You are on page 1of 2

ÖRNEK PRATİKLER

OLAY-I:
(A), müşterilerine medikal tüp kiralama ve tıbbi gaz satış sözleşmesi akdetmek suretiyle
tahsis ettiği tüplere tıbbi gaz dolumu ile iştigal eden, yurt çapında bayi ve müşterilerinde
kira akdine dayalı kendisine ait tüpler bulunan bir firmadır. (A) firması 24 adet üzerinde
logo ve unvanını taşıyan tüpü içindeki gazla birlikte ve boşaldıkça gaz satımı yapmak
üzere (İ) işletmesine vermiş, daha sonra (İ) işletmesi bunları (Ş) Şirketine kiralamış,
nihayet o da hurdacılıkla uğraşan ve tüpleri tekrar satmak amacıyla eline geçiren (B)’ye
fatura karşılığında satmıştır. Ayrıca bkz. 11. HD. T. 7.1.2014, E. 2013/16348 K.
2014/218 (KBİBB.).
S.1. (B) mülkiyeti kazanmış mıdır?
S.2. Şayet mülkiyeti kazanmamışsa, (B)’ye karşı hangi dava açılabilir?
S.3. Şayet mülkiyeti kazanmamışsa, (B) herhangi bir talepte bulunabilir mi?
C.1. Hayır. Somut olaydaki veriler itibarıyla emin sıfatıyla zilyetten aynî hak
kazanıldığından söz edilemez. Çünkü (B) iyiniyetli değildir.
C.2. Gasp yoktur; zilyetliğe dayalı geri verme davası açılamaz. Şartlar bulunduğu için
taşınır davası veya istihkak davası açılabilir.
C.3. Kötüniyetli zilyet konumundaki (B) (varsa) yaptığı giderlerden ancak hak sahibi için de
zorunlu olanların tazmin edilmesini isteyebilir (TMK. m. 995/II). Somut olayda böyle
bir gider bulunmadığı için (B) herhangi bir tazminat talep edemez. (B)’nin bedel
mukabili iade talebinde bulunması da mümkün değildir (TMK. m. 989/II).

OLAY-II:
(M) adına kayıtlı olup ailesiyle birlikte oturduğu konutu üzerinde eşinin rızasını
almaksızın (B) bankası lehine 1. derecede bir anapara ipoteği tesis ettirmiştir.
Sonrasında, (M), sırf (A)’nın bankadan kredi çekebilmesini sağlamak amacıyla taşınmazı
ona satıp onun adına tescil ettirmiştir. Daha sonra, (A) taşınmazı yazılı bir sözleşmeyle
(C)’ye satmış, 1.000.000 TL’lik bedeli peşin almış ve (C) de taşınmazı kullanmaya
başlamıştır. (A)’nın alacaklısı (D) ise taşınmaza haciz koydurmuştur. Bunun üzerine, (M)
(A) aleyhine dava açmıştır. Dava esnasında (A) taşınmazı (E)’ye satıp devretmiştir.
S.1. (B) ipotek hakkını kazanmış mıdır, borcun ödenmemesi halinde taşınmazı paraya
çevirtebilir mi?
S.2. (A) mülkiyeti kazanmış mıdır?
S.3. (M) (A) veya (B) aleyhine herhangi bir dava açabilir mi? Davanın açılmış olması,
sonraki devri nasıl etkiler?
S.4. (C) mülkiyeti kazanmış mıdır? (C) aleyhine hangi davalar açılabilir, (C)’nin savunması
ne olmalıdır?
S.5. (D)’nin hakkı korunur mu?
S.6. (E) mülkiyeti kazanır mı? (E) diğer kimselere karşı herhangi bir talepte bulunabilir mi?
C.1. (B) ipoteği kazanmamıştır. Çünkü (M) eşinin açık rızası bulunmadıkça aile konutu
üzerindeki hakları sınırlayamaz (TMK. m. 194/I).
C.2. (A) mülkiyeti kazanmamıştır. Çünkü satış sözleşmesi muvazaalı olup, sebebe bağlılık
ilkesi gereğince (A) lehine yapılan tescil yolsuz tescildir.
C.3. Gerçek malik (M) hem (A) hem de (B) aleyhine tapu sicilini düzeltme davası açabilir.
Salt davanın açılmış olması (A)’nın taşınmazı devretmesine engel değildir. Davayla
birlikte şerh (TMK. m. 1011) de konulmuş olsaydı, bu durum üçüncü kişilerin
iyiniyetini bertaraf ederdi.
C.4. (C) mülkiyeti kazanamamıştır. Çünkü satış sözleşmesi şekle aykırıdır. Şartları
bulunmak kaydıyla, (C) aleyhine elatmanın önlenmesi davası açılabilir (TMK. m.
683/II). Uygulama gereğince, haricî satış sonucunda (C) bedelin iadesi için 10 yıl
içinde dava açabilir. Bkz. YİBK. T. 29.02.1940, E. 31 K. 47 (RG. T. 30.04.1940, S.
4497). Ayrıca (C) ödemezlik defi ileri sürebilir; ödediği bedel kendisine iade edilinceye
kadar taşınmazı geri vermekten kaçınabilir. Bkz. YİBK. T. 10.7.1940, E. 1939/2 K.
1940/77 (RG. T. 01.02.1941, S. 4723). Aynı içtihat gereğince, zilyetliği süresince
yaptığı zorunlu ve yararlı gider kendisine ödeninceye kadar (C) taşınmazı geri
vermekten de kaçınabilir.
C.5. (D)’nin hakkı gerçek sahibi (M)’ye karşı korunmaz. Çünkü haciz alacak hakkına
dayanmaktadır.
C.6. Güven ilkesinin şartları bulunmak kaydıyla (E) mülkiyeti kazanır (TMK. m. 1023). (E)
mülkiyeti kazandığı takdirde, (B) lehine olan tescilin düzeltilmesi için dava açabileceği
gibi (TMK. m. 1025), (C) aleyhine de elatmanın önlenmesi davası açabilir (TMK. m.
683/II).

You might also like