You are on page 1of 5

MLY201U-TÜRK VERGİ SİSTEMİ

Ünite 5: Kurumlar Vergisi

• Anonim Şirketler: Ortaklarının temettü geliri


Giriş veya kâr payı adı altında elde ettikleri gelirler
Gelir üzerinden alınan vergilerden bir diğeri olan kurumlar “menkul sermaye iradı” olarak değerlendirilirken,
vergisi ilk olarak gelir vergisi ile birlikte 1950 yılında şirket olarak ticari işlemlerden doğan kazanç,
uygulanmaya başlamıştır. Günümüze kadar kurumlar sermaye şirketi olarak kurumlar vergisine tabidir.
vergisinde çok sayıda değişiklik yapılmıştır. En son olarak • Limited Şirketler: Ortakların iştirak payları olarak
2006 yılında yapılan değişiklik ile 5520 sayılı Kurumlar nitelendirilen ortak payları karşılığında elde
Vergisi Kanunu (KVK) uygulamaya konulmuştur. 5520 ettikleri kazanç “menkul sermaye iradı” olarak
sayılı KVK’da 2019 yılının Haziran ayına kadar 30 değerlendirilirken, limited şirket kazancı bir
değişiklik yapılmıştır. sermaye şirketi olarak kurumlar vergisine tabi
Kurumlar Vergisinin Konusu, Vergiyi Doğuran olmaktadır.
Olay, Mükellefleri ve Mükellefiyet • Sermayesi Paylara Bölünmüş Komandit
Şirketler: Sermayesi paylara bölünmüş komandit
Kurumlar Vergisinin Konusu şirketlerde “komandite” ve “komanditer” olmak
Bir sermaye vergisi olarak nitelendirilebilecek kurumlar üzere iki çeşit ortak bulunur. Komandite
vergisinin konusunu, sermaye şirketleri niteliğindeki tüm ortakların sorumluluğu sınırsız, komanditer
kurum ve kuruluşların sermaye değerlerine bağlı elde ortağın sorumluluğu ise koydukları sermaye ile
edilen tüm kazançları oluşturmaktadır (KVK m.1/1). sınırlıdır. Sermayesi paylara bölünmüş komandit
şirketlerde kurumlar vergisi, komandite ortağın
Kurum kazançları ise gelir vergisinin konusunu oluşturan
kâr payı düşüldükten sonra kalan tutar üzerinden
kazanç ve iratlardan meydana gelmektedir (KVK m.1/2).
hesaplanır.
Bu bakımdan gerçek kişilerin bir takvim yılında elde etmiş
olduğu ticari kazançlar, zirai kazançlar, ücretler, serbest Kooperatifler
meslek kazançları, gayrimenkul sermaye iratları, menkul KVK m.2’de, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa veya
sermaye iratları, diğer kazanç ve iratlar eğer KVK özel kanunlarına göre kurulan kooperatifler ile benzer
m.1/1’de sayılan kurumlar tarafından elde edilirlerse nitelikteki yabancı kooperatiflerin kurumlar vergisi
kurumlar vergisinin konusunu oluşturacaktır. mükellefi olduğu ifade edilmiştir.
Kurumlar Vergisinde Vergiyi Doğuran Olay Tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli
Kurumlar vergisi mükellefleri, KVK m. 1’de sayılan ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya
kurumlardan oluşmaktadır. Kurum kazancının KVK’da geçimlerine ait ihtiyaçlarını işgücü ve parasal katkılarıyla
belirtilen kurumlar vergisi mükellefleri tarafından elde karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp
edilmesi kurumlar vergisinde “vergiyi doğuran olayın korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından
gerçekleştiği” anlamına gelmektedir. Safi kurum kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklara
kazancının tespitinde GVK’nın ticari kazanç hakkındaki kooperatif denir.
hükümleri uygulanır (KVK m. 6/2).
İktisadi Kamu Müesseseleri
Kurum kazancının elde edilmesinde “tahakkuk esası” Devlete, özel idare ve belediyelere ait olmasının yanı sıra,
geçerli bulunmaktadır. diğer kamu idarelerine ve müesseselerine tabi veya ait
Kurumlar Vergisinin Mükellefleri olup sermayesinin tamamına yakını devlete ait olan bir
müessese ya da teşekkülün kurum kazancı, adeta özel bir
Kurumlar vergisi mükellefleri;
işletme veya kurummuş gibi KVK m. 1 kapsamında
1. Sermaye şirketleri, kurumlar vergisine tabidir.
2. Kooperatifler,
Dernek ve Vakıfların İktisadi İşletmeleri
3. İktisadi kamu müesseseleri,
4. Dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmeler, KVK m.1’e göre, dernek veya vakıfların kurumlar vergisi
5. İş ortakları mükellefiyeti bulunmamakta, bunlara ait iktisadi
işletmelerin kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmaktadır.
olmak üzere beş başlık altında toplanmaktadır.
Tüm yabancı kamu idare ve müesseselerine ait iktisadi
Sermaye Şirketleri işletmeler KVK m. 4 kapsamındaki şartların tamamını
TTK kapsamındaki sermaye şirketleri, anonim şirketler, sağlamaları şartıyla, kazanç amacı gütmeseler ve hatta
limited şirketler ve sermayesi paylara bölünmüş (hisseli) bağımsız muhasebe kayıtları ile tüzel kişilikleri olmasa
komandit şirketlerdir. Bununla birlikte, tüzel kişilikleri bile kurumlar vergisi mükellefidirler.
olmamasına rağmen KVK uygulanmasında, Sermaye
İş Ortaklıkları
Piyasası Kurulunun düzenleme ve denetimine tabi fonlar
ile bu fonlara benzer yabancı fonlar da sermaye şirketi KVK m.2’e göre kurumlar vergisi mükelleflerinin kendi
sayılmaktadır. aralarında veya şahıs ortaklıkları ya da gerçek kişilerle,
belli bir işin birlikte yapılmasını ortaklaşa yüklenmek ve
kazancını paylaşmak amacıyla kurdukları ortaklıklara iş

1
MLY201U-TÜRK VERGİ SİSTEMİ
Ünite 5: Kurumlar Vergisi

ortaklığı denir. İş ortaklıkları talep etmeleri halinde tüzel Bunun dışında, kurumlar vergisi mükellefleri KVK m.8’de
kişiliklerinin bulunup bulunmadığına bakılmaksızın düzenlenen giderleri de safi kurum kazancının tespitinde
kurumlar vergisi mükellefi olabilirler. ayrıca dikkate alırlar. Bu giderler aşağıdaki gibidir:
Kurumlar Vergisinde Mükellefiyet a. Menkul kıymet ihraç giderleri,
Kurumlar vergisi mükellefleri, kanuni veya iş b. Kuruluş ve örgütlenme giderleri,
merkezlerinin Türkiye’de bulunup bulunmadığına göre c. Genel kurul toplantıları için yapılan giderler ile
tam mükellefiyet veya dar mükellefiyet esasında birleşme, devir, bölünme, fesih ve tasfiye
vergilendirilecektir. giderleri,
d. Sermayesi paylara bölünmüş komandit
Bir kurumun iş merkezinin belirlenmesinde kullanılan şirketlerde komandite ortağın kâr payı,
ölçütler şunlardır: e. Katılım bankalarınca katılma hesabı karşılığında
a. İmalatın, personelin, hizmet ifalarının, gelir ve ödenen kâr payları,
giderlerin yoğunlaştığı yer, f. Sigorta ve reasürans şirketlerince ayrılan teknik
b. Genel kurulun ve yönetim kurulunun toplantı karşılıklar,
yeri, g. Muallak hasar ve tazminat karşılıkları,
c. Kurumun fiili yöneticilerinin ikametgâhlarının h. Deprem hasar karşılıkları,
bulunduğu yer, i. Kazanılmamış prim karşılıkları,
d. Kurumun idare servislerinin yoğun olarak j. Hayat sigortalarında matematik karşılıklar,
bulunduğu yer, ve k. Dengeleme karşılığı,
e. Kurumun üçüncü şahıslarla ilişkilerini yürüttüğü l. Ayrılan sigorta teknik karşılıklarının ertesi
yer. bilanço döneminde aynen kâra nakledilmesi,
m. Bağlı şirketlerde holding şirketin genel idare
Tam Mükellefiyet giderlerden alınan paylar
Kurumlardan, kanuni veya iş merkezleri Türkiye’de
Kurum Kazancının Tespitinde Kanunen Kabul
bulunanlar, gerek Türkiye içinde gerekse Türkiye dışında Edilmeyen Giderler
elde ettikleri kazançların tamamı üzerinden
vergilendirilirler. Safi kurum kazancının tespitinde, GVK’nun ticari kazanç
hakkındaki hükümlerinin geçerli olmasından dolayı GVK
Dar Mükellefiyet m.41’da yer alan kanunen kabul edilmeyen giderler ile
Kanuni ve iş merkezlerinden her ikisi de Türkiye’de birlikte KVK m.11’de yer alan kanunen kabul edilmeyen
bulunmayanlar, sadece Türkiye’de elde ettikleri kazançları giderlerin birlikte ele alınması gerekir. KVK m. 11’de yer
üzerinden vergilendirilirler. KVK m. 3/3’de ise dar alan kanunen kabul edilmeyen giderler aşağıdaki gibidir:
mükellefiyete tabi kurumların kazançlarının hangi kazanç
• Öz sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan
ve iratlardan oluştuğu belirtilmiştir.
faizler
Kurumlar Vergisinde Vergiye Tabi Kurum • Örtülü sermaye üzerinden ödenen veya
Kazancının Tespiti hesaplanan faiz, kur farkları ve benzeri giderler
Kurumlar vergisi, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde • Transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak
elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanır. dağıtılan kazançlar
Kurum kazancı ise GVK’nun konusuna giren kazanç • Kurum kazancının tespitinde kanunen kabul
unsurlarından oluşmaktadır. Safi kurum kazancının edilmeyen diğer giderler
tespitinde, GVK’nun ticari kazanç hakkındaki hükümleri Kurum Kazancının Tespitinde Özel Durumlar
uygulanır (GVK m.6/2).
Kurum kazancının tespitinde ilgili Kanunda yer alan bazı
Kural olarak, dar mükellef kurumların özel durumlar şunlardır:
vergilendirilmesinde tam mükellef kurumlar için geçerli
• Zirai faaliyette bulunan kurumlarda kazanç tespiti
olan düzenlemeler esas alınmaktadır.
• Yurt dışı faaliyetlerde kazanç tespiti
Kurum Kazancının Tespitinde Hasılat • Yıllara yaygın inşaat ve onarım işlerinde kazanç
Safi kurum kazancının tespitinde, GVK’nun ticari kazanç tespiti
hakkındaki hükümlerinin geçerli olmasından dolayı ticari • Yabancı ulaştırma kurumlarında kurum kazanç
kazancın tespitinde hasılat ile ilgili kuralların tamamı tespiti
kurumlar vergisi bakımından da geçerlidir. • Kontrol edilen yabancı kurum kazancının kurum
kazancına eklenmesi
Kurum Kazancının Tespitinde İndirilebilecek Giderler
GVK m.40’da düzenlenen gelir vergisi mükelleflerinin Vergiye Tabi Kurum Kazancının Tespitinde İndirimler
safi kazançlarını tespit etmede geçerli olan giderler KVK m. 10’da yer alan indirimler vergiye tabi kurum
kurumlar vergisi mükellefleri için de geçerli olacaktır. kazancının tespitinde kurumlar vergisi beyannamesi

2
MLY201U-TÜRK VERGİ SİSTEMİ
Ünite 5: Kurumlar Vergisi

üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla ve kanundaki sırasıyla k. Spor kulüplerinin idman ve spor faaliyetlerinde
kurum kazancından indirilebilecektir. KVK m. 10’da yer bulunan iktisadi işletmeleri ile sadece idman ve
alan Ar-Ge indirimi, sponsorluk harcamaları ile bağış ve spor faaliyetinde bulunan anonim şirketler,
yardımlar kurum kazancının yetersiz olması halinde l. Kooperatifler,
sonraki yıllara devredilir. Vergiye tabi kurum kazancının m. Kredi teminatı sağlamak üzere kurulmuş olan
tespitinde kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde ayrıca kurumlar,
gösterilerek indirim konusu yapılan unsurlar şunlardır: n. Bilimsel araştırma ve geliştirme faaliyetinde
bulunan kurum ve kuruluşlar,
a. Ar-Ge ve tasarım indirimi,
o. Organize sanayi bölgeleri ile küçük sanayi
b. Sponsorluk harcamaları ile bağış ve yardımlar,
sitelerine ait iktisadi işletmeler,
c. Girişim sermayesi fonu,
p. Bölgesel yönetim merkezleri.
d. Türkiye’den yurtdışı mukimi kişi ve kurumlara
verilen hizmetler, Kurumlar Vergisinde İstisnalar
e. Sermaye artırımında indirim Kurumlar vergisi mükelleflerinin elde ettiği kazançların
Kurumlar ayrıca, ticari faaliyetlerden doğan zararların bir bölümü, belirli koşullar ve sınırlar dikkate alınarak
KVK m. 9’da belirtilen şartların gerçekleşmesi kurumlar vergisinden istisna edilmiştir. Diğer taraftan
durumunda, 5 yılı geçmemek üzere sonraki dönemlerde KVK m.35’e göre, diğer kanunlarda yer alan muafiyet,
doğan kazançlardan indirebilmektedirler. istisna ve indirimlere ilişkin hükümler kurumlar vergisi
bakımından geçersizdir. Kurumlar vergisi ile ilgili
Kurumlar Vergisinde Muafiyet ve İstisnalar muafiyet, istisna ve indirimlere ilişkin hükümler ancak
Kurumlar vergisinde muafiyet ve istisnalar kurumlar KVK, GVK ve VUK’a hüküm eklenmek veya bu
açısından, ilgili kurumun kamu yararı kriteri esas alınarak kanunlarda değişiklik yapılmak suretiyle düzenlenir.
kategorize edilmiş ve bu kurumların taşıdığı özellikler Kurumlar vergisinden istisna edilen kazançlar KVK
nedeniyle bazı sosyo-politik ve iktisadi özellikler m.5’de düzenlenmiş bulunmaktadır. Bu istisnalardan
muafiyetlerin kapsamını oluştururken, bu kurumların bazıları şunlardır:
kazancına ilişkin özelliklerle vergi dışı bırakılması istisna
hüküm ve esaslarını oluşturmuştur. • İştirak kazançları istisnası
• Emisyon primi kazancı istisnası
Kurumlar Vergisinde Muafiyet
• Taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu
Kurumlar vergisinden muaf olan kurumlar KVK m.4 de senetleri, intifa senetleri ve rüçhan hakları satış
düzenlenmiştir. Kurumlar vergisinden muaf olan kurumlar kazancı istisnası
şunlardır: • Yurt dışı şube kazançları istisnası
a. Kamu idare ve kuruluşları tarafından tarım ve • Yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri
hayvancılığı, bilimi, fenni ve güzel sanatları ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançlarda
öğretmek, yaymak, geliştirmek ve teşvik etmek istisna
amacıyla işletilen kuruluşlar, • Sınai mülkiyet haklarında istisna
b. Kamu idare ve kuruluşları tarafından genel insan • Serbest bölge kazanç istisnası
ve hayvan sağlığını korumak ve tedavi etmek
Kurumlar vergisi kanununda yer alan diğer istisnalar ise
amacıyla işletilen kuruluşlar,
ders kitabının 129. sayfasında belirtilmiştir.
c. Kamu idare ve kuruluşları tarafından sosyal
amaçlarla işletilen kuruluşlar, Kurumlar Vergisinin Beyanı, Tarhı ve Ödenmesi
d. Kamu idare ve kuruluşları tarafından açılan
Kurumlar vergisi, kurum kazançlarının mükellefler veya
sergiler, fuarlar ve panayırlar,
vergi sorumluları tarafından kurumlar vergisi beyanı
e. Genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait
üzerine tarh edilir. Kurumlar vergisine göre hesap
kreş ve konukevleri ile askeri kışlalardaki
dönemleri, birer yıllık süreleri kapsayan zaman
kantinler,
dilimleridir ve kurum kazançları da bu ilgili bir yıllık
f. Kanunla kurulan emekli ve yardım sandıkları ile
süreyi esas kabul edilerek tarh edilir. Kurumlar vergisinde,
sosyal güvenlik kurumları,
yıllık kurumlar vergisi beyannamesi, özel beyanname ve
g. Yaptıkları iş veya hizmet karşılığında resim ve
muhtasar beyanname olmak üzere üç tip beyanname
harç alan kamu kuruluşları,
düzenlenmiştir.
h. Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü
ile askeri fabrika ve atölyeler, Yıllık Kurumlar Vergisi Beyannamesi
i. İl özel idareleri, belediyeler ve köyler ile bunların Kurumlar vergisi beyannamesi, mükelleflerin elde ettikleri
oluşturdukları birlikler veya bunlara bağlı kazançları bildirmek üzere kullanmış olduğu
kuruluşlar tarafından işletilen işletmeler, beyannamedir. Yıllık kurumlar vergisi beyannamesi,
j. Köyler veya köy birlikleri tarafından işletilen kurumun Türkiye’deki iş yerinin veya daimi temsilcisinin
işletmeler, bulunduğu yerin; Türkiye’de iş yeri veya daimi temsilcisi

3
MLY201U-TÜRK VERGİ SİSTEMİ
Ünite 5: Kurumlar Vergisi

olmadığı takdirde yabancı kuruma kazanç sağlayanların işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri gayrimaddi
bağlı olduğu yerin vergi dairesine verilir (KVK m. 25/4). hakların satışı, devir ve temliki karşılığında alınan bedeller
hariç) meydana gelmesi durumunda özel beyanname
Kurumlar vergisi mükellefi kurumlar yıllık
vermeleri yükümlülüğü getirilmiştir (KVK m. 26/1). Özel
beyannamelerini, KVK m. 25/5 hükmüne göre hesap
beyanname, dar mükellef tarafından veya adına hareket
döneminin kapandığı ayı izleyen dördüncü ayın son günü
eden tarafından kazancın elde edilmesinden itibaren 15
akşamına kadar verilir.
gün içinde ilgili vergi dairesine verilir.
Kurumlar Vergisi Oranı
Muhtasar Beyanname
Kurumlar vergisi oranı %20’dir. Ancak KVK geçici 13.
Gelir ve kurumlar vergisinde vergi kesintisi yapmakla
madde uyarınca %20 olan kurumlar vergisi oranı; 2021
yükümlü olanların, yaptıkları ödemelerden hesapladıkları
yılı kurum kazançları için %25, 2022 yılı kurum
vergileri gösterdikleri beyanname türüne muhtasar
kazançları için ise %23 oranında uygulanacaktır.
beyanname denir.
İndirimli Kurumlar Vergisi Oranı
Kurumların muhtasar beyanname verme yükümlülüğü
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından teşvik belgesine “kurumlar vergisi mükelleflerinden yapılan kesintiler” ve
bağlanan yatırımlardan elde edilen kazançlar, yatırımın “gelir vergisi mükelleflerinden yapılan kesintiler” olmak
kısmen veya tamamen işletilmesine başlanılan hesap üzere iki başlık altında incelenebilir.
döneminden itibaren yatırıma katkı tutarına ulaşıncaya
kadar indirimli kurumlar vergisine tabi tutulur. Dar mükelleflerin vergi kesintisi yapılacak kazançlarından
bazıları ders kitabının 132. sayfasında listelenmiştir.
Hesaplanan Kurumlar Vergisinin Bulunması
Vergi kesintisine tabi olan kazançların vergilendirme
KVK hükümlerine göre tespit edilen matraha kurumlar
dönemi takvim ayının bir aylık dönemidir. Vergi kesintisi
vergisi oranının uygulanmasıyla hesaplanan kurumlar
yapmakla yükümlü olanlar, vergilendirme dönemini
vergisi bulunur.
izleyen, başka bir ifadeyle kesintinin yapıldığı ayı izleyen
Ödenecek Kurumlar Vergisinin Bulunması ayın 26. günü akşamına kadar yapmış oldukları bu
Hesaplanan kurumlar vergisinden dönem içinde ödenmiş kesintileri ödeme ya da tahakkukun yapıldığı yerin vergi
olan geçici vergiler, stopaj yoluyla ödenen vergiler ve dairesine muhtasar beyanname ile bildirirler ve öderler.
yabancı ülkelerde ödenmiş olan vergiler mahsup Kurumlar Vergisinin Tarhı
edildikten sonra ödenecek kurumlar vergisi bulunur.
Kurumlar vergisi, bağlı olunan vergi dairesine
Geçici Vergi beyannamenin verildiği günde, beyanname posta ile
Kurumlar vergisi mükellefleri, cari vergilendirme gönderilmişse, vergiyi tarh edecek daireye geldiği tarihi
döneminin kurumlar vergisine mahsup edilmek üzere izleyen üç gün içinde tarh edilir. Tarh işlemi ders kitabının
kurumlar vergisi oranında geçici vergi öderler. Dar 132. sayfasında belirtilen kişiler adına yapılabilir
mükelleflerin geçici vergi mükellefiyetleri zirai ve ticari (tarhiyatın muhatabı).
kazançlarıyla sınırlıdır (KVK m.32). Kurumlar Vergisinin Ödenmesi
Geçici vergi dönemleri normal hesap dönemi uygulayan Kurumlar vergisi, yıllık beyanname ile bildirilmişse
kurumlarda takvim yılının üçer aylık dönemleridir. Üçer beyannamenin verildiği ayın sonuna kadar ödenir.
aylık kurum kazancı üzerinden hesaplanan geçici vergiler, Muhtasar beyanname vermekle yükümlü olan vergi
üç aylık dönemi izleyen ayın 17. akşamına kadar bağlı sorumluları ise yapmış oldukları ödemelerde kestikleri
olunan vergi dairesine verilip, ödenecektir. vergileri beyannamelerini verdikleri ayın 26. günü
akşamına kadar ödemekle yükümlüdürler.
Stopaj Yoluyla Ödenmiş Vergiler
KVK hükümlerine göre tespit edilmiş kurum kazancı Tasfiye, Birleşme, Bölünme, Devir ve Tür
üzerinden dönem içinde stopaj yoluyla ödenmiş olan Değiştirme
vergiler hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilir Kurumlar ekonomik ve hukuki bir takım nedenlerle kimi
Yurt Dışında Ödenmiş Vergiler zaman varlıklarını sona erdirirken kimi zaman bir başka
şirketle birleşirler ya da bir başka şirketin bünyesine
Tam mükellef kurumların yurt dışında elde ettiği ve elde katılırlar. Kurumların aldıkları bu kararlar da kurumlar
edilen ülkede vergilendirilmiş kurum kazançları için yurt vergisi açısından özelliklidir.
dışında ödenmiş vergiler hesaplanan kurumlar vergisinden
mahsup edilir. Tasfiye
Özel Beyanname (Münferit Beyanname) Tüzel kişiliğe sahip bir kurumun tüzel kişiliğinin sona
ermesi durumunda kurumun malvarlığının paraya
Dar mükellefiyete tabi yabancı kurumların elde ettikleri çevrilmesi, alacaklarının tahsil edilmesi, borçlarının
bazı kazançları için verdikleri beyanname türüdür. Dar ödemesi ve olumlu bir bakiye varsa bunun tasfiye payı
mükellef kurumların kazançlarının sadece GVK’da hükümlerince pay sahiplerine dağıtılması ve şirketin
belirtilen diğer kazanç ve iratlardan (telif, imtiyaz, ihtira,

4
MLY201U-TÜRK VERGİ SİSTEMİ
Ünite 5: Kurumlar Vergisi

kaydının sicilden silinmesi işlemlerinin tümüne tasfiye a. Birleşmeye taraf olan kurumların (devredilen
denmektedir. -infisah kurum- ve birleşilen) her ikisi de tam
mükellef olması,
Tasfiye Dönemi
b. Devredilen kurumun devir tarihindeki bilanço
Tasfiye haline giren kurumlarda vergilendirme tasfiye değerlerinin, birleşilen kurum tarafından bir
dönemi esas alınarak yapılmaktadır. Kurumların tasfiye bütün halinde devralınması ve aynen bilânçosuna
işlemine başlaması ile tasfiyeye başlandığı tarihten dönem geçirilmesi gerekir.
sonuna kadar olan süre, bunun yanında izleyen her takvim
yılı ve tasfiyenin döneminin sona erdiği yıl ayrı birer Birleşilen kurum, münfesih kurumun tahakkuk etmiş ve
tasfiye dönemi sayılır (KVK m. 17/1-a). edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini
yerine getireceğini münfesih kurumun birleşme sebebiyle
Tasfiye Kârı verilecek olan kurumlar vergisi beyannamesinin ekinde
Tasfiye dönemlerinde de kazanç genel esaslara göre tespit vereceği bir taahhütname ile taahhüt eder.
edilir. Bilanço esasına göre defter tutan kurumlarda tasfiye
Tam bölünme işleminde, KVK m. 20/2’de belirtilen
kârı, tasfiye dönemi sonundaki servet değeri ile tasfiye
koşullara uyulması durumunda, münfesih kurumun sadece
dönemi başındaki servet değeri arasındaki olumlu farktır.
bölünme tarihine kadar elde ettiği kazançlar
Tasfiye döneminde ortaklar veya kurum sahipleri
vergilendirilip, doğrudan doğruya bölünmeden doğan
tarafından yapılan ödemeler ile vergiden istisna olan
kârlar hesaplanmayacak ve vergilendirilmeyecektir.
kazanç ve iratlar tasfiye dönemi başındaki servet değerine
eklenir. Bu süreçte ortaklar veya kurum sahiplerine Tam mükellef bir sermaye şirketinin veya sermaye şirketi
yapılan ödemeler ise tasfiye dönemi sonundaki servet niteliğindeki bir yabancı kurumun Türkiye’deki iş yeri
değerine eklenir (KVK m. 17/4). Tespit edilen kazanç veya daimi temsilcisinin bilançosunda yer alan
üzerinden genel esaslara göre vergi hesaplanır ve ödenir. taşınmazlar ile en az iki tam yıl süreyle elde tutulan iştirak
hisseleri ya da sahip oldukları üretim veya hizmet
Tasfiye Kârının Beyanı
işletmelerinin bir veya birkaçını kayıtlı değerleri
Tasfiye süreci aynı takvim yılı içinde tamamlanmış ise, üzerinden ayni sermaye olarak mevcut veya yeni
tasfiyenin sonuçlandığı tarihten itibaren 30 gün içinde kurulacak tam mükellef bir sermaye şirketine devretmesi
kurumun bağlı olduğu vergi dairesine verilmesi gerekir. KVK uygulamasında kısmi bölünme olarak tanımlanır
Tasfiyenin bir takvim yılını aşması durumunda, her tasfiye (KVK m. 19/3-b).
dönemine ait kâr ayrı vergilendirilmekte ve bu dönemlere
ilişkin beyannameler kurumlar vergisi beyannamesinin Tam mükellef bir sermaye şirketinin, diğer bir sermaye
normal verilme süresi içinde bağlı olunan vergi dairesine şirketinin hisselerini, bu şirketin yönetimini ve hisse
verilir. Tahakkuk eden vergiler de KVK m. 21/1. hükmüne çoğunluğunu elde edecek şekilde devralması ve
göre beyannamenin verileceği ayın sonuna kadar ödemesi karşılığında bu şirketin hisselerini devreden ortaklarına
yapılır. kendi şirketinin sermayesini temsil eden iştirak hisselerini
vermesi de KVK m. 19/3-c hükmüne göre hisse
Birleşme değişimidir.
Birleşme, bir veya birkaç kurumun kendi hukuki
Kısmi bölünme ve hisse değişimi işlemlerinde, kurumlar
varlıklarını sona erdirerek yeni bir kurum oluşturmaları,
vergisi açısından, ortaya çıkan kârlar hesaplanmaz ve
diğer bir ifadeyle tek bir hukuki varlık haline gelmeleridir.
vergilendirilmez. Kısmî bölünme işlemlerinde, bölünen
Birleşme işlemi sonrası, tasfiye işlemine tabi tutulacak
kurumun bölünme tarihine kadar tahakkuk etmiş ve
infisah eden kurumlar, diğer kurumlarla birleşmeyi ve
edecek vergi borçlarından bölünen kurumun varlıklarını
pazar paylarını artırarak rekabeti sona erdirmeyi
devralan kurumlar, devraldıkları varlıkların emsal bedeli
amaçladıkları için, tasfiye kârı yerine, birleşmeyle ortaya
ile sınırlı olarak müteselsilen sorumlu olurlar (KVK m.
çıkacak kâr esasına dayalı bir matrah ve vergilendirme
20/3).
esasına göre değerlendirilmektedirler.
Birleşme birden fazla yıl sürmüşse, tasfiyede olduğu gibi
her bir birleşme dönemi (sonuncu dönem hariç) sonunu
takip eden dördüncü ayda kurumlar vergisi beyannamesi
verilir ve aynı ayın sonuna kadar ödenir.
Devir, Bölünme ve Tür Değiştirme
KVK m. 19/1’e göre, kanunda belirtilen şartları taşıyan
birleşmeler “devir” niteliğindedir.
KVK m. 19/1 hükmünde hangi şartlarda yapılan
birleşmelerin “devir” sayılacağı şöyle belirtilmiştir:

You might also like