Professional Documents
Culture Documents
GELİŞMELERİN EĞİTİM-
KÜLTÜR VE DEĞİŞİME
ETKİSİ
Zekiye DOĞU
19951306
TEKNOLOJİ,
• Belli amaçlara ulaşmada, belli sorunları çözmede, gözleme dayalı ve kanıtlanmış bilgilerin uygulanması (Demirel, 1993: 91).
• Kazanılmış yeteneklerin işe koşulmasıyla doğaya egemen olmak için gerekli işlevsel yapılar oluşturma (Alkan, 1998: 13).
• Teknoloji, yönetim, süreç, düşünceler ve makine ve insan organizasyonlarının entegre olduğu kompleks bir yapıdır (Hoban, 1965:
242).
• Pratik uygulamaların yapılmasını sağlayan organize olmuş bilgilerin ya da bilimsel bilgilerin sistemli uygulamaları (Galbraith,
1967: 12).
• İnsanın maddi çevresini denetlemek ve değiştirmek amacıyla geliştirdiği araç ve gereçler toplamının kullanım biçimlerini kapsayan
uygulama bilgilerinin bütünü (Çamsarı, 2016: 35).
• Dilbilimini, zeka bilimini, çağdaş yorumları ve matematik bilimini içeren bir sistemler bütünü ve teknoloji pratik amaçlı bilgilerin
organizasyonu (Teich, 1977).
• Organize olmuş bütün bilimsel faaliyetlerinin bir grubu (Ellul, 1964; akt. İşman, 2014: 5).
1. Teknoloji, bir amaca yönelik araçtır
2. Teknoloji, bir insan faaliyetidir
"Teknoloji Nedir?" «Bütün üretilen ve kullanılan alet, aygıt
(Heidegger, akt. ve makineler; ile bunların cevap verdikleri
Esenoğlu, 2006: 71) ihtiyaçların ve hizmet ettikleri hedeflerin
bütünü teknolojiye bağlıdır»
Teknoloji ne zaman başladı?
(İşman, 2014)
• Teknolojinin tarihinin Aristo`dan başlayıp günümüze kadar ve
batının felsefi fikirlerinin temelini oluşturduğu
• Teknolojinin temelinin doğuya dayandığı ve ilk teknolojinin
yakın doğu da geliştirildiği
TEKNOLOJİ VE DEĞİŞİM
DEĞİŞİM
demektir?
Değişimin
kaynağı nedir? Comte:
Toplum gittikçe karmaşıklaşan
Durkheim:
Değişme ‘toplumsal iş
bir yapıya doğru evrilmektedir. bölümü’dür.
Dijital toplumda
Yaklaşık on yılda
Endüstri bir dijital
toplumunun ise devrim
Tarım iki yüzyıldan
toplumunun on fazla
Avcı bin yıldan fazla
toplumunun iki
yüz bin yıldan
fazla
Değişmenin yönü, hızı, etkileri, ortaya çıkardığı sorunlar,
nedenleri ve daha pek çok konu ile ilgili olarak değişme
kuramları geliştirilmiştir.
Bir yandan değişmenin yasalarının bulunabileceğine inanılarak
çalışmalar yürütülmüş, diğer yandan toplumların tarih
içerisinde izleyeceği değişimin yönü hakkında tablolar
oluşturulmuş, değişme modelleri inşa edilmiştir.
BÜYÜK BOY B. ORTA BOY C. KÜÇÜK BOY
MODELLER MODELLER MODELLER
TOPLUMSA I.
Organizmacı
I. Yapısal-
Fonksiyonel
I. Grupsal
Modeller
L DEĞİŞİM Modeller Modeller
e)
a) Parsons c) Cancian
d) Ogburn Mübeccel
ve b) Merton ve
ve Kültür Kıray ve
Toplumsal ve Anomie Fonksiyon
Boşluğu Tampon
farklılaşma el Sistem
Kuramlar
I. Yapısal-
Fonksiyonel
Modeller:
C. KÜÇÜK BOY MODELLER
Çok kısa vadede meydana gelmiş toplumsal değişimleri incelerler.
I. Grupsal Modeller:
Grup düzeyinde değişme üzerinde odaklaşan a) J.L. Moreno ve Sosyometri
kuramlar, genellikle günümüzde sosyal psikoloji
tarafından geliştirilmiş modellerdir.
4.0’ın üç
özelliği (Fırat 2. Bu devrim dijital teknolojiler alt yapısı üzerine inşa
edilmekte ve iş dünyasında, toplumun diğer
Genişlik kesimlerinde, bireylerde benzeri görülmemiş
ve paradigmalar ile ilerlemekte, hızlı teknolojik değişimler
2017:213): 3.
Sistem
Endüstri 4.0 devrimi, tüm yönetim bilişim sistemleri
yanında her şeyin her şeye bağlantılı olabildiği bir ağ
sistemi üzerinden gelişirken, dünyada devasa
Etkisi: sistemlerin, bütünleşik bir dönüşümünü kapsamaktadır.
ENDÜSTRİ DEVRİMLERİNE BAĞLI OLARAK
TOPLUMSAL DEĞİŞİMİN TARİHSEL GELİŞİMİ
Toplum 1.0 – Avcı-Toplayıcı
Toplum (Society 1.0, Hunting
society):
• Doğa ile uyumlu bir arada bir arada avlanan
ve toplanan insan grupları olarak yaşam
• Günümüzden on bin yıl öncesine kadar,
yaklaşık olarak 2-2,5 milyon yıl boyunca
(Davies, 2006; Wadsworth, 2011).
• Bazı bitkilerin ehlileştirilmesi,
• Sulama kanallarının inşa edilmesi
• Tarım tekniklerinin gelişmesi
• Sürecin devamında yerleşik hayata geçiş
Toplum 2.0 – Tarım Toplumu
(Society 2.0, Agrarian society):
• Yaşlı insanlar ve kadınlar da dâhil olmak üzere her bireyin güvenli bir şekilde rahat ve sağlıklı bir
hayat yaşayabilmesi ve kendi yaşam tarzını gerçekleştirebilmesi.
• Ülkelerdeki düşen nüfus, hızla yaşlanan toplum ve doğal afetler gibi birçok sorunun çözülmesi için
zengin ve güçlü bir geleceğin hayata geçirilmesi yönünde çaba sarf edilmesi. Yeni işletmelerin ve
hizmetlerin denizaşırı genişlemesi yoluyla küresel ölçekte sorunların çözülmesine katkıda
bulunulması.
Süper Akıllı Toplumun
Özellikleri (Harayama, 2017:11)
Proje
tabanlı
öğrenme ve
Öğrenci işbirlikçi
merkezli, öğrenme
öğretmen
yönelimli
öğrenme
yöntemi DİJİTAL ÇAĞDA EĞİTİM
Bilgilerini
zenginleştirme
ve ihtiyaç
duyduğunda
kullanabilme
(Gleason, 2018).
Eğitim 3.0 Bilgisayar destekli ve karşılıklı etkileşimli eğitim sistemleri ortaya çıktı.
b) Uzmanlardan öğrenme: Endüstri uzmanları, diğer üniversitelerden uzmanlar, ilgili kuruluşlardan uzmanlar,
c) Akranlardan öğrenme: Akran eğitimi / değerlendirme, toplulukla öğrenme, kampüsler arası ağ,
e) Toplulukta öğrenme: Alan deneyimi, hizmet içi öğrenme, topluluk temelli öğrenme, müze öğrenmesi,
5. Tecrübe ve etkileşim, anlamlı öğrenmeye aracılık eder. Bunun için öğrenme etkinliklerine staj olanakları ya da iş içinde
öğrenebilecekleri öğrenme süreçleri dahil edilir.
• Eğitim 4.0 ile küratörlük;
• Eğitim 5.0 ile birlikte araştıran, araştırmayı sınıfın içine kadar getiren ve tüm eylemlere
monte ederek uygulamayı kolaylaştıran öğretmen
• İçeriğin belli bir disipline göre seçilerek uygun biçimde sunulmasını kapsar.
• Eğitimde küratör ve araştırıcı öğretmen rolü, öğrenilmesi gereken içeriği öğrenci ile
düzenler ve ona eşlik ederken bir yandan da bunun denetimini yapmasını, öğrencinin
kendi seçimlerini yaparken bilgi kirliliğine karşı onu koruyarak uygun içerikle yüz-yüze
gelmesini kolaylaştırıcı bir rol üstlenir.
• Eğitim 5.0, her öğretmenin iyi bir araştırmacı olmasını gerektirir.
Dijital
anlamlı materyalleri bu ortamda oluşturmak, dijital
ortamdaki bilginin kalitesini ve geçerliliğini değerlendirmek
dijital okuryazarlık faaliyetleri içerisinde yer almaktadır.
okuryazarlık,
Dijital ortamdaki öğrenme faaliyetlerinin niteliğinin
değerlendirilmesinde de bir ölçüdür (Eshet, 2004).
Zorunlu kültür değişmeleri, savaş gibi durumlarda bir yerin istila edilmesi sonucu ortaya çıkar.
Teknoloji, kültürün serbest bir şekilde değişmesine neden olan etkenler arasında yer almaktadır.
Toplumda üretilen teknolojik cihazların internet aracılığıyla giderek farklı boyutlar kazanması ve bu cihazlar ile yapılan
çeşitli iletişim türlerinin hayatın bir parçası haline gelmesi, kültürel değişmeleri de beraberinde getirmektedir (Avcı ve
Topçu, 2019: 110).
• Teknoloji, toplumun değer yargılarının değişmesinde de önemli
bir etkiye sahiptir.
• Teknolojinin, kültür ve kültürün bir öğesi olan toplumsal
değerlerin önemini kaybetmesinde hatta yitirilmesinde önemli
bir etken olduğu ve bu değişimler ile toplumun, ağ toplumuna
doğru hızlı bir ilerleme kaydettiği ifade edilebilir.
• Teknoloji ve bilgiyle internetin temin ettiği online hareket
olanağı diğer sosyal değişmelerde olduğu gibi toplumsal yapı ve
ilişkilerde de kalıcı değişimlere uygun ortam yaratmıştır.
• Bütün geleneksel yapılar ve etkileşim formları bir bir değişmekte
ve parçalanmaktadır (Aygül & Apak, 2019: 150-151).
• Teknolojinin gelişmesi ile iyi ve kötünün, gerçek ile gerçek olmayanın
ayrılamadığı bir dünyaya doğru hızlı bir şekilde ilerlenmektedir (POST-
TRUTH).
• Elektronik bir simya; insanları bir simülasyon dünyasında, her şeyin
isteklerimize, arzularımıza ve heveslerimize göre kurulduğu, icat edildiği
ve kurgulandığı bir dünyada yaşamaya davet eder.
• Gerçeklik karşısında insanlar her zaman simülasyonlar dünyası
kurmuşlardır (Chambers, 2014: 79).
Teknoloji ve Kültür Değişmeleri
• Bilgi toplumunda bazı insanlar diğerlerine göre daha fazla yer alırlar.
• astalar, engelliler, yaşlılar gibi bazı gruplar için kayıt altına alma ya da alarm sistemleriyle
güvenlik artırılabilir
• güvenliğin saldırıya açık bir teknolojiye bağımlı hale gelmesi ile de güvenlik risk altına
girebilir. Sosyal ilişkilerin niceliği ve niteliği artma eğilimi gösterebileceği gibi azalma
eğilimi de gösterebilir (Van Dijk, 2018: 14-15).
Teknoloji ve Kültür Değişmeleri
Emre Kongar’ın eserinde yer verdiği William Ogburn’ün kuramında ‘kültür boşluğu’ olarak
adlandırılan durum, teknoloji alanında yapılan icatlara uygun bir toplumsal örgütlenmenin
gerçekleştirilememesi sonucu ortaya çıkmaktadır.
Yasa (1970), kültür öğelerinin aynı hızda değişmediğini, maddî kültür öğelerinin, teknolojinin,
daha hızlı değiştiğini belirtmektedir
XX. yüzyılın ortalarından itibaren iletişim araçlarında yaşanan devasa gelişmeler, bireyler,
toplumlar ve kültürlerarası ilişkileri yoğunlaştırmış; kendi dışındaki toplum ve kültürlerden
habersiz “kapalı toplum”ları açık topluma dönüştürmüştür.
Ülkeler arası haberleşme ağlarının yaygınlaşması, ister istemez bir başka kültürlerden
etkilenmeyen kültür bırakmamış; kültürler arası etkileşime yeni bir ivme kazandırarak dünya
ölçeğinde kültürel akışı hızlandırmıştır (Mahiroğulları, 2005).
• Dijital kültür, dijital medya
araçlarıyla oluşturulan yaratıcı bir
süreç ve bir ürün silsilesidir.
• Dijital kültür, modern kültürü
biçimlendiren bir özelliğe sahiptir
(Van Dijk, 2018: 323).
• Fertler, teknolojik gelişmelere
hızlı bir şekilde uyum sağlarken,
yüz yüze ilişkilerle meydana
gelen birincil ilişkilerden de
kopma eğilimi gösterirler.
• Ayrıca toplumsal ilişkilerinde
dejenarasyona, yabancılaşmaya
ve iletişim sorunlarına doğru da
DİJİTAL KÜLTÜR bir eğilim gösterirler.
KÜLTÜREL MELEZLEŞME
• Kültürel melezleşme, küreselleşme tartışmaları içerisinde, küreselleşmenin
etkilerine olumlu bakan bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım, kültürlerin karşılaşması ve
karışmasının, şartların elverişliliği sayesinde, yeni, benzersiz yerel kültürlerin
ortaya çıkmasına neden olacağını savunur.
• İnternetin, askeri hudutların dışına çıkarak toplumsal hale gelmesi ile global
bilgi hareketliliği de ortaya çıkmıştır.
• Global kültür ürünleri dünyanın her yanına yayılır hale gelmiştir.
• Artık küresel kitle kültürünün başlıca örneği olan uydu televizyonlarının yerini
internet almıştır.
• İnternet aracılığıyla istenilen bir mesaj çok kısa bir sürede dünyanın her
yerindeki kişilere ulaşmaktadır. Bu iletişim ile gerçekleşen duygu, düşünce ve
mesaj aktarımı kültürel etkileşimi de etkilemiştir.
• Kültürel değerler, zevkler, tüketim kültürü ve yaşam tarzı gibi küresel kitle
kültürü de hızlı bir şekilde yayılım göstermiştir.
• Kültürlerin aktarılmasında, medyaya hayati bir önem verilmesi ve değişimin
medya aracılığıyla gerçekleştirilmek istenmesi, medyaya önemli bir konum
atfetmektedir.
• Ancak medya aracılılığıyla yerel kültürlerin aşınması ve içinin boşaltılması
durumu söz konusudur. Bu durumda yerel kültürler, hâkim küresel kültüre
eklenir ve onun bir parçası haline gelirler (Taylan & Arklan, 2008: 93-94).
Teknoloji ve Kültür Değişmeleri
• Kültür endüstrisi kendiliğinden gelişmeyen, standartlaştırılan, kasıtlı olarak tüketicisini belirleyen, kitlelere verilmek
üzere üretilen ve hedef kitlelerce tüketilen, bireyler üzerinde edilgenleştirici etkiye sahip, aslında gerçekte var olmayan
bir kültür üretmektedir.
• Adorno’nun da belirttiği gibi, “endüstri” terimi bilinen anlamıyla ele alınmamalıdır. Terim direk olarak üretim sürecini
değil, kültürel ürünün standartlaştırılmasını ve paylaşım (dağıtım) sürecinin rasyonelleştiğini göstermektedir.
• Kültür endüstrisinin su yüzüne çıkma sebeplerinden belki de en önemlisi, sanayi uygarlığı ile bozulan toplumsal
dokudur. Bu bozulan doku ile beraber insanlar birbirine ve tabii ki kendisine, hatta ve hatta ürettiği ürüne yabancılaşır.
Burada Marx’ın örnek göstermiş olduğu fabrika içerisinde üretim sürecinde somut emeğin sömürülmesi ile, kendi
emeğine ve ürününe yabancılaşan işçilerin durumu gibi, üretim sürecinin dışında da soyut bilincin sömürülme durumu
ile karşı karşıya kalırız. Bu sebepten dolayı kültür üreticisiyle tüketicisi birbirinden tamamen ayrışır ve böyle bir
ortamda “kültür endüstrisi” gibi bir kavram doğar (Akpınar, 2020).
KÜLTÜR İÇİN KÜRESELLEŞMENİN SONUÇLARI
Küreselleşe olgusu, öncelikle sınır ötesi ticaretin yoğunlaşması bağlamında ekonomik
boyutlu bir kavram olarak ortaya çıkmış; daha sonraki yıllarda yeni boyutlarıyla siyasal,
sosyal ve kültürel yapıları da etkilemeye başlamıştır. Fridement, küreselleşme kavramını
“insanların, piyasaların, teknolojik gelişmelerle birlikte eskisinden daha hızlı, daha ucuz,
daha derin bir şekilde etkileşmesi ve bütünleşmesi” olarak tanımlamış (BenkAkdemir,
2004, 13); Giddens ise, küreselleşmeyle birlikte “dünyanın köklü bir değişim sürecine
girdiğini, temellerinin ekonomiye dayandığı bu değişim sürecinin yeryüzünün belirli bir
bölgesiyle sınırlı olmadığını, zamanla her ülkeyi kapsayacağını” (Giddens, 2000, 21-28)
ileri sürmüştür (Akt. Mahiroğulları, 2005: 1277).