You are on page 1of 2

On Dokuzuncu Yüzyıl Romantik Bestecileri

Serhan Bali (2018) Müzikte Romantik Dönem Bestecileri, Vakıfbank Kü ltü r


Yayınları, İstanbul, 540 sayfa.

Yalın Alpay

yalin@yalinalpay.com

Serhan Bali’nin Vakıfbank Yayınları’ndan çıkan Müzikte Romantik Dönem


Bestecileri adlı 540 sayfalık hacimli yapıtı, mü ziğ in romantizm çağ ı olarak
isimlendirilen 19. yü zyılın bestecileri ü zerine siyasi, sosyal ve ekonomik
temellendirmelerle kuramsal bir alt yapı inşa ediyor ve belirlediğ i 73 bestecinin
kısa monografileri aracılığ ıyla bir romantik dö nem evreni kurguluyor. Bali,
dö nemin romantik bestecileri retrospektifinden, yü ksek bir mü zikal beğ eninin
izleğ inde rafine bir seçki gerçekleştirerek, elit bir senato oluşturuyor ve
anlatısını bu seçkinin temsiliyetinde ü retiyor. Bu girişim, Avrupa’nın 19. yü zyıl
klasik mü ziğ i tarihinin soylularının bir seceresini çıkarma denemesi olarak
gö rü lebilir.

Bali, ö ncelikle, romantik dö nemdeki mü zik dinleyicilerinin farklılaşmasına dikkat


çeker. Burjuvazinin doğ uşuyla, sarayların tekelinde olan besteciler, kitlelere
açılarak, kamusal konser gelirleriyle geçinir olurlar. Bu dö nü şü m, geniş kitlelerin
sığ abildiğ i konser salonlarının inşa edilmesine ve bü yü k mü zik festivallerinin
dü zenlenmesine yol açar.

Mekansal bu dö nü şü m, oda mü ziğ inin aşılarak senfonilere sıçranmasını mü mkü n


kılar. Bestecilerin entelektü el gelişimi de oda mü ziğ inin, daha karmaşık dü şü nce
ve duyguları taşıyabilen senfonilere dö nü şmesini destekler. Besteler
karmaşıklaşır, 500 parçalık devasa orkestralara uygun kurgular doğ ar.

Mü zik, salt kendi disiplinine gö nderme yapan ilahi soyutlamayı aşarak, doğ a,
edebiyat ve resim gibi yeni esin kaynakları bulur, ö ykü sü olan bir yapıya
bü rü nü r. Romantizmde besteci, mü ziğ i geleneksel izleklerden ve kalıplardan
ö zgü rleştiren yeni bir soyut evrenin tasarımcısı ve parçasıdır.

Bali, 19. yü zyıldaki bestelerin karmaşıklaşmasıyla amatö r mü zisyenlerin icra


edemeyeceğ i gü çlü klerle donandığ ına dikkat çeker. Bu gü çlü k, “virtü ö z yorumcu”
denilen yeni bir yıldız yorumcu biçimini ortaya çıkarır. Aynı karmaşıklık
“orkestra şefi”ni doğ urur zira aşırı griftleşen mü zikal yapı, yö netici bir şef
gerektirir.

Bali’nin bir diğ er tezi, Sanayi Devrimi’nin mü zik aletlerinin ü retim kalitelerini
yü kselttiğ i ve serileşen ü retimin, daha fazla orkestranın kurulabilmesine olanak
tanıdığ ıdır. Bö ylece hem orkestra sayısı artmış, hem de mü zikal kapasiteleri
yü kselmiştir. Mozart dö neminde beş oktav olan piyano, Beethoven’ın dö neminde
yedi oktava ulaşır, ses kalitesi artar.
Bali’nin ileri sü rdü ğ ü bir başka tez de, Romantik Alman ve İtalyan ulusalcılığ ının,
mü zikteki izdü şü mü nü n folklorik bileşenlerin yerel ezgi ve ritimlerle mü ziğ e
eklenmesi olduğ udur.

Bali kuramsal bö lü mü n ardından, romantik dö nemi temsil gü cü yü ksek


besteciler arasından seçtiğ i 73 sanatçının kısa monografilerini sıralar. Bu
monografilerde, bestecilerin mü zikal ö zellikleri, ö nemli yapıtlarının nitelikleri ve
kişisel yaşamları hakkında çarpıcı ve pek bilinmeyen dehlizlere girip çıkan Bali,
gü çlü anlatımı ve kıvrak diliyle, bir mü zik kitabının yanı sıra, sıra dışı romantik
dâ hilerden oluşan bir biyografiler serisi de sunar. Bu biyografilerde
Çaykovski’nin konserinde gerçek top atışlarına yer vermesinden, Brahms’ın
gençliğ inde geçinmek için genelevler ve tavernalarda her gece piyano çalmasına,
Osmanlı Padişahı Sultan Abdü laziz’in Wagner’e konser salonu açması için yardım
olarak para gö ndermesinden, Schumann’ın 1937’de bir ruh çağ ırma seansında
ortaya çıkan gizlenmiş konçertosuna değ in pek az bilinen çeşitli anekdotları da
kayıt altına alması dikkat çekicidir.

Serhan Bali’nin renkli şık gö rsellerle destekli ve kuşe kağ ıtlı kitabı, yalnızca
mü zik bilimciler için değ il, klasik mü ziğ e ilgi duyan tü m okuyucular için pek
değ erli bir kaynak olarak alanına ciddi bir katkı sunuyor.

You might also like