You are on page 1of 50

Kanser Kemoterapisinin

Esasları ve Antineoplastik
İlaçlar
Kanser, hücrelerin bir şekilde kontrolsüz çoğalması, invazif nitelik
kazanması ve metastaz yapması ile karakterize öldürücü bir hücre
hastalığıdır. Gelişmiş ülkelerin ölüm istatistiklerinde kalp damar
hastalıklarından sonra 2. sıradaki ölüm nedenidir.
Kanserin tedavi edilmesinde 3 temel yaklaşım vardır.
1- Cerrahi tedavi (Ameliyat)
2- Radyoterapi (Işın)
3- Kemoterapi (İlaç)
Bazı durumlarda 3’ü de uygulanabilir. Bazen ilaç ve radyoterapi aynı
anda uygulanabilir (konkomitan tedavi)
Kanser ilaçları ile 5 yıllık sağ kalım süresi 1960’lı yıllarda % 39
civarındayken bugün % 60-65 civarına gelmiştir. Çocukluk çağında
oran % 28 iken bugün % 80’ler civarındadır. Antineoplastik ilaçlar,
kanser hücresine karşı sitotoksik etki gösterirken diğer taraftan hızlı
bir şekilde çoğalan normal hücreleri de (örneğin, testisin jerminatif
epiteli, barsak ve ağız mukoza epiteli, kemik iliğinin hematopoeitik
hücreleri, kıl folikülü hücreleri ile embriyo ve fetüs hücreleri) yok
edebilir. Bu ilaçların terapötik indeksleri oldukça dardır.

Bundan dolayı, bugün kullanılan ilaçlar anti-kanser olmaktan ziyade


daha çok antiproliferatiftir.

Bazı antineoplastik ilaçların (alkileyici ajanların, antimetabolitlerin,


glukokortikoidlerin, tirozin kinaz inhibibörlerinin) immünosüpresif
etkileri vardır.
Kanserin İlaçla Tedavisinde Başarı Şansını
Kısıtlayan Faktörler
1-Tümör Biyolojisi ve Tümör-İlaç Etkileşmesi
a- İlaçla hücrelerin öldürülme kinetiği: Belli sayıda değil belli oranda
hücre ölümü. 107 % 99.99, 103. Kanser kök hücreleri!
b- İlaç etkisinin hücre siklusunun dönemine özgü olup olmaması:
Döneme özgü ilaçlarla görece selektif bir tedavi yapılabilir. Döneme
özgü olmayan ilaçlar her durumdaki hücreyi etkileyebilirler ve
dolayısıyla yan tesirleri daha fazladır.
c- Tümör hücresinin proliferasyon hızı: Göstergesi, çoğalma
fraksiyonu veya 2 katına çıkma süresidir (doubling time, 1 hafta-
birkaç yıl). Cerrahi yaklaşımla tümörün küçültülmesi, tümörün
proliferasyon hızını artıracağı için hemen arkasından uygulanan
kemoterapiye daha duyarlı hale gelecektir.

2- İlacın Farmakokinetiği ve Farmakolojisi


İlacın dozu, veriliş yolu, tümör dokusundaki konsantrasyonu
tedavinin başarısına direk etki eder. SSS (nitrozoüreler, prokarbazin
ve epipodofilotoksin), doz/cevap eğrileri dik, yan tesirlerin ciddiliği.
Terapötik etki genellikle AUC’ye bağlı iken toksik etki Cmax.’a bağlı
olarak gelişir.
Yüksek Doz Kemoterapi Uygulamasına Olanak Veren
Yaklaşımlar

1. Antidot uygulaması: Antidot uygulaması ile daha yüksek doza


çıkılabilir. Mesna, folinik asid, palifermin, amifostin.
2. İlacın lokal uygulanabilmesi (hepatik artere, SSS’ye, plevra vs)
3. Hematopoietik büyüme faktörleri verilmesi: Filgrastim (G-
CSF), lenograstim (glikozillenmiş G-CSF), pegfilgrastim
(peglenmiş metinoil G-CSF), molgramostim
4. Kök hücre nakli: Otolog veya allojenik
5. Hedefe yönlendirilmiş ilaç sistemleri: Monoklonal antikorlar,
tirozin kinaz inhibitörleri, ilaç içeren lipozomlar, vd.
Doz Kısıtlayıcı Yan Tesirler
Myelotoksisite Asparajinaz, bleomisin, sisplatin, vinkristin
ve hormonlar hariç pek çok antineoplastik
ilacın en ciddi yan tesiridir.
Mukozit Daktinomisin, doksorubisin, metotreksat,
5-fluorourasil
Pnömoni ve akciğer Bleomisin, busulfan
fibrozisi
Kardiyomyopati Doksorubisin, daunorubisin
Periferik nöropati Vinkristin
Nefrotoksisite Sisplatin
3- İlaca Rezistans
Maling hücreler tarafından ilacın uptake’inin azalması, hedef
enzimlerin üretiminin artması veya ilaca afinitesinin azalması, ilacın
biyoaktivasyonunun azalması, ilacın inaktivasyonunun artması, ilacın
DNA molekülünde oluşturduğu hasarın onarımının artması, ilacı
tümör hücresinde dışarı pompalayan P-glikoproteinin ve diğer çoklu
ilaç direnci (multiple drug resistance, MDR) proteinlerinin üretiminin
artması (valspodar, verapamil ve diğer bir takım ilaçların çoklu ilaç
rezistansını inhibe ettiği bildirilmiştir), hücrenin apoptozis eğiliminin
azaltılması, topoizomeraz II enzim üzerinden gelişen direnç,
glutatyon düzeylerinin artmasını sağlayan glutatyon S-transferaz
enzim indüksiyonu, vs..

P-glikoprotein
Tümörler, büyüme ve gelişmelerini artırmak için yeni damarlanma
(anjiojenez) yapmaları gerekir. Bazı hızlı üreyen tümörlerde eğer
anjiojenez yetersiz kalırsa tümör dokusunun ortasında nekroz
gelişebilir bu durumda ilacın tümörün merkezine ulaşma şansı
azalabilir. Ayrıca bu kısımdaki hipoksi de antineoplastik ilaçların
etkinliğini azaltabilir. Anjiojenezi inhibe eden bevasizumab,
sunitib ve sorafenib gibi ilaçlar, tümörü yok edebilirler.

4- Hasta ile İlgili Faktörler


a- Hastanın genel aktivite durumu
b- Hastanın immün durumu
c- Hastada daha önce
kemoterapi ve radyasyon yapılıp yapılmamış olması
Antineoplastik İlaçların Ortak Yan Tesirleri
1- Kemik iliği süpresyonu (myelosüpresyon veya myelotoksisite):
Lökopeni, nötropeni, buna bağlı ateş, trombositopeni görülebilir.
Metotrekast, vinblastin ve purin- primidin antimetaboliti gibi
döneme özgü ilaçlar, akut myelotoksisite yaparlar. Buna karşılık,
nitrozoüreler, busulfan ve mitomisin gibi ilaçlar ise genellikle daha
geç ortaya çıkan ve uzun süren kümülatif toksisiteye yol açarlar.
Hematopoiteik büyüme faktörleri (G-CSF, G-MCSF).
2- Lenfotoksik etki ve immünosüpresyon: Antineoplastik ilaçlar
hücresel ve hümoral immüniteyi baskılarlar. Bu durum
infeksiyonlara yatkınlık oluşturabilir.
3- Hızlı çoğalan diğer normal hücrelerin inhibisyonu: Metotreksat, 5-
fluorourasil, daktinomisin, doksorubisin, ara-C, etopozid, gibi ilaçlar
GİS’te mukozit, diyare, ağızda aftamatöz yaralar yapabilirler. Ayrıca
spermatogenezi ve oogenezi inhibe ederler ve alopesi yapabilirler.
4- Embriyotoksik ve teratojenik etki. Doğum kontrol yöntemleri
uygulanmalıdır.
5- Karsinojenik ve mutajenik etki: Özellikle bazı ilaçlar (alkilleyici
ajanlar, epipodofilotoksin ve antrasiklin grubu antibiyotikler) ikincil
kanser sıklığını (AML gibi) artırabilirler.
6- Bulantı ve kusma
7- Lokal reaksiyon
8- Hiperürisemi (Ksantin oksidaz inh. allopurinol; ürat yıkımını
artıran rekombinant bir preparat rasburikaz)
9- Allerjik reaksiyonlar
10- Nefrotoksisite, hepatotoksisite, otonomik ve periferik nöropati,
kardiyotoksisite vd spesifik yan tesirler
Ematojen Antineoplastik İlaçlar
Orta dereceli Az
Güçlü Emetojenler
Emetojenler Emetojenler
Dakarbazin Altretamin Bevasizumab
Daunorubisin Dosetaksel Bleomisin
Doksorubisin Etopozid Busulfan
Epirubisin Mitomisin Fludarabin
Karmustin Nitrozoüreler 5-Fluorourasil
Mekloretamin Paklitaksel 6-Merkaptopurin
Siklofosfamit Prokarbazin Metotreksat
Sisplatin Sitarabin Vinblastin
Streptozosin Vinkristin
Vinorelbin
Kanser ilaçlarına bağlı bulantı-kusma tedavisi için nöroleptikler, domperidon,
metoklopramid, deksametazon, ondansetron, granisetron, dolasetron, palanosetron
(5-HT3 reseptör blokörleri), aprepitant (nörokinin reseptör antagonisti) ve
dronabinol (esrarın aktif maddesi) kullanılabilir.
ANTİNEOPLASTİK İLAÇLARIN SINIFLANDIRILMASI
I. SİTOTOKSİK İLAÇLAR
1. ALKİLLEYİCİ AJANLAR
2. ANTRASİKLİNLER ve DİĞER SİTOTOKSİK ANTİBİYOTİKLER
3. ANTİMETABOLİTLER
4. VİNKA ALKOLOİDLERİ ve ETOPOZİD
5. PLATİN BİLEŞİKLERİ
6. TAKSANLAR
7. PROTEİN KİNAZ İNHİBİTÖRLERİ (Tirozin kinaz, ERK, Rho-kinaz, Akt, PI-3K inh., )
8. TOPOİZOMERAZ I İNHİBİTÖRLERİ (Camptotheca acuminata türevleri)
9. DİĞER SİTOTOKSİK ANTİNEOPLASTİK İLAÇLAR
II. HORMONLAR ve HORMON ANTAGONİSTLERİ
1. GLUKOKORTİKOİDLER
2. ESTROJENLER, PROJESTORENLER ve ESTROJEN RESEPTÖR ANTAGONİSTLERİ
3. GONADORELİN (GnRH) ANALOGLARI
4. ANTİANDROJENLER
5. SOMATOSTATİN
III. KANSER TEDAVİSİNDE KULANILAN DİĞER YAKLAŞIMLAR
1. RADYOİZOTOPLAR
2. İMMÜNOTERAPİ
3. BİYOLOJİK YANIT MODİFİYE EDİCİLER VE DİĞER İMMÜNOTERAPÖTİKLER
IV. BİYOTEKNOLOJİK İLAÇLAR
1. BÜYÜME FAKTÖRÜ İNHİBİTÖRLERİ ve MONOKLONAL ANTİKORLAR
2. OLİGONÜKLEOTİDLER
1. Alkilleyici Ajanlar

DNA’nın guanin bazının 7. azot atomuna irreversibl bağlanarak


DNA replikasyon ve transkripsiyonunu bozarlar. Döneme özgü
değildirler. Bu ilaçların hepsi kemik iliği fonksiyonlarını deprese
ederler. Ayrıca mukozit gibi gastrointestinal bozukluklara neden
olabilir. Alopesi, bulantı, kusma ve iştahsızlık yaparlar. Teratojenik,
mutajenik ve karsinojeniktirler.
+
1. Azotlu hardallar -CH2- karbonyum
2. Etileniminler ve Metilmelaminler
3. Alkil sülfonatlar
4. Nitrozoüreler
5. Triazenler ve Hidrazin türevleri

DNA-
I- Azotlu Hardallar (Biskloretilaminler)
Siklofosfamid: En fazla kullanılan alkilleyici ilaçlardandır. Hem i.v.
hem de oral uygulanabilir. Karaciğerde aktif metabolitine dönüşür.
Güçlü immünosüpresyon yapar, bundan dolayı, romatoid artrit,
Behçet hastalığı ve nefrotik sendrom gibi otoimmün hastalıklarda
da kullanılır. Spesifik bir yan tesiri, steril hemorajik sistittir. Bunu
önlemek için antidot olarak mesna i.v. uygulanır. Ayrıca belirgin
myelotoksisite yapar. Hodgkin hastalığı ve Hodgkin dışı lenfomalar,
ALL ve KLL, küçük hücreli akciğer kanseri ve solid tümörlerin
(meme, over, testis vd) tedavisinde kullanılır.

Greyfurt suyu gibi


CYP3A4 inhibitörleri

Siklofosfamid
aktivasyonu
İfosfamid: Kemik iliği üzerindeki toksik etkisi siklofosfamidinkine
göre daha azdır ancak ürotoksik etkisi daha fazladır. Bu bakımdan
mesna ile beraber kullanılır. Nefrotoksik etkisi de vardır.
Mekloretamin: MOPP kombinasyonu içinde Hodgkin hastalığının
tedavisinde kullanılır.
Klorambusil: Kronik lenfositik lösemide kullanılabilir.
Melfalan: Ağızdan multipl myelomada (kemik iliği kanseri) kullanılır.
Alopesi yapmaz.
Estramustin: Oral yoldan prostat kanserinde kullanılır.
II-Etilenimin ve Metilmelaminler
Aziridin (Tiotepa): Lokal olarak plevra, periton ve mesaneye
uygulanır. Ayrıca meme ve over kanserlerinde de etkilidir.
Altretamin: Diğer yöntemlere cevap vermeyen over kanserinde
ağızdan tercih edilebilir.

III- Alkil sülfonatlar


Busulfan: Kronik myelojen lösemide (KML) etkilidir. Polistemi vera
tedavisinde de kullanılabilir. Kronik pnömonit yapar (busulfan
akciğer sendromu).
IV- Nitrozüreler
Lipofilik bileşiklerdir. Kan-beyin engelini aşarlar. Oral
absorpsiyonları iyidir. Ancak kemik iliğini diğer alkilleyicilere göre
daha fazla baskılarlar. Nefrotoksiktirler. Hodgkin ve non-Hodgkin
lenfomalar, primer beyin tümörleri, malign melanomda, mide ve
kolon kanserlerinde kullanılır.
Karmustin
Lomustin
Semustin
Bendamustin

V- Triazenler ve Hidrazin türevleri


Dakarbazin: Hodgkin hastalığında kullanılır (ABVD).
Prokarbazin: Kan beyin engelini kolayca geçer. MOPP
kombinasyonu halinde Hodgkin hastalığında kullanılır.
Goodman & Gilman’ın Farmakoloji ve Tedavi El Kitabı
2. Antimetabolitler
Döneme özgüdürler ve çoğu kez çoğalma fraksiyonu yüksek tipteki
tümörlere etkilidirler. En önemli toksik tesirleri, kemik iliği ve
barsak mukozası epiteli üzerinedir.

Folik asid

Metotreksat
I- Folik asid Antimetabolitleri:
Metotreksat: SSS'ne giremez; meninjeal tümörlerin tedavisi için
intratekal verilmesi gerekir. Ağır psöriaziste immünosüpresan
olarak kullanılabilir. Osteosarkom, çocukluk çağı lösemileri ve
Hodgkin-dışı lenfomaya karşı kalsiyum folinat ile birlikte yüksek
dozda kullanılabilir. Folinik asit, metotreksatın memeli hücreleri
üzerindeki toksik etkilerini önler ancak tümör hücreleri folinik asidi
alamaz. Ayrıca meme, testis, akciğer, baş ve boyun kanserlerinde
ve mikozis fungoides’de kullanılır.
Metotreksat, 500 mg/m2 ve üstünde uygulandığında ilaç kan
düzeyinin izlenmesi gerekir. Ayrıca, i.v. yoldan hidratasyon, idrar
alkalinizasyonu ve yeterli doz ve sürede folinik asid uygulaması
yapılmalıdır. Folinik asid, metotreksat uygulamasından 24 saat
sonra başlanmalıdır. İ.t. olarak santral sinir sistemini tutan
tümörlerin tedavisinde de kullanılır.
En sık görülen yan tesiri myelosüpresyon ve mukozittir.
Hepatotoksik ve nefrotoksik etkileri de vardır.
Mukozit tedavisi için keratinosit büyüme faktörü bir ilaç olan
palifermin kullanılabilir.

Raltitreksed
Pemetreksed
II- Purin Antimetabolitleri
6-Merkaptopürin: En önemli kullanılış yeri akut lösemilerin
tedavisidir.
Tioguanin: AML’de antrasiklinler ve sitarabin ile 3’lü kombinasyon
halinde kullanılır. Daha az mukozit yapar.
Fludarabin: Özellikle kronik lenfositik lösemi (KLL) tedavisinde i.v.
yoldan uygulanır.
Kladribin: Saçaklı hücreli lösemilerde tam remisyon sağlayabilir.
Hücresel immüniteyi bozar.
Klofarabin
Nelarabin
III- Pirimidin Antimetabolitleri
5-Fluorourasil: Tümör hücrelerinin normal hücrelere göre daha
yoğun urasil kullandığının farkedilmesi üzerine geliştirilmiş bir ilaçtır.
Hızlı çoğalan hücreler için daha toksiktir. Solid tümörlerin, örneğin
dissemine kolorektal kanser ve meme kanserlerinin tedavisinde
kullanılır. 5-FU’in etkisini potansiyelize etmek için en sık kullanılan
ilaç folinik asittir. Bu 2 ilaç kolon kanseri için uygulanmaktadır.
Karaciğer metastazlarına karşı hepatik arter içine injekte edilebilir.
Cilt tümörlerine karşı da merhem olarak kullanılabilir. Başlıca yan
tesirleri GIS bozuklukları ve kemik iliği depresyonudur. İ.v.
infüzyondan 48-72 saat sonra tehlikeli koroner vazospazm
görülebilir.
Tegafur: Fluorourasilin ön ilacıdır, metastatik kolorektal kanserlerde
etkilidir.
Sitarabin (Ara-C): En önemli kullanılış yeri akut myeloid
lösemidir.
Gemsitabin: Lokal olarak yayılmış veya metastatik küçük hücreli
olan ve olmayan akciğer kanserinin tedavisinde i.v. kullanılır.
Kapesitabin: 5-FU gibi kullanılır.
3- Bitkisel Kaynaklı Antineoplastik İlaçlar

Vinka alkaloidleri bu gruptadır. M dönemine özgü ilaçlardır.

Vinblastin
Vinca rosea

Vinblastin: Vinka alkaloididir. İlerlemiş Hodgkin hastalığında ABVD


kombinasyonu halinde tercih edilir. Ayrıca testis kanserinde,
nöroblastomda ve Kaposi sarkomunda da kullanılır. En sık görülen
yan tesirleri lökopeni, alopesi, periferik ve santral nöropatidir.
Vinkristin (oncovin): İlerlemiş Hodgkin hastalığında yüksek oranda
şifa sağlayan MOPP kombinasyonunun bir öğesidir. Hodgkin dışı
lenfomalar, Burkitt lenfoması, Ewing sarkomu, Wilms tümörü,
nöroblastoma, küçük hücreli akciğer kanseri ve multipl myeloma'da
etkilidir. Myelotoksisitesi düşük olduğu için diğer ilaçlarla
kombinasyona elverişlidir. Doz kısıtlayıcı en önemli toksik etkisi
periferik ve otonomik nöropatidir.

Vinkristin

Vindesin: Hodgkin ve Hodgkin-dışı lenfomalar, meme, küçük hücreli-


dışı akciğer kanserinde ve malign melonoma tedavisinde etkilidir.
Vinorelbin: Meme ve küçük hücreli-dışı akciğer kanseri tedavisinde
kullanılır. Yarı sentetik vinka alkaloididir.
Podofilotoksin: Podophyllum türü bitkilerden elde edilir. Cilt
kanserleri ve kondilloma aküminata'nın tedavisinde kullanılır.
Etopozid: Oldukça lipofiliktir. Küçük hücreli akciğer kanserine karşı
en etkilidir. Ayrıca, küçük hücreli-dışı akciğer kanseri, testis
kanseri, koryokarsinoma, akut lösemiler ve nöroblastoma gibi
tümörlerin tedavisinde de etkilidir. Podofilotoksin’in yarı sentetik
türevidir.
Tenipozid: Podofilotoksin’in yarı sentetik türevidir. Lenfomalar, ALL,
nöroblastoma, beyin tümörleri ve mesane kanserine karşı etkilidir.

Kondilloma aküminata Podophyllum peltatum Etopozid ve tenopozid, Topoizomeraz II enzimini


inhibe ederek DNA kırılması yaparlar
4- Sitotoksik Antibiyotikler
- Bleomisin, Plikamisin (mitramisin), Mitomisin
- Antrasiklin türevleri: Antrasiklinler, tümör hücrelerinde serbest
radikallerin (süperoksid anyonu gibi) oluşumunu artırarak etki
ederler. Daktinomisin, daunorubisin, doksorubisin, epirubisin,
idarubisin ve aklarubisin

Doksorubisin

Daktinomisin (Aktinomisin-D): Gebeliğe bağlı koryokarsinoma,


Wilms tümörü, testis tümörü ve bazı sarkomlar gibi solid
tümörlerin tedavisinde kullanılır.
Daunorubisin: Sadece AML ve ALL’de kullanılır. Kemik iliği
depresyonu yapar. Kardiyotoksiktir.
Doksorubisin (Adriamicine): ABVD kombinasyonu halinde Hodgkin
hastalığında kullanılır. Ayrıca, solid tümörler ve lösemiler üzerine de
etkilidir. Kardiyotoksiktir.
Lipozomal doksorubisin: Daha az kardiyotoksik olabileceği
bildirilmiştir. PEGlenmiş doksorubisin lipozomları da kullanıma
girmiştir.
Epirubisin
Mitoksantron: Metastazlı prostat kanserinde prednizolon ile
kullanılması yarar sağlar.
Bleomisin: Döneme özgüdür (G2 dönemi). Hodgkin vd
lenfomalarda, testis tümörlerinde, cildin sküamoz hücreli kanseri,
mesanenin yüzeyel kanseri ve serviks kanserinde etkilidir. Kemik
iliği süpresyonu daha azdır. En önemli yan tesiri akciğerde
pnömönit ve fibrozistir.
Mitomisin: Mide ve mesane kanserinde yararlıdır.
5. Topoizomeraz I Enzim İnhibitörleri
Topoizomeraz I, DNA replikasyonunda görev alan bir enzimdir.
Kamptotekin türevleri: Camptotheca acuminata bitkisinden elde
edilir. Yarı sentetik türevleri olan,
İrinotekan: Solid tümörlerde ve lösemilerde kullanılır.
Topotekan: Over ve küçük hücreli akciğer kanseri için kullanılır.

Topotekan

Camptotheca acuminata
6- L-asparajinaz (Krisantaspas)
Döneme özgü (G1) bir ilaçtır. Bazı tür lösemiler hücreleri
canlılıklarını korumak için gerekli asparajini kandan almak
zorundadır. Asparajinaz enzimi, plazmanın asparajinini parçalar.
Sadece akut lenfositik lösemi (ALL) tedavisinde kullanılır.
Üstünlüğü, kemik iliğini deprese etmemesidir. En sık görülen yan
tesiri pıhtılaşma faktörlerin sentezinin inhibisyonuna bağlı
pıhtılaşma bozukluğudur.

7- Taksanlar
Porsuk ağacından (Taxus) elde edilirler. Meme ve over kanserlerine
karşı kullanılırlar. Doz kısıtlayıcı yan tesiri myelotoksisitedir.
Paklitaksel
Dosetaksel

Taxus
8- Sisplatin ve Türevleri ve Amifostin
Sisplatin: Organik platin türevi geniş spektrumlu bir ilaçtır. Solid
tümörlerin (akciğer, testis, prostat, serviks, over, özofagus, baş-
boyun kanserleri, osteosarkom ve nöroblastoma) tedavisinde
kullanılır. En ciddi yan tesiri doza bağımlı olarak akut tübüler nekroz
yapmasıdır. Bu yan tesirin antidotu amifostindir. İlaç uygulandıktan
sonra i.v. sıvı ile güçlü hidratasyon yapılmalıdır. En fazla bulantı ve
kusma yapan kanser ilaçlarından biridir.

Karboplatin, Oksaliplatin
9. Monoklonal Antikorlar
10. Protein Tirozin Kinaz İnhibitörleri
İlaçlar Temel Etki Mekanizmaları
Bevasizumab Vasküler endotelyal büyüme faktörü (VEGF)
inhibitörü (anjiojenez inhibisyonu), GB
Rituksimab Anti CD20 antikoru
Brentiksumab Anti CD30 antikoru
Bortezomib Bor içerir, Proteazom inhibitörü, MM
Setuksimab, Panitumumab Epidermal büyüme faktörü reseptörü inhibitörü
(EGFR), BBK
Trastuzumab, Pertuzumab EGFR-2 (HER-2) inhibitörü, MK
İmatinib, desatinib, erlotinib, Tirozin kinaz inhibitörleri, KML
nilotinib, sunitib
Sorafenib, sunitinib, ponatinib Çoklu kinaz inhibitörleri
Flavopiridol, roskovitin Siklin bağımlı kinaz inhibitörleri
Augmerosan, oblimersan Bcl-2 üretimini azaltır (Antisens ON.)
Goodman and Gilman’ın Farmakoloji ve Tedavi El Kitabı

Aşılar Sitokinler
BCG IL-2
Anti-HPV IF-a
İmatinib: Kronik myeloid lösemide kullanılır. Ayrıca
dermatofibrosarkoma protuberansta (cilt ca) da kullanılır.
Gefitinib: Epidermal büyüme faktörü (EGF) reseptörü eksprese eden
tümörlerde hedefe yönelik tedavi olanağı verebilir. Küçük hücreli-
dışı akciğer kanserinde kullanılır.
Bortezomib: Multipl myelomada kullanılır.
Temozolomide ve Bevasizumab: Glioblastoma (GB) tedavisinde en
sık kullanılan ilaçlardır.
Omasetaksin mepesüksinat: Protein translasyonunu inhibe eder.
KML’de kullanılır.
Vismodegib: HEDGEHOG sinyal yolağı inhibitörü. Bazal hücre
karsinomunda kullanılır.
Protein Tirozin Kinaz İnhibitörleri
İsim Hedef Şirket FDA onayı

Boehringer 2013- Küçük hücreli-


Afatinib EGFR/ErbB2
Ingelheim olmayan akciğer CA

VEGFR1/VEGFR2/VE 2012- Renal hücreli


Axitinib Pfizer
GFR3/PDGFRB/c-KIT karsinoma

Bosutinib Bcr-Abl /SRC Pfizer 2012- KML

2006- Skuamoz
Cetuximab EGFR Imclone/ BMS hücreli baş boyun
CA
2015- Vemurafenib
Exelixis/ Genentech
Cobimetinib MEK ile kombine olarak
-Roche
ilerlemiş melanoma
İsim Hedef Şirket FDA onayı
2011- Küçük hücreli-olmayan
Crizotinib ALK/Met Pfizer
akciğer CA (NSCLC)
2012- Metastatik medüller
Cabozantinib RET/MET/VEGFR2 Exelixis
tiroid CA
Dasatinib multiple targets BMS 2006 KML ve ALL
Nöroblastoma, kolorektal,
TrkA/TrkB/TrkC/R
Entrectinib Ignyta küçük hücreli olmayan
OS1/ALK
akciğer CA
2005- Pankreas ve küçük
Erlotinib EGFR Genentech
hücreli olmayan akciğer CA
2003 Küçük hücreli olmayan
Gefitinib EGFR AstraZeneca
akciğer CA
İsim Hedef Şirket FDA onayı
Rigel
Fostamatinib Syk Pharmaceuticals 2010- Romatoid artrit
AstraZeneca

Ibrutinib BTK Pharmacyclics 2013- Lenfoma

Imatinib Bcr-Abl Novartis 2001- KML, 2002- GIST

Lapatinib EGFR/ErbB2 GSK 2007- HER2+ Meme

Renal hücreli karsinoma


Lenvatinib VEGFR2 Eisai Co.
(RCC) ve tiroid kanseri

Nilotinib Bcr-Abl Novartis 2007- KML


İsim Hedef Şirket FDA onayı
Pazopanib VEGFR2/PDGFR/c-kit GlaxoSmithKline 2009- RCC

Sorafenib multiple targets Onyx/ Bayer 2005- böbrek ve KC


2006- Renal hücreli
karsinoma ve
Sunitinib multiple targets SUGEN/ Pfizer
gastrointestinal stromal
tümörler
Vemurafenib BRAF Roche 2011 Melanoma

Pegaptanib VEGF OSI/ Pfizer 2004- AMD


2011- Myelofibrosis (az
Ruxolitinib JAK Incyte
görülen bir kemik iliği kanseri)
11- Diğer Sitotoksik Antineoplastik İlaçlar

Amsakrin: Diğer tedavilere yanıt vermeyen AML’de kullanılır (6-


merkaptopurin, sitarabin, daunorubisin).
Pentostatin: Özellikle saçaklı hücreli lösemiye karşı etkilidir.
Tretinoin: Retinoik asit (A vitamini) türevidir. Standard tedaviye
yanıt vermeyen akut promyelositik lösemi (AML’nin nadir fakat
öldürücü formu) tedavisinde ağızdan kullanılır (Vesanoid-Roche).
Porfimer sodyum ve temoporfin: Malign tümör dokusunda
birikirler ve laser ışığı ile aktive edilince sitotoksik etki yaparlar
(fotodinamik tedavi). Porfimer sodyum küçük hücreli-dışı akciğer
kanserinde (NSCC), temoporfin ise ilerlemiş baş-boyun skuamöz
hücreli kanserin tedavisinde i.v. injeksiyonla kullanılır.

Talidomid: Yinelenen veya diğer ilaçlara yanıt vermeyen multipl


myelom ve prelösemik bir durum olan myelodisplastik sendrom
tedavisinde ağızdan kullanılır. Ayrıca eritema nodosum leprosum
adlı lepra tipinin tedavisinde yararlıdır. Antiinflamatuar ve anti TNF-
a özelliği de bulunmaktadır.
II- Hormonlar ve Hormon Antagonistleri
Glukokortikoidler: Lenfoid dokuda proliferasyonu inhibe ederler ve
böylece lenfositik etki yaparlar. Glukokortikoidlerin antineoplastik
tedaviye eklenmesinin bazı yararları vardır:
Diğer ilaçların kemik iliği depresyonuna bağlı belirtilerin
önlenmesi ve düzeltilmesi (örneğin, trombositopeniye bağlı
hemoraji)
Radyoterapiden sonra ödem oluşumunun önlenmesi veya
ödemin giderilmesi
Kemik metastazlarına bağlı hiperkalseminin tedavisi
Hipofiz ön lobunun frenlenmesi sonucu, meme kanseri ve
metastazlarının gelişiminin yavaşlatılması

Glukokortikoidlerden tedavide en fazla kullanılan prednizondur.


Antineoplastik tedavide glukokortikoidlerin yüksek dozda
kullanmak gerekir. Ancak bu durumda bu ilaçları yan tesirleri artar.
Projestinler: Projestinler, progesteron-benzeri ilaçlardır ve
antiestrojenik etkisi nedeniyle endometriyum kanserinin
tedavisinde kullanılırlar. En sık kullanılan projestinler:
Oral mejesterol asetat
İ.m. medroksiprojesteron asetat

Antiestrojenler
 Tamoksifen sitrat
 Toremifen

GnRH analogları
Gonadotropinlerin (FSH & LH) salgılanmasını inhibe ederler.
Formestan
Eksemestan
Anastazol
Letrozol
Antiandrojenler:
-Siproteron asetat
-Bikatulamid
-Glutamid
-Nilutamid

Mitotan: Sadece adrenal korteksinden kaynaklanan kanserlerde


veya bu yapının hiperplazisine bağlı Cushing sendromunun
tedavisinde kullanılır.

Aminoglutetimid: “Kimyasal adrenolektomi” yapar.


Radyoaktif fosfor (32P): Polisitemia vera ve KLL’de kullanılır.
Radyoaktif iyod (132I): Tiroid kanseri olgularında kullanılır.
Radyoaktif altın (198Au): Beyin tümörlerinin tedavisinde
intratekal uygulanır.
Stonsyum 89: Multipl kemik metastazı olan prostat kanserinde
radyoterapi yerine kullanılır.
Palladium (Pal183) ve kompleksleri: Meme ve over kanserleri ile
lösemilerde kullanılırlar.
Hedefe Yönelik Antineoplastik
Tedavi

Alkilleyici ajan Estramustin


(Mekloretamin) Estrojen

Lipozomlar
Tirozin kinaz inhibitörleri
Monoklonal Antikorlar
Tümöre özgü reseptörler, enzimler ve diğer makromoleküller
…
CANCER

BİTTİ

You might also like