You are on page 1of 67

Malzeme Bilgisi

Prof. Dr. Akgün ALSARAN

Giriş- Atomik Yapı- Atomsal Bağlar

Malzeme Bilimi
İçerik

Genel prensipler

Haftalık planlama

Malzeme bilimi nedir?

Malzeme bilimi hangi konularla ilgilenir?

Malzeme çeşitleri nelerdir?

Uygulama örnekleri

2
Genel Bilgiler

Öğretim üyesi Öğr. Gör Fatih Medet Alibeyoğlu


Görüşme saatleri Salı 15-16
Ders notları http://muhendis.kafkas.edu.tr/fatih-medet-alibeyoglu
Değerlendirme Vize, final, ön test sonuçları ve ödev
Devam durumu %80 katılım
Kaynaklar • Ders slaytları
• Malzeme Bilimi ve Mühendisliği, William D. Calllister-David G.
Rethwisch, Çeviri Editörü Kenan Genel, Nobel, 2013
Genel
• Malzeme prensiplerI9I9I8J6
Bilimi ve Muayenesi, Temel Savaşkan, 2009

3
Ders içeriği

Hafta Konu başlıkları


1 Malzeme bilimine giriş , malzemelerin atom yapısı, atomlar arası bağlar
2-3 Kristal yapılar, kristal sistemler, kristal düzlem ve yönleri
4 Amorf yapılar, Kristal yapı hataları, amorf yapılar ve katı eriyikler
5 Difüzyon
7 Malzemelerin mekanik özellikleri ve muayene
8 Yeniden kristalleşme, yaşlanma ve hasar
9 Faz diyagramları
10 Fe-C denge diyagramı
11 Çelikler ve standardizasyon
12 Çeliklere uygulanan ısıl işlemler ve yüzey sertleştirme
13 Mühendislik malzemelerinin kullanım alanları, demir dışı malzemeler,
polimerler, seramikler, karma malzemeler (kompozitler)
14 Korozyon, elektriksel, ısıl, manyetik ve optik özellikler
4
Malzeme nedir?

Genel manada malzeme;

İhtiyaç duyulan madde

Teknik manada malzeme;

Bir teknik fikri gerçekleştirmede kullanılan katı cisim

Somut olarak;

Hem metaldir, plastiktir, lastiktir, ağaçtır, taştır ve hem


de yün, pamuktur.
5
Malzeme nedir?

Malzeme Bilimi ve Mühendisliği

Malzeme Bilimi Malzeme Mühendisliği

Özellik

Yapı Mekanik
Performans

Elektrik
Makroskobik Mikroskobik İşlenebilirlik
Isıl
Atomik yapı
Manyetik
Atom altı
yapı Optik

Hasar
6
Malzeme nedir?

Atom altı seviye: Atomik seviye: Mikroskobik Makroskobik seviye:


Bağ oluşumu Malzeme içerisinde seviye: Malzeme Gözle görülebilecek
atomların yerleşim içerisinde taneler yapılar.
düzeni. Örneğin C hem mikroskop ile
grafit hem de elmas tespit edilebilir.
halindedir.
7
Malzeme nedir?

8
Malzeme nedir?

Angstrom = 1Å = 1/10,000,000,000 metre = 10-10 m


Nanometre = 1nm = 1/1,000,000,000 metre = 10-9 m
Micrometre = 1μm = 1/1,000,000 metre = 10-6 m
Millimetre = 1mm = 1/1,000 metre = 10-3 m

Üretim aşamasında kullanılan her bir malzemeyi atom


altı seviyeden ele alarak doğru seçim yapabilme
kabiliyeti kazanılmalı.

9
Malzeme nedir?

İşlem Yapı Özellik Performans

10
Malzeme bilimi ve önemi

Bir malzeme problemi mevcut binlerce malzeme içerisinden doğru


olarak seçmektir.

Çalışma koşulları

Hasar oluşma olasılığı

Maliyet

11
Malzeme bilimi ve önemi

• Uygun malzeme seçimi


• Özel uygulamalar için malzeme dizaynı
• Malzemelerin dizayna uygun bir şekilde verimli ve güvenli kullanımı
• Kullanım ömrü tamamlanan malzemelerin geri dönüşümü

Bir boru hattında bakır boru


kullanılmaktadır. Bakır borunun tercih
edilme sebebi, bu boruya şekil
verebilme zorluğu, verim , maliyet ve
ekonomiklik açısından bakır borunun
değerlendirmesi ve bakırın geri
dönüşümü sizce nasıl olur?

12
Malzeme Mühendisliği

Tüm metallerin ve metal olmayan malzemelerin, sentetik ve doğal


malzemelerin ham maddelerden üretilmesinden ta eskiyene ve hatta
ilaveten hurdadan tekrar kullanılmasına kadar geçen değerlendirmeleri
yapan mühendislik dalıdır.

13
Malzemelerin Sınıflandırılması

Mühendislik Malzemeleri

Metaller Metal olmayan malzemeler

Demir esaslı metaller Demir olmayan metaller Inorganik malzemeler Organik malzemeler

Dökme Hafif Ağır


Çelikler Plastikler Deriler
demirler metaller metaller
Yarı iletken
Lamelli Temper Yapıl Takım Camlar Ağaçlar
Cu, Ni, Zn, Seramikler
Küresel Beynitik ………… Al, Mg, Ti Pb Mermerler

Betonlar

14
Malzemelerin Sınıflandırılması

Yarı
iletkenler

Organik
doğal
malzemeler
Plastikler
Kompozit

Camlar

Metaller

Demir esaslı malzemelerden dökme demirlerin dışında olan çeliklerin 2000 çeşidi olduğu ve bunlarında kendi
içlerinde çeşitli yönlerden sınıflandırıldığı düşünülürse konunun o kadar basit olmadığı anlaşılabilir.
15
Malzemelerin Sınıflandırılması

Metal Malzemeler

Lama Çelik
Kare Çelik Dairesel çelik
Altı köşe çelik Kare Çelik

Oluklu Çelik
Çelik Rulman
Bakır 16
Malzemelerin Sınıflandırılması

Metal Malzemeler

Nikel,çinko,pirinç karışımı metalik paralar

Alüminyum raflar

Alüminyum cephe giydirmeleri ve panjurlar 17


Malzemelerin Sınıflandırılması

Seramik Malzemeler

Cam Tuğlalar
18
Malzemelerin Sınıflandırılması

Kompozit Malzemeler

Çelik Gövdeli Lastik

Betonarme
19
Malzemelerin Sınıflandırılması

Grafit
Elmas

Celestite

Sülfür
Pyrite(Sülfürdioksit)
20
Malzeme Seçimi

 Kalça protezlerine ihtiyaç duyulan durumlar;


 Kırıklar
 Osteoarterit (Kıkırdak iltihabı veya kaybı)
 Romatoid arterit (Sinoviyal sıvının yetersizliği)

21
Malzeme Seçimi

 Gereksinimler
 Mekanik mukavemet
(bir çok çevrim)
 Düşük sürtünme
 Biyouyumluluk

22
Malzeme Seçimi

23
Malzeme Seçimi

Kalça Protezleri
 Kullanılan malzemeler
 Metaller
 Kobalt- Krom alaşımları

 Titanyum ve alaşımları

 Paslanma çelik

 Polimerler
 Polymethyl methacrylate (PMMA)
çimento

 Ultrahigh molecular weight


polyethylene (UHMWPE) çukurcuk
(cup) veya astar (liner).

 Seramikler 24
Malzeme Seçimi

 Çözüm için anahtar


 Acetabular cup ı tutmak için
sabitleştirici

 Cup sürtünmesini azaltmak için


yağlayıcı

 Kalça kemiğine ait tutucu

 Cup ta herhangi bir aşınma


ürününden sakınmak gerekir

25
İçerik-Atomsal Yapı

Temel kavramlar

Atom modeli

Elektron düzeni

Periyodik sistem

26
Temel kavramlar

Bütün maddeler kimyasal elementlerden oluşur. Elementler ise atomlardan meydana gelir.
Klasik fiziğin atom modelinde bir atom, çekirdekten ve bu çekirdeğin etrafını saran eksi
yüklerin sardığı örtü tabakasından oluşur. Çekirdekte pozitif yüklü protonların yanında
elektrik yüklü olmayan nötronlarda bulunur.

27
Temel kavramlar

Proton ve nötronların kütleleri elektronlarınkine göre çok daha büyüktür. Bir


protonun kütlesi bir nötronun kütlesine yaklaşık olarak eşit olmasına karşın
elektronun kütlesinin tam 1836 katıdır. Protonun kütlesi yaklaşık olarak 1.673x10-24
g, nötronun kütlesi 1.675x10-24 g ve elektronun kütlesi 9.11x10-28 g’dır.

Çekirdek yarıçapı 10-12 cm mertebesinde olup, bu değer 1°A (10-8 cm)


mertebesindeki atom çapından çok daha küçüktür. Nötr, yani dışa karşı herhangi
bir elektrik yükü görünmeyen atomda elektron sayısı adet olarak proton sayısına
eşittir. Çünkü bir elektron yükü, ters işaretli olarak proton yüküne eşittir. O
durumda yükler karşılıklı olarak dengelenmiş olurlar.

28
Temel kavramlar

Elementlerin periyodik sistemde sahip oldukları atom numarası Z, proton adedine


ve bununla beraber her atomun kendi elektronlarının adetine eşittir. Atomun kütle
sayısı A, proton adeti Z ve nötron adeti N'nin toplamına eşittir.

A ≅Z + N

Bir elementin farklı kütle sayısına sahip atomlarına o elementin izotopları denir.
Aynı elementin izotopları o elementin atom numarasına, dolayısıyla o elementin
proton sayısına sahip olacaktır. Kütle sayılarını farklı yapan unsur nötron sayılarının
farklılığıdır. Doğada bulunan elementler farklı izotoplardan oluşur. Bu nedenle bir
elementin atom ağırlığı izotoplarının ortalama ağırlığı olup, bu değer tam sayı
olmayabilir. Bir elementin atom ağırlığı, C’nun atom ağırlığına göre belirlenir.

29
Temel kavramlar

Elementin kimyasal özelliklerini, o elementlerin elektronları belirler. Proton adetleri


eşit olan atomlar eşit elektronlara da sahip olacakları için aynı kimyasal
özelliktedirler. Yani bir elementin hangi izotopu alınırsa alınsın, aynı kimyasal
özellikler beklenmelidir. Fakat bu izotopların bazı fiziksel özellikleri birbirlerinden
farklılık gösterebilirler. Örneğin bazı izotoplar radyoaktif olmalarına karşın diğerleri
değildir.

Atom numaraları birbirlerine yakın elementlerin bazı izotoplarının kütle sayıları


birbirlerine eşit düşebilir. Proton adedi farklı, fakat kütle sayıları eşit olan atomlara
izobar denir. Kütle sayıları peş peşe gelen farklı elementlerin izotoplarına da izoton
denir.

30
Temel kavramlar

Kısaca :

Z elektron => elektron örtü tabakası


Z proton +N nötron => A atom çekirdeği
Atom çekirdeği + Elektron örtü tabakası => ATOM

Örtü tabakalarını oluşturan elektronların adedi, atomun proton adedinden fazla ise

negatif yüklü iyon, az ise pozitif yüklü iyon ortaya çıkar. Kimyasal reaksiyonlardaki

yük değişimi protonların eksilmesi veya artmasıyla değil, sadece ve sadece dışardan

elektron alıp vermesiyle gerçekleşir.

Metre, vakumda ışığın 1/299 792 458 saniyede aldığı mesafedir.


31
Temel kavramlar

Bir elementin protonlarının bir kısmını yitirmesi, yani çekirdeğinin parçalanması


(atom reaktörleri ve atom bombasında olduğu gibi) veya hidrojen bombasında ve
güneş merkezindeki çekirdek füzyonunda olduğu gibi bir kısım proton kazanması
demek, o elementin başka bir elemente veya elementlere dönüşmesi demektir. Bu
reaksiyonları, fiziksel reaksiyonlar olarak nitelemek gerekir. Kimyasal reaksiyonlar
ise elektron alışverişiyle gerçekleşenlerdir.

Saniye, 133Cs izotopunun 9 192 631 770 titreşimi esnasında geçen zamandır.
32
Atom modeli

Modern atom modeline göre elektronların yeri kesin olarak bilinemez. Fakat
elektronlar orbital adı verilen bölgelerde buluma ihtimalleri yüksektir. Çekirdeğin
çevresinde "n“ kuvant sayısıyla ifade edilen enerji düzeyleri bulunur.

33
Atom ağırlığı

Atom ağırlığı kavramı iki yönden incelemek gerekir; bağıl atom ağırlığı, gerçek atom
ağırlığı.

Bağıl atom ağırlığı: Bir elementin atom ağırlığı denince bağıl atom ağırlığı anlaşılır.
Bağıl olduğu için birimsizdir. Burada kullanılan bağıllık, kütle sayısı 12 olan karbon
izotopundan, yani C12’den gelmektedir. C12 karbonun doğada en çok bulunan
izotopudur ve proton sayısı nötron sayısına eşittir. Diğer atomların kütle sayıları bu
karbon atomun kütle sayısının 1/12 sine bölünür ve çıkan değer o elementin atom
ağırlığı olarak verilir.

Gerçek atom ağırlığı: Burada atomun gerçek ağırlığı olan tartı ağırlığını anlamak
gerekir. Birimi gram veya kg dır. Bağıl atom ağırlığının Avagadro sayısına
bölünmesiyle elde edilir.
34
Atom

Bütün elementlerin atom ağırlıklarının kesirli olmasının nedeni: Karbon da dahil olmak üzere bütün kimyasal
elementler değişik kütle sayılı izotoplardan oluşur. Atom ağırlık olarak, o elementin atom ağırlığı olarak o elementin
bütün izotoplarının oranları ayrı ayrı göz önüne alınarak kütle sayılarının ağırlıklı ortalaması alınır ve bu da o elementin
atom ağırlığının verir.
35
Atom

Proton ve nötronları bir arada çekirdek içinde tutan 10-15 m de etkin


olan çekirdek kuvvetleri tarafından tutulmaktadır.

Çekirdek Kuvveti-Nükleer Kuvvet

Bu kuvvet benzer yükler arasında kısa mesafede ortaya çıkan büyük


itme kuvvetinin çok üzerinde olduğundan çekirdek kararlıdır.

Elektronlar çekirdek boyutu ile karşılaştırıldığında büyük yarıçaplı


yörüngelerde bulunmaktadır.

36
Elektron düzeni

Bir atomun kimyasal özellikleri, çekirdeği saran örtü tabakasındaki elektronların


dizilişi ile etkilenir. Örtü tabakasının tamamı, farklı enerjili elektronların yer aldığı
tabakalar oluşturur. En düşük enerjiye, yarı çapı en küçük olan K tabakasındaki
elektronlar sahiptir. Artan enerjiye göre sıralanan ana elektron tabakaları şunlardır:

K, L, M, N, O, P, Q tabakaları

Atomların ana elektron tabakaları ve bunlarda bulunabilecek en çok elektron sayıları

Anatabakalar K L M N O P Q
Anakuantum sayısı (n)
1 2 3 4 5 6 7

Her tabakaya düşen en çok


2 8 18 32 50 72 98
elektron adeti (2n2)

37
Elektron düzeni

Elektron düzenlerine örnekler;


Li 1s2 2s2
Ne 1s2 2s2 2p6 7s 7p 7d

Cl 1s2 2s2 2p6 3s2 3p5 6s 6p 6d 6f


5s 5p 5d 5f
Ti 1s2 2s2 2p6 3s2 3p6 3d2 4s2
4s 4p 4d 4f
Ga 1s2 2s2 2p6 3s2 3p6 3d10 4s2 4p1
3s 3p 3d
Kr 1s2 2s2 2p6 3s2 3p6 3d10 4s2 4p6
2s 2p
K 1s2 2s2 2p6 3s2 3p6 3d0 4s1
1s
Ca 1s2 2s2 2p6 3s2 3p6 3d0 4s2

Niçin bazı malzemeler manyetiklik bazıları ise yüksek ergime sıcaklığı gösterir?

Valans elektronları, kimyasal reaksiyonlar süresince kendi atomunu terk edebilecek ara tabakasını tam doldurmamış
elektronlardır.
38
Elektron düzeni

Bütün elementler elektron yapılarına göre periyodik tabloda sınıflandırılırlar. Burada


elementlerin artan atom numarasına göre yer aldığı yatay yedi adet satır periyot
olarak adlandırılır. Aynı sütunda verilen elementlerin valans elektron yapısı,
kimyasal ve fiziksel özellikleri benzerdir.

39
İçerik-Atomsal Bağ

Atomlararası denge mesafesi

Elastisite modülü

Atomlar niçin bağ yapmak ister?

İyonik bağ

Kovalent bağ

Metalik bağ

Van der Waals bağ

40
Atomlararası denge mesafesi

Atomlar birbirleri ile sürekli etkileşim içerisindedir. Bu etkileşimlerden biride


atomlar arası itme ve çekme olaylarıdır.

41
Atomlararası denge mesafesi

Nötr durumda protonlarla elektronların sayısı eşittir ve net elektriksel yük sıfırdır.
Atomlar birbirine elektron vererek veya alarak yüklü duruma geçerler. Bu durumda
Coloumb kuvveti doğar.

dW  Fdx
x
W   Fdx
0

dW
O K ' de........ F 
o
0 DENGE
dx
42
Atomlararası denge mesafesi

Xo mesafesinin yeri sıcaklığa göre değişir.


Sıcaklık artıkça xo artar. En küçük olduğu
sıcaklık 0°K’dir. Çekme (kohezyon) kuvveti
soğuk şekillendirme derecesini açıklar.
Fa(x) =İtme kuvveti
FT(x) =Toplam kuvvet Çekme kuvvetini değeri iyonlar arası
mesafe x ile 1/x şeklinde değişirken, itme
kuvveti 1/xm şeklinde değişir ki
Kuvvet

Fr(x) =Çekme kuvveti


m=10’dur Dolayısıyla itme kuvveti iyonlar
arası mesafe küçüldükçe, elektrostatik
çekme kuvvetinden daha hızlı bir şekilde
artar.
43
Atomlararası denge mesafesi

Sonsuz mesafe uzaklıkta bulunan atomların birbirlerine karşı çekme ve itme gibi bir etkisi
olmadığından potansiyel enerji sıfırdır. Herhangi bir etki ile bu atomlar birbirlerine
yaklaştırılırsa, bu iki atom arasında bir çekme etkisi meydana gelecek ve kinetik enerji artarken
potansiyel enerji azalacaktır.

Aralarındaki mesafe azaldıkça, bu sefer itme kuvveti oluşacaktır. Öyle bir an gelir ki artık itme
ve çekme kuvvetleri birbirlerine eşit yani bileşke kuvvet sıfır olduğunda atomlar denge haline
gelir. İşte atomların denge halinde olduğu mesafeye atomlar arası denge mesafesi denir.
Atomlar denge halin geldiklerinde aralarında çeşitli bağlar oluştururlar.

Enerji diyagramında FT=0 hali dE/dr=0 haline karşılık gelir.

Diğer bir ifade ile iki atomdan oluşan sistemin potansiyel enerjisi minimumdadır.

Çekme, kimyasal ilginin fiziksel anlamı olup, kinetik enerji ile ilgilidir. İtme ise kısa mesafelerde kendini gösterir ve atomlar
arası denge mesafesinin oluşmasını sağlar. 44
Atomlararası denge mesafesi

Denge halinde potansiyel enerji minimumdur.


Atomlar arası mesafe dolayısıyla potansiyel enerji çukuru;
• Bağ türü ve enerjisine

• Sıcaklığa…….0oK’de atomlar statik, potansiyel enerji minimum


• Atomun hangi iyon halinde olduğuna…..ortalama çap değişir
• Atomların diziliş şekli yani kristal sistemine bağlıdır…. Koordinasyon sayısı

Dar ve derin enerji çukuru elastisite modülünün yüksek olduğu, elastisite


modülünün yüksekliği de ergime sıcaklığını yüksek ve düşük genleşme katsayısı
anlamına gelir. Dolayısıyla mukavemet yüksektir. Aksine geniş olan enerji
çukurlarında ise, düşük ergime sıcaklığı, yüksek genleşme katsayısı ve düşük
elastisite modülü görülür.
45
Elastisite modülü

FN
Solid
E dFN/dr

Attractive
F A F
Lo + dL
Uygulanan gerilme dFN
ve oluşan elastik şekil 0 r

Repulsive
değiştirme (strain) dr
ro
arasında; dFN dFN

 = E. (a)
(b)

ilişkisi vardır ve E Fig. 1.14: (a) Applied forces F strech the solid elastically from Lo to
elastik modül olarak d L . The force is divided amongst chains of atoms that make the
adlandırılır. solid. Each chain carriers a force d FN. (b) In equilibrium, the
applied force is balanced by the net force d FN between the atoms
as a result of their increased separation.
From Principles of Electronic Materials and Devices, Second Edition, S.O. Kasap (© McGraw-Hill, 2002)
http://Materials.Usask.Ca

46
Elastisite modülü

 Uygulanan gerilme ile kuvvet doğrultusunda uzaklaşan atomlar, şekildeki gibi


geri çağırıcı kuvvetin etkisinde kalır.

 dr yer değiştirmesi ile ortaya çıkan dFN kuvveti sistemi eski haline döndürmeye
çalışan kuvvettir.
dFN dr
2
  E
r0 r0

E, Elastisite modülünün FN kuvvetinin r=ro’daki değişimi ile orantılı olduğu


görünmektedir veya Enerjinin ro’daki eğriliği ile orantılıdır.

1  d Ebağ 
2
1  dFN 
E     
ro  dr  r  r0 r0  dr 2  r  r
0

47
Elastisite modülü

Ebağ
E f 3
r 0

 Yaklaşık ifadesi ile Elastisite modülü ile bağ enerjisi arasındaki ilişki
verilmektedir.

 Büyük bağ enerjisine sahip katıların büyük elastik modülüne sahip


olacakları görülmektedir.

 İkincil tür bağlar için bağ enerjisinin küçüklüğü ile Elastisite


modülüde küçük olacaktır.
48
Atomsal bağlar

Kimyasal bağ, iki ve daha fazla atomum yeni bir madde oluşturmak
için birleşmesidir.

İki veya daha çok atom çekirdeğinin elektronlarına yaptıkları çekme


kuvvetlerine “Birincil bağ (iyonik ; σ, π, ∆ kovalent ve metalik bağlar)
”, moleküller arasındaki etkileşimden doğan bağa da “İkincil bağlar
(van der waals)” denir. Birincil bağların oluşması için atomlar
arasındaki itme ve çekme kuvvetlerinin birbirine eşit olması, yani
minimum potansiyel enerjinin sağlanması gerekir.

49
Atomlar niçin bağ yapmak ister?

Atomlar daha karalı bir hale gelebilmek için ya elektron alırlar, ya verirler yada ortak
kullanılırlar. Yani soy gazlara benzemek isterler.

Elektron nokta diyagramı, Lewis yapılar

50
Levis yapılar

• Noktalar Valans elektronlarını gösterir.


• Atomların ne çeşit bağla bağlanacaklarını valans elektronları belirler. Valans
elektron sayısı periyodik cetveldeki konumdan belirlenir.
• Valans elektronlarını göstermek için Lewis diyagramı kullanılır. Bu diyagramda
elementin ismi ve çevresinde en dış enerji seviyesindeki valans elektronlarını
gösterir.
Atomların Lewis yapıları
Atom için kimyasal simge valans elektron sayısına karşılık gelen noktaların sayısı ile çevrilidir.

Valans elektronları, kimyasal reaksiyonlar süresince kendi atomunu terk edebilecek ara tabakasını tam doldurmamış
elektronlardır. Yani son kabuktaki elektronlar
51
Atomsal bağlar

 Bağ çeşitleri
 Metal-metal olmayan (İyonik bağ)
 Metal olmayan-metal olmayan (Kovalent bağ)
 Metal-metal (Metalik bağ)

52
İyonik bağ

• Metal ve ametal arasında görülür.


• Elektron alışveriş esasına dayanır.
• Son yörüngesi elektron dengesi bakımından dengesiz, elektron ilgisi düşük
(elektropozitif) bir metal ile son yörüngesini elektronla doldurma isteğinde olan yani
elektron ilgisi yüksek olan (elektronegatif) bir ametal arasında mevcut elektronların alış
verişiyle kararlı bir yapı oluşturulması söz konusudur. Sonuç olarak iyon bağın
oluşabilmesi için iki atomun elektronegativite değerleri arasında çok fark olmalıdır.
• Oluşan iyonik yapıda, elektron veren atom + iyon haline, elektron alan da – iyon haline
geçerler.

Bağ kuvveti bu iyonlar arasında ki elektrostatik çekmeden doğar.


53
İyonik bağ

• Oluşan iyonik bağ simetrik (elektron dağılımı homojen) bir yapı gösterir.
Dolayısıyla bağda açı oluşumu söz konusudur. Simetriklikten uzaklaştıkça
kovalent bağ oluşma eğilim artar.
• Katı halde iyon bileşikleri elektriği çok az iletirken, ergimiş halde elektrik akımını
iyi iletirler.

54
İyonik bağ

• İyon bileşiklerinin ergime ve kaynama noktaları çok yüksektir.


• İyon bileşikleri düzenli kristal yapıdadırlar.
• İyon kristalleri kırılgan yapı sergilerler.
• İyon kristalleri saydam olup ışığı kırmazlar.
• Örnek : NaCl , LiF

55
İyonik bağ
Potential energy E(r), eV/(ion-pair)

6
- r= +
Cl Na

0.28 nm 1.5 eV
0 Separation, r
Cohesive energy

r=
Cl Na

-6
-6.3
- +
Cl Na

ro = 0.28 nm 56
Kovalent bağ

• Elektron alışverişi söz konusu olmayıp elektron ortaklaşmasına ya da girişimine


dayanır. Atomlar son yörüngelerindeki valans elektronlarını ortaklaşa kullanarak
güçlü bağ oluştururlar.
• Özellikle N, O, H, F ve Cl gibi ametal atomları arasında görülür. Si, Ge, Sb ve Se gibi
metaller arasında da kısmen kovalent bağ da oluşur. 3B-7B arasındaki geçiş
elementleri arasında da kısmen kovalent bağlı bileşikler oluşabilir.
• Kovalent bağın oluşabilmesi için son kabuktaki orbitallerde en az bir elektron
boşluğu olması gerekir. - + - + Elektromanyetik alan

Dönme (spin)

H2 molekülü ve elektronların spinleri


57
Kovalent bağ

• Bu şekilde bağlanan bileşikleri oluşturan atomlar arasındaki elektronegativite


farkı düşüktür. Bu fark arttıkça iyonik özellik artar.
• Bu bağlar açılı yani ayrıktırlar, dolayısıyla elektron dağılımı asimetriktir.
• 6. Bağı oluşturan atomların aynı olup olmadıklarına göre Apolar (genelde aynı
cins atomlar arasında) ve Polar (farklı cins atomlar arasında) ikiye ayrılırlar. Son
yörüngedeki elektronların hangi tür orbitalden bağ oluşturmasına göre de σ (s-s
ve s-p arasında), π (p-p arasında), ∆ (d orbitalleri arasında)

+ + +

H 109.5 120°
° F
F
CH4 H H
C B

H F
58
Kovalent bağ

• Bir elementteki kovalent bağ sayısı 8 - Grup No değerine eşittir.


• Kovalent bağlı bileşikler hem katı hem de sıvı halde elektriği iyi iletmezler.

Çok
atom

Soru: Kovalent bağlı


yarı iletkenler (Si, Ge,
Sn gibi) elektriği iyi
iletir neden?

Kovalent ve iyonik bağ yapma eğilimin, belirlemek zordur. Bir çok katı her iki bağıda yapabilirler. Genellikle dış yörüngeleri
hemen hemen dolu olan elementlerin bileşikleri iyonik, yarı yarıya dolu olanlar ise kovalent bağ yapma eğilimindedirler. 59
Metalik bağ

• Metal atomları arasında görülür.


• Metalik bağda da kovalent bağda olduğu gibi atomların birbirlerine yaklaşarak
enerjilerini düşürme eğilimi vardır.
• Kovalent bağ iki atom arasında gerçekleşebilirken, metalik bağ çok sayıda atom
arasında gerçekleşir.
• Bağlanmada serbest elektron ya da delokalize elektronların pozitif çekirdekler
arasında bir elektron denizi oluşturmaları ve bu elektron denizininin pozitif
çekirdekler tarafından ortak olarak paylaşmaları söz konusudur. Elektron denizi
pozitif çekirdekleri birarada tutmaktadır. Hiçbir elektron bağı oluşturan herhangi
bir metal atomuna aittir denilemez. Bir atom her taraftan eşit kuvvetlerin etkisi
altındadır.
• Metalik bağlarda yönlenme söz konusu değildir.
60
Metalik bağ

• Metallerde elektronların serbest kalma özellikleri


nedeniyle çekirdek yükleri de azalmıştır. Bu nedenle
elektronların serbestçe hareket etmeleri kolaydır. Ayrıca
bu elektronların son kabuktan ayrılmış olmaları dalga
boylarının yükselmesi ve frekanslarının da azalması
anlamına gelir ki bu da kinetik enerjilerininde düşme
demektir. Elektronların metal içerisinde çok serbest
hareket etmeleri yapı içerisindeki potansiyel farkların da
minimum olması anlamına gelir, yani potansiyel enerjide
düşüktür. O halde metalik bağlarda elektronların kinetik
ve potansiyel enerjileri de düşüktür.

61
Metalik bağ

• Elektriksel anlamda çekirdek cazibesinden nispeten uzaklaşmış serbest


elektronların herhangi bir elektriksel, mekanik ve ısı enerjisiyle tahrik edilmesi
halinde birbirlerini itmesi de elektriksel ve ısıl iletkenlik ve şekillendirilebilirlik
anlamında elektronların birbirlerini itmesi ile gerçekleşir.

Metal deformasyonunun sebebi

Dış
kuvvet

Deforme
olmuş
metal

62
Metalik bağ

• Atomların valans elektronları ne kadar az ise, bu elektronların serbest kalma


ihtimali o kadar fazladır, dolayısıyla elektriksel ve ısıl iletkenlik artar.
İşlenebilirlikleri iyidir. Valans elektron sayısı arttıkça kovalent bağ yapma ihtimali
ve çekirdek yükü artar. Bu nedenle valans elektron sayısı yüksek olan Fe, Ni, W
ve Ti gibi elementlerin atomlarının yaptıkları metalik bağlanmalar sonucunda bu
metallerin ergime dereceleri yüksek olmaktadır, yani kısmen kovalent özellik
göstererek yönlenmeleri söz konusu olabilir.

63
Van der Waals bağ

• Moleküller arası olan ikincil bağlardır.


• Elektronik kutuplaşmaya dayanır.
• Dış yörüngesi tam dolmuş soygazlar ya da tam dolmamış element atomlarının,
kovalent iyonik bağlı bileşiklerin kendi aralarında oluşan kutuplaşmalardan
çekme etkisi olur.
+ - + -
Dipol oluşumu

Ar atomları sıvılaşma sıcaklığında 64


Van der Waals bağ

• Bu çekme son yörüngesi tam dolu olan soygazlarda ve simetrik moleküllerde


geçici kutuplaşma ile gerçekleşir. Herhangi bir etki neticesinde elektronların
konumlarını değiştirmesiyle, salınımlarıyla ani kutuplaşmalar olur.
• Bu çekme özellikle kovalent bağlı bileşiklerde yönlülükten kaynaklanan asimetrik
yük dağılımından (molekül kutuplaşması) dolayıdır. Bu nedenle elektronların
hareketi, titreşim vs. gibi sebeplerle salınım yapar, yani dipoller (kutuplaşmalar)
meydana gelir. Bir bölgede çok küçük zaman dilimlerinde elektron yük dağılımı
değişir. Yani potansiyel enerji değişir. Bu potansiyel enerjinin minumum edilmesi
adına van der Waals bağları oluşur.
• Molekül kutuplaşması ile oluşan van der Waals bağları geçici kutuplaşma ile
oluşan van der Waals bağlarından güçlüdür.
• Örnek : H2O (molekül kutuplaşması) , sıvı azot (geçici kutuplaşma)
65
Van der Waals bağ

H H

H2
66
Bağ türünün etkileri

• Ergime ve buharlaşma sıcaklığı: Katı halden sıvı hale geçerken kuvvetli, sıvıdan buhara
geçerken zayıf bağlar kopar. Bağ enerjisi arttıkça ergime sıcaklığı artar.

• Isıl genleşme: Ergime sıcaklığı ile ters orantılı gelişir.

• Mukavemet

• Elastisite modülü

• Isıl iletkenlik: Serbest elektron hareketi ile ilişkilidir. İyonik ve kovalent bağlılarda ısı enerjisi
yalnızca atomların ısıl titreşimleri ile olur.

• Optik özellikler: Metallerde ışık dalgası serbest elektron bulutu ile yansıtıldığından geçmez.
Bu nedenle metaller saydam değildir. Kovalent ve iyoniklerde ise serbest elektron
olmadığından ışık yansıtılmadan geçer. Yapıda kusur varsa?

• Kimyasal özellikler: Metalik bağlılarda valans elektronları kolayca yapıdan ayrılır ve artı
yüklü iyonlar kalır. Bu iyonlarda çevrenin elektro-kimyasal etkilerine karşı duyarlı olur. 67

You might also like