Professional Documents
Culture Documents
Idare Vize Sorular 1-2-3
Idare Vize Sorular 1-2-3
Emanet usulü, kamu hizmetlerinin kamu kesiminde yer alan tüzel kişilere gördürülme
usulüdür. Bir başka anlatımla emanet, bir kamu hizmetinin Devlet veya öteki kamu tüzel
kişileri tarafından doğrudan doğruya, örgüt ve hizmete tahsis edilen ayni ve şahsi
vasıtalarla görülmesi usulüdür. Emanet usulü için belirleyici nitelik, bir kamu hizmetinin
doğrudan doğruya Devlet veya öteki kamu tüzelkişilerince görülmesidir.
Kısa tanım
Bir kamu hizmetinin Devlet veya öteki kamu tüzel kişileri tarafından bizzat idarenin kendi
örgütüyle, personeliyle, araç ve gereciyle doğrudan doğruya görülmesidir. Örneğin
belediyenin kendi personeliyle yaptığı çöp toplama hizmeti gibi.
Bir hizmetin mutlaka kamusal yönetim usulleri ile görülmesi emanet usulünün belirleyici
bir niteliği değildir. Kamusal yönetim usullerine tabi kamu hizmetleri gibi özel yönetim
usullerine tabi kamu hizmetleri de emanet usulü ile görülebilir.
3. Müşterek emanet usulü, iltizam usulü ve imtiyaz usulü arasındaki farkları kısaca
açıklayınız.
Müşterek emanet sözleşmesi; bir kamu hizmetinin, hasar ve zararı idareye ait olmak ve
onu üstlenen özel hukuk kişisine gelir üzerinden bir pay veya götürü kazanç verilmek
suretiyle yürütülmesi için yapılan sözleşmedir. Müşterek emanet usulünde sermaye
idareye aittir.
İltizam usulü; Bir hizmetin idare tarafından bir bedel karşılığında bir kişiye gördürülmesi
veya belli bir şeyin teslimi konusunda yapılan sözleşmeye malî iltizam sözleşmesi,
sözleşme yapılan kişiye de mültezim denir. Bedel maktu bir ücret olabileceği gibi, götürü
veya orantılı kazanç da olabilir. Götürü veya orantılı bir kazanç ya da ücret karşılığında
bir kamu hizmetinin gördürülmesidir. Götürü veya orantılı bir kazanç ya da ücret
karşılığında bir kamu hizmetinin gördürülmesidir. Özel kişi idareye belli bir ücret vererek
hizmet görme hakkını elde eder.
İmtiyaz usulü ; İdarenin özel hukuk kişisi ile yaptığı uzun dönemli sözleşme uyarınca
belli bir kamu hizmetinin masrafları, kâr ve zararı özel bir kişiye ait olmak üzere
işletilmesi veya kurulması ve işletilmesi usulüdür. İmtiyaz alacak kişinin Türk anonim
şirketi statüsünde bir özel hukuk kişisi olması gerekir.