You are on page 1of 7

19 Haziran 2021_ FİNAL SINAVI_DZ.

HUKUKU_21617-21620

GMI 301-1/2_ DENİZ HUKUKU

( Bu cevap kâğıdının üstüne WORD’de yazdığınız cevaplarınızı


kayıt edip, süre içinde NINOVA’dan Word formatında gönderiniz )

“Ad- soyad ve öğrenci no” kısmını MUTLAKA doldurunuz!

AD-SOYAD (yazınız) : … Metehan İLBAY


ÖĞRENCİ NO (yazınız) : … 130170279

SINAV SÜRESİ : 85 (seksen beş) dakika (soru/cevap kâğıdını yükleme ve gönderme bu süreye dâhildir)
SORU SAYISI: 5 (beş) (Her bir sorunun kendi alt kısmındaki boş alana cevaplarınızı yazınız . Boş bırakılan
soru olursa, boş alana, “-hatırlayamadım / cevabım yok. ... ” benzeri bir not yazılması da tavsiye olunur.)

Sınav Kuralları (özet):


- Soru-cevap kâğıdı ilk indirildiğinizde, üst kısmında görülecek olan “enable writing” kısmına tıklanarak, kâğıt üzerinde “yazılabilir” durumu
getirmeniz gerekmektedir (WORD yazılımı gereği).

- Cevap kâğıdının nihai genel not değerlendirmesinde tüm cevapların bütünlüğü ve aynı sorudaki tüm şıkların doğruluğu dikkate alınıp
değerlendirilecektir. Cevap kâğıdının bütünü hakkında genel bir değerlendirme yapılacaktır. Belirtilmişse, verilen not değerleri sadece yol
göstericidir. Nihai genel not değerlendirmesinde tüm cevapların bütünlüğü dikkate alınarak oran değişikliği ve kâğıdın bütünü hakkında genel bir
değerlendirme yapılacaktır.

- Sınavda yazılı veya dijital bir kaynaktan faydalanılmayacaktır. Sorular, SADECE öğrencinin ZİHNİNDEKİ bilgilerle cevaplanacaktır. Öğretim
elemanınca cevaplara intihal –kopya- kontrolü yapılacaktır. Herhangi TEK bir cevabın, internet ortamından veya herhangi bir kaynaktan
alıntılarla (kes-yapıştır) verilmiş olduğu veya diğer bir öğrenci veya öğrencilerle ile yüksek oranda benzerlik gösterdiği kâğıtlarda, tüm cevap
kâğıdı geçersiz ve öğrenci sınavdan “BAŞARISIZ” sayılacaktır ve ihlal yapan öğrencilere Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin
Yönetmeliği hükümleri uygulanacaktır.

- Derse ve sınava zamanında ZOOM oturumundan katılmadan ve giriş ve kapanış (ZOOM chat’den) kısa mesajları gereği gönderilmeden,
NİNOVA’dan soru-cevap kâğıdı gönderilmiş olsa dahi bu öğrencinin sınavı geçerli olmayacaktır. Bu şekilde davranan öğrenciler sınava
katılmamış sayılacaktır.

- NİNOVA’dan indirilen bu sorular, BU kâğıdın üstüne ve WORD formatında cevaplanacaktır. Ayrı, başka, boş kâğıt veya farklı format
kullanılmamalıdır. Diğer hususlarda önceden bildirilmiş/duyurulmuş olan “Sınav Kuralları” uygulanacaktır.

- 5846 sayılı Kanun uyarınca bu sınav sorularının internet ortamında veya dijital iletim, her türlü kayıt, basılı yayın olarak, çoğaltılması,
iletilmesi, yayılması veya kopyalanması hakları saklıdır ve ihlaller hukuki yaptırıma tabidir.

Soru 1: 20 Temmuz 1936 tarihinde Montreux'de imza edilmiş bulunan Montrö Boğazlar Sözleşmesi”nin
Fesih (sona erdirme) içeriğini düzenleyen 28. maddesi aşağıda verilmiştir. Bu madde uyarınca, özetle; “bir
taraf devlet fesih bildiriminde bulunduktan iki sene sonra sözleşme sona erecektir. Taraflar fesih sonrası
yeni bir sözleşme için bir konferans düzenlemek hususunda anlaşmışlardır”.

01.7.2021 tarihinde, Fransız Devleti hükümeti, madde 28 uyarınca, sözleşmenin feshini talep ettiğine dair
yazılı bildirimini sözleşmenin depozite sekretaryasına bildirmiştir. Sekretarya, sözleşmenin diğer devletlerine
yeni bir sözleşme yapılması için resmi konferans toplanması çağrısını yapmıştır.

Türkiye hariç, sözleşmenin diğer taraf devletleri, yeni bir sözleşme yapılması konferansı davetine
uymayacaklarını bildirmişler ve Türk Boğazlarında geçiş rejiminin Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku
Sözleşmesi 1982 (UNCLOS-III) hükümlerine göre düzenlenmesi önererek, bu konuda Türkiye’ye nota
göndermişlerdir.

1
(1) Türkiye bu notaya nasıl cevap vermelidir ve Türkiye, 01.7.2023 tarihinden sonra, Türk
Boğazlarında ticaret gemileri için barış ve savaş dönemlerinde nasıl bir rejim uygulamalıdır?

Bu rejimin, sizin öngördüğünüz temel kuralları neler olmalıdır? Listeleyerek, Türkiye’nin


menfaatleri doğrultusunda gerekçeli cevaplayınız! ! (20)

“Madde 28. İşbu mukavelename mevkii mer'iyete girdiği tarihten itibaren yirmi sene müddetle mer'i olacaktır. Bununla beraber işbu
mukavelenamenin 1 inci maddesinde teyid edilen geçiş ve seyrisefain serbestisi prensibinin müddeti namahduddur. Mezkûr yirmi senelik
müddetin inkızasından iki sene evvel, hiç bir Yüksek Âkid Taraf, Fransa Hükümetine fesih ihbarnamesi vermemiş ise, işbu mukavelename, bir
fesih ihbarnamesi gönderilmesinden itibaren iki sene geçinciye kadar muteber kalacaktır. Bu ihbarname Fransa Hükümeti tarafından Yüksek
Âkid Taraflara tebliğ edilecektir. İşbu mukavelename, bu madde ahkâmı mucibince feshedildiği takdirde Yüksek Âkid taraflar yeni bir
mukavelenamenin ahkâmını tesbit etmek üzere kendilerini bir konferansta temsil ettirmek hususunda mutabıktırlar.”

Cevap 1 ( Cevabınızı üç noktadan sonra yazmaya başlayın ) : … Eğer Montrö yerine yeni bir sözleşmeme yapılmazsa
Lozan Antlaşması’nın 23’üncü maddesi ve Montrö’nün 1’inci maddesi olan sözleşmenin sonsuza kadar
sürecek yazılı paragraf geçerliliğini koruyacaktır. Türkiye her iki sözleşmedeki maddelere göre boğazlardan
geçiş konusunda yeni düzenleme oluşturma hakkına sahiptir. Fransız devletinin talebine göre 2023 yılına
kadar Montrö boğazlar sözleşmesi uygulanmaya devam eder. Bu sırada Türkiye diğer taraf devletlerin
UNCLOS sözleşmesine uygun geçiş rejimi notasına karşı devamlı olarak taraf devletleri çağırarak yeni bir
sözleşme üzerinde anlaşmaya varmaya çalışabilir. Özellikle UNCLOS sözleşmesindeki boğaz rejimleri Sui
Generis yapıda olan Türk boğazlarına uygulanabilecek bir geçiş rejimi değildir. Türk boğazları dünyadaki
hiçbir boğaza benzemez bu yüzden Türkiye tarafı dahi olmadığı UNCLOS sözleşmesindeki boğazlar geçişini
uygulamasının mantığı yoktur.
Madde 1’de sözleşmenin sonsuza kadar süreceği yazmasıyla birlikte bu madde savaş gemileri ve ticari
gemileri kapsamaktadır.

- Montrö boğazlar sözleşmesini bir devlet iptal etse bile Lozan’daki boğazlar eki uygulanmaz. Bu
yüzden yeni bir sözleşme gerekir.
- Barış dönemlerinde uğraksız geçiş rejimini uygulamaya devam edebilir. Bu geçiş bozulduğunda ise
kolluk kuvvetleri tarafından gemiye kontrol amaçlı çıkabilirler.
- Savaş durumunda Montrö artık geçerli olmayacağı için sıkıntı çıkabilir. Bu durumda Türkiye işi sıkı
tutarak Türk boğazlarını (Çanakkale, Marmara denizi ve İstanbul Boğazı) gemi trafiğine kapatabilir
ve denetimleri sağlayabilir.
- Boğazlardan geçiş sağlayacak olan ticaret gemileri eskisinden daha da sıkı bir denetimden
geçirilmelidir.
- Geçiş yapacak olan gemi kılavuz kaptan almak zorunda olmalı ve bu kaptan için devlete hizmet
bedeli ödenmelidir.

Soru 2: Yunanistan hükümeti, 26.08.2020 tarihinde İyon denizinde, İyon adalarından Tainaro burnuna kadar
olan karasularını 6 milden 12 mile çıkarmak için bir kanun tasarısını meclise sunduklarını, bu uygulamayı
diğer denizlerde de yapacaklarını Dünya basınına açıklamıştır. Yunanistan hükümetinin “diğer denizlerde
de” ifadesinden; Ege Denizindeki Yunan karasularını zımnen kastettiği ve Ege’de kendi karasularını 6 (altı )
milden 12 (on iki) mile çıkartmak niyetinin olduğu mesajını vermek istediği anlaşılmaktadır.

2
(a) Türkiye’nin milli çıkarları bakımından bu durum kabul edilemez bir durumdur. Neden? Yorumlayınız!

(b) Ege Denizine kıyısı olmayan diğer devletler genel olarak Yunanistan’ın bu niyetini nasıl
karşılayacaklardır? Neden? Yorumlayınız!
(20)
Cevap 2-a ( Cevabınızı üç noktadan sonra yazmaya başlayın ) : … Türkiye Yunanistan’ın karasularını 12 mile çıkarmasını
savaş nedeni (casus belli) olacağını ilan etmiştir. Eğer Yunanistan karasularını 12 mile çıkartışa Türk suları
ege denizindeki kapsadığı alan tek haneli bir yüzdelik olacakken, Yunan karasıları nerdeyse tamamını
kapsayacaktır ve herhangi bir gemi Ege denizinden çıkarken açık deniz seyri yapamayacak hale gelecektir.
Savaş nedeni ilan etmesinin sebebiyse Türkiye’nin Lozan Barış Anlaşması haklarındaki denge bozulmuş
durumda. Türkiye Lozan Barış Antlaşmasındaki imzalanırken denge ve şu anki dengenin çok farklı olduğunu
söylüyor. Bu sözleşmeye göre Türkiye’nin İtalya’ya bıraktığı adalara 1947 yılındaki sözleşmeyle
Yunanistan’a bırakılmış durumda. 12 mil karasuları tasvirinde görüldüğü gibi Ege denizinden çıkan bir gemi
herhangi bir şekilde Yunan karasularına girmeden Akdeniz’e çıkamıyor, 6 milken gene bir şekilde açık
denizi kullanarak Akdeniz’e çıkmak için geçebiliyor. Karasularından ve açık denizden yapılan seyirlerde
farklılık vardır. Karasularında seyir için zararsız geçişe göre; geçiş yapan gemi hızlı ve durmadan, ev sahibi
ülke tarafından belirtilen doğrultuda geçmelidir, denizaltı ve benzeri sualtı araçları su üstünde gitmek ve
bayrak taşımak zorundadır, askeri gemiler de dediğim gibi bu geçiş hakkına sahiptir ama öncesinden ev
sahibi ülkeyi bilgilendirmeleri gerekir gibi nedenlerle geçiş yapan geminin hakları kısıtlanıyor. Mesela bu
bölgelerde balıkçılık yapılamadığı için de kısıtlanmış olunuyor.

Cevap 2-b ( Cevabınızı üç noktadan sonra yazmaya başlayın ) : … Ege denizine kıyısı olmayan ama bu bölgedeki
ülkelerle ekonomik ve siyasi ilişkileri olan ülkeler bu durumdan etkilenecektir. Ege Denizi Yunan karasuları
ile çevrileceğinden bu sulardan yararlanan diğer devletlerin de uluslararası sulardan yararlanma hakları
zararsız geçiş hakkına dönecektir.

Soru 3: 2021 Haziran ayında, Sondaj gemilerimizden “Fatih”, Karadeniz Sakarya gaz sahası, “Amasra-1”
kuyusunda 135 milyar m3 zengin gaz hidrat (kaya gazı) kaynağı keşfetmiştir. Gazın çıkarılma faaliyetlerine
hemen başlanmıştır.

İkmal üstü olarak kullanılacak olan Ereğli limanının dip taramasının yapılması için, Türk Uluslararası Gemi
Siciline kayıtlı bulunan, 2019 yapımı, maliki (donatanı) Türk şirketi “Derin Sondaj A.Ş.” olan ve Türk
3
bayraklı “Gözlem-3” tarak gemisinin donatanı ile “Türk Petrolleri Ortaklığı A.Ş. –TPOA” arasında iki yıllık
bir “sözleşme” imzalanmıştır.

Bu sözleşmeye göre; “Gözlem-3” Ereğli limanını sürekli olarak, 17 metre derinliğe kadar tarayacak, geminin
bakım-tutum, sertifika ve benzer diğer masrafları ve gemiadamı ücretleri ve geminin yakıt masrafları
donatan tarafından karşılanacaktır.

Diğer yandan tarama faaliyeti süresince, liman masrafları, taranan dip toprağının taşınması masrafları ve
günlük 70,000 TL faydalanma bedelinin donatana ödenmesi ise Türk Petrolleri A.Ş. tarafından
karşılanacaktır.

(a) Bu sözleşme ifa edilirken taraflar arasında herhangi bir hukuki bir uyuşmazlık oluşması durumunda,
konu ihtilaf, Türk Hukukundaki hangi hükümler dayanak alınarak çözmek mümkün olabilir? Bu sözleşme
deniz ticaret sözleşmelerinin hangi türünde değerlendirilebilir? Gerekçeli ve detaylı cevaplayınız!
(20)

Cevap 3-a ( Cevabınızı üç noktadan sonra yazmaya başlayın ) : … Deniz İş Kanunu’ndaki hükümlere dayanılarak
çözebiliriz. Bu sözleşme Zaman Çarteri Sözleşmesi kapsamında değerlendirilebilir. Geminin bir ticari
faaliyeti var, bu faaliyet alanından gelir elde edilmesine ticari faaliyet deniyor, onun dışında kalan konular
ise teknik kısma aittir. Teknik kısmı elinde bulunduran tahsis eden kiraya verendir. Ticari yükümlülüklere
sahip olan da tahsis edense kiracıdır. Gemi hareket etmeye başladıktan sonra kiracı ilgilenir. Tahsis olunan
sadece emir ve talimat verebiliyor. Hukuki bir uyuşmazlık durumunda bu sözleşmenin maddeleri geçerlidir.

4
Soru 4: Türkiye, kendi uzman ve imkânları ile geliştirmiş otonom teknolojisiyle inşa etmiş olduğu; sadece
okyanus ve açık deniz alanlarında kullanılacak, tam “otonom” konteyner gemisi ve sadece Türk
limanlarında yanaşma/kalkma manevralarında hizmet verecek, tam “otonom” römorkörler hakkında Türk
Ticaret Kanununda değişiklik yapılmasını gerektirip gerektirmediği hususunu hukuk çevrelerinde
tartışmaktadır.

(a) İlgili Türk Otonom Gemileri, 6102 sayılı yürürlük Türk Ticaret Kanunu (TTK) “yola elverişlilik”
tanımına uygun mudur? Neden? Gerekçeli cevap veriniz!

(b) Mevcut tanımın uygun olmadığı ve bu nedenle yeni yola elverişlilik tanımının yapılması gerektiğine
karar verilmiş olması varsayımında, nasıl bir “yola elverişlilik” yapılmalıdır? Kendi açık tanımınızı yapınız
ve tanımınızın gerekçelerini de kısaca yazınız!
(20)

*Tam Otonom Gemi; Denizlerde, mürettebatsız ve uydu-tesis-gemi veri iletişim sistemleri kullanılarak,
-olağanüstü acil durumlar hariç- sadece yapay zekâ ile seyir yapabilen yeni teknolojik deniz taşıtı.

Cevap 4-a ( Cevabınızı üç noktadan sonra yazmaya başlayın ) : … Türk Ticaret Kanunu madde 932’de yola elverişlilik şu
şekilde tanımlanmıştır; “Denize elverişli olan bir geminin, teşkilatı, yükleme durumu, yakıtı, kumanyası,
gemi adamlarının yeterliliği ve sayısı bakımından (anormal tehlikeler hariç) yapacağı yolculuğun
tehlikelerine karşı koyabilme niteliğinde olabilmesidir.” Bu tanım bize denize elverişli olma şartını da
sorgulatır. Yine aynı maddede denize elverişlilik ise şu şekilde tanımlanmıştır; “Gövde, genel donatım,
makine, kazan gibi esas kısımların bakımından yolculuğun yapılacağı sudan ileri gelen (anormal tehlikeler
hariç) tehlikelere karşı koyabilecek gemi denize elverişlidir.” denmiştir. Bakıldığında otonom gemiler denize
elverişlilik ilkesine uygundur. Fakat yola elverişlilikte yer alan “gemi adamları” ibaresi otonom gemilerin
tanımına uygun değildir. Çünkü otonom gemiler yapay zekâ ile seyir yapabilen teknolojik deniz taşıtlarıdır.
Yani Türk Ticaret Kanunu madde 932’ye göre otonom gemiler yola elverişli değillerdir.

Cevap 4-b ( Cevabınızı üç noktadan sonra yazmaya başlayın ) : … Denize elverişli olan gemi, teşkilatı, yükleme durumu,
yakıtı, kumanyası, gemi adamlarının yeterliği ve sayısı bakımından, (tamamıyla anormal tehlikeler hariç)
yapacağı yolculuğun tehlikelerine karşı koyabilmek için gerekli niteliklere sahip bulunduğu takdirde “yola
elverişli” sayılır. Bu tanım otonom gemilerin bazı tehlikelere karşı savunmasız olduğu için yetersiz kalabilir.
Bu kuralda olan gemi adamı bulunması ibaresi kaldırılıp veya yanına insansız olarak güvenli seyrini
tamamlayabilecek nitelikte olan gemiler yani herhangi bir tehlike durumunda hızlı bir tepki verebilen,
kendini uzaktan müdahale olmasa dahil rotası üzerinde güvende tutabilen gemiler yola elverişlidir olarak
değiştirilebilir. Çünkü yol üzerinde yapılacak herhangi bir korsan saldırısı, makine arızası, doğa olaylarından
dolayı rotadan sapma gibi olaylara karşı otonom geminin hızlı ve doğru bir tepki vermesi gereklidir.

Soru 5- Olay: Venezuella’nin Puerta Cabello limanından 10,000 mt kereste yükleyen kuru yük gemisi
“Beauty Sea” seyrine sorunsuz başlamıştır. Kalkıştan üç gün sonra geminin ana makinesi aniden açık
denizde çökmüştür. Atlantik okyanusundaki ağır deniz ve havalar nedeniyle, sürüklenen geminin alabora

5
(turn-over) olması söz konusudur. Kaptan sürüklenmekte olan gemisini karaya oturmaya karar vermiş ve
kereste yükü ile gemisini bulunduğu mevkiye en yakın olan Puerto Rico adasının kıyılarında oturtmuştur.

Geminin karinası ciddi hasar almış ve “tamire değmez gemi” kabul edilmiştir. Gemi bir tersaneye çekilip,
parçalanarak, hurda değeri elde edilmiştir.

Kaza nedeniyle yapılan masraflar aşağıda listelenmiştir:

• Yükü korumak ve diğer bir gemiye limbo etmek için, bir yüzer vinç kiralanmıştır: (Avro 33,000).
• Taşıma için yeni gemi ile ilave navlun sözleşmesi yapılmıştır. (Avro 17,000).
• Beauty Sea gemisi kıyıdan, San Juan söküm tersanesine bir römorkör ile çekilmiştir: (Avro 15,000).
• Olay süresince personel ücretleri, iaşe, ücret … vs. masrafları: (Avro 20,000).
• Müşterek Avarya hakkında hukuk danışmanlık ücreti ödenmiştir: (Avro 5,000).
• Tersanede gemi söküm masrafları yapılmıştır: (Avro 160,000).
• Tekne Sigortacısı, donatanın diğer gemilerinin primlerini toplamda bir kez: (Avro, 25,000) artırmıştır.
• Geminin söküm sonrasındaki hurda değeri: (Avro 950,000) olmuştur.
• Gecikme ve kereste yükünün değerinin düşmesi sonrası, varma yerinde yükün değeri: (Avro
1,550,000) olarak belirlenmiştir.
• Yük tahliye limanına geç geldiğinden yükteki piyasa değerinin düşmesi sonucu, alıcının uğramış
olduğu kar kaybının olduğu belirlenmiştir: (Avro 25,000).
• “Beauty Sea” kaza geçirdiğinden dolayı, donatan gemiadamlarının kaza öncesi aylara ait hizmet
alacaklarını ödeyememiştir. (Avro 50,000).

(a) Müşterek Avarya Kuralları, milletlerarası alanda nasıl düzenlenir? Kurallar taraflar için nasıl bağlayıcı
kural haline gelir? Detaylı bilgi veriniz !
(b) Bu olayda hangi taraf veya taraflar müşterek avarya ilanı talep edebilir?

(c) Olayda, müşterek avarya faaliyetinin olduğu kabul edilip, “Dispeç Raporu” düzenlenirse
Alacaklı (aktif) Masa ve Borçlu (pasif) Masa’ya hangi kalemler girer? Garame Oranı kaç olur?
Dispeç hesabını verilen değerler çerçevesinde yapınız!
(c) cevabınızı açıklamalı hesaplamalar yaparak veriniz! (20)

Cevap 5-a ( Cevabınızı üç noktadan sonra yazmaya başlayın ) : … Müşterek avaryanın kapsamı, eğer taraflarca istisnai
maddeler eklenmediyse Milletlerarası Denizcilik Komitesi tarafından hazırlanmaktadır. Komite, bu
sözleşmeleri York-Anvers Kuralları’na bağlı olarak hazırlamaktadır. Herhangi bir sorun karşısında iki taraf
arasında yapılan anlaşmadan sonra meydana gelecek taraflar arasındaki anlaşmazlıklar uluslararası hukuk ve
uluslararası mahkemelerin daha önceki vermiş olduğu kararlar veya bildiriler, iki taraf arasındaki meydana
çıkacak veya çıkabilecek anlaşmazlıklarda bağlayıcı kural olarak dikkate alınarak işlemler bunlar üzerinden
yürütülür.
Cevap 5-b ( Cevabınızı üç noktadan sonra yazmaya başlayın ) : … Müşterek avarya taşıyan ve taşıtan arasındadır. Olayda
yük zarar gördüğü için taşıtan talepte bulunabilir. Aynı şekilde taşıyanın bu ticaretten olan karı da düştüğü ve
zarara uğrama durumu olduğu için taşıyan da talepte bulunabilir. Yani iki taraf da müşterek avarya talebinde
bulunabilir.

Cevap 5-c ( Cevabınızı üç noktadan sonra yazmaya başlayın ) : … Alacaklı (aktif) masaya, müşterek avaryaya giren yük,
navlun zararları ve kaptan tarafından yapılan fevkalade masraflar girer. Bu olayda ; Yükü korumak ve diğer
bir gemiye limbo etmek için bir yüzer vinç kiralanması, taşıma için yeni gemi ile ilave navlun sözleşmesi
yapılması, Beauty Sea gemisinin kıyıdan, San Juan tersanesine bir römorkör ile çekilmesi, olay süresince
personel ücretleri, iaşe ve yurda iade masrafları, Müşterek avarya hakkında hukuk danışmanlık ücreti,
tersane gemi söküm masrafları, Tekne Sigortacısı, donatanın diğer gemilerinin primlerini toplamda bir kez
artırması, yük tahliye limanına geç geldiğinden yükteki piyasa değerinin düşmesi sonucu, alıcının uğramış
6
olduğu kar kaybı ve gemi adamlarının kaza öncesi aylara ait hizmet alacaklarını ödeyememesi; Alacaklı
masasındadır.
Borçlu (pasif) masa ise pay ödeyecek masadır. Gemi, yük ve navlunun kurtarılan yolculuk sonraki değerleri
ve deniz sergüzeştine katılmış olan ve feda edilmiş varlıkların müşterek avarya tazminat değerleri yani
kayıplarından oluşmaktadır. Bu olayda ise Geminin söküm sonrasındaki hurda değeri, gecikme ve kereste
yükünün değerinin düşmesi sonrası yükün değeri Borçlu masasındadır.
Hesaplama yapmamız gerekirse:
A= 33000+17000+15000+20000+5000+160000+25000+25000 = 300000
B= 950000 + 1550000+50000 =2550000
Garame Oranı = A/B = 0,12 (Yaklaşık [0,117])

You might also like