You are on page 1of 63

Kan fizyolojisi 2

Dr. İnci Turan


Lökositler
• Savunma sisteminin hareketli hücreleridir
• Kemik iliğinde ve lenf dokuda oluşurlar.
• Kemik iliğinde; granülositler, monositler ve az sayıda lenfosit
• Lenf dokuda; lenfositler ve plazma hücreleri

• Lökositler enfeksiyon ajanlarına karşı yerinde, güçlü ve hızlı


savunma sağlarlar
Lökositler
• Eritrositlerden farklı olarak tam hücre özelliği gösterirler.
• Çekirdekleri ve hücre organelleri vardır
• 10-20mikron çaplı
• 1mm3 kanda 4000-10000 lökosit vardır
• <4000 lökopeni
• >10000 lökositoz

• Lökosit seviyesi sabahları en düşük, akşamları en yüksektir.


• Beden faaliyetleri lökosit düzeyini arttırır
Lökosit tipleri
• Polimorf nükleer Lökositler(PNL) yada granülositler

• Mononükleer lökositler yada agranülositler


Polimorf nükleer Lökositler(PNL) yada granülositler
Mononükleer lökositler yada agranülositler
Lökosit tipleri
• 1) nötrofil
• 2) eozinofil
• 3) bazofil
• 4) monosit
• 5) lenfosit
• 6) plazma hücreleri
• Granülositler ve monositler fagositoz ile saldırgan ajanları
sindirirler, bunuda içerdikleri lizozomal enzimlerle yaparlar

• Mikroorganizmalar ve hücresel yıkım ürünleri, granülosit ve


monositleri çeken kemotaktik maddeler salgılarlar.

• Lenfosit ve plazma hücreleri immün sistemle ilişkili fonksiyon


görür
Lenfositlerin 2 tipi vardır
• T lenfositler: hücresel bağışıklıktan
• B lenfositler: humoral bağışıklıktan sorumludur

• B lenfositler bir antijenle uyarılırsa plazma hücrelerine ve


bellek B hücrelerine dönüşür
• Plazma hücreleri antikor sentezler ve salgılar. Antikor kan
akımıyla gidip antijene bağlanınca onları etkisiz bırakır yada
diğer immün sistem elemanlarının tanıması için işaretler.
• Bellek B hücreleri ise B hücrelerinde özgü antijenleri tanıyıp,
aynı antijenle karşılaşıldığında hızlı bir immün cevap oluşturur
T lenfositler
• Yardımcı T hücresi: B lenfositleri aktive eder
• Baskılayıcı T hücresi: B lenfosit aktivitesini inhibe eder
• Sitotoksik T hücresi: yabancı hücreleri tahrip eder
• Bellek T hücresi: T lenfositlere özgül antijenleri tanıyıp diğer
karşılaşmada hızlı cevap veren hücreler..
Lökosit formülü
• Klinikte toplam lökosit sayısı
• Lökosit formülü ve
• periferik yayma

% Sayı
Nötrofil 40-70 3000-6000
Lenfosit 20-45 1500-4000
Monosit 4-8 300-600
Eozinofil 1-4 150-300
Bazofil <1 0-100
Toplam lökosit 4000-10000
Lökosit formülü hesaplanması
• Parmak ucundan alınan kan lam üzerine yayılır ve uygun
boyalarla boyandıktan sonra 100 lökosit sayılır

• Sola kayma: genç hücreler artmış ve lökosit yapımı hızlanmıştır


• Sağa kayma: yaşlı hücrelerin artığını ve hücrelerde yenilenme
olmadığını gösterir.
Lökosit formülü
Hastalıkların tanısında önemlidir.
 lösemilerde tek hücre tabloya egemen
 bakteriyel enfeksiyonlarda granülositler ve genç şekilleri
çoğalmıştır.
 allerjik hastalıklarda eozinofiller artar
 viral enfeksiyonlarda lenfositler
 tüberküloz gibi kronik hastalıklarda monositler
Lökositlerin gelişimi
• Kemik iliğinde kök hücrelerden gelişirler
Kemik iliğinde morfolojik olarak ilk ayırtedilen
miyeloblast
Lökosit gelişiminde büyüme faktörleri
• 1) G-CSF: nötrofil öncüllerini ve olgun nötrofilleri uyarır
• 2) GM-CSF: nötrofil, eozinofil ve monosit öncülleri ile olgun
granülositleri uyarır.
• 3) M-CSF: monositlere etkili
• 4) IL-3: Multi-CSF olarak bilinir. Erken öncülleri uyarır.
• IL-4: bazofillere
• IL-5: eozinofillere etkili
Lökosit hayat süreleri
• Kemik iliğinde dolaşımda bulunanın 3 katı kadar granülosit
bulunur. Stok 6 gün yeterli!!
• Granülositler kemikiliğinden serbestlenince ;
• Kanda: 4-8 saat
• Dokuda: 4-5 gün (enfeksiyonlarda süre düşer)

• Monositler kanda 10-20 saat


dokuda makrofajlara dönüşüp yıllarca yaşayabilirler

• Lenfositler dokuda uzun süre kalabilir, ömrü 100-300 gün.


Nötrofiller
• 9-12 mikron çapında
• Çekirdekleri çok parçacıklı(3-5)
• Asidik ve bazik granülleri beraber içerir

• Lökositlerin %40-70’i
• Nötrofili: nötrofil sayısının artması
• Nötropeni: nötrofil sayısının azalması
Nötrofiller
• Bakterilerin yok edilmesinde en önemli hücrelerdir
• Nötrofil ve makrofajların en önemli fonksiyonu fagositozdur
• Yabancı cisimleri yakalayıp sitoplazmalarına alır ve yok ederler

• %80‘i kemik iliğinde depo halinde, gerisi kan ve dokuda,


• Kan ve dokudakilerse %50si kılcal damar endoteline tutunmuş
olarak durur(marjinal havuz)
Nötrofil granülleri
Primer azurofilik granüller Sekonder spesifik granüller
Katyonik proteinler Lizozim
Defensinler NADPH oksidaz faktörleri
Proteazlar( elastaz, katepsin-G) Laktoferrin**
Lizozim B12 bağlayan protein**
Miyeloperoksidaz*

• *primer granüle spesifik


• **sekonder granüle spesifik
Monositler
• İri hücrelerdir
• Kanda 10-20 saat kalıp dokulara geçerler
• Dokuda makrofajları oluştururlar
Nötrofillerin aktivasyonu
• 1) kemotaksis: enfeksiyon alanına ilerleme
• 2) adezyon: damar endoteline yapışma
• 3) diapedez: dokuya geçme
• 4) fagositoz
• 5) hücre içi öldürme: oksidatif patlama yada salgı ile
Diapedez
• Nötrofil ve monositlerin kan damarlarındaki porlardan geçişi
• Hareketi sitoplazmalarında bulunan aktin proteini sağlar
• İnflamasyonda IL-1 ve TNF etkisiyle endotel hücrelerinde tip1
adezyon yapışma molekülleri (ICAM-1) ortaya çıkar ve lökosit
integrinleri buna bağlanır.
• Dokuda ameboid hareketle ilerlerler
Kemotaksi
• Nötrofil ve makrofajların enfeksiyon alanına doğru
ilerlemeleridir.
• Nötrofilleri enfeksiyon alanına çeken maddelere kemotaktik
maddeler denir.
Bakteri toksinleri
Histamin
Kompleman ürünleri
Lökotrienler
PAF
Opsoninler
Fagositoz
• Nötrofil ve makrofajların en önemli fonksiyonudur.

• Defensinler
• proteazlar
Fagositozu etkileyen faktörler:
• Fagosite edilecek parçacığın yüzeyi pürüzlü ve pozitif yüklüyse
kolay fagosite edilir
• Opsoninlerin varlığı fagositozu kolaylaştırır.
Fagositoz
• Makrofajlar nötrofillere kıyasla daha güçlü fagositlerdir.
• Makrofajlar 100, nötrofiller 20 bakyeriyi fagosite eder

• Nötrofil ve makrofajlar proteolitik enzimlerle dolu bol lizozom


taşırlar.
• Makrofajların lizozomları bol lipaz içerir (lipaz tbc ve lepra
gibi basillerin membranlarını eritir)
• Lizozim bakteri membranlarını eritir.
• Ayrıca peroksizom ve
fagozom membranlarındaki
enzimlerden toksik oksijen
metabolitleri üreterek
bakterileri öldürürler.
• Süperoksit
• Hidrojen peroksit
• Hipoklorik asit
Monosit-makrofaj sistemi (RES)
• Makrofajlar dokularda gezerler ve tekrar dolaşıma dönmezler
• Bazı makrofajlar dokularda sabit kalabilir ve bakteri, virüs,
nekrotik doku, yabancı parçacıkları fagosite etmeye devam
eder
• Antijen sunan hücrelerdir!!! Yabancı antijenleri T lenfositlere
sunar ve spesifik immün cevabın aktivasyonunu sağlarlar
• Monositler
• Hareketli makrofajlar monosit-makrofaj sistemi
• Sabit doku makrofajları
• Özelleşmiş endotel hücreleri
Makrofajlar bulundukları dokuya göre isim alırlar
• Doku makrofajları: lenf düğümü, dalak ve kemik iliğinde
• Histiyositler: deri ve derialtı dokularda
• Alveolar makrofajlar: AC de
• Kuppfer hücreleri: KC de
• Osteoklastlar: kemik iliğinde
• Mikroglialar: beyinde
Eozinofiller
• Lökositlerin %1-4ü
• 1mm3 kanda 150-300 tane
• Çekirdekleri 2 parçalı
• Sitoplazmalarında pembe-kırmızı granüller
Eozinofiller
• Zayıf fagositik hücrelerdir ve kemotaksi gösterirler
• 1) Paraziter hastalıklar ve alerjik reaksiyonlarda sayıları artar!
• Eozinofil sayısının artması eozinofili olarak adlandırılır.
• 2) mast hücreleri, bazofiller ve haraplanan dokulardan salınan
enflamasyon oluşturucu maddeleri IgE bğlayarak sınırlandırır.
• 3) kemotaktik maddeler salgılarlar
Bazofiller
• Lökositlerin <%1
• Fagositik olmayan granülositlerdir
• Sitoplazmalarında mor menekşe granüller vardır
Mast hücreleri
• Bazofillere çok benzerler
• Büyük hücrelerdir ve granülleri daha fazladır
• Bazofiller kanda mast hücreleri bağ doku ve mukozada bulunur
• Mast hücreleri dokularda olgunlaşırlar
Mast hücreleri
• Mast hücrelerinde bulunan granüller;
• Histamin
• Heparin
• Proteaz
• Bradikinin
• Serotonin
• SRS-A
• Lökotrienler
• Eozinofil kemotaktik faktör
• Lizozomal enzimler
• prostaglandin
Mast hücreleri
• Bağışıklık sisteminde önemlidir
• Allerji ve anaflakside rol oynarlar
• Membranlarında IgE reseptörleri bulunur.
• Allerjide görülen lokal, vasküler ve doku reaksiyonlarına yol
açarlar
Trombositler
• 2-4 µ çapında
• Çekirdeksiz
• Granüllü hücreler
• Megakaryositlerden oluşurlar
• 1mm3 kanda 150-400bin trombosit vardır
• Trombositopeni
• Trombositoz
Trombositler
• Kanamanın durdurulmasında (hemostaz)
• Pıhtılaşmada (koagülasyon) rol alırlar.
• Ortalama 7-10 gün yaşarlar

Trombositlerin çekirdeği yok ve çoğalamazlar
• 1) sitoplazmalarında bulunan aktin ve miyozin sayesinde
kasılırlar, ayrıca trombostenin içerirler
• 2) ER ve golgide enzim sentezleyip, Ca depo ederler
• 3) mitokondri, ATP ve ADP oluşturan enzimleri mevcut
• 4) prostaglandin sentezleyen enzimleri vardır
• 5) fibrin stabilize edici faktör (FXIII) sentezlerler
• 6) büyüme faktörü içerirler.
• 7) PAF salgılayarak trombositlerin agregasyonunu sağlarlar
Trombosit membranı önemli
• Glikoprotein örtü
trombositlerin haraplanan
damar duvarlarına yapışmasın
ve kollajene tutunmasını
sağlar
• Fosfolipidler pıhtılaşmada
intrensek yolu aktifleştirir.
Hemostaz
• Kan kaybının önlenmesi demektir

• Bir damar zedelendiğinde


• 1) Damar spazmı
• 2) Trombosit tıkacının oluşması
• 3) Kanın pıhtılaşması (koagülasyon)
• 4) Pıhtı içinde fibröz büyüme oluşur.
Damar spazmı
• Hasarlanan damarda vazokonstriksiyon oluşur
• Böylece kan kaybı azaltılır.
Sinirsel refleksler: oluşan ağrı gibi uyarılarla oluşur.
Katekolaminler damar spazmını arttırır.
Miyojenik kasılmalar:
Vazokonstriktör maddeler: hasarlı damardan salgılanan
endotelinler güçlü VC dür. Renin, katekolamin, ANP, aldosteron,
tromboksan A2, serotonin vazokonstriktördür.
Trombosit tıkacının oluşması
• Damar duvarı hasarlanınca kollajen açığa çıkar
• Trombositler kollajenle temas edince ona yapışır(adezyon)
• Adezyonda von-Willebrand faktör (vWF) aracılık eder.
Trombosit aktivasyonu
• Yapışan trombositlerin özellikleri
hızla değişir
• Şişmeye başlar ve psödopotlar
çıkarır
• Aktin-miyozin etkisiyle kasılır ve
granüllerini boşaltır
• Serotonin, ADP, TxA2 salgılanır
• ADP ve TxA2 diğer trombositleri
aktive ederek yapışmalarını sağlar
(agregasyon)
• PAF agregasyonu arttırır.
• Geçici trombosit tıkacı
Pıhtılaşma mekanizması
• Pıhtılaşmayı sağlayan
maddelere prokoagülan
• Önleyenlere antikoagülan
denir
• Temel reaksiyon çözünebilir
bir plazma proteini olan
fibrinojenin çözünemez
fibrin haline dönüşmesidir.
Pıhtılaşma
• 1) Protrombin aktivatörünün
oluşması
• 2) Protrombinin trombine
dönüşmesi
• 3) Fibrinojenin fibrine
dönüşmesi
Protrombin aktivatörünün oluşması
• 1) ekstrensek yol: damar
duvarının zedelenmesiyle
oluşur
• 2) intrensek yol: kanın kendi
içinde başlayan yol

• Her iki yoldada pıhtılaşma


faktörleri rol alır.
Protrombinin trombine dönüşmesi
• Protrombin (faktör II) bir plazma proteinidir
• Karaciğerde yapılır
• Yapımı için K vitamini gereklidir
• Pıhtılaşmada hız sınırlayıcı faktör protrombin aktivatörünün
oluşumudur
Fibrinojenin fibrine dönüşmesi
Pıhtının erimesi (fibrinolizis)
• Küçük pıhtılar oluşunca ya fibroblastlarca istila edilerek bağ
dokusuna dönüşür yada erir.
• Plazminojen—aktive olunca plazmine dönüşür
• Plazmin fibrini parçalar. Aynı zamanda fibrinojen, protrombin,
faktör V,VIII, ve XII gibi maddeleride sindirir

• Yaralanan dokular ve damar endoteli çok yavaş olarak doku


plazminojen aktivatörü (t-PA) salgılar.
• T-PA birkaç gün sonra plazminojeni plazmine çevirir
Pıhtılaşmayı engelleyici mekanizmalar
• Kan normalde damar içinde pıhtılaşmaz
• 1.Endotel yüzey faktörleri
 Endotelin düzgünlüğü ve pürüzsüz olması
 Glikokaliks tabakası
 Trombomodulin: trombini bağlar ve ortamdan uzaklaştırır. Bu komplex
protein C yi aktive eder.
• 2.Fibrin: trombini kandan uzaklaştırır
• 3.Antitrombin III: trombini kandan uzaklaştırır
• 4.Heparin pıhtılaşmayı önler: tek başına etkisizdir.
AntitrombinIII ile birleşerek onun trombini uzaklaştıran
etkisini binlerce kat arttırır. Bu komplex F 9,10,11,12 yide
dolaşımdan uzaklaştırır
• Heparin mast hücreleri ve bazofillerde bulunur
• Klinikte pıhtılaşmayı önlemek için antikoagülan olarak kullanılır.
Tromboembolik durumlar
• Damarda oluşan pıhtıya trombüs denir.
• Serbest dolaşan pıhtıya ise emboli denir
• Büyük arterlerden ve sol kalpten kaynaklanan emboli beyin ve
böbrek gibi organlarda tıkanmaya
• Venöz sistemden ve sağ kalpten kaynaklanan emboliler
akciğerde pulmoner damarlarda tıkanmaya yol açar.
Tromboembolik durumlar
• Pıhtılaşma mekanizması dolaşımın geniş alanlarında aktive
olursa yaygın damar içi pıhtılaşmaya (DIC) neden olur.
• Öldürücü olabilir
• Septisemik şokta ortaya çıkar
• Hasta sık ve kolay kanamaya başlar. Çünkü yaygın pıhtılaşma
sebebiyle pıhtılaşma faktörleri yetersiz kalır
Klinik kullanımda antikoagülanlar
• Heparin ve kumarinler (dikumarol ve varfarin)
• Heparin etkisini antitrombin III üzerinden
• Kumarinler ise K vitamininin etkisini önleyerek karaciğerde
yapılan faktör II, VII, IX ve X’un yapımını baskılar.

• Heparin etkisini hemen gösterir. Etkisi1,5-4 saat sürer


• Kumarinin etkisi geç başlar. İlaç kesildikten sonra 1-3 gün
arasında pıhtılaşma normale geri döner.

You might also like