Yardımcı kuvvet olarak

Germenler
Yrd. Doç. Dr. Mert KOZAN
• Roma ordusunun çoğu zaman süvari kolunun temelini oluşturan ve
yardımcı kuvvet olarak veya paralı asker olarak faydalanılan Hunlar
aradan kısa bir süre geçtikten sonra İmparatorluğun en büyük
düşmanı olabiliyordu
• Marius'un M.Ö. 108'deki askeri reformlarına kadar Senato, bir şekilde
yardımcı birliklerin istihdam edilmesi, müttefikler ya da fethedilen
halklardan,bu reformdan sonra ordu lider generalın rolü daha da
artmaya başlıyorBu birliklerle ilgili konularda önemli. İlke sırasında
yardımcı birliklerRoma eyaletlerinin her yerine yayılmışlardı.sınır ilinde
konuşlandırılmış olsaydı, lejyonun emri altına girerdi. Bu boyun
eğdirmeaslında illerin savunma sisteminin bir bütünleşmesiydi.lejyon ve
yardımcılar bir bütün oluşturdu; böyle bir şeyin parçası olmayan yardımcı
birliklersistemi dışarıdan gelen bir saldırıdan savunmasız kaldı. Içinde
konuşlandırılan yardımcı birliklerimparatorluğun iç illerine idareye
yardımcı olmakla görevlendirildi ve çoğunluklaildeki kamu düzenini
korumak idi.
• Yardımcı birimlerin iç organizasyon planı büyük ölçüdelejyoner kohort
olup, yardımcının lojistik ihtiyaçlarına uyarlanmıştır. Lejyonlardan farklı
olarak, yardımcı birlikler topçu, mühendis ve topografya yoktu. Eğitim
ve yaşam koşullar, ücretli ve uzun hizmet yılları haricinde lejyonlardaki
koşullarla aynıydı. Bu yardımcı birliklerin bazıları askeri eylemler gibi
uzmanlaşmıştı. keşif, askeri polis, okçuluk veya taş atma. Yardımcı olan
bütün memurlar birim Roma vatandaşı olmalıydı.
• Kabilenin ünitenin göstergesinden yoksun olması, Roma fethinden
sonra yoğunlaşan kentsel yayılıma bağlı olabilir. Ünitenin adının bir
parçası olarak saklanan isimler süvari birlikleriydi ve birliğin ilk
komutanı ya da birliklerin tarihine katkıda bulunan askerleri
hatırlatıyor. Süvari birliklerinde, kişisel örnek ve dövüş becerileri
erkekler tarafından önemsendi ki askerler saygı topladılar ve gelenek
kazanmışlar ve ünitenin adı askerlerinin totemi haline geldi.
• Cesur bir askerin adını taşıyan bu birliklerin, yeni üyeler için yüksek
standartlara sahip elit birlikler olduğu neredeyse kesindir. Barbar
dünyasıyla sınırı olmayan ve Kuzey Denizi'ni Akdeniz'e bağlayan ticari
yollara sahip bir il olmak Gallia Lugdunensis, daha hızlı bir kentleşme
yaşıyordu. MS 1. yüzyılda Roma şehirlerine yakın bir seviyeye ulaşan
keltik oppidum gelişimi bu gelişime yardımcı olmuştur. Burada işe
alınan birliklerin çoğu İngiltere'nin fethine katıldı ve diğerleri Tuna
üzerinde konuşlandırıldı. Bu süvari birliklerinin bazıları, trakyalılar,
bosforaniler vb. Ile birleşti. Bu ilde alman alimin neredeyse yarısı,
Aşağı Tuna ve Küçük Asya'nın illerini ifade eden imparatorluğun
doğusuna gönderildi.
• Birliklerin geri kalan kısmı Ren ve Britannia'da konuşlandırıldı. Doğudaki 12
alae'den 7 tanesi Pannonia, Moesia ve Dacia'da konuşlandırıldı. Hemen hemen
Ren'in sınırında olduğu gibi çoğu kişi konuşluydu. Bu eğilim, Ren ve Tuna
sınırlarındaki kabilelerden gelen tehlikeyi göstermektedir. Bu kabilelerin Roma
imparatorluğuna yapılan savaşlar ve saldırılar sırasında daha çok süvarilere
yaptıkları gerçeği yüzyılda MS 2. yüzyılda talyan ve bospolar ile birleşti ve Sıria atlı
okçuluk alanında uzmanlaşmış bir alae'yi gerekli hale getirdi. Bu dönüşüm,
Parthian'ın savaş tarzına karşı koymak için yapıldı. Tuna illerinde iki alae pannoni
ile birleştirildi ve savaşın sarmaşi yoluna uyarlandı. Bu adaptasyon atın ve
binicinin zincir zırhlarıyla korunması ve binicinin mızrak taşıması ve böylece
ortaçağ şövalyeleri gibi savaşması anlamına geliyordu. Gallia Lugdunensis'de işe
alınan meslek sahipleri eşit olarak dağılmış görünüyor. Bazıları Kuzey Afrika ve
Hispania'da konuşlandırıldı.
• Adlarını gösteren birimlerde adlarını koruyan tek kabile,Gallia Belgica. Birliklerin çoğu Lingones
kabilesi tarafından işe alınır Trevira®. Belki Batav isyan Gallia'da olduğu gibi benzer bir aşkı da
ertelemiştir. 4 Lugdunensis. Genel olarak birlikler en çok devlet, Germen kabilelerine benzer.
Kabile kabileleri var Batavian isyanı ve yenilgisi geldi ve belki de Roma'ya katılım Ordu barış
içinde idi. Roma tarafından yenilen halkların elverişli bir hukuki statüsü yoktu, bu nedenle
ekonomik gelişmeler daha yavaştı ve hayatta kalmanın başka yolları vardı. Aile için günlük
yaşamı koruma ve toplumda ilerleme yollarından biri orduya katılmaktı. Eyaletin
imparatorluğundaki iş sayısı ne kadar fazla olursa, auxilia'da iş sayısı düşer; Bu bir romantizm
işareti olabilir veya yerli halk rahat bir hayat yaşayabilir, bu nedenle kayıt gerekli değildir.
Aquitania diğer iki gallic iliyle karşılaştırıldığında özel bir vaka. Cumhuriyetten beri Roma'yı
kısıtlayan bir bölge olan Roma yaşam biçimi zaten kabul edilmiştir. İsyan olmadı ve il barbar
saldırılara karşı korunuyordu. Yağma ve kentleşmeden korunan bir vatandaş olarak müdahale,
üçlü arası çatışmaları çözmüş olabilir, belki insanlar savaşmak için o kadar istekli değildi. En
büyük kabile olan Biturgi, Romalılara olan bağlılıklarının bir garantisi olarak askerler olmuş
olabilir ve Roma ordusuna yeni birlikler gönderirken gelenek haline gelebilir.