You are on page 1of 26

PREEKLAMPSİ

Moderatör: Prof.Dr.S.Altunyurt
Hazırlayan: Dr.O.Ada
TANIM

 20. gebelik haftasından sonra, gebelikten önce hipertansiyon tanısı almamış olan bir
hastanın;
 4 saat ara ile ölçülen sistolik kan basıncının >140 mmHg ve/veya diyastolik kan basıncının
>90 mmHg ölçülmesi VEYA antihipertansif tedaviden kısa süre sonrasında sistolik kan
basıncının >160 mmHg veya diyastolik kan basıncının >110 mm Hg üzerine çıkması
 VE
 Proteinüri (24 saatlik idrarda >300mg; spot idrarda protein/kreatinin oranı >0.3, dipstick
>+1)
 Proteinürinin olmadığı durumda;
 Trombositopeni (<100.000 mikroL)
 Renal yetmezlik (serum kreatnin >1.1 mg/dL veya renal yetmezliğin olmadığı durumda serum
kreatinin konsantrasyonunun 2 katına çıkması)
 Bozulmuş karaciğer fonksiyonlarının, anormal serum transaminaz seviyeleri ile en az 2 ölçüm ile
teyit edilmesi
 Pulmoner ödem
 Serebral veya vizüel semptomlar
İNSİDANS

 Tüm gebeliklerin %4.6’sında


 Genelde 34.haftadan sonra
 < 34.hafta  erken başlangıçlı preeklampsi
 Atipik prezentasyonlar;
 <20. hafta
 Postpartum 2.günden sonra
 Hipertansiyonun görülmediği şiddetli preeklampsi (HELLP)
ŞİDDETLİ PREEKLAMPSİ

 Preeklampsili bir hastada;


 Yatak istirahatinde 4 saat ara ile 2 kez ölçülen sistolik kan basıncının >160 mmHg veya diyastolik kan
basıncının >110 mm Hg üzerine çıkması
 Trombositopeni (<100.000 mikroL)
 Progresif renal yetmezlik (serum kreatinin >1.1 mg/dL veya renal yetmezliğin olmadığı durumda serum
kreatinin konsantrasyonunun 2 katına çıkması)
 Bozulmuş karaciğer fonksiyonlarının, anormal serum transaminaz seviyeleri ile en az 2 ölçüm ile teyit
edilmesi VE/VEYA medikal tedaviye yanıt vermeyen ve başka bir sebeple açıklanamayan ciddi persistan
sağ üst kadran veya epigastrik ağrı
 Pulmoner ödem
 Serebral veya vizüel semptomlar
RİSK FAKTORLERİ
 Nulliparite  Obezite
 Preeklampsi öyküsü  Siyah ırk
 Yaş (<18; >40)  Hidrops fetalis
 Ailede preeklampsi öyküsü  Kontrolsüz hipertiroidi
 Kronik hipertansiyon  Kendisi düşük doğum ağırlıklı doğmuş
kadınlar
 Kronik böbrek hastalığı
 Önceki gebelikte FGR, ablasyo
 Otoimmun hastalıklar (AFAS, SLE..) plasenta, IUMF öyküsü
 Vasküler hastalıklar  Preeklampsili gebelerde iki gebelik
 Diyabet arası sürenin kısa olması,
preeklampsisi olmayan gebelerde iki
 Çoğul gebelik gebelik arası sürenin uzun olması
 IVF  Posttravmatik stres bozukluğu
 OSAS
ETİYOLOJİ

 İlk kez koryon villuslar ile karşılaşmak


 İkiz gebelik ya da mol hidatiformda olduğu gibi çok sayıda koryon villus ile karşılaşmak
 Daha önce endotel hücre aktivasyonu ya da enflamasyonu olanlar, diyabet, böbrek ya da
kardiyovasküler hastalığı olanlar
 Gebelik sırasında hipertansiyon gelişmesi için genetik yatkınlığı olanlar

 Fetus, preeklampsi için gerekli değildir.


PATOFİZYOLOJİ

 1. Uterus damarlarına anormal trofoblastik invazyonun olduğu plasenta implantasyonu


 2. Maternal, paternal (plasental) ve fetal dokular arasındaki immünolojik toleransın
uyumsuz olması
 3. Normal gebeliğin kardiyovasküler ya da inflamatuvar değişikliklerine maternal uyum
bozukluğu
 4. Kalıtıma zemin hazırlayan genlerin yanı sıra epigenetik etkileri de içeren genetik
faktörler
YAKLAŞIM

 Şiddetli preeklampsi:
 34 hafta ve üzeri gebelik haftalarında kontrol altına alınamamış şiddetli preeklampsi genellikle
doğum endikasyonudur.

 Fetüsün yaşam sınırına ulaşamadığı gebelerde,


 Su gelişinin olduğu 34. gebelik haftası altındaki gebelerde,
 Anne ya da fetal stabilitenin olmadığı durumlarda da doğum endikedir.

 Seçilmiş vakalarda ekspektan yaklaşım ancak anne ya da fetal stabilitenin olduğu durumlarda ve
şiddetli preeklampsinin kontrol altına alınabildiği vakalarda düşünülebilinir.
 Preeklampsi:
 Preeklampsili hastada ciddi semptomlar olmasa bile 37.gebelik haftasından sonra doğum
önerilmektedir.
 34. haftanın altındaki gebeliklerde preeklampsinin ciddi semptomları olmadığı takdirde ekspektan
yaklaşım önerilmektedir.
 34. ve 36+6. haftalar arasında optimum yönetim konusunda çok az fikirbirliği mevcuttur.
 Kar-zarar oranına göre ekspektan yaklaşım önerilmektedir.
 Hasta tam olarak bilgilendirilmeli, ekspektan yaklaşımın anne açısından riskleri ve fetüs açısından
yararları anlatılmalıdır.
 Ekspektan yaklaşımın komponentleri:
 Hospitalizasyon, hastalığın progresyonunu öngörmede önemlidir.
 Progresyon olmadığı durumda; hasta detaylı bilgilendirilerek ve riskler anlatılarak hastane
yakınında ikamet eden hastalar günde 2 kez tansiyon takibi ve haftada 2 kez poliklinik kontrolü
önerisi ile ayaktan takip edilebilirler.
 Hasta ciddi semptomlar (şiddetli baş ağrısı, gözde ışık çakması ya da sinekler uçuşması,
epigastrik ağrı, nefes darlığı) hakkında bilgilendirilmeli
 Uzun süreli yatak istirahati önerilmemekte
 Sol lateral dekübit pozisyonda istirahat
 Haftada 2 kez platelet sayısı, serum kreatinin seviyesi, AST/ALT görülmeli.
 Hematokrit, hemokonsantrasyon hakkında bilgi verebilir.
 Hemoliz açısından serum LDH, indirekt bilirubin hematokrite göre daha anlamlı (HELLP)
 Proteinüri derecesi, preeklampsinin sonuçlarını öngörmede anlamlı değil, tekrarı
önerilmemektedir.
 30 dakikadan fazla süren >160/110 mmHg tansiyon ile karşılaşılması durumunda hastane
yatışı, ileri inceleme ve antihipertansif tedavi önerilmektedir.
 Sodyum kısıtlamasının faydası yok.
 AFI, fetal ağırlık ve umbilikal arter doppler yakından değerlendirilmelidir. FGR açısından
tetikte olunmalıdır.
 Eğer 7 gün içerisinde doğum öngörülmekte ise, 34. gebelik haftasından önce antenatal
steroid önerilmektedir.
 34. haftadan sonrası tartışmalıdır ancak son yapılan çalışmalarda yapılması önerilmektedir.
İNTRAPARTUM YÖNETİM

 İntrapartum monitörizasyon
 Sıvı desteği
 Preeklampside ideal sıvı desteği yönetimi net değildir.
 80 mL/saatten izotonik sıvılar oral kapalı hastalarda uygundur.
 Nöbet profilaksisi; preeklamsinin ciddi preeklamsiye ilerlemesini önlememekte
 Magnezyum sülfat
 Rekürren nöbetleri önlemede de etkili
 Myastenia graviste kontrendike
 Pulmoner ödem gelişen hastalarda dikkatli olunmalı (sıvı kısıtlaması, diürez, oksijenizasyon sağlanmalı)
 Genelde sancı veya indüksiyon ile beraber ya da sezaryen öncesi veya sırasında başlanmakta
 5 günden fazla vermekten kaçınılmalı (en fazla 7 gün). Postpartum dönemde genel olarak tedavi 24 saat
sürdürülmekte
 %10’luk solüsyonda 4-6 gr yükleme dozunun intravenöz 15-20 dakikada verilmesinin ardından saatte 1-2
gram olacak şekilde idame dozu
 Renal yetmezlikli hastalarda yükleme dozu değişmez. ACOG, serum kreatinin 1.1 ile 1.5 mg/dL arasında
ise veya son 4 saattir olan saatlik idrar çıkışının 30 mL’ nin altında olması durumlarında 1 gram/saatten
idame verilmesini önermektedir.
 Magnezyum sülfat tedavisi sırasında gelişen nöbetlerde nöbet anında,
 Serum kreatinin seviyeleri 1.1 mg/dL üzerinde olan hastalarda 4 ya da 6 saatte bir,
 Magnezyum toksisistesi semptomları olan hastalarda da o anda serum magnezyum seviyeleri kontrol
edilmeli.

 Rutin serum magnezyum seviyesi bakılması önerilmemekte.

 NST’de variyabilitenin azalmasına neden olur. Ancak fetüs açısından olumsuz etkisi gösterilmemiştir.
 Postpartum dönemde magnezyum tedavisi alan hastalarda opiyatların kullanılması
solunumu baskılayabilir.

 NSAİ ilaçlar tansiyonu yükseltebilseler bile analjezi açısından opiyatlara tercih edilmeli.
ANTİHİPERTANSİF TEDAVİ
 Hipertansiyon yönetimi:
 TABLO
 Antihipertansif tedavi eklampsiyi önlemez.
ÖNLEM

 Riskli kadınlarda (2 veya daha fazla kriteri karşılayan) günlük 100 mg düşük doz aspirin
 Nulliparite
 BMI > 30 kg/m2
 Aile öyküsü (kendisinde, anne ya da kız kardeşte)
 35 yaş ve üzeri
 Kişisel risk faktör (SGA’lı veya düşük doğum ağırlıklı doğum yapmış olmak, iki gebelik arası 10
yıldan fazla olması..)
 Preeklampsi gelişmiş olan hastalarda faydasız
 12. gebelik haftasından sonra, 28. gebelik haftasına kadar başlanmalı (optimal olarak 16.
haftadan önce)

 Kalsiyum replasmanı ve kilo kaybının da preeklampsiyi önlemede yararlı olduğu


düşünülmekte
TEŞEKKÜRLER

You might also like