You are on page 1of 6

Cezmîden

Mâderle peder olub bahâne


Sevketdi kazâ beni cihâne

Han-zâde idim velâdetimde


Doğdum yine pek kalenderâne

˘Uryân u sefîl idi vücûdum


Muhtâc değilse âb u nâne

Bir katre suda dehân açardı


Me’lûf idi girye vü figâne

Benzetse beni hatâ değildi


Bir kimse bakub da ˘ârifâne

Zencîrde inleyen esîrin


Koynundaki tıfl-ı nâ-tüvâne

Fıtratda tesâvî-i zuhûru


Bu hâl ile Hâlik-i yegâne

Etfâlde gösterüb dururken


Bin hüccet ile cihâniyâne

Bilmem ne sebeble vardı dâim


Gûşumda şu hâtifî terâne

Yüksel! Ki yerin bu yer değildi


Dünyâya geliş hüner değildir

Geldi beden-i za˘îfe kuvvet


Oldu yürümekde başka ˘âdet
Yerlerde sürünme vakti geçdi
Doğruldu semâya doğru kâmet

Mahvoldu beşik bebek salıncak


Eğlenceye zevke geldi nevbet

Yanımdaki dâyeler ederdi


Her hâlime ayrı ayrı dikkat

Ammâ yine kendi ˘âlemimde


Mahsûs idi kendime hükûmet

Rü’yâ gibi geçse de çocukluk


Birdir göze hâb ile hakîkat

Hâlâ o zamâna tâlibim ben


Döndürmeğe ˘ömrü olsa kudret

Etrâfımı seyr ider; sanırdım:


İnsânı melek, cihânı cennet

Derdi yine muttasıl başımda


Ammâ ki o hâtif hidâyet

Yüksel! Ki boyun kadar kalırsın


Sa˘y ile ki bî-hüner kalırsın

Geldi dem-i rağbet-i ma˘ârif


Oldum nice fenne ben de vâkıf

Her ˘ilme ki sarf-ı dikkat etdim


Bir müşkile olmadım müsâdif

Her hangi kitâbı ders edinsem


Gûyâ ben idim âna müellif
İdrâkime sa˘yim oldu yâver
Tahkîkime hâfızam musâdif

Bir bahsi unutmadım cihânda


Bir asl ile düşmedim muhâlif

Eylerdi fuhûle her kelâmım


Ta˘yîn-i mekâsid ü mevâkif

˘İrfân-ı ezel mesâilinde


Fikrimdi yine bana mu˘arrif

Tahkîk-i safahât-ı hâlık etdim


Esrârına olmadımsa ˘ârif

Durmaz yine i˘tilâ-yi câha


Bu beyt ile sevk ederdi hâtif

Yüksel! Hünerinle kâni˘ olma


İhsân-ı Hudâya mâni˘ olma

Hân oldu Kırîm’a bir birâder


Çekdi beni tahtına berâber

Evvel heves-i şebâb-ı metrûk1


Geldi yerine umûr-ı kişver

Olmuşdu mukallidim cihânda


˘Adl-i ˘Ömerî ˘atâ-yı Ca˘fer
˘Azm etmiş-idim kalemrevimde2
Terk etmemeğe harâb bir yer

1
Buradan tam emin değilim, “...şebâb metrûk” şekli de vezne uyuyor. Anlama daha uygun düştüğünü
düşündüğümden terkipli halini kullandım
2
Bir hükümdârın veya bir hükûmetin kalemi sürdüğü yani idaresi tahtında bulunan yer (Kâmûs-ı Türkî)
Bir re’yime bulmadım mu˘ârız
Bir emrimi görmedim muhakker

Devrimde ˘ibâdı Kibriyânın


Dilsîr-i sürûr idi serâser

Herkesdeki hande-i neşâtın


˘Aksiyle açardı dilde güller

Hükmümde safâ süren ra˘iyyet


Evsâfımı vird ederdi yer yer

Ammâ ki yine ederdi hâtif


Gönlüm bu ˘itâb ile mükedder

Yüksel! Ki cihân sefîl ve dûndur


Rağbet ona ˘âdetâ cünûndur

Harb açdı ˘adûya Âl-i ˘Osmân


Merdim diyene göründü meydân

Örtük şehâmetimden indim


At sırtına nakl-i merkez-i şân

Tîr olmuş idi elimde nîze


Benzerdi kemâne seyf-i *****

Meydâna girince zannederdim


Her berk-i belâyı verd-i handân

Yanımda kaza ederdi dâim


Başımda ecel dönerdi her ân
Top olsa atılsa bağrıma arz
Olmazdı gönül yine hirâsân

Cân korkusuna değer mi bir ˘ömr


Bâkî mi olur cihânda insan

Gösterdiğim iktidâr ve necdet


Etmişdi bütün cihânı hayrân

Hayfâ ki yine sadâ-yı gaybî


Bir böyle meâl ederdi ityân

Yüksel! Ki bunun da fevki vardır


İnsanlığın ayrı zevki vardır

Bahtım ne siyâh imiş ki bilmem


Hâlime değişdi hâl-i ˘âlem

Bir ˘arsa-i girü dâre düşdüm


Hiç mislini görmemişdi âdem

Bir hizb-i kalîl idi mu˘înim


A˘dâ ise leşker-i ˘aremrem

Bir tîğe bedel gelirdi bin tîr


Bir âteşe karşı bin cehennem

Hâlimce ecelle pençeleşdim


Etdim o kadar ˘adûyu derhem

Seyfim kırılup atım uruldu


Düşdüm yere vardı göğsüm
Seyfim kırılup atım uruldu
Düşdüm yere vardı göğsüme dem
Ne kâre yarar sinân u hançer
Ne canlı gezer mu˘în u hem-dem

Geldi dem-i zillet-i esâret


Mevt özler iken dil-i mü’ellim

Ağreb ki yine ederdi tekrâr


Hâtif bu sözü bana demâdem

Yüksel! Bu da şîve-i Hudâdır


Esrârını sorma kim hatâdır

Nâmık Kemâl

You might also like