Professional Documents
Culture Documents
Denizde Haberleşme 2
Denizde Haberleşme 2
Telekomünikasyonun Durdurulması
ITU'ya üye ülkeler, kendi ulusal kanunlarına göre, ülke güvenliği için tehlike oluşturacak yada
kanunlara, genel adaba, terbiye kurallarına aykırı her hangi bir özel telgraf haberleşmesinin yayınını
durdurma, ayrıca yine yukarıda belirtilen durumlarda diğer herhangi bir özel haberleşmeyi kesme
hakkını saklı tutmaktadırlar.
Haberleşmenin gizliliği
ITU üyeleri, uluslararası haberleşmelerin gizliliğinin sağlanması hususunda (gemi ve kıyı istasyonu
operatörlerini uyararak) gerekli tüm önlemleri almalıdırlar. Telsiz istasyonu personeli ve telsiz
haberleşmesinin içeriğini bilen kişiler, haberleşmenin gizliliğini sağlamak zorundadırlar. Her hangi bir
mesaj trafiğinin, almaya yetkili olan istasyondan başkası tarafından alınması yasaktır. Ancak böyle bir
trafik istenmeyerek alınmışsa, tekrar yayını veya üçüncü şahıslara duyurulması yada her hangi bir
başka amaçla kullanılması yasaktır.
Uluslararası telekomünikasyon servisi; deniz, kara ve uzaydaki (uydu haberleşmesi) can güvenliği ile
ilgili bütün haberleşmelere kesin bir öncelik tanımaktadır. Ayrıca, dünya sağlık örgütünün ( WHO)
salgın hastalıkla ilgili fevkalade aciliyet gerektiren haberleşmelerine de öncelik tanınmalıdır. (Tıbbi
tavsiye ve yardım ile ilgili acelelik mesajları)
Zararlı Müdahaleler
Bütün telsiz istasyonları, amaçları ne olursa olsun diğer istasyonların haberleşme servislerine zararlı
müdahaleye sebebiyet vermeyecek şekilde donatılmış olmalı ve çalışmalarında da her hangi bir zararlı
müdahalede bulunmayacak tedbirleri almalıdırlar. Kullanılan frekanslar ortak olduğu için, her hangi
bir yayın yapmadan önce (gemi ve kıyı istasyonları) belirli bir süre dinlemede kalmalı, devam eden
haberleşmeye zararlı müdahalede bulunmamaya özen göstermelidirler. Gereksiz ve aşırı çağrılardan
kaçınılmalı, yanlış ve yanılgıya düşürecek çağrı ve sinyaller kullanılmamalıdır. Örneğin; " MAYDAY"
kelimesi; radyotelefon tehlike sinyalidir. Dolayısıyla; her hangi bir geminin ismi, MAYDAY ROSE vs..
gibi tehlikeyi çağrıştıracak bir isim olamaz. Ayrıca, diğer istasyonlara olası zararlı müdahalelerden
kaçınmak için, en düşük güç ile çıkış yapılmalıdır. (liman dahilinde 1w)
1
Haberleşme Öncelik Sırası
1- Tehlike çağrıları, tehlike mesajları ve tehlike trafiği,
2- Acelelik sinyali ile başlayan haberleşmeler,
3- Emniyet sinyali ile başlayan haberleşmeler,
4- Diğer haberleşmeler.
Deniz seyyar servisinde yapılan haberleşmelerde, sahte yada yanıltıcı nitelikte; tehlike, acelelik yada
emniyet sinyalleri veyahut da tanıtma sinyallerinin yayınlanması kesinlikle yasaklanmıştır.
Ruhsatname Düzenlenmesi
Gemilerin telsiz cihazlarının ruhsatnameleri; 1996 yılından itibaren geminin donatanı değişmediği
sürece geçerli olmak üzere (süresiz) düzenlenmektedir.
RADYOTELGRAF HABERLEŞMESİ
Denizde, yazılı iletişim aracı olarak kullanılan radyotelgraf; gemilerdeki telsiz haberleşmesinden
sorumlu personelin yanı sıra, denizcilik işletmelerindeki yada kamu kurumlarındaki idarecileri de
yakından ilgilendirmektedir. Örneğin geminin bağlı olduğu şirket, kiracı firma yada liman yetkilileri
vs. ile yapılacak tüm haberleşmelerin radyotelgraf iletişimi vasıtasıyla yazılı olarak belgelendirilmeleri
gerekmektedir.
Bu nedenle, yukarıda belirtilen pozisyonlarda çalışacak kişiler, gemiler ile yapılacak yazılı
iletişimlerde kullanmak üzere, telgraf (ve radyotelgraf) ile ilgili tüm detayları bilmek zorundadırlar.
Telgraf
En basite indirgenmiş haliyle telgrafın tanımı için kısaca, “işaretler kodu” kullanılarak yazıların
naklini sağlayan bir telekomünikasyon sistemidir denilebilir.
Uluslararası genel telgraf servislerinde kabulü zorunlu olan telgraf sınıfları aşağıda gösterilmiştir.
- SVH : Can güvenliğine ait telgraflar. Bu telgraflar bir yetkili (Dünya sağlık örgütü “ WHO” ana
merkezi yada bölgesel salgın hastalıklarla mücadele merkezleri) veyahut da özel bir şahıs
tarafından, fevkalade aciliyet içeren can güvenliğine ait durumlarda çekilebilir.
- ETATPRIORITE : Birleşmiş Milletler üyelerinin başvurularına ait telgraflar,
- ETAT (yada) ETATPRIORITE : Devlet telgrafları,
- OBS : Meteorolojik (gözlem) telgrafları,
- RCT : 12 Ağustos 1949 tarihli Cenevre konferansına istinaden, savaş zamanında korunan (savaş
esirleri, gözaltına alınan siviller ve onların temsilcileri) şahıslara ait telgraflar,
- A : Servis yada tavsiye telgrafları
Özel Servisler
- URGENT : Acele
- LX : Lüks
- LXDEUL : Taziye (başsağlığı)
- JX : R/Telgrafların kıyı istasyonunda alıkonulma süresi (X = gün sayısı)
- TFx : Telefon ile teslim ( x = telefon no)
- TLx : Teleks ile teslim
- TTx : Teleteks1 ile teslim
- FAXx : Faksimil ile teslim.
Radyotelgraf
Seyyar istasyonlar (veya seyyar uydu yer istasyonları) için, seyyar servis (yada seyyar uydu servisine)
ait radyokomünikasyon kanalları üzerinden, bahsedilen istasyonlara veya bu istasyonlardan gönderilen
telgraflara “radyotelgraf” denir.
Yani; deniz haberleşmesinde, telsiz vasıtasıyla alınıp gönderilen telgraflara Radyotelgraf
denilmektedir.
Radyotelgrafların Düzenlenmesi
Radyotelgraflar aşağıdaki sıraya göre düzenlenirler,
- Preambül (preamble)
- (varsa) servis işareti,
- Adres,
- Metin,
-
İmza
1
Teleteks : Monitör ekranı bulunan dolayısıyla, hazırlanan mesajların ekranda düzeltilme ve hafızada saklanma ayrıca
programlanarak istenilen saatte mesaj gönderme imkanı olan, teleks servisinin gelişmiş bir versiyonudur denilebilir.
Teleteks ile mesaj, teleksten 30 defa daha hızlı bir şekilde iletilmektedir. (teleksin hızı 50 baud’dur, teleteks ise 2400 bi t/sn
hızla çalışmaktadır.)
Preambül
R/Telgrafın başlangıç bölümüdür. Bu bölümde; geminin ismi ve çağrı işareti, yada (karadan-gemiye
doğru çekiliyorsa) çıkış merkezinin ismi, seri numarası, kelime sayısı, tarih ve dört rakamdan oluşan
(utc1 olarak) saat, ayrıca; telgrafın geçeceği yolu belirten servis talimatı da bulunur. Çıkış merkezi ismi
kısaltılmamalı ve (birden fazla kelimeden oluşuyorsa) birleştirilmemelidir. Aşağıda, gemiden-karaya
yönünde iletilmek üzere hazırlanmış bir radyotelgrafa ait preambül örneği görülmektedir.
M/V NAZLI-K/TCAL NR 1 CK 25 17/9 1320 UTC
Servis İşaretleri
Servis işareti varsa, radyotelgrafın adres kısmının ilk satırında gösterilir. Servis işaretleri, gönderici
tarafından tam ve kısaltılmış şekilde yazılabilir yada gerekiyorsa sorumlu kişiler tarafından uygun bir
şekilde düzeltilebilir. Her radyotelgrafta servis işareti bulunmayabilir yada birden fazla servis
işaretinin bulunduğu durumlar olabilir. Eğer, birden fazla servis işareti varsa, sınıfını tanımlayan servis
işareti önce yazılır (LT, LX gibi) Eğer “URGENT” servis işareti varsa, bu sınıf işaretinden önce
yazılır.(örneğin URGENT, RCT...)
Adres
Adres, araştırmadan veya bilgi istemeden telgrafın alıcısına tesliminin sağlanması için gerekli tüm
özellikleri kapsamalıdır. SVH, POSTFIN ve SERVİS telgrafları hariç, bütün telgraflar; birincisi
alıcıyı, diğeri ise varış merkezini içermek üzere en az iki kelimeden oluşmalıdır.
Gemilere çekilecek radyotelgraflarda; gemi ismi, “List Of Ship Stations” kitabında gösterildiği gibi
yazılmalıdır. Ayrıca geminin çağrı işareti de belirtilmelidir. Adres çeşitleri aşağıda gösterilmiştir.
- Tam adres,
- Kayıtlı (kısa) adres,
- Telefon adres,
- Teleks adres,
- Teleteks adres
- Faksimil adres,
- Postrestant yada Telgrafrestant adres,
- Posta kutusu adres
1
UTC : Universal Coordinated Time (GMT)
Metin
Her telgraf mutlaka metin kısmını içermelidir. (metni olmayan telgraflar kabul edilmez) Telgrafın
metni; açık yada gizli (gizli anlamı olan harf, rakam , işaret grupları veya bunların bileşiminden
oluşan) dil ile yazılabilir. Telgrafın metni yazılırken, boş satır bırakılmamalıdır.
İmza
Telgraflarda imza zorunlu değildir. Gönderici tarafından her hangi bir şekilde (açık ve gizli dil ile)
yazılabilir. Ancak, genel ahlak ve adaba aykırı, emniyet ve asayişi bozucu, havale ödemesine ilişkin
talimat içeren, sivil ve askeri devlet büyükleri ile belirli kişilere çekilen, belli bir grup yada topluluk
adına olan, alıcılarının maddi ve manevi yarar veya zararı söz konusu olabilecek durumlar içeren
telgraflar; kimlik tespiti ve göndericinin imzası alınmak kaydı ile kabul edilir.
R/Telgrafların İletişimi
1.şubat.1999’a yani GMDSS’in tam olarak yürürlüğe giriş tarihine kadar, deniz seyyar servisinde
yazılı iletişim aracı olarak “mors” haberleşme tekniği kullanılmaktaydı. Ancak gelişen teknolojik
imkanlar, haberleşme alanında da etkisini göstermiş ve neredeyse yüz yıldan daha uzun bir zamandır
kullanılmakta olan bu yöntem yerini “Radyoteleks” haberleşme sistemine bırakmıştır. Dolayısıyla,
denizde yapılacak haberleşmelerde, yazılı iletişim aracı olarak “radyoteleks” kullanılacaktır. Ancak,
bu yazılı iletişim (radyotelgraf) haberleşmesi sadece radyoteleks vasıtasıyla yapılmamaktadır.
Radyoteleks donanımına sahip olmayan yada bir arıza vs. nedeniyle bu tesisatı kullanamayan gemiler,
radyotelgraf haberleşmelerini yapabilmek için bir alternatif olarak R/telefon haberleşme usulünü de
kullanabilirler. (RTF2, RTF3 kısaltmalarına bakınız)
Yersel servisin yakın mesafe haberleşmeleri için kullanılan frekans bandı olan VHF Bandında,
radyoteleks haberleşmesi yapılamamaktadır. Ancak, bu tür haberleşmeler, gerektiğinde radyotelefon
haberleşme usulü kullanılarak yapılabilir. 1
MF ve HF bantlarında ise, kıyı ve gemi istasyonlarına radyoteleks haberleşmesi için gerekli frekanslar
tahsis edilmiştir. Bu frekanslar kullanılarak radyotelgraflar radyoteleks ile iletilebileceği gibi,
gerektiğinde radyotelefon usulü kullanılarak da radyotelgraf iletişimi yapılabilir.
Uydu servisinde ise;
- Inmarsat-A,
- Inmarsat-B ve
- Inmarsat-C tipi uydu terminalleri vasıtasıyla radyoteleks haberleşme usulü kullanılarak yazılı
iletişim sağlanabilir.
Ancak, burada hatırlanması gereken en önemli husus, Inmarsat-A ve Inmarsat-B tipi terminaller
vasıtasıyla karşılıklı yazılı haberleşme yapılabiliyor olmasına karşın, Inmarsat-C tipi terminaller ile
sadece tek yönlü (sakla-ilet) yöntemiyle mesaj iletişimi sağlanabilmektedir.
1
“Kıyı istasyonları” (List of Coast Stations) kitabında, kıyı istasyonlarının hangi tür servis verdikleri, aşağıdaki kısaltmalarla
ayrı arı belirtilmiştir. Bunlar,
RTF 1 : Telefon abonelerine sadece telefon bağlantısı sağlayan kıyı istasyonu.
RTF 2 : Telefon abonelerine telefon bağlantısı sağlayan kıyı istasyonu. Bunun yanı sıra, sözlü radyotelgraf da kabul edilir.
RTF 3 : Radyotelefon haberleşmesi vasıtasıyla sadece sözlü radyotelgraf kabul eden kıyı istasyonu.
RTX 1 : Teleks abonelerine radyoteleks bağlantısı sağlayan kıyı istasyonu.
RTX 2 : Teleks abonelerine radyoteleks bağlantısı sağlamanın yanı sıra, radyoteleks vasıtasıyla radyotelgraf kabul eden
kıyı istasyonu.
RTX 3 : Radyoteleks haberleşmesi vasıtasıyla sadece radyotelgraf kabul eden kıyı istasyonu.
RADYOTELEFON HABERLEŞMESİ
Kıyı İstasyonları
Bir çağrı işareti yada, “List of Coast Stations” kitabında gösterildiği gibi, kıyı istasyonunun bulunduğu
coğrafi yerin ismini takiben, tercihen RADYO kelimesi yada diğer uygun bir işaret ile tanımlanırlar.
Örnek: Roma radyo.1
1
“Kıyılarımız boyunca kamu deniz haberleşmesi hizmetini sağlayan ve eskiden yöresel isimleriyle çağrılmakta olan tüm
sahil telsiz istasyonlarımızın adı ortak bir isim altında toplanarak TÜRK RADYO olarak değiştirilmiştir. Dolayısıyla,
istasyonlarımıza yapılacak çağrılar bundan böyle TÜRK RADYO şeklinde olacaktır. (çağrı işaretlerinde bir değişiklik
yapılmamıştır)
2
Mevcut sistemdeki selektif çağrı usulüne göre (SSFC) gemilerin selektif çağrı numaraları 5 rakamdan, (kıyı istasyonları 4
rakam) GMDSS sisteminde ise (DSC) selektif çağrı usulüne göre 9 rakamdan oluşmaktadır.
Gemi İstasyonları Çağrı İşaretleri
Gemi istasyonlarının çağrı işaretlerinin oluşturulması aşağıdaki gibidir. İki karakter ve iki harf (dört
harf) yada, dört harf ve bir rakam (0 yada 1 rakamı hariç) Bununla birlikte, sadece radyotelefon
haberleşmesi yapabilen gemi istasyonları, iki karakter (ikinci karakter bir harf olabilir) ve takiben dört
rakamdan oluşan çağrı işareti kullanabilirler. (harfi takiben 0 yada 1 rakamı kullanılmamalıdır.) Yada,
İki karakter ve bir harf (üç harf) takiben, dört rakam. (0 yada 1 rakamı hariç) Örnek : TC3643,
HO5685, WTB9460 ... 1
Radyotelefon Çağrısı
Deniz seyyar ve seyyar-uydu servislerinde; yani, karasal (VHF, MF, HF) ve uydu sistemleri
kullanılarak, telsiz vasıtasıyla yapılan telefon çağrılarına “radyotelefon” çağrıları denir.
1
Telekomünikasyon Kurumunun mevcut sistem için yapmış olduğu çağrı işareti düzenlemesine göre, 1600 grt’dan büyük
olan gemiler için dört harf, 300-1600 grt arasındaki gemiler için (eski sistemdeki Radyotelefon donanımına sahip) dört harf
ve takiben bir rakam, 300 grt’dan küçük gemiler için ise, iki harf ve dört rakam, ayrıca sadece yatlar için, YM
karakterleriyle başlayan ve takiben dört rakamdan oluşan çağrı işaretleri tahsis edilmiştir. Böylelikle, deniz aracının çağrı
işaretine bakılarak tanınması kolaylaştırılmıştır. Ancak, GMDSS sisteminde gemilerin, radyotelefon yada radyotelgraf
donanımına sahip olmaları gibi bir ayrıma tabi tutulmayacakları (ve tonajın, 300 gros’un üzerindeki gemiler için bir önem
ifade etmemesi) nedeniyle, tanıtımlarının yapılmasında da yukarıdaki çağrı işareti tahsisatında bazı değişikliklere
gidilebilecektir.
a) VHF Bandı
Telsiz spektrumu; VLF, LF, MF, HF, VHF, UHF, SHF, EHF olarak dokuz frekans bandına
bölünmüştür. Bunlardan bir tanesi VHF (Very High Frequency) bandı olup, 30-300 MHz arasındaki
frekansları kapsamaktadır. Ancak bu frekans bandının sadece 156-174 MHz arasındaki kısmı “deniz
seyyar servisine” ayrılmıştır.
VHF Bandı; yakın mesafe R/Telefon haberleşmesi için kullanılmaktadır. Haberleşme mesafesi normal
şartlar altında 60 mil kadardır. Ancak, frekans modülasyonunun kullanılması sonucu kaliteli ve temiz
bir ses elde edilmesi gibi teknik özelliklerinin yanı sıra, cihaz boyutlarının küçüklüğü sayesinde her
yere rahatlıkla monte edilebilmesi ve çalıştırılmasının da son derece kolay olması nedenleriyle, her
tonajdaki gemi, yat, balıkçı teknesi vs. gibi tüm deniz araçları tarafından, aynı mesafeler için MF
bandına oranla daha fazla rağbet görerek kullanılmaktadır.
Deniz seyyar servisi, 156-174 MHz frekans bandında, 156.800 MHz (kanal 16) uluslararası R/telefon
tehlike trafiği ve çağrı kanalı olarak tahsis edilmiştir.
16’ncı kanal; tehlike, acelelik ve emniyet çağrılarıyla bu çağrılara ait haberleşme trafiğinin yanı sıra,
aşağıdaki amaçlarla1 da kullanılabilir,
Kıyı ve gemi istasyonları tarafından (genel haberleşme) çağrı ve cevap için,
Kıyı istasyonları tarafından, trafik listelerinin ve önemli denizcilik bilgilerinin diğer bir kanaldan
yayınlanacağının anonsu için.
Kanal 16 ayrıca, gemi ve kıyı istasyonları tarafından (SSFC sistemi ile) selektif çağrılar için de
kullanılabilir.
Uluslararası VHF kanallarını içeren tabloya (tablo-1) bakıldığında, 16. kanalın, 75 ve 76. kanalların
arasında yer aldığı görülecektir. Dolayısıyla, bu kanalların ihtiva ettiği frekanslar 16. kanalın
frekansına çok yakın olduğu için, koruma bandı olarak ayrılmış ve bu kanallarda yayın yapılması
yasaklanmıştır.
VHF bandındaki haberleşmeler için 55 adet uluslararası kanal tahsis edilmiştir. Bu kanallar, 01’den
başlamak üzere, 28’e ve 60’ncı kanaldan (75 ve 76 hariç) 88’nci kanala kadardır.
1
Tehlike ve emniyet amacıyla kullanılan onaltıncı kanal, uçak istasyonları tarafından sadece emniyet amacıyla kullanılabilir.
Kanal Not Gönderme frekansı Gemiler Liman çalışmaları Gemi hareketleri Genel
no (MHz) Arası haber-
Çalışma leşme
Gemi Kıyı Tek Çift Tek Çift
İstasyonu istasyonu frekans frekans frekans Frekans
60 H 156.025 160.625
01 156.050 160.650
61 156.075 160.675
02 156.100 160.700
62 156.125 160.725
03 156.150 160.750
63 156.175 160.775
04 156.200 160.800
64 156.225 160.825
05 156.250 160.850
65 156.275 160.875
06 g) 156.300
66 156.325 160.925
07 156.350 160.950
67 k) 156.375 156.375
08 156.400
68 m) 156.425 156.425
09 l) 156.450 156.450
69 m) 156.475 156.475
10 k) 157.500 156.500
70 o) 156.525 156.525 Dsc tehlike emniyet ve Çağrı kanalı
11 m) 156.550 156.550
71 m) 156.575 156.575
12 m) 156.600 156.600
72 l) 156.625
13 p) 156.650 156.650
73 k) 156.675 156.675
14 m) 156.700 156.700
74 m) 156.725 156.725
Tablo-1
Kanal Not Gönderme frekansı Gemiler Liman çalışmaları Gemi hareketleri Genel
no (MHz) Arası haber-
çalışma Leşme
Gemi Kıyı Tek Çift Tek Çift
İstasyonu istasyonu Frekans frekans frekans Frekans
15 j) 156.750 156.750
75 Koruma Kanalı
16 156.800 156.800 R/Telefon Tehlike emniyet trafiği Kanalı
76 Koruma Kanalı
17 j) 156.850 156.850
77 156.875
18 f) 156.900 161.500
78 156.925 161.525
19 f) 156.950 161.550
79 f) m) 156.975 161.575
20 f) 157.000 161.600
80 f) m) 157.025 161.625
21 f) 157.050 161.650
81 157.075 161.675
22 f) 157.100 161.700
82 157.125 161.725
23 157.150 161.750
83 157.175 161.775
24 157.200 161.800
84 157.225 161.825
25 157.250 161.850
85 157.275 161.875
26 157.300 161.900
86 n) 157325 161.925
27 157.350 161.950
87 157.375 161.975
28 157.400 162.000
88 h) 157.425 162.025
Tablo-1.2
Tek ve Çift Frekanslı Kanallar
Tablo-1 de, “Liman çalışmaları, Gemi hareketleri” servislerinde kullanılan kanalları gösteren
sütunlarda “Tek frekans” ve “Çift frekans” olarak gösterilmiş olan kanalların içerdiği frekanslar
incelendiğinde; bazılarının aynı olduğu görülmektedir. Örneğin; kanal 17’nin gemi ve kıyı
istasyonlarına tahsis edilen frekanslarının her ikisi de 156.850 MHz’dir. Böylesi kanallara “tek
frekanslı” (simpleks) kanallar denilmektedir. Bazı kanalların gemi istasyonları ve kıyı istasyonları
frekansları ise farklıdır. Örneğin kanal 84’ün gemi frekansı 157.225 MHz, kıyı istasyonu frekansı da
161.825 MHz’dir. Bu tip iki frekanstan oluşan kanallara da “çift frekanslı” (dubleks) kanallar
denilmektedir.
Meteorolojik bültenlerin yayınlanması için kullanılan bu kanal aynı zamanda gemiler arası haberleşme
kanalı olduğu için, meteorolojik yayınların yapılacağı süreler dışında kullanılabilir.
Bu kanallar, balıkçıların kendi aralarındaki haberleşmeleri için tahsis edilmiştir. Özellikle, buluşma
kanalı olarak kullanılan 77’nci kanal diğer deniz araçları tarafından meşgul edilmemelidir.
Yatların ve yat marinalarının kendi aralarındaki haberleşmeleri için 72 ve 73’ncü kanallar tahsis
edilmiş olup, yat sınıfı dışındaki deniz taşıtları, bu kanallara müdahale etmemeye özen
göstermelidirler.
Gemi Acentesi Kanalı “Kanal 68, 71 ve 74”
Gemi acentelerinin, limanda bulunan ve acenteliğini üstlendikleri gemilerin ihtiyaçlarını karşılamak
amacıyla yapacakları haberleşmeler için, 68, 71 ve 74’ncü kanallar tahsis edilmiştir. Acentelere
kurulacak bu sabit VHF telsiz tesisatının 16, 68, 71 ve 74’ncü kanallarının dışındaki kanallar iptal
edilir. Ayrıca, VHF telsiz cihazının 25 wat konumu da devre dışı bırakılarak sadece 1 wat çıkış gücü
ile yayın yapabilecek duruma getirilmesi gerekir. 1
A1 deniz sahasında seyir yapacak tüm deniz taşıtlarına dsc ve radyotelefon olarak hizmet vermek üzere
Türk Telekom AŞ’ce yeniden yapılandırılan VHF kıyı istasyonları üç ana merkezde toplanmıştır.
Uzaktan kumanda merkezlerinin bulunduğu bu istasyonlar; Karadeniz için Samsun’da, Marmara ve
kuzey Ege için İstanbul’da, güney Ege ve Akdeniz için ise Antalya’da konumlandırılmıştır.
1
1.Temmuz.1995 Boğazlar tüzüğüne göre; 71’nci kanal, İstanbul ve Çanakkale boğazları trafik kontrol istasyonlarınca
kullanılmakta olduğu için, sadece bu yörelerdeki gemi acenteleri, boğaz geçiş trafiği ile ilgili haberleşmelere zararlı
müdahalede bulunmamak için 71’nci kanalı kullanmamalıdırlar.
“Özel” VHF Kanal Tahsisatı
Deniz seyyar servisi VHF R/telefon haberleşmesi için, RR’nun “Appendix 18” de belirtilen (tablo-1)
01-28 ve 60-88 arası toplam 55 adet uluslararası VHF kanalı tahsis edilmiştir. Ülkemizin uyduğu bu
standart, dünyanın pek çok ülkesinde de aynı şekilde kabul görmektedir. Ancak, Fransa, Nijerya, İran
körfezi ülkeleri, Kanada ve Amerika birleşik devletleri gibi bazı ülkeler, bu 55 uluslar arası kanalın
yanı sıra, 28 den 60’a kadar olan ve 89 dan sonraki kanalları kendi otomatik VHF servislerinde hizmet
veren kıyı istasyonlarınca genel haberleşme amaçlı olarak kullanılmaktadırlar. Örneğin, Fransa da
Cassis radio kanal 40, Ault radio kanal 98.
Gemiler-arası haberleşmelerde, bu amaçla tahsis edilmiş (tablo-1 de gösterilen) 06, 08, 10, 13, 09, 72,
73, 69, 67, 77, 15 ve 17. kanallar kullanılabilir. Ancak bu kanallar kullanılırken, Telekomünikasyon
Kurumunun Türk kara sularındaki Türk deniz taşıtları için yapmış olduğu düzenlemeye göre hareket
etmeye özen gösterilmelidir. Açık denizde, uluslararası sularda seyir yapılıyorsa bu uygulamaya riayet
etmeye gerek yoktur.
Gemiler arası haberleşme kanallarında yapılacak çağrı ve haberleşmeler, 16.kanaldaki gibi tam resmi
olmamakla birlikte, çağrı yapan istasyon kimliğini mutlaka belirtmelidir. Mümkünse 1 wat güç ile
(özellikle 15 ve 17. kanallarda) haberleşme yapılmalı ve böylelikle çevredeki diğer istasyonlara zararı
dokunabilecek yayınlardan kaçınılmalıdır. Ayrıca, kanal sayısının kısıtlı olduğu göz önünde
bulundurularak, özellikle yoğun deniz trafiğinin olduğu bölgelerde, (haberleşme yapmak isteyen başka
istasyonlarında olabileceği düşünülerek) haberleşmeyi çok uzun tutmamaya özen gösterilmelidir.
Haberleşmenin Kontrolü
Simpleks Usul
Simpleks çalışma; iki istasyonun sıra ile gönderme yapabildiği bir usulüdür. Bu usulü ile aynı anda
alma ve gönderme yapılamaz. Karşı tarafın dinlenebilmesi ve konuşma sırasının bu istasyona
geçtiğinin belirtilmesi için “tamam” (İngilizce “OVER”) sözcüğünün söylenilmesi ve mikrofon
mandalının bırakılması gerekir.
Dubleks Usul
Dubleks usul ile yapılan R/Telefon haberleşmelerinde; aynı anda karşılıklı alma ve gönderme
yapılabilmektedir. Gemilerin kıyı istasyonlarıyla bu işlem usulü ile haberleşme yapabilmeleri için, iki
ayrı frekans içeren (dubleks) kanallar tahsis edilmiştir. Dubleks cihazlara sahip gemi ve kıyı
istasyonları telefon aboneleriyle yapacakları haberleşmelerde, cihazının mikrofon mandalını sürekli
basılı tutarak karşılıklı konuşma yapabilirler.
Uluslararası Fonetik Alfabe
R/Telefon haberleşmelerinde; çağrı işareti, servis kısaltmaları ve kelimelerin hecelenmesi
gerektiğinde, aşağıdaki uluslararası fonetik alfabe kullanılacaktır.
Harf Yazılışı Okunuşu
A ALFA (Alfa)
B BRAVO (Bravo)
C CHARLIE (Çarli yada şarli)
D DELTA (Delta)
E ECHO (Eko)
F FOXTROT (Fokstrot)
G GOLF (Golf)
H HOTEL (Hotel)
I INDIA (İndiya)
J JULIETT (Cülyet)
K KILO (Kilo)
L LIMA (Lima)
M MIKE (Mayk)
N NOVEMBER (Novembır)
O OSCAR (Oskar)
P PAPA (Papa)
Q QUEBEC (Kübek yada kebek)
R ROMEO (Romeo)
S SIERRA (Siyera)
T TANGO (Tango)
U UNIFORM (Yuniform yada uniform)
V VICTOR (Viktor)
W WHISKEY (Viski)
X X-RAY (Eks rey)
Y YANKEE (Yanki)
Z ZULU (Zulu)
A1 deniz sahasında seyir yapacak tüm deniz taşıtlarına DSC ve radyotelefon olarak hizmet vermek
üzere Türk Telekom A.Ş Genel Müdürlüğünce yeniden yapılandırılan VHF kıyı istasyonlarımız üç
ana merkezde toplanmıştır. Uzaktan kumanda merkezlerinin bulunduğu bu merkez istasyonlar;
Karadeniz bölgesi için Samsun’da, Marmara ve kuzey Ege için İstanbul’da, güney Ege ve Akdeniz
için ise Antalya’da konumlandırılmıştır.
Karadeniz Bölgesi
Baz istasyonunun adı : (Samsun) Türk Radyo
Haberleşme sahası : Zonguldak - Hopa arası
Çağıran istasyonun çağrı işareti yada diğer kimlik bilgileri (en fazla 3 defa)
This is (burası) kelimesi
Çağrılan istasyonun çağrı işareti yada diğer kimlik bilgileri (en fazla 3 defa)
Örnek :
ANKARA (3 defa)
BURASI
TÜRK RADYO (3 defa)
Ancak, unutulmaması gereken bir husus, tehlike trafiğini başlatmak ve tehlikenin varlığından diğer
gemi ve kıyı istasyonlarını haberdar edebilmek için tehlike amaçlı bir dinleme nöbetinin yapılması
gerektiğidir. Bu işlem, GMDSS sisteminde (VHF, MF, HF frekans bantlarında) otomatik DSC
dinleme nöbeti vasıtasıyla yerine getirilmektedir. Bu nedenle, sadece VHF telsiz cihazları bulunduran
deniz taşıtları DSC cihazları ile donatılmadıkları ve dolayısıyla, tehlike haberleşmesini VHF
radyotelefon kullanarak başlatmak zorunda oldukları için, VHF 16.kanaldaki tehlike-emniyet amaçlı
dinleme nöbetinin 1.şubat.2005 yılına kadar uzatılması kararlaştırılmıştır.
Tehlike çağrıları genele hitaben yapılmalıdır. Tehlike çağrısı ve mesajı ancak, kaptan yada; gemi, uçak
veya seyyar istasyon taşıyan diğer vasıtalardan veyahut da gemi uydu-yer istasyonundan (Inmarsat
cihazı bulunan deniz taşıtı) sorumlu kişinin yetkisi altında yayınlanmalıdır.
Tehlike Mesajı
16.kanalda, tehlike çağrısını takiben yayınlanan tehlike mesajına belirli aralarla, cevap alınıncaya
kadar devam edilmelidir. Radyotelefon tehlike mesajı aşağıdakilerden ibaret olmalıdır,
Tehlike sinyali MAYDAY,
Tehlikedeki seyyar istasyonun adı yada diğer kimlik bilgileri,
1
Tehlike çağrısında (bilinen ve kolay anlaşılabilir olduğu takdirde) gemi ismi de kullanılabilir.
Mevkisinin ayrıntıları,
Tehlikenin çeşidi ve istenilen yardımın cinsi,
Kurtarmayı kolaylaştıracak diğer bilgiler.
Örnek:
MAYDAY
THIS IS
EFES,
CALL SIGN TANGO CHARLIE SIX FOUR FOUR SEVEN
3. MY POSITION IS, EIGHTEEN MILES SOUTH OF
4. KUŞADASI BREAK-WATER. Mevkisi
5.
6. STRUCK TO THE ROCKS, OWING TO
7. RAPID FLOODING, WE ARE SINKING AND Tehlikenin cinsi
8. REQUESTING VERY IMMEDIATE ASSISTANCE.
9.
10. FIVE PERSONS ONBOARD, DUE TO
11. STRONG WIND SHIP IS BEING DRIFTED Yardımı kolaylaştıracak
12. SOUTHWARDS. diğer bilgiler
OVER.
Tehlike mesajının 16.kanaldan yayınlanmasından sonra, bir süre dinlemede kalınır. Herhangi bir
istasyon tarafından mesajın alındığına dair bir cevap işitilmediği takdirde, VHF telsiz cihazının 16.
kanalda ve 25 wat pozisyonunda olduğu bir kez daha kontrol edilir ve tehlike mesajı uygun aralarla,
cevap alınıncaya kadar tekrar edilebilir.
Kendi civarında olduğundan kesinlikle şüphe duyulmayan bir deniz aracından, 16. kanalda
yayınlanmış bir tehlike mesajı alan istasyonlar, 16. kanaldan derhal “alındı onayı” vermelidirler.
Ancak bununla birlikte, bir yada daha fazla kıyı istasyonu ile güvenli haberleşmelerin yapılabildiği
bölgelerde, VHF kıyı istasyonlarının tehlike mesajının alındısını öncelikle onaylayabilmelerine fırsat
tanımak için, gemi istasyonları bu alındıyı kısa bir süre geciktirmelidirler.
Yakınında bulunmadığından kesinlikle emin oldukları bir deniz aracından, 16. kanaldan bir tehlike
mesajı alan seyyar servis istasyonları ise, mesajın alındısını onaylamadan önce, tehlikedeki seyyar
istasyonun yakınındaki istasyonların alındıyı müdahalesiz onaylayabilmelerine izin vermek üzere, kısa
bir süre geçmesine müsaade etmelidirler.
Çok uzak bir mesafede bulunduğundan şüphe duyulmayan bir seyyar istasyondan bir tehlike mesajı
alan seyyar servis istasyonlarının alındıyı onaylamalarına gerek yoktur. Alındı onayı aşağıda
gösterildiği şekilde verilmelidir;
MAYDAY
Tehlike mesajını yayınlayan istasyonun çağrı işareti yada diğer kimlik bilgilerinin (gemi ismi vs)
üç defa söylenmesi,
THIS IS (burası) kelimesi
Alındıyı onaylayan istasyonun çağrı işareti yada diğer kimlik bilgilerinin (gemi ismi vs) üç defa
söylenmesi,
RECEIVED
MAYDAY
Örnek;
MAYDAY
EFES, EFES, EFES
THIS IS
CAROLINE, CAROLINE, CAROLINE
RECEIVED
MAYDAY.
Tehlike mesajının alındısını onaylayan her seyyar istasyon kaptanın onayı ile, 16. kanaldan aşağıdaki
bilgileri en kısa zamanda yayınlamalıdır,
Kendi ismini,
Enlem ve boylam olarak, derece ve dakika belirterek kendi pozisyonunu, (mümkün olduğu
takdirde, bilinen bir coğrafi mevkiden gerçek kerterizi ve deniz mili olarak mesafesi de verilebilir.)
İlerleme hızı ve tehlikedeki seyyar istasyona ulaşabileceği tahmini süre,
İlaveten, tehlikedeki geminin pozisyonu şüpheli bulunduğu takdirde, gemi istasyonları mümkünse
QTE kısaltmasıyla başlamak üzere tehlikedeki geminin hakiki kerterizini yayınlamalıdırlar.
Kendisi tehlikede olmayan bir istasyon tarafından aracılık edilerek yayınlanacak bu tehlike mesajı,
aşağıdaki çağrıyı takiben VHF 16.kanaldan yayınlanmalıdır. Bu çağrı aşağıdakilerden ibaret olmalıdır.
Fevkalade önemli durumlarda, tehlike trafiğine müdahaleye yada gecikmesine sebebiyet vermemek
kaydıyla, tehlike trafiğindeki bir arada 16.kanalda, tercihen kıyı istasyonları tarafından, acelelik ve
emniyet mesajlarının anonsları yapılabilir. Anonsta, acelelik yada emniyet sinyali sadece bir kez
söylenilmeli ve mesajının yayınlanacağı çalışma kanalı belirtilmelidir. Örnek;
PAN PAN
BURASI
TÜRK RADYO
KANAL 24
TAMAM
Tehlikedeki gemi, uçak yada diğer taşıtların yakınındaki, tehlike trafiğini takip eden her hangi bir
istasyon, gerekli gördüğü takdirde, SEELONCE DISTRESS sözcükleri ve kendi çağrı işaretini (yada
gemi ismini) de belirterek, müdahale eden istasyonu sessizliğe zorlamak üzere çağrı yapabilir. Örnek;
SEELONCE DISTRESS
THIS IS
YAT DIANA
Acelelik Sinyali
Acelelik sinyali; tehlike hariç diğer tüm haberleşmelere göre önceliğe sahiptir. Radyotelefonda
acelelik sinyali; (Fransızca “Panne”) “PAN PAN” kelime gurubundan ibaret olup çağrıdan önce üç
defa tekrar edilmelidir.
Acelelik sinyali; sadece, seyyar istasyon taşıyan (gemi, uçak veya diğer deniz taşıtları veyahut da
deniz seyyar uydu servisindeki gemi-uydu yer istasyonunun kaptanı yada bu istasyonlardan sorumlu
şahsın yetkisi altında yayınlanmalı ve bu sinyali duyan bütün istasyonlar, yayınlanacak acelelik
mesajına müdahale etmemeye dikkat etmelidirler. Ayrıca, acelelik sinyalini duyan bütün istasyonlar,
en az üç dakika dinleme yapmalıdırlar. Bu sürenin sonunda acelelik mesajı işitilmediği takdirde,
mümkünse bir kıyı istasyonu acelelik sinyalinin
alınışından haberdar edilmelidir. Daha sonra normal çalışmaya geri dönülebilir.
Acelelik sinyali ve takiben mesaj, VHF 16.kanaldan yayınlanmalıdır. Deniz seyyar servisinde acelelik
mesajı ya bütün istasyonlara yada özel bir istasyona hitaben olabilir. Acelelik çağrısı ve mesajı
aşağıdaki gibi olmalıdır;
Karadaki yetkililerden tıbbi yardımla ilgili bilgi almak üzere yapılacak acelelik çağrıları, belirli bir
istasyona hitaben ve 16.kanaldan yayınlanmalıdır. Acelelik çağrısı tıbbi yardım talebi içerdiği için;
çağrıya “MEDİKAL” sözcüğü ilave edilmelidir. Aşağıda, bu çağrıya ait bir örnek verilmiştir.
PAN PAN MEDİKAL (Üç defa)
TÜRK RADYO (Üç defa)
BURASI
MOTOR YAT YASEMİN (Üç defa)
Bu sinyali taşıyan acelelik çağrıları, gemide acil yardım ulaştırılması gereken bir hasta yada yaralı
olması gibi durumlarda yayınlanmalıdır. Acil durum olmaksızın istenecek tıbbi bilgi için, acelelik
sinyali kullanılmadan normal çağrı yapılarak kıyı istasyonu ile irtibat kurulabilir ve durum izah
edilerek gerekli bilgi alınabilir.
Emniyet Sinyali
Radyotelefonda emniyet sinyali, Fransızca’daki “SECURITE” sözcüğünün açıkça telaffuz edilerek
söylenilmesinden ibarettir. Emniyet sinyali, çağrıdan önce üç kez tekrar edilmelidir. Bu sinyal;
istasyonun, denizcilerin emniyetli seyirlerini etkileyecek önemli bir “denizcilik uyarısı” yada önemli
bir “meteorolojik uyarı” (fırtına, kasırga ihbarı) içeren bir mesaj yayınlamak üzere olduğunu belirtir.
Gemiler, denizde emniyetli bir seyir yapabilmeleri için, bulundukları yada seyir yapacakları sularla
ilgili, kıyı istasyonları tarafından yayınlanacak olan emniyet mesajlarını iyi takip etmelidirler. Fırtına
ihbarlarının yanı sıra, askeri gemilerin atış tatbikatları gibi programlı emniyet mesajları karadaki
yetkililerin bilgisi ve denetimi altında hazırlanarak kıyı istasyonlarına iletilecek ve bu istasyonlar
tarafından belirli periyotlarla yayınlanacaktır. Bununla birlikte, seyir emniyetini tehlikeye sokabilecek;
denizde yüzen kütük yada mayına benzer cisimler görüldüğünde veyahut da haritada belirtilmemiş,
yeni oluşmuş sığlık yada gemi enkazlarının varlığından haberdar olunduğunda, olay uygun bir emniyet
mesajına dönüştürülerek, gecikmeksizin olaydan haberdar olan gemi, yat vs deniz taşıtları tarafından
da yayınlanabilir.
Emniyet Mesajlarına Konu Olan Olaylar
Denizde can ve mal güvenliğini tehlikeye sokabilecek ve dolayısıyla emniyet mesajı olarak
yayınlanmasını gerektirecek bazı olaylar aşağıda gösterilmiştir,
Gemilerin ana seyir yollarındaki ışıklı şamandıraların sönmesi,
Gemi enkazları yada yarı batık gemilerin varlığı,
Yedekte çekilen geniş dubaların varlığı,
Denizde mayın yada benzeri herhangi bir cisim görülmesi,
Denize düşmüş ve sürüklenen kütük vb. cisimler,
Varlığı yeni keşfedilmiş sığlık yada kayalıklar,
Su altında kablo döşemesi vb. denizaltı çalışmaları,
Harp gemilerinin atış tatbikatları,
Fırtına ve kasırga ihbarları.
MF (medium frequency) bandı; VHF bandının kapsam sahasının ötesindeki istasyonlarla haberleşme
yapmak için amaçlanmıştır ve haberleşme mesafesi normal şartlarda 250 mil civarındadır. Bu frekans
bandı; 1605-4000 kHz arasındaki frekansları içerir ve SSB radyotelefon olarak; gemi ve kıyı
istasyonlarına, ayrıca gemiler-arası kullanımlar için ayrı ayrı tahsis edilmiştir.
R/Telefon tehlike-emniyet trafiği frekansı 2182 kHz; çağrı ve cevaplar için, kıyı istasyonları tarafından
trafik listelerinin bir başka (çalışma) frekanstan yayınlanacağının duyurulması ve ayrıca; gemiden-
gemiye ve gemiden-hava taşıtlarına doğru yapılacak “olay-yeri” haberleşmelerinde kullanılabilecektir.
2182kHz’in tehlike amaçlı kullanımını kolaylaştırmak için, bu frekanstaki bütün yayınlar en aza
indirgenmeli, tehlike acelelik yada emniyet hariç çağrı ve hazırlık sinyalleri bir dakikayı
geçmemelidir.
2182 kHz taşıyıcı frekansında her hangi bir yayın yapmadan önce, devam ede gelen tehlike trafiğinin
bulunmadığından emin olmak için yeterli bir süre dinleme yapılmalıdır. (bu kural, tehlikedeki gemi
için uygulanmaz)
SOLAS’a tabi olmayıp, GMDSS teknikleri ve frekanslarını kullanan gemilerin GMDSS gereklerine
göre donatılıncaya kadar geçecek süre içinde, 2182 kHz’in (ve VHF 16.kanal) uluslararası genel
haberleşme R/Telefon çağrı kanalı olarak devamlılığına karar verilmiştir. Bununla birlikte IMO;
GMDSS’e tabi gemilerin 1.Şubat.1999’dan sonra 2182 kHz’de dinleme yapmalarına gerek
olmadığına, VHF 16. kanalda ise 1.Şubat.2005 yılına kadar dinlemenin devam etmesine karar
vermiştir. Bu süre içinde, denizde can güvenliğinin artırılmasına yardımcı olmak üzere bütün idareler;
tüm gemileri GMDSS’i kullanmaları, ayrıca GMDSS için kıyı-bazlı imkanların sağlanması
hususlarında teşvik etmelidirler.
2182 kHz Frekansının Koruma Bandı
2182 kHz frekansının istenmeyen müdahalelerden korunabilmesi için, 2173.5-2190.5 kHz frekans
bandı tehlike frekansının koruma bandı olarak ayrılmış olup, bu frekans bandı içinde olan 2182 kHz
taşıyıcı frekansı ve 2174.5 kHz, 2177 kHz, 2187.5 kHz, 2189.5 kHz frekansları için müsaade edilmiş
yayınlar hariç bu banttaki bütün yayınlar yasaklanmıştır.
c) HF Bandı
HF bandı, gök dalgasından istifade etmek suretiyle, çok daha uzak mesafeler ile haberleşme yapmak
için kullanılır. Bu frekans bandı; 4000-27500 kHz arasındaki frekansları kapsamaktadır. Bu frekans
bandında, SSB radyotelefon haberleşmesi için kullanılacak yayın sınıfı J3E olmalıdır. HF radyotelefon
haberleşmesi için; 4, 6, 8, 12, 16, 18/19, 22 ve 25/26 Mhz frekans bantları tahsis edilmiştir. Bu bantta,
Tablo-2 de görüleceği üzere gemi ve kıyı istasyonları için tahsis edilmiş olan frekanslara ayrıca kanal
numaraları da verilmiştir.
Tablo 2
HF bandında, radyotelefon ile bir kıyı istasyonunu çağıran bir gemi, “Kıyı istasyonları” kitabının 5.
sütununda gösterilen kanaldaki (gemi istasyonuna tahsis edilmiş olan) çalışma frekansını
kullanmalıdır.
Kıyı istasyonları kitabında böylesi bir dinleme nöbetinin yapıldığı gösterilmiyorsa, yine kıyı
istasyonları kitabının 5 no’lu sütununda koyu renk baskı ile belirtilen, kıyı istasyonunun çalışma
yapmakta olduğu kanaldan (doğrudan) çağrı yapılmalıdır. Örneğin; Türk radyonun (İstanbul) devamlı
çalışma yaptığı radyotelefon kanallarından birisi olan kanal 811’deki (Kıyı istasyonları kitabında koyu
renk baskı ile gösterilmemiştir ancak, pratik olarak bu kanalda devamlı çalıştığı bilinmektedir) kıyı
istasyonuna tahsis edilen 8749 kHz (taşıyıcı) frekansının karşılığı olan gemi frekansı, Tablo-2’de1
“Ship stations carrier frequency” sütunundaki 8225 kHz frekansından doğrudan çağrı yapılarak irtibat
kurulabilir.
Ancak çağrı yapılmadan önce, süregelmekte olan bir haberleşmeye zararlı müdahalede bulunmamak
için yeterli bir süre dinlemede kalınmalı, haberleşme olmadığından emin olunduğunda yada
haberleşme varsa; geminin telefon talebini iletmesinden sonra aboneyle irtibat kurulması arasında
geçecek boşluk anı gibi bir süre içinde çağrı yapılıp bir sıra numarası alınması şeklinde irtibat
kurulabilir.
2- Uydu Servisi
Ekvatoral yörüngeli ve 1.6 Ghz frekans bandında çalışan dört adet Inmarsat uydusu vasıtasıyla
sağlanır.
Uydu servisinde; Inmarsat-A, Inmarsat-B, Inmarsat-C ve Inmarsat-M tipi gemi uydu-yer istasyonu
terminalleri mevcuttur. Bunlardan A ve B tipi olanlar ile, tüm haberleşmeler (telefon, fax, data, teleks)
yapılabilir, Inmarsat-M ile sadece telefon (ve fax) Inmarsat-C ile (“sakla ve ilet” olarak) sadece teleks
haberleşmesi yapılabilmektedir. Ayrıca; Inmarsat-A, B, C tipi terminaller, teleks haberleşmesi
yapmaya imkan sağladığı için GMDSS’e uygun olarak kabul edilmiştir.
1
Tablo-2 de, her bir kanal için kıyı ve gemi istasyonlarının frekansları ayrı ayrı kolonlar halinde gösterilmiştir. Bu
kolonlardan birisi “carrier” (taşıyıcı) frekansı diğeri ise, “assigned” (tahsis edilen) frekansı göstermektedir. Bu iki frekans
arasında 1.4 kHz’lik bir fark vardır. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus, sadece “taşıyıcı” frekans kolonunda
gösterilen frekansın kullanılacak olduğudur. Tahsis edilen frekans hiç bir zaman kullanılmamalıdır.
RADYOTELEKS HABERLEŞMESİ
GMDSS gereklerinin tam olarak yürürlüğe girmesiyle birlikte, yazılı iletişim için deniz seyyar
servisinde uzun yıllardan beri kullanılmakta olan “mors-telgraf” büyük bir oranda kullanımdan
kaldırılmıştır. (Bazı ülkeler; 500 kHz ve HF bandındaki mors servislerini halen sürdürmektedirler) Bu
değişikliğin neticesi olarak; R/Telgraf haberleşmesinde kullanılan mors tekniğinin etkinliği nedeniyle
şimdiye kadar ikinci planda kalan NBDP (Narrow Band Direct Printing) şeklinde ifade edilen
radyoteleks sistemi daha yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır.
“Mors-telgraf” sisteminin genel özelliği; harf, rakam yada işaretlerin, “nokta” ve “çizgilerden” oluşan
“mors alfabesi” ile iletilmesiydi. Bu sistemde; harf, rakam vs. oluşturan nokta (.) ve hatlar (-) sabit
sayıda olmayıp bazı farklılıklar içermektedir. Örneğin; “a” harfi (.-) ile ifade edilirken, “b” harfi (-...)
şeklinde daha fazla sayıda karakter ile gösterilmektedir. Doğrudan yazan telgraf sisteminde ise; harf,
rakam yada işaretler sabit sayıda kod grubu ile ancak değişik “var-yok” kombinasyonlarıyla ifade
edilmektedir. Deniz seyyar servisindeki NBDP haberleşmesinde kullanılan 7-ünit kod sisteminde;
örneğin “a” harfi “BBBYYYB”, “b” harfi ise “YBYYBBB” şeklinde gösterilmektedir.
Buradaki “Y” var (mark) yada dijital ifadeyle “1” “B” ise yok (space) “0” olarak adlandırılmaktadır.
Doğrudan Yazan Telgraf Sisteminin Kullanımı
Deniz seyyar servisinde, “doğrudan yazan telgraf” sistemi kullanılarak yapılan haberleşmeler aşağıda
gösterilmiştir. Bunlar;
a- Gemi ve kıyı istasyonları arasındaki telgraf servisinde,
b- Kıyı istasyonu vasıtasıyla,gemi ile gemi sahibi arasındaki telgraf servisinde,
c- Uluslararası teleks şebekesinin bir abonesiyle gemi arasında,
d- Bir kıyı istasyonundan bir yada daha fazla sayıdaki gemilere tek yönlü telgraf iletişimi servisinde,
e- İki gemi arasındaki yada bir gemi ile birden fazla sayıdaki diğer gemiler arasındaki telgraf
servisinde.
Navtex Alıcıları
Kıyı istasyonları tarafından yapılan Navtex yayınlarının gemiler tarafından otomatik olarak
alınabilmesi için, yayının yapıldığı frekansta fabrikasyon olarak ayarlanmış bir alıcı ve alınan bilgileri
rulo edilmiş bir kağıda yazan bir yazıcı devresinden oluşan özel olarak üretilmiş Navtex alıcıları
kullanılmaktadır.
Navtex alıcıları, gerekli ön ayarlama yapıldıktan sonra sürekli açık olarak devrede bırakılabilir.
Ayrıca, cihazın sadece istenilen istasyon ve /yada istenilen tip mesajların alınabilmesi için
programlanabilme özelliği vardır. Bu özellik sayesinde, istenilmeyen istasyonlar ve/veya mesaj
kategorileri otomatik olarak iptal edilecek (A, B ve D tipi mesajlar iptal edilemez) ve kağıda baskısı
olmayacaktır. Ayrıca, mesajın preambül’ündeki B1-B4 karakterlerinin hatasız olarak alınamaması
durumunda kağıda baskı olmamaktadır. Sinyallerdeki zayıflama kabul edilebilir sınırlar içinde olduğu
takdirde ( 4’den az) mesajın baskısı elde edilebilmekte ve mesajın sonunda yüzde kaç hata ile
alındığı ayrıca belirtilmektedir.
1
Answer-Back : Teleks abonesinin numarası ve takiben harf grubunu, örneğin; “53863 Iztz Tr” gemi ve kıyı istasyonları
için ise, selektif çağrı numaralarını ifade eder. Teleks numarasını takiben yazılan harfler, doğru teleks numarasının elde
edildiğinin anlaşılması için bir detay olarak düzenlenmiştir. Sondaki Tr kısaltması ise, ülkeyi (Türk teleks abonesi) gösterir.
Selektif Çağrılar
Selektif çağrılar, istasyonları otomatik olarak çağırmak ve tehlike alarmı için yada trafiğin organize
edilmesi için bilgi yayınlamak üzere düzenlenmiştir. Selektif çağrılar; “kıyıdan-gemiye”, “gemiden-
kıyıya” ve “gemiden-gemiye” yönlerinde yapılabilir.
SSFC Sistemi
Ardışık (birbirini izleyen) kod sistemi olarak isimlendirilen SSFC sistemi; DSC sisteminin, bu
sistemin yerini alıncaya kadar geçerli olacaktır. Henüz tüm gemiler DSC sistemi ile donatılmamış
olduğu için, genel haberleşme amaçlı NBDP haberleşmeleri için belirli bir süre daha eski sistemdeki
selektif çağrı usulü (SSFC) kullanılmaya devam edilecektir. Daha sonra ise, şu an kullanılmakta olan
ve gemi istasyonlarına (beş rakamlı) kıyı istasyonlarına (dört rakamlı) tahsis edilmiş olan selektif çağrı
numaraları iptal edilecek, yerine DSC sisteminde geçerli olacak dokuz rakamlı selektif çağrı
numaraları tahsis edilecektir. Dolayısıyla, yeni sistemde R/teleks haberleşmesi için yapılacak selektif
çağrılar DSC sistemi vasıtasıyla yapılacaktır.
1
Türk kıyı istasyonları için selektif çağrı kimlik blokları; 4360-4369 arasında, Türk gemi istasyonlarına tahsis edilen selektif
çağrı numaraları ise 65700-65999 arasındadır.
Radyoteleks Haberleşmesi
Kıyı istasyonları aracılığı ile, genel haberleşme amaçlı yani rutin haberleşme için karadaki teleks
aboneleriyle irtibatın kurulması;
- Yarı otomatik (operatör yardımı ile) ve
- Tam otomatik (doğrudan teleks abonesiyle) olarak gerçekleştirilir.
Radyoteleks mesajına başlarken, çağrılan abone, kendisini çağıran teleks abonesinin kimliğinden
şüphe ettiği durumlarda, çağrı yapan abonenin aşağıdaki şekilde kimliğini belirtmesi tavsiye edilir.
- FROM sözcüğünü takiben, mesajı gönderenin adı ve yeri,
- TO sözcüğünü takiben, mesajın adresinin adı ve yeri,
- Şayet talep edilirse, COPY sözcüğünü takiben, (mesajın hangi adreslere gönderilmiş olduğu
konusunda bilgi vermek üzere) bilgilendirilecek adreslerin adı ve yeri.
R/Teleks Mesajının Sona Erdirilmesi
R/Teleks mesajın yazımının bitmesi üzerine, yeni bir satıra geçilir ve NNNN harfleri yazılarak mesajın
sona erdiği belirtilir. Yada, son kelimeden sonra yazılacak artı işareti (+) aynı anlamı ifade edecektir.
Ancak, mesaj sonu işareti olarak dört adet N harfi daha yaygın olarak kullanılmaktadır.
Hataların Düzeltilmesi
R/Teleks haberleşmesinde hatalar aşağıdaki şekilde düzeltilir.
a) Karşılıklı haberleşme sırasında, el ile (manuel) gönderme yapılırken hatalı yazılan karakterin
düzeltilmesi için, hatalı yazılan kelimeye bitişik beş adet “x” harfi yazılır ve bir adet boşluk
bırakılarak doğru kelimenin yazımına devam edilir. Örnek : .........eta Aliayxxxxx Aliağa.......
Ayrıca, hatalar “E” harfi, bir boşlu yine “E” harfi şeklinde üç kez tekrar edilmek suretiyle ( E E E
den sonra bir boşluk ve doğru kelimenin tekrar edilmesi şeklinde) de düzeltilebilir. Örnek: ...0800
haretet E E E hareket.....Ancak bu usul her ne kadar kullanılabiliyorsa da pek tercih
edilmemektedir.
b) Delikli şerit ile otomatik göndermede, hata yapılan harften sonra delinen karakter (harf, rakam,
satırbaşı, geri dönüşler, kelime aralıkları) sayılır ve geri alma tuşuna basılarak geri alınır. Harf
değiştirme (letter shift) tuşu ile, hata yapılmadan önceki son harfe kadar silinir ve daha sonra doğru
harf yazılarak gönderilmeye hazır hale getirilir.
c) (b) maddesinde belirtilen usul her hangi bir nedenle takip edilemezse, a zaman hata, (a)
maddesinde belirtildiği şekilde düzeltilmelidir.
d) Hata; mesaj karşı teleks abonesine iletildikten sonra ancak karşılıklı answer-back’lerin elde
edilmesinden önce fark edilirse, mesajın metinin alt kısmında, ne gibi bir değişikliğin gerektiği
açıkça belirtilmek suretiyle hata, aşağıda örneklerde görüldüğü gibi düzeltilmelidir.
23. Örnek: “Mesajın ikinci
satırındaki beşinci kelime (Aliağadan hareket TEKRAR Aliağadan hareket) olacaktır.” Yada,
“Mesajın birinci satırındaki beşinci kelime ile altıncı arasına HAREKETLE ilave edilecektir.”
Test Bandı
Test bandı, (alfabedeki tüm harfleri içeren) aşağıdaki mesajdır. “THE QUICK BROWN FOX JUMPS
OVER THE LAZY DOG” Yada “VOYEZ LE BRICK GEANT QUE J’EXAMINE PRES DU
WHARF” Türkçe alfabedeki harflerin tümünü içeren ve yurt içi teleks haberleşmesinde kullanılabilen
test mesajı ise; “MEVCUT WXO JELATİNSİZ BAND FENA HALDE KOPTUĞUNDAN
TEKRARLAYINIZ”
Teleks (delikli) Şerit
R/Teleks Ücretleri
a- Yurt içi Radyoteleks ücretleri
- Türk bandıralı gemilerle, yurt içi (abone veya gişe teleksi) karşılıklı R/Teleks haberleşmelerinde;
toplam ücret (dakika başına) ........300.000.-TL
- Türk bandıralı gemilerin birbirleriyle yapacakları R/Teleks haberleşmelerinde toplam ücret
(dakika başına)..........................400.000.-TL
- Türk bandıralı gemi çıkışlı yurt içi varışlı R/Teleks mektup haberleşmelerinde toplam ücret
(dakika başına)..........................300.000.-TL
- Türk bandıralı gemi çıkışlı-yurt içi varışlı çok adresli Radyoteleks-Mektup haberleşmelerinde;
1.adres için tarifesindeki tam ücret, diğer her bir adres için tarifesince belirtilen ücretin %50'si
alınır.
- Yurt içi Radyoteleks haberleşmelerinde en az 3 dakikalık ücret 1 alınmak üzere ilave 1 dakika ve
kesrinden 1 dakikalık ücret alınır.
- Otomatik R/Teleks haberleşmelerinde; kontör atış periyodu 0.4 saniyedir ve yurtiçi teleks ücretleri
tarifesindeki teleks kontör ücreti 2 alınır. Yurt içi R/Teleks haberleşmesinde tenzilli tarife
uygulanmamaktadır.
Türk gemilerinden yurt dışına doğru otomatik radyoteleks ücret tarifesi aşağıdaki gibidir
(01.4.1998'den geçerli) Bu tarifeye göre, ülkeler beş kademeye ayrılmıştır.
I. Kademe (şebeke ücreti) : 60.000.- TL (dakikası)
II. Kademe " : 80.000.- TL "
III. Kademe " : 200.000.- TL "
IV. Kademe " : 300.000.- TL "
V. Kademe " : 600.000.- TL "
Yukarıdaki değerlere göre; şebeke ücretinin 1.1 katı alınarak dakika başına alınacak toplam ücret
belirlenmiştir. Bunlar; 1.kademe için: 66.000.-TL, 2.kademe için: 88.000.-TL, 3.kademe için:
220.000.-TL, 4.kademe için 330.000.-TL, 5.kademe için ise 660.000.-TL'dır.
1
Üç dakikalık ücret uygulaması; manuel tarifede geçerlidir. Yani karadan-gemiye yönündeki R/Teleks haberleşmeleri için
kullanılmaktadır.
2
Teleks kontör ücreti : 1000.- TL'dır. (Ototmatik teleks haberleşmesinde 0.4 saniyede bir kontör atmaktadır. Dolayısıyla
haberleşmenin dakikası 150.000.-Tl’dır. )
GMDSS HABERLEŞMESİ
GMDSS Nedir ?
Global Maritime Distress and Safety System sözcüklerinin ilk harflerinden oluşan bu kısaltma;
“küresel, yani bütün dünyayı kapsayan, Deniz, Tehlike ve Emniyet haberleşme Sistemini ifade
etmektedir.
Bu yeni sisteme “küresel” tabirinin ilave edilmesinin nedeni; denizde tehlike yada emniyet
durumlarında yapılacak çağrıların alınabilmesinin; eski sistemde (SOLAS) olduğu gibi, sadece
tehlikedeki geminin civarındaki gemiler yada orta dalga bandındaki tehlike frekanslarında dinleme
yapan yöresel kıyı istasyonlarıyla sınırlı kalmayacak oluşudur. Yani; tehlikedeki gemi, karadan çok
uzakta, okyanusun ortasında olsa dahi, tehlikeyle ilgili bilgileri civarındaki gemilere duyurabileceği
gibi, dünyanın herhangi bir uzak yöresindeki bir kıyı istasyonuna anında iletebilecektir.
GMDSS; bütün gemiler için bu sisteme ait telsiz donanımı bulundurma zorunluluğu getirmemektedir.
300 Grt. altındaki ticari gemiler ve 300 Grt’dan büyük olsa dahi, ülkelerin ulusal sularında seyir yapan
gemiler GMDSS’e tabi değildir.(Bayrak devletinin kurallarına tabidir.) GMDSS yükümlülüklerini
yerine getirmek zorunda olan gemiler ise; uluslararası seyir yapan,
- SOLAS hükümlerinin uygulandığı yani, 300 Gross ton ve yukarısındaki bütün yük gemileri ile,
- Bütün yolcu gemileridir. (SOLAS’a göre, on iki ve daha fazla yolcu taşıyan gemi, yolcu gemisi
sınıfına girmektedir.)
GMDSS Deniz Sahaları
SOLAS sisteminde; bu sisteme tabi olan gemilerde, telsiz donanımı ve telsiz operatörlerinin yeterliliği
için geminin tonajı göz önüne alınmaktaydı. GMDSS sisteminde ise, geminin tonajı yerine geminin
seyir yapacağı sulara göre yeterli miktarda cihaz bulundurulması gibi yeni bir düzenlemeye
gidilmiştir.
Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) bu amaçla, gemilerin seyir yapacakları suları; A1, A2, A3 ve A4
şeklinde adlandırılan ve dört deniz sahasına bölen yeni bir sistem geliştirmiştir.
A1 Deniz Sahası
En az bir VHF kıyı istasyonunun R/Telefon haberleşme kapsam sahası içinde, devamlı olarak DSC
alarmının mümkün olabileceği bir saha demektir. Bu deniz sahası, normalde kıyıdan 20-30 (deniz) mil
mesafeyi kapsamaktadır.
A2 Deniz Sahası
A1 deniz sahası hariç; en az bir MF kıyı istasyonunun R/Telefon haberleşme kapsam sahası içinde,
devamlı olarak DSC alarmının (alınıp-gönderilmesinin) mümkün olabileceği bir sahadır. A2 deniz
sahası pratikte, kıyıdan itibaren yaklaşık 100-150 (deniz) mil olarak belirlenmiştir.
A3 Deniz Sahası
A1 ve A2 deniz sahaları hariç, yani VHF ve MF kıyı istasyonlarının haberleşme menzili dışında ancak,
Inmarsat sabit uydularının kapsamı içinde, sürekli alarm yayınının mümkün olabileceği bir saha
demektir. Pratikte A3 deniz sahası 70º kuzey ve 70º güney enlemleri arası olarak belirlenmiştir.
A4 Deniz Sahası
A1, A2 ve A3 deniz sahalarının dışındaki deniz sahasını ifade etmektedir. Bu deniz sahası, Inmarsat
sabit uydularının kapsam sahası dışındaki yani, 70º kuzey ve 70º güney enlemleri ötesindeki kutuplara
yakın suları içermektedir.
Temelde, GMDSS'in gemi telsiz sistemlerine ait talepleri; “her bir gemi, seyir yapacağı sulara göre
tehlike-emniyet haberleşmelerini yapabileceği yeterli miktarda telsiz cihazı ile donatılmış olmalıdır.”
şeklindedir. Telsiz donanımının cinsi ve miktarı; geminin büyüklüğüne göre değil, seyir yapılacak
deniz sahasına göre belirlenmektedir. Yani, aynı sularda seyir yapan 300 Grt’luk küçük bir yük gemisi
ile 300.000 Grt’luk dev bir tanker aynı miktarda telsiz cihazı bulunduracaklardır. Ancak, şu da
unutulmamalıdır ki, deniz sahalarına göre bulundurulacak telsiz cihazı talepleri kümü latif olarak yani
ilavelerle artarak çoğalmaktadır. Örneğin; A4 deniz sahasındaki gemiler A1, A2, ve A3 deniz sahaları
için talep edilen telsiz cihazlarını da bulundurmak zorundadırlar. Netice olarak, GMDSS’in cihaz
talepleri aşağıdaki gibi özetlenebilir;
- A1 deniz sahasındaki gemiler; VHF telsiz cihazı ve ya VHF EPIRB’i (gemi sadece A1 deniz
sahasında seyir yapıyorsa VHF-DSC EPIRB’i bulundurabilir) yada uydu EPIRB’i,
- A2 deniz sahasındaki gemiler; VHF ve MF cihazları ve uydu EPIRB’i, (406 MHz uydu EPIRB’i
yada gemi sadece Inmarsat uyduları kapsam sahası içinde seyir yapıyorsa 1.6 GHz Inmarsat uydu
EPIRB’i)
- A3 deniz sahasındaki gemiler; VHF, MF cihazı ve ayrıca HF cihazı yada uydu terminali ve uydu
EPIRB’i
- A4 deniz sahasındakiler ise VHF, MF ve HF cihazları ve uydu EPIRB’i
24. - Deniz emniyet bilgilerinin
(MSI) alımı için gerekli cihazlara, (uluslararası NAVTEX yayınlarının yapıldığı her hangi bir
sahada seyir yapılıyorsa, bir NAVTEX alıcısı. NAVTEX yayınlarının alınmasının mümkün olmadığı
ancak herhangi bir Inmarsat uydusunun kapsam sahası içinde seyir yapılıyorsa, müstakil bir “ EGC”
alıcısı yada Inmarsat-C terminali. Bununla birlikte, gemiler sadece HF-NBDP vasıtasıyla MSI'nın
yayınlandığı sahalarda seyir yapıyorlarsa ve bu yayınları alabilen cihazlarla donatılmışsa EGC
alıcısından muaf tutulabilirler)
- Can kurtarma aracı için SART (300-500 Grt arası gemiler en az bir, 500 Grt’dan büyük gemiler en
az iki adet) ve su geçirmez VHF el telsizi, (300-500 Grt. arasındaki gemiler en az iki, 500 Grt.
üzerindeki gemiler ise en az 3 adet)
- En az bir radar cihazına sahip olacaklardır.
A1 deniz sahasındaki gemiler; gemiden-kıyıya yönünde DSC tehlike alarmını köprü üstünden
yayınlayabilmek için, VHF 156.525 MHz (ch.70) frekansını kullanacaklardır. DSC tehlike alarmı; aynı
frekans kullanılarak, VHF-DSC cihazı yada VHF-DSC EPIRB’i vasıtasıyla da yayınlanabilir.
A2 deniz sahasındaki gemiler; gemiden-kıyıya yönündeki DSC tehlike alarmı için, 2187.5 kHz
frekansını kullanacaklardır. Ayrıca, 406 MHz veya 1.6 GHz uydu EPIRB’leri, HF-DSC, Inmarsat-A, B,
C terminalleri de kullanılabilir.
A3 deniz sahasındaki gemiler DSC tehlike alarmını; gemiden-gemiye yönünde 2187.5 kHz
frekansından, gemiden-kıyıya yönünde ise, Inmarsat gemi uydu-yer istasyonu yada HF bandındaki (4,
6, 8, 12, 16 MHz) DSC tehlike frekanslarının birinden veyahut da uydu EPIRB’leri vasıtasıyla
yayınlayabileceklerdir.
A4 deniz sahasında yani Inmarsat uydularının kapsam sahası dışında seyir yapan gemiler; gemiden-
gemiye1 yönündeki tehlike alarmlarını 2187.5 kHz’den, gemiden-kıyıya yönünde ise, HF Bandındaki
DSC tehlike frekanslarından yada 406 MHz uydu EPIRB’i veyahut da her ikisi vasıtasıyla
gönderebileceklerdir.
A4 deniz sahası için hatırlanması gereken en önemli husus, bu deniz sahasının Inmarsat kapsamı
dışında olduğudur. Dolayısıyla, Inmarsat uydu terminalleri ve Inmarsat uydu EPIRB’leri bu deniz
sahasında kullanılamayacaktır.
Deniz ticaret filomuzun büyük bir kısmını, Akdeniz içinde ve yakın sularda çalışan küçük tonajlı
gemilerin oluşturması nedeniyle, gemilerimizin GMDSS telsiz donanımlarının seçiminde, yersel
haberleşme sisteminin tercih edilmesi daha uygun olacak gibi gözükmektedir.
Yani, yeni sistemdeki tehlike-emniyet haberleşmeleri MF, HF ve VHF frekans bantları kullanılmak
suretiyle, kesintisiz ve emniyetli bir şekilde sürdürülebilecektir. Ancak, uzak doğu ve Pasifik gibi
okyanus ötesi seyir yapan gemiler için Inmarsat uydu terminallerinin en azından cihaz çiftleme olarak
tercih edilmesi uygundur.
Dijital selektif çağrı (DSC) tekniği; GMDSS’in karasal haberleşme dalında ayrılmaz bir parçası olup;
gemi ve kıyı istasyonları tarafından VHF, MF ve HF bantlarında kullanılacak şekilde planlanmıştır.
(Uydu sisteminde DSC tekniği kullanılmamaktadır)
DSC sistemi; tehlike (acelelik ve emniyet) amaçlı çağrıların yanı sıra, uluslararası alanda anlaşma
sağlanmış kodlarla her türlü çağrıların yapılabileceği geniş kapsamlı bir sistemdir. Yani DSC
vasıtasıyla; radyotelefon yada radyotelgraf talebi gibi genel haberleşme (ticari) amaçlı değişik tip
çağrılar da yapılabilir. Ayrıca; yine DSC çağrılarıyla, VHF kıyı istasyonları vasıtasıyla; gemiden-
karaya yada kara telefon abonesinden-gemiye doğru tam otomatik radyotelefon haberleşmeleri de
yapılabilmektedir.
MF/HF bantlarındaki DSC haberleşmeleri; sadece tehlike, acelelik ve emniyet amaçlı olarak
sınırlandırılmıştır. Yani aynı frekans; tehlike, acelelik ve emniyetin yanı sıra genel haberleşme amaçlı
olarak kullanılamamaktadır. Çünkü, MF/HF bantlarındaki DSC çağrıları 100 baud gibi oldukça düşük
bir hızla yayınlanabilmektedir. MF/HF bantlarında pek çok çağrıya müsaade edilecek olursa,
frekanslar kısa bir zamanda aşırı yüklenecek ve bu da tehlike haberleşmesinin yapılmasını
engelleyecektir.
VHF Bandındaki DSC çağrılarının hızı ise MF/HF’e göre on iki kat daha hızlı yani 1200 baud’dur. Bu
nedenle, VHF 70.kanalda her tür DSC çağrısı (rutin dahil) yapılabilmektedir. Tek bir DSC çağrısı;
çağrının tipine bağlı olarak MF ve HF frekans bantlarında 6.2-7.2 saniye, VHF bandında ise, 0.45 - 0.63
saniye arasında değişmektedir.
DSC Çağrısının İçeriği
“DSC” çağrısının ihtiva ettiği bilgiler; tehlike, acelelik, emniyet yada rutin gibi çağrı amacına göre
değişiklik göstermektedir. Genel olarak; bir DSC çağrı serisi; aşağıdaki bilgilerden oluşur,
Format Belirleyici Bilgi
Format belirleyici karakterler; tehlike, bütün gemilere, belirli gemi gruplarına, belirli bir istasyona,
özel bir sahadaki gemi gruplarına, yarı-otomatik/tam-otomatik telefon servisi veren belirli bir
istasyona çağrı gibi, çağrının kime yapılacağını gösteren bilgidir.
Adres Bilgisi
Bir istasyona yapılacak çağrılarda, çağrının yayınlanacağı kıyı yada gemi istasyonuna ait dokuz
rakamlı (MMSI) sayısal bilgidir. “Tehlike çağrısı” ve “bütün gemilere” yapılacak çağrılar için bu
sayısal adres bilgisine ihtiyaç yoktur otomatik olarak “bütün istasyonlara” hitaben yayınlanır.
Kategori Bilgisi
Haberleşmenin öncelik derecesini belirten kategori bilgisi; tehlike, acelelik, emniyet yada rutin olmak
üzere genel olarak dört öncelikten birini içerir.
Kendi-Tanıtım Bilgisi
Çağrı yapan istasyona tahsis edilmiş olan (MMSI) yani, 9-rakamlı sayısal kimlik bilgisidir. (DSC
ünitesinin hafızasına kaydedilmiştir)
Telekomand Bilgisi
DSC çağrısından sonra yapılacak radyotelefon haberleşmesinin simpleks yada dubleks hangi usulle
olacağını içeren bilgidir.
Telefon Numarası
Tam otomatik kıyı istasyonlarıyla yapılan haberleşmelerde, konuşulmak istenen telefon abonesinin
numarası DSC çağrısının bu kısmına dahil edilir
Bireysel Çağrı
“Individual call” kısaca “IND” olarak gösterilen bireysel çağrı, belirli bir istasyona çağrı yapmak için
kullanılır.
Gurup Çağrısı
“Group call kısaca “GRP” şeklinde gösterilir ve grup çağrı kimlik numarası girilerek, belirli bir grup
gemiye yapılacak çağrılar için kullanılır.
Telefon Çağrısı
“Telephone, dial-phone yada PSTN call” kısaca “TEL” olarak gösterilebilir. Bu çağrı, kıyı istasyonları
vasıtasıyla kara şebekesindeki telefon aboneleriyle yarı otomatik yada tam otomatik telefon irtibatının
kurulması için kullanılır.
Sorgulama Çağrısı
“Polling call” kısaca, “POL” olarak gösterilir. Çağrı yapan geminin diğer gemilerin haberleşme
menzili içinde olup olmadığının anlaşılması için kullanılır Bu tip bir çağrı ile, “Geminiz ....ile
haberleşme sahası içindedir” şeklinde bir yanıt elde edilebilir. Dolayısıyla pozisyon bilgisi içermez.
Test Çağrısı
“Test call” 2, 4, 6, 8, 12 ve 16 MHz bantlarındaki DSC tehlike frekanslarında, test amaçlı çağrı için
kullanılır. MF ve HF bantlarındaki test çağrıları; gemi istasyonu tarafından yayınlanmalı ve alındı
onayı da kıyı istasyonu tarafından verilmelidir. Normalde test yapan iki istasyon arasında (test dışında)
daha fazla bir çalışma yapılmamalıdır. MF yada HF DSC tehlike ve emniyet çağrı frekansında diğer
metotlar kullanılarak test yapılmasından mümkün olduğunca kaçınılmalıdır. (VHF kanal 70’de test
yayınına müsaade edilmemektedir.
Dijital selektif çağrı tekniği ile MF ve HF frekans bantlarında kullanılacak yayın sınıfı; frekans
modülasyonu (FM) kullanıldığı takdirde F1B, genlik modülasyonu (AM) kullanıldığında ise J2B
olacaktır. VHF’de ise G2B’dir.
DSC tekniği ile, tehlike-emniyet amaçlarıyla yapılacak çağrılar için MF-HF frekans bantlarında (ayrıca
VHF bandında) frekanslar tahsis edilmiştir. Bu frekanslar; MF Bandında bir (2187.5 kHz) ve HF
bandında ise beş adet (4207.5 kHz, 6312 kHz, 8414.5 kHz, 12577 kHz ve 16804.5 kHz) olmak üzere
MF-HF bantları için toplam altı adettir.
GMDSS’de Kullanılan Haberleşme Teknikleri
GMDSS sisteminde, karasal servisteki (VHF, MF, HF) haberleşmelerde, DSC çağrı aşamasından sonraki
tehlike-emniyet trafiği sırasında, telsiz operatörünün tercihine (yada kaptanın direktifine) bağlı olarak;
- Radyotelefon yada,
- Radyoteleks haberleşme usullerinden birisi kullanılacaktır.
A2 deniz sahasında seyreden ve MF telsiz donanımına sahip bir gemi istasyonu, gemiden-kıyıya (ve
gemiden-gemiye) yönündeki tehlike çağrısı için; 2187.5 kHz frekansından yapacağı DSC tehlike
alarmında; “tehlike haberleşmesinin ilerleyen safhalarında kullanacağı” usulü belirtecektir. R/Telefon
tercih edildiği takdirde tehlike trafiği, 2182 kHz frekansından ve eski sistemdeki R/Telefon ile tehlike
trafiği yayınlama yöntemi ile sürdürülecektir.
HF bantlarındaki DSC frekanslarından yayınlanacak DSC tehlike alarmından sonra ise, tehlike
trafiğine aşağıdaki R/Telefon tehlike-emniyet trafiği frekanslarından devam edilecektir. Bunlar; 4125
kHz, 6215 kHz, 8291 kHz, 12290 kHz ve 16420 kHz (taşıyıcı) frekanslarıdır.
Bir gemi istasyonundan yayınlanacak DSC tehlike alarmı, kaptanın; gemi yada personelin tehlikede ve
acil yardıma ihtiyaç duyulduğu kanaatinde olması ve bu yayını onaylaması durumunda
yayınlanmalıdır.
DSC tehlike çağrıları, tehlikedeki gemi tarafından “bütün gemilere” hitaben yayınlanır. Tehlike alarmı,
mümkün olduğunca (süre yeterliyse) geminin bilinen son pozisyonunu ve UTC olarak zamanı da
içermelidir. Bu bilgiler; “manuel” olarak girilebileceği gibi, GPS vasıtasıyla otomatik olarak da
girilebilir. DSC tehlike çağrısına herhangi bir bilginin eklenmesi için zamanın müsait olmaması
durumunda, aşağıda belirtilen bilgiler yerine, üretici firma tarafından cihazın hafızasına yüklenmiş
olan bazı bilgiler otomatik olarak girilecektir. Bir DSC tehlike çağrısı, aşağıdaki bilgilerden oluşur.
a- Format belirleyici : “Distress” (otomatik girilir)
b- Kendi- tanıtımı : Gönderme yapan istasyonun tanıtımını sağlayan 9-rakamlı
sayısal kimlik (MMSI) bilgisi. (otomatik girilir)
c- Tehlikenin çeşidi : DSC cihazının hafızasında programlanmış olan dokuz ayrı tehlike çeşidinden
birini belirleyen bilgidir. Bu kısma bilgi girilmediği takdirde, bilgi işlemci “undesignated distress”
bilgisini otomatik dahil eder.
d- Tehlikenin ko-ordinatları : Tehlikedeki geminin pozisyonu, gemide GPS veya pozisyon tespit
edici bir cihaz varsa otomatik olarak dahil edilebilir. Aksi takdirde, “No position information”
bilgisi çağrıya dahil edilecektir.
e- Zaman : Pozisyon bilgisiyle birlikte otomatik olarak dahil edilebilir. Aksi takdirde, bilgi işlem
ünitesi otomatik olarak “No time information”girecektir.
f- Sonraki haberleşmenin tipi : Haberleşmenin R/Telefon yada R/Teleks usullerinin hangisi ile
devam edeceğini belirtir. Bilgi girilmezse, otomatik olarak “radyotelefon” yayınlanacaktır. (VHF’de
sadece R/Telefon vardır)
DSC tehlike alarmının (alındı) onayı; alınan bir DSC tehlike çağrısına cevap olarak normalde kıyı
istasyonları tarafından yayınlanır. Ancak; DSC tehlike alarmı herhangi bir istasyon tarafından
alınmamış ve yayın devam ediyorsa, alarmı işiten her hangi bir gemi, çağrıyı sona erdirmek için DSC
kullanarak (alındı) onayını vermeli ve bir kıyı yada kıyı uydu-yer istasyonunu uygun bir vasıta ile
bilgilendirmelidir. (normalde DSC tehlike alarmının alındı onayı gemiler tarafından R/Telefon ile
yapılacaktır.)
DSC tehlike alarmının (alındı) onayı; “bütün gemilere” hitaben yapılan bir çağrıdır. Dolayısıyla,
tehlikedeki gemi ile birlikte diğer gemiler tarafından da elde edilecek olan onaydan sonra yapılacak
işlem aşağıdaki gibi olacaktır,
- Tehlikedeki gemi; DSC tehlike alarmını yayınladıktan sonra, onay için beklemede kalmalıdır. DSC
(alındı) onayını elde ettikten sonra tehlike trafiğini ( VHF ch.16, 2182 kHz vs.) radyotelefon ile
başlatmalıdır.
- Diğer gemiler ; Tehlike trafiğinin ilerleyen safhalarını alabilmek için, R/Telefon verici-alıcılarını
ilgili tehlike frekansına örneğin; 2182 kHz’e ayarlamalıdırlar.
Olay-Yeri Haberleşmeleri
Olay-yeri (ON-SCENE) haberleşmeleri; tehlikedeki seyyar araç ile, yardım eden seyyar birimler
arasında ve seyyar birimlerle arama-kurtarma çalışmalarını düzenleyen birim arasındaki (tehlikedeki
gemi yada kazazedelerin kurtarılması için yardımın sağlanması amacıyla yapılan) haberleşmelerdir.
Olay-yeri haberleşmelerinde simpleks usul kullanılmalıdır. Olay-yeri haberleşmeleri için R/Telefon
olarak tercih edilen frekanslar; VHF ve MF bantlarındaki tehlike-emniyet trafiği frekansları olan 156.8
MHz yani kanal 16 ve 2182 kHz'dir.
Acelelik Haberleşmesi
Acelelik mesajının anonsu; (acelelik çağrısı) DSC tehlike çağrı frekanslarının birinden DSC tekniği
kullanılarak yapılır. DSC acelelik çağrısı, Bütün istasyonlara yada belirli bir istasyona hitaben olabilir.
Emniyet Haberleşmesi
Emniyet mesajının anonsu; DSC tehlike çağrı frekansı 2187.5 kHz, VHF 16.kanal vs.) DSC tekniği
kullanılarak yapılır. DSC emniyet çağrısı; bütün gemilere, belirli bir coğrafi bölgedeki bütün gemilere
yada belirli bir istasyona hitaben yapılabilir
Emniyet mesajı normalde, aynı banttaki R/Telefon tehlike-emniyet trafiği için kullanılan frekanstan
(2182 kHz vs.) daha önce anlatılmış olan, eski sistemdeki usule uygun olarak yayınlanır.
Dinleme Nöbeti
GMDSS sisteminde dinleme nöbetleri DSC olarak yapılacaktır. DSC dinleme nöbetleri; “tehlike-
emniyet” ve “genel haberleşme” amaçlı olarak iki gurupta toplanabilir.
Gemi uydu-yer istasyonları (SES); kıyıdan-gemiye yönündeki tehlike alarmının alınışı için (bir
çalışma kanalında haberleşme halinde oldukları zamanlar hariç) otomatik dinleme nöbetini
sürdürmelidirler.
Gemi istasyonlarının, gemi uydu-yer istasyonlarının, kıyı istasyonlarının, kıyı uydu-yer istasyonlarının
ve gurup çağrılarının kimlik tayinini yapmak için dokuz rakam serisinden oluşturularak
düzenlenmiştir. Dört çeşittir,
Birden fazla gemiyi aynı anda çağırmak için kullanılan “gemi istasyonu gurup çağrı kimlikleri” “
0MIDXXXXX ” şeklinde düzenlenmektedir. Baştaki ilk rakam sıfırdır. X ise, sıfırdan dokuza kadar
herhangi bir sayı olabilir.
Kıyı istasyonu kimlikleri; “ 00MIDXXXX ” şeklinde düzenlenir. İlk iki rakam sıfırdır ve X yine
sıfırdan dokuza kadar herhangi bir sayı olarak tahsis edilebilir. MID1; kıyı yada kıyı uydu-yer
istasyonunun bulunduğu ülkeyi yada coğrafi sahayı temsil eder. Örnek: İstanbul Türk radyo
“002711000”
Birden fazla kıyı istasyonunu birlikte çağırmak için kullanılan “kıyı istasyonu gurup çağrı kimlikleri,
kıyı istasyonu kimliklerinde olduğu gibi “ 00MIDXXXX ” şeklinde düzenlenir.
Baştaki ilk iki rakam yine sıfırdır. X, sıfırdan dokuza kadar herhangi bir rakam olabilir.
1
Deniz seyyar servis kimliklerini oluşturan sayısal kimlik gurubunun içinde yer alan ve MID olarak sembolize edilen “deniz
kimlik numaraları” üç rakamlı guruplar halinde ülkelere tahsis edilmiştir. Dolayısıyla “deniz seyyar servis kimliklerinin”
MID kısmına bakılarak gemi yada kıyı istasyonlarının milliyeti anlaşılabilir. (271 Türkiye’yi simgelemektedir)
Can Kurtarma Aracı Telsiz Cihazları
Bu yeni sistemde, can kurtarma salının (yada filikasının) yerinin tespit edilebilmesi için kullanılacak
ana haberleşme aracı SART olacaktır. Bununla birlikte; tehlike durumunda, arama-kurtarma
servisleriyle R/Telefon olarak haberleşme yapabilmek için, su geçirmez VHF el telsizinin de
bulundurulması gerekmektedir.
Portatif VHF el telsizleri; can kurtarma aracına binen kazazedeler ile, arama çalışmaları yapan gemiler
arasında yapılacak haberleşmeler için düzenlenmiştir. Bu VHF el telsizleri, deniz bandında ve sadece
ses iletişimi şeklinde çalışmaktadır. Yani DSC özelliği yoktur. IMO standartlarına göre bu cihazlar;
VHF 16.kanalda ve ayrıca bir diğer kanalda çalışmalıdır. GMDSS’e tabi 300-500 Grt. arasındaki
gemilerde iki, 500 Grt. üzerindeki gemilerde ise üç adet portatif VHF el telsizi bulundurulmalıdır.
Portatif VHF el telsizleri, 16.kanaldan başka bir kanalda en az ayda bir defa test edilmelidir.
Cihaz radar sinyalleri algıladığında; önce radar ekranında, SART’ın pozisyonunu belirten merkezden
dışa doğru on iki adet nokta oluşur. Arama-kurtarma aracı yaklaşık bir mil mesafeye yaklaştığında,
radar ekranındaki on iki nokta geniş yay şekline dönüşür. SART’a iyice yaklaşıldığında (yaklaşık bir
mil) ise, bu yaylar dairelere dönüşerek iyice belirginleşir. GMDSS’e tabi 300-500 Grt. arasındaki
gemilerde bir, 500 Grt’den büyük gemilerde ise iki adet SART bulunması gerekmektedir. SART;
çalışırlığının ve fiziksel durumunun kontrolü yapılmak suretiyle ayda bir kez test edilmelidir.
Gemilerdeki GMDSS cihazlarının üç değişik güç kaynağı ile beslenmeleri talep edilmektedir. Bunlar;
Geminin AC elektrik akımını sağlayan normal alternatör/jeneratörü, Emergency alternatör/jeneratör
(şayet varsa) ve DC akım kaynağı Akülerdir. Geminin ana ve acil durum (emergency) elektrik kaynağı
olan jeneratörlerinde bir arıza olduğunda; tehlike-emniyet haberleşmelerini yürütmek amacıyla, bütün
gemilerin yedek akım kaynağı (akü) ile donatılmaları istenmektedir. GMDSS için istenen akü en az
aşağıdaki gibi olmalıdır.
- Bir saat talepleri: Aküler, telsiz cihazlarını (kesintisiz olarak) 1 saat besleyebilecek kapasitede
olmalıdır. Bu talep; 1.şubat.1995 ve daha sonra inşa edilen gemiler ve ayrıca 1.şubat.1995 den önce
yapılmış ancak, telsiz tesisatının yedek akım kaynağı ile beslenmesi ile ilgili kurallarına (II-1/42
yada 43) uyan gemiler için yani; yukarıda bahsedilen “Emergency alternatör/jeneratör” bulunan
gemiler için geçerlidir.
- Altı saat talepleri : Aküler, telsiz tesisatını 6 saat boyunca besleyebilecek durumda olmalıdır. Bu
talepler, yukarıdaki kurallara uymayan ve 1.şubat.1995 den önce inşa edilmiş yani; “Emergency
alternatör/jeneratör” bulunmayan gemiler için geçerlidir.
Bu sistemin; ikisi (COSPAS) Rusya, diğer iki tanesi de (SARSAT) Amerika Birleşik Devletleri
tarafından uzaya fırlatılmış ve halen bu ülkeler tarafından çalıştırılmakta olan dört adet uydusu
bulunmaktadır. COSPAS uyduları yaklaşık bin kilometre, SARSAT uyduları ise yaklaşık sekiz yüz elli
kilometre yükseklikte bulunmakta ve alçak irtifalı yani her iki kutba yakın, kuzey/güney ve
güney/kuzey yörünge yolu üzerindeki kutupsal yörüngelerinde seyir yaparak dünya genelini
kapsayacak şekilde tehlike sinyallerini izlemektedirler.
Sistemin çalışması şöyledir; bekınlardan yayınlanan sinyaller, uygun alıcı/prosessör’ler ile donatılmış
kutupsal yörüngeli uydular tarafından algılanır ve bekının pozisyonunun tespit edilebilmesi için “local
user terminal” (LUT) olarak adlandırılan yer alma istasyonlarına iletilirler. Alarm daha sonra, yer
tespit bilgisi ve diğer bilgilerle birlikte MCC (görev kontrol merkezi) vasıtasıyla, ya bir ulusal RCC'ye
(arama kurtarma koordinasyon merkezi), yada bir diğer MCC’ye veyahut da uygun bir SAR (arama ve
kurtarma) yetkilisine iletilerek tehlikedeki ünitenin kurtarılması için arama-kurtarma etkinliği
başlatılır. COSPAS-SARSAT EPIRB’inden yayınlanan sinyaller arama kurtarma birimlerine ulaşıncaya
kadar; EPIRB > Uydu > LUT > MCC > RCC > SAR şeklinde bir yol izlemektedir.
1
COSPAS : Space System for Search of Distress Vessel
SARSAT: Search And Rescue Satellite-Aided tracking.
COSPAS-SARSAT Uydu EPIRB’leri
Bu sistemde; 121.5 MHz ve 406 MHz’de çalışan iki ayrı EPIRB bulunmaktadır. 121.5 MHz EPIRB’leri
1.Şubat.1999’dan itibaren gemilerde kullanılmamaktadır. Ancak bu EPIRB, havacılık tehlike
frekansında çalıştığı için sadece uçaklar tarafından kullanılacak ve bu sistemdeki uydular tarafından
gözlenilmeye devam edilecektir.
COSPAS-SARSAT sisteminde çalışan 406 MHz uydu EPIRB’leri ise; uluslararası alanda sadece tehlike
amacıyla kullanılmak üzere tasarlanmış olup, IMO (uluslararası denizcilik örgütü) tarafından;
GMDSS’in önemli bir elemanı olarak kabul edilmiş ve alçak irtifalı, kutupsal yörüngeli bu uydular
sayesinde dünya genelinde bir kapsam sahası yaratılmış olması nedeniyle, tüm deniz sahalarında
zorunlu tutulmuştur.
EPIRB Nedir?
“Tehlike mevkisini gösteren radyo sinyali” olarak ifade edebileceğimiz “ EPIRB” Emergency Position
Indicating Radio Beacon sözcüklerinin baş harflerinden oluşan bir kısaltmadır. EPIRB’i kısaca; tehlike
durumunda kullanılan, belirli tehlike frekanslarında radyo sinyalleri göndererek tehlike mevkisinin
tespit edilmesine yarayan portatif bir verici olarak tanımlayabiliriz.
Tehlike durumlarında kullanılmak üzere, geminin ana telsiz donanımına ek olarak, ikinci bir alarm
sinyali yayınlama yöntemi için kullanılan EPIRB’ler, geminin ana telsiz sistemi vasıtasıyla, kısa bir
tehlike alarmının bile gönderilmesinin mümkün olamayacağı, örneğin; geminin ani su alıp batması,
yada yangın sonucu telsiz tesisatının önemli derecede hasara uğraması vb. durumlarda tehlike alarmı
için aynı işlevi görebilmektedir.
a- "Uzay Kısmı"
Inmarsat’ın uzay kısmı; yerden 35.786 km. yükseklikteki ekvatoral yörünge üzerinde
konumlandırılmış olan dokuz adet uydudan oluşmaktadır. Bu uydular, merkezi Londra'da bulunan
“Inmarsat kumanda merkezinden” kontrol edilmektedir. Dünya yüzeyinin yaklaşık üçte birini
kapsayacak şekilde, her bir okyanus sahası üzerine yerleştirilmiş olan bu uyduların kapsam sahası bir
diğerinin belirli bir kısmını da içerecek şekildedir. Yani; enlem olarak, dünya genelinde kapsam
dışında kalan bir bölge yoktur. Boylam olarak ise; kutuplar hariç, yaklaşık 70N-70S enlemleri
arasındaki geniş bir coğrafi dilimi kapsamaktadır.
b- "Yer kısmı"
Inmarsat'ın yer kısmı; küresel bir kıyı uydu-yer istasyonları (CES) şebekesi, her bir okyanus
bölgesinde, o bölgedeki haberleşme trafiğini kontrol etmek ve gözlemek üzere “şebeke düzenleme
istasyonları” (NCS) ve şebeke işlem merkezi (NOC'lardan) oluşmaktadır. Otuz bir ülkedeki yaklaşık
kırk adet kıyı uydu-yer istasyonu ile hizmet vermektedir.
c- "Gemi Uydu-Yer İstasyonları" kısmı
Kısaca SES (Ship Earth Station) olarak ifade edilen “gemi uydu-yer istasyonları”; gemilere
yerleştirilecek Inmarsat A, B, C, M yada Mini-m tipi uydu haberleşme cihazlarıyla, seçilecek uydu ve
kıyı uydu-yer istasyonları vasıtasıyla; gemiden-kıyıya, kıyıdan-gemiye yada gemiler-arası haberleşme
yapabilen istasyonlardır. Gemi uydu-yer istasyonlarında; halihazırda Inmarsat-A, B, C, M (ayrıca
Mini-m) olmak üzere beş ayrı tip uydu terminali değişik bir ifadeyle “satcom” (Satellite
Communication) cihazı kullanılmaktadır.
Inmarsat-A; deniz ticaret filosuna 1982 yılında tanıtımı yapılan ve analog sistemle çalışmakta olan
Inmarsat'ın ilk seyyar uydu sistemidir. Inmarsat-A tipi terminallerin özellikleri aşağıdaki tabloda
gösterilmiştir.
"Deniz emniyet bilgilerinin" yayınlanması işlemi, NAVTEX hizmetinin verilmediği deniz sahalarında
(A3 deniz sahası) Inmarsat uydu sistemi ile çalışan ve benzeri işlev gören EGC (Enhanced Group Call)
yani "genişletilmiş grup çağrısı" olarak bilinen servis vasıtasıyla yapılmaktadır. EGC servisi, temel
olarak iki çeşittir. Bunlar;
- Emniyet-Ağı (Safety Net) servisi ve,
- Filo-Ağı (Fleet-Net) servisidir.
Emniyet-Ağı Servisi
Filo-Ağı servisi
"Fleet-Net" (Filo-Ağı) servisi; emniyetle ilgili bilgilerin yayınlandığı "Safety-Net" servisinin yanı sıra,
sadece ticari amaçlı mesajların, bazı özel kuruluşlar yada devlet kurumlarınca hazırlanarak, Inmarsat-
C seyyar istasyon terminalinin bulunduğu kullanıcılara iletildiği diğer bir EGC servisi çeşididir.
Inmarsat Mini-M
Ocak 1997 den itibaren servise giren ve "Inmarsat-Telefon" olarak da isimlendirilen Inmarsat Mini-M;
bir Lap-Top bilgisayar büyüklüğündeki (yaklaşık 2.5x21x27 cm) terminaliyle; dijital teknolojisi
sayesinde dinlenilmeyi önleyen yüksek kaliteli R/Telefon, 2.4 Kbit/saniye hızında faksimile ve data
ayrıca E-Mail servislerini sunmaktadır.
Inmarsat-E EPIRB'leri; içindeki GPS navigasyon uydu alıcısı vasıtasıyla elde edilen yer tespit bilgileri
ve kayıtlı kimlik bilgilerini de içeren tehlike sinyalini, Inmarsat'ın ekvatoral yörüngeli uyduları
üzerinden yayınlamaya yarayan bir sistemdir.
Inmarsat-C
Inmarsat-C : örneğin; 4 271 xxx xx (4 ile başlar ve toplam 9 rakam)
Inmarsat-B
Inmarsat-B : örneğin; 3 271 xxx xx (3 ile başlar ve toplam 9 rakam)
Inmarsat-M
Inmarsat-M : örneğin; 6 271 xxx xx (6 ile başlar ve toplam 9 rakam)
INMARSAT İLE TEHLİKE-EMNİYET HABERLEŞMELERİ
Bütün Inmarsat-A gemi uydu-yer istasyonları (SES); tehlike mesajını yayınlayabilme özelliğine
sahiptir. Böyle bir mesaj, kıyı uydu-yer istasyonuna (CES) ulaştığında, otomatik olarak tanımlanır ve
bütün kanallar meşgul olsa dahi, birisi boşaltılarak tehlike öncelikli çağrı yapan gemiye tahsis edilir.
SES vasıtasıyla yayınlanan tehlike mesajı, uydu üzerinden seçilen bir kıyı uydu-yer istasyonuna (CES)
ulaştırılır. Pek çok ülkedeki CES’ler, böyle bir mesaj aldıklarında, gemiyi otomatik olarak doğrudan
bir Arama-Kurtarma Merkezine (RCC) iletirler. Bununla birlikte, otomatik olarak RCC’ye irtibat
sağlanmamışsa ve gemi uydu-yer istasyonu operatörü RCC’nin numarasını bilmiyor yada numaranın
girilmesi gecikmişse, okyanus bölgesindeki NCS tarafından olaya müdahale edilir ve operatör
uyarılarak istenilen yardımın sağlanması temin edilir. Böylece, tehlike çağrılarının cevapsız
kalmaması sağlanmış olur.
- Fire/Explosion (Yangın/Patlama)
- Flooding (Su alma)
- Collision (Çarpışma)
- Grounding (Karaya oturma)
- Lısting (Yan yatma)
- Sinking (Batmak)
- Disabled and adrift (Manevradan aciz olma ve sürüklenme)
- Abandoning Ship (Gemiyi terk etmek)
- Attack by Pirates (Korsan saldırısı)
∙ ASSISTANCE REQUESTED (Yardım talep ediliyor)
∙ OTHER INFORMATION...... (Arama kurtarma çalışmalarına katılan birimlere yardımı
dokunabilecek diğer bilgiler belirtilir)
∙ Ve, RCC’nin gerektiğinde gemiyi tekrar arayabilmesi için telefon hattı boşaltılır.
Tehlike Çağrısının R/Tlx ile Yayınlanması (Inmarsat-A)
Tehlike çağrısının R/Teleks ile yayınlanması için yapılacak temel işlemler, R/Telefon kısmında
anlatılanlarla aynıdır. Ve genelde, Inmarsat-A tipi terminallerle tehlike alarmının yayınlanması
oldukça basittir. Örneğin yeni model, Magnavox marka cihazlarda, terminalin üzerinde “SOS” yazan
kırmızı butona, ayrıca 2 no’lu tuşa basmak yeterlidir. Tuşlara basıldığında, cihazın monitöründe, “TO
CONFIRM TELEX SOS REQUEST, PRESS AND HOLD THE NUMBER 2 KEY UNTIL THIS
MESSAGE DISAPPEARS” yazısı belirecektir. Belirtilen tuşa kısa bir süre (yazı kayboluncaya kadar)
basıldığında, aşağıda örneği görülen otomatik tehlike mesajı yayınlanmaya başlayacaktır.
Örnek :
Kod 32 : “Tıbbi tavsiye” için kullanılır. Bazı kıyı uydu-yer istasyonları bu kodu kullanan bütün
çağrıları doğrudan bölgesel hastanelere irtibatlar. Böylelikle, zaman kaybedilmeksizin, tıbbi tavsiye en
kısa zamanda elde edilir.
Inmarsat-A tipi gemi uydu terminalleriyle haberleşme (telefon, faks, teleks vs) yapabilmek için,
öncelikle yapılması gereken işlem; bulunulan bölgedeki Inmarsat uydularından ( AOR-E, AOR-W, POR
yada IOR) birisini seçmek yani, gemi uydu-yer istasyonunun antenini uyduya yönlendirmektir. Bu
işlem; eski tip ve yeni model Inmarsat-A terminallerinde farklı şekillerde yapılmaktadır.
Antenin uyduya yönlendirilmesi için aşağıdaki işlem sırası takip edilir. Örneğin İzmir civarında
bulunan bir gemiden Hint okyanusu (IOR) uydusu üzerinden haberleşme yapılmak istendiğini
varsayalım. Bunun için, azimut/elevation haritasına bakılarak İzmir üzerinden geçmekte olan azimuth
çizgisinin değeri yaklaşık 130 olarak cihazının kontrol paneli üzerindeki ilgili kısma kaydedilir
(istenilen değere gelene kadar UP yada DOWN tuşları basılı tutulur)
Daha sonra, yine harita üzerinden, İzmir için yaklaşık 36 olan elevation değeri belirlenir ve kontrol
panel üzerinde “elevation” yazan yere kaydedilerek ilgili butona basılır. Böylelikle anten, Hint
okyanusu uydusuna dönecek ve haberleşme yapmaya hazır hale gelecektir. Daha sonra, ilgili uydunun
kapsam sahasındaki bir kıyı uydu-yer istasyonu seçilerek haberleşme sağlanır.
Yeni tip terminaller ile bu işlem oldukça basit bir şekilde yapılmakta ve bir kez yapıldıktan sonra
(uydu değiştirilmeyecekse) geminin GPS cihazı vasıtası ile uydulardan alınan pozisyon bilgilerinin,
gemi uydu-yer istasyonunun terminaline sürekli olarak girilmesiyle sağlanmaktadır. Dolayısıyla,
geminin anteni uyduyla olan bağlantısını kesintisiz olarak sürdürmektedir. Uydu değiştirmek
istendiğinde ise, (aşağıda örnek bir terminalin monitöründeki ilgili sayfa görülmektedir) SHIP
POSITION yazan yerdeki enlem, boylam ve pruva değerleri geminin GPS cihazından otomatik olarak
girilmektedir. REGION yazan yerdeki SATELLITE kısmına “INDIAN” (IOR) uydusu klavye yardımıyla
seçilir ve çanak antenin uyduya yönlenmesi sağlanır. (işlemin sonunda STATUS kısmında “SAT
LOCK” yazısı belirginleştiğinde uydu seçme ve kilitlenme işlemi tamamlanmış demektir.)
SCREEN 1
MESSAGE TRAFFIC STATUS
SAT LOCK
Daha sonra; bir kıyı uydu-yer istasyonunu seçimi yapılır. Bu işlem için, monitördeki COAST EARTH
STATION kısmında “telex, telephone ve emergency” (tehlike) haberleşmelerinin her biri için ayrı
bölümler bulunmaktadır. Yani, buradaki her bir haberleşme için değişik kıyı uydu-yer istasyonu
seçilebilir. Bu seçimler yapıldıktan cihaz haberleşmeye hazır demektir. TRAFFIC kısmında hangi tür
haberleşmenin yapıldığı; TLX (teleks), VOX (telefon), DTA (data), IDLE (boş) vs. görülebilir.
Telefon Haberleşmesi
- Telefon ahizesi yerinden alınır ve çevir sesinin gelmesi beklenir.
- Daha sonra, 00 uluslararası otomatik arama kodu (2-digit code) uluslararası ülke kodu (Türkiye
için 90) alan kodu (örneğin İzmir için 232) ve telefon abonesinin numarası birbirinin peşi sıra
tuşlanır.
- En son işlem olarak “ ” tuşuna basılarak beklenir. Seçilmiş olan kıyı uydu-yer istasyonu vasıtası
ile otomatik olarak, uluslararası/ulusal telefon şebekesi üzerinden, aranan abone ile irtibat bir-iki
saniye içinde kurulacaktır. Aksi takdirde, haberleşmenin kurulamadığını belirten bir uyarı
duyulacaktır. Bu durumda işlemin tekrar edilmesi gerekecektir.
Faks Haberleşmesi
- Gönderilecek mesaj kağıdının yazılı tarafı makineye bakacak şekilde faks cihazına yerleştirilir.
TEL/DIAL tuşuna basılır ve faks makinesi üzerindeki tuş takımı kullanılarak (telefon için yukarıda
anlatıldığı gibi) abone aranır.
- İşlem sonunda yine “ ” tuşuna basılır ve aranılan faks abonesi ile irtibatın sağlanması için
beklenir. Bu arada yapılmakta olan işlemle ilgili bilgiler monitörde görülmektedir.
- Abone ile irtibat kurulduktan sonra, faks makinesine yerleştirilen mesaj otomatik olarak karşı
aboneye iletilmeye başlanacaktır. (yada mesajının gönderilebilmesi için faks makinesi üzerindeki
başlatma tuşuna basılır)
Teleks Haberleşmesi
Inmarsat-A terminalleri vasıtasıyla istenilen teleks abonesi ile karşılıklı teleks yazışması yapılabilir.
Yada irtibat kurulduktan sonra hafızaya alınan mesaj aboneye geçilebilir.
- Teleks haberleşmesi için; uydu ve uydu yer istasyonu seçimi yapılır,
- Daha sonra, cihazın kullanma kitabında (üretici firmanın belirttiği şekilde) gösterilen ilgili tuşlara
basılır
- Teleks çağrısı kıyı uydu-yer istasyonu tarafından kabul edildiği takdirde, ekranın TRAFFIC yazan
kısmında “TLX” yazısı belirecektir. Daha sonra, kıyı uydu-yer istasyonu tarafından “teleks
çağrısının” alındığı ve ayrıca tarih/saat bilgisi monitör ekranda belirtilecektir. Takiben kıyı uydu-
yer istasyonu kendi answer-back’ini yazdıktan sonra sizin answer-back’inizi de otomatik olarak
yazdıracak ve nihayet “GA+” yazarak hattı size verecektir.
- Monitörde “GA+” elde edildikten sonra, istenilen teleks abonesi ile irtibat kurabilmek için, önce
uluslararası otomatik arama kodu (2-digit code) olan “00” peşinen ülke kodu örneğin Türkiye için
607 ve arkasından teleks abonesinin numarası arada boşluk bırakılmadan tuşlanır ve bu işlemin
sonunda “ + ” işaretine basılır.
- Bir iki saniye içinde istenilen teleks abonesi ile irtibat sağlanacaktır. Karşılıklı answer-back’lerin
elde edilmesinden sonra, (WHO ARE YOU tuşu ile karşı tarafınkini elde edebilir, HERE IS tuşu ile
de kendinizinkini yazdırabilirsiniz) hafızadaki mesajınızı iletebilir yada klavyeyi kullanarak
karşılıklı yazışmaya başlayabilirsiniz.
- Haberleşmenin sonunda beş adet nokta ve takiben “+” işaretinin yazılmasıyla hat otomatik olarak
kesilecek ve böylelikle, görüşme süresi elde edilebilecektir.
Mesaj Gönderme
Inmarsat-C tipi gemi uydu-yer istasyonu terminalleri ile, tek yönlü ve “sakla ve ilet” yöntemi ile
sadece teleks haberleşmesi yapılabilmektedir. Böylesi bir haberleşme yapabilmek için öncelikle,
bulunulan bölgedeki Inmarsat uydusunun ve bir kıyı uydu-yer istasyonun seçilmesi gerekir.
Cihaz açıldığında, ekranda aşağıdaki ana menü görülecektir.
Bundan sonra, Inmarsat uydularından (AOR-E, AOR-W, POR yada IOR) uygun olanı seçilir. Seçilen
okyanus bölgesine cihazın kilitlendiği (log-in) ve NCS ortak kanal sinyallerinin yeterli seviyede
alındığının onayı gözlenir. Daha sonra, kıyı uydu-yer istasyonu seçiminin yapılır ve aşağıdaki işlem
sırası takip edilir
- Mesaj yazma menüsünden (file) daha önce hazırlanmış olan mesaj seçilir.
- “Transmit” (send) usulü seçilir,
- Mesajın adresi (teleks ülke kodu ve teleks abone numarası) girilir.
- Mesaj tipi “routine” seçilir ve mesajın alındı onayının bildirilmesi isteniyorsa bu kısım (request
confirmation) işaretlenir.
- Daha sonra, mesajın gönderilebilmesi için ilgili butona (send) basılarak mesaj gönderilir. Mesajın
gönderilmesi sona erdiğinde, Inmarsat-C sistemi mesajın gidip gitmediğini bildirecektir. Sağlıklı
olarak gönderilmişse, “message delivery successful” aksi takdirde, “message delivery failed”
şeklinde bir uyarı monitörde belirecektir.
ATA-1 ve ATA-2 kıyı-uydu yer istasyonlarımız ile; Inmarsat-A ve Inmarsat-C tipi terminaller
vasıtasıyla, karadaki telefon/teleks abonelerinden D.Atlantik yada Hint okyanusundaki gemilere doğru
veyahut da gemilerden kara abonelerine doğru tam ve yarı otomatik telefon, faks ve teleks
haberleşmeleri aşağıdaki gibi yapılmaktadır. 1
Detaylı faturalama bilgisi alınabilen (sayısal) santrallara bağlı telefon (ve GSM) abonelerinden
yapılacak otomatik telefon aramalarında; “00” uluslararası arama kodu, gemilerin doğu Atlantik
okyanusu bölgesi veya Hint okyanusu kapsam sahalarında olmalarına göre; 871 yada 873 Inmarsat
okyanus kodu ile, gemilere tahsis edilen yedi rakamlı (aşağıda “x x x x x x x” ile ifade edilen)
Inmarsat numarası tuşlanacaktır. Buna göre aramalar;
- D.Atlantik Okyanusu için : 00 - 871 - x x x x x x x
- Hint Okyanusu için : 00 - 873 - x x x x x x x şeklinde olacaktır.
Teleks abonelerinin yapacakları otomatik teleks aramalarında; önce uluslararası arama kodu “0”,
geminin D.Atlantik veya Hint okyanusunda olmasına göre; 581 yada 583 Inmarsat (teleks) okyanus
kodu ve takiben yedi rakamlı Inmarsat numarası ve son olarak da “+” işareti tuşlanacaktır. Buna göre
aramalar;
- D.Atlantik okyanusu için : 0 - 581 - x x x x x x x
- Hint okyanusu için : 0 - 583 - x x x x x x x şeklinde olacaktır.
Telefon (faks) abonelerinin telefon hattı üzerinden gerçekleştirecekleri otomatik data ve faks
aramalarında; otomatik telefon görüşmelerindeki okyanus kodundan sonra, faks/data özel hizmet kodu
“81” in tuşlanması gerekmektedir. Buna göre aramalar;
- D.Atlantik okyanusu için : 00 - 871 - 81 - x x x x x x x
26. - Hint okyanusu için : 00 - 873 -
81 - x x x x x x x şeklinde olacaktır.
1
Hollanda (Station 12) ile yapılan anlaşmayla, ülkemizdeki teleks ve telefon abonelerinin ATA kıyı uydu-yer
istasyonumuzun yanı sıra; Inmarsat-A tipi terminallerle batı Atlantik (AOR-W) ve Pasifik (POR) uydularından, ayrıca;
Inmarsat-B, Inmarsat-M ve Inmarsat mini-M tipi terminaller ile tüm okyanus bölgelerinde uydu haberleşmelerini
yapabilmeleri sağlanmıştır.
ATA-1 ve ATA-2 kıyı uydu yer istasyonlarımız vasıtasıyla Inmarsat-C uydu terminali olan deniz
taşıtlarının birbirleri arasında ve kara teleks aboneleri ile gemiler arasında iki aşamada gerçekleştirilen
Store & Forward yani “sakla-ilet” usulü ile R/Teleks haberleşmeleri de yapılabilmektedir. Bunun için;
D.Atlantik okyanusu uydu haberleşme bölgesine ait aramalar için 581, Hint okyanusu uydu
haberleşme bölgesine ait aramalar için ise 583 kodları kullanılmaktadır.
Haberleşmelerin Ücretlendirilmesi
I- Radyotelgraf Ücretleri
Tarife TL ücreti
1.1-Normal radyotelgraf ücreti (on kelimeye kadar) 2.00 Sdr İlgili ay'a ait sdr
karşılığı ücret
Her fazla kelime ücreti 0.20 Sdr "
1.2- Acele radyotelgraf ücreti (on kelimeye kadar) 3.00 Sdr "
Her fazla kelime ücreti 0.30 Sdr "
1.3- Yıldırım radyotelgraf ücreti (on kelimeye kadar) 4.00 Sdr "
Her fazla kelime ücreti 0.40 Sdr "
II- Radyotelefon Ücretleri
Yurtiçinden gemilere doğru yapılacak otomatik telefon görüşmelerinde kontör atış periyodu 0.6 saniye
olup; bu periyot için 0.044 SDR olarak ücretlendirilir. Gemilerden yurtiçine doğru yapılacak otomatik
telefon görüşmeleri; 6 saniyelik periyotlar halinde ücretlendirilir. Türk bandıralı gemi çıkışlı
görüşmelerde her 6 saniye ve kesri için 0.44 SDR alınır. Yabancı bandıralı gemi çıkışlı görüşmelerde
her 6 saniye ve kesri için 0.375 SDR alınır. Yurtdışı ile otomatik telefon görüşmesinde bu ücretlere
ilaveten milletlerarası telefon ücreti alınır.
III-Radyoteleks ücretleri
Kıyı uydu-yer istasyonlarımız aracılığı ile gemilerin yurtiçi karşılıklı radyo teleks haberleşmelerinde;
Yurt içinden gemilere ve Türk bandıralı gemilerden yurtiçine doğru yapılacak otomatik teleks
görüşmelerinde; ücretlendirilebilir toplam süre, 6 saniyelik periyotlar halinde değerlendirilir ve buna
uygun olarak her 6 saniye veya kesri için 0.25 SDR alınır. Yabancı bandıralı gemilerden yurtiçine
yapılacak otomatik teleks görüşmelerinde; her 6 saniye veya kesri için 0.21 SDR alınır.
Accounting Authority Identification Code kelimelerinin baş harflerinden oluşan (AAIC) bu kısaltma;
gemilerin, yabancı kıyı (yada kıyı uydu-yer) istasyonlarıyla yapacakları telsiz haberleşmelerinin
ücretlendirilebilmesi amacıyla, haberleşme ücretlerini ödeyecek yetkili kurumu belirtmek için
kullanılmaktadır. Eskiden açık adres verilerek yapılan bu tanıtım; uluslararası olarak, iki harf ve
takiben iki rakamdan oluşacak şekilde yeniden düzenlenmiştir. Kod grubunun baş tarafındaki harfler;
hesaplaşma yetkilisi olan ülkeyi sembolize etmektedir. Bu kod ifadelerin açık adres olarak gösterimi,
“List of Ship Stations” kitabının IV bölümünün 2.kısmında verilmiştir. Ayrıca, Yine aynı kitabın
III.bölümünün 10.sütununda gemilerin hesaplaşma yetkilileri ayrı ayrı gösterilmiştir. Gemiler, yabancı
istasyonlar ile yapacakları telsiz haberleşmeleri sırasında, ücreti ödeyecek yetkili kurumun adresini
bildirmek zorundadırlar.
Türk gemilerine tahsis edilen bu kod grubu; TR01’dir. Türk bayraklı deniz araçlarının yabancı kıyı
istasyonlarıyla yapacakları haberleşmelerin ücretleri, bu kod grubunun belirtilmesiyle doğrudan Türk
Telekom AŞ’ye gönderilir ve bu kurum tarafından ödenir. Daha sonra ise, geminin bağlı olduğu şirkete
fatura gönderilerek haberleşme ücreti ilgili ay için Merkez Bankası tarafından belirlenmiş olan
SDR/TL kuruna göre Türk Lirası olarak tahsil edilir.