Professional Documents
Culture Documents
CMH 2014 2015 Vize
CMH 2014 2015 Vize
CEVAP 2 (16 P): Savcının A ve B’yi nezarethaneye konulması emri gözaltına alma koruma tedbiridir.
A ve B’nin karakolda iki gün daha tutulmalarına dair emri ise gözaltı süresinin uzatılmasına dair emirdir.
Toplu olarak işlenen suçlarda, delillerin toplanmasındaki güçlük veya şüpheli sayısının çokluğu nedeniyle; Cumhuriyet
savcısı gözaltı süresinin, her defasında bir günü geçmemek üzere, üç gün süreyle uzatılmasına yazılı olarak emir
verebilir.( CMK 91/3) (5 p)
Öncelikle olayda A,B ve C cinsel taciz suçunu birlikte işlemişseler de yakalama ve devamında gözaltına almaya
esas olan fiil cinsel saldırı suçu olup bu saç yalnızca A ve B tarafından işlenmiştir. Olayda toplu suç olmadığından (CMK
2’ye göre üç veya daha fazla kişi olmalı) böyle bir uzatma kararı hukuka aykırıdır.(4 p)
Ayrıca olayda toplu suç olsa dahi uzatmanın her defasında bir günü geçmemek üzere yapılması gerekmektedir,
olayda iki gün birden uzatılması yine hukuka aykırılık teşkil etmektedir. (1 p)
Savcının bu emirlerine karşı; gözaltına alma ve gözaltı süresinin uzatılmasına ilişkin yakalanan kişi, müdafii veya
kanunî temsilcisi, eşi ya da birinci veya ikinci derecede kan hısımı, hemen serbest bırakılmayı sağlamak için sulh ceza
hâkimine başvurabilir(CMK 91/4). Olayda bu kişiler A ve B olabilir. (4 p)
Ayrıca bu başvurunun herhangi bir süresi yoktur, söz konusu durumlar devam ettikçe başvuru yapılabilecektir.
(2 p)
CEVAP 3 (12 P) : M’nin savcılık ifadesinde davacı olduğunu bildirmesi cinsel taciz suçu açısından şikâyet
niteliğindedir. Şikâyet süresi, fiilin ve failin öğrenilmesinden itibaren 6 aydır(TCK 73).(3 p)
Cinsel saldırı suçu açısından yapılan beyan ise, özellikle fiilin birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi
nitelikli hali dikkate alındığında şikâyete tabi bir suç olmayacağından ihbar niteliğinde olacaktır.(2 p)
M ve N’nin duruşmada C’den davacı olmadıklarını belirtmeleri şikâyetin geri alınmasıdır. Dava süresince ve
kesin hükme kadar şikâyet geri alınabilir. Geri alma, vazgeçmeden farklı olarak ancak sanığın kabul etmesiyle geçerli
olur (TCK 73/6). Dolayısıyla bu beyanın geçerli olabilmesi için C’nin bunu kabul etmesi gerekir.(4 p)
Şikâyette olduğu gibi şikâyetin geri alınmasında da faillerden biri hakkında geri alma iradesi diğerlerini de
kapsamaktadır(geri almanın sirayeti/bölünemezliği). Dolayısıyla olayda C bakımından ileri sürülen geri alma beyanı A
ve B’yi de kapsayacaktır(sirayet edecektir).(3 p)
CEVAP 4 (14 P) : Ceza muhakemesinde şüpheli ve sanığın savunmasını yapan avukata müdafi, katılan suçtan
zarar gören ve malen sorumlu kişiyi temsil eden avukata ise vekil denmektedir. A olayda şüpheli olduğundan avukatı
müdafi olacaktır. M ise suçtan zarar gören olduğundan avukatı da vekil olacaktır.(4 p)
A ve M’nin avukatı olayda dosyayı inceleme yetkisini kullanmak istediklerini beyan etmiştir. Müdafi,
soruşturma evresinde dosya içeriğini inceleyebilir ve istediği belgelerin bir örneğini harçsız olarak alabilir. Müdafinin
dosya içeriğini inceleme veya belgelerden örnek alma yetkisi, soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecek ise
Cumhuriyet savcısının istemi üzerine hâkim (olayda sulh ceza hakimi) kararıyla kısıtlanabilir. Bu kısıtlama kararı da
ancak kanundaki katalog suçların olması durumunda verilebilir (CMK 153). Bu haklardan vekil de yararlanır(153/5). (6
p)
Olayda savcılık soruşturmanın gizliliğini gerekçe göstererek bu talepleri reddetmiştir. Soruşturma aşamasında
olduğu dikkate alındığında sulh ceza hâkimi tarafından verilmiş bir kısıtlama kararı olmadığından savcının tutumu
hukuka aykırıdır. Ayrıca M’nin avukatı olan vekil de bu hakka sahip olduğundan yine savcının M’nin avukatının böyle
bir yetkisinin olmadığı gerekçesiyle talebi reddetmesi hukuka aykırıdır. (4 p)
CEVAP 5 (23 P): Ağırlaştırılmış müebbet, müebbet hapis, on yoldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlar ile
kanunda açıkça sayılan bazı suçlarda madde bakımından yetkili mahkeme Ağır Ceza Mahkemesidir (Teşkilat K. md 12).
Diğer suçlar bakımından ise Asliye Ceza Mahkemesi yetkilidir. (3 p)
Olayda cinsel taciz suçu açısından madde bakımından yetkili mahkeme Asliye Ceza Mahkemesidir. Nitelikli
cinsel saldırı suçu açısından yetkili mahkeme ise; şayet olayda 102/2’deki halin olduğu kabul edilirse Ağır Ceza
Mahkemesi, 102/3(d)’deki halin olduğu kabul edilirse Asliye Ceza Mahkemesidir. Zira madde bakımından yetkili
mahkemenin tespitinde nitelikli haller bakımından oransal bir artırım söz konusu ise bu durum dikkate alınmayacak, ceza
artırımı açıkça belirtilmişse bu husus dikkate alınacaktır. (4 p)
Olayda yer itibariyle yetkili mahkeme; cinsel taciz suçu açısından fiil Beyoğlu’nda işlendiği için Beyoğlu
ilçesinin bağlı olduğu İstanbul Asliye Ceza Mahkemeleri, cinsel saldırı suçuna teşebbüs açısından ise suçun icra
hareketlerine her ne kadar Beyoğlu’nda başlanmış ise de son icra hareketi Bakırköy’de gerçekleştiğinden Bakırköy Asliye
veya Ağır Ceza Mahkemeleridir. Çünkü teşebbüs aşamasında kalan suçlarda yetkili mahkeme son icra hareketinin
yapıldığı yer mahkemesidir (CMK 12). (4 p)
Davaların İstanbul Ağır Ceza Mahkemesinde açılması; olayda cinsel taciz ve cinsel saldırı suçları arasında
bağlantı olduğu için (hem sübjektif hem de objektif dar anlamda bağlantı/C hariç) asliye cezalık olan cinsel taciz suçuyla
ilgili dava birleştirilerek yüksek görevli mahkeme olan Ağır Ceza Mahkemesinde açılabilir.(3 p) Fakat İstanbul Ağır Ceza
Mahkemesi nitelikli cinsel saldırı açısından yer itibariyle yetkili mahkeme değildir ve yer itibariyle yetkisizlik kararı
vermiştir. Bu karar da ancak sanığın sorgusundan önce verilebilecektir(CMK 18). Eğer olayda sanığın sorgusundan önce
verilmişse hukuka uygun, sonrasında verilmişse hukuka aykırı olacaktır. (3 p)
Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi de yetkisizlik kararı verseydi olumsuz yetki uyuşmazlığı gündeme gelecek ve
uyuşmazlığı ortak yüksek görevli mahkeme çözecekti( CMK 17). Olayda bu halde uyuşmazlığı İstanbul BAM çözmesi
gerekirken BAM faaliyette olmadığından tespit Yargıtay tarafından yapılacaktır.( 3 p)
Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi’nin duruşma sonunda dosyayı asliye ceza mahkemesine göndermesi hukuka
aykırıdır. Çünkü CMK 6’ya göre duruşmada suçun hukukî niteliğinin değiştiğinden bahisle görevsizlik kararı verilerek
dosya alt dereceli mahkemeye gönderilemez. (3 P)
CEVAP 6 (10 P) : B, yaşının gerçekte 18’den küçük oldu gerekçesiyle avukat talep etmektedir. Bu durumda
zorunlu müdafilik durumu gündeme gelmektedir. Sanık çocuk ise istemi olmaksızın kendisine müdafi atanır(CMK
150/2). Bu durum mutlak zorunlu müdafilik halidir. Mahkemenin B hakkında kimlikteki yaşının esas olduğu
gerekçesiyle talebi reddetmesi hukuka aykırıdır. Ayrıca B bakımından nitelikli cinsel saldırı suçunu işlediği kabul
edildiğinde alt sınırı 5 yıldan fazla ceza gerektiren suç olduğunda yine mutlak zorunlu müdafilik söz konusu olacaktır. ( 4
p)
C de avukat tutacak durumda olmadığını beyan ederek mahkemeden avukat talep eder fakat mahkeme C’nin ise
yargılandığı suçun hafifliğini gerekçe göstererek talepleri kabul etmez. Şüpheli veya sanık, müdafi seçebilecek durumda
olmadığını beyan ederse, istemi halinde bir müdafi görevlendirilir(150/1). Bu halde nispi zorunlu müdafilik hali vardır.
Mahkemenin gerekçesi hukuka aykırıdır, avukat görevlendirilmelidir. (3 p)
Mahkeme yaşla ilgili iddia durumunda nispi muhakeme yapma zorunluluğu gündeme gelir. Kovuşturma
evresinde mağdur veya sanığın yaşının ceza hükümleri bakımından tespitiyle ilgili bir sorunla karşılaşılması halinde;
mahkeme, ilgili kanunda belirlenen usule göre bu sorunu çözerek hükmünü verir(CMK 218). Bekletici mesele yapma
yasağı gündeme gelir. (3 p)
CEVAP 7 (15 P): Hâkimin reddi talebinin incelenme usulü gündeme gelmektedir. Öncelikle şekli
incelemenin yapılması gerekir. Bu incelemede ret istemi süresinde yapılmamışsa, ret sebebi ve delili gösterilmemişse ve
ret isteminin duruşmayı uzatmak amacıyla yapıldığı açıkça anlaşılıyorsa ret istemi geri çevrilir. Bu inceleme reddi istenen
hâkimin mensup olduğu mahkeme tarafından ilgili hâkimin de katılımıyla yapılır. Olayda Bakırköy Ağır Ceza
Mahkemesi bu incelemeyi yapacaktır. (4 p)
Daha sonra esasa ilişkin maddi incelemeye geçilir, bu incelemeye reddi istenen hâkim katılmaz. Eğer mahkeme
bu halde teşekkül edebiliyorsa esas incelemeyi de aynı mahkeme yapar. Mahkeme teşekkül edemiyorsa bir sonraki no.lu
AĞCM veya en yakın AĞCM esas incelemeyi yapar. (4 p)
Hâkimin reddi mutlak ve nispi ret sebepleri olarak ikiye ayrılmaktadır. Evlatlık ilişkisi mutlak ret sebeplerinden
biridir. Mutlak ret sebepleri bakımından kanunda süre öngörülmemiştir. Dolayısıyla olayda mahkemenin süresinde ileri
sürülmediği yönündeki gerekçeyle talebi reddetmesi hukuka aykırıdır. ( 4 p)
Talebi reddedilen A’nın başvurabileceği yol itirazdır. Ret isteminin kabul edilmemesine ilişkin kararlara karşı
itiraz yoluna gidilebilir(CMK28). ( 3p)