You are on page 1of 77

TEKNOLOJİK

GELİŞMELERİN EĞİTİM-
KÜLTÜR VE DEĞİŞİME
ETKİSİ
Zekiye DOĞU
19951306
TEKNOLOJİ,
• Belli amaçlara ulaşmada, belli sorunları çözmede, gözleme dayalı ve kanıtlanmış bilgilerin uygulanması (Demirel, 1993: 91).

• Kazanılmış yeteneklerin işe koşulmasıyla doğaya egemen olmak için gerekli işlevsel yapılar oluşturma (Alkan, 1998: 13).

• Teknoloji, yönetim, süreç, düşünceler ve makine ve insan organizasyonlarının entegre olduğu kompleks bir yapıdır (Hoban, 1965:
242).

• Pratik uygulamaların yapılmasını sağlayan organize olmuş bilgilerin ya da bilimsel bilgilerin sistemli uygulamaları (Galbraith,
1967: 12).

• İnsanın maddi çevresini denetlemek ve değiştirmek amacıyla geliştirdiği araç ve gereçler toplamının kullanım biçimlerini kapsayan
uygulama bilgilerinin bütünü (Çamsarı, 2016: 35).

• Dilbilimini, zeka bilimini, çağdaş yorumları ve matematik bilimini içeren bir sistemler bütünü ve teknoloji pratik amaçlı bilgilerin
organizasyonu (Teich, 1977).

• Organize olmuş bütün bilimsel faaliyetlerinin bir grubu (Ellul, 1964; akt. İşman, 2014: 5).
1. Teknoloji, bir amaca yönelik araçtır
2. Teknoloji, bir insan faaliyetidir
"Teknoloji Nedir?" «Bütün üretilen ve kullanılan alet, aygıt
(Heidegger, akt. ve makineler; ile bunların cevap verdikleri
Esenoğlu, 2006: 71) ihtiyaçların ve hizmet ettikleri hedeflerin
bütünü teknolojiye bağlıdır»
Teknoloji ne zaman başladı?
(İşman, 2014)
• Teknolojinin tarihinin Aristo`dan başlayıp günümüze kadar ve
batının felsefi fikirlerinin temelini oluşturduğu
• Teknolojinin temelinin doğuya dayandığı ve ilk teknolojinin
yakın doğu da geliştirildiği
TEKNOLOJİ VE DEĞİŞİM
DEĞİŞİM

Güneş merkezli evren modeli (Kopernik-


1543)
Endüstri Devrimleri
Akıllı telefonlar, Robotik ve sosyal ağların
Enformasyon ve iletişim
biyoteknoloji, oluşumuyla (Turanlı, 2016:
teknolojilerinin gelişmesi,
nanoteknoloji, 22)
Değişim bir sosyal yapıda Marx:

Değişim ne zaman içinde meydana gelen


farklılaşmadır (Sunar, 2014: 5).
Değişmenin kaynağı ve itici
gücü sınıf çatışmasındadır.

demektir?
Değişimin
kaynağı nedir? Comte:
Toplum gittikçe karmaşıklaşan
Durkheim:
Değişme ‘toplumsal iş
bir yapıya doğru evrilmektedir. bölümü’dür.

Herbert Spencer: Toplumsal değişmenin temelde


iki itici gücü olduğu
Toplumlar işlev bakımından düşünülmektedir (Kasapoğlu
ilerlemeci bir uzmanlaşma ve Odabaş, 2009: 31).
yoluyla homojenden
• Nüfus
heterojene doğru bir evrim • Teknoloji
içerisindedirler.
Toplumların evrimleşme süreci döneme göre farklı zaman aralığında
gerçekleşmektedir.

Dijital toplumda
Yaklaşık on yılda
Endüstri bir dijital
toplumunun ise devrim
Tarım iki yüzyıldan
toplumunun on fazla
Avcı bin yıldan fazla
toplumunun iki
yüz bin yıldan
fazla
Değişmenin yönü, hızı, etkileri, ortaya çıkardığı sorunlar,
nedenleri ve daha pek çok konu ile ilgili olarak değişme
kuramları geliştirilmiştir.
Bir yandan değişmenin yasalarının bulunabileceğine inanılarak
çalışmalar yürütülmüş, diğer yandan toplumların tarih
içerisinde izleyeceği değişimin yönü hakkında tablolar
oluşturulmuş, değişme modelleri inşa edilmiştir.
BÜYÜK BOY B. ORTA BOY C. KÜÇÜK BOY
MODELLER MODELLER MODELLER

TOPLUMSA I.
Organizmacı
I. Yapısal-
Fonksiyonel
I. Grupsal
Modeller
L DEĞİŞİM Modeller Modeller

MODELLER II. Evrimci


Modeller
II. Bireyci
Modeller
İ
III. Diyalektik
Modeller
I. Organizmacı Modeller: Bu yaklaşım,
uygarlık ya da kültürleri, canlı organizmalar
A. BÜYÜK BOY gibi doğan, büyüyen ve ölen varlıklar olarak
MODELLER: ele alır.
Çok uzun tarih dönemlerini
inceleyerek toplumsal a) İbn Haldun ve Asabiyyet
değişimi açıklamaya b) Danilevsky ve Tarihsel-Kültürel Varlıklar
çalışırlar. Örneğin: Ortaçağ,
İlkçağ gibi çağların ya da c) Oswald Spengler ve Kültür Organizmaları
uygarlıkların incelenmesini d) Alfred Kroeber ve Kültür Kalıpları
kapsayan araştırmalar.
e) Arnold Toynbee ve Meydan Okuma-Karşı
Koyma
II. Evrimci Modeller:
Evrimcilik genelde iki farklı
anlamda kullanılmaktadır. a) Gordon Childe ve Kültürel Evrim
Birincisi Darwinizmle
özdeşleşen biyolojik evrimdir. b) Herbert Spencer ve Müdahalesiz Evrim
Diğeri ise sosyal evrimdir. Bu c) Auguste Comte ve Üç Hal Kanunu
da toplum gelişmesi ve işleyişi
konularını inceler. Toplumun d) Max Weber ve Karizma
organik bir bütün olduğunu e) Emile Durkheim ve İşbölümü ile Farklılaşma
toplumdaki değişmenin
doğrusal bir hat olduğunu iddia
ederler.
III. Diyalektik Modeller: 1. Her şey her zaman değişir.
Diyalektik modeller, evrimci
modellerin özel bir şeklidir.
2. Değişme sırasında, bütün
Evrim sırasında ortaya çıkan varlık ve ögeler –zıtlar da
her aşamanın kendisini ortadan dahil olmak üzere-
birbirlerini etkiler.
kaldıracak ve zıddını yaratacak Diyalektik kavramı 4 kural
çerçevesinde açıklanmaya
ögeleri de beraberinde çalışılmaktadır:
getirdiği fikrine dayanırlar. 3. Her şey kendi zıddını
beraberinde getirir ve kendi
zıddını yaratır.
Diyalektik anlayış, tarihsel
olarak “hareket ve değişme”
anlamında ortaya çıkmıştır. a) Sorokin ve Kültür
Üstsistemleri 4. Nicelik değişimi, belli bir
b) Karl Marx ve Sınıf aşamadan sonra niteliğe
Çatışması  dönüşür.
B. ORTA BOY MODELLER:
Yaklaşık olarak 30 – 50 yıllık bir tarih dönemini ele alarak toplumsal değişimi açıklamaya çalışırlar.

e)
a) Parsons c) Cancian
d) Ogburn Mübeccel
ve b) Merton ve
ve Kültür Kıray ve
Toplumsal ve Anomie Fonksiyon
Boşluğu Tampon
farklılaşma el Sistem
Kuramlar

I. Yapısal-
Fonksiyonel
Modeller:
C. KÜÇÜK BOY MODELLER
Çok kısa vadede meydana gelmiş toplumsal değişimleri incelerler.
I. Grupsal Modeller:
Grup düzeyinde değişme üzerinde odaklaşan a) J.L. Moreno ve Sosyometri
kuramlar, genellikle günümüzde sosyal psikoloji
tarafından geliştirilmiş modellerdir.

a) LaPiere ve Asosyal Değişme

II. Bireyci Modeller:


Temel yaklaşımı; toplumsal değişmenin, bireyin
temel kişilik niteliklerine bağlı olarak ortaya çıktığı
şeklindedir. Kişilik yapısı toplumu, toplum da
kişilik yapısını etkilemektedir.

b) Hagen ve Yaratıcı Kişilik


Değişme ve Gelişme
Toplumdan topluma değişir.

Toplum, içinde bulunduğu


Her değişim geliştirir mi? duruma uyum göstermek amacı
ile değişmesi gerektiğinin
Gelişme ve Değişim nedir?
bilincinde olan, zamanla değişen,
gelişen canlı bir varlıktır.

Değişme devamlı aynı yönde ve


aynı hızda olmamaktadır.
Teknoloji
• Toplumsal bir üründür
• Toplum tarafından geliştirilir
• Başka toplumlardan alınabilir ve kendi yapısına uyarlanır
• Toplumdan etkilenir
• Toplumsal değişimin hem nedeni hem de sonucudur
• Sosyal değişimin üreticisi ve sosyal değişimin ürünüdür (Beck,
2000, akt. Sousa, 2006).
TOPLUMLARIN DEĞİŞİMİ – ENDÜSTRİ
DEVRİMİ
Endüstri Devrimi
Sanayideki teknolojik, ekonomik ve sosyal
sistemlerin değişimidir.
Çalışma koşulları, yaşam koşullarındaki
değişiklikler ve ekonomik zenginliklere
odaklanır
18. yüzyıl İngiltere, ABD ve Almanya

Tarım toplumu sanayi toplumuna dönüşme

Thomas Newcomen, James Watt buhar motoru


ENDÜSTRİ
1.0 birçok makine icat edilmiş ve büyük fabrikalar inşa
edilmiştir (Dombrowski ve Wagner, 2014:101).
Çalışanları tarlalardan fabrikalara taşıdı

Su ve buhar gücünün makinelerde ve taşımacılıkta


kullanılmaya başlaması
Üretimin makineleşmeye başladı (Okan Gökten, 2018:
882).
ENDÜSTRİ 2.0

• Elektrik gücünün ve otomatik operasyonların • Daha yüksek yaşam kalitesi


gelişmesi
• Artan talebi ve üretimde montaj hattının
• Dünya çapında demir-çelik üretimi hızla artması kullanılması (Henry Ford, T model) (Dombrowski ve
Wagner, 2014:101).
• Gottlieb Daimler ve Karl Benz (1885) ilk otomobil
üzerinde çalışması • “Toplam Kalite Yönetimi”, “Bilimsel Yönetim
İlkeleri (Taylorizm)”
• 1840 telgraf ve 1880 telefon icatları (Fırat ve Fırat,
ENDÜSTRİ 3.0
“Dijital devrim”
İlk programlanabilir mantıksal denetleyici (PLC “Programmable Logic Controller”, 1969)
İlk mikro bilgisayar olan Altair 8800-1971 (1971)
Apple’ın ilk bilgisayarı Apple I (S. Jobs ve S. Wozniak-1976)
Seri üretimle birlikte otomasyon cihazlarının programlanması gerekti
Fabrikadaki makineler bilgisayar kontrolünde çalışmaya başladı
Kendi hafızası olan bu bilgisayarlar ile daha seri ve verimli üretim (Bilişim Hareketi, 2018).
İş gücü maliyetlerinde düşüş sağlandı
Sanayide, kapasite fazlası sorunları
2011 yılında, iş, politika ve akademi temsilcilerinin birliği olan “Industrie 4.0” adlı
bir girişimin Alman imalat endüstrisinin rekabetçiliğinin güçlendirilmesine yönelik
bir fikrin kamuoyunda sunulmasıyla tanınmaya başlanmıştır.
“Plattform Industrie 4.0” Endüstri 4.0'ı “ürünlerin yaşam döngüsü boyunca yeni bir
değer zinciri organizasyonu ve yönetimi seviyesi” olarak belirtmektedir (Hermann
vd.,2015:6).
Alman Federal Hükümeti de Endüstri 4.0'ın teknolojik yenilik liderliğini hedefleyen
“Almanya için Yüksek Teknoloji Stratejisi 2020” girişiminin ayrılmaz bir parçası
olacağını açıklayarak fikri desteklemiştir.
ENDÜSTRİ Siber-Fiziksel Sistemler (CPS), Nesnelerin İnterneti, Hizmetlerin İnterneti ve Akıllı
Fabrikaların, Akıllı ürünler, Makineden Makineye (M2M), Büyük veri, Bulut
4.0 teknolojileri (Cloud) kavramlarının (Hermann vd., 2015: 8)
“Yüksek düzeyde karmaşıklık” ve “ürün ve üretim süreçlerinin bir iletişim ağı ile
toplu olarak kullanılması”

“Kitlesel kişiselleştirme ya da bireyselleştirme (mass customization)”

Müşterilerin talebi doğrultusunda esnek bir üretimdir (Dombrowski ve Wagner,


2014: 101)
1. Hız: Bu devrim öncekilerin tersine doğrusal olmayıp, üstel bir

Endüstri hızla gelmektedir. Çok yönlü küresel dünyanın, yeni


teknolojilerin sürekli daha yeni ve daha üstün yetenekli
teknolojileri üretmesi ile ilgilidir.

4.0’ın üç
özelliği (Fırat 2. Bu devrim dijital teknolojiler alt yapısı üzerine inşa
edilmekte ve iş dünyasında, toplumun diğer
Genişlik kesimlerinde, bireylerde benzeri görülmemiş
ve paradigmalar ile ilerlemekte, hızlı teknolojik değişimler

ve Fırat, Derinlik: ve donanımlar geliştirmektedir. Bu şekilde kuşaklar arası


farklar her zamankinden daha fazla açılmaktadır.

2017:213): 3.
Sistem
Endüstri 4.0 devrimi, tüm yönetim bilişim sistemleri
yanında her şeyin her şeye bağlantılı olabildiği bir ağ
sistemi üzerinden gelişirken, dünyada devasa
Etkisi: sistemlerin, bütünleşik bir dönüşümünü kapsamaktadır.
ENDÜSTRİ DEVRİMLERİNE BAĞLI OLARAK
TOPLUMSAL DEĞİŞİMİN TARİHSEL GELİŞİMİ
Toplum 1.0 – Avcı-Toplayıcı
Toplum (Society 1.0, Hunting
society):
• Doğa ile uyumlu bir arada bir arada avlanan
ve toplanan insan grupları olarak yaşam
• Günümüzden on bin yıl öncesine kadar,
yaklaşık olarak 2-2,5 milyon yıl boyunca
(Davies, 2006; Wadsworth, 2011).
• Bazı bitkilerin ehlileştirilmesi,
• Sulama kanallarının inşa edilmesi
• Tarım tekniklerinin gelişmesi
• Sürecin devamında yerleşik hayata geçiş
Toplum 2.0 – Tarım Toplumu
(Society 2.0, Agrarian society):

• M.Ö 9000 yıllarında Neolitik Çağ


• İnsanlık üretebilme yeterlikleri kazanarak
toprağa hâkim olduğunda yerleşik hayata
geçti
• Tarım Devrimi gerçekleşti
• Tarımsal üretime, artan organizasyon ve
ulus inşasına dayalı gruplar olarak yaşam,
• 18. yüzyıla kadar (Eriksen, 2004).
Toplum 3.0 – Endüstriyel
Toplum (Society 3.0,
Industrial society):
• 18. yüzyıl

• Buhar gücü, makineleşme, çelik endüstrisinin


kurulması ve fabrikalaşma (Wadsworth, 2011)

• Artan fabrika sayıları ile makine kullanımını


sağlayacak insan gücüne ihtiyaç duyulması

• Kendi üretim ilişkilerini, yeni yaşam biçimlerini


ve toplumsal değişimi getirmiştir.

• Yeni iş alanlarının ortaya çıkmıştır

• İnsanların çalışma ve yaşam şekilleri değişmiştir

• Toplumdaki sosyolojik ve kültürel dengelerin


derinden etkilenmesi

• Kendine özgü yeni farklı değerler sistemini,


yaşayış ve örgütlenme biçimleri
Toplum 4.0 - Bilgi Toplumu (Society 4.0 -information
society):
• Bilgi Toplumu olarak adlandırılmıştır.
• Bilgi toplumu, bilginin gerçek sermaye ve zenginlik yaratan
başlıca kaynak hâline geldiği bir toplumdur (Özden, 2005) .
• Bilgi temel üretim faktörü,
• Bilgi sektöründe etkinlik gösterenler çoğunluk ve yaşam boyu
öğrenme kaçınılmaz
• Bilgi ve teknoloji tabanlı bir toplumsal ve ekonomik aşama (Öğüt,
2003).
• “……dünya, akışkan toplum ortamında eskinin ihtiyaçları
karşılamadığı ancak bunun yerini alacak mükemmel yeninin henüz
kurgulanmadığı bir ara evre yaşamaktadır”. (Bauman, 2000, 2012)
• Dijital ekosistem olarak özetlenebilecek yeni bir dönem
• 2017 - Japonya Başbakanı
Shinzo Abe
«Society 5.0 (Toplum 5.0)
felsefesi»
“TEKNOLOJİ TOPLUMLAR
TARAFINDAN BİR TEHDİT
OLARAK DEĞİL, BİR
YARDIMCI OLARAK
ALGILANMALI”

Toplum 5.0 - Süper Akıllı Toplum


(Society 5.0 - Co-creating the future):
• 2015 yılında Japonya'da stratejik bir ulusal siyasi
girişimle ortaya çıktığı ifade edilmektedir (Keidanren,
2016; Harayama, 2017).
• Temel amacı teknolojik gelişmelerin topluma entegre
edilmesi
• Teknolojiden korkan bir toplum yerine teknoloji ve
onun getirdikleri ile iş birliği içerisinde yaşayan bir
toplum yaratmak (Okan Gökten, 2018: 884).
• Endüstri 4.0’ı bir dereceye kadar takip etmektedir.
• Endüstri 4.0, teknolojide üretime odaklanırken, Toplum
5.0, yaşam kalitesini, sosyal sorumluluğu ve
sürdürülebilirliği iyileştirmede Endüstri 4.0’ın yarattığı
sonuçlardan ve teknolojiden daha fazla yarar
sağlayarak insanların refah düzeyinin artmasına
odaklanmakta
• Fikri mülkiyet gelişimini, uluslararası
standardizasyonu, nesnelerin internet sistemi ile inşaat
teknolojileri, büyük veri analiz teknolojileri, yapay
zekâ teknolojileri ve siber güvenlik (Ferreira ve Serpa,
2018:27).
Toplum 5.0'ın hedefleri(Keidanren (Japonya İş Federasyonu),
2016:10)

Bireysel Reformun Gerçekleştirilerek Bireylerin Gücünü Artırmak:

• Yaşlı insanlar ve kadınlar da dâhil olmak üzere her bireyin güvenli bir şekilde rahat ve sağlıklı bir
hayat yaşayabilmesi ve kendi yaşam tarzını gerçekleştirebilmesi.

Şirketlerin Reformu ile Yeni Değerlerin Sağlanması:

• Sayısallaştırma ve iş modellerinin reformu yoluyla verimliliğin artırılmasının teşvik edilmesi ve


yenilik ve küreselleşmenin desteklenmesi ile yeni ekonomi ve toplumun gerçekleştirilmesi.

Sosyal Sorunların Çözülerek Daha İyi Bir Geleceğin Oluşturulması:

• Ülkelerdeki düşen nüfus, hızla yaşlanan toplum ve doğal afetler gibi birçok sorunun çözülmesi için
zengin ve güçlü bir geleceğin hayata geçirilmesi yönünde çaba sarf edilmesi. Yeni işletmelerin ve
hizmetlerin denizaşırı genişlemesi yoluyla küresel ölçekte sorunların çözülmesine katkıda
bulunulması.
Süper Akıllı Toplumun
Özellikleri (Harayama, 2017:11)

• Çeşitli gereksinimleri olan bireylerin gerekli


ürün ve hizmetleri gerekli miktarlarda ve ihtiyaç
duydukları anda temin edilmesini sağlayan bir
toplum,

• Tüm insanların yüksek kaliteli hizmetler


alabileceği bir toplum,

• İnsanların yaş, cinsiyet, bölge veya dil gibi çeşitli


farklılıklarına izin veren rahat, refah içinde
yaşayabilecekleri bir toplum.
• Yapay Zeka, siber alandaki fiziksel alandan elde
edilen bilgileri biriktirir,
• İnsan – Siber Alan – Fiziksel Sistem sayesinde
süreç verilerinin gelecekteki analizini mümkün
kılar.
• Yeni nesil Yapay Zeka (AI) olan İnsan-Siber Alan-
Fiziksel Sistemler (HCPS), her insan-makine
etkileşimini dikkate alır.
• Bilim insanlarının biyolojik evrimde
tanımlanabilecek yapıları ve süreçleri taklit ederek
ekonomik ilerlemeyi sosyal problem çözme ile
dengede tutmalarına yardımcı olmak (Foresti vd.,
2019:2).
• Üretim süreçlerini çevre ve insan ihtiyaçlarına
mükemmel bir şekilde uydurmak, akıllı sistemler
ve ilişkili altyapılarla birlikte süreç verilerini,
hizmetleri ve ürünleri sürekli olarak yükseltmektir.
TEKNOLOJİ VE EĞİTİM İLİŞKİSİ
Carnegie "Teknoloji öğretimde yardımcı bir rol
Komisyonu üstlenmelidir, öğretimin amacı haline
getirilmemelidir. Teknoloji sadece var olduğu
(Carnegie için kullanılmaya çalışılmamalı ya da teknoloji
Commission On kullanılmadığında çağ dışı kalınacakmış gibi bir
Higher korkuya kapılmamalıdır. Bizler, gelişmiş
Education, 1972, teknoloji kullanımının öğretimde doyum ve
başarıya ulaşabilmek için tek başına yeterli
s.11) olduğuna inanmıyoruz. Birçok ders için
the Carnegie dönemde birkaç saatlik teknoloji desteği
Foundation for yeterli olmaktadır. Bazı dersler için teknoloji,
the Advancement dönemin yarısından çoğunda kullanılabilir;
of Teaching ama bütün bir dönemde böylesine bir teknoloji
desteğine ihtiyaç duyulabileceği ders sayısı yok
denebilecek kadar azdır.
• Alfabe, insanoğlunun bilgiyi paylaşması, kaydetmesi ve
saklaması için entelektüel bir araçtır.
• Kâğıdın icadı ve yazım araçlarının geliştirilmesi, alfabe
yardımıyla yapılan işlemlerin daha kolay
gerçekleştirilebildiği bir süreci başlatmıştır.
• Kitap, birçok sayfadan oluşan, değişik tasarımlara sahip,
sunmak istediği bilgiyi sıralı olarak veren bir araçtır
• Matbaa kitabı yaygınlaştıran bir buluştur.
• Karatahta hem öğrencinin hem de öğretmenin aynı anda
aynı konu üzerinde çalışabilmesine olanak sağlayan ilk
sınıf içi iletişim araçlarından birisidir.
• Okul otobüsü öğrencilerin uzak yerlerden öğretim
yerlerine taşınması ve dolayısıyla uygun eğitim ortamının
sağlanması açısından kullanılan bir öğretim amacıdır
(Knezevich & Eye, 1970, ss.19-22).
• Teknoloji, eğitimin ayrılmaz bir parçasıdır ve eğitim her
yönüyle öğretmen, öğrenci ve çevre arasındaki bir iletişim
ağı olarak görülürse, o zaman öğretim teknolojisinin bu
ilişkileri tanımlamada önemli bir görevi olduğu
anlaşılabilir"(Engler, 1972, s.62).
Eğitim sistemlerinin yaşanan değişimlere ayak uyduracak şekilde yeniden
yapılandırılması gerekmektedir (Şenel ve Gençoğlu, 2003: 47).

Nitelikli birey” özellikleri farklılaşmakta; bu özellikleri kazandıracak eğitim-


öğretim sistemleri çok yönlü düzenlemelere ve hatta reformlara ihtiyaç
duymaktadır.
İnsanoğlu, bu baş döndürücü değişime maruz kalan ilk neslini henüz
yetiştirmektedir (Çamsarı, 2013, 2015).

Teknoloji çağı öğretmenlerinin yeterliliklerinin teknolojiden ayrı


düşünülmesi mümkün değildir.

Dijital çağ öğretmenlerinin bilgisi “alan bilgisi, pedagoji bilgisi ve teknoloji


bilgisini” kapsamalıdır (Mishra ve Koehler, 2006 - Teknolojik Pedagojik Alan
Bilgisi (TPAK) modeli)
Bilgisayar ve internetin olduğu bu yüzyıla doğan gençler “dijital yerli”; daha
önce dünyaya gelen büyükler ise “dijital göçebe” olarak tanımlanmaktadır
(Prensky, 2009) .
Öğretimde koşulsuz doğrular yaklaşımı, yerini daha duyarlı, sezgili
yaklaşımlara bırakmaktadır.

İnsanların, doğa bütünlüğünün gerekliliğine inanarak, tüm canlı türleri ve


doğayla uyumlu bir yaşam biçimi edinmeleri gündeme gelmektedir (Yaşar,
2001, 1).
• “Uzaktan eğitim, yaşam boyu eğitim, sertifika eğitimleri, e-öğrenme, kitlesel ders malzemeleri, mobil öğrenme” gibi
uygulamalar
• ‘Daha fazla sayıda bireyin eğitime gereksinim duyması’, ‘bireylerin yaşamları boyunca eğitime gereksinim duyması’ ve
‘herhangi bir anda ve alanda daha fazla enformasyonu kapsayan eğitime gereksinim duyulması’ (Uça-Güneş, 2016: 196)
• Tek yönlü öğrenme yöntemleri yerine, karşılıklı etkileşime dayalı elektronik ortamda öğrenme modelleri
• Kolayca ve hızlı bir şekilde her tür bilgiyi alabilme, sosyal medya ve iletişim kanalları ile hızlı bir şekilde bilgi alışverişi
yapabilme, kitap veya diğer okul ekipmanlarını satın almak zorunda kalmadan bir öğrenme yönetim sistemini kullanarak
daha hızlı çalışabilme
Esneklik ve
yenilikçilik

Proje
tabanlı
öğrenme ve
Öğrenci işbirlikçi
merkezli, öğrenme
öğretmen
yönelimli
öğrenme
yöntemi DİJİTAL ÇAĞDA EĞİTİM

Bilgilerini
zenginleştirme
ve ihtiyaç
duyduğunda
kullanabilme
(Gleason, 2018).

Zaman ve mekan sınırı


olmaksızın ulaşılabilir
teknoloji tabanlı uzaktan
eğitim Karma öğrenme
Teknoloji Eğitimi
• Bireylerin hızlı teknolojik gelişmelerle, giderek karmaşıklaşan toplum yaşamına ayak
uydurabilmeleri için, çağdaş bilgi, beceri ve tutumlarla donatılmaları gerekmektedir
(Şenel ve Gençoğlu, 2003: 52).
• Artan kişisel gelişimiyle, teknolojinin ne olduğunu, nasıl oluşturulduğunu, toplumu nasıl
şekillendirdiğini ve karşılığında toplum tarafından nasıl şekillendirildiğini anlayan insan
teknolojik olarak okur-yazardır.
• Teknolojinin kullanımı konusunda rahat ve objektiftir.
• İşlini daha iyi yapar.
• Öğrencilere kariyerlerini seçmede yardımcı olur
problem çözme ve yaratıcılık,

sistematik ve hiyerarşik düşünme


Teknoloji yeteneği,

Eğitiminde değerlendirme ve karar verme


yeteneği,

anahtar kişiler arası iletişim,


yetenekler
(Nováková, kişiler arası etkileşim,

1999, 201-202); kendini yönetme,

bilişim teknolojisinin ve nümerik


uygulamaların kullanılması
EĞİTİMİN DÖNÜŞÜMÜ
(Öztemel, 2018)
• Diğer alanlarda olduğu gibi eğitim
dünyasın­da da dijital dönüşümün
gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
• Endüstrinin dört aşamalı dönüşümüne
paralel olarak eğitim dünyasının da 4 ana
dönüşümü yaşadığı düşünülmektedir
(Wallner ve Wagner, 2016; Puncreobutr,
2016; Rosik, 2017; Fisk, 2017).
• Bu dört ana dönüşüme ek olarak Toplum
5.0 kavramı dolayısıyla Eğitim 5.0
konusunda da kısa bir açıklama
yapılacaktır.
Eğitim 1.0: Eğitim 2.0:

Daha çok sanayi kuruluşlarının temel


Tarım toplumunun ihtiyacına cevap ihtiyaçlarını karşılayacak teknolojilerin ve
verecek nitelikte şekillenmiştir. teknolojik araçların geliştirilmesi esastır.

Eğitim kurumları bir fabrika, öğrenciler ise


bu fabrikalarda üretilen ürünlerdir
(Pooworawan, 2015)
Bilgi kavramlar yardımı ile
öğretmenden öğrenciye aktarılmıştır
Eğitim içerikleri eğitimden geçirilecek
öğrencilerin temel niteliklerine içerir.

Öğrenci tarafından bilgi


ezberlenerek öğretim Sınavlar eğitim sisteminin kalite kontrolü,
gerçekleşmiştir (Puncreobutr, 2016). diplomalar ise garanti belgesidir
Eğitim sistemleri “teknoloji toplumu”nun ihtiyaçlarına cevap
verebilecek şekilde ya­pılanmaya başladı.

“Kendi kendi­ne öğrenme” olgusu ortaya çıktı.

Dijital medyanın kul­lanılmasıyla internet başta olmak üzere sosyal


medyanın kendisini eğitim sistemlerinde ağırlıklı olarak hissettirdiği
dönem başladı.

Eğitim 3.0 Bilgisayar destekli ve karşılıklı etkileşimli eğitim sistemleri ortaya çıktı.

Bu dönemde ortaya çıkan di­ğer önemli bir dönüşüm ise öğrencilerin


bilgiyi tüketenler olmak yerine “bilgiyi üretenler” olarak
eğitilmeleridir.

Çok uluslu ortak eğitim programlarının ve sistemlerinin devreye


alınması söz ko­nusu olmuştur.

Teknolojinin eğitim ortamlarında kullanılması geleneksel eğitim


ortamındaki değişiklikleri de beraberinde getirmiştir (Harkins, 2008).
Eğitim 4.0:
• Endüstri 4.0 dönüşümü ile eğitim sistemle­
rinde de inovasyonun hâkim olmaya
başlamıştır.

• “Eğitimde teknolojinin tasarımı ve inovatif


kullanımı”

• Geçmişin eğitim sisteminin becerileri olarak


sıralanan okuma, yazma ve aritmetiğin çok
ötesinde yetenekler (Puncreobutr, 2016).

• Bireylerin kendi öğrenme yönetim


sistemlerine sahip olmalarını ve kendi
öğrenme yollarını belirlemelerini (Bates,
1997; Puncreobutr, 2016).

• Dijital teknolojilerin kullanımı,


kişiselleştirilmiş veri, açık kaynak erişimi,
akıllı ajanlar, mobilleşme, bulut bilişim gibi
yeni yaklaşım ve teknolojilerin kullanımının
öğretilmesi
• Eğitim 4.0 ortamında görselleştirilmiş eğitim
öğ­retim araçlarının yoğun olarak kullanılması,
“yaşam boyu öğrenme” anlayışının
yaygınlaşması, bilgi kadar liderlik, iş birliği,
yaratıcılık, dijital okuryazarlık, et­kili iletişim,
duyusal zeka, girişimcilik, global vatandaşlık,
takım çalışması ve problem çözebilme
kabiliyeti gibi yete­neklerin geliştirilmesi
önem kazanmaktadır.
• kritik analitik düşünme, yenilikleri orta­ya
çıkartmak (inovasyon), verimlilik, sorumluluk
ve çok kültürlü bilgi paylaşımı, kariyer
geliştirme gibi unsurların önem kazandığı bir
Eğitim 4.0: anlayıştır.
• Endüstri 4.0’ın gerektirdiği her alanda
tasarlayacak, gelişti­recek, üretecek ve üretilen
teknolojiyi kullanabilecek insan gücünün
eğitimi
Eğitim 4.0’ın gerçekleri;

Üst düzey düşünme becerilerine sahip birey­ler

Bilmenin yetmeyeceği, düşünmenin zorunlu hale


geleceği yöntemler

Dünya problemlerini doğru hisse­decek ve


tanımlayacak (eleştirel düşünme),

Çözümü için yenilikçi fikirler üretecek (yaratıcı


düşünme),

Doğru yöntem ve teknikleri kullanacak (bilimsel ve


anal­itik düşünme) bireylerin her alanda yetiştirilmesi
Eğitim 4.0 yaklaşımında 3 alana dayalı bir öğrenme
sürecinin uygulanması gerektiği düşünülmektedir
(Gomaratat, 2015).

• Anlamayı düzenleyen 3R (Recalling- Hatırlama, Re­lating-


İlişkilendirme, Refining- Geliştirme)
• Araştırmayı tetikleyen 3I (Inquiring- Sorgulama, In­teracting-
Etkileşim, Interpreting- Yorumlama)
• Netice üretmeye dayalı 3P (Participating- Katılımcı olma,
Processing- İşleme, Presenting- Sunma)
Öğrencilere bu yetenekleri kazandırabilmek için görsel öğrenme,
kişiselleştirilmiş eğitim sistemleri, oyun ve senaryo tabanlı
öğrenme, proje bazlı problem çözme, artırılmış gerçeklik gibi
yaklaşımların kullanılmasının gerekli olacağına işaret
edilmektedir (Nedeva and Dineva, 2012).
• Toplum 5.0, bilgi toplumundan süper
akıllı topluma geçişi ifade etmektedir.
• Toplum 5.0 ile, Yapay Zeka EĞİTİMDE
DEĞİŞİMİ yönlendirmektedir.
• Eğitim 5.0, “sürdürülebilir, dengeli ve
ilkeli, değerler tarafından yönlendirilen,
zekâyla desteklenen ve yeni, her yerde
bulunan teknolojilerin sağladığı öğrenme
merkezli bir ekosistem” olarak
tanımlanmaktadır (Alias, 2019).
• Eğitim 5.0, Eğitim 4.0’ı kabul eder ve
onun tabanı üzerinde geliştirilirken bunu
değerler ve gelecekteki ilerici düşünceye
vurgu yaparak kucaklar.
• Ancak teknoloji odaklı bir yaklaşım
yerine insan odaklı bir yaklaşımı
benimsemiştir (Alias, 2019).
Bu süper akıllı toplumda diğer insanların da kendisi kadar
gelişimini önemsemek, değer vermek, saygı duymak,
çeşitliliklerine özen göstermek ve olduğu gibi kabul
etmek, kendi istedikleri gibi yaşamaları için alan
bırakmak, esnek olmak, pay almalarını sağlamak, bunu
gerçekleştirirken doğaya, çevreye duyarlı olmak gibi
özellikler tümüyle işin değer boyutudur (Uğurlu Eren,
2019: 196).

Google döneminde, insanların artık her bir bilgiyi


ezberlemesinin gerekmediğini, günümüzde pek çok işin
en iyi şekilde bilgisayarlar tarafından gerçekleştirilirken
eğitimde odaklanılması gerekenin, iletişim, liderlik ve
dayanıklılık gibi insani becerilerin yanı sıra merak,
anlama ve okuma becerileri üzerinde olması gerektiğini
belirtmiştir (Inteligence Global Japon, The Report
Company,2019).
1- Akan, dinamik ve organik müfredatlar(tutarlı
ve ilgi çeken müfredat): Endüstri ve toplumla
ilgili, geleceğe dönük içerik, paylaşılan ve
Eğitim 5.0’ın dağıtılan içerik, disiplinler arası seçmeli dersler,
uzman fakülteler
temel öğeleri
2- Portfolio ve öz-değerlendirme (Öğrenci
beş başlık istatistik değildir), (yenilikçi aktarım ve
değerlendirme): Sürükleyici, beyin temelli, aktif
altında öğrenme, verimlilik, etkililik, esneklik, her yerde
teknoloji, birden çok göstergeye göre
toplanabilir değerlendirme
(Alias, 2019): 3- Öğrenmeyi temel alan yaklaşım (Öğrenme
aktörü olarak öğrenci) (Anlamlı öğrenme
deneyimi): Tecrübe ve etkileşim aracı,
“Öğreniyorum”, ilgili, kapsayıcı, farklı, esnek.
4- Teknolojiden üst düzeyde yararlanılan
öğrenme alanları (dönüştürücü öğrenme
Eğitim 5.0’ın ortamı): Uyarlanabilir sürükleyici
teknoloji ve alan aracılığıyla benzersiz ve
temel öğeleri yaratıcı öğrenmenin genişletilmesi; ARIF,
beş başlık veri laboratuvarları, Maker/ uygulama
alanı
altında
5- İlham veren eğiticiler: Büyük nitelikleri
toplanabilir olan, öğrenme ve yeteneklerini
(Alias, 2019): geliştirmede proaktif olan, hepsi sınıf
içinde bir araya getirilen ve paylaşılan
akademik ve araştırma çalışmalarından
edinilen bilgi becerileri ve yetenekler.
Anlamlı öğrenme deneyimi için aşağıdaki eylemler gereklidir
(Alias, 2019):
1. Öğrenci öğrenmenin asıl sahibi ve temel aktörüdür. Akıllı
telefonlar, yapay zekâ uygulamaları gibi teknolojiden
Eğitim 5.0’da yararlanan öğrenci, öğreneceği materyali seçer. Konuya bağlı
değil ilgi ve merakları doğrultusunda öğrenir. Zincir öğrenme
anlamlı (bağlantıcılık kuramı) söz konusudur.
öğrenme önem 2. Öğrenme kapsayıcıdır. Kapsayıcılık, hiçbir farklılığı
nedeniyle hiçbir öğrencinin dışlanmaması ve öğrenmeye
kazanmaktadır. engel olacak etkenlerin azaltılmasını gerektirir. Karşılıklı
birbirine saygı esastır (Öğrenmenin evrensel tasarımı, UDL,
Universal Design of Learning).
3. Uyarlanma yeteneği hayati önem taşır. Öğrenme deneyimi
akademik zekâ (IQ), duygusal zekâ (EQ) ve sosyal zekâ (SQ)
öğelerinin ötesinde vurgulanır. Uyarlanabilirlik kısmı (AQ),
21. yüzyıl zorluklarıyla karşı karşıya kalan öğrenciler için
hayati bir unsurdur.
4. Çeşitlilik ve esneklik. Çeşitlilik, ihtiyaçlar, yaş, dayanıklılık, deneyim, yeterlilik, kapasite gibi farklı nitelik ve geçmişleri
olan öğrenenleri desteklemek anlamına gelir. Esneklik ise, her yerde ve her şeyden öğrenme anlamına gelir:

a) Çevrimiçi öğrenme: Kaynaklardan öğrenme, MOOC'ler, harmanlanmış/karma öğrenme,

b) Uzmanlardan öğrenme: Endüstri uzmanları, diğer üniversitelerden uzmanlar, ilgili kuruluşlardan uzmanlar,

c) Akranlardan öğrenme: Akran eğitimi / değerlendirme, toplulukla öğrenme, kampüsler arası ağ,

d) Küresel platformla öğrenme: Global öğrenme, sanal hareketlilik ve değişim,

e) Toplulukta öğrenme: Alan deneyimi, hizmet içi öğrenme, topluluk temelli öğrenme, müze öğrenmesi,

f) İş ortamında öğrenme: İş yerinde öğrenme, uygulama, iş tabanlı öğrenme.

5. Tecrübe ve etkileşim, anlamlı öğrenmeye aracılık eder. Bunun için öğrenme etkinliklerine staj olanakları ya da iş içinde
öğrenebilecekleri öğrenme süreçleri dahil edilir.
• Eğitim 4.0 ile küratörlük;
• Eğitim 5.0 ile birlikte araştıran, araştırmayı sınıfın içine kadar getiren ve tüm eylemlere
monte ederek uygulamayı kolaylaştıran öğretmen
• İçeriğin belli bir disipline göre seçilerek uygun biçimde sunulmasını kapsar.
• Eğitimde küratör ve araştırıcı öğretmen rolü, öğrenilmesi gereken içeriği öğrenci ile
düzenler ve ona eşlik ederken bir yandan da bunun denetimini yapmasını, öğrencinin
kendi seçimlerini yaparken bilgi kirliliğine karşı onu koruyarak uygun içerikle yüz-yüze
gelmesini kolaylaştırıcı bir rol üstlenir.
• Eğitim 5.0, her öğretmenin iyi bir araştırmacı olmasını gerektirir.

Eğitim 5.0’da Öğretmenin rolü


• Endüstri 4.0’la yaşamanın koşulu Toplum
5.0’ın doğru eğitilmesidir (Karaacak ve
Sezgin, 2019: 324).
• Toplum 5.0 yalnızca endüstri üretimindeki
değil toplumun her kesimindeki değişimi
ifade etmektedir (Granrath, 2017).
• Toplum 5.0 kapsamında hedeflenen eğitim
reformu; yaratıcılığı geliştirecek şekilde
eğitim vermek, bilgi teknolojileri (IT)
okuryazarlığını ilk ve ortaöğretim
seviyelerinde geliştirmek ve yaşam boyu
eğitim anlayışını tanıtmak gibi konuları
içermektedir (Keidanren, 2016).
• Bu bağlamda Toplum 5.0’ın inşasında
dijital okuryazarlık bu yapının temel
taşlarından birini oluşturmaktadır.
Kullanıcıların dijital ortamda etkin şekilde çalışabilmeleri
için gerekli olan karmaşık, bilişsel, sosyolojik ve duygusal
becerileri içermektedir.

Grafik ekranlardaki talimatları okumak, bunun yanı sıra yeni

Dijital
anlamlı materyalleri bu ortamda oluşturmak, dijital
ortamdaki bilginin kalitesini ve geçerliliğini değerlendirmek
dijital okuryazarlık faaliyetleri içerisinde yer almaktadır.

okuryazarlık,
Dijital ortamdaki öğrenme faaliyetlerinin niteliğinin
değerlendirilmesinde de bir ölçüdür (Eshet, 2004).

Dijital okuryazarlık, bilgisayar aracılığıyla sunulduğunda çok


çeşitli kaynaklardan gelen bu bilgileri çoklu formatlarda
anlama ve kullanma becerisidir (Gilster, 1997) .
Dijital okur yazarlık ile ilgili
yaklaşımlar (Meyers vd., 2013)

• Bilgi çağı • Zihinsel • Dijital kültür ve


becerilerinin alışkanlıkların uygulamalarda
edinimi olarak görünümü olarak etkileşim olarak
dijital dijital dijital
okuryazarlık okuryazarlık okuryazarlık
• Kültür, kuşaktan kuşağa aktarılan, çeşitli etkileşimlerle
kendini geliştiren, kendini geliştirdiği kadar çeşitli
şekillerde deformasyona uğrayan bir özelliğe sahiptir.
• Kültür, pek çok toplumsal ilişkiden etkilenmektedir.

TEKNOLOJİ • Coğrafya (maddî ve manevî anlamda), din, sanat, ortakça


paylaşılan estetik duygusu, tarih, toplum politikası, değerler
ve KÜLTÜR • Kültür teknolojiyi belirlemekte, teknolojik gelişmeler de
kültürel değişimi tetiklemektedir (Çamkara, 2007: 27).
İLİŞKİSİ • Teknoloji, kültürel ürünler üzerinde dönüştürücü bir etki
yaratmakta ve onlara yeni bir şekil kazandırmaktadır”
(Ong, 2004: 161).
• “Teknoloji yeni ölçü ve kriterler getirerek, insanın tabiat
üzerindeki kontrolünü arttırarak; onun dünyaya bakışını,
düşünce, duygu ve davranışlarını, sosyal ilişkilerini
değiştirir. Dolayısıyla örfünü, edebiyatını, sanatını, dilini,
musikisini, ahlakını, estetik değerlerini de etkilemektedir”
(Dura, 1990).
Kültür değişmeleri; zorunlu ve serbest kültür değişmeleri olarak kategorileştirilmektedir.

Zorunlu kültür değişmeleri, savaş gibi durumlarda bir yerin istila edilmesi sonucu ortaya çıkar.

Serbest kültür değişmeleri, çeşitli kültürel etkileşimlerle ortaya çıkmaktadır.

Teknoloji, kültürün serbest bir şekilde değişmesine neden olan etkenler arasında yer almaktadır.

Toplumda üretilen teknolojik cihazların internet aracılığıyla giderek farklı boyutlar kazanması ve bu cihazlar ile yapılan
çeşitli iletişim türlerinin hayatın bir parçası haline gelmesi, kültürel değişmeleri de beraberinde getirmektedir (Avcı ve
Topçu, 2019: 110).
• Teknoloji, toplumun değer yargılarının değişmesinde de önemli
bir etkiye sahiptir.
• Teknolojinin, kültür ve kültürün bir öğesi olan toplumsal
değerlerin önemini kaybetmesinde hatta yitirilmesinde önemli
bir etken olduğu ve bu değişimler ile toplumun, ağ toplumuna
doğru hızlı bir ilerleme kaydettiği ifade edilebilir.
• Teknoloji ve bilgiyle internetin temin ettiği online hareket
olanağı diğer sosyal değişmelerde olduğu gibi toplumsal yapı ve
ilişkilerde de kalıcı değişimlere uygun ortam yaratmıştır.
• Bütün geleneksel yapılar ve etkileşim formları bir bir değişmekte
ve parçalanmaktadır (Aygül & Apak, 2019: 150-151).
• Teknolojinin gelişmesi ile iyi ve kötünün, gerçek ile gerçek olmayanın
ayrılamadığı bir dünyaya doğru hızlı bir şekilde ilerlenmektedir (POST-
TRUTH).
• Elektronik bir simya; insanları bir simülasyon dünyasında, her şeyin
isteklerimize, arzularımıza ve heveslerimize göre kurulduğu, icat edildiği
ve kurgulandığı bir dünyada yaşamaya davet eder.
• Gerçeklik karşısında insanlar her zaman simülasyonlar dünyası
kurmuşlardır (Chambers, 2014: 79).
Teknoloji ve Kültür Değişmeleri

• Teknolojinin gelişimi ile okuryazarlık da olumsuz etkilenmiştir.


Televizyon, sinema, video oyunları, CD’ler, bilgisayarlar gibi her türlü
elektronik alet okuryazarlığın yolunu kapamıştır (Sanders, 2017: 11).
• Teknolojik uygulamalarla insanların bilgiye kolay yoldan ulaşıyor
olması, insanların tembelleşmesine sebebiyet verebildiği gibi onların
kendilerini geliştirmelerine de olanak sağlayabilmektedir.
• İnsanların yeni yetenekler geliştirme isteğini kırabildiği, onları
taklitçiliğe ya da sosyal medya içine hapsedebildiği gibi yeni bir şeyler
üretebilme, yeni kimlikler ve zengin mahremiyet şekilleri
oluşturabilmelerine de olanak sağlayabilmektedir (Gardner & Davis,
2014: 44).
Teknoloji ve Kültür Değişmeleri

• Bilgi toplumunda bazı insanlar diğerlerine göre daha fazla yer alırlar.

• Teknolojinin kompleks ve maliyetli olması nedeniyle bilgi toplumuna ayak


uyduramayanların bu toplumun dışında kalması ile sosyal eşitsizlik artabilir.
• Teknoloji tepeden kontrole elverişli olduğu için demokrasi risk altına girebilir.

• Fertlerin teknoloji ile kayıt altına alınabileceği düşünülür.

• astalar, engelliler, yaşlılar gibi bazı gruplar için kayıt altına alma ya da alarm sistemleriyle
güvenlik artırılabilir
• güvenliğin saldırıya açık bir teknolojiye bağımlı hale gelmesi ile de güvenlik risk altına
girebilir. Sosyal ilişkilerin niceliği ve niteliği artma eğilimi gösterebileceği gibi azalma
eğilimi de gösterebilir (Van Dijk, 2018: 14-15).
Teknoloji ve Kültür Değişmeleri

• İnsanlar, teknoloji ile kamusal bir yaşam sürmeye başlamış ve bu


durumda ailenin işlevi de değişime uğramıştır. Toplumsal etkileşimlerin
öğrenilmesinde önemli bir işleve sahip olan aile, bu işlevini televizyon
gibi teknolojik cihazlara devretmiştir.
• Sanders, elektronik iletişimde soru sorma, tartışma, sözünü kesme,
tekrar etme gibi durumların olmaması nedeniyle sözelliğin olmadığını
ifade eder. Sanders, kalıplaşmış ifadelerin sunulduğu elektronik iletişim
araçlarında iki kişi birbirinin yüzünü göremediği için aralarında geçen
konuşmanın gerçek olmadığını belirtir.
• Çocukların toplumsal yaşamlarında öğrenmeleri gereken birtakım
sosyal beceriler vardır. Bu beceriler sanal bir ortamda öğrenilemez.
Benzer amaçlara yönelik kullanılan aletlerin
toplumdan topluma büyük farklılıklar
göstermesi bunun bir kanıtıdır. Aynı alet ya
da makinenin farklı kültürel çevrelerde
farklı anlamlar kazanması da söz konusu
KÜLTÜRÜN olabilir.

TEKNOLOJİYE “…Her teknik nesne: belli bir kültür


ortamının nesnesidir; bu ortamda vardır,
ETKİSİ varlığını bu ortamda, bu ortamla birlikte
sürdürür. Teknik nesnelerin her türlü değer
ve anlamı, içinde yer aldığı kültürdedir, bu
kültürle ölçülür (Uygur, 2002: 45; akt. Beşli,
2007: 57).”
• Toplumsal teorinin teknoloji-toplum ilişkisini
açıklayan modelleri çeşitlilik göstermekle
birlikte üç tanesi şu şekildedir:
• Araçsal model: teknoloji, insanların ulaşmak
istedikleri hedefleri için bir vasıta olarak
kullanılır
Teknolojik • Ütopik model: Modernleşmenin ilerlemesiyle
teknoloji hedeflediği nokta bakımından çok daha
Kültür ütopiktir.
• Kültürel model: Yeni teknolojiler, endüstri
kompleksleri, fabrika ve ofis gibi ortamlarda
kümelenmeyip, toplumsal yaşam biçimleriyle
bütünleşik halde olduklarından kültürel özellik
taşımaktadırlar.
• İnsan hayatının ve davranışlarının teknoloji ile
bütünleşerek sunulması, tekno-kültür kavramı
ile açıklanmaktadır.
• Yeni medyanın, teknolojinin kültürel şekli olduğu
ifade edilebilir. Çünkü yeni medya, teknolojik bir
araç olmanın yanı sıra kültürel süreçlerin işlediği
bir ortam olarak da işlev görür.
• Kültürel süreçlerin sanal ortamda yaşanması
dolayısıyla teknoloji-kültür ilişkisi yeni bir nitelik
kazanmıştır.
• İnsanlar bir araya gelmeden, yüz yüze ilişkiler
içerisine girmeden, sanal âlemlerde teknokültürel
oluşumları olanaklı hale getirmişlerdir.
• Dolayısıyla sesler ve görüntüler sanal âlemde
dijital veriye dönüşerek; gerçekliği olmayan
simülasyonlar haline gelmişlerdir (Seylan &
Güney, 2016: 95).
KÜLTÜR BOŞLUĞU

Emre Kongar’ın eserinde yer verdiği William Ogburn’ün kuramında ‘kültür boşluğu’ olarak
adlandırılan durum, teknoloji alanında yapılan icatlara uygun bir toplumsal örgütlenmenin
gerçekleştirilememesi sonucu ortaya çıkmaktadır.
Yasa (1970), kültür öğelerinin aynı hızda değişmediğini, maddî kültür öğelerinin, teknolojinin,
daha hızlı değiştiğini belirtmektedir
XX. yüzyılın ortalarından itibaren iletişim araçlarında yaşanan devasa gelişmeler, bireyler,
toplumlar ve kültürlerarası ilişkileri yoğunlaştırmış; kendi dışındaki toplum ve kültürlerden
habersiz “kapalı toplum”ları açık topluma dönüştürmüştür.
Ülkeler arası haberleşme ağlarının yaygınlaşması, ister istemez bir başka kültürlerden
etkilenmeyen kültür bırakmamış; kültürler arası etkileşime yeni bir ivme kazandırarak dünya
ölçeğinde kültürel akışı hızlandırmıştır (Mahiroğulları, 2005).
• Dijital kültür, dijital medya
araçlarıyla oluşturulan yaratıcı bir
süreç ve bir ürün silsilesidir.
• Dijital kültür, modern kültürü
biçimlendiren bir özelliğe sahiptir
(Van Dijk, 2018: 323).
• Fertler, teknolojik gelişmelere
hızlı bir şekilde uyum sağlarken,
yüz yüze ilişkilerle meydana
gelen birincil ilişkilerden de
kopma eğilimi gösterirler.
• Ayrıca toplumsal ilişkilerinde
dejenarasyona, yabancılaşmaya
ve iletişim sorunlarına doğru da
DİJİTAL KÜLTÜR bir eğilim gösterirler.
KÜLTÜREL MELEZLEŞME
• Kültürel melezleşme, küreselleşme tartışmaları içerisinde, küreselleşmenin
etkilerine olumlu bakan bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım, kültürlerin karşılaşması ve
karışmasının, şartların elverişliliği sayesinde, yeni, benzersiz yerel kültürlerin
ortaya çıkmasına neden olacağını savunur.
• İnternetin, askeri hudutların dışına çıkarak toplumsal hale gelmesi ile global
bilgi hareketliliği de ortaya çıkmıştır.
• Global kültür ürünleri dünyanın her yanına yayılır hale gelmiştir.
• Artık küresel kitle kültürünün başlıca örneği olan uydu televizyonlarının yerini
internet almıştır.
• İnternet aracılığıyla istenilen bir mesaj çok kısa bir sürede dünyanın her
yerindeki kişilere ulaşmaktadır. Bu iletişim ile gerçekleşen duygu, düşünce ve
mesaj aktarımı kültürel etkileşimi de etkilemiştir.
• Kültürel değerler, zevkler, tüketim kültürü ve yaşam tarzı gibi küresel kitle
kültürü de hızlı bir şekilde yayılım göstermiştir.
• Kültürlerin aktarılmasında, medyaya hayati bir önem verilmesi ve değişimin
medya aracılığıyla gerçekleştirilmek istenmesi, medyaya önemli bir konum
atfetmektedir.
• Ancak medya aracılılığıyla yerel kültürlerin aşınması ve içinin boşaltılması
durumu söz konusudur. Bu durumda yerel kültürler, hâkim küresel kültüre
eklenir ve onun bir parçası haline gelirler (Taylan & Arklan, 2008: 93-94).
Teknoloji ve Kültür Değişmeleri

• Kültürel yozlaşma: «Kültürel çözülme, yabancılaşma, kültürleşme, kültürel özümseme, kültür


emperyalizmi»Bir kültürün kendini başka kültürlerin etkisinden korumak için başka kültürlerin
özelliklerine kapılarını kapatması ya da bir toplumun kültürüne, özellikle daha gelişmiş bir toplum
kültüründen bazı maddi ve manevi ögelerin girmesine ve o kültürün uyumlu bütünlüğünün
bozulmasına da kültürel yozlaşma denir.
• Fertlerin başka toplumların kültürünü, değer yargılarını, yaşam biçimlerini benimsemeleri durumunda
kültürel yabancılaşma meydana gelir (İşçi, 2013: 39-40). Kültürel yabancılaşma gerek toplumsal
gerekse de bireysel olarak bir kültürün ruhunun tükenmesi, kültürel kimliğin yok olması gibi anlamları
karşılamaktadır
• Teknolojik uygulamalar, bu küreselleşmiş dünyaya girişi kolaylaştırır; gençlerin yakın çevreleri
dışındaki tecrübelere ve kimliklere erişebilme olanaklarını genişletir (Gardner & Davis, 2014: 99-101).
• Sosyal medya, toplumda yer alan kimliklerin -sosyal, milli, kültürel, etnik kimlik gibi- birbirine
karışmasında etkilidir.
• Dolayısıyla kültür şoku yaşayan toplumlar gibi kültürel yozlaşma ve ötekileşme süreci içerisine giren
bir topluma doğru bir evrilme söz konusudur
TEKNOLOJİK DETERMİNİZM

• Teknolojinin toplumdaki değişmeleri belirleyen bağımsız bir güç


olduğu düşüncesi teknolojik determinizm olarak bilinmektedir (Volti,
1995).
• Teknolojik determinizmin savunucuları, toplumun teknolojik gelişmeden
etkilendiğini ve teknolojik gelişmeyle şekillendirildiğini iddia ederler.
• Toplum, yeni teknolojilere ve yeniliklere uyum sağlamak zorundadır.
Teknolojik gelişmenin olumsuz sonuçları, teknolojinin doğasından değil,
insanlar tarafından yetersiz kullanımdan kaynaklanmaktadır. Toffler,
teknolojiyi, insan yaşamının tüm alanlarında kaçınılmaz bir etkiye sahip olan
tüm değişikliklerin belirleyicisi olarak yorumlamıştır.
KÜLTÜR ENDÜSTRİSİ

• Kültür endüstrisi kendiliğinden gelişmeyen, standartlaştırılan, kasıtlı olarak tüketicisini belirleyen, kitlelere verilmek
üzere üretilen ve hedef kitlelerce tüketilen, bireyler üzerinde edilgenleştirici etkiye sahip, aslında gerçekte var olmayan
bir kültür üretmektedir.

• Adorno’nun da belirttiği gibi, “endüstri” terimi bilinen anlamıyla ele alınmamalıdır. Terim direk olarak üretim sürecini
değil, kültürel ürünün standartlaştırılmasını ve paylaşım (dağıtım) sürecinin rasyonelleştiğini göstermektedir.

• Kültür endüstrisinin su yüzüne çıkma sebeplerinden belki de en önemlisi, sanayi uygarlığı ile bozulan toplumsal
dokudur. Bu bozulan doku ile beraber insanlar birbirine ve tabii ki kendisine, hatta ve hatta ürettiği ürüne yabancılaşır.
Burada Marx’ın örnek göstermiş olduğu fabrika içerisinde üretim sürecinde somut emeğin sömürülmesi ile, kendi
emeğine ve ürününe yabancılaşan işçilerin durumu gibi, üretim sürecinin dışında da soyut bilincin sömürülme durumu
ile karşı karşıya kalırız. Bu sebepten dolayı kültür üreticisiyle tüketicisi birbirinden tamamen ayrışır ve böyle bir
ortamda “kültür endüstrisi” gibi bir kavram doğar (Akpınar, 2020).
KÜLTÜR İÇİN KÜRESELLEŞMENİN SONUÇLARI
Küreselleşe olgusu, öncelikle sınır ötesi ticaretin yoğunlaşması bağlamında ekonomik
boyutlu bir kavram olarak ortaya çıkmış; daha sonraki yıllarda yeni boyutlarıyla siyasal,
sosyal ve kültürel yapıları da etkilemeye başlamıştır. Fridement, küreselleşme kavramını
“insanların, piyasaların, teknolojik gelişmelerle birlikte eskisinden daha hızlı, daha ucuz,
daha derin bir şekilde etkileşmesi ve bütünleşmesi” olarak tanımlamış (BenkAkdemir,
2004, 13); Giddens ise, küreselleşmeyle birlikte “dünyanın köklü bir değişim sürecine
girdiğini, temellerinin ekonomiye dayandığı bu değişim sürecinin yeryüzünün belirli bir
bölgesiyle sınırlı olmadığını, zamanla her ülkeyi kapsayacağını” (Giddens, 2000, 21-28)
ileri sürmüştür (Akt. Mahiroğulları, 2005: 1277).

Üç temel pozisyonun varlığından söz edilebilir (Holton, 2013):

1. Küreselleşmenin kültürel birleşmeye yönlendirdiği homojenleşme tezi;

2. Batılı küreselleşme ve onun karşıtları arasındaki kültürel savaşları öngören kutuplaşma


tezi;

3. Küreselleşmeyi sınır ötesi değişimlerle oluşan çeşitli kültürel repertuvarın


(birikimlerinin) bir karışımı olarak ele alan hibritleşme ya da senkretizm tezi
McLuhan (1967) "araç iletidir" (Medium is
message) der. Bu sözü ile iletişimde
iletinin gönderdiği aracın ya da kanalın
önemini vurgulamış ve kişileri araçların,
tekniklerin etkilediğini, denetlediğini
Teknolojinin tek başına bir anlamı yoktur, savunan çalışmalarında kitle iletişim
ancak bir kültür içinde var olduğu zaman araçlarının, baskı makinesinden
gerçek anlamını bulur (Çakmak, 1999; başlayarak radyo, özellikle TV'nin, toplum
Ersöz, 2003; Geray, 2003; Işık, 2004; İnal, üzerindeki etkilerini incelemiş ve
1995; Kozanoğlu, 1997). elektronik iletişim araçlarının kültürü
yaygınlaştırdıklarını öne sürmüştür. Aracın
iletişimin anlamını saptadığını ve hiçbir
iletişim aracının ya da kanalının yansız
olmadığı görüşünü savunmuştur (Usluata,
1995).

You might also like