You are on page 1of 15

MONAKO

Yaklaşık 30.000 nüfuslu Prenslik Monako'da okula gitme mecburiyeti çocuklar için 6. ve 16.
yaşları arasındadır. Prensliğin ana dili Fransızca, devletin resmi dini ise Roma Katolisizm’dir.
Okul idareleri prensliğin eğitim, gençlik ve spor müdürlüğüne bağlıdır. Prenslikteki okul
sisteminin yapısı ve okul bitirme türleri Fransız okul sistemine uymaktadır: Üç ile beş
yaşındaki çocukların gittiği okul öncesi kurum'un ardından beş yıl süreli ilk okul gelmektedir.
Bunu dört yıl süreli kolej ve akabinde üç yıl süren lise gelmektedir. Lisenin sonunda
öğrenciler “Baccalaureat” (lise bitirme) belgesi almaktadırlar. Devlet ve özel okullarda
Fransa'nın müfredat programları uygulanmaktadır. Bitirme sınavlarının yetkili mercisi
“Academie de Nice”dir. Fransız müfredat programına ek olarak ilk okul’un ilk yıllarında
İngilizce dersi ve hem ilk hem de orta öğretim sisteminde Monako dilinde tarih, siyasi ülke
bilgisi ve katolik din dersi verilmektedir. Monako dili, lise bitirme sınavlarında seçmeli sınav
dersi olarak seçmek mümkündür. Öğrencilerin % 90'ı eğitimlerini Monako dili ile
tamamlamaktadır. Devlet okul sistemi, yedi okul öncesi ve ilk okul, bir kolej, bir Albert Lise
ve Monte-Carlo Teknik Lise'den oluşmaktadır. Her iki lise genel ve teknik eğitim olanağı
sunmaktadır. Prenses-Gracia-Hastanesinin bünyesinde bir hemşirelik okulu bulunmaktadır.
Devlet okul sisteminin yanı sıra Prenslikte ayrıca katolik-monegasik eğitim sektörüne bağlı üç
adet özel okul faaliyet göstermektedir. Bu üç özel okul'un ikisinde okul öncesi ve ilk okul
bölümleri mevcuttur. “Francois d'Assise Nicols Barre” okul merkezi “Ecole prescolaire” ile
lise'ye kadar birçok okul türünü bünyesinde bulundurmaktadır. Monako'nun devlet ve özel
okullarına öncelikle monegasik asıllı ve ikametleri Monako'da olan öğrenciler tercih
edilmektedir. Diğer öğrencilerin kayıt işlemlerine Prensliğin Okul İdaresi karar vermektedir.
Her türlü okul öğrencisi ve onların ebeveynleri farklı bir sistem ve profesyonel bir eğitim
danışmanlığından istifade etmektedirler. 1986 yılında kurulan “University of Southern Europe
Monaco” İngilizce dilinde iktisadi bilimlerine bağlı öğretim programları arz etmektedir. Orta
öğretimi Monako'da tamamlayan öğrencilerin ekseriyeti eğitimlerine Fransız kurumlarda
devam etmektedir.

HOLLANDA
Eğitim Sisteminin Gelişimi

Tarihi Gelişimi
18. yüzyılın sonlarına doğru Fransız Askeri Kuvvetlerinin işgaliyle Hollanda üniter bir devlet
olarak gelişmeye başladı. Den Haag ulusal yönetim merkezi oldu. Buradan eğitim
sistemindeki değişiklikler idare edildi ve edilmektedir. İlk öğretim dersleri için ilk yasa 1801
yılında çıkarıldı. Ondan bu yana devlet ve özel okullar faaliyet göstermektedir. Devlet
okullarının yanı sıra Cemaat ve köy okulları, Fransız okulları ve Latin okulları mevcuttu. Özel
okullar kilise, vakıflar veya özel kişilerce kurulurdu. Devlet ve özel okulların kurulmasıyla
bunların eşit finanse ve organizesi konusunda uzun vadeli bir münakaşa da başlamış olur. Bu
münakaşa “okul münakaşası” olarak adlandırılır ve 1917 yılında çıkartılan okul yasasına
kadar sürer. O tarihten bu yana devlet ve özel okullardaki dersler devlet tarafından finanse
edilir. 1900 yılında genel okul mecburiyeti yürürlüğe konuldu. O zamanlar bile çocukların %
90 'ı ilk okula devam etmekteydiler. Fakat o yıllarda orta öğretime ilgi son derece az idi. 1900
yıllarında ilk okulu bitiren öğrencilerin % 92'si orta öğretime devam etmezdi. İlk okulu
bitirildiğinde yeterince eğitim alındığına inanılırdı.
Bu durum ikinci dünya savaşından sonra değişti. Gitgide daha çok öğrenci orta öğretim
kurumlarına gitmeye başladı ve diplomanın değeri arttı, çünkü bu birçok ilginç mesleğe
kapıyı aralıyordu. 1950 yılında oniki ile onsekiz yaş arasındaki öğrencilerin % 45,2 bir orta
öğretim kurumuna gitmekteydi. Bu rakam 1990 yılında % 85,4 idi. O zamanların
demokratlaşma eğiliminin artışına bağlı olarak orta öğretime katılım sürekli yükseliyordu.
Bundan dolayı altmışlı yıllarda orta öğretim derslerini düzenleyen yasanın hazırlıklarına
başlandı. 1968 yılında “Wet op Voortgezet Onderwijs” (Orta Öğretim yasası) çıkarıldı. Bu
yasayla bütün eğitim sistemi değiştirildiği için yasa “Mamut Yasası” olarak adlandırıldı.
HAVO, MAVO ve VWO okul tipleri oluştu. Bu okul tiplerinin her biri öğrenciyi bir sonraki
okula hazırlamaktadır: MAVO (Süre: dört yıl) özellikle bir üst meslek okuluna öğrenci
hazırlamaktadır, HAVO (Süre: beş yıl) meslek yüksek okuluna öğrenci hazırlamaktadır ve
VWO (Süre: altı yıl) bilimsel derse öğrenci hazırlamaktadır. Öğrencinin bir üst düzeyde
okuyabilmesi önemli addediliyordu. MAVO'dan sonra HAVO'nun dördüncü sınıfına,
HAVO'dan sonra VWO'nun beşinci sınıfına devam edilebiliniyordu. Bu sistemde bir yenilik
daha vardı: her okul tipinin son iki senesinde altı, VWO için yedi, tane ders serbest
seçilebiliyordu. Sadece Hollandaca ve bir yabancı dil dersi zorunluydu. Ancak 1993 yılında
HAVO, MAVO ve VWO okullarının alt basamakları değiştirildi (Temel Eğitim). 1998 yılında
ise profil yapının uygulanmasıyla üst basamaklarında değişikliğe gidildi. Bu gelişmeye
“Öğrenim Evi” denildi.

Kültürel Şartlar
Hollanda eğitim sistemi denilince, okulların özerkliği ve okul kurma hürriyeti akla gelir.
Anayasada okul kurma serbestliği yazılıdır. Bugünkü Hollanda Eğitim Sistemi için
karakteristik olan hürriyet ve sorumluluğun bağıntısı ve merkezi yönlendirmenin minimuma
indirilmesinin kökleri Hollanda Eğitim Sisteminin tarihi gelişiminde ve Hollandalıların
yaşayışlarında vardır. Eğitim alanında bugüne kadar dört ana yönlerine rastlanır. Bunlar
“sütun” olarak ta adlandırılır: Protestanlar, katolikler, tarafsız bir sütun (Dalton Okulları,
Montessori, Rudolf Steiner vb.) ve umumi okullar. Devlet'in artık kendi okulları yoktur.

Günümüzdeki Okul Sisteminin Organizesi

Yasal Temeller
1985 yılında çıkan “Wet op het Basisonderwijs (WBO)” (Temel Eğitim Yasası):
Bu yasanın 8.mad. ilkokul eğitiminde amacın öğrencilerin geniş bir bakış açısı kazandırmak
olduğu yazılıdır. Bunun anlamı şudur: Ders, öğrencinin duygusal ve zihinsel gelişimine,
öğrencinin yaratıcı yönünü destekleyici ve sosyal, kültürel ve bedeni melekeleri kazandırmaya
yönelik olmalıdır. WBO 9.mad. geniş çaplı bir eğitimin amaçlandığı “Temel Amaçlar”’ın
geliştirilmesi gerektiğini yazmaktadır. Bu temel amaçlar öğrencinin ilköğretim sonunda
ulaşması gereken hedefler olarak okullar tarafından tatbik edilir. 3. başlıkta bu temel amaçlar
incelenmiştir. “Wet op het Basisonderwijs” ile sekiz yıl süren, dört on iki yaş arasındaki
çocukların devam ettiği bir “Temel Okul” meydana geldi. Bununla beraber, 1920 yıllarında
ilköğretim yasasında zikredilen çocuk bahçesi veya ilkokul gibi kurumların sonu gelmiş oldu.
Şimdi okul başlangıcı şu şekilde düzenlenmiştir: Okula başlama yaşı 5’tir. Bir çocuk beşinci
yaşını doldurduktan sonraki ilkokul gününde okula gitmek zorundadır. Çocuk dört yaşını
doldurduktan sonra da okula başlayabilir. Özel eğitim okullar için “Interimwet speciaal
onderwijs en voortgezet speciaal onderwijs (ISOVSO)” yasası vardır. Bu okullar ruhi ve
bedeni rahatsızlığı olan çocuklar için düşünülmüştür.
1998 yılında çıkan “Wet op het primair onderwijs (WPO)” (İlköğretim Yasası):
Bu yasa ilköğretim ve ilköğretime dâhil olan özel dersleri düzenler. Normal okullarla özel
eğitim okulları arasında bir işbirliği hedeflenmektedir. Bu ise çeşitli sorumlu kurumların ortak
sorumluluk duygusu içinde işbirliğine dayanmaktadır.
1968 yılında çıkan “Wet op het Voortgezet Onderwijs (WVO)” (Ortaöğretim Yasası):
Ortaöğretim yasası 1963 yılında çıkarıldı, ancak 1 Ağustos 1968 yürürlüğe konuldu. Son otuz
yılda çok şey değişti ve özellikle son yıllarda çeşitli yenilikler bu yasanın içinde yer aldı. 1993
yılında “Temel Eğitim” (basisvorming) uygulanmaya başlandı. 1998 ve 1999 yıllarında
okullar üst sınıflarda HAVO ve VWO için “Öğrenim Evi” konseptini uygulama adına profil
yapıyı uygulamak zorunda kaldılar. 1 Ağustos 1998 tarihinde “25 Mayıs 1998” yasası
yürürlüğe girdi ki bunun neticesinde MAVO ve VBO (mesleğe hazırlık eğitimi) köklü bir
revizyona uğradı. Sonuç olarak VMBO (hazırlayıcı orta meslek eğitimi) ortaya çıktı. Burada
dört eğitim alanından (“Leerwegen”) söz etmek mümkündür: teorik alan, karışık alan, mesleki
ağırlıklı alan ve pratik ağırlıklı alan. Teorik alanda öğrenimi HAVO'da devam ettirme imkânı
bulunmaktadır.

Sorumlu Kurumlar
Hükümet eğitimi anayasadaki hükümlere istinat ederek yönlendirir. Hükümetin en önemli
görevi eğitimin yapılandırılması, kalitesi ve finanse edilmesidir. Hükümet bunun yanı sıra
umumi eğitim kurumları (belediyelerde), okul himayesi, değerlendirme ve yüksek öğretimin
mali işleri ile görevlidir. Her okulun bir sorumlu kurumu vardır ki bu kurum okulun
idaresinden sorumludur. Resmi okullardan belediyeler sorumludur. Özel okulların kendilerine
ait sorumlu kurum vardır. Önceki yıllarda bu kilise idi, şimdilerde ise çoğunlukla bir vakıf
veya bir dernek ya da özel bir kurum bu işi üstlenmektedir. 1997 yılından itibaren resmi
okullarda belediye başkanı değil de belediye yasalarında tarif edilmiş hukuki bir şahsiyet’te
sorumluluk üstlenebilmektedir. Yerel yönetimin özel okullarla ilgili belirli yetkileri
bulunmaktadır. Buradaki yetkiden maksat okul binaların yönetimi ve eğitimlerinde geri
kalmış öğrencilere maddi yardım dağıtma işidir. Buna bağlı olarak artık belediye’yi doğrudan
sorumlu kurum olarak eğilimi ortadan kalktı.

Genel Eğitim Veren Okul Sisteminin Yapısı


Hollanda’nın eğitim sistemi aşağıdaki gibi yapılandırılmıştır:
- İlköğretim dersleri (dört ile on iki yaş grubu çocuklar için)
- Özel eğitim okulları (hem ilköğretim hem de ortaöğretim derslerini kapsar)
- Ortaöğretim dersleri (on iki ile on dokuz yaş grubu)
Burada okullar arasında farklar mevcuttur: VMBO (hazırlayıcı orta meslek eğitimi,
dört yıl süreli), HAVO (yüksek genel eğitim, beş yıl süreli), VWO (bilimsel eğitime
hazırlık, altı süreli)
- Mesleki ve yetişkinler eğitimi
- Yüksek öğrenim (meslek yüksek okulu, üniversite, açık üniversite)

Mesleki Eğitim Okul Sisteminin Genel Yapısı


Bölgesel Mesleki Eğitim Merkezi (ROC)
1 Ocak 1996 yılında yetişkinler ve mesleki eğitim yasası uygulamaya konuldu (WEB=Wet
Educatie en Beroepsonderwijs). Bununla yetişkinler ve mesleki eğitim konuları tek çatı
altında birleştirilmiş oldu. 1998 yılında ROC’ların (Meslek eğitimi için bölgesel merkezler)
kuruluşu tamamlandı. Bir bölgedeki mesleki eğitim ve yetişkinler eğitimi veren okullar tek bir
sorumluluk alanında birleştirildi. Bu merkezler şimdi her türlü mesleki ve yetişkinler için
eğitim fırsatı sunmaktadırlar. Bu merkezler yetişkinlerin mesleki eğitim ve genel kalifiye
yapıları konusuna odaklanmış vaziyetteler. Özel kurumlarda milli kalifiye yapılarına
katılabilmektedirler.

VMBO
Mesleğe hazırlayıcı orta eğitimi (VMBO) dört yıl sürmektedir ve hem temel eğitim hem de
meslek eğitimine hazırlık konusunda esas alınmaktadır. VMBO okullarına 12 ile 16 yaş
arasındaki öğrenciler devam etmektedir. Öğrenciler dört alan, dört “Eğitim Yolu”, arasından
seçim yapabilmektedirler: teorik alan, karışık alan, mesleki ağırlıklı alan (ROC merkezlerine
hazırlık imkânı ile) ve pratik ağırlıklı alan.

Hollanda’da meslek yüksek okullarla (HBO= Meslek Yüksek Okulu) ile üniversiteler arasında
fark vardır. HAVO-Diploması ile bir meslek yüksek okula gidilebilir. Üniversitede öğrenim
görebilmek için VWO şartı vardır. Hem meslek yüksek okulun hem de üniversitenin öğrenim
süresi ortalama dört yıldır. Yalnız bazı alanlar beş yıl sürmektedir. Tıp öğrenimi daha
uzundur. Şu an “Bachelor-Master-Yapısını” yürürlüğe konmaya çalışılmaktadır. Lakin yine
meslek yüksek okul ve üniversite arasındaki fark değişmeyecektir. Üniversitelerde
bölünmemiş yapı terk edilecek ve yerine “Bachelor-Dönemi” ve “Master-Dönemi” olmak
üzere iki dönem oluşacak. Meslek yüksek okul için bugünkü eğitim “Bachelor-Eğitimi”
olarak tanınacaktır. Bunun haricinde meslek yüksek okulları HBO-Master-Eğitimleri
sunabilecekler.

Diplomalar ve Hakları
Dört yıl VMBO, beş yıl HAVO ve altı yıl VWO’den sonra öğrenciler imtihan edilirler:
VMBO sınavı, bir okul imtihanı ve bir merkezi imtihandan oluşmaktadır. Tek tek dersler için
farklı uygulamalar söz konusudur. Bir dersin sınavı sadece okul sınavından veya hem okul
sınavı hem de merkezi sınavdan oluşabilir. Mesleki ağırlıklı ve pratik ağırlıklı alanlarda
uygulama sınavı mevcuttur. Teorik ve karışık alanda eğitim gören öğrenciler ayrıca bir
“bölüm imtihanı” olmak zorundalar. Buradaki “bölüm”den maksat, öğrencinin seçtiği dersler
ve alan (örn. tarım, teknik, ekonomi).
HAVO ve VWO sınavı: 1 Ağustos 1998 tarihinde HAVO ve VWO için ikinci profil yapıya ek
olarak bir sınav programı uygulanmaya başlandı. VMBO okulunda olduğu gibi burada da bir
merkezi ve bir okul sınavı yapılmaktadır. Bazı dersler için sadece okul sınavı yeterlidir. Bu
tür dersler için bir “sınav dosyası” tutulur. Bu dosyada öğrencinin aldığı bütün notlar, ürünler
ve diğer uygulamalı çalışmaların neticeler muhafaza edilir. Öğrenci okuldan ayrıldığında
dosyasını beraberinde götürür. O bu dosya sayesinde diplomasına nasıl hazırlandığını ispat
edebilir. Okul sınavı, HAVO ve VWO okullarında dördüncü sınıfında başlamaktadır. Merkezi
sınav ise son sınıfta olmaktadır. Hollanda’daki bütün öğrencilere aynı zamanda aynı sorular
sorulmaktadır. Sınav normları da merkezi olarak tespit edilir. CITO burada da büyük bir rol
oynamaktadır. Öğrenciler, Hollandaca ve İngilizce ile seçilen profil yapıdaki geçen bütün
derslerden merkezi imtihan olurlar. Seçmeli derslerin imtihanı okulda yapılır. Sınavı başarı ile
geçen öğrencilere not dökümü ile birlikte diploma verilir. Diplomada okul türü MAVO,
HAVO veya VWO olarak belirtilir. Ayrıca diploma notuna kaynaklık eden dersler de belirtilir.
VMBO-Diploması ile orta mesleki eğitime devam edilebilir. MAVO-Diplomasına (teorik
eğitim) sahip olanlar HAVO okullarına devam etme imkânını bulurlar. HAVO-Diploması
meslek yüksek okulu ve VWO-Diploması ise bilimsel bir yüksek öğrenim için gereklidir.
HAVO-Diploması ile VWO-Öğrenimi yapılabilir.

Devletin Yönlendirmesi ve Kalite Kontrolü


Yerel Yönetime Eğilim
Son 15 yıldan beri okul alanında da merkezi idareden uzaklaşma eğilimi söz konusudur. Bu şu
anlama gelmektedir; Eğitim Bakanlığı daha az düzenleme yapmaktadır, okullar yaptıkları
işlerden daha fazla sorumlu hale gelmektedir. Okullar, harcamaları konusunda serbest
oldukları bir bütçeye (“lump-sum-Finanzierung) olurlar. Geriye devletin okul sisteminin
kalitesini yükseltmek sorumluluğu kalmaktadır. Bu bağlamda okul sorumluluğun (okuldan
sorumlu kurum ve kişiler) görevleri de farklılaştı.
Değerlendirme ve Sorumluluk
Yaklaşık 1980 yılından itibaren Hollanda’nın eğitim politikası okulların kalitesinin
yükseltilmesine yöneliktir. Kaliteye ilişkin bu sorumluluk okulların ve kurumların kendi
sorumlulukları halini almıştır. Bu bölgesel kalite meselesinin yanı sıra özellikle Hollandalı
okul sorumluları tarafından ulusal düzeyde değerlendirmeler yapılmaktadır.
Okul sorumlularının görevleri aşağıdaki gibidir:
 Okulların ve diğer eğitim kurumlarının öngörülen kalite şartlarına uyup uymadıklarını
kontrol etmek;
 Eğitim kurumlarını düzenli bir şekilde ziyaret yoluyla rehberlik etmek ve
bilgilendirmek;
 Dersteki yenilikleri geliştirmek, bunu yaparken okullarda elde edilen deneyimleri
ulusal ve bölgesel çapta kurumlara yaymak.
1998 yılından itibaren “Okul Sorumluları Pozisyonu Düzenlemeleri” yürürlüktedir. Bu
düzenleme birkaç yıl önce başlayan okul sorumluların bağımsız hale gelmenin
güncellenmesidir. Okul sorumlu kurullar Hollanda da okul ve benzeri kurumları denetler ve
buralardaki dersin kalitesini geliştirir. Bunlar okullara ve hem bakanlığa hem de
parlamento'ya konuyla ilgili raporlar sunarlar.
Her okul, velileri okulda bir şikayet düzenlemesinin var olduğu konusunda uyarmakla
görevlidir. Bütün veliler ve okulda görev yapan herkes ilgili komisyona şikayetini iletmek
imkanına sahiptir.

Okul Planı
Bir okulun sorumlu kurumu veya kişisi her dört yılda bir, netice ve başarı raporu şeklinde bir
okul planı yapmalıdır. Planda kalitenin nasıl yükseltilmeye çalışıldığı ve elde edilen neticeler
yazılır. Her okul kendi kalitesini düzenli bir şekilde değerlendirmeye almak
yükümlülüğündedir. Neticeler okul planında tespit edilir ve bunlar okulun gelecek dört yıl için
hedefi durumundadır. Her okulun idaresi de bu planı onaylaması gerekmektedir. Okul planı,
okul sorumlusu için okul içerisindeki gelişmeleri ve özellikle kalite açısından bir bilgi temeli
oluşturmaktadır.

Kalite Kartı
Okul'dan sorumlu kurum her okul için yıllık kalite kartı tutar. Kartın üzerinde okulla ilgili
önemli bilgiler yazmaktadır. Kalite kartı umuma ilan edilir ve internet ortamında da elde
edilebilir. Bu kart üzerinde sınav neticeleri ve diğer sınıflardaki öğrencilerin öğrenme
sonuçları açıklanır. Kaç öğrencinin bir üst sınıfa geçtiği veya sınıfta kaldığı, kaç öğrencinin
diplomasız okulu terk ettiği ile kaç öğrencinin bir alt seviye'den öğrenime devam ettiği yine
bu kart'ta yazılıdır. Bu şekilde öğrenci velileri ve kamu okulun başarılarından haberdar
olmaktadır. Okul karşılaştırmaları yapılırken, birbirine denk okullar göz önünde
tutulmaktadır. Böylelikle öğrenci yapısı daha düşük bir okul, öğrenci yapısı daha yüksek bir
okul karşısında kötü duruma düşmez.

Pedagojik Kadronun ve Okul İdarecilerinin Nitelikleri


Öğretmen Eğitimi
Hollanda da öğretmen olmak için çeşitli imkanlar söz konusudur. İlkokul öğretmenleri
pedagojik yüksek okullarda eğitilir. HAVO-Diploması ile pedagoji yüksek okuluna devam
edilebilir. Buradaki öğrenim dört yıl sürer ve öğrenciyi ilkokuldaki görevine hazırlamaktadır.
Ortaöğretim için iki tür öğrenim seviyesi bulunmaktadır: birinci aşama için öğrenim (ikinci
derece diplomaya sahip olunur) ve ikinci aşama için öğrenim (HAVO ve VWO) ve bu şekilde
birinci derece diploma elde edilir. İkinci derece için (ortaöğretim derslerinin ilk yılları)
öğretmenlik eğitimi için yüksek okula devam edilir ve bir branş için öğrenim görülür (önceleri
iki branş okunurdu). Spesifik alan bilgilerin yanı sıra didaktik, metodik ve pedagoji eğitimi
verilir. Birinci derece için branş üniversitede öğrenilir. “Öğretmen-değişkesi” için bir yıl fazla
kalınır. Öğretmen eğitimi şu an bir değişim içerisindedir. Bunun sebebi, bir taraftan daha az
öğrenci öğretmen olmak istemektedir, diğer taraftan pedagojik çalışmalardaki kalite
standartlarının değişmesi ve bunun öğretmen eğitimi üzerindeki etkisidir. Bunun için şimdi
pratik ağırlıklı bir seçenek geliştirilmekte ve okullarla ortaklık kurulmaya çalışılmaktadır.
Buradaki amaç, öğretmen eğitimi için ortak sorumluluk bilincini geliştirmektir.

Okul İdarecilerinin Eğitimi


Şu an, okul içerisinde belli bir kariyer yapan ve okul idaresi konusunda kendini ispatlayan kişi
idareci olabilmektedir. Okul idarecisi olmak için başka bir imkan daha vardır ve bu gittikçe
yaygınlaşmaktadır. Bu da özel bir eğitim ile okul idareciliğine hazırlanmaktır. Lakin şu an bu
eğitim, okul idareciliğini garanti etmemektedir. Eylül 2001’den itibaren okul idarecilerinin
eğitimi için bakanlıkça ek imkanlar sunulmaktadır. Okul idarecilerinin görevleri ve
sorumlulukları son yıllarda son derece değişti, özellikle okulların gitgide daha çok özerk hale
gelmesi ve “lumpsum-finanse-sisteminin” uygulanmasıyla okul idarecileri çok daha fazla
işletme mantığı ile çalışmak zorundalar. Okul İdareciler Derneği (VVO) işveren dernekleriyle
beraber, okul idarecilerinin profesyonelliğini artırmak amacıyla, okul idareciler için bir eğitim
programı geliştirdi. Bu programın adı “ISIS” (Okul İdareciliğinde Entegral Eğitim, bakınız
www.schoolmanager.info)

Genel Eğitim Okulları 335

Okul öncesi eğitim


İlkokul 4 ile 12 yaşları arasındaki çocuklar içindir. 1985 yılından beri( ilkokul dersleri için
yasa) anaokulları yoktur; o zamandan beri bütünleşmiş okullara gidiyorlar. İlk iki yılda
oyunlar oynanıyor ( birinci ve ikinci grup), fakat eğitim verilmeye de başlanıyor, tabi her
çocuğun şahsiyetine göre. 336
Okul öncesi eğitim sosyal yasalarla güçlendirilmiş ve böylelikle belediyelerin görevleridir.
Okul öncesi eğitimden Belediyeler kaliteden ve finansmandan sorumludurlar. Hâlihazırda
belediyeler kapasitenin yükseltilmesi için çaba harcıyorlar. Okul öncesi eğitimde şunlara
dikkat ediliyor: altı haftalıktan dört yaşına kadar olan çocukların kalacağı yerlere;
—okul dışında 4 ile 12 yaşlarındaki çocukların kaldığı merkezler. Bu yerler derslerden sonra
ve yaz tatilinde açıktır;
— 2 ile 4 yaşlarındaki çocuk bakım evleri. Bunlar başlangıçta düzenli olarak çocuk
bakımevleri olarak düşünülmemiş; çocuklar sadece haftada bir ya da iki defa oraya sosyal
eğitim için gitmeleri ve de başka çocuklarla oynamak için fırsat bulmaları olarak düşünülmüş.
Okula kayıt uygulamasında özel bir düzenleme vardır: Eğer çocuklar 46 aylık ise, okula
birkaç gün gidebilirler. Böylece derslere yavaş yavaş alışırlar. Dört yaşına girdikleri gün
okula kayıt yaptırabilirler. Beş yaşına girdikleri ay, okula gitme zorunluluğu doğuyor. Eğer
bir çocuk beş yaşına geldiğinde, ailesi çocuğu okula göndermekle sorumludur. Okula gitme
zorunluluğu en az 12 okul yılıdır. Bunun yanı sıra okula gitme zorunluluğu, herkes için 16
yaşını geldiği yıl, o eğitim yılını bitirene kadardır. Okula gitme zorunluluğu bittiğinde,
bölümsel öğrenme zorunluluğu da vardır. Bu bir yıl sürer ve o ilgili öğrenci, okulun dışında
iki günde eğitim alma zorunluluğu vardır. Eğer ebeveynleri, bu eğitim zorunluluğu yasasına
karşı gelirse yüksek miktarda para cezasına çarptırılabilirler hatta daha ağır bir ceza ile
yargılanabilirler. Belediyeler, bütün çocukların düzenli olarak okula gidip gitmediğini takip
etme zorunluluğu vardır. Belediyenin, bütün çocukların bir okula kayıtlı olup olmadığını
kontrol etme zorunluluğu vardır. Bu özel okullar içinde geçerlidir. 1995 yılından beri
Belediyenin bölgesel kayıtlarda, merkezi bir rolü ve işlevi vardır. Bu, okulu erken bırakan
öğrencilerin kayıtlarının tutulmasında da önemli bir görevi vardır.

İlkokul
Özel ve resmi okullar
Hollanda’da yaklaşık olarak 7.000 tane ilkokul vardır. Bunların hepsi devlet tarafından
destekleniyor. Bunların yaklaşık olarak % 30 resmi okullar, %70 özel okullardır. Resmi
okullar ya Belediye tarafından ya da Belediye komisyonu tarafından yönetiliyor. Eğer
Belediye komisyonu tarafından yönetiliyorlarsa o zaman Belediyeden daha bağımsız
yönetiliyorlar. Bir belediye okulunda, belediye meclisi okulun müdürünü ve öğretmenleri
kendisi seçer. Yaklaşık olarak öğrencilerin üçte ikisi özel okullara gidiyor. Bunlarla birlikte
farklı yönlerde vardır. Okulların çoğu Katolik ya da Protestan, fakat Yahudi okulları,
Müslüman okulları ve hümanist okulları da vardır. Bunlara ilaveten pedagojik fikirlerle
kurulmuş Waldorf okulları, örneğin Montessori- okulları, Jena Plan, Dalton- ya da Freinet
okulları. Özel okullar bir vakıf ya da dernek tarafından yönetiliyorlar. Böyle bir vakıf ya da
derneğin yönetiminde çoğu zaman ebeveynler ya da ebeveynlerin vekilleri önemli bir rol
oynarlar.

İlkokulların amacı 337


İlkokuldaki derslerde bütün çocukların kişilik- ve başarılarının gelişimi için temel atılır. Belli
bir çerçeve dâhilinde ( “ Temel Amaçlar”) okullar kendi derslerini, kendi fikirlerine göre
işleyebilirler. WPO' da ( İlkokuldaki dersler yasası) hangi taleplerin okuldan istenildiği ve
hangi “Temel Amaçlar” a ulaşılması gerektiği tarif edilir. Orda eğitim malzemelerin en az
nasıl göründüğü ve nasıl ders verilmesi gerektiği tam olarak belirtilmiştir. Öğrencilere
bilimsel alanlarda ve özellikle Hollandaca dili ve matematik dersleri verilmek zorundadır.
Başka önemli şart ise personelin nitelikleridir. Okul gözlemcileri, okulların yasalara bağlı
kalmalarını çok dikkatli izlemeleri gerekiyor.

Derslerin Biçimlendirilmesi
Yasa, ilkokullarda derslerin biçimlendirilmesi ile ilgili ayrıntılı bilgi vermiyor. Derslerin
hangi pedagojik prensiplerine göre ya da nasıl bir temel şekle göre öğretici eğitimin verilmesi,
okulun ve öğretmenlerin belirlemesine bağlıdır. Çoğu zaman öğrenciler, yaşlarına ve
seviyelerine göre sekiz farklı gruba ayrılmışlardır. Her çocuk dört yaşında bir grupta başlar
( artık” sınıflardan” bahsedilmiyor bilakis “ gruptan” bahsediliyor) ve her yıl bir grup geçerek
sekizinci gruba kadar devam eder. Anaokulundan bahsedilmese de, grup bir ve grup ikinin
anaokulu programı vardır. Çocuk artık “ basisschool” ( temel okul) gidiyor ve anaokuluna
gitmiyor. Grup dağılımını değiştirmek ve öğrencileri öğrenme seviyelerine göre
sınıflandırmak mümkündür. Geleneksel okullarda da bireysel farklılık gösteren öğrencilere
göre dersler ayarlanıyor; dersler sürekli bireyselleştiriliyor. Kurala göre öğrenciler sekiz yıl
ilkokula devam ediyor.
7. ve 8. grupta öğrencilerin çok az branş öğretmenleri var. Birçok ders sınıf öğretmeni
tarafından veriliyor. Öğrencilerin ilkokuldan orta dereceli okulun binci sınıfına geçişi
kolaylaştırmak için, orta dereceli okulların birinci sınıf için çalışan temel ekipler kurulmuş.
Bu şu demek, birkaç farklı alanda branşlaşmış öğretmenler ders vermesi demektir. Bu
Hollanda da o kadar yaygın değil, çünkü öğretmenlerin çoğu tek bir alanda branşlaşmışlardır.
Neticede bu yolu izleyen okullar başarılı. Sorun öğretmenler, çünkü onlar farklı alanlarda
hazırlanmak zorundadırlar.
338
Temel Amaçlar
1998 yılında devlet tarafından” ilkokulların temel amaçları” saptanmıştır. Temel amaçlar,
öğrencilerin bilgisinin, kavrayışının ve yeteneğinin kalitesini tarif ediyor. İlkokulun sonunda
Temel amaçların hedefine ulaşılmış olunmalı. Temel amaçlarda iki tip farklılık vardır:
— Öğrenme alanını kavramaki temel amacı: Bu temel amaç, genel becerilerin gelişimi ya da
özendirme ile ilgilidir ve bundan dolayı özel öğrenme alanına girmemektedir. Bu ilkokulun
bütün dersleri ile ilgilidir. Şu konu alanları arasında farklılık vardır: 1. Çalışma tutumu:2. Bir
plana göre çalışma:3. Farklı eğitim stratejilerinin kullanımı:4. Özalgı:5. Sosyal davranış:6.
Yeni medyalar
— Türsel öğrenme alanındaki temel amaçlar: Bu temel amaç türsel öğrenme alanı ile ilgilidir.
Şu konular farklıdır: I. Hollandaca ( flamanca); II. İngilizce; III. Hesaplama/ Matematik; IV.
İnsan ve Dünya Bilgisi; V. Spor; VI. Resim Bilgisi. İnsan ve Dünya Bilgisinde şunları örnek
olarak bulunabilir: Coğrafya, Tarih, Toplum, Teknik, Çevre, Sağlıklı ve Becerikli Yaşam,
Tabiat dersi.

Farklı okul tiplerine geçiş süreci


İlkokuldan orta dereceli okullara
Kurallara göre öğrenciler 12 yaşına geldiklerinde ilkokuldan sonra ortaokula geçiş yaparlar.
Öğrenciyi kabul edecek okul, öğrenciyi alıp ya da almama konusunda kendisi karar verir.7.
grupta öğrencilerin okul seçimine hazırlamaya başlanıyor. Tabi ilk sorulması gereken soru şu,
bunu çoğu zamanda veliler yapıyor,: Çocuk için en uygun okul modeli hangisi? Ve bu kolay
değil, çünkü birçok seçenek var. Tabi çocuk temel eğitimi alıyor, fakat burada büyük bir
farklılık var örneğin: MAVO/HAVO/VWO ‘lu okula mı, yoksa sadece HAVO/VWO okuluna
mı, ulamsal Gymnasium (Lise) mı, ya da VMBO/HAVO/VWO ya da belki ulamsal bir
MAVO gibi “geniş okul” a mı gidecek. Son olandan fazla kalmadı ama hala varlar.
Liselerde dersler çok bireyselleştirilmiştir. Hollanda da 8. gruptaki hemen hemen bütün
öğrenciler bir testten( CITO testi denilen testten- Central Intituut voor Toetsontwikkeling.
Hollanda’nın test gelişim merkezi) geçirilir. Bu testtin sonucu, ortaokul alanında mevcut olan
farklı okul modellerinin düzeyini belirliyor. Burada hesap yeteneği ile dil bilgisi test ediliyor.
Bu testin yanı sırda çoğu okul başka testlerde uyguluyor. Bu testler daha çok kişisel
özellikleri ortaya çıkarmak için yapılır.( örneğin: iyi konsantre olabiliyor mu, sosyal yeterliliği
var mı v.b.) Burada ilkokul müdürünün ve sınıf öğretmeninin fikride önemlidir. Demek ki
öğrencinin hangi okul modeline gönderilmesi için üç ölçüt vardır. İlkokul öğrencilerin ilgisini
çekmek için, çünkü öğrenciler arasında bir yarış vardır, “ kapıların açık olduğu gün”
organizasyonu düzenlenmektedir. O gün öğrenciler ve velileri ortaokulları ziyaret edebilir ki
okul ve öğretmenler hakkında bir fikirleri oluşsun. Böylelikle ilkokul öğrencileri
ortaokullarda bir gün ya da yarım gün ortaokullarda derse girebilir. Bunu geçiş için çok
önemli, çünkü böylece öğrencilerin hakkı korunmuş oluyor.
Çünkü ortaokulun ilk yılında hala temel eğitim veriliyor ve böylece ilk yıldan sonra gerek
görüldüğünde farklı bir okul türüne geçme imkânları vardır. Bu aynı okul içerisinde
olabileceği gibi başka bir okulda aranmak zorunda kalabilirler. Bu ilgili öğrenci için uygun bir
çözüm olmadığı için, okul seçimine çok dikkat ediliyor.

CITO- Testi 339


Bahsedildiği gibi birçok öğrenci CITO testine giriyorlar. Okul periyodunun sonunda 8.
sınıflarda eğittim düzeyini ölçmek için uygulanır. Testin sonucu öğrencinin başarısı hakkında
bilgi veriyor ve tabiî ki okulun başarısı hakkında da bilgi veriyor. 2001 yılında okulların
%84’ü 150.000 öğrenci ile bu testte katıldı. Bu test bir sınav değildir. Bu teste öngörülen
amaç öğrencinin ortaokulda başarısını önceden tahmin etmek içindir. Şimdiye kadarki
sonuçlar bu testin doğru bir sonuç verdiğini gösteriyor. Bu test sadece hangi okul türünün
hangi öğrenci için uygun olduğunu göstermiyor ayrıca bir okulun diğer okullara göre
kalitesinde gösteriyor.
6. Grup öğrencilerine uygulanan test, Entree- Test adı veriliyor ( Giriş testi). Bu testte
Hollandaca (Flamanca), Matematik ve Bilgisayar ile ilgili sorular soruluyor. Öğrenciler 25 ya
da 30 sorulu 16 tane test yapıyorlar. Her soru için 30 ile 45 dakika zamana ihtiyaç duyuluyor
bundan dolayı dört en az dört gün öğleden öncesine ihtiyaç var. Bir okul bir testi yapmışsa, bu
testler CITO ya gönderilir. Orda bir değerlendirme yapılıyor ve sonucu okula gönderiliyor.
Öğrencilerin buradan almış oldukları sonuç okuldaki diğer öğrencilerle kıyaslanıyor ve daha
sonrada bölgedeki öğrencilerin sonuçları ile karşılaştırılıyor ve ülkedeki ortalama ile
karşılaştırılıyor. 7. Grubun sonunda böyle bir test tekrar yapılabilir. Bu şekilde bir eğitim
yılının başarısı tespit edilir. Yanı zamanda öğrenciler yavaş yavaş 8. Gruptaki son teste
hazırlanır ve böylece veliler ve öğretmenler çocuğun gelişimi ile ilgili sürekli bir fikre sahip
olurlar. Öğrenciyi kabul edecek olan ortaokul, sadece 8. Gruptaki son testi araştırıyor.
Öğrencilerin almış olduğu bütün sonuçlar karnede yazıyor. Böylece bir öğrencinin başarısı
diğer öğrencilerle karşılaştırılabiliniyor. Standart sonuç 501 ile 550 arasındadır. Bu standart
sonuca göre bir çocuğun daha başarılı bir okul türüne mi yoksa daha başarısız bir okul türüne
mi gideceğini önceden söylemeyi mümkün kılıyor.

Temel eğitimden sonra okul türü seçimi


Temel eğitimin amaçlarından biri( ortaokul derslerinin ilk iki yılı ya da üçünü yılı) her
öğrencinin tam başarısını tahmin etmektir. Temel eğitimin ilk yıllarındaki eğitim sonuçları,
öğrencilerin ilerideki başarıları ile ilgili, çıkış noktası için bir fikir veriyor. Bu tahminlerle
ilgili her okul az ya da çok kendisi karar verebiliyor. Öğrencilerin bu seçim için
hazırlanmaları, müfredatın bir parçasıdır. Bu öğrencilerin bilinçlenmeleri için bir süreçtir.
Böylece ne okumak istedikleri, hangi niyetlerinin oldukları ve muhtemel meslek seçimleri ile
ilgili bilgileniyorlar.
MAVO/ HAVO/ VWO sistemi ile her zaman MAVO dan HAVO ya ve HAVO dan VWO ya
geçme imkânı vardır. Öğrencilerin sıklıkla VWO dan HAVO ya, HAVO dan MAVO ya, ya
da MAVO dan Meslek eğitimi okullarına değiştirdikleri oluyor.( “Mesleğe yönelik” eğitim
metotlar v.b.) Bu suretle öğrencilerin okul kariyerleri ile ilgili müşkül duruma düşmeleri
engellenmiş oluyor. Çünkü okulların birçoğu “ geniş” ya da hatta bazen” çok geniş”
olduklarından dolayı
( yani VMBO- Gymnasium(Lise) a kadar eğitimin olduğu) öğrencilerin çoğu zaman başka bir
okula gitmelerine gerek kalmıyor, böylece ruhsal açıdan da kendi menfaatlerine oluyor.

Ortaokul derslerinde okul türleri 340


Ortaokul seviyesinde ilk evre
Okulların çoğu VMBO/HAVO/VWO ile okul birliği kuruyor. MAVO ve VBO( mesleğe
hazırlık) adları, tarif edildiği gibi 1999 yılından beri VMBO( orta dereceli mesleğe hazırlık).
VMBO da hala teorik eğitim yöntemi kullanılıyor, daha önce MAVO deniliyordu. Ortaokul
seviyesindeki ilk evreye dört yıllık VMBO eğitimi ve HAVO( beş yıl) ve VWO (altı yıl)
giriyor. İlk evreye “ Temel eğitim” ( “ temel okul ile karıştırmamak gerekiyor, çünkü o,
ilkokul) deniliyor. Bütün okul türlerinin ilk yıllarlındaki ders programı temel eğitimdir. Bunun
vurgusu bilgi ve yeteneklerin kullanımında yatıyor ve eğitim planındaki ilişkiye çok değer
veriliyor. Temel eğitimin girişi ile MAVO ve HAVO ya da VWO seçimini ertelemek amacıda
güdülmüş ve böylece temel eğitim esnasında her bir öğrencinin yeteneklerini daha iyi ortaya
çıkmasını için teşvik edilmiştir. 1993 yılında temel eğitimin faaliyete geçirilmesi, çok amaçlı
okul fikri ( Hollanda da: middenschool) ile ilkokuldan sonra öğrencilerin birlikte daha uzun
süre devam edilmesine karşı olanlara bir uzlaşma sağlamıştır. Böylece birçok farklı okul
türleri oluşmaktadır. Öyle ortaokullar var ki, birinci sınıf da tamamen heterojen sınıflarla
birleştirilmiş, yani gymnasiale (Lise) ait öğrencilerle ve de VMBO’ nin en alt seviyesine
uygun olan öğrencilerin birleştirilmesi. Fakat öyle ortaokullar var ki, öğrencilerin
seviyelerine göre yerleştirilmiştir. Bunlar arasında birçok çeşit vardır. Okullar kendi içinde
temel eğitimin iki, üç ya da dört yıl sürmesinde serbesttir. Önceleri Bakanlık ulaşılması
gereken temel hedefleri bir testle ölçmek istiyordu ama gerçekte bunu uygulamak çok çaba ve
iş gerektirdiğinden ve bunun dışında okullar arasında büyük farklılıklar olduğundan ve okular
farklı yapıları tercih etmelerinden dolayı, bundan vazgeçildi. Temel eğitimin ilk yıllarının
değerlendirilmesinden sonra, ilk uygulamada bekleneni vermediği maalesef tespit edildi.
Okulların birçoğu temel eğitimin prensiplerine uygun bir sistem oluşturamamışlardır zira
öğrencilere bilginin yanı sıra becerilerini de geliştirmek ve okulların sunusu arasında bir
tutarlılık oluşmamıştır. Bundan dolayı Bakanlık bu sıralar temel eğitimin geliştirilmesinden
yana.
Temel eğitim döneminde her öğrenciye en az 15 dalda ders veriliyor. Farklı dallardaki dersler
için temel amaç saptanmıştır. Bu, öğrencilerin kavrama, bilgiler ve yetenekleri alanındaki
kalitelerin tarifidir. Temel eğitimin sonunda öğrenciler en az temel amaca ulaşmış olmalıdır.
Öğrenciler ilk üç yılda temel müfredat ile ilgili 50 dakikalık 1.000 ders saati ders görmüş
olmalıdırlar. Bunun yanı sıra okulun 870 saatlik bir serbestliği vardır. Bu serbest saatleri
341
okullar kendi isteklerine göre başka bir faaliyet ya da başka dersler için kullanabilirler. Her
eğitim yılında öğrenciler en az 50 dakikadan 1280 ders saati işlemiş olmaları gerekiyor.
Temel eğitimin uygulanmaya başlamasıyla yeni dallar olan Teknik, Bilgisayar ve “ Bakım”.
Bakım dalında şu akla gelmeli: “ yemek pişirmeyi öğrenmek”, “ nasıl beslenilir”, “ nasıl
doğru beslenirim” ve benzeri konular. Bakım ve teknik dersleri için birçok öğretmen yeniden
eğitilmeleri gerekiyordu ve okullarda yeni inşaat önlemlerinin alınması gerekiyordu ki bu
dersler uygun olarak verilebilsin.
İki yıldan bu yana ikinci evrede ortaokullar “ eğitim evleri” ne dönüştü. Bu şu anlama geliyor,
öğrenciler daha çok bağımsız çalışmak zorundalar, becerilerinin ölçüldüğü ve öğretmenlerin
daha çok eğitim sürecinde tek tek öğrencilerin rehberlik yapmasıdır. Bu açıdan bakıldığında
ilk sürecin, öğrencilerin bağımsız olarak çalışmaya alışmalarının, ne kadar önemli olduğu
ortaya çıkıyor. Ve şimdi büyük ihtimalle bu yöne doğru okullar içerisinden dersler öyle bir
duruma gelecek ki ilk evredeki dersler bununla daha yenilikçi olacak.

Ortaokul evresindeki ikinci evre


“ Yeni ikinci evre” nin uygulanmaya başlamasındaki amaçlar şöyledir: daha geniş bir genel
eğitim ve eğitim sürecinin devamı için iyi bir hazırlıktır. 1968 den beri (“ Mamut yasları”
ortaokuldaki dersler belirgin bir şekilde değişmedi. Temel eğitimin uygulanması ile yeni
değişiklikler oluşmaya başladı. Özellikle üniversite ve yüksek okullarda, ortaokul
derslerinden ve eğitimin devamına geçişte sorunların arttığı, ortaya çıkmıştır. Öğrenciler
bağımsız çalışmaya alışık değillerdi ve bilgileri ve yetenekleri kısmen yeterli değildi. Son
yıllarda bitirme sınavından önceki alan seçimi sistemi ile ilgili, öğrenciler “ yetersiz”
eğitilmişlerdi.( HAVO altı alan, VWO yedi alan) 1998 yılında “ yeni ikinci evre” ilk
okullarda uygulanmaya başladı ve 1999 yılından beride bütün okullarda uygulanmaya başladı.
“ Yeni ikinci evre” de neler yeni? Artık öğrenciler için belirli ders saatlerinden bahsedilmiyor.
Öğrencilerin eğitim için kullandıkları zamandan, yani “ eğitim yükü” den yola çıkılıyor.
Eğitim yükünün hesaplanmasında, öğrencilerin bir maddenin belli bir bölümünü bağımsız
olarak kendileri için yapmalarındaki, ortalama zaman temel alınır. Burada eğitim yükünün
tamamı yılda 1600 saat olduğu hesaplanır, çünkü 40 hafta 40 saat olduğu için.
Müfredat şöyle oluşturuluştur:
Bütün öğrencilerin eğitiminde müşterek bölümleri vardır. Bu müşterek bölümler şu derslerde
okutulur: Hollandaca, İngilizce, ikinci bir yabancı dil, genel doğa bilimleri, tarih ve toplum
bilimi, kültürel eğitim, spor. Bunu yanı sıra dört seçmeli ders seçiyorlar:
- Tabiat ve teknik
- Tabiat ve sağlık
- İktisat ve toplum
- Kültür ve toplum
Sonunda artan saatler kalıyor, bu saatleri öğrenciler serbestçe seçebilir. Ders programları için
( eğitim malzemeleri, metotlar ve eğitim araçları) ayrıntılı bir yönetmelik bulunmamaktadır.
Okul planında eğitim malzemeleri ve öğretim yöntemlerin tarifi ve cevaplarının seçilmiş
olmalıdır. Okullar ders metotlarını seçiyor ve velilerde öğrencilerin kitaplarını tedarik ediyor.
Önemli olan öğrencilere fazla bilim dalı önerilmesi, daha bağımsız çalışmaları ve çeşitli
becerilerin talep edilmesidir. Öğrenciler böyle bir “ profil çalışmaları” yapmalılar.
Öğrencilerin bağımsız olarak seçmiş oldukları, birbiriyle alakalı iki bilim dalı ile ilgili
yaptıkları bir çalışmadır. Çünkü birçok dal olduğu için ve bu dallara, eski sistemdeki gibi
fazla zaman ayrılmadığı için, öğrencilerin konuları kendilerinin işlemesi gerekiyor. Öğretmen
sınıfın önünde durmuyor daha çok eğitim sürecine rehberlik ediyor. Birçok okul “ bağımsız
saatler” uygulamasına geçti. Örneğin öğrenciler üçüncü ders saatinde, istedikleri öğretmenin
dersine gidebilirler. Burada seçmiş oldukları o öğretmenin gözetiminde öğrenim görebilir ve
342
gerekli olduğunda ona sorular sorabilir. Bu yeni öğretim yöntemine “ eğitim evi” adı
veriliyor.

Geri zekâlı çocuklara özgü okul ve ilerletme okulu


Öğrenme özürlü ya da belirgin davranış bozuklukları olan çocuklar çoğu zaman normal bir
okula gönderilmezler. Onlar için özel bir geri zekâlı çocuklara özgü okula( Sonderschule)
gönderilirler. Genel olarak bu tür çocukları imkân dâhilinde “normal” okullara göndermek
bunu “ tekrar beraber okula” parolasına göre. Eğer gerçekten bir çocuğun normal bir okula
gitmesi mümkün değilse, onu Sonderschule’ ye (geri zekâlı çocuklara özgü okul)
gönderiliyor. Ailelerde kendi çocuklarının mümkün olduğu sürece normal bir okula
gitmelerini tercih ediyorlar. Çocuklarında kendi çevrelerinde okula gitmesi ve komşuları ile
buluşması da çok önemlidir. Önceleri geri zekâlı çocuklara özgü derslere verilen bütçe, kısa
süreden beri normal okula giden bu tür öğrencilerin okullarına da bakanlık tarafından
verilmeye başladı. Bu bütçe ile öğrencileri kabul eden okullar özel ilerleme dersleri ve özel
pedagojik bakım düzenleyebilirler. Şimdiye kadar Sonderschulelere verilen destekler ile bütçe
diğer okullara aktarılıyor.

Özel” problem alanlarına “davranış şekli


1 Ağustos 1998 tarihinden beri Belediyeler geri kafalı öğrencilerin politikası ile de
sorumludur. Resmi ve özel okullar içinde belli risk grupların derslerinde aksayan yönleri ile
ilgili, Belediyeler bir plan yaparak savaşmak zorundalar. Bu lise ve ortaokullar dersleri içinde
geçerli. Bunun yanı sıra yabancı dillerde de ders verme imkânlarını sunuyor. Buradaki amaç,
öğrencilerin anadillerine hâkim olmaları ve böylece kendi kültürleri ile iletişim içinde
olmalarını sağlamak. Böylece kendilerinden daha emin olmalarını sağlamak ve bunun
sonucunda da Hollanda toplumuna uyum sağlamalarını ve daha aktif katılmalarını
sağlamaktır. Yabancı dildeki ders seçmelidir, bunu okullar teklif eder ama katılma isteye
bağlıdır.
Güncel Tartışma ve Gelişim Perspektifleri

Tekrar birlikte okula


Bu çalışma başlığı altında bütün ilkokullar, olabildiği kadar, önceleri Sonderschule ye giden
öğrencileri, ilkokullarda okutmaktır. Okul denetiminin son raporuna göre, okullar farklı olan
öğrencilere günden güne daha iyi kullanmaya başladılar.

Dersin Kalitesi
Farklı okulların neticeleri artarak halka duyuruluyor. Okullar bunu kullanmayı öğrenmeleri
gerekiyor ve buna uygun bir “Politika” geliştirmeleri gerekiyor. Bütün okullar, kendi
derslerini ve sonuçlarını değerlendirmek için caba harcamak zorundalar ve bunun için gerekli
önlemleri almak ve bunu resmi olarak yapmak zorundalar.

Okul ve Çevre
Okul çevresinin önemli bir parçası olmaya devam ediyor. Okul yönündeki gelişme ki bu
okullar sabah sekizden akşam beşe kadar ve öğleden sonrada açık olması, ders dışında geniş
alan programı ile bir trentten fazlasına sahip. Özellikle hâlihazırda büyük şehirlerde
mevcuttur. Okullar belediye politikasının önemli bir parçasıdır. Belediyeler, devletten geri
zekâlı çocukların eğitimine yardımın artması için para yardımı alıyorlar. Okulların bu paraları
alabilmesi için, belediyelerle pazarlık yapmak zorundalar. Eğitim politikası devletten
belediyelere kaymaya başladı, diğer devlet politikasındaki desantralizasyonda olduğu gibi.

Demografik Gelişim ve Öğretmen Eksikliği 343


Önemli demografik gelişim ise öğretmenlerin yaş ortalamalarının artmasıdır. Şuan
ortaokullarda öğretmenlerin yaş ortalaması 45 dır ve bundan dolayı da genç ve yaşlı
öğretmenler arsında denge yoktur. Gelecekte yıllarda birçok öğretmen emekliliklerinden
dolayı mesleklerini bırakacaklardır. Buna ilaveten öğretmenlik mesleğine ilginin
azalmasından dolayı çok az genç insanların bu mesleği seçmesi. Eğer gerekli müdahale
yapılmazsa gelecekte çok büyük öğretmen açığı oluşacak.

Mali Bağımsızlık 344


1993 yılından beri meslek- yetişkin eğitimin ve 1996 yılından beride genel eğitimde ( ortaokul
alanında)” lump-sum- finansman. Bu, her okula yıllık olarak, personel ve malzeme giderlerini
karşılamak için verilen götürü tutarıdır. Bu tutar, okulun bir yıl önceki öğrenci sayısına göre
verilir. Bundan dolayı da öğrenci sayısını azalması sorun teşkil etmiyor. Fakat öğrenci sayısı
dikkati çeken miktarda artması durumunda sorun teşkil ediyor. O zaman ek olarak verilen
dersleri sınırlamak lazım ya da- uygun olmayan durumda- daha geniş sınıflar oluşturmak
gerekiyor. Bu şekilde Eğitim Bakanlığının eğitim için vermiş olduğu masraflar daha iyi
planlanabilir, zaten okullar bu sistemde daha çok özgürlükleri sahip. Tabi bütün okullar
personel giderini ve malzeme giderlerini ayrı ayrı kalemden alıyor ama bu kalemler birbirine
kapatabiliyor. Demek ki öğretmen yerine bilgisayar alına biliyor! Bu götürü finansmanı
okullara ve sorumlu kişi ve kuruluşlara büyük sonuçlar doğruyor. Bu bir temayül
gösteriyordu, özel okulların sorumlu kişileri diğer özel okullarla son yıllarda birlikte
çalışmaya başladılar, bu suretle daha güçlü ve bağımsız olmak ve “kendi okul politikalarını”
gütmek için. Bu, ekonomik açıdan bağımsız olmak için alınan bir önlemdi, çünkü götürü
finansmansız olmuyordu, çünkü bir okul ekonomik olarak batabiliyor.

Modern okullardaki okul müdürlükleri


“ Ons Middelbaar Onderwijs” Elliyi aşkın özel sorumluluk taşıyan okullar. Tarif edildiği gibi
götürü finansmanın girişiyle ve eğitim politikasının desantralizasyonu ile okul yönetimine
büyün sonuçlar doğurmuştu. Önceleri, birçok özel sorumluluk taşıyanlar bir okulu
yönetiyordu, ama bugünlerde, birleşmeden dolayı, özel sorumluluk taşıyanlar birçok okul
yönetiyor. Örneğin Brabant vilayetinde” Ons Middelbaar Onderwijs” kulübü var, yaklaşık
olarak elli ortaokulu mevcut. Bu bir istisna ama bu eğilimi genişletmek mümkündür. Bu tabi
özel sorumluluk taşıyanların uzmanlaştırılması gerekiyor ve bunu ancak okul yöneticilerine
daha çok yetki verilmesiyle olur. Eğer birçok okul bir yönetim kurulu ile birlikte çalışırsa,
bazen bir yönetim kurulu heyetinin heyet başkanı olur ki o, birlikte çalışan okulların yönetim
sorumluğunu üstlenir. Özel sorumluluk taşıyan kişi böylece okulları uzaktan ve ekonomideki
gibi denetim kurulu gibi görev yapar. Diğer okullarla birlikte çalışan okul yöneticileri “okullar
üstü yönetim takımı” kurdukları bir modelde az değil. Son modeldeki okullar bireysel olarak
otonomi bakımından yönetim kurulu heyeti modelinden daha garantilidir. Fakat tek bir okulu
yönetenin koltaslık talebin artması ortaya çıkıyor.

Okul Yöneticisinin yeni görevleri


Burada anlaşılacağı üzeri, okul yöneticisinin rolünün tamamen değişeceğidir. Özel
sorumluluk taşıyanların görevlerini, artık okul yöneticilerin görevleri arasına giriyor ve
böylece pedagojik görevleri için az zaman kalıyor. Bundan dolayı okullarda yeni idarecilik
modelleri oluşuyor. Böylece okul müdürünün yardımcılarının rolleri artıyor, onlar geleneksel
müdürün görevlerini üstleniyorlar. Okullarda artık yavaş yavaş yeni bir idarecilik sınıfı
oluşuyor: Bu “middle- management” dir. Özel sorumluluk taşıyan kişi özerk olduğu için,

345
okulları istediği gibi düzenleyebilir. Bu açıdan Hollanda da ki okullar uzmanlaşabilir ve
efektif organizasyon açısından kendilerini geliştirebilir.
346
Elementar / İlk Alan İkincil Alan
Temel Eğitim

VWO WO

HAVO HBO

Temel Okul/
İlkokul MAVO MBO

VBO LLW

Geri zekâlı çocuklara özgü okul dersleri ve devam geri zekâlı çocuklara özgü dersler
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 Okul yılı
Oklu gitme yükümlülüğü

3 4 5 6 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 Yaş
347
Norveç

Eğitimin Gelişimi
Ortam koşulları
2001 yılında Norveç’te yaklaşık olarak 4,5 milyon insan yaşıyor. Tabi bunlar belirli bir gelir
ve nispeten homojen bir eğitim bilânçosu oluşturuyorlar. Ülke, geleneksel halkın yanı sıra
azınlık olan Samen ve Finlilerden oluşuyor. Bunu yanı sıra yaklaşık olarak 184.337 yabancı
uyruklu Norveçli vatandaşlarda yaşıyor. Göç edenlerin toplamı 249.904(%5,5) kişidir.
Samenlerin nispeten çok az bir halk, onların sayısı yaklaşık 20.000 olduğu tahmin ediliyor.
Onların kendi kültürleri ve dilleri var (Sami). Onlar genel olarak kuzey eyalette yaşıyorlar.
Halkın yaklaşık %86 sı Norveç Devlet Kilisesine kayıtlı. Norveç’in yüzeyi karmaşık dağlar
sisteminden oluşmaktadır, sahil ise çok inceltilmiş fiyortlu bölgeden oluşmaktadır ve yüzey
323.700 kilometre karedir. Ülke yaklaşık olarak 2.500 km uzunluğunda ve üçte biri kuzey
kutup çemberi içerisinde. Halkın büyük bir kısmı Oslo ( burada toplam nüfusun yarısı
yaşamakta) Stavanger, Bergen ve Trondheim bölgelerinde yaşamaktadırlar. Bir metre kareye
yaklaşık olarak 14 kişi düşüyor. Tarım genel olarak güney sahilinde yapılıyor. Sanayi
şehirlerde büyük yerler kaplıyor.
1397 yılında İsveç, Norveç ve Danimarka sözleşme ile birleşmişlerdi. 1523 yılında İsveç
yeniden bağımsızlığını elde etti. Norveç ise 1814 yılına kadar Danimarka egemenliğindeydi.
Bu sürede ülkenin yapısı Danimarka’nın etkisi altında kalmış. Napolyon Savaşından sonra
Danimarka, Norveç eyaletini İsveç’e vermek zorunda kaldı. Ancak 1905 yılında halk
oylamasıyla bağımsız oldu. Ancak o zamandan beri Norveç Krallığı bağımsız ülke. 1940
yılında ise Almanlar bu ülkeyi işgal etti. Diğer Avrupa bölgelerinde olduğu gibi Norveç’te
Nazileştirme politikası ve baskı altında tutuluyordu. 1945 yılından sonra, Mareşal Planının
desteği ile yeniden inşa edildi. Nüfusu 1946 da 3,1 milyondan (2001) de 4,5 milyona çıktı.
1949 yılında NATO’ ya girdi. 1974 yılında Kuzey Denizinde bulunan petrol ile petrol ticareti
önemli bir unsur oldu. Gayrisafi milli gelir hızlı yükseldi. 1972/1994 yılında Avrupa Birliğine
girmek için yapılan halk oylaması olumsuz çıktı. 2001 ağustosunda işsizlik sadece %2,9.
Bütçe, petrolden elde edilen gelirden dolayı önemli miktarda fazla veriyor. Bu, devlete halkı
refah düzeyde yaşatmasına imkân sağlıyor.

You might also like