You are on page 1of 52

ELEKTRİK

KİTABI
ÇALIŞMA
NOTLARI
BÖLÜM 1
ŞEBEKELER
Alçak Gerilim Şebekeleri: 1 ve 1000V arası gerilim ise alçak gerilim olarak
adlandırılır. Elektrik enerjisini iletmek ve daha uzun mesafelere taşımak için ise alçak gerilim
yetersiz kalır. Alçak gerilimde güç düşümü ve kayıplar fazla olduğundan gerilim seviyesi
yükseltilerek elektriğin uzun mesafelere kayıpsız iletilmesi sağlanır. Gerilimi yükselen elektrik,
dağıtım bölgesindeki trafolarla gerilimi düşürülerek konut ve işyerlerine alçak gerilim
seviyesinde ulaştırılır.

Orta Gerilim Şebekeleri: Orta gerilim, genel anlamda 1000 V’ın üzerindeki
gerilimleri olan dağıtım şebekeleri için kullanılır. 35000 V’a kadar da uygulanması
mümkündür. Orta gerilim şebekeleri genelde yüksek ve alçak gerilim şebekelerini birbirine
bağlamak için kullanılır. Yüksek gerilimlerin orta gerilimlere bağlanması, izolasyon ve güvenlik
açısında çok daha iyidir.

Yüksek Gerilim Şebekeleri: Yüksek gerilim şebekeleri 35 kv ile 154 kv


arasındaki gerilimi kullanan şebekelerdir. Elektrik enerjisinin üretildiği santrallerden başlayan
ve büyük şehirler ile bölgelerin başlangıcı arasında kullanılan şebekelerdir.
Yüksek gerilimde dağıtım yapılmaz. Yüksek gerilimler iletime en uygun gerilimlerdir.

Çok Yüksek Gerilim Şebekeleri: Çok yüksek gerilim şebekeleri 154 kv ’un
üstündeki gerilimi kullanan şebekelerdir. Türkiye’de çok yüksek gerilim olarak 380 kv
kullanılmaktadır. Bazı yabancı ülkelerde 500 ve 750 kv’a kadar gerilimler kullanılmaktadır.
şehirlerarası ve santraller arası bağlantı için çok yüksek gerilim şebekeleri tesis edilir.
Ülkemizde Atatürk Barajından İstanbul’a hatta İzmir’e kadar uzanan 380 kv gerilimli şebeke
mevcuttur.

YAPILARINA GÖRE ŞEBEKE ÇEŞİTLERİ


Açık ( Dalbudak = Radyal) Şebeke: Yerleşim merkezleri olan sanayi merkezleri,
şehir, kasaba, köy gibi yerlerde beslemesi genellikle tek kaynaktan yapılan ve şekli ağacın
dallarına benzeyen şebeke türüne Dallı Şebeke denir. • Dallı şebekede, dağıtım trafoları, elektrik
enerjisinin dağıtılacağı yerin yük bakımından ağırlık merkezlerine yerleştirilir. Bu trafodaki
elektrik, bir ağacın dalları gibi önce kalın kollara daha sonra ince kollara ve dallara ayrılarak son
aboneye kadar ulaşır. ELEKTRİK ŞEBEKELERİ – Açık (Dal Budak - Radyal) Şebekeler ELEKTRİK
ENERJİSİ DAĞITIMI 16 • Dallı şebekeler, tesis bedellerinin ucuz, bakım ve işletmelerinin kolay
olması, oluşan arızaların kolay tespit edilmesi gibi sebeplerden dolayı tercih edilir. • Dallı
şebekelerde emniyet azdır, arıza olduğunda çok sayıda abone enerjisiz kalabilir. Hatlarda gerilim
eşitliği yoktur. • Dağıtım trafosundan uzaklaştıkça alıcılara ulaşan gerilim düşmektedir.
Ring Şebekeler • Şehir, kasaba, köy ve sanayi merkezlerinde uygulanan, beslemenin
birden fazla trafo ile yapıldığı ve bütün trafoların birbirine paralel şekilde kapalı bir sistemin
oluşturduğu şebeke tipine Ring Şebeke denir.
• Ring şebekelerde besleme birden fazla trafo ile yapıldığı için ring içerisinde bir arıza olması hâlinde;
sadece arıza olan kısım devre dışı kalarak çok az sayıda abonenin enerjisiz kalması önlenir. • Ring
içerisindeki elektrik hatlarının kesitleri her yerde aynıdır. Bu sebeple tesis maliyeti yüksektir. • Dallı
şebekelere göre daha güvenlidir.
• İleride alıcıların artmasıyla hatların çekilen akımı taşımaması durumunda tesisin yenilenmesi çok
pahalıya mal olur. Çünkü ring şebekelerde tüm hatların değiştirilmesi gereklidir. • Dallı şebekelerde ise
akımı fazla olan hattın değiştirilmesi yeterli olacaktır.

Ağ (Gözlü) Şebeke • Şehir, kasaba, köy ve sanayi merkezlerinde uygulanabilen beslemenin birden fazla
trafo ile yapıldığı ve alıcıları besleyen hatların bir ağ gibi örülerek gözlerin oluşturulduğu şebeke tipine
Ağ (Gözlü) Şebeke denir.
• Ağ şebekeler de ring şebekeler gibi beslemenin sürekli yapılabildiği, arızanın sadece arıza olan yeri
etkilediği bir sistemdir. Arıza olduğunda arızalı kısım sigortalar veya özel koruma elemanları ile devre
dışı bırakılır. Diğer kısımların enerjisi kesilmez.
• Bazı ağ şebekelerde besleme bir yerden yapılır. Bu durumda yine kesintisiz enerji verebilir. Fakat trafo
arıza yaptığında şebekenin tamamı enerjisiz kalır.
• Ağ şebekelerinin kesintisiz enerji alınması, gerilim düşümünün çok az oluşu, sisteme güçlü alıcıların
bağlanabilmesi gibi avantajları vardır.
• Bütün bunların yanı sıra ağ şebekelerinin kuruluşları, işletimleri ve bakımları zordur. Kısa devre akımı
etkisinin büyük olması gibi sakıncalı tarafları vardır.

Enterkonnekte Şebekeler • Taşımada, iletimde, nakilde kârlılık ve güvenilirliğin artırılmasında özellikle


önemli miktarlardaki enerji alışverişi için iki ya da daha fazla sistem veya şebeke arasında bölgeler arası
ya da uluslararası bağlantı olanağı sağlayan elektriksel sistemdir.
• Bu tip şebekelerde, o bölgedeki bütün elektrik üretim ve tüketim araçları büyük küçük ayrımı
yapılmaksızın sisteme dahil edilmektedir.
• Enterkonnekte şebekenin; kesintisiz elektrik sağlayabilme, yüksek verim, ekonomik olması gibi
avantajları vardır.
• Bununla birlikte kısa devre akımlarının yüksek oluşu ve sistemin kararlılığının sağlanmasının zor oluşu
gibi sakıncaları vardır.
• Enterkonnekte sistemde bir arıza olduğunda, sadece arıza olan yerin enerjisi kesilir. Diğer kısımlarda
enerjinin sürekliliği bozulmaz.
• Sistem içerisinde bir bölgede arızalanan santral veya trafolar devre dışı bırakıldığında diğer santral ve
trafolar bu bölgeleri beslemeye devam eder.
• Her ülkenin kendi alıcılarını beslediği bir enterkonnekte şebekesi vardır. Aynı zamanda bazı komşu
ülkelerin sistemleri birbirine bağlanabilir.
• Ülke içerisinde kendi başına çalışan küçük santraller ve beslenen aboneler olabilir. Bunlar sistemi
etkilemez.
Türkiye Elektrik Sistemi, ENTSO-E (European Network of Transmission System Operators for Electricity)
adı verilen ağ üzerinden Avrupa Elektrik Sistemine bağlıdır.

BÖLÜM 2
TRAFOLAR

Transformatörler frekans değeri değiştirilmeden, gerilim ve akım değerlerinde istenilen


değişimi gerçekleştirirler. Genellikle bir elektrik devresindeki akım ve gerilimi yükseltme
ve düşürme, elektrik enerjisinin aktarımı ve dağıtımı gibi amaçlar için kullanılırlar.

gerilimin yükseltilmesindeki amaç özellikle elektrik enerjisinin elde edildiği yerden


uzaklara aktarılmasıdır. Bunun sebebi yüksek akımla iletme işleminin çok ciddi seviyede
güç kayıplarına yol açmasıdır. Güç kayıplarının önüne geçmek için iletme işlemi
esnasında gerilim yükseltilir ve akım düşürülür.

Transformatör Dönüştürme Oranı: primer ve sekonder sarım sayılarının veya primer


ve sekonder gerilim değerlerinin birbirine oranlanmasıyla belirlenir. İdeal bir
transformatör de gerilim oranı doğrudan sarım oranına bağlıdır ve birbirlerine eşittir.
Örneğin 14,4/220kV’luk bir transformatörün dönüştürme oranı 220/14,4 olarak bulunur.

Trafo Bakımında Yapılması Gerekenler


 Trafo bakımında termal kameralar ile kablolar ve trafo yüzeyi kontrol
edilir.
 Sargı ölçümleri yapılır.
 Trafodaki vidaların sıkılığı kontrol edilir.
 Contalarda bulunabilecek yağ kaçakları kontrol edilir.
 Yüksek gerilim vidaları kabloları kontrol edilir.
 Düşük gerilim kabloları kontrol edilir.
 Trafonun temizliği yapılır.
 Silikojel değiştirilir.
 Topraklamalar kontrol edilir.
 Ark boynuzlarındaki kararmalar kontrol edilir.
 Fanların kontrolü ve temizliği yapılır.
Soğutma Sistemi Sembolleri

O Oil Yağ
A Air Hava
W Water Su
N Natural Doğal
F Forced Zorlamalı

Kuru Tip Transformatörlerde Soğutma


• Bu tip transformatörlerde genellikle tabii soğutma uygulanır. Çünkü kuru tip transformatörler
küçük güçlüdür ve kendi kendilerine soğuyabilmektedirler. Yüksek gerilimler için kuru tip
transformatör yapmak havanın delinme dayanımının düşük olması nedeniyle oldukça zordur.
Fakat özel yöntemler kullanılarak yapılan kuru tip yüksek gerilim transformatörlerinde
zorlanmış soğutma uygulanır. Tabii soğutmada hava transformatörün yüzeyine kendiliğinden
çarparak ısınır ve yükselirken yerine soğuk hava kendiliğinden gelir. Zorlanmış soğutmada ise
hava fanlar yardımıyla transformatöre üflenerek transformatörün soğutulması sağlanır. —

Yağlı Tip Transformatörlerde Soğutma


• Yağlı tip transformatörler orta ve büyük güçler için üretilirler ve soğutma tipi tabii soğutma
veya zorlanmış soğutma olabilir. Transformatörün içindeki yağın kendiliğinden transformatöre
çarparak transformatörü soğutması tabii yağlı soğutmadır. Transformatör içindeki yağın bir
pompa ile basılması ile transformatörün soğutulmasına zorlanmış soğutma denir. •
Transformatörlerde soğutma gücünü artırmak için radyatör kullanılarak yüzey genişletilir. Bu
soğutma gücü de yeterli olmazsa radyatörü soğutmak için de vantilatör kullanılır.
Oil Forced Water Forced (OFWF)

Isı kapasitesi yüksek olan bir malzeme daha yavaş ısınır ve soğur. Suyun öz ısı kapasitesi
havadan daha fazla olduğu için aynı hava koşulları altında suyun sıcaklığı, havanın
sıcaklığının çok daha altındadır. Bu nedenle su, havadan daha iyi bir ısı eşanjörü olarak
kullanılabilir. OFWF tip soğutma yönteminde, sıcak yağ, bir yağ pompası vasıtasıyla ısı
eşanjörüne gönderilir. Isı eşanjörünün içerisindeki borularda dolaşan sıcak yağ, su ile ısı
değişimi yaparak soğur. Bu sistemde yağın soğuması daha hızlı bir şekilde gerçekleşir. Bu
soğutma türü genellikle çok büyük transformatörlerde kullanılır.

Oil Natural Air Natural (ONAN)

ONAN, yağ dolaşımı ve hava teması doğal olarak gerçekleşen soğutma tipi anlamında
gelmektedir. Sıcak yağın doğal konvansiyonel dolaşımı ile soğutma gerçekleştirilir.
Transformatörün ürettiği ısı ile yağın ısısı ve doğal olarak kinetik enerjisi artar. Yükselen
yağ molekülleri kazan içerisinde yukarı doğru hareket ederek dalga duvarların veya
radyatörlerin içerisinden geçer. Isılarını doğal iletim ve yayılım ile atmosfere ileterek
soğurlar. Bu yöntem en yaygın ve kolay trafo soğutma yöntemidir. Bu sistemde, yağın
soğutulmasını hızlandırmak için transformatör tankının yüzeyinin arttırılması gerekir.

ONAN Soğutma Özellikleri:

► Doğal soğutma işlemi nedeniyle düşük bakım maliyeti gerektirirler.

► Soğutucu servis maliyeti düşüktür ve soğutucu (motor) kaybı yoktur.

► Daha büyük transformatörler, ayrı radyatör soğutması gerektirebilir ve diğer soğutucu


tipleriyle karşılaştırıldığında daha geniş bir alan kaplayacaktır.
Polarite: Bir transformatörün polaritesi, bobin gerilimlerinin ani yönlerini belirtir. Bir
transformatörün polaritesinin bilinmesi, transformatörlerin birbirlerine
bağlanmalarında veya bir transformatörün çeşitli sargılarının kendi aralarında
bağlanmalarında büyük fayda sağlar.

+ polarite , – polarite metodu


Bu metodda transformatörün primer ve sekonder sargılarının birer uçlan birleştirilir ve diğer uçlan
ise şekildeki gibi voltmetreye bağlanır. Voltmetreden okunan değer primer ve sekonder
gerilimlerinin farkı ise 1 nolu uca P1, 2 nolu uca P2, 3 nolu uca S1 ve 4 nolu uca S2 adı verilir.
Buna – polarite adı verilir. Eğer voltmetreden okunan değer primer ve sekonder gerilimlerinin
toplamı kadar ise bu durumda, 1 nolu uca P1, 2 nolu uca P2, 3 nofu uca S2 ve 4 nolu uca da S1
adı verilir. Buna da + polarite denir. İki polarite durumunda da trafonun uçları bulunmuş olur.

Voltmetre metodu

Şekildeki gibi nüve üzerinde 4 sargısı bulunan trafolara bu metod uygulanır. Burada primer
tarafındaki sargıların birine normal sargı gerilimi uygulanır. Gerilim uygulanan sargının bir ucu
primerin bir ucuna direkt olarak diğer ucu da araya voltmetre konularak bağlanır. Gerilim
uygulandığında voltmetreden iki değişik değer okuma ihtimali vardır. Eğer voltmetreden okunan
değer iki sargının toplam gerilimi ise(l10+110=220V) primer sargılan birbirine düzgün olarak seri
bağlanmıştır ve 1 nolu uç Pl, 2 nolu uç P2. 3 nolu uç P3 ve 4 nolu uçta P4 olarak adlandırılır.
Eğer voltmetre iki sargı gerilimlerinin farkını( 110-110= 0V) gösterirse bu durumda 1 nolu uç Pl, 2
nolu uç P2, 3 nolu uç P4 ve 4 nolu uç ta P3 olarak adlandırılır.Sekonder sargılarının birer uçları
birbirlerine, kalan diğer uçları da bir voltmetreye bağlanır. Bu durumda voltmetreden okunan
değer 55+55=110V ise 5 nolu uç S1, 6 nolu uç S2. 7 nolu uç S3 ve 8 nolu uç da S4 olarak
adlandırılır. Eğer voltmetre 55-55= 0V değeri gösterirse bu durumda 5 nolu uç S1, 6 nolu uç S2, 7
nolu uç S4 ve 8 nolu uç da S3 olarak adlandırılır.
Ampermetre metodu
Şekildeki gibi primer sargılarının birer uçları birleştirilir. Kalan uçlardan biri direkt diğeri de
ampermetre üzerinden varyağa bağlanır. Varyağın kullanılmasının nedeni ters bağlantı
durumunda trafonun kısa devre olarak sargıların yanmasını engellemektir. Başlangıçta varyak
sıfır konumundadır. Varyak yavaş yavaş ayarlanarak gerilimi arttırıldığında ampermetre ani olarak
çok sapma yaparsa sargılar birbirlerine ters bağlanmış demektir ve şu şekilde adlandırılır. 1 nolu
uç P1, 2 nolu uç P2, 3 nolu uç P4 ve 4 nolu uç P3. Varyağın gerilimini arttırıldığında ampermetre
çok küçük bir değer gösteriyorsa bu durumda sargılar birbirlerine düzgün seri bağlanmış demektir
ve uçlar şu şekilde adlandırılır. 1 nolu uç P1, 2 nolu uç P2, 3 nolu uç P3 ve 4 nolu uç P4.

Güç trafoları: Enerjinin çeşidini ve frekansını değiştirmeden, genliğini değiştiren


elektrik makinesidir. Başka bir tanımlama; girişine uygulanan gerilimin frekansını
değiştirmeden gerilim değerini değiştiren elektrik makinesidir. Güç trafoları, ince
silisyumlu saclardan oluşur.

Güç Trafo Etiket Değerleri:


Transformatörlerin plakasında TS 267 ye göre bulunması gereken bilgiler
(Bakınız Şekil 1.33):
Ø Transformatörün cinsi: Dağıtım transformatörü, oto transformatörü vb.
Ø Yapım standardının işaret ve numarası:TS 267, VDE 532/71,vb.
Ø Yapımcının ticaret unvanı veya kısa adı,adresi,varsa tescilli markası
Ø Yapım tipi ve seri numarası
Ø Yapım yılı
Ø Faz sayısı: Örneğin, 3
Ø Anma gücü: Örneğin, 1000 kVA
Ø Anma gerilimi: Primer anma gerilimi ve basamak gerilimleri ile skonder. Anma
gerilimi yazılır.
Ø Anma akımı: Primer anma gerilimi basamağındaki anma akımı ile sekonder.
Anma akımı.
Ø Bağlantı kümesi: Örneğin, Dyn5
Ø Anma yüzde kısadevre gerilimi: Örneğin % 6,08
Ø Soğutma yöntemi: Örneğin, ONAN
Ø Toplam ağırlık: Örneğin, 2,195 t
Ø Yağın ağırlığı: Örneğin, 0,633 t
Ayrıca standardda belirtilmiş
olmamasına karşın:
Ø Etkin kısmı ağırlığı: Örneğin,
1,590 t
Ø Çevre sıcaklığı: Örneğin, 40 oC
Ø Anma frekansı: Örneğin, 50 Hz
Ø Yalıtım düzeyi: Örneğin, 170–
70/-3
Ø Sürekli kısadevre akımı:
Örneğin, 0,275 kA
Ø Kısadevre süresi: Örneğin, 2 s
Ø İşletme sınıfı: Örneğin, S1
Ø Yapımcı gerekli gördüğü başka
bilgiler bulunur.
Ölçü Trafoları
Ölçü trafolarının yardımı ile sekonder devredeki yüksek gerilim ve büyük akımlar, olçüm
cihazlarının ölçebileceği daha küçük değerlere düşürülür. Gerilim ve akım değerlerini istenen
değerde tutabilen cihazlara ölçü trafosu denir.

Yüksek alternatif akım ve gerilim değerlerini istenilen ve uygun değerlerde elektrikli


ölçüm cihazları ile ölçmek oldukça zor ve tehlikelidir. Bu cihazları doğrudan şebeke
hattına bağlamak imkansızdır. Yüksek gerilim için uygun
değerlerde yalıtımın sağlanması ve uygun niteliklere sahip ölçü aletlerinin yapılması
çok zordur. Bu yüzden koruma rölelerini ve ölçü aletlerini devreye bağlarken
yardımcı araçlara ihtiyaç duyarız. Yüksek gerilim ve büyük akımların ölçülmesi için
ölçü trafolarını kullanırız. Ölçü trafoları genel olarak Akım Trafoları (AT), Gerilim
Trafoları (GT) ve Elektronik Ölçü Trafolarıdır.

Akım Trafosu
Akım trafosu bağlı olduğu devreden geçen yüksek akımı, istenilen oranda küçülterek
sekonder terminallere bağlı cihazları besleyen ve bu cihazları yüksek gerilimden izole eden
bir ölçüm trafosudur ve normal çalışma koşullarında, sekonder akımı, primer akımıyla
orantılıdır ve aralarındaki faz farkı yaklaşık sıfırdır.

Akım Trafosunun Yapısı:

Gerilim Trafosu
Gerilim trafosu bağlı olduğu devredeki yüksek gerilimi, istenilen oranda küçülterek,
sekonder terminallere bağlı cihazları besleyen ve bu cihazları yüksek gerilimden izole eden
bir ölçüm trafosudur. Normal çalışma koşullarında, sekonder gerilim ile primer gerilimiyle
orantılıdır ve aralarındaki faz farkı yaklaşık sıfırdır.
Gerilim trafosunun yapısı:
Elektronik Ölçü Trafoları
Elektronik Ölçü trafoları; elektronik akım sensörleri ve elektronik gerilim sensörleri
olarak da isimlendirilir. Oldukça düşük gerilim üretirler. 15 Hz ile 100 Hz aralığında
çalışabilirler. Analog ve/veya dijital çıkış verebilirler.

► Elektronik akım trafoları/sensörleri, IEC 60044-8 standardına uygun olarak


imal edilirler.
► Elektronik gerilim trafoları/sensörleri, IEC 60044-7 standardına uygun olarak
imal edilirler.

Akım trafosu Dönüştürme Oranı:


tam yükte birincil akım girişinin ikincil akım çıkışına oranıdır. Örneğin, 300: 5 oranına sahip bir CT, tam
yükte 300 birincil amper için derecelendirilmiştir ve birincilden 300 amper geçtiğinde 5 amper ikincil
akım üretecektir.

NOT: AKIM TRAFOLARI SERİ, GERİLİM TRAFOLARI PARALEL BAĞLANIR.


ÖNEMLİ NOT: Çift taraflı direk başı donanımlarına travers, tek taraflı direk başı
donanımlarına ise konsol denir.

TRAFO MERKEZLERİ
Direk tipi trafo: Gücü 400kVA’dan aşağı olan trafoları direklerin üzerlerine yerleştirmek
amacıyla kullanılan alana trafo platformu denir. Görevi trafoyu insanların dokunabilecekleri mesafede
tutmak ve trafoyu taşımak amacıyla kullanılır.
Direk tipi trafolar orta gerilimi tüketicilerin kullanabileceği alçak gerilimi düşürür. Türkiye’de gerilim
değeri olarak fazlar arası gerilim değeri 380 volttur. Bu yüzden direk tipi trafolar orta gerilim değeri olan
36 kV’luk gerilim 0,4kV’a düşürür. Standart olarak bu gerilim değerlerinde kullanılır. Özel amaçlar için
yapılan direk tipi trafolar ise tüketici ile dağıtım şirketi arasındaki anlaşmaya bağlıdır.

Ölçüm Panosu: Direk tipi trafo için ölçüm ve korumada kullanılacak elemanların monte edildiği ve
kapalı saçtan yapılmış malzemeye ölçü panosu denir. Ölçü panosunun içinde akım trafosu, şalter, sokak
lambası için gerekli şalter ve sigortalar, aktif ve reaktif sayaç, beslenen her bir hat için gerekli şalterler
konulmuştur. Görevi ise gerekli korumayı sağlamak ve hattan çekilen akım, güç değerlerini kaydetmek
için kullanılır. Ayrıca alçak gerilimin üzerinde herhangi bir arıza durumunda enerjiyi kesmek için
kullanılır.

AÇIK YER R (HAVADA) TİPİ TRAFO MERKEZİ: Yüksek gerilim şalt sahaları elektrik enerjisini
üreten kaynaklar ile tüketici kaynakları arasındaki güç iletim zincirinin önemli bir halkasını oluşturur.
Trafo merkezleri iki farklı şekilde tasarlanabilir. Bunlardan sürekli olarak kullanılan hava yalıtımlı açık şalt
sahalı trafo merkezleri (AIS) diğeri ise açık ve kapalı alanlarda kurulan SF6 gazı ile yalıtılmış kapalı ve
mahfazalı trafo merkezleridir (GIS). AIS (Air Insulated Substation) hava yalıtımlı trafo merkezleri, çevre
şartlarının dikkate alınmadığı ve yer sınırlamasının olmadığı her yerde yaygın olarak kullanılmaktadır.
AIS’ler 800kV’a kadar ki yüksek gerilimlerde tasarlanabilmektedir. AIS’lerin montaj maliyetleri düşüktür.
Açık şalt sahalı trafo merkezlerinin elamanlarının her biri tesiste monte edilir. Ancak elemanların açık
alanda oluşundan dolayı, gerilim altında çalışma yapmak ve dokunmak tehlikelidir. Bu trafo merkezleri
hava ve çevre etkilerine doğrudan maruz kalmaktadır.
Trafo merkezleri bir veya daha fazla yüksek gerilim enerji nakil hatlarından elektrik enerjisini alarak,
orta gerilim ve alçak gerilim ile abonelerin fiderlerine dağıtan cihazların tesis edildiği yerlere denir. Trafo
merkezleri gerilimlerin büyüklüğü sebebiyle açık havada bir sahada yerleştirilir. Elektrik enerjisi
santrallerde üretildikten sonra aboneler ulaşana kadar değişik işlemlerden geçer. İlk önce santral
çıkışında elektrik enerjisinin gerilimi yükseltilir. Böylece iletim yüksek gerilimle yapılmış olur. Şehir ve
kasabaların girişinde YG düşürülerek orta gerilim haline getirilir. Son olarak da OG dağıtım trafoları
yardımıyla alçak gerilime çevrilir. İşte bu işlemler yerine getirilirken değişik büyüklükte ve özellikle
trafolar kullanılabilir. Bu trafolar ve yardımcı elemanların yerleştiği yerlere trafo merkezleri denir. Trafo
merkezinin kuruluşunda dikkat edilmesi gereken özellikler vardır. Trafo merkezinin kurulacağı yer veya
merkezinin tipi, içine konulacak trafonun özelliğine ve büyüklüğüne bağlıdır. Bir trafo merkezi hem
estetik açıdan hem de enerji dağıtımı ve emniyet yönünden uygun olmalıdır.

Açık Yer Tipi Trafo Merkezi Kurulma Yerleri ve Özellikleri: İl ve ilçelerde trafo
merkezleri, dağıtım ve istimlak kolaylığı sağlayan, zemini dayanıklı, estetiği bozmayan yerlere kurulması
uygun olur. Bu bakımdan trafo merkezleri yük bakımından ağırlık taşıyan/teşkil eden yerlerde olması en
önemli şart değildir. Trafo merkezleri genellikle şehir merkezlerinin dışına kurulur. Zamanla nüfusun ve
yerleşim alanların büyümesinden dolayı, yerleşim alanların içinde kalmıştır. Zeminin sağlam olması
önemli bir özelliktir. Yüksek gerilim iletim hattına uzak olmaması ve iletim hattı çekiminin zor olmadığı
alanlara dikkat edilir. Açık alanda kurulduklarında dolayı bütün malzemeleri dışarıda olup atmosferik
şartlardan etkilenir. Bu da hava şartlarının kötü olduğu yerlerde sık sık arızaların ortaya çıkmasına sebep
olur.

Bina Tipi Trafo Merkezi Çeşitleri: Bina tipi trafo merkezleri şehir veya kasabalarda zemini
dayanıklı, estetiği bozmayan yerlere alçaltıcı trafo merkezi görevini yapmak için kullanılır. Orta gerilimi
alçak gerilime düşürmek için 400kVA gücünden büyük trafoların montaj edildiği alanlardır. Bu tipi trafo
merkezleri kapalı bir bina veya kapalı mahfazalı mekânda kurulur. Güvenlik tedbirleri alınmış ve dış
etkilerden etkilenmeyecek ve şehir estetiğini bozmayacak şekilde tasarlanır ve kurulur. Yeni kurulan
bina tipi trafo merkezleri yeraltı kabloları ile enerji iletim ve dağıtımı yapılabilecek şekilde projelendirilir.
Uygulama da bina tipi trafo merkezleri; kule tipi, köşk tipi trafo merkezleri olarak iki gruba ayrılır.

 Trafo Merkezlerinde Bulunan malzemeler: Güç Trafosu

 Ayırıcılar

 Topraklama Bıçakları (Ayırıcıları)

 Akım ve Gerilim Trafoları (Ölçü Trafoları)

 Devre Kesiciler

 Dalgalanma Siperi (Parafudr)

 Baralar

 Paratoner Direği
 Portal

 Röle ve İşletme (Kumanda) Binaları

 Fider şalt bölümü: bu, yüksek voltajlı güç hattını baralara


bağlar.

 Trafo panosu bölümü: bu şalt bölmesi, transformatörü


baralara bağlar. Kayda değer bir nokta, transformatörün bir
ayırıcı vasıtasıyla değil, doğrudan bağlanmasıdır.

 Kuplaj bölümü: bu şalt bölüm, baralarla esnek bir bağlantı


oluşturur.

karşılıklı endüktans nedir?


Kendinden endüktans, iki veya daha fazla bobin varsa, akımdaki
herhangi bir değişikliğe karşı çıktığı bir indüktörün özelliğidir, o
zaman bir bobinden geçen akımdaki herhangi bir değişiklik diğer
bobinlerde EMF'yi indükler. Bu karşılıklı indüksiyondur. Karşılıklı
endüktans, karşılıklı endüksiyonun etkisidir.

Karşılıklı endüktansın etkisi nedir?


Karşılıklı endüktansın ana etkileri, bir bobindeki akımdaki değişiklik,
diğer bobinde EMF oluşumuna neden olacaktır.

Kuplaj Nedir: Bir optik dalga kılavuzunda propagasyon yapan modun alan uzantısının, diğer
optik dalga kılavuzunda propagasyon yapan modun etki alanına ulaşması veya etkilemesine
kuplaj denir.

İzolasyon Trafosu Nedir?

İzolasyon trafosu, yük ve şebekenin birbirinden yalıtılmasını sağlamak amacı ile


kullanılmaktadır. İzole trafosunun olmadığı durumlarda bir kişinin şebekeye dokunması
durumunda toprak potansiyelinde bulunuyorsa o kişiyi elektrik çarpar. Şebekede izole trafo
bulunduğu durumlarda ise kişi şebekeye dokunduğu durumda bile elektrik çarpması ile
karşılaşılmaz.

Trafonun nominal güç değeri nedir: transformatörün sekonder devresinin


sürekli olarak verebildiği kVA veya VA cinsinden güç değeridir.

Trafoda Verim:
Transformatörlerde verim çıkış gücünün giriş gücüne oranı olarak ifade edilir. Yüzde
olarak verimin ifadesi; η=(Pç/Pg).100 olarak gösterilir.
ŞEBEKE HAT SABİTELERİ
Enerji İletim Hatlarında İndüktans :
İçinden akım geçen bir iletkenin çevresinde bir manyetik alan oluşur. Bu manyetik alan değişken bir
manyetik alan ise devrede bir elektromotor kuvveti meydana getirir. Meydana gelen bu elektromotor
kuvveti iletken üzerinden geçen akımı azaltmaya çalışır. Bu nedenden dolayı iletkenin alternatif akıma
karşı olan direnci artar. Bu etkiye «indüktif reaktans» veya kısaca «reaktans» denir. İndüktif (veya
endüktif) reaktans iletken üzerinde bir gerilim düşümüne neden olur.
İndüktif reaktansın hatlardaki aktif güç kaybına bir etkisi yoktur.
Enerji İletim Hatlarında Kapasitans:
Birbirinden hava, boşluk veya bir yalıtkanla ayrılmış iki iletken bir kondansatör(kapasitör) oluşturur.
iletim hatlarındaki iletkenler kendi aralarında veya toprak zeminle kondansatör davranışı gösterir.
Havai hatlarda oluşan kapasitans, havanın dielektrik sabitine, iletkenler arası mesafeye ve iletkenle
toprak arasındaki uzunluğa bağlıdır.

Korona Olayı ve Kayıpları:


Nemli ve sisli havalarda enerji nakil hatlarındaki gerilim yavaş yavaş arttırılırsa gerilimin belirli bir
değerinde havanın iletim hattının yüzeyinde iyonize olduğu görülür. Gerilim artırılmaya devam edilirse
bu kez iletkenin çevresinde mor renkli ışıklı bir halka belirir. Bu olaya «korona olayı» denir.

Korona akımı sinüzoidal olup gerilim düşümlerine yol açar. Korona olayı sonuçta bir enerji kaybıdır.
Enerji nakil hatlarında korona olayının yol açtığı kayıpları azaltmak için iletkenlerin yüzeyleri düzgün ve
parlak bir sırla kaplanır.

Enerji İletim Hatlarında Direnç:


Direnç, elektrik enerjisi iletim ve dağıtım hatlarında gerilim düşüşüne ve güç kaybına neden olan bir hat
sabitesidir. Bu nedenle direncin önemi fazladır. Bir iletkenin doğru akım direnci;
HAVA HATTI İLETKENLERİ
Tam Alüminyum İletkenler (All Aluminium Conductors):
AAC olarak da tanımlanan bu tip, %99.7 elektrolitik olarak arıtılmış alüminyum külçelerden
üretilmektedir. Bu iletkenler genel olarak yerleşim alanlarında, kısa direk aralıklı enerji iletim
hatlarında kullanılmaktadır. Bu tür iletkenler ayrıca denizcilik sektöründe de
yüksek korozyon direncine sahip olmalarından dolayı kullanılabilmektedirler.

Şekil 2: Tam Alüminyum İletkeni Örneği

► Çelik Özlü Alüminyum İletkenler (Aluminium Conductor Steel


Reinforced):

ACSR olarak da bilinen bu tip, % 6-40 oranında değişen çelik özler üzerine sarılmış alüminyum
iletkenler ile yüksek çekme ve gerilme özelliklere uygundur. Bu tür iletkenler nehir geçişleri ve
direk aralıkları uzun olan enerji nakil hatlarında kullanılmaktadır. Çelik özlü iletkenlerin en büyük
özellikleri yüksek gerilme mukavemeti, düşük ağırlık, daha az sayıda mesnet ile daha fazla iletim
hattı mesafesinin sağlanmasıdır. Bu tip orta ve yüksek gerilimde enerji iletim hatlarında büyük
avantajlar sağlanmaktadır.

Şekil 3: Çelik Özlü Alüminyum İletkenlerine Örnekler


Tam Alüminyum Alaşımlı İletkenler (All Aluminium Alloy Conductors):

AAAC olarak bilinen tip, yüksek mekanik dirence ve AAC ve ACSR iletkene nazaran çok daha fazla
korozyon direncine sahip olduğundan, enerji nakil ve dağıtım hatlarında kullanılmaktadır. Ağırlık
ve gergi oranı yüksek olduğundan diğer iletken tiplerine nazaran tercih edilirler.

Şekil 4: Tam Alüminyum Alaşımlı İletkeni Örneği

İletkenin Çapı:
İletkenlerin kopma kuvveti, alçak gerilimli hatlarda en az 350 kg, yüksek gerilimli hatlarda
ise en az 550 kg olmalıdır.
İmal Ediliş Şekline Göre Hava Hattı İletkenleri:

Som İletkenler:

Som yani içi dolu iletkenler yalnızca tek malzemeden ve içi dolu olan tek bir telden üretilir. 10
mm2 kesitten bazı özel durumlarda 16 mm2 kesite kadar artış gösteren içi dolu iletkenler
yuvarlak, dikdörtgen veya üçgen kesitli olarak imal edilir. Som iletkenler genel olarak alçak
gerilim ve orta gerilim bara sistemlerinde, yüksek güçlere sahip olan generatör ve
transformatörlerin sarımlarında ve iç tesisatlar da kullanılır.

Demet İletkenler:

Demet iletkenler genel olarak çok yüksek gerilimde kullanılmaktadır. Çok yüksek gerilimde
bulunan her bir fazda iki veya daha fazla iletken kullanılır bu iletkenlere demet iletkenler
denmektedir. Herhangi bir iletkenin kesiti birden fazla olacak şekilde bölünüp bir demet
oluşturulduğunda iletkenlerde bir manyetik alan oluşur. Bu manyetik alanın azalmasını
sağlayarak indüktif reaktansla birlikte empedansta da azalma görülür. Karakteristik
empedansta oluşan bu azalma sayesinde bölünmeden önceki olan kesitle aynı kesitte
olmasına rağmen daha fazla aktif güç taşınmasını sağlar. Bu yüzden çok yüksek gerilimde aynı
kesitteki iletkeni bölerek demek haline getirerek daha fazla güç taşıdığı için demet iletkenler
tercih edilmektedir.

Örgülü İletkenler:
 Tam Alüminyum İletkenler (AAC – All Aluminium
Conductors)
İletkenlerin tamamı alüminyumdan oluşur ve tüm iletkenler örgü şeklinde
birbirlerinin üzerine sarılarak bir bütün haline getirilen iletkenlerdir.
Korozyon direncine sahip bir iletken çeşididir. Korozyon direncinden dolayı
oksitlenme ve aşınma gibi konularda daha sağlam bir seçenek olduğu için
farklı sektörlerde de bu iletkenler tercih edilmektedir.

Örgülü olan bu iletken çeşidinde sarılma eşit çaplara sahip olan


iletkenlerden bir tanesi ortaya konulurken, ortada bulunan iletkenin
çevresine bir önceki katmandan 6 adet fazla olacak şekilde iletken
sarılarak örgü haline getirilir. Bundan dolayı iletken sayısı 1,7,19,37 ve 61
iletken şeklinde devam etmektedir.

İletkenlerin örgülü olarak sarılmasıyla birlikte deri olayı etkisi azalır.


Korona kaybı azalır. Rüzgar veya başka sebepler ile titreşim, sallanma gibi
durumlarda askı noktasında oluşacak zedelenmeler minimum seviyeye
indirilir. Esnekliği daha fazla olur ve bundan dolayı montaj esnasında
işlemi montaj işlemini kolaylaştırmaktadır.

 Çelik Özlü Alüminyum İletkenler (ACSR – Aluminium


Conductor Steel Reinforced)
Çelik özlü alüminyum iletkenler ortasında çelik bulunan ve etrafına sarılan
alüminyum iletkenlerin oluşturduğu iletken çeşididir. Alüminyum tellerin
sarıldığı çelik mekanik anlamda dayanım gücünü arttırabilmek için
kullanılmaktadır. Bu iletkende alüminyum ve çelik iletkenlerin çapları
birbirinden farklı olabilir. Çelik özlü alüminyum iletkenlerde dayanıklılık
fazla iken ağırlıkta tam tersine daha azdır.

Çelik yapısında bulunan manyetik etkiden dolayı direnç görevi


göstermektedir. Çeliğin gösterdiği bu dirençten dolayı çelik özden akım
akışı olmaz. Çevresinde sarılı olan alüminyum iletkenler ise bu akımı
sağlar. Çelik özlü alüminyum iletkenler orta gerilim hatlarında, yüksek
gerilim hatlarında ve çok yüksek gerilim hatlarında kullanılmaktadır.

 Tam Alüminyum Alaşım İletkenler (AAAC – All Aluminium


Alloy Conductors)
Tam alüminyum alaşım iletkenler alüminyum, magnezyum ve silisyum
alaşımlı tellerden örgülü bir biçimde imal edilmektedir. Tam alüminyum
alaşım iletkenler, çelik özlü alüminyum iletkenler ile karşılaştırıldığında
daha yüksek elektriksel iletkenliğe ve çok daha iyi korozyon yani dayanım
gücüne sahiptirler. Son zamanlarda oluşabilecek korozyonel sebeplerden
dolayı enerji iletim hatlarında tam alüminyum alaşım iletkenler sıkça tercih
edilmeye başlamıştır.
Hatlarda kullanılan iletken Türleri:

Hava hatlarında alüminyum ve bakır iletkenler kullanımı yaygındır, ancak bakır iletken
yerini zamanla mukavemeti ve esnekliği daha iyi olan alüminyum iletkenlere bırakmıştır.

İLETKEN ÇEŞİTLERİ:

Alüminyum İletkenler (Al) ; ROSE – LİLY – PANSY – POPY – ASTER – OXLIP

Çelik alüminyum İletkenler (St-Al) ; SWALLOW – RAVEN – PİGEON – HAVK – CARDİNAL

ELEKTRİK DİREKLERİ

Kullanım Yerlerine Göre Direk Çeşitleri:

Durdurucu Direkler: Enerji nakil hatlarının doğrusal olarak geçtiği yerlerde, iletkenlere
gelen gerilme kuvveti durdurucu direkler ile sağlanır. Enerji nakil hatlarında, genellikle 7 taşıyıcı
direkten sonra 1 durdurucu direk kullanılması uygundur. Taşıyıcı direklere asılmış ve bunlar
tarafından, taşınan hat iletkenlerinin güzergâh boyunca belirli uzaklıklarda sabit ve sağlam
noktalara bağlanmış, gerilmiş olmaları gerekir. Tel kopması, direk devrilmesi vb. bozukluk hâlinde
arıza iki direk arasında sınırlı kalır. Yani hava hattının diğer kısımlarını etkilemez.

Köşede Durdurucu Direkler: Enerji nakil hava hatlarının köşe noktalarında kullanılan ve aynı
zamanda durduruculuk görevi yapan direklere denir. Düz doğrultuda giden hattın, büyük
sapmalarında kullanılan direklerdir.

Taşıyıcı Direkler: Hava hatlarında durdurucu direkler arasında iletkeni taşımak yani
iletkenin ağırlığını kaldırmak amacıyla kullanılan direklerdir.

Köşede Taşıyıcı Direkler: Doğrusal olarak giden hattın yön değiştirdiği yerlerde
(küçük sapmalarda) kullanılan direklerdir.

Nihayet (Son) Direkleri: Enerji nakil hatlarının başlangıç ve sonunda kullanılır. Hattın
tek taraflı toplam gerilme kuvvetine dayanabilecek durumda olan direklerdir.

Branşman Direkleri: Hava hatlarında taşıyıcı ve köşede taşıyıcı durumda olan


direklerden bir veya iki yönde kol hattı ayrılıyorsa bu durumdaki taşıyıcı ve köşede taşıyıcı
direklere branşman direkleri denir.
Tevzi (Dağıtım) Direkleri: Enerji nakil hava hatlarında ikiden fazla nihayet bağı ile bağlı
olan hatların tevzi edildiği yani kollara ayrılarak dağıtımının yapıldığı direklere denir. Direkteki
hatlardan kesiti en büyük olan hat, ana hat olarak kabul edilir. Bunun dışında kalan diğer hatlar bu
ana hattın birer branşmanı (dal) veya kolu durumundadır. Ana hatlarla bu direklere kadar gelen
enerji, bu direkten ayrılan branşmanlarla daha küçük kapasiteli enerjiler hâlinde dağıtılır.
Geçit Direkleri: Geçit mesafesi uzun, nehir, boğaz, kanal, kara yolu gibi yerlerden
geçişlerde (atlamalarda) kullanılan direklerdir.

Yapım Gereçlerine Göre Direk Çeşitleri:


Demir Direkler
Tüm gerilim kademeleri için üretilip kullanılabilen, demir çelikten yapılmış direklerdir. Demir
direkler boyalı kaynaklı ve galvanizli cıvatalı olarak üretilir. Boyalı kaynaklı olan demir direkler orta
ve alçak gerilimdeki A ve kafes direklerde, galvanizli cıvatalı olanlar ise yüksek gerilim ve
kimyasal etkilerin söz konusu olduğu yerlerde kullanılır.
Demir direkler beton direklere göre daha hafifken ağaç direklere göre daha uzun ömürlüdür.
Meydana gelebilecek direk arızalarının giderilmesi demir direklerde daha kolaydır. Ancak beton
direklere göre bakım ve işletme masrafları daha fazladır.

Beton Direkler
Çimento, su ve katkı maddelerinin uygun oranlarda karıştırılmasıyla elde edilen beton ile yüksek
dayanımlı çelik tel veya çelik çubukların kullanılmasıyla elde edilir. Uygun beton direk üretimi için
titreşim (vibrasyon) veya savurma (santrifüj) metodu uygulanır.
Bu yöntemle üretilen direklere betonarme direk denir. Santrifüj metodu ile üretilen direklerin içi
boşken, vibrasyon metodu ile üretilen direklerde direk içleri doludur. Savurma yöntemi beton
içindeki fazla suyun dışarı atılmasını ve çok sıkı geçirimsiz bir beton elde edilmesini sağlamaktır.
Bu yöntemle yapılan direklerin kesiti daire şeklindedir. Dış yüzü ise düzgün ve pürüzsüzdür. Vibre
beton direklerin kesiti dikdörtgen şeklindedir.

İZOLETÖRLER (önemli bilgiler var bu başlıkta)


,
,
Enerji iletiminin kaliteli, kesintisiz ve güvenlikli olması için bir çok koruma elamanı
üretilmiştir. Bunlar: Koruma iletkeni, ark boynuzları, ark koruma halkaları ve
kuşkonmazlardır. Koruma elemanları enerji nakil hatlarında olduğu gibi aynı zamanda şalt
sahalarında da kullanılmaktadır. Enerji nakil hatlarında kullanılan diğer parçalar ise,
Spacerler, ikaz küreleri, camperler ve damperlerdir.

Koruma İletkeni :

Koruma iletkenleri enerji nakil ve şalt sahalarında tesisin topraklamasını yapmaktadır. Ayrıca
bu iletken üzerinden trafo merkezleri arasında iletişimde sağlanmaktadır. Koruma iletkenini
orta ve yüksek gerilim hatlarının en üst kısmında görebilirsiniz. Koruma iletkeninde enerji
yoktur, kuşlar genellikle koruma iletkenine konarlar.

Ark Boynuzları :

Enerji nakil hatlarında ve trafo merkezlerinde izolatörü korumak için monte edilirler. Ark
boynuzlarının görevi iletkende veya trafo businglerinde kısa devre ya da ark atlaması
meydana geldiğinde bu arkın, izolatöre zarar vermeden toprağa akmasını sağlamaktır.

Ark Koruma Halkası :

Ark çemberleri ark boynuzları ile birlikte kullanılır. İzolatör üzerinde meydana gelen arkın,
ark boynuzu ile halka arasında akışını sağlayarak toprağa geçmesini sağlar. Buna ek olarak
izolatör üzerinde gerilim dağılımını düzgünleştirdiğinden koronayı azaltma görevi yapar.

Kuşkonmazlar :

Kuşların enerji nakil hatlarına yuva yapması istenmeyen bir durumdur. Çünkü hat güvenliğini
tehlikeye sokmaktadır. Buna sebeple kuşların konmasını, yuva yapmasını engellemek için ''V''
şeklinde dikene benzer kuşkonmaz parçası üretilmiştir. Kuşkonmazlar genellikle izolatörlerin
konsol ile irtibat noktasına tutturulur ve putrel pilon direklerin konsollarına sıra ile monte
edilirler.

Spacer, Damper, Camper :

Spacer, faz iletkenlerinin birbirlerine değmeden, aralarında boşluk bırakarak tutturulmasını


sağlar. Böylece iletkenler birbirine çarpsa dahi zedelenmezler. Her 50-70 metre aralıklarla
iletkenlerin arasına monte edilir. İletken sayısına göre 2'li 3'lü 4'lü 5'li ve 6'lı olabilir.
Damper, titreşim amortisörüdür. Yüksek gerilim iletkenlerine, rüzgar etki ederek titreme ve
salınım yaptırır. Bu durum direk cıvatalarının gevşemesine neden olmaktadır. Damperin
görevi titreşimleri sönümleme işlemidir. İzolatörlerden 1 veya 1,5 metre geri ve ilerisine
monte edilirler .
Camper, orta ve yüksek gerilim durdurucu görevi yapan direklerde iletkenleri birleştirmek
için kullanılır. Camperin bir diğer ismi ''gevşek irtibat'' tır.

İkaz Küresi :
İkaz küreleri yüksek gerilim enerji nakil hatlarının koruma iletkenlerine takılır. 4 kg
ağırlığında kırmızı beyaz renkte top büyüklüğünde olup görevi helikopter pilotlarının iletkeni
fark edebilmesini sağlamaktadır. Alüminyumdan imal edilmişlerdir ve radarda görülebilir
büyüklüktedir.

KESİCİLER

Orta ve yüksek gerilim elektrik şebekelerinde yük akımlarını ve kısa devre akımlarını
kesmeye yarayan cihaza kesici denir. Disjonktör veya entrüptör olarak da
adlandırılmaktadır. Kesici devreyi, boşta, yükte ve özellikle kısa devre hâlinde açıp
kapayabildiği gibi otomatik kumanda yardımı ile açılıp kapanmasına da olanak sağlar.
Böylece insanları tehlikeden korumakta, alçak ve yüksek gerilim cihazlarında meydana
gelebilecek hasarı önleyip en aza indirgemektedir. Kesiciler hem ark söndürme özelliğine, hem
de çok hızlı hareket etme özelliklerine sahiptir. Enerjiyi keserken önce kesici, daha sonra ayırıcı
açılmalıdır.

Bir kesicinin görevi kapalı durumda devreden güç akışını sağlamak, açık durumda ise güç
akışını engellemektir. Bu iki görevden ilkini kontak elemanları arasında iyi bir temas oluşturarak
ikinci görevi ise kontak elemanlarını ayırarak elektriksel olarak yerine getirir.

Kesici Çeşitleri:
1. Kullanılan gerilime göre kesiciler

a. Orta Gerilim Kesicileri

Standart anma gerilimleri (kV) IEC‘ ye göre: 1- 6- 7,2- 12- 17,5- 24- 36 kV olan
kesicilerdir.

b. Yüksek Gerilim Kesicileri

Standart anma gerilimleri (kV) IEC’ ye göre 52-72,5-100-123-145-170-245-300-362-


420-525-765 kV olan kesicilerdir. Günümüzde birçok firma 1000 kV ve üzeri yüksek
gerilim kesicileri üretimi yapmaktadır.

2. Tekrar kapama işlemine göre kesiciler

a. Tekrar kapamalı

b. Tekrar kapamasız

3. Çalışma ortamına göre kesiciler

a. Bina içi (dâhili)


b. Bina dışı (haricî)

4. Arkın söndürüldüğü ortama göre kesiciler

a. SF6 gazlı

b. Vakumlu

c. Basınçlı hava üflemeli

d. Tam yağlı

e. Az yağlı

f. Manyetik üflemeli

Kesicilerin Yapısı ve Bölümleri


1. Sabit ve hareketli kontaklar

Kesicinin akımını taşıyan kısımdır. Kesici tipine göre değişiklik gösterir. Kontaklar
parçalı dilimli ve yağlı olarak yapılmış olup biri hareketli diğeri sabittir.

2. Ark söndürme bölümü

Kontakların birbirinden ayrıldığı arkın meydana geldiği ve söndürüldüğü bölümdür.


Ebatları kesici tiplerine göre değişir. Görevleri arkın söndürülmesini kolaylaştırmak
etkilerini azaltmak ve hızlandırmaktır. Arkın boyu ark söndürme hücrelerinin
seperatörleri tarafından parçalara bölünür. Böylece arkın şiddeti azaltılmış olur, bu da
arkın daha kısa sürede söndürülmesini sağlar. Ayrıca kesicilerin yapısı itibariyle ark
parçacıkları etrafında bir helezonik yağ dalgası oluşur. Bu da arkın hücreyi terk etme
süresini kısaltır.

3. İşletme mekanizması

Hareketli kontakları açıp kapatan, tırnak, yay ve mil gibi parçalardan oluşan sistemdir.
Mekanik veya elektrik motorlu yapılır. Motorlu işletme mekanizmalarında motor
gerilimi 110 V DC veya 220/380 V AC’dir.

İşletme mekanizmasının başlıca çeşitleri şunlardır:

a. Elle kurmalı yaylı tip mekanizma

Kas gücüyle, kesici kontaklarının açılması ve kapatılması mümkündür fakat


kesicilerde açma işleminin süratli yapılması gerektiğinden, kol hızını arttıracak bir yay
kullanılır. Kesicinin elle kumandasında kilitleme tertibatı kullanılır. Kilitleme tertibatı,
kapama esnasında yay vasıtasıyla kurulur. Elle kumandalı sistemin, kullanım alanı
çok geniş değildir. Daha çok, küçük güçlü ve gerilimli kesicilerde kullanılır.

b. Motorla kurmalı yaylı tip mekanizma


Doğru veya alternatif akımla çalışan küçük güçlü (75 W) motorlarla açma-kapama
işlemi yapılır. Motor kumandasında, sınır anahtarları ve kontaktörler kullanılır.
Motorun devir yönü değiştirilerek açma-kapama işlemi yapılır. Elektrik motoru devreyi
açarken mekanizmada bulunan yayı kurar. Enerji beslenmesinde süreklilik esas
olduğundan, herhangi bir müdahaleye gerek kalmadan, kurulan yay otomatik olarak
kontakları tekrar kapatır. Uzaktan kumanda yapılabilir. Elektrik kesildiği zaman, elle
kumanda edilebilecek şekilde dizayn edilmiştir. Motorla kurmalı sistem, büyük
güçlerin kumandasında kullanılır.

c. Basınçlı havalı tip mekanizma

Bu tip işletme mekanizmasında, kontakların açılmasını ve kapanmasını sağlayan


kuvvet havadan elde edilir. Hava bir kompresörden sağlanır. Kompresör için ayrı bir
düzenek gerektirmesi ve gürültülü çalışması dezavantajıdır. Genellikle büyük güçlerin
kumandasında kullanılır.

d. Elektromanyetik bobinli tip mekanizma

Burada hareketli kontak elemanı milli mekanik mafsallar ile demir çekirdeğe sahip
bobinler vasıtasıyla hareket ettirilir. Bobin enerjilenince oluşan kuvvet yönüne göre
mili aşağı yukarı hareket ettirir. Bu şekilde açma-kapama sağlanır.

Kesici Seçimi
Kesici seçiminde aşağıdaki parametreler göz önünde bulundurulmalıdır:

1. Anma gerilimi

Kesicinin kullanılacağı şebekenin en yüksek geriliminin en üst sınırıdır. Buna göre bir
kesicinin anma gerilimi, bağlı bulunduğu noktada meydana gelebilecek en yüksek
şebeke geriliminden daha küçük olmamalıdır. Kesicilerin standart anma gerilimleri
(kV) IEC’ ye göre şunlardır: 1- 6- 7,2- 12-17,5– 24- 36- 52- 72,5– 100- 123- 145- 170-
245– 300- 362- 420– 525- 765 KV’tur. Ülkemizde yaygın olarak kullanılan kesici
anma gerilimlerinin altı çizilmiştir.

2. Anma frekansı

Kesicinin çalıştığı şebekenin anma frekansı olup genelde 50Hz’dir.

3. Sürekli anma akımı

Bir kesicinin, bozulmaksızın sürekli olarak içindenngeçebilecek anma akımın etkin


değeridir.

4. Kısa devre anma kesme akımı

Bir kesicinin anma gerilim değerinde, içindenAC ve DC bileşenleri bulunan,


kontaklarının hasar görmeden kesebileceği ve kesici kutbunda arkın oluştuğu andaki
arıza akımının etkin değeridir.

5. Anma kısa zaman akımı ve süresi


Bir kesicinin anma kısa zaman akımı, kesici kapalı iken kısa devre anma kesme
akımına eşit bir akımın geçirebileceği ve sıcaklık yükselmesinde hasar görmeden
dayanabileceği akım değeridir. Bu sürenin standardı bir saniyedir. Kesici plakasında
etkin değer olarak verildiğinde, simetrik kesme akımına eşittir.

6. Darbe kısa devre akımı

Kesicinin dinamik olarak dayanacağı darbe kısa devre akımının tepe değeri olarak
verilir. Simetrik kesme akımının yaklaşık olarak 3,5 katıdır.

7. Anma kısa devre akımı

Arıza üzerine kapamada oluşan akımın tepe değeri,kapama işlemi sırasında akımın
oluştuğu anı izleyen geçici rejimde kesicinin bir kutbundaki akımı ilk büyük yarı
dalgasının tepe değeridir. Bu değer kesici plakasında KA olarak verilen değerin
yaklaşık 2,5 katıdır.

8. Anma yalıtım seviyesi

Anma şebeke frekansında; kesicinin toprağa göre fazları ve açık kontakları


arasındaki elektriksel zorlanmalara karşı yalıtımını belirten darbe dayanma gerilimi
değerleridir.

9. Açma süresi

Kesicinin gerilimsiz ve kapalı durumda iken açma mekanizmasına verilen


kumandanın alındığı anda bütün kutuplarda ark kontaklarının ayrılmasına kadar
geçen süredir.

10. Kesme süresi

Kesicinin açma süresinin başlangıcı ile ark süresinin bitimi ve ortamın deiyonizasyon
olması sırasında geçen zaman olarak tanımlanır. Bu değerler yapımcı firmalar
tarafından verilir.

11. Tekrar kapamalı açma

Kullanılan kesici bağlı olduğu şebekede istenilen bir tekrar kapama düzenine göre
çalıştırılacaksa yapımcı firmaya bildirilmelidir.

12. Kesicinin çalıştığı ortam

Kesicinin çalışacağı ortam, seçilmesi için önemli bir etkendir. Kapalı yerde ve açık
havada çalışılacağı belirtilmelidir. Kesicinin sürekli anma ve kesme akımına göre
seçilmesinde TS 2687’ye göre verilen standart değerleri uygulanır.

13. Kumanda devreleri anma besleme gerilimleri

Kesicinin kumanda devrelerinin DC veya AC anma gerilim değerleri kullanılacak


yerdeki yardımcı servis anma gerilim değerleriyle aynı olmalıdır. TS 2687’ye göre
gerilim standartları 24- 48- 110- 220 volttur.
Arkın Söndürüldüğü Ortama Göre Kesiciler ve Özellikleri

SF6 Gazlı Kesiciler:


Son yıllarda büyük kullanım alanı bulmuş olan yeni bir tip kesicidir. Hacimlerin küçük olması
nedeni ile kapalı mekânlarda kullanılmaktadır. Kesicilerin çalışma prensibi sabit basınçtaki SF6
(sülfür hekza florür veya kükürt hekza florid) hareketli kontaktaki piston vasıtasıyla sıkıştırılarak
ark üzerine üflenmesi ve arkın koparılması esasına dayanır. Kesme ortamı 1,5- 6 bar basınçlı
SF6 gazıdır. SF6 gazının yalıtım özelliğinden dolayı kontaklar arası açılma mesafesi çok küçülür.

Kesici arkını söndürmek için ark üzerine basınçlı gaz üflenir. Böylece ark soğutulur, kontaklar
arası ortam iletkenliğini kaybedip yalıtkan olur ve ark söner. SF6 gazı açma sıcaklığında ortama
kükürt ve flor iyonları ve elektronlar verir. Bu sırada çok elektro-negatif olan flor iyonları
ortamdaki elektronları yakalayarak ark akımını sınırlar. SF6 gazının ısıyı çok çabuk
dağıtmasından dolayı sıcaklık hızla düşer. Ark soğur ve söner. Kesicinin gerilim dayanımı basınçlı
havalılara göre daha yüksektir. Bu kesiciler yalıtım sınıflarına göre gaz yalıtımlı ve hava yalıtımlı
olarak ikiye ayrılır. Gaz yalıtımlı kesiciler 36 kV’ tan 500 kV’a hava yalıtımlı kesiciler ise 72,5 kV’
tan 420 kV’ a kadar kullanılmaktadır.

SF6 gazlı kesiciler üç ana bölümden oluşur:

Kutup kısmı: Kontakların ve ark söndürme hücresinin içinde bulunduğu kısımdır.


Açma-kapama mekanizması: SF6 gazlı kesicilerde ark söndürme hücresi SF6
gazıyla doldurulmuştur. Açma-kapama mekanizması ise yaylı veya çeşitli
elektromekanik sistemler olabilir.
Elektriki donanım: Tahrik mekanizmasının kapama yaylarını kurmak için
şanzıman grubunu çalıştıran bir adet seri motor (12) vardır. Buna bağlı olarak
hareket sonu sivici (17), açma ve kapama bobinleri yardımcı şalter (1) ve
antipompaj (23) rölesinden oluşmaktadır
Vakumlu Kesiciler:
Bu kesici de kesme hücresi, yüksek vakumlu silindir biçimli seramik bir kap ve biri sabit diğeri hareketli
iki kontaktan oluşur. Kabın içinde 106 ile 107 torr basıncında vakum bulunur. Kontaklar ayrılırken ark
üzerinden geçen akım, akım sıfır noktasına kadar akar. Akımın sıfır noktasında ark söner ve maden
buharı kontaklar üzerinde yoğunlaşır. Ark bölgesi dışında yüksek vakum bulunduğundan maden buharı
hızla o bölgeye kaçar ve ortam hızla yalıtkan duruma geçer. Böylece ark söndürülür. Vakumlu kesicide
ark söndürme maddesi bulunmaz. Bu kesiciler çok yüksek gerilim kademelerinde kullanılmaz. Özellikle
düşük gerilim kademelerinde (7.5kV-12kV) kullanılır. SF6 gazlı kesicilere göre kullanımı kolay olmasına
rağmen pahalı olduğundan tercih edilmez.

Vakumlu kesici seramik veya cam gövdeli yaklaşık basıncı 104 mbar olan silindir bir kesme hücresinden
ve içine konmuş hareketli ve sabit iki kontaktan oluşur. Sabit kontak, bir sabit kontak kolu ile kesici
hücresinin içine monte edilmiştir. Hareketli kontak kolu ise üzerinde diğer kontağı barındırır ve bir metal
körük vasıtasıyla hücre içinde hareket eder. Hareketli kontak kolu kesici hücresi içinde sürekli hareket
ettiğinden oksidasyon olayının gerçekleşmemesi için paslanmaz çelik ile kaplanır. Hücre içindeki
yalıtılmış metal yoğunlaştırıcı silindir yoğunlaşma ekranı olarak işlev yapar. Kontaklar iletkenliği yüksek
erozyon seviyesi düşük, erimeye karşı dayanıklı, termal iletkenliği yüksek, kesme yeteneği yüksek,
yüzeyleri pürüzsüz, mekanik dayanımı yüksek, uzun ömürlü malzemelerden yapılır. Kontaklar 10 kA
üstündeki akımlarda özel biçimler verilerek yapılır. Gelişen teknoloji sonucu krom-bakır kontakların
yeterli koşulları sağladığı görülmüş ve şu an bir çok vakumlu kesicide bu malzemenin kullanılması uygun
görülmüştür. % 25- % 70 civarında krom içerir. Ama bunun dışında tungsten-bakır ve bizmut-bakır çeşit
kontak başları kullanılmaktadır. Vakum hücresi iyonize olabilir madde içermez. Vakum hücresinin
korunması için dış kısmını nem darbe ve toza karşı dayanıklı bir malzemeden yapılır.

 Kurma yayı  Mil  Kayış  Kurma kolu  Mil dirseği  Roket kolları  İtme çubuğu  Vakum hücresi
 Açma yayı  Sıkıştırma yayı  Durdurma diski  Kesme mandalı

Vakumlu devre kesici arkı ideal olarak söndüren bir devre kesicidir. Diğer bir deyişle açma işleminden
hemen sonra mükemmel bir iletken gibi davranır ve akımın sıfır noktasında büyük bir hassasiyetle iyi
bir yalıtkana dönüşür. Yüksek iletken özelliğe sahip metal buharlarının meydana getirdiği plazmadan
oluşan vakum arkı, akımın sıfır noktasında sönene kadar çok düşük bir ark gerilimi oluşturur.
Bununla birlikte, vakum ideal yalıtkan görevi görerek kesici tüpünün yan yüzeylerinin ve kontakların
üzerindeki metal buharının ani yoğunlaşmasına neden olan iyonlaşma sürecinin başlamasını teorik
olarak imkânsız kılar.

Dielektrik gücün hızlı bir biçimde geri kazanılması sayesinde oldukça düşük seviyede kalan ark gerilimi
vakum tüpünün içinde açığa çıkan enerjinin de oldukça düşük bir seviyede kalmasını sağlar. Öte yandan
tasarımda hareketli parçaların sayısının ve bu parçaların ana hareketlerinin az oluşu nedeniyle
mekanizma oldukça küçük bir enerji ile çalışmaktadır. Sonuç olarak hem ark söndürme ortamı hem de
işletme mekanizmasına ait tüm bu üstün özellikleriyle bakım gerektirmeyen ve oldukça çeşitli
anahtarlama fonksiyonları olan vakumlu devre kesiciler, yüksek gerilim sistemleri için en ideal seçimdir.

Basınçlı Hava Üflemeli Kesiciler:


Bu tip kesicilerin çalışma prensibi açma anında kontaklar arasında meydana gelen arkın basınçlı hava
ile üflenerek soğutulması esasına dayanır. Şiddetle soğuyan ark, basınçlı havanın deiyonizasyon
sağlamasıyla açmayı takiben bir periyot sonra akımın sıfırdan geçtiği anda söndürür. Basınçlı havanın
üflenmesi kesicinin tipine göre aksiyal (eksenel), radyal (çevresel) ya da nadiren doğrudan doğruya açık
hava olacak şekilde çeşitleri vardır. Basınçlı hava nakli için kompresör, depolama için hava tankı, dağıtımı
için boru tesisatına ihtiyaç vardır. Bu yüzden çok pahalı oldukları söylenebilir. Bu kesicilerin bazı
tiplerinde, kesici kapalı iken kesme hücrelerinde basınçlı hava olmaz, kesici açık iken kesme hücresi
basınç altında olur. Bazı tiplerde hem açmada, hem
de kapamada basınçlı hava vardır. Bu tip kesicilerin
ana izolasyon malzemesi kuru hava, izolatör, buşing
ve buşing içine yerleştirilmiş fiber türünden katı
izolasyon malzemelerden yapılmış silindirlerden
ibarettir.
Bu tip kesicilerde gerilimin homojen dağılmasını sağlamak amacıyla ayrıca kondansatör elemanları ve
açıp kapamalarda anormal gerilim yükselmelerini önlemek için açma ve kapama dirençleri de
kullanılmaktadır.

Tam Yağlı Kesiciler:


Tam yağlı kesiciler fazla miktarda yağ içerdiklerinden yangın tehlikesi fazladır. Bu bakımdan günümüzde
artık kullanılmamaktadır. Ancak eskiden kalma tesislerde mevcut olduklarından burada onlardan kısaca
bahsedilecektir. Tam yağlı kesiciler çok eskiden beri günümüze kadar kullanılmaktadır. Tam yağlı
kesicilerin bu kadar uzun zamandan beri kullanılması, yağın arkı söndürmek için önemli bir araç
olmasından ileri gelmektedir. Tam yağlı kesicilerde söndürme işleminin nasıl meydana geldiği
incelenirse hareketli kontak ana kontaktan biraz ayrılır ayrılmaz bir ark meydana gelir. Yağ arkın
sıcaklığıyla gaz hâline dönüşür. Arkın etrafını bir gaz balonu sarar. Belirli bir basıncı olan gaz balonu bu
yağı iter, böylece yağ seviyesi yükselir. Kontaklar arası mesafe arttıkça gaz balonu büyür. Sonunda
kazanın üst kısmında bulunan havanın bütünü hava kaçış deliğinden dışarı çıkar. Bu durumda da gaz
balonu tarafından itilen yağ üst kapağa dayanır. Kazan içinden çıkan hava hacmi kadar gaz oluşur. Belirli
kontak açıldığında ve hızında, bu basınç artması ark sönünceye kadar artar. Havanın kesici içindeki
hacmi ne kadar büyük olursa bu basınç o kadar küçük olur. Buna göre kazan içindeki hava miktarını
ayarlayarak basıncı belirli sınırlarda tutmak mümkündür (Yağlı kesicilerde, kesme işleminde meydana
gelen gaz ağırlıklı olarak hidrojen gazıdır.).
Az Yağlı Kesiciler:
Bu tip kesicilerin kesme hücreleri fiber elemanlardan oluşan sabit ark söndürme odacıkları ile
donatılmıştır. Ark söndürme hücreleri bir miktar basıncı muhafaza edecek şekilde boyutlandırılır.
Hareketli kontak silindirik plaka şeklindeki ark söndürme elemanlarının ortasında düşey olarak hareket
eder. Ancak kontağın hareketi alt kraterden veya üst kafadan olacak şekilde kesici tipine göre değişebilir.
Ark söndürme prensibi ise şöyledir; yağın içinde kapalı bulunan kontak elemanlarının açılması ile
meydana gelen ark civarında bulunan yağı buharlaştırarak mühim bir kısmını gaz hâline getirir. Bu
şekilde meydana gelen gaz ve buhar tanecikleri arkın etrafında bir küre meydana getirir. Bu küre içinde
sıcaklık dereceleri birbirinden farklı olan bölgeler oluşur. En içteki ark çekirdeği en sıcak bölgedir
(10.000C̊’de). Onun dışı gaz zarfını oluşturur.

Daha sonra dışarıya doğru sırayla buhar bölgesi, buhar kabuğu bölgesi gelip yağ tabakasıyla sona erer.
Yağın buharlaşması sırasında meydana gelen gaz buhar karışımı yağ yüzeyine çıkarken arkı da
beraberinde sürükler. Bu sürükleme hücre içindeki plakalar yardımıyla yapılır. Buhar ve gaz karışımı
arkın etrafında girdap şeklinde dönerek arkın çapını küçültür. Hem girdap etkisi hem de ark yolunun
uzatılmasıyla sönme kolay bir şekilde yapılır. Az yağlı kesicilerde işletme yönünden dikkat edilecek
önemli bir husus, yağının belli açma-kapama sayısından sonra sık aralıklarla veya zaman zaman mutlaka
değiştirilmesi gerekir. Bu kesicilerde kullanılan izolasyon maddesi izolasyon yağıdır.

Kesme işlemi yağla dolu bir kesme hücresinde


gerçekleşmektedir. Ancak buradaki yağ miktarı tam
yağlı kesicilere göre çok azdır. Yağın az olması çok sık
kirlenmesine veya bozulmasına neden olmaktadır.
Dolayısıyla tam yağlı kesicilerle kıyaslanamayacak
kadar daha sık bakım yapılmasını ve yağının
değiştirilmesini gerektirmektedir.
Manyetik Üflemeli Kesiciler:
Bu tip kesicilerde, açma sırasında demir karkas kullanılarak akımın tabii mıknatıs alanı şiddetlendirilir
ve ark bir yöne itilir. Bu alanın üfleme etkisiyle ark levhalar arasına itilerek dışarı atılır. Burada ark ısı
konveksiyonu ve türbulansla soğutulmuş olur.

Ark iletken bir yapıda olduğundan manyetik alanla yönü değiştirilebilir. Böylece manyetik kuvvet arkın
boyunu uzatır, ısısını düşürür ve söndürür. Manyetik üfleme bobinleri, hat akımına bağlı olarak devreye
alınır veya çıkartılır. Kontaklar arasındaki ark, bobin sistemine transfer edilerek söndürülmesi sağlanır.

SF6 Güç Kesicileri Avantaj ve Dezavantajları:


 Avantajları:
 Kayıp faktörü yağa göre daha küçüktür.
 Isı iletim katsayısının yüksek olması, alçak iyonizasyon nedeni ile ısıyı çok çabuk dağıtır ve arkın çabuk
soğumasını sağlar.
 SF6 gazı, metallerle tepkimeye girmez.
 SF6 gazı, renksiz, kokusuz ve zehirsizdir.
 Boyutu küçüktür.
 Akım koparmada sorun teşkil etmez.
 10000 açma-kapamaya izin verir.
 Anma akımında kesme sayısı genelde 10.000 civarındadır.
 Tekrar kapama yaptırılması mümkündür. Bu kesicilerde kaza riski çok düşüktür. Diğer bir avantajları
ise işletmelerinin basit olmasıdır.
 Dezavantajları:
 Gaz kaçağı ihtimali vardır. İyi izlenmesi gerekir.
 Çevreye atık gaz yayılabilir. Kesicinin içinde yüksek sıcaklıklarda gerçekleşen reaksiyonlar neticesinde
zehirli gazlar ortaya çıkar. (Ozonda seyrelme ve küresel ısınmaya sebep olan sera etkisi). Bu gazların
hiçbir şekilde dışarıya çıkmamaları gerekmektedir. Bu gazların atmosfere salınmaları da doğamız için
tehlike içerir. SF6 gazının az da olsa ozona zarar verdiği anlaşılınca Kyoto zirvesinde SF6 gazının
kullanımına kısıtlamalar getirildi.
 SF6 gazının sebep olduğu diğer bir problemse bu gazın düşük basınç ve sıcaklık seviyelerinde kolay
sıvılaşmasıdır.
 Bu kesicilerin fiyatları yüksektir. Bu önemli bir dezavantaj teşkil eder.
KESİCİDE ARANAN ÖZELLİKLER
İdeal bir kesicide aranan özellikler şunlar olmalıdır,Devre açma esnasında oluşan arkları ani
olarak söndürmelidir,Kontaklarının açma kapama hızı çok iyi olmalıdır,Arka arkaya seri olarak
açma kapama yapabilmelidir,Kontaklar arası atlama gerilimi yüksek olmalıdır,Yangın, patlama ve
benzeri tehlikeli durumlara sebebiyet vermemelidir.

KESİCİ ETİKET DEĞERLERİ


Kesicilerin üzerinde teknik özelliklerini belirten çeşitli değerler vardır. Örnek olarak verilen
kesicinin etiket değerleri şöyle açıklanabilir; Anma gerilimi ; Un = 10/12 kV Sürekli anma akımı ; In
= 630 A Anma simetrik kesme akımı ; 14, 2/12 kA Anma kesme kapasitesi ; 250 MVA Anma kısa
zaman akımı ; 14, 5 kA (1s sürekli) Anma kapama akımı ; 37/31 kA (tepe değeri) Besleme gerilimi
; 110V (DC), 220V (AC)

SF6 GAZLI KESİCİLERİN ÜSTÜNLÜKLERİ


Dielektrik dayanım gerilimi, aynı basınçtaki havaya göre üç kat değerdedir,Kayıp faktörü çok
küçüktür,Isı iletim kat sayısının yüksek olması, alçak iyonizasyon nedeni ile ısıyı çok çabuk dağıtır
ve arkın çok çabuk soğumasını sağlar,Devre kesilirken oluşabilecek tutuşmaları ve buna bağlı
aşırı gerilimleri önler,SF6 gazı metallerle kimyasal tepkimeye girmez,SF6 gazı renksiz, kokusuz
ve zehirsizdir,Yüksek ark ısısı sonucunda kimyasal olarak ayrışan gaz, tekrar eski haline
döndüğü için uzun süre ilave edilmeden kullanılabilir,Onarımı, bakımı kolay ve masrafı
azdır,Sahada yalıtım testi için özel cihaz gerektirmez,Boyutu küçüktür,Mekanik dayanımı
yüksektir ( açma kapama).

VAKUMLU KESİCİLERİN ÜSTÜNLÜKLERİ


Mekanizmaları basittir,Açma işlemi için ek teçhizat gerektirmez,Kesme hücresi dışındaki
teçhizatın bakım ve onarımı kolaydır,Boyutları küçüktür,Mekanik dayanımı yüksektir ( açma
kapama),Özellikle kapasitif devrelerin kesilmesinde daha uygundur,Yanıcı ve patlayıcı ortamlarda
rahatlıkla kullanılabilir.

BASINÇLI HAVA ÜFLEMELİ KESİCİLERİN ÜSTÜNLÜKLERİ


Açma ve kapama süratli olduğu için kontaklarda ısınma ve yanma olmaz,Fazla bakım
gerektirmez,Basit yapılıdır,OG ve YG şebekelerinde dahili ve harici olarak kullanılır.

TAM YAĞLI KESİCİLERİN ÜSTÜNLÜKLERİ


Kullanılan yağ, ark söndürme işlevi yanında yalıtımı da sağlar,Kontaklar arasındaki atlama
gerilimi yüksektir,Ark söndürme süresi kısadır.

AZ YAĞLI KESİCİLERİN ÜSTÜNLÜKLERİ


Boyutu küçüktür,Bakımları kolaydır,Saha yalıtım testi için özel cihaz gerektirmez,Fiyatı
ucuzdur,Mekanik dayanımı yüksektir ( açma kapama).

MANYETİK ÜFLEMELİ KESİCİLERİN ÜSTÜNLÜKLERİ


Elektrik akımının manyetik etkisi ile çalışır,Yapısı basit ve ucuzdur,Fazla bakım gerektirmez.

AYIRICILAR
Yük altında açma kapama yapamayan, ancak enerji akış doğrultusunda sistemin kendisinden
sonra gelen kısmını gerilimsiz bırakmaya yarayan cihazlara ayırıcılar denildiğini yazı dizimizin
ilk bölümünde belirtmiştik. Bu yazımızda ise ayırıcı çeşitlerini incelemeye devam edeceğiz.
Ayırıcıları görevlerine göre, kumanda şekillerine göre sınıflandırma yaptıktan sonra
ayırıcı etiket değerleri incelenecektir.

Görevlerine Göre Ayırıcılar:


Görevlerine göre ayırıcılar; hat ayırıcısı, bara ayırıcısı, toprak ayırıcısı, by-pass
ayırıcısı, transfer ayırıcısı, bara bölümleyici ayırıcılar olmak üzere çeşitlere ayrılırlar.

Şekil 1: Tek Bara Sistemindeki Ayırıcılar

► Hat Ayırıcısı:
Enerji nakil hatlarının giriş veya çıkışlarında beraber kullanıldığı kesici ile hat
arasına bağlanır. Beraber kullanıldığı kesici açık iken açma ve kapama yapabilen
ayırıcılardır.

► Bara Ayırıcısı:
Enerji nakil hatlarının baralara girişinde ve çıkışında kesici ve bara arasına bağlanır.
Beraber kullanıldığı kesici açık iken açma kapama yapabilen ayırıcıdır.

► Topraklama Ayırıcısı:
Enerjisi kesilmiş devre veya hatların üzerinde kalan artık birikmiş enerjiyi toprağa
akıtmaya yarayan ayırıcılardır. Birlikte kullanıldığı kesici ve ayırıcı açıldıktan sonra
kapatılabilir. Hatta enerji var iken kapatılamaz. Devrede enerji var iken
kapatılmasını önlemek için değişik şekillerde çalışan kilit tertibatları vardır. Bu
kilitleme mekanizmaları sayesinde birlikte kullanıldığı kesici ve ayırıcı kapalı iken
toprak ayırıcısının kapanması engellenir. Hat ve trafo direklerinde kullanılan
ayırıcılar açıldığında enerji olmayan çıkış tarafı topraklanmaktadır. Orta gerilim
modüler hücre sistemlerinde bulunan ayırıcılarda kilitleme mekanizmaları sayesinde,
topraklama ayırıcısı diğer ayırıcılar açık iken kapatılamaz.
Şekil 2: Topraklama Ayırıcısının Tek Hat Şemasında Gösterimi

► By-pass Ayırıcısı:
Tek bara sisteminde devreden enerji çekilir iken, beraber kullanıldığı kesici kapalı
iken, açıp kapatılabilen ve kesiciye paralel olarak bağlanan ayırıcılardır. Kesicinin
bakıma alındığı veya arıza yaptığı durumlarda baraya enerji vermeye yarar. Kesici
arızalandığında ve bakıma alındığında kesici gibi kullanılarak devreye enerji veren
bir yük ayırıcısıdır.

► Transfer Ayırıcısı:
Çift bara sisteminde, ana bara ile yedek barayı (transfer bara) birbirine bağlayan
ayırıcılardır. Ait olduğu kesici kapalı iken açılıp kapatılan ayırıcıdır. Fiderin kesici ve
ayırıcıları, arıza yaptığı veya bakıma alındığı zamanlarda, enerjinin sürekliliğini
sağlamak için transfer bara üzerinden fiderin (çıkış besleme) beslenmesini sağlar.

► Bara Bölümleyici Ayırıcılar:


Aynı gerilimli baraların birleştirilmesinde veya ayrılmasında kullanılan ayrıcılardır.

Şekil 3: Bara
Bölümleyici Ayırıcısı
Kumanda Şekillerine Göre Ayırıcılar:
Kumanda şekillerine göre ayırıcılar; elle kumandalı, mekanik kumandalı, elektrik
motoru ile kumandalı ve basınçlı hava ile kumandalı olarak çeşitlere ayrılır.

► Elle Kumandalı Ayırıcılar:


Emniyet mesafesi fazla olan bazı ayırıcılarda açma kapama işlemi yapılırken
mekanik hareketi sağlayan kol uzaktan bir ıstaka (fiber malzemeden yapılmış, ucu
kancalı uzun sopa şeklinde bir alet) ile hareket ettirilir.

► Mekanik Kumandalı Ayırıcılar:


Açma kapama işlemi için hareketi sağlayan, düzenin çalışması 30 mm çapında ve 3
m boyunda galvanizli çelik malzeme yardımıyla elle yapılan ayırıcılardır.
Bazılarında bu mekanik düzenek dişlilerle hareketin iletildiği bir sistemdir.

► Elektrik Motoru ile Kumandalı Ayırıcılar:

Ayırıcının açma kapama işlemini yapan mekanizmanın hareketi bir elektrik motoruyla
sağlanır. Elektrik motoru bir yönde çalıştırıldığında ayırıcı kapanır. Diğer yönde
ayırıcı açılır. Motorlu kumandalı sistemlerde motorun hareketi özel bir dişli
sistemi vasıtasıyla çıkış miline iletilir. Motor ve dişli sistemi, yardımcı kontak takımı
ile birlikte dış tesirlere karşı korunmuş ve ısıtıcılı bir kutu içine yerleştirilmiştir.
Kullanılan motorlar AC veya DC motor olabilir. Enerji kesilmelerinde elle kumanda
edilebilir.

Ayırıcı Kumanda
Motoru

► Basınçlı Hava ile Kumandalı Ayırıcılar


Ayırıcının açma kapama işlemini yapan mekanik düzenek (pnomatik) bir sistemle
hareket ettirilir. Bu sistemin düz çalışmasıyla ayırıcı kapanır. Ters çalışmasıyla ayırıcı
açılır.
Ayırıcı Etiket Değerleri:
Bir ayırıcının etiketinde genelde bulunması gereken bilgiler şunlardır:

► Tip: İmalatçının standartlarına göre belli harf veya rakamlardan oluşur. Ayrıca
ayırıcının cinsini ve yapısını belirler.

► Nominal gerilim (Un): Ayırıcının devamlı çalışabileceği maksimum gerilim


değeridir.

► Nominal akım (In): Ayırıcının kontakları üzerinden sürekli olarak


geçirebileceğimiz, akım değeridir.

► Kısa devre akımı (Ik): Ayırıcının belli zaman aralıkları için verilen maksimum kısa
devre akımın değerleridir.

► Dinamik kuvvetler akımı: Ayırıcının dinamik kuvvetlere maruz kalabileceği


değerdir.

► Maksimum işletme gerilimi: Ayırıcının kısa bir süre için çalışabileceği maksimum
gerilim değeridir.

► Firma ismi, üretim seri no, imalat yılı: Dahili ve harici tip ayırıcıların özelliklerini
belirlemek için bazı değerlerin bilinmesi gerekir. Bunlar anma gerilimi, anma akımı,
anma kısa devre akımı, kullanma yeri ve tipidir. Ayırıcıların isimleri, özelliklerini
belirten harfler ve rakamlar ile anılır. Bu isimlerde bulunan harfler ve rakamlar
şunlardır.

Tablo 1: Ayırıcı Özellikleri (Harf ve Rakamlar)

Örneğin TADS 12/ 20 isimli ayırıcının özellikleri:

T- Trifaze, A- Ayırıcı, D- Dahili, S- Sigortalı 12- 1250 A, 20- 20 kV


SEMBOLLER

You might also like