Professional Documents
Culture Documents
Gemi̇ci̇li̇k 2
Gemi̇ci̇li̇k 2
Gemiadamları, gemi çeşitleri bölümünde açıklanan gemilerde görev yapan kimselere verilen
addır. Her geminin sefer bölgesine ve tonajına göre yönetmeliklerde belirtilen sayı ve özellikte
gemiadamı çalıştırma zorunluluğu vardır. Aşağıdaki tabloda gemilerde bulunacak gemiadamlarının
kimler olduğu, ne gibi işler yaptığı, gemi astlık-üstlük ve emir-kumanda sistemlerinin ne şekilde
işlediği açıkça gösterilmiştir. Ayrıca her bölümün amirleri ve gemideki pozisyonları da etraflıca
açıklanmıştır.
Gemiadamları yönetmeliğinde 2.zabit-3.mühendis ve 3.zabit-4.mühendis yeterlilikleri yoktur.
Bu kişiler vardiya zabiti/vardiya mühendisidirler. Fakat gemilerde uygulanış ve hiyerarşi bakımından
bu görevlere atanırlar.
Gemilerdeki yaygın kullanımda bu zabitlere 3.kaptan, 4.kaptan, 3. mühendis, 4.mühendis de
denilmektedir. Fakat yönetmeliklerde bu tip bir kullanım yoktur. Bu sadece gemi içinde kullanılan bir
hitap tarzıdır. Gemilerdeki uygulamada bu şekilde bir hitap olduğundan biz de bu tabirlere yer verdik.
Kaptan (Süvari): Gemiyi sevk ve idare eden, geminin tüm sorumluluğunun kendisinde
toplandığı yetkili kişidir. Büyük ticaret ve hizmet gemilerinde, kaptana "Süvari bey" diye hitap
edilir.
Kaptanın yetkileri:
İdari yetkileri: Kaptan geminin düzenini sağlamak amacıyla birtakım tedbirler alabilir. Bir kimseyi bir
yere kapatabilir ya da gemiden uzaklaştırabilir.
Teknik yetkileri: Kaptan geminin sevk ve idaresinde yetkili olan kimsedir. Geminin sevk ve idaresi
konusunda kaptana donatan bile emir veremez. Kaptanın verdiği her emir yerine getirilmek
zorundadır.
Ticari yetkileri: Kaptan, gemisinin yönetimi ile görevli olduğu sürece her bakımdan donatanı temsil
eder. Kaptan, gemi adamı alabilir, gemi adamlarının görevlerinde değişiklik yapabilir, navlun
sözleşmeleri imzalayabilir, konşimento verebilir. Kaptan, donatan adına dava açabilir.
Kaptanın görevleri;
1. Gemide bayrak devleti kanunlarının yürütülmesini sağlamak.
2. Uygun rotalarda seyrederek emniyetli ve tasarruflu bir seferi başarmak.
3. Yükü korumak, yükleme ve boşaltmanın uygun bir şekilde ve en kısa zamanda bitirilmesini
temin etmek.
4. Mevzuata uygun olarak personelin iaşesini sağlamak.
5. Limanlardaki geçerli uygulamaları takip ederek en uygun koşullarda liman operasyonlarını
gerçekleştirmek.
6. Mürettebat arasında görevlerini aksatanları tesbit ettiğinde onları ikaz etmek ve tekrarında
derhal gemi ile ilişkisini kesmek.
7. Mürettebat arasındaki arkadaşlık ve uyumu bozanları ikaz etmek ve tekrarında gemi ile
ilişkilerini kesmek.
8. Gemi belgelerinin zamanında yenilenmesini sağlamak.
9. Geminin ihrakiye, kullanma suyu,bakım tutum malzemeleri ve sarf malzemelerinin
miktarlarını takip etmek ve gerektiğinde temini için donatanla danışmak.
10. Gemideki bakım ve tutum işlemlerinin aksatılmadan yürütülmesini sağlamak, zamanlamak ve
kayıtlarını tutturmak.
11. Rolenin uygulanmasını sağlamak ve eğitimlerini aksatmadan yapmak.
12. Gemideki kanuni defterlerin (Gemi güverte ve makine jurnallerinin, kargo ve makine yağ kayıt
defterlerinin, çöp defterinin) zamanında tutulmasını sağlamak.
13. Denizde uygulanması gereken IMO’nun çıkardığı SOLAS, MARPOL gibi konvasyonlara ve WHO
ve ILO sözleşmelerine tam olarak uygunluğu sağlamak ve mürettebatın uymasını sağlamak.
Zabit (2.Kaptan): Geminin güverte bölümünün personel, idare ve disiplin amiridir. Makine
bölümü hariç, gemideki tüm bakım tutum işlerinden ve limanlardaki yükleme boşaltma
işlemlerinden sorumludur. Reis kanalıyla gemici ve miçolara iş verir ve denetler. Sabah
04:00-08:00 ve akşam 16:00-20:00 saatleri arasında köprüüstünde seyir vardiyası tutar.
Gemilerde 1. Zabite 2nci kaptan da denilmektedir. Karşılıklı konuşmalarda ise “Efendi
Kaptan” diye hitap edilir.
2. Zabit (3. Kaptan): Geminin ülkelere giriş çıkışları için gerekli olan evrakları hazırlayan, 2nci
Kaptana yükleme-boşaltma işlemlerinde yardımcı olan zabittir. Öğlen 12:00-16:00 ve sabah
00:00-04:00 saatleri arasında köprüüstünde seyir vardiyası tutar. Gemilerde 3üncü kaptana
"Efendi kaptan" diye hitap edilir.
3. Zabit (4. Kaptan): Geminin Köprüüstündeki cihaz, donanım ve eşyalarını yapılacak seyir için
hazırlayan, 2. Kaptana yardımcı olan zabittir. Sabah saat 08:00-12:00 ve akşam 20:00-24:00
saatleri arasında köprüüstünde seyir vardiyası tutar. Gemilerde 4.kaptana "Efendi kaptan"
diye hitap edilir.
Güverte lostromosu (Reis) : Usta gemici, gemici ve miçoların amiridir. 2nci Kaptandan aldığı
talimatlara göre, güverteye ait işleri ve diğer faliyetleri gemicilerle beraber yapar ve yaptırır.
08:00-17:00 saatleri arasında çalışır. Gemilerde güverte lostromosuna "Reis" diye hitap edilir.
Usta gemici: Belirli bir deniz hizmeti olan tecrübeli gemicilerdir. Reisin 2 nci kaptandan aldığı
talimatlara göre vereceği; raspa, boya, temizlik v.b. işleri yapar. Seyirlerde ikişer saatlik seyir
(dümen veya gözcü) vardiyası tutar( Bkz. Böl.2.1). Limanlara yanaşma ve kalkmalarda, baş
veya kıç taraftaki yerine geçerek halat ve demir manevrasınduki görevlerini yapar.
Limanlarda liman vardiyası tutar. Vardiyaları dışında 08:00-17:00 saatleri arasında çalışır.
Fenerci" Geminin 2. kaptanı tarafından, reisin de tavsiyesiyle, usta gemicilerin içerisinden
seçilir. Reisin yardımcısı ve malzeme sorumlusu olarak o sefer veya seferler için göreve
atanan tecrübeli ve en uygun usta gemiciye fenerci denir.
Gemici : İlk intibak devresini atlatmış ve miçoluktan gemiciliğe deniz hizmetiyle geçmiş, U.
gemicilerle aynı görevleri yapan gemiadamlarıdır.
Sağlık Zabiti: Geminin personeliyle ilgili tüm sağlık işlerine bakar. Gemilerde çoğunlukla kamara
personelinin amiri olarak atanır ve kumanya işleriyle ilgilenir. Yardımcı zabit statüsündedir.
Bazı gemilerde olmayabilir. Sağlık zabiti olmayan gemilerde kamara amirliği görevi telsiz
zabitine de verilebilir. Gemilerde yardımcı zabitlere adının sonuna "bey" konularak hitap
edilir.(Ahmet bey gibi...) Fakat çoğunlukla mürettebat arasında sağlık zabitine "Doktor" diye
hitap edilmektedir.
Aşçı : Kuzineden (gemi mutfağı) sorumlu kamara personelidir. Gemideki mürettebatın
yemeğini ve ekmeğini yapar. Gemilerin büyüklüğüne göre aşçı sayısı değişebilir. Aşçı sayısı
artınca aşçılar kıdem ve beceri sırasına göre 1. Aşçı, 2. Aşçı şeklinde görevlendirilirler.
Kamarot : Zabitana sabah, öğle ve akşam yemeği servislerini ve çay servisini yapar. Bulaşıkları
yıkamaktan, gemi mutfağı, zabitan kamara ve salonlarının temizliğinden sorumludur.
Mürettebat kamarotu da bulunan gemilerde bu göreve atanmış kamarot diğer personel için
de yukarıdaki işleri yapar.
TELSİZ BÖLÜMÜ
Telsiz Zabiti : Telsiz zabitleri doğrudan kaptana bağlıdır. Uluslararası sözleşmelere göre geminin
tüm iletişim işlerine bakar. İstasyonlardan verilen hava raporlarını, seyir uyarılarını almaya,
geminin resmi ve mürettebatın özel haberleşme işlerini yaptıracak cihazları kullanmaya
yetkili zabittir.
Genel olarak gemiadamı yetki ve sorumluluğu ne olursa olsun kendi sağlığından sorumludur.
Yüksek standartlarda kişisel temizlik ve hijyenini korumalıdır.
Gemide ki sağlıklı yaşam;
Genel
Gemiler birçok kimyasal ve fiziksel etkilerle karşı karşıyadır. Deniz suyunda ve havada bulunan
kimyasal maddeler, güneşin, yağmurun, soğuğun, sıcağın ve dalgaların etkisiyle tekneler çelik, ağaç ve
plastik yapılarıyla karaya göre daha fazla oksitlenme ve aşınmayla karşılaşırlar. Denizdeki kabuklu ve
kabuksuz canlılar karinaya yapışarak geminin hızını azalttıkları gibi, bazı kurtçuklar da ağaç teknelerin
ağaç yapılarını delerek, yiyerek çok önemli hasarlar meydana getirirler.
Gemilerin maruz kaldığı bu olaylara karşı onları koruyamazsak kısa zamanda teknemizde onarılması
büyük giderlere mal olabilecek hasarlar meydana gelebilir. Bu nedenle belirli aralarla teknelerin su
üstünde kalan kısımları sık sık kontrol edilerek gerekli bakım yapılırken tekneyi havuza alarak su
altında kalan kısmının da bakımı yapılmalıdır.
Gemiler yetkililer tarafından, belirli zaman aralıklarıyla havuza alınarak durumları saptanmakta ve
gerekli görülen onarımlar yapıldığında seferlerine izin verilmektedir. Bu kontroller zamanımızda
uluslararası düzeyde olup gerekiyorsa yabancı limanlarda da teknelerin teknik durumları her zaman
kontrol edilebilir.
Gemide cihaz ve sistemler üretildikleri dizayn kriterlerine göre kendilerinden beklenen
fonksiyonları icra etmek maksadıyla imal edilirler ve bu fonksiyonları yerine getirebildikleri
sürece “SAĞLAM” olarak nitelendirilirler.
Bir cihaz/sistemin kendisinden beklenen fonksiyonlardan bir yada bir kaçını istenen limitler
içinde yerine getirememesi durumuna ARIZA adı verilir.
Bir cihaz/sistemin tamamen veya öngörülen limitlere göre yitirdiği değerlendirilen bir
fonksiyonu, tekrar yapabilmesi için üzerinde yapılan işleme ONARIM denir.
Bir arıza henüz oluşmadan bu arızayı önlemek üzere yapılan faaliyetlere BAKIM denir. Gerek
üreticiler, gerek kullanıcılar cihaz/sistemin sağlam kalabilmesi için pek çok bakım yöntemleri
geliştirmişlerdir.
Planlı bakım sisteminin amacı arızaları önleme/teşhisidir. Bu maksatla basit ve standart usullerle
tüm cihaz ve sistemlere ait Koruyucu Bakımların (KB) planlamasını, uygulamasını ve kontrolünü
öngörür. Cihaz ve sistemlere uygulanacak koruyucu bakım türleri aşağıdadır;
Sabit Zamanlı Bakım: Çalışma saati yada takvime göre (hangisi önce gelirse) planlanıp, Bakım
İşletme Kartlarına (BİK) göre mutlaka yapılması gereken bakımlardır.
Durum Muayenesi Esaslı Bakım: Cihaz ya da elemanlar üzerinde planlı olarak ölçme, gözlem
ve kontroller yapılmasını ve alınan sonuçlara bağlı olarak yapılacak işlemlerin belirlenmesini
öngören bakımlardır.
Arıza Teşhisi Esaslı Bakım: Cihaz ya da sistem fonksiyonlarının normal olarak gözlenemediği
durumlarda sistem/cihaz çeki ve bazı ölçümlere dayalı bakım faaliyetleridir.
Kontrol Bakımı: Herhangi bir bakım işlemi yapılmadan planlı olarak sadece çalışma çeki
uygulanan cihazlara yapılan bakım işlemleridir.
Paslanma
Paslanma metal ve çevre arasındaki bir tepkimedir. Çevresel paslanma çevrenin birleşimine ve
sıcaklığına bağlıdır. Paslanmanın hızının azaltılması için statik elektriklenmenin de kırılması gerekir.
Paslanmayı azaltan ve önleyen işlemler aşağıdadır:
1. Uygun bir boya sisteminin tatbiki,
2. Bir katodik koruma sistemi kullanmak
Ön Bakımın önemi
Bir boyama sistemi için tasarlanan dayanma süresini elde etmek için uygun bir ön bakım
gereklidir.Uygun ön bakım için en önemli unsurlar:
Bütün keskin kenarları ve birleşim yerlerini raspa yapın, kaynak yerleri gibi
Yüzeyi titizlikle temizleyin
Özel standartlara göre bakım yapın
Çözülebilen bütün zararlı maddelerin (yağ, gres, toz, toprak, tuz) çözücü (mineral spirits, xylol, toluol),
karışım, temizleme maddeleri, stim ve diğer benzer materyal ve yöntemler kullanılarak çelik
yüzeyden çıkarılması
Bütün pas tabakalarını, kışırları, gevşek pasları ve gevşek boyaları belli bir oranda saplı tel fırça ile, elle
zımparalayarak, kazıma raspa ile, çekiç raspa ile veya diğer el aletleri veya bunların birkaçı ile
çıkarmak. Bu yöntem boyama için en alt seviyede temizlik sağlar.
Bütün pas tabakalarını, kışırları, gevşek pasları ve gevşek boyaları makine ile fırçalayarak, darbeli
motorlu aletlerle, motorlu öğütücü, motorlu kum raspası ile veya bu yöntemlerin birkaçı ile çıkarmak.
Bu yöntem el aletleri ile temizlemeden daha iyi bir yöntemdir. Temizlikten sonra alttaki yüzey kuvvetli
bir metalik parlaklık ve yüzeydeki yağ, gres, toz, toprak, tuz ve diğer bulaşıklardan da temizlenecektir.
Bütün yüzeyin üzerinden yüksek sıcaklıkta ve yüksek hızda oksi asetilen alevi geçirerek bütün gevşek
tortu, pas ve diğer zararlı yabancı maddeleri yakararak arkasından fırçalamak. Bu yöntem ile
yüzeydeki yağ, gres, toz, toprak, tuz ve diğer bulaşıklar da temizlenecektir.
Bütün kışırları, pasları, pas kalıntılarını, boya kalıntılarını ve diğer yabancı maddeleri santrifüj yöntem
veya püskürtme ile
aşındırıcı fırlatarak
temizlemek. Bu yöntem
ile yüzeydeki yağ, gres,
toz, toprak, tuz, kışırları,
pas, paslandırıcı ürünler,
oksitler, boyalar ve diğer
bulaşıklar da
temizlenecektir. Basınçlı
temizleme ile yüzeyin
yağ, gres, kir, pas
kalıntıları ve diğer
yabancı artıklardan
tamamen temizlendiği
görülecektir. Ancak bazı
yöntemlerde minik çukurluklarda bir miktar kalıntı olabilir,aynı zamanda pas, ve kireçlenme nedeniyle
yüzeyde lekeler kalacaktır. Birçok yöntemde ise çok iyi bir görünüm sağlanır.
Banyo SP-8
Kışırları, pasları, pas kalıntılarını kimyasal, elektroliz veya ikisini birden kullanarak temizlemek.
Böylece temizlenen yüzeyler her türlü tortulardan, paslardan ve yabancı maddelerden tamamen
temizlenmiş olacak ve ayrıca tepki vermeyen ve zararlı asit, alkali ve küflerden kurtulacaktır.
Basınçlı temizlik yöntemlerinin birinden sonra kalıntıların uzaklaştırılması için hava tutmak.
Çıplak metal yüzeyi elde etmek için güçle çalışan alet ile temizleme SP 11
Çıplak bir metal yüzeyi elde etmek için bir güçle çalışan alet ile temizleme standardıdır. Bu yöntem
Sadece yüksek ve çok yüksek su jeti kullanılarak yapılan yüzey temizliği standardıdır. Akışkanın içine
aşındırıcı katılamayacağı çalışma alanlarında kullanılır.
Kullanılan kazıma raspa, fırça gibi mekanik temizleme aleti, raspa makinesi, bir basınçlı temizleme ile
elde edilen temizlik ve düzgünlüğü elde edemez. Nedeni yüzeylerin pürüzlü olmasıdır. Bu alet ve
cihazlar yüzeydeki çukurlukların içine giremez böylece yüzey ve boya sistemi arasındaki yapışma bu
yüzden azalabilir. Mekanik temizleme aletleri şunlardır;
Tel fırçalar
a. Saplı tel fırçalar el ile kullanılan aletlerdir.Yüzey cinsine göre kullanılan çelik tel fırça ve pirinç tel
fırça çeşitleri vardır.
b. Elektrikli makineler ile kullanılan tel fırçalar daha iyi bir temizlik sağlar, zaman kazandırır ve yorucu
değildir.
Spatula eski boya kalıntılarını çıkartmaya yarayan ya da macun uygulamasında çatlakları ve delikleri
doldurmak için kullanılan metal bir alettir. Macun uygularken spatulayı 45 dereceden küçük açılarla
yüzeye bastırıp çekmelisiniz. Spatulayı paslanıp yüzeyi bozulabileceği için bir sonraki kullanıma kadar
rutubetsiz ortamda saklamalısınız. Kazıma raspalar boyayı kazıyarak söker, fazlaca sert boya ve paslar
çekiç raspa ile vurarak temizlenir.
Zımpara kağıdı
Elektrik veya hava ile çalışan makinelerdir. Bir şaft üzerine takılan dişli diskleri süratle çevirerek
yüzeye çarptırırlar. Böylece boya yüzlerce çekiç raspa ile çekiçlenir gibi sökülür.
Basınçlı temizleme
Pürüzlü bir yüzeyde maksimum boya yapışkanlığını sağlamak için gereklidir. Basınçlı temizleme
yöntemi en iyi hazırlama yöntemidir. Bu yöntem eski boyaları, kir ve tortuları uzaklaştırır ve pürüzlü
yüzeylerde iyi bir temizlik sağlar. Uygulanan yöntemler kuru basınçlı temizleme, kumlu basınçlı
temizleme, su ilavesiyle kumlu basınçlı temizleme, aşındırıcı ilaveli basınçlı sıcak hava, kuru buz (CO2)
ilaveli basınçlı hava. Kuru basınçlı temizleme temiz, kuru ve istenen düzgünlükte yüzey verir fakat bazı
yöntemlerde çıkan tozlar çevreyi kirletir. Kumlu ve ıslak basınçlı temizleme bulaşıksız temiz ve düzgün
yüzeyler verir, fakat paslı su üretir. Fazlaca aşındırıcı kullanıldığında basınçlı temizlik sonunda yüzeye
yapışarak kalan aşındırıcılar kaldığı yerlerde çabuk paslanma riski oluşturur. Paslanmaz çelik,
Bu hazırlama yöntemi gittikçe daha fazla tercih edilmektedir.Çok yüksek basınçlı su jeti (2500 bar’ın
üstünde) bulaşıkları, pasları ve eski boyaları söker.
Bu yöntem iki temel avantaja sahiptir; geleneksel basınçla temizleme de olduğu gibi basınçla çevreye
bulaşan tozlar bu yöntemde üretilmez ve suda çözünen tuzlar yüzeyden atılır.
Kullanılan suyun temiz olması gerekir, değilse su içindeki bulaşıklar (yağ, akaryakıt kalıntıları gibi)
yüzeye yapışarak kalır. Bu yöntem çeliğe çok temiz bir yüzey kazandırır. Boyanın bütünüyle söküldüğü
yüzeylerde çeliğin ilk zamanki durumu ortaya çıkar.
Bu yöntemin bir sakıncası kalan ıslaklığın ince bir paslanmaya eğilimli olmasıdır. Bu paslanmanın
miktarı nispi nem, çeliğin ve havanın sıcaklığı, ile yüzeyin temizliğine bağlıdır.
Boya sökücüler
Boyalar cinslerine göre hazırlanan kimyasal maddeler ile sökülebilir. Boyanın üzerine tarif edildiği gibi
boya sökücü sürülür. Kısa bir müddet bekledikten sonra silinerek, fırçalanarak veya kazınarak boya
sökülür.
Tatbik edilecek boya sistemini uygulama şekli, uygulama şartları, yüzey bakımı ve yüzeyin
kullanılma şartları belirler.
İki ayrı paketteki boya ancak bir karıştırıcı makine ile karıştırılırsa tam olarak birleşir.
Boyalı yüzeylerin kenarları ve kaynakla birleşen yerler boya sisteminin ömrünün uzamasında
veya kısalmasında en önemli yerlerdir.
Boyanın uygulanması ve kuruması büyük oranda çevre şartlarının etkisi altındadır. Yüzeydeki
sıcaklığın yoğuşma sıcaklığının en az 3°C üzerinde olmasına dikkat edin.
Artan boyaların bir sonraki yıl kullanılabilmesi için:Sentetik astar, vernik ve boyaların üzerine
sentetik tiner,Su ile inceltilen plastik ve akrilik boyaların üzerine su, 1 cm. kadar ilave edilip
karıştırılmadan kutunun kapağı sıkıca kapatılmalı ve donmayacak bir yerde saklanmalıdır.
Boya bir bağlayıcı madde ile renk verici pigmentlerden oluşur. Bağlayıcı madde genelde bir çözücü
içinde çözünmüş bir reçinedir ve reçine kuruyarak ince bir katman oluşturur ve pigmentlerin yüzeye
bağlanmasını sağlar.
Reçineler soya yağı, keten tohumu yağı, ayçiçek yağı, Hindistan cevizi yağı gibi organik veya sentetik
polimerilerdir. Çözücüler xsylen, bütanol, tolüen, beyaz alkol gibilerdir. Pigmentler organik, inorganik
veya sentetik olabilir. Boya koruma ve dekoratif amaçlı olarak kullanılır. Boyalar kuruma ve üretim
mekanizmalarına göre üç guruba ayrılabilir. Bu guruplar boyanın kimyasal bileşimine göre de alt
guruplara da ayrılır.
1. Fiziksel kurumalı boyalar: Kuruma işlemi içindeki çözücünün buharlaşması ile oluşur.
2. Oksidasyon ile kuruyan boyalar: Kuruma işlemi çözücünün buharlaşması ile birlikte boyanın
içindeki yağın havadaki oksijen ile kimyasal tepkimeye girmesi sonucu olur.
3. Kimyasal işlemli boyalar: Boyanın kuruması bir sertleştirici ile boyanın kimyasal tepkimeye
girmesi ile gerçekleşir. Kullanmadan önce boyanın sertleştirici ile iyice karışması
sağlanmalıdır.
Boyalar bileşimlerine göre şu alt guruplara ayrılır:
Alkid boyalar : Alkid boyalar birçok çeşit içerir. Bu boyalar dekoratif maksatlar ve ılıman
iklimlerde açıkta bulunan çeliklerin korunmasında fazlaca kullanılır.
Kullanım alanları:
Suya karşı dayanıklılığı az olduğundan sadece su üstü kısımlarda kullanılır.
Çinkolu astarlarda ve galvanizli çeliklerde sabunlaşma gibi bir kimyasal tepkime meydana
geleceğinden kullanılamamalıdır. Boya kabarır ve pul pul kalkar. Kuruma işlemi sıcaklığa bağlıdır.
Kuruma işlemi esnasında Alkid boyalar havadan oksijen alırlar. Bu bir kimyasal tepkimedir ve tepkime
daima aşağıdakilerden etkilenir;
1. Sıcaklık,
2. Ön Bakım.
Boyama maksadına ve çevreye uygun St 2 ile Sa 2½ arasında bir ön bakım gerekir. Alkid boyalar
styrene veya silikon ile değişime uğratılırsa diğer bazı özellikleri kazanır.
Avantajları:
Havasız sprey, fırça veya rulo ile kolayca uygulanabilir.
İyi yaş boya özelliği
Yüzeye yapışması iyi, nüfus etme özellikleri çok iyi
Havaya karşı dayanıklı; parlaklığı iyi ve renk kararlılığı iyi
Tek bileşenli: İki bileşenli ürünlere göre daha kolay kullanım
Uygulama boyunca boya filminde kolaylıkla onarımlar yapılabilir,
İyi örtücülük özelliği.
Vinil kaplamalar: Vinil kaplamalar kimyasal ürün fabrikalarında endüstriyel kaplama, rafineri ve
tank sahalarında, köprüler ve gemilerde (Vinil tar su hattı altında) kullanılır.
Kullanım:
Vinil kaplamalar fiziksel olarak kurur. Tek bileşenli boyadır, Havasız püskürtme, fırça ve rulo ile
kolayca tatbik edilebilir.
75 -80°C bulan sıcaklıklarda kullanılmaması tavsiye edilir. Bu durumda solma görülür ve film
tabakasının kırılganlığı artar.
Avantajları :
Kimyasallara karşı iyi dayanıklılık gösterir
Suya karşı iyi dayanıklılık gösterir
Çabuk kurur
Uygulama sıcaklığa bağlı değildir.
Tek bileşenli ürün
Sınırlamaları:
Az miktarda katı madde içerir.
Kuvvetli çözücülere karşı zayıf dayanıklılık
80°C kadar kuru sıcaklığa dayanıklı
Yüksek VOC (Uçucu Organik İçerik)
Epoksi kaplamalar: Kullanım maksadına uygun gerekleri karşılayan çok sayıda değişik epoksi
kaplama vardır. Epoksi kaplamalar bazı genel karakteristiklere sahiptir:
Avantajları:
Suya karşı dayanıklılığı iyidir.
Yüzey yapışkanlığı iyidir.
Kimyasallara dayanıklılığı iyi
Alkalilere dayanıklılığı çok iyi
Mekanik darbelere karşı yüksek dayanma
Uzun ömürlü
120°C sıcaklığa kadar dayanıklılık
Yüksek katı içerik / düşük VOC (Uçucu Organik İçerik)
Sınırlamaları:
UV ışınlarına karşı düşük dayanıklılık: Güneş ışığında tebeşirlenme görülür.
Uygulama ve karışım işlemi sıcaklığa bağlıdır. ( normal olarak +10°C üstü, soğuk iklim çeşitleri
-5°C ye kadar)
İki bileşenli bir üründür ve iyi karıştırılmalıdır. Bu nedenle sarf miktarı artabilir.
Asitlere karşı dayanıklılığı orta
Alerji yapabilir (egzama)
Doğru uygulama şeklinin bilinmesi gerekir.
Epoksi kaplamalar kimyasallara karşı iyi bir dayanıklılık (bilhassa Alkalilere) gösterir. Çelik ve betona
yapışkanlığı iyidir. Suya karşı dayanıklıdır. Epoksiye fenol, kömür katranı veya hidrokarbon reçine
katıldığında değişik özellikler kazanır. Mesela kimyasallara karşı dayanıklılığı artar, nüfus etme
kabiliyeti artar, suya karşı dayanıklılığı artar gibi. Birçok epoksi çeşidinin değişik sayıda çözücüler
içermesi bir engeldir. Bazı tipleri geliştirilerek daha çok katı madde içermesi (Mastik ürünleri)
sağlanmıştır.
Çözücü içermeyen epoksiler içme suyu tanklarında kullanılmaktadır. Su bazlı epoksi kullanımı
bugünlerde gittikçe artmaktadır, nedeni daha sağlıklı bir çalışma ortamı sağlamasıdır.
Uygulama :
Kullanımdan önce iki bileşen doğru oranda karıştırılmalıdır. Karışım işlemi esas bileşen ile sertlleştirici
bileşen arasındaki bir kimyasal tepkimedir. Uygulama ve karışım işlemi sıcaklığa bağlıdır. Önemli olan
karıştırıldıktan sonra kimyasal tepkimenin çok ilerlemiş olmamasıdır. Kullanım zamanı geçirildiğinde
boya sertleşerek kullanımı imkansızlaşır.
Kullanım alanları :
Değişik tipteki epoksiler değişik alanlarda kullanılır ;
Epoksi mastik : Çok maksatlı kaplama, endüstriyel tesisler, gemiler ve deniz alanı dışında, sualtı ve su
üstünde. İyi nüfus etme ve iyi yapışma kabiliyeti vardır.
Saf epoksi : Kimyasal madde tankları, kullanma suyu tankları ve gemiler ve endüstriyel tesislerin her
tarafında kullanılır. En az Sa2½ seviyesinde basınçlı bir bakım gerektirir.
Fenol epoksi : Kimyasal madde tankları. Saf epoksiden daha iyi özellikler gösterir. En az Sa2½
seviyesinde basınçlı bir bakım gerektirir.
Kömür reçineli epoksi : Gemilerde. Su altında bilhassa balast tanklarında.
Çözücüsüz epoksi : İçme suyu tankları ve çevre sınırlamalarının bulunduğu yerlerde.
Su bazlı epoksi : Nem ve sıcaklığın kontrol edilebildiği endüstriyel alanlarda.
Poliüretan kaplama: Poliüretan kaplamalar hem tek bileşenli ve hem de iki bileşenli olarak imal
edilirler. İki bileşenli poliüretanlar çok amaçlı kaplamalardır. Poliüretan üst yapılarda Epoksi boya
sistemin içinde çoğunlukla kullanılır. Poliüretan metal, beton, ağaç ve plastik yüzeyindeki hayati
oyukları yüksek performansta doldurur.
Poliüretan kaplamalar kimyasallara ve çözücülere dayanıklıdır. Kimyasal tepkime ile sertleşirler ve bu
işlem sıcaklığa bağlıdır. Sıcaklık alt limiti 0°C tır. Kullanım ömrü çok uzundur. Kuruma süresi çok
kısadır.
Avantajları :
Hava koşullarına çok iyi dayanır.
Ömrü boyunca mükemmel parlaklık
Kimyasallara karşı çok iyi dayanır.
Çözücülere karşı çok iyi dayanır.
0°C kadar sertleşme
Sınırlamalar :
İki bileşenli
Deriyi tahriş edebilir.
Polyester kaplama: Polyester kaplama çabuk sertleşen, ince bir tabaka halinde cam
görüntüsünde sağlam yapılı bir kaplamadır. Paslanmaya karşı uzun süreli koruma sağlar. Suya ve
neme karşı dayanıklılığı mükemmeldir. Tatlı ve tuzlu sularda kullanımı çok yaygındır.
Aşınmaya karşı aşırı dayanıklılığı bu kaplamayı güverte ve yürünen mahallerde, buz kırıcıların
karinasında, gelgit bölgelerinde ve çamurlu alanlardaki çelik ve beton satıhlarda en uygun
uygulamadır.
İyi bir yapışkanlık sağlamak için çelikte basınçlı temizleme ve betonda Sa 2½ gerekir.
Vinil ester kaplama: Vinil ester reçine bazlı kaplama,kimyasal ve solventlere karşı dayanıklılığı ile
bilinir. Basınçlı temizlenen çelik ve betona iyi yapışır.
Tank içi kaplamada sorun giderici olarak adlandırılır. Bir çok kimyasallara karşı dayanıklıdır. Sıcaklığa
dayanımı ise bir çok ticari boya çeşidi içinde en iyisidir.
Vinilester bir astar olarak tercih edilir. Tank iç yüzeyini, gemilerin iç yüzeylerini ve benzer yapıları aşırı
paslandırıcılara ve aşırı paslandırıcı çevreye karşı korur.
Vinil ester kaplama iki bileşenlidir ve normal sıcaklıkta uygulanır. Kalın katlar olarak (2*750 mikron)
uygulanır. Kısa bekleme süresi nedeniyle iki bileşenli püskürtme cihazı ile uygulanmalıdır.
Avantajları :
1. Çok hızlı kuruma
2. Çok iyi yapışma
3. Aşınmaya karşı çok iyi dayanır.
4. Kimyasallara karşı çok iyi dayanır.
5. Çözücülere karşı çok iyi dayanır.
6. Normal püskürtme cihazı ile uygulanabilir.
7. Camsı tabakalar aşınmaya karşı dayanıklılığı arttırır.
Sınırlamalar :
1. Kısa bekleme süresi ( 45 dakika)
2. Yeni kat enaz 2 saat, en fazla 24 saatte uygulanabilir.
3. Sınırlı raf ömrü 23°C ta yaklaşık 6 ay
4. Uygulama sırasında sıcaklığa bağımlı
5. Sadece basınçlı temizlenen çelik yüzeye (Sa 2½ standardında)
İnorganik çinko kaplama: İnorganik çinko kaplama değişik kimyasal ve bilhassa çözücülere karşı
çok dayanıklıdır. Katodik koruma sağlayan kabiliyeti ile birinci kat gibi kullanılır. Çelik yüzeylerin
korunmasına katkıda bulunur ve paslanmanın birçok tehlikesini azaltır.
Çinko içeren kaplamaların bir astar gibi uygulanmasının ana nedeni katodik koruma sağlayan
yeteneğidir. İyi bir katodik koruma için kuru boya filmindeki çinko miktarını su bazlı boyalarda en az
%75 ve çözücü bazlı boyalarda %82 olmalıdır.
Değişik tipteki bir çok kimyasala ve çözücülere karşı çok dayanıklıdır. Çözücülere karşı dayanıklılığı
nedeniyle çözücü depolanan tank iç yüzeylerinde Çinko etil silikat (çözücü bazlı) ve alkali silikat (su
bazlı) geniş çapta kullanılır.
İnorganik çinko kaplamalar kullanılan çevre ve yüzeye uygulaması çeşitlidir. Tank astarlamasında bir
katta 75-125 mikron uygulanır. Su bazlı çinko silikat geleneksel püskürtme ile uygulanmalıdır. Çözücü
bazlı çinko-etil silikat ise havasız püskürtme ile uygulanmalıdır. Nispi nemin uygulama ve kuruma
Organik çinko kaplama: Çinko içeren bu kaplamanın kullanılmasının ana nedeni katodik koruma
sağlayan bir astar (Primer) olmasıdır.Çinko Epoksi hem endüstriyel alanda ve hem de gemilerde
birinci kat olarak sık sık kullanılır. Kuruma süresi çok kısadır. Katodik koruma sağlar. En önemli husus
bileşimindeki kuru film tabakasındaki çinko miktarının su bazlı kaplamalarda %75 ve çözücü bazlı
boyalarda ise %82 olması gerektiğidir.
Çinko epoksi Sa 2½ standardında temizlenmiş çelik yüzeylere uygulanır. Havasız püskürtme ile çok iyi
bir uygulama yapılır. Alkidler hariç her türlü kaplama üzerine sürülebilir.Yeni yapılar ve eski onarılmış
yüzeylerde çok iyi bir astardır.
Çinko Epoksi hem endüstriyel alanda (Bakım süresince) ve hem de gemilerde birinci kat olarak sık sık
kullanılır. Kuruma süresi çok kısadır, kısa bir süre sonra üstüne yeni bir kat sürülebilir. İyi bir
yapışkanlığa sahiptir, darbelere ve aşındırıcılara karşı direnci iyidir ve 120°C kadar ısıya dayanıklıdır.
Çinko epoksinin inorganik çinkoya göre dezavantajı öncelikle elektriksel iletkenliği düşük olduğundan
çeliğin galvanik koruması sınırlıdır.
Avantajları :
1. Paslanmaya karşı iyi bir koruma sağlar
2. İyi yapışır.
3. Mekanik dayanıklılığı iyi.
4. Alkidler hariç her türlü boya üzerine kaplanabilir.
5. Kimyasal olarak hazırlanır.
Sınırlamalar :
1. Sıcaklığa bağımlıdır (10°C)
2. İki bileşenli
3. DFT: 20-50 mikron (20-30 mikron sualtı kullanımı için)
4. 120°C kadar kuru sıcaklığa dayanıklıdır
5. Asit ve alkalılere karşı dirençli değildir. (pH 5-9 olmalı)
Boyama için kullanılacak malzemelerin tespiti çok önemlidir. Seçim için boyaya ait talimatlar sıkı bir
şekilde uygulanmalıdır.
Fırçalar
Boyayacağınız
yüzeylerde iyi sonuç
alabilmeniz için, mutlaka
iyi bir fırçanız olmalıdır.
Üstelik iyi bir fırçayı
yıllarca kullanabilirsiniz.
Rulolar
Geniş alabandaları. bordaları ve bölme tavanları hızlı ve kolay bir şekilde boyayabilmeniz için rulolar
çok kullanışlıdır.
Genellikle, pürüzlü
yüzeylerde uzun tüylü
rulolar, düzgün
yüzeylerde ise kısa tüylü
rulolar kullanılır. Rulodaki
fazla boyayı almak için
rulo tablası veya rulo
ızgarası kullanabilirsiniz.
Rulo satın alırken,
merdanesi kolay çıkanını
seçmelisiniz. Ruloya
uygun bir sap takmak
geniş yüzeyleri daha
rahat boyama fırsatı
verir. Şimdilerde
teleskobik saplar çok
kullanışlıdır. Plastik boya kullanacaksanız, sünger ya da pösteki rulolar; Dış Cephe boyaları için pösteki
ve mercan rulolar boyanın kolay sürülebilmesi ve en iyi sonucun alınabilmesi için çok daha uygundur.
Saten boyalar için sünger ya da peluş rulolar, sentetik boyalar için moher rulolar kullanabilirsiniz.
Kullanacağınız yüzeye uygun genişlikte rulo seçmelisiniz.
Sentetik boyaların temizliğinde sentetik tiner, selülozik boyaların temizliğinde selülozik tiner, su bazlı
boyaların temizliğinde ise su kullanmalısınız. Fırçalarınızın temizliğine başlarken, önce ruloyu / fırçayı
gazete kağıdına sürerek çıkartabildiğiniz kadar boyayı çıkartın. Rulonuzu / fırçanızı yeterli miktarda
inceltici döktüğünüz bir kaba, kılların tamamı girecek şekilde yerleştirin ve üzerindeki boyayı sıvının
içinde çözünüz. Plastik eldiven giyerek iyice temizlenene kadar elinizle ovalayınız. Tüm boya
çözüldükten sonra ruloyu / fırçayı iyice silkeleyin ve kılları düzeltin. Fırçaları kuruturken yere
dayayarak dikey şekilde ya da kılları birbirinden ayrılabilecek şekilde bırakmayınız. Fırça ve ruloları
asmak iyi bir yoldur.Tekrar kullanmadan önce, su bazlı boya fırçasını mutlaka suyla, yağ bazlı boya
fırçasını ise tinerle nemlendiriniz.
Boyama işi birkaç gün sürdüğü takdirde, boyama paydos edildiğinde fırçaların ve boyanın ertesi güne
kadar iyi korunmaları da önemlidir. Boyanın fırça üstünde donması fırçayı iş göremez hale getirebilir.
Bu nedenle işi biten fırçalar tiner ile güzelce yıkandıktan sonra duracağı yerde kıllarının üstünde
olmamak üzere dikey olarak bekletilmelidir. İşe devam edilecekse su dolu bir kap içinde konulabilir.
Bir gazeteye sarılarak bekletilmesi düşünebilir. Su içindeki fırça kullanılacağı zaman gazete kâğıdı ile
Emniyet ve sağlık
Boya Sözlüğü
Aderans: Kuru film tabakasının yüzey üzerinde kabarmadan,ince tabakalar halinde kalkmadan veya
çatlamadan durma kabiliyetidir. Aderans,boyanın belki de tek en önemli özelliğidir. Islak tutunma,
ıslak koşullara rağmen kuru boya filminin yüzeye tutunma kabiliyeti,genellikle dış cephe boyaları için
önemlidir.
Akrilik: Yüksek performanslı akrilik esaslı boya veya su-bazlı boyalarda kullanılan sentetik polimerdir.
Boyanın bağlayıcısı gibi, akrilik reçineler, kaplamanın kimyasallara dayanmasına ve ışık haslığı
nedeniyle renginin kalıcı olmasına olanak sağlar.
Akrilik Reçine: Renk ve parlaklık dayanımı, alkali ve oksidasyon dayanımı, sertlik, yapışma ve bağlama
sağlamlığı ve film ömrü gibi özellikleri süper olarak nitelendirilen ve kaplama formülleri arasında
seçkin bir yeri olan reçinelerdir. Genellikle, akrilik asit, metakrilik asit, akrilonitril ve bunların
copolimerlerinin esterlerini içeren akrili asitlerin türevlerinin polimerizasyonu sonucu oluşan
reçinelerdir. Akrilat reçineler olarak da bilinirler.
Akrilik esaslı boya:
(1)Esas olarak aqua ortam içersinde polimerik maddenin sabit dispersiyonu.
(2) Plastik veya reçinenin ,doğal veya sentetik su içersinde dispersiyonu; sentetik, emülsiyon
polimerizasyonu ile yapılır. (Dikkat edilmesi gereken husus, polimerizasyondan sonra akrilik esaslı
boya su içerisinde dağılmış katıdır, bu yüzden emülsiyon değildir. Boya endüstrisinde akrilik esaslı
boya ve emülsiyon benzer kullanılır.)
Akrilik esaslı Boya: Polyvinil asetat veya akrilik reçineler gibi sentetik bağlayıcılar ile yapılan su ile
inceltilen boyalardır. Yağlı boyaların tersine,akrilik esaslı boyalar çabuk kurur,düzgün akar ve su ile
kolaylıkla temizlenebilir. Yüksek performanslı akrilik esaslı boya boyalar %100 akrilik reçine içerirler.
Belirli özellikler katmak veya maliyeti düşürmek için boyaya katılan diğer bağlayıcılar ise,stiren,epoksi
ve polivinil asetat.
%100 Akrilik esaslı Boya: Bağlayıcı olarak sadece akrilik reçine kullanılmış su ile inceltilen boyalardır.
Genel olarak çok kaliteli akrilik esaslı boyalar farklı birçok mimari kaplama için kullanılır,%100 Akrilik
esaslı boyalar,süper aderans,uzun süreli esneklik,nefes alabilirlik,alkali dayanımı, sertlik, ve parlaklık
dayanımına sahiptirler.
Alkidler: Her ne kadar,orta dereceli ekipmanlar ve marin enamellerde bağlayıcı olarak kullanılsalar
da,içeride ve dışarıda,ahşap boyalarında bulunan reçinelerdir.
Bağlayıcı: Bağlayıcı, pigment parçalarını, düzgün boya filmi oluşturmak üzere bağlar ve aynı zamanda
boyanın yüzeye yapışmasını sağlar. Bağlayıcının cinsi ve miktarı,boyanın performans özelliklerinin -
Boyanın az kullanılması koruyuculuğunun azalmasına yol açar. Fazla kullanılması ise gereksiz yere
para sarf etmektir. Fazla kullanılan boya hem akar ve hem de kuruması güçleşir. Aşağıdaki tabloda
çeşitli boyaların ne kadar kullanılması gerektiği görülmektedir. Tabi boyanın kullanım miktarı
yoğunluğuna bağlıdır. Boya kutularındaki talimatlara uymak gerekir. Böylece elde edilen kıvam ile
boya istendiği kadar koruyucu olur ve uygulanması kolay olur. Sıvı boyalar akar ve koyu boyalar ise
bizi yorar.
Boyayı kullanırken, kutu üzerindeki talimatlara mutlaka uyunuz. Kutunun üzerinde yazılı
açıklamaları inceleyip uygulamayı ona göre yapınız.
Boyama işine, yukarıdan başlayarak, aşağıya doğru devam ediniz.
Yağmurlu havalarda dış yüzeylerde boyama yapmayınız.
Kirli ve yağlı yüzeyleri boyamadan önce mutlaka temizleyiniz.
Parlak yüzeyleri zımparaladıktan sonra boyayınız.
Kalın tek kat boya tatbik etmek yerine, ince iki kat uygulamayı yeğleyiniz.
Alüminyum bakımı :
Su ile çözünen kir ve kimyasalların su, deterjan ve çözücü kullanarak sökün durulayın, kurutun, sonra
ince tabakaları ve oksitlenmeyi sökmek için el veya makine ile zımparalayın. İyi bir koruma için bir
veya iki kat yeterlidir. Kurşun pigmentleri kullanan astarları ve sonkatları kullanmaktan kaçının. Bir
epoksi astar ile beraber çevreye uygun bir sonkat uygulanabilir.
Pirinç, Bronz, Bakır, Kurşun, bakımı :
Alüminyumda olduğu gibi su, deterjan ve çözücü karışımı kullanarak kirleri sökün. Metalin kurumasını
sağlayın, sonra oksitlenmeyi sökmek için el veya makine ile zımparalayın.
Galvanizli Metal bakımı:
Alüminyumda olduğu gibi kirleri sökün, veya 6 ay boyunca açıkta bırakın. Üreticisinin talimatlarına
bakarak metalın boyanabilir bir yüzeye sahip olduğundan emin olun. Geleneksel boyalar yağ ve alkid
reçineler içerdiğinden bunları kullanmayın. Galvanizli metal için imal edilen astarları tercih edin.
Boyama işlemi belirli bir sistem dahilinde uygulanır. En mükemmel sonuca bu şekilde ulaşılır. Boyama
işleminde şu aşamalar izlenir:
1- Yüzey hazırlığı ve temizliği
2- Birinci kat astar
3- Macun ve ikinci kat astar
4- Son kat boya
Şimdi yüzey hazırlama işleminden başlayarak bu kademeleri kısaca anlatalım.
Yüzey Hazırlama
Boya sisteminin yüzeye yapışmasını artırmak için temizliğin çok iyi yapılması gereklidir.
Yüzeydeki budak ve reçineli kısımları mümkünse yakınız ve selülozik tiner ile iyice siliniz.
Yüzeydeki toz, yağ ve kirleri temizleyiniz.
Tam düzgün bir yüzey için zımpara yapınız. Zımparayı ağacın suyu yönünde yapmak yararlıdır.
Astar tatbikatından önce, ahşabın lifleri arasına girerek ahşabın dayanıklılığını ve astarın yapışmasını
artıran, küf ve mantarın olumsuz etkilerini azaltan koruyucu özellikte bir doyurucu ve koruyucu
malzeme kullanmak, sonucun mükemmelliğini garanti eder. Bu iş için genellikle bezir kullanımı
yaygındır. Bu ise önemli bir hatadır. Zira bezir özellikle bakteri oluşmasını sağlayacak ortamı yaratır ve
hızlandırır. Bu yüzden kesinlikle bezir kullanmayınız.
Ham tahta koruyucu veya dekoratif tahta koruyucu bu iş için ideal malzemelerdir.
Yüzey hazırlığı bitirilmiş ve ham tahta koruyucu veya dekoratif tahta koruyucu ile doyurulmuş yüzey,
birinci kat astar uygulamasına hazır demektir.
Astarın amacı, boyaya daha düzgün bir yüzey hazırlamak, sistemin kalınlığını artırarak
koruyuculuğunun uzun sürmesini sağlamaktır.
Ahşap üzerine uygulanabilecek çeşitli astarlar vardır.
Birinci kat astardan sonra sıra macun ve ikinci kat astarlama işlemine gelir.
Astar uygulandıktan sonra giderilemeyen yüzey arızaları, ahşap çatlakları macun ile doldurulur.
Macun daha önce bahsettiğimiz spatula yardımı ile çekilir.
Macun muhakkak astardan sonra uygulanmalıdır. Aksi halde ham ahşap, macun içindeki reçineyi
emerek yapısının bozulmasına yol açabilir. Bu yüzden macun erken dökülür ve zeminde farklı
parlaklıklar oluşabilir. Tekrarlarsak, birinci astardan sonra yüzey hala bozuk ise, macun çekilerek
düzgünlük sağlanır, macun kuruduktan sonra zımpara yapılır, zımparalanmış macun üzerine ikinci kat
astar yapılır.
Boyama
Şu ana kadar, boyama öncesi işlemlerden söz edildi. Yani, birinci kat astar, macun ve ikinci kat astar
işlemleri tamamlandıktan sonra, tercih edilen sisteme uygun son kat boya tatbikatı ile ahşap
yüzeylere uygulanan boya sistemi ve kademeleri tamamlanır.
Ahşabın verniklenmesi
Vernik bünyesinde renk verici boyar madde bulunmayan, şeffaf olması nedeniyle ahşabın doğal
görünümünü kapatmayan, dekoratif bir görüntü veren, yağmur, güneş, mantar, küf, atmosfer şartları,
darbe, aşınma gibi etkilere karşı ahşabı koruyan bir malzemedir.
Yüzey hazırlama işlemi daha önce belirttiğimizden farklı değildir. Macun gerekiyorsa, ince ahşap talaşı
vernikle karıştırılarak macun kıvamına getirilir ve düzeltilmesi gereken yüzeye uygulanır. Vernik altına
doğal olarak renkli malzeme kullanmak mümkün değildir.
Vernik tatbikatından önce ahşap, çeşitli şeffaf renklerde renklendirilmek istenirse, çeşitli renkleri olan
dekoratif tahta koruyucu ile ilk doyurma ve renklendirme işlemi yapılır.
Eğer ahşapta yarı parlak, ipeksi bir görünüm isteniyorsa vernikli tahta koruyucu bu iş için ideal
malzemedir. Vernikli tahta koruyucu ahşabın dokusunu gizlemeden ipeksi görünüm verir ve ahşabın
dayanıklılığıni artırır. Eğer daha parlak bir görüntü istenirse, ahşabın dekoratif tahta koruyucu ile
doyurularak üzerine yat verniğinin 2 veya 3 kat uygulanması bu ihtiyaca cevap verecektir. Yat
verniğinin 2-3 kat uygulanması sırasında her kattan önce bir alttaki katı zımparalamak bir sonraki
katın yapışmasını mükemmelleştirecektir.
Eski boyayı veya verniği tamamen sökmek istiyor, ancak bir türlü kazıyamıyorsak iki yöntem
uygulanabilir.
Birincisi, eski boyayı yakmaktır. Ancak bu yöntem tehlikelidir. Buna karşılık, boya sökücü kullanılarak
eski boyanın kendiliğinden kaldırılması gayet kolay ve mümkündür.
Bakımda kullanılan malzemeler Boyalık adı verilen bölmelerde depolanır. Boyalık boya gibi yanıcı
malzemeleri barındırdığından sabit CO2 sistemi ile korunur ve yangın dedektörleri ile donatılır. Ayrıca
yangın suyu püskürtme sistemi vardır.
Aşağıda gemilerde kullanılan boyaların son kullanıcı kılavuzları yer almaktadır. Bu bilgilerin hepsi hem
uygulama ve hemde sağlık açısından çok önemlidir.
KARİNA ASTARI
TANIM : Antikorozif özelliklere sahip klor kauçuk esaslı bir astardır.
ÖZELLİKLERİ :
Renk / doku : Gümüşi Kahverengi / Yarı Mat
Hacimce katı madde : %25
Ağırlıkça Katı Madde : %75
Ürün yoğunluğu :1.20 kg/lt .
Yeni kat (25°C) : Minimum : 12 saat Maksimum : Sınırsız
KULLANMA TEKNİĞİ : Uygulama öncesi yüzey , gres,yağ, toz, tuz vs. gibi maddelerden tamamen
arındırılmalıdır. Yüzey için ; en az SA 2.1/2 veya daha iyi kum temizliği yapılmalıdır. Yüzeye
uygulanmadan önce altına EPOXY ASTAR bir kat uygulanması halinde daha iyi sonuç alınabilir.
UYGULAMA BİLGİLERİ: Ürün fırça , rulo ve havasız sprey ile uygulanabilir.
Havasız sprey : Hat basıncı : 120 -150 Bar : Uç ebadı : 0.457-0.533 mm : Fan açısı : 65°-80°
Tavsiye edilen dft : 75 mikron Tavsiye edilen wft : 300 mikron
İnceltici temizleyici : Special Tiner
TÜKETİM MİKTARI 3.33 m2/lt
KURUMA SÜRESİ Dokunma : 1saat Sert : 8 saat (25°C )
UYARILAR : PARLAMA NOKTASI : > 38°C
TEHLİKE UYARILARI: R10 , R20/21/22
Xn , Zararlı. F, Parlayıcı
GÜVERTE BOYASI
TANIM : Deniz suyuna periyodik batmaya dayanıklı olması için modifiye edilmiş , yüksek kaliteli alkid
esaslı güverte son kat boyasıdır. Çok iyi renk ve parlaklık kalıcılığının yanında yürütme alanlarında da
aşınmaya dayanıklıdır. Çeşitli antikorozif astarlara iyi yapışma özelliğine ve esnekliğe sahiptir. Ancak
beton , inorganik çinko veya galvanize yüzeylere doğrudan tatbik edilmemelidir. Antikorozif astarlar
üzerine iki katta en az 50 mikron tatbik edilmelidir.
ÖZELLİKLERİ : Renk / doku : Kırmızı, Yeşil /Yarı Mat
Hacimce katı madde : %65
Ürün yoğunluğu :1.30-1,20 kg/lt.
Yeni kat (25°C) : Minimum : 6 saat Maksimum : Sınırsız.
KULLANMA TEKNİĞİ : Daha önceden astar vurulmuş yüzeylerin , kuru ve temiz olduğundan yüzeyde
yağ, gres ve diğer kirlerin bulunmadığından emin olunmalıdır. Hasarlı yüzeyler için , antikorozif
astarlar sürüldükten sonra Güverte Boyası tatbik edilmelidir.
UYGULAMA BİLGİLERİ: Ürün fırça , rulo ve havasız sprey ile uygulanabilir.
Havasız sprey : Hat basıncı : 110-140 Bar : Uç ebadı : 0.432-0.483 mm
Tavsiye edilen dft : 50 mikron Tavsiye edilen wft : 100 mikron
İnceltici temizleyici : Special Tiner
TÜKETİM MİKTARI : 16 m2/lt
KURUMA SÜRESİ : Dokunma : 2 saat Sert : 8 saat (25°C )
UYARILAR : PARLAMA NOKTASI : > 33°C
TEHLİKE UYARILARI: Karina astarı ile aynı
DEPOLAMA : Karina astarı ile aynı
AMBAR BOYASI
TANIM : Yükleme sırasında yüklerin neden olduğu aşınma ve hasarlara karşı yüzeyleri korumak üzere
tasarlanmış alkid esaslı bir son kat boyadır.
KULLANMA YERLERİ : Ürün yağ serpintilerine karşı dirençli olup yeniden boyamaya imkan verecek
şekilde iyi koruma özelliklerine sahiptir. Yeni yapılan yüzeylerde uygun antikorozif astar üzerine iki
katta 50 mikron tatbik edilir.
ÖZELLİKLERİ : Renk / doku : Gri /Yarı Mat
Hacimce katı madde : %65
Ürün yoğunluğu :1.35 kg/lt.
Yeni kat (25°C) : Minimum : 24 saat Maksimum : Sınırsız.
KULLANMA TEKNİĞİ : Tatbikten önce , astar boya vurulmuş yüzeylerin , kuru ,tozsuz ve diğer
kirlerden arındırılmış olduğundan emin olunmalıdır.
UYGULAMA BİLGİLERİ: Ürün fırça , rulo ve havasız sprey ile uygulanabilir.
Havasız sprey : Hat basıncı : 110-140 Bar : Uç ebadı : 0.432-0.483 mm : Fan Açısı: 60°
Tavsiye edilen dft : 50 mikron Tavsiye edilen wft : 100 mikron
İnceltici temizleyici : Sentetik Tiner
TÜKETİM MİKTARI : 16 m2 /lt
KURUMA SÜRESİ : Dokunma : 4 saat Sert : 24 saat (25°C )
UYARILAR : PARLAMA NOKTASI : > 37°C
TEHLİKE UYARILARI: Karina astarı ile aynı
DEPOLAMA : Karina astarı ile aynı
ZEHİRLİ BOYA
TANIM : Su içerisinde, özellikle denizlerde çalışan yüzeylerin bakteri ,yosun, kabuklu deniz canlıları ve
bunlar gibi organizmalar tarafından sarılmasına ve tutulmasına engel olmak üzere dizayn edilmiş uzun
ömürlü ve yüksek dirençli bir boyadır. Kuru film kat sayısı ve kalınlığı 1 veya 2 kat 70 mıkron şeklinde
EPOXY ASTAR
TANIM : Grit kum temizleme (grit blasting) yapılmış çelik yüzeyler için özel olarak dizayn edilmiştir.
Değişken iklim şartları , hava ,deniz suyu ve bunler gibi yüksek yıpratıcı (corrosive) etkilere dayanıklı,
çinko pigmenti ile güçlendirilmiş ve çabuk kuruyan bir epoxy astar boyadır.
ÖZELLİKLERİ : Renk / doku : Pembe / Mat
Hacimce katı madde : %45
Ürün yoğunluğu :2.8 kg/lt .
Ağırlıkça Katı Madde : %80
Karışım oranı : Hacimsel : 88A : 12B
: Ağırlıkça : 95A : 5B
Pot life (25°C) : 8 Saat
Kuruma Zamanı (25°C)
: Dokunma : 10 Dakika
: Sert : 4 Saat
İkinci Kat Uygulama (25°C)
En Az : 4 Saat
En Fazla : Sınırsız
KULLANMA TEKNİĞİ : Uygulama öncesi yüzey , gres,yağ, toz, tuz vs. gibi maddelerden tamamen
arındırılmalıdır. Yüzey için ; en az SA 2.1/2 veya daha iyi kum temizliği yapılmalıdır. Özellikle , kaynak
ve kesim nokta-larında yapışmayı engelleyecek her türlü yabancı madde yüzeyden uzaklaştırılmalıdır.
UYGULAMA BİLGİLERİ : Özellikle , havalı veya havasız püskürtme sistemleri için dizayn edilmiştir.
Ancak küçük alanlarda fırça veya ruloda kullanılabilir.
Havasız sprey : Hat basıncı : 120 -150 Bar
EPOTAN - S
ÜRÜN TANIMI : Epotan-S iki bileşenli, kimyasal maddelere ve solventlere karşı dayanımı çok iyi
yüksek film kalınlığında uygulanabilen bir epoksi boyadır.
KULLANIM ALANI : Tankların iç yüzeylerinde kullanılır.
TEKNİK VERİLER
Film Kalınlığı (mikron/kat) Teorik Yayılma (m2/Lt)
Kuru Yaş
Uygulanabilir Film 80-150 160-300 6.0-3.3
Kalınlıkları
Önerilen 100 200 5.7
Renk Açık gri, Açık Yeşil
Hacmen Katı Madde Oranı (%) 50+/- 2
Parlama Noktası 25°C +/- 2
GEMİLERİN HAVUZLANMASI
Teknelerin su üstünde kalan kısımlarının gerekli bakım ve tutumları her zaman yapılabilse de su
altında kalan kısımlarının bakım ve tutumları ancak muayyen zamanlarda gemilerin havuza alınması
ile yapılabilir. Ahşap olsun, madeni olsun bütün teknelerin su altında kalan kısımlarının bakımı
yapılmadığı taktirde bu tekneler çürümeye ve kullanılamayacak duruma gelmeye mahkumdur. Ahşap
teknelerin su altında kalan kısımlarına hücum eden deniz yaratıkları bu teknelerin hasara uğramasına
neden olurlar. Madeni teknelerin ise hem paslanarak çürüme (corresion) hem de aşınma (erosion)
tesirlerinden korunması gerekmektedir. Bir geminin teknesini hasara uğratan veya süratini etkileyen
deniz hayvanları ve deniz bitkileri tuzlu suda meydana gelir ve sıcak denizlerde daha çok görülür.
Buralardaki zararları daha büyük olur.
Ahşap tekneler için en büyük tehlike teredo ismindeki, ağacı yiyerek içine giren, kaplama ve diğer
tahtaları delik deşik eden kurda benzer bir nevi kabuklu hayvandır. Madeni teknelerin karina kısmına
yapıştığı görülse de, bu tekneleri en fazla etkileyen barnıkıl adında kabuklu bir canlıdır.
Havuzlama İşlemi
Gemiler suda bulunduğu müddetçe tekne kısmının su içinde kalan bölümünün temizliği
yapılamaz. Şimdiye kadar yapılan araştırmalarda su altında hiç bozulmadan, koruyucu tabaka olarak
kalabilecek herhangi bir madde bulunamamıştır. Bu bakımdan gemi teknelerinin suda kalan kısımları
önceden zehirli boya ile boyanmakla beraber, zamanla bu zehirli boyaların etkisi azalmaktadır.
Neticede boyayla koruması yapılan teknenin su içinde kalan bu bölümlerine çeşitli deniz hayvanları ve
bitkiler yapışmaktadır. Bu sebeple geminin su altı kesimlerinin temizlenmesi, lazımdır. Bunun için
tekneyi belli zamanlarda sudan çıkarıp yeniden bakımını yaparak, koruyucu maddelerle bu kısmı
kaplamak gerekmektedir. Bu iş için geminin havuza alınmasına “geminin havuzlaması” denir.
Gemileri havuzlamanın çok çeşitli yolları vardır. En basit yol, gelgit olaylarından faydalanarak
gemiyi kumsala doğru çekmek ve sonra da temizlemektir. Ancak bu, küçük gemiler içindir. Büyük
gemiler için de raylı gemi kızakları, yüzer ve sabit havuzlar kullanılır.
Kızak
Sisteminde kızak platformunun önüne getirilerek suya daldırılır.. Gemi kızağın üstüne
oturtulur. Kızak güçlü ırgatlarla çekilerek platforma çıkarılır. Gelgit genliğinin çok fazla olduğu
Genel işlemler
Karinanın bakımı
Karinanın ilk temizliği gemi sudan çıkarken yapılır. Bu nedenle temizlik işçileri daha önceden
hazırlanır. Temizlik için sal veya ponton denen yüzer platformlara ihtiyaç vardır. Ayrıca temizlikte
kullanılacak aletler de (Kazıma, kum raspası, Tazyikli su veya fırçalama)hazırlanır. Gemi yükselmeye
başlayınca daha ıslakken karina temizlenmeye başlanır. Bu evrede kabuklu deniz canlılarının temizliği
çok kolaydır.
Kaba temizlik böylece yapıldıktan sonra uygun raspa tekniği kullanılarak karina temizlenir. Ancak bu
temizlikte şu hususlara dikkat edilmelidir:
Gemi inşa edilirken yeni saçın üstüne paslanmaya karşı birkaç kat boyanır. Böylece sistemli
bir şekilde paslanmanın önüne geçilir. Karinada temizlik yapılırken bu eski boyaların durumu
kontrol edilir. Eğer boyada bir bozulma yoksa raspa işlemine geçilmez.
Paslanmayı önleyen boyada bir kalkma veya saçta bir paslanma varsa buraların boyası
tamamen raspa edilerek temizlenir ve yeniden kaplanır.
Değiştirilmiş saç kısımlarında paslanmaya karşı kaplaması yapılır.
Omurga deniz canlılarının en çok yerleştiği kısımdır. Bu nedenle temizliği zorlukla yapılır. Bazı
durumlarda omurga ve diğer yerler bu canlılardan yakma işlemi ile temizlenir.
Dümen ve pervaneler hasarlanma için gözden geçirilir. Dümenin düzgün çalıştığı kontrol edilir.
Kaplama saçlarında eziklik varsa bunlar değiştirilir.
Pervane kanatlarının aşınması ve hasar durumu muayene edilir. Bu gibi durumlar varsa kaynakla
doldurulur, tesviye edilir ve kanat yüzeyleri parlatılır.
Şaft boğazları ve A braketler kontrol edilir. Şaftta salgı kontrol edilir.
Bu kontroller tamamen sicil kuruluşu ile birlikte yapılır ve saptanan her şey ve yapılan her işlem kayda
geçirilir.
Karina saçları
Periyodik bir havuzlamada karina saçlarının hepsi kalınlık muayenesinden ve kaynaklarının sağlamlığı
yönünden muayene edilir. Değişmesi gereken saçlarla birlikte ezilmiş ve hasarlanmışlar da
değiştirilerek yapılan işlemler kaydedilir.
Katodik koruma
Korozyon, metalin içerisinde bulunduğu ortamın metal üzerinde elektro kimyasal bir tahribatı olarak
tarif edilebilir. Korozyon sebebi ile delinen bir karina saçı veya atan bir sacın meydana getireceği can
ve mal kaybı göz önüne alınınca korozyona karşı alınacak tedbirlerin ve yapılan harcamaların gereği
daha iyi anlaşılabilir.
Korozyonun meydana gelişi ;
Kararsız haldeki metalin serbest elektronlarını vererek pozitif iyon haline gelmesi,
Elektronları olan diğer malzemenin ise negatif iyon haline gelmesi,
Pozitif iyonlarla negatif iyonların arasındaki çekim kuvvetinin etkisi ile kararlı bir metal bileşiğinin
metalin yüzeyinde pas olarak teşekkül etmesidir.
Korozyon Reaksiyonları
Korozyon sırasında anodik (elektron veren, yükseltgenme ) reaksiyonlar ile katodik (elektron alan,
indirgenme) reaksiyonları birlikte oluşur. Demir metalinin bulunduğu ortamdaki anodik ve katodik
reaksiyonlar şunlardır.
Anodik reaksiyon:Fe0 ==> Fe+2 + 2e-
Katodik Reaksiyonlar:1/2O2 +H2O + 2e- ==> 2(OH)- | 2H+ +2e- ==> H2 (Asitli Ortamda)
Toplam Reaksiyon:Fe0+1/2O2 +H2O ==>Fe(OH)2 (Pas)
Gemideki deniz suyu emiş ağızlarındaki (Makinede, yangın devrelerinde, balast sisteminde veya yük
sisteminde kullanılan) bütün valflar sökülerek bakım ve onarımları yapılır.
Makinede kullanılan soğutma deniz suyu emişindeki filtre temizlenir ve bakıma tabi tutulur.
Dabılbatım tanklarının her birinin karinada tapası bulunmaktadır. Herhangi bir tankta yapılacak
onarım için tapanın açılması icabedebilir. Bu tapaların açık olarak unutulmaması gerekir.
Deniz suyu emişleri haricinde tahliye maksadı ile birçok devre karinaya açılabilir. Bu devre üzerindeki
tahliye valfları da bakıma tabi tutulmalıdır.
Havuz işlemleri içinde demir donanımına yapılacak bakım önemli bir yer tutar. Demir ve zincirler
havuza indirilerek zincirlik boşaltılır. Demir ve zincirler raspa edilir ve temizlenir. Zayıflıklar açısından
teste tabi tutulur. Gerekirse zincir ters yüz edilerek az kullanılmış son parçalar başa geçirilir. Daha
sonra zincirler markalanarak boyanır. Zincirlerin boyanması şekil.3’te görüldüğü gibi kenter kilidi
(detachable link) kırmızıya boyalı, kaç kilit olduğuna göre kenter kilidin her iki tarafındaki baklalar
beyaza boyanır. Kilitleri birleştiren açılır baklalarda bakıma tabi tutulur. Zincirlerin üzerindeki bütün
kilitler sökülerek bakıma alınır. Bu arada zincirlik temizlenerek boyanır. Su tahliye devreleri
temizlenir.
Halatların Korunması
Gemilerde kullandığımız bitkisel halatların en verimli şekilde uzun ömürlü olmalarını istiyorsak onları
itina ile bakımlı tutmalıyız. Ha-latlar kullanırken veya bulundukları durumda ve yerde uygulanması
gereken bazı kurallar vardır.
1.Gamba alınmış kolları düzenini kaybetmiş halta zor vurmayunız. Palangaya donatıp
çekmeyiniz,gambatı açınız,oynamış kolları yerle-rine getiriniz.
2.halatların yerlerde kum, toprak,küçük taşlar ve yağa bulanmasına müsaade etmeyiniz.
3.çürük ve yıpranmış bir kısmın bütün halatı kullanılmaz duruma ge-tirmesine meydan vermeyiniz.
Halatın orasını kesip dikiniz.
4.halatın daima bir yerinin eskiyip aşınmasına mani olunuz. Gerekli yerleri façuna ediniz,halatın
konumunu değiştirerek kullanınız.
5.bir halatı vinç üzerinde daima aynı yönde kullanarak bükümlerinin düzenini bozmayınız. Halat ters
yönde kullanınız ve voltaları, gam-baları daima açınız.
6.halatlar için zincir bosa değil ,halat bosa kullanınız.
7.halatların ve iplerin makinelere donanımlara dolaşmamasına dikkat ediniz.
8.halatların üzerine birden bire yük bindirmeyiniz,yavaş bir usul ile ger-diriniz.
9.şamandıra halatlarının gereken yerlerinde yastık,façuna tertip ederek halatın ezilmesini yenmesini
önleyiniz.
10.halatlar ıslanınca kendiliklerinden gerilmelerine meydan vermeyiniz. Islanan halatları,sancak
salvolarını ,çördek ,kandilisa ve mantilyaları yeter derecede gevşetiniz.
11.palangalar için halatlara uymayan makara ve tornalar kullanmayınız. Donatılacak halatın burgatası
makara tabakasının uzunluğunun üçte biri kadar olmalıdır. Mesela bir makaranın tablo uzunluğu 18
cm olsa ,buna 2 burgatalık bir halat donatılır.
12.makara ve tornaları daima muayene ediniz,yağlayınız. Gerekiyorsa değiştiriniz.
13.halatları ve ipleri yağlamayın bunlar yapılırken yeteri kadar yağlanmıştır.
14.eskimiş halatları ve ipleri atmayınız. Kalın Manilaların iç elyafından tırnale ,mürnel yapılır.