Professional Documents
Culture Documents
File 13
File 13
1 28
Buffett aslında bayağı çetin ceviz olabiliyor. Birkaç yıl önce, " işgücü
tasarrufuna" ilişkin yeni bir veri işleme donanımını uygulamaya koydu
ğu halde muhasebe bölümündeki kafa sayısı 1 6 , 5 'dan 2 2 , 5 'e çıkan bir
operasyon birimine tepeden iniş yaptığı günü anımsıyor. Arka planda
kalmaya önem veren yönetim tarzına rağmen, Buffett o tür rakamlar
dan iyi anlar ve sevmez. Her birim için doğru bir personel sayısı oldu
ğunu düşünür ve işler iyi veya kötü gitsin, ne gereksiz masraflara ne de
buna izin veren yöneticilere kesinlikle tahammül eder: "Ne zaman bir
şirketin maliyet kısma programı uygulayacağını okusam, maliyetin ne
olduğunu a nlamayan bir şirket olduğunu bilirim. Bu alanda ani hamle
ler işlemez . Gerçekten iyi bir yönetici bir sabah kalkıp 'Bugün masraf
ları kısacağım' demez; bu tür bir cümleyi söylediği sabahlar, yatağından
kalkıp 'nefes egzersizi' yapmaya karar verdiği günlerin sayısından fazla
değildir. "
Buffett'ın operasyon yöneticileri onu eleştirdiklerinde, ki bunu ılım
lı bir şekilde yaparlar, fazla rasyonel bulurlar ve rakamlar konusunda
talepkar olduğunu düşünürler. Muhtemelen geleceği olan, ama şimdisi
bulunmayan küçük bir "çekirdek" işletmeye para yatırdığını kimse hayal
edemez. Buffett ve Munger'ın bir nebze dahi coşkulu kişilikler olduğu
söylenemez, kendilerine ekonomik fayda sağlamayacak ihtiyari harca
maları -gösterişli ofisler mesela- akıllarından bile geçirmezler. Mucit de
değildirler. "Mucitlik yeteneklerine sahip değiliz. Hepsinden önemlisi,
sınırlarımızın ve sınırlamalarımızın son derece farkında olduğumuzu söy
lebilirsiniz," diyor Buffett .
Yine de fiyatlar konusunda çekingen değiller. Buffett, See's ve Bıif
falo Neuı5'da fıyatları yılda bir kez, yöneticilerle birlikte belirliyor ve bu
konuda agresif davranma eğiliminde. Yönetim kurulu başkanı olarak fi
yatlandırma yaparken, bir birim yöneticisinin sağlayamayacağı perspek
tifi getirebileceğini söylüyor ve bunu şöyle açıklıyor: "O yöneticinin tek
bir işi var. Fiyatı değerlendirirken, bulunduğu konum ona biraz düşük
fıyatlamasının çok da önemli olmadığını söyler. Ama biraz yüksek fıyat
koyarsa hayatındaki tek şeyi mahvedeceğini düşünür. Dahası, yüksek
fiyatın ne gibi sonuçlan olacağını hiç kimse bilemez. Yönetici için bu bir
Rus ruletidir. Hayatında birden fazla şey olan yönetim kurulu başkanı
1 29
açısından ise tamamen farklıdır. Bu yüzden, bazı durumlarda, tecrübesi
geniş, sahneden uzak birinin fıyatları belirlemesi gerektiğini savunuyo-
rum . "
Buffett sahip olduğu deneyimi bir başka fiyatlama alanına d a yayı
yor: Ürün sorumluluk sigortası gibi yüksek riskli sigorta paliçelerinin
prim oranlarının belirlenmesi . Bu yedi-sekiz haneli primler, olasılıkları ve
"dalgalı" yılları içeren bir oyun. Tam da Buffett'a göre . . . Kafasında bir-iki
hesap yapıp hemen teklif veriyor. Hesap makinası yok, " Bilgisayarı veya
abaküsü de olmadığını" söylüyor ve matematik konusunda hiçbir zaman
yardıma ihtiyaç duymadığını vurgulamayı unutmuyor. Kanıtlanması zor
olsa da, Buffett gelir vergisi beyannamesini kendi hazırlayan tek milyar
der olsa gerek.
Aslına bakarsanız, arnaha'daki ofisinde dilediği gibi yaşıyor; gürültü
patırdan uzak ve büyük ölçüde plansız bir yaşam sürüyor. Patronu da
sayarsak merkezde yalnızca 1 1 kişi çalışıyor ve Buffett biraz fazla olduk
larını düşünüyor. Ofisin etkinliğini 20 yıldır yanında çalışan ve ömür bo
yunca ayrılınarnayı dilediği 59 yaşındaki asistanı Gladys Kaiser sağlıyor.
" Eğer Gladys bunu başaramazsa , " diyor Buffett, "başka birini isteyece
ğimden emin değilim."
Ofisinde saatlerce okuyor, telefonda konuşuyor ve aralık ayından mar
ta kadar, saldığı nam yaşamının en büyük mutluluklarından biri olan yıllık
raporu üzerinde çalışıyor. Hiçbir şekilde huysuz değil . "Onunla ne zaman
konuşsam, " diyor See's genel müdürü Chuck Huggins, "hep keyifli ve
hep pozitif. " Fakat ofisinde genelde yalnız görünüyor, dostlarıyla veya
operasyonlarının yöneticileriyle telefonda konuşurken tanık olduğumuz
kadar hoş sohbet ve cana yakın değil sanki. Munger yöneticilerin fiziksel
olarak Buffett ile aynı ortamda olamayacaklarını düşünüyor: "Öyle zeki
ve hızlı ki çevresindeki insanlar ona ayak uydurabilmeye çabalarken ken
dilerini sürekli baskı altında hissederler. Merkez ofiste vartığınızı sürdü
rebilmek için çok güçlü bir egonuzun olması gerek . " Egosu testi geçmiş
biri olarak Goldberg bunun kolay olmadığını söylüyor. "inanılmaz birini
iş başında görme şansım oldu. Fakat bunun negatif yanı da var: Buffett'ı
gördükten sonra kendi yetenekleriniz için ne düşünürsünüz?"
Buffett hisse alırken broker'lara bağlanmasını sağlayan üç direkt hat-
1 30
tan aynı anda konuşur, biriyle görüşürken diğer konuşmaları sık sık ke
ser. Bu yoğunluğa rağmen 1987 yıllık raporunda "son zamanlarda hisse
senetlerinde yapacak fazla bir şey bulamadığım" söylüyor. "Ekim ayın
daki düşüşte , " diye yazıyor, "birkaç hisse ilgimizi çekecek fiyatlara indi.
Fakat tekrar yükselişe geçmeden önce anlamlı alımlar yapamadık . " Yıl
sonunda "kalıcı" varlıkları ve kökten yeniden yapılanmakta olan Alle
gis'deki 78 milyon dolarlık kısa vadeli arbitraj pozisyonu dışında, Berks
hire'ın hisse senedi pozisyonları 50 milyon doların üzerinde değil .
Buffett'ın sık sık görüştüğü ve telefonda konuştuğu dostları arasın
da pek az yönetici var. Washington Posftan Katharine Graham ve Cap
Cities'den Thomas S. Murphy dışında yöneticilerle sık görüşmez. Yıl
lardır onun tavsiyelerini dinleyen Graham, "Buffett İşletme Okulu'ndan
aldığım diplamayla iş yapıyorum , " diyor. Buffett'ın bu ülkedeki en iyi
yönetici olduğunu düşündüğü Mu rphy de tavsiye almak için onu arar.
" İşimin tüm önemli yönlerini onunla konuşurum," diyor Murphy. "Hiçbir
zaman olumsuz değildir ve daima destekleyici davranır. Öylesine büyük
bir beyni ve öyle müthiş bir bilgi özümseme yeteneği var ki! Biliyorsu
nuz, bizler de buralarda bayağı iyi yöneticiler olarak tanınıyonı z, fakat
onun gazetesinin yanında bizimkiler zayıf kalıyor. "
Buffett yatırım yeteneklerinin i ş tecrübesiyle geliştiğini , y a d a i ş tec
rübesinin yatırım yeteneklerini geliştirdiğini düşünüyor. "Yatırım işi , " di
yor, "size doğrudan edinemeyeceğiniz bu pozisyonu sağlıyor. Yatırımcı
olarak , nerede sürprizler olduğunu -perakendecilikte örneğin, şirketin
nerede buharlaşabileceğini- öğreniyorsunu z. Ve eğer gerçekten iyi yatı
rımcıysanız , geriye gidip 50 yıllık deneyimi çekip alabiliyorsunu z. Serma
ye dağıtımını da öğreniyorsunuz. Suyu tek bir kovaya doldurmak yerine
başka kovaların ne vereceğini öğreniyorsunuz . "
"Öte yandan," diye devam ediyor, "bir balığa karada nasıl yürüyece
ğini gerçekten anlatabilir misiniz? Karada geçen tek bir günün değeri bu
konuda binlerce yıl anlatılanlara eşittir ve bir şirketi tek bir gün yönet
mek de aynı değerdedir. Yönettiğiniz şirketi tepeden tırnağa hissedersi
niz . Özetle şöyle düşünüyor: iki sahada top koşturmak müthiş iyi oldu .
131
B U F F E T T V E SA L O M O N
132
1 99 7 yılında yazılmış bir yaziJ·" bugün okumak ve Salomon 'u n 1 991
11/mda iflasın ne denli yakınına geldiğini görmek -en azından Buffett 'ın
gözünde- ister istemez uzun yıllar sonra iflasa giden Lehman Brothers 'ı
akla getiriyor. Salomon ile ilgili yazıda heyecanlı ve gergin Buffett 'ın şir
ketin iflası halinde doğacak kaos konusunda Washington 'a yaptığı uyan
r-er alıyor. Bu uyanyı aktaran cümle şöyle: "Buffett, Salomon 'u n iflası nın
felaket sonuçlan olacağına, dün.va çapına yayılacak dom ino etkisi yara
taeağı na ve varlığını n temeli "zamanı nda ödeme " fikrine dayanan bir
finansal sistemde büyük hasara yol açacağına işaret etti. "
Bütü n bu nlar olmadı, çünkü Bıif.fett 'ın uyguladığı defans Salomon 'u
ku rtardı . Fakat bıt yazı 2008'de Lehman batfığı nda yaşananlan mü
kemmel ta nımlıyor. - CL.
S a l o m o n d e h a s ı mı?
l l N isan 1988
CAROL LooMıs
133
paraya çevrilebilecek Sıkıntı, 38 dolar meselesinde. Salomon hissesi,
Buffett anlaşmayı ya p tığında 33 dolardı . 1 9 Ekim'den sonra 1 6 dolara
kadar indi ve son dönemde de 23 dolardan işlem görüyor.
Çöküş, Buffett'ın hareketine ilişkin Wall Street'in algısını değiştirdi. İlk
başında , değeri ödediğinin üstünde olan rüya gibi bir hisseyi aldığı dü
şünülmüştü . Salomon'un şirket yağmacısı Ronald Perelman'ın muhtemel
devralma girişimiyle panikiediği ve Buffett'ın haydutluk etmesine izin
verdiği söylendi . Fakat çöküş sonrasında Salomon'da yaşanan çok sayıda
istifa ve gürültü patırtının ardından algılar, Buffett'ın bir ayiağı aldığı ve
yatırımcı olarak bütün itibarını tehlikeye attığı yönünde değişti .
Buffett yıllık raporunda yatırım ba nk acılığı işinin büyük taahhütlere gir
miş oldu ğu birçok şirketten çok daha az öngörülebilir olduğunu yazıyor.
Konvertible hisse almasının nedenlerinden birinin bu olduğunu söylüyor.
Fakat genel manzara açısından rahat görünüyor: "Önde gelen, piyasa ya
pıcı ve yüksek kaliteli bir sermaye to plama operasyonunun, özkaynak kar
lılığı açısından iyi ortalamalar üretebilmesinin makül bir olasılık olduğuna
inanıyonız. Eğer böyleyse, değiştirme hakkımız neticede değerli olacak " .
Mercha n t ba n k ı n g Yat ı r ı m bankası, tuccar bankac ı l ı k . Banl<ala rın �ırl<etlerı ele geç ırmek ı çı n kendı parala
rını k u llanmalar ı (( n )
1 34
merchant bank'ların son dönemde pek hevesli oldukları çok sayıda kal
dıraçtı ş irket alımının önünü açan köprü kredileri çoğu kez tehlikeli giri
ş imler olarak gö rü nüyor - borç o kadar büyük ki, neredeyse özkayn a k .
B u f fe t t ' ı n S a l o m o n'd a z a m a n a k a r ş ı y a r ı ş ı
27 Ekim 1997
CAROL LOOMIS
Salomon 'u uçun-tmun kenanna getiren, Warren Bıif.fett 'a ise haya
tı nın "en önemli gününü " yaşatan suç ve hatalara dair garip ve hazin
bir hikaye.
T
ravelers Group'un CEO'su 64 yaşında ki Sanford I . Weill yaşa
mının en büyük şirket satın alma girişimine soyun u rken -Salo
mon Inc . 'i 9 milyar dolara almaya hazırlanıyor- Wall Street'in
ünlü ismi 67 yaşındak i Warren E . Buffett, Salomon'dan a yrı l ıyor Buffett
.
135
arkadaşıyım ve uzun zamandır Berkshire hissedarıyım (hiçbir zaman Sa
lomon hissedarı olmadım) . Dostu olarak her sene Buffett'ın meşhu r yıllık
raporunu gözden geçirip birkaç düzeltme yaparım ve çok uzun zamandır
iş yaşamını anlatan bir kitap üzerinde birlikte çalışmaktan söz ediyoruz.
Bütün bu deneyimler Buffett'ın düşünce biçimini öğrenmemi sağlayacak
çok sayıda fırsatı beraberinde getirdi . Öğrendiklerimden bazıları Fortıme
için yazdığım yazılarda , özellikle de ll Nisan 1 988 tarihli "Warren Bıif
fett 'ın İçeriden Hikayesi " başlıklı makalede ve ona eşlik eden "Salomon
Dehası mı?" başlıklı kutuda yer aldı . Fakat Buffett'ın 199l 'de Salomon'da
yaşadığı deneyimlerle ilgili öğrendiklerimin çoğu gizli bilgiydi ve ken
disi tarafından ambargoluydu ; çünkü Salomon hem kaybettiği güveni
yeniden kazanmaya çalışıyor, hem de büyük yasal sorunlarla mücadele
ediyordu . Bir zaman sonra bu aciliyet azaldı ve ambargo artık kaldırılabi
lirdi. Fakat o dönemde de yazıyı yayınlamanın nedeni kalmamıştı. Şimdi,
Travelers anlaşmasıyla , elimizde bir neden var. Hatta bu nedene bir tane
daha ekleyebiliriz: 1 99 1 yılında yaşanan o dram, her geçen gün biraz
da ha karmaşıklaşan finansal sistemde pusuya yatmış bekleyen tehlikele
re dair güçlü bir mesaj gönderiyor.
Bu hikaye Salomon'da geçirdiği 10 ayın Buffett'ın yaşam ritminde de
rin bir düşüş yarattığını belirterek başlamalı. Warren Buffett bazen yılda
tek büyük yatırım kararı vermeye alışmış bir yönetici. Oysa Salomon'da
günde 25 operasyon kararı almak durumundaydı . Bu deneyimin merke
zinde ise tek bir gün vardı : "Hayatımın en önemli günü" dediği 1 8 Ağus
tos 1 99 1 pazar. O gün ABD Hazinesi'nin aldığı bir kararla Salomon'un
hükümetin açtığı menkul değer müzayedelerine girmesi yasaklanmış,
sonra da Buffett'ın çabalarıyla bu yasak kaldırılmıştı . İki karar arasındaki
4 saatlik zaman di l i m i nde Buffett yaklaşan trajediyi engellemek için ola
ğanüstü çaba göstermişti. Buffett'a göre yasak, 9 milyar dolar fiyat biçilen
Salomon'u derhal iflasa başvurma tehlikesiyle karşı karşıya bırakacaktı.
Daha da önemlisi o gün, bugün de olduğu gibi , Salomon'un çöküşünün
dünyanın en büyük finansal sistemini tam kalbinden vuracağına inanı
yordu .
Ağustos ayının o pazar günü, bir başka pazar gününden, Buffett'ın
Salomon'un o dönemdeki başkanı ve CEO'su John Gutfreund ile el sıkış-
13b
tığı ve Berkshire Hathaway'in 700 milyon dolarlık değiştirilebilir tercilıli
Salomon hissesi, yani şirketin yüzde 1 2'sini satın aldığı 27 Eylül 1 987'den
çok farklıydı. Bu anlaşma Gutfreund için önemliydi, çünkü Güney Af
rikalı bazı yatırımcıların elindeki büyük miktarda Salomon adi hissesini
kapmak için hazır bekleyen ünlü şirket yağmacısı Ronald Perelman'ı en
gelleyebilecekti. Gutfreund, Berkshire'ın 700 milyon dalarıyla Güney Af
rikalıların elindeki hisseleri Salomon'un kasasına geri getirecek, böylece
de Perelman'ı devre dışı bırakabilecekti.
Gutfreund'un Beyaz Şövalye Warren Buffett'ı neden bu kadar hoş kar
şıladığını görmek kolaydı . Fakat bırakın 700 milyon doları, yani bugüne
dek tek bir şirkete yatırdığı en büyük parayı emanet etmesini, Buffett'ın
Salomon ile niçin iş yaptığını anlamak bile kolay değildi. Buffett yıllardır
yatırım bankacılarıyla dalga geçer, kendilerine büyük ücretler sağlayan,
ama müşterileri için beş para etmeyen anlaşmalar yapma konusundaki
eaşkularına üzülerek bakardı . Sık sık da yalnızca sevdiği insanlarla ça
lışmak istediğini söylerdi. Dolayısıyla da Berkshire'ın büyük bir dikkatle
biriktirilmiş dağ gibi parasını, lüks içinde yaşayan, puro tüttüren, köşe
kapmaca oynayan ve yakında Yalancının Pokeri ile meşhur olacak bir
grubun eline mi tutuşturuyordu?
Buffett'ın bu hareketini açıklayabilecek birkaç neden var, fakat az
sonra okuyacaklarınızın ışığında bunların hiçbirini gerçekten iyi bir se
bep olarak görmek zor. Birincisi, Buffett bir-iki yıldır makUl fiyatlandı
ğını düşündüğü hisseler bulmakta zorlanıyordu ve sabit getiri alterna
tiflerine bakıyordu . İkincisi, Salomon'un teklifi, Buffett'ın bir zamanlar,
Berkshire'ın büyük hissedar olduğu (şu anda yüzde lOO'ü Berkshire'ın )
GEICO'da ilkeli, açgözlülükten uzak, müşteri dostu bir yönetici olarak
çalıştığına tanık olduğu john Gutfreund'dan gelmişti. Buffett, Gutfreund'u
severdi - aslında hala da sever.
Buffett'ın Salomon'a girişinin üçüncü açıklaması, anlaşmanın koşulla
rını kabul etmeye değer bulrnasıydı. Esasen değiştirilebilir tercilıli hisse
ler, piyango bileti iliştiritmiş sabit getirili yatırımlardır. Bu durumda , hisse
M ıchael Lt'Wıs ' ı n t ü m zamanların en çok satan yatırım k ı tapiarı arası nda yt>r a l a n kıtallı Yalancının Pake
r ı ' n ı n Turkce baskısı Scala Yayı ncılık ' tan çıktı (C n )
137