Professional Documents
Culture Documents
Deneme 02
Deneme 02
KLİNİK BİLİMLER
1 - 30. sorular : Dahiliye Bilimler
(Dahiliye + Dahili Küçük Stajlar)
31 - 60. sorular : Pediatri
61 - 85. sorular : Cerrahi Bilimler
(Genel Cerrahi + Cerrahi Küçük Stajlar)
86 - 100. sorular : Kadın Doğum
A) Arteria radialis
B) Arteria brachialis
C) Arteria profunda brachii
D) Vena cephalica
E) Vena basilica
CEVAP: C
CEVAP: E
CEVAP: D
DENEME SINAVI - 2 3
M. soleus; tibia’nın arka yüzündeki linea musculi Meatus nasi superior, burun boşluğunun dış
solei’den başlayıp achilles tendonuna katılarak duvarında bulunan concha nasalis superior ile
calcaneus’daki tuber calcanei de sonlanan ve concha nasalis medius arasındaki açıklığın adıdır
sadece ayağa fleksiyon yaptıran kastır. Diz ek- ve buraya paranazal sinuslardan cellulae eth-
lemi eksenini kat eden lifleri olmadığı için bacağa moidales posteriores’ler açılır.
hareketi yoktur.
A) Arteria musculophrenica
B) Arteria umbilicalis
C) Arteria epigastrica superior
D) Arteria thoracica interna
E) Arteria pudenda interna
Cevap: C
Vagina musculi recti abdominis içinde; 6. Aşağıdaki venlerden hangisi vena cava
• M. rectus abdominis inferior’a açılmaz?
Cevap: A
5. Aşağıdaki yapılardan hangisi meatus nasi
superior’a açılır?
V. CAVA INFERIOR
A) Cellulae ethmoidales anteriores
V. iliaca communis’lerin L5 vertebra gövdesi
B) Cellulae ethmoidales medii
önünde birleşmesi ile oluşur.
C) Cellulae ethmoidales posteriores
V. cava inferior’a direk açılan venler;
D) Sinus sphenoidalis
E) Sinus maxillaris - vv. phrenicae inferiores
- vv. lumbales ve v. lumbalis ascendens
Cevap: C - vv. hepaticae
- v. renalis dextra ve sinistra
Meatus Açılan Kanal / Paranazal Sinus - v. testicularis (ovarica) dextra; sol tarafın veni, v.
Rec. sphenoethmoidalis Sinus sphenoidalis renalis sinistra’ya açılır.
Meatus nasi superior Cellulae ethmoidales posteriores - v. suprarenalis dextra; sol tarafın veni, v. renalis
Sinus frontalis, sinistra’ya açılır.
Sinus maxillaris (hiatus
Meatus nasi medius semilunaris’e),
- ductus venosus
Cellulae ethmoidales anteriores V. gastrica dexra; midenin curvatura minor’unda
ve cellulae etmoidales medii
lig. hepatogastricum içerisinde seyreden ve v.
Meatus nasi inferior Ductus nasolacrimalis
porta hepatis’e açılan bir vendir.
4 DENEME SINAVI - 2
7. Aşağıdaki damarlardan hangisi arteria carotis
externa’nın bir dalı değildir?
Cevap: B
DENEME SINAVI - 2 5
10. Aşağıdaki yapılardan hangisi orta kulakta bu-
lunmaz?
A) Chorda tympani
B) Malleus
C) M. stapedius
D) N. tympanicus
E) Ductus cochlearis
Cevap: E
Cevap: D
N. FACIALIS (VII)
Motor, duyu ve parasempatik lif içeren miks bir
sinirdir.
Temporal kemikteki canalis nervi facialis (Fal-
lopian kanalı) içinde seyreder.
Kafatasını for. stylomastoideum’dan terk eder.
Dört tane çekirdeği vardır. Nuc. nervi facialis;
motor çekirdeğidir. Pons’ta yer alır.
Çekirdekten çıkan motor liflerin innerve ettiği
kaslar;
- Mimik kaslar,
11. Aşağıdakileren hangisi insan hücre memb-
- M. stapedius, ranında en çok bulunan yapıdır ?
- M. stylohyoideus
A) Lesitin
- M. digastricus’un venter posterior’u B) Kolesterol
M. digastricus’un venter anterior’u ise n. C) Protein
trigeminus’un n. mandibularis dalı tarafından in- D) Glikoprotein
erve olur. E) Kolesterol ester
Cevap: A
6 DENEME SINAVI - 2
HÜCRE ZARI (PLAZMALEMMA) Stokrom c apopitozisi başlatan enzim olan sito-
Hücreyi sınırlayan yarı sıvı-mozaik modelinde plazmadaki CASPASE’ı aktive eder. CASPASE
bir yapıdır. Membranda esas olarak fosfolipi- (C-Cystein, ASP-ASPartat-ASE) enzimi protein-
dler ve kolesterol bulunmaktadır. En çok bulu- leri sistein ve aspartat rezidülerinden parçalar.
nun fosfolipid, fosfatidilkolin (Lesitin)dir. Ayrıca Apopitozis gerçekleşmiş olur. Bcl geni protein
membranda proteinler bulunur. Membranın içine ürünleri ise bax kanalını kapatır. Bcl bu nedenle
gömülmüş proteinlere intrensek (integral), sadece anti-apopitotik etki yapar.
bir yüzünde bulunanlara ise extrensek (periferal) NOT: Translokasyon (14-18) durumunda 18. kro-
proteinler adı verilir. mozomda bulanan bcl geni koparak 14. kromo-
Fosfolipid moleküllerin hidrofob (yüksüz) uçları zom yanına gelir. Bu nedenle bcl aşırı miktarda
birbirine, hidrofil (yüklü) yüzleri hücre iç ve dış exprese olur. Apopitozis durur. Foliküler lenfoma
yüzüne bakacak biçimde düzenlenmiştir. Biy- oluşur.
okimyasal markeri Na-K ATPazdır.
APOPİTOZ MEKANİZMALARI
Apoptozun başlangıcı iki farklı yolla gelen an-
cak sonradan ortak yolları kullanan sinyallerle
gerçekleştirilir: Ekstrensek veya reseptör aracılı
ve intrensek veya mitokondrial yol. Her iki yol
12. Apoptozisin gerçekleşmesinde temel rol oy-
da kaspazları aktive eder.
nayan enzim sistemi aşağıdakilerden hangi-
sidir ? 1. Ekstrensek yol:
Bazı hücrelerin yüzeyinde bulunan ‘ölüm re-
A) TNF –alfa
septörleri’ kullanılarak olur. Bu reseptörler TNF
B) FAS
(tümör nekroz faktör) reseptör ailesinin üyeleridir
C) Caspase
ve apoptotik sinyallerin iletilmesinde gerekli pro-
D) Sistein proteaz
tein-protein etkileşimleri gösterirler. TNF ve FAS
E) Ornitin transkarbomoilaz
proteinleri bu yolu kullanır.
2. İntrensek yol:
CEVAP: C
Mitokondrial permeabilitenin artışı ve proapop-
totik moleküllerin sitoplazmaya salınmasıyla,
APOPTOZİS VE MİTOKONDRİNİN YERİ
reseptör kullanılmadan gerçekleştirilen yoldur.
Mitokondri apopitozis sürecinde temel or-
Büyüme faktörleri ve diğer yaşamsal sinyaller,
ganeldir. P53 geninin bax protein ürünü mi-
Bcl-2 protein ailesine ait antiapoptotik üyelerin
tokondri iç zarında kanal oluşturur. Bu kanaldan
yapımını uyarır. Yaklaşık 20 civarında proteinden
matrikste bulunan stokrom c stoplazmaya çıkar.
oluşan bu aile apoptozu düzenler.
DENEME SINAVI - 2 7
İki temel antiapoptotik molekül Bcl-2 ve Bcl- G protein eğer Gs tipinde ise adenilaz siklazı ak-
x’dir. Bunlar normalde mitokondrial membran- tive edip, hücre içi cAMP miktarını arttırır. Gs’nin
lar ve sitoplazmada bulunur. Hücrede yaşamsal alfa, beta ve gama olmak üzere 3 alt birimi bu-
sinyaller azaldığında veya stres ortaya çıktığında lunur.
Bcl-2 ve Bcl-x mitokondrial membranlarda G proteinine bağlı reseptöre, ligant yapıştığında G
kaybolur ve bunların yerini Bak, Bax ve Bim proteinin alfa alt birimine GTP bağlanır. Böylelik-
gibi ailenin proapoptotik üyeleri alır. le G protein alfa alt birimi diğer beta ve gamadan
Bax gibi proapopitotik proteinler mitokondri koparak, adenilaz siklazı aktive eder.
iç zarda yerini aldıklarında matrikste bulunan Daha sonra işlev sona erdiğinde G protein, GT-
stokrom (stc-c) stoplazmaya geçer. Burada Paz aktivitesi ile GTP'yi GDP‘ye dönüştürür.
stokrom CASPASE aktivasyonuna neden olur. Böylelikle aktivasyon sona erer.
G proteine bağlı reseptörlerin ortak özelliği
membranı 7 kez kat etmeleridir. Bunlara ser-
pentine adı verilir.
13. Dokuda aynı tip hücre gruplarının birbirine
tutunmasını sağlayan membran adezyon
molekülü aşağıdakilerden hangisidir ? 15. Aşağıdakilerden hangisi presinaptik bölgeden
A) Kadherin salınan nörotransmitterin azalması sonucu
B) Selektin oluşmaz?
C) İntegrin A) Kas sinir kavşağında ise fasikulasyon
D) ICAM B) Kas sinir kavşağında ise fibrilasyon
E) ECAM C) Postsinaptik reseptör sayısında artma
D) Kas sinir kavşağında ise kas atrofisi
CEVAP: A E) Renshaw devresinde artmış uyarım
CEVAP: D
CEVAP: A
8 DENEME SINAVI - 2
GLUTAMAT 17. Aşağıdakilerden hangisi sempatik sinir sis-
Beyinde en yaygın bulunan eksitatör nöro- teminin bronkodilatör etkinlik gösterdiği re-
transmitterdir. septör tipidir ?
CEVAP: E
DENEME SINAVI - 2 9
Soru:17 - OTONOM SİNİR SİSTEMİNİN OLUŞTURDUĞU CEVAPLAR
Sempatik CEVAP
ORGAN Parasempatik CEVAP Reseptör
Cevap
Tipi
Göz
Radial kas ... α1 Kontraksiyon (midriazis)
Sfinkter kas Kontraksiyon (miosis) ...
Silier kas Yakını görmek için kasılma β2 Uzak için gevşeme
Kalp
S-A node Kalp hızında azalma β 1, β 2 Kalp hızında artma
Atrium Kasılmada azalma β 1, β 2 Kasılmada ve ileti hızında artma
A-V node İleti hızında azalma β 1, β 2 İleti hızında artma
His–Purkinje system İleti hızında azalma β 1, β 2 İleti hızında artma
Ventricles ---------------------- β 1, β 2 Kasılmada artma
Arterioles
Koroner, İskelet kası, akciğer, beyin Dilation α 1, α 2 Constriction
β2 Dilation
Systemic veins ... α 1, α 2 Constriction
β2 Dilation
Akciğerler
Bronş düz kası Kasılma β2 Gevşeme
Bronşial Gland Stimulation α1 Inhibition
β2 Stimulation
Mide-Barsak
Motilite ve tonüs Artma α 1, α 2 , β 2 Azalma
Sfinkter Gevşeme α1 Kasılma
Sekresyon Stimulation α2 Inhibition
Safra kesesi Kasılma β2 Gevşeme
Mesane
Detrusor Kasılma β2 Gevşeme
Trigon ve sfinkter Gevşeme α1 Kasılma
Üreterler
Motilite ve tonüs Artma α1 Azalma
Uterus Değişken CEVAP α1 Kasılma (pregnant)
Gevşeme (pregnant and nonpreg-
β2
nant)
Erkek sex organ Ereksiyon α1 Ejukulasyon
Deri
Pilomotor kas ... α1 Contraction
Ter bezleri Generalized secretion α1 Lokalize (Avuç içi) sekresyon
Tükrük Bezi Bol, sulu sekresyon α1 Koyu, visköz sekresyon
β Amylase secretion
Göz yaşı Sekresyon α Sekresyon
Yağ dokusu ... α 1 , β 1, β 3 Lipoliz
Juxtaglomerular cells ... β1 Renin sekresyonu
Pineal bez ... β Melatonin sekresyonu
10 DENEME SINAVI - 2
20. Aşağıdakilerden hangisi endoderm epitelinden Ektoderm germ tabakasından:
gelişmez? • Santral ve periferik sinir sistemi,
A) Mesane B) Kolon • Göz, kulak ve burundaki duyu epitelleri,
C) Karaciğer D) Pankreas • Epidermis, saç ve tırnaklar,
E) Dalak
• Hipofiz bezi, meme bezi, yağ ve ter bezleri,
• Dişin mine tabakası,
Cevap: E
• İrisin pupiller kası ve lens gelişir.
DENEME SINAVI - 2 11
22. Aşağıdaki enzimlerden hangisinin eksikliğinde 23. Aşağıdakilerden hangisi sitrik asit döngüsünde
meydana gelen hiperammonemi, pirimidin ürün yada substrat olarak yer almaz?
sentez bozukluğu ile beraberdir?
A) Sitrat B) Glutamat
A) Karbomoil fosfat sentataz I C) NAD D) FAD
B) Karbomoil fosfat sentataz II E) CO2
C) Arginaz
D) Ornitin transkarbomoilaz CEVAP: B
E) Argininosüksinaz
12 DENEME SINAVI - 2
düz, dallanmamış olup 100 ‘den fazla şekerden 26. Lipoprotein kalıntılarının oluşumunda yer alan
oluşur. Büyük oranda su tutucu özelliklerinden enzim aşağıdakilerden hangisidir?
dolayı jel benzeri matriks oluştururlar.Eklem-
A) Lipoprotein Lipaz B) Lizozomal lipaz
lerde lubrikant olarak fonksiyon görür.Hücreye
C) Lingual lipaz D) Pankreatik lipaz
yapısal sağlamlılık verir ve hücre migrasyonlarını
E) Gastrik lipaz
sağlar. Tekrarlayıcı disakkarit (asit şeker ve
amino şeker) üniteleri içerirler. Amino şeker; D-
CEVAP: A
glukozamin veya D galaktozamin’dir. Bu gru-
plar asetillenmiş olabilir veya 4./6.pozisyonlarında
sülfat bulunabilir. Asit şeker glukuronik asit Lipoprotein Lipaz (LPL): Yağ dokusu hücreleri ve
veya bunun 5 epimeri olan iduronik asit olabilir. kalp kası hücreleri tarafından yapılır. Hücre yüzeyi
Keratan sülfat asidik şekeri bulunmayan tek heparan sülfata bağlanır. Endotele bağlanmış olan LPL
GAG olup galaktoz içerir. Ayrıca en heterojen şilomikron ve VLDL ile etkileşime girerek bu partiküller-
GAG’dır. Mannoz, fukoz, siyalik asit ve N-asetil den trigliserit hidrolizini sağlayarak şilomikron ve VLDL
galaktozamin içerir. kalıntılarının (IDL; ara dansiteli lipoprotein) oluşumunda
yer alır. Aktivötörü Apo CII’dir.
Sfingozin, sfingolipitlerin yapısında bulunur.
DENEME SINAVI - 2 13
1. Serebrozidler : Seramid ve galaktoz/ glu- CEVAP: A
kozdan oluşur.
2. Gangliozidler:Asidik yapılıdır. Negatif yükü Testosteron, ikinci habercileri kullanmaz. Etk-
yapısındaki NANA kazandırır. Beyinde bulunan isini sitozolik reseptörlere bağlanarak ve gen
en kompleks yapılı glikolipitlerdir. Karbohidrat transkripsiyonunu düzenleyerek gösterir.
içeriği fazla olduğundan suda çözünen tek lipit
İkinci habercisi cAMP olan hormonlar
özelliği taşımaktadır. Sinir dokusunda reseptör
özelliği taşır. GM1 insan bağırsağında kolera - Asetil kolin
toksini için reseptördür. - α2-adrenerjik katekolaminler
- β-adrenerjik katekolaminler
3. Sülfatidler (Sulfogalaktoserebrozid): Ser-
- Adrenokortikotrop hormone (ACTH)
ebrozidlerden farkı yapılarında sülfatlı galaktozil
- Angiotensin II
rezidüvleri bulunur. Fizyolojik pH’da negatif yük-
- Antidiüretik hormone (ADH)
lüdür.
- Kalsitonin
4. Globosidler (seramid oligosakkaridler):
- Kortikotropin salgılatıcı hormon (CRH)
İki veya daha fazla sayıda şeker kalıntısı
- Follikül stimüle edici hormone (FSH)
içerir. Bu kalıntılar galaktoz, glukoz veya N-
- Glukagon
asetilgalaktozamin’dir. Örneğin Laktoseramid,
- Human karyonik gonodotropin (HCG)
Forssman antijeni
- Lipotropin (LPH)
Diğer seçeneklerde yer alan lipitler gliserol es- - Luteinize edici hormone (LH)
terleridir. - Melanosit stimülan hormon (MSH)
- Opiat
- Paratiroid hormone (PTH)
- Somotostatin
- Tiroid stimule edici hormone (TSH)
28. Biüret ayıracı ile reaksiyona giren aşağıda-
kilerden hangisidir?
A) Glukoz B) Bilirubin
C) Protein D) Kolesterol
E) Kalsiyum
30. İnsulin aşağıdaki enzimlerden hangisinin ak-
tivitesini karaciğerde azaltır?
CEVAP: C
A) Glukokinaz
B) Asetil KoA karboksilaz
Biüret yöntemi; Biüret ayıracının içindeki Cu- C) Piruvat kinaz
sülfat ile proteinlerin yapılarındaki peptit bağları D) Glukoz 6-fosfat dehidrogenaz
mor-menekşe renk oluşur. En az iki peptit bağı E) Glukoz 6-fosfataz
olmalıdır. Amino asitler ve dipeptitler bu reaksiy-
onu vermez.
CEVAP: E
14 DENEME SINAVI - 2
port protein sentezini arttırarak (Glut- 4) glukoz CEVAP: D
transportunu arttırır. Pentoz fosfat yolunun aktivi-
tesini arttırır.
ALA sentaz; Porfirin sentezinde
Lipid metabolizması üzerine olan etkileri;
Ferroşelataz; Hem sentezinde
Karaciğer Lipogenezini arttırır. Lipoprotein lipaz
UDP-Glukuronil transferaz; Konjige bilirubin
aktivitesini arttırır. Yağ dokusunda Lipolizi inhibe
sentezinde
eder
Betaglukuronidaz; Konjige bilirubinden ürobilino-
Protein metabolizması üzerine olan etkileri;
jen sentezinde yer alır.
Anabolizan etkilidir; Hücreye aminoasid girişini
ve gen transkripsiyonunu arttırır. Hücrelerin Biliverdin redüktaz; Biliverdinin bilirubine
büyüme ve gelişmesini sağlar.IGF I glukoliz ve dönüşümünde yer alan enzimdir. NADPH
glikogenez üzerinde etkilidir. bağımlı bir enzim olup reaksiyon mikrozomal
sistemde gerçekleşir.
cAMP metabolizması; Fosfodiesteraz aktivitesini
arttırır.Protein kinaz A aktivitesini azaltır.
Glukokinaz ve piruvat kinaz, glikoliz; asetil
KoA karboksilaz, yağ asidi sentezi, Glukoz
6-P dehidrogenaz, pentoz fosfat yolu enzim- 33. Lazmadaki kaynağını karaciğer ve kas
leri olup aktiviteleri insulin tarafından arttırılır. oluşturan enzim hangisidir?
Glukoz 6-fosfataz glukoneogenez enzimidir.
A) Asit fosfataz
B) Kreatin Kinaz
C) Aspartat aminotransferaz
D) Amilaz
31. Aşağıdakilerden hangisinin reseptörleri en- E) Alanin aminotransferaz
zim aktivitesi taşır?
DENEME SINAVI - 2 15
34. Aşağıdaki enzimlerden hangisi oksidoredük- CEVAP: B
tazların yer aldığı reaksiyonlara katılmaz?
CEVAP: E
36. Aşağıdakilerden hangisi protein sentezi
OKSİDOREDÜKTAZLAR sırasında ribozomun P kısmına bağlanır?
Oksido-redüksiyon olaylarını katalizler. Elektron- A) f- Metionin-tRNA
ları ve hidrojeni (protonları) bir substrattan B) IF-I
diğerine aktarırlar. Bu sınıfta 4 enzim grubu C) Aminoaçil t-RNA
bulunmaktadır: D) Peptidil t-RNA
1) Oksidazlar; Hidrojen alıcısı olarak oksijen kul- E) Yüksüz RNA
lanarak bir substrattan hidrojenin çıkarılmasını
katalizler.Reaksiyon sonucunda substrat okside
CEVAP: D
olur ve H2O veya H2O2 meydana gelir. Örnek:
Sitokrom oksidaz
Ribozom: Protein sentezinin yapıldığı organel-
2) Dehidrogenazlar; Hidrojen alıcısı olarak NAD,
lerdir. Ökaryot ribozomlarının boyutu prokaryot-
NADP, FAD ve FMN ‘i kullanan enzimlerdir.
lardan büyüktür. İbozomlar, iki alt birimden ve bu
3) Hidroperoksidazlar Substrat olarak organik
alt birimlere özgü proteinlerden oluşmaktadır. Aynı
peroksit veya hidrojen peroksit kullanırlar.
proteini sentezleyen bir ribozom grubuna polizom
GSH-peroksidaz, Katalaz
denir. Sitozolde tek tek veya mRNA yapısına
4) Oksijenazlar: Bu grup enzimler molekül içine bağlı poliribozomlar şeklinde bulunur. Hücrelerde
oksijen sokarlar. 2 gruptur. bulunan ribozom sayısı hücrenin çoğalma kapa-
1- Dioksijenazlar: Her iki oksijen atomunu sitesi ile paralellik gösterir. Ribozomlarda bir adet
transfer ederler mRNA ile iki adet tRNA bağlayabilen (amino açil
Örnekler: Triptofan pirrolaz, Homogentisik asit tRNA ve peptidil t-RNA) 3 bölge bulunmaktadır.
oksidaz, 3-hidroksiantralinat oksidaz Ribozomların yapısını oluşturan rRNA, protein
2- Monooksijenazlar (miks fonksiyonlu oksida- sentezi sırasındaki düzenlenmeleri kolaylaştırır
zlar; hidroksilazlar): Oksijenin sadece bir atom- ve herhangi bir katalitik aktivitesi yoktur.
unu transfer ederler. Karaciğer mikrozomlarında
sitokrom P-450, sitokrom b5 ve sitokrom b5 re-
düktaz ile birliktedir.Hem NADPH hemde NADH
sitokromların indirgenmesinde rol oynar.
İZOMERAZLAR : Optik, geometrik veya yapı
izomerlerinin birbirine dönüşümünü kataliz- 37. Aşağıdaki organel –fonksiyon eşleşmelerinden
leyen enzimlerdir. hangisi yanlıştır ?
A) Golgi- Sülfatasyon
B) Nükleus- DNA sentezi
35. Safra obstrüksiyonu olanlarda hangi vitamin C) Mitokondri – Glikoliz
eksikliği nadirdir? D) Ribozom- RNA sentezi
E) Membran- Sinyal iletimi
A) A vitamini B) B6 vitamini
C) D vitamini D) E vitamini
CEVAP: C
E) K vitamini
16 DENEME SINAVI - 2
Glikoliz, sitozolde gerçekleşir. TCA siklusu ve yağ 40. Demirin barsaktan emilimini düzenleyen hang-
asidi beta-oksidasyon reaksiyonlarından kaynaklanan isidir?
elektronların aktarıldığı elektron transport zinciri, iç mi-
A) Transferrin B) Ferritin
tokondri membranında yer alır. Mitokondri matriksinde
C) Hepsidin D) Laktoferrin
TCA siklusu enzimleri bulunur. Piruvattan glukoneo-
E) Divalan katyon taşıyıcı
genez, üre siklusunun ilk reaksiyonu, porfirin sentezinin
ilk ve son reaksiyonları, steroidlerdeki bazı basamaklar
CEVAP: C
mitokondride gerçekleşir.
DENEME SINAVI - 2 17
42. Aşağıdakilerden hangisi transpozonlara ait bir A) Sefazolin B) Ampisilin sulbactam
özellik değildir? C) Aztreonam D) Klindamisin
E) Vankomisin
A) Toksin yapımını kodlayabilirler
B) Antibiyotik direncini kodlayabilirler
C) Kromozom üzerinde yer değiştirebilirler
CEVAP: C
D) Bağımsız olarak çoğalabilirler
E) Plazmid üzerinde bulunabilirler Kistik fibrozda en sık pnömoni etkeni Pseu-
domonas aeruginosa olmakla birlikte akciğerde
pnömatoseler oluşmuş ise S. aureus akla gelme-
CEVAP: D
lidir. Stafilokoklara bağlı pnömonide antibiyogram
sonuçları çıkıncaya kadar vankomisin ya da teiko-
Transpozonlar kolayca hareket ederek yer planin başlanmalıdır. Bu hastalarda alternatif
değiştirebilen çift iplikti DNA parçacıklarıdır. Plaz- olarak yeni bir antibiyotik olan tigesiklin, linezolid,
midlerden farklı olarak Transpozonların bağımsız kinupristin dalfopristin verilebilir. Antibiyogram
çoğalma yetenekleri yoktur. Tıpkı plazmidler gibi sonucunda metisiline hassas olduğu anlaşılırsa,
toksin yapımını ve antibiyotik direncini kodlaya- birinci kuşak sefalosporinler, nafsilin gibi penisil-
bilirler. Kromozom veya plazmid üzerinde bu- inaza dirençli penisilinler ve betalaktamaz inhib-
lunabilirler. Transpozonların her iki ucunda ters itörlü penisilinler kullanılabilir.
sıralanmış (palindrom) tekrarlanan baz dizileri, yer
Aztreonam ise sadece Gram negatiflere etkili
değiştirmeyi sağlayan transpozaz bölgesi, antibi-
bir betalaktam antibiyotiktir. Gram pozitiflere ve
yotik direnç genleri ayrıca hem transpozaz hem
anaeroplara etkisi yoktur. Aztreonam bir betalak-
de direnç genleri üzerinde baskılayıcı (repressör)
tam olduğu halde diğer betalaktamlarla çarpraz
etki yapan rezolvaz bölgesi bulunur. Direnç gen-
allerjik reaksiyon göstermez. Betalaktam alerjisi
leri içermeyen transpozonlara insersiyon sekansı
olan hastalarda kullanılan tek betalaktamdır.
(sokulma dizisi) denir. İnsersiyon sekansı kro-
mozom üzerinde yer değiştirerek içine girdiği
genlerde mutasyonlara neden olurlar, komşu
genlerin ifadesini değiştirirler. En büyük muta-
syon transpozonların ve insersiyon sekanslarının
neden olduğu mutasyondur. 44. Aşağıdakilerden hangisi Gram pozitif bakteri-
lerin hedef dokuya tutunmasını sağlar?
CEVAP: B
18 DENEME SINAVI - 2
45. Aşağıdaki etkenlerden hangisi programlanmış 47. Aşağıdaki bakterilerden hangisinin ekzotok-
yeniden düzenleme sayesinde sürekli ola-rak sini ADP ribozilleme ile adenilat siklazı aktive
antijenik yapısını değiştirerek konak savun- ederek etkinlik gösterir?
masından kaçar?
A) Pseudomonas aeruginosa
A) Stapylococcus aureus B) Bordetella pertussis
B) Streptococcus pyogenes C) Corynebacterium diphterium
C) Borrelia recurrentis D) Staphylococcus aureus
D) Erisipelothrix rhusiopathiae E) Shigella dysanteriae
E) Corynebacterium ulcerans
CEVAP: B
CEVAP: C
B. pertussis’in ekzotoksini adenilat siklazı aktive
Borrelia recurrentis antijenik yapısını sürekli ederek hücre içindeki cAMP seviyesini artırır. Bu-
olarak değiştirerek konak savunmasından kaçar. nun sonucu olarak lökosit fonksiyonları bozulur ve
Bu nedenle dönek ateş tablosuna neden olur. akciğerde mukosilier felç meydana gelir.
Programlanmış yeniden düzenleme ile antijenik
yapısını değiştirebilen diğer etkenler Neissena
gonorrhoeae ve Trypanosoma'dır.
48. Aşağıdaki sifiliz lezyonlarından hangisi bulaş-
tırıcı olmayan 3. dönem lezyonudur?
CEVAP: E
DENEME SINAVI - 2 19
CEVAP: C 52. Bakımevinde kalan 67 yaşında erkek bir hasta
influenza sonrası gelişen pnömoni nedeniyle ölü-
yor.
Th 2 lenfositler 11-4, 11-5, IL-6 ve İL 10 sente-
zleyerek B lenfositlerin çoğalması ve gelişmesini Bu hastada en muhtemel pnömoni etkeni
uyarırlar, akut faz reaktanlarının sentezini sağlarlar aşağıdakilerden hangisidir?
ve hücresel immün sistemi baskılarlar. Ancak A) Legionella pneumophila
ADCC yapmazlar. B) Mycoplasma pneumoniae
C) Staphylococcus aureus
D) Chlamydia pneumoniae
E) Klebsiella pneumoniae
50. Bellek B hücrelerinin yüzeyinde reseptör
olarak bulunan immünglobulin molekülü
aşağıdakilerden hangisidir? CEVAP: C
A) IgG B) IgA C) IgM
D) IgD E) Ig E İnfluenza virüs sonrası pnömonide en sık etkenler
S. aureus ve Streptococcus pneumoniae’dir.
CEVAP: A
A) Fas-FasL CEVAP: B
B) B7-CD28
C) CD2-LFA3
Epiglottit en sık 1-5 yaş arası erkek çocuklarda
D) CD40 - CD40L
görülür. En sık etken Haemofilus influenzae tip
E) ICAM1 - LFA1
b olmakla beraber diğer etkenler pnömokok,
Haemofilus parainfluenzae, Staphylococcus au-
CEVAP: D
reus ve Streptococcus pyogenes’tir. Sıklıkla bak-
teriyemi ile birliktedir. Hastalar birkaç saat içinde
Fas-FasL hücreyi apoptoza yönlendirir. hastaneye getirilirler. Hastalarda korku, disfaji,
B7-CD28, LFA3-CD2 ve ICAM1-LFA1 birleşmeleri salya akması, solunum zorluğu ve toksisite vardır.
antijen sunulması sırasında T lenfositlerin aktive Öksürük genellikle yoktur. Epiglottitli çocuklar tipik
edil¬mesini sağlar. olarak düz yatmaya direnç gösterirler. Klasik tri-
pod postüründe çocuk kollarını arkaya koyup düz
CD40-CD40L ile anahtar çevriminde görev alır.
oturarak ve boynunu ekstansiyona getirerek solu-
Anahtar çevrimi üç şekilde olur. CD40-CD40L
num yolunu açık tutmaya çalışır. Lateral boyun
anahtarı Ig M'den Ig G ve Ig A'ya, IL-4 Ig E'ye,
grafisinde tipik başparmak görüntüsü tesbit edilir.
IL-5 Ig A'ya çevirir.
Tedavide acilen entubasyon ve seftriakson verilir.
20 DENEME SINAVI - 2
54. 5 yaşında bir çocukta ateş, nezle, konjunktivit. CEVAP: A
molar dişler hizasındaki yanak mukozasında
serpilmiş tuz gibi görünen üç beş adet beyaz ren-
Kuduz virüsü asetil kolin reseptörüne tutunar-
kli lezyonlar ve tesbit edilmiştir. 2 gün sonra kulak
ak sinir hücrelerini enfekte eder. Sinir yoluyla
arkasından başlayan ve vücuda yayılan makülo-
yayılarak ensefalit yapar. Kuduz klinik olarak beş
papüler döküntüler gelişmiş, döküntü ile birlikte
dönemde incelenir; İnkübasyon dönemi, Prodrom
ateş daha da yükselmiştir.
dönemi, Akut nörolojik dönem, Koma dönemi,
Bu hastadaki etken virüs aşağıdaki ailelerden Ölüm dönemi.
hangisinde yer alır? Kuluçka devri 20-60 gündür. Kafaya yakın
A) Paramiksovirüs B) Adenovirüs ısırıklarda ve çocuklarda süre daha kısadır.
C) Herpesvirüs D) Picornavirüs Kuduzun ilk belirtileri kırıklık, halsizlik, ateş,
E) Ortomiksovirüs başağrısı gibi non spesifik prodrom dönemi belirtile-
ridir. Isırılan yerde uyuşma, ağrı, karıncalanma,
CEVAP: A yanma hissi kuduzu düşündürmelidir, en erken
spesifik bulgudur. Vakaların yarısında görülen
bu hiperestezi ısırılan yerden yüze doğru yayılır.
Kızamık virüsü paramiksovirüs ailesinde yer alır.
Ayrıca prodrom döneminde kişilik değişiklikleri ve
Kızamığın üç dönemi vardır. Prodrom döneminde
koku halusinasyonları görülebilir.
ateş, burun akıntısı, konjunktivit, fotofobi ve ök-
sürük vardır. Kataral bulgular baskındır. Koplik
lekeleri de prodrom döneminde görülür. Kop-
lik lekeleri ağız içinde molar dişler hizasındaki
yanak mukozasında serpilmiş tuz gibi görünen
üç beş adet beyaz renkli lezyonlardır. Döküntü
başlamadan iki gün önce başlar, döküntüden
iki gün sonra kaybolur. Döküntü döneminde ku-
lak arkasından başlayan ve tüm vücuda yayılan
56. Normal florada bulunduğu için kültürde
makülopapüler döküntüler görülür. Üzerine bas-
üretilmesinin tanı değeri olmayan ve KOH ile
makla solar ve birleşmeye eğilimlidir (konfluans).
hazırlanan deri kazıntı materyalinde kıymalı
İyileşme döneminde ise kızamık döküntüleri
spagetti görünümü ile tanısı konan mantar
kepeklenerek sönerler.
aşağıdakilerden hangisidir?
Döküntünün üçüncü gününden sonra ateş
düşmezse komplikasyon düşünülmelidir. Başlıca A) Sporothrix schenkii
komplikasyonlar, otitis media (en sık raslanan) B) Cryptococcus neoformans
ve pnömonidir. Kızamıktan ölümün en sık nedeni C) Histoplasma capsulatum
pnömonidir. D) Malassezia furfur (Ptyrosporum orbiculare)
E) Epidermophyton floccosum
A) Isırlan yerde ağrı, uyuşma Malessezia furfur cildi tutarak Tinea versicolora
B) Hipersalivasyon neden olur. Ciltte hipo ve hiperpigmente alanlara
C) Spontan ereksiyon neden olur. IV lipid verilenlerde sepsise neden ola-
D) Faringospazm bilir. KOH ile deri kazıntısı incelendiğinde kıymalı
E) Spontan ejakulasyon spagetti görünümü tesbit edilir. Tedavide seleny-
umlu losyonlar kullanılır.
DENEME SINAVI - 2 21
57. Termal diformizm gösteren, deri altında Wuchereria bancrofti ve Brugia malayi lenf
yerleşerek eritemli ağrısız nodüler lezyon- kanallarında tıkanmalara sebep olup fil hastalığı
lar yapan, puro şeklinde mayaları çevreleyen (elefantiyasis) ve hidrosel meydana getirirler.
dokuların büzüşmesi ile eozinofilik asteroid Yaptıkları hastalığa flaryazis de denir. Sivrisinek-
cisimcik oluşturan, kültürde çiçek demeti ler hem vektör hem de ara konaktır. İnsan ise
şeklinde üreyen mantar aşağıdakilerden hang- son konaktır. İnsana sivrisineklerin sokmasıyla
isidir? bulaşırlar. Larvalar ısırık yerinden lenf dolaşımı
yoluyla kasık, kol ve bacaklara ulaşırlar. Burada
A) Histoplasma capsulatum
erişkin şekle dönüşürler ve erkekler dişileri döller.
B) Coccidioides immitis
Döllenmiş dişiler vivipar olup kana mikroflaryaları
C) Cryptococcus neoformans
vermeye başlarlar. Özellikle gece 22 sıralarında
D) Sporothrix schenkii
kanda mikrofilarya bulunur (Nokturnal mikrofilar-
E) Trichophyton tonsurans
ya). Diurnal mikroflarya da vardır. Mikrofilaryalar
belirti oluşturmaz. Erişkinler ise lenfanjit, ateş,
CEVAP: D
sellülite neden olur. Lenf damarlarında tıkanma
sonucu bacak ve genitallerde ödeme yol açar,
Histoplasma capsulatum tüberküler makrokonidisi hidrosel gelişir.
olan dimorfik ve sistemik bir mantardır. Coccidio-
Tanı gece 22’de alınan kanda Giemsa boyama ile
ides immitis akciğerde sferül oluşturan dimorfik ve
mikroflaryalar gösterilerek konulur. Tedavide iver-
sistemik bir mantardır. Cryptococcus neoformans
mektin dietil karbamazin verilir. Larvalara etkilidir,
AIDS’lilerde menenjitin en sık etkenidir, sistemik
erişkin şekle etkisi yoktur.
mantarlar içinde monomorfik olan tek mantardır.
Fenol oksidaz testi pozitif olup polisakkarid kap-
sülü vardır.. Trichophyton tonsurans direk temas-
la bulaşabilir, çocuklarda kellik salgınlarının en sık 59. Kala Azar etkeninin makrofajlarda çoğalarak
etkenidir. Sporothrix schenkii ise travma sonrası hastalık yapan, kemik iliği ve dokuda saptan-
diken batmasıyla bulaşan dimorfik bir mantardır. an şekli aşağıdakilerden hangisidir?
Hifleri çiçek demeti veya rozet şeklinde görülür.
A) Sporozoid B) Epimastigot
Kronik mikotik lenfanjit etkenidir. Deri altında
C) Trofozoid D) Amastigot
ağrısız eritemli ağrısız nodüler lezyonlar görülür.
E) Promastigot
Tedavide oral KI damla ve itrakonazol kullanılır.
CEVAP: D
22 DENEME SINAVI - 2
60. Nörosistiserkozis selluloze’ye neden olan 62. Aşağıdaki tümörlerden hangisi benign bir
etken hangisidir? tümörü tanımlar?
CEVAP: D CEVAP: D
CEVAP: A
CEVAP: D
DENEME SINAVI - 2 23
Çocukluk çağında küçük-yuvarlak hücreli A) Hafif derecede displazi
tümörler sık görülür. Nöroblastom, lenfoma, B) Metaplazi
rabdomiyo-sarkom, Ewing sarkomu (PNET C) Ağır displazi
grubu) ve Willm's tümörü bu gruptadır. Çocukluk D) Mikroinvaziv kanser
çağında sık görülen, mikroskopik incelemede yu- E) İnvaziv kanser
varlak, üniform, küçük çekirdekli, dar sitoplazmalı
hücrelerden oluşan bir grup tümörü içerir.
CEVAP: C
Kaposi sarkomu ise yaşlı hastalarda daha çok alt
ekstremite distalinde damar endoteli ve ya primi-
tif mezenkimal hücrelerden köken alan borderline İnsitü kanserin diğer adı ağır displazi (hıgh grade)
bir damar tümörüdür. Ancak AIDS te daha kötü dir. Bazal membran üzerindeki skuamoz epitelde
prognozludur. dizilim bozukluğu (matürasyon kayıbı), belirgin
hücresel atipi, atipik mitoz, nükleer hiperkromazi
ve nükleomegali vardır. Bazal membran tümör
hücrelerince infiltre edilirse invaziv karsinom adı
64. Aşağıdaki lenfomalardan hangisinde tümör verilir. İnvaziv karsinomların insitulardan farkı
hücreleri epidermotrofizm gösterir? metatstaz yapma kabiliyetleridir.
Mikozis fungoides primer olarak deride oluşan, A) SLE: Ribonükleoproteinlere karşı gelişen
CD4+T hücrelerinden gelişen malign bir tümördür. antikorlar
Mikroskopik olarak kıvrıntılı nükleer membranlı B) Sjögren sendromu: Anti SS-A, Anti SS-B
(serebriform nükleuslar) neoplastik lenfositler C) Sistemik sklerozis : Anti Scl-40
bulunur. Hastalık ilerledikçe tümör hücrelerinin D) PAN: HBS Ag
dermisi doldurup epidermise yayıldığı (epider- E) Polimiyozitis: Jo-1
motropizm) görülür. Bu hücrelerin epidermis
içerisinde guruplar yapmasına Pautrier mikro CEVAP: C
apsesi denir. Hastalık ilerledikçe lenf nodlarına
ve visseral organlara yayılım olur. serebriform len-
fositler kan dolaşımıma geçer (Sezary hücresi). SLE için tanısal antikorlar DNA’nın anti çift
Bu duruma Sezary sendromu denir. sarmalına karşı gelişen antikorlar ve antiSm
(Smith) ribonükleoproteinlere karşı gelişenlerdir.
DNA topoizomeraza karşı gelişen Anti Scl- 70
sistemik sklerozise özgüdür, daha agersif seyirli
hastalıklarda pozitiftir. Antisentromer antikorlar ise
daha çok sınırlı-lokalize sklerodermada pozitif bir
65. Sağlam bazal membran üzerinde, skuamöz
antikordur. Jo-1 ise dermatomiyozitis, polimiyozi-
epitelin tüm kalınlığı boyunca matürasyon
tis ve inklüzyon body miyozitis gibi noninfeksiyöz
kaybı, belirgin hücresel atipi, atipik mitoz içer-
miyopatilerde t-RNA sentetaza karşı gelişen Ab
en servikal neoplazi hangisidir?
lardır.
24 DENEME SINAVI - 2
67. Tiroid dokusunda iyi sınırlı, kapsüllü hipoak- yollarında, uzun süreli obstrüksiyonlar nedeni-
tif nodül cerrahi olarak total lobektomi ile yle gelişen sirozlardır. En sık safra taşı, safra
çıkarılıyor. Folliküler adenom ile folliküler kanallarının ve pankreas başının kanserlerinde
karsinom ayrımı patolojik olarak folliküler görülür. Primer biliyer siroz intrahepatik orta
karsinom olabilmesi için majör kriter hangi- çaplı safra yollarının, nonsüpüratif, inflamatu-
sidir? var destrüksiyonu ile giden hastalığıdır. Safra
duktusları çevresinde nonkazeifiye granülomlar
A) Papiller yapıların varlığı
görülür. Anti mitokondriyal antikorlar saptanmıştır.
B) Nükleer inklüzyon ve groove varlığı
Primer sklerozan kolanjit intrahepatik ve ekstra
C) Nodülün kapsulünde ve damarlarda
hepatik safra yollarının inflamasyon ve fibro-
invazyon
zisi ile sağlam duktusların dilatasyonu ile ka-
D) Nodül çapının 2 cm den büyük olması
rakterizedir. Bu hastaların % 70’inde ülseratif
E) Lenf düğümü metastazı olması
kolit olmak üzere inflamatuvarbarsak hastalığı
vardır.
CEVAP: C
CEVAP: A
DENEME SINAVI - 2 25
CEVAP: E 72. Aşağıdaki sendromlardan hangisinde barsak-
larda adenomatöz polip görülmez?
26 DENEME SINAVI - 2
74. Mafucci sendromunda multiple kondroma hücrelerinin nöronlar çevresinde kümelenme gös-
eşlik eden tümör aşağıdakilerden hangisidir? termesine satellitozis (uydulaşma) denir. Ayrıca
kalsifikasyonlar %90 vakada bulunur. Mikroskopik
A) Fibrosarkom B) Lieomiyom
veya masif odaklar oluşturabilir, radyolojik tanıda
C) Osteoma D) Anjioma
önemli ipucudur. Epandimomalar venrikülle
E) Lipom
alakalı kitle yapan ve rozet oluşturan tümörler-
dir.Schwannomalar benign sinir kılıfı tümörüdür.
CEVAP: D Glioblastoma multiforme en yüksek gradeli(grade
IV) astrositomlardır.
Kondrom (enkondrom) olgun hiyalin kıkırdak doku-
sundan oluşan el ve ayakların küçük kemiklerinde
sık görülen benign kemik tümörüdür. Kemiğin
medüller kavitesine yerleştiklerinden enkondrom
adını almışlardır. Enkondromatozis çok sayıda 76. Çocukluk ve gençlik çağında vajenden üzüm
kondrom olması ile karakterizedir. Tek olan lezy- salkımı şeklinde sarkan kitle oluşturan
onlar her zaman zararsızdır. Çoğul vakaların yumuşak doku sarkomu hangisidir?
1/3’ünden kondrosarkom gelişir. Olier hastalığı A) Liposarkom
multipl benign kıkırdak tümörü (kondroma) ve B) Embriyonel rabdomiyasarkom
kemik deformiteleri olması ile karakterize kalıtsal C) Pleomorfik rabdomiyosarkom
bir hastalıktır. Kemik matürasyonu bozuktur. Maf- D) Leiomiyosarkom
fucci Hastalığı multipl enkondrom ve deride kav- E) Malign fibröz histiyositom
ernöz hemanjiomların bir arada olmasıdır.
CEVAP: B
CEVAP: B
77. Aşağıdakilerden hangisi yara iyileşmesinde
Oligodendrogliomalar Glial tümörlerin %5-15’idir. normalden daha fazla skar dokusu
4-5. dekatlarda sıktır. Sıklıkla serebral hemis- oluşmasıdır?
ferlerde lokalize olur. Mikroskopik olarak berrak
A) Desmoplazi
sitoplazmalı, ince, granüler kromatinli, mono-
B) Fibroma
morfik, yuvarlak nükleuslu hücrelerdir. Tümörde
C) Fibromatozis
perinükleer halo (açıklık) gösteren berrak
D) Keloid
sitoplazmalı tümör hücre adaları bulunur (sa-
E) Piyojenik granülom
handa yumurta görünümü). Anastomazlaşan ince
kapiller damarlardan zengin stroma tipiktir. Tümör
CEVAP: D
DENEME SINAVI - 2 27
PATOLOJİK YARA İYİLEŞMESİ 79. Aşağıdaki organlardan hangisinde iskemik ko-
Keloid: Aşırı kollajen birikimi ile karakterli hiper- agülasyon nekrozu her zaman soluk (beyaz)
trofik, kabarık skar dokusudur. Siyah ırkta sıktır ve infarkt şeklindedir ?
genetik geçişlidir. A) Böbrek ve akciğer
Ekzübaran granülasyon (Proud Flesh): Aşırı B) Kalp ve ince barsak
granülasyon dokusu oluşumu yüzeye doğru C) Böbrek ve kalp
kabarıklık yapar ve re-epitelizasyon engellenir. D) Dalak ve beyin dokusu
İyileşmenin sağlanabilmesi için cerrahi olarak E) Akciğer ve kalın barsak
çıkarılması gerekir.
Dezmoid (agressif fibromatozis): Daha çok CEVAP: C
derinde yerleşen aşırı fibroblastik proliferasyon
ve bağ dokusu artışını ifade eder. Çevre dokuya
Soluk infarkt: Organlarda arteriyel tıkanıklıklar
yapışıklık oluşturur. Çıkarıldıktan sonra nüks ede-
solid organlarda (böbrek, kalp, dalak) kanlan-
bilir.
manın kesilmesi nedeniyle beyaz infarkt
Fibrozis: Klasik yara iyileşmesinden farkı, fibro-
şeklinde oluşur. Solid dokular nekroz odağına
zis oluşması için başlatıcı stimulusun uzun süre
kan sızmasını engeller. SSS deki infarkt her za-
devam etmesinin gerekliliği veya immün-otoim-
man likefaksiyon nekrozu şeklindedir.
mün bir reaksiyonla ilişkili olabilmesidir. Bu reak-
Hemorajik infarkt testis ve over gibi tek venöz
siyonlarda lenfosit-monosit etkileşimleri sonucu
çıkışlı organlarda venöz tıkanıklıkla oluşur. Konje-
büyüme faktörleri, fibrojenik sitokinler, proteolitik
syon ve nekroz bir arada olduğundan, kırmızı
enzimler ve diğer biyolojik aktif ürünlerin hem
renktedir. Akciğer, karaciğer, barsaklar gibi çift
yapımı hem de sekresyonu giderek artar.
dolaşım ve anastomozlar içeren organlarda arteri-
yel tıkanıklıkla oluşur. Nekroz odağına tıkanmamış
olan diğer vasküler kanallardan kanama olur.
78. Aşağıdaki akciğer tümörlerinden hangisi
Nekroz odağına dolaşımın yeniden sağlanması ile
mikroskopik olarak küçük yuvarlak mavi
(reperfüzyon) hemorajik infarkt oluşabilir. Örneğin
hücreli tümörlerle karışabilir?
kalpte MI sonrası görülen reperfüzyon infarktı.
A) Adeno Ca B) Büyük hücreli Ca
C) Küçük hücreli Ca D) Bronkioalveoler Ca
E) Mezotelyoma
28 DENEME SINAVI - 2
siyon, dialize bağlı kistler, Tuberoz skleroz, von- 82. Yeterli plazma konsantrasyonu elde etmek için
Hippel-Lindau hastalığında sık görülür. Tubulus oral verilen doz, intravenöz verilmesi gereken
epitelinden köken alan bir adenokarsinom- dozdan çok daha fazla ise aşağıdakilerden
dur. Böbreğin sıklıkla üst kutbunda yerleşir. En hangisi düşünülür?
sık görüleni berrak hücreli tiptir. Klinik bulgu he-
A) İlacın yarılanma ömrü uzundur
matüri (%50), uzun süren ateş, künt kostolomb-
B) İlk geçiş eliminasyonu yüksektir
er ağrı ve palpabl kitle olguların az bir kısmında
C) IV dozun etki süresi kısadır
görülür. Tümör renal vene invazyon yapabilir. En
D) Karaciğer mikrozomal enzim indüksiyonu
sık metastaz akciğer ve kemikte görülür. En
yapmaktadır
önemli prognoz faktörü evredir. Nükleer grade
E) Hastada böbrek yetmezliği mevcuttur
de önemlidir. Lezyonun sarkomatoid (anaplazik)
formu ve büyük çaplı tümörler daha kötü progno-
CEVAP: B
zludur.
A) Metabolik asidoz
Absolü (mutlak) biyoyararlanım: B) Renin salgısında azalma
Diğer ilaç uygulama yollarının intravenöz ilaç C) Lipolizin artması
uygulaması ile kıyaslanması esasına dayanır. D) Glikojenolizin artması
Yapılan şey EAA (oral, sublingual, rektal, İM)/EAA E) İnsülin salınımında artış
(İV) oranının hesaplanmasıdır. Her zaman intra-
venöz ile kıyaslanır; çünkü, intravenöz uygulama- CEVAP: B
da biyoyararlanım %100 kabul edilir. Yani ilacın
tamamının sistemik dolaşıma katıldığı düşünülür.
Katekolaminlerin metabolik etkileri:
Halbuki diğer veriliş yollarında mutlaka kayıp
– Hiperglisemi:
mevcuttur.
• Hem kas hem de karaciğerde glukojeno-
Relatif biyoyararlanım: lizi artırırlar (β2)
Burada kıyaslama intravenöz ile yapılmaz. İki • Glukagon salınımına ve reaktif olarak in-
tane aynı veriliş yolu kıyaslanır. Yani EAA(oral)/ sülin salınımına neden olurlar (β2)
EAA(oral) veya EAA(İM)/EAA(İM) gibi. Peki fark • İnsülin salınımını inhibe ederler (α2)
nerede? Hasta grubunda. Normal bir hasta ile – Lipoliz:
diyabetik bir hastada ya da genç bir hasta ile yaşlı • β2 ve β3: Lipoliz (hormon duyarlı lipopro-
bir hastada ilacın davranışı kıyaslanabilir. tein lipazda stimülasyon oluşturarak)
DENEME SINAVI - 2 29
• Kan laktat düzeyinde yükselme ve buna E) Benzodiazepinin etki gösterebilmesi için
bağlı metabolik asidoz tablosu ortaya ortamda GABA olması gerekir
çıkartırlar.
• β2 reseptörler potasyum ve fosfatın hücre CEVAP: C
içine alınmasını artırırlar.
• Renin salınımında artış (β)
BENZODİAZEPİNLER BARBİTÜRATLAR
– Hipotansiyon
– Ereksiyon (parasempatik) ve ejekülasyon
(sempatik) güçlüğü
– Parasempatik sistemin etkilerini ortadan
kaldırır
86. Haloperidol kullanan bir şizofreni olgusunda
• Midriyazis
kas krampları ve tortikolis gibi akut distoni be-
• GİS'de tonüs ve motilite azalması
lirtileri ortaya çıkıyor. Bu durumda yapılması
• Dış salgı bezlerinin salgısında (anhidroz
gereken aşağıdakilerden hangisidir?
ve kserostomi) ve mide asit salgısında
azalma A) Tedaviye klozapin eklenmesi
• İdrar retansiyonu B) Haloperidolün kesilip hastanın gözlenmesi
C) Difenhidramin verilmesi
85. Benzodiazepin ve barbitüratlar için aşağıda- D) İlacın kesilip flufenazin başlanması
kilerden hangisi yanlıştır? E) Benztropin verilmesi
30 DENEME SINAVI - 2
Akatizi, parkinsonizm ve tardif diskinezi nöroleptik 88. Plazmada esterazlar tarafından parçalandığı
kullanan hastalarda ortaya çıkan diğer ekstrapi- için sadece intravenöz infüzyonla kullanılabi-
ramidal yan etkilerdir. Tardif diskinezi nöroleptik- len opiyat aşağıdakilerden hangisidir?
lerin genelde en geç ortaya çıkan ve irreversibl
A) Meperidin B) Sufentanil
olabilen yan etkisidir. Dopamin reseptörlerinde
C) Alfentanil D) Metadon
upregülasyona bağlıdır. Kesin bir tedavisi yoktur.
E) Remifentanil
CEVAP: E
DENEME SINAVI - 2 31
90. Aşağıdaki gut ilaçlarından hangisi ürik asidin – Sadece gut artritinde antiinflamatuvar etkin-
renal atılımını değiştirmez? lik gösterir. Diğer tip artritlerde böyle bir etkisi
yoktur.
A) Fenilbutazon B) Allopurinol
– Nöbetin ilk birkaç saati içinde tedaviye
C) Sulfinpirazon D) Probenesid
başlanırsa olguların yaklaşık %95’inde kür
E) Benzbromaron
sağlanır.
– FMF profilaksisi, sarkoid artrit ve hepatik siro-
CEVAP: B
zda da kullanılır.
– Yüksek dozlarında damar endotelinde zede-
GUT TEDAVİSİNDE KULLANILAN İLAÇLAR lenme, hipovolemi, şok, hematüri ve oligüri
– Gut; ürik asid metabolizmasının bozukluğu yapabilir.
sonucu oluşan hiperürisemi hali ve akut ar-
Allopürinol:
trit nöbetleri ile kendini gösteren kronik bir
– Ürik asit sentezini inhibe eder. Bu etkiyi ksan-
hastalıktır. Zamanla eklemlerde ve böbrek-
tin oksidaz enzimini bloke ederek oluşturur.
lerde sodyum ürat birikintileri (tofus) ve ürat
– Ürikozürik ve antiiflamatuvar etkisi yoktur.
taşlarının oluşumuna yol açabilir.
– İdrarla atılan ürik asit miktarı azalır, ksantin
– Ürik asid böbreklerden hem glomerüler fil-
ve hipoksantin atılımı artar.
trasyon hem de tübüler sekresyon yoluyla
– Gutlu veya sekonder hiperürisemili hasta-
itrah edilir. Birinci yoldan itrah daha büyük
larda akut gut nöbetini önlemek amacıyla
miktarda olur; fakat süzülen ürik asid kısmen
kullanılır.
tekrar tübüler reabsorpsiyona uğrar. O halde
– Ürtikerden eksfoliatif dermatite kadar değişik
ürik asid proksimal tübül hücresinde iki yönde
döküntüler yapabilir.
taşınmaktadır. Bu taşınma bir aktif transport
Probenesid:
olayıdır. Tübül hücresinde organik anyonları
– Böbreklerde proksimal tübülden ürik asidin
salgılama ile görevli taşıyıcı bu olayda rol
geri emilimini azaltarak ürikozürik etki gös-
oynar. İtrah hızı aradaki dengeye bağlıdır.
terir.
Ürikozürik ilaçlar esas olarak ürik asidin
– Ürik asit oluşumunu engellemez ve antiin-
tübüler reabsorpsiyonunu engellemek sureti-
flamatuvar etkisi yoktur.
yle etki ederler.
– Penisilinin tübüler sekresyonunu önlemek
Kolşisin:
amacıyla da kullanılır.
– Doğal bir alkaloiddir.
Benzbromaron:
– Ürik asit oluşumunu etkilemez ve ürikozürik
– Etki mekanizması probenesid ile aynıdır.
etkisi yoktur.
– Sülfinpirazon:
– Lökositlerde intrasellüler protein tübüllere
– Antiinflamatuvar etkisi yoktur.
bağlanarak migrasyon ve fagositozu önler.
– Probenesid gibi ürik asidin geri emilimini
– LTB4 oluşumunu inhibe eder.
baskılar.
Soru: 90
Antiiflamatuvar Etki Ürik Asit Sentezinde Azalma Ürikozürik Etki
Kolşisin + - -
Allopürinol - + -
Probenesid - - +
Benzbromaron - - +
Sülfinpirazon - - +
Fenilbutazon + - +
İndometazin + - -
32 DENEME SINAVI - 2
Fenilbutazon: 93. Aşağıdaki antineoplastiklerden hangisi kullanı-
– Ürikozürik ve güçlü antiinflamatuvar etkisi mını takiben ilk 24 saatte kolinerjik sendrom
vardır. ortaya çıkartır?
– Akut gut krizinin tedavisinde kullanılır.
A) Metotreksat
İndometazin: B) İrinotekan
– Ürikozürik etkisi y oktur. C) Doksorubisin
– Güçlü antiinflamatuvar etkisi nedeniyle akut D) Sisplatin
gut krizini düzeltir. E) 6-Merkaptopürin
CEVAP: B
CEVAP: E CEVAP: B
Vidarabinin en önemli kullanılış yeri, sistemik Kardiyoselektif ( β1) olanların non-selektiflere bazı
herpes simpleks infeksiyonları, özellikle neonatal üstünlükleri vardır:
herpes simpleks infeksiyonu ve herpes simpleks – KOAH'lı hastalarda daha az bronkokonstrük-
ensefalitidir. Topikal vidarabinin deri ve mukozal- siyon oluştururlar.
ardaki herpes simpleks lezyonlarına bir etkisi yok- – Diyabetli hastalarda daha güvenilirdirler.
tur. – Hamilelerde uterusta kasılma oluşturmazlar.
DENEME SINAVI - 2 33
95. Gebelerde kolesterolü düşürmek için kullanılan 97. Aşağıdakilerden hangisi insülinin bir özelliği
ilaç aşağıdakilerden hangisidir? değildir?
34 DENEME SINAVI - 2
CEVAP: A CEVAP: E
A) Prolaktin B) IGF-1
C) Somatropin D) Ondansetron
E) Oktreotid
DENEME SINAVI - 2 35
NİSAN 2010 DÖNEMİ 2. DENEME SINAVI
KLİNİK BİLİMLER TESTİ SORU ve AÇIKLAMALARI
Bu testte sırayla Dahili Bilimler, Pediatri, Cerrahi Bilimler, Kadın Doğum soruları ve açıklamaları bulunmaktadır.
101. Aşağıdaki EKG (elektrokardiyografi) kaydı 102. Kırk beş yaşında erkek hasta iki aydır nefes
hangisiyle uyumludur? darlığı yakınması ile başvuruyor. Öyküsünden üç
yıl önce antitüberküloz tedavi gördüğü öğreniliyor.
A) Atriyoventriküler tam blok
Hastanın yapılan fizik muayenesinde boyun venöz
B) Sinüsal bradikardi
dolgunluğu izleniyor ve derin inspirasyonda boyun
C) Mobitz tip 2 blok venöz dolgunluğu artıyor. Hastada karaciğer kot
D) Sol dal bloğu altında 3 cm ele geliyor. Hastanın yapılan kan tet-
E) Sinüs taşikardisi kikleri normal bulunuyor.
36 DENEME SINAVI - 2
A) Beta blokerler düşündürmelidir. Hastanın apikal middiastolik
B) Angiotensin dönüştürücü enzim inhibitörleri üfürümü (MİDdiastolik) zaten prototip dinleme
C) Nitratlar bulgusudur.Tabiki hastada önce sol sonra sağ
D) Klopidogrel kalp yetmezliği bulguları gelişmesi pretibial ödemi
E) Asetil salisilik asit açıklar. Peki zaten sağ yetmezlik gereken pul-
moner basıncın artmasıdır.
CEVAP: B Gelelim önemli nokta apeks 108 saydık perifer 93
yani deficit nabız mitral darlık ve atrial fibrilas-
yon gelişimini açıklar. Buna bağlı atriumlarda
Myokard infarktüsü(MI) ve mortalite ilişkisi buna
staz, emboli gelişmesi tabiki antikoagülasyon
bağlı ilaçlar hep favori olarak TUS’da güncelliğini
şart... Uydurmasyon şık Mitral darlık en sık se-
korur.
bep ARA’dır.(akut romatizmal ateş) Mitral valv
MI ‘da mortaliteyi azaltan ilaçlar:
prolapsusu mitral yetmezliğin en sık sebebidir.
1- Aspirin (antiagregan)
Bu soru tüm kardiyolojiyi tekrar ettirebilen en
2- Trombolitik tedavi (Sadece ST elevasyon- önemli sorulardan biridir. Bu soruyu yanlış veya
luMI’da) doğru yapmayı değil. Öğrenmeyi denemeliyiz...
3- Klopidogrel ( ADP antagonisti –antiagregan) Yani üzümü yemek için bazen bağcıyı dövmek
4- ACE inh.’leri( KY’ye gidişi önleme,anevrizma gerekebilir.
gelişimini önleme,remodellingi önleme) SON SÖZ: (yanlış anlamayın sadece bu soru için
5- Beta blokerler (Antiaritmik, infarkt alanını sınır- son söz)
lama, antianginal), Mitral darlığı aşağıdakilerin kapak hastalıklarından
6- Statinler (LDL düşürücü etki,antiinflamatuar) en sık nedenidir:
1- Atrial fibrilasyon
2-Tromboembolik serebrovasküler olay (AF’ye
104. Yirmi üç yaşında bayan hasta hemoptizi ve nefes bağlı)
darlığı yakınması ile geliyor. Fizik mua-yenede
3- Pulmoner hipertansiyon
apikal middiastolik üfürüm ve pretibial ödem
saptanıyor. Hastanın kalp tepe atımı 108 atım/dk 4- Hemoptizi
iken çekilen radyal nabız’da 93 sayılıyor.
DENEME SINAVI - 2 37
A) Plevral effüzyon Unutulmamalıdır ki böyle 6 yıldır sorulmayan
B) Pnömotoraks bir soru yeni bilgi ile pekişebilir.
C) Pulmoner tromboemboli Gold standart pulmoner angiografidir.
D) Akut myokard infaktüsü
Eğer DVT’yi en iyi hangisi gösterir derse non
E) Pulmoner hipertansiyon
invaziv Doppler, kesin derse venografi akıldan
çıkarılmamalıdır.
CEVAP: C
38 DENEME SINAVI - 2
Her sınavda bizden bir soru. Sağlıklı yaşamak yapması her zaman soru olabilir. Aşağıdaki tablo
için spor şart tabi. Ama yeni jenerasyon göğüs bu soruların üstesinden gelmemiz için ideal bir
sorularında uyku apne sondromu kesinlikle yer tablodur.
alabilir. Obes, kısa boyunlu geceleri horlayan,
Mikroorganizma Gelişen kanser
apne ve hipoksiye giren türk erkekleri için ideal bir
Hepatit B, C
hastalıktır. Tanısı polisomnografi ile uyku merke- Hepatik karsinoma
virüsleri
zlerinde konup hastalara nCPAP ve nBiPAP
HIV Kaposi sarkomu, lenfoma
cihazları ile ventilasyon yaptırılıp hipoksi kırılmaya Schistosomia
çalışılır. Mesane kanseri
heamotobium
Afrika Burkitt lenfoması X’e
bağlı immün yetersizlik ile
Epstein-Barr virüs
ilişkili lenfoma, nazofarengeal
109. Aşağıdaki enfeksiyon ajanlardan hangisi ek- karsinom,Mide CA (yeni bilgi)
Human lenfotro-
tima gangrenozuma neden olabilir? T hücreli lenfoma
pik virüs 1
A) Staphylococcus aureus Ependimoma olası, koroid plek-
B) Staphylococcus epidermidis SV 40 virüs
sus tümörü
C) Plavobacterium Hepatit B Hepatocelüler kanser
D) Pseudomonas aeruginosa Hepatit C Hepatocelüler kanser (daha sık)
E) Salmonella türleri HTLV-1 Erişkin T hücreli lösemi/lenfoma
Burkitt, nazofarinks, B hücreli
EBV
CEVAP: D lenfoma
HPV Serviks kanseri (16,18)
HIV Non-Hodgkin Lenfoma
Bazı enfeksiyonlar ve spesifik bulguları önem-
lidir. Özellikle Pseudomonas aeruginosa enfek-
siyonlarında görülen deri lezyonları -ektima gan-
grenozum -tipik bulgulardan biridir. 111. Yirmi yedi yaşında erkek hasta ara sıra olan baş
ağrısı ve tansiyon yüksekliği nedeni ile başvuruyor.
Hastanın fizik muayenesinde tansiyon arteryel
150/100 mmHg olması dışında anormal bulgu
saptanmıyor. Hastanın yapılan göz dibi muaye-
110. Aşağıdaki mikroorganizma neden olabileceği
nesinde evre-2 hipertansif retinopati izleniyor.
malignite eşleştirmelerinden hangisi yanlış- Hastanın yapılan renal doppler incelemesi ve re-
tır? nal ultrasonografisi normal bulunuyor. 24 saatlik
A) Schistosomia heamotobium-Mesane kanseri idrarda valin mandelik asit(VMA) düzeyi normalin
(squamoz hücreli) 2 katı bulunuyor.
B) Human papilloma virüs –Over karsinomu Bu hastada aşağıdakilerden hangisi doğru-
C) Hepatit B virüs-Hepatosellüler karsinom dur?
D) EBV (Ebstein barr virüsü)-Nazofarengeal
A) Hastada tedavide beta blokerler tek başına
karsinom
tansiyon regülasyonu için yeterlidir.
E) İnsan immün yetmezlik virüsü(HIV)-Non-
B) Hastanın tanısında glukagon provakasyon
hodgkin lenfoma
testi kullanılabilir.
C) Hastada primer hiperaldesteronizme yönelik
CEVAP: B renin ve aldesteron düzeyi istenmelidir.
D) Hastada medikal tedaviye gerek yoktur.
Eşleştirme sonra yanlışı isteme TUS’un sevdiği E) Hastaya deksametazon supresyon testi
soru profili. HPV 16-18 over değil serviks kanseri yapılmalıdır.
DENEME SINAVI - 2 39
CEVAP: B Otoimmün:Beta hücrelerine karış gelişen otoan-
tikorlara bağlı
Hangisi yanlıştır soruları basit olur bir yanlış Ektopik insülin sekresyonu
bilsen yapılır. Lakin hangisi doğrudur biraz karışık 3. Ağır hastalıklar:
oluyor. Yani 4 tane yanlış bilmemiz yani kom- Karaciğer, kalp, böbrek yetmezliği, sespis, açlık
ple konuya hakim olmak lazım. Hastada önce 4. Endokrin hormon eksikliği
tanıyı düşünelim. Hasta ara sıra tansiyonu yük-
Kortizol, büyüme hormonu, adrenalin ve epinefrin
selen genç hasta göz dibi bunun uzun süredir
eksikliği
olduğunu destekliyor. Doppler ve USG normal
5. Non beta hücreli tümörler
olması renovasküleri biraz dışlıyor.Sekonder hi-
pertansiyonda böbreği dışladıktan sonra mutlaka Fibrosarkom, mezoteliyoma, robdomyosarkom,
endokrin sistem taranmalı hele hele 30 yaşın liposarkom ve diğer sarkomlar
altında...Hastada ara sıra olan ataklar, VMA artışı Hepatoma, adrenokortikal tümörler, karsinod
FEOKROMASİTOMA'yı akla getirmelidir. Tanı tümör
için glukagon provakasyon ve/veya Klonidin Lösemi, lenfoma melanoma, teratoma
supresyon testi yapılır. Tek başına beta bloker
6. Postprandial:
hastalarda hipertansif krizi tetikler. Primer hiper-
Reaktif, etanole bağlı
aldesteronizm ve cushing tabi endokrin hipertan-
siyonunda yeri var ama bu soru için değil.... 7. Faktitius (iyatrojenik): İnsülin ve sülfon-
ilürelere bağlı
40 DENEME SINAVI - 2
hastada ilk akla gelecek primer hemostaz başlayan hastalık; gece terlemesi, kilo kaybı
bozukluğudur. Bu nedenle hemofili C olamaz. ve ateş (B semptomları) ile karakterizedir.
Hemofiliklerde aPTT uzundur. Von Willebrand Laboratuvar
hastalığında ise hem kanama zamanı hem de – Kronik hastalık anemisi
APTT uzamıştır. DİC’de ise kanama zamanı, PTZ – Coombs pozitif hemolitik anemi
ve APTT her üçüde uzundur. Hemolitik üremik – Granülositoz, monositoz ve eozinofili
sendromda ise mikroanjiopatik hemolitik anemi, – Sedimentasyon artışı
üremi ve trombositopeni vardır. Bernard Soulier – LDH ve alkalen fosfataz artışı
trombastenisidir. Kanama zamanı uzun, PTZ ve – HH’nın tanısı lenf nodu biyopsisi ile tipik RS
APTT normal. Bernard Souiler veya Glanzman hücrelerinin gösterilmesi ile konur.
trombastenisi olabilir. İkisini ayırmak için trombos-
Tedavi:
it sayısına bakılır. Bernard Souilerde trombosit
– Kemoterapi
sayısı düşüktür. Glazmanda normaldir. İki
– Radyoterapi
hastalığı ayırmak için ristosetin ile agregasy-
– KİT
on testine bakılır. Bernard Soulierde ristosetin
ile agregasyon yoktur. Glanzmanda vardır.
114. Yirmi dokuz yaşında erkek hasta son bir ayda yedi
kilo kaybetme yakınması ile başvuruyor. Hastanın 115. Aşağıdakilerden hangisi mikroanjiopatik he-
fizik muayenesinde sol servikal bölgede 3x4 cm’lik moitik anemi yapmaz?
ağrısız lenf nodu palpe ediliyor. Geceleri terleme
A) Dissemine intravasküler koagülopati
ve ateş yakınması da olan hastanın yapılan kan
B) Trombotik trombositopenik purpura
tetkiklerinde eozinofili ve monositoz saptanıyor.
C) Hemolitik üremik sendrom
Aynı zamanda direct cooms testi pozitif olan D) Pürivat kinaz eksikliği
hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangi- E) HELLP sendromu
sidir?
DENEME SINAVI - 2 41
116. Kırk sekiz yaşında bayan hasta kaşıntı yakın- Renal transplantasyon sonrası rejeksiyon tipleri:
ması ile başvuruyor. Hastanın fizik muayenesin- Hiper akut rejeksiyon: HLA antikorlarının
de anormal bulguya rastlanmıyor. Has-tanın biy- uyumsuzluğuna bağlı gelişen rejeksiyondur.
okimya tetkiklerinde ALT:70 IU/L, GGT:240IU/L,
Akselere rejeksiyon: Dolaşan antikorlara bağlı
ALP:810IU/L, ultrasonografisi normal izlenen
hastanın hepatit markerlari negatif bulunuyor. ilk bir haftada meydana gelen rejeksiyondur.
Akut rejeksiyon: T-helper lenfositlerle olmaktadır.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerde hangi-
1 haftadan sonra oluşur. Bu süre 1 yıla kadar uza-
sidir?
yabilir.
A) Kolestatik hepatit
Kronik rejeksiyon: Yavaş nefroskleroz ve iskemi
B) Hepatosellüler kanser
sebebiyle geç dönemde oluşur.
C) Otoimmün hepatit
Soruda 2 hafta sonra gelişen rejeksiyon belirti ve
D) Primer biliyer siroz
bulguları (greft yerinde duyarlılık, oligüri, anüri
E) Akut Pankreatit
ve ödem) akut rejeksiyonu destekler. Hastada
uygun immün süpresifler verilince genelde geri
CEVAP: D
dönüşümlü olabilir.
CEVAP: E
117. Otuz altı yaşında bayan hastaya böbrek trans- Bartter ve Liddle sendromları nefrologların
plantasyonu yapılıyor. İki hafta sonra hastada sorabileceği TUS’un sendrom paranoyasında bil-
halsizlik, çabuk yorulma ve operasyon yerinde inmesi gereken antitelerdir. Hep cevap hipertan-
hassasiyet nedeni ile başvuruyor. Fizik muayen- siyonla ilgili olacaktır.
esinde bacaklarında şişme saptanıyor. 24 saatte
Bartter sendromu (Henle çıkan kol disfonksiy-
300 cc idrar çıkımı izleniyor.
onu):
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden – Distal nefronda gelişen primer defekt sonucu
hangisidir? NaCl kaybı ve sekonder hiperreninemik hi-
peraldosteronizmle karekterizedir ve juksta-
A) Hiperakut rejeksiyon
glomerüler hücrelerde hiperplazi vardır.
B) Akut rejeksiyon
– İnterstisyel prostaglandin sentezinde artış
C) Kronik rejeksiyon
saptanmıştır. Hipokalemi ve metabolik alkolo-
D) Akselere rejeksiyon
zla seyreder.
E) Transplante böbrekte primer hastalığın nüksü
– Hipokalsemi ve hipomagnezemi olaya eşlik
edebilir.
CEVAP: B
42 DENEME SINAVI - 2
– Hipertansiyon ve ödem görülmez. 120. Otuz sekiz yaşında bayan hasta son üç aydır
– Diüretik (furosemid) ve laksatif aşırı kullanımı uykusuzluk ve çabuk yorulma tarifliyor.Hasta-nın
da benzer tabloya yol açar. aynı zamanda ara sıra çarpıntı ve atipik göğüs
ağrıları olduğu öyküsünden öğreniliyor. Hastanın
Liddle sendromu (distal nefron hiperfonksiy-
öyküsünden dismonore yakınması da alınıyor.
onu):
Hastanın fizik muayenesinde göğüs duvarında
– Hipokalemi, metabolik alkaloz ve hipertansiy-
lokalize duyarlı noktalar saptanıyor. Laboratuvar
onla karakterizedir,
tetkiklerinde herhangi bir anormallik saptanmıyor.
– Aldosteron düzeyi normaldir.
– Tedavide triamteren yararlı olabilir. Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Polimyalji romatika
B) Temporal arterit
C) Fibromyalji
D) Romatoid artirit(RA)
E) Osteoartirit
119. Aşağıdakilerden hangisi sistemik lupus eritem-
atozus hastalığı için spesifik bir antikordur?
CEVAP: C
A) Anti-ssDNA
B) Anti-Sm
Romatolojinin konversiyonu deyince akla fibro-
C) Anti-Ro (SS-A)
myalji gelir tabi her türli şikayet var ama elde veri
D) Anti-La (SS-B)
yok sadece çeşitli göğüs duvarı ve ekstremitelerde
E) Anti-RNP
lokalize duyarlı bölgeler bulunabilir. Zaten soruda
osteoartirit ve polimyalji romatika yaş itibari ile
CEVAP: B gençlerde olmaz. Temporal arterit çaresizlik şık
bulamamışız.RA değilim diye bağıran bir soru.
Romatolojideki spot sorulardan birisi. Antikor Fibromyalji gerçekten konversiyon etkin olan ilaç-
hastalıklar aşağıda belirtilmiştir. Abuk sabuk anti- lar trisiklik antidepresan ve SSRI’lardır.
korları ezberlemeye çokda gerek yoktur.
ROMATOLOJİDE ANTİKORLAR
ANA: SLE (tarama testi)
Antiss DNA: SLE (spesifik)
Anti smith (anti-SM): SLE (en spesifik)
RF: Seronegatifler ve osteoartirit dışında bütün 121. 53 yaşında erkek hasta göğüs ağrısı ile başvuruyor.
romatolojide pozitif olabilir. Hastanın Bilgisayarlı Tomografisinde aort disek-
Anti Ro: Sjögren ve lupus siyonu gözleniyor. Hastada saatler içinde karın
ağrısı, oligüri ve parapleji geliştiği gözleniyor.
Anti La: Sjögren ve lupus
anti-SCL70: Skleroderma Hastada parapleji gelişimin en olası nedeni ne
olabilir?
anti-Sentromer antikorlar: CREST sendromu
Anti-JO-1: Polimiyozit/dermatomyozit A) Adamkiewicz arter iskemisi
B) Karotis iskemisi
c-ANCA: Anti-nötrofil sitoplazmik antikor: Wege-
C) Vertebrobasiler iskemi
ner
D) Leriche sendromu
p-ANCA: Mikroskobik PAN E) Posteroinferior serebellar arter iskemisi
Anti-Histon antikorları: İlaca bağlı lupus
Anti-RNP: Miks bağ dokusu hastalığı CEVAP: A
DENEME SINAVI - 2 43
Adamkiewich arteri alt torokal ve üst lomber Hastada neglect(ihmal) mevcuttur. Sağ parietal
radikuler aterlerin birleşimi ile oluşur. Medulla spi- hemisfer, 3 boyutlu konformasyondan sorumludur.
nalisi besleyen temel arterdir. Aort diseksiyonu Bu nedenle sağ paryetal hemisfer lezyonlarında
veya anevrizma cerrahisi sırasında iskemisi so- hasta dünyanın sol kısmını, dolayısı ile felcini
nucu parapleji oluşabilir. algılayamaz.
122. Aşağıdakilerden hangisi üst motor nöron 124. Aşağıdakileren hangisi Chiari malformasyon-
etkilenmesini gösteren nörolojik muayine larının en temel özelliğidir ?
bulgularından değildir?
A) Korpus kallosum agenezisi
A) Klonus B) Babinski belirtisi B) Hidrofesali ve buna eşlik eden kortikal atrofi
C) Hiperrefleksi D) Spastisik felç C) Meningosel
E) Fasikulasyon D) Serebellar atrofi
E) Serebellar tonsillerin servikal kanala
CEVAP: E protrüzyonu
44 DENEME SINAVI - 2
Anomali cerrahi dekompresyon ile tedavi edilir.
Foramen magnumda nöral dokunun kompresy-
onunu önlemek için cerrahi gereklidir. Hidrosefali
semptomatikse şant işlemleri gerekli olabilir.
CEVAP: E
CEVAP: B
Normalde mezokortikal yolak VTA dan neoko- 128. Yukarıdaki hastaya tanı koymada en iyi yön-
rtekse (prefrontal) projekte olmaktadır. Prefrontal tem aşağıdakilerden hangisidir?
bölge kişilik, sosyal etkileşim, planlama gibi fonk-
A) BT B) PET
siyonlara sahiptir. Prefrontal fonksiyon kaybında
sosyal defisit ve performans kaybı iyi bilinmektedir. C) MR D) EMG E) EEG
Şizofreni hastalarında mezokortikal bağlantıların
kaybı negatif semptomlardan sorumludur. CEVAP: D
DENEME SINAVI - 2 45
MYASTENİA GRAVİS Etrafındaki kişileri 22 yaşında üniver-
Nöromusküler kavşak hastalığıdır. Otoimmün çok değerli ya da site öğrencisi kadın,
post-sinaptik asetil kolin reseptörlerine karşı değersiz görme, sevgilisinin kendisini
terk edilmeden kaç- terk edebileceğinden
gelişmiş antikor vardır. Tekrarlayıcı hareketlerle
ma, kendine zarar korktuğunu ve bu neden-
artan kas güçsüzlüğü ve antikolinesterazlarla bu Borderline
verme olasılığı olan le intihar girişiminde
güçsüzlüğün alanlardadürtüsellik bulunduğunu, bu arada
düzelmesi tipiktir. (para harcama, cin- sizin kendisini şu ana ka-
sellik, uyuşturucu), dar en iyi anlayan doktor
Her yaşta başlayabilir. 20-40 yaş kadınlarda sıktır.
intihar girişimleri olduğunuzu söylüyor.
%8-10 timoma ile birliktedir.
Hastalık çoğu zaman oküler belirtilerle en sık
olarakta tek taraflı pitozisle başlar. Daha sonra çift
görme eklenir. Tek başına bu bulgularla seyreden 130. Aşağıdakilerden hangisi atopik dermatitin ma-
hastalara oküler MG denilir (% 10). jör bulgularından biri değildir?
Konuşma güçlüğü, yutma güçlüğü, çiğneme A) Kaşıntılı olması
güçlüğü ve solunum güçlüğü bulber bulgulardır. B) Akut olması
Erken yorulma ekstremitelerde daha önce C) Ailesel veya kişisel atopi öyküsü
başlayabilmesine rağmen sıklıkla bulber bulgular D) İnfant ve küçük çocuklarda ekstremitelerin
daha önce oluşur. ekstansör yüzlerinde ve yüzde yerleşim
Tanı: Antikolinesteraz ilaçlardan yararlanılır. göstermesi
Edrofonyum klorid (Tensilon) enjekte edilir. Göz- E) Adölesanlarda ekstremitelerin fleksör
le görülür iyileşme (pitozda düzelme) varsa test yüzlerinde yerleşim göstermesi
pozitiftir. EMG tanıda kullanılır.
Tedavi: Asetilkolinesteraz inhibitörleri (Pridostig- CEVAP: B
min), Steroidler, plazmaferez, immun supresifler,
azotioprin, IgG ve timektomi uygulanabilir.
46 DENEME SINAVI - 2
132. Yenidoğan bir bebek ABO izoimmün hemoli- 134. Sezaryan ile doğan bir bebekte doğumdan son-
tik hastalığı ile doğuyor. Anne ve bebeğin kan ra inlemeli solunum olduğu görülüyor. Bebeğin
gruplarının en sık hangi şekilde olması bekle- muayenesinde solunum sayısı 70/dakika, kalp
nir? atımı 140/dakika ve göğüs ön arka çapı artmış
olarak bulunuyor. Kan gazı incelemesinde pH:
A) Anne A grubu ve bebek B grubu
7.32 pCO2: 50 mmHg, pO2: 60 mmHg saptanıyor.
B) Anne A grubu ve bebek AB grubu
Akciğer grafisinde havalanma artışı, fissürit ve
C) Anne 0 grubu ve bebek A grubu
hilustan perifere doğru ışınsal çizgilenmeler
D) Anne 0 grubu ve bebek AB grubu
olduğu görülüyor.
E) Anne 0 grubu ve bebek B grubu
Bu bebeğin tedavisinde en uygun yaklaşım
CEVAP: C aşağıdakilerden hangisidir?
DENEME SINAVI - 2 47
136. Onaltı aylık bir erkek çocukta bilateral otitis me- A) Anneyi tanıma
dia ve tekrarlayan pnömoni atakları pnömonisi B) Destekli oturma
saptanıyor. Hastada kronik atopik dermatit ve C) Desteksiz oturma
rekürren otitis media olduğu öğreniliyor.Tam kan D) İki üç kelimelik kısa cümleler kurma
sayımında hastanın trombositopenisi görülüyor. E) Başını dik tutma
Hastanın bir erkek kardeşi, 15 yaşında iken len-
foma nedeniyle ölmüş. CEVAP: D
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Bruton agammaglobulinemisi
B) ADA eksikliği 138. Fenilketonüride ilk beklenen bulgu aşağıda-
C) Omenn sendromu kilerden hangisidir?
D) Wiskott-Aldrich sendromu
A) Mental retardasyon B) Konvülsiyon
E) AIDS
C) Mikrosefali D) Kusma
E) Metabolik asidoz
CEVAP: D
48 DENEME SINAVI - 2
139. Hipotonisi olan, EKG’de kısa P-R mesafesi 141. İki aylık, daha önce bir şikayeti olmayan sağlıklı
görülen ve makroglossisi olan bir infantta, bebek annesi tarafından hızlı nefes alma, iyi eme-
hangi tip glikojen depo hastalığı öncelikle meme ve aşırı uyuma nedeniyle kliniğe getiriliyor
düşünülmelidir? ve kalp hızı 240 atım/dk saptanıyor.
DENEME SINAVI - 2 49
143. İki yaşından beri rekürren reaktif havayolu 145. Beş yaşında çocuk boğaz ağrısı ve ateş şikâ-
hastalığı tanısı ile takip edilen 6 yaşındaki bir yeti ile getiriliyor. ASO 750 olarak bulunuyor.
hasta, 3 haftadır süren öksürük ve ateş şikâyeti Babasının 3 ay önce aktif tüberküloz geçirdiği
ile getiriliyor. Hastanın muayenesinde pürülan öğrenilen bu hastanın muayenesinde boğazda
balgam çıkarttığı, bilateral krepitan rallerinin ve kızarıklık dışında diğer bulgular normal bu-
wheezingin olduğu, fakat belirgin bir solunum lunuyor. Tüberkülin testi negatif olan bu has-
sıkıntısının olmadığı görülüyor. Vücut ağırlığı 5 tada aşağıdakilerden hangisi uygulanmalıdır?
persentilin altında olan hastanın parmaklarında
A) Sadece oral antibiyotik
çomaklaşma olduğu görülüyor.
B) Konservatif tedavi
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden C) Kombine INH + rifampin 18 ay tedavi
hangisidir? D) Oral antibiyotik + 3 ay INH profilaksisi, sonra
A) Tüberküloz B) Çölyak hastalığı kontrol
C) Kistik fibrozis D) Steroid bağımlı astım E) 6 ay INH profilaksisi
E) Allerjik bronkopulmoner aspergillozis
CEVAP: D
CEVAP: C
BCG aşısı sadece miliyer ve meningealtüberkülozu
Büyüme gelişme geriliği olması Çölyak ve Kistik fi- önlemede yararlıdır. Primer pulmoner tüberküloz
brozisi düşündürüyor. AC bulguları Çölyak’ı ekarte gelişimini engellemez. Basil pozitif hastaların
ettiriyor. Tüberkülozda bu derece kronik öykü ve kalabalık ortamdan uzak tutulması, hastaların te-
klinik iyilik beklenmez ve büyüme geriliği beklen- davisi en önemli korunma yöntemini oluşturur.
mez. Astımda raller beklenen bir bulgu değildir. İlaç Proflaksisi:
Alerjik bronkopulmoner aspergillozis ağır bir klinik
1- Tüberkülozlu hastaların temasları Primer
tablodur. Cevap kistik fibrozistir.
enfeksiyondan sonra çocuklarda hastalanma riski
daha yüksektir. Yeni saptanan hastaların (özel-
likle ARB+), 0-15 yaş grudundaki temaslıları
(özellikle ev içi temaslıları) PPD ve akciğer grafi-
si ile kontrol edilmelidir. Akciğer grafisi nor-
144. Daha önceden bir şikâyeti olmayan 18 aylık bir
mal olan bütün çocuklar İNH ile korunmaya
çocukta, burun akıntısı, hapşırık ve öksürük
alınmalıdır. PPD (+) olanlarda koruyucu tedavi
mevcuttur. Belirgin ateşi olmayan çocukta AC
6-12 aya tamamlanırken, PPD (-) bulunanlara 3
grafisinde havalanma artışı; fizik muayenede orta
ay sonra yeniden PPD testi yapılmalı, PPD (+) ise
derecede nazal (burun) kanatların katılımının
tedaviye devam edilmeli PPD (-) ise tedavi kesilip
olduğu respiratuvar distress, göğüste hiperek-
BCG aşısı uygulanmalıdır.
stansiyon ve ral olmaksızın kolaylıkla duyulabilen
wheezing mevcuttur. 2- BCG aşısı olmayanlarda PPD (+) 0-6 yaş
arası çocuklar
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden
3- Son yıllarda yapılmış BCG’si olmadığı halde
hangisidir?
PPD(+) olan ve risk faktörlerine sahip kişiler;
A) Bronşiolit B) Viral krup HIV enfeksiyonu, silikozis, diabetes mellitus,
C) Astım D) Epiglottit kronik böbrek yetmezliği, uzun steroid tedavi
E) Pnömoni gerektirenler, lenfomalılar, gastrektomi geçirenler.
CEVAP: A 4- Son iki yıl içinde tekrarlanan PPD değerlerinde
10 mm’den fazla artış saptananlar. Önerilen
Önceden sıkıntısı olmaması, AC grafisinde hava- INH’dır (6-12 ay). INH alamayanlarda 3 aylık
lanma artışı, wheezing duyulması öncelikle akla rifampin veya iki ay rifampin + pirazinamid
bronşioliti getiriyor. kullanılabilir.
50 DENEME SINAVI - 2
146. Dokuz aylık bir bebekte öksürük ve hemoptizi 148. Sekiz yaşında bir erkek çocuk yürüme güçlüğü
gelişiyor. Laboratuvar tetkikinde demir eksikliği nedeniyle getiriliyor. Fizik muayenede kendi
anemisi ve akciğer grafisinde atelektazik görünüm- üzerinde tırmanarak ayağa kalktığı, ördek gibi
ler mevcuttur.Öyküsünden inek sütü ile beslendiği yürüdüğü ve bacak kaslarında hipertrofi olduğu
öğreniliyor. saptanıyor. Hastanın derin tendon refleksleri
alınamıyor. Kreatinin fosfokinaz düzeyi 20 000
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden
IU/L bulunuyor.
hangisidir?
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden
A) Bronkopnömoni
hangisidir?
B) Atelektazi
A) Spinal musküler atrofi
C) Bronşiektazi
B) Guillain Barre sendromu
D) Pulmoner hemosiderozis
C) Poliomyelit
E) Pulmoner alveolar proteinozis
D) Myastenia gravis
E) Duchenne musküler distrofi
CEVAP: D
CEVAP: E
Pnömoni semptomlar olan bir çocukta demir
eksikliği anemisi ya da dışkıda gizli kan Çocukluk çağında en sık görülen, en ağır seyirli
saptanması (özellikle eozinofili varlığında) pulmo- X’e bağlı kalıtım ile geçen hastalıktır. Hastalık
ner hemosideroz düşündürür ve hemosiderin yük- geni X kromozomunun p21 bölgesinde bu-
lü makrofajların varlığını kanıtlamak için balgam, lunur. Sıklık 1/3000 canlı doğum. Sıklık 1/3600
mide sıvısı ve/veya bronkoalveoler yıkama sıvısı canlı erkek doğum. Tek veya multipl ekson dele-
örnekleri alınmalıdır. syonu vardır. Distrofin denilen kas proteini sen-
tezlenmez.
Klinik Bulguları:
– Erken motor genellikle normaldir. 3-4
147. Dört gündür ateşi olan ve ateşi düşünce, yaşlarında çocuğun merdiven çıkarken
gövdesinde makulopapüler döküntü or- güçlük çektiği görülür. Sık sık düşmeleri
taya çıkan 18 aylık çocukta en olası tanı vardır.
aşağıdakilerden hangisidir? – Proksimal kas güçsüzlüğü vardır.
– Gowers arazı: Çocuk sırt üstü yatarken di-
A) Suçiçeği
rekt kalkamayıp, kalkmak için özel pozisyon
B) Roseola infantum
alması; karın üzerine döner, bir ayağını fle-
C) Kızamıkçık
ksiyona getirerek onun üzerinde kolları ile
D) Kızamık
tırmanmaya çalışır.
E) Kızıl
– 10-12 yaşlarda yatağa bağımlı hale gelir.
– %80 olgu solunum yetmezliğinden, %20
CEVAP: B
olgu kalp yetmezliğinden ölür. Ortalama
yaşam süreleri 20 yıldır.
Hastalığın en önemli klinik bulgusu, genellikle
– Lordotik yürüyüş,Baldır kaslarında psödohi-
40.6o C’ye kadar ulaşabilen ve 2-8 günde sona
pertrofi
eren (ortalama 4 gün) ani başlangıçlı ateştir.
– Solunum kasları etkilenmesine bağlı olarak
Hasta yüksek ateş dışında genellikle iyidir. Ateş
tekrarlayan akciğer enfeksiyonları.
hızla düşer ve ateşin düşmesini takiben karakter-
– Anal ve üretral sfinkter kas zayıflığına bağlı
istik döküntü ortaya çıkar. Roseola, esas olarak 6
inkontinans
ay-4 yaş arası çocuklarda ve %90’ı da 2 yaşından
– Dizde, omuzda, kontraktürler,Skolyoz,Kardiy
önce görülür.
DENEME SINAVI - 2 51
omyopati görülür. A) Spinal muskuler atrofi
– Mental retardasyon: Duchenne musküler B) Myastenia gravis
distrofide entellektüel etkilenme her hastada C) Guillain-Barre sendromu
olabilir. Fakat olguların sadece %20-30’unda D) Muskuler distrofi
IQ 70’in altındadır. Çok nadiren de ağır men- E) Sturge weber sendromu
tal retardasyon olabilir.
Laboratuar Bulguları: CEVAP: A
– Kreatin Kinaz (CK) normalin 10-20 katı ar-
tar. Progresif kas güçsüzlüğü ile karakterize, spi-
– EMG,Tanı için gerekli değildir. Myopatik nal kordonun ön boynuz hücrelerinin kaybıyla
potansiyelleri gösterir. oluşan hastalıktır. Hastalığın başlangıç yaşı ve
– Kas biyopsisinde, Kas fibril büyüklüklerinde kas fonksiyonlarındaki kaybın derecesine göre
değişkenlik, nekrosis ve anormal konnektif hastalık üçe ayrılır.
doku birikimi gösterilir. Akut ve kronik müsküler distrofide hastalık geni
– DNA çalışmaları, %70 anormal bulunur. 5.kromozom uzun kolunda kodlanmıştır.
– DMD ile BMD ayırımı esas olarak distrofin
analizi ile yapılabilir.
150. Miadında doğan bir yenidoğanda, doğumdan
kısa süre sonra siyanoz gelişiyor. Entübasyona
rağmen kliniğinde düzelme olmayan hastanın
149. Altı aylık bir kız hastada, bir ay önce başlayan karnının çökük olduğu ve sol hemitoraksta solu-
güçsüzlük ve hipotoni şikayetleri mevcut. Fizik num seslerinin azalmış olduğu farkediliyor.
muayenesinde; canlı ve çevresi ile ilgili bir çocuk Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden
olduğu görülüyor. Güçsüzlüğü olan ve derin hangisidir?
tendon refleksleri alınamayan hastanın dilinde
A) Konjenital amfizem
fasikülasyonlar gözleniyor. Serum keratin fosfoki-
B) Diafragma hernisi
naz düzeyi 300 IU/ml tespit ediliyor.
C) Pnömotoraks
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden D) Pulmoner sekestrasyon
hangisidir? E) Konjenital kalp hastalığı
Soru: 149
Değişken SMA I SMA II SMA III
Başlangıç yaşı Doğum-6 ay 6-18 ay >18 ay
Maksimum fonksiyon Desteksiz hiç oturamaz Desteksiz oturabilir Desteksiz yürüyebilir
Genetik OR OR OR
Diğer özellikler %65 dil fasikülasyonu
duyu kaybı yok Parmaklarda tremor
duyu kaybı yok Parmaklarda tremor
duyu normal
Fasikülasyon nadir, başlan-
gıçta müsküler hipertrofi
Seyir %50 7 aylıktan önce ex
%80 1 yaşından önce ex Puberte öncesine kadar yaşar, ataksi sık Normal yaşam
12-40 yaşında yürüme
fonksiyonunu kaybeder
52 DENEME SINAVI - 2
CEVAP: B 152. On beş yaşındaki bir erkek hasta mikroskobik
ve bazen gross hematüri atakları ile getiriliyor.
Görme bozukluğu da olan çocukta anterior len-
Bu hastada tanı diafragma hernisidir. Hastalar en-
tikonus saptanıyor. Dayısında son dönem böbrek
tübasyondan belirgin fayda görmezler hatta mid-
yetmezliği bulunmaktadır.
eye kaçan hava nedeniyle klinik iyice kötüleşebilir.
Çökük karın görüntüsü ve AC de bir tarafta solu- Çocuğun hematürisinin en olası nedeni
num seslerinin azalması da tanıyı destekleyen aşağıdakilerden hangisidir?
bulgulardır.
A) Alport Sendromu
B) Minimal lezyon hastalığı
C) Fokal segmental glomeruloskleroz
D) Berger hastalığı
E) Goodpasture Sendromu
DENEME SINAVI - 2 53
A) Proksimal renal tübüler asidoz SİSTEMİK JRA (STİLL HASTALIĞI)
B) Distal renal tübülerasidoz Tüm JRA’ların %20’sini oluşturur. K=E. Bu
C) Bartter sendromu çocuklar klasik olarak günde bir veya iki kez
D) Gittelman sendromu olan, 410C’a ulaşan ateş ile başvururlar. Ateş
E) Dent sendromu en az 2 hafta sürmelidir. Vücut ısısı daha sonra
37 derecenin altına iner, hep yüksek ise başka
CEVAP B: tanı düşünülmelidir. Vakaların %90’ınında ateşe
pembe renkli, gelip geçici makuler bir döküntü
eşlik eder. Diğer bulgular: Artralji, myalji, boyun
ağrısı, huzursuzluk, jeneralize LAP, HSM, anemi
ve trombositozdur. Perikardit ve plevrit eşlik ede-
bilir. Hastalığın ilk haftalarında artrit olmayabilir.
Koebner fenomeni pozitif olabilir. RF (Romatoid
Faktör) ve ANA (Antinükleer Antikor) (-) dir.
54 DENEME SINAVI - 2
A) Talasemi major 157. Kanama diyatezi saptanan bir hasada trombosit
B) Talasemi intermedia sayısı 260 000/mm3, protrombin zamanı 2 dakika,
C) Piridoksine bağlı sideroblastik anemi aktive parsiyel tromboplastin zamanı 25 saniye ve
D) Talasemi minör kanama zamanı 3 dakika olarak bulunmuştur.
E) Kronik hastalık anemisi
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden
hangisidir?
CEVAP: A
A) Hemofili A
B) Hemofili B
Bu hasta tipik bir talasemi major hastasıdır. C) Yenidoğanın hemorajik hastalığı
Hipokromi yanında normoblast sayısında artma D) Faktör 7 eksikliği
olması talasemi sendromlarında görülür. Talasemi E) Dissemine intravasküler koagülasyon
minör solukluk dışında semptom vermez. Talasemi
intermedia’da ise splenomegali ve solukluk bek- CEVAP: D
lenir. Buradaki hastanın kliniğinin de ağır olması
nedeni ile en muhtemel tanı talasemi majordur.
Kanama zamanı ve trombosit sayısı normal. C
ve E olamaz. Öte yandan aktive parsiyel trombo-
plastin zamanı normal olduğundan A veya B’de
olamaz. Doğru yanıt protrombin zamanı uzaması
ile karakterize olan D’dir.
DENEME SINAVI - 2 55
Tedavisinde; bol sıvı, allopürinol, idrar alkali- 160. Hipokalsemi bulguları yanında, boy kısalığı, men-
nizasyonu (NaHCO3), gerekirse Ca verilir ve tal retardasyon, mikrosefalisi, brakidaktilisi olan
fosfor bağlayan ilaçlar (AlOH) verilebilir. bir hastanın, serum paratiroid hormon seviyesi
yüksek olarak bulunuyor.
A) Hipoparatiroidizm
B) Hiperparatiroidi
C) Hipomagnezemi
D) Albright’ın herediter osteodistrofisi
E) Rickets
159. Beş aylık bir bebek acile ağır dehidratasyonda
getiriliyor. Serum Na: 162 mEq/L, üre:80 mg/dl,
CEVAP: D
K: 5,5 mg/dl ve idrar dansitesi 1003 olarak bu-
lunuyor.
Albright’ın herediter osteodistrofi sendromu:
Bu hastada en olası neden aşağıdakilerden PTH adenilat siklazı aktive edemez (periferik
hangisidir? dokuda cevapsızlık). PTH verilince, plazma ve id-
A) Diabetes insipitus rar cAMP düzeyi artmaz. İdrar P atılımı artmaz.
B) Uygunsuz ADH sendromu Bu hastalarda adenil siklaz sistemi ile çalışan
C) Konjenital adrenal hiperplazi TSH, LH, FSH ve glukagon gibi hormonlara da
D) Bartter sendromu direnç gelişebilir.
E) Aldesteron salgılayan tümör – Başlangıç yaşı 7-8
– En erken bulgu hipokalsemidir.
– Mental retardasyon
CEVAP: A – Kısa boy, yuvarlak yüz
– Brakidaktili (4. ve 5. metakarpal kemiklerde
Diabetes insipidus: Polidipsi ve poliüri belirleyici kısalık)
şikayetler olmasına karşın hastalar çoğunlukla – Yumuşak doku ve bazal ganglionlarda kalsi-
dehidratasyon tablosu ile başvurur. İnfantlarda fikasyon
çoğunlukla irritabilite, emme bozukluğu, görme – Lentiküler katarakt
bozuklukları, gelişme geriliği, ara ara ateş yük-
selmesi vardır. Farkedilmez ise dehidratasyon ve
hipernatremi nedeniyle beyin harabiyeti, mental
fonksiyonlarda kayıp, davranış bozukluğu, hiper- 161. 61 yaşında kadın hasta, 10 gündür devam eden
aktivite gelişir. sol alt kadran ağrısı ile acil servise başvuruyor.
– Enürezis bazen başlangıç semptomu ola- Kabızlığı olduğu ve en son 2 gün önce tuvalete
bilir. çıktığını ifade ediyor. Ateş:38.9 C, mide bulantısı
– Hastalar az terler, ciltleri kurudur, iştahsızlık ve kusma şikayetleri mevcut. Fizik muayenede
sık görülür. palpasyonla yaygın hassasiyet tespit ediliyor. Düz
– Uzun süre devam ederse mesanede ge- grafide dilate ince basrsak anslar ve rektumda
nişleme, hidroureter, hidronefroz gelişebilir. gaz olmadığı görülüyor. WBC:26.000/mm3 olup
– Bebeklerin inek sütü verildiğinde huzursuz hasta yine sol alt kadran ağrısı nedeniyle daha
olup ağladığı, anne sütü veya su verildiğinde önce iki defa acile başvurduğunu ve antibiyotik
kullandığını ifade ediyor.
rahatladığı dikkat çeker.
– İnfantlarda tekrarlayan hipernatremik de- Hastanın tanısı aşağıdakilerden hangisi ile en
hidratasyon atakları tipiktir. uyumludur?
56 DENEME SINAVI - 2
A) Sigmoid kolon tm perforasyonu obstrüksion) gösterilebilmesi hemde divertikül
B) Divertikülit varlığını gösterebilmek için batın BT en uygun
C) Batın içi abse tetkık yöntemidir. Genellikle küçük mezenterik
D) Sigmoido-vesikal fistül apseler antibiyotik tedavisine CEVAP verir. Fakat
E) Perfore appandisit büyük apseler antibiyotik tedavisine ek olarak
BT eşliğinde drene edilmelidir. Eğer hasta 72
CEVAP: B saatlik konservatif tedaviye CEVAP vermez ise
yukarıda ifade edilen komplikasyonlar (apse,
perforasyon, fistül, obstrüksiyon) gelişmiş ise
cerrahi uygulanmalıdır. Hastaya akut dönemde
162. Yukarıda tariflenen hastanın tanısı için hangi kolonoskopı veya rektosigmoidoskopı yapmak
tetkik en uygundur? perforasyon riskini artırmaktadır. Akut dönem ger-
iledikten sonra kolonoskopı divertikülozis varlığını
A) Kolonoskopi B) Rektosigmoidoskopi
dökümente etmek fistül varlığını ortaya koymak
C) BT D) MR
ve olası bir maliniteyi ekarte etmek için yapılabilir.
E) Sintigrafi
Tariflenen hastada dikkat edilirse distale geçiş yok
ve ince barsakların proksimali dilate yani obstrük-
CEVAP: C
siyon hali mevcut. Hastaya bu şartlar altında acil
cerrahi tedavi uygulanmalıdır.
A) Primer hiperparatiroidi
Tariflenen hasta yaşlı sol alt kadran ağrısı B) Sekonder hiperparatiroidi
mevcut ve hastanın lökositozu var bu üç bulgu ve C) Paratiroid hiperplazisi
hastanın hikayesinde geçen daha önce iki defa D) Osteomalazi
aynı şikayetle başvurup antibiyoterapiye CEVAP E) Kronik böbrek yetmezliği
alması divertikül varlığını ve bunun zaman za-
man enfekte olduğunu düşündürmektedir. Diver- CEVAP: A
tikülit tanısı sıklıkla. Anamnez ve fizik muayene ile
konulur. Tanı kesin değil ise veya sistemik tok-
Primer hiperparatiroidi ve maligniteler hi-
sisite bulguları mevcut ise ve tedavi ile düzelmiyor
perkalsemi sebeplerinin %90’nını oluşturur. Has-
ise ileri tetkik yapmak gerekebilir. Akut dönemde
tanede yatan hastalar dışında hiperkalseminin en
hem komlikasyonların (apse, perforasyon, fistül
sık nedeni primer
DENEME SINAVI - 2 57
Hiperparatiroididir ve tüm vakaların %60’ını başvururlarki bu durum kronik mezenter iskemiyi
oluşturur. Hiperkalsemi primer hiperparatiridinin işaret eder. Bu tip hastalarda doppler usg iyi bır
temel özelliğidir. Hastalarda serum fosfor düzeyi tarama testidir. Bu hastalarda mezenter arter
düşük ya da düşük normal klor düzeyi yüksek hastalığı dışlanacağı zaman yemek öncesi ve yem-
yada yüksek normal olabilir ve hafif düzeyde me- ek sonrası dopler usg yapılır. Ayrıca MR anjiografi
tabolik asidoz mevcuttur. Bu parathormonun re- ile superior mezenter ve çölyak arterin başlangıç
nal tübüllerdeki fosfor ve bikarbonat rezorsiyonu kısımlar değerlendirilebilir. Kronık mezenter
üzerine olan inhibitör etkisine bağlıdır. Primer- iskemide en iyi tedavi cerrahi revaskularizasyon-
hiperparatiroidi tanısı koyarken her zaman klor/ dur. Mezenter iskeminin en sık nedeni mezenterik
fosfat oranı 33/1 den yüksek olmalıdır. Pprimerhi- arterin tıkayıcı lezyonlarıdır. Akut mezenter iskemı
perparatiroidi tanısı yüksek serum PTH düzeyler- cerrahı bır acildir.superıor mezenterik arter yada
inin saptanması ile konulur. İstisnai olarak ailevi çölyak artere akut bır emboli nedeniyle meydana
hipokalsiürik hiperkalsemide serum PTH seviyesi gelir. Arteriografi ve anjiografi tanıda yardımcıdır.
hafif artmıştır. Diğer tüm hiperkalsemi sebepleri
baskılanmış serum PTH düzeyleri ile ilişkilidir.
Primer hiperparatiroidili hastalarda en sık metab-
olik komplikasyon böbrek taşıdır.
58 DENEME SINAVI - 2
167. Aşağıdakıilerden hangisi travma döneminde 169. Marjinal ülser etiyolojisinde en sık rol oyanayn
azalan hormonlardan değildir? faktör hangisidir?
CEVAP: A CEVAP: A
Peptık ülsere yönelık cerrahi girişimler ne kadar Tariflenen hastada ince barsak düzeyınde bir
radikalse morbidite ve mortalite o kadar yüksektir. obstruksıyon var çünkü etkılenen segmentin
Proksimal gastrik vagatomi (veya yüksek selek- proksimali dilate ve distale geçiş yok. Ayrıca tari-
tif, high selektif) daha kolay bir girişim olmasına flenen hastalık ise crohn dur croh hastalığında
rağmen nüks ihtimali yüksektir ve mortalıte ve tedavi medikaldir ancak komplıkasyon gelişirse
morbiditesi düşüktür. Mortalitesi ve morbiditesi en (obstruksiyon, perforasyon, fistul, apse) cerrahı
yüksek nüksü en düşük ameliyat bilateral turunkal uygulanır. Soruda tariflenen hastaya segmenter
vagotomi ve antrektomidir ince barsak rezeksiyonu ve uç uca anastomoz
DENEME SINAVI - 2 59
yapılarak pasaj sağlanmalıdır. Rezeksiyon asla CEVAP: A
hasta bölgenin dışına taşmamalıdır. Crohn lokal
sadece ince barsak tutulumu ile giden bir hastalık Koleliazisi olan hastaların yaklaşık %10'unda
olmayıp sistemik olup tüm immün sistemi tutan koledokta taş vardır. Bunların %90'ı belirti
bir hastalıktır. Dolayısı ile temiz cerrahi sınır elde vermeden duodenuma geçer. Eğer hastada ilk
kaygısı olmamalıdır. ameliyat sırasında koledokoliazıs saptanamamış
ve koledoktaki taş duodenuma geçemez ise kalıntı
koledok taşı nedeniyle tıkanma sarılığı gelişebilir.
Postoperatif strıktürlerde sarılık nedenı olabilir.
171. Enterokolik fistülün spontan olarak kapanması Postkolesıstektomı sarılığının en sık nedenı kalıntı
aşağıdaki durumlardan hangisinde görülmez? koledok taşlarıdır. Bu hastalarda ilk yapılması
A) Distalin açık ve pasajın mevcut olması gereken tetkik ultrasonografidir. Koledok içinde
B) Debinin düşük olması taş bazen görülemez ancak koledok ve intrahepa-
tik safra yollarında dilatasyon saptanabilir ve bu
C) 2cm. den uzun fistül
bulgu tanıyı doğrulamada yardımcı olur.
D) İnflamatuvar barsak hastalığına sekonder
olmaması
E) Fistüle komşu veya fistül traktı içinde abse
varlığı 173. Bir önceki soruda yapılan tetkiklerde safra
yollarının dilate olduğu tespit ediliyor, bir son-
raki basamaktaki yaklaşım ne olmalıdır?
CEVAP: E
A) MR Kolangiografi B) PTK
GIS fistüllerinde spontan ıyıleşmeyi olumsuz etki- C) ERCP D) Laparoskpi
E) Laparotomi
leyen faktörler.
– Fistül traktının çok kısa olması
– Fistül traktının epitelize olması CEVAP: C
– Aktif granülamatöz barsak hastalığının varlığı
– Fistül traktı içinde apse hematom, yabancı ci- Koledokta taş düşüncesi olduğunda yapılacak
sim varlığı işlem ERCP’dir. ERCP koledok taşları için en duyarlı
– Distal barsak segmentinde tıkanıklık olması tetkıktır. Sfınkterotomı taş ekstraksiyonu ve ba-
– Fistülün radyoterapi sonrası oluşması lon yardımıyla süpürme hareketi yapılabılabilmesi
ERCP nin tedavi edici özellıkleridir. Ayrıca distal
– Nütrisyonel bozukluk olması
ekstrahepetık obstürüksıyon düşünülen hasta-
– Fistül traktında tümör varlığı
larda ERCP Proksımal ekstra hepatıkve dilate
intrahepatık safra yolları varlığında PTK yapılır.
60 DENEME SINAVI - 2
CEVAP: E 177. Aşağıdakilerden hangisi dışarıdan kortizol
kullanımı sonrası izlenir?
Amebik karaciğer apseleri metranidazol ile tedavi A) İL-1 ve İL-6 düzeyini arttırır.
edilir. B) Monositlerin intrasellüler öldürme
fonksiyonlarını arttırı.
C) B lenfositlerin fonksiyonunu azaltır.
D) T lenfosit fonksiyonunu azaltır
E) Onkogenlerdeki gen eksiltme mutasyonunu
175. Boyunda yiyeceklerin takılma hissi ve yem- arttırır.
ek sonrasında sindirilmemiş gıdaların ağıza
geri gelmesi şikayeti ile başvuran 56 ya-
CEVAP: D
şındaki erkek hastada en muhtemel tanı
aşağıdakilerden hangisidir?
Kortizol: fizyolojik stres sonrası yaşam için gerekli
A) Paraözefajeal herni
olan bir glukokortıkoıdtir taravma sonrası kanda
B) Schatzki halkası
en uzun süre yüksek kalan hormondur. Yanık
C) Plummer vinson sendromu
hastalarında 4 haftadan fazla yumuşak doku
D) Zencker divertikülü
travması ve hemorajik hastalarda ise bir haftadan
E) Mid-özefajeal divertikül
fazla kanda yüksek kalır. Kortizol adrenalın
ve glukagonun atkılarını potansıyalıze ederek
CEVAP: D hıperglısemıye yol açar. Gglukoneogenezi aktıve
eder. Periferde yağ dokusu ve kaslarda insülinin
Zenker divertikülü; üst özefagial sfinkterde reseptörlerıne bağlanmasını engelleyerek insülin
(krıkofarıngeus kası) disfonksiyon (prematür direncine yol açar. İskelet kasında proteolizi indük-
kontraksıyonlar, basınç artışı) sonucu faringeo- ler lipolizi stımüle eder ve glukozun yağ dokusu
özefageal bileşkede oluşan pulsiyon diver- tarafından alınmasını engeller. Enerji için uygun
tikülüdür. Gıdaların içinde birikmesi sonucu özef- ve kullanılabilir kaynak oluşturur ve glukoneogen-
agusa bası yapar ve disfajiye neden olur burada ez için substrat sağlar. Glukokortıkoıd yüksekliği
biriken gıdaların zaman zaman ağza gelmesi ya lenfopeni monosıtıpenı eozınopenı ve nötrofiliye
da ağız kokusu görülebilir. Defekt özefagusta olup yol açar. Glukokortıkoıdler bağ dokusunda kollo-
tedavisi cerrahidır. Özefagusun tüm divertikülleri jen sentezini azaltır ve yara iyileşmesini bozar.
için tanı Baryumlu grafi ile konulur.
DENEME SINAVI - 2 61
lirleyici olarak kullanılmaktadır. Yüksek seyret- Portal HT etıyolojılerıne göre presinüzoidal,
mesi posttravmatık multıorgan yetmezlık sen- sinizoidal,postsinüzoidal olarak ayrılabilir. Avru-
dromu ve mortalıte riskinin arttığını gösterir, pada alkol kaynaklı sinüslerde fibrozısle giden
immünsupresyon ve postoperatıf enfeksıon rıskı sinüzoidal portalHT görülür. Post sinüzoıdal por-
artar. Hem pro hem de antı inflamatuar etkılerı talHT daha çok vazküler patolojılere bağlıdır.
vardır. IL-6 veIL-1 yaralanma suresince hepatık Presinüzoıdaller ise karaciğer fonksıyonlarının
akut fazproteın cevabı için önemli medıatörlerdir korunduğu durumlardır. Şistozomıazıs ve portal
ve CRP, Fibrinojen ,haptoglobulın ,amıloıd A,ve ven trombozu bunlardan bazılzrıdır.
kompleman salınımını artırırlar. IL-6 akut faz
reaktanlarının karaciğerden sentezlenmesının en 181. 3 aylık erkek bebek muayinesinde sağ gözünde
potent uyarıcısıdır. .pırojenıktır. lokokori olduğu gözleniyor. Lokokori etiyolo-
jisinde aşağıdakilerden hangisi düşünülmez?
A) İris kolobomu
B) Katarakt
C) Persistan hiperplastik primer vitreus
179. Kolanjit için aşağıdakilerden hangisi yanlış D) Retinoblastom
ifadedir? E) Vitreus hemorajisi
62 DENEME SINAVI - 2
183. 45 yaşında erkek hasta bacaklarında şişlik CEVAP: B
başvuruyor. Muayinesinde her iki alt ekstremiten-
in şiş ve şiddetli ödemli olduğu gözleniyor. Yapılan
Göz içi yabancı cismi metal olursa MR da man-
tetkiklerinde paraaortik lenfadenopatiler izlenen
yetik etkiyle hareketlenerek göz içi yaptığı hasar
hastada, sağ testiste kitle fark ediliyor. Biopside
artabileceğinden MR çekilmesi bu gibi durumlarda
az diferansiye teratokarsinom teşhisi konuyor.
kontrendikedir.
Solid organ metastazı olmayan hastada en iyi
tedavi yaklaşımı ne olmalıdır?
A) Orşiektomi, paraaortik lenf bezi diseksiyonu,
kemo ve radyoterapi
B) Sadece Kemoterapi
C) Kemoterapi ve radyoterapi 186. Aşağıdakilerden hangisi kronik pelvik ağrının
D) Radyofrekans ablasyon en sık jinekolojik nedenidir?
E) Orşiektomi
A) Myoma uteri B) Ektopik gebelik
C) Endometriozis D) Adenomyozis
CEVAP: A
E) İrritabl barsak sendromu
CEVAP: E
A) Chlamydia trachomatis
B) Neisseria gonorrhoeae
185. Göz içinde yabancı cisim düşünülen bir ha-
C) Mycobacterium tuberculosis
staya aşağıdaki tetkiklerden hangisinin
D) Gardnerella vaginalis
yapılması sakıncalıdır?
E) Candida albicans
A) Bilgisayarlı tomografi
B) Manyetik rezonans CEVAP: B
C) Ultrasonografi
D) Direkt grafi Pelvik inflamatuvar hastalık (PID) kliniği bulunan
E) Oftalmoskopik muayene kadınlarda en sık izole edilen mikroorganizma
DENEME SINAVI - 2 63
Chlamydia trachomatis’tir; bunu Neisseria gon- edilmesi ile başarı oranı artar. Prednizon tek
orrhoeae izler. Bununla birlikte C. trachomatis başına veya aspirin ile kombine edildiğinde abor-
sıklıkla subakut klinik oluştururken, N. gonor- tus oranlarında azalma meydana getirmezken,
rhoeae ise tipik olarak akut ve oldukça şiddetli yüksek yan etki potansiyeli nedeniyle kullanımı
bir klinik tablo meydana getirmektedir. sınırlıdır.
Mycobacterium tuberculosis ise daha çok immün-
supresif kadınlarda pelvik infeksiyon oluşturur ve
C. trachomatis ve N. Gonorrhoeae’ye göre daha
nadir gözlenirken, tipik olarak fallop tüplerinde
189. Otuzaltı saat önce suyunun geldiğini ifade eden
ciddi hasar ortaya çıkarır.
35 haftalık multipar gebe bir kadında 39°C ateş,
Gardnerella vaginalis ve candida albicans ise tipik taşikardi, kötü kokulu akıntı ve uterin hassasiyet
olarak PID değil vajinit etkenidir. saptanmıştır.
Bu hasta için en uygun yaklaşım aşağıdakiler-
den hangisidir?
A) Lesitin-sfingomyelin oranına bakılıp, oran
188. 29 yaşında, 3 kez birinci trimester gebelik kaybı 2’nin altında ise akciğer maturasyonuna
olan hastanın yapılan incelemesi sonrasında kadar beklenmesi
homozigot faktör V Leiden mutasyonu olduğu B) Amnion sıvısından kültür alınıp, geniş
belirlenmiştir. spektrumlu antibiotikler başlanarak takip
Bu olgunun bir sonraki gebeliğinde en uygun edilmesi
yaklaşım aşağıdakilerden hangisidir? C) Doğumun oksitosin veya prostaglandinlerle
indüklenmesi
A) Düşük doz aspirin
D) Acilen sezeryan uygulanması
B) Heparin
E) Fetal monitorizasyon uygulanıp, fetal distress
C) Predinizon + düşük doz aspirin
yoksa tokoliz yapılarak zaman kazanılması
D) Düşük moleküler ağırlıklı heparin
E) İntravenöz immünglobulin
CEVAP: C
CEVAP: D
Soruda tanımlanan gebede koryoamnionitin
klinik bulguları ortaya çıkmıştır. Koryoamnionit
Aktive protein C rezistansı en sık rastlanan varlığında maternal ve fetal morbidite ve mor-
trombofilik sendrom olup, en sık faktör V Leiden talitenin azaltılması amacıyla gebelik haftasına
mutasyonuna bağlı olarak ortaya çıkar ve otozo- (gestasyonel yaşa) bakılmaksızın gebeliğin
mal dominant kalıtım gösterir. Faktör V Leiden sonlandırılması gerekir. Bu olgularda tercih ed-
mutasyonu abortus nedeni olduğuna dair bilimsel ilen doğum şekli vajinal doğumdur ve eğer se-
kanıtların kesin olduğu tek kalıtsal trombofili tab- zaryan gerektirecek başka bir maternal/fetal endi-
losu olup, tekrarlayan gebelik kaybı bulunan olgu- kasyon yok ise eylem indüksiyonu yapılarak
larda mutlaka değerlendirilmelidir. spontan vajinal doğum gerçekleştirilir.
Tekrarlayan gebelik kaybı varlığında nedenin
trombofilik sendromlar olduğu belirlendikten son-
ra, takip eden gebelikte antitrombotik tedavi-
190. Aşağıdakilerden hangisi normal bir gebelikte
lerin etkin olduğu gösterilmiştir. Nonfraksiyone
ortaya çıkan fizyolojik değişiklikler için doğru
heparin, tek başına veya düşük doz aspirin ile
değildir?
kombine edildiğinde faydalı olmaktadır. Bununla
birlikte, sadece aspirinin tedavi edici değeri A) Bazal metabolizma hızı artar
oldukça sınırlıdır. Düşük molekül ağırlıklı B) Serum kolesterol düzeyi artar
heparin ise, nonfraksiyone heparine göre daha C) Serbest tiroksin düzeyi değişmez
üstün klinik sonuçlar vermiştir. Düşük moleküler D) Triiodotironin resin uptake azalır
ağırlıklı heparinin düşük doz aspirin ile kombine E) Tiroksin-bağlayıcı globulin düzeyi değişmez
64 DENEME SINAVI - 2
CEVAP: E 193. Aşağıdakilerden hangisi fetal gelişme geriliği
ile ilişkili değildir?
DENEME SINAVI - 2 65
Birinci mayoz bölünmenin tamamlanmasına kadar CEVAP: B
olan sürede (primordial, primer ve sekonder
follikül aşamalarında) follikül içinde bulunan oos-
En sık gözlenen serviks kanseri histopatolojik tipi
it, primer oosit olarak adlandırılır. Ovulasyondan
skuamöz kanserdir (%70-75). Skuamöz kanser
hemen önce LH pikinin tetiklediği mekanizmalar
alt histolojik tipleri içinde büyük hücreli kerati-
aracılığı ile 1. mayoz tamamlanır ve oosit, se-
nize, büyük hücreli non-keratinize ve küçük
konder oosit adını alır. Bu esnada 1. polar cisim
hücreli skuamöz kanserler yer alır. Bu alt gruplar
perivitellin boşluğa atılır.
arasında en sık izlenen ve prognozu diğerlerine
göre daha iyi olan büyük hücreli non-keratinize
tümörlerdir. Bununla birlikte küçük hücreli ana-
plastik tip oldukça agresif seyirli bir tümördür.
196. Beş yaşında kız çocuğunda poliostotik fibröz Adenoskuamöz kanser adenokanserlerin bir
displazi, ciltte cafe au lait lekeleri, kafa ve uzun varyantıdır ve tüm serviks kanserlerinin %3-5’ini
kemiklerde kistler ve otonom endokrin hiperfonksi- oluşturur. Berrak hücreli kanser nadir görülen ad-
yon ile birlikte gonadotropinlerden bağımsız erken enokanser varyantı olup oldukça kötü prognoza
pubertal gelişime ait klinik bulgular belirlenmiştir. sahiptir.
66 DENEME SINAVI - 2
199. Mol hidatiform ile ilgili aşağıdaki karşılaştır- 200. Orak hücre anemisi olan kadınlarda aşağıdaki
malardan hangisi yanlıştır? hormonal kontrasepsiyon yöntemlerinden
hangisi öncelikle tercih edilmelidir?
Komplet Mol Parsiyel Mol
A) 46,XX 69,XXY A) Kombine oral kontraseptif
B) Hipertiroidi sık Hipertiroidi nadir B) Mini hap
C) Teka lutein kisti sık Teka lutein kisti nadir C) Hormonal implant
D) Fetus yok Fetus var D) Depo medroksiprogesteron asetat
E) Villuslarda hidrops yok Villuslar hidropik E) Vajinal kontraseptif halka
CEVAP: E CEVAP: D
Aşağıdaki tabloda mol hidatiformun iki farklı klinik Orak hücre hastalığı taşıyıcısı olan bireyler kom-
formu arasındaki farklar verilmiştir: bine oral kontraseptif (KOK) kullanabilirler. Bu-
Komplet ve Parsiyel Mol Hidatiformun Özellikleri nunla birlikte orak hücre hastalığı olan kadınlarda
tromboz riski teorik olarak artmıştır. Her ne
Bu tabloya göre villuslarda hidropik dejenera-
kadar düşük doz KOK kullanımına bağlı olarak
syon komplet mol hidatiform için tipik bir bulgu
iken, parsiyel molde hidrops daha nadir ve fokal olumsuz bir etki bildirilmemiş olsa da, KOK’lerin
olarak gözlenir. oraklaşmayı indükleyebileceği hatırlanmalıdır.
Bununla birlikte depo medroksiprogesteron
asetat oraklaşmayı inhibe eder ve orak hücre
hastalığı bulunan kadınlarda gözlenen anemiyi
düzeltir.
Orak hücre hastalığı olan bireylerde bariyer yön-
temler (kondom, diyafram) ve rahim içi araçlar
da güvenle kullanılabilecek kontraseptif yöntem-
ler arasında sayılabilir.
DENEME SINAVI - 2 67
68 DENEME SINAVI - 2