Professional Documents
Culture Documents
ENVANTER VE BİLANÇO
Yazarlar
Öğr.Gör.Dr. Zekiye RENDE (Ünite 1)
Prof.Dr. Ercan BAYAZITLI (Ünite 2)
Prof.Dr. Mehmet ÖZBİRECİKLİ (Ünite 3, 5)
Prof.Dr. Şaban UZAY (Ünite 4)
Prof.Dr. Kadir GÜRDAL (Ünite 6)
Prof.Dr. Ganite KURT (Ünite 7, 8)
Editörler
Prof.Dr. Seval SELİMOĞLU
Dr.Öğr.Üyesi Ergün KAYA
Bu kitabın basım, yayım ve satış hakları Anadolu Üniversitesine aittir.
“Uzaktan Öğretim” tekniğine uygun olarak hazırlanan bu kitabın bütün hakları saklıdır.
İlgili kuruluştan izin almadan kitabın tümü ya da bölümleri mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik kayıt
veya başka şekillerde çoğaltılamaz, basılamaz ve dağıtılamaz.
Öğretim Tasarımcıları
Dr.Öğr.Üyesi Seçil Banar
Öğr.Gör.Dr. Mediha Tezcan
Kapak Düzeni
Prof.Dr. Halit Turgay Ünalan
Grafiker
Gülşah Karabulut
Envanter ve Bilanço
E-ISBN
978-975-06-2850-4
2645-0-0-0-1809-V02
İçindekiler iii
İçindekiler
Önsöz .................................................................................................................... ix
Önsöz
Sevgili öğrenciler,
Finansal yapıya ve faaliyet sonuçlarına ilişkin muhasebe bilgilerinin doğru, güvenilir, ilgili,
eksiksiz ve zamanlı olabilmesi, yani bilgi kullanıcıların ihtiyacını üst düzeyde karşılaya-
bilmesi için hem muhasebe teorisine hem de mevzuata uygun hazırlanması gerekir. Mali
tablolardaki açıklamalardan oluşan muhasebe bilgileri, bir işletmenin bir dönemlik tüm
faaliyetlerini kapsayan mali işlem ve olaylara ilişkin verilerin toplanması, kaydedilme-
si, sınıflandırılması ve özetlenmesi süreciyle elde edilir. Çok çeşitli ve çok sayıdaki mali
işlem verilerinden mali tablolardaki özet bilgilere ulaşmak için uzun bir zaman diliminde,
dikkatli ve özenli çalışmaların yapılması gerekir. Herhangi bir işletmede mal ya da hizmet
satışları, hammadde, malzeme veya diğer üretim faktörlerinin tedarik edilmesi, mamul/
hizmet üretim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi sırasında katlanılan giderler, diğer dö-
nem gelir ve giderleri, nakit ve banka işlemleri, alacak ve borç işlemleri, stoklar ve duran
varlıklara ait mali işlemler yapılır. İşletmenin genel muhasebe sisteminde mali işlemlerin
yevmiye ve büyük defter formunda kaydedilmesi sağlanır ve mizanlar aracılığıyla kayıt
doğruluğu kontrol edilir.
Hesap dönemi boyunca (1 yıl) tüm mali işlemler eksiksiz ve hatasız kaydedilmiş olsa
bile, dönem sonuna gelindiğinde, yalnızca muhasebe sistemindeki mevcut kayıtlarla
yetinilmez, işletmenin o anki gerçek durumuna uygun muhasebe bilgilerinin raporlana-
bilmesi (bilanço ve gelir tablosunun elde edilmesi) için, muhasebe dışı ve muhasebe içi
envanter işlemleri yapılır.
Bu kitapta, dönem boyunca yapılmış olan muhasebe kayıtlarının doğru ve eksiksiz mu-
hasebe bilgilerine dönüştürülebilmesi için dönem sonunda yapılması gereken; varlıkların
ve borçların miktar tespiti (sayım) ve tutar tespiti (değerleme) yanında muhasebe kayıt-
larındaki eksikleri tamamlama, yanlışları düzeltme ve dönem ayarlama işlemleri açıklan-
maktadır. Kitapta dönem sonu işlemleri akışı açıklandıktan sonra, hazır değerler, menkul,
kıymetler, alacaklar, stoklar, duran varlıklar, borçlar, öz kaynaklar ve gelir-gider işlemleri
ile ilgili envanter uygulamaları örneklerle açıklanmıştır. Mali tabloların hazırlanması ve
sunumu hakkında bilgilerle kitap tamamlanmıştır. Envanter işlemleri adı altında ele alınan
kitaptaki konuların, benzer başlıklar paralelinde Genel Muhasebe bilgileri ile birlikte ça-
lışılması, konuların daha iyi anlaşılabilmesi bakımından yararlı olacaktır. Kitapta her üni-
tenin giriş bölümünde, konu ile ilgili muhasebe temel bilgileri hatırlatıcı nitelikte verilmiş
olsa da, bu Kitaptaki bilgilerin Genel Muhasebenin devamı ve tamamlayıcısı niteliğinde
olduğu unutulmamalıdır.
Başarı dileklerimizle…
Editörler
Prof.Dr. Seval Selimoğlu
Dr.Öğr.Üyesi Ergün Kaya
1
ENVANTER VE BİLANÇO
Amaçlarımız
Bu üniteyi tamamladıktan sonra;
Muhasebeyi tanımlayabilecek, bilgi kullanıcılarını ve temel kavramlarını açık-
layabilecek,
Bir muhasebe döneminde yapılan işlemleri sıralayabilecek,
İşe yeni başlayan işletme ile faaliyetine devam eden işletmede dönembaşında
yapılacak muhasebe işlemleri arasındaki farkları ayırt edebilecek,
İşletmelerin dönemsonu envanter işlemlerinin gerekliliğini açıklayabilecek,
İşletmelerin dönemsonu muhasebe işlemlerini özetleyebilecek,
Temel mali tabloların kapsamı ve biçimsel yapılarını açıklayabilecek
bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.
Anahtar Kavramlar
• Muhasebenin Temel Kavramları • Muhasebe İçi Envanter
• Muhasebe Dönemi • Aylık Mizan
• Muhasebe Süreci • Genel Geçici Mizan
• Dönembaşı Muhasebe İşlemleri • Kesin Mizan
• Dönemiçi Muhasebe İşlemleri • Bilanço
• Dönemsonu Muhasebe İşlemleri • Gelir Tablosu
• Muhasebe Dışı Envanter
İçindekiler
Muhasebenin Tanımı
Muhasebe bir sanattır ve işletmenin dilidir. Muhasebe, işletmedeki olayları kendine özgü
bir biçimde yansıttığı için “işletme dili” olarak nitelenmektedir. Muhasebenin ürettiği bil-
giler finansal kararlara esas oluşturacağından “finansal kararlar dili” demek de mümkün-
dür. Muhasebe, mali nitelikli işlemleri ve olayları para ile ifade edilmiş şekilde kaydetme,
sınıflandırma, özetleyerek rapor etme ve sonuçları yorumlama bilim ve sanatıdır (Sevi-
lengül, s.9-11).
Muhasebe, işletmenin gerek finansal durumunu gerekse faaliyet sonuçlarını gösteren
bilgileri tanımlar, ölçer, oluşturur ve bunları analiz edip yorumlayarak ilgili taraflara, ka-
rarlarında kullanabilecekleri bilgiler halinde iletir. Muhasebenin temel varoluş nedenleri
ve kapsamını bu şekilde açıklamak mümkündür (Cemalcılar ve Önce, s.1).
İşletmelerin büyüklüğü ve şekli ne olursa olsun, gerçekleştirdiği işlemlerin çoğu iş-
letmenin varlıkları ve bu varlıkların kaynakları üzerinde değişme yaratırlar. Bu işlemlere
mali işlemler adı verilir. Örneğin; para vererek mal alınması işlemi; nakit mevcudunun
stoka dönüşmesine, malın kredili olarak satılması işlemi; stokun alacağa dönüşmesine ne-
den olur. Sürekli olarak tekrarlanan mali nitelikli bu işlemlere ilişkin verilerin toplanıp
işlenerek işletme ile ilgili kişi ve grupların yararına sunulması gerekir. Bu görevi muhasebe
gerçekleştirir.
Buna göre muhasebenin görevi; işletmenin varlıklarını, sermayesini, borçlarını belir-
lemek ve bunlarda işletme faaliyetlerinden dolayı meydana gelen artış ve azalış yönündeki
değişmeleri izlemek ve işletme faaliyetlerinin sonucunu (kâr veya zararı) ortaya koymak-
tır. Bu doğrultuda muhasebe şöyle tanımlanabilir.
Muhasebe: İşletmenin varlıkları ve kaynakları (sermayesi ve borçları) üzerinde değiş-
me yaratan ve para ile ifade edilen (mali) işlemlere ait bilgileri; kaydetmek, sınıflandır-
mak, özetlemek, analiz etmek ve yorumlamak suretiyle ilgili kişi ve kurumlara raporlar
şeklinde sunan bir bilgi sistemidir. (Sürmeli, s.9)
Bu tanıma göre muhasebenin işlevleri:
Kaydetme; mali nitelikli işlemlere ait bilgilerin belgelendirilerek toplanması, daha
sonra sunulması ve yorumlanmaya hazırlanması için belirli şekillerde ve kurallara göre
muhasebe defterlerine yazılması işlemidir.
Sınıflandırma; çok sayıda bilgilerin belirli sınıf ve gruplara göre düzenlenmesi işlemi-
dir. Büyük deftere yapılan kayıtlar sınıflandırma işlevine yöneliktir.
4 Envanter ve Bilanço
Tablo 1.1 İşletme İçi Bilgi Kullanıcıları İşletme Dışı Bilgi Kullanıcıları
Muhasebe Bilgi
Kullanıcıları • Yöneticiler • Kredi verenler
• İşletme sahip ve ortakları • Yatırımcılar
• İşletme çalışanları • Devlet
• Toplum
• İşletme ile iş ilişkisi kuranlar
Muhasebe bilgi kullanıcıları olan bu kişi ve kurumlar kendileri ile ilgili kararlar ver-
mek için muhasebe bilgilerine ihtiyaç duyarlar.
Yöneticiler; işletmenin faaliyetlerini planlarken ve karar alırken muhasebenin sağla-
dığı bilgileri kullanmak zorundadırlar. Alınan kararların sonuçlarının kontrolü de yine
muhasebenin sağladığı bilgilerle mümkün olur.
İşletme sahip ve ortakları; yöneticinin başarısını belirlemek, işletmenin ulaştığı mali
güç ve kârlılık durumunu bilmek, işletmede ortak olarak kalıp kalmamaya karar vermek
için muhasebe bilgilerine gereksinim duyarlar.
İşletme çalışanları; işlerinin sürekliliğini değerlendirirken ve ücretlerinin arttırılması
isteklerini savunurken muhasebe bilgilerine başvururlar.
Kredi verenler; verdikleri kredileri geri alıp alamayacağı konusunda değerlendirme
yaparken, işletmelerin borç ödeme gücünü, karlılık durumunu ve yatırım politikası hak-
kındaki bilgileri için muhasebe bilgi ve raporlarına gereksinim duyarlar.
Yatırımcılar; borsadan hisse senedi alırken, riski en düşük, getirisi en yüksek işletme-
yi seçmek isterler. Bunu için işletmelerin muhasebe bilgilerini kullanırlar.
Devlet; ekonomi politikalarını belirlerken ve işletmelerin karları üzerinden alacağı
vergiyi hesaplarken muhasebe bilgilerine başvurur.
İşletme ile iş ilişkisi kuranlar; Satıcılar ve alıcılar işletme ile iş ilişkisi kuranlar ara-
sında en önde gelenlerdir. Satıcılar bir işletme ile ticari ilişki geliştirirken, o işletmenin
kredibilitesi hakkında bilgi sahibi olmak isterler. Alıcılar ise, indirim, tedarik edilen mal
veya hizmetin kalitesinde güvence ve süreklilik beklentileri için, işletmelerle uzun süreli
bir ilişki kurulup kurulamayacağı hakkında karar vermek için muhasebe bilgilerine baş-
vururlar.
Toplum: geleceği ve refahı, ekonomik yapı ve duruma bağlı olan toplumun bu yapı
ve durumu oluşturan ve etkileyen özellikle büyük işletmelerin faaliyeti ile ilgili muhasebe
bilgileriyle ilgilenirler.
1. Ünite - Dönemsonu İşlemleri 5
Bir bilgi sistemi olan muhasebe, işletmede kendisinden beklenen boyutlarda bilgi
üretir. Bazı işletmelerde muhasebeden vergi matrahının belirlenmesi, borç ve alacakların
izlenmesi yeterli bulunurken, bazı işletmelerde ise, muhasebeden tüm ilgili grupların ih-
tiyacına cevap verecek bilgilerin üretilmesi ve rapor edilmesi istenir. Muhasebede üretile-
cek bilgileri yönlendiren düzenlemelerden en önemlisi, Vergi Usul Kanunu’na dayanarak
yürürlüğe konan ve işletme ile ilgili grupların bilgi ihtiyacı göz önünde tutularak hazır-
lanan “Tekdüzen Muhasebe Sistemi”dir. Söz konusu sistem kapsamında, 1994 yılında yü-
rürlüğe giren “Muhasebe Uygulama Genel Tebliği” nde muhasebenin temel kavramları,
mali tablolar ilkeleri, mali tabloların düzenlenmesi ve sunulması, tek düzen hesap planı ve
işleyişine açıklık getirilmiştir. Bunun dışında Vergi Usul Kanunu ve muhasebe standartları
da muhasebede üretilecek bilgileri yönlendirmiştir.
İşletme içi ve işletme dışı bilgi kullanıcıları kimlerdir? Neden muhasebe bilgileri ile ilgile-
nirler? 2
Kişilik Kavramı
Bu kavram; işletmenin sahip veya sahiplerinden, yöneticilerinden, personelinden ve diğer
ilgililerden ayrı bir kişiliğe sahip olduğunu ve o işletmenin muhasebe işlemlerinin sadece
bu kişilik adına yürütülmesi gerektiğini öngörür.
Kişilik kavramı, işletmenin tanımından çıkartılan işletmenin varlıklara sahip olması
gerçeği ile birlikte ele alınınca çift taraflı muhasebe esasına (Varlıklar = Sermaye + Borç-
lar) temel olur. Diğer bir ifade ile çift taraflı kayıt esasına olanak sağlar.
Dönemsellik Kavramı
Dönemsellik kavramı; işletmenin sürekliliği kavramı uyarınca sınırsız kabul edilen öm-
rünün belli dönemlere bölünmesi ve her dönemin faaliyet sonuçlarını diğer dönemlerden
bağımsız olarak saptanmasıdır. Gelir ve giderlerin tahakkuk esasına göre muhasebeleşti-
rilmesi, hasılat, gelir ve kârların aynı döneme ait maliyet, gider ve zararlarla karşılaştırıl-
ması bu kavramın gereğidir.
Bu kavramın, işletmeler açısından geçerliliğinin bulunmadığı veya ortadan kalktığı
durumlarda ise, bu husus mali tabloların dipnotlarında açıklanır.
Tutarlılık Kavramı
Tutarlılık kavramı; muhasebe uygulamaları için seçilen muhasebe politikalarının, birbiri-
ni izleyen dönemlerde değiştirilmeden uygulanması gereğini ifade eder. İşletmelerin mali
durumunun, faaliyet sonuçlarının ve bunlara ilişkin yorumların karşılaştırılabilir olması
bu kavramın amacını oluşturur.
Tutarlılık kavramı, benzer olay ve işlemlerde, kayıt düzenleri ile değerleme ölçülerinin
değişmezliğini ve mali tablolarda biçim ve içerik yönünden tek düzeni öngörür. Geçer-
li nedenlerin bulunduğu durumlarda, işletmeler, uyguladıkları muhasebe politikalarını
değiştirebilirler. Ancak bu değişikliklerin ve bunların parasal etkilerinin mali tabloların
dipnotlarında açıklanması zorunludur.
1. Ünite - Dönemsonu İşlemleri 7
İhtiyatlılık Kavramı
Bu kavram, muhasebe olaylarında temkinli davranılması ve işletmenin karşılaşabileceği
risklerin göz önüne alınması gereğini ifade eder. Bu kavramın sonucu olarak, işletmeler,
muhtemel giderleri ve zararları için karşılık ayırırlar. Muhtemel gelir ve karlar için ise, ger-
çekleşme dönmelerine kadar herhangi bir muhasebe işlemi yapmazlar. Ancak bu kavram
gizli yedekler veya gereğinden fazla karşılıklar ayrılmasına gerekçe oluşturamaz.
Önemlilik Kavramı
Önemlilik kavramına göre, bir hesap kalemi veya mali bir olayın nispi ağırlık ve değerinin
mali tablolara dayanılarak yapılacak değerlemeleri veya alınacak kararları etkileyebilecek
düzeyde ise, o olay önemlidir ve açıklanmalıdır. Önemli hesap kalemleri, finansal olaylar
ve diğer hususların mali tablolarda yer alması zorunludur.
MUHASEBE SÜRECİ
Muhasebe sürecindeki işlemler temel olarak üçe ayrılmaktadır.
1. Muhasebe dönemi başında yapılan işlemler
2. Muhasebe dönemi içinde yapılan işlemler
3. Muhasebe dönemi sonunda yapılan işlemler
Tablo 1.2 Faaliyetine Devam Etmekte Olan İşletmede Yeni İşe Başlayan İşletmede Yapılan
Muhasebe Süreci Yapılan İşlemler İşlemler
1. a. Dönembaşı envanterinin yapılması
b. Dönembaşı envanterine dayanarak
dönembaşı bilançosunun
MUHASEBE DÖNEMİ düzenlenmesi
1. AÇILIŞ KAYDI
BAŞINDA c. Envanter bilgilerinin envanter
defterine geçirilmesi
d. Dönembaşı bilançosuna dayanarak
günlük deftere hesapların açılış kaydı
2. AÇILIŞ KAYDININ BÜYÜK DEFTERE AKTARILMASI
3. GÜNLÜK İŞLEMLERİN BELGELENDİRİLMESİ
Yeni işe başlayan işletmelerde dönembaşı işlemleri nelerdir? Faaliyetine devam etmekte
olan işletmelerin dönembaşı durumu nereden elde edilir? 4
Dönem başı bilançosunda yer alan aktif ve pasif unsurlar, yevmiye defterine tek bir
madde şeklinde kaydedilir. Bu kayıtta aktif unsurlar (kasa, demirbaşlar, taşıtlar vb.) borç-
landırılırken, pasif unsurlar (sermaye, borçlar) alacaklandırılarak yevmiye defterine ya-
zılır. Açılış kaydı teknik olarak yeni kurulan bir işletmenin açılış kaydı ile aynıdır. Farklı
olarak işine devam eden işletmelerin bilançolarında, yeni kurulan işletmelere göre fazla
sayıda varlık, sermaye ve borçlar çeşidi yer alacaktır. Yapılan yevmiye kaydından sonra,
hesaplar büyük deftere aktarılacaktır.
Bir işletmede muhasebe dönemi süresince yapılan işlemler, açılış kaydının büyük def-
tere aktarılmasından sonra, günlük işlemlerin belgelendirilmesi - günlük deftere kayıt
- büyük deftere kayıt - aylık mizanların düzenlenmesi döngüsünün takvim yılı boyunca
31 Aralığa kadar tekrarlanmasından oluşur. 31 Aralıkta da genel geçici mizan düzenlenir.
Mali nitelikli işemler neyle kanıtlanır? Bunlara örnekler veriniz. Önce hangi deftere kaydedilirler?
5
Büyük Deftere Kayıt
Yevmiye defterinde maddeler halinde yapılan muhasebe kayıtları daha sonra yevmiye def-
terinden büyük deftere aktarılır. Büyük defterde işlemin etkileri, etkiledikleri unsurlara
ait ayrı ayrı sayfalarda yer alan hesaplara kaydedilir. Böylece mali nitelikteki işlemler bü-
yük defterde hesap temelinde sınıflandırılmış olur. Yevmiye kayıtlarında borçlu sütuna
kaydedilen rakamlar büyük defterde hesabın borçlu tarafına, alacaklı sütuna kaydedilen
tutarlar ise büyük defterde ilgili hesabın alacaklı tarafına kaydedilirler.
Sonuçta yevmiye defterine ve büyük deftere kaydedilen işlemler aynı işlemlerdir, fakat
bu defterlere kaydetme nedenleri ve sistemleri farklıdır.Sed suscipit dui eget tortor inter-
dum quis elementum ligula imperdiet. Aliquam a leo augue, consequat tincidunt dolor.
Suspendisse in eros nunc, sit amet vulputate
Dönem sonunda düzenlenen genel geçici mizanda yer alan hesapların kalanları, iş-
letmenin o dönem içindeki çalışmaları sonucunda öz sermayesinde meydana gelen artış
veya azalışı tam olarak göstermez. Öz sermayedeki değişikliği gösterir duruma gelebil-
meleri için sözü geçen kalanlar ile işletmenin o andaki bütün varlık ve borçlarının gerçek
miktarları arasında var olabilecek farkların ortadan kaldırılması gerekir. Bunu sağlayabil-
mek için de dönem sonu envanterinin yapılması gerekir.
Şimdi envanter hakkında genel bilgiler verilecek ve sonra dönem sonu işlemleri, yuka-
rıdaki sıraya göre anlatılmaya devam edilecektir.
Büyük mağazalar, eczaneler ve Hazine ve Maliye Bakanlığından izin alan sınaî işletme-
ler envanterlerini üç yılda bir çıkarabilirler. Envanter çıkarılmayan yıllarda ise, muhasebe
kayıtlarında (stok ve ambar kayıtlarında) gösterilen ekonomik değerleri envanter defteri-
ne kaydederler (VUK md. 190).
Muhasebe içi envanter işlemleri nedir? Örnekler veriniz. Bu kayıtlar hangi deftere yapılır?
8
Kitabımızın da ana konusunu oluşturan envanter işlemlerinin ve kayıtlarının nasıl ya-
pılacağı izleyen ünitelerde ayrıntılı olarak, her bir varlık, borç, gelir ve gider kalemi için
tek tek ele alınıp işlenecektir.
Yukarıda saydığımız muhasebe içi envanter işlemleri bittikten sonra sıra kesin miza-
nın düzenlenmesine gelir.
Gelir tablosunda yer alan dönemin gelir ve giderleri, bilançoda yer alır mı?
9
Bilançonun Düzenlenmesi
Bilanço bir işletmenin belirli bir tarihteki varlıklarını ve bu varlıkların kaynaklarını gös-
teren bir tablodur. Kesin mizanın kalanlarından yararlanarak işletmenin dönem sonu du-
rumunu gösteren dönem sonu bilançosu düzenlenir. Kesin mizanda yer alan kalanlar
bilançoyu oluşturur. Kesin mizanın borç kalanları bilançonun aktifini, alacak kalanları da
bilançonun pasifini verir.
18 Envanter ve Bilanço
Bilanço ilkelerine göre bütün varlıklar, yabancı kaynaklar ve özkaynaklar bilançoda gayri-
safi (brüt) değerleri ile gösterilirler. Bu ilke bilançonun net değer esasına göre düzenlenmesine
engel değildir. Bilançoların kolaylıkla analiz edilebilmeleri için netleştirilmesi gerekir. Netleş-
tirme işlemi için, aktifi düzenleyici hesaplar, bilançoda ilgili varlık hesaplarının altında eksi
(-) değerli olarak yer alır. Bu şekilde varlıklar bilançolarda net defter değerleri ile gösterilmiş
olurlar. Bunlara örnek olarak birikmiş amortismanlar maddi duran varlıkların altında, alacak
senetleri reeskontu ve şüpheli alacak karşılıkları ilgili alacakların altında; pasifte ise borç senet-
leri reeskontu, borç senetlerinin altında eksi değerli olarak yer alacaklardır.
Bilanço, temel muhasebe eşitliğine dayandığı için öncelikle bu eşitliğin temel unsurları
olan varlıklar, yabancı kaynaklar ve özkaynaklar şeklinde sınıflandırılır. Daha sonra bu
unsurlar analizleri kolaylaştıracak alt sınıflara ayrılır. Muhasebe uygulama genel tebliğin-
de öngörülen gruplama aşağıdaki gibidir:
Varlıklar
• Dönen varlıklar
• Duran Varlıklar
Kaynaklar
• Kısa vadeli yabancı kaynaklar
• Uzun vadeli yabancı kaynaklar
• Öz kaynaklar
Dönen varlıklar grubu; para ve bir yıl veya işletmenin normal faaliyet döneminde
paraya dönüşmesi, satılması veya tüketilmesi öngörülen varlıklardır.
Duran varlıklar grubu; bir yıl veya işletmenin normal faaliyet döneminde paraya dö-
nüşmesi, satılması veya tüketilmesi öngörülmeyen varlıklardır.
Kısa vadeli yabancı kaynaklar grubu; bir yıl veya işletmenin normal faaliyet döne-
minde ödenecek olan borçları kapsar.
Uzun vadeli yabancı kaynaklar grubu; bir yıldan sonra ödenecek olan borçları kapsar.
Özkaynaklar grubu; işletme sahip veya sahiplerinin işletmenin varlıklar üzerindeki
haklarını gösterir. İşletme sahip veya sahiplerince işletmeye sağlanan sermaye ve işletme-
de bırakılan yedekler ile dağıtılmamış karları kapsar.
Bilanço düzenlenirken;
• bilançonun aktifinde yer alan varlıklar, paraya dönüşme hızlarına göre en çok likit-
ten en az likit değere doğru,
• bilançonun pasifinde yer alan kaynaklar ise, en kısa vadeli kaynaktan en uzun va-
deli kaynağa doğru sıralanır.
Muhasebe uygulama genel tebliğinde yer alan Bilanço ilkelerinin amacı; İşletmeye
sağlanan kaynaklar ve bunlarla elde edilen varlıkların muhasebe kayıt, hesap ve tablola-
rında anlamlı bir şekilde tespit edilmesi ve gösterilmesi yoluyla, belli bir tarihte işletmenin
mali durumunun açıklıkla ve ilgililer için gerçeğe uygun olarak yansıtılmasıdır.
Bu amaç doğrultusunda bilanço ilkeleri; varlıklara, yabancı kaynaklara ve özkaynakla-
ra ilişkin ilkeler olmak üzere üçe ayrılmıştır.
Varlıklara ilişkin ilkeler kapsamında; varlıklardaki değer düşüklüklerine karşılık ay-
rılması, alacak senetlerine reeskont işlemlerinin yapılması, duran varlıklar için birikmiş
amortisman ve tükenme paylarının bilançoda gösterilmesi, sadece kesinleşen alacakların
yer alması, ortaklardan alacakların ayrı gösterilmesi, varlıklara ait rehin ipotek veya sigor-
ta bilgilerinin açıkça gösterilmesi gerektiği vurgulanmaktadır.
1. Ünite - Dönemsonu İşlemleri 19
Yabancı kaynaklara ilişkin ilkeler kapsamında; bilançoda, borç senetlerine reeskont
işlemlerinin yapılması, kesinleşmeyen borçların da yer alması, ortaklara borçların ayrı
olarak gösterilmesi, gelecek dönemlere ait gelirlerin ayrıca gösterilmesi gerektiği belirtil-
mektedir.
Özkaynaklara ilişkin ilkelerde ise; varsa özellikli hisse senetlerinin dipnotlarda açık-
lanması, özkaynakların net olarak görünmesi için zararların indirim olarak gösterilmesi
gerektiği vurgulanmaktadır.
Hesapların Kapatılması
Bir hesabın kapatılması, kalan vermemesi yani borç ve alacak toplamlarının eşit olması
demektir. Bu nedenle hesaplar kapatılırken, borç kalanı veren aktif hesaplar, aynı tutarda
alacaklandırılır, alacak kalanı veren pasif hesaplar aynı tutarda borçlandırılarak kapatılır.
Bunun dışında hesaplar aracı hesap kullanılarak da kapatılabilir. “Bilanço Hesabı “veya
“Çıkış Bilançosu Hesabı” aktif hesaplar kapatılırken borçlandırılır, pasif hesaplar kapatı-
lırken alacaklandırılır. Yevmiye defterinde hesapların kapanışının yapıldığı kayda “kapa-
nış kaydı” veya “kapanış maddesi” denir. Hesapların kapatılması hesap döneminin sona
erdirilmesidir.
Bir dönemin bitiş anı sonraki dönemin başlangıç anıdır. 1 Ocakta yeni dönem, hesap-
ların açılışıyla tekrar başlayacaktır.
20 Envanter ve Bilanço
Özet
Muhasebe; işletmenin varlıkları, sermayesi ve borçları üze- Temel mali tablolar, gelir tablosu ve bilançodur. Gelir tablo-
rinde değişme yaratan mali işlemlere ait bilgileri; kaydetmek, su, işletmenin belli bir döneme ait gelirleri ve aynı döneme
sınıflandırmak, özetlemek, analiz etmek ve yorumlamak ait maliyet ve giderleri ile bunların sonucunda oluşan kar-
suretiyle ilgili kişi ve kurumlara raporlar şeklinde sunan bir zararı gösteren bir tablodur. Gelir ve giderler esas faaliyet,
bilgi sistemidir. Muhasebenin ürettiği bilgileri; işletme sahi- diğer faaliyet ve olağandışı faaliyetlerden kaynaklanmalarına
bi ve ortakları, yöneticiler, işletmede çalışanlar, yatırımcılar, göre sınıflandırılır.
kredi verenler, devlet ve toplum kullanır. Muhasebenin temel Bilanço, işletmenin belli bir andaki mali durumunu gösterir.
kavramları; sosyal sorumluluk, kişilik, işletmenin süreklili- Bilançonun, temel unsurları olan varlıklar, yabancı kaynaklar
ği, dönemsellik, parayla ölçülme, maliyet esası, tarafsızlık ve ve özkaynaklar şeklinde sınıflandırılır. Aktifte varlıklar para-
belgelendirme, tutarlılık, tam açıklama, ihtiyatlılık, önemlilik ya dönüşme hızlarına göre en likit değerden en az likit değere
ve özün önceliği kavramlarıdır. doğru, pasifte kaynaklar ise, en kısa vadeliden en uzun vade-
Faaliyetlerine devam eden işletmede dönem, açılış kaydının liye doğru sıralanır. Bir yıl içinde paraya dönüşmesi, satılma-
yevmiye defterine sonrada büyük deftere geçirilmesi ile baş- sı veya tüketilmesi beklenen varlıklar dönen varlıklarda; bir
lar, dönem içinde gerçekleşen bütün mali işlemler belgelen- yıl içinde paraya dönüşmesi, satılması veya tüketilmesi bek-
dirilerek yevmiye defterine kaydedilir, oradan büyük deftere lenmeyen varlıklar duran varlıklarda yer alır. Bir yıl içinde
aktarılır. Aktarma işlemlerinin doğru yapılıp yapılmadığını ödenecek borçlar Kısa vadeli yabancı kaynaklarda, bir yıldan
kontrol için aylık mizanlar düzenlenir. Aralık ayında dü- sonra ödenecek borçlar Uzun vadeli yabancı kaynaklarda
zenlenen mizana genel geçici mizan denir. Dönemsonunda gösterilir. Özkaynaklarda ise, işletme sahiplerinin işletmeye
muhasebe dışı envanterde sayım ve değerleme işlemlerinden tahsis ettiği sermaye, işletmede bırakılan yedekler ve dağıtıl-
sonra muhasebe içi envanter işlemleri yapılır sonra da mali mamış karlar yer alır.
tablolar hazırlanır ve hesapların kapatılması ile dönem ka-
patılır.
Faaliyetine devam eden işletmede önceki dönemin dönem-
sonu bilançosu, yeni dönemin dönembaşı bilançosudur. Ve
buna göre açılış kaydı yapılır. İşe yeni başlayan işletmelerde
ise, açılış kaydından önce kuruluş envanteri çıkarılır, buna
göre kuruluş bilançosu düzenlenir, kuruluş envanteri ve bi-
lançosu envanter defterine geçirilir. Sonra açılış kaydı, kuru-
luş bilançosuna göre yevmiye defterine yapılır.
Varlıkların genel geçici mizandaki hesap kalanları, çalınma,
fire, kaybolma vb. nedenlerle veya muhasebe kayıtlarında
hata ve unutmalar sonucu veya muhasebe kayıt sisteminden
dolayı gerçek tutarları yansıtmayabilir. Bu durumda oluştu-
rulacak mali tablolar da gerçeği yansıtmaz bu nedenle önce
dönemsonu envanter (muhasebe dışı envanter) yapılarak bu-
lunan değerler ile hesap kalanları karşılaştırılır. Farkları or-
tadan kaldırmak için muhasebe içi envanter işlemleri yapılır.
Muhasebe dışı envanterde tespit edilen gerçeğe yakın değer-
lerin, muhasebe hesaplarında görünmesini sağlamak için ya-
pılan ayarlama ve düzeltme kayıtlarına dönemsonu muhase-
be işlemleri (muhasebe içi envanter) denir. Varlıklarda sayım
eksiği ve fazlalıklarının kaydı, kur farklarının kaydı, alacak
ve borç senetleri reeskont işlemleri kaydı, şüpheli alacaklara
karşılık ayrılması, duran varlıklara amortisman kayıtları, ge-
lir ve giderlerde dönem ayarlaması kayıtları, hatalı kayıtların
düzeltilmesi, unutulan işlemlerin kayıtları muhasebe içi en-
vanter işlemleridir.
1. Ünite - Dönemsonu İşlemleri 21
Kendimizi Sınayalım
1. Aşağıdaki muhasebe kavramlarından hangisi çift taraflı 6. Saymak, ölçmek, tartmak ve değerlemek suretiyle bilan-
kayıt esasına olanak sağlar? ço günündeki varlıkları ve borçları kesin bir şekilde ve ayrın-
a. Parayla ölçme kavramı tılı olarak saptama işlemine ne ad verilir?
b. Tarafsızlık ve belgelendirme kavramı a. Kontrol etme
c. İşletmenin sürekliliği kavramı b. Değerleme
d. Dönemsellik kavramı c. Envanter çıkarma
e. Kişilik kavramı d. Denetim
e. Stok sayımı
2. Benzer olay ve işlemlerde, kayıt düzenleri ile değerleme
ölçülerinin değişmezliğini ve mali tablolarda biçim ve içerik 7. Aşağıdakilerden hangisi faaliyetine devam eden bir işlet-
yönünden tekdüzeni öngören muhasebe kavramı aşağıdaki- menin envanteridir?
lerden hangisidir? a. Dönemsonu envanteri
a. Tutarlılık kavramı b. Tasfiye envanteri
b. İşletmenin sürekliliği kavramı c. İflas envanteri
c. Tarihi maliyet kavramı d. Devir envanteri
d. Dönemsellik kavramı e. Kuruluş envanteri
e. İhtiyatlılık kavramı
8. Mizanlarla ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
3. Aşağıdakilerden hangisi faaliyetine devam eden işletme- a. Mizanlar, matematiksel sağlama yapmak amacıyla
lerde muhasebe dönemi sonunda yapılması gereken işlemler- hazırlanırlar
den biri değildir? b. Dönemiçinde hazırlanan mizanlara geçici mizan denir
a. Envanter çıkarmak c. Mizanlar, mali tablo niteliğinde değildir.
b. Bilanço düzenlemek d. Mizanlar büyük defter hesap toplamlarından hazırlanır.
c. Mizan düzenlemek e. Kesin mizan genel geçici mizandan önce hazırlanır.
d. Envanter defterine kayıt yapmak
e. Açılış kaydı yapmak 9. Aşağıdakilerden hangisinden yararlanarak dönemsonu
bilançosu düzenlenir?
4. Aşağıdakilerden hangisi muhasebe sürecinde diğerlerin- a. Gelir tablosu
den sonra yapılır? b. Yevmiye defteri
a. Envanter kayıtlarının yapılması c. Envanter defteri
b. Büyük defter kayıtlarının yapılması d. Kesin mizan
c. Mali tabloların düzenlenmesi e. Genel geçici mizan
d. Genel geçici mizanın düzenlenmesi
e. Yevmiye defterine kayıt 10. Para ve genellikle bir yıl veya bir faaliyet dönemi içinde
paraya çevrilebilir, satılabilir veya tüketilebilir varlıklara ne
5. Bir işletmede günlük işlemlerin belgelendirilmesinden ad verilir?
sonra aşağıdakilerden hangisi yapılır? a. Duran varlıklar
a. Aylık mizanların düzenlenmesi b. Dönen varlıklar
b. Yevmiye defterine kaydedilmesi c. Nakit değerler
c. Açılış kaydının büyük deftere aktarılması d. Kısa vadeli kaynaklar
d. Mali tabloların düzenlenmesi e. Özkaynaklar
e. Dönem sonu envanterinin yapılması
22 Envanter ve Bilanço
Sıra Sizde 3
Dönem içi muhasebe işlemlerinde açılış kaydı yevmiye defte-
rinden büyük deftere aktarılır, günlük işlemler belgelendiri-
lir, günlük deftere kayıttan sonra büyük deftere geçirilir, aylık
mizanlar düzenlenir, genel geçici mizan düzenlenir. Muha-
sebe dönemi sonundaki işlemler ise, muhasebe dışı envanter
ve muhasebe içi envanter işlemleri yapılır, kesin mizan dü-
zenlenir buna dayanarak mali tablolar hazırlanır ve kapanış
kayıtları yapılır.
Sıra Sizde 4
Dönembaşı muhasebe işlemleri açılış kaydı ile yapılır. İşlet-
me ilk defa işe başlıyorsa, açılış kaydından önce; dönem başı
envanteri yapar, buna dayanarak dönembaşı bilançosunu dü-
zenler ve envanter bilgilerini ve bilançoyu envanter defterine
geçirir, sonra açılış kaydını yapar.
Faaliyetine devam etmekte olan işletmelerin dönembaşı du-
rumu, önceki dönemsonu bilançosundan elde edilir. Çünkü
bir işletmenin dönemsonu bilançosu izleyen dönemin dö-
nembaşı bilançosudur.
Sıra Sizde 5
Mali nitelikli işlemlerin muhasebe kayıtlarına alınabilmesi için
belgelere dayandırılması gerekir. Fatura, makbuz, poliçe, bono,
1. Ünite - Dönemsonu İşlemleri 23
Yararlanılan Kaynaklar
çek, ücret bordrosu vb belgeler örnek olarak verilebilir. Bu belge- Bektöre, Sabri; Benligiray, Yılmaz; Erdoğan, Nurten (2009).
lere dayanarak yevmiye defterlerine günlük işlemler kaydedilir. Dönemsonu Muhasebe İşlemleri. ISBN 978 975 6428 18
4. Ankara: Nisan Kitapevi.
Sıra Sizde 6 Benligiray, Yılmaz (Editör) (2011). Muhasebe Uygulamala-
Dönem içerisinde yevmiye defterinden büyük deftere yapı- rı. ISBN 975 06 0382 6. Eskişehir: Anadolu Üniversitesi
lan aktarmaların doğru yapılıp yapılmadığını kontrol etmek Yayın No: 1675.
amacıyla geçici mizanlar düzenlenir. Kontrolde, hesapların Cemalcilar, Özgül; Önce, Saime (1999). Muhasebenin Ku-
borç ve alacak toplamlarının yevmiye defterindeki borç ve ramsal Yapısı. ISBN 975 492 851 7. Eskişehir.
alacak toplamlarına eşit olması beklenir. Koç Yalkin, Yüksel (2008). Genel Muhasebe İlkeler Ve Uygu-
lamalar ISBN 978 975 591 797 9. Nobel Yayın Dağıtım.
Sıra Sizde 7 Ankara.
Envanter, işletmenin varlıklarının ve borçlarının miktarlarını Kotar, Erhan; Dokur Şükrü (2002). İşletmelerin Mali İşlem-
ve değerlerini tespit etmek ve elde edilen sonuçlara göre ge- leri Ve Muhasebesi. İstanbul: Alfa Basım Yayım Dağıtım.
rekli ayarlama ve düzeltme kayıtlarını yapmak suretiyle ger- Küçüksavaş, Nihat (2010). Finansal Muhasebe. ISBN 975
çek değerlerini vermesini sağlamaktır. Envanter, işletmelerin 8980 20 3. Kare Yayınları. İstanbul.
kuruluş tarihinde ve sonra da her hesap dönemi sonunda Lazol, İbrahim (2010) Genel Muhasebe. ISBN 975 7338 15.
çıkarılır. Bursa: Ekin Kitabevi.
Sevilengül, Orhan (2008). Genel Muhasebe. Ankara: Gazi
Sıra Sizde 8 Kitabevi.
Muhasebe dışı envanterde tespit edilen gerçeğe yakın değer- Sürmeli, Fevzi (Editör) (2009). Genel Muhasebe. ISBN 975
lerin, muhasebe hesaplarında görünmesini sağlamak için ya- 06 0081 9. Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Yayınları No:
pılan ayarlama ve düzeltme kayıtlarına muhasebe içi envan- 1341.
ter işlemleri denir. Bu kayıtlar önce yevmiye defterine yapılır Örten, Remzi; Karapinar, Aydın (2001). Dönem Sonu Muha-
sonra büyük deftere aktarılır. Varlıklarda sayım eksiği ve faz- sebe Uygulamaları. ISBN: 975 8640 00 3. Ankara: Gazi
lalıklarının kaydı, alacak ve borç senetleri reeskont işlemleri Kitabevi.
kaydı, şüpheli alacaklara karşılık ayrılması, duran varlıklara Öztürk, Bünyamin (2006). Vergi Ve Muhasebe Uygulama-
amortisman kayıtları, hatalı kayıtların düzeltilmesi, unutulan ları Açısından Dönemsonu Envanter Ve Değerleme İş-
işlemlerin kayıtları muhasebe içi envanter işlemlerine örnek lemleri. Anakara: Maliye Ve Hukuk Yayınları.
olarak verilebilir. Ünkaya, Gülümser; Aslan, Sinan (2009). Finansal Muhase-
be. ISBN: 978 605 377 189 0. İstanbul: Beta Basım Yayım.
Sıra Sizde 9 Yilanci, Münevver Ve Diğerleri (2011). Genel Muhasebe.
Gelir ve gider hesapları (sonuç hesapları) gelir tablosunda yer ISBN 978 975 6428 40 5. Ankara: Nisan Kitabevi.
alacak bilgileri toplamaya ve izlemeye yarayan hesaplardır. Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğleri. 26.12. 1992
Bilançoda yer almazlar. Dönemsonunda K/Z’a devredilerek tarih ve 21447 sayılı Resmi Gazete.
kapatılırlar. Gelir ve giderler arasındaki net fark (dönemin
faaliyet sonucu) “Dönem net kârı” veya “Dönem net zararı”
tek kalem olarak bilançoda özkaynaklarda yer alır.
Sıra Sizde 10
Kesin mizanın borç kalanlarından bilançonun aktifi, alacak
kalanlarından bilançonun pasifi oluşturulacak şekilde dö-
nemsonu bilançosu düzenlenir.
Bilanço, temel unsurları olan varlıklar, yabancı kaynaklar ve
özkaynaklar şeklinde sınıflandırılır. Aktifte varlıklar paraya
dönüşme hızlarına göre en likit değerden en az likit değere
doğru, pasifte kaynaklar ise, en kısa vadeliden en uzun vade-
liye doğru sıralanır.
2
ENVANTER VE BİLANÇO
Amaçlarımız
Bu üniteyi tamamladıktan sonra;
Muhasebede değerleme kavramını tanımlayabilecek,
Değerlemenin nasıl ve ne zaman yapıldığını açıklayabilecek,
Varlıklar, borçlar ve öz kaynakların değerlemesinde kullanılan ölçüleri ifade
edebilecek,
Vergi Usul Kanunu, Türkiye Muhasebe Standartları ve Türk Ticaret Kanunu’na
göre değerleme esaslarını tanımlayabilecek
bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.
Anahtar Kavramlar
• Muhasebede Değerleme • Değerleme Esasları
• Vergi Usul Kanunu • Değerleme Ölçüleri
• Türk Ticaret Kanunu • Türkiye Muhasebe Standartları
• Maliyet Değeri • Gerçeğe Uygun Değer
İçindekiler
• GİRİŞ
• MUHASEBEDE DEĞERLEMENİN TANIMI
Envanter ve Bilanço Muhasebede Değerleme
VE AMAÇLARI
• DEĞERLEME ÖLÇÜLERİ
Muhasebede Değerleme
GİRİŞ
Gün geçtikçe değişen ve gelişen serbest ekonomik sistem içerisinde muhasebe uygulama-
larının da bu gelişmelere ayak uydurmadan varlığını sürdürebilmesi mümkün değildir.
Bu açıdan muhasebe uygulamaları, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kural-bazlı ve
mesleki yargıya yer vermeyen bir yapıdan ilke-bazlı ve içinde bulunulan ekonomik duru-
ma göre kayıt ve raporlama yapılmasına uygun bir yapıya kavuşmaktadır. Bir bilgi sistemi
olan muhasebe, işletmeye ilişkin finansal bilgilerin toplanması, ölçülmesi ve raporlanması
ile ilgili kuralları belirleyen bir sistemden, uygulayıcılara daha fazla özgürlük alanı tanıya-
rak ilkelere ve bu ilkelerin denetimine odaklanan bir sisteme dönüşmektedir.
Bir taraftan bu gelişmeler yaşanırken, diğer taraftan çeşitli amaçlarla üretilen finansal
tabloların çıktıları, gittikçe birbirinden farklılaşmaktadır. İşletmenin içinde bulunduğu
finansal durumun ve finansal performansının sunumu olan ve işletme içi ve dışı kulla-
nıcıların en fazla başvurduğu kaynaklar olan finansal tabloların da, işletmenin faaliyet
sonuçları ve finansal durumu hakkında gerçeğe uygun bilgiler üretmesi daha önemli hale
gelmektedir. Örneğin, Türkiye’de geçmişte değerleme ile ilgili düzenlemeler Genel Kabul
Görmüş Muhasebe İlkeleri ve Vergi Usul Kanunu’na göre yapılmakta iken, bugün bunlara
“Türkiye Muhasebe Standartları” eklenmiş ve işletmeler artık bu standartlara göre de de-
ğerleme yapmaya başlamışlardır.
Sözlük anlamı “değer biçme, bir malın değerini belirleme, valüasyon” olan değerleme
işlemi, muhasebe literatüründe “varlıkların ve kaynakların ilk muhasebeleştirilmelerinde
ve izleyen dönemlerde finansal tablolara alınmasında temel alınacak parasal değerin be-
lirlenmesi” olarak tanımlanmaktadır.
Ancak, yukarıda açıklanan değişimlerin bir sonucu olarak muhasebe literatüründe de
birbirinden farklı değerleme tanımları ortaya çıkmaktadır. Bu durum çoğunlukla işletme ile
ilişkili değişik çıkar gruplarının ve paydaşların değerleme hususunda farklı motivasyonları
olmasından kaynaklanmaktadır. Örneğin, temel amacı devletin ve kamunun çıkarlarını ko-
rumak ve kamu düzeninin işleyebilmesi için gerekli vergiyi toplayabilmek olan Vergi Usul
Kanunu’nda değerlemenin amacı “vergi matrahının hesaplanması” iken, Türkiye Muhasebe
Standartları’nda değerleme yapılmasındaki amaç “varlıkların ve kaynakların şirketlerin ger-
çek ekonomik ve mali durumunu yansıtması” olarak ortaya çıkmaktadır.
Değerleme ile ilgili hükümleri 1 Ocak 2013 tarihinde yürürlüğe girecek olan Yeni Türk
Ticaret Kanunu ise değerleme hususunda tamamen Türkiye Muhasebe Standartları’nı re-
ferans göstermiş ve bu farklılaşmayı giderme yoluna gitmiştir. Bu bölümde de, muhasebe
uygulamalarının gün geçtikçe ilke-bazlı raporlama anlayışına daha fazla yaklaştığı göz
26 Envanter ve Bilanço
Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkelerine göre işletmenin sahip olduğu varlıklar hangi de-
2 ğerlerle değerlenir?
2. Ünite - Muhasebede Değerleme 27
Vergi Usul Kanunu’na göre değerleme nedir ve hangi ölçülerle değerleme yapılır?
3
Maliyet Bedeli
VUK madde 262’de maliyet bedeli “iktisadi bir varlığın elde edilmesi veyahut değerinin
artırılmasıyla ilgili olarak yapılan ödemelerle bunların bağlı olduğu her türlü giderlerin
toplamı” olarak tanımlanmıştır. Yani maliyet bedeli, bir varlığın elde edilebilmesi için kat-
lanılan giderlerin toplamıdır. Vergi Usul Kanunu’na göre maliyet bedeli ile değerlenecek
iktisadi kıymetler şunlardır (Özerhan, 2008: 4,5);
• Gayrimenkuller, tesisat ve makineler, gemiler ve diğer taşıtlar, maddi olmayan hak-
lar (Madde 269, 270, 271, 272). İnşa ve imal edilenlerde imal giderleri satın alma
bedeli yerine geçer.
• Demirbaşlar (Madde 273). İmal edilenlerde imal giderleri satın alma bedeli yerine
geçer.
• Emtia (Madde 275). İmal edilenlerde hammadde bedeli, imal giderleri, genel yöne-
tim giderleri ve ambalaj malzemesi giderlerinden mamule düşen paylar da maliyet
bedeline dâhildir.
• Zirai Mahsuller (Madde 276).
• Hayvanlar (Madde 277). Maliyet bedelinin tespitinin mümkün olmaması duru-
munda emsal bedeli kullanılır.
Yukarıdakilerden başka, Türk ve yabancı hisse senedi ve tahviller, VUK Madde 279’a
göre alış bedeli ile değerlenir. Alış bedeli ise maliyet bedelinden daha dar kapsamlı olup,
kredi faizleri ve satın alma komisyonlarını içermez (Benligiray, vd. 2006: 9).
Vergi Usul Kanunu’na göre hangi iktisadi varlıklar maliyet bedeli ile değerlenir?
4
Borsa Rayici
VUK 263. maddesine göre borsa rayici “gerek menkul kıymetler ve kambiyo borsasına,
gerekse ticaret borsalarına kayıtlı olan iktisadi kıymetlerin değerlemeden evvelki son mu-
amele gününde borsadaki muamelelerin ortalama değerleri” olarak tanımlanmıştır. Yani
28 Envanter ve Bilanço
bir iktisadi kıymetin değerleme günündeki borsa fiyatı olarak ifade edilebilir. Borsa fi-
yatında normal dalgalanmalar dışında açık kararsızlıklar görüldüğü durumda Hazine ve
Maliye Bakanlığı son muamele günü dışında değerlemeden önceki 30 günün ortalama
rayicini esas aldırabilir. Ayrıca, borsa rayicinin teşekkülünde anlaşma olduğu anlaşılırsa
borsa rayicinin uygulanması mümkün değildir. Onun yerine alış bedeli kullanılır.
Aynı Kanun’un 280. maddesine göre yabancı paraların borsa rayici ile değerleneceği
hükmü olmasına karşın, Türkiye’de yabancı para borsası olmadığı için borsa rayici yerine
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yayınladığı kurlar kullanılmaktadır (Benligiray, vd. 2006: 9).
Tasarruf Değeri
Tasarruf değeri VUK madde 264’te “bir iktisadi varlığın değerleme gününde sahibi için
arz ettiği gerçek değer” olarak tanımlanmıştır.
Senetli alacaklar (madde 281) ve senetli borçlar (madde 285) banka ve sigortacılık işiyle
iştigal eden işletmelerde tasarruf değeri ile değerlenir. Bunların dışında kalan işletmeler için
ise senetli alacak ve borçların değerlemesinde tasarruf değeri uygulaması isteğe bağlı tu-
tulmuştur. Bunun nedeni bu ölçünün uygulamasındaki güçlüktür (Benligiray, vd. 2006: 9).
Madde 285. e göre alacak senetlerini tasarruf değeri ile değerleyen mükellefler, borç
senetlerini de aynı ölçüyle değerlemek zorundadırlar.
Mukayyet Değer
VUK 265. maddeye göre mukayyet (kayıtlı) değer “bir iktisadi varlığın muhasebe kayıtla-
rında görülen değeri” olarak tanımlanmıştır.
Mukayyet değer ile değerlenecek iktisadi kıymetler aşağıdaki gibidir:
• Senetli (isteğe bağlı) ve senetsiz alacaklar (madde 281)
• Kuruluş ve örgütlenme giderleri ile peştamallıklar (madde 282)
• Aktif geçici hesap kıymetleri (peşin ödenen giderler ve gelir tahakkukları) (madde
283)
• Senetli (isteğe bağlı) ve senetsiz borçlar (madde 285)
• Pasif geçici hesap kıymetleri (peşin tahsil edilen gelirler ve gider tahakkukları)
(madde 287)
• Karşılıklar (madde 288)
Emsal Bedeli
VUK madde 267’de emsal bedeli şöyle tanımlanmıştır: “Emsal bedeli, gerçek bedeli olma-
yan veya bilinmeyen veyahut doğru olarak tespit edilemeyen bir malın, değerleme günün-
de satılması halinde emsaline nazaran haiz olacağı değerdir”. Bu bedele göre değerlenme-
sine izin verilen iktisadi kıymetler aşağıdaki gibidir (Özerhan, 2008: 9, 10);
• Değeri düşen emtia: Emtia esas olarak maliyet değeri ile değerlenmesine karşın,
değerleme günündeki satış bedelinin %10 ve daha fazla bir düşüklük gösterdiği
durumda maliyet bedeli yerine emsal bedeli uygulanabilir (madde 274)
• Maliyet bedelinin belirlenmesi mümkün olmayan hayvanlar: Bu durumda emsal
bedel, işletmenin bulunduğu mahalde zirai kazanç komisyonlarınca tespit edilmiş
olan ortalama maliyettir (madde 277)
• Değeri düşen mallar: Yangın, deprem ve su basması gibi afetler yüzünden veya bo-
zulma, çürüme, kırılma, çatlama, paslanma gibi durumlar sonucunda iktisadi de-
ğerlerinde önemli bir azalma meydana gelen emtia ile maliyetlerinin hesaplanması
mutat olmayan hurdalar ve döküntüler, üstüpü, deşe ve ıskartalar emsal bedeli ile
değerlenir (madde 278)
Emsal bedeli aşağıdaki esaslara göre uygulanır:
• Birinci sıra (Ortalama fiyat esası): Aynı cins ve nevideki mallardan sıra ile değer-
lemenin yapılacağı ayda veya bir evvelki veya bir daha evvelki aylarda satış ya-
pılmışsa, emsal bedeli bu satışların miktar ve tutarına göre mükellef tarafından
çıkarılacak olan “Ortalama satış fiyatı” ile hesaplanır. Bu esasın uygulanması için,
aylık satış miktarının, emsal bedeli tayin olunacak her bir malın miktarına nazaran
%25’ten az olmaması şarttır.
• İkinci sıra (Maliyet bedeli esası): Emsal bedeli belli edilecek malın, maliyet bedeli
bilinir veya çıkarılması mümkün olursa, bu takdirde mükellef bu maliyet bedeline,
toptan satışlar için %5, perakende satışlar için %10 ilave etmek suretiyle emsal be-
delini bizzat belli eder.
• Üçüncü sıra (Takdir esası): Yukarıda yazılı esaslara göre belli edilemeyen emsal be-
delleri ilgililerin müracaatı üzerine takdir komisyonunca takdir yolu ile belli edilir.
Takdirler, maliyet bedeli ve piyasa kıymetleri araştırılmak ve kullanılmış eşya için
ayrıca yıpranma dereceleri nazara alınmak suretiyle yapılır. Takdir edilen bedellere
mükelleflerin vergi mahkemesinde dava açma hakkı mahfuzdur. Ancak, dava açıl-
ması verginin tahakkuk ve tahsilini durdurmaz.
Yukarıdaki esaslarla mukayyet olmaksızın kaza mercilerinin re ‘sen biçtikleri değerler
ile zirai kazanç ölçülerini tespit eden kararnamelerde yer alan unsurlar emsal bedeli yerine
geçer. Emsal bedelinin mükellef tarafından bizzat hesaplandığı hallerde, bu hesaplara ait
kayıt ve cetveller ispat edici kâğıtlar olarak muhafaza edilir. Ücretle yapılan imalatta ücre-
tin gerçek miktarının bilinmemesi veya doğru olarak tayin edilememesi hallerinde tespit
edilecek emsal ücret de aynı esaslara göre tayin olunur (madde 268).
Vergi Usul Kanunu ile ilgili ayrıntılı bilgi için “www.gib.gov.tr” adresini ziyaret edebilirsiniz
Sermaye şirketlerinde ise ortakların sorumlulukları koydukları sermaye ile sınırlı ol-
duğundan, değerleme ölçülerinin seçimine sınırlama getirilmiş, düşük olan değer esas
alınmıştır. Örneğin stoklar en çok maliyet değeri ile değerlenebilmektedir. Değerlemede
yüksek olan değerin esas alınması durumunda ticari kar yüksek gözükür. Bu durum ser-
mayenin kar payı şeklinde dağıtılmasına neden olur ve alacaklı olan üçüncü kişileri riske
atar. Sadece sermaye şirketleri için getirilmiş olan bu sınırlama üçüncü kişileri korumaya
yönelik bir tedbirdir.
13.01.2011 tarihinde TBMM’de kabul edilen ve bazı hükümleri o tarihte, bazıları ise
değişik tarihlerde yürürlüğe girecek olan 6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu’na göre
01.01.2013 tarihinden itibaren işletmeler muhasebe kayıtlarını ve finansal raporlarını yeni
TTK’ya göre düzenlemek durumundadır.
Yeni TTK’nın muhasebede değerlemeyle ilgili getirdiği en büyük yenilik ise kuşkusuz
muhasebe standartları ile ilgilidir. Kanunun Beşinci Kısmı (Ticari Defterler), özellikle 78-
81. Maddeleri muhasebe sisteminde yapılan değerlemeler için tamamıyla Türkiye Mu-
hasebe Standartlarını referans göstermekte ve yapılacak değerlemelerde TMS/TFRS’lerin
esas alınması gerektiği belirtilmektedir.
Türk Ticaret Kanunu’na göre şahıs şirketleri ve sermaye şirketleri nasıl değerleme yapar?
5
Türkiye Muhasebe Standartları’nda Değerleme
Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun da değerleme hususunda referans gösterdiği ve Ulusla-
rarası Finansal Raporlama Standartları’nın aynen benimsendiği Türkiye Muhasebe
Standartları’nda değerleme yerine ölçüm kavramı kullanılmaktadır. Muhasebe standartla-
rı literatüründe değer takdiri kastedildiğinde değerleme, finansal raporlama amacı güdül-
düğünde ise ölçümleme kavramı kullanılmaktadır. TMS’de varlıkların mevcudiyetlerinin
kabul edilip finansal tablolarda alınmaları için koşul olarak gelecek ekonomik fayda ve gü-
venilir olarak ölçümlenebilme unsurlarına vurgu yapılmıştır (Şensoy ve Perek, 2010: 104).
Kavramsal çerçeve bölümünde ölçüm “finansal tablolarda yer alan unsurların bilan-
çoda ve gelir tablosunda tahakkuk ettirilecekleri ve gösterilecekleri parasal tutarların be-
lirlenmesi işlemi” olarak tanımlanmaktadır. Finansal tablolarda değişik derecelerde ve
değişik bileşimlerde kullanılan birçok farklı ölçüm esası vardır. Bunlar:
• Tarihi Maliyet
• Gerçeğe Uygun Değer
• Cari Maliyet (Yenileme Maliyeti)
• Net Gerçekleşebilir Değer
• Nominal Değer
• Geri Kazanılabilir Tutar
• Defter Değeri
• Satış Maliyeti Düşülmüş Gerçeğe Uygun Değer
• İçsel Değer
• Kalıntı Değer
• Kullanım Değeri ve
• Bugünkü Değerdir.
Finansal tabloların hazırlanmasında işletmelerce en çok kullanılan ölçüm esası tarihi ma-
liyet esasıdır. Bu esas diğer ölçüm esasları ile birlikte kullanılır. Örneğin, stoklar genellikle ma-
liyet veya net gerçekleşebilir değerden küçük olanı ile ölçümlenir, menkul kıymetler piyasa
değeri ile ölçümlenebilir, emeklilik borcu bugünkü değeri ile ölçümlenir. Bunlara ilave olarak,
bazı işletmeler tarihi maliyet esasının fiyat değişikliklerinin parasal olmayan kalemler üzerin-
deki etkisini göstermekte yetersiz kalması nedeniyle cari maliyet esasını kullanırlar.
2. Ünite - Muhasebede Değerleme 31
Gerçeğe uygun değer nedir? Hangi kalemler gerçeğe uygun değerle değerlenmektedir?
8
Cari Maliyet (Yenileme Maliyeti)
TMS Kavramsal Çerçeve cari maliyeti “varlıklar, aynı varlığın veya bu varlıkla eşdeğer
olan bir varlığın alınması için hâlihazırda gereken nakit veya nakit benzerlerinin tutarı ile
gösterilirler. Borçlar, yükümlülüğün kapatılması için gereken nakit ve nakit benzerlerinin
iskonto edilmemiş tutarları ile gösterilirler” ifadeleriyle açıklamaktadır.
Cari maliyetle değerlenen kalemlerin bazıları aşağıdaki gibidir:
• Stoklar (TMS 2): Bu standarda göre üretimde kullanılan hammadde ve malzeme-
lerin net gerçekleşebilir değerlerinin tespitinde cari maliyet kullanılabilmektedir.
Yani net gerçekleşebilir değer yerine cari maliyet esas alınabilmektedir.
• Maddi duran varlıklar (TMS 16): Maddi duran varlığın gerçeğe uygun değerinin
tespit edilemediği durumlarda, gelir yaklaşımı veya yenileme maliyeti yaklaşımı
kullanılarak gerçeğe uygun değer tahmin edilebilmektedir.
Türkiye Muhasebe Standartları ile ilgili ayrıntılı bilgi için “www.tmsk.org.tr” adresini ziya-
ret edebilirsiniz.
Özet
Muhasebede değerleme “Varlıkların ve kaynakların ilk mu- Vergi Usul Kanunu’nda temel değerleme ölçüleri maliyet
hasebeleştirilmelerinde ve izleyen dönemlerde finansal tab- bedeli, borsa rayici, tasarruf değeri, mukayyet değer, itibari
lolara alınmasında temel alınacak parasal değerin belirlen- değer, rayiç bedel, vergi değeri ve emsal bedeli iken, Türki-
mesi” olarak tanımlanmaktadır. ye Muhasebe Standartları’nda sayılanlara benzer ölçülerin
Esas itibariyle değerlemenin amacı bir işletmenin finansal (örneğin itibari değer-nominal değer, mukayyet değer-defter
ve ekonomik açıdan gerçek durumunu ve faaliyet sonuçla- değeri gibi) yanı sıra gerçeğe uygun değer, net gerçekleşebilir
rını yansıtmak olarak ifade edilebilir. Ancak, değerlemenin değer ve kullanım değeri gibi daha önce kullanılmamış de-
tabi olduğu mevzuat hükümlerine göre farklı amaçları vardır. ğerleme ölçüleri de yer almaktadır.
Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkeleri, Vergi Usul Kanunu, Sonuç olarak her alanda olduğu gibi muhasebe alanında da
Türk Ticaret Kanunu ve Türkiye Muhasebe Standartları’nda değerleme konusu çok önemli bir yer tutmaktadır ve düzen-
yapılan değerlemenin amacına uygun olarak değişik değerle- leyiciler kendi amaçlarına göre farklı değerleme ölçüleri ge-
me ölçü ve esasları belirlenmiştir. VUK, değerleme konusuna liştirmişlerdir. Farklı değerleme uygulamaları da muhasebe
devletin çıkarlarını korumak ve vergi toplamak için bir araç uygulamalarının nihai amacı olan finansal tablolarda farklı-
olarak bakarken, TTK daha çok ticari teamüllerin işlemesi lıklara neden olabilmektedir. İşletmelerin en önemli amaçla-
açısından konuya yaklaşmakta, TMS ise işletmelerin gerçek rının paydaşların refah düzeyini artırmak, devletin ise yeterli
durumunu yansıtılabilmesi açısından değerleme yapılmasını düzeyde vergi toplamak olduğu düşünüldüğünde değerleme
beklemektedir. konusunun önemi daha iyi anlaşılmaktadır.
Vergi Usul Kanunu’nda değerleme “Vergi matrahlarının
hesaplanmasıyla ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tespiti”
şeklinde tanımlamış, TTK ise değerlemeyle ilgili şahıs şirket-
leri ve sermaye şirketleri için değişik hükümler koymuştur.
GKGMİ, TTK’nın koyduğu bu hükümlere açıklık getirecek
ilkeleri belirlemiş ve yeni TTK da değerleme işlemlerinde
tamamen Türkiye Muhasebe Standartları’nı referans göster-
miştir. TMS ise değerleme konusuna büyük yer ayırmış ve
çok çeşitli değerleme ölçüleri koymuştur. Varlıkların ve kay-
nakların değerleme esasları ayrıntılı olarak her standartta
anlatılmıştır.
Son zamanlarda muhasebede değerleme ile ilgili düzenleme-
ler birbiriyle uyumlaştırılmaya çalışılmaktadır. Yeni Türk Ti-
caret Kanunu, değerleme uygulamalarında tamamen TMS’yi
referans göstermiştir. Bu konuda en büyük ayrım Vergi Usul
Kanunu ile Türkiye Muhasebe Standartları arasındaki de-
ğerleme farklılıklarıdır. Temelde amaçlar farklı olduğu için
sonuçlar da farklı olmaktadır. Bu farklar ise çeşitli şekillerde
finansal tablolara yansıtılmaktadır.
2. Ünite - Muhasebede Değerleme 37
Kendimizi Sınayalım
1. Aşağıdakilerden hangisinde “maliyet bedeli ile değerle- 6. Aşağıdakilerden hangisi Türkiye Muhasebe
me” ve “piyasa fiyatı ve maliyet bedelinden düşük olan ile Standartları’na göre tarihi maliyet ile değerlenen varlıklardan
değerleme” şeklinde iki değerleme ölçüsü öngörülmüştür? biri değildir?
a. Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkeleri a. Maddi duran varlıklar
b. Türkiye Muhasebe Standartları b. İştiraklerdeki yatırımlar
c. Vergi Usul Kanunu c. Alacaklar
d. Türk Ticaret Kanunu d. Şerefiye
e. Yeni Türk Ticaret Kanunu e. Stoklar
2. Vergi Usul Kanunu’nda öngörülen değerleme ölçülerinin 7. Türkiye Muhasebe Standartları’na göre maddi duran var-
içerisinde, aşağıdakilerden hangisi yoktur? lıklar ilk muhasebeleştirmede hangi değer ile değerlenirler?
a. Maliyet Bedeli a. Gerçeğe Uygun Değer
b. Mukayyet Değer b. Tarihi Maliyet
c. Tasarruf Değeri c. Kullanım Değeri
d. Gerçeğe Uygun Değer d. Net Gerçekleşebilir Değer
e. Borsa Rayici e. Cari Maliyet
3. Aşağıdakilerden hangisi Vergi Usul Kanunu’na göre ma- 8. Aşağıdakilerden hangisine göre varlıklar, işletmenin nor-
liyet bedeli ile değerlenecek varlıklardan biri değildir? mal faaliyet koşullarında, bir varlığın elden çıkarılması halinde
a. Alacaklar ele geçecek olan nakit ve nakit benzerlerinin tutarıdır?
b. Gayrimenkuller a. Gerçeğe Uygun Değer
c. Emtia b. Tarihi Maliyet
d. Demirbaşlar c. Kullanım Değeri
e. Zirai mahsuller d. Net Gerçekleşebilir Değer
e. Cari Maliyet
4. Vergi Usul Kanunu’nda “bir iktisadi varlığın değerleme
gününde sahibi için arz ettiği gerçek değer” tanımlaması, aşa- 9. “Karşılıklı pazarlık ortamında, bilgili ve istekli taraflar
ğıdakilerden hangisi için yapılmıştır? arasında bir varlığın el değiştirmesi ya da bir borcun öden-
a. Borsa Rayici mesi durumunda ortaya çıkması gereken tutar” olarak ta-
b. Tasarruf Değeri nımlanan değerleme esası hangisidir?
c. Mukayyet Değer a. Gerçeğe Uygun Değer
d. İtibari Değer b. Tarihi Maliyet
e. Rayiç Bedel c. Kullanım Değeri
d. Net Gerçekleşebilir Değer
5. Aşağıdakilerden hangisi Vergi Usul Kanunu’na göre mu- e. Cari Maliyet
kayyet değer ile değerlenecek varlıklardan birisi değildir?
a. Senetli ve senetsiz alacaklar 10. Bilanço tarihinde varlıkların ve borçların kaç liralık ol-
b. Kuruluş ve örgütlenme giderleri duklarının belirlenmesi, aşağıdakilerden hangisi ile ifade
c. Şerefiye edilir?
d. Karşılıklar a. Envanter
e. Kasa mevcutları b. Muhasebeleştirme
c. Değerleme
d. Aktifleştirme
e. Maliyetlendirme
38 Envanter ve Bilanço
Sıra Sizde 4
Vergi Usul Kanunu’nda gayrimenkuller, tesisat ve makineler,
gemiler ve diğer taşıtlar, maddi olmayan haklar, demirbaşlar,
emtia, zirai mahsuller ve hayvanlar emsal bedeliyle değerle-
nebilirler.
Sıra Sizde 5
Türk Ticaret Kanunu’na göre şahıs işletmeleri ile şahıs şir-
ketlerinde değerleme ölçülerinin seçimi serbesttir. TTK 75.
madde “ Bütün aktifler, en çok bilanço gününde işletme için
haiz oldukları değer üzerinden kaydolunur. Borsada kote
edilen emtia ve kıymetler o günün borsa rayicine göre ve tah-
sil edilemeyen veya ihtilaflı bulunanlar müstesna olmak üze-
re, bütün alacaklar da itibari miktarlarına göre hesabedilir”
demektedir. Buradan yola çıkılarak herhangi bir varlık için
hem maliyet bedeli hem de piyasa değeri mevcut olduğunda
büyük olan değeri seçebilecekleri sonucuna ulaşılabilir.
Sermaye şirketlerinde ise ortakların sorumlulukları koyduk-
ları sermaye ile sınırlı olduğundan, değerleme ölçülerinin se-
çimine sınırlama getirilmiş, düşük olan değer esas alınmıştır.
Örneğin stoklar en çok maliyet değeri ile değerlenebilmek-
2. Ünite - Muhasebede Değerleme 39
tedir. Değerlemede yüksek olan değerin esas alınması du- Sıra Sizde 9
rumunda ticari kar yüksek gözükür. Bu durum sermayenin Türkiye Muhasebe Standartları Kavramsal Çerçeve cari ma-
kar payı şeklinde dağıtılmasına neden olur ve alacaklı olan liyeti “varlıklar, aynı varlığın veya bu varlıkla eşdeğer olan bir
üçüncü kişileri riske atar. Sadece sermaye şirketleri için ge- varlığın alınması için hâlihazırda gereken nakit veya nakit
tirilmiş olan bu sınırlama üçüncü kişileri korumaya yönelik benzerlerinin tutarı ile gösterilirler. Borçlar, yükümlülüğün
bir tedbirdir. kapatılması için gereken nakit ve nakit benzerlerinin iskonto
edilmemiş tutarları ile gösterilirler” şeklinde açıklamaktadır.
Sıra Sizde 6
Türkiye Muhasebe Standartları’nda değerleme yerine ölçüm Sıra Sizde 10
kavramı kullanılmaktadır. Muhasebe standartları literatü- Net gerçekleşebilir değer işin normal akışı içerisinde, tahmi-
ründe değer takdiri kastedildiğinde değerleme, finansal ra- ni satış fiyatından tahmini tamamlanma maliyetleri ve satışın
porlama amacı güdüldüğünde ise ölçümleme kavramı kul- gerçekleşmesi için gerekli olan tahmini satış giderleri topla-
lanılmaktadır. TMS’de varlıkların mevcudiyetlerinin kabul mının düşülmesiyle elde edilir.
edilip finansal tablolarda alınmaları için koşul olarak gelecek
ekonomik fayda ve güvenilir olarak ölçümlenebilme unsurla-
rına vurgu yapılmıştır. Yararlanılan Kaynaklar
Kavramsal çerçeve bölümünde ölçüm “finansal tablolarda Benligiray, Y. vd. (2006), Muhasebe Uygulamaları. Anadolu
yer alan unsurların bilançoda ve gelir tablosunda tahakkuk Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Yayınları. Eskişehir:
ettirilecekleri ve gösterilecekleri parasal tutarların belirlen- Anadolu Üniversitesi Basımevi.
mesi işlemi” olarak tanımlanmaktadır. Özerhan Akbulut, Y. (2008), “Vergi Usul Kanunundaki De-
ğerleme Hükümlerinin Türkiye Finansal Raporlama
Sıra Sizde 7 Standartları Kapsamında Değerlendirilmesi”, Muhasebe
Türkiye Muhasebe Standartları’na göre maddi duran varlık- Bilim Dünyası Dergisi, Mart Sayısı, s.1-41.
lar, yatırım amaçlı gayrimenkuller, maddi olmayan duran Şensoy, N. ve Perek, A.A. (2010), “KOBİ’ler İçin Uluslararası
varlıklar, şerefiye, stoklar ve iştiraklerdeki yatırımlar ilk mu- Finansal Raporlama Standardı ve Vergi Usul Kanunun-
hasebeleştirilmede tarihi maliyet ile değerlenirler. daki Değerleme Esaslarına Toplu Bakış”, VII. Muhasebe
Uygulamaları ve Vergi Mevzuatı Sempozyumu, Antal-
Sıra Sizde 8 ya.
Gerçeğe uygun değer Türkiye Muhasebe Standartları’nda Türk Ticaret Kanunu-Türk Borçlar Kanunu, (2011), Anka-
“karşılıklı pazarlık ortamında, bilgili ve istekli taraflar ara- ra SMMM Odası Yayın No:80.
sında bir varlığın el değiştirmesi ya da bir borcun ödenmesi
durumunda ortaya çıkması gereken tutar” olarak açıklan-
maktadır.
Standartlara göre maddi duran varlıklar, maddi olmayan du- Yararlanılan İnternet Kaynakları
ran varlıklar, yatırım amaçlı gayrimenkuller, nakit ve nakit mevzuat.basbakanlik.gov.tr
benzerleri ile finansal borçlar izleyen dönemlerde muhase- www.tmsk.org.tr
beleştirilirken gerçeğe uygun değer veya maliyet bedeli yön- www.spk.gov.tr
temlerinden biri ile değerlenebilirler. www.gib.gov.tr
3
ENVANTER VE BİLANÇO
Amaçlarımız
Bu üniteyi tamamladıktan sonra;
Hazır değerler olarak adlandırılan kasa, bankalar, alınan çekler gibi varlık ka-
lemleri için sayım ve değerleme işlemlerini açıklayabilecek,
Menkul kıymetler kapsamında; hisse senedi ve tahvil gibi varlık kalemleri için
envanter işlemlerini açıklayabilecek,
Senetsiz ve senetli ticari alacaklar için yapılması gereken envanter işlemlerini
ifade edebilecek,
Hazır değerler, menkul kıymetler ve alacaklar için VUK ve TMS’ye göre değer-
leme farklılıklarını ayırt edebilecek
bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.
Anahtar Kavramlar
• Kasa Noksanlığı ve Fazlalığı • Reeskont
• Alınan Çekler • Şüpheli Alacaklar
• Banka Mevduatı • Ertelenmiş Vade Farkı Gelirleri
• Hisse Senetleri ve Tahviller • Etkin Faiz Oranı
• Alacak Senetleri • Etkin Faiz Yöntemi
İçindekiler
• GİRİŞ
• HAZIR DEĞERLER
Dönen Varlıkların Envanter İşlemleri-I • MENKUL KIYMETLER
Envanter ve Bilanço (Hazır Değerler, Menkul • ALACAKLAR
Kıymetler, Alacaklar) • ŞÜPHELİ ALACAKLAR
• ŞÜPHELİ ALACAĞIN TAHSİLİ
• DEĞERSİZ ALACAKLAR
Dönen Varlıkların
Envanter İşlemleri-I
(Hazır Değerler, Menkul
Kıymetler, Alacaklar)
GİRİŞ
Bu bölümde, hazır değerler olarak adlandırılan kasada ve/veya bankada bulunan nakit
para ile istenildiği zaman paraya çevrilme olanağı bulunan diğer varlık kalemleri, menkul
kıymetler olarak adlandırılan hisse senedi ve tahvil gibi varlıklar ve alacaklar için dönem
sonunda yapılması gereken değerleme işlemleri açıklanmaktadır. Değerleme işlemlerine
hem Vergi Usul Kanunu (VUK) hem de Türkiye Muhasebe Standartları (TMS) kapsamın-
da yer verilmektedir.
Bu konuda daha fazla bilgi edinmek için “Envanter işlemleri” ve “Dönem sonu işlemleri”
konularının anlatıldığı kitaplardan yararlanabilirsiniz.
HAZIR DEĞERLER
Tekdüzen Hesap Planında Dönen Varlıklar başlığında yer alan Hazır Değerler grubunda
nakit ve nakde dönüşme niteliği yüksek olan, nakit benzeri varlıklara yer verilmiştir. Söz
konusu varlıklar aşağıdaki hesaplarda sınıflandırılmakta ve izlenmektedir:
KASA
101 ALINAN ÇEKLER
102 BANKALAR
103 VERİLEN ÇEKLER VE ÖDEME EMİRLERİ (-)
108 DİĞER HAZIR DEĞERLER
Bu bölümde, yukarıda listelenen ve hazır değerler olarak adlandırılan varlık kalemleri
için dönem sonunda yapılması gereken envanter işlemleri açıklanmaktadır. Envanter iş-
lemleri kapsamındaki değerleme işlemlerine, Vergi Usul Kanunu (VUK) ve Türkiye Mu-
hasebe Standartları (TMS) açısından ayrı başlıklar altında yer verilmektedir.
Kasa-Türk Lirası
Peşin satışlar, alacak tahsilâtları, bankadan para çekilmesi gibi işlemler işletmenin kasa-
sına para girmesine; peşin alışlar, her türlü nakit ödeme ve bankaya para yatırılması gibi
işlemler ise işletmenin kasasından para çıkmasına neden olur.
Nakit girişi doğuran işlemlerin tutarı Kasa hesabının borç tarafına, nakit çıkışına ne-
den olan işlemlerin tutarı ise Kasa hesabının alacak tarafına kaydedilir. Kasadan çıkan
para tutarı kasaya giren para tutarına eşit olduğunda kasada para olmayacağı için Kasa
hesabı kalan vermeyecektir. Kasaya giren ve kasadan çıkan para tutarları eşit değilse, Kasa
hesabı borç tarafında kalan verir. Bunun aksi olmaz, çünkü kasada bulunan para tutarını
42 Envanter ve Bilanço
aşan bir tutarın kasadan çıkması mümkün değildir. Dolayısıyla, diğer varlık hesaplarında
da olduğu gibi, Kasa hesabı dönem sonunda ya hiç bakiye (kalan) vermez ya da borç ta-
rafında bakiye verir.
Düzenli çalışan bir işletme her günün sonunda mutlaka o gün itibariyle (gün başın-
daki kasa tutarına ilave olarak) kasaya giren ve gün içinde kasadan çıkan para tutarı ara-
sındaki farkı hesaplar. Bu tutar o gün sonunda kasada bulunması beklenen nakit parayı
gösterir. Daha sonra kasada mevcut olan nakit para sayılır. Kasada mevcut olan para ile
hesap bakiyesinin eşit olması nakit hareketlerinin kayıtlarla uyumlu olduğunu gösterir.
Kasa sayımı ve nakit hareketlerinin düzenli ve günlük olarak kontrolü bir işletmenin
kasa hareketlerini denetleyebilmesi açısından büyük önem taşır.
Örnek 1: Yapılan sayım sonucu kasada T6.400 bulunduğu tespit edilmiştir. Dönem
sonu itibariyle Kasa Hesabının borç tarafı toplamı T200.000, alacak tarafı toplamı ise
T194.000’dir.
Kasa hesabının bakiyesi T6.000’dir. Dolayısıyla kasa mevcudu T400 fazladır. Başka bir
ifadeyle kasaya giren T400’nin kaydında bir hata olduğu için hesap kalanı ile para mevcu-
du tutarı eşit çıkmamaktadır.
3. Ünite - Dönen Varlıkların Envanter İşlemleri-I (Hazır Değerler, Menkul Kıymetler, Alacaklar) 43
Fazlalığın nedeninin bulunup bulunamamasına göre aşağıdaki kayıtların yapılması,
böylece para mevcudu ile kasa hesabının kalanının eşitlenmesi gerekir.
a) Fazlalığın nedeni hemen bulunamıyorsa para mevcudu ile Kasa hesabının kalanını
eşit hale getirmek için şöyle bir kayıt yapılır.
31.12.20XX
30.01.20XY
397 SAYIM VE TESELLÜM FAZLALARI 400
01.Kasa Fazlası 400
121 ALACAK SENETLERİ 400
Dönem içinde veya sonunda ortaya çıkan kasa fazlalığının nedeni bulunamıyorsa 679
Diğer Olağandışı Gelir ve Kârlar hesabına alacak, 397 Sayım ve Tesellüm Fazlaları hesabı-
na borç kaydı yapılarak fark kapatılır.
31.12.20XY
397 SAYIM VE TESELLÜM FAZLALARI 400
01.Kasa Fazlası 400
679 D.OLAĞANDIŞI GELİR/KÂR 400
Örnek 2: Yapılan kasa sayımı sonucu kasada T5.000 bulunduğu tespit edilmiştir. Dö-
nem sonu itibariyle Kasa hesabının borç tarafı toplamı T320.000, alacak tarafı toplamı ise
T314.000’ dir.
Kasa hesabının bakiyesi T6.000’dir. Dolayısıyla Kasa mevcudu T1.000 noksandır. Baş-
ka bir değişle kasadan çıkan T1.000’nin kaydında bir hata olduğu için hesap kalanı ile para
mevcudu tutarı eşit çıkmamaktadır.
31.12.20XX
135 PERSONELDEN ALACAKLAR 1.000
014.Kasiyer Ayşe Parasayar 1.000
100 KASA HESABI 400
31.12.20XX
197 SAYIM VE TESELLÜM NOKSANLARI 1.000
01.Kasa Noksanı 1.000
100 KASA HESABI 1000
197 Sayım ve Tesellüm Noksanları hesabı, noksanlığın nedeni bulununcaya kadar açık
kalabilir ve bilânçoda gösterilebilir. Nedenin bulunması durumunda 197 nolu hesap nok-
sanlığa neden olan hesap ile kapatılır.
Örnek 3: 20XX yılı sonundaki tespitten 1 ay sonra, noksanlığın satıcı işletmeye 28 Ka-
sım 20XX tarihinde yapılan T1.000 tutarındaki senet ödemesinin kaydedilmemesinden
kaynaklandığı anlaşılmıştır.
30.01.20XY
321 BORÇ SENETLERİ 1.000
026.Dürüst Ticaret 1.000
197 SAYIM VE TES. NOKSANLARI 1000
01.Kasa Noksanı 1.000
Dönem içinde veya sonunda ortaya çıkan kasa noksanlığının nedeni bulunamıyorsa
ve bu noksanlıktan hiç kimse sorumlu tutulmuyorsa 689 Diğer Olağandışı Gider ve Za-
rarlar hesabına borç, 197 Sayım ve Tesellüm Noksanları hesabına alacak kaydı yapılarak
fark kapatılır.
Kasa noksanlığından kaynaklanan zararın, vergi matrahının tespitinde indirime konu edilmesi müm-
kün değildir. Bu nedenle kasa noksanının kanunen kabul edilmeyen gider olarak ayrıca kaydedilmesi
gerekir. Aksi halde yukarıdaki kayıt dönem kârını azaltır ve usulsüz bir vergi kaybına yol açar.
3. Ünite - Dönen Varlıkların Envanter İşlemleri-I (Hazır Değerler, Menkul Kıymetler, Alacaklar) 45
Kasa hesabının bakiyesi T7.000, kasa mevcudu T6.600 ise ve farkın nedeni bilinmiyorsa na-
sıl bir kayıt yapılır? 1
Kasa-Yabancı Paralar
Ticari bir işlem sonucunda işletmenin kasasına yabancı para (efektif döviz) girişi olduğun-
da, söz knusu yabancı para tutarı, işlem tarihindeki resmi kur değeri (T.C. Merkez Bankası
resmi kuru) üzerinden T’ye dönüştürülerek 100 Kasa Hesabı-Döviz Kasası hesabı’na kay-
dedilir. İşletme elindeki yabancı parayı dönem içinde T’ye dönüştürebilir. Yabancı paranın
T’ye dönüştürüldüğü tarih itibariyle döviz kuru yükselmiş ise kambiyo kârı, düşmüş ise
kambiyo zararı ortaya çıkar. İşletme kasasında veya banka hesabında bulunan yabancı pa-
rayı elden çıkarmamış ise dönem sonunda elinde bulunan yabancı paralar için değerleme
işlemi yapılır.
Bu ünitede ele alınan konularla ilgili Türkiye Muhasebe Standartları’na yönelik açıklamala-
ra değerleme ölçüleri düzeyinde ve ayrıntıya girilmeksizin yer verilmektedir.
Örnek 4: ABC İşletmesinin kasasında dönem sonu itibariyle 3.000 Avro bulunmaktadır.
Söz konusu 3.000 Avro’nun kasaya giriş kaydının yapıldığı tarihte 1 Avro= T2,3’dir. Değer-
lemenin yapıldığı 31.12.20XX tarihinde Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan
değerleme kuru 1 Avro= T2,5’dir. Buna göre değerleme işlemi ve kaydı şöyle olur:
3.000 Avro x T2,5 = T7.500 (mevcut yabancı paranın değerleme günü değeri)
3.000 Avro x T2,3 = T6.900 (mevcut dövizin kayıtlardaki T değeri)
T7.500 – T6.900 = T600 değerleme (kambiyo) kârı
46 Envanter ve Bilanço
31.12.20XX
100 KASA HESABI 600
100.02.Döviz Kasası
100.02.02.Avro Kasası 600 TL
646 KAMBİYO KÂRLARI 600
Yukarıdaki hesaplama sonucunda, kur düşüşü nedeniyle T600 kur zararı hesaplanmış
olsaydı muhasebe kaydı şöyle yapılırdı:
31.12.20XX
656 KAMBİYO ZARARLARI 600
100 KASA HESABI 600
100.02.Döviz Kasası
100.02.02.Avro Kasası 600 TL
Alınan Çekler
Çek; işletmelerin vadesiz mevduat hesabı açarak veya kredi alarak bankada kullanma-
ya hazır halde tuttukları paranın, kendilerine veya ödeme yapacakları üçüncü bir kişiye
ödenmesi için bankaya verdikleri yazılı bir talimat olarak tanımlanabilir. Bu yazılı talimat
kıymetli evrak niteliğindedir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 780. Maddesinde çekin unsurları sıra-
lanmıştır. Buna göre çek; Senet metninde “çek” kelimesini ve eğer senet Türkçe’den başka
bir dille yazılmış ise o dilde “çek” karşılığı olarak kullanılan kelimeyi, kayıtsız ve şartsız
belirli bir bedelin ödenmesi için havaleyi, ödeyecek kişinin, “muhatabın” ticaret unvanını,
ödeme yerini, düzenlenme tarihini ve yerini, düzenleyenin imzasını içerir.
780. maddede gösterilen unsurlardan birini içermeyen bir senet, ikinci ve üçüncü fık-
ralarda yazılı hâller dışında çek sayılmaz (TTK madde 781). TTK’nın 795. maddesinde
ise “Çek görüldüğünde ödenir. Buna aykırı herhangi bir kayıt yazılmamış hükmündedir.
Düzenlenme günü olarak gösterilen günden önce ödenmek için ibraz olunan çek, ibraz günü
ödenir” denmektedir. Kanun metninde ifade edildiği üzere, çekte ödeme zamanını be-
lirten bir tarih (vade) değil, düzenleme tarihi yer almaktadır. Dolayısıyla çeki elinde bu-
lunduran kişinin, çeki tahsil etmesi için belirli bir vadeyi beklemesi gerekmemekte, çeki
göstermesi (ibraz etmesi) yeterli olmaktadır. Ancak iş dünyasında çeklerin üzerindeki
düzenleme tarihinin vade olarak kabul edildiği ve çeklerin vadeli bir ödeme aracı olarak
kullanıldığı görülmektedir.
Yeni Türk Ticaret Kanunu ile ilgili daha fazla bilgi edinmek için www.tbmm.gov.tr/kanun-
lar adresini ziyaret edebilirsiniz.
Dönem içinde alınan ve düzenleme tarihi ileri bir tarihi (vade) ifade eden, dolayısıyla
izleyen dönemde tahsil edilecek olan çekler için dönem sonu değerleme işlemi nasıl ya-
pılacaktır?
vade
Çeklerin Gelecekteki Değeri = Çeklerin Peşin Değeri x 1+i 365 ( )
EFO bulunduktan sonra, eldeki çeklerin izleyen yıla sirayet eden vade sonundaki de-
ğeri, 31 Aralık’a indirgenir. Bunun için yukarıdaki formülde yer alan vade (çekin tahsiline
kadar olan toplam gün sayısı) 31 Aralık itibariyle vadeye kadar kalan gün sayısı olarak
alınır ve formül şu şekle dönüşür.
vadeye.kalan.gün
Çeklerin Bugünkü Değeri= Çeklerin Gelecekteki Değeri ÷ 1+i ( ) 365
Böylece, eldeki çeklerin itfa edilmiş maliyetleri hesaplanır ve çekin içerdiği faiz geliri
ilgili olduğu dönemlere dağıtılmış olur.
Bununla birlikte, Hâsılat Standardına göre, hâsılat peşin değeri üzerinden kayda alınır.
Şöyle ki; vadeli satışlar içinde yer alan vade farkı ve faiz tutarları, satış geliri olarak değil,
“Ertelenmiş Vade Farkı Geliri” olarak bir bilanço hesabına kaydedilir. Dönem sonunda,
yani değerleme yapılırken söz konusu ertelenmiş vade farkı geliri tutarı, etkin faiz yönte-
mine göre değerleme günündeki değerine indirgenir ve döneme ait olan faiz gelirleri ilgili
dönemin geliri olarak muhasebeleştirilir.
Örnek 5: Dürüst Gıda Tic. Ltd. Şti. 01.12.201X tarihinde peşin fiyatı T10.000 olan tica-
ri malı 3 ay vadeli çekle T11.000’ye satmıştır (KDV ihmal edilmiştir).
Bu işlemin, gerçekleştiği tarihte (veya izleyen on gün içinde) kaydı şöyle yapılır: Satış
tutarı peşin değeri üzerinden “600 Yurtiçi Satışlar” hesabına, vadeli değeri üzerinden de
“101 Alınan Çekler” hesabına kaydedilir. Vadeli satıştan kaynaklanan vade farkı ise “Erte-
lenmiş Vade Farkı Gelirleri” hesabına kaydedilir.
48 Envanter ve Bilanço
01.12.201X
101 ALINAN ÇEKLER HESABI 11.000
600 YURTİÇİ SATIŞLAR HS. 10.000
ERTELENMİŞ VADE FARKI GELİRLERİ HS. 1.000
… nolu fatura ile satış
EFO bulunduktan sonra, vade sonundaki (31.12.den itibaren 60 gün sonraki) değeri
T11.000 olan çekin, değerlemenin yapıldığı 31.12.201X tarihindeki değeri hesaplanır:
vadeye.kalan.gün
Çeklerin Bugünkü Değeri = Çeklerin Gelecekteki Değeri ÷ 1+i ( ) 365
11.000
Çeklerin Bugünkü Değeri = 60
(1+0,4719) 365
11.000
=
Çeklerin Bugünkü Değeri = T 10.323
1,06557
Vade sonundaki (60 gün sonraki) değeri T11.000 olan çekin 31.12.201X tarihine in-
dirgenmiş değeri T10.323’dir. Dolayısıyla, vadeli satıştan doğan ve “Ertelenmiş Vade Farkı
Gelirleri Hesabı”na kaydedilen T1.000’nin, satışın yapıldığı günden yılsonuna kadar geçen
30 günlük döneme isabet eden kısmı T323’ dir. T323’nin cari yılın gelirlerine eklenmesi
için aşağıdaki muhasebe kaydı yapılır:
31.12.201X
ERTELENMİŞ VADE FARKI GELİRLERİ HS. 323
Satış hâsılatı ile vade farkından doğan faiz geliri ise gelir tablosunda şöyle gösterilir:
Bankalar
Bankalar hesabına ilişkin değerleme işlemine geçilmeden önce, banka hesaplarında mey-
dana gelen ancak herhangi bir nedenle muhasebe kaydı yapılmayan para hareketleri olup
olmadığını saptamak için bankalardan yılsonu itibariyle alınan hesap özetleri ile işlet-
menin bankalara ilişkin yardımcı hesapları karşılaştırılır. Unutulan işlemler için gerekli
düzeltme kayıtları yapılır. Aslında bu karşılaştırma işlemi dönem içinde de banka hare-
ketlerinin muhasebe kayıtları esnasında sıklıkla yapılır. Zira banka hareketlerine ilişkin
kayıtlar önemli ölçüde banka hesap özetlerinde yer alan bilgilere göre yapılmaktadır.
Örnek 6: ABC Ticaret Ltd. Şti. nin muhasebe kayıtlarında Parabank yardımcı hesa-
bının borç bakiyesi T341.000, söz konusu Banka’dan alınan hesap özetindeki bakiye ise
T342.500’dir. Hesap özetinin incelenmesi neticesinde, söz konusu farkın müşteri Dürüst
Ticaret’in borcuna mahsuben 14 Aralık’ta işletmenin banka hesabına yapmış olduğu
T1.500 tutarındaki havalenin kaydedilmemesinden kaynaklandığı anlaşılmıştır. Bunun
için aşağıdaki kaydın yapılması gerekir.
31.12.20XX
102 BANKALAR HESABI 1.500
01.Parabank 1.500
120 ALICILAR HESABI
03.Dürüst Ticaret 1.500 1.500
Bankalar hesabı ile ilgili unutulan kayıtların yapılmasından sonra, hesabın bakiyesi
için değerleme yapılır. Aşağıda değerleme işlemleri yine V.U.K ve T.M.S. ye göre açıklan-
maktadır.
birlikte, dönemsellik ilkesi gereği, işletme lehine dönem itibariyle isabet eden faiz gelirlerinin
cari dönemin geliri olarak kaydedilmesi gerekir.
Öte yandan banka hesap özetinde yılsonu itibariyle tahakkuk etmiş faiz gelirleri varsa,
bunların da kaydedilmesi gerekir. Faiz geliri menkul sermaye iradı olduğu için gelir vergisi
kesintisine (tevkifata) tabidir. Banka, tahakkuk eden faiz gelirlerinden gelir vergisi kesin-
tisini hesaplayarak söz konusu tutarı vergi sorumlusu sıfatıyla vergi dairesine yatırır. İşlet-
me ise bankanın faiz tutarı üzerinden kesmiş olduğu vergiyi 193 Peşin Ödenmiş Vergi ve
Fonlar hesabında izleyerek, daha sonra ödeyeceği gelir veya kurumlar vergisinden düşer.
Örnek 7: Parabank’tan gelen hesap özetinde, işletme lehine T13.000 mevduat faizi ta-
hakkuk ettiği ve bu tutarın bankadaki mevduat hesabına eklendiği görülmüştür (gelir
vergisi oranı %10 kabul edilmiştir).
31.12.20XX
102 BANKALAR HESABI 11.700
01.Parabank 11.700
193 PEŞİN ÖDENEN VERGİ VE FONLAR 1.300
193.03.Gelir vergisi stopajı 1.300
642 FAİZ GELİRLERİ HS. 13.000
Alınan vadeli çeklerle vadeli mevduat hesabının TMS’ye göre değerleme işlemi niçin benzer-
2 lik göstermektedir?
15.01.20XX
108 DİĞER HAZIR DEĞERLER 1.000
01.Posta Pulu 1.000
100 KASA HESABI 1.000
Yapılan envanter sonucunda işletmenin kasasında T200’lik posta pulu kaldığı saptan-
mıştır. Dolayısıyla, dönem başında alınan pulların T800’lik kısmı kullanılmış ve gidere
dönüşmüştür.
31.12.20XX
770 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ 800
770.04.Dışarıdan Sağlanan Hizmetler 800
108 DİĞER HAZIR DEĞERLER 800
108.01 Posta Pulu 800
MENKUL KIYMETLER
Menkul kıymetler, hisse senedi, hazine bonosu, tahvil, gelir ortaklığı senedi, kar zarar or-
taklığı belgesi, finansman bonosu gibi finansal araçlara yapılan geçici yatırımlardan olu-
şur. İşletmeler esas faaliyetlerinde kullandıkları fonların atıl olduğu dönemlerde bu fonları
faiz veya temettü geliri sağlamak veya fiyat artışlarından yararlanarak kar elde etmek ama-
cıyla menkul kıymetlere yönlendirebilirler. Menkul kıymet yatırımları geçici, yani kısa
vadeli amaçlar için yapılan yatırımlardır. Menkul Kıymetler Tekdüzen Hesap Planı’nda
üç başlık altında yer almaktadır:
110 Hisse Senetleri
111 Özel Kesim Tahvil Senet ve Bonoları
112 Kamu Kesimi Tahvil Senet ve Bonoları
Bu kesimde, yukarıda listelenen ve menkul kıymetler olarak adlandırılan varlık ka-
lemleri için dönem sonunda yapılması gereken değerleme işlemleri açıklanmaktadır. De-
ğerleme işlemlerine V.U.K ve T.M.S. açısından ayrı başlıklar altında yer verilmektedir.
Hisse Senetleri
Yeni TTK’nın 329. maddesinde yer alan tanıma göre anonim şirket, sermayesi belirli ve
paylara bölünmüş olan, borçlarından dolayı yalnız malvarlığıyla sorumlu bulunan şir-
kettir. Tanımda geçen pay “hisse senedi” anlamına gelmektedir. Dolayısıyla hisse senedi
bir ortaklık belgesidir. Şirketteki pay sahipleri, şirketin kar elde etmesi ve karı dağıtmaya
karar vermesi durumunda o yılın karından payları ölçüsünde kar payı (temettü) alma
hakkına sahiptir.
52 Envanter ve Bilanço
Tekdüzen Hesap Planı’na göre, tüm menkul kıymetler satın alındıklarında alış değeri
ile kaydedilir. Menkul kıymetlerin satılması halinde alış değeri üzerinden çıkış yapılır. Alış
ve satış fiyatı arasındaki olumlu fark Menkul Kıymet Satış Karı, olumsuz fark ise Menkul
Kıymet Satış Zararı olarak kaydedilir.
Örnek 9: Dürüst Tic. Ltd. Şti. tanesi TT5’den 11.10.201X’de satın aldığı ABC A.Ş. hisse
senetlerinden 20.000 adedini 1 ay sonra tanesi T6’den satmıştır. Satış işlemi şöyle kaydedilir:
11.11.20XX
102 BANKALAR HESABI 120.000
07.Asbank-Yatırım Hesabı
110 HİSSE SENETLERİ HS.
01.ABC A.Ş. hisseleri 100.000
645 MENKUL KIYMET SATIŞ KÂRI 20.000
Envanter İşlemleri
Hisse senetlerine ilişkin hesap dönemi sonu envanter çalışmaları sırasında öncelikle sa-
yım noksanı veya fazlalığı varsa bunun tespit edilmesi gerekir. Noksanlık veya fazlalık alış
değerleri üzerinden kayda alınır. Kaybolan veya çalınan hisse senetleri ve tahvillerin nama
yazılı olması durumunda gerekli formaliteler tamamlanarak yeniden alınması mümkün-
dür. Hamiline yazılı olanların ise zarar kaydedilebilmesi için ispat edici bir belgeye bağ-
lanmış, dava neticesi mahkeme kararı ile kesinleşmiş ve gelir elde edici bir işlem sonucu
sağlanmış olması gerekir.
Tahviller
Tahviller gerek anonim şirketler ve kooperatifler, gerekse devletin ilgili kurumları tarafın-
dan borç temin etmek amacıyla çıkarılan borçlanma senedi niteliğindeki menkul kıymet-
lerdir. Tahvil, borç senedi niteliğinde olduğu için vade ve vade sonunda ödenecek belirli
bir faiz içerir. Bu itibarla, tahvili elinde bulunduranlar belirli bir vadenin sonunda önce-
den oranı ve tutarı belirli olan bir faiz geliri elde ederler. Tahvilin alınıp satıldığı ikincil
piyasanın olması durumunda tahvilin alış değeri ile borsa değeri farklı olabilir.
Örnek 10: ABC Tic. Ltd. Şti. 1 Aralık 201X tarihinde vadesine 90 gün kalan T100.000
nominal değerli tahvili T91.000’den satın almıştır. Tahvilin 31 Aralık 20X1 tarihinde borsa
rayici bulunmamaktadır.
VUK’a Göre değerleme işlemi şöyle yapılır:
Tahvilin alış değeri ile nominal değeri arasındaki fark = 100.000 – 91.000 = T9.000
Farkın cari yıla isabet eden kısmı = T9.000 x (1 ay /3 ay) = T3.000
Tahvilin dönem sonu değeri = 91.000 + 3.000 = T94.000
31.12.201X
111 ÖZEL KESİM TAHVİL SENET BONOLARI HS. 3.000
Örnek 11: ABC Tic. Ltd. Şti. 1 Aralık 201X tarihinde vadesine 90 gün kalan T100.000
nominal değerli tahvili T91.000’den satın almıştır. Tahvilin 31 Aralık 20X1’de borsa rayici
T95.000’dir.
Tahvilin alış değeri ile nominal değeri arasındaki fark = 100.000 – 91.000 = T9.000
Farkın cari yıla isabet eden kısmı = T9.000 x (1 ay /3 ay) = T3.000
Tahvilin dönem sonu değeri = 95.000 + 3.000 = T98.000
Tahviller hesabına eklenmesi gereken tutar = 98.000 – 91.000 = T7.000
31.12.201X
111 ÖZEL KESİM TAHVİL SENET BONOLARI HS. 7.000
3.000
642 FAİZ GELİRLERİ HS.
…MENKUL KIYMET DEĞER ARTIŞI HS. 4.000
vade
Tahvilin Gelecekteki Değeri = Tahvilin Peşin Değeri x (1+i) 365
EFO bulunduktan sonra, eldeki tahvilin izleyen yıla sirayet eden vade sonundaki değe-
ri, 31 Aralık’a indirgenir. Bunun için yukarıdaki formülde yer alan vade (tahvilin vadesine
kadar olan toplam gün sayısı) 31 Aralık itibariyle vadeye kadar kalan gün sayısı olarak
alınır ve formül şu şekle dönüşür.
vadeye.kalan.gün
Tahvilin Bugünkü Değeri = Tahvilin Gelecekteki Değeri ÷ 1+i ( ) 365
Böylece, işletmenin elindeki tahvilin itfa edilmiş maliyet değeri hesaplanır ve ilgili he-
saplara kayıt yapılır.
Örnek 12: ABC Tic. Ltd. Şti. 1 Aralık 201X tarihinde vadesine 90 gün kalan T100.000
nominal değerli tahvili T90.000’den satın almıştır. Tahvilin 31 Aralık 20X1’de borsa rayici
T95.000’dir.
Söz konusu tahvilin raporlama günündeki değerinin EFY’ye göre hesaplanması için
öncelikle Etkin Faiz Oranı (i değeri) bulunur.
90
100.000=90000 x (1+i ) 365
365
⎛ 100.000 ⎞ 90
i= ⎜ ⎟ −1
⎝ 90.000 ⎠
4,056
i= (1,11) −1
i=0,5269
EFO bulunduktan sonra, vade sonundaki (31.12.den itibaren 60 gün sonraki) değeri
T100.000 olan tahvilin, değerlemenin yapıldığı 31.12.201X tarihindeki değeri hesaplanır:
vadeye.kalan.gün
Tahvilin Bugünkü Değeri = Tahvilin Gelecekteki Değeri ÷ (1+i ) 365
100.000
Tahvilin Bugünkü Değeri = 60
(1+0,5269) 365
100.000
Tahvilin Bugünkü Değeri
= = T 93.295
(1+07187)
56 Envanter ve Bilanço
Alış fiyatı T90.000, vade sonundaki (60 gün sonraki) değeri T100.000 olan tahvilin
31.12.201X tarihine indirgenmiş değeri T93.295’dir. Yani söz konusu tahvile 30 günde isa-
bet eden faiz T3.295 (93.295 – 90.000) dir. Öte yandan tahvilin piyasa temelinde gerçeğe
uygun değeri ise T95.000 olmuş, yani değeri T1.705 (95.000 - 93.295) artış göstermiştir.
Yukarıdaki iki hesaplamaya yönelik kayıt şöyle yapılabilir:
31.12.201X
111 ÖZEL KESİM TAHVİL SENET BONOLARI HS. 4.995
642 FAİZ GELİRLERİ HS. 3.295
ALACAKLAR
Genel anlamda işletmelerin ticari faaliyetleri esnasında veresiye mal veya hizmet satışı
sonucunda ortaya çıkan ve borçlu tarafın varlıkları üzerindeki hak olarak adlandırılan
alacaklar, TMS-39 Finansal Araçlar Standardında, sabit veya belirlenebilir nitelikte öde-
melere sahip olan ve aktif bir piyasada işlem görmeyen, türev olmayan finansal varlık
olarak tanımlanmaktadır. Bu bölümde, alacaklar için dönem sonunda yapılması gereken
değerleme işlemlerine özellikle senetli ve senetsiz ticari alacaklar için hem VUK hem de
TMS kapsamında yer verilmektedir.
Alıcılar
İşletmenin esas faaliyeti ile ilgili mal veya hizmet satışından doğmuş olan senetsiz yani
açık hesap niteliğindeki alacakları 120 Alıcılar hesabında izlenir. Alıcılar hesabı senetsiz
alacaklarla ilgili ana hesap niteliğinde olup müşterilere ilişkin detaylı bilgiler alıcıların her
biri için açılan yardımcı hesaplarda yer alır.
Dönem sonunda alıcılar ana hesabının borç kalanı ile her bir müşteriden olan alaca-
ğın ayrı ayrı izlendiği yardımcı hesapların borç kalanları toplamının eşit olup olmadığı
kontrol edilmelidir. Ayrıca her bir yardımcı hesap için müşterilerle mutabakat sağlanması
için, müşterilere mutabakat mektubu gönderilerek onların kayıtlarında yer alan tutarın,
işletmenin kayıtlarında yer alan tutara eşit olup olmadığı sorulmalı, eksik veya yanlış kayıt
varsa düzeltilmelidir.
Örnek 13: 201X yılı sonu itibariyle işletmenin 120 alıcılar hesabında yer alan tutarlar
aşağıdaki gibidir:
31.12.201X
100 KASA HESABI 3.000
31.12.201X
120 ALICILAR HESABI 2.360
vade
Alacağın Gelecekteki Değeri = Alacağın Peşin Değeri x (1+i ) 365
vadeye.kalan.gün
Alacağın Bugünkü Değeri = Alacağın Gelecekteki Değeri ÷ (1+i ) 365
TMS’ye göre yapılan muhasebe kayıtlarında kullanılan bazı hesaplara yeni Hesap Planında
yer verilmesi beklenmektedir.
58 Envanter ve Bilanço
Bununla birlikte, Hâsılat Standardı’na göre, hâsılat peşin değeri üzerinden kayda alınır.
Şöyle ki; vadeli satışlar içinde yer alan vade farkı ve faiz tutarları, satış geliri olarak değil,
“Ertelenmiş Vade Farkı Gelirleri” olarak kaydedilir. Bu hesap bir bilanço hesabı niteliğin-
dedir. Dönem sonunda, yani değerleme yapılırken “Ertelenmiş Vade Farkı Gelirleri”nin
tutarı, etkin faiz yöntemine göre değerleme günündeki değerine indirgenir ve döneme ait
olan faiz gelirleri ilgili dönemin geliri olarak muhasebeleştirilir.
Örnek 14: Düzgün Gıda Tic. Ltd. Şti. 01.12.201X tarihinde peşin fiyatı T10.000 olan
ticari malı 3 ay vadeli olarak T10.500 fiyatla satmıştır (KDV ihmal edilmiştir).
Bu işlem, gerçekleştiği tarihte (veya izleyen on gün içinde) şöyle kaydedilir: Satış tutarı
peşin değeri üzerinden “600 Yurtiçi Satışlar” hesabına, vadeli değeri üzerinden de “120
Alıcılar” hesabına kaydedilir. Vadeli satıştan kaynaklanan vade farkı ise “Ertelenmiş Vade
Farkı Gelirleri Hesabı”na kaydedilir.
01.12.201X
120 ALICILAR HESABI 10.500
600 YURTİÇİ SATIŞLAR HS. 10.000
ERTELENMİŞ VADE FARKI GELİRLERİ HS.
Dönem sonunda, yani 31.12.201X’de “Ertelenmiş Vade Farkı Gelirleri” hesabında bu-
lunan T500’nin ilgili döneme ait olan kısmının EFY’ye göre hesaplanarak 201X dönem
gelirine kaydedilmesi gerekir.
90
100.500=10000 x (1+i ) 365
365
⎛ 10.500 ⎞ 90
i= ⎜ ⎟ −1
⎝ 10.000 ⎠
4,056
i= (1,05) −1
i=0,2188
EFO bulunduktan sonra, vade sonundaki (31.12.den itibaren 60 gün sonraki) değeri
T10.500 olan alacağın, değerlemenin yapıldığı 31.12.201X tarihindeki değeri şöyle hesaplanır:
vadeye.kalan.gün
Alacağın Bugünkü Değeri = Alacağın Gelecekteki Değeri ÷ 1+i ( ) 365
10.500
Alacağın Bugünkü Değeri =
60
(1+0,2188) 365
10.500
Alacağın Bugünkü Değeri = = T10.164
1,033
3. Ünite - Dönen Varlıkların Envanter İşlemleri-I (Hazır Değerler, Menkul Kıymetler, Alacaklar) 59
Vade sonundaki değeri T10.500 olan alacağın 31.12.201X tarihine indirgenmiş değeri
T10.164’dir. Böylece, vadeli satıştan doğan ve “Ertelenmiş Vade Farkı Gelirleri” hesabına
kaydedilen T500’nin satışın yapıldığı günden yılsonuna kadar geçen 30 günlük döneme
isabet eden kısmı T164’dir. T164 cari yılın gelirlerine eklenerek bilanço ve gelir tablosunda
yer alması sağlanır.
31.12.201X
Alacak Senetleri
İşletmenin esas faaliyeti ile ilgili veresiye mal veya hizmet satışı karşılığında müşterilerin-
den almış olduğu ve bono veya senetler 121 Alacak Senetleri hesabında izlenir. Alacak Se-
netleri hesabı, senede bağlı alacaklarla ilgili ana hesap niteliğinde olup müşterilere ilişkin
detaylı bilgiler senetli alış yapan alıcıların her biri için açılan yardımcı hesaplarda yer alır.
A× n×t
F =
36.500+ ( n× t )
Formülde yer alan vade, senedin bilânço günü itibariyle tahsiline kadar kalan süredir.
Dolayısıyla alacak senetleri için bilanço günü itibariyle söz konusu olan vade üzerinden,
T.C. Merkez Bankası’nın ilan ettiği resmi ıskonto haddi esas alınmak suretiyle reeskont
faiz gideri hesaplanır.
Örnek 15: Dürüst Gıda San. Ltd. Şti. nin portföyünde 31.12.201X itibariyle vadesine 70
gün kalmış, T 120.000 nominal değerli alacak senedi vardır. Senedin üzerinde faiz haddi
belirtilmemiştir.
Senedin üzerinde faiz haddi belirtilmediği için T.C. Merkez Bankası’nın resmi ıskonto
haddi kullanılacaktır. Resmi ıskonto oranı %50 alınmıştır. Buna göre;
F = (120.000 x 50 x 70) / [36500+(50 x 70)]
F = (420.000.000) / (36500+3.500)
F = 420.000.000 / 40.000
F = T10.500
31.12.201X
Böylece 122 Alacak Senetleri Reeskontu hesabı bilânçoda alacak senetlerinin altında
değer düzeltici bir hesap olarak yer alarak alacak senetlerinin tasarruf değeri ile gösteril-
mesini sağlar.
ŞÜPHELİ ALACAKLAR
Tahsil edilememe riski taşıyan alacaklar şüpheli alacak olarak adlandırılırlar. Bu tür ala-
caklar, sağlam alacakların izlendiği hesaplardan çıkarılıp, Şüpheli Alacaklar hesabına alı-
nırlar ve bunlar için dönem sonunda karşılık ayrılır. Ancak alacakların şüpheli hale düşme
ölçütü VUK ve TMS’de oldukça farklı açıklanmaktadır.
11.11.201X
31.12.201X
Örnek 18: Dürüst Gıda Tic. Ltd. Şti. 2011 yılı için vadesini 31–45 gün aşmış alacak-
larının 2011 yılı veresiye satışlarının %10’u oranında olacağını tahmin etmiştir. Şirketin
2011 yılında vadesini 31–45 gün geçmiş alacakları toplamı T210.000’dir. Buna göre Şirket,
vadesi 31–45 gün geçmiş alacakları için T 21.000 (210.000 x %10) karşılık ayırmalıdır.
31.12.2011
31.12.2011
Örnek 19: 2011 yılı vadeli satış toplamı T450.000 olan Erdem Gıda Tic. Ltd. Şti. nin
değerleme yapılan 2011 yılından önceki iki hesap döneminde vadesinde tahsil edilemeyen
alacakları, söz konusu dönemlerdeki toplam vadeli satışları ve vadesinde tahsil edileme-
yen alacak oranları aşağıdaki gibidir.
2009 yılı
Vadesinde tahsil edilemeyen alacaklar: T20.000
Toplam vadeli satışlar: T200.000
Vadesinde tahsil edilemeyen alacaklar / toplam vadeli satışlar = 20.000 / 200.000 = 0,1 (%10)
2010 yılı
Vadesinde tahsil edilemeyen alacaklar: T32.000
Toplam vadeli satışlar: T400.000
Vadesinde tahsil edilemeyen alacaklar / toplam vadeli satışlar = 32.000 / 400.000 =
0,08 (% 8)
3. Ünite - Dönen Varlıkların Envanter İşlemleri-I (Hazır Değerler, Menkul Kıymetler, Alacaklar) 63
Bu verilere göre 2011 yılında ayrılması gereken şüpheli alacaklar karşılığı aşağıdaki
gibi hesaplanır.
İki yılın oranlarının ortalaması = (0,1 + 0,08) / 2 = 0,09 (% 9)
2011 yılında ayrılması gereken şüpheli alacak tutarı = 450.000 x 0,9 = T40.500
31.12.2011
31.12.2011
TMS’ye ve VUK’a göre alacağın tahsilinin şüpheli hale gelmesi nasıl tespit edilmektedir?
4
ŞÜPHELİ ALACAĞIN TAHSİLİ
Alacakların şüpheli hale düşme ölçütünün VUK ve TMS’de nasıl ele alındığı yukarıda
açıklandı. Alacağın şüpheli olma özelliğinin ortadan kalkması için ya tahsil edilmesi ya da
TMS’ye göre tahmini olarak tespit edilen riskin ortadan kalkması gerekir. Karşılık ayrılan
şüpheli alacakların tahsil edilmesine ilişkin işlemler VUK ve TMS açılarından ayrı ayrı ele
alınmakla birlikte özellikle TMS açısından ayrıntıya girilmemiştir.
Örnek 20: 2011 yılı sonunda şüpheli duruma düştüğü için karşılık ayrılan T12.000’lik
bir alacağın T 6.000’lik kısmı 2012 yılı Şubat ayında tahsil edilmiştir.
Söz konusu tahsilât kaydı aşağıdaki şekilde yapılır:
01.02.201Y
Dönem sonunda ise aşağıdaki kayıt yapılarak, tahsil edilen tutar gelir hesabına yazılır.
Böylece vergisel açıdan denge sağlanmış olur.
31.12.201Y
DEĞERSİZ ALACAKLAR
V.U.K.un 322.Maddesinde kazai bir hükme veya kanaat verici bir vesikaya göre tahsiline
artık imkan kalmayan alacaklar değersiz alacak olarak tanımlanmıştır.
Kanaat verici vesikaya örnek olarak; alacağın olmadığını ifade eden mahkeme tuta-
nakları, borçlunun yurtdışına çıktığını gösteren ve haczi mümkün olan malı olmadığını
gösteren belgeler, konkordato anlaşması ile alacaklının borçluya ibra ettiği miktar, alacak-
tan vazgeçildiğini gösteren sulh anlaşması verilebilir (Alptekin, 2000).
Değersiz alacaklar bu mahiyete girdikleri tarihte tasarruf değerlerini kaybederler ve
mukayyet değerleriyle zarar olarak kaydedilirler. Bu açıklamalara göre, şüpheli hale gel-
diği için karşılık ayrılmış olan alacakların değersiz, yani tahsil imkânını yitirmiş hale gel-
mesi durumunda aşağıdaki örnekte olduğu gibi kayıtlardan düşülmesi yeterli olacaktır.
Ancak, işletmenin kayıtlarında yer alan alacaklardan sadece karşılık ayrılmaksızın değer-
siz hale gelenlerin doğrudan mukayyet değeri ile zarar kaydedilmesi mümkün olacaktır.
Örnek 21: Şüpheli duruma düştüğü için karşılık ayrılan T14.000’lik senetli alacağın,
mahkeme kararı ile T 4.000’lik kısmının tahsiline imkân kalmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda değersiz hale gelen alacağın kayıtlardan düşülmesi yeterlidir. Çünkü bu
alacak tutarı için daha önce karşılık gideri kaydı yapılmış ve tutar vergi matrahından in-
dirilmişti.
31.12.201X
Söz konusu alacak için daha önce karşılık ayrılmamış olsaydı kayıt şöyle yapılırdı:
31.12.201X
Özet
Kasa Tahviller
Kasa hesabı ile ilgili değerleme işlemleri VUK ve TMS açısın- Tahviller VUK’un 279.maddesine göre borsa rayici ile değer-
dan aynı anlama gelmektedir. Şöyle ki; kasadaki Türk Lirası lenir. TMS 39’a göre ise şirket yönetiminin tahvili elde tutma
TMS’ye göre gerçeğe uygun değerle, VUK’a göre ise itibari niyetine bağlı olarak Gerçeğe Uygun Değer Farkı Kâr/Zarara
değerle değerlenir ve her iki değer de aynıdır. Yansıtılan Menkul Değerler, Satılmaya Hazır Menkul Değer-
Yabancı paralar ler veya Vadeye Kadar Elde Tutulacak Menkul Değerler kap-
Yabancı paralar ile ilgili değerleme işlemleri VUK ve TMS samında kayda alınabilir.
açısından aynıdır. Şöyle ki; kasadaki yabancı paralar hem Gerçeğe uygun değer farkı kar/zarara yansıtılan tahviller ile
TMS’ye göre hem de VUK’a (md.263) göre borsa değeriyle satılmaya hazır tahvillerin dönem sonunda itfa edilmiş mali-
değerlenir. yet değeri üzerinden değerlemeye tabi tutulur
Alınan çekler
VUK’a göre itibari değeri üzerinden, yani çeklerin üzerinde Senetli ve Senetsiz Alacaklar
yazılı değerle değerlenir. TMS’ye göre ise, bir vade ve vade far- Senetsiz alacaklar VUK’un 281. maddesine göre mukayyet
kı içermesi durumunda, alınan çeklerin de, senetlerde olduğu değerleriyle, TMS 18 Hâsılat ve TMS 39 Finansal Araçlar
gibi, TMS 39 Finansal Araçlar standardına göre “itfa edilmiş standartlarına göre ise itfa edilmiş maliyet değeri üzerinden
maliyet değeri” üzerinden değerlenmesi gerekir. Eldeki çekle- değerlenir.
rin itfa edilmiş maliyetleri hesaplanmak suretiyle çekin içerdi- Yine VUK’un 281. maddesine göre, T cinsinden senetli ala-
ği faiz geliri ilgili olduğu dönemlere dağıtılmış olur. caklar, senetsiz alacaklarda olduğu gibi, ilke olarak mukayyet
Bankalar değerleriyle değerlenmekle birlikte, reeskonta tabi tutulmak
Bankalar hesabı, bankada bulunan nakit para anlamına gel- suretiyle tasarruf değerleriyle de değerlenebilirler. TMS 18
diğinden VUK’a göre itibari değerle değerlenir. Döviz tevdiat Hâsılat Standardı ve TMS 39 Finansal Araçlar Standardı açı-
hesapları da yabancı paralarda olduğu gibi değerlenir. sından ise alacak senetleri itfa edilmiş maliyet değeri üzerin-
Vadesiz mevduat hesabının TMS’ye göre değerlemesi, kasa- den değerlenir.
daki paraların değerleme işlemi gibidir. Öte yandan, döviz
tevdiat hesapları da yabancı paralarda olduğu gibi değerlenir.
Vadeli mevduat ise bir vade ve vade sonunda faiz içeren bir
değeri ifade ettiği için alınan çeklerde olduğu gibi değerlenir.
Hisse Senetleri
VUK’a göre hisse senetleri alış bedeli ile değerlenir. Ancak
ihtiyatlılık ilkesi gereği borsa değeri ile değerleme yapılıyor
ise, hisse senetlerinden değer düşüklüğü söz konusu olanlar
için karşılık ayrılır.
Bir yıldan kısa süre içinde satılmak ve fiyat dalgalanmaları
sonucunda kar elde etmek amacıyla satın alınmış hisse senet-
leri TMS’ye göre gerçeğe uygun değeri üzerinden değerlenir.
Gerçeğe uygun değer olarak, borsa rayici kullanılır.
66 Envanter ve Bilanço
Kendimizi Sınayalım
1. Dönem sonunda nakit para mevcudu T1.700, Kasa hesa- 3. TMS’ye göre Kasa hesabının değerleme ölçüsü aşağıdaki-
bının bakiyesi ise T1.600’dir. Bu durumda yapılması gereken lerden hangisidir?
kayıt aşağıdakilerden hangisidir? a. Emsal değeri
a. b. Maliyet değeri
31.12.XX c. Tasarruf değeri
197 Sayım ve Tes. d. Borsa değeri
e. Nominal değer
Noksanları Hs. 1.600
100 Kasa Hs. 1.600
4. TMS’ye göre Alınan Çekler hesabının değerleme ölçüsü
aşağıdakilerden hangisidir?
b. a. Gelecek değeri
31.12.XX b. Emsal değeri
397 Sayım ve Tes. c. İtfa edilmiş maliyet değeri
Fazlaları Hs. 1.700 d. Nominal değer
100 Kasa Hs. 1.700 e. Mukayyet değer
Yararlanılan Kaynaklar
Alptekin, E. (2000), Değersiz Alacaklar, Yaklaşım Dergisi,
Mayıs Sayısı, s.148.
Ayaz, G. ve Sönmez, E. (1999), Geçici Vergi Uygulamaları,
Ankara: TÜRMOB Yayınları–64, Seri No:7.
Bektöre, S. ve Benligiray, Y. (1986), Envanter ve Bilânço, Es-
kişehir: Eğitim, Sağlık ve Bilimsel Araştırma Çalışmaları
Vakfı Yayını.
Özbirecikli, M. (2011), Dönemsonu İşlemleri Muhasebesi,
Ankara: Detay Yayıncılık.
Sarısu, E. (1998), Dönem Sonu Şüpheli Alacak Uygulaması ve
Muhasebe Kayıtları, Yaklaşım, Ocak Sayısı, s.111.
TFRS (2010), Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Tür-
kiye Finansal Raporlama Standartları, Türkiye Muhasebe
Standartları Kurulu, Ankara: Fersa Matbaası.
Tugay, Y. (1999), 4369 Sayılı Kanunla Getirilen Geçici Vergi
Uygulaması, Mükellefin Dergisi, Nisan Sayısı, s.14.
Yanık, Z. (1998), Dönem Sonu İşlemleri, Yaklaşım Dergisi,
Ocak Sayısı.
www.tmsk.org.tr
Vergi Usul Kanunu: www.gelirler.gov.tr (giriş 09 Kasım 2011).
Sermaye Piyasası Kanunu: www.spk.gov.tr (giriş 12 Kasım
2011).
Yeni Türk Ticaret Kanunu: www.tbmm.gov.tr/kanunlar (giriş
13.11.2011).
4
ENVANTER VE BİLANÇO
Amaçlarımız
Bu üniteyi tamamladıktan sonra;
Stoklara ilişkin muhasebe dışı envanter işlemlerini sıralayabilecek,
Aralıklı envanter yöntemi ve devamlı envanter yönteminde dönem sonu işlem-
lerini açıklayabilecek,
Stokların değerlemesinde kullanılan maliyetle değerleme yöntemlerini
açıklayabilecek,
Stokların envanterinde karşılaşılan özellikli durumları yorumlayabilecek,
Diğer dönen varlıklarla ilgili envanter işlemlerini sıralayabilecek
bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.
Anahtar Kavramlar
• Stoklar • Maliyetle Değerleme Yöntemleri
• Sayım • Stok Değer Düşüklüğü Karşılığı
• Değerleme • Brüt Satış Kârı/ Zararı
• Satılan Malın Maliyeti • Gelecek Aylara Ait Giderler
• Değeri Düşen Stoklar • Gelir Tahakkukları
İçindekiler
• GİRİŞ
• STOKLAR
• STOKLARIN ENVANTERİ
• STOKLARIN KAYIT YÖNTEMLERİNE
Dönen Varlıkların GÖRE ENVANTER İŞLEMLERİ
Envanter ve Bilanço Envanter İşlemleri II • STOKLARIN MALİYETLE DEĞERLEME
(Stoklar ve Diğer Dönen Varlıklar) YÖNTEMLERİ
• STOKLARIN ENVANTERİNDE
KARŞILAŞILAN ÖZELLİKLİ DURUMLAR
• DİĞER DÖNEN VARLIKLARLA İLGİLİ
ENVANTER İŞLEMLERİ
Dönen Varlıkların
Envanter İşlemleri II
(Stoklar ve Diğer
Dönen Varlıklar)
GİRİŞ
Envanter işlemleri sadece içinde bulunulan dönemin değil, sonraki dönemlerin finansal
raporlarını da etkilemesinden dolayı yeni Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) önem verilen
konular arasındadır. Stokların envanter işlemleri, işletmenin faaliyet türüne bağlı olarak
özellikle ticaret ve sanayi işletmelerinde gerek bilançoyu gerekse gelir tablosunu yakından
ilgilendirir. Ticaret ve sanayi işletmelerinin finansal analizini de yakından etkileyen stok
grubu hesaplarının envanter işlemleri ayrı bir öneme sahiptir.
Stokların sayım ve değerlemeden oluşan muhasebe dışı envanteri titiz bir şekilde yapı-
larak fiili durum saptanır. Daha sonra muhasebe içi envanter adı verilen, yani fiili duruma
göre muhasebe kayıtlarının düzenlenmesi ve düzeltilmesi aşamasına geçilir. Bu aşamada
satılan malların maliyetinin saptanması ve kaydı, değerini kaybeden stokların, firenin,
sayım farklarının kaydedilmesi gibi özellik gösteren işlemlerin muhasebe kayıtları yapılır.
Böylece dönem sonunda hazırlanan finansal raporlarda yer alan stok rakamlarının ve brüt
satış kârı rakamlarının gerçeği göstermesi sağlanır. Envanter işlemlerinde muhasebecinin
rehberi; Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği (MSUGT) veya bilinen adıyla Tekdü-
zen Muhasebe Sistemi, vergi mevzuatı ve yargı kararları yanında yeni TTK ile öne çıkan
Türkiye Muhasebe Standartları ve KOBİ Türkiye Finansal Raporlama Standardı ( KOBİ
TFRS) olacaktır.
STOKLAR
Tekdüzen Hesap Planında 15 nolu stoklar grubu; işletmenin satmak, üretimde kullanmak
veya tüketmek amacıyla edindiği ilk madde ve malzeme, yarı mamul, mamul, ticari mal,
yan ürün, artık ve hurda gibi bir yıldan az bir sürede kullanılacak olan veya bir yıl içerisin-
de nakde çevrilebileceği düşünülen varlıklardan oluşur.
Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Türkiye Finansal Raporlama Standardı
(KOBİ TFRS) 13. Bölümünde (büyük ölçekli işletmeler için TMS 2’de) stoklar şöyle
tanımlanmıştır:
• İşin olağan akışı içinde satılmak üzere elde tutulan,
• Bu tür satışa konu olmak üzere üretilen veya
• Üretim sürecinde veya hizmet sunumunda kullanılacak ilk madde ve malzemelerdir.
Stokların envanteri niçin önemlidir? Stokların envanterinde yanlışlık yapılırsa finansal ra-
porlarda ne gibi sonuçlarla karşılaşılır? 1
72 Envanter ve Bilanço
İşletmenin faaliyet gösterdiği alanlara göre stok çeşitleri de farklılık gösterir. Sanayi
(imalat) işletmelerinde hammadde, yarı mamul ve mamul olmak üzere üç çeşit stok ka-
lemi bulunur. Ticaret işletmelerinde ise ana faaliyet konusu mal alım satımı olduğu için,
bu işletmelerin esas stok kalemini ticari mal (emtia) oluşturur. Hizmet işletmelerinde ise
malzeme stokuna rastlanabilir. Tekdüzen Hesap Planında “15” nolu hesap grubu stoklar
için ayrılmış olup, bu gurupta yer alan hesaplar şunlardır:
15 STOKLAR
150 İlk Madde ve Malzeme
151 Yarı Mamüller-Üretim
152 Mamüller
153 Ticari Mallar
157 Diğer Stoklar
158 Stok Değer Düşüklüğü (-)
159 Verilen Sipariş Avansları
Yukarıda yer alan hesaplardan ilk üçü, sanayi işletmelerinde yapılan üretime paralel
olarak oluşan stokları takip etmek üzere kullanılan hesaplardır. 150 İlk Madde ve Malzeme
hesabı üretimde kullanılmak üzere satın alınan hammadde, yardımcı malzeme, işletme
malzemesi, ambalaj malzemesi, yakacak malzemesi, kırtasiye malzemesi gibi stokları iz-
lemek için kullanılır. 151 Yarı Mamulleri – Üretim hesabı hem üretim maliyetini hem de
dönem sonu yarı mamul stoklarını izlemek için; 152 Mamuller hesabı ise tamamlanarak
satışa hazır hale getirilen mamulleri izlemek için kullanılır.
Herhangi bir üretim sürecinden geçmeden, satmak amacıyla elde edilen mallar 153 Ti-
cari Mallar hesabında izlenir. 157 Diğer Stoklar hesabında yan mamuller, artıklar, hurda-
lar, değeri düşen mal gibi stoklar takip edilir. Aşağıdaki açıklamalar ağırlıklı olarak ticaret
işletmeleri ve stok türlerinden ticari mal esas alınarak yapılmıştır.
İşletmenin bir yıllık ihtiyacından fazla satın alma veya üretimde kullanma ya da stok
devir hızı düşüklüğü gibi nedenlerle bir yıldan daha fazla sürede elden çıkarılacağı veya
kullanılacağı düşünülen stoklar 293 Gelecek Yıllar İhtiyacı Stoklar hesabına aktarılır. 293
nolu hesapta izlenen stoklar dönemi geldiğinde 15 Stoklar grubunda ilgili hesaplara ak-
tarılır. Dönem içinde kullanılma veya hemen elden çıkarılma olasılığı olmayan stokların
ise 294 Elden Çıkarılacak Stoklar ve Maddi Duran Varlıklar hesabına aktarılması gerekir.
Stoklar gerek ticaret gerekse üretim işletmelerinde gerçekleşen faaliyetlerde önemli bir
yer tutması dolayısıyla hem bilanço hem de gelir tablosunu yakından ilgilendiren bir he-
sap grubunu oluşturur. Stokların bilanço ve gelir tablosu ilişkisi Şekil 4.1’de gösterilmiştir.
Şekil 4.1
Stokların Bilanço
ve Gelir Tablosu İle
İlişkisi
4. Ünite - Dönen Varlıkların Envanter İşlemleri II (Stoklar ve Diğer Dönen Varlıklar) 73
Stoklar bilançonun aktif (varlıklar) kısmında, işletmenin faaliyet alanına bağlı olarak
genellikle önemli bir dönen varlık kalemidir. Stoklar gelir tablosunda ise özellikle brüt
satış kârı veya zararının oluşumunda rol oynarlar. Örneğin dönem sonu stokunun yanlış
değerlenmesi bile tek başına dönemin kâr veya zarar rakamının yanlış oluşmasına yol
açabilir.
Daha geniş bilgi için bkz: Genel Muhasebe (2002). Özgül Cemalcılar, Yılmaz Benligiray, Fev-
zi Sürmeli, (Editör: Fevzi Sürmeli), Anadolu Üniversitesi Yayın No. 1341, AÖF Yayın No. 718,
Ünite-7 Stoklar.
STOKLARIN ENVANTERİ
Stokların muhasebe dışı envanteri, stokların sayım ve değerlemesinden oluşur. Muhasebe
dışı envanter sonuçlarına göre, muhasebe içi envanterde yani muhasebe kayıtlarında ya-
pılması gereken işlemler söz konusu olur.
Stokların Sayımı
Stokların envanterine stokların fiziki sayımı ile başlanır. Ülkemizde üçer aylık geçici vergi
dönemlerinden Mart, Haziran ve Eylül ayları sonlarında, bir çok işletmede fiziki sayım-
dan (fiili envanter) ziyade stok kayıtları üzerinden envanter (kaydi envanter) yapılmak-
tadır. Ancak 31 Aralık itibariyle mutlaka fiili sayım yapılmalıdır. Bu amaçla oluşturu-
lan sayım ekipleri, işletmenin deposunda yer alan tüm stokları fiilen sayar, tartar, ölçer
ve envanter listelerini çıkartır. Sayım işleminde işletmede var olan tüm hammadde, yarı
mamul, yardımcı malzeme, mamul ve ticari mallar ayrı ayrı sayılır. Envanter işlemleri
sırasında satın alınmış ve henüz depoya gelmemiş mallar stoklar içinde değerlendirilmez.
Konsinye (emanet) olarak gönderilen mallar stoklar içinde kabul edilir, konsinye olarak
gelen mallar ise stoklar içine dahil edilmez.
Stok sayımı depo görevlileri dışında oluşturulan sayım ekiplerince titiz bir şeklide ve ayrın-
tılı olarak yapılmalı ve envanter sonuçları envanter defterine kaydedilmelidir.
Stokların Değerlemesi
Muhasebe dışı envanterde sayım aşamasından sonra gelen ikinci aşama değerlemedir.
Yani sayım sonuçlarının T cinsinden ifade edilmesidir. Stokların değerlemesi; stokların
ilk alışında, satışta ve dönem sonunda değerleme olmak üzere incelenebilir.
Stoklar ilk alışta maliyet değeri ile kaydedilirler. Yurt içinden satın alınıyorsa maliyet
değeri:
• Satın alma bedeli,
• Satın alma giderleri,
• Stokun işletmeye getirilmesi için yapılan taşıma ve sigorta giderleri,
• Vade farkları ve kur farkı giderleri, alış komisyonları, geçici depolama giderlerin-
den oluşur.
VUK hükümlerine göre stoğun satın alınıp işletme stoklarına girdiği tarihe kadar olu-
şan kur farklarının maliyete intikal ettirilmesi zorunludur. Kalan stok ile ilgili olarak daha
sonra ortaya çıkacak kur farklarının ise, ilgili bulundukları yıllarda gider yazılması veya
maliyete eklenmesi mümkündür. Mal bedeline dahil edilen vade farkları ile faturadan ayrı
gösterilen vade farklarının malın maliyetiyle doğrudan ilgili olduğu için mal bedelinin bir
unsuru olarak maliyete intikal ettirilmesi gerekir. Ancak daha sonradan fatura edilen vade
farklarının mal alımıyla ilişkilendirmeksizin gider olarak kaydı yapılacaktır. Bunlardan
istenirse malın maliyetine pay verilebilecektir.
74 Envanter ve Bilanço
Yurt dışından yapılan satın almalarda yukarıdaki harcamalara akreditif giderleri ile
gümrük vergisi, gümrük giderleri vb. gibi satın alma ile ilgili diğer harcamalar da ekle-
nir. Satın alma esnasında yapılan alış iskontosu stokun maliyetini etkileyecek ve maliyetin
azalmasına yol açacaktır. Ciro primleri ise satın alınan malın maliyet bedeli ile ilişkilendi-
rilmeyecek gelir unsuru olarak dikkate alınacaktır.
Türk vergi mevzuatı açısından stokların değerlendirilmesine ilişkin bilgiler VUK 274.
maddesinde açıklanmıştır. Üretilen malların değerlemesi konusunda ise, VUK 275. mad-
desinde açıklama yapılmış olup, imal edilen malların maliyet bedeli:
• Mamulün vücuda getirilmesinde sarf olunan ham madde ve malzemelerin bedeli,
• Mamule isabet eden direkt işçilik payı,
• Genel imalat maliyetlerinden mamule düşen payı,
• Genel yönetim giderlerinden mamule düşen payı,
• Ambalajlı olarak piyasaya arzı gerekli olan mamullerde ambalaj malzemesi bedeli-
ni kapsar.
Satışta yok olmayan depozito karşılığı müşteriye verilen ve satıştan sonra geri gelen
ambalaj bedelleri malın maliyetine intikal ettirilmeyecek ve “Depozitolar” adlı ayrı bir
hesapta izlenecektir.
Genel yönetim giderlerinin maliyete katılması ihtiyaridir. Bir giderin, genel imal veya
genel idare (yönetim) gideri sayılarak mamul maliyetine katılması için, o giderle mamul
yapımı arasında bir bağlılığın bulunması gerekir. Yapılıp, yapılmaması mamulün elde edil-
mesine etkide bulunmayan giderlerden maliyete pay ayrılmaz. İşletmeler imal ettikleri
malların maliyet bedellerini yukarıda belirtilen unsurları kapsamak şartıyla diledikleri
usulde tayin etmekte serbesttirler.
Örnek 1: İşletme T4.000 + %10 KDV ile ticari mal satın almış, bu malın işletmeye ge-
tirilmesi için T 200 + %10 KDV nakliye ve T150 sigorta gideri peşin ödenmiştir (sigorta
giderinde KDV yoktur).
KOBİ TFRS’ye göre stokların maliyeti, tüm satın alma maliyetlerini, dönüştürme (di-
rekt işçilik ve genel üretim) maliyetlerini ve stokların mevcut konumuna getirilmesi için
katlanılan diğer maliyetleri içerir. Satın Alma Maliyetleri:
• Satın alma fiyatı, ithalat vergileri ve diğer vergiler, nakliye, yükleme, boşaltma ma-
liyetleri ile mamul, malzeme ve hizmetlerin elde edilmesiyle doğrudan ilişkilendi-
rilebilen maliyetleri içerir.
• Ticari iskontolar, indirimler ve diğer benzeri kalemler, satın alma maliyetinin be-
lirlenmesinde indirim konusu yapılır.
• Stoklar vadeli ödeme koşulu ile alınmışsa, peşin alım ile vadeli alım arasındaki fark
faiz gideri olarak muhasebeleştirilir ve stokların maliyetine dahil edilmez.
KOBİ TFRS’ye göre stokların ilk alımında vade farkları maliyete dahil edilmeyip finansman
gideri olarak dikkate alınmaktadır.
4. Ünite - Dönen Varlıkların Envanter İşlemleri II (Stoklar ve Diğer Dönen Varlıklar) 75
KOBİ TFRS’de dönüştürme maliyetleri; üretim birimleri ile doğudan ilişkilendirile-
bilen maliyetler ile sabit ve değişken genel üretim giderlerinden dağıtılan tutarları içerir.
Dönüştürme Maliyetleri:
• Tüm üretim maliyetleri stokun maliyetine dahil edilir.
• Sabit genel üretim maliyetlerinde normal kapasite varsayımı kullanılır.
KOBİ TFRS’ye göre stoklara dahil edilmeyen maliyetler:
• Anormal fire,
• Bir sonraki üretim aşaması için zorunlu olanlar dışındaki depolama giderleri,
• Genel yönetim giderleri,
• Satış giderleridir.
Örnek 2: Bir işletmede ticari malla ilgili olarak aşağıdaki harcamalar yapılmıştır. Bu
harcamalardan hangi tutarlar TFRS’ye göre stok maliyetlerinin hesaplanmasında dikkate
alınmalıdır?
Örnek 2’de TFRS’ye uygun yapılan kayıtla, MSUGT veya yaygın adıyla Tekdüzen Mu-
hasebe Sistemine göre yapılacak kayıt arasındaki temel fark vade farkları ile ilgili olacaktır.
MSUGT, stok alımında söz konusu vade farklarının maliyete yazılmasını kabul etmektedir.
76 Envanter ve Bilanço
Örnek 3: İşletme 1 Ekim 2011 tarihinde peşin fiyatı T68.000 olan ticari malı, 3 ay va-
deli olarak T71.000’ye (KDV ihmal edilmiştir) satın almıştır. Üç ayda bir raporlama yapan
işletmede KOBİ TFRS’ye göre yapılması gereken kayıt aşağıdaki gibi olacaktır.
1/10/11
31/12
Peşin değeri T30.000 + KDV olan bir mal, bir ay vadeli olarak T33.000’ye satın alan işletme-
2 nin mal alış kaydını, MSUGT ve TFRS’ye göre ayrı ayrı yapınız?
SMM = Dönem Başı Stok + Alışlar + Alış Giderleri – (Alış İadeleri + Alış Iskontoları + Dönem Sonu Stok)
Stoklarını “Aralıklı Envanter Yöntemine” göre izleyen işletmelerde dönem sonunda (31 Ara-
3 lık) SMM nasıl bulunmakta ve ne şekilde muhasebe kayıtlarına yansıtılmaktadır?
Örnek 5: 1 Aralık 2011 tarihinde faaliyete başlayan C işletmesinin alım satımını yaptığı
mallardan 108 Ekran LCD TV ile ilgili bilgiler aşağıda belirtilmiş olup, işlemler peşin ya-
pılmış ve KDV %10’dur. Ticari Mallar hesabının takibinde Devamlı Envanter Yöntemini,
stok kartında ise Hareketli Ağırlıklı Ortalama Maliyet Yöntemini tercih eden C işletmesi-
nin stok kartı ve envanter kayıtları şöyledir. Dönem içi bilgiler:
/
600 YURTİÇİ SATIŞLAR 56.000
690 DÖNEM KARI/ ZARARI 56.000
/
690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI 50.000
621 SATILAN TİC.MAL.MAL. 50.000
/
690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI 6.000
590 DÖNEM NET KARI 6.000
/
ğerlenir. Stoklarını AEY yöntemine göre izleyen işletmeler için ortalama maliyet yöntemi-
nin birinci şekli uygundur. İkinci şekle göre, dönem içerisinde her satış veya alış anında
sürekli olarak ağırlıklı ortalama maliyet hesaplanır. Bu şekilde hesaplama yapıldığında
hareketli ağırlıklı ortalama maliyet yöntemi uygulanmış olur. Ortalama maliyetin ikinci
şekli, stoklarını DEY yöntemine göre izleyen işletmeler için daha uygundur.
Hareketli ağırlıklı ortalama maliyet yöntemi, gerçek maliyet yöntemine en yakın so-
nucu pratik bir şekilde veren değerleme yöntemidir. Ancak bu sonucun alınabilmesi için
stok giriş ve çıkışlarının çok sağlıklı olarak takip edilebilmesi gerekir. Bu yöntemin kulla-
nılabilmesi için işletmede sürekli, düzenli ve ciddi bir envanterin tutulması şarttır.
FIFO (İlk Giren İlk Çıkar) Yöntemi: Bu yöntemde ilk giren malların ilk önce çıktığı
(satıldığı) veya kullanıldığı ve en son alınan malların dönem sonu mevcudu olarak kaldığı
kabul edilir. Stokların AEY veya DEY göre izlenmesine göre FIFO yönteminin uygulan-
ması farklılık gösterir.
LIFO (Son Giren İlk Çıkar) Yöntemi: Bu yöntemde son giren malların ilk önce çıktığı
(satıldığı) veya kullanıldığı ve ilk alınan malların dönem sonu mevcudu olarak kaldığı
kabul edilir. Stokların AEY veya DEY göre izlenmesine göre FIFO yönteminin uygulan-
ması farklılık gösterir. Söz konusu maliyetle değerleme yöntemleri ve sonuçları bir örnek
üzerinde aşağıda gösterilmiştir.
Tablodan da görüldüğü gibi bu yöntemde dönem sonu stoklarının değeri T8.400 ol-
muş; satılan malın maliyeti ise, T9.800 olarak gerçekleşmiştir. Stok kartından görülebile-
ceği gibi stok kartlarında maliyet bedelinden başka tutar yer almaz. Satış fiyatı kesinlikle
stok kartında yer almaz. Ayrıca, yeni parti mal alışı, alış gideri, alış iskontosunun kalan
stokların maliyetini etkilediği, satışların kalan stokların birim maliyetine herhangi bir etki
yapmadığına da dikkat edilmelidir.
Gelir Tabloları
Ağır. Ort.Maliyet Har.Ağır.Ort.Mal. FIFO LIFO
Satışlar 20.000 20.000 20.000 20.000
Dönem Başı Stok 1.100 1.100 1.100 1.100
Satın Almalar 17.100 17.100 17.100 17.100
Satışa Hazır Mallar 18.200 18.200 18.200 18.200
Dönem Sonu Stok 7.280 8.400 8.600 5.600
Satılan Mal Maliyeti 10.920 9.800 9.600 12.600
Brüt Satış Karı 9.080 10.200 10.400 7.400
Faaliyet Giderleri 2.000 2.000 2.000 2.000
Faaliyet Kârı 7.080 8.200 8.400 5.400
Gelir tablolarından da görüleceği gibi, kullanılan yöntem dönem sonu stok maliyetini
ve dolayısıyla SMM’yi etkilemektedir. Bu farklılık dönem sonu stok ve satılan mal maliyet-
lerinin hesaplanmasında kullanılan birim maliyetlerin farklılığından kaynaklanmaktadır.
Yukarıdaki örnekte olduğu gibi fiyatların arttığı dönemlerde, FIFO’da kar en yüksek,
LIFO’da ise en düşük çıkmaktadır. Ortalama maliyet yönteminde ise, ikisi arasında bir kar
rakamı elde edilir. Fiyatların düştüğü dönemlerde, FIFO ve LIFO’da yukarıdaki durumun
tersi bir sonuç elde edilir. Yani LIFO’da kar fazla, FIFO’da ise, az çıkar. LIFO yönteminin
tercih edilmesi durumunda, sürekli şekilde stoklu çalışan işletmeler açısından dönem so-
nunda kalan malların yıllar öncesinde satın alınmış malların bedelleriyle değerlenmesi
sonucuyla karşılaşmak mümkündür.
Gerek Danıştay’ın gerekse vergi idaresinin görüşü; fiili maliyetin bilinmesi durumun-
da ortalama maliyetin uygulanamayacağı, ancak stokların hangi partiden kaldığının tespi-
ti mümkün olmadığından ortalama maliyet fiyatının değerlemede esas alınacağı kesindir.
Otomobil, televizyon gibi cinsinin ve maliyetinin tespiti mümkün malları satan ve üreti-
mini yapan işletmeler stok değerlemesinde belirli maliyet yöntemi uygulamak zorunda-
dırlar. Yağ, şeker, un gibi birbirine benzer mallarda belirli maliyetlerle değerleme yapıla-
mıyor ise ortalama maliyet yöntemi uygulanır.
Stoklarını devamlı envanter yöntemine göre izleyen işletmeler hem miktar hem tutar
bazında tutulan stok kartları yardımıyla stoklarının maliyetini dönem içinde de yakından
izlemek zorundadır. Bu tür işletmeler için yukarıda örneği verilen Hareketli Ağırlıklı Or-
talama Maliyet Yöntemi ile stok kartı tutulması uygundur. Devamlı Envanter yöntemini
tercih eden işletmelerin kullanabileceği diğer maliyet yöntemleri olan FIFO ve LIFO’ya
göre stok kartları ise, aşağıdaki gibi tutulmalıdır.
Devamlı Envanterde FIFO Yöntemine Göre Stok Kartı
GİREN ÇIKAN KALAN
Birim Birim Birim
Tarih Açıklama Miktar Tutar Miktar Tutar Miktar Tutar
Maliyet Maliyet Maliyet
01.01.. D.B. Stok 100 11 1.100 100 11 1.100
100 11 1.100
18.01.. Alış (1) 300 15 4.500
300 15 4.500
27.05.. Satış (2) 100 11 1.100
150 15 2.250
250 3.350 150 15 2.2.50
25.08.. Alış (3) 300 20 6.000 150 15 2.250
300 20 6.000
24.11.. Satış (4) 150 15 2.250
200 20 4.000
350 6.250 100 20 2.000
100 20 2.000
23.01.. Alış (5) 300 22 6.600
300 22 6.600
Toplam 18.200 9.600 8.600
4. Ünite - Dönen Varlıkların Envanter İşlemleri II (Stoklar ve Diğer Dönen Varlıklar) 83
Yeni TTK gereğince halka açık ve büyük sermaye şirketlerinde uygulanacak olan TMS
2 Stoklar Standardında stok maliyetini hesaplama yöntemleri şöyle sıralanmıştır:
• Gerçek Parti Maliyet Yöntemi (Özel Maliyet Yöntemi),
• Ağırlıklı Ortalama Maliyet Yöntemi (AOMY),
• FIFO yöntemi.
Standarda göre AOMY’nin iki türü bulunmaktadır: a) Dönem Sonu Ağırlıklı Orta-
lama Maliyet yöntemi, b) Hareketli Ağırlıklı Ortalama Maliyet Yöntemi. Standart LIFO
yöntemini maliyetle değerleme yöntemleri arasında saymamaktadır. KOBİ TFRS’ye göre
işletme standart maliyet veya perakende yöntemler gibi teknikleri, şayet sonuçlar fiili ma-
liyete yaklaşıyorsa kullanabilmektedir. Perakende yöntemde maliyet, stokların satış değe-
rinden uygun brüt marjın düşülmesi ile bulunur.
Maliyetle değerleme yöntemlerinden LIFO (Son Giren İlk Çıkar) yöntemini vergi mevzuatı-
nın ve KOBİ TFRS’nin kabul edip etmediğini belirtiniz? 5
Konsinye satış; kesin satışı daha sonra yapılmak üzere mal gönderilmesi biçiminde gerçek-
leştirilen, mal bedelinin sonradan ödendiği ve tamamen güvene dayalı bir satış ve ödeme
yöntemidir.
Örnek 7: Dönem sonunda, birim maliyeti T15,00 olan “Z” malından 50 birim noksan
çıkmıştır:
/
197 SAYIM VE TESELLÜM NOKSANLARI 750
153 TİCARİ MALLAR 750
/
Örnek 8: Stok sayımında T1.000 tutarında eksik çıkan ticari mal, 197 Sayım ve Tesel-
lüm Noksanlıkları hesabına kaydedilmiş olup, envanter süresince yapılan araştırmalarda
eksikliğin sebebi bulunamamıştır. Eksik olan malların emsal bedelinin T1.250 olduğu ve
depodan sorumlu olan personelin bu eksiklikten sorumlu tutulduğu durumda yapılması
önerilen kayıtlar şöyledir:
/
135 PERSONELDEN ALACAKLAR 1.375
600 YURTİÇİ SATIŞLAR 1.250
391 HESAPLANAN KDV 125
/
621 SATILAN TİC. MAL. MALİYETİ 1.000
197 SAY. VE TES. NOKSANLARI 1.000
/
4. Ünite - Dönen Varlıkların Envanter İşlemleri II (Stoklar ve Diğer Dönen Varlıklar) 85
Örnek 9: Birim maliyeti T15,00 olan “Z” malı 150 birim fazla çıkmıştır. Envanter süre-
since söz konusu fazlalığın sebebi tespit edilememiştir.
/
153 TİCARİ MALLAR 2.250
397 SAYIM VE TES. FAZLA. 2.250
/
397 SAYIM VE TESELLÜM FAZLA. 2.250
679 DİĞ.OL.GELİR/ KÂRLAR 2.250
/
Örnek 10: İşletmede ticari mal olarak bulunan demirlerden T50.000’lik kısmının pas-
landığı belirlenmiştir. İşletme yönetimi söz konusu demirlerin T20.000’ye satılabileceğini
tahmin etmektedir.
/
157 DİĞER STOKLAR 50.000
153 TİCARİ MALLAR 50.000
/
654 KARŞILIK GİDERLERİ 30.000
158 STOK DEĞ. DÜŞ. KARŞ. 30.000
/
86 Envanter ve Bilanço
İleriki günlerde söz konusu değeri düşen malların T40.000 + %10 KDV’ye satıldığı
durumda yapılacak kayıtlar şöyledir:
/
100 KASA HESABI 44.000
600 YURTİÇİ SATIŞLAR 40.000
391 HESAPLANAN KDV 4.000
/
623 DİĞER SATIŞLARIN MALİYETİ 20.000
158 STOK DEĞER DÜŞ. KARŞILIĞI 30.000
157 DİĞER STOKLAR 50.000
/
Söz konusu değeri düşen mallar satılmayıp, değerini tamamen kaybetmişse yapılacak
kayıt aşağıdaki gibi olacaktır:
/
689 DİĞ. OL.DIŞI GİDER VE ZARAR. 20.000
158 STOK DEĞER DÜŞ. KARŞILIĞI 30.000
157 DİĞER STOKLAR 50.000
/
KOBİ TFRS’ye göre stokların ölçülmesinde; stoklar, maliyet değeri ile tahmini satış
fiyatından, tamamlanma maliyetleri ve satışa ilişkin maliyetler düşüldükten sonraki de-
ğerin düşük olanı ile değerlenir. Değer kaybına uğrayan stoklar “TMS 2 Stoklar Standar-
dına” göre maliyet ve net gerçekleşebilir değerinden düşük olanıyla değerlenir. Buradaki
net gerçekleşebilir değer, söz konusu stok kaleminin tahmini satış fiyatından, tahmini ta-
mamlama ve satışı gerçekleştirmek için gerekli satış giderlerinin düşülmesiyle elde edilen
tutardır. Yapılan hesaplamada stok kaleminin net gerçekleşebilir değeri, maliyet bedelinin
altında ise ihtiyatlılık kavramına göre karşılık ayrılır. Fakat net gerçekleşebilir değer mali-
yet bedelinden daha yüksek ise herhangi bir işlem yapmaya gerek yoktur, stoklar maliyet
bedeliyle kayıtlarda gösterilir.
Geçici değer kaybına uğrayan stoklara dönem sonunda karşılık “ihtiyatlılık” kavramı gere-
ğince ayrılır.
Örnek 11: Maliyet bedeli T1.000 olan bir malzemenin net gerçekleşebilir değerinin
T750 olduğu anlaşılmıştır. TFRS’ye göre bu stoklar öncelikle maliyet bedeli ile sağlam
stoklardan ayrılır ve şu kayıt yapılır:
/
157 DİĞER STOKLAR 1.000
150 İLK MADDE-MALZEME 1.000
/
Her değer düşüklüğü işletmede bir zarar doğurur. Bu ve benzeri muhtemel zararları
giderleştirmek gerekir. Bunun için öncelikle karşılık ayrılır. Tahmini Değer Düşüklüğü:
1.000 - 750 = T250
/
654 KARŞILIK GİDERLERİ 250
158 STOK DEĞ. DÜŞ.KARŞ. 250
/
4. Ünite - Dönen Varlıkların Envanter İşlemleri II (Stoklar ve Diğer Dönen Varlıklar) 87
Karşılık giderleri Dönem Kârı veya Zararı hesabına aktarılmakla değer düşüklüğü, iş-
letme kârını azaltan bir zarar olarak kaydedilmiş olur:
/
690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI 250
654 KARŞILIK GİDERLERİ 250
/
Yukarıdaki örnekte ilk maddedeki değer düşüklüğü muhtemel bir değer düşüklüğü-
dür. Bazı stok kalemlerinde kesin değer düşüklükleri de görülebilir. Özellikle yangın,
deprem, sel, fırtına gibi doğal afetler sonucunda stok kalemleri büyük ölçüde telef olabilir.
Veya belirli bir süre içinde üretimde kullanılması gereken bir stok kaleminin zamanında
kullanılmaması nedeniyle kullanımı imkânsız hale gelebilir ve ancak hurda fiyatına satıla-
bilir. Stoklardaki bu tür değer azalışları kesin değer düşüklüğüdür. Kesin değer düşüklük-
leri için herhangi bir karşılık ayrılmaz, doğrudan doğruya dönem zararı yazılır.
Örnek 12: Alış maliyeti T1.500 olan ve üretimde kullanılan boya maddesinin kullanım
süresinin geçtiği, ancak hurda fiyatıyla (emsal bedel) T300’ye satılabileceği tespit edilmiş-
tir. Bu durumda 1.500 – 300 = T1.200 zarar kaydı yapılmalıdır.
/
157 DİĞER STOKLAR 300
659 DİĞER OLAĞAN. GİD VE ZAR. 1.200
150 İLK MADDE-MALZEME 1.500
/
Kayseri’den Mersin’e mal gönderilirken yolda meydana gelen trafik kazası sonucu hasar
gören T10.000 değerindeki mala, takdir komisyonu T6.000 değer biçmiştir. Değeri düşen 6
malların normal ticari mallardan ayrılması ve dönem sonunda değer kaybının tamamına
karşılık ayrılmasına yönelik günlük defter kayıtlarını yapınız?
Firelerin Değerlemesi
Malın lekelenmesi, solması, modası geçmesi sebeplerinde kıymet azalması olarak kabul
edilmektedir. Stoklarda normal ölçüdeki kayıplar ise fire olarak kabul edilmektedir. Üre-
tim safhasında ortaya çıkan hurda, döküntü, üstüpü, deşe ve ıskarta gibi artıkların emsal
bedeli üzerinden imalattan çıkarılması, böylece bu gibi kıymetlerin değer kayıplarının
üretimin maliyeti içerisinde kalması sağlanmış olur. Uygulamada fire oranları şirketlerin
bağlı oldukları ticaret odaları tarafından tespit edilmektedir. Normal fire ve zayiatlar için
emsal bedelinin tespitine gerek bulunmamaktadır. Ancak belirlenen oranların üzerinde
gerçekleşen fireler için takdir komisyonuna başvurularak oran tespit ettirilmelidir.
İşletmede ticari malların takibinde aralıklı envanter yöntemi kullanılıyor ise, dönem
sonunda yapılan fiili sayım sonucuna göre ticari malların değeri ve SMM hesaplandığı
için fire, otomatik olarak hesaba katılmış olduğundan Aralıklı Envanter yönteminde fire-
ye ilişkin herhangi bir kayıt yapılmaz.
Devamlı envanter yönteminde ise dönem sonunda 153 Ticari Mallar hesabının borç
kalanı ilgili stok kartlarında gözüken dönem sonu stok rakamları ve fiili stok tutarı ile aynı
olmalıdır. Ancak fireden kaynaklanan bir eksilme söz konusu ise yukarıda açıklandığı
üzere fire oranının yasal sınırlar içerisinde kalıp kalmamasına göre envanter kaydı yapılır.
Şayet fireden kaynaklanan noksanlık yasal fire ise yani yasal sınırlar içerisinde yer alıyorsa
ticaret işletmelerinde 621 Satılan Ticari Malların Maliyeti hesabına; yasal fire olarak kabul
edilmiyorsa 689 Olağandışı Gider ve Zararlar hesabına aktarılması gerekir. Olağandışı fire
tutarı kanunen kabul edilmediği için Kanunen Kabul Edilmeyen Gider (KKEG) olarak
Nazım Hesaplarda gerekli not alınmalıdır.
88 Envanter ve Bilanço
Örnek 13: Peynir ticareti ile uğraşan işletme yıl içerisinde T300.000 tutarında ticari
mal edinmiştir. İşletmenin çalıştığı sektörde fire oranı % 5’dir. Dönem sonunda yapılan sa-
yımda işletmenin fire nedeniyle toplam T20.000’lik kayba uğradığı saptanmıştır. Dönem
sonunda yapılacak kayıtlar şöyle olacaktır:
/
621 SATILAN TİC. MAL. MALİYETİ 15.000
689 DİĞ. OLAĞANDIŞI GİDER-ZAR. 5.000
153 TİCARİ MALLAR 20.000
/
950 KAN.KAB.EDİLME.GİD. BORÇLU 5.000
951 KAN.KABUL EDİLMEYEN
5.000
GİDERLER ALACAKLI
/
İmalat işletmelerinde ilk madde ve malzeme miktarında fire nedeniyle kendiliğinden
meydana gelen azalmalar sayım noksanı gibi değerlendirilmektedir. Bu bakımdan mal-
zeme stoklarında meydana gelen firelerin maliyeti 730 Genel Üretim Giderleri Hesabına
aktarılabilir. TMS 2 Stoklar standardına göre, normalin üstünde gerçekleşen ilk madde
ve malzeme fire ve kayıpları stokların maliyetine alınmaz ve oluştukları dönemin gideri
kabul edilerek sonuç hesaplarına aktarılır.
/
770 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ 1.000
391 HESAPLANAN KDV 1.000
/
950 KAN.KAB.EDİLM.GİD. BORÇLU 1.000
951 KAN. KABUL EDİLMEYEN
1.000
GİDERLER ALACAKLI
/
4. Ünite - Dönen Varlıkların Envanter İşlemleri II (Stoklar ve Diğer Dönen Varlıklar) 89
Örnek 15: İşletmede 17 Ekim tarihinde çıkan yangında maliyeti T600.000 olan mallar-
dan T400.000’lik kısmının tamamen yandığı, T200.000’lik kısmının ise %25 değer kaybı-
na uğradığı saptanmıştır. Yangın hasar tespiti yapılmış ve Takdir Komisyonu hasar tespit
raporunu onaylamıştır. Yangında yanan mallar sigortalı olup, 25 Kasım tarihinde sigorta
şirketi T700.000 hasar tazminatı ödemiştir. Yapılacak kayıtlar aşağıdaki gibi olacaktır.
• Değer kaybı ve gider yazılacak tutar: 400.000 + (200.000 x %25) = T450.000
• İndirilemeyen KDV: 400.000 x %10 = T40.000
• Gelir yazılacak tutar: 700.000 – (450.000 + 40.000) = 210.000
/
157 DİĞER STOKLAR HES. 200.000
689 DİĞ. OLAĞANDIŞI GİDER-ZAR. 440.000
153 TİCARİ MALLAR 600.000
391 HESAPLANAN KDV 40.000
/
100 KASA HESABI 700.000
679 DİĞ. OL.DIŞI GELİR-KÂR 700.000
/
654 KARŞILIK GİDERLERİ 50.000
158 STOK DEĞ. DÜŞ. KARŞILIĞI 50.000
/
www.ankaraymmmo.org.tr
KOBİ TFRS’ye göre stoklarla ilgili yapılacak açıklamalarda aşağıdaki bilgilere yer ve-
rilmelidir:
• Kullanılan maliyet formülleri de dahil olmak üzere, stokların muhasebeleştirilme-
sinde benimsenen muhasebe politikaları,
• Stokların toplam defter değeri ve işletmeye uygun sınıflandırmadaki defter değeri,
• Dönem içinde satılan malların maliyeti,
• Stoklardaki değer düşüklüğü tutarı,
• İptal edilen değer düşüklüğü karşılıkları ve iptalleri gerektiren koşullar,
• Borçlara karşı teminat olarak verilmiş olan stokların defter değeri.
Stoklar ve diğer dönen varlıklarla ilgili Tekdüzen Hesap Planında yer alan hesapları
özellikle envanter işlemleri yönüyle yakından tanıyalım.
/
135 PERSONELDEN ALACAKLAR 250
150 İLK MADDE-MALZEME 250
/
İlk madde ve malzemedeki sayım farkının araştırılması durumunda aradaki fark 197
Sayım ve Tesellüm Noksanlıkları hesabı veya 397 Sayım ve Tesellüm Fazlalıkları hesabına
aktarılarak 150 nolu hesabın kalanı mevcut miktarı gösterir duruma getirilir.
Örnek 17: Dönem sonu envanteri sırasında T4.500’lik çimentonun zamanla katılaşma
sebebiyle kullanılamaz hale geldiği anlaşılmıştır.
/
689 DİĞ. OLAĞANDIŞI GİDER-ZAR. 4.500
150 İLK MADDE-MALZEME 4.500
/
Şekil 4.2
Yarı Mamuller –
Üretim Hesabının
İşleyişi
152 MAMULLER
Üretim çalışmaları sonunda elde edilen ve satışa hazır hale gelmiş bulunan mamulle-
rin izlendiği hesaptır. Bu hesap, dönem içinde sürekli envanter yöntemine göre veya ara-
lıklı envanter yöntemine göre izlenir. Sürekli envanter yönteminde ürünler, açılacak tali
hesaplarda (stok kartlarında) mamul türüne göre izlenir. Mamuller için aralıklı envanter
yönteminin de kullanılması mümkündür. Bu yöntem kullanılacak olursa, satılanların satış
bedeli dönem içinde 600 Yurtiçi Satışlar hesabı veya 601 Yurtdışı Satışlar hesabına alacak
kaydedilecektir. Dönem sonunda fiili sayımda belirlenen mamullerin değerlemesi sonu-
cunda bulunan mevcut malların maliyet değerinden hareketle satılanların maliyeti (SMM)
hesaplanacak ve bu hesaptan 620 Satılan Mamuller Maliyeti hesabına aktarılacaktır.
Değerlemesi: Mamullerin sayımı yapılarak dönem sonu mevcudu belirlenir. Dönem
sonunda uygulanacak envanter işlemi işletmenin hangi yöntemle stoklarını izlediğine
göre farklılaşmaktadır. Örneğin, şayet aralıklı envanter yöntemini kullanıyor ise dönem
sonunda fiili stok miktarına bağlı olarak satılan malın maliyetini hesaplamak ve kaydet-
mek gerekmektedir. Halbuki sürekli envanter yönteminde satılan malın maliyeti dönem
92 Envanter ve Bilanço
içerisinde izlenerek geldiği için dönem sonunda bu konuda ayrıca bir hesaplama yapmaya
gerek bulunmamaktadır.
Ayrıca sürekli envanter yönteminde dönem sonundaki depoda bulunan mamul ile 152
Mamuller hesabı borç kalanı birbirinden farklı çıkarsa bu farklılığın nedeni araştırılır ve
buna göre işlem yapılır. Aralıklı envanter yönteminde ise; mamuller hesabının kalanı bu-
lunması gereken miktarı göstermediğinden envanterde miktarların karşılaştırılması (şa-
yet stok miktarı muhasebe dışında izlenmiyorsa) söz konusu olmayacaktır.
Mamuller envanterde maliyet veya piyasa değerinden düşük olan ile değerlenirler. Pi-
yasa fiyatının maliyetin altına indiği durumlarda piyasa fiyatı ile maliyet arasındaki fark
için “değer düşüklüğü karşılığı” ayrılır. VUK, Md.274’e göre;”maliyet bedeline nazaran
değerleme günündeki satış bedelleri %10 ve daha fazla bir düşüklük gösterdiği hallerde “
maliyet bedeli yerine emsal bedeli ile değerlenmesini kabul etmiştir. Kanuna göre mamul
ve ticari mal için emsal bedel şayet “ortalama fiyat esası”na göre saptanamıyor ise “takdir
esasına” göre belirlenmiş olması gerekmektedir. Aksi takdirde mali mevzuat açısından ka-
nunen kabul edilmeyen gider niteliğinde değerlendirilir.
Örnek 18: İşletmenin ticari malları sayıldığında “A” tipi ocaktan 1 adet noksan bulun-
muştur. Yapılan incelemede 1 adet “B” tipi ocağın (maliyeti T750) yerine stoklardan bir
adet A tipi ocak (maliyeti T900) düşüldüğü görülmüştür.
/
153 TİCARİ MALLAR
900
153.05 A Tipi Ocak
153 TİCARİ MALLAR
750
153.06 B Tipi Ocak
621 SAT. TİC.MAL.MALİYETİ 150
/
Örnek 19: İşletme stoklarını sürekli envanter yöntemine göre izlemektedir. Dönem so-
nunda ticari mallardaki T6.000’lik noksanlığın fireden kaynaklandığı anlaşılmıştır. Söz
konusu tutarın kanunların kabul ettiği oranlar içerisinde olduğu saptanmıştır.
/
621 SATILAN TİC. MAL. MALİYETİ 6.000
153 TİCARİ MALLAR 6.000
/
İşletmenin faaliyeti sonucu ortaya çıkan ve kabul edilebilir sınırları aşan fire tutarla-
rının ise, 689 Olağan Dışı Gider ve Zararlar hesabına aktarılması gerekir. Ayrıca bu tür
firelerin kanunen kabul edilmeyen gider olduğu da unutulmamalıdır.
Örnek 20: Bir önceki yıl maliyeti T200.000 olan mal için %30 oranında değer dü-
şüklüğü karşılığı (T 60.000) ayrılmıştı. İçinde bulunduğumuz dönemde söz konusu mal
T148.000 ‘ye peşin satılmıştır.
/
100 KASA HESABI 162.800
600 YURTİÇİ SATIŞLA 148.000
320 SATICILAR 14.800
/
623 DİĞER SATIŞ. MALİYETİ 140.000
158 STOK DEĞ. DÜŞ. KARŞIL. 60.000
157 DİĞER STOKLAR 200.000
/
Örnek 21: Bir ihaleye germek için verilmiş olunan T2.000 ‘lik teminat, ihaleyi işlet-
menin kazanmasına rağmen, şartları yerine getirmediği için işletmeye ödenmemektedir.
Yapılması gereken kayıt aşağıdaki gibi olacaktır:
/
689 DİĞER OL.DIŞI GİDER-ZAR. 6.000
159 VER. SİP. AVANSLARI 6.000
/
Döviz cinsinden verilen sipariş avanslarının dönem sonunda Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın
yayınladığı döviz kuru ile değerlenmesi gerekir.
94 Envanter ve Bilanço
Şekil 4.3
170-178 Yıllara Yaygın
İnşaat ve Onarım
Maliyetleri Hesabının
İşleyişi
1/10
180 GELECEK AYLARA AİT GİDERLER 12.000
191 İNDİRİLECEK KDV 1.200
103 VERİLEN ÇEKLER VE Ö.E. 13.200
/
Söz konusu işleme ilişkin olarak Ekim, Kasım ve Aralık ayları kira toplamı olan
T3.000’nin giderleştirilmesine ilişkin 31 Aralık tarihinde yapılması gereken kayıt şöyledir:
31/12
770 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ 3.000
180 GELECEK AYLARA AİT GİD. 3.000
/
İşletme 1 Aralık 2011 tarihinde 1 yıllığına kiraladığı iş yerine T36.000 + KDV’yi peşin öde-
miş ve söz konusu işleme ilişkin olarak 1 Aralık tarihinde 180 Gelecek Aylara Ait Giderler 7
hesabına T36.000 borç kaydı yapmıştır. Dönem sonunda (31 Aralık) yapılması gereken gün-
lük defter kaydını gösteriniz?
31/12
181 GELİR TAHAKKUKLARI 10.000
649 DİĞER OLAĞAN GELİR-KAR. 10.000
/
me adına kesilen stopajlar gerekse ödenen geçici vergileri işletme dönem sonunda hesap-
lanacak olan ve ödenecek vergi ve diğer yasal yükümlülüklerden (370 Dönem Karı Vergi
ve Diğer Yasal Yükümlülük Karşılıkları) düşecektir. 193 nolu hesap, şahıs işletmelerinde
dönem sonunda (31 Aralık tarihinde) 131 Ortaklardan Alacaklar hesabına aktarılarak ka-
patılır. Çünkü dönem içinde peşin ödenen verginin dönem sonunda yararını işletme değil
ortak görecektir. Şahıs işletmelerinde sermaye şirketlerinde olduğu gibi dönem sonnad
oluşan kardan ödenen vergiyi şirket değil ortaklar öder. Yani işletem kurumlar vergisi
mükelelfie olmayıp, ortaklar (gerçek şahıslar) gelir vergisi mükellefidirler.
Ancak aktarılan tutar, 370 nolu hesabın tutarından fazla olamaz. Aktarılamayan tutar,
dönem sonunda 193 Peşin Ödenen Vergi ve Fonlar hesabının bakiyesi olarak kalır.
Örnek 24: İşletmenin 31 Aralık tarihine kadar peşin ödediği vergilerin toplamı
T12.500’dir. 31 Aralık tarihi itibariyle mali kar üzerinden hesaplanan vergi karşılıklarının
tutarı ise T15.000 ‘dir.
31/12
370 DÖNEM KARININ PEŞİN ÖDENEN
12.500
VERGİ VE DİĞ. YÜKÜMLÜLÜKLERİ
193 PEŞİN ÖDENEN VERGİ VE FONLAR 12.500
/
31 Aralık 2011 tarihinde 193 Peşin Ödenen Vergi ve Fonlar Hesabının borç kalanı T3.000’dir.
8 İşletmenin sermaye şirketi veya şahıs işletmesi olmasına göre 193 nolu hesabın dönem so-
nunda nasıl kapatılacağını (hangi hesaba aktarılacağını) ayrı ayrı gösteriniz?
195 İş Avansları
İşletme adına mal ve hizmet satın alacak, işletme adına bir kısım gider ödemeleri yapacak
personel ve personel dışındaki kişilere verilen iş avanslarının izlendiği hesaptır. Bu hesa-
bın değerlemesinde, verilen iş avansları, alacaklarda olduğu gibi kayıtlı değeri ile değer-
lenir. Envanterinde ise, yılsonu itibariyle tamamlanmamış işlerin tutarı avansa mahsup
edilerek hesapta sadece devam eden işlerle ilgili avanslarla, rotatif avansların (devamlı
avansların) kalması sağlanır.
Özet
Ülkemizde işletmeler geçici vergi nedeniyle genellikle her üç Stoklarını Aralıklı Envanter yönetimine gore izleyen işletme-
ayda bir envanter yapmak durumundadır. Ancak söz konu- lerde, dönem sonunda fiili duruma göre SMM hesaplandığı
su dönemlerde fiili envanterden ziyade kaydi envanter yani için fire otomatik olarak hesaba katılmaktadır. Dolayısıyla
muhasebe kayıtlarından ve stok kartlarından yararlanarak bu yöntemde fireye ilişkin dönem sonunda kayda gerek yok-
envanter gerçekleştirilmektedir. Bununla birlikte en azından tur. Ancak stoklarını Devamlı Envanter yöntemine göre iz-
yılda bir kez, o da dönem sonunda (31 Aralık) fiili envan- leyen işletmelerde şayet varsa dönem sonunda firenin kaydı
ter yapmak gerekmektedir. Bu kapsamda oluşturulan sayım gerekir. Firenin kaydında ticaret odalarınca yayınlanan fire
ekiplerince işletmenin depo ve mağazasındaki stokları ayrın- oranları dikkate alınır. Örneğin; ticari bir işletmede dönem
tılı olarak sayılmakta, önce tutanaklara daha sonra envanter sonunda karşılaşılan fire, yasal sınırlar içerisinde ise söz ko-
defterine kaydedilmektedir. Sayım sonrası fiziki stok mikta- nusu mal azalışı Satılan Ticari Malların Maliyeti hesabına ak-
rının T cinsinden ifadesi olan değerleme aşamasına geçilir. tarılır. Yasal sınırları aşan fire tutarı ise Olağandışı Gider ve
Stokların değerlemesinde kullanılması önerilen yöntem ger- Zararlar hesabına aktarılır. Ayrıca vergi mevzuatı açısından
çek maliyet veya gerçeğe en yakın sonuç veren ortalama ma- kanunen kabul edilmeyen gider sayılacağı için Nazım hesap-
liyettir. Gerek vergi mevzuatı gerekse TFRS’ye gore işletme larda da bilgi amaçlı kayıt yapılır.
dilerse İlk Giren İlk Çıkar yöntemini de kullanabilir. Stokların envanterinde karşılaşılan bir başka özel durum, sa-
Stokların envanterinde işletmenin stoklarının takip yöntemi yım farkları olup, karşılaşılan ancak sebebi bilinmeyen fark-
etkili olmaktadır. Aralıklı Envanter yöntemine gore stok- lar geçici olarak 197 Sayım ve Tesellüm Noksanları hesabına
larını izleyen bir işletmede dönem içinden ziyade dönem veya 397 Sayım ve Tesellüm Fazlalıkları hesabına kaydedilir.
sonunda envanter aşamasında yapılacak işlemler söz konu- Ancak söz konusu hesapların dönem sona ermeden kapatıl-
sudur. Bunlar; dönem sonu stok (DSS) tutarına göre satılan ması gerekir.
malın maliyetinin hesaplanması ve bunun kaydedilmesidir. Stoklarda ayrıca geçici veya daimi değer kayıpları söz konusu
DSS’nin dönem sonunda Aralıklı Envanter yöntemine gore olabilir. Stoklarda karşılaşılan kesin değer kayıpları gider (za-
saptanmasında genellikle stok değerleme yöntemlerinden; rar) olarak muhasebeleştirilirken, geçici kayıplar emsal be-
Ağırlıklı Ortalam Maliyet yöntemi, FIFO veya LIFO yöntemi delle saptanır, normal sotklardan ayrılarak 157 Diğer Stoklar
kullanılır. hesabına alınır ve ihtiyatlılık kavramı gereğince 158 Stok de-
Stoklarını Devamlı Envanter yöntemine gore izleyen işletme- ğer Düşüklüğü Karşılığı hesabında değer düşüklüğü karşılığı
ler ise dönem içinde her an maliyet takibi yapabilmek için ayrılır. 157 ve 158 nolu hesaplar değeri düşün stokların du-
hem miktar hem fiyat bazında oluşturulan ayrıntılı stok kart- rumuna bağlı olarak (satılması, vb) ileriki günlerde kapatılır.
larını tutmak zorundadır. Dolayısıyla bu yöntemde örneğin Stoklarda şayet çalınma ile karşılaşılırsa, vergi mevzuatımız
ticaret işletmeleri için dönem sonunda, 153 Ticari Mallar gereğince mücbir (geçerli) bir sebepten kaynaklanmayan ve
hesabının kalanı işletmenin sahip olduğu malların değerini zayi olan mallara ait KDV’nin inidrim konusu yapılamayaca-
vermektedir. Dolayısıyla söz konusu tutarı, stok kartları ve ğına dikkat edilmelidir.
fiili sayım sonuçları ile karşılaştırmak gerekir. Şayet araların- Yeni TTK ile ön plana çıkan KOBİ TFRS’nin stokların en-
da bir farklılık söz konusu ise bunun kaynağının sayım farkı vanterine getirdiği en önemli değişiklik; stokların işletmeye
veya fireden kaynaklanmış olması muhtemeldir. Söz konusu alınışında maliyet bedeli saptanırken şayet varsa vade farkı-
durumlar araştırılır ve sonuca göre kayıtlar yapılır. Yoksa bu nın finansman gideri sayılması, stok maliyetine dahil edilme-
yöntemde SMM dönem sonunda bilindiği için SMM’nin kay- mesidir. Diğer bir değişiklik ise stok değerleme yöntemeleri
dı diye bir envanter işlemi söz konusu değildir. arasında LIFO’ya yer vermemesidir.
4. Ünite - Dönen Varlıkların Envanter İşlemleri II (Stoklar ve Diğer Dönen Varlıklar) 99
Kendimizi Sınayalım
1. Aşağıdakilerden hangisi satın alınan malın maliyetini 6. Dönem içinde değer kaybına uğrayan stok için dönem
oluşturan unsurlardan biri değildir? sonunda karşılık ayrılmasına karar verilmiştir. Yapılacak kar-
a. Taşıma ve hammaliye giderleri şılık ayırma kaydı için aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
b. Reklam giderleri a. Karşılık Giderleri hesabı borçlu
c. Fatura bedeli b. Diğer Stoklar hesabı alacaklı
d. Gümrük vergileri c. Konusu Kalmayan Karşılıklar hesabı borçlu
e. Taşıma sırasındaki sigorta giderleri d. Diğer Satışların Maliyeti hesabı borçlu
e. Stok Değer Düşüklüğü Karşılığı hesabı borçlu
2. Vergi vevzuatımıza göre maliyet bedeline göre değerleme
günündeki satış bedeli %10 ve daha fazla düşüklük gösteren 7. Stoklarını Aralıklı Envanter yöntemine göre izleyen bir
stoklar aşağıdaki değerleme ölçüsünden hangisiyle değerlenir? işletmede aşağıdaki hesaplardan hangisi dönem sonu kayıt-
a. Emsal bedeli ları sırasında kullanılır?
b. Maliyet bedeli a. Ticari Mallar
c. Piyasa değeri b. Yurtiçi Satışlar
d. Kayıtlı değer c. Satıştan İadeler
e. Tasarruf değeri d. Satış İskontoları
e. Satılan Ticari Mallar Maliyeti
3. İşletmenin uygulayacağı fire oranları aşağıdakilerden
hangisi tarafından belirlenir? 8. ve 9. soruları aşağıdaki tabloya göre yanıtlayınız.
a. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Miktar Bir.Mal. T Top.Mal. T
b. Kaymakamlık D.B.M. 200 25 5.000
c. Vergi dairesi
5 Mart Alış 400 30 12.000
d. Ticaret odası
15 Nisan Alış 100 20 2.000
e. Belediye
10 Mayıs Satış 300
Amaçlarımız
Bu üniteyi tamamladıktan sonra;
Maddi duran varlıkların edinimine ilişkin işlemleri açıklayabilecek,
Maddi olmayan duran varlıkların edinimine ilişkin işlemleri açıklayabilecek,
Maddi duran varlıklara ilişkin dönem sonu işlemlerini uygulayabilecek,
Maddi olmayan duran varlıklara ilişkin dönem sonu işlemleri uygulayabilecek
bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.
Anahtar Kavramlar
• Maddi Duran Varlıklar • Birikmiş Amortismanlar
• Maddi Olmayan Duran Varlıklar • İtfa Payı
• Maliyet Bedeli • Kıst amortisman
• Amortisman Gideri • Faydalı ömür
İçindekiler
• GİRİŞ
• MADDİ DURAN VARLIKLAR
Duran Varlıkların Envanter • AMORTİSMAN
Envanter ve Bilanço
İşlemleri • MADDİ DURAN VARLIKLARLA İLGİLİ
ÖZEL DURUMLAR
• MADDİ OLMAYAN DURAN VARLIKLAR
Duran Varlıkların
Envanter İşlemleri
GİRİŞ
İşletmelerin uzun vadeli ve ortaklık amaçlı yatırımları, bir yıldan uzun vadeli alacakla-
rı, bir yıldan uzun bir süre kullanmayı öngörerek satın aldığı veya edindiği maddi veya
maddi olmayan varlıklar Duran Varlıklar grubunda yer alır. Bu itibarla, duran varlıklar
Tekdüzen Hesap Planı’nda; Ticari ve Diğer Alacaklar, Mali Duran Varlıklar, Maddi Duran
Varlıklar ve Maddi Olmayan Duran Varlıklar şeklinde gruplandırılmıştır.
Bu bölümde, 3. Ünite’de ele alınan Menkul Kıymetler konusu ile paralellik göstermesi
nedeniyle Mali Duran Varlıklara; Alacaklar konusu ile paralellik göstermesi nedeniyle de
Uzun Vadeli Alacaklar konusuna yer verilmemektedir. Duran varlıklara ilişkin değerleme
işlemlerine ise hem Vergi Usul Kanunu (VUK) hem de Türkiye Muhasebe Standartları
(TMS) kapsamında yer verilmektedir.
Bununla birlikte, maliyet bedelinin tanımında yer alan “...müteferri giderler” ifadesi-
nin kapsamının belirlenmesi için Hazine ve Maliye Bakanlığı VUK’un 163 seri nolu tebli-
ğinde şu açıklamada bulunmuştur:
1. Yatırımların finansmanında kullanılan kredilerle ilgili faizlerden kuruluş dönemine
ait olanların sabit kıymetle birlikte amortisman yolu ile itfa edilmek üzere yatırım
maliyetine eklenmesi gerekmekte, işletme dönemine ait olanların ise ilgili bulun-
dukları yıllarda doğrudan gider yazılması ya da maliyete intikal ettirilmek suretiyle
amortismana tabi tutulması,
2. Döviz kredisi kullanarak yurt dışından sabit kıymet ithal edilmesi sırasında veya
sonradan bu kıymetlere ilişkin borç taksitlerinin değerlenmesi dolayısıyla ortaya çı-
kan kur farklarından sabit kıymetin iktisap edildiği dönem sonuna kadar olanların
kıymetin maliyetine eklenmesi zorunlu bulunmakta; aynı kıymetlerle ilgili olarak söz
konusu dönemden sonra ortaya çıkan kur farklarının ise ait oldukları yıllarda doğ-
rudan gider yazılması ya da maliyete intikal ettirilerek amortisman konusu yapılma-
sı mümkün bulunmaktadır.
TMS–16 Maddi Duran Varlıklar Standardı uyarınca ilk edinimde, yani maddi duran
varlığın alımında katlanılan tüm edinme masrafları maddi duran varlığın maliyetine ilave
edilir. Söz konusu varlığın alımında kullanılan yabancı kaynağın maliyetinin, varlığın ak-
tife alındığı tarihe kadarki kısmı da maddi duran varlığın maliyetine ilave edilir. Varlığın
aktife alındığı tarihten sonra oluşan borçlanma maliyetleri ise finansman gideri olarak
kayda alınır.
VUK’a göre, belirli bir sınırın altında kalan maddi duran varlık alımı gider yazılabi-
lirken, TMS-16’ya göre, maddi duran varlık niteliğinde olan iktisadi kıymetlerin, değeri
ne olursa olsun aktifleştirilmesi gerekmektedir. Ayrıca Maddi Duran Varlıklar Standardı
uyarınca, bir iktisadi kıymetin “Varlık” olarak tanımlanabilmesi için bazı özelliklere sahip
olması gerekmektedir. Bu özellikler:
• İşletmenin kontrolünde olmalıdır
• Geçmişte meydana gelen bir olay veya işlem sonucu ortaya çıkmış olmalıdır
• Gelecekte yarar sağlayacak niteliklere sahip olmalıdır
Bu yaklaşıma göre, yarar sağlamayan çok eski bir maddi duran varlığın maddi duran
varlık hesaplarında yer almaması gerekmektedir.
Tekdüzen Hesap Planı’na göre, binanın maliyet değerinin arsa bedelini de içerdiği be-
lirtilmişti. TMS-16’ya göre ise, arsa ve binalar birlikte alınsalar bile ayrılabilir maddi duran
varlıklar olarak kabul edilerek ayrı şekilde muhasebeleştirilirler.
Örnek 1: İşletme 2010 Temmuz ayında Almanya’dan kredili olarak bir kaynak makine-
si satın almıştır. Makinenin bedeli 300.000 Avro’dur. Makine montaj aşamasındadır.
01.07.2010
258 YAPILMAKTA OLAN YATIRIMLAR 600.000
258.05. Kaynak Makinesi
420 SATICILAR 600.000
5. Ünite - Duran Varlıkların Envanter İşlemleri 105
• 2010 Yılı sonunda yapılması gereken kayıt;
31.12.2010
258 YAPILMAKTA OLAN YATIRIMLAR 150.000
258.05 Kaynak Makinesi
420 SATICILAR 150.000
14.02.2011
253 TESİS MAK. VE CİHAZLAR 750.000
253.05 Kaynak Makinesi
258 YAP. OLAN YATIRIMLAR 750.000
258.05 Makineler
31.12.2011
253 TESİS MAKİNE VE CİHAZLAR 60.000
253.05 Kaynak Makinesi
420 SATICILAR 60.000
Veya
31.12.2011
780 FİNANSMAN GİDERLERİ 60.000
420 SATICILAR 60.000
Kur farkı (300.000 x T0,2)
Şeklinde bir kayıt yapılması mümkündür. Dolayısıyla maddi duran varlığın satın alın-
masıyla ilgili kur veya faiz giderlerinden kuruluş dönemine ait olanların yatırımın mali-
yetine eklenmesi, işletme dönemine ait olanların ise ilgili yılda doğrudan gider yazılma-
sı veya varlığın maliyetine eklenmek suretiyle amortismana tabi tutulması mümkündür
(Özbirecikli, 1997: 163).
Tekdüzen Hesap Planı’nda Maddi Duran Varlıklar hesap grubunda şu hesaplara yer
verilmiştir:
250 Arazi ve Arsalar
251 Yeraltı ve Yerüstü Düzenleri
252 Binalar
253 Tesis Makine ve Cihazlar
254 Taşıtlar
255 Demirbaşlar
256 Diğer Maddi Duran Varlıklar
257 Birikmiş Amortismanlar
258 Yapılmakta Olan Yatırımlar
259 Verilen Avanslar
Envanter İşlemleri
Dönem sonunda maddi duran varlıklar için yapılacak envanter işlemleri çerçeve olarak
kasa ve stoklar için yapılan işlemlere benzemektedir. Burada da muhasebe dışı envanter
çalışmaları yapılarak varlıklar sayılır ve listelenir. Listesi yapılan maddi duran varlıklar,
maddi duran varlıkların izlendiği hesaplarla karşılaştırılır. Böylece, kayıtlarda yer aldığı
halde mevcut olmayan veya mevcut olduğu halde alındığında kaydedilmemiş olan maddi
duran varlıklar tespit edilebilir.
Örnek 2: Maliyet değeri T2.000, birikmiş amortismanı T500 olan bir dizüstü bilgi-
sayarın kayıtlarda yer aldığı halde işletmede mevcut olmadığı saptanmıştır. Söz konusu
demirbaşın bedelinin sorumlu personelden tahsil edilmesine karar verilmiştir.
31.12.20XX
257 BİRİKMİŞ AMORTİSMANLAR 500
135 PERSONELDEN ALACAKLAR 1.500
255 DEMİRBAŞLAR 2.000
255.057.Dizüstü Bilgisayar
Vergi Usul Kanunu ile ilgili daha fazla bilgi edinmek için bakınız www.gelirler.gov.tr
Arazi ve Arsalar
İşletmenin esas faaliyetlerini gerçekleştirmek amacıyla kullandığı arazi ve arsalar 250 Ara-
zi ve Arsalar hesabında izlenir. VUK’un 297.maddesinde “Ticari sermayeye dâhil olsun
veya olmasın bilumum binalarla arazi vergi değeri ile değerlenir” denmektedir. Boş arsa ve
arazi için aşınma ve yıpranmanın söz konusu olmaması nedeniyle bunlar için amortisman
(yıpranma payı) hesaplanmaz.
5. Ünite - Duran Varlıkların Envanter İşlemleri 107
Binalar
İşletmenin kendisine ait arsa üzerinde inşa edilmiş olan ve esas faaliyetlerini gerçekleş-
tirmek amacıyla kullandığı binalar 252 Binalar hesabında izlenir. Binalar da maliyet be-
delleri üzerinden değerlenir ve yine bu bedel üzerinden amortisman hesaplanır. Binanın
maliyet değeri arsa bedelini de içermektedir. Nitekim bu iki varlığın tapu kaydı tek bir
varlık olarak yapılmaktadır. Binalar için tarihi değer üzerinden amortisman hesaplanır.
Taşıtlar
VUK’un 269. maddesinde gemilerin ve diğer taşıtların gayrimenkuller gibi maliyet be-
delleri ile değerleneceği belirtilmektedir. VUK’un 270.maddesinde ise, mükelleflerin Özel
Tüketim Vergilerini varlığın maliyet bedeline eklemekte veya genel giderler arasında gös-
termekte serbest oldukları ifade edilmektedir.
Ayrıca, Gelir Vergisi Kanunu’nun 40.maddesinin 5 ve 7 nolu bentlerine göre, kiralama
yoluyla edinilen veya işletmeye dahil olan ve işte kullanılan taşıtların giderleri, işletmelere
ait binek otomobillerin amortisman ve giderleri tamamen gider yazılabilir. Bu düzenleme
ile söz konusu iktisadi kıymetlere ilişkin giderler nedeniyle ödenen KDV’ler de indirim
konusu yapılabilmektedir.
Dönem sonunda binek otomobiller dışındaki taşıtlar için yıl bazında amortisman
ayrılırken, binek otomobiller için kıst amortisman hesaplanır. Bu konudaki açıklamalara
amortisman başlığı altında yer verilmektedir.
Demirbaşlar
VUK’un 273.maddesinde; alet, edevat, mefruşat ve demirbaş eşyanın maliyet bedeli ile
değerleneceği, söz konusu maliyet bedeline satın alma bedelinin yanı sıra komisyon ve
nakliye gideri gibi özel giderlerin de dâhil edileceği belirtilmektedir. Yine aynı maddede,
imal edilen alet, edevat, mefruşat ve demirbaşlarda imalat giderlerinin satın alma bedeli
yerine geçeceği ifadesine yer verilmiştir. 255 Demirbaşlar Hesabında izlenen bu varlıklar
için de hesap dönemi sonu (ve geçici vergi dönemleri) itibariyle amortisman hesaplanır ve
birikmiş amortisman hesabına aktarılır.
Ayrıca zirai işletmelerde hayvanlar da 256 nolu hesapta takip edilir. VUK’un 277.
maddesinde zirai işletmelere dâhil hayvanların maliyet bedeli ile değerleneceği, maliyet
bedelinin tespit edilmesinin mümkün olmadığı durumlarda maliyet bedeli yerine emsal
bedelinin dikkate alınacağı belirtilmektedir. Yine aynı maddede; emsal bedelinin, işlet-
menin bulunduğu mahal (gezici hayvancılıkta kışlak) için zirai kazanç komisyonlarınca
tespit edilmiş olan ortalama maliyet bedeli olduğu ifade edilmektedir.
AMORTİSMAN
İşletmenin faaliyetlerini gerçekleştirmek için kullandığı maddi duran varlıklar işletmenin ge-
lir elde etmesine yardımcı olurken, zaman içerisinde bu kullanımdan dolayı ekonomik değer-
lerini kaybederler. Söz konusu değer azalışı genellikle birden fazla faaliyet döneminde meyda-
na gelir. Bu nedenle bunlar faaliyet dönemlerine yayılmış giderler olarak nitelendirilmektedir.
Maddi duran varlıkların, aşınma, yıpranma, paslanma, demode olma, eskime gibi
nedenlerle ekonomik değerlerinde meydana gelen tükenmelere Fransızca amortissement
kelimesinden ülkemiz muhasebe yazınına geçen haliyle amortisman denir. Bir başka de-
yişle amortisman; maddi duran varlıkta meydana gelen değer tükenişinin, varlığın faydalı
ömrü dikkate alınarak gider haline getirilmesidir.
VUK’un 313.maddesinde; işletmenin bir yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşın-
maya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan gayrimenkullerle 269.madde gereğince
gayri menkul gibi değerlenen iktisadi kıymetlerin, alet, edevat, mefruşat, demirbaş ve si-
nema filmlerinin birinci kısımdaki esaslara göre tespit edilen değerinin, bu kanun hüküm-
lerine göre yok edilmesinin amortismanın konusunu teşkil edeceği ifade edilmektedir.
Öte yandan VUK’un 314.maddesinde boş arazi ve arsaların amortisman uygulama-
sına tabi tutulmamakla birlikte; tarım işletmelerinde vücuda getirilen meyvelik, dutluk,
fındıklık, zeytinlik ve güllüklerle incir bahçeleri ve bağlar gibi tarım tesisleri ile işletme-
de inşa edilmiş her tür yol ve hakların amortismana tabi tutulacağı ifade edilmektedir.
VUK’un 320. maddesine göre ise, bir varlık için amortisman ayrılabilmesi için söz konusu
varlığın işletmenin aktifine girmesi gerekir.
Örnek 3: İşletme Ekim-2010’da T10.000 + %18 KDV tutarında 5 adet bilgisayar al-
mıştır. Faydalı ömür listesine göre kişisel bilgisayarların faydalı ömrü 4 yıl, dolayısıyla da
amortisman oranı %25 (¼ = 0,25) olarak tespit ve ilan edilmiştir. Dolayısıyla işletme aşa-
ğıdaki gibi, 4 yıl boyunca her yıl T10.000’ nin %25’i oranında amortisman hesaplayacaktır.
Örnek 4: İşletme Ekim-2010’da T10.000 + %18 KDV tutarında 5 adet bilgisayar al-
mıştır. Faydalı ömür listesine göre kişisel bilgisayarların faydalı ömrü 4 yıl, dolayısıyla da
amortisman oranı %25 (¼ = 0,25) olarak tespit ve ilan edilmiştir. Azalan bakiyeler yönte-
minde, listedeki oranın iki katı alınacak ve dolayısıyla işletme amortisman hesaplamasını
4 yıl boyunca aşağıdaki gibi yapacaktır.
Amortisman tablosunda görüldüğü üzere, son yılın kalan tutarına amortisman oranı
uygulanmamış, tutarın tamamı amortisman olarak ayrılmıştır. Nitekim, bu tutara oran
uygulansaydı bakiye tutar oluşur ve süre 5 yıla uzardı. Yine amortisman tablosunda gö-
rüldüğü gibi, 5. yılda birikmiş amortisman tutarı varlığın maliyet değerine eşit olmuştur.
Madenlerde Amortisman
İşletme sebebiyle içindeki cevherin azalmasından dolayı maddi değerini kaybeden ma-
denlerin ve taş ocaklarının imtiyaz veya maliyet bedelleri, ilgililerin müracaatları üzerine
bunların büyüklük ve mahiyetleri göz önünde tutulmak ve her maden veya taş ocağı için
ayrı ayrı olmak üzere Maliye ve Sanayi Bakanlıklarınca belli edilecek nispetler üzerinden
yok edilir (VUK m.316).
Fevkalade Amortisman
VUK’un 317. Maddesine göre - Amortismana tabi olup;
1. Yangın, deprem, su basması gibi afetler neticesinde değerini tamamen veya kısmen
kaybeden;
2. Yeni icatlar dolayısıyla teknik verim ve kıymetleri düşerek tamamen veya kısmen
kullanılmaz bir hale gelen;
3. Cebri çalışmaya tabi tutuldukları için normalden fazla aşınma ve yıpranmaya ma-
ruz kalan;
menkul ve gayrimenkullerle haklara, mükelleflerin müracaatları üzerine ve ilgili bakan-
lıkların mütalaası alınmak suretiyle, Hazine ve Maliye Bakanlığınca her işletme için işin
mahiyetine göre ayrı ayrı belli edilen “Fevkalade ekonomik ve teknik amortisman nispet-
leri” uygulanır.
Kıst Amortisman
Kıst amortisman kavramı VUK’un 320. maddesinde; “Faaliyetleri kısmen veya tamamen
binek otomobillerin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullan-
dıkları binek otomobilleri hariç olmak üzere, işletmelere ait binek otomobillerin aktife girdiği
hesap dönemi için ay kesri tam ay sayılmak suretiyle kalan ay süresi kadar amortisman
ayrılır. Amortisman ayrılmayan süreye isabet eden bakiye değer, itfa süresinin son yılında
tamamen yok edilir” şeklinde açıklanmaktadır.
Dolayısıyla kıst amortisman yöntemi sadece binek otomobiller için normal amortis-
man yöntemi temelinde uygulanmaktadır. İlk yılda kıst olarak alınacak ay sayısı hesapla-
nırken binek otomobilin aktife girdiği ay tam ay sayılır. Cari yılda ayrılmayan amortisman
kalanı ise, son yıl ayrılacak amortisman tutarına eklenir.
Örnek 5: İşletme müdürüne tahsis edilmek üzere Ekim-2010’da T48.000 + %18 KDV
tutarında bir otomobil alınmıştır. Faydalı ömür listesine göre otomobillerin faydalı ömrü
5 yıl, dolayısıyla da amortisman oranı %20 (1/5 = 0,20) olarak tespit ve ilan edilmiştir.
İşletmenin 5 yıllık amortisman hesaplaması aşağıdaki gibi olacaktır.
Yıllık amortisman tutarı = 48.000 x 0.20 = T9.600
Aylık amortisman tutarı = 9.600 / 12 ay = T800
3 aylık (Ekim-Kasım-Aralık) amortisman tutarı = T800 x 3 ay = T2.400
2010’da ayrılamayan amortisman = T9.600 – T2.400 = T7.200
Dolayısıyla 2010 yılı için ayrılması gereken kıst amortisman tutarı T2.400’dir. 2010 yı-
lında ayrılamayan T7.200 amortisman ise 5. yılın (2014 yılının) sonunda ayrılacak amor-
tismana eklenerek gider haline dönüştürülecektir.
5. Ünite - Duran Varlıkların Envanter İşlemleri 111
Örnek 6: Bir işletmenin ofiste kullanmak amacıyla salon tipi bir klima satın alma sü-
reci şöyledir:
1. İşletme 19.08.2010’da banka havalesiyle T4.500’ye salon tipi bir klima satın almıştır.
2. Söz konusu klima için normal amortisman yöntemine göre amortisman ayrılması-
na karar verilmiştir. Klimanın faydalı ömrü, listeye göre 15 yıldır. Muhasebe kaydı
endirekt yönteme göre yapılmaktadır.
1. Klimanın satın alınması kaydı:
19.08.2010
255 DEMİRBAŞLAR 15.000
255.021. Salon tipi klima
191 İNDİRİLECEK KDV (%18) 2.700
102 BANKALAR 17.700
102.04. Asbank
112 Envanter ve Bilanço
31.12.2010
770 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ 1.000
770.06.Amortisman Giderleri
257 BİRİKMİŞ AMORTİSMANLAR 1.000
257.021.Salon tipi klima
Örnek 7: Kayıtlı değeri T22.000, birikmiş amortismanı T8.000 olan bir kamyonet
14.12.2011‘de T12.000 + %18 KDV tutarla peşin satılmıştır. Satışla ilgili yapılması gereken
kayıt şöyle olacaktır.
14.12.2011
100 KASA 14.160
257 BİRİKMİŞ AMORTİSMANLAR 8.000
689 DİĞ.OLAĞANDIŞI GİD.VE ZARAR 2.000
254 TAŞITLAR 22.000
391 HESAPLANAN KDV (%18) 2.160
Kayıtlı değeri T2.000, birikmiş amortismanı T500 olan bir demirbaş T1.000 +%18 KDV ye
4 çek ile satılmıştır. İşlemin yevmiye kaydını yapınız.
Örnek 8: Bir işletmenin aktifte kayıtlı değeri T30.000, birikmiş amortismanı T24.000
olan bir kamyonet 2010 yılı sonunda ayrılan T6.000 amortisman ile yasal açıdan faydalı
ömrünü tamamlamıştır. Ancak işleme söz konusu kamyoneti kullanmaya devam etmek-
tedir.
31.12.2010
760 PAZ. SATIŞ DAĞITIM GİDERLERİ 5.999,99
257 BİRİKMİŞ AMORTİSMANLAR 5.999,99
257.07.ABC marka kamyonet
Maddi ve maddi olmayan duran varlıklara yönelik TMS açıklamalarına, detaylara girilmek-
sizin sadece VUK ile belirgin farklılıkları ve benzerllikleri vurgulayacak düzeyde yer veril-
mektedir.
Haklar
V.U.K.un 269.maddesinde gayri maddi hakların da gayrimenkuller gibi değerleneceği be-
lirtilmiştir. Tek Düzen Hesap Planı’nda ise hakların imtiyaz, patent, lisans, ticari marka ve
unvan gibi, bir bedel ödenerek elde edilen bazı hukuki tasarruflar ile kamu otoritelerinin
işletmeye belirli alanlarda tanıdığı kullanma, yararlanma gibi yetkiler dolayısıyla yapılan
harcamaları kapsadığı ifade edilmektedir. Buna göre haklar aşağıdaki gibi sıralanabilir:
• Patent ve know-how hakları
• Alameti farika ve ticari unvan hakları
• İrtifak, intifa, gayrimenkul mükellefiyeti hakları* (İrtifak hakkı: bir taşınmaz var-
lık sahibinin bu taşınmaz varlığın bir kısmı veya tamamından başkasının yararlan-
masına yetki veren bir haktır.
İntifa hakkı: taşınır veya taşınmaz bir varlığın üzerinde başkası lehine tesis edilmiş
sınırlı bir ayni haktır.
Gayrimenkul mükellefiyeti hakkı: taşınmaz varlık sahibi olan bir kişinin bir başka
kişi lehine bir şey vermeye veya yapmaya zorunlu tutulmasıdır.)
• İmtiyaz hakları
• Telif hakları
Edinilen haklar, maliyet bedelleri ile 260 Haklar hesabının borç tarafına kaydedilir.
Haklar, yararlanma sürelerinin belli olması durumunda bu süre içinde, belli olmaması
durumunda ise beş yılda eşit taksitlerle itfa olunarak yok edilirler. Bunların yok edilme-
sinde tıpkı maddi duran varlıklarda olduğu gibi 268 nolu birikmiş amortismanlar hesabı
kullanılır.
5. Ünite - Duran Varlıkların Envanter İşlemleri 115
Şerefiye
VUK’da peştamallık olarak ifade edilen şerefiye, Muhasebe Sistemi Uygulama Genel
Tebliği’nde; bir işletme devralınırken katlanılan maliyet ile söz konusu işletmenin rayiç
bedelle hesaplanan varlıklarının net değeri arasındaki olumlu farkların izlendiği hesap
olarak tanımlanmaktadır.
Şerefiye hesabına ilişkin dönem sonunda yapılması gereken işlemler VUK’un 326.
maddesinde belirtilmiştir. Buna göre peştamallıkların, mukayyet değeri üzerinden eşit
taksitlerle beş yıl içerisinde itfa edilmesi gerekmektedir. Bunların da yok edilmesinde yu-
karıdaki gibi 268 nolu birikmiş amortisman hesabı kullanılır.
Özel Maliyetler
VUK’un 272.maddesinde özel maliyet kavramı için “gayrimenkuller kira ile tutulmuş ise,
kiracı tarafından yapılan bir ve ikinci fıkradaki giderler bunların özel maliyet bedeli olarak
ayrıca değerlenir. Kiracının faaliyetini icra için vücuda getirdiği tesisata ait giderler de bu
hükümdedir” şeklinde bir tanıma yer verilmiştir.
Özel maliyetlere ilişkin değerleme esasları ise VUK’un 327.maddesinde “gayrimenkul-
lerin ve gemilerin iktisadi kıymetlerini artıran ve 272.maddede yazılı özel maliyet bedelleri,
kira süresine göre eşit yüzdelerle itfa edilir. Kira süresi dolmadan, kiralanan şeyin boşaltıl-
ması halinde henüz itfa edilmemiş olan giderler, boşaltma yılında bir defada gider yazılır”
şeklinde açıklanmıştır.
Kira süresinin bir yıl olması ve her yıl yeniden uzatılması ya da kendiliğinden uzaması
durumunda yüksek tutarlı bir özel maliyetin bir yıl içinde giderleştirilmesi sonucu dö-
nemler arasında dengesizlikler meydana geleceği açıktır. İşte bu sakıncayı gidermek ama-
cıyla, yasal düzenlemelerde açıklık olmamakla birlikte, Vergi İdaresi’nin uygulamasında
kira süresi belirsiz olan kiralama işlemlerinde özel maliyete ilişkin amortisman ayırma
süresi beş yıl olarak uygulanmaktadır.
Amortisman (İtfaPayları)
Maddi olmayan duran varlıklara ilişkin değerleme ve dönem sonu işlemleri anlatılırken
bunların her birinin nasıl itfa edileceği açıklanmıştı. Daha önce de ifade edildiği gibi,
maddi olmayan duran varlıkların itfa edilme işlemleri maddi duran varlıklar için yapılan-
lardan pek farklı değildir. Dolayısıyla burada da söz konusu varlıkların itfa edilen tutarları,
ilgili gider hesabı karşılığında, birikmiş amortismanlar hesabında takip edilecektir. İtfa
süresinin sonunda ise birikmiş amortisman hesabı ile maddi olmayan duran varlık hesabı
karşılıklı olarak kapatılacaktır.
31.12.201X
750 ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME GİD. 2.800
268 BİRİKMİŞ AMORTİSMANLAR 2.800
268.06.Ar-Ge giderleri
31.12.201X
751 ARAŞT. VE GEL.GİD. YANSITMA 2.800
750 ARAŞTIRMA VE GEL.GİD. 2.800
31.12.201X
630 ARAŞTIRMA VE GEL.GİDERLERİ 2.800
751 ARAŞ. VE GEL.GİD. YANSITMA 2.800
5. Ünite - Duran Varlıkların Envanter İşlemleri 117
Özet
İşletmenin esas faaliyetlerini gerçekleştirmek amacıyla kul- Amortisman hesaplamasında VUK gereği Hazine ve Maliye
landığı, boş arazi dışında, türüne göre yıpranma, eskime, Bakanlığı tarafından tespit ve ilan edilen faydalı ömür süre-
demode olma, paslanma gibi özellikleri olan, ticari amaçla leri esas alınır.
alınmış olmayan ve yararlanma süresi bir yıldan uzun olan TMS’ye göre de yukarıda sayılan varlıkların değerlenmesinde
taşınmaz nitelikli varlıklar Maddi Duran Varlıklar hesap gru- maliyet değerleri esas alınmaktadır.
bunda yer alır. Maddi duran varlıkların amortismanı ise maddi duran var-
VUK’a göre iktisadi işletmelere dâhil bilumum gayrimen- lığın tahmin edilen yıllık yıpranma ölçüsüne göre hesaplan-
kuller maliyet bedelleri ile değerlenir. Dönem sonunda mad- maktadır.
di duran varlıklar için yapılacak envanter işlemleri çerçeve Fiziksel bir varlık olmayan ancak işletmeye ticari fayda ve
olarak kasa ve stoklar için yapılan işlemlere benzemektedir. gelir sağlayacak nitelik taşıyan, elde edilmesi için belirli bir
Listesi yapılan maddi duran varlıklar, maddi duran varlık- maliyete katlanılan haklar, imtiyazlar vb varlıklardır.
ların izlendiği hesaplarla karşılaştırılır. Böylece, kayıtlarda Tekdüzen hesap planına göre, Haklar, Şerefiye, Kuruluş ve
yer aldığı halde mevcut olmayan veya mevcut olduğu halde Örgütlenme Giderleri, Araştırma ve Geliştirme Giderleri ve
alındığında kaydedilmemiş olan maddi duran varlıklar tespit Özel Maliyetler maddi olmayan duran varlık olarak kabul
edilebilir. edilmekte ve genellikle 5 yılda amortisman yoluyla itfa edil-
Boş arsa ve arazi için aşınma ve yıpranmanın söz konusu ol- mektedirler.
maması nedeniyle bunlar için amortisman hesaplanmaz.
Arazinin altında veya üstünde inşa edilen yollar, kanalizas-
yon, setler, köprüler, işletmenin kendisine ait arsa üzerinde
inşa edilmiş olan ve esas faaliyetlerini gerçekleştirmek ama-
cıyla kullandığı binalar, esas faaliyetlerinde kullanmak üzere
satın aldığı tesis, makine ve cihazlar, her türlü taşıt, alet, ede-
vat, mefruşat ve demirbaş eşya maliyet bedeli ile değerlenir
ve bu değerleri üzerinden amortisman ayrılır.
5. Ünite - Duran Varlıkların Envanter İşlemleri 119
Kendimizi Sınayalım
1. Aşağıdakilerden hangisi VUK gereği amortismana tabi 6. Ağustos ayında maliyet değeri T30.000 olan bir binek
değildir? otomobil satın alınmıştır. Faydalı ömrü 5 yıl olduğuna göre
a. Haklar 3. yılda birikmiş amortismanın toplam tutarı ne olur?
b. Binalar a. 2.500
c. Demirbaşlar b. 14.500
d. Arsalar c. 12.000
e. Taşıtlar d. 3.500
e. 6.000
2. Aşağıdakilerden hangisi bir maddi duran varlığın mali-
yeti içinde yer almaz? 7. Aşağıdakilerden hangisi VUK’a göre bir maddi olmayan
a. Alış fiyatı duran varlık değildir?
b. Katma değer vergisi a. Ticari unvan hakları
c. Taşıma gideri b. Telif hakları
d. Gümrük vergisi c. Özel maliyet
e. Montaj gideri d. Personel giderleri
e. Ar-Ge giderleri
3. Aşağıdakilerden hangisi TMS’ye göre bir maddi olma-
yan duran varlık değildir? 8. Bir işletme devralınırken katlanılan maliyet ile söz ko-
a. Patent nusu işletmenin rayiç bedelle hesaplanan varlıklarının net
b. Haklar değeri arasındaki olumlu farka ne nedir?
c. Lisans a. Ticari unvan hakkı
d. Geliştirme giderleri b. Telif hakkı
e. Özel maliyet c. Özel maliyet
d. Ar-Ge giderleri
4. Maliyet değeri T2.000, faydalı ömrü 4 yıl olan bir demir- e. Şerefiye
baş için azalan bakiyeler yöntemine göre 3. yılda ayrılması
gereken amortisman tutarı kaç T’dir? 9. VUK’a göre, kiralanmış bir gayrimenkule kiracı tarafın-
a. T2.000 dan yapılan kalıcı nitelikli harcamalar hangi hesapta izlenir?
b. T1.000 a. Marka hakları
c. T250 b. Telif hakları
d. T3.000 c. Özel maliyetler
e. T500 d. Araştırma giderleri
e. Şerefiye
5. Kayıtlı değeri T9.000, birikmiş amortismanı T3.000 olan
bir demirbaşın T5.000 +%18 KDV’ye peşin satılmasına iliş- 10. Kira süresi 10 yıl olan bir gayrimenkule özel maliyete gi-
kin aşağıdaki kayıtta tutarı yanlış olan hesap hangisidir? ren T12.000 harcama yapılmıştır. 4. yıldaki birikmiş amortis-
man tutarı nedir?
100 Kasa Hesabı 9.900
a. 6.000
257 Bir. Amortismanlar 3.000
b. 2.400
689 Diğ.O.Dışı Gid.ve Zarar 1.000 c. 3.600
255 Demirbaşlar Hs. 9.000 d. 4.800
391 Hesaplanan KDV 900 e. 1.200
a. Kasa
b. Birikmiş Amortismanlar
c. Diğer Olağandışı Gider ve Zararlar
d. Demirbaşlar
e. Hesaplanan KDV
120 Envanter ve Bilanço
Yararlanılan Kaynaklar
Gücenme, Ü. (1996), Muhasebe ve Envanter, İstanbul: Mar-
Sıra Sizde Yanıt Anahtarı mara Yayınevi.
Sıra Sizde 1 Güvemli, O. (1998), Amortismanlar - Yeniden Değerleme
İşletmelerin uzun vadeli ve ortaklık amaçlı yatırımları, bir ve Uygulamaları, İstanbul: Avcıol Yayınevi.
yıldan uzun vadeli alacakları, bir yıldan uzun bir süre kullan- Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği, Sıra No.12.
mayı öngörerek satın aldığı veya edindiği maddi veya maddi Özbirecikli, M. (2011), Dönemsonu İşlemleri Muhasebesi,
olmayan varlıklara “Duran varlıklar” denir. Ankara: Detay Yayıncılık.
Özbirecikli, M. (1997), Avrupa Birliğinde Vergi Muhasebesi
Sıra Sizde 2 Konusundaki Çalışmalar ve Türk Vergi Muhasebesi ile
Bir varlığın maliyet bedeli; satın alma bedeli, gümrük vergi- Uyum Sorunları, (yayınlanmamış doktora tezi) Adana:
leri, nakliye ve montaj giderleri, mevcut bir binanın satın alı- Çukurova Ünv.
narak yıkılmasından ve arsanın tesviyesinden doğan giderler, TFRS (2010), Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Tür-
noter, mahkeme, kıymet takdiri, komisyon ve tellâliye gider- kiye Finansal Raporlama Standartları, Türkiye Muhasebe
leri ile emlak alım ve taşıt alım vergileri, varlığın edinimi ile Standartları Kurulu, Ankara: Fersa Matbaası.
ilgili borçlanma maliyetleri gibi unsurları içerir. Vergi Usul Kanunu: www.gelirler.gov.tr (giriş 09 Kasım 2011).
6
ENVANTER VE BİLANÇO
Amaçlarımız
Bu üniteyi tamamladıktan sonra;
Borçlar ve öz kaynakların içeriğini açıklayabilecek,
Borçlarla ilgili değerleme hükümleri ve dönem sonu işlemlerini belirleyebilecek,
Özkaynaklarla ilgili dönem sonu işlemlerini açıklayabilecek
bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.
Anahtar Kavramlar
• Borçlar • Kayıtlı Değer
• Öz Kaynaklar • Tasarruf Değeri
• İtibari Değer • Reeskont
İçindekiler
• GİRİŞ
Borçlar ve Öz Kaynaklarla
Envanter ve Bilanço • BORÇLAR
İlgili Envanter İşlemleri
• ÖZ KAYNAKLAR
Borçlar ve Öz Kaynaklarla İlgili
Envanter İşlemleri
GİRİŞ
İşletme varlıklarını finanse etmekte kullanılan kaynaklar bilançonun pasifini oluşturur.
Kaynakların bir kısmı; işletme sahiplerinin işletmeye getirdikleri sermayeyi ve çeşitli şe-
killerde ortaya çıkan ancak dağıtılmak yerine işletmede bırakılmış olan kârları içeren öz
kaynaklardır. Kaynakların diğer kısmı ise yabancı kaynaklar olarak da adlandırılan borç-
lardır. Borçlar, ortaya çıkış şekillerine gore farklı gruplarda izlenebilirler. Bu kapsamda
olmak üzere; işletmelerin para ve sermaye piyasalarından sağladıkları kaynakları (borç-
ları) ifade eden Mali Borçlar, ticari faaliyetlerden doğan Ticari Borçlar ve ticari olma-
yan faaliyetlerden kaynaklanan Diğer Borçlar önemli hesap gruplarıdır. Bunların dışında
işletmenin çeşitli yükümlülüklerinin izlendiği diğer hesap grupları da bilançonun pasif
tarafında yer alır.
Borçlar vadelerine uygun olarak bilançonun pasifinde Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar
ve Uzun Vadeli Yabancı Kaynaklar olarak raporlanır. Borçlarla ilgili olarak dönem sonla-
rında yapılan envanter işlemlerinde borcun var olduğunun ve hesaplarda görülen tutarın
gerçek tutar olup olmadığının belirlenmesi, ilgili borcun dönem sonu itibariyle o günkü
değerinin saptanması ön plana çıkmaktadır. Borçların vadelerine uygun olarak raporlan-
masının sağlanması da dönem sonu işlemleri açısından önemlidir.
Öz kaynaklarla ilgili olarak öne çıkan dönem sonu işlemi ise döneme ilişkin olarak
hesaplanan net kârın veya zararın saptanmasıdır. Bu faaliyet sonucu ve dönem kârı veya
zararı üzerinden hesaplanan vergi karşılığı kısa vadeli borçlar arasında muhasebeleştirilir.
BORÇLAR
Varlıkların finansmanında kullanılan borçlar, işletmelerin geçmişteki işlemlerinden do-
ğan ve üçüncü kişilere karşı üstlenmek zorunda kaldıkları yükümlülükler olarak ortaya
çıkar. İşletmelerin para ve sermaye piyasalarından sağladıkları kaynakları (borçları) ifade
eden Mali Borçlar, ticari faaliyetlerden doğan Ticari Borçlar, ticari olmayan faaliyetlerden
kaynaklanan Diğer Borçlar, ödenecek vergi ve benzeri yasal yükümlülükler, önceki ve cari
dönemlerde tahakkuk eden ancak ödeme zamanları net olarak belirlenemeyen yükümlü-
lükleri ifade eden karşılıklar işletmelerin borçları arasında sayılabilmektedir.
Borçlar vadelerine uygun olarak bilançonun pasifinde, bir yıl içinde ödenecek olan-
lar Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar ve bir yıldan sonra ödenecek olanlar da Uzun Vadeli
Yabancı Kaynaklar olarak raporlanır. Dönem sonu işlemleri açısından bu sınıflandırma
önemli bir farklılık doğurmaz ancak borçların vadelerine uygun olarak bu sınıflarda ra-
porlanması önemlidir. Her iki sınıfta yer alan borçlarla ilgili olarak dönem sonlarında
yapılan envanter çalışmaları sırasında öne çıkan bazı konular şunlardır:
124 Envanter ve Bilanço
Banka Kredileri
İşletmelerin en önemli borç kaynaklarından birisi bankalardır. İşletmelerin bankalarla
yaptıkları sözleşmeler kapsamında kullandıkları çok farklı özellikleri taşıyan krediler, il-
gili kredinin vadesine göre kısa ve uzun vadeli borçlar arasında muhasebeleştirilir. Kulla-
nılan kredinin anaparasının ve kredi kullanımından kaynaklanan faizin geri ödenmesiyle
ilgili koşullar da muhasebeleştirme işlemlerini doğrudan etkiler.
Gerek kısa vadeli gerek uzun vadeli banka kredileriyle ilgili dönem sonu işlemleri ara-
sında önemli farklar bulunmamaktadır. Dönem sonlarında işletme hesapları ile banka he-
saplarının karşılıklı uyumunun sağlanması; döneme ilişkin faiz giderleriyle ilgili tahakkuk
işlemlerinin yapılması; uzun vadeli kredilerin anapara taksitlerinin, faizlerinin ve vadesi
bir yılın altına düşen kısımlarının uzun vadeli borçlardan kısa vadeli borçlara aktarılması
temel dönem sonu işlemleri olarak belirtilebilir.
6. Ünite - Borçlar ve Öz Kaynaklarla İlgili Envanter İşlemleri 125
Banka Kredileri hesabının alacak kalanı, işletmenin kredi borçlarının toplamını gös-
terir. Bankalara olan borçlar Türk Ticaret Kanunu’nun 75. Maddesine göre “itibari (no-
minal) değer” üzerinden, Vergi Usul Kanunu’nun 285. Maddesine göre ise “mukayyet
(kayıtlı) değer” üzerinden değerlenir. Mukayyet değer, iktisadi kıymetin defterdeki kayıtlı
değeridir. Bu durumda bankalara olan borcun değerlemesinde, her iki değerleme ölçüsü
de borcun paranın nominal değeri üzerinden kaydedilmiş olan defterdeki yazılı tutarını
esas alır. Kayıtlardaki değer esas alındığı için bu tutar, doğruluğu sağlandıktan sonra dö-
nem sonu bilançosunda raporlanır.
Kayıtların doğruluğunun belirlenmesi amacıyla öncelikle ana hesap ile yardımcı he-
saplar arasındaki uyum kontrol edilir. Bankalar, banka şubeleri ve alt hesaplar itibariyle
açılabilen yardımcı hesaplar ile ana hesap tutarları karşılaştırılarak tutarların doğruluğu
saptanır.
Kayıtlarda görülen tutar ile banka kayıtlarının uyumlaştırılması dönem sonu işlemleri
açısından önemlidir. Bankalardan alınan hesap özeti bilgileriyle işletmenin kayıtları karşı-
laştırılarak bu uyum sağlanır. Gerekli durumlarda düzeltme kayıtları yapılır. Bu çerçevede
banka kredileriyle ilgili olarak tahakkuk eden faiz giderlerinin saptanması ve tahakkuk
ettirilmesi de gerekir.
Örnek 4: Hesap özetleriyle yapılan karşılaştırma sırasında; kullanılan kısa vadeli banka
kredisiyle ilgili olarak dönem sonunda T4.000’lik faiz tahakkuk ettirildiği öğrenilmiştir.
Bono ve tahvil ihracı çeşitli nedenlerle ülkemizde yaygın olarak kullanılan bir borçlanma
yöntemi değildir.
Bono ve tahvil ihracı çok farklı koşullarla gerçekleştirilebilmektedir. İhraç edilen borç-
lanma senetleriyle ilgili olarak dönem sonunda yapılması gereken en önemli işlem, ilgili
döneme ilişkin faiz giderinin tahakkukudur.
Bono ve tahvil ihracında kullanılan iskontolu satış yöntemi ve bu yöntemle ilgili olarak
dönem sonunda karşılaşılabilecek bir durum aşağıda örneklendirilmiştir.
Örnek 6:
İşletme T12.000 nominal değerli, altı ay vadeli bonoyu T11.000’lik ihraç fiyatıyla 1
Ekim’de satmıştır. Anapara ve faiz vade sonunda ödenecektir.
Böylece borçların ödenmesi ve Ocak, Şubat ve Mart aylarının faiz giderlerinin gelir
tablosuyla ilişkilendirilmesi sağlanmış olur.
Bono ve tahvillerle ilgili olarak izleyen dönemde ödenecek borçların kısa vadeli borç-
lar arasına aktarılması, faaliyet dönemiyle ilgili faiz giderlerinin tahakkuku da önemli dö-
nem sonu işlemleri arasındadır.
Örnek 7: İşletme 1 Haziran’da T50.000 nominal bedelli, %10 faiz oranlı, beş yıl vadeli,
yıllık eşit taksitlerle geri ödemeli tahvil çıkarmış ve aynı tutarla banka aracılığıyla satmıştır.
İhraç tarihinde uzun vadeli borç muhasebeleştirilir:
Dönem sonunda, izleyen dönemde ödenecek borç tutarı kısa vadeli borçlar arasına aktarılır:
Döneme ilişkin altı aylık faiz tutarı, henüz ödenmese de, dönem sonunda tahakkuk ettirilir.
Gider Tahakkukları hesabı, içinde bulunulan dönemde tahakkuk eden ancak ödemesi
izleyen dönemlerde yapılacak giderlerin izlendiği hesaptır.
Satıcılar
İşletmelerin esas faaliyet konusunu oluşturan mal ve hizmet alımından doğan ve senede
bağlanmamış olan borçları Satıcılar hesabında muhasebeleştirilir. Ticaret işletmelerinde
mal alımından, üretim işletmelerinde hammadde ve malzeme alımından doğan senetsiz
borçlar hesabın alacak tarafına, borcu azaltan ödeme vb. işlemler ise hesabın borç tarafına
kaydedilir. Hesabın alacak kalanı, o an itibariyle satıcılara olan borç tutarını gösterir.
Satıcılara olan borçlar Türk Ticaret Kanunu’nun 75. Maddesine göre “itibari değer”
üzerinden, Vergi Usul Kanunu’nun 285. Maddesine göre ise “mukayyet değer” üzerinden
değerlenir. Uygulama açısından her ikisi de aynı tutarı ifade ettiğinden gerek ticari gerekse
vergi kârının belirlenmesinde aynı şekilde değerleme yapılır. Buna göre Satıcılar hesabının
doğruluğu sağlandıktan sonra, satıcılara olan borçlar hesap kalanının tutarı üzerinden
dönem sonu bilançosunda raporlanır.
Satıcılar hesabıyla ilgili dönem sonu işlemleri açısından önemli konu, işletme hesapla-
rında görülen borç tutarıyla satıcıların hesaplarında işletmenin alacağı olarak görülen tuta-
rın karşılaştırılarak onaylanmasıdır. Bu amaçla öncelikle Satıcılar ana hesabı ile her bir satıcı
için açılmış olan yardımcı hesapların uyumu sağlanır. Daha sonra, satıcılardan alınan hesap
özetleriyle işletme kayıtları karşılaştırılır ve varsa farkları düzeltecek işlemler yapılır.
Örnek 8: Kredili olarak satın alınan T5.000 tutarındaki malın kayıtlara geçirilmediği
saptanmıştır.
Borç Senetleri
Ticari faaliyetlerden doğan borçların senede bağlanması durumunda Borç Senetleri hesa-
bı kullanılır. İki tür ticari senet vardır: Bono ve poliçe.
Bono, borçlu tarafından düzenlenen ve alacaklıya verilen bir senet türüdür. Uygulama-
da yaygın olarak kullanılan senet türü bonodur. Poliçe ise alacaklı tarafından düzenlenir,
borçlu tarafından kabul edilmesinden sonra borç senedi niteliği kazanır. Bononun düzen-
leyicisi veya poliçede borcu kabul eden taraf olarak işletmeler senede bağlanan borçları
için Borç Senetleri hesabının alacak tarafına kayıt yaparken, ilgili senedi ödediklerinde
aynı hesaba borç kaydı yaparlar. Borç senetleri hesabının alacak kalanı, o an itibariyle
işletmenin senetli borçlarının tutarını gösterir.
Borç senetleri Türk Ticaret Kanunu’na göre “itibari değer” ile değerlemeye tabi tutulur.
Vergi Usul Kanunu’nun 285. Maddesine göre ise “mukayyet değer” ya da “tasarruf değeri”
ölçülerinden biri ile değerlenir. İtibari değer ve mukayyet değer kullanılırsa, Borç Senet-
leri hesabının doğruluğu sağlandıktan sonra ilgili senetler nominal değerleri üzerinden
bilançoda raporlanır.
Borç senetleri için tasarruf değeri kullanılarak değerleme yapılması durumunda, se-
netlerin değerleme günündeki tasarruf (peşin) değerleri üzerinden bilançoda gösterilme-
leri sağlanır. Borç senetleriyle ilgili olarak dönem sonunda yapılması gereken en önemli
çalışma da bu amaçla senetler için reeskont hesaplanmasıdır. Nominal değerle izlenen
borçların bilanço tarihi itibariyle değerlerinin (tasarruf değerlerinin) raporlanması için
yapılan reeskont işlemlerinde amaç; bilanço tarihinden borçların vadesine kadar kalan
süre ve bu süre için geçerli faiz oranları dikkate alınarak borçların peşin değerlerinin he-
saplanmasıdır. Başka bir deyişle; borçların bilanço tarihinde ödenmesi durumunda işlet-
meden çıkacak tutar belirlenmeye çalışılır. İşletmenin her türlü borcu için bu hesaplama-
ların yapılması gerekir. Bununla birlikte Tekdüzen Muhasebe Sistemi’nde sadece senetli
borçlar için reeskont işleminin yapılmasına izin verilmektedir. Senetlerin tasarruf değer-
leriyle değerlenmesi banka, banker ve sigorta şirketleri için zorunlu olup, işletmeler için
isteğe bağlıdır.
Reeskont hesaplamalarında iki farklı yöntem kullanılabilmektedir:
• Dış iskonto yöntemi
• İç iskonto yöntemi
Her iki yöntemde de faiz tutarı hesaplama formülleriyle reeskont tutarı hesaplanır. Bu-
nunla birlikte iç iskonto yönteminin kullanılmasının daha uygun olduğu görüşü yaygın ola-
rak kabul görmektedir. Her iki yönteme göre reeskont tutarları aşağıdaki gibi hesaplanır:
130 Envanter ve Bilanço
İç İskonto Yöntemi:
Senedin Vadeye Kalan Gün Faiz
Reeskont Tutarı = x x
Nominal Değeri Toplam Gün + (Vade x Faiz Oranı Oranı
Örnek 10: İşletmenin bilanço tarihi itibariyle elindeki borç senedinin tutarı T2.000’dir.
Senedin vadesine 60 gün bulunmaktadır. Reeskont hesapları için geçerli faiz oranı yıllık
%12’dir.
İç İskonto Yöntemi:
60
Reeskont Tutarı = 2.000 x x 0.12 = T39.22
360 + (60 x 0.12)
Dönem Sonunda:
Böylece bilançoda borç senetleri nominal değerleriyle yer alırken, düzenleyici hesap-
ta görülen reeskont tutarının çıkarılmasıyla senetlerin tasarruf değerleri de raporlanmış
olur.
Reeskont hesaplama ve muhasebeleştirme işlemi dönem sonu itibariyle raporlama
yapmak amacıyla geçici olarak ihtiyaç duyulan bir işlemdir. Dönem sonunda muhase-
beleştirilen bu bilgi, izleyen dönemin başında kayıtlardan silinir. Bu amaçla düzenleyici
hesap iptal edilir ve reeskont tutarı fiktif bir gider olarak muhasebeleştirilir.
Örnek 11: İşletme kayıtlarına göre 1 $ = T1,65 iken muhasebeleştirilen 1.000 $ tutarın-
da satıcı borcu bulunmaktadır. Dönem sonunda 1 $ = T1,70’dir.
Dönem içinde yapılan kayıt sırasında T1.650’lik (1.000x1,65=1.650) alacak kaydı yapı-
lan Satıcılar hesabının dönem sonundaki karşılığı T1.700’dir (1.000x1,70=1.700). İşletme
kurdaki yükselme nedeniyle T50’lik kambiyo zararı ile karşı karşıya kalmıştır. Satıcıya
olan borcu da T50 artmıştır. Borçlanmalarla ilgili kambiyo zararlarının finansman gider-
leri olarak muhasebeleştirilmesi daha doğrudur. Çünkü bu durumda kambiyo zararı fi-
nansman fonksiyonu ile ilgilidir.
320 Satıcılar 50
Örnek 12: İşletme kayıtlarına göre 1 $ = T1,65 iken muhasebeleştirilen 1.000 $ tutarın-
da satıcı borcu bulunmaktadır. Dönem sonunda 1 $ = T1,55’dir.
Dönem içinde yapılan kayıt sırasında T1.650’lik (1.000x1,65=1.650) alacak kaydı yapılan
Satıcılar hesabının dönem sonundaki karşılığı T1.550’dir (1.000x1,55=1.550). İşletme kurda-
ki düşüş karşılığında T100’lik kambiyo kârı elde etmiştir. Satıcıya olan borç T100 azalmıştır.
Bu işlemlerden sonra ortaya çıkan vergi matrahı dönemin vergi oranıyla çarpılarak
vergi tutarı hesaplanır (Genel vergi oranı dışında ek yasal yükümlülükler de bulunabilmek-
tedir.). Hesaplanan vergi tutarı işletme açısından hem bir gider hem de izleyen dönemde
ödenecek bir borç olarak muhasebeleştirilir.
Vergi sonrası kâr Dönem Net Kârı veya Zararı olarak adlandırılır. Bu kalem hem gelir
tablosunda hem de bilançoda öz kaynaklar arasında raporlanır.
O halde;
Dönem Kârı veya Zararı
+ Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler
- Vergi Muafiyetleri ve Vergi İstisnaları
= Vergi Matrahı
x
Vergi Oranı
= Vergi Tutarı’dır.
İşletmeler dönem içinde elde ettikleri bazı gelirlerin vergilerini “stopaj yoluyla” peşin
olarak öderler. Bilançoda (193 Peşin Ödenen Vergi ve Fonlar hesabında) raporlanan bu
vergiler dönem sonunda vergi borcunu azaltıcı bir unsur olarak bir düzenleyici hesapta
izlenir.
Vergi politikaları gereği olarak devletler muhasebe ilkelerine aykırı düzenlemeler yapabi-
lirler. Bu durum işletmelerin ödeyecekleri vergileri etkiler ancak muhasebe kayıtlarını ve
finansal raporlamayı etkilememelidir. Muhasebe kayıtları muhasebe ilkelerine göre yapılır,
vergiyle ilişkili konular beyanname üzerinde dikkate alınır.
Örnek 13: İşletmenin dönemde elde ettiği kârla ilgili vergi ve diğer yasal yükümlü-
lükler tutarı T10.000 olarak hesaplanmıştır. Aynı dönem içinde elde edilen gelirlerle ilgili
olarak T4.000’lik vergi ödenmiş durumdadır.
Hesaplanan vergi yükümlülüklerinin hem gider hem de izleyen dönem içinde ödene-
cek bir borç olarak muhasebeleştirilmesi:
Dönem sonunda bu işlemleri gerçekleştiren işletmeler izleyen dönem içinde vergi be-
yanının yapıldığı dönemde Kurumlar Vergisi Beyannamesi’ni doldurarak vergi dairesine
teslim ederler ve verginin tahakkuku yapılır. Verginin tahakkuku, işletmenin ödenecek
vergi borcunun doğması demektir.
Verginin Tahakkuku:
Örnek 14: 18 aylık kira geliri olan T18.000 1 Eylül 20X0’da kiracı tarafından işletmenin
banka hesabına yatırılmıştır.
İşletme döneme ilişkin geliri bir gelir hesabına yazarken, izleyen dönemi ilgilendiren
gelirler kısa vadeli borçlar arasında, izleyen dönemden sonraki dönemleri ilgilendiren ge-
lirler ise uzun vadeli borçlar arasında izlenir.
İzleyen dönemin sonunda, 20X0 yılında tahsil edilip bilançoda izlenmekte olan gelirin
20X1 yılına ilişkin kısmı gelir tablosuna aktarılır. Uzun vadeli borçler arasında izlenmekte
olan gelirin vadesi bir yılın altına düşen kısmı da kısa vadeli borçlara aktarılır.
134 Envanter ve Bilanço
20X2 yılı sonunda, 20X0 yılında tahsil edilip bilançoda izlenmekte olan gelirin 20X2
yılına ilişkin kısmı gelir tablosuna aktarılır.
Muhasebenin temel kavramlarından birisi olan dönemsellik, döneme ilişkin gelirlerin ve gi-
derlerin gerçeğe uygun olarak raporlanması açısından çok önemlidir.
ÖZ KAYNAKLAR
Öz kaynaklar varlıkları finanse etmekte kullanılan ve ortaklara ait olan kaynakları ifade
eder. Bu çerçevede öz kaynaklar iki farklı nitelikte kaynak unsurunu içerir:
• Sermaye,
• Yedekler (dağıtılmayan kârlar).
Sermaye; işletmenin kuruluşu sırasında veya daha sonra sermaye artırımı yoluyla or-
taklar tarafından işletmeye getirilen kaynakları ifade eder.
Yedekler (dağıtılmayan kârlar) ise işletmenin faaliyetleri sırasında çeşitli şekillerde or-
taya çıkan ve ortaklara dağıtılmayıp işletmede bırakılan kârlardan oluşur. Yedekleri orta-
ya çıkaran nedenlerin birisi işletmenin genellikle varlıkları ile ilgili olarak yapılan çeşitli
değerleme işlemleri, diğeri ise ticari faaliyetler sonrasında kâr elde edilmesi ve bu kârın
ortaklara dağıtılmak yerine işletmede bırakılmasıdır.
Tekdüzen Muhasebe Sistemi’nde öz kaynaklar kapsamında yer alan hesap grupları
şunlardır:
• Ödenmiş sermaye (işletmeye tahsis edilen veya işletmenin ana sözleşmesinde yer
alan ve Ticaret Siciline tescil edilmiş bulunan sermaye tutarı)
• Sermaye yedekleri (hisse senedi ihraç primleri, iptal edilen ortaklık payları ve ye-
niden değerleme değer artışları gibi sermaye hareketleri dolayısıyla ortaya çıkan ve
işletmede bırakılan tutarların izlendiği hesap grubu)
• Kâr yedekleri (kanun, ana sözleşme hükümleri ya da ortaklıkların yetkili organla-
rı tarafından alınan kararlar uyarınca dağıtılmamış ya da işletmede alıkonulmuş
kârların izlendiği hesap grubu)
• Geçmiş Yıllar Kârları/Zararları
• Dönem Net Kârı/Zararı
Öz kaynakları sınıflandırınız.
4
Dönem sonunda işletmenin varlıklarına ve borçlarına ilişkin değerleme işlemleri ya-
pıldıktan sonra öz kaynaklar da ortaya çıkmış olur. Nitekim bilançoda yer alan Aktif =
6. Ünite - Borçlar ve Öz Kaynaklarla İlgili Envanter İşlemleri 135
Pasif denkliğinden hareketle öz kaynaklar, varlıklarla borçlar arasındaki fark olarak da
ifade edilebilir. Bu nedenle özkaynakları oluşturan unsurlar için ayrıca değerleme işlemi
yapılmaz.
Öz kaynaklarla ilgili olarak dönem sonunda yapılan en önemli işlemlerden birisi döne-
me ilişkin faaliyet sonucunun öz kaynaklarda raporlanmasıdır. Dönem sonunda kâr elde
edilmesi durumunda yapılması gereken işlemler borçlarla ilgili kısımda açıklanmıştır.
Dönemin zararla kapatılması durumunda yapılacak muhasebe kayıtları ise aşağıdaki
örnekte görüldüğü gibidir:
Örnek 15: Dönem sonunda Dönem Kârı veya Zararı hesabının borç tarafının toplamı
T30.000, alacak tarafının toplamı T18.000’dir.
Hesabın T12.000’lik borç kalanı vermesi işletmenin dönemi zararla kapattığını göster-
mektedir. Zarar eden işletmelerin vergi ödemesi beklenmez. Bununla birlikte yukarıdaki kı-
sımlarda açıklanan vergi düzenlemelerinin etkisiyle yapılan hesaplamalar sonrasında vergi
borcu doğması sözkonu olabilmektedir. Bu durum vergi sonrası zararı arttırmaktadır.
Örnek 16: İşletme T20.000’lik geçmiş yıllar kârını dağıtma kararı almıştır. Yapılan
hesaplamalara göre Yasal Yedekler T1.000, Statü Yedekleri T2.000, Olağanüstü Yedekler
T3.000’dir. Ortaklara ödeme 2 ay sonra yapılacaktır.
Özet
Mali borçlar işletmelerin para ve sermaye piyasalarından sağ- Özkaynaklar varlıkları finanse etmekte kullanılan ve ortak-
ladıkları borçları ifade eder. İşletmeler banka ve diğer finans lara ait olan kaynakları ifade eder. Bu çerçevede özkaynaklar
kuruluşlarından aldıkları kredileri ve borçlanma araçları ih- iki farklı nitelikte kaynak unsurunu içerir: Sermaye ve Yedek-
raç ederek sağladıkları kaynakları, bu grupta muhasebeleşti- ler (dağıtılmayan kârlar).
rirler. Yapılan borçlanmanın özelliklerine göre muhasebeleş- Sermaye; işletmenin kuruluşu sırasında veya daha sonra ser-
tirme süreci de farklılaşabilmektedir. maye artırımı sırasında işletme sahipleri tarafından işletme-
İşletmelerin gerçekleştirdiği ticari faaliyetlerden kaynakla- ye getirilen kaynakları ifade eder.
nan borçlar ticari borçlar grubunda muhasebeleştirilir. Bor- Yedekler (dağıtılmayan kârlar) ise işletmenin faaliyetleri sı-
cun esas faaliyetle ilgili olup olmaması veya borcun senede rasında çeşitli şekillerde oluşan ve ortaklara dağıtılmayıp
bağlanmış veya bağlanmamış olması kullanılan hesapları işletmede bırakılan kârlardan oluşur. Yedekleri ortaya çıka-
etkilemektedir. ran nedenlerin birisi, işletmenin genellikle varlıkları ile ilgili
Borçların kısa ve uzun vadeli olmalarına göre bilançonun pa- olarak yapılan çeşitli değerleme işlemleridir. Yedekleri ortaya
sifinde kısa vadeli veya uzun vadeli borçlar arasında rapor- çıkaran bir diğer neden ise ticari faaliyetler sonrasında kâr
lanmaları gerekir. elde edilmesi ve bu kârın ortaklara dağıtılmak yerine işlet-
Borçlarla ilgili olarak dönem sonlarında yapılan işlemler mede bırakılmasıdır.
şunlardır: Döneme ilişkin faaliyet sonucunun öz kaynaklar arasında
• Borçların var olduğunun ve hesap tutarlarının doğru ol- raporlanması dışında, öz kaynaklarla ilgili olarak dönem
duğunun saptanması sonlarında yapılan özellikli işlemler yoktur. Dönem sonunda
• Bilanço günü itibariyle değerlerinin saptanması varlıkların ve borçların değerlemeye tabi tutulması, dolaylı
• Vadelerine uygun olarak raporlanmalarının sağlanması olarak özkaynakları da ortaya çıkarmaktadır. Nitekim öz-
Borçların değerlemesinde ilke olarak itibari değer kullanılır. kaynaklar, varlıklarla borçlar arasındaki fark esas alınarak da
Bununla birlikte borç senetlerinin tasarruf değerleriyle rapor- belirlenebilmektedir.
lanması da mümkündür. Yasalardan kaynaklanan bu durum
aslında muhasebe ilkeleriyle uyumlu değildir. Bilanço tarihi
itibariyle tüm borçların tasarruf değerleriyle; başka bir deyişle,
bilanço tarihindeki peşin değerleriyle raporlanmaları gerekir.
6. Ünite - Borçlar ve Öz Kaynaklarla İlgili Envanter İşlemleri 137
Kendimizi Sınayalım
1. Çıkarılmış bir tahvilin, henüz ödeme zamanı gelmediği 6.
Banka Kredileri XX
halde dönem sonunda tahakkuk ettirilen faizi aşağıdaki he-
sapların hangisine alacak kaydedilir? Bankalar XX
a. Gider Tahakkukları
b. Finansman Giderleri Bu kayıt aşağıdaki işlemlerin hangisine aittir?
c. Faiz Gelirleri a. Bankadan kredi alınması
d. Gelir Tahakkukları b. Bir işletmeye kredi verilmesi
e. Dönem Kârı veya Zararı c. Kredi borcunun mevduattan ödenmesi
d. Kredi borcunun ödenememesi
2. Şirket ana sözleşmesi hükümleri çerçevesinde ayrılan ye- e. Banka kredi borcuna faiz eklenmesi
dekler aşağıdaki hesap gruplarından hangisinde gösterilir?
a. Ödenmiş Sermaye 7. Borçlarla ilgili olarak dönem sonunda yapılan değerle-
b. Sermaye Yedekleri meler sırasında ortaya çıkan olumsuz kur farkları hangi he-
c. Kâr Yedekleri sabın borç tarafına kaydedilir?
d. Geçmiş Yıllar Kârları a. Finansman Giderleri
e. Dönem Net Kârı b. Faiz Gelirleri
c. Banka Kredileri
3. İşletmede dönem kârı üzerinden T3.000 vergi hesaplan- d. Satıcılar
mıştır. Dönem sonunda yapılacak muhasebe kaydında borç- e. Kambiyo Kârları
landırılması gereken hesap aşağıdakilerden hangisidir?
a. 370 Dönem Kârı Vergi ve Diğer Yasal Yükümlülük 8. Aşağıdakilerden hangisi mali borçlar grubunda yer almaz?
Karşılıkları a. Banka Kredileri
b. 690 Dönem Kârı veya Zararı b. Çıkarılmış Bonolar ve Senetler
c. 692 Dönem Net Kârı veya Zararı c. Borç Senetleri
d. 691 Dönem Kârı Vergi ve Diğer Yasal Yükümlülük d. Tahvil Anapara Borç Taksit ve Faizleri
Karşılıkları e. Menkul Kıymet İhraç Farkları
e. 371 Dönem Kârının Peşin Ödenen Vergi ve Diğer
Yükümlülükleri 9. Dönem sonunda borç senetlerinin reeskontuyla elde edi-
len reeskont tutarı hangi hesabın borç tarafına kaydedilir?
4. İhraç değerinin altında bir fiyatla satılan bonoların no- a. Finansman Giderleri
minal değerleri ve satış fiyatları arasındaki fark hangi hesapta b. Reeskont Faiz Giderleri
muhasebeleştirilir? c. Reeskont Faiz Gelirleri
a. Menkul Kıymet Satış Kârları d. Borç Senetleri
b. Menkul Kıymet İhraç Farkları e. Borç Senetleri Reeskontu
c. Finansman Giderleri
d. Bankalar 10. Kurlardaki düşme nedeniyle dövizli borçlarda ortaya çı-
e. Çıkarılmış Bonolar ve Senetler kan azalış hangi hesabın alacak tarafına kaydedilir?
a. Satıcılar
5. Tekdüzen Muhasebe Sistemi’ne göre aşağıdaki hesaplar- b. Faiz Gelirleri
dan hangisi için reeskont hesaplanabilir? c. Kambiyo Zararları
a. Alınan Çekler d. Kambiyo Kârları
b. Verilen Çekler ve Ödeme Emirleri e. Banka Kredileri
c. Alıcılar
d. Satıcılar
e. Borç Senetleri
138 Envanter ve Bilanço
Sıra Sizde 2
Bankalara olan borçlar Türk Ticaret Kanunu’nun 75. mad-
desine göre “itibari (nominal) değer” üzerinden, Vergi Usul
Kanunu’nun 285. maddesine göre ise “mukayyet (kayıtlı) de-
ğer” üzerinden değerlenir.
Sıra Sizde 3
İşletmeler kredi kuruluşlarından borç alarak veya kendileri
borçlanma senedi ihraç ederek para ve sermaye piyasaların-
dan borç kullanabilirler.
Sıra Sizde 4
Öz kaynaklar kapsamında yer alan hesap grupları şunlardır:
ödenmiş sermaye, sermaye yedekleri, kâr yedekleri, geçmiş
yıllar kârları/ zararları, dönem net kârı/ zararı.
7
ENVANTER VE BİLANÇO
Amaçlarımız
Bu üniteyi tamamladıktan sonra;
Gelir ve gider hesaplarının sınıflandırabilecek,
Gelir ve gider hesaplarının nasıl kapatılacağını belirleyebilecek,
Ticari kâr ve mâli kâr kavramını ifade edebilecek,
bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.
Anahtar Kavramlar
• Gelir Hesapları • Dönem Kârı veya Zararı
• Gider Hesapları • Dönem Net Kârı
• Maliyet Hesapları • Ticari Kâr
•
Aktif Geçici Hesaplar • Mali Kâr
• Pasif Geçici Hesaplar
İçindekiler
• GİRİŞ
• GELİR VE GİDERLERİN
SINIFLANDIRILMASI
• GELİR VE GİDER HESAPLARI İLE İLGİLİ
Gelir ve Giderlerin DÖNEM SONU İŞLEMLERİ
Envanter ve Bilanço
Envanter İşlemleri • TİCARİ KÂR VE MALİ KÂR
• VERGİ MATRAHININ BELİRLENMESİ
AÇISINDAN GELİR VE GİDERLER
• GELİR VE GİDER HESAPLARININ
KAPATILMASI
Gelir ve Giderlerin
Envanter İşlemleri
GİRİŞ
İşletmelerin mali nitelikli işlemleri varlık ve borçlarında değişiklik yarattığı gibi aynı zaman-
da öz kaynaklarında da değişiklik yaratmaktadır. Öz kaynaklarda değişiklik yaratan unsurlar
gelir ve giderlerdir. Gelir işletmenin öz kaynağını artıran bir unsurdur. Giderler ise işletmenin
öz kaynağını azaltan bir unsurdur. Her dönemin hasılat ve gelirleri aynı döneme ait maliyet,
gider ve zararla karşılaştırılması dönemsellik kavramının gereğidir. Dönem sonunda gelirle-
rin ve giderlerin gerek ticari karın, gerekse mali karın belirlenmesi açısından kontrollerinin
yapılması gerekir. Bu kontroller yapıldıktan sonra, işletmenin bir muhasebe dönemi boyunca
elde ettikleri gelirler ve bir muhasebe dönemi boyunca faaliyetlerini sürdürebilmek için kat-
landığı giderler dönem sonunda DÖNEM KÂR veya ZARARI hesabına aktarılarak kapatılır.
60 Brüt Satışlar
600 Yurtiçi Satışlar
601 Yurtdışı Satışlar
602 Diğer Gelirler
142 Envanter ve Bilanço
Satışların maliyeti, işletmenin dönem içindeki stok hareketleri ile satılan mamul, yarı
mamul, ilk madde ve malzeme ile ticari mal gibi maddelerin ve satılan hizmetlerin mali-
yetini kapsar. Bu grupta yer alan hesaplar aşağıdaki gibidir.
7. Ünite - Gelir ve Giderlerin Envanter İşlemleri 143
Faaliyet giderleri, işletmenin esas faaliyeti ile ilgili bulunan ve üretim maliyetlerine
yüklenmeyen araştırma ve geliştirme giderleri; pazarlama, satış ve dağıtım giderleri ve
genel yönetim giderlerinden oluşan hesap grubudur. 7. grupta izlenen esas faaliyet dönem
giderleri, yansıtma hesapları alacağı ile dönem sonlarında bu grupta yer alan hesaplara
devredilir. Bu grupta yer alan hesaplar aşağıdaki gibidir.
Finansman Giderleri
İşletmenin borçlandığı tutarlarla ilgili olarak katlanılan ve varlıkların maliyetine eklen-
memiş bulunan faiz, kur farkları, kredi komisyonları ve diğer giderleri kapsar. 7. grupta
izlenen finansman giderleri, yansıtma hesapları alacağı ile dönem sonlarında kısa veya
uzun vadeli oluşlarına göre gelir tablosundaki ilgili hesaplara devredilir. Bu grupta yer
alan hesaplar aşağıdaki gibidir.
Tekdüzen Hesap Planında gelir ve gider hesapları, gelir tablosunun kolay hazırlanmasını
sağlayacak şekilde sınıflandırılmıştır. Türkiye Finansal Raporlama Standartları’nda Olağan
Dışı Gelir ve Gider grubu yer almamaktadır. Gelirler, esas faaliyet ve esas faaliyet dışı olarak
sınıflandırılmıştır.
Örnek 1: İşletmenin 649 Diğer Olağan Gelir ve Kârlar hesabında görünen T750’nin
gelecek dönemi ilgilendiren kira geliri olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda, bu tutarın
dönem gelirlerinden çıkartılarak ilgili döneme aktarılması gerekir.
31.12.20Ix
649 DİĞER F. OLAĞAN GELİR VE KÂRLAR 750
380 GELECEK YILLARA AİT GELİRLER 750
7. Ünite - Gelir ve Giderlerin Envanter İşlemleri 145
Örnek 2: Yıllık finansal tablo çıkaran işletmenin 380 Gelecek Yıllara Ait Gelirler He-
sabında izlenen 01.01.201x. tarihinde peşin almış olduğu T2.000 tutarında 2 yıllık kira
bedeli bulunmaktadır. İşletme 31.12. 201x tarihinde aşağıdaki kayıtları yapacaktır.
31.12.20Ix
480 GELECEK YILLARA AİT GELİRLER 1000
649 DİĞER F. OLAĞAN GELİR VE KÂRLAR 1000
Vadesi bir yılın altına düşen peşin tahsil edilmiş gelirler 380 Gelecek Aylara Ait Gelirler
hesabında izlenir.
31.12.20Ix
480 GELECEK YILLARA AİT GELİRLER 1000
380 GELECEK AYLARA AİT GELİRLER 1000
649 Diğer Faaliyetlerden Olağan Gelir ve Karlar Hesabı 690 Dönem Kar/Zarar hesabı-
na devredilerek kapatılır.
31.12.20Ix
649 DİĞER F. OLAĞAN GELİR VE KÂRLAR 1000
690 DÖNEM KÂR / ZARARI 1000
Birden fazla dönemi ilgilendiren gelir ve giderlerin ilgili döneme ait olanlarının dönemin
gelir ve giderleri arasında gösterilmesi hangi kavram gereğidir? 1
Örnek 3: İşletme 1 Kasım 201x tarihinde %30 faizli T10.000 tutarında devlet tahvili
almış ve kaydetmiştir. Tahvilin faizi izleyen dönemde Ekim ayı sonunda tahsil edilecektir.
Dönem sonunda tahakkuk eden iki aylık faiz geliri; T470’dir.
31.12.20Ix
181 GELİR TAHAKKUKLARI 470
642 FAİZ GELİRLERİ 470
31.12.20Ix
180 GELECEK AYLARA AİT GİDERLER 325
780 FİNANSMAN GİDERLERİ 325
7. Ünite - Gelir ve Giderlerin Envanter İşlemleri 147
Örnek 5: Yıllık mali tablo düzenleyen bir işletme makinelerinin 1 yıllık bakım onarı-
mını yapmak üzere 1.10.201x tarihinde bir sözleşme yaparak bakım onarım bedeli olan
T12.000’yi peşin ödemiştir.
1.10.20Ix
180 GELECEK AYLARA AİT GİDERLER 12.000
100 KASA 12.000
31.12.20Ix
770 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ 6.000
180 GELECEK AYLARA AİT GİDERLER 6.000
Örnek 6: İşletme 1 Kasım 201x tarihinde %30 faizli T20.000’lik banka kredisi almıştır.
Kredi faizi ve ana para izleyen yıl Ekim ayında ödenecektir. Döneme isabet eden faiz T940’dir;
31.12.20Ix
780 FİNANSMAN GİDERLERİ
940
381 GİDER TAHAKKUKLARI 940
148 Envanter ve Bilanço
Maliyet hesaplarına kaydedilen giderler, dönem sonunda ilgili gelir tablosu hesapları-
na yansıtılır. Gelir Tablosu, fonksiyon esasına göre düzenlenmektedir.
Hizmet
7. Ünite - Gelir ve Giderlerin Envanter İşlemleri 149
Örnek 7: İşletmenin, dönem sonunda faaliyetleri ile ilgili maliyet hesaplarının kalan-
ları aşağıda verilmiştir.
Dönem içerisinde maliyet hesaplarında izlenen dönem giderleri dönem sonunda yan-
sıtma hesapları kullanılarak gelir tablosu hesaplarına aktarılır.
31.12.20Ix
751 ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME GİDERLERİ YANSITMA 80.000
761 PAZARLAMA SATIŞ VE DAĞITIM GİDERLERİ YANSITMA 18.000
771 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ YANSITMA 42.000
781 FİNANSMAN GİDERLERİ YANSITMA 35.000
750 ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME GİDERLERİ 80.000
760 PAZARLAMA SATIŞ VE DAĞITIM GİDERLERİ 18.000
770 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ 42.000
780 FİNANSMAN GİDERLERİ 35.000
31.12.20Ix
630 ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME GİDERLERİ 80.000
631 PAZARLAMA SATIŞ VE DAĞITIM GİDERLERİ 18.000
632 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ 42.000
660 KISA VADELİ BORÇLANMA GİDERLERİ 35.000
751 ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME GİDERLERİ 80.000
YANSITMA HESABI
761 PAZARLAMA SATIŞ VE DAĞITIM GİDERLERİ 18.000
YANSITMA
771 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ YANSITMA 42.000
781 FİNANSMAN GİDERLERİ YANSITMA 35.000
760 Pazarlama Satış 761 Pazarlama Satış Dağıtım 631 Pazarlama Satış
Dağıtım Giderleri Giderleri Yansıtma Dağıtım Giderleri
18.000 18.000 18.000 18.000 18.000
18.000 18.000 18.000 18.000 18.000
Gelir tablosu hesabına aktarılan faaliyet giderleri, hesapları tüm gelir ve gider hesap-
larında olduğu gibi 690 Dönem Kar/ Zarar hesabına aktarılarak kapatılır.
31.12.20Ix
690 DÖNEM KÂR/ZARARI 175.000
630 ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME GİDERLERİ 80.000
631 PAZARLAMA SATIŞ VE DAĞITIM GİDERLERİ 18.000
632 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ 42.000
660 FİNANSMAN GİDERLERİ 35.000
7/A (fonksiyon esası) ve 7/B (çeşit esası) seçeneklerinin gelir tablosu hesaplarına yansıtılma-
2 sındaki farklılıklar nelerdir?
7. Ünite - Gelir ve Giderlerin Envanter İşlemleri 151
Şekil 7.2
Gider Çeşitlerinin
Gelir Tablosu
Hesapları ile İlişkisi
Örnek 8: İşletme giderlerini dönem içerisinde çeşit esasına göre izlemektedir. İşletme-
nin gider hesapları ve ayrıntıları aşağıdaki gibidir.
31.12.20Ix
798 GİDER ÇEŞİTLERİ YANSITMA 58.500
790 İLK MADDE MLZ GİD. 20.000
791 İŞCİ ÜCRET VE GİDER. 18.000
792 MEMUR ÜCRET VE GİD. 9.000
796 AMORTİSMAN VE TÜKENME PAYLARI 7.500
797 FİNANSMAN GİDERLERİ 4.000
152 Envanter ve Bilanço
31.12.20Ix
33.000
799 ÜRETİM MALİYET HESABI
8.000
631 PAZARLAMA SATIŞ VE DAĞITIM GİDERLERİ
12.000
632 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ
18.000
660 K.V. BORÇLANMA GİDERLERİ
4.000
798 GİDER ÇEŞİTLERİ YANSITMA 58.500
31.12.20Ix
690 DÖNEM KÂRI VEYA ZARARI 30.000
630 ARAŞTIRMA GELİŞTİRME GİDERLERİ 12.000
631 PAZARLAMA SATIŞ VE DAĞITIM GİDERLERİ 13.000
632 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ 5.000
Giderlerini çeşit esasına göre takip eden işletmeler gelir tablosunu düzenleyebilmek için dö-
nem sonunda giderlerini fonksiyonlarına dönüştürmeleri gerekecektir.
Değerleme Açısından
Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’nde, varlık ve kaynakların finansal tablolara
doğru yansıtılmasında esas alınacak parasal değerin belirlenmesi işlemi, “değerleme” ola-
rak tanımlanmaktadır. Diğer bir ifade ile değerleme, işletmenin finansal durumu ve faali-
yet sonucunu gerçeğe uygun bir şekilde tespit etmektir.
Vergi Usul Kanunu ise değerlemeyi, “vergi matrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadi
kıymetlerin takdir ve tespiti” olarak tanımlanmaktadır. Tanımdan anlaşılacağı gibi Vergi Usul
Kanunu değerlemeye vergi matrahının doğru hesaplanması yaklaşımı ile bakmaktadır. Oy-
saki değerleme, finansal tabloların doğru ve gerçeğe uygun sunumu için yapılmaktadır.
Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerinde vergi mevzuatına göre farklılık gös-
teren düzenlemeler kısaca şunlardır;
Karşılıklar: Türk Ticaret Kanunu, işletmeleri, meydana gelen ve gelmesi beklenen
fakat kesin miktarı tahmin edilemeyen belli değer azalışları veya zararları karşılamak için
karşılık ayrılması konusunda zorunlu tutmaktadır.
VUK’ un 288’nci madde hükmüne göre karşılık, hâsıl olan ve husulü beklenen fakat mik-
tarı katiyetle kestirilemeyen ve teşebbüs için bir borç mahiyetini arz eden belli bazı zararları
karşılamak maksadıyla hesaben ayrılan meblağlara verilen ad olarak tanımlanmaktadır.
Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’nde, genel muhasebe ilkelerinden “ihtiyat-
lılık” kavramında işletmelerin karşılık ayırmasını zorunlu kılmaktadır.
Genel tanımları taşımakla birlikte işletmelerin ayırdıkları karşılıkların vergi yasaların-
ca gider olarak kabul edilebilmesi için, sınırlandırılmaması ve vergi yasasında özel olarak
düzenlenmiş olması gerekmektedir
Reeskontlar: İşletme aktifinde ve pasifinde yer alan alacak ve borç senetlerinin değerleme
günündeki gerçek değerine indirgenmesine reeskont adı verilmektedir. Vergi Usul Kanunu
reeskontun uygulanmasını ihtiyari bırakmıştır. Ancak, alacak senetlerini reeskonta tabi tutan
yükümlüler, borç senetlerini de mutlaka aynı işleme tutmak zorundadırlar. Öte yandan bir
alacak veya borç senedinin reeskonta tabi tutulabilmesi için alacak veya borcun mükellefin
ticari kazancının elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olması gerekmektedir.
Amortismanlar: İşletmeler, maddi duran varlıklarını faydalı ömürlerini dikkate
alarak amortisman ayırmaktadır. Ancak kimi zaman Vergi Usul Kanunu’nda belirtilen
oranlar ile işletmelerin hesapladıkları oranlar arasında farklılıklar ortaya çıkabilmekte-
dir. Bu durumda da işletmelerin vergi yasalarında belirtilen oranın üzerinde amortisman
ayırmaları gider olarak kabul edilmemektedir.
Mali kâr ve ticari kâr birbirinden farklı kavramlardır. Bu iki kârın birbirinden farklı olmasının
temel nedeni farklı esaslar dikkate alınarak hesaplanmalarıdır. Mali kâr vergi kanunlarında yer
alan düzenlemeler sonucunda tespit edilen kârdır ve genelde verginin matrahını da teşkil eder.
Örnek 10: İşletme, T2.000 tutarında iştiraklerden elde ettiği temettü gelirini 640 İşti�-
raklerden Temettü Gelirleri hesabına kaydetmiştir.
İştirak kazançları vergi açısından istisnaya tabi tutulmuştur.
31.12.20IX
920 KANUNEN KABUL EDİLMEYEN GELİRLER BORÇLU 2.000
921 KANUNEN KABUL EDİLMEYEN GELİRLER 2.000
ALACAKLI
Örnek 11: İşletme üretim bölümünde çalışan işçilerine toplam T3.000 kıdem tazminatı
hesaplamıştır.
31.12.20IX
730 GENEL ÜRETİM GİDERLERİ 3.000
472 KIDEM TAZMİNATI KARŞILIĞI 3.000
156 Envanter ve Bilanço
Kıdem tazminatları vergi yasaları açısından, gerçekleşmeden gider olarak kabul edil-
meyen bir giderdir. Bu nedenle vergi matrahı düzenlenirken Ticari Kara ilave edilecektir.
İşletme bu tür giderleri Nazım Hesaplarda izleyebilirler.
31.12.20IX
910 KANUNEN KABUL EDİLMEYEN GİDERLER BORÇLU 3.000
911 KANUNEN KABUL EDİLMEYEN GİDERLER 3.000
ALACAKLI
Gelir ve gider hesapları dönem sonunda “Dönem Kâr/Zarar” hesabına devredilerek kapanır-
lar. Dolaysıyla kalan vermezler ve bilançoda yer almazlar.
Örnek 12: İşletmenin dönemde gerçekleşen bazı gelir ve gider hesaplarının kalanı aşa-
ğıda verilmiştir.
31.12.20IX
600 YURTİÇİ SATIŞLAR 35.000
640 İŞTİRAKLERDEN TEMETTÜ GELİRLERİ 1.000
642 FAİZ GELİRLERİ 4.000
644 KONUSU KALMAYAN KARŞILIKLAR 1.000
645 MENKUL KIYMET SATIŞ KÂRLARI 500
647 REESKONT FAİZ GELİRLERİ 1.475
648.DİĞER OLAĞAN GELİR VE KÂRLAR 5.000
690 DÖNEM KÂRI VEYA ZARARI 47.975
31.12.20IX
690 DÖNEM KÂRI VEYA ZARARI 40.660
610 SATIŞTAN İADELER 1.000
611 SATIŞ İSKONTOLARI 500
621 SATILAN TİCARİ MALLAR MALİYETİ 18.000
631 PAZARLAMA, SATIŞ VE DAĞITIM GİDERLERİ 2.500
632 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ 6.000
654 KARŞILIK GİDERLERİ 2.650
656 KAMBİYO ZARARLARI 1.800
657 REESKONT FAİZ GİDERLERİ 2.300
659 DİĞER FAALİYETLERDEN OLAĞAN GİDER 910
VE ZARARLAR
660 KISA VADELİ BORÇLANMA GİDERLERİ 5.000
40.660 47.975
31.12.20IX
691 DÖNEM KÂRI VERGİ VE DİĞER YASAL 1.493
YÜKÜMLÜLÜK KARŞILIĞI
370 DÖNEM KÂRI VERGİ VE DİĞER 1.493
YASAL YÜKÜMLÜLÜK KARŞILIĞI
31.12.20IX
690 DÖNEM KÂRI VE ZARARI 7.465
691 DÖNEM KÂRI VERGİ VE DİĞER YASAL 1.493
YÜKÜMLÜLÜK KARŞILIĞI
692 DÖNEM NET KÂR VE ZARARI 5.972
31.12.20IX
692 DÖNEM NET KÂR VE ZARARI 5.972
590 DÖNEM NET KÂRI 5.972
Özet
İşletmenin gelir ve giderleri esas faaliyet konusunu oluştu- Dönem sonunda 6. grupta toplanan tüm gelir ve giderler dö-
ran işlemlerden ve esas faaliyet konusu dışındaki işlemlerden nem sonunda 690 Dönem Kârı veya Zararı Hesabına aktarı-
kaynaklanmaktadır. Tekdüzen hesap Planında gelir ve gider- larak kapatılır.
lerin sınıflandırılmasında bu yaklaşım esas alınmıştır. 690 Dönem Kârı veya Zararı hesabı işletmenin bir faaliyet
Gelir ve gider hesaplarının dönem sonu işlemlerinde, mal döneminde elde ettiği tüm gelirlerin ve bu gelirleri elde et-
hareketlerinden kaynaklanan gelir ve giderlerin belirlenip mek için katlanılan tüm giderlerin aktarıldığı hesaptır. Do-
(kaydedilmemiş ise) kayıt edilmesi, birden fazla dönemi il- laysıyla İşletmenin dönem sonunda 690 Dönem Kâr veya
gilendiren gelir ve giderlerin ilgili döneme ilişkin olanların Zararı hesabının borç kalanı zararı, alacak kalanı ise kârı
dönemsellik kavramı gereği dönem gider/ gelirlerine aktarıl- göstermektedir. Elde edilen bu kâr veya zarar sonucu vergi
ması, gerçekleşen giderlerin kontrolünün yapılması gerekir. yasaları dikkate alındığında değişebilir. Çünkü vergi yasala-
İşletmeler dönem içerisinde bazı giderlerini 7. grupta açılan rı bazı gelirleri vergiden istisna tutmuştur. Aynı şekilde bazı
maliyet hesaplarında izlemektedirler. giderlerin ise gider yazılmasına izin vermemektedir. Dönem
7. grupta izlenen giderlerin, gelir tablosunda yer alabilmeleri kârı üzerinden verginin hesaplanıp, ödenecek vergi karşılı-
için, dönem sonunda 6. gruptaki hesaplara devredilmesi ge- ğının hesaplanabilmesi için 690 Dönem Kârı veya Zararına
rekmektedir. İşletmelere dönem içerisinde 7. grupta izledikleri ( Ticari Kâr) Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler eklenip,
giderler için iki seçenek sunulmuştur. İşletmeler, giderlerini, Vergiye Tabi Olmayan Gelirler ise indirilerek vergi matrahı
fonksiyon esasına göre veya çeşit esasına göre izleyebilirler. bulunmaktadır.
Fonksiyon esasına göre izlenen giderler, dönem sonunda her
bir gider hesabı için açılan yansıtma hesapları aracılığı ile ilgili
gider hesaplarına aktarılır. Çeşit esasına göre izlenen giderler
ise, önce fonksiyonlarına göre ayrılır ve tek bir yansıtma hesabı
aracılığı ile ilgili gelir tablosu hesaplarına aktarılır.
160 Envanter ve Bilanço
Kendimizi Sınayalım
1. Aşağıdaki kayıt hangi muhasebe işleminin sonucudur? 4. Aşağıdaki hesaplardan hangisi Dönem Kârı/Zararının
borçlandırılması karşılığı alacaklandırılmaz?
780 FİNANSMAN GİDERLERİ 500 a. Satışların Maliyeti
381 GİDER b. Satış İskontoları
TAHAKKUKLARI 500
c. Komisyon Gelirleri
d. Satıştan İadeler
a. Tahakkuk etmiş ancak ödenebilir aşamaya gelmemiş
e. Kambiyo Zararları
faiz giderlerinin kaydı
b. Faizin ödenmesi
5. Aşağıdakilerden hangisi fonksiyon esasına göre (7/A)
c. Gelecek dönemin finansman giderinin kaydı
kullanılan maliyet hesaplarından biri değildir?
d. Gelecek dönemle ilişkili kur farklarının ortaya çıkması
a. Direkt İlk Madde ve Malzeme Giderleri
e. Peşin ödenmiş gelecek dönemin giderinin kaydı
b. İşçi Ücret ve Giderleri
c. Pazarlama Satış ve Dağıtım Giderleri
2. Aşağıdaki kayıtta hangi hesap yanlış kaydedilmiştir?
d. Genel Yönetim Giderleri
690 DÖNEM KÂRI/ZARARI xxx e. Genel Üretim Giderleri
610 SATIŞTAN İADELER xxx
611 SATIŞ İSKONTOLARI xxx 6. Aşağıdaki kayıt hangi işlemin sonucudur?
600 YURTİÇİ SATIŞLAR xxx
621 SATILAN TİCARİ xxx 690 DÖNEM KÂRI/ZARARI 5.000
MALLAR MALİYETİ 691 DÖNEM KARI VERGİ 1.250
a. Satıştan İadeler YAS. YÜK. KARŞ.
692 DÖNEM NET KÂRI 3.750
b. Satış İskontoları
VEYA ZARARI
c. Yurtiçi Satışlar
d. Dönem Kârı/Zararı a. Dönem net kârının saptanması
e. Satılan Ticari Mallar Maliyeti b. Dönemin net kârının bilançoya aktarılması
c. Dönem kârı üzerinden hesaplanan vergi için karşılık
3. Aşağıdaki kayıt hangi muhasebe işleminin sonucudur? ayrılması
d. Dönem net kârının dağıtılması
31.12.20IX e. Vergi ve yasal yükümlülüğün bilançoya aktarılması
Yararlanılan Kaynaklar
Akdoğan, N. (2007). Finansal tablolar ve Analiz Teknikleri,
Ankara: Gazi Kitabevi
Benligiray, Y. vd. (2011) Muhasebe Uygulamaları, Anadolu
Üniversitesi Yayın No:1675, AÖF Yayın No: 867
Sevilengül, O. (2010). Genel Muhasebe, Ankara: Gazi
Kitabevi.
8
ENVANTER VE BİLANÇO
Amaçlarımız
Bu üniteyi tamamladıktan sonra;
Bilançonun düzenlenmesini açıklayabilecek,
Gelir tablosunun düzenlenmesini açıklayabilecek,
bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.
Anahtar Kavramlar
• Mali Tablo
• Bilanço
• Gelir Tablosu
İçindekiler
• GİRİŞ
Mali Tabloların Hazırlanması
Envanter ve Bilanço • MALİ TABLOLARIN HAZIRLANMASI İLE
ve Sunumu İLGİLİ DÜZENLEMELER
Mali Tabloların Hazırlanması
ve Sunumu
GİRİŞ
İşletmelerin büyümesi, işletme ile ilgili kişi ve kuruluşların sayısının artmasına neden ol-
maktadır. İşletme ile ilgili kişi ve kuruluşlar işletme ile ilgili alacakları kararları işletmeden
gelecek bilgi akışına göre yapmaktadırlar. Muhasebe sistemi içerisinde üretilen ve kayde-
dilen bilgilerin belirli aralıklarla finansal bilgi ihtiyacı olan kişi ve kuruluşlara aktarılma-
sını sağlayan tablolara mali tablolar adı verilmektedir.
Mali tablolar, işletmede meydana gelen finansal olaylara ilişkin bilgilerin, belirli za�-
man aralıklarıyla bu bilgileri kullanacak olanlara iletilmesini sağlayan araçlardır.
Mali tabloların amacı, geniş bir kullanıcı kitlesine ekonomik kararlar almalarında
faydalı olacak, işletmenin finansal durumu, faaliyet sonuçları ve nakit akışları hakkında
güvenilir ve tam zamanında bilgi sağlamaktır. Mali tablolarda yer alan bilgilerin, bilgi
kullanıcılarına faydalı olabilmesi, karar vericiler tarafından en iyi şekilde ve süratle kulla-
nılabilmesi için bu tabloların anlaşılır, ihtiyaca uygun, güvenilir, karşılaştırılabilir ve za-
manında sunulmuş olması gerekmektedir.
Tekdüzen Muhasebe Sisteminde bilançonun aktif ve pasif kalemlerin sıralanışında esas alı-
1 nan yaklaşım nedir?
Aktif Pasif
Önceki Cari Önceki Cari
Dönem Dönem Dönem Dönem
1 Dönen Varlıklar 3 Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar
10 Hazır Değerler 30 Mali Borçlar
11 Menkul Kıymetler 32 Ticari Borçlar
12 Ticari Alacaklar 33 Diğer Borçlar
13 Diğer Alacaklar 34 Alınan Avanslar
15 Stoklar 35 Yıllara Yaygın İnşaat Ve Onarım
Hakedişleri
17 Yıllara Yaygın İnşaat Ve Onarım
Maliyetleri 36 Ödenecek Vergi Ve Diğer
Yükümlülükler
18 Gelecek Aylara Ait Giderler Ve
Gelir Tahakkukları 37 Borç Ve Gider Karşılıkları
19 Diğer Dönen Varlıklar 38 Gelecek Aylara Ait Gelirler Ve Gider
Tahakkukları
39 Diğer Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar
Dönen Varlık Toplamı
Kısa Vadeli Yabancı
Kaynaklar Toplamı
2 Duran Varlıklar
22 Ticari Alacaklar
4 Uzun Vadeli Yabancı Kaynaklar
23 Diğer Alacaklar
40 Mali Borçlar
24 Mali Duran Varlıklar
42 Ticari Borçlar
25 Maddi Duran Varlıklar
43 Diğer Borçlar
26 Maddi Olmayan Duran
Varlıklar 44 Alınan Avanslar
27 Özel Tükenmeye Tabi Varlıklar 47 Borç Ve Gider Karşılıkları
28 Gelecek Yıllara Ait Giderler Ve 48 Gelecek Yıllara Ait Gelirler Ve Gider
Gelir Tahakkukları Tahakkukları
29 Diğer Duran Varlıklar 49 Diğer Uzun Vadeli Yabancı Kaynaklar
Duran Varlık Toplamı Uzun Vadeli Yabancı Kaynaklar
Toplamı
5 Öz Kaynaklar
50 Ödenmiş Sermaye
52 Sermaye Yedekleri
Aktif Toplamı 54 Kâr Yedekleri
57 Geçmiş Yıllar Kârları
58 Geçmiş Yıllar Zararları (-)
59 Dönem Net Kârı (Zararı)
Öz Kaynaklar Toplamı
Pasif Toplamı
Dipnotlar
170 Envanter ve Bilanço
Rapor Tipi Bilanço: Rapor tipi bilançoda, aktif ve pasif kalemler alt alta sıralanır.
Rapor tipi bilanço dönemler itibarıyla karşılaştırma olanağı sağlar.
Pasif Toplamı
8. Ünite - Mali Tabloların Hazırlanması ve Sunumu 171
İşletmeler ister hesap tipi, isterse rapor tipi bilanço düzenlesin, bu tablolarda
verilemeyen ancak finansal bilgi kullanıcısının mali tablolarda sunulan bilgileri daha iyi
anlayıp analiz etmesine yarayacak bilgiler dipnotlarda veya eklerde verilir.
Bilanço dipnotları ve ekleri bilançoyu tamamlayıcı unsurlardır.
Hesap dönemi normal takvim yılı olan işletmeler: Hesap dönemi başında dönem başı
bilânçosu, hesap dönemi sonunda dönem sonu bilânçosu düzenlemek zorundadırlar.
Bilançosunun Düzenlenmesi
Bilançonun düzenlenebilmesi için dönem sonlarında;
1. Dönem sonu envanter işlemleri tamamlanır.
2. Kesin mizan çıkarılır.
Kesin mizanın borç ve alacak kalanları işletmenin dönem sonu bilançosunun hazır-
lanmasında temel teşkil eder. Kesin mizanın borç kalanı varlıkları, alacak kalanı ise borç-
ları ve öz kaynakları göstermektedir. Dolayısıyla mizanın borç kalanı aktifi, alacak kalanı
pasifi oluşturmaktadır. Burada dikkat edilmesi gereken hususlardan birisi, alacak kala-
nı vermesine rağmen, bilançonun aktifinde indirim veya borç kalanı vermesine rağmen
bilançonun pasifinde indirim olarak gösterilen hesaplardır. Örneğin, Birikmiş Amortis-
manlar alacak kalanı vermesine rağmen bilançoda ilgili maddi/maddi olmayan varlıklar
altında eksi (-) olarak yer almaktadır. Yine Borç Senetleri Reeskontu borç kalanı vermesi-
ne rağmen pasifte borç senetleri hesabının altında eksi (-) olarak yer almaktadır.
Pasif karakterli olup aktifte yer alan hesaplara aktifi düzenleyici, aktif karakterli
olup pasifte yer alan hesaplara ise pasifi düzenleyici hesaplar da denilmektedir.
Bu gösterimin amacı finansal bilgi kullanıcılarına finansal tabloları okuyup analiz et-
mesinde varlık ve yükümlülüklerin gerçek ve net değeri ile gösterilmesini sağlamasıdır.
Dönem sonu bilânçosunun hazırlanabilmesi için, dönem sonu envanteri yapılarak kesin
mizanın çıkarılmış olması gerekir. Kesin mizanın kalan kısmındaki tutarlar dönem sonu
bilânçosuna yazılır.
8. Ünite - Mali Tabloların Hazırlanması ve Sunumu 173
Atay Ltd Şti 31.12.201x Dönem Sonu Bilançosu
Aktif Pasif
1 Dönen Varlıklar 78.328 3 Kısa Vadeli Yabwancı Kaynaklar 40.796
10 Hazır Değerler 14.848 30 Mali Borçlar 18.000
1 Kasa 10.800 2. Banka Kredileri 18.000
3 Bankalar 9.000 32 Ticari Borçlar 7.262
4 Verilen Çekler Ve Ödeme Emirleri (4.952) 1. Satıcılar 3.400
11 Menkul Kıymetler 5.600 2. Borç Senetleri 5.062
1.Hisse Senetleri 6.300 3. Borç Senetleri Reeskontu (1.200)
5. Men. Kıymet. Değer Düşüklüğü (700) 33 Diğer Borçlar
Karşılığı
12 Ticari Alacaklar 23.840 34 Alınan Avanslar
1. Alıcılar 12.600 35 Yıll. Yay. İnşaat Ve Onarım Hakedişleri
2. Alacak Senetleri 12.100 36 Ödenecek Vergi Ve Diğer 8.286
Yükümlülükler
Bilançonun aktifinde dönen varlıklarda indirim olarak yer alan pasif karekterli hesaplar
3 hangileridir?
Gelir Tablosunda yer alan “Dönem Kârı veya Zararı” vergi öncesi işletmenin Ticari Kârıdır.
Burada vergi etkisi ihmal edilmiştir.
178 Envanter ve Bilanço
Özet
Finansal bilgi kullanıcıları işletme ile ilgili alacakları karar- sonucunun, diğer bir ifade ile kâr veya zararın gösterildiği
larda finansal tablolardan faydalanmaktadır. Finansal tablo- tablodur. Finansal bilgi kullanıcılar açısından kârın veya za-
larda sunulan bilgilerin kullanıcılara faydalı olması için bu rarın kaynağını görmeleri bakımından gelir tablosunun su-
tabloların, anlaşılır, ihtiyaca uygun, güvenilir, karşılaştırılabi- numu önemlidir.
lir ve zamanında sunulmuş olması gerekmektedir. Tekdüzen muhasebe sisteminde gelir tablosu fonksiyon esa-
Finansal bilgi kullanıcılarının işletme ile ilgili alacakları ka- sına göre düzenlenmektedir. Gelir ve giderler ise esas faaliyet
rarlarda kullanacakları temel finansal tablolardan biri bilan- ve diğer olağan faaliyetler ve olağandışı faaliyetler olarak sı-
ço, diğeri gelir tablosudur. nıflandırılmaktadır.
Bir işletmenin belirli bir tarihteki varlıklarını ve bu varlıkla- Gelir tablosunun düzenlenmesinde, dönem sonu envanter
rın elde edildikleri kaynakları gösteren tabloya bilanço de- işlemleri tamamlanır. Dönem içinde 7. grup maliyet hesapla�-
nilmektedir. Bilançonun kullanıcılar için anlaşılabilir olması rında izlenen gider hesapları, yansıtma hesapları kullanılarak
onun belirli ilkelere dayanarak hazırlanması ile mümkündür. 6 kodlu gider hesaplarına aktarılarak kapatılır.
Dönem sonu bilançosunun hazırlanması için işletmenin Tüm gelir ve gider hesapları 690 “Dönem Kârı veya Zararı
dönem sonunda varlıkları, yükümlülükleri hem değer olarak Hesabı”na devredilerek kapatılır.
hem miktar olarak saptanır. Bu işlem muhasebe dışı envanter Tüm gelir ve gider hesapları 6 ile başlayan gelir tablosu he�-
olarak tanımlanır. Muhasebe dışında saptanan miktar ve de- saplarında toplandığında, gelir tablosu bu hesaplardan hare� -
ğerler, işletmenin hesabi durumu ile karşılaştırılır. Farklılık- ketle düzenlenir.
lar var ise bu farklılıklar hesaplarda düzeltilir. Hesabi durum 690 Dönem Kârı veya Zararı hesabının alacak kalanı kâr,
gerçek durumu gösterir hale getirilir. Dönem sonu itibarı ile borç kalanı ise zarardır. 690 nolu hesabın alacak kalanı ticari
tüm gelir ve gider hesapları kapatılır ve kesin mizan düzen- kârdır. Bu kâr rakamı ile vergiye esas kâr arasında farklılık
lenir. Kesin mizanın borç kalanları bilançonun aktifini, ala- olması durumunda, işletme ticari kâra kanunen kabul edil-
cak kalanı ise pasifini oluşturur. Çünkü varlık hesapları borç meyen giderleri varsa ekler, vergiye tabi olmayan gelirleri
kalanı verir ve bilançonun aktifinde yer alır. Borçlar ve öz var ise ticari kârdan indirir. Böylece vergi matrahına ulaşır.
kaynaklara ait hesaplar ise alacak kalanı verir ve bilançonun Ulaşılan bu tutar mali kâr rakamıdır. Vergi (varsa) bu tutar
pasifini oluşturur. üzerinden hesap edilir.
Gelir tablosu bir işletmenin bir faaliyet döneminde elde edi-
len gelirleri ve bu gelirleri elde etmek için katlanılan maliyet
ve giderleri göstermektedir. Gelir tablosu işletmenin faaliyet
8. Ünite - Mali Tabloların Hazırlanması ve Sunumu 179
Kendimizi Sınayalım
1. Aşağıdakilerden hangisi finansal tabloların amacı değildir? 6. Aşağıdakilerden hangisi gelir tablosu ilkelerinden biri
a. İşletme ile ilgili kişi ve kuruluşlara karar almada ya- değildir?
rarlı bilgiler sağlamak. a. Belli bir dönemin satışları ve gelirleri bunları elde
b. Gelecekteki nakit akımlarını değerlendirmede yararlı etmek için yapılan satışların maliyeti ve giderleri ile
bilgiler sağlamak. karşılaştırılmalıdır.
c. İşletme sahip ve ortakların şahsi varlık ve borçlarını b. Uygun amortisman ilkesine uyulmalıdır.
göstermek. c. Maliyetler; uygun bir şekilde dağıtılmalıdır.
d. Varlıklar ve bunlardaki değişiklikler hakkında bilgi d. Şarta bağlı gelir ve kârlar için, gerçekleşme ihtimali
sağlamak. yüksek de olsa herhangi bir tahakkuk işlemi yapılma�-
e. Kaynaklar ve bunlardaki değişiklikler hakkında bilgi malıdır.
sağlamak e. Dönem zararı öz kaynaklardan indirilmelidir.
2. Aşağıdakilerden hangisi bilanço tanımına uygun bir ifadedir? 7. Aşağıdakilerden hangisi aktifi düzenleyici hesap değildir?
a. İşletmenin belirli bir dönemindeki varlık ve kaynak- a. Borç Senetleri Reeskontu
larını gösterir. b. Menkul Kıymet Değer Düşüklüğü Karşılıkları
b. İşletmenin belirli bir tarihteki tüm faaliyet sonuçları c. Şüpheli Alacak Karşılığı
hakkında bilgi verir. d. Stok Değer Düşüklüğü Karşılığı
c. İşletmenin belirli bir dönemindeki tüm faaliyet so- e. Birikmiş Amortismanlar
nuçları hakkında bilgi verir.
d. İşletmenin belirli bir tarihteki varlık ve kaynaklarını 8. İşletmenin dönem sonunda bazı gelir ve gider hesaplarının
gösterir. kalanları şu şekildedir. Satışlar: 17.000, Satış iskontoları: 300, Sa-
e. İşletmenin belirli bir tarihteki varlık, kaynak, gelir ve tıştan iade: 200, Karşılık Gideri: 500; Komisyon Giderleri: 175,
giderlerini gösteren tablodur. Satılan Malın Maliyeti: 3.500, Genel Yönetim Giderleri T2.000.
Bu işletmenin Gelir Tablosunda brüt satış kârı kaç T’dir?
3. Bir yıl veya işletmenin normal faaliyet dönemi içerisinde a. T13.500
paraya çevrileceği veya kullanılacağı tahmin edilen varlıklar b. T13.000
bilançonun hangi grubunda yer alır? c. T11.000
a. Kısa vadeli yabancı kaynaklar d. T10.825
b. Duran varlıklar e. T10.325
c. Dönen varlıklar
d. Uzun vadeli yabancı kaynaklar 9. Karşılık giderleri gelir tablosunda hangi grupta raporlanır?
e. Öz kaynaklar a. Faaliyet Giderleri
b. Diğer Faaliyetlerden Olağan Gider ve Zararlar
4. Aşağıdakilerden hangisi varlıklara ilişkin ilkelerden biri c. Diğer Olağandışı Gider ve Zararlar
değildir? d. Satış İndirimleri
a. Dönen- Duran varlık ayırımında bir yıl ölçüt alınması e. Satışların Maliyeti
b. Dönem ayırıcı aktif kalemlerin bilançoda gösterilmesi
c. Borçların niteliklerine göre ayrı olarak gösterilmesi 10. İşletmenin dönem sonunda bazı gider hesaplarının ka-
d. Vadeli alacaklara bilanço günündeki değerini göster- lanları şu şekildedir. Satıştan İade:200, Karşılık Gideri:250;
mesi amacıyla reeskont işlemi yapılması Komisyon Giderleri:125, Satılan Malın Maliyeti: T3.500,
e. Değeri düşen varlıklara karşılık ayrılması Genel Yönetim Giderleri: T2.000, Pazarlama Satış Dağıtım
Gideri: T1.000
5. Aşağıdakilerden hangisi hem bilançoda hem de gelir tab- Bu işletmenin Gelir Tablosunda faaliyet giderleri tutarı nedir?
losunda yer alır? a. T6.500
a. Gelirler b. T450
b. Sermaye c. T3.000
c. Giderler d. T5.500
d. Kâr veya Zarar e. T2.250
e. Varlıklar
180 Envanter ve Bilanço
Sıra Sizde 2
İşletmenin bilançosu kesin mizan kalanlarından hareketle
düzenlenir. Kesin mizanda borç kalanı veren hesaplar aktifi,
alacak kalanı veren hesaplar ise pasifi oluşturur. Burada
dikkat edilmesi gereken husus borç kalanı vermiş olmasına
rağmen pasifte ilgili hesabın altında (-) olarak sunulan pasifi
düzenleyen kalemler, yine alacak kalanı vermesine rağmen
aktifte ilgili hesabın altında (-) olarak sunulan düzenleyici
kalemlerdir.
8. Ünite - Mali Tabloların Hazırlanması ve Sunumu 181
Yararlanılan Kaynaklar
Akdoğan, N. (2007). Finansal Tablolar ve Analiz Teknikle-
ri, Ankara: Gazi Kitabevi.
Sevilengül, O. (2010). Genel Muhasebe, Ankara: Gazi Kita-
bevi
Türkiye Finansal Raporlama Standartları. (www.tmsk.org.tr)