■ Analjezik, antipiretik ve antiinflamatuar etki için rutinde çok
sık kullanılan ilaçlardır. ■ Siklooksijenaz (COX) enzimini inhibe ederler. İnhibisyon aspirin dışında reversibldır. ■ Genellikle lökotrien sentezini baskılamazlar. ■ Romatoid artrit, osteoartrit, lokalize kas-iskelet sendromları, gut ve egzersize bağlı inflamasyon, kanser ağrıları, dismenore, migren krizi, postoperatif ağrı, egzersize veya enfeksiyon hastalıklarına bağlı ağrı ve enfeksiyon hastalıklarına bağlı ateşi düşürmek için kullanılırlar. SİKLOOKSİJENAZ (COX)
■ COX-1, yaygın olarak tüm vücutta bulunur. Gastrik epiteli
koruyucu etkileri vardır. Trombositlerde tromboksan A2 sentezinden sorumludur. ■ COX-2, özellikle makrofajlar ve diğer inflamatuar hücrelerde bulunur. İnflamasyonda, kanser oluşumunda ve prostasiklin (PGI2) üretiminde rol oynar. NSAİİ İLAÇLARIN ETKİLERİ ■ Analjezik etki: İnflamatuar reaksiyona bağlı olarak gelişen ağrı dokularda iki ayrı tipte ağrı medyatörlerince oluşmaktadır. ■ Aljezik medyatörler (bradikinin, P maddesi gibi), sinir ucunu doğrudan stimüle ederler. ■ Hiperaljezik medyatörler (PGE2, PGI2), tek başına ağrı oluşturmaz fakat ağrılı bir uyaran varsa bu uyaranın ağrı yapıcı etkilerini güçlendirir. ■ NSAİİ’ler analjezik etkilerini hiperaljezik ağrı medyatörlerinin sentezini inhibe ederek gösterirler. NSAİİ İLAÇLARIN ETKİLERİ ■ Antipiretik Etki: Bakteriyel toksinlerin inflamatuar hücreleri stimüle etmesi sonucu oluşan pirojen sitokinler (IL-1 ve TNF- α), hipotalamusta termoregülatuar merkezde PGE2 salınımına yol açarlar. ■ Artan PGE2 ise vücut ısısını yükseltir. ■ NSAİİ’ler de bu sentezi inhibe ederek ateş düşürücü etki gösterirler. NSAİİ İLAÇLARIN ETKİLERİ ■ Antiinflamatuar Etki: İnflamasyon nedeniyle artan proinflamatuar prostaglandin üretimini, lökosit aktivasyonunu ve ona eşlik eden olayları (adezyon, marjinasyon gibi) inhibe ederek antiinflamatuar etki gösterirler. NONSTEROİDAL ANTİİNFLAMATUAR İLAÇLAR
■ En sık görülen yan tesirleri mide-bağırsak sistemi ile ilgilidir. PGE2 ve
PGI2 azalmasına bağlı karın ağrısı, dispepsi, bulantı-kusma, gastrit ve peptik ülser gibi yakınmalardır. ■ Bağımlılık ve sedasyon yapmazlar. ■ Uzun süre alındıklarında nefrotoksisiteye neden olurlar. ■ Ödem, hipertansiyon, karaciğer fonksiyon testlerinde bozulma ve astım atağı gibi yan tesirleri de vardır. ■ Selektif COX-2 inhibitörleri daha az gastrointestinal yan tesir yapmalarına karşın endotelden PGI2 sentezini azaltmalarına bağlı kalp yetersizliği, miyokard infarktüsü ve tromboemboli gibi olaylara neden olabilirler. Farmakokinetik Özellikleri
■ Nabumeton dışında zayıf organik asit türevleridir.
■ Sulindak ve nabumeton ön ilaçtır. ■ Plazma proteinlerine yüksek oranda bağlanırlar. ■ Parasetamol, plazma proteinlerine en düşük oranda bağlanan analjeziktir. ■ Genellikle yarı ömürleri kısadır. Yarı ömrü en uzun tenoksikamdır. Oksaprozin, piroksikam, nabumeton, meloksikam ve naproksen de uzun etki süresine sahiptir. Diklofenak, ketoprofen, aspirin ve asetaminofen en kısa etkili olanlardır. ■ Renal eliminasyon oranı en yüksek ketorolaktır. Asetilsalisilik Asit (Aspirin) ■ Söğüt ağacının kabuğundan elde edilir. ■ Mide ve ince bağırsaktan hızla absorbe olur, 1-2 saat içinde maksimum plazma derişimine ulaşır. ■ Doku ve plazma esterazları tarafından hızla metabolize edilir. ■ Yarılanma ömrü 15 dakikadır ancak sabit değildir. ■ Plazma yarı ömrü ve albümine bağlanması sıfırıncı derece kinetiğe uyar (doza bağlıdır). Asetilsalisilik Asit (Aspirin)
■ COX enzimini irreversibl inhibe eden
tek NSAİİ’dir. ■ Analjezik, antipiretik ve antiinflamatuvar etkisi vardır. ■ Düşük dozlarda (100-300 mg) trombositlerde COX-1 enzimini selektif inhibe ederek antiagregan etki ile kanama zamanını uzatır. ■ Trombositler nükleusları olmadığı için yeni COX sentezleyemez, bu yüzden antiagregan etkisi 8-10 gün sürer. Elektif cerrahilerden 5-7 gün önce kesilmelidir. Asetilsalisilik Asit (Aspirin)
■ Oral antikoagülan alan veya hemofilili hastalarda kullanılmaz.
■ İskemik atak, unstabil angina, koroner arter trombozu, miyokard infarktüsü insidansını ve miyokard infarktüsünde mortaliteyi azaltır. ■ Influenza A ve su çiçeği enfeksiyonlarında Reye Sendromuna neden olabilir. Küçük çocuklarda kullanımı uygun değildir. ■ Teratojenik etkisi olmamasına karşın gebeliğin son dönemlerinde kanama riski nedeniyle kullanılmamalıdır. Asetilsalisilik Asit (Aspirin)
■ Terapötik dozlarda hiperürisemiye neden olur. Yüksek dozda (5-
6 gram) ürikozürik etki yapar. Gut tedavisinde kullanılmaz . ■ Lökotrien sentezini artırarak astım nöbetlerine yol açar. Solunumu uyarır, hiperventilasyon ve respiratuvar alkaloz yapar. Bikarbonat kaybına bağlı artmış anyon açığı ve metabolik asidoz gelişir. ■ Normal dozda hipoglisemi, yüksek dozlarda hiperglisemi yapar. Asetilsalisilik Asit (Aspirin)
■ Radyoterapi sonrası diyarede yararlıdır.
■ Uzun süre kullanımda kolon kanseri gelişme riskini azaltır. ■ Sodyum salisilat ve magnezyum kolin salisilatın analjezik etkisi düşük olmasına karşın antiinflamatuvar etkinlikleri aspirine benzerdir. Platelet agregasyonunu etkilemezler. Astımı, kanama eğilimi veya böbrek yetmezliği olan hastalarda aspirine tercih edilirler. Aspirin Zehirlenmesi
■ İlk bulgu tinnitustur.
■ Hiperventilasyon, respiratuvar alkaloz, artmış bikarbonat kaybına bağlı artmış anyon gap, metabolik asidoz, hipertermi gibi bulgu veya semptomlar görülür. ■ Ölüm nedeni solunum depresyonudur. ■ Zehirlenmede sodyum bikarbonat ile idrar alkali yapılır. ■ Diyaliz en etkili yöntemdir. Parasetamol (Asetaminofen) ■ COX-1 ve COX-2 enzimlerini çok zayıf inhibe eder. ■ Aspirin ile aynı dozda eşit analjezik ve antipiretik etki yapmasına karşın antiinflamatuvar etkisi yoktur. ■ Oral ve parenteral yoldan kullanılır. ■ Plazma proteinlerine çok düşük oranda bağlanır. ■ Osteoartrit tedavisinde ilk tercih edilmesine rağmen romatoid artrit ve gut gibi hastalıklarda antiinflamatuvar etki için kullanılmaz. Parasetamol (Asetaminofen)
■ Ürik asit düzeyini değiştirmez, mide asit salgısını artırmaz ve
antiagregan etki yapmaz . ■ Peptik ülser, aspirinle indüklenen bronkospazm, hemofili, çocuklarda görülen viral enfeksiyonlar ve antikoagülan kullanan hastalarda tercih edilir. ■ Gebelerde en güvenilir analjeziktir. Parasetamol (Asetaminofen)
■ Büyük oranda hepatik CYP2E1 enzimlerince metabolize olur.
■ Yüksek dozda CYP enzimleri ile oluşan toksik metaboliti N-asetil-p-benzokinonim (NAPQ), karaciğer nekrozu ve böbrek toksisitesi yapar. ■ Kronik alkol kullananlarda, fenitoin, rifampin ve karbamazepin gibi mikrozomal enzim indüksiyonu yapan ilaçlarla alındığında metabolit oluşumunda artışa bağlı hepatotoksisite riski artar. ■ Mikrozomal enzim inhibisyonu yapan eritromisin ve simetidin toksisitesini azaltır. Parasetamol (Asetaminofen)
oryantasyon bozukluğu, hemolitik anemi ve methemoglobinemi gibi bulgu ve semptomlar görülür. ■ Ölüm nedeni karaciğer nekrozudur. ■ Toksik kan düzeyi 4 saatte ölçülür. ■ Tedavisinde; glutatyon donörü N-asetilsistein ilk 8 - 12 saat içinde parenteral yoldan verilir. N-asetilsistein kullanılmasının amacı toksik metaboliti NAPQ’nun glutatyon ile konjugasyonunu artırmaktır. Asetik Asit Türevleri ■ İndometazin, eşit dozda antiinflamatuar etkisi aspirinden güçlüdür. ■ Romatoid artrit, ankilozan spondilit, gut tedavisinde verilir. ■ Patent duktus arteriyozusun (PDA) kapanmasını hızlandırmak için kullanılır. ■ Konjunktiva inflamasyonunu azaltmak için kullanılan oftalmik preparatı da vardır. ■ Frontal başağrısı yapar. ■ Psikiyatrik ve nörolojik hastalığı olanlarda dikkatli kullanılmalıdır. Asetik Asit Türevleri
■ Ketorolak, COX-1 selektivitesi en yüksek NSAİİ’dir.
■ Morfin benzeri güçlü analjezik etkisinden dolayı postoperatif analjezi oluşturmak için morfinin yerine kısa süreli (en fazla 1 hafta) kullanılır. ■ Morfin ile birlikte verildiğinde morfinin doz gereksinimini azaltır. ■ Böbrek ile en fazla atılan NSAİİ olduğu için kronik kullanımda nefrotoksisite riski yüksektir. Asetik Asit Türevleri ■ Etodolak, COX-2 enzimini COX- 1'den daha selektif inhibe eder ve genellikle romatolojik hastalıklarda antiinflamatuar etki için kullanılır. ■ Sulindak ön ilaçtır, kolon, meme ve prostat kanseri gelişme riskini azaltır. ■ Nabumeton, NSAİİ’ler içinde asit yapıda olmayan tek ilaçtır ve ön ilaçtır. ■ Diklofenak, oral, parenteral, lokal ve oftalmik şekillerde kullanılır. Propionik Asit Türevleri ■ İbuprofen, 2400 mg/gün dozun altında antiinflamatuvar etki yapmaz. Genellikle analjezik ve antipiretik etki için günlük 1600 mg’ın altında kullanılır. ■ Ketoprofen, COX ve 5-lipooksijenaz enzimlerini birlikte inhibe eder. Bradikinin antagonistidir. ■ Flurbiprofen; nonselektif COX inhibisyonu dışında TNF-alfa ve NO sentezini de inhibe eder. Propionik Asit Türevleri ■ Naproksen, diğer propionik asit türevlerine göre daha uzun etkilidir. Genellikle romatolojik hastalıklarda antiinflamatuar etki için kullanılır. ■ Oksaprozin, yarı ömrü 50-60 saat olan çok uzun etkili bir ilaçtır. Antiinflamatuvar ve ürikozürik etkisi ile gutta yararlıdır. Enolik Asit Türevleri ■ Tenoksikam, yarı ömrü en uzun (72 saat) NSAİİ ilaçtır, parenteral formu da vardır. ■ Meloksikam, COX-2'yi COX-1' göre daha selektif inhibe eder, uzun yarı ömre sahiptir. ■ Piroksikam, yarı ömrü uzun bir ilaçtır. Postoperatif ağrılarda kullanılır. ■ Lornoksikam, etkisi en hızlı başlayıp en kısa süren enolik asit türevidir. Pirazolon Türevleri
■ Metamizol (dipiron), COX enzimlerini
zayıf inhibe eder. ■ Analjezik ve antipiretik etkili olmasına karşın antiinflamatuvar etki yapmaz. ■ Spazmolitik etkisinden dolayı üreter spazmını çözmek için kullanılır. ■ Damar gevşemesi yapar, kan basıncını düşürür. ■ Parenteral formu da vardır. ■ Fenilbutazon, antiinflamatuvar ve ürikozürik etki ile gut tedavisinde yararlı olmasına karşın yan tesirleri fazladır. Selektif COX-2 İnhibitörleri
■ COX-2 enzimini COX-1'e kıyasla daha selektif inhibe ederler.
■ Gastrik yan tesirleri diğer NSAİİ ilaçlara göre daha düşüktür. ■ TxA2 sentezinden sorumlu COX-1 enzimini inhibe etmedikleri için trombosit agregasyonunu baskılamazlar, tam tersine PGI2 sentezini baskıladıkları için trombotik olaylara daha çok yol açarlar. ■ Kalp yetersizliği, miyokard infarktüsü ve tromboz riskini artırırlar. ■ Lumarikoksib ve etorikoksib COX-2’yi en selektif inhibe edenlerdir ve uzun etkilidir. ■ Selekoksib sülfonamid derivesi olduğu için sülfonamidler gibi döküntülere neden olabilir. ■ 12 yaşın altındaki hastalara verilmezler.