You are on page 1of 10

Kurak ve Yarı-Kurak Bölgeler

• Yarı-kurak bölgelerde ise asli kurak bölgelere nazaran akarsuların şekillendirici


etkisi çok daha belirgindir.
• Kütle hareketleri ve çözülme olayları asli kurak bölgeler olan çöllerden daha
kuvvetli olup topografyanın şekillenmesinde önemli bir rol oynar.
• Yana doğru ve yüzeysel aşınma çöllere benzer şekilde yarı-kurak topografyada da
önemli bir unsur olup rüzgârın şekillendirici etkisi az-çok önemli bir rol oynar.
• Genel jeomorfolojik aktiviteler genel taban seviyesine bağlı olarak oluşabileceği
gibi ondan bağımsız kalmaya devam edebilir.
• Kısacası yarı-kurak bölgeler, asli kurak bölgeler yani çöller ile nemli bölgeler
arasında bir geçiş zonu olarak tanımlanabilir.
Kurak ve Yarı-Kurak Bölgeler

• Yarı-kurak ve kurak bölgelerin gelişiminde rol oynayan etmen ve süreçlerin çeşitli


oluşu, topografyanın oluşumunu yalnızca tek bir asli unsura bağlamımızı
olanaksızlaştırır.
• Gerçekten de, ne sadece rüzgâr ne de sadece yağış veya kuraklık, kurak ve yarı-
kurak bölgelerin oluşumunda tek unsurdur.
• Bu yüzden bu bölgelerin nerede bitip nerede başladığını belirlemek ve kesin
sınırlar çizmek olanaksızdır.
• Yine de kimi formüller oluşturularak bu bölgelerin ne kadar bir alanda etkili
olduğu ve nerede birbirinden ayrıldığı belirlenmeye çalışılmıştır.
Kurak ve Yarı-Kurak Bölgeler

• Ayrıca iklimsel özelliklere bağlı oluşmuş olan kurak ve yarı-kurak topografyalarda


iklimsel özelliklerin değişimine bağlı olarak birden fazla morfojenetik bölgeye ait
izler bulunabilmektedir.
• Gerçekten de bugün kurak ve yarı-kurak topografyanın yayılım gösterdiği alanlar,
yalnızca günümüzdeki – kurak ve yarı-kurak – şartlar ile açıklanamayacak yer
şekillerini barındırır.
• Oluşumunda birden fazla morfojentik etmen ve sürecin rol oynadığı bu tarz
topografyalara polijenik topografya denir.
Kurak ve Yarı-Kurak Bölgeler

• Örneğin Pleistosen’in plüvyal adı verilmiş nemli dönemleri sırasında ABD’nin


güney-batı topraklarında yer alan kurak bir bölge olan Büyük Havza (Great Basin)
üzerinde pek çok büyük göle ev sahipli yapmaktaydı.
• Bonneville ve Lahontan gibi göllere ait depolar, taraçalar ve kıyı çizgileri gibi
kalıntılar günümüzde dahi topografya da önemli rol oynar.
• Benzer etkileri Orta Anadolu’da dahi görmek mümkündür.
• Yine Timbuktu civarında yer alan ve geniş bir zemine yayılmış tatlı su tabakalarının
varlığı bu plüvyal dönemle ilişkilidir.
Kurak ve Yarı-Kurak Bölgeler

• Ancak bazı çöller varlığını oldukça eski dönemlere kadar götürmektedir.


• Örneğin Güney Afrika’da çöl kuşağının sınırları değişmekle beraber Jura’dan
Tersiyer sonlarına kadar hiç çekilmediğini göstermektedir.
• Büyük Sahra’nın kuzeyi Oligosen’den beri kurak bir bölgedir.
• Güney ve Kuzey Amerika’nın güney-batı çölleri Miosen’de dahi benzer kurak
şartların etkisindeydi.
Kurak ve Yarı-Kurak Bölgeler

• Ancak bu bölgeler bile akarsu ve yağmurların şekillendirmesine bir nebze de olsa


uğramıştır.
• Bu durum yeryüzündeki çöllerin büyük kısmı için geçerli bir durumdur.
• Hali hazırdaki polijenik topografyanın oluşum sebebi yer şekillerinin oluşumunda
gençlikten yaşlılığa kadar gelişim için gereken zamanın oldukça fazla olması ve bu
zaman içerisinde hâkim olan – iklim gibi – şartların değişimidir.
Kurak ve Yarı-Kurak Bölgeler

• Daha önce bahsedildiği üzere hali hazırda sınırlarını belirlemesi zor olan bu
topografik bölgelerin bir de zaman içerisinde üst üste binmesi sınırlandırmayı
daha da zor bir hale getirmektedir.
• Kurak ve nemli bölgeler ne kadar birbirinden açıkça farklı özelliklere sahip olsalar
da iki alan arasında kalan yarı-kurak alanlar için bu durum geçerli değildir.
• Ancak bu alanların sınırlandırmak için kimi ölçütler bulunmaktadır.
I. Topografya Şekillerine Göre

• Daha önce bahsedildiği üzere asli kurak bölgelerde şekillendirme aktivitesi yerel
taban seviyesini esas alır, son taban seviyesi olan küresel deniz seviyesinden
bağımsız bir işleyiş hâkimdir.
• Ancak yarı-kurak bölgelerde (her ne kadar yerel taban seviyesi önemli bir rol
oynamaya devam etse de) deniz seviyesi şekillendirme de asli rolü oynar.
• Bu açıdan değerlendirildiğinde yarı-kurak bölgeler, nemli bölgelere benzer bir
özellik gösterir, ancak pediment, playa ve bahadaların varlığı ile nemli bölgelerden
ayrılır.
I. Topografya Şekillerine Göre

• J. Dresch gibi kimi araştırmacılar, kurak bölgelerin sınıflandırılması işinde


jeomorfolojik karakterlerin dayanması gerektiği fikrini savunarak kurak bölgeleri
yani çölleri dahi iki kısma ayırmıştır.
• Bunlar; deflasyon olayı ile oluşmuş düzlükler olan ve esasen eski platformlar veya
kalkanlar üzerinde oluşmuş, Sahra ve Kalahari gibi çöllerin örnek olarak
gösterilebileceği ilk sınıf ile daha engebeli bir görünüme sahip olan ve Andlar ve
Orta Asya çöllerinin örnek olarak verilebileceği ikinci sınıftır.
• İlk sınıfta aşındırma faaliyetleri ön plandayken ikinci sınıfta biriktirme olayları ön
plana çıkar.
II. Bitki Örtüsüne Göre

• Bu tasnife göre bitki varlığına neredeyse hiç rastlanılmayan ya da fakir de olsa


aralıklı bir bitki varlığına sahip olan alanlar kurak – çöl bölgeleridir.
• Step – bozkır özelliği gösteren alanlar ise çöllere kıyasla daha zengin bir bitki
varlığına sahip olup yarı-kurakalanlara karşılık gelirler.
• Nemli bölgeler ise (antropojenik faaliyetlerden etkilenmeksizin) daimi yeşil kalan
ot toplulukları ve ormanlarla karakterize edilir.

You might also like