You are on page 1of 357

GİRİŞ

111111111111111111111111111111111111

"Mit yaşamın temelidir; yaşamın bilinçaltı bir itkiyle


kendi özeIIiklerini yeniden üretirken içine aktığı
zamandışı kalıp, İnanca dayalı formüldür."

THOMAS MANN

ikaye anlatma arzusu insanlık halinin temel bir unsurudur. Çevremize

H anlam verme ve şeylerin kökenini anlama yönünde içten gelen ihtiyaçla


eşleştiğinde, ortaya çıkan sonuç mitolojidir. Bu saptama, mitlerin asıl
odağının insanoğlu olduğu anlamına gelmez. Aksine, mitlerin gerçek çekiciliği
dünyaları yaratan, dağlara şekil veren, yıldızları düzenleyen ve okyanusları doldu­
ran hayat dolu, olağanüstü tanrılarda yatar. Tanrılar doğal manzarayı yarattıktan
.
sonra, içini insanlarla ve diğer hayvanlarla şenlendirmeye girişerek, insanoğluna
uygarlığın armağanlarını bağışlar ve dünyamızın temel doğal yasalarını ortaya
koyar.
Bu hikayelerin evrensel ve zamandışı oluşu mitolojiye ilgimizin sürmesin­
den bellidir. Her kuşak Theseus'un Minotauros'la kavgasına ilişkin hikayelerden,
Gııgamış'ın kahramanlıklarından ya da büyük Hint destanı Mahabharata'da anlatı­
lan olaylardan kendince hoşlanır. Thor günümüzde Hollywood filmlerinin yıldızıdır
ve Kral Arthur efsanesi başlı başına bir sektör doğurmuştur. Bu ilginin ardında
yatan sebeplerden biri, mitolojilerin tam da insana özgü duygularla dolup taşması­
dır: Aşk ve nefret, cesaret ve aptallık, kötülük ve iyilik. O. H. Lawrence miti, "amacı
çok derinde yatan, ruhun ta derinlerine inen bütün bir insan tecrübesini akla uygun
açıklama ya da tanımlama sunacak şekilde anlatma girişimi" olarak tarif eder.
Lawrence'm işaret ettiği gibi, mitler nadiren bir eğlence biçiminden ibaret­
tir. Düz anlatıdan daha zorunlu, daha önemlidir: İnsanlığı köklerine geri götüren SOLDA Yıldızlar mitolojiyle yakından
unsurları barındırır. Mitolojinin önemli bir kısmı kozmogonidir, yani evrenin nasıl ilişkilidir. Burada görülen garip
oluştuğuna ilişkin bir açıklamadır. Söze "Başlangıçta" diye giren Eski Ahit gibi, çoğu varlıkların on iki burçla bir ilgisi vardır.
YUKARIDA Pandora miti, insanların
mitoloji de dünyanın var olmadığı bir zamanı, düzenden önceki düzensizliği tasar­ taşıdığı bütün kusurlarla nasıl insan
lar. Mitler iyi ve kötü, güneşin (görünüşteki) devinimi, mevsimlerin değişimi ve haline geldiğini açıklar.
cinsiyetler arasındaki farklılıklar gibi temel kavramları açıklığa
kavuşturmaya çalışır; dağların ve nehirlerin kökenini açıkla­
mak için yerel mitlere başvurulur. Günümüze ulaşmış en eski
mitolojik metinlerden Gılgamış Destanı, yılanların niçin deri
değiştirdiği ve bırakılan gömleğin niçin kokuştuğu gibi
gizemli konulara dönük kavrayışlar sunar.
Bütün mitlerin özünde daha yüce bir bilgiyi, belki de
dünyaya nasıl ve niçin geldiğimiz gerçeğini saklayan bir
doğaüstü dünya anlayışı yatar. Tanrıların özel alanı olan
bu doğaüstü dünyaya insan ancak nadiren kabul edilir.
Evrenin ortaya çıkmasını sağlayan ve çoğu kez insanları
kendi elleriyle oluşturan bu tanrılar, dünya mitolojilerinde
merkezi yer tutar. Yunan filozofu Ksenophanes iö 5. yüzyılda
bütün varlıkların tanrıları kendi suretlerinde yarattıklarını
öne sürmüştü; Yunan mitolojisindeki tanrıların ağız da�aşlarıyla,
ufak kıskançlıklarıyla ve sakıncalı gönül ilişkileriyle kesinkes insan
davranışını yansıttığı açıktır.
Ne var ki, bugün bize silik ve uzak bir rol gibi görünse de, bütün diğer
tanrılar gibi Yunan tanrılarının da önemli bir dinsel işlev gördüğünü unutmamak
YUKARIDA Poseidon'un oğlu kahraman gerekir. Mit ve din arasındaki ayrım çizgisi ince olmakla birlikte göz ardı edile­
Theseus,fani ve ilahi dünya arasında gidip
mez. Ömrünü karşılaştırmalı din araştırmasına vermiş Amerikalı uzman Joseph
gelir. Burada Amphitrite'nin (oturan figür)
sualtı sarayını ziyaret ediyor. Campbell, "Mitoloji başkasının dinine verdiğimiz addır" diye yazar. Mark Twain,
AŞACIDA Ruhlara yeraltına giderken yol Kitabı Mukaddes'i "bir fabllar ve gelenekler yığını, sırf mitoloji" diye nitelendirmişti.
gösteren Aztek ölüm tanrısı Xolotl.
Antik ve modern din arasında ayrım yapmaya çalışan 19. yüzyılın iskoçyalı Kitabı
Mukaddes uzmanı William Robertson Smith'e göre, modern din inanç üzerine, antik
din ise ayin üzerine kuruludur. Aslında, ilişki daha çapraşıktır, ama "din"in üstün
bir makamca uygun bulunmuş ve hatta ilahi takdirle buyurulmuş belirli bir hikaye
ya da olay dizisine samimi bir inancı ima ettiği ileri sürülebilir. Bu esastan kaynak­
lanan ayin, inananların zihninde inancın kilit hususlarını pekiştiren hikayeleri
canlı tutar.
Din ile mitoloji arasındaki ayrımı özetlemenin belki de en iyi yolu, bugünün
dinini yarının mitolojisi olarak nitelendirmektir. Ne de olsa, antik Yunanlar tan­
rılarına taparken ve kurbanlar sunarken, onların etrafında örülen hikayeler,
toplumun işleyişinde temel öneme sahip ahlaki mesajlar içerirdi. İnsanların
belirli bir mitolojiye hararetle inanmaları, buna karşılık başka birine yekten karşı
çıkmaları düpedüz bizi insan yapan şeyin parçasıdır. Mitoloji üzerine her kitap
geniş yelpazeli Kuzey Amerika Yerli inançlarının ve (örneğin Japonya, Çin, Kore
ve Avustralya' da) taıa geniş kesimlerce benimsenen çeşitli yerel folklorların yanı

K .iRiS
sıra, Budizm, Hıristiyanlık, İslam ve Hinduizm gibi yaşayan dinlere özgü
unsurlar üzerinde durur. Böyle inançları mitoloji bağlamında ele almanın,
gerçekdışı oldukları anlamına gelmediğini belirtmek önemlidir; asıl
nokta bunların birçok bakımdan daha geniş temaları, insan doğası hak­
kında önemli bir şey söyleyen temaları yansıtmalarıdır. Evrensel düzeyde
ortakmış gibi görünen özveri, bakire anneden doğma, ermişlik, ejderha ve cin
hikayeleri iyi örneklerdir. Yaşayan dinlerin önemli yönlerini gözden kaçırmak,
eksik bir resim sunmak olur.
Bu kitabın mıtolojiyle ilgili diğer birçok araştırmadan farklılığı, bütün başlıca
mitoloji geleneklerini yan yana ele almasıdır: Kelt, Yunan-Roma, İskandinav,
Budist, Doğu, Amerika Yerlisi, Orta ve Güney Amerika, Yakındoğu ve Afrika.
Kolaylık sağlayan bu kategoriler bazen (çatışmaya açık) birçok çizgiyi gizler: Çin;
Japonya v� Kore'deki üç "Doğu" mitolojisi kilit alanlarda farklılıklar gösterirken, YUKARIDA Horus Gözü biçimindeki
"Afrika" terimi yüzlerce ayrı geleneği bir araya getirir. Benzer şekilde, Roma mito­ bu Mısır nazarlığı, insanların tanrıları
kendi suretlerinde tasvir ettiğiı;ıi gösterir.
lojisi açıkça Yunan mitolojisine dayansa da, bu ilişki çoğu kez sırf Zeus'un yerine AŞACIDA Geceleyin gökyüzü çeşitli
Jüpiter'i ve Artemis'in yerine Diana'yı geçirmenin ötesinde bir çapraşıklık taşır. mitolojik hikc1yelerin ana hatlarını
barındırır.
Mitolojilerin en temel tecrübelerimize hitap etmesi nedeniyle, farklı mitoloji
gelenekleri sıklıkla örtüşür. Mitler fetih ve ticaret yoluyla da yayılır. Örneğin, Kelt
mitolojisinin daha geniş kapsamlı Hint-Avrupa kültüründen gelişmesi
üzerine epeyce şey yazılmıştır; Keltlerin Roma etkisine girene kadar
kendi tanrılarının suretlerini nadiren yaptıkları da doğrudur. Bu
bağlantılardan dolayı, elinizdeki kitap okurun karşılaştırma­
lar yapmasını sağlamak üzere, kültürden ziyade temaya
göre düzenlenmiştir. Mitlerin gelişimini kronolojik olarak
izlemek yerine, dünyanın çeşitli yerlerinde görüldüğü biçi­
miyle yinelenen motifleri irdelemektedir; bu motifler,
kan gibi simgesel nesnelerin anlamından, farklı mitolo­
jilerin kökenimizi açıklama biçimine kadar uzanır.
Farklı mitoloji gelenekleri arasında bellibaşlı
çarpıcı benzerliklerin bulunması, kaçınılmaz olarak
bazı uzmanları kültürel ya da psikolojik bir ortak
köken taşıdıklarını varsaymaya yöneltmiştir. Henüz
rg. yüzyılda yazarlar bu ortak unsurlara daha yakından
bakmaya başladılar; ancak vardıkları sonuçlar bazen
kendi ilgi alanlarına uydurulacak hale getirildi. Bir örnek
vermek gerekirse, Mezopotamya yaratılış miti Enuma Eliş'in
ilk İngilizce çevirisi, tufan hikayesine yer vermesinden dolayı
"Yaratılışın Kaide Anlatımı" alt başlığını taşır.

GiRiŞ 9
Dolayısıyla ilkörnek (yinelenen motif, evrensel hikaye) kavramı merkezi önem­
dedir. J. P. Frazer'ın ilk baskısı r8go'da çıkan Altın Dal kitabı, yaygın olarak bu
alandaki çığır açıcı eser sayılır. Kitabevi raflanna girince yayın dünyasında büyük
yankı uyandırsa bile, dayandığı yöntemlere ilişkin çekinceleri olan akademis­
yenler arasında kısa sürede gözden düştü. Bununla birlikte, Frazer'ın dünya
genelindeki yüzlerce miti ve inancı kapsayan zahmetli analizi, sonraki uzman
kuşaklanna zemin hazırladı, konuya daha bilimsel ve antropolojik bir yaklaşımı
özendirdi. (İşin ilginç tarafı, bu eser ilk yayımlandığında bazı karalamalarla karşı­
laştı; çünkü daha "ilkel" çeşitli dinlerin yanında Mesih üzerine bir değerlendirmeye
yer vererek, Hıristiyanlığı basbayağı mit statüsü "derekesine düşürme"ye cüret
etmişti.) Psikanalist Carl Gustav Jung da mitleri bütün insanlarca paylaşılan bir
kolektifbilinçaltının olası yansımalan olarak araştırdı.
Karşılaştırmalı mitoloji alanında en sık değinilen kaynak iseJoseph Campbell 'ın
Bin Suratlı Kahraman (r949) kitabıdır. Campbell bu son derece etkili kitapta bütün
kahramanlık mitlerinin "monomit" adını verdiği bir ortak ataya dayandığı fikrini
irdeleyerek, her kahramanın geçtiği yolu ortaya koyar. Günümüzde bu yaklaşım
gözden düşmüş olsa da, mitolojinin bazı ortak mecazları yadsınamaz biçimde bann­
dırdığı gerçeği ortadadır. Mecazlardan bazılannın açıklanması zor değildir: Aztek,
Hıristiyan ve Güney Afrika San kültürlerinde kanın simgesel önemi, bütün damar­
lanmızda kanın akmasıyla kolayca açıklanabilir. Peki, Nuh Tufanı'nın Deukalion'la
ve Gılgamış'la ilişkilendirilen tufanlarla benzerliklerine ne diyeceğiz� Hepsinde
YUKARIDA Büyük Tufan birçok farklı kültürde
rastlanan bir ilkömek mittir. (Nuh burada ilahi varlık ya da varlıklar, insanoğlunu günahkar ya da asap bozucu bulduğu için
g misinin içinde görülüyor.) ortadan kaldırmaya karar verir. Gökkuşağı Antikçağ'da basit açıklamayı dayat-
AŞACIDA Bir babun kılığındaki Mısır tanrısı
Thoth insanlara yazmayı öğretiyor. makla birlikte güçlük çıkaran dikkat çekici bir olgudur. Dünyanın her
yanında altın, insanlan büyülemiş gibidir. Bakire anneden doğmaya
ilişkin hikayelere sıklıkla rastlanır ve ikizlere çoğu kez özel anlam
yüklenir. Kardeş çekişmesi ha bire karşımıza çıkar. Bu belki de
bize, mitlerin basbayağı kahramanlık düzeyine çıkanlmış günlük
yaşam olduğunu anlatır. Nihayetinde erkek ya da kız kardeşiyle
bozuşmamış kimse var mıdır ki?
Mitolojinin siyasal ya da pragmatik değerini göz ardı etmeme­
liyiz. Kalevala mit döngüsü ilk kez rg. yüzyılda Fin milliyetçiliğine
destek vermek için derlendi. Nijerya'nın Yoruba halkı mitolojiyi,
dinsel inanç lan, şarkılan ve tarihi kucaklayıcı kolektif bir ad olan
itan kavramına uyuşmazlıklan çözmede bugün hala başvurur.
Bu da mitolojinin çok gerçek hale geldiği noktadır. Bazılan Eski
Ahit'teki Nuh'un Gemisi hikayesini tamamen mitolojik bulurken,
diğerleri kelimesi kelimesine doğru sayar.

lılıl
Aynen dinde olduğu gibi, mitolojide de tam katılık enderdir. örneğin, Yunan
mitolojisi insanlığın başlangıcına ilişkin birden fazla anlatıma yer verir. Olayların
akış sırası her yeniden anlatışta, sürekli bir yeniden yaratımla değişir. Belki iki bin­
yıllık bir dönemde gelişen Mezopotamya mitolojisi benzer şekilde zamanla değiş­
kenlik gösterir; belirli kentlerdeki belirli tanrılara öncelik verilir. Çin ve Japonya' da
mitin ve tarihsel gerçeğin sürekli bir bulanıklıkla iç içe geçtiğini görürüz; aslında,
bu ülkelerin ilk tarihçileri, ikisi arasında hiç ayrım yapmamıştır. Yaşadığı neredeyse
kesin imparatorlara değinilirken, onlara yakıştırılan işlerden birçoğunun yapılmış
olması pek akla yaRın değildir.
Hıristiyanlar yüzyıllar sonra kendi dinlerinin ipuçlarını pagan mitlerinde
aramıştır. İskandinav mitleri açıkça Hıristiyan mitinin unsurlarını barındırır; en
azından Hıristiyan cehenneminin İngilizce adı İskandinav tanrıçası He!' den gelir.
Mitleri beli;gin, bağımsız geleneklere ayırmaya çalışmamıza karşın, işin gerçeği,
sürekli evrim geçirerek birbirlerine kanştıklandır ya da en azından geçmişte
durumun böyle olduğudur. En ilginç örneklerden biri Japonya'daki rüzgar tanrıla­
rının genellikle rüzgar torbalan taşır halde tasvir edilmesi geleneğidir. Aynı motif
antik Yunan mitolojisinde görülür ve Büyük İskender'in fetihleriyle Uzakdoğu'ya
ulaştığı neredeyse kesindir. Hayal gücüne çekici gelen iyi bir tasarının zihinde uzun YUKARIDA İskandinav mitolojik evreninin
süre kalması mümkündür. bu hayali görüntüsü, çeşitli kaynaklardan
parçaların bir araya getirilmesiyle
Farklı mitolojilerin değişen ölçülerde belgelere dayanması kafa karışıklı­ oluşturulmuştur. Mitolojilerde katılık
ğını artıran bir etkendir. Klasik mitolojiyle ilgili olarak elimizde geniş bir yazılı ve enderdir.
AŞAGIDA Kelt mitolojisine ilişkin
sanatsal kaynak zenginliği varken, Mezopotamya mitolojisi ancak dağınık metin­ anlayışımız çoğunlukla Demir Çağı'na ait
ler halinde mevcuttur. Binlerce yıllık kadim Mısır kültüründen günümüze Gundestrup Kazanı gibi eşyalara dayanır.
muazzam miktarda insan eseri ulaşmasına karşın, Mısır mitolojisi
hakkındaki bilgilerimiz hayli sınırlıdır ve bildiğimiz şeylerin
büyük bölümü çok sonraki Yunan ve Roma kaynaklarına
dayanır. Günümüze hemen hiçbir metnin ya da yazıtın
ulaşmaması nedeniyle, Kelt mitolojisi belki de en anla­
şılmaz mitolojidir; bir zamanların bu pan-Avrupa
kültürüne dair bize fikir veren yegane kaynak İrlanda
ve Gal mitleridir. Afrika mitolojisi neredeyse tamamen
sözlü geleneklere dayandığından, benzer şekilde karan­
lıkta kalmıştır. İskandinav mitlerine, Thor ve Odin, Midgard
Yılanı ve Valhalla hikayelerine ilişkin anlayışımız neredeyse
tamamen İzlandalı yazar Snorri Sturluson'un sözlü gelenekten
derlediği 13. yüzyıldan kalma Manzum Edda ve Nesir Edda kitaplarına
bağlıdır.

GİRİŞ II
Peki, ya günümüzün mitleri? Artık yeni mitlere yer var mı? Yoksa bilimin çok
ağır bastığı bir toplumda mı yaşıyoruz? İki bin yıl sonra arkeologlar 20. yüzyıl son­
larının ve 2r. yüzyıl başlarının en önemli mitinin Yıldız Savaşları olduğu sonucuna
varabilir; oradaki karakterler küçük heykelciklerle ölümsüzleştirilmiş ve başardık­
ları işler birçok kitapta ayrıntılı işlenmiştir. Dahası, bu hikayelerin ipuçlarına dünya
genelinde rastlanacaktır. Arkeologlar anlatının geleneğe uygun ve geleneğe aykırı
unsurlardan oluştuğu sonucunu bile çıkarabilir.
Böylesine aylakça derin düşünceler önemli bir noktayı gizler. George Lucas
Yıldız Savaşları'na etkide bulunan başlıca kaynaklardan birinin Campbell'in Bin
Suratlı Kahraman kitabı olduğunu açıkça belirtmiştir. Üstelik Yıldız Savaşları bu kitapta
ele alman ilkörneklerden birçoğuna yer verir: Doğumda ayrılan ikizler, bedel ödeme,
özveri, arayış, iyi ile kötü arasındaki çatışma, saklı kentler, sırlar ve elbette kahra­
manın ya qa kahramanların düzenli aralıklarla peşine düştüğü bir sürü canavar.
Aynca Luke Skywalker adlı kahramanın, kaderini kabullenerek, sonunda babasını
öldürmesi ve bir kehaneti doğrulaması açısından, bilginin peyderpey ortaya çıkışı
unsuru da vardır.
Elinizdeki kitap, gözümüzde mitleri böylesine ilginç kılan şeyi irdelemeye
SOLDA Budist ölüm tanrısı Yama'nın sıkıca
yönelik sekiz bölüme ayrılmıştır. Her türden mitolojinin temelini oluşturan doğa­ tuttuğu Yaşam Çarkı'nın altı kesiti tanrıları,
üstü dünyaya dönük bir araştırmayla başlayarak, kökenini, içindeki çeşitli varlık Titan'ları, insanları, hayvanları, aç hortlakları ve
cinleri temsil eder.
çeşitlerini ve insan dünyasıyla etkileşimini inceliyor. (Bu ilişki mitoloji için merkezi
YUKARIDA Hindu tanrısı Hanuman can çekişen
önemdedir, çünkü mitleri çok çekici kılan büyüyü ve öngörülemezliği doğaüstü efendisine bir dağ taşıyor.
AŞACIDA Vişnu'nun Burma versiyonu, binek
unsur sağlar.)
hayvanı Garuda'nın üstünde görülüyor.
İkinci bölüm dünya coğrafyasını ve topolojisini açıklamak için mitolojiye nasıl
başvurulduğunu gözden geçiriyor. Kökenimize ve gelişimimize ilişkin hikayeleri
irdeleyen sonraki iki bölümde insanlar kilit yer tutuyor. Bunu, mitte hayvanların
önemli rolü ve simgesel malzemeler, cisimler ve nesneler üzerine birer bölüm izliyor. ·

(Aynı nesnelerin değişik kültürlerde farklı anlamlara nasıl büründüğünü görmek


etkileyicidir.) Son iki bölüm ise mitoloji kahramanlarına ve hayati arayışlarından
bazılarına daha derinlemesine bakıyor.
Bu kitap, mitolojiyi esasen dünyanın her yanından toplanmış imgeler aracı­
lığıyla ele alıyor. Bu imgeler bazen (sözgelimi antik Yunan vazoları, Mezopotamya
heykelcikleri, Ortaçağ yazmaları, ipek üstüne yapılmış Çin resimleri gibi) yansıtılan
inançlarla aynı dönemlerden kalmadır, bazen de çok sonraki dönemlere aittir. Söz
konusu durum, konuyla ilgili kitapların sayısına şöyle bir bakıldığında görüleceği
üzere, çok canlı bir şey olan mitolojinin doğasına uygundur. Ortaçağ yazmalarında
antik mitoloji sahnelerinin tasvir edildiğini görmek ilginçtir ve mitin ilham verme­
deki kalıcı gücünü yansıtır niteliktedir; hikayelerin aktarılıp yeniden yaratıldığı bu
sürece gündelik varoluşumuza ilave bir büyü katmanı eklenir.

GİRİŞ 13
1
DOGAÜSTÜ
111111111111111111111111111111111111111111111111

DÜNYA 111111111111111111111111111111

Kaostan Doğanlar 20
Pantheonlar 24
Yüce Varlık 30
Ana Tannç alar 34
Tannlann Yaşadığı Yer 38
Güneş 42
Ay 46
Yıldızlar 50
Sevdalı Tannlar 54
İklim Tannlan 60
Gökkuşağı 64
Tannlann Ulaklan 68
Oyunbazlar 70
Yeraltı 72
Cinler 78
Öbür Doğaüstü Varlıklar 82
ütün dünya mitolojilerinin özünde maddi gündelik yaşamımızın ötesindeki

B bir doğaüstü dünyaya inanç yatar. Bu "öbür dünya" genellikle insanoğlun­


dan eskidir ve bütün varlığın kaynağıdır; evrene hayat verir ve varlığımıza
anlam katar. Her mitolojinin temelini birlikte oluşturan tanrıları, canavarları ve
büyüyü doğuran, işte bu doğaüstü dünyadır.
Mitolojilerin hemen hepsi kozmolojiyle, yani evreni­
mizin nereden geldiğiyle, nasıl ortaya çıktığıyla, hatta
nasıl son bulabileceğiyle ilgilidir. Çoğu mitolojide
evren çeşitli katmanlara ayrılır. Tipik ayrım üç
katmandır: Tanrıların diyarı (çoğu kez "cennet"
olarak anılır); insanların yaşadığı yeryüzü; bir
tür yeraltı (çoğu kez "cehennem" olarak anılır).
Başta Mezopotamya ve Yunan olmak üzere
birçok eski geleneğe göre, bu kademeler evrenin
; ilk hali kaostan doğmuştur ve bizzat tanrılar
\!

esas alınarak şekillendirilmiştir. ôrneg"in, Yunan
mitinde gökyüzü Aither, yeryüzü Gaia ve yeraltı
-9 Tartaros olarak anılır - hem tanrı, hem de konum
siıS �-� anlamına gelen adlardır bunlar. Başka mitolojiler fazla-
� dan katmanlar eklemiştir: Örneğin, İskandinav hikayelerinde
devasa ağaç Yggdrasil'in çevresinde düzenlenmiş
dokuz dünya vardır. Buna karşılık, Nijeryalı Yorubalar sırf
maddi (aiye) ve görünmez (orun) dünyalar arasında bir
ayrıma gitmiştir.
Evrenin üst ve alt katmanlarında genellikle
tanrılar oturur; buralar insanlar için (en azın­
dan sağ oldukları sürece) erişilmezdir. Tanrı
SAYFA pantheonları neredeyse bütün mitolojilerin
ayn dünyalara ortak özelliğidir. Çoğu durumda bir tanrının
a, Francesco
i'nin Meryem'in kaba kuvvet, hile ya da üstün zeka sayesinde

\ �
Ukselişi diğerlerinden daha güçlü hale gelişinin anlatıl-
nda açıkça ''-
yor.
Yunan tannlannın
dığı hikayeler vardır. Bu tanrı, antik Yunan mi-
tolojisinde Zeus (Romalıların verdiği adla Jüpiter),
��
"
Zeus yıldınmlannı
r. İskandinav mitolojisinde Odin'di. Yaşadıkları bölge
AVE SACDA aşağı yukarı bugünkü Irak'a denk düşen kadim Mezo­
hemen her
insanlara yasaktır. potamyalıların baş tanrısı ise, temelde ortak bir mitolojiyi
tlıaros ve Phaethon paylaşmalarına karşın, kentten kente değişirdi.
CQlıştıktan sonra
ıdüşüyor.

DOCAÜSTÜ DÜNYA I7
İkincil konumdaki tanrılar da birçok
önemli rol üstlenirdi. Bunların sayısı çoğu
kez fazlaydı; örneğin, Azteklerin her biri farklı
işlev gören yüzlerce tanrısı vardı. Neredeyse
bütün pantheonlarda temel insan ihtiyaçla­
rıyla ilgili figürler yer alırdı: Aşk, bereket,
müzik, sanat, yağış, doğum ve tarım, ayrıca
savaş.
Birçok tanrıda belirgin insan özellikleri
görülür. Ufak da olsa kıskançlık gösterirler ve
ağız dalaşına girerler. Kardeşler (Zeus ve kardeşleri
örneğinde olduğu gibi) bozuşur, çocuklar ebeveynlerine baş­
kaldırır ve bazı gaddar ebeveynler kendi çocuklarını yutar. Ara sıra
bir ya da birkaç küçük ilah, baş tanrının otoritesine kafa tutmaya
kalkışır ve bu da gökyüzünde bir kavgaya yol açar. (Çoğu
tanrı için savaş ve çatışma gündelik olaylardır.) Tektanrıcı
Hıristiyanlıkta bile Şeytan adlı melek, Tanrı'ya meydan okur
ve cehenneme atılarak cezalandırılır.
Tanrıların yanı sıra bazıları ilahi doğaya sahip ve oyun­
bazlık rolüne soyunan varlıklar bulunur. Amerika Yerli
masallarındaki Çakal, İskandinav mitindeki Loki ve Polinezya
geleneklerindeki Maui bazen destek, bazen de köstek olan,
ama çoğu kez mitolojik hikayelere şenlik katan öngörüle­
mez karakterlerin örnekleridir.
Vahşi kaosun timsalleri olan canavarlar daha tehli­
kelidir: Bir örnek vermek gerekirse, İskandinav tanrıları
sürekli Buz Devler'le kavgaya tutuşur. Ancak çoğu
durumda tanrılar kararsızlık yaratıcı bu unsurları
(çoğu kez kahramanların yardımıyla) alt eder ve
düzen yeniden kurulur. Ayrıca, neredeyse bütün
mitolojiler ne tam ilah ne de tam insan olan yaratık­
lar barındırır. ilahi kıvılcımın ucunu temsil eden bu
yaratıklar arasında cinler, melekler, devler, cüceler,
troll'lar, dryas'lar, perilervb sayılabilir. Listeye sanat­
çıların ilham ararken yöneldiği klasik çağdaki Musa'lar
ya da kader timsali Moira'lar gibi varlıklar eklenebilir.
Gökyüzü, tanrıların yanı sıra güneşi, ayı ve yıldızları barındırır. Yunan mito­
lojisi yıldızları küçük ilahların ve insanların ölümsüzleştirilmiş kalıntıları olarak
açıklar; güneş, savaş arabasını süren Helios, ay ise Selene olarak kişileştirilir.
Aztekler hayat getiren güneşe, gökyüzünün kralı sıfatıyla hüküm süren Tonatiuh
olarak tapardı. Çoğu kez bir altın kursla simgelenen güneş ilah, anlaşılır şekilde
birçok kozmolojinin ortak unsurudur; Germen efsanesindeki Sol' dan Hindu tanrısı
Surya'ya ve çeşitli kadim Mısır tanrılarında bu özellik görülür.
Yıldızların görünüşteki deviniminin ve ayın evrelerinin farkına
varan insanlar, evrene anlam vermek, hatta geleceği önce­
den görmek için gezegenleri incelediler. İklim olgularını
açıklamak için de gökyüzüne baktılar. Fırtına tanrıları
özellikle güçlü görülür: İskandinav mitolojisinde Thor,
Yunan mitolojisinde Zeus, Hindu mitolojisinde indra,
Yoruba mitolojisinde Şango ve Kelt mitolojisinde
Taranis. Amerika Yerlilerine göre, Gürleyen Kuş'un
kanatlarını çırpması gök gürlemesine yol açar.
Çin inanışına göre, Lei Gong tokmakla bir
davulu çalarak göğü gürletir.
Fırtınanın zıddı olan gökkuşağı
çoğu mitolojide barışın bir işareti ya
da bir köprü olarak görülür. Hindu
efsanesine göre, indra'nın yıldırım fır­
latmak için kullandığı yaydır. Bu arada
Gılgamış Destam'nda Ulu Ana iştar'ın insan­
lığı yok eden Büyük Tufan'ın anısına taktığı
gerdanlık olarak nitelendirilir; Eski Ahit'te yine
YUKARIDA Yakındoğu
Büyük Tufan sonrasında Tanrı'nın insanla ahdine fırtına tanrısı Baal'in
işaret eder. Antik Yunan inancında yeryüzünü ve kadim Suriye kenti
Ugarit'te bulunan
gökyüzünü birbirine bağlayan iris'in köprüsü sayı­ heykelciği.
lırken, İskandinav mitolojisinde Asgard (gökyüzü) ve AŞACIDA Gözde ilahlar,
kültürler arasında
Midgard (yeryüzü) dünyalarını birbirine bağlayan Bifröst
gezinir. Başlangıçta bir
olarak anılır. Gökkuşağı, bir bakıma, bütün mitoloji için Frig toprak tanrıçası
kusursuz metafordur. Dünyevi çevremiz ile göksel güçlerin olan Kybele daha
sonra Romalılarca da
gizemli işleyişi arasında bir zihinsel bağlantıdır. benimsenmiştir.
SOLDA Yoruba gürleme
tanrısı Şango'nun gücü
bu yontunun balta
biçimiyle simgelenir.

DOÔAÜSTÜ DÜNYA I9
Pantheonlar
Çoğu mitolojik sistem çoktanrıcıdır ve birçok tai-ırıdan Ana İskandinav tanrıları Aesir olarak bilinir ve sayısı
oluşan bir pantheon barındırır. Genellikle bir ilk tanrı neredeyse yüze varan başka tanrılarla birlikte Odin, Thor,
başka ilahlar doğurur ve bunlar (çoğu kez ensest yoluyla) Freyr, Idunn ve Heimdallr'ı kapsar. Hindu pantheonu üç
yeni kuşaklara hayat verir. Zamanla görev dağılımı yapılır kilit tanrı Brahma, Vişnu ve Şiva'nın (bkz. s. 30)
ve farklı tanrılar deniz, savaş, bereket, güneş, ay vb için yörüngesinde dönmekle birlikte, deva ve devi olarak anılan
sorumluluk üstlenir. yüzlerce küçük ilahı da içine alır.
Örneğin, antik Yunan mitolojisinin ana pantheonu, İnsanüstü güçlerine karşın, tanrıların çoğu insan
Olympos Dağı'nda yaşadıkları için "Olymposlular" olarak biçimi (ve çoğu kez insani kusurları) taşır. Bazılarının
anılan tanrıları kapsar; bunlar arasında on iki ana ilahın almaşık biçimleri vardır. Hindu tanrılarının birçok avatar'ı
(Zeus, Hera, Poseidon, Demeter, Athena, Dionysos, olabilir; kadim Meksika ve Güney Amerika tanrıları ise
Apollon, Artemis, Ares, Aphrodite, Hephaistos ve Hermes) hem insan biçimine, hem de çeşitli hayvan ya da bitki
yanı sıra yüzlerce küçük tanrı ve yan-tanrı yer alır. kisvelerine bürünür. Aynı şey pantheonları kabileden
Mezopotamya pantheonu ise Marduk ve Enlil gibi belli kabileye çok büyük değişkenlik gösteren Amerika Yerli
tanrıların evrensel olmasına karşın, kentten kente değişir. tanrıları ve Avustralya Yerli tanrıları için de geçerlidir.
Mısır pantheonu da firavunların tercihine göre
SOLDA Yunan pantheonu zevklerinden geri kalmazdı. Olympos'taki
değişkenlik gösterir; ancak Osiris, İsis ve Horus ana üçlüsü bu toplantı bir aile buluşmasını andırıyor.
hep aynı konumda kalır. YUKARIDA Her biri hayatın farklı yönlerinden sorumlu Tibet hayvan
tanrıları dizisi.
PANTHEONLAR 25
İskandinav mitolojisinin ilahlan: Arkada güneş, ay,
Tuisco ue Seater; önde Frigg, Odin ue Thor.

36 DOCAOSTO DÜNYA
SOLDA Tanrılardan, tanrıçalardan ve cinlerden
oluşan Hindu pantheonu, Singapur'daki Sri
Mariamman Tapınağı'nı süslüyor.
YUKARIDA Bu Japon ev sunağında altmış altı
Şintoist ve Budist tanrı bir araya getirilmiş.

PANTHEONLAR 29
Yüce Varlık
Hemen her pantheonda zamanla bir önder tanrı ortaya Yüce varlıkların hemen hepsi erkek, sakallı ve gök
çıkar. Mezopotamya mitinde bu tanrı, canavar Tiamat'ı gürlemesiyle ilişkilidir. İskandinav tanrısı Odin, onun oğlu
öldürdükten sonra hükmeden Marduk'tur. Benzer şekilde, Thor, Marduk, ayrıca Eski Ahit'in fırtına tutkunu Tanrı'sı
Kenan tanrısı Baal de dev Yamm'ı ve deniz ejderhası bu kalıba girer. Hindu mitolojisinde durum biraz farklıdır:
Lotan'ı alt ederek güce kavuşur. Bütün Hindu tanrıları fiilen cinsiyetsiz tek yüce güç
Gelgelelim, gökyüzünde demokrasi yoktur ve önde Brahman'ın birer dışavurumudur, ama gerçekte üç ana
gelen tanrı çoğu kez zor kullanarak başa geçer. Örneğin, tanrı vardır: Topluca 1hmurti olarak anılan Yaratıcı,
Zeus ilk başta Poseidon, Hera ve Hades'le birlikte Kronos Kollayıcı ve Yıkıcı sıfatlı Brahma, Vişnu ve Şiva.
ve Rhea'nın çocuklarından sadece biridir. Çocuklarının
kendisini devireceğinden korkan Kronos, hepsini doğar
doğmaz yutar. Ne var ki, sıra Zeus'a geldiğinde, Rheia
örtüye sarılı bir taş vererek Kronos'u kandırır. Gerçek Zeus AŞAÔIDA SOLDA Mexico'da bulunan bu ünlü "güneş taşı" Aztek
takvimini gösteriyor. Ortada gökyüzüne hükmeden Tonatiuh
başka bir yerde büyür, bir gün karşı karşıya geldiği
duruyor.
babasını yener ve kardeşlerini kurtarır. Ardından Zeus AŞAÔIDA VE SACDA Hindu yaratılış tanrısı Brahma geleneksel olarak
gökyüzünün tartışmasız hakimi olur, babası ise Tartaros'a dört başlı tasvir edilir.
kapatılır (bkz. s. 72).

O DOCA ÜSTÜ DÜNYA


YÜCE VARLIK 3 I
Ana Tanrıçalar
Mitolojide tanrıçalar çoğu kez bereketle yakından
ilişkilidir. En eski örneklerden biri, 20 bin yıl önce yapılan
ve kadının doğurganlık gücünü yücelten "Willendorf
Venüs'ü" heykelciğidir. İlk Mısır ve Batı Asya mitlerinde
de güçlü bereket figürleri yer alır. Mezopotamya tanrıçası
İştar (diğer adıyla İnanna) ayartıcılıktan haz alırken, "Ulu
Ana" olarak da tapınılan Frig tanrıçası Kybele toprağın
bereketine yön verir.
Çin'de büyük ana tanrıça, İmparator-tanrı Fuxi'nin
eşi Nuwa'dır. Bir yılana dönüşme becerisiyle, ilk insanları
yaratırken, soylular için sarı kil, geri kalanlar için ise
toprak kullanır. Yılanlardan oluşmuş bir etek giyen
Aztek ilahesi Coatlicue, birçok tanrı doğurur ve sonunda
onlar tarafından öldürülür. (Ancak en küçük oğlu
Huitzilopochtli öcünü alır.)
Hindu tanrıçası Devi "ilahi dişiliği" temsil eder ve bu
yönüyle Trimurti'nin (bkz. s. 30) bir dişi dengini oluşturur;
anne Ma ve yıkıcı Kali gibi çeşitli kisvelerle görünür.
Zeus'un eşi Hera evlilik tanrıçası olması itibariyle,
kocasının sadakatsizliğine rağmen ona sadık kalır, her ne
kadar aşkına rakip çıkanların canını acımasızca yaksa da.
Ama ona verilen önemin zaman içinde azaldığını görürüz;
bu belki de berekete değer veren tarım toplumundan
savaşa ve fethe dayalı bir topluma geçişi yansıtır.

SACDA Birbirine dolanmış yılanlardan eteğiyle


Aztek ana tannçası Coatlicue. YAN SAYFA Pompeii'de
bulunan bu freskte Mısır ana tanrıçası İsis'in Mısır' da
io'yu karşılayışı görülüyor. Kocasının bu Yunan
nympha'sma ilgisini kıskanan Hera, İo'yu hiç
durmaksızın dünyayı dolaşmaya zorlar.

34 DOCAÜSTÜ DÜNYA
'1

AŞACIDA İÖ 2. binyıldan
kalma bir pişmiş toprak
kabartmada görülen iştar
güçlü bir Mezopotamya
bereket tanrıçasıydı.

DOCAÜSTÜ DÜNYA
SOLDA Çin mitolojisinin ilk
varlıklarından Fuxi ve Nuwa
burada birbirine dolanmış. Nuwa
bir pusulayı tutarken, Fuxi bir
marangoz gönyesini sallıyor.
AŞACIDA Athanasius Kircher'in
Oidipus Aegyptiacus kitabından
alınma bu imgede İsis evrenin ana
tanrıçası olarak gösteriliyor.
SACDA Zeus'un eşi ve çeşitli
Yunan tanrılarının annesi Hera.
Tannlann Yaşadığı Yer
IHlllllllllHllllllllllHllllllHllllHIHlllllHllttlllllllllllllllllHllllllllllllllllllllHlllllHllllHHllHllllllHIHHlllHllllllllllHtllllllHlllHlllHllllHllllllllllllll

Tanrılar doğaüstü dünyaya ait olduklarından hemen her


zaman insanlardan ayn yaşarlar. Hindu, Budist ve
Caynist mitolojiye göre, Brahma evren merkezindeki
Meru Dağı'nda oturur. Ancak Meru dünyevi bir dağ değil,
84 bin yohana (yaklaşık bir milyon kilometre)
yüksekliğinde olduğu söylenen mucizevi bir doruktur.
Güneş tanrısı Surya her gün çevresinde döner.
Taoist felsefe cennet kavramını dosdoğru •gökyüzü"
anlamına gelen tian kelimesiyle ifade eder; bu gökyüzüne
tapınma Pekin'deki ünlü Cennet Tapınağı'yla
anıtlaştınlmıştır. Japon cenneti dünyaya bir yüzer
köprüyle bağlanır. Her iki gelenekte de tanrıların altın ve
gümüşten dağlarda yaşadığı öne sürülür.
Kadim Mezopotamya metni Enuma Eliş cennetin iki
katmandan oluştuğunu belirtir: Anu diyarı ve Enlil diyarı.
İskandinav mitolojisinde insanlar Midgard'da, Aesir
tannlan ise ortasında Odin'in salonu Valhalla'nın yer
aldığı Asgard'da yaşar.
Tasvirlerdeki belirsizliğe rağmen, Hıristiyan cenneti
meleklerin kaldığı yer olarak bilinir. Ama belki de en ünlü
kutsal sığınak Olympos Dağı'dır. Yunanistan'ın en yüksek
dağı olması bakımından, antik Yunan mitolojisinin on iki
ana tanrısına uygun bir yurttur.

SOLDA Kutsal Üçlü'nün (rann, Mesih


ve Kutsal Ruh) banndığı Hıristiyan
cenneti, melekleri de ağırlar.
AŞACIDA Pekin• deki Cennet
Tapınağı.
SACDA İskandinav
evreni aralannda
ateş diyan
Muspelheim 'in
(ı) ve insanlann
yaşadığı
Midgard'ın (3)
da bulunduğu
dokuz kademeye
aynlır.
YUKARIDA Bu Tibet duvar resminde
merkezinde dünya dağı Meru'nun yer
aldığı bir kozmik mandala görülüyor.
SACDA Ölümlülerin yaşadığı ve
halka biçimli okyanuslarla ayrılmış
kıtaları gösteren bir Cayna kozmoloji
planı. Zirvesinde yaratılış tanrısı
Brahma'nın yaşadığı Meru Dağı tam
il CAOSTÜ DÜNYA ortada yer alır.
TANRILA RINYAŞADICJYER 41
Güneş
Isının ve ışığın kaynağı, gündüzün işareti güneş, bütün Çin mitleri güneşi Pan Gu'nun (bkz. s. 20) sol gözü sayar.
mitolojilerde merkezi yer tutar. Güneşin gökteki İran mitolojisinde güneş ilahları, her ikisi de güçlü
öngörülebilir geçişi, birçok kültürü bu devinimin bir tanrılar olan Ahura Mazda ve Mithra'dır.
varlıkça denetlendiği sonucuna yöneltmiştir. Mısırlılar Güneş tutulmalarına kozmik anlam yüklenirdi.
güneşin bir mavnada yol aldığını, Yunanlar ve Kuzey Çinlilere göre, bu olay güneşin bir ejderha tarafından
Avrupalılar ise bir güneş arabasında taşındığını sanırdı. yutulmasının sonucuydu. Mısırlılar ise tutulmayı,
Yunan ve Roma inanışına göre, bu arabayı doğuda güneşin Apep'le kavgasında bir an için yenik düşmesinin
yaşayan tanrı Helios (Sol) sürer. Onun ölümlü oğlu belirtisi olarak görürdü. Japonlara göre ise tutulma, Şinto
Phaethon, arabayı sürmek için izin ister. Helios'un onu güneş tanrıçası Amaterasu'nun bir mağaraya kaçarak,
caydırma çabasına karşın diretir, ama atlarla başa dünyayı karanlıkta bıraktığının işaretiydi; neyse ki, diğer
çıkamayıp yeryüzüne düşer. Yunan mitolojisi daha tanrıların güldüğünü duyunca, merak duygusuyla tekrar
sonraları güneşi Apollon'la ilişkilendirmiştir. dışarı çıkardı. İskandinav mitolojisi güneşin, yani tanrıça
Mısır mitolojisinde düzeni temsil eden güneş, Ra'yla Sol'un muhtemelen Ragnarök'un mahşeri olayları
ilişkili görülür. Her gece yeraltına inen güneşin orada sırasında kurt Fenrir tarafından yutulacağını öngörür.
kaos yılanı Apep gibi saldırganlarla dövüşmesi gerekir.
Orta Amerika toplumlarında güneşe tapınma
baskındı. Aztek güneş tanrısı Huitzilopochtli'yi insan AŞACIDA Güneş tanrıçası Amaterasu mağarasından diğer
kurbanlarla beslemek gerektiğine inanılırdı. Azteklere tanrıların gözlerini kamaştırarak çıkıyor.
göre güneş, toprak tanrıçası Coatlicue'nin oğluydu. Bazı SACDA Başından çıkan ışınlarla bir İran güneş tasviri.
Bir hilalin önünde Selene'yi iki yanında
Dioskuroi'yle ya da Phosphoros (Sabah Yıldızı) ve
Hesperos'la. (Akşam Yıldız0 gösteren sunak.

DOCAOSTÜ DÜNYA
Ay Mezopotamya'da Suen (bazen Sin ya
da Nanna) olarak anılan ay, Enlil ve Nin­
lil'in oğluydu. Bazı mitlere göre, İş­
111111111111111111111111

Güneş genellikle erilken, ay çoğu tar'ın babası Suen'di. Kadim Mısır


kez dişi olarak tasvir edilir. Aztek mitolojisinde ayla ilişkilendirilen iki
mitolojisinde toprak tanrıçası Coat­ tanrı, Honsu ve büyü tanrısı Thoth'tu.
licue'nin kızlarından Coyolxauhqui Amerika Yerlileri dahil birçok gele­
onu devirmeye çalışır. Ancak Huitzi­ nekte, ay yüzeyindeki izlerden hareket­
lopochtli adlı bir erkek kardeşi boynunu le var olduğu ileri sürülen Ay Tavşanı'na
vurur; ardından gökyüzüne fırlattığı başı göndermede bulunulur. Çin mitinde bu
orada aya dönüşür. figürün ay tanrıçası Chang'e eşliğinde sonsuz
Yunan mitolojisinde ay ilk başta Helios'un yaşam iksirini karıştırdığı belirtilir. Azteklere
kız kardeşi Titan Selene'yle ilişkilendirilirdi. Selene göre ise kendisini tanrıya kurban eden·bir tavşanın anı­
üzerine belki de en ünlü mit, gönlünü çoban Endymion'a sına Quetzalcoatl tarafından oraya konulmuştur.
kaptırışım ve yakışıklılığını doyasıya seyretmek için
YUKARIDA Coyolxauhqui'nin parçalanmış bedeninin tasvir edildiği
Zeus'tan onu sonsuz bir uykuya yatırmasını isteyişini anla­ taş disk.
tır. Zamanla ay tanrıçası olarak Selene'nin yerine Artemis AŞACIDA Bir Babil silindir mührüyle vurulmuş bu damgada, İştar
geçti. (bir yıldız) ve Sin (Ay) simgelerinin önündeki bir rahip görülüyor.

47
YUKARIDA Ay Tavşanı sonsuz yaşam iksirini karıştırırken,
ay tanrıçası Chang'e onu izliyor.
SACDA Güneş gibi ay da çoğu kez arabayla yolculuk eder.
Tasvirde, Selene kendi arabasıyla geceleyin gökyüzünden
geçiyor.
48 DOCAÜSTÜ DÜNYA
Yıldızlar
Tanrıların büyük olasılıkla göklerde bulunması nedeniyle, ejderhayı (bkz. s. 318) temsil ettiği düşünülürdü. Buna
bütün kültürler yıldızlarda bir anlam aramış, aynca karşılık, kadim Mısırlılar aynı takımyıldızı suaygın başlı
nereden geldiklerini açıklamaya çalışmıştır. Kuzey tanrı Taurt olarak görürdü. Ölümden sonra ruhun cennete
Amerika Yerli mitolojisine göre, Örümcek Nine'nin ördüğü ulaşmak için yıldızlan dolaşması gerektiğine inanırdı.
bir ağın üstü daha sonra çiy damlalarıyla kaplanır. Bunu Gece semasıyla ilişkilendirilen Aztek tanrısı
gökyüzüne fırlatmasıyla, gece seması ortaya çıkar. Tezcatlipoca'ydı.
Yunanlar meraklı yıldız gözlemcileriydi ve onları bir
araya getirip takımyıldızlar oluştururlardı. Her
takımyıldız bir mitolojik hikayeyle ilişkilendirilirdi. AŞACIDA SOLDA Bu Az tek çizimi yıldızları insan bedeninin
parçalarıyla ilişkilendirir.
Örneğin, Büyükayı ve Küçükayı'nın sonradan ayıya
AŞACIDA SACDA Yunan inancına göre, Draco ("ejderha")
dönüştürülen nympha Kallisto ve oğlu olduğu, komşu Dra­ takımyıldızı iason'un öldürdüğü ejderhayı anıtlaştınr.
co takımyıldızının ise iason tarafından öldürülen SACDA Bu Ermenice yazmada bir astronom burçları gözlemliyor.
-
·'
Çinlilerin gece semasında saptadığı dört mitolojik
hayvan vardı: Gökmavisi Ejderha, Siyah Tosbağa, Kızıl
Kuş ve Beyaz Kaplan. Bu hayvanlar mevsimlerle, ana
yönlerle ve doğa olaylarıyla da ilişkilendirilirdi.
Bir Kuzey Amerika Tlingit mitinde, dünyadaki
bütün ışığın tek kişi tarafından toplanıp saklandığı
belirtilir. Işığı geri almak için bebek kılığına girip eve
sızan oyunbaz Kuzgun'a oynaması için yıldızlarla dolu
bir torba verilir. Torbayı boşaltmasıyla birlikte, yıldızlar
bacadan süzülüp gökyüzüne çıkar.

AŞACJDA Bu Bizans gökyüzü çiziminde, Mesih kişiliğiyle birleştirilen


Helios ortada yer alırken, havariler burçlarla aynı hizada
sıralanmıştır.
SACDA Han hanedanına ait bu seramik levhada başlıca
takımyıldızları ve ana yönleri temsil eden hayvanlar görülüyor.
YAN SAYFA Roma zaman tanrısı Aeon, burçlarla bezenmiş bir göksel
küreyi çeviriyor. Ön tarafta ana tanrıça ve toprak tanrıçası Tellus
(Gaia) duruyor.

52 DOÔAÜSTÜ DÜNYA
YILDIZLAR 53
Sevdalı Tanrılar
Tanrılar tuhaf yollarla çoğalır. En eski Yunan tanrıları nere­
deyse sihirli biçimde ürerken, sonraki Olymposlular çoğu kez
başkalarını baştan çıkarmak için kılık değiştirir. Aztek mitolo­
jisinde ilk tanrı Ometeotl ("İki Tanrı") hem erkek hem kadındır.
Dört güneş ilahım doğurur: Huitzilopochtli, Quetzalcoatl, Tez­
catlipoca ve Xipe Totec.
Zeus'un sadakatsizliği dillere destandı: Fani ve ilahi olmak
üzere en az kırk sevgilisi vardı ve aralarında Herakles, Aphro­
dite, Hermes, Dionysos ve Musa'ların bulunduğu onlarca çocu­
ğun babasıydı. İnsanları çeşitli biçimlere bürünerek baştan
çıkarırdı: Bir altın sikke sağanağı (Danae), bir boğa (Europa), bir
kartal (Ganymedes) ve hatta bir bulut (İo). Odin, adı "sevgili"
anlamına gelen Frigg'le evli olmasına rağmen, Zeus'un kadın­
lara düşkünlüğünün mirasçısıdır.
SACDA Tanrı Wotan'ın Valkyrja Brünnhilde'ye veda edişi; Richard
Wagner'in bu İskandinav miti yorumunda Brünnhilde toprak tanrıçası
Erda'nın kızıdır.
AŞACIDA Zeus'un göründüğü talihsiz Semele, onun ihtişamı
karşısında yanıp kül olur.
YAN SAYFA Correggio'nun bulut biçimindeki Zeus'un io'yu baştan
çıkarışını konu alan tablosu.
Diğer Olympos tannlan ve tannçalan da sadakatsizlikten
uzak değildir. Güzel Aphrodite topal demirci Hephaistos'la
evliyken, savaş tanrısı Ares'le gönül ilişkisine girer. Hephaistos
onlan yatakta yakalamak için bir ağ örer ve bütün tanrılar
kapana kısılan çifti izlemeye (bu arada çıplak Aphrodite'yi
görme zevkine varmaya) gelir.
Ukömek sadık eş lsis'tir. Mısır mitolojisinde önemli yer
tutan bir hikayede, Osiris erkek kardeşi Seth tarafından
kaçırılır ve bir lahde konulup nehre atılır. lsis dünyayı köşe
bucak arayarak sonunda kocasını bulur; Seth tarafı ndan
parçalanmış bedenini büyüyle bir araya getirmeyi başarır ve
ardından Horus'a gebe kalır.

YUKARIDA Bu oyma kabartmada Yunan aşlı tannçası


Aphrodite denizden çılııyor.
SACDA Hindu tannsı Şiva sevgilisi Paroati'yle birlikte
yıkanıyor.
SOLDA Hephaistos eşi Aphrodite'yi sevgilisi Ares'le yakalıyor. Diğer
tanrılar da onları izliyor.
YUKARIDA Fillerin üstündeki Hindu tanrısı Vişnu ve eşi Lakşmi ile
Şiva, Parvati ve Ganeşa'nın buluşması. SEVDALI TANRILAR 59
İklim Tanrıları
Tarıma dayalı toplumlar için iklim büyük önem taşır. An­ nn hakimi Aiolos'tur. Eve dönüşüne yardımcı olmak için
tik Yunan mitolojisinde merkezi iklim tanrısı, "bulut top­ Odysseus'a bütün rüzgarların bulunduğu bir torba verir;
layıcı" olarak anılan Zeus'tur; dev soyundan üç Kyklops'un ama Odysseus'un adamları torbayı açınca fırtınaya neden
kendisi için yaptığı yıldırımları sıkıca tutarken görülür. olur. Zephyros dört rüzgardan biridir; Botticelli'nin tablo­
Zeus gürleme tanrıları Donar (Germen), Thor {İskandinav) sunda (bkz. s. 62) Venüs'ü kıyıya doğru üflerken tasvir
ve Taranis'le (Kelt) benzerlikler gösterir. edilmiştir.
Yoruba mitolojisinde Şango gökyüzüne yükselip fırtı­ Japon rüzgar tanrıları da torba taşırken gösterilir.
na tanrısına dönüşmüş bir dünyevi hükümdardır. Güneş Rüzgar tanrısı Fujin yaratılıştan sonra havada kalan sisi
ilahı Amaterasu'nun erkek kardeşi olan Şinto fırtına tanrı­ dağıtmak için torbasından rüzgarlar çıkarır. Kardeşi Raijin
ıı Susanu, kız kardeşini ürkütüp bir mağaraya kaçırtınca fırtına tanrısıdır. Bu arada, Aztek mitolojisinde Ehecatl
cennetten kovulur (bkz. s. 42). Az tek yağmur tanrısı Tlaloc ("rüzgar") kalıcı biçimden yoksun olmakla birlikte, güneş
da şiddetli fırtınalarla ilişkilendirilir. dahil her şeyi hareket ettirir.
Kadim Babil mitolojisinde Tiamat ve Marduk'un yanı
ııra güneybatı rüzgarı cini Pazuzu gibi bir dizi rüzgar ilahı SOLDA Bu Japon tanrılarından biri rüzgô.r torbası, diğeri ise göğü
bulunur. Enuma Eliş metnine göre, Marduk dört rüzgarı gürletmeye yarayan tokmak taşıyor.
kullanarak Tiamat'ı alt eder. Sonraları Kenan'da karşımı­ YUKARIDA Yağmur tanrısı Tlaloc ay tanrıçasıyla kakao değiştokuş
za fırtına tanrısı Baal çıkar. Yunan mitolojisinde rüzgarla- ediyor.

İKLİM TANRILARI 6 I
YUKARIDA Bir Demir Çağı kazanındaki bu sahne, Kelt gürleme tanrısı Taranis'i bir çarkı sıkıca tutarken gösteriyor.
AŞAGIDA Botticelli'nin tablosunda bir deniz kabuğundan doğan güzel Venüs, Zephyros tarafından üflenerek kıyıya sürükleniyor.
SAGDA Keçilerce çekilen arabasındaki Thor çekiciyle göğü çatırdatarak gürlemesine yol açıyor.
62
Gökkuşağı

Bütün doğa olayları içinde gökkuşağı en gizemli ve büyü­ Kitabı Mukaddes'in Nuh hikayesinde gökkuşağı, Tanrı
lü olanıdır. Geçmişte onu görenler, bir doğaüstü dünya­ ile insanoğlu arasındaki ahdin bir simgesidir. Gılgamış
nın olabilecek en açık belirtisi saymış olsa gerek. Destanı 'nda çok benzer bir hikaye yer alır; büyük tanrıça
Biçiminden ötürü gökkuşağı çoğu kez bir köprü ola­ İştar gökkuşağı gerdanlığını Büyük Tufan'ı asla unutma­
rak anlaşılır. Örneğin, İskandinav mitolojisinde Bifröst yacağının bir ahdi olarak sunar.
adıyla anılır; insanların ve tanrıların dünyalarını birbiri­
ne bağladığı düşünülür; Heimdallr adlı sadık bir bekçisi YUKARIDA Kitabı Mukaddes 'te gökkuşağı, Tann'nın Büyük Tufan
vardır. Yunanlara göre, gökkuşağı ulak tanrıça İris'le sonrasında insanoğluyla ahdine işaret eder. Burada Nuh bir şükran
ilişkilidir. kurbanı hazırlıyor.
SACDA İris antik Yunan dünyasında gökkuşağının kişileşmiş halidir.

64 DOCAÜSTÜ DÜNYA
Hindu mitolojisinde ise gökkuşağının gürleme ve fırtına
tanrısı İndra'nın yayı olduğu söylenir. Ayrıca Tibet'in ilk
krallarının gökyüzüne gökkuşağı biçiminde döndüklerine inanılır.
Bazı kültürler gökkuşağını yılanlarla ilişkilendirir. Hem Aztek
mitolojisinde hem de Avustralya Yerli geleneğinde suları
denetleyen bir "Gökkuşağı Yılanı" görülür.

SOLDA Uldra bir İskandinav şelale gökkuşağı cinidir.


YUKARIDA İskandinav tanrıları gök kuşağı köprüsü Bifröst'ten geçiyor.

GÔKKUŞACI 67
Oyunbazlar
ııııııııııııııııııııııııııııııııııtııııııııtıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı

Oyunbazlar mitlere öngörülemezlik,


kaos ve mizah katar. Hemen hepsi şekil
değiştirmede ustadır. Devlerin oğlu
İskandinav tanrısı Loki belki en
tanınmış oyunbazdır. Balder'in
ölümünde önemli rol oynar (bkz. s. 162)
ve yüzüne bir yılanın zehir damlatacağı
şekilde bir kayaya zincirlenerek
cezalandırılır. Loki'nin çocuklarından
bazıları dev kurt Fenrir, Midgard Yılanı
ve Hel'dir.
Amerika Yerli mitolojisindeki iki
önemli oyunbaz Çakal ve Kuzgun'dur
(bkz. s. 224). Çakal yalan söyleyen ilk
varlıktır; dünyaya hastalık ve ölüm
getirmiştir.
Yoruba kültüründeki oyunbaz-ulak
tanrı Eşu, tıpkı Hermes gibi sınırların
tanrısıdır. Bir keresinde güneşi ve ayı
yer değiştirmeye ikna ederek, evreni
kaosa sürükler. Batı Afrika'daki Aşanti
kültüründe ise insa,noğlunu yaratan
oyunbaz örümcek Ananse yer alır.
Oyunbaz Maui gözde bir Polinezya
ilahıdır; Hawaii'den Yeni Zelanda'ya
kadar her yerde ona rastlanır. Güneşi
yavaşlatmak ve günün süresini
sabitlemek için ninesinin çene kemiğini
kullanmış, ayrıca insanoğluna ateşi
vermiştir.

SOLDA Diz çökmüş bu figür, oyunla ve


şaşırtmacayla ilişkilendirilen Yoruba tanrısı
Eşu'yu temsil eder.
YUKARIDA Kuzey Amerika oyunbazı Çakal bir
kanoda.
AŞACIDA Polinezya oyunbaz tanrısı Maui'nin
doğuşu.
SACDA Loki'ye verilen ceza bir kayaya
bağlanmak ve yüzüne damlayan yılan zehrine
dayanmaktı.

l OCAOSTÜ DÜNYA
Çoğu mitoloji belki de geleneksel defin adetlerinden Tartaros esasen Şeytan'ın hükmettiği Hıristiyan
dolayı yeraltını ölüler diyarı olarak görür. cehenneminden pek farklı değildir. Batı dillerinde
Yunan inanışında iki yeraltı katmanı vardır. İlki "cehennem"in karşılığı olan kelime İskandinav yeraltı
Hades'tir ve Zeus'un kardeşi olan aynı adlı tanrı tanrıçası Hel'den gelir. Mezopotamya mitolojisinde
tarafından yönetilir. Hades bir ceza çekme yeri değil, sırf yeraltı diyarında cennetin ilahı İştar'ın kız kardeşi
ölülerin kaldığı diyardır. Onun altında Tartaros yer alır. Ereşkigal hüküm sürer. İki kız kardeş birbirini şiddetle
tlyada'da Zeus burayı "cennetin yeryüzünden yüksekliği kıskanır.
kadar Hades'in aşağısında" diye açıklar. Zeus'un babası
ICronos'un sözgelimi ilk kaos canavarları Kyklops'lan ve
Hekatonkheir'leri attığı bir ıstırap çukurudur. Zeus SOLDA Zeus'u devirme girişiminde başarısızlığa uğrayan Devler
yeraltına gönderilir.
onları oradan çıkarır ve yerlerine kendi babasını koyar. AŞACIDA Klasik mitolojide Kharon'un kayığı ölüleri, Styks Nehri'nin
'fyphon gibi Tantalos da Tartaros'a atılanlardan biridir karşı kıyısına geçirir. Bu nehir ölüleri sağlardan ayırır ve karşı kıyıyı
(bJ!z. s. 202). çok başlı köpek Kerberos korur.
YUKARIDA Ürkütücü bakışlı
Mezopotamya fırtına cini
Pazuzu aslan başlı, kartal
kanatlı ve akrep kuyrukludur.
SOLDA İskelet biçimli Aztek
yıldız cini (tzitzimitl).
SACDA Buda ayartıcı cinlere
karşı koyarak Boddhi ağacı
altında meditasyon yaparken.

78 DOCAOSTO DÜNYA
Cinler
Cinler mitolojide kestirilemeyecek çeşitli roller oynar; tepesindeki varlığa ve hepsinden önemlisi bir ayartıcıya
bazen kötülüğü özendirir, bazen de kötülük yapanları dönüşür.
cezalandırır. Mezopotamya mitolojisinde namlı Pazuzu'nun yanı
Hindu mitolojisinde asura adıyla geçen cinler mutlaka sıra bir dizi fırtına cini bulunur. Hindu geleneğinde olduğu
kötü değildir; aslında, bazı asura'lar şaşırtıcı ölçüde sadıktır. gibi, bütün tanrılar ve cinler aynı babadan, Anu'dan gelir.
Veda geleneğine göre, asura'lar ve gökteki denkleri deua'lar Tanrı Nergal'in Ereşkigal'ı görmek üzere yeraltına inişine
aynı yaratıcıdan gelir. Asura'lar kimi zaman tanrılarla on dört cinin yardım ettiği söylenir.
çarpışırlar, ama Süt Okyanusu'nun çalkalanışına (bkz. s. Cinlere Budizmde de rastlanır. Örneğin Tibet'te bDud
162) yardım etmekten de geri kalmazlar. Ne var ki, hayat adı verilen cinlere dayalı bir gelenek vardır; bunlar Budizm
iksiri ortaya çıkınca, onu çalmaya kalkışırlar. öncesinden kalmakla birlikte pantheona alınmıştır. Japon
Musevi-Hıristiyan dinlerinde, Şeytan görevine folkloru en yüksek sayıda cini barındırır; topluca oni olarak
cennette başlar, ama Tanrı'ya başkaldırdıktan sonra anılan bu varlıkların yanı sıra yokai denen hortlak cinler
cehenneme sürülür. Sonraki Hıristiyan geleneğinde de vardır. Bu cinler cehennem tasvirlerinde koca demir
kötülüğün kişileşmiş haline, cinler hiyerarşisinin sopalarıyla sıkça görülür.
Öbür Doğaüstü Varlıklar
111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111

Mitolojiler tuhaf doğaüstü yaratıklarla doludur. Örneğin, Herkesin, hatta tanrıların korktuğu üç Yunan
İskandinav hikayelerinde ara sıra Aesir'e düşmanlık Moira'sının İskandinav denkleri Norn'lardır (bkz. s. 192).
eden, bazen de onlarla evlenen Buz Devler yer alır. Yunan Hindu mitolojisinde naga'lar olarak anılan yılan benzeri
mitolojisinde Olympos'a saldıran Devler'in yanı sıra varlıklar görülür. Onların önderi Seşa, yaratılış evreleri
Kyklops adlı tek gözlü devlere rastlanır. arasında Vişnu'nun üstünde uzanıp dinlendiği yılandır
Klasik mitoloji tanrılar diyarına uygun düşmeyen (bkz. s. 146) .
doğaüstü varlıkların belki de en geniş yelpazesini sunar.
Örneğin, nympha'lar belirli yerlere ait doğa cinleridir. YUKARIDA SOLDA Klotho ("döndüren"), Lakhesis ("kısmet veren")
Ayrıca, özellikle meşe ağaçlarıyla bağlantılı ağaç cinleri ve Atropos ("kaçınılmaz olan") adlı Üç Yunan Moira'sı.
YUKARIDA İngiliz Kolombiyası'ndaki bir ev direğinde insan yiyen
dryas'lar, cennet gibi bir bahçeye bakan Hesperid'ler, dişi canavar Dzonoqwa görülüyor.
nehirleri, pınarları ve dereleri koruyan naiad'lar vardır. SACDA İskandinav devi Baugi, Odin'in eşliğinde ozanların çayırına
Diğer nympha'lar Pan gibi belirli tanrılara hizmet eder. erişmek için bir dağı deliyor.

82 DOCAÜSTÜ DÜNYA
2
DÜNYA
111111111111111111111111111

Dünyanın Yaratılışı 90
Axis Mundi 92
Dağlar 94
Seller 98
Denizler ı 02
Irmaklar ı 08
Pınarlar ı ı2
Adalar ı ı6
Ağaçlar ı ı8
M
itolojiler insan varoluşunu ve doğaüstü dünyanın işleyişini açıkla­
ma çabaları olduğu gibi, aynı zamanda çevremizle d e ilgilidir. Bir­
çok yeryüzü şekli -dağlar, ırmaklar, vadiler, şelaleler ve çöller- izle­
yende bir dram hissi uyandırır. Doğa manzaraları çoğunlukla çok güzel ve çok
tehlikeli oldukları için dünyadaki bütün kültürler bu manzaralarda bir anlam
aramıştır.
Antik Yunanlara göre dünya, kelimenin tam anlamıyla tanrılardan or­
taya çıktı. Her şeyin temeli kaostan çıkan ilk varlık, dünyanın temsilcisi
Gaia'ydı. Gaia, dağları ve gökyüzünü (Uranos) dünyaya
getirdi. Gaia ve Uranos'un, Titan ve Kykloplar da dahil
birçok yavrusu oldu. Çocuklarından tiksinen Uranos,
onları Gaia'ya dönmeye zorladı. Kocasından bıkan Gaia
kalan tek oğlu Kronos'a, babasını h adım etmesi için bir
orak verdi. Böylece gökyüzü, dünyadan ayrılarak yaratı­
lışın geri kalanına yer açtı.
Toprak Ana ve Gök Baba figürlerine, Amerika Yerli­
lerinin efsaneleri de dahil olmak üzere birçok mitolojide
rastlanır. Nij erya' da bu iki figür, birbirine sımsıkı sarılıp
kenetlenerek çocuklarını hapsetmektedir. Her bir çocuk
onları ayırmaya çalışır ama sadece biri başarır. Antik
Mısır mitolojisine göre Geb (yeryüzü) ve Nut (gökyüzü)
babaları Şu tarafından ayrılmıştır.
Çin efsanesine göre Pan Gu, gökyüzünü yaptı ve
desteklemek için d e altına dört sütun yerleştirdi. Pan
Gu'nun bedeni, ölümünün ardından doğanın farklı par­
ÖNCEKi SAYFA çalarına dönüştü. "Uzuvları bedeninden koparılmış tan­
Mısır gökyüzü rı"ya dair bu öyküyle benzerlikler taşıyan öğeler Antik
tanrıçası Nut,
kardeşi ve kocası Mezopotamya' da da vardı; örneğin Marduk T iamat'ın
yeryüzü tanrısı cesedini, yeryüzü (örneğin göğüsleri dağlara dönüştü)
Geb'in üzerinde ve gökyüzü olarak ikiye ayırdı.
kemer biçiminde
uzanmaktadır. Bu kutsal doğa manzarasına , topografik tuhaflık­
Babalan Şu onları ları açıklayabilecek çeşitli mitolojik olaylar eklenmiş-
ayırmaktadır. tir. Avustralya Yerlilerinin mitlerinin yakın çevreleriyle
SOLDA
Papalık tacı takan güçlü bağları vardır. B elli coğrafi oluşumlar, Düş Görümü olarak adlandırılan
Tanrı, İncil'in dönemde Yaratıcı Varlıklar tarafından biçimlendirilmişti. Dağlar, yere düşmüş
Telwin bölümünde iguanalar ya da devler olabilirken diğer doğal yeryüzü şekilleri de atalarından
anlatıldığı gibi kalan işaretlerdi. Vadilerin ve dağların, dev yılanların birbiriyle dövüşmesi
karaları ve denizleri
yaratmaktadır. sonucu oluştuğunu düşünürlerdi. Uluru (Ayers Kayası) gibi doğal oluşumlar,
SACDA Nuh, Avustralya Yerlilerinin kutsal mekanlarıdır.
Tanrı'nın kesin Böylesi yerel mitler, doğaüstü dünyayla kurulan yakın ilişkileri işaret
talimatlarına göre
inşa edilen gemisini ettikleri gibi halkların inançlarına dair somut deliller de sunar. Bugün bile,
denetlemektedir. Nuh 'un Gemisi'nin Büyük Tufan'dan sonra Ağrı Dağı'nda oturduğu yeri tespit

DÜNYA 87
etmeye çalışan arkeologlar vardır. Bu arkeologların Antik Yunan ve Roma' daki
ataları, yerin altından çıkan fosilleşmiş mamut kemiklerinin devlerin kalıntı­
ları olduklarını düşünürdü. Bütün dünyayı sular altında bırakan ve insanlığı
yok olma noktasına kadar getiren tufan efsanesi neredeyse evrenseldir. Ame­
rika Yerlilerinin masallarında dünya, "yeryüzü dalgıçları" tarafından, parça
parça su üstüne çıkarılmıştır. Hindu mitolojisine göre, dünyayı denizlerin al­
tından çıkaran, Vişnu'nun domuz biçimli avatar'ı Varaha' dır.
Mitoloji, farklı kültürlerin dünya görüşlerine dair kavrayışımızı güçlen­
dirir. Birçok gelenek, dünyanın merkezi anlamına gelen axis mundi kavramına
yer verir. Ortaçağ'a ait Avrupa haritalarında, Kitabı M ukaddes 'teki öneminden
ötürü Kudüs merkeze yerleştirilirdi. Diğerleriyse, dünyanın merkezinde, Cen­
net'teki dört ırmağın kaynağı Cennet B ahçesi'nin yer aldığına inanırdı. Hindu
mitolojisinde dünyanın merkezi efsanevi Meru Dağı' dır; Kuzey Avrupa mito­
lojisindeyse Dünya Ağacı Yggdrasil' dir. Ağaçlar, mitolojilerin
önemli öğeleridir; gelişimleri, sahip oldukları güç ve uzun ömür
bakımından etkili metaforlardır.
Birçok kültür, doğanın ruhlar tarafından korunduğuna
inanırdı. Yunanlarda Naiadlar ve Dryaslar ormanları ve ırmak­
ları korurken Kuzey Avrupa mitolojisinde aynı görevi koruyucu
Landvaettir üstlenirdi. Japon, Kore ve Çin inanışlarında dağ tan­
rıları ve su perileri bulunduğu gibi Keltlerde de pınarları koru­
yan ruhlar vardır. Güneydoğu Asya mitolojisi taşlara, bitkile­
re ve ırmaklara ruh aşılar; örneğin Pirinç Ruhu, hasat zamanı
önemli bir rol oynar.
Doğal olarak birçok mit, insanlığın doğanın ritmine olan
bağımlılığını yansıtır. Mısır' da, Nil ' in yıllık taşkını, çorak çöl
arazilerini bereketlendirerek bütün ülkeyi ayakta tutardı. Me­
zopotamya' da, İştar'ın kocası, çoban kral Dumuzi her yılın ya­
rısını yeraltında geçirmeye zorlanmıştı; bu öykü yıllık bereket
döngüsünü açıklamaktadır. Hitit ve Hurri mitolojilerindeyse,
tarım ve sulama tanrısı Telepinu vardır; bu tanrı Anadolu' da oldukça ünlüydü.
YUKARIDA Bitki Bir gün, öfkelenip bütün bereketi yanına alıp kayıplara karıştığı söylenir. Daha
tanrıçası Persephone ile
Hades yeraltı sonra, tanrı arkadaşlarından biri dil dökerek onu geri dönmeye ikna etmiştir.
krallıklarındaki tahtta Yunan mitolojisinde benzer bir döngü, Persephone öyküsüyle aktarılır. Bu
oturmaktadır. güzel bereket tanrıçası, Demeter ve Zeus'un kızıydı. Zeu s , Demeter'in haberi
SACDA Vişnu'nun
avatar'larından Varaha olmadan Persephone'yi, kardeşi Hades'e (Pluto) vaat etti, Hades de bu sözün ge­
karayı suyun dışına reğince kızı yeraltı dünyasına götürdü. Demeter, dünyayla ilgilenme görevini
taşımaktadır. ihmal ederek her yerde kızını aradı. Sonunda Zeus, Persephone'yi alması için
Hermes'i gönderdi ve Hades de Persephone'nin yılın üçte ikisini yeryüzünde
geçirmesine izin verdi. Yunanlar baharı onun her yıl yeraltı dünyasından yer­
yüzüne çıkmasıyla açıklıyorlardı.

88 DÜNYA
Dünyanın Yaratılışı
ııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı ıııııııııııııı ıı ı ıı ııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı ıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı ıııııı ı ı ı ı ııı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı

Dünyanın tam olarak nasıl oluştuğu birçok hikayede alçakgönüllü, mütevazı bir yaratık, dünyayı su yüzüne
anlatılmıştır. Bazı kültürlere göre dünya dişiydi, eril çıkarmak için suya dalar ve parça parça kuru kara
gökyüzünün dengi niteliğindeydi ve bu ikisinin birbirinden parçasını yaratır.
ayrılması yaratılışın devamı için çok önemliydi. Yahudi­ Çin mitolojisinde Pan Gu göğü ve yeryüzünü -yin ue
Hıristiyan geleneğinde Tanrı dünyayı, sularla gökyüzünü yang- bir baltayla ayırmıştır. İnsanüstü boyutlara ulaşan
ayırdıktan sonra, üçüncü günde yarattı. Pan Gu daha sonra gökyüzünü daha da yukarı itti. Bu
Dünyanın oluşumuna ilişkin birçok mitolojik hareketinden sonra ölen Pan Gu'nun bedeni dağlara,
anlatıya göre yeryüzü suların içinden ortaya çıktı. nefesi rüzgara ve kemikleri de mineral birikintilerine
"Yeryüzü Dalgıçları"na dair öyküler Amerika Yerlilerinin, dönüştü.
Japonların, Sumatralıların ve Hintlilerin geleneklerinde
AŞACJDA Sanatçı John Martin, Tanrı'nın dünyayı yaratışındaki korku,
görülebilir. Çoğunlukla su kaplumbağası ya da böcek gibi merak ve dramatik duyguları yakalamıştır. SACDA Çin mitolojisinde Pan
Gu, cenneti ve yeryüzünü ayırarak dünyayı yarattı.
DÜNYA'NIN YARATILIŞI 91
Axis Mundi
Ortaçağ Avrupa'sından bilinen dünyanın haritaları Azteklere göre, dünyanın odağı kendi başkentleri
(mappae mundi) çoğunlukla Kral Süleyman Tapınağı'nın Tenochtitlan'dı. Texcoco Gölü kıyısındaki Tenochtitlan
bulunduğu ve Mesih'in çarmıha gerildiği Kudüs'ü merkez 1350 dolaylarında bir kartalın iri bir kaktüsün üstünde
alır. Buna karşılık, Hindular ve Budistler için evren Meru bir yılanı yerken görüldüğü yerde kuruldu; anlaşılan, bu
Dağı'nın {Sumeru) çevresindedir (bkz. s. 95); İskandinav olay tanrı Huitzilopochtli'den gelen bir işaret sayılmıştı.
geleneğinde ise dünyanın merkezi Yggdrasil ağacının Kentin göbeğinde Huitzilopochtli'ye ve Tlaloc'a adanmış
gövdesidir (bkz. s. u8). Tatar mitolojisi dünyanın sunaklarıyla geniş bir tapınak vardı.
merkezindeki bir ağacın doğrudan cennetle bağlantılı
olduğunu ileri sürer. YUKARIDA SOLDA Bir kaktüse tünemiş kartal görüntüsü,
Tenochtitlan'ın kurulacağı yeri belirledi. Kanallar kenti dörde
ayırmaktaydı. YUKARIDA SACDA Omphalos ("göbek") olarak
anılan bu taş, Yunan evreninin Delphoi'deki merkezinin işaretiydi.
SACDA Bu mappa mundi Kudüs'ü dünyanın merkezine oturtuyor.
Haritada Babil Kulesi ve Nuh'un Gemisi de tasvir ediliyor.
:ı DÜNYA
Dağlar
ıııııııııııııııııııııuııııııııııııııııııııııııııııııııııı11

Dünyanın göğe en yakın kesimleri olan dağlar her za­ Musevi-Hıristiyan geleneğine göre, Musa Sina Da­
man kutsal anlam taşımıştır. Ücra olmaları tanrılar için ğı'nda Tanrı'yla konuşarak, On Emir'i alır. İncil'ler de
ideal ikamet yerleri sayılmalarına yol açar. Kenan tanrı­ Şeytan'ın Mesih'i bir dağın zirvesine götürdüğü ve ona
larının Ugarit yakınındaki Saphon Dağı'nda, Yunan tan­ görebileceği her şeyi sunduğu anlatılır.
rılarının ise Olympos Dağı'nda yaşadığına inanılırdı. Kuzey Fransa'daki St-Michel Dağı, aynı adlı manas­
Hindu geleneğindeki Meru Dağı afallatıcı boyutlarda tırın kurulmasından önce bir Kelt güneş mabediydi; Kral
bir dağdır (bkz. s. 40-41). Budistlerce Sumeru olarak bi­ Arthur'un orada bir devi kılıçla öldürdüğüne inanılır.
linir ve kum saati biçimindeki bu devasa doruğa ancak Batı İzlanda'daki Helgafel adlı kutsal dağa ancak yıkan­
yürek saflığıyla tırmanılabileceğine inanılır. Cava'da- dıktan sonra bakmak gerektiği ve yaşayan yaratıkların
ki Borobudur Tapınağı'nda ve Kamboçya'daki Angkor oraya çıkınca dokunulmaz hale geldiği söylenirdi.
Wat'ta Sumeru'ya benzetme çabası görülebilir. Aztek Bazıları inancın dağları oynattığını söyler, ama Hint
tapınakları insan yapımı doruklardır, aynen Babil ve Ramayana destanında Hindu maymun tanrı Hanuman
Sümer zigguratlarının kutsal dağların timsalleri olma­ aynı marifeti gösterir. Yaralı Lakşmana'nın tedavisi için
ları gibi. bazı şifalı bitkileri toplamak üzere bir dağa gönderildi­
Japonlar Fuji Dağı gibi dağları çoğu kez ölümlülere ğinde, bütün dağı getirmenin daha kestirme olacağına
yasak kutsal yerler sayar. Şinto efsanesinde, tanrıların karar verir.
yurdu Takamagahara'nın Takaçiho Dağı'nın üstünde ol­
duğu belirtilir. Kadim cin Sanşin'in Kore'deki bütün dağ­
SOLDA Hokusai'nin tasviriyle Budist tanrıların yaşadığı kum
lara hükmettiği, ülkenin efsanevi ilk kralı Dangun'un saati biçimli Sumeru. YUKARIDA Japon kahraman Tadatsune'nin
sonradan bir dağ ilahına dönüştüğü söylenir. Fuji Dağı tanrıçasıyla buluşması.

DAGLAR 95
!

SOLDA Japon folklorunun yapraktan elbiseler giyen vahşi dağ kadını


Yama Uba. Devasa balta Kintaro'ya aittir. YUKARIDA SOLDA Yunan devi
Enkelados başkaldırdığı için Etna Dağı'nın altına gömülür. öfkeli
soluması yanardağı kızıştırır. YUKARIDA SAGDA Hindu tanrısı Hanuman
bütün dağı alıp Lakşmana'ya götürmeye karar verir. Burada güneşi
kuyruğundan tutuyor.

DAGLAR 97
Tufanlar
Birçok Asya ve Ortadoğu mitolojisi kırgın bir tanrının erzak dolu bir sandık hazırlaması için önceden uyarır.
insanların kökünü kazımaya karar verdiği bir tufan anla­ Deukalion ve karısı dokuz gün boyunca sandıkla suda do­
tısı içerir. En ünlü örnek Kitabı Mukaddes kaynaklıdır: Nuh laşır. Karaya döndüklerinde, Zeus insan soyunu yeniden
peygambere her hayvan türünden örnekleri koymak üze­ yaratmalarına izin verir; omuzlarının üzerinden taşlar
re bir gemi inşa etmesi bildirilir. Tufandan sonra Nuh ve fırlatmalarıyla birlikte insanlar belirir. Hindu mitinde
ailesi dünyanın yeniden insanla dolmasını sağlar. Vişnu'nun (balık biçimine bürünerek) tufandan haberda r
Mezopotamya'nın Gılgamış Destanı'nda tanrı Enki, ettiği insan Manu zamanında kurtulmayı başarır.
kardeşi Enlil'in büyük bir tufan göndermesinden önce Tezcatlipoca ("tüten ayna") Quetzalcoatl'la birlikte
Utnapiştim'e bir gemi yapmasını öğütler. Yağmur dindi­ Aztek yaratıcı tanrılarından biridir. Dünya hala tamamen
ğinde, Utnapiştim inip Enlil'e kurban sunmadan önce, sular altındayken, kavgaya tutuştuğu toprak canavarı
kuru toprak bulması için bir kuşu (muhtemelen Nuh Cipactli onun ayağını ısırıp koparır. Daha sonra Cipactli
hikayesindeki gibi bir güvercini) dışarı salar. yakalanıp öldürülür ve bedeni karaya çevrilir.
Yunan mitolojisinde Zeus da dünyayı sular altında bı­ SOLDA Kitabı Mukaddes 'te anlatılan Büyük Tufan' da insanlar yok
rakmaya karar verir. Ancak Prometheus oğlu Deukalion'u edilir. YUKARIDA Toprak canavarı Cipactli'yle dövüşen Aztek
tanrısı Tezcatlipoca. Cipactli'nin bedeni karaya dönüşür.

TUFANLAR 99
OLDA Eski Ahit'te
anlatılan tufanda
hrm hayvanlar, hem
dr insanlar ölüme
mahkum edilir.
ACDA Nuh'un
emisi burada özenle
yapılmış bir sandık­
tan ibaret gibi
görünür.
Denizler
Denizler ticaret ve macera için fırsatlar sunmakla birlik­ Watatsumi adlı bir Japon deniz cini vardır. Bir gün
te, gizem ve tehlikeyle de doludur: özellikle de Kitabı Mu­ balıkçı Huri kardeşinin olta kancasını denize düşürünce,
kaddes canavarı Leviathan ya da İskandinav efsanesinde­ geri almak için Watatsumi'nin kırmızı-beyaz mercan
ki Midgard Yılanı gibi tuhaf yaratıklar açısından. sarayına iner. Orada tanıştığı, deniz tanrısının kızı Otohi­
Denizlere ve okyanuslara genellikle tanrılar hükme­ mey'le evlenir. İkisinin torunlarından biri, Japonya'nın ilk
der. İskandinav mitolojisinde deniz tanrısı dev .IEgir'ken, imparatoru olur. Watatsumi kişiliği bazen deniz ejderhası
Yunan hikayelerinde denizlerin hakimi, Zeus'un ve Ha­ Ryujin'le birleştirilir. Başka bir hikaye Ryujin'in sarayını
des'in kardeşi Poseidon'dur. Deniz nympha'sı Amphitri­ üç günlüğüne ziyaret eden Uraşima Tar adlı ikinci bir
te'yle evlenen Poseidon'un çocukları arasında canavar balıkçıyı anlatır; adam köyüne döndüğünde, aradan 300
Kharybdis (bkz. s. 326) ve deniz kabuğuyla dalgaları din­ yıl geçtiğini fark eder.
direbilen tanrı Triton yer alır. Poseidon kızdığında su
baskınlarına ve depremlere neden olabilir; onu yatıştır­ AŞACIDA Antik Yunanlarca "Denizin Yaşlı Adamı" olarak bilinen
mak için atlar ve arabalar denize fırlatılır. Uranos'un iğdiş Nereus elinde üççatalla denizatı üstünde. SACDA Şimdiki
edilmiş cinsel organlarından çıkan Aphrodite de denizde Cezayir'in Sirta kentinde bulunan bu 4. yüzyıl mozaiğinde,
doğmuştur. Poseidon ve Amphitrite dört atlı bir arabayı sürüyor.
I 03
YUKARIDA SOLDA Triton denizi sakinleştirmek için deniz kabuğunu
üflüyor. YUKARIDA SACDA Klasik çağ tanrıçası Aphrodite (Venüs)
dalga köpüğünden çıkarak denizde doğar. SACDA William Blake'in
ürkütücü bir deniz yılanı olarak tasvir ettiği Leuiathan (altta).
Onun yukarısında karadaki dengi Behemot görülüyor.

1 04 DÜNYA
105
SOLDA Japon prensesi
Tamatori bir inci çaldığı için
Ryujin tarafından
kovalanıyor. SACDA
Okyanusların hakimi Hindu
tanrısı Varuna.
1 07
Pınarlar
Kelt mitolojisinde pınarlar tanrıçaların yurdudur. Bunun bir Kahini'ne başvuranların önce Kastalia Pınarı'nda arınması
örneği Romalıların Aquae Sulis (İngiltere'nin güneybatısında gerekirdi; Apollon tarafından öldürülünceye kadar canavar
şimdiki Batlı) olarak andığı yerle bağlantılı bir yerel ilah Python'un bu kaynağı koruduğu söylenir.
olan Sulis'tir. Germen mitolojisinde pınarlar Wotan'la (Odin) Kitabı Mukaddes'te Musa'nın İsrailoğullarını Mısır'dan
ilişkilendirilir; Bremenli Adam, ı ı . yüzyılda şimdiki İsveç'in çıkarıp Vaat Edilmiş Topraklar'a götürüşü sırasındaki
Uppsala kentindeki tapınakta bulunan bir kutsal pınarda mucizelerinden biri, asasıyla bir kayaya vurup suyun
insan kurbanların nasıl boğulduğunu anlatır. _ _ fışkırmasını sağlaması olarak anlatılır. Sonraki Hıristiyan
İskandinav dünya ağacı Yggdrasil üç Norn (bkz. s. 192) - ikonografisinde çeşmeler yaşamla ve kurtuluşla
tarafından korunan Urd Kuyusu'yla sulanır. Bu kuyunun ilişkilendirilir.
çok kutsal olan suyunun dokunduğu her şeyi (orada su içtiği
AŞACIDA Klasik mitolojide çeşmeler ve pınarlar nympha'larla
söylenen kuğular gibi) beyaza çevirdiğine inanılırdı. ilişkilendirilir. SACDA YUKARIDA Burada üçlü biçimde görülen
Antik Yunan'da her pınarın kendi nympha'sı vardı. En Coventina, bir Roma-İngiliz pınar ve kuyu tanrıçasıdır. Kabartma
ünlü pınar Musa'lar için kutsal olan, yaratıcılığın ve bilginin ingiltere'nin kuzey kesimindeki bir kuyuda bulunmuştur. SACDA
kaynağı sayılan Makedonya'daki Pieria Pınarı'ydı. Delphoi AŞACIDA Uppsala'daki pagan tapınağının kurban kuyusuyla birlikte
sanatçı gözünden tasvir edildiği gravür.
PINARLAR 113
SOLDA YUKARIDA Apollon'un ve Musa'ların Pamassos
Dağı'nda tasvir edildiği bu tabloda, ilham kaynağı
Kastalia Pınarı da yer alır. SOLDA AŞACIDA Musa'nın
asasıyla bir kayaya vurup su çıkararak İsrai1oğu11arını
kurtarışı. YUKARIDA Pau1 Gauguin'in Polinezya'da bir
kutsal pınarın gizemini yansıtan tablosu.

PINARLAR 1 1 5
Adalar
111111 111111111111111111111111111tı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ıı1111111111111

Yunan tanrıları Apollon ve Artemis'in Ege Denizi'ndeki


Delos Adası'nda doğduğu söylenir. Bu öyle sıradan bir ada
değildir: Hera, kocası Zeus'tan gebe kaldığını fark ettiği
Leto'ya karada veya suda doğum yapmayı yasaklar. An­
cak suda yüzdüğüne inanılan Delos Adası ideal bir çözüm
sunar. Homeros'a göre, rüzgar tanrısı Aiolos da Aiolia adlı
başka bir yüzen adada yaşar.
Arthur efsanesinde Avalon Adası Excalibur kılıcının
dövülüp yapıldığı yerdir. Büyücü Morgana le Fay'in yurdu
olarak, güzel elmalarıyla tanınan büyülü bir adadır.
Bazı efsaneler Kral Arthur'un ölmek üzereyken oraya
götürüldüğünü anlatır.
Bazı adalar yeryüzündeki cennetlerdir. Çin mi­
tolojisinde Penglai Adası, Sekiz Ölümsüz'ün yurdudur.
İrlanda Kelt efsanelerinde, Tir na nôg hastalığın ve ölü­
mün olmadığı gençlik adasıdır. Bir efsaneye göre, şair
Oisin bir yıl orada kaldıktan sonra İrlanda'ya dönüşünde
aradan 300 yıl geçtiğini fark eder.
Yeni Zelanda'yı oluşturan Kuzey Adası ve Güney
Adası'na Maorilerin verdiği adlar Te Ika-a-Maui ("Maui
Balığı") ve Te Waka-a-Maui'dir ("Maui Kanosu"). Polinezya
oyunbazının ikincisinde ayakta dikildiği ve ilkini sudan
çekip çıkardığı söylenir.
En çok tanınan efsanevi ada ise muhtemelen hayali
Atlantis'tir. Platon'a göre, ada sakinlerinin İÖ 9600 dolay­
larında Atina'yı istila etmeye kalkışıp başarısızlığa uğra­
masından sonra ada batmıştı.

SOLDA Oyunbaz Maui'nin Yeni Zelanda'ya ait Kuzey Adası'nı


sudan çekip çıkardığı söylenir. YUKARIDA Athanasius Kircher'in
çizimiyle Atlas Okyanusu'nun ortasındaki Atlantis. SACDA Çin
mitolojisinde Sekiz Ölümsüz'ün yurdu olan efsanevi Penglai Adası.
ADALAR 1 17
Ağaçlar
111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111

Bütün efsanevi ağaçların en ulusu, İskandinav mitolojisine kuşkulu bazı efsaneler Mesih çarmıhının bu ağaçtan yapıl­
göre evreni ayakta tutan Yggdrasil adlı devasa dişbudaktır. dığını ileri sürer.
Kökleri yılanlar tarafından sürekli kemirilirken, doruğunu Mezopotamya sanatında karşımıza çıkan Hayat Ağa­
bir kartal kollar. Ağaçlar Germen mitolojisinde önemli bir cı'nı ise rahipler, tanrılar ya da krallar kollar. Taoist mitler
rol oynar. Uppsala'daki tapınakta bulunan devasa bir bü­ şeftali ağaçlarının ölümsüzlük sağladığını anlatır; aynı
yülü ağacın yıl boyunca yeşil kaldığına inanılırdı; Keltler şekilde Germen mitolojisinde Idunn'un altın elmalarıyla
gibi Germen kabileleri de kurban sunmak için kutsal koru­ sonsuz yaşama kavuşulduğuna inanılır.
ları kullanırdı. Budizmin kurucusu Siddhartha Gautama'yı annesinin
Kutsal korulara dünyanın her yanında rastlanır. Ro­ bir sal ağacı altında, dallardan birine sarıldığı sırada do­
ma'ya yakın Ariccia'daki bir koruyla ilişkilendirilen antik ğurduğu söylenir. Daha sonra altında aydınlanmaya erişti­
ayinler, James Frazer'ın Altın Dal kitabına ilham kaynağı ği kutsal incir ağacı günümüzde Bodhi ağacı olarak bilinir.
olmuştur. Meşe koruları özellikle Roma av tanrıçası Dia­ Bir efsaneye göre, Aphrodite'nin gönlünü kaptırdığı
na'yla ilişkilendirilir. Druid'ler için de meşe kutsaldır. Ni­ yakışıklı Adonis bir ağaçtan doğmuştur; annesi sonradan
jerya'da Osun-Osogbo kutsal korusu bereket tanrıçası ağaca çevrilmiş olan Myrrha'dır. Bazı Mısır mitlerine göre,
Osun'a adanmıştır. İsis ve Osiris bir ağaçtan, akasyadan doğmuştur.
Hıristiyan inanışında Adem'in gözden düşüşü Bilgi
Ağacı'nın yasak meyvesini yemesiyle başlar; doğruluğu YUKARIDA Dryas'lar özellikle meşe ağaçlarıyla ilişkilendirilen
klasik ağaç cinleridir. SACDA Yunan nympha'sı Daphne
kendisine vurulan Apollon tarafından kovalanırken bir defne
ağacına dönüşür.
1 18 DÜNYA
SOLDA Bir Japon ağaç cini. YUKARIDA
İskandinav dünya ağacı Yggdrasil ve içinde
yaşayan hayvanlar. SAGDA Meryem Ana'nın
ve Havva'nın garip bir ağacın meyveleriyle
bir kalabalığı besleyişi, solda kurtuluşu,
sağda ise ölümü simgeler.
3
İNSANOGLU
i l ll l ll i l l il 111111111111111111111111111111

İnsanın Yaratılışı 1 28
Kadınlar l 32
İkizler 1 36
Cinsellik 1 40
Uyku ve Rüyalar 1 44
Göz 1 48
Kalp 1 50
Fedakarlık l 52
Ölüm 1 56
Sonsuz Yaşam ve Diriliş l 62
arlıklannın bilincinde olan insanlar kendilerini açıklamak ve bir anlatı­

V nın içine oturtmak isterler. Nereden geliyoruz? Bizi kim, niçin ve nasıl ya­
rattı? Her ne kadar biz bir tür amaç taşıdığımıza inanmaktan hoşlansak
da, mitlerin çoğu insanlığın rolünü küçümser. Mezopotamya mitolojisinde tanrılar
insanı sırf sulama kanalı kazma işi için yaratır. Kitabı Mukaddes'e ve Maya metni
Popol Vuh'a göre, dünyaya gelişimiz yaratıcıya şükretmek
içindir.
Peki, nasıl yapıldık? Kadim Mısırlılar koç başlı tanrı
Khnum'un insanları kilden yaptığına inanırdı. Avustralya
Yerli miti insanın kilden salındığını belirtir: insan önce­
den vardır ve ilk yaratıcıların yaptığı tek şey bizi ilk bal­
çıktan kesip çıkarmak olmuştur.
Başka gelenekler, bazen insanların aşamalı olarak
ortaya çıkışını anlatır. Azteklere göre, insan Beş Güneş'e
denk düşen beş çağdan sırasıyla geçerek, bir alt biçimden
daha üst bir biçime doğru evrim gösterir. Yunan mitolojisi
ise sırayı tersine çevirerek, insanın (Kronos yönetiminde­
ki) görkemli Altın Çağı'ndan sefalet içinde yaşanan Demir
Çağı'na doğru inişe geçtiği bir düzeni öngörür.
Bazı kaynaklarda insanoğlu anlık ve hazır bir olu­
şumla belirir. Güney Amerika Çipça mitine göre, ilk ka­
dın bir gölden çıkar ve doğurduğu oğluyla birleşerek so­
yunu çoğaltır. (Çoğu mitoloji, en azından yaratılışın ilk
aşamalarında enseste hoşgörüyle bakar.) Kitabı Mukaddes
anlatımında, Tann'nın emriyle yaratılan Adem kendi
yaratıcısının suretindendir; diğer geleneklerde ise insan­
lığın önemsiz konumuna karşın, tanrıların çoğu insan
biçimi taşır.
Havva ise Adem'in bir kaburgasından yaratılmıştır.
ÖNCEKİ SAYFA Birçok mitte erkeğin kadından önce yaratıldığı belirtilir
Kitabı Mukaddes'e (böylece bir hiyerarşi kurulur ya da haklı gösterilmeye
göre ilk erkek ve ilk
kadın olan Adem çalışılır). Kadınların mitolojide belirsiz bir yer tutması,
ile Havva Eden günümüz toplumundaki rollerini yansıtır. Yunan mitoloji­
Bahçesi'nde.
SOLDA insanoğlunun sinde tanrılar Pandora'yı erkekler arasında fesat çıkarmak
Gümüş Çağı'nda için gönderir. Maya metni Popol Vuh'a göre, Gucumatz ve
yaşam tarıma
Tepeu adlı tanrılar yarattıkları erkeklerin fazla kusursuz
ve hayvancılığa
dayalıdır. olmasından çekinip kadınlan yaratarak bu hükümlerini gölgelemeye karar verir.
SACDA Tanrı'nın yeni Oysa Popol Vuh'un açık seçik belirttiği üzere, üremede her iki cinsiyet gereklidir.
doğmuş ay altında
insanı yaratışı. Cinsiyetler arası farklılıklar Yunan Herma ve Kelt Sheela-na-gig heykellerinde bü­
yütülmüş cinsel organlarla vurgulanır.

İNSANOCLU I 25
Birçok mitoloji erkek ve kız kardeşler arasındaki bağa odaklanır. Tanrılar ge­
nellikle insanların anlayabileceği düzgün soyağaçlarına oturtulur ve insan aile­
lerinde olduğu gibi, sıkça ufak didişmelere ve kıskançlıklara kapılır. Fani dünya
açısından, Kitabı Mukaddes 'teki Kabil ile Habil hikayesi savaşan kardeşlerin bir il­
körnek masalıdır; kardeşlerden biri Tanrı'nın gözdesi olmak için öbürünün canı-
na kıyar. Roma efsanesinde Romulus ikizi Remus'la tartışır ve onu
öldürür.
ikizlerin belirli bir büyüleyiciliği vardır; çoğu kez biri iyi,
diğeri ise kötüdür. Nijerya Yorubaları ikizlere son derece değer
verir (ve dünyada ikiz doğum oranın en yüksek olduğu halktır).
İkizlere adanmış Orişa ibeji adlı bir Yoruba ilahı vardır. ikizlerden
biri ölünce, dengeyi korumak için bir heykelle temsil edilir.
Kitabı Mukaddes'te Aziz Paulus'un Korintoslulara ilk Mektubu
insan bedenini bir tapınak olarak nitelendirir. Bedenin farklı kı­
sımları kendine özgü simgesel anlam taşır: örneğin, kadim Mı­
sır' da gözler tanrıları temsil ederken, kalp ruhun yuvası olarak gö­
rülür. Ölüleri öbür dünyaya hazırlamaya dönük Mısır mumyalama
işleminde beynin değersiz sayılıp çıkarılması, kalbin ise bedende
bırakılması gariptir. Mitlerde saç da yer alır ve Kitabı Mukaddes'in
Samsan kişiliğinde olduğu gibi, bazen güçle ilişkilendirilir.
Mitler insan davranışını açıklamaya çalışır. Zihnimizin iç iş­
leyişi bugün bile bizim için büyük bir gizemdir. Birçok mit tuhaf
gelen uyku sürecine ilgi duyar ve rüyalar daima bir vahiy kaynağı
olmuştur. Eski Ahit'te anlatıldığı biçimiyle Yusuf'un yaklaşmakta
olan kıtlığı ya da Yakup'un merdivenle gökten inen melekleri gör­
mesine benzer rüyalar, insanları doğaüstü dünyaya bağlar.
Sfenks'in Oidipus'a sorduğu bir ebedi bilmece şöyledir: Hangi
yaratık sabah dört bacak, öğleden sonra iki bacak ve akşam üç bacak
üstünde yürür� Cevap emekleyen, yürüyen ve ardından bir bastona
yaslanan insandır. Yaşlanma, en büyük gizem olan ölümün habercisi­
SOLDA
dir. Mitolojide ölüm mutlaka son değildir; çoğu kez sadece simgesel olan Mezopotamya
ölümü yeniden doğuş ya da yeni yaşama uyanış izler. bereket tanrıçası
İştar, denizdeki
Birçok kişinin iyiliği için ölüm anlamındaki özveri mitolojide yay­ ve havadaki
gın bir ahlaki temadır; bu temaya Hıristiyanlıkta, Aztek dünyasında ve yaratıklarla çevrili
Odin'in kendini astığı İskandinav mitolojisinde rastlanır. Kastor (Castor) ve görülüyor.
SAGDA
Polydeukes (Pollux) gibi diğer figürler başkasının yerine ölmeyi (ya da yarı yarıya
Bir r5. yüzyıl
ölmeyi) seçer. Her şeye rağmen ölümden sonra diriliş vaadi vardır: Ragnarök sıra­ yazmasında tasvir
sında herkesin öldüğü belirleyici nihai kavgadan sonra bile en azından bazı İskan­ edildiği haliyle
insanoğlunun
dinav tanrılarının iyi tanrı Balder öncülüğünde yeniden doğacağına inanılır. kıyamet günü.

i N ANOCLU
127
İnsanın Yaratılışı
Polinezya mitolojisine göre, ilk insan Tiki kırmızı
toprakboyadan yapılmıştır. Maya metni Popo! Vuh tanrı­
büyücü Gucumatz ve Tepeu'nun insanları çamur ve kilden
yapmak için uğraştı�tan sonra mısırda karar kıldığını
anlatır. Bazı Yunan geleneklerinde Prometheus, insanların
sudan ve kilden çıkışına örnek oluşturur. Kitabı Mukaddes'in
Tekvin Kitabı'nda yer alan ikinci yaratılış hikayesi şöyledir:
"RAB Tanrı, Adem'i topraktan yarattı ve burnuna yaşam
soluğunu üfl�di. Böylece Adem yaşayan varlık oldu."
Bir Yunan geleneği Zeus'un insanları (Eden
Bahçesi'ndekine benzer bir durumla) çalışmalarına gerek
olmayan bir Altın Çağı'nda yarattığını belirtir. Bunu Gümüş
ve Tunç çağları izler (ikincisi, tarihteki Tunç Çağı'yla
karıştırılmamalıdır); ardından kahramanlar sahneye çıkar.
Son dönem ise bugün içinde yaşadığımız Demir Çağı'dır.
Hiçbir şey kusursuz değildir; her yanı savaş ve çekişme,
zahmet ve uğraş sarar. Deukalion ve eşi Pyrrha tufandan
sonra (bkz. s. 99), omuzlarının üzerinden taşlar fırlatarak
dünyayı yeniden insanlarla doldurur: İlkinin taşları
erkeklere, ikincisinin taşları kadınlara dönüşür.
Mitoloji ayrıca insan soyunun büyük çeşitliliğini
açıklamaya çalışır. Japon geleneğinde ilk çift İzanagi ve
İzanami olarak anılır. Bir mızrağı başlangıçtaki deniz suyuna
daldırırlar ve mızraktan düşen bir damlayla oluşan ilk adada
yaşarlar. İlk çocukları sakat doğar, çünkü düğün töreninde
kadın, yani izanami önce konuşmuştur. İkinci sefer önce
İzanagi konuşur ve daha sonra birçok sağlıklı çocukları
olur. Mezopotamya yaratıcı tanrıçası Nammu'ya kafa
tutan (sarhoş) ana tanrıça Ninmah, kendisinin de insanlar
yaratabileceğini ileri sürer. Yarattığı insanların hepsi sakat
(bazıları kör, bazıları topal) olsa da, Enki onlara toplumda
birer rol bulur.

SOLDA Adem ile Havva yasak meyveyi yedikten sonra


çıplaklıklarından utanır.
SACDA]aponya'nın ilk erkeği ve kadını İzanagi ile İzanami kutsal bir
mızrak kullanarak adaları yaratır.
INSANOCLU
SOLDA Ragnarök kıyamet senaryosunda İskandinav figürleri Lif ile
Lifthrasir'in sağ kalacağı ve dünyayı yeniden insanlarla dolduracağı
öngörülür.
YUKARIDA Deukalion ve eşi Pyrrha'nınfırlattığı taşlar insanlara
dönüşüyor.
AŞACIDA Bazı mitler Prometheus'u insanın yaratıcısı olarak
nitelendirir. Burada yarattığı şeylere ateşle can verirken görülüyor.

iNSANIN YARATILIŞI I3I


YUKARIDA Bu ilginç tablo Havva ve Pandora mitlerini tek bir figürde birleştirir.
SAGDA Pygmalion yaptığı heykelin canlanışını mest olmuş halde izliyor.

INSANOCLU
İkizler
Roma'nın kuruluş mitindeki iki figür Romulus ile Maya Popo! Vuh metninin ana karakterleri arasında
Remus'un anne tarafından Aineias'ın soyundan geldiği, Hunahpu ve Ixbalanque adlı Kahraman İkizler yer alır.
babalarının ise Herakles ya da Mars olduğu söylenir. Canavarları öldürmeleriyle tanınırlar; yeraltına inip
Büyüdükleri zaman Roma'nın kurulacağı yer konusunda oranın ilahlarını bir top oyununda yenerler. Daha sonra
tartışırlar ve bunu izleyen kavgada Remus öldürülür. güneşe ve aya dönüşürler.
Bazen ikizler kutuplaşır. Bazı Zerdüştçü hikayelere Klasik mitolojide şöhretli ikizler Kastor ile
göre, Abura Mazda ve Angra Mainyu aynı anneden doğar; Polydeukes karşımıza çıkar. Dioskuroi olarak bilinen bu
ama ilki iyiliğin ve bilgeliğin, ikincisi ise kötülüğün ikilinin anneleri ortak, babaları ayrıdır; bu yüzden Kastor
timsalidir. Bu temel ikilik Zerdüştçülüğün tamamını ölümlü, Polydeukes ise ölümsüzdür. Kastor öldüğünde,
şekillendirir. Aztek mitolojisinde Xolotl ölümü, ikizi olan Polydeukes onu kurtarmak için ölümsüzlüğünün
Quetzalcoatl ise hayatı temsil eder; biri Akşamyıldızı, yarısından vazgeçer. Sonradan birlikte Gerrıini ("İkizler")
diğeri Sabahyıldızı'dır. takımyıldızına dönüştürülürler. Benzer şekilde
Herakles'in babası Zeus'ken, ikizi İphikles ölümlü
Amphitryon'un oğludur.

SOLDA Maya
mitolojisindeki
Kahraman İkizler'in
yeraltına indiğinde
karşılaştığı Xibalba
ilahlarından biri.
SACDA Romulus ile
Remus'u bir dişi kurt
tarafından emzirilirken
gösteren ünlü heykel.
1 37
YANDA Yoruba kültüründe
ve mitolojisinde ikizler
büyük önem taşır ve heykel
olarak sıkça tasvir edilir.
SACDA Kastor ile
Polydeukes klasik
mitolojinin ünlü ikizleri ve
özverinin timsalleriydi.

8 iN ANOCLU
IKtZLER 1 39
SOLDA insanlar büyük
kahramanların ve
mitoloji tanrılarının
kadın gibi giyindiğini
duymaktan hoşlanırdı.
Burada sıra Thor' da.
SAGDA Herakles,
Omphale için yün
eğiriyor. Kraliçe ise
üstüne onun aslan
postunu atmış, elinde de
sopasını tutuyor.
Yunan mitolojisinde Morpheus, rüyalara şekil veren üzerine yakında kıtlık geleceği uyarısında bulunarak
tanrıdır. Annesi Nyks (Gece) ya da Hypnos (Uyku), babası Mısırlıların erzak depolamasını sağlar.
ise uyuyanların rüya görmesini sağlayan Oneiroi adlı üç Hindu tanrısı Vişnu yaratılış evreleri arasında
cinden biridir. Krallar ve hükümdarların rüyalarından uykuya dalar. Genellikle çok başlı yılan Seşa'nın
Morpheus sorumludur. Endymion miti ise ay tanrıçası sırtında dururken ve ayaklarına karısı tarafından masaj
Selene'nin her gece doyasıya seyretmek istediği yakışıklı yapılırken tasvir edilir.
bir çobanı sonsuz uykuya yatırışını anlatır.
AŞACIDA Yusuf geleceği haber veren iki rüyasını ailesine
Eski Ahit'in belki de en meşhur rüya erbabı Yusuftur. anlattığında hiç umursanmaz.
Kardeşlerince köle olarak satıldıktan sonra, Mısır'daki SACDA Ay tanrıçası Selene büyülenerek uyuyan Endymion'u
firavunun danışmanlarından biri olur; gördüğü rüyalar seyrediyor.
1 45
SOLDA Vişnu, yılan
Seşa'nın sırtına uzanmış.
Göbeğinden çıkan nilüfer
çiçeğinin üstünde ise
Brahma oturuyor.
SACDA Eski Ahit'te
Yakup rüyasında göğe
uzanan bir merdivenden
meleklerin inişini görür.

UYKU VE RÜYALAR 1 47
Göz
Kadim Mısırlılar gözü koruyucu bir simge olarak kullanır
ve ondan "Horus Gözü", "Ra Gözü" ya da wedjat diye söz
ederdi. Bazı mitler Seth'in yabandomuzu kılığına girerek,
Horus'un sol gözünü, yani ayı çıkardığını ileri sürer.
Böylece geceler tam karanlığa bürünür ama Thoth arayıp
bulduğu gözü tekrar göğe yerleştirir.
Odin bilgelik çeşmesinde su içmek için bir gözünü
feda eder; tek gözlü Kyklops Polyphemos ise Odysseus
tarafından kör edilir. Kitabı Mukaddes'te Yakup asıl
varis olarak kutsanmak için, üstüne kardeşi Esav'ın
kıllı tenini andıran bir oğlak postu geçirip kör babasını
kandırır. İsa'nın birçok mucizesinden biri bazı körleri
iyileştirmektir.
Gözler bir güç kaynağı da olabilir. Uğursuzluk
getiren "kem göz" kavramına dünyanın her yanında
rastlanır ve bu kötü niyet nazarlıklarla savuşturulur.
Tanrı Şiva çoğu kez alnında fazladan bir dikey gözle YUKARIDA Mesih'in mucizelerinden biri körleri iyileştirmesiydi.
AŞAGIDA Bu r8. yüzyıl Racastan yazmasında, Hinduizmde
tasvir edilir. Esasen içe bakan bu gözünü hırs duygusunu manevi gücün gelenekse! merkezlerinden "üçüncü göz" görülüyor.
yakıp kül etmek için de kullanır. SACDA Wedjat gözünün altında diz çöken bir Mısırlı zanaatkar.

iN: ANOCLU
..
• .. •
ip • _. •
• • �
• &'. < ..
.. · •' ,, 1


... fi


• W'
.. •
.. .. •

YUKARIDA Hindu ve Budist yeraltı tanrısı Yama'nın huzurunda bir ölü ruhun yargılanışı.
SAGDA Buda'nın ölümü. ,

INSANOCLU
Sonsuz Yaşam ve Diriliş
Ölümsüzlük tanrıların ayrıcalığıdır ama onların bile En çok bilinen diriliş hikayesi Yeni Ahit'te Mesih'le
bazen bunun için uğraş vermesi gerekir. Hindu tanrıları ilgili olandır. Doğruluğu kuşkulu anlatımlara göre, Mesih
ölümsüzlüğü yitirme korkusuna düşünce, sonsuz yaşam çarmıha gerilişini izleyen üç günde cehenneme inerek,
nektarını (amrita) daha fazla üretmeye karar verirler. Bu oradaki ölülerin ruhlarını kurtarır.
amaçla Süt Okyanusu'nu çalkalamak üzere, bir yılanı bir İskandinav Balder hikayesi de dirilişi ve
kaplumbağa (Vişnu'nun bir avatar'ı) üstüne oturtulmuş ölümsüzlüğü bir araya getirir. Çok ·önemsiz sayılan
olan Meru Dağı'nın çevresine sararlar. Yılanın bir ucunu ökseotu dışında, bütün canlı şeyler ona zarar vermeme
cinler, diğer ucunu tanrılar çeker. Amrita ortaya çıkınca, vaadinde bulunur. Tanrıların eğlence olsun diye oklar
cinler ve tanrılar onun için kavgaya tutuşur; tanrılar attığı Balder, hiç yaralanmayacağının sanılmasına
kavgadan üstün çıkar. karşın, ökseotundan yapılmış bir okla can verir. Hel
İskandinav ve Germen mit döngülerinde, tanrıların bütün varlıkların kendisi için ağlaması halinde, canlılar
gençliği tanrıça Idunn'un baktığı altın elmalardan gelir. diyarına döneceği sözünü verir. Herkes ağlarken, bir dişi
Yunan tanrıları, yaşlanmadan ölümsüz kalmayı sağlayan dev bundan kaçınıp şöyle der: "Hel kendi işine baksın!"
ambrosia yer. Kahraman İason'un eşi Medea, Kral Dişi dev kılığına girdiği anlaşılan oyunbaz Loki daha
Pelias'ın kızlarını kendisini öldürüp suda haşlamakla sonra cezalandırılır. Ragnarök'teki yıkım sonrasında,
tekrar gençliğe kavuşturabileceklerine inandırır. Pelias Balder'in yeniden doğacağı umulur artık.
dirilmeyince, İason ve Medea sürgün edilir.

i N ANOCLU
SOLDA Anubis öbür dünya için bir ölü işçinin mumyasını hazırlıyor.
YUKARIDA Süt Okyanusu'nun çalkalanışıyla sonsuz yaşam nektarı ortaya çıkar.

SONSUZ YAŞAM VE DiRiLiŞ 1 63


YUKARIDA Mesih dirildikten sonra, havarilerinin bakışları altında göğe yükseliyor.
SACDA Mesih'in en çarpıcı mucizelerinden biri, ölen Lazarus'u diriltmesi olarak kabul edilir.

I NiıANOCLU
4
TANRILARIN
111111111111111111111111111111111111111111111

ARMAGANLARI
111111111111111111111111111111111111111111111111111111

Tanın 1 7 2

Krallık 1 74

Yasalar ve Adalet 1 76

Savaş 1 80

Ateş 1 84

Aşk ve Güzellik l 88

Kader ve Kısmet l 9 2

Müzik 1 94

Kurban 1 98

Budalalık 200

Ceza 202
er mitoloji insanlarla ve belirli kültürlerin ortak kökleriyle doğrudan ya

H da dolaylı ilgilenir. Birçok mit sadece kim olduğumuzu değil, toplumun


ve uygarlığın kökenini de açıklamaya çalışır. Bu bölümde mitolojinin in­
sanlığı, toplumu ve dini nasıl şekillendirdiğini ele alacağız.
Dünya mitolojilerinde en yaygın karakterlerden biri "kültür kahramanı", yani
insanlara armağanlar veren ya da beceriler öğreten kişi, tanrı ya da yaratıktır. Söz­
gelimi, antik Yunan figürü Prometheus insanoğluna ateşi verdiği için bir kültür
kahramanı olarak görülür; çünkü ateş daha önce tan­
rıların tekelinde olan bir nimettir. Bazen kültür kahra­
manları oyunbazlardan çıkar: Polinezya ve Yeni Zelan­
da' daki Maui bunun iyi bir örneğidir.
Kültür kahramanlarında sıklıkla birçok farklı rol bir­
leşir. Örneğin, yarı efsanevi Çin imparatoru Shennong
sadece bir hanedan kurucusu değildir; insanlara tarımı
da öğretmiştir. Nitekim adı "tanrısal çiftçi" anlamına
gelen Shennong'un şifa açısından yararlarını saptamak
üzere yüzlerce farklı otu tattığı söylenir. Ona atfedilen
Tanrısal Çiftçinin Ot Kökü Klasiği adlı kitap genellikle Çin
tıbbının ilk eseri sayılır. Ayrıca çayı bulduğu söylenir.
Birçok kültür kahramanı gibi, o da gerçeklik ve hayal
gücü arasındaki çizgide durur.
Shennong efsanesi insanların toprağı denetim altına
alıp sabit topluluklar halinde yerleşmesiyle birlikte, uy­
garlık açısından tarımın temel önemini açığa vurur. Bir­
çok mitoloji toprak ekmeyi belirli bir tanrısal varlığa bağ­
lar. Yunan mitolojisinde bu rolü üstlenen Demeter, Roma
dünyasında Ceres adıyla karşımıza çıkar. insanlara buğ­
dayı getirme payesi verilen Triptolemos gibi figürler de
vardır. Maya tanrısı Viracocha başka bir üretken kültür
kahramanıdır. Bir dilenci kılığına girip insanlar arasın­ ÖNCEKİ SAYFA
da dolaşarak, geometri, mimarlık, tarım ve astronomi Çoban-prens Paris en
güzel tanrıçayı seçmek
öğretir. Mısır tanrısı Thoth'a ise yazıyı, astronomiyi ve zorundadır. Bu acaba
astrolojiyi icat etme payesi verilir; Yunanistan'a yazıyı Aphrodite mi, Athena mı,
getirenin Kadmos olduğuna inanılır. yoksa Hera mı olacak?
SOLDA Çin tıp ve tarım ila­
Tanrıların bize verdiği diğer bir şey de sanatlardır. Yunanlar ve Romalılar şiir hı Shennong, yapraklardan
becerisini, sayıları üç ila dokuz arasında değişen Musa'lara bağlarken; Nesir Edda' da oluşan giysileriyle elinde
ş ifalı özellikler taşıyan bir
şiirin iki tanrısal kabile Aesir ve Vanir arasındaki bir savaştan çıktığı belirtilir. bitki tutuyor.
Ateşkese varmak için her iki taraf bir kazana tükürür; bu sıvıdan Kvasir adlı bir SACDA Kabil ile Habil:
adam çıkar ve onun kanından şiir likörü akar.
Kardeş çekişmesinin bu
klasik hikayesi, ikincisinin .
ölümüyle son bulur.

TANIOI ARIN ARMACANLARI


İnsan toplumunda içkinin rolü mitolojinin sınırlarını aşan özel bir anlam taşır.
Yunan üzüm hasadı tanrısı Dionysos şarap tüketimini yüceltirken, yol arkadaşı
Silenos sürekli sarhoş dolaşır. Ortaçağ Avrupa'sında Adem'in oğlu Kabil'in içkiyi
bulduğuna inanılırdı.
Kabil'in belki de en çok bilinen yanı, kardeşini öldürerek en büyük günahı iş­
lemesidir. Mitolojinin (ve dinin) önemli işlevlerinden biri, bir toplumun yasalarını
özellikle ilahi kökenliyseler, açıklamak ve ayakta tutmaktır. Tanrı, On Emir'i doğ­
rudan Musa'ya iletir; aynı şekilde kadim Mezopotamya'nın yasaları tanrılar tara­
fından hükümdarlara doğrudan aktarılmış gibi gösterilir. Yasaların çiğnenmesi
(hem bu dünyada hem de öbür dünyada) cezayı getirir; mitoloji bunun birçok ya­
rarlı örneğini sunar.
Karmaşık toplumlar güçlü yönetimin ve açık adalet sistemlerinin yanı sıra
usta zanaatkarlara dayanır; bize prototipler
sunan yine mitolojidir. Olympos tanrıların­
dan Hephaistos bir demircidir; Hermes'in
kanatlı sandaletlerini, AkhiUeus'un zırhını,
Eros'un yay ve oklarını, bütün tanrı tahtla­
rını ve hatta topraktan Pandora'yı yaptığı
söylenir. İşin tuhaf tarafı, dünyadaki demir­
cilere musallat olan (ve arsenikle çalışmak­
tan kaynaklanan) topallıktan o da musta­
riptir.
Bu bölümde mitlerin aşk ve güzellik gibi
belli soyut niteliklerine, ayrıca tanrıların
gözünde kibir ya da aşırı gurur günahının
nasıl tasvir edildiğine de bakacağız. Baş me­
lek Şeytan haddini aşmasından dolayı ce-
henneme atılarak cezalandırılır; Tanrı, insanoğh+nun Babil Kulesi'nde somutlaşan
hırslarını yok eder; Yunan prensesi Niobe daha fazla çocuğunun olmasından dolayı
SOLDA İçemediği suya Leto' dan üstün olduğunu ilan edince, oğulları ve kızları Leto'nun tanrısal çocukları
boynuna kadar gömülmüş Apollon ve Artemis tarafından öldürülür.
durumdaki Tantalos boşuna
Tanrılar yukarıdan verilen nimetlerin karşılığında daima bir şey bekler. Yine bu
bir çabayla yukarıdaki
elmalara uzanıyor. Ona bölümde insanların en yaygın olarak tapınma ve kurban verme biçiminde tanrı­
bu ceza oğlunu öldürüp larla etkileşime girme çabalarını da irdeleyeceğiz. Eski Ahit'te anlatılan Tanrı, İbra­
tanrılara sunduğu için
verilmiştir. YUKARIDA him'e oğlu İshak'ı kurban ettirmeye yatkındır; Azteklerin de tanrıları için zorunlu
Mısır ilahi öç tanrıçası insan kurbanlar bulmak amacıyla savaşa girdiklerini görürüz.
Sekhmet. Aynı şekilde
aslan başlı olan Bastet
bereket tanrıçasıdır.
YUKARIDA SACDA Thoth
ve Horus hayat suyunu XII.
Ptolemaios'un başından
aşağı döküyor.
TANRILARIN ARMACANLARI I 7 I
Tarım
Yunan tanrıçası Demeter'in tarım nimetlerini dünyanın her tarıma kavuşmayla bir bağa işaret eder; bazıları onu
yanında yaymak üzere, Triptolemos'a buğday tohumları ve yıllık ürün döngüsünü yansıtan bir ölüm ve diriliş tanrısı
ejderhalar tarafından çekilen bir araba verdiğine inanılır. olarak da görür. Mısır daha sonraları Quetzalcoatl'a bir
Afrika Dogon geleneğinde, Nummo olarak bilinen ikizlerin sunu olarak kullanılmıştır. Şinto geleneğinde pirinç
insanoğluna çiftçiliği öğrettiği belirtilir. tanrısı İnari'ye her zaman ulak tilkiler eşlik eder.
Başka yerlerde tarım tanrıları yerel düzeyde Filipinler'de Ifugao halkı ürünü korumak üzere pirinç
yetiştirilen ürün çeşidini yansıtır. Amerika'da çok sayıda tanrısı Bulul'un heykellerini bırakır.
mısır tanrısıyla karşılaşırız. Maya mısır tanrısı çoğu kez Bir hikayeye göre, Buda bir toprak sürme törenini
Kahraman İkizler'le birlikte görünür ve bazen onların izlerken, boğanın ve çiftçinin sıkı çalışmasından çok
babası Hun Hunahpu'yla özdeşleştirilir. İkizler'in kendi etkilenir. O üzgün haliyle Hayatın Üzüntüleri üzerine ilk
babalarının naaşını yeraltından çıkarışına dair hikaye, meditasyonunu yapar.
SOLDA Triptolemos, tahılı dünyanın her yanına yaymak için
kullandığı kanatlı savaş arabasında oturuyor. AŞAGIDA Tohumlan
ve hasadı koruyan Filipin Bulu! figürü.
SAGDA İki Navaho ''kutlu kişi"si insanoğluna kutsal mısın sunuyor.

TANRILARIN ARMAGANLARI
Krallık
Birçok dünyevi kral ilahi kökenden geldiğini bizzat
ileri sürmüştür. Özellikle Çin mitolojisi, tarih ve efsane
arasındaki sınırı bulandırarak, krallığın geçmişini Üç
Hükümdar'a indirir: iö 3. binyılda hüküm sürdüğü
söylenen yarı ilahi Fuxi, Shennong ve Huang Di. Huang
Di'nin {"Sarı İmparator") Çinlilere tarımı, hayvan
evcilleştirmeyi ve barınak yapmayı öğrettiği ileri sürülür.
Kore geleneğinde, göğün hakimi Hwanung'un oğlu
Dangun insanoğluna kültür götürmek üzere yeryüzüne
iner. Gelenekte ilk Japon imparatoru olduğu belirtilen
Cimmu, soyunu İzanagi'ye (bkz. s. 129) ve Amaterasu'ya
(bkz. s. 42) dayandırır.
Mısır'da Osiris hem bir tanrı hem de ilk firavunken,
Mezopotamya'da her kentin kendi kuruluş mit ve ilk
hükümdarı vardır. Efsanevi kahraman Gılgamış iö 2 100
dolaylarına ait Sümer Kral Listesi'nde yer alır. İlk İnka
kralı Manco Capac'ın güneş tanrısı Inti aracılığıyla onun
babası yaratıcı tanrı Viracocha'nın soyundan geldiğine
inanılırdı.
SOLDA Kahraman Gılgamış kişiliğinin gerçek hayattaki bir kral örnek
alınarak oluşturulduğu neredeyse kesindir. YUKARIDA Fuxi ilk Çin
imparatoru, ayrıca yazının, evliliğin, balıkçılığın ve hayvancılığın
mucidi olarak kabul edilirdi. SACDA Kore'nin tanrı soyundan geldiği
söylenen ilk efsanevi kralı Dangun.

4 TANRILARIN ARMAGANLARI
Yasalar ve Adalet
Bütün mitolojilerin yaşayanlar için hukukun ve yasaların Hinduizmde Maı:ıusmriti ("Manu Yasaları") ilk insan
kökeni üzerine söyleyecek bir şeyi vardır. Örneğin, Eski Manu'nun verdiği söylenen bir söylevdir. Kozmosun
Ahit 'in birkaç kitabı (Özellikle Yasa Kitabı ve Mısır'dan ve her bireye düşen dinsel ve sosyal yükümlerin
Çıkış) kapsamlı kural listelerine yer verir. Kitabı Mukaddes ebedi yasası anlamındaki dharma kavramını açıklar.
Musa'nın On Emir'i, yani Yahudiler ve Hıris�iyanlar için Mezopotamya mitolojisinde kozmik yasaların İştar
ahlaki ve dinsel davranışın esaslarını ortaya koyan en tarafından korunduğu söylenir. Ninlil'e tecavüz eden
temel ilkeleri Sina Dağı'nın zirvesinde dosdoğru Tanrı'dan tanrı Enlil elli büyük tanrıdan ve yedi karar alıcıdan
nasıl aldığını anlatır. İsrailoğullarının yanına dönen oluşan bir mahkeme tarafı�dan yargılanır ve yeraltına
Musa, bir altın buzağıya taptıklarını (bkz. s. 254) görünce, gönderilmekle cezalandırılır.
yasaların yazılı olduğu tabletleri kızgınlıkla parçalar; · SOLDA Yeraltındaki ruhlara adalet dağıtan Budist Ksitigarbha

sonradan yeni bir takım edinmek için dağa döner. figürü. AŞAGIDA Musa On Emir'in yazılı olduğıI ilahi tabletleri ·
·
İsrailoğullarına gösteriyor.
YUKARIDA Güneş tanrısı
Şamaş'ın Babil kralı
Hammurabi'ye yasa
tabletlerini verişi.
SOLDA Bağlı kuş-adam
Zu'nun oturan Enki (diğer
adıyla Ea) tarafından
yargılanışını gösteren bir
silindir-mühür damgası.
Yöneltilen suç "kader
tableti"ni çalmaya
kalkışmaktır.
Hıristiyanlar ölümün demir kıskacını ancak ortadaki iki
tabletle simgelenen ilahi yasaya uyarak kırmayı başarabilir.
YASALAR VE ADALET 1 79
Savaş
Yunanistan, Mısır ve Mezopotamya gibi eski uygarlıklar sağlar. Savaşçılara şevk veren tanrılar da vardır.
için, savaş günlük yaşamın bir parça_sıydı. Savaşlar Sözgelimi, Devi'nin bir auatar'ı olan Hindu tanrıçası
mitolojik destanlarda da yoğun olarak işlenir. Uzayıp Durga, savaş alanında sabır ve cesaret verir. İrlanda savaş
giden Troya Savaşı zamanla Aineias ve Odysseus'un alanı tanrıçası Morrigan bir karga biçimine bürünür.
maceralarını başlatırken, Mahabharata iki.hanedan En ürkütücü savaş ilahı muhtemelen aslan başlı
topluluğu arasında müthiş Kurukşetra Savaşı'yla son bulur. Sekhmet'tir (bkz. s. r7r). Kana susamış ve vahşi bir ·
Zafer, savaş tanrılarının desteğini kazanmaya tanrıçadır; Mısırlılar onu yatıştırmak için her yıl onuruna
bağlıdır. Zırhlı Mezopotamya savaş tanrıçası İştar'ın bir şenlik düzenler. Aztek mitolojisinde savaş, basbayağı
savaşı bir oyun olarak gördüğü söylenir. Yunanların bir dinsel yükümlülüktür. Savaşçı tanrı Tezcatlipoca
başlıca iki savaş tanrısı vardır: Ares (acımasız ve savaşları kışkırtmayı iş edinerek, ileride tanrılara kurban
sert) ve Athena (strateji ve taktik ustası). Bazı ilahlar edilecek tutsakların düzenli bir akışla gelmesini sağlar.
daha çok belli alanlarda uzmandır. Hachiman savaşın
YUKARJDA Durga öbür Hindu tanrıları tarafından silahlarla
nasıl yürütüleceğini öğreten Şinto-Budizm tanrısıdır; donatılıyor. SACDA Mars'ı çift ağızlı kılıç, üççataI, hançer ve topuz
İskandinav tanrısı 'fyr ise teke tek çarpışmada koruma taşırken gösteren bir İran tasviri.

!tNHll ARIN ARMACANLARI


•,oı DA Aşk (Venüs)
lıurada Savaş'ı
(Mars) alt ediyor.
C:upido da Mars'ın
ımdaletlerini
�·dzılyor.
� ACDA Durga'nın
Manda Cin'i
!dürüşü.
Ateş
Ateşin bulunup denetim altına alınması insanlık açar. Baba öfkelenerek oğlunun başını uçurur ve kesik
açısından büyük bir atılımdı; bizi hayvanlardan ayırdı, baştan yeni bir tanrılar kuşağı çıkar.
sıcaklık sağladı ve yemek pişirmeyi mümkün kıldı. Hindu ateş tanrısı Agni'nin çoğu kez iki ya da üç
insanların bu üstünlüğü nasıl kazandığı üzerine başlı tasvir edilmesi, armağanının yarar kadar zarar
kaçınılmaz olarak birçok hikaye vardır. getirdiğine işaret eder. Bazı efsaneler onun büyük
Yunan mitolojisinde Titan Prometheus ateşi bir yaratıcı tanrı Brahma'nın ilk oğlu olduğunu söyler. Ateş
kamışın içine saklayarak tanrılardan çalar ve bu süreçte ayrıca ejderha, alevlerden doğuyormuş gibi görünen
Zeus'un gazabına uğrar. Dünyanın başka yerlerinde semender ve kendiliğinden tutuşup yandıktan sonra
de onun hikayesiyle paralellikler görülür. Örneğin, küllerinden tekrar doğan anka gibi mitolojik yaratıklarla
Polinezya'da insanlar için ateşi kültür kahramanı Maui da ilişkilendirilir.
çalarken (bkz. s. 70), Brezilya'da genç kahraman Botoque
ateşi jaguarlardan alır.
Birçok ateş tanrısı vardır. Xiuhtecuhtli Aztek "ateş
ilahı" ve göktaşı tanrısıdır. Japonya'da Şinto ateş tanrısı
ilk insan çifti izanagi ve lzanami'nin oğlu Kagutsuçi'dir.
Ne yazık ki, doğumu annesinin yanarak ölmesine yol
SOL BAŞTA
Aztek "ateş ilahı"
Xiuhtecuhtli.
SOLDA Hindu ateş
tanrısı Agni'nin bir
heykeli.
YUKARIDA Alev başlı
Agni, keçisi üstünde.

ATEŞ r 8 5
Aşk ve Güzellik
Yunan aşk tanrısı Eros ilk doğanlardan biri olarak, bütün dünyanın en güzel kadınının aşkını vaat etmiştir. Ne var
diğer tanrıların üremesini sağlar. Ancak en güzel Yunan ki, (Troyalı) Helena adlı bu kadın zaten evlidir ve Paris'in
tanrıçası Aphrodite'dir (Roma mitolojisindeki karşılığı verdiği kararın sonucu Troya Savaşı (bkz. s. 320) olur.
Venüs); Paris'in Kararı denen olayla doğrulanmış bir Güzelliğin tehlikeleri klasik Narkissos hikayesinde
şöhrettir bu. Mite göre, bir düğüne çağrılmamasına kızan vurgulanır. Bu yakışıklı genç görünüşünden son derece
fitne tanrıçası Eris, üstünde "en güzele" yazılı bir altın gururlu olduğu ve her türlü romantik ilgiyi küçümsediği
elmayı düğündekilerin arasına atar. Üç tanrıça (Athena, için, tanrılar bir gölcükte yansıyan kendi suretine aşık
Hera ve Aphrodite) elmayı kimin alması gerektiği olmasını sağlar. Oradan bir türlü ayrılamaz ve eriyip
konusunda tartışınca, Zeus karar vermesi için Troya'dan gider.
ölümlü Paris'i çağırır. Paris'in Aphrodite'yi seçmesi Xochipilli Azteklerin hem aşk hem de güzellik
diğer ikisini kızdırır. Aphrodite rüşvet olarak, Paris'e tanrısıyken, kız kardeşi Xochiquetzal özellikle dişi
güzelliğini temsil eder. İkisi, erkek ve kadın fahişelerin
koruyucusudur.

SOLDA Aztek çiçek


tanrısı Xochipilli aynı
zamanda aşk tanrısı
sayılırdı.
SAGDA}apon Budist
tanrısı Aizen Myo-o
tutkuyu temsil eder. Alev
almış saçları dizginsiz
şehvetin ifadesidir.
YAN SAYFA Eros avcı
kadın Atalanta'nın
peşinde. Elindeki kamçı
belki de aşkın getirdiği
sıkıntıları simgeliyor.

1 8
Bir karşılıksız
aşk masalı: Ağaç
nyrnpha'sı Ekho
kendini beğenmiş
Narkissos'u sevmeye
mahkum edilir.
bir Gece
11Jlan aşkla ilgili
dizi hikdyeyi içerir.
rcıda Seyfülmüluk
l fehzade ve
lülcemal adlı cin
lı geçmişlerini a �ıp
rllkte olmayı seçmiş.
ki cinler onları
vcıda taşıyor.
Kader ve Kısmet
Kader ve kısmet kavramları başımıza gelen bazı tesadüfi
olayları açıklama girişimlerinin ürünüdür. İkisi de
mitlerde önemli bir rol oynar ve bazen bir kahraman
bir lanetle ya da kehanetle boğuşmak durumunda
kalır. Oidipus hikayesi iyi bir örnektir: Olağanüstü özen
göstermesine rağmen, sonunda öngörüldüğü gibi babasını
öldürüp annesiyle evlenir.
Antik Yunanlar her bireyin kaderini doğum anında
başında dönen ve topluca Moira'lar (Moirai) olarak bilinen
Klotho, Lakhesis ve Atropos adlı üç kadının belirlediğine
inanırdı. İskandinav mitolojisindeki karşılıkları Nom'lar
da yeni doğan her çocuğa nasıl bir hayat süreceğine karar
vermek üzere uğrayan üç kadındır.
Meleagros hikayesi hiç kimsenin Moira'lardan
kaçamayacağını kanıtlar. Belirli bir tahta parçası
yandığında hayatının son bulacağı öngörülmüştür. Annesi
tahtayı bir sandıkta saklayarak kaderi atlatmaya çalışır;
ama daha sonraları ateş yakmak için tahtayı kullanınca,
oğlu derhal ölür.
Romalılara göre, tanrıça Fortuna şansın kişileşmiş
haliydi. Japonya ve Çin'de de şans tanrılarına rastlanır.
And kültürleri kehanete meraklıydı: Tıpkı Yunanların
Delphoi'deki kahine gitmesi gibi, İnkaların da
Pachacamac'ta oturan ve herhalde başta gelen tanrı
Viracocha'nın sözcüsü sayılan bir müneccimi vardı.

SACDA Kehanet için


kullanılan bir Yoruba
çanağı.
YAN SAYFA]apon
folklorunda kabul gören
yedi talih tanrısı vardır.

1 ANRILARIN ARMACANLARI
KADER VE KISMET I 93
Müzik
Müziğin sakinleştirici özellikleri mitolojide gayet iyi krallarından Davut'un yetenekli bir arpçı olduğu, ayrıca
bilinir; sözgelimi, Hermes azgın Kerberos'u müzikle Mezmurlar'ı bestelediği söylenir. İskandinav ve Kelt
uyutur. Ancak müzik çatışmaya da yol açabilir. Satir mitolojisinde arplarla sıkça karşılaşılır; Germen destanı
Marsyas tanrı Apollon'u bir müzik yarışmasına çağırır ve Nibelungenlied'de elleri bağlı halde bir yılan çukuruna
bu küstahlığı yüzünden canlı canlı derisi yüzülür. Kral atılan Kral Gunther'in bu aleti ayaklarıyla çalmaya
Midas ise Apollon ve Pan arasındaki başka bir müzik devam ettiği anlatılır.
yarışmasına hakemlik eder; kamıştan ilk kavalı yapan Mısır tanrıçası Hathor'a tapınılırken sistrum adlı
Pan'ın performansını beğenme gafletine düşünce, ödülü bir çıngırak kullanılırdı; Hathor çoğu kez elinde bu
bir çift eşek kulağı olur. aletle tasvir edilir. Aztek mitolojisinde müzik tanrısı
Gök ve yer arasında dolaşan Çinli ölümsüz Fuxi, Xochipilli'dir.
insanlara basit bir telli aleti çalmayı öğretir. Çin mitine
göre, çalındığında sülünleri ve ankaları bile dans ettiren
YUKARIDA Krişna ve Radha yağmur altında üç müzisyen
lavta, efsanevi imparator Di Ku tarafından icat edilmiştir. eşliğinde dans ediyor.
Yunan mitinde bebek Hermes lirin mucidi olarak SACDA Efsanevi İrlandalı ozan Ossian, arpını çalarak Kelt
geçer, ama onu en güzel çalan Apollon'dur. Eski Ahit mitolojisi cinlerini başına topluyor.

1 4 1 ANRILARIN ARMACANLARI
YUKARIDA SOLDA Yetenekli bir arpçı olan Kral Davut'a geleneksel
kaynaklarda Mezmurlar'ın bestecisi payesi verilir.
YUKARIDA Satir Marsyas genç müzisyen Olympos'a f1üt çalmayı
öğretiyor.
SACDA Orpheus hayvanları müziğiyle büyülüyor.

1 96 'f ANRll.ARIN ARMACANLARI


urban tanrılara, ruhlara ya da atalara adak olarak bitki, seçmesi sonraki kurbanlar için kural oluşturur: İnsanlar
yvan ve hatta insan sunmaya dayanır. (Atalara kurban kurbanın etini yer, kemiklerini ise yakar. Hinduizmde
rmek Çin ve Japonya'da yaygın bir gelenektir.) ateş tanrısı Agni, kurbanları tanrılara taşır.
Azteklere göre, insan kurban etmek güneşin varlığını Tanrıların taleplerinde sınırlar vardır. Eski Ahit
ıürdürmesi için şarttı. Germen halkları da asma (Odin'i Tanrı'sı, İbrahim'i sınamak için oğlu İshak'ı kurban
klit, bkz. s. 152) ve suda boğma (bkz. s. ıı2) yoluyla insan etmesini ister; ama tam bunu yapacakken İbrahim'e
kurban ederdi. Kabil ile Habil arasındaki kavga, Tanrı'nın kesmesi için bir koç gönderir. Zeus bir çocuğu kurban
bil'den gelen tahıl sunusunu geri çevirirken, Habil'in eden Lykaon'u kurda dönüştürür.
yvan kurbanını kabul etmesiyle başlar.
Prometheus'un biri mide içindeki et, diğeri deri ve AŞAGIDA İbrahim oğlu ishak'ı kurban etmek üzereyken, bir melek
y Ala sarılmış hayvan kemiği olmak üzere iki çeşit kurban onu durdurur.
ıunarak Zeus'u kandırdığı söylenir. Zeus'un kemikli olanı SOLDA Romalıların İsis tapınmasındaki ayinlerin romantikleştirilmiş
bir canlandırması.
Budalalık
İnsanların tanrılara üstünlük sağlama girişimleri hep Daidalos'un hikayesidir. Kral Minos'un Girit'ten
felaketle sonuçlanır. Kitabı Mukaddes'teki Babil Kulesi ayrılmasına izin vermemesi üzerine, Daidalos kendisi ve
hikayesi iyi bir örnektir; Tekvin Kitab ı'na göre göğe oğlu İkaros için balmumundan ve tüylerden kanatlar yapar.
ulaşmaya yönelik bu kuleyi inşa edenlerin kibrine İkaros babasının güneşe çok yaklaşmama uyarılarına
öfkelenen Tanrı onların dilini karmakarışık hale getirir; aldırmaz ve kanatlan eriyince yere düşüp can verir.
işçilerin artık birbirleriyle konuşamaz hale gelmesi
YUKARIDA Zeus'a bir çocuğu kurban eden Lykaon, kibrinden dolayı
üzerine tasarıdan vazgeçilir. kurda dönüştürülür.
Başka bir örnek Minotauros labirentini tasarlayan SACDA Girit'ten babasıyla birlikte kaçan ikaros, güneşin çok
yakınından uçunca denize düşer.

1 ANIW.ARIN ARMACANLARI
5
HAYVANLAR
l llllllllllllll ll111111111111111111111111111111

ALEMİ
1111111111111111111111

İnekler ve Boğalar 2 r o
Kaplanlar, Aslanlar ve Jaguarlar 2 1 6
Kartallar 220
Kuzgunlar 224
Tavuslar 228
Yılanlar 2 3 2
Keçiler 2 3 6
Atlar 2 38
Kurtlar 240
Kaplumbağalar 242
Mitolojik Yaratıklar 244
B aşkalaşım 248

nsanlar yarattıkları mitolojilerde önemli yer tutmakla birlikte, yeryüzündeki

1 yegane yaratıklar değildir. Nitekim birçok mit insanlığı hayvanlar aleminden


ayırt etme uğraşına girer. Kitabı Mukaddes'e göre, Tanrı hayvanları insanlardan
önce yaratmasına karşın, her şeyi düzen altında tutmak için daha yüce bir varlığın
gerekli olduğuna karar verir.
Bütün gelenekler bu görüşe katılmaz. Amerika Yerlileri geçmişte olduğu gibi
şimdi de köken olarak hayvanlardan geldiğimize ve bir hayvan ruhunun her ba­
kımdan bizimkine denk olduğuna inanır. Şayen mito­
lojisi hayvanların insanlarla konuşabildiği bir dönem­
den söz eder. Bizonlar insanlarla eşit olduklarında di­
retince, bir yarış düzenlenir. İki takım oluşturulur:
İlkinde bir bizon, bir geyik ve bir antilop, ikincisinde
bir insan, bir köpek, bir şahin ve bir kartal yer alır.
İkinci takımın yarışı kazanması üzerine, köpekler en
iyi dostumuz haline gelir, kartallar ve şahinler de biz­
den saygı görür. Diğer hayvanların avlanması artık
serbesttir.
Hayvana tapınma insanlık tarihinin ilk evrele­
rinde başlar. Hayvan ve insan biçimli tanrıların iö
30000 dolaylarında tanındığı kesindir; Almanya'nın
Hohlenstein-Stadel mağarasında bulunan, o döneme
ait küçük bir aslan-adam heykeli bunun ipucudur. Ge­
nellikle belirli bir bölgenin en güçlü yırtıcı hayvanla­
rına tapınılırdı. Mezoamerika' da jaguara tapınma,
Mısır' da aslana tapınma, Finlandiya Laponlan ve Ku­
zey Amerika Yerlileri arasında ayıya tapınma vardı.
Japonya'daki Aynular bazen küçükten yetiştirdikleri
ayılan kurban ederdi. Her yerde korkulan yılanlar mi­
tolojide belki de en yaygın rastlanan hayvanlardır;
akrepler de Batı Asya ve Mısır mitolojisinde sürekli
karşımıza çıkar. Zamanla hayvan tanrıların yerini ÖNCEKİ SAYFA
kadim Mısır ve Mezopotamya' da görülenlere benzer Işık saçan Tanrı,
hayvanları yaratıp
hayvan-insan kırması ilahlar aldı. gönderiyor.
Hayvan-insan melezleri Yunan ve Roma efsanelerinin demirbaşıdır; meşhur SOLDA Kitabı
Mukaddes'e göre,
yaratıklar arasında Minotauros'lar, kentauros'lar, harpyia'lar, sfenksler, khimaira'lar ve hayvanlar beşinci ve
sirenler sayılabilir. Hinduizmde en çok bilinen hayvan-insan biçimli ilah herhalde altıncı günde
yaratılmıştır. SACDA
fil başlı tanrı Ganeşa' dır. Bu hale gelişini anlatan çeşitli masallardan birine göre, Aphrodite bir kazın
babası Şiva bir kızgınlık anında Ganeşa'nın başını uçurur ve ardından yerine ilk üstünde.

20 HAYVANLAR ALEMİ
gördüğü hayvanın başını geçirir. Meksika ve Güney Amerika tanrıları çoğu kez de­
ğişken hayvan biçimleri taşır. örneğin, Quetzalcoatl'ın kelime anlamı "tüylü yı­
lan"dır. Tapınmak için seçilen yaratıklar bazen şaşırtıcıdır. Sözgelimi, kadim Mı­
sır' da en sık rastlanan simgelerden biri bokböceğidir. Dışkısını top haline getirip
yuvarlayan bu böcek, gök küreyi yönlendiren güneş tanrısı Khepri'ye benzetilir.
Hayvan evcilleştirme ve hayvancılık insan toplumuyla sıkı sıkıya bağlantılıy­
dı. Evcilleştirilen ilk hayvan muhtemelen 15 bin yıl kadar önce
köpekti; kısa bir süre sonra onu koyun izledi. Hayvanlardan elde
edilen et, yün ve deri, tanrıların armağanları olarak görülürdü.
Bir Amerika Yerli mitine göre, bütün av hayvanları ilk başta bir
mağaraya kıstırılmış durumdadır; insanların ihtiyaç duyunca
hayvan vurmak için kapıyı açmaları yeterlidir. Günün birinde
hayvanlar kaçar ve artık onları avlamak için peşlerine düşmek
gerekir.
Bazen hayvanlar insanoğlunu yaratmada ve beslemede rol
oynar. İskandinav mitolojisinde inek Audumla bir tuz kütlesini
yalayarak ilk insanlara şekil verir. Yunan efsanesine göre, Zeus
bebekken saklandığı bir mağarada keçi Amalthea tarafından
büyütülür. Frig ana tanrıçası Kybele'yi vahşi hayvanlar büyütür­
ken, Romulus ile Remus'u bir dişi kurt, bebek Atalanta'yı ise bir
ayı emzirir. Böyle durumlarda kaba saba yetiştirilmek, ilahın ya
da kahramanın doğayla yakın bir bağlantıya girmesini sağlar.
Hayvanlar çoğu kez belirli tanrılarla ilişkilendirilir. Zeus
kartallarla, İskandinav karşılığı Odin ise kurtlar ve kuzgunlarla
bağlantılıdır. Hindu tanrılarının bir dizi sezgili hayvan binekleri
vardır: Ganeşa bir farenin sırtında tasvir edilir; diğerleri ise ta­ l�;l,.:.tl.,J.>���;._,JJ\\ı�9kf.
_:....

vuslara, boğalara ve kaplanlara biner. Aphrodite bazen bir kaza


. �.::J� �\.;.,-�����§h�.>�
ya da kuğuya binmiş olarak tasvir edilirken, Dionysos'un araba-
Ao�_,.,;J->lfa.4\LSJ�\;-ll"�..>;...i. l
sını kaplanlar çeker.
Ara sıra hayvanlar düzenbaz ve hilekar çıkabilir. Kuzey ��� , �llch.��11�.l.;�l.�
Hayvanlar
lya Yerli
Amerika Yerli geleneğinde, Çakal ve Kuzgun oyunbazdır. Japon­ �)�. . �-'->""\�.JVA
·

lılnde, özellikle Düş ya' da hiç kimse tilkilere, hele kılık değiştirdikleri için birkaç
ı ıırasında belirli kuyruğu olan yaşlı tilkilere güvenmez. Hayvanlar aslında düşü-
taşır. SACDA
lçude efsanevi şe yol açabilir: Eden Bahçesi'ndeki bir yılan, ilk insanları ayartıp günaha sokar ve
la ba�lantılı bir kocaman bir tahta ata kanan Troyalıların içindeki Yunan askerlerini içeriye alması,
n olan lran simurgu
ordusunun başını on yıllık bir kuşatmadan sonra kentin yıkımına sebep olur.
,

HAYVANLAR ALEMi 209


İnekler ve Boğalar
11111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111

Boğa kültü Hint-Avrupa kültüründe en eski tapınma


biçimlerindendir. Geçmişi Mezopotamya'ya kadar iner.
Gılgamış Destanı'nda gök tanrısı Anu'nun denetimindeki
Gök Boğası adlı bir yaratığın Gılgamış'ı öldürmek üzere
gönderildiği anlatılır. Boğaların hilal biçimli boynuzlan
ayla ilişkilendirilmelerine yol açar.
Kadim Mısır'da boğa tanrısı Apis ilk başta bereket
tanrısı, sonralan ölülerin koruyucusu olarak önemli yere
sahipti. Kitabı Mukaddes'te yaban ortamdaki
İsrailoğullanmn taptığı söylenen altın buzağı
muhtemelen Apis kültünün bir uzantısıdır. Apis'in dişi
karşılığı ise bebek Horus'u emziren inek Hathor'dur.
Arkeolojik bulgular Girit'te başka bir eski boğa
kültünün varlığım gösterse de, tam niteliği hakkında çok
az şey bilinmektedir. Efsane, Minotauros'un Girit kralı
Minos'un eşi Pasiphae ve denizden çıkan bir beyaz boğa
arasındaki çiftleşmenin ürünü olduğunu anlatır.
Aphrodite kraliçenin boğaya aşık olmasını sağlarken,
Daidalos (bkz. s. 200) onunla çiftleşmesine uygun bir
düzenek kurar.
Yunan mitolojisinde sığırlarla bağlantılı tek aşk
macerası bu değildir. Zeus'un Europa'yı baştan
çıkarmak için güzel bir beyaz boğa kılığına girdiğini
anlatan bir efsane de vardır. Başka bir hikaye, yasak
aşkının Hera tarafından öğrenilmesini önlemek isteyen
Zeus'un nypmha İo'yu bir genç ineğe dönüştürmesini
anlatır. Durumu anlayan Hera, onu dünyanın öbür
ucuna kovalamak üzere bir atsineği gönderir. Şimdiki
Boğaziçi'nin Yunanca adı Bosphorus "ineğin geçtiği
yer" anlamına gelir; çünkü İo'nun Asya'ya oradan
geçtiğine inanılır.
İskandinav mitolojisi, insan varlığının tuzu
yalayarak ilk insanları ortaya çıkaran inek
Audumla'yla başladığım belirtir. Memelerinden akan
dört süt nehri bize cennetin dört nehrini hatırlatır.
İnek günümüzde Hindular için hala kutsaldır.
Şiva'nın bindiği boğa Nandi, bu tanrının ilk
destekçisi ve ikamet yerinin bekçisidir.

SACDA Çift başlı bu garip Mısır büstünde


Roma tanrısı Antinous boğa tanrı Apis'le
kaynaşmış. YAN SAYFA Şiva ve Parvati boğa
binekleri Nandi üstünde.

210 HAYVANLAR ALEMİ


SOLDA Resimli bir Mısır
tabutundaki bu sahne,
boğayı bir yaratılış ve
yeniden doğuş tannsı
olarak gösteriyor.
YUKARIDA Minotauros'un
sadece gövde kısmıyla
insan göründüğü,
alışılmamış bir tasvir.
AŞACIDA Kadim Babil
kentinde İştar Kapısı'ndaki
bir boğa.

İNEKLER VE BOCALAR 2I3


SOLDA Hindu Kutsal İnek
kavramı, her türlü zenginliğin
kaynağı ve bütün tanrıların
ikamet ettiği söylenen yerdir.
SACDA Daidalos, Kraliçe
Pasiphai!'nin gözde boğasıyla
çiftleşmesini sağlayacak bir tahta
inek hazırlıyor.

4 l lAYVAN!.AR ALEMi
Baskın yırtıcılar olan büyük kediler mitolojide belirgin yer Jaguar tann, Tezcatlipoca'yla ve onun Maya karşılığı
tutar. Özellikle aslanın ilahlarla ilişkilendirildiği görülür. Ahau Kin'le ilişkilendirilmesinden dolayı Aztek ve Maya
Babil ilahı Nergal çoğu kez aslan olarak tasvir edilirken, mitolojisinde merkezi önem taşır. Maya inancına göre,
Mısır tannçalan Sekhmet ve Bastet, aynı şekilde savaş jaguarlar sağlann ve ölülerin dünyalan arasında gidip
tannsı Maahes aslan başlıdır. Tannça Hera ve Kybele'nin gelebilir ve kraliyet ailesince korunur. Erken dönem Olmek
'!rabalannı aslanlar çeker; Hindu tapınaklannda yali denen sanatında da Avrupa kurt adamına benzer bir tür jaguar
ve bazen fildişleri varmış gibi tasvir edilen güçlü, ·büyülü bir adam tasviri görülür. Azteklerin jaguar savaşçılan bu
aslanın görüntüleri bulunur. hayvanlan andıracak şekilde giyinirdi.
Aslanlar ürkütücü hasımlardır. Herakles'e verilen ilk Hinduizmde Dawon· adlı kaplan, Durga'nın ara sıra
görev Nemea Aslanı'nı alt etmektir; delinmez bir posta bindiği hayvandır; Çin mitolojisinde de kaplan bazen
sahip olmasıyla tanınan bu hayvanı boğma yoluna gider. tannlann bineği olur ve aynca ejderhayla çekişir.
Ardından söktüğü pençeleriyle postunu yüzer ve üstüne SOLDA Kore dağ cinlerine.çoğu kez kaplanlar eşlik eder. YUKARIDA
geçirir. Eski Ahit'te Tann, aslan inine düşen Danyal'ı Afganistan' da bulunan bu tabakta Kybele bir aslan tarafından
ölümden kurtanr. çekilen arabasında görülüyor.

KAPLANLAR, ASLANLAR VE JAGUARLAR 2I7


YUKARIDA Durga bir kaplanın
sırtında. SOLDA Ninova kentinde
bulunan garip bir aslan-insan
melezi. SAGDA]aguar Aztek
mitolojisinde önemli bir yer tutar
ve bir savaşçı topluluğunun ilham
kaynağıdır.

l IAYV ANLAR ALEMİ


Kartallar
Kartallar çoğu kez tannlarla ve birlikleri kartal savaşçılar, güneşin askerleri olarak anılırdı.
hükümdarlıkla ilişkilendirilir. Yunan mitolojisinde kartal, Zeus'un gözde
Güneş tannsı Şamaş, bir görünüşlerinden biridir; sözgelimi Ganymedes'i
oğlunun olmasını isteyen kaçınrken (bkz. s. 140) bu görünüme girer.
Sümer kralı Etana'ya bir Hindu mitolojisinde kuşlann kralı ve çoğu
kartal gönderir. Kartal onu alıp kez Vişnu'nun bineği olan Garuda
göğe taşır ve tannça İştar'ın kısmen kartaldır.
dileğini kabul etmesiyle ilk Sümer İskandinav dünya ağacı
hanedanı kurulmuş olur. Bir aslan-kartal Yggdrasil'in tepesinde, evrenin
melezi olan Mezopotamya Anzu kuşu işleyişini anlayan bir kartalın yuvası
kanatlannı çırparak fırtınalara yol açar. bulunur. Kelt mitolojisinde kartallar
Benzer şekilde, Amerika Yerli mitolojisindeki Gürleyen uzun ömür bakımından somonun
Kuş, kanatlannı çırptığında göğü gürletir ve gözlerinden ardından ikinci sırada gelir ve Gal masal
şimşekler çakar. Bazı mitler, kartalı Gürleyen Kuş'un dizisi Mabinogion'da bilge kartal, kahramanın
yardımcısı olarak nitelendirir. Meksika'da Azteklerin seçkin büyülü çocuk Mabon'u bulmasına yardımcı olur.
SOLDA YUKARIDA Gürleyen Kuş'un tasvir edildiği bir
Amerika Yerli başlığı. SOLDAAŞAGIDA Vişnu efsanevi
Garuda'nın üstünde. YUKARIDA Seçkin bir Aztek kartal
savaşçısı. Kartal güneşin bir simgesiydi.
KARTALLAR 22I
Zeus'u timsali bir kartalla
birlikte gösteren bir antik
Yunan kupası.

:ı:l :;t l lAYVANLAR ALEMİ


Kuzgunlar
Mitolojideki en ünlü kuzgunlar Odin'in omuzlannda duran güvercini salar. Kuzgun kayıplara kanşırken, güvercin
Huginn ve Muninn'dir herhalde. Bu iki kuş ona ulaklık gagasında bir zeytin dalıyla döner.
ederek dünyanı_n her yanından haberler getirir. Aynca .Kelt : Amerika Yerli mitolojisinde Kuzgun azıcık Çakal'ı (bkz.
mitolojisinde savaşla ilişkilendirilir. s. 70) andıran bir oyunbaz figürdür. Bazı efsanelere göre,
Kuzglinlar Kitabı Mukaddes 'te de t�nnsal ulak rolünü dünyayı yaratan odur ve dışkısıyla dağlan oluşturmuştur.
oynar. Eski Ahit'te Tann, İlyas peygamberi beslemek için bir Aynca insanlara üremeyi öğretmekten şehvetli zevk duyar.
kuzgun gönderir. Kur'an'a göre Allah, kardeşi Kabil
tarafından öldürülen Habil'in mezanm kazması için bir
YUKARIDA Eski Ahit peygamberlerinden ilyas'ın yaban ortamda
kuzgunu görevlendirir. Talmud'da kuzgun, Nuh'un saklanırken bir kuzgun tarafından beslenişi. SAGDA Odin'in iki
Gemisi'ndeykeı;ı çiftleşen üç hayvan türünden biri olarak kuzgunu Huginn ile Muninn, omuzlarına tüner ue ona akıl verir.
nitelendirilir. Tufan sona erdiğinde, Nuh bir kuzgunu ve bir Tanrının oyulmuş gözü.

2:1 4 l lAYVANLAR ALEMI


OLDI\ Nuh Büyük Tufan' dan sonra
i�i kuşu dışan salar. İlki olan kuzgun
1 le kamını doyurmaya koyulurken,
gı.lvercin bir zeytin dalıyla döner.
YUKARIDA Bu Amerika Yerli şaman
çıngırağında, ayı gagasında taşıyan
bir kuzgun görülüyor. YANDA
Grönland'da bulunan bu garip
aman yontusu kısmen kuzgun,
�ısmen ölü çocuk görünümünde.

KUZGUNLAR 22 7
Tavuslar
Tavus, Zeus'un eşi Hera'yla ilişkilendirilir ve çoğu kez onun çeşitli Hindu ilahlan da tavusu binek hayvanı olarak
arabasını çekerken gösterilir. (Bu görüntü Rönesans'ta göz­ kullanır. Tavusun gururu temsil ettiği söylense de, başka
de bir motiftir.) Bu kuşa özgün kuyruğunu veren de Hera'dır: bağlamlarda ölümsüzlüğün ifadesi de olabilir.
Hizmetindeki yüz gözlü dev Argos'un başı Hermes tarafın­
YUKARIDA Yüz gözlü Argos'a verilen görev İo'ya gözcülük etmektir.
dan kesilince, gözlerini tavusun kuyruğuna yerleştirir. Argos, Hermes tarafından öldürülünce, Hera onun gözlerini tavusun
Hıristiyan geleneğinde tavus saflığın bir simgesi olarak kuyruğuna yerleştirir. SACDA ıo. yüzyıla ait bir Kitabı Mukaddes
Meryem Ana'yla ilişkilendirilmiştir. Tannça Saraswati gibi nüshasında tavusu konu alan bir Mozarab resmi.

228 HAYVANLAR ALEMİ


YUKARIDA]ean de La Fontaine'in birfablındaki sahne: Tavus yakından ilişkilendirildiği tanrıça Hera'nın heykeli önünde, kendisine
verilen bet sesten yakınıyor. SACDA Hindu nehir tanrıçası Saraswati genellikle tavusuyla birlikte tasvir edilir.

2 30 HAYVANLAR ALEMİ
Keçiler
Keçiler evcilleştirdiğimiz en eski hayvanlardan biridir; bu olgu Avrupa
mitlerinde öne çıkmasını açıklıyor olabilir. Sözgelimi, bebek Zeus Girit'teki İda
Dağı'nın bir mağarasında babasından saklanırken, keçi Amalthea tarafından
büyütülür. Amalthea daha sonra boynuzlarından birini çiçeklerle ve
meyvelerle doldurup ona hediye eder; "bereket boynuzu" anlamındaki
comucopia kelimesi buradan gelir. Yunan tanrısı Pan'ın keçi bacakları vardır ve
aslan ve ejderha biçimindeki efsanevi azgın yaratık Khimaira'nın karın
kısmının bir keçi görünümünde olduğu söylenir.
İskandinav tanrısı Thor'un arabasını Tanngrisnir ve Tanngnj6str adlı
AŞACIDA Thor keçilerinden birinin
keçiler çeker. Her gece kesilip pişirilmelerine karşın, ertesi sabah mucizevi
topal olduğunun farkına varıyor.
biçimde dirilirler. Thor bir keresinde yemeğini bazı köylülerle paylaşır; SACDA Bu eğlenceli içki alemi
içlerinden biri iliğini yemek için bir kemiği kırınca, ertesi gün keçinin topal resminde Pan'ın timsali keçi de
olduğu görülür. görülüyor.

1 IAYVANLAR ALEMİ
Atlar
Atlar ilk kez evcilleştirildikleri İÖ 4000 dolaylanndan beri Belki de en ünlü mitolojik at hiç de gerçek bir at
benzersiz bir ulaşım aracı olmuştur. Odin'in atı Sleipnir değildir. Yunanlar yıllarca Troya'yı kuşatma altında
sekiz bacaklı olduğundan hızlıdır ve yere sağlam basar. tuttuktan sonra, ülkelerine dönüyormuş gibi yaparak,
(Kimi zaman ona binip yeraltına indiği bile olur.) Loki'nin geride tahta at biçiminde çok büyük bir sunu bırakır.
yavrusu olduğu ve bu fitneci tannnın kısrak kılığına girdiği Troyalılar armağanı kabul eder, ama Yunan askerleriyle
sırada döllendiği söylenir. dolu olduğunu anlayınca şaşkınlığa uğrar.
Yunan kentauros'lan yan-insan, yan-attır; kanatlı at
Pegasos ise Perseus tarafından başı uçurulan canavar
Medusa'nın boynundan ortaya çıkar. Kahraman
YUKARIDA Bellerophon kanatlı at Pegasos'un üstünde Khimaira'yla
Bellerophon daha sonra Pegasos'a binerek Khimaira'yı dövüşüyor. SACDA Herakles sekizinci görevi sırasında Trakyalı
öldürmeye gider. Diomedes'i kendi etçil atlarına yedirir.

'i8 l lAYVANLAR Al.EM!


Kurtlar
Loki'nin oğlu olan dev kurt Fenrir,
İskandinav tannsı Odin'in düşmanıdır.
Tannlar tarafından yakalanır, ama bir
türlü öldürülemeyince zincirle bağlanır.
Ne var ki, Fenrir büyümeye devam eder ve
Ragnarök zamanı geldiğinde, yer ile gök
arasındaki boşluğu dolduracak cüsseye
vanr. Nihai çarpışmada Odin'i yutacağı
söylenir. İskandinav mitolojisi
engereklerden oluşmuş dizginleri
kullanarak dev bir kurda binen dişi dev
Hyrrokkin'le ilgili masallan da içerir.
Amerika Yerli mitolojisine göre,
Çakal'la tartışmaya giren Kurt onun
oğlunu öldürür ve böylece dünyaya ölümü
getirir.

SOLDA Farsça Şehname kitabında anlatılan bir


olayda kahraman Feramurz'un bir cadı-kurdu
öldürüşü. YUKARIDA Kurt biçiminde bir Amerika
Yerli tören başlığı. SACDA Deu kurt Fenrir tanrı
Tyr'ın elini ısırıp koparıyor.

KURTLAR 24I
YUKARIDA Bir tosbağa biçimindeki Aztek tanrısı Macuilzochitl.
SAGDA ÜSTTE Vişnu, avatar'ı Kurma, yani tosbağa görünümünde. SAGDA
ORTADA Bu Maya seramiğinde dünyanın yaratıcısı, dünyayı temsil eden
kaplumbağanın üstünde dururken görülüyor SAGDAAŞAGIDA Hastalığı
savuşturmak için takılan kaplumbağa biçiminde bir Siu nazarlığı.

' '1 2 HAYVANLAR ALEMİ


Kaplumbağalar
Dünya mitolojisinde kaplumbağalann ve tosbağa­
lann oynadığı önemli rol büyük ölçüde uzun
ömürlü olmalanndan kaynaklanır. Hinduizmde
kaplumbağa 4kupara, dünyayı sırtında taşır. (Bazı
nlatımlarda dünyayı tutma görevini onun sırtında
duran bir fil yerine getirir.) Dev kaplumbağa Kurma
lse Süt Okyanusu'nun çalkalanışı (bkz. s. 162) sırasın­
da yararlılık gösterir. Dünya Kaplumbağası kavramı
bazı Amerika Yerli mitlerinde de karşımıza çıkar ve
depremler onun hareketlerine bağlanır.
Çin' de tosbağanın Pan Gu'ya dünyayı yaratmada
yardım ettiği söylenir. Başka bir efsane Gong Gong'un
göğü tutan dağı yıkmasından sonra, yaratıcı tannça
Nuwa'nın göğü Ao adlı dev bir kaplumbağanın bacakla­
nyla havada tuttuğunu ileri sürer. Ao'nun Penglai Dağı'nı
da sırtında taşıdığı söylenir.
Afrika mitleri çoğu kez tosbağayı en akıllı hayvan ola-
rak sunar. (Aynı yargı Ezop'un fabllanna da yansır.) Yunan
mitolojisinde bebek Hermes ilk arpı, inek bağırsağından tel­
ler gerilmiş bir tosbağa kabuğuyla yapar. Aztekler kaplumba­
Aa kabuklannı müzik icrası için de kullanır; Xochipilli'nin bir
görünümü olan müzik tannsı Macuilzochitl'in kaplumbağayla
birlikte sıkça görülmesi bundandır. Maya mitolojisinde mısır
tannsının bir kaplumbağanın kabuğundan tekrar doğuşuyla il­
gili masallar vardır.

KAPLUMBA<iALAR 243
Normal kategorilere girmeyen hayali yaratıklar bütün Bir aslan ve kartal karması olan grifon'a kadim
mitolojilerde görülür. Çoğu başka hayvanların karma Yakındoğu'da ve daha sonralan Girit'te rastlamak
biçimleri ya da insan-hayvan melezleridir. Mutlaka kötü mümkündür. Hıristiyan geleneğinde tek boynuzlu at ancak
niyetli olmamakla birlikte, çoğunun büyülü güçleri vardır. bir bakire tarafından ehlileştirilebildiği için Meryem
Belki de en çok bilinen örnek ejderhadır. Bu efsanevi Ana'yla ilişkilendirilir. Mısır tannlannın çoğu hayvan­
canavara dair Mezopotamya kaynaklı hikayeler zamanla insan meleziyken, sırf farklı hayvan organlarından
antik Yunan dünyasına, Çin'e ve Japonya'ya yayılmıştır. oluşmuş bazı varlıklar da görülür: Örneğin cin Ammit'te
Ejderha Asya'da uğurlu bir yaratığa, bir talih taşıyıcısına ve timsah, suaygm ve aslan özellikleri birleşmiştir.
bir kraliyet simgesine dönüşür. Yunanistan'da ise Yunan sfenksi aslan gövdesi ve bacakları, kartal
kahramanların alt etmesi gereken bir varlık olarak daha kanatlan, kadın başı ve göğsü taşır. Kadim Mısır karşılığı
canavarımsı niteliğe bürünür. genellikle erildir ve daha iyi huyludur.

AŞAGIDA Ejderha masallarına dünyanın her yanında rastlanır.


Bu gravür Polonya'nın Krak6w kenti yakınında bulunduğu
söylenen bir ejderhayı resmediyor.
SAGDA Sfenks aslan, kartal ve insan bileşimi bir yaratıktır. Burada
Oidipus' a meşhur bilmecesini soruyor.
YUKARIDA SOLDA Bu freskin ön planında
kentauros Khiron, ortasında ise Helikon Dağı ve
Pegasos'un toynağıyla oluşan Hippokrene
çeşmesi görülüyor. SOLDA Ateş soluyan tipik bir
Avrupa ejderhası. YUKARIDA Bariz cinsel
organlanyla ve tehdit edici duruşuyla ilk Yunan
kentauros tasvirlerinden biri. SACDA Suaygırı,
aslan ve timsah bileşimine dayanan sinsi Mısır
cini Ammit, aşağılık ölülerin ruh!annı yutar.

246 HAYVANLAR ALEMİ


Başkalaşım
Romalı şair Ovidius İS ı. yüzyılda şekil değiştiricileri konu
alan klasik hikayelerin bir derlemesini hazırlamıştır.
Onun anlattığı evren değişkendir ve hiçbir şey göründüğü
gibi değildir: Minerva'yı dokuma yanşına çağıran
Arakhne adlı kadın örümceğe dönüşür; Alkyone ve kocası
yalıçapkınına dönüşür; Atalanta bir aslana dönüşür.
Başkalaşım Hindu geleneğinde de karşımıza çıkar.
Bir hikaye, bağlılığı sayesinde ölümsüzlüğe kavuşan
Hiranyakaşipu adlı bir cin kralını anlatır. Artık ne insan
ne de hayvan tarafından öldürülebilir. Vişnu'nun bu
soruna bulduğu çözüm basittir: Yan-insan, yan-aslan
Narasimha auatar'ına dönüşür ve bu haliyle cini yok eder.

YUKARIDA Minerua'nın izlediği Arakhne, yakında geçireceği


başkalaşımın farkında olmaksızın tezgahı başında çalışıyor.
ACDA Şiva çocuğu Ganeşa'nın kesik başının yerine bir fil başı
4 çirir. YAN SAYFA İnsanın ya da hayvanın yenemediği
1 riranyakaşipu'nun melez Narasimha tarafından yutuluşu.

! !AYVANLAR ALEMİ
YUKARIDA VE SACDA
Artemis'i yıkanırken gören
Akteon, ceza olarak bir
erkek geyiğe dönüştürülür
ve kendi köpekleri
tarafından öldürülür.
SOLDA Odysseus'un yol
arkadaşları cadı Kirke
tarafından çeşitli
hayvanlara dönüştürülür.

ı! l lAYVANLAR ALEMİ
SİMGESEL
illil111111111111111111111111111111

NESNELER
lllllllllllllllllllllllllllllllllllll

Altın 258
Süt 262
Kan 264
Tuz 266
içki 268
Elma 270
B al 274
itolojide belli nesnelere anlam yüklenir. Bazıları kil, kan, süt ve ateş

M gibi günlük hayatta karşılaşılan şeylerdir. Diğerleri daha az bulunur ol­


makla birlikte, evrensel ve yüksek değer biçilen şeylerdir: İyi bir örnek,
çoğu kültürün öteden beri değer verdiği altındır. Antik Yunanlar ha­
yatın güzel olduğu "Altın Çağ" dan söz eder; Kral Midas dokunduğu her şeyi altına
çevirmek ister; Güney Amerika'nın İspanyol fatihlerine El Dorado ("Altın
Adam") adlı bir kabile şefince yönetildiği söylenen efsanevi Altın
Kent'i bulma arzusu yön verir.
Kan hayatla en yakından ilişkili şeydir ve anlamı açık­
tır: Yaşam gücünü ifade eder. Aztekler tanrıların varlık­
larım sürdürmeleri için kan adamayı gerekli sayardı.
Hıristiyanlıkta kan daha da zengin bir simgesellik ka­
zanır. Mesih'in çarmıha gerilişinden önceki gece ye-
nen yemekte şarap için söylediği "Bu benim kanımdır"
sözleri günümüzde aşai rabbani ayininde anılır. Ben-
zer şekilde, Mısır' dan Çıkış Kitabı'nda Vaat Edilmiş Top­
raklar "süt ve bal akan" yer diye tarif edilir; Tanrı'nın
hayatta kalmaları için mucizevi kudret helvası gönder­
mesine karşın, yaban ortamda zorluklarla boğuşan
İsrailoğullarına böyle bir hayal çekici gelmiş olsa
gerek.
özel anlam taşıyan birçok nesne şaşırtıcı ölçü­
de sıradandır. Örneğin, kil çeşitli yaratılış mitlerin­
de görülür. İslam geleneği insanın kilden yapıldığını
belirtir. Eski Ahit'te uzun süren acı çeken Eyüp bunu
doğrular: "Ben de kilden yapıldım." Yahudi mitoloji­
sinde kilden yapılan ve daha sonra bir tılsımla can
verilen intikamcı yaratık Golem'e ilişkin masallar
yer alır. Yerli mitinde ise insanlar kilin ya da çamurun içinden çekilip çıkarılır. ÖNCEKi SAYFA Ölümsüzlük
Altın dışındaki metaller de önemlidir. Demir Avustralya Yerli mitolojisinde iksiri elde etmek için Süt
Okyanusu'nı.m çalkalanışı.
özellikle maban ("büyülü") sayılan kırmızı toprakboya biçiminde çok geçer. Güney SOLDA Musa bir
Afrika'mn San halkları hayat verici özellikler yakıştırdıkları toprakboyaya değer altın buzağıya tapan
İsrailoğullarını bulmak
verir. Kahraman İason'un yolculuklarını konu alan destanda, Girit kıyısında İa­ için Sina Dağı'ndan
son'un gemisini kaya yağmuruna tutan tunç dev Talas hikayesi yer alır; Eski Ahit'te, iniyor. YUKARIDA Altın
Mezoamerika halkları için
Musa bir kutsal nesne olarak Pirinç Yılan'ı yapar. Sonraki haham mitolojileri be­
kutsal anlam taşırdı. Burada
deninde çocukların kurban olarak yakıldığı tunç tanrısı Moloh'tan söz eder. Gü­ görülen eser, ışıldayan bir
nümüzde bilinen çeşitli metallerin adları Plutonium, Uranium ve Mercurius gibi güneş kursunu betimliyor.
mitolojik karakterlerden gelir.

SiMGESEL NESNELER 2 55
Mitolojideki en sert madde efsanevi "katı-taş"tır; görünüşe bakılırsa bu te­
rim değerli taşlardan metallere kadar son derece dayanıklı bir dizi malzemeyi
belirtir. Yunan efsanesinde Kronos babası Uranos'u bir katı-taş orakla iğdiş eder
ve Perseus da Medusa'nın başını katı-taştan bir kılıçla keser. Prometheus'un ve
Loki'nin katı-taştan zincirlerle bağlandığı söylenir.
Birçok mitolojik nesne ölümsüzlükle ilişkilidir. Simyacılar adi metalleri
altına çevirmenin yanı sıra hayat iksiri sağla­
dığı söylenen Felsefe Taşı'nı yüzyıllar boyunca
aramışlardır. Hindu mitolojisinde soma adlı içki
aynı işlevi görür; Yunan mitolojisinde tanrılar
varlıklarını ambmsia'yla sürdürür.
Evrenin kökenine ilişkin İskandinav an­
latımına göre, hayatın başlangıcı iki temel
unsura bağlıdır: Dondurucu Niflheim dünya­
sındaki buz ve karşıtı olan yakıcı Muspelheim
dünyasındaki ateş; bunlar Ginnungagap denen
esneyici bir boşlukla ayrılır. Niflheim'de bulu­
nan bir kuyunun ya da pınarın dibinde kıvrılıp
duran çok yılan yaşar. Yılanların zehri yüzeye
çıktığında buzla birleşir; bu karışım boşluğa
düştüğünde Muspelheim ateşleriyle buharla­
şır. Ortaya eitr denen garip ve büyülü bir madde
çıkar. ilk dev Ymir hayatın özü olan bu mad­
deden yapılmıştır. Ymir uyurken, koltukaltla­
rından sızan ter başka devlere dönüşür. Onu ve
yavrularını yine eitr'den yaratılmış olan, Au­
dumla adındaki inek besler.

SOLDA Bal çoğu kez


tannların besini olarak
kabul edilir.
SAGDA Aztek tanrıçası
Mayahue1 sarhoş
edici pulque içkisinin
yapımında kullanılan bir
agave bitkisi üstünde
oturuyor.

2 6 <JMCESEL NESNELER
a1rM �liımı._--a <[{,o rwa,t,r
... L-...ı:
. '--'-''--���'""-......;...
!.:::.ı.�� .ı... ..
....h.-
"-"" --
--- ��.-�
Altın
Kadim Mısırlılar, özellikle güneş tanrısı Ra'yla ilişkili Bakkhos'un sarhoş olup kayıplara karışan Silenos'a sahip
olmasından dolayı altına değer verirdi. Güney Amerika'da çıkması nedeniyle bir dilekte bulunma hakkı tanıdığı
efsanevi İnka şefi El Dorado'nun bahçesinde bütün Midas, kendisine dokunduğu her şeyi altına çevirme
hayvanların ve bitkilerin altından olduğu söylenir. yeteneğinin verilmesini ister. Aldığı yeni armağan ilk
Yunan efsanesinde kahraman İason'a Altın Post'u başta onu memnun eder, ama yediği ve içtiği şeyler de
bulup getirme görevi verilir; kutsal bir koruda saklanan metale dönüşünce pişmanlık duymaya başlar. Bakkhos'a
ve bir ejderha tarafından korunan bir altın koçun artık bir lanet olarak gördüğü bu durumdan kurtarılması
postudur bu. iason canavarı öldürür ve postu alıp için yalvardığında, Sart Deresi'nin sularında yıkanması
döner. O zamandan beri Altın Post kraliyet otoritesinin bildirilir. Derede çok altın bulunması bazen bununla
bir simgesi, bir tür altın madenciliği ve hatta Yunan açıklanır.
dünyasının doğu sınırlarındaki zenginliği olarak YUKARIDA İason tanrı Ares için kutsal korudan Altın Post'u getiriyor.
yorumlanır. SACDA Danae v e hizmetçisi gizemli bir altın sağanağının (kılık
Altınla ilgili belki de en ünlü mit Midas'ın hikayesidir. değiştirmiş Zeus) ortaya çıkışını merakla izliyor.

SiMGESEL NESNELER
Süt
Hindu mitolojisinde engin Süt Okyanusu, hayat verici
iksir amrita'yı üretir ve Seşa'nın sırtında uykuya dalan
Vişnu'nun yüzdüğü yerdir. İnek sütünden elde edilen
sadeyağ Hindu ayinlerinde hayati yer tutar.
Mısır tanrıçası Hathor çoğu kez adı "süt" anlamına
gelen sağımlık inek Hesat kılığında görünür ve diğer
tanrıları emzirir.
Antik Yunan inancına göre, Samanyolu Hera'nın
memesinden çıkan sütle oluşmuştur. Oğlu Herakles'e
düşkün olan ve annesinin ölümlü olmasına üzülen Zeus,
çocuğu uykudaki Hera'nın koynuna sokup emzirmeye
karar verir. Uyanan Hera olup bitenleri fark edince, bebeği
koynundan silkip atar ve saçılan süt gökyüzüne yayılır.

SOLDA Hera'nm memesinden saçılıp gökyüzüne yayılan sütün


Samanyolu'nu oluşturuşu. AŞACIDA Oğlunu emziren Meryem Ana
heykeli, ''Virgo Lactans" olarak bilinen bir heykel türünü oluşturur.
SACDA Tannça Hathor bir tannyı emziriyor.
Tuz
Tuz hayat için gereklidir; ama İskandinav mitolojisinde deniz suyu tanrıçası vardır. Çeşitli mitolojilerde tuz
bizzat hayatın özüdür, çünkü inek Audumla ilk varlıkları sıklıkla tanrılara sunulan bir şey olarak karşımıza çıkar.
bir tuz kütlesini yalayarak ortaya çıkarmıştır. Eski İskandinav şiiri Grottasöngr'de anlatılan bir mit,
Eski Ahit'in Tekvin Kitabı 'na göre, Lfü ve karısı, Menia ve Fenia adlı iki dişi devi konu alır. Deniz kralı
tam yıkılmak üzereyken Sodom kentinden kaçar. onları bir değirmen taşını çevirip tuz öğütmeye zorlar;
Tıpkı Orpheus gibi, onlara da arkaya bakmamaları ama bütün düzeneğin denize düşmesiyle sular tuzlu hale
bildirilmiştir. Ancak Lfü'un karısı geriye kısa bir bakış gelir.
atar ve bir tuz sütununa dönüşür. YUKAR!DA LUt'un karısı yüzünü Sodom kentine çeviriyor ve bir tuz
Aztek tuz tanrıçası, Tlaloc'un kız kardeşi sütununa dönüşüyor.
Huixtocihuatl'dır; Roma mitolojisinde Salada adlı bir SACDA Dişi devler Menia ve Fenia'nın tuz öğütmeye zorlanışı.

:z66 SIMG!:SEL NESNELER


an sonrasında karaya inen Nuh bir bağ diker, şarap Bakkhos). Onun dostu olan yaşlı Silenos içkiye
üretir ve içmeye koyulur. Oğullarından Ham onu çıplak düşkünlüğün sakıncalı yanını temsil eder ve çoğunlukla
Ye sarhoş halde görünce lanetlenir. Eski Ahit'in daha sarhoş ya da uykulu halde tasvir edilir.
onraki bir hikayesinde Lı1t'un kızlarının ondan çocuk Hindu mitolojisinde içkinin yaratıcısı Varuna'nın eşi
edinmek üzere babalarını sarhoş edişleri anlatılır. asura Varuni'dir. Kadim Mısır inancına göre, aslan tanrıça
Aztek kültüründe pulque denen alkollü içecek önemli Sekhmet, tanrılar tarafından insanları yok etmek üzere
bir rol oynar. Agave bitkisinden yapılan bu içkinin gönderilir. Giriştiği katliamı durdurmak için, kocaman
tannsal kaynaklı olduğuna, insanları dans edip şarkı bir fıçıdaki bira kırmızıya boyanır. Bunun kan olduğunu
töylemeye özendirmek için Quetzakoatl tarafından sanıp içen tanrıça öylesine sarhoş olur ki, insan kıyımı
&önderildiğine inanılır. Kurban edilecek kişilere de pulque son bulur.
lçirilir. SOLDA Başında asma dallarından çelengiyle ve elinde üzüm salkımlarıyla
Yunan mitolojisinde içkiyi destekleyen figür, şarap körkütük sarhoş Silenos. AŞACIDA Odysseus ve yol arkadaşlarının bol bol
Ye pervasız işret tanrısı Dionysos'tur (Roma mitolojisinde sert şarap içirerek Kyklops Polyphemos'u kör edişi.

269
Elma
Mitlerde sıklıkla karşımıza çıkan elma hemen her zaman Hippomenes'e Atalanta'nın ilgisini dağıtacak üç altın
hayatla ya da bilgiyle ilişkilendirilir. Kitabı Mukaddes'in elma verir. Atalanta aralıklarla yere konulmuş elmaları
meşhur hikayesinde, Havva kandırdığı Adem'e Bilgi toplamaktan kendini alamayınca yarışı kaybeder.
Ağacı'nın yasak meyvesini yedirir; metinde belirli bir Paris'in Kararı olarak bilinen mitte de bir altın elma
adın verilmemesine karşın, bu meyve geleneksel olarak geçer; Eris ("Fitne"} bunu bir kavgayı kışkırtmak üzere
elma şeklinde tasvir edilir. üç tanrıçanın (Aphrodite, Hera ve Athena} ortasına atar.
Kocaya varmamaya kararlı Atalanta'yı konu alan İskandinav mitolojisinde altın elmalar sonsuz yaşam
Yunan efsanesinde, bu delişmen prenses nihayet bir kazandırır ve tanrıların gücünün kaynağıdır.
koşu yarışında kendisini geçecek talibiyle evlenmeye AŞAÔIDA Tekvin Kitabı'nda bir elma insanoğlunun gözden düşüşüne
söz verir. Son derece hızlı olduğu için tehlikede neden olur. SAGDA Üç tanrıça, uyuyan Paris'in yanma kararını sormak
olmadığı kanısındadır, ama Aphrodite bahsi kabul eden üzere varıyor; Mercurius'un elinde çekişmeyi başlatan altın elma var.

'J J O
Bal
Antik Yunanlar için bal, tanrılarla sıkı sıkıya ilişkilidir bir maymunun onu yaşatmak için bal getirdiğine dair bir
ve bilginin simgesidir. Çocukken balla beslenmenin hikaye de vardır.
kahraman Akhilleus'a büyük hitabet gücü kazandırdığı Mayalar da balın tanrısal bir besin olduğuna inanırdı.
söylenir. Ah-Muzen-Cab adlı bir Maya tanrısı özel olarak arıcılıkla
Eski Ahit balın tatlı ve keyif verici oluşuna işaret ve balla ilgilenir.
eden göndermelerle doludur; Kur'an'ın "Nahl" ("Bal
AŞACIDA Bakkhos'un (sağ ön tarafta) balı keşfetmesi, uygarlığa
Arısı") suresinde bal "insanlar için deva" olarak giden uzun yolda bir adımdır. SACDA Cupido tatlı balı elde
nitelendirilir. Hinduizmde bal tapınmada veya adak etmek için arının iğnelerine katlanmak gerektiğini kavrıyor -
sunmada kullanılır. Buda'nın inzivaya çekildiği sırada, seudalanmaya azıcık benzeyen bir tecrübedir bu.
2 75
7
KAHRAMANLAR
11111111111111111111111111111111111111111111111111111111

Mucizevi Doğumlar 282


Canavar Hasımlar 286
Perseus 290
Theseus 294
Herakles 296
Kral Arthur 302
Thor 304
Gılgamış 306
Sigmund ile Siegfried 308
rkek ya da kadın kahraman figürü bütün mitolojilerde temel yer tutar.

E Bazen insan, bazen de tann kahramanlar canavarlarla boğuşur ve tehlike­


li maceralara atılır; mücadele ve tehlike hikaye için temel önemdedir ve
çoğu kahraman maceranın sonunda biraz daha akıllanır. Antik Yunanlara göre,
Altın, Gümüş ve Tunç çağlanndan sonra gelen Kahramanlık Çağı insan varoluşu­
nun dördüncü aşamasıdır. Bu kudretli karakterler önceki dönemden kalma kaos
unsurlannın üstesinden gelmeye hizmet eder; sistem çatışmasının klasik bir örneği,
kahramanın kötü canavar Grendel, onun annesi ve bir ejderhayla amansızca dövüş­
tüğü Anglosakson Beowulf destanıdır.
Bu her kahramanın Beowulf, Herakles ya da Thor gibi kılıç, topuz ve balta ku­
şanıp sürekli savaşla uğraştığı anlamına gelmez. İsa Mesih ve Buda
gibi birçok önemli figür gelenekçiliğe kafa tutma ve baştan çıkancı
dürtüleri aşma anlamında kahramandır. Bazı kahramanlar ise halkla­
nnı canavarlardan değil, kölelikten kurtanr; Musa'nın yaptığı budur.
Mitoloji uzmanı Joseph Campbell kahramanlık hikayesinin şu üç
temel unsurunu saptar: "Yola çıkış" (macera dürtüsü; doğaüstü yar­
dım; ilk eşiği aşma), "olaya giriş" (çile yolu; baştan çıkancı kadın; baba­
nın gönlünü alma) ve "dönüş" (büyülü kaçış; dışandan yardım alma­
dan kurtuluş; dönüş eşiğini aşma; her iki dünyayı tam anlama). Ona
göre, bu kalıp, başka önemli figürlerin yanı sıra İsa Mesih, Buda ve
Musa'nın hayatlannda bulunabilir.
Kahramanlık hikayeleri sahiden de bir kalıba bağlıymış gibi görü­
nür. örneğin, kahramanlar genellikle olağandışı şekilde doğar ya da
bir tannsal ebeveynden dünyaya gelir: Herakles, Zeus'un oğludur; İsa
bir bakireden doğmuştur. Gılgamış üçte iki oranında tannsal diye tarif
edilir; annesi bir tannça, babası ise yan-ölümlüdür. Fin Kaleuala desta­
nının başta gelen figürü Vainamöinen ilk başta bir tanndır; ama ara-
dan geçen yıllarla bir kahraman rolüne bürünür. ÖNCEKİ SAYFA Iran
Çoğu kez kahramanlar ilk tehlikeyle küçük yaşta karşılaşır. Musa firavunun kahramanı Rüstem
verilen yedi görevin
kıyımına uğramaması için Nil'e bırakılır; Mesih zalim Herod tarafından öldürül­
sonuncusunda Beyaz
memek için Mısır'a kaçar; Herakles onu öldürmek isteyen Hera'nın gönderdiği iki Cin'i öldürüyor.
SOLDA Kahraman
yılan tarafından tehdit edilir (ve onlan boğar). İran kahramanı Rüstem daha kü­
Kadmos ejderhayı
çük bir çocukken azgın bir beyaz fili öldürür. Gılgamış (hikayenin sonraki versi­ mızrağıyla öldürüyor.
yonlanmn anlatımına göre) bebekken bir kuleden aşağı atılır, ama bir çiftçi tara­ YUKARIDA SOLDA
Herakles Geras'ı
fından kurtanlıp büyütülür. Siegfried bir demirci tarafından bulunup yetiştirilir. ("Yaşlılık') kovalıyor.
Theseus'un olayında, kayıp babası sandaletlerini ve kılıcını bir taşın altına bırak­ YUKARIDA Bir dağ
cadısınca yetiştirilen
mıştır; Theseus ancak taşı kaldıracak güce eriştiğinde yolculuğuna başlamaya Japon kahramanı
hazır olur. Kintaro.

KAHRAMANLAR 279
Kahraman figürleri aynı zamanda erken gelişmiş bir kişilik taşır. Mesih
daha on iki yaşındayken tapınakta yaşlılarla din meselelerini görüşür. Akhilleus,
aynca tason, Aias ve hatta belki Herakles akıllı kentauros Khiron'dan ders alır.
Anlaşıldığı kadanyla Herakles'in müzikte ustalaşmaması, kendisine hatalannı
söyleyen hocası Linos'u öldürmesi yüzündendir.
Herakles'in gücü kahramanlann başka bir alametidir; onlan ayırt eden bu
özelliği sergilemeye sıkça çağrılırlar. Rama, tann Şiva'nın devasa yayını çeker­
ken, genç Arthur kayaya sıkıca saplanmış kılıcı yerinden çıkanr. Rüstem imkan­
sız görülen yedi görevi yerine getirir; Herakles ise ilk başta on görevle yükümlü
kılınır, ama iki görevi daha yardımla yerine getirdiği için sayının on iki olduğu
söylenir. Mesih'ten kendini kurban etmesinin istenmesinde olduğu gibi, bazen
kahramanın gücü manevidir.
Bazı kahramanlann yardımcılan vardır. Sözgelimi, Gılga­
mış'a neredeyse bir kardeşi haline gelen tuhaf, hoyrat, vahşi
Enkidu eşlik eder. Herakles'e özellikle Lema Suyılanı'nı alt
etmesinde, yeğeni lolaos yardımcı olur; bu olayda Herak­
les'in başlan kestiği sırada lolaos boyunlan dağlar.
Kahramanlara tannlardan daha rahat ulaşılır,
Yunanlann gözünde, Herakles ve Perseus tartışma­
sız yaşamış kişilerdi; hatta Büyük lskender, tarihsel
bir figür olduğu pek söylenemeyecek Akhilleus'un so­
yundan geldiğini ileri sürecekti. Musa da Yahudiler, Hıris­
tiyanlar ve Müslümanlar için gerçek bir tarihsel figürdür. Ba­
zılan Kral Arthur'un Sakson istilacılara karşı Britanya Adala­
n'nın ilk savunuculanndan biri olduğuna inanır. Sümer kenti
Uruk'un tô 3. binyılda yaşamış gerçek bir kralı olan Gılgamış, Mezo­
potamya mitolojisinde kentin gedik açılamaz surlannı yaptıran bir
yan-tann olarak hatırlanır. Aynı şekilde Theseus da Atina'nın kuruluşuyla
ilişkilendirilir.
Kahramanlar her zaman onurluca davranmaz. Rama kansına yersiz bir
kuşkuyla davranır (ve sonra pişman olur); Theseus, Ariadne'yi bir adada yüzüstü
bırakır; Herakles bir delilik nöbetinde kansını ve çocuklannı öldürür; tason bir
prenses uğruna Medea'yı terk eder. lason'un hazin sonu (Argo'nun kıç tarafında
uyurken üstüne düşen bir tahta parçasıyla can verişi) sonuçta kahramanlann
çoğu kez insanlarla aynı talihsizliklere maruz kaldığını anlatır bize.

KAHRAMANLAR 281
Mucizevi Doğumlar
Birçok kahraman tannsal soydan gelir. Theseus'u
(annesiyle aynı gece yatan) Poseidon'un ya da Aigeos'un
döllediği, Herakles'in babasının Zeus olduğu söylenir. Bazı
önemli gebelikler habercilerce bildirilir. Buda'nın annesi
ona gebe kalırken, beyaz filin yer aldığı bir rüya görür; ·
doğumunun bir ağaç altında olması ise daha sonralan
kutsal incir ağacı altında meditasyona girmesinin işareti
sayılır.
İran tannsı Mithras'ın bir kayadan doğduğuna,
Herakles'in İran'daki karşılığı Rüstem'in ise rahimde
büyümeye devam etmesinden dolayı, sezaryenle
doğduğuna inanılır.
Meryem'e görünen baş melek Cebrail, Mesih'e gebe
kaldığını bildirir; buna karşılık dünyayı kurtaracak çocuğun
son derece sıradan doğumu bir ahırda gerçekleşir. Dünyevi
babasının Kral Davut soyundan gelen Yusuf oluşu, daha
önceki bir kahraman figürüyle bir bağ sağlar.

SOLDA Roma İmparatorluğu'nun her tarafında tapılan İran tanrısı


Mithras'ın bir kayadan doğduğu söylenir. YUKARIDA Theseus
mitinin bazı versiyonlarına göre, onu dölleyen Poseidon'dur.
SACDA İsa, Tanrı'nın oğlu olmasına karşın, bir ahırda doğar.
SONRAKİ SAYFALARDA Buda'nın bir kraliçe olan annesi bir sal
ağacının altında doğum yapar (solda) . Rüstem sezaryenle doğar;
onu diğer ölümlülerden (sağda) ayırt eden son derece olağandışı bir
olaydır.

KAi IRAMANLAR
Perseus
Perseus antik Yunan dünyasının en eski
kahramanlarındandır. Zeus ile Danae'nin oğludur
(bkz. s. 258); Danae'nin babası Akrisios ileride Zeus'un oğlu
tarafından öldürüleceğini öğrenince, onu annesiyle
beraber bir sandığa koyup denize atar. Sandık Seriphos
Adası kıyılarına sürüklenir; balıkçı Diktys bulduğu
Perseus'u büyütür.
Perseus yılan saçlı Gorgon Medusa'nın başını
getirmeye gönderilir. Bu en korkunç yaratığın kendisine
bakanlan taşa çevirebilen bir yüzü vardır. Athena ve
Hesperid'lerin yardımıyla, bir orak ve (Poseidon'dan) bir
görünmezlik miğferi edinen Perseus, kalkanının
yansımasından yararlanarak Medusa'nın başını kesmeyi
başarır.
Medusa'nın kanından ortaya çıkan kanatlı at Pegasos,
Perseus'a sonraki sınavında, yani Andromeda'yı
kurtarmada yardım eder. Bu prenses babası tarafından
sunu olarak bir deniz canavarına bırakılmıştır. Perseus
(büyük ihtimalle Gorgon'un başını kullanarak) canavarı
öldürür ve kurtardığı Andromeda'yla evlenir. Athena
ondan aldığı Medusa'nın başını kalkanına takar. Miken
kralı olan Perseus, zamanla Herakles'e varacak olan bir
soyu başlatır.

SOLDA VE SACDA Perseus kendisine bakanlan taşa çevirebilen


Gorgon Medusa'nın korkunç başını elinde tutuyor.
AŞACIDA Perseus korkunç deniz
canavarının elindeki Andromeda'yı
kurtarır. SACDA Perseus'un annesi,
altın sağanağı görünüşüne bürünen
Zeus'un baştan çıkardığı Danae'dir.

:ı 2 KAHRAMANLAR
Hikdyenin bazı
versiyonlarında,
Perseus deniz
canavarını alt etmek
için kanatlı at
Pegasos'a biner.
Theseus
Annesinin kendisine gebe kaldığı gece iki kişiyle beslenmesi için her yıl Girit' e yedi erkek ve yedi kız çocuk
yatmasından dolayı, Theseus'un babası ya Atina kral göndermektedir. Theseus onların arasında yer almaya
Aigeos ya da onun kılığına girmiş Poseidon'dur. Öyle ya da gönüllü olur; Girit'e vardığında Kral Minos'un kızı Ariadne
böyle, Aigeos sandaletlerini ve kılıcını bir taşın altına ona aşık olur ve Minotauros'un yaşadığı labirentten
saklar; çocuğun taşı kaldıracak kadar büyüdüğünde gelip kaçmasına yardımcı olacak bir yumak verir. Theseus
kendisini kurtarmasını umar. canavarı öldürdükten sonra, Ariadne'yle birlikte kaçar. Ne
Theseus Atina'ya giderken yolda çeşitli canilerle ve var ki, masal trajediyle son bulur. Theseus dönüş yolunda o
haydutlarla karşılaşır. Bunlardan Prokrustes, misafirlerini heyecanla gemisindeki yelkenin rengini siyahtan beyaza
demir yatağına sığdırmak için germe ya da kesme yoluna çevirmeyi unutur. Aigeos siyahı oğlunun öldüğünün bir
gider; Sinis insanları çam ağaçlarıyla ikiye ayım; Skiron işareti sanarak denize atlar; bu yüzden deniz artık onun
ayaklarını yıkattığı kurbanlarını daha sonra bir uçurumdan adıyla, Ege olarak anılır.
aşağı yuvarlar. Theseus hepsini kendi yöntemleriyle
haklar. Atina'ya vardığında Aigeos onu tanıyamaz; hemen YUKARIDA Theseus'un başardığı işler. Ortada Theseus ölü
Minotauros'u labirentten taşıyor; çeperde Theseus'u Sinis, Krommyon
tanıyan Medea ise zehirlemeye çalışır. Domuzu, Kerkyon, Prokrustes ve Skiron'la birlikte görürüz.
Theseus'la ilgili en meşhur hikayenin konusu SACDA Theseus'un taşı kaldırıp babasının sandaletlerini ve kılıcını
Minotauros'tur. Atina yan-insan, yan-boğa Minotauros'un bulması.

KAHRAMANLAR
Herakles
Herakles (Roma mitolojisinde Hercules) ilkömek mitler İason'un Argonaut'lanna katılışını, Prometheus'a
kahraman, aynca Yunan ve Roma erkek kuşaklan için bir azap çektiren kartalı okla vurup öldürüşünü ve dev
rol modelidir. Zeus ve Alkmene'nin oğlu olmasından dolayı Antaios'u boğuşumi anlatır.
yan-ölümlüdür; doğuştan insanüstü güce sahiptir. Bazen Herakles'in ölümü beklenmedik bir yerden gelir.
sakin olmasına karşın, müzik hocasını ve ilk kansı ile Önceki bir olayda kentauros Nessos'u Lema
çocuklannı öldürmesinde görüldüğü gibi, tepesinin attığı Suyılanı'nın zehirli kanına batırdığı bir
zamanlar da olur. okla vurmuştur. Nessos can çekişirken,
Herakles (muhtemelen ailesini katletmesinin kefareti Herakles'in kansına kendi kanını
olarak) Kral Eurystheus'un belirlediği on iki imkansız işi Herakles'in sadık kalmasını
başarmasıyla tanınır daha çok. Bazı görevleri Nemea sağlamak için kullanabile­
Aslanı, Lema Suyılanı ve pirinç gagalı Stymphalis Kuşlan ceğini söyler. Çok
gibi azgın doğaüstü yaratıklan öldürmeye dayanır. sonralan kansının
Keryneia Geyiği, Erymanthos Yabandomuzu, Girit Boğası Nessos'un kanı
ve Hades'iİı bekçisi Kerberos'la ilgili görevlerinde ise bu bulanmış bir
yaratıklan canlı getirmesi gerekir. Diğer işlerde gömleği ver-
Herakles'ten dağılmış hayvanlan (Diomedes'in Kısraklan mesi
ve Geryoneses'in Sığırlan) toplaması, pis Augias ahırlannı Herakles'in ze­
temizlemesi, Hippolyta'nın Kemeri'ni çalması ve hirlenmesine yol
Hesperid'lerin Elmalan'nı koparması istenir. açar. Herakles ka -
Herakles bu görevlerden bazılannı kaba güçle lan son gücüyle
başanrken, cingözlüğünü de sergiler. Örneğin, ahırlan kendi cenaze ate­
yakındaki bir nehrin sulannı saptınp oradan geçirerek şini hazırlar;
temizler. Yerine göğü tutmak şartıyla, Atlas'ı gidip ölümlü tarafı
Hesperid'lerin Elmalan'nı kendisine getirmeye ikna eder. yok olunca,
Herakles'in maceralan bununla da bitmez. Başka Olympos'a çıkar.

SOLDA Herakles, Hephaistos'un insan eti yiyen korkunç oğlu Cacus'u öldürüyor.
YUKARIDA Bebek Herakles bir yılanı boğuyor. AŞACIDA Herakles (soldan sağa) Nemea Aslanı,
Lema Suyılanı, Erymanthos Yabandomuzu, Keryneia Geyiği, Stymphalis Kuşları,
Hippolyta'nın Kemeri, Augias ahırları, Girit Boğası ue Diomedes'in Kısrakları'yla birlikte.

HERAKLES 2 97
SOLDA Atlas kendi
kızları olan
Hesperid'lerin
Elmaları'nı
çalarken, Herakles
göğü tutuyor.
SACDA Herakles
ikinci görevinde
Lema Suyılanı'nı
öldürüyor.
SOLDA Herakles, Poseidon'un oğlu deniz tanrısı Triton'la güreşiyor. YUKARIDA
Herakles üçüncü karısı Deianeira'yla birlikte. Hilesi kahramanın can vermesine
yol açacak olan ölü kentauros Nessos yerde yatıyor.

HERAKLES 301
Kral Arthur
Kral Arthur olarak bildiğimiz kişinin tarihte yaşadığı çıkarabilen tek kişi olarak taht üzerindeki hakkını
kanıtlanmış olmasa da, bazı uzmanlar büyük ihtimalle kanıtlar.
Britanya Adalan'nı Sakson istilacılara karşı savunan bir Kral Arthur'un Camelot adlı şatosunda etrafına
Roma-İngiliz önderi olduğu kanısındadır. Arthur topladığı Gawain ve Lancelot gibi müstesna şövalyeler,
mitolojisindeki çoğu klasik hikaye (Camelot, Merlin, Gölün eşitlik simgesi olarak ünlü Yuvarlak Masa'da oturur.
Hanımı ve Kutsal Kase) ilk kez 1 2. yüzyılda yazıya Arthur son çarpışmasını yokluğunda karısıyla evlenen
geçirilmiştir. Mordred'le yapar. Camlann adlı yerdeki bu çarpışma her
Bu anlatımlara göre, Arthur'un babası kılık ikisinin de ölümüne yol açar.
değiştirerek düşmanının kansını baştan çıkaran Uther YUKARIDA Arthur' a taç giydirme törenini (solda) ve onu
Pendragon' dur. Uther'in meşru bir varis bırakmadan şövalyelerinden biriyle gösteren sahneler. SACDA r 5 . yüzyıla ait bu
ölmesine karşın, Arthur onun kılıcını saplandığı taştan tasvirde, Arthur çok sevdiği Camelot'a dönerken görülüyor.

o;ı Al IRAMANLAR
Gılgamış
1111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111

Gılgamış dünyanın 3500 yılı aşkın geçmişe tarihlenen en Bu olayla yıkılan Gılgamış, ölümü alt etmek için
eski destanında karşımıza çıkar. Uruk kentinden gelen biri yeraltına iner. Girişi koruyan iki akrep-insanı atlatır ve
olarak tarif edilir ve kişiliği muhtemelen gerçek bir krala buluştuğu Siduri'nin yardımıyla yeraltı nehrini aşar.
dayanır. Öbür yakada tufandan sağ kurtulan Utnapiştim'le (bkz. s.
Destandaki anlatıma göre, Gılgamış cesur bir 99) karşılaşır.
savaşçıdır, ama çapkınlığı yüzünden tannlar, hayvana Gılgamış ona sonsuz yaşamın sımnı sorar. Ancak
benzer Enkidu'yu ona yol arkadaşı olarak gönderir. kendisinden istendiği gibi altı gece uyanık kalmayı
İkilinin ilk zorlu görevi Enlil'in kutsal Sedir Ormanı'na başaramayınca ölümlü olduğunu anlar. Buna rağmen
bekçilik eden canavar Humbaba'yı öldürmektir. Utnapiştim'in kendisine bildirdiği gençlik iksirinin kaynağı
Ardından cilvelerine yüz vermemesine kızan tanrıça bitkiyi getirse de, bitki yılanlar tarafından çalınır.
İnanna'nın (İştar) gönderdiği güçlü Gök Boğası'nı kılıçtan (Yılanların deri değiştirmeleri bu olayla açıklanır). Gılgamış
geçirir. Tannlar da misilleme olarak Enkidu'yu öldürür. sonunda ölümlülüğünü kabullenerek Uruk'a döner.

SOLDA Gılgamış'ın
hasımlarından
Humbaba'nın bağırsak
kangalını andırdığı
söylenen yüzü.
SACDA Gılgamış bir
kanatlı güneş kursunu
tutan iki boğa-adam
arasında.
306 KAHRAMANLAR
"�'�'g,!22 � '.2. �. . .. .. .

ile Siegfried
l l l l l l l l l l l l ll l l l l t l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l t l l l l lllllll l l l l l l l l l lll lllllll l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l t l l l

Baba oğul Sigmund ile Siegfried, Germen ve İskandinav


mitolojisinin en büyük kahramanlarıdır. Her ikisinin
önemli yer tuttuğu 13. yüzyıldan kalma Volsunga Saga ve
Nibelungenlied destanı, Wagner'iri ünlü opera dizisi Nibelung
Yüzüğü'ne ilham kaynağı olmuştur.
Odin'in soyundan gelen Sigmund, bu bağı bir ağaca
saplanmış Gram kılıcını çekip çıkarmakla kanıtlar. Bu kılıç
daha sonra Sigmund'un yanlışlıkla Odin'e saldırmasıyla
parçalanır ve kalan parçalar Siegfried (İskandinav
dillerinde Sigurd) için korunur. Siegfried'le bağlantılı en
önemli efsanelerden biri babalığı Regin ve onun kardeşi
Fafnir üzerinedir. Fafnir lanetli haziiıeyi miras aldıktan
sonra bir ejderhaya dönüşür. Odin ejderhayı öldürmeye
karar veren Siegfried'e, dökülecek kanı toplamak üzere bir
hendek kazmasını öğütler.
Siegfried ejderhayı Gram kılıcıyla biçer ve Fafnir'in
kanında yıkanarak yenilmezliğe kavuşur. Kandan biraz
içince, kuşların dilinden artık anlayabildiğini fark eder;
onlardan Regin'in kendisini öldürmeye niyetlendiğini
öğrenir. Regin'i öldürdükten sonra kalbini yemesi, ona
kehanet yeteneğini kazandım.
SACDA Siegfried'in ejderha Fafnir'i öldürüşü. KARŞI SAYFA Solda yer
alan Sigurd'un (Siegfried) yeni onarılan kılıcı denerken kırışı.

308 KAHRAMANLAR
ARAYIŞLAR,
l ll l lll l l l il 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1

YOLCULUKLAR
1111111111111111111111111111111111111111111111111111

VE DESTANLAR
111111111111111111111111111111111111111111111111111111

Büyülü Sil ahlar 3 1 6


İason 318
Troya Savaşı 320
Odysseus 326
Mısır' dan Çıkış 332
Batıya Yolculuk 3 34
Yeraltma İniş 336
Kutsal Kase 3 3 8
3I2 ARAYIŞLAR, YOLCULUKLAR VE DESTANLAR
itolojik destanların ilk kez İÖ 3. binyıl sonlarında yazıya geçirilmiş Gıl­

M
gamış Destanı'na kadar inen uzun bir tarihi vardır. O za-
mandan beri birçok farklı kültür kendi destanını
yaratmıştır: İlyada ve Odysseia, Ramayana, Maha­
bharata, Nesir Edda ve Manzum Edda, Beowulf ve Kalevala.
Bunların hepsi mitolojinin dayanakları olduğu gibi,
tanrılara, tanrıçalara ve hatta gündelik yaşama
ilişkin bilgilerin merkezi önemde kaynaklarıdır.
Metinler bazı durumlarda örtük dinsel mesajlar
içerse de, daha sıklıkla sırf hikayeler anlatır.
Bazı destanlar kuruluş mitleriyle ve ulusal­
lık kavramlarıyla ilişkilendirilebilir. Eski Ahit'te
anlatılan şekliyle, İbranilerin Mısır' dan çıkış ve
ardından çölde dolanış hikayesi İsrail'in köke­
niyle bağlantılıdır. Yerel halk masallarının ve
yerli mitolojilerin 19. yüzyılda derlenmesiyle
ortaya çıkan Kalevala adlı kitap, Fin ulusuna
bir kimlik duygusu vermeye katkıda bulun­
muştur. Nibelungenlied dizisi Alman Germen
kültürü için temel önemdedir. Troya'nın dü­
şüşünden sonra Troyalı kahraman Aineias'ın
akıbetini anlatan (ve Romalı şair Vergilius tara­
fından İÖ r. yüzyılda yazılan) Aeneis, esasen Ro­
ma'nın kuruluşuna ve halkının kökenine ilişkin bir
açıklama sunar.
Bu destanlardan bazıları belirli bir nesneye ya da
güce, özellikle sonsuz yaşam sırrına ya da Kutsal Kase
hikayesinde olduğu gibi manevi aydınlanmaya dönük ara-
yışları konu alır. Çin destansı romanı Batıya Yolculuk Hindis-
tan' daki temel Budist metinlerini bulma çabasını belgeler; Yunan
mit kahramanı İason ise Altın Post peşinde yolculuk eder.
En büyük Sanskrit destanlarından Mahabharata iki aile, Pan­
dava'lar ve Kaurava'lar arasındaki kavgayı anlatır. Dünyanın bu en
uzun destan şiiri son biçimini muhtemelen İS 4. yüzyılda almıştır.
İlyada' da görüldüğü gibi, Yunan tanrıları her iki tarafta çarpışan karak-
terlerle ilişkilidir, taraf tutarlar ve ara sıra saf değiştirirler. Troya Savaşı'nda ÖNCEKİ SAYFALARDA Rama'nın ve
Poseidon gibi tanrılar bir süre savaş alanında boy gösterdikten sonra, Zeus'un em­ Lanka kralının orduları arasındaki
çarpışma. SOLDA Altın Post'u geri
riyle çekilirler. getirmekle görevlendirilen iason'un
Büyü çoğu kez mitolojik arayışlara bir şans unsuru katar. Kirke ve Medea, tıl­ hikayesi. YUKARIDA Akhilleus,
Amazon kraliçesi Penthesilea'yla
sımlarıyla Yunan kahramanlarına hem destek hem de köstek olur; Japon, Çin ve dövüşüyor.

ARAYIŞLAR, YOLCULUKLAR VE DESTANLAR 3I 3


İrlanda mitolojilerinde zaman yolculuğundan söz edilir. Ovidius'un Metamorphoseon
adlı eseri büyülü dönüşümlerin, ansızın ortaya çıkışların ve kayboluşların bir ka­
taloğudur (bkz. s. 248).
Arayışların ve destanların kahramanları hemen her zaman erkektir; an­
cak bazen kadınların belirleyici bir rol oynadığı olur. Troya Savaşı'nın kıvılcımı­
nı Paris'in Helena'ya sevdalanması tutuşturur; Odysseus'un yolu
baştan çıkarıcı kadınlar tarafından sürekli kesilir. Rama kaçınlan
karısının peşine düşer; nihayet bulduğunda, onu sadık kaldığına
inandırmak isteyen karısı yakılacak bir odun yığınına atlar. Batıya
Yolculuk'taki karakterler kadınlar tarafından yönetilen bir ülkeden
geçer; yazarın kafasında doğal düzenin açık bir tersine dönüşüdür.
Herakles dişi Amazonlarla dövüşür. iason ve Argonaut'lar Lemnos
(Limni) Adası'na varınca, kadınların kocalarını öldürmüş olduğu­
nu görür.
Odysseus'un on yılı bulan gezileri sırasında rastladığı adalar,
uzak mesafeli yolculuğun çok daha seyrek olduğu bir dönemde ya­
bancı ülkelerin "ötekiliğini" yansıtır. Plinius'un daha sonraları Hin­
distan ve Etiyopya gibi yerlerde "canavar soyları"nın bulunduğunu
anlatışında olduğu gibi, destansı yolculuklar hayal gücünün uçma­
sına bir fırsat sunar. Örneğin, Batıya Yo!cu!uk'ta dört kahraman ga­
rip ülkelerden geçer ve aykırı düşmemek için tuhaf adetlere uyum
sağlamak zorunda kalır.
Gelgelelim, belki de en uç yolculuk hedefi yeraltı diyarıdır.
Orpheus, Gılgamış, Maya Kahraman İkizleri ve Mesih gibi çeşitli
kahramanlar oraya yolculuk eder. Hepsi canlılar diyarına yeni bir
bilgi ya da yetenek edinmiş olarak döner ve hatta birkaçı bizzat
ölümü alt etmeyi başarır.

YUKARIDA Kitabı Mukaddes'in Mısır' dan Çıkış


Kitabı'ndaki en dramatik an: Kızıldeniz sularının
firavun askerlerini yutuşu. SACDA Oidipus gözünü
dosdoğru karşısındaki Sfenks'e dikmiş halde, bu
canavarın sorduğu bilmeceye kafa yoruyor.

314 ARAYIŞLAR, YOLCULUKLAR VE DESTANLAR


Büyülü Silahlar
Bir arayışa giren kahramanlar için büyülü silahlar temel
önemdedir. Kral Arthur çeliği Avalon Adası'nda dövülen
ve Gölün Hanımı tarafından verilen Excalibur adlı kılıcı
kullanır; Germen kahramanı Sigmund ağaca saplı bir
kılıcı çekip çıkarır.
Batıya Yo!culuk'ta Maymun Kral, boyutları değişebilen
bir büyülü demir çubuk taşır. Doğu Denizi'nin Ejderha
Kralı'ndan aldığı bu çubuğu birkaç ton ağırlığında
olmasına karşın, kulağının arkasında tutabilir. Thor'un
gök gürlemesine yol açan ve dağları yıkma gücünü
taşıyan çekici Mjölnir minyatür hale de getirilebilir.
Odin'in tercih ettiği silah Gungnir adlı
mızraktır: Cücelerce yapılmıştır ve her
zaman hedefini bulur. Japon deniz ve
fırtına tanrısı Susanu, bir hayvanın
kuyruğunda bulduğu Kusanagi adlı
kılıcı rüzgarlara hükmetmek için
kullanır.
YUKARIDA Thor'un çekici Mjölnir biçiminde
bir nazarlık. YANDA Batıya Yolculuk
kitabında Maymun daima yanında büyülü
demir çubuğuyla seyahat eder. SACDA Arthur
kıyıda oturmuş olarak can verirken, Gölün
Hanımı onun kılıcı Excalibur'u teslim alıyor.

l6 ARAYIŞLAR, YOLCULUKLAR VE DESTANLAR


İason
İason'la ilgili en harikulade mitler, Tesalya'daki İolkos ateş soluyan öküzlerle bir tarlayı sürmektir. İkincisi, bir
kentinin kralı Pelias'ı ziyaret etmesiyle başlar. Kral tek ejderhanın zamanla büyüyüp düşman askerlere dönüşen
ayakkabılı bir adamdan sakınması için uyarılmıştır ve dişlerini dökmektir; İason onları birbirine düşürüp
İason da gelirken ayakkabılarından birini geçtiği çayda öldürtmenin bir yolunu bulur. Üçüncüsü, Altın Post'a
düşürmüştür. Pelias, Altın Post'u geri getirme göreviyle bekçilik eden ejderhayı alt etmektir; Aietes'in büyücü kızı
İason'u uzun ve tehlikeli bir arayışa göndermeye karar Medea, gönlünü kaptırdığı iason'a ejderhayı uyutacak bir
verir. iksir verir.
iason büyülü tekne Argo'yla yola çıkmak üzere bir grup Medea'yla birlikte dönüş yolunda, İason başka bir
adam toplar; tekneden dolayı "Argonaut'lar" olarak anılan büyücü Kirke'yi ve sirenleri atlatır. Girit'in yanından
bu toplulukta Herakles ve ikiz Kastor ile Polydeukes de yer geçerken, gemiye devasa bir tunç adam saldırır; Medea
alır. Kafile yolculuk sırasında sadece kadınların yaşadığı onun kan kaybından ölmesini sağlar.
bir adaya, hırsızlık yapan bazı harpyia'lara ve içinden Sonraki yıllarda İason başka bir kadınla evlenmeye
geçen bütün gemilerin taşlarla ezildiği uçurumlara denk karar verir. Buna kızan Medea, yeni karısını ve
gelir. Sonunda, şimdiki Gürcistan'da bulunan Kolkhis'e çocuklarını öldürüp İason'u tek başına bırakır.
vardığında, oranın kralı Aietes üç görevi yerine getirmesi Kahraman, sonunda Argo'nun çürümüş bir tahta
şartıyla Altın Post'u iason'a vermeyi kabul eder. Birincisi, parçasının başına düşmesiyle ölür.

YUKARIDA Medea'nın ve Argonaut'lann eşlik ettiği iason, Altın


Post'u aşağıya indiriyor. SACDA İason ve adamları Argo'nun
güvertesinde.
r8 ARAYIŞLAR, YOLCULUKLAR VE DESTANLAR
Bir Yunan ordusunun şimdiki Türkiye'de bulunan Troya Yunan ordugahındaki gerginlikler üzerine, Akhilleus
kentini kuşatmasıyla başlayan savaşa dair bilgilerimiz dönmeye karar verir. Ancak arkadaşı Patroklos Troya
çeşitli kaynaklara dayanır. Bunların en önemlisi prensi Hektar tarafından öldürülünce, öcünü alana kadar
Homeros'un iö 8. yüzyılda yazdığı tlyada'dır. kalmayı seçer.
Çatışma, Troya kralı Priamos'un en küçük oğlu Bir gün Troyalılar Yunan gemilerinin ayrıldığını
Paris yüzünden başlar. Bu prens Aphrodite'yi en güzel ve kent kapılarının dışında kocaman bir tahta atın
tanrıça seçmesinin (bkz. s. 270) ödülü olarak verilen güzel bırakıldığını fark eder. Troyalılar içinde Yunan askerleri
Helena'yı, Sparta kralı Menelaos'la evli olmasına karşın bulunduğundan habersiz olarak, bir sunu sandıkları atı
kaçırıp Troya'ya götürür. sürükleyip Troya'ya götürür. O gece askerler atın içinden
Helena'nın kaçırıldığını öğrenen Menelaos, daha önce çıkar, Troya kapılarını açar ve kent düşer. Ne var ki,
birbirlerine yardım etmeye ant içmiş olan Yunanistan'ın izleyen çarpışmada Akhilleus vücudunun yaralanabilir
diğer krallarını toplar. Aralarında Odysseus'un da tek kısmı olan topuğundan bir okla vurulup ölür.
bulunduğu topluluk, asla yaralanmayan acımasız Menelaos'a dönen Helena zamanla bağışlanır. Savaştan
Akhilleus'tan yardım ister. Yunanların Troya'ya yakın sağ kurtulanlar yavaş yavaş memleketin yolunu tutarken,
kumsalda ordugah kurmasıyla, on yıl sürecek zahmetli Odysseus'un yolculuğu bir on yıl daha sürer.
kuşatma başlar.

YUKARIDA Antik Gandhara krallığında


bulunan bu kabartmada Troya Atı'nın
sürüklenerek kente götürülüşünün
tasvir edildiği neredeyse kesindir.
320 ARAYIŞLAR, YOLCULUKLAR VE DESTANLAR SACDA Yunanlann kenti ele geçirmesi
üzerine, Troyalı Aineias ailesiyle birlikte
kaçar.
YUKARIDA Troya Savaşı belki de Yunan
mitolojisinin ana hikayesidir ve Ortaçağ'da
hayal güçlerine çekici gelmeye devam etmiştir.
Bu yazmalarda Troya'nın kuşatılışı ve düşüşü
görülüyor. SAGDA Uzun ve sürüncemeli
kuşatma, askerlere diledikleri gibi zaman
geçirmefırsatını verir. Burada Aias ve
Akhilleus zar oyunu oynuyor.

ARAYIŞLAR, YOLCULUKLAR V E DESTANLAR


SOLDA Akhilleus'un annesi deniz tanrıçası Thetis, Patroklos'un
ölümünden sonra oğlunu teselli ediyor. YUKARIDA Köle kız Briseis'i
Agamemnon'a bırakmaya mecbur edilen Akhilleus, küplere biner ve
çarpışmadan çekilir.

TROYA SAVAŞI 3 25
Odysseus
11111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111

Homeros'un destansı şiiri Odysseia, Troya'nın düşüşünden geçirir, cadı Kirke de bazı adamları hayvana dönüştürür.
on yıl sonra ortaya çıkar. Odysseus'un İthaka'daki evine Dünyanın batı kenarına ulaşan Odysseus ölü annesinin
ve çok sevdiği karısı Penelope'ye dönüşteki uzun ve olaylı ruhuyla konuşur, ardından (kendisini direğe bağlatarak
yolculuğunu anlatır. ayartıcı şarkılarının etkisinden kurtulduğu) sirenleri,
'
Odysseus ve adamlarının yelken açmasından kısa bir azman Skylla'yı ve girdap canavarı Kharybdis'i atlatır. Kısa
süre sonra, gemileri rüzgarla savrulup rotadan çıkar ve süre kaldığı Thrinakia Adası'nda adamlarının Helios'un
Lotos Yiyicilerin yaşadığı adanın sahiline vurur. Orada kutsal davarlarını yemesi yeni bir lanet getirir ve çok
Odysseus'un iki adamı, yedikleri bir şeyle yurtlarını geçmeden bir gemi kazasında Odysseus dışında hepsi ölür.
unutur. Başka bir olayda Odysseus tek gözlü Kyklops Odysseus'un adasına çıktığı Kalypso adlı nympha,
Polyphemos'a yakalanır. Onu kör edip kaçar (bkz. s. onu yedi yıl esir tuttuktan sonra ancak Hermes'in
269), ama Polyphemos'un babası Poseidon'un gazaba araya girmesiyle serbest bırakır. Bir sal yapan Odysseus
gelmesiyle, denizde on yıl geçirme lanetine uğrar. yurdunun yolunu tutar. ithaka'ya vardığında, Penelope'yle
Varılan sonraki adanın sahibi rüzgar tanrısı Aiolos, evlenmeye niyetli kişilerin evini darmadağın ettiğini
dönüşüne yardım etmek için Odysseus'a rüzgar dolu bir görür. Bir dilenci kılığına girip eski yayını alır ve bu
torba verir; ama yol arkadaşlarının torbayı açmasıyla talipleri öldürür. Böylece yirmi yıl uzak kaldığı evine
hepsinin uçup gitmesi bir kez daha rotadan çıkmaya yol nihayet kavuşur.
açar. AŞACIDA Odysseia'daki en ünlü sahnelerden biri: Odysseus
Kafilenin sonraki adalarda karşılaştığı Laistrygon adlı gemisinin direğine bağlanmış halde, sirenlerin yanından geçiyor.
yamyam devler Odysseus'unki hariç bütün gemileri ele SACDA Kurnaz Odysseus (burada tek göz yerine üç gözlü gibi
gösterilen) Kyklops Polyphemos'a şarap veriyor.
YUKARIDA Odysseus büyücü Kirke'yle birlikte. AŞAÔIDA
Odysseus'un genç prenses Nausikaa'yla karşılaşması. SACDA
Taliplerinin kur yaptığı sadık Penelope dokuma tezgiihmm
başında çalışıyor. Pencereden Odysseus'un gelişi görülüyor.

3 30
Mısır' dan Çıkış
Yahudi mitolojisinde belki de en belirleyici an, Kitabı Mukaddes'e göre, kadınların ve çocukların
İsrailoğullarının Mısır'dan sürülüşüdür. Oraya yanı sıra 600 bin erkek Mısır'dan ayrılır. İsrailoğulları
Yakup ve Yusuf dönemindeki ilk gidişlerinin sebebi susuz kalınca, Musa bir kayaya vurup su çıkarır. Açlık
Kenan'daki kıtlıktan kaçıştır. Dört kuşak sonra, İbrani çekildiğinde, Tanrı cennetten kudret helvası gönderir.
nüfusunun artışından endişe duyan Firavun, bütün Topluluk zehirli yılanların ve düşman kabilelerin
İbrani bebeklerinin öldürülmesi emrini verir. Bebek saldırılarına uğrar; iç çekişmeler karışıklık yaratır.
Musa bir sepet içinde Nil'e bırakılır, ama Firavun'un kızı İsrailoğullarının yaban ortamda geçirdiği bu dönemin
tarafından bulunur ve kraliyet ailesi içinde büyür. Bir meşhur bir fasılası, Musa'nın Sina Dağı'na çıkması ve
köle sahibini öldürdükten sonra kaçtığı çölde, Yanan Çalı On Emir'in yer aldığı tabletleri almasıdır. Tabletler daha
aracılığıyla konuşan Tanrı ona kaderini bildirir. sonra Çadır Tapınak'ta bulunan Ahit Sandığı'na konulur.
Firavun'un İsrailoğullarının köleliğine son vermemesi Şeria Nehri'ni geçmesine izin verilmediği için, Musa
üzerine, Tanrı on afet gönderir. Mısır hükümdarı pes asla Vaat Edilmiş Topraklar'a, yani Kenan'a giremez.
etmez; ama ülkeden ayrılan İsrailoğullarının peşine Kitabı Mukaddes'e göre, Tanrı ölen peygamberi bizzat
düştüğünde, Musa mucizevi biçimde Kızıldeniz'i yararak, gömer.
İbranilerin sağ salim geçmesini ve ardından tekrar
kapatarak, takipteki Mısır askerlerinin boğulmasını sağlar.
SOLDA Tann bir toz sütunu biçiminde tsrai!oğullanna yol gösteriyor.
YUKARIDA Mısır' da kurbağalann ülkeyi istila ettiği ikinci afet.

'
MIS!R DAN ÇIKIŞ 333
Batıya Yoicuiuk
111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111

Çinli Budist keşiş Xuanzang 7. yüzyılda kutsal metinleri ölümsüzlük şeftalilerini çalmıştır. Xuanzang'ın diğer
edinmek üzere Hindistan'a masalımsı bir yolculuk yaptı. iki yol arkadaşı Domuzcuk ve Kum Birader de tanrıları
Dokuz yüzyıl sonra, 16. yüzyıl ortalarında Çinli yazar Wu kızdırmıştır.
Cheng'en hikayeyi yeniden yazdı ve içine birçok hayali Yolculukta dört karakter cinlerle, düşman halklarla,
unsur kattı. kötü büyücülerle, aşılmaz nehirlerle ve dizginden çıkmış
Bu efsanevi anlatımda, Tripitaka olarak da canavarlarla karşılaşır. Ancak sağ salim Hindistan'a
anılan Xuanzang'a doğaüstü Maymun Kral da eşlik varırlar; bizzat Buda'dan sutra'ların alınmasından sonra,
eder. Maymun hapisten çıkarılmanın bir şartı olarak Xuanzang ve Maymun budalik mertebesine ulaşırken,
gönderilir. Suçu yeryüzünde, cennette ve cehennemde diğer iki gezgine de semavi roller verilir.
kargaşaya yol açmaktır: Doğu Denizi'nin Ejderha
Kralı'nın asasını çalmış, Sağlar ve Ölüler Defteri'nden SOLDA Muzip Maymun bir yazıyı inceliyor. YUKARIDA Hokusai'nin
kendisiyle ilgili sayfaları çıkarmış ve bekçilik ettiği çizimiyle dört kaşifin başardığı işler.

BATIYA YOLCULUK 33 5
Kutsal Kase
Kutsal Kase efsanesi Son Akşam Yemeği'nde Mesih Mitin başka versiyonları Kutsal Kase'yi Sör Galahad'la
tarafından kullanılan ve büyülü özellikler taşıdığı ilişkilendirir. Galahad ilk kez Arthur'un maiyetine
söylenen kadehle ilgilidir. Kase efsaneleri 12. yüzyıldan tanıştırıldığında, Kutsal Kase'yi bulacağı söylenen
kalmış gibi görünse de, daha önceki Kelt mitolojilerini şövalyeye ayrılmış boş koltuğa oturur. Arayışına koyulur
yansıtıyor olabilir. ve denizi aştıktan sonra, hazinenin Kral Pelles tarafından
En çok bilinen kase mitlerinin konusu, Kral korunduğu bir şatoya varır. Ama Galahad'ın melekler
Arthur'un maiyeti, özel olarak da Percival (bazı tarafından cennete taşınmasıyla, Kutsal Kase bir kez
kaynaklarda Parsifal) figürü etrafında döner. Fransız şair daha kaybolur.
Chretien de Troyes'un 12. yüzyıl sonlarında yazdığı bir YUKARIDA Bir Alman ressamın hayal gücüne göre Kutsal Ki.ise
eserde, Percival kaseyi Balıkçı Kral'ın büyülü konağında Tapınağı. Ana erkek figür Percival'dır (Parsifal) . SAGDA Yuvarlak
kalırken rüyasında görür. Masa'da oturan Arthur ve şövalyeleri Kutsal Kiise'ye saygıyla bakıyor.

3 38 ARAYIŞLAR, YOLCULUKLAR VE DESTANLAR


DÜNYA MİTOLOJİLERİNE GENEL BAKIŞ
1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 11 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 111111111 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 11 1 1 1 1 11111111111111111

::.��:,�:.:��'�' '�': ,:��'' '�'�' �'?,,�,?.l,� ,:, �, ,�:.:�'' �'="''�'�'�'='�' '�'�'='��'�,. �,!,�,?,,�,�J,,!,:,�,
Avustralya'nın yerli halkı bu geniş kıtaya yaklaşık 50 bin yıl önce yerleşmiş Mezoamerika'nın en önemli uygarlıkları Olmek (iö 2. binyıl-iö yak. 400),
ve oldukça yakın bir döneme kadar diğer kültürlerden büyük ölçüde kopuk Maya (klasik dönem, İS 250-900), Toltek (İS 800-1000) ve Aztek (İS 14.-16.
kalmıştır. Dolayısıyla mitolojisi Avustralya'nın coğrafyasıyla yakından yüzyıllar) uygarlıklarıydı. Bunlar az çok şimdiki Meksika'ya denk gelen
ilişkilidir. Amerika Yerli kültüründe olduğu gibi, mitlerden bazıları (sayıca topraklarda ortaya çıkıp gelişti. Hepsi çoktanrıcıydı, piramitler kurardı,
birkaç yüzü bulan) farklı Yerli topluluklarca paylaşılırken, diğerleri yerel yıldızlara ilgi duyardı ve kendi başkentini evrenin merkezi sayardı. Bir
topografyaya ve şartlara özgüdür. başka ortak yanları, karmaşık takvimdi. Çoğunda geçerli olan insan
Avustralya Yerlilerine göre, her şey bizi dünyanın oluştuğu Düş Görü­ kurban etme adeti, kozmosun pürüzsüz işleyişi, tanrıların su ve günışığı
mü ya da Düş Zamanı ortamına götürür. Bu dönemde toprakları, sürekli vermesini sağlama açısından zorunlu olarak görülürdü.
"gezinti" halindeki ruhların ya da ataların yerleşime açtığına inanılır. Dört uygarlığın en az bilineni olan Olmeklerin insan ve hayvan ni­
ülkeyi baştanbaşa dolaşırken, insanları ve sınır işaretlerini yaratan, ayrıca teliklerini birleştiren bir dizi tanrısı vardı. Geride yazı bırakılmamasına
ayin ve tören geleneğini başlatan onlardır. Avustralya'nın her yanında ben­ karşın, Olmek tanrılarının sonraki kültürlerde varlıklarını sürdürdükleri
zer inançlara rastlanmasına karşın, yaratıcılarla ilgili hikayeler genellikle kabul edilir. Buna karşılık, Maya mitolojisini güneşin ve ayın kökeni sa­
yerelleşmiştir. Kuzey Amerika' da olduğu gibi, doğal çevre kutsal sayılır ve yılan Kahraman İkizler'e ilişkin hikayelerden bazılarını içeren Popo! Vuh
hayatın kaynağı olarak görülür. Uluru (Ayers Kayası) gibi sınır işaretlerinin adlı metin sayesinde biliyoruz. Gerek Mayalar, 'gerekse Aztekler kişileşti­
yanı sıra küçük göllerin, mağaraların ve dağların özel anlam taşımasında, rilen doğa güçlerine inanırdı ve döngüsel bir zaman teorisi geliştirmişti;
birçoğunun bizzat yaratıcı varlıkların yadigarları gibi görülmesinin küçüm­ üç katlı bir evren ve dokuz bir katlı yeraltı inancı esas alınırdı. (Mayalar
senmeyecek payı vardır. yeraltını "ürkütücü yer" anlamında Xibalba diye anardı.)
Temel Yerli figürlerinden biri olan "Gökkuşağı Yılanı", ülkeyi dolaşarak Maya mitolojisinde Kahraman ikizler temel önemdedir. Bu kültür
nesnelere ad veren ve sınır işaretlerini oluşturan bir dev yılandır. Başka bir kahramanlarının Xibalba'ya indiği, bir top oyununda yeraltı diyarının
mitoloji Avustralya'yı "keşfeden" ve Avustralya Yerlilerinin gözünde bir tür ilahlarını yendiği ve zamanla güneş ile aya dönüştüğü söylenir. Popo! Vuh
kötü adam olan İngiliz denizci Kaptan James Cook'un karakteri etrafında onların hikayesini anlatırken, Mezoamerika kültürünün temel ürünü
gelişmiştir. mısıra dayalı tarım metaforunu kullanarak dünyanın yaratılışını ve
yaratıcı Hurricane'ın ilk kusurlu insanları bir tufanla yok edişini açıklar.
Vucub Caquix adlı bir iblis bu felaketin ardından asıl ilah olmaya kalkı­
'�'='�'�"'�'�'��'�'?.l,!,:,�, şır, ama Kahraman ikizler onu ortadan kaldırır. Zamanla insanlar mısır
Keltler Orta Avrupa, Kuzey ispanya, Fransa ve Britanya Adaları'nda yaşamış kullanılarak yeniden yaratılır.
bir Demir Çağı halkıdır. Kültürlerine ilişkin ilk izlerin iö 8. yüzyıldan kalması­ Aztek mitolojisine ilişkin bilgiler Azteklerin kendi metinlerine ve
na karşın, varlıkları binlerce yıl öncesine iner. Çoktanrıcı Kelt dini Hıristiyan­ İspanyol fatihlerin yazılı anlatımlarına dayanır. Aztek kültürünün oda­
laşma öncesinde Avrupa genelinde yaygındı. Bu dinin Galya'da ve Britanya ğında İS 1325'ten itibaren inşa edilen ve kurucularınca dünyanın merkezi
Adaları'nda çok tutulan belirli bir kolu Druidizm'di. sayılan Tenochtitlan kenti yer alır. Aztek yeraltı diyarı Mictlan, cenneti
Keltlerin yazılı kültürü çok sınırlıydı. Bugün "Kelt" mitolojisi olarak bildi­ ise Tlalocan adıyla anılır. İkisi arasındaki insan katmanını güneşin ya­
ğimiz şeyler çoğunlukla iskoçya, İrlanda ve Galler kaynaklıdır; bu hikayelerin şattığına inanılır. Güneşler bir yenilenme döngüsü içinde doğup ölür.
büyük bölümü ancak İS 7- ve 8. yüzyıllarda yazıya geçirilirken, günümüze Ayrıntılar mitin farklı anlatımlarına göre değişse de, artık Tonatiuh 'un
ulaşan birçok belge 12. yüzyıldan kalmadır. Sonraki kuşaklar için sevindirici hüküm sürdüğü beşinci güneş çağına girildiği söylenir. Başlıca Aztek
olan şey, Keltlerin İÖ ı. yüzyıldaki baş düşmanıJulius Caesar'ın Galya'daki tanrıları Quetzalcoatl (Tüylü Yılan, suyla ve yağmurla ilişkilendirilen bir
seferlerine ilişkin bir tarih yazmış ve orada Kelt dininin unsurlarını sıralamış yaratıcı tanrı, önceki kültürlerden miras), Tezcatlipoca (bir savaş tanrısı)
olmasıdır. Keltlerin, Romalıların ve Germen kabilelerinin ortak bir Hint-Avru­ ve Coatlicue (yılan etekli Ulu Ana).
pa mirasına dayanmasına karşın, Sezar'ın Kelt tanrılarını Roma'daki karşılık­ Güney Amerika'nın en çok bilinen Kolomb öncesi halkı, İS 1 2 . yüz­
larıyla ilişkilendirmede aşırıya gittiği söylenebilir. yıldan İspanyolların 1532'de gelişine kadar And Dağları'nı ellerinde
Başlıca Kelt tanrıları Belenus (bir güneş tanrısı), Sulis (pınarların tanrı­ tutan inkalardı. Bu uygarlığın kurucusu bazı kaynaklarda güneş tanrısı
çası ve muhtemelen önemli bir ana tanrıça), Teutates (savaş tanrısı), Lugus Inti'nin oğlu olduğu öne sürülen Manco Capac'tı. inkalara göre, dünyanın
(Mercurius'un karşılığı ve sanat tanrısı), Cemunnos (bir boynuzlu bereket merkezi imparatorluğun başkenti Cuzco'ydu ve çevredeki topografya
tanrısı) ve Taranis'ti Uüpiter'e benzer bir gürleme tanrısı). Taranis'in simge­ inka mitolojisini büyük ölçüde etkilemişti. Titicaca Gölü bir huaca (özel
si olan ispitli tekerlek Gundestrup Kazanı gibi Kelt sanat eserlerinde sıkça anlama sahip yer ya da nesne) olduğu için özellikle kutsaldı. Mezoameri­
görülür. kalılar gibi inkalar da dünya, cennet ve yeraltı diyarından oluşan üç katlı
Genel çerçevede Kelt mitolojisinin ayırıcı özellikleri, doğanın taşıdığı bir düzene inanırdı. Başlıca inka tanrıları Pacha Camac (yaratıcı tanrı),
önem ve canlılık, bir Büyük Tanrıça'nın (ve başka güçlü tanrıçaların), genii Viracocha (uygarlığın taşıyıcısı), Mama Cocha (deniz tanrıçası) ve Inti'ydi
loci'nin (belirli bir mekanın cinleri) varlığıdır. (güneş tanrısı).

Temel metin: Popo! Vuh.


Temel metinler: Günümüze ulaşan Kelt metinleri yoktur, ama Gal Mabi­
nogion destanı, aynı şekilde İrlanda "Mitoloji" ve "Fianna" destan dizileri Kelt
mitolojisine ilişkin bir fikir verir.

40 DÜNYA MİTOLOJiLERiNE GENEL BAKIŞ


5.�.� . :...!.� .!?. .?. �.�:,�:... .�.?. �'.:....��.: .?.�.?!.�.:. �. �.�.��:...�.�.:�.�.?!.�.:. �.
Çin, Japonya ve Kore mitolojileri Budizmden derin biçimde etkilenmiştir Kadim Mısır mitolojisi ve toplumu ülkenin coğrafyasına ve iklimi n , n
ve her biri Budizmin başka bir inanç sistemiyle sentezini temsil eder: başta da Nil'in ve barınmaya elverişsiz çölün iki yanındaki v r i m l l ıı ı
Çin' de Taoizm, Japonya Şintoizm, Kore' de yerli şamanist inançlar. zi şeritleri arasında ayrıma göre şekillenmişti. Nil'in yıllık taşkınının
Bununla birlikte, üç ülke birçok geleneği paylaşır. Hepsinde gerçek tarımı mümkün kılması, Mısır mitolojisine yansıyan hayati bir toldll
ile efsane arasındaki sınır bulanıktır; örneğin, dünyevi hükümdarların Kadim Mısır uygarlığı lö 4. binyıldan lö ı. binyıla kadar süıd(l
ilahi varlıkların soyundan geldiği söylenir. Hepsinde başta ejderha Mısır mitolojisine ilişkin bilgilerimiz defin sanatına, eski anıtı rd ıkı
olmak üzere mitolojik yaratıklardan oluşmuş geniş bir topluluk yer yazıtlara, Ölüler Kitabı'ndan kalan parçalara, Yunan ve Roma nl t ı ıııl ı
alır. Her üçü de ana yönlere (kuzey, güney, doğu, batı), ayrıca genellikle rına dayanır. !sis ve Osiris hikayesi temel önemdedir. Osiris (sonr d ıı
tanrıların ve cinlerin yurdu sayılan dağlara büyük anlam yükler. kaos ve kötülükle ilişkilendirilen) kıskanç erkek kardeşi Seth t r fı n
Kore inanışına göre, bildiğimiz insan soyundan önce gelen ilk-in­ dan öldürülür, ancak kız kardeş ve eşi isis tarafından diriltilir v onu
sanlar öteki canlı' şeyleri (üzüm) yeme günahını işler ve gözden düşüp Horus'a gebe bırakacak kadar yaşar. Ardından yeraltı diyarına in r k
ölümsüzlükten yoksun kalır. Bu günahın bedelini bir ölçüde ödeyerek ölülerin hakimi olur. Osiris'in ölümü ve yeniden doğuşu Nil'in yıllık
onları kurtaran (muhtemelen gökten gelme) ilk hükümdar Hwanung, taşkınını yansıtır.
tarımı ve yaşam için diğer temel becerileri öğretir. Bir mite göre, Hwa­ Mısır mitolojisi bir güneş yelkenlisiyle dünyanın çevresind dol
nung'un insan olmasına izin verdiği bir ayı güzel bir kadına dönüşür; şan güneş tanrı Ra'ya da büyük önem verir. Osiris sayesinde en rjisı
onun doğurduğu Dangun ise Kore halkının atası olur. yenilenir ve her gece kaos yılanı Apep'le dövüşür; gündoğumu düz nın
Çin mitolojisine göre yaratılış, yeri gökten ayıran Pan Gu'yla başlar. geri gelişini simgeler. Bazen Apep'in kavgayı kazanması gök gürültü!O
Ancak Taoizmin en yüce ilahları, evrene özgü tao'nun ("yaratıcı akış") fırtınalara yol açar. Ra'yı tamamen yuttuğunda ise güneş tutulm 1 ı ı
timsali Üç Saf Varlık'tır. Bunlar Geçmiş, Bugün ve Gelecek olarak görül­ ortaya çıkar.
mekle birlikte, gökyüzü, yeryüzü ve yeraltıyla da ilişkilendirilir. Yaratı­ Mısır tanrıları bazen yereldir ve zamanl;ı. kaynaşarak yeni il hl rı
lışın tamamına yön veren ise üç Saf Varlık'ın bir yardımcısı olan Yeşim yaratır. Mezopotamya' da olduğu gibi, çoğu kez siyasal anlam taşır v
İmparator' dur (Yu Huang). yeni firavunlar belirli bir ilahı öne çıkarma yoluna gidebilir. ôrn ğin,
insan soyunun yüce ataları çoğu kez Nuwa ve Fuxi olarak belirtilir. Heliopolis'te ortaya çıkan yaratılış miti (kendisini kaos sularından
Bir yılan bedenine sahip Nuwa, insanı yaratır. Ayrıca gökyüzünü tutan yaratan) Atum'u dünyanın yaratıcısı sayar. Daha sonraları Ra'yla biı 1
dört direkten birini (muhtemelen bir dağ) Gong Gong adlı cinin darbe­ tirilmesi Atum-Ra'yı ortaya çıkarır.
siyle yıkılmasından sonra onarır. Hasarı, direğin yerine dev bir tosba­ Diğer merkezi önemde tanrılar arasında Thoth (ay, zaman v bü
ğanın bacaklarını geçirerek giderir. Nuwa'nın erkek kardeşi ve kocası yüyle ilişkilendirilen "Ra'nın yüreği"), Anubis (çakal başlı defin tanrı ı) ,
Fuxi, zamanla Çin' in ilk hükümdarlarından biri olur; onu Shennong ve B e s (bir ev tanrısı), Geb (toprak tanrısı), Nut (gök tanrıçası) ve Hathor
Huang Di izler. iö 3. binyılda yaşadıkları söylenen bu figürlerin hepsi, (inek gök tanrıçası) sayılabilir.
uyruklarına yaşamı sürdürmek için gerekli olan tarım ve tıp gibi bece­
rileri öğretir. En önemli Çin efsanevi hayvanı sulara hakim olduğuna Temel metinler: Ölüler Kitabı; Plutarkhos, "isis ve Osiris Üzerine" y zı ı,

inanılan ejderhadır hiç kuşkusuz. Herodotos, Historiae, Kitap 2.


Japon mitolojisi halk inançlarını Budizm ve Şintoizmle birleştirir.
Japon pantehonu geniştir: Bazıları şimdiki Japon imparatorunun bile
güneş soyundan geldiğine inanır. ilk tanrıların son halkası sayılan Mısır Tanrılarının
lzanagi ve lzanami, Japon takımadalarını yaratır. izanami adalardan Soyağacı Atum
sekizini doğurur. Bir dizi küçük tanrıya da annelik eder ve ateşin bede­
ne bürünmüş halini doğururken can verir. izanagi karısını kurtarmak
için cehenneme gider, ama başarısız olur. Dönüşünde güneş tanrısı
Amaterasu ile fırtına tanrısı Susanu'yu yaratır. Amaterasu zamanla to­ Tefnut
1
Şu
runu Ninigi'ye üç Kutsal Hazine verir; bunlardan ikisi bugün hala kut­

ı1-ı
sal mekanlarda durur. Japonya'nın ilk imparatoru Cimmu, Ninigi'nin
torununun torunudur ve sonraki bütün imparatorlar geleneksel olarak
onun soyundan gelmiş sayılır.
Cehennem teması Japon sanatında sıkça işlenir. insanları cezalan­
dırmada ve yıldırmada önemli bir rol oynayan cinler, Japon halk mito­ Geb Nut

lojisindeki daha geniş canavarlar ve ruhlar topluluğunun bir parçasını


oluşturur.
1
Temel metinler: Çin mitolojisi için Shan Hai ]ing ("Dağlar ve Denizler İsis + Osiris + Neftis Seth

l
Derlemesi", yazılışı iö 2. yüzyıl), Hei'a Zhuan ("Karanlık Destanı", sözlü
geleneğin bir dökümü) ve Batıya Yolculuk. Japonya' da en iyi özet kaynak­
lar Kociki (IS 8. yüzyıldan itibaren ortaya çıkmış mitlerin bir derlemesi) 1 1
..

c
Anu is
ve Nihan Şoki'dir (tamamlanışı İS 720).
Horus'un Dört Oğlu

DÜNYA MİTOLOJ İLERİN Gl.NI 1 llM 1 1 ı


Helena'yı geri getirmek üzere gemilerle Troya'ya gidişi, tanrıların da

�"�'�' ��'' �'�'"'�'�'�'�"'�'�'��!,,�!,,�,�'�' taraf olduğu on yıllık bir çatışmaya yol açar. Odysseia savaş sonrasında
Odysseus'un eve dönüşünü de anlatır.
Avrupa'nın en çok bilinen mitolojik sistemi ve İÖ 2. binyıldan İS 5. yüz­
Yunan dünya görüşüne genellikle büyü sinmiştir; insanların (hatta
yıla kadar birçok dinin esası olan Yunan ve Roma mitolojisi, yüzlerce
tanrıların) başına her an her şey gelebilir, biçimler aldatıcıdır ve sürekli
kez anlatılmış masallarla doludur. Theseus ve Minotauros, Odysseus,
değişir. Theseus ve Minotauros, İason ve Ejderha, Oidipus ve Sfenks ya
Troya Atı, Herakles'in görevleri ve Romulus ile Remus hikayeleri her
da Herakles ve Lema Suyılanı örneklerinde olduğu gibi, kahramanın bir
okura aşina gelir. Birçok kişi tanrılar ile ölümlüler arasındaki sonu
canavarla kapışması yaygın bir mecazdır.
gelmez kavga ve aşk hikayelerini (sözgelimi Zeus'un romantik gönül
Roma mitolojisinin esasları çoğu kez Yunan mitolojisinden sade­
çalmalarını), Ovidius'un Metamorphoseon kitabını ya da İason'un Altın
ce adlar açısından farklılık gösterir: Zeus Jüpiter'e, Ares Mars'a, Hera
Post arayışını bilir. Bu mitlere ilişkin bilgilerimiz sadece metinlere
Iuno'ya, Aphrodite Venüs'e vb. dönüşür. Ancak bazı önemli yenilikler
değil, heykelleri ve (Yunan mitolojisi açısından) resimli vazoları içeren
görülür ve Yunan tanrılarının Roma versiyonlarına bazen daha eski
çok sayıda sanat eserine de dayanır.
Etrüsklerin dininden alınma unsurlar katılır. Roma mitolojisi geniş
Yunan mitolojisindeki birinci kuşak tanrılar somut biçimden yok­
çaplı fetihlerden de etkilenmiş ve böylece diğer bölgelerin çeşitli ilahla­
sun ılk varlıklardır. Kaos, Eros ve Gaia (Yeryüzü) gibi bu varlıklar sanat­
rı benimsenmiştir. Örneğin, Kybele kültü Ya�ındoğu'dan alınmış etkili
ta nadiren tasvir edilir. Onların (çeşitli canavarlar dışında) doğurduğu
bır unsurdur. Roma'nın kuruluş miti, yani Romulus ile Remus hikayesi
Titan'lardan ikisi, Kronos ve Rhea ise Zeus ve kardeşlerinin ebeveyn­
elbette ımparatorluğa özgüdür; yine de imparator Augustus'un Vergili­
lerıdır. Zeus zamanla babasını devirir ve Olymposlular, yani on iki ana
us'a yazdırdığı Aeneis'te Roma'nın kökleri Troya prensi Aineias'a kadar
tanrıdan (Zeus, Hera, Poseidon, Demeter, Athena, Dionysos, Apollon, Ar­
götürülür. Olayların bu anlatımına göre, Yunanların zaferf üzerine
temis, '.'.'-res, Aphrodite, Hephaistos ve Hermes) oluşan "klasik" pantheon
. Troya'dan kaçan Aineias (Odysseus'a benzer şekilde) birkaç yıl Akdeniz
ıçınde ustunluk kazanır. Bu tanrılar artık ölümsüz ve değişmez hale
boyunca dolaşır ve sonunda vardığı İtalya' da oğlu zamanla Roma'yı
gelir. Ne var ki, kendi aralarındaki (ve ölümlülerle) ilişkilerinden şaşırtı­
kurar.
cı çe şitlilikte başka ilahlar, yarı-tanrılar ve cinler, ayrıca insanlar doğar.
. Yunan-Roma mitolojisi, I<elt ve belki de İskandinav mitlerini etki­
insanlığın kökeni, aralarında Zeus'un ve Prometheus'un bulunduğu
lemiş gibidir; bu özellikle pantheona gürleme tanrısının (Zeus/Jüpiter,
çeşitli figürlere bağlanır. Daha sonra insanoğlu aşağıya doğru bir iler­
Taranıs ya da Thor) egemen olmasında belirgindir.
leyişle Altın, Gümüş, Tunç, Kahramanlık ve Demir çağlarından geçer.
Kahramanlık Çağı Yunan mitolojisinde eksen olay niteliğindeki Troya
Temel metinler: Hesiodos, Theogonia; Homeros, İlyada ve Odysseia; Ovidi­
Savaşı dönemidir. Homeros'un ilyada ve Odysseia eserlerinde işlediği
us, Metamorphoseon; Vergilius, Aeneis.
bu hikayede, Yunan kent-devletlerinden oluşan bir ittifakın kaçırılan

Yunan Tanrılarının Soyağacı Kaos

Uranos + Gaia Tartaros Eros Erebos

Kronos + Rhea
1 Coeus + Phoebe
1 1
Tethys + Okeanos

1
Hestia Hades Poseidon "'" "1 1 ı
T1 �
• Domo�• h Leto + Zeus Iapetos

1 -ı.--ı
.-------ı-- ---

-ı-ı
--�--..--
- - Apolloo Af"mi' eromofuM "'" 'pimofuo"

Ares Hebe Hephaistos Athena Persephone


Zeus + Maia
1 1
Zeus + Dione

Herrnes Aphrodite

34 2 DÜNYA MiTOLOJiLERiNE GENEL BAKIŞ


cesinde günahtan arındırmak üzere, çarmıha gerilme yoluyl k ncl rıl
!:.��.��. .�.�.���.?,!..�.�.�. feda eder. Bazı geleneklere göre, dirilişinden önce geçmişte öl nl tin
ruhlarını kurtarmak için yeraltına iner.
Hinduizm öncelikle şimdiki Hindistan ve Bali' de benimsenmiş bir
Hıristiyanların geleneksel evren anlayışı üç katlıdır: Ölümlü d ııy ,
dindir. Kaynağı ise Veda'lar olarak anılan ve geçmişi İÖ 2. binyıla kadar
yukarıdaki cennet ve aşağıdaki cehennem. Mesih'i baştan çık rm y
giden on dört adet ilahi vahiy metnine dayalı Veda dönemi dinidir.
çalışmış düşkün bir melek olan Şeytan cehennemde hüküm sür r. 'ıl•rıı
Veda metinleri tanrılarla birlikte bütün evreni oluşturmak üzere
Ahit dünyanın sonu üzerine Patmos'lu Aziz Yuhanna'nın öngörü üyl
bedeni parçalanan ilk insan Puruşa miti gibi çeşitli yaratılış mitlerini
biter. Bu bölüm Şeytan'ın nihai yenilgisini, canlıların ve ölülerin y
anlatır. Başka bir köken mitine göre, yaratılış bir altın yumurtanın açıl­
yacağı Kıyamet'i kapsar.
masıyla ortaya çıkar. Bununla birlikte, yaratılış döngüseldir ve çarpıcı
Kitabı Mukaddes sonrası mitolojinin merkezinde azizlere ilişkin t
biçimde uzun dönemlerle kendini sürekli yeniler.
neler yer alır; bunlardan bazıları mucizeler sergilerken, Aziz G orglo
Hinduizmde fiilen başlıca üç tanrı vardır: Brahma (Yaratıcı), Viş­
gibi diğerleri canavarlarla boğuşur.
nu (Kollayıcı) ve Şiva (Yıkıcı). Her birinin birçok auatar'ının ve almaşık
biçiminin· olması, farklı senaryolarda görünmelerini sağlar; bunların
Temel metinler: Kitabı Mukaddes; Jacobus de Voragine, The Golden L g nd
hepsi birçok bakımdan yegane ilahi bilinç Brahman'ın suretleridir. üç
ana tanrının eşleri (sırasıyla Lakşmi, Parvati ve Saraswati) aynı şe­
kilde çeşitli auatar'lara sahiptir; bu durum Durga ve Kali figürleri için
de geçerlidir. Ayrıca ateş tanrısı Agni ve fil başlı Ganeşa gibi daha az
önemli olmakla birlikte çok sevilen tanrılar vardır. Genellikle tanrıların
.�.:.:.?,P,,�,�.�.�r.� .�.���.�.?.!..�.�.�
..

rolleri Yunan mitolojisindekinden daha az katıdır. Kötülük tarafında bir Mezopotamya terimi Fırat ve Dicle nehirleri arasında şimdiki Irak'
tür cin olan asura'lar yer alır; ancak onlar bile şaşırtıcı biçimde inançlı denk düşen toprakları ve orada beş bin yılı aşkın bir süre önce baş! mı
olabilir. bir uygarlığı ifade eder. Bölgenin gelenekleri Akad, Babil, Sümer, As ur
Bu geniş çaplı ve kapsayıcı çerçeve içinde çeşitli çarpıcı olaylar yer ve bir ölçüde Hitit mitolojisini kapsar. Tanrılar, tanrı adları ve hiUy 1 r
alır. Bunun bir örneği, tanrıların ve cinlerin birlikte ölümsüzlük iksiri bakımından büyük bölgesel değişkenlik olmasına karşın, genellikle
elde etme uğraşına girdiği Süt Okyanusu'nun çalkalanışıdır. Bu iş sıra­ gökyüzünün düzeni yeryüzündeki siyasal örgütlenmeyi yansıtır ve b zı
sında öne çıkan talih ve ışık tanrıçası Lakşmi günümüzde Diwali şen­ tanrılar belirli bir kente bağlıdır. Birçok tanrının etki alanı muğlaktır:
liğiyle anılır. Başka bir hikaye bir tufanla tamamen sular altında kalan Örneğin, fırtına ve iklim tanrısı Enlil bereketi de denetler.
dünyanın dev bir yabandomuzu biçimine bürünen Vişnu tarafından Akad miti Enuma Eliş'e göre, başlangıçta sadece eril Apsu (tatlı su)
yukarıya itilerek kurtarılışını anlatır. ve dişi Tiamat (diğer adıyla Nammu, tuzlu su) vardır. İkisi birlikte dün
Hinduizmde iki kilit destan Ramayana ve Mahabharata'dır. İkincisin­ yanın unsurlarını yaratırken, bir yandan da birbirleriyle dövüşür! r.
de yer alan meşhur ve öğretici Bhagauad Gita hikayesi iki aile arasındaki Sonunda Apsu yenik düşer; Tiamat ve canavar ordusu ise kafa tut n
bir savaşı, özünde iyi ve kötü arasındaki bir çatışmayı anlatır. Kuruk­ kral-tanrı Marduk'a yenilir. Böylece Marduk'un başa geçmesi, kaos
şetra' daki nihai çarpışmanın sonucunu, aynen Yunan tanrılarının Tro­ karşısında düzenin bir zaferi sayılır. Yeri ve göğü yaratmak üzer Ti
ya'da belirleyici olmasındaki gibi, Krişna (Vişnu'nun bir auatar'ı) belirler. amat'ın bedeni ortadan yarılır. Marduk'un yeni başkentine Babil adı
verilir.
Kilit metinler: Veda'lar olarak bilinen yazılar derlemesi, ayrıca Bölgenin diğer yaratılış mitlerinde, evreni oluşturma payesi tatlı u
Mahabharata ve Ramayana. tanrısı Enki'ye (Ea'nın Akad dilindeki adı) verilir; Enki dünyanın farklı
kısımlarını yarattıktan sonra, hepsine birer küçük tanrı verir. Ardınd n
biri ana tanrıça Ninhursaga'yla olmak üzere, enseste dayalı bir dizi
çiftleşmeyle dünya ortaya çıkar. Enki'nin cinsel gücü suyun hayal ve
�.� ,;.:�.� .:.�.�.�.�. �.��.�.� .�!.���.?,!..�.�' �'
.. .
rici niteliklerine ilişkin bir metafordur. İnsanlar tanrıların hizm tind
Coğrafi köklerinin Yakındoğu'da olma sından dolayı gerek Musevilik, çalışmaları ve onlara sınırsız boş zaman sağlamaları için yaratılmış ır
gerekse Hıristiyanlık geleneği, Mısır, Mezopotamya, Yunan, Kenan ve Çok sonraki Gılgamış Destanı ise insandan ve hiç kesilmeyen ş •
İran mitolojilerinden yoğun biçimde etkilenmiştir. Bağlantılı oldukları matasından bezen Enki/Ea'nın dünyayı bir tufanla yok etme kar rın
İslam gibi, ikisi de hala yaşayan dinlerdir. varışını anlatır. Utnapiştim sağ bırakılacak kişi olarak seçilir.
Kitabı Mukaddes'teki Eski Ahit dünyanın ve evrenin yaratılışını, insa­ önemli ölçüde farklılık gösteren ve Zerdüştçülüğü etkileyen lr n
nın dünyaya yayılışını anlatır. Adem ile Havva, ayrıca oğulları Kabil ile mitolojisinin merkezinde Ahura Mazda (iyilik, aydınlık) ve Ahrim n
Habil hikayelerine yansıyan iyi ve kötü arasındaki bir erken çatışmayı (karanlık) figürleri yer alır. Zerdüştçü pantheonun belki de en çok bl
içerir. Birkaç kuşak geçince, Tanrı kendi eseri karşısında hayal kırıklı­ !inen tanrısı Mithra, sonraları Roma tanrısı Apollon'Ja birleştiril n l r
ğına uğrayarak, Nuh ve ailesi dışında bütün insanları yok etmeye karar ahit tanrısıdır. İran mitolojisinin e n ünlü derlemesinin İS 1000 dol y
verir. Eski Ahit farklı dillerin ortaya çıkışını (Babil Kulesi hikayesi) ve !arından kalan ve kahraman Rüstem efsanesini içeren Şehname oldu u
insanların belirli bir yaşta ölmesinin sebebini açıklar; ayrıca On Emir söylenebilir.
biçiminde yasalar ortaya koyar. Kitabı Mukaddes'teki birçok hikayeden
biri de Yahudilerin Mısır'daki tutsaklığını ve Musa'nın yol göstericili­ Temel metinler: Gılgamış Destanı çoğu kaynakta dünyanın ilk d t nı
ğinde Vaat Edilmiş Topraklar'a ulaşma mücadelesini anlatır. kabul edilir; kahraman Gılgamış'ın hikayesini ve ölümsüzlük r y ı,1111
Hıristiyanlığa ilişkin Yeni Ahit bir ilkörnek kahramanlık figürü olan anlatır. Ayrıca bkz. Enuma Eliş. İran mitolojisi için Şehname mük mııı 1 lılı
İsa Mesih'in hikayesini anlatır. Bakire Meryem'in çocuğu olarak, bir özet kaynaktır.
dizi mucize (su üstünde yürüme, ölüleri diriltme, suyu şaraba çevirme)
sergiler. Sonunda insanlığı dünyaya yeniden gelip cennete çıkma ön-

DÜNYA MiTOLOJ İLERiN Cf.Nll HM 1


Mezopotamya Tannlannın Soyağacı
.� . :.!..�.�.��.�.��. . �.�.���.?.!.�.:.�.
Yerini Hıristiyanlığa bıraktığı İS ı ı . yüzyıla kadar, İskandinav inanç
sistemine Kuzey Avrupa'nın her yanında, Angıllar, Saksonlar, Danlar,
Apsu (Abzu) + Nammu (Tiamat) Jütler, Norveçliler, İsveçliler ve izlandalılar arasında rastlamak müm­
tatlı su okyanusu tuzlu su okyanusu
kündü. Aslına bakılırsa, İskandinav pantheonunu daha genel nitelikteki
"Germen" pantheonundan ayırt etmek zordur.

i
İskandinav mitolojisine göre, evren dokuz dünyadan oluşur; bun­
Anşar + Kişar
yer gök
ların (insanlar açısından) en önemlisi Midgard, yani günlük yaşantı
dünyasıdır. Midgard'ı çevreleyen denizde Midgard Yılanı yaşar. Dokuz
dünya Yggdrasil adlı dünya ağacının etrafında düzenlenmiştir.

toprak tannçası 1
An (Anu) + Ki (Antu)
toprak tannsı
Topluca Aesir olarak anılan asıl tanrıların başı, Valhalla'da ya­
şayan Odin' dir. Diğer temel ilahlar Thor (Odin'in oğlu), Loki, Freyr ve
Balder'dir. Loki bir tanrı olmasına karşın, çeşitli canavarları dünyaya
getirir; sıklıkla tanrılara ihanet eder ya da arkalannda dümenler çe­

Nlntu
1 1 1 1 1 1 1
Şulpae Lugalbanda + Ninsun (Sirtur) + Enki (Ea) +Ninki Enlil (Elli!) + Ninlil
1 virir. Kaos güçlerini temsil eden Buz Devler sürekli Aesir'le kavgalıdır.
Vanir adlı ikinci bir tanrı soyu vardır, ama mitolojik konumu pek önem­

1 1
+
ıuprAk
ı ' " '�""
toprak
tannsı
Uruk kralı koyun
tannçası
su tanrısı /
:!���
b � 1 su
tannçası
iklim
tannsı 1 iklim
tannçası
li değildir.
İskandinav mitolojisine kehanet yön verir. örneğin, Odin dev kurt
Fenrir tarafından yutulacağı yolundaki bir kehanet üzerine dehşete
Nlnurta kapılır ve ölü askerlerden oluşan bir ordu toplar. Tanrıların yok oluşu
18YBŞ

;r
tınnsı kaçınılmaz görülür: Ragnarök ("tanrıların kıyameti") sırasında herkes
ölümle dövüşmek için buluşacaktır. Tutuşan yeryüzü denizde batacak­

��!",; ı İnanna (lştar) Utu


��::�.�, "···:,�
(Şamaş) Nergal + Ereshkigal
..
tır, ama iyi tanrı Balder'in yönetimi altında yeniden doğacaktır.

aşk, cinsellik ve güneş tannsı yeralo yeralo Temel metinler: Manzum Edda ve Nesir Edda; ikincisini İzlandalı tarihçi
bereket tannçası kraliçesi kralı Snorri Sturluson çeşitli eski mitlerden derlemiştir.

İskandinav Tanrılarının Soyağacı

. �.�.?..� .?.!..�.:.�.
:;.�:.�.�.�. .:.:.:..���..�. Audumla Ymir

Texas'tan Kanada'ya kadar Kuzey Amerika boyunca rastlanan Amerika


1 1
Yerli mitolojisi bir zamanlar bu topraklarda yaşayan Hopi, Siu, Navaho,
Çeroki gibi yüzlerce kabilenin ayrı geleneklerini yansıtır. Amerika Yer­
Buri
1
Devler

1
lisi olmayanlar için, bu mitolojiyi anlamanın önündeki başlıca engel
·

1 1
yazılı metinlerin yokluğudur.
Yine de bazı ortak unsurları belirlemek mümkündür. Amerika Yerli
mitolojisi doğanın rolüne büyük ağırlık verir ve her şeyin, kayaların ve Bor + Bestla

1
nehirlerin bile bir ruhu olduğu inancına dayanır. Doğa kutsaldır ve be­
lirli anlam taşıyan kutsal yerlerle (pınarlar, dağlar, nehirler, kanyonlar)
doludur. Hayvanlar insanların ataları olarak görülür.
Amerika Yerli kozmoloji mitleri genellikle evrenin sulardan çık­
tığını varsayar ve birçok kabilenin toprak dalgıcı hikayeleri vardır;
bunlarda mütevazı bir yaratığın toprağı azar azar yüzeye taşıdığı söy­
Vili Ve Earth + Odin + Frigg
;h'
.. -r-�--r-�-,-�---.�Y-ıla�nrı�--,
ı ,...l� Hel Fenrir Midgard

lenir. Diğer geleneklerde yaratıcılık rolü, insanları bir önceki dünyadan


şimdiki dünyaya yönlendiren Örümcek Nine'ye verilir. (Çok sayıda
dünyanın varlığı Amerika Yerli mitlerinin ortak bir özelliğidir.) Yaratılış
Thor
1 1 1 1 1 1 1
Balder Hoder Njord Hermod Bragi Tyr Heimdallr
mitlerinde bile asal tanrıların, genellikle Gök Baba ve Toprak Ana'nın
+ Skadi
nadiren yer alması çarpıcıdır; bunlar çoğunlukla günlük yaşamdan çok

n
uzak görünür.
Amerika Yerli mitolojisinin başta Kuzgun ve Çakal olmak üzere çok
sayıda oyunbaz varlığı barındırması dikkat çekicidir. Bu bazen gülünç,
bazen neredeyse alçak karakterler her şeyi tersyüz etmekten hoşlanır Freya Freyr
v sıklıkla sekse son derece düşkün olur. Gördükleri rağbet birçok ma-

c ranın kahramanı olmqlarını sağlar.

llÜNYA MİTOLOJiLERiNE GENEL BAKIŞ


KAPSAMLI OKUMA
Tek bir kültür içinde bile mitler nasıl büyük Siman James, Exploring the World of the Mısır mitolojisi Musevi-Hıristiyan mitolojisi
değişkenlik gösterirse, bu durum yorumlarda da Celts, Londra: Thames & Hudson, 2005 The Egyptian Book of the Dead, çev. E. A. Bernard Frank Batto, Slaying the Dragon:
görülebilir. Aşağıdaki liste, bir dizi farklı bakış
The Mabinogion, çev. Sioned Davies, New Wallis Budge, Londra: Penguin, 2008 Mythmaking in the Biblical 'ITadition,
açısını sunacak şekilde, hikaye kitaplarından
akademik araştırmalara kadar uzanan
York ve Oxford: Oxford University G. Hart, Egyptian Myths, Londra: British Louisville, Ky.: John Knox Press, 1999
yayınlardan oluşmaktadır Press, 2008 Museum Press, 1990 Norman Cohn, Cosmos, Chaos, and the
James MacKillop, Dictionary of Celtic Manfred Lurker, An lllustrated Dictionary World to Come, New Haven, Conn. ve
Genel Mythology, Oxford: Oxford University of the Gods and Symbols of Ancient Egypt, Londra: Yale University Press, 2001
Robert Adkinson, Sacred Symbols: Peoples, Press, 1998 Londra: Thames & Hudson, 1982 Gary Greenberg, 101 Myths of the Bible: How
Religions, Mysteries. Londra: Thames & John Matthews, The Grail: Quest for the Geraldine Pinch, Egyptian Mythology: Ancient Scribes Invented Biblical History,
Hudson, 2009 Eternal, Londra: Thames & Hudson, A Guide to the Gods, Goddesses, and Naperville, !!.: Sourcebooks, 2002
Karen Armstrong, A Short History of 1981 'Il'aditions of Ancient Egypt, New York David Leeming, Jealous Gods and Chosen
Myth, Edinburgh: Canongate, 2006 Christopher Snyder, Exploring the World Oxford University Press, 2004 People: The Mythology ofthe Middle East,
Joseph Campbell, The Hero with a of King Arthur, Londra: Thames & Joyce Tyldesley, The Penguin Book of Myths New York: Oxford University Press, 2004
Thousand Faces, Princeton, N.j.: Hudson, 201 1 and Legends of Ancient Egypt, Londra:
Princeton University Press, 2004 Penguin, 2010 Ortadoğu ve Yakındoğu mitolojisi
Christopher Deli, Monsters: A Bestiary ofthe Orta ve Güney Amerika mitolojisi Richard H. Wilkinson, The Complete Gods Jeremy Black ve Anthony Green,
Bizarre, Londra: Thames & Hudson, 2010 K. Berrin ve E. Pasztory (ed.), Teotihuacan: and Goddesses of Ancient Egypt, Londra: Gods, Demons and Symbols af Ancient
William G. Doty (ed.), World Mythology: Art from the City of the Gods, Londra: Thames & Hudson, 2003 Mesopotamia, Londra: British Museum
Myths and Legends of the World Brought to Thames & Hudson, 1993 Press, 1992
Life, New York: Barnes & Noble, 2002 David M. Jones, Mythology of the Aztecs Yunan ve Roma mitolojisi S. G. F. Brandon, Creation Legends of the
Geoffrey Kirk, Myth: lts Meaning and and Maya, Londra: Southwater, 2007 Lucilla Bum, Greek Myths, Londra: British Ancient Near East, Londra: Hodder and
Function in Ancient and Other Cultures, Mary Ellen Miller ve Kari Taube, An Museum Press, 1990 Stoughton, 1963
Berkeley, Calif.: 1970 lllustrated Dictionary of the Gods and Richard Buxton, Imaginary Greece: The Stephanie Dalley, Myths from
David Leeming, The Oxford Companion Symbols ofAncient Mexico and the Maya, Contexts ofMythology, Cambridge: Mesopotamia: Creation, The Flood,
to World Mythology, Oxford: Oxford Londra: Thames & Hudson, 1997 Cambridge University Press, 1994 Gilgamesh, and Others, Oxford: Oxford
University Press, 2005 Popo! Vuh, çev. Dennis Tedlock, New Richard Buxton, The Complete World of University Press, 2008
C. Scott Littleton (ed.), Mythology: The York: Simon & Schuster, 1996 Greek Mythology, Londra: Thames & The Epic of Gilgamesh, çev. Andrew
lllustrated Anthology ofWorld Myth and Paul Richard Steele, Handbook of Inca Hudson, 2004 George, Londra: Penguin, 2003
Storytelling, Londra: Duncan Baird, Mythology, Santa Barbara, Calif.: ABC­ Malcolm Day, lOO Characters from Classical Samuel Noah Kramer, Sumerian
2002 CL!O, 2004 Mythology, New York: Barron's, 2007 Mythology: A Study of Spiritual and
Jaan Puhvel, Comparative Mythology, Kari Taube, Aztec and Maya Myths, Hesiodos, Theogony and Works and Days, Literary Achievement in the Third
Baltimore: John Hopkins University Austin, Tex.: University of Texas Press, çev. M. L. West, Londra: Penguin, 2008 Millennium BC, Philadelphia: University
·
Press, 1989 1993 Homeros, The !liad, çev. E. V. Rieu, of Pennsylvania Press, 1998
Lewis Spence, lntroduction to Mythology, Londra ve New York: Penguin, 2003 Diana Wolkstein ve Samuel Noah
Guernsey: Studio Editions, 1994 Doğu Asya mitolojisi Homeros, The Odyssey, çev. E. V. Rieu, Kramer, Inanna, Queen of Heaven and
Michael Ashkenazi, Handbook of intro. Peter Jones, Londra ve New York: Earth, New York: Harper, 1983
Afrika mitolojisi ]apanese Mythology, New York: Oxford Penguin, 2006
Stephen Belcher (ed.), African Myths of University Press, 2008 C. Kerenyi, The Gods of the Greeks, Londra: Amerika Yerli mitolojisi
Origin, Londra: Penguin, 2005 Anne M. Birrell, Chinese Mythology: An Thames & Hudson, 1951 David Jones, The lllustrated Encyclopedia
Harold Courlander, Tales of Yoruba: lntroduction, Baltimore ve Londra: C. Kerenyi, The Heroes of the Greeks, of American Indian Mythology: Legends,
Gods and Heroes, New York: Original Johns Hopkins University Press, 1999 Londra: Thames & Hudson, 1997 Gods and Spirits of North, Central and
Publications, 1995 Manchao Cheng, The Origin of Chinese Stephen P. Kershaw, The Greek Myths: South America, Leicester: Anness, 2010
Baba !fa Karade, The Handbook of Yoruba Deities, Pekin: Foreign Language Press, Gods, Monsters, Heroes and the Origins of David Leeming ve Jake Page, The
Religious Concepts, York Beach, Me.: 1995 Storytelling, Londra: Robinson, 2007 Mythology of Native North America,
Weiser, 1994 F. Hadland Davis, Myths and Legends of Philip Matyszak, The Greek and Roman Norman, Okla.: University of
Patricia Ann Lynch ve Jeremy Roberts, Japan, New York: Dover Publications, Myths: A Guide to the Classical Stories, Oklahoma Press, 2000
African Mythology, A to Z, Chelsea 1992 Londra: Thames & Hudson, 2010 Alfonso Ortiz ve Richard Erdoes,
House Publishers, 2010 P.-G. Hwang, Korean Myths and Folk Ovidius, Metamorphoseon, çev. David American Indian Myths and Legends,
Ngangur Mbitu ve Ranchor Prime, Legends, Fremont, Calif.: Jain Raeburn, Londra: Penguin, 2004 Londra: Pimlico, 1997
Essential African Mythology: Stories That Publishing, 2006 Barry B. Powell, Classical Myth, Baston, - Alfonso Ortiz ve Richard Erdoes,
Change the World, Londra: Thorsons, David Leeming, A Dictionary of Asian Mass. ve Londra: Pearson, 2012 American Indian 'ITickster Tales, New
1997 Mythology. Oxford: Oxford University York: Penguin, 1998
Harold Scheub, A Dictionary of African Press, 2001 Hindu ve Hint mitolojisi Zitkala-Sa, Cathy N. Davidson ve Ada
Mythology, New York: Oxford M. Lewis, The Flood Myths ofEarly China, The Bhagavad Gita, çev. W. ]. Johnson, Norris, American Indian Stories, Legends,
University Press, 2000 Albany, N.Y.: State University of New Oxford: Oxford University Press, 2008 and Other Writings, Londra: Penguin, 2003
York Press, 2006 Yves Bonnefoy (ed.), Asian Mythologies,
Kelt mitolojisi Keith G. Stevens, Chinese Mythological Chicago: University of Chicago Press, 1993 !skandinav mitolojisi
Peter Berresford Ellis, The Mammoth Book Gods, New York: Oxford University Anna L. Dallapiccola, Dictionary of Hindu Margaret Clunies Ross, Prolonged Echoes:
ofCeltic Myths and Legends, Londra: Press, 2000 Lore and Legend, Londra: Thames & Volume ı : Old Norse Myths in Medieval
Robinson, 2002 Lihui Yang, Deming An ve Jessica Hudson, 2004 Northern Society, Odense: University
Arthur Cotterell, Mythology of the Celts: Anderson Turner, Handbook of Wendy Doniger, Hindu Myths: A Press of Southern Denmark, 1995
Myths and Legends of the Celtic World, Chinese Mythology (Handbooks of Sourcebook 'Il'anslated from the Sanskrit, H . R. Ellis Davidson, Gods and Myths
Londra: Southwater, 2007 World Mythology). New York: Oxford Londra: Penguin, 2004 ofNorthern Europe, Harmondsworth:
Miranda Green, Animals in Celtic Life and University Press, 2008 John Dowson, A Classical Dictionary of Penguin, 1971
Myth, Londra: Routledge, 1992 Hiroko Yoda ve Matt Alt, Yokai Attack': Hindu Mythology and Religion, Geography, Carolyne Larrington (çev.), The Poetic Edda,
Miranda J. Green, Dictionary of Celtic Myth The }apanese Monster Survivaı Guide, History, and Literature, Londra: Oxford: Oxford University Press, 1996
and Legend, Londra: Thames & Hudson, Tokyo: Kodansha lnternational, 2008 Routledge, 2000 John Lindow, Norse Mythology: A Guide
1992 Wu Ch'eng-en, Monkey, çev. Arthur The Mahabhrata, çev. John D. Smith, to the Gods, Heroes, Rituals, and Beliefs,
Waley, Londra: Penguin, 2005 Londra: Penguin, 2009 Oxford: Oxford University Press, 2002

KAPSAMLI OKUMA 345


GÖRSEL MALZEME LİSTESİ

a = aşağıda, o = ortada, s ğ = sağda, sl = Nationale, Paris. Foto Marie-Lan 38sl Johann Ulrich Kraus, "Cennet", 56 Ludovisi Tahtı'nın ön panosu, !ö yak.
solda, y = yukarıda Nguyen Historische Bilder Bible (Augsburg, ı 700) 460. Roma Ulusal Müzesi, Roma. Foto
r9sğ Baal'in tunç heykelciği, İÖ 14.-12. 38sğ)ohn Thomson, lllustrationsofChina G. Dagli Orti/CORBIS.
r O. v. Leixner, !llustrirte Geschichte des yüzyıllar, Louvre, Paris. Foto Marie­ and its People, c. 4 (Londra, 1873-74). 57 Şiva ve Parvati yıkanıyor, yazma, 19.
deutschen Schriftthums, c. ı (Leipzig ve Lan Nguyen. Wellcome Kütüphanesi, Londra. yüzyıl başları. Çhandigarh Müzesi.
Berlin, 1880). Foto akg-images 20sl Pan Gu resmi, Wang Qi, Sancai Tuhui, 39 E. Müller-Baden, The Nine Worlds (yak. 58 Maerten van Heemskerck, Vulcanus'un
2 Giovanni Domenico Tiepolo, Troya yak. 1607 1900). Foto akg-images Yatakta Yakalanan Mars ile Venüs'ü
Atı'nın Kafileyle Troya'ya Götürülüşü, yak. 20sğ E. A. Wallis Budge, Studies in Egyptian 40 Songzanlin Manastırı'nda bir kozmik Tanrılara Gösterişi, yak. 1536. Sanat
1760. Ulusal Galeri, Londra. Mythology (Londra, r904) mandala'yı konu alan duvar resmi, Tarihi Müzesi, Viyana. Foto akg­
5sl Boğa başı, Mezopotamya, İÖ 3. binyıl. 21 Mimar sıfatıyla Tanrı, 1 3 . yüzyıl Deqin, Çin, 17. yüzyıl. Foto Monique images/Erich Lessing.
Louvre Müzesi. Foto Marie-Lan ortaları ve sonları arasına ait tezhip. Pietri/akg-images. 59 Vişnu ve Lakşmi'nin Şiva, Parvati
Nguyen Katedral Müzesi, Toledo. 4r Cayna kozmoloji haritası, r9. yüzyıl. ve Ganeşa'yla buluşması. Renkli
50 Monte Alban'da bulunan yeşim 22 Bernard Picart, aslı Abraham Jansz van. Wellcome Kütüphanesi, Londra. taşbaskı. Wellcome Kütüphanesi,
mask, Meksika, İÖ r50-İS 100. Ulusal Diepenbeeck, Kaos, 1731. Gravür. özel 42 Utagawa Kunisada, Amaterasu'nun Londra.-
Antropoloji Müzesi, Mexico. koleksiyon/Stapleton Koleksiyonu/ Dans Eden Tanrılarca Mağarasından 60 Hokusai, iki Tanrı, ağaç baskı, r9.
5sğ Turkuaz mozaikten yapılmış Bridgeman Sanat Kütüphanesi. Çıkarılışı, ağaç baskı, r857. yüzyıl.
çift başlı yılan, Meksika, İS r5.-r6. 23 Bir Atina vazosunun parçası, İÖ yak. 43 Güneş, bir Farsça yazmadan, rr-r8. 61 Madrid Codex (Codex Tro-Cortesianus),
yüzyıllar. British Museum, Londra 400. Ulusal Müze, Napoli yüzyıllar. Wellcome Kütüphanesi, muhtemelen ır yüzyıl. Amerika
6 Ay ve Jüpiter' in yay burcunda 24 )an van Kessel ve Hendrik van Balen, Londra. Müzesi, Madrid.
buluşması, Kahire' de bulunan yazma, Tanrıların Şöleni, ı r yüzyıl. Tuval 44sl Joseph Heintz (Yaşlı), Phaethon'un 62y Gundestrup Kazanı'ndaki kabartma
yak. r250. Bibliotheque Nationale, üstüne yağlıboya. Sanat Tarihi Müzesi, Düşüşü, r596. Güzel Sanatlar Müzesi, levha, IS r. yüzyıl. Ulusal Müze,
Paris, Ms. Arabe 2583, fol. 26v Saint-Germain-en-Laye. Giraudon/ Leipzig Kopenhag. Foto akg-images/Erich
7 Dante Gabriel Rossetti, Pandora, 1878. Bridgeman Sanat Kütüphanesi. 44Y Gustave Moreau, Apollon ve Boreas, Lessing.
Leydi Lever Sanat Galerisi, Liverpool. 25 Hayvan tanrılar gobleni, Tibet. yak. r879. Gustave Moreau Müzesi, 62a Sandro Botticelli, Venüs' ün Doğuşu,
8y Kırmızı figürlü Attika kupası, Wellcome Kütüphanesi, Londra. Paris. yak. 1486. Uffizi Galerisi, Floransa.
Onesimos, İÖ 500-490. Louvre Müzesi, 26 Sakson ilahları. Oymabaskı. Wellcome 44a Sol savaş arabasında, Guido Bonatti, 63 M�rten Eskil Winge, Thor'un Devlerle
Paris. Kütüphanesi, Londra. Liber Astronomiae (Augsburg, r491). Savaşı, 1872. Ulusal Müze, Stockholm.
8a Xolotl'un pişmiş kilden heykeli, yak. 27 Aslı David Roberts, Ebu Simbel'de Mısır 45 Surya savaş arabasında. Guvaş çizim. 64 Joseph Anten Koch, Nuh'lu Manzara,
r350-r521. Berlin Eyalet Müzeleri. ilahları, Mısır, r846. Renkli taşbaskı. Wellcome Kütüphanesi, Londra yak. r803. Pinakothek, Münih.
Werner Forman Arşivi/Etnoloji Wellcome Kütüphanesi, Londra. 46 Roma sunağı, IS 2. yüzyıl. Louvre 65 Guy Head, aslı Giovanni Folo, iris,
Müzesi, Berlin. 28 Sri Mariamman Tapınağı, Singapur. Müzesi, Paris. Foto Marie-Lan Nguyen. 18r4. Gravür. Wellcome Kütüphanesi,
9y Nazarlık, İÖ 6. yüzyıl sonları-4. yüzyıl. Dünya Dinleri Fotoğraf Kütüphanesi/ 47y Tenochtitlan'da bulunan kurban taşı. Londra.
Louvre Müzl!si, Paris, Acc. Sb 3566. Bridgeman Sanat Kütüphanesi. Büyük Tapınak Müzesi. Foto Vincent 66 George Frederic Watts, lskandin
Foto Marie-Lan Nguyen. 29 Japon ev sunağı, 19. yüzyıl. Wellcome Roux. Gökkuşağı Cini Uldra Şrlalede,
9a Klasik çağın takımyıldızları, Codex Kütüphanesi, Londra. 47a Bir Mezopotamya mührüyle 1884. özel koleksiyon. Foto
Barberinianus Latiiıus 76, İtalyanca, r5. 3osl Aztek "güneş taşı". Ulusal vurulmuş damga, !ö 1000-539. Bonhams, Londra/Bridgeman Sanat
yüzyıl. Vatikan Kütüphanesi, Roma. Antropoloji Müzesi, Mexico. Foto Werner Forman Arşivi/British Kütüphanesi.
10y Vitray, r9. yüzyıl. Canterbury Vincent Roux. Museum, Londra. 67 William Gersham Collingwood, Ku zey
Katedrali. Foto © Painton Cowen. 3osğ Brahma'nın başı, Kamboçya, 9.-10. 48 Tunç ayna, Tang hanedanı. Honolulu Tanrılarının Gökten inişi, 1890. Özel
roa Thoth bir yazıcıyla birlikte, İÖ yak. yüzyıllar. Guimet Müzesi, Paris. Foto Sanat Akademisi koleksiyon. Foto Bonhams, Londra/
r550-r295. Werner Forman Arşivi/ Vassil. 49 Giovanni Battista Ferrari, Flora, seu Bridgeman Sanat Kütüphanesi.
Mısır Müzesi, Berlin. 31 Brahma, Hint yazması, 19. yüzyıl. deflorum cultura (Amsterdam, 1646). 68 Attika su testisi, İÖ yak. 440-430
ı ıy "Dişbudak Yggdrasil", Wilhelm Wellcome Kütüphanesi, Londra. Wellcome Kütüphanesi, Londra. Antikenmuseum Basel und Sammlung
Wagner, Asgard and the Gods (Londra, 32 J. Sadeler, aslı Martin de Vos,]üpiter sos! Codex Rios (Codex Vaticanus Latinus Ludwig, Basel.
1886), s. 27- Arabasında, yak. 1595. Gravür. A), fol. 54r, yak. 1570-95. Vatikan 69 Vettii Konağı'ndaki Roma freski,
ı ı a Gundestrup Kazanı, İÖ r. yüzyıl. Wellcome Kütüphanesi, Londra. Kütüphanesi, Roma. Pompeii.
Ulusal Müze, Kopenhag 33sl Peter Paul Rubens, Saturnus'un 5osğ Urania's Mirror (Londra, yak. 1825). 7osl Eşu, Yoruba heykeli, Nijerya, 188r-
r 2 Yama ve Samsara, Tibet yazması. Poseidon'u yutuşu, r636-38. Museo del 5r Gök cisimlerinin hareketleri üzerine 1920. Bilim Müzesi, Londra/Wellcome
Wellcome Kütüphanesi, Londra. Prado, Madrid. bir Ermenice yazma, yak. 1795 lmages.
r3y Hanuman'ın Lakşmana'ya dağı 33sğ Michelangelo, Tanrı'nın Gezegenleri Wellcome Kütüphanesi, Londra. 7oy "Çakal", Edward S. Curtis, lndian Days
taşıyışı, Hint yazması. Wellcome Yaratışı, 1508-12. Sistine Şapeli, 52sl Bizans burç şeması, 8. yüzyıl. of the Long Ago (Yonkers-on-Hudson:
Kütüphanesi, Londra Vatikan, Roma Vatikan Kütüphanesi, Roma, Vat. Gr. World Book Company, 1915), s. 84.
r3a Vişnu (Burma' da Beikthano) Garuda 34 Coatlicue heykeli, Aztek. Ulusal 1292, fol. 9. 7oa "Maui'nin Doğuşu", Wilhelm Dittmer,
üstünde, Richard Carnac Temple, The Antropoloji Müzesi, Mexico. Foto 52sğ Seramik levha, Han hanedanı. Te Tohunga (Londra, 1907).
Thirty-Seven Nats, (Londra, r906). Wolfgang Sauber. Cernuschi Müzesi, Paris. Foto 7 r Louis Huard, "Loki'nin Cezalandırılışı
r4-15 Francesco Botticini, Meryem'in 35 !sis Tapınağı'ndaki fresk, Pompeii Guillaume Jacquet. Ceza", A. Ve E. Keary, The Heroes of
Göğe Yükselişi, 1475-76. Ulusal Galeri, Ulusal Arkeoloji Müzesi, Napoli. Foto 53 Sentinum'daki (Umbria) bir Roma Asgard (Londra: Macmillan, 1900).
Londra. akg-images/Erich Lessing. villasında bulunan mozaik, İS yak. 72 Gustave Don�. "Cehennemde
16 Giulio Romano, Olympos ve Zeus'un Asi 36sl !ştar elinde bir silahla, !ö 2. binyıl 200-250. Glyptothek, Münih. Foto Bibi Zincirlenmiş Devler", Dante, lnferno
Devleri Yok Edişi, r530-32. Te Sarayı, başları. Pişmiş toprak. Louvre Müzesi, Saint-Pol. (Paris, r86ı), Tam sayfa resim LXV.
Mantova. Paris. Foto Marie-Lan Nguyen 54Y Emilie Kip Baker, Storiesfrom 73 Luca Giordano, Kharon'un Kayığı, Uyku,
r7 Hendrick Goltzius, ikaros ve Phaethon, 36sğ Nuwa ve Fuxi, IS 7.-10. yüzyıllar. Northern Myths (New York, r 9 r 4), s. 202 Gece ve Morpheus, r684-86. Fresk.
r588. Gravürler. Sinkiang Uygur Özerk Bölgesi Müzesi. karşısında. Medici-Riccardi Sarayı, Floransa.
r8 Tören asası, 19.-20. yüzyıllar. Werner 37sl "!sis", Athanasius Kircher, Oedipus, c. 54a Jacopo Tintoretto (tahminen), Jüpiter 74y Ludvig Abelin Schou, "Hel ve
Forman Arşivi/Orta Afrika Kraliyet ı (Roma, 1662-64), s. r89 ve Semele, yak. 1545. Ulusal Galeri, Valkyrja'lar", P. Johansen, Nordisk Oldtid
Müzesi, Tervuren. 37sğ Bernard van Orley, Jüpiter ve luno Londra. og Dansk Kunst (Kopenhag, 1907), s. 107.
rgsl Kybele'nin tunç büstü, IS r. yüzyıl. Dünyayı Yönetiyor, goblen, 16. yüzyıl. 55 Antonio da Correggio, Jüpiter ve lo, yak 74a Thomas Stothard, aslı Francesco
Cabinet des Medailles, Bibliotheque Kraliyet Sarayı, Madrid. r530. Sanat Tarihi Müzesi, Viyana Bartolozzi, Cehenneme Giriş, 1792.

46 GÖRSEL MALZEME LİSTESİ


Gravür. Wellcome Kütüphanesi, ı 8sos. Ağaç baskı. Wellcome ı ı 75! Athanasius Kircher, Mundus ı4ıa Peter Paul Rubens, Jüpi ıer ue Kal llsto,
Londra. Kütüphanesi, Londra. Subterraneus (Amsterdam, ı66s). 1613. Sanat Müzesi , Kastel.
7S Buonamico di Cristofano, aslı 97sl Bernard Picart, The Principal Histories ı 17sğ Yuan Jiang, Penglai Adası, 1708. ipek ı42 Cari Larsson, "Freya Kılığında Thor",
Bartolomeo Baldini, Cehennem. Gravür. of Fabulous Antiquity (Amsterdam, üstüne guvaş. Saray Müzesi, Pekin. Fredrik Sander, Edda samund den vises
Wellcome Kütüphanesi, Londra. 1733/ı7s4). ı 18 Frans Floris, Bir Dryas'ın Başı, ı6. yüzyıl (Stockholm, ı893), s. ıo5.
76 Ernest Hillemacher, Psykhe Yeraltında, 97sğ Hanuman'ın şifalı otlar bulunan ortaları. Ağaç baskı. ı43 Bartholomus Spranger, Herakles ve
ı86s. Victoria Ulusal Galerisi, dağı taşıyışı, 19. yüzyıl. Guvaş ı ı9 Antonio del Pollaiuolo, Apollon ue Omphale, yak. ıs7s/80. Sanat Tarihi
Melbourne/Armağan eden Gustave Wellcome Kütüphanesi, Londra. Daphne, yak. 1470-80. Ulusal Galeri, Müzesi, Viyana. Foto akg-images/tr!ch
Curcier/Bridgeman Sanat Kütüphanesi 98 William Miller, aslı)ohn Martin, Londra. Lessing.
77y Kırmızı figürlü Attika kadehi, 10 yak "Tufan", lmperial Family Bible (Glasgow: ı2osl Kano Tan'yu, Sumiyoşi Tanrısı, IJ. ı44 Gerard de Jode, Yusuf'un Rüyalarını
440-430. British Museum, Londra. Foto Blackie & Son, 1844). yüzyıl ortaları. İpek üstüne suluboya. Açıklayışı, ı58s. Gravür. Wellcome
Marie-Lan Nguyen. 99 Codex Fejervary-Mayer, ı s 2 ı'den önce. Langen Vakfı, Neuss. Kütüphanesi, Londra.
77a Bel Tapınağı'nda bulunan kabartma, Werner Forman Arşivi/Liverpool ı 2osğ Bir ı 1. yüzyıl lzlanda yazmasından. 14s Pierre-Narcisse Guerin, Morpheus ve iris,
Palmyra, Suriye, İS ı. yüzyıl. Ulusal Müzesi. Arni Magnı'.ısson Enstitüsü, Rekjavik. 1811. Ermitaj, St Petersburg
Müze, Şam. Philippe Maillard/akg- ıoo Gustave Dore, "Tufan", resimli baş 12ı Berthold Furtmayer'in tezhibi, Salzburg 146 Bir Bhaguadgitagianu yazmasından, yak
ımages. , sayfa, The Holy Bible (Londra: Cassell, piskoposunun dua kitabından, ı48ı. ı820-40, fol. 24v. Wellcome Kütüphanesi,
78sl Yıldız cini, Codex Magliabechiano, yak. 1866). Bavyera Eyalet Kütüphanesi, Münih Londra.
Aztek, 16. yüzyıl. Ulusal Merkez ıoı Hans Baldung Grien, Büyük 11.ıfan, ı22 - 23 Georg Balthasar Probst, Eden Bahçesi, 147 Rudolf von Ems'in World Chronicle
Kütüphanesi, Floransa: ısı6. Neue Residenz, Bamberg, yak. ı1so. Renkli oymabaskı. Wellcome eserinin bir yazmasından.
78sğ Pazuzu'nun tunç heykelciği, Asur, Almanya/Giraudon/Bridgeman Sanat Kütüphanesi, Londra. 148y Oymabaskı. Wellcome Kütüphanesi,
10 ı . binyıl. Louvre Müzesi, Paris. Foto Kütüphanesi. ı 24 Pietro da Cortona, Gümüş Çağı, yak. Londra.
PHGCOM. ıo2 Attika kupası, 10 yak. s20. British ı637-4ı. Fresk. Pitti Sarayı, Floransa ı48a Ajna (kaş) çakrasında'üçüncü göz.
79 Buda'nın Mara cinlerine karşı koyuşu, Museum, Londra ı2s Vitray, 16. yüzyıl başları. Chalons-en­ Racastan, ı8. yüzyıl. Ajit Mukherjee
19. yüzyıl. Taşbaskı. Wellcome ıo3 Sirta'da bulunan Roma mozaiği, IS Champagne Katedrali. Foto cı Painton Koleksiyonu.
Kütüphane�i. Londra. 3ıs-32s. Louvre Müzesi, Paris. Cowen. 149 Deyrü'l-Medine'deki bir zanaatkar
80-81 Durga'nın Manda Ci Şri Deri'nin 104sl )açob de Gheyn ili, Triton'un 126 "lştar Vazosu", 10 2. binyıl başları. mezarından, Teb, lö yak. 1298- 1187.
başını kesişi, 19. yüzyıl. Taşbaskı. Deniz Kabuğunu Üfleyişi, yak. ı6ıs. Louvre Müzesi, Paris. Foto Marie-Lan Mısır Müzesi, Kahire.
Wellccime Kütüphanesi, Londra. Oymabaskı. Nguyen. ıso Ani papirüsü, lô yak. ı275. British
82sl Philip Galle. Üç Moira, yak. ıs70. 104sğ Titian, Venus Anadyomene, yak. 127 Bamberg Vahiy Kitabı yazması, ı s . Museum, Londra.
Wellcome Kütüphanesi, Londra. ıs2s. Sutherland Dükü Koleksiyonu, yüzyıl. Bibliotheque Nationale, Paris ı 5ısl Uibang-yuchwi, bir Çin tıp reçeteleri
82sğ lngiliz Kolombiyası'ndaki Smith ödünç olarak lskoçya Ulusal 128 Escorial Beatus (Ms & il. s f' 18), derlemesi, Japonya, 1861. Wellcome
lnlet'te bulunan Kwakiutl ev direği, 1 9 . Galerileri 'nde. yak. 950-s5. San Lorenzo Kraliyet Kütüphanesi, Londra.
yüzyıl sonları. Louvre Müzesi, Paris. ıos William Blake, Behemot ue Leuiathan, Kütüphanesi, El Escorial. ısısğ Araf'taki ruhlar, 18. yüzyıl. Wellcome
Foto Marie-Lan Nguyen. ı8os. Morgan Kütüphanesi, New York. 129 Kobayaşi Eitaku, ilahi Yetenekle Kütüphanesi, Londra.
83 lzlanda Y<\Zması, 18. yüzyıl. Kraliyet ıo6 Utagawa Kuniyoşi, Prenses Denizlerde Arayış, 1880-90. Tomar. ıs2sl Taş mask, ıs. yüzyıl. Louvre Müzesi,
Kütüphanesi, Kopenhag. Tamatori'nin Ekferha Kralı Tarafından Güzel Sanatlar Müzesi, Bostan. Paris. Foto Marie-Lan Nguyen.
84-8s Nestanebtaşeru Ölüler Kitabı, 10 Koualanışı, 19. yüzyıl. Ağaç baskı. 130 Lorenz Fr01ich, "Lif ve Lifthrasir", Kari ıs2sğ Kral Harald Taşı, Jelling, Doğu
yak. 940. British Museum, Londra. ıo7 Varuna, Hint yazması, 18. yüzyıl. Gjellerup, Deri a?!dre Eddas Gudesange )utland. Foto akg-images/lnterfoto.
86 Vitray, 16. yüzyıl. Ste-Madeleine, Bibliotheque Nationale, Paris/ (Kopenhag, 1895), s. 4S· ıs3 Cornelis Cort, Bir Kayaya Bağlanmış
Troyes. Foto cı Painton Cowen. Archives Charmet/Bridgeman Sanat 13ıy Ovidius'un Metamorphoseon eserinin Prometheus, ıs66. Gravür. Wellcome
87 Bedford Dua Kitabı, ı s . yüzyıl. British Kütüphanesi. bir İngilizce baskısı, 1703. Wellcome Kütüphanesi, Londra.
Library, Londra, BL. Add Ms ı88so, ıo8 Hendrik Goltzius, Pluto, yak. IS94 Kütüphanesi, Londra. 154 Matthias Grünewald, Isenheim Altar
fol. ı sa Gölge-ışıklı ağaç baskı. 13ıa Aslı Hendrik Goltzius, Prometheus'in Panosu'nun orta kısmı, yak. ısos-ıs.
88 Persephone ve Pluto Hades'te, lö S· ıo9y Kawanabe Kyosai, Sanzu Nehri'ni insanı Gökten Getirdiği Ateşle Canlandırışı, Unterlinden Müzesi, Colmar/Bridgeman
yüzyıl. Pişmiş toprak. Ulusal Müze, Geçiş, yak. 187o'ler. ıs89. Gravür. Sanat Kütüphanesi.
Reggio Calabria, ltalya/Alinari/ ıo9a Aleksandr Dmitriyeviç Litovçenko, 132 Etienne Maurice Falconet, Pygmalion ue ı 5s Kartonpiyer, yak. ı8oo. Wellcome
Bridgeman Sanat Kütüphanesi. Kharon'un Ruhları Styks Nehri'nden Galatea, 1763. Ermitaj, St Petersburg. Foto Kütüphanesi, Londra.
89 Vara ha, Bhaguadgitagianu'nun bir Geçirişi, 1861. Rusya Müzesi, St YairHaklai. ıs6 Deyrü'l-Medine'deki bir zanaatkar
yazmasından, yak. 1820-1840, fol. 8ov. Petersburg. 133 M. E. Durham, Medea, alındığı kaynak mezarının duvar resminden, Teb, lô
Wellcome Kütüphanesi, Londra. ı ıo Hapi, bir il. Ramses heykelinin Boy's Own Paper, 1903. yak. 1298-1 ı87. Receb Papirüs Enstitüsü,
90 John Martin, Yaratılış. Bakır klişe. kaidesinden, Luksor, lö yak. 129s-1186. 134Jean Cousin (Yaşlı), Eua Prima Pandora, Kahire.
Wellcome Kütüphanesi, Londra. Werner Forman Arşivi. yak. ısso. Louvre Müzesi, Paris. ıs7sl Peter Nikolai Arbo, Valkyrja'lar, ı865.
91 Pan Gu, çeşitli sınıfların ve ı ı ı Ravi Varma, "Ganj Nehri'nin Gökten ı3s Louis Gauffier, Pygmalion ue Galatea, . Ulusal Müze, Stockholm
mesleklerin resmedildiği bir kitaptan, inişi", 20. yüzyıl. Renkli taşbaskı. 179]. Manchester Sanat Galerisi/ ıs7sğ Pierre Subleyras, Kharon'un Yeraltına
yak. 1800. British Library, Londra, Wellcome Kütüphanesi, Londra. Bridgeman Sanat Kütüphanesi. inişi, 18. yüzyıl başları. Louvre Müzesi,
Ms. Or. 2262, no. 9s. Foto akg-images/ 1 1 2 Lucas Cranach (Yaşlı), Çeşme ı36 Guatemala'nın Peten yöresinde bulunan Paris.
British Library. Başındaki Nympha, yak. ıs37. Ulusal silindir vazo, Is s93-830. Güzel Sanatlar ıs8 Euphronios kraterind n, !O yak. 515.
92sl Tenochtitlan'ın kuruluşu, Aztek Sanat Galerisi, Washington, DC Müzesi, Baston. Etrüsk Ulusal Müzesi, Roma.
Codex Mendoza, ı s4o'ların başları. ı ı3y Robert Charles Hope, The Legendary Lore ı37 Tunç, !O s. yüzyıl ya da ıs 13. yüzyıl ile 159 Flaman okulu, ı6. yüzyıl. Divit ve çini
Bodley Kütüphanesi, Oxford, MS. of the Holy Wells OfEngland (Londra, 1893). ıs. yüzyıl arası. Capitol Müzesi, Roma. çizimi. Wellcome Kütüphanesi, Londra.
Arch. Selden. A. ı. ı 13a Olaus Magnus, Historia de gentibus Foto Marie-Lan Nguyen. ı6o Renkli taşbaskı, 20. yüzyıl. Wellcome
92sğ Delphoi'deki Apollon Tapınağı'nda septentrionalibus (Roma, ısss). ı38 Yoruba figürleri, Nijerya, 187ı-ı910. Kütüphanesi, Londra
bulunan omphalos, 10 s. yüzyıl. ı 14y Anton Raphael Mengs, Apollon ue Wellcome Kütüphanesi, Londra. 161 Guvaş, ı8. yüzyıl. Wellcome
Delphoi Müzesi. Foto akg-images/ Musa'lar Parnassos Dağı'nda, 1761. Villa 139 Sevr porseleni, yak. ı196. Ulusal Kütüphanesi, Londra.
Erich Lessing. Albani, Roma. Seramik Müzesi, Sevr, inv MNC 469, 162 Deyrü'l-Medine'deki Sennedjem
93 Ebstorf Haritası'nın dijital kopyası, 1 14a Filippino Lippi'nin Çırağı, Musa'nın şimdi British Museum, Londra. Foto mezarından, Teb, !O yak. 1298-1187.
Saksonya, 13. yüzyıl. ikinci Dünya Kayadan Su Çıkarışı, yak. ı soo. Ulusal Siren-Com. ı63 Bir alınlık tablası parçası. Prasat Phnom
Savaşı'nda yok olmuştur. Galeri, Londra. 140 Antionio Pollaiuolo, Orpheus'un Ölümü. Da, Kamboçya, ı2. yüzyıl başları.
94 Hokusai, Meru Dağı, 19. yüzyıl. Ağaç ı ıs Paul Gauguin, Kutsal Pınar, Tatlı Fotogravür. Wellcome Kütüphanesi, Guimet Müze si, Paris. Foto Dominique
baskı. Rüyalar (Naue naue moe), 1894. Ermitaj, Londra. Dalbiez.
9S Utagawa Kuniyoşi, Tadatsune ue Fuji St Petersburg. 141y Damiano Mazza (tahminen), ı64 Benevenuto Garofalo, Göğe Yükseliş,
Dağı Tanrıçası, yak. 1844. Ağaç baskı. 1 1 6 Wilhelm Dittmer, Te Tohunga (Londra, Ganymedes'in Tecavüze Uğrayışı, yak. ısıo-20. Eski Eserler Ulusal Müzesi,
96 Totoya Hokkei, Yama Uba ue Kintoki, ı907). ıs7s. Ulusal Galeri, Londra. Roma.

GÖRSEL MALZEME LiSTESi 347


165 Renkli ağaç baskı, 1 5 ıo. Wellcome Foto Michel Zabe/AZA/INAH/ Vatikan, Roma. Foto Marie-Lan 232y Nu Ölüler Kitabı'ndan, 18. sülale
Kütüphanesi, Londra Bridgeman Sanat Kütüphanesi. Nguyen. British Museum, Londra.
166-67 Peter Paul Rubens, Paris'in Kararı, ı88sğ Heykel, 18. yüzyıl. Amerika Doğa 2 1ısl Guvaş, 19- yüzyıl. Wellcome 232a Nepal Garuda figürü. Werner
yak. 1632-35. Ulusal Galeri, Londra Tarihi Müzesi, New York. Foto Boltin Kütüphanesi, Londra. Forman Arşivi/Formerly Philip
168 Guvaş. Wellcome Kütüphanesi, Picture Library/Bridgeman Sanat 2 1 2 Bir boğayı gösteren tabut resmi, Mısır Goldman Koleksiyonu, Londra.
Londra. Kütüphanesi. British Museum, Londra 233 Oseberg Arabası'na ait oyma işi, İS 9.
169 Michael van der Gucht, aslı Gerard 189 Beyaz zeminli Attika yağdanlığı, 2ı3y William Blake, "Minotauros" resmi, yüzyıl. Vikingsskipethuset, Oslo.
Hoet, Kabil'in Habil'i Öldürüşü. Gravür Douris, tö yak. 500. Cleveland Sanat Dante, Inferno, yak. 1826-27. 234 Guler okulu, Vişnu, Narayana ue
Wellcome Kütüphanesi, Londra Müzesi 213a Renkli-sırlı tuğla kabartma, iö Lakşmi, yak. 1760. özel koleksiyon
170 Abraham van Diepenbeeck'in 190 Francesco Bartolozzi, aslı Bernardino yak. 580. Yakındoğu Müzesi, Eyalet 235 Vitray, 16. yüzyıl başları. CM!ons-en­
eserinden gravür, 1655 LUti, Narkissos ue Ekho, 1791. Oymabaskı Müzeleri, Berlin. Champagne Katedrali. Foto © Painton
171sl Sekhmet'in koruyucu heykelciği, Wellcome Kütüphanesi, Londra. 214 Ravi Varma, Kutsal inek, 19 Cowen.
Mısır, tö yak. 900. Bilim Müzesi, 191 Babürlü üslubunda yazma, yüzyıl. Renkli taşbaskı. Wellcome 236 Lorenz Fr0lich, "Thor Keçisinin Topal
Londra/Wellcome Images Farrukhabad, yak. 1760-70. Bodley Kütüphanesi, Londra. Olduğunu Fark Ediyor", Kari Gjellerup,
171sğ Kom Ombo Tapınağı'na ait Kütüphanesi, Oxford, Pers bı fol. 15y. 215 Vettii Konağı'ndaki Roma freski, Den reldre Eddas Gudesange (Kopenhag,
kabartma, Mısır, tö ı . yüzyıl. 192 Tahta çanak, Nijerya, 1880-1920. Bilim Pompeii. 1895), s. 39
172sl Bir Attika kupasından, yak. tö 470- Müzesi, Londra/Wellcome Images 216 Dağ cini Sansin bir kaplanla birlikte. 237 Nicolas Poussil), Pan'ın Zaferi, 1636.
460. Louvre Müzesi, Paris. Foto Marie­ 193 Hokusai, Yedi Talih Tanrısı, başları 19. Shinwonsa' da bulunan duvar resmi, Ulusal Galeri, Londra.
Lan Nguyen yüzyıl. Renkli ağaç baskı. Chungchong Namda, Güney Kore. Foto 238 Pet�r Paul Rubens, Bellerophon'un
ı 72sğ Luz6n'un kuzey kesiminden, 194 Krişna ve Radha'nın dansı, Racastan Mark de Fraeye/Wellcome Images, Kanatlı At Pegasos Üstünde Khimaira'yla
Filipinler, 15. yüzyıl. Louvre Müzesi, minyatürü, 17. yüzyıl Londra. Dövüşü, 1635. Bonnat Müzesi, Bayonne
Paris. Foto Marie-Lan Nguyen. 195 François Gerard, Lora Kıyısında Ossian'ın 217 Ay Hanum'da bulunan tabak, iö 2 239 Gustave Moreau, Kendi Atlarının
1 7 3 Navaho battaniyesi, 19. yüzyıl. Cinleri Uyandırışı, yak. 1811. Hamburg yüzyıl. Guimet Müzesi, Paris. Diogenes'i Yiyişi, 1865. Güzel Sanatlar
Werner Forman Arşivi/Schindler Sanat Salonu, Hamburg/Bridgeman 218y Renkli aktarma taşbaskı, 19. yüzyıl. Müzesi, Rouen/Giraudon/Bridgeman
Koleksiyonu, Ne-w York. Sanat Kütüphanesi. Wellcome Kütüphanesi, Londra Sanat Kütüphanesi.
ı 14sl !!. Sargon Sarayı'ndaki Gılgamış 196sl Kuzey gülbezeğinde Kral Davut, 218al Henry Layards'ın Ninova'da yaptığı 240 Firdevsi 'nin Şehname eserinin bir
Kabartması, Dur-Şarrukin, tö 8. Chartres Katedral, 13. yüzyıl. Foto © çizim, 1845. Wellcome Kütüphanesi, Farsça yazmasından, l 7. yüzyıl.
yüzyıl. Louvre Müzesi, Paris Painton Cowen. Londra. Wellcome Kütüphanesi, Londra
174sğ Chen Jiamo, Çin tıbbının efsanevi 196sğ Petr Vasileviç Basin, Marsyas 218ar Jaguar savaşçı, bir 16. yüzyıl Aztek 241sl Nootka kültürüne ait tahta başlık,
kurucuları üzerine bir diziden ve Olympos, 1821. Rusya Müzesi, St yazmasından. Vancouver Adası. Werner Forman
ağaç baskı, 1573-1620. Wellcome Petersburg. 219 Guvaş, 19. yüzyıl. Wellcome Arşivi/Denver Art Müzesi.
Kütüphanesi, Londra. 197 Jacques Philippe Lebas, aslı Abraham Kütüphanesi, Londra 241sğ Bir İzlanda yazmasından, 18.
175 Gahoe Müzesi, Jongno-gu, Güney Hondius, Orpheus'un Müziğiyle Hayuanları 22oy Gürleyen Kuş başlığı, Kwakiutl yüzyıl. Kraliyet Kütüphanesi,
Kore/Bridgeman Sanat Kütüphanesi. Büyüleyişi, 18. yüzyıl ortaları. Gravür. kültürü, Amerika'nın kuzeybatı kıyısı. Kopenhag
176 ipek üstüne resim, yak. 983, Mogao Wellcome Kütüphanesi, Londra. Antropoloji Müzesi, İngiliz Kolumbiyası 242 Aztek Macuilzochitl heykeli, yak.
Mağaraları'ndan, Dunhuang, Çin. 198 Robert von Spalart, "!sis Kültü üniversitesi, Vancouver. 1500. Ulusal Antropoloji Müzesi,
177 Gravür, 19. yüzyıl. Törenleri", Tableau historique des costumes, 22oa Prasat Kok Po A'da bulunan üst Mexico/Foto Michel Zabe/AZA !NAH/
178y Hammurabi Yasaları, tö yak. 1700. des moeurs et des usages des principaux pervaz, Angkor, Kamboçya, 9. yüzyıl Bridgeman Sanat Kütüphanesi.
-
Louvre Müzesi, Paris. peuples de l 'antiquite etdu moyen age(Metz, sonları. Guimet Müzesi, Paris. Foto 243y Vişnu auatar'ı Kurma, yani tosbağa
178a Silindir mühürle vurulmuş damga, ı8ıo), s. 113. Wellcome Kütüphanesi, Vassil görünümünde, 19. yüzyıl. Wellcome
Akad, !ö 2340-2180. Werner Forman Londra. 221 Florentine Codex 'in tıpkıbasımı, 1540- Kütüphanesi, Londra
Arşivi/British Museum, Londra. 199 Michelangelo Merisi da Caravaggio, 85, c. 2, fol. 21L. İlk başta Biblioteca 243sğ Seramik heykel. özel koleksiyon.
ı 79 Hayatın Geçiciliği Alegorisi, Flaman lshak'ın Kurban Edilişi, 1603. Uffizi Medicea-Laurenziana, Floransa. Foto Boltin Resim Kütüphanesi/
renkli gravürü, yak. 1480-90. Galerisi, Floransa. 222 Siyah figürlü kupa, Naukratis, tö 560- Bridgeman Sanat Kütüphanesi
180 Kangra okulu, 18. yüzyıl. C. L. 200 )an Cossiers, Jüpiter ue Lykaon, yak. 1636- 550. Louvre Müzesi, Paris 243sl Bir kaplumbağa biçimindeki Siu
Bharany Koleksiyonu, Yeni Delhi. 38. Museo del Prado, Madrid 223 Pavni tören davulu. Werner Forman boncuklu nazarlığı, yak. 1880-1920
181 Bir Farsça yazmadan, fol. 23r, 17 201 Jacob Peter Gowy, lkaros'un Düşüşü, Arşivi/Field Doğa Tarihi Müzesi, Wellcome Kütüphanesi, Londra.
yüzyıl sonları. Wellcome Kütüphanesi, 1650. Museo del Prado, Madrid. Chicago. 244 Sebastian Münster'in Cosmographia
Londra. 202y Charles Grignion, Sisyphos, İksion ve 224 Christoph Murer, İlyas Peygamberin Bir Uniuersalis eserinin bir baskısından,
182 jacques-Louis David, Venüs'ün Mars'ı Tantalos, 1790. Oymabaskı. Wellcome Kuzgunca Beslenişi, 1622. Oymabaskı. 16. yüzyıl.
Yatıştırışı, 1824. Belçika Güzel Sanatlar Kütüphanesi, Londra Wellcome Kütüphanesi, Londra. 245 Kırmızı figürlü Attika yağdanlığı,
Kraliyet Müzesleri, Brüksel. 202a Snaptun Taşı, yak. ıooo. Moesgard 225 Melsted Edda'sının bir lzlanda yak. lö 480-470. Mısır Gregoryen
183 Renkli taşbaskı, 20. yüzyıl. Wellcome Müzesi, Danimarka. yazmasından, 18. yüzyıl. Arni Müzesi, Vatikan, Roma
Kütüphanesi, Londra. 203 Hieronymus Bosch Çırağı, Bir Meleğin Magnusson Enstitüsü, Rekjavik/ 246y Giovanni Falconetto, Mount Helicon
184sl Aztek Xiuhtecuhtli figürü. Werner Bir Ruhu Cehenneme Götürüşü, yak. ı 540 Bridgeman Sanat Kütüphanesi with Pegasos, the Centaur Chiron and
Forman Arşivi. Wellcome Kütüphanesi, Londra 226 San Marco' da bulunan mozaik, Fount Hippocrene, l 520. Fresk. Arca
184sğ Heykel, Angkor Borei, Kamboçya, 204-5 Jacopo Tintoretto, The Creation of the Venedik, 12.-13. yüzyıllar. Werner Sarayı, Mantova
7. yüzyıl. Guimet Müzesi, Paris/Foto Animals, yak. 1550. Akademi Galerisi, Forman Arşivi 246a Athanasius Kircher, Mundus
Vassil. Venedik/Cameraphoto Arte Venezia/ 227y Amerika'nın kuzeybatı kıyısı Subterraneus (Amsterdam, 1665).
185 Charles Etienne Pierre Motte, aslı Bridgeman Sanat Kütüphanesi. Wellcome Kütüphanesi, Londra. 246sl Pişmiş topraktan kentauros, iô
Louis Thomas Bardel, Ateş Tanrısı Agni, 206 Meister Bertram von Minden, 227a Eskimo Tupilaq yontusu, BM 1944 8. yüzyıl sonları. Eyalet Eski Eser
19. yüzyıl. Taşbaskı. özel koleksiyon/ Hayvanların Yaratılışı, 1383. Hamburg Anı 2.6. Angmagssalik, Grönland. Koleksiyonları, Münih. Foto Bibi
Stapleton Koleksiyonu/Bridgeman Sanat Salonu, Hamburg. Werner Forman Arşivi/British Saint-Pol.
Sanat Kütüphanesi. 207 Rodos'ta bulunan beyaz zeminli kupa, Museum, Londra. 247 Ani Ölüler Kitab ı'ndan, lö yak. 1300
186 Aztek Codex Borbonicus, 16. yüzyıl !ö yak. 470- British Museum, Londra. 228 Pieter Paul Rubens, Iuno ue Argos, 1 6 1 1 British Museum, Londra
başları. Ulusal Meclis Kütüphanesi, 208 Aüş Zamanı yaratıklarını konu alan Wallraf-Richartz Müzesi, Köln 248 Jacopo Tintoretto, Minerua ue Arakhne,
Paris. Avustralya Yerli resmi. Dünya Dinleri 229 Biblia Hispalense, Toledo, ıo. yüzyıl. yak. 1475-85. Uffizi Galerisi, Floransa
187 Friedrich Heinrich Fuger, Fotoğraf Kütüphanesi/Bridgeman Ulusal Kütüphane, Madrid. 248sğ Şiva ve Ganeşa, suluboya
Prometheus'un insanoğluna Ateşi Getirişi, Sanat Kütüphanesi. 230 Gustave Dore, Tavus'un Iuno'ya Yakınışı, Wellcome Kütüphanesi, Londra
1817. Yeni Galeri, Kassel. Hessen 209 Hüseyin Vaiz Kaşifi, Enuar-ı süheyli. yak. 1870. Gravür. 249 Renkli taşbaskı, 1883. Wellcome
Kassel tı Müzeleri/Ute Brunzel/ British Library, Londra, Add 18579, fol 231 Ravi Varma, Sarasvati Sitarıyla ve Kütüphanesi, Londra
Bridgeman Sanat Kütüphanesi F ıo4. Foto akg-images/Erich Lessing. Bir Tauusla Birlikte, 19. yüzyıl. Renkli 25oy Lucas Cranach (Yaşlı), Diana ve
ı88sl Xochipilli heykeli, yak. 1428-1521. 210 Gri mermerden Roma büstü, yak. taşbaskı. Wellcome Kütüphanesi, Akteon, 1518. Wadsworth Atheneum,
Ulusal Antropoloji Müzesi, Mexico. İS l3ı-ı38. Mısır Gregoryen Müzesi, Londra. Hartford, Massachusetts.

3 48 GÖRSEL MALZEME LiSTESİ


25oa Odysseus ve Kirke resminnin 274 Piero di Cosimo. Bakkhos'un Balı 297y Roma mermeri. IS 2. yüzyıl. Capitol üçüncü çeyreği. Bodley KUtOph ıı ıl,
yeniden kurgulanmış hali. Keşfedişi, yak. 1499. Worcester Sanat Müzesi, Roma. Foto Marie-Lan Oxford, MS Douce 353.
25ı Francesco Parmigianino, Akteon'nun Müzesi, Massachusetts/Bridgeman Nguyen 322sğ Vergilius'un Aeneis es rlnln bir
Ölümü, 1 524. Fresk. Fontanellato Sanat Kütüphanesi. 297a Roma lahdi, IS 3. yüzyıl ortaları yazması, Apollonio di Glov nnl dl
Sanvitale Şatosu, Emilia-Romagna. 275 Lucas Cranach (Yaşlı), Cupid'in Venüs'e Roma Altemps Sarayı Ulusal Müzesi, Tommaso, ı5. yüzyıl orta! rı Rlr ııll
252-53 Penjab işi suluboya, 19. yüzyıl. Yakınışı, yak. 1525. Ulusal Galeri, Roma. Foto Marie-Lan Nguyen. Kütüphanesi, Floransa, MS Rlcy k
Victoria & Albert Müzesi, Londra. Londra. 298 Bernard van Orley, Herakles'in Gök 492.
254 Nicolas Poussin, Altın Buzağıya 276-77 Guvaş. Farsça yazma. Wellcome Kürelerini Taşıyışı, goblen, ı530. Kraliyet 323 Siyah figürlü amfora, Eks ki a, 10
Tapınma, 1633-34. Ulusal Galeri, Kütüphanesi, Londra Sarayı, Madrid. yak. 540-530. Vatikan Müz si. Ro111
Londra. 278 Francesco Zuccarelli, Kadmos ve 299 Giovanni Falconetto, Herakles'in Lema 324 Giovanni Battista Tiepolo, Alıhil/ us'u
255 Mikstek kolyesi, Zaachila, Oaxaca, Ejderha, 18. yüzyıl. Özel koleksiyon. Suyılanı'nı Öldürüşü, ı520. Arco Sarayı, Annesince Teselli Edilişi. 1757. Vill
yak. 1300-1521. Ulusal Antropoloji Foto Rafael Valls Galerisi, Londra/ Mantova. Valmarana, Vicenza.
Müzesi, Mexico. Foto Boltin Resim Bridgeman Sanat Kütüphanesi. 300 Siyah figürlü kupa, tö 6. yüzyıl 325 Jacques-Louis David, Alıhilleus'un
Kütüphanesi/Bridgeman Sanat 279sl Kırmızı figürlü amfora, lö yak. 470- ortaları. Ulusal Müze, Tarquinia. Kızgınlığı, 1825. Kimbell Sanat MUı ıl,
Kütüphanesi British Museum, Londra. 301 Bartholomeus Spranger, Heracles, Fort Worth, Texas.
256 Arıcılık, 17. yüzyü. Oymabaskı. 279sğ Kitagawa Utamaro, Yamanba ve Deianeira ve Kentauros Nessos, yak. 1580- 326 Roma mozaiği, IS 2. yüzyıl. B rdo
Wellcome Kütüphanesi, Londra. Kintaro Sakazuki, ı8. yüzyıl. Ağaç baskı. 85. Sanat Tarihi Müzesi, Viyana. Müzesi, Tunus.
257 Aztek Codex Borbonicus, 16. yüzyıl 280 Dört lncil'in bir yazma nüshasınaan, 302 Fransızca yazma, ı4. yüzyıl. Bodley 327 Roma mozaiği, 3. yüzyıl son! rı 4
başları. Ulusal Meclis Kütüphanesi, 17. yüzyıl. British Museum, Londra. Kütüphanesi, Oxford, MS Douce ı99 yüzyıl başları. Piazza Armerln ,
Paris/Archives Charmet/Bridgeman 281 Eugene Delacroix, Akhilleus'un Eğitilişi, 303 Fransızca yazma, 1 5 . yüzyıl. Bodley Sicilya.
Sanat Kütüphanesi. 1838-47- Palais Bourbon, Paris. Kütüphanesi, Oxford, MS Douce 383. 328 Johann Heinrich Füssli, Tiresias'ın
258 Erasmus Quellinus, lason ve Altın 282sl Roma mermeri, IS 180-92. Roma 304 lzlanda yazması, 18. yüzyıl. Kraliyet Odysseus'a Görünüşü,' yak. ı 780·85
Post, ı r yüzyıl. Museo del Prado, Ulusal Müzesi, Roma. Foto Marie-Lan Kütüphanesi, Kopenhag. Albertina, Viyana.
Madrid. Nguyen. 305y H. E. Freund, Thor, 1829. Ny 329 Gustave Dere, "Odysseus'un Yol
259 Jacopo 'Fintoretto, Danae, yak. 1570. 282y Milos'ta bulunan pişmiş toprak Carlsberg Glyptotek, Kopenhag. Foto Arkadaşlarını Hayvana DönUştUIO U",
Güzel Sanatlar Müzesi, Lyon. kabartma, lö yak. 470-460. Louvre Bloodofox. Fables of La Fontaine (Paris, 1867).
260 Theodor de Bry, Historia Americae Müzesi, Paris. Foto Marie-Lan Nguyen 305sğ Louis Huard, "Dev Skrymir ve 33oy Francesco Maffei, Odysseus ve Kırlır,
(Frankfurt, 1602). 283 Geertgen tot Sint Jans, Geceleyin Thor", A. ve E. Keary, The Heroes of ı66o. Akademi Galerisi, Venedlk.
261 Nicolas Tourhier, Kral Midas, 17. Doğum, yak. 1490. Ulusal Galeri, Asgard (Londra: Macmillan, 1900). 33oa Pieter Lastman, Odysseus ve
Londra. 306 Kil mask, tö 1800-1600. British Nausikaa, 1619. Aite Pinakothek,
yüzyıl başları. özel koleksiyon.
284 Bodhisatta'nın doğuşu, 1853-ı885, Museum, Londra. Foto akg-images/ Münih.
262 )acopo Tintoretto, Samanyolu'nun
Life ofthe Buddha (c. ı). Wellcome Erich Lessing. 331 Pintoricchio, Penelope Talipleriyle
Kökeni, yak. 1575. Ulusal Galeri,
Kütüphanesi, Londra. 307 Teli Halef'te bulunan kabartma, Birlikte, yak. 1509. Ulusal Galeri,
Londra.
285 Rüstem'in sezaryen kesimle Suriye, tö 9. yüzyıl. Arkeoloji Müzesi, Londra
263sl Tregurun Meryem Anası'nın
doğuşu, lran, yak. 1500 (?). Wellcome Halep. 332). J. Derghi, lsrailoğullarının Yaban
ahşap heykeli, Fransız, 16. yüzyıl.
Kütüphanesi, Londra. 308 Konrad Dielitz, Siegfried'in Fafnir'i Ortamdaki Kampı, 1866. Wellcome
Wellcome Kütüphanesi, Londra.
2860 Apulia'da bulunan kırmızı figürlü Öldürüşü, yak. 1880. Taşbaskı. Kütüphanesi, Londra.
263sğ Edfu'daki bir tapınağın duvar
tabak, !ö yak. 350-340. Louvre Müzesi, 309 Setesdal'taki bir kiliseye ait 333 Renkli oymabaskı, 1775-79. Wellcom
kabartması, 332-180 lö. Carole
Paris. Foto Marie-Lan Nguyen. ahşap pano, Norveç, 12. yüzyıl Kütüphanesi, Londra.
Reeves/Wellcome lmages.
286 Çevredeki görüntüler: Friedrich Oldsaksammlung, Oslo. Foto akg­ 334-35 Hokusai, Ehon Saiyuki, 1837. AQ ç
264y Aztek Codex Magliabechiano, 16.
Justin Bertuch, Bilderbuchfür Kinder images/Erich Lessing. baskılar.
yüzyıl. Floransa Ulusal Merkez
(Weimar, 1806). 310-11 Sahib Din, Lanka'daki Çarpışma, 336 Vergilius'un Aeneis eserinden sohn ,
Kütüphanesi, Floransa.
287 Cornelis van Haarlem, Kadmos'un guvaş, 1649-53. British Library, ı7. yüzyıl. Oymabaskı. Wellcome
264a Medea'nın !ason'a uyguladığı kan
iki Adamının Bir Ejderha Tarafından Londra, Add. MS 15297 (ı), fol. 91 Kütüphanesi, Londra.
boşaltma işlemi. Gravür. Wellcome
Yutuluşu, 1588. Ulusal Galeri, Londra 3 1 2 Fransızca yazma, 1 5 . yüzyıl. Bodley 337 Dante'nin ilahi Komedya'sının
Kütüphanesi, Londra.
288 Louis Huard, "Dev Suttung ve Kütüphanesi, Oxford, MS Douce 353. İtalyanca yazması, ı5. yüzyıl. V tik 11
265 Tibet şeması. Wellcome Kütüphanesi, Roma.
Cüceler", A. ve E. Keary, The Heroes of 313 Siyah figürlü amfora, Eksekias, iö
Kütüphanesi, Londra. Asgard (Londra: Macmillan, 1900). yak. 540-530. British Museum, Londra 338 Wilhelm Hauschlld, Ku tsa l Kôse
266 Vitray, yak. ı 180. Canterbury 289 William Blake, Büyük Kızıl Ejderha 3ı4 Musa'nın Kızıldeniz'i ikiye ayırışı, Tapınağı, ı878. Neuschwanstein
Katedrali. Foto ıı:ı Painton Cowen. ve Güneş Sarısı Elbiseli Kadın, 1809 yazma, 13. yüzyıl Şatosu, Bavyera.
267 Car! Larsson, "Fenia, Menia ve Brooklyn Sanat Müzesi, New York. 3 1 5 François Xavier Fabre, Oedipus ve 339 Queste del Saint Graal kitabının
Değirmen", Fredrik Sander, Edda 290 Benvenuto Cellini, Perseus, 1545-54 Sfenks, yak. 1806-8. Dahesh Sanat bir Fransızca yazması, yak. 1470.
Siimund den uises (Stockholm, 1893), Loggia dei Lanzi, Floransa. Foto Marie­ Müzesi, New York/Bridgeman Sanat Bibliotheque Nationale, Paris, Mı fr
s. 149. Lan Nguyen. Kütüphanesi. ı ı 2 f.5.
268 C . Faucci, aslı G. B. Cipriani, Silenos 291 Luca Giordano, Perseus'un Phineas ve 3 ı6y Mjölnir biçiminde gümüş nazarlık,
Yanında iki Ayyaşla, yak. 1768. Gravür. Adamlarını Taşa Çevirişi, ı68o'ların İsveç, ıo. yüzyıl. Devlet Tarih Müzesi,
Wellcome Kütüphanesi, Londra. başları. Ulusal Galeri, Londra. Stockholm.
269 Kyrenia'da bulunan siyah figürlü 292sl Rembrandt van Rijn, Andromeda, 316sğ Batıya Yolcu ku k'un bir Çince baskısı,
kase, lö 6. yüzyıl. Cabinet des yak. 1630. Mauritshuis, Lahey. ır yüzyıl. Ağaç baskı
Medailles, Bibliotheque Nationale, 292sğ Anne-Louis Girodet, Danae Amor'un 3 1 7 Fransızca yazma, 14. yüzyıl. British
Paris. Foto akg-images/Erich Lessing. Aynasına Bakıyor, ı798. Güzel Sanatlar Library, Londra, MS Add 10294 f94.
270 Antonio Molinari, Adem ile Hauua, Müzesi, Leipzig 3 1 8 Jean-François Detroy, Altın Post'un
1701-4. Bal! Eyalet üniversitesş Sanat 293 Pieter Coecke van Aelst, Los Honores Ele Geçirilişi, 1742-n Ulusal Galeri,
Müzesi, Muncie, lndiana. goblen d izisi, 152o'ler. Ulusal Miras, Londra
271 Fransızca yazma, 15. yüzyıl. Madrid 319 Lorenzo Costa, Argonaut'ların
Bibliotheque Nationale, Paris. Ms 294 Kırmızı figürlü Attika kupası, lö Kolkhis'ten Kaçışı, yak. 1480-90. Kent
Fr22552 fol. 2 1 4v. 440-430. British Museum, Londra. Foto Müzesi, Padova
272 Renkli taşbaskı, Nathaniel Currier, akg-images/Erich Lessing. 320 Gandhara'da bulunan kabartma,
yak. 1845. Wellcome Kütüphanesi, 295 Salvator Rosa, Theseus'un Taşı Kaldırışı, Pakistan, IS 2.-3. yüzyıllar. British
Londra. ı r yüzyıl. Özel koleksiyon/Bridgeman Museum, Londra.
273 Guido Reni, Hippomenes ve Atalanra, Sanat Kütüphanesi. 32 ı Federico Barocci, Aineias'ın Troya'dan
yak. 1612. Museo del Prado, Madrid/ 296 Hendrick Goltzius, Herakles ve Cacus, Kaçışı, 1608. Borghese Galerisi, Roma.
Bridgeman Sanat Kütüphanesi. ı588. Gölge-ışıklı ağaç baskı. 322sl Fransızca yazma, 15. yüzyılın

GÖRSEL MALZ Mf. 1 1 'il ıl 'M r


DİZİN

italik sayfa numaraları Ananse 70 Ayers Kayası bkz. Uluru canavarlar 286-89, 337 Domuzcuk 337 Fransa 95
görsel malzemelere Ananta bkz. Seşa Aynular 206 Cava 95 Donar 61 Frazer, J. P., A ltın Dal
göndermedir. Andromeda 290, 292 Aztek: ateş töreni 186; Cayna mitolojisi 38, 41 Dört Rüzgar 61 !O, 1 1 8
Angkor Wat 95 mitoloji ıo, 18, 19, 34, Cebrail 68, 282 Draco 50, 50 Freyr 25
A Angra Mainyu 137 42, 47, 50, 50, 54, 6 1 , 67, cehennem 73, 79, 162, druid'ler ı ı 8 Frigg 2 6 , 54
Aaru 157 Ani 150 92, 99, 125, 126, 137, 152, 202, 338, 3 3 9 dryas'lar 8 2 , 8 8 , ı ı8; Fuji Dağı 95; tanrıça 95
adalar 1 16, 1 1 7-21 Antaios 297 180, 184, 188, 194, 199, cennet 17, 38, 38; ayrıca ayrıca bkz. ağaç cinleri; Fujin 6ı
Adem 1 18, 122-23, 125, Antinous 2ıo 217, 218, 220, 243, 264, bkz. Asgard nympha'lar Fuxi 34, 36, 174, 174, 194
128, 132, 140, 152, 1 7 1 , A n u 38, 79, 2ıo 264, 266, 269; takvim cennetin dört nehri 88, Duat 156
270, 338 Anubis 150, 157, 163, 341 30; tapınaklar 95 ıo8, 2!0 Dumuzi 88 G
Adonis 1 1 8 Anzu kuşu 220 Ceres 168 Durga 80-81, 180, 180, Gaia I], 20, 53, 87, 342
iEgir ıo2 Ao 243 B ceza 202-3 183, 217, 218, 264 Gal mitolojisi ıı, 220
Aeneis bkz. Vergilius Apep 20, 42, 341 Baal 19, 30, 61 Chang'e 47, 48 Dünya Yılanı bkz. Galahad, Sör 340
Aeon 53 Aphrodite 25, 54, 56, 56, Babil 61, 178, 343; Cimmu 174 Midgard: Yılan Ganeşa 59, 206, 209, 248
Aesir 25, 38, 82, 168 58, !02, ıo4, ı ı 8, 132, zigguratlar 95 cinler 88 Düş Zamanı 87, 209 Ganga 108, ıı l
Afrika mitolojisi 9, ı ı, 166-67, 188, 207, 209, Babil Kulesi 93, ı 7 ı, 200 cinler 9, 78, 79-81, 162, Dzonoqwa 82 Ganj Nehri 108, ı ı ı
70, 243 2ıo, 270, 271, 320; ayrıca Bakkhos 258, 269, 274; 1 9 1 , 244, 265, 286, 337; Ganymedes 54, 140, 141,
Agamemnon 325 bkz. Venüs ayrıca bkz . Dionysos ayrıca bkz. Ammit: E 220
Agni 184, 184, 185, 199, Apis 2ıo, 2 ıo bal 256, 274-75 Beyaz Cin; Mahişasura Ea bkz. Enki Garuda 13, 220, 220, 232
343 Apollon 25, 42, 44, ı ı2 , Balder 7 0 , 126, 162, 3 3 8 cinsellik 140-43 Eden Bahçesi 88, 108, 125, Gauguin, Paul ı ı s
ağaç cinleri 82, ı 18, 120; 1 14, ı ı 7, ıı9, 171, 194, Balıkçı Kral 340 Cipactli 99 129, 140, 209, 232 Gawain 302
ayrıca bkz. dryas'lar 228, 232 Bastet 1 7 1 , 2 1 7 Coatlicue 34, 34, 42, 4 7 Ege Denizi ı 1 7 , 294 Geb 84-85, 87, 341
ağaçlar ı ı8-19 Aquae Sulis 112 başkalaşım 248-51 Correggio 5 5 Ehecatl 61 . Georgios, Aziz 280, 286
Ahau Kin 2 1 7 Araf ısı. 158 Bath ıı2 Coventina ı ı 3 ejderhalar 9, 1 8 4 , 244, Geras 279
Ah-Muzen-Cab 274 Arakhne 248 Batıya Yolculuk 3 1 3 , 314, Coyo!xauhqui 47, 47 244, 246, 264, 278, 279, Germen mitolojisi 19, 1 18,
Ahura Mazda 42, 137, 343 Ararat Dağı 87 316, 316, 336-37 Cupid 182, 275 281, 286, 287, 308, 308, 162, 308
Aias 281, 323 Ares 25, 56, 58, 180, 258; Baugi 83 cüceler 288 318; ayrıca bkz . Büyük Geryoneses'in Sığırları
Aietes 318 ayrıca bkz. Mars Bediülcemal 191 Çakal 18, 70, 70, 209, Kızıl Ejderha; Fafnir; 297
Aigeos 282, 294 Argo 281 , 318, 319 Behemot ıo5 224, 241 Georgios, Aziz; Lotan Gılgamış 7, ıo, 174, 174,
Aineias 137, 180, 313, 3 2 1 , Argonaut'lar 297, 314, Bellerophon 238, 238 Çin mitolojisi 9 , ıı, 19, 34, Ekho 190 2!0, 279, 281 , 286, 306-7,
338, 342 318, 3 1 8 Beowulf 279, 3 1 3 3 7 , 52, 8 7 , 88, 9 0 , 1 17, El Dorado 255, 258, 260 314; Gılgamış Destanı 8,
Aiolia ı ı 7 Argos 2 2 8 , 228 Beş Güneş 125 157, 174, 192, 194, 199, elma 270-73 19, 64, 99, 2 !0, 3 1 3, 338
Aiolos 6 1 , ı ı7, 326 Ariadne 281, 284 Beyaz Cin 276-77 217, 243, 244, 314, 341 Elysion Çayırları 158 Gihon Nehri ıo8
Aither 17, 20 Ariccia 1 1 8 Beyaz Kaplan 5 2 Endymion 47, 1 4 4 , 145 Ginnungagap 256
Aizen Myo-o 188 Artemis (Diana) 9 , 25, 47, Bifröst 19, 3 9 , 67 D Enkelados 97 Girit 200, 2ıo, 236, 244,
Akheron Nehri ıo8, 339 ı ı 7, 140, 141, 171, 250 Bilgi Ağacı ı ı8 , 270 dağlar 94, 95-97 Enki (Ea) 99, 129, 178, 343 255, 294, 3 1 8
Akhilleus 1 0 8 , 1 7 1 , 274, Arthur, Kral 7, 95, 1 1 7, Binbir Gece Masalları 1 9 1 Daidalos 200, 2 ı o , 2 1 5 Enkidu 2 8 1 , 306, 338 Girit Boğası 297, 297
281, 281, 3 13 , 320, 323-25 281, 302, 316, 317, 340, Blake, William 105, 289 Danae 54, 259, 290, 292 Enli! 25, 38, 47, 99, 177 Golem 255
Akrisios 290 341 Borobudur, tapınak 95 Dangun 95, 174, 175 Enuma Eliş ıo, 38, 61 Gang Gang 243
Aruna 45 Bosphoros Nehri 2 ıo Dante 339 Erda 54 Gök Baba 87
Akteon 250, 251
Botticelli, Sandro 61, 62 Danyal 217 Gök Boğası 2ıo, 306
Akupara 243 Asgard 19, 38, 158 Erebos 20
Botticini, Francesco 14-15 Daphne ıı9
Alkmene 297 aslanlar bkz. kaplanlar, Ereşkigal 73, 79 gökkuşağı 64-67
Brahma 20, 25, 30, 30, 3 1 , Davut, Kral 194, 1 9 6 , 282
Alkyone 248 aslanlar ve jaguarlar Eris 188, 270 Gökmavisi Ejderha 52
38, 40, ıo8, 146, 184, 343 Dawon 217
altın 255, 255, 258-61 Asphodel Çayırları 158 Eros 20, 1 7 1 , 188, 189, 342 Gölün Hanımı 302, 316,
Bremen'li Adam ı ı 2 Deianeira 301
altın buzağı 177, 2ıo, 254 aşk ve güzellik 188-91 Erymanthos 3 17
Brezilya 184 Delos 1 1 7
Altın Çağı 125, 255 Atalanta 189, 209, 248, Yabandomuzu 297, 297 göz 148-49
Briseis 325 Delphoi 92; Delphoi
Altın Çağı 129 270, 273 Esav 148 Gram308
Brokk 202 Kahini 11 2, 140, 192
Altın Post 132, 258, 258, ateş 184-87, 255, 256 Eşu 70, 70 Grendel 279
Brünnhilde 54 Demeter 25, 88, 168, 172
3 1 2 , 3 1 3 , 318, 3 18 Athena 25, 132, 166-67, Etana 220 grifon 244, 286
Buda 79, 1 6 1 , 172, 274, demir 255
Amalthea 209, 236 180, 188, 270, 271, 290 Etiyopya 314 Grottasönger 266
279, 282, 337 Demir Çağı 125, 129
Amaterasu 42, 42, 61, Atina ı ı 7, 281, 294 Etna Dağı 97 Gucumatz 125, 129
budalalık 200- l denizler ıo2-7
174, 338 Atlantis ı ı 7, ı ı7 Europa 54, 2 ı o Gundestrup Kazanı ı ı
Budist mitoloji 8, 28, 38, Deuka!ion ıo, 99, 129, 131
Amazonlar 132, 3 1 4 atlar 238-39; ayrıca bkz. Eurydike 338 Gunther, Kral 194, 233
92, 95, ıo8, 1 1 8, 160, Devi 34, 81, 180
Amerika Yerli mitolojisi Diomedes: Pegasos: Eurystheus 297 Gümüş Çağı 124, 129
180, 188 Devler 20, 2 3 , 72, 82, 140,
9 , 18, 19, 25, 47, 50, 52, Sleipnir Excalibur ı ı7, 316, 3 17 güneş 19, 26, 42-45
Bulu! 172, 172 286, 288
70, 87, 90, 206, 209, Atlas 297, 298 Eyüp 255 Güneydoğu Asya
burçlar 6, 22, 52, 53 Di Ku 194
220, 224, 241, 243, Atropos bkz. Moira'lar Ezop 243 mitolojisi 88
buz 256 Diana 9 , ı 18; ayrıca bkz .
344; Güney Amerika Atum 341 Buz Devler 18, 82 Gürcistan 318
mitolojisi 9 , 25, 125, Audumla 209, 2ıo, 256, Artemis F Gürleyen Kuş 19, 220,
Büyük lskender ı ı , 281 Dicle Nehri ıo8
192, 209, 258, 340; Orta 266 Büyük Kızıl Ejderha 289 Fafnir 308, 308 220, 223
Amerika mitolojisi Augias ahırları 297, 297 Diktys 290 Felsefe Taşı 256
9, 340 Avalon 1 1 7, 316 Diomedes 239, 297, 297 Fenia 266, 267 H
c Dionysos 25, 54, 1 7 1 ,
Ammit 244, 247 Avustralya Yerli mitolojisi Cacus 296 Fenrir 4 2 , 7 0 , 1 5 8 , 2 4 1 , 2 4 1 Habil 126, 1 6 9 , 1 9 9 , 2 2 4
209, 269 Feramurz 240 Hachiman 180
Amphitrite 8, 1 0 2 , 103 9, 25, 67, 87, 125, 208, Camelot 302, 303 Dioskuroi bkz. Kastor ile
Amphitryon 137 255, 340 Camlann 3 0 2 Fırat Nehri ı o 8 Hades tanrı (Pluto) 3 0 ,
Polydeukes
amrita 162, 263 axis mundi 88, 92-93 Campbell, Joseph, Bin Filipinler 172 73. 77. 88, 88, !02, 108;
diriliş 162-65
ana tanrıçalar 34-37 ay 19, 26, 46, 47-49 Suratlı Kahraman 8, ıo, Finlandiya 206 yeraltı 77. 297, 338
Doğu Denizi'nin Ejderha
Anadolu mitolojisi 88 Ay Tavşanı 47, 48 13, 279 Fortuna 192 Ham 269
Kralı 316, 337

350 D!ZIN
Hammurabi 178 Huitzilopochtli 34, 42, 47, 194, 202, 209, 2!0, 220, Keryneia Geyiği 297, 297 Laistrygon'lar 326 Meryem Ana 68, 1 2 1 ,
Hanuman 1 3 , 95, 97
Hapi 108, ı ıo
harpyia'lar 206, 286, 318
54, 92
Huixtocihuatl 266
Humbaba 28, 306
232, 241, 256, 264, 266,
270, 288, 308, 338, 344
lslam 9, 343
Kharis'ler 132
Kharon 73, 157, 158
Kharybdis ıo2, 326
Lakhesis bkz. Moira'lar
Lakşmana 95, 97
Lakşmi 59, 343
Temiz Yürek
140, 228, 244, 279, ,82,

Lactans· 263
150; ·vır o

Hathor 194, 2ıo, 263, Hun Hunahpu 172 lsrail, lsrailoğulları ı 12, Khepri 209 Lancelot 302 Mesih ı o, 38, 68, 95, ı 1 8 ,
263, 341 Hunahpu bkz. Kahraman I I4, 177, 177, 2!0, 254, Khimaira 206, 236, 238, LandvCEttir 88 148, 148, 165, 2 7 9 , 2Hı,

�!�: �:;�ı�� � �ı r �2
Havama! 1 52 ikizler 255, 313, 332, 332, 335 238, 286 Lanka kralı 3ıo-ıı 3 4
Havva 1 2 1 , 122-23, 1 2 5 , Huri 102 lsveç 112 Khiron 246, 281, 2 8 1 Laponlar 206 ı ş .
128, 132, 134, 1 4 0 , 152, Hurri mitolojisi 88 iştar (lnanna) 19, 34, 36, Khnum 125 Lawrence, D. H . 7 152, 152, 1 54, 1 55, 1&2,
235 Hwanung 174 47, 47, 64, 73, 88, 126, Kıyamet 127 Lazarus 1 6 5 255, 338; diriliş 164,
Hawaii 70 Hypnos 144, 158, 158 132, 177, 180, 220, 306 Kızı! Kuş 52 Lei Gong 19 Kutsal Yürek 150, 1 5 1 ,
hayvanlar 207-43 Hyrrokkin 241 lthaka 326 Kızıldeniz 332 Lemminkainen 338 .
ayrıca bkz Kuts l K
Heimdallr 25, 64 lzanagi 129, 129, 174, Kintaro 97, 279 Lemnos (Limni) 314 Metamorphoseon blız.
Hekatonkheir'ler 73 ı 184, 338 Kircher, Athanasius 37, Lema Suyılanı 281, 297, Ovidius
Hektor 320 ldunn 25, 1 18, 162 lzanami 129, 184, 129, 338 ıı7 297, 299 Mezopotamya 1 7 1 , 180
He! 1 1 , 70, 73, 74, 162, 338
Helen, Troyalı 188, 314,
320
Ifugao 172
Inti 174
Irak 17
lzlanda 95

J
Kirke 250, 3 1 4 , 318, 326,
329, 330
Kitabı Mukaddes 8, 64,
Leto 1 1 7, 1 7 1
Leviathan ı o 2 , ı o 5 , 286
Lif 130
Mezopotamya mitoloji
1 1 , 17, 20 , 25 , 47,
87, 88, 99, 125, 129, 1 32,
n, 1
79,

Helgafel 95 Isenheim Altar Panosu jaguarlar bkz. kaplanlar, 99, !02, ıo8, 1 12 , 1 25 , Lifthrasir 130 174, 177, 206, 2 1 0, 220,
Helikon Dağı 246 154 aslanlar ve jaguarlar 1 4 8 , 2 0 6 , 2!0, 229, Lilith 132 244, 281 , 343
Helios 19, 42, 47, 52, 326 Iuno 69; ayrıca bkz. Hera Japon mitolojisi 9, 1 1 , 60, 270; Eski Ahit 7, 19, 30, Linos 281 Mısır 1 1 2, 144, 180, 279,
Hephaistos 25, 56, 58, 68, Ivaldi'nin oğulları 202 61, 79, 88, 90, 96, !02, 1 26, 144, 147, 1 7 1 , 177, Loki 18, 70, 71, 202, 202, • 313, 332
132, 1 7 1 Ixbalanque bkz. 108, 129, 157, 188, 192, 194, 199, 2 1 7, 224, 255, 238, 241, 256, 305 Mısır mitolojisi ı ı, 47, 56,
Hera 2 5 , 3 0 , 3 4 , 3 7 , 1 1 7, Kahraman ikizler 193, 199, 206, 209, 244, 266, 269, 274; İncil'!er Lotan 30 87, l l8, 126, 148, 174,
166-67, 188, 2!0, 217, 286, 314, 316, 338, 341 95; Korintoslulara ilk Lotos Yiyiciler 326 206, 209, 2 10 , 258, 34 1
228, 228, 230, 263, 270, 1 Jung, Cari ıo Mektup 126; Tekvin LUt 266, 267, 269 mısır tanrısı 1 7 2, 243
271, 279 lason 50, 132, 162, 255, Jüpiter 9, 17, 32; ayrıca 87, 129, 200, 266, 270; Lykaon 199, 200 Michelangelo 33
Herakles (Hercules) 54, 258, 258, 264, 281, 286, bkz . Zeus Mezmurlar 194, 196; Mictlantecuhtli 242
77, 137, 140, 142, 1 59, 297, 312, 313, 314, 318- Mısır' dan Çıkış 177, 255, M Midas 194, 255, 258, 261
2 17, 239, 263, 279, 279, 19; ayrıca bkz. Altın Post; K 313, 314, 332-35; Vahiy Ma 34 Midgard 19, 38, 39
281, 282, 286, 290, 296, Argo; Argonaut'lar Kabil 126, 169, 1 7 1 , 199, 286, 289; Yasa Kitabı '
Ma at ı50 Midgard Yılanı 1 1 , 70, 102,
297-301, 314, 318 iblis 286; ayrıca bkz. 224 177; Yeni Ahit 132, 162; Maahes 217 232, 304, 305
Hermes (Mercurius) 25, Şeytan kader ve kısmet 192-93 klasik mitoloji il, 18, 32, Mabinogion 220 Mikael, Aziz 286
54, 68, 69, 70, 88, 132, lbrahim 1 7 1 , 199, 199 kadınlar 132-35 68, 73. 82, 1 1 2 , 137, 138 Mabon 220 Miken 290
158, 171, 194, 243, 326 içki 268-69 Kadmos 168, 278, 286, 287 Klotho bkz. Moira'lar Macuilzochitl 243 Mimir 152
Hermod 336 lda Dağı 236 Kagutsuçi 184 Kokytos Nehri ıo8 Mahabharata 7, 180, 313, Minerva 248, 248; ayrıca
Herms 125 lkaros 17, 200, 201 Kahraman ikizler 136, Kolkhis 318 343
Mahişasura 286
.
bkz Athena
Herod 279 ikizler 126, 136, 137-39; 137, 172, 314, 336 Kore 95 Minos 210, 294
Hesat 263 ayrıca bkz. Habil; Kabil; Kahramanlar 129, 277- Kore mitolojisi 9, 88, Makedonya 1 1 2 Minotauros 7, 200, 206,
Hesiodos 20 Kahraman ikizler; 309 174, 341 Manco Capac 174 2!0, 2 1 3 , 286, 294, 294
Hesperid'ler 82, 290; Kastor ile Polydeukes; kahramanlık Çağı 279 krallık 174-75 Manda Cin 183 Mithras 42, 282, 282, 343
Elmalar 297, 298 Romulus ile Remus Krişna 194 Mann, Thomas 7
Kalevala ıo, 279, 3 1 3 , 338 Mjölnir 202, 316, 3 1 6
Manu 99, 177
Hesperos 46 iklim tanrıları 60, 61-63 Kali 34, 264 Krommyon Domuzu 294 Moira'lar 18, 8 2 , 82, ı92
Manzum Edda ı ı , 152, 3 1 3
Hıristiyanlık 9, ıo, i l , lksion 202 Kallisto 50, 140, 141 Kronos 30, 73, 87, 125, Moloh 255
mappae mundi 92, 9 3
18, 68, 7 9 , l l2, 1 18, 1 2 6 , tlyada bkz. Homeros Kalypso 326 256, 342 Mont St-Michel 95
Marduk 2 0 , 25, 3 0 , 6 1 ,
1 5 0 , 152, 154, 177, 228, tlyas 224, 224 Kamboçya 95 Ksenophanes 8 Mordred 302
87, 343
244, 255, 264, 272, 281, İnanna bkz. lştar kan 255, 264-65 Ksitigarbha 176 Morgana le Fay 1 1 8
Mars 137, 1 8 1 , 182; ayrıca
286, 343 lnari 172 kaos 20-23, 87, 342 Kudüs 88, 92, 93 Morpheus 144
bkz. Ares
Hindistan ıo8, 313, 314, lndra 19, 67 kaplanlar, aslanlar ve Kum Birader 337 Morrfgan 180
Marsyas 194, 196
337 inekler ve boğalar 2 10-15; jaguarlar 184, 206, 2 16, Kur'an 224, 274 Muninn 224, 225
Martin, John 90
Hindu mitolojisi 9, 19, 20, ayrıca bkz . altın buzağı; 217-219, 286; ayrıca bkz. kurban 148, 1 7 1 , 180, 198, Maui 18, 70, 70, u6, 1 1 7, Musa 95 , ııı, 1 1 4, 1 / 1 ,
25, 28, 30, 38,45, 67, 79, Audumla; Girit Boğası; Dawon; Nemea Aslanı 199, 200, 206, 255, 265, 168, 184 177. 177, 232. 254, 2 '
82, 88, 92, 95, 99, ıo8, 144,
160, 162, 177. 180, 184,
199, 206, 209, 2!0, 217,
��� !fr�:�; %���;
s
İnka 258
s kaplumbağalar 242, 243;
ayrıca bkz. Akupara; Ao;
Kurma
269, 281
Kurma 243, 243
Kurt 241
Maya mitolojisi 2 1 7, 243,
274
279, 281, 332. 334, 3JS,
343
Muso'lar 18, S�. 1 1 2, 1 14 ,
Mayahuel 257
220, 231, 232, 243, 248,
256, 263, 264, 269, 274, 343
10 35, 54, 55, 2!0, 228
İolaos 281
Kartal Savaşçılar 220, 221
kartallar 92, 1 18, 153,
kurtlar 240, 241; ayrıca
bkz. Fenrir
Maymun Kral 3 1 6 , 316,
Mus vl
168
l l ı r latly

M�s1 v�ııı1 J°'


336, 337 ıı
Hint mitolojisi 90
Hippokrene çeşmesi 246
lolkos 318
lphikles ı 37
220-23, 297
Kastalia Pınarı l l 2 , u4
Kusanagi 316
Kutsal inek 214
Medea 133, 162, 264, 281 , ' 11 ' 4
294, 314, 318, 3 1 8
Hippolyta'nın Kemeri
297, 297
Hippomenes 270, 273
lphitos 140
lran mitolojisi 42, 43
iris 65, 68, 69
Kastor ile Polydeukes
(Dioskuroi) 46, 126, 137,
139, 318
Kutsal Kase 302, 313,
340-41
Kutsal Üçlü 38
Medusa 238, 2 56, 290,
290, 2 9 1
Meksika mitolojisi 2 5 ,
���rk 1�tıı/
Myırh 118
Hiranyakaşipu 248, 249 lris'in köprüsü 19 Kaurava ailesi 3 1 3 Kuzgun 52, 70, 209 209, 220
Hitit mitolojisi 88
Hokusai 94, 337
Homeros 1 17; tlyada 7 3 ,
lrlanda 1 17
lrlanda mitolojisi ı ı ,
180, 314
keçi tanrı 286
keçiler 236-37; ayrıca bkz.
Amalthea; Tanngnj6str;
kuzgunlar 224-27
kültür kahramanları 168,
184, 232
�:ı:�r!���:: 147,
26.
203; ayrıca bkz. Cebrail:
N
N 8 232
naiad'l r 82, 8
313, 320; Odysseia 313, ishak 1 7 1 , 1 9 9 , 1 9 9 Tanngrisnir Kvasir 1 7 1 Samael Nammu 1 29
326, 326 !sis 2 5 , 35, 37, 56, 64, 1 18, Kelt mitolojisi 9, i l , ıı, 19, Kybele 19, 3 4 , 209, 2 1 7, Menelaos 320 Nanahu zln 1 5 2
Honsu47 198, 341 62, 88, 95, 1 1 2 , 1 1 7, 1 18, 217 Menia 266, 267 Nandi 2 10, 2 1 1
Horus 25, 56, 1 7 1 , 2ıo; Göz İskandinav mitolojisi 9, 125, 194, 220, 224, 340 Kyklops'lar 6 1 , 73. 8 2 , 87 Mercurius 68, 69; ayrıca Nanna bkz S u n
9, 148 il, I I , 17, 18, 19, 26, 30, Kenan 61, 332 bkz. Hermes Naraslmh 248, 249
Huang Di 174 38, 42, 54, 64, 70, 75, 82, kentauros'lar 206, 238, 246 L Merlin 302 Narkissos 188, 190
HuangYu 341 88, 92, 102, 112, 126, 130, Kerberos 73, 1 58, 194, 297 La Fontaine, Jean de 230 Meru Dağı (Sumeru) 38, Nausikaa 330
Huginn 224, 225 140, 152, 1 58, 162, 180, Kerkyon 294 labirent 200, 294, 294 40, 41, 88, 92, 94, 95, 162 Navaho "kutlu kişi"si 113

DiZiN 3 5 I
nehirler ıo8-ıı, 33r pantheonlar 24, 25-29 Remus bkz. Romulus ile Susanu 6 1 , 316 Toprak Ana 87 x
Nemea Aslanı 217, 297, Paris 166-67, 314, 320 Remus Sümer: Kral Listesi 174; Tl'imurti 30, 34 Xibalba 137, 340
297 Paris'in Kararı 199, 270, Rhea 30, 342 zigguratlar 95 Tripitaka bkz. Xuanzang Xipe Tot c 54, 152, 152
Nereus 102 271 Robertson, William 8 süt 255, 262-63; ayrıca bkz. Triptolemos 168, 172, 172 Xiuhtecuhtll 184, 184
Nergal n . 79, 217 Parnassos Dağı ı ı 4 Roma ı ı 8, 137, 313 Süt Okyanusu Triton ıo2, 104, 300 Xochipilli ı 88, ı 88, 194.
NesirEdda ı ı , 168, 3 1 3 Parsifal bkz. Percival Roma mitolojisi 9, 88, 192, Süt Okyanusu 263; Troya 238, 313, 320, 322, 243
Nessos 297, 301 Parvati 57, 59, 211 206, 342 çalkalanış 79, 162, 162, 326 Xochiquetz 1 188
Nibelungenlied 194, 308, 313 ı
Pasiphae 2 o, 2 1 5 Romulus i l e Remus 126, 243, 252-53, 343 Troya Atı 209, 238, 320 Xolotl 137
Niflheim 256 Patroklos 320, 325 137, 137, 209, 342 Troya Savaşı 180, 188, 313, Xuanzang 337
Nijerya ıo, 17, 87, 118, 126 Paulus, Aziz 126 Rüstem 276-77. 279, 281, ş 314, 320-25
ı
Nil Nehri 88, ıo 8, ı ı , Pazuzu 61, 78, 79 282, 285, 343 Şamaş 178, 220, 338 Troyes, Chretien de 340 y
279, 332 Pegasos 238, 238, 246, Ryujin ıo2, ıo6 Şango ı8, 19, 61 tufanlar98, 99- ıoı , 129, Yahudi mitolojisi 132,
Ninlil47, 177 290, 293 Şehname 240 306; Büyük Tufan ıo, 255, 332
Ninmah 129 Pekin, Cennet Tapınağı s ŞeriaNehri 332 ıo, 19, 64, 64, 87, 98, Yakup 126, 147, 1 48, 332
Niobe 171 38, 3 8 Sağlar v e Ölüler Defteri 337 Şeytan 18, 73. 75, 79, 100, 226
S
Yama 12, 160
Norn'lar 82, 1 12, 192 Pelias 162, 3 1 8 alacia 266 95, 1 7 1 Tuisco 2 6 Yama Uba 96
Nuh ıo, ı ı, 64, 64, 87, Pelles 340 Salome 132 Şinto mitolojisi 28, 42, 61, tunç 255, 318 Yamm 30
87, 99; Nuh'un Gemisi Penelope 326, 331 Samael 1 3 2 95, 172, 180 Tunç Çağı 129 Yanan Çalı 332, 334
87, 87, 93, 99, 101, 224, Penglai (dağ ve ada) 117, Samsan 126 Şiva 25, 30, 57, 59, ıo8, tuz 266-67 Yaratıcı Varlıklar 87
226, 269 1 17, 243 San ıo, 255 1 1 1 , 148, 206, 2!0, 2 1 1 , Türkiye 2 ıo , 320 yaratılış: insan 128, 129-31;
Nummo ikizleri 172 Penthesilea 313 Sanşin 95 248, 281 1\vain, Mark 8 dünya 90-91
Nut 84-85, 87, 341 Percival 340, 340 Sanzu Nehri ıo8, ıo9 Şri Devi 80-81 1)'phon 73 yasalar ve adalet 176,
Nuwa 34, 36, 243, 34 Persephone n. 88, 88 Saphon Dağı 95 Şu 84-85, 87 1)'r 180, 241 177-79
Nyks 20, 144 Perseus 238, 256, 281, 286, Saraswati ıo8 , 228, 231 Yaşam Çarkı 12
nympha'lar ı ı 2 ; ayrıca bkz 290, 290-93 Sart Çayı 258 T u Yeni Zelanda 70, ı ı 7, 168
Kalypso; dryas'lar Phaethon 17, 42, 44 Sata 232 Tadatsune 95 Ugarit 95 yeraltı 73-77, 88, ıo8,
Phlegethon Nehri ıo8 Saturnus bkz. Uranos Takamagahara 95 Uldra 66 177. 238, 306, 328, 338-
o Phosphoros 46 savaş 180-83 Talmud 224 Uluru (Ayers Kayası) 87 39; ayrıca bkz . Hades;
Odin ı ı , 17, 25, 26, 30, 38, pınarlar 1 12-15 Seater 26 Talas 255 Uppsala 11 2, 113, ıı8 Tartaros; Xibalba
54, 83, 1 ! 2 , 126, 132, Picart, Bernard 22 Sedir Ormanı 306 Tamatori 106 Uranos (Saturnus) 20, 33, Yggdrasil 17, 88, 1 1 2; 118,
148, 152, 152, 158, 199, Pieria Pınarı 1 1 2 Sekhmet 171, 1 8 0 , 217, 2 6 9 Tanngnj6str 2 3 6 87, !02, 256 120, 152, 220, 344
202, 209, 224, 238, 241, Pirinç Ruhu 88 Sekiz Ölümsüz ı ı 7 Tanngrisnir 236 Uraşima Tar ıo2 yılanlar ı 18, 206, 232-35,
308, 316 Pirinç Yılan 255 Selene 19, 46, 47, 49, 144, 145 Tanrı 2 1 , 30, 3 3 , 38, 86, 90, Urd Kuyusu ı ı2 297; ayrıca bkz. Midgard
Odysseia bkz. Homeros Pişon Nehri ıo8 Semele 54 125, 140, 1 7 1 , 177. 199, Uruk 281, 306 Yılanı; Naga; Pirinç
Odysseus 61, 148, 180, 250, Platon 1 1 7 Seriphos 290 205-6, 206, 217, 224, 232, Uther Pendragon 302 Yılan; Sata; Seşa
269, 286, 314, 320, 326-31 Plinius 314 Seşa 82, 144, 146, 232, 235 , 33 2, 334, 335 Utnapiştim 99, 306, 343 yıldızlar 6, 19, 50-53
Oidipus 126, 140, 192, Pluto bkz. Hades: tanrı 234, 263 Tantalos ı 70, 202, 202 uyku ve rüyalar 144-47 yin ve yang 20, 90
245, 3 1 5 Polinezya 1 1 5 , 168 Seth 56, 148, 341 Taoist mitoloji 38, 118 Üç Hükümdar 174 Ymir 256
Oisin 1 1 7 Polinezya mitolojisi 18, 1 8 4 Seyfülmüluk 1 9 1 Taranis 19, 6 1 , 6 2 Yoruba mitolojisi ıo, 1 7 , 1 9 ,
Olympos (müzisyen) 196 Polydeukes bkz. Kastor ile Sfenks 126, 206, 244, tarım 172-73 v 61, 70, 126, 138, 192
Olympos Dağı 20, 23 , 24,
Polydeukes 245, 3 1 5 Tartaros 1 7 , 2 0 , 3 0 , 7 3 , Vaat Edilmiş Topraklar Yunan mitolojisi 8, 9, ı ı ,
25, 38, 8 2 , 95, 2 9 7
Polyphemos 1 4 8 , 2 6 9 , Sheela-na-gigs 1 2 5 158, 202 1 1 2 , 255, 332 17, 19, 38, 61, 82, 87, 88,
Ometeotl 52
�:ı,h��; e ı 40, 142
326, 327
Popo! Vuh 125, 129, 137, 340
Shennong 168, 168, 174
Sibyl, Cumae'li 3 3 8
Tatar mitolojisi 92
Taurt 50
Vaftizci Yahya, Aziz 132
Viiinamöinen 279
99, !02, ıo8, 112, 125,
129, 140, 144, 192, 206,
ı 92
Poseidon 8, 25, 30, 3 3 , ıo2, Siddharta Gautama 1 18 tavuslar 228-31 Valhalla 1 1 , 38, 132, 157, 158 209, 220, 243, 244, 256,
on afet 332, 333
ıo3, 282, 282, 290, 294, Siduri 306 Tecatlipoca 180 valkyrja'lar 54, 74, 132, 264, 274, 281, 290, 313,
On Emir 95, 1 7 1 , ı n . ın
301, 314, 326 Siegfried 264, 279, 308-9 tek boynuzlu at 244 157, 158 338, 342
332
Priamos 320 Sigmund 308-9, 316 Telepinu 88 Vanir 1 7 1 , 344 Yunanistan 168, 180, 320
Oneiroi 144
Prokrustes 294, 294 Silenos 171, 258, 268, 269 Tellus 53 Varaha 88, 89 Yusuf 126, 144, 144, 282,
Orişa İbeji 126
Orpheus 68, 140, 140, 197, Prometheus 129, 131, 132, simurg 209 Tenochtitlan 92, 92 Varuna 107, 269 332
266, 314, 338 152, 1 5 3 , 168, 184, 187, Sin bkz. Suen Tepeu 125, 129 Varuni 269 Yuvarlak Masa 302, 341
Osiris 25, 26, 118, 174, 341 199, 256, 297 Sina Dağı 95, 177, 255, 332 Tesalya 318 Veda geleneği 79 yürek 150-51
Ossian 195 Psykhe 76 Sinis 294, 294 Texcoco, Gölü 92 Venüs 61, 62, 104, 182, 188;
Osun 1 18 Ptah 20 sirenler 206, 318, 326, 326 Tezcatlipoca 50, 54, 99, ayrıca bkz. Aphrodite z
Otohime ıo2 Ptolemaios XII 1 7 1 Sisyphos 2 0 2 , 202 99, 2 1 7 Vergilius 339; Aeneis 313, Zephyros 61, 62
Ovidius 248; pulque 256, 269 Siyah Tosbağa 52 Thanatos 158, 158 343 Zerdüştçü mitÔloji 137
Metamorphoseon 314 Pygmalion 132, 135 Skiron 294, 294 Theseus 7, 8, 279, 281, 282, Viracocha 168, 174, 192, Zeus Uüpiter) 9, 16, 17, 18,
Pyrrha 129, 1 3 1 Skrymir 305 282; 286, 294-95 340 19, 25, 30, 32, 34, 47, 54,
ö Python 1 1 2 , 232 Skylla 286, 326 Thetis 324 Vişnu 13, 25, 30, 59, 82, 54, 6 1 , 73. 88, 99, 102,
Ölüler Kitabı 150, 157, 232 Sleipnir 238 Thor 7, ıı, 19, 25, 26, 30, 88, 88, 99, 144, 146, 162, 1 17, 129, 132, 137, 140,
ölüm 156, 157-61 Q Sodanı 266 61, 63, 140, 142, 202, 220, 232, 235, 243, 248, 141, 152, 184, 188, 199,
ölümsüzlük şeftalileri 337 Quetzalcoatl 47, 54, 137, Sol 19, 42, 44 232, 236, 236, 279, 286, 263, 343 200, 209, 2!0, 220, 222,
örümcek Nine 50 172, 209, 232, 269, 340 soma 256 304-5, 316 Volsunga Saga 308 228, 236, 259, 263, 279,
özveri 9, 126, 152-55 Sparta 320 Thoth 10, 47, 168, 171, 341 Vulcanus 297; ayrıca bkz 282, 290, 292, 297, 314
R Sturluson, Snorri ı ı Thrinakia 326 Hephaistos Zu 178
p Ra 20, 42, 258, 341; Göz 148 Styks Nehri 7 3 , 76, ıo8, Tiamat 20, 30, 61, 87, 343
Pachamac 192, 340
pagan mitolojisi 11
Radha 194 ıo9, 157, 158 b
Ti et 79 w
Ragnarök 42, 74, 126, 131, Stymphalis Kuşları 297, Tiki 129 Wagner, Richard 54, 308
Pan 82, 194, 236, 237 158, 162, 241, 305, 344 297 Tir na nôg 1 1 7 Watatsumi ıo2
Pan Gu 20, 20, 42, 87, 90, Raijin 61 Suen 47, 47 Tiresias 328 We Cheng'en 337
91, 243, 341 Raktavija 264 Sulis 1 1 2 Titan'lar 8 7 , 1 8 4 , 342 wedjat 148, 149
Pandava aile 3 1 3 Rama 2 8 1 , 3 ıo-ı ı , 314 Sumatra mitolojisi 90 Tlaloc 61, 61, 92, 266 "WillendorfVenüs'ü" 34
Pandora 7, 125, 132, 134, Ramayana 95, 313, 343 Sumeru bkz. Meru Dağı Tonatiuh 19, 30, 152, 264, Wotan 54, 1 1 2, 132; aynca
171 Regin 308 Surya 19, 38, 45 340 bkz. Odin

352 DİZİN

You might also like