Professional Documents
Culture Documents
TDV Firdevsi
TDV Firdevsi
diyye'de ayrıca
cenneti tasvir eden al- Mardin ev mimarisinin gelişmiş ve bü-
FİRDEVS KÖŞKÜ
tın yaldızla basılmış
bir halk resmiyle fir- yük ölçülerde uygulanmış bir şekli olan
devs cennetinin yeri de gösterilmiştir Mardin'de bir Artuklu köşkü. Firdevs Köşkü'nde cihannüma iki katlı
L _ı
(s 17-18) mekan l arın üzerinde yer almakta ve bi-
İs lam tarihi boyunca çeşitli dönem- Yakın zamanlara kadar mevcut olan nanın bütünüyle büyük uyum sağlamak
lerde yaptırılan bazı saray, köşk, cami, kitabesine göre Melik Salih Necrneddin tadır. Yapıdan bağımsız gibi görünen
medrese gibi eserler firdevs kelimesiy- MahmQd'a ( 1312- 1364) mal edilmektey- bahçedeki duvarın orijinal olduğu söyle-
le adlandırılmıştır. Bağdat'ta Muktedir- se de Katib Ferdi'nin, XIII. yüzyılın sonu nebilir. Akkoyunlu mezar taşları ile ben-
Billah'ın yaptırdığı Firdevs Sarayı, Mar- ile XIV. yüzyılın başlarında yaşayan Me- zerlik gösteren eyvan selsebillerinin çeş
din'deki Artuklu eseri Firdevs Köşkü, Is- lik MansOr Necmeddin b. Karaaslan için, me başlarındaki korkuluklar sanat tari-
parta'da Mimar Sinan tarafından yapı "Yaz aylarını Firdevs Köşkü'nde geçirir- hi açısından dikkat çekicidir. Yapıda kul-
lan Firdevs Bey (Paşa) Camii, önemli bir di" demesinden binanın daha önce ya- lanılan malzemenin çoğunluğu kesme
EyyQbi devri eseri olan Halep 'teki Fir- pılmış olabileceği ihtimali de ortaya çık taş olup bazı bölümlerde bunlara dev-
devs Medresesi bunlardan bazılarıdır. maktadır ; kesinlikle bilinen husus bir şirme malzeme de eklenmiştir. Bugün
Kelime ayrıca çeşitli tamlamalar halin- Artuklu eseri olduğudur. içinde bir ailenin yaşadığı Firdevs Köş- .
de özellikle İran bölgesindeki birçok ye- Mardin'de Nusaybin'e giden yol üze- kü, şehir çıkışında kendi kaderine ter-
rin adı olarak kullanılmıştır (Dihhuda. rinde vali konağının yanında bulunan ya- ked i lmiş olarak bulunmaktadır.
XXI, 147 - 149) pı Artuklu mimarisi içinde önemli bir ye- BİBLİYOGRAFYA:
Birçok kitabın adında firdevs kelime- re sahiptir. İki katlı olarak inşa edilen Katib Ferdi. Mardin Mü/ük-i Artukiyye Tari-
köşkün ikinci katında bir cihannüma. hi ( n şr. Al i Emi r]), istanbul 1331 , s. 42-43; Ara
sinin bulunması da dikkat çekicidir. İlk
önünde de bir havuz yer almaktadır. Şeh Altun. Mardin 'de Türk Devri Mimarisi, istanbul
müslüman hekimlerden Ali b. Rabben 1971 , s. 122 -124 ; a.mlf.. Anadolu 'da Artuk-
re karşı bir bahçe içinde olduğu anlaşılan
et-Taberi'nin tıbba dair ansiklopedik ese- lu Devri Türk Mimarisinin Ge lişmesi, istanbul
havuz bir duvarla köşkün diğer bölümle-
ri Firdevsü'l-lp.kme, tanınmış muhad- 1978, s. 225; "Mardin", YA, VIII , 5835.
rinden ayrılmış durumdadır. Yapının ha-
dislerden Acurri'nin Firdevsü '1- 'ilm 'i,
Türkistanlı tarihçi Agehi Muhammed Rı
vuza bakan yüzünde, ortadaki diğerlerin !il Ö ZKAN ERTUGRUL
den daha büyük ve cephesi dışa taşkın üç
ztrnın Pirdevs-i İkbôl'i ve son devir Arap
eyvanla bir büyük oda bulunmaktadır. FİRDEVSİ
edebiyatçılarından Mısırlı Ahmed el- Ber-
Büyük bir konak şeklinde düzenlenmiş ( .._r_J)..} )
kükJ'nin edebi mektuplarını ihtiva eden
olan köşkün üç eyvanı da çeşme nişi. sel-
el-Firdevs (Seyaf:ıa {i'l-firdevs) adlı ese- (ö 41111020 [?])
sebil ve duvar nişlerine sahip olup ayrıca
ri bunlara örnek gösterilebilir. Klasik ki- ortadaki büyük eyvan bir kanalla havuza İran 'ın milli destanı
tap tasnifinde "ravza" ve "behişt" keli- bağlanmıştır. Eyvanların kuzeyinde bulu-
Şahname'nin müellifi.
L _ı
meleri yanında bölüm ve konu başlıkla nan bölüm yine bir eyvan görünümü ver-
rı için firdevs kelimesinin kullanı l dığı da Tüs şehrine bağlı Taberan · ın Baj (Baz)
mekle birlikte iki katlı olmasıyla diğerle
görülür. rinden ayrılmaktadır. Bu bölümün önüne, köyünde doğdu. Gazneli Mahmud'un tah-
Türkler'de halk arasında kadın adı ola- daha sonra karma bir malzeme ile batıya ta çıktığı sırada (387 1 997) elli sekiz ya-
rak yaygın şekilde kullanılan firdevs ke- doğru uzanan ve bitişik düzende yapılan şında olduğunu söylediğine göre (Şah
limesi zaman zaman halk şiirinde de yer tonozlu mekanlar eklenmiştir. Ahır ola- name, IV, 5) 329'da (940) doğmuş olma-
almıştır. Katibi'nin, "Dağ l arın başında rak kullanıldığı anlaşılan bu mekanların lıdır. Künyesi Ebü'I-Kasım, lakabı Fahred-
dumanlar döner 1 Bağrımın başında fi- ve eyvan cephelerinin önü daha geç bir din, mahlas ı Firdevsi'dir. Adı kaynaklar-
tiller yanar 1 Firdevs-i a'ladan bir serv-i tarihte bir duvarla kapatılmış ve böylece da Ahmed, Hasan ve MansQr; babasının
çınar 1 Çıkıp salındığı yerlere geldim" ikinci kat eklemeleriyle birlikte bahçenin adı Ali Fahreddin, Ahmed ve İshak ola-
dörtlüğü buna bir örnektir. bölünmesi köşkün orijinal şeklinde bü- rak farklı şekillerde geçmektedir. Ken-
BİBLİYOGRAFYA : yük değişiklik meydana getirmiştir. disine ve babasına verilen bu adlardan
Yazıcıoğlu Mehmed. Muhammediyye, istan- hangisinin doğru olduğu tesbit edileme-
bul 1280, s. 14, 324, 339 ; Ahmed Bican, En va- miştir. Babasının Tüs ırmağından ayrı
rü ' l-iişıkin, istanbul, ts. , s. 427-429 ; M. Fuad lan Abrahe çayı kenarında bir çiftlik sa-
Köprülü. Türk Saz Şairleri, Ankara 1962, s. hibi (dihkan) olduğu bilinmektedir. Fir-
138 ; Ali Nihat Tarlan, Şeyhf Divanı 'nı Tedkik, Firdevs Köskü' nün planı devsi'nin çocukluk dönemi ve öğrenim
istanbul 1964, s. 115; Harun Tolasa. Ahmed
Paşa 'nın Şiir Dünyası, Ankara 1973, s. 37 ; Ce- hayatı hakkında kaynaklarda hemen he-
mal Kurnaz. Hayaif Bey Dfvanı (Tahlili), An- men hiçbir bilgi yoktur. Onun yetişti ği
kara 1987, s. 74; Metin Akar. Türk Edebiya· dönemde, iran'ın İslam öncesi tarihine
tında Manzum Mi 'rac-nameler, Ankara 1987 ,
ait Pehlevi dilinde yazılmış bazı eserler
s. 113, 116; Mustafa Tatçı, Yunus Em re Dfva-
ortaya çıkarılm ı ş ve bunlar yeni Farsça'-
nı- Tenkidli Metin, Ankara 1990, ll , 368 ; İs
kender Pala. Ansiklopedik Dfvan Şiiri Sözlü- ~-- ya çevrilmeye başlanmıştı. Özellikle, Sa-
ğ ü, Ankara 1989, s. 335; Ahmet Talat Onay, sani hükümdarlarından lll. Yezdicerd'in
Eski Türk Edebiyatında Mazmunlar (haz. Ce- (632-651) derlenmesini sağladığı Ijudôy-
mal Kurnaz). Ankara 1992, s. 91 ; Dihhuda, Lu-
gatname, XXI , 147-149 ; "Firdevs", TDEA, lll ,
239.
!i] MusTAFA UzuN
Cl nôme'nin aslına ya da Arapça çevirisine
dayanılarak birtakım şahnameler yazıl
mıştı. Muhtemelen başlangıçta diğer şa-
125
FIRDEVSI
irler gibi gazel ve kasideler yazan Firdev- tan Mahmud'la henüz tanışmamıştı. Bu
si, bir süre sonra döneminin de etkisi isteği , Sultan Mahmud 'un veziri Ebü'l-
altında kalarak eski İran tarihi hakkın Abbas Fazı b. Ahmed el-İsferayini ile sul-
da bilgi edinmek üzere Pehlevi dilinde tanın kardeşi Nasr b. Sebük Tegin sa-
yazılmış eseriere karşı büyük bir ilgi duy- yesinde gerçekleşti. Muhtemelen onla-
du. O dönemde yazılmış eserlerden fay- rın da teşvikiyle eserin ikinci redaksiyo-
dalanmak için babasından veya Zerdüşt nunu tamamladı. Ancak Şahname ' yi Sul-
rahiplerinden Pehlevice öğrendi. Şiir ya- tan Mahmud'a sunacağı sırada hamisi
zacak kadar da Arapça biliyordu. Yirmi Ebü'l-Abbas Fazi öldü (404 / 1014) Bir
yedi, yirmi sekiz yaşlarında iken bir oğ rivayete göre Firdevsi bunun üzerine
lu, ardından da bir kızı oldu. Kırk yaşı Gazne'ye giderek eserini Sultan Mah-
na kadar rahat bir hayat süren Pirdev- mud'a bizzat sunmuş, ancak hüküm-
si'nin daha sonraki yıllarda hayatının sı dar yeni veziri Ahmed b. Hasan-ı Mey- Firdevsi' nin
heykeli •
kıntı içinde geçtiği anlaşılmaktadır.
mendi'nin de etkisiyle Firdevsi'ye eseri- Tahran 1
Büyük bir ihtimalle 370 (980) veya 380 nin değerine layık bir ödül vermemiştir. iran
(990) yılında Şahname 'yi yazmaya baş Firdevsi'nin, kendisine verilen 60.000
layan Firdevsi'yi kimin veya kimlerin des- dirhernin 20.000'ini Sultan Mahmud'un yısıyla eski hükümdarlara antipati duy-
teklediği bilinmemektedir. Bazı Şahna gözdesi Ayaz 'a, ZO.OOO'ini hamamcıya. masına. eserde Türkler'i küçük düşürü
m e nüshalarında, onu himaye edenler 20.000'ini de hamamın yanındaki boza- cü lfadelerin bulunmasına bağlamaya
arasında Horasan Kumandanı ve Tüs Va- cı veya meyhaneciye dağıttığı ve Sultan çalışırlar. Başka bir rivayete göre Pirdev-
lisi EbO MansOr Muhammed b. Abdür- Mahmud için bir hicviye yazdığı rivayet si Taberistan'a giderek Bavend haneda-
rezzak ile yine Tüs Valisi Huyeyy-i Ku- edilir. Diğer bir rivayete göre ise eseri nından kumandan İspehbed Şehriyar'a
teybe (Hüseyn-i Kuteybe) adlı bir kişinin okuyan sultan, destan kahramanı Rüs- sığınmış ve yanında götürdüğü Şahna
adı geçmektedir. Bunlardan birincisi Şah tem için. "Benim ordumda ondan daha me nüshası ile Sultan Mahmud hakkın
name'nin yazılışından yirmi yıl önce öl- güçlü birçokları vardır" demiş, Firdevsi da yazdığı hicviyeyi ona takdim etmiştir.
düğüne göre ancak ikincisinin yardımın de, "Ama Tanrı Rüstem gibisini bir da- Ancak Şehriyar, çok saygı gösterdiği Sul-
dan söz edilebilir. Firdevsi, parça parça ha yaratmadı" diye cevap verince Sul- tan Mahmud 'u hicveden bu manzumeyi
yazmaya başladığı destanlar arasında tan Mahmud kızarak onu öldürtmek is- başkalarının bilmemesi için satın alarak
bağlantıları sağlayacak ilaveleri de ek- temiştir. Firdevsi de Herat' a giderek yakmıştır. Daha sonra TQs'a dönen Fir-
leyip 394 (1003 -1004) yılında ilk redak- ölümden kurtulmuş ve sultanı hicveden devsi ömrünü yoksulluk içinde geçirmiş
siyonunu tamamladı. Eserini bitirdiği yıl 100 beyitlik bir manzume yazmıştır. Fir- ve orada vefat etmiştir. Ölüm tarihi bazı
otuz yedi yaşındaki oğlunu kaybetti. Şah devsi hakkında araştırma yapan alimler kaynaklarda 411 ( 1020) şeklinde göste-
name 'yi büyük bir hükümdara ithaf et- Sultan Mahmud'un bu davranışının se- rilmekte (Dev l etşah . s. 54). bazılarında ise
mek isteyen Firdevsi, döneminin en bü- bebini kendisinin Sünni, Firdevsi'nin Şii 416 (1025) (Müstevfi, s. 743 ) olarak ve-
yük hükümdarlarından olan Gazneli Sul- olmasına, bir kölenin oğlu olması dola- rilmektedir. Cenazesi şehrin bir kapısın
dan çıkarken diğer kapıdan. eserinin de-
ğerini anlayan Sultan Mahmud 'un ken-
disine gönderdiği 60.000 altın değerin
de on iki deve çivit yüklü kervanın gir-
Firdevsi'nin Şahname ad l ı eserinin unvan s ayfa s ı ile mensur önsözünün ilk sayfası (TSMK, H azıne, m. 1479) diği rivayet edilir. Bu tür rivayetler ese-
ri sultana. o sıralarda seksen yaşların
da bulunan Firdevsi'nin bizzat kendisi-
nin değil Gazneli Mahmud 'un kardeşi
Nasr b. Sebük Tegin'in veya gözde ku-
mandanlarından Arslan Cazib'in sundu-
ğu ihtimalini akla getirmektedir. Ödülün
gecikmesi ve Firdevsi'ye nasip olmama-
sı halk arasında bu tür rivayetlerin çık
masına sebep olmuştur denilebilir. Zira
Turanlılar ile İranlılar'ı efsanevi İran hü-
kümdarlarından Feridun'un oğullarından
Tür ve İr' in soyundan getirmek suretiyle
bu iki halkı kardeş sayan Firdevsi Şahna
me'de Gazneli Mahmud'u göklere çıka
rır ve Keyani (hükümdarlar) tahtının ger-
çek varisi ve şahı sayar. Ayrıca Pirdev-
si'nin Şii olmakla birlikte Şahname ' sinde
dört halifeyi övmesi, Sultan Mahmud 'un
ona karşı kötü davranmaması için ye-
terli bir sebeptir. Sultan hakkında hicvi-
126
FiRDEVS], Uzun
ve kabrini n
Yakın zamana kadar Firdevsf'ye bir
bulunduğu yerin
de Yusuf u Züleyl]a adlı bir mesnevi duvarlarını
isnat edilmekteydi. Ancak eserin yeni süsleyen
Şahname
bulunan bir nüshasının önsözünde Al-
rölyeflerinden
parslan'ın oğlu Şemseddin Ebü'l- Feva-
birkaçı ·
ris Togan Şah'ın (ö 465 / 1072) övülme- TOs 1
si, dilinin terim ve terkipler bakımından iran
Samani dönemi Farsça'sından farklı olu-
şu ve üstübunun Şahname'den oldukça nun, ll, 1025·1026; Tiirib·i Sistan (nşr. Mu- He{t iklim (nşr. Cevad-ı Fazı!). Tahran, ts., ll ,
geri olması eserin Firdevsf'ye ait olmadığı hammed-i Ramazan), Tahran 1314 hş./1935 ; 198·202 ; H. Masse. Firdousi et l'epopee na·
hususunda şüphe bırakmamaktadır. Firdevsfname (Mihr özel sayısı, 11 / 5-6). Tah· tionale, Paris 1935; a.e. : Firdevsf ve Hamase·i
ran 1313 h ş./1934; Hezare·i Firdevs[, Tahran Millf (tre. Mehdi-yi RuşenzamTr), Tebriz 1350
BİBLİYOGRAFYA: 1322 hş. /1944; H. Ethe, Firdausi als Lyriker, h ş . 11971 ; F. Wolff, Glossar zu Firdosis Schah·
Firdevsi, Şahname (nşr. ). Mohl), Tahran München 1872·73; a.mlf.. Tarfl].·i Edebiyyat, name, Berlin 1935; ZebThullah Safa, Hamase·
1353, IV, 5; J. Mohl, "Dibil.çe-i Şahname" (tre s . 45· 59; Grundriss der iranisehen Philologie sarayider Tran, Tahran 1333 hş. /1954, s. 171·
Cihangir-i Efkarl). a.e. içinde; Esedi-i Tusi. Lu· (nşr. W. Geiger - E. Kuhn), Strassburg 1896· 283; a.mlf.. Edebiyyi'i.t, 1, 458·521; Rypka. /LG,
gat·ı Fürs (nşr. Muhammed Debir-i Siyakl), Tah· 1904, ll , 130·211; P. Ham , Geschichte der per· s. 155·169; lrec Efşar. Fihrist-i Makalat · ı Far·
ran 1336 hş . /1957; NizamT-i Aruzi, Çe har Ma· sische n Litteratur, Leipzig 1901, s. 81 ·113; s[, Tahran 1338 hş. /1959, s. 729·740 ; NefTsT,
kale (nşr. Muhammed -i KazvTnT- Muhammed-i Browne. LHP, 1, 110·123, 460·464; Th. Nölde- Tarfl].·i Na?m u Neşr, 1, 39·41; Münzevi, Fih·
MuTn), Tahran 1348 hş. /1969, s. 75·83; Avff, ke, Das iranische Nationalepos, zweite Au{la· rist, IV, 2935·2956; Türkiye 'de Basılmış Fars·
Lübab, ll, 32·33; Müstevff, Taril].·i Güzide (Ne- ge, Berlin · Leipzig 1920, s. 19·91; Abdülhüseyn-i ça Eser/er, Çeviriler ve iranla ilgili Yayınlar
vaT), s. 743; Fasih-i Ahmed-i Haff, Mücmel·i Fa· NuşTn, Vajeni'i.mek der Bare-i Vajeha·yi Düş· Bibliyografyası (nşr. Kültür Bakanlığı-MiiiT Kü-
sihi (nşr. Mahmud-ı Ferruh). Tahran, ts ., ll, 129· var·i Şahname, Tahran, ts. (İntişarat - ı Bün- tüphane). Ankara 1971, s. 57, md. 786·791;
140; Devletşah , Te?kire, s. 49·55; Keş{ü 'z·?U· yad -ı Ferheng-i Tran): EmTn-i Ahmed-i Razi. Şahruh-ı MeskQb, Mukaddime-i ber Rüstem u
is{endiyi'i.r, Tahran 2536 şş./1977·78; Storey,
Persian Literature, V/ 1, s. 112·159; H. H. Scha-
eder, "Firdosi und die Deutschen", ZDMG,
LXXXVlll (19341. s. 118·129; M. Mole. "L'epopee
iranienne apres Firdösi", La Nouvelle Clio, V,
Brussels 1953, s. 377·393; Ahmed Ateş, "Şiih
niime'nin Yazılış Tarihi ve Firdevsi'nin Sultan
Mahmud'a Yazdığı Hicviye Meselesi Hak-
kında", TTK Belleten, XVIII/70 (1954), s. 159·
168; Recai, "Mezheb-i Firdevsi", Neşriyye·i
Di'i.nişkede·i Edebiyyat·ı Tebriz, Xl, Tebriz 1338
hş./1959, s. 105·113 ; H. Kanus-Crede, "Did
Firdousi Know Middle-Persian?", Jranistische
Mitt., V (1971). s. 2·10; Mücteba MTnovT, "Kitab-ı
Hezare-i Firdevsi ve Butliin-ı intisab-ı Yusuf
u Züleyha be -Firdevsi", Sfmurg, IV, Tahran
2535 şş . , s. 49·68; B. Skladanek, "lstota spo-
ru Ferdousiego z dworem u Gaznie", Studia
lndo·lranica, Wroclaw 1983, s. 135·144; H.
Ritter, "Firdevsi", iA, IV, 643·648; Cl. Huart
v. dğr. , "Firdawsi", E/ 2 (Fr). ll, 939·942.
FİRDEVSİ, Uzun
II. Bayezid adına yazdığı
Süleymanname adlı eseriyle tanınan
Osmanlı müellifi.
L _j
Firdevsi'nin
Şahname 857'de (1453) Edincik'te (Aydıncık) doğ
ad lı eserin in du. Pirdevsf-i Rumi ve Pirdevsf-i Tavfl ad-
ilk sayfası
~27