You are on page 1of 7

BİLKENT ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ 2013/2014 ÖĞRETİM YILI BAHAR DÖNEMİ

45 302 (1-2) – MEDENÎ USÛL HUKUKU – II DERSİ FİNAL SINAVI


23.05.2014, 15.30 – 18.00
Sınav Yönergesi: 1. Süre 150 dakikadır; 2. Şerh niteliği taşımayan ve üzerine sonradan eklenmiş yazı/açıklama/not vs. içermeyen,
HMK/HUMK ve ilgili mevzuatı kapsayan derlemeler kullanılabilir; 3. Siyah ve mavi dışında, renkli kalem ve kurşun kalem
kullanılmayacaktır, mümkünse keçeli bir kalem tercih ediniz; 4. Cevaplar boş bırakılan kısımlara yazılacaktır, ayrıca bir cevap
kâğıdı verilmeyecektir; 5. Cevaplar ilgisiz konulara taşırılmayacaktır; 6. Soruların puan değeri karşılarında gösterilmiştir, ancak,
imlâ ve ifade yanlışlıkları da puan lamada dikkate alınacak; keza, gerekçesiz yahut okunamayacak derecede silik veya kötü
yazılmış cevaplar değerlendirilmeyecektir; 7. İşbu sınavdan alınacak puan dönem sonu geçme notunun hesaplanmasında tam
%40 nispetinde dikkate alınacaktır.
ÖĞRENCİNİN ADI: SOYADI: NUMARASI:

ALDIĞI NOT:
I.OLAY:İzmir’de bulunan üç dönümlük imarlı arsa, tapuda Şerafettin Şerbetçi adına kayıtlı iken, onun kimlik bilgilerini
ve bir fotoğrafını bir şekilde temin eden Abidin Gugar tarafından, kendisi adına ve Karşıyaka 99. Noterliğinde (noter
Nevval Nubuk tarafından) düzenlenmiş (sahte) bir vekâletnameyle, 1.000.000 TL olarak gösterilen bedel mukabilinde,
Gevher Gudal’a satılmış, tapuda gerekli devir ve ferağ işlemleri de yapılmıştır. Gevher Gudal aslında o yörede
taşınmaz ve ikinci el oto alım-satımı işleriyle uğraşan ve Abidin Gugar ile çocukluk arkadaşı olan birisidir. Gevher
Gudal, İzmir’de haftada bir çıkan ve sadece alım-satım ilanlarını yayınlayan mahalli Mubayaa Gazetesi’nde on gün
sonra bir ilân vererek, söz konusu arsayı satışa çıkarmıştır. O sırada bir iş görüşmesi için İzmir’e gelmiş olan, yaklaşık
30 yıldır İstanbul’da ticaretle uğraşan ama artık emekli olup İzmir civarında bir sahil kasabasına yerleşmek isteyen
Pertev Püskül, gazetedeki ilanı tesadüfen görmüş ve hemen Foça’ya giderek Gevher Gudal’ı bulmuş; kendisiyle
yaptığı pazarlık neticesinde, arsayı 750.000 TL bedelle satın almak konusunda anlaşmıştır. Derhal tapuya giderek
devir ve ferağ işlemlerini yapmışlar; Pertev Püskül, bedelin 250.000 TL’sini derhal ödemiş, kalan 500.000 TL’yi ise,
satın aldığı bu arsayı ipotek göstererek, Bermuda Bank’tan temin ettiği tüketici kredisi sayesinde, bir hafta sonra
ödemiştir. Arsasının elinden çıktığından, Pertev Püskül’ün kredi geri ödeme taksitlerini iki ay üst üste aksatması
üzerine, Banka’nın arsa üzerindeki ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe girişmesi ve arsanın bu yolda satışa
çıkarılmasına ilişkin ilanı duymasıyla haberdar olan Şerafettin Şerbetçi, derhal bir avukat aramış, kendisiyle
tanışmamakla birlikte aynı sitede oturan Av. Gülseren Gülderen’e danışmış, Av. Gülseren bu işi kolaylıkla
halledeceğini söylemiş, bunun üzerine Şerafettin Şerbetçi bir dava vekaletnamesi çıkararak kendisine vermiş ve
gerekeni yapmasını söylemiştir.

Av. Gülseren Gülderen, arsanın mülkiyetinin aslında hâlâ müvekkili üzerinde olduğunu, zira, sahte vekaletnameyle
mülkiyetin intikal ettirilemeyeceğini, dolayısıyla sadece tapudaki ismin yanlış yazılması durumunun söz konusu
olduğu, binaenaleyh, HMK.m.382,II,ç,2 kapsamında bir çekişmesiz yargı işiyle karşı karşıya olduğu düşüncesiyle, İzmir
sulh hukuk mahkemesine, Gevher Püskül’e karşı tapu kaydının düzeltilmesi talebiyle müracaat etmiştir.

Soru 1: Avukat Gülseren Gülderen’in yerinde siz olsaydınız, böyle bir uyuşmazlık için ilk önce hangi hukuki yola/yollara
başvururdunuz? Neden/Nasıl? (5 puan)
Dilekçelerin teati edilmesini müteakip yapılan ön inceleme duruşmasına her iki taraf adına da kimse katılmamış,
hiçbir mazeret de bildirilmemiş, hâkim buna rağmen dosya üzerinden bu aşamayı tamamlamış ve tahkikatın ilk
oturumu için verdiği duruşma gününü taraflara bildirmiştir. Ancak bu duruşmaya da taraflar adına hiç kimse
katılmamış; ancak hâkim, bu duruşma için ayırdığı zaman diliminde dosyaya tekrar göz attığında, aslında davanın
asliye hukuk mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.

Soru 2: Davanın konusu ve bu aşamaya kadar gelinen süreci değerlendirdiğinizde, hâkimin verdiği bu karar sizce
isabetli midir? Neden? (5 puan)

Bu görevsizlik kararının her iki tarafa da tebliğ edilmesi üzerine Av. Gülseren Gülderen süresi içinde ve usulüne uygun
olarak İzmir asliye hukuk mahkemesine müracaat ederek davaya devam edilmesini istemiştir. Mahkeme yeni bir
oturum günü belirleyerek her iki tarafı davet etmiştir. Bu duruşmaya, işi önce ciddiye almayan davalı Pertev Püskül
de bizzat katılmıştır. Bu arada Av. Gülseren, danıştığı kıdemli arkadaşının/meslektaşının önerisiyle, başvuru
dilekçesindeki sadece “tapuda isim değişikliği”ne ilişkin talebini ıslah ederek, bunun yanında terditli olarak/kademeli
olarak bedelin de (1.000.000 TL) ödenmesini mahkemeye usulünce sunmuştur. Her duruşmadan sonra kendisinin
fikrini aldığı kıdemli meslektaşı, Av. Gülseren’e, bu davayı aynı zamanda Noter Nevval Nubuk’a, Abidin Gugar’a ve
Gevher Gudal’a de ihbar etmesi gerektiğini; ayrıca, yaptığı ıslahla artık bedeli de terditli şekilde ileri sürmüş olmakla,
bedel bakımından, davanın açıldığı tarihten itibaren kanuni faiz oranıyla faiz talep etmesinin uygun olacağını ve bunu
ıslah yoluyla yapabileceğini söylemiştir.

Soru 3: Av. Gülseren’e kıdemli meslektaşının yaptığı bu öneriler, sizce yerinde midir? Neden? (15 puan)
Av. Gülseren’in müracaatı üzerine mahkeme davayı sözü edilen her üç kişiye de ihbar etmiş, ancak faize yönelik ıslah
talebini reddetmişti. Noter Nevval Nubuk, Abidin Gugar ve Gevher Gudal, vâki ihbar üzerine hiçbir tepki
göstermemişlerdir. Davaya bakmakta olan hakim, Şerafettin Şerbetçi adına Abidin Gugar’a verilmiş vekâletnamenin
sahte olduğuna dair iddianın doğruluğu sadedinde Adli Tıp Kurumundan aldırdığı bilirkişi raporunda vekaletnamenin
sahte olduğu bildirilmiş olmakla; ayrıca, davalı Pertev Püskül’ün taşınmazı Gevher Gudal’dan satın aldığı esnada iyi
niyetli bulunduğunun dava sırasında ispatlanamamış olmasından hareketle, davanın kabulüne, bu çerçevede Gevher
Gudal adına olan yolsuz tescilin düzeltilerek, arsanın tekrar Şerafettin Şerbetçi adına kaydolunmasına karar vermiştir.

Soru 4: Mahkemenin bu karara ulaşırken ispat hukuku bakımından ihlâl ettiği kural/lar var mıdır? Neden/Nasıl? (20
puan)
Mahkemenin söz konusu kararını vermesinden iki gün sonra fakat henüz kendisine tebliğ edilmeden önce, dava
konusu arsanın, Bermuda Bank’ın Pertev Püskül’e karşı yürütmekte olduğu ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip
çerçevesinde, İzmir İcra Dairesince yapılan cebri açık artırmaya katılan Seçil Seçkin’e ihale ve devredildiğini öğrenen
Av. Gülseren, bu hususu süresi içinde sunduğu temyiz dilekçesinde belirtmiştir. Bunun üzerine Yargıtay, ilk derece
mahkemesinde geçerli bir ıslah ve ihbar da yapılmış bulunmakla, mahkemenin yolsuz tescilin düzeltilmesi yerine,
artık arsanın bedeli olan 1.000.000 TL’yi müteselsilen ödemeleri hususunda, davalı Pertev Püskül yanında (dava
kendilerine ihbar edilmiş olan) Noter Nevval Nubuk, Abidin Gugar ve Gevher Gudal hakkında da karar vermesi
gerektiği gerekçesiyle, İzmir asliye hukuk mahkemesinin kararını bozmuştur. İzmir asliye hukuk mahkemesinin
bozmaya uyarak verdiği karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

Soru 5: Yargıtay’ın bozma kararı isabetli midir? Neden? Bu kararın temyiz edilmeksizin kesinleşmesi karşısında, ilâmın
kendilerine karşı icraya konulduğunu varsaydığımız Nevval, Abidin ve Gevher size danışsaydı, onlara ne önerirdiniz?
(10 puan)
İlamın kesinleşmesinden tam bir yıl sonra, Pertev Püskül, “İzmir’de avukatlık yapan Gülseren Gülderen’in hukuk
fakültesini yurt dışında okuduğunu, fark dersleri vererek diplomasına denklik almadığını, ama buna rağmen staja
kabul edilerek kendisine avukatlık ruhsatı verildiğinin sonradan anlaşıldığı ve bunun üzerine ruhsatının iptal
edildiğini” tesadüfen gazetede okumuştur.

Soru 6: Bu haber üzerine, Pertev Püskül, aleyhine verilmiş ve artık çoktan kesinleşmiş ve icra edilmiş olan karara karşı
yapılabilecek herhangi bir şey olup olmadığını size sorsaydı, ona nasıl bir cevap verirdiniz? Neden? (5 puan)

II.Aşağıdaki kavramları bir örnekle ve kısaca açıklayınız: (her biri 5 puan)

a) Eylemli uyma

b) Aleyhe bozma yasağı

c) Kesin hükmün unsur etkisi

d) Usulsüz tebligat
III.Aşağıdaki Yargıtay kararını temel tartışma konusunu da belirtmek suretiyle değerlendiriniz. (20 puan)

“Dava 30.09.2011 tarihinde açılmış olup görevsizlikle Asliye Ticaret Mahkemesine gelmiştir. Mahkemece 21.11.2011
tarihli tensiple, başvuru ve peşin harç toplamı 77,80 TL'nin bir haftalık kesin süre içinde ödenmesi, ödenmemesi
halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarı şeklinde ara karar oluşturulmuş ve anılan ihtaratı
içerir tensip zaptı davacı vekiline tebliğ edilmiş, bilahare de harcın verilen sürede yatırılmadığı gerekçesiyle davanın
açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

6100 sayılı HMK'nun 119/1-d maddesinde dava konusunun değerinin gösterilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkemece
ödenmesi gereken harç hesaplanabildiğine göre dava konusunun değerinin gösterildiği kabul edilmelidir. Dava
harcının ödenmemesi Harçlar Kanunun 32. maddesinde düzenlenmiş olup yargı işlemlerinden alınacak harçlar
ödenmedikçe müteakip işlemler yapılamaz. Mahkemece bu durumda dosyanın işlemden kaldırılmasına karar
verilmesi gerekirken olayda uygulama yeri bulunmayan HMK'nun 119/2 hükmü uyarınca davanın açılmamış
sayılmasına karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.” (19.HD E.2013/295 K.2013/4936, 21.3.2013)

Basarılar Dileriz
Murat Atalı Ersin Erdogan Emre
Konuralp

You might also like