğü gibi olduğu ▪ Duyular ve akıl güvenilir değildir.
yönündeki inançtır.
▪ Güvenilir olan bilgi insanın kendi
▪ Düşünülen şeyin zihnin dışında gerçekte bir
karşılığı varsa ve birey bunun bilinçli olarak deneyiminin farkında gerçekleşen sezgidir.
gerekçelendirebiliyorsa kanaat bilgiye
dönüşür. ▪ Sezgi; bilgilerin kalbe dolaysız gelmesidir.
Aşağıdakilerden hangisi Etkinlik 1
Farabi’nin irade özgürlüğü
hakkındaki görüşlerinden
biri değildir? Etkinlik 2

A. İrade özgürlüğünün temeli akıldır.

B. İnsan kendi iradesiyle iyi ve kötüyü Etkinlik 3


seçebilir.

C. İnsan düşündüğünü yapamıyorsa köledir.


Etkinlik 4
D. İnsan davranışlarından sorumlu değildir.

E. Düşünemeyen ve irade sahibi olmayan


insan olamaz.
Etkinlik 5

CEVAP D
• Aklı tecrübeden çıkaran ve bilgilerin duyumlar aracılığıyla kazanıldığını
Naturalistler (Tabiyyun) savunan görüştür.

• Gerçek olan tek şeyin madde, onun da ezeli ve ebedi olduğunu savunan
Dehriyye (Materyalistler) görüştür.

Batınilik • Kutsal kitapların harf ve sözcüklerinden gizli manalar çıkaran görüştür.

• İslam ansiklopedicileridir. İnsanın ilahi kanunlara uygun ve erdemli


İhvanı Safa yaşaması gerektiğini savunurlar.

• Aristo ve Platondan etkilenmiş, mantık ve matematik temelli bir felsefi


Meşşailer yaklaşımdır. Akla dayalı inancı savunurlar.

• Mantığa dayalı bilginin değil, mistik tecrübeye dayalı bilginin hakikati


İşrakiler vereceğini ve manevi sezginin insanı aydınlattığını savunan görüştür.
HRİSTİYAN DÜŞÜNÜRLER
AKIL VE İNANÇ İLİŞKİSİ
Te r t u l l i a n Clemens Aquinalı Thomas

“Akıl almaz (saçma) olduğu için “Anlamak için inanıyorum.” “İnanayım diye biliyorum.”
inanıyorum.” yargısında bulunarak aklın
yargısında bulunmuş, inanılan yargısıyla, inanç ve aklın
bir sınırı olduğunu ve onunla bazı
şeyin akıl tarafından onaylanması aralarında ahenk (uyum) olmasına
şeylerin anlaşılamayacağını belirtmiştir.
Ona göre inanmak için akla gerek yoktur gerektiği üzerinde durarak inanç rağmen birbirinden farklı iki alan
çünkü inanılan şey akıl için saçmadır. Hz. ile aklı uzlaştırmaya çalışmıştır. olduğunu belirtir. Ona göre inanç
İsa’nın tekrar dirildiği bilgisi akılla teoloji, akıl da felsefe alanına
kavranılamaz sadece inanç ile kabul aittir. Akılla inanç alanına ait bazı
edilir.
bilgilerin bilineceğini vurgular.
İSLAM DÜŞÜNÜRLERİ
AKIL VE İNANÇ İLİŞKİSİ
Maturidiyye Gazali İbn Rüşd

Naklî bilgi aklın bilgisinden önce gelir.” «Duyular maddi şeylerin bilgisini “Felsefe, dinin getirmiş olduğu her şeyi inceler.

çünkü aklın bir sınırı vardır ve sadece verirken manevi şeylerin bilgisini sezgi Eğer araştırdığı şeyi algılayabiliyorsa iki algı

onun ölçü olarak alınması hataya yol açar. verir.» Akla yalnızca inancın bilgisinin (ikisinin algısı) eşittir.” sözüyle inançsal olanın
akılsal olduğunu savunur.
bilinip onaylanması açısından
Akıl doğru kullanılırsa insan hakikate
başvurulur. Yaradan, açık olarak var olan her şeyi akıl
ulaşır. Aklın doğru kullanılması dine
yoluyla değerlendirmeye insanları davet
yönelik oluşan hurafelerin kaldırılmasında Gazali, vahiy bilgisini güneşe, akli bilgiyi
etmektedir. Dolayısıyla felsefenin dinle
da gereklidir. ise göze benzetir. Güneş olmadan göz
çatışmadığı aksine uzlaşı içinde olduğu
görmez; göz olmadan güneşin ışığı görüşündedir.
yeterli şekilde idrak edilemez.
▪ Antik Yunan medeniyeti dışında da bilim ve felsefe
merkezlerinin kurulmasını sağlamıştır.

▪ Yapılan çeviriler, İslam felsefesine yön vermiştir.

Çeviri Faaliyetlerinin ▪ Kültürlerin birbirlerini daha yakından tanımalarına neden


Hristiyan ve İslam olmuştur.
Düşüncesine Etkisi
▪ Çeviri faaliyetleri İslam felsefesinin temel kaynaklarından kabul
edilmiştir.

▪ İslam düşünürlerinin Yunan felsefesi ile tanışmalarını


sağlamıştır.

▪ İslam coğrafyasını felsefenin merkezi hâline getirmiştir.


GENEL DEĞERLENDİRME
 ETKİNLİK1
 ETKİNLİK2
 ETKİNLİK3
 ETKİNLİK4
 ETKİNLİK5

You might also like