You are on page 1of 6

Panayia Kilisesi (Cunda)

Vikipedi, özgür ansiklopedi

Panayia Kilisesi, Panaya Kilisesi, Panagia Kilisesi


(Yunanca:  Εκκλησία Της Παναγίας - Ekklisia tis Panayia Kilisesi
Panagias) ya da Koimesis Theotokou Kilisesi
(Yunanca:  Εκκλησία της Κοιμήσεως της Θεοτόκου);
Türkiye'nin Balıkesir ilindeki Ayvalık'a bağlı Cunda'da,
harabe hâlindeki eski bir Rum Ortodoks kilisesidir.

Meryem'in ölümüne atfedilen ve o dönem adada var


olan Moshonisi adlı kasabanın katedral kilisesi
konumundaki yapının inşa tarihi bilinmemekle birlikte,
bilinen en eski bahsi 1793 yılına aittir. 1821'de patlak
veren Yunan İsyanı sırasında hasar görmesinin
ardından, 1834 civarına kadar süren çalışmalar Cezayir-i Bahr-i Sefid Vilayetinin 8 Kasım 1882
sonrasında tekrar inşa edildi. 1865'te, kasabadaki diğer tarihli soruşturmasında yer alan Panayia
kiliselerle birlikte Panayia Kilisesi'ne de bir çan kulesi Kilisesi'nin ön cephesinin çizimi
eklendi. Taksiyarhis Kilisesi'nin inşasının 1873'te
tamamlanmasıyla birlikte bu kilise kasabanın katedrali
hâline geldi. Zaman içerisinde harabeye dönüşerek
kullanılmayacak hâle geldiği gerekçesiyle, 1834
civarında tamamlanan yapıya benzer bir şekilde yeniden
inşa edilmesine yönelik 1882'de yapılan talep üzerine,
1883'te tamamlanan çalışmalar sonucunda aynı arsa
üzerinde yeniden inşa edildi. Cumhuriyetin 1923'teki
ilanı sonrasında atıl hâle geldi. 1944'te gerçekleşen
depremde ağır hasar gören bina, 1954'te yıktırıldı.
Kilisenin bulunduğu arsada günümüzde, enkaz
yığınından oluşan bir harabe yer alır. Diğer ad Panaya Kilisesi · Panagia
Kilisesi · Koimesis Theotokou
Kilisenin ilk hâlinin mimari özelliklerine herhangi
Kilisesi
kaynakta değinilmez. 1883'te, 1834 civarında yeniden
inşa edilen yapıyla birebir aynı şekilde tekrar inşa Ad kökeni Meryem
edildiği belirtilen yapının ise bazı kaynaklarda birtakım Genel bilgiler
mimari özelliklerine değinilir. Pembemsi renkteki taştan
Durum Harabe
inşa edilen neoklasik tarzdaki yapı, adadaki en büyük
kiliseydi. Üç nefli bir bazilika şeklinde olup 1882 tarihli Tür Rum Ortodoks kilisesi
bir dilekçeye göre yaklaşık 25 m uzunluğa, 20 m Mimari tarz Neoklasik
genişliğe ve 14 m yüksekliğe sahipti. Yapının üç
cephesini çevreleyen iki katlı nartekste, İyon düzenine Konum Cunda, Ayvalık, Türkiye
sahip sütunlar vardı. Yapıyı örten ahşap beşik çatıda, bir Koordinatlar 39°20′10″K 26°39′42″D (https://
kubbenin yanı sıra çeşitli yarım kubbeler mevcuttu. Çan tools.wmflabs.org/geohack/geo
kulesi, yapının güneyinde ve yapıya bitişik bir hack.php?pagename=tr:Panayi
şekildeydi. Merkezinde kilisenin yer aldığı ve duvarlarla a_Kilisesi_(Cunda)&params=39
_20_10_N_26_39_42_E_)
Tamamlanma 1793 öncesi
çevrelenen dikdörtgen planlı ve üç girişli avlusunda iki Yenilenme y. 1834 · 1883
katlı bir yönetim ve misafirhane binası, bir şapel ve
Yıkılma 1954
tuvaletler konumlanmaktaydı.
Yükseklik ~14 m[a]
Ölçüler
İçindekiler Diğer ölçüler Uzunluk: ~25 m[a]
Genişlik: ~20 m[a]
Tarihi
İlk bahisler, yıkılışı ve tekrar inşa edilişi Teknik detaylar
Kullanılmaz hâle gelişi ve 1883'teki tekrar Malzeme Taş
inşası
Atıl hâle gelmesi, yıkılışı ve günümüz
Mimarisi
Notlar
Kaynakça
Konuyla ilgili yayınlar

Tarihi

İlk bahisler, yıkılışı ve tekrar inşa edilişi

Meryem'in ölümüne atfedildiğinden ötürü Koimesis Theotokou adını


taşıyan ve yer aldığı Cunda'daki Moshonisi adlı kasabanın katedral
kilisesi olan kilisenin inşa tarihi bilinmemektedir. Moshonisi
Başpiskoposu I. Kirillos'un 1793'teki ölümü sonrasında bu kilisenin
avlusunda defnedilmesi, kilisenin bahsedildiği bilinen en eski
kaynaktır. 19. yüzyılda Moshonisi'nin beş ana mahallesinden biri de bu
kilisenin çevresinde kurulan mahalleydi. Adanın yerlisi olan öğretmen
ve araştırmacı yazar Eustratios I. Drakos'un 1888 tarihli eserinde
herhangi bir isim verilmeden Moshonisi'deki kiliselerin, 1821'de patlak
veren Yunan İsyanı öncesinde de mevcut konumlarında olduğu
belirtilir.[1]
Yunan İsyanı sonrasındaki ilk
Moshonisi Piskoposu I. Kallinikos 26 Haziran 1821 ve 14 Ağustos 1825 tarihli hatt-ı hümâyunlarda,
Yunan İsyanı nedeniyle adadaki tüm yapıların yakılıp yıkılarak
kullanılamaz hâle getirildiğinden bahsedilir. Akademisyen Hasan
Sercan Sağlam'ın ifadesine göre kilisenin "bu denli kapsamlı bir tahribattan
kurtulması olası değildi". İsyan
sonrasında Moshonisi'ye atanan ilk başpiskopos I. Kallinikos öncülüğünde kasabadaki kiliseler, 1834 yılı
civarına kadar süren çalışmalar sonrasında tekrar inşa edildi.[1]

1865 yılı civarında kasabadaki kiliselerle birlikte Panayia Kilisesi'ne de süslemeli bir kâgir çan kulesi
dikildi. Bochum'daki Bochumer Verein'da dökülen kulenin çanı, üzerindeki yazıya göre Aliağa'dan bir
Baltazzi ailesi mensubu tarafından 1863 yılında kiliseye hibe edilmişti. Adanın yerlilerinden Sitsa
Karaiskaki'nin 1973 tarihli çalışmasında, Ali adlı bir Türk'ün, adada yaşayanlarla beraber Panayia
Kilisesi'nin inşası esnasındaki "mucizevi yardımı"na dair bir rivayetten bahsedilir. Yine adanın yerlilerinden
Ali Onay'ın 2000 tarihli çalışmasında da kendisinin, kasabadaki bir tüccardan 1928 yılında aldığı sözlü
bilgiye dayanılarak Emin Ali Baltacı adlı bir demircinin 1860 yılı civarında arka arkaya üç gece "mucizevi"
bir rüya görmesinin ardından yerel piskoposla görüştüğü, Panayia Kilisesi'nin ana binası ile çan kulesinin
1863'te "boş bir alanda" gerçekleştirilen inşasına önderlik ettiği ve kilisenin çanını da bizzat kendisinin
döktüğü aktarılır. Sağlam, hem Drakos'un aktarımlarına hem de çanın üzerindeki yazılara dayanarak
kilisenin 1863'teki inşasına dair bu ifadelerin hatalı olduğunu ifade eder.[1][2] 3 Kasım 1839 tarihli Tanzimat
Fermanı ve 18 Şubat 1856 tarihli Islahat Fermanı ile birlikte devlet içindeki gayrimüslimlerin
ibadethanelerine getirilen mimari kısıtlamaların kademeli olarak kaldırılmasına ve daha önce bu
ibadethanelerde çan kulesi inşaatının kanunen yasak olduğuna dikkat çeken Sağlam, 1863 yılının "daha
anlamlı hâle geldiği"ni belirtir.[1]

1873'te Taksiyarhis Kilisesi'nin inşasının tamamlanmasıyla kasabanın katedral kilisesi de burası oldu. 26
Eylül 1876'da kilisenin suları, halkın kullanması için Moshonisi'ye yönlendirildi.[1]

Kullanılmaz hâle gelişi ve 1883'teki tekrar inşası

Adadaki gayrimüslimler adına Adliye Nezâretine yazdığı 7


Ağustos 1882 tarihli dilekçede kilisenin zamanla harabeye
dönüştüğü ve kullanılmasının mümkün olmadığını belirten
Moshonisi Başpiskoposu III. Ioakeim, yapının tekrardan inşa
edilmesi talebinde bulundu. Nezâretin 24 Ağustos 1882 tarihli
bir yazısıyla bu durumla ilgilenmesi için, kasabanın bağlı
olduğu Cezayir-i Bahr-i Sefid Vilayeti görevlendirildi. Yazıda,
adada kilisenin inşasından rahatsız olacak Müslüman nüfusun
olmadığı ve yalnızca Rumların bulunduğu belirtilse de Jean D. Contaxis'e ait 1906 tarihli Cunda
demografik bir soruşturma gerçekleştirilmesi gerekliliği ifade panoramasında Panayia Kilisesi, adanın
edilmekteydi. Adada yapılan 8 Kasım 1882 tarihli en yüksek noktasında, çan kulesiyle
soruşturmada, günde 40-50 kadar kişinin ziyaret ettiği tespit birlikte görülen yapıdır
edilen ve cemaatin şifalı olduğuna inandığı kilise arsasındaki
ayazmadan ötürü kilisenin; bir önceki boyutlarına tamamen
uygun şekilde, eski taban alanının kısmen terk edilmesi ve aynı arazi içinde kalması koşuluyla bir miktar
kaydırılarak yeni bir temel üzerinde yeniden inşasına izin verildi. Aynı soruşturmada, inşa edilecek kilisenin
kat planı ile ön cephe görünümüne de yer verilmişti ve bu bağlamda kilise, 1834 yılı civarında yeniden inşa
edilen yapının plan tipi ve ölçülerini taşıyacak birebir aynı bir şekilde, aynı arazi üzerinde bir miktar
kaydırılarak yeni bir temel üzerine inşa edilecekti.[1]

Soruşturmada bahsi geçen tüm noktalarla birlikte kilisenin yeniden inşa talebi 13 Aralık 1882'de Dîvân-ı
Hümâyun, 21 Aralık 1882'de Adliye Nezâreti, 27 Ocak 1883'te ise sadrazam tarafından onaylanırken
Padişah II. Abdülhamid'in 29 Ocak 1883 tarihli yazısıyla inşaat izni verildi. 1872-1882 yılları arasında
Moshonisi başpiskoposu olarak görev yapan II. Paisios döneminde başlanan kilisenin yeniden inşası, 1882-
1893 yılları arasında bu görevde bulunan I. Iakovos döneminde, 1883'te tamamlandı.[1]

Sağlam, katedral kilisesi unvanını yitirdiği 1873 yılı sonrasında da Panayia Kilisesi'nin "adadaki idari ve
ekonomik nüfuzunu sürdürdüğünün anlaşıldığı"nı ifade eder. 1890'ların ortaları itibarıyla yirmi yıldır adada
dolaşımda olan yasadışı banknotların üzerinde Panayia Kilisesi'nin sembolü yer almaktaydı. Osmanlı
hükûmetinin 26 Eylül 1894'te bu konuda harekete geçmesiyle bu banknotlar toplandı ve imha edildi. 1909-
1912 yılları arasını kapsayan kilise idaresi denetim komitesi raporuna göre, adadaki kiliselerin toplamını
geçecek şekilde yaklaşık 30.000 kuruşluk yıllık geliriyle Panayia Kilisesi, kasabanın en yüksek gelire sahip
kilisesi konumundaydı.[1]

Atıl hâle gelmesi, yıkılışı ve günümüz


Cumhuriyetin 1923'teki ilanı sonrasında atıl hâle düşen kilisenin narteks sütunları sökülerek 1927'de
Edremit'e götürüldü.[1] Kulenin çanı, "sivil savunma seferberliği" kapsamında 1936'da, olası bir tehlike
anında halkı uyarmada kullanılması amacıyla Ayvalık'taki İlyas Peygamber Tepesi'ne taşınarak buradaki
çan kulesine takıldı.[1][3][4] 6 Ekim 1944'te gerçekleşen ve merkez üssü Edremit Körfezi olan depremde bu
çan kulesi yıkılırken tepede kalan bu çan 1968'de saplandığı yerden çıkarılarak temizlendi ve ilk olarak
Ayvalık meydanında sergilenmesi planlansa da 1970'lerin sonunda Bergama'ya götürülerek Bergama
Müzesi envanterine girdi.[4] 1944'teki aynı depremde ağır hasar gören Panayia Kilisesi, 1954'te yıktırıldı.
Arta kalan taşlar, Ayvalık'taki Nuri Zarplı İlköğretim Okulu'nun inşasında kullanıldı. Günümüzde kilisenin
arsası, zeminden 3-5 m kadar yükseklikteki bir enkaz yığınından oluşan bir harabe hâlindedir.[1]

Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulunun 9 Haziran 1978 tarihli kararıyla, kilisenin
arazisinin de içinde yer aldığı Cunda'nın merkezi, "yoğun tarihî sit alanı" olarak belirlendi. Bursa Kültür ve
Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 22 Ocak 1994 tarih ve 3622 sayılı kararıyla onaylanmış 1/1000 ve
1/500 ölçekli Kentsel Sit Koruma Amaçlı İmar Planı'nda bu kilise tamamen ihmal edilirken kilisenin boş
varsayılan arsası, "öneri konut alanı" olarak belirlenmişti.[1]

Balıkesir 1. İdare Mahkemesi'nin, 2017/1352 sayılı karara dayanan 23 Kasım 2018 tarih ve 2018/1635
sayılı kararı ile, Cunda'nın 1994 tarihli Kentsel Sit Koruma Amaçlı İmar Planı iptal edildi.[1] 2019'da
yayımlanan Yılların içinden Ayvalık adlı eserde yer alan fotoğraflar sonrasında yapılan bir araştırma sonucu
Balıkesir Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, 29 Ocak 2020 tarih ve 1815 sayılı kararıyla
birlikte, Ayvalık Belediyesine ait olan kilise arsasını 2. anıtsal ve 1. çevresel koruma dereceleriyle tescil
etti.[1] Balıkesir Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 11 Eylül 2020'de aldığı 2244, 2245
ve 2246 sayılı kararlarla geçiş dönemi koruma esasları ve kullanım şartları belirlense de; adadaki herhangi
bir kamu işi ya da imar izni yine bu kurulun kendi takdirine bırakıldı.[5]

Mimarisi
Balıkesir'in Ayvalık ilçesine bağlı Cunda'nın Mithatpaşa
Mahallesi'nde, Bakkal Sokağı'nda yer alan kilise günümüzde, yalnızca
avlu duvarlarının bir bölümünün görülebildiği bir harabe hâlindedir.
Avlu arazisinin günümüzdeki tapu alanı 1.841,52 m2 dir.[1][6]

Kaynaklarda yalnızca, 1883'te tamamlanan yapının mimari


özelliklerine dair bilgiler yer alır ve bu yapının, 1834 civarında
yeniden inşa edilen yapıyla birebir aynı olacak şekilde inşa edildiği
belirtilir. 8 Kasım 1882 tarihli soruşturmada yer alan plan ve ön cephe
görünümüne göre neoklasik tarzdaki yapı; III. Ioakeim'in 7 Ağustos
1882 tarihli dilekçesine göre yaklaşık 25 m uzunluk, 20 m genişlik ve
14 m yüksekliğe sahipti.[a] Basamaklarla ulaşılan kâgir bir platformun
üzerine yerleşen üç nefli bir bazilika şeklindeki beşik çatılı kilisenin
apsis ile yan apsisleri, yarım daire şeklinde dışa taşmaktaydı. Yedi
pencerenin yer aldığı ön cephesindeki üçgen alınlığın ortasında, yarım Cezayir-i Bahr-i Sefid Vilayetinin
daire şeklindeki bir pencere vardı. Yapının üç cephesini çevreleyen iki 8 Kasım 1882 tarihli
katlı narteksi, İyon düzenindeki sütunlara sahipti. 7 Ağustos 1882 soruşturmasında yer alan
tarihli dilekçede ise yapının 34 pencere
ve 5 kapıyla yeniden inşa Panayia Kilisesi'nin planı
edilmesi talep edilmişti. Diğer yandan 1906 tarihli bir fotoğrafta ön
cephede görülen alınlık hizası ve yan cephelerden taşan düz tavanlı
birimler, III. Ioakeim'in dilekçesindeki planla farklılık gösterir.[1]
Dimitrios E. Psarros'un 2017 çıkışlı eserinde, Karaiskaki ile Onay'ın tanıklıklarına dayanılarak kilisenin bir
planına yer verilmekteydi. Kaynağa göre "sarımsak" adını taşıyan pembemsi renkteki yerel kesme taştan
inşa edilen ve adadaki en büyük kilise olan yapı, üç nefli bir bazilika şeklindeydi. Ahşap beşik çatısı, ana
nefi yükseltmemekteydi. Yapının iki katlı narteksi, yan cepheleri yarı hizalarına kadar örtmekteydi ve bu
durum, soruşturmada yer alan planla uyuşmamaktaydı. Demir parmaklıklı duvarların çevrelediği,
dikdörtgen planlı, farklı renklerdeki çakıl taşlarından dekoratif desenlere bezeli, batı ve güneybatıya açılan
üç girişli kompleksin avlusunun kuzeyi boyunca iki katlı bir yönetim ve misafirhane binası uzanmaktaydı.
Kilisenin arkasında tuvaletler, avluda ise bir şapel vardı. Avlunun merkezinde konumlanan kilisenin içinde,
süsleme amaçlı çeşitli mimari öğeler ile freskler yer almaktaydı. Sıvalı ahşap tavanında bir kubbe ile birkaç
yarım kubbe varken kilisenin zemini ise siyah ve beyaz mermer levhalarla döşenmişti. Gerçekte kilisenin
bir parçası olan çan kulesi, bağımsız bir yapı olarak tasvir edilmiş ve kilisenin güneyine konumlandırılmıştı.
Kilisedeki mimari tutarsızlıklar Sağlam'a göre, Cunda ve çevresinde görülen imar kanunlarına aykırı
hareketlerle "izah edilebilir".[1]

Üzerinde çeşitli motiflerin oluşturduğu süslemeler yer alan kâgir çan kulesi, kiliseye bitişik bir şekilde,
kilisenin narteksi ile yan apsislerinin kesiştiği noktaların güneye bakanında yükselmekteydi.[1][3]
Günümüzde Bergama Müzesi'nde sergilenen kulenin çanının üzerinde "ΑΛΗ-ΑΓΑ | Ε. Α.
ΜΠΑΛΤΑΖΖΗ" ("Ali-Ağa | E. A. Baltazzi") ile altında "1863" ile bir Yunan haçı kabartması, arka
kısmında ise çanın döküldüğü yer olan Bochum'daki Bochumer Verein'ı işaret eden, büyük harflerle
kabartma şeklindeki "Gegossen vom / Bochumer Verein für Bergbau und Gussstahlfabrikation / in
Bochum" yazısı bulunur.[1][2] Ayvalık Turizm Başkanı Acar Kurul, "DaD haber ajansının 2,5 tonluk
kütlesiyle dünyanın en büyük çanının Köln'de olduğuna dair haberi"nden yola çıkarak 1974'te yaptığı
açıklamada, 3 tonu aşan kütlesiyle Panayia Kilisesi'nin çanının dünyanın en büyük çanı olduğunu belirtse
de bu ifade doğru değildi.[4]

Notlar
a. ^ a b c d Patrik III. Ioakeim'in 7 Ağustos 1882 tarihli dilekçesine göre "33 arşın uzunluğunda,
26 arşın genişliğinde ve 18 arşın yüksekliğinde"ydi.

Kaynakça
1. ^ a b c d e f g h i j k l m n o p q r s Sağlam, Hasan Sercan (2021). "Ayvalık Cunda Adası'ndaki
Panagia (Koimesis Theotokou) ve Agios Panteleimon kiliselerinin mimari tarihi ve mekânsal
dönüşümü" (https://turkishstudies.net/turkishstudies?mod=makale_tr_ozet&makale_id=5068
3). Turkish Studies. 16 (3): 989-1017. ISSN 1308-2140 (https://www.worldcat.org/issn/1308-2
140). 13 Temmuz 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (https://web.archive.org/web/20210
713063316/https://turkishstudies.net/turkishstudies?mod=makale_tr_ozet&makale_id=5068
3). Erişim tarihi: 13 Temmuz 2021.
2. ^ a b Köken, Taylan (Temmuz 2017). "Ayvalık Çanı/2 (Baltazzi Ailesi)". Ayda Bir Ayvalık, 35.
Ayvalık Belediyesi. ss. 38-39.
3. ^ a b Onay, Ali (Kasım 2010). "Panayia Kilisesi ve çan". Papalina, 22. s. 12.
4. ^ a b c Köken, Taylan (Haziran 2017). "Ayvalık Çanı/1 (çanın yolculuğu)". Ayda Bir Ayvalık,
34. Ayvalık Belediyesi. ss. 34-35.
5. ^ Salgın, Suat (8 Aralık 2020). "Ayvalık'ın nazım imar planlarının iptal edilmesi
kaygılandırıyor" (https://medyaayvalik.com/2020/12/08/ayvalikin-nazim-imar-planlarinin-iptal-
edilmesi-kaygilandiriyor/). Medya Ayvalık. 24 Temmuz 2021 tarihinde kaynağından
arşivlendi (https://web.archive.org/web/20210724085519/https://medyaayvalik.com/2020/12/
08/ayvalikin-nazim-imar-planlarinin-iptal-edilmesi-kaygilandiriyor/). Erişim tarihi: 24 Temmuz
2021.
6. ^ "TKGM Parsel Sorgulama Uygulaması - Öznitelik bilgisi" (https://parselsorgu.tkgm.gov.tr/#
ara/id/98387492/0/0/1626679593498). Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü. 19 Ocak 2015
tarihinde kaynağından arşivlendi (https://web.archive.org/web/20150119222312/https://parse
lsorgu.tkgm.gov.tr/#ara/id/98387492/0/0/1626679593498). Erişim tarihi: 19 Temmuz 2021.

Konuyla ilgili yayınlar


Drakos, Eustratios I. (1895). Τα Μικρασιανά ή αι Wikimedia Commons'ta
Εκατόνησοι τανυν Μοσχονήσια: Vol 1. Γενική Panayia Kilisesi
πραγματεία περί Εκατονήσων τανυν Μοσχονησίων (http (Cunda) ile ilgili ortam
s://anemi.lib.uoc.gr/php/pdf_pager.php?rec=/metadata/c/ dosyaları bulunmaktadır.
9/d/metadata-181-0000248.tkl&do=137486_01.pdf&lang
=en&pageno=1&pagestart=1&width=346&height=529&maxpage=58) (Yunanca). 1. Atina.
25 Temmuz 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (https://web.archive.org/web/202107250
83559/https://anemi.lib.uoc.gr/php/pdf_pager.php?rec=%2Fmetadata%2Fc%2F9%2Fd%2F
metadata-181-0000248.tkl&do=137486_01.pdf&lang=en&pageno=1&pagestart=1&width=3
46&height=529&maxpage=58). Erişim tarihi: 31 Mart 2022.
Drakos, Eustratios I. (1895). Τα Μικρασιανά ή αι Εκατόνησοι τανυν Μοσχονήσια: Vol 2.
Μικρασιανά ή ιστορία των Μοσχονησίων υπό έποψιν εκκλησιαστικήν (https://anemi.lib.uoc.g
r/php/pdf_pager.php?rec=/metadata/c/9/d/metadata-181-0000248.tkl&do=137486_02.pdf&la
ng=en&pageno=1&pagestart=1&width=336&height=524&maxpage=98) (Yunanca). 2. Atina.
25 Temmuz 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (https://web.archive.org/web/202107250
83602/https://anemi.lib.uoc.gr/php/pdf_pager.php?rec=%2Fmetadata%2Fc%2F9%2Fd%2F
metadata-181-0000248.tkl&do=137486_02.pdf&lang=en&pageno=1&pagestart=1&width=3
36&height=524&maxpage=98). Erişim tarihi: 31 Mart 2022.

"https://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Panayia_Kilisesi_(Cunda)&oldid=27547689" sayfasından alınmıştır

You might also like