You are on page 1of 3

T.C.

YARGITAY

22. Hukuk Dairesi

Esas No: 2016/2727

Karar No: 2019/128

Karar Tarihi: 08.01.2019

İŞÇİLİK ALACAĞI DAVASI - DAVACININ EYLEMİ İŞ AKDİNİN GEÇERLİ


NEDENE DAYALI OLARAK FESİH SEBEBİNİ TEŞKİL ETMEKTEYSE DE
HAKLI FESİH AĞIRLIĞINA ULAŞMADIĞI - HÜKMÜN BOZULMASI
ÖZET: davacının her ne kadar işyerindeki konumu gereği fırınların kontrolü ve iş güvenliğinden
sorumlu kişi olduğu belirtilmiş ise de, yaklaşık 12 yıldır işyerinde çalışan davacının görevini sürekli
aynı gerekçeyle ihlal ettiğine dair somut deliller dosyaya sunulamadığından, davacının eylemi iş
akdinin geçerli nedene dayalı olarak fesih sebebini teşkil etmekteyse de, haklı fesih ağırlığına
ulaşmadığı anlaşılmakla, davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hükmedilmesi gerekirken aksi
yöndeki değerlendirme ile reddine karar verilmesi isabetli bulunmayıp, bozmayı gerektirmiştir.

(1475 S. K. m. 14)
 
Dava: Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili
tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi
... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
 
YARGITAY KARARI
 
Davacı İsteminin Özeti:
 
Davacı vekili, davacının 26/07/2003-20/09/2014 tarihleri arasında davalı şirkette postabaşı olarak
çalıştığını, 13/09/2014 tarihinde haklı neden olmaksızın iş akdine son verildiğini ileri sürerek, kıdem
ve ihbar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
 
Davalı Cevabının Özeti:
 
Davalı vekili, davacının iş akdinin disiplin kurulu kararı ile haklı nedene dayalı olarak feshedildiğini
beyanla, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
 
Mahkeme Kararının Özeti:
 
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
 
Temyiz:
 
Karar süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
 
Gerekçe:
 
Taraflar arasında davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanamadığı noktasında
uyuşmazlık mevcuttur.
 
Davacı vekili, davacı müvekkilinin olay günü ağır bir gribal enfeksiyon geçirdiğini, bu nedenle vardiya

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı Sayfa 1 /3


amiriyle görüşüp eve gitmek için izin istediğini, davacı tek olarak çalıştığından vardiya amirinin
müvekkilini göndermek istemeyip bir süre fırın kontrol odasında dinlenmesini söylediğini, bunun
üzerine davacı söylenen yerde dinlenirken fotoğraflarının çekildiğini, oysa davacının kendi yerine ...
isimli işçiyi bırakmak suretiyle işin aksamasına fırsat vermediğini, buna karşın davacının disiplin
kuruluna gönderilerek iş akdinin feshedildiğini iddia etmiştir.
 
Davalı vekili ise; davacının iş akdinin 20/09/2014 tarihli fesih bildirimi ile yapmakla ödevli bulunduğu
görevleri kendisinde hatırlatılmasına rağmen yapmaması, görev başında uyuması nedeniyle haklı
olarak feshedildiğini, davacının 06/09/2014 tarihinde saat: 24:00-08:00 vardiyasında çalışmakta iken
saat: 02:40 sularında görev başında uyuduğunun tespit edildiğini, bu hususun vardiya amiri tarafından
fotoğraflanıp tutanak altına alındığını, disiplin kuruluna intikal ettiğini, davacının posta başı olarak
görev yaptığından yapmakla yükümlü olduğu görev gereği sürekli takipte kalması gerekirken görev
başında uyumasının kabul edilir bir davranış olmayıp iş güvenliğini tehlikeye soktuğunu, davacının
daha öncede bir kaç kez amirleri tarafından görevi başında uyurken yakalandığını, kendisinin bir çok
kez uyarıldığını, ancak davacının uyarıları dikkate almadığını, bu nedenle davacının uyurken
fotoğraflarının çekildiğini, disiplin kurulunda davacı, vardiya amiri ve ... isimli işçinin dinlendiğini,
davacının yazılı savunmasının alındığını, yapılan görüşme sonucunda davacının iş akdinin
feshedildiğini, davacının iş akdinin haklı olarak feshedildiğinden ihbar ve kıdem tazminatına hak
kazanamayacağını, davacının ağır grip geçirdiğinden vardiya amirinden izin alarak dinlendiği
hususunun gerçek dışı olduğunu, davacının bu durumu disiplin kurulunda dile getirmediğini, davacının
vardiya amirine rahatsız olduğuna dair herhangi bir bildirimde bulunmadığını, davacının disiplin
kurulu toplantısında aldığı ilacın etkisiyle uyuduğunu söylemesine karşılık ilacın adını
hatırlayamadığını, reçete olmadan ağrı kesici kullandığını, vardiya amirine söylemiş olsaydı doktora
göndereceğini söylediğini, ...'ın da kendisinin davacının yerine görevlendirildiğine ilişkin bir ifadeden
bahsetmediğini, ... isimli işçinin kendisini vardiya amirinin arayarak davacının uyuduğunu ve
uyandırmasını istediğini söylediğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
 
Mahkeme tarafından davalı savunmalarına itibar edilerek; davacının olay tarihinde rahatsız olduğunu,
kullandığı ilacın kendisinin uykusunu getirdiğini, uykusunun gelmesi sebebiyle vardiya amirinden izin
alarak vardiya amirinin bilgisi dahilinde işini bir başka arkadaşına devrettiğini ileri sürmüş ise de,
davacının olay günü rahatsızlığının bulunduğuna dair aynı veya yakın tarihli tıbbi evrak bulunmadığı,
rahatsızlığı nedeniyle dinlenmek için vardiya amirinden izin istediği hususunun da ispat edilemediği,
bisküvi fırınları bölümünde postabaşı olarak görev yapan davalının, görev tanımına göre iş akışını ve
fırının sıcaklığını kontrol etmek ve denetlemek görevinin bulunduğu, çalıştığı vardiyanın bisküvi
fırınları bölümü ile ilgili kısım bakımından yetkili kişi olduğu, işveren tarafından fesihte iş sağlığı ve
güvenliğinin tehlikeye girmesinin de gerekçe gösterildiği, bu durumda davacının iş akdinin
feshedilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı kanaatine varıldığı belirtilerek, davanın reddine karar
verilmiştir.
 
Dosyada yer alan deliller incelendiğinde; davacı tanığı ...'ın; ''davacı bana o gün hasta olduğunu, etrafa
bakmamı söyledi, davacı benim çalıştığım bölümün sorumlusuydu, kendisi hasta olması nedeniyle
benden çekilen malların eksik olmaması için göz kulak olmamı istedi'' ve '' davacının bana hasta
olduğunu söylediğini, etrafa göz kulak olmamı benden istediğini disiplin kuruldaki ifademde de
belirtmiştim, fakat tutanağa geçip geçmediğini de bilemiyorum'' şeklinde beyanda bulunduğu
görülmüştür.
 
Davalı tarafça Mahkemeye sunulan disiplin kurulu kararı eklerinde bu tanığın ifadesine
rastlanmamıştır. Nitekim tanık ..., davalı işveren tanığı ve vardiya amiri olan ...'ın davacı aleyhine
tutmuş olduğu tutanağı da imzalamamıştır. Davacı tanığı ... mahkemede ifade verdiği tarihte halen
davalı işyerinde çalışmakta olup, davalı işveren ile husumetli olmadığı da anlaşılmaktadır.
 
Davalı tanığı vardiya amiri olan ... daha önce de davacıyı uyurken gördüğünü ve uyardığını beyan
etmiş ise de, dosyaya bu durumu teyit eden başkaca bir delil de sunulamamıştır.
 
Bu belirlemelere göre ise; davacının her ne kadar işyerindeki konumu gereği fırınların kontrolü ve iş

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı Sayfa 2 /3


güvenliğinden sorumlu kişi olduğu belirtilmiş ise de, yaklaşık 12 yıldır işyerinde çalışan davacının
görevini sürekli aynı gerekçeyle ihlal ettiğine dair somut deliller dosyaya sunulamadığından, davacının
eylemi iş akdinin geçerli nedene dayalı olarak fesih sebebini teşkil etmekteyse de, haklı fesih ağırlığına
ulaşmadığı anlaşılmakla, davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hükmedilmesi gerekirken aksi
yöndeki değerlendirme ile reddine karar verilmesi isabetli bulunmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
 
Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz
harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 08.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı Sayfa 3 /3

You might also like