You are on page 1of 458

HUSREV TAYLA

Geleneksel Türk Mimarisinde


Yapı Sistem
ve
Elemanları

II
GELENEKSEL TÜRK MİMARİSİNDE YAPI SİSTEM VE ELEMANLARI

Yayın Kurulu

Dr. M. Sinan GENİM


Prof. Dr. Suphi SAATÇİ
Prof. Dr. Oğuz CEYLAN
Ebru KARAKAYA (M.A.)

Redaksiyon ve Dizin

Dr. İsa KAYAALP

Grafik Tasarım

Ahmet AKMAN
e-mail: akmanahmet@gmail.com

Baskı ve Cilt

Mas Matbaacılık A.Ş.


Dereboyu Caddesi, Zağra İş Merkezi B Blok No. 1
34398 Maslak / İstanbul
Tel: (O 212) 285 11 96
Faks: (O 212) 276 59 55
e-posta: info@masmat.com.tr

Kapak Tasarımı
Hüsrev TAYLA

ISBN
978-975-97484-5-6 (TK.NO)
978-975-97484-7-0 (2-C.)

1. baskı
İstanbul 2007

Her hakkı mahfuzdur. Türkiye Anıt Çevre Turizm Değerlerini Koruma Vakfı’nın izni olmadan elektronik, mekanik,
fotokopi vb. yollarla kopya edilip yayımlanamaz.

Yazışma Adresi

Türkiye Anıt Çevre Turizm Değerlerini Koruma Vakfı


İstiklal Caddesi, Odakule İş Merkezi No. 284 - 286 Kat: 3
34430 Beyoğlu / İstanbul
Tel: (0 212) 252 98 0 2 -0 3
Faks: (0 212) 251 48 96
e-posta: tac@tacvakfi.org.tr
tacvakfi@tacvakfi.org.tr
İÇİNDEKİLER

IV.2.1.1.3.2.2. Anadolu Selçuklu Devrinde

Tuğla Duvarlar .........................................................465

IV.2.1.1.3.2.3. Beylikler ve OsmanlIlar Devrinde

Tuğla Duvarlar .........................................................519

IV.2.1.1.4. Almaşık D u v a rla r............................................................................ 577

IV.2.1.1.4.1. Aynı Cins Taşlardan Oluşan Farklı Yükseklikteki

Sıraların Periyodik Bir Düzende Kullanıldığı Almaşık Duvarlar 578

IV.2.1.1.4.2. Farklı Renkli Taşlardan Oluşturulan Sıraların

Periyodik Bir Düzende Kullanıldığı Almaşık Duvarlar ................589

IV.2.1.1.4.3. Bütün Cepheleri veya Cephelerinin Bir Kısmı

İki Renkli Taşla Almaşık Duvar Olan E s e rle r................................ 590

IV.2.1.1.4.3.1. Yalnız Kapıları İki Renkli Taşla

Almaşık Olan E serler................................................. 613

IV.2.1.1.4.3.2. Yalnız Minareleri İki Renkli Taştan

Olan Camiler ............................................................. 620

IV.2.1.1.4.3.3. İki Renkli Taşla Yapılan Almaşık

Köprüler ................................................................... 632

IV.2.1.1.4.4. İki Farklı Malzeme ile Üretilen Almaşık Duvarlar .634

IV.2.1.1.4.5. Ahşap Takviyeli Almaşık Duvarlar .......................... 694

IV.2.1.2. Ahşap Esaslı Duvarlar .................................................................. 732

IV.2.1.2.1. Ahşap Çantı Duvarlar .................................................. 732

IV.2.1.2.1.1. Ağva, Adapazarı, Düzce Yöresindeki Çantı

D u v a rla r........................................................................................... 733

IV.2.1.2.2. Ahşap Karkas Duvarlar ................................................................. 739

IV.2.1.2.2.1. Tuğla Dolgulu Ahşap Karkas Duvarlar ..................740

IV.2.1.2.2.2. Kerpiç Dolgulu Ahşap Karkas D u va rla r...................763

IV.2.1.2.2.3. Taş Dolgulu Ahşap Karkas Duvarlar ...................... 795

IV.2.1.2.2.3.1. Taş Dolgulu Ahşap Karkas

Duvarlar (Kula, Birgi, Safranbolu) .......................... 795

IV.2.1.2.2.3.2. Doğu Karadeniz Bölgesi’nde Taş

Dolgulu Özel Ahşap Karkas Duvarlı Evler ........... 803

V
IV.2.1.2.2.4. Ahşap Dolgulu Ahşap Karkas D u v a rla r.................. 814

IV.2.1.2.2.5. Sepet Örgü Dolgulu Ahşap Karkas Duvarlar . . . .817

IV.2.1.2.2.6. Bağdâdî Sıvalı Ahşap Karkas Duvarlar ..................819

IV.2.1.2.2.7. Ahşap Kaplamalı Ahşap Karkas Duvarlar ............. 824

V.KAYNAKÇA .......................................................................................................................................887

VI. DİZİN ................................................................................................................................................896

VI
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

IV.2.1.1.3.2.2. ANADOLU SELÇUKLU


DEVRİNDE TUĞLA DUVARLAR

Anadolu Selçuklu Devleti’nden önce kullanılmıyor, hem sırsız hem de sırlı tuğ­
Mezopotamya ile Horasan, Mâverâün- lalar yapıların dış ve iç yüzlerinde süsle­
nehir ve Afganistan’daki hemen bütün me malzemesi olarak da kullanılıyordu.
eserler önce kerpiç ve X. yüzyıllardan
sonra tuğla ile yapılmaya başlanmıştır. Bu konuda Ömür Bakırer daha önce de
Hatta Büyük Selçuklular zamanının belirttiğimiz gibi Selçuklu Öncesi ve Sel­
İran’da yapılmış olan çok önemli ve gör­ çuklu Dönemi Anadolu Mimarisinde
kemli eserlerinden olan 1072-1092 tarih­ Tuğla Kullanımı adlı iki ciltlik kapsamlı
li İsfahan Cuma Camii, Gülpâyegân Ca­ bir eser hazırlamıştır. Bu çalışmada
mii (1108-1118), Kazvin Cuma Camii Anadolu Selçuklu Devleti yapılarında
(1113-1119), Bersiyân Mescidi (1134) kullanılan tuğlalar hakkında gerekli bü­
minaresi (1097-1098) ve XII. yüzyıl yapı­ tün bilgileri bulmak mümkündür. Burada
sı Ardistan Cuma Camii; ayrıca Tuğrul konuya çok geniş bir şekilde bakmamı­
Bey zamanında yapılmış olan Çihilduh- za gerek ve imkân bulunmamaktadır.
terân (Kırkkızlar) Türbesi ile 1067-1068, Daha fazla bilgi almak için Ömür Bakı-
1095 tarihli Harrekân (Karagan) kümbet­ rer’in eserine müracaat edilebilir.
leri de bütünü ile tuğladan yapılmıştır.
Biz bu bölümde Selçuklu yapılarının tuğ­
Anadolu’da Selçuklu Devleti’nden önce la duvarlarını ele alacağız. Duvarlar,
hüküm sürmüş Roma İmparatorluğu gi­ tuğlaların çeşitli şekilde bir araya getiri­
bi devletlerin önemli hemen bütün eser­ lerek harçla örülmesiyle oluşmaktadır.
leri yonu taşı ve mermerden yapılmıştır. “Tuğla örgüleri, istif açısından yatay, ya­
Bizans’ta ise tuğla taş almaşık yapıları, tay / düşey ve eğik olarak üç kümede
bu arada da bütünü ile tuğla olan Aya- toplanmıştır. Her istif türünün kendine
sofya’yı görüyoruz. Buna karşılık evle­ özgü bir temel örgü türü vardır. Yatay
rin çoğunluğunun, hatta Hitit sarayları­ istifin temel örgü türü düz örgü, yatay
nın kerpiç yapılar olduğunu biliyoruz. / düşey istifin balıksırtı örgü, eğik istifin
Ancak Anadolu’da anıtsal yapıların yapı ise başak örgü dür. Bu üç örgü türünde
malzemesi taş idi. tuğla birimlerinin istifleri sırasında kay­
dırma, malzeme ve boyut farkları yapıla­
Bu durumu Anadolu Selçuklu yapıların­ rak değişik nitelikli örgüler üretilmiş ve
da da görmek mümkündür. Küçük mes­ yapım süresince süsleme olanakları ya­
citler dışında, bütünü ile tuğladan yapıl­ ratılmıştır.242
mış olan Konya İplikçi Camii ve az sayı­
daki kümbet tuğla gövdeleri ile ayrıcalık Normal düz örgü tuğla duvarlarda yatay
göstermektedir. Tabii ahşap kirişleme ve düşey derzler 1,5 - 2 cm. ve eşit ge­
üzeri toprak damdan yavaş yavaş vaz­ nişlikte olur. Derzler de tuğla yüzeylerin­
geçildiğinden üst örtü de bütün geçki den 0,5 -1 ,5 cm. geridedir. Bu genişlik­
elemanları ile birlikte tuğla ile yapılmaya ler bazen farklı ölçülerde olabiliyor. Si­
başlandı. Ayrıca bir iki istisnası ile bütün vas Keykâvus Şifahanesi iç avlusunun
minareler tuğla ile yapılıyordu. kuzey ve güney kanadında tuğla boyut­
ları 22 x 10,5 x 4,5 cm. iken, yatay derz
Tuğla, yapıların yalnız duvar ve üst örtü­ 2,5 cm., düşey derz 4 cm. olup derz yü­
leri ile minarelerin yapı malzemesi olarak zü tuğla yüzünden 2,5 cm. içeridedir. 242 Bakırer 1 9 8 1 :1. 63

465
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

1. YATAY İSTİF DÜZ ÖRGÜ

Buna karşılık genişletilmiş bu derzlere tuğla yüzeyine Bilindiği gibi tuğlalar ana (tam) ve kuzu (yarım) olarak
kadar kireç, alçı karışımı derz doldurularak, baskı ve ka­ iki boyutludur. Her ikisi de duvar yapımında kullanılabi­
zıma metodu ile süslemeler yapılmıştır. Bir başka düzen lir. Tuğlalar duvarda yatay bir sıra halinde dizilir, arala­
de, genişletilmiş yatay ve düşey derzlere, yüzeyleri tuğ­ rında eserine göre 2 - 4 cm. düşey derz oluşturulur. Bu
la yüzeylerinden 1 -1,5 cm. içeride olmak üzere çini gö­ sıranın üzerine 1,5 - 2 cm. aralıkla (derz), düşey derzle­
mülerek elde edilmiştir. Tokat Gökmedresede, olduğu ri alt sıraya göre yarım tuğla boyu şaşırtılarak (kaydıra­
gibi. Düz örgü orta derzli sistemde görülen diğer bir şe­ rak) ikinci sıra yerleştirilir. Düşey derzlerin bu şekilde
kil ise düşey derz dar ve düz, yatay derz ise geniş ve yarım tuğla boyu şaşırtılmasıyla orta derzli düz örgü el­
süslemeli yapılarak elde edilmiştir. Yukarıda belirtilen de edilir. Yatay istif, düz örgü süslemede derzlerde fark­
Sivas Keykâvus Şifahanesi, iç avlu duvarlarındaki tuğla lı şekilde değişiklikler yapılarak, farklı, ilginç görüntülere
örgüler buna örnektir. sahip tuğla doku elde edilir.

Harput Ulucamii (1155-1165)

Katalog nr. 8.1 :

İstif türü : Düz örgü (1.1.1.) yatay istif, orta derzli.

Kullanıldığı yer : Avlu ve kapalı bölümünde kemerlerin alın ve içlikleri, minare pabuç üzerinde yükselen ilk sıralar.

Sırsız tuğlalar : Tam tuğla ve kırmızı tuğla toprağı, boyutları 22 x 22 x 4,5 cm.

Yatay derz : Yüksekliği 2-2,5 cm.; tuğla yüzeylerinde 1 cm. göçük, kireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 2-2,5 cm., 1 cm. göçük, kireç harcı.

ISI II IZJCZZ
.. JL_J L. I| I H II uz a

■zır­ |I I I I
i_İL I IZ3IZZıl I I r ...

I I t....;j
||_

I I I I_JL. I II I I II t£,r*.:
I I I I“ir. II IZJIZII■■■■İl­ I I I zr::3ı
........................

t .z:::â
| I—ı■r. I ıı I il .II I II. i z
|". |(

I I I I İl, I I I II, C:“


ı .r.:;:'J
.*
I |□EV I İL I İl­ I I I I t..:::.& :!
.. ......................

II I “ir. •II il I | I I
I I I I..' i r "
z..j
r. ıi...; \m.
I ı
i I Izıc.z.İLir -JL I I I I ı.
1ı;r....,„.....Jr;
I Izır.. I I zır I ıı: ........
Çizim 216:
II I I I If
— .kİ Jl . J L
sL M.............. .... ........
Normal duvar
örgüsü; örgü
L
_ J L ....................... 1i
KESİT a
Tam hı-jla
türü: Yatay istif
(1.1.1.1.)
Bakırer1981:1

466
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 248: Harput Ulucamii (1156-1157) Fırat 1996: 17


Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Konya İplikçi Camii (XIII. yüzyıl başı)

Katalog nr. 12

Kullanıldığı yer : Güney duvarı, yapının ilk devrine ait olan batı kanat.

Sırsız tuğlalar : Tam tuğla, kırmızı ve boz renkli tuğla toprağı, 21,5-22 x 21,5-22 x 5,5-6,5 cm.

Yatay derz : Yüksekliği 2-2,5 cm. nadiren 1,5 cm., 1 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 1-2 cm., 1 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Çizim için bakınız; Bölüm IV, Çizim 1

Resim 249. Konya İplikçi Camii’nin güney duvarı, Bakırer 1981: II. Resim 6

468
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

A kşehir Ulucamii (1213)

Katalog nr. 14.1

İstif türü : Düz örgü (1.1.1.) yatay istif, orta derzli.

Kullanıldığı y e r : Minaresinin kübik kaidesinde, pabucun her yönündeki sağır nişlerin çevreleri.

Sırsız tuğlalar : Tam tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 21-22 x 21-22 x 4 cm.

Yatay derz : Yüksekliği 2,5-3 cm., 1 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 2,5-3 cm., 1 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Çizim için bakınız; Bölüm IV, Çizim 1

Resim 250: Akşehir Ulucamii’nin minare pabucu ve kuzeye yönelen yüzü


Bakırer 1981: II. Resim 101

469
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Konya Hatuniye Mescidi

Katalog nr. 27.1

İstif türü :Düz örgü (1.1.1) yatay istif, orta derzli.

Kullanıldığı yer :Minaresinin dikdörtgen kaidesinde.

Sırsız tuğlalar :Tam tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 21,5-22 x21,5-22 x 4.5 cm.

Yatay derz :Yüksekliği 2-2,5 cm., 0,5 cm. göçük, beyazkireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 2-3,5 cm., 0,5 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Çizim için bakınız; Bölüm IV, Çizim 1

Resim 251: Konya Hatuniye Mescidi’nin minare gövdesi


Bakırer 1981: II. Resim 47

470
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Konya Tâcülvezir Türbesi (XIII. yüzyılın ilk yarısı)

Katalog nr. 40.1

İstif türü : Düz örgü (1.1.1) yatay istif, orta derzli.

Kullanıldığı yer : Sekizgen gövdede alt kısımdaki moloz taş örgü üzerinde başlar, piramidal külahta devam
eder. Aynı örgü iç mekânda üçgenli geçişte kullanılır.

Sırsız tuğlalar 1/1 T. :Tam tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 21-22 x 21-22 x 4-4,5 cm.

1/2 T. Yarım tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 21-22 x 9,5-10,5 x 4-4,5 cm.

Yatay derz : Yüksekliği 1,5-2 cm., 1 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 1,5-2 cm., 1 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Çizim için bakınız; Bölüm IV, Çizim 1

Resim 252: Konya Tâcülvezir Türbesi’nin mescit ve hankahı


Karpuz 1996: 75
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Konya Ulaş Baba Türbesi (XIII. yüzyılın ilk yarısı)

Katalog nr. 42.1

İstif türü : Düz örgü (1.1.1.) yatay istif, orta derzli.

Kullanıldığı yer : Sekizgen türbesinin her yüzü sivri kemerli sağır nişlerle bölümlenmiştir. Nişler içinde dolgu
duvar taştır. Nişler dışında yükselen beden duvarları ve üst yapı tuğla kaplamadır.

Sırsız tuğlalar 1/1 T. : Tam tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 21,5-22 x 21,5-22 x 4 cm.

1/2 T. : Yarım tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 1 5 x 8 x 4 cm.

Yatay derz : Yüksekliği 2 cm., 0,5 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 2 cm., 0,5 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Çizim için bakınız; Bölüm IV, Çizim 1

Resim 253: Konya Ulaş Baba Türbesi, Bakırer 1981: II- Resım

472
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Antalya Yivli Minare Camii (1373)

Katalog nr. 55.1

İstif türü : Düz örgü (1.1.1.) yatay istif, orta derzli.

Kullanıldığı y e r: Kaidesindeki kesme taş sıralardan sonra tuğla örgü başlar.

Sırsız tuğlalar: Tam tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 25 x 25 x 6,5 cm.

Yatay derz : Yüksekliği 2,5 cm., 1-1,5 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 2,5 cm., 1-1,5 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Çizim için bakınız; Bölüm IV, Çizim 1

Resim 254: Antalya Yivli Minarp


Bakırer 1981: II. Resim 65 minare, pabuç ve gövdesi

473
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Ankara Ârslanhâne Camii (XIII. yüzyılın son çeyreği)

İstif türü : Düz örgü (1.1.1.) yatay istif, orta derzli.

Kullanıldığı yer : Minare kaidesinden küpe (pabuç) geçiş kısmında.

Sırsız tuğlalar : Tam tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 21-22 x 21-22 x 3,5-4 cm.

Yatay derz : Yüksekliği 1-1,5 cm., 1 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 1-1,5 cm., 1 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Çizim için bakınız; Bölüm IV, Çizim 1

Resim 255: Ankara, Ârslanhâne Cam ii’nin minaresinin, taş kaide üzerindeki tuğla küpe geçiş bölümü

474
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Konya Gömeç Hatun Türbesi (XIII. yüzyıl sonları)

Katalog No 77.1

İstif türü :Düz örgü (1.1.1.) yatay istif, orta derzli.

Kullanıldığı yer : Türbe duvarlarının 1/3 yükseklik kısmı kesme taş, üst tarafları tuğladır.

Duvarların üst kısmı yeni onarımdır.

Sırsız tuğlalar 1/1 T. : Tam tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 21-22 x 21-22 x 4-4,5 cm.

1/2 T. Yarım tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 21 -22 x 10-10,5 x 4-4,5 cm.

Yatay derz : Yüksekliği 1,5-2 cm., 1-1,5 cm. göçük, kireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 1,5-2 cm., 1-1,5 cm. göçük, kireç harcı.

Çizim için bakınız; Bölüm IV, Çizim 1

Resim 256: Gömeç Hatun Türbesi, Karpuz 1996: 73 Resim 256 A: Gömeç Hatun Türbesi
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Amasya Gökmedrese Camii ve Kümbeti (1266-1267)

Katalog nr. 58.2

İstif türü : Düz örgü (1.1.1.) yatay istif, orta derzli.

Kullanıldığı yer : Türbe kasnağı iç yüzde duvar örgüsü.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. :Yarım tuğla ve kırmızı tuğla toprağı, boyutları 20 x 10 x 3 cm.

Yatay derz : Yüksekliği 1,5-2 cm., 1-1,5 cm. göçük, kireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 2-2,5 cm., 1-1,5 cm. göçük, kireç harcı.

Çizim için bakınız; Bölüm IV, Çizim 1

Resim 257: Amasya Gökmedrese Camii ve Kümbeti

476
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Niksar Kırkkızlar Türbesi (1217-1220)

Katalog nr. 17.2

İstif türü : Düz örgü (1.1.1.) yatay istif, orta derzli.

Kullanıldığı yer : Kırkkızlar Türbesi’nin gövdenin dış yüzünde duvar örgüsü.

Sırsız tuğlalar : Tam tuğla, kırmızı boz renkli tuğla toprağı, 20-21 x 10,5 x 5 cm.

Yatay derz araları : Yüksekliği 2-2.5 cm., tuğlalardan 1 cm. göçük, kireç harç.

Düşey derz araları : Genişliği 1,5-2 cm. tuğlalardan 1 cm. göçük, kireç harç.

Çizim 216 A:
Niksar
Kırkkızlar
B-B KESİTİ Kümbeti

477
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

2. YATAY DERZLER İNCE, DÜŞEY DERZLER KALIN

Düz örgü, yatay istif, orta derzli istif türünün ikinci bir olduğu türdür. Bu türün de derzlemelerinin süslü ve­
şekli de yatay ve düşey derzlerin eşit veya yaklaşık ya farklı derinlikte olması ile cephede genel bazı de­
olmayıp, yatay derzin ince, düşey derzin ise belirgin senler oluşturulur.

Sivas Ulucam ii (1196-1197)

Katalog nr. 13.1

İstif türü : Düz örgü, (1.1.2.1.) yatay istif, genişletilmiş orta derzli.

Kullanıldığı yer : Minarenin kare kesitli kaidesi.

Sırsız tuğlalar 1/1 T. : Tam tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 21 x 21 x 5 cm.

1/2 T : Yarım tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 21 x 9,5 x 5 cm.

Yatay derz : Yüksekliği 2 cm., 1 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 4,5-5 cm., 1 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Çizim 217:
Sivas
Ulucamii
kaide
bölümü;
örgü türü:
Yatay istif
(1.1.2.1.)

Resim 259:
Sivas
Uiucamii’nin
minare
kaidesi
Fırat 1996:
Resim 35

478
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Mengücek Gazi Türbesi (Erzincan - Kemah; XII. yüzyıl sonları)

Katalog nr. 5.1

İstif türü : Düz örgü, (1.1.2.1.) yatay istif, genişletilmiş orta derzli.

Kullanıldığı yer : Gövdenin giriş cephesi dışındaki yedi yüzünden pahlı silmelerin çerçeve içine alındığı yüzeyler.

Sırsız tuğlalar : Tam tuğla, boz renkli tuğla toprağı, 20 x 20 x 3,5 cm.

Yatay derz : Yüksekliği 2 cm., 3,5 cm. göçük, toprak karışımlı alçı harcı.

Düşey derz : Genişliği 3-3,5 cm., üstteki yatay tuğla sırası ile hem yüz, alttaki yatay tuğla sırasından 3,5 cm. gö
çük olmak üzere yukarıdan aşağıya doğru pahlı.

Resim 260: Mengücek Gazi Türbesi


Bakırer 1981: II. Resim 50

479
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Melik Gazi Türbesi (Kayseri - Pınarbaşı; XII. yüzyıl sonları)

Katalog nr. 8.1

İstif türü : Düz örgü, (1.1.2.1.) yatay istif, genişletilmiş orta derzli.

Kullanıldığı yer : Bütün cephelerde dörder tane olmak üzere oturtmalıktan üst yapıya kadar yükselen 55 cm.
genişlikteki gömük pâyelerin yüzeylerinde, ayrıca ön cephede girişin iki kenarında yer alan 45
cm. genişlikteki iki pâyenin yüzeylerinde.

Sırsız tuğlalar : Yarım tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 18,5-19 x 9,5-10 x 4 cm.

Yatay derz : Yüksekliği 1,5 cm., 1 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 3 cm., 1,5-2 cm. göçük beyaz kireç harcı.

« b

□ L..... _ I 1 1
EZ".: J L
m ] z ı z 1I 1
ı:...... " 11. c r= )
ezi z : -^ I1 1
z z ..ı l
ZZI— ^ 11 1
ı.......■ i r .... ■■...-ı Vv(V
l.. .ı : .! □
ı...... i cız:;, j
ZZ C..— 1 EZ! e ;
ı ı r ........ı
cm r - ı d ] US
r~-_. 11
EZ EZZ 1EZ
EZI 1 1
EZ E" ■ 1EZ m
r ..... 11
e z r ...... 1r z
r— ır
<l-ü b - I»
d b k«sit

Çizim 217 A: Pınarbaşı Melik Gazi Kümbeti’nin dış duvar örgü­ Resim 261: Melik Gazi Türbesi
sü; örgü türü: Yatay istif (1.12.1.) Bakırer 1981: II. Resim 3
Bakırer 1981: II. Şekil 4

480
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Aksaray Kızıl Minare (1219-1236)

Katalog nr. 30.3

İstif türü : Düz örgü, (1.1.2.2.) yatay istif, bazı düşey derzler genişletilmiş, genişletilen derzler düşey
yönde kırık çizgiler biçimlendirir.

Kullanıldığı yer : Minare gövdesi, ilk on altı sıra üzerinden başlayan geniş kuşak.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : Yarım tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 21 x 12 x 4,5 cm.

1/2 T. Yarım tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 22,3 x 12 x 4,7 cm.

Yatay derz : Yüksekliği 1,5 cm., göçük, beyaz kireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 1,5 cm., kırık çizgiler için genişletilen kısımda 15 cm; tuğlalardan 1 cm. ve kırık çiz­
gilerde 3-3,5 cm. göçük, kireç harcı.

Uygulama yöntemi : Düşey yönde yükselen kırık çizgiler, belirli aralıklardaki tuğlaların köşeleri pahlı kırılıp (veya
kesilip) meydana gelen boşluğun düzleşmesiyle elde edilmiştir. Kırık çizgiler yedi sıra aynı yö­
ne doğru yükseldikten sonra sekiz ve dokuzuncu sıralar da aksi yöne döner.

481
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Tokat Alaca Mescit Minaresi (1300)

Katalog nr. 81.1

İstif türü : Düz örgü, (1.1.2.2.) yatay istif, genişletilmiş orta derzli, düşey derz aralıkları baklava biçim­
lerini oluşturmak üzere göçük.

Kullanıldığı yer : Minare gövdesinin kaide üzerinde yükselen ilk kuşakta geniş bir kuşak halinde.

Sırsız tuğlalar : Tam tuğla, kırmızı tuğla toprağı, 23,4 x 23,5 x 4,5 cm.

Yatay derz : Yüksekliği 3-3,5 cm., 0,5 cm. göçük, desenin dış hatları için beyaz kireç harcı bol kumlu.

Düşey derz : Genişliği 3-3,5 cm., esas olarak 0,5 cm. desenin dış hatları için 1,5-2 cm. göçük beyaz kireç
harcı, bol kumlu.

Uygulama yöntemi : Dokuz yatay sırada tamamlanan basamaklı baklavaların sınırlarını çizecek olan düşey ve ya
tay derz araları diğerlerinden daha göçük yapılmıştır. Derzlerin düzgün ve göçük olması için
tahta bir gereçle bastırıldığı düşünülmektedir.

Çizim 219:
Tokat Alaca
Mescit’in
minare
gövdesi; örgü
türü:
Yatay istif,
(1.1.2.1.)
Bakırer 1981:
II. Şekil 11

Resim 263:
Tokat Alaca
Mescidin
minaresi
Yavi 1987: 76

482
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Mengücek Gazi Kümbeti (Erzincan - Kemah; XII. yüzyılın ikinci yarısı)

Katalog nr. 5.4,5.1

İstif türü : Düz örgü, (1.1.2.3.) yatay istif, genişletilmiş orta derzli.

Kullanıldığı yer : Türbenin mumyalık kısmında tam merkezde yer alan ve üst yapıyı taşıyan 70 cm. yükseklik­
teki sekizgen planlı ayak

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : 15,5 x 5,5 x 4 cm. kırmızı tuğla toprağı.

Yatay derz : Yüksekliği 1,5 cm., tuğlalarla hem yüz, süslü derz, beyaz alçı harcı.

Düşey derz : Genişliği 3,5 cm., tuğlalarla hem yüz, süslü derz, beyaz alçı harcı.

Uygulama yöntemi : Yatay ve düşey derz araları tuğlalarla aynı düzeye gelmek üzere beyaz kireç harçla doldu­
rulduktan sonra yatay derz aralarına ince yatay çizgiler kazınmıştır. 6 cm. yükseklik ve 3,5 cm.
genişlikteki düşey derz aralarına kalıpla süsleme basılmış ve bu bütün derz aralarında
tekrarlanmıştır.

Çizim 220: Mengücek Gazi Kümbeti’nin iki


kat planı, Tuncer 1986 a: I. 107
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 264: Mengücek Gazi Kümbeti’nin cenazelik


katı orta ayağı, Tuncer 1986 a: I. 110 Resim 264 A: Mengücek Gazi Kümbeti’nin mumyalık ayağı
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Sivas K eykâvus D arüşşifası (1217 - 1220)

Katalog nr. 16.2,16.3, 16.5

İstif türü : Düz örgü, süslü derz (1.1.2.3.) yatay istif, genişletilmiş orta derzli, süslü derz araları.

Kullanıldığı yer : Revaklı avlunun kuzey kanadında, kuzey eyvanın doğu duvarı önünde avluya çıkıntı yapan
kemer ayağının batı yüzü.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : 20,5 x 10,5 x 5 cm. kırmızı tuğla toprağı.

Yatay derz : Yüksekliği 2,5 cm., harç doldurularak tuğlalarda hem yüz yapılmış, süslü derz beyaz renkli
kireç ve alçı karışımı.

Düşey derz : Genişliği 4 cm., harç doldurularak tuğlalarda hem yüz yapılmış, süslü derz, beyaz kireç ve
alçı karışımı harç.

Uygulama yöntemi : Yatay ve düşey derz araları, derz malzemesi ile doldurulup tuğlalarla hem yüz yapıldıktan
sonra sivri uçlu bir gereçle yatay derzlerin ortalarından geçen ve yatay tuğla sıralarına paralel
uzanan çizgiler kazınmıştır. Geniş düşey derz aralarına ise kalıpla desen basılmıştır. Bunlardan
iki ayrı öğe belirli bir düzende olmamak kaydıyla tekrarlanır. Öğelerden bir tanesi, biri taban
diğeri tepe üzerine oturan iki eşkenar üçgenin sivri noktalarının üst üste eklenmesiyle biçimlenen
kapalı geometrik bir biçimdir. Dış çizgiler ve üçgenler içindeki üçlü noktalar kabartmadır. İkinci
öğe yine kabartma olarak kalıpla basılmış bir harf düzenlemesidir. Tek tek harfler seçilebilmekle
beraber bunlara herhangi bir anlam verilememektedir.

r l
Çizim 222:
Sivas
Keykâvus
Darüşşifası’nın
avlu, kuzey
(t
k o s it kanadı; örgü
türü: Yatay istif
(1.1.2.3.)
Bakırer 1981:
5 10 15 20 25 30 em. II. Şekil 13

485
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 223:
Sivas
Keykâvus
İHÎSİI Darüşşifası’nm
avlu, kuzey
kanadı; örgü
0 3 0 I > 8 »e türü: Yatay istif

Çizim 224:
Sivas
Keykâvus
Darüşşifası’nın
avlu, kuzey
kosit kanadı; örgü
türü: Yatay istif

Resim 265:
Sivas
U T- Keykâvus
~ Şifahanesi’nin
kuzey revak
duvar örgüsü
Bakırer 1981:
II. Resim 60

486
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Malatya Ulucamii (1224)

Katalog nr. 23.2

İstif türü : Düz örgü, (1.1.2.4.) yatay istif, genişletilmiş orta derzli, düşey derz aralarına çini birimler.

Kullanıldığı yer : Mihrap önündeki kubbeli birimin kuzey, batı ve doğu kenarlarında zeminden başlayıp geçiş
kısmına kadar beden duvarları. Ayrıca aynı örgü eyvan duvarları ve batı revak kemer
kenarlarında da bulunmaktadır.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : 20-20,5 x 9,5-10 x 4,5 cm. kırmızı ve boz renkli tuğla toprağı, bir kısmının üzerine koyu
kırmızı astar sürülmüş.

1/2 T. 21 x 9,5-10 x 4,5 cm. kırmızı ve boz renkli tuğla toprağı, bir kısmının üzerine koyu kırmızı
astar sürülmüş.

Çiniler : Dikdörtgen 6,5 x 3 x 2 cm. Beyaz çini toprağı, ön yüzler fîruze sırlı.

Yatay derz : Yüksekliği 1,5 cm., 1-1,5 cm. göçük, beyaz alçı harcı.

Düşey derz : Genişliği 4 cm., içlerinde çini birimler yatay derz araları ile aynı düzlemde. Kireç harç içinde
çini birim, harç görünmez.

Çizim 225: Malatya Ulucamii’nin kubbeli mekân ve batı revakı; örgü türü: Resim 266: Malatya Ulucamii duvarı,
Yatay istif (1.1.2.4.), Bakırer 1981: II. Şekil 17 Bakırer 1981: II. Resim 62
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Konya İnce Minare Medresesi (1264-1265)

Katalog nr. 57.2

İstif türü : Düz örgü, (1.1.2.4.) yatay istif, genişletilmiş orta derzli, düşey derz aralarına çini birimler.

Kullanıldığı yer : Eyvan kemerinin 60 cm. genişlikteki oyması ve 95 cm. genişlikteki kemer karnı içinde.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : Yarım tuğla,19,5-20 x 9,5 x 4 cm. kırmızı tuğla toprağı.

Çiniler : Dikdörtgen 5 x 4 x 2 cm. Beyaz çini toprağı, ön yüzler fîruze sırlı.

Yatay derz :Yüksekliği 1,5-1,7 cm., tuğlalardan 0,5-1 cm. göçük, kireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 4,5-5 cm., çini birimler yerleştirildikten sonra tuğlalardan 1 cm. göçük yatay
derzlerle hem yüz, kireç harcı.

Uygulama yöntemi : Düşey derzlere, uzun kenarlar düşey doğrultuda olmak üzere derz aralarına sarkarlar.

41 İl

Çizim 226: Konya İnce Minareli Medrese, eyvan; örgü türü: Yatay istif
(1.1.2.4.), Bakırer 1981: II. Şekil 19

Resim 267: Konya, İnce Minare Medresesi


duvarı, Bakırer 1981: II. Resim 63

488
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

A kşehir Seyyid Mahmud Hayrânî Türbesi (1268 - 1269)

Katalog nr. 59.4

İstif türü : Düz örgü, (1.1.2.4.) yatay istif, genişletilmiş orta derzli, düşey derz aralarına çini birimler.

Kullanıldığı yer : On altıgen dilimli silindirik kasnağın dört diliminde diğer örgü türleri ile nöbetleşe olarak dizilir.
Soldan 5. silindirik dilim.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. Minare tuğlaları, 21,5-22 x 16-20 x 3 cm. kırmızı tuğla toprağı.

Çiniler 5,2 x 3,2 x 2,5 cm. Beyaz çini toprağı, ön yüzler fîruze sırlı.

Yatay derz Yüksekliği 3 cm., sırsız tuğlalardan 1 cm. göçük, kireç harcı.

Düşey derz Genişliği 4 cm., içlerine çini birimler yerleştirildikten sonra tuğlalardan 1 cm. göçük yatay
derzlerle hem yüz, kireç harcı.

u 1»
I

Çizim 227:
Akşehir
S S lii Seyyid
Mahmud
fe n ? Hayrânî
P İÜ Kümbeti’nin
a kasnağı; örgü
a-ıı b- lı
it i» kesit türü: Yatay
istif, (1.1.2.4.)
Bakırer 1981:
0 S M » JO S »on. II. Şekil 20

Resim 268:
Akşehir
Seyyid
Mahmud
Hayrânî
Türbesi

489
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Tokat Gökmedrese (XIII. yüzyılın son çeyreği)

Katalog nr. 73.1

İstif türü : Düz örgü, (1.1.2.5.) yatay istif, genişletilmiş orta derzli, düşey ve yatay derz aralarına çini
birimler.

Kullanıldığı yer : Avlu revakların ikinci katı, kemer aralarının avluya bakan cepheleri.

Sırsız tuğlalar 1/4 T. : Yarım tuğla, 19,5-20 x 9,2-9,5 x 4,2-4,5 cm. kırmızı tuğla toprağı.

Çiniler kare birimler : 5 x 4,2 x 2-3 cm.

Şerit birimler : Uzun kenarlar değişken kısa kenar 2 cm., kalınlık 2 cm. beyaz çini hamuru, ön yüzler fîruze sırlı.

Yatay derz : Yüksekliği 2 cm., içlerine çini şerit yerleştirilmek üzere göçük. Şeritler tuğlalardan 1-1,5 cm.
göçük. Kireç harç içinde çini şerit altındaki harç görünmez.

Düşey derz : Genişliği 6 cm., çini birimler yerleştirilmek üzere göçük. Çini birimler yatay derzlerdeki
şeritlerle aynı düzlemde, kireç harç içinde çini birim altındaki harç görünmez.

Uygulama yöntemi : Geniş bırakılan düşey derz aralarına kare biçimde çini birimler ve yatay derz aralarına da
çini şeritler yerleştirilir. Birimler düşey yönde paralel veya yatay doğrultu ile 45°’lik açı yapan
çizgiler oluşturur.

Çizim 228:
Tokat
Gökmedrese’nin
avlu ve revakı;
kesit örgü türü:
Yatay istif
(1.1.2.5)
Bakırer 1981: II.
0 S 10 15 20 2S ''30 cı
Şekil 23

490
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

jfrttjjgn iffrı r»«ı*g-ı> ırm*aj utf» \şım,m ^

1
Çizim 228 A: Tokat Gökmedrese’nin tuğla dokudaki derzlerinin turkuvaz çini ile bezenmesi

491
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

'..V, t.I '\ r- ' -

Resim 269:
Tokat
Gökmedrese’nin
tuğla derzlerine
turkuvaz çini
şeritler
gömülmüş

492
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Siirt Ulucamii Minare Kaidesi (XIII. yüzyılın ikinci yarısı)

Katalog nr. 56243

İstif türü : Düz örgü, yatay istif, düşey derzler yarım boy kaydırılmış, sırlı
tuğlalar baklava biçimi oluşturacak şekilde istiflenmiş.

Kullanıldığı yer : Minarenin kare kesitli kaidesinin en alt bölümü.

Sırsız tuğlalar : Tam tuğla, 19,3-18 x 19,3-18 x 4 cm. kırmızı tuğla toprağı.

Sırlı tuğlalar : Tam tuğla, 18,5-18 x 18,5-18 x 4 cm. Kırmızı tuğla toprağı, ön
yüzler fîruze sırlı.

Yatay derz : 2 cm. genişlik, beyaz kireç harç.

Düşey derz : 0,5-1-2 cm., beyaz kireç harç.

Çizim 229; Siirt Ulucamii’nin minare kaidesi; örgü türü: Yatay istif, (1.1.4.)

243 Burada kullanılan rölöve ve


bilgiler Hüsrev Tayla tarafından
derlenmiştir.

493
G eleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 270 A: Siirt Ulucamii’nin minare kaidesi Resim 270 B: Siirt l ıinr, •
11 U|ucamıı’nın minaresi
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Akşehir Taşmedrese (1250)

Katalog nr. 50.2

İstif türü : Düz örgü, (1.1.4.) yatay istif, orta derzli, sırlı ve sırsız tuğlaların nöbetleşe istifi baklava
biçimlerini oluşturur.

Kullanıldığı yer : Türbede geçiş kısmındaki üçgenli kuşağın yüzeyinde.

Sırsız tuğlalar 1/1 T. : Tam tuğla 20,5-21 x 20,5-21 x 3,5-4 cm.

1/2 T. : Yarım tuğla 20,5-21 x 10-10,5 x 3,5-4 cm.

Küçük kare T. : 4 x 4 x 4 cm. kırmızı tuğla toprağı.

Sırlı tuğlalar 1/1 T. : Tam tuğla 20,5-21 x 20,5-21 x 3,5-4 cm.

Küçük kare T. 4 x 4 x 4 cm. kırmızı tuğla toprağı, ön yüzler fîruze sırlı.

Çizim 230:
Akşehir
Taşmedrese
Kümbeti’nin
üçgenli kuşağı;
örgü türü:
kesit Yatay istif
(1.1.4.)
Bakırer 1981:
II. Şekil 25

Resim 271:
Akşehir
Taşmedrese’nin
kubbe geçiş
üçgenleri
yüzeyi
Bakırer 1981: II.
Resim 88

495
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Akşehir Seyyid Mahmud Hayrânî Kümbeti (1268 - 1269)

Katalog nr. 59.5

İstif türü : Yatay istif, sağa yükselen derzli, düşey derz aralarında çini birimleri (1.2.1.2.).

Kullanıldığı yer : On altıgen silindirik kasnağın, resimde görülen 5. silindirik diliminde.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : Yarım tuğla, 18,5-20 x 9,5-10,5 x 4 cm., kırmızı tuğla toprağı.

Çiniler : Dikdörtgen ve küçük kare birimler, 10,5 x 4 x 2 cm., 1 5 x 4 x 2 cm., 4 x 4 x 2 cm., beyaz çini
hamuru, ön yüzler fîruze sırlı.

Yatay derz araları : 2-2,5 cm., tuğlalardan 1,5-2 cm. göçük, kireç harç.

Düşey derz araları : 2,5 cm., tuğlalardan 2 cm. göçük, kireç harç.

ts zk :

Çizim 231:
Akşehir
ESEZZE Seyyid
Mahmud
Hayrânî
Kümbeti’nin
kasnağı;
lı-1» örgü türü:
<ı 1*
kesit Yatay istif,
(1.2.1.2.)
Bakırer 1981:
II. Şekil 20

Resim 272:
Akşehir
Seyyid
Mahmud
Hayrânî
Kümbeti

496

J
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Akşehir Seyyid Mahmud Hayrânî Kümbeti (1268 -1 2 6 9 )

Katalog nr. 59.6

İstif türü : Yatay istif, sağa ve sola yükselen derzli (1.2.2.3.), düz örgü, çini birimler düşey doğrultuda
ardı ardına ters açılı dönüşler yapan kırık çizgileri biçimlendirir.

Kullanıldığı yer : On altıgen dilimli silindirik kasnağın dört diliminde, diğer dilimlerdeki farklı örgülerde
nöbetleşerek.

Sırsız tuğlalar : Minare tuğlası, önyüz 21,5-22 cm., yan yüz 16-2 cm., kalınlık 4 cm., kırmızı tuğla toprağı.

Çiniler : Dikdörtgen 5.2 x 3,2 x 2,5 cm., beyaz çini toprağı, ön yüzler fîruze sırlı.

Yatay derz araları : 3 cm., sırsız tuğlalardan 1 cm. göçük, kireç harç.

Düşey derz araları : 4 cm., çini birimlerin yüzleri harç içine yerleştirilince yüzeyleri, yatay derzlerle hem yüz, tuğla
yüzlerinden 1 cm. göçük, kireç harç.

örgü türü: Yatay istif, (1.2.2.3.) Bakırer 1981: II. Şekil 31 Resim 272 A: Akşehir Seyyid Mahmud Hayrânî
Kümbeti

497
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Aksaray Darphanesi (XIII yüzyılın ilk yarısı)

Katalog nr. 32.2

İstif türü : Düz örgü, (1.2.2.2.) yatay istif, sağa ve sola yükselen derzli, düşey derzlerdeki sırsız küçük
birimler düşey yönde kırık çizgileri biçimlendirir.

Kullanıldığı yer : Sivri kemer profilli tonoz alınlığı.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : Yarım tuğla, 21 x 10,5 x 4 cm.

1/2 T. : Küçük kare, 4 x 4 x 4cm. kırmızı tuğla toprağı.

Yatay derz : Yüksekliği 1,5-1,7 cm., tuğlalardan 1-1,5 cm. göçük, beyaz kireç harcı

Düşey derz : Genişliği 1,5-1,7 cm., tuğlalardan 1-1,5 cm. göçük,beyaz kireç harcı

Uygulama yöntemi : Tuğlaların uzun kenarları yatay birimolarak kullanılır veilk sırada tek başına istiflenir. İkinci
sırada birimler bir yatay, bir küçük kare birim olmak üzere istiflenir. İkinciden dördüncü sıraya
kaidar birimler her sırada bir küçük birim genişliği ile bir düşey derz arası genişliğinde aynı
yöne doğru kayarak yatay doğrultu ile 45°’lik açı yapan eğik çizgileri biçimlendirirler. Dördüncü
sırada yön değiştirerek ters yöne doğru kayarlar. Dördüncü katlan olan yatay sıralarda biçimlerin
yön değiştirmesi ile düşey yönde birbirine paralel sıralanan kırık çizgiler biçimlenir.

3 tV .
3 o c m : : .....ı ı ı ı .......... II I V

ı r z ı ı a c r ........... I I I — ı i y
s t l .....I I J L j u ü d i ­ II I I ............ ; J ö \

A ------------------- ı t b e . . : ................. ı n ı : i r ­J L. ............ J D \

.........ı ı ir j n ı ...................“ il II ..... 1 .......... Z Ü L ..........\

/ U T ..... I L I ( L _ . ı ı n r — .... z ı 1 II , ■ ...........ı n r ........... v


// II II . I - i ı ı i i r : : ............ ıı \
= □ □ [ _ ....,...... J D

1, ........ i u l _ h .... J L i r ” ........... T l 1 II ........... i . j d c z : : .i v


Çizim 233:
o n r ............ ıı ] c : z - ; : ı n ı ....- II ı ı ................................ı n r .......... Aksaray
n .........ı ı ı r .................... ] l j i ..:: : .....:...............ı ı ı ı ...: 3 ..... ı □ r ~ i \ Darphanesi’nin
ı r ~ .... m ................... n ı ı ............. II "'■T.......... " İ l ............ 11...........II tonoz alınlığı;
örgü türü:
kesit
Yatay istif,
(1.2 .2 .2.)
Bakırer 1981:
0 S 10 15 20 25 30 cı
II. Şekil 30

Resim 273:
Aksaray
Darphane­
si’nin tonoz
alınlığı

498
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Sivas Burûciye Medresesi (1271-1272)

Katalog nr. 60.2

İstif türü : Düz örgü, (1.2.2.4.) yatay istif, sağa ve sola yükselen derzli, düşey derz aralarında, çini şeritler.

Kullanıldığı yer : Kare planlı türbede, türbeye geçişi sağlayan 140 cm. yükseklikteki Türk üçgenli kuşakta. Bu
özgü bütün kuşağı kapsamaz, az sayıda, bir iki bölümde geometrik düzenleme yer alır.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : Yarım tuğla, 20-21 x 10,5-11,5 x 5 cm.

1/2 T. : Yarım tuğla 33 x 10,5 x 5 cm. kırmızı tuğla toprağı, yüzeyleri sonradan kırmızıya boyanmıştır.

Çiniler : Kare birimler 5 x 4,5 x 2,5 cm. Şerit uzun kenar değişken kısa kenar 2 cm. kalınlık 2,5 cm.
Beyaz çini toprağı ön yüzleri fîruze sırlı.

Yatay derz : Yüksekliği 2,5-3 cm., çini şeritlerin yüzeyi tuğlalardan 1 cm. göçük.

Düşey derz : Genişliği 5-5,5 cm., çini birimlerin yüzleri tuğlalardan 1 cm. göçük. Yatay çini şeritlerle hem yüz.

Uygulama yöntemi : Yarım tuğlaların daha çok uzun kenarları, zaman zaman da kısa kenarları yatay birim olarak
istiflenir. Tuğlalar her sırada, çini birimlerin kısa kenarlarının 1,5 katı oranında sağa veya sola
kayabilir. Düşey derz aralarına yerleştirilen çini birimler her sırada sağa veya sola yön değiştiren
kırık çizgileri biçimlendirir.

rü: Yatay istif, (1.2.2.4.)


Bakırer 1981: II. Şekil 33 Resim 274: Sivas Burûciye Medresesi’nin türbe
kubbesine geçiş üçgenleri
Yetkin 1972: Resim 45

499
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Sivas Gökmedrese (1271 - 1272)

Katalog nr. 61.3

İstif türü : Düz örgü, (1.2.2.4.) yatay istif, çini birim genişliğinde sağa ve sola yükselen derzli, yatay derz
aralarında, çini şeritler.

Kullanıldığı yer : Kare planlı mescitte kubbeye geçişi sağlayan 145 cm. yükseklikteki Türk üçgenli kuşaktadır.
Çini birimlerin biçimlendiği kırık çizgiler her üçgenin yüzeyinde farklı düzenlenmiştir.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : Yarım tuğla, 20-22x 10,5 x 4,2 cm.

1/2 T. : 15-16 x 10,5 x 4,2 cm. kırmızı tuğla toprağı.

Çiniler : Kare birimler 4 x 4,5 x 2,5-3 cm. Şeritler uzun kenar değişken kısa kenar 1,5 cm. kalınlık 2,5
- 3 cm. Beyaz çini toprağı, kare birimler manganez moru, ince şeritler fîruze sırlı.

Yatay derz : Yüksekliği 2 cm., çini şeritler yerleştirildikten sonra tuğlalardan 1 cm. göçük. Kireç harçiçinde
fîruze çini şerit.

Düşey derz : Genişliği 7 - 7,5 cm., çini birim ve şerit yüzleri, tuğla yüzlerinden 1 cm. göçük. Kireç harç içinde
fîruze şerit ve manganez moru çini birim.

Uygulama yöntemi : Yarım tuğlaların uzun kenarlan yatay birim olarak kullanılır. Yatay birimler her yatay sırada bir
kare çini birim genişliğinde kayar. Düşey derzlere yerleştirilen çiniler bazı üçgenlerin yüzeyinde
dört, bazı üçgenlerin yüzeyinde beş sırada bir sağa veya sola yön değiştirerek düşey yönde
kırık çizgileri biçimlendirirler. Kırık çizgiler yatay doğrultu ile 45°’lik açı yapar. Kare çini birimlerin
iki kenarını çerçeveleyen ince fîruze şeritler tuğlaların kayma düzenini etkilemez.

500
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

3. YATAY / DÜŞEY İSTİF - BALIKSIRTI ÖRGÜ

Yatay düşey istifin esası tuğla birimlerinin yalnız yatay olarak balıksırtı örgüyü şekillendirir. Kırık çizgi, baklava
(-----------) yönde değil, hem yatay hem düşey yönde is­ ve benzeri motifler yatay istifte olduğu gibi kaydırma ve
tiflenmeleridir. Tuğla birimlerinin bu tür istifleri başlangıç yön değiştirme yöntemleri ile bağımlıdır.

Aksaray Darphanesi (XIII. yüzyılın ilk yarısı)

Katalog nr. 38.4

İstif türü : Balıksırtı örgü, (1.2.3.1.) yatay/düşey istif, sağa ve sola yükselen derzli, düşey birimli kırık
çizgileri biçimlendirir.

Kullanıldığı yer : Yarım sivri kemer profilli tonoz alınlığı.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : Yarım tuğla, 20 x 10,5 x 4 cm.

1/4 T. Kare birimler 4 x 4 x 4 cm. kırmızı tuğla toprağı.

Yatay derz 1.5-1,7 cm., tuğlalardan 1-1,5 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Düşey derz 1.5-1,7 cm., tuğlalardan 1-1,5 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Uygulama yöntemi Yarım tuğlaların uzun kenarları yatay, kısa kenarları düşey birim olarak kullanılır. Düşey
birimler her yatay sırada bir birim genişliği, bir düşey derz arası genişliği olmak üzere sekiz
yatay sıra yükselerek yatay doğrultusu ile 45°’lik açı yapan kırık çizgileri biçimlendirir.

r^ ı*

D0 D ^ \ a'


/Z :
./i D n m
/ ~ ı Ohı m O
oSo 0 D0
ünü
,a n U ı= 3C
]□
ofi]
/□fenDoD
o □n ü£
Om
□ U n
'!> h-1» ke sit
Resim 276: Aksaray Darphanesi’nin tonoz alınlığı
Çizim 236: Aksaray, Darphanesi tonoz aralığı; örgü türü: Yatay Bakırer 1981: II. Resim 102
istif, (1.2.3.1.)
Bakırer 1981: II. Şekil 38

501
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kayseri Pınarbaşı Melik Gazi Kümbeti

Katalog nr. 8.2

Tarih : Kitabesi yoktur. Melik Gazi Dânişmend’e ait olduğu sanılmaktadır. Yapı plan türü ve yapısal
nitelikleri açısından XII ve XIII. yüzyılın başına kadar tarihlenmektedir. Yalnız sırsız tuğlalarla
gerçekleştirilen tuğla örgülerinin İran yöresindeki benzerleriyle karşılaştırılabilecek (Büyük
Selçuklu Devleti) yakın örnekleri XI. yüzyılın üçüncü çeyreğine tarihlenen Demâvend Türbesi
ile 1067-1068 ve 1093 tarihli Karagan’daki iki kümbettir. Anadolu’da ise, Cizre Ulucamii ve
Erzurum Tepsi Minare’nin tuğla örgüleri ile karşılaştırılarak kümbet XII. yüzyılın ikinci yarısına
ve en geç XII. yüzyılın sonlarına tarihlenebilir.

İstif türü : Balıksırtı eğik çizgiler, (2.2.1.) yatay/düşey istif, tek yöne yükselen derzli.

Kullanıldığı yer : Ön cephenin doğu ve batı kanatlarının, üst yapıdan 60-70 cm. aşağıya uzanan dikdörtgen
sağır nişlerin yüzeylerinde.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : Yarım tuğla, 13,5-14 x 9,5-10 x 4 cm.

1/2 T. Yarım tuğla, 15 x 9,5-10 x 4cm. kırmızı tuğla toprağı.

Yatay derz : Yüksekliği 1,5-2 cm., tuğlalardan 1 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 1,5-2 cm., tuğlalardan 1 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Çizim 237:
Kayseri
Pınarbaşı
Melik Gazi
Kümbeti’nin iki
planı, kesiti ve
görünüşü
Tünce 1991:
II. 155-156

502
G eleneksel T ürk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

<t 1>

I___ I I I I l|
E Z L ı|
c z ij ı z I | |
CZ...........J I . I
e z : ,ıı z z I I I
C Z ..........J t □
C ZJI .... q I I I
ı..... ...........j ı ....—i
c z u ı z : .... ı r z ]
L ... i ı ...... i
iz n i '......z ı ı z z
c z z z z l :..:z z 3

z z ı ı ..... n e m
(z z :: :j ç I
e z h z J I Z Z
ez 11 , I
z z t:::::.j I I I □
c= z z : j c I
E Z J I.— ... I I I
U
E Z ........... I I
< ı-u l ı - lı k e s it
<i > k iîs lt
O 5 10 15 20. a 30c

Çizim 237 A: Kayseri Pınarbaşı Melik Gazi Kümbeti’nin


Çizim 237 B: Kayseri Pınarbaşı Melik Gazi Kümbeti’nin
dışta sağır nişi; örgü türü: Yatay istif, (1.1.2.1.)
dışta sağır nişi; örgü türü: Yatay istif, (1.1.2.1)
Bakırer 1981: II. Şekil 4
Bakırer 1981: II. Şekil 48

Resim 277 A: Kayseri Pınarbaşı Melik Gazi Kümbeti’nin doğu


kanadında, 70 cm. genişlikte, üst yapıdan aşağı kadar uzanan
dikdörtgen çökertmenin yüzeyi
Bakırer 1981: II. Resim 113

Resim 277: Kayseri Pınarbaşı Melik Gazi Kümbeti


Bakırer 1981: II. Resim 3

503
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kayseri Pınarbaşı Melik Gazi Kümbeti

Katalog nr. 8.5

İstif türü : Yatay /düşey istif, sağa ve sola yükselen derzli (2.3.1.1.).

Örgü türü : Balık sırtı, iç içe kırık çizgiler biçimlenir.

Kullanıldığı yer : Kümbetin mescid odasında, kubbeye geçiş kısmında beden duvarlarını ortalar biçimde
yerleştirilen bu sağır nişlerin yüzeylerinde ve mumyalık kısmındaki tonozun yüzeyinde.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : Yarım tuğla 13,5-14 x 9-9,5 x 4 cm.

1/2 T. : Küçük kare birimler 4 x 4 x 4 cm., kırmızı tuğla toprağı.

Yatay derz araları : 1,5 - 2 cm., tuğlalardan 1 cm. göçük, beyaz kireç harç.

Düşey derz araları : 1,5 - 2 cm., tuğlalardan 1 cm. göçük, beyaz kireç harç.

Çizim 237 C:
Kayseri
7/~ z zır
D n u iT ir T in u r — ^ f - r d J n ı — ~ ı U n [ Pınarbaşı Melik
ıüız====ınUı nnL " ıu n c = ]U r Gazi Kümbeti
Mescidi’nin üst
yapısı; örgü
iD s a s flD s y n p s D h t türü: Yatay,
f l S D y E = II= 3Llnc= Ur düşey istif
(2.3.1.1.)
Bakırer 1981: II.
Şekil 50

Resim 277 B:
Aynı dokunun
ayrıntısı
Bakırer 1981:
II. Resim 114

504
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kayseri Pınarbaşı Melik Gazi Kümbeti

Katalog nr. 8.7

İstif türü : Yatay ve yatay/düşey istif, sağa ve sola yükselen derzli (2.3.2.2.).

Kullanıldığı yer : Ön cephede giriş kapısının iki kenarında, pilastırların yüzeyinden girintili, 72 cm. genişlikte,
yaklaşık 230 cm. yükseklikte dikdörtgen nişler içerisinde.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : Yarım tuğla 13,5-14 x 9-9,5 x 4 cm.

1/2 T. : 15x9-9,5 x 4 cm.

1/2 T. : 4 x 4 x 4 cm., kırmızı tuğla toprağı.

Yatay derz araları : 1,5 cm. tuğlalardan 1 cm. göçük, beyaz kireç harç.

Düşey derz araları : 1,5 cm. tuğlalardan 1 cm. göçük, beyaz kireç harç.

□S □ m g o ö
id U ıo id i
□ d ;z----i n hda ------
J
D 1
1[
d ild i
d ltd l n d jid
□8=3 □ □t=zfo
nu$Z D U d ld
“ dU di d id in
□ d m H d n Lf e
iz
fr~ı—ı
İd d [ = !□
E O D □ d in
d fd c h id
n p n ı
L Jr& == Resim 277 C: Giriş kapısının solundaki, üst kısmı mukar-
u U [:= ı s p 3F* nasla tamamlanan çökertmenin tuğla dokusu.
Bakırer 1981: II. Resim 94
u-u b-l>
kesit

0 5 10 15 20 25 30c

Çizim 237 D: Kayseri Pınarbaşı Melik Gazi Kümbeti’nin ön yü­


zü; örgü türü: Yatay, düşey istif (2.3.2.2.)
Bakırer 1981: II. Şekil 65

505
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kayseri Pınarbaşı Melik Gazi Kümbeti

Katalog nr. 8.8

İstif türü : Yatay/düşey istif, sağa ve sola yükselen derzli (2.3.2.2.).

Kullanıldığı yer : Ön cephede, girişin üzerinde yer alan sivri kemerli sağır nişin içindeki dolgu duvarı.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : Yarım tuğla 13.5-14 x 9-9.5 x 4 cm.

1/2 T. ; Küçük kare tuğlalar 4 x 4 x 4 cm.

Yatay derz araları : 1.5 cm., tuğlalardan 1 cm. göçük, beyaz kireç harç.

Düşey derz araları : 1.5 cm., tuğlalardan 1 cm. göçük, beyaz kireç harç.

Uygulama yöntemi : Yarım tuğlaların uzun kenarları düşey, kısa kenarları yatay birim olarak istiflenir. İç içe
baklavaların odağı, bir kare tuğla boyutunda boşluk etrafını çevreleyen dört kare birimden
oluşur. Bunların çevresini on iki düşey tuğladan oluşan içten ikinci baklava biçimi, onun
dışında çift yatay tuğladan şekillenen üçüncü baklava biçimi, bunların dışında da panoyu
verev dama tahtası haline getiren içten dördüncü baklavayı düşey tuğlalar şekillendirmektedir.
İlk düşey baklavanın yatay sivri köşelerini iki kare tuğla oluşturur. Odaktaki boş kare zemini
ve çift yatay tuğlalar arasındaki genişletilmiş derz araları, diğer derz araları gibi göçük olup
kireç harcı doldurulmuştur.

ICZDUI iniZDC==Sa n ı |üc=d?.izz ] ui ın a c a r m n i |U ar:


m a U \n c = 3s=z U a e a a U h m a m n U tm a
n a o U n t= ] J c n o r ı r z o U n r a ın u tm a n
haaU r ı i a a n i InEJçaUl r o y y u o a y y
□Umma - kzı tmnlJLta
& I iP S s r iM l
□n U r n o j l o o U ! Inai „.
n U n ö ı n a a U n U a?aı
U a a n J haoU U nar
a li h ™
ünl JCZLİIZür lö n U Ua o r
gyyoonı
la a n l Jln m a L iiJU a c m n i IUdUI I n b o L
nsssu |lo
O-aöU a a cm—ini—ıs—ınl
=* İni—
.. ---------i ,,lucmrcmn
Ja n n !n
m n a c z o lUntAnUl
nmaU
U na-aü n Uaan U hmaU n uaan lu
Uü-aU ın
a a U fin
□U ntmamU Utman ILJaUl naımU! Utman Ua
nQ□n
p ac nöc r
rı MU aa aa rn Resim 277 D: Mescit odasının kubbeye geçiş kemer ayna­
sının tuğla dokusu, Bakırer 1981: II. Resim 100
aaunR^aaanUıalaunncmcraanUca

UnFjaimunRnUcıİ^^

Çizim 237 E: Kayseri Pınarbaşı Melik Gazi Kümbeti’nin cephe


kemer dolgusu; örgü türü: Yatay, düşey istif (2.3.2.2.)
Bakırer 1981: II. Şekil 66

Resim 277 E: Kümbetin mumyalık tonozundaki tuğ­


la istifinin detayı, Bakırer 1981; II. Resim 103

506
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kayseri Pınarbaşı Melik Gazi Kümbeti

Katalog nr. 8.5 U C

»o
□ n u c z z z ırı

d[
İstif türü : Balıksırtı örgü, yatay/düşey istif, sağa ve sola yükselen derzli, iç içe zpgU ı nnu
kırık çizgiler biçimlendirir. (2.3.1.1.).
□ n D S
Kullanıldığı yer : Kümbetin mumyalık kısmının üst örtüsünde, kümbetin alt katı (mum-
yalık) haç planlıdır. 2,81 x 5,60 m. ölçüsündeki iki alan birbiri ile diki­ HİSpfc
i L l ı ~~ ın u ı --------
ne birleşince, dört ana yönde, 1,40 metrelik girintiler oluşur. Döşeme­
den 0,39 m. yukarısına kadarı taş duvar, 0,09 metrelik üzengili ve 0,05
°o0â n D
metrelik çıkıntılı bir kesimden sonrası balıksırtı örgülü tuğladan yapılan
tonoz örgü başlar ve döşemeden 1,86 m. yukarıda kilitlenir (Resim: 19
A plan), (Resim: 19 B kesit).244

Sırsız tuğlalar : Kuzu tuğla: 18,5-19 x 9,5-10 x 4 cm.


Çizim 237 F: Kayseri Pınarba­
şı Melik Gazi Kümbeti’nin ait
Derzler : 1,5 cm. genişlikte beyaz kireç harç.
kat tonozu; örgü türü: Balıksır­
tı bezeme (Orhan Cezmi Tun-
cer’den alındı)

Resim 277 F: Kümbetin ön yüzündeki kapının üstünde bulunan, teğet ke­


merli sagîr nişin tuğla dokusu, Bakırer 1981: II. Resim 115

Resim 277 G: Aynı dokudan ayrıntı


Bakırer 1981: II. Resim 116 244 Tuncer 1986 a: I. 155-159
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Malatya Ulucamii (1224)

Katalog nr. 23.8

İstif türü : Balıksırtı örgü, (2.3.1.1.) yatay/düşey istif, sağa ve sola yükselen derzli, düşey ve yatay
doğrultuda kırık çizgiler.

Kullanıldığı yer : Mihrap önündeki kubbeli mekânın geniş kısım doğu duvarını ortalamak üzere yerleştirilen
oymalı Bursa kemerli sağır niş.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : Yarım tuğla, 14-15 x 9-9,5 x 4,5 cm.

1/4 T. Küçük kare birimler 4,5 x 4,5 x 4,5 cm. kırmızı boz renkli tuğla toprağı.

Yatay derz : Yüksekliği 1,5 cm., tuğlalardan 1-1,5 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Düşey derz : Genişliği 1,5 cm., tuğlalardan 1-1,5 cm. göçük, beyaz kireç harcı.

Uygulama yöntemi : Yarım tuğlaların uzun kenarları hem düşey hem yatay birim, kısa kenarlan sadece örgünün
gerektirdiği yerlerde yatay veya düşey birim olarak kullanılır ve bir düşey, bir yatay birim
olmak üzere balıksırtı istiflenir. Her yatay sırada, sağa veya sola bir düşey tuğla kalınlığı, bir
düşey derz arası genişliği kayan birimler, belirli sıralarda yön değiştirerek düşey ve yatay
doğrultuda kırık çizgileri biçimlendirir. Düzenleme nişin iki tarafında simetrik değildir. Küçük kare
birimler düzgün veya eğik yerleştirilerek çizgileri dönüş noktalarını vurgular.

Resim 278: Malatya Ulucamii’nin mihrap önü kubbesi, geçiş


Çizim 238: Malatya Ulucamii’nin kubbeye geçiş sağır nişi; örgü sa9ır nişi’ Bakırer 1981: ••• Resim 105
türü: Yatay/düşey istif (2.3.1.1.), Bakırer 1981: II. Şekil 54

508
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Konya Sırçalı Medrese (1242 -1 2 4 3 )

Katalog nr. 44.2

İstif türü : Balıksırtı örgü (2.3.4.1.) yatay/düşey istif, sağa ve sola yükselen derzli. Çini birimler bakla­
vaları biçimlendirir. Bazı baklavaların köşelerinden uzanan kollar fırıldak biçimini (gamalı haç)
anımsatan kıvrımlar yapar.

Kullanıldığı yer : Giriş eyvanına saplanan duvarın üst kısmında dikdörtgen çerçeve içinde.
Sırsız tuğlalar 1/2 T. : Yarım tuğla, 13,5-14 x 7,5 x 4 cm. Boz renkli tuğla toprağı.
Çiniler : Dikdörtgen 13,5-14 x 4 x 2 cm.
: Dikdörtgen 8-8,5 x 4 x 2 cm.
: Küçük kare 4 x 4 x 2 cm.
Beyaz çini toprağı, ön yüzler fîruze ve patlıcan moru sırlı.
Yatay derz : Yüksekliği 1 cm., tuğlalardan 1 cm. göçük kireç harç.
Düşey derz : Genişliği 1 cm., tuğlalardan 1 cm. göçük kireç harç.
Uygulama yöntemi : Sonsuz tuğlalar yatay, fîruze ve patlıcan moru sırlı çini tuğlalar düşey yönde istiflenir. Yatay
tuğlalar her sırada bir tuğlanın kısa kenarı ile bir derz aralığı genişliğinde kayar. Çiniler ise
açılan boşluklara doldurulup basamakla yükselen eğik çizgileri biçimlendirirler. Merkezdeki
baklavayı biçimlendirdikten sonra dört doğrultuda yükselen çizgiler uçları kıvrılan fırıldaklar
(gamalı haç biçimi) olarak sonuçlanır. Eş aralarla yan yana dizilen fırıldaklar arasında kalan
boşlukları manganez moru çinilerin biçimlendirdiği ve yatay sırada tamamlanan baklavalar
doldurur.

Resim 279: Konya, Sırçalı Medrese, giriş eyvanı sağ duvarı


gamalı haç motifi

Çizim 239: Konya Sırçalı Medrese’nin giriş eyvanı önü; örgü türü
: Yatay/düşey istif (2.3.2.3.), Bakırer 1981: II. Şekil 69 Resim 279 A:
Konya, Sırçalı
Medrese,
giriş eyvanı
sağ duvarı
gamalı haç
motifi.

509
Gelenekse! Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Konya Sırçalı Medrese (1242 -1243)

Katalog nr. 44.3

İstif türü : Balıksırtı örgü, (2.3.2.3.) yatay / düşey istif, sağa ve sola yükselen derzli. Çini birimler kûfî
yazı ile Ali sözcüklerini biçimlendirir.

Kullanıldığı yer : Giriş eyvanı tonozun iç yüzü.

Sırsız tuğlalar 1/2 T. : Yarım tuğla, 13,5-14 x 7,5 x 4 cm.

1/2 T. Küçük kare tuğla 4 x 4 x 4 cm. Boz renkli tuğla toprağı.

Çiniler : Dikdörtgen 13,5-14 x 4 x 2 cm.

: Dikdörtgen 8-8,5 x 4 x 2 cm.

: Küçük kare 4 x 4 x 2 cm.

Beyaz çini toprağı, ön yüzler fîrûze ve patlıcan moru sırlı.

Yatay derz : Yüksekliği 1 cm., tuğlalardan 1 cm. göçük kireç harç.

Düşey derz : Genişliği 1 cm., tuğlalardan 1 cm. göçük kireç harç.

Uygulama yöntemi : Sırsız tuğlalar yatay, fîruze ve patlıcan moru sırlı çiniler düşey yönde istiflenir. Yatay birimler
her sırada bir çini birim genişliği ve bir düşey derz arası genişliğinde kayarak yükselir. Şekilleri
biçimlendirmek üzere belirli sıralarda yön değiştirirler.

Çizim 240: Konya Sırçalı Medrese’nin giriş eyvanı tonozunun Resim 279 B: Konya Sırçalı Medrese’nin kûfî “Ali” yazılı to-
iç yüzü; örgü türü: Yatay/düşey istif (2.3.2.3.) nozdan iki detay
Bakırer 1981: II. Şekil 77

510
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

4. KESME TUĞLA VE ÇİNİLERLE DUVARLARDA


GEOMETRİK DESENLİ YÜZEYLER VE PANOLAR
YAPILMASI

Buraya kadar Anadolu Selçuklu eserlerindeki sırsız ve açıklamaya çalıştık. Yine aynı dönemde ve aynı yapılar­
sırlı tuğlalarla yapılmış olan düz örgü, yatay istif ve ya­ da kesme tuğla ve çinilerle yapılmış olan, ilginç geomet­
tay/düşey istifle elde edilen örgü türlerini özet olarak rik desenler oluşturan, duvar ve özellikle pano yüzey­
lerden örnekler göreceğiz.

Erzincan Kemah Mengücek Gazi Kümbeti

Katalog nr. 5.6

Kaplama türü : Kesme tuğla.

Örgü türü : Geometrik örgü düzenlemesi, altıgen.

Kullanıldığı yer : Giriş kapısı kemer tablasının 120 cm. genişlik ve 115 cm. yükseklikteki yüzeyini doldurmak
üzere düzenlenmiştir.

Sırsız tuğla : Farklı uzunlukta ince şerit görünümünde:

1 4 - 1 5 x 3 , 5 x 7 - 8 cm. (kalınlık).

9 -1 0 x 3,5 x 7 - 8 cm.

4,5 x 3,5 x 7 - 8 cm. kırmızı tuğla toprağı.

Derz malzemesi : Bol topraklı alçı harç.

Geometri : Geometrik örgü düzenlemesi birim altıgen esası ile altı aşamada gerçekleştirilir. Tablayı
çevreleyen çift merkezli teğet kemer ile bağımlı olarak biçimlendirilmiştir.

Uygulama yöntemi : Üç ayrı boyuttaki ince şeritler örgü düzenlemesini biçimlendiren esas malzemedir. Kırlangıç
kuyruğunu anımsatan geometrik örgülerin ve bunlara ilmeklenen altıgenlerin köşelerine şerit­
lerin pahlı köşeleri getirilmiş, şeritlerin birbiri üzerinden atladığı görünümünü vermek için, farklı
boyuttaki şeritler ilmiklenme düzenine uygun olarak yerleştirilmiştir. Bunlar ara malzemesi
olarak kullanılmıştır.

Resim 280:
Kemah
Mengücek Gazi
Kümbeti’nin giriş
kapısı kemer
oyması kesme
tuğla ile
geometrik istif
dekorasyon
ayrıntısı
T u n ce r1986 a:
1.106

511
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

> 0 0 0 (1

Çizim 241: Kemah Melik Mengücek Gazi Kümbeti’nin taçkapı alınlığı; geometrik örgü, bitmiş şekil
Bakırer 1981: II. Şekil 86
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Sivas Keykâvus Darüşşifası Kümbeti (1217 - 1220)

Katalog nr. 16.11

Kaplama Türü : Kesme tuğla.

Örgü türü : Geometrik örgü düzenlemesi. Büyük ve küçük olmak üzere iki ayrı boyutta altıgen birim
şekillerin birbirine ilmeklenmesi ile kurulur.

Kullanıldığı yer : Kümbet kasnağının kuzeye yönelen birinci yüzünde; genişliği 154 cm., yüksekliği kemerin
sivri noktasına kadar 203 cm., üzengi seviyesine kadar 143 cm. olan teğet kemerli sağır nişin
yüzeyi.

Sırsız tuğlalar : Farklı boyutlarda düz ve bir kenarları kıvrık ince şeritler; üç ayrı boyuttaki düz şeritlerin bir
kenarı düz diğeri pahlı kesilmiştir. Kıvrık şeritlerde uzun kenar düz, kısa kenar birinci ile
120°’lik açı yapmak üzere kıvrılır. Bütün şeritlerin arka yüzleri derinliğine pahlanarak üçgen
bir kesit verilmiştir.

Düz şerit boyutları : 13-19 x 3,5 x 5,6 cm.

12-13 x 3,5 x 5,6 cm.

4-5 x 3,5 x 5,6 cm.

İki kenarlı şerit boyutu: 12-13 x 3-4 x 3,5 cm., derinlik : 5,6 cm.

Malzemesi : Kırmızı tuğla toprağı, beyaz renkli kireç ve alçı karışımı harç.

Resim 281: Sivas Keykâvus Darüşşifası’nın kümbet kasnağı

Resim 281 A:
Sivas Keykâvus
Darüşşifası
Kümbeti’nin
kasnağı kesme
tuğla ile
geometrik istif
ayrıntısı
Çizim 242: Sivas Keykâvus Darüşşifası’nın kümbet kasnağı, Bakırer 1981: II.
1. yüz. geometrik örgü, bitmiş şekil, Bakırer 1981: II. Şekil 91 Resim 154

513
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Sivas Keykâvus Darüşşifası Kümbeti

Katalog nr. 16.12

Kaplama türü : Kesme tuğla.

Örgü türü : Geometrik düzenleme; ince tuğla şeritlerde kurulan tek ve çift gamalı haç öğelerinin altıgen
yıldız ve kenar üzeri oturan altıgen etrafında dizilmesi.

Kullanıldığı yer : Kümbet kasnağının kuzey batıya yönelen ikinci yüzü; genişliği 155 cm., yüksekliği kemerin
sivri noktasına kadar 250 cm. olan çift merkezli teğet kemerli sağır nişin yüzeyinde.

Sırsız tuğla : Üç farklı boyutta ince şeritler; kenarları düz kesilmiş.

13-14 x 3,5 x 5-6 cm. (kalınlık).

11-12 x 3,5 x 5-6 cm.

4-5 x 3,5 x 5-6 cm. kırmızı tuğla toprağı.

Derz malzemesi : Beyaz renkli kireç ve alçı karışımı.

Kaplama kalınlığı : 7 cm.

Uygulama yöntemi : Bu örgüde şeritler birbiri üzerinden ya da altından geçerek birbirine iliklenmez. Aksine tek veya
çift gamalı haçları oluşturmak üzere üç boyutta kesişen şeritler birbirine kenar kenara bitişir.
Örgü, gamalı haçların biçimlenen düzene uygun olarak tekli çiftli dağıtılması ile şekillenir.
Kaplamasının tek parçalı olması ve hazırlandığı yüzeyin sonradan sıvanması sebebiyle kesin
anlaşılmamaktadır. Ancak bazı izler eşkenar üçgen parçalar olarak hazırlandığını ve yüzeye
kaplandığını düşündürmektedir.

Resim 281 B: Sivas Keykâvus Darüşşifa-


Çizim 243: Sivas Keykâvus Darüşşifası’nın sı Kümbeti kasnağında gamalı haç motifli
kümbet kasnağı, 2. yüz; geometrik örgü, bit­ ilginç uygulama
miş şekil, Bakırer 1981: II. Şekil 110 Bakırer 1981: II. Resim 163

514
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Sivas Keykâvus Darüşşifası Kümbeti

Katalog nr. 16.17

Kaplama türü : Kesme tuğla.

Örgü türü : Geometrik örgü düzenlemesi; eşit olmayan altıgenlerin birbirine iliklenmesi ile biçimlenir;
iliklenen altı öğenin merkezinde altı kollu yıldız oluşur.

Kullanıldığı yer : Kümbet kasnağının güneydoğuya yönelen yedinci yüzü; genişliği 155 cm., yüksekliği kemerin
sivri noktasına kadar 255 cm. olan çift merkezli teğet kemerli nişin yüzeyinde.

Sırsız tuğla : Farklı uzunlukta ince şerit; her iki kenarı veya tek kenarı pahlı, arka yüzleri yontularak inceltilmiş.

Uygulama yöntemi : Tuğlaların uzun kenarları hem yatay, hemdüşey birim olarak kullanılır ve ilk sırada bir düşey
bir yatay birim olmak üzere sıralanır. Birinciyi izleyen sıralarda her yatay sırada bir tuğla kalınlığı,
her düşey derz arası genişliği oranında aynı yöne kayarlar. Kaydırma işleminde yatay birimler
düşeyleri izler. Yatay doğrultu ile 45°’lik açı yapan ve sağır nişin bir kenarından başlayıp diğerine
doğru yükselen birbirine paralel eğik çizgiler biçimlenir. Balıksırtı örgünün, yarım tuğlaların
uzun kenarlarının hem düşey hem yatay birim olarak kullanıldığı tek örnektir.

12-13 x 3,5 x 5-6 cm. (kalınlık).

8-9 x 3,5 x 5-6 cm.

4-5 x 3,5 x 5-6 cm. kırmızı tuğla toprağı.

Derz malzemesi : Alçı kireç harcı.

Kaplama kalınlığı : 7 cm.

Resim 281 C: Keykâvus Darüşşifası’nın küm­


Çizim 244: Sivas Keykâvus Darüşşifası’nın kümbet bet kasnağında kesme tuğlalarla, çeşitli altı­
kasnağı, 7. yüz; geometrik örgü, bitmiş şekil genlerle istifleme ayrıntısı
Bakırer 1981: II. Şekil 95 Bakırer 1981: II. Resim 155

515
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Amasya Gökmedrese Camii ve Kümbeti (1266-1267)

Katalog nr. 58.4

Kaplama türü : Kesme tuğla.

Örgü türü : Geometrik örgü düzenlemesi; sekiz köşeli yıldızların yan yana ve üst üste tekrarlanması ile
biçimlenir.

Kullanıldığı yer : Kümbet sekizgen kasnağı batıya yönelen birinci yüz; genişliği 145 cm., yüksekliği kemerin
kilit noktasına kadar 210 cm. olan çift merkezli teğet kemerli sağır nişin yüzeyinde.

Sırsız tuğla : Farklı boyutlarda ince şeritler; bir kenarları düz, bir kenarları pahlı arka yüzleri yontularak
inceltilmiştir.

Şerit boyutu 15-16 x 3,5 x 4-5 cm.

Şerit boyutu 13-14 x 3,5 x 4-5 cm.

Şerit boyutu 4-5 x 3,5 x 4-5 cm. kırmızı tuğla toprağı.

Sırlı tuğla : İnce şeritler ve baklava biçimleri; şerit boyutu 13-14 x 3,5 x 4-5 cm.; baklava boyutu 7-8 x
4-5 x 4-5 cm.

Derz ve ara malzemesi: Kireç harç.

Kaplama kalınlığı : 7-8 cm.

Uygulama yöntemi : Sırsız tuğla şeritler sekiz köşeli yıldızları biçimlendirmek üzere alttan, üstten birbirine örüle­
rek dizilir. Kaplama çok dökülmüştür. Bu sebeple yer yer yıldız kollarında izlenen çini şeritlerin
bütün yüzeyde aynen tekrarlandığını söylemek mümkün değildir. Sekizgen yıldızların ortasın da
sırlı tuğla baklavalardan sekiz tanesi yan yana gelerek çini yıldızları biçimlendirir. Kaplama iki
kenarı 49 santimetrelik kare parçalar olarak hazırlanmıştır, her kare içinde bir sekiz köşeli yıldız
yerleştirilmiştir. Örgü düzenlemesi tek tek karelerin yan yana, üst üste dizilmesi ile ürer, tek
motiflerin tekrarı söz konusudur.

Çizim 245:
Amasya
Gökmedrese
Camii’nin kasnağı,
1. yüz; geometrik
örgü, bitmiş şekil
Bakırer 1981: II.
Şekil 116

516
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Amasya Gökmedrese Camii ve Kümbeti (1266-1267)

Katalog nr. 58.6

Kaplama türü : Kesme tuğla.

Örgü türü : Geometrik örgü düzenlemesi; sekizgen ve karelerin birbirine iliklenmesi ile biçimlenir.

Kullanıldığı yer : Kümbet kasnağı güneye yönelen üçüncü yüz; genişliği 155 cm., yüksekliği kemerin
kilit noktasına kadar 210 cm. teğet kemerli sağır nişin yüzeyinde.

Sırsız tuğla : Farklı boyutlarda ince şeritler. Bir kenarları düz, bir kenarları pahlı, İkincisi 135° ile kırılır;
şerit boyutu uzun kenarı 16 cm., kısa kenarı 2-3 cm., genişlik 3,5 cm., kalınlık (derinlik)
4-5 cm.; şerit boyutu, uzun kenarı 14-15 cm., genişlik 3,5 cm., kalınlık (derinlik) 4-5 cm.,
kırmızı tuğla toprağı.

Sırlı tuğla : Farklı boyutlarda ince şeritler. Bazılarının kenarı 135° açılı bükük; şerit boyutu uzun
kenarı 13-14 cm., genişlik 3,5 cm., kalınlık (derinlik) 4-5 cm. (13-14x3,5x4-5); kırmızı
tuğla toprağı, ön yüzler manganez moru sırlı.

Çiniler : Farklı boyutlarda ince şeritler; şerit boyutu 13-14 x 3,5 x 2,5 cm.

Beyaz çini toprağı, ön yüzler fîruze renkli.

Derz ve ara malzemesi : Kireç harç.

Uygulama yöntemi : Sırsız tuğla şeritler örgüde algılanan kare birimleri, fîruze çini şeritler sekizgen birimleri,
manganez moru sırlı şeritler ise düşey zikzaklı yükselen çizgileri biçimlendirmek üzere
birbirine iliklenerek yerleştirilir. Kaplama kenarları 52 cm. genişlikte, kare parçalar olarak
hazırlanıp yüzeye kaplanmıştır. Her kare parça içinde bir sekizgen Olmak üzere düzenlenir.

517
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 246:
Amasya
Gökmedrese
Camii’nin
kasnağı,
3. yüz;
geometrik
örgü, bitmiş
şekil
Bakırer 1981:
II. Şekil 120

Resim 282 B:
Amasya
Gökmedrese
Camii ve
Kümbeti’nin Resim 282 C:
kasnağında Amasya
kesme tuğlalarla Gökmedrese
çeşitli geometrik Camii ve
motiflerle Kümbeti’nin
bezenmiş üst kasnağı,
pano 3. yüz
Bakırer 1981: II. Bakırer 1981:
Resim 168 II. Resim 169

518
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

SELÇUKLULARDA TUĞLA BOYUTLARI

Selçuklu mimarisinde kullanılmış olan birim tuğlalarla aynıdır. Aynı yapıda veya
tuğla boyutları konusunu da değerli araş­ mimaride kullanılan sırsız ve sırlı tuğla
tırmacı Ömür Bakırer’den özetliyoruz. 3 boyutları da aynıdır. Aradaki fark, sırlı tuğ­
nolu tabloda otuz dört eserden alınmış la olarak kullanılacak birimlerin dışa ba­
ölçülerde tuğlaların iki kenarı 21-22 cm., kacak ön yüzlerine parlak, şeffaf sır sürü­
kalınlığı 3,5-5 cm., diğer eserlerden alın­ lerek bir renk ayrılığı yapılmış olmasıdır.
mış ölçülerde iki kenarı 20-21 cm. kalın­
Çiniler:
lığı 4-5 cm. olduğu tespit edilmiştir.

Tuğla örgülerinde ve geometrik örgü dü­


Ayrıca “Bir genelleme yapılmaya çalışı­
zenlemelerinde kullanılan çiniler, sırsız
lırsa: iki kenarı 20-21 cm. ve 21-22 cm.,
tuğlalar gibi örgüyü biçimlendiren ve
kalınlıkları 3,5-5 cm. arasında olan kare
tuğla kaplamaları oluşturan esas ele­
biçimli tam tuğlaların XIII. yüzyıl süresin­
manlar olmayıp süsleme elemanlarıdır.
ce Anadolu’da en çok kullanılan boyut
olduğu, buna karşılık İki kenarı 23-25 Çiniler, tuğlalar kadar kalın olmamaları,
cm. kalınlıkları değişken olanların ise yüzeysel birimler olarak düşey derz ara­
daha çok XII. yüzyılın sonları ile XIII. larına yerleştirilmeleri sebebiyle tuğla
yüzyılın başlarında üretildiği yaklaşık kaplamaların derinliğine inmezler. Arka­
olarak söylenebilir.”245 larında geri çekilmiş tuğla birimler veya
özel olarak hazırlanmış küçük tuğla ta­
Sırsız kesme tuğlalar için:
kozlar yer alır. Bu takozlar örgünün sağ­
“Biçim açısından çeşitleme gösterme­ lamlığını korumak ve daha kolay yıpra­
yen birim tuğlaların aksine, geometrik nıp, yerlerinden çıkabilen çini birimler
örgüleri ve basit geometrik düzenleme­ döküldüğü zaman, örgünün gevşemesi­
leri şekillendiren kesme tuğlalar kullanı­ ni önlemek için yerleştirilmiş olabilirler.
lacakları örgünün niteliklerine uygun bi­
Tanıtmaya çalıştığımız zengin Selçuklu
çim ve boyutlarda hazırlanmıştır. Sırsız
tuğla dokularının yalnız duvar örnekle­
birim tuğlalarla aynı malzemeden yapı­
rinden yararlandık. Kubbe, tonoz ve mi­
lan kesme tuğlalara, kesme ve yontma
narelerdeki zengin, dekoratif tuğla do­
yöntemleri ile örgünün niteliklerine uy­
kuları ilgili bölümde ele alınacaktır. An­
gun biçim verilmiştir.
cak ilginç dekoratif özellikleri sebebiyle
Kesme tuğlalardan ince şeritler: Daha iki minare Aksaray Kızıl Minare ve Tokat
önce de belirtildiği gibi, Selçuklu öncesi Alaca Mescit minaresi ile Konya Sırçalı
ve Selçuklu dönemi mimari süslemesin­ Medrese’nin kûfî “Ali” yazısı ile bezen­
de, geometrik örgülerde kullanılan kes­ miş tonozunu bu gruba ekledik.
me tuğla ince şeritlerin biçim ve boyutla­
rı, doğrudan kullanılacakları örgünün ni­
IV.2.1.1.3.2.3. BEYLİKLER VE OSMAN­
teliklerine bağlıdır. Şeritler, örgünün ge­
LILAR DEVRİNDE TUĞLA DUVARLAR
rektirdiği biçim ve boyutta kesilerek ve­
ya yontularak hazırlanmıştır.”246 245 Bakırer 1981: I. 42
Beylikler dönemi eserlerinde duvar yapı­
mında tuğla kullanıldığını görmüyoruz, 246 Selçuklu dönemi tuğla
Sırlı tuğlalar:
sistemleri konusunda daha
yalnız Kütahya Kurşunlu Camii’nde alma­
fazla bilgi için Ömür Bakırer’in
“İncelenen dönemde sırlı tuğlalar, sırsız şık duvar, Milas Akmescit’te tuğla, taş çalışmasına bakılabilir, Bakırer
tuğlaların biçim ve boyut özellikleri, sırsız malzeme ile karışık olarak kullanılmıştır. 1981: l-ll

519
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Buna karşılık kubbe, tonoz ve üst geçiş elemanlarının Devleti bir taraftan Bizans’la savaşarak hudutlarını ge­
büyük kısmı tuğladan yapılmıştır. Kütahya ve Afyon’daki nişletiyor, bir taraftan da bulunduğu bölgede askeri, siya­
bazı camilerde ve Efes’te İsa Bey ve Birgi’de Mehmed si, sosyal, ekonomik ve kültür yönleri ile yerleşerek güç­
Bey camilerinin minarelerinde de tuğla kullanılmıştır. leniyordu. Bu arada da yeni komşu olduğu ve tanımaya
başladığı, Bizans kültürü ile alışverişte bulunuyordu. Bi­
Osmanlı mimarisinde ise almaşık duvar yapımı dışında zans yapı kültürünün çok ilginç bir yapı öğesi olan alma­
oldukça az kullanılmıştır. Buna karşılık çatılı camiler hariç şık duvardan yararlanmak ve kendine göre yeniden yo­
bütün üst örtü ve geçiş elemanları tuğla ile yapılmıştır. rumlamak suretiyle uzun süre bu duvar tekniğini kullan­
dı. Bölgesine çok uyumlu olan almaşık duvar teknolojisi­
Tuğla, almaşık duvarların yapıldığı sürelerde, pencere ni (bundan sonraki bölümde incelenecektir), İstanbul’un
aynaları, rozetler ve müstakil panolar içinde dekoratif fethinden sonra, yapıya çok uyumlu yonu taşının bulun­
amaçla kullanılmıştır. Bursa Koza Hanı giriş eyvanının duğu bölgede, kesme taş yapılaşmanın yoğun olarak
üst kat duvarı ile Manisa İvaz Paşa Camii, Alaşehir Şeyh kullanıldığı dönemlerde de birkaç yüzyıl daha sürdürdü.
Sinan Camii ve benzeri camilerle, Topkapı Sarayı’nın Almaşık duvar, yalnız yapı teknolojisini etkilemiyor, aynı
bazı bölümleri haricinde, tuğla duvar yapı malzemesi zamanda tuğla boyutlarına da yeni ölçüler getiriyor.
olarak çok az kullanılmıştır.
Zaman içinde kullanılmış olan duvar tuğlalarında tespit
Osmanlı Devleti XIV. yüzyıl başında çok küçülmüş olan edilebilen boyutlara bakarak, mimari eserler için devir
Bizans İmparatorluğu’nun merkezine çok yakın bir böl­ tespit etmek elbette mümkün değildir. Aynı dönemde
gede kurulmuştu. Kısa bir müddet sonra da Bursa fet­ aynı bölgelerde farklı tuğla boyutları ölçülebiliyor.
hedilerek, devlet merkezi haline getirilmiştir. Osmanlı

Orta Asya’daki ilk İslam eserlerinde kullanılan tuğla boy nı tespit edebildiğimiz kadarıyla sıralarsak;

a) İsmail Sâmânî Türbesi 22,5-23 x 22,5-23 x 3 cm.


Dâye Hatun Kervansarayı 23 x 23 x 4- 4,5 cm.
Sultan Sencer Türbesi 24-25 x 24-25 x 5 cm.

b) Aslan Câzib Türbesi 31 x 31 x 8,5 cm.


Üç Kümbetlerden Kuzey Türbe 28 x 28,5-29 x 14-14,5 x 4,5 cm.
Sultan Tekeş Türbesi 29 x 29 x 6 cm.
Dâye Hatun Kervansarayı 28 x 28 x 5,5 cm.
şeklinde iki grupta toplayabiliriz.
Nahcivan’da Yûsuf b. Küseyr Kümbeti 35 x 35 x 8,5 cm.
İran’daki Büyük Selçuklu eserlerinde
Gurgân Kümbet-i Kâbûs 20,8 x 20,8 x 4,7 cm.
Harrekan I. Kümbeti 1 9 x 1 9 x 5 , 1 8 x 1 8 x 5 cm.
Harrekan II. Kümbeti 20 x 20 x 5, 21 x 21 x 5 cm.
Râdkân Kümbeti 20 x 20 x 4-5 cm.
İsfahan Cuma Camii’nin güney kubbesi, iç 22 x 22 x 4-4,5 cm.
dış 22-23 x 22-23 x 4,75 cm.
Ardistan Cuma Camii iç 25 x 25 x 5,5 cm.
Dış 23-24 x 23-24 x 4 cm.
Erken dönem tuğlası 21 x 21 x 4 cm.
Anadolu Selçukluları’nda ise
Az sayıda eserde 23-25 x 23-25 x 4,5-5 cm.
34 eserde 2 1 - 2 2 x 2 1 2 2 x 4 - 5 cm.
13 eserde 20-21 x 20-21 x 3,5-4,5 cm.
olduğu görülüyor.

520
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bu ölçülerdeki uzun kenarın, kalınlık öl­ imal ettirilerek.” Tuğlanın imalatçıya


çüsüne oranını tespit ettiğimiz zaman doğrudan ısmarlanmasına örnek olarak
büyük ve küçük boy tuğlalarda 1 / 4-5 şu hüküm özeti verilmiştir: “Gelibolu ka­
oranını buluyoruz. Ayrıca tuğlaların ke­ dısına hicrî 957 yılı başlarında gönderil­
nar boyları 20-22 cm. arasında, kalınlık­ miş olan bir hükümde, İstanbul’da inşa
ları 4-5 cm. arasında değişmektedir. edilmekte olan caminin kubbesi için,
gönderilen numuneye göre, tuğla kesti­
Osmanlı mimarisinde kullanılan tuğlalar rilmesi emredilmekte ve bu maksatla İs­
genel olarak gerek Selçuklu, gerekse ilk tanbul’dan Kosta Kalfa’nın gönderildiği
İslam Türk Devletlerinde kullanılanlar­ bilinmektedir. Bu kalfa orada tecrübeli
dan daha büyük ve kalınlıkları ise daha tuğla ustalarını toplayıp ısmarlanan tuğ­
azdır. Tuğla kenarının kalınlığına olan laların toprağını kalburlatıp yoğrulması­
oranı da 1 / 6 ile 1 /11 arasında değiş­ na nezaret edecektir.” Bu şekilde kalite
mektedir. kontrolünü yapabilmek için özel bir kal­
fa gönderilmektedir.
Erken dönemlerde 40-44 cm. kenar
boyutlarına sık olarak rastlanırken XVI. Tuğlaların özel ocaklardan satın alınma­
yüzyılda 28-30 cm. kenar boyu daha sı konusunda 383. sayfada, adet ve fi­
çok kullanılan ölçü olmuştur. XVII ve yatları da gösteren bir liste bulunmakta­
XVIII. yüzyıllarda 23-24 cm. kenar, 2,7- dır. Bizi yalnız tuğla çeşitleri ilgilendirdi­
3-3,5 cm. kalınlık en çok kullanılan öl­ ğinden onları aktarıyoruz.
çülerdi. Bu sınıflandırma bu kadar basit
ve kolay ölçülerle yapılamayacağı gibi “Büzürg, çârşû-yi büzürg, nime-i bü­
aynı yapıda farklı ölçüde tuğlalar da gö­ zü rg, topaç, çârşû-yi bâzârî, şeşhane.”
rülmektedir. Bu farklılık dekorasyonla Burada tuğla isimleri verilmekle beraber
ilgili yerler ve pano gibi özel boyutlara ne yazık ki ölçüleri verilmemektedir.
gerek olan yerlerde değil, düz sıra uy­
gulamalarda da görülmektedir. Bu tür Emaneten tuğla yapılması konusunda
farklı boyda tuğlalar kullanılmış olması­ şu hüküm özeti verilmiştir: “959 tarihin­
nın bir sebebi onarımlar olabilir. Ancak de Gelibolu kadısına gönderilmiş bir
orijinalliğini kaybetmemiş olduğuna hükme göre, Gelibolu’dan usta, kalıpçı
inandığımız dokularda da bu farklılık ve çamurcu celbedilmiştir. Bu ustalar İs­
görülmektedir. tanbul’da evvela ocakları inşa edecekler
ve tuğla işlemeye başlayacaklardır. Aynı
Ömer Lütfi Barkan’ın yayımladığı Süley- hükümde vaktiyle Gelibolu dizdarına
maniye Masraf Defterinde tuğlaların na­ gönderilmiş olan bazı tuğla kalıplarının
sıl temin edildiği açıklanmıştır.247 geri istendiği görülmektedir.”

“Süleymaniye Camii ve İmareti inşaatın­ Ayrıca bu konuda çalışacak bütün deği­


da bilhassa kemer ve kubbelerde kulla­ şik ustaların alacakları ücretler de belir­
nılmış olan tuğla üç şekilde tedarik edil­ tilmiştir. İstanbul Üsküdar Ayazma Ca­
miştir. Doğrudan doğruya ocak sahibi mii ve İnşaat Defterinde248 tuğla çeşit­
imalatçılara ısmarlanarak; hususi şahıs­ lerinin isimleri verilmekte: Kebir kubbe
larla müteahhit ve tüccarlardan satın tuğlası, kuzu tuğla, beylik çârşû tuğla,
alınarak; devlet tarafından (emaneten) beylik maa, topaç tuğla. Ancak yine bo­ 247 Barkan 1972:1. 381-384
işlettirilmekte olan harman ve fırınlarda yutları hakkında bilgi bulunmamaktadır. 248 Bayram - Tüzen 1991: 22.
199-288

521
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Hudâvendigâr Camii

Özellikle Süleymaniye Masraf Defterindeki Gelibolu ka­ 1365-1366 yıllarında I. Murad tarafından yaptırılan bu
dısına gönderilen hükümlerde görüldüğü üzere tuğla ya­ cami, ilginç bir mimariye sahiptir. Bu sebeple bu önem­
pımı için gerek malzeme hazırlığı gerek işlenmesi ve ka­ li eseri Bizans yapısı olarak yorumlayan yazarlar da ol­
lıplar konusunda ne kadar titiz davranıldığı anlaşılmakta­ muştur.
dır. Masraf defterindeki bilgilerden tuğla boyutları konu­
sunda normlar bulunduğu tahmin edilebilir. Ancak tuğla­ Caminin cepheleri üç sıra tuğla bir sıra kesme taş şek­
ların sahip olduğu çeşitli isimlerden de çeşitli ölçüleri ola­ linde düzenlenmiştir. Giriş cephesindeki beşer adet iki
bileceği anlaşılmaktadır. Ayrıca halkın yaptırdığı küçük katlı kemerlerin dışındaki sahalar yine aynı şekilde al­
camilerde kullanılan tuğlalarda ve piyasadaki ocakların maşık duvar düzenindedir.
hepsinde böyle bir norm olacağı kabul edilebilir. Özellik­
le Bizans yerleşim merkezlerinin fethinden sonra Bizans­ Kemerleri taşıyan ayaklar alt katta kesme taş olarak ya­
lIlardan kalma tuğlaların veya yıkılmış Bizans eserlerin­ pılmışken üst kattaki ayaklar tuğladan yapılmıştır. Bu
den derlenmiş eski tuğlaların, yeni ocaklarda yapılmış ayakların tuğla örgü dokusu yarım kaydırmalı yatay dü­
tuğlalarla beraberce kullanılmış olduğu söylenebilir. zendedir. Tuğla boyutları 39 x 39 x 3,5 santimetredir.
Derzleri 5 cm. genişlikte üstte 1 cm. geride altta sıfır
Osmanlı tuğla boyutlarını bundan sonraki bölüm olan olarak mala perdahlı ve kireç harçlıdır.
“Almaşık Duvarlar”da inceleme imkânı olacak. Şimdi
tuğla duvar dokusundaki düzenlemeleri, yapılar üzerin­
de incelemeye başlıyoruz. Ancak daha önce de belirtti­
ğimiz gibi tuğlanın kullanım alanlarını, pano gibi küçük
bölümlerde ayrıca inceleyeceğiz. Minarelerdeki duvar
dokusunu ise ayrı bir paragraf olarak ele alacağız.

Çizim 247: Hudâvendigâr Camii Resim 283: Hudâvendigâr Camii’nin galeri katı tuğla orta
Çetintaş 1952: Levha 9 ayakları (2000)

522
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 283 A:
Hudâvendigâr
Camii’nin
galeri katı
tuğla köşe
ayağı
(2000)

Resim 283 B:
Hudâvendigâr
Camii’nin
galeri katı
tuğla orta
ayakları
( 2000 )

523
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İznik Nilüfer Hatun İmareti

1388 yılında I. Murad tarafından annesi Giriş revakının sağ tarafındaki cephenin
Nilüfer Hatun’un ruhunu taziz için yaptırıl­ orta kısmında, iki tuğla ve arasındaki taş
mıştır249 Cepheleri ve kubbe kasnakları sırayı da kaplayan dikdörtgen bir tuğla
bütünü ile almaşık düzende yapılmıştır. pano bulunmaktadır. İlk bakışta hem bir
Giriş cephesinde 1 ile 2 ve 3 ile 4. kemer­ ölçüdeki düzensizliği, hem de yeni ve
lerin arasındaki duvar yüzleri, kemerlerin kötü derzi dolayısıyla sonradan yapılmış
tepe noktaları hizasına kadar, özel doku- gibi etki yapmaktadır. Ancak tuğlaları ori­
lu tuğla duvar olarak örülmüştür. jinaldir. Ayrıca Katharina Otto-Dorn’un
Das İslamische İznik eserinde aynı pa­
Bu dokuyu oluşturan tuğlalar 9-10 sıra nonun çizimini buluyoruz. Bu da bize bu
halinde kemer kavisine paralel olarak dü­ dokunun yeni yapılmış bir pano olmadı­
zenlenmiştir. Karşılıklı sıraların birleşece­ ğını gösteriyor.
ği yerde ters istikamete dönerek üstte
birleşmiş ve adeta iki yandaki kolları uza­ Eyvanın güney duvarında büyük bir ro­
mış, “W” şeklini oluşturmuşlardır. zet motifi bulunmaktadır. Bu rozet tuğla­
lardan oluşmuş çiçek yapraklarının bir­
Bu ilginç dokuyu oluşturan tuğlaların ka­ leştirilmesi ile şekillendirilmiş ve ortası
lınlıkları almaşık tuğlaları gibi 4,5-5 cm. ve da kobalt mavisi bir çini yıldız ile doldu­
boyları ise hem kemer kavisine uymak rulmuştur. Giriş revakının güney tarafın­
zorunluluğu hem de orta kısmındaki çift da tuğladan yapılmış küçük bir rozet da­
“V” şeklinin yapılabilmesi için kesilerek ha bulunmaktadır.250
kullanıldığından, çeşitli boylardadır. Tuğla­
lar arasındaki derz genişliği 0,5-1 cm.
arasında olup kireç harçla yapılmıştır.

249 Ayverdi 1966: I. 320


250Otto-Dorn 1941:55-56 Çizim 248: İznik Nilüfer Hatun İmareti’nin son cemaat yeri kemer araları

524
Geleneksel T ürk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elem anları

m rT rm grrm rrvm rırm ı/p T T T m ı rrnrmi gl'IMI [UilUP IIİM,lig rirai.V» Cmpl m m n am a
[y>ML
ın^
a utıulinvij
u --
1
r» ıı ır n nİA.AI ır r m n ı r m - m n a m m ItlUliCtl ı m İ A t j
£
u-t±jxn5tw‘UuA
nrnmn m u m gmiırn m ım a nm m n E -üna m u m m n m
ıı. ı m J li ( ü

7
BTTT**T T— m ^ t r~rr axea
im t ı m a r « a ffrrm n m m ı B w ı m i m w ı e n trrmx
,n m m UTı fT T rg l
pırnıı ^TTTTTD^nTnnTn annn n ıın n g ıl atmanı BnnanyrTrrnıriTmTT» «nnnnı g m n B armnB tmcnnı

iuunm jgıgg n tg siD jg g ıtgaııına B tnnnnDunıg ran r

'■ -‘ II . 1 ™ J 5 Berna B B a n m m la B m
S™™» i mnronnagmnm
ı mı,ı,ıırıiT':p"»an HgıııaB
I § “ “ |b gfflSamnnııa
"|S İ® b ^3 Io - hqc
,3,afc ognTnnıanma rrmptrmmn
nnamnaıapamB B ^ Baö n-mırrı f
auiiLııuPiıırrrrTTTmm^
tznZ3aQ S IE 3C L H 3 İV -
s^ ~ Ş ! S 5 C S = ^ »

.................. ' ~ S 3E Z ] £

Çizim 248 A: İznik Nilüfer Hatun İmareti’nin ön cephe sağ ta­ Çizim 248 B: İznik Nilüfer Hatun İmareti’nin büyük ve küçük
rafta tuğla panosu, Otto-Dorn 1941: 56 rozetleri, Otto-Dorn 1941: 55

Resim 284: İznik Nilüfer Hatun İmareti’nin son cemaat mahalli kemer aralarındaki dekoratif tuğla düzenleme (2000)

Çizim 248 C:
İmaretin
giriş revakı,
DfSEöî sol yan
I duvarında
küçük rozetleri
(Güneş kursu)
Otto-Dorn 1941: 55

5 25
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 284 A:
İznik Nilüfer
Hatun
İmareti’nin giriş
cephesinin sağ
kanadındaki
Orta Asya tuğla
süslemelerini
hatırlatan bir
düzenleme
'3'- " Vî" . _v. (2001)

Resim 284 B:
İmaretin
\ ^ - -t.- - orta yan
y i cephesindeki
.s-, >; ‘ r;.-.; . - J ■*: % büyük tuğla
rozet (Güneş
kursu) (1997)

r*^w ^r>--ı -t m® i *mmm-*ı *


gpî? ,;T—7"
ıssan

Resim 284 C:
İmaretin giriş
revakı, sol yan
duvarında
küçük rozet
(Güneş kursu)
Ayverdi 1966:
I. 325

526
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Uluâbâd’da Issız Han

1394’te Eyne Bey subaşısı tarafından Bu duvarların dokusu, yatay istif, orta
yaptırılmış olan han Apolyont gölünün derzli düz örgü şeklindedir. Tuğlaların
kuzey kenarındadır. Duvarları iki sıra ölçüsü 42,5 x 28 x 4,5 cm. ve 42,5 x 15
kesme taş, dört sıralı tuğla düzenli al­ x 4,5 santimetredir. Derzler kireç harçla
maşık doku ile kaplanmıştır. yapılmıştır.

Hanın yolcu kısmı, esas zeminden 64 Hanın dış giriş eyvanının sağ tarafında­
cm. yükseklikte olup ayakların ortasın­ ki, açıklığı 3,49 m. yüksekliği 2,05 m.
daki sekiyi işgal eder. Burada emsaline olan sivri kemerin iç yüzünde ilgi çekici
rastlanamayan iki büyük ocak ve dört bir tuğla pano bulunmaktadır.
sütun üzerine tuğladan örülmüş olan
bacası kademeli olarak yükselerek to­ Panonun dokusu, yatay / düşey istif
nozun üstüne çıkar.251 şeklinde örülmüştür. Kısa tuğlalar, sağa
sola 45°’lik açılarla yükselerek ve birbiri­
Hanın mekânı iki sıralı beşer ayakla ve ni keserek kareler oluşturmaktadır. Ka­
tonozla örülmüş üç sahna ayrılmıştır. Bu relerin içleri yatay olup, tuğlaların istifi
tonozla iki yanda ana duvarlar ve orta­ ile yeni kareler meydana getirilmiştir.
daki ayaklar (açıklığı 4 m. ve yüksekliği
1,45 m. olan) oldukça basık tuğla ke­ Tuğlalar kesilerek beş boyda eleman el­
merler üzerine oturmaktadır. de edilmiş ve geometri bunlarla oluştu­
rulmuştur. Derzlerin genişliği, 3,5, 4, 4,5
Tonozlar 5,10 metrede oluşturulmuş sil­ cm. gibi farklı ölçülerde olup, üstten ma­
meden sonra başlamaktadır. Kemerle­ la kalınlığında çökertilmiştir. Derzler ki­
rin üst çizgisi ile silme arasındaki kısım reç harçla yapılmıştır.
tuğla ile örülmüş orta duvarlardır.

527
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 249 A: Bursa Uluâbâd’da Issız Han, plan ve kesiti


Ayverdi 1966: I. 527, 528

Resim 285:
Bursa
Uluâbâd’da
Issız Han, giriş
eyvanı sağ
kemer içindeki
Orta Asya ve
Anadolu
Selçuklu tuğla
dokularını
anımsatan
dekoratif pano
(2001)

528
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 285 A: Issız Han, dekoratif tuğla panodan ayrıntı (2001)

Resim 285 B: Bursa Uluâbâd’da Issız Han, iç mekânda üç


nefli tonozlardan yüksek olan orta tonozun zemini de yük­
seltilmiş yolcuların yatma yeri olan bu şekilde iki büyük
ocak bulunmaktadır. Bu ocakların bacaları ve netleri ayıran
ayakların kemerleri ile üstteki tonozlar arasındaki düz ör­
gülü tuğla duvarlar görülmektedir (2001)

529
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Yıldırım Darüşşifası

Cami ve külliyenin yapılış tarihi belli değildir. Ancak 802 Darüşşifa salonunun solundaki köşe odaya girilen ke­
(1400) tarihli vakfiyeden cami ve darüşşifanın Yıldırım merin üstünde görülen ve tuğladan yapılmış olan deko­
zamanında yapılmış olduğu anlaşılmaktadır. ratif pano az sayıdaki süslemeli elemanlardan biridir.
Ayrıca pencerelerin dış kemer aynalarının ikisinde de
Darüşşifa, meyilli arazide uzunlamasına yapılmış ol­ almaşık düzenli dekorasyon vardır.
duğundan, avlu da meyilli olup odalar kademelidir. Dış
duvarları tuğla, araları pek de muntazam olmayan bir Tuğla dekoratif pano çizim ve resimde görüldüğü gibi,
şekilde moloz taş sıraları ile doldurulmuş almaşık du­ tuğlaların yatay ve düşey istiflenmesi ile güzel bir görü­
vardır. Giriş bölümü ve iç avlu duvarları daha munta­ nüm oluşturmaktadır. Bursa ve çevresinde, Issız Han
zam sıralı, derzli kesme taş sıralı almaşık düzenle kap­ giriş yan nişindeki benzer karakterdeki dekoratif tuğla
lanmıştır. panodan başka benzeri de yoktur.

Çizim 250:
Bursa Yıldırım
Darüşşifası’nın
avlu duvarında
tuğla dekoratif
panosu

Resim 286:
Bursa Yıldırım
Darüşşifası’nın
eyvan yanında
bulunan tuğla
panoda düşey
yatay istif türü
ile Orta Asya
tuğla bezemeli
duvarlarına
benzer bir
pano
oluşturulmuştur
(1994)

530
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Edime Yıldırım Camii

Edirne’nin önemli yapılarından olan Yıl­ Çizim ve resimde görülen pencere ay­
dırım Camii’nin, Bizans kilisesinden dö­ nası tuğlalar ikişerli kullanılarak, yatay
nüştürülerek yapılmış olduğunu iddia ve düşey istifli modeller elde edilmiş,
eden ecnebi uzmanlar olmasına karşı­ bu modeller yan yana ve üst üste (yatay
lık, Ekrem Hakkı Ayverdi yapı üzerinde­ ve düşey) sıralar içinde değişimli bir şe­
ki elemanları yorumlayarak caminin ke­ kilde yerleştirilmiştir. Böylece bir satranç
sin olarak Osmanlı eseri olduğunu be­ tahtası veya sepet örgüsü motifi meyda­
lirtmektedir.252 na gelmiştir.

Duvarları değişik karakterli almaşık du­ Cami duvarlarındaki almaşık sıralarda


var tekniği ile yapılmış olup, kendi bah­ ve kemer almaşığında 33-34 cm. kenar
sinde ele alınacaktır. Pencere kemer oy­ boyutlu tuğla kullanılmışken, kenar ay­
malarında iki adet almaşık ve bir adet de nasındaki bu panoda desen gereği 12-
tuğla dekorlu bezeme bulunmaktadır. 13 cm. boyunda tuğla kullanılmıştır.

MSB!
M s ııs ıs ;
İB 8 3 R IS B IS H 3
İ10S 11S 11S I 1S İ
IS 1I S 1I S 11——
S 103

-T

Çizim 251: Edirne Yıldırım Camii’nin pencere aynasında sepet örgü tuğla dokusu

1 - ii—
Resim 287:
Edirne
Yıldırım
Camii’nin
pencere
aynasında
ikişer tuğlalı
hasır örgü
türü dokusu
(2000) 252 Ayverdi 1966: I. 484-494

531
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Edirne Yıldırım İmareti Bursa Demirtaş Camii Minaresi

1876-1877’de Rusların Edirne’yi işgali Caminin banisi Yıldırım Bayezid’in üme­


sırasında ahşap olan çatısı ve duvarları râsından meşhur Kara Timurtaş Pa-
yıkılmıştır. Günümüze yalnız imaretin şa’dır.253 Kitabesi yoktur. Şeyh Şemsed-
mutfağının büyük ocağı ve heybetli ba­ din Ulusoy Efendi gayri matbu eserinde,
cası kalmıştır. Ocağın kemeri 366-370 792’de (1389) inşa edildiğini yazmakla
cm. açıklık ve 143 cm. derinlikte bir to­ iktifa etmiştir. Bu konuda da belge bulun­
noz halindedir. Bacanın deliği 85 x 85 mamaktadır. Ancak Kara Timurtaş Pa-
cm., dış ölçüleri 167 x 167 cm. ve kemer şa’nın mezar taşına göre 804’te (1404)
üstünden yüksekliği 248 santimetredir. öldüğü anlaşılmaktadır. Buna göre cami­
Bacanın her yüzünde 40 cm. genişliğin­ nin, paşanın sağlığında Yıldırım’ın son za­
de ikişer delik bulunmaktadır. manlarında yaptırıldığını kabul edebiliriz.

Bacanın duvarları yatay istif düz örgü Caminin minaresi altı tuğla ayak üzerin­
sisteminde örülmüştür. Derzinin kireç de yapılmıştır. Ayakların arasında bir şa­
harçlı ve çok bozulmuş olmasına rağ­ dırvan bulunmaktadır. Minareye, ayak­
men, mala perdahlı ve mala kalınlığında ları arasındaki ahşap bir merdivenle ula­
çökertme karakterli olduğu anlaşılmak­ şılmaktadır. Ayaklar birbirlerine çift mer­
tadır. Bacada kullanılan tuğla boyutları kezli teğet kemerlerle bağlanmaktadır.
310 x 170 x 40 santimetredir.
Ayakların yapıldığı tuğla doku, yatay sis­
tem ve düz örgü sistemindedir. Tuğla
boyutları 38 - 41 x 28 x 4 - 4,5 cm. ve 38
- 41 x 16 x 4 - 4,5 santimetredir.

Minarenin gövdesi ise kuşaklar halinde


çeşitli desenler oluşturan tuğla dekoras­
yonu ile bezenmiştir. Ayakların bitiminde
üstüne bir sıra taş konularak kemerlere
başlanmıştır. Bu taş sırası üstündeki,
kirpi saçak ve kemer kaşları arasındaki
kısım tuğla duvar olarak yapılmıştır.

Bu tuğla duvarın örgü tipi, yatay istif düz


örgü sistemindedir. Tuğlalar yarım boy
kaydırılarak kullanılmıştır. Bu düzen
ayaklarda düzgün olarak uygulanmış, üst
kısımda iki boyda tuğla kaplandığı için
derzlerde bazı şaşmalar görülmektedir.

Derzler tamamen yenilenmekle beraber


tuğlalar orijinaldir. Restorasyonu yürü­
Resim 288: Edirne Yıldırım İmareti’nin mutfak ten Eski Eserler Derneği başkanı, rah­
bacasındaki düz örgülü tuğla dokusu (2000) metli Kâzım Baykal’ın bu titizliğini yakın­
dan bildiğimiz gibi cemaatten, son ona-
rımı takip etmiş olan meraklı ve yaşlı, bir
253 Ayverdi 1966: I. 387-392 zat bunu kesin bir tavırla belirtmiştir.

532
G eleneksel T ü rk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elem anları

E T İ O

m; c m

O 10 20 30 AO SOan
üı urnı rl 1 (..... . | |

Çizim 252: Bursa Demirtaş Camii minaresi tuğla doku


detayı Çizim 252 A: Bursa Demirtaş Camii ve minaresinin planı
Ayverdi 1966: I. 388, 391

SvÜ ■

Resim 289: Bursa Demirtaş Camii’nin ilginç minaresi onarım Resim 289 A: Bursa Demirtaş Camii minaresinin tuğla ayak­
öncesinde (1974) ları onarımdan sonra (2001)

533
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Gülçiçek Hatun Türbesi

Bursa’da Hisar’ın altında, Altıparmak mevkiinde, Sarıklı iki kemer mimarimizde az görülen bir örnektir. Cephe
Değirmen sokağında bulunan türbeyi Yıldırım Bayezid, yüzeyine göre geri çekilerek yapılmış iç kemerle pence­
annesi Gülçiçek Hatun için yaptırmıştır. renin mermer lentosu arasında kalan oyma tuğlaların,
dikine ve yatay kullanılması ile, orta kısmın bir bölümün­
Türbenin sol yan cephesinde bulunan iki pencerenin de sepet örgüsü motifi oluşturulmuş, yanlarda düz örgü
üstündeki üzengi çizgileri farklı ve iç içe yapılmış olan sistemi kullanılmıştır.

Çizim 253:
Gülçiçek
Hatun
Türbesi’nin
pencere
aynasında
tuğla sepet
örgü detayı

Resim 290: Resim 290 A:


Gülçiçek Gülçiçek
Hatun Tür­ Hatun
besi’nin Türbesi’nin
pencere pencere
aynasında aynasında
ikili, üçlü ikili, dörtlü
sepet örgü­ tuğla sepet
sü doku örgüsü doku
(2002) (2002

534
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Yeşiltürbe (Bursa)

Türbe 1412’de yapılmıştır. Sekiz cep­ Kasnak tuğla duvarı, yatay istifle düz ör­
heli olan türbenin duvarları ile köşeler­ gü sistemiyle örülmüştür. Raspa edilmiş
de oluşturulmuş mermer çerçeve ve olduğu için derz bulunmamaktadır. Du­
yine mermer kemerlerin arasında ka­ var kireç harçla örülmüştür. Tuğla kalın­
lan kısımlar fîruze (turkuvaz) renkli çi­ lığını 3,5-4 cm. olarak kabul ederek
nilerle kaplanmıştır. Ne yazık ki günü­ orantıladığımız zaman boyları da 24-28
müze kadar yapılan onarımlarda, bu cm. olarak hesaplanmaktadır.
çiniler büyük ölçüde tahrip olmuş, yeri­
ne yeni plak çiniler kaplanmıştır. So­ Türbenin ana gövdesi tuğla ve taş karı­
nunda çok azalan orijinal çiniler bir şık olarak yapılmıştır. Bu örgü almaşık
araya toplanarak kapının solundaki sistem gibi düzenli bir tarzda değil, tuğ­
yüzde toplanmıştır. la ve taş yan yana ve bölüm bölüm kul­
lanılmıştır. Tuğla boyutları ve örgü siste­
Genel olarak çıplak tuğla duvarları öne mi tambur gibidir. Macit Kural’dan aldığı­
alıp çini ve sırlı tuğla kaplamaları özet mız bir ek bilgi, duvar içinde yüksek kot­
olarak arkadan açıklamayı düşünürken, lara kadar hatılların devam ettiğidir. Ku-
burada Yeşiltürbe’yi ele alışımızın sebe­ ral’ın “Beden duvarlarında görülen çürü­
bi, belki Osmanlı mimarisinde bu türbe­ müş hatıllardan birinin zeminden 8 m.
nin tek çini duvarlı türbe oluşudur. (İs­ yüksekteki yuvası temizlenirken çıkarı­
tanbul Mahmud Paşa Camii’inde taş lan parçalan” şeklindeki ifadesi hatılların
kaplama yüzeyde kakma olarak çini kul­ boylarına dair fikir de vermektedir.
lanılmıştır. Ayrıca yine İstanbul’da bazı
önemli türbelerde, giriş altında kapının Türbenin en önemli özelliklerinden olan
iki yanında sağlı sollu panolar halinde turkuaz renkli duvar çini kaplamaları ge­
çini kaplamalar elbette vardır. Ancak bü­ nelde bilinen çini plaklardan farklı yapıda­
tün cephelerin çini kaplandığı başka tür­ dır. Daha ziyade renkli sırlı tuğla türünden-
be bulunmamaktadır). Ayrıca Mimar Ma- dir. Dış yüzü 21-22 x 10-11 cm., arka yüzü

cit KuraFın 1941-1943 yıllarında yapmış 10 x 5 cm. olup, dıştan içe doğru kavisli

olduğu restorasyonda, çini kaplamanın olarak daralmaktadır ve yan yüzünün tam


ortasında 1,5 cm. çapında dikine bir delik
arkasında ana taşıyıcı duvarın ortaya
bulunmaktadır. Bu, çinilerin yerlerine mon­
çıkması ve bu duvarların büyük kısmının
taj kesitidir. Çiniler çerçeveyi teşkil eden
da tuğla olması türbenin dikkat çeken
mermerlerden 85 mm. derinde işlenmek­
bir başka yönüdür. Günümüzde sıvalı
tedir. Sırlı tuğlaların arkasından ana duva­
olsa da Macit Kural’ın makalesinden ya­
ra olan mesafe ise ortalama 9 santimetre­
pının niteliği hakkında bilgi alınabilmek­
dir. Bu orijinal tuğlaların yüzleri, önce sıra
tedir.254 “Beden duvarlarının üst tarafın­
daldırılmış, sonra da fırınlanmıştır.
daki kubbe kasnağının tuğladan işlen­
miş bünyesini meydana çıkarmak ve
Restorasyonda bu orijinal sırlı tuğla şek­
derzlerini açarak temizlemek için yüzle­
linde yeni tuğla yapılmayacağı ve oriji­
rindeki bozuk sıvalarını dökünce sarı
nal sırlı tuğlanın aynen kopyasının yapıl­
Fransız çimentosu ile yapılmış tamirler
masının restorasyon prensipleri açısın­
ve sekiz yüzün üçünde görülen çatlak­
dan da doğru olmadığı düşüncesi ile,
larla karşılaşılmıştır.” Kütahya Çini Fabrikası’na plak çiniler
yaptırılarak kaplanmıştır. 254 Kural 1945: 50-102

535
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

1Dışyüz orijîna/ çinilerinin t/üz ölçü ve kesimleri"

1 ............ ' ■- ' 1,1 ................... 1 - nilerinden biri (Kazıda bulunmuştur)

Çizim 254: Bursa Yeşiltürbe’nin cephelerinin orijinal çini rölö- Kural 1945, 5- 80
vesi Kural 1945: 5. 80

Resim 291: Yeşiltürbe’nin turkuvaz renkli tuğla kaplı cep­ Çizim 254 A: Yeşiltürbe’nin cephelerinde yastıklı çinile­
hesi (1997) rin kaplama detayı, Kural 1945: 5. 95
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Murâdiye Camii

Murâdiye Camii, Bursa’nın Murâdiye mahallesinde Kubbe kasnak duvarları yatay düz örgü sistemiyle örül­
1424-1426 yıllarında yapılmış ve çevresinde külliye müştür. Kasnak duvarlarındaki tuğla ölçüleri alınama­
oluşturulmuştur. Osmanlı mimarisinde Bursa tipi cami­ mıştır. Caminin sol yanındaki almaşık duvarlardan aldığı­
lerin önemli örneklerinden birisidir. Caminin beden du­ mız ölçü 41 x 22 - 24 x 3,5 - 4 cm. ve 22 - 27 x 3,5 san­
varları almaşık sistemle yapılmış, buna karşılık kubbe timetredir. Caminin sağ yanındaki almaşık duvar tuğla
tamburları tuğla duvar olarak örülmüştür. ölçüleri notumuzda 41 - 42 x 4 cm., 25 - 24 x 4 cm. bu­
lunmaktadır. Bu ölçülerin iki ayrı kare tuğlaya mı, yoksa
Son cemaat mahalli, ortadaki üç kubbe ve yanlarındaki dikdörtgen bir tuğlanın kenar ölçülerine mi.ait olduğu an­
iki tonoz, dört ayak ve iki sütunla taşınmaktadır. Son ce­ laşılamamıştır. Aynı dönemdeki II. Murad Türbesi tuğla­
maat mahallinin ön ve yan cepheleri, zengin dekoratif ları 39 - 40 x 24 - 25 x 3 - 3,5 cm., Gülbakan Kadın Tür­
almaşık olarak düzenlenmiştir. besi tuğlaları 38 - 39 x 24 - 25 x 3,5 cm., Gülşah Sultan
Türbesi tuğlaları ise 35 x 25 x 3,5 santimetredir.

Resim 292: Bursa Murâdiye Camii’nin kubbe kasnaklarında tuğla işçiliği yatay istif düz örgü sisteminde olmakla beraber, yarım
kaydırma kaidesine pek uymuyor, büyüklü küçüklü, farklı boyda tuğla kullanılması buna sebep olabilir (2000)

537
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Murâdiye Medresesi

Cami ile medresenin ön yüzleri aynı hizada ve 30 - 35 Diğer üç cephede, kemerlerin tepe noktası ile kirpi sa­
m. ara ile yerleştirilmiştir. Medresenin dış cepheleri al­ çak arasında kalan 1,30-1,35 m. yükseklikte şerit halin­
maşık duvar dokusu ile örülmüştür. İçeride avlunun et­ deki duvar yüzleri, yatay ve düşey tuğlalarla beş sıra
rafında iki yanda ve girişin iki yanında sıra odalar ile gi­ halinde, sepet örgüsü (üç tuğla yatay, üç tuğla düşey
rişin karşısında dershane bulunmaktadır. olarak devam ediyor) dokusuyla kaplanmıştır. Ayakların
üstlerine gelen kısımlarda, tuğla kemer ve sövelerle
Dershanenin, üzengi çizgisinin üstünde olan yüzü, ula­ oluşturulmuş çörten pencereleri bulunmaktadır. Tuğla
ma geometrik desenlerden oluşan zengin almaşık du­ ölçüleri 41 x 25-26 x 4,5 santimetredir.
var dokusu ile bezenmiştir. Almaşık bölümünde bu gö­
rüntüler de ele alınacaktır. Dershane arka duvarında almaşık dokuda yer alan tuğla
hatıllardaki tuğla ölçüsü 41 x 25 - 26 x 4,5 santimetredir.

Resim 293: Murâdiye Medresesi’nin pencere aynalarında, Edirne Yıldırım


Camii pencere aynalarında olan ikiz tuğlalı hasır örgü kullanılmıştır (2000)

538
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 255: Bursa Murâdiye Medresesi’nin revaklarında kemer üstlerinde korniş arasındaki sepet örgü tuğla kaplamaları
Ayverdi 1972: II. 317

Resim 293 A:
Murâdiye
Medresesi’nde
revak
kemerlerinin
üst hizasından
geçen üçlü
hatıllı kirpi
saçak arasında,
üçüz tuğlalarla
beş sıra hasır
örgü
uygulanmıştır
(2002 )

Resim 293 B:
Aynı dokunun
resmi
Ayverdi 1972:
II. 318

539
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Ankara Hacı Bayrâm-ı Velî Camii

Hacı Bayrâm-ı Velî Camii’nin yapılış tarihi tam olarak bi­ geçidin kemerleri kapatılmış ve cami mekânına katıl­
linmemektedir. Türbenin camiden sonra yapıldığı mima­ mıştır. Duvarlarda ne kadar değişiklik yapıldığını bilmi­
ri ve teknik incelemelerle anlaşılabilmektedir. Hacı Bay- yoruz. Ankara taşından yapılmış ve modern kornişle ta­
râm-ı Velî’nin ölümü 1429 olduğundan, caminin türbe­ mamlanmış kesme taş subasmanı yenidir.
den önce yapıldığı anlaşılmaktadır.
Ancak onun üstündeki tuğla duvarın ne ölçüde yenilen­
Birçok tamir geçirmiş olan caminin 1714 ve 1941 ’deki diğini bilmiyoruz. Tuğlaların geleneksel ölçü ve kalitede
onarımları en önemlileri olup yapılan işler de oldukça iyi olduğu, aynı zamanda örgü tekniğinin de eski olduğu
bilinmektedir. Ekrem Hakkı Ayverdi’ye göre birinci ona- görülmektedir.
rımda, onarım kitabelerinin bulunduğu cephede ve iç
mekânda çalışılmış ikinci onarımda ise daha çok dış ya­ Tuğla ölçüleri 27 - 28 x 11,5 -1 2 x 3,5 - 4 santimetredir.
pıda çalışılmıştır. Onarımlar esnasında ahşap hatıllı du­ Mevcut derzler çökertme olup çimento harcı ile yapıl­
varlar eski görünüşünü kaybetmiş üst pencereler kagir mıştır. Ancak orijinal derzlerin kireç harçlı, mala kalınlı­
sisteme uygun kemerli tepe penceresi haline gelmiş, ğınca çökertmeli ve perdahlı olması gerekir.
ahşap hatıllar renkli çinilerle kaplanmıştır. Ayrıca eski

Resim 294: Hacı Bayrâm-ı Velî Camii’nin tuğla duvar do­


kusu, yatay istif düz örgü yarım kaydırma sistemi ile ya­
pılmıştır. Tuğla boyutları: 27 x 28 x 11,5 - 12 x 3,5 - 4
santimetredir (2000) Resim 294 A: Tuğla dokudan ayrıntı (2000)

540
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Ankara Karaca Bey Camii

1892 depreminde büyük yıkıntıya uğra­ ve iki devşirme mermer sütun bulun­
mış ve onarımda çatı ile örtülmüştür. An­ maktadır. Sütun ve ayakların üstünde
kara camilerinden tamamen ayrı, Bursa tuğla, taş sistemde bir kemer oluşmuş­
örneğinde, kanatlı bir camidir.255 tur. Kemer aralan ve üst kısımlarında
ise, yatay istif düz örgü düzeninde tuğla
Caminin ana duvarları iki sıra tuğla, bir duvar bulunmaktadır. Bu duvarda, ke­
sıra ve seyrek düşey tuğla düzeninde merin üst hizasından yatay olarak ge­
almaşıktır. Yan duvarların ön cepheye çen ve yan ayak üstlerine doğru sarkan
dönüp ayak haline geldiği ön yüzlerinde bir diş yapılmış ve duvar devam ettiril­
ise üç sıra tuğla bir sıra moloz taş duvar miştir.
görülmektedir.
Tuğla boyutları 33,5 - 35 x 25 x 3,5 - 4
Son cemaat revakında, iki yan duvarın santimetredir. Derz araları ise 4 - 4,5
devamı birer ayak, ortada iki tuğla ayak santimetredir.

Resim 295:
Karaca Bey
Camii’nin
revak
kemerleri
arasında tuğla
duvar dokusu
2001)
(

Resim 295 A:
Daha yakından
çekilen resimde,
düz tuğla örgü
dokusunda
düşey derzlerin
üst, üste
Ik " gelmesi gibi
fc S ' hatalar
görülmektedir.
:s »
Bu hatalar
onarımlarda
■İİ5 olmuş olabilir
veya ilk yapılış
hatalıdır (2001) 255 Ayverdi 1972: II. 255

541
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Ankara Hacı Musa (Seyfeddin) Camii

Caminin yapılış tarihi konusunda Ekrem Hakkı Ayverdi Tuğladan yapılmış olan son cemaat kemerlerinin ara­
ve Gönül Öney farklı tarihler vermektedir. Fakat bu ta­ sındaki bölümler, yatay sistem ve düz örgü düzeninde
rihler XV. yüzyıla aittir. Caminin son cemaat mahfili üç yapılmıştır. Bu örgü, yanlardaki iki ayakta da kemer
kemerlidir. Kemerleri taşıyan iki sütun ve başlıkları dev­ üzengi ayakları hizasına kadar devam etmektedir. Üst­
şirmedir. Son cemaat mahfili, kemerlerin üst hizasından te, kemerlerin üst hizasından itibaren sıvalıdır.
kapatılarak kadınlar mahfiline katılmıştır.

Resim 296: Ankara Hacı Musa (Seyfettin) Camii


Öney 1971: 12

542
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Tire Kara Hasarı Camii

1440 yılında yapılmıştır. Tek kubbeli moloz duvarlı bir Tuğla boyutları 34 x 22 x 4 santimetredir. Derz kalınlık­
camidir. Son cemaat mahalli ortada küçük iki yanda da­ ları, tuğla kalınlığına yakın genişlikte olup kireç harçla
ha büyük üç kubbeye sahiptir. Ön cephedeki kemerler, yapılmıştır.
iki yandaki almaşık duvarlı ayaklarla, ortada da başlık
ve sütunları devşirme iki mermer sütunla taşınmaktadır. Cami oldukça yakın bir zamanda tamir edilmiştir. He­
men yanındaki türbe ise onarılmamıştır. Türbedeki tuğ­
Kemerler ve kalkan duvarı tuğladır. Kemerler, ayakların lalar da camidekilerle aynı boyuttadır. Bu sebeple son
iç hizasına kadar yükselen ve kemerlerin üst hizasın­ cemaat mahalli tuğlaları onarılmış, yeniden derzlenmiş
dan yatay olarak devam eden 1,5 tuğla kalınlığında bir durumdadır. Ancak dokunun bozulmadığı ve tuğlaların
kuşakla çerçevelenmiştir. Kemerlerle bu kuşak arasın­ büyük ölçüde eski olduğu kanaatindeyiz.
da kalan yüzey tuğla duvar olarak işlenmiştir. Kalkan
duvarının, çerçeve şeklindeki kuşağın dışındaki kısımla­
rı yine tuğla ile örülmüştür.

Resim 297: Tire Kara Haşan Camii’nin son cemaat revakının,


kemer üzengi seviyesinin üstünden kirpi saçağa kadar olan
yüzeylerde, yatay istif düz örgü sistemi tuğlaların hem dar
hem geniş kenarlarını kullanmasına rağmen, tuğla şaşırtma­
lar düzgün bir şekilde uygulanmıştır. Tuğla boyutları: 34 x 22 Resim 297 A: Tire Kara Haşan Camii’nin tuğla duvar doku­
x 4 santimetredir (2001) sundan ayrıntı (2001)

543
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Nalbandoğlu Camii

Almaşık duvarlar bahsinde, üzerinde daha çok durula­ birer yarım üçlü tuğla, dördüncü sırada ortada bir düşey
cak bu caminin kemer aynasında ilginç bir sepet örgü­ tuğla, iki yanında yarımşar üçlü tuğlalar görüyoruz. Ay­
sü tuğla doku görülmektedir. Bu aynada görülen sepet nanın tamamında üçlü yatay tuğlalar arasında birer dü­
örgüde en altta yedi adet üçlü yatay tuğla, ikinci sırada şey tuğla yerleştirilmiştir. Bu şekilde farklı istifli bir sepet
altı grup üçlü tuğla, üçüncü sırada ortada üç, iki yanda örgü tuğla doku görüyoruz.

-
l
r~r~:
L. __
r
II )
=} t r ,:_ jj
.
r: L*“
1.

Çizim 256:
Nalbandoğlu
Camii’nin
pencere
aynasında
tuğla sepet
örgü detayı

Resim 298:
Nalbandoğlu
Camii’nin
pencere
aynasında,
bir ve üçlü
tuğlalarla
sepet örgü
sistemi doku
(2002)

544
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Selçuk Hatun Camii

1450 yılında Çelebi Sultan Mehmed’in kızı Selçuk Ha­ yerde tuğlalar düşey olarak kesilmiş ve sıfır derz olarak
tun tarafından yaptırılmıştır. Tek kubbelidir. Son cemaat birleşmişlerdir. Çökertme panonun üstü tek merkezli te­
mahalli, ortada bir tonoz iki yanda iki kubbeye sahip ğet kemer şeklinde olup mimarimizde az görülen bir uy­
olup, cephede üç kemerlidir. Duvarları ve minare kaide­ gulamayla hafif de olsa kaş kemer gibi dışbükey şekil­
si iki sıra tuğla, iki sıra moloz taş olarak örülmüştür. Ön de birleşmektedir. Bu kemer üstte kirpi motifle zengin­
yüzdeki yüksek kalkan duvar, Bedreddin, Sitti Hatun ve leştirilmiştir. Panonun sağ ve solu ile alt kenarı bir sıra
Tuzpazarı camilerindeki tezyinata çok benzer almaşık tuğla ile çerçevelenmiştir.
bezemelidir.
İkincisi ise daha küçük boyutludur. Arka yüzünde 4,5 -
Selçuk Hatun Camii’nin yan cephesinde tepe pencere­ 5 cm. kenarlı küçük kareler on bir sıra halinde dizilmiş­
leri formunda 5 cm. kadar çökertmeli iki değişik desen­ lerdir. Ancak kenarları yatay ve düşey değil, 45° açıyla
li kör pencereler bulunmaktadır. Bunlardan birisi, 38- verev bir şekildedir. En alt sırada sekiz sonra yedi, da­
40°’lik açı ile kırılarak zikzaklar yapan (beş sağa, beş ha sonra yine sekiz adettir. Derzleri kireç harçla yapıl­
sola) on sekiz sıra oluşturmaktadır. Tuğla kalınlıkları or­ mıştır. Diğer özellikleri birincisinin aynıdır, yalnız kemeri
talama 3,5 santimetredir, derz kalınlıkları ise 1,5 - 2 cm. sivri kemerdir.
olup kireç harçla yapılmıştır. Tuğlaların zikzak yaptıkları

Çizim 257: Bursa Selçuk Hatun Camii’nin sağ yan duvarında bir kör pencerede tuğla bezeme detayı

545
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 299: Selçuk Hatun Camıfnın


sağ yan cephesinde kör pencere yü- Resim 299 A: Küçük boyutlu kör pencere yüzeyinde 5 cm. kenarlı kare tuğlalarla ilginç
zeyinde on sekiz sıra yatay zikzaklar bir desen oluşturulmuştur (1997)
yapan bir motif oluşturulmuştur

O 20 AO 60 80 JOO

Çizim 257 A: Selçuk Hatun Camii’nin sağ duvarında ikinci kör pencerede tuğla bezeme detayı

256 Ayverdi 1972: II. 352

257 Ayverdi 1973: III. 62

258 Ayverdi 1973: III. 114 Benzer örnekler: Bursa Latif Kudsî Tür- Dâî Camii 259 Bursa Aynalı Camii 260
259 Ayverdi 1973: III. 64 besi256 Bursa Acem Reis Camii,257 İnegöl İshak Paşa Medresesi.
260 Ayverdi 1972: II. 293 Bursa Harîrî Camii,258 Bursa Ahmed

546
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Sitti Hatun Camii

Bursa’nın tipik küçük camilerinin en güzellerinden biri­ Selçuk Hatun Camii’ndeki zikzak tuğla kırılmalarından
dir. Duvarları Türk üçgenleri ile oluşan bir kubbesi ve üç oluşan desen bulunmaktadır. Ancak burada yalnız ke­
tonozlu son cemaat mahalli vardır. Duvarları iki sıra tuğ­ mer içinde olduğu için sekiz sıradan ibarettir ve her sı­
la iki sıra moloz taş şeklinde almaşık olarak düzenlen­ radaki azalma daha çabuk olmaktadır.
miştir. Yan duvarlar, son cemaat mahallinin yüzüne ka­
dar devam eder ve ortada iki ayak vardır. Kemerlerden İkinci pencere aynasında, aynı motif düşey olarak istif-
sonra zengin dekorasyonlu almaşık cephesi olan kal­ lenmiştir. Bu motifte tuğla boyları daha uzundur ve orta­
kan duvarı yükselir. da 4 kırık tuğla bulunmaktadır. Üçüncü motif ise üstteki
tepe penceresi hizasında ve boyutlarında, ancak zemi­
Yan cephelerde, alt pencere aynalarında ve tepe pen­ ni dolu (kör) 5 santimetrelik bir çökertmedir. Bu panoda
cere sırasında kör pencere nişinde güzel tuğla süsle- tuğlalar yatay ve düşey olarak kullanılarak ilginç bir de­
meli panolar vardır. Alt pencere aynalarından birisinde, sen meydana gelmiştir.

547
Geleneksel T ürk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 258 A:
Bursa
Sitti Hatun
Camii’nin
pencere
aynasında
düşey
zikzaklarla
oluşturulmuş
ın n ^ '
ŞO 100un. dekoratif tuğla
doku

Resim 300: Sitti Hatun Camii’nin alt pencere


Resim 300 A: Sitti Hatun Camii’nin kör pencere
kemer aynasında, Selçuk Hatun Camii’ndeki
yüzeyinde tuğlalar yatay ve düşey istifler kullanı-
zikzak motif sekiz sıra olarak uygulanmıştır
ı«rol/ Hanicik hîr Hfîfîpn ©İde ©dilmistir (1997)
(1997)

5 48
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Ahmed-i Dâî Camii

1471 yılında yapılmıştır. Son cemaat mahalli kalkan örülmüş olan motifin aynısı ile bezenmiştir. Tek farkı,
duvarının, kemerleri üstünde görülen, tepe pencere Selçuk Hatun Camii’ndeki nişin kemeri sivri kemer iken,
biçimindeki üç nişten sol tarafta olanı, Selçuk Hatun Ahmed-i Dâî Camii’nde Bursa kemeridir.
Cam ii’nde gördüğümüz, zikzak kırık dizilerin üst üste

Resim 301:
Ahmed-i
Dâî Camii’nin
son cemaat
revakı kalkan
duvarında,
kemer tepe
noktası üst
tarafındaki
kör pencere
yüzeyinde,
Sitti Sultan
Camii’ndeki
zikzak motifi
uygulanmıştır
(1997)

Resim 301 A: Ahmed-i Dâî Camii’ndeki ikinci panoda


ise düşey, yatay ve nokta boyutlu tuğlalarla pek de düz­ Resim 301 B: Ahmed-i Dâî Camii son cemaat
gün olmayan bir desen yapılmıştır (2002) revakının üst tarafındaki kör pencere (2000)
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Beşikçiler Mescidi

Sitti Hatun Camii Pınarfna inen caddenin üstündeki kö­ Düz örgü istif sisteminde, tuğlalar iki tuğla kalınlığı ka­
şededir. Sadrazam AmasyalI İshak Paşa b. İbrâhim’in dar kaydırılıyor, alt sıranın sonu ile üst sıranın başı ara­
kethüdası Sûfî Han Sinan tarafından Fâtih Sultan Meh- sındaki derze küçük kare bir tuğla kesiği monte ediliyor.
med döneminde yaptırılmıştır. Böylece “Z” benzeri motif elde ediliyor. Mescit onarım
görmüştür. Diğer pencereler daha çok bozulmuş du­
Mescitteki bir pencere aynası, Bursa minarelerinde ve rumdadır. Bu panonun derzleri yenilenmiş olup buna
almaşık duvarların tuğla hatıllarında çok kullanılmıştır. karşılık tuğlalar orijinal görünümdedir.

Çizim 259:
Bursa
Beşikçiler
Camii’nde
pencere
aynasında,
üstünde
basamak
görüntüsü
oluşturulmuş
tuğla doku

Resim 302:
Bursa
Beşikçiler
Mescidi
pencere
aynasında iç
içe merdiven
motifi yapılmıştır
(2002)

550
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Tire Rûmî Mehmed Paşa Camii

XV. yüzyılın ikinci yarısında Fâtih Sultan kaş tuğlaları ile, kemer tepe noktaları­
Mehmed’in vezîriâzamlarından Rum nın 15 cm. üstünden geçen tuğla şeridin
Mehmed Paşa tarafından yaptırılmıştır. çerçevelediği alan içinde, çok ilginç,
Vakfiyesi mevcut değildir.261 Kitabesine kesme tuğlalarla işlenmiş, ilk bakışta gi­
göre262 1471-1472 senesinde yapılmıştır. rift görünümlü bir dekorasyon bulun­
maktadır.
Son cemaat mahalli ortada dar, iki yan­
da daha geniş olup üç hollüdür. İki yan­ Sağ tarafın üst kısmında, daha ince tuğ­
lalarla kesme tekniği kullanılarak (lâ ilâhe
da kare, ortadakiler sekizgen olan dört
ayak, son cemaat mahallinin kemer ve illallah Muhammedün resûlullah) yazıl­
mıştır. Çerçeve içindeki bu yazının alt kıs­
kubbelerini taşımaktadır.
mında, çok az olarak da solunda, eşit üç

Açıklıkların küçük olmasına karşılık kollu bir motif iç içe geçmiş bir şekilde

ayaklar gereğinden kalındır. Ayakların kullanılmıştır. Bunun dışındaki bütün sa­

üstündeki sivri kemerler, ayaklara ha, çizimde görülen ( ’H L ., ) motifin, çar­

uyumlu olarak tuğladan yapılmıştır. Ke­ kıfelek oluşturacak bir konumla ve ulama

merlerin arasında, kemerleri çevreleyen sistemi kullanılmasıyla bezenmiştir.

Çizim 260:
Tire Rûmî
Mehmed


Paşa
Camii’nin
son cemaat
revak
kemerleri
üstlerinde
kesme
tuğlalarla
oluşturulmuş
kûfî yazı ve
geometrik
motifli
dekorasyon

Resim 303:
Tire Rûmî
Mehmed
Paşa
Camii’nin son
cemaat revakı
cephesinde
kesme
tuğlalarla kûfî
yazı ve ilginç
motifler 261 Aslanoğlu 1978: 48

bulunmaktadır 262 Ayverdi 1974: IV. 858

551
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 303 A: Basit bir tuğla motifle oluşturulmuş gamalı haç şekli ulama olarak düzenlenerek ilginç
bir doku elde edilmiştir (2000)

Resim 303 B: Tire Rûmî Mehmed Paşa Camii’nin arkasındaki türbenin kapısı üstünde
kesme tuğlalarla yapılmış dekoratif pano (2000)

Türbe

Cami sahası içinde, mihrabın sağ arka tarafında olan Giriş kemerinin üstündeki zencirekli kaş motifinin üst
türbenin kitabesi olmadığından, kime ait olduğu bilin­ kısmında bulunan kitabe yerinde, caminin son cemaat
memektedir. Tire Rûmî Mehmed Paşa’nın türbesi Üskü­ mahalli alnındaki desenin daha basit ve sadesi bulun­
dar’da kendi ismini taşıyan caminin arkasındadır. maktadır. Panonun sağ ve solunda birbirinin eşi iki kûfî
yazı görülüyor.

552
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Çinili Köşk

Kaburgalı kubbe ve yarım kubbeleri, sır­ Hakkı Ayverdi’nin 12 nolu dip nottaki ya­
lı tuğla ve çini kaplamaları ile Orta Asya zısında da bu onarımda, mimaride oldu­
Türk eserlerini hatırlatan Çinili Köşk ğu gibi çinilerde de yanlış restorasyon
1472 senesinde yapılmıştır.263 uygulamaları yapılmış olduğu açıklan-
maktadır.
Fâtih Sultan Mehmed, İstanbul’un fet­
hinden sonra 1454’te Eski Saray’ı yaptır­ Ayrıca kırmızı tuğlaların ve sırlı tuğlaların
mıştır. Daha sonra da Yeni Saray’ı (Top- çeşitli onarımlarda bozulduğu, yerine
kapı Sarayı) yaptırmaya başlamıştır. Yeni yenilerinin yerleştirilmiş olduğu, kırmızı
Saray’ın müştemilâtından bir köşk olarak tuğlaların yerine de sıva ile taklitlerinin
inşa olunan Çinili Köşk’ün de kitâbesin- yapılmış olduğu görülmektedir.
den anlaşıldığı üzere 877’de (1472) bi­
nanın yapıldığı tarihle aşağı yukarı aynı Yapının yan ve arka cephesindeki du­
zamanda yapıldığı anlaşılır264 varlar, yatay ve düşey çerçeveler içinde
kırmızı tuğlalarla yatay istif düz örgü sis­
Zarif Orgun’un makalesinden, köşkün temiyle örülmüştür. Tuğlaların boyutları,
1883’te müze haline getirilmesine karar 5,5 - 6 x 21 - 22 santimetredir, derzler 1
verildiği ve Romanya’dan çağrılmış olan - 2 cm. göçük ve 1 - 1 , 5 cm. genişlikte­
bir mimar tarafından köşkte bazı deği­ dir. Tuğla kırmızı tuğla toprağı ile derz
şiklikler yapıldığı anlaşılmaktadır. Ekrem ise kireç harçla yapılmıştır.

263 Ayverdi 1974: IV. 754


Çizim 261: Çinili Köşk’ün yan cephelerindeki etrafı lacivert çinilerle çevrelenmiş sırsız düz örgü
panolardan biri 264 Orgun 1941:11-12. 252-259

553
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 304 A:
Çinili Köşk’ün
sofasında
renkli sırlı
tuğlalarla
yapılmış Resim 304 B: Çinili Köşk’ün sofasında renkli sırlı tuğla
motiflerden süslemler (2002)
ayrıntı (2002)

Resim 304
D: Turkuvaz
renkli
Resim 304 C:
sırlanmış
Turkuvaz özgün
renkli
tuğlanın
sırlanmış
başka bir
özgün açıdan
tuğlanın resmi
görünüşü
(2002)
(2002)

Arka cephenin bodrum kat duvarları yan cephe gibi kü- Sırlı tuğlaların boyutları 48 - 50 x 48 - 50, 48 - 50 x 96 x
feki çerçeveler arasında farklı renkli sırlı tuğlalarla geo­ 100, 48 - 50 x 144 x 150, 48 - 50 x 192 - 200 milimet­
metrik desenler oluşturarak bezenmiştir. Ancak ölçüle- redir. Sırlı tuğlalar beyaz tuğla çamurundan yapılmıştır.
mediği gibi resim de çekilemiyor. Çeşitli onarımlarda dokunun düzeninde az da olsa bo­
zulmalar olmuştur. Sırlı tuğlalar kesilerek küçükleri elde
Ön cephedeki direkli dar yan sofa duvarlarında ve ey­ edilirken ölçülerde de farklılıklar oluşmuştur. Ayrıca
vandaki kapının yan ve üstlerinde turkuvaz, lacivert ve onarımlarda kullanılan yenileri ile farklı kalitede sırlı tuğ­
beyaz sırlı tuğlalarla, arka cephedekilere benzer doku­ lalar oluşmuştur.
lar uygulanmıştır. Bu sırlı tuğlalar yatay / düşey istif edi­
lerek ve renkli sırlı tuğlalar uygun bir şekilde yerleştirile­
rek ilginç motifler oluşturulmuştur.

555
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Manisa Alaşehir Şeyh Sinan Camii

Cami, ortasında iki sütun olan altı kubbeli bir yapıdır. yöne 30° yan yana şeritler halinde ulanmasıyla örül­
Son cemaat mahalli aynı büyüklüğe yakın üç kubbe ile müştür. Bir açıdan üçgenler hem iki yönlü 30°’lik şerit­
örtülüdür. İki yan cephesinin duvarla kapalı olması ve ler, hem de düşey şeritler halinde istiflenmiş görülür; bir
ön cephedeki iki orta ayağın 228, 234 cm. genişlikte ol­ bakışla da iç içe geçmiş altıgenler izlenilir. Soldaki yü­
ması sebebiyle de oldukça dışa kapalı etki yapmaktadır. zey ise, üç tuğlalı sepet sistemiyle örülmüştür.
192 cm. derinlikte, tonoz görüntüsü veren kemerler tuğ­
la ile örülmüştür. Ön cephede kemer üzengi çizgisi üs­ Caminin yapılışı, türbe kitabesindeki 1482 tarihinden
tündeki duvar tamamıyla tuğla ile örülerek kaplanmıştır. önce olmalıdır.
İki baştaki yüzeyleri yatay istif düz örgü sisteminde,
ortadaki iki yüzeyden sağdaki, eşkenar üçgenlerin iki

Resim 305: Alaşehir Şeyh Sinan Camii’nin son cemaat revak


kemerleri arasında tuğlalarla, düşey ve iki yönlü 30°’lik istif­
lerle meydana gelmiş üçgen motifli dekorasyonu (2000)

Resim 305 A: Alaşehir Şeyh Sinan Camii’nin diğer kemerler


™T(20oo)Ü?,Ü tU®'alarla Sepet örgü motifi« dekorasyo-

556
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Manisa İvaz Paşa Camii

Caminin bânisi İvaz b. Abdülmuîn’dir. sonra her kare içinde yine kesme tuğlalar­
Kitabesine göre yapılış tarihi de 1484 yı­ la ... haç motifi oluşturulmuştur.
lıdır.265 Cami, ortada büyük bir kubbe,
Ortadaki çerçeve içinde yüzey, tuğla şe­
iki yanda ikişer kubbeli ana mekân, giriş
ritlerle 60° açı ile iki yönlü yükselerek
kısmında da dört kubbeli son cemaat
eşkenar üçgenlere bölünmüştür. Bu üç­
mahalli olan bir plana sahiptir.
genler içinde kenar ortalara ikinci motif
Bu son cemaat mahallinin ön cephesi olan altıgenler meydana getirilmiştir. Sol
de beş sütun üzerine oluşturulmuş dört çerçeve içinde yatay olarak kısa boylu
kemerle taşınmaktadır. Yakın bir zama­ kesme tuğlalarda 30°’ye yakın bir açı ile
na kadar sıvalı olan bu cephe, caminin zikzaklar yaparak üçüncü bir motif elde
onarımı sırasında, sıva raspası yapılır­ edilmiştir.
ken altından zengin tuğla süslemelerin
Caminin sol yanındaki, iki pencere üs­
görülmesi üzerine tekrar sıvanmamış ve
tündeki tuğla hafifletme kemerleri de,
restore edilmiştir. Kemerlerle saçak ara­
son cemaat mahalli kemerlerini üstten
sındaki yüzeyde, iki kaşta eşit, ortadaki
çerçeveleyerek geçen, zencirek kuşakla
üç kemer arası alanda farklı üç desen
çevrelenmiştir. Bu pencerelerden kıble
görülmektedir.
tarafındaki İkincisinin kemer aynası ya­
İ. Aydın Yüksel Osmarılı Mimarisinde II. tay düzen düz örgü şeklinde iken, birin­
Bayezid-Yavuz Sultan Selim Devri adlı ci pencere268 daha farklı dekore edilmiş­
eserinde İvaz Paşa vakfiyesine göre tir. Pencere-kapıyı çevreleyen söve ve
Karaköy çarşısında bir hamam yaptırdı­ lento mermerleri muhtemelen Bizans
ğını belirtmektedir. Ancak İvaz Bey Ha­ kalıntısından devşirilmiş olup 45°’lik ke­
mamı maddesinde bugün mevcut olma­ simle birleştirilmiştir. Tuğla kemer, çift
dığını bildirmektedir.266 merkezli teğet kemer biçimindedir. Ke­
meri çevreleyen zencirek kuşakla, üs­ 265 Yüksel 1983: V. 341-349
İvaz Paşa (Bey) Camii’nin cephesi beş tündeki üç sıralı tuğla hatıl arasındaki 266 Yüksel 1983: V. 345-349
sütun üzerine oturan dört kemerden yüzey, birbirini iki yönlü 30°’lik açı ile gö­
267 “Bu zencirek motifi X IV ve
oluşmaktadır. Tamamen tuğla sistemle­ ren ve düşey olarak düzenlenmiş üç kol­ XV. yüzyıl Bursa camilerinin mi­
rinden oluşan bu cephelerde iki sistem lu yıldızların birbirini takip eden bir biçim­ narelerinde ve almaşık tuğla
görülmektedir. Bunlardan birincisi, kemer le yerleştirilmesi ile kaplanmıştır (Tire taş duvarlarının tuğla şeritlerin­
de çok kullanılmıştır” (Hüsrev
üstlerini dolaşarak kuşatan ve saçak alt­ Rûmî Mehmed Paşa Camii son cemaat Tayla)
larında düzenlenmiş olan tuğla zenci- cephesinde de aynı motif kullanılmıştır).
268 İlhami Bilgin, “Sanıldığı gibi
rek267 çerçeveler oluşturmaktadır. Bu
bu pencere değil kapıdır. Ölçüler
çerçevelerin ortasında kalan bölümler ise Kemerin üstündeki zencirek ve yıldızlı farklı olduğu gibi kapı olduğunu
farklı desenlerde bezenmiş tuğla süsle­ panoyu oluşturan tuğlalar, kesme usu­ iddia ettiğimiz açıklığın süsleme­

melerdir. Ortada üç farklı iki yanda ise sinin de ağırlık kazanmış olması,
lüyle kullanılmışken, kemerin içindeki
cephelerdeki en müzeyyen ele­
aynı desen bulunmaktadır. İki yandaki ayna kısmında farklı bir sistem kullanıl­
manın kapılar olması geleneğine
desenler bir hayli bozulmuş olduğu için o mıştır. Yine değerli dostumuz İlhami Bil- de bağlayabiliriz. İkinci sebebi
desenin aynısını gördüğümüz Manisa gin’in verdiği bilgi ve kroki ölçülerine gö­ ise hatun kişiler için cami için­
den merdivenle çıkılan bir mahfil
Karaköy Hamamı’nın revak cephesinde­ re, 35 x 24 x 4 - 5 cm. boyutunda, tuğla
olmadığı için, caminin sol tara­
ki deseni, hamamın cephe çizgilerinde hamur plakaları üzerine desenler çizilip fında zemin 20-25 cm. kadar
caminin üç orta bölümündeki üç farklı de­ zemini 1 -1,5 cm. derinliğinde oyulup fı­ yükseltilmiş, mûtat günlerde

sen çizgilerini ise bu bölümde sunuyo­ rınlanarak kemer aynasına fotoğraf ve araya perde çekilerek harem-
selâmlık oluşturulmaktadır. İşte
ruz. Ortanın sağındaki çerçeve içinde, çizimde görüleceği gibi yerleştiriliyor ve
bu pencere sanılan süslü püslü
önce cephe yatay ve düşey sıralar halin­ çukurda kalan zemin alçı ve kireç harcı açıklık da hatun kişiler için inşa
de tuğla şeritlerle karelere bölünmüş ve ile dolduruluyor. edilmiştir” demektedir.

557
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 262 :
Manisa İvaz
Paşa
Camii’nin son
cemaat
revaklarında
üçüncü bir
tuğla
dekorasyonu

Çizim 262 A:
Manisa İvaz
Paşa Camii’nin
son cemaat
revakı kemer
üstlerini
bezeyen
geometrik
tuğla
dekorasyonu

Resim 306: Manisa İvaz Paşa Camii’nin revak kemer araların- Resim 306 A: Tam ve kesme tuğlalarla işlenmiş üçgen ve altı­
da düşey ve yatay tuğlalarla düzenlenmiş ulama doku (2000) genlerden oluşturulmuş bir başka ulama dekorasyonu (2000)

558
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 262 B:
Aynı revakta
kesme
tuğlalarla
yapılmış yatay
zikzaklı tuğla
doku

Resim 306 B:
Manisa İvaz
Paşa Camii’nin
son cemaat
revakının
yüzündeki
üçüncü kemer
arasında
kesme
tuğlalarla
yapılmış yatay
zikzak motifler
(2000)

Resim 306 C: Manisa İvaz Paşa Camii’nin sol yan cephede-


Çizim 262 C: Manisa İvaz Paşa Camii’nin sol yan cephesin- ki pencere aynası içinde ve üst kısmında kesik tuğlalarla ya-
deki kemer aynasında görkemli bir tuğla dekorasyonu pilmiş bezemeler (2000)

559
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

««kszss» 11

-r 1 ' ' - i 7r- ^


~ - “ ff f ^ ~ { %\ *?* C/

, ‘ T - k'-îT ? Resim 308 A:


.K ■”•»:• ii i1.-' ; - ■'îV-ı-tMPİir!,*'
İnegöl
Tâcünnisâ
Türbesi’nin
bir başka
pencere
aynasında,
kesme kare
tuğlalarla
yapılmış diğer
pano
(2002)

Çizim 264 A:
İnegöl
Tâcünnisâ
Türbesi’nin
kemer
aynasında
kare küçük
tuğlalarla
oluşmuş
dokusu

Resim 308 B:
İnögöl
Tâcünnisâ
Türbesi’nin
(İshak Paşa
Türbesi)
pencere
oymasında,
yatay sıralar ve
düşey sıralarla
yapılmış sade
ve ilginç
bezemesi
(2002)

562
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Hasankeyf Zeynel Bey Türbesi

Uzun Hasan’ın oğlu olan Zeynel Bey, benzer eleman yer almaz. Bu parçaların
Akkoyunlular’ın Osmanlılar’a karşı yap­ firize ait olduklarını veya anıtın silindirik
tıkları Otlukbeli Savaşı’nda 1473 yılında gövdesini taçlandıran kornişe ait olabi­
ölmüştür. Bu sebeple türbesi XV. yüzyı­ leceklerini varsaymak gerekir.”269
lın son çeyreğinde yapılmış olabilir.
Kızıl kahverengi tuğlalar ve sırlı tuğlalar
Dıştan silindirik, içten sekizgen bir göv­ yatay ve düşey sistemle örülmüştür.
deye sahip kubbeli bir türbedir. Dış cep­ Tuğlalar arasında 1 , 5 - 2 cm. derz bu­
hesi, alt kısımları düzgün derzli kesme lunmaktadır. Kahverengi tuğlalar zemini
taş, üst kısımlarda tuğla kaplamadır. Bu oluştururken, turkuaz ve lacivert sırlı
sistem daha sonra üstüne kaplanan çok tuğlalardan, sağa ve sola 45° açılarla
zengin dekoratif motif ve kûfî yazılarla yükselerek ve alçalarak üst üste dört
bezenmiş olan sırlı tuğlalara zemin teş­ veya beş sıra zikzaklar oluşturulmuştur.
kil etmiştir. Zemini teşkil eden kızıl kah­ Bunların arasına yine yatay ve düşey ör­
verengi normal tuğlalar 20 x 5 x 7 cm. gü sistemi ile sırlı tuğlalarla ilginç motif­
boyutlarındadır. Desen ve kûfî yazıları ler ve Allah, Muhammed, Ali, Hamid gibi
oluşturan sırlı tuğlalar turkuvaz ve laci­ isimler kûfî yazılar olarak yerleştirilmiş­
vert sırlıdır. Sırlı tuğlalar ana gövdeyi tir. Bütün bu sistem o kadar uyumlu dü­
teşkil eden tuğla ve alt kısımlardaki kes­ zenle istif edilmiş ki insan özel bir dikkat
me taş üzerine 1 5 - 2 0 cm. kalınlıkta sarf etmezse ancak çok görkemli beze­
kaplama olarak yapılmıştır. Türbenin ve meli bir türbe görebiliyor.
sırlı tuğlaların rölöve ve ölçüleri Albert
Gabriel’den alınmıştır. Bezemeli tuğla kaplamaların büyük bir
kısmı dökülmüş durumda olduğu için be­
“Sırlı tuğlalar yamuk biçiminde bölüm­ zemelerde ve özellikle çok önemli olan
ler ortaya koyarlar. Aşağı yukarı hiçbir isimlerde eksikler ve yanılmalar olabilir.

rjflfe L , Çizim 265:


Hasankeyf
Zeynel Bey
Türbesi’nin
cephesi
lacivert,
turkuvaz,
normal tuğla
ve renkli
tuğlalarla
Allah,
Muhammed ve
Ali kûfî yazıları
ile bütün yüz
kaplanmıştır 269 Zengin 1994:109-111

563
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 265 A; Hasankeyf Zeynel Bey Türbesi’nin aynı cephesinin renklendirilmiş hali

564
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

#*....... -- o.os.............
I i mail bleu„ !

Çizim 265 B: Hasankeyf Zeynel Bey Türbesi’nde kulla­


nılan çiniler Albert Gabriel’in rölövesine göre arkasın­
dan trapez şeklindedir, Zengin 1994:110 Resim 309: Hasankeyf Zeynel Bey Türbesi’nin genel görünümi
(1998)

Resim 309 A: Hasankeyf Zeynel Bey Türbesi’nin yüzünü örten çok zengin kûfî ya­
zılarla kutsal isimlerin yazılmış olduğu renkli sırlı tuğla kaplama, türbe bedeninin
üzerinde 15 cm. kalınlığında bir dokudan yapılmıştır (1998)

565
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Dâvud Paşa Medresesi

Cerrahpaşa Hastahanesi’nin yakınında Türk üçgenli (baklavalı), bir kısmı da Bi­


890 (1485) yılında yapılmış olan Dâvud zans ve Roma mimarisi elemanıdır.
Paşa Külliyesi’nin önemli bir bölümü
olan medresenin kapısı ile caminin avlu­ Tuğla kemerler ile kirpi saçak kornişi
sunun yan kapısı karşı karşıyadır. Med­ (günümüzde izi bile kalmamıştır) arasın­
rese, üç yanı beşer kemerli revaklarla daki kalkan duvar kısımları, tuğla duvar
çevrili 18,50 x 18,50 m. kare bir avlunun olarak yapılmıştır. Alttaki kemerler ve
etrafında yapılmıştır. Revakların arka­ üstteki korniş arasındaki tuğla duvar,
sında on altı oda ve karşıda dershane yatay sistem, düz örgü tipindedir. Fotoğ­
bulunmaktadır. rafta görüldüğü gibi270 yüzey aslında sı­
valıdır. Tuğla derzleri oldukça ince ve
Kemerler, merkezi üzengi çizgisinin al­ tuğla doku da pek düzgün değildir.
tında olan eksik yarım dairedir. Kemerin
açıklığı 323,5 cm. yüksekliği 149 santi­ Tuğla boyutları 27 x 27 x 3,5 santimetre­
metredir. Kemerlerin bir kısmı mermer, dir. Derz genişliği 2,5 - 3 cm. ve tuğla
bir kısmı da granit sütunlar üzerine otur­ yüzeylerinden 0,5 cm. çukurdur.
maktadır. Sütunların bir kısmının başlığı

Resim 310: İstanbul Dâvud Paşa Medresesi nin revak kemerleri arası ve üst kısımlarında tuğla
duvar dokusu(2001)

270 Ayverdi 1973: III. 336,


resim 546
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Koza Hanı

Koza Hanı II. Bayezid tarafından 1491’de yaptırılmıştır. Burmalı kemer silmesi, çinili kakma geometrik süsleme­
Han ciddi bir onarım geçirmiş ve üst kat revaklarının ah­ ler, böyle büyük ve gösterişli bir mimari girişte heyecan
şap direkleri yerine eskiden olduğu gibi kâgir ayak, ke­ vermektedir.
mer ve kubbeleri yapılarak mimari hüviyetine kavuştu­
rulmuştur. Hanın Kapalı Çarşı tarafında çok görkemli, iki Bu kapı nişinin arka cephesinin üst katının duvarı, çıplak
kat yükseklikte taçkapısı bulunmaktadır. tuğla ile yatay istif ve düz örgü düzenle kaplanmıştır.

Resim 311:
Bursa Koza
Hanı’nın giriş
eyvanındaki
tuğla duvarlar
(2004)

Resim 311 A: Bursa Koza Hanı’nın giriş eyvanı üst katındaki tuğla duvarlar (1997)

567
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Tire Neslihan Mescidi

916 (1510) yılında Haşan Çelebi tarafın­ Bu geometrik deseni elde etmek için iki
dan yaptırıldığı sanılıyor.271 Günümüzde cins altıgen tuğla kullanılmıştır. Bir cins
çok harap olup ibadete kapalı durumda­ eşkenar altıgen, ikinci cins ise altı kollu
dır. Duvarları iki sıra tuğla, iki sıra moloz yıldız şeklindedir. Çizim 266’da görüldü­
taşla oluşturulmuştur. Moloz taşlar ara­ ğü gibi merkezde bir yıldız motifi, bunun
sında da kademeli olarak tek düşey tuğ­ etrafına altı adet altıgen tuğla, bunların
lalar yerleştirilmiştir. Yan duvarlarında etrafına da yine altı adet yıldız motifli tuğ­
tek merkezli teğet tuğla kemer içindeki la yerleştirilmiştir ve bu sistem ulama ola­
pencere aynası altıgenlerden oluşan rak kemer aynasına yayılmıştır. Bu geo­
tuğlalarla bezenmiştir. metrik desen, bilindiği gibi birçok mermer
ve taş korkuluklarda kullanılmıştır.

Çizim 266:
Tire Neslihan
Mescidi’nin
pencere
aynası
altıgen ve altı
köşeli
yıldızlarla
şebeke
/(i' \' ( görüntülü
l/ i ' doku
To! |
H yapılmıştır

568
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Ankara Zincirli Camii

Ulus’ta Anafartalar caddesi üzerindedir. Zincirli Camii’ndeki tuğlalar herhalde


1865 tarihinde Mehmed Ankaravî adlı daha önceki dönemde kullanılmış olan
bir hayırsever tarafından yaptırılmıştır.272 ve kabaca (klasik tuğla) denilen tuğla­
Subasman kısmı Ankara taşından kes­ lardan olsa gerek. İstanbul’daki bu tür
me taş karakterinde yapılmış, üst kısmı tuğla duvarların restorasyonlarında, o
beton hatıllı, tuğla duvar görüntülüdür. boyutlarda yeni kaliteli tuğla ya p tıra ­
Türkiye’de Vakıf Âbideler ve Eski Eser­ madığı için genellikle yıkılmış harabe
ler isimli kitapta duvarlarla ilgili olarak, halindeki eserlerin tuğlaları kullanılıyor­
“Caminin duvarları kerpiçten yapılmış ol­ du.
masına rağmen Cumhuriyet’ten sonra
Bir müddet sonra bu tuğlalar tükenince
yapılan tamirde dış duvarlar tamamen
çimentodan taklitleri yapılarak (imitas-
tuğla ile kaplanmıştır” ibaresi bulunmak­
yon tuğla) kullanılmaya başlandı. Daha
tadır. Gönül Öney273, “1879-1880 sene­
sonra tuğla sanayi geliştikçe bu tür tuğ­
sinde Ankara Valisi Hurşit Paşa’nın tamir
lalar da yapıldı, ama bu tuğlalar, presle
ettirdiği belirtilmekte, kapı üzerinde yer
yapıldığından hem keskin ve parlak şe­
alan Mâcit imzası ve 1344 (1925) tarihi
killeri dolayısıyla hem de çeşitli ölçüler­
ikinci bir tamir devrine aittir” demektedir.
de yapılamaması yüzünden problem
Her ne kadar bu ikinci tamirdeki hicrî ya
hala çözülememiştir.
da milâdî tarih hatalıdır ama her ikisi de
Cumhuriyet dönemine aittir ve Vakıfların Ankara’da ise yıkıntısından tuğla alına­
son notuna uyuyor. cak cami bulunmadığından, gerekli tuğ­
lalar diğer XVII ve XVIII. yüzyıl camileri
Ancak bir noktayı açıklamak gerekiyor.
gibi mahallî veya komşu illerin ocakla­
Ankara camileri genel olarak kerpiç du­
rından temin edilmiştir. Belki de ilk yapı­
varlıdır. Bazılarının da ön cepheleri
lışından kalmadır.
(özellikle XVII ve XVIII. yüzyıl yapısı
olanlar) tuğla kaplamadır. Zincirli Cami­ Bilindiği gibi kerpiç ve tuğla duvarlarda
i’nin duvarları da sonradan tuğla ile kap­ ahşap hatıllar kullanılıyordu. Camide
lanmış olabilir. Yalnız Cumhuriyet döne­ kullanıldığı yerler de doğru yerlerdi.
mi tuğlası (1950’lere kadar) 23 x 11 x 6 Cumhuriyet dönemindeki onarımda ise
cm. ölçüsünde olan ve kerpiç tuğla da diğer onarım işleri arasında, çürümüş
denilen bir normdadır. ahşap hatılların boşlukları beton harçla
doldurulmuş olabilir.
Zincirli Camii’nin tuğlaları ise 22 x 11 x 4
santimetredir. İlk bakışta çok yakın oldu­
ğu zannedilir, fakat bu yakınlık XVIII.
yüzyılda İstanbul’da yapılmış birçok al­
maşık duvarlı eserdeki 22 - 23 x 11 - 12
x 3 - 3,5 cm. ölçülü tuğlalara da yakın­
dır. Cumhuriyet dönemi tuğlası olan ker­
piç tuğlalardaki o normun önemini,
1950’li hatta 1960’lı yıllara kadar mimar­
lık eğitimi görmüş öğrenciler, yapı dev­
rinde o tuğlalarla, farklı kalınlıktaki tuğla
duvarların birleşmesi, bacalar gibi özel
272 Erken 1972: I. 407-410
noktaların çizim problemlerini çözmeye
uğraşırken görmüşlerdir. 273 Öney 1971: 85

569
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Ankara İbâdullah Camii

Doğan Bey mahallesi, Çerkez sokakta Ön cephede kemerlerin üstünden üç


bulunan İbâdullah Camii taş kaideli, ön pencere ile dışa açılmaktadır. Kemer
cephesi tuğla duvar örgülü, ahşap hatıllı üzengi çizgisinin üstünden, saçağa ka­
yan duvarları kerpiç, kiremit çatılı bir dar duvarlar tuğla ile örülmüştür.
eserdir.274 Gönül Öney, yapılışı için XVII.
yüzyıl sonu ve XVIII. yüzyıl başını veri­ Sağ yan (batı) cephesi ise taş ve subas-
yor. Aynı şekilde Türkiye’d e Vakıf Âbide­ mandan çatıya kadar tuğla duvardır. Ön
ler ve Eski Eserler’deP75 caminin XVII. cephede üç, sağ yan cephede ise beş
yüzyıl başında yapıldığı bildirilmektedir. ahşap hatılla güçlendirilmiştir (Resim
56, 57). Tuğla duvarlar yatay sistem düz
Son cemaat mahalli yanlarda duvarla ka­ örgü şeklinde örülmüştür. Tuğla boyut­
palı, ortada iki kâgir ayaklıdır. İki yandaki­ ları 28 - 30 x 28 - 30 x 3,5 - 4 cm. ve 28
ler geniş ortada küçük açıklıklı üç tuğla - 30 x 12 - 14 x 3,5 - 4 santimetredir.
kemerlidir. Son cemaat mahalli iki katlı Derzler 3 cm. genişliktedir.
olup üst kat mahfile katılmış durumdadır.

Resim 314 - 314 A:


Ankara
274 Öney 1971:65-66 İbâdullah Camii’nin
ahşap hatıllı tuğla
275 Erken 1972:1. 410-412 duvarları (2001)

570
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Ankara Ağaç Ayak Camii

Kitabesi olmayan cami 1705 yılı civarına tarihlenmekte- tuğladan çift merkezli sivri kemer tipindedir. Mahfil katı­
dir. Subasman kısmı moloz taş, yan ve mihrap cephele­ nın pencere kemerleri görülmektedir. Pencereleri ise yi­
ri kerpiç duvarlıdır. Giriş (kuzey) cephesi ve 1’er m. ka­ ne tuğla ile örülmüştür. Mahfil yana dönen cephelerde­
dar yan cephelere dönen bölümleri tuğla ile örülmüştür. ki birer pencereden aydınlanmaktadır. Tuğla duvarlar
Subasman üstü saçak ve dördü arada olmak üzere altı yatay sistem düz örgü tipinde işlenmiştir (Resim 315 A).
ahşap hatılla güçlendirilmiştir. Tuğla boyutları 27 - 27,5 x 27 - 27,5 x 3 - 3,5 santimet­
redir. Derz genişliği 3-4 santimetredir. Derzler kireç
Caminin son cemaat bölümü yoktur, doğrudan camiye harçlıdır. Kapısının üstündeki mermer kitabede yeni ya­
girilmektedir. Cephede ortada kapı, yanlarda iki pence­ zı ile (Ağaçoğlu Camii, 1705) yazmaktadır.
re bulunmaktadır. Pencerelerin hafifletme kemerleri,

Resim 315 A:
Ankara Ağaç
Ayak Camii’nin
duvarından
bir ayrıntı
(2001)

571
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Ankara Leblebici Camii

Kitabesine göre 1713’te yapılmıştır. Caminin subasman sistemindedir. Tuğla boyutları 27 - 28 x 27 - 28 x 3,5 - 4
duvarı taştan, üstteki kısımlar kerpiçten yapılmıştır. Giriş cm. ve 27 - 28 x 12-14 x 3,5-4 cm., derz genişliği 2,5
ön cephesi, ortada iki sütun ve eşit ölçüde üç kemerli cm. ve tuğla yüzlerinden 0,5-1 cm. çukurdur. Son za­
bir son cemaat mahalline sahiptir. Son cemaat mahalli­ manlarda tamamı kırmızıya boyanmıştır.
nin üst katı kadınlar mahfiline katılmıştır.
Aynı şekilde kemer üstleri mahfile kadar tuğla duvar
Kemerlerin üzengi çizgisi ile, mahfil katı arasındaki bö­ olarak yapılmış Ankara camileri: Hacı Musa Camii ve
lüm tuğla ile örülmüştür. Örgü türü, yatay istif düz örgü Yeşil Ahî Mescitidir.

Resim 316:
Ankara
Leblebici
Camii’nin son
cemaat revak
kemerleri üst
kısımlarında
tuğla duvarları
(2001)

Topkapı Sarayı İkinci Avluda Mutfak Tarafı Revakları

İkinci avlunun doğu tarafını boydan boya kaplayan ve kemerlerin arası, saçağa kadar tuğla ile örülmüştür. Ör­
mutfaklar bölümüne üç kapı ile geçilen revak, kemerleri gü türü yatay istif düz örgüdür.
tuğla ile örülmüş, kiremitle örtülü ahşap çatılıdır. Tuğla

Resim 317:
Topkapı
Sarayı’nın
ikinci
avlusunun
revakları tuğla
kemerlerin
araları düz
örgü ile
kaplanmıştır
(1995)

572
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Topkapı Sarayı Şimşirlik Bahçesi Çevre Duvarı

Şimşirlik bahçesi ile İncirlik ve Fil bahçelerini ayıran yapılış zamanı ve sebebi bilinmiyor. Ancak bu kısımlar,
çevre duvarı, kademeli bir yerde yapılmıştır ve ortala­ kalınlığının az tutulması ile üçgen çıkıntılarla güçlendi­
ma 15 m. yükseklikte, 50 m. uzunluktadır. Duvar temel rilmiştir.
ve subasmandan sonra tuğla ile örülmüştür. Duvarda
iki tarafta da eskiden mevcut olan yapıları bağlayan ve Harem yapılarının üst bölümlerinde, daha sonra yapıl­
geçişi sağlayan kapı ve pencereler bulunmaktadır. Du­ mış olabileceği tahmin edilen (1666 yangınından sonra)
varın örgü tipi, yatay istif düz örgü sistemidir. Duvarın tuğla duvar ilaveler bulunmaktadır.
üst bölümlerinde farklı görünüşler bulunuyor. Bu kısımların

Çizim 267:
Topkapı
Sarayı
Şimşirlik
Bahçesi’nin
çevre duvarı
Eldem 1981:
Levha 96

Resim 318: Topkapı Sarayı Şimşirlik Bahçesi duvarının Göz- Resim 318 A: Topkapı Sarayı Şimşirlik Bahçesi duvarının İftâ-
deler taşlığından görünüşü (Feridun Akozan’dan alındı, 1941) riye Kasrı’ndan görünüşü (2002)

573
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Tuğla Bahçe Duvarları

Sedad Hakkı Eldem’in Türk Bahçeleri Bu duvarlar, hatıllı moloz taş duvar, al­
kitabının 3, 8, 327. sayfalarında görebil­ maşık ve bazen tamamı kesme taş ola­
diğimiz276 bu duvarlar XVII. yüzyıl ile rak yapılmıştır. Üst taraflarındaki tuğla
XIX. yüzyıl yapılarının mahremiyetini ko­ bölümler, duvarın ağırlığını ve narinliğini
rumak için o günlerin geleneğine göre azaltmak için daha önce tuğla duvar
yapılmış ilginç duvarlardır. Bu duvarlar şeklinde örülmüş ancak üçgen (pilastır)
yapıldığı dönemdeki şekliyle kalmış ola­ çıkıntılarla güçlendirilmiştir. Duvarlar sı­
bileceği gibi zaman içinde onarımlarda valı ya da derzli olabilmektedir.
veya gerektiğinde yükseltilmiş olabilir.

Çizim 268:
İstanbul
Kumkapı’da
bir konağın
bahçe çevre
duvarının üst
M kısmındaki
tuğla duvar
bölümü
Eldem 1976:
318

Çizim 268 A:
276 “Çok sayıda yapı ve yapı Salıpazarı’nda
elemanı, ne yazık ki günümüze XVIII. yüzyıl
ulaşamamakta, Sedad Hakkı yapısı bir
Eldem’den alıntı yaptığımız bu konağın bahçe
duvar görüntü ve çizimleri gibi duvarındaki
birçok eseri de hocamızın son tuğla duvar
zamanlarda üst üste yayınladığı bölümü
eserlerden tanıyabiliyoruz” S ALI P A Z A R I 18. yy Eldem 1976:
(Hüsrev Tayla) =i—î t t f —
920

574
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 319: İstanbul Kumkap.’da XVII. Resim 320: Sal.pazarı'nda XVIII. yüzyıl yapısı bir konağın bahçe çevre duvarı
yüzyıl avlu duvarı Eldem 1976: 319 Eldem 1976: 321

Resim 321: İstanbul’da XVIII. yüzyıl yapısı bir konağın avlu duvarının üstündeki tuğla kısmı (Feridun Ako-
zan’dan alındı, 1943)

575
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Topkapı Sarayı Eski Kule Köşkü Duvarı

Fâtih Sultan Mehmed zamanında, Top- orijinalliğini korumaktadır. Kulenin alt­


kayı Sarayı’nın dördüncü avlusu, sofa­ tan 4 m. yükseklikteki bölümü iki sıra
nın çevre duvarları üzerindeki dört ku­ tuğla ve bir sıra derzli kesme taştan
leden biri olan Kule Köşkü, arkasına I. oluşan almaşık duvar olarak yapılmıştır.
Abdülhamid döneminde Mâbeyin Oda­ Üst kısmı masif tuğla duvardır. Örgü ti­
sı yapılmıştır.277 Kulenin kuzeydoğu ta­ pi, yatay istif düz örgü sistemindedir.
rafında Bağdat Köşkü’ne bakan duvarı

Resim 322: Topkapı Sarayı Eski Kule Köşkü’nün tuğla duvarı (2002)
277 Eldem - Akozan 1981:
Levha 85,109

576
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

IV.2.1.1.4. ALMAŞIK DUVARLAR

Selçuklular döneminde anıtsal yapıların Hakkı Ayverdi279 de Bizans tesiri ve ya­


kâgir duvarlarında, çevre şartlarına göre pılarda almaşık sisteminde tuğla ve taş
taş, kerpiç ve tuğlanın çeşitli şekillerde, kullanımıyla ilgili şu yorumda bulunur:
ancak kendi başlarına kullanıldığını ön­ “Böyle tuğla ve taşın bir arada kullanıl­
ceki bölümlerde görmüştük. ması Yıldırım devrine kadar devamlı bir
itiyat halinde kalacaktır. Çünkü Bursa’da
Selçuklu Devleti’nin son zamanlarında ve epeyce uzak mesafelere kadar, civa­
Marmara bölgesinde bir uç beyliği ola­ rında kesme taşa yarayacak ocak bul­
rak ortaya çıkan Osmanlı Beyliği mak kabil değildir. Belki 30-40 km. dahi­
1299’da özerkliğine kavuşmuş ve Os­ linde yalnız traverten gibi oyuklu küfeki-
manlI Devleti kurulmuştur. Osmanlı ler vardır. Onlar da sakat mahsul ver­
Beyliği bir taraftan devletleşirken bir ta­ mez. İnce bir sağlam duvardan sonra
raftan da Bizans kalelerini teker teker devamlı çürük tabakalar gelir. Yalnız
fethederek genişliyor ve yeni aldığı yer­ masrafa dayanmak değil, malzeme te­
lere yerleşiyordu. O güne kadar daha darik etmek için, zaman tayini kabil ol­
çok göçebe karakterinde olan Osmanlı maz. Şöyle böyle düzeltilebilmiş taşlar
Beyliği artık yerleşik düzene geçiyordu. elde edilse bile, yine yüzlerinde kalan
boşlukları harçla tıkamak icap etmiştir.
Bursa’nın alınmasından sonra bu yer­ Bu yüzden Bursa binalarında, Osmanlı
leşme, şehirleşme ve bir payitaht oluş­ Türklerinin cephede tercih ettikleri küfe-
turma boyutuna ulaşıyordu. Bu gelişme­ ki cinsi kalkerden büyük ebatlı kesme
ler esnasında birçok önemli yapı ve kül- taş cepheler yapılamamıştır. Yıldırım
liyeler de yapılıyordu. Yeni külliyeler ve Camii ve Yeşilcami de Osmaneli ve Bo­
yapılarda, o güne kadar Selçuklu yapıla­ züyük civarından yani takriben 150 kilo­
rında görmediğimiz bir teknoloji ile kar­ metreden getirilen mermer cinsi taşlarla
şılaşıyoruz: Almaşık duvarlar. yapılmıştır.”

Erken Osmanlı eserlerinde almaşık du­ Devirlerinin çok önemli iki mimarının gö­
varların kullanılmasını kendilerine göre rüşleri bir ölçüde milliyetçi bir düşünce­
değerlendiren Batılı sanat ve mimarlık nin ürünü olarak gözükse de çok haklı
tarihçileri, hatta yansız olduklarını vurgu­ yanları oldukları ilerideki açıklamaları­
lamak isteyen bazı yerli uzmanlarımız da mızda anlaşılacaktır.
Osmanlı mimari eserlerinin, gerek tek­
noloji gerekse mimari açıdan Bizans mi­ Konumuz elbette mimarlık tarihi değildir.
marisinin kopyaları olduğunu vurgula­ Ancak yeni kurulan Osmanlı Devleti’nin
mışlardır. Buna karşılık Sedat Çetin- oluşturduğu mimari eserlerinde, neden
taş,278 “sanatkâr ve işçi yokluğu karşı­ o güne kadar kullanılmayan almaşık du­
sında da, esirler arasındaki Hıristiyan us­ varların, yapıların çoğunda görülmeye
taları çalıştırmış oldukları faraziyesini de başladığını ve bunun sebeplerini de dü­
kabulde mahzur görmeyebiliriz. Diğer şünmemiz gerekmektedir.
taraftan Bursa’nın fethinden sonra XV.
asır ortalarına kadar Bursa civarında taş Selçuklu Devleti çok uzun seneler Bi­
ve hele mermer ocakları bulunmadığını zans İmparatorluğu ile yan yana komşu
doğrudan doğruya binalardan öğreni­ devlet olarak yaşamasına rağmen, ya­ 278 Çetintaş 1946: 11-12

yoruz” demektedir. Aynı şekilde Ekrem pılarında almaşık duvarı kullanmamıştır. 279 Ayverdi 1966: I. 56
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Buna gerek de görmemiştir. Çünkü Ana­ kullanmıştır. XVIII. yüzyılda belki de eko­
dolu’ya gelirken beraberlerinde kültürleri­ nomik sıkıntılar sebebiyle, daha düşük
ni, yapı ve sanat ustalarını da getirmişler­ kaliteli almaşık duvarların geniş ölçüde
dir. 230 sene süren yönetimleri süresinde kullanıldığını görüyoruz.
meydana getirdikleri kendi öz kültür ve
sanatları yanı sıra Anadolu’da çok eskiler­ ALMAŞIK DUVAR
den beri oluşmuş kültür ve sanat değer­
Farklı malzemelerin veya aynı malzeme­
lerinin izlerini görmek mümkündür. Geliş­
nin faklı renk veya farklı sıra yükseklikte
miş devlet teşkilatı ve kültürü, Selçuklu
mimarisi dediğimiz üslubu oluşturmuştur. olanlarının belli bir düzen ve periyotla
Bu zengin ve karakterli eserlerin meyda­ kullanılması ile oluşturulan duvarlar, al­
maşık duvarlardır. Bu duvarlar:
na gelmesi, gelişmiş teknoloji, malzeme
ve güçlü mimar, usta ve sanatkâr ordusu
2.1.1.4.1. Aynı cins taşlarla farklı yük­
sayesinde mümkün olmuştur. Selçuklu
seklikte sıraların periyodik bir düzende
sanat, kültür ve medeniyeti komşusu Bi­
kullanılması ile oluşan almaşık duvarlar.
zans’tan etkilendiği gibi Bizans da Sel­
çuklulardan etkilenmiştir. Ancak bu etki 2.1.1.4.2. Farklı renkli taşlardan oluştu­
hiçbir zaman Selçuklu kültüründe gözle rulan sıraların periyodik bir düzenle kul­
görülür belirli özellikler getirmemiştir. lanılması ile oluşan almaşık duvarlar.

Osmanlı Devleti ise başlangıçta oldukça 2.1.1.4.3. Farklı malzemelerle (taş ve tuğ­
küçük bir uç beyliğiydi. Devlet haline ge­ la) oluşturulan sıraların periyodik düzenle
lince bir taraftan Bizans tekfurları ile de­ kullanılması ile oluşan almaşık duvarlar
vamlı savaşarak gelişme ve güçlenmeye şeklinde üç başlık altında incelenebilir.
çalışırken, bir taraftan da yerleşik düzene
geçerek eserler vermek zorunda idi. Fa­ IV.2.1.1.4.1. AYNI CİNS TAŞLARDAN
kat toplum büyük oranda savaşçılardan OLUŞAN FARKLI YÜKSEKLİKTEKİ
oluştuğu için sanatkârları kısıtlı idi. Bu du­ SIRALARIN PERİYODİK BİR DÜ­
rumda mahalli usta ve sanatkârlardan ZENDE KULLANILDIĞI ALMAŞIK
yararlanmak akılcı ve doğal bir davranış­ DUVARLAR
tı. Diğer taraftan yukarıda, merhum mes­
lektaşlarımızdan yaptığımız alıntılarda Aşağıda açıklanmış olan doğal taş ve
belirlendiği gibi, o yörelerde malzeme sı­ masif mermer ile yapılmış duvar yüzlerin­
kıntısı da mevcuttu. Bu iki önemli olgu de, duvarı oluşturan taş ve mermer sıra­
sebebiyle Osmanlı Devleti’nin ilk eserle­ larının, bir geniş bir dar veya iki geniş bir
rinde Bizans teknolojisinin etkisi kaçınıl­ dar gibi muntazam bir şekilde düzenlen­
mazdı. Devletin yöneticileri bundan hiç mesi ile elde edilen duvar dokusudur.
de rahatsız olmuyorlardı. Bu doğal bir ge­
lişmeydi. Hatta çok önemli eserlerde (Or­ Batı Anadolu’da antik dönemde kullanıl­
han Camii, Hudâvendigâr Camii ve Yeşil- mış olan (pseudo-isodomuos) farklı yük­
camii gibi) Bizans sütunları ve sütun baş­ seklikte taş bloklarla örülen duvar: İsmi
lıkları da kullanılmıştı. OsmanlIlar kendi­ verilen duvar tekniği, aynı cins ve renkte
lerinden ve kültürlerinden emindiler. taşlarla yapılan almaşık duvarların ilk ör­
neklerinden biridir. Bu teknikte aynı ölçü­
Nitekim önce Selçuklu mimarisinden deki taşlarda (Çizim: 1) görüldüğü gibi
farklı bir erken Osmanlı mimarisi, sonra (örnek olarak 0,20 - 0,50 - 1 m. ölçüde)
da klasik mimari yaratıldı ve hepimizin bir sıra geniş yanları, bir sıra da dar yan­
tanıdığı, bildiği şaheserler meydana gel­ ları üzerine çift olarak ve araları boşluk­
di. Ancak mimariye kişilik veren renkli, lu olmak üzere dikine oluşturularak, on­
cazip almaşık duvarlar unutulmadı ve dan sonraki sırada tekrar geniş yanları
XVI. yüzyılda da devam etti. Sinan bile üzerine yerleştirilerek duvar meydana
280 Başgelen 1993: 45 birçok önemli yapısında almaşık duvar getirilmektedir.280

578
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Erken Osmanlı ve Beylikler dönemi eserlerinde gördü­ Fîruze sırlı minaresi, çok zengin kündekârî pencere ke­
ğümüz bu tip almaşık duvarlar, görüntü olarak aynı şe­ penkleri ve minberi ile tanınmış olan Birgi Ulucamii’nin
kilde olmakla beraber pseudo-isodomos duvar tekni­ mermer cephe kaplamalarının almaşık düzeni, pseudo-
ğinde yapılmamaktadır. isodomos tekniğini hatırlatan bir görüntüdedir.

Tanıtacağımız eserlerin duvarları 1 m. ve daha fazla ge­ Saçak kornişinin altında iki geniş sıra, altında bir dar sı­
nişlikte olduğu için doğal olarak da aynı teknikte yapıla­ ra, onun altında geniş sonra dar bir sıra olarak devam
mazdı. Bu fotoğraflarda iç ve dış yüzlerde kesme taş 25 etmektedir. Daha alt sıralarda ve bazı cephelerde dü­
- 40 cm. derinlikte bağlantılı şekilde, ikisinin arası moloz zen bir ölçüde bozulmaktadır. Bu belki ilk yapıldığı za­
taş duvar olarak işlenmektedir. manki durumu, belki de zaman içinde yapılmış onarım-
lar sonucu olabilir. Geniş sıraların bina köşelerinde gö­
Aydınoğulları Birgi Ulucamii rülen diğer yüzleri altlarındaki dar sıralar genişliğinde-
dir. Ancak pseudo-isodomuos tekniğindeki gibi arkasın­
Konunun ilk örneği olarak Aydınoğulları Beyliği’nin 712’de da ikinci sıra bulunmamakta, moloz duvar olarak de­
(1312) yapılmış olan Birgi Ulucamii’ni gösterebiliriz. vam etmektedir.

Resim 323:
Birgi
U lucam ii’nin
yan duvarı,
farklı
yükseklikte
m erm er
sıralar
kullanılm ıştır
(1999)

Resim 323 A:
Birgi
Ulucamii’nin
almaşık
duvarından
ayrıntı (1999)

579
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Behramkale Hudâvendigâr Camii

Kitabesi yoktur. Ekrem Hakkı Ayverdi, camiyi i. Murad özelliklerine sahip olan duvarları dar bir sıra ile başla­
dönemine tarihlemektedir. Cami onarımlarda bir hayli makta, aşağı doğru iki geniş bir dar, üç geniş bir dar sı­
hasar görmesine rağmen genel karakterini ve mimari ra olarak inmektedir. Ondan sonra dar ve geniş sıralar
özelliğini kaybetmemiştir. Korniş kısmındaki muhdes karışmakta ortaya tuğla hatıllar ve sıralar ve kaba yonu
duvar kısımları altında başlayan ve yapıldığı devrin ve moloz duvarlar girmektedir.

Resim 324: Behramkale Hudâvendigâr Camii (Çanakkale)


Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çanakkale Ezine Kemalli Köyü Asılhan Bey Camii


(7 8 4/1 382)
özelliği de bir geniş, bir dar, bir geniş, tekrar bir dar ola­
Son dönemlerde yapılmış onarımlardaki kötü derzleme- rak muntazam bir düzen ile yükselmesi olup Balat İlyas
ye rağmen almaşık duvarın etkili karakteri bozulmamış­ Bey Camii ile ikinci en düzenli örnektir. Taş sıraları aşa­
tır. Ayrıca almaşık duvar karakteri, bütün onarımlara ğıdan yukarıya, genişlerde 65 - 70 santimetreden 40
rağmen caminin tamamında da bozulmamıştır. Bu özel­ santimetreye ve dar olan sıralarda 25 santimetreden 20
liği ile gerek önceki açıkladıklarımız gerekse bundan santimetreye kadar daralarak yükselmektedir. Duvar
sonra göreceğimiz örnekler arasında tektir. Bir diğer köşeleri geniş sıralarda yatık durdukları için geniş ke­
narları görülmektedir.

Resim 325:
Ezine
Kemalli
Köyü
Ulucamii’nin
genel
görünüşü
(1997)

Çizim 269: Ezine Kemalli köyünde Asılhan Resim 325 A: Almaşık dokulu duvardan ayrıntı
Bey Camii

581
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Milas Fîruz Bey Camii

793 (1391) yılında yapılmış olan Fîruz Bey Camii, Bey­ üst pencerelerin alt seviyelerine kadar oldukça munta­
likler döneminin en önemli eserlerinden biridir. Erken zam bir şekilde düzenlenmiştir. Bu sistem, bu seviye­
Osmanlı mimarisi ile beraber Selçuklu mimarisinden den alt kısımlarda çeşitli cephelerde farklı şekilde deği­
sonra yeni bir çığır açarak Osmanlı Devleti’nin klasik şiklikler göstermektedir.
döneminde oluşacak şık eserlere öncülük etmiştir.
Güneydoğu cephesinde yapılmış ölçümlere göre geniş
Fîruz Bey Camii’nin duvarları da blok mermerlerle alma­ sıralar, 44,5 cm., 44,5 cm., 43,5 cm., 46,5 cm., 51,5
şık düzenleme şeklinde yapılmıştır. Bu almaşık sistemi­ cm., dar sıralar ise 29,5 cm., 31 cm., 23 cm., 17,5 cm.
nin saçak kornişinden aşağı doğru, dar ve geniş sıralar, gibi farklılıklar göstermektedir.

Resim 326: Milas Fîruz Bey Camii’nin sol yan duvarı


(1994)

582
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 326 A: Milas Fîruz Bey Camii’nin son cemaat mahalli (1989)

Çizim 270 A: Milas Fîruz Bey Camii almaşık duvarı

583
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Balat İlyas Bey Camii

Kemalli Asılhan Camii’nde olduğu gibi dar ve geniş sıra­ yükselmektedir. Bu çok düzenli sisteme rağmen, duvar
ların çok düzenli olarak uygulandığını İlyas Bey C a­ işçiliğinde görülen aşlama, geçme ve ekleme gibi küçük
mii’nde de görmekteyiz. Duvarlar gayet itinalı bir işçilik­ hareketlerle monotonluktan kurtarılarak daha yumuşak
le, eski ustaların deyimi ile “akçe geçmez” ince ve düz­ ve sevimli bir etki yaratılmıştır.
gün derzlerle işlenmiş mermer bloklarla kaplanmıştır.
Kaplama diyoruz, çünkü duvar kalınlığı 2 metreyi geç­ Taş sıraları çok muntazam görünmesine karşılık, ilk ba­
mektedir. Bu kaplama deyimini elbette plak kaplama ile kışta hissedilmeyecek ölçüde farklı yüksekliktedir. Ca­
karıştırmamalıdır. Mermer bloklar, genişten başlayarak, minin yapım tarihi 1404’tür.
10 sıra geniş ve 10 sıra dar olarak saçak kornişine kadar

Çizim 171:
— -----------------------Balat
---------------------------- (Milet)
0 fO PO looaiL İlyas Bey
i'»" ı r r : - . = ı Camii

Resim 327: İlyas Bey Camii’nin giriş cephesinin Resim 327 A: İlyas Bey Camii’nin sağ yan cep-
aimaşık görüntüsü (1994) hesi (1994)

584
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Yeşilcami (1419)

Yalnız Bursa’nın değil, Türk mimarisinin Yan ve arka cephelerin pencere kitabe­
de en çok ilgi çeken camilerinden biridir. lerinin üst kısımları mermerle kaplan­
Çelebi Sultan Mehmed tarafından yaptı­ mıştır. Mermer duvar kaplamaları bah­
rılan caminin mimarının, kitabesine göre sinde Yeşilcami mermer duvarları anlatı­
“resmini çizen, işi tanzim eden ve usul­ lırken onlar da ele alınacaktır.
lerini koyanın Ahî Bayezid oğlu Hacı
İvaz Paşa olduğu anlaşılmaktadır.”281 Cami planında mihrap istikametinde çık­
ma yapan ana bölümün arka cephesin­
Caminin giriş cephesi tamamen mer­ de, pencere silmelerinin üstünden itiba­
merdir. Muhteşem taçkapısı, üst katında­ ren kaplanmış olan bir dar, bir geniş,
ki dört şahnişin, alt kattaki, stalaktitli sö- tekrar bir dar mermer sıraları, (pseudo-
ve takımları zengin rûmî süslemeli alın­ isodomos) tekniğini hatırlatmaktadır.
lıkları ve derin zengin profilleri ile çevre­ Ancak Bursa ve çevresinde önceki me­
lenmiş dört penceresi, aynı zengin süs­ deniyetlere ait bu tür yapı ve kalıntıların
leme ve stalaktitleri ile iki son cemaat bulunup bulunmadığını araştırmak
mihrapçığı ile göz alıcı bir zenginliğe sa­ mümkün olamadı. Bu sebeple Yeşilca-
hiptir. Caminin yapımında kullanılmış bü­ mi’deki bu mermer kaplamalar, uzak da
yük boyutlu beyaz mermerler Marmara olsa antik kalıntılardan mı alındı, yoksa
adası mermeri olabilir. Yan cepheler sarı Beylikler dönemi yapılardaki duvar do­
renkli Cilimboz deresi taşı ile kaplanmış­ kularından mı esinlenildi bugün için an­
tır. Arka cephenin, yan mekânlara rastla­ laşılamamıştır.
yan bölümleri yine taşla kaplanmıştır.

Resim 328: Bursa Yeşilcami’nin alt pencere çevre silmelerinin hemen üstünden başlayarak
kornişe kadar yükselen duvar bölümü, eski yapı kalıntılarından derlenmiş, bir geniş, bir dar sı­
ralar halinde kaplanmıştır (ön cephe hariç) mermerlerle (2002) 281 Ayverdi 1972: II. 94

585
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Dimetoka Çelebi Camii (1421)

Dimetoka’ya giderek Çelebi Camii’ni ye­ eski eser müteahhitliğinden kalma alış­
rinde görmek mümkün olmadı. Ancak kanlığı ile ilgileniyordu. Nitekim dikkatini
rahmetli Ekrem Hakkı Ayverdi’nin anlat­ mekân üzerine verdiği eserlerde iç me­
tıkları ve güzel resimleri sayesinde bu kân duvarlarındaki pilastırların oluşum
kıymetli eseri görmüş kadar tanımak ve ölçülerini değerlendirerek 219 ve 225
şansına kavuştuk.282 nolu resimlerde görülen plan ve kesit
restitüsyonunu çözmüştür.
Ayverdi 142. sayfada, caminin girişteki
revak cephesini anlatırken, “Revakın dip Resimler dikkatle incelendiğinde, 40 -
kör kemerleri aşağısında kalan duvar 50 santimetrelik kesme küfeki taşların
yüzleri tuğla ve taş ile intizamsız olarak arasındaki dar sıraların iki sıra tuğla de­
tamir edilmiştir.” 146. sayfada ise, “yan ğil, küfeki kaplama olduğu anlaşılmakta­
ve arka cepheler, 40 - 60 cm.lik, iri mun­ dır. Duvarlara bu gözle bakıldığında Çe­
tazam kesme küfeki taşla ve aralarında lebi Camii’nin cephelerinin, farklı kalın­
iki sıra tuğla işlenmiştir” demektedir. 329 lıktaki taşla yapılmış olan almaşık doku
numaralı resimde, alt pencere araların­ tekniği ile kaplanmış olduğu görülmek­
da iki tuğla sıralı hatıl görüntüleri seçile­ tedir. Dar sıraların, tuğla sıraları olmadı­
bilmektedir. ğı hem dokulardan hem de net düşey
derzlerinden anlaşılmaktadır.
Ayverdi, çalışmalarında yapılara genel
ve mimari yönden bakıyor, detaylarla,

586
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Ekrem Hakkı Ayverdi’nin dar taş sıralarını, tuğla hatıl “mâşallah” yazısı altında 1211 (1796) tarihi görülmekte­
olarak nitelemesi yurtdışındaki kısıtlı zaman içinde, ken­ dir. Konak yol boyunca süren taş duvarı dışında bütünü
di bakış açısına göre daha önemli konular yanında de­ ile ahşap olarak yapılmıştır. Konumuz dışı olduğu için
taya vakit ayıramamış olması ile izah edilebilir. Aynı za­ yapının özelliklerine girmiyoruz. Yalnız kısa bir ifade ile
manda sağ cephede pencere aralarında göz seviyesin­ özellikle üst kattaki iki odasının dekorasyonundaki ah­
deki tuğla sıralarını görmüş olması bu tür bir değerlen­ şap kapı, pencere, dolap, alçı pencereleri ve özellikle
dirme yapmasında etkili olmuş olmalıdır. de tavandaki altın barak bezemeleri ile, ancak Topkapı
Sarayı’ndaki III. Selim’in annesinin odası ile karşılaştırı­
Dimetoka Çelebi Camii’nde belirttiğimiz dar ve geniş labileceğini söyleyebiliriz. İşte bu zenginliği korumak
taş sıraların, bundan önce gördüğümüz beş camide ol­ için yapılmış gibi yol tarafını kaplayan duvar, kızılımsı
duğu kadar düzenli ve sıralı uygulanıp, uygulanmadığı­ bej renkli taşlarla örülmüştür.
nı yerinde görüp inceleyemediğimiz için daha çok, yeni
araştırmacıların dikkatlerini çekmek için kaydettik. Bu taşlar o yöredeki bir antik kentten devşirilmiş ve
bahsimizdeki diğer yapılar gibi bir kalın, bir ince yük­
Çanakkale Bayramiç Hadımoğlu Konağı seklikteki taş sıraları ile tipik almaşık karakteri yansıt­
maktadır.
Hadımoğlu Konağı’nın avluya bakan yüzünün saçak al­
tında en sağ köşesinde sıva ile çizilmiş bir daire içinde

Resim 330:
Bayramiç
Hadımoğlu
Konağı’nın
farklı
yükseklikte
taş sıraları ile
(andezit)
yapılmış
duvarı, geçmiş
dönem
medeniyet
ürünü olup
deprem veya
başka sebeple
yıkılmış
eserlerin
taşları ile
yapılmıştır
(restorasyon
öncesi, 1974)

587
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 330 A: Çanakkale Bayram iç Hadımoğlu Konağı’nın farklı yükseklikte taş


sıraları ile (andezit) yapılmış duvar) (restorasyon öncesi, 1999)

Çizim 272: Çanakkale Bayramiç Hadımoğlu Konağı

Resim 330 B: Yapılan restorasyondan sonra çok hatalı derzlem eye örnek uygu­
lam a görülüyor (1999)

588
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

IV.2.1.1.4.2. FARKLI RENKLİ TAŞLAR­


DAN OLUŞTURULAN SIRALARIN PE­
RİYODİK BİR DÜZENDE KULLANIL­
DIĞI ALMAŞIK DUVARLAR

İkinci almaşık duvar şekli, aynı cins mal­ Bu sebeple de o bölümde belirtildiği gi­
zemenin (tabii taş veya mermer olabilir) bi, 50 cm. civarındaki yükseklikte taş sı­
iki değişik renkteki sıralarının birbirini ta­ raları kullanılmamış bunun yerine, her
kiben üst üste getirilmesi ile oluşmakta­ iki renkte de taş sıraları ortalama 25 cm.
dır. Bu tip almaşık duvarlar genellikle yüksekliğinde tutulmuştur.
Güneydoğu Anadolu’da görülmektedir.
Bu tür almaşık duvarın kullanıldığı eser
Bu tür yapıların merkezi de bilindiği gibi
sayısı çok olduğundan, bunları teker te­
Diyarbakır’dır.
ker anlatmaya gerek yoktur. Bu yapılar­

Almaşığı oluşturan renklerden biri krem daki duvarların teknik ve görüntüleri


farklı olmadığından yararı da olmayacak­
veya bej rengi olurken ikinci renk ise ço­
tır. Buna karşılık bu eserlerin tanınmasın­
ğunlukla siyahtır. Bunun sebebi de çev­
da yarar vardır. Bu tanıtımları elden gel­
rede çok bulunan bazaltın yapılarda kul­
diğince kısa tutmaya çalışacağız.
lanılmasıdır. İki renkli almaşık duvarların
en çok bu yörede görülmesinin bir sebe­ Anadolu’da bulunan eserlerde gördüğü­
bi komşu Arap ülkelerinde bu tür iki renk­ müz iki renkli almaşık duvarlarda dört
li almaşık duvarların eskiden beri kulla­ farklı renk hâkimdir. Almaşık duvarlarda
nılmakta olması olabilir. İkinci sebep ise koyu renk genellikle siyah ve kırmızı
yörede en çok bulunan bazaltın siyaha (pişmiş kiremit kırmızısı) renklerde yo­
yakın çok koyu renginin, krem renkli taş ğunlaşmaktadır. Çok az sayıda da pem­
sıraları ile yumuşatılma düşüncesidir. Bu be ve gri taşlar kullanılmıştır.
tür almaşık duvarların kullanıldığı eser­
Tercih edilen diğer renkler ise yöreden
lerdeki, açık ve koyu renkli şeritler halin­
yöreye biraz değişerek açılıp koyulaşsa
deki yapılaşma, etkili ve çarpıcı görüntü
da, bütün yapılarımızda kullanılmış olan
vermektedir. İki renkli taş sıraları genel­
krem-bej renkleridir.
likle eşit yükseklikte olmaktadır. Bu eşit­
lik hem iki renkli sıralar için hem de, her Eserler tek tek ele alınırsa görülecektir ki
sıranın kendi içinde söz konusudur. An­ siyah taşlı almaşıkların tümü Güneydoğu
cak bu kesin ve katı bir kural değildir. Anadolu’dadır. Yalnız Urfa ve Van’da gö­
Eşitlik ilk etki olarak mevcuttur. Yoksa sı­ receğimiz eserlerdeki koyu renkli taşlar
ralar arasında küçük ölçüde yükseklik siyah değildir. Siyah taşlı almaşığın Diyar­
farklılıkları bulunmaktadır. bakır’ın merkez olduğu bölgede
bulunması, bölgede ki yapıların çoğunda
Koyu renkli kesme taşlar da alt ve üstle­ siyah bazaltın bol miktarda kullanılmasına
rindeki açık renkli taş sıralar derinliğinde neden olur. Örnek olarak gösterebileceği­
olmakta gerisi genelde olduğu gibi mo­ miz Diyarbakır’daki Melek Ahmed Paşa
loz taş ve harçla tamamlanmaktadır. Camii’nde doğu ve batı cepheleri bütü­
nüyle siyah bazalt ile kaplanırken, kuzey
İki renkli almaşık duvarlarda pseudo- ve güney cepheleri siyah-beyaz taş sıra­
isodomos tekniği söz konusu olmadığın­ larından, diğer duvarlar siyah taşlardan
dan, aynı cins taşlarla dar ve geniş sıra­ yapılmıştır. Sekizgen kasnağı da siyah-
lar halinde bir düzenleme yapılmamıştır. beyaz taş sıralaması ile örülmüştür.283 283 Sözen 1971: 95

589
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

IV.2.1.1.4.3. BÜTÜN CEPHELERİ VEYA CEPHELE­ Erzurum Emîr Saltuklu Kümbeti


RİNİN BİR KISMI İKİ RENKLİ TAŞLA ALMAŞIK DU­
VAR OLAN ESERLER Yapılış tarihi kesin olarak bilinm em ekte birlikte X II. yüz­
yılın sonlarında yapıldığı tahm in edilm ektedir. Külah kor­
Bu yapıların büyük çoğunluğu D iyarbakır’da olup kulla­ nişi altına kadar kırmızı ve beyaz alm aşık taş sıraları ile
nılan taş renkleri siyah ve beyazdır. Yörede bol olan ve kaplanmıştır. Çok onarım görmüştür. Alm aşık duvar do­
çok kullanılan siyah bazalt duvarların ağır etkisini hafif­ kusundaki bozukluklar bu onarım lar sırasında olmuş ol­
letm e, d ah a zengin etki yaratm a, am acıyla siyah ve b e­ malıdır.
yaz taş birlikte kullanılmıştır.

Siyah yerine kırmızı taşın kullanıldığı yapılarda ise, iki


renk arasında d ah a yum uşak kontras ve uyum sağ lam a
am acıyla kırmızı renk tercih edilmiş olabilir.

f / Z / ' r ' -r \

1 1 ı1 I' m ,
g a f f i r / / / ı V t ^ ,Y lr V t \ \ U \ \

Çizim 273: Erzurum Emîr Saltuklu Kümbeti’nin kuzey yüzü


Tuncer 1986 a: I. 125

590
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 331:
Erzurum
Emîr Saltuklu
Kümbeti.
Kızıl
kahverengi
ve bej rengi
taşlarla,
almaşık olarak
yapılan
duvarlardaki
almaşıklık,
zamanla
yapılan
onarımlarla
yer yer
bozulmuştur
(1975)

591
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Diyarbakır Sultan Şücâeddin Kümbeti

1208’de yapılmış olduğu kabul edilmektedir. Dış yüzle­ daha zengin görüntüdedir. Döşeme hizasından kubbe
ri siyah bazalt moloz taş ile örülmüştür. Bir yüzü yarı kilit taşına kadar, bir sıra siyah taş, bir sıra beyaz taş
yüksekliğine kadar almaşık görüntüdedir. Kümbetin içi kullanılmıştır.

D O 'S’J Y& ZÖ

c en a z eu k kati

Çizim 274: Diyarbakır Sultan Şücâeddin Kümbeti’nin iç duvarlar almaşığı, Tuncer 1986 a: I. 101

592
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İsparta Atabey Mübârizüddin Ertokuş


Kümbeti
yüzyılın ikinci çeyreğine yerleştirm ek
Bitişik olduğu medresenin 1223 tarihin­ uygun düşecektir. Kümbet kare bir
de yapıldığı bilinmektedir. Ancak türbe­ oturtmalığın üzerine sekizgen olarak ya­
nin kitâbesi yoktur. pılmıştır. Her yüzde köşelerden 0,32 m.
genişlikte tuğla ayaklar, oturtmalıktan
“Mübârizüddin Ertokuş, Alâeddin Key- 4,95 m. yukarıda kesilerek beyaz bir taş
kubat tarafından Erzincan’a atabey sırasıyla gövdenin üst bölümü oluşturu­
olarak yollanmıştır. A ntalya’dan lur. Gövdeler ayaklar arasında ince yo-
1227’de ayrıldı. Atabeyliğinin ne kadar nu kaplamalı dolgu duvarı (aslında taşı­
sürdüğü ne zaman nerede öldüğü bilin­ yıcıdır) 0,08 m. içerde kırmızı ve beyaz
memektedir. Bu durumda kümbeti XIII. taşlarla alacalı olarak örülüdür.”284

İsparta Atabey Mübsrezeâdin


Ertokuş K üm beti rolove projesi plan -

İsparta Atabey
Mübârizüddin
Ertokuş
Kümbeti
Tuncer1986
a: I. 131

Resim 332:
İsparta Atabey
Mübârizüddin
Ertokuş
Kümbeti 2 84 Tuncer 1986 a: I. 130-131

593
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İsparta Eğirdir Şeyh Mehmed Duduki (Baba Sultan)


Kümbeti

1357 yılında yapılmıştır. Bu tarih mevcut kitabesinde bu­ ayak ve kemerleri arasındaki kısımlara bir bakıma dol­
lunmaktadır. Sekiz yüzlü türbenin bir baldaken görüntü­ gu mahiyetinde duvarlar yapılmıştır. Koyu renkli taşların
sü bulunmaktadır. Sekiz ayaklı sivri kemerli baldaken arasında beyaz taş sıraların yapılması ile almaşık bir
görüntü elde edilmiştir.

A ı | jp § jp
Çizim 276:
Eğirdir
Şeyh Mehmed
Duduki
Kümbeti
m Tuncer1991:
GİRİŞ (DOĞU) YUZVJ II. 233

Yozgat Çandır Şah Sultan Hatun Kümbeti (1398)

Kümbet sekiz köşeli bir gövde, sekizgen piramit külah eyvanının duvarları, eyvan kornişi hizasına kadar siyah-
ve büyükçe bir eyvanı olan yapıdır. Eyvan kornişi, beyaz almaşık üst kısmı ise tamamen koyu renkli olarak
kümbetin yarı yüksekliği hizasındadır. Kümbet ve giriş yapılmıştır.

YOZGAÎ-ÇANOIR

? , I . ?, 3...i....İT Resim 333: Yozgat Çandır Şah Sultan Hatun Kümbeti


Tuncer 1991: III. 240
Çizim 277: Yozgat Çandır Şah Sultan Hatun Kümbeti
Tuncer 1991: III. 242

594
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Diyarbakır Kasım Padişah (Şeyh Matar) Camii (Dört


Ayaklı Minare) (1500)

Cami dört ayaklı minaresi dolayısıyla dört ayaklı cami


diye de isimlendiriliyor. Cami beden ve kubbe kasnak
duvarları, ön cephe kemer aralan siyah ve beyaz alma­
şık olarak yapılmıştır.
Resim 334:
Diyarbakır
Minarede de resimlerde görüldüğü gibi bazı bölümlerde Kasım
almaşık vardır. Padişah
Camii (1500)
Tuncer1996:
106

Çizim 278: Diyarbakır Kasım Padişah Camii, Tuncer 1996: 105

595
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Diyarbakır Lala Bey Camii (XVI. yüzyıl başı)

Caminin yan ve mihrap duvarı, siyah bazalt ile kaba yo- olarak yapılmıştır. Minare kaidesinde sağ cephe yine si­
nu tarzında işlenmiştir. Giriş cephesi ise kemerlerin yah bazalt kesme taştır. En üstte iki sıra beyaz taş bu­
üzengi seviyesine kadar siyah bazalt ile kesme taş ala­ lunmaktadır.
rak, o seviyeden saçağa kadar siyah beyaz almaşık

Çizim 279:
Diyarbakır Lala
Bey Camii
Tuncer 1996: 94

596
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Adana Ramazanoğlu Ulucamii (1513)

Adana’nın en önemli eseri olan Ramazanoğlu Uluca­ almaşığına has olarak, siyah mermer şeritlerin bir ya­
mii’nin yapımını Ramazanoğulları’ndan Halil Bey baş­ nında sarı, bir yanında beyaz şeritlerle üç renkli almaşık
latmış, oğlu Pîrî Paşa bitirmiştir. Klasik dikdörtgen ulu- bulunmaktadır.
cami planı ve avlusu olan caminin dış kapısı, minaresi
ve caminin iç kapılarının ayak ve kemerleri almaşık sis­ Kare kesitli kaide, kapı yüksekliğini geçmekte ve Türk
temle düzenlenmiştir. üçgenleri ile sekizgen kesitli gövdeye geçilmektedir.

Ana kapı, stalaktitli kapı üstü geçki elemanı ve korniş dı­ Sarı-bej yonu taşından yapılmış olan minare gövdesi
şındaki kısımları, bütünü ile almaşıktır. Oldukça sade bir şerefeye kadar, beş siyah şerit ve iki siyah zencirekle
düzende, sadece kapı lentosu üzerindeki, almaşıklı ku­ almaşık kapı ile uyum sağlamıştır. Cami giriş kapıları­
şak ve makaralı kilit taşı görülmektedir. Ayrıca bu cami nın arasındaki ayaklar yine üç renkli almaşık olarak
üretilmiştir.

Resim 336: Adana Ramazanoğlu Ulucamii’nin (1513) alma­ Resim 336 A: Adana Ramazanoğlu Ulucamii’nin almaşık taç-
şık minaresi (1992) kapısı (1992)
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Diyarbakır Bıyıklı Mehmed Paşa (Fâtih) Camii (1522)

Doğu, batı, kuzey cepheleri bazalt taşından moloz tek­ duvar kısımları yine siyah-beyaz almaşıktır. Bu yüzde,
nikle yapılmıştır. Kuzey revakının arka cephesi sıvalıdır. kemer aralarında ve sütunların üst hizasında ikisi su
Revakın dış cephesindeki almaşık kemerlerin arasındaki damlası, diğerleri daire şeklinde almaşık, dekoratif ma­
dalyonlar bulunmaktadır.

Çizim 280: Diyarbakır Bıyıklı Mehmed Paşa Camii, Tuncer 1996:110

Resim 337: Diyarbakır Bıyıklı Mehmed Paşa Camii son


cemaat yeri

598
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Diyarbakır Hüsrev Paşa Medrese ve Camii (1527)

Medrese olarak yapılmıştır. Dershanesi cami olarak kul­


lanılmaktadır. Avlu dış kapısı ve avlu iç duvarları siyah-
beyaz almaşıktır.

PLAN / I / 5 0
Çizim 281:
Diyarbakır
Hüsrev Paşa
Medresesi’nin
taçkapısı
Tuncer1996:124

Resim 338:
Diyarbakır
Hüsrev Paşa
Camii’nin kapısı
Sözen 1971: 26

599
G eleneksel T ü rk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elem anları

D İY A R B A K IR H Ü S R E V P AŞA M E D R E S E S İ

Çizim 281 A: Diyarbakır Hüsrev Paşa Medresesi’nin mihrap cephesi


T un cer1996:120

600
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Diyarbakır Deliller Hanı (1527)

İç avluda girişin karşı cephesi ve hanın dış girişi siyah- kemerleri bulunmakta ve revak kemerleri iki yönde de­
beyaz almaşıktır. Hanın dış duvarları tamamen siyah vam etmektedir. Üst kattaki odaların önündeki galeri de
bazaltla örülmüştür. Yalnız pencere yığma söveleri ve avluya kemerlerle açılırken, eyvanın üstünde kemer ye­
saçak kornişinde beyaz taşlar kullanılmıştır. İç avlu du­ rine masif bir duvar yapılmıştır. Duvar, kat kornişi ile sa­
varları, ayak ve kemer araları siyah bazalt taşı ile yapıl­ çak kornişi arasında siyah bazalt ve beyaz Ergani taşı
mıştır. Yalnız kemerler almaşık, saçak kornişi beyaz sıra ile kullanılarak almaşık olarak tamamlanmıştır. Ayrı­
taştan yapılmıştır. Avlunun giriş kapısının karşısındaki ca ortadaki pencerenin yanlarında iki kûfî yazı motifi bu­
eyvanın zemin katında ortada geniş, iki yanında dar lunmaktadır.

Resim 339: Diyarbakır Deliller Hanı’nın giriş cephesi, Sözen 1971: 61

Resim 339 A: Diyarbakır Deliller Ham’nın avlu cephesinde, üst katta al­
maşık duvar ve kûfî yazıları, Sözen 1971: 62

601
G eleneksel Türk M imarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Diyarbakır Şeyh Safâ (Parla) Camii


(1532)

Caminin doğu, batı, kuzey duvarları ile kubbe arası da almaşıktır. Ancak bu kısımda ba­
kasnak duvarları siyah bazalt kaplanmıştır. zı beyaz taş sıraları yoktur. Bunun, duva­
Minare de yine bazalttır. Kuzey revakında iç rın ilk yapılışından mı, yoksa onarım so­
arka duvan ve yan duvarlar siyah-beyaz al­ nucu mu olduğu bilinmemektedir.
maşıktır. Revakın dış yüzünde kemerlerin

Resim 340 : Diyarbakır Şeyh Safâ Camii, Tuncer 1996: 86

Diyarbakır Hadım Ali Paşa Camii

Yapım tarihi bilinmeyen bu cami Mimar Buna karşılık yüksek sekizgen kubbe
Sinan285 yapısıdır. Caminin doğu, batı tamburu dört sıra tuğla ve bir sıra bazalt
ve kuzey cepheleri bazalttan kesme taşından oluşmaktadır.286 Bu şekilde
taş olarak kaplanmıştır. Son cemaat re­ aynı eserde iki farklı almaşık duvar bir
vakının tamamı siyah-beyaz almaşıktır. arada yapılmıştır.

Resim 341 :
Diyarbakır
Hadım Ali Paşa
Camii’nin son
285 Tuncer1996:135 cemaat yeri
286 Tuncer 1996:135 Tuncer1996: 129

602
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 341 A:
Diyarbakır
Hadım Ali
Paşa Camii
Tuncer1996:
129

603
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Diyarbakır Behram Paşa Camii (1572)

Caminin doğu, batı ve kuzey cepheleri siyah bazalttan


kaba yonu olarak kaplanmıştır. Kuzey cephesindeki iki
sıralı revak ve sakat cepheleri tamamen siyah-beyaz al­
maşıktır.

Çizim 283: Diyarbakır Behram Paşa Camii, Tuncer 1996:146

Resim 342:
Diyarbakır
Behram Paşa
Camii’nin kuzey
cephesi
Sözen 1971:31

604
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

D iyarbakır İskender Paşa Camii (1551)

Caminin dört cephesi de siyah-beyaz almaşık sistemdedir.


Kubbe tamburu ile revak kemerleri, kemer araları ve iki
yan ayaklar bazalttır. Bu düzen diğer birçok Diyarbakır ca­
milerindeki almaşık duvar oluşturulan yerlerden farklıdır.

Şam Sultan Süleyman (Süleymaniye / Tekkiye) Camii

İnşaatı 1554-1555 yılında tamamlanmış olan caminin


duvarları ve revak kemerleri ile kemer ara duvar yüzle­
ri iki renkli almaşıktır. Resim 343: Diyarbakır İskender Paşa Camii’nin son cemaat
yeri, Sözen 1971: 29

Resim 344: Şam Sultan Süleyman Camii

605
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Diyarbakır Eğil-Kalkarı (Şerbetin)


Köyü 1. Kümbet (Kâzım Bey Kümbeti)

Akkoyunlu hükümdarları zamanında say­ beyi yaptırır. Kâzım Bey 1561 ’de ölmüş­
gın bir kişi olan Kâzım Bey’in ölmesi üze­ tür.287 Altı ayaklı baldaken olan kümbet
rine yeğeni, Kanûnî Sultan Süleyman’nın 1561-62 yılında yapılmıştır. Ayakları ta­
fermanı ile Kâzım Bey’in görevini üstlenir bandan itibaren on üç sıra siyah-beyaz
ve amcası Kâzım’ın kabri üstüne bu tür­ almaşıktır.

PLAN A -A KESİTİ KUZEYBATI YÜZÜ


i
0
I ı
1
1 1 ,
2
1 1
3
1 1 1 1
5m
1

Çizim 284: Eğil-Kalkan Köyü 1. Kümbeti, Tuncer 1991: II. 153

606
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Eski Van Hüsrev Paşa Camii (1567)

m -w
Çok uzun zamandır harap olan caminin son cemaat
mahalli tamamen yıkılmıştır. Caminin diğer üç cephesi
ile son cemaat mahallinin arka duvarı, kızıl kahverengi
ve bej renkli mağmatik taşlarla, temiz bir işçilikle alma­
şık duvar olarak kaplanmıştır. Kare kesitli minare kaide­
si ve daire kesitli gövdesi yine taşlarla iki renkli almaşık
düzenle yapılmıştır. Kubbe kasnağı ise tek renk olarak
kızıl kahverengi taşla kaplanmıştır.

Resim 346 A: Eski Van Hüsrev Paşa C a m ii’nin mihrap


Resim 346: Eski Van Hüsrev Paşa Camii (1567), Başgelen 1993:74 cephesi, ayrıntı, Başgelen 1993: 75

607
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Diyarbakır Özdemiroğlu Osman Paşa Türbesi

Özdemiroğlu Osman Paşa, Diyarbakır’ın on altıncı bey- örtülüdür. Her cephesinde bir penceresi bulunmaktadır,
lerbeyi olup burada 1571 -75 yılları arasında bulunmuştur. Duvarları, on sıra siyah bazalt ve on sıra beyaz yonu ta­
şı itinayla işlenerek kaplanmıştır.
Türbe sekizgen bir yapı ve kubbe ile örtülüdür. Giriş bö­
lümü türbeden çıkıntılı dikdörtgen bir mekândır. Çatı ile

Çizim 286: Diyarbakır Özdemiroğlu Osman Paşa Türbesi, Tuncer 1996:110

Resim 347: Diyarbakır Özdemiroğlu Osman Paşa Türbesi, Tuncer 1996:114

608
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

D iyarbakır Haşan Paşa Hanı

1575’te yapılmış olan Haşan Paşa Hanı’nın dış cephele­


ri ve avlu iç cepheleri siyah-beyaz almaşık duvarlardır.

Resim 348: Diyarbakır Haşan Paşa Ham’nın avlu cephesi (1574-1575) (1997)

Resim 348 A: Diyarbakır Haşan Paşa Ham’nın avlu cephesinde kûfî yazılı bir bölümü (1997)

609
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Diyarbakır Melek Ahmed Paşa Camii

1587-91 senelerinde yapılmıştır. Doğu ve zende yapılmıştır. Üst sıralardaki aksama­


batı cepheleri siyah bazalt moloz taşı ile lar, basit onarımlarla ilgilidir. Kubbe kas­
örülmüştür. Kuzey-güney cepheleri ve nağındaki bazı sıralarda tuğla taş almaşı­
kubbe tanburu siyah-beyaz almaşık dü­ ğı yine ucuz onarımların sonucudur.288

D İYAR BA KIR M E LE K A H M E T PAŞA CAM İS İ

ORHAN CEZHI TUNCER

Çizim 287: Diyarbakır Melek Ahmed Paşa Camii, Tuncer 1996:163

610
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

D iyarbakır Zincirkıran Kümbeti (1599)

Korniş altındaki beş sıra siyah bazaltla daha aşağıdaki


duvarlar siyah-beyaz almaşık düzenlenmiştir.

Resim 350:
Diyarbakır
Zincirkıran
Kümbeti’nin
genel
görünüşü
Sözen 1971:
56

DİYARBAKIR ZİjNCİRKIRAN KÜMBETİ

Çizim 288: Diyarbakır Zincirkıran Kümbeti, Tuncer 1991: II. 157

611
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

G ülşehir Kurşunlu (Karavezir) Camii

Gülşehir’de Silâhdar Karavezir Seyyid tırılmış olan bu caminin bütün duvarları


Mehmed Paşa tarafından 1779’da yap­ pembe-sarı taşlarla almaşık duvar ola­
rak kaplanmıştır.289

Resim 351:
Gülşehir
Kurşunlu
Camii’nin
genel
görünüşü
Aslanapa
1986:409

Urfa’da B ir Ev

Güneydoğu Anadolu’nun başta Diyarba­ Dış cephelerde çıkmalar, iç avlularda


kır, Mardin, Midyat ve Urfa olmak üzere merdiven basamakları, korkulukları, ge-
hemen hemen bütününde evler taştan zenekler ve korkulukları, kemer süsleri,
yapılmıştır. Bunda, bölgede işlenmeye çeşitli havalandırma delik ve kuş evleri
müsait bol taş olmasının yanında yüzyıl­ süslemeleri gibi birçok kaliteli ustalık ve
lardan beri süregelen kaliteli taş işçiliği­ bilgi birikimi ürünü Urfa evlerinin taş iş­
nin de elbette çok katkısı olmuştur. çiliğinin zenginliğinin örnekleridir.

Yalnızca bir bölümünü gördüğümüz du­ Daha çok cami ve benzeri yapılarda kul­
varlardaki ve kornişteki işçilik, bunun ba­ lanılmış olan iki renkli almaşık duvar,
sit bir örneğini vermektedir. Kaliteli ve iti­ resmini sunduğumuz evde de örnek bir
nalı işçilik elbette bununla kalmamaktadır. kullanıma sahiptir.

Resim 352:
Urfa’da
bir evin
iç avluya
bakan
almaşık
dokulu
duvarı
289 Aslanapa 1986: 408 (1995)

612
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

IV.2.1.1.4.3.1. YALNIZ KAPILARI İKİ


RENKLİ TAŞLA ALMAŞIK OLAN
ESERLER

Konya Alâeddin Camii Kapısı (1220)

“XII. yüzyılın ortalarında yapıldığı kesin Alâeddin Camii’nin doğu bölümü, I. Me-
olarak bilinen en eski Selçuklu camii sud zamanında inşa edilmiş, son şeklini
olan Alâeddin Camii, sonraki tamir ve I. Alâeddin Keykubad zamanında almış­
değişikliklerle zamanımıza kadar gelmiş tır (1220).”291
olup, planı organik bir bütün değildir. İlk
camiden kalan tarihi ve kitabesi ile tek Kapı nişi kemerini oluşturan sivri kemerin­
orijinal eser abanoz ağacından birbirine deki taşlar, beyaz ve gri-gök mavisi mer­
geçme şahane bir minberdir. Minberin merlerle zarif bir örgü motifi oluşturmakta,
taht kısmındaki kitabede 531 (1156) ta­ bu örgü motifli kemerin üst ve yanları da
rihi bulunmaktadır.”290 Bu aynı zaman­ beyaz zemin üstünde gri-mavi mermer
da caminin doğu bölümünün tamamlan­ şeritlerle düzenlenerek sükûnet hissini
dığı tarihtir. veren geometrik düzen geliştirilmiştir.

Resim 353:
Konya
Alâeddin
Camii’nin
avlu
duvarının
dıştan
görünüşü
Başgelen
1993: 82

613
Geleneksel Türk Mim arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Zazadin Han Kapısı (1237)

Zazadin Han Kapısı Alâeddin Keyku- Hem kapının basık kemeri, hem de kapı
bad’ın son yılında, vezir ve mimar Sâ- nişinin üstteki çift merkezli sivri kemeri
deddin Köpek tarafından Konya-Aksa- almaşık olarak işlenmiş, ayrıca yan ve
ray yolunda yaptırılmıştır.292 üst kısımları da ulamalı olarak sıra ile bir
koyu bir açık renkte yatay olarak örül­
Bağlı olduğu duvardan çıkıntılı olarak müştür. Taşlar bej ve kırmızı renklidir.
yerleştirilmiş olan giriş bölümü, iki renk­
li taşlarla almaşık olarak örülmüştür.

614
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Konya Karatay Medresesi Kapısı (1251)

Kitabesinde I. İzzeddin Keykâvus ve avlu cephesindeki portalinin, abidevi öl­


medreseyi yaptıran Vezir Karatay’ın adı çüde geliştirilmiş bir cephe kompozisyo­
ve yapıldığı tarih belirtilmektedir. nu haline geldiği gözükmektedir.”293

Medrese kapısında, kapı nişinin üstün­


deki kemeri oluşturan beyaz ve gök ma­
visi mermerlerle üretilmiş örgü motifli
kemer taşları ile çevresindeki düşey ve
yatay mavi mermerlerle yapılmış geo­
metrik düzenlemeler, Alâeddin Camii ka­
pısındaki bezemelerle aynıdır. Ancak
otuz üç sene sonrasının eseri olan bu
kapı, üst bölümdeki kabara rozetleri, alt
bölümdeki gamalı haç motifli panolar ve
kapı nişinin geçki elemanı görevini ya­
pan beş sonlamalı ilginç stalaktit ile da­
ha zengin, daha görkemlidir.

“Burada Divriği Ulucamii portallerinin ba­


rok taşkınlığı yerine sağlam formlarla, ta­
mamı ile klasik bir Selçuklu üslubu hâkim
Resim 355: KonyaKaratay Medresesi’nin
olmuştur; aynı zamanda Alâeddin Camii kapısı (1251 / 1997)

Çizim 289:
Konya Karatay
Medresesi’nin
iki renkli taşla
işlenmiş
almaşık kapısı 293 Aslanapa 1973: İl. 85

615
G eleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kırşehir Caca Bey Camii (Medresesi)


Kapısı (1272)

"Selçuklu hükümdarlarından Gıyâsed- köşe profil ve sütunçeleri, kapı stalaktit-


din Keyhusrev b. Kılıçarslan zamanında leri üç kademeli sivri kemerleri ve kapı
Kırşehir’de valilik yapmış olan Nûreddin kitlesinin iki yan köşesindeki zarif bur-
Cibrîl b. Caca Bey tarafından yaptırıl­ malı sütunçeler bütün süsünü oluşturur.
mıştır.”2^ Sivri kemeri üç yönden kuşatan pahlı çö­
kertmeler kapının sade görüntüsüne za­
Çok önemli bir eser olan medresenin rar vermemektedir. Buna karşılık taçkapı
taç kapısı sakin ve sade bir mimariye görkemli bir etki yapmaktadır. Bu etkide
sahiptir. Basık kapı kemerinin almaşık kızıl kahverengi ve krem-bej rengi alma­
iç makaralı kemer taşları, kapı nişinin şık dokunun önemli katkısı olduğu mu­
hakkaktır.

V.’ '/

Çizim 290:
Kırşehir
Caca Bey
Camii
(Medresesi)
Ülgen 1942 b:
II. 261,
Çizim 2

Resim 356 :
Kırşehir
Caca Bey
Camii
(Medresesi)
(Şeyhmuz
Okur’dan
294 Ülgen 1942 b: 2. 253 alındı, 2001)

616
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Karacabey Karaca Bey Camii Kapısı

Kitabesine göre yapıldığı tarih 1457 ol­ Kapı, iki yanındaki çok geniş söveler
makla beraber daha evvel yapılmış ol­ üzerinde yine almaşık bir basit kemerle
duğunu gösteren bazı belgeler de bu­ kapanmakta bunun üstünde, sade ama
lunmaktadır.295 çarpıcı görüntülü hatıl motifleri arasında
kitabe bulunmaktadır. Bu dekoratif mo­
Cami iki sıra yatay, iki sıra düşey tuğla­ tiften başka sivri kemerin, bir nevi ok
lar arasında kesme taş sıraları ile oluş­ benzeri pembe-gri taş dizisi ile, yalın gö­
turulmuş almaşık duvarlı görkemli bir rüntülü kapı birden ilginç ve gösterişli bir
eserdir. 1970 yılına kadar çok harap hal­ etkiye kavuşmaktadır.
de idi. Şerefe üstüne kadar çıkan mina­
re mermer ayakları, kemerleri kubbeleri
tamamen yıkılmış, ancak beş kubbeli
son cemaat revakının arka duvarı, yan
duvarlarından çok az bir kısım ve son
cemaat duvarının aksında gösterişli
pembe, gri-beyaz almaşık mermer taç-
kapısı ayakta kalabilmişti.

Taçkapı nişinin iki yanında yükselen ve


ana kemeri taşıyan yan ayaklar, yalın
(profilsiz) ve sakin bir şekilde pembe,
gri, beyaz, şeritler halinde sivri ana ke­
mere ve kornişe ulaşmaktadır.

Resim 357 A: Karacabey Karaca Bey


Camii’nin kapısından ayrıntı (2002)

Resim 357 B: Karacabey Karaca Bey Ca­


Resim 357: Karacabey Karaca Bey Camii, mii’nin restorasyon öncesi (1927-28 sene­
restorasyon sonrası (2002) leri) durumu Ayverdi 1974: IV. 775 295 Ayverdi 1974: IV. 776

617
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Urfa Rıdvâniye Camii Kapısı (1716)

Halîlürrahman gölünün kuzey kenarında yapılmış olan Caminin duvarları bütünüyle normal kesme taş ile yapıl­
cami, Rakka Valisi Rıdvan Ahmed Paşa tarafından yap­ mıştır. Mihrap yine iki renkli, zikzak desenli almaşıktır.
tırılmıştır. Son cemaat revakının orta bölümündeki, si­ Doğuya bakan avlu kapısı ile caminin iç mekânına giriş
yah-beyaz taş sıraları ile oluşturulmuş kapı, sade bir gö­ kapısı doğuya bakan camilerde olduğu gibi, sıralar ha­
rüntüdedir ve yapıldığı yılların üslûubuna sahiptir. linde iki renkli taşlarla yapılmıştır.

Çizim 291: Urfa Rıdvâniye Camii’nin iki renkli taşla yapılmış almaşık kapısı
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Afyon Gedik Ahmed Paşa Camii Kapısı

Ahmed Paşa Camii Kapısı’nın üzerindeki kitabe orijinal Son cemaat revakının ortasındaki oldukça sade görü­
değil, onarım kitabesidir. Bu sebeple yapılış tarihi bilin­ nüşlü taçkapıyı dokuz sıralı klasik Osmanlı stalaktidi ve
memektedir. Ancak Fâtih Sultan Mehmed’in veziri olan iki zarif sütunçe süslemektedir. Ayrıca on iki sıra beyaz
Gedik Ahmed Paşa, Fâtih’in vefatınden bir sene sonra ve on üç sıra gri-yeşil almaşık doku kapıya farklı bir ca­
öldüğüne göre, caminin Fâtih döneminde yapıldığını ka­ zibe getirmiştir.
bul edebiliriz.

Resim 358: Afyon Gedik Ahmed Paşa Camii’nin taçkapısı (879 /1475) (1999)

619
Gelenekse! Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

IV.2.1.1.4.3.2. YALNIZ MİNARELERİ


İKİ RENKLİ TAŞTAN OLAN CAMİLER

Bundan önce gördüğümüz iki renkli taş­ Son cemaat mahallinin sağ köşesinde­
la yapılmış camilerin (özellikle Diyarba­ ki burmalı minare ise sarı ve kırmızı
kır’da) çoğunlukla minareleri de alma­ taşlardan halat görüntülü burmalar son
şıktır. Şimdiki konumuz ise, sadece mi­ derece üstadane ve temiz işçilik, üç
nareleri almaşık olan camilerdir. Bunlar­ şerefeli minarenin görkemi yanına bir
dan tespit edebildiklerimizi açıklıyoruz. de şiir katmıştır.

Edime Üç Şeref el i Camii Minareleri

Üç Şerefeli Cami, bilindiği gibi mimarlık ta­


rihinde, cami gelişiminde en önemli zincir
halkalarından biridir. II. Murad zamanında
1447’de bitirilmiştir. 1751 senesindeki
depremde cami ve minareler büyük hasar
görmüştür. Bu hasar onarılmış, ancak bu
onarım sırasında minarelerin stalaktitli şe­
refeleri günümüzdeki haline getirilmiştir.296

Camiye ismini verdiren üç şerefeli mina­


re, birinci şerefesine kadar, verev olarak
yerleştirilmiş olan kare şeklindeki kırmı­
zı taşların ters, yüz sıralanarak oluştur­
dukları zikzaklar arasındaki kareye,
Edirne’nin kaliteli sarı küfeki taşından
yapılmış kareler yerleştirilmek suretiyle
yapılmıştır. Minare eski görkemli görü­
Resim 359: Edirne Üç Şerefeli Cami’nin mi­
nüşünü devam ettirmektedir.
naresinin gövde ayrıntısı (2002)

620
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 292: Edirne Üç Şerefeli Cami’nin üç şerefeli ve burmalı minaresi


Ayverdi 1972: II. 432, Resim 737 a

621
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 359 B: Edirne Uç Şerefeli Cami’nin avlu cephe­ Resim 359 C: Edirne Üç Şerefeli Cami’nin burmalı mi­
si ve burmalı minare (2002) nare gövdesinden ayrıntı (2002)

Resim 359 D: Edirne Üç Şerefeli Cami’nin sol cephe­ Resim 359 E: Edirne Üç Şerefeli Cami’nin da­
si ve damalı minare (2002) malı minare gövdesinden ayrıntı (2002)
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Amasya II. Bayezid Camii Minaresi

“Sultan Bayezid, daha şehzadeliği sıra­ kompozisyonu güçlendirip mana katan,


sında Sultan Cem’in saltanat için teşeb­ muhakkak ki, minarelerdir. Her ikisinin
büste bulunduğunu duyunca çok üzülür. de kaideleri, kareye yakın olup, 3,39 x
Bunu gören Amasya Halveti meşâyihin- 3,51 ilâ 3,55 metredir. Sağ minare, bu
den Gümüşlüzâde Pir Hayreddin Hızır kare kaideden sonra kırmızı taşla be­
Çelebi ve Cemâlîzâde Pir Cemâleddin zenmiş mihrapçıklarla devam edip, zik­
Mehmed Çelebi, saltanatın kendisine zaklı bir şekilde örülmüş kırmızı taşların
müyesser olduğunu müjdeler ve Amas­ uçlarındaki lâlelerle şerefe altına kadar
ya’da bir cami, medrese ve imarethane yükselir. Şerefeden son cemaat yerine
inşasını rica ederler. Bayezid de Fâtih’in kadar 25,70 m. ve 97 basamaktır. Diğer­
vefatı ile tahta geçince vaadini tutar ve lerinde ise kaideden sonra üçgenlerle
Amasya valisi olan oğlu Sultan Ahmed’e başlayan gövde, kırmızı ve sarımtırak
emir verir. Sultan Ahmed inşaatı başlatır beyaz taşlarla yivli olarak inşa edilmiştir.
ve 891 / 1487da bitirir.”297 Şerefe stalaktitleri, mübalağadan uzak,
sadedir. Şerefelerin bu sadeliği oldukça
Caminin ilgi çekici almaşık dokulu mina­ zengin bir görünüşe sahip olan minare
relerinin tarifini İ. Aydın Y üksel’den gövdeleriyle tezat teşkil etmektedir.”
alıyoruz: “Camii daha da şenlendiren,

29 7 Yüksel 1983: V. 15-23

623
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

624
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

625
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Urfa Haşan Padişah Camii Minaresi


(1496)

Yapının kitabesinde Sultan Süleyman Minare kare kaideden, üçgen eleman­


Han oğlu Hacı Yâkub tarafından yaptırıl­ larla sekizgen gövdeye geçer ve şerefe­
dığı yazılıdır. Evliya Çelebi’nin bu cami­ ye kadar öyle yükselir. Minare sarımsı
den “Sultan Haşan Camii” adıyla söz et­ taşlarla, kızılımsı-pembe taşlar eşit ka­
mesi ve caminin günümüzde Haşan Pa­ lınlıkta yontularak, almaşık sistemle ya­
dişah Camii adıyla anılmış olması, pılmıştır.
1404-1514 tarihleri arasında bölgeyi el­
lerinde tutan Akkoyunlular’ın sultanı
Uzun Haşan tarafından yaptırıldığı görü­
şüne ağırlık kazandırmaktadır.298

Resim 361: Urfa Haşan Padişah Camii’nin minaresi (1995)


298 Kürkçüoğlu 1993: 34
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Erzurum Lala Mustafa Paşa Camii Mi­


naresi (1562-63)

Cami, orta kubbesinin dört yanında dört ği, bir yardımcısının gözetiminde yapıldı­
yarım kubbe ve dört köşede de dört kü­ ğı kanaati hâkimdir. Minare cami revakı­
çük kubbe olan bir plana sahiptir. İbra­ nın batı gözüne taşar ve kubbesini dele­
him Hakkı Konyalı, caminin Tezkiretü’l- rek yükselir ve aşırı bej ve kırmızı taş sı­
bünyân’a atfen Sinan tarafından ralardan meydana gelir. Bu almaşık mi­
yapıldığını bildirmektedir.299 Camii’nin nare bodur bir görüntüye sahiptir.
inşaatının Sinan tarafından yürütülmedi-

627
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Doğubayazıt İshak Paşa Sarayı Camiî Minaresi


(1784)

Günümüz Doğubayazıt’ının doğusundaki eski kasaba­ bütün duvarları ise bej rengi kesme taşla yapılmışken
nın yaslandığı yamaçların üstünde kartal yuvası gibi gö­ minare bütün ilgiyi üzerine çeken almaşık doku ile yapıl­
rünen İshak Paşa Sarayı bütün harabiyetine rağmen mıştır. Minare gövdesi ve kısa peteği bej ve kızıl kahve­
görkeminden hiçbir şey kaybetmemiştir. Sarayın doğu rengi taşlarla almaşık düzende işlenmiştir. Bir şerefelidir.
tarafındaki ana kapıdan küçük bir avluya oradan da ikin­
ci avluya geçilir. Bu avlunun batısındaki kapıdan harem Özet olarak açıkladığımız yapıların üç değişik yerlerinde­
bölümüne, kuzeydeki kapıdan da paşanın idari işlerinde ki almaşık sistemler dışında bu yapılarda başka almaşık
kullandığı salon ve odaların bulunduğu divan bölümüne ve renkli taş kullanma düzenlemeleri de mevcuttur. Bun­
girilir. Divan salonunun harem tarafında kubbesi ve mi­ ların en başında almaşık kemerler gelmektedir. Bundan
naresi ile hâlâ dimdik ayakta duran cami bulunmaktadır. başka pencere söveleri, şeritler, kitabeler, rozetler ve di­
ğer süsleme motifleri bol miktarda kullanılmıştır. Bunlar
Saray platosunu oluşturan ve yer yer 30 metreye varan sırası geldiğinde elden geldiğince açıklanacaktır.
istinat duvarları sıralı moloz taş ile sarayın ve caminin

Resim 363: Doğubayazıt İshak Paşa Camii’nin genel görünüşü (1977)

628
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

AĞRI -J DOĞUBAYAZIT İSHAKPASA SARAYI ROLOVESİ

Çizim 294: Doğubayazıt İshak Paşa Sarayı batı güney cephesi görünüşü Akok 1961: X/2. 38 - 48

Çizim 294 A:
Doğubayazıt
İshak Paşa
Sarayı

629
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 363 A: Doğubayazıt İshak Paşa Camii ve almaşık minaresi (1977)


Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

'yüzel/tytlevve!ZlshakTapaSarayt

Çizim 294 B: Doğubayazıt İshak Paşa Sarayı rölövesi

Çizim 294 C: Doğubayazıt İshak Paşa Sarayı rölövesi

631
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

IV.2.1.1.4.3.3. İKİ FARKLI RENKLİ TAŞ­


LA YAPILAN ALMAŞIK KÖPRÜLER

Afyon Bolvadin Kırkgöz Köprüsü

Kırkgöz Köprüsü’nün ilk yapılışı Doğu 1550 yılında Mimar Sinan tarafından
Roma dönemine, onarım ve ilaveler ise onarılıp uzatılmıştır. Köprünün Doğu Ro­
1550 yılına aittir. Kırk iki gözlü ve 200 m. ma dönemi yapısı olan kısmının korku­
boyunda olarak Doğu Roma döneminde lukları taşla, kemerler bir beyaz bir siyah
yaptırılmıştır. Yirmi iki gözlü ve 175 m. taşla, kemer araları ise, Osmanlı dönemi
boyunda olan kısmı ise 1550 yılında iki renkli almaşık duvarlarda olduğu gibi
yaptırılmış olup şimdi altmış dört gözlü sıralı olarak değil, düzensiz ve karışık bir
ve 375 m. boyundadır. şekilde örülmüştür. Sinan’ın yaptığı kısım
ise bütünü ile beyaz taşla yapılmıştır.300

Resim 364: Afyon Bolvadin Kırkgöz Köprüsü


Çulpan 1975: 78

300 Çulpan 1995:132-133

632
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Van Hoşap Güzelsu Köprüsü (1082 /


1671)

Güzelsu Köprüsü görkemli bir görünüşü İran ve OsmanlIlar arasında huzursuz­


olan Hoşap Kalesi’nin eteğinde olan luk yaratan Mahmûdî aşireti sülalesin­
Güzelsu üzerindedir. Hoşap Kalesi’nin den Zeynel Bey’in, Van Beylerbeyi Hüs­
ve üzerine kurulduğu yalçın kayalardan rev Paşa’ya müracaatı üzerine sülale
oluşan tepenin, haşin görüntüsü karşı­ Osmanlı himayesine alınmıştır. Köprü
sında köprü yatay ve sakin duruşu ile 1082’de (1671) Zeynel Bey tarafından
sanki, huzuru ve sulhu simgelemekte­ yaptırılmıştır.301
dir. Yatay siyah beyaz almaşık dokusu
da, huzuru tekrarlayan sıralardır.

633
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

IV.2.1.1.4.4. İKİ FARKLI MALZEME İLE ÜRETİLEN


ALMAŞIK DUVARLAR

Tuğla ve taş ile yapılan almaşık duvar tiplerinin sistem Buna rağmen başlangıçtan itibaren tuğlalar 2 8 - 3 0 / 28
ve detaylarına girmeden önce, önemli gözlemlerimizi - 3 0 / 4 - 5 cm. ve 23 - 25 / 3 - 4 cm. gibi ölçülerde, iken
açıklamakta yarar vardır. XVIII. yüzyılda 2 0 - 2 5 / 2.5 - 3 cm. ölçüler çok kullanıl­
mıştır. Ayrıca bu tuğlaların yarı boyutunda ( 3 0 / 1 5 / 4 )
Aynı binada farklı sistemlerden: olan kuzu tuğlalar da kullanılıyordu.

Aynı binada hem farklı cephelerde hem de aynı cephe­ Yaptığımız araştırma ve rölöve çalışmalarımızda ise 10
de tuğla, taş sıralamalarında farklı düzenlemeler olabilir. -1 2 santimetreye kadar tuğla boyutlarına rastladık. Bu
tuğlalar kuzu tuğlaları da değildir. Bu tuğlalar, eldeki kı­
Binanın önemli yerlerinde daha özenli sistem (kesme rık tuğlaları da kullanma gayretinden dolayı veya yapı­
taş gibi), daha önemsiz cephelerinde daha ekonomik ların yüzyıllar süren zaman boyunca geçirdikleri ona-
sistem (moloz taş gibi) kullanılmaktadır. Önemli yerler, rımlarda kullanılmış olsa gerekir. Yoksa o boyutlarda
ön giriş cepheleri ve kubbe kasnaklarıdır. tuğla yapımı şüphesiz düşünülemez.

Bazı klasik düzende yapılmış binalarda da önemli cep­ Ancak bu düzenlemelerde de elden geldiği kadar kro­
helerde kesme taş, pek görülmeyen arka cephe veya nolojik sıraya dikkat edeceğiz. Aynı zamanda her tip
ara avlularda almaşık duvarlar kullanılmaktadır. içinde yer alan eserleri açıklarken, onları kronolojik sıra­
ya göre belirteceğiz. Böylece muhtelif tiplerin kronolojik
Bazı külliyelerde ana bina olan cami kesme taş kapla­ düzende değişmediğini farklı zamanlarda aynı düzenle­
ma olarak, medreseler, hamamlar gibi diğer binalar al­ melerin kullanıldığını da görmüş olacağız.
maşık duvarlı olarak yapılmaktadır.
TAŞ VE TUĞLA KULLANARAK OLUŞTURULAN AL­
Başlangıçta yapılarda, eski Bizans yapı kalıntılarından MAŞIK DUVARLAR
çıkma, sütun, başlık, lento gibi yapı elemanları ile mer­
mer tabii taş bloklarının yanı sıra tuğlalar da kullanılı­ Başlangıçta da belirttiğimiz gibi tuğla ve taş almaşık du­
yordu. var sistemi, Osmanlı Devleti’nin kuruluşundan itibaren
mimari eserlerde kullanılmaya başlandı.
Bursa Yıldırım Şifahanesi’ndeki 43 - 44 cm. boy ve 4
cm. kalınlıktaki tuğlaları örnek gösterebiliriz. Bir taraftan Açıklamalarımızda öncelikle, kronolojik bir sıra ile fark­
hazır Bizans tuğlaları kullanılırken, tuğla yapımı da za­ lı sistemlerden ve farklı dönemlerdeki yapılardan ör­
man geçtikçe hızlanmış ve OsmanlIlar kendi tuğlalarını nekler vermeye çalışacağız. Bu örneklerin rölöve, çi-
kullanmaya başlamışlardır. Önceleri Bizans almaşık du­ zimleri ve fotoğraflarını birlikte vererek daha iyi tanım­
var tekniğine daha yakın şekilde duvarlar yapılırken za­ lanmasını sağlamak istiyoruz. Bu tanıtım süresince tuğ­
man içinde Osmanlı özgün sistemi yaratıldı. la boyutlarının, taş kullanım çeşitlerinin ve doku karak­
terlerinin zaman içinde değişen mimari düzen ve üs­
Almaşık duvarlarda kullanılan tuğlalarda hiçbir zaman luplarda, farklılık gösterip göstermediği veya ne gibi
ciddi bir norm olmadığı şüphesizdir. O zamanlarda tuğ­ değişimler geçireceğini göreceğiz. Sonra da tuğla-taş
la günümüzdeki gibi fabrikalarda yapılmıyordu. Yakın almaşık duvarların, tip ve karakterlerine göre aynı ve
zamanlarda kullanıldığını bildiğimiz harman tuğlası tipi benzer olanlarını bir araya getirip gruplandırarak sırala­
fırınlarda pişiriliyordu. Bu fırınlar da toprağı ve yakacağı maya çalışacağız.
müsait olan her yerde yapılabilen basit ve ekonomik te­
sislerdi. Bu tesislerde tuğlalar mahalli fırınların görenek­
lerine göre hazırladıkları kalıplarda yapılıyordu.

634
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

TUĞLA-TAŞ ALMAŞIK DUVARLARDA KRONOLOJİK


SIRAYA GÖRE DÜZENLEME

Bilecik Orhan İmareti

Orhan Bey zamanında yapılmış olan Orhan İmareti’nin Üç sıralı tuğla hatıl üzerine dört sıra taş, aralarına bir sı­
kitabesinde yapım tarihi bulunmamaktadır. Osmanlı ra tuğla işlenerek örülmüş sonra üç sıralı tuğla hatılla
Devleti’nin ilk yapılarından olan imaret, günümüze ka­ devam edilmiştir. Taşların düşey derzlerine şaşırtmalı
dar birçok onarım geçirmiş olmasına rağmen duvar do­ olarak yine bir tuğla yerleştirilmiştir.
kusunun karakterini kaybetmemiş olduğu kanaatinde­
yiz. Sonradan az sayıda benzerini göreceğimiz özgün Çok onarım geçirmiş olması, uzun süreler bakımsız hal­
düzenlemesinde belki de bir ölçüde Bizans duvar doku­ de kalması sebebiyle taşların ince yonu mu yoksa kaba
larının etkisi olduğu görülebilir. yonu kesme taş mı olduğuna karar vermek zordur.

Çizim 295:
Bilecik
Orhan
İmareti’nin
almaşık
duvarı

Resim 366:
Bilecik
Orhan İmareti,
XVI. yüzyılın
ilk yarısı
Aslanapa 1977: 90

635
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Alâeddin Camii yor. Bunun üzerinde üç sıralı tuğla hatıl, onun üstünde,
aralarında bir sıra yatay tuğla olan dört sıra taş, bu taş­
1335 yılında yapılan cami Bursa’da yapılan ilk camiler­ ların arasında birer düşey tuğla, bu taş sıralarının üstün­
den birisidir. Hisar semtinde olup Murâdiye’ye yakındır. de de yine üç sıralı tuğla hatıl örülmüştür. Bu dokunun
Çeşitli dönemlerde onarımlar görmüştür. Bu yüzden de üzerinde yine aynı karakterde ancak bu sefer beş sıralı
duvar dokusunda değişiklikler olmuş olabilir. Buna rağ­ taş ve üç sıralı tuğla hatıl olarak devam edilmiştir.
men almaşık duvar karakterini muhafaza ettiği görül­
mektedir.

Taş dokunun karakteri: Çilimboz deresi ocaklarından çı­


karılmış büyük boşluklu traverten taşlarının yüzleri ol­
Almaşık duvar dokusu: Bilecik Orhan İmareti’nin duvar dukça düzgün işlenmiş, buna karşı kenarları pek de iş­
dokusuna çok benzer bir görüntüdedir. Taş aralarındaki lenmemiştir. Bu yüzden moloz taş duvar ile kaba yonu
düşey tuğlalardaki düzensizlik, belki onarımlar sonucu, taş duvar arası bir görünümdedir. Kireç harç derzli olma­
belki de ilk yapılışındaki acele sonucu olmuş olabilir. En sına rağmen onarımlarda karakterini çok kaybetmiştir.
altta dere taşından moloz karakterli 3-4 sıralı subasman
diyebileceğimiz bir kısım bulunmaktadır. Bu bölümde de Farklı boyutta tuğlalar bulunmaktadır. Bunları 25 - 27 x
dağınık ve az miktarda düşey ve yatay tuğlalar görülü­ 12 x 3,5 - 4 cm. boyutlarında ölçebildik.

W
K
Resim 367:
Bursa
• 4 1
Alâeddin
■. Camii
(2000)

Alâeddin
Camii’nin
almaşık
duvarı

636
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Hudâvendigâr Camii

1366 tarihinde inşa edilen cami, Bursa’nın kaplıcaları ile lanılan tiplerden olmuştur. Bir sıra kesme taş, üç sıra
tanınmış olan Çekirge semtinde yapılmıştır. Mimari tuğla hatıl, bir sıra kesme taş, tekrar üç sıra tuğla hatıl
özellikleri sebebiyle çok tartışılmış olan bu görkemli ca­ olarak devam etmektedir. Bu üç sıralı tuğla hatıllar ara­
mi bizim bakış açımıza göre duvar dokusu ile önem ka­ sında bir tane de beş tuğla sıralı hatıl bulunmaktadır.
zanmaktadır.
Taş sıraları ince yonu kesme olmasına rağmen Cilim-
Hudâvendigâr Camii, erken Osmanlı mimarisinin en boz deresi traverten ocaklarının arzu edilen boyda tom­
önemli eserlerinden biri olması yanında, en yaşlıların­ ruk vermemesi sebebiyle cephedeki taş boyutları
dan da birisidir. Ayrıca doğal olarak birçok onarım geçir­ oldukça küçük, çok delikli ve işlenmeye pek de uygun
miştir. Buna karşılık almaşık duvar dokusu özelliklerini olmaması sebebi ile kaba yonu taşı etkisi yapmaktadır.
kaybetmemiştir. Hatta ilginç derz karakteri de günümü­
ze kadar gelebilmiştir. Derzler, devrinin harcı olan kireç harcı ile yapılmıştır.
Esas ilginç olanı, derzlerde üst tarafın tuğla yüzlerinden
Almaşık duvar dokusu: Kendisinden önceki eserlerde 0,5 - 1 cm. göçük ve meyilli oluşudur. Tuğla boyutları:
de kullanılmış, sonra da geç tarihlere kadar en çok kul­ 39 x 39 x 3,5 santimetredir.

Resim 368: Bursa Hudâvendigâr Camii’nin almaşık duvarı (1996)

637
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 368 A: Bursa Hudâvendigâr Camii’nin almaşık duvarından ayrıntı (1996)

638
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İznik Nilüfer Hatun İmareti

1388 tarihinde Osmanlı Devleti’nin üçüncü padişahı İmaret duvarındaki kesme taşlar derzli olarak yan yana
olan I. Murad’ın (Hudâvendigâr) son döneminde yapıl­ örülmüştür.
mış olan Nilüfer Hatun İmareti, İznik’in en önemli eser­
lerindendir. Nilüfer Hatun İmareti’nin duvar dokusunun, Bursa Hu­
dâvendigâr Camii duvar dokusundan farkı, yatay sıra­
Almaşık duvar dokusu: İmaretin tuğla-taş almaşık duva­ lanmış taşların düşey birleşimlerinin derzli olması ve
rı aynı padişahın Bursa’da yaptırdığı Hudâvendigâr Ca­ derzlerinin kireç harçla yapılmış olsa da üst kenarlarının
mii’nin almaşık duvarlarının karakterine çok benzemek­ derin çökertmeli olmamasıdır. Ancak bu özellik yüzyıllar
tedir. Bu benzerlik, Hudâvendigâr Camii duvar dokusu boyunca yapılmış olan onarımlarda bozulmuş olabilir.
ile aynı özellikte olmasının yanı sıra aynı cins taşların
kullanılmış olması dolayısıyla da dikkat çeker. Bu traver- Bir diğer farklılık da, imaret duvarlarındaki taşların dü­
tenler de aynı yerden mi getirilmiş, yoksa İznik yakının­ şey derzlerinde seyrek de olsa düşey tuğlalar bulunma­
da aynı cins taş üreten başka bir ocaktan mı çıkarılmış­ masıdır.
tır? Bu soruların cevaplarını bilmiyoruz.
Almaşık duvar dokusunun kullanıldığı birçok önemli Os­
Nilüfer Hatun İmareti duvarlarında en altta subasman manlI eserinde olduğu gibi, Nilüfer Hatun İmareti’nin gi­
eski uygarlık kalıntılarından derlenmiş oldukça büyük riş cephesinde de üç sıralı tuğla hatıl ve bir sıra kesme
boyuttaki mermer ve taşlardan oluşturulmuş olup, pek taş kullanılmış olup, taşlar arasında birer düşey tuğla
fazla da işlenmeden kullanılmıştır. yerleştirilmiştir. Nilüfer Hatun İmareti bu şekilde ön cep­
heye özel bir önem verilmiş ilk Osmanlı eserlerinden bi­
Bu subasman üzerine, üç sıra tuğla, bir sıra kesme taş risidir. Tuğla boyutları: 23 x 27 x 5 santimetredir.
ve tekrar üç sıra tuğla şeklinde almaşık duvar üretilmiştir.

639
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İl

Çizim 298: İznik Nilüfer Hatun İmareti’nin almaşık duvarı

640
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 369 A:
İznik Nilüfer
Hatun
İmareti’nin
arka sol yan
duvarı (2001)

SH

im
2a
%

Çizim 298 A:
İznik Nilüfer
Hatun
İmareti’nin
almaşık duvarı

641
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Ulubat Köyü Issız Hanı

1394 tarihinde yapılmıştır. “Bu han ilk Almaşık duvar dokusu: Duvarlardan 48
Osmanlı devrinden kalan, bu neviden - 50 cm. kadar taşan subasman taşın­
yegâne binadır. Mukayeseye esas ola­ dan sonra 100-105 cm. yükseklikte iki
rak başkaları yok ise de, Selçuklu ve sıra taş, dört sıra tuğla, 90-95 cm. yük­
Beylikler zamanı hanlarıyla bir aykırılık seklikte iki sıra taş ve tekrar dört sıra
göstermez. Fakat gayet pratik olup her tuğla olarak yükselmektedir. Tuğla hatıl­
türlü mübalağa ve süslemeden ârî bu­ lar yapı köşelerine kadar gelmiyor, kö­
lunduğu da derhal göze çarpar. Hiçbir şeler taş olarak işlenmiştir. Taş sıralarını
yer gaip edilmemiş, lüzumsuz ve boş oluşturan taş boyutlarının, yükseklikleri
şeyler yamanmamıştır.”302 40 - 50 cm. arasında değişirken yatay
boyları 100 santimetreye varan çoğun­
Bu hanın özelliği, insanların geceleye­ luğu uzun taşlardan oluşmaktadır. Taş­
ceği seki kısmının orta mekânda düzen­ ların kalınlığı (derinlilik) da 20 - 30 cm.
lenmiş olmasıdır. Sekileri yan duvarlara arasındadır. Kesme taş karakterlerinde
bitişik olan hanlarda ocaklar da bu du­ olan taşlar 1-2 cm. genişlikte derzlidir.
varlarda olmasına karşılık, ıssız handa­
ki iki büyük ocak, orta sekide yerleştiril­ Tuğla boyutları 42,5 x 2 8 x 4,5 ve 42,5
miş ve dört sütunla taşınan tuğla baca­ x 15 x 4,5 cm. olarak ölçülmüştür. Derz­
ları da orta tonoza kadar serbestçe yük­ ler 4 - 4,5 cm. genişlikte olup, kireç
seltilmiştir. harçla yapılmıştır. Birçok onarım geçirdi­
ği muhakkak olduğu halde, tuğla yüzle­
rine sıva yapılmıştır.

Çizim 299: Bursa Ulubat Köyü (Uluâbâd) Issız Ham’nın almaşık duvarı
302Ayverdi 1 9 6 6 :1. 530
Geleneksel T ü rk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elem anları

İİİfS M I

643
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Yıldırım Şifahanesi

Yapıldığı tarihi, kitabesi olmadığı için bil­ karışık örülmüştür. Pencere kemer ay­
miyoruz. Yıldırım Camii’nin civarında ve nalarından birkaçında ve oda kapıların­
Yıldırım döneminde yapılmıştır. “Şifaha- da tuğla taş süslemeler bulunmaktadır.
nenin gerek oturtulduğu yer, gerekse Biz almaşık duvar olarak pek de önemli
yapısındaki bazı uyumsuzluklar sebe­ olmayan bu yapıyı, hem Osmanlı yapıla­
biyle Ekrem Hakkı Ayverdi’ye göre pek rında ölçebildiğimiz en büyük boyutlu
de olumlu bulunmamakta ise de, ilk Os­ tuğlaları belirtmek hem de devam eden
manlI hastahanesi olması sebebiyle onarımlarda bu orijinal parçanın tespitini
önemsenmektedir.”303 yapmış olmak için listemize aldık.

Almaşık duvar dokusu: Şifahanenin dış Duvar dokusu, çizim ve resimde de görül­
duvarları tamamen moloz taş duvar ola­ düğü gibi iki sıra tuğla ve aralarında birer
rak örülmüştür. Yalnız şifahaneye giriş düşey tuğla olan kesme taş şeklindedir.
kapısının iki yanında ve giriş mekânı, iki
sıra tuğla bir sıra kesme taş olarak kap­ Tuğla boyutları 43 - 44 x 4 cm. olarak öl­
lanmıştır. Bir de şifahanenin güney yü­ çüldü. Ayrıca taş aralarında düşey, yatay
zünde, almaşık duvar niteliğinde olma­ hatıllarda 22 - 24 x 4 cm. tuğlalar bulun­
yan içinde tuğlaların da bulunduğu karı­ maktadır. Bunların kuzu tuğlaların görü­
şık moloz duvar görülmektedir. nen dar yüzleri mi, yoksa kesilerek kulla­
nılan tuğlalar mı olduğunu belirleyemedik.
Duvarların moloz duvar olmasına karşı­
lık, pencere kemerleri, tuğla veya taşlan

644
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 371: Yıldırım Şifahanesi’nin almaşık duvarı (1994)

645
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Edirne Yıldırım Camii

Kitabesi yoktur. Adından da belirlendiği gibi Yıldırım dö­ Kalkerden olan moloz taşların, gerek yüzleri gerekse
nemine aittir. Hakkında çok münakaşa edilmiş bir cami­ kenarları oldukça iyi işlenmiş olduğundan, kaba yonu
dir. Bazı ecnebi yazarlar bu caminin aslında kilise oldu­ olarak da kabul edilebilir.
ğunu, OsmanlIlar zamanında camiye çevrildiğini iddia
etmişlerdir. Bizim bir kısım uzman ve yazarlarımızdan da Tuğla boyutları: 33 - 34 x 33 - 34 x 4,5 - 5 santimetredir.
bu fikri kabul edenler çıkmıştır. Buna karşın Ekrem Hak­
Derzler 2 - 2,5 cm. genişlikte kireç harçlıdır. Çeşitli ona-
kı Ayverdi, Osmanlı Mimarisi’nin İlk Devri isimli eserinin
rımlarda özelliğini kaybetmiştir.
I. cildinin 484-494’üncü sayfalarında geniş araştırma so­
nucu bu eserin bazı mimari kusur ve yanlışlıklarına rağ­
men kesin olarak Osmanlı eseri olduğunu iddia etmiştir.
Edirne’de otuz sene kontrol ve yüklenici olarak çalışmış
ve eserleri çok iyi tanımış biri olarak aynı kanaatteyim.

Almaşık duvar dokusu: 70 santimetrelik moloz taş su-


basmandan sonra, üç sıra tuğla hatıl 21 cm., 162 cm.
yükseklikte karışık tuğla sıraları da olan beş sıralı mo­
loz taş duvarı, 33 cm. yükseklikte dört sıra tuğla, 164 S?-..;.-;-‘ SSSL ^. ,
cm. yükseklikte aralarında yatay bir sıra tuğla ve birer
düşey tuğla olan beş sıra moloz taş, 33 cm. yüksek­
İlfİİİ^saA fcjssisjaaBBfeğtes-
K Â J.1 U .J. L .r l h ı ı ~ i 4
likte dört sıra tuğla, 60 cm. yükseklikte iki sıra moloz hAL LL U _ r_r; l.JLL-1'.İ
taş, 33 cm. yükseklikte dört sıra tuğla, 50 cm. yük­ ı- ı ı ı ; .f m üi-i I 1
seklikte iki sıra moloz taş, 33 cm. yükseklikte dört sı­
Resim 372:
ra tuğla, 60 cm. yükseklikte iki sıra moloz taş, 33 cm. “ 1-V* tKı . -■ Edirne
yükseklikte dört sıra ve kirpi saçak altında 30 cm. yük­ Yıldırım
Camii’nin
seklikte moloz taş sırası bulunmaktadır (Ölçerek çizimi-
almaşık
ni sunduğumuz 164 cm. yükseklikteki beş sıralı almaşık duvarı
duvar dışındaki ölçüleri Ekrem Hakkı Ayverdi’den aldık). (2000 )

Çizim 301: Edirne Yıldırım Camii’nin almaşık duvarı

646
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 301 A: Edirne Yıldırım Camii’nin almaşık duvarı

Resim 372 A: Edirne Yıldırım Camii’nin almaşık duvarı (2000)

6 47
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa İbn Bezzâz Camii (1423)

Çelebi Sultan Mehmed zamanında yapılmış küçük şirin kuşatmışlardır. Yatay tuğlalar bu çerçeveyi oluşturmak
bir camidir. Almaşık duvardaki ilginç düzenleme, kemer için düşey tuğlaların arasındaki derz boşluğu kadar
aynalarındaki çeşitli güzel süslemeler ve son cemaat derz bırakılarak taşın öteki ucuna kadar devam edip
revakının dar orta kemerindeki mermer kapısı ile iki yan tekrar derz bırakarak diğer taşın yanındaki tuğlanın üs­
kemerdeki mermer parmaklıklı korkuluklar camiye zen­ tünden ve altından devam etmektedir.
gin ve şirin bir görüntü vermektedir.
Bu ilgi çekici düzenlemeye sadece Bursa Emîr Sultan
Almaşık duvar dokusu: İki sıralı hatıllar arasında, yanla­ Hamamı duvarlarında rastladık. Bu duvardaki derzlerde
rında ikişer düşey tuğla olan ve kesme taş sıradan olu­ ayrıca tuğla parçalardan kakmalar bulunuyordu. Bunla­
şan doku, aynı tarife uyan benzeri dokulardan hemen rın orijinal derzler mi olduğu veya onarımlarda mı yapıl­
ayrılan özel bir düzenlemeye sahiptir. Yatay ve düşey­ dığını belgeleyemiyoruz. Bir diğer fark da, İbn Bezzâz
deki ikişer tuğla, diğer benzerlerinde olduğu gibi birbi­ Camii’ndeki taşlar, düzgün ve tek tek olarak kullanılmış­
rinden bağımsız yerleştirilmemiştir. Her kesme taşın ken, Emîr Sultan Hamamı’nda moloz taş olarak bir ve­
çevresindeki tuğlalar, taşları adeta çerçeve şeklinde ya birden fazlası çerçevelenmiştir.

Çizim 302: Bursa İbn Bezzâz Camii’nin almaşık duvarı

648
------------------ U^ M!mariSlnde YaP' Sistem Ve Elemanları

Resim 373:
Bursa
İbn Bezzâz
Camii’nin
almaşık
duvarı
(1999)

Resim 373 A: Bursa İbn Bezzâz Camii’nin almaşık duva­


rından ayrıntı (1999)
Çizim 302 A: Bursa İbn Bezzâz Camii’nin almaşık duvarı

649
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İznik Mahmud Çelebi Camii (1442-43)

Caminin dört cephesi de aynı seviyeye kadar yüksele­ doku, son cemaat revakının kemer üstlerinde, yan ve
rek bir kornişte bitime ulaşır. Bu şekilde son cemaat ön cephede aynı sıra ve düzen korunarak.çalışılmış an­
mahalli ve cami aynı seviyedeki korniş altında bir araya cak taş aralarındaki derzlere birer düşey tuğla yerleşti­
gelmiştir. rilmiştir. Caminin sağ cephesinde korniş üstünde yük­
selen minareye duvar içinden çıkan merdivenin dış yü­
Cami birçok onarım geçirmiştir. Son zamanlarda bir zünde, üç sıralı tuğla hatıllar devam etmekte olup taş sı­
onarım daha yapılmış, minaresi demir çemberlerle ko­ raları yerinde eski uygarlıkların yıkıntılarından derlenmiş
rumaya alınmış, duvarlar da elden geçirilmiş, derzler çeşitli boyutta mermer kullanılmıştır.
yenilenmiştir. Bu onarımda duvar dokusunda bozulma
olmamıştır. Bunu sunduğumuz fotoğraflarla, Ali Saim Cephelerde kullanılan travertenler, Bursa Cilimboz de­
Ülgen’in 1938 tarihli Vakıflar Derg/'s/’ndeki “İznik’te Türk resi ocak taşları veya benzerleridir. Çok delikli olan bu
Eserleri” isimli makalesi ve Katharina Otto-Dorn’un Das travertenler, çok zor işlenmekte ve düzgün kesme taş
İslamische İznik adlı kitabındaki resimlerle karşılaştığı­ görüntüsü alınamamaktadır. Bu sebeple görüntüler yer
mız zaman görüyoruz. yer kaba yonu taş hissi vermektedir.

Almaşık duvar dokusu: Bütün duvarlarda üç sıra tuğla Tuğla boyutları 36 x 27 x 4 cm. Derzler: 3,5 - 4 cm. ge­
ve derzli kesme taş karakterinde uygulanmıştır. Bu nişlikte ve kireç harçlıdır.

Resim 374: İznik Mahmud Çelebi Camii’nin genel


Çizim 303: İznik Mahmud Çelebi Camii’nin almaşık duvarı görünüşü (1975)

650
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Yiğit Köhne Camii

Bânisi Yiğitoğlu Hacı Ali 1449’da öldüğüne göre Camii da­ katmaktadır. Yan ve arka duvarlarda, sert karakterli de­
ha önce yapılmış olmalıdır. Camii oldukça yüksek kasnak- re taşları kullanılmıştır. Derzler kireç harcı ile yapılmıştır.
lı tek kubbesi, üç açıklıklı, yanları kapalı son cemaat ma­
halli, yüksek kalkanı ile küçük Bursa cami tipindedir. Tuğla boyutları: 39 x 22 - 24 x 28.3 - 3,5 santimetredir.

Almaşık duvar dokusu: Yan ve mihrap duvarı, iki tuğla ve


iki sıralı moloz taşı sistemi ile örülmüştür. Minare kaidesi
de aynı düzenle örülmüştür. Bir tuğla hatılı ise üç sıralı
olarak işlenmiştir. Kubbe kasnağı ve ön kalkan duvarı ise
üç sıralı tuğla hatıl ve aralarında tek düşey tuğla yerleşti­
rilmiş kesme taşlı almaşık duvar dokusuna sahiptir.

Kalkan duvarın cephesinde, kemerlerin üzengi sevi­


yesinden başlayarak ters “U” şeklinde 30 cm. geniş­
likte ve 6 - 7 cm. çıkıntılı bir çevre zırhı bulunmakta­
dır. Ayrıca kemer tepe noktalarının hemen üstündeki
küçük mihrapçık çıkıntıları mihraba ayrı bir zenginlik

Resim 375: Bursa Yiğit Köhne Camii’nin son


cemaat revakı cephesi (1999)

Resim 375 A: Yiğit Köhne Camii’nin sol yan


Çizim 304: Bursa Yiğit Köhne Camii’nin almaşık duvarı almaşık duvarından ayrıntı (1999)

651
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Selçuk Hatun Camii (1450)

Camiyi Çelebi Sultan Mehmed’in kızı Selçuk Hatun Taşlar dere taşı olup, yassı ve çoğunlukla uzun olanlar
yaptırmıştır. seçilerek kullanılmıştır. Ön cephede ve minare kaidesin­
de taşlar arasında düşey tuğlalar kullanılmıştır. Kemer
Almaşık duvar dokusu: Yan duvarlar ve mihrap duvarla­ üstlerinde ise, daha sonra diğer örneklerle beraber açık­
rı, iki sıra tuğla hatıl ve tuğla hatıllar arasında iki sıralı layacağımız zengin motifli süslemeler bulunmaktadır.
moloz taş sistemi ile örülmüştür.
Tuğla boyutları: 39 x 24- 26 x 3 santimetredir.

Çizim 305: Bursa Selçuk Hatun Camii’nin son cemaat cephesinde çeşitli almaşık örgü örnekleri

652
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 376: Bursa Selçuk Hatun Camii’nin sağ yan


Çizim 305 A: Bursa Selçuk Hatun Camii’nin sağ yan duvarında almaşık almaşık duvarı (1999)
dokusu

Resim 376 A: Bursa Selçuk Hatun Camii’nin giriş cephesi kalkan duvar bölümündeki üçgen desen­
li almaşık dokusu (2002)

653
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Zeyniler Camii

1957 senesinde camiyi onaran Bursa Eski Eserleri Se­ kayda göre Kazasker Muallimzâde Ahmed Şemseddin
venler Kurumu Başkanı Kâzım Baykal’ın Bursa ve Anıtla­ Efendi’nin tamir ettiği mescidin cami olmasına izn-i hü­
rı kitabından aldığımız bilgilere göre “kapı üstünde kitabe mâyun verilmiştir (Haziran 1568).”
yeri var, kitabe yok, tek kubbe, minareye çıkılmak üzere
girift bir kapı, pencere yok, minare kırık, kubbe soyulmuş, Almaşık duvar dokusu: Duvarlar iki sıra tuğla ve iki sı­
hey’et-i umûmiyyesi ile II. Murad devri emîrlerinin cami­ ralı moloz taş düzenli almaşık sistemle işlenmiştir. Mo­
leri planındaki tuğla işçiliğinin güzel bir örneğidir.” loz taşlar Sitti Hatun Mescidi’nde olduğu gibi düzgün
uzun dere taşlarından seçilmiştir.
“Hoca Ramazan adlı bir kişi Abdüllatîf el-Kudsî adına bu
mescidi yaptırmıştır. Abdüllatîf el-Kudsî, Buhara’dan Ku­ Son cemaat cephesi, kemer üstleri ve kubbe tamburun­
düs’e gelmiş, orada Zeynüddin el-Hâfî’den Zeyniyye ta­ da bu sistem, iki tuğlalı hatıl ve aralarında birer düşey
rikini almış, Bursa’da yerleşince o tarîk-i sûfîyi Bursa’da tuğla olan kesme taş şeklinde kullanılmıştır.
yaymıştır. 1452’de vefat edince mescit civarındaki türbe­
ye gömülmüştür. Ekrem Hakkı Ayverdi’nin Osmanlı Mi­ Tuğla boyutları 36 - 38.5 x 25 x 3 santimetredir.
marisi isimli eserinin II. cildinin 351. sayfasındaki bir

654
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 3 7 7 A: Bursa Zeyniler C am ii’nin alm aşık du­ Resim 3 7 7 B: Bursa Zeyniler C a m ii’nin yan duvarın­
varının onarım sonrası durumu (2002) daki alm aşık duvar ve pencere çevresi tuğla kırıkla­
rı (2002)

ff:
•v: '/> ]'

'w % < f
m , w t/,, _ J

Çizim 306:
Bursa
Zeyniler
C a m ii’nin
-.V »y‘ ' ■ * * ' ................. ’ ' r " alm aşık
V . :::y..v...*.v..-..;.s:;;.. :v.V:-.-\'•;•*• ;•; •" •■■•••■î H duvan

655
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Beşikçiler Mescidi

Kitabesi yoktur. Fâtih Sultan Mehmed zamanında yapıl­ bit edebildik. İkisi yine Bursa’da olan Emîr Sultan Ha­
mıştır. Bursa Murâdiye Külliyesi’nin, Çekirge yönünde mamı duvarları ve Başçı İbrâhim Paşa Hamamı’dır.
40 - 50 m. mesafede bir köşede bulunmaktadır. Tek Üçüncüsü Kuşadası Öküz Mehmed Paşa Kervansara­
kubbeli küçük bir yapıdır. Devrinin en kaliteli ve orijinal­ yıdır. Emîr Sultan Hamamı’nda gördüğümüz belki de
liği bozulmamış minarelerinden birine sahiptir. Yaptıran derz altına gömülmüş güçlendirme elemanlarıdır.
Sadrazam AmasyalI İshak Paşa b. İbrâhim’in kethüdâ-
sı Sûfî Hacı Sinan’dır. Mescidin giriş cephesinde, ayaklar ve kısa kalkan duva­
rı geleneklere uygun olarak Cilimboz ocak taşlarından
Almaşık duvar dokusu: Mescidin yan duvarları ve mihrap gelen kesme taşı ve üç sıralı tuğla hatıllı olarak düzen­
duvarı, üç sıralı tuğla hatıllar ve aralarında iki sıralı moloz lenmiş almaşık duvar dokusu görülmektedir.
taştan oluşan ilginç bir almaşık dokusuna sahiptir.
Son ziyaretimizde mescidin onarıldığını gördük. Hem,
Moloz sıraları oluşturan taşlar, oldukça gayrı muntazam derzlerdeki ilginç küçük tuğla kırıkları ile yapılmış olan
Cilimboz deresi ocağı taşlarıdır. Bu taşlar arasında ol­ dekoratif kakma sistemi yok edilmiş, hem de kötü ve
dukça geniş derzler bulunmaktadır. Bu derzlere küçük hatalı derz yapılmıştı.
kırık tuğla parçaları gömülmüştür. Bu düzenleme farklı,
yumuşak ve ilginç bir etki yaratmaktadır. Bu şekilde Tuğla boyutları 32 - 35 x 3 - 3,5 santimetredir.
derzlere tuğla parçaları yerleştirilmiş üç eser daha tes-

Resim 378: Bursa Beşikçiler Mescidi’nin almaşık duvarı


ve derzlerde kakma tuğla kırıkları (2002)

656
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Nalbandoğlu Camii

Kitabesi yoktur. Aynı ismi taşıyan ma­


halle ve caminin 1455’te var olduğunu
(arşiv) kayıtlarından öğreniyoruz.304
Başlangıçta mescit olarak yapılmış ce­
maatin çoğalması üzerine 1777’de cami
haline getirilmiştir.

Caminin son cemaat cephesinde, orta


kemerdeki mermer kapı ve iki yanındaki
mermer korkuluklar, İbn Bezzâz Cami­
i’nde gördüklerimizden daha sadedir.

Almaşık duvar dokusu: Dokuyu önce


detaysız ele alırsak, üç sıralı tuğla hatıl­
lar arasındaki iki sıralı moloz taştan
Çizim 307:
oluştuğunu görürüz. Ancak bu üç sıralı
Bursa
tuğlalar yalnız düzgün sıralı değildir. Alt Nalbandoğlu
sıralarda öyle başlamış daha sonraki iki Camii’nin mihrap
cephesi almaşık
sırada tuğlalar arkadan birbirini takip
Yr 1 r- duvarı
eden büyük çatal veya yaba şeklini (çift­
çilerin kullandığı bir cins büyük ahşap
Minare kaidesinde, alttaki üç sıralı düz
çatal) oluşturmaktadır. Daha üstte, altta­
hatıldan sonra, küpe kadar bir ters bir
ki iki sıra “Z” benzeri motif, alttaki yaba­
düz yaba motifli tuğla hatıllar devam et­
lar gibi iç içe sıralanırken, üstteki sıra
mektedir. Son hatıl düz ve üç sıralıdır.
düz devam etmektedir.

Son cemaat mahalli revak cephesinde,


normal üç sıralı hatıllar, kemer altındaki
iki sıraya kadar yükselmekte, ondan
sonra “yaba” motifli tuğla hatıllar son sı­
raya kadar devam etmektedir. Alttaki
düz tuğla hatıllar arasında, düzgün ve
kısmen işlenmiş moloz taşlar kullanılmış
ve taşlar arasına birer düşey tuğla yer­
leştirilmiştir. Üstteki yabalı hatıl bölümün­
de kesme taş kullanılmış olan taş sırala­
rında üç düşey tuğla bulunmaktadır.

Kalkan duvarının çevresinde, Yiğit Köh­


ne Camii’nde olduğu gibi, taşlar arasın­
da üçer tuğlalı ve içe dönük pahlı ters
“U” şeklinde bir zırh bulunmaktadır. Son
cemaat cephesinin kalkan kısmı ona­
nımla yenilenmiştir.

Resim 379: Bursa Nalbandoğlu Camii’nin


Tuğla ölçüleri 36 - 39 - 40 x 24 - 25 x 3 -
farklı ve zengin etkili tuğla desenli almaşık
duvar dokusu(2002) 3,5 santimetredir. 304 Baykal 1993?: 293

657
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 307 A: Bursa Nalbandoğlu Camii’nin sağ yan cephesi almaşık duvarı

Çizim 307 B:
Bursa
Nalbandoğlu
Camii’nin ön
cephe
restorasyonunda
yapılan yeni
cephenin
almaşık
duvarından bir
bölüm

658
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Âzeb Bey Camii

1455 tarihinde yapılmıştır. Kitabesi mevcuttur. Bu kita­ bulunmaktadır. Kalkan duvarlarındaki bu dokuyu iki ta­
bede Abdullah oğlu Azeb Bey tarafından yaptırıldığı ya­ raftan, üzengiden kirpi saçağa kadar yükselen, saçağın
zılmıştır. Caminin yanında Azeb Bey tarafından 1450’de altından da yatay olarak devam eden ve tuğla genişli­
yaptırıldığı kitabesinden anlaşılan kare planlı bir türbe ğinde, cephe yüzünden 5 - 6 m. bakan niş ters “U” şek­
bulunmaktadır. Ancak türbenin içinde Azeb Bey’in me­ linde bir zırh çevrelemektedir. Bu zırh da üç tuğla ve bir
zarı bulunmamaktadır. kesme taş şeklinde devam etmektedir.

Almaşık duvar dokusu: Caminin yan duvarları, minare Tuğla boyutları 40 x 24 x 3 - 3,5 santimetredir.
kaidesi ve son cemaat ayakları, iki sıra tuğla ve iki sıra
yüzleri düzgün ve kenarlarda oldukça düzeltilmiş ince
uzun dere taşlarıyla ulamalı şekilde düzenlenmiştir.

Giriş cephesi kalkan duvarı kemer üzengi hizasının üst


kısmında farklı bir düzende kaplanmıştır. Bu düzenleme­
de, tek sıralı tuğla hatıllar arasında, aralarına Cilimboz
taşından ve kenarları da olabildiğince düzgün kesilmiş
birer kesme taş yerleştirilmiş olan ikişer düşey tuğla

Çizim 308: Bursa Azeb Bey Camii’nin ön cephe kalkan du­ Resim 380 A: Bursa Azeb Bey Camii’nin kalkan duvarındaki
varı almaşık dokusu (2002)

659
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Edirne Saatli Medrese

Üç Şerefeli Cami Külliyesi’nin yapılarından olan medre­ Bir hayli hasarlı olan duvarlardaki yıkıntılar bize yeni bil­
se II. Murad dönemi yapısıdır. Caminin yapılış tarihi için giler vermektedir. Tuğlalar dökülmüş olup, bazı tuğla
kitabelere göre 1445 ve 1447 gibi iki farklı tarih veril­ hatıllar arkasında gizlenmiş olan ahşap hatıllar ( 1 5 - 1 6
mektedir. cm.) görülmektedir. Hatıl konusuna daha sonra başka
örneklerle beraber döneceğiz.
Almaşık duvar dokusu: İki sıralı tuğla hatıl ve bir sıra
kesme taş duvarın ana karakterini oluşturmaktadır. Taşlar muntazam dikdörtgen olup yükseklikleri 22 - 28
Bunun yanında kesme taşların aralarında, çoğunlukla cm. arasında değişirken, boyları 70 - 75 santimetreye
bir ve az sayıda iki düşey tuğla görülmektedir. Taşlar kadar ulaşmaktadır.
arasındaki bazı boşluklara yerleştirilen kısa boylu (8 -
7 cm.) dört yatay tuğla ile farklı doku görüntüleri elde Tuğla boyutları 31 x 16,5 x 4,5 cm., 26 x 16 x 3,5 - 4
edilmiştir. cm., 30 x 17 x 3,5 - 4 santimetredir.

Çizim 309: Edirne Saatli Medrese’nin almaşık duvarı

660
Geleneksel l ürk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 381: Edirne Saatli Medrese’nin almaşık duvar dokusu (1995)

Resim 381 B: Saatli Medrese’nin almaşık duva­


rında ahşap hatıl boşluklarının görünüşü (1995)

661
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Edirne Sarayı Mutfakları

Edirne Sarayı’nın yapımına II. Murad zamanında baş­ sıralardan oluşmaktadır. İşçilik yeterince kaliteli değildir.
lanmıştır. Sarayın gelişmiş düzenine Fâtih Sultan Meh­ Acele ile yapılmış görüntüsü vermektedir. Rölövesini
med zamanında ulaşılmış sonradan gelen padişahlar yaptığımız yerde, tuğla sırasının arkasında ahşap hatıl
döneminde saray gelişmeye devam etmiş ve IV. Meh­ yuvası görülmektedir. Duvarın her iki tarafındaki bu ha­
med zamanında son halini almıştır. Daha sonra eski tıllar 1 2 x 1 8 cm., bu hatılları bağlayan ahşap atkılar ise
önemini kaybeden saray yavaş yavaş harap olmaya 1 2 x 1 8 cm. kesitinde ölçülmüştür.
başlamıştır. 1876- 77 Rus harbinde, Ruslar’ın Edirne’yi
işgalinden hemen önce, sarayda depo edilmiş olan Taş sıraları, tuğla hatıldan tuğla hatıla 31 - 34 cm., iki
cephanelik patlatılmış, hem bu patlama hem de çıkan tuğlalı hatıl 11 santimetredir. Derzler kireç harçla örül­
yangında saray tam bir harabeye dönmüştür. Sarayın müş, ancak günümüze orijinal derz görüntüsü ulaşma­
çini ve benzeri değerli parçalarını Ruslar ve İngilizler mıştır. Duvarların iç yüzü yer yer tuğla karışık moloz ta­
götürmüş, taş duvarlar ve benzeri malzeme de başka şı, kaba yonu taşı arası görüntüdedir.
binaların yapımı için sökülmüştür.
Tuğla boyutları: Yatay hatıllarda 31 x 16 -1 7 x 4 cm.
Almaşık duvar dokusu: İki sıralı tuğla hatıllar arasın­ Düşey hatıllarda 25 - 26 x 4 cm.
da, iki yanına düşey iki tuğla yerleştirilmiş moloz taş


Çizim 310: Edirne Sarayı mutfaklarının almaşık duvarı

662
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 382 B: Edirne Sarayı mutfaklarının pen­


cere boşluğu yan duvarında hatıl boşlukları de­
likleri (1999)

Resim 382 A: Edirne Sarayı mutfaklarının almaşık duvar dokusu ve ahşap hatıl yatakları (1995)

663
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Sitti Hatun Mescidi

1459-60 tarihlerinde yapılmıştır. Sitti Hatun Mescidi, Son cemaat mahalli revakı ön cephesi zengin almaşık
Bursa’da benzeri tipteki cami ve mescitlerin en güzelle­ dekorasyonu ile ayrıca ilgi çekmektedir. Tuğla hatıllar
rinden biridir. arasındaki taş sıralarında kullanılmış olan moloz taşları,
aynı kalınlıkta, uzunca ve düzgün görüntülü olanlardan
Almaşık duvar dokusu: Mescitin iki yanı ve mihrap seçilerek ufak düzeltmelerle örülmüş, muntazam derz-
(arka) duvarlarında iki sıra tuğla ve iki sıra düzgün lenme sonucu kaba yonu görüntüsünü kazanmıştır.
moloz taşlarıyla yapılmış almaşık duvarda, taş sıraları
arasına seyrek olarak düşey tuğlalar da konularak
sade, ama ilginç bir doku elde edilmiştir.

Resim 383:
Bursa Sitti
Hatun Mesciti
son cemaat
revakı kalkan
duvarında,
zengin üçgen
motifli almaşık
bezemeler
(1997)

Resim 383 A: Bursa Sitti Hatun Mescidi almaşık du­


Çizim 311: Bursa Sitti Hatun Mescidi almaşık duvarı varı (1459-60) (2002)
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Emîr Sultan Hamamı

Kitabesi bulunmadığından kesin tarih verilememekte­ dikdörtgen tuğla çerçeveler oluşturulmuştur. İbn Bezzâz
dir. Ancak yaptıranın Yıldırım Bayezid’in kızı Emîr Sul- Camii’nde bu çerçeveler içine birer kesme taş düzgün bir
tan’ın eşi Hamdi Sultan olduğunu Kâzım Baykal kay­ şekilde yerleştirilmiş iken, bu hamamda çerçeveler içine
detmektedir. Tek hamam olarak yapılmıştır. Yani kadın­ iki sıra halinde büyüklü küçüklü moloz taşlar örülmüştür.
lar ve erkekler için iki ayrı hamam şeklinde değildir. Ha­ Ancak yine de farklı ve etkili bir düzenleme olmuştur.
mam, caminin mihrap cephesinde bulunan meydanda Tuğla hatılların derzlerinde, biraz çukurda küçük tuğla
ve tam karşısındadır. parçaları gömülmüştür. Bunlar Beşikçiler Mescidi’nde
yazdığımız gibi derzlerde dekoratif bir görüntü için mi
Almaşık duvar dokusu: Hamamın almaşık duvarları, yoksa başka bir amaçla mı kullanılmıştır bilmiyoruz.
İbn Bezzâz Camii’nde yazdığımız iki sıra yatay, iki sı­
ra düşey tuğlaların, iki tuğla arasındaki derz aralıkla­ Tuğla boyutları 35 x 24 x 3 santimetredir.
rının ağız ağza getirilmesi ile yapılmış olup bu şekilde

Çizim 312:
Bursa Emîr
Sultan
Hamamı’nın
almaşık duvarı

Resim 384 A: Bursa Emîr Sultan Hamarm’nın almaşık duva-


Resim 384: Emîr Sultan Hamamı’nın almaşık duvarı (1999) rından ayrıntı (1999)

665
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Ahmed-i Dâî Mescidi

1471 tarihinde yapılmıştır. Kitabesinde, Mescidi Edincik- Bey Camii bahsinde açıklamış olduğumuzun benzeri bir
li Yahşî Bey’in yaptırdığı yazılı ise de mescide onun ismi kuşakla çevrilmiştir.
yerine mahallenin adı olan Ahmed-i Dâî ismi verilmiştir.
Mescit 1760 yılında cami haline getirilmiştir. Cumhuriyet Tuğla boyutları 36 - 38 x 25 - 27 x 33 santimetredir.
caddesi üzerinde, Kayan semtinin alt kısmındadır.

Almaşık duvar dokusu: Ana cami üzerinde oturan mina­


renin dışına gelen kenarları yarım daire şeklinde kalıp­
lanmış tuğlaların yan yana dizilmesi ve üst üste getiril­
mesi ile oluşan sütuncuklarla çerçevelenmiş gövdesi ile
minare çok ilgi çekmektedir.

Buna karşılık, giriş cephesinin alçak kalkan duvarı,


olumlu oranları, düzgün kemerleri ve özellikle almaşık
duvar ve ayak dokusu temiz düzgün malzeme ve işçili­
ği ile hep çekici olmuştur. (Bu yazdıklarımız, onarım
sonrası gördüklerimize değil, onarım öncesi yaptığımız
rölöveye de dayanmakta olup bu binayı tanımış ve sev­ Resim 385:
miş olmamızdan kaynaklanmaktadır). Bursa
Ahmed-i Dâî
Camii’nin
Bu kalkan duvarı, iki yan ve üst kısmından çevreleyen, almaşık
Bursa camilerinin çoğunda kullanılmış olan ve Azeb duvarı (1997)

Çizim 313:
Bursa Ahmed-i
Dâî Camii’nin
almaşık duvarı

666
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Tuzpazarı Camii

Kitabesi olmadığı için kesin yapım tarihi bilinmemekte­ Son cemaat mahalli cephesindeki iki ayakta ise, iki sıra
dir. Konunun uzmanı yazarlar, camiyi bânisi olan Kara tuğla hatıl ve bir moloz taş sırası şeklinde bir düzenle­
Ali isminde birisinin yaptırdığını belirtmektedir. 1479 yılı­ me yapılmıştır. Bu ayaktaki yatay ve düşey tuğlalar si­
na ait iki vakfiyesinin olması, yapının Fâtih Sultan Meh­ metrik bir şekilde yerleştirilmiştir.
med döneminde yapılmış olduğunu göstermektedir.
Ön cephedeki kalkan duvarda, diğer bazı Bursa cami­
Almaşık duvar dokusu: Caminin arka ve yan duvarları lerinde olduğu gibi zikzaklı yerleştirilmiş olan tuğlaların
iki sıra tuğla hatıl ve iki sıra uzun boylu dere taşından oluşturduğu üçgenli dekorasyon bulunmaktadır.
oluşturulmuştur. Taş aralarında seyrekçe düşey tuğlalar
bulunmaktadır. Kemer üzengileri alt hizasında üç sıralı Tuğla boyutları 39 x 24 x 3,3 - 3,5 santimetredir.
tuğla hatıl yapılmıştır.

Çizim 314: Bursa Tuzpazarı Camii’nin almaşık duvarı

667
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 386: Bursa Tuzpazarı Camii’nin son cemaat cephesinde ayak ve sağ yan duvar yüz­
lerinde görülen almaşık dokusu (2002)

Resim 386 A: Bursa Tuzpazarı Camii’nin almaşık dokusun­ Resim 386 B: Bursa Tuzpazarı Camii’nin almaşık dokusun­
dan ayrıntı (2002) dan ayrıntı (2002)

668
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Murâdiye Cem Sultan Türbesi

Türbe 1479 tarihinde kardeşi Şehzade Mustafa için ya­ Köşeden 58 cm. içeride başlayan armudi silme ile orta
pılmış ve Cem Sultan da aynı türbeye gömülmüştür. Altı bölüm çökertilir. Üst tarafta bu armudi silme kornişin al­
köşeli, almaşık duvarlı bir yapı olup, ön cephesinde mer­ tında yatay olarak ters çerçeveyi tamamlar. Bu çerçeve­
mer yapılı giriş eyvanı bulunmaktadır. İç mekânı en zen­ nin üstü ile taş korniş arasına iki düşey tuğla yerleştiril­
gin süslemeli türbelerdendir. Tepe pencerelerinin camla­ miştir. Aynı dokuya sahip en üstteki üçüncü taş sırası al­
rının özellikleri, bu pencerelerin çok az sayıda kalmış tındakilerden 5 - 6 cm. dışarı çıkıntılıdır.
olan orijinal pencereler olduğunu belgelemektedir.
Kubbe tamburunun almaşık dokusu ise ana gövdedeki
Almaşık duvar dokusu: Duvarlar, alçak bir subasman- gibi, iki sıra tuğla hatıllar arasındaki kesme taşların dü­
dan sonra, taş sırası ile başlayarak, iki sıralı tuğla hatıl­ şey derz kısımlarında birer düşey tuğla yerleştirilmesi
la devam eder ve değişimli olarak yükselir. Cilimboz ile elde edilmiştir.
ocağı taşlarının yüzleri düzgün işlendiği gibi kenarları
da muntazam dikdörtgen şeklinde kesilmiştir. Bu taşla­ Tuğla boyutları 37 - 38 x 24 - 25 x 3 - 3,5 santimetredir.
rın aralarında da düşey birer tuğla yerleştirilmiştir.

Çizim 315:
Bursa
Murâdiye
Cem Sultan
Türbesi’nin

r almaşık
duvarı

Resim 387:
Bursa
Murâdiye
Cem Sultan
Türbesi’nin
almaşık
dokusu
(1996)

669
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Düsturhan (Maksem) Camii

Banisi Düsturhan lakabını taşıyan, Yah- Tuğla boyutları 33 - 35 x 23 - 25 x 3 - 3,5


yâ Hüseyin oğlu Yahyâ olup 1479 sene­ santimetredir.
sinde yaptırılmıştır. Bursa’nın tipik cami­
lerinden birisidir.305

Almaşık duvar dokusu: İki sıralı tuğla


hatıllar arasında, yine iki sıra halinde
özel seçilmiş ve oldukça işlenmiş dere
taşı ile örülmüştür. Seyrek olarak da dü­
şey tuğlalar kullanılmıştır. Kubbe tambu­
runda ise, iki sıralı tuğla hatıllar arasında
Cilimboz deresi ocakları ürünü traver-
tenden işlenmiş bir sıra kesme taş örül­
müş, bu kesme taşların aralarına da bir
düşey tuğla yerleştirilmiştir.

Son cemaat mahalli revak cephesinin


kalkanı, kemerlerin üst hizasına kadar
indirilerek o hizada bitirildiğinden, kal­
kanların süslemeli dokuya sahip olup ol­
Resim 388: Bursa Düsturhan Camii’nin
madığını bilemiyoruz. almaşık dokusu (2000)

670
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İnegöl Tâcünnisâ Hatun Türbesi

Fâtih Sultan Mehmed döneminde yapılmış olup kitâbe- la arasındaki bir sıra kesme taşla örülmüştür. Kesme
si yoktur. taşların aralarında düşey birer tuğla bulunmaktadır.

Almaşık duvar dokusu: Altıgen bir yapı olan türbenin du­ Tuğla boyutları 37- 38 x 25 - 27 x 3 - 3,5 santimetredir.
varları, İshak Paşa Camii’nde olduğu gibi iki sıra tuğ-


Wi ' —
. ::: ; -
W/
— ~u_ 1
i L

Çizim 317: İnegöl Tâcünnisâ Türbesi’nin almaşık duvarı

Resim 389:
İnegöl
Tâcünnisâ
Türbesi’nin
almaşık
dokusu
(2002)

671
Geleneksel Türk Mimarisinde Yap, Sistem Ve Elemanları

Hayrabolu Güzelce Haşan Bey Camii

Yapıldığı tarih: Banisi, Sultan II. Baye- Almaşık duvar dokusu: Doku, kaliteli
zid’in damadı olan Güzelce Haşan Trakya küfekilerinden işlenmiş bir sıra
Bey’dir.306 1499 tarihinde yaptırılmıştır. kesme taş ve iki sıra tuğladan oluşmak­
tadır. İşçilik kalitelidir. Taş boyutları 22 -
Cami ortada 10,25 m. çapında bir kubbe 24 x 70 - 75 cm. arasındadır. Taşların
ile, yanlarda 4,45 m. çapında ikişer kub­ kalınlığı 20-25 santimetredir. Gerek taş
be ve bir son cemaat avlusundan oluş­ yüzler, gerekse kenarları temiz işlenmiş
maktadır. Küfeki taşından yapılmış bir ve kesme taşlar sıfır derzle işlenmiştir.
minaresi vardır. Cami duvarları tuğla ve
taş karışık almaşık sistemle yapılmıştır. Tuğla boyutları 27 - 28 x 14-15 x 3,5-4
santimetredir.

Çizim 318:
Hayrabolu
Güzelce
Haşan Bey
Camii’nin
almaşık
duvarı

Resim 390:
Hayrabolu
Güzelce
Haşan Bey
Camii (1997)

306 Yüksel 1983: V. 146-149

672
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Zincirlikuyu Atik Ali Paşa Camii

II. Bayezid dönemi yapısı olan caminin


banisi Atik Ali Paşa’dır. 1500 senelerinde
yapıldığı tahmin edilmektedir.307 Atik Ali
Paşa Camii, ortasındaki iki ayağa oturan
altı kubbeli “ulucami” karakterindedir.

Almaşık duvar dokusu: En altta, duvar­


dan 33 cm. çıkıntılı kesme taş subas­
man bulunmaktadır. Basman üstünde
30, 20, 21 cm. yükseklikte üç kesme taş
sırası örülmüştür. Üstte üç sıralı tuğla
hatıl, iki sıralı kesme taş, üç sıralı tuğla
hatıl, iki sıralı kesme taş, dört sıralı tuğla
hatıl, iki sıralı kesme taş, üç sıralı tuğla Resim 391: Zincirlikuyu Atik Ali Paşa Camii’nin iki sıra derzli kesme taş ve üç
hatıl ve iki sıralı kesme taş olarak de­ ile dört tuğla sıralı bir tuğla hatıllı almaşık dokusu (1999)
vam etmektedir. Taş yükseklikleri ilk
tuğla hatıldan sonra 21 - 24, 20 - 21 , 24- rın yüzleri, kenar kesmeleri çok kaliteli
17 cm. şeklindedir. Taş kalınlıkları (kö­ olup sıfır derz olarak işlenebilmiştir.
şeden ölçülmüştür) 13 ve 25 santimet­
redir. Taş boyutları da 50 santimetreden Bundan sonra açıklayacağımız diğer
102 santimetreye kadar artmaktadır. eserlerin bir çoğunda bu kaliteli işçiliği
Küfeki taşlar İstanbul Bakırköy ocakla­ göreceğiz.
rından çıkarılan maktralı kalkerlidir. Çok
kaliteli olan bu kalkerler işlemeye de Tuğla boyutları 28 x 13,5 x 3,5 santi­
çok uygundur. Bu yüzden kesme taşla­ metredir.

m ir ■ -L - ».r
'r •' " - “ - * - T- - ' I

Çizim 319:
Zincirlikuyu
Atik Ali
m . ■ - 1-
T■.
i * . - -- ‘ - ■
- - - - - - - - r Paşa
UT,
Camii’nin
almaşık
m m duvarı
307 Ö z 1 9 6 2 : 1. 157

673
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Tire Neslihan Mescidi

916 (1510) yılında Haşan Çelebi tarafın­ zamandır süren bakımsızlık sebebi ile
dan yaptırıldığı sanılıyor. Meyilli bir ara­ mescidin bütününde bir hayli bozulmuş
zide yapılmış olan mescidin moloz ta­ olmasına rağmen resmini sunduğumuz
şından yapılmış olan subasman bölü­ kısımda karakterini muhafaza etmektedir.
mü, meyilin alt kısmında 2 metreyi ge­
çen yüksekliğe varmaktadır. Mescidin Mescidin almaşık dokusu, Bursa cami ve
oturduğu kısım da bu seviyededir. Mes­ mescitlerinde gördüğümüz örneklerde ol­
cit metrûk bir durumdadır. Son cemaat duğu gibi308 iki sıralı tuğla hatıllar arasın­
revakının sol bölümü taş duvarla örüle­ da, yüzeyleri düzgün ve şaşırtmalı olarak
rek barınak haline getirilmiştir. örülmüş olan iki sıra moloz taş bulunmak­
tadır. Bu taşların arasına yine şaşırtmalı
Almaşık duvar dokusu: Tuğla duvarlar olarak iki adet düşey tuğla yerleştirilmiştir.
bölümünde anlattığımız pencere ayna­ Derzleri kireç harç ile işlenmiştir. Ancak
Resim 392: Tire Neslihan
sındaki altıgen motifli dokudaki temiz iş­ zaman ve bakımsızlık sebebi ile orijinal
Mescidi’nin almaşık duvar
dokusu (2000) çilik ve düzen, kötü onarımlar ve uzun derzler bulunmamaktadır.

308 “j j re camileri genellikle aynı


dönemdeki Bursa camilerine mi­
mari ve doku itibariyle çok ben­
zeşmektedir. En mühim farkları
Bursa camilerindeki giriş cephe­
sindeki yükselen kalkan duvar­
Çizim 320: Tire Neslihan Mescidi’nin almaşık duvarı
larıdır” Hüsrev Tayla

674
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Gebze Çoban Mustafa Paşa Camii (1523)

Gebze Çoban Mustafa Paşa Külliyesi önemli bir kültür Almaşık duvar dokusu: 30 - 35 cm. yükseklik ve 28 cm.
ve mimari yapılar topluluğudur. Başta cami olmak üze­ genişlikteki subasman kademesinden sonra toplam 47
re binaların mimari ve yapı kalitesi, külliyeyi oluşturan cm. olan iki sıra taş sırası üzerinde, üç sıralı tuğla ve
yapıların yerleşim plan ve düzeni, uzman ve yazarların aralarında kesme taş sıraları periyodik bir düzenle kor­
çok ilgisini çekmiş ve caminin Mimar Sinan eseri olup nişe kadar devam etmektedir. Taş sıralarının yüksekliği
olmadığı konusu üzerinde de durulmuştur. 22 - 25 cm. tuğla hatılları ise derzler dahil taştan taşa
1 8 - 2 0 cm. yüksekliktedir. Taşların boylan ortalama 60
Cami ve külliyedeki hemen bütün yapıların duvarları al­ - 75 cm. ve bazen 100 santimetreyi geçen taşlardan
maşık duvar sistemi ile yapılmıştır. Caminin yan ve mih­ oluşurken tuğla boyları 29 santimetredir.
rap duvarı almaşık duvar sistemi ile, son cemaat mahal­
li ise mermerle yapılmıştır. Revak arkasındaki caminin Tuğla boyutları 29 x 14 x 4,5 - 5 santimetredir.
ön duvarı ise, zengin desenli ve renkli mermerler ile
kaplanmıştır.

Çizim 321:
Gebze
Çoban
Mustafa
Paşa
Camii’nin
mihrap
cephesi,
sağ köşesi

Resim 393:
Gebze
Çoban
Mustafa
Paşa
Camii’nin
almaşık
duvar dokusu
(2001 )

675
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Gebze Çoban Mustafa Paşa Medresesi (1523)

Daha önceki bölümlerde, yapıların önemli bölümleri ve­ Almaşık duvar dokusu: En altta subasman gibi daha iri­
ya külliye gibi yapı topluluklarında ön sıradaki yapıların ce moloz taşlarla iki sıra, üstünde üç sıralı tuğla hatıl,
duvarlarının daha kaliteli malzeme ve işçilikle üretilir­ sonra dört sıralı moloz taş, bunun üstüne yine üç sıralı
ken, ikinci sıradaki yapı ve bölümlerde daha mütevazı tuğla, en sonda da (kirpi saçak altında) üç sıralı moloz
sistemlerin uygulandığını belirtmiştik. Çoban Mustafa taş ile duvar bitirilmiştir. Bu şekilde, tuğla hatıllar arasın­
Paşa Külliyesi’nde caminin üç duvarında kesme taş ve da çok sıralı moloz veya kaba yonu taşlarla yapılan mo­
tuğlalı almaşığın daha kaliteli olan tipi, ön cephesinde loz almaşık duvar düzenlemelerinden bir türünü de Ço­
mermer kemer, sütun ve renkli mermer kapılar kullanıl­ ban Mustafa Paşa Medresesi’nde görüyoruz.
mıştır. Türbe ince yonu kesme taş duvarlara, mermer
revaklara sahipken, çevre yapılar daha çok moloz taş Tuğla boyutları 29 x 3.5 santimetredir.
duvar veya moloz taşla, tuğla hatıllı almaşık duvar sis­
teminde yapılmıştır.

Resim 394: Çoban Mustafa Paşa Medresesi’nin almaşık


Çizim 322: Çoban Mustafa Paşa Medresesi’nin almaşık duvarı duvar dokusu (2001)

676
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Beşiktaş Sinan Paşa Camii (1555 -


1556)

Mimar Sinan’ın Edirne Üç Şerefeli Cami İ. Aydın Yüksel’in verdiği iki fotoğraf, üst
tipinde ilginç bir denemesidir. Sinan, de­ satırda açıkladığımız bilinmezliği bir öl­
vamlı aramalar yaparak hedefi olan çüde açığa çıkartmıştır. Birinci fotoğraf,
Edirne Selimiye Camii’ndeki mekânda tahmin ettiğimiz gibi caminin daha önce
birliğe ulaşmıştır. Bu suretle de bize ca­ sıvalı olduğunu gösteriyor. İkinci resim
mi planlarında neler yapılabileceğini ise sıvaların raspa edilmiş durumunu
gösteren bir koleksiyon hazırlamıştır. tespit ediyor. Resimlerde tarih yok, an­
cak otomobillerin görüntüsü ve plakala­
Almaşık duvar dokusu: Doku kaliteli Ba­ rındaki yeni harf ve rakamların okunabil­
kırköy küfekisinden bir taş sırası ile, üç mesi, aynı zamanda kadın ve erkeklerin
sıra tuğladan oluşmaktadır. Taşlar 25 kıyafetleri fotoğrafların 1930’un başları­
cm. yükseklikte olup çoğunlukla 100 na ait olabileceğini gösteriyor. Resimle­
cm. boyundadır. Kesme taş bloklar ara­ rin de yapıların restorasyonunun başın­
larında derzli olarak yerleştirilmiştir, an­ da ve sonunda çekilmiş olduğunu rahat­
cak kenarlar düzgündür. Horasan harçlı lıkla söyleyebiliriz.
derzler ve orijinal tuğlaların yüzleri tari­
hini bilmediğimiz bir onarımda309dişli ile Tuğla boyutları 30 x 5 santimetredir.
taranmıştır.

309 “Caminin cephelerindeki


gayet düzgün işlenmiş, tuğla
hatıllar ve aralarındaki horasan
harçlı derzlerin yüzleri dişli ile
taranmış durumdadır. Gerek
tuğlalarda, gerekse derzlerde
başka bir bozukluk yoktur. An­
cak ne zaman ve neden taran­
mış olduğu anlaşılamıyordu.
Meslektaşımız değerli Dr. Y. Mi­
mar İ. Aydın Yüksel’in lütfedip
verdiği iki fotoğraftan birisinde
camii sıvalı, İkincisinde ise raspa
edilmiş haliyle görülmektedir.
1930’un başlarında çekildiğini
düşündüğümüz bu fotoğrafların
biri onarım öncesi diğeri ise
onarımda raspa edildikten sonra
Çizim 323: Beşiktaş Sinan Paşa Camii’nin almaşık duvarı çekilmiştir” Hüsrev Tayla

677
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 395: Beşiktaş Sinan Paşa Camii’nin 1930’ların başında sıvalı duvarıyla görünüşü (1930 - 35, İ. Ay­
dın Yüksel’den alındı)

Resim 395 A: Beşiktaş Sinan Paşa Camii’nin duvarlarındaki sıvanın (tuğla yüzleri dahil) tarak kullanarak temiz­
lenmesinden sonraki görünüşü (İ. Aydın Yüksel’den alındı) (Bu iki fotoğraf için, İ. Aydın Yüksel’e çok teşekkür edi­
yorum. Resimleri görmeden önce, cephedeki bütün tuğlaların derzlerle beraber dişli ile taranmasının sebebini bu­
lamıyordum)

678
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 395 B: Beşiktaş Sinan Paşa Camii’nin almaşık duvar cephesi (2004)
En üst sırada bir kısmı dükülmüş olan taklit tuğla hatıllar görülüyor.

Resim395 C: Sinan Paşa Camii’nin cephesindeki ayrıntı (2004)


Bu resimde görüldüğü gibi çok bozulmuş olan hatıllar sokulup * > , 7 ||!
yenilenmemiş, yüzeyler çürütülerek biraz daha derinleştirilmiş ve
üzerlerine 3 cm. kalınlıkta tuğlalarla üç sıralı taklit tuğla hatıl yapılarak
derzlenmiştir Resim 395 D: Beşiktaş Sinan Paşa Camii’nin al­
maşık dokusunun ayrıntısı, derz ve tuğlalarda tarak
izleri görünüyor

679
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Süleymaniye Külliyesi Sâlis ve Râbi‘ Med­


reseleri (1557)

Süleymaniye Camii Türk mimarisinin en önemli, iki bü­ Bir de bütünü ile kesme taş duvarları olan Sâlis ve Râ-
yük eserinden biri olduğu gibi caminin de içinde yer al­ bi‘ medreselerinin ara servis avlusu ile, iki medresenin
dığı külliye oldukça dar bir arsada yerleşmiştir. Haliç’e girişlerinin arkasındaki yan avlularına bakan duvarları
doğru çok meyilli arazide Sinan’ın dehası ile gerçekleş­ almaşık olarak yapılmıştır. Ancak bu duvarlar, hamam
miş olan Süleymaniye Külliyesi’nde cami, türbe ve ve Dârülhadis Medresesi’nin kaliteli almaşık duvarları
medreselerin hemen hepsi, Bakırköy’ün kaliteli maktra- gibi değil, moloz duvarlarda bazı taş sıraları arasına ge­
lı kalkerleri ile yapılmışken, sadece Dârülhadis Medre­ lişigüzel bir ve iki sıralı tuğla hatıllar yerleştirilerek dü­
sesi ile hamam duvarları almaşıktır. zensiz ve disiplinsiz almaşık duvar tarzında yapılmıştır.

Çizim 324:
İstanbul
Süleymaniye
Sâlis
Medresesi’nin
sol yan
cephesi
almaşık duvarı

Resim 396:
İstanbul
Süleymaniye
Külliyesi’nin
Sâlis ve Râbi’
medreselerinin
yan avluya
bakan
duvarlarında
almaşık dokusu
(1990)

680
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Süleymaniye (Dökümcüler) Hamamı

Süleymaniye Külliyesi’nde bulunan hamam bir Mimar XIV ve XV. yüzyıl erken Osmanlı yapılarında, camilerin
Sinan yapısıdır. Aptullah Kuran, Mimar Sinan adlı kita­ kubbe tamburları ile ön cepheleri, tuğla ve kesme taş ile
bında 1557 tarihini veriyor. Kitabesi olmadığından ha­ almaşık yapılırken, yan ve arka cepheleri (ikinci derece
mamın yapımını caminin yapım tarihine bağlamıştır. önemli) tuğla ve moloz taş olarak yapılmıştır.

Sinan’ın en görkemli eseri ve külliyesinden biri olan Sü­ Almaşık duvar dokusu: Bakırköy küfekilerinden işlen­
leymaniye Camii ve Külliyesi’ndeki medreseler, türbeler miş 25 cm. yükseklikteki bir sıra kesme taş ve üç sıralı
ve diğer yapılar küfeki taşı ve mermerle yapılmıştır. Bu­ tuğla hatıllı sistemle doku oluşturulmuştur. Taşların boy­
na karşılık külliyenin fazla öne çıkmayan kısımlarında ları 125 santimetreye kadar çıkmaktadır.
tuğla almaşık duvarlar kullanılmıştır. Bu duvarlar Dârül­
hadis Medresesi’nin, Dökümcüler Hamamı cephesi, Tuğla boyutları 35 x 4 santimetredir.
Sâlis ve Râbi‘ medreseleri arasındaki avlu duvarlarıdır.

Çizim 325:
Süleymaniye
Dökümcüler
Hamamı’nın
almaşık duvarı

Resim 397:
Süleymaniye
Dökümcüler
Hamamı’nın
almaşık duvar
dokusu (1997)

681
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Balat Ferruh Kethüdâ Camii (1562 - 63)

Mimar Sinan’ın bir başka almaşık duvarlı camii, üç dinin Almaşık duvar dokusu: Üç sıra tuğla hatıl ve bir sıra mo-
önemli mabetlerinin bulunduğu Balat’ta İslam mabedini loz taştan oluşan doku, horasan harçla derzlenmiştir.
temsil etmektedir.
Tuğla boyutları 30 x 30 x 3 santimetredir.

Çizim 326: Balat Ferruh Kethüdâ Camii’nin almaşık duvarı

Resim 398:
Balat Ferruh
Kethüdâ
Camii’nin
almaşık
duvar
dokusu
(1990)

682
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Büyükçekmece Kervansarayı (1566-67)

Mimar Sinan’ın Büyükçekmece Köprüsü ile aynı tarihte Tuğla boyutları 23 x 11 x 4,5 - 5 santimetredir.
başlayıp, ondan bir sene önce bitirdiği Büyükçekmece
Kervansarayı, köprünün İstanbul tarafındadır.

Dikdörtgen planlı kervansaray beşik çatı ile örtülüdür.


Yan cepheleri ve dar yüzlerindeki kalkan duvarının alt
kısımları olan yan yüzler hizasında olan bölümleri, al­
maşık duvar olarak kalkan duvarının üst kısımları sıralı
moloz taş duvar şeklinde yapılmıştır.

Almaşık duvar dokusu: İki sıralı tuğla hatıllar arasında


sıralı moloz duvar karakterli bir sıra taş, sonra yine iki
sıralı tuğla hatıl ulamalı bir düzenle saçağa kadar yük­
selmektedir. Taşlar genelde kare görüntülü, yükseklikle­
ri 20 - 23 cm. ve boyları da buna uygun küçüklüktedir.

Resim 400: Büyükçekmece Kervansarayı’nın genel görünüşü


Çizim 327: Büyükçekmece Kervansarayı’nın almaşık duvarı (1975)

683
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Edirnekapı Mihrimah Sultan Külliyesi Güzel Ahmed


Paşa Türbesi (1580 -1581)

Mihrimah Sultan Camii’nin arka avlusunda, üstü açık miz kısa boyda taşlar ya onarımlarda kullanılmış veya
dikdörtgen bir türbedir. Bitişiğindeki sıbyan mektebinin uzun boylu taşların boş bıraktığı kısımların tamamlana­
kubbe ve tonozları sağlam olarak duruyor. Türbenin üs­ bilmesi için yerleştirilmiştir.
tü ise açıktır. Üst örtüsünün nasıl olduğu da bilinmemek­
tedir. Tuğla boyutları 29 - 27 x 3 santimetredir.

Ahmed Paşa, Mihrimah Sultan ile Rüstem Paşa’nın kız­


ları Ayşe Sultan’ın eşi olup 1579 - 1580’de sadrazamlık
yapmıştır. Türbenin dar cephesinde üç, uzun cephesin­
de beşer tane iki sıralı pencere vardır. Cepheler alma­
şık duvar olarak örülmüştür.

Almaşık duvar dokusu: Duvarlar, üç sıra tuğla ve arala­


rında Bakırköy küfekisinden yapılmış kesme taş sırala­
rından oluşan ulamalı bir düzendedir. Taş işçiliği gayet
itinalı ve düzgündür. Yükseklikleri 20 - 22,5 cm., boylan
genelde uzunluğu 84, 87, 109, 120, 127, 152, 176 cm.
ve kalınlıkları (derinlik) 28, 32, 31,5 santimetredir. Ayrı­
ca taş sıraları ile tuğla hatılların yükseklikleri bir birine
çok yakındır. Bu ölçüler rölöveyi yaptığımız bölümden
alınmıştır. Görüldüğü gibi gayet uzun boylu taşlar kulla­
nılmaya çalışılmıştır. Çizimde ve fotoğraflarda göreceği-

Çizim 328 A: Güzel Ahmed Paşa Türbesi’nin


almaşık duvarı

Çizim 328: Edirnekapı Mihrimah Sultan Külliyesi Güzel Ah­ Resim 401: Güzel Ahmed Paşa Türbesi’nin almaşık duvarı
med Paşa Türbesi’nin almaşık duvarı (1999)

684
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Eyüp Zal Mahmud Paşa Camii (1580 - 81)

Mimar Sinan Eyüp’te oldukça dar bir arsada ve büyük Almaşık duvar dokusu: Duvarları iki sıra tuğla ve bir sı­
seviye farkı olan arazide hem büyükçe bir camiyi hem ra Bakırköy küfekisi ile gayet itina ile işlenmiştir. Küfeki
de iki medrese ve bir türbeyi ustalıkla planlamıştır. taş sıralarının yüksekliği 25 - 28 cm. boyları ise çoğun­
lukla 75 - 80 santimetredir.

Tuğla boyutları 28 - 30 x 40 santimetredir.

w. /y Â/ v M ü/j zvT m .
Ic'

— ~ , -
' \
t

-
\

___
l_

• - ' " ' - -


i

■" " - : ■
- ‘ i " •

Çizim 329:
Eyüp Zal
Mahmud
Paşa
Camii’nin
almaşık
duvarı

Resim 402:
Eyüp Zal
Mahmud
Paşa
Camii’nin
avlu
duvarında
almaşık doku
(2003)

685
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kılıç Âli Paşa Medresesi (1583)

Kılıç Ali Paşa Camii’nin Ayasofya ile fazla benzeşmesi, düzenlemeler kullanılmamış, daha sade ve daha sakin
medrese ve hamam mimari kusurlarının hissedilmesi, doku tercih edilmiştir. Medrese duvarında iki pencere
ayrıca da bu eserlerin Mimar Sinan’ın çok yaşlı dönem­ arasındaki duvar parçasının çok uzun zamandan beri
lerine rastlaması sebebi ile, Aptullah Kuran, Mimar Si­ terkedilmiş olması ve alttan ve üstten çok rutubet alma­
nan kitabında bu eserlerin Sinan’ın değil, yardımcıları­ sı sebebiyle hem tuğla hem de taşlarda büyük bozulma­
nın olabileceğini söylüyor. lar görülmektedir. Derzlerde tuğla ve taş aralarında yal­
nız yosun değil, büyük küçük otlar bitmiştir. Bunlar çürü­
Almaşık duvar dokusu: Medresenin duvarlarındaki do­ meyi artırmış olsa bile yine bir düzen mevcuttur.
ku, Mimar Sinan’ın almaşık duvarlı eserlerinde benim­
sediği iki sıra tuğla, bir kesme taş sırası veya üç sıra Üç sıra tuğla hatıllarda ve kesme taş sıralarda simetrik
tuğla bir kesme taşlı doku şeklindedir. Daha önceleri çalışmayı görmek mümkündür. Uzun taşların boyları 120
çok kullanılmış olan tek tuğla, iki tuğla ve üçlü düşey cm., yükseklikleri ise, 34, 35, 31 ve 33 santimetredir.
tuğlalar taşlar arasında kullanılmamaktadır. Ayrıca tuğ­
la hatıllarda Bursa döneminde kullanılan süslemeli Tuğla boyutları 23 - 24 x 4 santimetredir.

Çizim 330:
Kılıç Ali Paşa
Medresesi’nin
almaşık duvarı

Resim 403:
Kılıç Ali Paşa
Medresesi’nin
almaşık
dokulu duvarı
(1997)

686
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kılıç A li Paşa Hamamı (1585)

Almaşık duvar dokusu: Doku, iki sıra tuğla hatıl ve bir sı­ ölçülmektedir. Yükseklikler 34, 30, 30, 30, 22 santimet­
ra kesme taştan oluşmaktadır. Hamam duvarları çok redir. Bu özellikte elbette taş ocaklarının kaliteli ve boy­
harap durumda olsa da yine de almaşık düzenin sis­ lu taş vermelerinin rolü var. Bunun dışında, mimar ve
temli olduğu görülüyor. Klasik dönem yapılarının taş do­ yapı yöneticilerinin usta oldukları da muhakkaktır.
kusunda görülen kalite özelliği hamamda da vardır.
Özel seçilmemiş olan duvar parçasında, bazı ufak boy­ Tuğla boyutları 34 x 4 ve 24 x 4 cm. boyutlu tuğlalar bu­
lu taşlara karşılık, boylar 72, 75, 85, 110, 125, 145 cm. lunmaktadır.

Çizim 331:
Kılıç Ali Paşa
Hamamı’nın
almaşık
duvarı

Resim 404:
Kılıç Ali Paşa
Hamamı’nın
almaşık
dokulu duvarı
(1997)

687
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Laleli İmareti

Laleli Camii ve Külliyesi’nin tamamı 1759 -1763 arasın­ Tuğla boyutları 30 x 16 x 3 - 3,3 ve 27 x 13 x 3 - 3,3 cm.
da yapılmıştır. olarak ölçülmüştür. Tuğlaların boyları klasik dönem boy­
larına yakın olmasına karşılık kalınlıkları çoğunlukla 3
Almaşık duvar dokusu: Cami ve külliyeyi III. Sultan cm. ile barok dönemi tuğla ölçülerine uygundur.
Mustafa, mimar Tâhir Ağa’ya yaptırmıştır. İmaretin du­
varları iki sıra tuğla hatıl ile bir sıra kaba yonu taşından
oluşan düzenleme tekrarlanarak oluşmuştur. Taşlar kü-
feki taşındandır ve yüzleri düzgün işlenmiştir.

Çizim 332:
Laleli
İmareti’nin
almaşık
duvarı

Resim 405:
Laleli
İmareti’nin
almaşık
dokulu
duvarı
(1997)

688
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Mısır Çarşısı (1660)

Batı etkisinin artmaya başladığı, ancak klasik mimarinin devam etmektedir. Taş sıraları 22 - 26 cm. yükseklikte
bazı süslemeler dışında kalitesini devam ettirdiği XVII. ve 45 - 60 cm. boyda taşlardan oluşmuştur. Taş sırala-
yüzyılda yapılmış olan Mısır Çarşısı duvarlarında düz- rın kalınlığı 25 cm. kadardır,
gün bir işçilik görülüyor.
Tuğla boyutları 21 x 3 santimetredir.
Almaşık duvar dokusu: Duvar dokusu, iki sıra tuğla ha­
tıl ve aralarında düşey bir sıra kesme taş şeklinde

Resim 406 A: Mısır Çarşısı’nın almaşık duvarından ayrıntı


Resim 406: Mısır Çarşısı’nın genel görünüşü (1997) (1997)

689
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Fatih Feyzulllah Efendi Medresesi (Fatih İl Halk Kü­


tüphanesi) (1703)

Lale devri mimarisinin erken dönem eserlerinden olan Arkadaki dershane binalarında, duvarın dış yüzünden
medresenin özellikle günümüzde Fevzipaşa caddesi 15 cm. kadar içerde, iç yüzde ise sıvanın arkasında du­
üzerindeki dershane ve mescit bölümü, zarif detaylı mi­ varla hem yüz olarak ahşap hatıllar görülmektedir. Hem
marisi ve devrinin cazip süslemeleri ile ilginç bir eserdir. ön, hem de arka binadaki ahşap hatıllar kısmen çürü­
17 Ağustos 1999 depreminden çok etkilenmiş ve olduk­ müş durumdadır.
ça hasar görmüştür.
Arka binanın kubbeleri üzerindeki toprak ve molozlar
Almaşık duvar dokusu: İki sıra tuğla, bir sıra moloz taş temizlenince ahşapları çürümüş olan hatıl boşlukları
ve tekrar iki sıra tuğla tipindeki dokuya sahiptir. Ancak meydana çıkmıştır. Bu hatıl boşlukları, dershane odala­
bugünkü çok kötü ve yanlış derzlemesi ile özelliğini çok rının kubbelerini kare bir düzende kuşattıkları görüntü­
kaybetmiş durumdadır. sünü vermektedir, Bu şekilde deprem sonrası izlenimle­
rinde, Edirne II. Bayezid ve İstanbul Mahmud Paşa ca­
2001 yılındaki onarımda sıva raspaları ve cephe onarım- mileri kesme taş duvarlarında, ahşap hatılların kullanıl­
ları için yapılan sökümlerde hem dershane- mescit kıs­ dığını görme şansımız oldu, bunların rölöve ve fotoğraf­
mında hem de arkadaki sıra odaların bulunduğu bölüm­ ları alınarak belgelendi. Almaşık duvarlı eserlerden
de ahşap hatıllar meydana çıktı. Dershane blokundaki Edirne Eski Saray Hamamı’nda, Saatli Medrese’de Ye­
ahşap hatıllar, dış cephedeki tuğla sıraların gerisinde ve ni Saray mutfaklarının almaşık duvarlarının yıkık kısım­
duvarın iç tarafında da aynı seviyede olmak üzere çift larında ahşap hatıllar uzun bir zamandan beri görül­
hatıl halinde bulunmaktaydı. Ahşap hatıllar, duvar yü­ mekteydi. Bu sefer de Feyzullah Efendi Medresesi’nin
zünden 15 cm. kadar içerde ve 14 x 12 cm. kesitinde idi. almaşık duvarlarındaki ahşap hatılları da gördük.

Esas sürpriz ise Mahmud Paşa Camii ve Feyzullah


Efendi Medresesi’nde kubbelerin çekme bölgelerinde
sekizgen ahşap hatıl kanallarını görmek oldu.
3-:

Tuğla boyutları 28,5 - 29 x 28,5 - 29 santimetredir.

m i- m m m ,
■T77777M-

Çizim 334: Fatih Feyzullah Efendi Medresesi’nin almaşık du­ Resim 407: Fatih Feyzullah Efendi Medresesi’nin alma­
varı (son zamanlarda yapılmış cetvelli derzin yanlış ve kötü şık duvar dokusu, tuğla hatılların gerisinde ahşap hatıl
bir örneği) kalıntısı görülüyor

690
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Nevşehirli Damad İbrahim Paşa Külliyesi (1720)

Mimaride lale devri başlarından itibaren başlayan deği­ Almaşık duvar dokusu: Boyları kısalmış iki sıra tuğla ha­
şim barok dönemde iyice belirginleşti. Lale devrinde tıl ve bir sıra moloz taş değişimli olarak devam ederek
değişimin izleri bina süslemelerinde ve almaşık duvar­ almaşık duvarı oluşturmaktadır. Derzler horasan harç
larda görülmektedir. ile yapılmıştır.

Tuğla boyutları 18 x 20 x 3 santimetredir.

Çizim 335: Nevşehirli Damad İbrahim Paşa Külliyesi’nin almaşık duvarı

Resim 408: Nevşehirli Damad İbrahim Paşa Külliyesi’nin al­


maşık duvar dokusu (2002)

691
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Zeynep Sultan Camii (1769)

Barok dönemin belirgin eserlerinden olan Zeynep Sul­ Tuğla boyutları 23 - 24 x 2,5 - 3 santimetredir. Görüldü­
tan Camii’nin almaşık duvarında, kendinden önceki de­ ğü gibi tuğlalar hem boyda hem de kalınlıkta küçülmüş
virlerin almaşık duvarlarından belirgin değişiklikler gö­ ve daralmıştır. Bu boyutlar bu devirdeki eserlerde ço­
rülmektedir. Tuğlaların boyları kısalmış, kalınlıkları incel­ ğunlukla kullanılan tuğla boyutları ile uyumludur.
miştir. Ayrıca derzler de değişmiştir. Cetvelli derz, lale
devrinde yavaş yavaş başlamış ve barok döneminde
gelişmiştir. Ancak daha sonraları bu derzler bozulurken,
birçok klasik dönem veya erken Osmanlı mimari döne­
mindeki almaşık duvarlar da onarımlar esnasında cet­
velli derz şeklinde derzlenmiştir.

Almaşık duvar dokusu; Zeynep Sultan Camii’nin du­


varları iki sıra tuğla hatıl ve bir sıra kaba yonu taşı dü­
zeninin ulama olarak devam ettirilmesi ile yapılmıştır.
Taş boyutları birçok barok yapının almaşık duvar doku­
sundaki gibi kısa boyutlardan oluşmuyor, çok sayıda 1
m. ve daha uzun boyutlu taşların kullanıldığı görülüyor. Resim 409:
İstanbul
Taş sıraların yüksekliği 23 - 25 cm. arasında değişmek­
Zeynep
tedir. Taşların kaliteli küfeki olması, boyutların oldukça Sultan
büyük bulunması ve yüzeylerinin düzgün işlenmesi se­ Camii’nin
almaşık
bebiyle ilk bakışta kesme taş görüntüsü de vermektedir.
duvar
Derzleri devrinin özelliği olan (cetvelli derz) niteliğinde dokusu
değildir ve onarımlarda bozulmuştur. (1991)

692
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul I. Âhdülhamid Medresesi (1774 - 89)

I. Abdülhamid Medresesi Bahçekapı’da 4. Vakıf Han’ın da belirli şekilde görülmektedir. Tuğla boyutları küçül­
tam karşısındadır. Sirkeci tarafında da türbesi bulun­ müş, kalitesi zayıflamıştır. Moloz taş sıraları da düzen­
maktadır. Medresenin Hamidiye caddesi tarafında, gü­ siz, kalitesiz ve küçük boylardadır. Doku, iki sıra tuğla
nümüzde gömlek, kravat ve şapka gibi şeyler satılan sı­ hatıl ve hatıllar arasında birer sıra moloz taştan oluş­
ra dükkânlar bulunmaktadır. maktadır.

Almaşık duvar dokusu: Almaşık duvarlarda XVIII. yüz­ Tuğla boyutları 23 - 25 x 2,5 santimetredir.
yılda başlayarak gittikçe artan kalitesizlik bu yapıda

Çizim 337:
İstanbul
I. Abdülhamid
Medresesi’nin
almaşık duvarı

Resim 410:
İstanbul
I. Abdülhamid
Medresesi’nin
almaşık duvar
dokusu
(1991)

693
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

IV.2.1.1.4.5. AHŞAP TAKVİYELİ


ALMAŞIK DUVARLAR

Köçeoğlu Yalısı ve diğer bazı yalı ve ko­ Almaşık duvar dokusu: Sedad Hakkı El-
naklarda da gördüğümüz değişik ve il­ dem’in restitüsyon planında görüldüğü
ginç bir almaşık duvar karakteri oldu­ gibi belirli aralıklarla üst kattaki çıkmaları
ğundan bu karakterdeki yapıyı belgele­ (günümüzde ne üst kat, ne de çıkmalar
mek amacı ile çalışmamıza alıyoruz. bulunmaktadır). Taşımak ve eliböğrün-
deleri (füruş) bağlamakta kullanmak
Edirne Necmi Abi Evi üzere, uygun aralıklarla düşey ahşap
meşe dikmeler dış yüzleri, duvarın dış
Bu konuda yazılı bir belge olmamakla yüzüne gelecek şekilde yerleştirilerek
beraber, mimari ve süsleme elemanları aralarına, bir sıra tuğla, bir sıra moloz taş
dikkate alındığında XVIII. yüzyılda yapıl­ dizilerek almaşık duvar örülmüştür.
dığı kabul edilebilir.
Ahşap dikmeler toprağa değil, büyük
Selimiye Camii ile Murâdiye Camii boyda taşlara oturtulmuştur. Dikmeler
arasında olan Mimar Sinan caddesin­ arasına yine dış yüzde olarak ahşap ya­
de bir konağın zemin katından bir bö­ tay hatıllar yerleştirilerek dikmelere bağ­
lümü kalmıştır. lanmıştır. Yatay ahşap hatıllar aşağıdan
başlayarak üç, üç, iki, iki sıra moloz taş­
Bol fotoğraflarını ve restitüsyon projesini tan sonra yerleştirilmiştir. Bu hatıllar du­
vermiş olan Sedad Hakkı Eldem, konak varın iç kısmındaki paralel hatıllara üst­
hakkında başka bilgiler de vermekte ve lerinden dikine ahşaplarla bağlanmıştır.
“evin üzerinde çalışmalar yapıldığı tarih­
te (1935) sahibi Necmi Ağabey ismiyle Dikmeler, soldan başlayarak 14 x 14,
tanınmış ve sevilmişti”310 demektedir. 19 x 19, 14 x 14, 13 x 13, 20 x 20, 19
x 19, 12,5 x 12,5 cm. kesitlidir. Dikme­
1952 - 1957 yılları arasında Vakıflar Ge­ lerin zemin kat üst hizasında üstlerin­
nel Müdürlüğü mimarı olarak Edirne’de deki yastıkların üzerinde 1 2 - 1 3 cm.
cami ve diğer vakıf eserlerin restorasyo­ yükseklikte bir taban hatılı bulunmakta­
nunu yönetirken, Necmi Abi’yi de tanı­ dır. Yatay hatıllar da 8 -1 2 cm. arasın­
mak ve dostluğunu kazanmak mutlulu­ da değişmektedir.
ğuna erişmiştik. Kendisi müze müdürü
olmasına rağmen devamlı yardımcı ol­
muş, sahici bir ağabey gibi tecrübesin­
den çok yararlanmamızı sağlamıştır.
Ama ne yazık ki evi bugünkünden pek
farklı değildi. Üst katı daha önceleri yıkıl­
mış alt katı ise bugünkünden (2000) bi­
raz daha iyi durumda idi. O zamanlar,
Edirne 1953’te depremden çok sarsıl­
mış ve camilerimizde çok hasar meyda­
na gelmişti. Bu sebeple Necmi Abi eviy­
le pek de ilgilenememiştik. Bu sefer al­
maşık duvarları araştırırken gözümüz­ Resim 411: Edime Necmi Abi Evi’nin ahşap
310 Eldem 1986: II. 50-55 den kaçmadı. takviyeli almaşık duvar dokusu (2000)

694
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 338: Edirne Necmi Abi Evi’nin hatıllı almaşık duvarı

Resim 411 A: Edirne Necmi Abi Evi’nin giriş kapısı (2000)

695
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Mudanya Eskicamii Sokağındaki 14 Nolu Konak

Yapıldığı tarih, XVIII. yüzyıl olarak tahmin ediliyor. Mu­ Birinci hatıldan sonra aralarında düşey birer tuğla olan
danya Eskicamii’nin yanındaki sokağın sağ tarafında moloz taş sırası, üstünde bir sıra tuğla hatıl, üstünde bir
bulunan yapının üst katı yok olmuş, zemin katın büyük sıra düşey tuğla sırası, üstünde bir sıra tuğla hatıl, üs­
bölümü yeniden ahşap hatıllı moloz taş duvarla tamam­ tünde aralarında birer düşey tuğla olan moloz taş sıra­
lanmış durumdadır. Kapının üstündeki tuğla ile örülmüş sı, üstünde bir sıra tuğla hatıl, onun üstünde de ikinci
hafifletme kemeri çift merkezli sivri kemer karakterinde- ahşap hatıl ve sonra yukarı doğru bu şekilde devam
dir. Bu da yapının XVIII. yüzyılın ilk yarısında, en geç ediyor. Kemerin üstünde, ikinci katta muhtemelen var
ikinci yarısının başlarında yapıldığını düşündürüyor. olan çıkmanın beş füruşun izi görülüyor.

Almaşık duvar dokusu: Almaşık duvar birer metre kadar Hem iki ahşap hatıl arasındaki almaşık dokunun başka
aralıklı ahşap meşe hatıllarla beş kısma bölünmüş olup, bir örneğini görmediğimiz özgün bir karakter taşıması,
en alttaki subasman kısmı ile beşinci bölümün dokusu hem de özellikle hep gizli hatıllarla güçlendirilmiş alma­
oldukça bozulmuş durumdadır. Buna karşılık ortadaki şık duvarlar arasında dış hatıllı almaşık duvar olarak bu
üç bölüm karakterini koruyor. bölüm içinde değerlendirmeyi doğru bulduk.

Çizim 339:
Mudanya
Eskicamii
sokağı 14
nolu
konağın
ahşap
takviyeli
zemin kat
almaşık
duvarı

İfiİM M J 'H r -ıınfıi'g.fi~


1 011’,f *•' *-qH z

Resim 412: Mudanya Eskicamii sokağı 14 nolu, XVIII. yüz­ Resim 412 A: Mudanya Eskicamii sokağı 14 nolu konağın
yıl konağının ahşap takviyeli almaşık dokulu duvarı (2003) almaşık duvarından ayrıntı (2003)

696
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

KEMER AYNALARI VE BENZERİ


ÇERÇEVELİ YERLERDEKİ ALMAŞIK
DOKULAR

Tuğla ve taştan oluşturulmuş almaşık gömülü olduğu akla daha yakın gelmek­
dokuyu açıklarken doğal olarak, normal tedir. Hankah muhtemelen XIII. yüzyılın
duvar dokularını ele aldık. Bir de kemer ilk yarısına ait olup, daha çok Afyon ve ci­
aynalar, çökertilmiş tepe penceresi şek­ varının Selçuklular tarafından fethinden
lindeki yerler veya kare ve dikdörtgen sonra yapılmış olabileceği tahmin edil­
çerçeveli kısımlarda, normal dokudan mektedir. Bu tipin gelişmiş bir örneği olan
daha fazla süslemeye dönük almaşık Ertokuş Medresesi’nin inşa edildiği tarih
duvar parçacıkları bulunmaktadır. Bun­ 1224 olduğuna göre hankahın da bu ta­
lardan başka özellikle Bursa’nın küçük rihlerde inşa edildiği kabul edilebilir.311
camilerinde son cemaat mahallinin ön
kalkan duvarlarında görülen, özel deko­ Hankahın duvarları, derleme taşlar kıs­
ratif süslemeli panolar şeklindeki alma­ men işlenerek yapılmıştır. Taşlar farklı
şık duvarlar da yapıların en zengin gö­ boyutlarda olup intizamsız bir işçilik gös­
rüntülerini oluşturmaktadır. termektedir. Giriş cephesinde, kapının
sol yanındaki pencere alınlığındaki süs­
Önce kemer aynaları ve benzerlerini, lemelerinde duvardaki kaba işçilik yanın­
daha sonra kalkan duvarlarındaki alma­ da daha özenli bir işçilik görülmektedir.
şık bezemeleri ele alacağız.
Pencerenin tuğladan örülmüş olan ke­
Afyon Boyalıköy Hankahı meri, merkezleri üzengi çizgisinin üstün­
de olan çift merkezli sivri kemerdir. Ke­
Afyon ile SincanlI arasında olan Boyalı- merin iç kısmı ve alt kısmı kısa tuğlalarla
köy’de bulunan hankah, bazı araştırma­ çerçevelenmiştir. Bu çerçeve içinde, tuğ­
cılara göre 607 (1210) tarihinde yapıl­ la kalınlığındaki kare tuğlacıklar, araların­
mıştır. Hankahın doğusunda bulunan da kendi kalınlığında boşluklar bırakıla­
eyvanlı türbe de yapı malzemesi ve tek­ rak yerleştirilmiş, aralarında da çizimde
nik bakımından hankaha benzer. Böyle- görülen altıgen şeklinde yontulmuş kü­
ce külliyenin bânisinin eyvanlı türbede çük taşlar itina ile sıralanmıştır.

Çizim 340:
Afyon
Boyalıköy
Hankahı’nın
kemer
aynasında
almaşık
dekorasyonu 311 Erken 1983: 150-155

697
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları \
İ

Resim 413:
Afyon
Boyalıköy
Hankahı’nın
ön yüz
pencere
alınlığı
Bakırer 1981:
II. Resim 149

İznik Nilüfer Hatun İmareti (1388)

Nilüfer Hatun İmareti’nin arka sol duvarındaki pencere­ dakiyle aynı dokuya sahiptir. Üç sıralı tuğla hatıllar ara­
nin üstünde, ahşap lentonun üzerindeki çift merkezli sında derzli kesme taşlar dokuyu oluşturmaktadır.
sivri kemerin içinde bulunan ayna, imaretin duvarların-

Resim 414: İznik Nilüfer Hatun İmareti’nin almaşık dokulu du­ Çizim 341: İznik Nilüfer Hatun İmareti’nin pencere aynasında
varı (2001) almaşık duvar dokusu
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Edime Yıldırım Camii

Yıldırım Bayezid devrinde yapılan Yıldırım Camii’nin


pencere aynalarında, farklı dekoratif süslemeler görülü­
yor. Bunlardan iki tanesini sunuyoruz. Birincisinde kü­
çük tuğlaların iki ucu 60°’lik açı ile pahlı olarak kesile­
rek, ortasında altıgen boşluk bırakacak şekilde birleşti­
rilmesi ve bu altıgenlerin yatayda ve iki yönde başka al­
tıgenler oluşturulacak şekilde devam ettirilmesi sonucu
tuğla çerçevelerden oluşan altıgenli bir doku elde edil­
miştir. Altıgenlerin iç boşluklarına altıgen küfeki taşların
yerleştirilmesi ile almaşık ayna oluşturulmuştur.

İkinci şekilde tuğla boyları iki kare ve bir tuğla kalınlığı


kadar boyda kesilir. Tuğla verev olarak (45° yönde), se­
pet örgü etkisi verecek şekilde bir atlamalı düzende yer­
leştirilir. Aralarda oluşan boşluklara da küfeki taşları gö­
mülerek bir başka almaşık ayna düzeni elde edilmiştir.

Resim 415: Edirne Yıldırım Camii’nin almaşık duvar dokusu


(2000)

Çizim 342: Edirne Yıldırım Camii’nin kemer aynası almaşık dokusu


Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Demirtaş Camii (1404’ten önce)

Demirtaş Camii’nin pencere kemerleri iki merkezli sivri Üçüncü örnekte ise tuğlalar, birinci örnekte olduğu gibi her
kemer şeklinde ve bir kesme taş, üç tuğla sisteminde, iki ucunda 60° pahlı olarak kesilmiş ve ortalarında kenar­
kilit taşı üç tuğla olarak oluşturulmuştur. Kemer aynala­ ları tuğla kalınlığı kadar olan kareler teşkil edecek biçimde
rı, teknik olarak aynı kaliteye, desen olarak farklı ancak dört kollu çarkıfelek şekillerde birleştirilmiştir. Bu çarkıfe­
zengin ve temiz çizgilere sahiptir. lekler, yatay, düşey ve her iki yönde 45°’lik bir düzende
yerleştirilmiş, karelere de turkuvaz çiniler gömülmüştür.
Çizim ve resimlerini sunduğumuz üç kemer aynasından
birincisinde, küçük boyutlu tuğlaların iki ucu 60°’lik açı
ile pahlı şekilde kesilmiş ortalarında altıgen bir boşluk
bırakılarak çarkıfelek motifi oluşturulmuş ve bu çarkıfe­
leklerin, altıgen boşlukları hem yatayda hem de iki yön­
de 60°’lik sıralar oluşturacak şekilde birbirine yanaştırıl-
mıştır. Altıgen boşluklara da küçük birer altıgen küfeki
yerleştirilmiştir.

İkinci örnekte tuğlalar eşkenar dörtgenler şeklinde ke­


silmiş ve ortalarında altıgen yıldız olacak biçimde sivri
köşelerinden birleştirilmiştir. Bu altıgen motifler yatay ve
her iki yönde 60°’lik açı ile yan yana birleştirilerek bir
doku elde edilmiştir. Bu dokudaki altıgen yıldız boşluk­ Resim 416: Bursa Demirtaş Camii’nin pencere alınlığında al­
larına da birer küfeki yıldız yerleştirilmiştir. maşık bezeme (2001)

Çizim 343: Bursa Demirtaş Camii’nin kemer aynası almaşık dokusu

700
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 416 A: Bursa Demirtaş Camii’nin pencere alınlığında almaşık bezeme (2001)

701
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 416 B: Bursa Demirtaş Camii’nin pencere alınlığında almaşık bezeme (2001)
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa İbn Bezzâz Camii (1423)

İbn Bezzâz Camii’nin ilginç almaşık dokusunun özellik­ motif, ahşap tavanlarda da aynen veya farklı kullanılış­
leri, almaşık dokulu kemerlerde de devam etmektedir. lar ile çok zengin dokular elde edilmiştir.
İki tuğla bir taş olarak üretilmiş olan almaşık kemerde
taşların iki yanlarındaki tuğlalar arkadan başka bir tuğla Bu aynadaki doku, altıgen küfeki taşından, üçgenler ise
ile bağlanarak taşlar çerçevelenir. Tuğlalar arasındaki tuğladan yapılarak sade ama etkileyici bir doku elde
derz, almaşık duvarın yatay derzlerini karşılayarak bü­ edilmiştir.
tünlüğü sağlanacaktır. Almaşık karakterli iki kemer ay­
İkinci örnek olan aynada, yüzey dört sıra halinde bölün­
nası bulunmaktadır. Ayrıca yalnız tuğla bezemeli kemer
müş ve bölüm şeritleri altlı üstlü ters üçgenler haline ge­
aynaları da var. Birinci aynadaki desen, en çok kullanı­
lecek şekilde 70 - 72° gibi bir açı ile yukarı doğru kesi­
lan motiftir. Bir yüzey, eşit aralıkta çizgilerin, yatay ve
lince resimde görülen ve benzeri pek bulunmayan hoş
sağa sola 45°’lik açı ile yükselmesiyle birbirlerine köşe­
bir doku elde edilmiştir. Tabanı altta olan üçgenler küfe­
lerinden ilişmiş altıgenler ve aralarında altıgeni altı kö­
ki taşı, tabanı üstte olan üçgenler tuğla ile üretilince gör­
şeli yıldız haline getiren üçgenlere sahip olmuştur. Bu
düğümüz ayna meydana gelmiştir.

Çizim 344:
Bursa
İbn Bezzâz
Camii’nin
kemer
aynası
almaşık
dokusu

Resim 417: Bursa İbn Bezzâz Camii’nin pencere aynasında Resim 417 A: Bursa İbn Bezzâz Camii’nin pencere aynasın-
almaşık doku (1999) da almaşık doku (1999)

703
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Akbıyık Camii

Fâtih Sultan Mehmed döneminde yapılmıştır. Üç sıra tuğ­ ters yüz (bir tuğla, bir taş) üçgen olan iki sıralı bir kuşak
la bir sıra kesme taş şeklinde, almaşık duvarları düzgün dolaşmaktadır. Duvar yüzünden çökertmeli olan pencere
ve temiz bir işçilikle üretilmiştir. Pencere kemeri almaşık ve aynası da (Resim: 418) görülmektedir. Ayna, İbn Bez­
olmayıp yalnız küfeki taşından yapılmıştır. Buna karşılık, zâz Camii’nin birinci penceresinde olan doku ile bezen­
kemerin sırtında bir sıra mutat tuğla yerine aralarında miştir. Altıgenler küfekiden, üçgenler tuğladan yapılmıştır.

Çizim 345: Bursa Akbıyık Camii’nin kemer aynası almaşık dokusu

Resim 418:
Bursa
Akbıyık
Camii’nin
pencere
aynasında
almaşık
doku (1997)

704
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Acem Reis Camii

Fâtih Sultan Mehmed döneminin sonlarında yapılmıştır. Nişin, kemer üzengisine kadar olan bölümü önceki ca­
Üzerinde bulunduğu yolun açılıp, genişletilmesi sebe­ mi pencere aynalarını anlatırken belirttiğimiz gibi köşe
biyle yolun ortasında kalmıştır. Cami ve minare çok ha­ üçgenleri tuğla, altıgenleri küfeki olan, altı köşeli yıldız­
rap durumda idi. 1962 yılında Bursa Eski Eserleri Se­ larla sıra halinde üretilmiştir.
venler Demeği tarafından restore edilmiştir. Derneğin
başkanı Kâzım Baykal hocamızı 1945 yılından beri ya- Kemerin ayna kısmında ise, bundan sonraki bölümde
kînen tanıdığımız için, eski vakıf ve kadı sicilleri kayıtla­ açıklayacağımız, son cemaat kalkan duvarlarında çok
rını, eski resimleri ve yapının bünyesinde mevcut detay kullanılmış olan iki yatay tuğla arasına tuğla zikzakları
dahil, belgeleri çok iyi değerlendirerek çalıştığına inanı­ halinde 60° ile dizilerek elde edilen ters yüz eşkenar üç­
yorduk. Gerçi bu tür almaşık duvarın örnekleri çok oldu­ gen boşluklara üçgen küfeki taşları yerleştirilerek bir
ğundan Acem Reis Camii duvarını almadık. Ancak re­ doku iki sıra halinde kullanılmıştır.
simde gördüğümüz teğet kemerli, sağır çökertme nişi,
hem orijinal dokusunu çoğunlukla korumuş olması hem
de bir pano içinde iki ayrı dekoratif deseni birlikte bulun­
durması sebebi ile tanıtmayı uygun bulduk.

Resim 419: Bursa Acem Reis Camii’nin pencere aynasında almaşık


doku (1997)

705
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Çandarlı İbrâhim Paşa Camii

Kitabesi yoktur, yaptıranı hakkında farklı


bilgiler mevcuttur. Mahkeme Hamamı’nın
karşı köşesindedir. Halk arasında İbrâhim
Paşa Camii olarak bilinmektedir. Bu ca­
miye Hoca Muslihuddin namında birisi ek
vakıflar yaptığından bu namla anıldığı gibi,
Mahkeme Camii de denir. Şemseddin
Efendi, Hoca Muslihuddin’in 898 (Eylül
1493) tarihli vakfiyesi olduğunu söylüyor.
Kâmil Kepecioğlu’na göre Hoca Musli­
huddin bu camiyi de 898’de inşa etmiştir.

“Pek çok camiye şahsın adına göre ve­


ya sonra iktisap ettikleri hallere nazaran
Resim 420: Bursa Çandarlı İbrâhim
bânisinin isminden başka unvanları da
Paşa Camii’nin pencere aynasında
verilmiştir, fakat Muslihuddin Efendi’nin almaşık doku (1997)
XV. asır sonunda yaptıracağı camiye bir
buçuk asır evveline dönerek İbrâhim
Paşa denmesine mantıken mahal yok­ taşlar üst üste sivri noktalarından temas
tur, böyle şey olmaz, maalesef bunun etmektedir. Sağa sola yanlarından biti­
vakfiyesi bulunamadığından o cihetten şerek (derzli) sıra ile bir taş bir tuğla ola­
tenvirine imkân hâsıl olmadı.”312 Değer­ rak yükselmektedir. Bu yükselme açısı
li araştırmacı Ekrem Hakkı Ayverdi böy­ hem sağa hem sola yaklaşık 50°’dir.
le diyor ve kararsız kalıyor. Cami tek
kubbeli küçük bir camidir. Duvarları, iki Kör pencere aynası: Yukarıda açıkladı­
sıra tuğla ve oldukça muntazam moloz ğımız pencerenin üst kısmında olan ve
taşlan ile almaşık olarak örülmüştür. tıpkı tepe penceresi şeklindeki kemerli
ayna yüzündeki desen, Ekrem Hakkı
Doğu cephesindeki alt pencerelerin ke­ Ayverdi’nin aşık kemiği olarak isimlen­
mer aynalarında ve son cemaat revakı­ dirdiği ve düşey yönde altı taş, beş tuğ­
na rastlayan pencerenin üstündeki kör lanın dizilmesiyle oluşturulmuştur. Bu az
pencerede, tuğla taş almaşık dekoratif görülen bir dokudur.
görüntüler ilgi çekicidir.
Üçüncü ayna: Doğu cephesinin cami
Birinci pencere aynası: Tek merkezli te­ bölümüne açılan iki pencerenin kemer­
ğet kemer ve onu kuşatan dekoratif tuğ­ leri arasında, kemerleri de çevreleyen
la hatılın zengin görüntüsü, konumuz dı­ bezemeli hatılın hemen sütünden başla­
şında olup burada kemerin iç kısmındaki yan bir kör pencere daha bulunuyor. Bu
aynanın dekorasyonu hakkında bilgi ve­ kör pencerenin yüzü, ana duvardan 5
rilecektir. Burada güzel detayları tanıta­ cm. kadar çökertmelidir. Yüzeyi, “pap­
bilirle düşüncesi ile çizim daha geniş öl­ yon kravat” benzeri tuğla ve taştan ke­
çüde yapılmıştır. Tuğla ve taş elemanlar silmiş elemanların, geniş derzli olarak,
küçük baklava (eşkenar dörtgen) biçi­ bir yatay bir düşey istif edilmesi ile be­
minde kesilerek bir sıra taş, bir sıra tuğ­ zenmiştir. Yatay şekiller taş ve düşey
312 Ayverdi 1986: II. 39-40 la olarak döşenmiştir. Bu istifte tuğla ve şekiller tuğladan yapılmıştır.

706
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 346: Bursa Çandarlı İbrâhim Paşa Camii’nin kemer aynası almaşık dokusu

Çizim 346 A: Bursa Çandarlı İbrâhim Paşa Camii’nin almaşık


duvar dokulu panosu

707
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Hayrabolu Güzelce Haşan Bey Camii (1499)

1952-53 yılında kısıtlı bir bütçe ile restorasyonunu ya­ çizilir. Çizim 347 A’daki alt sol desen elde edilir. Bu da­
parken tanıdığımız bu caminin yalnız mimarisi değil, ya­ irelere düşey, yatay ve 45°’lik teğetler çizilirse çizim: 81
pı elemanları da kaliteli ve güzeldir. Kaliteli almaşık du­ C’deki desen oluşur. Bu teğetler aks alınarak tuğla ka­
varları yanında, özenle çizilmiş ve uygulanmış olan sa­ lınlığı kadar genişletilirse ikinci ayna dokusu elde edilir.
de ve sakin görünüşlü pencere aynaları da bu kaliteye
katkıda bulunmaktadır. Bu pencere aynalarından üçünü Üçüncü ayna: Yüzey örnek olarak 10 cm. aralıklı kare­
tanıtmak istiyoruz. lere bölünür, iki misli olan 20 santimetrelik karelerin kö­
şeleri esas alınır. Bu noktalardan düşey ve yatay yön­
Birinci ayna: Belirli iki çizgi, önce düşey sonra buna çi­ lerde 22,5° ile çizilen doğruların kesişmesi ile bir birine
zilen bir yatay çizgiye göre, sağa ve sola 60’ar derece içe ve dışa dönük açılardan birleşen yatay ve düşey
ile çizilirse (Çizim: 347), alt deseni ve bu dokuyu aynen (papyon kravat) şekilleri veren (Çizim: 347 B) orta bö­
kullanırsak, üstteki sağ deseni elde ederiz; altıgenlerin lümdeki doku oluşur. Bu dokunun çizgilerini tuğla kalın­
üçgenlerle birleşik kenarlarını silersek soldaki taralı do­ lığı kadar genişletirsek sağ üst köşedeki şekil ortaya çı­
ku ortaya çıkar. Bu doku, birinci aynamızdaki desendir. kar ki, bu biçim üçüncü aynamızın desenidir.
Çift çizginin aralığı kullanılacağı yüze göre ayarlanabilir.
Hayrabolu Güzelce Haşan Bey Camii’nin üç pencere
İkinci ayna: Desenin çizileceği alanda eşit aralıklı düşey aynasında işte bu üç desen kullanılmıştır. Bu uygulama
ve yatay çizgilerle bir kare sistemi oluşturulur. Bu kare­ başta da belirttiğimiz gibi dikkatli ve temiz bir işçilikle
yi oluşturan çizgilerin kesiştiği noktalar merkez yapıla­ yapılmış ve desenlerin karakterini belirtecek şekilde gü­
rak, çapları iki merkez arasının 1/4’ü olarak daireler zel bir simetri uygulanmıştır.

Resim 421: Hayrabolu Güzelce Haşan Bey Camii’nin Resim 421 A: Hayrabolu Güzelce Haşan Bey Camii’nin
pencere aynasında almaşık dokusu (1997) pencere aynasında almaşık dokusu (1997)

708
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 347:
Hayrabolu
Güzelce
Haşan Bey
Camii’nin
kemer
aynası
almaşık
dokusu

Çizim 347 A:
Hayrabolu
Güzelce
Haşan Bey
Camii’nin
kemer
aynası
almaşık
dokusu

709
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 347 B: Hayrabolu Güzelce Haşan Bey Camii’nin kemer Resim 421 B: Hayrabolu Güzelce Haşan Bey
aynası almaşık dokusu Camii’nin pencere aynasında almaşık dokusu (1997)

Çizim 347 C:
Çizim 347
nolu ayna
deseninin
geometrik
düzenlemesi

710
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 347 D: Çizim 347A nolu ayna deseninin geometrik düzenlemesi

711
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bulgaristan Köstendil Fâtih Camii

Bu cami halk arasında Fâtih Camii diye isimlendirili-


yorsa da, Osman Nuri Peremeci, Kanûnî Sultan Sü­
leyman devrinde yapıldığını bildirmektedir. Bu hususu
araştıran Ekrem Hakkı Ayverdi doğruluğunu tespit
ederek camiyi Osmanlı Mimarisinde Fâtih Devri isimli
eserine almamıştır. Günümüzde caminin ne durumda
olduğunu bilmiyoruz. Caminin almaşık duvarı, iki sıra
yatay ve iki düşey tuğla aralarında moloz (bir kısmı
dere taşı) taşla yapılmıştır.

Pencere aynası da çok ilginç bir şekle sahip değildir.


Ancak Bulgaristan’da hemen hemen çoğu yok edilmiş
camilerimizden elde kalan birisinin örneği olarak tanıt­
mayı doğru bulduk.

Çizim 348:
Köstendil
Fâtih
Camii’nin
kemer
aynası
almaşık
dokusu

Resim 422 A:
Köstendil
Fâtih
Camii’nin
pencere
aynasında
almaşık doku
Ayverdi 1982:
IV. 167,
Resim 90

712
Geleneksel Türk Mimarisinde Yanı S k tc ^ w
M ısterr>Ve Elemanları

TUĞLA TAŞ ALMAŞIK DOKU SİSTEMİ İLE YAPILAN


MİNARELER

Bursa cami ve mescitlerinin tamamına yakını almaşık


duvarlı olmasına rağmen minareleri almaşık değil, tuğla
örgülüdür. Bu minarelerin çoğunluğu, zengin ve çeşitli
tuğla dekorasyonla bezenmiştir.

İstanbul ve Edirne’de önceki bölümlerde belirttiğimiz gi­


bi kaliteli yonu taşının bol bulunması sebebiyle almaşık
duvar kullanımı çok azaldı, buna karşı anıtların yapımın­
da yonu taşı duvarların hâkimiyeti arttı. Ancak o iki renk­
li duvarlar hiç unutulmadı.

İstanbul’un fethinden sonra minareler de yonu taşından


yapılmaya başlandı. Hatta Zal Mahmud Paşa ve Sinan
Paşa camileri gibi çok önemli camilerin duvarları alma­
şık düzenle yapılırken minareleri küfeki taşı ile örülmüş­
tür. Buna karşılık duvarları kesme taş da olsa bazı ca­
milerde az sayıda da olsa minarelerde almaşık doku­
nun kullanıldığını görüyoruz.

Bilecik Orhan Camii Minaresi

Ekrem Hakkı Ayverdi bu camii, Hudâvendigâr’ın yaptır­


dığını kaydetse de aslında Orhan Gazi’nin yaptırdığını
gösteren kayıtlar vererek, eski evkaf kayıtlarında Bile­
cik’te Orhan Camii kaydı vardır demektedir. Caminin gi­
riş cephesinin iki başında görülen iki minarenin 1229’da
(1889) Şeyh Edebâli Türbesi’nin onarımı sırasında ya­
pıldığını tahmin etmektedir.

Caminin asıl minaresi, ön cepheden otuz metre kadar


ön tarafa yüksek bir kaya üstüne yapılmıştır. Minarenin
kaidesi belki de geçirdiği depremlerde hasara uğradığı
için, çevresi moloz duvarla takviye için sarılmış oldu­
ğundan şekli bilinmemektedir.

12 farisili güdük moloz taşla yapılmış gövdesi, kaide si­


midinden sonra, bir sıra kaba yonu taş, üç sıra tuğla,
dört sıra kaba yonu taş, üç sıra tuğla, dört sıra kaba yo­
nu taş, üç sıra tuğla ve üç sıra kaba yonu taş ve bir sı­
ra tuğla ile tamamlanmaktadır.

Resim 423 : Bilecik Orhan Camii minaresinin genel


görünümü (1996)

713
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Köstendil Fâtih Sultan Mehmed Ca­


mii Minaresi

Her ne kadar Fâtih Sultan Mehmed’in Minarenin tarifini yine Ekrem Hakkı Ay-
adı ile anılmakta ise de, bazılarınca da verdi’ye bırakıyoruz: “Minare kaidesi çok
Kanûnî Sultan Süleyman’a mal edil­ kısa ve dört köşedir. Cepheler gibi işlen­
mektedir. Ekrem Hakkı Ayverdi :313 “Sof­ miş, yalnız moloz yerine kaba yonu kulla­
ya ve Filibe müftüsü iken, hicret edip nılmış. Gövde sekiz köşe, her yüzde tuğ­
İmroz müftüsü olan Sabit Küser Bey, 25 la ile yapılmış, çift çerçeve (altıgen) orta­
Ocak 1952 tarihinde bize yazdığı mek­ sına küfeki yonma taşlar gömülerek iş­
tupta kapı üstündeki taş kitabede (Fâ­ lenmiştir. Şerefe altı dört sıra stalaktitlidir.
tih’e nisbeti sarih idi) sözleriyle, Osman Petek yeniden yapılmış, şerefe altında 1
Nuri Peremeci’nin 1942’de bildirdiğinin metreden fazla bir kısmı tamir görmüştür.
aksini söylemektedir. 1969’da böyle bir Kaide çok alçak olduğundan minare pek
kitabe yoktu. Minetti de mahalli rivayeti yüksek görülmektedir.”
nakil ile, Fâtih Camii demektedir. Evkaf
kayıtlarında ise şehirde ne Fâtih ne Ka­ Almaşık gövde bitiminden sonraki 1 met­
nûnî veya devri cami görülüyor.” relik küfeki gövde, stalaktitli şerefe ve pe­
teğin onarımı esnasında XVI. yüzyılda
Her ne kadar Ekrem Hakkı Ayverdi, yapılmış olabileceğini düşünüyoruz. Belki
kendi fikrini söylemiyorsa da hem mina­ de Kanûnî dönemine ait olduğu şeklinde­
re hem de arkasındaki almaşık duvar ki rivayetler bundan kaynaklanmıştır. XV.
dokusu Kanûnî Sultan Süleyman devri yüzyılda İstanbul ve Edirne’de Fâtih Sul­
ile hiç bağdaşmayan, buna karşı XV. tan Mehmed döneminde küfeki taşı ile
yüzyıl almaşık dokulara çok benzeyen yapılmış minare şerefelerine ait gözlem­
bir karakterdedir. lerimiz bizi bu sonuca götürmektedir.

Resim 424:
Köstendil
Fâtih Sultan
Mehmed
Camii’nin
almaşık
minaresi
Ayverdi 1982:
IV. 167,
313Ayverdi 1982: IV. 63 Resim 92

714
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Edime Selçuk Hatun Mescidi Minare­


si (870 /1460)

“Kitabesine göre mescidi, Mürsel kızı edilmiş, kaideden on altı köşeli gövdeye
Selçuk Hatun yaptırmıştır. Hanımın hüvi­ geçen küp kısmı stalaktitle işlenmiş­
yeti meçhuldür. Binanın tamamı kesme tir.”514 Minarenin gövde ve petek kısmı
taşla yapılmıştır. Fakat çok yangın gör­ yukarıda belirtilen şekilde almaşıktır.
düğünden taşlar dökülmüştür. Minare 1920 tarihli resimde görülen şerefe ve
üç sıra ince tuğla, bir kesme taşla inşa korkuluğu ise küfeki taşla yapılmıştır.

Resim 424: Edirne Selçuk Hatun Mescidi’nin 1920’deki hali (Fotoğraf: Rifat
Osman), Ayverdi 1973: III. 217, Resim 379 b

31 4 Ayverdi 1973: III. 216-217

715
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Vefa Molla Hüsrev Mescidi Minaresi


(870/1460)

İstanbul Vefa semtinde, Taş Tekneler hiptir. Şerefesi bir hayli bozulmuş kirpi
sokağı ile Kovacılar caddesinin köşesin­ saçak şeklinde yapılmıştır. Petek yalnız
de olan Molla Hüsrev Mescidi’nin mina­ tuğla ile örülmüştür. Şerefe korkuluğu,
resi orijinaldir. Mescit muhtemelen XIX. demir parmaklık şeklinde, belki de cami­
yüzyılda kâgir duvar ahşap çatı ve pasa- nin yenilenmesi sırasında yapılmıştır.
lı tavan şeklinde yenilenmiştir.315 Peteğin nispetleri devrinin ölçülerine uy­
gun görülmemektedir ve onarım sırasın­
Minare üç sıra klasik tuğla, bir sıra küfe­ da yapılmış olmalıdır.
ki taşı ile yapılmış almaşık dokuya sa­

Resim 425: Vefa Molla Hüsrev Mescidi’nin almaşık minaresi (2002)


315 Ayverdi 1973: III. 463

716
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Hacı Timurtaş Mescidi Minaresi (872 /1467)

Kantarcılar caddesindeki cami, altında iki dükkân olan rilmiştir. Minare daire kesitlidir ve duvarlarda olduğu gi­
fevkanî bir yapıdır. Cami kısmı, iki yan cephesinde iki sı­ bi iki sıra tuğla, bir sıra küfeki taşı ile yapılmıştır. Şerefe­
ralı üçer pencerelidir. Duvarlar iki sıra klasik tuğla ve bir si çıkmalı değildir. Küfeki taşı levhalarla yapılmış pence­
sıra küfeki ile üretilmiş almaşık dokuludur. reli ve kurşun kaplı ahşap külahlıdır. Cami ve minare yı­
kılmış cami cephesi benzetmeye çalışılarak, minare ise
Minare, camiye üstteki tepe pencereleri hizasında baş­ aslı ile ilgisiz bir mimaride yeniden yapılmıştır.
layan yarım daire şeklinde cumbalı bir şekilde yerleşti­

Resim 426 A: İstanbul Hacı Timurtaş Camii’nin minaresinin


onarım sonrası, minarenin cami saçak hizası üstündeki taş
bölüm sökülerek, almaşık dokulu gövde biraz daha yüksek
olarak devam ettirilmiştir (2003)

Resim 426: İstanbul Hacı Timurtaş Camii’nin minaresinin ona­


rım öncesi Ayverdi 1973: III. 416, Resim 656

717
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Amasya Abdullah Paşa Sofular Camii


ve Dârülhadisi Minaresi (890 /1485)

“Bânisi Abdullah Paşa tarafından 890 geometrik bir örgü sistemi meydana ge­
(1485) yılında yaptırılmıştır. Dârülhadis tirilmiş. Gövde burmalı bir simitle son
olarak yapılmış olan bina iki parçadan bulmakta, şerefe altı ise, daha sonra bir
teşekkül etmektedir. Üstü fenerli bir iç çok emsaline rastlayacağımız gibi diki­
avlu ve etrafında dört hücre ile dersha­ ne çıkan yivlerle bezenmiş. Bu yivler alt­
ne olan mescitten oluşmaktadır. Minare­ tan sıfırdan başlayarak yukarı doğru
si birinci kısma bitişiktir. açılmakta ve uçlar üstte yuvarlanarak
kapanmaktadır.
Minarenin kare kaidesi en baştaki oda­
ya bitişiktir. Bir sıra taş üç sıra tuğladan Bina tamamen moloz taştan, aralarına
işlenmiş olan kaideden baklavalı pabu­ zaman zaman üç sıra tuğla konularak
ca geçilmekte, minare gövdesi de üç sı­ tesviye edilmiştir. Köşelerdeki bağlama
ra tuğla ve bir sıra taş örülmekle bera­ taşlarının iriliği dikkat çekmektedir. Mun­
ber, fazladan taşlar çapraz konulmuş tazam örgü sistemini sadece minarede
tuğlaların arasına alınarak altı köşeli görmekteyiz.”316

Çizim 349:
Amasya
Abdullah Paşa
Sofular Camii'nin
kemer aynası
almaşık dokusu
316 Yüksel 1983: V. 8-10 Yüksel 1983: V. 8

718
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Fatih Hacı Haşan Camii Minaresi

Fatih, Çırçır’da, Sinanağa mahallesi Ha­ Baklava biçimi verecek biçimde iki yön­
cı Haşan sokağındadır. İnşa tarihi bilin­ de yükselen tuğla şeritler minarenin
memektedir. Vakfiyesi 911 (1505) tarih­ gövdesinde kesişerek her sırada dört
lidir.317 Buna göre de 1505’ten kısa sü­ baklava dilimi oluştururlar. Tuğlalar iki­
re önce yapılmış olmalıdır. Tamir kitabe­ şerli olarak yarım kaydırmalı düzenlen­
sine göre cami 1852’de yanmış ve yeni­ diğinden baklavaları meydana getiren
den ihya edilmiştir. tuğla şeritler, merdiven etkisi yapmakta
ve içte oluşan baklavada da bu dişlere
Minarenin yapı ve dokusu pek de XIX. uygun küfeki taşları yerleştirilerek, orta­
yüzyıl eseri etkisi vermediğinden XV. da kalan dikdörtgen boşluğa yine ikili
yüzyıl sonu ya da XVI. yüzyılın başlarına tuğla ile nokta koyulmaktadır. Bu şekilde
ait olduğunu düşüyoruz. Minarenin kaide minare gövdesi ilginç görüntülü bir doku
ve küpü ile şerefesi kesme taş, peteği ise ile sarılmaktadır.
tuğla ile yapılmıştır. Gövdesi ise almaşık
doku ile üretilmiş ve daire kesitlidir.

Resim 427: Fatih Hacı Haşan Camii’nin almaşık dokulu minaresi (2002) 317 Demir 199 1:1 07-1 08

719
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Eyüp Bey Camii Minaresi

Eyüp’te Zal Mahmud Paşa Camii’nin tam karşısında olan iki sıralı beş tuğla hatıl ile beş küfekiden oluşan gövde
caminin bânisi Silahşor Mehmed Bey’dir. Yapıldığı tarih yükselmektedir. Almaşık gövde yine bir küfeki simit ile
belli değildir. 1551’den önce yapıldığı tahmin ediliyor. tamamlanmıştır.

Minare, caminin mihrap tarafındadır. Minarenin kare ke­ Çıkmalı olmayan ve gövdenin devamı gibi düşünülmüş
sitli kaidesi, caminin duvarları gibi, iki sıra tuğla bir sıra olan şerefe bu simit üzerine oturan, silmeli sekiz pence­
kesme taşla oluşturulan almaşık duvarla aynı dokuda re söve takımı şeklinde oluşturulmuştur. Bunun üzerin­
yapılmıştır. Gövde sekizgen kesitli olup kaideden sonra de de küfeki korniş ve basık kurşun kaplı ahşap külah
basık oranlı Türk üçgenleri ile birleşir. Üçgenlerden olu­ ve alemle minare tamamlanmıştır.
şan küpün, tabanı altta olan üçgenleri tuğla ile örülüdür.
Tabanı üstte ve gövde ile birleşen üçgenler ise küfeki Sekiz küfekiden yapılmış söve takımı benzeri çerçeve­
taşı ile kaplanmıştır. lerin alt yarısı kör şebeke motifi işli korkulukla örtülmüş,
üst kısmı ise dört merkezli Bursa kemeri ile (kaş keme­
Küpten sonra gövde iki sıra tuğla ile başlamaktadır. ri) bağlanmıştır. Minare oldukça güdük nispetli olmasına
Onun üstünde küfeki bir simit yapılmış, simitten sonra, rağmen, çok sempatik bir görüntüye sahiptir.

Resim 428: Eyüp Bey Camii’nin ilginç minaresi (Fotoğraf Resim 428 A: Eyüp Bey Camii’nin minaresinin 22 Ekim
1943 yılında Feridun Akozan tarafından çekilmiştir) 2002’deki durumu

720
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Karagümrük Derviş Ali Mescidi Minaresi

“İstanbul, Karagümrük’te olan caminin beraber, 918 (1512) tarihli vakfiyesi ya­
ne zaman yapıldığı bilinmiyor. Fakat in­ pıyı II. Bayezid dönemine tarihlemeye
şa tekniği ve bilhassa ezan pencereleri­ imkân vermektedir.319 Ancak gövdenin
nin üst kısmındaki kavisli kemer biçimi, devamı şeklinde olan şerefenin kons-
bunun ancak XVIII. asrın ikinci yarısına trüksiyonu Bey Camii’nin şerefesinin he­
ait olabileceğini göstermektedir.”318 men aynısı olmasına karşılık pencere
düzeninin kemer bölümündeki klasik ke­
Bu minare gerek biçim, gerekse yapı dü­ merlerden farklı ve daha geç dönem ke­
zeni ile Bey Camii’nin minaresine bir mer kıvrımlarına benzerliği ile, kapalı
kardeşi kadar benzemektedir. Tuğla taş (ahşap kapaklı) korkuluk kısmının altında
almaşık dokulu gövdenin sekizgen olu­ görülen yarım daire kavis, barok mimari
şu, bir sıra taş ve bir sıra tuğla hatıl sis­ ve süslemeleri etkisini vermektedir.
teminde oluşu ve gövdenin basık oranlı
oluşu ve şerefe malzeme ve biçimi ola­ Bütün bu görüntüler karşısında karar
rak Bey Camii minaresine çarpıcı bir şe­ vermek zorlaşmakta ise de, minarenin
kilde benzemektedir. Fakat Bey Camii II. Bayezid döneminde yapıldığını ve
minaresinin beş sıra ikili tuğla hatıllarına XVIII. yüzyılın ikinci yarısında geçirdiği
karşılık daha kısa olan Derviş Ali Mesci­ bir onarımda şerefe kısmının devrinin
di’nin minare gövdesindeki tuğla hatıllar mimari üslubuna uygun olarak barok
6 ve 5 sıralıdır. Ayrıca yaklaşık gövde görüntüye büründüğünü düşünüyoruz.
yüksekliğindeki Türk üçgenli geçki ele- Bir de kurşun kaplı külahın Mevlevi sik­
manlı uzun küp kısmı da almaşık dokulu- kesi ile sonlanması da dikkat çekici bir
dur. Kaide ise kare kesitli ve kesme taş görüntü vermektedir.
kaplamalıdır. Yapıldığı tarih bilinmemekle

721
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

ALMAŞIK DUVARLARDA DERZ

Almaşık duvarlarda yapılmış olan derzleri iki yönden ted- farklı motifler, zikzaklı motifler, aşağı yukarı 30°’lik kes­
kik etmek mümkündür. Birincisi derzi oluşturan malze­ meler kullanılarak süslemeler yapılmıştır. Bunların ya­
menin cinsi, İkincisi ise derzin görünen şekli ve tekniğidir. nında ilgi çekici bir başka uygulama görüyoruz.

Duvar yapımında kullanılan harçlarda olduğu gibi, derz­ Yine Ayasofya İmareti avlusunun Soğukçeşme sokağına
lerde de kireç harçlı derz yapımı XVI. yüzyıla kadar sür­ açılan kapısının yan ve üst kısmını çevreleyen duvarların
dürülmüştür. XVI. yüzyıldan itibaren kireç harç terkedil­ yüzleri, tuğla hatıllar ve moloz duvar sıralar ayrılmaksızın
miş yalnız horasan harç kullanılmaya başlanmıştır. Son­ tamamen sıva ile kaplanmış ve alttaki tuğla hatılları ile il­
ra da kireç harç kullanılmaz olmuştur. gisiz seviyelerde, imaretin sokak cephesinde açıkladığı­
mız kesme derz motiflerinin eşleri bu sıva yüzlerine işlen­
XVII. yüzyıla kadar derzlerde mala perdahlı derzler kul­ miş, aralarına da kesme taş sırası taklidi yapılmıştır.
lanılmıştır. Bu derzlerde, mala ile derzin üst kısmı mala
kalınlığı kadar çökertilerek, alt kısımda yağmurun rahat Bu son uygulama elbette almaşık duvar dokusu ve
akıp gidebileceği kadar sıfıra yakın bastırılarak perdah derzlenmesi sistemine tamamen aykırı ve hatalı bir olu­
edilir. Böylece harcın yüzeyinde ince bir yağlı tabaka şumdur. Ancak belgesel niteliği sebebi ile korunması
oluşarak, kireç harçlı derzde kumla, horasan harçlı gereklidir. Bu yüzden çok hasarı olan bu sıvanın sağ­
derzlerde pirinç iriliğindeki parçacıklar dışardan pek lamlaştırılarak dökülmeyecek hale getirilmesi gerekir.
fark edilemez hale gelir. Ancak çok sonraları çeşitli se­ Ancak dökülmüş olan kısımlar da tamamlanmamalıdır.
beplerle üstteki yağlı tabaka aşınarak, kum ve tuğla pi­
rinçler görülmeye başlar. Son zamanlarda görülen ciddi bir hata da, erken dönem
yapılarında onarımlar sırasında kesme derz yapılarak,
Yalnız Hudâvendigâr Camii’nde, üst taraftaki çökertme XV. yüzyıl yapısı olan bir cami veya hanın almaşık du­
0,5-1 cm. arasında oluşturulmuştur. Bu derzlerdeki me­ varlarının XVIII. yüzyıl derz karakteri kullanılarak farklı
yil gözle de farkedilir. Bu tür çökertmeli derze başka bir bir üslupta restore edilmesidir.
yapıda rastlanmadı.
Ayrıca Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Kültür Bakanlığı
Bu dönemden sonra kesme derz modasının başladığını Teknik Müdürlük ve elemanları hâlâ ortak ve doğru bir
görüyoruz. Bu derz şeklinde, almaşık duvardaki tuğla horasan harcı formülü oluşturamadılar. Bu sebeple ay­
hatılların, varsa düşey tuğlaların yüzleri (tuğlalar dahil) nı eserde farklı senelerde yapılan onarımların ürünü
2-3 mm. kalınlığında horasan harçla (ince tane tuğlalı) olan farklı renkleri yan yana görüyoruz.
düzgünce sıvanmaktadır. Tavı gelince bu ince sıvanın
tuğla üzerine gelen yerleri mala ile kesilerek alınır. Bu­ Cetvelli derzlere son kötü örnek olarak Fatih Feyzullah
nun çok benzeri Sinan dönemi sultan türbelerinde kub­ Efendi Medresesi’ndeki derzlemeyi göstermek istiyo­
be sıvalarının üzerine alçı perdah sıvaları ile yapılan ruz. Sistem itibariyle oldukça doğru bir çalışma yapıl­
malakârî nakışlardır. Kanûnî Sultan Süleyman Türbesi mış, ancak tuğlalar bütünü ile açığa çıkarılmamış, 1-1,5
kubbe sıva ve nakışları buna örnek gösterilebilir. santimetrelik şeritler halinde kesilerek çok olumsuz bir
görüntü meydana getirilmiştir. Bu onarım 2001 onan­
Bu şekilde yapılan kesme derz, sonradan daha zengin ırımdan önceki onarımda yapılmış olmalıdır.
süsleme motifler halinde işlenmeye başlamıştır. Buna
örnek olarak Âtıf Efendi Kütüphanesi, Simkeşhane, 1- Bursa Hudâvendigâr Camii’nin tuğla hatıllarında kul­
Ayasofya İmareti arka duvarı ve avlu duvarı verilebilir. lanılmış olan derz
Buradaki süslemeler, tuğla hatıllar üzerinde yapılan in­
ce sıvanın altındaki tuğlaların üzerindeki sıvalar kesi­ 2- XVI. yüzyıl sonuna kadar kullanılan az meyilli derz
lerek tuğlaların meydana çıkarılması şeklinde yapılır­
ken, bazı hatıl sıralarında düz tuğla sıralar yerine 3- XVIII. yüzyıldan itibaren kullanılan “cetvelli derz”

722
Geleneksel -1 ürk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 350: Osmanlı mimarisinde derz tipleri

TUĞLA VE TAŞ ALMAŞIK DUVARLARDA ÇEŞİTLİ DOKU TİPLEMELERİ

3 sıra tuğla + üst üste, üç 1 sıra tuğla + aralarında 1 sıra kesme taş + 3 sıra tuğla + taşlar arasında şaşırtma-
lı birer düşey tuğla

Orhan dönemi Bilecik Orhan İmareti

3 sıra tuğla + üst üste, dört 1 sıra tuğla + aralarında 1 sıra moloz taş + 3 sıra tuğla -ı- taş aralarında, karışık
şaşırtmalı 1 düşey tuğla

Orhan dönemi Bursa Alâeddin Camii.(25 - 27 x 12x3,5 - 4 cm.)

4 sıra tuğla + üst üste, üç 1 sıra tuğla + aralarında 1 sıra moloz taş + 4 sıra tuğla + aralarında karışık birer dü­
şey tuğla

Yıldırım dönemi Edirne Yıldırım Camii

3 sıra tuğla + 3, 4 ve 5 sıra moloz taş + 3 sıra tuğla

1523 Gebze Çoban Mustafa Paşa Medresesi (29 x 35 cm.)

723
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

3 sıra tuğla + 1 sıra kesme taş + 3 sıra tuğla

Orhan dönemi Yenişehir Postinpûş Baba Zâviyesi


Orhan dönemi Bursa Orhan Camii
Orhan dönemi Mustafakemalpaşa Lala Şâhin Paşa Türbesi (29 x 32 x 6 cm.)
1365-1366 Bursa Hudâvendigâr Camii (39 x 39 x 3,5 cm.)
1380 İznik Nilüfer Hatun İmareti (arka cephe) (27 x 27 x 5 cm.)
I. Murad dönemi İznik Mahmud Çelebi Camii (yan cephe) (36 x 27 x 4 cm.)
XIV. yüzyıl Selçuk İsa Bey Kümbeti
1404 Edirne Eskicamii
1420’den önce Bursa Demirtaş Camii
1449 Bursa Azeb Bey Türbesi (40 x 24 x 3-3,5/30 x 25 x 5 cm.)
1466 Bursa Hacılar Camii’nin yan ve arka yüzleri (39-40 x 24-25 x 3,5 cm.) (39 x 39 x 3,5 cm.)
Fâtih dönemi Bursa Acem Reis Camii
Fâtih dönemi Bursa Akbıyık Camii (33-35 x 23 - 25 x 3 cm.)
Fâtih dönemi Bursa Maksem Camii
Fâtih dönemi Bursa Beşikçiler Camii (32 x 3,35 x 3,5 cm.)
1507 Bursa Şehzade Mahmud Türbesi •
1517 Bursa Pirinç Hanı
1523 Gebze Çoban Mustafa Paşa Camii (29 x 14 x 4 cm.)
1555 Beşiktaş Sinan Paşa Camii (30 x 5 cm.)
1562-65 Edirnekapı Mihrimah Sultan Camii Güzel Ahmed Paşa Türbesi (27 - 29 x 3 cm.)
1571-72 İstanbul Kadırga Sokullu Medresesi (27 x 25 x 3,5 - 4 cm.) (35 x 30 x 3,5 - 4 cm)
1580 Üsküdar Şemsi Paşa Medresesi (24 x 4 cm.)
1580 İstanbul Kılıç Ali Paşa Medresesi (24 x 4 cm.)
1609 Edirne Ayşe Kadın Hanı veya Ekmekçioğlu Ahmed Paşa Kervansarayı (iç mekân
kemerleri arası almaşık duvarlar)
II. Bayezid dönemi Bursa Acem Reis Camii

3 sıra tuğla + 1 sıra kaba yonu taş + 3 sıra tuğla

Orhan dönemi Yenişehir Postinpûş Baba Türbesi


Orhan dönemi Bursa Orhan Camii
1376 Mustafakemalpaşa Lala Şâhin Paşa Türbesi (42,5 x 6 cm.)
I. Murad dönemi İznik Mahmud Çelebi Camii (22 x 4 cm.) (36 x 4 cm.)
Yıldırım dönemi Bursa Eski-Yeni (Ördekli) Hamamı
Yıldırım dönemi Bursa İbrâhim Paşa (Mahkeme) Hamamı
1490 İstanbul Şeyh Vefâ Türbesi
1612 Kadıköy Osman Ağa Camii (30 - 32 x 13 x 4 cm.) (30 x 4-4,5 cm.;

XVIII. yüzyıl Beyazıt Haşan Paşa Hanı

724
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

3 sıra tuğla + 1 sıra moloz taş + 3 sıra tuğla

Yıldırım dönemi Bursa Koca Nâib Camii


1424-26 Bursa Murâdiye Camii (25 - 26 x 14 x 4 / 41 - 42 x 41 - 42 x 4 cm.)
1440 Ankara Karaca Bey Camii
1455 Bursa Azeb Bey Camii (yan cephe) (25 x 3 cm.) (40 x 24 x 3-3,5 cm.)
1470 Bursa Hacılar Camii’nin yan ve arka cephesi (39 - 40 x 24-25 x 3-3,5 cm.)
1471 Bursa Ahmed-i Dâî Camii
Fâtih dönemi Bursa Beşikçiler Camii (32 - 33 x 25-26 x 3) (33 x 13 x 3) (31 x 22 x 3 cm.)
1517 Bursa Pirinç Hanı
1562-63 İstanbul Ferruh Kethüdâ Camii (30 x 30 x 3 cm.)

3 sıra tuğla + 1 sıra kesme taş + 3 sıra tuğla + 1 düşey tuğla

1365 Bursa Şehâdet Camii


1388 İznik Nilüfer Hatun İmareti (27 x 5 cm.)
Yıldırım dönemi Bursa Gülçiçek Hatun Türbesi
Yıldırım dönemi Bursa Yıldırım Türbesi
1420’denönce Bursa Demirtaş Camii
1426 Bursa Murâdiye Medresesi (41 x 25-26 x 4-4,5 cm.)
II.Murad dönemi Bursa Karaşeyh Camii
1442-43 İznik Mahmud Çelebi Camii (27 x 36 x 4 cm.)
1449’dan önce Bursa Yiğit Köhne Camii (39 x 3,5 cm.)
1450 Bursa Abdal Mehmed Türbesi
1459’dan önce Bursa Başçı İbrâhim Paşa Camii
1468’den önce İnegöl İshak Paşa Camii
1470 Bursa Hacılar Camii
1471 Bursa Ahmed-i Dâî Camii
1499’dan önce Bursa Umur Bey Camii
1499’dan önce Bursa Yiğit Köhne Camii’nin kalkan dış ve kubbe tamburu (39 x 3,5 cm.)
1565’ten önce Edirnekapı Mihrimah Sultan Camii
1660 İstanbul Mısır Çarşısı (21 x 9 cm.)

3 sıra tuğla + 1 sıra kaba yonu taş + 3 sıra tuğla + taşlar arası 1 düşey tuğla

1365 Bursa Şehâdet Camii


1420’den önce Bursa Başçı İbrâhim Camii (avlunun cami tarafı dışındaki cephesi)
1421 Bursa İbrâhim Paşa (Mahkeme) Hamamı
1426 Bursa Murâdiye Medresesi dış yan cephesi (41 - 42 x 41-42 x 4 / 25 - 26 x 14 x 4 cm.;

1449’dan önce Bursa Umur Bey Camii


Fâtih dönemi Bursa Hamza Bey Camii
1519 Edirne Tütünsüz Baba Türbesi

725
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

3 sıra tuğla + 1 sıra moloz taş + 3 sıra tuğla + taşlar arası 1 düşey tuğla

1426 Bursa Murâdiye Camii (41 x 22 - 24 x 3,5 - 4, 22 - 27 x 3,5 cm.)


1428 Edirne Beylerbeyi Hamamı

3 sıra tuğla + 1 sıra kesme taş + 3 sıra tuğla + 2 şer düşey tuğla

I. Murad dönemi Bursa Koca Nâib Camii

XIV. yüzyıl sonu İnegöl Ortaköy Karaca Bey Kervansarayı

1426 Bursa Murâdiye Camii (41 x 22 - 24 x 3,5 - 4 / 22 - 27 x 3,5 cm.)


1447 Karacabey Karaca Bey Camii

1455 Bursa Murâdiye Azeb Bey Camii (40 - 24 x 3 - 3,5 cm.)


Fâtih dönemi Bursa Hamza Bey Camii

1470 Bursa Hacılar Camii

1471 Bursa Ahmed-i Dâî Camii

1539 Edirne Kadı Bedreddin Camii (16 x 29 x 3 - 4 cm.)


t

3 sıra tuğla + 1 sıra kesme taş + 3 sıra tuğla + 3 er düşey tuğla

1454’ten önce Bursa Nalbandoğlu Camii (39 - 40 x 24 - 25 x 3 cm.)

3 sıra tuğla + 2 sıra kesme taş + 3 sıra tuğla

II. Bayezid dönemi İstanbul Zincirlikuyu, Atik Ali Paşa Camii (28 x 13,5 x 3,5 cm.)

4 sıra tuğla + 1 sıra kesme taş + 4 sıra tuğla

Çelebi Mehmet devri Edirne Bedesteni (22,5 - 9,5 x 4, 24,5 - 12,5 x 4, 28,5 x 2,3 - 4,5 cm.)

734 (1333) İznik Hacı Özbek Camii

4 sıra tuğla + 2 sıra kaba yonu taş + 4 sıra tuğla

1394 Bursa Ulubat (Uluâbâd) Köyü Issız Han (42,5 x 28 x 4,5, 42,5 x 15 x 4,5 cm.)

2 sıra tuğla + 1 sıra kesme taş + 2 sıra tuğla

Orhan dönemi Bilecik Orhan İmareti

Orhan dönemi Yenişehir Postinpûş Baba Zaviyesi


I. Murad dönemi Gebze Malkoçoğlu Mehmed Bey Türbesi

1439 Bursa Hoca Alizâde Camii


1404 Bursa Demirtaş Camii

Fâtih dönemi İstanbul Eminönü Kantarcılar Camii (17,6 x 27,6 x 3,8 cm.)

1468’den önce İnegöl İshak Paşa Camii (ayaklar)

1491 Bursa Koza Hanı

726
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

1499 Hayrabolu Güzelce Haşan Bey Camii

1514 Bursa Murâdiye Sultan Ahmed Türbesi

1551 İstanbul Zal Mahmud Paşa Camii (28 - 30 x 4 cm.)

Sinan eseri Büyükçekmece Mehmed Paşa Mescidi (29 x 29 x 5 cm.)

Sinan eseri Büyükçekmece Süleymaniye Hamamı (25 x 4 cm.)

Sinan eseri İstanbul Beyazıt Haşan Paşa Hanı (23 x 3 cm)

1572 Edirne Selimiye Medresesi (26 - 28 - 3 cm)

1577 Edirne Yahyâ Bey Camii

1583 Edirne Kılıç Ali Paşa Hamamı (34 x 4 cm.)

2 sıra tuğla + 1 sıra derzli kesme taş + 2 sıra tuğla

1406 Bursa Yıldırım Türbesi

II. Murad dönemi Edirne Tahtakale Hamamı

II. Murad dönemi Bursa II. Murad Türbesi (39 - 40 x 24 - 25 x 3-3,5 cm.)

1499 Hayrabolu Güzelce Haşan Bey Camii (27 - 28 x 14 - 15 - 3,5-4 cm.)

1506-07 İstanbul II. Bayezid Medresesi Dershanesi

1512-20 İstanbul Yavuz Sultan Selim Medresesi

1551 İstanbul Hadım İbrâhim Paşa Camii (30 x 4-4,5 cm.)

1557 İstanbul Süleymaniye Dârülhadis Medresesi

1551-59 İstanbul Câfer Ağa Medresesi (Alemdar caddesi cephesi)

1577 İstanbul Azapkapı Sokullu Camii (29 - 30 x 3,5 x 4 cm.)

1585 İstanbul Kazasker İvaz Efendi Camii (22,5 - 22,5 - 30 x 4,5 cm.)

1744 İzmir Kızlar Ağası Hanı

2 sıra tuğla + 1 sıra kaba yonu taşı + 2 sıra tuğla

1406 Bursa Yıldırım Türbesi

Fâtih dönemi İstanbul Samanveren Türbesi (22 - 27 - 28 - 30 - 35 x 3 - 4 - 4,5 cm.)

1512-20 İstanbul Yavuz Sultan Selim Medresesi (27 x 3 cm.)

1530 İstanbul Hürrem Çavuş Mescidi

1551 İstanbul Hadım İbrâhim Paşa Camii (30 x 4 - 4,5 cm.)

1707 İstanbul Ankaravî Mehmed Efendi Medresesi (30 - 18 - 13 x 3 cm)

1720 İstanbul Nevşehirli Damad İbrâhim Paşa Külliyesi (18 - 20 x 3 cm.)

1728 İstanbul Horhor Elhac Süleyman Efendi Sıbyan Mektebi (15 x 2-2,5 cm.)

1728 İstanbul Beyazıt İl Halk Kütüphanesi (12 - 28 x 3,5 cm.)

1759-63 İstanbul Lâleli İmareti (13 - 16 - 27 - 30 x 3-3,3 cm.)

1769 İstanbul Zeynep Sultan Camii (23 - 24 x 2,5 - 3 cm.)

727
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

2 sıra tuğla + 1 sıra moloz taş + 2 sıra tuğla

1450 Bursa Selçuk Hatun Camii (39 x 3,3 cm.)

1459’dan önce Bursa Başçı İbrâhim Hamamı (2 metreye kadar)

1489 Bursa Tuzpazarı Camii

Fatih dönemi İstanbul Samanveren Mescidi (22 - 27 - 28 - 30 - 35 x 3,5-4 cm.)

Fatih dönemi İstanbul Yatağan Mescidi

Fatih dönemi İstanbul Molla Gürânî Mescidi

Fatih dönemi İstanbul Beyazıt İl Halk Kütüphanesi (28 - 12 x 3,5 cm.)

1703 İstanbul Feyzullah Efendi Medresesi Fatih Millet Kütüphanesi (28,5 - 28 x 28,529 x 3 / 28,5 x

29 x 3 cm.)

1707 İstanbul Ankaravî Mehmed Efendi Medresesi (30 - 18 - 13 x 3 cm.)

1720 Nevşehirli Damad İbrâhim Paşa Külliyesi (18 - 20 x 3 cm.)

1769 İstanbul Zeynep Sultan Camii (23 - 24 x 25 - 30 cm.)

1787 İstanbul Şebsafâ Kadın Camii

1774-89 İstanbul I. Abdülhamid Medresesi (23 - 25 x 2,5 cm.)

2 sıra tuğla + 1 sıra kesme taş + 2 sıra tuğla + 1 düşey tuğla

I. Murad dönemi Edirne 1. Saray Hamamı (29 x 26 x 3,5-4, 29 x 16 x 3,5-4 cm.]

Yıldırım dönemi Bursa Yıldırım Dârüşşifâsı

1419 Bursa Yeşilmedrese


1421 Bursa İbrâhim Paşa (Mahkeme) Hamamı

1427-28 Ankara Karaca Bey Camii

II. Murad dönemi Bursa Zeyniler Camii

1439 Bursa Hoca Alizâde Camii

II. Murad dönemi İznik Kutbüddin Türbe ve Camii

1437 Bursa Murâdiye Camii (41 x 22 - 24 x 3,5-4, 22-27 x 3,5 cm.)

1444 Ankara Karaca Bey Türbesi (41 - 42 x 4 - 4,5 cm.)

1449 Bursa Umur Bey Hamamı

1449 Bursa Hatuniye Türbesi

Fâtih dönemi Bursa Kara Mustafa Türbesi

Fâtih dönemi Bursa Hamza Bey Türbesi

1470 Bursa Hacılar Camii

2 sıra tuğla + 1 sıra kaba yonu taşı + 2 sıra tuğla + 1 düşey tuğla

I. Murad dönemi Filibe Hudâvendigâr Ulucamii

1421 Bursa İbrâhim Paşa (Mahkeme) Hamamı

XV. yüzyıl Tire Narin Camii

728
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

2 sıra tuğla + 1 sıra moloz taş + 2 sıra tuğla + 1 düşey tuğla

1451 Bursa Hacılar Camii

1479 Bursa Mahkeme Mescidi

2 sıra tuğla + 1 sıra kesme taş + 2 sıra tuğla + 2 şer düşey tuğla

1423 Bursa İbn Bezzâz Camii (35 x 24 x 4 cm.)

1444 Filibe Şehâbeddin Camii

1447 Edirne Saatli Medrese (31 x 16,5 x 4,5, 26 x 16 x 3,5-4, 26 x 26 x 3,5-4 cm.;

1457 Bursa Karaca Bey Camii

1486 Selanik Alaca İmaret İshak Paşa Camii

1546 Üsküp Dâvud Paşa Çifte Hamamı

1577 Edirne Yahyâ Bey Camii

2 sıra tuğla + 1 sıra kaba yonu taşı + 2 sıra tuğla + 2 şer düşey tuğla

1530 Edirne Kadı Bedreddin Camii (32,5 x 17,5 x 4 cm.)

2 sıra tuğla + 1 sıra moloz taşı + 2 sıra tuğla + 2 şer düşey tuğla

Fâtih dönemi Edirne saray mutfakları (yatay: 3 1 x 1 6 - 1 7 x 4 , düşey: 26 - 26 x 4 cm.)

2 sıra tuğla + 2 sıra moloz taş + 2 sıra tuğla

Yıldırım dönemi Bursa İbrâhim Paşa (Mahkeme) Camii (35 - 38 x 23 - 25 x 27 - 30 cm.)

2 sıra tuğla + 2 sıra moloz taş (veya kaba yonu taşı) + 2 sıra tuğla + şaşırtmalı birer tuğla

Yıldırım dönemi Bursa Emîr Sultan Hamamı (35 x 24 x 3cm.)

2 sıra tuğla + 2 sıra moloz taş + 2 sıra tuğla + 2 şer düşey tuğla

II. Murad dönemi Bursa Zeyniler Camii

1459-60 Bursa Sitti Hatun Camii

1 sıra tuğla + 1 sıra moloz taşı + 1 sıra tuğla + 1 düşey tuğla

Yıldırım dönemi Bursa Demirtaş Hamamı

1415 Gümüş Hacı Halil Paşa Medresesi

1418 Gölpazarı Mihal Bey Hanı

II. Murad dönemi Edirne Tahtakale Hamamı

1434 Edirne Sarıca Paşa Mescidi

Fâtih dönemi Edirne Sarayı Kum Kasrı Hamamı

729
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Tuğla ve taş almaşık duvarları gerek tek tek incelediği­ sebebi mermer ve tabii taş ocaklarının olmamasıdır. An­
miz gerekse tiplerine göre ayırıp özetlediğimiz zaman cak Roma mimarisinde tuğla malzeme işçilik olarak bi­
görüyoruz ki, almaşık duvar tipleri kronolojik düzene linen ve çok kullanılan bir malzeme idi. Bu sebeple hem
göre değişmemektedir. Aynı tip almaşık duvarlar XIV, tuğlayı hem de taşı kullanan Bizans ustaları bu almaşık
XV ve XVI. yüzyılda da görülmektedir. duvarı geliştirmiş olabilirler.

Buna karşılık aynı almaşık duvar karakteri, diğer tipler­ Orta Asya’da tuğlayı Selçuklu Devleti’nde ise taş ve
le birlikte aynı yapıda, alt alta, yan yana veya yapının tuğlanın bir arada kullanılmasını tanıyarak öğrenen Os­
farklı bölümlerinde, duvarlarında kullanılabilmektedir. manlIlar için her iki malzeme de yabancı değildi. Ancak
Bursa’da küçük boyda ve oldukça kalitesiz taş veren
Osmanlı Devleti kurulup Bursa’nın payitaht yapılması ile Cilimboz deresi taş ocakları vardı. Bu sebeple de Bur­
devletin pekişmesi ve gelişmesinin yanında, yerleşik sa’da Orhan, I. Murad ve II. Murad camileri ve diğer
düzene geçişi sağlamak da gerekiyordu. OsmanlIlar küçük camiler, han ve hamamlarda almaşık duvarlar
kale içinde sıkışıp kalmış büyükçe bir kasaba olan Bur- kullanılmıştı.
sa’yı büyük bir şehir haline getirmek için, dini ve idari
yapılar, külliyeler ve çevrelerinde yeni yerleşmeler oluş­ Bu eserlerin yapılışında, eski Bizans harabelerinden alı­
turarak büyük Bursa’yı, Osmanlı Devleti’nin birinci payi­ nan sütun, sütun başlığı gibi mermer yapı elemanları
tahtını (başşehri) meydana getirmeye çalıştılar. kullanıldığı gibi tuğlaları da kullanılmış olabilir.

İşte bu amaçla Orhan Camii ve Külliyesi, Hudâvendi­ Hatta BizanslI ustalar yapı ustası olarak tuğla yapımın­
gâr, Yıldırım ve Çelebi Mehmed’in Yeşil Külliyesi ve so­ da da kullanılmış olabilir. Süleymaniye Camii’nin yapımı
nunda da Murâdiye Külliyesi yaptırıldı. Külliyelerin etraf için tutulan masraf defterlerinde yüzlerce Rum ustanın
ve aralarındaki mahallelerde de mescitler, camiler, çeş­ isimleri var. Ayrıca Dârülhadis Medresesi, Sâlis Medre­
meler, mektepler, medrese ve hamamlar gibi şehrin ya­ sesi gibi yan birim yapılarında almaşık duvar kullanıl­
şamı için gerekli birçok küçük büyük bina yapıldı. mıştı. Ancak Süleymaniye bir Bizans yapısı değildir. O,
Osmanlı kültürünün ürünü ve şaheserlerinden biridir.
XIX. yüzyılın sonlarından başlayarak birçok müsteşrik
(Batılı sanat tarihçileri) hatta bizim bazı yazar ve uzma­ Bunun gibi Bursa eserlerinde, bazı Bizans yapı parça­
nımız da bu yapıların bir kısmının eski Bizans kilise ve di­ larının kullanılmış olması ve BizanslI ustaların çalıştırıl­
ğer yapılarında gerekli değişiklik ve ilaveler yapılarak, bir ması Bursa yapılarının Osmanlı kimliğine engel teşkil
kısmının da Bizans ustaları kullanılarak yapıldığını iddia etmez.
ediyordu. Bu düşünceler bize göre çok yanlıştı. Çünkü
hem bilinçli ve yeterli araştırmalar yapılmamış hem de Nitekim, İstanbul’un fethinden sonra kaliteli Bakırköy
peşin fikirli davranılmıştı. Gerçi bu tür iddiada bulunanla­ küfekisine kavuşunca camiler taşla yapılmaya başlandı.
rın ellerinde iddialarını dayandıracak belge nitelikli mal­ Ancak hanlar ve bazı hamamlar ile küçük camilerde al­
zemeler de yok değildi. Özellikle Orhan, Hudâvendigâr maşık duvar tekniği sürdürülmüştür.
ve Yeşil camilerinde sütun, sütun başlığı, pencere ve ka­
pı söve ve lentoları gibi bazı Bizans yapı malzemeleri Hatta Sinan, Süleymaniye Camii yan binalarından baş­
kullanılmıştı. Bundan daha da önemlisi Selçuklular hatta ka, Sokullu Türbe ve Dârülkurrâsı, Beşiktaş Sinan Pa­
Beylikler dönemi yapılarında kullanılmamış olan ve Bi­ şa Camii, Balat Ferruh Kethüdâ Camii, Eyüp Zal Mah­
zans mimarisinin bir nevi simgesi gibi kabul edilen alma­ mud Paşa Camii gibi önemli eserleri de almaşık duvar­
şık doku Osmanlı yapılarının çoğunda da kullanılmıştı. lı olarak düşündü ve yaptı.

Aslında bu doğaldı. Bu konunun başlangıcında açıkladı­ Bu davranış çok doğaldı. Hiçbir medeniyet yoktur ki bir
ğımız gibi Bursa’da önemli yapılarda kullanılabilecek ne sonrakini etkilememiş olsun ve kendinden önceki me­
mermer ne de tabii taş ocakları vardı. Belki de Roma ve deniyetten etkilenmemiş olsun. Bu, gelişimin doğal ku­
Yunan mimarisinde de bu duvar yapısının olmayışının ralıdır. Yoksa kültür gelişmesi diye bir şey olamazdı.

730
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Yine almaşık duvar tiplemelerine dönersek görüyoruz Verdiğimiz tuğlaların ölçüleri bütün itinaya rağmen yine
ki, bir külliyedeki ana bina olan cami kesme taşla kap­ de hatalı olabilir. Öncelikle aynı ocaktan çıkan tuğlalar
lanırken, ikinci sıradaki yan yapılarda almaşık duvar aynı boyda olmayabiliyor. Sonra çok uzun zaman için­
kullanılmıştır. de dış etkilerle aşınma, donma ve başka sebeplerle yıp­
ranmalar oluyor; tuğlaların dış kısımlarında çürüme gibi
Ayrıca bir yapı tamamen almaşık duvar ile kaplanmışsa, sebeplerle boyut değişiklikleri olabiliyor. Ayrıca her şe­
çoğunlukla ön cephesi ve kubbe kasnakları en kaliteli ye rağmen çeşitli sebeplerle hatalı ölçü alınabiliyor.
malzeme ile yapılmış yan ve arka duvarlar daha ucuz
malzemeyle kaplanmış olabilir. Bir de yapının farklı du­ Tuğla ve taş almaşık dokularda iki önemli sistem bulun­
varlarında değil, aynı duvarın alt ve üst kısımlarında ve­ maktadır. Bunlar da üç sıralı ve iki sıralı tuğla hatıllı al­
ya duvarın başında veya sonunda farklı detaylarla kar­ maşık duvarlarda ayrıca bir sıralı tuğla hatılların kullanıl­
şılaşabiliyoruz. dığı sistemdir ki bu ihmal edilecek kadar azdır.

Ayrıca, aynı yerde birbirinden çok farklı ölçülerde tuğla­ İlk örneklerde üç sıralı hatıllar çoğunlukta idi ve sayıla­
lar görüyoruz. Bunlar bazen belirli bir deseni, motifi el­ rı ağır basıyordu. Üç sıralı bu sistemler, XIV. yüzyılda
de edebilmek için kesilmiş tuğlalar olup (kesme tuğla) başlamış XVII. yüzyıla kadar azalarak devam etmiştir.
ilginç dekoratif panolar yapabilmek için kullanılmıştır. İki sıralı tuğla hatıllı tipler de XIV. yüzyılda oldukça
seyrekçe olarak başlamış ve yavaş yavaş yoğunlaşa­
Bir de farklı boyutta tuğlaların bir arada kullanılması in­ rak daha sonra çoğalarak XVIII. yüzyıl sonlarına kadar
sana ilk bakışta ters geliyor. Ancak bu da çok doğaldır. kullanılmıştır.
600, 500 ve en genci 250 yaşında olan bu yapılar bir­
çok onarım görmüştür. Bu onarımların yüzde kaçının bi­ Tuğla kalınlıklar açısından ilk eserlerden Alâeddin Camii
linçli olarak yapıldığı söylenebilir. 3.5 cm., Hudâvendigâr 3 cm. iken, İznik Nilüfer Hatun
İmareti 5 cm., Bursa Ulubat Kervansarayı, Bursa Yıldı­
Özellikle XX. yüzyılın ikinci yarısında yapılan restoras­ rım Şifahâanesi, Edirne Yıldırım Camii, Bursa İbn Bez­
yonlarda klasik tuğla pişirecek fırın bulunamadığı için zâz Camii (1423) 4 - 4,5 cm. kalınlıkta olmasına karşı­
eski yıkıntılardan çıkma tuğlalar kullanılıyordu. Bu tuğla­ lık, bu tarihten sonra yapılmış eserlerde tuğla kalınlıkla­
ların birçoğu kırıktı. Kırık olmayanların da eserin orijinal rı Bursa Yiğit Köhne Camii 3,5 cm. ile 1759 tarihinde
tuğlalarına ne kadar uyduğu şüpheli idi. 1960’lı yılların yapılmış olan Laleli İmareti dahil 3 - 3,5 cm. kalınlıkta bu
başında bu eski tuğlalar da bitti. Sonra çimento ile ya­ arada Edirne Sarayı mutfakları, Süleymaniye Hamamı,
pılmış imitasyon tuğlalar kullanılmaya başlandı. Zal Mahmud Camii, Kılıç Ali Paşa Medresesi ile Kılıç Ali
Paşa Hamamı 4 cm., Gebze Çoban Mustafa Paşa Ca­
Fabrikalara eski ölçülerde yaptırmak imkânsızdı, çün­ mii, İstanbul Sinan Paşa Camii ve Büyükçekmece Ker­
kü en az birkaç milyon tuğla için sipariş alıp kalıp ya­ vansarayı 4,5 cm. olarak görülüyor. Son olarak ölçülen,
pabiliyorlardı. 1769 tarihli Zeynep Sultan Camii, 1787 tarihli İstanbul
Şebsafâ Camii ve 1774-89 tarihli I. Abdülhamid Medre­
Son İstanbul surları restorasyonunda çok tuğla kullanı­ sesi tuğlaları ise 2,5 - 3 santimetredir.
lacağı için Salihli veya Turgutlu’da tuğla yaptırıldı. An­
cak bu tuğlalar delikli olduğu için sadece düz cepheler­ Görüldüğü gibi Orhan ve Hudâvendigâr dönemi yapıla­
de kullanılabiliyor, köşelerde boşa gelen kenardaki de­ rında 3 - 3,5 cm. kalınlıklar görülürken, Yıldırım döne­
likleri horasan harcı ile dolduruluyordu. minde 4,5 - 5 cm. kalınlıklar ölçülüyor. Ondan sonraki
dönemlerde XVIII. yüzyılın ikinci yarısına kadar az sayı­
Bu sebeplerle bundan sonra tuğlalı restorasyonları ya­ daki 4,5 - 5 cm. kalınlığa karşılık 3 - 3,5 cm. hâkim olu­
pabilmek için fabrika sistemi ile değil, alaturka ocaklar­ yor ve XVIII. yüzyılın ikinci yarısında ölçülen üç yapıda
da çeşitli normlarda tuğlalar pişirtip depolamak ve gere­ 2.5 cm. tespit ediliyor.
ken yerlerde kullanmaktan başka çare yoktur.

731
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bu ölçümlerde görüldüğü gibi, başlan­ inşaat malzemelerinin standart ölçülere


gıçta üç sıralı tuğla hatıllar çoğunlukta sahip olup olmadığını anlayacak yeterli
iken, zamanla iki sıralı tuğla hatıllı alma­ verilere ise maalesef sahip değildir.
şık duvarlar tercih edilmiştir. Arada yine
zaman zaman üç sıralı tuğla hatıllar kul­ IV.2.1.2. AHŞAP ESASLI DUVARLAR
lanılmıştır. Ama XVIII. yüzyıldan sonra
iki sıralı tuğla hatıllar hâkim olmuştur. Anadolu’ya, yapı malzemesi açısından
bakıldığında, Karadeniz bölgesi mimari
İlk eserlerde, belki de Bizans harabele­ eserlerinde, ağaç ve ahşabın; Marmara
rinden derlenmiş, büyük boylu tuğlalar çevresi ve Ege bölgesinde ahşap, tuğla
kullanılmış olabilir. Hudâvendigâr Cami­ ve taşın; Orta Anadolu’da kerpiç ve ta­
i’nde 39 cm., Ulubat Köyü Issız Ha- şın; Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da
nı’nda 32,5 cm. ve Bursa Yıldırım Şifa- ise taşın ağırlıkta olduğunu görürüz.
hanesi’nde 43 cm. boyutlu tuğlalar kul­ Bunda bölgedeki yapı malzemelerinin
lanıldığı görülmüştür. Verdiğimiz diğer türleri kadar ekonomik faktörler de rol
ölçülerde de yine bu erken dönem (er­ oynamaktadır.
ken Osmanlı mimarisi) eserlerde, 30 -
40 cm. arası boyda tuğlalar görülür. Karadeniz, Marmara ve Ege bölgesin­
Bundan sonraki dönemlerde, tuğla boy­ de, üretilen yapıların büyük bir kısmı bu
larını daha çok 26 - 30 cm. arasında gö­ yüzden ahşap ağırlıklı idi. Ahşap belirtti­
rüyoruz. Bir tek, Büyükçekmece Ker­ ğimiz bölgelerde, konut yapılarında yo­
vansarayı ölçüleri farklı olup bunlar 22 x ğun olarak kullanılırken, kamu yapıları
5 cm. olarak ölçüldü. Son olarak 1660 ile dini, sosyal ve ticari yapıların duvar­
tarihli Mısır Çarşısı ile, 1789 tarihli I. Ab­ larında az miktarda kullanılmıştır.
dülhamid Medresesi’nin yapım dönemi
arasında 2 5 - 1 8 cm. arasındaki tuğlala­ Ahşap duvarlar genel olarak iki farklı
rın kullanılmış olduğu belgelendi. türde görülmektedir:
Çantı duvarlar (yığma) IV-2-1 -2-1
Bir önceki paragrafta ise tuğla kalınlıkla­ Karkas duvarlar IV-2-1 -2-2
rını vermek istemiştik. Tuğla boyutları
kadar elbette kalite de çok önemlidir. IV.2.1.2.1. Ahşap Çantı Duvarlar
Klasik dönem sonuna kadar, tuğlalarda
işçilikte ve derzlerde ciddi bir kalite gö­ 25 x 30 cm. çaplı tomrukların, balta ve
rülmektedir. Özellikle Kanûnî Sultan Sü­ keserle yontulduktan sonra, baş tarafla­
leyman ve Mimar Sinan döneminde bu rı kertilerek ve çivisiz olarak birbirine
kalite daha iyi gözlenebilmektedir. Baş­ monte edilmesiyle yapılmış binalara
langıçtaki yapı malzemeleri bahsinin çantı ismi verilmektedir.320
tuğlalar bölümünde belirttiğim iz gibi
Ömer Lütfi Barkan’ın Süleymaniye Cami Bu şekilde yapılmış konut binaları, Kı­
ve İmareti İnşaatı adlı iki ciltlik eseri tuğ­ zılcahamam civarında, Kütahya Dur-
la ve kiremitlerin yapımında ne kadar ti­ sunbey taraflarında, Doğu Karade­
tiz davranıldığını belgelerle ortaya koy­ niz’de Rize dolaylarında bulunmakta­
maktadır. Belgelerde geçen ocak ve dır. Karadeniz Ereğlisi yakınından Ağ-
tuğla isimleri ile bunları yapan ustalar va’ya, kadar olan bölgede ve güneyde
hakkındaki bilgiler mimari tarihimizin bil­ Adapazarı, Akçakoca, ve Düzce yöre­
gi kaynaklarının zenginliğini de gözler lerinde çantı tekniği ile yapılmış camiler
320 Ayverdi 1966: I. 120 önüne sermektedir. Fakat bu belgeler, bulunmaktadır.

732
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

IV.2.1.2.1.1. Ağva, Adapazarı, Düzce


Yöresindeki Çantı Duvarlar

Çantı duvarlı camiler, Osmanlı Devle- beşini belirleyerek fotoğraflarını çektik­


ti’nin kuruluş döneminde ve Orhan Ga- lerini ve rölövelerini yaptıklarını bildir­
zi’nin fethettiği çevrelerde ve onun dö­ mektedir.323
neminde yapılmıştır.321 "Müslümanların
süratle yerleşmeye başladıkları bu or­ Bu camilerden ikisini, yine Ayverdi’den
manlık yerlerde - acele ahşap cami- alarak aktarmak istiyoruz:
yapmaları pek doğal ve zaruri görülebi­
Büyük Tersiye Köyünde Orhan Gazi
lir. Fakat bu arazide taş da vardı ve kâ-
gir yapmak için her türlü imkân da mev­ Camii324

cuttu. Böyle olduğu gibi daha doğuda


Eski Adapazarı-Ankara yolunun 5. kilo­
ve güneyde, Safranbolu, Bolu, Mudur­
metresinden sapınca yoldan 6 km. içeri­
nu, Göynük taraflarında da büyük or­
de bulunan büyük bir köydür. Caminin
manlar vardı. Buralarda ahşap cami ya­
6,80 x 9 m. ölçüleri ile belirtilen kısmının
pılmadı. O halde şu soruyu sormak ge­
duvarları çantı sistemindedir. Diğer du­
rekiyor: Aynı inşaat malzemesine sahip
ve birbirine bitişik arazi, aynı senelerde varlar sonradan yapılmış ve bağdadi üs­

fethediliyor da bir kısmında kâgir bina tü sıvalıdır. Çantı duvarların da üstü sı­

yapılıyor; bunun sebebi ne olabilir? Biz vanmış görünmekte ise de yer yer dö­
bu sebebi oraları fethedenlerin itiyatla­ külmüş durumdadır. Mihrap duvarının iki
rında ve meşreplerindeki farklarda bu­ başında geçmeli bölümler sıvasız ve net
luyoruz. Birisinin kâgiri, diğerinin ahşa­ olarak görülmektedir.
bı tercih etmesinde başka sebep göre­
Duvarları oluşturan meşe kalaslar, balta
miyoruz. Bu tercih sebebi de Orta As­
ya’dan gelen Türkler’in Doğu Türkis­ kesimi ile düzeltilmiş, 7-10 cm. kalınlı­

tan’da bu tarz binalara alışmış olması ğında ve 20-30 cm. genişliğindedir. Boy­
ve geldikleri yerlerdeki mimarinin, bura­ ları 7-10 m. kadar uzunluktadır. Birbirine
da da eşlerini görmek istemeleridir. dik olarak gelen kalaslar, köşelerde ya­
Sven Hedin, Asya’nın Kumlan İçinde rım kertme lambalarla birbirlerine üst
isimli eserinde Taklamakan Çölü’nde üste geçirilmiştir.
böyle kocaman kütüklerden yapılmış 6-
Duvarlar harçlı taş temel duvarı üzerine
7 yüzyıllık bina kalıntılarına rastlandığını
söyler.322 Oradan gelenlerden bir kıs­ değil, yer yer kazık ve toprağa oturtul­

mının; buradaki orman bolluğu sayesin­ muş büyük taşlar üzerine yerleştirilmiş­
de o ananeyi yaşatmak istemesi akla tir. İki yandan gelen kalaslar, aynı hiza­
yakın gelmektedir. da değil, birbirinden 5-7 cm. yükseklik
farkı ile bindirilmektedir.
Ekrem Hakkı Ayverdi, yukarıda belirle­
nen bölgelerde yirmi dört kadar ahşap Geriş Sultan Orhan Camii325
cami ve bir türbe tespit edebildiklerini,
Düzce-Akçakoca yolundan ayrılıp, Yığılca
bunlardan bir kısmının yok olduğunu, bir
kısmının yıkılarak yerine kâgir camiler ve Karadere’ye giden şose üstünde üç
321 Ayverdi 1966:1.120
yapıldığını, ahşap olarak ayakta duran, Orhan Gazi camisi vardır. Bunlardan biri­ 322 Hedin 1903:183 vd.
si Geriş köyünden ayrılıp, yeni teşkil edil­ 323 Ayverdi 1966: I. 121
özelliğini kaybetmemiş ve Orhan Gazi 324 Ayverdi 1966:1. 124-126
döneminde yapıldığını belgeleyebildikleri miş (Cuma yanı) köyünün yakınındadır. 325 Ayverdi 1966: I. 128-129

733
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

734
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

O 1 5 ed

Çizim 352: Geriş Köyü Orhan Gazi Camii’nin planı Resim 431 A: Geriş Köyü Orhan Gazi Camii’nin bir köşe bir­
Ayverdi 1966: I. Çizim 158 leşmesi, Ayverdi 1966: I. 126, Resim 149

735
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bu caminin çok etkili bir görünüşü vardır. lardır. Bu büyük taşlar köşelere, belli
Duvarları, 10 m. boyunda 14-15 cm. ka­ aralıklarla toprağa yan yana gömülü
lınlık, 25-30 cm. genişlikte hiç bozulma­ olarak yerleştirilmektedir. Hazırlanan
dan günümüze erişmiş meşe kalaslar­ münferit taş, temeller üzerine kaba ha­
dan oluşmuştur. Kalaslar balta yonusu- liyle ya da çok az yontularak kütükler
dur ve yarım kertilerek birbirine geçiril­ yatay konumda olmak üzere üst üste di­
miştir. Yatay kuvvetlere karşı koymak zilmektedir. Köşeler kesilerek boğaz
için uçları yeterince dışarıda bırakılmıştır. geçme yöntemiyle birleştirilmektedir.

Ahşap çantı sistemi elbette yalnız cami Üst kat döşemeleri kurulurken 40-50
yapımında kullanılmıyordu. Bolu, Ada­ cm. ara ile yatay kütük kirişler oluşturul­
pazarı çevre köylerinde olduğu gibi, makta ve bu taşıyıcılar üzerine döşeme
özellikle Doğu Karadeniz yöresinde, Ri­ tahtaları dizilmektedir. Üst kat odaların
ze ve Artvin köylerinde günümüzde de duvarlarını taşıyan kirişler genellikle alt
yaşayan, ahşap çantı duvarlı evler bu­ kat ahır mekânlarının duvarları üzerine
lunmaktadır. Ancak bu evler elbette Or­ bindirildiğinden, taşıma sorunu çözüm­
han Gazi döneminden kalma değildir. lenmiştir. Ancak “gulluk oda” denen ve
Bunları XVIII-XIX. yüzyıl yapısı olarak sofaya eklenen odaların duvarları daha
düşünebiliriz. kalın kirişlere oturur. Üst kat duvarları
bazı örneklerde yine alt kattaki gibi kaba
Doğu Karadeniz bölgesinde bu tür yığ­ haliyle kütüklerin yatay olarak üst üste
ma evlere, ahşabın yaygın olduğu iç ke­ yerleştirilmesiyle kurulur. Diğer bazı ör­
simlerde ve genellikle yaylalarda rastla- neklerde ise baltayla yontularak kütük­
nabilmektedir. lerden çıkarılan 8-10 cm. kalınlığındaki
tahtalar (kalaslar) yine aynı konumda,
“Yayla ve mezra evleri geçici olarak kul­ köşeler boğaz geçmeyle birleştirilerek
lanıldığından sürekli yerleşimlerdeki ev­ duvarlar kurulur. Pencere boşlukları ol­
lere oranla daha basittir. Bu evler genel­ dukça küçük tutulan ve pencereye rast­
likle iki katlıdır. Alt katları hayvan barına­ layan yatay taşıyıcı elemanlar bu kesim­
ğı olarak kullanılır. Bu evlerde temel deki düşey taşıyıcılara tutturulmuştur.
yoktur. Yan duvarları oluşturacak olan Kirişleme sistemi üst kat tavanlarında
tomruklar doğrudan sıkıştırılmış toprağa da aynıdır.”327
oturtulur. Köşelerde tomrukların uçları­
na yakın açılan kertiklerinin üst üste “Çantı tipi evler alt kat dahil olmak üze­
bindirilmesiyle kara boğaz yapılmıştır. re tamamen ahşap yapıdır. Eski örnek­
Kapı boşlukları, yatay kütüklerin düşey lerinde çatı örtüsünün bile yarma ah­
bir dikmeyle tutturulmasıyla meydana şapla "hartama” yapılmış olduğunu,
getirilir. Çatılar iki eğimli ve yarma ah­ ama daha sonra alaturka kiremit ile yer
şap malzemesiyle kaplıdır. Döşemeden değiştirdiğini eski ustalar ifade etmekte­
çatı üstüne kadar ahşap malzemeyle dirler.”328
kurulan bu evlerin yapımında alet olarak
yalnız balta kullanılmaktadır.”326 İç kesimlerdeki yerleşmeler kıyı kesi­
mindeki gibi dağınıklık göstermezler.
“Batı Karadeniz evlerinin en otantik ola­ Köyler birbirlerine çok yakın ev ve ek­
326 Sözen-Eruzun 1992:106-110
nı çantı olduğuna göre yapı sistemi ba­ lentilerinin meydana getirdiği yerleşme
327 Sözen-Eruzun 1992:140-142 kımından da bu özellik geçerlidir. Çantı gruplarından oluşmaktadır. Bütün evle­
328 Sözen-Eruzun 1992:139 evlerin temelleri genelde münferit taş­ rin bir arada olduğu köyler (Çağköy-

736
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Şavşat, Uzungöl ve Şinek-Çaykara) be­ üzerine öncelikle taban ağaçları ve dö­


lirtilebilir. Bu bölgelerdeki evler, köşeleri şeme ana kirişleri yerleştirilir. Bu ana ki­
karaboğaz geçmeli ahşap yığmadır. rişlerin üzerine daha sık aralıklarla dö­
şeme kirişlemesi yapılır. Kasnak ve dö­
Artvin çevrelerinde hayvanlara ayrılan şeme kirişlemesi tamamlandıktan sonra
alt kat kaba kütük yığma, üst kat ise iş­ dış duvarların kurulmasına geçilir. 4 ile 6
lenmiş ahşap yığma sistemdir. Evin bü­ cm. kalınlığındaki tahtalar (kalas), köşe
yüklüğüne göre çapları 30 ile 60 cm. birleşmelerinin gerçekleştirilebilmesi
arasında değişen kütükler yapı bünye­ için, uçtan 15-20 cm. mesafede kalınlı­
sinde yerlerini almışlardır. Kütük yığma ğının dörtte biri derinliğinde kertikler açı­
duvar ve döşemelerdeki aralıklar tezek lır. Köşelerde boğaz geçme teşkil edile­
sıvanarak kapatılmıştır. rek kurulan dış duvarda pencere boşlu­
ğunun yaratılabilmesinde direklerden
Üst katlar insan yaşamına ayrıldığı için yararlanılması zorunludur. Ahşap boyla­
yapı malzemesi işlenmiş, detaylara rının yetmediği yerlerde eklemler de dik­
özen gösterilmiştir. Kütük yığma duvarın melerin yardımıyla yapılabilmektedir.”329

737
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 353 A:
A-A tesM Alt kat ahşap
çantı duvar
rölim;: oümjük »niKiııı wn sistemindedir

Resim 432:
Doğu
Karadeniz
Çağlayan /
Fındıklı’da
bir serender,
ahşap dolma
düzeni
Sözen-Eruzun
1992:134

Çantı yığma duvarlar Doğu Karadeniz bölgesinde, ev­ Serenderlerdeki ürünlerin ikinci bir düşmanı da fareler
lerden başka, ayrılmaz parçaları olan serenderlerin ya­ ve benzeri zararlı hayvanlardır. Bu sebeple de seren-
pımında kullanılmıştır. Çantı evler ve daha sonra açıkla­ derler farelerin tırmanamayacağı tipte dikmeler üzerine
yacağımız çatma (ahşap karkas) sistemle yapılmış ev­ yapılmaktadır. Serenderler de bütün çantı yapılarda ol­
lerde oturan insanlar çoğunlukla ziraatla uğraşan kişiler duğu gibi yöresine göre, meşe, kestane ve sedir gibi
olduğu gibi, ürünlerini genellikle kendileri tüketirler. Bu sert ve dayanıklı ağaçlardan yapılmalıdır.
nedenle uzun zaman depolayıp saklamak zorundadır­
lar. Yörenin doğal şartları, özellikle çok rutubet olduğun­ Serenderlerin plan şemaları kare ya da dikdörtgendir.
dan kullanılacak depolar da özellikli olmak zorundadır. Direk ve kirişlere ek yapılamadığından ölçüler, ahşabın
İşte bu depolara da serender denilmektedir. olanakları içinde değişebilir çoğunlukla direk sayısına
göre ölçülerde bir standartlaşma vardır.

738
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Moloz taş duvarda yapılmış temel du­ Taraba, 4-7 cm. kalınlığında ve 25-40
varları veya köşelerde, belirli aralıklarla cm. genişliğindeki tahtaların üst üste di­
toprağa yarı yarıya gömülü münferit zilmesiyle kurulur. Köşelerin boğaz geç­
taşlar üzerine, köşeleri yarım geçmey­ meyle birleştirilerek yapıldığı yığma ah­
le birleşen taban ağaçları konur. Dirsek şap duvarda en önemli sorun, ızgara
diye yorumlanan payandalarla birlikte sistemi için boşluğun hazırlanmasıdır.
köşe direkleri yerleştirilir. Burada en Bunun için ahşap yığma elemanlar (tah-
önemli sorun, nemini tam olarak bırak­ talar-kalaslar) belirli yerlerde kiniş açıl­
mamış olan ahşap malzemenin za­ mış rendeli dikmelerle bitirildikten son­
manla kuruyup çalışması sonucu geç­ ra, düşey olarak 1 cm. kadar arayla yan
melerdeki boşalmaların önlenmesidir. yana dizilen daha dar kesitli tahtalarla
Bu sebeple dirsekler normal boyların­ havalandırma ızgaraları yapılır.330
dan uzun alınır. Dirseklerin, geçme yu­
valarına tam olarak oturmalarına kar­ Serenderlerin çatıları genellikle dört
şın, direklerin 1-1,5 cm. kadar yüksek­ omuzlu, kırma çatılı olarak yapılmış baş­
te kalmasıyla oluşan aralık ahşap ka­ langıçta yarma ahşap hartama ile örtül­
malarla beslenir. Aynı yükselti orta di­ müş ve zamanla alaturka kiremide dö­
reklerde de yapılır. Ahşap malzeme ne­ nüşmüştür.
mini kaybettikçe yapıda oturmalar baş­
lar. Yapım sırasında direk altlarına ko­ Karadeniz bölgesinde ikinci bir ahşap
nan kamalar zaman zaman alınarak sistemi daha vardır. Çatma (ahşap, ka­
geçmelerine iyice oturmaları sağlanır. las sistemi) denilen bu tür yapılaşma
Detayların sağlıklı olması için dikey bundan sonraki bahiste ve sırasında an­
destek ve taban ağaçlarının titizlikle iş­ latılacaktır.
lenmiş olması gerekmektedir. Direkler­
deki düşeylik bozuk olursa yapı sistemi IV.2.1.2.2. AHŞAP KARKAS DUVAR­
dengesini kaybedebilir. LAR

Bütün direkler taban ağaçlarına oturtul­ Selçuklu, Beylikler devri ve Osmanlı


duktan sonra 90-100 cm. çapında, 8-10 Devleti zamanında cami, türbe gibi di­
cm. kalınlığında ve üst yüzeyi konik şe­ ni yapılar ve diğer kamu yapılarının
kilde olan tekerlek takılır. Tekerlerin ya­ duvarları, genellikle kerpiç, taş ve
pımı için kalın gövdeli ve sert ağaç tür­ tuğla gibi kâgir malzemelerle üretil­
leri tercih edilir. Bu tür ağaçların bulun­ miştir. Ancak geç dönemlerde, XIX.
madığı bazı yörelerde yontma taştan yüzyılda azda olsa bazı mescitlerin
yapılma tekerler kullanılmıştır. Tekerle­ ahşap karkas sistemle yapılmış oldu­
rin görevi, direklere rahatlıkla tırmana­ ğunu biliyoruz.
bilen farelerin ambar kısmına ulaşması­
nı önlemektir. Buna karşılık “Ahşap Esaslı Duvarlar”ın
başlangıcında belirttiğimiz gibi Anado­
Tekerlerden sonra önce direk başı denen lu’da ormanların bol olduğu bölgelerde
ana kirişler konur. Bunların üzerine yine ve Trakya’da ev duvarlarında çoğunluk­
yarım geçme ile bindirilen kirişleme yapı­ la ahşap kullanılmıştır. Bu konuda istis­
lır. Gerek direk başları gerekse kirişleme­ nai olarak Batı Anadolu’da gayrimüslim
lerde konsol yapılarak ambar hacmi biraz azınlıkların evlerinde kâgir duvar kulla­
daha büyütülebilir. nıldığı görülmektedir.
330 Sözen-Eruzun 1992:132-133

739
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Evler bir, çoğunlukla da iki ve üç katlı lan bodrum duvarları (yüksek subasman
olarak yapılıyordu. Bu evlerin zemin ka­ şeklinde) kâgir oluyor ve bu bodrumlara
tı duvarları yine çoğunlukla kâgirdir. İki pencere açılarak aydınlatılıyordu.
katlı birçok evin üst kat duvarlarının bir
kısmı da yine kâgir olarak yapılmıştır. Ahşap karkas duvarlarda, XVIII. yüzyılın
ikinci yarısına hatta XIX. yüzyıla kadar,
XIX. yüzyılın özellikle ikinci yarısından çeşitli malzeme ve farklı tekniklerle dol­
sonra zemin katlar da ahşap karkas ola­ gu yapılarak XIX. yüzyıldan itibaren ço­
rak yapılmaya başlanmıştır. Ancak bu ğunlukla bağdâdî ve ahşap kaplama
dönemde özellikle İstanbul’daki bir kısım kullanılmıştır.
evlerin zemin katlarının altında oluşturu­

Ahşap karkas dolgu duvar sistemini dolgu ve kaplama malzemelerine göre şöyle sıra­
layabiliriz:

Tuğla dolgu IV.2.1.2.2.1. Normal karkas


Kerpiç dolgu - IV.2.1.2.2.2. arası taş dolgu - IV.2.1.2.2.3.1.
Taş dolgu IV.2.1.2.2.3. Özel karkas
Ahşap dolgu - IV.2.1.2.2.4. arası taş dolgu - IV.2.1.2.2.3.2.
Ahşap yığma (dolma)
Çantı sistem - IV.2.1.2.1.2.

Sepet örgü IV.2.1.2.2.5.

Ahşap bağdâdî- IV.2.1.2.2.6.


Ahşap kaplama - IV.2.1.2.2.7.

IV.2.1.2.2.1. TUĞLA DOLGULU AH­


ŞAP KARKAS DUVARLAR

Selçuklular döneminden kalma hiçbir ev tarihini bildiğimiz ikinci en eski (1644) Os­
bilmiyoruz. Tanıdığımız tek ev kesme manlI evi olan Mudanya Halil Ağa Evi’nin
taş duvarlı olan Kayseri’deki Haydar tuğla dolgulu ahşap karkas duvarlarında­
Bey Köşkü’dür. O da Osmanlı devri ev­ ki pencerelere örnek teşkil etmiştir.
lerine öncü olmaktan çok medrese gö­
rünümüne sahiptir. Bu karaktere uygun Bursa ve Mudan­
ya’daki evler sıraları gelince açıklanacak­
Haydar Bey Köşkü’nden sonra bildiği­ tır. Bu evlerin XVII. yüzyılın 2 ve 3. çey­
miz en eski ev ise Yıldırım Bayezid za­ reklerine tarihlenebileceği kanaatindeyiz.
manında, Bursa’daki Somuncu Baba
Evi’dir (XIV. yüzyılın son çeyreği). Bu evlerin köşe ve ara dikmelerinin ke­
sitleri 1 8 x 1 8 cm. gibi büyükçe olurken

Bu ev de, yığma kerpiç duvarlı olmasına aralıkları da 2 m. bazen daha da fazla


olmaktadır.331 Çaprazlar daha sonraki
karşılık, dış sofalı ev plan tiplerinin en er­
dönem örneklerinden daha azdır. Alt
331 Eldem 1987: III. 182 ken örneği olup, pencere karakteri olarak

740
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

pencerelerin alt ve üst başlıkları hizala­ XVII. yüzyılın ikinci yarısında yapılmış
rında yer alan yatay kuşaklar 6 x 1 2 cm. olan altı önemli örneğini sunacağımız ev­
kadar olup alt pencerelerin yan söveleri ler “Ahşap Karkas Duvarlarda Tuğla Dol­
niteliğindeki dikmeler iki yatay kuşağa gu” olarak isimlendirdiğimiz bu bölümde,
bağlanmaktadır. Bu dikmeler yukarıdaki kısaca özetlediğimiz ahşap karkas ve
tepe pencerelerin iki yanından da de­ pencere düzenlemesi ve çıkmaların dö­
vam eder. Bazen da araları biraz daha
şeme kirişlerinin 25-30 cm. kadar uzantı­
açıktır. Ayrıca tepe pencereleri alt hiza­
sı şeklinde olduğu, eliböğründelerin he­
sında ve gerekli başka yerlerde yatay
nüz .görülmediği dönemdeki evleri 1.
kuşaklar kullanılmaktadır.
grup duvarlı evler olarak kabul ediyoruz.
Bu şekilde düzenlenen ahşap karkas
XVIII. yüzyıl evlerinde ise eliböğründe­
duvarlarda oluşan kare, dikdörtgen ve
lerin kullanılarak daha görkemli çıkma­
üçgen şeklindeki boşluk kutuları içleri
derzli tuğla duvarlarla doldurulur. ların yapıldığı, ahşap karkas dokuda,
pencerelerin boyutlarında değişiklik gö­
Bu duvarlardaki tuğla dokusu çoğunluk­ rülmesi de üçlü pencere düzenine geçil­
la yatay istif düzenindedir. Evden eve mesi ve aralarının sıklaşması sebebiyle
değişse de, çatal (yaba) motifi, verev is­ dikmelerin de daha sıklaştığı, iki baştaki
tif, iki yönlü verev istif, merdiven istifi,
çaprazlarla daha sakin düzenlemelerin
servi ve güneş kuşu motifleri gibi görün­
görüldüğü dönemdeki evleri 2. grup du­
tüyü zenginleştiren dekoratif şekiller de
varlı evler olarak düşünüyoruz.
çok yoğun olmayan düzeyde görülmek­
tedir. Ahşap kutular içinde bulunan de­ Birinci tanıma uyan evlerimizi tanıdıktan
koratif tuğla duvarcıklardaki tuğlaların sonra ikinci şekle geçmek doğru olacaktır.
arası beyaz kireç harçla derzlenmiştir.
Mudanya Halil Ağa Evi (XVII. yüzyıl)
Zemin katın bitiminde kâgir duvarlar üzer­
lerine çifte hatıl yerleştirilir, zemin katın Bahçe içindeki bu evin üst katı, önde yarı
avluya bakan açık cephelerindeki ahşap açık bir sofa, geride ortada eyvan, sağda
dikmelerin üstünde yer alan yastıkların solda iki odadan oluşur. Sofanın iki yan
üzerinde, hatılların devamı olan ahşap ki­
yüzü ve ön cephenin iki yan tarafı, oda hi­
riş bulunur. Bu hatıl ve kirişlerin üzerine
zalarına kadar, tuğla dolgulu, ahşap kar­
kat döşemesini taşıyan kirişlemeler gelir.
kas duvarla (ikişer pencereli) kapalı, ey­
Bu kirişlerin üzerine ise üst kat duvarları­
vanın karşısındaki orta bölüm ise açıktır.
nı taşıyacak taban hatılları yerleştirilir.

Evin dıştan sağ tarafı, dıştan sıvanmış,


Bu taban hatılların üzerindeki taşıyıcı
önüne balkon yapılmış ve özellikleri bir
dikmeler üzerine yine yastıklar konul­
duktan sonra bunların üst hizalarına ise bakıma yok edilmiştir. Ancak sofanın o

çatıyı taşıyacak olan üst tabanlar gelir. bölümdeki tavanı korunmuştur. Sofanın
iç taraftan, orta boşluğun yanındaki
Alt pencere ile tepe penceresi arasında­ (merdiven başında) pencerenin kitabe
ki mesafe 70 - 80 cm. kadar olmaktadır. aynasında,
Alt pencerelerin genişliği 80 cm. kadar­
ken, tepe pencereleri 57,5 - 60 cm. ge­ Seyredüp hâfız dedi tarihin
nişliktedir. Tepe pencerelerin iki yanı Bârekellâh kasr-ı zîbâyı dilküşâ
tuğla yığma söve şeklinde yükselir ve tarih yazısı bulunmaktadır.332 Tarih
üstte tuğla sivri kemer şeklinde birleşir. 1054’tür (1644). 332 Tayla 1978: 63 / 342. 2-12

741
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kitabeyi okuyan Kâzım Baykal’ı saygı ile anıyoruz. Bu lerde görülebileceği gibi, ön yüzün bir yanı dışında bir
kitâbe ile Halil Ağa Evi’ni yazılı tarihi olan ilk ahşap ev hayli kötü onarım geçirmiştir. Buna karşılık planı ve
olarak tespit etmek şansımız olmuştur. tavanları çok harap olmasına rağmen günümüze ge­
lebilmiştir.
Ahşap karkas tuğla dolgulu evlere ait 1. dönem olarak
tarif ettiğimiz ve esaslarını belirlediğimiz Bursa Murâdi­ Sedad Hakkı Eldem hocamızın 1940’lı yıllarda inceleyip
ye’deki Müze Ev, 1940Tı yıllarda restore edilirken bir öl­ fotoğraflarını çektiği evin bugün tamamen sıvalı olan
çüde duvar dokusunda kayıplar olmuşsa da ana hatları ile sağ bölümünün duvarlarını harap da olsa tanıma şansı­
doku karakterini koruyabilmiştir. Halil Ağa Evi ise resim­ mız olmuştur.

Çizim 354:
Mudanya
Halil Ağa
Evi’nin
3 ahşap karkas
arası tuğla
dolgu sistemi
,3 (ODTÜ
^ Fotogrometri
7k arşivi)

Resim 433 A:
Mudanya
Halil Ağa
Evi’nin duvar
dokusundan
Resim 433: Mudanya Halil Ağa Evi (1984) ayrıntı (1984)

742
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Murâdiye Meydam’ndaki Ev


(XVII. yüzyıl)

Murâdiye Camii’nin önündeki şadırvana çaprazlarla üçgenler oluşturuluyor. Kö­


bakan ve günümüzde de yaşamını sür­ şe akslarda, aksi yönde iki parçalı çap­
düren iki önemli ev bulunmaktadır. Bun­ razlarla, hem direnci artırmak, hem de
lardan birisi, Murâdiye Medresesi’nin tuğla duvar yüzeylerini azaltmak hedef­
karşı köşesindeki evdir. Bu ev XVIII. lenmiştir. Alt pencerelerin alt ve üst baş­
yüzyıl yapısıdır. Bu evle arasında üç lıkları hizasında duvar boyunca hatıllar
XIX. yüzyıl evi bulunan ve yolun meyda­ bağlanmış, tepe pencerelerinin alt hiza­
na bakan alt köşesindeki ev, konumuz sında, ayrıca gerekli yerlerde yatay ku­
olan evdir. Bu ek bilgiyi olabilecek bir şaklar konulmuştur. Üst hatıllar dikmele­
yanılgıyı önlemek için veriyoruz. rin yastıklarına oturmaktadır.

Murâdiye Evi’nin planı, Halil Ağa Evi’nin Bahçe cephesinde sofanın seki önü ve
planının çok benzeridir. Bahçeye bakan iki yan duvarı hariç ön cephesi tama­
açık sofa ve eyvanın karşısındaki kısım men açıktır. Dikmeler burada oldukça
açık iki yan pencereli ahşap karkas ara­ eşit aralarla yerleştirilmiştir ve alt üst
sı tuğla duvarlı iken, Murâdiye Evi’nde dikmeler aynı akstadırlar.
yalnız sol taraf duvarlıdır. Bu duvarın ar­
kasındaki sofa kısmı ise seki halindedir. Restorasyon sonrası tuğla dolgu işçili­
ğinde, her iki istikamette yükselen mer­
Evin, alt kat duvarları hatıllı moloz taş diven düzeni bütün yüzeyde ve başka
duvar olarak örülmüş ayrıca 2,5-3 m. bir motif kullanılmadan uygulanmıştır.
ara ile 15x15 cm. ve daha büyük kesitli Bu doku insanın gözünü yoruyor. Hem
düşey dikmeler gömülmüştür. Bu dik­ Sedad Hakkı Eldem’in Türk Evi isimli
meler subasman hatılı üzerine oturmak­ eserinde333 hem de Leman Tomsu’nun
ta ve üstte, kat hatılları dikmelere otur­ Bursa Evleri kitabında334 Murâdiye
maktadır. Bahçe cephesinde ise, ahşap Evi’nin restorasyon öncesi resimlerinde
dikmeler zemin üzerine yerleştirilmiş taş yüzey sıvalıdır ve tuğla doku görüleme­
tabanlara oturmaktadır. mektedir. O restorasyonda kontrol ami­
ri, hocamız Ali Saim Ülgen’di. Ancak gö­
Üst katta, yol cephesi dikmeleri, duvar rev alanı Siirt’ten, Bursa dahil bütün
hatıllarına oturan kirişlerin üzerinde olan Anadolu idi. Bu düzenleme de onun
taban hatıllarına oturmaktadır. Ancak Bursa’ya gelemediği bir dönemde yapıl­
dikmeler alttaki kâgir duvara gömülü ah­ mıştır diye düşünüyoruz. Belki de görü­
şap dikmelerin üzerinde olmayıp, farklı şümüz yanlıştır.
aralıklarla düzenlenmiştir. Kalın dikme­
ler iki başta 3 m. ve arada ise ikişer m. Tepe pencereleri de restorasyon öncesi
aralarla yerleştirilirken, bunların arala­ fotoğraflarda görüldüğü gibi tuğla ke­
rındaki daha ince dikmeler, pencerelerin merle bağlanmıştır.
iki başlarındaki görevlerini yapmak, tuğ­
la örgüler ve daha dar kutular oluştur­ Sedad Hakkı Eldem’in restitüsyon çalış­
mak için, pencere başlarında 1 m., diğer masında yer alan, eyvanın yol yüzünde­
aralarda 0,50-0,80 cm. aralıkla yerleşti­ ki çıkma tasarısına katılamıyoruz. Res­
rilmiştir. Duvarın iki başında, altta iç di­ torasyon öncesi fotoğrafında, eyvanın 333 Eldem 1984: I. 102-103

rekten, üstte köşe dikmesine ulaşan, ortadaki iki penceresinin alt kısmındaki 334 Tomsu 1950: 146-147

743
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

kiriş başları görüntüsünün çıkma düşüncesini çağrıştır­ fotoğraflarda, çıkmalar eliböğründe ile taşınırken, ön
dığı doğrudur. Ancak bilindiği gibi Türk evi mimarisinde cephedeki çıkmada, Ankara çıkmalarını hatırlatan dü­
XIX. yüzyıla kadar açık çıkmaya pek rastlanılmaz. Ayrı­ zenlemeyi Sedad Hakkı Eldem hocamızla tartışama­
ca evin yan yoldaki üçgen çıkmalarda, hem Sedad Hak­ maktan üzgünüz. Diğer taraftan eyvanın penceresi üst
kı Eldem’in, hem de Leman Tomsu’nun kitaplarındaki başlık üzerinin duvarsız oluşunu da anlayamadık.

Çizim 355: Bursa Murâdiye Camii’nin karşısındaki XVII. yüzyıl evi planı, Eldem 1984:1. 100

Resim 434: Bursa Murâdiye XVII. yüzyıl evinin (müze) resto- Resim 434 A: Bursa Murâdiye XVII. yüzyıl evinin restorasyon
rasyon öncesi (Ali Saim Ülgen’den alındı, 1943) sonrası (2002)

744
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Mudanya Kenan Doğruöz Evi (XVII. yüzyıl)

Halil Ağa Evi’ne 40-50 m. mesafede ikinci XVII. yüzyıl Tuğla doku oldukça sade olarak yer yer sağa ve sola
evi Kenan Doğruöz Evi’dir. Bu evin Halil Ağa Evi’nden kaydırılarak yükselen, yatay istif şeritler oluşturmuştur.
tek farkı, planda sofanın gerisindeki iki odanın arasında Bazı yerlerde alt sıradaki tuğlanın üstü ile üst sıradaki
eyvan olmamasıdır. tuğlanın altına nokta şeklinde kare tuğla parçaları kona­
rak merdiven şekilleri oluşturulmuş ve biraz daha renk­
Kenan Doğruöz Evi’nde, ahşap karkas tuğla dolgulu lendirilmiştir.
duvar tekniği olarak farklılıklarına göre gruplandırdığı­
mız sistemde ilk sınıf için başta belirlediğimiz vasıfların Bahçe cephesindeki iki kat dikmeleri aynı aks üzerinde­
en önemlileri bulunmaktadır. Daha önemsiz iki detay da ki zemin, ara kiriş ile üst katın dikmeleri aynı aks üzeri­
uymamaktadır. Ancak bu eksikler veya farklı uygulama­ ne getirilerek düzen oluşturulmuştur. Üst katta da dik­
lar, bu evi başka bir grupta değerlendirmeyi gerektirme­ melerin geniş yastıkları bulunmaktadır. Alt pencerelerin,
mektedir. alt ve üst boşlukları hizasında hatıllar ve hatıllar arasın­
da pencerelerin iki yanında dikmeler uygulanmıştır. Alt
Bu tür değerlendirmeleri ileride tekrar yapacağız. Zira üst pencere genişlikleri zamanının normlarına uygun­
özellikle ev mimarileri “anonim mimari” olarak, ustaların dur. Buna karşılık, bahçe cephesinde alt pencereler ile
daha rahat uygulamalar yaptıkları bir alandır. Dini ve tepe pencerelerinin aralarındaki 70-80 santimetrelik dü­
resmi mimariler gibi devirlerinin önde gelen mimarlarının şey mesafe yok olmuş, tepe penceresi, altındaki pence­
daha disiplinli çalışmalarından elbette farklı olacaktır. renin üst başlığının üstüne oturmuştur. Ayrıca tepe pen­
cerelerin iki yanındaki tuğla yığma söveler ve üstteki
Kenan Doğruöz Evi’nin ahşap karkas sisteminde, gerek tuğla kemerde daha sonraki 2. grup evlerde göreceği­
yol (dış giriş) cephesi, gerekse bahçe cephesindeki ka­ miz gibi tepe pencereleri, dikdörtgen ahşap çerçeve
lın kesitli ahşap dikmeler çok muntazam bir sistemle içinde üretilmiş, yanları ve üstteki kemer kısmı sıvana­
düzenlenmiştir. Hem ön cephede hem bahçe cephesin­ rak, üstüne tuğla kemer ve yığma söveler boya ile na­
de, köşelerde çaprazlar uygulanmıştır. Giriş cephesin­ kış olarak işlenmiştir.
de iki odanın birleşik ara duvarında üstte birleşen çap­
razlar bulunmaktadır.

Çizim 356:
Mudanya
Kenan
Doğruöz
Evi’nin üst
kat plan ve
yol cephesi
Eldem 1984:
I. 90

745
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 435: Mudanya Kenan Doğruöz Evi’nin ön yüzü (1984)


Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 435 B: Resim 435: Mudanya Kenan Doğruöz Evi’nin detayı


Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Mudanya Karpuzoğulları Evi (XVII.


yüzyıl) (Sedad Hakkı Eldem’e göre Ha­
şan Ağa)

Halil Ağa Evi, Kenan Doğruöz Evi ve bu cerelerin altındaki ve üstündeki boşluk­
ev adeta bir eşkenar üçgenin köşelerin­ lar hizasında yer alan hatıllar da üst kat
de bulunmaktadırlar-335 Ev, bodrum ve cephesini üçe bölüyor. Üst katta çapraz
üst kat olarak iki katlıdır. Ancak müstakil yok. Buna karşılık alt katta çaprazlar var
olarak tam bir ev programı bulunmamak­ ve araları moloz taş dolguludur.
tadır. Sedad Hakkı Eldem’in planında her
ne kadar bir koridor arkasında pasa ta­ Dikmeler üstlerindeki kat tabanlarını
vanlı iki oda ve önde iki bölümlü eyvan yastıklarla taşıyorlar. Pencerelerin iki
görülüyorsa da bu plan evin son durumu­ yanlarında pencereleri sınırlayan düşey
nu gösteriyor. Ne yazık ki bunlar yıkılmış ince dikmeler bulunuyor. Alt pencere ve
ve ne ilginç tavanlarından ne de başka tepe pencere arasında 60-70 cm. aralık
elemanlarından bir şey kalmamıştır. var ve tepe pencerenin altında özel ya­
tay hatıl oluşturulmuştur.
Pasalı tavanda bulunan bir delikten flaş­
la çektiğimiz resimde, 1 m. kadar üstte Tepe pencerenin genişliği, alt pencere­
orijinal tavanın durduğunu gördük. Da­ ye göre uygun darlıkta ve tepe pencere­
ha sonra tavanın bütününü çekme şan­ lerin etrafı sıvalı olduğu için pencere
sımız oldu. Yaptığımız restitüsyon planı­ yanlarının ve sivri kemerlerin tuğla ile
na göre, koridor ve arka iki oda beraber­ mi, yoksa Kenan Doğruöz Evi’ndeki gibi
ce büyük bir oda oluşturuyorlar. Ön ta­ ahşap ile mi oluşturulmuş olduğu anla­
rafta merdivenin asıl yerinin olduğu sofa şılmıyor.
ve bir eyvan bulunmaktadır.
Üst kattaki ahşap karkas arasındaki tuğ­
Bu sebeple bu yapının bir konağın se­ la doku ile pencere alt taban altındaki
lamlığı olabileceğini düşünüyoruz. Ön yatay dikdörtgenlerde iç içe yaba motif­
cephede zemin kat ve üst kat arasında­ lerini görüyoruz. Üstteki düşey dikdört­
ki çift tabanlı sistemin altında ve üst ta­ genlerde ise sağa ve sola yükselen
rafındaki büyük kesitli dikmeler aynı aks merdiven motifi ve iki pencere arasında
üzerinde yükseliyor ve cepheyi oldukça servi motifi bulunmaktadır.
yakın aralıklarla dörde bölüyor. Alt pen­

Resim 436:
Mudanya
Karpuzoğulları
335 Bu ev, Eldem 1984: I. 88- Evi (1984),
90’da Mudanya Haşan Ağa Evi yıkılarak yok
olarak tanıtılmıştır. edildi

748
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 357 A: Mudanya Karpuzoğulları Evi


Eldem 1984: I. 88

749
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Çarşı İçi Elmalık Caddesindeki Ev (XVII. yüzyıl)

Pek de uygun olmayan bir arsa üzerinde yapılmış olan Ancak, tepe pencerelerin dikdörtgen ahşap çerçevesi ile
ev, eliböğründeli çıkmalar sayesinde düzgün bir başo- belirgin olması ve kemerlerinin tuğla yerine sıva üzerine
daya sahip olabilmiştir. Ancak evin bütünü ile Türk evi kalem işi boyama şeklinde düzenlenmişe benzemesi,
planına sahip olduğu söylenemez. ikinci grubun öncülerinden olduğunu düşündürüyor.

Yok edilmeden görmek şansımız olmayan bu evin eli­ Evimiz bu özelliklere göre kesin olarak XVII. yüzyıl ya­
mizde Sedad Hakkı Eldem’in kitabına aldığı başoda ba­ pısı olarak kabul edilmekle beraber, yalnız Murâdiye
casının bulunduğu duvarın dış yüzünün fotoğrafı ve res- Evi’nde gördüğümüz cılız eliböğründeli çıkma düzeni­
titüsyon çalışmaları var. nin burada coşkulu şekilde kullanılmış olması ve yine
eliböğründe ile taşınan görkemli baca çıkıntısının belki
Bu resim ve restitüsyon çalışmaları evin, açıklamaya ça­ de örneğinin ilk veya ilklerinden olması, bize evin XVIII.
lıştığımız grubun içinde olduğunu göstermeye yeterlidir. yüzyıl başlarına ait olabileceğini gösteriyor. Bu sebep­
Seyrek aralıklı büyük kesitli dikmeler, alttaki pencerelerin le evimizin XVII. yüzyılın ikinci çeyreğine tarihleneme-
alt ve üst boşluklarını devam ettiren yatay hatıl kuşakları, se de üçüncü veya dördüncü çeyreği yapısı olduğunu
sağlam ve sade çaprazlar, pencerelerin iki yanından yük­ savunabiliriz.
selen daha ince kesitli dikmeler ve yatay istifli kireç harç­
lı tuğla dolgular, aradığımız bulgulardır. Tepe pencerelerin
iki yanındaki tuğla yığma söveler de bu tanıma uygundur.

Çizim 358: Bursa Çarşı İçi Elmalık caddesi XVII. yüzyıl evi üst Çizim 358 A: Bursa Çarşı İçi Elmalık caddesi XVII. yüzyıl evi­
kat planı ve cephesi, Eldem 1984:1. 119 nin cepheden görünüşü, Eldem 1984: I. 118

750
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 437 Bursa Çarşı İçi Elmalık caddesindeki ev, Eldem 1984: I. 118

Bursa Aynalı Camii Karşısındaki Sarı Sokaktaki Ev


(XVII. yüzyıl)

Plan olarak geleneksel ev şemasına uymasa da, odala­ Başoda ve kapı yanındaki küçük odanın çıkmaları basit
rın iç düzenlemesi, karakteristik saçakları ve dış duvar eliböğründelerle taşınıyor.
dokularına bakarak, yorumlamaya çalıştığımız yüzyılın
evlerinden biri ile karşılaştığımızı anlıyoruz. Tepe pencereleri, kerpiç tuğlalarla örülmüş olduğu için
pencere boyut ve şekillerini görebilmiş değiliz. Ancak
Evin sofa ve solundaki küçük odanın avlu duvarı hariç Sedad Hakkı Eldem hocamızın Bursa evleri üzerindeki
bütün zemin kat duvarları hatıllı moloz duvar olarak ya­ çalışmalarını 1945’ten önceki yıllarda yaptığını biliyoruz.
pılmıştır. Bu duvar avluyu da aynı yükseklikte kuşatır. Bu evi tetkik ederken pencerelerin durumunu gördüğü­
Bu avlu duvarının üstü alaturka kiremitle örtülmüştür. nü ve restitüsyon cephelerinde oldukça net çizimler
Üst katta sofanın arkasındaki dış duvar kâgir, diğer du­ yaptığını düşünüyoruz. Buna göre tepe pencerelerin
varlar ahşap karkas arası tuğla dolgu türündedir. boyutlarının XVII. yüzyıl normlarına uygun ancak, yığma
sıva ve tuğla kemerlerinin sıva üzerine nakışla yapılmış
Duvarların ana taşıyıcıları olan kalın kesitli dikmeler, kâ­ olduğunu zannediyoruz.
gir duvarların üzerindeki tabanlara yaklaşık olarak 1,5-
2 m. aralıkla oturmaktadır. Bu dikmeler, pencerelerin bir Tuğla dolguları tepe pencereleri hizasına kadar yatay
yanını sınırlarken, diğer yanında da, daha ince kesitli istif düz örgü şeklindedir. Buna karşılık tepe pencerele­
dikmeler bulunuyor. Özellikle başodanın bahçeye ve ri arasında ortadaki yatay kuşağın altında ve üstünde si­
yola bakan iki duvarında üçer pencere olduğu için dik­ metrik geometrik bir motif uygulanmış üst kısımda ise
meler arası oldukça sıklaşmaktadır. bodur serviler görülüyor. Yol tarafındaki çıkmadaki pen­
cere aralarında, daha boylu iki servi motifi işlenmiştir.
Normal pencerelerin alt ve üst başlıkları hizasındaki ku­
şaklama hatılları pencereli cephelerde devam ediyor. Bu tariflerde de görüleceği gibi çıkmalar, sıklaşmış dik­
Bu cephelerde çaprazlar, kendi dikme aralarında ve meler ve boyalı kemerler XVIII. yüzyılı çağrıştırıyorsa
pencere üst hizalarına yükseliyor. Penceresiz olan arka da evimiz yine de XVII. yüzyılın ikinci yarısı görüntüsü
duvarda dikmeler daha aralıklı, çaprazlar daha yüksektir. veriyor.

751
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

-1- -1 ...... ? i~ ....I .....i 7-

4.... ? ? .j 5 f .1._â..... I

Çizim 359:
Bursa
Aynalı Camii
karşısındaki
Sarı sokakta
XVII. yüzyıl
evinin plan,
iki cephesi
Eldem 1984:
I. 128,129

Resim 438:
Bursa
Aynalı Camii
karşısındaki
Sarı sokakta
XVII. yüzyıl
evi
(1980)

752
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Buraya kadar açıkladığımız XVII. yüzyıl bebiyle Sedad Hakkı Eldem’den derle­
evlerinden dördünün yani Halil Ağa Evi, diğimiz restitüsyon projesi ve fotoğrafla­
Murâdiye Evi, Kenan Doğruöz Evi ve rı ile sunacağız.
Karpuzoğlu Evi’nin XVII. yüzyılın ikinci
çeyreği yapımı olduğunu söylüyoruz. Bursa Şeyh Hamid Mahallesindeki
Bunun önemli sebeplerinden biri, elbet­ Ev (Lale devri)
te duvar yapı sisteminde çok müşterek
özelliklerin olmasıdır. Ancak bize göre Bursa’da Maksem ile Pınarbaşı’nı bağla­
kanımızı güçlendiren en önemli özellik yan caddenin güneyinde yükselen Şeyh
tavanlarının, bir elden çıkmış gibi birbiri­ Hamid mahallesindeki ev bize yeni bir
nin adeta aynısı olmasıdır. Tavanların çağın açılışını simgeliyor: Lale devri.
hem çıta desenleri, hem renkleri, hem
de bordür desenleri birbirine son derece Ahşap karkas duvarların buraya kadar
benzemektedir. Bunlardan yalnız Murâ- anlattığımız hemen bütün özelliklerine
diye’deki evin çıtalarının altın varaklı ol­ sahip olan evde yeni bir coşku görüyo­
ması ayrıcalık gösterir. ruz. Yukarıda, çarşı içindeki evde anlattı­
ğımız çok hareketli çıkmalar ve ilginç çık­
Yalnız bilmediğimiz bir şey bu evlerin malı bacayı burada daha heyecanlı bir
en eskisinin yapılış tarihini bildiğimiz düzenle kullanmışlar. Tuğla dolgular ise
Halil Ağa Evi olup olmadığıdır? Yoksa çok daha coşkulu, belki de biraz yorucu
diğer üçü veya bunlardan birisimi daha bir gayretle kullanılmış. Bursa evlerinde­
eskidir? ki almaşık duvarların tuğla hatıllarında ve
mimarilerinde gördüğümüz bütün ilginç
Bu evlerden Karpuzoğlu Evi,336 ne ya­ motifler bir arada, yan yana, üst üste uy­
zık ki artık yoktur. Mudanya’daki Ke­ gulanmıştır. Sedad Hakkı Eldem’in re­
nan Doğruöz ve Halil Ağa evlerine de simlerinde büyük filgözlü dışlık pencere­
sahip çıkılmazsa kısa bir süre sonra lerini de görüyoruz. 1960’lı senelerde
yok olacaklar. bütün tepe pencereleri doldurulup sıvan­
mıştı. Alt pencereler ise duruyordu.
Bu dört evin tavanlarını, tavanlar bah­ 1980’!i yılların başında ise, hem ovaya
sinde elbette ele alacağız. Bursa’daki bakan hem de yamaç tarafındaki bu
XVII. yüzyıl yapısı evlerden bilinenlerin pencereler de sökülüp, yerlerine geniş
yalnız isimlerini saymakla yetineceğiz: asri pencereler yerleştirilmişti. Doğu ta­
rafında olan yokuş cephesi ise bir yere
Halıcı İzzet Evi, Hacılar Camii Meşruta bakmadığı, kimsenin de evin içini gözet-
Evi, Bitli Ev ve Namazgâh Evi. Yalnız leyemeyeceği bir konumda olduğundan
Hacılar Camii bir hayli değişikliğe uğra­ pencereler bozulmamış durumdadır.
mış, orijinal bölümü çok harap olsa da
günümüzde de yaşamaktadır. Bunun 1960, 1970’li yıllarda birkaç kere kapıyı
sebebi ise şahıs malı değil Vakıflar Ge­ çaldığımızda “Beyim evde yok” cevabı
nel Müdürlüğü’ne bağlı bir caminin per­ ile içeri alınmamıştık. Sonunda kız öğ­
sonel konut evi oluşudur. rencilerle bir Bursa gezisinde eve girme
şansına eriştik. Çabamız boşa gitme­ 333 “Karpuzoğlu Evi ne yazık ki
İlk grupta açıkladığımız evlerden, Bursa mişti. Başodada lale devrinin coşkulu tescilli olmasına rağmen yıkıldı.
Bu kötü akibet, önce Halil Ağa
çarşı içindeki ev de ne yazık ki yıkılanlar süslemeleri, karakteristik vazolu pano­
Evi’ni, kısa bir müddet sonra da
arasına karışmıştır. Son grupta bulunan ları ve devrinin bir nevi simgesi de ol­ Kenan Doğruöz Evi’ni bekliyor"
Halıcı İzzet Evi’ni çok özel mimarisi se­ muş tepe pencereleri ile karşılaşmıştık. (Hüsrev Tayla)

753
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Asjl şaştığımız, o zamanlar yakışıklılığının en görkemli Lale devri, Osmanlı Devleti’nin siyasi yaşamı ile ilgili bir
dönemini yaşayan hocamızın, 1943-44 senelerinde bu­ devir olmaktan çok, kültür hayatına coşkulu, renkli bir
gün bize fotoğraflarını ve rölövelerini hediye ettiği evle­ yaşam getiren, kısa fakat iz bırakmış bir dönemdir.
re girip çalışabilmiş olmasıdır. Ayrıca hocamızın öyle
pek alçak gönüllü, konuşkan, tanımadıkları ile samimi Lale devri, bir açıdan II. Mustafa’yı tahttan indirip III. Ah-
olan sempatik davranan bir mizaca sahip olmadığını med’i padişah yapan 1703’teki kanlı bir ihtilalle başlayıp,
kendisini yakından tanıyanlar hep bilirdik. Böylece 1730’da Patrona Halil İhtilâli ve padişahın tahttan indiril­
XVIII. yüzyıla erişmiş oluyoruz. mesiyle (2 Ekim 1730) son bulan dönem olarak kabul
edilirken, bir başka bakışa göre Nevşehirli Damad İbrâ­
him Paşa’nın sadrazam olduğu 1718’de başlamaktadır.

Lale devri mimaride daha çok etkili olmuş, bu etkisini


de saraylar, konaklar ve çeşmelerde göstermiştir. An­
cak lale devri üslubu bize göre, XVII. yüzyılın son çey­
reğinde başlamıştır. Bunun şahidi de 1699’da, Anadolu-
hisarı’ndaki Köprülü Yalısı’nın varlığıdır.

Çizim 360: Bursa Şeyh Hamid mahallesindeki ev (XVIII. yüz­ Resim 439: Şeyh Hamid Camii mahallesindeki ev (XVIII. yüz­
yıl) Eldem 1984: I. 110 yıl başları, lale devri) (1975)

754
G eleneksel T ürk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elem anları

Çizim 360 A: Bursa Şeyh Hamid mahallesindeki ev, Eldem 1984: I. 110

7 55
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Murâdiye Azeb Bey Camii Yakınındaki Ev


(XVIII. yüzyıl)

Bu ev Bursa’da geleneksel evlerin kıyımından kurtulabi­ Bir yapıyı incelerken bütün bu düşüncelerle karşı karşı­
len beş altı evden birisidir. Aslında şahıs mülkiyetinde ya geliyoruz. Ancak bir belgeye sahip olunmadıkça bu­
olan bu ev belki de kısa bir zaman sonra yok olacaktır. nun doğru olduğunu söylemek mümkün değildir.

Murâdiye’nin yamaç bölümünde olan ev iki katlı, çok harap Aslında, dini ve abidevi yapılarda dahi, zamanının yaşa­
bir haldedir ve sahipleri de oldukça yoksul bir ailedir. Bele­ yan mimari üslubuna ve gelişmelerine uygun uygula­
diye aslında sit bölgesinde olmasına rağmen, 5-6 m. ge­ malar arasında farklı ve sürpriz eserler de meydana
nişlikteki yolda, tam karşısına ovaya bakan tarafında kaçak gelmektedir. Bunda mal sahibinin, mimarının, ekonomi­
olarak beş katlı apartman yapılmasına göz yummuştur. nin çok etkisi olmaktadır.

Bu ev, bundan önce tanıdığımız evlerde olduğu gibi düz­ Ev yapımında ise muayyen grupların sistemlerine şekil­
gün ve disiplinli ahşap karkas konstrüksiyona sahiptir. lerine mutlaka ve aynen uyulacağını beklemek elbette
Üç köşe odasında da çıkmaları olan evin, bu çıkma du­ hatalı olur. Ev mimarisinde belirli düzenleri aramak ve
varların iç ve dış birleşme köşelerindeki dikmeler, büyük tarihi kesin bilinen yapılarda görülen yapı ve dekoratif
kesitte (18 x 18 - 20 x 20 cm.) kullanılırken, pencerele­ özelliklere uyum ve benzerlik durumuna göre bazı neti­
rin iki yanında yükselen dikmeler ise oldukça ince (10 x celere ulaşmaya çalışmak gerekecektir.
1 5 - 1 2 x 1 5 cm.) kesitte kullanılmıştır.
Tanıtmaya çalıştığımız ev, yapısının gelişmişliği, hare­
Odalarda üç pencere kullanımı artmıştır. Pencere açık­ ketli çıkmaları ile yeni bir gelişmenin ifadesidir. Ayrıca
lıkları 0,80 m. ve pencere araları 0,60 m. gibi ölçülerde Sedad Hakkı Eldem, bu evde sofanın baş tarafında
olunca dikmelerin sayısı da çoğalmıştır. Buna karşılık oluşmuş olan köşkün planı olduğunu da belirlemiştir ve
çaprazlar iki başta ve cepheye sakin bir düzen getiriyor. XVIII. yüzyıl yapısı olduğunu söylemiştir. Biz de buna
Alt pencerelerin alt ve üst başlıkları hizasında yatay ku­ katılıyoruz.
şaklar devam ediyor.
Ancak görüyoruz ki bu ev ile Şeyh Hamid mahallesin­
Tuğla dolgu dokusu ise, son dönemlerde artmış olan deki ev, beş on sene farkı ile yaşıttırlar. Yapıda çok ben­
tuğla süslemelerin azalmış olduğu düşüncesini veriyor. zerlikler olmasına karşılık, süsleme ve dekorasyon de­
Bazı köşelerde dekoratif tuğla süslemeler var. Dikkatli ğişikliği görülmektedir. Bu, bizim onları yaşıt kabul et­
bakılırsa bu tuğlalar daha kalın gibi görülüyor. Bu görün­ memize mani değildir. Yukarıda yapmaya çalıştığımız
tü, geçen uzun yıllarda yapılmış onarımlarda dokuda tartışma bu sonuca varmak içindi.
oluşmuş sadeleştirmenin bir sonucu mudur?

Resim 440: Murâdiye Azeb Bey Camii yakınındaki ev (1998) Resim 440 A: Murâdiye Azeb Bey Camii yakınındaki ev (1998)

756
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 361: Murâdiye Azeb Bey Camii yakınındaki ev, Eldem 1984:1. 122

Çizim 361 A: Murâdiye Azeb Bey Camii’nin yakınındaki evin cephesinden detay, Eldem 1984:1. 123

757
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Murâdiye Medresesi Karşısındaki Ev


(XVIII. yüzyıl)

Tuğla dolgulu ahşap karkas duvarlar bundan önceki bö­ lardaki yüzeylerinin sıvalı ve nakışlı olması buna örnek
lümlerde açıkladığımız gibi, çoğunlukla zengin tuğla süs­ gösterilebilir. Ancak bu iki evin de, günümüzde sıvasız
lemelerle bezeniyordu. Tuğla aralarındaki beyaz kireç ve derzli halinde olduğunu biliyoruz. Sedad Hakkı El­
harçla tuğlanın rengi cazip bir görüntü meydana getiriyor. dem hocamız belki de bilinen iki ev duvarlarında örnek
çalışma yapmış olabilir. Çünkü bu iki evin duvarlarını en
XVIII. yüzyıldan itibaren hem yeni yapılan tuğla dolgulu az otuz-otuz beş senedir sıvasız olarak tanıyoruz. Buna
ahşap duvarlar, hem de daha eskiden yapılmış olanlar­ karşılık Murâdiye Camii karşısındaki ev sıvalı ve nakış­
dan bazıları sıvanmaya başlamıştı. Bunlardan bazılarının lıdır. Ayrıca duvarlar sıvanmaya başladıktan sonra, tuğ­
yüzeylerine kalem işi nakış ve desenler de yapılıyordu. la dolgular motifsiz ve düz örgü sistemi ile yapılmıştır.

Sedad Hakkı Eldem’in, restitüsyon çalışmalarını yaptığı


ve daha önce çıplak tuğla dolgulu olarak gördüğümüz,
Bursa Şeyh Hamid Camii karşısındaki ev ile, Murâdiye
Azeb Bey Camii yakınındaki evin tuğla dolgulu duvar-

Resim 441: Bursa Murâdiye Medresesi karşısındaki ev (1977).


XVIII. yüzyıl yapımı birçok kerpiç ve tuğla dolgulu ve sıralı
evin cephelerinde çeşitli nakış ve desenler bulunmaktadır.
Birgi Çakırağa Konağı, İzmit Saatçi Ali Efendi Evi önemli ör­
neklerdendir. Murâdiye’deki bu evin, 1977’de çektiğimiz res­
minde iki tepe pencereli odanın cephesinde de nakışların bu­
lunduğu görülüyor

Resim 441 A: Ne yazık ki bu evin duvarları temiz görünsün di­


Çizim 362: Bursa Murâdiye Medresesi karşısındaki ev ye badana yapılarak nakışları örtülmüştür. Bu şekilde önemli
(XVIII. yüzyıl) bir belge de yok edilmiştir (2002)

758
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Yenişehir Veli Baba Evi (XVIII. yüzyıl)

Zemin katı ahşap hatıllı kerpiç duvarlı olarak yapılmış Artık duvarların sıvanmaya başladığı dönemdeki evde,
olan evin üst katı, ahşap karkas ve tuğla dolgulu olarak ahşap karkas duvarlardaki, yukarıda açıkladığımız özel­
tamamlanmıştır. Ahşap karkas dikme ve çaprazlar ara­ likler, sıvaların dökülmüş olduğu bölümlerin incelenme­
sındaki tuğla dolgu, yatay sistem düz örgü şeklinde ya­ si ile anlaşılmıştır.
pılmaktadır. Dikme araları tuğla boyundan az olan kı­
sımlarda, örgü verev olarak gerçekleşmektedir. Tepe pencerelerinin, dikdörtgen ahşap bir çerçeve için­
de olması, teğet kemerlerinin de yine ahşaptan yapılmış
Ahşap dikmeler, meydana bakan pencereli cephede, olması ve duvarlardaki ahşap karkas sisteminin özellik­
köşelerde ve pencerelerin birer yanında kalın kesitli, leri yapının XVIII. yüzyıl ürünü olduğunu gösteriyor.
pencerelerin diğer yanları ve ayrıca gereken yerlerde
ince kesitli olarak oluşturulmuştur. Sağ köşedeki “başo- Üstteki alçı tepe pencerelerdeki motifler lale devrini hatır­
da”nın ocak ve dolaplarının bulunduğu çıkmalı duvarda, latmaktadır. Ancak evde hiçbir süsleme kalmamış oldu­
yalnız köşe dikmeleri büyük kesitli, diğer dikme ve çap­ ğundan kesin değerlendirme yapmak güçleşmektedir.
razlar ise daha ince kesitli olarak yapılmışlardır.

□□ 00□
İlli 11 1 - -

l I İl

Resim 442: Yenişehir Veli Baba Evi (1975)

Çizim 363: Bursa Yenişehir Veli Baba Evi (XVIII.


yüzyılın ilk yarısı), Eldem 1984: I. 133 Resim 442 A: Yenişehir Veli Baba Evi (1975)

759
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Birgi Çakırağa Konağı (XVIII. yüzyılın 2. yarısı)

Konak üst kat, ara kat ve zemin kattan oluşan üç katlı yapılmıştır. Üst katın yatay düşey ahşap pervazları ile alt
bir yapıdır. Zemin kat ile ara katın, bahçeye bakan yüzü üst pencerelerin dışında kalan duvar yüzleri sıvanmıştır.
açık ahşap direklikli, ön yüz ve iki yan yüz ise kâgirdir.
Bu duvarlar devrinde çokça görüldüğü gibi sıvalı ve na­ Sıva yüzeyleri pencerelerin durumuna uygun olarak
kışlıdır. Evimizde bu nakışlar, kesme taş görüntülü çiz­ renkli flatolarla kitabelere ayrılmış, pencerelerin alt ve
gilerden oluşmaktadır. üstlerinde çiçek vazoları, girlantlar gibi süslemeler, be­
zemelerle zenginleştirilirken flatoların hemen içindeki,
Üst kat duvarları tuğla dolgulu ahşap karkas sistemin­ yaprak motifli çerçeveler bitkisel görüntüyü artırmıştır.
dedir. Bu duvarlar sıvalı ve oldukça sağlam olduğu için,
karkas sistemini bütünü ile tanımak mümkün olamadı. Artık pencere camının kullanılmaya başlandığını tahmin
Sıvaların dökülmüş bazı yerlerinden dolgunun, düz ör­ ettiğimiz dönemde görkemli görünüşe sahip tepe pen­
gü şekilde oluşturulmuş tuğla olduğu anlaşılmaktadır. cerelerinin yapılmış olması, henüz bu güzelliklerden
vazgeçilmediğini gösteriyor.
Görkemli eliböğründelerin taşıdığı çıkmaların köşe dik­
meleri, kat taban ve kiriş başları silmeli pervazlarla ör­ Tepe pencerelerinde görülen belirgin barok etkisi, bü­
tülmüştür. Pencere çevreleri yine ahşap pervazlarla tün yüzlerdeki süslemelerde görülen mahalli özelliklere
çevrelenmiş ve pencere üstleri pervazları duvar boyun­ bütünü ile hâkim olamamıştır.
ca devam ettirilmiş, üstlerindeki 15-20 cm. genişlikte
raflarla görüntü zenginleştirilmiştir. Bütün bu bilgi ve belgelerin ışığı ve etkisi altında Çakı-
rağa Konağı’nı XVIII. yüzyılın ikinci yarısına tarihlemek
Bu rafların hemen üstünden başlayan alçı tepe pencere­ mümkün olacaktır.
leri de yine dönemine uygun ölçü, görünüş ve teknikte
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

t ?....*....4- s.

Çizim 364: Birgi Çakırağa Konağı, Eldem 1984:1. 32

Çizim 364 A: Birgi Çakırağa Konağı


Eldem 1984:1. 30 Resim 443: Birgi Çakırağa Konağı (1975)

761
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Edirne Necmi Abi Evi (XVIII. yüzyıl 2. yarısı)

1952 yılından itibaren Vakıflar mimarı olarak çeşitli Edir­ yüzyıl sonu veya XX. yüzyıl başı ahşap kaplama bölüm­
ne eserlerini tanımak ve restore etmek şansına sahip lerden oluşması, karkas dokuyu yeterince tanıtmıyordu.
olduğumuz zaman, hem Necmi Abi’yi tanımak onuruna Ancak sıvasız olan, yan cephedeki tuğla dolgulu karkas
kavuşmuş, hem de evini görmüştük. Ancak ne yazık ki ahşap duvarlar, artık tanıdığımız sistemde görünüyor.
evin o çok etkileyici üst katı bir hayli zaman önce yıkıl­
mıştı. Sedad Hakkı Eldem’in 1935 yılında, fotoğraflarını Sıvaların dökülmüş olduğu yerlerde, dik ve geniş açılı

çekmesi, rölövelerini yapması bize de evi bir ölçüde ta­ köşelerde büyükçe kesitli dikmeler, daha ince dikmeler,

nıma şansını vermiştir. ve çaprazlar görülmektedir. Pencerelerin dışındaki bö­


lümler sıvanmış ve kat taban ile kirişlerinin yüzleri, pen­
Elimizdeki rölövelerden ve daha çok fotoğraflardan gör­ cerelerin çevreleri pervazlarla kaplanmıştır. Pencere üst
düğümüz barok mimari ve süsleme elemanlarından, pervazları devam ettirilmiş ve üstlerinde raf yapılarak el­
gölgeli boyama tekniğinden, tavan koltuk silmelerindeki de edilen gölge ile görüntü zenginleştirilmiştir.
realist resimlerden, ayrıca da artık tepe pencere kulla-
nılmamasından, batı etkili ev mimarisinde son aşamala­ Sıvalı yüzlerde pencere üstlerinde, pencere bölümüne

ra gelinmiş olduğunu anlıyoruz. Bu duruma göre evimi­ uygun olarak kalem işi renkli flatolarla kitabeler yapıl­

zi XVIII. yüzyılın sonlarına veya, XIX. yüzyılın hemen mıştır. Fotoğrafların net olmaması ve hocamızın restitüs-

başlarına tarihleyebiliriz. yonlarında da işlenmemiş olması yüzünden, kitabeler


içinde, evin içinde olduğu gibi herhangi bir desen veya
Fotoğrafların çoğunlukla iç mekânları göstermesi, dış re­ motif olmadığını düşünüyoruz.
simlerin de daha çok bahçe tarafından ve dıştaki, XIX.

- - o 1 2 J < S I - !-■; SAÇAK l—» I U 0 1I

■ 0 II. 52

762
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

IV.2.1.2.2.2. KERPİÇ DOLGULU


AHŞAP KARKAS DUVARLAR

Aslında ahşap karkas sistemde, tuğla lir. Hacı Salih Paşa Evi’nde (1820) 27 x
veya kerpiç dolguya göre farklı bir dü­ 27 x 10 cm; 27 x 22 x 10 cm; 27 x 13 x
zenleme bulunmamaktadır. Fark ya za­ 10 cm. gibi yegdane kerpici (dolma ker­
man içinde oluşuyor veya yöreden yöre­ piç) ölçülerine rastlanmıştır.337
ye, hatta, ustadan ustaya değişebiliyor.
Daha önce de belirttiğimiz gibi yapılar­
Ahşap çatkılar özellikle ana dikme ve da belirleyebildiğimiz üslupların, deği­
çaprazlar 10 /1 2 cm. kesitlerde olduğu şim veya gelişimleri, her tarafta aynı za­
için, yığma kerpiç duvarlarda kullanılan manda gerçekleşmemiştir. Kültür ve sa­
15,20,25 cm. kalınlıktaki kerpiçler, ahşap natın merkezi olan İstanbul’da oluşan
çatkılarda genellikle kullanılmamaktadır. bir yenilik çevreye farklı zamanlarda
ulaşabiliyordu. Ayrıca merkezde yeni
Hem yığma hem de çatkı dolma duvar­ uygulanmaya başlanan biraz da moda
larda kerpiç çoğunlukla Orta Anadolu’da şeklinde olan, daha çok ayrıntı ve süs­
kullanılmıştır. Doğu Anadolu’da taş du­ lemelerdeki yenilikler çoğu zaman he­
varlar çok yoğun olarak kullanılmıştır. men taklit ediliyordu. Bazen yeni tarz
Batı Anadolu’da ormanların yoğunluğu eser veren sanatkârlar, öncekileri insaf­
ve pişirme imkânı sebebiyle tuğla daha sızca yok ederek kendi eserlerini gös­
fazla kullanılmıştır. Kerpiç yapımında ça­ termek isterlerdi.
mur harca genelde saman katılmazken,
sıvada saman katıldığını görüyoruz. Restorasyon çalışmalarımızda buna çok
rastlıyorduk. Bir kubbe, tavan veya du­
Safranbolu’da toprağa saman katılarak vardaki belki de pek kaliteli fakat bozul­
ayakla çiğnenir. Bir iki gün bekletilir. muş nakış süsleme, XVI. yüzyıl dönemi
Dörtlü ya da üçlü kalıplara dökülür. Ker­ ya da barok süslemeler, çoğu zaman da
piç kesimi daha çok mayısta, kırlangıç­ fazla bozulmamış ama modası geçmiş
lar geldiği zaman yapılır. Ahşap çatkı süslemeler, düz badana altında örtül­
dolgusu olarak on gün sonra kullanılabi­ müş olarak bulunmaktadır. 337 Günay 198 1:1 69

763
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Burdur’da Bâki Bey Konağı

Anadolu’da, daha doğrusu taşrada, çoğu zaman dav­ Anadolu’daki lale devri evlerinin en görkemlilerinden biri­
ranış biraz daha farklı olmuştur. XVIII. yüzyılın başların­ dir. Yapıldığı tarih belli değildir. Ahşap tavan dokusu ve
da gelişen, kısa süreli fakat çok çarpıcı bir üslup geliş­ süslemelerinde, hem Bursa ve Mudanya’daki XVII. yüz­
tiren (lale devri) taşrada da hemen kabul görmüştür. yıl bordür, göbek doku ve süslemelerinin bulunması, hem
Ancak bu üslubu kabul edip uygulayanlar, o zamana de ahşap duvar panoları ile tavan koltuk silmelerinde la­
kadar sevdikleri eski güzellikleri de, devam ettirip bera­ le devrinin simgesi olan vazo içindeki çiçek demetlerinin
ber yaşatmışlardır. bulunuşu, bu evi erken lale devrine yani, XVII. yüzyılın
son çeyreğine bağlamamıza sebep oluyor.
Taşralılar, Burdur Bâki Bey Konağı’ndaki lale devri pa­
nolarının yanında XVII. yüzyıl nakışlarını beraber bulun­ Açık sofalı ve iki kat yüksekliğinde ahşap direklerinin
durmaktan başka bir haz duymuşlardır. Bu yüzden süs­ üstleri, yine ahşap, çift merkezli teğet kemerlerle bağ­
lemelere dayalı olarak yapılacak tarihlemelere dikkat lanmış olan evin, alt kat duvarları gibi üst kat duvarları
etmek gerekiyor. da 90 cm. kalınlığında kerpiçle örülmüştür. Yalnız başo-
danın yola çıkma yapan duvarları ahşap karkas arası
Hacı Kabakçılar Evi’nde gördüğümüz XVIII. yüzyıl du­ kerpiç dolgu (hımış) olarak yapılmıştır. Bu çıkmanın de­
varları olarak tanımladığımız görüntüler ile XIX. yüzyılda rinliği 1,60 m. ve genişliği 5,30 metredir.
yaygınlaşmış olan sürme pencerelerin beraber yaşa­
ması da böyle bir Anadolu uygulamasıdır. “Toprak Esaslı Duvarlar” bahsinde, “Anadolu’da Kerpiç
Duvarlar” bölümünde açıklanmış olan Burdur Bâki Bey
Acaba Hacı Kabakçılar Evi’nin üst katının sağ üst köşe­ Konağı’nda belirlenmiş olan kerpiç boyutlarını bir kere
sinde gördüğümüz kitabedeki tarih 1220 (1805) bir ta­ daha kaydediyoruz: 43 x 43 x 10 cm. ve 43 x 22 x 10
mir tarihi midir? santimetre.

764
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

765
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bayındır’da Bir Ev (XVIII. yüzyıl)

Bayındır’da, oldukça harap ve macunları 1974’te çektiğimiz fotoğrafı ve krokileri


bir hayli bozulmuş olduğu görülen, iki ka­ ile çok harap görülen bu ev, daha sonra
pılı olan bu evin XVIII. yüzyıl sonlarında Ankara Belediyesi tarafından yanındaki
yapılmış olduğunu sanıyoruz. Zemin katı diğer evlerle beraber satın alındı. TAÇ
duvarlarında hâlâ pencere olmaması, Vakfı restorasyonunu yaptı ve şu anda
çıkma eliböğründelerinin karakteri, pen­ Ankara’nın en önemli restoranlarından
cerelerindeki kara kapakları, henüz XIX. biri oldu.
yüzyıla ulaşmadığı izlenimini veriyor.
Evin üst katının sol ve arka duvarları,
Zemin kat duvarları ahşap hatıllı moloz kerpiç duvarlar bahsinde açıkladığımız
taş duvar olarak yapılmıştır. Üst katın gibi, kalın ve masif kerpiç duvarlar tar­
yan duvarları yine kalın taş duvar, diğer zındadır. Diğer ince duvarları ise kerpiç
duvarları ve çıkmaları, ahşap çatkı arası dolgulu, ahşap karkas duvardır.
kerpiç dolgulu ve sıvalıdır.
Eyüp Köm ürcüoğlu’nun dediği gibi,
Ahşap karkas sistemi pek düzgün ve di­ “Dikme aralarında dolgu, kerpiç oldu­
siplinli görülmüyor. Pencereler XVII ve ğu taktirde duvarlar dıştan ve içten sı­
XVIII. yüzyılın alıştığımız boyutlarını mu­ vanır. Ara dolgu tuğla olduğu takdirde
hafaza etmektedir. XIX. yüzyılın yüksek duvarlar yalnız içten sıvanır. Dış oldu­
pencereleri kullanılmadığı için pencere ğu gibi ahşap dikme ve tuğlaları ile gö­
üstlerinde, tepe pencereleri için yeterli rünür kalır.”338 Bu sebeple de sıvalı
olmasa da yüksek bir doluluk kalmıştır. kerpiç dolgulu hımış duvarlardaki ah­
şap karkas sistemini görmek mümkün
XVIII. yüzyılın sonlarında camlı pencere olmamaktadır.
kullanılmaya başlanmış olması tepe
pencerelerini gereksiz hale getirmiştir. 1974 yılında Kaleiçi evlerini görmek için
Buna rağmen Hacı Kabakçılar Evi’nde yaptığımız ziyarette resim ve çizimlerde
görkemli pencereler yapılmışken, Bo­ görüldüğü gibi evlerin sıvaları büyük öl­
ğaziçi’nde bazı XIX. yüzyıl yapılarda yi­ çüde dökülmüş, ahşap konstrüksiyonu
ne tepe pencerelerden vazgeçileme­ ve kerpiç dokusu çürümüş durumda idi.
miş, bu pencerelerin boyutları küçültül­
müş, bazılarına beyzi şekil verilmiştir. Yine Kömürcüoğlu’nu okuyalım: “Bu üst
duvarların iskeletini umumiyetle 1 2 x 1 2
Bayındır’daki bu eve ise, XVIII. yüzyılda cm. maktamdaki alt ve üst tabanlarla
henüz tepe pencereleri moda iken tepe kuvvetli köşe dikmeleri ve ortalama 50
pencereleri yapılmamıştır. Ancak ev de cm. aralıkla ara dikmeleri ve bilhassa
zaten pek özenilerek inşa edilmemiştir. zelzeleye karşı mukavemet eden çap­
raz bağlantılar teşkil eder. Döşeme kiriş­
Ankara Kaleiçi Doyran Sokağındaki 9 leri alt, tavan kirişleri üst tabanlara otu­
Nolu Ev (XVII. yüzyıl) rur. Kapı ve pencereler, yüksekliklerine
göre dikmeler arasına konan ufki parça­
Ârslanhâne Camii’nin az yukarısındaki larla teşkil edilen boşluklara, kasalar ile
kale kapısından girince sol tarafta görülen yerleştirilir. Faslı müşterek (ek yerleri)
338 Kömürcüoğlu 1950: 56 ev, karakteristik Ankara çıkmaları ve ol­ dıştan ve içten pervazlarla örtülür.”339
339Kömürcüoğlu 1950: 63 gun mimarisi ile hemen ilgi çekmektedir.

766
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Elbette Ankara’daki bütün eski evlerimi­ danın meydana bakan yüzünde alt pen­
zin ahşap karkasları bu tarife aynen uy­ cereler yok; yalnız çıkmasındaki pence­
mayabilir. Ancak sistem bakımından re kapı önüne ve yola yandan bakıyor.
fazla da bir aykırılık olmayacaktır. Ahşap Bu durum, başodanın henüz dışarı açıl­
boyutlarında ufak farklar, dikmeler ara­ madığını gösteriyor.
sındaki bazı değişiklikler, çapraz kuru­
luşlarında mimariye göre farklılıklar el­ Tepe pencereleri, alt pencerelere göre
bette olacaktır. Bu durumda, evin ahşap oldukça küçük ve alt üst pencereler ara­
çatkısı da bu sisteme uygundur. sındaki düşey mesafe fazladır. Bütün bu
belirlediklerimiz bize evin XVII. yüzyıl
Evin yapıldığı tarih belli değildir. İçi de çok yapısı olduğu kanaatini veriyor. Ancak
harap olduğundan, tarih belirlemeye yar­ ilk yarısı mı? Yoksa ikinci yarısı mı? Bu­
dım edecek süsleme de bulunmamakta­ na kesin bir cevap vermek için yeterli
dır. Bu sebeple üst kat mimarisinin ince­ belgemiz yoktur.
lenmesi bize bazı ipuçları verecektir.
Bir de Mahmut Akok’u okuyalım: “Ara
Üst katın sade bir planı var. Büyük bir bölmeler ağaç çatkı arasına kerpiç örül­
kapalı mekândan başodaya geçilmekte­ mek (hımış) suretiyle yapılmış, 15-20
dir. Önde açık bir sofa ve sol başında, cm. kalınlığında duvarlardır. Üst kat du­
meydana, avluya ve Ankara manzarası­ varlarının dış yüzleri samanlı çamur
na bakan köşk odası var. Özellikle bu üzerine kıtıklı kireç, iç yüzleri de çamur
köşk odası planı zenginleştiriyor. Başo- üstüne alçı ile sıvalıdır.”340

0 $0 10o şoo cm.


DOGU G O R Ü N p £ Ü

Çizim 367: Ankara Kaleiçi Doyran sokak 9 numaradaki karakteristik Ankara evi
340 Akok-Gökoğlu 1946:1. 12

767
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

m .

Resim 446: Ankara Kaleiçi Doyran sokak 9 numaradaki evin restorasyon öncesi hali (1974)

Yenişehir Hacı Mahmud Konağı


(XVIII. yüzyılın ikinci yarısı)

Günümüze ulaşmamış olan bu önemli mış olduğu izlenimini vermiyor. Her ne


konağı ancak Sedad Hakkı Eldem’in 341 kadar 2-2,5 m. ara ile büyük kesitli (16-
fotoğraf, restitüsyon ve açıklamaların­ 18 cm.) ahşap dikmeler görülüyorsa da,
dan tanıyabiliyoruz. kat tabanları ve çaprazlardaki düzensiz­
lik yanında, dikey ve yatay yardımcı ah­
Sedad Hakkı Bey’in çalışmaları sırasın­ şap bağlama ve takviye elemanlarında,
da bile önemli bir kısmı yok edilmiş olan hem kesit, hem de düzenleme bozukluk­
konak, iki katlıdır. Avluya bakan yüzleri ları var. Pencere takımları ve dış sıva yi­
ahşap direklikler halinde olan zemin ka­ ne özenle yapılmış olup hatta sıva üzeri­
tın dış duvarları moloz taş, üst katın du­ ne, devrinin modasına uyularak kalem
varları ise kerpiç dolgulu ahşap karkas işi kesme taş taklidi de yapılmıştır.
duvarlar (hımış) olarak yapılmıştır.
Alt pencereler ile tepe pencerelerinin
İç mekânları belirten fotoğraflar bize, büyüklük oranları XVIII. yüzyıla uygun­
yapının lale devri ürünü olduğunu ve dur. Tepe pencerelerinin hemen alt pen­
XVIII. yüzyılın birinci veya en geç ikinci cere üst başlığına oturmuş olması da
çeyreğinde yapılmış olduğunu ifade et­ XVIII. yüzyılda başlayan yeni düzenle­
mektedir. Aynı zamanda ahşap işçiliği medir. Ancak Sedad Hakkı Eldem ho­
ve nakışların gayet itina ile yapıldığı gö­ camızın restitüsyonundaki tepe pence­
rülmektedir. releri küçük çizilmiştir. Dolgu kerpiçlerin
boyutlarını verememekle beraber bunla­
Buna karşılık, kerpiç dolgulu ahşap kar­ rın oldukça büyük ve masif duvar ker­
341 Eldem 1986: II. 36-39 kas duvar yapısı pek de özenilerek yapıl­ piçleri olduğunu anlıyoruz.

768
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

ÜIIIİİİIİİÜ JIIIIIUllffllSiHlilIilİİ

in k ;'

Çizim 368:
Yenişehir
Hacı
Mahmud
Konağı
Eldem 1986:
II. 36

Resim 447:
Yenişehir
Hacı Mahmud
Konağı
(lale devri)
Eldem 1986:
II. 37

769
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İzmit Yukarı Mahalledeki Ev (XVIII.


yüzyılın ikinci yarısı)

İzmit’in sırtlarındaki bu evin başodasının Pencerelerde, alt ve üst pencere geniş­


ön yüzündeki dörtlü tepe pencerelerin likleri eşitlenmiş durumdadır. Alt pence­
solunda görülen (mâşallah) yazıtının al­ re üst başlık hizasından ahşap kuşak
tındaki 1176 (1762) tarihi bize hem bu devam etmekte ve tepe penceresi bu
evin yapıldığı zamanı kesin olarak veri­ boşluğa oturmaktadır. Pencere araları
yor, hem de benzeri başka yapıların ya­ da 0,50 metreye düşmüş olduğundan
pım tarihlerini belirlememize yardımcı bu kısımlara çapraz konulmamış, ince
oluyor. 1979-80 senelerinde, Kültür Ba- ahşaplarla yatay kuşaklamalar yapıl­
kanlığı’nın sahibi olduğu, yapım tarihi çok mıştır.
yakın olan Saatçi Ali Efendi Evi’nin resto­
rasyonu çalışmalarımız esnasında ne ya­ Bu açıklamalardan anlaşıldığı gibi bu
zık ki bu evi görme şansımız olmamıştı. evin ahşap karkas sistemi, Yenişehir,
Yine Sedad Hakkı Eldem’in ya kendisinin Hacı Mahmud Konağı’ndaki gibi baştan
ya da öğrencilerinin uğraşarak çektikleri savma değil, disiplinli ve metotlu bir dü­
resim ve yaptıkları rölövelerle biz de bir zenle yapılmıştır.
ölçüde evi tanıyabildik.342
Köşe dikmeleri pencere üst kuşağı ve
Meyilli bir arsada yapılmış olan evin, su­ çevreleri ile köşe dikmeleri ahşapla kap­
basman duvarlarının moloz taş olarak, lanmış, pencereler arasına gölgelik ve
arsayı düzleyecek kadar yükseltilmiş ol­ yağmurluk olarak raf ilave edilmiştir. Kat
duğu görülüyor. Bu duvar içine gömüle­ tabanları da silmeli bir pervazla örtül­
rek yerleştirilmiş olan, takriben 20 x 20 müştür. Bu çerçeveler arasındaki kısım­
cm. kesitli ahşap dikmeler 2 m. ara ile, lar sıvanmıştır. Sıva üzerine her iki pen­
üst kata kadar yükselmektedir. Bu dik­ cereyi de kuşatan iki renkli flato kalem
melerin üzerindeki geniş yastıklara ta­ işi çerçeveler yapılmıştır.
ban kirişi oturmaktadır. 3 m. yüksekliğin­
deki zemin katı duvarları da kerpiç dol­ Tepe pencerelerinde sivri ve teğet ke­
gulu hımıştır. mer sisteminden vazgeçilerek kemerler
barok kemer haline getirilmiş ve bu ke­
Penceresiz sol yan cephede çaprazlar, merlerle saçak arası barok motiflerle
sağ dikmenin yanından, sol dikmenin bezenmiştir.
yastık altı hizasına çıkmaktadır, yüzey
dört sıra yatay kuşakla beşe ayrılmakta,
bunların arası 0,50 metrede bir düşey
ahşapla bölünerek, kerpiçlere daha kü­
çük yuvalar oluşturulmaktadır.

Üst katta ana dikmeler, bina ve çıkma


köşeleri ile pencerelerin bir yanına yer­
leştirilmekte, çaprazlar pencere orta hi­
zasından soldaki pencere yanındaki
ana dikmeye bağlanmakta, pencerenin
diğer yanındaki tali dikme bu çapraza
342 Eldem 1984: I. 169-171 bağlanmaktadır.

770
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 369:
İzmit Yukarı
mahalledeki
ev
Eldem 1984:
I. 171

Resim 448:
İzmit Yukarı
mahalledeki
ev (1762)
Eldem 1984:
I. 170

771
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İzmit Saatçi Ali Efendi Evi (XVIII. yüzyılın ikinci yarısı)

İzmit’in yamaçlarındaki ikinci bir ev, öncekinden on dört da, subasman tabanı ile birlikte eliböğründeleri taşı­
sene sonra yapılmış olup, 1190 (1776) tarihlidir. Bu ta­ maktadır. Duvara gömülü ahşap dikmeler arasında da
rihin yazılı olduğu kartuş, evin sol yan cephesinde, tepe alt tabandan, karşı dikmenin yastık altına yükselen çap­
penceresi ile köşe arasındadır. razlar görülmektedir.

Ev çok meyilli bir arsa üzerinde kurulmuştur. Kapısı ku­ Üst katın ön, arka cepheleri ile yan cepheleri pencere
zey tarafındaki yol üzerindedir. İki katlıdır, alt kısmında düzenleri bakımından farklıdır. Ön ve arka cephede
da iki kat yükseklik bulunmaktadır. pencereler, yukarı mahalledeki ev cephelerine çok ben­
zemektedir. Alt üst pencereler adeta beraber çalışarak
Zemin katın sokak cephesi moloz taş duvar, diğer du­ cephelerde büyük yırtıklar meydana getirmişler ve ara­
varlar kerpiç dolgulu ahşap karkas, zemin kat altındaki larındaki yatay mesafeler çok azaldığı için buralara çap­
bahçe tarafı duvarları ahşap hatıllı moloz taş duvardır. raz da konulamaz hale gelmiştir.
Üst katın bütün duvarları ahşap karkas tuğla dolguludur.
Yan cephelerde ise yol tarafındaki odalar boyunca yine
Evin girişi, yol cephesinin ortasında, çift kanatlı ve sa­ aynı tarzda yırtıklar bulunuyor, orta kısımlar ise adeta de­
çaklıdır. Kapının sol tarafında başodanın çıkmasını taşı­ liksiz. Bu sebeple ön ve arka cephelerdeki konstrüksiyon
yan dört adet, subasman üstü hatılına kadar inen etki­ yukarı mahalle evindekinin hemen hemen aynısıdır.
leyici eliböğründe bulunmaktadır. Bu eliböğründelerin
arkasına 0,15 x 0,15 cm. kesitinde dikmeler gömülmüş­ Zemin katın ahşap karkas duvarları, sol yan cephe tama­
tür. Dikmeler subasman üzerine yerleştirilmiş subas­ men penceresiz sağ ön cephe seyrek pencereli, arka
man hatılına (taban) oturmaktadır. Bu dikmeler, üzerle­ cephe ise tepe penceresiz olarak yapılmıştır. Bu durumda
rindeki yastıklarla kat tabanlarını taşırken alt kısımlarında dikmeler daha rahat ve çaprazlar daha büyük ve etkilidir.

Resim 449 A: İzmit Saatçi Ali Efendi Evi (1978)

772
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 37 0 A: Saatçi Ali Efendi E vi’nin


b aşodasının görkem li çıkm ası, tep e
penceresinin karpuşu içinde evin yapıl­
dığı tarih (1190 / 1 77 6) yazılıdır, Eldem
1 9 8 4 :1 .1 6 3

773
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kütahya Ali Paşa Evi (XVIII. yüzyılın


birinci yarısı)

Kütahya Cemaleddin mahallesi Kemeral-


tı sokağında 20 numaralı evdir. Ön cephe­
sindeki çeşmede 1151 (1738) tarihi bu­
lunmaktadır343. Yani lale devrinin sonu,
barok henüz başlamamış, ancak cephe­
de farklılaşma var. Cephe ve çıkmalarda
görmeye alıştığımız, -İzmit Yukarı mahal­
ledeki ev ve Saatçi Ali Efendi Evi gibi- üç
pencere yerine, dört pencere yan yana
getirilmiştir. Bu uygulama XVIII. yüzyılın
yeniliklerinden biri olarak düşünülebilir.

Esas katın yalnız ocak ve dolapların ol­


duğu yan duvarı kalın yığma kerpiç, di­
ğer duvarları, kerpiç dolgulu ahşap çat­
ma duvar olarak yapılmıştır.

Lâmi Eser, cephede sıva altındaki ahşap


çatkıyı da belirtmiştir. Buna göre yalnız
köşelerde ve pencerelerin iki yanında dik­
meler var, pencerelerin alt ve üst yatay Çizim 371: Kütahya Ali Paşa Evi
kuşakları bulunuyor. Çaprazlar da yoktur. Eser 1955

774
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kütahya İsmail Hacı Çakır Evi (XVIII. yüzyıl)

Efendi Baba mahallesi Tahtalı sokak nr. 5’teki evin ya­ Bütün bu özellikler evin XVII. yüzyılın ikinci yarısına ta-
pım tarihi 1196’dır (1781). Çift kanatlı sokak kapısı ile rihlenebileceğini düşündürüyor. Buna karşılık Lâmi
küçük bir avluya girilir. Ev ahır ve depo olan zemin katı, Eser yapım tarihini 1781 olarak tespit etmiştir. Bu tespit
servis yerleri olan asma kat ve üst kattan oluşmaktadır. hatalı da olabilir. Ancak meslektaşımızın belgesiz olarak
bir tarih söyleyeceğini düşünmüyorum. Çünkü özellikle
Esas katta oldukça küçük bir hayat, merdiven üstünde Anadolu’da, üslup özelliklerinin günü gününe uygulan­
taht ve yola çıkması olan başoda bulunuyor. Arka taraf­ dığını söylemek mümkün değildir. Zaten mimaride üs­
ta iki oda ve başodadan geçilen depo var. Başodanın lupların değişmesi, oturması öyle her zaman beş on yıl­
çıkmasında üç pencere var. Duvarlar sıvalıdır. Köşe dik­ da gerçekleşmez. Bu sebeple bir şehirde aynı zaman­
meleri kat kirişi pencerelerin alt üst pervazlarında devam da farklı üslup ve zevk ürünü yapılaşmalar olması müm­
etmekte olup, iki yan pervaz yine ahşaptır. Diğer yerler kündür. Bunun için, özellikle evlerde tarihi belirleyen bir
ise sıvalıdır. Tepe pencereleri, alt pencerelere göre hay­ rakam veya yapım tarihini gösteren bir tarih beyti bula­
li küçük olup, alt üst pencere arası 60 cm. kadardır. bilmek çok önemli olmaktadır.

Çizim 372:
Kütahya
İsmail Hacı
Çakır
Evi’nin ön
görünümü
Eser 1955:57

775
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İSMAİL HACI pAtûlia GVİ | 5SAS UAT PlAN 1


t 5

Çizim 372A: Kütahya İsmail Hacı Çakır Evi’nin planı, Eser 1955: Plan 53 Resim 451: Kütahya İsmail Hacı Çakır Evi
(1982)

Edrem it Hacı Kabakçılar Evi (XIX. yüzyıl başı)

Edremit’e hâkim bir tepe üstünde bulunan bu görkemli sindeki renkli barok tarih kitabe kartuşu ve çıkma altında­
evin, yıkılmış oian kısımları tanınabilseydi evin konak ni­ ki sıvalı çıkma elemanının üzerinde son badana tabaka­
teliği taşıdığı söylenebilirdi. Cephesinin sağ baştaki çık­ ları altında, yelkenli gemi resimleri olduğu hissediliyor.
masının sağında, tepe pencereleri hizasındaki renkli Bu sebeple cephedeki sıva yüzeyinde daha önce gör­
barok kartuş içinde yapıldığı tarih yazılıdır: 1220 (1805). düklerimiz gibi flatolu bezemeler olduğu düşünülebilir.

Zemin katı duvarları moloz taş üzerine ahşap hatıllı ma­


sif kerpiç dokusu şeklinde olup, üst katın iki yanı, içinde
ocak ve dolaplarının bulunduğu masif kerpiç duvar şek­
lindedir. Ön arka yüz ve iç duvarları ahşap karkas ker­
piç dolgu şeklindedir. Alt üst pencereleri, XVIII. yüzyılın
artık kesinleşmiş mimari karakterine uygun görünüşte­
dir. Bu şekildeki düzenlemede, alt pencerelerle üstteki
tepe pencereler, birbirinin üstünde aynı genişlikte yük­
selmekte ve tepe penceresi, altındaki pencerenin üst
pervaz ve rafına doğrudan oturarak, aradaki düşey ara­
lığı en aza indirmektedir.

Ahşap karkas sistem de yine XVIII. yüzyılın muntazam


simetrik düzenindedir. Aralarına kerpiç doldurulmuş ve
Resim 452:
kerpiç çamur harcı ile sıvanarak üzerine çok ince kireç Edremit
sıva ve badana yapılmıştır. Hacı
Kabakçılar
Evi
Sıvaları çok dökülmüş ve birçok onarım görmüş olduğu (1220/1805)
anlaşılmaktadır. Buna rağmen, cephenin sağ üst köşe- (1977)

776
Gelenekse! Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 373:
Edremit Hacı
Kabakçılar Evi
Çobancaoğlu 1998:152

Tokat Lâtifoğlu Konağı (XIX. yüzyılın birinci yarısı)

Lâtifoğlu Konağı, Tokat’ın en eski, en görkemli evidir. “L” Sıvaları dökülmüş olan duvarın bütün ahşap çatkısı gö­
şeklindeki planı ve iki kolun birleştiği yerdeki (paşa oda­ rülüyordu. Dört pencereli olan odanın cephesinde, kö­
sı) denilen çok gösterişli, ortası kubbeli tavanı ile en şelerde ana dikmeler, pencerelerin iki yanında daha in­
önemli evlerimizden biridir. Yalnız çok ince ve kaliteli ah­ ce ara dikmeleri, onların arasında üçüncü bir dikme da­
şap işçiliğe sahip ortası sarkıntılı kubbe ve tavan değil,
ha yerleştirilmiş. İki yanda çaprazlar var. Alt pencerele­
pencereler, seki altı süslemeleri ve ocak yaşmağı ile in­
rin üst başlığı yatay olarak devam ettirilmiştir.
sanı heyecanlandıran bir görüntüye sahiptir. Ahşap yüz­
lerinin boyasız oluşu ayrıca etkileyicidir. Ahşapların bu kadar sık yerleştirilmesi sebebi ile kerpiç­
ler arada kalan dar boşluklara ancak verev yerleştirile-
Zemin katı duvarı yığma kerpiç olan başodanın duvarla­
bilmiştir. Ahşapların yüzleri sıvanın tutunabilmesi için
rı kerpiç dolgulu hımış tekniğindedir. Günümüzde Kültür
çentiklenmesine rağmen anlaşılan sıva çok rahat tutu­
Bakanlığı’nca restore edilmiş olan konağı 1977 yılında
tetkik edip resimlerini çektiğimiz zaman, bir hayli harap namamıştır. Sıva kireç harçlıdır.

durumda görmüştük.

777
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

“Lâtifoğlu Konağı dış görünüşü itibariyle


birçok değişikliklere uğramış olmakla
beraber, iç ihtişamı ile klasik Türk evi
ifadesini hâlâ muhafaza etmektedir. Alçı
şöminelerle, müzeyyen pencereler To­
kat tipi diyebileceğimiz ampir üsluptadır.

Lâtifoğlu Konağı yerinde daha eskiden


ve bilhassa XVII. yüzyılda ve tam klasik
üslupta bir eski evin mevcut olduğunu
bu yapıda kullanılmış eski parçalardan
anlıyoruz.

Lâtifoğlu Konağı diye Tokat’ta tanınan


bina, yapı ve mimari sitiline göre, Yağcı-
zâde Konağı ile muasır olmalıdır. XIX.
yüzyıl ortaları”344 Resim 453: Tokat Lâtifoğlu Konağı’nın
restorasyondan önceki durumu (1977)

Sivas Abdi Bey Konağı

Sivas’ın en eski ve mimari özellikleri ile demir parmaklıklı oluşu, sıva üzerinde
en önemli konut yapısıdır. 1977 senesi­ görülen izlerden anlaşıldığı kadarıyla
nin Temmuz ayında Sivas gezimizde tepe pencerelerin kapatılmış olmasına
gördüğümüz Apdi Bey Konağı o tarihte rağmen küçük boyutlu oluşu ve alt pen­
çok harap ve çok onarım görmüş bir cere ile aralarındaki düşey mesafenin
yapı olmasına rağmen çok da görkemli fazla olması, içerideki bir merdiven ba­
bir görünüşe sahipti. şı tavanındaki ahşap göbek motifinin
klasik dönem kündekârî ve minber gö­
Başodanın çıkmasındaki, Sivas’ın dik­ beklerine eş desende olması ve genel
me ve eliböğründesinin özel karakteri­ mimarideki ağırbaşlı görüntüsü sebe­
ni taşıyan, çıkma cephesi sıvalı oldu­ biyle, yapılış tarihinin XVII. yüzyıla ka­
ğundan ahşap çatkı sistemini göremi­ dar inebileceğini düşünüyoruz. Binanın
yoruz. Buna karşılık, alt pencerelerin kerpiç boyutlarını ölçemedik.
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 454 A:
Sivas
Kaleardı
mahallesinde
Abdi Bey
Konağı diye
tescilli evin
tadilinden
öncek
9 Ocak
1938’de
çekilmiş
resmi
(anonim)

Diğer Sivas Evleri

Yirmi üç yıl evvel görmüş olduğumuz, hepsi de kerpiç Yine de bir ayrıntıya işaret etmeden geçemeyeceğiz.
dolgulu hımış evlerden sadece 10-12 tanesi ayakta ka­ Fotoğraflarda görüleceği gibi, dikmelerin ve yatay hatıl­
labilmiş olup, bunların çoğu da sonlarını beklemektedir. ların birçoğu yuvarlak ve çok düzensiz bir durumdadır.
Bunlar da elbette içlerinde en iyileri değildi. Bunları ayrı Kerpiçler de düzensizliği artıran bir şekilde yerleştiril­
ayrı anlatmak yerine, üç evin zemin katlarından ayrıntı miştir. Çamur sıvanın tutunabilmesi için ahşapların yüz­
fotoğraflarını vererek yorumu okuyuculara bırakıyoruz. leri çentilmiştir.

Kerpiç boyutları: İnönü Müzesi olan evde, 29 x 22 x 8 - 9 cm.


İnönü Müzesi bahçe duvarı, 38 x 20 x 10 cm.
Sivas Abdi Bey Konağı, 33 x 18-20 x 11,5 cm.
Sivas - Kangal Mihralı Bey Konağı, 35 x 35 x 15 cm.
35 x 35 x 10 cm.

Resim 455:
Sivas’ta bir
evin zemin
kat ahşap
karkas
arasında
çok
düzensiz
yapılmış
kerpiç dolgu
(2000)

779
Geleneksel Türk M imarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

DİVRİĞİ EVLERİ

Necdet Sakaoğlu kitabında, Divriği evle­ gidebildik. Ne yazık ki Divriği evlerinin


ri hakkında çok yararlı bilgiler vermiştir. bir kısmını yok olmuş, kalan çok önemli
Divriği mimarisinin son dönemini oluştu­ bazılarını da büyük hasar görmüş halde
ran 200 yıllık (1725-1925) süreye bakıl­ bulduk. Evlerin harap halleri bile gör­
dığında evlerin tekamülü şu dört safhayı kemliydi.
gösterir.
Yine Sakaoğlu’ndan alıntılar yapalım:
1725-1800 arası: Düz toprak damların “Divriği’nin tarihi (kapalılığına) rağmen,
eteğini kuşatan saçak örtüsü yok. buradaki toplumun anlayış ve yaşayışla­
rında hiç değilse yüzyıllık ölçülerle de­
1800-1850: Düz toprak damların etekle­ ğişmeler görüldüğünü; bunun, mesken
ri tahta saçaklarla gölgeye alınmıştır. mimarisine de tesir ettiğini kabullenmek
Cepheler kireç sıvalı, tavan kısmen ba­ gerekir. Şu kadar ki, bu değişme ve ye­
sılmıştır.
nileşme bu asrın başına kadar bir atılım
ve geçmişten uzaklaşma biçiminde ol­
1850-1900: Ön ve yan cepheyi kuşatan
mamıştır.”345
kiremit döşeli, saçaklara rağmen düz
toprak dam örtüsü ayak; kafa pencere­
“İnşaatlarda (hımış) tekniği kullanılmıştır.
leri bozulmuş ve boy pencerelerine bi-
Bu teknik ahşap çatkı aralarının kerpiçle
tişmiştir.
doldurulmasıdır. Bu, Divriği sivil mimarisi
için o kadar geçerli ve değişmez olmuştur
1900-1925: “Merkezi vilâyet” tipi kiremit
ki 25-30 yıl öncesine kadar istisna teşkil
çakılı, yayvan saçaklı, alınlıklı kafa pen­
edecek tek ev yapılmamıştır. Evlerin yanı
ceresine yer vermeyen uzun boy pen­
sıra camiler, mescitler, mektepler, dük­
cereli, fakat içeride bir önceki geleneğin
kânlar, resmi binalar dahi bu tarzda inşa
sürdürüldüğü tipler.
edilmiştir. Şu farkla ki, yoksul evlerinde
Ayrıca Divriği evlerinin günümüze gele­ ahşap çatkıyı oluşturan ağaç malzeme kı­
meyenlerinin özelliklerini belirtirken ya­ sıntılı kullanılarak (yığma kerpiç ev); zen­
şayan evleri de önemli bir kültür adamı gin evlerinde ise, hem ahşap malzeme
olarak sevenlere, tanımak isteyenlere bol kullanılarak hem de kerpicin mukave­
ulaştırmıştır. metini arttıracak biçimde çamuruna kireç,
kıtık, bol saman katılmak suretiyle (dolma
1977 yazında bu bölgede yaptığımız in­ ev) tekniğine yaklaşılmıştır. Hımış ve dol­
celeme gezisinde, Sivas’ta anıtsal Sel­ ma tarzlarının, geçen yüzyıllarda, çevre­
çuklu yapıları yanında, başta Apti Bey Evi
nin ardıç ve meşe koruları sayesinde ko­
olmak üzere başka çok kıymetli Sivas ev­ laylıkla uygulanabildiği, buna karşılık bu
lerini de görmek şansımız olmuştu.
asrın başına doğru tükenen korular yü­
zünden ahşap çatkıda ya eski enkazın ya
Divriği’de ise vaktimizin çok kısa olması
da kavak ve söğüt gibi dayanıksız ağaçla­
yüzünden ancak Divriği Ulucamii ve Ka­
rın revaç görmeye başladığı anlaşılıyor.
le Camii’ni görebilmiş ve gözlerimiz o
Hımış tarzının işlenişinde iki nevi kerpiç
görkemli evlerde kalarak, en kısa za­
kullanılmış; 15 x 25 x 50 cm. boyutlu ker­
manda tekrar gelmek niyet ve ümidi ile
piçlerle ensiz ara duvarlar ve üst kat du­
ayrılmıştık.
varları örülmüş, 15 x 50 x 50 cm. büyük­
345 Sakaoğlu 1978: 21 Sonra, ancak 2000 yılında, ilk ziyareti­ lüğünde duble kerpiçlerle kalın duvarlar
345 Sakaoğlu 1978: 23 mizden tam yirmi üç yıl sonra Divriği’ye (ana kuzeni) inşa edilmiştir.”346

780
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

sipV- -* 7

Çizim 374: Divriği eski evlerinin 200 yıllık evriminde sokak cephesi görüntüleri:
A: 1700-1800 yılları, Örnekler: Uluzor’da Coştanzade Evi
B: 1800-1850 yılları, Örnekler: Deli Osman Ağa Kalıpsız evleri
C: 1850-1900 yılları, Örnekler: Karsılıoğlu Hafislioğlu evleri
D: 1900-1925 yılları. Örnekler: Abdullah Paşa Konağı Erçüklüzade Yûsuf Evi
Sakaoğlu 1978: 27

Divriği Âyan Mehmed Ağa Konağı


(XIX. yüzyıl)

“Bugün sekiz ayrı kapı numarası almış tasında eliböğründeli büyük bir balkon
fakat aslında, tek ve büyük bir konak ve balkona çıkan bir ayakça (merdiven)
olarak yapılmış olan bu ünlü ve heybetli bulunuyor. Balkon görüntülü çıkma oriji­
eser, uğradığı geniş tahribata rağmen, naldir ve harem üst katındaki sofa çıkın­
Divriği eski evlerinin en dikkate değerle­ tısının taşıyıcı kısmıdır. Sofanın çıkıntı ya­
rindendir. Zaman içinde kaybolup giden, pan iki yan duvarı sökülmüş, ön duvarı,
temelleri bile kalmayan yaşıtı birçok ko­ geriye çekilerek pencere ve kapıların ori­
nağa ve saraya nispetle Âyan Mehmed jinal şekli bozulmuştur. Merdiven sonra­
Ağa Konağı, epeyce bir kısmı ile hâlâ dan yapılmıştır. Yalnız çıkmanın altında
ayakta durmaktadır. Selamlık başodası görülen haremin bahçe kapısı, iki tarafın­
saçak devirmesindeki silik sülüs yazı, daki demir parmaklıklı pencereler ve sol­
konağın 1254 (1835) yılında yapıldığını da görülen kepenkli pencereler eskidir.
açıklar. Konağı, Kara Mehmed oğlu
Mehmed Ağa yaptırmıştır.”347 “Haremin bu ön bölümü satıldıktan son­
ra, plan özellikleri hariç her şey bozuldu.
2000 yılında harem dairesinin önemli Tavanlar, sıvalar söküldü, yenilendi. Bü­
bölümü ile, selamlık dairesinin yazlık ve yük odalar bölündü. Bugün için haremin
kışlık odaları ve yakın bazı kısımları bu ön bölümü, eski vasfını yitirmiş du­
ayakta durabilmiştir. Sokağın karşı tara­ rumdadır.”348
fında olan Alanlıoğlu Evi’nin, kapısı ile
karşı karşıya olan bahçe kapısından Selamlık dairesinin başodaları ise özel­
Âyan Mehmed Ağa Konağı’nın harem liklerini korumaktadır. Başodanın yan ve
avlusuna girilmektedir. yol cephelerinin 1,5 m. genişliğindeki
görkemli çıkmalarının payandaları, ah­
Burada harem dairesinin başodalı ana şapla kaplanmıştır. Yan ve yol cepheleri 347 Sakaoğlu 1978: 70

cephesi bulunmaktadır. Bu cephenin or­ de geniş bir silme ile örtülmüştür. Köşe 348 Sakaoğlu 1978: 74

781
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

dikmeleri sıvanmamıştır. Yan cephede likleri ve yapı detayları, XVIII. yüzyıl


dört, çıkmalı cephede beş pencereli ve özelliklerini taşımaktadır. Konağın ta­
tepe pencerelidir. Pencerelerde çerçeve vanları, pencereleri gibi yapı elemanları
ve cam yapılmamıştır ve kepenklidir. Es­ kendi bölümlerinde ele alınacaktır.
kiden toprak damlı iken, şimdi kiremitle
kaplı çatı ile örtülüdür. Duvarlar ise Necdet Sakaoğlu’nun Div­
riği’de Ev Mimarisi kitabında349 belirttiği
Her şeye rağmen, harem bölümünden ve bizim de yukarıda kendisinden aktar­
kalan çok az orijinal kısımlar selamlık dığımız bilgilerden sonra, yapıyı gezer­
dairesinin başodalarının yan ve sokak ken gördüğümüz gibi, Âyan Mehmed
cephelerinin özellikleri bir de Sakaoğ- Ağa Konağı’nda, kat duvarları 15 x 25 x
lu’nun resimleriyle verdiği bilgiler, bize 50 cm. boyutlu kerpiçlerle (hımış) ve ze­
konağın heybeti ve görkemini tanıtmak­ min katların duvarları da 15 x 50 x 50
tadır. Her ne kadar konak 1835 tarihin­ cm. boyutlu kerpiçlerle (yığma) olarak
de yapılmış olsa da, bütün mimari özel­ yapılmıştır.

Tfrrr^T— t~B
Çizim 375: Divriği Âyan Mehmed Ağa Konağı’nın kat planı, Sakaoğlu 1978: 78

Resim 456:
Divriği Âyan
Mehmed Ağa
Konağı’nın
selamlık
bölümü
1973’te
yıkılmıştır
Sakaoğlu
349 Sakaoğlu 1978: 23 1978: 79
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 456 A; Divriği Âyan Mehmed Ağa Konağının harem bölümü (2000)
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Alanlıoğlu Evi (XIX. yüzyıl)

Alanlıoğlu Evi’nde, Türk evlerinde çoğunlukla taşlık ola­ sında sık atılmış yuvarlak kirişler bulunuyor. Ahşap ele­
rak isimlendirilen giriş mekânının karşı tarafı tamamen manlarda genelde ardıç ağacı kullanılmıştır.
duvarsız ve açık, sol yandaki duvarı ise dıştan çekilmiş
resminde görüldüğü gibi, ahşap hatıllı yığma kerpiç duvar Ahşap ayakçakla (merdiven) çıkılan divanhane (sofa)
karakterinde yapılmıştır. Duvarın üst kat döşemesi hiza­ ve içerde birkaç oda (birisi başoda) müzeyyen tavanlar­
sına gelen yerlerinde, kerpiç sıvanın yer yer dökülmüş ol­ la örtülmüştür. Kerpiç ölçüleri, 20 x 40 x 10 cm. ve 40 x
duğu kısımlarında ahşap hatıllı yığma kerpiçler görülmek­ 40 x 10 cm. boyutlarındadır.
tedir. Ancak ne bu yüzde ne kapının üst kısmında ne de
iç yüzünde, eyvana çıkılan ayakça cephesinde, hatta ey­
vanın iki yan ve arka yüzlerinde bize, ahşap çatkının dü­
zen ve katkısını belirten bir görüntü bulunuyor.

İç bölümlerde karşılaştığımız sıvasız bir bölme duvarı,


ahşap çatkı sistemi konusunda pek bilgi vermese de bir
örnekti ve tuğlaları ölçmemiz mümkün oldu. 1 2 - 1 4 cm.
çaplı yuvarlak ardıç dikmeler, ortalama 1 m. aralıkla alt
tabandan, üst tabana devam ediyordu. Az sayıda yu­
varlak yatay hatıllar bulunuyor ve çaprazların hiç kulla­
nılmamış olduğu görülüyordu.

Dış kapıdan girince, 2,5 m. kadar yükseklikte, avlu tara­ Resim 457 A:
Divriği
fı açık, üst döşemede 30 cm. çaplarında kirişler ve bun­
Alanlıoğlu
ların üstlerinde 20 cm. çapında, avluya yatay kirişler, Evi’nin sol
onların üstlerinde de aksi yönde, 10 cm. ile 15 cm. ara­ yan sokaktan
hatıllı kerpiç
duvarı (2000)

Resim 457 B:
Divriği
Alanlıoğlu
Evi’nin iç
Resim 457: mekândan
Divriği ahşap karkas
Alanlıoğlu arası tuğla
Evi (2000) dolgu (2000)

784
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Abdullah Paşa Konağı (XX. yüzyıl başı)

Cedîd Paşa mahallesi Paşa Camii so-


kağındadır. 1899-1902 seneleri arasın­
da yapılan konağın arsası, Köse Pa-
Resim 458:
şa’ya ait ünlü sarayın tam karşısındadır. Divriği
Abdullah Paşa, hacimde değilse bile Abdullah
gösterişte sarayı gölgelemek, gelenek­ Paşa
Konağı’nın
lerin çizgilerini taşıyan saraya göre, “as- 1977’deki
ri”lik anlayışını vurgulamak istemiş gö­ durumu
zükmektedir. Zira konak, çağına göre
mühim bir merhalenin eseridir.
Çıkmanın altı ahşap kaplama olarak ka­
palı olduğundan, alt taban, dikmeler al­
Kafa pencerelerin kullanılmamasına tından eliböğründelerle beslenmiş midir
karşılık konak, boylu ve kemerli “asri” bilmiyoruz. Ancak taban ortasında çök­
pencerelerin tercih edilmesi, ilk yıldız me olmadığına göre, ya eliböğründeler­
köşkünün (cihannüma) ilavesi, divanha­ le ya da konsol kirişlerle desteklenmiş
ne yerine önü açık sofa düzeni, başoda olsa gerek. Çıkma yüzündeki diğer, ya­
ile yıldız köşkünün şehirde ilk üçüncü tay ve çapraz elemanlar ise ince tahta
kat örneği olarak yükseltilmesi, gibi yeni boyutlarındadır. Kerpiç dolgular ise dü­
özelliklere sahiptir.350 zensizdir. Özellikle pencere aralarındaki
ahşap dikmelerin genişliği sebebi ile
Abdullah Paşa Konağı’nın zemin kat du­ kerpiçlere adeta yer kalmamıştır.
varları geleneksel yapı sistemine uygun
olarak, ahşap hatıllı kerpiç yığma duvar Harem tarafı çıkma yüzeyindeki ahşap
karkas ile iki köşe ve yüzeyin ortasında­
olarak üretilmiştir. Üst kat duvarları da
ki pencere arasına kalın boyutlu dikme
kerpiç dolgulu ahşap karkas (hımış) ola­
konulmuş bütün pencere yanlarında ise
rak yapılmıştır.
pencerenin üst ve altlarından geçen ah­
şap hatıllar arasında ince ve parçalı dik­
Bu hımış duvarlardaki ahşap çatkı düze­
meler yerleştirilmiş ayrıca pencere alt ta­
ni yapının bütününde kereste boyutları
ban ortalarına birer kısa dikme yerleştiril­
ve sistem olarak bir bütünlük gösterme­
miştir. Çıkmasının alt tabanının çökmüş
mektedir. Bunun en önemli sebebi de
olması, ya taban kirişinin kırılmış olduğu­
muhakkak ki bu büyük konağı bir an ön­
nu (üstü ahşap pervazla kaplı olduğun­
ce bitirme gayretidir. Bu gayret yeni bir
dan görünmüyor) veya konsol kirişlerle
mimari tarz getirirken bir bütünlük ve
desteklenmediği için eğilmiş olduğunu
uyum sağlanamamıştır.
düşündürüyor. Tuğla dolgular alışık oldu­
ğumuz şekilde yatay olarak değil, dikine,
Ahşap çatkı iç duvarlarda daha düzgün düşey şekilde doldurulmuştur. Bu siste­
biçilmiş, yonulmuş durumda iken yol mi iç duvarlarda da görüyoruz. Ayrıca
cephesindeki iki önemli çıkmanın ahşap geç dönem Sivas evlerinde de aynı istif
çatkısı da farklı görünüyor. Başodanın şekli görülmektedir.
çıkmasında köşe dikmeleri ve beş pen­
cere arasındaki dikmeler, alt tabandan Abdullah Paşa Konağı’nda kullanılan
üst başlığa kadar devam eden gayet ka­ kerpiçlere kıtık ve kireç katıldığı söylenir.
lın ve kaba şekilde yontulmuş dikmeler Kerpiç boyutları = 36-38 x 36-38 x 9 cm.
yerleştirilmiştir. 36-38 x 18 x 9 cm. 350 Sakaoğlu 197 8 :1 0 4

785
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 458 D: Divriği Abdullah Paşa Konağı’nın


iç mekânında kerpiç dolgulu hımış duvar (2000)
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Erçüklüzâde Yûsuf Ağa Evi351

Şehrin önde gelen şahsiyetlerinden Yû­


suf Ağa, atalarından kalan büyük fakat
eski evi, önde yeni bir yapı ile genişlete­
rek kişiliğine uygun bir mesken edinmek
arzusu duydu. Böylece mevcut evin ol­
dukça eski ve büyük harem dairesinin
önüne, o vakte göre modern sayılan ye­
ni selamlık dairesini inşa ettirdi. Bu gü­
zel ve bozulmamış yapının 1904 - 1905
yıllarında inşa edilmiş olduğu ailenin
yaşlıları tarafından ifade edilmiştir.

Selamlık başodası (yaz odası) yola kısa


bir bindirme ile uzanmış olup dikdörtgen Resim 459: Divriği Erçüklüzâde Yûsuf Ağa Evi
biçimindedir. Dokuz boy penceresi ile
aydınlanır. Bu odada klasik kafa pence­
releri görülmediği gibi aşağı seki ve nim Evin selâmlık başodasının plan, kesit ve
seki bölümleri de yoktur. Bu da artık es­ görünüşünü, yapı sistemi açısından in­
ki geleneklerin iç taksimatta da terkedil- celeyen çalışmaya göre, evin yapısını
meye başlandığını gösterir. tanımaya çalışacağız. Zemin katı duvar­
ları geleneğe uygun olarak ahşap hatıllı
Bu yeni selamlığın ayakçasının gerisin­ kerpiç yığma duvar şeklinde örülmüştür.
de, iki yaz odasının köşesine, alttaki Üçüncü hatıl seviyesinde kesilen duva­
ayakçak başını örtecek şekilde üçüncü rın üstüne iki yuvarlak taban yerleştiril­
kat durumundaki yıldız köşk yapılmıştır. miş, duvara dik gelen, döşemeyi taşıya­
cak yuvarlak kirişler bu tabana oturtul­
Eski harem dairesine selamlıktan dar muştur. Kirişlerin üstüne ikinci taban, bu
bir mabeyin bölümü ve bunu izleyen tabanın üzerine de dikmeler oturtulmuş­
dik basamaklarla inilip geçilebildiği gi­ tur. Kalın dikmeler, 1,50-1,70 m. aralıkla
bi, avludaki orta kapıdan da geçilebil- yerleştirilmiş olup bunların aralarına da
mektedir. Yûsuf Ağa hareminin üst kat daha ince dikmeler yerleştirilmiştir. Pen­
odalarının bir kısım duvarları, ocak yaş­ cere yanlarındaki dikmelerin arası ise
makları hâlâ görülebilmektedir. Birçok 20 cm. kadardır.
odadan, koridor, sofa, aralık ve örtme­
lerden müteşekkil harem dairesi, son Dikmelerin arasında pencerelerin alt ve
durumu ile yıkılmaya bırakılmıştır. Yû­ üst hizalarından geçen yatay kuşaklarla,
suf Ağa selamlığı, Divriği’nin vazgeçil­ dikme aralıkları düşey olarak üçe bölün­
mez malzemesi kerpiçle hımış tarzında müş olmaktadır. Ahşap çatkıda çaprazlar
yapılmıştır. kullanılmamıştır. Dikme ve kuşaklar ara­
sına 40 x 20 x 10 cm. boyutlu olduğunu
Sakaoğlu’nun kitabından, evin mimari­ sandığımız kerpiçler çamur harçla örüle­
si hakkında yeterince bilgi edinebildik. rek yine çamur harçla sıvanmıştır. Cep­
Ancak yapısı konusunda, Tülay Ço- he çiziminde gördüğümüz 60-70 cm.
bancaoğlu’nun doktora tezinden bilgi­ dikme aralarındaki kerpiç dolgu çizimle-
ler vereceğiz. rinin hatalı olduğunu sanıyoruz. 351 Sakaoğlu 1978: 114

787
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 376: Divriği Erçüklüzâde Yûsuf Ağa Evi, Çobancaoğlu 1998:15

SAFRANBOLU EVLERİ

Safranbolu, Türk evleri üzerinde araştırma yapmak is­ iki malzeme kullanıldığı görülmektedir. Bursa’da tuğla
teyenler için cazip ve zengin konulara sahip küçük ve geç dönemlerde kerpiç, Kula’da taş, Ankara’da ker­
kentlerimizden biri olup, hemen hiç bozulmamıştı. Bele­ piç ve tuğla, Artvin ve Rize’de taş, dolgu malzemesi
diyenin, üniversitelerin ve Kültür Bakanlığı’nın beraber olarak kullanılırken, Safranbolu’da kerpiç, taş ve ahşap­
çalışmaları ile 2000’li yıllara, en az hasarla gelebilmiş lar dolgu malzemesi olarak kullanılmıştır. Bunda da çev­
nadir bölgelerimizden biridir. rede ormanın çok olması, dolgu için kolay kesilebilen ve
hafif olan bir tür taşın (küfünk) bulunması ve kerpicin
1976 yılında yaptığımız bir çalışma ziyaretinde, şimdi ekonomik malzeme olması rol oynamıştır sanırız.
yazmaya çalıştığımız (hımış) duvarlı evlerin adeta genel
bir sergisi ile karşılaşmıştık. Ahşap çatkı (karkas) sistem, Safranbolu’da iki farklı şe­
kilde uygulanmıştır. Bu iki farklı sistem, zaman zaman
Yığma duvarlarda olduğu gibi, hımış duvarlarda da ah­ beraberce kullanılmış olsa da eski çatkı yöntemi ve ye­
şap karkas dolgusu için, çeşitli yörelerde farklı bir veya ni çatkı yöntemi olarak değerlendirilmektedir.

788
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bu konuda Reha Günay’dan352 alıntı


yapmak istiyoruz. “Evlerin zemin kat üs­
tü ahşap çatkı ile kurulur. Bu düzene
(yegdane) denir. Yegdane ağaçları için
köknar tercih edilir. Bu ağaçların kalınlığı
10-12 santimetredir. Safranbolu’da doğ­
ru bir ahşap çatkı düzeni görüyoruz. Kö­
şelerde yanları olan (tırnak) vardır. Eski
evlerde dikmeler özel biçimlendirilmiş
başlıklara dayanırlar, dikme araları daha
geniştir (45-70 cm.). Yatay bağlantılar
yoktur. Yeni evlerde dikme araları 20-40
cm. kadardır. Ana dikmeler başlıklı ve da­
ha kalındır. Pencere yanlarına her zaman
(omuz) denilen dikmeler konur. Pencere
arasına da bir dikme rastlar. Çıkmalar alt­
tan (ayı bacağı) ile pekiştirilir. Yanlamala­
rın tabana oturan ucunda kertmeler var­
dır. Ayı bacakları, arttırma tabanına ve taş
duvar içindeki hatıla ya da taşa kertme­
lere oturur. Tabanlar birbirine yarım geç­
me ile birleşir, bazen dikmeye geçme ya­
pılmıştır. Ama çoğunlukla birleştirmeler
demirci çivisiyledir. Çatkı araları eski ör­
neklerde kerpicin kılıcına örülmesiyle dol­ Çizim 377: Safranbolu eski dönem çatkı yöntemi, Günay 1981: 172

durulmuştur. Daha yeni örneklerde (kü-


fünk) taşı ya da (yegdane) taşı denilen 10
cm. çapında küçük taşlar çatkının dış yü­
züne tahta kalıp çakılarak içeriden harçla
örülür. Bir başka dolgu biçimi de yıkılan
evin eski ağaçları ya da yapı artığı ağaç
parçalarıyla yapılan dolgudur. Bu dolgu­
ya (dizeme) denir.

Resim 460: Safranbolu’da hımış duvarlı bir


evin döşemeyi ve dikmeleri taşıyan tabanların Çizim 377 A: Safranbolu yeni dönem çatkı
ilginç kuruluşu Günay 1981: Resim 264 yöntemi, Günay 1981: 179
352 Günay 1981:171

789
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Safranbolu Hacı Sâlih Paşa Bağ Evi

Safranbolu’nun yazlık bağ evlerin­ tabana oturuyor, üstte de üst tabanı ta­
den353 olan bu ev, biri zemin kat üzeri­ şımaktadırlar. Ayrıca yatay hatıl şeklinde
ne oturan orta ve üst kattan oluşan üç bağlantılar yoktur. Bu şekilde oluşturul­
katlı bir yapıdır. muş ahşap çatkı içerisine, kerpiçler 27 x
27 veya 27 x 13 cm. olan yüzleri yola
Zemin katı duvarları, ahşap hatıllı moloz bakacak şekilde kılıcına yerleştirilmiştir.
taşla oluşturulmuştur. Üst iki kat duvar­
ları ise Safranbolu’nun yegdane deni­ “Kerpiç, toprağa saman katılarak ayakla
len, ahşap karkas arası kerpiç dolgulu çiğnenir. Bir iki gün bekletilir. Dörtlü ya
sistemle oluşturulmuştur. da üçlü kalıplara dökülür. Kerpiç kesimi
daha çok mayısta, kırlangıç geldiği za­
Evin ahşap çatkı (karkas) sistemi, baş­ man yapılır. Ahşap çatkı dolgusu olarak
langıçta belirtildiği gibi, eski tip yegda- 10 gün sonra kullanılabilir.”354 Çok ha­
nedir. Yani köşelerdeki dikmeler olduk­ rap olduğundan bu ev yıkılarak yerine iki
ça kalın olup, pencerelerin iki yanında katlı kâgir ev yapılmıştır.
iki dikme (omuz) getirilmiştir. İki kenarda
iki yanlama bulunuyor. Pencerelerin al­ Tuğla ölçüleri, 27 x 27 x 10 cm. 27 x 13
tında ve üstünde yatay başlıklar var. Ay­ x 10 santimetredir.
rıca dikmeler ayı bacakları ile taşınan alt

353 “Safranbolu’nun esas şehri


bir kanyon içerisinde kurulmuş­
tur. Bu sebeple Safranbolulu her
ailenin biri aşağı şehirde, İkincisi
de yazın oturulan, havası daha
uygun, bol suları olan, bağlar
mahallesinde evleri bulunuyor­
du. Karabük fabrikası yapılınca
birçok kişi 10 km. mesafedeki
Karabük’te çalışmaya başladı.
Zamanla gidip gelmek zor gelin­
ce, aşağı şehirdeki evini satıp
Karabük’e taşındı. Evleri daha
çok çevre köylerden gelenler al­
dı. Yeni ev sahipleri böyle büyük
ve görkemli evlerde oturmaya
alışkın olmadıklarından, evleri
bölmeye ve üçlü pencereleri bo­
zarak (asri pencere) haline ge­
tirmeye başladılar” (Hüsrev Tay­
la) Çizim 378: Safranbolu karkas arası kerpiç duvar
354 Günay 1981: 169 Günay 1981: Çizim 260

790
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 461: Safranbolu Hacı Sâlih Paşa Bağ Evi, ev 1850’de


yapılmış, ahşap karkas arası kerpiç dolguludur
Günay 1981: Resim 51

Safranbolu Bulak Köyü Kızıl Âyan Evi

Resminde de görüldüğü gibi, üç katlı görkemli bir evdir. mimari kuruluş da son derece etkileyici. Ahşap karkas
Zemin katı duvarları, moloz taşı olarak üst iki katı kerpiç arasını dolduran kerpiçler, Hacı Sâlih Paşa Evi’ndeki
dolgulu eski tip yegdane düzeninde yapılmış. Yegdane düzenleme şeklindedir.
dikmeleri ve ayı bacaklarındaki düzgün sistem yanında

Resim 462
Safranbolu
Bulak Köyü
Kızıl Âyan
Evi, ahşap
karkas arası
kerpiç
dolguludur
Günay 1981:
Resim 52

791
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Safranbolu Cebeciler Evi

Oldukça meyilli bir sokak üzerinde bulunan ev üç katlı­


dır. Sokak yüzündeki üçgen çıkmaları ve çıkmaları taşı­
yan eliböğründeler (ayı bacakları) ile çok etkileyici bir
görünüşe sahiptir.

Üst katta en arkadaki üçgen çıkmanın sıvası dökülmüş


olduğu için, eski tip yegdane sistemi görebiliyoruz. İkinci
Resim 463:
çıkmadaki ufak bir sıva döküntüsü bize bütün cephenin
Safranbolu
aynı sistemde olduğunu ifade ediyor. Yegdane sistemi Cebeciler
diğerleriyle aynı şekildedir. Evi’nin eski
dönem
ahşap çatkı
Kerpiç dolgu da aynı sistemde işlenmiş olup yalnız Ha­ arası kerpiç
cı Sâlih Paşa Evi’nde kerpiçlerin geniş kenarları genel­ dolgulu
duvarları
likle yatay durumda iken, Cebeciler Evi’nde ise dar ke­
' - *î Günay 1981:
narları yatay olarak istiflenmiştir. Resim 55

Safranbolu Kavsalar Şehir Evi

Kavsalar Evi’nin çatkı örneği, bundan önce açıkladığı- belirttiğimiz gibi eski tip yegdanedir. Yüzey sıvalı olup
mız evlerdeki gibi, eski döneme ait tiptedir. Zemin kat ancak alt kısımlarda kerpiçler görülebiliyor. Kerpiçlerin
ahşap hatıllı moloz taş olarak yapılmıştır. Üst kat ise geniş yüzleri düşey durumda yerleştirilmiştir.

Resim 464: Safranbolu Kavsalar Evi’nin eski dönem ahşap çatkı arası kerpiç dol­
gulu duvarları (1976)

792
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

BURSA EVLERİ Bursa Murâdiye Camii Meydanı ile Beşikçiler Camii


Arasındaki Ev
Bursa da XIV. yüzyılın son çeyreğinde Somuncu Ba­
ha’nın, sahibi olarak yaşadığını belgelediğimiz evin üst Yanındaki bir başka iki katlı evin yok edilmesi ile mey­
kat dış duvarları masif yığma şeklindedir. Odaların ey­ dana çıkan ilginç yan duvarını görüyoruz. Moloz taşla
vana bakan duvarları değiştirilmiştir. Ancak kerpiç dol­ örülmüş subasman duvarının üstüne oturan ve birinci
gulu hımış olduğunu zannediyoruz. katın alt tabanını taşıyan yastıklarla son bulan, 20-15
cm. kalınlığında yedi dikme mevcut olup dış dikmelerin
Sonra XVII. yüzyıla kadar ayakta kalmış başka ev bilmi­ altlarından başlayarak ters yüz çaprazlarla üçgenler
yoruz. XVII. yüzyıldan sonra hep tuğla dolgulu, ahşap oluşturulmuştur. Dikmeler üst katta biraz incelmiş, an­
karkas duvarlı evleri görüyoruz. Son yirmi yıl içinde tes­ cak çaprazlar ve üst tabanı taşıyacak yastıklar unutul­
cilli dahi olan pek çok ev yok e d ild . Bu arada belki de madan sistem tamamlanmıştır.
kaliteli XVIII, XIX. yüzyıl kerpiç hımış duvarlı evler de
yok olmuştur. Aralarına daha küçük ahşaplarla yatay hatıllar ve arala­
rında küçük boylu dikmeciklerle, dikdörtgen ve üçgen
Bu sebeple tekrar Bursa’ya döndüğümüz zaman, gözü­ bölümler oluşturulmuştur. Bu bölümler (kerpiç tuğla)
müzden kaçan daha erken dönem kerpiç dolgulu ahşap dediğimiz tuğla ölçülerine yakın kerpiçlerle doldurul­
karkas duvarlar üzerinde daha fazla durmadan burada muştur. Ev oldukça harap görünüyor, ancak, 19. yüzyı­
XIX. yüzyıl sonu ile XX. yüzyıl başına ait dört evin duvar lın sonlarına has Bursa evlerinin asil mimarisinden bir
resimlerini sunmak istiyoruz. şey kaybetmemiş.

Resim 465: Bursa Murâdiye’de bitişik düzendeki bir ahşap evin komşu tarafındaki ahşap karkas arası
kerpiç dolgulu duvarı (1996)
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Erkek Lisesi’nin Yakınında XIX. Yüzyıl Evi

Sıvalarından bir kısmı dökülmüş olan evin subasman


Resim 466:
üstündeki duvarının bir parçasını görüyoruz. Alt tabana Bursa Erkek
oturan dikme, çapraz, yatay hatıl gibi ahşap karkas sis­ Lisesi’nin
yakınındaki,
temin düzensizliği görülüyor. Kerpiçler de gelişi güzel
XIX. yüzyıl
yerleştirilmiştir. Sıva da astar çamur sıva üstüne ince ki­ sonrası veya
reç sıva olarak yapılmıştır. Kerpiç boyutları 21 x 10 x 5 XX. yüzyıl
başı bir evin
santimetredir. duvarındaki
kerpiç dolgu
düzeni
(2000)

Bursa Akbıyık Caddesindeki Ev (XIX. yüzyıl sonu ve­


ya XX. yüzyıl başı)

Ufak taşlarla yapılmış zayıf bir subasman üzerindeki ta­ kat pervazı ve önceden tanımladığımız detaylara baka­
ban hatılı ile pencereler arasındaki bölümde dökülmüş rak XX. yüzyıl başındaki kalite düşüklüğünü vurgula­
sıvanın altında, kerpiç dolgulu ahşap karkas duvar par­ mak istiyoruz.
çasını görüyoruz.
Kerpiç boyutları 21 x 10 x 5 santimetredir.
Eski Bursa’nın merkez mahallesinden birinin yine ta­
nınmış bir caddesindeki bu evin pencere pervazları,

Resim 467: Bursa Akbıyık caddesinde XIX. yüzyıl yapısı bir evin, moloz taş
subasman duyarı üzerinde görülen kerpiç hımış duvarı (2000)

794
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Kız Okulu Caddesindeki 5 Nolu Ev (XX. yüzyıl)

Pencere pervazlarındaki daha itinalı işçilik, aslında ya­ çeyreğinin ürünüdür. Ekonominin zayıfladığı zamanlar­
pının bütününe de yansımışken, sıva altından görünen da, çoğu defa dış görünüşe daha çok önem verildiği bi­
ahşap karkas sistem, disiplinli ve bilgili bir çalışmanın linen bir olgudur.
ürünü gibi görünmüyor.
Bu evin kerpiç boyutları 21 x 10 x 5 santimetredir.
Bu görüntüler ülkemizin de bir açıdan sıkıntılı, rahatsız
ve ekonomik bakımdan zayıf olduğu XX. yüzyılın ilk

Resim 468:
Bursa Kız
Okulu
caddesindeki
5 nolu evin
hımış duvarı
(2000)

V.2.1.2.2.3. TAŞ DOLGULU AHŞAP KARKAS DU­ KULA EVLERİ


VARLAR
Kula evlerinin temel ve zemin kat duvarları ile bazı ev­
Bazı bölgelerde ahşap karkas duvarlarda dolgu malzeme­ lerde de üst kat duvarlarının, sağır olması gereken yer­
si olarak taşın da kullanıldığını görüyoruz. Bunun önemli bir leri veya ocak, dolap gibi kalın olarak yapılacak bölüm­
sebebi uygun şartlardaki taşın, kerpiç ve tuğladan daha leri taş malzemeden yapılmaktadır.
kolay bulunabilmesi ve ekonomik oluşudur. İkinci sebep
ise bölgede orman (ahşap) ve taşın bol olmasının yanında, Üst katların pencere ve kapılarının açıldığı ince duvarla­
bu ikisinin birleşmesi ile harika evler yapabilme zevk ve rı, ahşap karkas sistemiyle yapılıyordu. Bu sistemde
yeteneğine sahip olunmasıdır. Birinci tür taş dolgulu bölge­ dikmeler, taş duvarlar üzerindeki tabanlara oturuyor ve
ye örnek olarak Kula ile Safranbolu’yu, ikinci tür taş dolgu dikmeler üstlerindeki yastıklar ile çatıyı taşıyacak olan
sistemlerinin uygulandığı örnek bölge olarak Artvin ve Ri­ kirişleri taşımaktadırlar.
ze’nin öne çıktığı Doğu Karadeniz’i göstereceğiz.
Dikmeler, pencerelerin alt ve üst başlıkları hizasında,
IV.2.1.2.2.3.1. TAŞ DOLGULU AHŞAP KARKAS yatay ahşap hatıllarla birbirine bağlanır. Ayrıca yatay
DUVARLAR (Kula, Birgi, Safranbolu) güçlere ve eğilmeye karşı çaprazlar, payandalar kulla­
nılmaktadır. Bu ahşap çatkılar arası genellikle küfeki
Kula ve Safranbolu’da göreceğimiz ahşap karkas veya denilen taşla ve kireç harçla doldurulur. Bu duvarlar
ahşap çatkı sistemleri şimdiye kadar anlattıklarımızdan çoğunlukla da, çamur veya kireç harç ile sıvanır. Bu ev­
farklı değildir. Buna karşılık Doğu Karadeniz bölgesinde lerden, XVIII. yüzyılın sonlarında veya XIX. yüzyılın
uygulanan ahşap çatkı sistemi tamamen o yöreye has başlarında yapılanlarının birçoğunda tepe pencereleri
düzenlemelerdir. bulunmaktadır.

795
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kula’nın kuzeyindeki volkanik Kara - Evin, 73. sokak tarafındaki başodanın


Devlit yanardağının püskürmesi sonucu çıkma duvarının çatkısı önce dört dikme­
günümüzdeki Kula’nın üzerinde kurul­ den oluşuyor. İki köşede ve arada, sol
muş olduğu arazi siyah renkli andezit ve pencerenin sağında ve sağ pencerenin
bazaltlardan oluşan kütlelerle kaplan­ solunda dört dikme yerleştirilmiştir. Pen­
mış ve bu püskürmeler sonunda oluşan cereler üst başlığı hizasından payanda-
kayalar, Kula evlerinde kullanılan taşla­ lanmıştır. Ayrıca dolgu dolaplarını küçült­
rın üretilmesinde kullanılmıştır.
mek için, küçük yatay ve çapraz ahşap
ilaveler yapılmıştır.
“Küfeki: Yanardağ lavlarından hasıl olan
tüf cinsi, hafif siyah renkli kolay işlenir
Hayat çıkması ise üç profille bezenmiş
bir taştır. Kula evlerinde hafif bölme du­
başlıklı üç dikme ile ikiye bölünmüştür.
varlarında ve baca inşaatlarında kulla­
Açık ön cepheli hayatın, sokak yüzü de
nılmaktadır.”355
dikmelerin arasındaki iki pencerenin üst
“Karataş: Volkanik olan bu taş, ağırdır ve başlığına kadar örtülmüş üstü açık bıra­
nispeten serttir. Binaların temel ve beden kılmıştır. Bu iki çıkmanın duvarlarını
duvarlarında siyah rengi ile kontras teşkil oluşturan ahşap çatkının araları, kara-
eden beyaz kireç harcı ile derzlenmiş taşlar ve küfeki taşları, beyaz harçla dol­
olarak çok miktarda kullanılmıştır.”356 durularak örtülmüştür.

“Kayrak taşı: Şist cinsi bir taştır. 2 cm. Ramazan Bilmez Evi üst kat plan ve av­
kalınlığına kadar levhalar halinde ocak­ lu görünüşünden de anlaşıldığı gibi Ra­
tan çıkartabilmektedir. Rengi koyu kur­ mazan Bilmez ve Ali Başıbüyük evleri
şunidir. Kula evlerinde bilhassa zemin olarak ikiye bölünmüştür. Biz Ramazan
kat ve avlularda döşeme kaplaması ola­
Bilmez Evi’nin taş dolgulu ahşap karkas
rak kullanılmıştır. 150 santimetreden bü­
duvarlarını belirleyebilmek için 73. so­
yük boylu plakların bulunduğunu tespit
kak cephesini inceliyoruz.
etmiş bulunmaktayız. Kayrak denilen ta­
şın 4-5 cm. kalınlığındaki levhaları, bazı
moloz taş duvarlarda bağlayıcı bir nevi
hatıl olarak da kullanılmıştır.”357

Ramazan Bilm ez Evi

Kula’nın Zaferiya mahallesi 72-73. sokak­


ta 1-3 nolu ev. Ramazan Bilmez Evi bir
bodrum, ara kat ve üst kattan oluşan üç
katlı bir yapıdır. Alt katları, ahşap hatıllı ka­
ra taş ve kireç harçla moloz taş duvar ola­
rak yapılmıştır. Üst katın ise bitişiğindeki
Ali Şahin Evi arasındaki moloz taşla yapıl­
mış olan kalın duvar dışındaki bütün çık­
malar ve diğer duvarları, ahşap çatkı ara­
sı karataş ve küfeki taşları doldurulmuş
355 Tosun 1968:14 ve beyaz kireç harcı ile sıvama derz yapıl­
Resim 469: Kula Ramazan Bilmez Evi’nin
356 Tosun 1968: 15 mıştır. Taşın siyahlığı ile kirecin beyazlığı ahşap karkas arası taş dolgulu düzeninin gö­
357 Tosun 1968: 14 ilginç bir görüntü meydana getirmektedir. rünüşü (1979)

796
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 380 A:
1-1 GORUNUSU Kula
Ramazan
Bilmez Evi’nin
sokak ve avlu
cephesi
Erdem 1983: 94

797
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Külkömür Evi

Akgün mahallesi 55. sokak, 19 numara­ örgüsü ile örülmüştür (ahşap hatıl, küfe­
dadır. “Sokak tarafındaki başoda ile be­ ki, karataş ve kayrak taşı ile). Başoda
raber iki odası vardır. Köşk ve başoda ve köşkün dış duvarları, ahşap iskelet
55. sokağa kademeli olarak üçgen biçi­ arası karataş dolgudur sıvama derz sis­
minde taşarlar. Yapının beden duvarları temi uygulanmıştır.”358
sıvasız olup karakteristik taş duvar

Çizim 381:
Kula
Külkömür
Evi’nin
planı
(Yılmaz
Tosun’dan
alındı)

358 Tosun 1968: 160 Çizim 381 A: Kula Külkömür Evi’nin ahşap karkas arası taş dolgulu üst katı

798
Geleneksel lürk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 470:
Kula
Külkömür
Evi’nin taş
dolgulu
duvarlarının
görünüşü
(1978)

BİRGİ EVLERİ

Birgi evleri genelde iki katlıdır. Zemin katları, servis me­ Bazı zengin evlerinde ahşap karkas düzgün ve sistem­
kânları olarak düzenlenmiş ve bazen kışlık yaşam alan­ li iken, birçoğunda da hatıllarda olduğu gibi gerek boyut
ları olarak da kullanılmıştır. Üst katları ise dış sofalı ve gerekse sistem ve işçilik olarak az özentilidir.
gerisinde sıra odaları ile eyvanlı yaşam katlarıdır.
Taş dolgular, moloz taş duvarlar kadar olmasa da farklı
Zemin katları moloz taş duvarları, Ege bölgesine has cins ve boyutta olmaktadır. Yukarıda belirtildiği gibi deği­
karakterde, farklı boyut ve farklı cinste taşlarla yapılmış­ şik boyda taş ve az da olsa tuğla kullanılarak yapılan bu
tır. Duvarda kullanılan taşlarla büyükçe de olsa uzun ve duvarlarda çoğu zaman yalnızca taş kullanılmaktadır.
oranlı olup, büyüklerin yanında kullanılan küçük boyutlu
taşlar, mermerler, tuğlalar ve kayrak taşlarla çok zengin Birgi’de Beyzâde Sokağının Alt Köşesindeki Ev
ve etkili görüntüler elde edilmiştir. Bu moloz taş duvar­
lar, ayrıca 1-1,5 m. ara ile yine farklı kalınlıkta, az veya Moloz duvarlar bahsinde zemin kat duvarını anlattığımız
çok yontulmuş veya yuvarlak kesitli ahşap hatıllarla evin üst katının eliböğründelerle taşınan çıkmasının alt
güçlendirilmiştir. Evlerin bu duvarlarında dışa açılan tabanı üstüne oturan 1 5 x 1 5 - 1 6 x 1 6 cm. kesitli üç dik­
pencere yoktur. me, çatı taban kirişine kadar yükselmektedir. Bu üç ana
dikmeyle iki eşit parçaya bölünen yüzeyin her iki bölü­
Üst katlar ise bazı evlerde (Çakırağa Konağı’nda olduğu münü de, ortalarından geçen 5-6 cm. genişlikteki ahşap
gibi) ahşap çatkı arası, tuğla dolgulu, genelde ise taş elemanlar tekrar ikiye ayırmaktadır. Çıkmanın yüzü üç
dolgulu ve sıvalıdır. Sıva saman veya bitkisel lifli çamur parçalı yatay ahşap latalarla dört parçaya bölünmekte­
harçla, astar olarak yapılmaktadır. Üstüne kireç harçla dir. Bu şekilde oluşan on altı dikdörtgen karşılıklı çap­
ince bir sıva ve kireç badana yapılmaktadır. Bazen de sı­ razlarla dört üçgen (muska) haline gelmektedir.
va yalnız çamur harçla yapılarak üstüne kireç badana
yapılarak beyazlatılmaktadır. Sıvalar oldukça harap olsa Ancak, bütün çaprazlar kısa değildir. Sağ dikmenin al­
da çoğunlukla dökülmemiş ve yerinde durmaktadır. Bu tından sola yükselen çapraz, ortadaki dikmenin ortası­
sebeple de altındaki doku her zaman görünmemektedir. na bağlanmakta, oradan sağa yükselen çapraz birinci

799
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

direğin üst kısmına ulaşmaktadır. Bu şekilde oluşan üç­ gibi gelse de duvarın o kısmında düzensizlik olduğu
genlere, moloz duvarlardaki taşlar kadar büyük olmayan, görülüyor. Gelişigüzel onarılmış olan evde pencerenin
daha ufak, yassı, farklı büyüklükte taşlar ve birkaç tuğla yerinin de değişmiş olduğunu düşünüyoruz.
ve kayrak taşı çamur harç kullanılarak doldurulmuştur.
Daha sonra da bütün yüzey önce çamur sıva, sonra ince Çatma sistemin, çaprazlarla düzgün üçgenlere bölüne­
bir kireç sıva sonra da kireç badana yapılmıştır. Sıvaların rek çok sayıda taşla dolgu yapılmış şekli ve üçgenlerin
büyük ölçüde dökülmüş olduğunu görüyoruz. büyüklüğü, pek de düzgün olmamasına rağmen, daha
sonra göreceğimiz Doğu Karadeniz bölgesindeki “mus-
Çıkma cephesinin sol yarısında bir pencere bulunu­ kalı dolma” düzenini hatırlatıyor.
yor. Ancak pencerenin kasası ve parmaklıkları orijinal

Resim 471:
Birgi
2. Beyzâde
sokağının ait
başındaki
evin üst
katındaki
ahşap karkas
arasında
küçük ve
yassı taşlarla
yapılmış
dolgular
görülüyor
(1999)

Resim 471 A:
Birgi
2. Beyzâde
sokağının alt
başındaki evin
duvarlarından
başka bir
görüntü
(1999)

800
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

SAFRANBOLU EVLERİ

Ahşap çatkı duvarlı Safranbolu evlerin­ çevredeki mağaralardan elde edilen ha­
de dolgu malzemesi olarak daha çok fif bir taş türü, testere ile kesilerek ker­
kerpiç kullanıldığını ve kerpicin genellik­ piç boyutlarında hazırlanıp ahşap çatkı
le eski tip ahşap çatkı sistemi ile kurul­ taş dolgusu yapılıyor.359 Ayrıca yegdane
muş evlerde kullanıldığını daha önce taşı denilen 10 cm. çaplarında küçük
açıklamıştık. taşlar, çatkının dış yüzüne tahta kalıp
çakılarak içinden harçla örülür.360
Geç dönemlerde ise dikmelerin daha sık
ve çaprazların da kullanıldığı ikinci tip ah­ “Taş kullanılan yerler: Temel ve zemin
şap çatkı sisteminin yaygın olduğunu çi- kat duvarları, yegdane dolgusu, bahçe
zimleri ile birlikte belirtmiştik. Bu ikinci tip duvarları, yol kaplamaları, sulama ka­
ahşap çatkı sistemde ise çoğunlukla dol­ nalları (ark), su kanalları (algun), kapı
gu malzemesi olarak taş kullanılmaktadır. kemerleri, konsollar, kapı önlerinde bi­
nek taşları, ocak yanlarında “koltuk taş­
Reha Günay’dan aldığımız bilgiye gö­ ları.” Küfünk taşı yegdane dolgusu ola­
re, yegdane denilen ahşap çatkıda iki rak ve kesilmiş kerpiç biçiminde baca
cins taş kullanılıyor. Küfünk denilen ve yapımında kullanılır.”361

359 Günay 1981:9


Çizim 382: Safranbolu’da ahşap çatkının dış yüzüne ahşap kalıp çakı­
larak küfünk taşıyla dolgu yapılmış bir evin cephesi 360 Günay 1981:169

361 Günay 1981: 170

801
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Petenler Bağ Evi

Safranbolu’nun bağlar kısmında olan çatkılara göre daha fazla olan evin ahşap
ev, bodrum katı moloz taş duvar, üst iki çatkısı araları, küfünk taşı ile doldurul­
katı ise küfünk taşı dolgulu yegdane du­ muştur. “Yegdane taşı ile 10 cm. çapında
varlıdır. küçük taşlar çatkının dış yüzüne tahta ka­
lıp çakılarak içeriden harçla örülür.”362
Yeni döneme ait dikmeleri sık ve ince,
yatay bağlantıları eski dönem ahşap

Resim 472: Safrabolu Petenler Bağ Evi’nin dolgu yegdane taşı, yeni dö­
nem ahşap çatkısı içine doldurulmuştur, Günay 1981: Resim 152

Köstenciler Bağ Evi

Bağlar bölgesindeki üç katlı bu evin, ah- Resminden belirlenebildiği gibi küfünk


şap çatkısı da resminde görüldüğü gibi taşları, ya da 10 cm. çapında küçük taş-
yeni dönem tipindedir ve bu tipin karakte- larla dıştan kalıp konularak içeriden dol-
ristik bir örneğidir. durulmuştur. Dıştan sıvanmamıştır.

Resim 473:
Safranbolu
Köstenciler
Bağ Evi’nin
ahşap çatkı
dışına kalıp
çakılarak
yegdane
taşı ile
dolgu
yapılmıştır
362 Günay 1981: 171 (1982)

802
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Safranbolu’da Sahibini Bilmediğimiz


Bir Ev

Çift tabanlı, geç dönemli çok düzgün ah­


şap karkasa sahip olan evde köşe çap­
razlar (yanlama) pencere üst başlığı hi­
zasındaki yatay hatıl seviyesinde dik­
meye bağlanmaktadır. Ayrıca dikmelerin
altından ana yanlamaları destekleyen
küçük yanlamaları da vardır.

25-30 cm. aralıkla dizilen dikmelerin


aralarına doldurulan küfünk taşları, dış­
tan ahşap kalıp konulduktan sonra içten
doldurulmuştur. Ancak bu taşların küçük
boylu ve özel şekil verilmemiş olmayıp, Resim 474: Safranbolu’da sahibini tes­
testere ile kesilerek kerpiç boyut ve şek­ pit edemediğimiz bir ev; yeni döneme
line getirilmiş taşlar olduğu kanaatinde­ ait ahşap çatkının dışına kalıp çakılarak
yegdane taşı dolgusu yapılmıştır
yiz. İçten de sıvanmıştır.
Günay 1981: Resim 263

IV.2.1.2.2.3.2. DOĞU KARADENİZ Ahşap Çatma Sistemi


BÖLGESİ’NDE TAŞ DOLGULU ÖZEL
Ahşap çatma sisteminde de yine iki farklı
AHŞAP KARKAS DUVARLI EVLER
düzenleme görüyoruz. Burada genelde
bodrum, veya zemin katı oluşturan, 50-60
Doğu Karadeniz’de yapılar, halkın ya­
cm. kalınlığındaki duvarların üzerlerinde
şam biçimine ve bölgenin yapı strüktü-
yükseltilecek çatma sistemlerin oturacak­
rüne bağlı olarak ahşap yapı sistemi ile
ları taban sistemini anlatmamız gerekiyor.
oluşturulmuştur. Bölgede yapı sistemi
iki şekilde gelişmiştir: “Öncelikle taş duvarın üzerine yatay ko­
numda 1 5 x 1 5 cm. kesitli taban ağaçla­
Ahşap yığma sistemi, çantı duvarlar. rı yerleştirilir. Köşeler, yörede “boğaz
Ahşap çatma (iskelet) sistemi. geçme” olarak isimlendirilen yarım geç­
me ile birleştirilir. Gerek köşelerin ge­
Ahşap Yığma Sistemi rekse kiriş-taban ağacı birleşmelerin rijit
olabilmesi için taban ağacı üst üste iki
Ahşap yığma sistemi, ahşabın yontulma­ parçadan oluşturulur. İkinci etapta, ta­
mış, tomruk halinde veya yeterince yon­ ban ve kirişlerin üzerine geçme bir de­
tulduktan sonra, uçları işlenerek üst üste tayla düşey taşıyıcılar oturtulur. Yörede
yığılması ile oluşturulur. Bu konu “Ahşap direk olarak bilinen düşey taşıyıcıların
Duvarlar” bahsinde yeterince açıklan­ boyu, normal kat yüksekliğini belirle­
mıştı. Burada yığma sistemi, ahşap çat­ mektedir. Köşe ve ara direklerin üstüne,
yatay konumda yine geçme detaylar ile
ma sistemi ile kurulmuş yapıların iç du­
(direk başı) yerleştirilir. Bütün bu işlem­
varlarını bazen da dış duvarlarını oluştu­
ler yapılmadan önce yapının cephesinin
ran, 4-6 x 25-30 cm. boyutlu kalasların
kuruluş biçiminin önceden tespit edilmiş
mobilya gibi işlenerek nasıl kullanıldığını olması gerekir. Bunun sebebi, seçilen
da açıklamaya çalışacağız. Buna (ahşap dolgu malzemelerinin de taşıyıcı siste­
dolma) sistemi de denilmektedir. me yardımcı olmalarıdır.”363 363 Eruzun 1981: 1981 / 1 . 12

803
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

A) GÖZ DOLMASI

Yukarıda belirtildiği gibi yapının cephesi­ gözler oluşturacak şekilde yatay 5 x 1 0


nin kuruluş biçiminin önceden tespit cm. ahşap parçalarla bölünür. Pencere­
edilmesi önemlidir. Göz dolması, hatta ler için de alt başlık hizasında, ana dik­
muskalı dolma sistemlerinde, cephede­ meler arasına 5 x 1 0 hatıl bağlanır ve 4 /
ki bütün dikmeler modüler bir sisteme 4-3 / 5- 4 / 6 modül ölçüsünde boşluklar
göre yerleştirilmektedir. Bu sebeple bırakılır.
odaların büyüklüğü, cepheye gelen ara
duvarların yerleri, pencerelerin boyutu Boşluklara, bir yüzü düzgün olan dere
ve yerleri hep bu modül sistemine uy­ taşları kenarları kırılıp yontularak kireç
gun olmak durumundadır. harçla doldurulur. Dış yüzü taş ve ahşap
yüzleri çıplak kalacak şekilde derzlenir
Bu modül sistemi ortalama 25 santimet­ ve iç yüzleri sıvanır. Zamanla kararan
redir.364 Köşe ve ara duvarlara cephede ahşapla, çeşitli renkte taş yüzleri ve be­
birleştiği dikmeler 1 5 x 1 5 cm. ve gözle­ yaz kireç derzleri monoton görüntülü
ri oluşturan dikmeler 5 x 1 0 cm. kesitin­ göz dolması cephelerde ilginç etkiler
de olduğu hallerde ara boşluklar 20 cm. yapmaktadır.
olacaktır. Ama bu elbette kesin bir kural
değildir. Ancak boşluk genişliği 20 santi­ Göz dolmalı olan ve 150 - 200 senelik
metreden fazla, 17-18 santimetreden geçmişleri olan bu evlerin çoğu, ne ya­
az olmamalıdır. Arada oluşan ince zık ki yıkılmış olup, kalanlar da harap ve
uzun düşey boşluklar, kare şeklinde kullanılmaz haldedir.

Çizim 383: Rize’de Çarşı mahallesinde terkedilmiş bir ev; dış duvarları “göz dolma” iç duvarları
“ahşap dolma” düzeninde yapılmıştır
Şen 1967: 22

804
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 475: Sürmene Memiş Ağa Konağı’nın üst katının sıvalı duvarları (göz dolması) sistemindedir (1975)
Şen 1967: 17

□ *
sıva

— - 0 / ıu

..........- xU/ İD
ta ş

~l I 11---------1 r

fi 3 -A M -A -

Resim 475 A: Sürmene Memiş Ağa Konağı’nın sıralı göz dolma­


Çizim 383 A: Göz dolma duvar sisteminin zemin katının sı sistemli duvarının yakın görünüşü (1975)
yığma taş duvara bağlantı detayı, Şen 1967:17

805
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

payanda

•••dikme
ta s
hare

t a li dikmel
t.d.yastığı
^3SMMQW• • •
Jz— döşeme
göğüsleme esas kirişi
taş (yan lız birköşed^
duva

Çizim 383 B: Göz dolma duvarlı bir evin döşeme kirişleri ve çıkma sistemini belirten bir detay, Şen 1967: 24

' S r 1! " Ö
İPİ

-STRUKTUR GORUNUSU— 4------------ GORUNUS

KESİT

es I i !>J
I I
i i

! > i i i ! l

~rSl

, _ Lcfcnzor-O— r ./. DzrSjCS-—


■-----'-- \---- 1 .•*/’ M w ’ 11 ıL - J .t II

v . y n :
' r : 1

STRÜKTÜR PLANI- P PLAN-

Çizim 383 C: Trabzon Sürmene’de Memiş Ağa Konağı, Çobancaoğlu 1998: 96

806
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

B) MUSKALI DOLMA

Göz dolma duvarlarda bağlantılar geçmelerle oluşturu­ Bu üçgen boşluklar muntazam taşlarla değil, daha kü­
lurken, muskalı dolma sistemde bağlantılarda çivi ve di­ çük parçalı ve birden fazla taşla doldurulur. Bu dolma­
ğer metal elemanlar kullanılmaktadır. Buna karşılık dik­ lar dıştan kireç harçla derzlenir içeride sıvanır. Duvarı
me sistemi aynı prensiplere bağlıdır. Tek fakat önemsiz oluşturan üçgenler muskaya benzetildiğinden “muskalı
bir fark da dikmeler arası biraz daha geniş 20-25 cm. dolma” diye isimlendirilmektedir. Muskalı dolma bazen
olarak uygulanır. Gözleri oluşturan bölmeler, yatay ah­ ahşap yüzleri serbest bırakılarak, dıştan da sıvanır; ba­
şaplar yerine yaklaşık 45° açılı olarak bağlanır. Bu şekil­ zen da bütün cephe sıvanır.
de dolmaların yapılacağı boşluklar üçgenler haline gelir.

Çizim 384 A: Doğu Karadeniz bölgesi muskalı dolma çatkı


Çizim 384: Muskalı dolma (dolap vurgu) düzeninde bir duvar
sistemi. Bu düzenlemede bazı evlerin muskalı çatma siste­
detayı, Şen 1967: 40
minde içten ahşap kaplama, dıştan ise muskalı çatkıların içi­
ne taş doldurulmaz, boş bırakılır

Resim 476: Sürmene Memiş Ağa Konağı’nın yamaçlarında Resim 476 A: Sürmene Memiş Ağa Konağı’nın yamaçlarında­
(muska dolma duvarlı) bir ev (1975) ki muskalı dolma duvarlı diğer bir ev (1975)

807
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 4 76 B: Doğu Karadeniz bölgesinde muskalı dolm a duvarlı bir başka ev

Resim 476 D: Trabzon Araklı’da muskalı dolma


Resim 47 6 C: Trabzon Araklı’da içleri boş, iç arkası ahşap kaplamalı mus- çatma duvarda, muskaların içleri birden fazla taş-
kalı dolm a çatm a dokulu bir ev, Küçükerman 1996: 3 9 la doldurulmuştur, Küçükerman 1996: 132

808
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Ahşap Yığma veya Ahşap Dolma Sistemi

Ahşap kalasları selenderler ve evlerin dış duvarlarında mesi için ek yerlerine, ahşap dolma sistemindeki dik­
aynı şekilde yontulduktan sonra “kurt boğazı" denilen melerin kullanılması gerekmektedir.
geçme şekli ile köşelerde birbirlerinin üstüne bindirile­
rek üst üste istiflenmiş şekline “ahşap yığma" veya Serenderler ayrıca duvarlarından havalandırılması ge­
“çantı" sistemi diyoruz. reken yapılardandır. Bu havalandırma sistemini tanıta­
bilmek için Çağlayan Fındıklı’daki serenderi örnek ola­
Ahşap Dolma rak gösterebiliriz.

Ahşap dolma sisteminde, kalaslar 4-6 cm. kalınlık ve


25-30 cm. genişlikte, temizlendikten sonra, evin planın­
daki bölme duvarlarının birleşme şekil ve sayısına göre,
kinişleri açılmış dikmeler arasındaki mesafeler dikkate
alınarak ve başlarına lamba açılarak, iki taraftaki kiniş­
lere geçirilerek üst üste oturtulur. Bu şekilde tavana ka­
dar yükseltilir ve ahşap dolma duvar oluşur.

Kalasların birleşmesine göre 1,2,3,4 kiniş açılan dikmelere de


özel ad veriliyor:

Bir kiniş açılan dikmeler : çalma boğaz


İki kiniş (karşılıklı) açılan dikmeler : iki kanat
İki kiniş (köşe) açılan dikmeler : armaz direği Resim 477: Alt katları (çantı duvar), üst katları (ahşap dolma
Üç kiniş açılan dikmeler : üç kanat duvar) sisteminde yapılmış, çatıları hartama kaplı Artvin köy
evleri, Küçükerman 1996:196
Dört kiniş açılan dikmeler : dört kanat

Kapıların bulunduğu yerlerde de iki kanat dikmeler kulla­


nılmaktadır. Bu şekilde oluşturulan ahşap dolma duvar­
lar, evlerin iç bölümlerini birbirinden ayırır. Ahşap dolma
duvarlarda sert ağaç ya da çam kerestesi kullanılır.
K B R T M B BO Ğ A Z
KURT B O Ğ İZ K A R A BOĞAZ

IV.2.1.2.1.1. AHŞAP YIĞMA, ÇANTI DUVARLAR

Ahşap yığma (çantı duvarlar) yapıların dış duvarlarında


kullanılır. Bu yapılar evler veya serenderler olabilir. Bu
duvarların yapılabilmesi için, yapının plan ve boyutları­ C 4 1 M & B CA Z ARMAZ DİR EĞ İ

nın mutlaka belli olması gerekir. İşlenecek kalasların


boyları bilinmeden kalasların iki başları işlenemez.

Kalasların başlan, “kurt boğazı” şeklinde kertilerek üst


üste yığma şeklinde oturtulur. Normal olarak ahşap
yığma duvarlarda kalaslara ek yapılmaz. Serenderler
İK İ ka n a t
oldukça küçük yapılar olduklarından, birçok serender-
de (dört ayaklı serenderlerde) kalasların boyları kâfi
Çizim 385: Ahşap dolma sisteminde 4-6 x 25-30 cm. boyutları
gelmektedir. Altı direkli veya sekiz, on direkli serender­ kalasların ve ahşap yığma sistemin bağlantı ve geçme
lerde ek yapmak gerekecektir. İşte bu eklerin yapılabil- düzenleri

809
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Serenderin cephesinin en alt, ve en üs­ Evlerde de ahşap yığma olarak duvar


tündeki kalaslar ile bunlar arasına yer­ yapılmak zorunlu olduğu zaman elbette
leştirilmiş olan iki kalas bütün olarak kul­ uygun noktalara direk koymak gerekli­
lanılmıştır. Aradaki bölümlerde “köşele­ dir. Bu direğin dikileceği nokta da, dire­
rin boğaz geçme ile birleştirilerek yapıl­ ğin o duvara dik gelip bağlanan bir oda­
dığı yığma ahşap duvarda en önemli hu­ sının veya herhangi bir mekânın duvarı
sus, ızgara sistemi için boşluğun hazır­ ile birleştiği noktadır.
lanmasıdır. Bunun için ahşap yığma ele­
manlar (kalaslar) belirli yerlerde kiniş Kalas halindeki ahşapların aynı şekilde
açılmış rendeli dikmelerle bitirildikten hazırlanarak üst üste oturtulması sure­
sonra, düşey olarak 1 cm. kadar arayla tiyle duvar meydana gelirken, köşe bağ­
yan yana dizilen daha dar kesitli tahta­ lantılarındaki farklılıklar sebebiyle, iki ay­
larla havalandırma ızgaraları yapılır.”365 rı duvar tipi ortaya çıkmaktadır. Bu özel­
liği kesin olarak ayırmak zorunda oldu­
ğumuzu düşünüyoruz

Çizim 386:
Doğu
Karadeniz
bölgesi
ahşap çatkı
y y arası taş
3 p dolgu
c
sisteminde
y □
değişik çatkı
(n n ve değişik
taş dolgu
çeşitleri

Çizim 387:
Ahşap
dolma
sistemi ile
yapılmış
Artvin’de
Reis’in
365 Sözen 1 9 9 2 :1 3 3 ? Ş 4 s m. evinin planı

810
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

I;

İki Tip Duvarın Aynı Evde Kullanılışı


r
& Artvin, Şavşat Yavuzköy’deki Necati Kaya Evi’nin, alt den gerekli olanlarının kinişlerine geçirilmesi ile oluştu­
® kat duvarları, çantı duvar tekniğine uygun yuvarlak tom­ rulan ahşap dolma tipinde duvarlara sahiptir. Bu şekilde
rukların başlarının kara boğaz şeklinde kertilmesi ve üst çantı duvar ve ahşap dolma tipte duvarlarla yapılmış
& üste istiflenmesiyle çantı duvar olarak yapılmış olup ahır çok sayıda ev görmek mümkündür.
53 gibi işlerde kullanılmaktadır.
ı& Ayrıca çizim 390’da görüldüğü gibi bir katı göz dolma, bir
ST Üst kat ise, insanların oturması için yapıldığından plana katı ahşap dolma düzenlemeli evler de bulunmaktadır.
uyumlu boylarda hazırlanan, 4-6 cm. kalınlık ve 25-30
cm. genişlikte kalasların, çizim 385’de görülen direkler-

«ol flsıatt »faş w i w dafar» pEnamın

Çizim 389: Şavşat Yavuzköy’de çantı ve ahşap dolma sistem­


Çizim 388: Şavşat Yavuzköy’de Necati Kaya Evi çevresi va­ lerinin beraber kullanıldığı Necati Kaya Evi’nin zemin kat planı
ziyet planı, Eruzun 1981: 11 - 39 Eruzun 1981:11 - 39

Resim 477 A: Doğu Karadeniz evlerinden bir görünüş (Fotoğraf: Adviye Çakıray)

811
G eleneksel T ürk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elem anları

Çizim 389 A: Şavşat Yavuzköy’de Necati Kaya Evi’nin üst kat planı
Eruzun 1981:11 - 39

e«ııwjBS5 «rnraıııııı wn

Çizim 389 B: Şavşat Yavuzköy’de Necati Kaya Evi’nin kesiti


Eruzun 1981: 11 - 39

812
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 389 C: Şavşat Yavuzköy’de Necati Kaya Evi yan görünüşü, Eruzun 1981:11 - 39

m o
H D
Çizim 390: Göz dolma ve ahşap dolma sisteminin bir arada kullanılışı

813
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

IV.2.1.2.2.4. AHŞAP DOLGULU AH­


ŞAP KARKAS DUVARLAR

Safranbolu’da “Bir başka dolgu biçimi bu şekildeki ahşap dolgulu duvarların


de yıkılan eski evin ağaçları ya da yapı (dizeme), yalnız Safranbolu’da değil,
artığı ağaç parçalarıyla yapılan dolgu­ Mudurnu, Göynük ve Gölcük’ün sırtla­
dur. Bu dolguya dizeme denir.”366 rındaki köylerde de bulunduğunu biliyo­
ruz. Yalnız bu bölgelerde bu tür duvarla­
Reha Günay’ın Geleneksel Safranbolu ra ne ad verildiğini öğrenemedik.
Evleri ve Oluşumu kitabından aldığımız

Resim 478: Safranbolu’da sahibini bilmediğimiz bir Resim 478 A: Safranbolu’da ahşap çatkısı,
ev; ahşap çatkı dolgusu olarak ahşap artıkları (dize­ ahşap artıkları ile doldurulmuş (dizeme) bir
me) kullanılmıştır (1976), Günay 1981: Resim 241 başka ev

Resim 479: Safranbolu’da Cebeciler Evi; Çizim 391: Safranbolu Cebeciler Evi; evin
ahşap çatkı araları, yol cephesinde kerpiçle yol cephesi üst katı kerpiç dolgulu yan cep­
dolgulanırken yan cephesinde ahşap dolgu hesinin üst katı ise ahşap çatkı arası ahşap
kullanılmıştır (1976) artıkları ile doldurulmuştur
366 Günay 1981: 171

814
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Mudurnu’da Ahşap Dolgulu Ahşap Karkas Duvarlı Ev

Görüldüğü gibi bu sistemde de ahşap karkas sistemin


prensipleri uygulanmaktadır. Katların taban kuruluşları,
köşe ve ara dikmeleri, pencere yan dikmeleri ve çapraz­
ları diğer karkas dolgu sistemlerinden farklı bir düzende
değildir. Ancak bu düzende dikmeler kirişler, çaprazlar,
hep yuvarlak ağaçlardan yapılmış veya ağaçlar balta ile
çok az yontulmuştur. Cephelerde pencere boşlukları dı­
şındaki, karkasın aralarında oluşan boşluklar, yatay ve
düşey yuvarlak ağaçlarla doldurulmuştur.

Mudurnu Yıldırım Hamamı arkasındaki üç katlı evin du­


var dokusu bunun çok iyi bir örneğidir. Pencerelerin alt
ve üstlerinde yatay, pencerelerin yan ve aralarında ise
düşey ahşap direkcikler kullanılmıştır.

Pencereler XIX. yüzyılın özelliği olan sürme pencere şek­


lindedir. Mimarisinin diğer özellikleri yanında pencereler
de evin XIX. yüzyıl yapımı olduğunu göstermektedir.

Mudurnu’daki evin ahşap dolguları, Safranbolu’daki ev­


den farklı olarak kullanılmış, eski evlerin yıkıntısı keres­
telerle değil çevrede bol olan ormanlardan, ağaçlardan
Resim 480 A: Ahşap dolgulu cephenin daha yakın görü­
elde edilmiştir. nümü (1999)

Resim 480: Mudurnu’da ahşap çatkı arasında ahşap dolgu kullanılmış bir ev (1999)

815
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Samsa Çavuş Köyünde Bir Ambar

Mudurnu ile Göynük arasındaki bu ev, yine ahşap kar- hemen görüleceği gibi XX. yüzyıl yapısıdır. Dolgu keres-
kas arasına ahşap dolgu yaparak üretilmiştir. Bu ev teleri işlenmiş ve yalnız düşey olarak doldurulmuştur.

816
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Göynük’te Ahşap Dolgulu, Ahşap Karkas Duvarlı


Bir Ev

Çok dar cepheli bu evin duvarındaki doku, oldukça il­ Pencerelerin altında ve üstünde oluşturulan çaprazların
ginç ve özel görüntülüdür. Dar cephesi bütünü ile çıkma yan boşluklarına düşey, alt üst boşluklarına yatay ola­
halindedir. İki penceresi vardır. İki yandaki ahşap kon­ rak yerleştirilmiş ahşap istifleri, o ufacık cephede he­
sol kirişlerine oturan taban kirişi üzerindeki balta yontu- men ilgi çekmektedir.
lu üç dikme cepheyi taşımaktadır.

Resim 482 A: Evin ilginç ahşap dolgulu çıkmasından ayrıntı (1999)

Resim 482: Göynük’te saçağı, çıkması ve cephedeki


ahşap dolgulu ahşap karkas yapılı ilginç görüntülü ev
(1999)
IV.2.1.2.2.5. SEPET ÖRGÜ DOLGULU AHŞAP
KARKAS DUVARLAR

Şile’den Kandıra’ya giden yol üzerinde, Kandıra’ya karkas dokuda gerekli sistem kullanılmıştır. Çaprazlar
bağlı bir köyde iki katlı bir ev ahşap karkas sistemi ile çevredeki ağaçların kesilip balta ile yonulması ile elde
ilgi çeker. Her iki katı da ahşap karkas sisteminde ku­ edildiğinden, ağacın doğal bükülmelerine sahip, ancak
rulmuştur. Örnek olarak gösterdiğimiz bu ev büyük ol­ görevini yapıyor. Ana ve yardımcı dikmelerin aralıkları 40-
masına karşılık, yapısında yeterli özeni göremiyoruz. 60 cm. arasında değişse de, düzene mani olmuyorlar.
Bunda belki de köy evi olmasının ihmalkârlığı var. Ancak

817
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bu. dikmelerin, ortasına 3-5 cm. çapında düzgün bir onarılmıştır. Üst katın sıvası tamamen dökülmüş durum­
dal monte ediliyor. İki yandaki dikmelerin içe bakan da. Evin üst katının yarısı biraz düzensiz olsa da yalı
yüzlerine, aynı çapta dallardan yarısı kesilmiş olarak baskısı düzeni ile, ahşap kaplanmış. Bu kaplama, sepet
dallar çakılır. Bundan sonra 2-3 cm. çaplı daha ince örgüsünün üstüne yapılmıştır.
dallarla bir dikmedeki yarım yuvarlak dalın bir yanın­
dan başlayarak, ortadaki dalın öbür yanından geçe­ Bu ev hem büyük hem de iki kapılıdır. Belki de iki karde­
rek, öbür dikmedeki yarım yuvarlak dalın ilk tarafına şindir. Farklı şekilde kaplamak istemiş olabilirler ya da
bağlanır. bir tarafı sonradan kaplanmış olabilir.

Bu geçirilen dalın 1.5-2 cm. üstünden ters istikamette Sepet örgüsünde kullanılacak dallar hem sağlam, hem
ikinci dal geçirilerek, devam edilir bu şekilde sepet örgü de esnek ağaçlardan olmalıdır. Gevrek olup kırılmamalı,
düzeninde örgü yapılmış olur. Bu örgü iki tarafından ön­ çürük olup sıva içinde bozulmamalıdır. Bu evde kullanı­
ce çamur, sonra kireç sıva ile sıvanır ve badana yapılır. lan dalların çevrede bol bulunan fındık dalları olduğunu
Alt katın sıvalarının büyük bir kısmı duruyor. Belki de düşünüyoruz.

Resim 483: Kandıra’da bir köy evi; ahşap karkas arasında sı­
ra taşıyıcı olarak sepet örgü düzen içten sıvanmış, dıştan sı-
vasız (1978)

Resim 483 A: Aynı evin cephesinden yakın çekim görüntü


Çizim 393: Ahşap çatkı arası sepet örgü dokusu
(1978)

818
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

IV.2.1.2.2.6. AHŞAP BAĞDÂDÎ DUVARLAR

Ahşap duvar sistemlerini incelerken görüyoruz ki, ah­ olduğu için köşeler, pencere çevreleri kat tabanları per­
şap duvar yapımında iki sistem kullanılmıştır. Bunlardan vazlarla takviye edilir. Bu pervazlar aynı zamanda, cep­
biri, ahşap tomruk olarak ve kaba bir şekilde veya ince hede çevreleme yapıyor ve bir karakter getiriyor.
düzeyde yontularak, kara boğaz ya da kurt boğazı tek­
niği ile köşelerde bağlanarak üst üste yığma olarak ya­ Yukarıda açıklanan bağdâdî çıtalarının boyutları ve dü­
pılan (çantı) duvar sistemidir. zenleme şekilleri daha ziyade Bursa ve Marmara hav­
zasında gözlemlediğimiz şekillerdir. Bütün bölgelerde
İkinci şekil ise ahşap karkas doku içinde kerpiç, tuğla ve bağdâdî aynı şekilde kullanılmıyor. En dikkat çeken böl­
taş ile dolgu yapılarak oluşturulan (hımış) denilen duvar ge ise Antalya’dır.
sistemidir. Bu sistemde kerpiç dolgular, başlangıçtan itiba­
ren sıvanırken, taş dolgular yapıldığı bölgeye göre yer yer Antalya’da da Bursa tipi bağdâdî yapılmaktadır. Örnek
veya zaman zaman sıvanır. Tuğla dolgulu duvarlar ise olarak Kaleiçi Barbaros mahallesi Müze sokak 6 numa­
derzleniyor ve ilginç tuğla dekoratif dokular sergileniyor. radaki Paşalar Konağı’nı gösterebiliriz. Ancak Antal­
Ancak XVIII. yüzyılın ikinci yarısı ve XIX. yüzyılda tuğla dol­ ya’da uygulanan bağdâdîlerde çıtalar daha çok tahta
gulu duvarlar da sıvanmaya başlanmıştır. Yine XVIII. yüz­ denilebilecek 4-7 cm. genişlikte ve yine en az o ölçüde
yılın ikinci yarısından başlayarak XIX. yüzyılda daha yoğun aralıklarla tesbit edilmektedir. Bu düzenlemenin pek de
olarak uygulanan yeni bir sıvalı duvar tipi ortaya çıktı. doğru olmadığını düşünüyoruz. Ayrıca bağdâdî tahta ya
da çıtaların arkası (karkasın iki yüzünün arası) tahtalar­
Bu yeni sistem bağdâdîdir. Bağdâdî, ahşap karkas dol­ la doldurulmuştur. Bu düzenlemede sıvanın bağdâdî
gu üzerine ahşap çıtaların, aralıklı olarak çakılması ve elemanların arkasına girip tutunma şansı yok. Nitekim
kireç harçla içten ve dıştan sıvanması ile elde edilir. Dış resimlerde görüldüğü gibi pek tutunamamıştır.
yüzleri ahşap kaplama olan duvarların iç yüzleri ise
bağdadi üzerine kireç harçlı sıva ile kaplanırdı.

XVIII. yüzyılda kerpiç dolgulu duvarlar gibi tuğla duvarlar


da sıvanmaya başlamıştı. Birçok bölgede tuğla duvarlar
XIX. yüzyılda da sıvanmaya devam ederken, Bursa gibi
bazı merkezlerde bağdâdî yapımı tercih edilmişti.

Bağdâdî yapımında, 10 x12 cm. kesitli dikmeler üzerine


düşey aralıkları 2,5-3,5 cm. en ve 1,5-2 cm. kalınlıktaki
çıtalar içten ve dıştan 1,5-2 cm. ara ile çakılarak yerleş­
tirilir.

Bu şekilde hazırlanan bağdâdî sistem içten ve dıştan ki­


reç harçla sıvanınca, harç bağdâdî çıtalardan içeri gire­
rek bir nevi tırnak gibi sıvayı tutar.

Bağdâdî üzerinde üç noktada zayıflık oluşuyor. Köşe dik­


meleri, kat taban kirişleri ve pencere kenar pervaz ve alt
üst başlıklar. Bu masif ağaçların üzerine bağdâdî çakılma­
sına rağmen, yüzleri ara dikmelerden oldukça geniş ol­
duğundan üzerlerine sıva yapıldığı zaman, sıva bağdâdî
çıtaların arkalarına giremediğinden tutunmaları çok zor­
dur. Bu sebeple üç halde de bu yüzler çentilir. Ancak yi­
ne de sıvalar bu yüzlerde rahat tutunamıyor, çatlıyor, sö­ Resim 484: Bursa’da XIX. yüzyıl sonu bağdâdî sıvalı bir ev
külüyor. Bu yüzden de sıvalı yüzlerde bu noktalar zayıf (2003)

819
Geleneksel T ürk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elem anları

İstanbul
Bebek
Köçeoğlu
Yalısı’nın
bağdâdî
duvar detayı
Eldem 1977: 56

820
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 484 C:
Bursa
Nalbandoğlu
mahallesinde
bağdâdî
duvarlı bir ev
(2002)

Resim 484 D:
Antalya
evlerinde farklı
bir bağdâdî
düzen: tahtalar
geniş ve çok
aralıklı
kullanılmış;
dokunun içi de
çeşitli boyutlu
tahtalarla
doldurulmuştur
(1996)

Resim 484 E:
Antalya’da
Bursa tipi
bağdâdî ile
Antalya
bağdâdîsi bir
arada;
Kaleiçi
Barbaros
mahallesi
Müze sokağı 6
numaradaki
Paşalar
Konağı (2001)

821
i
ı
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

TUĞLA, KERPİÇ VE TAŞ DOLGULU AHŞAP KAR­


KAS DUVARLARIN SIVANMASI

Ahşap karkas arasına yapılan tuğla dolgulu duvarlarda, dikmesi ile kirişleme hizasının sıvasız bırakılmış olmala­
yukarıda açıkladığımız gibi gerek ahşap karkas, gerek­ rı ve sıvanan satıhların mesela pencere saçağı ile bö­
se tuğla yüzleri çıplak bırakılıyor, tuğla araları ise derz- lünmüş, yani küçültülmüş olmasıdır. Bu suretle köşe
leniyordu. Kerpiç dolgulu duvarlar ise genelde çamur dikmesine temas etmiş oluyorum. Sıvanmış binalarda
harcı ile sıvanarak üzerine kireç badana sürülüyordu, hiç olmazsa köşe dikmesinin sıvanmaması, Türk yapıcı­
parasal gücü olmayanlar duvarları çıplak bırakıyordu. lığında bir kural haline gelmiştir. Aslında köşe dikmele­
Taş dolgulu duvarlarda ise duvarların sıvandığı yöreler rin sıvanmasıyla kabul edilen güçlükler meydandadır.
bulunduğu gibi Kula’da ve Doğu Karadeniz bölgesinde Sıvanan satıhları bu sayede büyümesinden başka, baş­
olduğu gibi, koyu renk taş, kireç derzin beyazı ve çıplak ka tesirlere maruz iki cephe üzerine yekpâre olarak
ahşabın yapacağı etki ile duvarlar birçok yapıda derzli uzatılmaları ve ayrıca köşede belki temasa fazla mâruz
ve çıplak bırakılmıştır. kalmaları ve nihayet büyük sıva satıhlarının sınırını teş­
kil eden köşelerde, sıvanın ahşap üzerine tutunması
Bu şekilde kerpiç ve taş dolgulu ahşap karkas duvarların mecburiyeti, bu mahzurların en göze çarpanlarıdır. Bu
sıvanması uygulamasına bu tür duvarların yapıldığı ilk za­ sebeplerden dolayı, köşe dikmesi sıvasız bırakılmış ve
manlardan itibaren başlanmış görünüyorken, tuğla dol­ sıvanan kısımları iyi bir zemin teşkil eden dolgu duvarı­
gulu duvarlarda, uzun süre zengin dekorlu tuğlalarla ki­ na nazaran ancak gayet küçük kısımlarını kaplamaları­
reç derz ve ahşap çatkıların verdiği zevk devam etmiş, na izin verilmiştir. Aynı şey kirişleme hizasında yapılmış­
XVII. yüzyılın sonlarında sıvamalar başlamış ve XVIII. tır. Burada bir nevi kat silmesi meydana gelmiş ve kat­
yüzyılda yaygınlaşmıştır. Bu konuda Sedad Hakkı El­ ların sıvaları birbirinden ayrıldığı gibi kirişlemenin sıva
dem’in değerli araştırmalarından aktarmalar yapıyoruz. için teşkil ettiği tehlike bertaraf edilmiştir. Bu noktalara
riayet edilmemiş olan yerlerde sıva tutunamamıştır.
“Dolgu duvarın sıvanmasıyla birtakım teknik meselele­
rin ortaya çıkacağı meydandadır. Bu meselelerin başlı- Sıvanın en son iş olarak yapıldığı ve binanın oturması
cası, ahşap karkas kısımları üzerine tesadüf eden sıva için mümkün olduğu kadar vakit ayrıldığı, daha evvel­
kısımlarının tutturulması işidir. Bu mevzu bugünkü görü­ den yazılmıştı. Bu itibarla sıva işine, ancak pencere ka­
şümüze nazaran, ideal olmayan bir şekilde halledilmiş, saları, çerçeveleri yerine takılıp, pervaz ve silmeler de
yani ahşap kısımlar sadece kertiklenmiş ve oldukları gi­ tespit edildikten sonra başlanır. Bu suretle sıvaya hudut
bi sıvanmışlardır ve mesela yalnız dolgu duvarı sıvanıp, ve mastarlık vazifesini görecek tahtalar ile sıvanın dış
ahşap kısımların açık bırakılması tarafına gidilmemiştir. yüzü bir seviyeye getirilmiş olur. Gerek sıvanın korun­
Böyle olduğu halde, bugüne kadar ve büyük depreme ması, gerekse pencerelere gölge teşkil etmesi için,
rağmen hiç tamir edilmeden kalmış, birkaç yüz senelik pencere üst başları hizasında, ekseriyetle pencereleri
sıva cephelerinin mevcut olması, ileri süreceğimiz bü­ birbirine bağlayan pencere saçakları bu tipten itibaren
tün kritikleri susturmaktadır. Bu sebeple tatbik edilen rağbet görmüştür. Bu saçak aynı zamanda pencere ka­
usulün doğru ve tekniğe veya hiç olmazsa mahalli ge­ paklarını yağmurdan da korur.
leneğe uygun olduğunu kısmen kabul etmek gerekir.
Kısmen, çünkü daha yeni inşaatta sıvalar daha çabuk Köşe dikmesinin sıvanmadığı söylenmişti. Bunun için,
ayrılmakta ve dökülmektedir. Bu usulün ancak iyi mal­ bu dikmelerin kenarlarına, sıvanın dayanmasını temin
zeme ve doğru işçilik gözetilerek iyi neticeler verebile­ edecek çıta veya paşalar tespit edilir. Bu çıtalar ekseriya
ceği, daha itinasız işlere elverişli olmadığı anlaşılıyor. mahir ve zevkli bir şekilde, pencere saçağına ve kat sil­
Kullanılan ağacın kuru, tekniğin gereklerine uygun ola­ mesine bağlanır, üst kısmı da köşe dikmesinin etrafına
rak tedarik edilmiş ve kesilmiş, sıvaların uygulanmasına çevrilerek, diğer duvar yüzündeki çıta ile bağlanır ve bu
kadar karkasın ve dolgunun oturmuş ve daha başka suretle bu çıtanın çerçeve karakteri tamamen ifade edil­
noktaların gözetilmiş olması, sıvanın dayanmasına, fik­ miş olur. Bu çerçeve, köşe dikmesinin üst kısmına kadar
rimce imkân vermiştir. Bu noktaların en önemlisi köşe devam eder ve başlığın altında kıvrılır, yani başlık ve üst

822
G eleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elem anları

taban gibi kısımları sıva ile örtülemeyerek İkinci önemli nokta, köşe dikmesi ile alt
saha dışında bırakılır. Bu suretle yalnız di­ tabanın birleştiği yerdir. En evvel uygula­
kine konmuş ağaç kısımları sıvasız diğer­ nan şekilde, sıva ancak alt tabana kadar
leri ise sıva altında kalmış olur. Bu tama­ uzanır ve taban açıkta kalır. O zaman
men inşaî bir mülâhaza ve âdetten doğan köşe dikmesini sıva sathından ayıran çı­
şekil, Türk evlerine mahsus karakteristik ta, alt taban üzerine devam etm ek üzere
bir mimari eleman hediye etmiştir. Aslında çevrilir. Bazen da bu çıta alt taban hiza­
ilk bakışta mânâsız gibi görünen bu çö­ sında nihayet bulur ve alt tabanı kapatan
züm ancak bu şekilde izah edilebilir. Kö­ bir silme tahtası içine saplanır.”367
şenin saçağa kadar sıvasız bırakılması ta­
rafına gidilmiş olsa idi, başlık ve üst taban
mantıksız bir şekilde açık kalacaktı.

ı
| rı

Çizim 395:
Tuğla dolgulu
ahşap karkas
duvarda,
ahşap karkas
detayları ve
sıva köşe
dikmesi ve
bunları
sınırlayan
profili çıta
ilişkisi
Eldem 1987:
III. 1 74 -1 75 367 Eldem 1987: İli. 186-188

823
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

IV.2.1.2.2.7. AHŞAP KAPLAMALI


AHŞAP KARKAS DUVARLAR

Bursa ve bazı diğer yörelerde bağdâdî sekliklerinde ve üst üste getirilen kapla­
duvar bir nevi moda halini alıp yoğun bir maların birleşme yerlerindeki detaylar­
şekilde bu tür duvarlı evler, konaklar ya­ da görülmektedir. Ancak kaplama yük­
pılırken, İstanbul’da ahşap kaplamalı sekliklerinin devirlere göre farklılıkları
duvarlar yapılmaya başlamıştı. Elbette var mıdır ve birleşme detaylarındaki de­
bizim konumuz ahşap karkas üzerine ğişiklikler zamana mı bağlıdır, yoksa us­
doğrudan ahşap kaplama yapılmasıdır. taların veya mimarların bilgi ve zevkleri
Ancak biliyoruz ki, dolgulu ahşap karkas mi etkili olmaktadır? Bunları, ileride in­
(hımış) duvarlarda ahşap kaplama ya­ celeyeceğimiz ahşap kaplamalarda
pılmıştır. Hımış duvarların üzerine ilk ya­ öğrenmeye çalışacağız. Ahşap kaplama
pımında ahşap kaplanıldığı gibi, daha sisteminde bu belirttiğimiz detayların dı­
sonra yapılan onarımlarda ve kafes ta­ şında bir de kaplama teknikleri olarak iki
miri sırasında da yapılmaktadır. Ahşap belirli düzenleme şekli bulunmaktadır.
kaplama düzeninin bütünlüğünü kay­
betmemek için, hımış üzerine yapılan Kaplamalar, birbiri üzerine düşey bir düz­
ahşap kaplamaları da konu edineceğiz. lemde geçme ile birleşerek otururlar. Bu
Ancak, bu konu için özel bir bahis aç­ birinci düzenleme şeklidir. İkinci düzenle­
madan sırası geldiğinde açıklayacağız. me şekli ise, kaplamaların üstteki sıra­
sının küçük bir açı ile alttaki kaplamaların
Hımış duvar üzerine ahşap kaplama uy­ üstüne 3-4 cm. binecek biçimde bağlan­
gulamasının iki şekilde gerçekleştiğini masıdır. Buna (yalı baskısı) denilmektedir.
görüyoruz. Birinci uygulama şeklinde
ahşap karkaslar kerpiç veya tuğla dol­ Bu iki tür kaplamayı da açıklamaya çalı­
gulu sistemle yapılmış olup, belki de bir şacağız. Konuya genel olarak baktığımız
moda şeklinde başlayan bu uygulama zaman, yalı baskısının daha az kullanıl­
ahşap kaplamayı sıva yerine kullanma mış olduğu görülmektedir. Biz önce birin­
düşüncesinden kaynaklanmıştır. Bu şe­ ci şekil olan düşey düzlem üzerinde uy­
kilde belki de dolgunun tecridi sağlaya­ gulanan kaplama türlerini açıklayacağız.
cağı düşünülmüş olabilir. Daha sonra da yalı baskısını ele alacağız.

İkinci şekil ise, sıvalı kerpiç veya tuğla Düşey düzlemdeki kaplamalarda da,
dolgulu yapılarda, ya sıvaların harap ol­ genelde ahşapların üst üste yatay ola­
ması sebebiyle veya bütün cephede bir rak yerleştirilme uygulamasının çoğun­
yenileme yapmak amacı ile kafes onarı- luğu teşkil ettiğini, az miktarda da, tah­
mı denilen şekilde görüntüyü tamamen taların düşey olarak yerleştirildiğini ör­
değiştiren ahşap kaplamanın sıvanın neklerle açıklayacağız.
üzerine yapılmasıdır.368
XVIII. yüzyılın ikinci yarısı ile XIX. yüzyı­
368 Eideım 1977: 55, Köçeoğlu
Ahşap kaplama, ister tuğla veya kerpiç lın tamamında özellikle İstanbul’da ah­
Yalısı’nın iç, yani güney ve bah­
çe cepheleri öteden beri sıvalı dolgulu duvarlar üzerine yapılsın, ister­ şap kaplama, ev duvarlarında kullanılan
idi. Sonradan çoğu cepheleri se dolgusuz ahşap karkas üzerine kap­ tek sistem olmuştu. Hatta XVII. yüzyıl
ahşap kaplandı. Sıva kısımlar
lansın, prensip olarak ahşap kaplama yapısı olan bazı evlerle, XVIII. yüzyıl
pervaz ve silmeler ile çevrelen­
miştir. Sıva üzerinde ince kalem düzenlemesinde ve işçilikte farklılık yok­ ürünü olan birçok ünlü yapının hımış du­
süslemeler vardır. tur. Farklılık, ahşap kaplamalarının yük­ varları daha sonra ahşap kaplanmıştır.

824
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

XIX. yüzyılın ikinci yarısında ve XX. yüzyılın başında ya­ uveau üslubu Avrupa’dan hemen sonra memleketimize
pılmaya başlayan çok katlı tuğla kâgir yapıların bir kısmı gelerek, son nefesini yaşamakta olan ahşap mimariye
ahşap kaplama tutkusundan kurtulamadı. Beyoğlu’nda yeni bir kan, yeni bir nefes, yeni bir heyecan getirmişti.
kaplamalarının yer yer döküldüğünü gördüğümüz apart­
manlarda, ahşaplar eskisi gibi karkas veya çatkı üzerine Bu üslup İstanbul’da Arnavutköy, Sarıyer ile Anadolu
değil, tuğla duvarlara döşenen kadranlar üstüne kapla­ yakasında Erenköy, Göztepe gibi o zamanların yazlık
nıyordu. Daha sonra gelişen betonarme yapılaşma yü­ kesimlerinde daha çok görülüyordu.
zünden bu uygulama da yavaş yavaş bitti.

Buna rağmen ahşap ev tutkusu XX. yüzyılda 15 - 20 yıl


daha devam etti. Bu dönem XIX. yüzyılın sonlarında
başlayıp, XX. yüzyılda kısa bir süre devam eden art no-

Çizim 396 A: Bursa Şeyh Hamid mahallesindeki lale devri


evi. Sedad Hakkı Eldem hocamız, Şeyh Hamid mahallesinde­
ki evin duvarlarındaki zengin bezemeli tuğla istifleri yakınen
inceleyip belgeledikten sonra bir de XVIII. yüzyılın son dönem
modasına uygun sıvalı olması halini etüt ederek yukardaki
resmi çizmiştir. Bu çizimde köşe dikmelerinin, tabanların, per­
vazların sıvanmaması için profilli çıtalarla hudutlarını belirle­
miştir. Sedad Hakkı Eldem’in bu evin sıvanmış olduğunu dü­
şünmesine katılmıyoruz. Evin duvarlarındaki zengin dekorlu
tuğla istifleri orjinalini en az otuz beş senedir gözlemlediğimiz
için normal yıpranma dışında hemen hiç bozulmamış, sıvan­
Çizim 396: Bebek Köçeoğlu Yalısı. Ahşap karkas sistemde, mış, raspa edilmiş olduğunu gösteren hiçbir iz, belge bulun­
eliböğründe, alt taban, döşeme kirişleri, taban pervazları ile mamaktadır. Yalnız tepe pencereleri tıkanmış, alt pencereler
sıva ilişkileri, silmeli çıtayla çerçeveleme detayları sökülerek geniş “asri pencereler” takılmıştır.
Eldem 1987: III. 168, 179 Eldem 1987: III. 227

825
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 396 C: Murâdiye medresesinin karşısındaki ev çok ona­


rım görmüş, hatta XVIII. yüzyıl cephe özelliklerini kaybetmiş ol­
Çizim 396 B: Murâdiye Azeb Bey Camii’nin yakınında­ sa da meydana bakan cephesindeki iki tepe pencereli odanın
ki bu evin tuğla dolgusundaki dekoratif tuğla dizisi çok dış yüzünde XVIII. yüzyıl özellikleri muhafaza edilebilmiş hatta
az; tuğlalarda farklı boyutlar var, onarılmış olabilir. An­ üst pencereleri hizasında sıva üzerine tuğla hatıl taklidi süsle­
cak sıva ve raspa izleri gözükmüyor. Bu sebeple evin meler bulunuyordu. Ne yazıkki 2002 yılında cephe, temizlik se­
bir dönem sıvalı olduğunu kabul edemiyoruz. bebiyle badana yapılırken orijinal nakışlar da yok edilmiştir.
Eldem 1987: III. 228 Eldem 1987: III. 229

Bir başka merkez de Edirne’dir. Osmanlı Devieti’nin Çoğunlukla ev, konak ve yalıların duvarlarını oluşturan
ikinci başşehri olan Edirne, XX. yüzyılın başlarında son ahşap kaplamaları tarihi oluşumlarına göre araştırmak
görkemli evlerini kaybediyordu. 1952 yılında zemin ka­ elbette doğru olacaktır. Ancak ne yazık ki incelediğimiz
tının dış duvarlarını gördüğümüz Necmi Abi Evi’ni, bütü­ yapıların yapılış tarihlerini bildiren bir yazı, bir kitabe, bu
nüyle Sedad Hakkı Eldem hocamızın çektiği fotoğraflar yapıların üzerinde genellikle bulunmamaktadır.
ve restitüsyon projesinden tanıyoruz. Bir de Rifat Os­
man’ın, Edime Evlerindeki tanıtım yazıları ve resimleri Bu sebeple incelediğimiz yapılarda yapının dışında bu­
ile 1920 - 1930 yıllarına kadar dayanabilmiş evleri gör­ labileceğimiz herhangi bir yazılı belgeden, yapının mi­
müş gibi oluyoruz. marı veya kalfası belli ise onun yaşam hikayesinden,
ya da mimari ve süsleme üsluplarının değerlendirilme­
Edirne belediye binasını yaptırmış olan başkan Dilâver sinden yararlanarak eserlerin yapılış dönemlerini tespit
Bey, 1912-13 yıllarında, Kaleiçi mahallesinin ızgara dü­ etmeye çalışacağız. Ancak bu tarihlemelerin ne kadar
zenindeki imar planını da yaptırmıştı. Bu plana göre ya­ doğru veya yaklaşık olacağı da her zaman tartışmaya
pılmış olan art nouveau ve eklektik üsluptaki ahşap ev­ açık olacaktır. Bu sebeple de okuyucuların, bu husus­
lerin büyük çoğunluğu bütün yok etme çabalarına rağ­ larda hoşgörülü olacağını ümit ediyoruz.
men günümüze gelebilmiştir.

826
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Eğrikapı Panagia Kilisesi Evi

Sedad Hakkı Eldem’in369 Eğrikapı Tan­ Ancak her ikimiz de XVIII. yüzyılın yapı
dır sokaktaki küçük ev diye isimlendirdi­ tekniğinin önemli bir örneği olduğunu
ği ve “Bu ev büyük bir konağın ağa ve söylüyoruz.
aş dairesidir” diye belirttiği ev, aslında
Panagia Kilisesi’ne aittir ve muhtemelen Evin mimarisinde XVII. yüzyıl sonları ve
kilise hizmetlilerinden birinin oturması XVIII. yüzyıl başları yapı elemanları he­
için kullanılmıştır. men göze çarpmaktadır. Bunlar; gör­
kemli eliböğründeler, görünen genişliği
Evin Eğrikapı caddesi boyunca batı (Eğ- 22 cm. ve birleşme pah kesimiyle 23,5
rikapı) tarafına devam eden kâgir duva­ cm. olan kaplamalar, ahşap karkasın
rın kilise avlusu tarafında iki katlı (üst dikme ve çaprazlarına çakılmasını sağ­
katı bu duvarın arkasında) bir yapı kalın­ layan dövme, karabaşlı demir çivilerdir.
tısı daha bulunmaktadır. Bu yapı ile, kö­ Tepe pencerelerin yapılmamasına karşı­
şedeki evin arasında bulunan taş ke­ lık kara kapakların yapılmış olması gibi
merli kapıdan avluya inen merdivene gi­ özellikler XVIII. yüzyıl ve hatta bir kısmı
rilmektedir. Bu merdivenin girişteki düz­ XVII. yüzyıl yapı özellikleridir.
lüğünden, hem köşedeki ahşap evimi­
zin ara katına hem de solda yıkılmış du­ Önemli bir başka özellik de ahşap karka­
rumdaki yapının üst katına girilmekteydi. sın, üst normal kat duvarları tuğla, alt kat­
larda ise kerpiç dolgu yapılmış ve sonra
Soldaki büyük hacimli yapının, kilise dı­ ahşap kaplanmış olmasıdır. Kaplamaların
şındaki idari işler ve törenler için kullanıl­ genişliği, görülen kısmı 22 cm. tam geniş­
dığını sanıyoruz. Kilisenin milattan sonra lik 23,5 cm. ve kalınlığı 18-19 milimetredir.
810 yılından 1764 yılına kadar varlığını
belirten bilgileri Zafer Karaca’nın, İstan­
bul’da Osmanlı Dönemi Rum Kiliseleri
adlı kitabında bulmaktayız.370

Kitabın 131. sayfasında “Eğrikapı’daki


Panagia Kilisesi, bir numaralı kitabesine
göre Patrik VI. Kyrillas zamanında
(1813-1818) 1 Ocak 1816 tarihinde ye­
niden inşa edilmiştir” denilmektedir.

135. sayfada “Avlunun batısında evler


ve yıkık mekânlar vardır” denilmektedir.
Bütün bu bilgilerden kilise alanı içindeki
bu evin kiliseye ait olduğu ve 1816’dan
önce yapılmış olduğu anlaşılmaktadır.
Bu bilgilerden evin, en geç XVIII. yüzyı­
Çizim 397: İstanbul Eğrikapı Panagia Kilise­
lın ilk yarısında yapılmış olduğu kanaati­ si Evi, XVIII. yüzyıl yapısı (restitüsyon:
ne varıyoruz. Sedad Hakkı Eldem)

Sedad Hakkı Eldem hocamız ise (XVIII. 369 Eldem 1984:1. 238
yüzyılın sonları) diye değerlendiriyor. 370 Karaca 1995: 130-138

827
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 397 A: İstanbul Eğrikapı Panagia Kilisesi Evi’nin


1. kat planı
Resim 485 A: İstanbul Eğrikapı Panagia Kilisesi Evi’nin ku­
zey köşesindeki çıkma ve kaplamaların durumu (2002)

Resim 485: İstanbul Eğrikapı Panagia Kilisesi


Evi’nin son durumu; zemin katta ahşap kapla­
ma, karkas arası kerpiç dolgu üzerine yapıl­
mıştır. Üst katta ise doğrudan ahşap karkas
üzerine kaplanmış, iç duvarlar ise bağdâdî
üzerine sıva yapılmıştır (2002)

828
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bebek Kavafyan Evi


Resim 486 A:
Bebek
Bebek’ten, Etiler’e çıkan yolun sol tara­ Kavafyan
Evi’nde
fında iç bölümde bulunan üç katlı ev
çıkma altında
dört eyvanlı plana sahip olup İstan­ orijinal
bul’un günümüze kalmış en eski evlerin­ kaplama,
köşe
den birisidir. Geçen uzun zaman içinde
dikmesini
yapılan onarımlarda, kaplamalardan bir açıkta
kısmı değişmiş olsa da mimari kendi bırakmış,
dikme ile
benliğini koruyabilmiştir.
kaplamayı bir
çıta ile
Yapının çeşitli boy ve eğrilikte, mimariye sınırlıyor. Sağ
duvardaki
zenginlik katan eliböğründeleri, 170-
XX. yüzyıl
190 cm. ara ile, alt katlarda, gelenekle­ kaplaması ise
re uygun olarak taş duvarlara gömül­ köşe
müş kalın dikmelere oturarak, üstlerin­ dikmesinin o
yüzünü
deki çıkmaları taşıma görevini üstlen­ örtmüştür
mişlerdir. Üst katlarda ise bu eliböğrün­ (2002)
deleri takip eden dikmeler, bu bölümde­
ki ahşap karkas sistemini oluşturmuştur. de idiler. Ara saçaklarda ayrılan gömme
Bunların üstleri de ahşap kaplanmıştır. şeritler bü günde mevcuttur. Üstlük pen­
cereler bazı yerlerde yeni bazı yerlerde
“Bunlar değiştirilmedikleri yerlerde eski eski durumundadır.”371
gelenekleriyle görülürler. Köşelerde
ana direkler kaplı değildir. Yüz tahtaları Evin avlusundaki çeşmenin tarihi olan
bunlara kadar uzanıp çıta ile örtülüdür. 1751, aynı zamanda evin de yapım tari­
Üst katları taşıyan füruşlar da açıktadır. hi olarak kabul edilebilir. Çıkma altların­
Pencere pervazları, ara saçak silmeleri daki orijinal tahtalar pahlı kesimle birleş­
hep aynı yüzde ve cephe yüzeyinden 1 mekte olup görünen genişlik 19 cm.,
cm. kabarıktır. Bugün mevcut olmayan pahlı kesimle birlikte 21,5 cm. kalınlık
pencere kapakları da bunlarla aynı yüz­ 2,5 santimetredir.

Resim 486:
Bebek
Kavafyan
Evi’nin çıkması
altındaki XVIII.
kaplaması,
pencere
güneşlik saçağı
görülürken,
eliböğründenin
solundan
itibaren
XX. yüzyıl
fitilli kaplama ile
yapılmış onarım
görülüyor
(2002) 371 Eldem 1 9 8 4 : 1. 186

829
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 398: İstanbul Bebek Kavafyan Evi, Eldem 1984: I. 188

Geç devir kaplamalarda, ek yerinde üst tahtada 6 mm. XX. yüzyıl başında yapıldığını düşündüğümüz evin kap­
pah bulunmaktadır. Tahtanın ortasında, ek yerindeki lamaları, Kavafyan Evi’nin geç devir kaplamaları ile ay­
profilin aynı ve iki tarafı pah olan bir kordon bulunmak­ nı profillere sahiptir. Bu kaplama tahtalarının ortasında
tadır. Görünen genişliği 18,8-19 cm. tam genişlik 20,5 da, iki yanı pahlı ortası bordürlü profil açılmış olup iki ay­
cm. ve kalınlık 1,5 santimetredir. rı tahtaymış gibi görünmektedir. Görünen genişliği 24,5
cm. kalınlık 2 santimetredir.
Bebek Kavafyan Evi’nin karşı sırasında yoğurtçu Zülfü
sokağı ile Bebek Mektebi sokağı köşesinde bulunan ve

830
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bebek Köçeoğlu Yalısı

Arnavutköy, Akıntıburnu’nu Bebek’e “Düşüncemize göre incelediğimiz yalı


döndükten sonra, gelen Vezir Köşkü so­ bu mevkide ilk ve son yapılan yalıdır.
kağının Bebek tarafındaki büyük yalı, Ancak 1760-1770 senelerinde esaslı bi-
1802 yılından sonra yapılmış olan ve ze­ çimci bir kafes tamiri görmüş ve mimari
min kat, ara kat ve üst kattan oluşan Kö­ veçhesini (yüzünü) o zaman edinmiş ol­
çeoğlu Yalısı’dır. duğu kesindir. Bundan sonra, XIX. yüz­
yıl başlarında, ihtimal Köçeoğulları’nın
“Yalının yapı özelliklerini, son detay ve eline geçtiği zaman bir ikinci tamir gör­
noktasına kadar yıkılışı esnasında tespit müş373 ve ampir tarzındaki kisvesine
etmek kabil olmuştur. Daha evvelden de bürünmüş olabilir.”374
belirttiğim gibi, binanın ahşap karkası son
“Denize ve kuzeye bakan, yani poyraza
derece sağlam yapılmış ve bu niteliğini
mâruz cepheler öteden beri ahşap kap­
son gününe kadar muhafaza etmiştir. Ya­
lı idi. Bu kaplama geniş tahtalarla yapıl­
pı sistemi alt katından ağır, üst katta da­
mıştı. Köşelerde dikmeler usulü gere­
ha hafif bir çatkı idi. Alt katta dikmeler me­
ğince açık bırakılmayıp, geniş pervazlar­
şeden ve ortalama 25-30 cm. kalınlığında
la örtülmüştü. Saçağın yeni kornişin
idi. Araları 1,5 ile 2 m. arasında oynuyor­
içinde eski, yani paralel çıtalı şekli tespit
du. Dikmeler genellikle kesme taş kaide­
edilebilmiştir. Güney ve batı cepheleri
ler üzerine oturtulmuş, zemin hizasında
öteden beri sıvalı idi Bu cephelerde fü-
bağlayıcı ve üzerine oturacakları bir ta­
ruş üstünde çıkıntılar olmadığı halde, kat
ban yapılmamıştı. Bu olay da XVIII. yüz­
hizalarında tabanlar ve kiriş başlan sil­
yıl yapılarında yaygındır. 5 m. kadar yük­
me tahtalar ile kaplıdır. Aynı tahtalar ço­
seklikte, yani asma katı da içine alan dik­
ğu yerde cephe köşelerinde pervazlar
meler üstlerinde geniş, başlıklarla bağ­ şeklinde sıva yüzeylerini çevreler ve ko­
lanmış ve bunların üzerine hatıl şeklinde rurlar. Pencerelerin etrafı da daha ince
üst taban çekilmiştir. Ara kat hizasında pervazlarla tutulmuş, üzerleri ufak silme
kalın kuşaklarla birbirine bağlı idiler. Esas saçaklarla örtülmüştür.”375
çatkı bundan ibarettir. Dolgu duvarları ol­
dukları vakit, aralarında ayrı ve daha ha­ Sedad Hakkı Eldem hocamız, kendisin­
fif çatkıları vardı. Rıhtım tarafında duvar den yaptığımız yukarıdaki alıntılar ile fo­
372 Eldem 1977:15
taş tuğla sıvalarıyla gayet muntazam bir toğraf ve restitüsyon çizgileri bugün yok
373 “Kafes tamiri, bir dönemde
şekilde örülmüştü. Bu duvar aslında ken­ olan yalı hakkında önemli bilgiler aktar­
yapılmış olan yalı veya konaklar­
dini taşıyabilecek kalınlıkta tutulmuştur maktadır. Özellikle ahşap karkas kurgu da, (Köçeoğlu Yalısı’nda olduğu
(60 cm.). Ahşap dikmeler belirli mesafe­ sistemi ve dikmelerin ölçülerini de ver­ gibi) sahibinin değişmesi, mima­
mektedir. Ancak kaplamaların geniş ol­ ri modanın değişmesi ve pence­
ler de duvarın içine açılmış yuvalara gö­ re camlarının kolay elde edilebi­
duğunu söylemesine karşılık ölçü ver­
mülü idiler. Böylece ahşap çatkı ile kâgir lecek duruma gelmesi ve tepe
memektedir. Ayrıca Sedad Hakkı El- pencerelerine prensipte gerek
kaide duvarı birbirine kenetlenmiştir. Üst
dem’in rölöve çizgilerini değil, yalnız kalmaması gibi sebeplerle, bü­
kat duvarları daha hafif ve sık dikmelerle yük cephe onarımları yapılıp, 18.
restitüsyon çizgilerini eserine almıştır.
inşa edilmişti. Burada dikmeler alt ve üst yüzyıl karakterlerindeki mimari
taban arasında ayrıca kuşaklarla bağlı idi. görünüşün, 19. yüzyıl başları
Bu sebeple kaplama yükseklik ölçülerini (ampir) etkili tepe penceresiz bir
Araları 50-60 cm. kadardı. Dolgu tuğla­ elimizdeki belgelerden hesaplamak zo­ cepheye dönüştürülmesi şeklin­
dandı. Aslında belki her yüzde sıvalı olan rundayız. Bu pek kolay olmamakla be­ deki çok önemli onarımlara veri­
bu tuğla dolgu ve çatkı, poyraz yüzeyle­ len isimdir” (Hüsrev Tayla)
raber bulduğumuz ölçüler, 21,5 - 22,5
rinde tahta kaplanmıştır.”372 cm. olup hata payımızın 1 cm. civarında 374 Eldem 1977:10-11

olduğunu düşünüyoruz. 375 Eldem 1977: 17

831
G eleneksel T ü rk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elem anları

Çizim 399: İstanbul Bebek Köçeoğlu Yalısı’nın XIX. yüzyıl, kafes


onarımından sonra ahşap cephe görüntüsü Çizim 399 A: Bebek Köçeoğlu Yalısı’nın sıvalı bölümleri
Eldem 1977: 54 Eldem 1977: 55

Resim 487: Bebek Köçeoğlu Yalısı’nın 1941 yılında yıkılmasında önce, Sedad Hakkı Eldem hocamızın öğrencileri ile birlikte ha­
zırladığı rölöve çalışmalarının 1948’de akademi yangınından kurtulabilmiş fotoğraf ve eskiz çalışmalarından kalan resimlerden bi­
ri Eldem 1977: 62

832
Geleneksel I ürk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

07290876

Çizim 399 B: Bebek Köçeoğlu Yalısfnın genel görünümleri, Eldem 1977: 48 - 49, 50 - 51

Resim 487 A: Bebek


Köçeoğlu Yalısı’nın
görkemli çıkmaları.
XIX. yüzyılda bütün
cepheler kafes tamiri
yapılarak ampir
özelliğine girerken,
eğri eliböğründeler de
kurtulamamış,1yanları
ve ön yüzleri ahşapla
kaplanarak, resimde
görülen yuvarlak
kafalı, masif gibi
görüntülere girmişler
Eldem 1977: 65

833
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Anadoluhisarı Zarif Mustafa Paşa Yalısı

Ne yazık ki Boğaziçi’nin en mutena, mi­ bütün ahşap kaplama düzeyini aynen


marisi en zengin ve etkililerinden olan korurken, Zarif Mustafa Paşa Yalısfnın
bu yalı, komşu yalıya bir tanker çarpma­ XIX. yüzyılda geçirdiği büyük onarımda
sı sonucu yıkıldıktan aylarca sonra, gö­ bütün ahşap kaplamalarının değişmiş
zümüzün önünde yavaş yavaş yıkılarak pencerelerinin uzamış saçağının günün
denize yığıldı. Kimse kurtarabilmek için modasına uymuş olduğunu görüyoruz.
tedbir almadı, hatta buna niyet bile edil­ Yalnız bütün kaplamaları değiştiği halde,
medi. Yine aylarca adeta savaşarak cephenin üst kısımlarında tepe pencere­
mücadele ederek, Kültür Bakanlığı’ndan lerinin varlığı görülebiliyor.
izin alabildik ve başodanın o harika lale
devri panolarından beş altı tanesini, uz­ Yalı yıkılmış olduğu için ahşap kaplama­
manımız rahmetli Zarif Orgun ile bera­ larını ölçmek imkânı kalmamıştır. Bu se­
berce, denizin içinden çıkararak Türk ve beple yine fotoğraflardan sıra sayarak
İslam Eserleri Müzesi’ne teslim ettik. ölçekli çizimlerden yükseklikleri belirle­
Birkaç sene sonra bir çalışma için her yerek, yalının son durumundaki, kapla­
halde artık restore edilmiştir ümidi ile, ma yüksekliğini oldukça düşük bir hata
tetkik etmek istediğimiz zaman, o canım ile bulabiliyoruz. XIX. yüzyıl ahşap kap­
panoları Süleymaniye Sâlis Medrese- lamalarının sıra yükseklikleri, 22-23 cm.
si’nde bir odaya atılmış halde bulduk. olarak hesaplanabiliyor. İlk yapılışındaki
Tozunu temizleyip resmini çekmek iste­ ahşap kaplama yükseklikleri için de
yince ıslatmak zorunda kaldık. Köprülü Yalısı kaplamalarını örnek kabul
etmek gerektiğini düşünüyoruz.
Burada Sedad Hakkı Eldem hocamız­
dan yine bir alıntı yapıyoruz: “Yarısı yı­
kılmış olarak I. Cihan Savaşı’ndan beri
son senelere kadar ayakta durmuş olan
bu yalı, XVII. yüzyıl sonları yapısıdır. Ya­
lı daha büyük bir tümün bir bölüğüdür.
Rivayete göre burası selamlıktır. Harem
bölüğü bugün Esat Bey Yalısı olarak bi­
linen yalıdır.”376

Bu yalı yalnız divanhanesindeki lale dev­


ri panoları ile değil, ahşap çatkı sistemi,
eliböğründeleri ve genel mimarisi ile de
XVII. yüzyılın sonu veya XVIII. yüzyılın
başlarında yapılmış olabilir. Bir başka de­ Resim 488: Anadoluhisarı Zarif Mustafa Pa­
376 “Hocamız, uzun bir müddet yişle de daha sonra açıklayacağımız şa Yalısı’nın 1970’li yıllarda tanker çarpması
sonunda (tanker yanındaki yalıya çarptı) ta­
Esat Bey Yalısı’nın görkemli çık­ Köprülü Amcazâde Hüseyin Paşa Yalısı
mamen yıkılmasından önce çekilmiş son fo­
masının altındaki dört küçük
Divanhanesi ile yaşıt veya on-on iki sene toğraflardandır. Zarif Mustafa Paşa Yalısı
pencereyi ve yapının o bölümü­
daha sonra olabilir. Ancak Köprülü Yalısı çok önemli bir lale devri eseri olmasına rağ­
nü etüt etmek istiyordu. Ancak
men, XIX. yüzyılda yapılan kafes onarımı so­
bütün çabamıza, sahiplerinin bütün harap ve perişan durumuna rağ­
nunda eliböğründeler dışında tamamen am­
yakını olmasına rağmen onun ri­
men, cephelerinde, pencerelerine çerçe­ pir görüntüye girdi. Buna karşılık başoda (di­
calarına, hocamızın şahsi teşeb­
ve ve cam takılması, kepenklerini kaybet­ vanhane) lale devri dekorasyonunu aynen
büslerine rağmen yapının içine
koruyordu
giremedi” (Hüsrev Tayla) mesi ve saçaklarının değişmesi dışında

834
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 488 A: Anadoluhisarı Zarif Mustafa Paşa Yalısı detayı


Çizim 400: İstanbul Anadoluhisarı Zarif Mustafa Pa­ Eldem 1986: II. 41
şa Yalısı’ndan detay, Eldem 1986: II. 42

Çizim 400 A: Anadoluhisarı Zarif Mustafa Paşa Yalısı’nın plan ve görünüşü, Eldem 1986: II. 40

835
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Anadoluhisarı Yâsinci Yalısı

Yalı, Boğaz kalkerlerinden yapılmış rıh­ kesitinde olacağını sanıyoruz.377 Çünkü


tım üzerine ve denize sıfır mesafede ya­ üst kat ahşap kaplamalı olduğu için çat­
pılmıştır. 14 x 26 cm. kesitli taban üzeri­ kı elemanların aynı yüzde olabilmesi için
ne 1,50-1,80 m. ile 26 x 26 cm. kesitli eş genişlikte olması gerekiyordu.
dikmeler oturmaktadır. Üst kat bu dik­
melerin yastıkları üzerine oturmaktadır. “İlk yapılışı XVIII. yüzyıl başlarına ait
olan bu yalı XIX. yüzyıl birinci yarısında
Sedad Hakkı Eldem’in restitüsyon çizi- esaslı bir kafes tamiri geçirmiş ve eski
mine göre üst katın % 72’si eliböğründe- mimari karakterini kaybetmiştir. Ancak
lere oturmaktadır. Bu eliböğründelerin plan esas hatları fazla bozulmadan ko-
yirmi tanesi, alttaki dikmelere dayanarak runabilmiştir. Pencereler eskiden altlı
çıkmalardaki dikmeleri taşımaktadır. Bu üstlü iken tek sıra haline sokulmuştur.
dikmeler Sedad Hakkı Eldem’in rölöve Binanın genel görünüşü, o zaman rağ­
krokisinde görüldüğü gibi “L” şeklindeki bette olan ampir tarzına bürünmüştür.
destek elemanlarına dayanmaktadır. Plan iki iç sofalı ve ilk yapılış devrinin
karakterindedir. Selamlık kısmında ey­
Alt kat pencerelerinin altlarındaki 1 2 /2 0 vanların sonradan kapatılmış oldukları
cm. kesitli yatay kuşaklar iki taraftaki düşünülebilir. Bu yalı doğrudan, doğru­
dikmelere açılı kertmelerle oturur. Pen­ ya deniz hizasında hatta bazı yerlerde
cere yan dikmeleri de bu kuşağa otura­ ötesindedir. Alt katı da rıhtım seviyesin­
rak üst tabana kadar çıkar. Diğer boş­ de dolayısıyla devri için ileri görüşle ya­
luklar gerekli yerlere yatay kuşakçık ve pılmış modern bir yapıdır.”378
dikmecikler ile bazı çaprazlarla kutucuk­
lara da kerpiç dolgu yapılarak hımış du­ Doğrudan doğruya deniz üstünde hatta
var oluşturulmuştur. Kuşakların 20 cm. bazı yerlerde çıkıntılı inşa edilen yalının
genişlikte oluşu, 26 x 26 cm. kesitli dik­ XVIII. yüzyıldan kalma mimarisi ile fü-
melerden iki taraflı olarak 3 ’er santimet­ ruşları yeni kaplamalar arkasında saklı
relik kısımların içeride kaldığını gösteri­ kalmıştır.”379 Sedad Hakkı Eldem hoca­
yor. Bu durumda duvarların iç ve dış mızın bu önemli yalının yapısı hakkında-
yüzlerden dikme hizasına kadar sıvalı ki yazılı bilgileri bu kadardır.
olduğunu ve dikmeler ile alt üst tabanla
377 “Yalıyı 1930-1932 yıllarında­ birleşmelerin, silmeli çıtalarla örtülmüş Füruşları aslında daha sonraki bölümler­
ki yıkılmasından önce görmek olduğunu, pencere yanlarında da per­ deki çıkmalar bahsinde ele alacağız an­
şansımız olmamıştı. Bu sebeple
vazlar bulunduğunu düşünüyoruz. cak burada özellikle yalılarımızdaki önem­
yapıyı ancak Eldem 1986: II. 77-
79 ve Eldem 1979 a: 284- li etkileri sebebiyle kısaca değineceğiz.
285’teki fotoğraf ve restitüsyon Üst kat çift tabanlıdır. Alt pencerelerin alt
çizimlerinden öğreniyoruz. Ho­
ve üst başlıkları yine dikmelerden dikme­ XVII. yüzyıl sonrası XVIII. yüzyıl başla­
camız genelde çok az yazılı bilgi
vermektedir. 1 / 200 ve 1 /100 ye yatay kuşaklarla bağlanmış olup yan rında, öncelikle İstanbul ve başta Bursa
restitüsyon çizimlerin de ahşap dikmeler üst pencere yanlarını da bağla­ ile diğer Marmara bölgesi illerindeki ev­
kaplama çizgilerini belirtmedi­ yıp üst tabana kadar çıkan boşluklar, ze­ lerde gördüğümüz eliböğründeler haki­
ğinden zemin kat duvarlarının
sıvalı mı yoksa ahşap kaplamalı min kat duvarlarında olduğu gibi küçük katen çok karakteristik ve ilginçtir. An­
mı olduğunu ondan öğreniyo­ yatay kuşak, dikme çaprazlarla bölün­ cak Eldem hocamızın da belirttiği gibi
ruz” (Hüsrev Tayla) müştür. Ancak bu sefer, ana dikmelerin XIX. yüzyılda yeni gelişen ampir üslubu­
378 Eldem 1986: II. 77 1 5 x 1 5 cm. ara dikme kuşak ve çap­ nun etkisi, bütün ahşap cepheleri oldu­
379 Eldem 1979 a: 285 razların, 1 2 x 1 5 cm. ya da 10 x 15 cm. ğu gibi, eliböğründeleri de etkiledi.

836
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

XVII ve XVIII. yüzyıllarda eğri, tek ve masif ağaçlardan Artık camsız pencereler devrinde kepenklerin kapan­
yapılan eliböğründelerin, ampir modası etkisi ile iki yan­ ması halinde ışık için şart olan tepe pencerelerine gerek
ları ve ön yüzü ahşapla kaplanmış, üst başları da hele- kalmamıştır. Buna karşılık Köçeoğlu Yalısı’nda olduğu
zoni bir dairesel motifle bitirilmiş olup bu önemli bir ka­ gibi ufak beyzi pencereler ancak anıları tazelemek / ye­
yıp olmuştu. Bu şekildeki eliböğründelere sahip, Saffet nilemek için kullanılır olmuştur.
Paşa, Köçeoğlu ve Yâsinci yalıları hemen vereceğimiz
örneklerdir. Ahşap kaplamalarda Eldem hocamızın rölöve krokisin­
de verdiği üst kat yüksekliği olan 390 santimetreyi re­
XIX. yüzyılda tepe pencerelerin kaldırılarak, tek sıra simlerden sayabildiğimiz on yediye böldüğümüzde 21,7
yüksek ampir pencerelerin yaygınlaşmasının en mühim cm. genişliği çıkıyor. Buna 1,5 cm. geçme payını ekler­
sebeplerinden birisi pencere camının nispeten ucuzla­ sek, XIX. yüzyıl dönemi ahşap kaplamalarını 23,2 cm.
ması ve bollaşmasıdır. olarak hesaplayabiliyoruz.

837
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 489:
Anadoluhisarı
Yâsinci
Yalısı,
XIX. yüzyılda
kafes onarımı
geçirerek
XVIII. yüzyıl
görüntüsünü
tamamen
yitirerek ampir
üslubunda
cephelere
sahip oldu
Eldem 1986:
II. 78

838
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kandilli Edip Efendi Yalısı

Edip Efendi Yalısı, Kandilli’den Vaniköy’e dönülen Akın- Bunun üstüne ara katın çift tabanı atılmıştır. Bu tabanla­
tıburnu’ndadır. Oldukça kuvvetli olan bu akıntı, motorlu ra, üst katın çift tabanı altına kadar, 2,20 - 2,30 m. ara
teknelerden önceki, kürekli teknelerin kullanıldığı dö­ ile ana dikmeler bağlanmıştır. Aynı düzenleme, üst kat­
nemde, yedekte geçirildikleri ve geçişi düzenlemek için, ta da uygulanmıştır. Yalnız üst kattaki pencerelerin alt
bayrakla işaret veren bir kimsenin burunda devamlı bu­ başlıkları yatay kuşaklar halinde devam ettirilmiştir.
lunması sebebiyle Bayraklı Yalı adı ile de tanınmıştır. Pencerelerin iki yanında, her iki katta da yardımcı dik­
meler bulunmuyor. Dikmeler arasının geniş olduğu yer­
Halen yaşamını sürdürmekte olan yalı XVIII. yüzyılın lerde, payandalar kullanılmıştır.
başlarında yapılmıştır. Harem ve selâmlıktan oluşan ve
31 metreye varan boyu ile Boğaz’ın uzun yalılarındandır. Her iki katta da bu ahşap çatma sistemi üzerine içte
Marmara tarafındaki selamlık bölümü 25-30 sene önce bağdâdî ve sıva yapılmış dışta ampir etkili XIX. yüzyıl
onarılmıştır. Karadeniz tarafındaki harem bölümü ise, 7- ahşap kaplaması yapılmıştır. Eliböğründeler de ahşapla
8 sene önce Halûk Sezgin tarafından restore edilmiştir. kaplanmıştır. Bu kaplamaların yüksekliği 27 cm. olarak
Selamlık bölümünün onarımından zamanında bilgimiz hesaplanmıştır.
olmadı. Halûk Sezgin’in yaptığı restorasyonu biliyorduk.
Edip Efendi Yalısı’na ait bu bilgileri yazdıktan sonra Ha­
Burada Halûk Sezgin gözetiminde doktora tezi hazırla­ lûk Sezgin’le yaptığımız telefon görüşmesinde, kapla­
yan Tülay Çobancaoğlu’nun bir sistem detayını sunuyo­ ma yüksekliklerinin 28 cm., kalınlıklarının 28 mm. oldu­
ruz. Bu detaya göre yapıyı yorumlayabiliriz. ğunu, kaplama tahtalarının üst üste tam kesme pahlı
düzenle birleştiklerini öğrendik. Bu şekilde de ölçekli çi­
Yalı bir zemin, bir ara kat ile bir de üst kattan oluşuyor. Ze­ zicilerden hesaplayarak bulduğumuz rakamların pek
min (bodrum) duvarları, kâgir taş duvar olarak örülmüştür. de hatalı olmadığını öğrendik.

839
Geleneksel T ürk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elem anları

KESİT

Resim 490 A: Son onarımdan önce çekilmiş bir res­


mi (1993)

Çizim 402 A: Kandilli Edip Efendi Yalısı’nın plan, kesit, görünüşü


Çobancaoğlu 1998: 26, Detay 35

Resim 490: Kandilli Akıntıburnu’ndaki Bayraklı Yalı da denilen Edip Efendi Yalısı da
çeşitli onarımlar geçirdikten sonra, önce sağ taraftaki boyasız bölümü, 2000’de sol­
daki boyalı bölümü onarılarak XVIII. yüzyıl mimasini tamamen yitiren büyük yalılar­
dan biri oldu (2001)

840
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Yerebatan’da Baltacı Konağı

İstanbul Boğazı’nda padişah ve sultan aynen koruyabilmiştir. Bütün tavanları


yalıları da dahil olmak üzere yalıların ve yüklükleri devrinden kalmadır.”380
zevk ve moda değiştikçe yıkılıp yerlerine
yeni modaya uygun yenilerinin yapıldığı­ Baltacı Konağı, büyük cephe onarımları
nı biliyoruz. Buna rağmen, XVIII. yüzyıl sonucu camlı sürme pencereli XIX. yüzyıl
ve daha çok XIX. yüzyıl yalılarının büyük ahşap cephe düzenini almıştır. Zemin ka­
çoğunluğu günümüze kadar gelebilmiş­ tı taşlığı avlu duvarları açık ve direkler
tir. Yalnız onlar da modaya uymuş, XVIII. üzerine oturmaktadır. Cephelerde de­
yüzyılın tepe pencereli cepheli, uzun sı­ vamlı kat kornişi veya pervazı yok. Yalnız
ra pencereli ampir mimarisine uygun bir çıkma hizasında kirişleri örten pervaz ve
birine benzeyen uzun cepheli yalılar ha­ bir de zemin kat üzerinde dikmelerin taşı­
line gelmiştir. dığı kirişleri örten geniş bir kat pervaz var. Resim 62 A: Yerebatan’da
Baltacı Konağı’nın yıkılmadan
Bu pervaz köşelerde iki taraflı kaplama önceki son resimlerinden de­
Bunlardan en görkemli ve önemli ikisi sonları üzerinden saçağa kadar yüksel­ tay, Eldem 1986: II. 86
olan Hasib Paşa Yalısı ile Saffet Paşa mekte ancak saçak altında dönmemekte
Yalısı, 1710 sayılı eski eserler kanunu­ orda bir ampir silme ile bitmektedir.
nun meriyete girmesinden sonra yet­
mişli senelerde yakıldı. Buna rağmen bu Zemin kattaki dikmeler XIX. yüzyılda
kanun yardımı ile Boğaz’ın iki yakası Ka­ kaplanmış silmelerle ampir etkisini art­
radeniz’e kadar Cihangir yamaçlarına tırmıştır. Buna karşılık çıkmaları taşıyan
benzemekten kurtuldu. Buna karşı İs­ eliböğründeler ahşap kaplanmamıştır.
tanbul göçlerle büyüdükçe şehirdeki ev­ Ayrıca çıkma altındaki eliböğründelerin
ler ve özellikle konaklar adeta katledildi bulunduğu kısımdaki XVIII. yüzyıl kapla­
ve yerlerine betonarme yüksek apart­ maları korunmuştur.
manlar yapıldı. İşte Baltacı Konağı da
bunlardan biridir. “Bu konak, XVIII. yüz­ Hesaplayarak bulduğumuz kaplama
yıl ortalarında inşa edilmiştir. XIX. yüz­ yükseklikleri XVIII. yüzyıl kaplamaları
yılda tamir geçirmiş fakat içerideki in­ için 20-22 cm. XIX. yüzyıl kaplamaları
şaat ve süsleyici elemanların çoğunu için 25-27 santimetredir.

Resim 491:
İstanbul
Yerebatan’da
Baltacı Konağı,
yıkılmadan
önceki son
resimlerinden
Eldem 1986: II. 86 380 Eldem 1986: II. 84-87

841
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 403: İstanbul Yerebatan’da Baltacı Konağı’nın plan ve cepheleri, Eldem 1986: II. 85

842
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Büyükdere Bekir Reis’in Evi

Bekir Reis’in Evi, Sarıyer Çayır sokağın- Pencere üstünde yalnızca bir tahta ge­
dadır. Ev subasman üzerinde iki ahşap nişliğinden oluşan zarif bir başlık vardır.
kaplamalı kattan oluşmaktadır. Evin ah­ Pencere kapakları da pervazlarla aynı
şap kaplamaları oldukça sağlam oldu­ yüzeydedir. Bu kadar incelikler kullanıla­
ğundan, altındaki ahşap çatkıyı görmek rak ayrıntılarda değer ve denge arayan
mümkün olmamıştır. Buna karşılık kap­ bu mimari ve inşai uygulama, hatlarda
lamalar, altlarındaki çatkıya elde dövüle­ ve pencerelerin düzeninde de aynı titizli­
rek yapılmış demir çivilerle çakılmıştır. ği göstermeyi ihmal etmiyor.”381
Bu çiviler kolaylıkla görüldüğünden alt­
taki, çatkıyı bir nevi röntgen gibi görme­ Bu ev ile bundan önce gördüğümüz ve
yi sağlamaktadır. bundan sonra açıklayacağımız evlerde,
masif köşe dikme ve alt tabanların çıplak
Bu evin kaplamalarında ikinci bir özellik bırakılması ve masif - kaplama ilişkisinin
görülmektedir. Verdiğimiz örneklerde çıtalarla düzenlenmesi konularında, aynı
eliböğründelerin ilk yapımlarında eğri yapı detaylarının sıvalı ahşap duvar cep­
meşe ağaçları masif olarak kullanılmış, helerindeki detaylarla çok yakın benzer­
üstüne ayrıca ahşap kaplama yapılma­ liklere sahip olduğunu dikkatlerinize su­
mıştır. Aynı şey dikmeler için de geçerli- nuyoruz. Kaplama genişliklerini detay
dir. Ancak daha sonra yapılan onarım- resminin ölçeğinden yararlanarak, 13,5 -
larda, harap olan kaplamaları yenilemek 14 cm. olarak hesaplıyoruz.
gerekmiştir. Evin sahibi değişince moda
da değişmişse, çoğu zaman mevcut ah­
şap kaplamalar sağlam olduğu halde
yeni mimariye uygun onarım amacıyla
genellikle yapı ve çıkma köşelerinin üst­
leri de kaplanmıştır. Bekir Reis’in evinde
ise köşe dikmeleri örtülmemiş ve kapla­
ma ile masif dikmelerin birleştiği yerler­
de profille çıtalar tespit edilmiştir. Bu şe­
kilde hem eliböğründeler hem de köşe
dikmelerinin örtülmeden bırakılması il­
ginç bir çözümdür.

“Cephe yüzeylerinde masif ve tahta kap­


lama kısımları gayet özenli bir biçimde
birbirinden ayrılmıştır. Bunun için arala­
rında ince çıtalar yer almıştır. Cumbalar­
da, köşe meşe dikmelerinin çıplak kal­
maları dikkat çekicidir. Ara dikmeler,
çaprazlar, kaplamanın altında kalıyor ve
yerlerini kara çivilerin başlarıyla belli edi­
yorlar. Pencere pervazları bir tahta kalın­
lığı kadar yüzeyden ayrılıyor ve beş tah­
ta genişliğinde üst kuşak ile birleşiyorlar. Resim 492: Büyükdere’de Bekir Reis’in
Evi, Eldem 1984: I. 236 381 Eldem 1984: I. 236

843
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 404:
İstanbul
Büyükdere’de
Bekir Reis’in
Evi’nin pian
ve görünüşü
Eldem 1984:
I. 236

844
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

B ü yü k d e re H ayri R e is ’in Evi

İki katlı olan evin, iki katı da ahşap kaplamalıdır. Çıkma­ 1820 yapımı olan bu evin kaplamaları XVIII. yüzyıl gele­
lar 1,50 m. aralıklı eliböğründeler ile taşınmaktadır. Kar­ neğini sürdürmekte ve köşe dikmesi ile alt tabanı çıplak
kas sistemde, eliböğründeler üzerinde dikine kesitli bir bırakılmaktadır. Kaplama tahtaları ile masif köşe dikmesi
alt taban, bu tabanın üstüne iç döşemeyi taşıyan kiriş­ ve alt taban ilişkileri, profilli çıta çevreleyerek çözümlen­
ler oturmaktadır. Kirişlerin üzerinde ise köşe dikmesi, mektedir. Çizimde bu düzen net olarak görülmektedir.
ara dikmeler ve çaprazların oturduğu üst taban bulun­
maktadır. Pencerelerin alt ve üst başlıkları ve hizaların­ Kesitten anlaşıldığına göre, kaplamalar 45° tam pahlı
da devam eden yatay ahşap kuşaklar ve en üstte, çatı­ kesimle birleşmektedir. Tahtaların genişliği rölövenin
yı taşıyan üst taban oturmaktadır. ölçeğinden kontrol edilerek 12,5 - 13 cm. olarak he­
saplandı.
Duvarların iç kısmı, bağdâdî çıtalar ve kireç sıva ile
kaplanmıştır. Dış yüzleri ise, ahşap kaplama olarak ya­
pılmıştır.

Çizim 405: İstanbul Büyükdere’de Hayri Reis’in evinin cephe detayı

845
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Sütlüce Bademlik Yokuşu’ndaki Ev

Sedad Hakkı Eldem’in bu evin XVIII. Kepenklerin bulunduğu cephede XIX.


yüzyılın ikinci yarısında yapılmış olduğu­ yüzyılda elbette yeni düzene göre bazı
nu tespit etmek amacı ile verdiği bilgile­ değişiklikler (köşe kaplamaları, sofa
rin tamamına katılıyoruz. Ancak bu ko­ pencereleri, tepe pencerelerinin kapatıl­
nudaki düşüncelerimizi açıklamadan ması gibi) yapılmışsa da hımış duvar
önce konumuzdan uzaklaşmamak için üzerine yapılan ahşap kaplamaların tü­
evin duvarları ve dış görünüşünü izle­ müyle değiştiğini zannetmiyoruz. Hem
mek istiyoruz. pencere üstü raf pervazının durması
hem de kaplamaların altlarındaki ahşap
Evin kesitine bakılırsa girişin bulunduğu çatmaya tesbit eden çivi başlarının gö­
alt kattaki duvar ile, üst kattaki çıkmala­ rülmesi bunun göstergesi olmaktadır.
rın altındaki duvar iki sıralı tuğla hatıllı al­ Fotoğraflarda ve rölöve çiziminde kap­
maşık duvardır. Çıkmaların altındaki eli- lama yükseklikleri eşit değilmiş gibi gö­
böğründelerin ve çıkma olmayan sofa rünüyorsa da 22-23 cm. olarak kabul
pencereleri arasındaki iki dikmenin taşı­ edilebilir.
yıcısı olan alt kat dikmeler 1,50 -1,60 m.
ara ile almaşık duvara gömülmüş ve üst
katın alt tabanını desteklemektedir. Ayrı­
ca eliböğründeler alıştığımız şekilden
farklı olarak birleşik bir sistemle ama
masif olarak yapılmıştır. Bir başka özel­
lik de pencere kepenklerinin bulunması­
dır. Bütün bu özellikler evin XVIII. yüzyıl
yapısı belki de ilk yarısı sonları ürünü ol­
duğunu göstermektedir.

Bu konuda Sedad Hakkı Bey şunları


yazmaktadır: “Dış cephelerde 30-40
seneden beri uygulanan tarz aynen
mevcuttur. Tabii üstlük alçı pencereleri
artık yoktur. Fakat pencereler üstünde
raf silmesi kalkmamıştır. Köşeler tos-
kan pilastırlarla tutulmuş, saçak (tura
saçak) yani pervaz kaplamadır. Pence­
re kepenkleri de eski şekil üzeredir.
Sofa pencereleri üstlerinin kemer ile
örtülmesi bir yeniliktir. Ancak bu pence­
reler ilerde alacakları zarif ve geniş
şekli bulamamıştır. Kâgir olan üst so­
kak kaidesi, taş tuğla örgüsü ve göm­
me dikmeleriyle geleneksel yapı tekni­
ğine uygundur. Fakat bundan az za­
man sonra artık bu tür duvarlar yapıl­
mayacaktır.”382 Resim 493: Sütlüce Bademlik Yokuşu’ndaki
ev Eldem 1984: I. 252
382 Eldem 1984: I. 250-255

846
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 406:
İstanbul
Sütlüce
Bademlik
Yokuşu’ndaki
ev
Eldem 1984:
I. 251

İstanbul Süleymaniye Kirazlı Mescit Sokağındaki Ev

Kirazlı Mescit sokağı 25 numaradaki bu ev, bir bodrum


katı ve üstte iki kattan oluşmaktadır. Bodrum katı duva­
rı sıvalı ve taş kâgir olarak yapılmıştır. Üst iki kat ise ah­
şap çatma üzerine içten bağdadili sıva, dıştan ahşapla
kaplama olarak yapılmıştır. Mimarisi, XIX. yüzyılın sonu,
XX. yüzyılın başında yapıldığı izlenimi vermektedir.
Cepheler yapıldığı dönemi yansıtmaktadır. Eklektik bir
mimariye sahiptir. Kaplama yükseklikleri 20 - 22 santi­
metredir.

sir üktür Gönüllüsü— —Graürnjş—

Çizim 407: Süleymaniye Kirazlı Mescit sokağı 25 numara­


daki ev, Çobancaoğlu 1998: 245, Detay 31

847
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Zeyrek Parmaklık Sokağındaki Ev

Zeyrek mahallesi Parmaklık sokağı 7 numaradaki bu ev Dört eyvanlı sofalı Türk evi planına sahip olan yalının
XX. yüzyıl yapısıdır. Cumba kafesli, sürme pencereli bir iç duvar ve tavan süslemeleri barok ve ampir karışımı
cepheye sahip olan eklektik mimari grubundandır. Ah­ bir eklektik (seçmeci) tavırla yapılmıştır. Dış cepheler­
şap kaplama yüksekliği 27 santimetredir. de ahşap kaplamaların üzerinde görülen art nouveau

Yeniköy’de Şehzade Burhâneddin Efendi Yalısı

1986-1990 yılları arasında restore ettiğimiz yalının İs­ süslemeler, Burhâneddin Efendi’nin onarımları esna­
tanbul Tapu Dairesi’nden almış olduğumuz tedavül ka­ sında uygulanmış olabilir. Bu da seçmeciliğin etkisini
yıtlarına göre yapılış tarihi ve mülkiyet durumları özetle artırmıştır.
şöyle değişmiştir:
Cephe kaplamalarında tahta genişlikleri, akstan aksa
Sarıyer ilçesi Yeniköy Köybaşı caddesi 141 kapı numa­ (tahta ek yerleri arasındaki mesafe) 29,5 santimetre­
ralı, 295 ada, 1 parsel numaralı yalının tapu kayıtlarında dir. Tahtaların tam boyu 31,5 cm. ve kalınlıkları 2,7
ilk defa 1200 (1785) yılında saatçi Hacı Panayot adına santimetredir.
kayıtlı olduğu görülmektedir. 1301 (1883) senesine ka­
dar tapu kayıtlarında (menzil) olarak zikredilmektedir. Zemin katı pencere üst başlığı hizasında 45 cm. geniş­
Bu tarihte (bir bab kebir sahilhâne) olarak kaydedilmiş­ likte art nouveau bezemeli bir kuşak dolaşmaktadır.
tir. Bu sebeple de günümüzdeki büyük yalının 1880’li Pencerelerin iki yanından zeminden saçağa kadar yük­
yıllarda yapılmış olacağı düşünülmektedir. Yalı 1305 selen 12,5 cm. genişlikle pervaz bulunmaktadır. Bu per­
(1887) tarihinde Mahmud Münir Paşa’ya intikal etmiş vaz yatay olarak zemin kat pencerelerinin alt başlığı hi­
ve 1329 (1911) senesinde de Şehzade Burhâneddin zasında, üst kat pencerelerinin altında yalnız pencere
Efendi tarafından satın alınmıştır. genişliğinde, pencere üstünde cephe boyunca devam
etmektedir. Ayrıca iki kat hizasında, çıkmaların altındaki
Burhâneddin Efendi 1328 (1912) tarihinde yalıyı önem­ geniş kat kornişinin alt ve üst hizalarını devam ettirecek
li ölçüde onartmıştır. 1339’dada (1924), yalıyı Mısırlı Ah­ şekilde devam eder.
med İhsan Paşa’ya satmıştır. Bu tarihten sonra yalı “Mı­
sırlı Yalısı” adıyla da tanınır olmuştur. Bu pervazlar 12,5 cm. genişliğinde, 4 cm. kalınlığında
ve iki yanı birer armudi silme ile bezenmiştir. Pervaz,
Yalı, 1985 yılında Erbilgin ailesi tarafından satın alınmış yapı köşesinde iki yüze 10,5 cm. gelecek şekilde oturur.
ve çok harap bir durumda olduğu için büyük ölçüde Köşede silme yoktur.
onarılmıştır. Mısırlı aile tarafından yeni kullananları için
dört eyvanlı iç sofanın iki yanının kapanması ile yalının Kaplama tahtaların, bundan önce anlattığımız şekilde
çok önemli yaşam katı olan zemin katında oluşturulmuş ikisi altta ve üsttedir. Bir de tahtanın ortasında, iki yanda
olan mutfak, depo, wc gibi bölümler kaldırılmış altın va­ pah ortada kordon şeklinde profilli silmeleri bulunmakta­
raklı muşamba üzerine yapılmış barok kartonpiyer ve dır. Alt üst tahtalar yine daha önce belirttiğimiz gibi lam­
altın varak tavan duvar süslemeleri onarılmış, rutubet ba şeklinde birleşmektedirler.
ve böceklenmeden çok kötü durumda olan ahşap kap­
lamanın gerekli olanları ölçü ve şekilleri korunarak de­
ğiştirilerek restore edilmiştir.

848
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 494: Yeniköy Şehzade Burhâneddin Efendi Yalısı cephe, ahşap kaplama ayrıntısı
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Kınalıada Tekinay Sokaktaki Ev

Kınalıada’da bulunan bu ev (pafta 11, ada 69 ve parsel rol oynamıştır. Pervazlar genelde pencere çevrelerinde
12,13), bir bodrum, iki normal kat, bir de çatı arası katı kat hizalarında bazen da yapı köşelerinden biraz içeri­
olan ve XX. yüzyılın başlarında yapılmış eklektik yapı de (7 cm.) olmaktadır.
örneklerinden biridir. Arsanın meyilli olması yüzünden
arka cephesinde iki katlıdır. Bu evde yatay pervazlar; alt taban üzerinde, pencere­
lerin alt ve üstlerinde ve üst kat çıkmasının altında dört
Bodrum katı 35 cm. kalınlığında arka cephede ise 50 tane ve devamlıdır. Düşey pervazlar ise pencerelerin iki
cm. kalınlığında kâgir duvarlıdır. Ön cephenin iki kenarı yanında, bu pervazın iki tarafındaki çıkmanın konsolları
ve pencere çevreleri, kerpiç tuğla dediğimiz delikli tuğ­ hizasında olmak üzere yine dört tanedir. Ayrıca çifte dü­
la üretilmeye başlanıncaya kadar kullanılmış olan 5x 11 zenlemeli iki pencere arasında aynı pervaz, alt ve üst
x 23 ölçekli tuğlalarla sıvasız olarak işlenmiştir. Ayrıca başlık arasında bulunmaktadır. Kapı girişinin üst kısmını
bu duvarın bitiminde yarım tuğla kalınlığında, çıplak ola­ ise, süslü ahşap kemer taçlandırmaktadır.
rak kat kirişi gibi kullanılmıştır.
Kaplamalar yatay ve düşey pervazların oluşturduğu ku­
Üst kat duvarları düz ahşap kaplama yapılmıştır. Pence­ tular içinde, yatay olarak istif edilmiş durumdadır. Sıra­
re kenarları ve köşeler 8 cm. pervazları pekiştirilmiştir. lar akstan aksa 27 cm. genişliktedir. Birleşme noktasın­
Ahşap kaplama tahtaların genişliği 22 santimetredir. daki görülen profil altta ve üstte, pah ise ortada bir ka­
val (yarım daire) profili şeklindedir. Üst tahtanın alt yü­
Süleymaniye Ayşe Kadın Hamamı Sokağındaki Ev zü 7 mm., 45°’lik pah arkada lamba, alttaki tahtanın üst
kısmında aynı şekilde bir pah ve 12 mm. genişlik ve 6
Kirazlı Mescit sokağındaki görkemli büyük konaklar mm. yükseklikte bir kaval bulunmaktadır.
arasında kalan ve çok harap durumda olan ev (Ayşe
Kadın Hamamı sokağı, nr. 1), 3,90 metrelik dar cepheli Tahtaların tam genişliğini bulmak için alt tahtanın kavalın
ama şirin mimarisi ile hiç de ezilmemektedir. XX. yüzyı­ üst kısmında olan ve üst tahtanın altına uzanan 10-12
lın başlarında yapılmış olduğunu düşünüyoruz. mm. kısmını eklemek gerekmektedir. Böylece tahta orta­
lama 28 cm. genişlikte olacaktır. Ancak kutuların alt ve üs­
Ölçüler giriş katından alınabilmiştir. Cephe mimarisinde tündeki sıraların genişliği daha az oluyor. Çünkü fazlası
iki tarafı da silmeli 10 cm. genişlikteki pervazlar önemli yatay pervazların altında kalıyor. Fazla geleni de kesiliyor.

Resim 495:
Süleymaniye
Ayşe Kadın
Hamamı
sokağındaki
ev (2002)

850
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çizim 409: Süleymaniye Ayşe Kadın Hamamı sokağındaki ev

Resim 495 B: Ayşe Kadın Hamamı sokağındaki evin kapla-


Resim 495 A: Ayşe Kadın Hamamı sokağındaki evin, çıkması maları, pervazları ve pencere düzeni ile yapıldığı zaman hak-
ve ahşap kaplamalarından ayrıntı (2002) kında bilgiler veren düzenlerinden bir başka ayrıntı (2002)

851
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Süleymaniye Kirazlı Mescit Sokağı ve


Kayserili Ahmed Paşa Sokağındaki Ev

Kirazlı Mescit sokağı ve Kayserili Ahmed kalınlıktaki alt tahtanın üzerine yapıştırıl­
Paşa sokağının köşesindeki 2 nolu ev, mıştır. Bu pervazlar köşeden 3 cm. yan­
Süleymaniye mahallesinin belki de en da başlar köşede kaplama seviyesinde­
görkemli ve önemli konaklarından birisi­ ki iki düşey tahta gönye burunla birleşir.
dir. Bugün ise çok harap durumda olup,
herhalde çevre konaklar gibi yıkılıp arsa­ Avluya bakan ve kapı nişinin yan duva­
sının otopark olmasını beklemektedir. rındaki köşe pervazları 10 cm. genişlik­
te ve silmesizdir. Kaplamalar ile hem
Konak çok harap durumda olduğu için yüzdür. Pencere pervazlarının detayları­
ölçüleri Kayserili Ahmed Paşa sokağın­ nı da veriyoruz. Kaplama tahtalarının
da bulunan kapısının civarından almak kalınlığı 2 santimetredir.
mümkün oldu. Zemin katın pencereleri
bozularak adamakıllı genişletilmiştir.

Ahşap kaplamalar geniş görüntülüdür.


Köşe pervazları geniş ve çökertmelidir.
Kaplamaların genişliği, akstan aksa 28,5
santimetredir. Alt ve üst kaplamalar
45’er derece pahlıdır. İki pah arasındaki
uzaklık çeşitli ölçüde 24 - 25 mm. bulun­
du. Pahlar iç yüzeyde sıfırda birleşmiyor-
du. Arada 3-5 mm. aralık kalıyor. Alt kap­
lamanın üst kaplamanın lambasının altı­
na uzanan kısım 10-12 mm. gibi görünü­
yor. Kaplamaların tam genişliği 29,5 - 30
cm. olarak kabul edilebilir. Konağın XIX.
yüzyılın ikinci yarısı eseri olduğunu dü­
şünüyoruz. Üslup olarak eklektik,383
seçmeci üslup özellikleri gösterir.

Köşe pervazları ve pencere pervazların­


da ilginç detaylar olup bu detaylar kat
kornişlerinde karma ve silme motiflerle
oluşturulmuştur.
383 Hasol 19935: 397, Çeşitli
üsluplardaki yapıtların beğenilen
Köşe pervazları her iki yola bakan yüz­
biçimlerini ve süslemelerini se­
çip, asıl amaçtan uzak olarak lerde 21,5 cm. genişlikte ve iki kat halin­
yeniden uygulayarak en iyi ve dedir. 1 cm. kalınlıktaki tahtaya detay çi­
Çizim 410: Süleymaniye Kirazlı Mescit soka­
özlü yapıtın yaratılacağına ina­
zildikten sonra resimlerde göreceğimiz ğı ve Kayserili Ahmed Paşa sokağının köşe­
nan sanatçıların yöntemi, der-
gibi kesilerek ortası boşaltılmış 1,5 cm. sindeki evin ahşap kaplama ve köşe pervazı
mecilik, eklektizim. Bizde seç­
meciliğin kökleri III. Selim’in ba­
tılılaştırma çabalarına dayanır ve
kültürel kökten yoksun bir özen­
ti olarak bütün 19. yüzyıl boyun­
ca sürer.

852
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 496: Süleymaniye’de bir cephesi Kirazlı Mescit sokağına bakan günümüze kadar gelebilmiş en önemli ko­
naklardan biridir. Konağın yirmi beş - otuz sene öncesini de bilenlerin yüreğini sızlatan görüntüsü. İstanbul’un üç
koruma kurullarının bulunduğu Kayserili Ahmed Paşa sokağında girişi olan konak, aynı sokakta ve yakın çevresin­
de, yıkılıp arsası otopark olarak kullanılan ev ve konaklar onarılmayı bekliyor.

Resim 496 A:
Konağın genel
görünümünde
de belli olan,
XIX. yüzyılın
kaliteli mimari
ve ince yapının
zengin
örneklerini
sergilemektedir.
Çok harap olsa
da hâlâ bu
zenginlikleri
belirten bir
yakın çekim
(2002)

853
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Sultanahmet Soğukçeşme Sokağındaki Ev

Görülen resimler, bu sokaktaki evlerin Türkiye Turing


ve Otomobil Kurumu tarafından yıkılıp yenilerinin yapıl­
masından önce çekilmiştir.

Üç katlı olan Sultanahmet Soğukçeşme sokağı 24 nolu


evin zemin katı kâgir, üst iki katı ise ahşap çatkı sistem
üzerine tahta kaplamalıdır. Kırık ve sökülmüş kaplama­
ların arkasında kerpiç veya tuğla gibi dolgu malzemesi
olmadığını görüyoruz.

Zemin kattaki kâgir duvarda, XVIII. yüzyıldan beri de­


vam eden, üst kat füruşlarının dayandığı ahşap dikme­
lerin gömülmüş olduğu görülmektedir. Ahşap kapla­
mayı oluşturan tahtaların birleşmeleri pahlı kesimler
halindedir.

Tahtaların genişliğini bina yıkılmış olduğu için ölçemiyo­ Resim 497: Sultanahmet’te Ayasofya ile Sûr-ı Sultânî ara­
ruz. Ancak tahmin etmeye çalışıyoruz. Buna göre tahta­ sındaki Soğukçeşme sokağında surlara dayanan sıra evler­
den 24 numaralı ev. Bir önceki konakta belirttiğimiz kalite ve
ların genişliği görünen yüzde 17-18 cm. ve tam genişlik
mimari zenginliklere sahip olmasa da XIX. yüzyılın ikinci ya­
ise 19,5-20,5 cm. olabilir. rısı Türk ampir mimarisinin evlerimizde gördüğümüz sade
ayrıntı şekil ve oranlarını belirten bu ev de komşuları gibi yı­
kılıp yeniden yapıldı (1972)

Resim 497 A: Sultanahmet’te Ayasofya ile Sûr-ı Sultânî arasındaki Soğukçeşme soka­
ğının surlara dayanan sıra evlerinden 24 numaralı evden detay (1972)

854
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Zeyrek Parmaklık Sokaktaki Ev

Zeyrek Parmaklık sokaktaki 9 numaralı ev, XIX. yüzyılın alt başında görünen yüzde kordon ve pah arkasında
sonları ya da XX. yüzyılın başlarında yapılmış olmalıdır. lamba üst başında pah ve lamba uzantısı bulunmakta­
Eklektik yapıya sahiptir. dır. Tahtaların kalınlığı 2 santimetredir.

Ahşap kaplamaların tahtalarının yüksekliği görünen Evin köşelerindeki pervaz 9 cm. genişlik, 1 cm. kalınlık­
yüzde 24,5 santimetredir. Tahtanın üstteki lambasının tadır ve iç kısmında kordon çekilmiştir. Pencere pervaz­
altına uzantısında yükseklik 1,5 cm. kadardır. Tahtanın ları 8,5 cm. genişlik ve 1,5 cm. kalınlıktadır.

evin, kendisi gibi ayakta duran ve içinde yaşandığı görü-


Resim 498: Zeyrek Parmaklık sokaktaki 9 numaralı ev (2002) |en komşuları ile birlikte görünüşü (2002)

Resim 498 B:
Zeyrek
Parmaklık
sokaktaki 9
numaralı evin
ahşap
kaplamalarından
ayrıntı (2002)

855
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Beyoğlu Çukurcuma Altıpatlar Sokağındaki Ev

Altıpatlar sokağının köşesinde olan 29 numaralı ev, üç boyutlarda pahlı şekilde birleşmekte ve böylece su gir­
katlıdır. Alçak bir su basmandan sonra her üç katı da mesi de engellenmektedir.
ahşap kaplamalıdır. Üçüncü kat iki cephesinin tama­
mında çıkmalıdır. Bu çıkmaları taşıyan eliböğründele- Evin, bahçe tarafındaki arka cephesinde bulunan yalı
rin çevresi ahşapla kaplanmıştır. XIX. yüzyılın sonu baskısı tipindeki ahşap kaplama düzeni “yalı baskısı ah­
veya XX. yüzyılın başında yapılmış olması gereken ev şap kaplamalar” bölümünde anlatılacaktır.
oldukça sade bir üslup taşımaktadır. Kaplamaların üst
kenarı pahlı, alt kenarı ise kordonludur ve yarım lam­ Kaplamaların genişliği 26,5 cm. ve kalınlığı 20 milimet­
balı geçme ile birleşmektedir. Kaplama tahtaları yatay redir.

Resim 499: Beyoğlu Çukurcuma Altıpatlar sokağı 29


numaralı ev
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Beyoğlu Kadirler Yokuşundaki Ev İstanbul Zeyrek Parmaklık Sokaktaki Ev

Beyoğlu Kadirler Yokuşu 76 numaralı evin ahşap kapla­ Zeyrek Parmaklık sokağı 6 numaralı evin kaplama tah­
malarının alt ve üst kenarlarındaki birleşim detayları Be­ talarının birleşme (geçme) noktalarının alt başlarında ön
yoğlu Çukurcuma Altıpatlar sokaktaki evin aynısıdır. yüzde düz kesme, arkada lamba, üst başlarda ön yüz­
Kaplama tahtalarının yatay birleşimleri de yine aynı şe­ de düz kesme, arkada lamba üst başlarda 18-20 mm.
kilde pahlı kesimle oluşturulmuştur. genişlikte pah ve lamba uzantısı bulunmaktadır. Tahta­
ların ortasında, alt ve üst geçme şeklini aynen veren üst
Kaplamaların genişliği 29 cm. kalınlığı ise 25 milimet­ kısmı yatay ve alt kısmı meyilli (pahlı) kesilmiş silme bu­
redir. lunmaktadır. Tahtaların düşey birleşimleri pahlı kesil­
miştir. Kaplama yükseklikleri 26,5-27 cm. ve kalınlıkları
2,6 santimetredir.

Resim 500: İstanbul Zeyrek Parmaklık sokaktaki ev (2002)


Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Zeyrek Sinan Paşa Mahallesi Fazilet Soka­


ğındaki Ev

Sinan Paşa mahallesi Fazilet sokağı 6 numaralı ev, Bu şekilde yağmur sularının kaplama içine girmesinin
XIX. yüzyıl sonları ya da XX. yüzyıl başlarında yapılmış önlenmesi düşünülmüştür.
olmalıdır. Kaplama tahtaların alt ve üst birleşme nokta­
larındaki profil ve kesim durumları Zeyrek Parmaklık so­ Kaplama tahtalarının görülen yüzlerinin yüksekliği 27
kaktaki 9 numaralı evin kaplamalarındaki gibidir. Yatay cm. ve kalınlığı 2,5 santimetredir.
ahşap kaplamaların düşey ek yerleri pahlı kesilmiştir.

858
Geleneksel l ürk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Zeyrek Fazilet Sokağında Numarası Belli İstanbul Zeyrek Parmaklık Sokağındaki Ev
Olmayan Ev
Zeyrek’in Parmaklık sokağı, XIX. yüzyıl sonları ve XX.
Fazilet sokağı ile Zeyrek Kilise Camii’nden dik gelen so­ yüzyılın ahşap yapılarının oldukça yoğun olduğu bir so­
kağın kesiştiği Zeyrek Fazilet sokağındaki evin numara­ kaktır. İçlerinde çok harap olanları bulunsa da, yapılar
sını bulamadık. genelde iyi durumdadır.

Kaplama tahtalarının alt ve üst kısımlarındaki profil ve Bu evlerden birisi de Parmaklık sokağındaki 13 numa­
kesmeler Parmaklık sokağındaki 9 numaralı evin kapla­ ralı evdir. Üst iki katı çıkmalı olan üç katlı bir yapıdır. Ah­
ma tahtalarında gördüklerimizin benzeridir, ayrıca bu şap kaplamaları üst tarafı pahlı, alt kısmında kordon
tahtaların ortalarına iki yan kordon çekilmiştir. profil ve lambalı, tahtanın ortasındaki kaplama ise iki ta­
rafı pahlı çökertmeli ve kordonludur. Görebildiğimiz yer­
Tahtaların yüksekliği tamamen 20 cm. görünen yüzleri­ lerde kırık dökük durumda kaplama olmadığından kalın­
nin yüksekliği 18,5 cm. ve kalınlığı 2 santimetredir. lığını ölçemedik.

Kaplamalarının görünen yüzleri 28 santimetredir. Yatay


tahtaların düşey ek yerleri meyilli kesimlidir. Bu şekilde
yağmura karşı önlem alınmıştır.

Resim 502: İstanbul Zeyrek Parmaklık sokağındaki evin ahşap kaplamalarından ayrıntı (2002)

859
Gelenekse! Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Zeyrek Parmaklık Sokağındaki Ev

Zeyrek Parmaklık sokağındaki 24 numaralı evin, ahşap Yatay kaplamaların düşey birleşimleri ise, kaplama ka­
kaplamaları oldukça iyi durumdadır. Kaplama tahtaları­ lınlığınca meyilli (pahlı) kesimdir.
nın hem alt hem de üst birleşimlerinde pahlı kesim görü­
lüyor. Ancak bu pahlar lambaya kadar inmiyor. Önce 0,5 Kaplamaların görülen yüzü 22 cm. olarak ölçüldü.
cm. dik kesim, daha sonra da lamba oluşturulmuştur.

t-
$

û
r
z
-c
35
C
d

YATAV K E S İT . PAHLI (M E Y İL L İ) K E 5M E EKIEME

Çizim 411: Zeyrek Parmaklık sokağındaki 24 numaralı evin ahşap kaplamalarından bir ayrıntı

Resim 503: Zeyrek Parmaklık sokağındaki 24 numaralı evin ahşap kaplamalarından ayrıntı (2002)
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Zeyrek İbadethane Sokağındaki Ev

Üç katlı gösterişli mimarisi olan İbadethane sokağında­ Kaplama tahtaların alt başındaki profil bir kordon ve pah
ki 38 numaralı ev, XIX. yüzyıl sonu ile XX. yüzyılın baş­ arkası lamba üst başında ise pah yerine bir dik kesim ve
larında yapılmış olabilir. lamba uzantısı şeklindedir. Tahtaların görünen yüksekli­
ği 24 cm. uzantısı 1,5 - 2 cm. ve kalınlığı 1,8 - 2,0 santi­
metredir. Tahtaların düşey birleşmeleri pahlı kesilmiştir.

Resim 504: Zeyrek İbadethane sokağındaki evin görünüşü


(2002)

861
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Süleymaniye Avni Paşa Sokağındaki Ev Süleymaniye Kirazlı Mescit Sokağındaki Ev

XX. yüzyıl başına ait olan Avni Paşa sokağındaki 9 nu­ XIX. yüzyılın sonlarında yapıldığını sandığımız Kirazlı
maralı ev, ahşap kaplama tahtalarının alt ve üst başları Mescit sokağındaki 13 numaralı evin 1 m. kadar bod­
pahlıdır. Birleşme lamba sistemi ile oluşmaktadır. Tahta­ rum ve subasmanı kâgir duvarlı olup zemin ve iki katı
ların görünen yüksekliği 29 cm. tam yüksekliği 30,5 cm. ahşap kaplamalıdır. Sağındaki komşu ev ile arasında
ve kalınlığı 2,5 santimetredir. 1.5 tuğla (35 cm.) kalınlıkta yangın duvarı var.

Beyoğlu Çukurcuma Palaska Sokağındaki Ev Evin çıkma payandaları ahşap kaplamalıdır. Çıkma kö­
şeleri pervazsızdır. Pencereler pervazlıdır ve yangın du­
Beyoğlu İlkyardım Hastahanesi’nin arkasındaki yokuş­ varı ile ahşap kaplama arasındaki birleşim noktası sil-
lardan birinde olan Palaska sokağının köşesindeki 29 meli bir çıta ile örtülüdür. Kaplama tahtaların alt kenarı
numaralı bu ev XX. yüzyılın başlarında yapılmış olup alt ön yüzü pahlı arkası lambalı, üst kenarı ise pahlı kor-
ve üst birleşmelerinde de pahlı ve yarım lambalı sistem­ donlu ve lamba altı uzantılıdır.
le kaplanmıştır. Kaplamaların genişliği 27,5 cm. kalınlık­
ları 25 milimetredir. Kaplamaların birleşme yerindeki Tahtaların görünen genişliği (yüksekliği) 29 cm. kalınlığı
pah başlangıçları arasındaki açıklık 25 milimetredir. 2.5 cm. ve birleşme noktasındaki pah, kordon pah me­
safesi 3-4 santimetredir.
Süleymaniye Avni Paşa Sokağı ile Kirazlı Mescit
Sokağı Köşesindeki Ev

Kirazlı Mescit sokağının köşesindeki 56 numaralı ev, bir


zemin kat ile iki normal kattan oluşmaktadır. Zemin ka­
tı kâgir üst katlar ahşap çatkı üzerine tahta kaplamalıdır.
Tahtalar birbiri ile pahlı kesimle birleşmektedir.

Tahtaların görünen yüzleri 23 cm. tam genişlikleri 24,5


cm. ve kalınlıkları 2 santimetredir.

Resim 506: Süleymaniye Kirazlı Mescit sokağındaki ev (2002)

Süleymaniye Kayserili Ahmed Paşa Sokağındaki Ev

Kayserili Ahmed Paşa sokağındaki 9 numaralı ev, XX.


yüzyıl başında yapılmıştır. Evin ahşap kaplamalarının
birleşim noktalarında tahtaların kenarlarında pahlı ke­
sim kullanılmıştır. Tahtaların alt kenarı dış yüzü pahlı
arkası lambalıdır, üst kenarı ise yine pahlı ve lamba
uzantılıdır. Tahtaların görünen yüz genişliği 23,5 san­
Resim 505: Süleymaniye Kirazlı Mescit sokağındaki ev (2002) timetredir.

862
Gelenekse! i ürk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Süleymaniye Kayserili Ahmed Paşa Sokağındaki Ev

9 numaralı evin bitişiğindeki ev ile Kayserili Ahmed Pa­ dar kullanılan üçlü düzenleme yerine ikili beraberlik
şa sokağındaki 11 numaralı evin tahta birleşim detayla­ tercih edilmiştir. Bir başka yenilik de pervazlarda gö­
rı da aynıdır. Yalnız bu evin tahtaları daha geniştir. Tah­ rülmektedir. Süleymaniye Ayşe Kadın Hamamı soka­
talar iki taraflı pahlı ve lambalı şekilde birleşmektedir. ğındaki 1 numaralı evde ve benzeri başka evlerde de
Tahtaların görünen yüz genişliği 29 cm. ve kalınlığı 2 görülen, pencere pervazlarını hem yatay, hem de dü­
santimetredir. şey yönde devam ettirerek cephe farklı boyutlu kutula­
ra bölünmüştür.
İstanbul Eğrikapı Tandır Sokağındaki Ev
Bu şekilde kaplama detayları alışılmış sakin şeklini ko­
Eğrikapı Panagia Kilisesi Evi’nin Tandır sokağındaki rurken cephede, pervazlarda görülen yatay, düşey bö­
cephesinin karşısında olan bu ev XIX. yüzyıl sonlarında lünmelerle daha zengin bir etki aranmıştır.
yapılmış olabilir. Ev üç katlıdır. Üst iki katın bazı pence­
releri genişletilerek birleştirilmiş, bir kısmı da biriketle Kaplama tahtalarının genişliği 24 cm. ve kalınlığı da 20
doldurulmuştur. milimetredir.

Yüksek Mimar Neşen Demirezen’in hazırladığı rölöve


ve restorasyon projelerinde kaplama sıralarının yüksek­
liklerinin Süleymaniye Kirazlı Mescit sokağı ile Kayseri­
li Ahmed Paşa sokağının köşesindeki yüksek konak ve
Ayşe Kadın Hamamı sokağındaki 2 numaralı dar cep­
heli evin kaplamaları gibi geniş olduğu görülüyor. Her iki
evin de kaplamaları 27,5 cm. genişlikte ölçülmüştür. Ev
yıkılıp yerine apartman yapılmıştır.

Tandır sokağındaki evin rölöve ve restorasyon projesin­


den ölçek çizgisi ile yaptığımız ölçüde 30 cm. yükseklik
hesapladık.

İstanbul Zeyrek Gülbahçe Sokağındaki Ev

XX. yüzyılın başlarında yapıldığını zannettiğimiz Gül­


bahçe sokağındaki 15 numaralı ev, Zeyrek’te gördüğü­
müz bazı evlerde olduğu gibi, zemin katı kâgir üst iki ka­
tı ahşap olarak yapılmış üç katlı bir yapıdır. Zemin katın
kapı ve pencere kenarları ile katın üst bitimini çevrele­
yen bölüm 1950’li yıllara kadar memleketimizde inşaat­
larda kullanılmış olan 11 x 23 x 5 cm. boyutlu tuğlalarla
bezenmiştir.

Üst iki katı ahşap kaplamalı, ahşap karkas sisteminde


yapılmıştır. Ahşap kaplamaları üst kenarı pahlı alt kena­
rı kordonlu olarak işlenmiş ve yarım lambalı geçme ile
üst üste bindirilmiştir. Tahtaların yatay eklenmeleri de
Resim 507: İstanbul Zeyrek Gülbahçe sokağındaki ev; XIX.
pahlı kesim şeklindedir. Pencereler düşey dikdörtgen yüzyıl sonları ya da XX. yüzyılın hemen başlarını düşündüren
karakter ve oranlarını korumakla beraber, o güne ka­ pencere pervazları düzenlemeleri ile (2002)

863
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kadıköy Göztepe Merdivenköy’deki Ev

XX. yüzyılın başlarında yapılmış olan Merdivenköy’deki


(pafta 193, ada 1015, parsel 51) ev, devrinde rağbet
gören seçmeci üslupta yapılmıştır.

Kâgir bodrum katın üzerinde üst iki katı, ahşap çatkı


üzerine ahşap kaplama tekniği ile yapılmıştır. Bu dö­
nemde pencereler, 1/2 oranından da uzun dikdörtgen
düşey pencereler şeklinde yapılırken, geniş pencerele­
ri de ortadan bir pervaz genişliğinde dikme ile bölün­
müş çift pencere düzeni ile gerçekleştiriliyordu.

Pencere ve kat pervazları ile köşe dikme pervazları, he­


men her ev veya köşk için özel bir zevkle çiziliyordu.
Burada köşe dikmesiyle alt tabanı örten pervaz detayı­
nı sunuyoruz.

Ahşap kaplamalar, yine bu dönemde çok kullanılan, iki


ayrı tahta etkisi yapan ortası da kordonlu, alt başı pahlı üst
başı kordonlu ve yarım lambalı sistemdedir. Kaplama ge­
nişliklerini ölçemedik. Pencere genişliğini ölçek gibi kabul
ederek, tahmini bir hesap yaparsak, ortası kordonlu tah­
tanın görünen yüzünü 26-28 cm. olarak kabul edebiliriz.

AHŞAP ÇATKI ÜZERİNE AHŞAP YALI BASKISI DU­


VARLAR

Daha evvel açıkladığımız gibi ahşap çatkı (karkas) üze­


rinde, iki türlü ahşap kaplama yapılmakta idi. Birisi tah­
ta yüzeyleri üzerlerine ve çakıldıkları çatkı yüzeylerine
paralel olarak çakılıyor. İkincisi tahta kaplama yüzeyleri
üzerlerine ve çakıldıkları çatkı yüzeylerine paralel değil
altları 2-3 cm. kadar öne çıkacak kadar düşeyden küçük
bir açı yapacak şekilde meyilli çakılmaktadır. Tahtalar
alt sıradan çakılmaya başlıyor ve üst sıranın altı, bu sı­
ranın üzerine 3 - 4 cm. binecek şekilde çakılıyor.

Yalı baskısı kaplamalarda köşeler, pencere çevreleri,


kaplamanın alt bitimi, pervazlara bastırılıyor.
Resim 508: Göztepe Merdivenköy’deki köşkün yan cephesi,
pencere köşe ve kat pervazlarında XIX. yüzyıl ampir mimari­ İstanbul Samatya Dana Sokağındaki Ev
sinde yeni değişimler görülmektedir (1982)
“Yapı tarihi XVII. yüzyıl sonları ile XVIII. yüzyıl başlan
arasındadır. Merkezi plan esas sofanın üç pahlı köşesi­
ne uygulanmıştır. Diğer taraf merdiveni alacak şekilde

864
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

genişlemiştir. Evin planı henüz simetrik olduğunu tahmin ettiğimiz meşe dikme­
bir hale gelmemiştir. Bu da eksikliğine ler gömülmüştür. Bu dikmeler üst kat
delalettir. Odalardan birinde güzel bir dikmelerini ve çıkmaları taşıyan eliböğ-
barok ocak vardır. Zaten evin XVIII. yüz­ ründeleri destekler. Dikmelerin arası gö­
yıl sonlarına doğru rokoko tarzında el­ rüldüğü gibi 1,80 - 2,60 m. arasında de­
den geçirildiği anlaşılmaktadır. Tavanla­ ğişmektedir. Dikmeler altta büyük taşla­
rın çoğu o zamandan kalmadır. Alt katlar ra (papuç gibi) oturmaktadır.
henüz taşlık karakterini yitirmemiştir.
Evin dış cephesi XIX. yüzyıl sonlarında XVIII. yüzyılın ikinci yarısında, barok ağır­
elden geçmiş ve başlıca güzelliğini lıkta bir onarım geçirmiştir. Bu onarıma
meydana getiren elemanları yok edil­ rağmen yapının ilk dönemine ait birçok
miştir. Bununla birlikte alçı pencerelerin ayrıntı yok olmamıştır. Ara katlarda bazı
yarısı yerli yerinde eski desenleriyle ko- duvarlarla, üst kat duvarları, ahşap çat­
runabiimiştir. Cephedeki kalem işleri de ma arası tuğla dolgulu ve sıvalıdır. XIX.
yer yer tespit edilebilmiştir.”384 yüzyılda ise Dana sokağı cephesi (yalı
baskısı) sistemi ile ahşap kaplanmıştır.
Bu ev zemin, ara kat ve üst kat olmak
üzere üç kattan oluşmaktadır. Zemin kat Yalı baskısında, kaplama tahtasının üst
ve ara katın büyük bir bölümünün du­ tarafı, ahşap çatkıya tespit edilirken alt
varları, ahşap hatıllı moloz taş duvardan başı, alt sıvanın üstüne 3-4 cm. bindiril­
oluşmaktadır. Bu duvarın içine zemin mektedir. Kaplama tahtasının genişliği
kat planında görülen 1 6 x 1 6 cm. kesitli 20-21 santimetredir.

Resim 509: Samatya Dana sokağındaki


harem ve selamlık konak niteliğindeki evin Resim 509 A: Samatya Dana sokağındaki
harem bölümünün XVII. yüzyıl sonu veya evin girişinde bulunduğu yan cephesinin
XVIII. yüzyıl başı mimarisine sahip görün­ zemin katı ve çıkma eliböğründeleri ile ay­
tüsü. Zemin kat ve ara kat moloz taş duvar nı derzi yaşatırken, üst katın cepheleri bel­
ve hemen tamamıyla dışa kapalı, üst kat ki de acil ve gerekli onarım ihtiyacı ile son
ise tuğla dolgulu, sıralı tepe pencereli ve dönemlerde yalı baskısı sistemi ile ancak
oldukça harap durumdadır. kötü bir çalışma ile ahşap kaplanmıştır.
Eldem 1984: I. 174 Eldem 1984:1. 174 384 Eldem 1984: I. 172

865
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Beylerbeyi Sırtlarındaki Ev

Beylerbeyi sırtlarındaki bu XX. yüzyıl başlarında yapıl­ Tülay Çobancaoğlu’nun doktora çalışmasından aldığı­
mış olduğu kanaatindeyiz. Oldukça dik bir yokuşta olan mız ölçekli detay çizimine göre yalı baskısı sisteminde­
ev, yüksek subasman gibi moloz duvardan olan set ki tahtaların görünen yüzünün genişliği 15 cm. hesapla­
üzerinde oturmakta olup iki katlıdır. Her iki kattaki yalı nabiliyor. Üstündeki tahta sırasının altına giren kısmı ile
baskısı kaplama hımış duvar üzerine değil doğrudan beraber tam genişlik 18-19 cm. olarak kabul edilebilir.
ahşap çatkı üzerine yapılmıştır. İç duvarları ise bağdâdî
sıva halindedir.

Pencere yüksekliklerine göre hesaplamaya çalıştığımız


kaplama tahtalarının görünen yüzlerinin genişliği 16-17
cm. olarak görünüyor. Üstlerindeki tahtanın altında olan
3-4 cm. bindirme payı ile beraber tahtaların tam geniş­
liğini 19-21 cm. olarak kabul edebiliriz.

Çizim 413: Kocaeli Firdevs Kâhyaoğlu Evi


Çobancaoğlu 1998: 231

Resim 510: Beylerbeyi sırtlarındaki bir ev; XX. yüzyılın başla­


rı; yalı baskısı ahşap kaplamalı bir ev (1990’lı yıllar)

Kocaeli Firdevs Kâhyaoğlu Evi

XX. yüzyılın başlarında yapılmış olan bu ev iki katlıdır.


Zemin katı moloz taş duvardır. Bu taş duvar bitişik kom­
şu binası tarafında üst katta da devam etmektedir. Eğri
Resim 511: Kocaeli Firdevs Kâhyaoğlu Evi, XX. yüzyılın
ağaçlardan yapılmış eliböğründeler XVIII. ve XIX. yüz­ başlarında yapılmıştır; üst katı yalı baskısı düzeninde ahşap
yıldan kalmış anılar gibidir. kaplanmıştır, Çobancaoğlu 1998: 231, Detay 27

866
Geleneksel l ürk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Beyoğlu Altıpatlar Sokağındaki Ev

Altıpatlar sokağındaki 29 numaralı evin, ön cephesi, Yalı baskısı sistemine göre yapılmış olan ahşap kapla­
lambalı geçme normal kaplama olan evin arka cephesi, malarının görülen yüzlerinin yükseklikleri 16,5-17 cm.
yalı baskısı sistemi ile kaplanmıştır. Kaplamaların görü­ ve tam yükseklikleri 19,5, kalınlıkları 2 santimetredir.
len yüzü 22 cm., tam genişliği 25-26 cm. ve kalınlığı 15 Tahtaların alt başlarına bir kordon çekilmiştir. Tahtaların
milimetredir. Tahtaların yatay birleşmeleri pahlı yapıla­ yataydaki düşey birleşimlerinde tahta başlan pahlı ke­
rak yağmur sularından korunmaya çalışılmıştır. silmiştir.

Resim 513: Zeyrek İbadethane sokağı ile, İbadethane arkası


sokağı köşesinde iki katlı olan evin, iki katı da yalı baskısı sis­
temi ile ahşap kaplanmıştır (2002)

Resim 512: Beyoğlu Altıpatlar sokağındaki evin arka bah­


çe cephesi; duvarların içten bağdâdî sıvalı olduğu görülü­
yor; dış yüzü çok harap olmuş yer yer çok kötü onarılmış
yalı baskısı ahşap kaplama düzenindedir (2002)

İstanbul Zeyrek İbadethane Sokağı ile İbadethane Ar­


kası Sokağının Köşesindeki Ev

Karnıyarık tipi plana sahip olan İbadethane sokağı (nr. 33)


ile İbadethane arkası sokağı köşesindeki evin bugünkü
sahibi Zeki Ercan’ın verdiği bilgiye göre bu evi babası, Kâ­ Resim 513 A: Zeyrekİbadethane sokağı ile İbadet­
zım Karabekir Paşa’dan almış, evi onun babası Hamdi hane arkası sokağı köşesindeki evin zemin katının
Paşa XX. yüzyılın başlarında yaptırmıştır. yapı ve yalı baskısı ahşap kaplamalarından ayrıntı

867
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Beyoğlu Çukurcuma Ağa Külhanı Sokağındaki Ev

Beyoğlu Çukurcuma mahallesindeki Boğazkesen’e


inen Ağa Külhanı sokağı isimli yokuştaki 22 numaralı
ev, iki katlıdır ve iki katı da yalı baskısı diye bilinen ah­
şap kaplama sistemiyle yapılmıştır. Evin XX. yüzyılın
başlarında yapılmış olduğunu tahmin ediyoruz.

Kaplamaların alt ucu kordonludur. Kaplamaların tam


genişliği 27 - 27,5 cm., görünen yüzü 23 cm. ve kalın­
lığı 1,5-1,7 santimetredir. Tahtaların yatay birleşimi ma­
il (pahlı) kesilerek yağmur suyuna karşı korunmuştur.

Resim 514 A: Aynı evden detay

Kandıra’da Bir Köy Evi

1978 yılında İzmit’e Kandıra üzerinden giderken rastla­


dığımız ilginç bir evin resmini çekmiştik. Evin zemin ka­
tı, ahşap karkas üzerine sepet örgü yapılıp çamur sıva
ile sıvanmıştır.

Üst kat ise yalı baskısı sistemi ile ahşap kaplanmıştır.


İzmit’e başka bir amaçla gittiğimiz için evin rölövelerini
yapmaya vaktimiz yoktu ve yalnız fotoğraf çekebildik.

Resim dikkatle incelenirse, ne ahşap karkas sistemi ne


de yalı baskısı düzeni, yeterli disipline sahiptir. Kapla­
malarının genişlikleri farklı olmanın yanı sıra, üst üste
bindirmekteki dikkatsizlik sebebiyle tahta sıralarının sıra
içindeki genişlikleri de değişkendir. Bu görüntüler belki
de köy rahatlığından oluşmuştur. Zemin kattaki karkas
sisteminde kullanılmış olan dikme çapraz ve diğer ah­
Resim 514: Çukurcuma mahallesi Ağa Külhan sokağındaki
ev, yalı baskısı kaplamalar itinalı yapılmış ve kordonludur. Ev
şap elemanların boyutlarındaki gelişigüzellik ise hemen
bakımsızdır. Üst katın köşe odasının iki penceresi kapatılmış, çevredeki ormandan derlenmiş olması sebebiyledir sa­
diğer pencere doğramaları ise sökülmüştür (2002) nıyoruz. Ölçü veremiyoruz.

868
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 515: Kandıra’da bir köy evinin üst katının bir cephesi yalı baskısı ahşap kaplamalıdır (1978)

XX. Yüzyıl Tuğla Duvarlı Çok Katlı Apartman Duvarlarında Ahşap Kaplama

XIX. yüzyılın sonu, XX. yüzyılın başında yapılmış bu tür binalardan üç örneğin resimlerini sunuyoruz.

Resim 516: Beyoğlu Dünya Sağlık sokağındaki büyük


konut yapısı masif tuğla duvarlı olarak yapılmış, üstü­
ne kadronlu ahşap kaplanmıştır (2002)
G eleneksel T ürk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elem anları

Resim 517: Beyoğlu Güllabici sokağındaki 4 numaralı Ârif Pa- Resim 518: Beyoğlu Kurabiye sokağındaki 17 numaralı çok
şa Apartmanı, bina masif tuğla duvarlı olarak yapılmış, üstü- katlı, masif tuğla yığma sistemi ile yapılmıştır. Tuğla duvarla-
ne kadron ile ahşap kaplanmıştır (2002) nn y(jZü kadronlu ahşap kaplama ile örtülmüştür (2002)

Resim 518 A: Ârif Paşa Apartmanı ahşap kaplamalarından ayrıntı (2002)

870
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

AHŞAP ÇATKI ÜZERİNE DÜŞEY AHŞAP KAPLAMA

Buraya kadar ahşap kaplamalı duvarlarda ahşap sırala­ değişken ve tahta başına 2,3 hatta 3,5 makara düşüyor.
rının yatay olarak istiflenerek ahşap çatkıya (karkas) ça­ Ancak bu rahatlık dar cepheyi monotonluktan kurtaran
kılan şeklini görmüştük. Bu şekilde yatay ahşap kapla­ bir başka beceridir. Pencerelerin etrafında pervaz yok­
ma sistemi geleneksel mimarimizde en yaygın ve ço­ tur. Kasaların cumbaları görülüyor.
ğunlukta olan kaplama şeklidir. Az sayıda da olsa mem­
leketimizde düşey ahşap kaplama yapılmış evler bulun­
maktadır. Sîzlere bu düşey tahtalarla kaplanmış evleri
tanıtmak istiyoruz. Bu evlerden ikisi Kemaliye’de birisi
Pütürge’de bir tanesi de İstanbul’da Boğaz’dadır.

Kem aliye’de (Eğin) Bir Ev

Uzun zamandır Kemaliye’nin evlerinin ve ustalarının


methini dinlemişizdir. Eğinli ustalar İstanbul’da harika
evler yapar, para kazanıncada memleketlerine dönüp
kendilerine ev yaparlarmış... Bu övgüleri dinledikçe hep
gitmek o evleri görmek ustaları ile sohbet etmek istemiş­
tik. Eğinli öğrencilerden aldığımız ısrarlı davetlere rağ­
men kısmet olmadı, gidemedik. Halbuki elli senedir do­
ğuda Hakkâri dışında gidip görmedik, çalışmadık yer de
pek kalmadı. Fakat Eğin’e gitmek kısmet olmadı.

Şimdi size Cengiz Eruzun ve Metin Sözen’in Anado­


lu ’da Ev ve İnsan isimli eserinin 254. sayfasındaki re­
simden yararlanarak düşey kaplamalı ahşap duvarı an­
latmak istiyoruz.

Evlerin zemin kat duvarları ahşap hatıllı moloz duvarlar


şeklinde oluşuyor üst katları ise ahşap çatkılar üzerine dü­
şey olarak kaplama tahtaları yan yana çakılıyor. Dikkat
edilince tahtaların üzerinde görülen çivi başlarından altın­
daki çatkı elemanları görülebiliyor. Tanıtmaya çalıştığımız
evin kâgir zemin üzerindeki ahşap çıkmanın üç konsol ki­
rişini hatıldan destek alan payandalar taşımaktadır. Ahşap
cephenin kurgusu hakikaten ilginçtir. Her iki kiriş arasında
ikişer ahşap parmaklıklı ve ahşap kepenkli pencere sağ­ Resim 519: Kemaliye’de düşey ahşap kaplamalı bir ev (Ev ve
daki pencerelerin üstünde ve aralarında tepe pencereleri İnsan, s. 254’ten alındı) Kemaliye evlerine ait bir örnek
var. Soldaki iki pencere üzerinde ise tepe pencere yoktur.

Ahşap kaplamalar, taban kirişini de örtecek kadar aşa­ Kemaliye evlerine ait bir örnek olarak anlattığımız bu ev
ğıya sarkıyor. Çıkma payanda hizasına gelen tahtalar dostlarımızdan dinlediğimiz anılardan sonra bulduğu­
ise oradaki çıkma kirişini de örtecek kadar daha da aşa­ muz güzel bir resmi yorumlamaktı.
ğı sarkıyor. Bütün bu tahtaların alt ağzını basık taş ke­
merlerde görmeye alıştığımız ve (makara) denilen iç ve Şimdi meslektaşımız Berrin Alper’in 1990 tarihli doktora
dış yarım daireler süslemektedir. Tahta genişlikleri çok tezinden Ali Kılıç Evi’ni tanıtmak istiyoruz.

871
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kemaliye Ali Kılıç Evi

Kemaliye’nin ilginç evlerinden biridir. Yol ve giriş cephe­ Üst kattaki düşey kaplamalar, dikmeler arasına 30’ar
si bir kat Fırat’a bakan arka cephesi ise üç katlıdır. Plan­ cm. ara ile çakılarak yerleştirilmiş olan yatay kuşaklara
larda da görüldüğü gibi ana katın yol cephesi ile alt kat kara başlı çivilerle çakılarak tespit edilmiştir. Yatay dü­
duvarları kâgir, üst katın diğer duvarları hımış dış cephe­ zeydeki çivi sırasının görüntüsü düşey kaplamaların et­
ler ahşap kaplamalıdır. kisi ile kontras yapmaktadır. Ahşap kaplamaların alttaki
bitimleri birinci sırada anlattığımız evdekilerin aynıdır.
Kâgir duvarlar 75-85 cm. ara ile ahşap hatıllı moloz taş Aşağıda fotoğraflarını sunacağımız evlerde de aynı mo­
duvardır. Hımış duvarlar iç kısımlarda sıvalı olup dış tifi göreceğiz.
yüzlerde ise yukarıda belirttiğimiz gibi karakteristik dü­
şey kaplamalar görülmektedir. Üst katın Fırat cephesi­ Ali Kılıç Evi’nin düşey kaplamalarında gördüğümüz il­
nin ortadaki divanhaneye rastlayan üçte bir oranındaki ginç özellik, Batı Anadolu ve İstanbul’daki evlerde ah­
kısmı Kemaliye deyimi ile ayı bacakları ile taşınan 60 şap kaplamaların genellikle eşit genişlikte olmasına
cm. kadar çıkmadır. Bu cephedeki üç bölüm de üçer karşılık, ilk tanıttığımız Kemaliye’deki evin kaplamaları­
pencerelidir. Yandaki harem ve selamlık odaların yan nın genişlikleri gibi eşit olmayıp farklı genişliktedir. Bu
duvarlarında ise ikişer pencere bulunuyor. Fırat cephe­ özellik de alt motifler gibi Kemaliye evlerinin düşey kap­
sindeki ana kat üç pencerenin ortadakilerin üstünde te­ lamalarına hastır. Evin çatısındaki ahşap kaplamalı kat,
pe penceresi olup alt kattaki odalardaki birer pencere­ rölövede de belirtildiği gibi sonradan ilave edilmiştir.
nin üstlerinde de tepe penceresi var.

Resim 520: Kemaliye’nin özgün düşey ahşap kap­


lamalı evlerinden 35 numaralı evin düşey ahşap
kaplamalı cephesi, Alper 1990:252, Fotoğraf 50

Resim 520 A: Düşey ahşap kaplamalar ve bitim­


lerindeki ilginç detay ayrıntıları Çizim 414: Kemaliye Ali Kılıç Evi’nin planı ve kesiti
Alper 1990: 252, Fotoğraf 51 Alper 1990:183

872
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

CAÇAK KA 1

ÖN GÖRÜNÜŞ

Çizim 414 A: Ali Kılıç Evi’ne ait kesitler, Alper 1990:185

“Ahşap karkas sistem üzerine uygula­ rında yatay kaplamaların bulunması göz
nan düşey ahşap cephe kaplaması Ke­ önüne alındığında üstteki açıklama doğ­
maliye evlerini İstanbul evlerine yaklaş­ ru kabul edilebilir.
tırır. Ancak iki uygulama işlev ve yöntem
açısından farklılık gösterir. Kemaliye ev­ Biz vereceğimiz bir başka örnekle bugü­
leri düşey ahşap kaplamalı cephe görü­ ne kadar tanınmamış olan Pütürge evle­
nümüyle bugüne değin araştırma konu­ rinin de tanınmasını ve bu eksikliğin de
su olmuş ve örnekleri arasında tek olma giderilmesinin sağlanacağını sanıyoruz.
özelliği göstermektedir.”385
Kemaliye evlerindeki düşey tahta kapla­
Anadoluhisarı Köprülü Amcazâde Hü­ maların birleşme detayını bilmediğimiz
seyin Paşa Yalısı düşey ahşap kaplama için bu ek yerlerinden duvar içine su gi­
ağırlıklı olmasına rağmen pencere altla­ rip girmediğini de bilemiyoruz. 385Alper 1990

873
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

MALATYA PÜTÜRGE’DE DÜŞEY AHŞAP KAPLA­


MALI EVLER

Değerli meslektaşımız Berrin Alper, Kemaliye yerleşme Pütürge’nin ana caddesinde de ilginç evler bulunuyor­
dokusu ve evleri üzerine bir araştırma konulu doktora­ du. Bu evlerin hepsi, yuvarlak ardıç kirişlemeleri, toprak
sında o güzel evleri anlatırken, duvarların dış yüzlerini damları, geleneksel karakterli bezemeli iç görüntüleri ile
kaplayan ahşap kaplamaların, İstanbul ve diğer bazı heyecan verici idi.
batı şehirlerinde görmeye alışık olduğumuz, yatay dü­
zendeki kaplamalar yerine, düşey kaplama kullanıldığı­ Pütürge evlerinin hemen tamamı, Eğin’de gördüğümüz
nı, bu üslubun Eğin’e has olduğunu ve başka bir yerde gibi ahşap tahtaları düşey olarak kaplanmış ve araların­
karşılaşmadığını ifade eden satırları dolayısıyla birden daki birleşim yerleri de yine 4-5 cm. genişlikte paşalar­
hafızamızdaki çok eski anılar canlandı. Bu anılar 47-48 la örtülmüştü. Bu tür ahşap kaplamalı duvarlar, çoğun­
yıl öncesine gidiyordu. lukla evlerin, kâgir duvarlardan dışarı taşan oda veya
sofa çıkmalarında görülmektedir.
Öğrencilik yıllarında Ali Saim Ülgen’in Bursa tescil çalış­
maları ile, Kâzım Baykal’ın cami onarımlarını meraklı ve Kemaliye evlerinin düşey ahşap kaplamalarında gördü­
hevesli bir izleyici olarak takip ederken, 1948 yılında ğümüz bir özgün detayı, Pütürge’de göremiyoruz. Bu
mezun olduktan sonra, Albert Gabriel’in Bursa kitabı detay, kaplamaların alt ucundaki dantel görüntüsü ve­
için çok sayıda Bursa eserinin rölöve çalışmalarını yap­ ren oymalardır. Bu şirin görüntülü uygulamalar, belki de
tık. Bu alandaki faaliyetlerimiz mesleki çalışmalarımızın Kemaliye içinden akan Fırat’ın getirdiği zenginlik, hare­
eski eserler üzerine yoğunlaşmasını sağladı. Bundan ketlilik ve bol yeşilliğin, Pütürge’de bulunmayışı ile ilgili­
sonraki profesyonel çalışmalarımız bu yönde gelişti. Bu dir. Pütürge’nin daha sakin tabiat şartlarının görüntüsü
çalışmalar da çoğunlukla Batı Anadolu’da oluyordu. evlerin mimari karakterine de yansımış olmalı.

Bu arada, mesleğimizin ikinci bir konusu olan şehirleri­ Pütürge Veysel Kuşçu Evi
mizi tanımak ve o konularda hizmet vermek arzusu ile,
tamamı Orta ve Doğu Anadolu’daki küçük şehirlerin, 1954 yılında imar planı ön çalışması için gittiğimiz Pü­
imar planlarını yapıyorduk. İşte bu 10-12 kadar ilçeden türge’de, rölöve yapmak için seçtiğimiz iki evden biri
birisi de Pütürge idi. olan Veysel Kuşçu Evi, ilçenin ana caddesi üzerinde
bulunuyordu. Ev yaklaşık 150 m2 üzerinde oturmakta
1953 veya 1954 Nisanında Malatya’ya ulaştığımızda, olup, önde iki katlı iken, arka yüzde arazinin meyli se­
Pütürge yolunun kar sebebi ile kapalı olduğunu öğren­ bebiyle üç katlıdır.
dik. Heves ve gençliğin verdiği güçle, önce bulduğumuz
bir kamyonla, bir köye vardık. Bir beyin evinde, başka Eve ön cepheden bakınca birbirine oldukça eşit, ikisi
10-15 misafirle birlikte inanılmaz özenle bir gece ağır­ düz, ikisi çıkmalı dört bölümden oluştuğu görülüyor.
landık ve ertesi günü, 12 saat süren bir yürüyüşle tepe­ Soldaki birinci bölümün selamlık kısmı olduğunu sanı­
leri aşarak Pütürge’ye vardık. yoruz. Sağdaki ikisi çıkmalı üçlü bölümü ise, harem
fonksiyonuna uygun görülüyor. Harem olduğunu dü­
Oldukça kıraç bir tepenin sırtında yerleşmiş olan ilçe, şündüğümüz bölümün çıkmasız orta kısmı, karakteristik
hiç bozulmamış bir şehir dokusuna ve zengin görüntü­ karnı yarık sistemin sofası durumundadır. İki yanda iki-
lü ahşap çıkmalı evlere sahiptir. İlçenin samimi, candan şerden dört oda bulunuyor. Arkada, kırsala açık geniş
insanları yorgunluğumuzu hemen unutturdu. bir dış sofa görülüyor. Cadde tarafındaki odalar ahşap
döşemeli, diğer kısımlar ise sıkıştırılmış toprak ve tuğla
İller Bankası o zamanlar, imar planı müelliflerinden ilçe­ döşemelidir.
nin önemli evlerinden bir veya birkaç evin rölövesini isti­
yordu. Bu şekilde o tarihlerde korunulması düşünülme­
yen önemli evlerden birçoğu sanırım belgelenmiş oldu.

874
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Evin iç dekorasyonu ikinci olarak sunacağımız Pütürge Düşey kaplamalar saçak altlarında, pencerelerin üst ve
Seyyid Ali Bey Evi kadar görkemli olmamakla beraber, alt pervaz hizalarında, en altta da kat pervazları ile ke­
plan ve yapı zenginliği bakımından aynı öneme sahip­ silerek çerçevelenmektedir.
tir. Aynı zamanda dış cephe düşey ahşap kaplamaları
bakımından aynı mimari üsluba ve detaylara sahiptir. Önceleri hafızamızı zorlayarak tanımlamaya çalıştığımız
cephe ahşap detaylarının son günlerde arşivimizin
Konumuz açısından eve baktığımız zaman üst kat cep­ unuttuğumuz bir köşesinde 1954 tarihli negatiflerini
helerinin, birbirine yakın genişlikte düşey ahşaplarla bulduk. Bu sayede o tipik düşey kaplamalı karekteristik
kaplanmış olduğunu hatırlıyoruz. Hâfızamızı, yetersiz Pütürge evini doğru belgelediğimizi görerek mutlu
olsa da rölöve krokisi ile tazelemeye çalışıyoruz. Bu dü­ olduk.
şey kaplamaların ek yerleri, 4-5 cm. genişlikte paşalar­
la yağmur sularına karşı korumaya alınmıştır.

875
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İV"
ö t p ^ r r n jj ^ r~ t §■

v T *j
0 *8
, , , ' u n j >*4,
V - ° ° h.H i r< . ■r «
$
s iî',sf » Y i ° i
” rt” k*r 4 m N r " ' l ' 4H
r f / ^ T T ? - F ^» 4 1J 1 . ^
1-03- i t YÛi, t.ft —'
y VoT »ir s f ■ti iâo
J-0

'!
Z3T:

Çizim 415 A: Veysel Kuşçu Evi’nin üst kat plan rölöve krokisi

tifo it r *

Çizim 415 B. Veysel Kuşçu Evi’nin arka cephe rölöve krokisi

876
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

................. Resim 521 A: Veysel Kuşçu Evi’nin bir başka görüntüsü


Resim 521 : Pütürge nın kendine has, özgün kaplamalı evle­
rinden Veysel Kuşçu Evi (1954)

W-"1

İla

877
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Pütürge Seyyid Ali Bey Evi

İmar planı çalışması için ikinci rölöve, Seyyid Ali Bey’in


evine aittir. Dış görüntüsü ile ilgimizi çeken evin, iç mima­
risi de sunduğumuz rölöve krokilerinde görüleceği gibi
hiç de sıradan olmayan usta işi bir dekorasyona sahiptir.

Ne yazık ki burada dış görüntü rölövelerini sunamıyoruz.


Elli senelik defterin cephe rölöve krokilerinin bulunduğu
sayfalar bulunamamıştır. Önce pek üzülmedik. Nasıl olsa
İller Bankası’nda rölöve ve fotoğrafları var diye düşünü­
yorduk. Ancak umutlarımız boş çıktı. Elli sene evvel çek­
tiğimiz Veysel Kuşçu Evi’nin resimleri bize, aynı detayla­
rın yanı sıra, genel mimarisi bakımından da çok benzer
dış mimariye sahip olduğunu gösteriyor. Tek fark, Veysel
Resim 522: Pütürge’de onarım görmüş ve günümüze gelebil­
Kuşçu Evi iki çıkmalı iken, Seyyid Ali Bey Evi’nde orta so­ miş düşey kaplamalı bir ev (Haziran 2003 Bir dost hediyesi)
fanın çıkması ile tek çıkmalı sistem bulunmaktadır.

Çizim 416: Pütürge Seyyid Ali Bey Evi’nin üst kat planı ve do­ Çizim 416 A: Seyyid Ali Bey Evi’nin kesiti ve kapı detayı r°
lap detayı rölöve krokisi (Nisan 1955) ve krokisi

878
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Şavşat Yavuzköy’de Necati Kaya Evi

Daha önce Doğu Karadeniz bölgesinin, (ahşap yığma) onarılmıştır. O güne kadar (direkli yalı) denilen divanha­
veya (ahşap dolma) diye adlandırılan sistemle yapılmış nenin deniz içindeki direkleri kaldırılmış orijinalinde ol­
olan yapılarını açıklarken tanıdığımız bu evin, güney duğu gibi eliböğründeleri ihya edilmiş dış kaplamaları
cephesindeki direklikli çıkma kısmının, direklerin üstün­ ve çatısı onarılmış içine dokunulamamıştır.
deki kirişle çatı arasında kalan üçgen şeklindeki kalkan
duvarı ile direkliğin alt kısmındaki korkuluk bölümünün 1978’de bakımsızlık ve ilgisizlikten çatısı ve pencere­
düşey ahşap kaplamaları ilginç bir görüntü vermektedir. leri ile bir kısım dış kaplamalarının tekrar harap olma­
sı üzerine TAÇ Vakfı yalının restorasyonunu yapmak
Evin zemin katındaki ağır çantı duvarları üst katın, çan- ve halkın ziyaretine açmak için önce mütevelli ile an­
tı duvarları gibi ağır etki yapmasa da masif ahşap dol­ laştı; rölöve ve restorasyon projelerini yaptırdı. Ancak
ma duvarlarının önündeki bu düşey ahşap kaplamalar, daha sonra Vakıflar Genel Müdürlüğü ve mütevelliler
yumuşak ve hafif bir kontras yaratmaktadır. vazgeçtiler ve restorasyon yapılamadı. Yirmi dört sene
sonra bugün yalı belki de hiçbir şekilde kurtarılamaya­
İstanbul Anadoluhisarı Köprülü Amcazâde Hüseyin cak durumdadır.
Paşa Yalısı
1978’de yaptığımız rölöve ve restorasyon projeleri eli­
İstanbul’un tarihi bilinen en eski sivil mimarlık eseri evi mizde kalmıştı. Buna karşılık o yapıyı tanımıştık.
olmasının yanı sıra mimari özellikleri bakımından da eş­
siz olması Köprülü Yalısı divanhanesini çok önemli yap­ Pencerelerin üzerinde o dönemde aslında tepe pen­
maktadır. Divanhâne, yalının selamlık bölümü idi. Ha­ cerelerin olması gerekirken geniş tahtalar düşey ola­
rem kısmı ise bahçenin hisar ucunda iki katlı ve 15-20 rak kaplanarak dolu bir cephe elde edilmiş. Bu şekilde
odalı idi. Harem binası çok harap durumda olduğundan denizden de yansıyarak gelen batı güneşinin gözleri
XIX. yüzyılın sonlarına doğru yıkılmıştı. Köprülü Yalısı- kamaştırması, yükseklikleri az pencereler ve aşağı yu­
’nın harem ve selamlık binalarını bir arada gösteren fo­ karı açılan kepenklerle azaltılmak istenmiş, ayrıca
toğraf Kargopulo tarafından çekilmiştir. renkli camlarla bezenmiş tepe pencerelerinden giren
renkli güneş ışınlarının içerdeki çok zengin bezemele­
Divanhane ortada bir kubbe ve denize dönük tarafında rin etkisini ve çok özel panoların görüntüsünü bozma­
üç tonozlu eyvanı olan tek mekân halindedir. Arka tara­ ması sağlanmıştır.
fında bugün bulunmayan servis odaları, tuvalet gibi kı­
sımlar vardı. Onlar yıkılarak şimdi hemen arkaya bitişik Düşey kaplamalar arasındaki derzlerden su girmemesi
iki katlı ampir üslubunda ahşap bir yapı yapılmıştır. için 5 cm. genişlikte paşalarla örtülmüştür. Bu paşaların
üzeri dört merkezli (iki merkez altta iki merkez üstte)
Üç eyvanlı divanhanenin duvarlarını pencere altlarında kemerlerle kapanmaktadır. Bu kemerler 20 cm. geniş­
80-90 cm. yatay ahşap kaplama, 125-130 cm. pencere likte tahtalara, paşalar arasındaki açıklık kadar kemer­
ve 255-260 cm. yükseklikte düşey kaplama boydan bo­ ler yan yana çizilerek içleri boşaltılmış ve paşaların üs­
ya çevrelemektedir. tüne çakılmıştır. Düşey paşaların altı düz ve 10 cm. ge­
nişlikte bir tahta ile kapatılmıştır.
Yapı halen çok kötü durumdadır. Çatısı çökmüş zengin
altın varaklı süslemeli kubbe ve tonozları onarılamaya- Pencerelerin altları ise 30 cm. kadar genişlikte tahtalar­
cak hale gelmiştir. İç mekânı pencerelerin üstünden du­ la yatay olarak kapanmış en altları ve köşelerde 10 cm.
varların üstüne kadar kaplayan düşey konumlu lale dev­ genişlikte pervazlarla çerçevelenmiştir.
ri panolarının ahşapları rutubet ve böceklenmeden bü­
tün güçlerini kaybetmiş, yüzlerindeki lale devrinin sem­ Düşey tahtaların genişlikleri ön eyvan yüzünde ortala­
bolü haline gelmiş çiçekli vazo desenleri, boyaları dökül­ ma 34-35 cm. ve yan eyvan yüzlerinde ise 30-31 cm.
müştür. Yapı 1956 yılında, Cahide Tamer tarafından genişliğinde hesaplanabilmektedir. Gerek düşey tahta-

879
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

lar gerek yatay tahtalar eşit genişlikte (1131 /1719), Dolmabahçe Sarayı, Ba­
değildir. Kepenklerin dış yüzleri de ka­ yıldım Köşkü (1161 / 1748), Küçüksu
pandığı zaman alt kısımdaki kaplama­ Kasrı (1168 / 1751). Buralarda paşaları
larla bütünlük sağlayacak şekilde yatay birbirine bağlayan ve tahta panoları hi­
tahtalarla kaplanmıştır. zasında kemer motifleri vücuda getire­
cek şekilde kesilmiş yatay latalar kulla­
“Bugün eşi mevcut olmayan bu üslu­ nılmıştır. Köprülü Köşkü’nde bunlar yal­
bun, zamanında Köprülü Köşkü niteli­ nız üstte ve saçağın altındadır. Tahta
ğindeki diğer köşklerde de aynen uygu­ kaplama tekniğinden doğmuş olan bu
lanmış olduğunu Choiseul Gouffier ve mimari motifin sadeliği içinde güzelliğini
D’Ohsson’un yayımlarından biliyoruz. O kabul etmemek kabil değildir. Pasa ara­
gravürlerde de pencere sırası geniş bir ları, kullanılan pano tahtalarının farklı
kaplama bandı ile örtülmüş köşk resim­ genişliğine göre ayarlanmış ve bu sade
lerine rastlanır. Bu kaplama sathının Kü- teknikte bile herhangi bir zorlamaya gi­
çüksu Köşkü’nde dıştan da geniş kita­ dilmemiştir. Korkuluklar gayet geniş tah­
belere taksim edilmiş olduğunu biliyo­ talarla en sade bir şekilde kaplanmış ve
ruz. Diğerlerinde Köprülü Köşkü’nde ol­ pervazlarla çevrelenmiştir. Kullanılan
duğu gibi sadece dikine kaplama tahta­ teknik ve malzemenin üstünlüğü kapla­
ları ve aralarında bastırma paşalarla ye- maların çoğu yerlerde hâlâ bozulmamış
tinilmiştir. Tek tezyinat paşaların alt ve olmasından anlaşılabilir.”386
üstlerindedir. Kurşunlu Mahzen Köşkü
(1128 /1706) Çırağan Sarayı Yalı Köşkü

Resim 523: Amcazâde Hüseyin Paşa Yalısı’nın selâmlık divanhanesi, yapım tarihi 1699 (1978)
386 Eldem 1974: II. 165
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 523 A: Köprülü Yalısı’nın güney yanından görünüşü; zor da olsa henüz ayakta durabildiği günlerde (1978)
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Resim 523 B: Köprülü Yalısı artık kendini taşıyamayıp yıkıla­


cak ya da sökülüp yeniden yapılacak. Bazı önemli panoları
ve fıskiyeli orta kısmı çalınmış olan mermer stalaktitli havuzu
kurtarılarak restore edilebilir. Kuzey yan cephesindeki üst Resim 524: Galata’da Kurşunlu Mahzen Köşkü’nün
düşey kaplamaları görülüyor (2003) gravürü. Fotoğraf olmamasına rağmen yapıyı fotoğ­
raf gibi yansıttığı için resimler arasında kullanmayı
uygun bulduk
Eldem 1974: II. 185-186, Lithography by Lewis

Çizim 419:
İstanbul
Galata’da
Kurşunlu
Mahzen
Köşkü’nün
görünüşü
YTT,--x?,nıııiınîmıılıtonWt Eldem 1974:
II. 186

882
Gelenekse! Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

AHŞAP KAPLAMALARIN GENİŞLİKLERİ, BİRLE­


ŞİM DETAYLARI VE DEVİRLERİ KONUSU

Ahşap kaplamada iki özellik dikkatimizi çekmektedir. Doktora çalışmaları gibi daha dar çerçeveli, konulara
odaklanarak daha derinlemesine yapılan araştırmalarla,
Bunlardan birincisi, ahşap kaplama genişliklerinde bir
daha çok esere ulaşmak, çeşitli yazılı belgelerden, tapu
norm var mıdır ve bu normlar yapıların tarihlenmesinde
tahvil kayıtlarından yararlanarak daha doğru sonuçlara
bir gösterge olabilir mi? varmak ve bilgi eksiklerimizi gidermek mümkün olacaktır.

İkinci özellik ise kaplamaların alt ve üst birleşimlerinde Biz şimdilik tam pahlı kesimli ve 20 cm. civarındaki ge­
görülen farklı detaylar yine bir norm olarak düşünülebi­ nişlikteki kaplamaların çoğunlukla XVIII. yüzyılın ilk yarı­
sını, 29-31 cm. genişlikte ve yalnız alt ve üst ek yerlerin­
lir mi ve yapıların tarihlendirilmesinde ölçü olabilir mi?
de değil, kaplamaların ortasında bulunan ve iki ayrı tah­
ta imiş gibi etki yapan, iki pah ve ortasında kordon pro­
Elbette bu tezin tartışmasını kendi ölçebildiğimiz kaplama­ filli silmesi olan ahşap kaplamaların ise genellikle XIX.
lar arasında yapabileceğiz. Yoksa görme şansımız olma­ yüzyılın sonları ile XX. yüzyılın ilk çeyreğini işaret ettiği­
yan Bebek Köçeoğlu Yalısı ile, görüp tanıdığımız ancak öl­ ni söyleyebiliyoruz.
çerek rölövesini yapamadığımız, Anadoluhisarı Zarif Mus­
Ahşap kaplamalar zamanımızın olmaması ve konulara
tafa Paşa Yalısı benzeri başka yapıların ahşap kaplama­
daha genelde bakmak zorunda olmamız sebebiyle biraz
ları, detayları ve ölçüleri konusunda, alıntı yaptığımız diğer
değinip geçeceğimiz detay, pencere, kat ve köşe per­
meslektaşlarımızın çalışmalarından yararlanarak tahmini vazlarıdır.
kararlara varsak da, bunlar kesin ve dayanak olacak nite­
likte olamazlar. Ayrıca birleşim detayları konusunda de­ Kısa da olsa açıklamaya çalıştığımız hımış duvar ve bağ­
dâdî üzerine sıvanmış duvarlardaki, pervazlar, ahşap
taylar ve ölçüler olmadığı gibi yararlanılabilecek ölçü ve
kaplamalarda da hemen aynen uygulamaya devam
kalitede fotoğraflar da bulunmamaktadır.
edilmiştir. Köşe dikmeleri ve alt taban kirişler çıplak bıra­
kılarak, kaplamalarla ilişkileri profilli çıtalarla düzenlen­
Tekrar kendi tespitlerimize dönersek genişliklerde, miştir. Pencere pervazları, genelde profilli olanlar da da­
XVIII. yüzyıl yapılarında, Edip Efendi Yalısı dışındakiler hil, düz ve sade görünüşlüdür.
21-24 cm. arasında ölçülürken, XIX. yüzyıl yapılarında
XIX. yüzyılda ampir etkili kaplamaların bazılarında, köşe
ölçüler 25-27 cm. arasındadır. XIX. yüzyılın sonlarında
dikmeleri de ampir etkili düzenlemeyle kaplanmış, pen­
29,5 - 31,5 santimetrelik genişlikler çoğalıyor. Ahşap
cere pervazlarında da ampir düzenlemeler yapılmıştır.
kaplamaların alt, üst birleşme detayları yönünden bak­
tığımız zaman, biraz norm varmış gibi görünüyor. Alt ve Birçok XIX. yüzyıl yapısında da bina köşe dikmelerinin
üstte yalnız pahlı (meyilli) kesim, XVIII. yüzyılda çoğun­ üzerleri kaplama devam ettirilerek kapanmış ve pervaz-
lukta olup, yarım lamba geçmeli kaplamalarda, her iki sız olarak birleştirilmiştir.
kenarda da pahlı olanlar ile bir kenarda pah, diğer ke­
XIX. yüzyılın sonları ile XX. yüzyılın başlarında konut mi­
narda kordonlu olanlar arasında beraberlik var gibi gö­ marisini çok etkilemiş olan seçmeci (eklektik) ve art no-
rünüyor. XIX. yüzyılın son çeyreği ve XX. yüzyılın ilk uveau üsluplu eserlerde gördüğümüz çok hareketli ve
çeyreğinde, yarım lambalı geçme ve alt üst detaylarda zengin motifli pervazlar, yapıldıkları devirleri doğrudan
bir önceki grubun aynı olmaları yanında, kaplamaların gösteriyorlar. Ahşap cephelerdeki bu pervazların bir kıs­
ortasında da kordon çekilmiş olanlar hâkim görülüyor. mının çizimlerini sunacağız. Pencereler bahsinde daha
fazla bilgi vereceğimizi ümit ediyoruz.

Bu şekilde yaptığımız tespitlerden sonra, ahşap kapla­ Çeşitli ev, konak, yalı gibi yapılarda yaptığımız inceleme
maların genişliği ve birleşim yerlerindeki detaylara ba­ ve ölçüler sonunda bulduğumuz sonuçları bir liste halin­
karak, dönem tespiti konusunda daha kesin kararlara de sunmanın yararlı olacağı kanaatindeyiz.
varmak oldukça zor. Ayrıca görüleceği gibi bizim tespit­
lerimizin sayısı otuza bile varmıyor. Diğer taraftan yapı­
ların yapılış tarihleri hakkındaki bilgilerimiz de araştır­
malarımız da yetersiz bulunmaktadır.

883
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Yapının ismi, adresi ve Kaplamanın Kaplamanın Kaplamanın üst Alt geçme Kaplama
yapım tarihi görünen genişliği kalınlığı geçme şekli şekli ortası

İstanbul Eğrikapı Kilisesi Evi (XVIII. Tam pahlı


1 22 cm. 20 mm. Tam pahlı kesim
yüzyıl) kesim

2 Bebek Kavafyan Evi (XVIII. yüzyıl) 19 cm. «


25 mm.
Kandilli Edip Efendi Yalısı (XVIII.
3 28 cm. 28 mm. « «
yüzyıl)
Süleymaniye Kirazlı Mescit sokağı,
4 29 cm. 20 mm. « «
56 nolu ev (XIX. yüzyıl sonu)
Süleymaniye Avni Paşa sokağı, 9 Yarım lamba ve Yarım lamba
5 nolu ev (XIX. yüzyıl sonu) 29 cm. 25 mm
pahlı ve pahlı
Süleymaniye Avni Paşa sokağı, 11
6 nolu ev (XIX. yüzyıl sonu) 26 cm. 20 mm. “

Beyoğlu Palaka sokağı, 29 nolu ev ..


7 27,5 cm. 25 mm. «
(XIX. yüzyıl sonu)

Süleymaniye Kayserili Ahmed Paşa


8 28,5 cm. 22 mm. «
sokağı, 2 nolu ev (XIX. yüzyıl sonu)
Süleymaniye Kayserili Ahmed Paşa
9 sokağı, 9 nolu ev (XIX. yüzyıl sonu) 23,5 cm. 20 mm.

Süleymaniye Kayserili Ahmed Paşa


10 29 cm. 22 mm. «
sokağı, 11 nolu ev (XIX. yüzyıl sonu)
Zeyrek Fazilet sokağı, 6 nolu ev
11 27 cm. 25 mm «
(XIX. yüzyıl sonu)
Zeyrek İbadethane sokağı, 38 nolu Yarım lamba
12 ev (XIX. yüzyıl sonu) 24 cm. 18 mm.
ve kordonlu
Beyoğlu Altıpatlar sokağı, 29 nolu ev „
13 24,5 cm. 20 mm. «
(XIX. yüzyıl sonu)
Beyoğlu Kadirler Yokuşu 76 nolu ev
14 26,5 cm. 20 mm. « „
(XIX. yüzyıl sonu)
Süleymaniye Ayşe Kadın Hamamı
15 29 cm. 20 mm. «
sokağı, 1 nolu ev (XX. yüzyıl başı)
Süleymaniye Ayşe Kadın Hamamı Yarım lamba ve Yarım lamba
16 sokağı, 1 nolu ev (XX. yüzyıl başı) 27 cm. 20 mm.
kordonlu ve pahlı
Süleymaniye Kirazlı Mescit sokağı, «
17 13 nolu ev (XIX. yüzyıl sonu) 29 cm. 25 mm.

Zeyrek Parmaklık sokağı 6 nolu ev «


18 (XIX. yüzyıl sonu) 26,5-27 cm. 25 mm.

Bebek Kavafyan Evi XX. yüzyıl Altı ve üstü


onarım kaplaması Yarım lamba ve Yarım lamba
19 18,8 cm. 15 mm pahlı ortası
kordonlu ve pahlı
kordonlu
Zeyrek Fazilet sokağı numarasız «
20 (XX. yüzyıl başı) 20 cm. 20 mm.

Bebek Yoğurtçu Zülfü sokağı (XX. „ ..


21 yüzyıl başı) 24,5 cm. 20 mm.

Şehzade Burhâneddin Efendi Yalısı « „


22 (XIX. yüzyıl sonu) 29,5 cm. 27 mm.

Zeyrek Parmaklık sokağı 24 nolu ev Yarım lamba ve Yarım lamba


23 (XIX. yüzyıl sonu) 22 cm
pahlı ve pahlı

884
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

YALI BASKISI AHŞAP KAPLAMA

Beyoğlu Ağa Külhanı sokağı


24 20 cm. 20 mm Yalı baskıs Alt ucu kordonlu
24 nolu ev (XIX. yüzyıl sonu)

Zeyrek İbadethane sokağı 33 «


25 16,5 cm. 20 mm.
nolu ev (1905)

Beyoğlu Altıpatlar sokağı 29 «


26 20 cm. 15 mm. Alt ucu dik kesim
nolu ev (XIX. yüzyıl sonu)

TUĞLA DUVAR ÜZERİNE KADRONLU AHŞAP KAPLAMA

Beyoğlu Güllabici sokağı 4 Yarım lamba ve Yarım lamba ve Altüst pahlı ortası
27 30 cm.
nolu ev (XX. yüzyıl başı) kordonlu pahlı kordonlu

ir

18

Çizim 420: İstanbul ve İzmit’te rölövelerini yaptığımız evlerin ahşap kaplama detayları

885
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Prof. Dr. Reha Günay’ın, öğrencileri Haşan Turhan ve Nergis Toplu’nun, İstanbul ve
İzmit’te yaptıkları ahşap kaplama rölövelerini sunuyoruz. Ahşap kaplama ölçülerinin
alındıığı yapıların adreslerini öğrenemedik.

Çizim 421: İstanbul ve İzmit’teki bazı evlerin kaplama detayları


Günay 1994:143
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

V- KAYNAKÇA

Adam 1994 Jean - Pierre Adam, Roman Building, Materials and Techniques, London 1994

Akkoyunlu 1989 Zahide Akkoyunlu, Geleneksel Urfa Evlerinin Mimarlık Özellikleri, Ankara 1989

Akok - Gökoğlu 1946 Mahmut Akok - Ahmet Gökoğlu, Eski Ankara Evleri I, Erzurum Mahallesinde
Yusuf Uğraş Evi, Ankara 1946

Akok 1951 Mahmut Akok, “Çorum’un Eski Evleri”, Arkitekt, 237-238, İstanbul 1951, s. 171-
185

Akok 1958 Mahmut Akok, Tokat Şehrinin Eski Evleri, Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi
Türk ve İslâm Sanatları Tarihi Enstitüsü, Ajanstürk Matbaası, Ankara 1958

Akok 1961 Mahmut Akok, “Ağrı-Doğubeyazıt’ta İshakpaşa Sarayı Rölöve ve Mimarisi”, Türk
Arkeoloji Dergisi, X/2, Ankara 1961, s. 30-48

Akok 1973 Mahmut Akok, “Konya’da Üç Tarihi ve Mimari Eser, Altınapa Kervansarayı,
Hasbey Darülhuffazı ve Selim II İmareti”, Türk Arkeoloji Dergisi, XX/1, Ankara
1973, s. 5-36

Aksoy 1968 Özgönül Aksoy, Osmanlı Devri Sıbyan Mektepleri Üzerine Bir İnceleme (doktora
tezi, İTÜ Mimarlık Fakültesi), İstanbul 1968

Aksoy 1982 İsmail Hakkı Aksoy, İstanbul’da Tarihi Yapılarda Uygulanan Temel Sistemleri
(doktora tezi, İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi), İTÜ İnşaat Fakültesi
Matbaası, İstanbul 1982

Aktuğ 1989 İlknur Aktuğ, Batı Anadolu 14. Yüzyıl Beylikler Mimarisinde Yapım Teknikleri
(doktora tezi, İTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü), İstanbul 1989

Aktuğ - Ersen 1991 İlknur Aktuğ - Ahmet Ersen, “Bir 15. Yüzyıl Yapısı Olan Tahtakale Hamamı’nda
Uygulanan Bazı Yapım Teknikleri”, TAÇ Vakfı Yıllığı I, İstanbul 1991, s. 25-55

Aladağ 1991 Ertuğrul Aladağ, Muğla Evi, Muğla 1991

Ali Talât 1925 Ali Talât, Ahşap İnşaat, İstanbul 1925

Ali Talât 1927 Ali Talât, Doğramacılık, Marangozluk ve Silicilik, İstanbul 1927

Alper 1990 Berrin Alper, Kemaliye (Eğin) yerleşme dokusu ve evleri üzerine bir araştırma
(doktora tezi, İTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü), İstanbul 1990

Altan 1936 Kemal Altan, “Mimari Eserlerimiz ve Mimarlarımız”, Arkitekt, 5-6, 1936, s. 154-
155

Altun 1971 Ara Altun, Mardin’de Türk Devri Mimarisi, İstanbul 1971

Altun 1978 Ara Altun, Anadolu’da Artuklu Devri Türk Mimarisinin Gelişmesi, İstanbul 1978

Anonim 1971 Anonim, “Gümüş”, Meydan Larousse, V, İstanbul 1971, s. 427-429

Anonim 1973 Anonim, “Sasaniler”, Meydan Larousse, XI, İstanbul 1973, s. 23-24

Anonim 1986 a Anonim, “Altın”, Büyük Larousse, I, İstanbul 1986, s. 462-465

Anonim 1986 b “Gümüş”, Büyük Larousse, IX, İstanbul 1986, s. 4837-4839

887
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Anhegger1986 Muallâ Eyüboğlu Anhegger, Topkapı Sarayında Padişah Evi Harem, İstanbul
1986

Arseven Tarihsiz Celâl Esad Arseven, Türk Sanatı Tarihi, Ankara Tarihsiz

Arseven 19662 Celâl Esad Arseven, “Lökün”, Sanat Ansiklopedisi, III, İstanbul 1966, 2. baskı, s.
1244

Arseven 19835 a Celâl Esad Arseven, “Çini”, Sanat Ansiklopedisi, I, İstanbul 1983, 5. baskı, s.
410-412

Arseven 19835 b Celâl Esad Arseven, “Cam”, Sanat Ansiklopedisi, I, İstanbul 1983, 5. baskı, s.
309-320

Arter 1969 Tarık Arter, Yapı Malzemesi, İstanbul 1969

Aslanapa 1949 a Oktay Aslanapa, Edirne’de Osmanlı Devri Abideleri, İstanbul 1949

Aslanapa 1949 b Oktay Aslanapa, OsmanlIlar Devrinde Kütahya Çinileri, İstanbul 1949

Aslanapa 1972 Oktay Aslanapa, Türk Sanatı I, İstanbul 1972

Aslanapa 1973 Oktay Aslanapa, Türk Sanatı II, İstanbul 1973

Aslanapa 1975 Oktay Aslanapa, Kıbrıs’ta Türk Eserleri, İstanbul 1975

Aslanapa 1977 Oktay Aslanapa, Yüzyıllar Boyunca Türk Sanatı (14. yüzyıl), Ankara 1977

Aslanapa 1986 Oktay Aslanapa, Osmanlı Devri Mimarisi, İnkılâp yayınları, İstanbul 1986

Aslanapa 1991 Oktay Aslanapa, Anadolu’da İlk Türk Mimarisi, Ankara 1991

Aslanaoğlu 1978 İnci Aslanoğlu, Tire’de Camiler ve Üç Mescid, ODTÜ Mimarlık Fakültesi yayını,
Ankara 1978

Aydın 1987 Serdar Aydın, Taş ve Ahşap Mimari Anıtların Bozulma Nedenleri ve Onarım
Teknikleri (yüksek lisans tezi, Yıldız Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü),
İstanbul 1987

Ayverdi 1966 Ekrem Hakkı Ayverdi, İstanbul Mi'mari Çağı’nın Menşe’i, Osmanlı Mi’mârîsinin
İlk Devri 630-805 (1230-1402), I, İstanbul 1966

Ayverdi 1972 Ayverdi, Ekrem Hakkı, Osmanlı Mi'mârîsinde Çelebi ve II. Sultan Murad Devri
806-855 (1403-1451), II, İstanbul 1972

Ayverdi 1973 Ekrem Hakkı Ayverdi, Osmanlı Mi'mârîsinde Fâtih Devri 855-886 (1451-1481),
III, İstanbul 1973

Ayverdi 1974 Ekrem Hakkı Ayverdi, Osmanlı Mi'mârîsinde Fâtih Devri 855-886 (1451-1481),
IV, İstanbul 1974

Ayverdi 1982 Ekrem Hakkı Ayverdi, Avrupa’da Osmanlı Mimârî Eserleri; Bulgaristan
Yunanistan Arnavutluk, IV, İstanbul 1982

Bakırer 1971 Ömür Bakırer, “Anadolu’da XIII. Yüzyıl Tuğla Minarelerinin Konum, Şekil,
Malzeme Tezyinat Özellikleri”, Vakıflar Dergisi, 9, Ankara 1971, s. 337-367

Bakırer 1981 Ömür Bakırer, Selçuklu Öncesi ve Selçuklu Dönemi Anadolu Mimarisinde Tuğla
Kullanımı, l-ll, ODTÜ yayınları, Ankara 1981

888
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Barillari - Godoli 1997 Diana Barillari - Ezio Godoli (çev. Aslı Ataöv), İstanbul 1900, A rt Nouveau
Mimarisi ve İç Mekânları, İstanbul 1997

Barkan 1972 Ömer Lütfi Barkan, Süleymaniye Cami ve İmareti İnşaatı, I, Türk Tarih Kurumu
yayınları, Ankara 1972

Barkan 1979 Ömer Lütfi Barkan, Süleymaniye Cami ve İmareti İnşaatı, II, Türk Tarih Kurumu
yayınları, Ankara 1979

Başgelen 1993 Nezih Başgelen, Çağlar Boyunca Anadolu’da Duvar, Arkeoloji ve Sanat
yayınları, İstanbul 1993

Başkan 1985 Seyfi Başkan, “Ortaçağda Anadolu’da Türk Ahşap Sanatı”, İlgi, 42, İstanbul
1985, s. 8-14

Batur 1974 Afife Batur, Osmanlı Camilerinde Kemer; Strüktür - Biçim İlişkisi Üzerine Bir
Deneme (1300-1730), (doktora tezi, İTÜ Mimarlık Fakültesi), İTÜ Mimarlık
Fakültesi yayınları, İstanbul 1974

Baykal 19933 Kazım Baykal, Bursa ve Anıtları, Hakimiyet Basımevi, Bursa 1993,3. baskı

Baykal 19822 Kazım Baykal, Bursa ve Anıtları, TAÇ Vakfı yayını, İstanbul 1982,2. baskı

Bayram - Tüzen 1991 Sadi Bayram - Adnan Tüzen, “İstanbul, Üsküdar Ayazma Camiî ve Ayazma
Camiî İnşaat Defteri”, Vakıflar Dergisi, 12, Ankara 1991, s. 199-288

Beken 1949 Gazanfer Beken, Garbi Anadolu Mıntıkası Kerpiç Binaları, İTÜ Mimarlık
Fakültesi yayınları, İstanbul 1949

Bektaş 1987 Cengiz Bektaş, Kuşadası Evleri, İstanbul 1987

Bektaş 1991 Cengiz Bektaş, Babadağ Evleri, İstanbul 1991

Bektaş 1992 a Cengiz Bektaş, Akseki Evleri, İstanbul 1992

Bektaş 1992 b Cengiz Bektaş, Akşehir Evleri, İstanbul 1992

Berk 1951 Celile Berk, Konya Evleri (doçentlik tezi, İTÜ Mimarlık Fakültesi), İstanbul
Matbaacılık T.A.O., İstanbul 1951

Binan 1950 Muhittin Binan, Kapılar, İstanbul 1.950

Binan 1961 Muhittin Binan, Tabii Taş Duvarlar, İTÜ Mimarlık Fakültesi yayınları, İstanbul
1961

Binler - Kılcı 1995 Hayati Binler - Ali Kılcı, “Sinaneddin Medresesi”, Vakıflar Dergisi, 25, Ankara
1995, s. 165-193

Borodina 1987 İraida Borodina, Central Asia; Gems of9th - 19th Century Architecture, Moscovv
1987

Cezar 1977 Mustafa Cezar, Anadolu Öncesi Türklerde Şehir ve Mimarlık, İş Bankası Kültür
yayınları, İstanbul 1977

Çakıroğlu 1952 Necibe Çakıroğlu, Kayseri Evleri (doçentlik tezi, İTÜ Mimarlık Fakültesi), Pulhan
Matbaası, İstanbul 1952

Çamlıbel 1983 Nafiz Çamlıbel, Geleneksel Yapılarda Stabilitenin İyileştirilmesi, Temellerin


Takviyesi, Yıldız Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi yayınları, İstanbul 1983

889
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Çeçen 1991 a Kâzım Çeçen, Halkalı Suları, İstanbul Büyükşehir Belediyesi - İSKİ yayınları,
İstanbul 1991

Çeçen 1991 b Kâzım Çeçen, Üsküdar Suları, İstanbul Büyükşehir Belediyesi - İSKİ yayınları,
İstanbul 1991

Çeçen 1992 Kâzım Çeçen, Taksim ve Hamidiye Suları, İstanbul Büyükşehir Belediyesi - İSKİ
yayınları, İstanbul 1992

Çeçen 1997 Kâzım Çeçen, II. Bayezid Suyolu Haritaları, İstanbul Büyükşehir Belediyesi -
İSKİ yayınları, İstanbul 1997

Çelebi 1997 Necati Çelebi, Ağaç Teknolojisi, İstanbul 1997

Çetinor 1986 Bülent Çetinor, “Doğu Karadeniz Evleri”, İlgi, 20, İstanbul 1986, s. 15-22

Çetintaş 1946 Sedat Çetintaş, Türk Mimari Anıtları, Osmanlı Devri Bursa’da İlk Eserler, Eski
Eserler ve Müzeler Umum Müdürlüğü Rölöve Bürosu yayınları, İstanbul 1946

Çetintaş 1952 Sedat Çetintaş, Türk Mimari Anıtları, Osmanlı Devri, Bursa’da Murad 1 ve
Bayezid 1 Binaları, Eski Eserler ve Müzeler Umum Müdürlüğü Rölöve Bürosu
yayınları, İstanbul 1952

Çobancaoğlu 1998 Tülay Çobancaoğlu, Türkiye’de Ahşap Evin Bölgelere Göre Yapısal Olarak
İncelenmesi ve Restorasyonlarında Yöntem Önerileri (doktora tezi, MSÜ
Mimarlık Fakültesi), İstanbul 1998

Çulpan 1975 Cevdet Çulpan, Türk Taş Köprüleri, Türk Tarih Kurumu yayınları, Ankara 1975

Demir 1985 Ataman Demir, “Beyşehir Eşrefoğlu Süleyman Bey Camii”, İlgi, 43, İstanbul
1985, s. 18-23

Demir 1991 A. Hakî Demir, Fatih Camileri, Diyanet Vakfı yayınları, İstanbul 1991

Demiralp 1996 Yekta Demiralp, Akşehir ve Köylerindeki Türk Anıtları, Kültür Bakanlığı yayınları,
Ankara 1996

Eldem - Akozan 1981 Sedad Hakkı Eldem - Feridun Akozan, Topkapı Sarayı; Bir Mimari Araştırma,
İstanbul 1981, Levha 26, 67, 69, 70, 85, 93, 109

Eldem 1968 Sedad Hakkı Eldem, Köşkler ve Kasırlar, I, İstanbul 1968

Eldem 1974 Sedad Hakkı Eldem, Köşkler ve Kasırlar, II, İstanbul 1974

Eldem 1976 Sedad Hakkı Eldem, Türk Bahçeleri, Ankara 1976

Eldem 1977 Sedad Hakkı Eldem, Köçeoğlu Yalısı, İstanbul 1977

Eldem 1979 a Sedad Hakkı Eldem, Boğaziçi Anıları, İstanbul 1979

Eldem 1979 b Sedad Hakkı Eldem, İstanbul Anıları, İstanbul 1979

Eldem 1984 Sedad Hakkı Eldem, Türk Evi, I, TAÇ Vakfı yayını, İstanbul 1984

Eldem 1986 Sedad Hakkı Eldem, Türk Evi, II, TAÇ Vakfı yayını, İstanbul 1986

Eldem 1987 Sedad Hakkı Eldem, Türk Evi, III, TAÇ Vakfı yayını, İstanbul 1987

Erdem 1983 Ayten Erdem, Kula, Tarihsel Sit, Sivil Mimarlık Örnekleri ve Sorunları Üzerine Bir
Araştırma (yüksek lisans tezi, YTÜ Mimarlık Fakültesi), İstanbul 1983

890
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Eriç 1984 Murat Eriç, “Kerpiç Eski Eserlerin Onarımı ve Korunmasında Bir Araştırma”, III.
Uluslararası Kerpiç Koruma Sempozyumu, Türkiye ICOM ve ICOMOS
ortaklığında, Ankara 1984, s. 79-86

Erken 1972 Sabih Erken, “Zincirli Camii”, Türkiye’de Vakıf Abideler ve Eski Eserler, I,
Ankara 1972, s. 395-398

Erken 1983 Sabih Erken, “Boyalıköy Hankâhı ve İki Türbe”, Türkiye’de Vakıf Abideler ve Eski
Eserler, Ankara 1983, s. 150-155

Eruzun 1981 Cengiz Eruzun, “Doğu Karadeniz’de Dolma Tipi Evler”, Türk Folklor
Araştırmaları, 1981/1, Ankara 1981, s. 11-39

Eser 1955 Lâmi Eser, Kütahya Evleri (doçentlik tezi, İTÜ Mimarlık Fakültesi), İstanbul 1955

Fırat 1996 Sıtkı Fırat, Selçuklu Sanatı, The Art of the Seljuks, Ankara 1996

Gabriel 1930 Albert Gabriel (edi. Nezih Başgelen), Monuments Turcs D’Anatolie, Kayseri -
Niğde, İstanbul 1930

Gabriel 1962 Albert Gabriel, Niğde Tarihi, Ankara 1962

Gabriel 1964 Albert Gabriel (çev. Nuri Akkurt), “Hasankeyf ve Tarihi Köprü”, Karayolları
Belleteni, 172, Ankara 1964, s. 23

Garriev 1974 A. Garriev, mypkMeHUcmaHbiH apxumekmypa agbirapnuknepu ( Türkmenistan


Mimari Yadigerlikleri), Leningrad 1974

Goodvvin 1971 Godfrey Goodvvin, A History of Ottoman Architecture, London 1971

Grigorev 1977 V. V. Grigorev, “Karahanlılar”, İslam Ansiklopedisi, VI, Millî Eğitim Basımevi,
İstanbul 1977, s. 251-273

Güleç 1992 Ahmet Güleç, Bazı Tarihi Anıt Harç ve Sıvalarının İncelenmesi, (doktora tezi, İTÜ
Fen Bilimleri Enstitüsü), İstanbul 1992

Günay 1981 Reha Günay, Geleneksel Safranbolu Evleri ve Oluşumu, Kültür Bakanlığı
yayınları, Ankara 1981

Günay 1994 Reha Günay, Geleneksel Ahşap Yapıların Su ve Rutubet Sorunları Çözüm
Yolları, İstanbul 1994

Günay 1998 Reha Günay, Türk Ev Geleneği ve Safranbolu Evleri, İstanbul 1998

Hasol 19935 Doğan Hasol, Ansiklopedik Mimarlık Sözlüğü, Yapı-Endüstri Merkezi yayınları,
İstanbul 1993, 5. baskı

İlhan 1996 Rıfat İlhan, Ağaç Malzeme Teknolojisi, Muğla 1996

İmamoğlu 2001 Vacit İmamoğlu (haz. Mürşit Balabanlılar), Kayseri Bağ Evleri, Türkiye İş
Bankası Kültür yayınları, İstanbul 2001

Jobstiedler 1942 Ed. Jobstiedler, “Binalarda Dış Sıva Tekniği”, Arkitekt, 5-6, 1942, s. 127-130

Jukovsky 1894 V. A. Jukovsky, Razvalini Satraga Merva (Eski Merv’in Harabeleri), St.
Petersburg 1894

Kafesçioğlu 1949 Ruhi Kafesçioğlu, Anadolu’da Köy Evlerinin Yapısı, İstanbul 1949

891
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Karaca 1995 Zafer Karaca, İstanbul’da Osmanlı Dönemi Rum Kiliseleri, Yapı ve Kredi
yayınları, İstanbul 1995

Karpuz 1984 Haşim Karpuz, Türk İslam Mesken Mimarisinde Erzurum Evleri, Ankara 1984

Karpuz 1996 Haşim Karpuz (yay. haz.), Fotoğraflarla Geçmişte Konya, Konya Panaroması II,
Konya Büyükşehir Belediyesi yayınları, İstanbul 1996

Kayılı 1996 Mutbul Kayılı, “Sinan’s Acoustical Tecnology”, Uluslararası Mimar Sinan
Sempozyumu Bildirileri, Atatürk Kültür Merkezi, Ankara 1996, s. 171-175

Kazancıgil 1994 Ratip Kazancıgil, Edirne Sarayı ve Yerleşim Planı, Türk Kütüphaneciler Derneği
Edirne Şubesi yayınları, Edirne 1994

Kazancıgil 1995 Ratip Kazancıgil, Edirne Şehir Tarihi Kronolojisi: 1300-1994, Edirne 1995

Kızıltan 1958 Ali Kızıltan, Anadolu Beyliklerinde Cami ve Mescitler (doçentlik tezi, İTÜ
Mimarlık Fakültesi), Güven Basımevi, İstanbul 1958

KonyalI 1960 İbrahim Hakkı Konyalı, Abideleri ve Kitabeleri ile Erzurum Tarihi, İstanbul 1960

Korreq 1993 Manolho Korreq, Ano Thn ^ente^h Eton [Jardenuna, Atina 1993

Koyunlu 1982 Alpaslan Koyunlu, Munzuroğlu Köyü Yerleşmesi, Munzuroğlu Köyü’nde Ağa
Konağı, ODTÜ Keban Projesi (1974-1975 çalışmalarından ayrı basım), Türk
Tarih Kurumu yayınları, Ankara 1982

Kömürcüoğlu 1950 Eyüp Kömürcüoğlu, Ankara Evleri (doçentlik tezi, İTÜ Mimarlık Fakültesi),
İstanbul Matbaacılık T.A.O., İstanbul 1950

Kumbasar - Ülker - Kip 1964 Vahit Kumbasar - R.Ülker - F. Kip, Beylerbeyi Hamidi Evvel Camii Hakkında
Teknik Rapor, 1964

Kural 1945 Macit Rüştü Kural, “Çelebi Mehmed’in Yeşil Türbesi”, Güzel Sanatlar, 5, İstanbul
1944, s. 50-102

Kuran 1986 Aptullah Kuran, Mimar Sinan, İstanbul 1986

Kuşoğlu 1982 M. Zeki Kuşoğlu, “Kaybolan Sanatlarımızdan Sedefkârlık”, İlgi, 33, İstanbul
1982, s. 32-35

Küçükerman 1986 Önder Küçükerman, Cam Sanatı ve Geleneksel Türk Camcılığından


Örnekler, Türkiye İş Bankası yayınları, Ankara 1986

Kürkçüoğlu 1993 A. Cihat Kürkçüoğlu, Şanlıurfa Camileri, Ankara 1993

Merey 1948 Lemi Şevket Merey, “Elbistan Evleri”, Arkitekt, 5-6, 1948, s. 102-106

Mirşan 1949 Kazım Mirşan, “Türk Şehirciliği”, Arkitekt, 209-210, 1949, s. 125-130

Müller-VViener 1977 VVolfang Müller-VViener, Bildlexikon zur Topographie İstanbuls, Verlag Ernst
VVasmuth Tübingen, Germany 1977

Naumann 1938 Rudolf Naumann, “Die Baukunst der Hethiter in Boğazköy Kleinasien”,
Archeologisches Institüt des Deutschen Reiches Abteilung İstanbul, Zentralblatt
der Bauverwaltung, Berlin, 2 Februar 1938

Nayır 1975 Zeynep Nayır, Osmanlı Mimarlığı’nda Sultan Ahmet Külliyesi ve Sonrası (1609-
1690), İTÜ Mimarlık Fakültesi yayınları, İstanbul 1975

892
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Orgun 1941-1942 Zarif Orgun, “Çinili Köşk”, Arkitekt, 11-12, 1941, s. 252-259

Otto-Dorn - Önder 1967 Katharina Otto-Dorn - Mehmet Önder, “Kubad- Abad Kazıları 1965 Yılı Ön
Raporu”, Türk Arkeoloji Dergisi, XIV 1-2, Ankara 1967, s. 239-243

Otto-Dorn 1941 Katharina Otto-Dorn, Das İslamische İznik, Berlin 1941

Ögel 1972 Semra Ögel, “Eski Bir Ankara Evi”, Türkiyemiz, 8, Ekim 1972, s. 37-43

Önder Tarihsiz Mehmet Önder, Konya Rehberi, Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu yayınları,
İstanbul Tarihsiz

Öney 1971 Gönül Öney, Ankara’da Türk Devri Yapıları, Ankara Üniversitesi yayınları, Ankara
1971

Önge 1969 Yılmaz Önge, “Divriği Ulu Camii’nin Mahfili”, Önasya, 49, Ankara 1969, s. 8-9

Önkal 1991 Hakkı Önkal, Tire Türbeleri, Kültür Bakanlığı yayınları, Ankara 1991

Öz 1962 Tahsin Öz, İstanbul Camileri, I - II, Türk Tarih Kurumu yayınları, Ankara 1962

Özdoğan 1998 Mehmet Özdoğan, Çayönü ve Kırklareli Prehistorik Açıkhava Müzeleri, ICOMOS
Türkiye Yunanistan Ortak Toplantısı, İstanbul, 18-20 Şubat 1998

Özgümüş 1993 Üzlifat Özgümüş, “Cam”, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, VII, İstanbul
1993, s. 38-41

Peynircioğlu - Özüdoğru 1978 Hamdi Peynircioğlu, - K. Özüdoğru, Eminönü, Süleymaniye, Unkapanı Bölgesi
Geoteknik Etüdü ve Yeni Cami Temellerinin İncelenmesi, İTÜ İnşaat Fakültesi
Teknik Raporu, İstanbul 1978

Peynircioğlu - Toğrol - Aksoy 1981 Hamdi Peynircioğlu - Ergün Toğrol - İsmail Hakkı Aksoy, “İstanbul’da Osmanlı
Döneminde İnşa Edilen Camilerin Temelleri”, I. Uluslararası T ü rk-İslâ m Bilim ve
Teknoloji Tarihi Kongresi, 1981, s. 37-46

Pribytkova 1955 A. M. Pribytkova, Platmiatniki Arhitehturii X l’beka vTurkmenü


(Türkmenistan’daki XI. Yüzyıl Mimari Anıtları), Moskova 1955

Pugachenkova - Rempel 1965 Galina Anatol’evna Pugachenkova - V. I. Rempel, Istoriya Isusstva


Uzbekistana, Moskova 1965

Pugachenkova 1967 Galina Anatol’evna Pugachenkova, Iskusstvo, Turkmenistana, Moskova 1967

Pulatov - Mankovskaja 1991 T. Pulatov - L. Y. Mankovskaja, Bukhara, Taşkent 1991

Read 1973 Herbert Edward Read (çev. Nigan Bayazıt), Sanat ve Endüstri, Endüstriyel
Tasarımın İlkeleri, İTÜ Mimarlık Fakültesi yayını, İstanbul 1973

Rifat Osman 1989 Rifat Osman (yay. Süheyl Ünver), Edirne Sarayı, Türk Tarih Kurumu yayınları,
Ankara 1989, 2. baskı

Rifat Osman 1998 Rifat Osman (yay. Ratip Kazancıgil), Edirne Rehnüması (Edirne Şehir Klavuzu),
Trakya Üniversitesi Rektörlüğü yayınları, Edirne 1998

Sakaoğlu 1978 Necdet Sakaoğlu, Divriği’de Ev Mimarisi, Kültür Bakanlığı yayınları, İstanbul
1978

893
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Sayar - Erguvanlı 1955 Malik Sayar - Kemal Erguvanlı, Türkiye Mermerleri ve İnşaat Taşlan, İTÜ Maden
Fakültesi yayınları, İstanbul 1955

Sayan 1999 Yüksel Sayan, Türkmenistan’daki Mimari Eserler (XI - XVI. yüzyıl), Ankara 1999

Selânikî Mustafa Efendi Tarihsiz Selânikî Tarihi, Süleymaniye Kütüphanesi, Esad Efendi Bölümü, Tarihsiz, nr.
2144

Sönmez 1996 Neslihan Sönmez, “Osmanlı Mimarlığında Yapı ve Malzeme Terminolojisi Üstüne
Bir Deneme”, Aslanapa Armağanı, İstanbul 1996, s. 183-238

Sönmez 1988 Zeki Sönmez, Mimar Sinan ile İlgili Tarihi Yazmalar - Belgeler, MSÜ yayınları,
İstanbul 1988

Sözen 1971 Metin Sözen, Diyarbakır’da Türk Mimarisi, İstanbul 1971

Sözen 1975 Metin Sözen, Türk Mimarisinin Gelişimi ve Mimar Sinan, İstanbul 1975

Sözen - Eruzun 1992 Metin Sözen - Cengiz Eruzun, Anadolu’da Ev ve İnsan, İstanbul 1992

Surnâme-i Hümâyun Topkapı Sarayı Müzesi Kitaplığı, nr. 4/1344, vr. 32b

Sven 1903 Hedin Sven (Fransızca çev. Charles Rabot), Dans les sables da l’Asie, Paris
1903

Şen 1967 Necati Şen, Rize’den Beş Ev, İstanbul Teknik Üniversitesi yayınları, İstanbul
1967

Şener 1997 Y. Şelçuk Şener, “XIV. Yüzyıl, Bursa Yapılarında Erken Osmanlı Duvar Örgüsü”,
Türk Etnografya Dergisi, 20, Ankara 1997, s. 193-249

Tanyeli 1990 Gülsün Tanyeli, Osmanlı Mimarlığı’nda Demirin Strüktürel Kullanımı (15. - 18.
yüzyıl), (doktora tezi, İTÜ Mimarlık Fakültesi), İstanbul 1990

Tayla 1936 Hüsrev Tayla, “Ayasofya Kütüphanesi Restorasyonu”, TAÇ, 1, İstanbul 1936, s.
13-18

Tayla 1978 Hüsrev Tayla, “Mudanya Evleri ve Tahir Paşa Konağı”, Turing, 63/342, İstanbul
1978, s. 2-12

Togan 1977 Zeki Velidi Togan, “Hazarlar”, İslâm Ansiklopedisi, V/1, Milli Eğitim Basımevi,
İstanbul 1977, s. 397-408

Tomsu 1950 Leman Tomsu, Bursa Evleri (doçentlik tezi, İTÜ Mimarlık Fakültesi), İstanbul
Matbaacılık T.A.O., İstanbul 1950

Tosun 1968 Yılmaz Tosun, Milli Mimarimizde Kula Evleri, İzmir 1968

T u n ce r1981 Orhan Cezmi Tuncer, “Orantı ve Modül Üzerine Selçuklu Yapılarından Bazı
Örnekler”, Vakıflar Dergisi, 13, Ankara 1981, s. 449-489

T u n ce r1986 a Orhan Cezmi Tuncer, Anadolu Kümbetleri, Selçuklu Dönemi, I, Ankara 1986

T un cer1986 b Orhan Cezmi Tuncer, Anadolu Selçuklu Mimarisi ve Moğollar, Ankara 1986

T u n ce r1991 Orhan Cezmi Tuncer, Anadolu Kümbetleri, Beylikler ve Osmanlı Dönemi, ll-lll,
Ankara 1991

894
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

T u n ce r1995 Orhan Cezmi Tuncer, “Diyarbakır-Bitiis Kervan Yolu ve Üzerindeki Hanlarımız”,


Vakıflar Dergisi, 25, Ankara 1995, s. 9-34

T u n ce r1996 Orhan Cezmi Tuncer, Diyarbakır Camileri, Ankara 1996

T u n ce r1999 Orhan Cezmi Tuncer, Diyarbakır Evleri, Ankara 1999

Tuncer 2002 Orhan Cezmi Tuncer, Diyarbakır Kiliseleri, Ankara 2002

Usman 1958 Mükerrem Usman, Antik Devir Küçük Asya Evleri, İstanbul 1958

Uzunçarşılı 1929 İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Kitabeler, Anadolu Türk Tarihi Vesikalarında, İstanbul
1929

Ülgen 1938 Ali Saim Ülgen, “İznik’te Türk Eserleri”, Vakıflar Dergisi, 1, Ankara 1938, s. 53-
71

Ülgen 1942 a Ali Saim Ülgen, “Yenicami”, Vakıflar Dergisi, 2, Ankara 1942, s. 387-397

Ülgen 1942 b Ali Saim Ülgen, “Kırşehir’de Türk Eserleri”, Vakıflar Dergisi, 2, Ankara 1942,
s. 253-263

Ünsal 1988 Behçet Ünsal, “Topkapı Sarayı Arşivinde Bulunan Mimari Planlar Üzerine”, Türk
Sanatı Tarihi Araştırma ve İncelemeleri, İstanbul 1988, s. 168-197

Ünver 1955 Süheyl Ünver, Yeşil Türbesi Mihrâbı (824-1421), The Altar o f the Green
Mousoleum, İstanbul 1955

Yavuz 1982 Ayşıl Tüket Yavuz, “Onarımlarda Almaşık Duvarların Derzlenmesi”, Rölöve ve
Restorasyon Dergisi, 4, Ankara 1982, s. 71-77

Yavuz 1983 Ayşıl Tükel Yavuz, Anadolu Selçuklu Mimarisinde Tonoz ve Kemer, Ankara 1983

Yalman 1982 Bedri Yalman, “Yeşil Türbe”, İlgi, 34, İstanbul 1982, s. 24-29

Yavi 1987 Ersal Yavi, Tokat, Tokat 1987

Yetkin 1972 Şerare Yetkin, Anadolu’da Türk Çini Sanatının Gelişmesi, İstanbul 1972

Yücel 1975 Erdem Yücel, “Selçuklu Ağaç İşleri”, Sanat Dünyamız, 4, İstanbul 1975, s. 2-8

Yüksel 1983 İ. Aydın Yüksel, Osmanlı Mimarisinde II. Bayezid-Yavuz Sultan Selim Devri 886-
926 (1481-1520), V, İstanbul 1983

Yüksel 2004 İ. Aydın Yüksel, Osmanlı Mimarisinde Kanuni Sultan Süleyman Devri 926-974
(1520-1566) İstanbul, VI, İstanbul 2004

Yüngül 1957 Naci Yüngül, Taksim Suyu Tesisleri, İSKİ yayınları, İstanbul 1957

Zaimler 1995 Ali Zaimler, Osmanlı Dönemi Anıtsal Kâgir Yapılarda Duvar ve İçinde Yer Alan
Mimari Elemanların Bozulmaları ve Restorasyonları Konusunda Araştırma
(Şehzade Mehmed Camii Örneği), (yüksek lisans tezi, Mimar Sinan Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü), İstanbul 1995

Zengin 1994 Burhan Zengin, Hasankeyf Tarihi ve Tarihi Eserleri, Ankara 1994

895
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

VI- DİZİN Ahmed-i Dâî 666


Ahmed-i Dâî Camii 549

A Ahmed-i Dâî Mescidi 666

A. Garriev 414 Ahşab İnşaat İM

Abdullah 659 Akardere sokağı 407

Abdullah Paşa 718, 785 Akbeşim 414

Abdullah Paşa Konağı 400, 785 Akbıyık caddesi 203


Akçakoca 732
Abdurrahman Şeref Bey 89
Akdeniz 116, 117, 124, 126, 127, 129, 180, 390
Abdülhamid (I) 576
Akdeniz medreseleri 172
Abdülhamid (I) Medresesi 693, 731, 732
Akgün mahallesi 798
Abdülhamid (I) Türbesi 88, 320
Akhisar 74
Abdülhamid (II) 43
Akıntıburnu 831
Abdülkadir İsfahânî (Tabakhâne) Mescidi 407
Akkale 381, 428
Abdüllatîf el-Kudsî 654
Akkoyunlu 606
Acem Reis Camii 705
Akkoyunlular 563, 626
Adana 597
Akköy 62
Adana Ramazanoğlu Camii 697
Aksaray Darphânesi 498, 501
Adapazarı 119, 732, 733, 736
Aksaray Kızıl Minare 481, 519
Âdilcevaz 75
Aksaray Zinciriye Medresesi 249
Adnan Tüzen 149
Akseki 190, 207
Afganistan 435, 465
Akşehir 123, 394
Afyon 67, 71, 73, 186, 231, 241, 151, 258, 520, 632, 697
Akşehir Seyyid Mahmud Hayrânî Kümbeti, 496, 497
Afyon Bolvadin Kırkgöz Köprüsü 632
Akşehir Seyyid Mahmud Hayrânî Türbesi 489
Afyon Boyalıköy Hankahı 697
Akşehir Taşmedrese 78, 495
Afyon Gedik Ahmed Paşa Camii 258
Akşehir Ulucamii 468
Afyon Gedik Ahmed Paşa Camii Kapısı 619
Aktaş Mescidi 204
Afyon Kâbe Mescidi 252
Alâeddin 343
Afyon Kubbeli Mescid 251
Alâeddin Camii 121, 325, 327, 407, 613, 615, 730
Afyon Yukarı Pazar Mescidi 231
Alâeddin Keykubad 590, 613, 614
Ağa Külhanı sokağı 868
Alâeddin Tekiş b. II. Arslan 432
Ağaç Malzeme Teknolojisi 113 Alanlıoğlu Evi 399, 781, 784
Ağaçoğlu Camii 571 Alanya Selçuklu Tersanesi 82
Ağakonağı 76 Alay Köşkü 55
Ağva 732, 733 Albert Gabriel 243, 244, 563, 874
Ahî Bayezid 585 Alemberdar Türbesi 452
Ahî Evran Camii 63 Alemdar caddesi 727
Ahlat 300 Ali 519, 563
Ahlat Elimoğlu (Alimoğlu) Hurşit Kümbeti 79 Ali Başıbüyük 796
Ahlat Elimoğlu (Alimoğlu) Kümbeti 86 Ali Bayezid 341
Ahmed (III) 53, 754 Ali Kılıç Evi 871, 872
Ahmed (III) Çeşmesi 27, 362 Ali Kızıltan 121, 192, 195
Ahmed (III) Kütüphanesi 361 Ali Paşa 364
Ahmed (III) Yemiş Odası 90 Ali Saim Ülgen 162, 171, 177, 333, 366, 369, 650, 743, 874
Ahmed Gazi Camii (Milas) 215 Ali Şahin Evi 796
Ahmed Paşa 684 Ali Talat 111, 125, 129
Ahmed Paşa Camii Kapısı 619 Alişar 75

896
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Alitaş sokağı 406 Ankara Kaleiçi Doyran sokağı 766


Allah 368, 563 Ankara Kalesi 403
Alpaslan 48 Ankara Karaca Bey Camii 541, 725, 728
Alpay Özdural 243 Ankara Karaca Bey Türbesi 728
Altın Çini Müessesesi 110 Ankara Leblebici Camii 572
Altınyol Kadınlar Camii 89 Ankara Yusuf Uğraş Evi 387
Altıparmak 534 Ankara Zincirli Camii 569
Altıpatlar sokağı 856, 867 Ankara’da Türk Devri Yapıları 407
Amasya 623 Antalya 62, 92, 93, 126, 127, 206, 590, 819
Amasya Abdullah Paşa Sofular Camii ve Dârülhadisi Mina­ Antalya Yivli Minare Camii 473
resi 718 Anti Toroslar 121
Amasya Bayezid (II) Camii Minaresi 623 Antik Devir Küçük Asya Evleri (doçentlik tezi) 92
Amasya Gökmedrese Camii ve Kümbeti 476, 516, 517 Apolyont 62, 527
Amerika-yı Vustâ 113 Apti Bey Evi 780
Amuderya 381, 414, 428, 458 Apti Bey Konağı 394, 778
Âmül 458 Aral gölü 438
Anadolu 8, 43, 47, 48, 50, 53, 63, 64, 65, 74, 75, 76, 77, 79, Arap 78 ,413, 414, 589
80, 99, 111, 125, 130, 131, 241, 242, 243, 246, 262, 264, Arap Ata Türbesi 417
325, 336, 373, 382, 411, 465, 502, 519, 578, 589, 732, 739, Arapça 18
743, 764, 775 Araplar 4, 413, 414
Anadolu Beyliklerinde Cami ve Mescidler 121, 192, 195 Araplar köyü 68
Anadolu Selçuklu 48, 78, 426 465, 511 Ardistan Cuma Camii 465, 520
Anadolu Selçuklu Devleti 16, 48, 465 Argandâb 435
Anadolu Selçukluları 2, 8, 44, 48, 77,413, 520 Ârî 413
Anadolu yakası 825 Ârif Ağa Camii 87
Anadolu’da Ev ve İnsan 871 Arkeoloji Müzesi 345
Anadoluhisarı 754 Arkitekt 120
Anadoluhisarı Köprülü Amcazâde Hüseyin Paşa Yalısı 873, Armutlu Granit ocakları 66
879 Arnavut 288
Anadoluhisarı Yâsinci Yalısı 836 Arnavut Fethi 366
Anadoluhisarı Zarif Mustafa Paşa Yalısı 834, 883 Arnavutköy 825, 831
Anadolukavağı 72 Arnavutköy Numan Esin Yalısı 179
Anafartalar caddesi 569 Arslan (II) Kümbeti (Fahreddin er-Râzî Kümbeti) 430
Anıtkabir 62 Arslan (II) Türbesi 381
Ankara 40, 61, 65, 67, 68, 69, 72, 83, 85, 90, 204, 222, Arslan Câzib 437
367, 368, 387, 403, 404, 406, 407, 408, 410, 411, 540, 541, Arslan Câzib Türbesi 437
569, 569, 572, 766, 767, 788 Arslanhâne Camii 407, 766
Ankara Ağaç Ayak Camii 571 Artvin 736, 737, 788, 795
Ankara Alâeddin Camii 404 Asaf Çakır 124
Ankara Arslanhâne Camii 474 Asılhan Bey Camii 581
Ankara Ayaş İlçesi Ulucamii 234 Aslan (II) Türbesi 428
Ankara Belediyesi 766 Aslan Câzib Türbesi 520
Ankara Camileri 407 Asya’nın Kumları İçinde 733
Ankara Evleri (doçentlik tezi) 90, 403 Aşağıpınar 75
Ankara Hacı Bayrâm-ı Velî Camii 540 Atabey Ertokuş Kümbeti 590
Ankara Hacı Musa (Seyfeddin) Camii 542 Ataman Demir 123
Ankara İbâdullah Camii, 570 Âtıf Efendi Kütüphanesi 722

897
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Atik Ali Paşa 673 Balat (Milet) İlyas Bey Camii 338, 581, 584
Atik Ali Paşa Camii 88, 673, 726 Balat Ferruh Kethüdâ Camii 682, 730
Atina 372 Balıkesir 68, 93
Atpazarı caddesi 406 Balıklı Mescidi 124
Atsız 428 Balkanlar 199
Avni Paşa sokağı 862 Ballıkaya 62
Avrupa 54, 135, 325, 825 Baltacı Konağı 841
Âyan Mehmed Ağa Konağı 398, 399, 781, 782 Banaz 124
Ayasofya 30, 351, 465, 686 Bandırma 74
Ayasofya İmareti 722 Başçı İbrâhim Camii 196
Ayasofya Muvakkithânesi 10 Başçı İbrâhim Paşa Hamamı 198, 656
Ayaş 204 Başhan 300
Ayaş Aktaş Mescidi 204 Başmimar Dâvud 160
Ayaş Ulucamii 204, 234, 410 Batı 53, 56, 58, 104, 156, 369
Ayazin köyü 71 Batı Anadolu 40, 91, 92, 93, 118, 126, 382, 388, 390, 411,
Ayazma Camii 85, 149, 321 578, 739, 763, 872, 874
Ayazma Camii İnşaat Defteri 85 Batı Karadeniz 117, 119, 736
Aydınoğlu Mehmed Bey 331 Batı kültürü 317
Aydınoğulları 579 Batı Türkistan 413
Aydınoğulları Beyliği 235, 579 Batılı 58, 577, 730
Ayrılık Çeşmesi Namazgâhı 5 Batılılar 413
Ayşe Kadın Hamamı sokağı 850, 863 Batum - Melet ırmağı 116
Ayşe Sultan 684 Bayburt 369
Ayvalık 388 Bayezid (II) 306, 567, 672, 673, 690, 721, 724, 726
Ayverdi 284, 733 Bayezid (II) Camii (Edirne) 284, 304
Azapkapı Sokullu Camii 167, 184 Bayezid (II) Camii (İstanbul) 88
Azeb Bey 659 Bayezid (II) Camii ve Külliyesi 279
Azeb Bey Camii (Bursa) 659, 666 Bayezid (II) Külliyesi 180
Azerbaycan 457 Bayezid (sultan) 623
Bayıldım Köşkü 880
B Bayındır 201, 216, 766
Bâb-ı Hümâyun 27, 237, 351 Bayraklı Yalı 839
Bâbil 117 Bayramiç Hadımoğlu Konağı 587
Bâbüssaâde Akağalar Kapısı 89 Bebek 120, 829, 831
Bâbüsselâm 90 Bebek Camii 64
Bafra 72 Bebek Kavafyan Evi 829, 830, 884
Bağdat Kasrı 356 Bebek Köçeoğlu Yalısı 831, 883
Bağdat Köşkü 90, 181, 576 Bebek Mektebi sokağı 830, 884
Bağlar 68, 802 Bebek Yoğurtçu Zülfü sokağı 884
Bahçekapı 693 Bedreddin 545
Bakırcılar Çarşısı 20 Bedri Yalman 122, 123
Bakırköy 60, 164, 240, 253, 257, 261, 269, 344, 673, 677, Behçet Ünsal 160
680, 681, 685, 730 Behram Paşa Camii 70, 604
Bakırlı Camii 69 Behramkale Hudâvendigâr Camii 580
Bâki Bey Konağı 390 Bekir Reis 843
Balaban köyü 286 Belâzürî 414
Balat 682 Berrin Alper 871, 874

898
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bersiyân Mescidi 438, 465 Bizans İmparatorluğu 520, 577


Beşikçiler Camii 216, 793 BizanslIlar 522
Beşikçiler Mescidi 665 Bodrum 24, 199
Beşiktaş Sinan Paşa Camii 677, 724, 730 Boğaz 41, 72, 210, 274, 356, 836, 839, 841
Bey Camii 721 Boğaziçi 41, 53, 175, 274, 275, 298, 834
Beyazıt 103 Boğazkesen 868
Beyazıt Camii (İstanbul) 64 Boğazköy (Hattuşaş) 75
Beyazıt Haşan Paşa Hanı 724 Boğazköy 75, 373
Beyazıt Yangın Kulesi 43 Bolu 69, 733, 736
Beycesultan 75 Bolvadin Kırkgöz Köprüsü (Afyon) 632
Beyhan Sultan Sarayı, 831 Bosna-Hersek 199
Beylerbeyi 64, 866 Bostancı 367
Beylerbeyi Hamîd-i Evvel Camii 175, 179 Bostancı Camii 64
Beylikler 8, 44, 50, 81, 91, 139, 194, 195, 232, 258, 324, Boyacıköyü - Emirgan 95
327, 331, 334, 338, 519, 579, 642, 730, 739 Boyalıköy 697
Beyoğlu 72, 825 Bozhöyük 75
Beyoğlu Ağa Külhanı sokağı 885 Bozüyük 262, 577
Beyoğlu Altıpatlar sokağı 867, 884, 885 Bozüyük Kasım Paşa Camii 262
Beyoğlu Çukurcuma Ağa Külhanı sokağı 868 Budist tapınağı 414
Beyoğlu Çukurcuma Altıpatlar sokağı 854, 857 Budizm 414
Beyoğlu Çukurcuma mahallesi 868 Buhara 417, 419, 423, 654
Beyoğlu Çukurcuma Palaska sokağı 862 Buhara-Semerkant yolu 426
Beyoğlu Güllabici sokağı 885 Bulgaristan 266, 267, 712
Beyoğlu Hastahanesi 862 Bulgaristan Fâtih Sultan Mehmed Camii Minaresi 714
Beyoğlu Kadirler Yokuşu 857, 884 Bulgaristan Köstendil Fâtih Camii 712
Beyoğlu Palaka sokağı 884 Burdur 40, 390, 411
Beyşehir 121, 192 Burdur Bâki Bey Konağı 764
Beyşehir Eşrefoğlu Camii 192, 213 Burhan Zengin 99
Beyşehir Kubadâbâd Büyük Sarayı 86 Burhâneddin Efendi 848
Beyşehir Kubadâbâd Küçük Sarayı 86 Burhâneddin Efendi Yalısı 179, 848
Beyşehir Kubadâbâd Sarayı 78 Bursa (Albert GabriePin kitabı)
Beyzâde (Birgi) 209 Bursa 40, 51, 62, 80, 87, 90, 93, 95, 96, 163, 175, 179,
Beyzâde Sokağı 209, 213, 214, 799 186, 196, 197, 203, 222, 253,297, 324, 334, 336, 337, 344,
Bıyıklı Mehmed Paşa (Fâtih) Camii 598 347, 366, 369, 373, 383, 384,385, 386, 388, 411, 527, 534,
Bilecik 64, 65, 84, 87, 253, 336, 713 537, 550, 577, 585, 634, 636,637, 639, 650, 651, 654, 656,
Bilecik Orhan Camii Minaresi 713 664, 670, 674, 686, 697, 713,720, 730, 740, 743, 751, 753,
Bilecik Orhan İmareti 635, 636, 723, 726 756, 764, 788, 793, 794, 819,824, 836, 874
Birgi 194, 209, 213, 214, 216, 222, 795, 799 Bursa Abdal Mehmed Türbesi 725
Birgi Çakırağa Konağı 760 Bursa Acem Reis Camii 705, 724
Birgi Hamamı 201 Bursa Ahmed-i Dâî Camii 549, 725, 726
Birgi Mehmed Bey Camii 520 Bursa Ahmed-i Dâî Mescidi 666
Birgi Ulucamii 194, 331, 579 Bursa Akbıyık caddesi 203, 794
Bitli Ev Bursa Akbıyık Camii 704, 724
Bitlis 300 Bursa Alâeddin Camii 636, 723
Bizans 48, 64, 73, 80, 83, 91, 92, 95, 165, 166, 167, 183, Bursa Aynalı Camii 751
325, 333, 336, 345, 520, 522, 531, 557, 566, 577, 578, 634, Bursa Azeb Bey Camii 659, 725, 756
730, 732 Bursa Azeb Bey Türbesi 724

899
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Bursa Başçı İbrâhim Camii Bursa Murâdiye Meydanı 743


Bursa Başçı İbrâhim Hamamı 196, 728 Bursa Murâdiye Sultan Ahmed Türbesi 727
Bursa Başçı İbrâhim Paşa Camii 725 Bursa Nalbandoğlu Camii 544, 726
Bursa Beşikçiler Camii 550, 724 Bursa Namazgâhı 5
Bursa Beşikçiler Mescidi 656 Bursa Orhan Camii 18, 724
Bursa Cem Sultan Türbesi 347 Bursa Orhan Külliyesi Hamamı 92
Bursa Çandarlı İbrâhim Paşa Camii 706 Bursa Pirinç Hanı 724, 725
Bursa Çarşı İçi Elmalık caddesi 750 Bursa Selçuk Hatun Camii 545, 652, 728
Bursa Demirtaş Camii 700, 724, 725, 726, 729 Bursa Sitti Hatun Camii 547, 550, 729
Bursa Demirtaş Paşa Camii Minaresi 532 Bursa Şehâdet Camii 725
Bursa Emîr Sultan Hamamı 648, 665, 729 Bursa Şehzade Mahmud Türbesi 724
Bursa Erkek Lisesi 794 Bursa Şeyh Hamid Camii 758
Bursa Eski Eserleri Sevenler Derneği 297, 705 Bursa Şeyh Hamid mahallesi 753
Bursa Eski Eserleri Sevenler Kurumu 654 Bursa Tuzpazarı Camii 667, 728
Bursa Eski-Yeni (Ördekli) Hamamı 724 Bursa Ulubat (Uluâbâd) Köyü Issız Han 642, 726
Bursa Evleri 743 Bursa Ulubat Kervansarayı 731
Bursa Gülçiçek Hatun Türbesi 534, 725 Bursa Ulucamii 31, 62, 175, 197, 254, 366, 369
Bursa Hacılar Camii 724, 725, 728, 729 Bursa Umur Bey Camii 725
Bursa Hamza Bey Camii 725, 726 Bursa Umur Bey Hamamı 728
Bursa Hamza Bey Türbesi 728 Bursa Üftâde Dârülkurrâsı 297
Bursa Hatuniye Türbesi 728 Bursa ve Anıtları (Kâzım Baykal” n kitabı) 654
Bursa Hoca Alizâde Camii 726, 728 Bursa Yenişehir Veli Baba Evi 759
Bursa Hudâvendigâr Camii 522, 637, 639, 722, 724 Bursa Yeşilcami 255, 267, 324, 341, 585
Bursa İbn Bezzâz Camii 648, 703, 729, 731 Bursa Yeşilmedrese 728
Bursa İbrâhim Paşa (Mahkeme) Camii 729 Bursa Yeşiltürbe 9, 91, 105
Bursa İbrâhim Paşa (Mahkeme) Hamamı 724, 725, 728 Bursa Yiğit Köhne Camii 651, 725, 731
Bursa II. Murad Türbesi 347, 727 Bursa Yıldırım Camii 324, 336, 337, 725
Bursa Kara Mustafa Türbesi 728 Bursa Yıldırım Dârüşşifâsı 530, 728
Bursa Karaca Bey Camii 729 Bursa Yıldırım Şifâhânesi 644, 731, 732
Bursa Karaşeyh Camii 725 Bursa Yıldırım Türbesi 727
Bursa Kız Okulu sokağı 795 Bursa Zeyniler Camii 654, 728, 729
Bursa Koca Nâib Camii 725, 726 Burûciye Medresesi 245, 247
Bursa Konevî Camii 198, 216 Buzhâne 375
Bursa Koza Hanı 22, 196, 520, 567,726 Bülbül dağı 74
Bursa Latif Kudsî Türbesi Bülent Çetinor 123
Bursa Mahkeme Mescidi 729 Bünyan Ulucamii 329
Bursa Maksem Camii 724 Büst Kalesi 435
Bursa Murad (II) İmareti 18 Büyük Cami 63
Bursa Murad (II) Türbesi 343 Büyük Han 300
Bursa Murâdiye 742 Büyük Kızkale 374, 427
Bursa Murâdiye Azeb Bey Camii 385, 726 Büyük Kızkale Köşkü 375
Bursa Murâdiye Beşikçiler Camii 216 Büyük Oda Koğuşu 90
Bursa Murâdiye Camii 537, 725, 726, 728 Büyük Saray 82
Bursa Murâdiye Camii Meydanı 793 Büyük Selçuklu 48, 78, 426, 461, 520
Bursa Murâdiye Cem Sultan Türbesi 669 Büyük Selçuklu Devleti 428, 502
Bursa Murâdiye Külliyesi 146, 296, 656 Büyük Selçuklular 44, 48, 104, 458, 465
Bursa Murâdiye Medresesi 725 Büyük Tersiye köyü 733

900
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Büyük Valide Han 22 Çakırağa Konağı 760, 799


Büyükçekmece 176 Çallıgedik - Kesmetaşı 74
Büyükçekmece Mehmed Paşa Mescidi 727 Çamlık 74
Büyükçekmece Kervansarayı 221, 683, 731, 732 Çanakkale 63, 66, 324
Büyükçekmece Köprüsü 160, 176, 177, 683 Çanakkale Adatepe köyü 200, 208
Büyükçekmece Süleymaniye Hamamı 727 Çanakkale Ezine Kemalli Köyü Asılhan Bey Camii 581
Büyükdere 843, 845 Çankırı 61, 62, 151, 222
Çardaklı Hamam 233
C Çatalca 64
Cağaloğlu 72 Çatalhöyük 75
Cahide Tamer 879 Çavdarhisar köyü 74
Car-Kurgan 464 Çavuştepe 75
Cebeci 68 Çayca köyü 71
Cebeciler Evi 792 Çaylı 62
Cedîd Paşa mahallesi 785 Çayönü 75
Celal Esad Arseven 94 Çekirge (Bursa) 637, 656
Celâleddin Hüseyin Türbesi Çelebi Camii
Celile Berk 121, 392 Çelebi Camii (Dimetoka) 586
Cem Sultan 347, 669 Çelebi Mehmed 726, 730
Cem Sultan Türbesi 146, 347 Çelebi Sultan Mehmed 545, 585, 648, 652
Cemâleddin Hüseyin Türbesi 77 Çelikbaş ailesi 390
Cemâlîzâde Pîr Cemâleddin Mehmed 623 Çemberlitaş 322
Cemil Bilsel caddesi 164 Çerkeş-Eskipazar 62
Cemil Paşa 283 Çerkez sokağı 570
Cenâbî Ahmed Paşa Camii 407 Çeşme (İzmir) 388
Cend 438 Çeşme köyü 63
Cengiz Bektaş 123 Çetintaş 279
Cengiz Eruzun 871 Çınarlı 73
Cerrah Paşa Camii 88 Çırağan Sarayı Yalı Köşkü 880
Cerrahpaşa Hastahanesi 566 Çırçır (semt) 719
Cerrahpaşa Sultan Mehmed Camii 64 Çifte Kümbet Medresesi 72
Cevrî Kalfa Okulu 55 Çifte Minareli Medrese 68, 246
Choiseul Gouffier 880 Çinicilik Vakfı 110
Cihan Savaşı (I) 834 Çihilduhterân (Kırkkızlar) Türbesi 465
Cihangir 841 Çin 104
Cihannümâ Kasrı 283, 284 Çinili Köşk 553
Ciiimboz 62, 63, 186, 197, 203, 254, 255, 267, 585, 636, Çinliler 103
637, 650, 656, 659, 669, 670, 730 Çoban Mustafa Paşa Türbesi 87
Cizre Ulucamii 502 Çoruh 118
Cumhuriyet 47, 65, 71, 569 Çorum 151, 222
Cumhuriyet caddesi 666 Çorum Eski Evleri 120
Cürcân 414 Çorum Saat Kulesi 61

ç D
Çağköy-Şavşat 736, 737 D ’Ohsson 880
Çağlar Boyunca Anadolu’da Duvar 301 Dakok 438
Çağlayan 35, 809 Damat İbrâhim Paşa Sarayı 42

901
G eleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Dana sokağı 864 Diyarbakır Kiliseleri 101


Dârülhadis 310, 718 Diyarbakır Lala Bey Camii 596
Dârülhadis Medresesi 184, 680, 681, 730 Diyarbakır Sultan Şücâeddin Kümbeti 590
Dârüzziyâfe 184, 310 Doğan Bey mahallesi 570
Das İslamische İznik (Katharina Otto-Dorn eseri) 524, 650 Doğu 156
Dâvud Ağa 177, 268, 349, 360 Doğu Akdeniz 117, 142
Dâvud Paşa Camii 88 Doğu Anadolu 79, 116, 118, 125, 151, 242, 369, 411, 732,
Dâvud Paşa Külliyesi 566 763
Dâye Hatun Kervansarayı 458, 520 Doğu Karadeniz 116, 117, 123, 125, 126, 221, 732, 736,
Dedebayrak Evi 404 738, 795, 803, 822, 879
Dedeefendi sokağı 309 Doğu Roma 632
Defterdar caddesi 295 Doğu Türkistan 733
Demâvend Türbesi 502 Doğubayazıt 628
Demirci Ali Mescidi 721 Doğubayazıt İshak Paşa Sarayı Camii Minaresi 628
Demirtaş Camii 700 Dolmabahçe 64, 179
Denizli 62, 74 Dolmabahçe Sarayı 880
Dereağzı 74 Don (İdil) nehri 77
Dereboğazı 69 Doyran sokağı 387, 408
Dereiçi köyü 220 Dördüncü Vakıf Han 693
Dergâh-ı Âlî 177 Duhan Hanı 199
Derviş Ali Mescidi Minaresi 721 Dumlu 68
Dervişağa Camii 69 Dumlupınar 411
Dışkale 404 Dursunbey 116, 124, 732
Dihistan 413, 414, 416 Düden 62
Dilâver Bey 826 Dünya Savaşı (II) 106
Dilderesi 62 Düsturhan 670
Dimetoka 586 Düsturhan (Maksem) Camii (Bursa) 670
Dimetoka Çelebi Camii 586, 587 Düyûn-ı Umûmiyye 72
Divanyolu 322 Düzce 732, 733
Divriği 76, 122, 374, 397, 398, 400, 411, 780, 781, 787 Düzce-Akçakoca yolu 733
Divriği Âyan Mehmed Ağa Konağı 781
Divriği Ev Mimarisi 122 E
Divriği Ulucamii 76, 121, 123, 615, 780 Ebû Said Türbesi 442
Divriği’de Ev Mimarisi 397, 782 Ebû Şücâ Muhammed 438
Diyarbakır 61, 69, 124, 186, 217, 241, 272, 300, 589, 590, Ebü’l-Fazl 441
605, 608, 610, 612, 620 Ebü’l-Fazl Türbesi 441, 442
Diyarbakır - Bitlis kervan yolu 199 Edip Efendi Yalısı 839, 883
Diyarbakır Camileri (1996) 124 Edirne 75, 87, 91, 92, 96, 160, 163, 175, 179, 180, 218,
Diyarbakır Deliller Hanı 601 260, 261, 267, 279, 281, 283, 284, 304, 531, 532, 646, 662,
Diyarbakır Eğil-Kalkan (Şerbetin) Köyü 1. Kümbet (Kâzım 690, 694, 713, 714, 729, 762, 826
Bey Kümbeti) 606 Edirne 1. Saray Hamamı 728
Diyarbakır Hadım Ali Paşa Camii 602 Edirne Ayşe Kadın Hanı 724
Diyarbakır Haşan Paşa Hanı 99, 609 Edirne Bayezid (II) Camii 96, 97, 162, 259, 261, 279, 281,
Diyarbakır Hüsrev Paşa Medrese ve Camii 599 367, 369
Diyarbakır İskender Paşa Camii 605 Edirne Bayezid (II) Külliyesi 14, 221, 304
Diyarbakır Kasım Padişah (Şeyh Matar) Camii (Dört Ayaklı Edirne Bayezid (II) Şifâhânesi 14
Minare) 595 Edirne Bedesteni 267, 367, 726

902
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Edirne Beylerbeyi Hamamı 726 341, 531, 540, 542, 553, 577, 580, 586, 587, 644, 646, 654,
Edirne Eski Saray Hamamı 690 706, 712, 713, 714, 733
Edirne Eskicamii 724 Elazığ 76
Edirne Evleri 826 Elbistan 401
Edirne Kadı Bedreddin Camii 304, 308, 726, 729 Eldem 836, 837
Edirne Kadısı Şemseddin Molla 160 Elder 62
Edirne Kılıç Ali Paşa Hamamı 727 Elekdağ 116
Edirne Necmi Abi Evi 694, 762 Eleman Hanı 300
Edirne Peykler Medresesi 264 Emevî Halifesi Abdülmelik 414
Edirne Rüstem Paşa Kervansarayı 23 Eminönü 320, 344, 357
Edirne Saatli Medrese 660, 729 Eminönü Meydanı 359
Edirne Sarayı 42, 176, 283, 662, 731 Eminönü Yenicami Meyyit Kapısı Merdiveni 358
Edirne Sarayı Cihannümâ Kasrı 283 Eminönü Turhan Sultan Sebili 29
Edirne Sarayı Kum Kasrı Hamamı 729 Emîr Sultan 665
Edirne Sarıca Paşa Mescidi 729 Emîr Sultan Camii 63
Edirne Selçuk Hatun Mescidi Minaresi 715 Emîr Sultan Hamamı (Bursa) 648, 656, 665
Edirne Selimiye Arastası 20 Emirdağ 124
Edirne Selimiye Camii 16, 52, 253, 261, 267, 285, 286, 323, Emîrgûne Yûsuf Paşa Sarayı 361
677 Emre Madran 243
Edirne Selimiye Camii ve Külliyesi Enderun avlusu 361
Edirne Selimiye Medresesi 727 Enderun Mektebi 90
Edirne Sokullu Hamamı 218, 267, 367 Eosen 61
Edirne Tahtakale Hamamı 727, 729 Erbilgin ailesi 848
Edirne Taşhan 218 Erçüklüzâde Yûsuf Ağa Evi 787
Edirne Tütünsüz Baba Türbesi 725 Erdem Yücel 121
Edirne Üç Şerefeli 175, 279, 325 Ereğli 253
Edirne Üç Şerefeli Cami 620, 677 Erenköy 825
Edirne Yahyâ Bey Camii 727, 729 Eretna’nın (Ertena) 330
Edirne Yıldırım Camii 531, 532, 646, 699, 723, 731 Eretnaoğulları Devleti 330
Edirnekapı Mihrimah Sultan Camii 172, 264, 265, 724, 725 Ergani 70, 217, 601
Edremit 411, 776 Erkek Sanat Okulu 68
Edremit Eski Belediye Başkanlığı Binası 411 Erken Dönem Bizans 166
Edremit Hacı Kabakçılar Evi 387, 411, 776 Erken Osmanlı 44, 52, 63, 80, 81, 91, 92, 110, 195, 232,
Edremit Konağı 411 297, 324, 327, 333, 577, 579, 581, 637, 681
Efendi Baba mahallesi 775 Ermenek Akça Mescidi 121
Efes 74, 332, 520 Ertokuş Medresesi 697
Ege 63,116, 117, 127, 129, 194, 201, 206, 212, 213, 216, Ertuğrul Aladağ 124
223, 324, 334, 732, 799 Erzincan 483, 590
Eğin 871, 874 Erzurum 69, 122, 205
Eğinli 871 Erzurum Çifte Minareli Medrese 69, 79, 248
Eğirdir Şeyh Mehmed Duduki (Baba Sultan) Kümbeti 594 Erzurum Evleri (1984) 122
Eğrikapı 827 Erzurum Hatuniye Medresesi 246, 247)
Eğrikapı caddesi 827 Erzurum Lala Mustafa Paşa Camii Minaresi 627
Eğrikapı Tandır sokağı 827, 863 Erzurum Mahallesinde Yusuf Uğraş Evi 404
Ekmekçioğlu Ahmed Paşa Kervansarayı 724 Erzurum Saltuklu Kümbeti 590
Bayezid (II) 279, 623 Erzurum sokağı 404
Ekrem Hakkı Ayverdi 83, 87, 89, 279, 282, 284, 336, 337, Erzurum Tepsi Minaresi 78, 502

903
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Erzurum Yâkutiye Medresesi 246 Fâtih Sultan Mehmed 89, 166, 167, 180, 283, 302, 343,
Esat Bey Yalısı 834 344, 550, 551, 553, 576, 619, 556, 662, 667, 671, 704, 705,
Eski Adapazarı-Ankara yolu 733 714
Eski Ankara Evleri 120, 404 Fazilet sokağı 859
Eski Eserler Derneği 532 Fen Fakültesi 68
Eski Saray 553 Fenike 117
Eski Seragt 414 Fergana 419
Eskicami 63, 87, 163, 175 Feridun Akozan 89, 210
Eskihisar 62 Fethi Bey caddesi 240
Eskipazar 62 Fethi Usta 366, 369
Eskişehir 116, 126 Fevzipaşa caddesi 172, 690
Eşrefoğlu Beyliği 192 Feyzullah Efendi Medresesi 279, 690
Etiler 829 Feyzullah Efendi Medresesi Fatih Millet Kütüphanesi 728
Evliya Çelebi 626 Fındıklı 809
Eyne 164 Fırat 872
Eyne Bey 527 Fikret Yücel, 163
Eyüp 295, 685, 720 Fil Bahçesi 573
Eyüp Bey Camii Minaresi 720 Filibe 714
Eyüp Cezerî Kasım Camii 307 Filibe Hudâvendigâr Ulucamii 728
Eyüp Kömürcüoğlu 90, 403, 766 Filibe Şehâbeddin Camii 729
Eyüp Zal Mahmud Camii Alt Medresesi 295 Firdevs 82
Eyüp Zal Mahmud Paşa Camii 685, 730 Fîruz Ağa Camii 88
Eyyûbîler 99 Fîruz Bey 334
Ezine 253 Fîruz Bey Camii 334, 581
Foça 69
F Fransa 55
Fahreddin er-Râzî 430 Fransız 434, 535
Fahreddin er-Râzî Kümbeti 430
Faik (Hoca) Bektöre 367 G
Faik Hoca 368 G. A. Pugacenkova (G. A. Pugachenkova) 377, 443, 446
Faik Kırımlı 106, 110 Garbî Türkistan 414
Fatih (semt) 30, 51, 172, 719, 728 Gayri Menkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu 163
Fâtih 87, 133, 258, 619, 623, 714, 724, 725, 726, 729 Gazanfer Beken 388, 389
Fâtih Camii (İstanbul) 16, 88,167, 257, 369 Gazne 434, 438
Fâtih Camii 52, 70, 712, 714 Gazneli 437, 441, 461
Fâtih Camii Akdeniz Medresesi 88 Gazneliler 104, 434, 437, 441
Fâtih Camii Karadeniz Medresesi 88 Gebze 40, 87, 253
Fâtih Camii Tabhânesi 88 Gebze Çoban Mustafa Paşa Camii 62, 675, 724, 731
Fâtih Devri Mimarisi 279 Gebze Çoban Mustafa Paşa Camii ve Külliyesi 62
Fatih Feyzullah Efendi Medresesi 722 Gebze Çoban Mustafa Paşa Külliyesi 675, 676
Fatih Feyzullah Efendi Medresesi (Fatih İl Halk Gebze Çoban Mustafa Paşa Medresesi 676, 723
Kütüphanesi) 690 Gebze Malkoçoğlu Mehmed Bey Türbesi 726
Fatih Feyzullah Efendi Medresesi (Millet Kütüphanesi) 167, Gebze Orhan Camii 84
279 Geç Dönem Bizans 166, 167
Fatih Hacı Haşan Camii Minaresi 719 Gedik Ahmed Paşa 619
Fâtih Köşkü 180 Gedik Ahmed Paşa Camii, 258
Fâtih Külliyesi 91, 172, 180, 183 Geleneksel Safranbolu Evleri ve Oluşumu 402, 814

904
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Geleneksel Urfa Evlerinin Mimari Özellikleri 123 H


Gelibolu 86, 94, 521, 522 Hacı Baba 184

Gemlik 75 Hacı Bayram Camii 4 0 7

Geriş köyü 733 Hacı Bayrâm-ı Velî 540

Geriş Sultan Orhan Camii 733 Hacı Bayrâm-ı Velî Camii 540

Germiyanoğlu Yâkub (II) Bey Türbesi 105 Hacı Has Bey 339

Germiyanoğulları 251, 252 Hacı Haşan sokağı 719

Gıyâseddin Keyhusrev b. Kılıçarslan 616 Hacı İvaz Paşa 341, 585


Gıyâseddin Mesud (II) 48 Hacı Kabakçılar Evi 764, 766
Gofraiı 375 Hacı Kılıç Medresesi 72
Gödene 63 Hacı Mahmud Konağı 770
Gökmedrese, 247, 248, 329 Hacı Memiş 73
Göktürkler 414 Hacı Musa Camii 572
Gölcük 814 Hacı Panayot 848
Gölpazarı Mihal Bey Hanı 729 Hacı Sâlih Paşa Evi 402, 763, 792
Gönül Öney 407, 542, 569, 570 Hacı Yâkub 626
Göynük 733, 814, 816, 817 Hacılar 75
Göztepe 825, 864 Hacılar Camii Meşruta Evi 753
GTAKE gezi ve araştırma grubu 446 Hadım Haşan Paşa 177
Gurgân Kümbet-i Kâbûs 520 Hadımoğlu Konağı, 587
Gülbahçe sokağı 863 Hadrianopolis Poythmice 62
Gülbakan Kadın Türbesi 537 Hâfız Hacı Ahmedzâde Evi 120
Gülçiçek Hatun 534 Hakkâri 871
Gülhane Bahçesi 181 Halep 300
Gülpâyegân Camii 465 Halıcı İzzet Evi 753
Gülpâyegân Mescidi 438 Haliç 1 6 7 ,1 7 7 ,1 8 1 , 183, 184, 680
Gülsün Tanyeli 133 Halil Ağa Evi 742, 743, 745, 748, 753
Gülşah Hatun Türbesi 87, 295 Halil Bey 597
Gülşah Sultan Külliyesi 295, 537 Halîlürrahman 618
Gülşehir 612 Hallaç Mahmud Mescidi 407
Gülşehir Kurşunlu (Karavezir) Camii 612 Haluk Karamağaralı 246
Gülümbe 65 Halûk Sezgin 839
Gümüş Hacı Halil Paşa Medresesi 729 Halvetî 623
Gümüşlüzâde Pîr Hayreddin Hızır Çelebi 623 Hamdi Paşa 867
Güney Anadolu 78, 118 Hamdi Sultan 665
Güney köyü 74 Hamid 563
Güney Türbe 419, 421, 426 Hamidiye caddesi 693
Güneydoğu Anadolu 79, 222, 242, 589, 612, 732 Hamîdoğulları 250
Güpgüpoğlu Evi 121 Hamursuz dağı 74
Güpgüpoğlu Konağı 219 Han dağı 124
Güven âbidesi 68 Hardılhan 300
Güzel Ahmed Paşa Türbesi 684, 724 Harem 89, 90, 181
Güzel Sanatlar Akademisi Mimarlık Bölümü 369 Harem Dairesi 181
Güzelce Haşan Bey 672 Harem Köşk 377
Güzelsu 633 Hârizm (Horezm) 428
Güzelsu Köprüsü 633 Hârizm 413, 428, 458
Hârizmşah 428

9 05
Geleneksel Türk Mim arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Hârizmşahlar 428 Hindistan 113, 156


Hârizmşahlar Devleti 428 Hırlılar 65
Harput Ulucamii 466 Hipodrom 354
Harrekân (Karagan) Kümbeti 438, 465 Hisar (Bursa) 534, 636
Harrekân 438 Hisarcık yolu 218
Harrekan I. Kümbeti 520 Hitit 75, 374
Harrekan II. Kümbeti 520 Hoca Muslihuddin 706
Has Oda 89 Hoca Ramazan 654
Has Oda Köşkü 283 Hopa 117
Haşan Çavuş 160 Horasan 413, 465
Haşan Turhan 87, 886 Hoşap Güzelsu Köprüsü (Van) 633
Haşan Çelebi 568, 674 Hoşap Kalesi 74, 633
Haşan Padişah Camii 626 Höllüklük caddesi 394
Haşan Padişah Camii Minaresi 626 Hüdâvendigâr Camii 80, 87
Haşan Paşa Hanı 609 Hüdâyî Nazar Evliya 446
Hasankeyf 222, 563 Hüdâyî Nazar Evliya Türbesi 446
Hasankeyf Kalesi 101 Hudâvendigâr 637, 713, 730, 731
Hasankeyf Tarihi ve Tarihi Eserleri 99 Hudâvendigâr Camii 578, 637, 639, 722, 732
Hasankeyf Zeynel Bey Türbesi 563 Hurşit Paşa 569
Hasib Paşa Yalısı 841 Hükümet caddesi 410
Hasköy 94 Hümâ Hatun Türbesi 87
Hassa başmimarı Mustafa Ağa 360 Hünkâr Sofası 90
Hassa Mimarlığı 991 Hürrem Sultan Türbesi 366
Haşim Karpuz 122 Hürriyet-i Ebediye tepesi 135
Hatuniye Hanı 300 Hüseyin Bey (Kapı ağası) 233
Hatuniye Medresesi 248 Hüseyin Kaya 89
Hatuniye Türbesi 87 Hüseyingazi 68
Havuzlu Köşk 361 Hüsrev Paşa 300, 633
Haydar Bey Köşkü 382, 383, 740
Haydarpaşa Garı 64 l-İ-J
Hayrabolu Güzelce Haşan Bey Camii 672, 708, 727 İsparta 69
Hayri Reis 845 İsparta Atabey Ertokuş Kümbeti 590
Hazarlar 77 İsparta Eğirdir Şeyh Mehmed Duduki (Baba Sultan)
Hazine Dairesi 89 Kümbeti 594
Haznedar köyü 253 Issız Han (Bursa/Ulubat) 527, 530
Hekimbaşı Nuh Efendi 364 İ. Aydın Yüksel 557, 623, 677
Hekimoğlu Ali Paşa Çeşmesi 364 İbadethane sokağı 861, 867
Hekimoğlu Ali Paşa Kütüphanesi 88 İbâdullah Camii 570
Hekimoğlu Ali Paşa Türbesi 88 İbn Bezzâz Camii 648, 657, 665, 703, 704
Hemedan 438 İbrahim Hakkı Konyalı 407, 627
Hendek 119 İbrâhim Paşa 706
Herat 430 İbrâhim Paşa Camii 706
Hereke 64 İbrâhim Paşa Sarayı 148, 368
Hersekli Mehmed Paşa Camii 64 ICOM - ICOMOS 76
Hezâre (Hazara; Diggaron) 423 İç Ege 334
Hezâre Camii (Buhara) 423 İçkale 404, 406
Hilmend nehri 435 İdikut 104

906
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İftâriye Köşkü 181 İstanbul Azapkapı Sokullu Camii 80, 167, 727
İğnecik 64 İstanbul B. Haşan Paşa Hanı 80
İlgi 122, 123 İstanbul Bayezid (II) Camii 51, 238, 261, 306
İlhami Bilgin 557 İstanbul Bayezid (II) Külliye Medresesi 304
İlhan Öztürk 87 İstanbul Bayezid (II) Medresesi 238
İlhanlI 246 İstanbul Beyazıt Camii, 52
İlh an lIlar 248 İstanbul Beyazıt Haşan Paşa Hanı 727
İlknur Aktuğ 85 İstanbul Beyazıt İl Halk Kütüphanesi 727, 728
İller Bankası 874 İstanbul Boğazı 841
İlyas Bey Camii 338, 584 İstanbul Câfer Ağa Medresesi 727
İmam Abdullah Zâviyesi 99 İstanbul Çardaklı Hamamı 233
İmamlar köyü 62 İstanbul Çinili Köşk 553
İnce Minareli Medrese 78 İstanbul Damad İbrâhim Paşa Külliyesi 80
İncirlik Bahçesi 573 İstanbul Dâvud Paşa Camii 282
İnegöl 561 İstanbul Dâvud Paşa Medresesi 566
İnegöl İshak Paşa Camii 725, 726 İstanbul Eğrikapı Kilisesi Evi 884
İnegöl Ortaköy Karaca Bey Kervansarayı 726 İstanbul Eğrikapı Panagia Kilisesi Evi 827, 863
İnegöl Tâcünnisâ Hatun Türbesi 671 İstanbul Eğrikapı Tandır sokağı 863
İngiliz 139 İstanbul Eminönü Kantarcılar Camii 726
İngilizler 662 İstanbul Erkek Lisesi 72
İnönü Müze Evi 394 İstanbul Fâtih Camii 175, 257, 302
İnönü Müzesi 394, 779 İstanbul Ferruh Kethüdâ Camii 80, 725
İran 75, 76, 77, 79, 104, 373, 438, 465, 520, 633 İstanbul Galata Mevlevîhânesi 6
İsa Bey 520 İstanbul Hacı Timurtaş Mescidi Minaresi 717
İsa Bey Camii 194, 232, 236, 332, 520 İstanbul Hadım İbrâhim Paşa Camii 80, 727
İsfahan 438 İstanbul Horhor Elhac Süleyman Efendi Sıbyan Mektebi 727
İsfahan Cuma Camii 438, 465, 520 İstanbul Hürrem Çavuş Mescidi 727
İshak Paşa 561 İstanbul İvaz Efendi 80
İshak Paşa Camii 671 İstanbul Kabataş Hekimoğlu Ali Paşa Çeşmesi 364
İshak Paşa Külliyesi 561 İstanbul Kadırga Sokullu Medresesi 724
İshak Paşa Sarayı 628 İstanbul Kazasker İvaz Efendi Camii 727
İslâm 413, 414, 520, 682 İstanbul Kılıç Ali Paşa Hamamı 80
İslâmiyet 413, 438 İstanbul Kılıç Ali Paşa Medresesi 80, 724
İslâm-Türk devletleri 521 İstanbul Lâleli Camii 240
İsmâil Ağa Camii 87 İstanbul Lâleli İmareti 80, 688, 727
İsmail Hakkı Aksoy 164, 177 İstanbul Mahmud Paşa Camii 96, 256, 276, 344, 535, 690
İsmâil Sâmânî Türbesi 415, 520 İstanbul Mehmed (III) Türbesi 351
İspanya 54 İstanbul Mısır Çarşısı 80, 725
İstanbul Mustafa Paşa Tekkesi 80 İstanbul Mihrimah Sultan Camii 80
İstanbul 9, 40, 41, 44, 53, 54, 60, 64, 65, 66, 73, 87, 91, 93, İstanbul Molla Gürânî Mescidi 728
94, 167, 178, 179, 180, 200, 210, 222, 240, 253, 256, 269, İstanbul Murad (III) Türbesi 349
283, 324, 364, 367,369, 372, 520,521, 535, 553, 673, 683, İstanbul Nevşehirli Damad İbrâhim Paşa Külliyesi 727
713, 714, 716, 721,726, 730, 731,740, 763, 824, 825, 836, İstanbul'da Osmanlı Dönemi Rum Kiliseleri 827
841, 847, 848, 857,858, 859, 860,861, 862, 863, 864, 866, İstanbul Rölöve ve Anıtlar 366
867, 872, 874, 879,886 İstanbul Rüstem Paşa Camii 20, 105, 312
İstanbul Abdülhamid (I) Medresesi 693, 728 İstanbul Samanveren Mescidi 80, 728
İstanbul Ankaravî Mehmed Efendi Medresesi 727, 728 İstanbul Samanveren Türbesi 727

907
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

İstanbul Selim (II) Türbesi 348 İznik Mahmud Çelebi Camii 80, 650, 724, 725
İstanbul Sinan Paşa Camii 80, 731 İznik Nilüfer Hatun İmareti 80, 92, 524, 639, 698, 724, 725,
İstanbul Süleymaniye Camii 16, 74, 94, 264 731
İstanbul Süleymaniye Camii Külliyesi 310 İznik Sarı Saltuk Türbesi 92
İstanbul Süleymaniye Dârülhadis Medresesi 727 İznik Süleyman Paşa Medresesi 92, 210
İstanbul Süleymaniye Hamamı 80 İznik Yâkub Çelebi Camii 92
İstanbul Süleymaniye Külliyesi 680 İznik Yâkub Çelebi İmareti 92
İstanbul Şebsafâ Camii 731 İznik Yeşilcami 324, 333
İstanbul Şebsafâ Kadın Camii 728 İzzeddin Keykâvus (I) Kümbeti 78
İstanbul Şehzade Camii 64, 175, 263, 309 İzzeddin Keykâvus (I) 326, 615
İstanbul Şeyh Vefâ Türbesi 724 Jean - Pierre Adam 370
İstanbul Tahtakale Hamamı 164 Jura 65
İstanbul Tapu Dairesi 848
İstanbul Teknik Üniversitesi 71, 162, 163, 172 K
İstanbul Üsküdar Ayazma Camii ve İnşaat Defteri 521 Kabataş İskele Meydanı 364
İstanbul Vakıflar Başmüdürlüğü 96 Kabataş Vapur İskelesi 364
İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü 163 Kâbe Mescidi 252
İstanbul Yatağan Mescidi 728 Kadı Bedreddin Camii 308
İstanbul Yavuz Sultan Selim Medresesi 727 Kadıköy 864
İstanbul Yenicamii 16, 39, 64 Kadıköy Osman Ağa Camii 724
İstanbul Zal Mahmud Paşa Camii 80, 727 Kadimli 62
İstanbul Zeynep Sultan Camii 80, 692, 727, 728 Kadın Efendiler Dairesi 90
İstanbul’da Tarihî Yapılarda Uygulanan Temel Sistemleri Kadırga Sokullu Camii 88
(doktora tezi) 164 Kafkas 119
İstanbulluk (Kestanbol) 164, 253 Kafkas dağı 116
istavroz Bahçesi 361 Kâğıthane 35
İstiklâl caddesi 72 Kahire 264, 369
İtalya 325 Kaka (baba) 414
İvaz b. Abdülmuîn 557 Kale 63, 69
İvaz Paşa 557 Kale Camii 63, 780
İvaz Paşa Camii 520 Kaleiçi 407, 766, 826
İvaz Paşa Külliyesi 560 Kaleiçi (Ankara) 222
İzmir 69, 388, 388 Kaleiçi Barbaros mahallesi 819
İzmir Kızlar Ağası Hanı 727 Kalûyân el Konevî 246, 329
İzmir Saat Kulesi 69 Kalûyân Usta 329
İzmir-Kızılçullu yolu 69 Kamber köyü 68
İzmit 40, 93, 253, 297, 770, 772, 868, 886 Kâmil Kepecioğlu 706
İzmit Saatçi Ali Efendi Evi 772 Kançeşme 69
İzmit Süleyman Paşa Hamamı 92, 146 Kandilli 839
İzmit Ulucamii 62 Kandilli Edip Efendi Yalısı 839, 884
İzmit Yukarı mahalle 770, 774 Kandıra 817, 868
İznik 48, 87, 105, 106, 110, 210, 262, 297, 333, 639 Kangal Acuyurt köyü 394
İznik Hacı Hamza Camii 92 Kantarcılar caddesi 717
İznik Hacı Özbek Camii 92, 726 Kanûnî 714
İznik Halil Hayreddin Paşa Türbesi 92 Kanûnî Sultan Süleyman 262, 606, 712, 714, 732
İznik Kırgızlar Türbesi 92 Kanûnî Sultan Süleyman Türbesi 88, 366, 722
İznik Kutbüddin Türbe ve Camii 728 Kanûnî Türbesi 349, 367

908
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kapalı Çarşı 567 Katharina Otto-Dorn 82, 524, 650


Kapalıçarşı (İstanbul) 96, 269 Kavafyan Evi 830
Kapıdağ 66, 73 Kavsalar Evi 792
Kapıiçi Camii 63 Kayacık köyü 74
Kapılar 120 Kayadibi 62
Kara - Devlit yanardağı 796 Kayan semti 666
Kara Ali 667 Kayseri - Karadere- Hisarcık yolu 218
Kara Mehmed 781 Kayseri - Malatya yolu 286
Kara Mehmed Ağa 177 Kayseri - Sivas yolu 23
Kara Timurtaş Paşa 532 Kayseri 71, 72, 121, 218, 219, 241, 243, 382, 740
Karaağalar Koğuşu 89, 90 Kayseri Evleri 121
Karaca Bey Camii 407 Kayseri Güpgüpoğlu Konağı 219, 271
Karacabey Karaca Bey Camii 726 Kayseri Pınarbaşı Melik Gazi Kümbeti 502, 504, 505, 506,
Karacabey Karaca Bey Camii Kapısı 617 507
Karacadağ 69 Kayseri Sâhib Ata Medresesi (Sâhibiye Medresesi) 143
Karadeniz 117, 118, 126, 128, 129, 180, 732, 739, 839, 841 Kayseri Ulucamii 72, 78
Karadeniz Ereğlisi 732 Kayserili Ahmed Paşa sokağı 852, 862, 863
Karadere 733 Kazan sokağı 403
Karagan (I) 438 Kazankaya 63
Karagan (I) Kümbeti 439 Kazasker Muallimzâde Ahmed Şemseddin Efendi 654
Karagan (II) 438 Kâzım Baykal 297, 369, 532, 654, 665, 705, 742, 874
Karagan (II) Kümbeti 439 Kâzım Bey 606
Karagan 502 Kâzım Çeçen 31
Karagümrük 721 Kâzım Karabekir Paşa 867
Karahanlı 104, 423, 426, 454, 457, 461 Kazvin 438
Karahanlılar 414, 415, 417, 419, 458 Kazvin Cuma Camii 465
Kara-Hato 104 Keltepe 74
Karaköprü 70 Kelük b. Abdullah 246
Karaman 249 Kemah 483
Karaman Emîr Musa Çelebi Medresesi 246 Kemah Mengücek Gazi Kümbeti 78, 511
Karamanoğlu 339 Kemal Altan 160
Karamanoğlu Yûsuf Bey 231 Kemâleddin Bey 58
Karamanoğulları 50, 246 Kemaliye 871, 872, 873, 874
Karamselli (Karamürselli) köyü 64 Kemaliye (Eğin) 871
Karamürsel - Gönceli 71 Kemaliye Ali Kılıç Evi 872
Karamürsel 253 Kemalli Asılhan Camii 584
Karataş 70, 796 Kemalli Köyü (Ezine) 581
Karatay (vezir) 326, 615 Kemeraltı sokağı 774
Kargopulo 879 Kenan Doğruöz Evi 745, 748, 753
Karpuzoğlu Evi 753 Kerki 452
Kars 69 Kestanbol (Çanakkale) 66, 253
Kasaba Köyü Mahmud Bey Camii 195 Kestanbolu 66
Kasım Voyvoda 177 Keşan 64
Kasımpaşa Mevlevîhânesi 6 Kılıçarslan (II) Kümbeti 325
Kasr-ı Pâdişâhî 283 Kılıç Ali Paşa Camii 88, 686
Kastamonu 208 Kılıç Ali Paşa Hamamı 687, 731
Kastamonu-Araç yolu 74 Kılıç Ali Paşa Medresesi 686, 731

909
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kınalıada 850 Köçeoğlu Yalısı 694, 831, 837


Kınalıada Tekinay sokağı 850 Köhne (eski) 414
Kırgızistan 419 Köhne Ürgenç 381, 428
Kırklareli 75 Kölük Camii 72
Kırşehir - Kayseri 63, 74 Kömürcüoğlu 766
Kırşehir 63, 72, 330, 616 Köprücek 402
Kırşehir Âşık Paşa Türbesi 330 Köprülü Amcazâde Hüseyin Paşa Yalısı Divanhânesi 40
Kırşehir Caca Bey Camii (Medresesi) Kapısı 616 Köprülü Amcazâde Yalısı Divanhânesi 834
Kırşehir Caca Bey Camii 63 Köprülü Köşkü 880
Kışlak Hezâre Camii 423 Köprülü Yalısı 754, 834, 879
Kız Bîbî Türbesi 375, 378 Köprülü Yalısı Divanhânesi 879
Kızılcahamam 732 Köse Paşa 785
Kızıltepe 262 Köstenciler Bağ Evi 802
Kızpınarı 68 Köşkü 90, 355
Kirazlı Mescid sokağı 847, 850, 852, 862 Kubadâbâd 82
Koca Kasım 356 Kubadâbâd Sarayı 143
Kocaali köyü 66, 253 Kubbealtı İkinci Oda 90
Kocaeli Firdevs Kâhyaoğlu Evi 866 Kubbeli Mescid 251
Kocaman köyü 72 Kudüs 654
Kocatepe Camii 366, 367, 368 Kula 70, 201, 206, 213, 222, 788, 795, 796, 822
Konak mezrası 394 Kule Köşkü 576
Konevî Camii 198 Kur’an 15, 122, 340
Konya - Ilgın Şeyh Bedreddin Kümbeti 328 Kur’ân-ı Kerîm 15
Konya 63, 71, 75, 121, 289, 324, 327, 340, 373, 392, 411 Kurşunlu Camii 68, 407
Konya Alâeddin Camii 325, 328, 613 Kurşunlu Mahzen Köşkü 880
Konya Dârülhuffâzı 339, 348 Kurtuluş Savaşı 403
Konya Evleri 121, 392 Kuşadası 123, 216
Konya Gömeç Hatun Türbesi 475 Kuşadası Öküz Mehmed Paşa Kervansarayı 197, 216, 656
Konya Hatuniye Mescidi 470 Kuyumcular Çarşısı 20
Konya Hoca Haşan Mescidi 78 Kuzey Anadolu 116, 118, 126, 222
Konya İnce Minare Medresesi 488 Kuzey Karadeniz 117
Konya İnce Minareli 79 Kuzey Mezopotamya 373
Konya İplikçi Camii 77, 78, 465, 468 Kuzey Türbe (Celâleddin Hüseyin Türbesi) 419, 420
Konya Karatay Medresesi 326 Kuzey Türbe 420, 421, 423, 520
Konya Karatay Medresesi Kapısı 615 Kuzeydoğu Anadolu 126
Konya Mevlevî Dergâhı 6 Küçük Ayasofya Camii 233
Konya Sâhib Ata Camii 246 Küçük Kızkale 374, 427
Konya Sırçalı Medrese 78, 509, 510, 519 Küçük Kızkale Köşkü 375
Konya Tâcülvezir Türbesi 471 Küçük Maslak 95
Konya Ulaş Baba Türbesi 472 Küçüksu Kasrı 880
Konya-Aksaray 614 Küçüksu Köşkü 880
Konyalı 329 Külkömür Evi 798
KonyalIlar 121 Kültür Bakanlığı 390, 722, 770, 777, 788, 834
Korkuteli Sinâneddin Medresesi 250 Kültür Bakanlığı İstanbul Restorasyon Merkez Laboratuvar
Kosta Kalfa 521 Müdürlüğü 151
Kovacılar caddesi 716 Kümbed-i Surh (Kırmızı Kümbed) 457
Koza Hanı 196, 567 Kümbed-i Surh 457

910
G eleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Kütahya 40, 74, 93, 105, 106, 110, 291, 389, 520, 732 Mahmud (I) 269
Kütahya Ali Paşa Evi 774 Mahmud (II) 344
Kütahya Cemâleddin mahallesi 774 Mahmud (II) Türbesi 55
Kütahya Çini Fabrikası 535 Mahmud Bey Camii 195
Kütahya Dumlupınar Köyü Camii 388 Mahmud Münir Paşa 848
Kütahya Hükümet Konağı 105 Mahmud Paşa 344
Kütahya İsmâil Hacı Çakır Evi 775 Mahmud Paşa Camii 167, 276, 279, 690
Kütahya Kalesi 71 Mahmud Paşa Külliyesi 256
Kütahya Kurşunlu Camii 519 Mahmud Şevket Paşa 135
Mahmûdî aşireti 633
L Mahmut 767
Lala Bey Camii (Diyarbakır) 596 Mahmut Akok 120, 340, 404
Lala Paşa mahallesi 291 Maksem 196, 753
Lalapaşa 267 Malatya 874
Lâle Bahçesi 355 Malatya Ulucamii 78, 487, 508
Lâle Devri 17, 27, 40, 53, 91, 317, 327, 361, 364, 386, 387, Malazgirt zaferi 48
390, 690, 691, 692, 753, 754, 759, 764, 768, 774, 834, 879 Malıköy 62, 63
Lâleli Camii 88, 184 Mamak 68
Lâleli Camii Külliyesi 240 Mancusun köyü 72
Lâleli Camii ve Külliyesi 688 Manisa 40
Lâleli İmareti 731 Manisa Alaşehir Şeyh Sinan Camii 520, 556
Lâmi Eser 291, 389, 774, 775 Manisa İvaz Paşa Camii 557
Lapseki 63 Manisa Karaköy Hamamı 557, 560
Larissa 92 Manisa Sarayı 42
Lâtifoğlu Konağı 777, 778 Manisa Ulucamii 50
Lazarini 325 Manolhs Korres
Lefke - Osmaneli 64 Mardin 220, 221,241,612
Leman Tomsu 743, 744 Mardo Ocağı 62
Lemi Şevket Merey 120, 366, 401 Marmara 60, 73, 117, 119, 129, 180, 210, 241, 577, 732,
Leşker-i Bâzâr Camii 434 819, 836, 839
Leşker-i Bâzâr Sarayı 435 Marmara adası 253, 341, 343, 345, 347, 349, 351, 354,
Leşker-i Bâzâr Ulucamii 434 359, 361, 585
Locodicia 62 Marmara mermeri 269, 322, 325, 352, 355
Lübnan 121 Marsilya 92
Lüleburgaz Sokullu Arastası 20 Maslak 172
Lüleburgaz Sokullu Camii 266, 267 Mâverâünnehir 48, 413, 465
Lütfü Paşa 253 Mehmed (II) Türbesi 351
Mehmed (III) 360
M Mehmed (III) Türbesi 88, 351, 352
M. E. Masson 454 Mehmed (IV) 360, 662
M. Zeki Kuşoğlu, 122 Mehmed Ağa 315, 781
Mâbeyin Odası 576 Mehmed Ankaravî 569
Mâbeyn-i Hümâyun Dairesi 283 Mehmed Bey 194, 331, 339
Mâcit 569 Mehmed Beyzâdeler 400
Macit Kural 535 Mehmed Paşa 253
Maden dağı 74 Melek Ahmed Paşa Camii 70, 589, 610
Mahkeme Camii 706 Melik Gazi Dânişmend 502

911
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Melik Gazi Türbesi 480 Mimarbaşı Sinan Ağa 86, 94


Meiikşah 438 Miosen 69
Menemen (İzmir) 388, 411 Moğollar 50, 428

Mengücek Gazi Kümbeti 483 M olla Hüsrev Mescidi 716

Mengücek Gazi Türbesi 479 Monuments Turcs DAnatolie, Kayseri-Nigde 24


Menteşe Beyliği 334 M uallâ Eyüboğlu Anhegger 123

Menteşeoğulları Beyliği 215 M udanya 40, 66, 298, 740, 764

Meraga 457 Mudanya Eskicamii 6 96

Merdivenköy 864 Mudanya evleri 3 8 6

Mermercik 73 Mudanya Halil Ağa Evi 740, 741

Mersin 75 Mudanya Karpuzoğulları Evi 748


Merv 374, 379, 413, 414, 446, 449, 454, 458, 461, 464 Mudanya Kenan Doğruöz Evi 205, 745

Mescid-i Edincikli Yahşî Bey 666 Mudurnu 205, 733, 814, 815, 816
Mesih Paşa Camii 88 Mudurnu Ulucamii 195
Mesud (I) 435, 613 Mudurnu Yıldırım Camii 195
Metin Sözen 871 Mudurnu Yıldırım Hamamı 815
Mevievî sikkesi 721 Mugak Attari Camii (Buhara) 426
Mevlevîlik 6 Muğla 74, 288
Meyyâfârikın Ulucamii 50 Muğla Evleri (1991) 124
Mezâr-ı Şîrkebîr 416 Muhammed 563
M ezo p o tam ya 74, 75, 76, 77, 130, 142, 37 3 , 4 6 5 M uhammed b. Zeyd Türbesi 375, 380, 446, 454
Mısır 65, 117, 131, 142, 156 Muhammed Hanapyah 454
Mısır Çarşısı 3 5 9 , 6 89 Muhammed Seyyid b. Zeyd 454
Mısırlı 8 48 Muhammed b. Anuş Tegin 428
Mısırlı A h m e d İhsan P a ş a 8 48 M u h ittin B in a n 120
Mısırlı Yalısı 848 Mukaddes Emanetler Dairesi 181
M idilli 63 Mumcu çıkmazı 291
M idyat 612 Munzuroğlu köyü 76
M ihne 442, 446 M u ra d (i) 92, 283, 522, 524, 580, 639, 724, 726, 728, 730
M ihralı Bey Konağı 3 94 M urad (!) T ürbesi 351
M ihrişah Sultan 684 M urad (II) 87, 90, 180, 283, 343, 620, 654, 660, 662, 725,
M ihrişah Sultan Cam ii 684 727, 728, 729, 730
M ihrişah Sultan Külliyesi (Edirnekapı) 684 M urad (II) Türbesi 87, 351, 5 3 7
M ilas 212, 215 Murad (III) 148, 180
Milas Akm escid 519 Murad (III) Odası 90
Milas Fîruz Bey Camii 334, 581 Murad (!!!) Türbesi 88, 351
Milletlerarası Türk Sanatları Kongresi (IX) 85 M urad Paşa Camii 68, 69
Mîllî Savunma Bakanlığı 68 Murâdiye 386, 537, 636, 753, 756
Milos 63 Murâdiye Azeb Bey Camii 758
Mimar Dalgıç Ahmed Çavuş 360 Murâdiye Camii 87, 90, 163, 180, 343, 537, 694, 743, 758
Mimar Dâvud Ağa 174 Murâdiye Evi 743, 750, 753
Mimar Oğuz Ceylan 179 Murâdiye Külliyesi 730
Mimar Sinan 52, 81, 104, 146, 160, 177, 183, 184, 262, Murâdiye Medresesi 87, 538, 743
263, 264, 266, 267, 268, 315, 323, 348, 349, 602, 632, 675, Murâdiye Türbesi 90
677, 681, 682, 683, 685, 686, 732 Murat Eriç 75, 76
Mimar Sinan (Aptullah Kuran’ın eseri) 681, 686 Muslihuddin Efendi 706
Mimar Sinan caddesi 694 Mustafa (II) 754

91 2
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Mustafa (III) 279, 688 Nurbânû Vâlide Sultan 268


Mustafakemalpaşa Lala Şâhin Paşa Türbesi 724 Nûreddin Cibril b. Caca Bey 616
Muştular köyü 74 Nuruosmaniye Camii 54, 88, 163, 177, 178, 269
Mutafzâde Evi (Kütahya) 40 Nuruosmaniye Camii Kütüphanesi 88
Mübârizüddin Ertokuş 590 Nuruosmaniye Camii ve Külliyesi 269
Mükerrem Usman 92 Nusretiye Camii 184
Mülâzimler Medresesi 184
Mürsel 715 O
Müşir Ahmed Eyüp Paşa 283 Oğuz 438
Müze sokak (Bursa) 819 Oğuzlar 438
Müzeler Genel Müdürlüğü 366 Okul sokağı 385
Opera binası 68
N Orduevi 68
Naci Yüngül 31 Orhan 83, 87, 723, 724, 726, 730, 731
Nafiz Çamlıbel 179 Orhan Bey 83, 635
Nahcivan 520 Orhan Camii 51, 87, 196, 578, 713
Nakkaş Ali 341 Orhan Camii ve Külliyesi 730
Nalbantoğlu Camii (Bursa) 657 Orhan Cezmi Tuncer 101, 124, 300
Namazgâh Evi 753 Orhan Gazi 713, 733, 736
Napolyon Bonapart 55 Orhan Gazi Camii 733
Narlıdere (İzmir) 388 Orhan Gazi İmareti 84
Narmanlı Camii 68 Orhan İmareti 635
Nasr b. Ali 419 Orta Anadolu 75, 79, 83, 125, 126, 130, 151, 155, 241, 330,
Nasr b. İbrâhim 426 369, 373, 382, 390, 392, 403, 411, 732, 763
Necati Kaya Evi 811, 879 Orta Asya 76, 78, 79, 104, 374, 413, 414, 415, 423, 428,
Necdet Sakaoğlu 122, 397, 780, 782 438, 464, 520, 553, 730, 733
Necibe Çakıroğlu 121, 271 Orta Camii 64
Necmeddîn-i Kübrâ Türbesi 381 Orta Türbe (Nasr b. Ali Türbesi) 420
Necmi Abi 762 Orta ve Doğu Anadolu 111, 874
Necmi Abi Evi 826 Ortaçağ 414
Necmi Ağabey 694 Ortadoğu 142, 373
Nergis Toplu 886 Ortadoğu Teknik Üniversitesi 243
Neşen Demirezen 863 Ortaköy 175
Neşet 366, 367 Ortaköy Camii 175, 178
Neşet Çelikkol 366, 367 Osman (III) 181, 269, 344
Nevşehirli Damad İbrâhim Paşa 754 Osman (III) Köşkü 181
Nevşehirli Damad İbrâhim Paşa Külliyesi 88, 691, 728 Osman Gazi 65
Nevşehirli Damad İbrâhim Paşa Külliyesi Kütüphanesi 88 Osman Nuri Peremeci 712, 714
Nezih Başgelen 301 Osman Usta 123
Niğde 63, 72 Osmaneli 64, 336
Niğde Sungur Bey Camii 246 Osmaneli Yüzgeç Mehmed Paşa Camii 64
Nihâvend 413 Osmanlı 11, 18, 42, 48, 51, 58, 60, 63, 65, 80, 81, 84, 91,
Niksar Kırkkızlar Kümbeti 78 105, 110, 133, 145, 166, 167, 178, 244, 253, 325, 366, 377,
Niksar Kırkkızlar Türbesi 477 382, 520, 522, 531, 535, 537, 577, 619, 632, 633, 634, 639,
Nilüfer Hatun 524 642, 644, 646, 692, 730, 732, 740
Nilüfer Hatun İmareti 87, 639, 698 Osmanlı Beyliği 51, 577
Numan Esin Yalısı 179 Osmanlı Devri Bursa’da İlk Eserler 279

913
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Osmanlı Devleti 2, 8, 9, 11, 16, 50, 51, 80, 83, 91, 139, 146, Pınarbaşı (Bursa) 95
179, 210, 253, 349, 520, 577, 578, 634, 635,'639, 730, 733, Pınarbaşı 63, 753
739, 754, 826 Pîrî Paşa 597
Osmanlı Mimarisi (Ekrem Hakkı Ayverdi’nin eseri) 282, 284, Pribytkova (mimar) 449
654 Priene 92
Osmanlı Mimarisi’nde Çelebi ve II. Sultan Murad Devri 279 Pütürge 874
Osmanlı Mimarisinde Fâtih Devri (Ekrem Hakkı Ayverdi’nin Pütürge Seyyid Ali Bey Evi 875, 878
eseri) 712 Pütürge Veysel Kuşçu Evi 874
Osmanlı Mimarisinde II. Bayezid-Yavuz Sultan Selim Devri
557 R
Osmanlı Mimarisinin İlk Devri (Ekrem Hakkı Ayverdi’nin Râbi’ Medresesi 310
eseri) 646 Râdkân Kümbeti 520
Osmanlı Tarih Encümeni 177 Rahva (Rahova) 300
Osmanlı Türkleri 577 Rahva 199, 300
OsmanlIlar 14, 25, 48, 50, 51, 73, 81, 83, 91, 95, 103, 104, Rakka 618
123, 133, 145, 324, 333, 334, 382, 413, 519, 563, 633, 634, Ramazan Bilmez Evi 796
646, 730 Ramazan Şemseddin (Kalepazarı) Camii 407
Osmanoğulları 50 Ramazanoğlu Ulucamii 597
Otlukbeli Savaşı 563 Ramazanoğulları 597
Reha Günay 402, 789, 801, 814, 886
Ö Revan Kasrı 356
Ödemiş 213 Revan Köşkü 361
Öküz Mehmed Paşa Kervansarayı 198 Rıdvan Ahmed Paşa 618
Ömer Lütfi Barkan 77, 148, 163, 521, 732 Rıdvâniye Camii Kapısı (Urfa) 618
Ömür Bakırer 78, 79, 86, 465, 519 Rıfat Yarar 163
Önasya (1969) 121 Ribât-1 Melik 426, 427
Özbekistan 416 Ribât-ı Şerif Kervansarayı 464
Özdemiroğlu Osman Paşa 608 Rifat İlhan 116
Özdemiroğlu Osman Paşa Türbesi 608 Rifat Osman 42, 826
Özkent 77, 426 Rize 221, 732, 736, 788, 795, 811
Özkent’te (Uzgend) 419 Roma 63, 65, 73, 91, 117, 566, 730
Palandöken 122 Roma Hamamı 61
Pamukkale (Hieropolis) 62 Roma İmparatorluğu 465
Pamukkale 62 Romalı 71
Paradeison 82 Romalılar 62, 103, 156
Parmaklık sokağı 848, 854, 859 Roman Building, Materials and Techniques (Jean - Pierre
Parthenon Tapmağı 372 Adam eseri) 370
Pasin 122 Romanya 124, 553
Paşa Camii 63, 785 Rum 730
Paşabahçe 144 Rum Mehmed Paşa 551
Patrik VI. Kyrillas 827 Rumelikavağı 72
Patrona Halil İhtilâli 754 Rûmî Mehmed Paşa Camii 88, 551, 552
Patrona Halil İsyanı 27, 40, 53 Rus 464, 662
Pendik 75 Rusça 464
Pers Devleti 414 Ruslar 283, 532, 662
Petenler Bağ Evi 802 Rüstem Nâilî Ağa Camii (Akbaş Mahallesi Eylül sokağı) 408
Peykler Medresesi 180 Rüstem Paşa 684

914
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Rüstem Paşa Camii 184, 312 Sarıyer 825, 848


Rüstem Paşa Camii Medresesi Dershanesi 87 Sarıyer Çayır sokağı 843
Sarkıt Kalesi 77
S Saruhanoğulları Beyliği 50
Saatçi Ali Efendi Evi 770, 774 Sâsânî 413
Saatli Medrese 180, 690 Sâsânî Devleti, 414
Sabit Küser Bey 714 Sâsânî İmparatorluğu 413
Sâdeddin Köpek 614 Sâsânîler 414
Sadi Bayram 149 Savur 220
Sadrazam AmasyalI İshak Paşa b. İbrâhim 550, 656 Schlumberger 434
Safâ Camii 70 Sedad Bey 387
Saffet Paşa Yalısı 837, 841 Sedad Hakkı Bey 846
Safiye Sultan 360 Sedad Hakkı Eldem 42, 89, 356, 361, 382, 383, 387, 574,
Safraköy 60 694, 742, 743, 744, 748, 750, 751, 753, 756, 758, 762, 768,
Safranbolu 75, 202, 211, 222, 290, 291, 399, 402, 411, 733, 770, 822, 826, 827, 831, 834, 836, 846
763, 788, 789, 790, 795, 801, 802, 803, 814, 815 Sedat Çetintaş 92, 279, 337, 577
Safranbolu - Bartın 301 Seferli Koğuşu 361
Safranbolu Bulak Köyü Kızıl Âyan Evi 791 Selânik Alaca İmaret İshak Paşa Camii 729
Safranbolu Cebeciler Evi 792 Selânikî Tarihi 174, 177
Safranbolu Hacı Sâlih Paşa Bağ Evi 790, 791 Selçuk 50, 71, 81, 91, 332, 336, 438, 577, 578, 642
Safranbolu Kavsalar Şehir Evi 792 Selçuk Hatun 545, 652, 715
Sagdak dili 413 Selçuk Hatun Camii 80, 545, 547, 549
Sahâbeler Mezarlığı 375 Selçuk İsa Bey Camii 194, 232, 235, 332
Sâhib Ata 247, 329 Selçuk İsa Bey Kümbeti 724
Sâhib Ata Fahreddin Ali 244 Selçuklu 11, 25, 50, 63, 72, 79, 80, 82, 86, 104, 105, 110,
Sâhibiye Medresesi 244 123, 144, 245, 249, 255, 327, 329, 330, 366, 428, 438, 465,
Sâî (şair) 177 519, 521, 577, 578, 613, 615, 616, 739, 780
Sakaoğlu 398, 780, 782, 787 Selçuklu Devleti 50, 244, 465, 577, 730
Salihli 213,731 Selçuklu Öncesi ve Selçuklu Dönemi Anadolu Mimarisinde
Sâlis Medresesi 730 Tuğla Kullanımı 465
Sâlis ve Râbi‘ medreseleri 310, 680, 681 Selçuklular 11, 48, 51, 61, 77, 78, 79, 80, 82, 90, 91, 105,
Samakocuk (Demirköy) 133 143, 144, 253, 324, 336, 382, 428, 458, 519, 577, 578, 697,
Samani 443 730, 740
Sâmânî Türbesi 452 Selim (II) 160, 361
Sâmânîler 419 Selim (II) Türbesi 348, 349, 351, 352, 361
Sâmânoğulları 413 Selim (III) 270, 321, 587
Sâmânoğulları Türbesi 417 Selim Türbesi 88
Samatya Dana sokağı 864 Selimiye 264, 267, 323
Samsa Çavuş köyü 816 Selimiye Camii (Edirne) 160, 283
Samsun 72 Selimiye Camii 267, 273, 279, 694
Sanat Dünyamız (1975) 121 Selimiye Camii Külliyesi 283
Saraç Sinan Mescidi 407 Selimiye Külliyesi 180
Saray-köşk 375 Semerkant-Hucend 426
Saraylar 73 Semra Ögel 404
Sarı Sokak 751 Sencer Türbesi 464
Sarıkamış 69 Sengbest 437
Sarıklı Değirmen sokağı 534 Seragt 379, 441, 443, 464

915
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Seragtlı Ali b. Muhammed 464 Somuncu Baba Evi 384, 385, 740
Seragtlı Muhammed b. Atsız 464 Söğüt 336
Serahs 446 Sûfî Hacı Sinan 550, 656
Sergios ve Bakkhos Kilisesi 233 Sultan Ahmed 623
Seyfi Başkan, 123 Sultan Ahmed (I) Türbesi 352
Seyyid Ali Bey 878 Sultan Ahmed Camii 16, 105, 175, 184, 263, 315, 354
Seyyid Ali Bey Evi 878 Sultan Ahmed Camii Muvakkithânesi 10
Siği köyü 298 Sultan Ahmed Camii Sebili 354
Siirt 151, 221, 222, 300, 743 Sultan Ahmed Türbesi 352
Siirt Ulucamii Minare Kaidesi 493 Sultan Ali Türbesi 381
Silâhdar Karavezir Seyyid Mehmed Paşa 612 Sultan Cem 623
Silâhşor Mehmed Bey 720 Sultan Hamamı 359
Silivri 75 Sultan Hanı 23
Sille (ilçe) 71 Sultan Haşan Camii 626
Simkeşhane 722 Sultan Kalan 446
Sinan 52, 160, 162, 177, 183, 268, 348, 578, 627, 632, 677, Sultan Mahmud (II) Türbesi 322
680, 681, 686, 727, 730 Sultan Mahmud 434, 435
Sinan Paşa Camii 713 Sultan Mesud 438

Sinan Paşa mahallesi 858 Sultan Mustafa Türbesi 146


Sinanağa mahallesi 719 Sultan Orhan 90, 92, 146

Sinâneddin Bey 250 Sultan Selim Camii 160

SincanlI 697 Sultan Sencer 378

Sinop - Uludağ 117 Sultan Sencer Türbesi 375, 380, 457, 461, 520

Sirkeci 359, 693 Sultan Süleyman Han 625

Sitti Hatun Camii 545, 654 Sultan Tekiş Kümbeti 432

Sitti Hatun Mescidi 664 Sultan Tekiş Türbesi 428, 520

Sivas - Kangal Mihralı Bey Konağı 779 Sultanahmet 55

Sivas 244, 245, 246, 248, 324, 329, 374, 394, 396, 411, Sultanahmet Meydanı 315

778, 779, 780, 785 Sultanahmet Soğukçeşme sokağı 854

Sivas Apti Bey Konağı 396, 778 Sultankale 374, 377, 378, 380, 454, 461

Sivas Burûciye Medresesi 245, 499 Sûr-ı Sultânî 89

Sivas Çifte Minareli Medrese 246, 246 Suriye 74, 78, 142

Sivas Gökmedrese 79, 329, 500 Süheyl Ünver

Sivas Keykâvus Dârüşşifâsı 485 Süleyman Şah 48, 331

Sivas Keykâvus Dârüşşifâsı Kümbeti 513, 514, 515 Süleyman Şah Türbesi 331

Sivas Keykâvus Şifâhânesi 78, 466 Süleymaniye (Dökümcüler) Hamamı 681

Sivas Sâhib Ata Medresesi (Gökmedrese) 246, 247 Süleymaniye 30, 164,184, 264, 318, 852

Sivas Ulucamii 478 Süleymaniye Avni Paşa sokağı 862, 884

Sivas-Divriği 374, 394 Süleymaniye Ayşe Kadın Hamamı sokağı 850, 863, 884

Sofa-yı Hümâyun Taşlığı 355, 356 Süleymaniye Camii 64, 85, 136, 148, 149, 162, 163, 171,

Sofya 714 172, 175, 183, 261, 263, 264, 265, 366, 680, 730

Soğukçeşme sokağı 722, 854 Süleymaniye Camii ve İmareti İnşaatı (Ömer Lütfi Barkan’ın

Sokullu Camii 266 eseri) 732

Sokullu Türbe ve Dârülkurrâsı 730 Süleymaniye Camii ve İmareti İnşaat Defteri 253

Somuncu Baba (Şeyh Hamîd-i Velî) Evi 384 Süleymaniye Camii ve İmareti 148, 163, 521

Somuncu Baba (Şeyh Hamîd-i Velî) Tekkesi 383 Süleymaniye Camii ve Külliyesi 681

Somuncu Baba 40, 793 Süleymaniye Dârüzziyâfesi 18

916
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Süleymaniye Hamamı 731 T


Süleymaniye Kayserili Ahmed Paşa sokağı 862, 863, 884 Tabakhâne 124
Süleymaniye Kirazlı Mescit sokağı 847, 850, 862, 863, 884 Tabhâne 184, 310
Süleymaniye Külliyesi 148, 183, 314, 680, 681 Tabhâne Medresesi 180
Süleymaniye Kütüphanesi 88 Taceddin Camii 407
Süleymaniye Masraf Defteri 521, 522 Tâcünnisâ Hatun 561
Süleymaniye Sâlis Medresesi 834 Tâcünnisâ Hatun Türbesi 561
Sümer mahallesi 404 TAÇ Vakfı 408, 766, 879

Sünnet Köşkü 181 Tâhir Ağa (mimar) 688

Sütlüce Bademlik Yokuşu 846 Tahran 438

Sven Hedin 733 Tahsin Öz 160


Tahtakale 184
Tahtakale Hamamı 164
ş
Şah (Şeyh) Fâzıl Türbesi 423 Tahtakale Rüstem Paşa Camii 167, 184

Şah Fâzıl Türbesi 423 Tahtalı sokak 775


Taht-ı Hümâyun Kasrı 283
Şaimkale kalıntıları 375
Taklamakan Çölü 733
Şam Sultan Süleyman (Süleymaniye / Tekkiye) Camii 605
Taksim 33, 95
Şamanlık 414
Taksim Ayazpaşa caddesi 72
Şarkî Türkistan 414
Talhatan Baba 449
Şavşat 879
Talhatan Baba Camii 449
Şavşat Köyü 811
Tandır sokağı 863
Şavşat Yavuz köyü 879
Tarsus 235, 302
Şehiyar 375
Taş Tekneler sokağı 716
Şehzade 162
Taşkale 381, 428
Şehzade Ahmed Türbesi 87
Taşkesen 65
Şehzade Burhâneddin Efendi 848
Taşkışla 71
Şehzade Burhâneddin Efendi Yalısı 848, 884
Tatvan 199, 300
Şehzade Camii 99, 143, 146, 162, 239, 261, 263, 309, 318
Tekel 68
Şehzade Külliyesi 239
Tekeli Hoca Evi 120
Şehzade Mehmed Camii 88
Tekeş Türbesi 381
Şehzade Mustafa 347, 669
Tekirdağ 40, 64, 87
Şemseddin Efendi 706
Tekirdağ Rüstem Paşa Camii 64
Şerafeddin Ebû Tâhir 454
Tekiş 428
Şeyh Bedreddin Kümbeti 328
Terme 72
Şeyh Edebâli Türbesi 65, 84, 87, 713
Terme Hamamı 63
Şeyh Fâzıl Türbesi 77 Teşvikiye 66
Şeyh Hamid 756
Tezkiretü’l-bünyân 160, 162, 176, 627
Şeyh Hamid mahallesi 753 Tiflisli İbrâhimoğlu Ahmed 123
Şeyh Kutbeddin Türbesi 87 Tillo (Siirt) 221
Şeyh Safâ (Parla) Camii 602 Tire 40, 201, 213, 216
Şeyh Şemseddin Ulusoy Efendi 532 Tire Kara Haşan Camii 543
Şifâhâne 184 Tire Narin Camii 728
Şile 64, 817 Tire Neslihan Mescidi 568, 674
Şimşirlik Bahçeşi 573 Tire Rûmî Mehmed Paşa Camii 551, 552
Şinek-Çaykara 737 Tire Süleyman Şah Kümbeti 331
Tokar dili 413

917
Geleneksel Türk Mim arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Tokat 151, 777, 778 Türkiye 2, 55, 62, 66, 70, 116, 117, 118, 119, 128, 129, 130,
Tokat Alaca Mescid 325, 413
Tokat Alaca Mescid Minaresi 482, 519 Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu 854
Tokat Gökmedrese 490 Türkiye’de Vakıf Abideler ve Eski Eserler 407, 569, 570
Tokat Lâtifoğlu Konağı 777 Türkler 47, 92, 104, 382, 413, 414, 733
Tokat Şehrinin Eski Evleri 120 Türkmenistan 374, 414
Topaklı-Paşalı 74 Türkmenistan Mimari Yâdigerlikleri 414, 330
Topalak köyü 69
Topkapı Sarayı 27, 42, 53, 89, 91, 146, 149, 180, 183, 200, U -Ü
237, 355, 356, 361, 520, 572, 573, 576, 587 Ulu Buzhâne 375
Topkapı Sarayı 89 Uluâbâd 527
Topkapı Sarayı Ahmed (III) Kütüphanesi 361 Ulubat Köyü Issız Hanı (Bursa) 732
Topkapı Sarayı Arşivi 160 Ulucami 70, 78, 204
Topkapı Sarayı Bâb-ı Hümâyunu 237 Ulucami (Bursa) 63
Topkapı Sarayı Bağdat Kasrı 356 Uludağ 117, 186
Topkapı Sarayı Müzesi 103, 160 Ulus 569
Topkapı Sarayı Revan Köşkü 355 Uluslararası Kerpiç Koruma Sempozyumu (III) 75, 76
Topkapı Sarayı’nda Padişah Evi Harem (1986) 123 Urartu Devleti 75
Toprakkale 75 Urfa 62, 241, 589, 612
Torbalı (İzmir) 388 Urfa Haşan Padişah Camii Minaresi 625
Toros 116, 121 Uygur 104
Trakya 117, 119, 163, 241, 243, 266, 739 Uygur Devleti 414
Trias 61 Uygur Türkleri 330
Truva 75, 211 Uygurlar 414
Tuğrul (II) 428 Uzun Haşan 563, 626
Tuğrul 438 Uzungöl 737
Tuğrul Bey 465 Üç Kümbetler (Kırgızistan-Özkent) 419
Tunca 180, 279 Üç Kümbetler 69
Tunus 156 Üç Şerefeli Cami 87, 180, 279, 620
Turabek Hanım Türbesi 381 Üç Şerefeli Cami Külliyesi 660
Turgutlu 731 Ülkü İzmirligil 156
Turhan Sultan 360 Ürgenç Devleti 428
Turhan Sultan Türbesi 88 Üsküdar 552
Turhan Vâlide Sultan 359 Üsküdar Ahmed (III) Çeşmesi (Üsküdar İskele Meydanı
Turhan Vâlide Sultan Sebili 359 Çeşmesi) 362
Tuzpazarı Camii (Bursa) 545 Üsküdar Atik Vâlide Camii 143, 146, 264, 268
Tülay Çobancaoğlu 787, 839, 866 Üsküdar Ayazma Camii 54, 88, 318
Türk 2, 48, 52, 54, 56, 58, 85, 104, 122, 267, 286, 320, 322, Üsküdar Çinili Camii 105, 120
333, 340, 341, 356, 403,413, 414, 426, 464, 500, 553, 566, Üsküdar Meydanı 362
585, 680, 721, 750, 778, 784, 788, 823, 848 Üsküdar Mihrimah Sultan Camii Medresesi 239
Türk Bahçeleri 574 Üsküdar Rûmî Mehmed Paşa Türbesi 258
Türk Evi 382, 743 Üsküdar Selimiye Camii 54, 270, 273, 321
Türk Mimari Anıtları 279 Üsküdar Şemsi Paşa Medresesi 724
Türk ve İslâm Eserleri Müzesi 834 Üsküdar Yeni (Cedîd) Vâlide Camii 317
Türkistan 104, 452 Üsküdar Yeni Vâlide Camii 317
Türkistan-Uygur 414 Üsküp Dâvud Paşa Çifte Hamamı 729

918
Geleneksel Türk M im arisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

V Yenicami Hünkâr Kapısı Merdiveni 357


V. A. Jukovsky 441, 449 Yeni Saray (Topkapı Sarayı) 553
V. Pilavsky 454 Yeni Saray 283, 690
V. V. Grigorev 414 Yeni Vâlide Camii 105, 317
Vakıflar 344, 569 Yenicami 174, 177, 263, 357, 358, 359, 360
Vakıflar Bölge Müdürlüğü 172, 344 Yenicami Külliyesi 360
Vakıflar Dergisi 149, 650 Yenicami Muvakkithânesi 10
Vakıflar Genel Müdürlüğü 87, 96, 276, 366, 407, 694, 722, Yenicami Turhan Vâlide Sultan Sebili 359
753, 879 Yenicami Turhan Vâlide Sultan Türbesi 360
Vakıflar İdaresi 163, 372 Yenikapı Mevlevîhânesi 6
Vakıflar İstanbul Bölge Müdürlüğü 369 Yeniköy 95, 210, 848
Vâlide Sultan Dairesi 90 Yeniköy Köybaşı caddesi 848
Vâlide Sultan Yatak Odası 90 Yeniköy Şehzade Burhâneddin Efendi Yalısı 179, 274, 848
Vâlide Sultan Yemek Odası 90 Yenişehir 386, 770
Van 75, 300, 589, 633 Yenişehir Hacı Mahmud Konağı 387, 768
Van Hüsrev Paşa Camii 607 Yenişehir Postinpûş Baba Türbesi 724
Vaniköy 839 Yenişehir Postinpûş Baba Zâviyesi 724, 726
Varsak köyü 62 Yerebatan 841
Vedat Bey 58 Yeşil 730
Vefa Molla Hüsrev Mescidi Minaresi 716 Yeşil Ahî Mescidi 572
Veli Baba Evi 386 Yeşil Külliyesi 180, 730
Veliaht Dairesi 90 Yeşilcami (Bursa) 63, 197, 255, 577, 578
Venedik - Murano 144 Yeşilcami 87, 341
Venedik 325 Yeşilköy 253
Veysel Kuşçu Evi 874, 878 Yeşilmedrese 87
Vezir Köşkü sokağı 831 Yeşiltürbe 87, 105, 535
Vezirhan 65 Yezdicerd (III) 413
Viranköy 73 Yığılca 733
Viyanalı 57 Yıldırım 336, 530, 532, 644, 646, 723, 724, 725, 728, 729,
730
Y Yıldırım Bayezid 63, 134, 334, 532, 534, 665, 699, 740
Yağcızâde Evi 120 Yıldırım Camii 87, 255, 531, 577, 644, 699
Yağcızâde Konağı 778 Yıldırım Külliyesi 180
Yahyâ Bey Camii 87 Yıldırım Şifâhânesi 80, 634, 644
Yahyâ Hüseyin oğlu Yahyâ 670 Yılmaz Önge 121
Yâkub Çelebi Camii 87 Yiğit Köhne Camii 80, 657
Yâkub Çelebi Türbesi 87 Yiğitoğlu Hacı Ali 651
Yâkubiye Medresesi 69 Yozgat 151, 222
Yalova-Orhangazi 74 Yozgat Çandır Şah Sultan Hatun Kümbeti 594
Yana Manastırı 73 Yozgat Çapanoğlu Camii 74
Yarhisar köyü 87 Yukarı Kocadere 66
Yartı Kümbet 379 Yunan 73, 730
Yasa sokağı 406 Yunanistan 325
Yaşayış Evi 375 Yûsuf Ağa 787
Yâsinci Yalısı 837 Yûsuf b. Küseyr Kümbeti 520
Yedi Gün (mecmua) 160 Yûsuf el-Hemedânî Mescidi 375
Yeditaşlar 66 Yusuf Uğraş Evi 404

919
Geleneksel Türk Mimarisinde Yapı Sistem Ve Elemanları

Z
Zafer Karaca 827
Zaferiya mahallesi 796
Zağanos Paşa Camii 68
Zahide Akkoyunlu 123
Zal Mahmud Camii 318, 731
Zal Mahmud Paşa 713
Zal Mahmud Paşa Camii 313, 720
Zal Mahmud Paşa Külliyesi 184, 314
Zarif Mustafa Paşa Yalısı 834
Zarif Orgun 553, 834
Zazadin Han Kapısı 614
Zeki Ercan 867
Zerdüştî 414
Zeynep Sultan Camii 731
Zeynel Bey 563, 633
Zeynep (Nayır) Ahunbay 176, 184
Zeynep Sultan Camii 692
Zeyniler Camii (Bursa) 654
Zeyniyye 654
Zeynüddin el-Hâfî 654
Zeyrek 848, 859, 863
Zeyrek Fazilet sokağı 859, 884
Zeyrek Gülbahçe sokağı 863
Zeyrek İbadethane sokağı 861, 867, 884, 885
Zeyrek Kilise Camii 859
Zeyrek Parmaklık sokağı 848, 855, 857, 859, 860, 884
Zeyrek Sinan Paşa mahallesi 858
Zincirkıran Türbesi (Diyarbakır) 611
Zincirli Camii 407, 569
Zincirlikuyu 726
Zincirlikuyu Atik Ali Paşa Camii 673
Zincirlikuyu Köprüsü 368
Zincirlikuyu Yapı Usta Okulu 368
Zülfü sokağı 830
Zülüflü Baltacılar Koğuşu 90

920

You might also like