You are on page 1of 2

Sanat Tarihi

Sanat yaratıcılığın ve hayal gücünün ifadesidir. Görsel sanatlar, güzel sanatlar ve uygulamalı
sanatlar gibi çeşitli şekillerde sınıflandırılabildiği gibi mimari, heykel, resim, film, fotoğraf ve grafik
sanatlar gibi karşımıza çıkabilir. Son yıllardaki teknolojik gelişmeler ile animasyon, televizyon ve
video oyunları gibi yeni sanat formlarının oluşmasına yol açmıştır.
Antik medeniyetlerinden günümüze birçok sanat eseri miras kalmıştır. Eski Yunan sanatı insanın
ideal temsiline yoğunlaşmış, sonrasında Bizans ve Orta Çağ Avrupası'nda dinî motifler ağırlık
kazanmış, bunları yücelten tarzlar gelişmiştir. Rönesans, resimde üç boyut algısının oluşması
yönünde teknikler geliştirmiştir.
Tarih öncesi sanat, okuma yazma bilmeyen kültürler tarafından yapılmıştır. Örneğin ilk sanat
objelerinden birkaçı olan Orta Taş Devri Afrika'sından dekoratif eserler bulunmaktadır. Güney
Afrika'da tarihi yüz bin yıl öncesine kadar uzanan kaplar bulunmuştur. Bu kapların boyaları tutmak
için kullanılmış olabileceği düşünülmektedir. En çok bilinen tarih öncesi sanat eserleri, kıta
Avrupasındaki hayvanları betimleyen büyük mağara resimleridir. MÖ 38.000-12.000 yılları
arasında yapılan yüzlerce mağara resmi bulunmuştur. Bu örneklerin çoğu Fransa ve İspanya'dan
gelmektedir. O zamanda yapılan sanatın amacı hakkında birçok teori öne sürülmüştür, en çok
kabul edileni, sanatın muhtemelen av başarısı sağlayabilmek için yapıldığıdır.
Mağara resminin yanı sıra dünyanın çeşitli yerlerinde Venüs figürinleri olarak bilinen küçük tarih
öncesi heykelcikler yapılmıştır. Çoğunun küçük kafaları, geniş kalçaları ve bir noktaya kadar
daralan bacakları vardır. Kollar ve ayaklar genellikle yoktur ve baş genellikle küçük ve yüzü
yoktur.
Antik Yakın Doğu, batıda Türkiye ve Akdeniz sahilinden doğuda İran ve Arap yarımadasına
kadar uzanır. Bölgedeki en kilit yerlerden biri Mezopotamyadır. Antik Mezopotamya, günümüz
Irak'ını, Suriye ve Türkiye'nin bazı bölgelerini kapsamıştır. Mezopotamya mimarisi, tuğla, lento ve
koni mozaik kullanımı üzerine kurulmuştur.
İlk büyük medeniyetlerden biri olan Mısır birçok profesyonel sanatçılar ve zanaatkarlar
tarafından üretilen ayrıntılı ve karmaşık sanat eserlerine sahiptir. Mısır’ın mimarisi büyük taş
bloklar, lentolar ve sağlam sütunlarla inşa edilmiş anıtsal yapılardan oluşur. Mezar anıtlarının yanı
sıra piramitler ve tapınaklardır. Mısır döneminin resmi, üst üste binen düzlemlerin yan yana
getirilmesini kullandı. Uygulamalı sanatlar Mısır'da, özellikle ahşap ve metal işlerinde geliştirildi.
Buna örnek olarak abanoz ve fildişi kakma sedir mobilyalar gibi muhteşem örnekler
bulunmaktadır
Bu gibi uygarlıklara Çin İmparatorluğu örnek gösterilebilir. Çin İmparatorluğu’nda en yaygın
olarak kullanılan motiflerden biri, burnu, gözleri, kaşları, çenesi, yanakları ve boynuzları olan bir
yüz olan taotie idi. Çin İmparatorluğu zamanında yapılan bir mimari eser ise Çin Seddidir.
Orta Çağ sanatında, Viking sanatı, Otton sanatı, Romanesk sanatı, Gotik sanatı ve İslam sanatı
görülür. Orta Çağ sanatı Roma İmparatorluğu ve Bizans'ın sanatsal mirasından doğdu.
Orta Çağ Bizans ve Gotik sanatında kilisenin hakimiyeti büyük miktarda dini sanatın ortaya
çıkmasına neden olmuştur. Figürleri basitleştirilmiş formlarda sunan resimlerde altın yaygın
olarak kullanılmıştır.
Bizans sanatı, Bizans İmparatorluğunun sanat anlayışına dayalıdır. Bizans mimarisi kubbe
kullanımıyla ünlüdür. Aynı zamanda genellikle mermer sütunlar, kesonlu tavanlar ve altın arka
plana sahip mozaiklerin kapsamlı kullanımıyla görkemli bir dekorasyona sahiptir. Bizans
mimarisiyle birlikte mimari yapılarda kullanılan malzeme Eski Yunanlar tarafından çok beğenilen
ve sıklıkla kullanılan mermer olmaktan çıkmıştır.
Doğuda, İslam sanatında ikonografinin yasak olması nedeniyle geometrik şekiller, hat sanatı ve
mimariye yoğunlaşılmıştır.
Batı'da 18. yüzyılda Aydınlanma ile birlikte rasyonel, saat gibi işleyen evren anlayışı gelişmiş, bu
da duygu ve birey olmayı ön plana çıkaran, akademik sanat, Sembolizm, İzlenimcilik, Fovizm gibi
19. yüzyıl sanatsal akımlarına bırakmıştır.
20. yüzyıl sanat tarihi bitip tükenmeyen sanatsal arayışların yüzyılı olmuştur. Bu
yüzden İzlenimcilik, Dışavurumculuk, Fovizm, Kübizm, Dadaizm, Gerçeküstücülük gibi akımların
icat edildikleri yıllardan çok öteye gidememesine ama sonra gelen akımları etkilemesine neden
oldu. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren modernizm kültüre hâkim olmuştur. Bundan sonra da
da çağdaş sanat ve postmodern eleştri dönemini başlatmıştır.

Sanatın Toplum Gelişimine Etkisi


Toplumu değiştirmek bireylerin kararlarından başlar. Birey karar alırken sadece düşüncedense
duyguyu da ön planda tutar. Sanat da bu durumda duyguyu temsil eder. Sanatta iyi ve doğru
olana bariz bir yöneliş vardır. Bu da toplumu sosyolojik olarak daha yaşanabilir bir yer yapar ve
toplumların bozulmuş kişiliklerini düzeltir. Geçmiş mirasını koruyup gelecek nesillere aktarır ve
kültürünü ayakta tutar. Sanat yaratıcılığı da geliştirir. Yeni ve daha iyi fikirlerin ortaya çıkmasını
sağlar.

Sanatın Evrenselliği
Sanatın evrenselliği, sanat eserlerinin kültürel, coğrafi ve zaman açısından sınırları aşabilme
yeteneği anlamına gelir. Sanatta kullanılan duygular evrenseldir ve sanatçılar bu duyguları
eserlerinde işleyerek birçok insanın anlayabileceği bir dil kullanmıştır. Bazı sanat eserleri
zamanın ötesine geçerek nesiller boyunca etkileyici ve anlamlı kalmıştır. Bu eserler, farklı
zamanlardan gelen insanlara ilham verir ve düşündürür. Ancak, sanatın evrenselliği konusu
tartışmalıdır çünkü bazı sanat eserleri belirli bir kültüre, döneme veya dil grubuna özgü olabilir
veya farklı insanların farklı deneyimleri veya bakış açıları vardır.

You might also like