You are on page 1of 77

Endokrinolojinin Prensipleri,

Hormonlar ve Hormon Etkileri

Dr İrfan NUHOĞLU
KTÜ Tıp Fakültesi
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları
Bilim Dalı
ENDOKRİN SİSTEM
Endokrin sistem,
sinir sistemiyle işbirliği
içinde çalışarak vücut
fonksiyonlarını kontrol eder
ve vücudumuzun farklı
bölümleri arasında iletişim
sağlar.

2
ENDOKRİN BEZ
Tiroid
bezi

EKZOKRİN BEZ
Deri
Hormon salgısı

Endokrin
hücreler

Kan akımı Kanal

Ter bezi
Ekzokrin
hücreler

3
TANIMLAR
Hormon
– Endokrin bezler tarafından salgılanan ve sadece hedef
hücrelerde etkili olan kimyasal maddelerdir
Hormonların başlıca fonksiyonu
– Hücrelerin fonksiyonlarını değiştirerek homeostazı
korumaktır
Hedef hücreler
– Bir hormona duyarlı reseptörleri barındıran, dolayısıyla
hormonun etkisini gösterebildiği hücrelerdir

4
 Organlar ve hücreler arasındaki iletişim
 İç ortamın korunması
 Çevresel etki ve streslere en uygun
cevabın verilmesinde

Kısaca organizmada fizyolojik


fonksiyonların sürdürülmesinde 3 önemli
ve hayati sistem rol oynar
1- Endokrin sistem

2- Sinir sistemi

3- İmmün sistem
Mükemmel bir uyum ve ahenk içinde
çalışma (uyumluluk)
Çok ince, hassas bir denge ve ölçü
Birbirine yardım etme (yardımlaşma)
Karşılıklı ihtiyaçlarına cevap verme
(cevaplaşmak)
Birbirine dayanma
Birbirinin eksiğini tamamlama
Stres Faktörleri
(Stresörler)
Fiziksel: travma, cerrahi, kanama, aşırı sıcak ve
soğuk, gürültü, elle yapılan yorucu iş.

Kimyasal: sigara, alkol, hipoglisemi, immün


uyarılar, hipoksi, asid-baz dengesizliği.

Biyolojik: bakteri ve viral enfeksiyonlar.

Psikolojik veya emosyonel: anksiyete (bunaltı),


korku, üzüntü, aile veya arkadaş kaybı, iş ihtiyaçlar
ve iletişim problemleri, uyku açlığı.

Sosyal: kişisel çekişmeler, yaşam tarzında


değişme, işsizlik sorunu, arkadaş eksikliği ve düşük
sosyal durum.
De Vriendt T, 2009
Stres Sistemi: Strese Fizyolojik Cevap Chrousos P, 2009
Stresörler

HPA (hipotalamus-Hipofiz-Adrenal) Aksı


Beyin
Aks
Presinaptik nöronlar
Sempatik Sinir Sistemi

Aktivasyonu
Hipotalamus
Asetilkolin
CRHiştah
Postsinaptik nöronlar Hipofiz
ACTH
Adrenal
Hormon NE,Eiştah
Sekresyonu
Kortizoliştah

Mücadele veya Kaçış Metabolizmada Değişiklikler


Fizyolojik Stres Kalp hızı ve debi, solunum hızı  Enerji substratların kan içine salınması

Cevabı Kan basıncı , sıcaklık, uyanıklık 


Büyüme, üreme ve sindirim supresyonu
(Lipoliz ve glukoneogenez  )
FFA, kolesterol ve TG seviye ve mobilizasyonu 
Cilt, böbrekler ve GİS’e kan akımı  Trombosit adezyon ve agregasyonu 
Endokrin organlar (gudde:bez)
hormon sentez (üretim) ve
sekresyonu (salgılanma) yaparlar.
Hormonlar kan dolaşımına
salgılanarak kan ile hedef
organlarda etkilerini gösterirler.

Hormon: Yunancada “uyaran,


harekete geçiren”
Copyright © The McGraw-Hill Companies, Inc. Permission required for reproduction or display.

SİNİR SİSTEMİNİN ETKİSİ


Sinir uyarısı

Nöronlar
Nörotransmiter Post-sinaptik
sinir
sinapsa salgılanır hücre yanıtlar
uyarılarını
iletir

ENDOKRİN SİSTEMİN ETKİSİ


Hedef hücreler
(hormon reseptörünü
Bez hücreleri bulunduran hücreler)
hormonu kan hormona yanıt verir
Kan akmı
akımına
salgılar
Hormonlar diğer
hücreleri etkilemez
Endokrin organ, kan akımı, hormon, hedef
hücre etkileşimi

Hormonlar, sadece kendilerine duyarlı reseptörleri


barındıran hedef hücrelerde etkili olabilirler
Hormonların Etkileri
Otokrin etki: Hormon üretildiği hücreleri etkiler. İnsülin
ve SMS gibi. Kanser hücrelerinin büyümesi
Parakrin etki: Hormon üretildiği dokudaki hücreleri
etkiler. Böbrekte Anjiotensin II, ovaryumda seks
steroidleri, damar duvarında PDGF gibi.
Jukstakrin etki: Hormon komşu (bitişik) hücreleri
etkiler. Hematopoetik growth faktörler gibi.
Endokrin (hemokrin) etki: Hormon uzaktaki hedef
hücreleri kan yolu ile nakledilerek etkiler.
Nöroendokrin etki: Nöronlardan salınan peptidlerin kan
yoluyla uzaktaki dokulara etkisi.
Nörotransmitter etki: Sinaptik bağlantılar yoluyla
hücreler arasındaki etkileşme.
Hormonların Biyokimyası
Kimyasal Yapı ve Üretim
Protein ve peptid yapısında olanlar:
Hipotalamus-hipofiz hormonları, insülin,
glukagon, PTH, kalsitonin, ANP, SMS
Steroid hormonlar: Adrenal korteks ve
gonad hormonları (kortizol, aldosteron, DHEA,
östrojenler, testosteron, progesteron), kalsitriol
1,25(OH)2D3 vit.
Amino asit türevleri (amin yapısında)
olan hormonlar: Adrenal medulla (Dopamin,
NE, E), tiroid hormonları, serotonin, melatonin
Yağ asidi türevleri: Retinoik asit, PG’ler,
lökotrienler
Steroid veya steroid benzeri hormonlar
• Kolesterolden sentezlenir
• Depolanmazlar
• Lipidde kolayca çözünürler
• Hücre zarından kolayca geçerler
• Küçük moleküler ağırlığa sahiptir
• Hücre zarından geçebilirler
• Reseptörleri sitoplazmada ve çekirdek zarında bulunur
Steroid olmayan hormonlar
• Çoğu amino asitlerden sentezlenir
• Suda çözünürler
• Salgılayıcı veziküllerde depolanırlar
• Büyük moleküler ağırlığa sahiptirler
– Hücre zarından geçemezler
– Reseptörleri hücre zarında bulunur
Peptid hormonların üretimi:
Genler mRNA’yı kodlar Preprohormon
(preproinsülin) prohormon (proinsülin)
hormon (insülin)
Prehormon  hormon (T4 T3 ve Tes.
DHT)
Steroid hormonların çoğunun
prekürsörü kolesteroldür
Tirozin Katekolaminler
Esansiyel yağ asitleri PG
Karotenoidler Retinoik asit (vit A)
Hormonların Prekürsörleri (Ön hormonlar)
Prekürsör Bilesik tipi Örnek hormon

Peptidin parçalanması

Amino asidin parçalanması


Hormon Sentezi ve Salınımı
Hormonlar sentez ve sekresyon
özelliklerine göre iki ana gruba
ayrılabilir:

1. Endokrin hücrelerde veziküllerde


depolanan

2. Stimulus (uyarı) sonrası sentezi ve


salgısı yapılanlar.
HORMON SALINIMI
• Lipofilik hormonlar: pasif difüzyonla
• Peptit/ protein yapılı hormonlar: prohormon
halinde veziküller içinde depolanır, kalsiyum
bağımlı ekzositoz ile dolaşıma salınırlar.
• Hormon proformunda depolanmışsa, salınımdan
önce proteoliz ile aktif hale çevrilir
• Adrenal medulla hormonları ve sinir uçlarında
bulunan katekolaminler, kromaffin granüllerde
• Tiroid hormonları tiroglobulin yapısında
depolanır.
Plazma membranından direkt transport (spesifik taşıyıcılar veya difüzyonla)
Plazma
Membranı Ekstrasellüler alan

Endokrin bez
hücresi

Veziküler
Membran

Vezikül
lümeni Veziküler Füzyon
ve ekzositoz
Sitozol

Vezikül-aracılıklı yolla salgılanan hormonlar: çoğu polipeptid hormonlar (insülin, GH


gibi) ve katekolaminler.
Vezikül dışı tarzda salınan hormonlar: steroidler, tiroid hormonları, eikozanoidler.
Endokrin hücrelerde
veziküllerde depolanan-1

Polipeptid hormonlar (en önemli


üyesi)

Nörotransmitterler

GABA
Endokrin hücrelerde
veziküllerde depolanan-2
Ökaryotik hücrelerde protein sentezi
sitoplazmada ribozomlar tarafından
yapılmaktadır.

Normalde intrasitoplazmik sentezlenen bir


protein hücre ölümü olmazsa dolaşımda
bulunmaz.

Protein sentez etmek ve salgılamak


yüksek derecede özelleşme
gerektirmektedir
Endokrin hücrelerde
veziküllerde depolanan-3

Ribozomlar (preprohormon)

Endoplazmik Retikulum (prohormon)

Golgi Aygıtı (hormon)

Sekretuvar Granüller
mRNA Ribozom
Sinyal Serisi

Sinyal
serisinin
saptanması
(Nascent zincir-
ilişkili kompleks)

Olgunlaşmamış polipeptid hormonların ER membranı yoluyla translokasyonu.


Burada en önemli olay sentezi başlayan hangi molekülün salgılanacağı kararı
ve ER’a ribozomun bağlanması. SRP: sinyal tanıma partikülü
ER membranından Translokasyon

Sinyal Serisi

Sinyal
serisinin
saptanması

Docking
(ER membranına yaklaşma)

Aynı anda ve sentez sonrası modifikasyonlar


Stimulus sonrası sentezi ve
salgısı yapılanlar-1

Steroid hormonlar
GC
Mineralokortikoidler
Androjenler
Östrojenler

Eicosanoidler
PG
Lökotrienler
Stimulus sonrası sentezi ve
salgısı yapılanlar-2

Tüm steroidler PREGNENOLON molekülünün


deriveleridir.

Pregnenolon, GC ve mineralokortikoidler 21
karbon içerirler: C-21steroidler.

Androjenler,östrojenler: C-19 steroidler.


Tüm Steroidler ortak 4 halka içerirler:
Siklopentanoperhidrofenantren
Stimulus sonrası sentezi ve
salgısı yapılanlar-3
Steroidler kolesterolden sentez edilir.

Kolesterolün kaynağı
Diyet (%80), asetat molekülünden de novo
sentez ve hücre içindeki kolesterol esterleri.

Steroid sentezi mitokondride olur.

P-450 (Pigment-450) enzim sistemi sentezi


yapar.
Kolesterol

P450scc

Pregnenolon P450c17 17 -OH-Preg.P450c17 DHEA 17-HSO Androstenediol

3-HSD 3-HSD 3-HSD 3-HSD

Progesteron P450c17 17 -OH-P P450c17 Androstenedion 17-HSO Testosteron

P450c21 P450c21 P450 AROM P450 AROM

11-DOC 11-Deoksikortizol Östron 17-HSO Östradiol

P450c11(11-hidroksilaz)

Kortikosteron Kortizol

(18-OH) P450c11

18-OH-kortikosteron

(18-oksidaz) P450c11

Aldosteron

Mineralokortikoidler Glukokortikoidler Seks steroidleri

Şekil 6. Adrenal ve gonadlarda steroid biyosentezi.


ZONA GLOMERÜLOZA ZONA FASİKÜLATA

Anjiotensin/K+ ACTH

Progesteron Progesteron 17-OH 17-OH-progesteron

21-OH 21 -OH 21-OH

11-deoksikortikosteron 11-deoksikortikosteron 11-deoksikortizol

11 -OH 11 -OH 11 -OH

Kortikosteron kortikosteron Kortizol

CMO I 18 -OH 18 -OH

18-OHB 18-OHB 18-OHDOC

CMO II 17-Deoksi yolu 17-Hidroksi yolu

Aldosteron 17-OH= P450c17 (17-hidroksilaz aktivitesi)

21-OH = P450c21 (21-hidroksilaz aktivitesi) 18-OHB=18-hidroksi kortikosteron

11 -OH= P450c11 (11 -hidroksilaz aktivitesi) 18OHDOC= 18-hidroksi-11-deoksikortikosteron

18 -OH= P450c11 (18 -hidroksilaz aktivitesi) CMO I=Kortikosteron metil oksidaz I

CMO II= Kortikosteron metil oksidaz II (18 -hidroksilaz aktivitesi)

(18 -hidroksilaz aktivitesi)

Şekil 2. Mineralokortikoidlerin biyosentez yolları


Hormon Salgılanması Peryodik
ve/veya Ritmik Olabilir

Ultradian (Pülsatil): tekrarlayan hecmeler. dk


saat. LH, FSH pülsatil salgılanır. LHRH’nın
pülsatil salınımı hipofizden LH salınımını güçlü bir
şekilde uyarırken aynı hormonun sürekli olarak
verilmesi LH salınımını baskılar.

Sirkadyen (diürnal, günlük): ACTH, kortizol, GH,


PRL, TSH

İnfradiyan: aylık yıllık: menstrüel siklüste LH,


FSH, E2, progesteron salınımı.
Kortizol (g/dl)

kortizol

saat
saat
Normal sağlıklı bir kişide sabah saatlarinde epizodik ve pülsatil ACTH ve onunla uyumlu olarak
kortizol salgılanma şekli görülüyor.
İnsanlarda PRL ve GH sekresyonunda uykuya bağlı değişiklikler. Zirve seviyeler GH için
uykunun 3 veya 4. evresinde görülür. PRL’deki artma uykuya geçildikten 1-2 saat sonra
başlar ve spesfik uyku fazları ile ilişkili değildir.
Hormonların Taşınması
Kan, lenf ve ekstrasellüler sıvı ile.
Taşıyıcıya gerek duymadan taşınan hormonlar: insülin gibi. Y.Ö genellikle
çok kısadır (bir kaç dk.).
Spesifik veya nonspesifik taşıyıcı proteinler ile:
Tiroid hormonları spesifik olarak TBG, nonspesifik olarak prealbümin,
albümin ile. Çok az bir kısmı plazmada serbest şekilde bulunur.
Kortizol, kortizol bağlayıcı globülin (CBG) ile.
HPH+P
Taşıyıcı proteinin arttığı durumlarda serbest hormon konsantrasyonunun
normal sınırlar içinde kalabilmesi için total hormon konsantrasyonu
artmalıdır. Örn. TBG’nin artığı durumlarda TT4/ST4 oranı artar ve ST4 
TSH  TT4  ve ST4 N. İstisnai durumlar da vardır: Kadınlarda SHBG 
Serbest testosteron .
Hormonların Yıkımı
Önemli oranda hedef dokularda, KC ve böbrekte yıkılır.
Bir miktar hormon safra ve idrarla yıkıma uğramadan
doğrudan atılır.
Peptid hormonlar hedef hücrelerde proteazlarla yıkıma uğrar.
İnsülin büyük oranda KC ve böbrekte yıkılır.
Tiroid hormonlarının KC’de deiyodinaz enzimleri ile iyodu
alınır, sonra ileri yıkım olur.
Steroid hormonlar KC’de indirgenerek, hidroksillenerek,
glukuronatlar ve sülfatlarla konjuge edilerek suda çözünür
metabolitler haline getirilip idrar ve safra ile atılır.
Hormon Yapım ve Salgılanmasının
Düzenlenmesi
MSS Diğer Değişmiş Endokrin gland fonksiyonunun
uyarılar
uyarıları uyarılar kontrolünde 2 ana yol.
Hipotalamus
I. Hipotalamus-hipofiz-hedef
Serbestleştirici hormon
Paratiroid Serbest duran gland sistemi. Periferik gland
Pankreas endokrin gland
hormonlarının hipotalamus ve
Hipofiz hipofiz üzerinde (-) feed-back
etkileri vardır.
Tropik hormon
Hormon II. Free-standing endokrin
bezlerin (paratiroid ve adacık
Periferik gland
hücreleri gibi) salgıladıkları
Hedef
hormonlar hedef dokuyu
Hormon
uyarırlar (serum Ca
Hedef seviyesinde artmaiPTH
veya kan glukozunda düşme
Etki Etki insülin ).
Hormonların Kontrolünde 3
Mekanizma

MSS ve PSS aracılığıyla. Hipotalamus ve


hipofiz kontrolü sağlanır.

Vücut sıvılarındaki değişikliklerle:


Osmotik basınç Vazopressin (ADH)
Ca+2 PTH
Glukoz  İnsülin

Feed-back (geri besleme) mekanizmasıyla


Pozitif feed-back
Negatif feed-back
Feed-back (geri besleme)
Mekanizması
CRH ve ADHACTH kortizol (hipotalamik
seviyede CRH ve ADH’yı, hipofiz seviyesinde
ACTH salınımını suprese eder).

TRH TSH T3 ve T4 (TRH ve TSH’yı suprese


eder).

Ovulasyon öncesi E2 (östradiol) LH 


Hipotalamus-Hipofiz-
Tiroid Aksı

Hipotalamusta yapılan TRH,


hipotalamik-hipofizyel-portal sistem
yoluyla ön hipofizdeki tirotroflara
ulaşarak TSH’nın sentez ve
salınımını uyarır. Hipotalamus ve
hipofizde TRH ve TSH
sekresyonunu primer olarak T3
inhibe eder. T4, periferik dokularda
olduğu gibi nöral ve hipofiz
dokusunda da monodeiyodinasyonla
T3’e dönüşür.
Hipofizin Tropik Hormonları ile Hedef Gland
Hormonlarının Plazma Konsantrasyonları
* *
Arasındaki İlişkinin Yorumlanması

Tropik hormon düzeyi N


Hedef gland hormon düzeyi N Normal

Tropik hormon düzeyi  Primer hedef gland


Hedef gland hormon düzeyi  yetersizliği

Tropik hormon düzeyi  veya N


Hedef gland hormon düzeyi  Hipofiz yetersizliği

Tropik hormon düzeyi  1. Hipofiz hormonunun otonom


Hedef gland hormon düzeyi  salınımı (hipofiz adenomu)
2. Hedef gland hormonuna direnç

Tropik hormon düzeyi 


Hedef gland hormon düzeyi  Glanddan otonom salınım
Hormon Etkisinin Mekanizması
Hormonlar hedef hücrelerindeki spesifik reseptörlerine
bağlanarak etkilerini gösterirler.
Lökalizasyon:
Hücre membranına yerleşmiş resep.
Hücre içi resep. Nükleer reseptörler.
Bazı hormonlar aktif şekillerine:
 plazmada (AT I  AT II gibi) veya
 hedef hücrelerde (testosteronDHT gibi) veya
 gland dışı (periferik) dokularda (T4 T3, test östrojen)
bir hormondan diğerine çevrilerek etki eder
Membrana Yerleşmiş
Reseptörler
(Peptid hormon ve Nörotransmitter
Reseptör Ailesi)

1- Yedi-transmembran-alanlı reseptörler:
Yedi-Transmembran Bölgesi

2- Tek-Transmembran Bölgesi
Protein tirozin kinaz (Growth faktör)
reseptörleri: İnsülin
Sitokin reseptörleri: GH ve PRL reseptör ailesi
Guanilil siklaz reseptörleri: ANP
Yedi-Transmembran Bölgesi
Reseptörlerini Kullanan Hormonlar

– TRH – ADH
– GHRH – PTH
– Dopamin (PIH) – Kalsitonin
– Somatostatin (-) – Alfa-2 Adrenerjik
– LH, FSH (-)

– TSH – Beta Adrenerjik

– ACTH, MSH – Glukagon


– Serotonin, PG
Yedi-Transmembran Bölgesi Reseptörleri

Bağlayıcı bölge

Yedi-
Transmembran
reseptör bölgesi.
Plazma membranı Örnek: TSH, Beta
adrenerjik ve
Katekolamin
res.leri
TSH Reseptörü

398 a.a

266 a.a.

83 a.a.
83 a.a.
G-Protein
G-protein aktive edildikten sonra hücre içi sinyal iletimi
başlamaktadır.

G-proteini kompleksi içinde;


1) adenilat siklaz stimülasyonuna aracılık eden Gs,
2) adenilat siklaz inhibisyonuna aracılık eden Gi, ve
3) fosfolipaz C aktivasyonuna aracılık eden Gq proteinleri
bulunmaktadır.

,  ve  alt birimlerinden oluşan heterotrimer yapıdadır.

G-proteini aktive edildikten sonra effektör moleküller


– cAMP (2. haberci)
– Fosfolipaz C aktive edilerek uyarıya cevap sağlanır
(sitozolik Ca artar ve protein kinaz C aktive olur).
G-Protein
G-proteindeki α-subünitesi G-
proteininin natürünü gösterir.
β/γ
– İnhibitör özellik taşır.
– Stabilize eder, membranda tutar.
– Reseptör hiperstimülasyonunu engeller.
G protein
Aracılıklı
Sinyal İletimi
H
Ü
C
R
E

M
E
M (Adenilat siklaz)
B
R Efektörler:
A - Adenilat siklaz,
N - Ca kanalları,
I - K kanalları,
- Fosfolipaz
Biyolojik Etkiler
GTP bağlı  alt birim ATP
İnaktif adenilat siklaz (AS)  Aktif AS
cAMP+PPi B 79-85
Amino Asid-Bazlı Hormon Etkisi: cAMP 2.
Haberci
TSH-R’nin Uyarılması

TSH-R (stim)’lerinin etki


mekanizması

GD’li hastalarda TSH ve


TSH-R Ab’ları reseptörün
ekstrasellüler domenine bağlanır,
reseptör-ilişkili G-bağlayan
protein aracılığıyla cAMP yapımı
ve takiben tiroid hormon
sentezi uyarılır
Sitoplazmik ve
nükleer
kompartımanlarda -
adrenerjik reseptör
sinyal iletimi.
CREP: cAMP cevap
elementini bağlayan
protein.
Bu proteinin
fosforilasyonu komşu
(Aktif) bölgedeki çekirdek
transkripsiyon
makinasının
aktivasyonuna yol
açar.

PKA (cAMP-
bağımlı protein
kinazlar): İnaktif
protein kinaz A
B 82
Kalsiyum/Fosfatidilinozitol Sistemi (2. Haberci Sistem)
1 resep. (E, NE), AT II,
Endotelin, Ca, ADH,
Sitoplazmik ve nükleer
Oksitosin, EGF, GnRH, kompartımanlarda
TRH, PDGF, Ach PLC-eşleşmiş reseptör
sinyal iletimi.
ER
PIP2: Fosfoinozitol 4,5-
bifosfat (membran bağlı)
IP3: İnozitol 1,4,5-trifosfat
DAG: Diaçilgliserol
PLC: Fosfolipaz-C
PC: Fosfatidilkolin
PKC: protein kinaz C.

Hücre içi etkiler

B 83
Amino Asid-Bazlı Hormon Etkisi: PIP-
Calcium
A) (Tirozin kinaz-içeren) Growth Faktör Reseptörü
(İnsülin, IGF-1 gibi) yolu ile sinyal iletimi

Bağlayıcı bölge

Plazma membranı

Tirozin Kinaz
Bölgesi

Fosfolipaz-C Tyr-977, Tyr-989


Phosphoinositol 3-kinaz Tyr-708, Tyr-719
GTP’ase aktive edici protein
GF rsp bağlayıcı protein
AKTİVE EDİLİR
Tirozin kinaz-içeren growth
faktör reseptörü yolu ile sinyal
iletimi.

Reseptördeki 1 veya 1’den


fazla tirozin rezidülerinin
fosforilasyonu SH2
domainleri yoluyla yardımcı
(accessory) proteinler veya
effektörler ile ilişkiye yol
açar.
SH2 proteinleri efektörler
veya yardımcı proteinler
üzerinde bulunur.
Y: Tirozin
Growth Faktor Reseptörü
İnsülin reseptörü
(tetramer)

 

 

Hücre Metabolik etkiler


proliferasyonu

Kasuga M, JCI, Dec. 2006


İnsülinin 2 ana sinyal
Insulin yolu

p p
p p
IRS1-4 Shc
Pl 3-kinaz
p85
Grb2 mSOS
p110 Ras

Raf
PIP3
Pl 3-kinaz MAP kinaz
yolu Akt MEK1
yolu

ERK1/2

GLUT4 translokasyonu
dahil metabolik etkiler Mitojenik etkiler ve
(glukoz taşınması, NO sentezi, Proinflamatuar etkiler
antiinflamatuar etki v.s) (Hücre büyümesi, Hücre hareketi,
Miranda et al, 2005, Am Heart J, 149, 33-45 PAI-1 , ICAM-1, MCP-1 )
B) Sitokin Reseptörü (GH ve PRL
reseptörü
Bağlayıcı bölge
gibi)

Plazma membranı

Tirozin Kinaz Bölgesi ile


beraber aksesuar protein
GH reseptörü yoluyla
sinyal iletimi.

Tek bir GH molekülünün


farklı kısımları 2 bağımsız
GH reseptör molekülünün
(GHR) benzer bölgeleri ile
temasa geçer.
Bu, yardımcı protein JAK2 ve
aşağı akım efektörlerinin
aktivasyonuna yol açar.
Sinyal ileticileri ve
transkripsiyon faktörleri de
(signal transduceers and
activators of transcriptions-
STAT’ların aktivasyonuyla
hormonun etkileri gerçekleşir.
Fosforilasyonun aşağı akım efektörleri
C) Guanilil Siklaz Reseptörü

Hormon bağlayıcı
bölge Guanilil siklaz
Plazma membranı reseptörü
Kinaz Benzeri bölge (ANP gibi)

Guanilil Siklaz
Nükleer Reseptörler
Steroid Reseptör Ailesi
– GC: kortizol
– Mineralokortikoidler: aldosteron
– Androjenler: testosteron
– Progestinler

Tiroid Reseptör Ailesi


– Tiroid
– E2 (Östradiol)
– Retinoik asit
– Vit-D
Nükleer Reseptörler
Hormon plazmadaki taşıyıcı proteininden ayrılıp hedef hücre
içine kolayca diffüze olur.

Hücre içine giren hormon, sitoplazma veya nukleustaki


reseptörüne bağlanarak reseptörü aktifleştirir. HR
kompleksini oluşturur.

HR kompleksi nükleusa geçer, DNA’nın spesifik dizi bölgeleri


(HRE: hormone responsive element veya hormone
regulatory element) ile ilişkiye girerek DNA-ilişkili reseptör
proteinini bağlar. HRE kontrolündeki genlerde (mRNA
üretimini artırmak üzere) DNA transkripsiyon hızını kontrol
eder (gen transkripsiyonu ).

Sonuçta mRNA artar veya azalır  aracı sitoplazmik


proteinler artar veya azalır  hormon etkileri oluşur.
Plazma membranı
Steroid
reseptör
kompleks
yoluyla sinyal
iletimi.
Benzer
mekanizmalar
tiroid reseptör
gen aile
Dimerizasyon üyelerinde de
Homodimer Şeklinde vardır. Ancak
DNA’ya bağlanır 2.si nukleusda
konsantredir ve
Nükleer membran ligand
bağlanmadan
önce HSP (Isı
şok proteini)
ile birlikte
değildir.
(meG: metil
guanozin)
Nukleus Steroid Hormones Sitoplazma
Moleküler
şaperonlar

Reseptör- Steroid
şaperon hormon Steroid
kompleksi hormon
Reseptör-
hormon
kompleksi

Transkripsiyon Yeni
protein
DNA-
ilişkili
reseptör Translasyon
(Protein sentezi)

Transkripsiyon

Kromatin

Ribozom
Hormon-Reseptör Cevabı
Agonist hormonlar: bağlandıkları reseptörlerden
maksimal cevap oluşmasını sağlarlar. Domuz-sığır
insülini, deksametazon.
Parsiyel agonist hormonlar: Çok yüksek
konsantrasyonda bile tam olmayan bir hormon-
reseptör cevabı oluştururlar.
Antagonist hormonlar: Reseptörleri yarışmalı
inhibisyon ile agonist ve parsiyel agonist
hormonların etkisini önlerler.
İnaktif ajanlar: Yapısal olarak hormonlara
benzeyen bir çok ajan hormon-reseptör cevabı
açısından hiçbir etki oluşturmazlar.
Endokrin Sistem
Bozuklukları
• Hipofonksiyon (hormon eksikliği): Glandın harabiyeti (DM, Addison
hast.)
• Hiperfonksiyon (hormon fazlalığı): Graves hast., hormon salgılayan
hipofiz tm.
• Hormonlara sensitivitenin azalması: Tiroid hormon, PTH, GH ve D
vit.ne direnç
• Ligand yokluğunda veya hormon azlığında hormon cevap
sistemlerini aktive eden yapısal mutasyonlar (gain-of-
fonksiyon): LH reseptöründe yapısal aktive edici mutasyonlar
testitoksikoz  erkekte erken puberte
• Aşırı dozda ekzojen hormon kullanımına bağlı hormon fazlalığı
sendromları: Tiroid hormonu, androjenlerin kullanımı.

You might also like